"Hayal Kurma Felsefesi"

                                    

                                              
Çoğu insanın hayal kurma amacı, o hayalleri gerçekleştirmektir. Yani insanlar hayal kurarken hep gerçekleşsin diye dilerler. İnsan doğasında bunun olması normaldir, peki tamam. Hayalperestliğin tanımına bakalım.
                          
Sözlük tanımına değil tabi. Benim tanımımı açıklayayım size. Hayalperestlik, olmayacağını bildiği hayalleri kuran insanlara denir. Gerçekleşme olayına kafasını yormaz yani. Gerçekleşmek - derken, çok uğraşsa bile elde edemeyeceği şeylerden bahsedemiyorum. Fizik kurallarına aykırı şeyler mesela, kanatlarının olmasını ve uçabilmesini dileyen bir insan hayalperesttir.
                          
Peki, insanların bu tür kişilere bakış açısına geldi sıra. Ya da... Sizden söz edelim biraz. Siz gerçekçi biri misiniz, yoksa hayalperest mi? Ya da en önemli soru o değildi. Şöyle sorayım; uçabilmeyi hayal eden birine nasıl yaklaşırdınız?

                          
Muhtemelen "hiç olmayacak bir hayale kafasını kaptırmış biri" olarak görürdünüz onu. Haksız mıyım? Çünkü çoğu insan öyle bakıyor olaya. Ama hiç farklı bir açıdan bakmayı düşündünüz mü? İnanın bana, bakış açısı her şeydir!
                          
Benim düşüncelerimi söyleyeyim size. Bana göre bir insan her ne yapıyorsa yapsın, eğer yaptığı şey başka insanlara zarar vermiyorsa ve kendisini mutlu ediyorsa o zaman ne olursa olsun onu yapmaya devam etmeli. Özgürlüğün tanımı da bu değil midir zaten?
                          
Başka bir örnekle devam edelim. Mesela bir erkekseniz, toplumsal olarak "doğru" olarak görülen şey, kız cinsiyetinde olan birine ilgi duymanızdır. Peki bunlara kim karar veriyor? Belki cinsel anlamda erkeklerin, kızlara uyumlu olduğunu düşünüyor olabilirler. Ama iki tane birbirinden hoşlanan aynı cinsten insana, neden onun düşüncelerinin ve yaptıklarının yanlış olduğunu söyleyesiniz ki? 
                          
Konunun daha da dibine inelim sizinle hadi, bu sefer de yanlış teriminin anlamına bakalım. Mantık açısından yanlış kelimesine örnek olarak şunu verelim; bir cihaza pilini takarken eksi kutubunun olması gereken yere artı kutubunu takıyorsunuz, o zaman bu mantıken yanlıştır. Toplumsal olarak yanlış görülen şeylere örnek olarak da; birine hakaret etmek yanlıştır.
                          
Bu kadar basit. Birine vurmak neden yanlış olarak görülüyor? Çünkü kişi, başka birine zarar veriyor. Peki bu aynı cinsten birinden hoşlanan kişi, tam olarak neyi yanlış yapıyor? Görüntü kirliliği mi yapıyor yoksa? Eğer savunmanız saçma sapan "görüntü kirliliği yapıyor" gibi bir şey olacaksa lütfen okumaya devam etmeyin.
                          
Her neyse, ne olursa olsun çoğu insan eşcinselleri hor görüyor ve yaptıklarını yapmalarını yanlış olarak görüyorlar. Bu yanlış olarak görülen, ama görülmemesi gereken bir şey. Şimdi ise asıl konuya geliyorum.
                          
Olmayacak bir şeyi hayal eden bir arkadaşınız var diyelim. Örnek olarak yerçekimini ortadan kaldırarak herkesin uçmasını sağlamak istiyor. Bunun için çabalamıyor, ama sürekli bunun hayalini kuruyor. Siz de ona bunu kesmesini söylüyorsunuz. Peki neden bunu yapıyorsunuz? O kişinin o hayali asla gerçekleşmeyecek bu doğru. Ama bu gerçek, onun bu hayali kurmaması için bir sebep oluşturur mu? Yani diyorsunuz ki... 
                          
Olmayacak şeylerin hayali kurulmaz mı diyorsunuz? Daha derine inmek istemezdim ama düşünün, yaşama amacınız ne? Bana sorarsanız, olabildiğince mutlu kalmak, veya mutlu etmek. Ama öncelikle mutlu olmak. Pekala, bu bahsedilen insan o olmayacak hayali kurarak mutlu oluyorsa, ve siz bunu durdurmasını söylüyorsanız, bu onun mutluluğunu elinden almak olmaz mı? 
                          
Hayır, asıl sizin durmanız gerek! Hep bu yüzden işte, bu yüzden insanlar yetişkinliğe girdiğinde mutsuzlaşıyor. Çünkü herkes onlara "büyüdün artık çocukça hayallere kapılma" diyorlar. Onlara göre gerçekler daha önemliymiş. Önemli mi? Saçmalığın daniskası. Tamam gerçekleri bilmekte fayda olabilir. Ama bir insanın hayal kurmasını neden engelliyorsunuz? Size bir zararı da yok, kendi halinde hayalini kuruyor. Hayır... Durmanız gerekiyor, cidden!
                          
Yaşınız kaç olursa olsun, cinsiyetiniz, siyasi görüşünüz, ırkınız veya milletiniz her ne olursa olsun sevgili okuyucular, eğer sizi mutlu eden bir hayaliniz varsa o hayali kurmaya devam edin. Kim ne derse desin, ne düşünürse düşünsün bunu umursamayın. 
                          
Çünkü, bir düşünsenize. Başkalarının düşünceleri sizin mutluluğunuzdan daha mı önemli?
                          
İyi hayal kurmalar sevgili insanlar!