İHANET 42.BÖLÜM

56.3K 2.9K 419
                                    

S e v i l i y o r s u n u z 💙

Çisem'den

Yeni evimin salonunda tek başımaydım. Eşyalar yerleştirilmiş tüm işler bitmiş herkes gitmiş ben ise korkularımla yapa yalnız kalmış Asaf'ın başına bir şey gelmemesi için dua ediyordum. İçimize adam sokmaya cesaret edecek kadar çıldırmışlardı. Alparslan her an her yerde seninleyim mesajını veriyordu. Beni korkutup ürkütmeye çalışıyordu. Korkuyordum evet ama bu geri adım atmama neden olmayacaktı ne yaparsa yapsın ona istediğini vermeyecektim.

Uyuşan bacaklarımı kalçamın altından alıp koltuğa uzattım. Saat kaç olmuştu? Telefonumu koyduğum yere baktım orada değildi. Öne doğru kayıp sağıma soluma arkama baktım. Yastığın altından uç kısmını gördüm. Parmaklarımın arasına sıkıştırıp çektim. Ekranı açıp saate baktım. Onu geçiyordu ve bu saate kadar Asaf'tan ses seda çıkmamıştı bu korkmam gereken bir şeylerin olduğunu mu gösteriyordu? Emin değildim öyle olmamasını umut edebiliyordum sadece.

Yanaklarımı şişirip sıkıntıyla ofladım. Ayağa kalkıp evin içinde turlamaya başladım. Elim kolum böyle bağlı oturup beklemek beni deli ediyordu. O odadan çıkıp diğerine giriyor sıkıntımı bu şekilde atmaya çalışıyordum. Yosun’un odasına girdiğimde kızımı ne kadar özlediğimi fark ettim son zamanlarda kızımla yeterince ilgilenememiştim çok fazla vakit geçirmeye de fırsat bulamıyordum ondan bu kadar ayrı kalmak beni kötü etkiliyordu.  Asaf o gelmeden evden çıkmama mı istedi diye eve de gidememiştim Ceylan'ın yanıma gelmesine  kızımı getirmesine bile izin vermemiştim.

Filiz Abla'nın o sabah eve gittiğimde beni bir kenara çekip net bir şekilde uyarmasını aklımdan çıkartamıyordum. Kısaca bana kızını belama bulaştırmamam gerektiğini söylemişti bende ona verdiğim sözü tutmaya çalışarak bir nevi Ceylanı benden kendimi Ceylan'dan uzak tutuyordum. Her ne kadar Filiz Abla'ya bu tavrından dolayı kırılmışta olsam bir anne olarak kızı için endişelenmesini ve gelecek her hangi bir beladan ona zarar verebilecek insandan veya insanlardan uzak durmasını istemesini doğru buluyordum. Bende kızımı korumak için her şeyi yapar kalp kırar can yakardım. Filiz Abla'yı Ceylan'ı korumak istemesini de anlayabiliyordum oda bir anneydi endişesinde haklıydı. Buna diyecek bir sözüm yoktu.

Düşünceler denizinde boğulduğum esnada beni oradan çekip alan kapının sesi oldu. Tüm ilgim kapıya odaklanırken dikkat kesildim. Kapı ikinci kez çaldığında yerimden kıpırdayıp odadan çıktım.

Koşar adımlarla kapıya ulaşıp beklemeden açtım. Karşımda gördüğüm adamla derin bir nefes alırken, “Sonunda.” Dedim ve iplerimi saldığım gibi kollarımı boynuna sıkıca doladım.

” Dedim ve iplerimi saldığım gibi kollarımı boynuna sıkıca doladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Onun için deli gibi korkmuş bir an olsun düşünmeden edememiştim. İyiydi şu an burada karşımda sapa sağlam duruyordu. Sarılışıma anında karşılık verdi. Kollarını belime dolayıp beni iyice kendine çekip bedenimi bedenine yasladı. “Korkmuşsun.” Bunu yeni mi anlıyordu. Onu tebrik etmek istiyordum. Saçlarımın arasına sızan sıcak nefesi titrememe neden olurken bunu göz ardı etmeye çalışarak kendimi zorlukla geri çekebildim. Ondan kopabilmek güç geliyordu buda beni korkutan bir başka nokta oluyordu.

İHANET |TAMAMLANDI|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin