musicd2004.pdf 5653KB May 03 2011 12:00:00 AM
musicd2004.pdf 5653KB May 03 2011 12:00:00 AM
musicd2004.pdf 5653KB May 03 2011 12:00:00 AM
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
T.C.<br />
MUŞ VALİLİĞİ<br />
İL ÇEVRE VE ORMAN<br />
MÜDÜRLÜĞÜ<br />
2<strong>00</strong>4 YILI<br />
MUŞ İL ÇEVRE DURUM RAPORU<br />
2<strong>00</strong>5
T.C.<br />
MUŞ VALİLİĞİ<br />
İL ÇEVRE VE ORMAN<br />
MÜDÜRLÜĞÜ<br />
MUŞ İL<br />
ÇEVRE DURUM RAPORU<br />
2<strong>00</strong>5<br />
www.muscevreorman.gov.tr<br />
II
III
ULUSAL ÇEVRE ANDI<br />
ŞİMDİKİ VE GELECEK KUŞAKLARIN TEMİZ<br />
VE SAĞLIKLI BİR ÇEVREDE YAŞ<strong>AM</strong>A HAKKINA<br />
SAHİP OLDUĞU, GERÇEĞİNDEN HAREKETLE,<br />
ÇEVREYE DUYARLI BİR KALKINMADAN YANA<br />
OLDUĞUMU VURGULAYARAK; DOĞAL<br />
KAYNAKLARIN EKONOMİK KALKINMANIN<br />
HEM KAYNAĞINI HEM SINIRINI<br />
OLUŞTURDUĞUNU BİLEREK, ÇEVRENİN<br />
KORUNMASI VE GELİŞTİRİLMESİNDEN<br />
BİREYSEL KATKI VE KATILIMIN GEREĞİNE VE<br />
ÖNEMİNE İNANARAK; ÇEVRESEL DEĞERLERE<br />
SAHİP ÇIKIP ZARAR VERENLERİ<br />
UYARACAĞIMA, DOĞAL KAYNAKLARDAN<br />
FAYDALANIRKEN SÜRDÜRÜLEBİLİR TUTUMLU<br />
DAVRANACAĞIMA KALKINMA İLKELERİ<br />
DOĞRULTUSUNDA HAREKET EDECEĞİME, BU<br />
YÖNDE İŞBİRLİĞİ VE DAYANIŞMA ANLAYIŞI<br />
İÇERİSİNDE HAREKET EDEREK, ÇEVRE<br />
KONUSUNDA HERKESE ÖRNEK OLACAĞIMA<br />
SÖZ VERİRİM.<br />
IV
HAZIRLAYANLAR<br />
Rifat NEHİR<br />
Ercan GÖNÜLTAŞ<br />
Ferzende SAYGIN<br />
Sevim DURAN<br />
Fikret KAYA<br />
İL MÜDÜRÜ<br />
ÇEV. YÖN. VE ÇED ŞUBE MÜDÜRÜ<br />
SU ÜRÜNLERİ MÜHENDİSİ<br />
ZİRAAT MÜHENDİSİ<br />
ÇEVRE MÜHENDİSİ<br />
DÜZENLEYEN VE YAZAN<br />
Ferzende SAYGIN Su Ürünleri Mühendisi<br />
TEŞEKKÜR<br />
Muş İli Çevre Durum Raporunun hazırlanmasında yardımlarını esirgemeyen kamu<br />
kurum ve kuruluşlarına, bilhassa İl Kültür ve Turizm ile İl Tarım Müdürlüğü personellerine,<br />
katkıda bulunan herkese teşekkür eder, yapılan çalışmanın ilimiz ve ülkemiz için yaşanabilir<br />
bir çevre oluşturma çalışmaları çerçevesinde olumlu katkılar sağlamasını temenni ederiz.<br />
V
TAKDİM<br />
Bilim ve teknoloji alanındaki hızlı gelişmeler sayesinde insanların yaşam düzeyi<br />
yükselirken, diğer yandan hayati öneme sahip doğal denge giderek bozulmuştur. Bu bozulma<br />
sonucunda, ortak kullanımımızda olan hava, su ve toprak kirlenmiş, doğal kaynaklar gitgide<br />
azalmış ve dünya neredeyse yaşanılmaz bir hal almıştır.<br />
Ülkemizde ise, çeşitli yönleriyle hızlı bir gelişme yaşanırken, kaçınılmaz olarak çevre<br />
sorunlar da ortaya çıkmaktadır. Hızlı kentleşmeye ve nüfus artışına paralel olarak; eğitim,<br />
sağlık, yeni yerleşim ve iş alanlarının planlanması ve açılması da giderek güçleşmektedir.<br />
Diğer taraftan, çöp depolama alanları büyümekte, gürültü ve erozyon gibi istenmeyen çevre<br />
sorunlar da yaşanabilmektedir. Bu durum, bir bütün olarak canlıların geleceğini tehdit<br />
etmektedir.<br />
Sağlıklı ve temiz bir çevre herkesin ortak arzusu, verimliliğin ve çağdaş olmanın da<br />
gereğidir. Temiz bir çevre, tertipli ve düzenli bir kurum ve kuruluş, yaşadığımız çevrenin,<br />
çalıştığımız kurum ve kuruluşun kişiliğini yansıtan en önemli özelliklerden biridir.<br />
Gelecek kuşaklara bırakacağımız dünyanın, yaşanabilir olmasının yolu<br />
sorumluluğunu bilen, bilinçli fertler yetiştirmekten geçmektedir. “Anadolu’nun Kapısı”<br />
olarak tanımladığımız Muş ilimizde yaşayan herkes bu sorumluluğun bilincinde olmalı ve<br />
ilimizin çevre değerlerine sahip çıkarak üzerine düşen görevi eksiksiz olarak yerine<br />
getirmelidir.<br />
Bu çalışmada, Muş ilinin coğrafi konumu, kaynakları, hava, su, toprak, flora ve fauna,<br />
gürültü, atıklar, turizm, tarım, sanayi - teknoloji, enerji, ulaşım, nüfus, doğal afetler, sağlık,<br />
çevre eğitimi ve planlama gibi çevre açısından önemli konulara ilişkin temel bilgiler<br />
sunulmuştur. Bu veriler, hem bölgenin geleceğe yönelik planlanmasına, hem de halkın ve<br />
yatırımcıların bilgilendirilmesine yardımcı olabilecek düzeydedir.<br />
Bu vesileyle Muş İli Çevre Durum Raporu'nun hazırlanmasında emeği geçen kişi,<br />
kurum ve kuruluşlara özverili çalışmalarından dolayı teşekkür ederim.<br />
Sağlıklı ve temiz bir Muş' ta yaşamak dileğiyle,<br />
Saygılarımı sunarım.<br />
İbrahim ÖZÇİMEN<br />
Muş Valisi<br />
VI
ÖNSÖZ<br />
Doğu Anadolu Bölgesinin sarı ve kırmızı laleleriyle lalezar, şirin bir kenti olan Muş<br />
ilimiz geniş ovası zengin doğa ve bitki örtüsüyle ülkemizin güzel yerleşim alanlarından<br />
biridir. Doğal ve kültürel zenginliklerin aksine sosyo- ekonomik olarak GSMH’ı en düşük<br />
illerin başında gelmektedir. Kırsal alandan kente göç nüfus artışına paralel artarak devam<br />
etmekte, bu da yeterli olmayan alt yapı çalışmalarının tamamen durma noktasına gelmesine<br />
sebebiyet vermektedir.<br />
İlimizde çevre problemleri çeşitlilik göstermekte buna mukabil yapılan çalışmalar<br />
imkansızlıklardan dolayı yetersiz kalmaktadır. Çevre sorunları global anlamda tüm insanlığı<br />
ilgilendiren bir durum olmakla beraber yeterli olmayan eğitim ve bilinçlendirme<br />
faaliyetlerinden dolayı insanlar çevreyi hor kullanmakta ve gelecekte olabilecek sorunlar<br />
hakkında gerekli duyarlılığı göstermemektedir.<br />
Amacımız “çevreyi kirletmeden koruma ve kullanma, doğayı tahrip etmeden<br />
nimetlerini adil olarak paylaşma” olmalıdır.<br />
Doğal kaynakların korunması ve sürdürülebilir kalkınmanın sağlanabilmesi için<br />
koruma- kullanma dengelerinin iyi oluşturulması gereklidir. Bu dengeyi oluşturmak adına<br />
yapılacak faaliyetler, alınacak koruyucu tedbirler pahalı gibi görünse de sonradan<br />
karşılaşılacak çevre sorunlarının bertarafı için alınması gerekecek tedbirlerle kıyaslandığında<br />
çok daha ucuz bir maliyet gerektireceği aşikardır.<br />
Çevremizin daha iyi korunabilmesi ve daha yaşanabilir bir çevrenin oluşturulması;<br />
tüm toplum olarak birlik beraberlik, kamu ve özel kuruluşların destek ve katkıları ile<br />
olacaktır.<br />
Yoğun bir mesaiye ek olarak yapılan çalışmalar sonucu bu ürünü ortaya<br />
koyan Çevre Yönetimi ve ÇED Şube Müdürlüğü personellerine ve desteklerini<br />
esirgemeyen tüm çevre dostlarına teşekkür eder bu çalışmanın faydalar<br />
getirmesini dilerim.<br />
Rifat NEHİR<br />
İl Çevre ve Orman Müdürü<br />
VII
VIII
İÇİNDEKİLER<br />
Sayfa<br />
A COĞRAFİK KAPS<strong>AM</strong><br />
A.1. Giriş 1<br />
A.2. İl Ve İlçe Sınırları 17<br />
A.3. İlin Coğrafi Durumu 28<br />
A.4. İlin Topografyası Ve Jeomorfolojik Durumu 28<br />
A. 4. 1. Dağlar 29<br />
A. 4. 2. Platolar, Vadiler Ve Ovalar 29<br />
A. 4. 3. Akarsular Ve Göller 31<br />
A.5. Jeolojik Yapı – Stratigrafi 31<br />
B DOĞAL KAYNAKLAR 32<br />
B.1. Enerji Kaynakları 32<br />
B.1.1. Güneş 32<br />
B.1.2. Su Enerjisi 32<br />
B.1.3. Kömür 32<br />
B.1.4 Doğal gaz 32<br />
B.1.5 Rüzgar 32<br />
B.1.6. Biyogaz-Biyomas 32<br />
B.1.7. Petrol 33<br />
B.1.8. Jeotermal Sahalar 33<br />
B.2. Flora Ve Fauna 33<br />
B.2.1. Ormanlar 33<br />
B.2.2.Çayır ve Meralar 33<br />
B.2.3. Sulak alanlar 33<br />
B.2.4. Endemik Bitkiler 33<br />
B.2.5. Fauna ve Endemik Hayvanlar 34<br />
B.2.6. Milli Parklar, Tabiatı Koruma Alanları ve Tabiat Parkları 34<br />
B.3. Toprak 35<br />
B.4. Su Kaynakları 35<br />
B.4.1. İçme Su Kaynakları 35<br />
B.4.2. Yer altı Su Kaynakları 35<br />
B.4.3. Akarsular 35<br />
B.4.4. Göller ve Göletler 35<br />
B.5.Mineral Kayalar 35<br />
B.5.1. Madenler 35<br />
B.5.1.1. Endüstriyel Hammaddeler 35<br />
B.5.1.2. Metalik Madenler 35<br />
B.5.1.3. Enerji Hammaddeleri 36<br />
C HAVA (ATMOSFER VE İKLİM) 37<br />
C.1. İklim Ve Hava 37<br />
C.1.1. Doğal Etmenler 38<br />
IX
C.1.1.1. Rüzgar 38<br />
C.1.1.2. Basınç 39<br />
C.1.1.3. Sis ve Nem 39<br />
C.1.1.4. Sıcaklık 39<br />
C.1.1.5. Buharlaşma ve Transparasyon 39<br />
C.1.1.6. Yağışlar 39<br />
C.1.1.7. Seller 39<br />
C.1.1.8. Kar ve Don 39<br />
C.1.1.9. Kuraklık 40<br />
C.1.1.10. Mikroklima 40<br />
C.1.2. Yapay Etmenler 40<br />
C.1.2.1. Plansız Kentleşme 40<br />
C.1.2.2. Yeşil Alanların Azalması 40<br />
C.1.2.3. Isınmada Kullanılan Yakıt 40<br />
C.1.2.4. Endüstriyel Emisyonlar 42<br />
C.1.2.5. Trafikten Kaynaklanan Emisyonlar 42<br />
C.2.Hava Kirletici Gazlar Ve Kaynaklar 42<br />
C.2.1. Kükürtdioksit Konsantrasyonu ve Duman 42<br />
C.2.2. Partikül Madde Emisyonları 43<br />
C.2.3. Karbonmonoksit 44<br />
C.2.4. Nitrojen Oksitler 44<br />
C.2.5. Hidrokarbon ve Kurşun Emisyonları 44<br />
C.3. Atmosferik Kirlilik 44<br />
C.3.1. Ozon tabakasının incelenmesinin etkileri 44<br />
C.3.2.Asit yağmurlarının etkileri 44<br />
C.4. Hava kirleticilerin çevreye etkileri 44<br />
C.4.1. Doğal çevreye etkileri 44<br />
C.4.1.1. Su üzerine etkileri 44<br />
C.4.1.2.Toprak üzerine etkileri 45<br />
C.4.1.3. Flora Fauna üzerine etkileri 45<br />
C.4.1.4 insan sağlığı üzerine etkileri 45<br />
C.4.2. Yapay çevreye etkisi 45<br />
C.4.2.1.Gürültü kirliliğine etlisi 45<br />
D SU 46<br />
D.1. Su kaynaklarının kullanımı 46<br />
D.1.1. Yer altı suları 46<br />
D.1.2. Akarsular 46<br />
D.1.3. Göller göletler ve rezervuarlar 47<br />
D.2. Doğal drenaj sistemleri 51<br />
D.3. Su kaynaklarının kirliliği ve çevreye etkileri 51<br />
D.3.1. Yer altı suları 51<br />
D.3.2. Akarsular 51<br />
D.3.3. Göller, Göletler ve Rezervuarlarda Kirlilik 52<br />
D.4. Su ve Kıyı Yönetimi Stratejileri ve Politikaları 52<br />
E TOPRAK VE ARAZİ KULLANIMI 53<br />
E.1. Genel Toprak Yapısı 53<br />
E.2. Toprak Kirliliği 54<br />
X
E.2.1. Kimyasal Kirlenme 54<br />
E.2.1.1. Atmosferik Kirlenme 54<br />
E.2.1.2.Atıklar 54<br />
E.2.2. Mikrobiyal Kirlenme 54<br />
E.3. Arazi 54<br />
E.3.1 Arazi Varlığı 54<br />
E.3.1.1 Arazi Sınıfları ve Kullanma Durumu 55<br />
E.3.2 Arazi Problemleri 58<br />
F FLORA FAUNA VE HASSAS YÖRELER 60<br />
F.1 Ormanlar 60<br />
F.1.1. Ormanların Ekolojik Yapısı 60<br />
F.1.1.1. Orman Alanları 60<br />
F.1.1.2. Kara Özellikleri 60<br />
F.1.1.3. İklim Özellikleri 60<br />
F.1.1.4. Topografya 60<br />
F.1.1.5. Jeoloji 61<br />
F.1.1.6. Hidroloji 61<br />
F.1.2. Bölgenin Orman Envanteri 61<br />
F.1.2.1. Ağaç türleri ve yayılım Alanları 61<br />
F.1.2.2.Orman Örtüsü İstatistikleri 61<br />
F.1.2.3. Orman Alanlarının Mülkiyeti 62<br />
F.1.2.4. Orman Ürünleri 62<br />
F.1.3. Orman Varlığının Yararları 62<br />
F.1.3.1. İklim üzerine etkileri 62<br />
F.1.3.2. Toprak ve Toprak Verimliliğinin Korunması 62<br />
F.1.3.3. Rekreasyon 62<br />
F.1.3.4. Sağlık 62<br />
F.1.3.5. İş Alanı ve Geçim Kaynağı 62<br />
F.1.3.6. Savunma-Güvenlik 62<br />
F.1.4. Orman Sayılan Alanların Daraltılması 63<br />
F.2. Çayır Ve Meralar 63<br />
F.2.1. Çayır ve Mera Varlığı 63<br />
F.2.2. Kullanım Amaçları ve Yararları 63<br />
F.3. Flora 68<br />
F.3.1. Türler ve populasyonlar 68<br />
F.4. Fauna 69<br />
F.4.1. Türler ve populasyonlar 69<br />
F.4.1.1. Karasal türler ve populasyonlar 69<br />
F.4.1.2. Aquatik türler ve populasyonlar 69<br />
F.4.2. Habitat ve topluluklar 69<br />
F.4.3. Hayvan Yaşama Hakları 69<br />
F.5. Hassas yöreler 70<br />
F.5.1. Milli farklar 70<br />
F.5.2. Tabiat parkı 70<br />
F.5.3. Tabiat anıtı 70<br />
F.5.4. Tabiat koruma alanları 70<br />
F.5.5. Özel çevre koruma alanları 70<br />
F.5.6. Orman içi dinlenme yerleri 70<br />
XI
F.5.7. Sulak alanlar 71<br />
F.5.8. Biyogenetik rezerv alanları 71<br />
F.5.9. Biyosfer rezerv alanları 71<br />
F.5.10. Av hayvanları koruma ve üretme alanları 71<br />
F.5.11. Su ürünleri üretim alanlarının çevresindeki kıyılar 71<br />
F.5.<strong>12</strong>. Endemik bitki ve hayvanlarının yaşama ortamı olan alanlar 72<br />
F.5.13. Koruma altına alınan yabani flora-faunanın yaşama ortamı olan alanlar 72<br />
F.5.14. Akdenize has nesli tehlikede olan deniz türlerinin yaşama ve beslenme ortamı<br />
olan alanlar 72<br />
F.5.15. Kültür ve tabiat varlıklarının bulunduğu koruma alanları 72<br />
F.5.16. Sit alanları 72<br />
F.5.16.1. Kentsel sit 72<br />
F.5.16.2. Tarihi sit 75<br />
F.5.16.3. Arkeolojik sit 75<br />
F.5.16.4. Doğal sit 75<br />
F.5.17. Dünya kültür ve tabiat mirasını korunması sözleşmesinde yer alan “kültür<br />
miras” ve “doğal miras” statüsü verilen kültürel tarihi ve doğal alanlar 75<br />
F.5.17.1. Anıtlar 75<br />
F.5.17.2. Yapı toplulukları 75<br />
F.5.17.3. Sitler 75<br />
F.5.18. Akdeniz de Ortak Öneme Sahip 1<strong>00</strong> Kıyısal Tarihi Sitler listesinde yer alan<br />
tarihi sit alanlarının yerleri ve bunların hangi kriterlere göre belirlendiği 76<br />
F.5.19. Su kirliliği kontrol yönetmeliğini göre belirlenen “Kıta içi yüzeysel suları<br />
kapsayan içme ve kullanma suyu rezervuarları” 76<br />
F.5.19.1. Mutlak koruma alanları 76<br />
F.5.19.2. Kısa mesafeli koruma alanları 76<br />
F.5.19.3. Orta mesafeli koruma alanları 76<br />
F.5.20. Hava kalitesi kontrol yönetmeliğinde belirlenen hassas kirlenme bölgeleri 76<br />
F.5.21. Tarım alanları 76<br />
G.GÜRÜLTÜ VE TİTREŞİM 77<br />
G.1. Gürültü 77<br />
G.1.1. Gürültü kaynakları 77<br />
G.1.1.1. Trafik gürültüsü 77<br />
G.1.1.2 Endüstri gürültüsü 77<br />
G.1.1.3. İnşaat gürültüsü 77<br />
G.1.1.4. Yerleşim alanlarında oluşan gürültü 77<br />
G.1.1.5. Hava alanları yakınında oluşan gürültü 77<br />
G.1.2. Gürültünün çevreye olan etkileri 77<br />
G.1.2.1. Gürültünün fiziksel çevreye etkileri 77<br />
G.1.2.2. Gürültünün sosyal çevreye etkileri 78<br />
G.1.3. Gürültünün insanlar üzerine olan etkisi 78<br />
G.1.3.1. Fiziksel etkileri 78<br />
G.1.3.3. Psikolojik etkileri 78<br />
G.1.3.4. Performans etkisi 78<br />
G.2. Titreşim 78<br />
H. ATIKLAR 80<br />
H.1.Evsel Katı Atıklar 80<br />
H.2.Tehlikeli ve Zararlı Atıklar 80<br />
XII
H.3.Özel Atıklar 80<br />
H.3.1.Hastane atıkları 80<br />
H.3.2.Sıvı yağlar 80<br />
H.3.3.Radyoaktif atıklar 80<br />
H.4. Atıkların Bertaraf Edilmesi 81<br />
H.4.1. Atıkların oluşumu ve biriktirilmesi 81<br />
H.4.2.Atıkların toplanması ve taşınımı 82<br />
H.4.3.Atık depolama sahaları ve aktarma istasyonları 82<br />
H.5. Atıkların Değerlendirilmesi 83<br />
H.6. Atıkların Çevre Üzerindeki etkileri 83<br />
I TURİZM 84<br />
I.1.Yörenin Turistik Değerleri 84<br />
I.1.1.Doğal değerler 89<br />
I.1.2.Kültürel değerler 95<br />
I.2.Turizm Çeşitleri 115<br />
I.3.Turistik Altyapı 132<br />
1.4.Turist Sayısı 133<br />
I.5.Turizm Ekonomisi 133<br />
I.6.Turizm Çevre İlişkisi 133<br />
J SANAYİ VE TEKNOLOJİ 134<br />
J.1. Kentte sanayinin yer seçimi süreçleri ve bunu etkileyen etkenler 134<br />
J.2. Global anlamda sanayinin gururlandırılması 134<br />
J.3. Kentteki sanayi guruplarının ilçelere göre dağılımı ve istihdam durumu 134<br />
J.4. Sanayi guruplarına göre üretim teknolojisi ve enerji kullanımı 137<br />
J.5. Sanayiden kaynaklanan çevre sorunları ve alınan önlemler 137<br />
J.5.1. Sanayide kaynaklanan hava kirliliği 137<br />
J.5.2. Sanayiden kaynaklanan su kirliliği 137<br />
J.5.3. Sanayiden kaynaklanan toprak kirliliği 138<br />
J.5.4 Sanayiden kaynaklanan gürültü kirliliği 138<br />
J.5.5. Sanayi atıkları 138<br />
K TARIM 139<br />
K.1. Genel Tarım Yapısı 139<br />
K.2. Tarla Tarımı 153<br />
K.3. Hayvancılık 155<br />
K.4. Tarımsal Faaliyetler 155<br />
K.4.1. Pestisitler 155<br />
K.4.2. Gübre Kullanımı 155<br />
L ENERJİ 158<br />
L.1.Kaynaklarına göre enerji sınıflandırması 158<br />
L.1.1Birincil enerji kaynakları 158<br />
L.1.1.1. Güneş enerjisi 158<br />
XIII
L.1.1.2. Su enerjisi 158<br />
L.1.1.3. Biyogaz enerjisi 158<br />
L.1.1.4. Biyomas enerjisi 158<br />
L.1.1.5. Odun 158<br />
L.1.1.6. Kömür 158<br />
L.1.1.7. Rüzgar enerjisi 158<br />
L.1.1.8. Petrol (Fuel-Oil, Motorin, Asfalt, Benzin,LPG) 159<br />
L.1.1.9.Jeotermal enerji 159<br />
L.1.1.10.Doğalgaz enerjisi 159<br />
L.1.2. İkincil enerji kaynakları 159<br />
L.1.2.1. Termik enerji 159<br />
L.1.2.2. Hidrolik enerji 159<br />
L.1.2.3. Nükleer enerji 161<br />
L.2. Enerji tüketiminin sektörlere göre dağılımı 161<br />
L.3. Enerji nakil hatları 161<br />
M ULAŞIM, ALTYAPI, HABERLEŞME 163<br />
M.1.Ulaşım 163<br />
M.1.1.Karayolları 163<br />
M.1.1.1.Karayolları Genel 163<br />
M.1.1.2.Ulaşım Planlama 164<br />
M.1.1.3.Toplu Taşım Sistemi 164<br />
M.1.1.4.Kent içi Yollar 164<br />
M.1.1.5Araç Sayısı 164<br />
M.1.2.Demir yolları 165<br />
M.1.2.1.Kullanılan Raylı Sistemler 165<br />
M.1.2.2.Taşımacılıkta Demiryolları 165<br />
M.1.3.Deniz Göl Nehir Taşımacılığı 165<br />
M.1.3.1.Limanlar 165<br />
M.1.3.2.Taşımacılık 165<br />
M.1.3.3.Havayolları 165<br />
M.2.Alt Yapı 166<br />
M.2.1.Su Sistemleri 166<br />
M.2.2.Kanalizyazyon 166<br />
M.2.3.Yeşil Alanlar 166<br />
M.2.4.Haberleşme 167<br />
N YERLEŞİM ALANLARI VE NUFUS 171<br />
N.1.Kentsel ve kırsal planlama 171<br />
N.1.1. Kentsel alanlar 171<br />
N.1.1.1. Doğal özelliklerin kent formuna etkileri 171<br />
N.1.1.2. Kentsel büyüme deseni 171<br />
N.1.1.3. Planlı kentsel gelişme alanları 174<br />
N.1.1.4. Kentsel alanlarda yoğunluk 174<br />
N.1.1.5. Endüstri alanları yerleşimi 174<br />
N.1.2. Kırsal alanlar 174<br />
N.1.2.1. Kırsal yerleşme deseni 174<br />
N.1.2.2. Arazi mülkiyeti 174<br />
XIV
N.2. Altyapı 175<br />
N.3. Binalar ve yapı çeşitleri 175<br />
N.3.1. Kamu binaları 175<br />
N.3.2. Hastaneler ve sağlık tesisleri 175<br />
N.3.3. Kültür tesisleri 176<br />
N.3.4. Endüstriyel yapılar 176<br />
N.3.5. Göçer ve hareketli barınaklar 176<br />
N.3.6. Otel motel v.b binalar 176<br />
N.3.7. Bürolar ve dükkanlar 177<br />
N.3.8. Kırsal alanda yapılaşma 177<br />
N.3.9. Yerel mimari özellikleri 177<br />
N.3.10. Bina yapımında kullanılan yerel materyaller 180<br />
N.4. Sosyal ve Ekonomik yapı 181<br />
N.4.1. Göçler 184<br />
N.4.2. Göçebe İşçiler (Mevsimlik) 184<br />
N.4.3. Kent toprağının Mülkiyet dağılımı 184<br />
N.4.4. Konut yapım süreçleri 184<br />
N.4.5. Gece kondu ıslah ve önleme bölgeleri 184<br />
N.5. Yerleşim yerlerinin çevresel etkileri 184<br />
N.5.1. Binalarda esas izolasyon 184<br />
N.5.2. Hava alanları ve çevresinde oluşturulan gürültü zonları 184<br />
N.5.3. Ticari ve endüstri gürültü 185<br />
N.5.4. Kentsel atıklar 185<br />
N.5.5. Binalarda ısı yalıtımı 185<br />
N.6. Nüfus 185<br />
N.6.1. Nüfusun Yıllara göre gelişimi 185<br />
N.6.2. Nüfusun cinsiyet ve yaş guruplarına göre dağılımı 186<br />
N.6.3.İl ve ilçelerde nüfus yoğunluğu 187<br />
N.6.4. Yer değiştirme olayları 187<br />
N.6.5. Turizm ve seyahat 187<br />
O.AFETLER 189<br />
O.1.Afet Olayları 189<br />
O.1.1. Depremler 189<br />
O.1.2. Heyelan ve Çığlar 190<br />
O.1.3. Seller 190<br />
O.1.4. Orman ve Otlak Yangınları 190<br />
O.1.5. Fırtınalar 190<br />
O.2. Afetler Ve Sağlık Zararları 190<br />
O.2.1. Kimyasal ve Biyolojik Silahlar 191<br />
O.2.2. Radyoaktif Maddeler 191<br />
O.2.3. Denize Dökülen Petrol ve Tehlikeli Atıklar 191<br />
O.2.4. Tehlikeli ve Zaralı Maddeler 191<br />
O.3. Afetlerin Etkileri Ve Yardım Tedbirleri 191<br />
O.3.1. Sivil Savunma Birimleri 191<br />
O.3.2. Yangın Kontrol ve Önleme Tedbirleri 191<br />
O.3.3. İlk Yardım Servisleri 191<br />
O.3.4 Afetzede ve Mültecilerin yeniden iskanı 192<br />
XV
P SAĞLIK VE ÇEVRE 201<br />
P.1. Temel sağlık hizmetleri 201<br />
P.1.1. Sağlık kurumlarının dağılımı 201<br />
P.1.2. Bulaşıcı hastalıklar 202<br />
P.1.2.1. İçme ve kullanma sularının sağlık durumu 2<strong>03</strong><br />
P.1.2.2.Denizlerin sağlık durumu 204<br />
P.1.2.3. Zoonoz hastalıklar 204<br />
P.1.3. Gıda hijyeni 204<br />
P.1.4. Aşı çalışmaları 204<br />
P.1.5. Bebek ölümleri 205<br />
P.1.6. Ölümlerin hastalık, yaş ve cins gruplarına göre dağılımı 205<br />
P.1.7. Aile planlaması çalışmaları 205<br />
P.2. Çevre kirliliği ve zararlarından oluşan sağlık riskleri 207<br />
P.2.1. Kentsel hava kirliliği 207<br />
P.2.2. Su kirliliği 207<br />
P.2.3. Atıklar 207<br />
P.2.4. Gürültü 207<br />
P.2.5. Pestisitler 208<br />
P.2.6. İyonize radyasyondan korunma 208<br />
R ÇEVRE EĞİTİMİ 209<br />
R.1. Kamu kurumlarının çevre eğitimi ile ilgili faaliyetleri 209<br />
R.2. Çevre İle ilgili kuruluşlar ve faaliyetleri 214<br />
R.2.1. Vakıflar 214<br />
R.2.2. Dernekler 217<br />
S ÇEVRE YÖNETİMİ VE PLANL<strong>AM</strong>A 220<br />
S.1. Çevre kirliliği ve çevre tahribatının önlenmesi 220<br />
S.2. Tabi kaynakların ekolojik dengeler göz önüne alınarak verimli kullanımı<br />
korunması ve geliştirilmesi 221<br />
S.3. Ekonomik ve sosyal faaliyetlerinin sonuçlarının çevrenin taşınma kapasitesini<br />
aşmayacak biçimde planlanması 221<br />
S.4. Çevrenin insan psiko sosyal ihtiyaçlarıyla uyumun sağlanması 221<br />
S.5. Çevreye duyarlı arazi kullanımının planlaması 222<br />
KAYNAKLAR: 223<br />
XVI
TABLOLAR DİZİNİ<br />
Tablo No : Sayfa No :<br />
Tablo 1: Meteorolojik Parametreler (Devlet Meteoroloji Genel Müdürlüğü ) 37<br />
Tablo 2: Meteorolojik Veriler(Devlet Meteoroloji Genel Müdürlüğü ) 38<br />
Tablo 3: Yerli Kömür kriterleri 40<br />
Tablo 4: Isınma Amaçlı İthal Taş ve Linyit Kömürü Özellikleri ve Sınırları 41<br />
Tablo 5:Kirlilik Derecelendirilmesi Yapılmış Olan İl Ve İlçelerin Dışında Kalan<br />
Yerleşim Yerlerinde (köy, belde ) Kullanılabilecek Kömür Özellikleri 41<br />
Tablo 6:Sanayi Amaçlı İthal Edilecek Kömür Özellikleri 41<br />
Tablo 7: Hava Kalitesi Ölçümleri 43<br />
Tablo 8: Akarsuların Durumu 46<br />
Tablo 9. Göllerin Durumu 47<br />
Tablo 10: Orman Alanlarının Alt Bölgeler İtibariyle Dağılımı 61<br />
Tablo 11: Muş İli Mera Ot Verimi 64<br />
Tablo <strong>12</strong>.İlimiz meralarının dağılımı 64<br />
Tablo 13. Sit Alanları 73<br />
Tablo 14. Katı Atıklar 81<br />
Tablo 15: Tarım Arazilerinin Dağılımı 139<br />
Tablo 16: Alt Bölgelere Göre Muş İlinde Hububat Üretimi 140<br />
Tablo 17: Endüstri Bitkileri Üretimi 141<br />
Tablo 18: Baklagil Üretimi 142<br />
Tablo 19 : Yem Bitkileri Üretimi 143<br />
Tablo 20: Alt Bölgeler Bazında Sebze Üretim Alanları (Ha) 145<br />
Tablo 21: Muş ve Türkiye Genelinde Yetiştirilen Bazı Ürünlerin Verim Değerleri 145<br />
Tablo 22: Muş İlinde Alt Bölgelerde Yıllara Göre Önemli Bitkisel Ürünlerin Ekim Alanı<br />
ve Üretim Değerleri (2<strong>00</strong>2 Yılı Fiyatları) 147<br />
Tablo 23.Arazi Kullanım Durumu 152<br />
Tablo 24– İlçeler Üzerinde Arazi kullanım Durumu 153<br />
Tablo 25. Hububat Ekim Durumu 153<br />
Tablo 26 : Yemeklik Baklagiller 153<br />
Tablo 27. Endüstri Bitkileri 154<br />
Tablo 28. Yem Bitkileri 154<br />
Tablo 29. Meyve Ürünleri 154<br />
Tablo 30. Sebze Üretimi 154<br />
Tablo 31. Hayvan Varlığı 155<br />
Tablo 32. Kimyevi Gübre Tüketimi 155<br />
Tablo 33. Baraj Gölleri 159<br />
Tablo 34.Baraj Gölleri 159<br />
Tablo 35. Doğal Göller 160<br />
Tablo 36. Sulanan Araziler, DSİ, KHGM ve Halk Tarafından Sulanan Alanların<br />
Dağılımı 160<br />
Tablo 37. Enerji Tüketimi 161<br />
Tablo 38. Abone Durumu 161<br />
Tablo 39. Muş İli Santral Durumu 167<br />
Tablo 40. Muş İli Telekomünikasyon Durumu 169<br />
Tablo 41.Arazi Kullanım Durumu 173<br />
Tablo 42. Hayvan Varlığı 173<br />
Tablo 43: İşgücünün İktisadi Faaliyet Kollarına Göre Dağılımı 181<br />
XVII
Tablo 44: İşgücünün Tarım ve Tarım Dışı Sektörlere Dağılımı 181<br />
Tablo 45: Muş’ta Kişi Başına Gelir ve Gelir Projeksiyonu 182<br />
Tablo 46. Muş’ta Alt Bölgelere Göre Temel Veriler 183<br />
Tablo 47. Nüfusun Yaş Gruplarına Göre Dağılımı 186<br />
Tablo 48. Afet Çalışmaları Genel İcmali 192<br />
Tablo 49. Tabi Afet Çalışması Genel İcmali 193<br />
Tablo 50. Tabi Afet Genel Durumu 193<br />
Tablo 51. Hastalık İstatiği 202<br />
Tablo 52. İçme ve Kullanma Suları 2<strong>03</strong><br />
Tablo 53: Aşı Oranları 204<br />
Tablo 54: Aşı Kampanyası Sonuçları 204<br />
Tablo 55: Bebek Ölümleri 205<br />
Tablo 56. Bütün Ölümlerin Dağılımı 205<br />
Tablo 57. Kontraseptif Kullanıcı Sayısı 206<br />
Tablo 58. Okullarda Bulunan Öğrenci Sayısı 209<br />
XVIII
ŞEKİLLER DİZİNİ<br />
Şekil No : Sayfa No :<br />
Şekil 1. Muş İl Merkezinden Genel Görünüm 1<br />
Şekil 2. Muş Vadisinden bir görünüm 2<br />
Şekil 3. Hapset Kalesi 3<br />
Şekil 4. Malazgirt’ te Alparslan Heykeli 5<br />
Şekil 5. Mezar Taşları 6<br />
Şekil 6. Selçuklu Dönemi Taş Kabartmaları 8<br />
Şekil 7. Selçuklu Dönemi Taş Kabartmaları 9<br />
Şekil 8.Selçuklu Dönemi Taş Kabartmaları 10<br />
Şekil 9.Bulanık İlçesi Yemişen Köyünde Bulunan Teymür Ağa Köşkü (250 yıllık olduğu<br />
tahmin ediliyor) 11<br />
Şekil 10.Murat Köprüsünün Eski Hali <strong>12</strong><br />
Şekil 11. Tuz Çıkarılan Tarlalar 13<br />
Şekil <strong>12</strong>.Muş İlini Çevreleyen Dağlar 13<br />
Şekil 13. Akdoğan Dağı 14<br />
Şekil 14. Bilican Dağı 15<br />
Şekil 15. Kızakla Taşımacılık 15<br />
Şekil 16. Haçreş Dağları 16<br />
Şekil 17.Hasköy Hükümet Konağı 17<br />
Şekil 18.Hasköy’de Yapılan At Yarışları 19<br />
Şekil 19. Malazgirt Kalesi 21<br />
Şekil 20. Aktuzla’ da Tuz Çıkarılma Çalışmaları 22<br />
Şekil 21. Korkut’ tan Genel Görünüm 23<br />
Şekil 22. Korkut Sulama Göleti 24<br />
Şekil 23.Varto’da Kış 25<br />
Şekil 24. Varto’dan bir görünüm 26<br />
Şekil 25. Bulanık İlçesinden Genel Görünüm 27<br />
Şekil 26. Bulanık Hükümet Konağı 28<br />
Şekil 27. Muş Vadisinden Genel Görünüm 29<br />
Şekil 28. Muş Ovası (Laleler) 30<br />
Şekil 29.Muş Laleleri( Sarı ve Kırmızı ) 33<br />
Şekil 30. Kale Parkı ve Dinlence Yeri 34<br />
Şekil 31. Muş Kalesinde Kale Parkında bulunan tarihi top 34<br />
Şekil 32. Murat Irmağı 46<br />
Şekil 33. Karasu Irmağı 47<br />
Şekil 34.Haçlı Gölü 48<br />
Şekil 36.Büyük ve Küçük Hamurpet Göllerinden Bir Görünüm 49<br />
Şekil 37. Küçük Hamurpet Gölü 50<br />
Şekil 38.Gaz Gölünden Bir Görünüm 50<br />
Şekil 39.Gaz Gölünde Balık Avı 51<br />
Şekil 40-İl Arazisinin Dağılımı( İl Tarım Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4) 55<br />
Şekil 41. Arazi kabiliyet Sınıfları ve Dağılımı( İl Tarım Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4) 56<br />
Şekil 42. Orman Alanlarının İldeki Dağılımı( İl Tarım Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4) 60<br />
XIX
Şekil 43.Alt Bölgelere Göre Çayır Mera Alanlarının Dağılımı( İl Tarım Müd. 2<strong>00</strong>4) 63<br />
Şekil 44: Meraların Arazi Kabiliyet Sınıflamasına Göre Dağılımı (ha) ( İl Tarım<br />
Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4) 64<br />
Şekil 45.Kale Parkından Bir Görünüş 71<br />
Şekil 46.Koruma Altına Alınması Gereken 2<strong>00</strong> yıllık Armut Ağaçları(Yemişen Köyü)<br />
72<br />
Şekil 47.Muş Belediyesi Katı Atık Depolama Alanı 82<br />
Şekil 48. Yağcılar Höyüğü 84<br />
Şekil 49. Mercimekkale Höyüğü 85<br />
Şekil 50. Kepenek Höyüğü 86<br />
Şekil 51. Aradere Köyü Mezarlığı 87<br />
Şekil 52. Yeniköy Kaya Mezarı 87<br />
Şekil 53. Kayalıdere Kale Şehri 88<br />
Şekil 54.Mollakent Mağarası 88<br />
Şekil 55. Muş kalesi 89<br />
Şekil 56. Hapset Kalesi 89<br />
Şekil 57. Hapset Kalesi 90<br />
Şekil 58. Haspet Kalesi 90<br />
Şekil 59. Muşet Kalesi 91<br />
Şekil 60. Malazgirt Kalesi 91<br />
Şekil 61. Bostankale Kalesi 93<br />
Şekil 62. Karakale Kalesi 93<br />
Şekil 63.(Murat Köprüsünün eski Hali) 94<br />
Şekil 64.(Murat Köprüsünün Yeni Hali) 94<br />
Şekil 65. Hatun Köprüsü 95<br />
Şekil 66. Kız Köprüsü 95<br />
Şekil 67. Eski Muş Evleri 96<br />
Şekil 68. Eski Muş Evleri 97<br />
Şekil 69. Eski Muş Evleri 98<br />
Şekil 70. Eski Muş Evleri 99<br />
Şekil 71. Eski Muş Evlerinde Kapı Girişi 99<br />
Şekil 73. Muş Yöresininde Oynanan Halk Oyunları 111<br />
Şekil 74. Hacı şeref Camiinin Genel Görünüşü 115<br />
Şekil 75. Alaaddin Bey Camii Genel Görünüşü 116<br />
Şekil 76.(Cümle Giriş Kapısı Kitabesi) 117<br />
Şekil 77.(Alaaddin Bey Çeşmesi Kitabesi) 117<br />
Şekil 78.Esenlik Camisinin Dış Görünüşü 118<br />
Şekil 79.Mollakent Medresesi 119<br />
Şekil 80. Arak Kilisesi <strong>12</strong>0<br />
Şekil 81. Meryem Ana Kilisesi <strong>12</strong>0<br />
Şekil 82. Çanlı Kilise <strong>12</strong>1<br />
Şekil 83.Kilisenin Batı Cephesinden Görünüşü <strong>12</strong>2<br />
Şekil 84. Beyaz Kilisenin Yandan Görünüşü <strong>12</strong>3<br />
Şekil 85. Hamam Girişi <strong>12</strong>3<br />
Şekil 86. Yıldızlı Hanın Önden Görünüşü <strong>12</strong>4<br />
Şekil 87. Aslanlı Hanın Aslan Figürleri <strong>12</strong>4<br />
Şekil 88.Alaaddin (Yakup Efendi)Bey Çeşmesi <strong>12</strong>5<br />
Şekil 89.Buğdayın Öğütülmeden Önce Elenmesi <strong>12</strong>6<br />
Şekil 90.Buğdayın Dövüldüğü Yer (Coni) <strong>12</strong>6<br />
Şekil 91.Malazgirt İlçesinde aktif durumda bulunan su değirmeni <strong>12</strong>7<br />
XX
Şekil 92.Kesikbaş Türbesi <strong>12</strong>7<br />
Şekil 93. Şeyh Mağrib-i Türbesi <strong>12</strong>8<br />
Şekil 94. Türbenin Girişi <strong>12</strong>9<br />
Şekil 95.Türbenin Avlusu <strong>12</strong>9<br />
Şekil 96. Türbenin Dış Görünüşü 130<br />
Şekil 97. Seyyid Ahmed-i Avmasi hazretlerinin türbesi 132<br />
Şekil 98. Hububat Ekiliş Alanlarının Alt Bölgelere Göre Dağılımı 140<br />
Şekil 99. Endüstri Bitkilerinin Ekiliş Alanlarının Alt Bölgelere Göre Dağılımı<br />
(Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4) 141<br />
Şekil 1<strong>00</strong>. Baklagil Ekim Alanlarının Alt Bölgelere Göre Dağılımı 142<br />
Şekil 101. Yem Bitkileri Ekiliş Alanlarının Alt Bölgelere Göre Dağılımı 143<br />
Şekil 102. Bazı Meyvelerin Alt Bölgelere Göre Üretim Alanları 144<br />
Şekil 1<strong>03</strong>. Bazı Meyvelerin Alt Bölgelere Göre Üretim Miktarları 144<br />
Şekil 104. Muş İlinde Alt Bölgeler Bazında Büyükbaş Hayvan Varlığı 148<br />
Şekil 105. Muş İli’nin Alt Bölgelerinde Irklara Göre Büyükbaş Hayvan Varlığının<br />
Dağılımı 148<br />
Şekil 106. Hayvan Islah Çalışmaları 149<br />
Şekil 107. Muş İlinde Yapılan Suni Tohumlama uygulamasında Kullanılan Spermlerin<br />
Irklara Göre Dağılımı 149<br />
Şekil 108. Muş Büyükbaş Hayvan Varlıklarının Irklara Göre Değişimi 150<br />
Şekil 109. Muş İlinde Alt Bölgelere Göre Küçükbaş Hayvan Varlığı 151<br />
Şekil 110. Muş İli Küçükbaş Hayvan Varlığı Değişimi 151<br />
Şekil 111. Muş İli arazilerinin Sulama Durumu 160<br />
Şekil 1<strong>12</strong>. Muş Karayolları Haritası 163<br />
Şekil 113. Muş Kırsal Alan Beslenme Durumu 169<br />
Şekil 114.Kırsal Kesimin Geleneksel Evleri( Konakkuran Beldesi-Malazgirt) 179<br />
Şekil 115.Eski Muş Evleri 180<br />
Şekil 116. Kişi Başına Yıllık Gelir Muş 183<br />
Şekil 117.Muş-Türkiye Nüfus Artış Hızının Karşılaştırılması 186<br />
Şekil 118. Muş İli Alt Bölgelere Göre Şehir ve Köy Nüfusları 187<br />
Şekil 119. Muş Deprem Haritası 189<br />
Şekil <strong>12</strong>0.Muş Halk Eğitim Merkezinde Verilen Seminerlerinden Biri 2<strong>12</strong><br />
Şekil <strong>12</strong>1.Otomobilsiz Kent, Bisiklet ve Yürüme Günü Etkinlikleri 214<br />
XXI
ÇİZELGELER DİZİNİ<br />
Çizelge No : Sayfa No :<br />
Çizelge 1: Motorlu Taşıtların Durumu 42<br />
Çizelge 2. Arazi Sınıfları 56<br />
Çizelge 3. Motorlu Taşıt Durumu 164<br />
Çizelge 4. Muş İlinde Meydana Gelen Depremler 190<br />
Çizelge 5. Vakıf Yönetim Kurulu 216<br />
XXII
A COĞRAFİK KAPS<strong>AM</strong><br />
A.1. GİRİŞ:<br />
Şekil 1. Muş İl Merkezinden Genel Görünüm<br />
Muş’un ilkçağ tarihi Urartular’ la başlar. Muş’un Urartu devleti için önemi krallığın<br />
batı yolunun önemli bir merkezi durumunda olmasından geliyordu. Muş’un ilkçağ<br />
tarihinde Urartuları Medler, Medleri de Persler izledi. Muş ve çevresi uzun yıllar Roma,<br />
Part, Ermeni, Bizans, Sasani müdahalelerine sahne oldu. Yöre Arap akınlarının<br />
döneminden başlayarak, Türklerin Bizans ordusunu Malazgirt’ te bozguna uğratmasına<br />
kadar Bizans hakimiyetinde kaldı.<br />
Anadolu’nun Türkleşmesi dönemini başlatan Malazgirt savaşı doğurduğu sonuçlar<br />
bakımından Muş ili tarihinin en önemli olayıdır. Muş ve çevresinde başlayan Türkleşme<br />
süreci yaklaşık bir yüzyıl kadar sürmüş ve Anadolu bu sürecin sonunda bir daha geri<br />
dönülmemek üzere bir Türk yurdu olmuştur.<br />
Uzun yıllar Selçukluların ve çeşitli Anadolu beyliklerinin yönetiminde kalan Muş<br />
ve çevresi 1514 Çaldıran savaşından sonra Osmanlı egemenliği altına girdi.<br />
I. Dünya Savaşı yıllarında bir süre Rus işgali altında kalan Muş ve çevresi <strong>May</strong>ıs<br />
1917’de kesin olarak Türklerin eline geçti. Cumhuriyetin ilanından sonra 1924’te il<br />
yapıldı. Muş ili bugünkü idari statüsüne 1935’te kavuştu.<br />
Muş İli, Doğu Anadolu Bölgesindedir. 39 29’ Ve 38 29’ kuzey enlemleriyle 41<br />
06’ ve 41 47’ doğu boylamlarının arasındadır. Yüzölçümü 8196 km2’dır. Türkiye yüz<br />
ölçümünün yüzde 1.1’ini kaplar.<br />
1
Muş ili, doğuda Ağrının Patnos ve Tutak, Bitlis’in Ahlat ve Adilcevaz, kuzeyden<br />
Erzurum’un Karayazı, Hınıs, Tekman, Karaçoban, batıdan Bingöl’ün Karlıova ve Solhan,<br />
güneyden ise Diyarbakır’ın Kulp, Siirt’in Sason ve Bitlis’in Göroymak ve Mutki ilçeleri<br />
ile çevrilidir.<br />
Muş şehri Güney Doğu Toros Dağlarının uzantısı olan Haçreş dağlarının önemli<br />
zirvelerinden Kurtik Dağının kuzeye bakan yamaçlarında, Çar ve Karni derelerinin<br />
aktıkları vadiler arasında kuruludur.<br />
MUŞ ADININ KAYNAĞI<br />
Muş’un ilk ne zaman kurulduğu ve adının kaynağı kesin olarak bilinmemektedir.<br />
Muş adına dair pek çok rivayet vardır. Bir rivayete göre, Muş adı, şehre, Asur’lulardan<br />
kaçarak Muş yöresine gelen İbrani kabilelerinden biri tarafından verilmiştir. Nitekim, 1914<br />
Bitlis Vilayet salnamesinde Muş adının İbrani’ce “Sulak verimli ve otlak” anlamına gelen<br />
“Muşa” kelimesinden geldiği ileri sürülmüştür. Muşun, geçmişten günümüze yemyeşil ve<br />
sulak bir ovaya sahip olması, bu rivayetin tümüyle asılsız olmadığını, nispeten belirli bir<br />
gerçeğe dayandığını gösterir.<br />
Bir diğer rivayete göre Muş adı, İÖ. <strong>12</strong> yy. Ege Göçlerinden sonra ilk kez Asur<br />
kaynaklarında adı geçen ve Yukarı Dicle Vadisine yerleştikleri bildirilen Muşkiler’den<br />
Şekil 2. Muş Vadisinden bir görünüm<br />
gelmektedir. M.Ö. II. Binin ikinci yarısında Orta Anadolu’da Hatti egemenliğine son<br />
vererek doğuya doğru genişleyen Muşkiler’in bir kolu Muş yöresine gelerek şehrin<br />
temelini atmıştır. Daha sonradan buradan Asur topraklarına girmişlerdir. Asur<br />
kaynaklarında İÖ. <strong>12</strong>-8 yy. arasında adlarından sık, sık bahsedilen Muşkiler’in İÖ. <strong>12</strong> yy.<br />
ilk yarısında büyük bir ordu ile Toros dağlarını aşarak güneye indikleri ve Asur’un sınır<br />
kentlerini tehdit ettikleri biliniyor. Bu dönemde Muşkiler’in bir kolu Muş kentini kurarak<br />
buraya yerleşmiş olabilirler.<br />
2
Muş’un kuruluşu ve adına dair diğer bir rivayet ise dini kaynaklıdır. Buna göre,<br />
Muş’un Hz.Nuh’un oğlu Yasef’in (Yusuf) torunu Muş oğullarınca kurulduğu rivayet<br />
edilmektedir. Öte yandan, Muş Arapça’da “Şeffaf, Parlak” Farsça’da ise “Nehirlerde yolcu<br />
taşıyan küçük gemi” anlamlarına gelmektedir<br />
İlk çağda Muş'u da içine alan bölgeye “Taronitit” deniyordu. Bu bölgenin merkezi<br />
durumundaki Muşun adıda kimlik kaynaklarda “Taron” olarak geçmektedir. Aynı kelime,<br />
islam çağlarında “Taron” olarak kullanılmıştır.<br />
MUŞ’UN TARİHİ<br />
Muş’un ilk çağ tarihi Urartu’larla başlar, ne var ki Muşun dahil olduğu Doğu<br />
Anadolu’nun yüksek düzlüklerindeki M.Ö. II.bin’e ait yerleşmeleri,henüz yeterince gün<br />
ışığına çıkarılamadığından, Urartu’ların atalarının kimler olduğu kesin olarak<br />
bilinmemektedir.<br />
Doğu Anadolu’nun bilinmeyenlerle dolu karanlık tarihi dönemleri,Asur kaynakları<br />
ve kitabeleriyle bir ölçüde aydınlanmıştır. İlk çiviyazılı kaynaklar Asur Kralı 1.<br />
Salmanassar (M.Ö.<strong>12</strong>74-<strong>12</strong>45) dönemine aittir. Asur kaynaklarına göre Doğu Anadolu’nun<br />
dağlık yörelerinde Nairi Konfederasyonu adı altında birbirinden bağımsız küçük beylikler<br />
vardı. Asurluların baskısı altında yaşayan bu beylikler 1. Salmanassar dan önceki Asur<br />
Kralının ölümünü fırsat bilerek ayaklandılar. 1. Salmanassar bu başkaldırıyı bastırmak<br />
amacıyla Urartu topraklarına girdi. Asur’luların Urartu-Nairi ayaklanmalarına karşı<br />
giriştiği saldırılar aralıklarla 4<strong>00</strong> yıl kadar sürdü.<br />
Urartu’ların tarih sahnesine çıkışları M.Ö. XIII. Yy,a rastlamakla birlikte devlet<br />
3
Şekil 3. Haspet Kalesi<br />
olarak teşkilatlanmaları MÖ. IX. YY.’ dadır. Önceleri dağınık bir konfederasyon<br />
durumunda olan Urartu’lar Asur Kralı III. Salmanassar’ın<br />
çağdaşı olan ilk Urartu Kralı Aramu (MÖ.850-840) dan sonra birleşik bir krallık durumuna<br />
geldiler.<br />
Urartu devletinin gerçek kurucusu Aramu’dan sonra kral olan I. Sarduri (MÖ.840-<br />
830) dir. Kral İşpuini dönemi (MÖ.830-810) Urartuların büyük Bayındırlık işlerine<br />
giriştikleri, Menuas dönemi (MÖ. 810-786) Urartu devletinin Ön Asya’nın en güçlü devleti<br />
durumuna geldiği ve devletin egemenlik alanının genişlediği dönemdir. MÖ. VIII. YY.<br />
ortalarında , Urartu Devletinin egemenliği tüm Doğu Anadolu Bölgesine yayıldı. 1. Argişti<br />
(MÖ. 786-764) den sonra yerine geçen oğlu II. Sarduri’nin dönemi (MÖ. 764-735) Urartu<br />
Devletinin zirvesi sayılmaktadır. Muş Varto’ nun Kayalıdere mevkiinde 1965’ te yapılan<br />
kazılarda ortaya çıkarılan Urartu kalesi bu Kralın dönemine aittir.<br />
Urartu Devletinin bundan sonraki tarihi Asurlular, Kimmerler ve İskitlerin bitmez<br />
tükenmez saldırılarıyla sürdü, Urartu Devleti, MÖ. 585’te İskid akınları sonunda yıkıldı.<br />
Muş’un Urartu Devleti için önemi krallığın batı yolunun önemli bir merkezi<br />
durumunda olmasından geliyordu. Başkent Tuşpa’dan batıya giden yol Malazgirt Ovasını<br />
geçtikten sonra Murat ırmağı vadisi boyunca Varto’nun güneyinden Muş Ovasına varıyor.<br />
Buradan batıya yöneliyor, Bingöl üstünden Elazığ-Malatya yolu ile de Orta Anadolu ve<br />
Kuzey Suriye’ye uzanıyordu.<br />
Muş’un ilk çağ tarihinde Urartular’ı Medler takip etti. Günümüz İran<br />
Azerbaycan’ında yaşamakta olan Medler, Asur Devleti’ni ortadan kaldırdıktan (MÖ 609)<br />
sonra Muş Ovası’na yöneldiler. Medler, Kimmer- İskit saldırılarından yorgun düşen Urartu<br />
Devleti’ni,tarih sahnesinden silmekte zorlukla karşılaşmadılar. Ne var ki, Medler’in Doğu<br />
Anadolu’daki hakimiyetleri fazla uzun sürmedi. Persler, Med ordusunu yenerek (M.Ö.<br />
550) bu devleti ortadan kaldırdılar.<br />
Persler’in Doğu Anadolu’daki hakimiyetleri yaklaşık 2<strong>00</strong> yüzyıl kadar sürdü.<br />
Persler, I.Dareios zamanında güçlerinin zirvesine çıktılar. Muş ve çevresi Pers<br />
hakimiyetinde Babil Büyük Satraplığı içinde yer aldı Pers döneminin en önemli gelişmesi,<br />
İmparator II. Artakserkses’e karşı baş kaldıran küçük kardeşi Kiros’un, savaşı kaybetmesi<br />
ve “Onbinler” diye anılan yenik ordusuyla ünlü Anabasis yürüyüşünü gerçekleştirmesidir.<br />
(MÖ 401) “Onbinler” Aras ve Kelkit vadilerine doğru çekilirken Bingöl ile Muş arasındaki<br />
alanları geçmişlerdir. Bu ordunun çekilişini yöneten Yunanlı komutan ve tarihçi<br />
Ksenofon, Muş ve çevre yaylalarında yaşayan halkın oymak hayatı sürdürdüğünü,<br />
ordusuna buğday, arpa, sebze, et ve binek atı sağladığını anlatır.<br />
Muş ve çevresi, uzun yüzyıllar roma, Part ve Ermeni devletlerinin hakimiyet<br />
mücadelelerine sahne oldu. Doğu Anadolu’nun bu bölgesi adı geçen devletler arasında sık,<br />
sık el değiştirmesine rağmen, bu mücadelelerden üstün çıkan taraf Partlar oldu, Roma<br />
İmparatorluğu’nun üstünlüğü hiçbir zaman kalıcı olmadı. Partlar’la Romalılar arasındaki<br />
bitmez tükenmez savaşların sonuncusu 215-216’da gerçekleşti. Roma İmparatoru<br />
Macrinus, Nisibis, (bugürkü Nusaybin)’i bırakarak geri çekilince, Güney Doğu<br />
Anadolu’dan Fırat’ın batısına kadar olan Roma hakimiyeti sona erdi (217).<br />
4
Part ve Pers kökenli Sasani hanedanından gelen I. Ardeşir’in İran’da kurduğu<br />
Sasaniler Devleti (MS 226), Doğu Anadolu’nun tarihinde yeni bir güç olarak ortaya çıktı.<br />
Sasaniler, çok kısa bir süre içinde hakimiyet alanlarını genişleterek Roma<br />
İmparatorluğunun en büyük rakipleri oldular. Geçmiş Yüzyıllardaki Roma Part<br />
mücadeleleri yerini artık Roma- Sasani mücadelelerine bırakmıştı.<br />
Sasani’lerin hakimiyeti yaklaşık 4<strong>00</strong> yıl sürdü. Roma İmparatorluğu’nun ikiye<br />
ayrılmasıyla ilkçağ sona erdiğinde Doğu Anadolu, bu kez uzun yıllar sürecek Bizans-<br />
Sasani mücadelelerine sahne olacaktı.<br />
Muş ve çevresindeki Sasani hakimiyeti İmparator Heraklios döneminde Bizans<br />
Ordularının Sasani kralı Şahbaraz’ı yenmesiyle sona erdi. Bu arada, VII. yy başında<br />
gelişen Arap akınları sırasında Arap Komutanlarından Saad ibn Vakkas, Sasani ordusunu<br />
bozguna uğratınca (637), Sasani devleti de çöktü. Araplar Muş’un güneyine kadar<br />
gelmelerine rağmen Muş ve çevresine Bizans ordusu sahip çıktı.<br />
Muş ve çevresi Arap akınları döneminden başlayarak Türklerin Bizans ordusunu<br />
Malazgirt’te bozguna uğratmasına kadar (1071) Bizans hakimiyetinde, Taron (Taran)<br />
Theması idari bölgesinde yer aldı. Bölge bütün ortaçağ boyunca bu adla anıldı. Müslüman<br />
Arap ordularının Anadolu’ya akınları 640’da başladı. Halife Ömer devrinin sonlarına<br />
doğru 641’de İyaz bin Ganın komutasında Bir Arap ordusu Bitlis, Ahlat ve Muş’u aldı.<br />
Habib bin Mesleme ve Salman bin Rabia bu bölgeye ikinci bir sefer düzenlediler. (642)<br />
Ahlat ve çevresindeki beyleri idareleri altına aldılar. Ne varki Arap Müslümanlarının<br />
hakimiyeti sürekli olmadı, sık, sık kesintiye uğradı.<br />
Muş, Bitlis ve çevresi, Muaviye zamanında bir ara Bizans Hakimiyetine geçtiyse de<br />
Emevi’ler yöreyi yeniden denetimleri altına almakta gecikmediler. Halife Abdulmelik<br />
zamanında Muhammet bin Mervan, Muş ve çevresini Diyarbakır amirliğine bu amirliği de<br />
El Cezire Genel Valiliğine bağladı.<br />
Şekil 4. Malazgirt’ te Alparslan Heykeli<br />
5
Muş ve çevresi Emevi’lerden sonra Halifeliği ellerine geçiren Abbasilerin ilk<br />
yıllarında Avasım bölgesi sınırları içinde yer aldı. Sonraki yıllarda Abbasilerin yöredeki<br />
hakimiyetleri zayıflayınca Muş ve çevresi Bagradiler den Bagrad adlı prensin yönetim<br />
merkezi oldu. Bagrad’ın Bağdat’a gönderilmesi üzerine bu prensin yönetiminden hoşnut<br />
olmayan Muş’lular ayaklandılar. Ayaklanma sırasında Vali Yusuf Bin Abi Said Al-<br />
Marvazi öldürüldü. Bu olaydan sonra Muş Bagrat Krallığına bağlandı. X. yy’ın ikinci<br />
yarısı ile XI.yy’ın ilk yarısında Muş, Ahlat ve çevresi doğuya doğru genişlemek isteyen<br />
Bizans İmparatorluğu ile Doğu Anadolu’ ya hakim olan Abbasiler arasında sık, sık el<br />
değiştirdi.<br />
Selçuklular Dandanakan Savaşında (1040) Gaznelileri yenip bir devlet olarak<br />
tarih sahnesine çıkınca Tuğrul Bey’in sultanlığı devrinde Abbasiler Selçukluların koruması<br />
altına girdiler. Tuğrul Bey Selçukluların Doğu Anadolu’ya düzenledikleri seferlerden<br />
birinde Malazgirt’i kuşattı (1054) Bu seferle birlikte Selçuklu’larla Bizanslılar arasında<br />
Doğu Anadolu’daki hakimiyet mücadelesi başlamış oluyordu.<br />
Sultan Tuğrul Bey’in ölümünden sonra Selçukluların başına geçen Sultan Alparslan<br />
Malazgirt Kalesini ele geçirip, Suriye’ye yönelince Bizanslılar Selçuklu Türk’lerini kesin<br />
yenilgiye uğratmak için Imparator Diogenes komutasında büyük bir orduyla Doğu<br />
Anadolu’ya bir sefer düzenlediler. Bizans Ordusu Malazgirt’i kuşatıp, ele geçirdi, ve<br />
kaledeki bütün Müslümanları kılıçtan geçirdi. Bizans ordusunun Doğuya yöneldiğini haber<br />
alan Sultan Alparslan Güneye seferinden vaz geçti. Hızla Anadolu’ya yöneldi. Malazgirt<br />
önlerine geldiğinde kalenin Bizanslıların eline geçtiğini görünce savaş hazırlıklarına<br />
başladı. Romanos Diogenes’e bir elçi yollayarak barış teklifinde bulundu. O Yüzyılın en<br />
kalabalık ordusunu toplamış olan Imparator, Sultan Alparslan’ın barış teklifini reddetti.<br />
Alparslan Türklerin Turan diye anılan klasik savaş taktiğini uygulayarak ordusunu<br />
dörde ayırdı. Bu taktiğe göre Selçuklu<br />
Şekil 5. Mezar Taşları<br />
6
ordusu biri merkezde ikisi yanlarda, biride merkezdeki birliklerin önünde olacak şekilde<br />
mevzilendi. Sultan Alparslan Merkezdeki kuvvetin önündeki az sayıdaki birlikle birlikte<br />
saldırıya geçti. Bu kuvvet kısa süren bir çatışmanın ardından yenilmiş görünerek geriye<br />
merkeze doğru çekildi. Türklerin yenilgiye uğrayıp geri çekildikleri sanan Bizans ordusu<br />
karşı saldırıya geçince sağ ve sol tarafta mevzilenmiş olan Selçuklu kuvvetleri, Bizans<br />
ordusunun artlarına sarkarak kıskaç içine aldılar savaş kısa sürede sona erdi. Bizans ordusu<br />
büyük kayıplar verdi. Imparator Romanos Diogenes esir edildi. Sultan Alparslan Romanos<br />
Diogenes’le antlaşma yaptı ve daha sonra onu serbest bıraktı.<br />
Malazgirt savaşının sonuçları büyük oldu. Bu savaşla Anadolu’nun Türkleşmesi<br />
dönemi başladı. Sultan Alparslan komutanlarından Anadolu içlerine seferler yapmalarını<br />
istedi. Böylece Muş ve çevresi kesin olarak Türklerin hakimiyeti altına girdi.<br />
Muş ve çevresi 11<strong>00</strong> de Selçuklu hanedanlarından Melikşah’ın amcası Yakuti’nin<br />
oğlu olan Kutbettin İsmail’in kölesi Sökmen El-Kutbi Ahlat’lıların daveti üzerine Ahlat’a<br />
gelerek Van Gölü çevresinde Ahlatşahlar Beyliği’ni kurunca bu beyliğin sınırları içerisine<br />
katıldı. Ahlatşahlar zamanında Muş, Malazgirt ve çevresi tamamen Türkleşirken Muş’da<br />
doğunun kalkınmış ve zengin şehirleri arasında yerini aldı. Muş ve çevresi Ahlatşahlar,<br />
Artuklular ve Eyyubilerin hakimiyet mücadeleleri sırasında birkaç defa el değiştirdi.<br />
1191’de Eyyubi Meliki, Malazgirt Kalesini kuşattı ve kaleyi mancınıklarda döğmeye<br />
başladı. Erzurum Hükümdarı Saltuk’un kızı Mama Hatun, başında bulunduğu askeri<br />
kuvvetlerle Ahlatşahların yardımına gelince kuşatma kaldırıldı. Muş ve çevresi, tekrar<br />
Sökmenliler’in idaresine geçti.1196’da Ahlatşahı Beg Timur’u öldürerek yerine geçen<br />
kölesi ve damadı Ak sungur, hükümdarın karısını ve oğlunu Muş Kalesine hapsetti.<br />
Ahlatlılar Ak Sungurun ölümünden sonra Beg-Timur’un oğlu Muhammet’i hapisten<br />
çıkararak 1197’de hükümdar ilan ettiler.<br />
Ahlatşahlar’daki bu karışıklıklardan yararlanmak isteyen Suriye Eyyübileri’nden<br />
Necmettin Eyyüb, Muş şehrini ele geçirince Ahlatşahlar’da Erzurum Meliki Tuğrulşah’tan<br />
yardım istediler. Tuğrulşah, Eyyübileri Muş’tan çıkarıp Ahlatşahlar’ın hükümdarı<br />
Balaban’i öldürerek bu ülkeye sahip olmak istediyse de halk Tuğrulşaha ayaklandı.<br />
Tuğrulşah önce Malazgirt’e çekildi ve burada da tutunamayarak Erzurum’a geri döndü.<br />
Muş ve çevresi,Ahlatşahlar Devleti’nin <strong>12</strong>07’de yıkılmasından sonra Necmettin<br />
Eyyubi’nin eline geçti.<br />
Necmettin Eyyübi Ahlat halkına kendisini kabul ettiremedi. Ahlatşahlar ülkesi,<br />
Gürcüler’in baskınlarıyla perişan edildi. Moğol tehlikesinden kaçan Celalettin Harzemşah<br />
Doğu Anadolu’ya girdiği sırada Van, Ahlat,Erciş, Muş, Malazgirt ve Bitlis çevresi Suriye<br />
Eyyübileri’nin kontrolü altında idi. Gürcüleri ezerek Ahlat’a gelen Harzemşah Celaleddin,<br />
Ahlatı kuşattı ve o devirde Kutbet Al-Islam sıfatını taşıyan Ahlat’a girerek, şehri üç gün<br />
boyunca yağmalattı. Bu arada Malazgirt ve Muş çevresi de bu yağmadan kurtulamadı.<br />
Ahlatşahlar’ın bir kültür merkezi haline getirdiği belde böylece, bir diğer Türk hükümdarı<br />
tarafından perişan edilmiş oldu. Harzemşah’ın Islam Türk dünyasındaki yanlış politikası<br />
üzerine harekete geçen Anadolu Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubat, 10 Ağustos <strong>12</strong>30’da<br />
Yassıçemen’de Harzemşah’ın ordusunu perişan etti. Harzemşah Celaleddin, kaçarken<br />
Dersim Dağlarında öldürüldü. Muş ve çevresi Anadolu Selçuklu idaresi altına girdi.<br />
Alaeddin Keykubat Iran üzerinden gelen Moğol tehlikesine karşı topraklarını<br />
korumak için hazırlıklarda bulunurken Moğollar’ın önünden kaçan Türkmenleri Malazgirt<br />
ve Muş çevresine yerleştirerek bunlardan yararlanmayı düşündü. Malazgirt ve Muş<br />
7
Kalelerine askerler yerleştirdi ve suları tamir ettirdi. Alaeddin Keykubat’ın ölümünden<br />
sonra Anadolu Selçuklu Devletinde Alaeddinin yerini dolduracak değerli bir devlet adamı<br />
çıkmayınca Moğollar hızla Doğu Anadolu’ya girdiler.<strong>12</strong>43 Kösedağ Savaşıyla Anadolu<br />
tamamen Moğollar’ın egemenliğine girdi. Muş ve çevresi de Moğol tahribat ve katliamına<br />
uğradı.<br />
Şekil 6. Selçuklu Dönemi Taş Kabartmaları<br />
Muş ve Malazgirt Moğollar’dan sonra Iran, Doğu Anadolu ve Irak havalisinde kurulan<br />
İlhanlılar Devleti’nin idaresine geçti. Ne var ki, Doğu Anadolu, hiçbir zaman Ahlatşahlar<br />
zamanındaki zenginliğine ve kültür yüksekliğine ulaşamadı. Ilhanlılar’ın Iran’da<br />
yıkılmasından sonra Muş ve çevresindeki Türkmenler. Bağdat’ta hüküm süren<br />
Celayirliler’in hanı Sultan Üveys (1356-1357) zamanında katliama uğradılar. Bu esnada<br />
Bu esnada Doğu Anadolu’da Karakoyun ve Akkoyun Türkmenleri hakimiyet kurmak için<br />
mücadeleye başladılar. Doğu Anadolu’ya hakim olan Karakoyunlu’lar zamanında Muş, bu<br />
beyliğin sınırları içerisinde kaldı.<br />
Bu arada İran üzerinden batıya doğru ilerleyen Timur tehlikesi ortaya çıktı.<br />
Timur’un önünden kaçan Türkmen boyları Karakoyun’lu topraklarına girince Karakoyunlu<br />
hükümdarınca Muş, Bulanık Malazgirt ve Varto’nun dağlık kesimlerine yerleştirildiler.<br />
Karakoyunlu hükümdarı Kara Yusuf, Timur’a karşı koyamayınca Osmanlılara sığındı.<br />
Karakoyunlu topraklarına giren Timur girdiği her yerde yaptığı gibi Muş ve Malazgirt’i de<br />
tahrip etti, halkı kılıçtan geçirdi. Evliya Çelebi seyahatnamesinde Muş şehrinden<br />
bahsederken Timur’un Muş’ta yaptığı tahribatın izlerinin hala mevcut olduğunu söyler.<br />
Timur Osmanlı Sultanı Yıldırım Beyazıt’ı l402 yılında Ankara savaşında mağlup<br />
edince Anadolu tamamen Timur’un kontrolü altına geçti. Timur Çin seferine gitmek için<br />
Anadolu’dan ayrıldıktan sonra Anadolu’da Osmanlı şehzadeleri arasında taht kavgaları<br />
başladı. Doğu Anadolu’ya geri dönen Karakoyunlu Yusuf. Beyliğini yeniden kurdu. Kara<br />
Yusuf’un ölümünden sonra Akkoyunlular Karakoyunluları tehdit etmeye başladılar.<br />
8
Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan .ordusunu Muş Ovası’ nı doğudan çeviren<br />
dağların gerisine gizleyerek Karakoyunlu hükümdarı Cihanşah ‘ı beklemeye başladı.<br />
Pusudan habersiz ihtiyatsız hareket eden Cihanşah bir gece baskınında ele geçirilip<br />
öldürüldü. Uzun Hasan böylece Karakoyunlu Devleti’nin çöküşüne zemin hazırladı ve<br />
Doğu Anadolu’yu hakimiyeti altına aldı.<br />
Osmanlılarla komşu olan Akkoyunlu hükümdarı,bütün Anadolu’ya hakim olmak<br />
için Osmanlı Sultanı Fatih Sultan Mehmet’le 2 ağustos l473 ‘de Otlukbeli’nde savaşa<br />
tutuştu. Uzun Hasan,bu savaşta yenilince ülkesi sarsıldı. Uzun hasan,l478’de ölünce<br />
Akkoyunlular’da iç karışıklıklar baş gösterdi. İran’da şeyh Seyfettin Erdebili neslinden<br />
şeyh Haydar’ın oğlu olan Şah İsmail, İran ve Akkoyunluların toprakları üzerinde Safeviler<br />
Devleti’ni kurdu. Şah İsmail’in annesi Alemşahbanu Uzun Hasan’ın kızıdır. Şii itikadını<br />
benimseyen Şah İsmail , Doğu Anadolu ‘da sünni Türkmenlerin arasında katliama başladı.<br />
Akkoyunlu Türkmenleri’yle Şah İsmail arasındaki mücadeleden en çok Doğu Anadolu<br />
halkı acı çekti .<br />
Muş ve çevresi Ahlatşahlar yönetimindeyken tamamen Türkleşmiş ve<br />
Ahlatşahlar’ın imar faaliyetleriyle de Doğu Anadolu’nun zengin yörelerinden biri haline<br />
gelmişti. Marco Polo XIII yy ortalarında Muş ve Mardin’de pamuk baharat ve çeşitli<br />
kumaşların çok miktarda imal edildiğin kaydeder Muş ve çevresi Moğolların ve Timur’un<br />
tahribatından bir hayli etkilendi ve geriledi. Şehirleri terk eden Türkler köylere ve<br />
yaylalara doğru çekilip çiftçiliği bırakarak hayvan beslemeye başladılar. Akkoyunlu Uzun<br />
Hasan zamanında Uzun Hasanı ziyaret eden İtalyan elçisi Barbaro Muş’tan bahsederken<br />
şehrin meskun ve kalesinin müstahkem olduğundan söz eder.<br />
Osmanlı Sultanı II Beyazıt zamanında kuvvetlenen Şah İsmail Anadolu’da<br />
hakimiyetinin kurmaya çalışılırken aynı zamanda müritlerini de el altında Anadolu’nun<br />
çeşitli yerlerine göndererek Osmanlılar aleyhine isyanlar çıkartmaya başladı. Şehzade<br />
Yavuz Trabzon Valiliğinde bulunduğu yıllarda Şah İsmail’in durumu yakından takip<br />
ederek tehlikenin farkına vardı. Babasıyla girdiği taht mücadelesinde galip çıkıp Osmanlı<br />
tahtını ele geçirdiğinde ilk işi büyük bir orduyla Doğu Anadolu’ya yürümek oldu. 23<br />
Ağustos 1514’de Çaldıran’da Şah İsmail’i bozguna uğrattı. Böylece Doğu Anadolu ve<br />
Tebriz Osmanlıların hakimiyetine girdi.<br />
Yavuz Sultan Selim Doğu Anadolu’da iken bu bölgedeki aşiretler İdris’i Bitlisi’nin<br />
önderliğinde Yavuz’un emrine girdiler. Yavuz Sultan Selim Doğu Anadolu’yu İran’a karşı<br />
korumak için bu aşiretleri birtakım derebeyliklere ayırarak<br />
Şekil 7. Selçuklu Dönemi Taş Kabartmaları<br />
9
onlarageniş imtiyazlar verdi bu aşiretlerden İran’a karşı uç beyleri olarak yararlanmaya<br />
çalıştı.<br />
Kanuni zamanında Safeviler Doğuya saldırıp Erzincan’a kadar olan yerleşim<br />
bölgelerinde yağma ve katliama girişince Muş ve Malazgirt çevresi de tahrip oldu. Doğu<br />
seferine çıkan Kanuni İran içlerine sefer yaptı ise de da Doğu Anadolu’daki sınır<br />
çatışmaları Sultan IV Murat zamanında 1639 da yapılan Kasr’ı Şirin antlaşmasına kadar<br />
devam etti.<br />
Osmanlı Devletinin mülki taksimatında Muş ve çevresi bazen Van eyaletine bağlı<br />
sancak merkezi bazen de eyaletin Bitlis Hanlığına bağlı bir nahiye oldu. Bitlis hanlığının<br />
ortadan kalkmasından sonra Muş Erzurum eyaletine bağlı sancağın merkezi olurken,<br />
Bitlis’te Muş’a bağlandı. 17<strong>00</strong> yılları sonrasında Muş ve çevresinde bir nevi babadan oğula<br />
geçen yerel paşalık vardı.<br />
Muşta yerel paşalık yapan Aleaddin paşa zamanında 1794’te İran şahı Doğu<br />
Anadolu’ya girerek Muş ve Hınıs’ı yağmalattı. İran’lıların kışkırtmasıyla çıkan isyanları<br />
bastırmak için harekete geçen Osmanlı Devleti yardımcı kuvvet olarak yerel paşalardan<br />
asker toplarken Muş Beylerbeyi Aleaddin paşanın oğlu Emin paşadan da yardım aldı ve<br />
isyancı aşiretler üzerine yürüdü. 1821 de Kaçar hanedanından Fatih Ali Şahın veliahtı ve<br />
Iran şahı Abbas Mirza Doğu Anadolu’ya girerek Muş ve çevresini yağmaladı.<br />
1826’da Sultan II. Mahmut Yeniçeri Ocağını kaldırırken Erzurum Eyaletinde<br />
Yeniçeri ağası olan Gürcü Osman Paşa, Muş Beylerbeyi Emin paşa tarafından yakalanarak<br />
Varto’ya getirilip idam edildi. Bu esnada Doğu Anadolu’daki yerel paşalar, nüfuslarını<br />
artırarak merkezi otoriteye karşı ayaklanmaya başladılar. 1839’da ilan edilen Gülhane<br />
Hattı Hümayunu’ ile birlikte yerel beyliklere son verilmeye başlandı. Muş’un Bağlar<br />
Köyü yakınındaki Alaeddin Paşa oğullarının konağına hücum eden halk, konağı<br />
yağmaladı. Devlet Muş’ta yerel paşalığa son vererek burayı Erzurum’a bağlı sancak<br />
merkezi haline getirdi.<br />
1889’da II. Abdülhamit Doğu Anadolu’da sükuneti sağlamak ve doğudan gelecek<br />
Rus tehlikesine karşı mahalli güçleri kullanmak için Hamidiye Alayları kurdurdu<br />
Hamidiye alaylarının paşaları yöredeki aşiret ağalarından seçildi. Aşiret ağalarının oğulları<br />
İstanbul’da açılan askeri okullarda eğitilerek Hamidiye alaylarının başına getirildi. 1890’lı<br />
yıllardan itibaren Doğu Anadolu’da Ermenilerin faaliyetleri başladı. Çeteler halinde<br />
hareket eden Ermeniler Muş, Bulanık, Malazgirt ve<br />
10
Şekil 8.Selçuklu Dönemi Taş Kabartmaları<br />
Varto köylerinde katliama giriştiler. Hıristiyan ve doğuda Rusların müttefikleri<br />
olmaları sebebiyle Ermeniler hem Avrupa aleminden hem de Çarlık Rusya’sından yardım<br />
görerek komiteler kurmaya başladılar.<br />
Dışarıdan Osmanlı Devletine baskı yaptırarak<br />
Devleti kurmak için<br />
Doğu Anadolu’da bir Ermeni<br />
harekete geçtiler. Hamidiye alayları doğuya dışarıdan gelecek tehlikelere karşı koymada<br />
yararlı olurken aşiret kavgalarında aynı başarıyı gösteremediler. Muş, Malazgirt, Varto ve<br />
Bulanıkta aşiret kavgaları alevlendi bazı Hamidiye alaylarının taraflı hareket etmesi<br />
üzerine yörede asayiş tamamen bozuldu ve aşiretler arası çatışmalar yoğunlaştı.<br />
Şekil 9.Bulanık İlçesi Yemişen Köyünde Bulunan Teymür Ağa Köşkü (250 yıllık olduğu tahmin ediliyor)<br />
XIX. yy ın sonları ve XX yy.ın ilk yıllarında Muş bölgesi harici teşviklerle<br />
körüklenen Ermeni Taşnakları’nın ihtilal hareketine sahne oldu. 1894’de Sason ihtilalini<br />
müteakip 1895 senesi içerisinde hükümetin kurduğu ve<br />
11
Erzurum’daki Fransa, İngiltere ve Rus Konsoloslarının katıldığı bir heyet Muş’ta<br />
toplanarak isyanın sebeplerini görüştü. 1901 senesinde Muş ovasında faaliyetlerde bulunan<br />
Ermeni çeteleri köyleri yağmaladılar ve hükümet kuvvetleri ile çarpıştılar. 1905’teki<br />
Ermeni baskınları Muş ve çevresine büyük zararlar verdi.<br />
1914’de 1. Dünya savaşlarında Osmanlı Ordusu’nun Kafkas seferi büyük hezimetle<br />
sonuçlandı. Rus orduları Doğu Anadolu’yu işgal etmeğe başladı. 1915 yılında Ruslar<br />
Eleşkirt ve Pasinler üzerinden Malazgirt’e doğru ilerlediler. Bundan cesaret alan Ermeniler<br />
Rus işgalini kolaylaştırmak için Muş Varto ve Bulanık’ta Müslüman köylerine baskınlar<br />
düzenlemeğe başladılar. Rusların desteklediği ermeni katliamlarından korkan halk Elazığ<br />
ve Diyarbakır tarafına kaçmağa başladı. 1915 yılının Şubat ayında Varto, 1916 yılında da<br />
Muş Rus ordusunun eline geçti. Rus ordusu içerisinde gönüllü askerlik yapan Ermeniler<br />
asırlar boyu beraber yaşadıkları Muş halkını katletmeğe başladılar. 1916 yılında Diyarbakır<br />
16. Kolordu Komutanlığına Çanakkale’de başarı kazanmış olan Mustafa Kemal Paşa<br />
atanınca buradaki çatışmaların seyri değişti. Kısa zamanda toparlanmağa başlayan 2.<br />
Ordunun 16. Kolordusuna ait 8 tümen Muş çevresinde toplanmış, gönüllülerle 3 Ağustosta<br />
saldırıya geçti ve Kurtik dağları üzerinden Muş şehrine girdi. Rus birlikleri kontrolleri<br />
altındaki köylerde katliam yaparak geri çekildiler. Ne var ki Ruslar yeni birliklerin<br />
katılmasıyla yeniden saldırdılar ve Muş’a girdiler. Ama Rus işgali fazla uzun sürmedi.<br />
Türk ordusu 1917 yılının bahar aylarında karşı saldırıya geçerek 30 Nisan günü şehri<br />
Ruslardan geri almağa muvaffak oldu.<br />
18 Ağustos 1917 de yapılan ateşkes antlaşmasına göre Ruslar Doğu Anadolu’dan<br />
çekildiler. Ruslar çekilirken ordunun ağırlıklarını Ermenilere bırakarak onları Türk’lere<br />
karşı harekete geçirmeğe çalıştılar.1. Dünya savaşının galipleri Mondros Mütarekesi<br />
Wilson prensipleri ve Sevr antlaşmasında açıkça görüldüğü gibi Doğuda Ermenilere devlet<br />
kurdurtmağa çalıştılar. Ermeniler de bu toprakları ele geçirmek özellikle Wilson<br />
prensiplerindeki maddeye göre bölgede çoğunluğu elde etmek için katliamlara giriştiler.<br />
Muş ve çevresi de bu katliamlara maruz kaldı.<br />
Sevr anlaşmasına dayanarak Doğuda devlet kurmak isteyen Ermeniler<br />
teşkilatlandırdıkları komitelerle katliamlarına devam ederken, Anadolu’da işgal edilmeye<br />
başlanmıştı. 19 <strong>May</strong>ıs 1919’da Samsuna çıkan Mustafa Kemal Paşa Amasya tamimini<br />
yayınladıktan sonra Erzuruma geçti. Bu sırada Doğu Anadolu halkı Ermeni katliamlarını<br />
durdurma ve Ermenilere karşı mücadele kararı alırken civar vilayetlere dağılmış olan Muş<br />
halkı da yeniden şehre dönmeye başladı. Ermenistan üzerinden Doğu Anadoluya giren<br />
Ermeni orduları, Kazım Karabekir Paşa komutasındaki Türk ordusunca yenilgiye uğratıldı.<br />
Gümrü Antlaşmasıyla da Doğu Anadolu işgal ve katliamlardan kurtuldu.<br />
<strong>12</strong>
Şekil 10.Murat Köprüsünün Eski Hali<br />
EVLİYA ÇELEBİ’NİN GÖZÜ İLE MUŞ<br />
Van eyaleti hükmünde Van deryası sahilindeki Tahtuvan subaşılığına iki menzil ve<br />
Bitlis’e bir menzil yakındır. Şerefname tarihinin dediğine göre bu Muş şehri, Azerbaycan<br />
şehirlerinden bir tanesi idi. Sonra Van deryasının kuzeyinde (Adilcevaz ) kalesi<br />
yakınındaki Süphan dağında halen mahfuz durup 40-50 senede bir ses duyulur, 70-80<br />
senede bir kere 5- 10 gün kadar Süphan kayasından kuyruğunu çıkarır bir yedi başlı ejder,<br />
o asırda fırsat bulup bütün Nemrutluları yiyerek Allah’ın emriyle yine Süphan dağındaki<br />
mağarasına girip mahpus kalmıştır. Sonra yine Nemrut lain kavmine Cenab-ı Hak Muş<br />
sahrasında bir büyük fare hasıl edip bütün Nemrutluları yedirerek Muş ahalisini helak ettiği<br />
için şehrin adına (Muş) derler. Muşun çıktığı büyük mağara halen görülür. Bu mağara<br />
içinde olan fare ve sıçan başka bir diyarda yoktur. Allah’ın emriyle İskender’in Filkos<br />
namındaki hekiminin tılsımı sebebiyle Muş Sahrasında asla sıçan olmaz. Timurlenk al-i<br />
Osman üzerine hareket edince bu Muş şehrini ve kalesini harap, halkını kebap, evlerini<br />
turap eylemiştir ki halen haraplı eserleri görülür. Şehir, Muş sahrasının ağzında bir dağın<br />
eteğindedir.<br />
YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ<br />
Şekil 11. Tuz Çıkarılan Tarlalar<br />
Muş ili yüksek ve dağlı bir yörededir. İl alanının yüzde 34.9’nü kaplayan dağlar,<br />
Güney Doğu Torosların uzantılarıdır. Bu dağlar, Alp-Himalaya kıvrım sistemiyle birlikte<br />
oluşmuş genç dağlardır. Rakım, genellikle <strong>12</strong>50 metrenin üzerindedir. Genç ve verimli<br />
13
alüvyonlarla örtülü ovalar, il yüzölçümünün yüzde 27.2’sini kaplar. Murat vadisi il<br />
topraklarını doğu-batı doğrultusunda parçalamıştır. Genellikle 15<strong>00</strong>-17<strong>00</strong> m rakımlı<br />
platolar il alanının yüzde 37.9’nu kaplar.<br />
DAĞLAR<br />
Şekil <strong>12</strong>.Muş İlini Çevreleyen Dağlar<br />
Güneydoğu Toros Dağları’nın uzantıları Muş il alanını çevreler. Eskiden gür<br />
ormanlarla örtülü olan bu genç dağlar, zamanla çıplaklaşmıştır. Muş ilinin başlıca önemli<br />
dağları Akdoğan (Hamurpet), Şerafettin, Bilican, Bingöl, Haçreş (Karaçavuş, Çavuş),<br />
Otluk ve Yakupağa dağlarıdır.<br />
1- Akdoğan (Hamurpet) Dağı:<br />
Şekil 13. Akdoğan Dağı<br />
Muş’un kuzeyinde yer alır. Doğrultusu kuzeydoğu-güneybatıdır. Bu doğrultudaki<br />
uzunluğu yaklaşık 30 km, genişliği ise kuzey–güney doğrultuda 10 km.’dır. En yüksek<br />
14
zirvesinin rakımı 2879 m.’dir. Muş’un önemli göllerinden olan Akdoğan (Hamurpet)<br />
Gölleri bu dağın üzerindedir.<br />
2- Şerafettin Dağları:<br />
Muş il alanının batısında yer alan engebeli dağlardır. Büyük bölümü Bingöl ilinde<br />
kalan bu dağlar, doğu-batı doğrultulu çok yüksek ve düzenli bir sırt görünümündedir.<br />
3- BilicanDağları:<br />
Şekil 14. Bilican Dağı<br />
Bulanık ve Liz Ovaları arasında yer alır. Doğrultusu kuzeybatı-güneydoğudur.<br />
Haçlı (Kazan,Bulanık) Gölünün kuzeybatısında balık sırtı biçiminde uzanan bu dağlar daha<br />
sonra düzenli bir biçim alır. Rakım güneye inildikçe artar. Bilican Dağları, Bulanık ilçesine<br />
doğru düzenli biçimde alçalarak uzanır. Burada Laris Tepesini oluşturduktan sonra birden<br />
kesilir. Bilican Dağlarının en yüksek zirvesi 2950 m. Rakımlı, Bilican Tepe (Ziyaret Tepe,<br />
Vangesor Tepesi)’dir. Diğer önemli zirveleri Avni Kalesi Tepesi (2754 m), Şeyhtokum<br />
(23<strong>00</strong> m), Karaburun (25<strong>00</strong> m) ve Hasan Tepeleridir.<br />
4- Bingöl Dağları:<br />
Şekil 15. Kızakla Taşımacılık<br />
15
Muş il alanının kuzey batısında yer alır. Bu dağların büyük bölümü Erzurum ilinde<br />
kalır. Doğu-batı doğrultusunda uzanan Bingöl dağları Muş il alanını çevreler.<br />
5- Otluk Dağları:<br />
İl alanının ikiye ayırırcasına kuzey batı güneydoğu doğrultusunda uzanır. Rakım<br />
genellikle 2<strong>00</strong>0 m dolayındadır. En yüksek zirvesi ise 2155 m yüksekliğindedir.<br />
6- Haçreş (Karaçavuş, Çavuş) Dağları:<br />
Şekil 16. Haçreş Dağları<br />
Muş ilçe merkezinin güney-batısında kuzeybatı-güneydoğu doğrultusunda uzanır.<br />
Muş şehri bu dağların önemli zirvelerinden olan Kurtik Dağı (2645 m)’nın kuzeye bakan<br />
yamaçlarında kurulmuştur.<br />
7- Yakupağa Dağları:<br />
Muş il alanının güneydoğusunda uzanır. Doğrultusu doğu-batıdır. Muş-Van illeri<br />
arasında tabii bir sınır oluşturacak biçimde uzanan bu dağların önemli bölümü Van’dadır.<br />
Muş ili yüksek ve dağlı bir yörededir. İl alanının yüzde 34.9’nü kaplayan dağlar,<br />
Güney Doğu Torosların uzantılarıdır. Bu dağlar, Alp-Himalaya kıvrım sistemiyle birlikte<br />
oluşmuş genç dağlardır. Rakım, genellikle <strong>12</strong>50 metrenin üzerindedir. Genç ve verimli<br />
alüvyonlarla örtülü ovalar, il yüzölçümünün yüzde 27.2’sini kaplar. Murat vadisi il<br />
topraklarını doğu-batı doğrultusunda parçalamıştır. Genellikle 15<strong>00</strong>-17<strong>00</strong> m rakımlı<br />
platolar il alanının yüzde 37.9’nu kaplar.<br />
16
A.2. İL VE İLÇE SINIRLARI<br />
HASKÖY İLÇESİ<br />
Şekil 17.Hasköy Hükümet Konağı<br />
Tarihi ve Coğrafi Yapısı:<br />
İlçe halkı Osmanlı imparatorluğu döneminde Irak’tan göç ederek Batman İli Sason<br />
ilçesi ve Bitlis ili Mutki ilçesi üzerinden gelip ilçemize yerleşmiştir. Hasköy orta<br />
büyüklükte bir köy iken; 1968 yılında Belediye teşkilatı kurulmuş, 19.06.1987 tarih ve<br />
3392 Sayılı Kanunla ilçe statüsüne kavuşmuştur. Batısında Muş iı merkezi, kuzeyinde<br />
Korkut ilçesi, doğusunda Bitlis İli Güroymak İlçesi, güneyinde yine Bitlis ili Mutki ilçesi<br />
bulunmakta olup, toplam yüzölçümü 227 Km2.dir. Arazi yapısı bakımından Muş ovası ve<br />
Karaçavuş dağları olarak ikiye ayrılır. İlçe arazisinin büyük bölümünü Muş ovası<br />
oluşturmaktadır. Ortalama yükseklik ovada 1.3<strong>00</strong> metre civarında olup, dağlık kesiminde<br />
rakım 2.2<strong>00</strong> metreye kadar yükselmektedir. İklim yapısı itibariyle karasal iklim hüküm<br />
sürmekte, kışları çok soğuk ve kar yağışlı, yazları ise sıcak ve kurak geçmektedir.<br />
İdari Durum:<br />
Hasköy’ün ilçe olduğu 1987 tarihinde kendisine bağlı 1 kasaba ve 47 köy<br />
bulunmakta iken; Korkut’un ilçe olması ve 30 köyün bu ilçeye bağlanması ile birlikte<br />
ilçemize bağlı köy sayısı l7 ye düşmüştür. 2<strong>00</strong>0 yılında yapılan Genel Nüfus Tespitinde<br />
ilçe merkezinin nüfusu 21.342, kasaba ve köylerle birlikte toplam nüfusu ise 39.915 olarak<br />
belirlenmiştir. İlçe merkezi ile Düzkışla kasabası idari yönden 3’er mahalle muhtarlığına<br />
bölünmüştür.<br />
Haberleşme Ulaşım ve Altyapı Durumu:<br />
17
İlçemiz Muş – Bitlis – Van Devlet Karayolu üzerinde bulunmakta olup, il<br />
merkezinin uzaklığı 18 Km.dir. ilçemize bağlı kasaba ve köylerde bu yolun sağına ve<br />
soluna dağılmış durumdadır. Düzkışla kasabası ile <strong>12</strong> köyümüzün ilçe merkezi ile<br />
bağlantısı asfalt yollarla, geri kalan 5 köyümüzün bağlantısı ise kısmen asfalt, kısmen<br />
stabilize yollarla yapılmaktadır. İlçemize bağlı tüm yerleşim birimlerinde elektrik ve<br />
telefon bağlantısı mevcuttur.<br />
İlçe merkezi ile Düzkışla beldesi, Elmabulak, Dağdibi,Büvetli ve Koğuktaş<br />
köylerinde içme suyu ihtiyacı içme suyu şebekelerinden karşılanmakta, diğerlerinde ise bu<br />
ihtiyaç köy çeşmelerinden karşılanmaktadır.<br />
Sağlık Durumu:<br />
1966 yılında sosyalizasyon kapsamına alınan ilçemizde 30 taklı Devlet Hastanesi<br />
ile 1’i Düzkışla Beldesinde olmak üzere 2 sağlık ocağı; Gökyazı, Otaç, Sarıbahçe ve<br />
Dağdibi köylerinde sağlık evi mevcuttur. Ancak Gökyazı, Otaç ve Sarıbahçe<br />
köylerimizdeki sağlık evleri personel ataması yapılmadığından kapalı bulunmaktadır.<br />
İlçe Devlet Hastanesi Baştabipliğinde 5doktor, 1 diş tabibi, 8 yardımcı sağlık<br />
personeli (sağlık memuru, ebe ve hemşire), 3 memur, 2 teknik personel, 1 şoför, 1 aşçı, 9<br />
hizmetli, Merkez Sağlık Ocağında 1 doktor, 3 yardımcı sağlık personeli (sağlık memuru,<br />
ebe ve hemşire), 1 memur, 1 şoför ve 1 hizmetli, Düzkışla Sağlık Ocağında 1 doktor, 3<br />
yardımcı sağlık personeli (sağlık memuru ve ebe), 1 şoför, 1 hizmetli, Dağdibi Sağlık<br />
Evinde ise 1 ebe görev yapmaktadır. İlçemiz Sağlık Grup Başkanlığında 1 ambulans,<br />
Merkez Sağlık Ocağında ise 1 binek oto mevcuttur.<br />
Ekonomik Durum:<br />
İlçe ekonomisi büyük oranda tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Bunun yanında<br />
şehirlerarası yolcu ve yük taşımacılığı da ilçe ekonomisine önemli katkı sağlamaktadır.<br />
İlçede istihdam sağlayacak sanayi ve ticari müesseseler bulunmadığından ilçe halkının bir<br />
kısmı zaman içerisinde büyük şehirlere anımsanmayacak bir kısmı da yurt dışına iş bulmak<br />
amacı ile göç etmiştir.<br />
İlçemizde yaklaşık olarak 91<strong>00</strong>0 dekar ekilebilir arazi mevcut olup, bunun 5<strong>00</strong><strong>00</strong><br />
dekarlık losmı sulanabilir nitelikte düzlük arazidir. Söz konusu sulanabilir arazinin bugün<br />
itibari ile yaklaşık 14<strong>00</strong>0 dekarlık kısmı sulanabilmektedir. Sulama çoğunlukla ilçemiz<br />
sınırları içerisinden geçen Karasu ırmağı üzerine D.S.İ. tarafından yaptırılan regülatörden<br />
mevcut 11.750 metre uzunluğundaki ana kanal ve 4350 metre uzunluktaki yedek kanallar<br />
vasıtası ile yapılmaktadır. Ayrıca vatandaşlar kendi imkanları ile Irmaktan su almakta ve<br />
az da olsa yer altı suyundan da faydalanılmaktadır. Büyük bir tarımsal potansiyele sahip<br />
ilçemiz arazisinin yapılacak yeni kanallarla sulu tarıma elverişli hale getirilmesi hem ilçe<br />
ekonomisine ve hem de Ülke ekonomisine büyük katkı sağlayacaktır.<br />
İlçemizdeki tarım alanlarında çoğunlukla şeker pancarı, tütün, buğday yem bitkileri ve<br />
karpuz ekimi yapılmakla beraber son yıllarda şeker pancarı ve tütün ekimine kota<br />
uygulanmasından dolayı çiftçilerimiz ilçe Tarım Müdürlüğümüzün yönlendirmeleri ile<br />
yonca ve korunga ekimine başlamışlardır.<br />
İlçe halkının önemli gelir kaynaklarından biri de hayvancılıktır. İlçemizde 137<strong>00</strong><br />
civarında büyükbaş, 451<strong>00</strong> civarında küçükbaş hayvan olduğu tahmin edilmektedir.<br />
18
Hayvanlarda elde edilen et ve süt ürünleri çoğunlukla aile ihtiyaçları için kullanılmakta,<br />
geri kalanı da çevre pazarlarında satılmaktadır. İlçedeki mevcut hayvan potansiyelinin<br />
ekseriyeti et ve süt verimi düşük olan yerli ırktan müteşekkildir. İlçemizde en çok Doğu<br />
Anadolu kırmızısı ve yerli kara ırkları bulunmakta, bu ırklar toplam sığır varlığımızın<br />
%75'’en fazlasını oluşturmaktadır. Bunun yanında sıra ile esmer,siyah,beyaz,alaca ve<br />
simental kültür ırkları ve bunların melezIerinin sayıları her geçen gün artmakta olup,<br />
hayvan ırkının ıslahı için başta sun'’ tohumlama olmak üzere ıslah çalışmaları devam<br />
etmektedir. iLçemiz küçükbaş hayvan varlığı ise morkararnan ve akkaraman koyunları ile<br />
7<strong>00</strong>0 civarında kır keçisi oluşturmaktadır.<br />
Ayrıca ilçemize bağlı Azıklı, Böğürdelen, Büvetli, Dağdibi, Elmabulak,<br />
Karakütük, Koğuktaş, Ortanca, Otaç ve Yarkaya köylerimizin sınırları içerisinde toplam<br />
47<strong>00</strong>0 dekarlık orman alanı mevcuttur. Söz konusu bu orman alanlarımızın çok büyük bir<br />
kısmı bozuk meşeliklerden ve dağ kavağından oluşmaktadır. Orman alanlarımız bozuk<br />
ağaçlıklardan müteşekkil olduğundan ekonomik yönden sadece yakın köylerin aile<br />
ekonomisine çok az miktarda kurumuş ve yaşlı ağaçların kesilmesiyle katkı<br />
sağlanmaktadır.<br />
Şekil 18.Hasköy’de Yapılan At Yarışları<br />
İlçe Tarım Müdürlüğümüz 1 ziraat mühendisi, 1 veteriner hekim, 7 ziraat<br />
teknisyeni, 2 veteriner sağlık teknisyeni, 2 motor teknisyeni, 1 elektrik teknisyeni ve 10<br />
işçi ile hizmet vermektedir.<br />
Eğitim ve Kültür Durumu<br />
İlçemizde eğitim-öğretim düzeyi geçmiş yıllarda düşük olmakla birlikte 1998<br />
yılında zorunlu eğitim süresinin 8 yıla çıkması, arkasından okul ve derslik sayısının hızla<br />
artması halkın bilinç düzeyinin yükselmesi ile özellikle ilköğretim okullarımızdaki öğrenci<br />
sayısı hızla yükselmiştir.<br />
1998-1999 eğitim yılında 1417,1999-2<strong>00</strong>0 eğitim yılında 5<strong>03</strong>8,2<strong>00</strong>0-2<strong>00</strong>1 eğitim<br />
yılında 5207 , 2<strong>00</strong>1-2<strong>00</strong>2 eğitim yılında 5431 ve 2<strong>00</strong>2-20<strong>03</strong> öğretim yılında ise 5774<br />
öğrencinin devam sağlanmıştır.<br />
19
İlçemiz genelinde 5’i ilçe merkezinde 10 ilköğretim okulu, <strong>12</strong> birleştirilmiş sınıflı<br />
ilköğretim okulu ve 1 yatılı bölge ilköğretim okulunda mevcut 154 derslikte toplam 5774<br />
öğrenci eğitim görmektedir.<br />
Ayrıca İlçe merkezinde 1997 yılında yapılan 15 derslikli Çok Programlı Lisede 327<br />
öğrenci eğitim görmektedir.<br />
İlçedeki ilk ve orta dereceli okullarda 180 öğretmen ve idareci görev yapmaktadır.<br />
İlçemizde daha kaliteli bir eğitim verilebilmesi için ilçe merkezindeki Yatılı Bölge<br />
ilköğretim Okulunun 350 olan pansiyon kapasitesinin 7<strong>00</strong>’e çıkarılması, uygun<br />
görülmektedir.<br />
İlçemiz Halk Eğitim Merkez Müdürlüğünce 2<strong>00</strong>2 yılı içerisinde Ulusal Eğitime<br />
Destek Kampanyası doğrultusunda; 9adet Sosyal Kültürel kurs, 17 adet Mesleki Eğitim<br />
kursu; 16 adet okuma yazma kursu açılmış bu kurslara 427 kız, 415 erkek olmak üzere<br />
toplam 842 kursiyer devam etmiştir. Ayrıca çok programlı lise bünyesinde Ekim 2<strong>00</strong>2’de<br />
açılan Üniversite Hazırlık kursuna 141 öğrenci ve Ekim 2<strong>00</strong>2 de Alparslan ilköğretim<br />
Okulunda açılan Fen Liselerine hazırlık kursu da 99 öğrenci devam etmektedir. Söz<br />
konusu kurstaki öğrencilerin tüm kitap ve kırtasiye ihtiyaçları Muş Valiliği ve<br />
Kaymakamlığımızca karşılanmıştır.<br />
1996 yılında açılan ilçe Halk Kütüphanemizde ilçe gençliğinin eğitim ve kültür<br />
seviyesinin yükselmesine büyük katkı sağlamaktadır.<br />
İlçemizde 3 tane amatör spor kulübü bulunmakta ve Muş 1. amatör kümede futbol<br />
oynamaktadırlar. Futbol maçları ilçe merkezinde 2<strong>00</strong>1 yılında hizmete açılan stadyumda<br />
yapılmaktadır.<br />
MAHALLİ İDARELER:<br />
a Hasköy Belediyesi:<br />
1968 tarihinde kurulmuştur. Sunay, Kültür ve Sayanlar Mahallesi olmak üzere<br />
toplam 3 mahalleye hizmet vermektedir. 2<strong>00</strong>0 Yılında yapılan Genel Nüfus tespitinde ilçe<br />
Merkezinin nüfusu 21.342 dir. Belediye 2<strong>00</strong>2 yılında yeni yapmış olduğu hizmet binasına<br />
taşınmıştır. İlçede ilk imar planı 31.11.1969 tarihinde, ikinci imar planı ise, 07.10 .199 i<br />
tarihinde yapılmıştır. Belediyemizin en büyük sorunu yeterli içme suyunun olmayışı, şehir<br />
içi yollarının bozuk oluşu ve kanalizasyon şebekesinin eksik ve yetersiz oluşudur. Belediye<br />
gelirinin tamamı Genel idareden gelen paydan oluşmaktadır<br />
Belediye Başkanlığının kendi hizmet binasının dışında, Kaymakamlık olarak<br />
kullanılan iş hanı, 2 adet boş hizmet binası mezbahane, garaj ve 19 adet lojmanı<br />
bulunmaktadır.<br />
Belediye hizmetleri 40 memur ve 44 geçici işçi tarafından yürütülmektedir.<br />
Belediye Başkanlığının Araç Parkı; 2 kamyon, 2 otobüs, 1 Ambulans 2 itfaiye aracı, 2<br />
binek otomobil, 1 kepçe, 1 kazıyıcı- yükleyici kepçe 1 traktör ve 1 vidanjörden<br />
oluşmaktadır.<br />
20
- Düzkışla Belediyesi:<br />
1992 yılında kurulan Belediye Bahçelievler, Kültür ve Yeni Mahalle olarak üzere<br />
toplam 3 mahalleye hizmet vermektedir. 2<strong>00</strong>0 Yılı Genel Nüfus tespitine göre, 5350<br />
nüfusu olan kasabamız ilçemize bağlı en büyük yerleşim birimidir. İmar planı 2<strong>00</strong>2 yılında<br />
yapılan Belediyenin yol ve içme suyu gibi alt yapı hizmetleri yeterli sayıla bilecek düzeyde<br />
olmakla birlikte kanalizasyon sistemi yetersizdir.<br />
Belediye hizmetleri, 11 memur ve 5 geçici işçi tarafından yürütülmektedir.<br />
Belediye başkanlığının araç parkı; 1 kamyon, l otobüs, 1 traktör ve l otomobilden<br />
oluşmaktadır.<br />
MALAZGİRT<br />
Şekil 19. Malazgirt Kalesi<br />
Doğu Anadolu Bölgesinde yer alan Malazgirt, Muş’un en büyük ilçesi olup, il<br />
merkezine 138 km uzaklıktadır. Murat Nehri’nin güneydoğu kesiminde bulunan ilçemiz,<br />
denizden 1550 m yüksekliktedir. Batıda Bulanık İlçesi, doğuda Ağrı’nın Patnos ve Tutak<br />
İlçeleri, kuzeyde Erzurum’un Karayazı İlçesi, güneyde Bitlis’in Ahlat ve Adilcevaz İlçeleri<br />
ile komşu olan ilçemizin toplam yüzölçümü 1534 km² dir.<br />
İlçemiz geniş ova ve dağlarla kaplıdır. Malazgirt Ovası, Badişan Ovası ve Ulusu<br />
Ovasını, Murat Nehri, Hınıs Çayı ve Badişan Çayı sulamaktadır. Arazinin % 65’inin<br />
engebeli olduğu ilçemizin kuzeydoğu istikametinde Katevin Dağı, güneydoğu<br />
istikametinde ise Süphan Dağı yer almaktadır. İlçenin üzerinde kurulduğu Malazgirt Ovası<br />
yüksek bir plato görünümünde olup, yer yer volkanik kaya yığınlarına rastlanmaktadır.<br />
21
Şekil 20. Aktuzla’ da Tuz Çıkarılma Çalışmaları<br />
19<strong>00</strong>’lü yıllardan itibaren bir çok depreme sahne olan Malazgirt, 1. derece deprem<br />
kuşağı üzerinde yer almaktadır. Özellikle 19<strong>03</strong> yılındaki deprem ilçe merkezini ve köyleri<br />
yerle bir etmiştir.<br />
Geçen yüzyılda ormanlarla kaplı olan ilçemizin kuzey kısmı ve zengin ağaç<br />
topluluklarına sahip Murat Havzasında günümüzde yeşillikten eser yoktur.<br />
Bitki örtüsünün yok denecek kadar az olması ilçe genelindeki karasal iklimin<br />
tamamen hakim olması sonucunu doğurmuştur. Kışlar uzun ve kar yağışlı, yazlar sıcak ve<br />
kurak geçmektedir. Kışın yer yer 2-3 metreyi bulan kar yağışı yanında –30 ile –35 ºC’lere<br />
inen sıcaklık, hayatı olumsuz yönde etkilemekte ve ilçe yolu ile köy yollarının<br />
kapanmasına yol açmaktadır. Yağmurlar ise genellikle ilkbaharda Nisan ve <strong>May</strong>ıs<br />
aylarında kısmen de sonbaharda görülür.<br />
İlçede maden bulunmamakta, ancak Aktuzla Köyü’nde tuz çıkarılarak ilçe ve civar<br />
yerleşim birimlerinin tuz ihtiyacını karşılamaktadır.<br />
22
KORKUT<br />
İLÇESİ<br />
Şekil 21. Korkut’ tan Genel Görünüm<br />
Yerleşim yeri olarak yaklaşık 1<strong>00</strong>0 yıllık bir geçmişi bulunduğu tahmin edilen<br />
Korkut’ un ilkçağda Urartu sınırları içinde yer aldığı bilinmektedir. 1071 Malazgirt<br />
Zaferinden sonra Büyük Selçuklu Sultanı Alparslan’ın komutanlarından Seyit İbrahim<br />
komutasındaki ordu yöreyi Selçuklu topraklarına ve bir süre İran hakimiyeti altında<br />
kalmıştır. Bu dönemde ilçe Farsça “Tepe” anlamına gelen “Til” adıyla anılmıştır. 1514<br />
tarihli Çaldıran Zaferinden sonra yöre Osmanlı hakimiyeti altına girmiş ve uzun süre<br />
nahiye statüsünde kalmıştır. 1964 yılında Korkut adını alan yöre 09.05.1990 tarih ve 3644<br />
sayılı kanunla ilçe statüsü kazanmıştır.<br />
Korkut ilçesi,Kuzeybatı ve Kuzeyde Muş Merkez ilçesi,yine Kuzeyde Bulanık<br />
ilçesi, Doğuda Bitlis ili,Güneyde ise Hasköy ilçesiyle sınırlıdır.<br />
a)-Yüzey Şekilleri : Korkut ilçesi Muş Ovasının doğusunda Van Gölü<br />
Çöküntüsünde komşu bir yerde bulunur. Rakımı 13<strong>00</strong> metredir.<br />
b)-İklim: İlçede şiddetli bir karasal iklim hakimdir. Doğal bitki örtüsü bozkır olup,<br />
yıllık ortalama yağış miktarı 7<strong>00</strong> mm. Civarındadır. Yıllık sıcaklık ortalaması 18.7 C.<br />
Yıllık yağış ortalaması ise 37 Kg.dır.<br />
c)-Dağ,Ova ,Göl ve Akarsular: ilçe arazilerinin büyük bir bölümü Muş Ovası<br />
üzerinde yer alır.<br />
23
Şekil 22. Korkut Sulama Göleti<br />
İlçede Nüfus Müdürlüğünde 1 Müdür ,2 Veri Hazırlama ve Kontrol işletmeni görev<br />
yapmaktadır. 2<strong>00</strong>0 sayımına göre merkez ve Köy nüfusları toplamı 32416 olup, ilçe<br />
Merkezinin nüfus toplamı ise 6135’tir.<br />
2<strong>00</strong>2Yılında belirtilen Nüfus olayları kütüklerimize ve bilgisayarımıza aktarılmıştır.<br />
2<strong>00</strong>2 yılında 257 adet erkek,149 adet kadın ve 3 adet aile cüzdanı tanzim edilerek<br />
Vatandaşlara verilmiştir.<br />
Korkut İlçesi Muş İlinin en yeni İlçesidir. İlçede iki Kasaba,26 Köy ve bu Köylere<br />
bağlı 13 mezra bulunmaktadır. İlçe Merkezi 3,Altınova Kasabası da 4 Mahalleden<br />
oluşmaktadır. Yeni Belde olan Karakale’ de Mahalle organları henüz oluşturulmamıştır.<br />
Çevre ve sosyo ekonomik şartlar nedeniyle İlçe merkezinde ve köylerde evler<br />
genellikle tek katlı olarak kerpiçten veya taştan yapılmıştır. İlçenin kurulmasıyla beraber<br />
var olan konut sıkıntısı daha da artmıştır.<br />
Geleneksel yapı gereği çok çocuklu kalabalık aileler bir veya iki odalı evlerde<br />
yaşamaktadır. Muş yöresinin mahalli folkloru azda olsa görünmektedir. Genellikle<br />
düğünlerde oynayan oyunların isimleri aşırma, koçeri, bottani, gerandi dir.<br />
Evlilik öncesinde evliliğe aile büyükleri karar verir. Kız isteme töreninde yüzük<br />
takılır, ve kolonya,şeker,sigara ikram edilir. Daha sonra “Şerbet içme” de denilen nişan<br />
töreni yapılır. Düğün genellikle Çarşamba günü erkek tarafının evinde toplanmaya başlar.<br />
Ertesi sabah gelinin götürülme töreniyle düğün son bulur.<br />
Ölü defn edildikten sonra ölünün birinci derece yakınları mezarlığında tek sıra<br />
dururlar ve mezarlığı gelenler baş sağlığı diler,ertesi sabah ölü evinde Kuran<br />
okunmasından sonra öğlene kadar yine başsağlığı dilenir. Öğleden sonra kadınların “Şadu”<br />
denen ağıt yakması başlar.<br />
24
İlçe genelinde Okuma-yazma oranı % 70 ‘dir. Köylerde İlkokul düzeyinde bina<br />
sıkıntısı yoktur. Ancak Köy İlkokullarında mevcut binaların tamir edilmesi, araç-gereç ve<br />
teçhizat yönünden takviye edilmesi gerekmektedir.<br />
Kümbet Yunus Emre Yatılı İlköğretim Bölge Okulu ve Altınova Yatılı İlköğretim<br />
bölge Okulunun açılmasıyla, İlçe genellinde İlköğretim düzeyinde eğitim problemi<br />
kalmamıştır. İlçede eğitim-öğretim 3 YİBO. Pansiyonlu ,Çok Programlı Lise,4 İlk öğretim<br />
okulu 23 birleştirilmiş sınıflı Köy ilköğretim okullarında toplam 6<strong>12</strong>5 öğrenci 191<br />
öğretmen 172 derslikle devam etmektedir.<br />
İlçe genelinde 2 sağlık ocağı ve 2 sağlık evi mevcuttur. Sağlık hizmetleri toplam 21<br />
kişilik sağlık ekibiyle yürütülmektedir.<br />
VARTO İLÇESİ<br />
Şekil 23.Varto’da Kış<br />
Varto 16.382 nüfusu ile Muş ilinin 4. büyük ilçesidir. Varto tarihi eskilere<br />
dayanan bir yerleşim yeridir. İsmini Urartulardan almaktadır.<br />
31 Mart 1918 yılında Rus işgalinden kurtarılan Varto 1926 yılında belediyelik<br />
olmuştur. Varto okur yazar oranının en fazla olduğu ilçelerimizden biridir. Tarihi ve<br />
Kültürel yapı bakımından zengin olan ilçede kış ayları oldukça soğuk ve kar yağışlı geçer,<br />
yazlar ise sıcak ve kuraktır.<br />
1966 yılında büyük çaplı bir deprem geçiren Varto sonrasında yeni yapılanmaya<br />
başlamış fakat altyapısını henüz tam olarak oturtamamıştır.<br />
25
Şekil 24. Varto’dan bir görünüm<br />
BULANIK İLÇESİ<br />
Bulanık, Muş merkezine 105 Km uzaklıkta, 1.430 Km2 yüzölçümlü ,deniz<br />
seviyesinden yüksekliği 1.480 m olan 2<strong>00</strong>0 yılı Ekim ayında yapılan nüfus sayımı<br />
sonuçlarına göre 99. 819 toplam nüfusu ile Muş ilinin en büyük ilçesidir.Bulanık ve<br />
çevresi; tarih olarak M.Ö. 3<strong>00</strong>0’li yıllara kadar uzayan eski bir yerleşim yeridir.<br />
M.Ö. 25<strong>00</strong>-3<strong>00</strong>0 yıllarında Bulanık ve civarında Nobiler yaşamış ve bu yörede<br />
‘Gobin’ adlı bir kasaba kurmuşlardır. Daha sonra bölgeye Urartular hakim olmuşlardır.<br />
Bulanık zamanla Bizanslılarm hakimiyeti altına girmiş ve bu durum 1071 Malazgirt<br />
zaferine kadar sürmüştür. Bu tarihten sonra ilçeyi Selçuklular idare etmiş, Büyük Selçuklu<br />
Imparatorluğunun parçalanmasmdan sonra 1555 yılında Muş’un Kanuni Sultan Süleyman<br />
tarafından Akkoyunlulardan alınmasına kadar bölge Akkoyunlu Beyliğinin hakimiyetinde<br />
kalmıştır.<br />
Bulanık 1884 yılnıda Bitlis Valiyeti Muş Sancağına bağlanmış, 1927 yılında<br />
Muş’un il olmasından sonra Muş’a bağlı bir ilçe statüsü kazanmıştır.<br />
Bulanık adının; ilçe sınırları içerisinde bulunan kazan (Haçlı) gölünün suyunun<br />
bulanık oluşundan kaynaklandığı rivayet olunur. Bu göl, Bilican dağından gelen kaynak ve<br />
kar suları ile beslenir. Göle kadar berrak gelen sular göle varır varmaz toprakla<br />
karıştırılmış gibi bulanır ve bulanık olarak gölden çıkar. Gölden çıktıktan sonra bu su<br />
‘körsu’ adını alır ve ilçe merkezinin 2<strong>00</strong> m kuzeyinden geçerek Murat nehrine karışır.<br />
Bulanık ilçesi merkezi ve köylerinin çok büyük bir kısmı ovada kurulmuştur.<br />
İıçenin coğrafi karakteristikleri arasında Bilican dağları,Murat nehri, Heftrenk çayı ve<br />
Kazan (Haçlı)gölü yer almaktadır. İlçenin iklimi karasal olup, yılın 6 –7 ayı karIarla<br />
kaplıdır.<br />
26
İlçede orman denebilecek nitelikte bitki örtüsüne sahip alan yoktur. İlçe merkezinin<br />
2 km güneybatısında bir bataklığı andırır mahiyette Şorgöl kaplıcası bulunmaktadır.<br />
İlçenin diğer ilçe ve köylerle olan karayolu bağlantısı iyi durumdadır. Köylerle olan<br />
karayolu ulaşımında özellikle kış aylarında kar yağışı nedeniyle kapanmalar olsa da<br />
yolların en kısa zamanda ulaşıma açılması sağlanmaktadır.<br />
Belediyelere ait araçlann seferleri yanısıra ilçenin hemen her köyünden ilçe yada il<br />
merkezine hergün düzenli minibüs seferleri yapılmaktadır.<br />
İıçenin bütün köylerinde telefon ve elektrik mevcuttur ayrıca bugüne kadar bazı<br />
mezralara da telefon götürülmüştür.<br />
Şekil 25. Bulanık İlçesinden Genel Görünüm<br />
Şekil 26. Bulanık Hükümet Konağı<br />
27
A. 3. İLİN COĞRAFİ DURUMU:<br />
Muş İli, Doğu Anadolu Bölgesindedir. 39° 29’ Ve 38° 29’ kuzey enlemleriyle 41°<br />
06’ ve 41° 47’ doğu boylamlarının arasındadır. Yüzölçümü 8196 km2’dır. Türkiye yüz<br />
ölçümünün yüzde 1.1’ini kaplar.<br />
Muş ili, doğuda Ağrı’nın Patnos ve Tutak, Bitlis’in Ahlat ve Adilcevaz, kuzeyden<br />
Erzurum’un Karayazı, Hınıs, Tekman; Karaçoban (1987’den sonra) batıdan Bingöl’ün<br />
Karlıova ve Solhan, güneyden ise Diyarbakır’ın Kulp, Siirt’in Sason ve Bitlis’in<br />
Güroymak (1987’den sonra) ve Mutki ilçeleriyle çevrilidir.<br />
Muş il topraklarının yüzde 97.5’i tarıma elverişlidir. İl topraklarının yüzde 37.9’ünü<br />
platolar, yüzde 34.9’ünü dağlar ve geri kalan yüzde 27.2’sini ovalar oluşturur.<br />
Muş şehri Güney Doğu Toros Dağlarının uzantısı olan Haçreş dağlarının önemli<br />
zirvelerinden Kurtik Dağının kuzeye bakan yamaçlarında, Çar ve Karni derelerinin<br />
aktıkları vadiler arasında kuruludur. Şehrin batı sınırını Karni Deresi oluşturur. Kuzey<br />
sınırını ise 1955’te yapılan demiryolu hattı ve istasyon çizer. Şehir, zamanla ovaya doğru<br />
yayılmış, 2,5 km uzaklıktaki istasyon ve sütlüce köyü ile birleşmiştir.<br />
A. 4. İLİN TOPOĞRAFYASI VE JEOMORFOLOJİK DURUMU:<br />
İlimiz yüksek ve dağlık bir yöredir. İl alanının % 34.9’nu kaplayan, Güneydoğu<br />
Torosların uzantısıdır. Bu dağlar, Alp-Himalaya kıvrım sistemiyle birlikte oluşmuş genç<br />
dağlardır. Rakım, genellikle <strong>12</strong>50 metrenin üzerindedir. Genç ve verimli alüvyonlarla<br />
örtülü ovalar, il yüzölçümünün % 27.2’sini kaplar. Murat vadisi il topraklarını doğu-batı<br />
doğrultusunda parçalamıştır. Genellikle 15<strong>00</strong>-17<strong>00</strong> metre rakımlı platolar il alanının %<br />
37.9’nu kaplar.<br />
A. 4. 1. DAĞLAR:<br />
Güneydoğu Toros dağlarının uzantıları Muş il alanın çevreler. Eskiden gür<br />
ormanlarla örtülü olan bu genç dağlar, zamanla çıplaklaşmıştır. İlimizin başlıca önemli<br />
dağları Akdoğan(Hamurpet), Şerafettin, Bilican, Bingöl, Haçreş(Karaçavuş,Çavuş), Otluk<br />
ve Yakupağa dağlarıdır. (Bkz. A.1)<br />
A. 4. 2. PLATOLAR, VADİLER VE OVALAR :<br />
28
Şekil 27. Muş Vadisinden Genel Görünüm<br />
Şekil 28. Muş Ovası (Laleler)<br />
İl alanının kuzey ve kuzeybatısında yer alan bu platolar Murat vadisinin tavanı ile<br />
bu dağların zirveleri arasında sıralanır. Az dalgalı ve kalın bir toprak tabakası ile<br />
örtülüdürler. Bol sulu ve otludurlar. Bu nedenle Muş tarımının en gelişmiş dalı<br />
hayvancılıktır.<br />
29
Muş ilindeki vadiler Murat Irmağı ve kollarınca açılmıştır. Bu vadilerin en önemlisi<br />
Murat Vadisidir. Muş il alanının yüzde 27.2’sini ovalar oluşturur. En önemlisi Muş,<br />
Bulanık, Malazgirt ve Liz Ovalarıdır.<br />
1- Murat Vadisi<br />
İl alanının kuzey batısında başlar. Başlangıçta kuzey güney doğrultulu derin bir<br />
boğaz biçiminde olan vadi sonra batıya döner. Bulanık ovasına girer. Vadi tavanı Muş<br />
ovasında genişler. Ovanın çıkışında yeniden derinleşir. Murat Vadisi Ulukaya Köyünün<br />
güneyinden il sınırlarının dışına çıkar.<br />
2- Muş Ovası<br />
Türkiye’nin en büyük ovalarından biridir. Alanı yaklaşık 1650 km2’dır. Uzunluğu<br />
80 km, genişliği ise 30 km’ yi bulur. Basamaklı bir yapı gösterir. Ovanın güneyini Haçreş<br />
Dağları çevirir. Kuzeyde ise Şerafettin Dağları ve bu sıranın uzantıları vardır. Muş<br />
ovasının doğu ucunda Nemrut Dağı yer alır. Batı ucunda ise dağlık alanlar vardır. Muş<br />
ovası 3. Jeolojik zamanın miyosen dönemi ortalarına kadar bir birikinti iken yer kabuğu<br />
hareketleri sonucu bir çöküntü alanına dönüşmüştür. Bu alan sonraki jeolojik dönemlerde<br />
yeni alüvyonlarla da örtülerek verimli bir alan durumuna gelmiştir.<br />
3- Bulanık Ovası<br />
İlin doğusundadır. Yüzölçümü 525,2 km2’dır. Bu ova Murat ırmağı boyunca<br />
uzanan ince bir şerit görünümündedir. Genişliği ancak birkaç km. olan ovanın uzunluğu<br />
yaklaşık 20 km. kadardır. Bulanık ovasında genellikle tahıl ve bol miktarda koyun ve sığır<br />
yetiştirilmektedir.<br />
4- Liz Ovası<br />
Bilican Dağlarının güneyinden başlar Murat Irmağına kadar uzanır. Yüzölçümü<br />
160 km2’dır. Dalgalı bir yapı gösterir. Rakım Murat Irmağına doğru artar. Geniş kesimi<br />
mera olan Liz Ovasında tahıl, koyun ve sığır yetiştirilir.<br />
5- Malazgirt Ovası<br />
Muş il alanının doğusunda yer alır. Yüzölçümü yaklaşık 450 km2’dir. Murat ırmağı<br />
ovanının kuzeybatısında geçer. Malazgirt ovası güneyde Süphan Dağı ve uzantıları ile Van<br />
Gölünden ayrılır. Yer yer bu dağlardan inen akarsularca yarılmış olan ova geniş bir bozkır<br />
görünümündedir.<br />
A. 4.3. AKARSULAR VE GÖLLER:<br />
Muş ili alanı Fırat havzası içerisindedir. İl topraklarının sulayan önemli akarsular<br />
Murat ile onun kolu Karasudur. Başlıca gölleri ise; Haçlı (Bulanık), Hamurpet (Akdoğan),<br />
Küçük Hamurpet, Gaz (Kaz) gölleridir.( Bkz. D.1)<br />
30
A.5. JEOLOJİK YAPI – STRATİGRAFİ:<br />
Konu hakkında yapılan çalışmalar tarafımıza ulaşmadığından eklenememiştir.<br />
KAYNAKLAR:<br />
İl Turizm Müdürlüğü-2<strong>00</strong>4<br />
Malazgirt Kaymakamlığı-2<strong>00</strong>4<br />
Hasköy Kaymakamlığı-2<strong>00</strong>4<br />
Hasköy Belediyesi-2<strong>00</strong>4<br />
Varto Kaymakamlığı-2<strong>00</strong>4<br />
Korkut Kaymakamlığı-2<strong>00</strong>4<br />
Bulanık Kaymakamlığı-2<strong>00</strong>4<br />
31
B DOĞAL KAYNAKLAR:<br />
B.1. ENERJİ KAYNAKLARI:<br />
B.1.1. Güneş:<br />
Mevcut bilgilere göre Muş Merkezinde yıllık ortalama güneşlenme süresi 7saat 18<br />
dakikadır. Güneşli geçen saatler veya yıllık birleşik sıcaklıklarla ilgili bilgiler<br />
bulunmamaktadır. İlde alt bölgeler arasında farklılıklar olmakla birlikte hiçbir alt bölge<br />
yılda 27<strong>00</strong> saatten fazla güneş almamaktadır. İl, (yılda 2<strong>00</strong>0 veya daha fazla güneş alan)<br />
Ege ve Akdeniz illeri ile karşılaştırıldığında güneş enerjisi bakımından pek yeterli değildir.<br />
İlimiz güneş enerjisi kolektörler sayesinde su ısıtmakta kullanılmaktadır. Son<br />
yıllarda yapılan konut alanlarında güneş enerjisinden yararlanılmaktadır. Yıllık tüketilen<br />
güneş enerjisi hakkında her han gibi bir çalışma yoktur.<br />
B.1.2. Su Enerjisi (Gücü) :<br />
Sulama : Ekilebilir toplam arazi miktarımız 342198 ha olup 158215 ha sulanabilir<br />
tarım arazisidir. Sulanabilir tarım arazisi toplam tarım arazisinin %46 sına tekabül<br />
etmektedir. Ancak sulanabilir tarım alanlarımızın 64280 ha lık kısmı fiilen<br />
sulanabilmektedir. Bu alan sulanabilir tarım arazisinin %41ine, toplam tarım arazisinin ise<br />
%19una tekabül etmektedir. Sulanan arazinin %<strong>12</strong> si KHGM nün yapmış olduğu sulama<br />
kanalları ve göletleri ile ,%<strong>12</strong>si DSİ nin yapmış olduğu Baraj ve kanallarla,%17 si de halk<br />
sulaması şeklindedir.<br />
İlimizde bulunan ırmak,çay gibi enerjiye dönüşe bilecek su kaynaklarının debileri<br />
D.1.2.(Akarsular) bölümünde detaylı bir şekilde verilmiştir.<br />
B.1.3. Kömür :<br />
İlimizde kömür rezervleri mevcut değildir.<br />
B.1.4 Doğal gaz :<br />
İlimizde doğal gaz rezervleri bulunmamaktadır.<br />
B.1.5 Rüzgar :<br />
Rüzgar enerjisi ölçümleri ilimizde Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğünce<br />
Yapılmaktadır. Düşük hızlarda çalışan rüzgar jeneratörlerinin yapılması halinde ilimizde<br />
yararlanılabilecek bir rüzgar enerjisi potansiyelinin olabileceği düşünülmektedir.<br />
B.1.6. Biyogaz-Biyomas :<br />
Biyogaz; gübre,bitkisel atık ve benzeri organik atıklarının oksijensiz ortamda<br />
fermante olması sonucu meydana gelen yanıcı bir gazdır.<br />
Biomas; tabiri daha ziyade bitkisel ürünlerin, hayvan ve orman atıklarının, şehir ve<br />
endüstri atıklarının çevrimi yoluyla enerji elde etme metodudur.<br />
32
İlimizde biyogaz denilen enerji türünden yararlanılmaktadır. Biyomastan ise çeşitli<br />
kesimlerce yararlanılmaktadır. Örneğin ilimizin hemen hemen tamamına yakın köylerinde<br />
hayvan gübresinden yapılan tezek yakacak olarak kullanılmaktadır.<br />
B.1.7. Petrol :<br />
İlimiz sınırları içerisinde petrol rezervleri yoktur.<br />
B.1.8. Jeotermal Sahalar :<br />
İlimiz sınırları içerisinde jeotermal kaynak bulunmamaktadır.<br />
B.2.FLORA VE FAUNA<br />
B.2.1. Ormanlar :<br />
Ormanlarımız hakkında bilgiler F.1. Orman bölümünde bilgi verilmiştir.<br />
B.2.2.Çayır ve Meralar :<br />
İlimizde çayır ve mera varlığı hakkında bilgiler F.2.bölümünde verilmiştir.<br />
B.2.3. Sulak alanlar :<br />
İlimizde sulak alanlar ile ilgi detaylı bilgiler Akarsular, Göller, ve Göletler<br />
bölümünde verilmiştir.<br />
B.2.4. Endemik Bitkiler :<br />
Şekil 29.Muş Laleleri( Sarı ve Kırmızı )<br />
Konu hakkında bugüne kadar yapılan bir çalışmalar ile ilgili bilgiler tarafımıza<br />
ulaşmamıştır. Ancak soğanlı bitkiler sınıfından olan lale endemik türlerdendir.<br />
B.2.5. Fauna ve Endemik Hayvanlar :<br />
Konu hakkında yapılan çalışmalar tarafımıza ulaşmadığından eklenememiştir.<br />
B.2.6. Milli Parklar, Tabiatı Koruma Alanları ve Tabiat Parkları :<br />
33
İlimiz sınırları içerisinde milli park bulunmamaktadır. Ancak dinlenme amaçlı<br />
olarak kullanılan orman içi mesire yerleri bulunmaktadır.<br />
Şekil 30. Kale Parkı ve Dinlence Yeri<br />
Şekil 31. Muş Kalesinde Kale Parkında bulunan tarihi top<br />
B.3. Toprak :<br />
İlimizdeki topraklar hakkındaki bilgiler E bölümünde verilmiştir.<br />
B.4. SU KAYNAKLARI<br />
B.4.1. İçme Su Kaynakları :<br />
Şehrimizin içme suyunun bir kısmı Kızılziyaret ve Kaniya Dengı den<br />
gelen cazibeli su ile (Muratpaşa Mah., Dere Mah., Kale Mah., Kültür Mah., ve diğer<br />
mahallelerin bir kısmı) karşılanmaktadır.<br />
34
Ayrıca şeker fabrikasının doğusunda bulunan ana su terfi istasyonundan şehrin<br />
çeşitli mahallelerine su takviyesi yapılmakta, yeterli su bulunmayan yerlerde ise değişik<br />
yerlerde kurulan <strong>12</strong> sondaj kuyu ile şehrin su ihtiyaçları karşılanmaya çalışılmaktadır.<br />
Şehre verilen ortalama su debisi 1<strong>00</strong> lt/sn dir. İlimizde sulama amaçlı kullanılan<br />
barajlarla ilgili bilgiler D.1.3 bölümünde verilmiştir.<br />
B.4.2. Yer altı Su Kaynakları :<br />
D.1.1 bölümünde detaylı bilgiler verilmiştir.<br />
B.4.3. Akarsular :<br />
İlimizde bulunan akarsularla ilgili detaylı bilgiler D.1.2 bölümünde verilmiştir.<br />
B.4.4. Göller ve Göletler :<br />
İlimizde bulunan göl ve göletlerle<br />
verilmiştir.<br />
ilgili detaylı bilgiler D.1.3 bölümünde<br />
B.5.MİNERAL KAYALAR<br />
B.5.1. Madenler :<br />
B.5.1.1 Endüstriyel Hammaddeler :<br />
İlimiz sınırları içerisinde maden rezervleri yok denecek kadar azdır. Barit<br />
fabrikalarında ham madde olarak kullanılan barit rezervleri bulunmaktadır. Ayrıca ilimizin<br />
muhtelif yerlerinde inşaat işlerinde kullanılmak üzere kum çıkarılan ocaklar ve taş ocakları<br />
mevcuttur.<br />
B.5.1.2. Metalik Madenler :<br />
İlimiz sınırları içerisinde metalik maden rezervleri yoktur.<br />
B.5.1.3. Enerji Hammaddeleri :<br />
İlimizde barit,Çimento hammaddesi,Kireç taşı, Tuğla-Kiremit gibi madenler<br />
mevcut olmasına rağmen üretim yapılmamaktadır. İlimizde Barit Fabrikası olmasına<br />
rağmen faaliyet göstermemektedir.<br />
İlimiz sınırları içerisinde Linyit, Petrol, Tabii buhar, Taş kömürü, Toryum vb. enerji<br />
hammaddeleri rezervleri mevcut değildir.<br />
35
KAYNAKLAR:<br />
Muş Belediye Başkanlığı-2<strong>00</strong>4<br />
Meteoroloji Müdürlüğü-2<strong>00</strong>4<br />
D.S.İ. 172 Tek. Şube Müdürlüğü-2<strong>00</strong>4<br />
Orman İşletme Müdürlüğü-2<strong>00</strong>4<br />
İl Çevre ve Orman Müdürlüğü-2<strong>00</strong>4<br />
36
C HAVA (ATMOSFER VE İKLİM)<br />
C.1 İKLİM VE HAVA<br />
Muş İli, Doğu Anadolu Bölgesindedir. 39° 29’ Ve 38° 29’ kuzey enlemleriyle 41°<br />
06’ ve 41° 47’ doğu boylamlarının arasındadır. Yüzölçümü 8196 km2’dır. Rakımı 1350<br />
m olan Muş il topraklarının yüzde 97.5’i tarıma elverişlidir. İl topraklarının yüzde<br />
37.9’ünü platolar, yüzde 34.9’ünü dağlar ve geri kalan yüzde 27.2’sini ovalar oluşturur.<br />
Muş ovası Türkiye’nin ikinci büyük ovası olup yüz ölçümünün % 27.2 sini<br />
oluşturur. Muş şehri Güney Doğu Toros Dağlarının uzantısı olan Haçreş dağlarının önemli<br />
zirvelerinden Kurtik Dağının kuzeye bakan yamaçlarında, Çar ve Karni derelerinin<br />
aktıkları vadiler arasında kuruludur. Şehrin batı sınırını Karni Deresi oluşturur. Kuzey<br />
sınırını ise 1955’te yapılan demiryolu hattı ve istasyon çizer. Şehir, zamanla ovaya doğru<br />
yayılmış, 2,5 km uzaklıktaki istasyon ve sütlüce köyü ile birleşmiştir.<br />
Muş ilinde hakim bulunan iklim Doğu Anadolu Bölgesinin tamamında görülen<br />
karasal iklim olup kışlar sert ve soğuk yazlar ise sıcak ve kuraktır. Sıcaklık ile ilgili veriler<br />
tabloda belirtilmiştir.<br />
2<strong>00</strong>0-2<strong>00</strong>4 ARASINDAKİ METEOROLOJİK PAR<strong>AM</strong>ETRELER<br />
Tablo – 1 Meteorolojik Parametreler (Devlet Meteoroloji Genel Müdürlüğü )<br />
Ortama<br />
Sıcaklık<br />
(°C)<br />
2<strong>00</strong>4 Yılı 9,3<br />
En Yüksek<br />
Sıcaklık (°C)<br />
33.4<br />
Ağustos<br />
En Düşük<br />
Sıcaklık (°C)<br />
Ort. Bağıl<br />
Nem %<br />
Toplam Yağış<br />
Miktarı Kg/m 2<br />
-27,2<br />
Aralık 66 829,3<br />
20<strong>03</strong> Yılı 10.4<br />
36.9<br />
Temmuz<br />
-<strong>12</strong>.7<br />
Şubat<br />
57.4 670.1<br />
2<strong>00</strong>2 Yılı <strong>12</strong>.0<br />
35.2<br />
Ağustos<br />
-7.1<br />
Ocak<br />
58.9 560.8<br />
2<strong>00</strong>1 Yılı 11.2<br />
35.3<br />
Ağustos<br />
-<strong>12</strong>.8<br />
Şubat<br />
62.2 787.2<br />
2<strong>00</strong>0 Yılı 10.2<br />
32.5<br />
Temmuz<br />
-1.2<br />
Şubat<br />
62.8 645.8<br />
5 Yıllık<br />
Ortalama <strong>12</strong>.8 36.9 -<strong>12</strong>.8 61.6 693.2<br />
37
C.1.1. Doğal Etmenler :<br />
C.1.1.1. Rüzgar :<br />
Şehrimizde 2<strong>00</strong>1 yılı verilerine göre ortalama rüzgar hızı 1.4 m/sn olup en yüksek<br />
rüzgar hızı 1.8 m/sn ile nisan,mayıs ve haziran aylarında ölçülmüştür.<br />
2<strong>00</strong>4 YILI METEOROLOJİK İKLİM VERİLERİ<br />
Eleman<br />
Adı<br />
Tablo-2 Meteorolojik Veriler(Devlet Meteoroloji Genel Müdürlüğü )<br />
Ocak Şubat Mart Nisan <strong>May</strong>ıs Haziran Temm Ağust<br />
uz os<br />
Eylül Ekim Kasım Aralık<br />
Azami<br />
sıcaklık 4,2 8,4 20,2 25,2 25,4 31,2 37 37,2 33,4 29,0 19,2 0,2<br />
Asgari<br />
sıcaklık -18,2 -16,2 0,1 3,6 8,0 <strong>12</strong>,1 16,5 16,2 <strong>12</strong>,9 7,3 -0,7 -18,4<br />
Ort.Sıcak<br />
lık -8,1 -8,2 11 25,0 31,0 30,0 31,0 31,0 30,0 31,0 19,0 15,1<br />
Mahalli<br />
Basınç 867, 868,8 871,4 867.4 866.0 865.1 863.5 865.9 867.8 871.0 872.5 871.5<br />
1<br />
Bağıl<br />
Nem(%) 88 86 75 64.9 64.6 46.5 51.1 46.7 48.2 64.5 79.9 90.8<br />
Top.Yağı<br />
ş Miktarı<br />
(mm)<br />
Yağışlı<br />
gün<br />
sayısı<br />
Donlu<br />
gün<br />
sayısı<br />
113,<br />
5<br />
2<strong>03</strong>,8 91,1 143.8 79.5 16.6 7.2 3.1 3.3 51.1 81.5 207.6<br />
27 17 4 17 20 2 2 1 2 8 9 21<br />
31 28 11 - - 5<br />
Sisli gün<br />
Sayısı 5 3 4 - - 3<br />
Kar<br />
örtülü<br />
gün<br />
sayısı<br />
Ort.Rüzg<br />
ar Hızı<br />
(m/s)<br />
Hakim<br />
Rüzgar<br />
Yönü<br />
Güneşlen<br />
me<br />
şiddeti<br />
31 28 11 - - 10 31<br />
0,9 1.2 1.5 1.8 1.8 1.8 1.7 1.8 1.7 1.4 1.2 0.9<br />
SW SE S S S SSW SSW S SE SSE SE W<br />
132,<br />
28<br />
207,50 340.<br />
76<br />
4<strong>12</strong>.<br />
58<br />
508.<br />
62<br />
624.<br />
08<br />
562.<br />
96<br />
536.<br />
40<br />
442.<br />
06<br />
2<strong>00</strong>.<br />
05<br />
174.<br />
92<br />
<strong>12</strong>0.<br />
96<br />
38
C.1.1.2. Basınç :<br />
İlimizde 2<strong>00</strong>4 yılı Meteoroloji verilerine göre ortalama yerel basınç 868.9 milibar<br />
olup en yüksek basınç 875.1 milibar ile Aralık ayında, en düşük basınç 864.1 ile Ağustos<br />
ayında ölçülmüştür.<br />
Bu basınç farkları mevsim sıcaklıkları ve farklı basınç sistemlerinin etkilerinden<br />
kaynaklanmaktadır.<br />
C.1.1.3. Sis ve Nem :<br />
İlimizde 2<strong>00</strong>4 yılı Meteoroloji verilerine göre ortalama bağıl nem oranı % 66 olup<br />
en yüksek nemlilik % 88 ile Ocak ayında, en düşük nemlilik % 43 ile Temmuz ve Ağustos<br />
aylarında ölçülmüştür.<br />
Yine İlimizde 2<strong>00</strong>4 yılı Meteoroloji verilerine göre ortalama sisli gün sayısı 13<br />
olarak tespit edilmiştir.<br />
C1.1.4. Sıcaklık :<br />
İlimizde hava sıcaklık değerlerinin en yüksek olduğu ay genellikle Temmuz-<br />
Ağustos ayları olup bu aylarda ortalama sıcaklık 33,4 (°C) dir. En düşük sıcaklık ise<br />
Aralık-Ocak aylarında olup ortalama sıcaklık –13,25 (°C ) dir.<br />
C.1.1.5. Buharlaşma ve Transparasyon :<br />
Bu konuda herhangi bir bilgiye ulaşılamamıştır.<br />
C.1.1.6. Yağışlar :<br />
İlimizde yıllık yağış miktarı 2<strong>00</strong>4 ortalaması 829.3 kg/m 2 ’ dir.<br />
2<strong>00</strong>4 yılındaki yağışlı gün sayısı ise 146 olarak ölçülmüştür.<br />
C.1.1.7 Seller :<br />
İlimiz sınırları içerisinde sık olmamakla birlikte zaman zaman sel olayları meydana<br />
gelebilmektedir. İlimiz Merkez Dere, Murat Paşa, Kale mahalleleri ile Sungu, Kırköy,<br />
Karaağaçlı Beldeleri ve Kıyık, Üçdere, Suboyu, Yazla, Kumluca, Eğirmenci köyleri ayrıca<br />
Bulanık ilçesi Yazbaşı, Sultanlı, Dokuzpınar köyleri ile Rüstemgedik beldesi sel yönünden<br />
hassasiyet arz etmektedir.<br />
C.1.1.8. Kar ve Don :<br />
İlimizde 2<strong>00</strong>4 yılı Meteoroloji verilerine göre kar yağışlı gün sayısı 61 kar örtülü<br />
gün sayısı 110 olarak ölçülmüştür.<br />
39
C.1.1.9. Kuraklık :<br />
İlimizde karasal iklim hüküm sürdüğünden yazları oldukça kurak geçmektedir.<br />
Temmuz-Eylül ayları arasındaki zaman diliminde kuraklık en üst seviyede kendini<br />
göstermektedir.<br />
C.1.1.10 : Mikro klima :<br />
Bu konuda ilgili kurumlardan yeterli bilgi alınamamıştır.<br />
C.1.2 Yapay Etmenler<br />
C.1.2.1. Plansız Kentleşme :<br />
İlimizde organize sanayi kurulma aşamasındadır. İl Merkezinde plansız kentleşme<br />
son yıllarda kooperatifçilik faaliyetlerinin de artmasıyla hızlı bir şekilde azalmakta ise de<br />
daha önceki yıllarda yapılan konutların imar planına uygun yapılmaması ve alt yapının<br />
yeterli olmaması sebebiyle kentteki çarpık yapılanma hala devam etmektedir.<br />
İlimizdeki altyapının yeterli olmaması (kanalizasyon, içme suyu şebekeleri, iletişim<br />
hatları ve yollar) Plansız kentleşmenin başlıca nedenleri olarak gösterilebilir.<br />
C.1.2.2. Yeşil Alanların Azalması :<br />
Yeşil alanların azalmasının temel nedeni plansız ve hızlı yapılaşma ile birlikte,<br />
gelişen teknolojiye paralel olarak makineleşmenin artması ve çevre bilincinin zayıflaması<br />
olarak gösterilebilir.<br />
C.1.2.3. Isınmada Kullanılan Yakıt :<br />
İlimiz Hava kirliliğinde 2. Derecede kirli iller arasında yer almaktadır. 2872 sayılı<br />
çevre Kanunu'na istinaden çıkarılan "Isınmadan Kaynaklanan Hava Kirliliğinin Kontrolü<br />
Yönetmeliği" de belirtilen kış sezonu ortalaması hava kirliliği sınır değerlere uyulması<br />
için, tüketilecek katı ve sıvı yakıt kriterleri aşağıya çıkarılmıştır.<br />
1- KATl YAKIT KRİTERLERİ :<br />
Alt Sınır Değerlerinin Aşılmadığı İl ve İlçelerde Kullanılacak Yerli Kömürler<br />
(Yönetmelik Tablo-<strong>12</strong>)Tablo-<strong>12</strong> Sınır Değerlerinin Aşılmadığı İl ve İlçelerde<br />
Kullanılacak Yerli Kömürlerin Özellikleri<br />
Tablo-3 : Yerli Kömür kriterleri<br />
Yerli Kömürlerin Sınırlar<br />
Özellikleri<br />
Toplam Kükürt (kuru max. % 2,3<br />
bazda)<br />
Alt Isıl Değer min. 35<strong>00</strong> Kcal/kg (-2<strong>00</strong> tolerans)<br />
(orijinalde)***<br />
Toplam Nem (satışa max. %30<br />
sunulan)<br />
Kül (kuru bazda) max. %30<br />
Şişme İndeksi* max. 1<br />
Boyut **<br />
18-150 mm (18 mm altı max.<br />
%10 tolerans,<br />
150 mm üstü max.% 10 tolerans)<br />
Kullanılacağı İller ve İlçeler<br />
Bu Yönetmeliğin 28 inci<br />
maddesine göre sınır<br />
değerlerinin aşılmadığı<br />
(II.Grup) İl ve İlçeler<br />
40
* Uygunluk Belgesi verilme aşamasında dikkate alınır.<br />
**Mekanik beslemeli yakma tesisleri için kömür boyutu 10-18 mm olabilir.<br />
***Alt Isıl Değeri (orijinalde) en az 5<strong>00</strong>0kcal/kg yanabilir kükürt (kuru bazda) oranı<br />
en çok yüzde birbuçuk (%1.5) ve diğer özellikleri bu Tablo’da belirtilen özellikleri<br />
sağlayan yerli kömürler mevcut soba ve kazanlarda yakıldığında bacadan atılan<br />
kükürt dioksit konsantrasyonu, bu Tablo’da özellikleri belirlenen kömürün mevcut<br />
soba ve kazanlarda yakılmasında bacadan atılan kükürt dioksit konsantrasyonu<br />
eşdeğerini aşmadığı akredite olmuş veya Bakanlıkça uygun görülen laboratuarlar<br />
tarafından belgelenmesi halinde bu Yönetmeliğin 28 inci maddesine göre sınır<br />
değerlerin aşılmadığı (II.Grup) il ve ilçelerde ısınma amacıyla kullanılabilir.<br />
Isınma Amaçlı Kullanılacak İthal Kömür Özellikleri (Yönetmelik Tablo-10)<br />
Tablo 4: Isınma Amaçlı İthal Taş ve Linyit Kömürü Özellikleri ve Sınırları<br />
Özellikler<br />
Sınırlar<br />
Toplam Kükürt (kuru<br />
bazda)<br />
: max. % 0,9<br />
Alt Isıl<br />
(orijinalde)<br />
Değer : min 62<strong>00</strong> kcal/kg (- 4<strong>00</strong> tolerans)<br />
Uçucu Madde (kuru<br />
bazda)<br />
: % <strong>12</strong>-28 (+1 tolerans)<br />
Toplam<br />
(orijinalde)<br />
Nem : max. % 10<br />
Kül (kuru bazda) : max. %14 (+1 tolerans)<br />
Şişme İndeksi : max. 1<br />
Boyut*<br />
: 18-150 mm (18 mm altı ve 150 mm üstü için<br />
max. %10 tolerans)<br />
*Mekanik beslemeli yakma tesisleri için kömür boyutu 10-18 mm olabilir<br />
Tablo 5:Kirlilik Derecelendirilmesi Yapılmış Olan İl Ve İlçelerin Dışında Kalan Yerleşim Yerlerinde<br />
(köy, belde ) Kullanılabilecek Kömür Özellikleri<br />
Yerli Kömürlerin Özellikleri<br />
Toplam Kükürt (kuru bazda)<br />
Alt Isıl Değer (orjinalde)<br />
Boyut<br />
Tablo 6:Sanayi Amaçlı İthal Edilecek Kömür Özellikleri<br />
Sınırlar<br />
: max. % 2,5<br />
: min 3<strong>00</strong>0 kcal/kg (-2<strong>00</strong> tolerans)<br />
: 18-150 mm<br />
(18 mm altı ve 150 mm üstü için max %10<br />
tolerans)<br />
Alt Isıl Değeri (orijinalde) : min 6<strong>00</strong>0 kcal/kg (-5<strong>00</strong> kcal/kg tolerans)<br />
Toplam Kükürt (kuru bazda) : max. % 1<br />
Uçucu Madde (kuru bazda) : max. % 36<br />
Boyut<br />
: 0-50 mm<br />
Briket Kömürlerde Aranacak ÖzellikIer:<br />
Briket kömürlerde TS <strong>12</strong>055 " kömür briketi ısınmada kullanılan" standardına<br />
uyulması gerekmektedir.<br />
2-SIVI YAKIT KRİTERLERİ:<br />
Belediye sınırları içerisinde Kamu kurum ve kuruluş binalan ile konutlarda, ısmma<br />
41
amaçlı sıvı yakıt olarak TÜPRAŞ tarafından üretilen max. %1.5 Kükürt içeren TÜPRAŞ<br />
615 Kalorifer Yakıtı dışında yakıtın kullanılmaması gerekmektedir.<br />
C.1.2.4. Endüstriyel Emisyonlar :<br />
İlimizde endüstri gelişmediğinden; endüstriyel emisyon yayan işletme olarak<br />
sadece Şeker Fabrikası gösterilebilir. Bunun dışında endüstriyel emisyon yayan işletme<br />
yoktur.<br />
C.1.2.5. Trafikten Kaynaklanan Emisyonlar :<br />
Bilindiği gibi hava kirliliğinin önemli kaynaklarından biri de motorlu taşıtlardan<br />
kaynaklanan egzoz emisyonlarıdır. Egzozlardan yayılan CO (% 70-90), NO (% 40-70),<br />
HC (% 50) ve Pb (%1<strong>00</strong>) emisyonlar hava kirliliğinin önemli bir kısmını (yaklaşık %40)<br />
oluşturmaktadır.<br />
Muş ilinde Haziran 2<strong>00</strong>4 ayı itibariyle trafiğe kayıtlı bulunan motorlu taşıtların<br />
miktarı<br />
Çizelge 1: Motorlu Taşıtların Durumu<br />
Kaynak : İl Emniyet Müdürlüğü<br />
C.2.HAVA KİRLETİCİ GAZLAR VE KAYNAKLAR :<br />
C.2.1. Kükürtdioksit Konsantrasyonu ve Duman :<br />
İlimizde hava kirliliği ölçüm istasyonu bir adet olup İl Sağlık Müdürlüğü<br />
bünyesindedir. Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Laboratuarı elemanlarınca yapılan ölçümler<br />
yapıldığı ayın takip eden ilk haftasında tarafımıza ulaştırılmakta ve gerekli<br />
değerlendirmeler yapıldıktan sonra ilgili yerlere tarafımızca ulaştırılmaktadır.<br />
42
İlimiz hava kirliliği sıralamasında ikinci derecede kirli iller arasında yer almaktadır.<br />
İl Sağlık Müdürlüğü 2<strong>00</strong>2 yılı içerisinde eleman ve malzeme yetersizliğinden hava kirliliği<br />
ölçümlerinin yapılmadığını tarafımıza bildirmiştir. 2<strong>00</strong>1 yılında bildirilen verilere göre<br />
(Şubat,Mart, Nisan, Kasım ayları baz alınarak) Kükürtdioksit (SO2) oranı ortalama 47<br />
mg/m3 tür.<br />
C.2.2. Partikül madde Emisyonları :<br />
Sağlık Müdürlüğü tarafından 2<strong>00</strong>1 yılında bildirilen verilere göre (Şubat,Mart,<br />
Nisan, Kasım ayları baz alınarak) Partikül Madde (Duman) oranı ortalama 16 mg/m3 tür.<br />
1999/2<strong>00</strong>2 Yılları Arasında İlimiz Kükürtdioksit (SO 2 ) ve Partikül Madde (PM)<br />
Ortalamaları ve Değişim Oranları ile En Düşük ve En Yüksek SO 2 , PM Değerleri ve KVS<br />
Değerlerinin Aşıldığı Gün Sayısı:<br />
Tablo 7: Hava Kalitesi Ölçümleri<br />
AYLAR<br />
Ölç.<br />
İst.<br />
Sayısı<br />
Ölç.<br />
Yap.<br />
Gün<br />
Sayıs<br />
ı<br />
Ortalam<br />
a<br />
Değişim<br />
Oranları<br />
Bir<br />
Önceki<br />
Yıla Göre<br />
En<br />
Düşük<br />
En<br />
Yüksek<br />
KVS<br />
Değerlerinin<br />
Aşıldığı Gün<br />
Sayısı<br />
(µg/m 3 )<br />
Ocak<br />
2<strong>00</strong>1<br />
Şubat<br />
2<strong>00</strong>1<br />
Mart<br />
2<strong>00</strong>1<br />
Nisan<br />
2<strong>00</strong>1<br />
<strong>May</strong>ıs<br />
2<strong>00</strong>1<br />
Haziran<br />
2<strong>00</strong>1<br />
Temmuz<br />
2<strong>00</strong>1<br />
Ağustos<br />
2<strong>00</strong>1<br />
Eylül<br />
2<strong>00</strong>1<br />
Ekim<br />
2<strong>00</strong>1<br />
Kasım<br />
2<strong>00</strong>1<br />
Aralık<br />
2<strong>00</strong>1<br />
S<br />
O 2<br />
PM S<br />
O 2<br />
PM SO 2 PM SO 2 PM SO 2<br />
>4<strong>00</strong><br />
1 30 53 23 - - 44 17 61 27<br />
1 30 47 13 - - 43 10 55 16<br />
1 30 38 <strong>12</strong> - - 34 10 42 14<br />
1 30 41 17 - - 37 13 46 21<br />
PM><br />
3<strong>00</strong><br />
Kaynak:İl Sağlık Müdürlüğü 20<strong>03</strong> (Halk Sağlığı Laboratuarı)<br />
43
C.2.3. Karbonmonoksit :<br />
İlimizde CO-CO2 ölçümleri egzoz emisyon ölçüm istasyonunda yapılmaktadır.<br />
Konutlar ve Endüstriyel tesislerde ise baca gazı ölçüm analiz cihazı olmadığından ölçümler<br />
yapılamamaktadır.<br />
C.2.4. Nitrojen Oksitler :<br />
İlimizde NOX ölçümleri yapılmamaktadır.<br />
C.2.5. Hidrokarbon ve Kurşun Emisyonları :<br />
İlimizde atmosfere kurşun ve<br />
bulunmamaktadır.<br />
hidrokarbon emisyonu veren sanayi tesisi<br />
C.3 ATMOSFERİK KİRLİLİK :<br />
C.3.1. Ozon tabakasının incelenmesinin etkileri :<br />
Şehrimizde meydana gelen hava kirliliğinin ve sanayi türlerinin kullanılan yakıt<br />
cinslerinin ozon tabakasını hangi oranda etkilediği akademik bir çalışma yapılmadığından<br />
dolayı bilgi elde edilememiştir.<br />
C.3.2.Asit yağmurlarının etkileri :<br />
Asit yağmurlarının etkileri ve içeriği ile ilgili bilgi ve çalışma bulunmamaktadır.<br />
C.4. HAVA KİRLETİCİLERİN ÇEVREYE ETKİLERİ :<br />
C.4.1. Doğal çevreye etkileri :<br />
İlimizde hava kirleticilerinin doğal çevre üzerinde oluşturduğu etki hakkında<br />
herhangi bir akademik çalışma mevcut değildir. Yalnız Şeker Fabrikasının emisyonları,<br />
sanayi kuruluşlarının emisyonları ile İl ve İlçe kanalizasyon şebekelerinin alıcı ortamlara<br />
doğrudan verilmesi sonucu bu ortamlarda ki canlı yaşamı ve çevreyi olumsuz<br />
etkilenmektedir.<br />
C.4.1.1. Su üzerine etkileri :<br />
İlimizde hava kirleticilerinin su üzerinde oluşturduğu etki hakkında herhangi bir<br />
akademik çalışma mevcut değildir. Yalnız su ortamlarımız bu tür kirleticilerden son derece<br />
olumsuz etkilenmektedir.<br />
C.4.1.2. Toprak Üzerine Etkileri:<br />
İlimizde hava kirleticilerinin toprak üzerinde oluşturduğu etki hakkında herhangi<br />
bir akademik çalışma mevcut değildir.<br />
C.4.1.3. Flora Fauna üzerine etkileri :<br />
44
Hava kirliliğinin insan yaşamında olan etkiler hayvan ve bitki üzerinde de<br />
görülmektedir. Kirli hava bitkiler de fotosentez sırasında bitkilerin gözeneklerine girerek<br />
fotosentezi yavaşlatır bu durum özellikle tarım bitkilerinde olumsuzluklar yaratarak<br />
ürünün kalitesini ve verimini azaltırlar.<br />
C.4.1.4 İnsan sağlığı üzerine etkileri :<br />
İlimizde kış aylarında kirlilik artmaktadır. Bu kentsel hava kirliliği genellikle üst<br />
solunum yolu, akciğer, sindirim sistemi, özellikle yaşlı ve bebeklerde rahatsızlıklara neden<br />
olmuştur.<br />
C.4.2. Yapay çevreye etkisi :<br />
Kirliliği oluşturan SO2 ve CO2 gibi gazların meydana getirdiği olumsuz etkiler<br />
atmosferde meydana gelen konsantrasyonu güneş ışınlarını, çevreye etkisini değiştirir.<br />
Çevrenin normal hava koşullarının fiziksel ve kimyasal oranına etki ederek çevre yaşamını<br />
olumsuz olarak etki eder.<br />
C.4.2.1.Gürültü kirliliğine etkisi :<br />
Bu konuda bilimsel bir araştırma bulunmamaktadır.<br />
KAYNAKLAR:<br />
İl Çevre ve Orman Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
Muş Belediye Başkanlığı 2<strong>00</strong>4<br />
Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
İl Sağlık Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
İl Emniyet Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
45
D.SU<br />
D.1. SU KAYNAKLARININ KULLANIMI :<br />
D.1.1. Yer altı suları :<br />
DSİ Genel Müdürlüğü 17. Bölge Müdürlüğünce 2<strong>00</strong>4 yılında yapılan çalışmalara<br />
göre aşağıdaki değerler elde edilmiştir.<br />
Toplam yer altı su potansiyeli (hm 3 /yıl) = 69,30<br />
Kaynak:DSİ Genel Müdürlüğü 17. Bölge Müdürlüğü<br />
D.1.2. Akarsular :<br />
Tablo 8: Akarsuların Durumu<br />
2<strong>00</strong>4 yılı<br />
AKARSU Toplam İl sınırları TOPL<strong>AM</strong> DEBİSİ( hm 3 /yıl) KOLU OLDUGU<br />
ADI Uzunluk İçindeki UZUNLUĞA (İl çıkışı ortalama AKARSU<br />
(km) Uzunluğu(Km) ORANI akım)<br />
Bingöl Çayı 66,25 35 52,83 561,37 FIRAT<br />
Hınıs Çayı 139,5 49 35,13 16,<strong>12</strong>3 FIRAT<br />
Karasu 98 82 83,67 645,35 FIRAT<br />
Liz Çayı 46 46 1<strong>00</strong> 77,36 FIRAT<br />
Murat Nehri 5<strong>00</strong> 205 41 3218,85 FIRAT<br />
Kaynak: DSİ Genel Müdürlüğü 17. Bölge Müdürlüğü<br />
Muş il alanı Fırat Havzası içindedir. İl topraklarını sulayan önemli akarsular Murat<br />
ile onun kolu olan Karasu’dur.<br />
1- Murat Irmağı<br />
Van Gölünün kuzeyindeki Aladağ’dan doğar. Uzunluğu 6<strong>00</strong> km kadardır. Muş il<br />
sınırlarına kuzey doğudan girer. Kuzey-güney doğrultusunda bir süre akan ırmak bu sırada<br />
Şekil 32. Murat Irmağı<br />
birkaç küçük dereyle ve doğuda da Karakaya Deresiyle birleşir. Debisi 2<strong>00</strong>-3<strong>00</strong> m3’tür.<br />
Debi ırmağın kabardığı zamanlarda 25<strong>00</strong> m3 bulur. Suyun azaldığı zamanlarda ise 50-70<br />
46
m3 kadar düşer. Murat ırmağını besleyen diğer akarsular şunlardır: dişah, Şehit, Heftreng,<br />
Körsuyu, Liz, Köşker dere ve çaylarıdır.<br />
2- Karasu Irmağı:<br />
Şekil 33. Karasu Irmağı<br />
Göroymak’tan doğar. Muş il sınırlarına güneyde girer. Uzunluğu 68 km kadardır.<br />
Kuzeybatı-güneydoğu doğrultusunda akar. Başlıca kolları Daralıovadan kaynağını alan 27<br />
km uzunluğundaki Abdulbahar, Kazana Tepesinden doğan 35 km uzunluğundaki Kelereş<br />
ile Çar ve Karni’dir. Muş il sınırları içindeki diğer önemli akarsular şunlardır: Aynı adlı<br />
dağdan doğan Çiçekveren Deresi (13 km), Aktuzladan doğan Heronek suyu (24 km),<br />
Bilican dağından kaynağını alan Liz Suyu (32 km), Kımsoradan doğan Çılbuhur deresi (27<br />
km) ve Hamurpet Dağından kaynağını alan Memanlı suyudur ( 24 km).<br />
D.1.3. Göller göletler ve rezervuarlar :<br />
Muş ilinde bulunan göller ve su rezervleri<br />
Tablo 9. Göllerin Durumu<br />
GÖLÜN ADI İLİ HACMİ<br />
(m 3 )<br />
GÖLÜN<br />
ALANI(ha)<br />
Haçlı Gölü Muş 1663 Sulama<br />
B. Hamurpet Gölü 11<strong>03</strong> Sulama<br />
K. Hamurpet Gölü 153 Sulama<br />
Kaz Gölü 83<br />
Keçan Gölü 60<br />
Bahri Gölü 11<br />
Diğer Göller 151<br />
Toplam 3224<br />
Kaynak: DSİ Genel Müdürlüğü 17. Bölge Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
SU KULLNIM<br />
<strong>AM</strong>ACI<br />
47
1- Haçlı (Bulanık) Gölü:<br />
Şekil 34.Haçlı Gölü<br />
İlin güneydoğusunda Bulanık ilçesinin güneyindedir. Göl adını güneyindeki Haçlı<br />
Köyünden almıştır. Göl Bulanık adını ise suyun genellikle bulanık oluşundan almıştır. Bir<br />
lav seti gölüdür. Haçlı gölü de kuzeyindeki Kızkopan volkanının yükselmesi ile<br />
oluşmuştur. Yüzölçümü 10 km 2 kadardır. Gölde derinlik 7 metreyi aşmaz. Haçlı Gölü<br />
güneybatıdan akan Şeyhtokum Deresi ile birkaç kaynaktan beslenir. Gölün su düzeyi bütün<br />
yıl boyunca hemen, hemen aynı kalır. Kışın donduğunda göl sathında yürünebilmektedir.<br />
Gölde aynalı sazan bulunmaktadır.<br />
2- Hamurpet (Akdoğan) Gölleri:<br />
Büyük Hamurpet:<br />
Varto ilçesinin kuzeybatısında Hamurpet dağlarının batısında yer alır. 2149<br />
Rakımda ve 21 metre derinliğindedir. Yüzölçümü 10,88 km 2 ’dır. Gölün her tarafı dik<br />
kayalarla çevrilidir. Derinliği küçük göle nazaran daha az olduğundan yeşil renktedir.<br />
Kaynak ve kar suları ile beslenir. Kış aylarında donar, su seviyesi tüm yıl boyunca pek<br />
değişmez. Gölde bol miktarda aynalısazan balığı ile Ördek, kaz, turna ve kunduz da<br />
bulunmaktadır. Gölün bulunduğu alan volkanik özellikler taşımaktadır. Fazla olan suyu<br />
yakınından geçen İskender çayına boşaltır.<br />
Hamurpet göllerinin Muş İl Merkezine uzaklığı yaklaşık 80 km, Varto İlçe<br />
Merkezine uzaklığı ise yaklaşık 40 km olup; yolun yaklaşık 35 km’lik kısmı stabilize,<br />
diğer kısmı asfalttır. Bu göllerin turizm ve dağ sporları açısından oldukça yüksek bir<br />
potansiyele sahip olduğu ve değerlendirilmesi gerektiği düşünülmektedir.<br />
48
Şekil 35.Büyük Hamurpet Gölü<br />
Şekil 36.Büyük ve Küçük Hamurpet Göllerinden Bir Görünüm<br />
49
Küçük Hamurpet Gölü:<br />
Şekil 37. Küçük Hamurpet Gölü<br />
Büyük Hamurpet gölünün yaklaşık 3<strong>00</strong> m kadar güneyinde ve 2173 rakımda küçük<br />
dairesel bir yapısı vardır. Gölün alanı 1,49 km 2 dir. 47 metre derinlikte olduğundan mavi<br />
bir görünüme sahiptir. Dipten Büyük Hamurpet’e akıntısı bulunmaktadır.<br />
3-Gaz (Kaz) Gölü<br />
Şekil 38.Gaz Gölünden Bir Görünüm<br />
50
Şekil 39.Gaz Gölünde Balık Avı<br />
Malazgirt ilçesine bağlı Aktuzla Bucağının yakınlarındaki bu göl Karstik bir göldür.<br />
Gölün suyu tuzlu ve acıdır. Derinliği azdır. Kenarları sazlıktır. Bu nedenle ilkbaharda<br />
burası göçmen kuşların akınına uğrar. Kaz, ördek, su tavuğu en çok rastlanılan hayvan<br />
türleridir.<br />
D.2. Doğal drenaj sistemleri :<br />
Konu hakkında yeterli bilgi elde edilememiştir.<br />
D.3. Su kaynaklarının kirliliği ve çevreye etkileri :<br />
D.3.1. Yer altı suları :<br />
İlimizde bulunan yer altı su rezervleri ile ilgili detaylı bilgi olmadığından yer altı su<br />
kaynaklarının kirliliği hakkında yeterli veriye rastlanılmamıştır.<br />
D.3.2. Akarsular :<br />
İlimizde günlük pis su miktarı bilinmemektedir. Kentimizin kanalizasyon sistemi<br />
yetersiz olup, kanalizasyon suları Karasu’ya arıtmasız boşaltılmaktadır. Buda Karasu’nun<br />
kirlenmesine sebep olmaktadır. Arıtma projesi üzerinde herhangi bir çalışma yoktur.<br />
İlimizdeki diğer akarsularımızda durum hemen hemen aynıdır. Akarsularımızın<br />
geçtiği yerleşim birimleri her türlü atık ve artıklarını yanlarından geçen akarsulara gelişi<br />
güzel atmakta ve bu suların ileri derecede kirlenmesine sebebiyet vermektedirler.<br />
Söz konusu akarsularımızın kirletilmemesi ve ıslahı için eğitim ve rehabilitasyon<br />
çalışmalarımız devam etmektedir.<br />
51
D.3.3 Göller, Göletler ve Rezervuarlarda Kirlilik:<br />
Mevcut göllerde ciddi anlamda bir kirlilik olmamakla birlikte, bu konu ile ilgili<br />
olarak her hangi bir bilimsel çalışma yapılmadığından durumun net olarak ortaya<br />
konulabilmesi için göl ve göletlerde gerekli çalışmaların yapılması gerekmektedir.<br />
D.4. Su ve Kıyı Yönetimi Stratejileri ve Politikaları:<br />
Konu ile ilgili tarafımıza intikal eden herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. İlimizin<br />
denize kıyısı olmadığından kıyı yönetimi stratejileri geliştirilmemiştir.<br />
KAYNAKLAR:<br />
DSİ 17. Bölge Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
İl Çevre ve Orman Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
52
E TOPRAK VE ARAZİ KULLANIMI<br />
E.1. GENEL TOPRAK YAPISI :<br />
İlimiz topografya ve ana madde farklılıkları nedeniyle zamana bağlı olarak Muşta<br />
çeşitli büyük toprak gurupları oluşmuştur. Muş sınırları içerisinde bulunan toprak çeşitleri<br />
şunlardır.<br />
1.Aluviyal Topraklar :<br />
Yüzey sularının tabanlarında veya tesir sahalarında akarsular tarafından taşınarak<br />
yığılmış bulunan genç sedimentler üzerinde yer alan; düz düze yakın meyile sahip genç<br />
topraklardır.<br />
Toplam alan 57984 hektardır.<br />
2.Kolloviyal Topraklar :<br />
Genellikle dik eğimlerin eteklerinde ve vadi ağızlarında yer alır. Yer çekimi toprak<br />
kayması, yüzey akışı ve yan derelerle taşınarak biriken materyaller üzerinde oluşmuş<br />
topraklardır. Toplam <strong>12</strong>152 hektarlık bir sahayı kapsar.<br />
3. Hidromorik AlüviyalTopraklar :<br />
857 hektarlık alanı kapsar.<br />
4.Kahverengi Orman Toprakları :<br />
Kahverengi orman toprakları kireççe zengin ana madde üzerinde oluşur. 97.835<br />
hektarlık alanda yayılım gösterir.<br />
5.Kalkersiz Kahverengi Ormanlı Toprakları .<br />
Kalkersiz kahverengi orman toprakları genellikle yaprağını döken orman örtüsü<br />
altında oluşur. 108373 hektarlık alanı kapsar.<br />
6. Bazaltik Topraklar:<br />
Bu Toprakların özellikleri aynı iklim şartları altında kireç taşı üzerinde teşekkül<br />
etmiş olan Kahverengi ve Kırmızı Kahverengi topraklara benzer özellikler gösterir.<br />
114.993 hektarlık alanı kapsar.<br />
7.Vertisol Topraklar :<br />
72150 hektarlık alanı kapsar.<br />
8.Kahverengi Topraklar :<br />
108.373 hektarlık alanı kapsar.<br />
53
9.Kireçsiz Kahverengi Topraklar :<br />
Kireçsiz kahverengi topraklar asit ana madde üzerinde olduğu kadar, kireç taşı<br />
üzerinde de oluşabilir. Doğal bitki örtüsü uzunca otlar ve çalılardır. 85.242 hektarlık alanı<br />
kapsar.<br />
10. Regosol Topraklar :<br />
7570 hektarlık alanı kapsar.<br />
E.2. TOPRAK KİRLİLİĞİ :<br />
Ülkemiz tarım toprakları, bugün için kendini besleyebilecek miktarda olmakla<br />
birlikte potansiyel kullanma sınırına varmıştır. Hızlı nüfus artışına paralel olarak tarımsal<br />
ürünlere olan gereksinimi de aynı oranda artmaktadır.<br />
Artan nüfusun gereksinimini karşılayabilmek için tarım topraklarının miktarını<br />
artırmak söz konusu olmadığına göre tarım alanlarını korumak ve birim alandan elde<br />
edilecek üretimi artırmak zorundadır.<br />
Son yıllarda ülkemiz tarım toprakları gerek amaç dışı kullanımlar ve gerekse diğer<br />
nedenlerden dolayı (erozyon, kirlenme vb.) dolayı hızla azalmaktadır.<br />
Tarımsal amaçla kullanabileceğimiz ve özenle korumamız gereken 342.198<br />
hektarlık alan bulunmaktadır.<br />
E.2.1 Kimyasal Kirlenme :<br />
E.2.1.1 Atmosferik Kirlenme :<br />
İlimiz çevresinde organize sanayi gelişmediğinden dolayı aşırı bir kirlenme<br />
bulunmamaktadır. İlimizde Şeker Fabrikası bulunup bacasından çıkan atıklar direk veya<br />
yağmurlarla toprağın kirlenmesine sebep olmaktadır.<br />
E.2.1.2.Atıklar:<br />
Muş Belediyesi yetkilileri ile resmi kaynaklardan alınan bilgilere göre, Muş il<br />
sınırları içerisinde günlük-kent-konut atıklarının toplamı 50-60 ton/gündür.<br />
E.2.2. Mikrobiyal Kirlenme :<br />
İlimiz sınırlarında Şeker Fabrikası Pertek Deresini kirletmektedir. Arıtması<br />
bulunmamaktadır.<br />
E.3. ARAZİ<br />
E.3.1 Arazi Varlığı :<br />
İl Arazisinin Niteliklerine Göre Dağılımı:<br />
54
İlin toplam yüzölçümü 8196<strong>00</strong> ha olup, bunun 335049 ha’ı tarla arazisi, 278673<br />
ha’ı mera arazisi, 97333 ha’ı çayır arazisi, 57147 ha orman arazisi, 7149 ha’ı bağ-bahçe<br />
arazisi ve 44249 ha. tarıma elverişsiz araziler olarak dağılım göstermektedir.<br />
Şekil 40- İl Arazisinin Dağılımı( İl Tarım Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4)<br />
Grafikte de görüldüğü üzere Muş’ta çayır-mera alanlarının oranı yüksek (%46),<br />
orman alanlarının oranı ise (%7) düşüktür. Türkiye genelinde ise mera alanlarının oranı ile<br />
orman alanlarının oranı birbirine eşit olup %26 dır. Muş ilinde çayır mera alanlarının<br />
fazlalığı hayvancılık için bir potansiyel olmakta, ancak orman alanlarının azlığı yağış için<br />
kısıt teşkil etmekte ve erozyona neden olmaktadır. Arazilerin alt bölgeler bazında<br />
dağılımında en fazla tarla ve Çayır- mera arazisine sahip bölgenin II.Alt bölge olan<br />
Bulanık –Malazgirt-Varto ilçelerinde olduğu görülmektedir.<br />
Sulanabilir tarım arazisi miktarı 158.215 ha olmasına rağmen sulanan tarım arazisi<br />
64.280 ha dır. Bunun 19.261 ha kısmı Köy Hizmetleri 19.1<strong>00</strong> ha’lık kısmı DSİ ve 26.459<br />
ha’ lık kısmı ise halk tarafından kullanılmaktadır.<br />
Bu alanlara 190.150 ha hububat, 23.807 ha yemeklik baklagiller, 16.050 ha lık<br />
alana endüstri bitkileri, 105.314 ha’lık alana yem bitkileri 2.179,08 sebze ürünleri<br />
ekilmektedir. 36.901 ha alanda ise meyve ürünleri oluşturmaktadır.<br />
E.3.1.1 Arazi Sınıfları ve Kullanma Durumu:<br />
Kullanma kabiliyet sınıfları 8 adet olup toprak zarar ve sınırlandırması 1. sınıftan<br />
7. sınıfa doğru giderek artmaktadır. İlk dört sınıf arazi iyi bir toprak idaresi altında bölgeye<br />
adapte olmuş kültür bitkileri ile orman mera ve çayır bitkilerini iyi bir şekilde yetiştirme<br />
yeteneğine sahiptir. 5., 6., 7., sınıflar adapte olmuş yerli bitkilerin yetişmesine elverişlidir.<br />
Bunlardan 5., 6. sınıflarda toprak ve su koruma önlemleri alındığı taktirde bazı özel bitkiler<br />
yetişe bilir. 7. sınıf arazilerde ise çok etkin ve pahalı ıslah çalışmaları ile ürün alına bilirse<br />
de mevcut piyasa koşullarında elde edilen ürün yatırım harcamalarını karşılayamaz.<br />
55
Arazi Sınıfları (Hektar)<br />
Çizelge 2. Arazi Sınıfları ( İl Tarım Müdürlüğü 20<strong>03</strong>)<br />
I. Sınıf 2. Sınıf 3.Sınıf 4. Sınıf 5.Sınıf 6. Sınıf 7.Sınıf<br />
34389 14<strong>12</strong>84 <strong>12</strong><strong>00</strong>26 7<strong>00</strong>04 21 1413<strong>03</strong> 302284<br />
8.Sınıf<br />
10276<br />
İlde görülen iklim ve jeolojik yapı farklılıkları ile vejetasyondaki çeşitlilik değişik<br />
özelliklere sahip toprakların oluşumuna neden olmuştur.<br />
Şekil 41. Arazi kabiliyet Sınıfları ve Dağılımı( İl Tarım Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4)<br />
Muş’ta I.-IV. sınıf tarım arazileri 3657<strong>03</strong> ha olup, bu arazilerin sadece 335049 ha<br />
lık kısmında işlemeli tarım yapılmaktadır. Tarım alanlarından sonra ikinci sırayı alan<br />
mer’a alanları ve orman alanları II.,III. ve IV. sınıf araziler üzerinde yoğunlaşmaktadır.<br />
Kullanma kabiliyet sınıfları sekiz adet olup, toprak zarar ve sınırlandırmaları I.<br />
sınıf’tan VIII. sınıf’a doğru giderek artmaktadır.<br />
SINIF - I:<br />
Topografya düz veya düze yakın (%0-2)’dir. 1. Sınıf arazilerin kapladığı alan<br />
34389 ha olup il yüzölçümünün %4,1’ini teşkil etmektedir. 1. Sınıf arazilerin; 13343 ha’<br />
ını (%38) alüvyal topraklar,32<strong>12</strong> ha’ ını (%9,3) kolüviyal topraklar, 921 ha ‘ını (%2,6)<br />
kalkersiz kahverengi orman toprakları, 16913 ha’ ını (%49,1) kestane renkli topraklar<br />
oluşturmaktadır.<br />
56
Bu arazilerin 23287 ha’lık kısmında kuru tarım, 8134 ha’ lık kısmında sulu tarım<br />
yapılmaktadır.2968 ha’lık kısmı ise çayır- mera (597 ha Çayır-2371 ha mera) alanı olarak<br />
kullanılmaktadır.<br />
SINIF- II:<br />
II.Sınıf araziler 14<strong>12</strong>84 ha olup ilin %17,5 ini kaplamaktadır. Bu arazilerin 27778<br />
ha’ını (%19,6) alüviyal topraklar,3578 ha’ ını (%2,5) kolüviyal topraklar,69785 ha’ ını<br />
(%49,3) vertisol topraklar ,294 ha’ ını (%0,2) Regosol topraklar, 2640 ha ‘ını (%<br />
1,8)Kalkersiz kahverengi orman toprakları, 9372 ha ‘ını (% 6,63) kireçsiz kahverengi<br />
topraklar, 26383 ha’ ını (%18,6) kestane renkli topraklar ve 1454 ha ‘ ını (%1,02) Bazaltik<br />
topraklar oluşturmaktadır.<br />
Bu arazilerin; 98996 ha’ lık kısmında kuru tarım, 6942 ha’ lık kısmında sulu tarım<br />
yapılmaktadır. lI’inci sınıf arazilerin 33888 ha’ lık kısmı(26<strong>00</strong>0 ha Mera- 7888 ha çayır)<br />
çayır-mer’a, 715 ha orman-funda arazisidir. Ortalama eğimi ise %1-6 arasındadır.<br />
SINIF- III:<br />
III. sınıf araziler <strong>12</strong><strong>00</strong>26 ha kapladığı alan ile ilin % 14,6 ünü teşkil eder. Bu<br />
arazinin toprak gruplarına göre dağılımı ise 7105ha ‘ ını (% 5,9) alüviyal topraklar, 3345<br />
ha ‘ını (% 2,7) kolüviyal topraklar, 1365 ha ‘ını Vertisol topraklar(%1,13) 2480 ha ‘ ını<br />
(%2,06) regosol topraklar, 3409 ha’ ını (%2,8) kalkersiz kahverengi orman toprakları,<br />
84786 ha ‘ının (%70,6) kestane renkli topraklar, 4656 ha ‘ ını (%3,8) bazaltik topraklar<br />
6762 ha’ ını (%5,6) kireçsiz kahverengi topraklar şeklindedir.<br />
Bu alanların 81424 ha lık alanda kuru tarım, 698 ha lık alanda sulu tarım<br />
yapılmaktadır. 35228 ha lık kısmı çayır-mer’a( 26559 ha mera- 8669 ha çayır) olarak<br />
kullanılmaktadır. 2585 ha lık kısmı ise orman-fundalıktır.<br />
SINIF- IV:<br />
IV. sınıf araziler ilin 7<strong>00</strong>04 ha lık kısmını kaplamakta olup %8,5 ‘ni<br />
oluşturmaktadır. lV’üncü sınıf arazilerin toprak gruplarına göre dağılımı ise şöyledir; 6106<br />
ha ını (%8,72 ) alüviyal topraklar,836 ha ını (% 1,19)kolüviyal topraklar, 327 ha ını<br />
(%0,46) Regosol topraklar,<strong>12</strong><strong>12</strong> ha ını (%1,7) kalkersiz kahverengi orman<br />
toprakları,14827 ha ını (%21,1) kireçsiz kahverengi toprakları,34619 ha ını (%49,4)<br />
kestane renkli topraklar, <strong>12</strong>067 ha ını (%17) bazaltik topraklardan oluşmaktadır.<br />
Bu alanların <strong>12</strong>887 ha lık kısmında kuru tarım, 3870 ha lık kısmında ise sulu tarım<br />
yapılmaktadır. 36072 ha’da (34279 ha mera-1793 ha çayır) çayır-mer’a, 2737 ha’da<br />
orman-fundalık alanlarıdır.<br />
SINIF- V-VIII:<br />
V. ve VIII sınıf araziler ilin 453897 ha lık kısmını kaplamakta olup %55,3 ünü<br />
oluşturmaktadır.Bu arazilerin 1852 ha (%0,4) alüviyal topraklar, 857 ha(%0,18)<br />
hidromorfik alüviyal topraklar, 1093 ha ını (%0,24) kolüviyal topraklar,4469 ha ını<br />
(%0,98) regosol topraklar, 99191 ha ını (%21,8) kalkersiz kahverengi orman toprakları,<br />
43935 ha ını (%9,6)kireçsiz kahverengi topraklar, 195250 ha ını (%43) kestane renkli<br />
57
topraklar, 94810 ha ını (%20,8) bazaltik topraklar oluşturmaktadır. 7308 ha lık<br />
kısmında kuru tarım yapılmakta olup bunun 169 ha lık kısmı VII. Sınıf arazide geri kalan<br />
7139 ha lık kısmı ise VI. Sınıf arazide yapılmaktadır. VII. Sınıf toprak yapısına sahip 19 ha<br />
lık alanda sulu tarım yapılmaktadır. 857 ha lık çayır alanının 809 ha ı VII. Sınıf, 48 ha ı ise<br />
V. Sınıf toprak yapısına sahiptir. 335267 ha lık kısmı ise mera alanı olmasına rağmen<br />
zamanla vasfını kaybederek ancak 170517 ha lık kısmı mera alanı olarak kullanılmaktadır.<br />
83985 ha lık alan ise orman ve fundalık arazisidir.<br />
KAYNAK : KHGM – Van 9. Bölge Müd. Muş İl Müdürlüğü verileri<br />
Köy Hizmetleri Van 9. Bölge Müdürlüğüne bağlı Muş İl Müdürlüğünün yapmış<br />
olduğu inceleme sonucunda her ne kadar ilimiz topraklarının toprak yapısı itibari ile<br />
kullanım şeklinde 223902 ha ında kuru, 19663 ha ında ise sulu olmak üzere toplam 243565<br />
ha tarla arazisi, 19804 ha ı çayır arazisi ve 424476 ha ı mera arazisi , 9<strong>00</strong>22 ha ı ise orman<br />
ve fundalık arazisi ve 41784 ha ı ise diğer araziler olarak görülmesine rağmen gerçekte il<br />
müdürlüğümüz tarafından yapılmış olan istatistiklerde 270769 ha ında kuru 64280 ha ında<br />
sulu olmak üzere toplam 335049 ha tarla arazisi, 97333 ha çayır arazisi, 7149 ha bağ-bahçe<br />
arazisi, 278673 ha ı mera arazisi ve 57417 ha ı ise orman ve fundalık olarak dağılım<br />
göstermektedir.<br />
İlin değişik topografyası iklim ve jeolojik yapı farklılıkları ile vejatasyondaki<br />
çeşitlilik değişik özelliklere sahip toprakların oluşmasına neden olmuştur. Bu durum bitki<br />
besin elementleri konusunda da kendini gösterir.<br />
Toprak Bünyesi : Muş ili tarım topraklarının %4,2 si tın, %48,5 i killi-tınlı, %46,9<br />
u kil ve %0,4 kum bünyesine sahiptir.<br />
Toprak Tuzluluğu : İşlemeli tarım uygulanan topraklar %1<strong>00</strong> tuzsuzdur.<br />
Toprakta Kireç(CaCO 3 ) : İl topraklarının %5,1 i az kireçli %34,1 orta , %17,7 si<br />
fazla ve %7,1 i çok kireçlidir.<br />
Organik Madde : tarım topraklarının büyük bir kısmı organik madde yönünden<br />
fakir durumdadır. Analiz sonuçlarının ortalamasına göre topraklarda %5,7 sinde organik<br />
madde çok az, %17,1 az , %43,1 i orta,%30,4 ü iyi ve %3,3 ü ise çok iyi düzeydedir.<br />
Fosfor : İl topraklarının %51,1 inde Fosfor çok az, %21,8 inde az, %16,1 i orta,<br />
%7,3 ü yüksek ve %7,3 ünde ise çok yüksek fosfor varlığı tespit edilmiştir.<br />
Potasyum : İl topraklarında %1<strong>00</strong> yüksek miktarda (K) Potasyum seviyesi yüksek<br />
olup genellikle yeterlidir.<br />
E.3.2 Arazi Problemleri :<br />
Muş ilinde çeşitli tarım çeşitlerini kısıtlayan bazı problemler mevcuttur. Bunlar,<br />
erozyon, toprak sığlığı, taşlılık, kayalık ve drenaj bozukluğudur.<br />
58
KAYNAKLAR<br />
İl Tarım Müdürlüğü (Tarım Master Planı) 2<strong>00</strong>4<br />
Muş İli Toprak Envanteri Raporu 1974<br />
59
F FLORA FAUNA VE HASSAS YÖRELER<br />
F.1 ORMANLAR :<br />
F.1.1 Ormanların Ekolojik Yapısı :<br />
F.1.1.1 Orman Alanları:<br />
Muş’ta bitki örtüsü olarak çoğunlukla bozkır bitki topluluğu hakimdir. İl arazisinin<br />
yaklaşık %7’ni ormanlık alan oluşturmaktadır. Son 10 yılda İlimizde 150 ha.<br />
Ağaçlandırma yapılmıştır. İl ormanları çoğunlukla meşe türü ağaçlardan oluşmaktadır.<br />
Orman varlığımızın %90’nı bozuk karakterli olup yapılacak enerji ormanı tesisi<br />
çalışmaları sonucu bu ormanların prodaktif hale getirilmesi gerekmektedir. İlimiz Merkez<br />
ve ilçeler itibariyle çok az denebilecek kadar verimli orman alanlarına sahiptir. Toplam<br />
57147 ha. orman alanı içerisine sadece Merkez İlçede olmak üzere <strong>12</strong>80,5 ha. verimli koru<br />
orman alanı, 597,5 ha. bozuk koru orman alanı ve 4<strong>03</strong>9 ha. verimli baltalık orman alanı<br />
mevcuttur. Bozuk baltalık orman alanı ise Merkez İlçede 33683,5 ha. Bulanık ‘da 4785 ha.<br />
Hasköy’de 4730,5 ha. Malazgirt’te 2702,5 ha. Korkut’ta 3711,5 ha. ve Varto’da 1617 ha.<br />
olup toplam 5<strong>12</strong>30 ha.’lık alan kaplamaktadır.<br />
ORMAN ALANLARININ İLDEKİ DAĞILIMI<br />
Verimli Koru Orman Alanı<br />
Bozuk Koru Orman Alanı<br />
Verimli Baltalık Orman<br />
Alanı<br />
Bozuk Baltalık Orman<br />
Alanı<br />
Şekil 42. Orman Alanlarının İldeki Dağılımı( İl Tarım Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4)<br />
F.1.1.2 Kara Özellikleri:<br />
Güneydoğu Toros dağlarının uzantıları Muş il alanın çevreler. Eskiden gür<br />
ormanlarla örtülü olan bu genç dağlar, zamanla çıplaklaşmıştır. İlimizin başlıca önemli<br />
dağları Akdoğan(Hamurpet), Şerafettin, Bilican, Bingöl, Haçreş(Karaçavuş,Çavuş), Otluk<br />
ve Yakupağa dağlarıdır. Orman alanlarımızın rakımı ortalama 25<strong>00</strong>-3<strong>00</strong>0 m civarındadır.<br />
F.1.1.3 İklim Özellikleri :<br />
İlimiz coğrafi bakımından Doğu Anadolu bölgesi dahilinde bulunduğundan, karasal<br />
ikim özelliklerinden etkilenmektedir. 1933-1970 yılları arasındaki rasat değerlerinden;<br />
ortalama yıllık sıcaklık 9.7 C, en yüksek sıcaklık 37 C, en düşük sıcaklık –29C, ortalama<br />
nispi nem %64, yıllık ortalama yağış miktarı 887 mm ve rüzgar yönü güney ve<br />
Güneydoğudan estiği tespit edilmiştir.<br />
F.1.1.4 Topografya:<br />
60
Orman alanlarının bulunduğu yerler genellikle meyilli araziler olup %75 meyilin<br />
üstündedir.<br />
F.1.1.5 Jeoloji:<br />
Orman alanlarının yer aldığı arazi 3. zamanda oluşmuştur. Bunun sonucu olarak<br />
yeni alüvyon ve metamorfik sahalar mevcut, ana kaya umumiyetle kalkerdir.<br />
F.1.1.5 Hidroloji:<br />
Ormanlarımız dahilinde bulunan dereler yağışlarla beslendiğinden yaz aylarının<br />
sonlarına kadar akar vaziyettedirler. Diğer zamanlarda ise genellikle kuru dere halindedir.<br />
Orman alanları içerisindeki göl ve göletler ise yaz aylarında seviyeleri düşse de<br />
sürekli su kapasitesine sahiptirler.<br />
F.1.2 Bölgenin Orman Envanteri :<br />
Muş yüzölçümünün %8’inı (57147ha) orman ve fundalık alanlar oluşturmaktadır.<br />
Ormanlar ağırlıklı olarak Meşe olmak üzere Kavak oluşmaktadır.<br />
Alt Bölgeler<br />
Tablo 10: Orman Alanlarının Alt Bölgeler İtibariyle Dağılımı( İl Tarım Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4)<br />
Verimli Koru<br />
Orman<br />
Alanı(ha)<br />
Bozuk Koru<br />
Orman Alanı<br />
(ha)<br />
Verimli<br />
Baltalık<br />
Orman<br />
Alanı(ha)<br />
Bozuk<br />
Baltalık<br />
Orman<br />
Alanı(ha)<br />
Toplam<br />
Orman Alanı<br />
(ha)<br />
I.Alt Bölge <strong>12</strong>80,5 597,5 4<strong>03</strong>9 42<strong>12</strong>5,5 48042,5<br />
II.Alt Bölge - - - 9104,5 9104,5<br />
Toplam <strong>12</strong>80,5 <strong>12</strong>80,5 2561 5<strong>12</strong>30 57147<br />
I. alt bölgede ilin orman alanlarının % 84,1’lik kısmı<br />
Il. alt bölgede ilin orman alanlarının % 15,9 luk kısmı yer almaktadır. En fazla<br />
orman alanı birinci alt bölgededir.<br />
F.1.2.1 Ağaç Türleri ve yayılım Alanları :<br />
Arazi envanter çalışmaları esnasında tespit edilen ağaç, ağaççıklar ve bitkiler<br />
aşağıda belirtilmiştir.<br />
Ağaçlar : Palamut meşesi, mazı meşesi, Toros meşesi, Saplı meşe, Titrek kavak,<br />
Doğu çınarı, Ceviz, Kızıl ağaç, Dış budak, Kara ağaç ve söğüt türleri mevcuttur.<br />
Ağaççıklar : Alıç, Ahlat, Sakız ağacı, Yabani elma ve Kızılcık.<br />
İlimizdeki hakim ağaç türü meşe olduğundan %95’ lik kısmı meşe %51’ i ve diğer<br />
ağaç türlerinin oluşturduğu alanlardan oluşmaktadır.<br />
F.1.2.2 Orman Örtüsü İstatistikleri :<br />
61
Konu hakkında yapılmış araştırmaya rastlanmamıştır.<br />
F.1.2.3 Orman Alanlarının Mülkiyeti :<br />
Orman alanlarımızın tümü devlete ait orman alanlarıdır. Özel mülkiyete konu edile<br />
bilecek orman alnı mevcut değildir.<br />
F1.2.4. Orman Ürünleri :<br />
Ormanlarımızın büyük bir kısmı baltalık olarak işlendiğinde orman ürünü olarak<br />
yakacak meşe odunu elde edilmekte, nadiren de olsa mazı toplanarak çok cüz’i maddi<br />
gelir sağlanmaktadır. Genel olarak meşe yaprağı hayvan yemi yapılarak kullanılmaktadır.<br />
F.1.3 Orman Varlığının Yararları :<br />
F.1.3.1 İklim üzerine etkileri :<br />
Isınarak yükselen hava ormandaki mevcut bitki örtüsünü geçmek için yükselmek<br />
zorunda kalacağından ve yükselen su buharı kütlesi yoğunlaşarak yağmur şeklinde yer<br />
yüzüne düşeceğinden dolaysıyla orman örtüsü yağış miktarını arttırıcı bir fonksiyona sahip<br />
olmaktadır.<br />
F.1.3.2 Toprak ve Toprak Verimliliğinin Korunması :<br />
Bitkiler kök sistemleri ile toprağı tuttuğundan bu toprak parçasının su, rüzgar ve<br />
heyelan gibi doğal faktörlerle aşınıp taşınmasına karşı doğal bir diren sağlamaktadır.<br />
Ayrıca bitkilerin kuruyan yaprakları ve düşen dallarıyla toprağa organik madde yönünden<br />
zenginleştirerek toprak verimliliğini arttırmaktadır.<br />
F.1.3.3 Rekreasyon :<br />
Ormanlar doğal yapısı, tür çeşitliği ve renk kontrastı gibi nedenlerle insanların<br />
özellikle psikolojik anlamda dinlenmesini sağlayıcı bir işleve sahiptir.<br />
F.1.3.4 Sağlık :<br />
Ormanların oksijen deposu olmasının yanında bugün tıpta kullandığımız bitkisel<br />
menşeli ilaçların yapımında kullanılan hammaddeler için doğal bir depo durumundadır.<br />
F.1.3.5 İş Alanı ve Geçim Kaynağı :<br />
Ormanlar üzerinde yapılan teknik müdahaleler sonucu çıkan envanterin<br />
üretilmesinde taşınmasında ve nakliyatında orman köylüleri işlendirilerek ekonomik girdi<br />
sağlanmaktadır.<br />
F.1.3.6 Savunma-Güvenlik :<br />
62
Ormanlar doğal olarak barınma, gizlenme gibi güvenlik tedbirlerinin büyük öneme<br />
sahip olduğundan bu ihtiyaçlarının özellik arz eden yerlerde sağlayan ormanlar muhafaza<br />
ormanı olarak tefrik edilmektedir.<br />
F.1.4 Orman Sayılan Alanların Daraltılması :<br />
Konu ile ilgili yapılmış bir çalışma yoktur.<br />
F.2. ÇAYIR ve MERALAR<br />
F.2.1. Çayır ve Mera Varlığı :<br />
İlimiz bulunan yaklaşık 378.<strong>00</strong>0 hektar mera alanı ve 97.333 çayır arazisi<br />
bulunmaktadır. genellikle zayıf ve orta kalitede meralardır. Verimleri 70-<strong>12</strong>0 kg arasında<br />
tahmin edilmektedir.<br />
F.2.2. Kullanım Amaçları ve Yararları :<br />
İlimizde tarım arazisi olarak % 46 lık kısmını kapsayan çayır ve meralar<br />
hayvanlarımız için yeşil ve kuru ot sağlayan yem alanlarıdır. Çayır ve meralar hayvanlara<br />
kaba ye sağlama yanında, toprak ve su muhafazası yanında toprak ve su muhafazası, su<br />
toplama havzası pınara ve memba sularına kaynak olması tabii fauna ve av hayvanlarına<br />
barınak olması, havayı temizlemesi ve yeşil örtü ile çevreyi güzelleştirmesi gibi hayati<br />
derecede önemli fonksiyonlardır. Çayır ve meralar gün geçtikçe bozulmakta ve<br />
faydalanamaz durumuna gelmektedir.<br />
Muş ilinde çayır ve mera alanlarının toplamı 445<strong>00</strong>0 ha civarında olup bunun<br />
2<strong>00</strong><strong>00</strong> ha ı çayır, 425<strong>00</strong>0 ha ı ise mera vasfındadır. Ancak bu arazilerin 376.<strong>00</strong>0 ha’ lık<br />
kısmı kadastro çalışması yapılmış yerlerde olup 69<strong>00</strong>0 ha lık kısmı ise kadastro çalışması<br />
yapılmamış yerlerdedir. Kadastro çalışması yapılmış yerlerde ki mevcut çayır mera<br />
alanlarımızın 97333 ha ı çayır 278673 ha ı ise meradır. Bu alanın alt bölgelere göre<br />
dağılımı Grafik’de verilmiştir.<br />
Şekil 43.Alt Bölgelere Göre Çayır Mera Alanlarının Dağılımı( İl Tarım Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4)<br />
63
Alt bölgelerin yüzölçümleriyle Çayır-mera alanları karşılaştırıldığında, I. Alt<br />
bölgenin yüzölçümünün %45’ini Çayır-mera alanlarının oluşturduğu görülmektedir. Il. Alt<br />
bölgenin yüzölçümünün ise %46 sı Çayır- mera alanıdır. 1. Alt bölgede mera alanı %34,1,<br />
çayır alanı %11,3 iken II. Alt bölgede ise Mera alanı %33,9 ve çayır alanı %<strong>12</strong>,2 dir.<br />
Tablo 11: Muş İli Mera Ot Verimi( İl Tarım Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4)<br />
Mera Alanı (ha) Kuru Ot Verimi(kg/ha) Toplam Verim (ton/yıl)<br />
278673 9<strong>00</strong> 250.805,7<strong>03</strong><br />
Şekil 44: Meraların Arazi Kabiliyet Sınıflamasına Göre Dağılımı (ha) ( İl Tarım Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4)<br />
İlin mera alanlarının büyük bir kısmı V.-VIII sınıf araziler üzerinde bulunmaktadır.<br />
170517ha. ı V-VIII’ inci sınıf arazi üzerinde, 36072 ha ı lV’inci sınıf arazi üzerinde 35228<br />
ha lll’inci sınıf arazi üzerinde, 33888 ha II.sınıf arazi üzerinde ve 2968 ha ı ise l’inci sınıf<br />
arazi üzerinde bulunmaktadır.<br />
Tablo <strong>12</strong>.İlimiz meralarının dağılımı( İl Tarım Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4)<br />
MUŞ İLİ<br />
HASKÖY İLÇESİ<br />
KÖYLERE GÖRE MERA DAĞILIMI<br />
S.NO. KÖYÜN ADI PARSEL ADEDİ VE TOPL<strong>AM</strong>I<br />
ADET HEKTAR METREKA<br />
RE<br />
1 Merkez 557<br />
2 Azıklı 74<br />
3 Aşağıüçdam 2<strong>03</strong><br />
4 Böğürdelen 20<br />
5 Büvetli 93<br />
6 Dağdibi 76<br />
7 Düzkışla 253<br />
8 Elmabulak 110<br />
DM2<br />
64
9 Eşmepınar 118<br />
10 Gökyazı 481<br />
11 Karakütük 85<br />
<strong>12</strong> Koç 224<br />
13 Koğuktaş Ortanca ile birlikte<br />
14 Ortanca 159<br />
15 Otaç 119<br />
16 Sarıbahçe 15<br />
17 Omurca <strong>12</strong>4<br />
18 Yarkaya Kadastrosu<br />
Yapılmadı<br />
19 Yukarıüçdam 192<br />
TOPL<strong>AM</strong> 29<strong>03</strong><br />
MUŞ İLİ BULANIK İLÇESİ<br />
KÖYLERE GÖRE MERA DAĞILIMI<br />
S.NO. KÖYÜN ADI ADET HEKTAR<br />
1 Abdalbeyazıt 42 2559<br />
2 Adıvar 11 419,4<br />
3 Akçaarmut 64 692,6<br />
4 Akçakaynak 15 1301,8<br />
5 Altınoluk 5 61,6<br />
6 Yazbaşı 1 9,6<br />
7 Arı Köy 45 <strong>12</strong>09,9<br />
8 Aşağıbüklü 32 502,8<br />
9 Yeni Mah. 5 66,7<br />
10 Bingöldek 7 887,1<br />
11 Bostancılar 5 707,8<br />
<strong>12</strong> Cankurtaran <strong>12</strong> <strong>12</strong>46,1<br />
13 Çataklı 46 602,5<br />
14 Çaygeldi 10 1483,6<br />
15 Değirmensuyu 7 431,9<br />
16 Demirkapı 21 <strong>12</strong>06,1<br />
17 Doğantepe 6 257,7<br />
18 Dokuzpınar 9 1096,5<br />
19 Elmakaya 8 2136,5<br />
20 Erentepe 43 490,9<br />
21 Ericek 21 <strong>12</strong>33,7<br />
22 Esenlik 24 2497,1<br />
23 Eskiyol 15 861,6<br />
24 Güllüova 7 875,6<br />
25 Günyurdu 40 2546,7<br />
26 Gümüşpınar 15 4<strong>00</strong><br />
27 Gündüzlü 20 371,8<br />
28 Gülçimen 16 166,2<br />
29 Göztepe 14 924,2<br />
30 Gölyanı 9 2572,7<br />
31 Günbatmaz 48 584,8<br />
32 Karaağıl 14 <strong>12</strong>67,7<br />
65
33 Kurganlı <strong>12</strong> 1019,5<br />
34 Kırkgöze 19 1387,3<br />
35 Kotanlı 13 266,4<br />
36 Karacaören 2 24,7<br />
37 Karaburun 24 1350,3<br />
38 Köprüyolu 16 754,4<br />
39 Koyunağılı 32 351,6<br />
40 Meşeiçi <strong>12</strong> 692,7<br />
41 Mescitli 6 599,8<br />
42 Mollakent 29 8<strong>00</strong>,9<br />
43 İnönü Mah. 6 373,4<br />
44 Söğütlü 23 1659,1<br />
45 Samanyolu 19 493,4<br />
46 Sultanlı 17 <strong>12</strong>29<br />
47 Şehitveren 2 231,6<br />
48 Şehittahir 25 549,3<br />
49 Şatırlar 17 936,5<br />
50 Sarıpınar 19 795,4<br />
51 Seçme 59 1325,9<br />
52 Yemişen 9 1726,5<br />
53 Hoşgeldi 27 927,3<br />
54 Uzgörür 85 3337,7<br />
55 Yokuşbaşı 17 357,6<br />
56 Olurdere 18 734,4<br />
57 Okçular 11 658,8<br />
58 Oğlakkaya 36 995,5<br />
59 Örenkent 42 1161,6<br />
60 Toklular 2 323,2<br />
TOPL<strong>AM</strong> <strong>12</strong>36 56736<br />
S.N<br />
O.<br />
MUŞ İLİ<br />
KORKUT İLÇESİ<br />
KÖYLERE GÖRE MERA DAĞILIMI<br />
KÖYÜN ADI PARSEL ADEDİ VE TOPL<strong>AM</strong>I<br />
ADET HEKTAR METRE<br />
KARE<br />
1 Merkez 763<br />
2 Akyıldız 750<br />
3 Altınova 782<br />
4 Alazlı 189<br />
5 Balkır 2570<br />
6 Çalaplı 1<strong>03</strong>2<br />
7 Çınarardı Kadastrosu Yapılmamış<br />
8 Değirmitaş 1502<br />
9 Demirci 833<br />
10 Dereiçi 883<br />
11 Gültepe 665<br />
DM 2<br />
66
<strong>12</strong> Güneyik 132<br />
13 Güven 1<strong>00</strong><br />
14 İçboğaz <strong>12</strong>11<br />
15 Kapılı 587<br />
16 Karakale 1054<br />
17 Kocatarla 169<br />
18 Konakdüzü 280<br />
19 Kümbet Yok<br />
20 Mollababa Kadastrosu Yapılmamış<br />
21 Oğulbalı 602<br />
22 Pınarüstü 267<br />
23 Sarmaşık 787<br />
24 Sazlıkbaşı 209<br />
25 Tan 2691<br />
26 Taşlıca <strong>12</strong>72<br />
27 Yedipınar 606<br />
28 Yolgözler 3349<br />
29 Yürekli 214<br />
30 Yünören Yolgözler ile birlikte<br />
TOPL<strong>AM</strong> 23499<br />
MUŞ İLİ<br />
MALAZGİRT İLÇESİ<br />
KÖYLERE GÖRE MERA DAĞILIMI<br />
S.NO KÖYÜN ADI PARSEL ADEDİ VE<br />
TOPL<strong>AM</strong>I<br />
ADET HEKTAR METREKARE DM 2<br />
1 Aktuzla 32 282 85<strong>00</strong><br />
2 Aslankaya 19 327 16<strong>00</strong><br />
3 Adaksu 46 1082 1787<br />
4 Aradere 16 2<strong>12</strong>8 34<strong>00</strong><br />
5 Aşağıgıcık 33 686 5970<br />
6 Akören 32 394 4450<br />
7 Alyar 6 2486 <strong>12</strong><strong>00</strong><br />
8 Ağılbaşı 13 483 2870<br />
9 Akalan 25 414 88<strong>00</strong><br />
10 Aynalıhoca 24 137 2<strong>00</strong>0<br />
11 Alikalkan 22 594 3750<br />
<strong>12</strong> Boyçapkın 23 744 78<strong>00</strong><br />
13 Bostankaya <strong>12</strong> 687 8424<br />
14 Beşçatak 14 146 2<strong>00</strong>0<br />
15 Beypınarı 19 764 7698<br />
16 Bekirhan 3 598 4225<br />
17 Boyundere <strong>12</strong> 271 1<strong>12</strong>5<br />
18 Bademözü 5 455 7750<br />
19 Bahçe 31 573 71<strong>00</strong><br />
20 Beşdam 73 539 7370<br />
21 Çayırdere 99 837 1320<br />
67
22 Gülkoru 39 2052 6865<br />
23 Gölağılı 8 1858 4242<br />
24 Erence 35 374 2530<br />
25 Dirimpınar 22 421 2260<br />
26 Dolabaş 6 617 52<strong>00</strong><br />
27 Hancağız 14 722 88<strong>00</strong><br />
28 Hasretpınar 80 1321 4950<br />
29 Hanoğlu 23 556 6850<br />
30 Hasanpaşa 35 2204 3050<br />
31 Kulcak 6 73 2250<br />
32 Karakoç 6 949 1<strong>00</strong>0<br />
33 Karakaya <strong>12</strong> 505 61<strong>00</strong><br />
34 Kızılyusuf 28 1361 5625<br />
35 Kadı 11 154 98<strong>00</strong><br />
36 Karıncalı 24 805 7081<br />
37 Kardeşler 13 332 1849<br />
38 Kılıcı 31 636 5810<br />
39 Kazgöl 77 1684 8615<br />
40 Karaali 15 387 55<strong>00</strong><br />
41 Karahasan 47 2068 1<strong>00</strong>0<br />
42 Konakkuran 42 1953 6190<br />
43 Nurettin 3 28 7<strong>00</strong>0<br />
44 Molladerman 26 295 7<strong>12</strong>5<br />
45 Mezra 8 568 16<strong>00</strong><br />
46 Muratkolu 21 199 94<strong>00</strong><br />
47 Mollabaki 3 248 2<strong>00</strong><br />
48 Mağalcık 6 205 <strong>12</strong><strong>00</strong><br />
49 Laledağ 74 842 87<strong>00</strong><br />
50 Okçuhan 34 146 4014<br />
51 Oğuzhan 36 1664 7<strong>03</strong>0<br />
52 Odaköy 6 237 25<strong>00</strong><br />
53 Örenşar 9 737 62<strong>00</strong><br />
54 Sırtdüzü 16 294 36<strong>00</strong><br />
55 Sarıdavut 56 668 41<strong>00</strong><br />
56 Tatargazi 57 943 4640<br />
57 Tatlıca 1 11 44<strong>00</strong><br />
58 Yaramış 36 <strong>12</strong>66 98<strong>00</strong><br />
59 Yukarıgıcık 33 <strong>12</strong>67 1<strong>00</strong><br />
60 Yurtseven 14 357 1450<br />
61 Tıkızlı 2 531 1631<br />
TOPL<strong>AM</strong> 1574 46193 9396<br />
F.3. FLORA :<br />
F.3.1. Türler ve Populasyonlar:<br />
68
Buğdaygil Yem Bitkileri:<br />
Festuca ovina, Koeleria ciristata ,Bromus inermıs,Poa pratensis, Bromus<br />
tomentellus,Agropyron spp<br />
Baklagil Yem bitkileri:<br />
Astragalus lineatus,Medicago varia,Onobrychis spp<br />
Diğer Familyalara ait yem Bitkileri:<br />
Artemicia spp,Thymus spp,Sangiuisorba minor<br />
F.4. Fauna<br />
F.4.1. Türler ve populasyonlar :<br />
F.4.1.1. Karasal türler ve populasyonlar :<br />
Konu ile ilgili herhangi bir çalışma bulunmamaktadır.<br />
F.4.1.2. Aguatik türler ve populasyonlar:<br />
a) Kürklü Hayvanlar:<br />
İlimizin denize kıyısı olmadığından kürklü hayvanlar bulunmamaktadır.<br />
b) Balıklar:<br />
İlimizde bulunan göl, gölet ve akarsularımızda çok çeşitli tatlı su balık türleri<br />
mevcut olup , bu balıklar başlıca şunlardır.<br />
Cyprinus carpio (Adi Sazan)<br />
Tinca tinca (Kadife Balığı)<br />
Leuciscus cephalus ( Tatlısu Kefali) Barbus plebejus (Bıyıklı Balık)<br />
Silurus Glanis (Yayın Balığı)<br />
Capoeta tinca<br />
Cobiti taenia<br />
Vimba vimba<br />
Alburnus alburnus<br />
Gobio<br />
Mastacembelus simack(Dikenli Yılan Balığı)<br />
Bu türlerin yanı sıra diğer bazı sazan türlerine de rastlanılmaktadır. Ayrıca İlimiz<br />
sınırları içerisinde kültür balıkçılığı yapan birkaç tesis mevcut olup bu tesislerde alabalık<br />
yetiştiriciliği yapılmaktadır.<br />
İlimiz sınırları içerisinde bulunan tüm sularda amatör balık avcılığı yapılmaktadır.<br />
F.4.2. Habitat ve topluluklar :<br />
Konu hakkında herhangi bir araştırma yapılmamıştır.<br />
F.4.3.Hayvan Yaşama Hakları:<br />
69
Konu hakkında herhangi bir çalışma yapılmamıştır.<br />
F.5. Hassas yöreler :<br />
İlimizde 29.11.2<strong>00</strong>2 tarih ve 2<strong>00</strong>2/8 nolu Mahalli Çevre Kurulu Kararı ile koruma<br />
altına alınan sulak alanlarımız;<br />
1- Büyük Hamurpet Gölü<br />
2- Küçük Hamurpet Gölü<br />
3- Haçlı Gölü<br />
4- Kaz Gölü<br />
5- Değerli Gölü<br />
6- Kumlukıyı Gölü<br />
7- Yurttutan Kuru Gölü<br />
8- Korkut Sazlıkbaşı Sazlığı<br />
9- Merkez Bostankent Sazlığı<br />
10-Merkez Kıyık Sazlığı<br />
11-Bulanık Şorgöl Sazlığı<br />
Yukarıda belirtilen sulak alanlarımız koruma altına alınarak bu alanların doğal<br />
zenginliklerinin devamlılığı sağlanmaya çalışılmaktadır.<br />
F.5.1. Milli farklar :<br />
İlimizde milli park bulunmamaktadır.<br />
F.5.2. Tabiat parkı :<br />
İlimizde tabiat parkı bulunmamaktadır.<br />
F.5.3. Tabiat anıtı :<br />
İlimizde tabiat anıtı bulunmamaktadır.<br />
F.5.4. Tabiat koruma alanları :<br />
İlimizde mevcut değildir.<br />
F.5.5. Özel çevre koruma alanları :<br />
İlimizde mevcut değildir.<br />
F.5.6. Orman içi dinlenme yerleri :<br />
1-Toprak baba parkı Belediyeye aittir<br />
2-Kale parkı Belediyeye aittir.<br />
3-DSİ dinlenme tesisi<br />
4-Aguner dinlenme tesisi Alpaslan Tarım İşletmelerine ait.<br />
70
Şekil 45.Kale Parkından Bir Görünüş<br />
F.5.7. Sulak alanlar :<br />
Konu ile ilgili geniş bilgi D.1 bölümünde verilmiştir.<br />
F.5.8. Biyogenetik rezerv alanları :<br />
Konu ile ilgili herhangi bir çalışma bulunmamaktadır.<br />
F.5.9. Biyosfer rezerv alanları :<br />
Konu ile ilgili herhangi bir çalışma bulunmamaktadır.<br />
F.5.10. Av hayvanları koruma ve üretme alanları :<br />
İlimizde yaban hayatı koruma sahası bulunmamaktadır.<br />
F.5.11. Su ürünleri üretim alanlarının çevresindeki kıyılar:<br />
İlimizde su ürünleri üretimi açısından az sayıda işletmeye sahip olup bu işletmeler<br />
genelde aile tipi küçük işletmelerdir.<br />
Bu işletmelerden 7 adedi alabalık yetiştirme tesisleri, 1 adedi ise tarla<br />
balıkçılığı(aynalı sazan) tesisidir. Bu işletmelerin kapasiteleri 1-10ton/yıl arasında<br />
değişmektedir. Alabalık işletmelerinin 4’ ü Malazgirt Adalar mevkiinde, 2’ si Varto<br />
ilçesinde, 1’ de Korkut Sazlıkbaşı köyündedir. Merkez ilçeye bağlı Şenova köyünde ise<br />
Tarla balıkçılığı işletmesi bulunmaktadır.<br />
F.5.<strong>12</strong>. Endemik bitki ve hayvanların yaşama ortamı olan alanlar :<br />
Konu ile ilgili herhangi bir çalışma bulunmamaktadır.<br />
71
F.5.13. Koruma altına alınan yabani flora-faunanın yaşama ortamı olan<br />
alanlar :<br />
Şekil 46.Koruma Altına Alınması Gereken 2<strong>00</strong> yıllık Armut Ağaçları(Yemişen Köyü)<br />
İlimizde belirli bir türe ait koruma alanı tespit edilmemiştir.<br />
F.5.14. Akdenize has nesli tehlikede olan deniz türlerinin yaşama ve beslenme<br />
ortamı olan alanlar .<br />
İlimiz deniz kıyısı olmadığından böyle bir alanın varlığı söz konusu değildir.<br />
F.5.15. Kültür ve tabiat varlıklarının bulunduğu koruma alanları :<br />
İlimizde kültür ve tabiat varlıklarının korunmasına yönelik koruma alanı tespit<br />
edilmemiştir.<br />
F.5.16. Sit alanları :<br />
F.5.16.1. Kentsel sit :<br />
İlimiz sınırları içerisinde tarihsel, estetik ve sanatsal değer taşıyan birçok yapı<br />
bulunmaktadır. Bu yapıların hepsi kentsel sit alanı içerisine girmekte olup; İl ve İlçelere<br />
göre dağılımı aşağıdaki şekildedir.<br />
72
Tablo 13. Sit Alanları<br />
MUŞ – MERKEZ<br />
SIRA<br />
ADI ADRES GRUP TÜR<br />
NO:<br />
1. Ulu Cami Merkez Dinsel Camii<br />
2. Hacı Şeref Camii Merkez Dinsel Camii<br />
3.<br />
4.<br />
Alaaddin Bey (Paşa) Camii ve<br />
Molla Resuli Sipiki Haziresi<br />
Ulu Camii ve Şeyh Muhammed<br />
Mağribi Haziresi<br />
5. İbrahim Samidi Türbesi<br />
6.<br />
Şeyh Halid ve Şeyh Mustafa<br />
Türbeleri<br />
Merkez<br />
Merkez<br />
Merkez (Karasu Cad.<br />
Yeşilbaş Otelin Yanı)<br />
Merkez (Kızılay<br />
İşhanının Karşısı)<br />
Dinsel<br />
Dinsel<br />
Dinsel<br />
Dinsel<br />
Camii ve<br />
Hazire<br />
Camii ve<br />
Hazire<br />
Türbe<br />
Türbe<br />
7. Abdülvahap Gazi Türbesi Çatbaşı Köyü Dinsel Türbe<br />
8. Çengelli Kilisesi<br />
Yaygın Beld. Çengelli<br />
Köyü Şerafettin Dağı<br />
Dinsel Kilise<br />
9. Şehitlik<br />
Merkez (Telekom<br />
Yanı)<br />
Şehitlikler Şehitlik<br />
10. Askeriye Şehitliği Merkez (Alay Yolu) Şehitlikler Şehitlik<br />
11. Çatbaşı Şehitliği Çatbaşı Köyü Şehitlikler Şehitlik<br />
Merkez (Hacı Şeref<br />
<strong>12</strong>. Kesikbaş Haziresi<br />
Mezarlar Hazire<br />
Camii Bitişiği)<br />
Müştak Baba (Maşuka-Bitlisi) Merkez (Karasu Çarşısı<br />
13.<br />
Mezarlar Mezarlık<br />
Mezarı<br />
Yeşilbaş’lar Bahçesi)<br />
14. Höyük Mercimekkale (Akcan) Arkeolojik Sit Höyük<br />
15. Höyük<br />
16.<br />
Alaaddin Bey (Paşa) Karasu<br />
Hamamı<br />
Mercimekkale (Akcan),<br />
Yağcılar Beldesi<br />
Arkeolojik Sit Höyük<br />
Merkez Kültürel Hamam<br />
17. Migre (Dere) Hamamı Merkez Kültürel Hamam<br />
18. Yıldızlı Han Merkez Kültürel Han<br />
19. Mongok (Hasbet) Kalesi<br />
Mongok (Soğucak)<br />
Köyü<br />
Kültürel Kale<br />
20. Murat Köprüsü<br />
Muş Varto Karayolu<br />
Üzeri<br />
Kültürel Köprü<br />
21. Atatürk ilkokulu Merkez İdari Okul<br />
22. Anadolu Lisesi<br />
BULANIK İLÇESİ<br />
Merkez (Eski Hükümet<br />
Konağı)<br />
İdari<br />
23. Camii Esenlik Köyü Dinsel Camii<br />
24. Camii Mollakent Köyü Dinsel Camii<br />
25. Camii Esenlik Köyü Dinsel Camii<br />
Okul<br />
73
26. Tekke<br />
Erentepe Bld.<br />
Abdülbeyazıt Dinsel Tekke<br />
Köyü<br />
27. Hazire Mollakent Köyü Dinsel Hazire<br />
28. Medrese Mollakent Köyü Dinsel Medrese<br />
29. Türbe Esenlik Köyü Dinsel Türbe<br />
30. Havuzlu yapılar Mollakent Köyü<br />
Sivil Mimarlık<br />
Örneği<br />
Taşınmaz<br />
31. Havuz Esenlik Köyü Kültürel Havuz<br />
32. Şehitlik Mrkz. Kültür Mh. Şehitlikler Şehitlik<br />
33. Aslanpaşa Şehitlik Bulanık Şehitlikler Şehitlik<br />
34. Erentepe Şehitliği Erentepe Bld. Şehitlikler Şehitlik<br />
35. Mezarlık ve Höyük Erentepe Bld. Arkeolojik Sit<br />
Höyük ve<br />
Mezarlık<br />
36.<br />
Doğantepe Höyük (1. derece<br />
Arkeolojik Sit)<br />
Doğantepe Köyü Arkeolojik Sit Höyük<br />
37.<br />
Üç Farklı Alanda Bulunan Ermayakaya Bld.<br />
Mezar Alanları<br />
Karaköse Mevkii<br />
Arkeolojik Sit Mezarlık<br />
38. Mırza Bey ve Kaleleri Bulanık Askeri Kale<br />
MALAZGİRT İLÇESİ<br />
39. Malazgirt Kalesi Malazgirt Askeri Kale<br />
40. Tıkızlı Kalesi Malazgirt Askeri Kale<br />
41. Kız Köprüsü Malazgirt Kültürel Köprü<br />
42. Hanım Köprüsü Malazgirt Kültürel Köprü<br />
43. Alyar Urartu Mezarı Malazgirt Mezarlıklar Mezar<br />
44. Dolabaş Höyük Dolabaş Köyü Arkeolojik Sit Höyük<br />
45. Bostankale Höyüğü Bostankale Köyü Arkeolojik Sit Höyük<br />
46. Kült Alanı Bostankaya Arkeolojik Sit<br />
Arkeolojik<br />
Sit<br />
47. Konakkuran Höyüğü Konakkuran Bld. Arkeolojik Sit Höyük<br />
48. Malazgirt Anıtı Malazgirt Arkeolojik Sit<br />
49.<br />
50.<br />
Tarihi Mezarlık (2. Derece<br />
Arkeolojik Sit Alanı)<br />
Mezarlık (2. Derece Arkeolojik<br />
Sit Alanı)<br />
Arkeolojik<br />
Sit<br />
Oğuzhan Köyü Arkeolojik Sit Mezarlık<br />
Oğuzhan Köyü Arkeolojik Sit Mezarlık<br />
51. Kale Bostankaya Arkeolojik Sit<br />
52. Tarihi Sit Alanı<br />
Malazgirt-Ahlat<br />
Arası (1071<br />
Malazgirt Meydan<br />
Tarihi Sit<br />
Arkeolojik<br />
Sit<br />
Tarihi Sit<br />
74
53. Kentsel Sit Alanı<br />
Savaşının<br />
Yapıldığı Alan)<br />
Malazgirt Kalesi<br />
ve Çevresi<br />
Kentsel Sit<br />
54. Kapı Kalıntısı Karakaya Köyü Kalıntılar<br />
55. Alpaslan Cami ve Haziresi Mengüçgazi Mah. Dini<br />
Kale ve<br />
Çevresi<br />
Kapı<br />
Kalıntısı<br />
Cami ve<br />
Hazire<br />
VARTO İLÇESİ<br />
56. Varto Şehitliği Varto Şehitlikler Şehitlik<br />
57.<br />
Kayalıdere Urartu Yerleşim Sit<br />
Alanı Kayalıdere Kalesi<br />
KORKUT İLÇESİ<br />
Kayalıdere Köyü<br />
Arkeolojik Sit<br />
Arkeolojik<br />
Sit<br />
58. Yünören Köyü Camii Korkut Camii Dinsel<br />
F.5.16.2. Tarihi sit :<br />
İlimizde tarihi sit alanı olarak; yalnızca 1071 Malazgirt Meydan Muharebesinin<br />
yapıldığı alan bulunmaktadır.<br />
F.5.16.3. Arkeolojik sit :<br />
Arkeolojik sit alanları ile ilgili bilgiler F.5.16.1 bölümünde verilmiştir.<br />
F.5.16.4. Doğal sit :<br />
Doğal sit alanları olarak gösterilebilecek höyükler ile ilgili bilgiler F.5.16.1<br />
bölümünde verilmiştir.<br />
F.5.17. Dünya kültür ve tabiat mirasını korunması sözleşmesinde yer alan<br />
“kültür miras” ve “doğal miras” statüsü verilen kültürel tarihi ve doğal<br />
alanlar :<br />
F.5.17.1. Anıtlar :<br />
İlimizde bulunan anıtsal yapılar ile ilgili bilgiler F.5.16.1 bölümünde verilmiştir.<br />
F.5.17.2 Yapı toplulukları :<br />
Konu hakkında yapılan herhangi bir araştırmaya rastlanılmamıştır.<br />
F.5.17.3. Sitler :<br />
Konu hakkında yapılan herhangi bir araştırmaya rastlanılmamıştır.<br />
75
F.5.18. Akdeniz de ortak öneme sahip 1<strong>00</strong> kıyısal tarihi sitler listesinde yer<br />
alan tarihi sit alanlarının yerleri ve bunların hangi kriterlere göre<br />
belirlendiği :<br />
İlimiz Akdeniz bölgesinde olmadığından bu tür sit alanları bulunmamaktadır.<br />
F.5.19. Su kirliliği kontrol yönetmeliğini göre belirlenen” kıta içi yüzeysel<br />
suları kapsayan içme ve kullanma suyu rezervuarları” :<br />
F.5.19.1. Mutlak koruma alanları :<br />
İlimizde konu ile ilgili yapılmış herhangi bir araştırmaya rastlanılmamıştır.<br />
F.5.19.2. Kısa mesafeli koruma alanları :<br />
İlimizde konu ile ilgili yapılmış herhangi bir araştırmaya rastlanılmamıştır.<br />
F.5.19.3. Orta mesafeli koruma alanları :<br />
İlimizde konu ile ilgili yapılmış herhangi bir araştırmaya rastlanılmamıştır.<br />
F.5.20. Hava kalitesi kontrol yönetmeliğinde belirlenen hassas kirlenme<br />
bölgeleri:<br />
Bakanlığımızca her yıl hazırlanan hava kirliliği ölçümlerinin değerlendirilmesi<br />
sonucunda belirlenen kirlilik derecelendirilmesinde ilimiz 2. Derecede kirli iller arasında<br />
yer almaktadır.<br />
Müdürlüğümüz elemanları tarafından İlimiz merkezde hava kirliliği ile mücadele<br />
kapsamında çalışmalarımız sürekli olarak devam etmektedir. Denetimler sırasında hava<br />
kirliliğine sebebiyet veren yerlerde (kamu, kurum, kuruluş, işyeri ve konutlar) gerekli<br />
uyarılar yapılarak kirliliğin önlenmesine çalışılmaktadır.<br />
F.5.21. Tarım alanları :<br />
K.1 Bölümünde detaylı bilgiler verilmiştir.<br />
KAYNAKLAR<br />
İl Tarım Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4( Tarım Master Planı )<br />
Orman İşletme Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
İl Çevre ve Orman Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
Muş Belediye Başkanlığı 2<strong>00</strong>4<br />
76
G.GÜRÜLTÜ VE TİTREŞİM<br />
G.1. Gürültü :<br />
Son yıllarda teknolojinin ilerlemesi ile birlikte ortaya çıkan çevre kirlililiklerinden<br />
biriside gürültüdür. Gürültü, insanlarda işiyle ve algılamayı olumsuz etkileyen, fizyolojik<br />
ve psikolojik dengeleri bozabilen, iş performansını azaltan, çevrenin doğal sakinliğinden<br />
uzaklaştırarak, önemli bir çevre kirliliği yaratan, gelişi güzel bir yapısı olan ses spekturumu<br />
yada rahatsız edici ses biçimidir.<br />
Gürültü ölçüm cihazımız olmadığından dolayı gerekli ölçüm sonuçları<br />
verilememektedir.<br />
G.1.1 Gürültü kaynakları :<br />
G.1.1.1. Trafik gürültüsü :<br />
Toplumdaki gürültü kaynaklarından en önemlilerinden biri trafik gürültüsüdür.<br />
Kara yolu taşımacılığının günden güne artması trafik gürültüsünün şiddetini arttırmıştır.<br />
Muş ilimizde trafikten kaynaklanan gürültüye pek rastlanmasa da klakson gürültüsü zaman<br />
zaman rahatsız edici boyutlara varmaktadır.<br />
G.1.1.2 Endüstri gürültüsü :<br />
Endüstriden kaynaklanan gürültü sanayinin türüne, yapı içi, akustik özelliklerine ve<br />
kullanılan makine adetine bağlı olarak değişmektedir. İlimizde organize sanayi olmadığı<br />
için bu konuda sıkıntıya pek rastlanmamaktadır.<br />
G.1.1.3. İnşaat gürültüsü :<br />
İnşaat gürültüleri genelde yerleşim birimleri içerisinde ya da yakınında<br />
oluşmaktadır. İnşaat hafriyat gürültüsü sürekli olmadığından çevreye etkisi diğer<br />
gürültülere göre daha az rahatsız edicidir.<br />
G.1.1.4. Yerleşim alanlarında oluşan gürültü :<br />
İlimizdeki yerleşim bölgelerinin gürültü seviyeleri ile ilgili çalışmalar yeterli<br />
yapılmadığından gürültü haritaları çıkarılamamıştır.<br />
G.1.1.5. Hava alanları yakınında oluşan gürültü :<br />
Hava alanı şehre 27 km uzaklıkta olduğundan il merkezi açısından büyük kirlilik<br />
teşkil etmemektedir. Hava alanının yakın çevresinde ise gürültü ölçümü yapılmamıştır.<br />
G.1.2. Gürültünün çevreye olan etkileri :<br />
G.1.2.1. Gürültünün fiziksel çevreye etkileri :<br />
77
İlimizde eski yerleşim yerlerinde ve eski binalarda gürültü kaynakları için herhangi<br />
bir tampon bölge bırakılmamıştır. Zaten bu alanlarda rahatsız edici miktarda gürültü<br />
olmamaktadır.<br />
Yeni yapılanmalarda ise gürültüye karşı daha duyarlı davranılmaktadır. Gürültüye<br />
sebebiyet verebilecek işletmeler yavaş yavaş şehir dışına çıkarılmakta ve gerekli<br />
izolasyonların yapılarak gürültünün etkileri en aza indirilmeye çalışılmaktadır.<br />
G.1.2.2. Gürültünün sosyal çevreye etkileri :<br />
Gürültünün insan ve çevre sağlığına etkileri bilimsel olarak açıklandığı halde<br />
günümüzde hala bu konunun önemi tam olarak kavranamamış veya zorunlu hallerden<br />
gerekli ve yeterli önlemler alınamamıştır.<br />
İlimizde yerleşim yerlerinin bulunduğu bölgelerde fazla gürültü kirliliği<br />
yaşanmamakla birlikte özellikle trafikte seyreden araçların yaptıkları klakson gürültüsü<br />
insan psikolojisini ciddi boyutlarda etkilemektedir.<br />
Ayrıca gürültülü ortamlarda çalışan kişilerin kask veya kulak takma zorunlulukları<br />
olduğu halde bu işlevleri yapmamaları çeşitli işitsel ve ruhsal problemlere sebep<br />
olmaktadır.<br />
G.1.3. Gürültünün insanlar üzerine olan etkisi :<br />
G.1.3.1. Fiziksel etkileri :<br />
Gürültü kişilerde geçici ve sürekli işitme bozuklukları meydana getirmektedir.<br />
işitme sistemine etkisi; Gürültü ortamlarında kalma süresi, gürültünün sürekli veya<br />
kesintili olması, kişinin yaşı, bireysel duyarlılık derecesi, iş kulağın fonksiyon durumuna<br />
göre değişir.<br />
G.1.3.3. Psikolojik etkileri :<br />
Kişilerde davranış bozuklukları, öfkelenme, sıkılma, genel rahatsızlıklar zamanla<br />
meydana gelir.<br />
Gürültünün sebep olduğu psikolojik düzensizlikler genel olarak iki gurupta toplanır.<br />
Bunlar gürültünün çalışan kişiyi rahatsız etmek suretiyle verimi düşürmesi ve iş kazalarına<br />
sebep olmasıdır. Gürültüden dolayı asabileşme, sinir sisteminin bozulması, daha ileri ruhi<br />
belirtilerin meydana çıkması, sesin özelliği, kişinin duyarlılığı, yapılan iş sesin sürekli olup<br />
olmaması ve gürültünün kaynağı gibi faktörlerdir.<br />
G.1.3.4. Performans etkisi :<br />
Uzun süre gürültüye maruz kalan kişilerde konsantrasyon bozukluğu olacağından,<br />
iş veriminde zamanla düşme meydana gelir.<br />
G.2. Titreşim :<br />
Konu hakkında her hangi bir çalışma yapılmamıştır.<br />
78
KAYNAKLAR:<br />
İl Çevre ve Orman Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
79
H. ATIKLAR<br />
H.1.Evsel Katı Atıklar:<br />
İnsanların sanayi, ticaret , sosyal hizmet ve buna benzer alanlarda, evlerdeki çeşitli<br />
aktiviteleri sonucunda ortaya çıkan sıvı ve gaz olmayan atıklara katı atık denir. Doğal<br />
kaynakların sınırlılığının anlaşılmasından sonra kullanılan kaynaklarını geri kazanılması<br />
önem kazanmıştır. Uygun değerlendirme ve geri kazanma yöntemlerinin tespiti için katı<br />
atıklarının miktarlarının belirlenmesi, sınıflandırılması ve özelliklerinin bilinmesi<br />
gerekmektedir. İlimizdeki yerel yönetimlerin atıkların değerlendirilmesi konusunda<br />
şimdiye kadar bir çalışma yapılmayım, Nisan 2<strong>00</strong>2 Mahalli Çevre Kurulunda katı atıklar<br />
üzerinde karar alınmıştır.<br />
H.2.Tehlikeli ve Zararlı Atıklar:<br />
Çevre problemlerinin çoğu sebep ve potansiyel çözümlerine göre, kimyasal<br />
maddelerden kaynaklanan sorunlardır. Günümüzde kimyasal maddelerin sayısı büyük<br />
boyutlara ulaşmıştır. Tehlikeli atıklar. Teknolojik gelişmeye bağlı olarak ortaya çıkan insan<br />
sağlığı tehdit eden endüstriyel nitelikli atıklardır. Bu tür atıklar doğrudan alıcı ortama<br />
verilemez. Bunlar uygun deponi alanlarında gömülmeli ve meydana gelen sızıntı sularını<br />
yer altı sularını karışmaları engellenmelidir. İlimizde hızlı bir sanayi mevcut değildir. Bu<br />
nedenle pek kirlenme mevcut değildir.<br />
H.3.Özel Atıklar:<br />
H.3.1.Hastane atıkları:<br />
Sağlık kuruluşlarından kaynaklanan patojenik, enfekte, kimyasal ve farmakolojik<br />
atıklar ile kesici- delici malzemeler tıbbi atıklardır. Şehrimizde 20 yatak kapasitesinin<br />
üzerindeki tüm hastanelerde geçici atık deposu yaptırılması için gerekli uyarılar<br />
yapılmıştır. Hastane atıkları İlçe ve İlçe Belediyeleri tarafından düzensiz bir şekilde<br />
toplanmakta ve katı atık depolarına diğer atıklarla beraber gelişi güzel dökülmektedir.<br />
2<strong>00</strong>2 yılında Mahalli Çevre Kurulunda Tıbbi Atıkların Bertarafı için gerekli<br />
kararlar alınmıştır.<br />
H.3.2.Sıvı yağlar:<br />
Sıvı yağlar gelenlikle yıkama-yağlama ünitesinin bulunduğu akaryakıt satış<br />
istasyonları ile sanayi sitelerinden kaynaklanmaktadır. Miktarı hakkında kesin bir bilgi<br />
yoktur.<br />
H.3.3.Radyoaktif atıklar:<br />
Radyasyonlar canlı vücudunu hava cereyanlarıyla beslenmeye veya absorbsiyonla<br />
etkileyebilir. Radyasyon hücrelerin erken veya geç bölünmesine yada hiç bölünmemesine<br />
sebep olur bu sebeple radyo aktif atıklarının, kontrolü özel tedbirlerle uzaklaştırılması<br />
gerekmektedir. İlimizde radyo aktif atık üreten herhangi bir tesis bulunmamaktadır.<br />
80
H.4.Atıkların Bertaraf Edilmesi:<br />
H.4.1.Atıkların oluşumu ve biriktirilmesi:<br />
İl Sınırları İçinde Yerleşim Merkezlerinde Kentsel Atıkların (Çöplerin)<br />
Oluşturduğu Sorunlar :<br />
a) Halk ve çevre sağlığı açısından tehlike oluşturması<br />
b) Koku problemi<br />
c) Haşerelerin artması<br />
d) Salgın hastalıkların görülmesi<br />
e) Metan gazı sıkışması sonucu yangın ve patlama<br />
f) Yer altı sularının kirlenmesi<br />
g) Estetik görüntünün bozulması<br />
h) Diğer (Belirtiniz)<br />
ı) Su Kirliliği( Yüzey Suları)<br />
İl Sınırları İçinde Yerleşim Merkezlerinde( Belediyelerde) Oluşan Katı Atıkların<br />
Toplanma, Taşınma ve Bertaraf Yöntemleri:<br />
Tablo 14. Katı Atıklar<br />
Belediyenin Adı<br />
Muş Belediyesi<br />
Nüfus 68.<strong>00</strong>0<br />
Kişi Başına Üretilen Katı Atık Miktarı(Kg/Gün)<br />
Toplanan Katı Atık Miktarı(Ton/Gün ; Ton/Yıl)<br />
Atık Kompozisyonu(%)<br />
(Organik, Kağıt, Cam, Metal, Plastik, Kül Vs.)<br />
Yaz : 1 kg/gün<br />
Kış : 0.8 kg/gün<br />
Yaz : 50 ton/gün - 18.<strong>00</strong>0 ton/yıl<br />
Kış : 40 ton/gün – 14.4<strong>00</strong> ton/yıl<br />
% 50 Organik Kağıt,% 5 Cam,<br />
% 5 Metal, % 10 Plastik, % 5 Kül,<br />
% 25 Diğer<br />
Mevcut Bertaraf Yöntemi Düzensiz Depolama ( x )<br />
Düzenli Depolama ( )<br />
Kompost ( )<br />
Yakma ( )<br />
Diğer ( )<br />
Atık Yönetimi Hizmetlerini Kim Yürütüyor Belediye ( x )<br />
(Toplama, Taşıma, Bertaraf)<br />
Özel ( )<br />
Hangi Atıklar Toplanıyor Evsel ( x )<br />
Endüstriyel ( x )<br />
81
Ambalaj Atıkları İçin Kaynakta ayrı Toplama<br />
Yapılıyor mu?<br />
Tıbbi ( x )<br />
Diğer ( x )<br />
Hayır<br />
Yapılıyorsa Hangi Atık Türleri İçin Yapılıyor<br />
Atık Hizmetleri İçin Araç ve Ekipman Durumu<br />
(Adet, Cins, Kapasite vs.)<br />
Atık Hizmetleri İçin Eleman Durumu<br />
(Sayı ve Görev)<br />
Kaynak : Muş Belediye Başkanlığı 20<strong>03</strong><br />
Muş İlinde katı atıklar Pertek dere sinindeki bölgeye depolanarak üzeri toprakla<br />
kapatılarak tesviye edilmektedir. İlimizde yaklaşık günlük 20 kamyon 50ton çöp ve atık<br />
malzeme toplanmaktadır. İlçelerimizde ise; günlük atık miktarları ile ilgili yeterli bilgi<br />
yoktur.<br />
Şekil 47.Muş Belediyesi Katı Atık Depolama Alanı<br />
H.4.2.Atıkların toplanması ve taşınımı:<br />
Atıklar günlük olarak akşam saatlerinde poşetlerde tekniğe uygun olarak<br />
toplanmaktadır. Çöp bidonları sağlığa uygun olmadığı için kaldırılmıştır.<br />
H.4.3.Atık depolama sahaları ve aktarma istasyonları:<br />
Malazgirt : Yol kenarlarındaki boş alanlara boşaltılarak üzeri toprakla kapatılarak<br />
tesviye edilmektedir.<br />
Bulanık : Şehir merkezine 4 km uzaklıkta vadiye gelişi güzel dökülmektedir.<br />
Hasköy : Korkut yolu üzerindeki sahaya dökülmektedir.<br />
82
Varto<br />
: Şehir merkezinden uzak bir vadiye boşaltılmaktadır.<br />
Korkut : İlçenin yaklaşık 5 km doğusunda yer alan dere yatağına dökülmektedir.<br />
H.5 Atıkların Değerlendirilmesi :<br />
Depolama alanında her han gibi ayıklama tesisi bulunmayıp bu konuda imkanlar<br />
olmadığı için her han gibi bir çalışma mevcut değildir.<br />
H.6. Atıkların Çevre Üzerindeki etkileri :<br />
İl ve İlçelerdeki düzenli bir depo alanı bulunmamaktadır. Bu atıklar çevre kirliliği<br />
yaratmakta olup aynı zamanda depo alanlarının yanlış seçilmesinden dolayı görüntü<br />
kirliliği yaratmaktadır.<br />
KAYNAKLAR:<br />
İl Çevre ve Orman Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
Muş Belediye Başkanlığı 2<strong>00</strong>4<br />
83
I TURİZM<br />
I.1. YÖRENİN TURİSTİK DEĞERLERİ:<br />
HÖYÜKLER VE ÖREN YERLERİ:<br />
Tarihe yön veren önemli devletlerin egemenliğinde kalmış olan Muş İl sınırları<br />
içinde bir kazı ve birkaç yüzey araştırması dışında bu güne kadar ayrıntılı bir çalışma<br />
yapılmamıştır. Gerçekleştirilen çalışmalar ise, Muş’ta dönemin önemli kültür ürünleri olan,<br />
İÖ. 2<strong>00</strong>0 boyalı seramiğinin bulunmadığını, buna karşın İÖ. 2. binin başlarında itibaren<br />
bölge Hurri ülkesi olarak anılmış ve İ.Ö. 2. binin ortaları ve sonraları ise Hurri-Mitanni<br />
devletinin toprakları içerisinde gösterilmesi yerleşim varlığını göstermesi açısından<br />
önemlidir. Yapılan bu yüzey araştırmalarında Kalkolitik dönemden Ortaçağa kadar<br />
süregelen kültürlere ait seramikler bulunmuştur.<br />
Ancak bu araştırmalar daha çok belirli yerlerde yoğunlaştırılmış, bunun dışına pek<br />
çıkılmamıştır. Alpaslan Barajı nedeniyle Murat Nehri boyunca araştırma yapan M.S.<br />
Rothman, Yağcılar Höyüğü yakınındaki Yeroluk (Palas) ve Bozbulut’ta (Komus) bazı<br />
araştırmalar yapmıştır.<br />
Etkin bir kültürün egemen olduğu bölgede yer alan Muş ve çevresinde Erken Tunç<br />
Çağa ait C.A. Burney sekiz, M.S. Rotman ise bunların dışında yirmi höyük tespit etmiştir.<br />
Ayrıca bu merkezler ile Elazığ bölgesi arasında bir ilişkinin var olduğu ortaya<br />
konulmuştur.<br />
1-Dolabaş Höyüğü :<br />
Malazgirt İlçesinin Dolabaş Köyü’ndedir. Bir Urartu yerleşmesidir.<br />
2-Bostankale Höyüğü:<br />
Malazgirt İlçesinin Botan Köyündedir. Bir Urartu yerleşmesidir. Birinci derecede<br />
sit alanı olarak gösterilmektedir.<br />
3-Yağcılar (Evran) Höyüğü<br />
Şekil 48. Yağcılar Höyüğü<br />
84
Yağcılar Höyüğü, Muş’un 24 km. kuzey-batısında, Muş-Elazığ yolu üzerinde,<br />
Murat Köprüsünü 17<strong>00</strong> m. geçtikten sonra kuzeye ayrılan yolun 7. km.’sinde, Yağcılar<br />
Beldesi sınırları içinde yer almaktadır.<br />
4-Mercimekkale Höyüğü<br />
Şekil 49. Mercimekkale Höyüğü<br />
Muş merkez İlçe sınırları dahilinde Muş-Varto Karayolu üzerindedir. Tespit edilen<br />
28 höyükten biri olmakla birlikte Doğu Roma (Bizans) döneminde de haberleşme amaçlı<br />
kullanılmıştır. Halk arasında yaygın bir rivayete göre Muş ilinde korkunç bur kuraklık<br />
yaşanmıştır. Yaşanan bu kuraklık döneminde Muş ovasında sadece Sekavi beyinin ekmiş<br />
olduğu mercimekten başka hiçbir ürün yetişmemiştir. Sekavi Beyi topladığı mercimekleri<br />
üst üste kale gibi yığmıştır. Bir gün yanına oldukça ihtiyar biri gelmiş. Rivayete göre bu<br />
ihtiyar Hz. Hızır’dan başkası değilmiş. İhtiyar Bey’e “Allah rızası için bir avuç mercimek<br />
ver” demiş. Sekavi Beyi mercimek vermemek için bin bir yalan uydurmuş ve “eğer benim<br />
mercimeğim var ise taş olsun” demiş. Bunun üzerine Hz. Hızır “Allah’ım bu beyin<br />
Mercimeklerini taş et” diye beddua etmiş ve bütün mercimekler taş olmuş. O günden<br />
sonra bu yere Mercimekkale adı verilmiş.<br />
Kepenek Höyüğü<br />
85
Şekil 50. Kepenek Höyüğü<br />
İlimiz Kepenek köyündedir. Arkeolog Yr.Doç.Dr. Nurettin KOÇHAN’ın<br />
araştırmaları devam etmektedir. Nurettin KOÇHAN tarafından burada bulunan Urartulara<br />
ait olan taş üzerindeki yazıt Mirjo SALVINI tarafından çözülerek “Studı Mıceneı Ed Egeo-<br />
Anatolıcı” dergisinin Fascılcolo XLII/2-2<strong>00</strong>0 sayısında yayınlanmışdır.<br />
Yazıtın Türkçe’si:<br />
“Haldi’ye (Urartular’ın baş tanrısı), kral (Efendi, Tanrı), Menua oğlu Argişti bu<br />
Susi-tapınağı ve (kaleyi) inşa edip tamamlattı. (Ona) ben Argiştihinili adını verdim. En<br />
büyük Haldi sayesinde ben Menua oğlu Argişti, güçlü kral, Bianili kralı, Tuşpa kentinin<br />
efendisi”<br />
Muş’ta Urartular’a ait iki önemli yazıt bulundu: ikisi de Menua dönemine ait. İlki<br />
bir stelin alt kısmıdır ve Tiflis arkeoloji müzesindedir. Bu yazıt Muş’un 18 km. doğusunda<br />
Trmerd mezarlığında bulunmuş. Bu yazıtta askeri bir seferden, Atauni kentinden ve Urme<br />
ülkesinden bahsediliyor ve stelin Arhi kentine dikildiği bildiriliyor. İkinci yazıt oldukça<br />
eksiktir, yine Urme ülkesinden ve bir yerden bahsediyor.<br />
KAYA MEZARLARI:<br />
86
Şekil 51. Aradere Köyü Mezarlığı<br />
Malazgirt ilçesinin Aradere Köyündedir. Atatürk Üniversitesinden bir ekipçe<br />
yapılan yüzey araştırmaları sonunda önemli bulunmuştur.<br />
Yeniköy (Alyar) Kaya Mezarı<br />
Şekil 52. Yeniköy Kaya Mezarı<br />
Urartulara ait kaya mezarlığıdır. Arkeolog Yr.Doç.Dr. Nurettin KOÇHAN’ın<br />
araştırmaları devam etmektedir.<br />
Varto Kayalıdere Ören Yeri (Kale Şehri)<br />
87
Şekil 53. Kayalıdere Kale Şehri<br />
Merkez İlçe’ye 40 km, Varto’ya 20 km uzaklıkta Kayalıkaya Köyü’ndedir. Bir<br />
Urartu yerleşmesidir. İngiliz Arkeoloji Enstitüsü’nce Prof. Dr. Seton Lloyd ve C.A.<br />
Burrey başkanlığında, 1965’de yapılan kazıda bulunmuştur. Kazılarda; kale, tapınak,<br />
şarap mahzeni, mezar ve küçük buluntular ortaya çıkarılmıştır. Urartu Kralı II. Sarduri<br />
devrine ( MÖ.764-735) tarihlenen kale, oldukça sağlamdır. Avlusu taş döşemeli tapınakta,<br />
oturur durumda MÖ VII yy’ın tunç aslan heykeli, düğmeler, ok başları, tunç iğneler, aslan<br />
avı tasvirli kemer parçaları ele geçmiştir. Buluntular, Ankara Anadolu Medeniyetleri<br />
Müzesi’nde sergilenmektedir.<br />
Şekil 54.Mollakent Mağarası<br />
88
I.1.1 Yörenin doğal değerleri:<br />
Muş Kalesi<br />
KALELER<br />
Muş merkezdedir. Kale şehrin en eski yerlerindendir. Kesin tarihi bilinmemekle<br />
birlikte Moğol istilasını müteakip 7. asır ortalarına doğru Hz. Osman zamanında bu çevre<br />
ile birlikte kalede<br />
Şekil 55. Muş kalesi<br />
savaşlara sahne olmuştur. Sonraları Ermeni Derebeyleri Bağdat’taki Abbasi Halifelerine<br />
tabi olarak bu çevrenin ve kalenin idaresi için memur kılınmışlardır. Muş Hicri 27 yılında<br />
Hz. Ömer döneminde Müslümanların eline geçince bu kale de tabi olarak Müslümanların<br />
eline geçmiştir. Uzun süren savaşlar sonucu üzerinde bulunan tarihi değerlerin yok<br />
olmasına sebep olmuştur. Günümüzde Arap mezarlığı, Selçuklu mezarlığı ve Osmanlı<br />
mezarlığı karışık olarak dağınık bir halde bulunmaktadır. Belediyece park olarak<br />
düzenlenmiştir. Günümüzce halkın başlıca piknik yerlerinden biridir.<br />
Şekil 56. Haspet Kalesi<br />
Hasbet Kalesi<br />
89
Muş’un güneyindeki Kızıl Ziyaret Dağının doğu uzantısında bir yamaçtadır. Surları<br />
ve iki kulesi kısmen ayaktadır. Diğer kısımları tabii afetlerde yıkılmıştır. Kesin tarihi<br />
bilinmemekle birlikte<br />
Şekil 57. Haspet Kalesi<br />
yapıda kullanılan malzeme ve sanat yapısı itibari ile Horasan harcı ile imar edilmiş ovaya<br />
hakim karakol konumunda kendini göstermektedir. Eteklerinde bulunan Soğucak köyünde<br />
büyük ölçüde tahrip olan 2 adet gözetleme kulesi de mevcuttur.<br />
Bir rivayete göre Büyük İskender Mısır’ı fethe giderken kendine bağlı Komutan<br />
Beatlis’e ( Bitlis) geri döndüğünde geri alamayacağı kudrette bir kale yapmasını istemiş.<br />
Emri alan Komutan Beatlis, Büyük İskender’in Mısır’dan Dönüşüne kadar Bitlis Kalesini<br />
yapmış ve Büyük İskender’i emri doğrultusunda Muş Ovasına püskürtmüştür. Büyük<br />
İskender defalarca Bitlis’e saldırmış fakat her seferinde Muş Ovasına geri dönmek zorunda<br />
kalmıştır. Yine mağlubiyetle sonuçlanan bir saldırı sonucu Büyük İskender Muş Ovasında<br />
gece konaklarken, orduyu tedirgin eden bir atlı gurubun varlığını görür ve bu savaşçılara<br />
hayran kalır. Savaşçıların ikamet ettiği Haspet Kalesine elçi göndererek görüşme talep<br />
eder. Kaledekiler bu talebi kabul ederek Büyük İskender’in yanına giderler. Rivayete göre<br />
Büyük İskender hayran olduğu bu kişilere atfen “Siz kimsiniz ki, dünyayı fethe çıkmış bir<br />
komutanın ordusunu<br />
Şekil 58. Haspet Kalesi<br />
90
ahatsız ediyorsunuz.”demiş. “Bizler Gur Beyleriyiz, sizler bizim topraklarımıza girmekle<br />
bizi rahatsız ettiniz” cevabını almış ve komutan Beatlis’e haber göndererek Bitlis kalesinin<br />
kapılarını açmasını emretmiş<br />
ve Muş ovasından ordusunu çekmiştir.<br />
Şekil 59. Muşet Kalesi<br />
Muşet Kalesi:<br />
Muş’un güneyindeki Kızıl Ziyaret Dağındadır. Muş adı ile özdeşleşmiştir. İlk<br />
yapımı Urartu’lara ait olup yıkık temelleri üzerine bilahere sonradan ortaçağ kalesi<br />
görünümünde olan bü günkü yapıya kavuşmuştur. Kale Horasan harcı ile yapılmıştır.<br />
Malzeme ve doku olarak Haspet kalesi ve Ahlat eski şehirdeki yıkık kale ile birbirinin<br />
aynısıdır. Karakol olarak kullanıldığı tahmin edilmektedir. Tarihi kaynaklara göre boylar<br />
arasında adı en son geçen Muşkan oymağı lideri adına yapılmıştır. Van tarihinde Hitit<br />
Devleti yıkıldıktan sonra yerini alan bir çok krallıklar arasında Muşku’lar da sayılmaktadır.<br />
Yine Şah Tahmasp 1530 da Muslu Kabilesine mensup Zülfikar’dan Bağdat’ı aldı şeklinde<br />
geçer. Muşkular kökü Urartulara dayanan oymaklardan biridir<br />
Malazgirt Kalesi:<br />
Şekil 60. Malazgirt Kalesi<br />
91
Malazgirt’tedir. Haşmetli bir görünüme sahiptir. Kalenin ilçeyi çepe çepe çevreleyen bir<br />
birine parelel iki suru onarılmıştır. İslam kaynaklarında bu kale gerek İslamiyet’in ilk<br />
döneminde gerekse Bizanslar zamanında bir çok savaşa sahne olmuştur. Eski Malazgirt’i<br />
çepeçevre kuşatan kalenin ana burcu ile burçları bu tarihi özellikleri ile ilgi çekmektedir.<br />
Tabii afetlerde surları yıkılmıştır. Çeşitli zamanlarda onarılmıştır. Onarımlar kısmen de<br />
olsa günümüzde de devam etmektedir. Efsaneye göre Malazgirt Kalesi civarında<br />
ateşperestler yaşarken başlarında Teymus isminde bir şah bulunuyormuş. Şahın<br />
çocuklarından Beşir Allah’a iman getirince babası Teymus Şah oğlu Beşir’in dilini dipten<br />
keserek Malazgirt’ten sürgün etmiş Beşir aylarca yol kat edip Müslümanların bulunduğu<br />
Mekke’ye gelmiş, durumu öğrenen Hz. Ali sahabelerden oluşan bir ordu toplayarak<br />
Malazgirt üzerine yürümüş. Yapılan savaşta Teymus Şah ve beraberindekiler kılıçtan<br />
geçirilmiş. Hz Ali ordusu ile şimdi ilçenin bir mahallesi olan Şahneder köyüne gelmiş ve<br />
orada konaklamak istemiş. Askerler yorgun ve susuz olmaları nedeniyle köydeki çeşmeden<br />
su içmek istemişler, suyun zehirli olduğu söylenmiş. Bunun üzerine Hz. Ali çeşmenin<br />
kaynağında örümcek ağı gibi kaynaşmakta olan yılanları görünce askerlerin su içmesine<br />
engel olmuş. Askerlerin su içme ihtiyacını belli etmesi üzerine Hz. Ali köyün hemen<br />
güneyindeki düz arazi görünümde olan Salkayalığına gitmiş, kılıcın çekerek taşa vurmuş<br />
kılıcın darbesi ile kaya yarılmış ve şimdi yılanlar kuyusu denilen halini almış. Çeşmede<br />
kaynaşmakta olan yılanların çekilmesi için Allah’a dua etmiş aynı ayna yılanlar açılman bu<br />
kuyuya çekilmişler. Sonunda askerler bu çeşmeden su içerek yorgunluklarını üzerlerinden<br />
atmışlar. Günümüze kadar her yıl yalnız 15 <strong>May</strong>ıs- 15 Haziran arasında bu yılanlar kuyusu<br />
aynı boy ve renk zehirsiz yılarlarla dolar bu güne kadar, bu yılanların köylüler tarafından<br />
ellerine alarak oynattıkları halde hiç kimseye zarar vermedikleri tespit edilmiştir. Görmek<br />
isteyenler belirtilen günler arasında Şahnedar köyü yılanlar kuyusuna gidebilirler<br />
Katerin (Zincirli) Kale<br />
Malazgirt ilçesi sınırları içersindeki Katerin Dağı üzerindedir. Doğu Roma eseridir.<br />
Rivayete göre Malazgirt ile Katerin Kaleleri Kalın zincirlerden bir köprü ile birbirlerine<br />
bağlanmıştır.<br />
Tıkızlı Kalesi<br />
Malazgirt ilçesinin Tıkızlı Köyündedir. Yapılan araştırmalar sonucunda kalenin<br />
Urartu’lara ait olduğu belirlenmiştir. Kale bir tepe üzerinde büyük taşların bir biri üzerine<br />
yığılması ile harçsız olarak yapılmıştır.<br />
Doğu Anadolu’da son yıllarda yapılan bir çok araştırma ve kazıya karşın, bunları<br />
sınırlı bir alanı kapsadığı ve özelliklede Van ili ve çevresinde yoğunlaştırıldıkları dikkati<br />
çekmektedir. Bunun yanı sıra çok kısıtlı da olsa Ağrı ve Erzurum çevresinde bazı yüzey<br />
araştırmaları ile Elazığ Bölgesinde de kurtarma kazıları gerçekleştirilmiştir. Muş ve<br />
özellikle Malazgirt İlçesinde ise bugüne değin kapsamlı bir araştırma yapılmamıştır. Bu<br />
nedenle aşağıda ayrıntılı olarak tanıtmaya çalışacağımız Kale, yörede antik yerleşimin<br />
yoğunluğunu ve yeni araştırmaların sürdürülmesinin gerekliliğini ortaya koyması açısından<br />
büyük önem taşımaktadır.<br />
Kalıntıların bu günkü durumuna göre Kale’nin merkezi kısmı yaklaşık 25-30 x 30-<br />
35 metrelik bir alanı çevrelemektedir. İç kalenin 4m. genişliğindeki kuzeydoğu ve kuzey<br />
sur duvarlarının yer yer 1,5-2m yüksekliğe kadar korunabilmişliğine karşın dış sur<br />
duvarları bazı kısımlarda salt birkaç taş sırası halinde günümüze gelmiştir.<br />
92
Tıkızlı Kalesinin sur duvarlarında izlediğimiz, A. Çilingiroğlu tarafından “Kilkilotik<br />
Yöntem” olarak adlandırılan benzer duvar örgüsüdür. Yazıtları nedeniyle Işpuini dönemine<br />
(İÖ. 830-810) tarihlenen Zivistan ile Menua’ın egemenliğinde (İÖ. 810-786) yapıldığı<br />
kabul edilebilir.<br />
Bostankale Kalesi:<br />
Şekil 61. Bostankale Kalesi<br />
Malazgirt’te 10 km uzaklıktadır. Yapılan yüzey araştırmaları sonucunda kalenin<br />
Urartu’lara ait olduğu tespit edilmiştir. Kale büyük bir kaya kütlesi oyularak yapılmıştır.<br />
Karakale Kalesi:<br />
Şekil 62. Karakale Kalesi<br />
Korkut ilçesine bağlı Karakale beldesine adını veren kale yerleşim yerinden<br />
yaklaşık 2<strong>00</strong> m yükseklikte tüm vadiye hakim bir tepe üzerine kurulmuştur.<br />
93
Şekil 63.(Murat Köprüsünün eski Hali)<br />
KÖPRÜLER<br />
Murat Irmağı Köprüsü<br />
Muş – Varto yolu üzerinde Muş şehir merkezine 10 km uzaklıktadır. Bir Selçuklu<br />
yapısıdır. Yapım tarihi kesin olarak bilinmemek-tedir. 1817 tarihli mermerden kitabesinin<br />
onarımlarla<br />
Şekil 64.(Murat Köprüsünün Yeni Hali)<br />
ilgili olduğu sanılmaktadır. 143 m uzunluğunda, 4.77 m genişliğindedir. Yüksekliği 16 –<br />
18 m’dir. <strong>12</strong> gözlüdür. Günümüzde orta ayaktan yıkılmıştır.<br />
Şekil 65. Hatun Köprüsü<br />
94
Hatun Köprüsü<br />
Malazgirt’in girişindedir. Bir Selçuklu yapısıdır. 10 m uzunluğunda, 5 m<br />
genişliğindedir. Günümüze kadar gelebilmiş yegane Selçuklu eserlerinden biridir.<br />
Kız Köprüsü<br />
Şekil 66. Kız Köprüsü<br />
Malazgirt’e 2 km uzaklıktadır. İki yekpare taştan 3 m uzunluğunda, 1 m<br />
genişliğindedir. Rivayete göre devrin kral kızlarından biri tarafından yaptırılmıştır.<br />
I.1.2.Kültürel değerler<br />
ESKİ MUŞ EVLERİ GENEL YAPISI<br />
Eski Muş evleri taştan ve kerpiçten yapılmış olup tek veya iki katlı olarak inşa<br />
edilmiştir. Odalarda mutlaka yüklük vardır. Salonda ya da evin büyük odasında<br />
şömine bulunur. Oturma odalarına sedirler konulur. Her evin mutlaka kileri vardır. Evler<br />
yapılırken uzun ve soğuk kış şartlarına dayanaklık açısından duvarlar 70-80 cm.<br />
kalınlığında yapılır. Duvar boyunun yarısında ‘areğan’ denilen hatiller kullanılır. Dam<br />
kısmı, kalın areğanların üst üste konularak ve aralarındaki boşluğunda meşe çeperiyle<br />
doldurulması, akabinde bunların üstünün de önce çamur sonrada toprak ile örtülmesi ile<br />
yapılır.<br />
95
Şekil 67. Eski Muş Evleri<br />
Geleneksel Muş evleri, genellikle büyük bir salon ve salona açılan oda kapıları<br />
şeklinde planlanmıştır. iki katlı evlerde, salondan üst katlara tahta merdiven bırakılarak<br />
bağlantı yapılır. Banyo ihtiyacı, büyük bir kayanın içinin oyulması sonucunda oluşturulan<br />
yapay bir holde karşılanır. Kapı girişlerine mihrabi bir görüntü hakim olup kapı, ya dış<br />
duvarla bitişik ya da biraz daha içeridedir. Süslemelerde genellikle tuğla kullanılmıştır.<br />
Pencereler geniş ve ışığı bol alacak şekilde yapılmıştırPencere üstlerinde Osmanlı<br />
Mimarisinde görülen ay-yıldız işlemesi sıkça görülmektedir.<br />
Bu evlerin çoğunda bahçe yoktur. Direkt olarak cadde ile bağlantılıdır.<br />
Bu evlerin yanında köşk diye tanınan büyükçe evlerde yapılmış olup bunların<br />
mimari halk tipi evlere benzemekle birlikte salonları ve odaları daha da büyük olup<br />
genelde iki katlıdır.<br />
Günümüzde bu evler yıkılmaya yüz tutmuş; gelişen teknik yapılara yenilmiştir. Bu<br />
evlerden bir kaçına şehir merkezinde rastlamak mümkündür.<br />
Anadolu’nun fethini izleyen yıllarda zamanla Türkleşen Muş’un eski yerleşim<br />
düzeni ve sokak dokusu esas itibari ile tipik bir Türk kenti havasını yansıtır.<br />
96
Şekil 68. Eski Muş Evleri<br />
Diğer yörelerimizde olduğu gibi buradaki konut mimarisinin oluşumunda da temel<br />
etki milletimizin örf ve adetlerinden kaynaklanan hayat tarzı ve ihtiyaçlarıdır. Ayrıca<br />
mahalli mimarisi, gelenekleri ve malzemesi ile iklimin ve coğrafyasının zorlayıcı gerekleri<br />
de bu oluşumdaki diğer etmenlerdir.<br />
Bölgedeki diğer illerin yerleşimlerindekine benzeyen sokak dokusu içinde yer alan<br />
evler, genellikle havşu (avlu) gerisinde yükselen iki katlı (dubleks) kuruluşlardan ibarettir.<br />
Eski Muş evleri genel plan şemaları itibarı ile diğer şehirlerdeki (Doğu ve Güney<br />
Doğu) evlerle paralellikler ortaya koymakla birlikte mekan isimlendirmelerinde yer yer<br />
farklılıklar göstermektedir.<br />
Sokakla bağlantılı cümle kapısı ile geçilen havşunun (avlu) bir yanında tandırlık,<br />
erzak deposu ve çardak görevi gören ağaç altı oturmalıklar yer alır, bir çoğunda ise<br />
bunlarla birlikte ahır da mevcuttur.<br />
Evlerin cephesi, pencereler ve zaman, zaman üst kat çıkmasını taşıyan konsollar, kat<br />
ayırımını vurgulayan kornişler, ahşap balkon ve balkon kemerleri ile hareketlendirilmiştir.<br />
Yapıların üzerlerini örten yapı malzemesi o dönemin iklim şartlarına göre yapılan düz,<br />
toprak damlardır. Evlerin temel yapı malzemesi kerpiçtir. Ahşap malzeme ise içeride,<br />
tavanlarda (taşıyıcılar), dolaplarda, kapı, pencere ve dışarıda ise balkonlarda kullanılmıştır.<br />
Süslemelerde ise kerpiçlerin, dış cephede duvarlara değişik dizilmeleri ile yer<br />
verilmeye çalışılmış estetik ve sade bir görünümü vardır. Pencere kenarları, dışarıdan<br />
Selçuklu öğesi taşıyan, kültürümüzün önemli unsurlarından birini; miğfer kubbe anlayışını<br />
ortaya koyar, bakıldığında miğfer görünümü bariz bir şekilde kendini gösterir.<br />
Pencerelerde cumba yerine önem verilerek yapılan, genelde sade olan korkuluklar<br />
kullanılmıştır.<br />
97
Evlerinin giriş kapılarının her iki yanını süsleyen iki sütunçe üzerine çiçeklik nişleri<br />
vardır. Kapılar çift kanatlı olup genelde metal ağırlıklı yapılmıştır. Kapılar sade görünümlü<br />
kapı tokmakları yada kilit bağlantıları ile yapı malzemesini tamamlar. Kapıların içeri açılan<br />
kısmında girişi sağlayan bir basamak yüksekliğinde seki bulunur. İçeride alt kat, genelde<br />
mutfak, banyo, tuvalet ve zahire odası ile birlikte merdiven boşluğunu oluşturan<br />
antrelerden oluşur. Yukarı çıkıldığında, esasen geleneksel Türk konutunda yer alan sofa ile<br />
aynı amacı taşıyan ve alt kattan uzanan ahşap merdivenle çıkılan bu ilk ve evin en geniş<br />
kısmını oluşturan mekanlar, cepheye bakan daha çok sohbet amacıyla kullanılan büyük<br />
salonlardır. Bu salonlarda ahşap veya taştan, pencere önlerinde sedirler bulunmaktadır. üst<br />
katta yer alan bütün mekanlar (odalar), bu salon etrafında sıralanır. Misafir odası olarak<br />
adlandırılan ve büyük salonun etrafında ön cepheye bakan bazen birden fazla olan, evin en<br />
güzel eşyalarını içerisinde de barındıran yada diğer odalara göre daha gösterişli olan bu<br />
odalar, misafir ağırlama, sohbet etme amaçlı yapılmıştır.<br />
Evlerde mekanları bir birine bağlayan kapılar basit ve gösterişsizdir. Çok büyük bir<br />
çoğunluğu tek kanatlı olan kapıların hemen hemen hiç birinde süsleme yoktur. Bütün<br />
kapılar eşikli ve demir mandallı kapı kolu sistemi ile yapılmıştır. Kapı boyutları,<br />
bulundukları konuma ve fonksiyonlara göre değişik ölçüler vermektedir.<br />
Genelde her oda da küçük ahşap dolaplar (gömme) ve büyük çift kanatlı, çekmeceli<br />
yataklıklar mevcuttur.<br />
Şekil 69. Eski Muş Evleri<br />
98
Evlerin duvar kalınlığı (dolgu duvarlar) 60-70 cm’dir. Bu yüzden mekan içerisinden<br />
bakıldığında pencereler loş bir hava verir.<br />
Mekan içerisine açılan pencere yapıda kullanılmaz, evin tavan kısımları kaplamasız,<br />
olduğu gibi bırakılır, taşıyıcılar kendini gösterir. Döşemeler ise zeminde (alt katta)<br />
sıkıştırılmış killi toprak veya düzgün sal taşları ile; üstlerde ise ahşap malzeme ile kaplanır.<br />
Her odanın pencere önünde yüksekliği 30-50 cm, genişliği 50-90 cm arasında değişen<br />
sedirler mevcuttur. Ahşap veya kerpiçten oturma yeri olarak düzenlenen sedirler pencere<br />
önlerine bitişik yapılırlar.<br />
Mutfaklar, evin önemli ve geniş yerlerinden biridir. İçerisinde ocak (niş şeklinde)<br />
diğer adıyla şömine bulunur. (Bazı yapılarda yoktur.) Yemek odasının hemen altında<br />
bulunduğundan mutfaktan yemek odasına, yiyecek ve içecekler asansörvari bir makara<br />
sistemiyle duvar içerisindeki boşluktan çıkarılır ve indirilir.<br />
Şekil 70. Eski Muş Evleri<br />
Banyoda, çol denilen günümüz küvetini andıran suyun mekan içerisinde etrafa<br />
sıçramasını engelleyen köşeye yapılmış ayrı ve açık bir kısım bulunur, büyük banyo<br />
kazanları her yerde olduğu gibi burada da kullanılır.<br />
Şekil 71. Eski Muş Evlerinde Kapı Girişi<br />
Evin iç duvarlarının tamamında sıva olarak saman, keçi kılı, sönmüş kireç karışımı<br />
kullanılır. Sonradan üzerine badana yapılarak duvar yüzeyi tamamlanır.<br />
99
Sonuç olarak bu evler haremlik-selamlık diye ayrılmasa bile, bunun fiilen<br />
uygulandığı görülür. Bütün bunlara binaen kendi kendine yeten o dönemdeki kapalı<br />
ekonominin etkisi burada da gözlenir.<br />
ÖRF VE ADETLER<br />
GELENEKLER<br />
Muş ve çevresinin sosyal hayatında geleneksel yapı hakimiyeti sürmektedir. Tarihe<br />
bakıldığında Türk Devlet geleneğinin en köklü ve en belirgin yapısı olan aşiret unsuru<br />
özelliğini halen korumaktadır. Zira Türk devletleri Tarihinde, aileler birleşip obaları;<br />
obalar birleşip aşiretleri; aşiretler birleşip oymakları; oymaklar birleşip beylikleri; beylikler<br />
birleşip devletler oluşturuyorlardı. Bu noktadan hareketle töreler inançla birleşip önemli bir<br />
konuma gelmiş özellikle köylerimizde bu hayat biçimi sosyal yapıyı güçlendiren bir faktör<br />
olarak karşımıza çıkar.<br />
DOĞUM TÖRENLERİ<br />
Muşlular esasen kalıplaşmış ve eskiden beri devam ede gelen birçok merasimleriyle<br />
kendi gelenek ve göreneklerini devam ettirmektedirler. Doğum törenleri de modern tıbbın<br />
hayatımıza girmesiyle unutulmaya yüz tutmuştur.<br />
Doğuma Hazırlık:<br />
Doğumun olacağı ev büyük bir temizlik yapılarak hazırlanılır. Güzel kokularla<br />
evin havası değiştirilir. Anne adayı yıkanır ve yeni elbiseler giydirilir. Göbek annesi<br />
(Çocuğun göbeğini kesen) denilen çok çocuklu anneler ve tecrübeli nineler davet edilir.<br />
Komşuların hazırlamış olduğu çörek ve yemekler, gelen misafirlere ikram edilir.<br />
Doğum zamanı yaklaştığında evin yeme içme ihtiyaçları genellikle komşular<br />
tarafından karşılanır. Sofra hazırlanarak anne adayının evine getirilir. Bu durum doğum<br />
gerçekleştikten sonra yedi gün boyunca devam eder.<br />
Doğum müddetinden kırk gün sonra ya da kırkı çıktıktan sonra baba, yeni doğan<br />
bebekle birlikte eşini kayınpederine götürür. Belli bir süre geçtikten sonra ya kendisi ya da<br />
kayınpeder tarafından eşi ve çocuğu geri getirilir.<br />
Doğum Sonrası Törenler<br />
Ad Verme:<br />
Çocuğun doğumunu müteakip 3-7 gün içerisinde özellikle baba (damat) tarafının<br />
büyükleri ve anne (gelin) tarafının büyükleri, bebeğe isim verilmesi için davet edilirler.<br />
Büyüklere danışılmadan ve onay alınmadan büyüklerden herhangi birinin adının bebeğe<br />
verilmesi hoş karşılanmaz.<br />
Bebeğe isim verilirken, kundaklı bebek kucağa alınır. Sağ kulağa ezan, sol kulağa<br />
tekbir okunarak bebeğin ağzına kızılcık ya da içinde şeker eritilerek hazırlanan sudan<br />
verilir. Bu merasimin sonunda çocuğa ismi verilir. Doğan her çocuk için maddi durumları<br />
1<strong>00</strong>
iyi olan ailelerce ‘Hakika’ denilen kurbanlar, fakir ailelere dağıtılmak amacıyla kesilir.<br />
Ayrıca yakın komşular yemeğe çağrılır.<br />
Beşik:<br />
Bebek dünyaya geldikten 40 gün sonra anne ayağa kalkarak evin dışına çıkar.<br />
Loğusa annenin, anası kız kardeşi babasını evlerine gönderme amacı ile bu merasim<br />
düzenlenir. Kırkıncı günde eve yakın komşular ve akrabalar davet edilir. Her davetli<br />
yanında çocuk için giyim, beşik aksesuarları çeşitli hediyeler getirirler. Bu hediyeler<br />
arasında nazar boncuğu mutlaka bulunur. Getirilen bu hediyeler, önceden hazırlanmış<br />
beşiğe ya da yastığa iliştirilir ve hayır duada bulunulur.<br />
Misafirlerin gitmesinden sonra yaşlı ve saygın bir bayan tarafından (genelde loğusa<br />
annenin kayınvalidesidir) bir leğende ‘Kırk Suyu’ hazırlanır. Çocuğun saçını kesmekle<br />
görevli kişice çocuğun saçı kesilir ve çocuk yıkanmaya alınır. Tas veya büyükçe bir tahta<br />
kaşıkla su, ‘Kırk Suyu’ndan dua ve niyazlarla alınıp çocuğun başına dökülür ve annesinin<br />
ziynet eşyalarının batırılmış olduğu ılık suda yıkanır. Daha sonra yıkama işini yapan hanım<br />
tarafından bir defa sallanır ve kurulanıp pudralanarak giydirilir ve kundaklanır.<br />
Bebeğin tıraşındaki saçı toplanarak tartılır. Bu saçın ağırlığınca altın, gümüş ya da<br />
para, tıraşı yapana verilir. Zengin aileler de adak kurbanı keserek etini yedi yoksul aileye<br />
dağıtırlar. Bebeğin saçı ise yeni bir beze sarılıp saklanır.<br />
Sünnet Merasimi:<br />
Eğer bebek erkek ise, masraflarını üzerine alan bir yakının kirveliği eşliğinde<br />
sünnet ettirilir. Sünnet zamanı bebek ya bir haftalık iken ya da yedi yaşına kadar<br />
bekletilebilir. Kirve olanın bütün ailesi de sünnet olan çocuğun ailesinin kirvesi sayılır ve<br />
yeni bir yakınlığın doğmasına sebebiyet verir. Bu gelenek karşımıza çok eskilerde yaşanan<br />
‘Putlaç’ geleneğinin uzantısı olarak çıkar. (Putlaç, kirvelik geleneğinde kirvenin ailesi ile<br />
çocuğun ailesi arasında, - İslam’dan gelen bir hüküm olmamasına rağmen- kız alıp<br />
vermeme ve kirveliğin akrabalık derecesine vardırılmasıdır.)<br />
Diş Hediği:<br />
İlimizde çocuğun ileride hangi mesleği seçeceğini belirlemek amacıyla veya<br />
gurbette bulunan çocuğun hal ve durumunun nasıl ya da ne şekilde olduğunu anlamak için<br />
uygulanan bir takım pratik ve yorumlara dayalı fal şeklidir.<br />
Çocuk ilk dişini çıkardığında yakın akrabalarının katılımıyla ‘Diş Hediği’ adı<br />
verilen küçük bir merasim de çocuğun önüne her birisini ayrı mesleği temsil eden bıçak,<br />
kalem, kitap, bilezik, ekmek gibi nesneler bırakılır. Çocuk bunlardan hangisine uzanır ve<br />
alırsa ileride o mesleği seçeceğine inanılır.<br />
Eğer çocuğun diş çıkardığının farkına ilk annesi varır ve bir büyüğe sürpriz yaparsa<br />
çocuğun dişlerini gören ilk kişinin de çocuğa hediye alması usulden de olsa gerekli hale<br />
gelir.<br />
EVLENME GELENEĞİ:<br />
101
İlimizde ataerkil aile düzeni hakimdir. Bu nedenle geleneksel olan görücü usulü ile<br />
evlenme Orta Asya’dan gelen bir yaşam biçimi olarak karşımıza çıkar.<br />
Bilindiği üzere Dede Korkut Destanlarından Bamsi Beyrek, evlendirilmek<br />
istendiğinde babası, Kanlı Koca’ya evleneceği kızın vasıflarını ve bu vasıflar<br />
doğrultusunda evleneceğini, kızı görmeye bu şekilde gidebileceklerini ifade etmiştir. Hatta,<br />
günümüzde izleri yavaş yavaş silinmeye başlayan Beşik Kertmesi olayının benzerine de<br />
Dede Korkut Destanlarından Bamsi Beyrek hikayesinde rastlıyoruz.<br />
Kız Görme (Bakma):<br />
Kız görmeye (bakmaya) erkek tarafının büyükleri karar verir. Aracılara müracaat<br />
edilir. Kız tarafına yakın (genellikle akraba) birinin vasıtasıyla ya haber gönderilir ya da<br />
beraber görücü gidilir.<br />
Görücü gidenler, kızın ev içerisindeki hal ve hareketlerini, güzelliğini gözlerler.<br />
Kızdan, el ve ev işlerindeki becerilerini görmek amacıyla işlediği nakışları göstermesi<br />
istenir. Usulen su istenir. Su verirken gelişine, yürüyüşüne; suyu verirken duruşuna dikkat<br />
edilir. Kız da bu konularda dikkatli ve eğitimlidir. Suyu ikram ederken elini göğsüne koyar<br />
ve saygıyla hafifçe tebessüm eder. Bunu bardağı geri alırken de yeniler. Bu hareketler,<br />
kızın aile terbiyesi ve inceliği açısından önemli göstergeler olarak kabul edilir. Görücüye<br />
gelen misafirler giderken yine gelin adayının ayakkabılarını nasıl önlerine koyduğuna<br />
dikkat ederler.<br />
Kız İsteme ve El Öpme:<br />
Bu konu iki aile arasında ortaklaşa tespit edilir. Genellikle Perşembe günleri kız<br />
istemeye gidilir. Günümüzde hafta sonları da ‘kız istemeye’ dahil edilmiştir. Erkek tarafı<br />
yakın akraba ve komşularının ileri gelenleri ile birlikte erkekli kadınlı yatsı namazından<br />
sonra kız evine giderler.<br />
Erkekler ayrı bir odada toplanırlar. Yapılan ikramlar özellikle kabul edilmeyip önce<br />
hal hatır sorularak erkek tarafının en yaşlı olanı söze başlar.<br />
- Efendim siz bize buraya neden geldiğimizi hiç sormadınız?<br />
Kızın velisi biraz sıkılgandır. Hoş geldiniz, sefa getirdiniz. Misafire niçin geldiniz<br />
diye sormak bizim gelenek ve göreneklerimizde yeri yoktur, ayrıca bunu sormak bize<br />
düşmez.<br />
- Eh o halde biz buraya niçin geldiğimizi açıklayalım: Biz buraya Allah’ın emri<br />
Peygamberin kavli ile kızınız .......’yi oğlumuz .........’e istemeye geldik. Kulun<br />
takdirinden çok Takdir-i Huda önemlidir. Rızayı-i Bariye itaat etmek gerekir. Hz.<br />
Peygamberimiz ‘evlenin’ diye buyurmuşlardır. Bu sünnette uymak muteberdir.<br />
İcap etmesi durumunda diğer misafirlerde söze karışırlar. Neticede kızın babası<br />
kendi ev halkının ve kızının görüşünü de aldıktan sonra ve uygun görülmüşse şunları<br />
söyler: “Misafirler siz hoş geldiniz, sefa geldiniz. Siz böyle uygun görüyorsanız ben de; bir<br />
kızdır size kurban ettim. Allah mutlu ve hayırlı etsin” diyerek rızasını bildirir.<br />
102
Bunun üzerine erkek tarafının en genci kız tarafının en büyüğünden başlayarak<br />
ellerini öper. Bu törene ‘el öpme’ denir.<br />
Bu arada hazırda bekletilen fakat başta kabul edilmeyen ikramlar yeniden talep<br />
edilir ve koyu bir sohbet ortamı sağlanmış olunur.<br />
Kadınları bulunduğu odaya da haber salınır. Erkeğin annesi, babası veya bacısı gelin<br />
adayına söz yüzüğünü takarlar. Çeşitli ikramlardan sonra erkekler arasında gelin adayı<br />
tarafına istenen hediyeler konuşulmaya başlanır. Bu hediyeler genelde at, silah,takı ve<br />
başlık parası kararlaştırılır. Bazı yörelerimizde başlık parasına”Süt Hakkı” denir. Bu<br />
adetler günümüzde unutulmaya yüz tutmasına rağmen az da olsa bazı köyler de bu adetler<br />
halen sürmektedir.<br />
Şerbet İçme:<br />
Nişan törenine yörede ‘şerbet İçme’ denilmektedir. Bu tören genellikle Pazar<br />
günleri yapılır. Erkek tarafı, eş-dost dolaşarak ya da koçurgan (davet edici) vasıtasıyla<br />
tören duyurulur. Şerbet İçme töreni kızın evinde yapılır. Erkek evinden en az iki kadın<br />
şerbet ezmek ve dağıtmak üzere sabah erkenden kız evine gider. Erkek evinden getirilen<br />
şeker, suda eritilir ve şerbet renklensin diye içine kızılcık şekeri katılır. Şerbet ikramı<br />
sırasında biri misafirlere kuru, diğeri ise ıslak havlu tutarlar.<br />
Erkek tarafının davetlileri öğleye kadar törene katılırlar. Misafirler, erkeğin babası<br />
ve mahallenin hocası tarafından karşılanır. Şerbet, gümüş kupalarda ikram edilir.<br />
Erkeklerin töreni bitince, kadınlarınki başlar. Tören gece yarısına kadar sürer. Kadınlar,<br />
önce erkek tarafının evinde toplanırlar. Sonra topluca kız evine giderler. Burada önce<br />
eğlence faslı başlar; kadınlar bir ağızdan oyun havaları söyleyip def çalarlar. Bu şenlik<br />
vakit ilerledikçe nişan yapılacak yere doğru kayar. Erkek tarafının eşya sandığı odanın<br />
ortasına konulur. Sandık açılır, içindekiler teker teker gelen kadınlara gösterilir. Takılar<br />
gelin adayına takılır. Buradaki tören böylece sürer gider.<br />
Sabah kız tarafı bir sürahi şerbetle nişan yüzüğünü erkek evine yollar. Damat adayı<br />
nişan yüzüğünü parmağına takar ve yüzüğü getiren kadına şerbet ve bahşiş verir. Nişanla<br />
düğün arasında geçen her ayda ‘Pay Töreni’ (Gelin Görme) yapılır. Erkek evi, bir tepsi<br />
kurabiye, baklava, tatlı, elbise, bilezik, terlik gibi hediyeler gönderir.<br />
Güveyi Giydirme:<br />
Düğün genellikle çarşambadan başlar. Davetlilerin öğleyin güveyin evinde<br />
toplanmalarıyla ‘Güvey Tıraşı’na başlanır. Berber tıraşa başlayınca sesi güzel olanlar<br />
yanık türküler okurlar. Berber bahşiş almak için ‘ustura kesmiyor’ diye birkaç kez durur.<br />
Tatmin edici bahşişini aldıktan sonra tıraşa devam eder.<br />
Tıraştan sonra damadı giydirme işlemine başlanır. ‘Damatlık’ elbiseler, güveyin<br />
başı üzerinde üç kez dolaştırılarak tek tek giydirilir. Güveye elbiseleri sağdıçlar giydirir.<br />
Güveyin iki sağdıcı olur. Bunlardan biri evli, diğeri ise bekar olur. Damatlık<br />
giydirildikten sonra sağdıçlardan biri damadın sağ koluna girerek gelen davetlilerin<br />
önünde saygı gösterisi olarak durulur ve ilk önce aile büyükleri olmak üzere büyük<br />
olanlarının elleri öptürülür. Bu törenin ardından topluca yemek yenilir.<br />
1<strong>03</strong>
Gece Düğünü:<br />
Gece düğünü, yatsı namazından sonra başlar. Misafirler hep beraber çalıp<br />
eğlenirler. Eğlence aracı genellikle davul–zurnadır. Bu arada damadın sağdıçlarının yerine<br />
oturmak isteyen ya da sağdıçların iyi hizmet etmediklerini gören davetlilerden biri,<br />
çarşıdan bolca yemiş alarak döner ve sağdıçlara şöyle der: “Bu yemişleri şimdi<br />
dağıtacağım. Ya bedelini ödersiniz, yada biriniz yerinden kalkar, sağdıç ben olurum.”<br />
Yemişler dağıtılır. Sağdıçlar da bedelini öderler. Yemişi çarşıdan alıp getiren kişi düğünü<br />
terk eder. Eğer sağdıçlar yemişin karşılığını ödememişler ise biri yemişi getirene yerini<br />
bırakmak zorunda kalır. Ama yerini bırakma çok büyük bir hakaret olarak kabul<br />
edildiğinden, yeri terk etmektense neyse bedel ödenir.<br />
Kına:<br />
Gelinin baba evinden ayrılışın ilk işaret kına yakmak törenidir. Gece düğün<br />
sürerken kına töreni yapılır. Düğün evindeki davetlilerden kadınlı erkekli bir bölümü kız<br />
evine gider. Erkekler ve kadınlar ayrı odalarda eğlenirler. Kadınlar, götürdükleri çerezleri<br />
misafirlere dağıttıktan sonra bir tepsi içinde kına getirilir. Tepsinin çevresi mumlar ile<br />
donatılarak ortaya konur. Gelinin ellerine ve ayaklarına kına yakılır. Kına yakılırken<br />
gelinin annesi tarafından hediye olarak gelinin kınalı eline altın bırakılır. Bu arada yanık<br />
türküler, maniler... okunur.<br />
Bu türkülerin en yaygını evden ayrılan kızın annesine hitaben söylediği “Hıneyi<br />
Getir Ane”dır:<br />
Hıneyi getir ane<br />
Parmağı batır ane<br />
Bu gece mısafıram<br />
Al koynan yatır ane<br />
<strong>May</strong>danoz bağladılar<br />
Ciğerim dağladılar<br />
Men şoförü almazdım<br />
Başıma bağladılar<br />
Kalede var çeperler<br />
Çepere su seperler<br />
Uzak yoldan geleni<br />
Terli terli öperler<br />
Bu türküler okunurken gelin ağlar, erkek tarafı ise güler. Misafirlere de kına<br />
dağıtıldıktan sonra eğlenceler kınacılar düğün evine yani erkek tarafının evine döner.<br />
Bunlardan ‘yenge’ denilen üç bekar kız gelinin yanında kalır. Uyuyanların eteklerini<br />
birbirine dikmek, uykuda iken birbirinin yüzünü boyamak gibi eğlenceler gece boyu<br />
yapılır.<br />
Damadın kınası, düğün evinde yapılır. Kına tabağı içindeki mumlar yakılır ve evin<br />
genç kızlarınca içeriye getirilir. Biraz eğlenildikten sonra damadın sağ elinin serçe<br />
parmağına kına sürülerek bağlanır. Davetliler de parmaklarına kına sürerler. Her iki kına<br />
104
töreninde de çalgıcılara bolca bahşiş verilir. Damadın yakınları gece düğün evinde sabaha<br />
kadar eğlenme için kalırlar.<br />
Gelin Götürme:<br />
Sabahın erken saatlerinde düğün alayı kız evine gider. Kız evinde kapı genellikle<br />
kapalı tutulur. Kapının açılmayacağını, açılabilmesi için taleplerini şöyle dile getirir: “ya<br />
tabanca, ya para isterim, vermezseniz kapıyı açmam”. İstedikleri ya temin edilir ya ad<br />
gönlü hoş edilerek kapı açtırılır.<br />
Gelin hazır olunca bir koluna damadın sağdıçlarından biri, diğer koluna ise kızın<br />
kardeşlerinden biri girerek gelin yavaş yavaş baba evinden çıkarılır. Gelin bütün ailesi ile<br />
helalleşip vedalaşır. Anne ve baba kızlarına, “iyi bir gelin olasın, kaynananın sözünden<br />
dışarı çıkmayasın. Yoksa emeğimizi ve sütümüzü helal etmeyiz” derler.<br />
Gelin alayının dönüşü mutlaka farklı yoldan olmalıdır. Alay, yolda bahşiş almak<br />
isteyenlerce kurulan barikatlarla sık sık karşılaşır. Düğün alayından önce gelinin aynası,<br />
çeyiz sandığı, yatağı ve diğer eşyaları gider. Yol boyunca testi kıranlara, su dökenlere de<br />
bahşiş verilir.<br />
Damat sağdıçlardan biri ile dama çıkarak gelini bekler. Gelin attan ya da arabadan<br />
inerken başına çerez, bozuk para serpilir. Paralar bereket getirir inancıyla orada<br />
bulunanlarca paylaşılır. Yemişler de “ağbat başan, (darısı başına)” denerek gençlere<br />
yedirilir. Kapının girişinde gelinin avucuna bal sürülür. Oda bu balı kapının üst eşiğine<br />
sürer. Bu adet ile gelinin-kaynana ilişkinin tatlı olacağına inanılır. Bereket getirsin diye su<br />
dolu küp hızla yere çarpılarak kırılır. Gelin odasına alındıktan sonra damat ile bir süre baş<br />
başa kalır. Damat gelinin duvağını açarak “Yüz Görümü” hediyesini takar ve sağdıçlarca<br />
gezmeye götürülür. Komşular gelin görmeye gelirler.<br />
Yatsı namazından sonra damat, sağdıçlarınca odasına götürülür. Damat iki rekat<br />
namaz kılar. Damadın ablası kardeşi ile gelinini el ele tutuşturur: “bunu sana teslim ettim.<br />
Seni de Allah’a teslim ettim” diye nasihatte bulunur. Güvey ile gelin baş başa bırakılır.<br />
Gelin yüz görümlüğünü almadan damatla konuşmaz.<br />
Sabah namazından çıkılınca sağdıçlar gelerek damadı evden alır, hamama<br />
götürürler. Gelin ise gerdekten üç gün sonra hamama götürülür. Sağdıçlar hamamdan sonra<br />
birer gün arayla yemek verirler. Pazar günü de damat sağdıçları yemeğe çağırır ve<br />
hediyeler verilir.<br />
Muş’ta, evlenme çağına gelen kız, kısmetinin bağlı olduğuna inanır. Eğer bu kız,<br />
arka arkaya üç çarşamba bir oklava alıp ata biner gibi bacağı arasına alarak minareye çıkar<br />
ve şerefeden üç kere “Kırnavır, adetiz batsın, it babaliler” diye devir yaparsa o kızın<br />
kısmeti hemen açılırmış ve istemeye gelirlermiş. Bu gelenekte, genç kızların oklavaya at<br />
gibi binmeleri eski Türk din adamı görevi üslenen “Kam veya Saman”ın ayin sırasında<br />
kullandıkları sembolik tahta ata benzemektedir ki harekette de göğe doğru bir çıkış olması<br />
da dikkat çekicidir.<br />
Ayrıca, kısmeti kapalı kızların, kısmetinin açılması için hiç kullanılmamış bir<br />
kilidin, kilitlenerek kilidin Cuma namazından ilk çıkan kişiye açtırılması ile kısmetinin<br />
açılacağına inanırlar.<br />
105
Muş ilinde ve çevresindeki aşiretlerde, ölenin ardından acıları dile getiren ağıtlar<br />
dökülür. Ağıtçılar ölenin hayatta iken yaptığı iyilikleri terennüm eder. Yas tutma haftalarca<br />
sürer. Yas sırasında ölü evi badana edilmez, hamama gidilmez, kına yakılmaz, takı<br />
takılmaz bu şekilde yas da olduğu belirtilir.<br />
Ölen kardeşin eşini alma veya ölen gelinin kız kardeşi ile evlenme ile öleninin<br />
ruhunun rahat edeceğine, huzur bulacağına inanılır<br />
HALK İNANIŞLARI<br />
HIDIR NEBİ – HIDIR İLYAS (HIDRELLEZ)<br />
Nisan ayının yirmi ikinci gecesi Hıdır Nebi, Hıdır İlyas’ın geleceğine inanılır. Gece<br />
yağan yağmur damlaları temiz kablara alınır. Bu su şifa niyetine içilir. Hastalara da verilir.<br />
VARTİVAR<br />
Temmuz ayının onbeşinci günüdür. Bugün yazın en sıcak günüdür. Köylerde<br />
toplanan halk koyun sürüsünün bulunduğu beriye giderler. O gün koyun ile kuzunun<br />
birbirinden ayrılır. Koyunlar ayrı bir sürü kuzular da ayrı bir sürü olur. Kuzuların<br />
bakıcısına Berivan denir.<br />
Yazın sıcağına işaret bir tekerleme şöyledir:<br />
Keçel karganın sözü olsa<br />
Vartivarde kar yağar.<br />
Ay Tutulması :<br />
Bölgenin diğer illerinde olduğu gibi Muş’ta da, Ay tutulduğu zaman aynen eski<br />
Türk inancında olduğu gibi havaya silahla ateş edilir. Teneke davul çalınıp gürültü<br />
çıkarılır. Ay’ın kendisini yutan ejderden kurtarılacağına inanılır.<br />
Yine ayın ilk halini gören kişi hemen yanında kimse yoksa gözünü kapatıp dilek<br />
tutar. Eğer yanında biri varsa o kişiye bakar ve o kişinin sonraki günlerde uğurlu olacağına<br />
inanır ve o günlerin güzel, bereketli geçeceği kanaatine varılır. İslam’dan sonra Ay’ı ilk<br />
gören kişinin Peygamberimize salavat getirme geleneği de eklenmiştir.<br />
Eski Türklerde gökte her insanın bir yıldızı olduğuna inanılırdı. Gökte yıldız<br />
kayması olduğu zaman birinin öleceği düşünülürdü. Bu inanış ilimizde halen geçerliliğini<br />
korumaktadır.<br />
İslam’dan önceki devirlerde Natüralist inancında olan Türklerde, Güneş ve Ay ile<br />
ilgili kötü ruhlar mücadeleye kalkışırlar. Bazen bu kötü ruhlar Ay ve Güneşi yakalayıp<br />
karanlık dünyasına sürüklerler.<br />
106
Yine İslam’dan önceki devirlerden kalan ve şu anda hurafe ve batıl olarak kabul<br />
ettiğimiz inançlardan biri de ay tutulduğu zaman Ay’ı ejderin ya da canavarın (Asya<br />
Motifidir) yutmaya çalıştığıdır. Ay’ı ejderden kurtarmak için bağırıp çağırma, davul çalma<br />
veya değişik şekillerde gürültüler çıkarma Şamanizm’den gelen bir inanıştır. Muş ilinde<br />
sıkça rastlanılmaktadır.<br />
Kara Çarşamba:<br />
Tunceli - Bingöl - Erzincan çevresinde ve Muş’un dağ köylerinde ‘Kara Çarşamba’<br />
olarak kabul edilen ve mart ayının ilk çarşamba günü erkekler alınlarına ‘kara bir leke’ ya<br />
da ‘is’ sürerek ırmak ve derelere girerek bu karaları temizlerler ve bu ara suya karşı dua ve<br />
niyazda bulunurlar. Ayrıca yabani gül ağacı veya esnek ağaçların uçları kesilir. Bu uçlar,<br />
daire şekli verilmek amacıyla birbirine yaklaştırılır. Hastalıklı olanlar bu daireden<br />
geçirilirken ‘Kurt Kafasının’ ağzını bağlayıp, “kurtulmamıza sebep olduğun o günün<br />
hürmetine hastamıza şifa ver, bu günün hatırına da sürülerimize dokunma” diye niyazda<br />
bulunulur. Günümüzde de ilimizin merkeze yakın köylerinde bile sürülere dadanmaması<br />
için ‘kurt ağzını bağlama’ geleneği devam etmektedir. Bu gelenek ister istemez bize<br />
‘Ergenekon Destanında’ yaşanan hadiseleri çağrıştırır.<br />
İslam dinin kabulünden sonra bu gelenek değişik şekillerde karşımıza çıkmaktadır.<br />
Bunlardan biri şudur: Peygamber Efendimize yapılan eziyetlerden kurtuluşunu kutlama<br />
maksadıyla halkın bir araya gelmesi, dua ve niyazlarda bulunmasıyla anılır. Bu gün de<br />
Şubatın son, Mart ayının ilk haftası arasındaki Çarşamba gününde evlerde çokça sevilen<br />
yemekler yapılıp bir kısmı fakirlere dağıtılarak Peygamber Efendimizin ‘Nefsin için neyi<br />
çok istersen başkalarına da ondan iste’ Hadis-i Şerifinin gereği yerine getirilir.<br />
Geleneğe göre bu hafta Şubat ayının son Çarşamba’sından başlayıp Mart ayının ilk<br />
haftasına kadar devam eder.<br />
Bu haftada Peygamberlere Allah tarafından bazı belalar verildiğine inanılır. Hz.<br />
Eyyüb’ün bu hafta içinde vücudunun yaralandığına inanılır.<br />
Bu hafta içerisinde evlerde bol, bol tatlılar yapılır. Fakirlere ve komşulara dağıtılır.<br />
Bazen birkaç aile bir araya gelerek bu haftayı, oklava beraber geçirirler. Burada “Nefsin<br />
için istediğini başkası içinde iste” düsturuyla yapılan her yemek ve tatlı dağıtılır.<br />
Son Çarşamba kurtuluş Çarşamba’sıdır. Bu hafta içinde bazı evlerde Kur’an<br />
okunur. İlahiler söylenir. Bazen de Mevlit okutulur.<br />
Ziyaret Ağacı:<br />
Ağaca bez bağlama geleneği, bütün tarihçilerin ittifakla ortaya koydukları Şaman<br />
İnancının direk yansımasıdır. Şöyle ki; Şamanizm’de iyi ruhların tutulan dilek ve<br />
temennileri ulaşması gereken yere ulaştırmasına dayanır. İslam’ın kabulünden sonra da<br />
yoğun bir şekilde ilimizde görülmektedir.<br />
Sagu (Sadu - Ağıt - Yas):<br />
Mezarın etrafında yedi defa dönülerek yapılan bir çeşit yas gösterisidir. Şamanizm<br />
de ayinleri yapan din adamlarınca yapılır. Ölüyü kötü ruhlardan uzak tutma amacı taşır.<br />
107
Günümüzde de geleneksel olduğu için özellikle yaşlılar tarafından (unutulmaya yüz<br />
tutmuştur) uygulanırlığı vardır. Ancak ölünün arkasından vızıldanarak ve sağa sola<br />
sallanarak yapılan Yasa, ‘Sadu’ denilip yas tutan kadınlar arasında yoğun bir şekilde<br />
uygulanır.<br />
Kampos (Alkız, Alkarısı) İnancı:<br />
Doğum sırasında ve sonrasında gerek ana gerekse çocuk için en büyük tehlike<br />
olarak kabul edilir. “Kampos” adıyla isimlendirilen Alkarısı ya da Alkız Zıviztan (Loğusa)<br />
ve yeni doğmuş çocuklara musallat olan bu kötü ruh bazen de evde, tarlada, bağda,<br />
bahçede tek başına iken uyumakta olan kişilerin üzerine ağırlığı ile çöker. Bu şekilde<br />
şahsın korkup çarpılmasına dayalı bir takım hastalıkları verdiğine veya kişiyi boğmak<br />
suretiyle öldürüleceğine inanılır. Kampos geceyi ve karanlık alemi sever.<br />
Kampos’un fiziki yapısı ile ilgili olarak birbirini tutmayan tasvirler ve buna bağlı<br />
inançlar da mevcuttur. Kampos’un bazen papağı (börk) olan iri-yarı bir insan, bazen kara<br />
bir kediye benzediği, bazen de yüzü tarif edilemeyecek şekilde tüylü küçük bir yaratığı<br />
andırdığı ifade edilir.<br />
Kişiye zarar vermek için gelen bu meçhul yaratığın çıkardığı hırıltıyı henüz uyku<br />
haline geçmemiş kişiler duyduğu halde hiçbir harekette bulamaz. Böyle durumlarda kişinin<br />
kanının çekildiği, damarlarının kuruduğu söylenir.<br />
Kampos’tan korunmanın yolu, onun korktuğu, iğne gibi demirden imal edilmiş bir<br />
eşyayı üzerinde bulundurmaktır.<br />
Yörede Kampos tarafından verildiğine inanılan hastalıkların tedavisi için ocaklara<br />
ve muhtelif ziyaret yerlerine gidilir. ski Türklerde bu tür hastalıklar Kamların aracılığıyla<br />
tedavi edilirdi.<br />
Yöremizde Kampos’un (Alkız-Alkarısı) ağıl, samanlık, su kenarları ve ıssız yerleri<br />
kendisine mesken tuttuğuna; korktuğu şeylerden olan iğneyle esir alındığında ise çok<br />
bereketli kabul edilen eli ile o aileye ölene kadar hizmet ettiğine inanılır.<br />
Dağ, Ata ve Ağaç Kültürü:<br />
Eski Türk’lerin ölen büyüklerini kutsallaştırmak için yüksek dağ tepelerine<br />
gömdüklerini, ulu dağların tepelerinin de aynı şekilde kutsallaştırıldığı, atalarına ait<br />
mezarları bu mekanlarda yapıldığı, gökyüzüne yakın kabul edilişi ve uzaktan mavi renkte<br />
görünmelerinden ötürü kutsal mekanlar olarak nitelendirildikleri anlaşılmaktadır. Kaldı ki<br />
Altay dağlarında rastlanılan kurganların çoğunun yüksek dağlarda bulunuş sebebinin bu<br />
olduğu bilinmektedir.<br />
Bu inanışların Anadolu’da da aynı şekilde yaşandığını görmekteyiz. İslamın<br />
etkisiyle eski Şamanist inanışlarındaki ulu dağlar ve üzerindeki Ata Ruhlarının yerini,<br />
aynı dileklerin yapıldığı Evliyaların ve Yatırların ruhu almıştır.<br />
İşte, ilimizin Varto ilçesinde dağ kültürü ile ata kültürünü andıran “Koçkar Baba”<br />
adı verilen ve adına törenler yapılıp dualar okunan bir ‘Ziyaret Tepesi’ mevcuttur.<br />
108
Koçkar Baba ya da Köşker Baba Ziyaretinde, çevredeki bütün halkı bayramlık<br />
elbiselerini giyer, yiyeceklerini hazırlar tepeye çıkarlar. Burada Kurbanlar kesilir, çeşit<br />
çeşit yemekler yapılır, gönüllerdeki dileklerin tutması için Evliyanın yattığına inandıkları<br />
(Ata ruhu) mezar taşına dualar yapılıp ve öperek dile getirdiklerini, dağdan aşağıya,<br />
düzlüğe indiklerinde at koşturup eğlendiklerini ve bu arada davul sesine benzeyen sesler<br />
işitildiğini, halkında bunun “Koçkar – Köşker Baba tarafından çalındığına inanılır.<br />
Koçkar ya da Köşker Baba, bazı kaynaklarda 786’da Varto’ya Oğuz Boylarından<br />
Akkoyunlu Oymak Başı olarak geldiği ve burayı yurt tuttuğu, vefatı ile birlikte de Bingöl<br />
dağlarının üzerinde yüksek bir tepenin üzerine defnedildiğidir.<br />
Çelim Çelim Çemçecük:<br />
Milletimizin sosyal yaşamında su ve yağmur; hayat ve bereketin kaynağı olarak<br />
kabul edilir. Su ve yağmur kutsaldır. Bunun ifadesi de onu bugün de Müslüman Türklerin<br />
hayatında ‘rahmet’ sıfatı ile anılmasıdır. Sadece Muş’ta değil ülkemizin her yerinde<br />
‘yağmur yağıyor’ yerine ‘Rahmet Yağıyor’ denilmektedir. Çünkü Yağmurun Allah’ın bir<br />
lütfü olduğu inancı hakimdir.<br />
Yağmur duası ile ilgili törenler eskiden olduğu gibi bugün de bütün Türk asıllı<br />
kavim ve boylarda bazı ufak değişikliklerle devam etmektedir.<br />
Yağmur yağması için başvurulan inançların içinde özellikle en önemli<br />
geleneklerden biri; Muş ilinde de ve çocuk oyunu niteliğinde olan ‘Çelim Çelim<br />
Çemçecük’ gösterisi ve bu hususta söylenen ilahi ve maniler şeklinde kendini gösterir.<br />
Çelim Çelim Çemçecük ya da Çemçegelin, çubuk halindeki tahta parçalarını bir<br />
araya getirip üzerine çeşitli bez parçaları ile süsleyerek gelin haline getirilen bir nevi<br />
tot(büyüklerde yaparlar) kapı kapı dolaştırıp hem yağmur yağması için maniler söyler ve<br />
kendilerine de bir şeyler isterler. (Bu gelenek kurak geçen yaz aylarında yağmurun<br />
yağması için başvurulan bir halk inanışıdır.)<br />
Kapı kapı dolaştırılan bu bebek, her evin kapısı açıldıktan sonra evin reisi<br />
tarafından karşılanır. Evin reisi yağmur yağması dileğiyle önce bebeğin üzerine su döker,<br />
çocuklara da şeker verir.<br />
Bebeği taşıyan çocuk grubu hep bir ağızdan şu tekerlemeyi söylerler:<br />
Çelim çelim çemçecük<br />
Çemçecüğe ne gele<br />
İneklere ot gele<br />
Bızavlara süt gele<br />
Tarlada çamur tabakta hamur<br />
Ver Allah’ım ver bir sürü yağmur<br />
Çıngır çıngır çıngır tas<br />
Birini kaldır birini bas<br />
Anber oğlu hastadır<br />
Kekliği kafestedir<br />
Ali binmiş atına<br />
109
Muş Yöresine Ait Bazı İnanışlar:<br />
Sürmüş göğün katına<br />
Gökte ne var bir hurma<br />
Dalları burma burma<br />
Onu yiyen hacılar hak yoluna durmuşlar<br />
Tarlada çamur tabakta hamur<br />
Ver Allah’ım ver bir sürü yağmur.<br />
- İki bayram arasında düğün yapılmaz ve nikah kıyılmaz.<br />
- Akşamları tırnak kesilmez.<br />
- Aluç meyvesinin bol olduğu yıl kış, uzun ve çetin geçer.<br />
FOLKLOR<br />
Milli kültürün ayrılmaz bir parçası olan Muş Folkloru yöre insanının iç dünyasını,<br />
neşesini, yaşantısını, üzüntüsünü, geleneklerini, tabiat olayları karşısındaki tavırlarını<br />
geçmişten günümüze günümüzden geleceğe taşır.<br />
MAHALLİ OYUNLAR<br />
Şekil 72. Folklör Ekibinin Oynadığı Halk Oyunları<br />
Muş ve çevresindeki mahalli oyunlar geleneklerin yaşama tarzının bir parçasıdır.<br />
Bu oyunlarda Doğu Anadolu Bölgesinin özellikleri görülür.<br />
110
Şekil 73. Muş Yöresininde Oynanan Halk Oyunları<br />
Muş’un başlıca mahalli oyunları; Aşırme, Ağırbar, Keçiki, Ayşoki, Koçeri, Zeyno, Botani,<br />
Dendikbade, Gerandi, Yalkuşta ve Mendo gibi oyunlardır.<br />
ÇOCUK OYUNLARI:<br />
Muş ve çevresinde çocukların sıkça oynadıkları oyunların başında ‘Dudduhel’,<br />
‘Ebe Oyunu’, ‘Holoç’, ‘Moza (Cız)’, ‘Dellur Ağaç’ gelir. Bu oyunlarda yine kökü eskilere<br />
dayanan oyunlar olup teknolojinin gelişmesi ile birlikte çocuklar tarafından artık oynanmaz<br />
ve unutulur olmuştur. Oyunlar yardımlaşma, kaynaşma, birlikte hareket etme, disiplin gibi<br />
davranışları kazandırma amacına yöneliktir.<br />
Dudduhel:<br />
Bir ekip oyunudur. Üçer yada dörderli oynanır. Her ekibin yaklaşık 10 metre<br />
uzunluğunda bir oyun çizgisi vardır. Her ekip kendi çizgisine üç taş diker. Oyuna başlayan<br />
ekibin oyuncuları karşı ekibin taşlarını yıkmak için ikişer taş atarlar. Dikilen taşların birini<br />
yıkan oyuncu bir taş daha atmaya hak kazanır. Atılan taşların yıkılan taşlara değmemesi bir<br />
kuraldır, atılan taş yerdeki taşa değerse o taş yeniden dikilir. Eğer dikili taşların üçü de<br />
yıkılırsa, taşları yıkan tarafın oyuncuları diğerinin sırtına biner; karşı tarafın çizgisine kadar<br />
götürülme hakkını kazanır. Dikilen taşlar düşürülemezse taş atma sırası diğer ekibe geçer.<br />
Oyuncular her atış sırasında duduhel hel hel diye bağırırlar.<br />
Ebe Oyunu:<br />
Çocuklardan biri ebe olur. Seçtiği bir canlı ya da cansız herhangi bir nesneyi ad<br />
vermeden, bazı özellikleri ile belirterek anlatmaya çalışır. Oyuna katılanlardan hangisi<br />
tarifi yapılan varlığı bilirse, ebe elindeki kamçıyı ona verir. Diğerleri kaçışırlar. Kamçıyı<br />
eline alan yakalayabildiği oyunculara rasgele vurmaya başlar. Bu kovalamaca ebenin<br />
‘Şahin’ diye bağırmasına kadar sürer. Kamçıyı elinde tutan oyuncu kamçıyı ebeye<br />
vermeden yakalanırsa bu defa yakalayan kamçılamaya başlar. Buda bir fırsatını bulup<br />
kamçıyı ebeye verinceye kadar sürer.<br />
Holoç:<br />
111
Beş ya da yedi kişilik takımlarla ve sopa ile oynanır. Önce oyun alanında bir çukur<br />
kazılır. Çukurun iki ya da üç metre uzağına bir taş konur. Buna “Moza” denir. Kurayla bir<br />
ebe seçilir. Ebe mozayı, sopa ile iterek çukura doğru sürükler. Diğer oyuncular buna engel<br />
olmaya çalışırlar. Sopalarıyla (sopalara ‘degenek’ denir) mozaya hızla vurarak<br />
uzaklaştırmak isterler. Ebenin sopasıyla diğer oyunculara dokunmaması kuraldır. Ebenin<br />
sopası diğer oyunculardan birine değerse ‘holoç’ olur.<br />
Moza (Cız) :<br />
Holoç oyunundaki moza (taş) burada oyunun konusudur. Üç ya da beş kişi ile<br />
oynanır. Lap denen ele sığacak kadar düz taşlarla oynanan bir çizgi oyunudur. 25-30 cm<br />
çapında bir daire çizilir. Ortasına ‘moza’ denilen yuvarlağa yakın taş bırakılır. Altı yedi<br />
metre uzaklığa bir metrelik çizgi çizilir. Her oyuncu sırayla çizgiden attıkları laplarla<br />
mozayı dairenin içerisinden çıkarmaya çalışırlar. Mozayı daireden çıkaran oyuncu her<br />
vuruşta yeniden oynanmaya hak kazanır. Belirlenen oyun sahasının dışına çıkana kadar<br />
oyun devam eder. Oyun, puanlama sistemi ile oynanır. Bu durum sıradaki oyuncu<br />
bitinceye kadar yada sıkılıp pes edinceye kadar devam eder.<br />
Dellur Ağaç:<br />
Çelik çomak oyununun aynı olmakla birlikte İlimizde değişik şekilde oynanan<br />
versiyonu da vardır.Şöyle ki : iki, dört yada altı kişi ile oynanan bir oyundur. Dört beş<br />
metre çapında büyükçe bir daire çizilir dairenin tam ortasına küçük bir çukur açılır,<br />
yumruk büyüklüğündeki çukurun üzerine Dellur denilen küçük sopa bırakılır ve degenek<br />
denilen uzun sopa çukurun içine sokularak destek alındıktan sonra yuvarlağın ortasındaki<br />
oyuncu tarafından yuvarlağın dışında uzağa fırlatmaya çalışır delluru (küçük sopayı)<br />
havada iken yakalayan rakip oyuncu direk oyunu başlatmaya hak kazanır eğer<br />
yakalayamamışsa delluru düştüğü yerden alarak ötedeki büyük dairenin içerisine atıp denk<br />
getirmeye çalışır. Dairenin içerisindeki oyuncu da rakip tarafından atılan delluru dairenin<br />
içine sokmamak için degeneğiyle (çomağıyla) hamle yapar bu oyun dellur daireye<br />
sokulana yada ebe delluru havada yakalayana kadar aynı kişilerce devam ettirilir.<br />
Unutulmaya yüz tutmuş olan bu oyun tarzının kurallarıyla şu anda Avrupa da oynanan<br />
beyzbola benzemesi dikkate şayandır.<br />
Rız :<br />
İki kişi tarafından oynanır. Her oyuncunun üç tane küçük taşı vardır. Yere önce bir<br />
kare çizilir. Kare içerisine artı yapılır. Her iki oyuncunun taşları çizgilerin kesiştiği yerlere<br />
karışık olarak bırakılır. Oyuncular sırasıyla hamle yaparlar. Oyunda öncelikle üç taşını<br />
aynı hizaya getiren oyuncu oyunun galibidir. Esas olan üç taşı aynı hizaya rakibinden önce<br />
getirmek olduğundan öncelikle rakibin hamle yapması önlenmelidir.<br />
TÜRKÜLER<br />
Muş ve çevresinin ezgilerinde Doğu Anadolu Bölgesi halk müziğinin özellikleri<br />
görülür. Söylenen türkülerde yöre insanının yaşam biçimi acıları, sevgileri, tabiatla olan<br />
bağları, işgal yıllarının çilesi ve yurt sevgisi dile gelir. Muş ve çevresinde ilki 1944 de<br />
Muzaffer SARISÖZEN başkanlığında Bedii YÖNETKEN ve teknisyen Rıza<br />
YETİŞEN’den kurulu ekipçe, ikincisi ise 1961’de Mustafa GECEYATMAZ, Fikret<br />
1<strong>12</strong>
OTY<strong>AM</strong> ve teknisyen Mücahit KÜÇÜKBARANDAN oluşan ekipçe olmak üzere iki<br />
resmi derleme yapılmıştır.<br />
Başlıcaları Şunlardır:<br />
Muş Ovası<br />
Kaynak Kişi : Dürüye Keskin, Fikri İbiş<br />
Derleyen : Muzaffer Sarısözen<br />
Notaya Alan : Muzaffer Sarısözen<br />
TRT Repertuarı No’su : 287<br />
Güllü Hamamın Üstüyem<br />
Kaynak Kişi : Dürüye Keskin,<br />
Derleyen : Muzaffer Sarısözen<br />
Notaya Alan : Muzaffer Sarısözen<br />
TRT Repertuarı No’su : 699<br />
Havada Bulut Yok<br />
Kaynak Kişi : Dürüye Keskin,<br />
Derleyen : Muzaffer Sarısözen<br />
Notaya Alan : Muzaffer Sarısözen<br />
TRT Repertuarı No’su :<br />
Kalenin Bedenleri<br />
Kaynak Kişi : Dürüye Keskin,<br />
Derleyen : Mustafa Geceyatmaz<br />
Notaya Alan : Mustafa Geceyatmaz<br />
TRT Repertuarı No’su : <strong>12</strong>29<br />
Değirmenin Bendine<br />
Kaynak Kişi : Muazzez Turung<br />
Derleyen : Muzaffer Sarısözen<br />
Notaya Alan : Muzaffer Sarısözen<br />
TRT Repertuarı No’su : 562<br />
Evleri Var Hane Hane<br />
Kaynak Kişi : Fikri İbiş<br />
Derleyen : Muzaffer Sarısözen<br />
Notaya Alan : Muzaffer Sarısözen<br />
TRT Repertuarı No’su : 696<br />
Garşıda Gıza Gurban<br />
Kaynak Kişi : Fazlı Oğuzhan<br />
113
Derleyen : Fazlı Oğuzhan<br />
Notaya Alan : Durmuş Yazıcıoğlu<br />
TRT Repertuarı No’su : 2508<br />
Şirazdır<br />
Kaynak Kişi : Dürüye Keskin<br />
Derleyen : Mehmet Ciğer<br />
Dağlarda Meşelerde<br />
Kaynak Kişi : Dürüye Keskin<br />
Derleyen : Muzaffer Sarısözen<br />
Notaya Alan : Muzaffer Sarısözen<br />
TRT Repertuarı No’su : 562<br />
Ve Muşun Etrafında Atlı Gezerim, Kıneyi Getir Ane, Oy Nayim Nayim, Atım Atım<br />
Kır Atım, Mektebin Bacaları, Kırtakomda Bir Kuş Var, Kız Anan Kaynanam Ola, Ah Le<br />
Yaman Oğlane, Ezanda Yer, Muşumuz Dört Bucaktır, Mendolo, Anam Anam gibi<br />
türküler Muş ve çevresinin başlıca ezgileridir.<br />
Muş Köftesi (Hafta Direği):<br />
MAHALLİ YEMEKLER<br />
Yağsız et, iki yada üç kez makineden geçirilir ve dövülür. Köftelik bulgurla iyice<br />
yoğrulur. Yoğrulan bu malzemeden bir tutam avuç içine alınır ve iyice sıkılır, Top haline<br />
getirilir, ortasından oyulur ve daha önce hazırlanmış kıyma, soğan, ceviz içi ve pirinç<br />
karışımı iç bu oyuğa konarak tekrar kapatılır. Tuzlu suda 20-30 dakika pişirildikten sonra<br />
tabaklara konur, üzerine tereyağı dökülerek servis yapılır.<br />
Hez Dolması:<br />
Yağlı kıyma pirinç ile iyice yoğrulur. Haşlanmış lahana yapraklarına sarılarak<br />
tencereye sıra ile dizilir. Tencereye sumak suyu ilave edilir. İyice piştikten sonra servis<br />
yapılır.<br />
Domatesli Lahana Dolması (Kırçikli kelem Dolması):<br />
Yağlı kıyma bulgurla iyice yoğrulur. Haşlanmış lahana yapraklarına sarılır.<br />
Tencereye, bir sıra dolma bir sıra da domates ve biber karışımı serilir ve ateşe verilir.<br />
Piştikten sora üzerine biberli yağ dökülerek servis yapılır.<br />
Çorti:<br />
Lahana yaprakları ufak ufak doğranır ve maydanoz, reyhan, soğan ve çeşitli<br />
baharatlardan oluşan karışımla birlikte küpe doldurulur. Ekşi olması için de küpe bir<br />
miktar nohut ve hamur atılır. Kışlıktır. Kuru yemeklerin yanında yenildiği gibi içine dövme<br />
yada kemikli et katılıp pişirilerek de yenilebilir.<br />
114
Keşkek:<br />
Nohut ve den (kabuğu alınmış buğday, dövme) taneleri suda iyice haşlanır.<br />
Önceden pişirilmiş etle birlikte toz biber, haşlanmış nohut ve den katılır. Bir süre daha<br />
pişirilir. Ufak ufak doğranmış kuru soğan serpilerek servis yapılır.<br />
I.2.Turizm Çeşitleri<br />
1- Ulu Cami<br />
İNANÇ TURİZMİ<br />
C<strong>AM</strong>İLER<br />
Muş’ta, Alaeddin Bey ve Hacı Şeref camilerinin batısındadır. Moloz taştandır.<br />
Kitabesizdir. Avlusunda yatan Şeyh Muhammed-i Mağribi tarafından 979’da yaptırıldığı<br />
rivayet edilmektedir. Mimari özelliklerinden XIV. yy’ın ikinci yarısına tarihlenen cami,<br />
dikdörtgen planlıdır. Ana mekan, ortada kubbe, yanlarda beşik tonoz örtülüdür. Mihrap<br />
sadedir, kuzeyinde kesme taştan üç kubbeli son cemaat yeri vardır. Kesme taştan sade taç<br />
kapı sivri kemerli niş içindedir. Batı duvarı dışında öbür duvarlarda ikişer pencere vardır.<br />
Minaresi,depremden zarar görmüş olup, aslına sadık kalınarak 1968 ve 1972 yıllarında<br />
onarım görmüştür.<br />
2-Hacı Şeref Camii<br />
Şekil 74. Hacı şeref Camiinin Genel Görünüşü<br />
Bir Selçuklu yapısı olan çok yıkık durumda Arslanlı Han’ın içindedir. Mimari<br />
özelliklerinden XVII yy’la tarihlenmektedir. Bir son dönem Osmanlı yapısıdır.<br />
Ana mekanı kare planlıdır. Ana mekan ortada büyük yanlarda basık kubbelerle<br />
örtülmüştür. Sade mihrabı yuvarlak kemerli ve niş biçimindedir. Sonradan eklenen son<br />
cemaat ahlat taşından 1997 yılında eklenmiştir. Sivri kemeri niş biçiminde taç kapı kesme<br />
115
taştandır. 1318’de yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu yapı Abdulhamit Han tarafından<br />
yaptırılmıştır.<br />
3-Alaaddin Bey (Paşa) Camii<br />
Şekil 75. Alaaddin Bey Camii Genel Görünüşü<br />
XVIII yy. başlarında şehrin valisi Alaaddin Bey tarafından yaptırılmıştır. Ana<br />
mekanı kare planlıdır ve dokuz neflidir. Orta büyük ve yanlarda küçük kubbelerle<br />
örtülüdür. Orta nefte yer alan mihrabı sutunçeler ve bitki motifleriyle bezelidir. Taç<br />
kapının yanlarında kabartma kandil motifleri vardır. Minaresi iki renkli kesme taştan<br />
yapılıdır. Kare kaideli silindir gövdelidir. Gövdenin ortasında iç içe geçmiş çınar ağacını<br />
andırır bitkisel motiflerden bir kuşak oluşturulmuştur.<br />
Şekil 76.(Cümle Giriş Kapısı Kitabesi)<br />
116
Şekil 77.(Alaaddin Bey Çeşmesi Kitabesi)<br />
Alaeddin Bey Camii külliyesi içindedir. Kitabesinde Eşref Bey tarafından<br />
yaptırıldığı yazılıdır. Cami ile aynı tarihte yaptırılmıştır<br />
4- Bulanık Mollakent Camisi<br />
Bulanık ilçesinin Mollakent köyündedir. Bir Selçuklu yapısıdır. Şeyh İbrahim<br />
tarafından <strong>12</strong>90’da yaptırılmıştır Ahlat taşındandır. Dört kubbeli üç pencerelidir.<br />
5- Bulanık Esenlik Camisi<br />
Bulanık ilçesinin Esenlik Köyündedir. Bir Selçuklu eseridir. Şeyh Abdulmelik<br />
tarafından 1194’te yaptırılmıştır. Ahlat taşındandır. Tek kubbeli, dört pencereli, iki kapılı<br />
bir yapıdır. Kubbesinde ayrıca dört küçük pencere yer almaktadır.<br />
Şekil 78.Esenlik Camisinin Dış Görünüşü<br />
117
MEDRESELER<br />
Mollakent Medresesi<br />
Bulanık ilçesinin Mollakent Köyündedir. Bir Selçuklu Eseridir. Ahlat taşından<br />
yapılmıştır. Şeyh İbrahim tarafından 1321’ de yaptırılmıştır. İki büyük odası birde salonu<br />
vardır. Her odada üçer kitaplık penceresi bulunmaktadır. Muş’un günümüze ulaşamayan<br />
yalnızca tarihi kayıtlarda adı geçen diğer yapıları Mahmut Paşa, Murat Paşa ve Alaaddin<br />
Paşa medreseleridir.<br />
1- Arak Manastırı (Kilisesi)<br />
Şekil 79.Mollakent Medresesi<br />
KİLİSELER<br />
Karaçavuş Dağlarının doğu doğrultusunda şimdi yayla olarak kullanılan zirvenin<br />
üzerinde kuruludur. Manastıra ismini veren Arak (Kepenek) Köyü ise zirvenin<br />
eteklerindedir. Arak: Farsça’da şarap anlamına gelmektedir. Köyün eskiden üzüm<br />
ambarının olduğu ve üzüm şırası çıkarılan bir yer olduğu bilinmektedir.<br />
Manastır dağ üzerinde geniş düzlük üzerinde geniş bir düzlükte kuruludur. 2<strong>00</strong> –<br />
250 metre ilerisinde büyük bir Çan Kulesi mevcuttur. Manastırın işçilik ve malzemesinde<br />
Roma Üslubu göze çarpar. Bir rivayete göre Roma - Sasani mücadelesine sahne olan ve<br />
4<strong>00</strong> yıl boyunca Sasani hakimiyeti altında kalan (M.S.226-624) bölgede, Sasanilerin iyi<br />
niyet ve güç gösterisi olarak bu manastırı Romalı mimar ve ustalara yaptırıp hediye ettiği<br />
yönündedir. Bu rivayet kuvvetle muhtemeldir. Zira bölge üzerinde hak iddiasında bulunan<br />
ve Anadolu topraklarında hiçbir zaman derebeylikten öteye geçmemiş, gelen hakim<br />
güçlerin emri altında yaşamış, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde rahatlığın ve insanca<br />
yaşamanın doruğuna ulaşmış, Osmanlı döneminde Millet-i Sadıka olarak anılan ve yine<br />
dış güçlerin (günümüzde olduğu gibi) etkisi ve oyunları ile kullanılan bu azınlık son<br />
dönemde Osmanlıyı arkadan vurarak özellikle Doğu Bölgesinde büyük katliam ve yıkımlar<br />
da bulunmuştur. Bilindiği üzere bu azınlık, Hıristiyanlığın iki büyük mezhebi olan<br />
118
Protestan ve Ortodokslarca kabul görmeyen Gregoryan Mezhebine mensubudurlar. Bunun<br />
gereği olarak büyük yapılar kurulmasına izin verilmediğinden Arak ve Çengilli Manastırı<br />
gibi eserler ortaya koyamayacakları ortadadır. Gregoryan Mezhebinin şimdiye kadar bu<br />
bölgede hakim değil kullanılan ve aşağılanan bir yapıya sahip olması onların ancak küçük<br />
kilisecikler bu azınlıkça Selçuklu ve Osmanlı döneminde Müslüman tebaayla<br />
yaşadıklarından ilimizin bazı köylerinde halen ayakta durmaktadır.<br />
Şekil 80. Arak Kilisesi<br />
Ancak Arak manastırının bu azınlığın art niyetli komitalarınca kullanıldığı<br />
doğrudur. Dış güçlerin vaatlerine kanarak katliamlara başlayan komitacıların<br />
merkezlerinden biri olarak Arak Manastırının bölgede vahşetiyle ünlenen Muşlu Komitacı<br />
Ermeni Symbat’ın mesken tuttuğu ve eğitim verdiği yerdir.<br />
2-Meryem Ana Kilisesi:<br />
Şekil 81. Meryem Ana Kilisesi<br />
Muş İl Merkezinde Minare mahallesindedir. Kesin tarihi bilinmemektedir.<br />
3-Çanlı Kilise(Surpgarabet Manastırı):<br />
Muş İlinde bu gün sadece birkaç kalıntısı bulunan kiliselerden, Çengilli (Çanlı)<br />
Kilisesi hakkında Evliya Çelebi Seyahatnamesinde şu şekilde bahsetmektedir.<br />
119
Şekil 82. Çanlı Kilise<br />
Bu kilise bütün çeşitli milletler arasında meşhur olup, yılda bir kere nice yüz bin<br />
adam toplanarak yedi gün yedi gece çadır ve otağlar kurulup alış verişler olunur, yük<br />
bozulup bağlanılıp kervan Revan tarafına yol alır. Burada Van Vezir ile Bitlis Hanının ve<br />
Atak Beyinin müsellemleri hazır olup tüccar ve diğer mahlukları muhafaza ederler. Van<br />
vilayeti sınırına daha yakın olduğundan Van veziri daha çok asker getirip ziyade baç alır.<br />
Muş sahrasının kuzeyinde sık bir ormanlıkta, bağ ve bostan içinde iki adet göğe<br />
baş uzatmış heybetli, kubbeli bir kilisedir. Dört yanlarında yüzlerce patrik ve papaz odaları<br />
vardır. İmaretinden günde nice bin sahan yemekler yapılır. Yortu günlerinde 145 sığır ve<br />
50 somar buğday pişirilip misafirlerine dağıtırlar. Misafire o kadar riayet ederler ki şira ve<br />
hurma yedirip her gece nice yüz diba inci ve sırmalı gecelikler serip hizmet ederler. Ama<br />
her sene gelen adamlardan bolca mal tahsil ederler. Ve bütün Kafiristana papazları gidip<br />
Tafrengistandan bile adamlar tahsil ederler.<br />
Ayrıca Başlıca büyük kiliseler şunlardır:<br />
1- Van yakınında üç kilise, 2- Nahçıvan yakınında yedi kilise, 3- Van yakınında<br />
Verk Kilisesi, 4- Nemse Çasalının (Avusturya imparatorunun) payıtahtı olan (Beç)<br />
(Viyana) da İstefan Kilisesi, 5- Macaristanda Tise nehrine bir konak yakın Kaşs Kilisesi, 6-<br />
Kudüs-u Şerif yakınında Hz. İsa’nın doğdu Beytillahım Kasabasındaki büyük kilise, 7-<br />
Kudüs-u Şerifte bütün Hıristiyanların ibadetgahları olan Kamame Büyük kilisesidir.<br />
<strong>12</strong>0
Çanlı (Çengilli) Kilise’den başka ilimizde bilinen ve halen kalıntıları mevcut diğer<br />
kiliseler ise;<br />
-Kepenek Köyündeki Arak Kilisesi<br />
-Kırköy Beldesindeki Sirong Kilisesi<br />
-Muş Merkezde Meryem Ana Kilisesi’dir.<br />
Beyaz Kilise:<br />
Şekil 83.Kilisenin Batı Cephesinden Görünüşü<br />
Muş ile Bitlis İl sınırlarının hemen hemen ortasında yer alan bu tarihi şah eser<br />
hakkında çok kesin bilgiler olmamakla birlikte rivayetlere göre kilise zamanın keşişi<br />
tarafından çok büyük insan gücü kullanılarak birkaç yılda bitirilmiştir.<br />
Şekil 84. Beyaz Kilisenin Yandan Görünüşü<br />
Kilisenin yapımında kullanılan taşların yüzlerce kilometre uzaklıktan elden ele<br />
taşındığı rivayet edilmektedir. Kilisenin etrafında ayrıca 366 odanın yaptırıldığı<br />
söylenmektedir. Bu söylemi doğrular nitelikte şu anda yıkılmış bulunan çok sayıda odanın<br />
varlığından söz edilebilir.<br />
<strong>12</strong>1
Kilise yer itibariyle vadiye hakim bir yerde inşa edilmiş olup etrafında çok eski<br />
yerleşimlerin olduğu rivayet edilmektedir. Kilisenin tarihinin tam olarak tespit edilebilmesi<br />
için gerekli arkeolojik çalışmaların yapılması gerekmektedir.<br />
HANLAR, H<strong>AM</strong><strong>AM</strong>LAR VE ÇEŞMELER<br />
Şekil 85. Hamam Girişi<br />
Yıldızlı Han<br />
Şekil 86. Yıldızlı Hanın Önden Görünüşü<br />
Muş şehir merkezinde yukarı çarşıdadır. 1307’de Miralay Seyfi Bey tarafından yapılmıştır.<br />
İki katlı olarak yapılmıştır. Alta kattı kesme taştan, üst katı Selçuklu mimari yapısına<br />
uygun olarak kerpiçten yapılmıştır. 613 metre kare üzerin kurulan hanın birinci katında<br />
emanethaneler, kuyumcular, manifaturacılar, bakırcılar ve gümüşçüler çalışırdı. İkinci kat<br />
ise otel olarak kullanılmıştır. Her iki katta toplam 52 dükkan olan han 1916 Rus İşgalinde<br />
tamamen tahrip edilmiştir. İpek yolu üzerinde olan Erzurum-Muş-Bitlis güzergahı takip<br />
edilmiştir.<br />
Aslanlı Han:<br />
<strong>12</strong>2
Muş’un bir Selçuklu yapısı olan Aslanlı Handan Günümüze çok az şey kalmıştır.<br />
Şekil 87. Aslanlı Hanın Aslan Figürleri<br />
Bu hana ait gücü ifade eden aslan heykeli halen Vali Konağı bahçesindedir.<br />
Şekil 88.Alaaddin (Yakup Efendi)Bey Çeşmesi<br />
<strong>12</strong>3
Değirmenler:<br />
İlimizde son yıllara kadar oldukça revaçta olan su değirmenleri ve buğday dövme<br />
(yarma) yerlerinin yerini teknolojik gelişmelere paralel olarak yeni aletler alsa da bazı<br />
yerler de hala kullanılmaktadır.<br />
Şekil 89.Buğdayın Öğütülmeden Önce Elenmesi<br />
<strong>12</strong>4
Şekil 90.Buğdayın Dövüldüğü Yer (Coni)<br />
<strong>12</strong>5
TÜRBE VE YATIRLAR<br />
Şekil 91.Malazgirt İlçesinde aktif durumda bulunan su değirmeni<br />
Kesik Baş<br />
Hacı Şeref Camisi’nin avlusundadır Hazireden günümüze cami duvarına bitişik 2 mezar<br />
kal-mıştır. Bu me-zarlarda yakın geçmişte ona-rılmıştır. Ke-sikbaş Haziresi caminin doğu<br />
duvarına bitişik dış cephede yer almaktadır. Mezarların sanduka kısmı ve şahideleri<br />
mozaikli beton ile yenilenmiştir. Orijinal yapım malzemesi ve şahideleri kayıp olmuştur.<br />
Mevcut mezar yapısı dikdörtgen prizma konumunda<br />
Şekil 92.Kesikbaş Türbesi<br />
yerden 80-<strong>12</strong>0 cm yüksekliğinde, üzeri demir kafes ile çevrili dış cephesi Ahlat taşı ile<br />
kaplıdır. Rivayete göre bu zat savaşta başı gövdesinden ayrılmış olmasına rağmen kopan<br />
başını koltuğunun altına alarak savaşmayı sürdürmüş, daha sonra bugünkü mezarının<br />
bulunduğu yere gelerek şehit olmuştur.<br />
<strong>12</strong>6
İbrahim Samidi (Zerzemi)<br />
Alaaddin Bey (Paşa) hamamının karşısındaki bahçededir. Arabistan’dan geldiği<br />
rivayet edilmektedir. Taş binanın altındadır, türbe dikdörtgen planlı arka arkaya iki odadan<br />
oluşmaktadır. 1. odanın girişi kuzeyden olup kıble duvarında bir mihrap mevcuttur<br />
mihrabın doğusunda sandukanın bulunduğu esas türbeye geçişi sağlayan kapı vardır. Bu<br />
mezar ve türbeye ait moloz ve kesme taş yapı tam orijinal görünmektedir. Sandukanın içi<br />
küçük bir odacık şeklinde boş bir mekandır ve buraya sandukanın doğu batısında<br />
girilmektedir. Türbenin yapımı Selçuklu Türk mezar mimarisini hatırlatmaktadır. Akıtlarda<br />
görülen iç içe odalar ve bu odalardan birinde gömü yerinin bulunması bir benzerlik teşkil<br />
etmektedir. Ayrıca kara mescit kısmı kümbetlerin üst kısmı, kümbetlerin mumyalı kısmını<br />
hatırlatmaktadır. Sanduka içerisindeki küçük odacık insanların bu mekanda bu mezar<br />
sahibinin ruhu ile irtibat kurmak amacını izhar anlamını taşımaktadır ki bu özelliği ile<br />
İslam öncesi inanışların izlerini taşıdığı kanaatini uyandırmıştır. Bu türbede yöre insanları<br />
ruhi bozukluklara, çeşitli sıkıntılara ve sıtma hastalıklarına karşı şifa için dua<br />
etmektedirler. Hastalar haftanın Çarşamba günleri getirilerek bir müddet sanduka<br />
içerisindeki küçük odacıkta bekletildikten sonra alıp götürülmektedir. Bu işlem üç<br />
Çarşamba günü üst üste tekrarlandıktan sonra hastaların sağlıklarına kavuştuklarına<br />
inanılmaktadır.<br />
Şeyh Muhammed-i Mağribi<br />
Şekil 93. Şeyh Mağrib-i Türbesi<br />
Ulu Caminin avlusundadır. Şeyh Muhammed-i Mağribininde İbrahim Samidi gibi<br />
Arap kökenli olduğu ve Ulu Camiyi yaptırdığı rivayet edilmektedir.<br />
Şeyh Halid ve Şeyh Mustafa<br />
Kızılay binasının karşısındaki bahçe içerisindedir. Her iki türbe de Cuma günleri<br />
ziyaret edilir. Yaygın bir rivayete göre her iki Şeyhin mezarları 10-<strong>12</strong> yaşlarındaki bir<br />
çocuk tarafından yaptırılmış.<br />
<strong>12</strong>7
Şeyh İbrahim Hazretleri<br />
Şekil 94. Türbenin Girişi<br />
Bulanık İlçesinin Esenlik Köyündedir. Esenlik camisinin yakınındadır. Şeyh İbrahim<br />
Mevlevi tarikatına mensup olduğu rivayet edilmektedir. Çeşitli hastalıkları iyileştirdiğine<br />
inanılmaktadır.<br />
Şeyh Ömer Sahubi<br />
Şekil 95.Türbenin Avlusu<br />
<strong>12</strong>8
Şekil 96. Türbenin Dış Görünüşü<br />
Bulanık ilçesinin Mollakent Köyündedir. Şeyh Ömer Sahubi’nin kendi rütbesi ile<br />
türbenin yanındaki mutfak, misafirhane ve genişçe avluyu sağlığında yaptığı rivayet<br />
edilmektedir. Türbe halk arasında Çilehane diye anılmaktadır. İnanca göre Sara ve hasta<br />
olanlar bu türbede bir gece kalırlar ise iyileşirler.<br />
Müştak Baba (Yatır)<br />
Asıl adı Mustafa dır. Bitlis’te doğmuştur, doğum tarihi tespit edilmemiştir. Şairdir,<br />
bir süre medresede okudu Şemsi Bitlisi diye anılan bir Mürşit olan amcası Hacı Mahmut<br />
Hocadan bilgilendi, bir süre sonra Hacı Hasan Şirvani’nin İrşat halkasına girdi burada<br />
Mutasavvıf Şair oldu. Erzurum, İstanbul, Ankara, Ayaş, Bağdat ve Hizana gitti. Eyüp<br />
Sultanda Selami Efendi Hanikahınde postnişin oldu. Bir süre sonra memleketi Bitlis’e<br />
döndü Müştak Baba gördüklerini, duyduklarını ASAR adı eserinde topladı.<br />
El yazması bu eser Süleymaniye Kütüphanesi Mahmut Efendi Bölümü 2421’de<br />
kayıtlıdır. Divanı basılmıştır. <strong>12</strong>53 H (1838) yılında Bitlis’ten İstanbul’a giderken uğradığı<br />
Muş’ta 81 yaşında boğdurulur. Bir rivayete göre Müştak Baba Alaaddin Bey (Paşa)<br />
tarafından Muş’a davet edilir ve boğdurulur. Bir rivayete göre de Muş’ta Yezidiler<br />
tarafından boğdurulmuştur.<br />
Bir rivayete göre de Müştak Babanın garip hallerini hazmedemeyen avam tabakası<br />
tarafından hayretle karşılandığı için boğdurulmuştur.<br />
Diğer bir rivayete göre ise zalim Alaadin Bey Müştak Babanın Saray ile olan<br />
yakınlığını öğrenir ve zulmünü Sarayın duyacağı endişesi ile Müştak Baba’yı Muş’a davet<br />
eder, Müştak Baba başına gelecekleri bile bile Muş’a gelir ve boğdurulur. Müştak Baba<br />
şehitlik mertebesine ulaşarak gece gündüz aşkıyla yanıp tutuşup Allah’ına kavuşmuştur.<br />
Şahadetini daha önceden bildirdiği söylenir. Müştak Baba mezarı Abdurrahim YEŞİLBAŞ<br />
isimli şahsın evinin avlusundadır. Tek bir mezar olup, avlu zeminde 30 cm yükseklikte<br />
mozaikli beton ile yapılmış bir sanduka ve yenilenmiş şahidelerin etrafı ve üzeri demir<br />
kafes içine alınmış durumdadır. Mezarın orijinal şahideleride bu kafes içerisinde muhafaza<br />
<strong>12</strong>9
edilmektedir. Bu tadilat 1983 yılında Taha YEŞİLBAŞ tarafından yapılan onarım<br />
esnasında yapılmıştır.<br />
Abdulvahap Gazi Türbesi Ve Çatbaşı Şehitliği<br />
Muş İli Merkez ilçeye bağlı Çatbaşı köyünde bulunmaktadır. Şehre 7-8 Km.<br />
Mesafede olup şehrin batısındadır. Çatbaşı Köyü Camii bitişiğindedir. Yaklaşık 40-50<br />
mezarın bulunduğu, dörtgen planlı,mazgal pencereli,beşik tonuz örtülü türbe, ahşap<br />
destekli direk, üzeri toprak örtülü bir ön odadan oluşmuştur. Türbenin doğusunda yer alan<br />
kare planlı,direk destekli düz toprak dam örtülü eski camii türbenin ziyaretçilerinin ibadet<br />
ve ikametgahı için yapıldığı düşünülmektedir. Türbeyle camii arası ahşap kakmaların<br />
taşıdığı direk destekli düz damla örtülerek, her şart altında camii den türbeye gidiş geliş<br />
sağlanmıştır. Türbenin içinde üç gömü mevcut olup, bunlar; Sahabeden Abdulvvahap<br />
Gazi, Tarışlı (Silvan) Şeyh Şeref ve Muş ulemalarından Hacı Tayyip Efendi’ye ait dir.<br />
Türbe ile camii arasındaki üzeri örtülü mekanda beş gömü mevcuttur. Bunlardan üçü<br />
bilinmektedir. Bunlar Hoca İbrahim efendi, Muş alimlerinden Faik Aykal efendi ve Hacı<br />
Tayyip efendinin oğlu Molla Fethi Rahman efendiye aittir.<br />
Şeyh Molla İbrahim Efendi Türbesi<br />
Hayatı hakkında fazla bir bilgi bulunmamaktadır. Muş merkez ilçeye bağlı Çatbaşı<br />
köyündendir aynı köyde dünyaya gelmiş bir din adamıdır bir çok öğrenci yetiştirmiştir.<br />
Seyyid Ahmed (Hacı Gal) Hazretleri<br />
1696 da Bağdat’ta doğmuştur. Evliyadandır 1710 yılında Bitlis’ten babası şeyh<br />
Fazıl Efendinin emri ile Muş halkının talebi üzerine Muş’a gelmiştir. 107 sene ömür<br />
sürmüştür. 7 defa yaya olarak Hacca gitmiştir. En son Hacca gidişi vefatından 1 sene<br />
evveldir. Bir çok büyük keramet göstermiştir. Seyiddir, soyu Peygamberimizin evladı Hz.<br />
Hüseyin’e dayanır. Muş’un kale mahallesinde 1710 da bir kadiri tarikatı dergahı<br />
kurmuştur. Dergah halen varlığını devam ettirmektedir. 18<strong>03</strong> te vefat etmiş olup, kabri<br />
halen Kale Mahallesindeki mezarlıktadır. Ayrıca Kale Mahallesi mezarlığında 2 evliya<br />
mezarı daha vardır. Bunlar Durmuş Baba ve Derviş Ömer’dir. Bunlar hakkında hiçbir bilgi<br />
yoktur.<br />
Kale Bağlarının üstünde İslam fütuhatı sırasında şehit olan Müslüman savaşçıların<br />
defnedildiği Arap Mezarları ve Şeyh Leymon ismindeki bir evliyanın mezarı da<br />
bulunmaktadır. Bunlar hakkında da kesin bir bilgi yoktur.<br />
Üstad-ı Azam Şeyh Molla Resuli Sipiki<br />
Bitlis’in Sipik köyünden olup doğum tarihi bilinmemektedir. Yüksek dini ilminden<br />
dolayı “Üstad-ı Azam” ünvanını almıştır. Devrin padişahı tarafından mükafatlandırılarak<br />
Muş’un Beşparmak (Gemik) köyü kendisine hediye olarak verilmiştir. Bundan sonraki<br />
hayatı hakkında kesin bir bilgi yoktur. Mezar kitabesinden 1829’da vefat ettiği<br />
bilinmektedir. Muş’ta Alaaddin Bey Camii avlusunda medfun bulunmaktadır.<br />
Seyyid Ahmed-i Avmasi Hazretleri:<br />
130
1860’ lı yıllarda Irak’ ın Bağdat ilinden Şanlı Urfa’nın Viranşehir ilçesine gelen ve<br />
oradan da göç ederek Muş ilimizin Varto ilçesine bağlı Hınzora jor(Kayalıkale) Köyü ile<br />
Şip(Sanlıca) Köyü arasında kalan avmasi mevkiinde kara çadırını açar ve bir müddet orada<br />
kaldıktan sonra Şip(Sanlıca) Köyüne geçer oradan da Melhemlu köyüne geçen ve<br />
yerleşen Seyyid Ahmed’ in Ehli Beyt (Hz. Hasan ve Hüseyin’in torunu) soyundan geldiği<br />
ve Kadir-i tarikatının bölgedeki temsilcisi ve postnişini olduğu rivayet edilir. Bu zat Seyyid<br />
Ahmed-i Avmasi lakabıyla tanınmaktadır. 19<strong>03</strong> yılında vefat eden zat Melhemlu köyünde<br />
medfun<br />
bulunmaktadır.<br />
I.3.Turistik Altyapı:<br />
Şekil 97. Seyyid Ahmed-i Avmasi hazretlerinin türbesi<br />
1- Turizm Bakanlığından İşletme Belgeli Seyahat Acentaları :<br />
a) A Grubu Nurevşan Turizm Seyahat Acentası<br />
b) B Grubu Muş Ovası Turizm Seyahat Acentası. Geçici olarak faaliyetini askıya<br />
almıştır.<br />
2- Turizm Bakanlığından İşletme Belgeli Konaklama Tesisler:<br />
a) Otel Gökser 2 yıldızlı, 33 oda + 4 Suit- 78 yatak, 110 Kişilik Yemek Salonu<br />
Kültür Mah. İstasyon Cad. Muş.<br />
b) Otel Dap 3 Yıldızlı 66 Oda +<strong>12</strong> Suit -168 Yatak, 130 Kişilik Lokanta, 75 Kişilik<br />
Çok Amaçlı Salon Kültür Mah. Hastane Cad. Muş.<br />
c) Malazgirt İlçe Merkezimizde Malazgirt Belediyesine ait Özbelde Oteli 2 Yıldızlı<br />
26 Oda 1 Suit – 55 Yatak, 2<strong>00</strong> Kişilik Lokanta Cumhuriyet Meydanı Malazgirt adresinde<br />
faaliyetlerine devam etmektedirler.<br />
3- Turizm Bakanlığından Yatırım Belgeli Tesisler:<br />
131
İl Özel İdaresine ait Muş Oteli 3 Yıldızlı 60 oda <strong>12</strong>0 yatak, 20 Suit Oda 60<br />
Yatak,Toplam 80 Oda 180 Yatak - 4<strong>00</strong> Kişilik Lokanta <strong>12</strong>0 kişilik Özel yemek salonu,<br />
Pastane, Sauna, Hamam, Kültür Mah. İstasyon Cad. Muş adresinde faaliyet<br />
göstermekteydi. Ancak; Söz konusu Tesis 01.<strong>12</strong>.1989 tarih ve 44<strong>00</strong> Yatırım Belge<br />
numarasıyla bugüne kadar hizmete açılmadığından Bakanlığımız İşletmeler Genel<br />
Müdürlüğünün 05.11.2<strong>00</strong>2 tarih ve 5342-19257-37994 sayılı yazılarıyla Yatırım Belgesi<br />
iptal edilmiştir.<br />
1.4.Turist Sayısı:<br />
2<strong>00</strong>4 yılında ilimizde mevcut Turizm ve Belediye işletme belgeli konaklama<br />
tesislerinde yerli turistlerden 68.608 kişi, yabancı uyruklu turistlerden ise 67 kişi, toplam<br />
68.675 kişi konaklamışlardır.<br />
I.5.Turizm Ekonomisi:<br />
İlimizde turizm sektörü henüz istenilen seviyelere ulaşmamış olduğundan<br />
ekonomik getirisi de istenilen seviyede değildir.<br />
I.6.Turizm Çevre İlişkisi:<br />
Muş’ ta yavaş yavaş gelişmekte olan turizm sektörü doğal ve kültürel turizmin<br />
giderek ivme kazanması ve var olan doğal değerlerin ancak gelişmiş bir çevre bilinciyle<br />
korunabileceği olgusu oturmaya başlamıştır. Bu bağlamda kurumlar arası işbirliği<br />
artırılmaya ve yeterli koordinasyon sağlanarak daha sağlıklı adımlar atılmaya devam<br />
edilmektedir.<br />
Daha sağlıklı, temiz ve bakımlı bir çevreyle turizmin daha da gelişeceği<br />
bilindiğinden bu yönde ki çalışmalara ağırlık verilmektedir.<br />
132
KAYNAKLAR:<br />
İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
133
J SANAYİ VE TEKNOLOJİ<br />
J.1.Kentte sanayinin yer seçimi süreçleri ve bunu etkileyen etkenler:<br />
İlimizde Küçük Sanayi için Bakanlığımızrn kredi desteği ve bu amaçla kurulan<br />
Kooperatiflerin sorumluluğunda Küçük Sanayi Siteleri yapılmaktadır. Halen ilimiz<br />
merkezinde 1<strong>00</strong> işyerinden oluşan Küçük Sanayi Sitesi tamamlanmış ve faal durumdadır.<br />
Bunun dışında İlimiz Merkezinde 2 Bulanık ve Malazgirt ilçelerimizde de l' er Küçük<br />
Sanayi Sitelerinin inşaatları devam etmektedir.<br />
İlimizde orta ölçekli sanayi tesisleri için de yine Bakanlığımızrn Kredi Desteği ve<br />
bu amaçla oluşturulan Müteşebbis Heyet Sorumluluğunda Organize Sanayi Bölgesi<br />
inşaatına başlanmıştır. Toplam 56 parselin üretileceği Muş Organize Sanayi Bölgesi ilimiz<br />
Merkez Konukbekler Beldesi sınırları dahilinde yapılmaktadır. Organize Sanayi Bölgeleri<br />
ile yatırımcılara, her türlü alt yapısı tamamlanmış parsel satışı yapılmaktadır.<br />
Muş, sosyal ekonomik göstergeler dikkate alındığında, Türkiye'nin Doğu ve<br />
Güneydoğu Anadolu bölgelerinde GSMH’ sı en düşük illerden biridir. Bu göstergeler<br />
sanayinin ne derecede gelişmemiş olduğunun kanıtıdır.<br />
J.2.Global anlamda sanayinin guruplandırılması:<br />
İlimizde bulunan Sanayi Tesisleri gıda ağırlıklı olup, gıda dışında Mobilya, Tel-<br />
Çivi ve özellikle Bulanık ve Malazgirt ilçelerimizde de Çayır Biçme Makinası gibi bazı<br />
tarım aletlerinin üretildiği atolye ve fabrikalar mevcuttur.<br />
1- Organize Sanayi Bölgesi (Yapımı devam ediyor)<br />
2- Muş Küçük Sanayi Sitesi Bölgesi<br />
3- Bulanık Küçük Sanayi Sitesi Bölgesi<br />
4- Malazgirt Küçük Sanayi Sitesi Bölgesi<br />
J.3.Kentteki sanayi guruplarının ilçelere göre dağılımı ve istihdam durumu:<br />
İlimizdeki sanayi tesislerinin büyük bölümü il merkezinde bulunmaktadır. Diğer<br />
ilçelerimizde ise sadece küçük sanayi işletmeleri mevcuttur.<br />
1 - ŞEKER FABRİKASI:<br />
Tarihçesi:<br />
1976 Yılında temeli atılan Fabrika 1982 Yılında faaliyete geçmiştir. Halen<br />
Faaliyette olup, 2<strong>00</strong>4 Yılı sonu itibariyle kampanya döneminde:874 toplam işçi, 14 teknik<br />
personel(mühendis), 132 adet idari personel olmak üzere toplam 1020 kişiyle hizmet<br />
verilmektedir.<br />
1996-2<strong>00</strong>0 yılları arasındaki beş yılın şeker üretimi aşağıdaki gibidir,<br />
1- 1996 Yılında 33.690 Ton<br />
134
2- 1997 Yılında 41.<strong>03</strong>2 Ton<br />
3- 1998 Yılında 33.615 Ton<br />
4- 1999 Yılında 47.<strong>00</strong>0 Ton<br />
5- 2<strong>00</strong>0 Yılında 51.9<strong>00</strong> Ton<br />
Fabrikanın kuruluş kapasitesi yıllık net 3<strong>00</strong>-350 ton pancar işlenmekte olup, 40-<br />
45.<strong>00</strong>0 ton kristal toz şeker imal edilmektedir. Bunun yanı sıra yıllık olarak yaklaşık<br />
13.<strong>12</strong>2 ton ve yaklaşık olarak 108.257 ton/yıl kuru küspe elde edilmektedir.<br />
2- YAZICIOĞLU YEM FABRİKASI: Devlet tarafindan kurulmuş, 1995 Yılında<br />
özelleştirilmiş olup, 2<strong>00</strong>0 yılında revize edilerek faaliyetine devam etmektedir. Kapasitesi<br />
20 Ton/saat karma hayvan yemi üretmekte olup, halen 20 personelle faaliyetini<br />
sürdürmektedir.<br />
3- MUŞ OVASI SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ SAN. TİC.AŞ.: Devlet tarafindan<br />
kurulmuş, 1995 yılında özelleştirilmiştir. Köklü bir revizeden geçirilerek şu anda %20<br />
kapasiteyle çalışmaktadır. Kurulu kapasitesi 20 Ton/gün süt işleme kapasitesindedir. Şu<br />
anda faaliyeti durdurulmuştur.<br />
4- MUŞ-TAR UN FABRİKASI: Sermayesinin % 95'i İl Özel İdare Müdürlüğüne<br />
ait olan Un Fabrikası 10 Yıllığına Özel Sektöre kiralanmış olup, kapasitesi 60 Ton/Gün<br />
Un üretımı yapmaktadır. Halen işletme sermayesi yetersizliği nedeniyle faaliyetini<br />
durdurmuştur.<br />
5-HALİTOĞULLARI YEM SANAYİ A.Ş.: Saatte 10 Ton/Gün karma hayvan<br />
yemi üretim kapasiteli olup, <strong>12</strong> sigortalı işçi çalıştırmaktadır. Sermaye yetersizliği<br />
nedeniyle düşük kapasite ile faaliyetini sürdürmektedir.<br />
6- ARALLAR SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ GIDA İNŞ. SAN. VE TİC. A.Ş.:<br />
Bu1anık İlçesinde kurulan Süt Fabrikası 4,5 Ton/Gün süt işleme kapasiteli Fabrikanın<br />
Fiziki gerçekleşme oranı %95 olup, yapım çalışmaları tamamlanmıştır. Faaliyete başlayan<br />
fabrika şu anda faaliyetini durdurmuştur.<br />
7-TANRlVERDİ TARIM HAYV. OTOMOTiV SAN. TİC. LTD.ŞTİ.: Bulanık<br />
İlçesinde karma hayvan yemi üretecek Fabrikanın Fiziki gerçekleşme oranı %90<br />
seviyesinde gerçekleşmiş olup, yapım faaliyetleri devam etmektedir.<br />
8- MALAZGİRT YEM PETR. TARIM MAK. SAN. TİC. A.Ş.: Malazgirt<br />
İlçesinde kurulan yem fabrikası 20.<strong>00</strong>0 Ton/Yıl karma hayvan yemi. üretim kapasitelidir.<br />
Fabrika halen %40 kapasiteli ve I5 işçiyle faaliyetini sürdürmektedir. Sermaye sıkmtısı<br />
nedeniyle tam kapasite ile çalışmamaktadır.<br />
9- BÜYÜKDOĞU GIDA İNŞ. DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.: Muş Merkez Mercimekkale<br />
Nahyesinde kurulu un fabrikası 60 Ton/Gün kapasitelidir. Un fabrikası %98 seviyesinde<br />
tamamlanmış olup, Yapım çalışmaları devam etmektedir.<br />
10- ÖZER SÜT AŞ ÇİVİ, TEL FABRİKASI: Muş Bitlis Karayolu 4. Km. de<br />
kurulu bulunan tesiste çivi ve tel üretimi yapılmaktadır. Tesis <strong>12</strong> Ton/Gün üretim<br />
135
kapasiteli olup, finansman sıkıntısı nedeniyle faaliyetine ara vermiştir.<br />
11- MEDİLANT TIBBİ ÜRÜNLER LTD.ŞTİ.: Muş Merkez Küçük Sanayi Sitesi<br />
üst kısmında kurulu bulunan tesis Tıbbi malzemeler üretimi yapmaktadır. Halen iş yerini<br />
büyütme ve revizyon çalışması yapılmaktadır.<br />
<strong>12</strong>- GENÇ ROBA TEKSTIL VE KONFEKSİYON SAN. DIŞ TIC. LTD;ŞTI.:<br />
Kuruluş kapasitesi 5<strong>00</strong> parça giyim/Gün olup, 20 işçiyle faaliyetini sürdürmektedir.<br />
İşletme sermayesi yetersizliği nedeniyle düşük kapasiteyle çalışmaktadır.<br />
13- ATABEY İNŞAAT GIDA SAN. VE TİC. LTD.ŞTİ. (Küp Şeker İmalatı) :<br />
İlimiz Merkezde faaliyette olan tesiste küp şeker imalatı yapılmaktadır. Kuruluş kapasitesi<br />
24 Ton/Gün olan tesiste halen %5 kapasiteyle üretim yapılmaktadır. Tesiste 3 kişi<br />
istihdam edilmektedir.<br />
14- MUŞ TAT ŞEKER. (Küp Şeker İmalatı): İlimiz Merkezde faaliyette olan<br />
tesiste küp şeker imalatı yapılmaktadır. Kuruluş kapasitesi 24 Ton/Gün olan tesiste halen<br />
%25 kapasiteyle üretim yapılmaktadır. Tesiste 10 kişi istihdam edi1mektedir.<br />
15-HAS YALÇIN KÜP ŞEKER VE GIDA PAZ. LTD. ŞTİ. (Küp Şeker<br />
imalatı): İlimiz Merkezde faaliyette olan tesiste küp şeker imalatı yapılmaktadır. Kuruluş<br />
kapasitesi. <strong>12</strong> Ton/Gün olan tesiste halen %50 kapasiteyle üretim yapılmaktadır. Tesiste 6<br />
kişi isdihdam edilmektedir.<br />
16- ZÜMRÜT GIDA İNŞ. SAN. LTD. ŞTİ. (Küp Şeker İmalatı): İlimiz<br />
Merkezde faa1iyette olan tesiste küp şeker imalatı yapılmaktadır. Kuruluş kapasitesi 62<br />
Ton/Gün olan tesiste halen %50 kapasiteyle üretim yapılmaktadır. Tesiste 5 kişi istihdam<br />
edilmektedir.<br />
17- GENÇ YALÇINLAR DIŞ TİC. LTD.ŞTİ. (Küp Şeker İmalatı): İlimiz<br />
Merkezde taaliyette olan tesiste küp şeker imalatı yapılmaktadır. Kuruluş kapasitesi 25<br />
Ton/Gün olan tesiste halen %20 kapasiteyle üretim yapılmaktadır. Tesiste 2 kişi istihdam<br />
edilmektedir.<br />
18- SİNAN GIDA TEKSTİL TARIM SAN.TİC.LTD.ŞTİ. (Küp Şeker<br />
İmalatı): İIimiz Bulanık İlçesinde faaliyette olan tesiste küp şeker imalatı yapılmaktadır.<br />
Kuruluş kapasitesi 16 Ton/Gün olan tesiste halen %90 kapasiteyle üretim yapılmaktadır.<br />
Tesiste 6 kişi istihdam edilmektedir.<br />
19- ÖZ AVCILAR MAKİNE SAN. Zeki ÖZAVCI: (Tanm Makineleri<br />
Üretimi): İlimiz Bulanık İlçesinde faaliyette olan tesiste Tarım Makineleri imalatı<br />
yapılmaktadır. Kuruluş kapasitesi 1<strong>00</strong> Adet/Yıl olup, tam kapasiteyle üretim<br />
yapılmaktadır. Tesiste 4 kişi istihdam edilmektedir.<br />
20- BARAN TARIM MAKİNALARI SAN.TİC.LTD.ŞTİ. (Tarım Makineleri<br />
Üretimi): İlimiz Malazgirt ilçesinde faaliyette olan tesiste Tarım Makineleri imalatı<br />
yapı1maktadır. Kuruluş kapasitesi 8<strong>00</strong> Adet/Yıl olan Tesiste %60 kapasiteyle üretim<br />
yapılmaktadır. Tesiste 15 kişi istihdam edilmektedir.<br />
136
21- TARSAN ZİRAİ ALETLER TARIM MAK. SAN.LTD.ŞTİ. (Tarım<br />
Makineleri Üretimi): İlimiz Malazgirt İlçesinde faaliyette olan tesiste Tarım Makineleri<br />
imalatı yapılmaktadır. Kuruluş kapasitesi 350 Adet/Yıl olan Tesiste %60 kapasiteyle<br />
üretim yapılmaktadır. Tesiste 6 kişi istihdam edilmektedir.<br />
22- AKTİF TARIM MAK. İMALATI SAN. TİC.LTD.ŞTİ. (Tarım Makineleri<br />
Üretimi): İlimiz Malazgirt İlçesinde faaliyette olan tesiste Tarım Makineleri imalatı<br />
yapılmaktadır. Kuruluş kapasitesi 1<strong>00</strong>0 AdetIYıl olan Tesiste %50 kapasiteyle üretim<br />
yapılmaktadır. Tesiste 22 kişi istihdam edilmektedir.<br />
MUŞ ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ: İlimiz Konukbekler Beldesi sınırları<br />
dahilinde yapılacak olan Organize Sanayi Bölgesinin Altyapı Projelerinin hazırlanması<br />
çalışmalarına devam edilmektedir. Toplam 56 parselden oluşacak Organize Sanayi Bölgesi<br />
için 176 hektar büyüklüğündeki arsa Hazineden satın alınmıştır.<br />
J.4. Sanayi gruplarına göre üretim teknolojisi ve enerji kullanımı:<br />
Konu hakkında yeterli bilgi bulunmamaktadır.<br />
J.5. Sanayiden kaynaklanan çevre sorunları ve alınan önlemler<br />
J.5.1. Sanayiden kaynaklanan hava kirliliği:<br />
İlimizde faaliyette bulunan ve Hava Kalitesinin Korunması Yönetmeliği gereğince<br />
emisyon izni almaları zorunlu olan tesislerden hiçbiri şu ana kadar izin almamıştır.<br />
Fabrikalarda uygulanan teknolojilerle ilgili herhangi bir çalışma yapılmamıştır.<br />
İlimizdeki hava kalitesinin korunması amacıyla, kullanılacak olan katı ve sıvı<br />
yakıtların kontrol altında tutulabilmesi için denetim komisyonları kurulmuş ve<br />
çalışmalarını devam ettirmektedir.<br />
Küçük sanayi sitemizde faaliyet gösteren tesisler sürekli olarak denetlenmekte olup,<br />
bu tesislerin çevresel etkilerinin en aza indirilebilmesi için çalışmalarımız<br />
sürdürülmekted!r.<br />
J.5.2. Sanayiden kaynaklanan su kirliliği:<br />
İlimizde faaliyet gösteren sanayi tesislerinden kaynaklanan su kirliliğini iki<br />
bölümde ele almak mümkündür.<br />
İl merkezindeki sanayi tesislerinden kaynaklanan su kirliliği: Şehrin merkezinde<br />
bulunan sanayi tesislerinin tümü atık sulannı şehrin kanalizasyon sistemine deşarj<br />
etmektedirler. Kanalizasyon sistemi şehrin çıkışında, ovada akan karasu deresine<br />
akmaktadır. Bu noktadan itibaren dere açıkta akmakta ve buradaki tarım alanları bu suyla<br />
sulanmaktadır. Şehrin kanalizasyon suyunun arıtılması amacıyla Belediye Başkanlığının<br />
yaptığı bir çalışma yoktur. Arıtma tesisi için mali kaynak aranmaktadır.<br />
137
J.5.3. Sanayiden kaynaklanan toprak kirliliği:<br />
Sanayiden kaynaklanan su kirliliği bölümünde de izah eçlilmeye çalışıldığı gibi,<br />
sanayinin atık suları önemli derecede toprak kirliliğine de sebep olmaktadır. Arıtma<br />
tesislerinin faaliyete geçirilmesi toprak kirliliğinin önlenmesini önemli derecede<br />
sağlayacaktır.<br />
Sanayi Tesislerinin yer seçimi daha önce yapıldığından, 1, 2, 3, sınıf tarım<br />
topraklarının işgal edilip edilmediği hakkında herhangi bir bilgi temin edilememiştir.<br />
Bundan sonra yapılacak yer seçimlerinde tarım topraklarının dışına yer seçimi yapılmasına<br />
itina gösterilecektir. :<br />
J.5.4. Sanayiden Kaynaklanan Gürültü Kirliliği:<br />
Şehir merkezinin gelişmeye paralelolarak genişlemesi neticesinde sanayi tesislerinin<br />
büyük bir bölümü kent alanının içerisinde kalmıştır. Dolayısıyla sanayiden kaynaklanan<br />
gürültü şehirde yaşayan halkı önemli derecede rahatsız etmektedir. ilimizin<br />
muhtelif yerlerinde yapılan gürültü ölçümleri "(G) Gürültü ve Titreşim" bölümünde detaylı<br />
olarak ele alınmıştır. Ayrıca şikayetlere bağlı olarak gürültü kirliliği ile ilgili<br />
çalışmalarımız aralıksız olarak sürdürülmektedir.<br />
J.5.5. Sanayi Atıkları:<br />
İlimizde faaliyet gösteren sanayi tesislerinin Tehlikeli ve Zararlı Atıkları bulunabilecek<br />
tesislere gerekli formlar gönderilerek, tesiste oluşan atıkların özellikleri, miktarı,<br />
çeşidi ve bertaraf yöntemleri ile ilgili bilgiler istenmiştir. Gelen bilgiler değerlendirilerek<br />
Bakanlığımıza iletilmektedir. ilimizde iki tesiste arıtma tesisi mevcut olup, gayri faal<br />
durumdadır.<br />
KAYNAKLAR:<br />
Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı 2<strong>00</strong>4<br />
138
K.TARIM<br />
K.1. GENEL TARIM YAPISI :<br />
TARIMSAL ÜRETİM VE VERİMLILİK<br />
Bitkisel Üretim:<br />
Yağışın yıllık toplamının azlığı ve mevsimlere göre dağılışındaki dengesizlik<br />
nedeniyle, ilde kuru tarım sistemi hakimdir. Bitkisel üretim tahıllar üzerinde yoğunlaşmış<br />
olup, tahıl yetiştirmede nadas+tahıl sistemi uygulanmaktadır Muş’ta çayır arazisi dahil<br />
toplam 439531 hektar tarım arazisi mevcut olup bunun %38,7’sinde hububat tarımı<br />
yapılmaktadır. Aşağıdaki Tabloda tarım arazilerinin kullanım durumuna göre dağılımları<br />
verilmiştir. Bu tabloda dikkat çeken bir husus kullanılmayan tarım arazilerinin oranının<br />
%10,2 gibi küçümsenmeyecek kadar yüksek bir rakam olmasıdır. Nadas arazilerinin oranı<br />
da yine yüksek olup, toplam tarımsal araziler arasında %17,5 luk bir orana sahiptir.<br />
Tablo 15: Tarım Arazilerinin Dağılımı<br />
ARAZİNİN CİNSİ MİKTARI (ha) TARIM ARAZİSİNE<br />
ORANI (%)<br />
Hububat Arazisi 174634 39,7<br />
Nadas Arazisi 72692 16,5<br />
Yem Bitkileri 1<strong>03</strong>86 2,3<br />
Endüstri Bitkileri 14468 3,3<br />
Yemeklik Baklagiller 18669 4,2<br />
Toplam Tarla Arazisi 290849 66,1<br />
Meyvelik 436,4 0,1<br />
Sebzelik 2377 0,6<br />
Bağ 4335,6 1<br />
Toplam Bağ-Bahçe Arazisi 7149 1,7<br />
Çayır Arazisi 97333 22<br />
Kullanılmayan Tarım Arazisi 442<strong>00</strong> 10,2<br />
Toplam Tarım Arazisi 439531 1<strong>00</strong><br />
Kaynak : Muş Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
Türkiye genelinde tarla bitkileri içerisinde en fazla (%78) hububat tarımı<br />
yapılmaktadır. Muş ilinin ise hububat ekim alanı 170134 ha olup toplam tarım arazisinin<br />
%39,7 lik bir kısmını oluşturmaktadır. Muş genelinde hububat üretimi içinde 142.<strong>00</strong>0 ha<br />
lık ekim alanı ile en fazla olan buğdaydır. Daha sonra 32564 ha ile arpa gelmektedir. Çok<br />
az olarak (70 ha) Çavdar ekim alanı mevcuttur. Alt bölgeler bazında karşılaştırma<br />
yapıldığında, II. alt bölge hububat ekim alanı olarak %60 lık bir oranla en fazla paya<br />
sahiptir. I. alt bölge ise %40 lık bir oranla ikinci sırada gelmektedir. Her iki alt bölgede de<br />
Buğday birinci sırada yer almaktadır.<br />
139
Şekil 98. Hububat Ekiliş Alanlarının Alt Bölgelere Göre Dağılımı<br />
Tablo 16: Alt Bölgelere Göre Muş İlinde Hububat Üretimi<br />
Ürünler<br />
Üretim (ton)<br />
I.Alt Bölge II.Alt Bölge Toplam<br />
Buğday 74571 1109<strong>00</strong> 185471<br />
Arpa 8437 34765 43202<br />
Çavdar 0 75 75<br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
Alt bölgeler bazında karşılaştırma yapıldığında il genelinde toplam buğday üretiminin<br />
%59,7’sinin II.alt bölgede,%40,3 ünün I. Alt bölgede gerçekleştiği görülmektedir.<br />
Arpa üretiminde ise, %80,4’ünün II.alt bölge de, %19,6 sının da I.alt bölge de<br />
gerçekleştiği görülmektedir.<br />
Çavdar üretimi ise ilimizde 70 ha lık bir alanda sadece II. Alt bölgede gerçekleştirilmiş<br />
olup toplam 75 ton luk bir üretime sahiptir.<br />
140
Şekil 99. Endüstri Bitkilerinin Ekiliş Alanlarının Alt Bölgelere Göre Dağılımı<br />
(Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4)<br />
Türkiye genelinde endüstri bitkilerinin tarla bitkileri içerisindeki payı ekilen alan<br />
olarak % 7-8 civarındadır. Muş İli genelinde tarla bitkileri ekiliş alanı içerisinde endüstri<br />
bitkilerinin payı ise % 4-5 civarındadır. Alt bölgeler bazında karşılaştırma yapıldığında<br />
endüstri bitkilerinden şeker pancarı ekiminin çok büyük bir fark olmamasına rağmen II. alt<br />
bölgede yoğunlaştığı görülmektedir. Tütün ekimi ise sadece I. Alt bölgede<br />
gerçekleştirilmektedir. Ayçiçeği ekimi ise yine az bir farkla I. Alt bölgede yoğunlaşmıştır.<br />
Mısır ekimi I. Alt Bölgede yoğunlaşmaktadır.Patates ekimi ise ekonomik olmamakla beraber<br />
sadece II. Alt bölgede az bir (35ha) alanda yapılmaktadır.<br />
Tablo 17: Endüstri Bitkileri Üretimi<br />
Ürünler<br />
Üretim (ton)<br />
I.Alt Bölge II.Alt Bölge Toplam<br />
Ş.Pancarı 152250 172980 325230<br />
Tütün 2356 0 2356<br />
Ayçiçeği 785 408 1193<br />
Mısır 370 20 390<br />
Patates 0 97,5 97,5<br />
Toplam 155761 173505,5 329266,5<br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
Ş.Pancarı üretimi tüm alt bölgelerde birinci sırada yer almakla beraber II. Alt Bölgede<br />
daha fazla yoğunlaşmıştır. Toplam tarla bitkileri ekiliş alanları içerisinde % 3,78 lik, Endüstri<br />
bitkileri arasında ise %76 lık bir kısmını Ş.Pancarı ekim alanı oluşturmaktadır. Bunun %56 sı<br />
II. Alt Bölgede gerçekleşmektedir. Tütün ekim alanı ise sadece I. Alt bölgede<br />
gerçekleştirilmekte olup toplam tarla bitkileri alanının % 0,67 sini, Endüstri Bitkileri arasında<br />
ise %13,57 sini oluşturmaktadır. Ayçiçeği ekim alanının tarla bitkileri ekiliş alanı içerisindeki<br />
payı % 0,44, Endüstri Bitkileri ekiliş alanı içerisindeki payı ise % 8,9 dur. Ayçiçeği ekim<br />
alanlarının %60,6 sı I. Alt bölgededir. Mısır ekim alanının ise Toplam tarla bitkileri ekiliş<br />
alanları içindeki payı %0,05 ve Endüstri bitkileri içindeki payı ise %1,2 dir. Bu ekim<br />
alanlarının %88,5 lık büyük bir kısmı I. Alt Bölgededir.Patates üretimi ilimizde ekonomik<br />
olmamakla beraber sadece II. Alt bölgede 35 ha lık bir alanda gerçekleştirilmektedir.<br />
141
Şekil 1<strong>00</strong>. Baklagil Ekim Alanlarının Alt Bölgelere Göre Dağılımı<br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
Türkiye genelinde tarla bitkileri içerisinde baklagil tarımının payı %8-10 civarındadır.<br />
İl genelinde ise bu oran % 6-7 civarındadır. Baklagiller içerisinde en az üretim alanına sahip<br />
olan yeşil ve kırmızı mercimek olup toplam tarla bitkileri alanı içerisinde %0,07 lik paya<br />
sahiptir. Kuru fasulye üretimi ise sadece I. alt bölgede yoğunlaşmış olup tarla bitkileri<br />
içerisinde %0,87, Baklagil ekim alanı içerisinde % 13,5 lik bir paya sahiptir. İlimizde baklagil<br />
ekim alanı olarak nohut birinci sırada yer almakta olup, Tarla bitkileri ekim alanı içerisinde<br />
%5,5, Baklagil ekim alanları içerisinde %85 lik bir paya sahiptir. Nohut I. Alt Bölgede daha<br />
çok yoğunlaşmış olup, ekim alanı olarak %92 si bu bölgede yer almaktadır.<br />
Tablo 18: Baklagil Üretimi<br />
Ürünler<br />
Üretim (ton)<br />
I.Alt Bölge II.Alt Bölge Toplam<br />
Y.Mercimek 33 75 108<br />
K.Mercimek 53 - 53<br />
Nohut 8775 1770 10545<br />
K.Fasulye 3117 - 3117<br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
Yeşil mercimek üretiminin %30,5’ i I.alt bölge , % 69,5 i ise II. Alt Bölge<br />
gerçekleştirmektedir. Kırmızı Mercimek üretimini ise sadece I.alt Bölge gerçekleştirmektedir.<br />
Nohut üretiminde alt bölgeler bazında karşılaştırma yapıldığında, % 83,2 sini I.alt bölge,<br />
%16,8 inin ise II. Alt bölgenin gerçekleştirdiği görülmektedir. Nohut baklagil ekim alanı ve<br />
üretimi içerisinde birinci sırayı almaktadır. Kuru fasulye üretiminin tamamı I.Alt Bölgede<br />
gerçekleştirilmektedir. Nohuttan sonra ikinci sırayı almaktadır. Baklagil üretimi ağırlıklı<br />
olarak I. alt bölgelerde gerçekleşmektedir.<br />
142
Şekil 101. Yem Bitkileri Ekiliş Alanlarının Alt Bölgelere Göre Dağılımı<br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
Hayvansal üretimin gelişmiş olduğu ülkelerde yem bitkileri tarımı, ekili alanların<br />
%25-30’unu teşkil ederken bu oran ülkemizde ancak %3,25 dolayındadır. Bu durum yem<br />
bitkileri yetiştiriciliğinin yetersizliğinin açık bir göstergesidir. Muş’ta yem bitkilerin in toplam<br />
tarım alanı içindeki payı %2,36 ve Tarla Bitkileri ekiliş alanı alanı içerisindeki payı<br />
%3,57’dir. Yem bitkileri ekiliş alanları itibariyle alt bölgeler bazında karşılaştırma yapılacak<br />
olursa yem bitkisi üretim alanları II.alt bölgede daha fazladır. Yem bitkisi ekiliş alanları<br />
içerisinde yonca üretim alanı birinci sırayı yer almakta olup %84,7 lik bir paya sahiptir. Bu<br />
üretim alanının %62,9 u II. Alt Bölgede gerçekleşmektedir. Korunga Üretim alanı ise yem<br />
bitkisi üretim alanı içerisinde %10,5 lik payla ikinci sırayı almaktadır. Bunun %63,5 i II. Alt<br />
Bölgede gerçekleşmektedir. Fiğ üretim alanı ise üçüncü sırada yer almakta olup yem bitkisi<br />
ekiliş alanı içindeki payı %4,2 dir. Fiğ ekim alanının %92 si I. Alt bölgede gerçekleşmektedir.<br />
Yem bitkisi ekişi alanları içinde son sırayı Slajlık mısır almakta olup, yem bitkisi ekiliş<br />
alanları içindeki payı %0,45 dir. Slajlık mısır ekim alanının %68,9 u II. Alt Bölgededir.<br />
Tablo 19 : Yem Bitkileri Üretimi<br />
Ürünler<br />
Üretim (ton)<br />
I.Alt Bölge II.Alt Bölge Toplam<br />
Yonca 17060 16610 33670<br />
Korunga 1556,4 3101 4657,4<br />
Fiğ 1015 87,5 1102,5<br />
S.Mısır 352 782 1134<br />
Toplam 19983,4 20580,5 40563,9<br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
Yem bitkileri üretim miktarı toplam İl genelinde 40563,9 ton olup bunun % 50,7 si<br />
II. Alt bölgede gerçekleştirilmektedir. Yem bitkisi üretimi içerisinde yonca üretimi % 83 lük<br />
143
ir paya sahip olup bunun % 50,6 sı I.alt bölgede gerçekleştirilmektedir. Her iki alt bölgede<br />
de yonca üretimi birinci sırada yer almaktadır. Korunga üretimi ise İl genelinde 4657,4 ton<br />
gerçekleştirilmekte olup toplam yem bitkileri üretimi içerisinde % 11 lik bir paya sahiptir.<br />
Korunga üretim miktarının % 66 sı II. Alt bölgede gerçekleştirilmekte olup bu bölgede<br />
korunga üretim miktarının yem bitkisi üretim miktarı içindeki payı % 15 dir. İlimizde yonca<br />
ve korungadan sonra üçüncü sırayı slajlık mısır üretimi almaktadır. Slajlık mısır üretimi İl<br />
genelinde 1134 ton olup, yem bitkileri üretimi içerisinde % 2,8 lik bir paya sahiptir. Yine<br />
slajlık mısır üretiminin % 68 i II. Alt bölgede gerçekleştirilmektedir. II. Alt bölgede slajlık<br />
mısır üretiminin toplam yem bitkileri içerisindeki payı %3,8 dir. Son sırayı ise 1102,5 tonluk<br />
üretim miktarı ile fiğ üretimi almaktadır. İl genelinde fiğ üretim miktarının toplam yem<br />
bitkisi üretimi içerisindeki payı % 2,7 dir. Fiğ üretim miktarının % 92 lik kısmı I.alt bölgede<br />
gerçekleştirilmektedir.<br />
Şekil 102. Bazı Meyvelerin Alt Bölgelere Göre Üretim Alanları<br />
Türkiye genelinde meyve üretimi yapılan alanlar tarım alanlarının %5’ini<br />
oluşturmaktadır. Muş’ta ise bu oran % 0,09 dur. İlde genel olarak elma, armut, üzüm, vişne,<br />
ceviz ve kayısı üretimi yapılmaktadır. Bunların yanında çok az miktarda Kiraz, ayva ve şeftali<br />
üretimi yapılmaktadır. Son yıllarda meyve üretimi yaygınlaşmaya başlamıştır.<br />
Şekil 1<strong>03</strong>. Bazı Meyvelerin Alt Bölgelere Göre Üretim Miktarları<br />
144
Grafikten de izlenebileceği gibi meyve üretimi daha çok öz tüketime yönelik olarak<br />
yapılmaktadır. 2<strong>00</strong>2 yılı verilerine göre İl genelinde toplam meyve ağacı sayısı 106.104 adet<br />
olup, meyve veren ağaç sayısı 44514 tür. Bu meyve ağaçlarından toplam olarak 2745,2<br />
ton/yıl meyve üretimi yapılmıştır. Meyve üretimi daha çok I. Alt bölgede yoğunlaşmıştır. İl<br />
genelinde Meyve vermeyen yaştaki ağaç sayısı ise toplam 61590 adettir. İlimizde meyve<br />
ağaçları genellikle dağınık olması nedeni ile meyvecilik yeterince gelişememiştir. Modern<br />
anlamda kapama meyve bahçe tesisleri ilimiz de yeterli değildir. Meyvecilik daha çok tahıl<br />
üretimi ve hayvan yetiştiriciliğinin yanında ek gelir getirici ve aile ihtiyacını karşılamaya<br />
yönelik bir uğraş olarak yapılmaktadır.<br />
Tablo 20: Alt Bölgeler Bazında Sebze Üretim Alanları (Ha)<br />
Ürünler I.Alt Bölge II.Alt Bölge Toplam<br />
B.Lahana 2<strong>03</strong> 2,65 205,65<br />
Kavun 271 1<strong>00</strong> 371<br />
Karpuz 1<strong>00</strong>0 110 1110<br />
Hıyar 85,4 34 119,4<br />
Domates 152 53,5 205,5<br />
Biber (Sivri) 21,17 9,33 30,5<br />
Biber(Dolma) 41 14 55<br />
Kabak (Sakız) 4 0,4 4,4<br />
T.Fasulye 42,5 54,8 97,3<br />
Patlıcan 10,2 5 15,2<br />
T.Soğan 29 6,22 35,22<br />
Diğerleri 2,2 0,1 2,3<br />
Toplam 1861,47 390 2251,47<br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
Türkiye genelinde tarım alanlarının %3’ün de sebze üretimi yapılırken, Muş’ta bu oran<br />
% 0,5 civarındadır. İlimizde toplam 7149 ha lık Bağ- Bahçe alanının 434,75 ha ı çoğunlukla<br />
dağınık bir yapıya sahip Meyvelik, 2251,47 si ise Sebze üretiminin yapıldığı yerlerdir. Geri<br />
kalan 4462 ha lık kısmı ise bahçe olarak görülmesine rağmen aktif olarak kullanılmamaktadır.<br />
Sebze tarımının gelişmesini engelleyen en büyük faktör iklim kısıtıdır. Tablo-30 da görüldüğü<br />
gibi sebze üretimi I.Alt Bölgede yoğunlaşmış olup sebze tarımı yapılan üretim alanları<br />
içerisinde % 82,6 lık bir paya sahiptir. Sebze üretimi de meyve üretiminde olduğu gibi daha<br />
çok ek gelir getirici ve öz tüketime yönelik olarak yapılmaktadır.<br />
Bitkisel Üretimde Verimlilik<br />
Tablo 21: Muş ve Türkiye Genelinde Yetiştirilen Bazı Ürünlerin Verim Değerleri<br />
Ürünler Muş(Kg/ha)* Türkiye(kg/ha)<br />
Buğday <strong>12</strong>50 2234<br />
Arpa <strong>12</strong><strong>00</strong> 24<strong>00</strong><br />
Mercimek 893 984<br />
Şeker Pancarı 314<strong>00</strong> 426<strong>03</strong><br />
Ayçiçeği 9<strong>00</strong> 1468<br />
145
Patates 1<strong>12</strong>50 25862<br />
Nohut 1010 940<br />
Kuru Fasulye 878 1372<br />
Yonca(kuru ot) 45<strong>00</strong> 6739<br />
Korunga(kuru ot) 33<strong>00</strong> 3773<br />
Silajlık Mısır 24<strong>00</strong>0 455<strong>00</strong><br />
KAYNAK : 5 Yıllık Verim Ortalamaları TKB<br />
Önemli miktarda ekim ve üretim potansiyeline sahip tahılların ortalama verim<br />
değerleri incelendiğinde, ürünlerin verimlerinin Türkiye ortalamasının altında kaldığı<br />
görülmektedir. Endüstri bitkilerinden patates ve şekerpancarının ortalama verimleri de<br />
Türkiye ortalamasının altındadır. Yemeklik dane baklagillerde; mercimek ve kuru fasulyenin<br />
ortalama verimi Türkiye ortalamasının altında, nohut un verimi Türkiye ortalamasının<br />
üstündedir. Yem bitkilerinde; yonca kuru ot verimi olarak Türkiye ortalamasının altında<br />
görülmesine rağmen, ilimizde yonca ekim alanlarından iki bazı yerlerde üç ürün kaldırıldığı<br />
göz önüne alındığında verim değerinin 9<strong>00</strong>0-135<strong>00</strong> kg civarlarına yükseleceği görülecektir.<br />
Korunga, kuru ot verimi olarak Türkiye ortalamasının çok altında değildir. Silajlık mısır<br />
verimi, Türkiye ortalamasının altında dır. Fakat ilimizde hibrit tohum kullanıldığı yerlerde<br />
slajlık mısır veriminin 40-60 ton/ha alındığı yerler vardır. İlimizde genelde yerli tohum<br />
kullanıldığından verim ortalaması da düşük kalmaktadır. Tarım ve Köy İşleri Bakanlığımızın<br />
son zamanlarda hayvancılığı geliştirmek amacı ile uygulamış olduğu yem bitkileri destekleme<br />
projesi sayesinde ilimizde yem bitkisi ekiliş alanları büyük bir oranda artış göstermiştir.<br />
Özellikle hayvan besisinde ve süt veriminin artırılmasında önemli bir yere sahip olan slajlık<br />
mısır ekimine çiftçilerimizin yöneldiği görülmüştür.<br />
Görüldüğü gibi Muş ili yem bitkileri yetiştiriciliği açısından diğer ürün gruplarına göre<br />
daha fazla bir üstünlüğe sahiptir. İl topraklarının % 46 sının çayır ve mera alanlarıyla kaplı<br />
olması kaba yem ihtiyacının karşılanması bakımından hayvan yetiştiriciliği için bir avantaj<br />
olarak değerlendirilebilir.<br />
Meraların yıllık kuru ot verimleri Karadeniz Bölgesi’nde 1<strong>00</strong>0 kg/ha, Doğu Anadolu<br />
Bölgesi’nde 9<strong>00</strong> kg/ha ve İç Anadolu Bölgesi’nde 450 kg/ha’ dır. Muş ili ortalaması ise, 9<strong>00</strong><br />
kg/ha’ dır.<br />
Muş’un bitkisel üretiminde, üretim değeri açısından tahıllar ve tahıllarda da buğday ilk<br />
sırayı almakta, bunu arpa izlemektedir. Endüstri bitkilerinden şeker pancarının da üretim<br />
değeri açısından önemli olduğu görülmektedir. Yemeklik dane baklagillerde ise, nohut ve<br />
kuru fasulye ön plana çıkmaktadır.<br />
146
Tablo 22: Muş İlinde Alt Bölgelerde Yıllara Göre Önemli Bitkisel Ürünlerin Ekim Alanı ve Üretim Değerleri (2<strong>00</strong>2<br />
Yılı Fiyatları)<br />
Ürünler<br />
Ekim<br />
Alanı<br />
(ha)<br />
I.Alt Bölge II.Alt Bölge Toplam<br />
Üretim Ekim Üretim Ekim<br />
Değeri Alanı Değeri Alanı (ha)<br />
(milyon TL) (ha) (milyon TL)<br />
Üretim Değeri<br />
(milyon TL)<br />
Buğday 633<strong>00</strong> 22.371.3<strong>00</strong> 787<strong>00</strong> 33.270.<strong>00</strong>0 142<strong>00</strong>0 55.641.3<strong>00</strong><br />
Arpa 6499 1.265.550 26065 5.214.750 32564 6.480.3<strong>00</strong><br />
Çavdar 0 0 70 8.625 70 8.625<br />
Şeker Pancarı 4850 11.266.5<strong>00</strong> 6150 <strong>12</strong>.8<strong>00</strong>.520 11<strong>00</strong>0 24.067.020<br />
Ayçiçeği 785 376.8<strong>00</strong> 510 195.840 <strong>12</strong>95 572.640<br />
Tütün 1964 4.476.4<strong>00</strong> 0 0 1964 4.476.4<strong>00</strong><br />
Patates 0 0 35 18.525 35 18.525<br />
Nohut 14625 7.020.<strong>00</strong>0 13<strong>00</strong> 1.416.<strong>00</strong>0 15925 8.436.<strong>00</strong>0<br />
Mercimek 109 86.<strong>00</strong>0 1<strong>00</strong> 75.<strong>00</strong>0 209 161.<strong>00</strong>0<br />
Kuru Fasulye 2535 4.363.8<strong>00</strong> 0 0 2535 4.363.8<strong>00</strong><br />
Yonca(kuru ot) 3265 2.559.<strong>00</strong>0 5536 2.491.5<strong>00</strong> 8801 5.050.5<strong>00</strong><br />
Korunga(kuru ot) 4<strong>00</strong> 233.460 896 465.150 1096 698.610<br />
Silajlık Mısır 14,7 52.8<strong>00</strong> 32,6 117.3<strong>00</strong> 47,3 170.1<strong>00</strong><br />
Fiğ 406 152.250 35 13.<strong>12</strong>5 441 165.375<br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
Üretim değerleri açısından, alt bölgeler il geneli ile farklılık göstermemektedir. Tablo<br />
32’den de görüldüğü gibi tahıllardan buğday tüm alt bölgelerde üretilmekte ve üretim değeri<br />
açısından ilk sırayı almaktadır. II. Alt bölgede daha fazla üretim değerine sahiptir. Şeker<br />
pancarı, Korunga, Slajlık Mısır üretim değerleri açısından yine II. Alt bölgede daha fazla bir<br />
yere sahiptir.Tütün ve kuru fasulye ise sadece I. Alt bölgede yoğunlaşmış olup üretim değeri<br />
açısından 6. ve 7. sırayı almaktadırlar. Fiğ üretimi ise daha çok I. Alt Bölgede yoğunlaşmıştır.<br />
Yoncanın II. alt bölgede ekim alanının yoğunlaştığı görülmekte ise de üretim değeri açısından<br />
I.alt bölge daha yüksektir. Bunun en önemli sebebi I. Alt Bölgede sulama imkanlarının daha<br />
yüksek olması nedeni ile verimin yükselmesidir. Nohut ise ekim alanı açısından I. Alt bölgede<br />
yoğunlaşmış olup, üretim değeri açısından I. alt bölgede üçüncü sırayı almaktadır.. Mısır<br />
(silajlık) ve fiğ üretimi, Muş ilinde yeni üretilmeye başladığı için bütün alt bölgelerde üretim<br />
değeri düşüktür. Ancak İl Müdürlüğümüz tarafından yapılan yayım çalışmaları neticesinde<br />
hızla artma eğilimindedir.<br />
Hayvansal Üretim ve Hayvan Varlığı<br />
Büyükbaş Hayvan Varlığı:<br />
Muş İlinde 2<strong>00</strong>2 yılı itibariyle büyük baş hayvan varlığı 226.1<strong>03</strong> adettir. Türkiye<br />
genelinde ise (2<strong>00</strong>0 DİE) mevcut büyük baş hayvan sayısı 10.907.<strong>00</strong>0 adet olup bu rakamın<br />
% 2,07 si Muş’ta bulunmaktadır. Muş sahip olduğu büyük baş hayvan varlığı açısından<br />
Türkiye’de önemli bir yere sahiptir. Bu nedenle hayvancılık, Muş için ilk sırada yer alacak<br />
ekonomik güçlerden biridir.<br />
147
Şekil 104. Muş İlinde Alt Bölgeler Bazında Büyükbaş Hayvan Varlığı<br />
Grafik 20 den anlaşılacağı gibi Muş’un II.alt bölgesi olan Bulanık. Malazgir ve Varto<br />
bölgesinde hayvan yetiştiriciliği yüksek oranda yapılmaktadır. Bu bölge, Muş ilinin en büyük<br />
yüzölçümüne (4616<strong>00</strong> ha.) ve geniş çayır-mera alanlarına (213.208 ha) sahip bölgesidir.<br />
Şekil 105. Muş İli’nin Alt Bölgelerinde Irklara Göre Büyükbaş Hayvan Varlığının Dağılımı<br />
Grafik ten de izlenebileceği gibi ilimizde yerli ırk hakim olup, hayvan sayısı<br />
bakımından II. Alt Bölge olan Bulanık., Malazgirt ve Varto bölgesi daha zengindir. Her iki<br />
alt bölgede de yerli hayvan dan sonra melez hayvan ikinci sırayı, kültür ırkı hayvanlar ise<br />
üçüncü sırayı almaktadır. İlimizde ki manda varlığı her iki alt bölgede de son sıradadır. Kültür<br />
melezi hayvan sayısı itibari ile II. Alt Bölge , Kültür ırkı hayvan sayısı itibari ile I. Alt bölge<br />
ilk sırayı almaktadır.<br />
148
Şekil 106. Hayvan Islah Çalışmaları<br />
Şekil 107. Muş İlinde Yapılan Suni Tohumlama uygulamasında Kullanılan Spermlerin Irklara Göre Dağılımı<br />
Muş İli sağır populasyonunun genetik kalitesinin yükseltilmesi amacıyla Tarım ve<br />
Köyişleri Bakanlığı (TKB) İl Müdürlüğü personelince bedelsiz yürütülen suni tohumlama<br />
çalışmaları 1995 yılında yapılan yasal değişiklik sonucunda bedelli hale dönüştürülmüş<br />
böylece özel sektör kuruluşları için de çekici hale getirilmiştir. Bunun yanında “Köy<br />
Sığırcılığının Geliştirme Projesi” kapsamında Muş İl Özel İdaresi kaynaklı 2 adedi Merkez<br />
ilçede, 15 adedi ise ilçelerde olmak üzere 2<strong>00</strong>2 yılı içinde toplam 17 adet damızlık boğa<br />
çiftçiye dağıtılarak tabii tohumlama yönteminden de yararlanılmıştır. 2<strong>00</strong>2 yılı içerisinde<br />
Muş ilinde yürütülen hayvan ıslahı çalışmalarının % 48,5 inde tabii tohumlama, %51,5’inde<br />
ise suni tohumlama yöntemi kullanılmıştır. İlimizde hayvan ıslahı amacı ile 1301 i Suni<br />
tohumlama ve <strong>12</strong>30 u tabii tohumlama olmak üzere 2<strong>00</strong>2 yılında toplam 2531 adet<br />
tohumlama yapılmıştır. Grafik 23 den de görüldüğü gibi suni tohumlama uygulamalarında<br />
kullanılan spermler arasında Esmer ırkı hayvan spermi kullanımı %70 lük bir payla birinci<br />
sırada, Simenthal ırkı hayvan spermi kullanımı %16 ile ikinci sırada ve S.Alaca ırkı hayvan<br />
spermi kullanımı ise % 14 lük bir payla son sıradadır.<br />
149
Yıllar itibariyle yapılan hayvan ıslah çalışma!arının doğrultusunda Muş İlinin<br />
büyükbaş hayvan populasyonundaki genotip değişimin sağlanmasında başarılı olunduğu<br />
Grafik 24’ de görülmektedir.<br />
Muş ilinde manda sayısı 2<strong>00</strong>2 yılı verilerine göre 5635 adet olup Türkiye genelinde<br />
olduğu gibi Muş’ta da manda sayısında düşüş görülmektedir. 1991 yılında ilimizdeki manda<br />
sayısı 13743 adet iken 2<strong>00</strong>2 yılında %59 oranında bir düşüş olmuştur. Bununla beraber yerli<br />
ırk hayvan sayımız 1991 yılında 208734 iken 2<strong>00</strong>2 yılında %19,5 luk bir düşüşle 168059<br />
olmuştur. İlimizde yapılan hayvan ıslahı çalışmaları sonucunda melez ve kültür ırkı hayvan<br />
populasyonun da bir artış olduğu görülmektedir. 1991 yılında melez ırkı hayvan<br />
populasyonumuz 24489 iken 2<strong>00</strong>2 yılında % 75 lik bir artışla 42957 ye yükselmiştir. Kültür<br />
ırkı hayvan populasyonumuz ise 1991 yılında 2329 iken 2<strong>00</strong>2 yılında dört kat bir artış<br />
göstererek 9452 ye yükselmiştir.<br />
Grafik-24 Muş İli B.B. Hayvan Varlığının Irklara Göre Değişimi<br />
3<strong>00</strong><strong>00</strong>0<br />
25<strong>00</strong><strong>00</strong><br />
2<strong>00</strong><strong>00</strong>0<br />
15<strong>00</strong><strong>00</strong><br />
1<strong>00</strong><strong>00</strong>0<br />
5<strong>00</strong><strong>00</strong><br />
0<br />
1991<br />
1992<br />
1993<br />
1994<br />
1995<br />
1996<br />
1997<br />
1998<br />
1999<br />
2<strong>00</strong>0<br />
2<strong>00</strong>1<br />
2<strong>00</strong>2<br />
Şekil 108. Muş Büyükbaş Hayvan Varlıklarının Irklara Göre Değişimi<br />
Küçükbaş Hayvan Varlığı:<br />
YERLİ<br />
MELEZ<br />
KÜLTÜR<br />
MANDA<br />
Top.B.B.H<br />
ay.Var.<br />
2<strong>00</strong>2 yılı Tarım İl Müdürlüğü istatistiki bilgilerimize göre Muş’ta küçükbaş hayvan<br />
varlığı 1.531.826 adettir. Türkiye küçükbaş hayvan varlığının toplamı ise (2<strong>00</strong>0-DİE)<br />
35.320.<strong>00</strong>0 adet olup, Muş’un Türkiye içindeki küçükbaş hayvan sayısı içindeki payı ı<br />
%4,3’dür.<br />
150
Şekil 109. Muş İlinde Alt Bölgelere Göre Küçükbaş Hayvan Varlığı<br />
Grafik 25’de de görüldüğü gibi büyük baş hayvan varlığımızda olduğu gibi küçük baş<br />
hayvan varlığının da II. Alt Bölgede I. Alt Bölgeye oranla yüksek olduğu görülmektedir.<br />
Muş ilinde yetiştirilen koyunların tamamına yakını yerli koyun ırkı olan Morkaraman ve<br />
Akkaraman, keçilerin ise yine tamamına yakınını yerli ırk olan kıl keçisi oluşturmaktadır.<br />
DİE verilen son on yıllık dönemde Türkiye geneli küçükbaş hayvan varlığında (koyun<br />
%27.4; kıl keçisi %22,4) önemli ölçüde azalma olduğunu göstermektedir. Grafik 26 den de<br />
görüldüğü üzere Türkiye genelindeki bu azalışın Muş genelinde 1991-2<strong>00</strong>2 yılları arasında<br />
daha düşük oranlarda (koyunda %17,2, keçide %10,4) gerçekleştiğini göstermektedir.<br />
Şekil 110. Muş İli Küçükbaş Hayvan Varlığı Değişimi<br />
Son yıllarda küçükbaş hayvan populasyonun da meydana gelen azalma; meraya olan<br />
baskının azalması nedeniyle mevcut populasyon için mera olanaklarının belli ölçüde de olsa<br />
iyileşmesi sonucunu doğurmuştur. Bu durum sektörde pazara yönelik hayvansal üretimin<br />
artacağı beklentisini doğurmaktadır. Bu artış gerçekleştiğinde ıslah çalışmalarına olan talebin<br />
artması beklenebilir.<br />
151
Muş ilinde Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu (SYDF) ve Özel İdare kaynaklı<br />
projelerle damızlık koyun ve koç dağıtımı yapılarak, eldeki mevcut koyun ırkının daha yüksek<br />
verimli ırklara dönüşümü teşvik edilmektedir.<br />
Kanatlı Hayvan Varlığı:<br />
Tavukçuluk sektörü Türkiye’de 1960’lı yıllardan sonra hızlı ve sürekli bir büyüme<br />
göstermiştir. Bu büyümede sektöre yapılan büyük yatırımlar kadar sektörün mukayeseli<br />
avantajları da rol oynamıştır. Tavukçuluğun bu avantajlarından yararlanılarak geliştirilmesi<br />
yeni istihdam olanaklarının yaratılması yoluyla ekonomik, köyden kente göçün azaltılması<br />
yoluyla da sosyal yararlar sağlayacaktır.<br />
Fakat Muş Türkiye’de tavuk eti üretiminde, yumurta üretiminden ve pazarlamasından<br />
elde edilen gelir sıralamasında Türkiye’de son sıralarda bulunmaktadır.<br />
Muş ilinde ticari olarak et ve yumurta üretimi yapan işletmelerin sayısı ve kapasiteleri<br />
düşük olup son birkaç yıldır özellikle alt bölgelerde yumurtacı kanatlı sayısında az da olsa bir<br />
artış izlenmektedir<br />
Kovan Varlığı:<br />
Muş ili arı koloni sayısı ve bal üretimi bakımından Türkiye’de önemli bir yer<br />
almaktadır. 2<strong>00</strong>0 yılı verilerine göre Muş ilinde ilkel kovan ve fenni kovan sayısı oldukça<br />
fazladır. Muş’ta kovan başına düşen bal üretim miktarı Türkiye ortalamasına eşit olup, 16<br />
kg’dır.<br />
Muş ili zengin nektar kaynaklarına sahip olduğundan üretilen balın Türkiye pazarında<br />
yüksek fiyatla satılması sonucunda bölge göçer arıcılar için de cazip hale gelmiştir. 1990<br />
yılından bugüne verimde önemli bir değişim gözlenmemiş olmakla birlikte, özellikle yerel<br />
yönetimler ve diğer kaynakların arıcılığı teşvik etme çabaları kovan sayısının artmasına sebep<br />
olmuştur.<br />
Tablo 23.Arazi Kullanım Durumu<br />
ARAZİ CİNSİ ALAN (Ha.) %<br />
Tarla Arazisi 372999 41<br />
Bağ-Bahçe Arazisi 5899 1<br />
Mera Arazisi 278673 34<br />
Çayır Arazisi 97333 <strong>12</strong><br />
Orman Arazisi 56484 7<br />
Tarıma Elverişsiz Arazi 44863 5<br />
İlin Yüz Ölçümü 819551 1<strong>00</strong><br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
152
Tablo 24– İlçeler Üzerinde Arazi kullanım Durumu<br />
İlçesi Tarla Bağ-Bakçe Çayır Mera Orman Kullanılmaya<br />
n<br />
Arazisi Arazisi Arazisi Arazisi Arazisi Arazisi<br />
Merkez 116332 1164 29018 94866 4<strong>03</strong>53 24741<br />
Bulanık 77638 1113 17543 52256 2702 1<strong>12</strong>48<br />
Malazgirt 78173 508 <strong>12</strong>927 45189 24<strong>03</strong><br />
Korkut 18418 914 10907 24193 1957 1111<br />
Hasköy 9<strong>03</strong>8 26 737 3077 9515 284<br />
Varto 367<strong>00</strong> 2174 26201 59092 1957 5076<br />
Toplam 336299 5899 97333 278673 56484 44863<br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
İlimizde mevcut tarım arazilerinin 64280 ha. Fiilen sulanmaktadır. Bu alan sulama<br />
bilir tarım arazisinin %41 oluşturmaktadır. Sulanan arazinin %<strong>12</strong> si Köy Hizmetlerinin<br />
yapmış olduğu sulama kanalları ve göletler ile, %<strong>12</strong> si DSİ nin yapmış olduğu baraj ve<br />
kanallar ile, % 17 ise halk sulaması şeklindedir.<br />
K.2. TARLA TARIMI :<br />
Tablo 25. Hububat Ekim Durumu<br />
Ürün Cinsi Üretm Alanı Verimlilik (Kg/Ha) Üretim Miktarı<br />
(Ton)<br />
Bugday 1549<strong>00</strong> 1390 215311<br />
Arpa 35185 1497 52672<br />
Çavdar 65 11<strong>00</strong> 71<br />
Toplam 190150 268054<br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
Tablo 26 : Yemeklik Baklagiller<br />
Ürün Cinsi Üretim Alanı Verimlilik (Kg/Ha) Üretim Miktarı<br />
(Ton)<br />
Mercimek <strong>12</strong>4 774 96<br />
Nohut 2<strong>12</strong>58 782 16624<br />
K.Fasulye 2<strong>12</strong>5 <strong>12</strong>18 2954<br />
Toplam 23807 19674<br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
153
Tablo 27. Endüstri Bitkileri<br />
Ürün Cinsi Üretim Alanı Verimlilik (Kg/Ha) Üretim Miktarı<br />
(Ton)<br />
Tütün 2360 11190,7 2810<br />
Ş.pancarı 11940 31926 381196<br />
Ayçiçegi 1578 583 920<br />
Mısır 167 2257 377<br />
Patates 5 15<strong>00</strong> 7,5<br />
Toplam 16050 19674 385447,7<br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
Tablo 28. Yem Bitkileri<br />
Ürün Cinsi Üretm Alanı Verimlilik (Kg/Ha) Üretim Miktarı<br />
(Ton)<br />
Fiğ 435 2988,7 13<strong>00</strong><br />
Korunga 7<strong>00</strong> 2671 1870<br />
Yonca 6875 2989 20550<br />
Çayır 97304 250 243260<br />
Toplam 105354 267285<br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
Tablo 29. Meyve Ürünleri<br />
Ürün Cinsi Üretim Alanı Verimlilik (Kg/Ha) Üretim Miktarı<br />
(Ton)<br />
Elma 27<strong>00</strong>90 80 2157,8<br />
Armut 7811 73 568,4<br />
Ceviz 2<strong>00</strong>0 60 <strong>12</strong>0<br />
Toplam 36901 2846,2<br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
Tablo 30. Sebze Üretimi<br />
Domates 175 17499 3062,3<br />
T. Fasulye 58,7 4080 239,5<br />
Biber 63,85 6083 388,4<br />
Hıyar 113,2 8887 1<strong>00</strong>6<br />
Patlıcan <strong>12</strong>,18 11535 140,5<br />
Sogan 39,37 9591 377,6<br />
Kavun 390 18718 73<strong>00</strong><br />
Karpuz 11<strong>03</strong> 23250 25645<br />
Bal kabağı 1,63 9018 14,7<br />
S. Kabağı 3,5 10571 37<br />
Lahana 218,65 42716 9339,8<br />
Toplam 2179,08 385447,7<br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
154
K.3. HAYVANCILIK<br />
İl ekonomisinin hayvancılık oluşturmaktadır. Muş İlinde hayvan varlığı fasla olmasına<br />
rağmen verim oldukça düşüktür. Hayvancılığın gelişmesinde yerli ırların ıslahında suni<br />
tohumlama ve tabi tohumlamaya büyük önem taşımaktadır. İlimizde hayvancılıkta<br />
verimliliğin artırılması ve hayvan ırklarının ıslahının sağlanması amacıyla Tarım Bakanlığı ve<br />
Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez birliği ile ortak olarak yürütülen “Sığırlarda Ön Kütüğü<br />
ve Soy Kütüğü Geliştirme Projesi” kapsamında çalışmalar yapılmıştır.<br />
Tablo 31. Hayvan Varlığı<br />
CİNSİ 1999 2<strong>00</strong>0 2<strong>00</strong>1<br />
Büyük Baş Sığır (yerli) 147085 170239 170111<br />
Hayvan Sayısı Sığır (Melez) 33086 37257 44<strong>03</strong>9<br />
Sığır (Kültür) 6693 6689 8102<br />
Sığır Top. 186864 214185 222252<br />
Manda 7501 6973 6688<br />
GENEL TOPL<strong>AM</strong> 194365 221158 228940<br />
Küçük Baş Koyun 1368040 1355545 <strong>12</strong>20557<br />
Hayvan Keçi 270290 248890 218516<br />
Sayısı TOPL<strong>AM</strong> 1638330 1604435 1439073<br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 2<strong>00</strong>4<br />
K.4. TARIMSAL FAALİYETLER<br />
K.4.1. Pestisitler:<br />
Kullanılan Pestisitler : 53 (ton)<br />
K.4.2. Gübre Kullanımı:<br />
Muş ili ve ilçelerinde Gübre satışları faaliyet veren 13 bayii, Tarım Kredi<br />
Kooperatifleri, Pancar Ekicileri Kooperatifleri ve Şeker fabrikası tarafından karşılanmaktadır.<br />
MUŞ İLİ 2<strong>00</strong>2-2<strong>00</strong>4 YILLARI KİMYEVİ GÜBRE TÜKETİM DURUMU<br />
Tablo 32. Kimyevi Gübre Tüketimi<br />
Yıl Ticari Gübre Cinsinin Adı Kullanılan Miktarı<br />
(Ton)<br />
5<br />
2<strong>00</strong>2<br />
%21AS<br />
%26N 894,5<br />
%33N 1578<br />
%46Üre 3930,9<br />
18-46DAP<br />
3411,5<br />
215.705<br />
Kullanıldığı Alan (ha)<br />
155
20<strong>03</strong><br />
T.S.P. 52<br />
<strong>12</strong>-30-<strong>12</strong> Kompoze<br />
2787,5<br />
20-20-0 Kompoze 207<br />
20-20-0+%1Zn 68<br />
15-15-15 Kompoze 80<br />
%26N 246,5<br />
%33N 2.459,65<br />
%46Üre 2.876,8<br />
18-46DAP 2.621,85<br />
T.S.P. 133<br />
<strong>12</strong>-30-<strong>12</strong> Kompoze 2.106,25<br />
20-20-0 Kompoze 596<br />
20-20-0+%1Zn 2<strong>12</strong>,5<br />
15-15-15 Kompoze 82<br />
%26N 40<br />
%33N 980<br />
%46Üre 2533,2<br />
18-46DAP 3495,9<br />
215.705<br />
215.705<br />
2<strong>00</strong>4<br />
T.S.P. 2293,95<br />
<strong>12</strong>-30-<strong>12</strong> Kompoze 16<strong>12</strong><br />
20-20-0 Kompoze 1099,9<br />
20-20-0+%1Zn 34<br />
15-15-15 Kompoze 55<br />
Kaynak : Tarım İl Müdürlüğü İstatistik Bilgileri 20<strong>03</strong><br />
156
KAYNAKLAR:<br />
İl Tarım Müdürlüğü ( Master Planı)<br />
İl Çevre ve Orman Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
157
L ENERJİ<br />
L.1 KAYNAKLARINA GÖRE ENERJİNİN SINIFLANDIRILMASI:<br />
L.1.1 Birincil enerji kaynakları:<br />
L.1.1.1 Güneş enerjisi<br />
İlimiz güneş enerjisi kolektörler sayesinde su ısıtmakta kullanılmaktadır. Son yıllarda<br />
yapılan konut alanlarında güneş enerjisinden yararlanılmaktadır. Yıllık tüketilen güneş<br />
enerjisi hakkında her han gibi bir çalışma yoktur.<br />
L.1.1.2 Su enerjisi<br />
İlimizde bulunan ırmak,çay gibi enerjiye dönüşe bilecek su kaynaklarının debileri<br />
D.1.2.(Akarsular) bölümünde detaylı bir şekilde verilmiştir.<br />
L.1.1.3 Biyogaz enerjisi<br />
Biyogaz; gübre,bitkisel atık ve benzeri organik atıklarının oksijensiz ortamda fermante<br />
olması sonucu meydana gelen yanıcı bir gazdır.<br />
İlimizde biyogaz denilen enerji türünden yararlanılmamaktadır.<br />
L.1.1.4 Biyomas enerjisi<br />
Biyomas; tabiri daha ziyade bitkisel ürünlerin, hayvan ve orman atıklarının, şehir ve<br />
endüstri atıklarının çevrimi yoluyla enerji elde etme metodudur.<br />
Biyomastan çeşitli kesimlerce yararlanılmaktadır. Örneğin ilimizin hemen hemen<br />
tamamına yakın köylerinde hayvan gübresinden yapılan tezek yakacak olarak<br />
kullanılmaktadır.<br />
L.1.1.5 Odun<br />
İlimizde yılda yakacak olarak belli miktarda odun tüketilmektedir. İlimizde tüketilen<br />
odunların bir kısmı ilimizdeki ormanlardan üretilmekte diğer bölümü ise diğer illerden gelen<br />
odunlardan temin edilmektedir.<br />
L.1.1.6 Kömür<br />
İlimizde kömür rezervleri mevcut değildir.<br />
L.1.1.7 Rüzgar enerjisi<br />
Rüzgar enerjisi ölçümleri ilimizde Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğünce<br />
Yapılmaktadır. Düşük hızlarda çalışan rüzgar jeneratörlerinin yapılması halinde ilimizde<br />
yararlanılabilecek bir rüzgar enerjisi potansiyelinin olabileceği düşünülmektedir.<br />
158
L.1.1.8 Petrol (Fuel-Oil, Motorin, Asfalt, Benzin,LPG)<br />
İlimiz sınırları içerisinde petrol rezervleri yoktur.<br />
L.1.1.9.Jeotermal enerji<br />
İlimiz sınırları içerisinde jeotermal kaynak bulunmamaktadır.<br />
L.1.1.10.Doğalgaz enerjisi<br />
İlimizde doğal gaz rezervleri bulunmamaktadır.<br />
L.1.2 İkincil enerji kaynakları<br />
L.1.2.1 Termik enerji<br />
İlimizde kurulmuş herhangi bir termik santral yoktur.<br />
L.1.2.2 Hidrolik enerji<br />
İlimizde bulunan zengin su kaynakları sulama ve elektrik enerjisi alanında<br />
kullanılmaktadır. Son yıllarda barajların da yapılmasıyla su gücünden yararlanma oranı<br />
artmaktadır.<br />
Muş ilinde bulunan inşa halindeki baraj gölleri<br />
Tablo 33. Baraj Gölleri<br />
GÖLÜN İLİ HACMİ<br />
(m3)<br />
GÖLÜN SU KULLNIM<br />
<strong>AM</strong>ACI<br />
ADI<br />
ALANI(km2)<br />
Aıpaslan I Muş 29<strong>03</strong>,45 114,83 Enerji<br />
Kaynak :DSİ 17. Bölge Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
Muş ilinde bulunan istiksaf/Master plan ve planlama – kesin proje aşamasındaki baraj gölleri<br />
Tablo 34.Baraj Gölleri<br />
GÖLÜN<br />
ADI<br />
İLİ<br />
Max. Göl<br />
alanı<br />
Bulunduğu<br />
aşama<br />
Su Kullanım<br />
Amacı<br />
Alpaslan II Muş 54,69 Kati projede var Sulama+<br />
Enerji<br />
Kadir barajı 1,63 Planlamada var Sulama<br />
Malazgirt barajı 2,73 Planlamada var Sulama<br />
Kuş tepe barajı Planlamada var Sulama<br />
Kara hasan Barajı 3 İstikşaf sulama<br />
Kaynak : DSİ 17. Bölge Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
159
Tablo 35. Doğal Göller<br />
Doğal Göller<br />
(ha)<br />
Muş İlindeki Su Yüzeylerinin Dağılımı<br />
Baraj Gölet Akarsu<br />
Rezervuarı Rezervuarı Yüzeyleri<br />
(ha) (ha) (ha)<br />
Toplam<br />
(ha)<br />
3224 17688 69 667 21648<br />
Kaynak : DSİ 17. Bölge Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
SUL<strong>AM</strong>A ÇALIŞMALARI:<br />
Tarım İl Müdürlüğü tarafından yapılan araştırmalara göre aşağıdaki Tablo ve<br />
grafiktede de görüldüğü gibi tarım arazilerinin (335049ha.) ancak 158215 ha’ı sulanabilecek<br />
alandır. Bunun il tarım alanlarına oranı %47 dir. Sulanan arazilerin %<strong>12</strong> si DSİ ve %<strong>12</strong> si de<br />
KHGM tarafından (devlet sulaması) sulanmakta, %17 ’lik kısım halk tarafından<br />
sulanmaktadır. Devlet ve hak tarafından sulanan alan toplam 64280 ha olup, ekilebilir tarım<br />
arazilerinin % 19 una, sulanabilir tarım arazisinin ise % 41 ine tekabül etmektedir. Bu<br />
alanların 19261 ha ı KHGM , 191<strong>00</strong> ha ı DSİ , 26459 ha ı ise halk tarafından sulanmaktadır.<br />
Sulanan<br />
Arazi<br />
Miktarı<br />
(Ha)<br />
Tablo 36. Sulanan Araziler, DSİ, KHGM ve Halk Tarafından Sulanan Alanların Dağılımı<br />
DSİ KHGM Halk Sulaması TOPL<strong>AM</strong><br />
191<strong>00</strong> 19261 26459 64280<br />
Kaynak : Muş Tarım il Müdürlüğü verileri<br />
Şekil 111. Muş İli arazilerinin Sulama Durumu<br />
160
I. Alt bölgede 36249 ha lık bir alan sulanabilmektedir.<br />
Il. Alt bölgede ise 28<strong>03</strong>1 ha’ lık bir alan sulanabilmektedir.DSİ tarafından planlaması<br />
tamamlanan sulamalar arasında Alparslan-2 barajının faaliyete girmesi 68060 ha lık bir alanda<br />
sulama yapılması gerçekleşecektir. Yine Ön İnceleme ve master planı tamamlanan ve inşa<br />
halinde olan sulama projelerinin faaliyete girmesi ile 104<strong>12</strong> ha lık bir alanda sulama yapılması<br />
gerçekleşecektir. Önümüzdeki 5-10 yıl içerinde toplam olarak 78472 ha lık bir alanda sulama<br />
yapılması planlanmıştır.<br />
L.1.2.3 Nükleer enerji<br />
İlimizde radyoaktif madde rezervleri ile nükleer enerji santrali mevcut değildir.<br />
L.2 Enerji tüketiminin sektörlere göre dağılımı<br />
Tablo 37. Enerji Tüketimi<br />
ABONE GURUBU ABONE SAYISI KWH<br />
Resmi Daireler 654 16.076.664<br />
Sanayi İşletmeleri 650 5.328.901<br />
Ticarethaneler 4.788,<strong>00</strong> 8.820.633<br />
Meskenler 62.313,<strong>00</strong> 79.501.670<br />
Tarımsal Sulama 169 208.<strong>03</strong>1<br />
Belediye Su Dağıtımı 0 16.570.846<br />
Şantiyeler <strong>12</strong>9 696.966<br />
Hayır Kurumları 37 13.414.251<br />
Sokak Aydınlatması 0 39.279.5<strong>00</strong><br />
Kendi İhtiyaçalrımız ve<br />
0 5.772.650<br />
Lojmanlar<br />
Diğerleri ( Belirtisiz) 80 3.415.601<br />
Kaçak Elektrik 2.279,<strong>00</strong> 2.415.481<br />
Toplam 68.820,<strong>00</strong> 154.678.933<br />
Tablo 38. Abone Durumu<br />
ABONE GURUBU<br />
KWH<br />
Meskenler 79.501.670<br />
Ticarethaneler 8.820.633<br />
Sanayi İşletmeleri 5.328.901<br />
Resmi Daireler 16.076.664<br />
Diğerleri 61.648.420<br />
Toplam 171.376.288<br />
Kaynak:TEDAŞ Muş Müessese Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
L.3.Enerji Nakil Hatları :<br />
İlimizde mevcut olan 154 Kv’luk ENH’nın Muş Bingöl tarafı (Muş sınırları içi) 41,3<br />
Km.Muş-Güroymak tarafı (Muş sınırı) 42,8 Km olup, İlimizde yer altı veya yer üstünde 380<br />
Kv’luk ENH bulunmamaktadır.<br />
161
KAYNAKLAR:<br />
DSİ 17.Bölge Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
İl Tarım Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
Tedaş Müessese Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
162
M ULAŞIM, ALTYAPI, HABERLEŞME<br />
M.1.Ulaşım<br />
M.1.1.Karayolları<br />
M.1.1.1.Karayolları Genel<br />
Şekil 1<strong>12</strong>. Muş Karayolları Haritası<br />
M.1.1.2.Ulaşım Planlama :<br />
İlimizde bugüne kadar hareket eden insan sayısı hakkında her han gibi bir çalışma<br />
yapılmamıştır. Trafik sıkışıklığı diğer illere göre kıyaslandığında ilimizde pek fazla değildir.<br />
M.1.1.3.Toplu Taşım Sistemi :<br />
163
İlimizde toplu taşımacılıkta belediye otobüsleri ve halk dolmuşları kullanılmaktadır.10<br />
adet halk otobüsü. 75 adet minibüs bulunmaktadır.<br />
M.1.1.4 Kent içi Yollar:<br />
Bu konuda ilgili kurumlar tarafından herhangi bir çalışma yapılmamıştır. Muş<br />
Belediye Başkanlığınca kent içindeki bir kısım yollar sıcak asfalt dökülerek yenilenmiş bir<br />
kısmının da yenilenme çalışmaları devam etmektedir.<br />
M.1.1.5 Araç Sayısı :<br />
İlimizde otomobil, otobüs,kamyon, minibüs ve motosiklet gibi motorlu araçlardan<br />
meydana gelen hava ve gürültü kirliliği fazla olmamakla beraber çevreyi olumsuz yönde<br />
etkilememektedir. Araçlardan kaynaklanan kirlilik ise emisyon ölçümleri ile azaltılmaktadır.<br />
İlimizde bulunan toplam araç sayısı ve cinsleri aşağıdaki çizelgede verilmiştir.<br />
Muş ilinde Haziran 2<strong>00</strong>4 ayı itibariyle trafiğe kayıtlı bulunan motorlu taşıtların<br />
miktarı<br />
Çizelge 3. Motorlu Taşıt Durumu<br />
Motorlu Taşıtların Cinsi: Araç Sayısı: Yakıt Türü:<br />
Motosiklet 244 Benzinli<br />
Otomobil 2908 “<br />
Arazi Taşıtı 48 “<br />
Özel Amaçlı 21 “<br />
Arazi taşıtı 13 Dizel<br />
İş Makinesi 3 “<br />
Minibüs 908 “<br />
Otobüs 130 “<br />
Kamyonet <strong>12</strong>13 “<br />
Kamyon 1344 “<br />
Traktör 5554 “<br />
Çekici 17 “<br />
Tanker 53 “<br />
Özel Amaçlı 61 “<br />
Kamyonet 3 LPG<br />
Otomobil 6<strong>00</strong> “<br />
Arazi Taşıtı 1 “<br />
Romörk 6 Yakıtsız<br />
Yarı Romörk 18 “<br />
+<br />
TOPL<strong>AM</strong> 13215<br />
M.1.2 Demir yolları:<br />
M.1.2.1.Kullanılan Raylı Sistemler:<br />
Kent içi ulaşımda hafif-ağır metro, banliyö ve tramvay türü ulaşım araçları mevcut<br />
değildir.<br />
164
M.1.2.2.Taşımacılıkta Demiryolları :<br />
İlimiz sınırları içerisindeki toplam demiryolu uzunluğu; 86 km’ dir.<br />
Güzergahlar:Tatvan- Elazığ/ Elazığ- Tatvan, 2<strong>00</strong>2 yılı itibariyle taşınan yolcu sayısı;<br />
<strong>12</strong>.<strong>00</strong>0 (Oniki bin ) kişidir. 2<strong>00</strong>2 yılında Muş Gar Müdürlüğünce sarf edilen akaryakıt ;10<br />
ton’ dur.<br />
Demiryollarımızın komşu illere uzaklığı; Bitlis İline 60 km, Bingöl İline 47 km’ dir.<br />
Yolcu trenlerinin hareket gün ve saatleri:<br />
a) Vangölü Ekspresi : Gidiş Salı-Perşembe ; saat: 09:10<br />
“ “ : Geliş Pazartesi –Çarşamba ; saat: 11:07<br />
b)Karma Bölgesel Posta Treni<br />
M.1.3.Deniz Göl Nehir Taşımacılığı:<br />
M.1.3.1.Limanlar :<br />
: Gidiş P.tesi-Çarşamba-Cuma; saat: 09:19<br />
: Geliş Salı-Perşembe-C.tesi; : saat:14:02<br />
İlim sınırlarının denizle bağlantısı bulunmadığından dolayı böyle bir çalışma<br />
yapılmamıştır.<br />
M.1.3.2.Taşımacılık:<br />
İlimiz sınırlarının denizle bağlantısı bulunmadığından dolayı deniz yolu taşımacılığı<br />
yoktur.<br />
M.1.3.3.Havayolları :<br />
Şehir ile hava alanı 27 km. olup DHMİ Müdürlüğünün açtığı terminal binası 22<strong>00</strong> m2’<br />
dir. Günün 24 saatinde uçakların iniş yapabileceği pisti bulunmaktadır. Şu anda THY A.O<br />
olarak haftalık dört gün MUŞ-ANKARA-MUŞ seferleri yapılmaktadır. Seferler Pazar –<br />
Pazartesi – Çarşamba ve Cuma günleri yapılmakta olup saat 10:<strong>00</strong> da Ankara’ dan kalkan<br />
uçak saat 11:20 de Muş’ a inmekte ve saat <strong>12</strong>:20 de Muş’ tan Ankara’ ya hareket etmektedir.<br />
Hava alanı ve çevresinde herhangi bir gürültü ölçümü yapılmamıştır.<br />
M.2.Alt Yapı :<br />
M.2.1.Su Sistemleri:<br />
Şehrimizin su sistemleri % 80 civarında tamamlanmış olup;<br />
165
Şehrin içme suyunun bir kısmı Kızılziyaret ve Kaniya Dengı den<br />
gelen cazibeli su ile (Muratpaşa Mah., Dere Mah., Kale Mah., Kültür Mah., ve diğer<br />
mahallelerin bir kısmı) karşılanmaktadır.<br />
Ayrıca şeker fabrikasının doğusunda bulunan ana su terfi istasyonundan şehrin çeşitli<br />
mahallelerine su takviyesi yapılmakta, yeterli su bulunmayan yerlerde ise değişik yerlerde<br />
kurulan <strong>12</strong> sondaj kuyu ile şehrin su ihtiyaçları karşılanmaya çalışılmaktadır.<br />
Şehre verilen ortalama su debisi 1<strong>00</strong> lt/sn dir. İlimizde sulama amaçlı kullanılan<br />
barajlarla ilgili bilgiler D.1.3 bölümünde verilmiştir.<br />
M.2.2.Kanalizyazyon:<br />
İlimizdeki kanalizasyon sistemi henüz tam olarak tamamlanmamış olup, Kültür,<br />
Hürriyet, Saray, Zafer ve Sunay Mahallelerinde kanalizasyon şebekesi bitmiş ve ana<br />
kollektöre bağlantısı yapılmıştır.<br />
Şehir merkezinde kanalizasyon şebekesi olmayan yerlerde atıklar fosseptik çukurlarda<br />
biriktirilmekte ve vidanjörlerle atılmaktadır.<br />
Kanalizasyon şebekesi döşenmesi işlemleri devam etmektedir. Kanalizasyon arıtma<br />
tesisi yapılmadığından atıklar alıcı ortama direkt olarak atılmaktadır.<br />
M.2.3.Yeşil Alanlar:<br />
İlimiz merkezinde bulunan yeşil alanların toplamı 73.8<strong>00</strong> m 2 olup kişi başına düşen<br />
yeşil alan miktarı: 1.086 m 2 dir.<br />
Park isimleri ve alanları:<br />
Kale parkı ; 11.2<strong>00</strong> m 2<br />
Toprak Baba parkı ; 40.<strong>00</strong>0 m 2<br />
Zafer Mahallesi Çocuk parkı 1 ; 2.<strong>00</strong>0 m 2<br />
Zafer Mahallesi Çocuk parkı 2 ; 5.8<strong>00</strong> m 2<br />
Atatürk Çocuk parkı ; <strong>12</strong>.<strong>00</strong>0 m 2<br />
Minare Mahallesi parkı ; 2.8<strong>00</strong> m 2<br />
166
M.2.4.Haberleşme:<br />
İlimizin mevcut durumdaki santral sayısı ve diğer bilgiler aşağıdaki tablolarda<br />
gösterildiği şekildedir.<br />
Tablo 39. Muş İli Santral Durumu<br />
MUŞ MERKEZ, İLÇE ve KÖYLERİN 01-30 KASIM 2<strong>00</strong>2 AYI İTİBARİ İLE<br />
SANTRALLARIN DURUMU<br />
S Santral il ve Prf. Ser.Ver. Santral Kur. Çal.<br />
No Adı İlçesi No Tarihi Cinsi Kap. Kap.<br />
1 Muş Muş 2<strong>12</strong>/213 05.11.1991 DMS 11.460 10.195<br />
Mrkz+KTS<br />
/217<br />
2 Mrkz.Sanayi Muş 215 30.07.1996 IRLCM 1.278 1.026<br />
Sit.<br />
3 Mrkz.Yeşilyurt Muş 216 15.08.2<strong>00</strong>1 IRLCM 4.473 4.<strong>03</strong>5<br />
Ara Toplam 17.211 15.256<br />
4 Bozbulut Muş 235 28.05.1996 DİCLE 150 130<br />
5 Harman Muş 238 24.10.1996 DİCLE 350 3<strong>03</strong><br />
6 Karaağaçlı Muş 232 15.05.1990 E-1 2<strong>00</strong> 183<br />
7 Karaköprü Muş 231 <strong>12</strong>.<strong>03</strong>.1993 DİCLE 450 418<br />
8 Kırköy Muş 226 26.05.1992 E-1 220 207<br />
9 Kıyık Muş 234 15.01.1994 E-1 180 175<br />
10 Kızılağaç Muş 225 26.05.1993 DİCLE 3<strong>00</strong> 257<br />
11 Konukbekler Muş 221 20.05.1990 DİCLE 230 179<br />
<strong>12</strong> Mercimekkale Muş 228 10.11.1991 E-1 2<strong>00</strong> 181<br />
13 Muratgören Muş 236 04.09.1996 E-1 220 213<br />
14 Serinova Muş 227 22.05.1992 E-1 230 2<strong>12</strong><br />
15 Sungu Muş 224 18.05.1995 DİCLE 450 438<br />
16 Şenova Muş 233 24.<strong>12</strong>.1992 E-1 80 56<br />
17 Tabanlı Muş 242 13.06.2<strong>00</strong>2 E-1 150 <strong>12</strong>7<br />
18 Tekyol Muş 239 15.05.2<strong>00</strong>2 DİCLE 150 <strong>12</strong>3<br />
19 Yağcılar Muş 229 18.10.1999 ANADOLU 250 207<br />
20 Yaygın Muş 223 15.05.1990 LEVENT 420 4<strong>03</strong><br />
21 Yelalan Muş 241 23.<strong>12</strong>.1999 LEVENT 1<strong>00</strong> 87<br />
22 Yücetepe Muş 237 11.10.1996 E-1 180 163<br />
Ara Toplam 4.510 4.062<br />
23 Bulanık Muş 311 25.07.1993 ANADOLU 3.<strong>00</strong>0 2.870<br />
Ara Toplam 3.<strong>00</strong>0 2.870<br />
24 Bingüldek Bulanık 332 08.<strong>12</strong>.1998 DİCLE 150 <strong>12</strong>6<br />
25 Çataklı Bulanık 335 31.01.2<strong>00</strong>1 DİCLE 30 17<br />
26 Elmakaya Bulanık 327 07.10.1994 E-1 175 162<br />
27 Erentepe Bulanık 322 07.02.1995 DİCLE 650 6<strong>03</strong><br />
28 Gölyanı Bulanık 324 06.01.1995 DİCLE 220 198<br />
29 Karaağıl Bulanık 329 14.08.1995 DİCLE 180 167<br />
30 Kırkgöze Bulanık 336 08.02.2<strong>00</strong>2 E-II 150 <strong>12</strong>8<br />
31 Mollakent Bulanık 331 16.11.1996 DİCLE 340 323<br />
32 Rüstemgedik Bulanık 323 26.<strong>03</strong>.1991 LEVENT 250 240<br />
167
33 Sarıpınar Bulanık 326 30.05.1993 E-1 250 243<br />
34 Söğütlü Bulanık 334 25.<strong>12</strong>.1998 DİCLE 110 92<br />
35 Yokuşbaşı Bulanık 321 <strong>03</strong>.09.2<strong>00</strong>1 E-1 130 118<br />
36 Yoncalı Bulanık 325 11.09.1992 E-1 240 226<br />
Ara Toplam 2.875 2.643<br />
37 Hasköy Muş 411 25.07.1993 ANADOLU 1.650 1.596<br />
Ara Toplam 1.650 1.596<br />
38 Gökyazı Hasköy 423 05.01.1994 E-1 248 236<br />
39 Omurca Hasköy 422 22.<strong>12</strong>.1997 E-1 256 253<br />
Ara Toplam 504 489<br />
S Santral il ve Prf. Ser.Ver. Santral Kur. Çal.<br />
No Adı İlçesi No Tarihi Cinsi Kap. Kap.<br />
40 Korkut Muş 611 16.09.1993 DİCLE 730 701<br />
730 701<br />
41 Altınova Korkut 621 30.<strong>12</strong>.1993 E-II 4<strong>00</strong> 362<br />
42 Güneyik Korkut 623 13.08.1993 DİCLE 416 391<br />
43 Güven Korkut 625 08.06.1999 LEVENT 250 234<br />
44 Karakale Korkut 622 30.09.1997 DİCLE 150 135<br />
45 Taşlıca Korkut 624 07.05.1999 DİCLE 40 29<br />
Ara Toplam <strong>12</strong>56 1.151<br />
46 Malazgirt+KT Muş 511 25.07.1993 ANADOLU 3.7<strong>00</strong> 3.167<br />
S<br />
Ara Toplam 3.7<strong>00</strong> 3.167<br />
47 Aktuzla Malazgirt 525 20.02.1995 E-I <strong>12</strong>0 97<br />
48 Çayırdere Malazgirt 526 25.<strong>12</strong>.1997 DİCLE 240 218<br />
49 Gölkoru Malazgirt 521 25.06.1993 E-1 130 118<br />
50 İyikomşu Malazgirt 528 <strong>03</strong>.06.2<strong>00</strong>2 ANADOLU <strong>12</strong>5 <strong>12</strong>1<br />
51 Konakkuran Malazgirt 523 13.09.1994 DİCLE 2<strong>00</strong> 172<br />
52 Nurettin Malazgirt 522 20.<strong>03</strong>.1995 ANADOLU 65 56<br />
53 Yaramış Malazgirt 527 15.<strong>12</strong>.1998 ANADOLU 75 68<br />
Ara Toplam 955 850<br />
54 Varto Varto 711 17.02.1992 ANADOLU 2.731 2.378<br />
Ara Toplam 2.731 2.378<br />
55 Alpaslan- Varto 724 04.09.1996 DİCLE 750 677<br />
1+KTS<br />
56 Bağiçi Varto 732 07.07.2<strong>00</strong>2 DİCLE 1<strong>00</strong> 82<br />
57 Boylu Varto 727 05.06.1998 DİCLE 110 96<br />
58 Çayçatı Varto 725 28.11.1996 DİCLE 2<strong>00</strong> 171<br />
59 Çaylar Varto 722 18.05.1994 LEVENT 5<strong>00</strong> 471<br />
60 Karaköy Varto 726 06.11.1996 E-1 110 106<br />
61 Kaynarca Varto 723 21.06.1995 DİCLE 230 214<br />
62 Leylek Varto 731 11.08.2<strong>00</strong>0 ANADOLU 240 221<br />
63 Omcalı Varto 729 17.09.1999 DİCLE 1<strong>00</strong> 89<br />
64 Onpınar Varto 728 13.05.1999 DİCLE <strong>12</strong>0 107<br />
Ara Toplam 2.460 2.234<br />
GENEL TOPL<strong>AM</strong> 41.582 37.397<br />
168
Şekil 113. Muş Kırsal Alan Beslenme Durumu<br />
Tablo 40. Muş İli Telekomünikasyon Durumu<br />
Toplam Köy<br />
Sayısı<br />
Toplam Mezra<br />
Sayısı<br />
Şbk'li Köy<br />
Sayısı<br />
Şbk'li Mezra<br />
Sayısı<br />
KTS'li Köy<br />
Sayısı<br />
KTS'li Mezra<br />
Sayısı<br />
Şbk'siz Köy<br />
Sayısı<br />
(İrtibatsız<br />
dahil)<br />
Şbk'siz Mezra<br />
Sayısı<br />
(İrtibatsız<br />
dahil)<br />
İrtibatsız Köy<br />
Sayısı<br />
İrtibatsız Mezra<br />
Sayısı<br />
Muş Bulanık hasköy korkut malazgirt varto Toplam<br />
1<strong>12</strong> 65 19 29 72 97 394<br />
83 37 3 <strong>12</strong> 20 44 199<br />
63 31 18 18 15 49 194<br />
13 2 0 1 1 19 36<br />
<strong>12</strong> 0 0 0 0 22 34<br />
5 0 0 0 0 4 9<br />
37 34 1 11 57 26 166<br />
65 35 3 11 19 21 154<br />
3 7 0 2 2 0 14<br />
63 14 3 11 17 21 <strong>12</strong>9<br />
169
Bunların dışında ilimizdeki toplam TTNET abone sayısı: 250, toplam TURPAK abone<br />
sayısı: 20 ve toplam DATA sayısı:33 abonedir.<br />
KAYNAKLAR:<br />
İl Telekom Müdürlüğü 20<strong>03</strong><br />
İl Emniyet Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
THY A.O Muş Şefliği 20<strong>03</strong><br />
TCDD Gar Şefliği 20<strong>03</strong><br />
Muş Belediye Başkanlığı 2<strong>00</strong>4<br />
Karayolları 113. Şube Şefliği 2<strong>00</strong>4<br />
170
N YERLEŞİM ALANLARI VE NUFUS<br />
N.1.KENTSEL VE KIRSAL PLANL<strong>AM</strong>A<br />
N.1.1.Kentsel alanlar<br />
N.1.1.1.Doğal özelliklerin kent formuna etkileri<br />
İKLİM:<br />
Muş İli, Doğu Anadolu Bölgesindedir. 39 29’ Ve 38 29’ kuzey enlemleriyle 41 06’<br />
ve 41 47’ doğu boylamlarının arasındadır. Yüzölçümü 8196 km2’dır. Türkiye yüz<br />
ölçümünün yüzde 1.1’ini kaplar.<br />
Muş ili, doğuda Ağrının Patnos ve Tutak, Bitlis’in Ahlat ve Adilcevaz, kuzeyden<br />
Erzurum’un Karayazı, Hınıs, Tekman, Karaçoban, batıdan Bingöl’ün Karlıova ve Solhan,<br />
güneyden ise Diyarbakır’ın Kulp, Siirt’in Sason ve Bitlis’in Göroymak ve Mutki ilçeleri ile<br />
çevrilidir.<br />
Muş ilinin iklimi karasal iklim olup yazları çok sıcak ve kurak, kışları ise çok soğuk ve<br />
yağışlı geçer.<br />
N.1.1.2 Kentsel büyüme deseni:<br />
Muş ilinin kuruluşunda yer unsuru önemli rol oynamıştır. İlimiz mezopotamya<br />
bölgesinde yer almakta olup geniş ve verimli arazi yapısı sulak ve geniş ovasıyla tarih öncesi<br />
çağlardan beri insan topluluklarının yerleşim alanı olmuştur.<br />
Muş’un ilk çağ tarihi Urartu’larla başlar, ne var ki Muşun dahil olduğu Doğu<br />
Anadolu’nun yüksek düzlüklerindeki M.Ö. II.bin’e ait yerleşmeleri,henüz yeterince gün<br />
ışığına çıkarılamadığından, Urartu’ların atalarının kimler olduğu kesin olarak<br />
bilinmemektedir.<br />
Urartu Devletinin bundan sonraki tarihi Asurlular, Kimmerler ve İskitlerin bitmez<br />
tükenmez saldırılarıyla sürdü, Urartu Devleti, MÖ. 585’te İskid akınları sonunda yıkıldı.<br />
Muş’un ilk çağ tarihinde Urartular’ı Medler takip etti. Persler’in Doğu Anadolu’daki<br />
hakimiyetleri yaklaşık 2<strong>00</strong> yüzyıl kadar sürdü. Muş ve çevre yaylalarında yaşayan halkın<br />
oymak hayatı sürdürdüğünü, ordusuna buğday, arpa, sebze, et ve binek atı sağladığını anlatır.<br />
Muş ve çevresi, uzun yüzyıllar Roma, Part ve Ermeni devletlerinin hakimiyet<br />
mücadelelerine sahne oldu. Sasani’lerin hakimiyeti yaklaşık 4<strong>00</strong> yıl sürdü. Roma<br />
İmparatorluğu’nun ikiye ayrılmasıyla ilkçağ sona erdiğinde Doğu Anadolu, bu kez uzun yıllar<br />
sürecek Bizans-Sasani mücadelelerine sahne olacaktı.<br />
Muş ve çevresi Arap akınları döneminden başlayarak Türklerin Bizans ordusunu<br />
Malazgirt’te bozguna uğratmasına kadar (1071) Bizans hakimiyetinde, Taron (Taran)<br />
Theması idari bölgesinde yer aldı. Bölge bütün ortaçağ boyunca bu adla anıldı. Müslüman<br />
Arap ordularının Anadolu’ya akınları 640’da başladı. Halife Ömer devrinin sonlarına doğru<br />
641’de İyaz bin Ganin komutasında Bir Arap ordusu Bitlis, Ahlat ve Muş’u aldı. Habib bin<br />
171
Mesleme ve Salman bin Rabia bu bölgeye ikinci bir sefer düzenlediler. (642) Ahlat ve<br />
çevresindeki beyleri idareleri altına aldılar. Ne varki Arap Müslümanlarının hakimiyeti sürekli<br />
olmadı, sık, sık kesintiye uğradı.<br />
Muş, Bitlis ve çevresi, Muaviye zamanında bir ara Bizans Hakimiyetine geçtiyse de<br />
Emevi’ler yöreyi yeniden denetimleri altına almakta gecikmediler. Halife Abdulmelik<br />
zamanında Muhammet bin Mervan, Muş ve çevresini Diyarbakır amirliğine bu amirliği de El<br />
Cezire Genel Valiliğine bağladı.<br />
Selçuklular Dandanakan Savaşında (1040) Gazneliler’ i yenip bir devlet olarak tarih<br />
sahnesine çıkınca Tuğrul Bey’in sultanlığı devrinde Abbasiler Selçukluların koruması altına<br />
girdiler. Tuğrul Bey Selçukluların Doğu Anadolu’ya düzenledikleri seferlerden birinde<br />
Malazgirt’i kuşattı (1054) Bu seferle birlikte Selçuklu’ larla Bizanslılar arasında Doğu<br />
Anadolu’daki hakimiyet mücadelesi başlamış oluyordu.<br />
1914’de 1. Dünya savaşlarında Osmanlı Ordusu’ nun Kafkas seferi büyük hezimetle<br />
sonuçlandı. Rus orduları Doğu Anadolu’yu işgal etmeğe başladı. 1915 yılında Ruslar Eleşkirt<br />
ve Pasinler üzerinden Malazgirt’e doğru ilerlediler. Bundan cesaret alan Ermeniler Rus<br />
işgalini kolaylaştırmak için Muş Varto ve Bulanık’ta Müslüman köylerine baskınlar<br />
düzenlemeğe başladılar. Rusların desteklediği ermeni katliamlarından korkan halk Elazığ ve<br />
Diyarbakır tarafına kaçmağa başladı. 1915 yılının Şubat ayında Varto, 1916 yılında da Muş<br />
Rus ordusunun eline geçti. Rus ordusu içerisinde gönüllü askerlik yapan Ermeniler asırlar<br />
boyu beraber yaşadıkları Muş halkını katletmeğe başladılar. 1916 yılında Diyarbakır 16.<br />
Kolordu Komutanlığına Çanakkale’de başarı kazanmış olan Mustafa Kemal Paşa atanınca<br />
buradaki çatışmaların seyri değişti. Kısa zamanda toparlanmağa başlayan 2. Ordunun 16.<br />
Kolordusuna ait 8 tümen Muş çevresinde toplanmış, gönüllülerle 3 Ağustosta saldırıya geçti<br />
ve Kurtik dağları üzerinden Muş şehrine girdi. Rus birlikleri kontrolleri altındaki köylerde<br />
katliam yaparak geri çekildiler. Ne var ki Ruslar yeni birliklerin katılmasıyla yeniden<br />
saldırdılar ve Muş’a girdiler. Ama Rus işgali fazla uzun sürmedi. Türk ordusu 1917 yılının<br />
bahar aylarında karşı saldırıya geçerek 30 Nisan günü şehri Ruslardan geri almağa muvaffak<br />
oldu.<br />
Muş ilinde yaşayan 67.927 kişinin % 70 eski yerleşim yerleri olarak tarif edilebilecek<br />
konutlarda yaşarken % 30 luk kesim kooperatiflerin yaptıkları sitelerde yaşamaktadır.<br />
Muş il merkezi son yıllarda ovaya doğru (kuzey, kuzeybatı) yayılım göstermektedir.<br />
Yapılaşmalar bu kesimlere kaymaktadır.<br />
172
TARIM:<br />
Tablo 41.Arazi Kullanım Durumu<br />
ARAZİ CİNSİ ALAN (Ha.) %<br />
Tarla Arazisi 372999 41<br />
Bağ-Bahçe Arazisi 5899 1<br />
Mera Arazisi 278673 34<br />
Çayır Arazisi 97333 <strong>12</strong><br />
Orman Arazisi 56484 7<br />
Tarıma Elverişsiz Arazi 44863 5<br />
İlin Yüz Ölçümü 819551 1<strong>00</strong><br />
Kaynak: İl Tarım Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
İlimizde mevcut tarım arazilerinin 64280 ha.ı Fiilen sulanmaktadır. Bu alan<br />
sulanabilir tarım arazisinin %41’ini oluşturmaktadır. Sulanan arazinin %<strong>12</strong> si Köy<br />
Hizmetlerinin yapmış olduğu sulanan kanalları ve göletler ile, %<strong>12</strong> si DSİ nin yapmış olduğu<br />
baraj ve kanallar ile, % 17 ise halk ulaması şeklindedir.<br />
İlimizde yetiştirilen tarla bitkileri; buğday,arpa, çavdar, nohut, mercimek,soğan, şeker<br />
pancarı, mısır, tütün, ayçiçeği v.b. , sebzeler; kavun, karpuz, patlıcan, domates,biber, salatalık,<br />
marul, maydanoz, fasulye, turp, patates, lahana, bal kabağı v.b., meyveler; elma, armut,<br />
ceviz v.b. en önemli tarım ürünleridir.<br />
HAYVANCILIK:<br />
İl ekonomisinin büyük çoğunluğunu hayvancılık oluşturmaktadır. Muş İlinde hayvan<br />
varlığı fazla olmasına rağmen verim oldukça düşüktür. Hayvancılığın gelişmesinde yerli<br />
ırkların ıslahında suni tohumlama ve tabi tohumlamaya büyük önem verilmektedir. İlimizde<br />
hayvancılıkta verimliliğin artırılması ve hayvan ırklarının ıslahının sağlanması amacıyla<br />
Tarım Bakanlığı ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez birliği ile ortak olarak yürütülen<br />
“Sığırlarda Ön Kütüğü ve Soy Kütüğü Geliştirme Projesi” kapsamında çalışmalar yapılmıştır.<br />
Tablo 42. Hayvan Varlığı<br />
CİNSİ 1999 2<strong>00</strong>0 2<strong>00</strong>1<br />
Büyük Baş Sığır (yerli) 147085 170239 170111<br />
Hayvan Sayısı Sığır (Melez) 33086 37257 44<strong>03</strong>9<br />
Sığır (Kültür) 6693 6689 8102<br />
Sığır Top. 186864 214185 222252<br />
Manda 7501 6973 6688<br />
GENEL TOPL<strong>AM</strong> 194365 221158 228940<br />
Küçük Baş Koyun 1368040 1355545 <strong>12</strong>20557<br />
Hayvan Keşi 270290 248890 218516<br />
Sayısı TOPL<strong>AM</strong> 1638330 1604435 1439073<br />
Kaynak: İl Tarım Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
173
N.1.1.3 Planlı kentsel gelişme alanları:<br />
Muş İlindeki planlı yapılaşmalar gelişme alanları son yıllarda düzenli bir şekilde<br />
düzenlenmeye başlanmıştır.<br />
Muş İlinin düzensiz ve alt yapıdan yoksun sanayisi kurulacak olan yeni organize<br />
sanayi sitesi ile daha düzenli ve verimli hale getirilecek olup organize sanayinin yapımına<br />
2<strong>00</strong>2 yılı itibarı ile başlanmış bulunulmaktadır.<br />
İldeki bir diğer sorun olan düzensiz yapılaşma oranı ise son yıllarda artarak devam<br />
eden kooperatifleşme ile yerini daha modern ve düzenli bir yapılaşmaya terketmiştir.<br />
N.1.1.4 Kentsel alanlarda yoğunluk:<br />
Muş il genelinde toplam nüfus 453.664 olup bunların % 35.16’ sı yani 159.513 ü il ve<br />
ilçe merkezlerinde, % 64.84 ü yani 294.151’ i ise kasaba ve köylerde yaşamaktadır.<br />
N.1.1.5 Endüstri alanı yer seçimi:<br />
Endüstri alanları için yer seçimi çalışmaları son yıllarda üzerinde önemle durulan bir<br />
konu olmuştur. Bu çalışmalar çerçevesinde Muş İlimizin ihtiyaçlarına cevap verebilecek<br />
organize sanayi sitesinin kurulması çalışmaları devam etmektedir.<br />
Endüstri bitkilerinden olan ve ilimizin en önemli gelir kaynaklarından olan şeker<br />
pancarı ve tütün üretim alanları son yıllarda disipline edilerek bu bitkilerin belirlenen<br />
alanlarda yetiştirilmesine başlanmıştır. Yalnız bu alanda uygulanan kotalar çiftçiye fazla<br />
üretim imkanı tanımamaktadır.<br />
N.1.2 Kırsal alanlar:<br />
N.1.2.1 Kırsal yerleşme deseni:<br />
Muş İli kırsal alanındaki yerleşim genellikle belirli bir plan ve düzen içinde değildir.<br />
Yerleşim yerlerinin kuruldukları yerler topoğrafik olarak genellikle dağ eteklerindeki hakim<br />
kesimlerdir. Yerleşim yerleri seçiminde içme su kaynakları ile diğer kullanım amaçlı su<br />
kaynaklarına yakın yerler tercih edilmiştir. Ovadaki yerleşimlerde ise su kaynaklarına yakın<br />
yerler seçilmiştir.<br />
Kırsaldaki yerleşim genelde geleneksel tarım ve hayvancılıkla iştigal etmekte geçimini<br />
bu şekilde temin etmektedirler.<br />
N.1.2.2 Arazi mülkiyeti<br />
Muş ilindeki yapılanma genellikle özel arazi üzerinde yapılmaktadır. Bunun yanı sıra<br />
hazine arazisi üzerinde de yapılaşmalara rastlanılmaktadır.<br />
174
İlimizde mülkiyeti hazineye ait 13.243 adet taşınmaz mal bulunmakta olup toplam<br />
152.527.557 m2 yüz ölçümlüdür. Bu alanların dışında kalan yerler ise özel mülkiyete aittir.<br />
Muş İlinin; 5 ilçesi, 21 beldesi ve 376 köyü bulunmaktadır. Bu yerleşim yerlerinde<br />
yapılaşmanın büyük çoğunluğu özel mülkiyet üzerinde olmaktadır.<br />
N.2. Altyapı:<br />
Bu konu ile ilgili ayrıntılı bilgiler M.2 bölümünde verilmiştir.<br />
N.3. Binalar ve yapı çeşitleri:<br />
N.3.1. Kamu binaları:<br />
İlimizde merkez ve köylerde kamu kurumlarına tahsisli 345 adet <strong>12</strong>.311.842 m2 yüz<br />
ölçümlü taşınmaz mal mevcuttur.<br />
İlimizdeki resmi ve idari binaların çoğunluğu merkezi idareye bağlı binalardan<br />
oluşmaktadır. Kurum binaları; Vilayet binası( Hükümet Konağı ), Emniyet Müdürlüğü binası,<br />
Adliye Sarayı, Defterdarlık, P.T.T.,İl Telekom Müd. Binası, D.S.İ., T.D.D.Y. Gar ,<br />
Bayındırlık ve İskan, Köy Hizmetleri, TEDAŞ Müessese Müd., Tütün İşl.Müd.,Belediye<br />
Başk.Sarayı, 49. İç Güvenlik Tug.Kom.Yard., İl Jandarma Kom. Binalarından oluşmaktadır.<br />
N.3.2. Hastaneler ve sağlık tesisleri:<br />
İl Merkezi;<br />
Hastaneler:<br />
1- Muş Devlet Hastanesi<br />
2- S.S.K. Hastanesi<br />
Sağlık Ocakları :<br />
1- 1 Nolu Sağlık Ocağı<br />
2- 2 Nolu Sağlık Ocağı<br />
3- Sunay Sağlık Ocağı<br />
4- Zafer Sağlık Ocağı<br />
5- Sağlık Eğitim Merkezi<br />
Dispanserler : 1- Verem Savaş Dispanseri<br />
Diğer<br />
: 1- Ana Çocuk Sağlığı<br />
2- Halk Sağlığı Laboratuarı<br />
Özel Sağlık Kuruluşları:<br />
İlimizde çeşitli branşlarda özel muayenehaneler bulunmaktadır.<br />
İlçe Merkezleri;<br />
175
Korkut ilçesi hariç diğer ilçelerimizde devlet hastaneleri mevcuttur. Ayrıca bütün<br />
ilçelerimizde sağlık ocakları bulunmaktadır.<br />
Belde ve Köylerimizde ise sağlık ocakları ihtiyaç düşünülerek birkaç yerde mevcut<br />
bulunmaktadır.<br />
N.3.3. Kültür tesisleri:<br />
Kültür Merkezleri; 1- İl Kültür Merkezi( inşaat çalışmaları devam ediyor)<br />
2- Malazgirt Kültür Merkezi<br />
3- Varto Kültür Merkezi<br />
Kütüphaneler;<br />
Tiyatro ve Sinemalar;<br />
1- İl Halk Kütüphanesi<br />
2- Malazgirt İlçe Halk Kütüphanesi<br />
3- Bulanık İlçe Halk Kütüphanesi<br />
4- Hasköy İlçe Halk Kütüphanesi<br />
5- Varto İlçe Halk Kütüphanesi<br />
1- Belediye Şehir Tiyatrosu<br />
2- Onur Sineması<br />
N.3.4. Endüstriyel yapılar:<br />
Bu konudaki bilgilere J. Bölümünde yer verilmiştir.<br />
N.3.5. Göçer ve hareketli barınaklar:<br />
İlimizde 10-15 yıl öncesine kadar oldukça sık görülen göçebe hayatı son yıllarda<br />
azalma eğilimine girmiştir. Özellikle yazın hayvancılıkla uğraşan göçebeler Güneydoğu<br />
Anadolu bölgesinin değişik illerinden hayvan sürülerini yaylalarda otlatmak amacıyla<br />
ilimizdeki yaylalara gelip birkaç ay kaldıktan sonra sonbaharda geri dönerler.<br />
Bunların yanı sıra yaz aylarında yerleşik hayatı olmayan ve geçici çadırlar kurarak<br />
yerleştikleri yerlerde dilencilik yaparak geçinen ailelerde bulunmakta ve kış aylarında geri<br />
dönmektedirler. Yalnız bunların sayısal olarak tespitleri yapılmamıştır.<br />
N.3.6. Otel motel v.b binalar:<br />
Otel Gökser; 2 yıldızlı, 33 oda+4 Suit- 78 yatak, 110 Kişilik Yemek Salonu Kültür<br />
Mah. İstasyon cad. Muş.<br />
Otel Dap; 3 Yıldızlı 66 Oda +<strong>12</strong> Suit -168 Yatak, 130 Kişilik Lokanta, 75 Kişilik Çok<br />
Amaçlı Salon Kültür Mah. Hastane cad. Muş.<br />
Malazgirt İlçe Merkezimizde Malazgirt Belediyesine ait Özbelde Oteli; 2 Yıldızlı 26<br />
Oda 1 Suit – 55 Yatak, 2<strong>00</strong> Kişilik Lokanta Cumhuriyet Meydanı Malazgirt adresinde<br />
faaliyetlerine devam etmektedirler.<br />
176
İl Özel İdaresine ait Muş Oteli; 3 Yıldızlı 60 oda <strong>12</strong>0 yatak,20 Suit Oda 60<br />
Yatak,Toplam 80 Oda 180 Yatak-4<strong>00</strong> Kişilik Lokanta <strong>12</strong>0 kişilik Özel yemek salonu,<br />
Pastane, Sauna, Hamam, Kültür Mah. İstasyon cad. Muş adresinde faaliyet göstermekteydi.<br />
Ancak; Söz konusu Tesis 01.<strong>12</strong>.1989 tarih ve 44<strong>00</strong> Yatırım Belge numarasıyla bugüne kadar<br />
hizmete açılmadığından Bakanlığımız İşletmeler Genel Müdürlüğünün 05.11.2<strong>00</strong>2 tarih ve<br />
5342-19257-37994 sayılı yazılarıyla Yatırım Belgesi iptal edilmiştir.<br />
Bunların dışında il merkezi ve ilçelerde irili ufaklı oteller mevcut olup, konaklama<br />
sıkıntısını gidermektedir.<br />
N.3.7. Bürolar ve dükkanlar:<br />
İlimizdeki bürolar genellikle yeni yapılaşmaların içerisinde olup resmi dairelere ve<br />
yoğun yerleşim birimlerine yakın yerlere yapılmıştır. Dükkanlar ise daha çok eski yerleşim<br />
bölgeleri ve eski pasajlar içerisinde kurulmuş ve buralarda faaliyetlerine devam etmektedirler.<br />
Bu şekilde oluşumlar ise düzensiz bir şehirleşmeyi beraberinde getirmiştir.<br />
N.3.8. Kırsal alanda yapılaşma:<br />
Muş İlinin kırsalında yapılaşma genellikle köy ve yer yer mezra şeklindedir. Köylerde<br />
evler genellikle tek katlı taş yapılardan oluşmaktadır. Evler iç kesimleri misafir odası ev<br />
halkının kalacağı oda ve diğer ihtiyaçların giderildiği bölümler olmak üzere yapılmışlardır.<br />
Buna ilave olarak hayvanların barındığı ahırlar evin bitişinde yapılmıştır.<br />
Evlerin damları toprakla örtülüdür. Duvarlar ise genellikle taş yapılar olup; kerpiç<br />
yapılara da rastlanılmaktadır.<br />
Ancak değişen ve gelişen dünyaya ve çağın gereklerine uygun yapılanmalar son<br />
yıllarda hız kazanmış imkanlar dahilinde altyapısı hazırlanan betonarme yapılar yapılmaya<br />
başlanmıştır.<br />
N.3.9.Yerel mimari özellikleri:<br />
Anadolu’nun fethini izleyen yıllarda zamanla Türkleşen Muş’un eski yerleşim düzeni<br />
ve sokak dokusu esas itibari ile tipik bir Türk kenti havasını yansıtır.<br />
Diğer yörelerimizde olduğu gibi buradaki konut mimarisinin oluşumunda da temel etki<br />
milletimizin örf ve adetlerinden kaynaklanan hayat tarzı ve ihtiyaçlarıdır. Ayrıca mahalli<br />
mimarisi, gelenekleri ve malzemesi ile iklimin ve coğrafyasının zorlayıcı gerekleri de bu<br />
oluşumdaki diğer etmenlerdir.<br />
Bölgedeki diğer illerin yerleşimlerindekine benzeyen sokak dokusu içinde yer alan<br />
evler, genellikle havuş (avlu) gerisinde yükselen iki katlı (dubleks) kuruluşlardan ibarettir.<br />
Eski Muş evleri genel plan şemaları itibarı ile diğer şehirlerdeki (Doğu ve Güney<br />
Doğu) evlerle paralellikler ortaya koymakla birlikte mekan isimlendirmelerinde yer yer<br />
farklılıklar göstermektedir.<br />
177
Sokakla bağlantılı cümle kapısı ile geçilen Havuşun bir yanında tandırlık, erzak deposu<br />
ve çardak görevi gören ağaç altı oturmalıklar yer alır, bir çoğunda ise bunlarla birlikte ahır da<br />
mevcuttur.<br />
Evlerin cephesi, pencereler ve zaman aman üst kat çıkmasını taşıyan konsollar kat<br />
ayırımını vurgulayan kornişler, ahşap balkon ve balkon kemerleri ile hareketlendirilmiştir.<br />
Yapıların üzerlerini örten yapı malzemesi o dönemin iklim şartlarına göre yapılan düz, toprak<br />
damlardır. Evlerin temel yapı malzemesi kerpiçtir. Ahşap malzeme ise içeride, tavanlarda<br />
(taşıyıcılar), dolaplarda, kapı, pencere ve dışarıda ise balkonlarda kullanılmıştır.<br />
Süslemelerde ise kerpiçlerin, dış cephede duvarlara değişik dizilmeleri ile yer<br />
verilmeye çalışılmış estetik ve sade bir görünümü vardır. Pencere kenarları, dışarıdan<br />
Selçuklu öğesi taşıyan, kültürümüzün önemli unsurlarından birini; miğfer kubbe anlayışını<br />
ortaya koyar, bakıldığında miğfer görünümü bariz bir şekilde kendini gösterir. Pencerelerde<br />
cumba yerine önem verilerek yapılan, genelde sade olan korkuluklar kullanılmıştır.<br />
Evlerinin giriş kapılarının her iki yanını süsleyen iki sutunçe üzerine çiçeklik nişleri<br />
vardır. Kapılar çift kanatlı olup genelde metal ağırlıklı yapılmıştır. Kapılar sade görünümlü<br />
kapı tokmakları yada kilit bağlantıları ile yapı malzemesini tamamlar. Kapıların içeri açılan<br />
kısmında girişi sağlayan bir basamak yüksekliğinde seki bulunur. İçeride alt kat, genelde<br />
mutfak, banyo, tuvalet ve zahire odası ile birlikte merdiven boşluğunu oluşturan antrelerden<br />
oluşur. Yukarı çıkıldığında, esasen geleneksel Türk konutunda yer alan sofa ile aynı amacı<br />
taşıyan ve alt kattan uzanan ahşap merdivenle çıkılan bu ilk ve evin en geniş kısmını oluşturan<br />
mekanlar, cepheye bakan daha çok sohbet amacıyla kullanılan büyük salonlardır. Bu<br />
salonlarda ahşap veya taştan, pencere önlerinde sedirler bulunmaktadır. üst katta yer alan<br />
bütün mekanlar (odalar), bu salon etrafında sıralanır. Misafir odası olarak adlandırılan ve<br />
büyük salonun etrafında ön cepheye bakan bazen birden fazla olan, evin en güzel eşyalarını<br />
içerisinde de barındıran yada diğer odalara göre daha gösterişli olan bu odalar, misafir<br />
ağırlama, sohbet etme amaçlı yapılmıştır.<br />
Evlerde mekanları bir birine bağlayan kapılar basit ve gösterişsizdir. Çok büyük bir<br />
çoğunluğu tek kanatlı olan kapıların hemen hemen hiç birinde süsleme yoktur. Bütün kapılar<br />
eşikli ve demir mandallı kapı kolu sistemi ile yapılmıştır. Kapı boyutları, bulundukları<br />
konuma ve fonksiyonlara göre değişik ölçüler vermektedir.<br />
Genelde her oda da küçük ahşap dolaplar (gömme) ve büyük çift kanatlı, çekmeceli<br />
yataklıklar mevcuttur.<br />
Evlerin duvar kalınlığı (dolgu duvarlar) 60-70 cm’dir. Bu yüzden mekan içerisinden<br />
bakıldığında pencereler loş bir hava verir.<br />
Mekan içerisine açılan pencere yapıda kullanılmaz, evin tavan kısımları kaplamasız,<br />
olduğu gibi bırakılır, taşıyıcılar kendini gösterir. Döşemeler ise zeminde (alt katta)<br />
sıkıştırılmış killi toprak veya düzgün sal taşları ile; üstlerde ise ahşap malzeme ile kaplanır.<br />
178
Şekil 114.Kırsal Kesimin Geleneksel Evleri( Konakkuran Beldesi-Malazgirt)<br />
Her odanın pencere önünde yüksekliği 30-50 cm, genişliği 50-90 cm arasında değişen<br />
sedirler mevcuttur. Ahşap veya kerpiçten oturma yeri olarak düzenlenen sedirler pencere<br />
önlerine bitişik yapılırlar.<br />
Mutfaklar, evin önemli ve geniş yerlerinden biridir. İçerisinde ocak (niş şeklinde) diğer<br />
adıyla şömine bulunur. (Bazı yapılarda yoktur.) Yemek odasının hemen altında<br />
bulunduğundan mutfaktan yemek odasına, yiyecek ve içecekler asansörvari bir makara<br />
sistemiyle duvar içerisindeki boşluktan çıkarılır ve indirilir.<br />
Banyoda, çöl denilen günümüz küvetini andıran suyun mekan içerisinde etrafa<br />
sıçramasını engelleyen köşeye yapılmış ayrı ve açık bir kısım bulunur, büyük banyo kazanları<br />
her yerde olduğu gibi burada da kullanılır.<br />
Evin iç duvarlarının tamamında sıva olarak saman, keçi kılı, sönmüş kireç karışımı<br />
kullanılır. Sonradan üzerine badana yapılarak duvar yüzeyi tamamlanır.<br />
Sonuç olarak bu evler haremlik-selamlık diye ayrılmasa bile, bunun fiilen uygulandığı<br />
görülür. Bütün bunlara binaen kendi kendine yeten o dönemdeki kapalı ekonominin etkisi<br />
burada da gözlenir.<br />
Eski Muş evleri taştan ve kerpiçten yapılmış olup tek veya iki katlı olarak inşa<br />
edilmiştir. Odalarda mutlaka yüklük vardır. Salonda ya da evin büyük odasında<br />
şömine bulunur. Oturma odalarına sedirler konulur. Her evin mutlaka kileri vardır. Evler<br />
yapılırken uzun ve soğuk kış şartlarına dayanaklık açısından duvarlar 70-80 cm. kalınlığında<br />
yapılır. Duvar boyunun yarısında ‘areğan’ denilen hatiller kullanılır. Dam kısmı, kalın<br />
areğanların üst üste konularak ve aralarındaki boşluğunda meşe çeperiyle doldurulması,<br />
akabinde bunların üstünün de önce çamur sonrada toprak ile örtülmesi ile yapılır.<br />
Geleneksel Muş evleri, genellikle büyük bir salon ve salona açılan oda kapıları<br />
şeklinde planlanmıştır. iki katlı evlerde, salondan üst katlara tahta merdiven bırakılarak<br />
bağlantı yapılır. Banyo ihtiyacı, büyük bir kayanın içinin oyulması sonucunda oluşturulan<br />
yapay bir holde karşılanır. Kapı girişlerine mihrabi bir görüntü hakim olup kapı, ya dış<br />
duvarla bitişik ya da biraz daha içeridedir. Süslemelerde genellikle tuğla kullanılmıştır.<br />
179
Pencereler geniş ve ışığı bol alacak şekilde yapılmıştır. Pencere üstlerinde Osmanlı<br />
Mimarisinde görülen ay-yıldız işlemesi sıkça görülmektedir.<br />
Şekil 115.Eski Muş Evleri<br />
Bu evlerin çoğunda bahçe yoktur. Direkt olarak cadde ile bağlantılıdır.<br />
Bu evlerin yanında köşk diye tanınan büyükçe evlerde yapılmış olup bunların mimari<br />
halk tipi evlere benzemekle birlikte salonları ve odaları daha da büyük olup genelde iki<br />
katlıdır.<br />
Günümüzde bu evler yıkılmaya yüz tutmuş; gelişen teknik yapılara yenilmiştir. Bu<br />
evlerden bir kaçına şehir merkezinde rastlamak mümkündür.<br />
N.3.10. Bina yapımında kullanılan yerel materyaller:<br />
İlimizde bina yapımında kullanılan malzemeler çok çeşitli olup modern<br />
yapılanmalarda kullanılması gereken malzeme çeşitlerinin tamamı kullanılmaktadır.<br />
Şehir merkezlerinde yapıların duvarları tuğla veya biriketlerle örülürken, köylerde<br />
duvarlar daha çok biriketlerle örülmektedir. Dış sıva olarak normal sıvalar kullanılmakta, sıva<br />
üstüne imkanlara göre boya, badana veya diğer malzemeler kullanılabilmektedir. İç<br />
mekanlarda ise yağlı veya plastik boyalar tercih edilmekte kimi evlerde alçı sıva<br />
kullanılmaktadır.<br />
Eski yapılanmalarda ise yerel materyallerin daha fazla kullanıldığı söylenebilir. Duvar<br />
yapımında civarda bulunan taşlardan veya yakın köylerden yararlanılmaktadır. Tavan<br />
yapımında ise koru ormanlarından veya kavaklıklardan temin edilen ağaçlar kullanılmakta ve<br />
üstleri toprakla örtülmekteydi. Kerpiçten yapılan yapılarda ise özel kalıplarda dökülerek<br />
kurutulan kerpiçler kullanılmaktaydı.<br />
180
N.4. Sosyal ve Ekonomik yapı:<br />
SOSYO - EKONOMİK YAPI<br />
Tablo 43: İşgücünün İktisadi Faaliyet Kollarına Göre Dağılımı<br />
Sektör Nüfus %<br />
Tarım, Avcılık, Ormancılık ve Balıkçılık 133.793 84,5<br />
Madencilik ve Taşocağı 76 0,04<br />
İmalat Sanayi 3.249 2,05<br />
Elektrik, Gaz, Su <strong>12</strong>5 0,07<br />
İnşaat ve Bayındırlık 3.352 2,11<br />
Toptan, Perakende Ticaret, Lokanta ve Oteller 3.223 2,<strong>03</strong><br />
Diğer 14.361 9,2<br />
TOPL<strong>AM</strong> 158.179 1<strong>00</strong><br />
Kaynak: D.İ.E (Devlet İstatistik Enstitüsü)<br />
Muş’ta kadın işgücünün büyük çoğunluğu tarım sektöründe çalışmaktadır. Tarımda<br />
çalışan kadın işgücünün oranı erkeklerden oldukça fazla olmasına rağmen çoğu ücretsiz aile<br />
işçisi statüsündedir. Tarımsal istihdam içinde kadın işgücü oranının yüksekliği, esas itibariyle<br />
bir başka tartışmanın konusunu teşkil eden ve Muş için büyük önem taşıyan kırdan kente göç<br />
ve özellikle erkek işgücünün geçici-mevsimlik istihdam alanı araması sonucu diğer kentlere<br />
gitmesini destekleyen bir gerçektir.<br />
İlimizde <strong>12</strong> ve daha yukarı yaştaki nüfus içinde iş gücüne katılma oranı %65 olup<br />
cinsiyete göre önemli farklılık göstermektedir. İş gücüne katılma oranı erkek nüfus için %70,<br />
kadın nüfus için %59 ‘dur. Erkek nüfusun iş gücüne katılma oranı köylerde % 82 iken il<br />
merkezinde %59, ilçe merkezlerinde ise % 49’dur. Bu oran Malazgirt İlçe Merkezinde %60<br />
ile en yüksek , Varto İlçe Merkezinde ise %40 ile en düşük düzeydedir. İş gücüne katılım<br />
oranı kadın nüfus için yerleşim yerine göre farklılık göstermektedir. Köylerdeki her 1<strong>00</strong><br />
kadından 87’si iş gücünde iken bu oran il ve ilçe merkezlerinde % 9 ‘a düşmektedir. Kadın<br />
nüfusun yaşa göre iş gücüne katılma oranı şehirde erkek nüfustan çok düşük düzeyde iken,<br />
köylerde genç yaşlarda erkek nüfustan daha yüksektir.<br />
Tablo 44: İşgücünün Tarım ve Tarım Dışı Sektörlere Dağılımı<br />
Yıllar 1990 2<strong>00</strong>0<br />
Sektör Erkek Kadın Erkek Kadın<br />
Tarım (%) 63019 70774 44471 54616<br />
Tarım dışı (%) 21989 2397 6087 821<br />
Toplam 85<strong>00</strong>8 73171 50558 55437<br />
Kaynak: D.İ.E (Devlet İstatistik Enstitüsü)<br />
Türkiye’de nüfus hareketlerinin büyük çoğunluğunu kırdan kente göç teşkil<br />
etmektedir. Göç alan illerin tamamı, sosyo-ekonomik bakımdan gelişmiş batı bölgelerinde,<br />
göç veren illerin çoğu ise Doğu, İç Anadolu ve Karadeniz bölgelerinde bulunmaktadır. İçe<br />
göçün toplam göç içindeki payı 1990 istatistiklerine göre Doğu Anadolu Bölgesi için % 0 63<br />
iken, dışa göç için bu oran % 0 178’dir. Bu durum Doğu Anadolu Bölgesi illerinin diğer illere<br />
net göç verdiğinin göstergesidir. Muş İlinde ise içe göçün toplam göç içindeki payı % 0 3, dışa<br />
181
göçün toplam göç içindeki payı % 0 11’dir. Doğu Anadolu Bölgesinde 1990 nüfusu içinde içe<br />
göçün payı % 0 56, dışa göçün payı % 0 157 iken Muş’ta içe göçün payı % 0 40, dışa göçün payı<br />
ise % 0 148’dir.<br />
Muş’tan en fazla göç sanayileşmiş illere doğru olmaktadır. Özellikle İstanbul’a büyük<br />
bir göç yaşanmış, bunu Ankara, İzmir, Bursa ve Aydın takip etmiştir.<br />
Göçlerin tamamı sadece ekonomik sebeplerden kaynaklanmayıp, bunun yanında<br />
bölgedeki eğitim, sağlık, ulaşım gibi sosyal hizmetlerin yetersizliği de rol oynamıştır.<br />
İlimizde 2<strong>00</strong>0 yılı son sayımlara göre <strong>12</strong>-65 yaş grubu arasındaki nüfus sayısı 286235<br />
olup bunun 147221’ni erkekler, 139014’nü kadınlar oluşturmaktadır. Herhangi bir yerde<br />
çalışmaya gücü yetebilecek olan 1<strong>03</strong>741 erkek, 82633 kadın nüfusumuzun mevcut olmasına<br />
rağmen bu nüfusun erkeklerden 91940, kadınlardan ise 80581’i istihdam edilebilmektedir. İş<br />
gücünde olmayan 43474 erkek ve 56378 kadın nüfusumuzdan ayrı iş yapabilecek güçte fakat<br />
işsiz olan 11801 erkek 2052 kadın nüfusumuz mevcuttur. Mevcut işsizliğin 4017’si erkek<br />
868’i kadın olmak üzere toplam 4885’i Merkez İlçede, 6941’i erkek, 1<strong>03</strong>9’u kadın olmak<br />
üzere toplam 7980’de diğer ilçe merkezlerinde görülmektedir.<br />
Kişi Başına Gelir<br />
Muş’ta kişi başına düşen gelir cari fiyatlarla 1987 yılında 323$‘ iken 1998 yılında<br />
828$ ve 2<strong>00</strong>0 yılında ise 725 $ dır. Tablo 6 2<strong>00</strong>5 yılına kadar Muş’ta kişi başına düşen gelir<br />
ve gelir projeksiyonunu göstermektedir.<br />
Tablo 45: Muş’ta Kişi Başına Gelir ve Gelir Projeksiyonu<br />
Yıl<br />
Kişi Başına Gelir (Dolar)<br />
1987 323<br />
1988 398<br />
1989 431<br />
1990 694<br />
1991 689<br />
1992 731<br />
1993 727<br />
1994 554<br />
1995 660<br />
1996 654<br />
1997 763<br />
1998 828<br />
1999 892<br />
2<strong>00</strong>0 725<br />
2<strong>00</strong>1 766<br />
2<strong>00</strong>2 809<br />
20<strong>03</strong> 855<br />
2<strong>00</strong>4 904<br />
2<strong>00</strong>5 956<br />
182
Not: Koyu gösterilenler büyüme modeli kullanılarak projeksiyon yapılmış değerler<br />
içindir. ( Yıllık büyüme hızı 1999 yılına kadar %7,8 ve 2<strong>00</strong>0 sonrası için %5,7 olarak<br />
alınmıştır. )<br />
Alt bölgeler bazında gelir karşılaştırılması yapıldığında en fazla kişi başına düşen gelir<br />
I. alt bölgede görülmektedir. Nüfus yoğunluğu I.alt bölgede daha fazla olmasına rağmen kişi<br />
başına düşen gelirin yüksek olmasının nedeni Muş Şeker Fabrikasının sağladığı istihdam<br />
olanaklarından kaynaklanmaktadır.<br />
Şekil 116. Kişi Başına Yıllık Gelir Muş<br />
Tablo 46. Muş’ta Alt Bölgelere Göre Temel Veriler<br />
I.Alt Bölge II.Alt Bölge<br />
Merkez Hasköy Bulanık<br />
Tüm İlçeler<br />
Korkut<br />
Malazgirt<br />
Varto<br />
İlçe Sayısı 3 3 6<br />
Köy Sayısı 246 221 467<br />
Toplam Nüfus 243354 21<strong>03</strong><strong>00</strong> 453654<br />
Toplam Şehir 95404 64099 1595<strong>03</strong><br />
Nüfusu<br />
Toplam Kırsal 147950 146201 294151<br />
Nüfus<br />
Nüfus 68 46 55<br />
Yoğunluğu<br />
KM²<br />
Toplam Ekili<br />
Alan(ha)<br />
Kişi Başına<br />
Tarım Yapılan<br />
Alan (ha)<br />
183
Sosyal<br />
Gelişmişlik<br />
Düzeyi<br />
Kişi Başına<br />
Tahıl<br />
Üretimi(kg)<br />
Kişi<br />
Başına<br />
Gelir(Dolar)<br />
Kaynak: D.İ.E (Devlet İstatistik Enstitüsü)<br />
N.4.1. Göçler:<br />
Muş ili Türkiye’ de göç veren illerden biridir. Göç nedeni olarak siyası ve ekonomik<br />
gelişmeler gösterilebilir. Ancak son yıllarda siyası durumun düzelme eğilimine girmesi geri<br />
dönüşlerin başlamasına sebebiyet vermiştir.<br />
N.4.2. Göçebe İşçiler (Mevsimlik):<br />
İlimizde dışarıdan gelen mevsimlik işçiler bulunmamaktadır. Yalnız İlimizden<br />
özellikle hasat dönemlerinde Güneydoğu illerine mercimek hasatı için işçiler gitmekte ve<br />
hasat sonrası geri dönmektedirler. Giden işçiler tırpanla çalışanlar ve traktörle çalışanlar<br />
olarak ikiye ayrılmaktadırlar. Bunun yanı sıra diğer zamanlarda mevsimlik olarak çalışmaya<br />
gidenlerin olup olmadığı hakkında bilgi bulunmamaktadır.<br />
N.4.3. Kent toprağının Mülkiyet dağılımı:<br />
Kent toprağının mülkiyet dağılımı ile ilgili kesin bilgilere ulaşılamamıştır. Yalnız<br />
mülkiyetlerin büyük çoğunluğunun özel mülkiyet olduğu söylenebilir.<br />
N.4.4. Konut yapım süreçleri:<br />
Bu konudaki bilgilere N.1.1.3 Bölümünde yer verilmiştir.<br />
N.4.5. Gece kondu ıslah ve önleme bölgeleri:<br />
İlimizde özellikle son yıllarda bir gecekondulaşma görülmemektedir. Bazı<br />
mahallelerde görülen ( Zafer mah.) gecekondular ise yıkılarak yeni yapılmış konutlarda iskan<br />
sağlanmaya çalışılmaktadır.<br />
N.5. YERLEŞİM YERLERİNİN ÇEVRESEL ETKİLERİ:<br />
N.5.1. Binalarda esas izolasyonu:<br />
İlimizde son yıllarda yapılan yapılaşmalarda ağır kış koşulları da göz önüne alınarak<br />
çeşitli izolasyon malzemeleri kullanılmaktadır. Kullanılan bu malzemeler aynı zamanda ses<br />
izolasyonunu da sağlamaktadır.<br />
N.5.2. Hava alanları ve çevresinde oluşturulan gürültü zonları:<br />
184
İlimizde bulunan havaalanı il merkezine 27 km uzaklıkta bulunmakta yakın çevresinde<br />
yerleşim yeri bulunmamaktadır. En yakın yerleşim alanları olan köylerde ise uçak iniş ve<br />
kalkışlarında meydana gelen yüksek gürültü zonları rahatsız edici etkiler yapmamaktadır.<br />
N.5.3. Ticari ve endüstriyel gürültü:<br />
İlimizde bulunan ticari ve endüstriyel yapılar genelde şehir dışında yer aldığından<br />
yerleşim alanlarını çok fazla rahatsız etmemektedir. Şehir içinde yer alan bazı ticari işletmeler<br />
ise şehir dışına çıkarılmaya çalışılmaktadır.<br />
N.5.4. Kentsel atıklar:<br />
İl ve ilçe merkezlerinde kentsel atıklar hiçbir ayırıma tabi tutulmadan(evsel, kağıt,<br />
plastik, cam v.b.) yerel yönetimlerin belirledikleri alanlarda toplanmakta ve belediyelere ait<br />
araçlarla nihai atık depolama alanlarına dökülmektedir.<br />
N.5.5. Binalarda ısı yalıtımı:<br />
İlimizde son yıllarda yapılan yapılaşmalarda ağır kış koşulları da göz önüne alınarak<br />
çeşitli izolasyon malzemeleri kullanılmaktadır. Bu malzemeler köpükler, YTONG hazır<br />
biriketler v.b. dir. Bunun yanında duvar yapımında çift kat tuğla veya geniş biriketlerde sık<br />
kullanılan yöntemlerdendir.<br />
N.6. Nüfus:<br />
Muş ilinin nüfus artış hızı, son nüfus sayımının vermiş olduğu sonuçlara göre (2<strong>00</strong>0)<br />
ortalama %18,63 olarak belirlenmiştir. Türkiye de ise bu oran %15,49 dur. Grafik 3 den de<br />
görüldüğü üzere Türkiye nüfus artış hızının üzerindedir. İlimizde ki mevcut nüfus 2<strong>00</strong>0 yılı<br />
nüfus sayımı sonucuna göre 453.654 olup bunun 159.5<strong>03</strong> ü şehirde , geri kalan 294.151 ise<br />
köylerde ikamet etmektedirler. Bu sonuçlara göre nüfusun yaklaşık 1/3 ü şehirde ve 2/3 lük<br />
büyük bir kesimi ise köylerde yaşadığı görülmektedir. İlimizdeki nüfus artışının Türkiye’deki<br />
nufus artışından daha fazla olma sebebi özellikle kırsal kesimlerde evlenme yaşının küçük<br />
olması ve birden fazla evlilik yapılması nedenlerinden dolayı doğum oranlarının yüksek<br />
olmasından kaynaklanmaktadır.<br />
185
N.6.1. Nüfusun Yıllara göre gelişimi:<br />
Şekil 117.Muş-Türkiye Nüfus Artış Hızının Karşılaştırılması<br />
1990 nüfus sayımında 376.543 olarak belirlenen toplam nüfus,2<strong>00</strong>0 yılında 453<br />
654’e yükselmiştir. 1990 yılında 376.543 olarak belirlenen nüfusun 1<strong>03</strong>.089 ‘u<br />
(%27)Merkezde 273.454’üde (%73) köylerde ikamet etmektedir. 2<strong>00</strong>0 yılı nüfus sayımı<br />
sonuçlarına göre 453.654 olarak belirlenen nüfusun 159.5<strong>03</strong>’ü (%35) Merkez ilçe ve ilçe<br />
merkezinde,294.151’i (%65) ise köy ve beldelerde bulunmaktadır. Bu rakamlar 1990 yılı<br />
nüfus sayımı ile karşılaştırıldığında Muş ilinde kırsal nüfusunun %11 oranında azaldığı ve<br />
şehir nüfusunun ise %29 oranında arttığı görülmektedir. Buda kırsal alanlardan şehir ve ilçe<br />
merkezlerine çeşitli nedenlerden dolayı göç edildiğini göstermektedir.<br />
N.6.2. Nüfusun cinsiyet ve yaş guruplarına göre dağılımı:<br />
Tablo 47. Nüfusun Yaş Gruplarına Göre Dağılımı<br />
Yaş <strong>12</strong>-14 yaş 15-19 yaş 20-64 yaş<br />
Yıl 1990 2<strong>00</strong>0 1990 2<strong>00</strong>0 1990 2<strong>00</strong>0<br />
1.Alt Bölge 5.493 8.422 6.832 <strong>12</strong>.781 18.788 40.842<br />
2.Alt Bölge 4.015 5.458 5.414 8.310 17.080 26.307<br />
TOPL<strong>AM</strong> 9.508 13.880 <strong>12</strong>.246 21.091 35.868 67.149<br />
Kaynak: D.İ.E (Devlet İstatistik Enstitüsü)<br />
İlçelerdeki nüfusun yaş gruplarına göre dağılımı incelendiğinde özellikle 1990-2<strong>00</strong>0<br />
yılları arasında kırsal kesimde yaşayan <strong>12</strong>-19 yaş arası genç nüfusun artış gösterdiği<br />
görülmektedir. Ayrıca 1990 yılı ile 2<strong>00</strong>0 yılı nüfus sayımı sonuçlarından anlaşılacağı üzere<br />
toplam nüfustaki artış %20 dir. Bu artışın <strong>12</strong>-19 yaş grubuna uyarlanması durumunda %60<br />
oranında arttığı görülür. Buda ilimizde genç bir potansiyelin mevcut olduğunu<br />
göstermektedir. İlimizde istihdam imkanlarının yetersiz olması nedeni ile genç nüfus<br />
potansiyelimizin işgücü imkanından faydalanılamamaktadır. Türkiye de yaş gruplarına göre<br />
nüfusa baktığımızda en fazla nüfusun 10-19 yaş grubunda olduğunu görüyoruz. Daha sonra<br />
0-9 ve 20-29 en fazla nüfusun olduğu yaş grupları olarak görülmektedir. Doğu Anadolu<br />
Bölgesinde ve Muş ilinde en fazla nüfus 0-9 ile 10-19 yani genç nüfusun olduğu yaş grubunda<br />
186
görülmektedir. Doğu Anadolu Bölgesinde ve Muş ilinde çocuk ve genç nüfusun toplamı,<br />
toplam nüfus içinde oldukça fazla bir orana sahiptir.<br />
Son 65 yılda Türkiye’nin nüfusu yaklaşık 4 kat artış gösterirken ilimizin nüfusu 6-7<br />
kat artmıştır. İlde devamlı bir nüfus artışı görülürken en düşük yıllık nüfus artış hızı 1990-<br />
2<strong>00</strong>0 yılları arasında %18-20 arasında gerçekleşmiştir.1935 yılında Muş İli ülke nüfusu içinde<br />
%0,4‘ lük bir paya sahipken 2<strong>00</strong>0 yılında %0,7’lik bir paya sahip olduğu görülür. Bu da Muş<br />
İlinin nüfus artış hızının ülke ortalamasından daha yüksek olduğunu göstermektedir. Yine<br />
1935 yılında nüfusun yaklaşık %13’ü şehirde yaşarken özellikle 1945 yılından sonra kırsal<br />
kesimden şehre içe göçün gerçekleşmesinden dolayı şehir nüfusunda sürekli bir artış<br />
görüldüğü ve 2<strong>00</strong>0 yılında bu oranın %35,2’ye çıktığı görülmektedir.<br />
İlde iktisaden faal nüfusunun %53,7’si erkek, %46,3’ü ise kadın nüfusu<br />
oluşturmaktadır. Çalışan nüfusun işteki durumlarına göre dağıtımına bakıldığında ise<br />
%<strong>12</strong>,66’sı ücretli, %0,14’ü işveren, %22,9’u kendi hesabına çalışan, %64,3’ü ücretsiz aile<br />
işçisi olduğu görülmektedir. Tablo 4’ den de görüldüğü üzere, 1990 verilerine göre Muş’ta<br />
iktisaden faal nüfusun %84,5’i tarım ve ormancılıkta faaliyet göstermektedir.<br />
N.6.3.İl ve ilçelerde nüfus yoğunluğu:<br />
Şekil 118. Muş İli Alt Bölgelere Göre Şehir ve Köy Nüfusları<br />
I. alt bölgede nüfus yoğunluğu II. alt bölgeye göre daha fazla olup, km 2 ye I. Alt<br />
bölgede 68 kişi, II. Alt bölgede 46 kişi düşmektedir.<br />
N.6.4. Yer değiştirme olayları:<br />
Bu konuda çalışma yapılmamıştır.<br />
N.6.5. Turizm ve seyahat:<br />
Bu konu hakkında detaylı bilgiler (I )Turizm bölümünde verilmiştir.<br />
187
KAYNAKLAR:<br />
D.İ.E (Devlet İstatistik Enstitüsü)<br />
İl Tarım Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
İl Çevre ve Orman Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
İl Sağlık Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
188
O.AFETLER<br />
O.1.AFET OLAYLARI:<br />
Afet; yerleşim, üretim, altyapı,ulaşım, haberleşme gibi genel hayatın zorunlu vasıtaları<br />
ve akışını bozacak ölçüde aniden ve belirli bir süreç içerisinde<br />
meydana gelen doğal yer ve hava hareketleridir. Buna göre afet çeşitlerini şöyle<br />
sıralayabiliriz.<br />
1. Deprem<br />
2. Su Baskını<br />
3. Toprak Kayması<br />
4. Çığ<br />
5. Kuraklık<br />
6. Fırtına, Kasırga, Tayfun, Tornado<br />
7. Volkan Patlaması<br />
8. Yangın<br />
9. Baraj Patlaması<br />
10. Hava, Su, Çevre Kirlenmesi<br />
11. Sınai Kazalar<br />
<strong>12</strong>. Ulaşım Kazaları<br />
13. Med Cezir<br />
O.1.1. Depremler :<br />
Şekil 119. Muş Deprem Haritası<br />
189
İlimiz afetler yönünden hassas bir coğrafi konumda olup deprem , sel ve çığ gibi<br />
afetler önceki yılarda yaşanmıştır.<br />
İlimizde depremler;<br />
CAN HASARLI DEPREMLER:<br />
Çizelge 4. Muş İlinde Meydana Gelen Depremler<br />
TARİH : O.Z<strong>AM</strong>ANI: YERİ : ŞİDDETİ: KAYBI: BİNA :<br />
29.04.19<strong>03</strong> 01:46 Malazgirt /MUŞ 6.7 6<strong>00</strong> 450<br />
31.05.1946 05:<strong>12</strong> Varto/Hınıs/MUŞ 5.9 839 3<strong>00</strong>0<br />
07.<strong>03</strong>.1966 <strong>03</strong>:16 Varto/Hınıs/MUŞ 5.6 14 11<strong>00</strong><br />
19.08.1966 14:22 Varto/MUŞ 6.9 2396 2<strong>00</strong><strong>00</strong><br />
can ve maddi hasar yaşanmıştır.<br />
0.1.2. Heyelan ve Çığlar<br />
İlimiz karasal iklimin etkisinde olduğundan kışları oldukça yoğun kar yağışı<br />
almaktadır. Yoğun kar yağışları zaman zaman çığ tehlikesini de beraberinde getirmektedir. İl<br />
Merkezindeki Dere ve Kale Mahalleri Çığ ve heyelan bakımından hassas bölgelerdir.<br />
0.1.3. Seller :<br />
İlimiz Merkez Dere , Murat Paşa ve Kale mahalleri ile Sungu , Kırköy , karaağaçlı<br />
Beldeleri Kıyık , Üçdere , Subaşı , Kumluca , Eğirmenci Köyleri ve Bulanık Sultanlı ve<br />
Rüstemgedik Beldeleri sel yönünden hassasiyet arz etmektedir.<br />
0.1.4. Orman ve Otlak Yangınları :<br />
İlimizde afet niteliğinde orman yangınlarına son yıllarda rastlanılmamıştır. Ancak<br />
önceki yıllarda özellikle soğuk geçen kış ayları için yakacak amaçlı orman tahripleri üst<br />
düzeyde olup halen de bu amaçla orman tahribatı devam etmektedir. Ayrıca İhmal, tarla açma<br />
amacıyla da orman tahriplerine rastlanılmaktadır.<br />
0.1.5. Fırtınalar :<br />
İlimizde afet niteliğinde fırtına olayına rastlanılmamıştır. Özellikle kış mevsiminde<br />
yoğun kar ve tipi olayları meydana gelmekte fakat tahrip edici seviyelerde olmamaktadır.<br />
O.2. AFETLER VE SAĞLIK ZARARLARI :<br />
İlimizde komşu ülkelerle ortaya çıkabilecek bir savaşta kimyasal ve biyolojik silahlar<br />
ile nükleer silah etkilerinden etkilenecek konumdadır. İlimizde kimyasal ve biyolojik silah<br />
mevcut değildir.<br />
190
O.2.1 Kimyasal ve Biyolojik Silahlar :<br />
İlimizde biyolojik ve kimyasal silahlar bulunmamaktadır.<br />
O.2.2 Radyoaktif Maddeler :<br />
İlimizde Radyoaktif madde kazalarından veya kullanımından kaynaklanan zararların<br />
varlığı mevcut değildir.<br />
O.2.3 Denize Dökülen Petrol ve Tehlikeli Atıklar :<br />
İlimiz sınırları içerisinde deniz bulunmaması sebebiyle böyle bir tehlike söz konusu<br />
değildir.<br />
O.2.4 Tehlikeli ve Zararlı Maddeler :<br />
İlimizde tehlikeli ve zararlı maddeler olarak kabul edilen maddeler bulunmamaktadır.<br />
0.3. AFETLERİN ETKİLERİ VE YARDIM TEDBİRLERİ :<br />
0.3.1. Sivil Savunma Birimleri :<br />
-İl Kriz Merkezi<br />
-İl Sivil Savunma Müdürlüğü bünyesinde;<br />
1.Arama ve Kurtarma Ekibi<br />
2.İl Acil Yardım ve Kurtarma Ekipleri<br />
3.Sivil Savunma Teşkilleri<br />
-Bayındırlık ve İskan Müdürlüğü bünyesinde;<br />
1.İl Acil Yardım Hizmet Gurupları,<br />
-Kamu Kurum ve Kuruluşları;<br />
-Sivil Savunma Servisleri Şeklinde örgütlenmiştir.<br />
0.3.2. Yangın Kontrol ve Önleme Tedbirleri :<br />
6/3150 Sayılı Tüzük ve Başbakanlık Koruyucu Güvenlik Özel Talimatı doğrultusunda<br />
yangın ve önleme tedbirleri alınmaktadır.<br />
0.3.3. İlk Yardım Servisleri :<br />
İlk Yardım servisleri 3.1 madde belirtilen teşkilatların bünyesinde ekipler şeklinde<br />
teşkilatlanmıştır.<br />
191
O.3.4. Afetzede ve Mültecilerin Yeniden İskanı:<br />
1990-1991 yıllarında yaşanan 1. Körfez Krizi sırasında ilimize gelen Kuzey Iraklı<br />
Mülteci aileler Muş İl Merkezine yaklaşık 10 km mesafede bulunan Köy-Kent te<br />
barındırılmıştır. Fakat daha sonra göçmenlerin geri dönmeleri sonucu köy-kent boşalmış ve<br />
konutların çoğu yıkılmıştır. Ayakta kalan konutlarda ise zorunlu nedenlerden dolayı<br />
köylerinden çıkan aileler barındırılmaktadır.<br />
İlimizde meydana gelen çeşitli afet olayları sonucu konutları yıkılan 7269 sayılı<br />
yasaya göre yaptırılan ve afetin türüne göre hak sahiplerine tahsis edilen konutların listesi<br />
aşağıya çıkarılmıştır.<br />
1966 YILI VARTO DEPREM AFETİ ÇALIŞMASI GENEL İCMALİ<br />
Tablo 48. Afet Çalışmaları Genel İcmali<br />
İLÇESİ<br />
Köyü<br />
(Adet)<br />
Toplam<br />
Afetzede<br />
Hak<br />
Sahipliği<br />
Kabul<br />
Edilen<br />
Hak<br />
Sahipliği<br />
İptal Edi<br />
Biten<br />
Konut<br />
2<strong>00</strong>1 yılı<br />
program<br />
olan<br />
konut<br />
Başlanmayan<br />
Konut<br />
Merkez 89 2142 1684 1058 1076 211 397<br />
Varto 86 5357 4476 931 3886 293 247<br />
Bulanık 59 1475 938 537 304 89 545<br />
Hasköy 15 1<strong>12</strong> 84 28 49 17 18<br />
Korkut 23 429 247 182 174 59 14<br />
Malazgirt 2 24 23 1 11 <strong>12</strong> -<br />
Toplam 274 9539 7402 2737 55<strong>00</strong> 681 <strong>12</strong>21<br />
192
MUŞ İLİ GENELİNDE MEYDANA GELEN, HEYELAN, SU BASKINI, ÇIĞ<br />
DÜŞMESİ vb. TABİ AFET ÇALIŞMASI GENEL İCMALİ<br />
Tablo 49. Tabi Afet Çalışması Genel İcmali<br />
İLÇESİ<br />
Köyü<br />
(Adet)<br />
Toplam<br />
Afetzede<br />
Hak<br />
Sahipliği<br />
Kabul Edi<br />
Hak<br />
Sahipliği<br />
İptal Edi<br />
Biten<br />
Konut<br />
2<strong>00</strong>1 yılı<br />
program<br />
olan<br />
konut<br />
Başlanmayan<br />
Konut<br />
Merkez 6 <strong>12</strong>48 1165 83 996 - 169<br />
Varto - - - - - - -<br />
Bulanık 3 56 51 5 - 17 34<br />
Hasköy 1 19 19 - 19 - -<br />
Korkut - - - - - - -<br />
Malazgirt 1 25 25 - - - 25<br />
Toplam 11 1348 <strong>12</strong>60 88 1015 17 228<br />
Tablo 50. Tabi Afet Genel Durumu<br />
İLİ İLÇESİ KÖYÜ MAH. AFET TÜRÜ<br />
Muş Merkez Suveran Hey<br />
Muş Merkez Suveran Hey<br />
Muş Merkez Suveran Hey<br />
Muş Merkez Suveran Dep<br />
Muş Merkez Tabank Dep<br />
Muş Merkez Tasoluk Dep<br />
Muş Merkez Toprakkale Bilir Hey<br />
Muş Merkez Toprakkale Bilir Hey<br />
Muş Merkez Ucdere Sb<br />
Muş Merkez Ucdere Sb<br />
Muş Merkez Umurca Dep<br />
193
Muş Merkez Üzeloğlu Dep<br />
Muş Merkez Yamaç Hey<br />
Muş Merkez Yarkaya koyu Hey<br />
Muş Merkez Yarkaya koyu Hey+çd<br />
Muş Merkez Yarkaya koyu Hey<br />
Muş Merkez Yarkaya koyu Hey<br />
Muş Merkez Yarpuzlu Dep<br />
Muş Merkez Yaygin Dep<br />
Muş Merkez Yesilce Dep<br />
Muş Merkez Yoncalioz Dep<br />
Muş Merkez Yuk.sizma Dep<br />
Muş Merkez Yurecik Hey<br />
Muş Varto Sisa mezr Çd<br />
Muş Varto Sisa mezr Hey<br />
Muş Varto Merkez Dep<br />
Muş Varto Kaygintas Dep<br />
Muş Varto A.hacibey Hey<br />
Muş Varto Acarkent Dep<br />
Muş Varto Agacalti Dep<br />
Muş Varto Agackopru Dep<br />
Muş Varto Agackorur Dep<br />
Muş Varto Akcatepe Dep<br />
Muş Varto Akkonak Dep<br />
Muş Varto Alabalik Dep<br />
Muş Varto Alabalik Çd<br />
Muş Varto Alniacik Dep<br />
Muş \/arto Armutkasi Dep<br />
Muş Varto Aş.alagoz Hey<br />
Muş Varto Aydinpinar Sb<br />
Muş Varto Bagici Dep<br />
Muş Varto Bağiçi<br />
Muş Varto Baltas Hey<br />
Muş Varto Besikkaya Mehmet Halit Dep<br />
Muş Varto Besikkaya Dep<br />
Muş Varto Boylu Kd<br />
Muş Varto Buzlugoze Dep<br />
Muş Merkez Karaağaç Dep<br />
Muş Merkez Karaağaç Çd<br />
Muş Merkez Karabey Kd<br />
Muş Merkez Karakale Kd<br />
Muş Merkez Karakale Kd<br />
Muş Merkez Kardesler Dep<br />
Muş Merkez Karlidere Hey<br />
Muş Merkez Karlidere Hey<br />
194
Muş Merkez Karlidere Hey<br />
Muş Merkez Kecidere Dep<br />
Muş Merkez Kepenek Dep<br />
Muş Merkez Kırköy<br />
Muş Merkez Kiyibasi Sb<br />
Muş Merkez Kiyibasi Sb<br />
Muş Merkez Kiyik Sb<br />
Muş Merkez Kiyik Sb<br />
Muş Merkez Kiyik Sb<br />
Muş Merkez Konakduzu Dep<br />
Muş Merkez Konukbekler Dep<br />
Muş Merkez Kosk Dep<br />
Muş Merkez Kumluca Dep<br />
Muş Merkez Nadasli Dep<br />
Muş Merkez Ogulbali Dep<br />
Muş Merkez Otac Dep<br />
Muş Merkez Saglik Çd<br />
Muş Merkez Saglik Çd<br />
Muş Merkez Savascilar Kalecik Hey<br />
Muş Merkez Savascilar Kalecik Hey<br />
Muş Merkez Savascilar Dep<br />
Muş Merkez Savascilar Hey<br />
Muş Merkez Savascilar Hey<br />
Muş Merkez Senova Sb<br />
Muş Merkez Senova Sb<br />
Muş Merkez Senova Dep<br />
Muş Merkez Serinova Kd+hey<br />
Muş Merkez Suboyu Dep<br />
Muş Merkez Suduragi Hey<br />
Muş Merkez Suduragi Hey<br />
Muş Merkez Sungu Sb<br />
Muş Merkez Suruguden Sandal Hey<br />
Muş Merkez Suruguden Sandal Hey<br />
Muş Merkez Suruguden Sandal Hey<br />
Muş Merkez Suruguden Sandal Hey<br />
Muş Merkez Suruguden Sandal Hey<br />
Muş Merkez Suruguden Sandal Hey<br />
Muş Merkez Sutluce Dep<br />
Muş Merkez Suveran Hey<br />
Muş Merkez Calapli Kd<br />
Muş Merkez Calapli Sb<br />
Muş Merkez Calapli Sb<br />
Muş Merkez Catbasi Dep<br />
Muş Merkez Cevizlidere Hey<br />
195
Muş Merkez Cevizlidere Hey<br />
Muş Merkez Cevizlidere Hey<br />
Muş Merkez Cevizlidere Hey<br />
Muş Merkez Cinarardi M.çök<br />
Muş Merkez Cinarardi M.çök+kd<br />
Muş Merkez Çukurbag Dep<br />
Muş Merkez Dagarasi Dep<br />
Muş Merkez Dagdibi Hey<br />
Muş Merkez Dagdibi Hey<br />
Muş Merkez Dagdibi Hey<br />
Muş Merkez Dagdibi Hey<br />
Muş Merkez Dagdibi Hey<br />
Muş Merkez Dagdibi Hey<br />
Muş Merkez Derecik Hey<br />
Muş Merkez Derecik Hey<br />
Muş Merkez Derecik Hey<br />
Muş Merkez Dereici Dep<br />
Muş Merkez Dilim<br />
Muş Merkez Donatım Hey<br />
Muş Merkez Donatım Hey<br />
Muş Merkez Dumlusu Hey<br />
Muş Merkez Dumlusu Hey<br />
Muş Merkez Dumlusu Hey<br />
Muş Merkez Dumlusu Hey<br />
Muş Merkez Durugoze Dep<br />
Muş Merkez Düzkışla Sb<br />
Muş Merkez Düzkışla Sb<br />
Muş Merkez Erciler Dep<br />
Muş Merkez Eralan Hey<br />
Muş Merkez Erencik Dep<br />
Muş Merkez Gokyazi Dep<br />
Muş Merkez Golkay Dep<br />
Muş Merkez Gudumlu<br />
Yk.mez<br />
ra<br />
Hey<br />
Muş Merkez Gudumlu<br />
Yk.mez<br />
ra<br />
Hey<br />
Muş Merkez Guneyik Dep<br />
Muş Merkez İçbogaz Dep<br />
Muş Merkez İlicalar Hey<br />
Muş Merkez İlicalar Hey<br />
Muş Merkez İlicalar Hey<br />
Muş Merkez İnardi Çd<br />
Muş Merkez İnardi Hey<br />
Muş Merkez İnardi Çd<br />
196
Muş Malazgirt Merkez<br />
Muş Malazgirt Aynalıhoca Hey<br />
Muş Malazgirt Aynalıhoca Hey<br />
Muş Malazgirt Aynalıhoca Sb<br />
Muş Malazgirt AynaIıhoca Hey<br />
Muş Malazgirt Aynalıhoca Hey<br />
Muş Malazgirt Bahce Hey<br />
Muş Malazgirt Bahce Hey<br />
Muş Malazgirt Bahce Hey<br />
Muş Malazgirt Balkaya Cat Sb<br />
Muş Malazgirt Balkaya Cat Sb<br />
Muş Malazglrt Guzelbaba Karadere Hey<br />
Muş Malazgirt Guzelbaba Karadere Hey<br />
Muş Malazgirt Molladerman Hey<br />
' Muş Malazgirt MoIlademıan Hey<br />
- Muş Malazgirt Molladerman Hey<br />
Muş Malazgirt Muryan Gurgure Hey<br />
Muş Malazgirt Muryan Gurgure Hey<br />
Muş Malazgirt Muryan Gurgure Hey<br />
Muş Malazgirt Nurettin Hey<br />
Muş Malazgirt Nurettin Hey<br />
Muş Malazgirt Nurettin Hey<br />
Muş Merkez Dep<br />
Muş Merkez Kale Hey<br />
Muş Merkez Kale Hey<br />
Muş Merkez Kale Hey<br />
Muş Merkez Kale Çd<br />
Muş Merkez Kale Çd<br />
Muş Merkez Kale Hey<br />
Muş Merkez Agarti Dep<br />
. Muş Merkez Agarti Hey<br />
Muş Merkez Akpinar Dep<br />
Muş Merkez Akpınar Dep<br />
Muş Merkez Alagon Dep<br />
Muş Merkez Alayli Dep<br />
Muş Merkez Alican Dep<br />
Muş Merkez Aligedik Dep<br />
Muş Merkez Altınova Dep<br />
Muş Merkez Aydingun Dep<br />
Muş Merkez Baglar Dep<br />
Muş Merkez Bahce Dep<br />
Muş Merkez Bakırcılar Dep<br />
Muş Merkez Besparmak Soguksu Hey<br />
Muş Merkez Besparmak Soguksu Hey<br />
197
Muş Merkez Bilek Dep<br />
Muş Merkez Bostankent Dep<br />
Muş Merkez Bozbulut Dep<br />
Muş Varto Kayalikale kd<br />
Muş Varto Kaynarca Dep<br />
Muş Varto Kocyatagi Sb<br />
Muş Varto Kocyatagi Dep<br />
Muş Varto Koprucuk Dep<br />
Muş Varto Kucuktepe Dep<br />
Muş Varto Kumlukiyi Dep<br />
Muş Varto Kusluk Hey<br />
Muş Varto Kusluk Hey<br />
Muş Varto LeyIek Dep<br />
Muş Varto Muratgoren Dep<br />
Muş Varto Ocakli Hey<br />
Muş Varto Ocakli Hey<br />
Muş Varto Oglakci Ş.yağ<br />
Muş Varto Omcali Asagi Dep<br />
Muş Varto Onpinar Dep<br />
Muş Varto Ozenc Dep<br />
Muş Varto Ozkonak Dep<br />
Muş Varto Ölçekli Dep<br />
Muş Varto Saglicak Kd<br />
Muş Varto Sazlica Dep<br />
Muş Varto Seki Seki mez. Kd<br />
Muş Varto Seki Karac Dep<br />
Muş Varto Sirasogutler Dep<br />
Muş Varto Tasci Dep<br />
Muş Varto \aşlıyayla Dep<br />
Muş Varto Tekneduzu Dep<br />
Muş Varto Tekneduzu Dep<br />
Muş Varto Tuzlu Dep<br />
Muş Varto Tuzlu Calica Dep<br />
Muş Varto Ucbulak Dep<br />
Muş Varto Ulusirt Hey<br />
Muş Varto Unaidi Cayirli Dep<br />
Muş Varto Y.hacibey Dep<br />
Muş Varto Yarlisu(kack Dep<br />
Muş Varto Yayikli Dep<br />
Muş Varto Yedikavak Dep<br />
Muş Varto Yesildal Sb<br />
Muş Varto Yesilpinar<br />
Karnacaws.<br />
Ka<br />
Hey<br />
Muş Varto Yesilpinar<br />
Karnacavus,k<br />
a<br />
Hey<br />
198
Muş Varto Yilanli Hey<br />
Muş Varto Yilanli Dep<br />
Muş Varto Yk.alagoz Dep<br />
Muş Varto Yuk.hacibey Dep<br />
Muş Varto Yurttutan Dep<br />
Muş Varto Zorabat Dep<br />
Muş Yağcılar Mercimek,kal Dep<br />
Muş Varto Callıdere Dervisan Dep<br />
Muş Varto Caycati Dep<br />
Muş Varto Caycati Dep<br />
Muş Varto Cayiryolu Dep<br />
Muş Varto Caylar nah. Dep<br />
Muş Varto Cayonu Dep<br />
Muş Varto Cobandagi Dep<br />
Muş Varto Çaltılı<br />
Muş Varto Dağcılar Dep<br />
Muş Varto Dallioz Merkez Dep<br />
Muş Varto Damoz Dep<br />
Muş Varto Degerli Dep<br />
Muş Varto Degerli Dep<br />
Muş Varto Degerli Sb<br />
Muş Varto Degerli Kd+hey<br />
Muş Varto Diktepeler Dep<br />
Muş Varto Doganca Dep<br />
Muş Varto Donertas Dep<br />
Muş Varto Dönmez<br />
Muş Varto Durucabulak Dep<br />
Muş Varto Mrk Dep<br />
Muş Varto Eryurdu Orta rnah Dep<br />
Muş Varto Eryurdu Surtazyan Dep<br />
Muş Varto Eryurdu Dep<br />
Muş Varto Gelintas Dep<br />
Muş Varto Gelintas Hey<br />
Muş Varto GoItepe Dep<br />
Muş Varto Goltepe Hey<br />
Muş Varto Gorgu Dep<br />
Muş Varto Gölyayla Dep<br />
i muş<br />
Varto Gölyayla Tirke Dep<br />
Muş Varto Gölyayla Varaj Dep<br />
Muş Varto Guzeldere Dep<br />
Muş Varto Haksever Tum mezralar Dep<br />
Muş Varto Haksever Tum mezralar Çd<br />
Muş Varto İcmeler Dep<br />
199
Muş Varto İlbey Dep<br />
Muş Varto Karakay Dep<br />
Muş Varto Karamese Dep<br />
Muş Varto Karapinar Dep<br />
Muş Varto Karapinar Dep<br />
Muş Varto Kartaldere Bertan Dep<br />
Muş Varto Kartaldere Kortegbil Dep<br />
Muş Varto Kartaldere Dep<br />
Muş Varto Kayadelen Dep<br />
Muş Varto Kayalidere Hey<br />
Muş Varto Kayalik Dep<br />
NOT: Kısaltmalar; Dep: Deprem, Hey: Heyelan, Sb: Su Baskını, Çd: Çığ Düşmesi,<br />
Kd: Kar Düşmesi, M.Çök: Malzeme Çökmesi, Ş.Yağ: şiddetli yağış’ı sembolize etmektedir.<br />
KAYNAKLAR:<br />
Bayındırlık ve İskan Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
İl Sivil Savunma Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
2<strong>00</strong>
P SAĞLIK VE ÇEVRE<br />
P.1. Temel sağlık hizmetleri:<br />
P.1.1. Sağlık kurumlarının dağılımı:<br />
İlde sağlık hizmetleri Sağlık Bakanlığına bağlı 6 Hastane,1 sağlık merkezi, 45 sağlık<br />
ocağı, 54 sağlıkevı, 1 verem savaş dispanseri ile yürütülmektedir. İl genelinde yataklı tedavi<br />
kurumlarındaki toplam yatak sayısı 670 iken yatak başına düşen nüfus sayısı 678’ dir. İlde<br />
toplam hekim sayısı 66 olup hekim başına düşen hasta sayısı 6874 dir. Toplam sağlık<br />
Personeli sayısı ise 237 dir. Sağlık hizmetleri hususunda, Türkiye genelinde yaşanan sorunlar<br />
Muş İlinde de yaşanmaktadır. Öncelikli olarak Muş ilinde görev yapan sağlık personeli<br />
sayısının artırılması gerekmektedir. Böylece sağlık personeli başına düşen hasta sayısı<br />
azalacağından daha verimli bir hizmet gerçekleşecektir. Ayrıca ilimizde yeterli sayıda uzman<br />
hekim olmadığından hastaların çoğu Üniversitelere bağlı tam teşekküllü hastanelerde tedavisi<br />
yapılmak üzere Elazığ, Diyarbakır, Van, Malatya ve Erzurum illerine sevk edilmektedir.<br />
Hastaneler:<br />
1- Muş Devlet Hastanesi<br />
2- 82. Yıl Muş Devlet Hastanesi (Eski S.S.K)<br />
3- Bulanık Devlet Hastanesi<br />
4- Malazgirt Devlet Hastanesi<br />
5- Varto Devlet Hastanesi<br />
6- Hasköy Devlet Hastanesi<br />
Sağlık Ocakları ( Muş Merkez):<br />
1- 1 Nolu Sağlık Ocağı<br />
2- 2 Nolu Sağlık Ocağı<br />
3- Sunay Sağlık Ocağı<br />
4- Zafer Sağlık Ocağı<br />
5- Sağlık Eğitim Merkezi<br />
Dispanserler( Muş Merkez):<br />
1- Verem Savaş Dispanseri<br />
Diğer ( Muş Merkez):<br />
201
Özel Sağlık Kuruluşları:<br />
1- Ana Çocuk Sağlığı<br />
2- Halk Sağlığı Laboratuarı<br />
İlimizde çeşitli branşlarda özel muayenehaneler bulunmaktadır. Korkut ilçesi hariç<br />
diğer ilçelerimizde devlet hastaneleri mevcuttur. Ayrıca bütün ilçelerimizde sağlık ocakları<br />
bulunmaktadır.<br />
Belde ve Köylerimizde ise sağlık ocakları ihtiyaç düşünülerek birkaç yerde mevcut<br />
bulunmaktadır.<br />
P.1.2. Bulaşıcı hastalıklar:<br />
2<strong>00</strong>4 YILI MUŞ İLİ BULAŞICI HASTALIKLAR VAKA TABLOSU<br />
Tablo 51. Hastalık İstatiği<br />
HASTALIK ADI<br />
VAKA SAYISI<br />
BOĞMACA 2<br />
KIZ<strong>AM</strong>IK 0<br />
TİFO 108<br />
<strong>AM</strong>İPLİ DİZANTERİ 13<br />
SERUM HEPATİT 10<br />
BRUSELLOSİS 34<br />
ŞARBON 2<br />
MENENGOKOKSİK 10<br />
BASİLLİ DİZANTERİ 2<br />
KUDUZ ŞÜPHESİ (Isırık) 199<br />
MENENGOKOKSİK 18<br />
TÜBERKÜLOZ 52<br />
BULAŞICI SARILIK 5<br />
ŞARK ÇIBANI 1<br />
Kaynak : İl Sağlık Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
P.1.2.1. İçme ve kullanma sularının sağlık durumu:<br />
202
İlimiz sınırları dahilinde bulunan içme kullanma suları periyodik olarak fiziksel,<br />
kimyasal ve bakteriyolojik tahlilleri yapılmakta olup, 2<strong>00</strong>2 yılı içerisinde sular hakkında<br />
yapılan analiz sonuçları aşağıya çıkarılmıştır.<br />
2<strong>00</strong>4 İçme Ve Kullanma Suları<br />
Tablo 52. İçme ve Kullanma Suları<br />
AYLAR BAKTERİYILOJİK KİMYASAL<br />
Uygun Uyg.Değil Toplam Uygun Uyg.Deği Toplam<br />
Ocak 27 0 27 2 2<br />
Şubat 32 0 32 0 0 0<br />
Mart 76 7 83 3 0 3<br />
Nisan 50 4 54 1 0 1<br />
<strong>May</strong>ıs 130 6 136 4 0 4<br />
Haziran 97 8 105 9 0 9<br />
Temmuz 174 11 174 0 0 0<br />
Ağustos 146 36 182 0 0 0<br />
Eylül 42 29 71 19 0 19<br />
Ekim 74 10 84 0 0 0<br />
Kasım 60 6 66 0 0 0<br />
Aralık 60 0 60 0 0 0<br />
TOPL<strong>AM</strong> 968 117 1074 38 0 38<br />
Kaynak : İl Sağlık Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
2<strong>03</strong>
P.1.2.2.Denizlerin sağlık durumu:<br />
İlimizde deniz bulunmamaktadır.<br />
P.1.2.3. Zoonoz Hastalıklar:<br />
İl Sağlık Müdürlüğünden alınan verilere göre il genelinde 2<strong>00</strong>4 yılında tespit edilen<br />
Brucella vak’ası 62, şarbon vak’ası ise 5 dir.<br />
P.1.3. Gıda hijyeni:<br />
İlimizde 20<strong>03</strong> yılı içerisinde gıda hijyeni ile ilgili yapılan kontrol ve analiz sonuçları<br />
aşağıya çıkarılmıştır. (2<strong>00</strong>4 Yılında gıda kontrolleri İl Tarım Müdürlüğüne devredildiğinden<br />
gerekli veriler elde edilememiştir.)<br />
Genel Muayene ( Organoleptik-Fiziksel ) : 4461<br />
Bakteriyolojik Tahlil : 69<br />
Uygun : 67<br />
Uygun Değil : 2<br />
İmal Yeri Kontrolü : 939<br />
Uygun : 934<br />
Uygun Değil : 5<br />
P.1.4. Aşı çalışmaları:<br />
Tablo 53: Aşı Oranları<br />
2<strong>00</strong>4 Yılı Aşı Oranları<br />
Aşı<br />
Tüm Yaş<br />
DBT- Folio 1 14826<br />
DBT- Folio 2 13419<br />
DBT- Folio 3 <strong>12</strong>689<br />
Kızamık 11896<br />
BCG 837<br />
Hepatit 1 14957<br />
Hepatit 2 <strong>12</strong>286<br />
Hepatit 3 8434<br />
Tetanos 2+ 4971<br />
Kaynak : İl Sağlık Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
Tablo 54: Aşı Kampanyası Sonuçları<br />
Aşı Kampanyası<br />
Toplam Aşılanan Çocuk Sayısı<br />
MOP-UP 1.TUR 57182<br />
MOP-UP 2.TUR 58067<br />
ÇFAG 1.TUR 57906<br />
ÇFAG 2.TUR<br />
Kaynak : İl Sağlık Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
58659<br />
204
İLÇE<br />
P.1.5. Bebek ölümleri:<br />
İL: MUŞ Ocak-Ağusos 20<strong>03</strong><br />
Tablo 55: Bebek Ölümleri<br />
Ölü<br />
doğum<br />
hızı<br />
(1<strong>00</strong>0de)<br />
Perinatal<br />
Ölüm<br />
Hızı<br />
(1<strong>00</strong>0de)<br />
Erken<br />
Neonatal<br />
Ölüm<br />
Hızı<br />
(1<strong>00</strong>0de)<br />
Geç<br />
Neonatal<br />
Ölüm<br />
Hızı<br />
(1<strong>00</strong>0de)<br />
Neonatal<br />
Ölüm<br />
Hızı<br />
(1<strong>00</strong>0de)<br />
Post<br />
Neonatal<br />
Ölüm<br />
Hızı<br />
(1<strong>00</strong>0de)<br />
Bebek<br />
Ölüm<br />
Hızı<br />
(1<strong>00</strong>0de)<br />
Merkez 4,16 <strong>12</strong>,47 8,31 9,14 17,46 17,46 34,91<br />
Bulanık 9,52 <strong>12</strong>,7 3,17 6,35 9,52 6,35 15,87<br />
Malazgirt 0 0 0 0 0 0 0<br />
Varto 0 23,26 23,26 0 23,26 15,5 38,76<br />
Hasköy 26,55 48,67 22,<strong>12</strong> 13,27 35,04 4,42 39,82<br />
Korkut 22,22 22,22 0 0 0 22,22 22,22<br />
İl<br />
Toplamı<br />
7,51 17,02 9,51 8,01 17,52 13,51 31,<strong>03</strong><br />
Kaynak : İl Sağlık Müdürlüğü 20<strong>03</strong><br />
P.1.6. Ölümlerin hastalık, yaş ve cins gruplarına göre dağılımı:<br />
Bütün Ölenlerin Yaş ve Cins Gruplarına Dağılımı<br />
Tablo 56. Bütün Ölümlerin Dağılımı<br />
ÖLÜMLERİN YAŞ CİNSİYET VE HASTALIĞA GÖRE<br />
DAĞILIMI<br />
Yaş<br />
Grupları<br />
Kalbin Diğer<br />
Hastalıkları<br />
Solunum Sisteminin<br />
Akut Enfeksiyonları,<br />
Semtomlar ve<br />
Tanımlanamayan<br />
Durumlar<br />
Bronşit,<br />
Amfizem astım<br />
Pnömoni<br />
Doğum<br />
Travması<br />
İç Salgı Bezleri<br />
Hastalıkları<br />
Erkek Kadın Erkek Kadın Erkek Kadın Erkek Kadın Erkek Kadın<br />
0 2 1 7 5 1 1<br />
1-4 1 1 3 3<br />
5-9 2<br />
10-14 2 1 1<br />
15-24 1<br />
25-44 1 1 1 3<br />
45-64 3 1<br />
65+ 5 1<br />
Kaynak : İl Sağlık Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
P.1.7. Aile planlaması çalışmaları:<br />
205
Tablo 57. Kontraseptif Kullanıcı Sayısı<br />
Kaynak : İl Sağlık Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
206
P.2. Çevre kirliliği ve zararlarından oluşan sağlık riskleri:<br />
P.2.1. Kentsel hava kirliliği:<br />
Hava kirletici madde türleri genel olarak; gaz ve dumanlar,asılı parçacıklar,kurşun ve<br />
aerosoller olarak sınıflandırılabilir. Başlıca hava kirliliği etkenleri karbon<br />
monoksit,parçacıklar,kükürtdioksitler, hidrokarbonlar ve nitrojen oksitlerdir.<br />
Hava kirliliğine yol açan karbondioksit,kükürtdioksit,aerosolller,azot oksitler vb. sera<br />
etkisi, sıcaklık terslenmesi,(üst hava katmanlarının alttaki hava katmanlarında daha sıcak<br />
olmasından dolayı hava durgunluğuna neden olması) iklim değişiklikleri, ozon tabakasında<br />
delinme, asit yağmurları ,sarımtırak yada gri renkli smog nedeni ile çevrenin sis perdesi ile<br />
kaplanması gibi pek çok çevresel sonuçlar doğurarak canlı organizmaları etkilemekte,ekolojik<br />
dengeyi bozmakta,pek çok canlı türünün neslinin tükenmesine neden olmakta ve tarihsel<br />
önem taşıyan kültürel değerlerimize zarar vermektedir.<br />
Hava kirliliğinin insanlar üzerindeki zararlı etkileri; akciğer ve kalp hastalıklarında<br />
artış, yorgunluk ve uyku hali yaratma, strese neden olma, soluk borusu ve akciğerde tahribat<br />
geçici ve kalıcı zehirlenme, pnömoni, anfizem, astım, göz, deri ve solunum yolu alerjileri,saç<br />
dökülmesi şek1inde sıralanabilir.<br />
İlimizde gerek kullanılan kömürün kükürtdioksit oranının yüksek olması., gerekse<br />
Halkın bilinçsizliği evsel nitelikli baca emisyonlarının hava kirliliğinde önemli rol<br />
oynamasına neden olmaktadır. "Ayrıca özel ve kamu sektörüne ait fabrikaların bacalarında<br />
filtre sistemlerinin yetersizliği yada olmaması Muş’ ta hava kirliliğini arttırmaktadır.<br />
P.2.2. Su kirliliği:<br />
Evsel ve endüstriyel kaynaklı atık sular ve Zirai amaçla kullanılan pestisitlerin yağmur<br />
suları ile sızması nedeniyle yer altı ve üstü su kaynakları kirlenmektedir. Bu konu ile ilgili<br />
olarak Sanayi kuruluşları uyarılmakta ve arıtma tesisi kurmalan yönünde hassasiyet<br />
göstermeleri istenmektedir.<br />
P.2.3. Atıklar:<br />
Evsel ve Sanayi kaynaklı atıkların çevre kirliliğinde önemli bir rol oynadığı<br />
bilinmektedir. Özellikle toprak tarafından parçalanması çok uzun bir süreç alan yapay ,büyük<br />
moleküllü organik maddeler hem su kaynaklarını tehdit etmekte hem de tarımsal alanlara<br />
zarar vermektedir.<br />
P.2.4. Gürültü:<br />
Gürültünün ilk sonucu işitme eşiğinin yükselmesidir. Gürültü şiddet ve süresine bağlı<br />
olarak kalıcı olmaktadır. İç kulakta tahribata sebep olarak işitme kaybına yol açmaktadır.<br />
Gürültünün kişilerde baş ağrısı ve strese de neden olduğu bilinmektedir.<br />
Yönetmelikte belirtilen değerlerin aşılması durumunda kalıcı sağırlık yada işitme<br />
güçlüğü yaşanmakta olduğu bilinmektedir. Şehrin büyümesi ve trafiğin yoğunlaşması<br />
gürültüyü arttırmıştır.<br />
207
P.2.5. Pestisitler:<br />
Tarımsal amaçlı olarak zirai mücadelede kullanılan pestisitler yağmur sularıyla<br />
çözünerek toprak altı su kaynaklarını kirletmektedir.<br />
P.2.6. İyonize radyasyondan korunma:<br />
Konu hakkında bilgi elde edilememiştir.<br />
KAYNAKLAR:<br />
İl Sağlık Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
İl Çevre ve Orman Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
208
R ÇEVRE EĞİTİMİ<br />
Muş ilinde, 16 adedi ana okulu ,419 adedi ilk öğretim okulu, 9 adet lise,13 adet<br />
mesleki ve teknik lise olmak üzere toplam 457 okul ve 2820 adet şube bulunmaktadır.<br />
Toplam öğrenci sayısı 81810 ve toplam öğretmen sayısı ise 2436 dır. Öğrencilerden 498 i ana<br />
okulunda, 74733 ü ilk öğretimde, 4380 i orta öğretim de 2199 u mesleki ve teknik liselerde<br />
öğrenim görmektedirler. Öğretmenlerden 23 ü ana okullarında, 2073 ü ilköğretim okullarında,<br />
152 si ortaöğretim okullarında ,188 tanesi de meslek,i ve teknik lise okullarında görev<br />
yapmaktadır. Mevcut okulların 83 ü şehir merkezlerinde, 374 ü ise köylerde bulunmaktadır.<br />
Şehir merkezlerinde okuyan öğrenci sayısı 31426, görev yapan öğretmen sayısı <strong>12</strong>14 iken<br />
köylerde öğrenci sayısı 5<strong>03</strong>84 ve öğretmen sayısı ise <strong>12</strong>22 dir.. Muş’ta ayrıca ve Fırat<br />
Üniversitesine bağlı bir adet Meslek Yüksek Okulu mevcut olup toplam 15 bölümü vardır.<br />
Tablo 58. Okullarda Bulunan Öğrenci Sayısı<br />
OkulÖncesi Eğitim<br />
Erkek<br />
Kız<br />
İlköğretim<br />
Erkek<br />
Kız<br />
Düz Lise<br />
Erkek<br />
Kız<br />
Mes.ve Tek.Lise<br />
Erkek<br />
Kız<br />
Meslek Yük.Okulu<br />
Erkek<br />
Kız<br />
Toplam Şehir Köy<br />
498<br />
402<br />
96<br />
266<br />
216<br />
50<br />
232<br />
186<br />
46<br />
74733<br />
47335<br />
27398<br />
4380<br />
3461<br />
919<br />
2199<br />
1832<br />
367<br />
588<br />
469<br />
119<br />
24811<br />
17319<br />
7492<br />
4097<br />
3227<br />
870<br />
2116<br />
1765<br />
351<br />
588<br />
469<br />
119<br />
49922<br />
3<strong>00</strong>16<br />
19906<br />
283<br />
234<br />
49<br />
83<br />
67<br />
16<br />
-<br />
-<br />
-<br />
Kaynak:D.İ.E.<br />
İl Milli Eğitim Müdürlüğü 20<strong>03</strong><br />
R.1. Kamu kurumlarının çevre eğitimi ile ilgili faaliyetleri:<br />
İlimizde çevre eğitimi ile ilgili faaliyetler maalesef yeterli düzeyde değildir. Bu<br />
konuda kamu kuruluşlarının yaptığı faaliyetler hakkında tarafımıza bilgi ulaşmamıştır. Yalnız<br />
Milli Eğitim Müdürlüklerine bağlı okullarda bakanlık müfredatı gereği çevre eğitimi dersleri<br />
verilmektedir.<br />
Muş İl Çevre Müdürlüğünün Çevre Eğitim Çalışmaları:<br />
İlimizde Ocak- Aralık 2<strong>00</strong>4 döneminde yapılan eğitim çalışmaları yoğun şekilde<br />
devam ettirilmiştir. Bu bağlamda;<br />
A)Yerel yöneticilere ÇED Yönetmeliği, Katı atıkları Kontrol Yönetmeliği ve Su<br />
Kirliliği Kontrol Yönetmeliği Hakkında bilgilendirme toplantıları:<br />
Bu çerçevede; yerel yöneticilere (il-ilçe ve belde belediyeleri) ÇED Yönetmeliği, Katı<br />
209
Atıkları Kontrol Yönetmeliği,Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği hakkında il ve ilçe<br />
merkezlerinde bilgilendirme toplantıları yapılmıştır. Tüm yerel yöneticilerin katıldığı<br />
toplantılar il ve ilçe merkezlerinde yapılarak yönetmeliklerin uygulama çalışmaları hakkında<br />
bilgiler verilmiştir.<br />
Ayrıca zaman zaman yerel yöneticilerle bire-bir görüşmelerde bulunularak çevre<br />
mevzuatı hakkında bilgiler verilmiş, görüş alış-verişinde bulunulmuştur.<br />
B)İlimizde 5 Haziran Dünya Çevre Günü Etkinlikleri ( 5-<strong>12</strong> Haziran):<br />
5-<strong>12</strong> HAZİRAN 2<strong>00</strong>4 DÜNYA ÇEVRE GÜNÜ ve HAFTASI KUTL<strong>AM</strong>A<br />
PROGR<strong>AM</strong>I<br />
5 HAZİRAN 2<strong>00</strong>4- Cumartesi :<br />
Saat: 10:30Atatürk Anıtına Çelenk Konulması(İl Çevre ve Orman Müdürlüğü) 5 Haziran<br />
2<strong>00</strong>4 Cumartesi günü Hükümet Konağının önünde bulunan Atatürk Anıtına çelenk konuldu.<br />
6 HAZİRAN 2<strong>00</strong>4 Pazar :<br />
Saat:18:<strong>00</strong> Filiz - FM Radyosunda Çevre Günü ve Haftası Programı<br />
7 HAZİRAN 2<strong>00</strong>4 Pazartesi :<br />
Çevre Yürüyüşü :<br />
Saat: 09:30 - Çevre Yürüyüşü (Hükümet konağının önünden başlayarak Cumhuriyet<br />
caddesini takiben Belediye önündeki Park Lokantası tören alanında sona erecek)<br />
Açılış Töreni :<br />
Yer: Atatürk Parkı Bahçesi (Park Lokantası)<br />
Bu açılış törenine tüm kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, sivil toplum<br />
örgütleri ve Milli Eğitime Bağlı Okullar davet edilmiştir.<br />
Saat: 10:30<br />
- İstiklal Marşı<br />
- İzci Grubu tarafından Çevre Andının okunması<br />
- İl Çevre ve Orman Müdürü : Sn. Rifat NEHİR’ in konuşması<br />
- Muş Valisi : Sn. Yıldırım KARTAL’ In konuşmaları (dilerlerse)<br />
Konuşmalardan sonra çevre haftası etkinlikleri çerçevesinde düzenlenen resim, şiir,<br />
kompozisyon dallarında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.<br />
Ödül törenini müteakip İl Gençlik ve Spor Müdürlüğünün Folklor ekibinin oyunları<br />
sergilemesiyle toplantı sona erdi.<br />
Toplantının ardından tüm katılımcıların iştirakiyle Halk Eğitim Müdürlüğü binasının<br />
önünden Belediye Sarayına kadar çevre yürüyüşü yapıldı.<br />
210
Ödül Töreni :<br />
- Resim, Şiir, Kompozisyon, ve Çevreye Duyarlı Kişilere Ödüllerinin verilmesi<br />
- “Uygulamalı Çevre Eğitimi”ne katılan okulların Ödül Töreni<br />
- İl, İlçe ve Beldelerde Milli Eğitime bağlı bütün okullar ile belediyelerin işbirliği<br />
içerisinde, bulundukları mahallerde çevre temizliğinin yapılması<br />
Sinevizyon Gösterileri :<br />
Saat: 20:<strong>00</strong> Belediye Önündeki alanda “Slaytlarla Muş” konulu gösteri<br />
8 HAZİRAN 2<strong>00</strong>4 Salı :<br />
Saat : 14:<strong>00</strong> Çevre Koşusu ( Dörtyol Kavşağından başlayarak– Muş Belediyesinin önüne<br />
gelinecek, Belediye önünden İstasyon Caddesini müteakip Dörtyol Kavşağında sona erecek)<br />
Atletizm Yarışması:<br />
8 Haziran Salı günü saat: 14:<strong>00</strong> İl Gençlik ve Spor Müdürlüğünün belirlediği<br />
yarışmacıların katıldığı yarışma yapıldı. Yarış Dörtyol Kavşağından başlayarak– Muş<br />
Belediyesinin önüne gelindi ve Belediye önünden İstasyon Caddesini müteakip Dörtyol<br />
Kavşağında sona erdi. Yarış sonunda dereceye girenlere ödüller verildi.<br />
Saat : 15:<strong>00</strong> Bisiklet Yarışı ( Dörtyol Kavşağından başlayarak- Tren garına, Tren Garından<br />
tekrar Dörtyol Kavşağında sona erecek)<br />
Saat : 20:<strong>00</strong> Atatürk Çocuk Parkında; Bisiklet Yarışı ve Çevre Koşusu Ödül Töreni ve<br />
Çevre Konulu Slayt ve Sinevizyon Gösterisi<br />
9 HAZİRAN 2<strong>00</strong>4 Çarşamba :<br />
Saat:10:<strong>00</strong> 80. Yıl Cumhuriyet Hatıra Ormanına teknik gezi ve inceleme<br />
Saat :20:<strong>00</strong> Hükümet Konağı civarında; Çevre Konulu Slayt ve Sinevizyon Gösterisi<br />
10 HAZİRAN 2<strong>00</strong>4 –Perşembe :<br />
Saat:14:<strong>00</strong> Muş Belediye Başkanlığı personellerine İlimizdeki Çevre Sorunları Konulu Panel<br />
ve Sinevizyon Gösterisi<br />
11 HAZİRAN 2<strong>00</strong>5 Cuma :<br />
Saat :14:<strong>00</strong> Öğrencilerin Çevre ve Karne Şenliği ( Tüm Okulların Katılabileceği)<br />
Yer : İl Çevre ve Orman Müdürlüğü Fidanlığı<br />
<strong>12</strong> HAZİRAN 2<strong>00</strong>4 Cumartesi :<br />
Saat: 08:<strong>00</strong><br />
Toplanma Yeri: Hükümet Konağı Önü<br />
211
-Çevre Müdürlüğü personeli, Muş Çevre Koruma Vakfı Müdürlüğü personeli,<br />
Jandarma Çevre Timi, Kültür, Turizm ve Çevre Gönüllüleri Derneği, MUDOSK (Muş<br />
Dağcılık ve Doğa Sporları Kurtarma Kulübü) ,Muş Acılar ve Atıcılar Derneği, İzci Gurubu<br />
ve Çevre Gönüllülerinin Küçük Hamurpet Gölüne Çevre Gezisi<br />
Dağ Gezisi:<br />
<strong>12</strong> Haziran Cumartesi günü tüm personelimizin, kamu kurum ve kuruluş<br />
temsilcilerinin katıldığı Muş İlinin doğal zenginliklerini tanıma ve koruma amaçlı dağ gezisi<br />
yapıldı. Gezi Hamurpet göllerinin bulunduğu Akdoğan Dağına yapıldı.<br />
Yerel Basında Çevre Haftası:<br />
"5 Haziran Dünya çevre Günü ve Haftası" etkinlikleri çerçevesinde "Çevre Sorunları<br />
ve Sorunların çözümü" konulu yazılar yazılarak ilimizde yayın yapan yerel gazetelere<br />
gönderilmiş ve yayımlatılmıştır. Ayrıca çevre konulu anekdotlar yerel yayın yapan radyolara<br />
gönderilmiş ve pasajlar halinde okutturulmuştur.<br />
C) Anız Yakmaları İl e İlgili Seminerler:<br />
İlimizde Temmuz- Aralık 2<strong>00</strong>4 döneminde de eğitim çalışmaları yoğun şekilde devam<br />
ettirilmiştir. Bu bağlamda;<br />
Temmuz ve Ağustos aylarında anız yakmalarının önlenmesi ve çevre kirliğinin asgari<br />
seviyeye çekilmesi için alınan Mahalli Çevre Kurulu Kararı ve bu karara istinaden İl<br />
merkezinde ve ilçe merkezlerinde yerel yöneticiler, köy muhtarları ve köy imam-hatiplerine<br />
eğitim seminerleri verilerek halkın duyarlılığının artması daha bilinçli çevreci olmaları<br />
sağlanmaya çalışılmıştır. Verilen seminerlere katılımın fazla olması bu konudaki çalışmaların<br />
verimli olmasını ve daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlamıştır.<br />
Şekil <strong>12</strong>0.Muş Halk Eğitim Merkezinde Verilen Seminerlerinden Biri<br />
Bu seminerlerde sadece anızlar değil diğer önemli çevre sorunları da ( orman<br />
yangınları, su kirlilikleri, hava kirlilikleri, doğal bitki örtüsü v.b.) anlatılarak eğitimin daha<br />
etkili olması amaçlanmıştır.<br />
2<strong>12</strong>
Yılın belli dönemlerinde eğitim amaçlı yazılar yazılarak yerel gazetelerde<br />
yayınlatılarak halkın daha bilinçli daha özverili çevreci olmaları sağlanmaya çalışılmıştır.<br />
D) Avrupa Yeşil Hareket Haftası:<br />
Okullarda Eğitim Çalışmaları:<br />
16-22 Eylül 2<strong>00</strong>4 tarihleri arasında yapılan “Avrupa Yeşil Hareket Haftası”<br />
etkinlikleri çerçevesinde 3 gün boyunca 6 İlk öğretim okulunda eğitim seminerleri ve<br />
sinevizyon gösterileri yapıldı.<br />
YEREL BASINDA( RADYO, GAZETE ) YEŞİL HAREKET:<br />
Hafta boyunca yerel radyo ve gazetelerde yeşil hareket haftası ile ilgili konular ve<br />
anekdotlar yayınlatıldı.<br />
Yine bu hafta etkinlikleri çerçevesinde 1 gün orta öğretim öğrencilerine yönelik panel<br />
düzenlenerek çevre konusunda duyarlılık sağlanmaya çalışılmıştır.<br />
SLAYT GÖSTERİMİ, FOTOĞRAF SERGİSİ<br />
17 Eylül Cuma :<br />
Tüm halka açık Muş İlinin doğa güzellikleri ve yeşil alanlarının sergilendiği fotoğraf<br />
sergisi ve slayt gösterimi (Yer: Özel İdare Üç Yıldızlı Otel Sergi salonu )<br />
- Saat : 09:<strong>00</strong>- 18:<strong>00</strong> arası<br />
OTOMOBİLSİZ KENT GÜNÜ( BİSİKLET / YÜRÜME GÜNÜ)<br />
19 Eylül Pazar :<br />
İl Müdürlüğümüz ile Emniyet Müdürlüğünün Koordinasyonu ile 19 Eylül Pazar günü<br />
saat 09:<strong>00</strong>- 17:<strong>00</strong> arası;<br />
Dörtyol kavşağı – Belediye Binası önü güzergahının motorlu taşıt trafiğine kapatılarak<br />
( istasyon caddesinin tek yönü ) motorlu araç trafiğine kapatıldı. Trafiğe kapatılan yolda yaya<br />
ve bisikletliler günün keyfini yaşamaya çalıştılar.<br />
213
Şekil <strong>12</strong>1.Otomobilsiz Kent, Bisiklet ve Yürüme Günü Etkinlikleri<br />
UYGUL<strong>AM</strong>ALI ÇEVRE EĞİTİMİ PROJESİ:<br />
Ayrıca 2<strong>00</strong>2-20<strong>03</strong> eğitim öğretim yılını kapsayan ve İl Çevre Müdürlüğü, Çevre<br />
Koruma Vakfı ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü arasında 29.11.2<strong>00</strong>2 tarihinde “Uygulamalı<br />
Çevre Eğitimi Projesi” protokolü imzalanarak dönem boyunca eğitim çalışmalarının<br />
yapılması karara bağlandı. Bu bağlamda; 2<strong>00</strong>2-20<strong>03</strong> Eğitim – Öğretim yılında Muş<br />
merkezdeki 6 İlk Öğretim Okulunda, 20<strong>03</strong>-2<strong>00</strong>4 Eğitim – Öğretim yılında Muş merkezdeki<br />
6 İlk Öğretim Okulu İlçe Merkezlerinden 1 er okul olmak üzere toplam 11 okulda ve 2<strong>00</strong>4-<br />
2<strong>00</strong>5 Eğitim – Öğretim yılında Muş merkezdeki 6 İlk Öğretim Okulu İlçe Merkezlerinden 2<br />
şer okul olmak üzere toplam 18 okulda Çevre Eğitim Seminerleri verilmiştir.<br />
R.2. Çevre İle ilgili kuruluşlar ve faaliyetleri:<br />
R.2.1. Vakıflar:<br />
MUŞ ÇEVRE KORUMA VAKFI:<br />
Vakfımız 22.08.1990 tarihinde kurulmuş olup faaliyetlerini Hükümet Konağının<br />
zemin katında sürdürmektedir.<br />
A)Hangi amaçları gerçekleştirmek için kurulmuştur:<br />
a)- İlin doğal, tarihi ve kültürel çevre ile ilgili değerlerinin belirlenmesi, tanıtılması<br />
ve korunması için gerekli çalışmaları yapmak,<br />
b)- Çevre eğitimi ve çevre bilincinin yerleşmesi için tanıtıcı faaliyetler yapmak ve<br />
yaptırmak, bu amaçla kurslar açmak ve her seviyede çevre eğitimini teşvik etmek, desteklemek,<br />
öğrencilere çevre değerlerini koruyucu değer yargılarının gelişmesine katkıda bulunmak.<br />
'<br />
c)- Çevre konuları ile ilgili kongre, panel, konferans ve seminerler hazırlamak ve<br />
214
hazırlananlara katılmak.<br />
d)-Çevre sorunlarının çözümü için; özel sektörün, üniversitelerin, diğer ilgili kişi ve<br />
kuruluşların aktif katılımını sağlamada yardımcı olmak. .<br />
e)- Çevreyi koruyucu, çevre kirliliğini önleyici araştırmalar yapmak ve yaptırmak,<br />
hayvan ve bitki nesillerinin ıslahı ve korunması için yapılacak çalışmalara katkıda bulunmak.<br />
f)- Çevre araştırmalarında ve kirlilik tesbitinde "kullanılacak her türlü araç ve gereçlerin<br />
sağlanmasında yardımcı olmak.<br />
g)- Çevre ile ilgili çeşitli önlemlerin yapılmasını sağlamak için gezici ve sabit laboratuvarlar<br />
kurmak ve kurulmasına katkıda bulunmak.<br />
h)- Çevreyi koruyucu ve çevre kirliliğini önleyici her türlü projeyi yapmak veya<br />
yaptırmak, desteklemek ve bununla ilgili proje yarışmaları düzenlemek.<br />
i)- Amacın gerçekleştirilmesi için gereken diğer her türlü tedbiri almak.<br />
B)Gelir kaynakları:<br />
a)- Vakfın amacına yönelmiş tesis, şirket ve organizasyonların işletilmesindegider<br />
karşılığı olarak alınan ücretlerle bu işletmelerden sağlanan ayni ve nakdi gelirler.<br />
b)- Vakfın yararına düzenlenecek balo, konser, defile, kurs ve benzeri her-türlü<br />
organizasyonların gelirleri.<br />
c)- Vakfın menkul ve gayrimenkul mallarınınkiralanmasından ve satışlarından ve<br />
mevduatının faizlerinden sağlanan gelirlerdir denilmektedir.<br />
Vakfın şimdiki aşamadaki gelirleri;<br />
- Egsoz emisyon ölçümleri gelirleri,<br />
C) Kuruluşun teşkilatlanması:<br />
Muş İl merkezi düzeyinde teşkilatlanmıştır. İlçelerde kuruluşu yoktur.<br />
D) Personel durumu: . .<br />
Vakıfta 1 Sorumlu Müdür, 2 teknisyen olmak üzere 3 kişi çalışmakta olup, bunlar 1<br />
Çevre Sağlık Teknisyeni(Müdür), 1 Motor Teknisyeni, 1 Egzoz Emisyon Ölçüm Teknisyeni<br />
olarak istihdam edilmektedir.<br />
E)Vakfımızın halen Yönetim Kurulu şu isimlerden oluşmaktadır:<br />
Çizelge 5. Vakıf Yönetim Kurulu<br />
215
S.No: Adı Soyadı: Ünvanı: Vakıftaki Görevi:<br />
1- Yıldırım KARTAL Vali Başkan<br />
2- Rifat NEHİR Çevre ve Orman Müdürü Üye<br />
3- Yavuz İÇYER Milli Eğitim Müdürü Üye<br />
4- Ayhan UÇAK Bay. İsk Müdürü Üye<br />
5- Abdurrahim ÖZARSLAN Tarım Müdürü Üye<br />
6- Gıyasettin YALÇINER Kültür ve Turizm Müdürü Üye<br />
7- Tahsin DEMİREL San.Tic. Od.Bşk Üye<br />
8- Selami TIRPANCI Ziraat Od. Bşk. Üye<br />
Çevre Koruma Vakfının 2<strong>00</strong>4 Yılı Faaliyet Raporu:<br />
2<strong>00</strong>4 YILINDA YAPILAN EGZOZ EMİSYON ÖLÇÜM ÇALIŞMALARI<br />
2<strong>00</strong>4 yılında İlimiz merkez ve ilçelerinde yaklaşık 25<strong>00</strong> motorlu araç kontrol<br />
edilip,uygunluk pulu olan egzoz emisyon ölçüm pulu verilmiştir.<br />
Egzoz emisyon ölçümlerinde Çevre ve Orman Bakanlığından temin edilen motorlu<br />
taşıt egzoz emisyon ruhsatı ve egzoz emisyon ölçüm pulu kullanılmaktadır. 2<strong>00</strong>4 yılı için<br />
geçerli olan egzoz emisyon ölçüm bedeli <strong>12</strong>.<strong>00</strong>0.<strong>00</strong>0 TL olduğundan bu bedelin 6.<strong>00</strong>0.<strong>00</strong>0 TL<br />
egzoz emisyon ölçüm pulu bedeli olarak Türkiye Çevre ve Orman Bakanlığının hesabına<br />
aktarılmaktadır.<br />
2<strong>00</strong>4 yılı içerisinde yaklaşık 25<strong>00</strong> adet egzoz emisyon ölçüm puluna karşılık toplam<br />
30.<strong>00</strong>0.<strong>00</strong>0.<strong>00</strong>0.-TL kazanılmıştır.<br />
2<strong>00</strong>4 yılı içerisinde egzoz emisyon ölçüm pulu bedeli olarak yaklaşık 15.<strong>00</strong>0.<strong>00</strong>0.<strong>00</strong>0<br />
TL’nin Çevre ve Orman Bakanlığı Döner Sermaye hesabına aktarılmıştır.<br />
2<strong>00</strong>2 yılına ait egzoz emisyon ölçüm yetki belgesi bedeli olarak 1.<strong>00</strong>0.<strong>00</strong>0.<strong>00</strong>0.TL’ nin<br />
Çevre Bakanlığı döner sermaye işletmesi hesabına aktarılmıştır. 2<strong>00</strong>4 yılına ait yetki belgesi<br />
tekrar alınmamış eski belge üzerinden çalışılmaya devam edilmiştir.<br />
ÇEVRE DÜZENLENMESİ İLE İLGİLİ ÇALIŞMALAR<br />
1-İlimiz valilik binasının giriş kısmını ve hükümet konağının çevresindeki görüntü<br />
kirliliğini önlemek için gerekli olan çevre düzenlenmesi ve onarımı yapılmıştır.<br />
2-İlimiz şehir stadyumun yanında bulunan Atatürk Gençlik merkezinde gençlere çevre<br />
bilincini aşılamak ve daha duyarlı bir gençlik için örnek çevre düzenlenmesi ve onarılması<br />
yapılmıştır.<br />
3-İlimiz merkezinde bulunan hava şehitliğinin genel görünümünü ve çevre<br />
düzenlemesi için gerekli olan tadilat çalışmaları yapılmıştır.<br />
R.2.2. Dernekler:<br />
216
MUŞ GENÇLİĞİ KÜLTÜR, TURİZM VE ÇEVRE GÖNÜLLÜLERİ<br />
DERNEĞİ:<br />
Kuruluş Tarihi: 16.<strong>12</strong>.2<strong>00</strong>2<br />
DERNEĞİN ADI : Muş Gençliği, Kültür, Turizm ve çevre gönüllüleri derneği.<br />
DERNEĞİN MERKEZİ : Kız Meslek lisesi karşısı Zengök oteli arkası /MUŞ<br />
DERNEĞİN ŞUBESİ: Derneğin şubesi yoktur.<br />
DERNEĞİN <strong>AM</strong>ACI: Kültür, Turizm ve çevre hizmetleri alanmdaki faaliyetlerini<br />
desteklemek, yaygınlaştırmak, geliştirmek ve tanıtmaktır. Muş ili ilçeleri ve çevresinin<br />
kültürünü yaşatmak, Turizm imkanlarını geliştirmek Kentsel ve kırsal alanda arazinin ve<br />
doğal kaynakların en uygun şekilde kullanılması ve korunması ile her türlü çevre kirliliğinin<br />
önlenmesi için üyelerinde çevre, Turizm ve kültür bilinci oluşturarak ve geliştirerek<br />
bilgilendirilmelerini sağlamak ve tanıtmaktır.<br />
<strong>AM</strong>ACINI GERÇEKLEŞTİRMEK İÇİN DERNEKÇE SÜRDÜRÜLECEK<br />
ÇALIŞMA KONULARI VE BİÇİMLERİ:<br />
a-Halk, sanat müziği koroları ve folldor ekibi kurmak.<br />
b-Üyelerimizi turizm faaliyetlerinden yararlandırmak.<br />
c-Turizm konularında çeşitli kurslar açmak. Eğitim programları düzenlemenin yanı sıra yurt<br />
içi ve yurt dışı geziler tertiplemek veya katılmak.<br />
d-Gerekli mercilerden izin alınarak Kültür, Turizm ve çevre ile ilgili çeşitli yayınlar yapmak<br />
ve satmak.<br />
e-Kültür, Turizm ve çevre fualiyetleri için gerekli gayrimenkul ve menkul sahibi olmak,<br />
kiralamak.<br />
f-Kültür, Turizm ve Çevre müdürlüklerinin ödeneği olmayan her türlü ihtiyaçlarını<br />
karşılamak.<br />
g-Üyeler için lokal açmak ve işletmek.<br />
h-Bö1gemizin Kültürel güzellikteri ve Çevre değerlerinin ortaya çıkarılması için gerekli<br />
inceleme ve araştırma yapmak ve yaptırmak.<br />
i-Amaç ve hizmet konuları ile gelir arttırıcı projeler için ortaklık1ar, iktisadi işletmeler, sosyal<br />
ve yardımlaşma sandığı kurmak ve işletmek. Sosyal ve Kültürel etkinliklerde bulunmak Aynı<br />
amaç ve çalışma konuları doğrultusunda faaliyet gösteren diğer dernekler ile işbirliği yapmak,<br />
işbirliğini özendirmek, gerektiğinde federasyon ve konfederasyon şeklinde teşkilat1anmak.<br />
j-Muş Kültür, Turizm ve Çevre bilincinin oluşması, gelişmesi için çeşitli etkinlik1erde<br />
bulunmak, Fotoğraf, film, slayt, dia, sergi, temsil, gösteri, tiyatro, panel, konser, konferans,<br />
geri, festival ve toplantılar düzenlemek.<br />
217
k-Muş Kültür, Turizm, çevre, insan ve tabiat, kent hayatı sorunları ile ilgili eleştiri, görüş ve<br />
önerilerini haber ve yayın organları yoluy1a kamu oyuna duyurmak.<br />
1- Yurtiçı ve yurt dışında yapılacak olan Tıyatro, halk oyunları, çevre ve kültürel faaliyetlerde<br />
bulunan derneklerle işbirliği yapmak.<br />
m-Tarihi ve Millı günlerimizde derneğm her türlü faalıyetlerını seferber ederek, özel<br />
bağlantılı olarak yetkili makam1arla iş birliği yaparak içeride ve dışarıda ilimizi en iyi<br />
şekilde temsil etmek.<br />
n-Kültür, Turizm ve Çevre şenlikleri çerçevesinde (tiyatro, halk müziği, sanat müziği, şiir,<br />
kompozisyon yarışmaları düzenlemek.)<br />
o-Üyeler arasında iletişim kurmak değişik vesilelerle derneğin genel amaçları doğrultusunda<br />
üyeleri ve duyarlı kesimleri bir araya getirerek sosyal, kültürel ve çevre ile ilgili etkinlikler<br />
yapmak dernek etkin1iklerini üyelere ve kamuoyuna yansıtmak amacıyla gerekli mercilerden<br />
izin almak süreti ile gazete, dergi, bülten gibi süreli veya süresiz yayınlar çıkarmak.<br />
ö-Dernek herhangi bir siyasi parti veya örgüt ile işbirliği yapamaz. Ancak, Siyasi parti<br />
yöneticilerine ve parlamentodaki halk temsilcilerine, gençlik alanını doğrudan veya dolaylı<br />
olarak i1gilendiren konularda görüş ve isteklerini belirtir.<br />
p-Dernek üyelerinden maddi durumu düşük olan velilerin öğrencilerine yardım etmek.<br />
r-Muş gençliğini kötü alışkanlıklardan kurtarmak için gerekli etkinliklerde bulunmak.<br />
Muş İli, İlçeleri ve çevrenin Kültür ve Turizm imkanlarının geliştirilmesi yöresel<br />
giyim, müzik, folkorunun, Kültürünün canlandırılması yılın belirli günlerinde Kültür, Turizm<br />
ve çevre konulu festival, gösteri, yarışma, sergiler düzenlemek, Turistik ve Kültürel<br />
değerlerinin korunması, tanıtı1ması çevrenin temizlik ve düzeninin öneminin an1atılması,<br />
konaklama, yeme, içme, eğlence sağlanması, Türkiye'ye, lIimizi tanıtmak amacıyla gelen<br />
yabancı ve yerli basın mensupları, Televizyon ekipleri Tur operatörleri ve Temsilcilerinin<br />
tanıtma faaliyetlerinde yardımcı olmak, Muş İli ve ilçelerinin Kültürel Turistik ve çevre<br />
güzelliğinin tanıtımını sağlayıcı her türlü kart, broşür, rehber, Plan, harita, el kitabı, Dergi, vs.<br />
Propaganda araçlarının hazırlanarak yayımını, Turizm, çevre ve Kültür müdürlüğünün ve<br />
bağlı birimlerinin ödenek yetersizliğinden kaynaklanan her türlü ihtiyacmın teminini<br />
sağlamak. İlimize Yurt içinden ve Yurt dışından gelen misafirlerimizin ağttlama giderlerinin<br />
derneğimizce karşılanması, Ülkemizin her tarafinda, başta mahalli folklor olmak üzere halk<br />
oyunları, Tiyatroyu ve halk müziğini özünden kopmaması kaydı ile en güzel biçimde yaymak,<br />
geliştirmek, gençlerimizi kötü alışkanlıklardan kurtarıp öz kültürüne bağlanmasını<br />
sağlamaktır. Derneğimizin hiçbir siyasi amacı yoktur.<br />
218
KAYNAKLAR:<br />
İl Çevre ve Orman Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
D.İ.E.<br />
İl Milli Eğitim Müdürlüğü 2<strong>00</strong>4<br />
Muş Çevre Koruma Vakfı 2<strong>00</strong>4<br />
Muş Gençliği, Kültür, Turizm ve Çevre Gönüllüleri Derneği<br />
219
S ÇEVRE YÖNETİMİ VE PLANL<strong>AM</strong>A<br />
S.1. Çevre kirliliği ve çevre tahribatının önlenmesi:<br />
Her ilde olduğu gibi ilimizde de hava kirliliği, su kirliliği ve gürültü kirliliği mevcut<br />
bulunmaktadır. Müdürlüğümüz tarafından alınan bir takım önlemlerle bu kirlilikler nispeten<br />
azalmıştır.<br />
Hava kirliliğini önlemek için öncelikle yakıtlar kontrol altına alınarak, ilimizde. satışı<br />
yapılacak olan her kömürün analizleri yaptırılarak, istenilen kriterleri sağlayanlar için satış<br />
yapmalarına izin verilmiş olup, bunun dışında kalan kömürlerin il merkezine girişi, depolanması<br />
ve satışı yasaklanmıştır.<br />
Müdürlüğümüz elemanları ve ilgili kurum ve kuruluş temsilcilerinden<br />
görevlendirilmiş kişilerle oluşturulan çevre denetim ekiplerince uygunolmayan kömürlerin<br />
şehre girdirilmesi ve bu kömürlerin kullanılması engellenmektedir.<br />
Müdürlüğümüz elemanlarınca yapılan denetimlerde kalorifer bacalarından kaynaklanan<br />
kirlilikleri engellemek için, kalorHer ateşçilerinin yakma belgelerinin olup olmadığı,<br />
yakma kurallarına uyup uymadığı ve kömür cinsini belirten fatura fotokopileri kontrol<br />
edilmektedir. Baca gazı ölçüm cihazlarımız olmadığından ölçümler yapılamamaktadır.<br />
İlimizin bir bölgesinde bulunan hava kalitesi ölçüm istasyonunda yapılan ölçümlerle<br />
hava kirliliği kontrol edilerek, gerekli tedbirlerin alınması sağlanmaktadır.<br />
Hava Kalitesinin Korunması Yönetmeliği doğrultusunda sanayi tesislerininemisyon<br />
izni almaları için de çalışmalara başlanmıştır.<br />
Çevre Koruma Vakfımız tarafından egzos emisyon ölçümleri yapılarak, uygun<br />
olmayanların karbüratör ayarları yaptırılarak standart şartlar sağladığı takdirde emisyon pulu<br />
verilmektedir. Bu şekilde egzos emisyonlarının yarattığı hava kirliliği de önlenmektedir.<br />
Şehrimizin evsel ve endüstriyel atık suları kanalizasyonla taşınarak Karasu deresine<br />
akmaktadır. Şehir dışından geçen bu Karasu deresinin temizlenerek bir an önce eski<br />
güzelliğine kavuşabilmesi için, biyolojik arıtma tesisinin yapılarak tam ve verimli bir şekilde<br />
çalışabilmesi için bu kanalizasyona atık su veren sanayilerin ön arıtma yapmaları<br />
gerekmektedir.<br />
Şehrimizin içme suyunun büyük kısmı cazibeli su ile kaynak sulardan, az bir kısmı da<br />
kuyulardan karşılanmaktadır. Şehir şebekesine verilen su çeşitli arıtımlardan geçirildikten<br />
sonra klorlanarak verilmektedir.<br />
Katı atıklarımız ise Muş Belediyesi’ ne ait katı atık deposunda bertaraf edilmektedir.<br />
220
S.2. Tabi kaynakların ekolojik dengeler göz önüne alınarak verimli kullanımı<br />
korunması ve geliştirilmesi<br />
Günümüzde Doğal kaynakların verimli, çevreye en az zarar verecek şekilde ve<br />
ekolojik denge gözönünde bıılundurularak kullanılması için önemli tedbirler alınmakta ve<br />
toplum bilinçlendirilmektedir. Bu doğal kaynakların da bir gün tükeneceği, yok edilen kaynakların<br />
yenilenemeyeceği, bu durumun doğuracağı zararların yine biz insanlara olacağı bilinci<br />
kişiler tarafından kabullenilmektedir.<br />
Bu bilinçle Müdürlüğümüz tarafından fidan dağıtıIması çalışmaları yapılarak<br />
ağaçlandırmaya hız verilmekte, ormanlık alanlar artırılmakta, böylelikle hem çevrenin<br />
güzelleşmesine katkıda bulunulmakta, hem de erozyonun önlenmesine çalışılmaktadır.<br />
İlimizde önemli doğal kaynaklarımızdan olan güneş enerjisinden yeterince faydalanılamamaktadır.<br />
Sadece bir kısım konutlarda su ısıtmada kullanılmaktadır. Ekonomik ve<br />
tükenmeyen bir doğal kaynak olan güneş enerjisinden daha fazla faydalanılması gerekmektedir.<br />
S.3. Ekonomik ve sosyal faaliyetlerinin sonuçlarının çevrenin taşınma<br />
kapasitesini aşmayacak biçimde planlanması:<br />
Sanayinin hızla gelişmekte olduğu ilimizde ekonomik ve sosyal faaliyetlerin çevreye<br />
olan olumsuz etkileri üzerinde önemle durulmaktadır. Müdürlüğümüz çevre ile ilgili faaliyet<br />
gösteren diğer kurumlara konu hakkında tavsiyelerde bulunmakta ve bu doğrultuda yapmaları<br />
gerekenleri belirtmektedir.<br />
Ekonomik ve sosyal faaliyetlerin; tahrip edici, bozucu, kirliliğe yol açıcı bir tarzda<br />
gelişme göstermemesi için sanayi kuruluşlarını çevre konusunda bilinçlendirmektedir.<br />
Çevresel Etki Değerlendirmesi raporu hazırlanması gerektiği üzerinde önemli durulmaktadır. .<br />
Müdürlüğümüz faaliyette bulunacak olan çevre üzerinde bir kısım olumsuz etkilere<br />
yol açabilecek tüm kurum ve kuruluşlara bu konuda yönetmeliklere uygun olarak gereken<br />
raporları hazırlatmakta, gerekli tedbirleri aldırmakta ve değerlendirmeler sonucu gerekeni<br />
yapmaktadır.<br />
S.4. Çevrenin insan psiko-sosyal ihtiyaçlarıyla uyumun sağlanması:<br />
Çevre kirliliği sosyal, teknolojik boyutlara sahiptir. Genellikle fiziksel ağırlıklı olarak<br />
ele alınmaktadır. İnsan çevre etkilenmesinin bir diğer yönü de psikolojik boyuttur.<br />
İnsan-çevre ilişkisine yeni" bir boyut kazandırarak "Görsel Kirlilik" ortaya çıkmıştır.<br />
İlimizin en önemli sorunlarından birisi de bu kirliliktir.<br />
221
Görsel kirlilik; çevresel tüm çirkinlikleri içine alan, özellikle kentlerdeki mimari<br />
eserlerin insan ile uyumsuzluğundan yeşil alanların standart kentsel yeşilliğinin altında<br />
kalmaktadır. Tarihi ve kültürel değerlerIn korunması kentsel betonlaşmanın içinde korunamamaktadır.<br />
Hızlı nüfus artışının getirdiği kentleşme karşısında kentimizde planlı bir mimari<br />
uygulanamamaktadır.<br />
Günümüz insanına psiko-sosyal etki olarak kentlerde yüksek gürültünün de ön plana<br />
geçmesi dikkat çekici olup çeşitli önlemler alınmaktadır.<br />
S.5. Çevreye duyarlı arazi kullanımının planlaması:<br />
Son yıllarda ilimize çevre iI ve ilçelerden olan göçler nedeniyle sosyo-ekonomik<br />
büyümeye paralel olarak, hızlı nüfus artışı olmasına rağmen düzenli kentleşmeyi hayata<br />
geçirebi1mek için çalışmaktadır. Bu konudaki çalışmalar Muş Belediyesi ile<br />
yürütülmektedir. Bu çalışmalarla çarpık yapılaşma ve gecekondulaşma bir ölçüde<br />
engellenrnektedir. Yeni nazım, imar planları incelenerek gerekli düzenlemeler yapılmaktadır.<br />
222
KAYNAKLAR<br />
1. İl Tarım Müdürlüğü<br />
2. İl Turizm Müdürlüğü<br />
3. İl Sağlık Müdürlüğü<br />
4. Bayındırlık ve İskan İl Müdürlüğü<br />
5. DSİ 17 Bölge Müdürlüğü<br />
6. Karayolları 11.Bölge Müdürlüğü 113.Şube Şefliği<br />
7. Malazgirt Kaymakamlığı<br />
8. Bulanık Kaymakamlığı<br />
9. Hasköy Kaymakamlığı<br />
10. Korkut Kaymakamlığı<br />
11. Varto Kaymakamlığı<br />
<strong>12</strong>. İl Kültür Müdürlüğü<br />
13. İl Telekom Müdürlüğü<br />
14. İl Nüfus Müdürlüğü<br />
15. İl Sanayi ve Ticaret Müdürlüğü<br />
16. İl Sivil Savunma Müdürlüğü<br />
17. Tedaş Müessese Müdürlüğü<br />
18. Muş Belediye Başkanlığı<br />
19. İl Çevre ve Orman Müdürlüğü Kaynakları ve Çalışmaları<br />
20. Başbakanlık Devlet İstatistik Enstitüsü Başkanlığı<br />
21. Çevre Kanunu ve Yönetmelikler<br />
22. Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü<br />
23. Orman İşletme Müdürlüğü (Muş Şefliği)<br />
24. Tarım Master Planı<br />
25. İl Emniyet Müdürlüğü<br />
26. Muş Gençliği, Kültür, Turizm ve Çevre Gönüllüleri Derneği<br />
27. Hasköy Belediyesi<br />
28. Defterdarlık Milli Emlak Müdürlüğü<br />
29. TCDD Muş Gar Şefliği<br />
30. THY A.O Muş Şefliği<br />
31. Muş İli Toprak Kaynağı Envanter Raporu 1974 ( Tarım İşleri ve Kooperatifler<br />
Bakanlığı Topraksu Genel Müdürlüğü )<br />
32. İl Milli Eğitim Müdürlüğü<br />
223