Professional Documents
Culture Documents
21.
YÜZYIL
İÇİN
21 DERS
Yuval Noah Havar 2002'de Oxford Ün vers tes 'nde tar h doktorasını
tamamladı, halen Kudüs İbran Ün vers tes Tar h Bölümü'nde dünya
tar h dersler vermekted r. 2oı4'te yayımlanan Hayvanlardan
Tanrılara:Sap ens ve 2017' de yayımlanan Homo Deus: Yarının Kısa
B r Tar h onlarca d le çevr lm ş, dünya çapında çoksatanlar
l steler n altüst etm şt r.
Özgün Adı
ISBN; 978-605-2205-08-2
kolekt f.
k tap. b l ş m ve tasarım Itd. şt .
İÇİNDEKİLER
Grş
İŞ: 35
Büyüdüğünüzde şs z kalab l rs n z
ÖZGÜRLÜK: 57 Büyük ver n n gözü üzer n zde
EŞİTLİK: 81
MEDENİYET: 99
SAVAŞ: 163
TANRI: 185
CEHALET: 203
Sandığınızdan daha az şey b l yorsunuz ADALET: 209
BİLİMKURGU: 227
V. Kısım: D renç
EĞİTİM: 239
Teşekkür: 289
Notlar: 291
D z n: 323
Grş
Elbette yed m lyar nsanın yed m lyar gündem var ve daha önce de
bel rtt ğ m g b büyük res m hakkında kafa yormak, görece nad r
rastlanan b r lüks. Gecekondu mahalles nde tek başına k çocuk
büyütmeye çalışan b r annen n derd b r sonrak öğünü nasıl
çıkaracağı, Akden z’ n ortasında ş şme b r botla yol alan göçmenler n
derd karaya nasıl ulaşacakları, büyük şeh rdek kalabalık b r
hastanede ölüm döşeğ nde yatan adamın derd kalan son gücüyle b r
nefes daha alab lmek. Heps n n küresel ısınma ya da
l beral demokras n n ç ne düştüğü kr zden çok daha müh m sorunları
var. Tüm bunların hakkını vermeye h çb r k tabın gücü yetmez ve
ben m el mde de böyle dertlerle boğuşan nsanlara vereb leceğ m b r
ders yok. Onlardan ders almayı umab l r m sadece.
K tapta yen teknoloj ler n yarattığı tüm etk ler ele almaya
çalışmıyorum. Teknoloj pek çok muhteşem gel şmeye gebe olsa da
ben m buradak amacım b lhassa tehd t ve tehl kelere d kkat çekmek.
Teknoloj k devr m yönlend ren ş rketler ve g r ş mc ler, doğal olarak,
yaratılarına meth yeler düzüp durduklarından, kaz etmek ve tehl ke
s nyaller n vermek ve b r şeyler n b n b r türlü yolla fec şek lde ters
g deb leceğ n ortaya koymak ben m g b tar hç lere, sosyologlara ve
f lozoflara kalıyor.
Dördüncü kısım, hak kat sonrası (post-truth) olgusu üzer nde duruyor
ve hâlâ küresel gel şmeler anlamamızın ve haksızlığı adaletten
ayırab lmem z n b r yolu olup olmadığını sorguluyor. Homo sap ens
yarattığı dünyayı anlamlandırma yet s ne sah p m ? Gerçekl ğ
kurmacadan ayıran bel rg n b r sınır kaldı mı?
Kulağa fazla dd alı geleb l r ama Homo sap ens' n beklemeye vakt
yok. Felsefe, d n ve b l m topyekûn vades n doldurmak üzere.
İnsanlar b nlerce yıldır hayatın anlamını tartışıp duruyor. Bu
tartışmayı sonsuza kadar sürdüremey z. Ufuktak ekoloj k kr z,
g derek artan k tle mha s lahları tehl kes ve sıçrama yaratacak
n tel kte yen teknoloj ler n ortaya çıkması buna mahal vermeyecek.
Belk de en öneml s şu k yapay zekâ ve b yoteknoloj , nsanlığa
yaşamı yen den şek llend r p tasarlama gücü bahşed yor. Çok kısa
süre sonra b r n n çıkıp hayatın anlamına da r örtük ya da alen
b r anlatı çerçeves nde, bu gücün nasıl kullanılacağına karar vermes
gerekecek. F lozoflar son derece sabırlı nsanlar ama mühend sler o
kadar sabırlı değ l, yatırımcılarsa h ç değ l. Hayatı tasarlama gücüyle
ne yapacağınızı b lmezsen z, p yasayı dare edenler b r karara
varmanız ç n b n yıl oturup beklemeyecekt r. P yasanın görünmez
el , el yordamıyla bulduğu kend cevabını dayatacaktır. Hayatın
geleceğ n üç aylık gel r raporlarının nsafına bırakmaya razı
değ lsen z, yaşamın ne fade ett ğ konusunda bel rg n b r f kre sah p
olmanız gerek r.
Bu son kısımda, türümüzün rol aldığı sahnen n perdeler kapanıp
bambaşka b r t yatro oyunu başlamadan önce, oyun arkadaşlarından
b r ne seslenen b r Sap ens m sal b rkaç k ş sel görüşümü
paylaşıyorum.
1. Kısım
TEKNOLOJİK ZORLUK
Uyanış
Temel ne demek?
Özgürlük
Eş tl k
Topluluk
Meden yet
M ll yetç l k
Dn
111. Kısım
Terör zm
Savaş
Alçakgönüllülük
Tann
La kl k
İV. Kısım
Cehalet
Adalet
Hak kat Sonrası
B l mkurgu
V. Kısım
Eğ t m
Anlam
Gerçekl k test
Med tasyon
1.
www.dhamma.org
Uyanış
L beral Zümrüdüanka
Ancak l beral anlatı yavaşça ufkunu gen şlett ve en azından teor de,
ayrım gözetmeks z n tüm nsanların özgürlükler n ve haklarını
gözet r oldu. Özgürlük çember gen şlerken, l beral anlatı sınırları
ç nde komün st tarzda sosyal yardım programları uygulamanın
önem de fark ed ld . B r tür sosyal güvenl k ağıyla desteklenmed ğ
müddetçe özgürlüğün pek b r değer yoktur. Sosyal demokrat
devletler demokras ve nsan haklarını devlet destekl eğ t m ve
sağlık h zmetler yle b rleşt rd . Ultra kap tal st ABD b le özgürlüğün
korunmasının, en azından b r ölçüde, devlet destekl sosyal h zmete
ht yaç duyduğunu kabul ett . Açlık çeken çocukların özgürlüğünden
söz ed lemez.
Ama tar h n sonu gelmed ve Franz Ferd nand vakası, H tler vakası
ve Che Guevara vakasının ardından ş md de Trump vakasıyla karşı
karşıyayız. Ancak bu defa l beral anlatının karşısında emperyal zm,
faş zm ya da komün zm g b tutarlı b r deoloj k rak p yok. Trump
vakası çok daha n h l st b r ortamda cereyan ed yor.
20. yüzyılın anaakımlarının heps , ster küresel hâk m yet ster devr m
ya da özgürleşme olsun, tüm nsanları kapsayan b r görüşe sah pken
Donald Trump böyle b r şey sunmuyor. Tam aks ne. Trump’ın temel
mesajı ABD'n n küresel b r görüş bel rleme ve gel şt rme g b b r
görev olmadığı yönünde. Benzer şek lde Brex t destekç s îng l zler
de Ayrık Krallık’ın geleceğ hakkında elle tutulur b r plana sah p
değ ller; Avrupa'nın ve dünyanın geleceğ görüş açılarının fersah
fersah dışında kalıyor. Trump’a ve AB'den ayrılmaya oy verenler n
çoğu l beral paket topyekûn reddetm ş değ l, daha z yade
küreselleşme kısmına nançlarını y t rm ş durumdalar. Demokras ye,
serbest p yasaya, nsan haklarına ve sosyal sorumluluğa nanmayı
sürdürüyorlar ama bu lat f f k rler n bell sınırlar ç nde kalab leceğ n
düşünüyorlar. Hatta Yorksh re ya da Kentucky'de hürr yet ve saadet
korumak ç n sınırlara duvar örüp yabancılara hoşgörüsüz
davranmanın uygun bulunab leceğ ne nanıyorlar.
Yen den d r len Rusya kend n l beral düzen n çok daha d şl b r rak b
olarak görüyor ama asker gücünü toparlamış olsa da deoloj k
açıdan ceb del k. H ç şüphes z Vlad m r Put n hem Rusya’da hem de
dünyanın çeş tl yerler ndek sağcı akımlar arasında popüler b r s m,
fakat kend s n n İspanyol asıllı şs zler , durumlarından ş kâyetç
Brez lyalıları ya da Cambr dge'de okuyan uçarı öğrenc ler
cezbedecekküresel b r dünya görüşü yok.
“Küresel İslam” konusuna gel nce, bunu caz p bulanlar genell kle
zaten bunun ç ne doğmuş olanlar. Sur ye ve Irak’tak bazı nsanlara
hatta Almanya ve B rleş k Krallık'tak yabancılaştırılmış Müslüman
gençlere h tap etse de (Kanada veya Güney Kore şöyle dursun)
Yunan stan ya da Güney Afr ka g b ülkeler n dertler ne deva bulmak
ç n küresel b r hal fel ğe katılacağını düşünmek zor. İnsanların oyunu
bu hususta da ayakları ele ver yor. Müslüman b r teokras altında
yaşamak ç n Almanya’dan Ortadoğu’ya g den her genç başına
muhtemelen yüzlerce Ortadoğulu genç ters st kamette
seyahat etmey ve l beral Almanya’da yen b r hayat kurmayı
arzuluyor.
ş
Büyüdüğünüzde şs z kalab l rs n z
pay zekâ artık bu becer ler n, nsan duygularını anlamak dah l, pek
çoğunda g tg de nsanları aşacak b r sev yeye gel yor.2 F z ksel ve
z h nsel alanın dışında nsanların avantajı eller nde tutmaya devam
edeb leceğ üçüncü b r faal yet alanından haberdar değ l z.
Mesela pek çok sürücü değ şen traf k kurallarından haberdar değ l ve
sık sık kuralları hlal ed yor. Ayrıca her araba otonom b r b r m
olduğundan k araç b r kavşağa aynı anda yaklaştığında, sürücüler n
n yetler n b rb r ne doğru şek lde letememes ve çarpışması
mümkün. Otonom arabalarsa topluca b rb r ne bağlanab l yor. Bu tarz
k araç aynı kavşağa yaklaştığında, esasında sözkonusu olan k ayrı
b r m değ l aynı algor tmanın parçalarıdır. Bu yüzden yanlış anlaşıp
çarpışmaları çok daha düşük b r ht mald r. Ulaştırma Bakanlığı
b rtakım traf k kurallarını değ şt rmeye karar ver rse, otonom
arabaların tamamı aynı anda güncelleneb l r ve programda b r
aksaklık yaşanmadığı sürece heps yen kuralları harf harf ne
uygulayab l r.4
Buna benzer şek lde, Dünya Sağlık Örgütü’nün tesp t ett ğ yen b r
hastalık ya da b r laboratuvarda üret len yen b r laç g b gel şmeler
hakkında dünyanın dört b r yanındak tüm doktorların b lg ler n
güncellemek neredeyse mkânsız. Oysa dünya üzer nde her b r tek
b r nsanın sağlık durumunu gözet m altında tutan yapay zekâ ürünü
ıo m lyar doktor b le olsa, heps n şıp d ye güncelleyeb l rs n z ve
heps bu yen hastalık ya da laçla lg l ger b ld r mler n b rb r yle
paylaşab l r. Bağlanab l r ve güncelleneb l r olmanın muhtemel
avantajları öyles ne çok k münfer t olarak k m nsanlar her halükârda
mak nelerden daha y ş çıkarıyor olsa b le, en azından k m ş
dallarında tüm nsanların yer ne b lg sayarları geç rmek mantıklı
olab l r.
Yen meslekler?
Ortadak tek yaratıcı yazılım AlphaZero değ l. Artık pek çok program
sadece kaba hesap açısından değ l “yaratıcılık” açısından da
nsanlara her zaman üstün gel yor. Sadece nsanların yarıştığı
satranç turnuvalarında hakemler g zl ce b lg sayar yardımı alarak h le
yapmaya çalışan oyuncu var mı d ye tet kted rler. H lebazları
yakalamanın yollarından b r de oyuncuların serg led ğ özgünlük
sev yes n tak p etmekt r. Oldukça yaratıcı b r hamle
yapıldığında, hakemler çoğunlukla bunun nsan ş
olamayacağından, b lg sayar tarafından yapılmış b r hamle olması
gerekt ğ nden kuşkulanıyorlar. En azından satranç alanında,
yaratıcılık b lg sayarların alamet far kası hal ne geld ! Satrancı
b r çeş t felaket haberc s sayarsak, uyarı s nyal ver lm şt r d yeb l r z.
Günümüzde satranç oynayan nsan-yapay zekâ ek pler n n başına
gelen, lerde asay ş, tıp ve bankacılık alanlarında oluşturulacak
nsan-yapay zekâ ek pler n n de başına geleb l r.'9
Sömürüden şlevs zl ğe
Evrensel ne demek?
İster gel r ster h zmet şekl nde olsun evrensel temel destek
dend ğ nde kasted len genel olarak ulusal temel destekt r. Ş md ye
dek tüm evrensel temel gel r g r ş mler ya ulusal ya da bölgeseld .
F nland ya, Ocak 2017'de k senel k b r deney başlatarak 2000 şs z
F nland yalIya ş bulup bulmamalarından bağımsız olarakayda56o
avro ödemeye başladı. Kanada’nın Ontar o eyalet nde, İtalya'nın
L vorno şehr nde ve çeş tl Hollanda kentler nde buna benzer
deneyler yapılacak.24 (2016’da İsv çre'de m ll temel gel r uygulaması
başlatılsın mı d ye referandum yapıldı ama seçmenler bunu
reddett k)
La k İsra ll ler sık sık aşırı Ortodoksların topluma yeter nce katkısı
olmadığından ve başkalarının alın ter yle geç nd kler nden yakınırlar.
La k İsra ll ler aşırı Ortodoksların, özell kle de ortalama yed çocuk
sah b olduklarından, hayat tarzlarının sürdüreb l r olmadığını da
savunma eğ l m nded r.^ Er ya da geç devlet n gücü onca şs z nsanı
desteklemeye yetmeyecek ve aşırı Ortodokslar da şe g tmek
zorunda kalacaklar. Ama bunun tam ters de olab l r. Robotlar ve
yapay zekâ nsanları ş nden etmeye başlayınca, aşırı Ortodokslar
geçm şten kalma fos ller g b değ l de geleceğ n tems lc ler
g b görüleb l r. Herkes Ortodoks olup Talmud'u öğrenmek ç n
yeş vaya’ g decek değ l elbette. Ama anlam ve cemaat arayışı
herkes n hayatında ş arayışını gölgede bırakab l r.
Günümüz Batı s yas söylem nde “l beral” kel mes k m zaman çok
daha dar, tarafg r b r anlamda, eşc nsel evl l ğ , s lahların kısıtlanması
ve kürtaj g b bell başlı davaları destekleyenler bel rtmek ç n
kullanılıyor. Fakat çoğu sözde muhafazakâr da gen ş anlamıyla
l beral dünya görüşünü ben ms yor. Özell kle ABD'de hem
Cumhur yetç ler n hem de Demokratların ateşl tartışmalarına nad ren
ara ver p serbest seç mler, bağımsız yargı ve nsan hakları g b temel
konularda anlaştıklarını kend ler ne hatırlatmaları gerek.
Thatcher'ın Muhafazakâr Part 'dek vâr sler s yas otor ten n seçmen
b reyler n duygu, terc h ve özgür radeler ne bağlı olduğu konusunda
İşç
Part s 'yle görüş b rl ğ ç nded r. Bu yüzden B rleş k Krallık’ın Avrupa
B rl ğ ’nden ayrılıp ayrılmaması sözkonusu olduğunda Başbakan
Dav d Cameron konuyu Kral çe II. El zabeth'e, Canterbury
Başp skoposu'na ya da Oxford ve Cambr dge hocalarına danışmadı.
Parlamento üyeler ne b le danışmadı. Onun yer ne her b r İng l z
vatandaşına, “Bu konuda ne h ssed yorsunuz?" d ye sorulan b r
referandum düzenled .
Ama algor tma bundan çok daha ler ye de g deb l r. Mühend sler
nsanların duygularını göz hareketler ne ve yüz kaslarına bakarak
tesp t edeb len b r yazılım gel şt r yor şu sıralar.8 Telev zyona y b r
kamera eklemem z durumunda algor tma hang sahnelere
güldüğümüzü, hang sahnelerde üzüldüğümüzü ve hang sahnelerde
sıkıldığımızı anlayab l r. Sonra algor tma b yometr k sensörlere
bağlanırsa her b r karen n kalp atışımızı, tans yonumuzu ve bey n
faal yet m z nasıl etk led ğ n anlayab l r. Mesela Tarant no'nun Pulp
F ct on f lm n zl yoruz d yel m; algor tma tecavüz sahnes nde
neredeyse fark ed lemeyecek kadar az tahr k olduğumuzu,
V ncent Mark n' kazara vurduğunda suçlu suçlu sırıttığımızı ve B g
Kahuna Burger espr s n anlamasak da salak görünmemek ç n
güldüğümüzü kaydedeb l r. Kend m z gülmeye zorladığımızda,
gerçekten kom k olduğunu düşündüğümüz b r şeye gülerken
kullandığımızdan farklı bey n devreler kullanıyoruz. İnsanlar aradak
farkı çoğunlukla anlamıyor. Ama b yometr k b r sensör anlayab l r.9
Felsef araba
Hevesl lah yat öğrenc ler İy Sam r yel mesel nden alınacak ders
en y nasıl anlatacaklarını düşünerek amf ye koştururlar. Ama deney
yürütenler amf ye g den yolun üstüne gözler kapalı vaz yette b r kapı
eş ğ ne çökmüş üstü başı per şan b r n yerleşt rm şler. B r şeyden
haber olmayan öğrenc ler hızla geç p g derken “mağdur" aksırıp
tıksırıp acınacak halde nl yormuş. Çoğu öğrenc bırakın yardım el
uzatmayı, durup ney n var d ye b le sormamış. B r an önce amf ye
ulaşma gerekl l ğ n n Üzerler nde yarattığı duygusal gerg nl k,
yardıma ht yacı olan b r yabancıya yardım etmek g b b r
ahlak yükümlülüğün önüne geçm ş.18
Pek çok başka durumda da nsan duyguları felsef teor ler n önüne
geçer. Bu durum dünyanın ahlak ve felsef tar h n , şahane deallerle
deal olmaktan çok uzak davranışların ç karartıcı b r anlatısına
döndürmüştür. Kaç Hır st yan gerçekten de kend ne tokat atana ötek
yanağını uzatır? Kaç Bud st gerçekten benc l saplantılarını ger de
bırakır? Kaç Yahud gerçekten komşusunu kend canıymış g b
sever? Doğal seç l m Homo sap ens' böyle şek llend rm ş şte. Tüm
memel ler g b Homo sap ens de ölüm kalım meseles sözkonusuysa
hızlıca karar alab lmek ç n h sler n kullanır. Öfkem z , korkularımızı
ve arzularımızı her b r doğal seç l m n çet n kal te kontrol testler nden
geçm ş atalarımızdan m ras almışız.
D j tal d ktatörlük
Körü körüne taat eden robotlar y huylu efend lere h zmet ed yorsa
sorun değ l elbette. Savaş hal nde b le ş kat l robotlara bırakmak,
tar hte lk defa muharebe meydanında savaş kanunlarına f len
uyulmasını sağlayab l r. İnsan askerler k m zaman duygularının es r
olup c nayet, yağmalama ve tecavüz g b savaş kanunlarını hlal
eden davranışlarda bulunab l yor. Duygu dey nce aklımıza
merhamet, sevg ve empat yle lg l şeyler gel r genell kle ama savaş
zamanı kontrolü sıklıkla ele geç ren duygular korku, nefret ve
acımasızlık olur. Robotların duyguları olmadığına göre asker
kanunlara harf yen uyacaklarına, asla şahs korkularve nefret
yüzünden yoldan çıkmayacaklarına güven leb l r.23
ABD’den yaşadığım ülke İsra l’e pek çok demokrat k ülke g b hem
Ç n hem de Rusya durmaksızın gözet m araçları gel şt r yor. “Start-up
ülkes ” lakabı takılan İsra l’de son derece canlı b r ler teknoloj ve
üstün b r s ber güvenl k sektörü var. Bununla b rl kte İsra l,
F l st nl lerle ölümcül b r ht lafın pençes nde ve en azından bazı
l derler, generaller ve vatandaşlar gerekl teknoloj y elde eder etmez
memnun yetle Batı Şer a’da mutlak gözet m rej m oluşturacaktır.
Ancak yapay zekâ kısa b r süre sonra bu dengey ters ne çev reb l r.
Yapay zekâ kullanılarak devasa m ktarlarda b lg , merkez b r şek lde
şleneb l yor. Hatta yapay zekâ yüzünden merkez s stemler dağınık
s stemlerden çok daha ver ml hale geleb l r çünkü mak ne
öğrenmes , el nde anal z edecek ne kadar b lg varsa o kadar y
çalışıyor. K ş sel b lg ler n g zl l ğ ne saygı göstererek ver tabanınıza
b r m lyon nsan hakkında kısm b lg koyacağınıza b r m lyar nsana
a t tüm b lg ler , her tür g zl l k hakkını h çe sayıp tek b r ver tabanına
toplarsanız algor tmayı çok daha y çalışır hale
get reb l rs n z. Örneğ n otor ter b r hükümet tüm vatandaşlarına DNA
taramasına g rmey ve tüm tıbb ver ler n merkez b r otor teye
b ld rmey emrederse, genet k ve tıbb araştırmalar alanında tıbb
b lg ler n kes nl kle g zl tutulduğu toplum-lara karşı çok büyük avantaj
sağlar. 20. yüzyılda otor ter rej mlere ket vuran bu başlıca etmen,
tüm b lg y tek b r yerde toplama çabası, 21. yüzyılda bel rley c b r
avantaja dönüşeb l r.
Üstün zekâya g den çok farklı yol var ve bunların sadece bazısı b l nç
kazanmayı gerekt r yor. Nasıl k uçaklar tüy çıkarmadan kuşlardan
hızlı uçab l yor, b lg sayarlar da b l nç gel şt rmeden memel lerden
daha y sorun çözer hale geleb l r. Yapay zekânın nsan hastalıklarını
y leşt rmek, nsan terör stler tesp t etmek, eş öner ler nde bulunmak
ve yayaların kol gezd ğ b r sokakta yol almak ç n nsanların
duygularını sabetl b r b ç mde anal z etmes gerekt ğ doğru. Ama
bunu duygu sah b olmadan da yapab l r. Algor tmanın neşel , s n rl
ya da ürkmüş maymunların farklı b yok myasal yapılarını tanımak ç n
neşe, öfke ya da korku h ssetmes gerekmez.
Eş ts zl k Taş Devr 'ne kadar uzanır. 3000 yıl önce avcı toplayıcı b r
topluluk k m üyeler n b nlerce f ld ş boncuk, b lez k ve sanat eser yle
dolu şatafatlı mezarlara gömerken k m üyeler ne de bas t b r çukuru
layık görmüş. Kad m avcı toplayıcı topluluklar y ne de peş sıra gelen
nsan toplumlarından daha eş tl kç yd çünkü malvarlıkları çok azdı.
Malvarlığı uzun sürel eş ts zl ğ n önkoşuludur.
Buna bağlı olarak 20. yüzyıl tar h büyük ölçüde sınıflar, ırklar ve
c ns -yetlerarası eş ts zl ğ n azaltılması etrafında şek llend . 2000
yılının dünyası hâlâ b r dolu h yerarş barındırsa da 1900 yılından çok
daha eş t b r yerd . 21. yüzyılın lk yıllarında nsanlar eş tl kç sürec n
devam etmes ve hatta hızlanması beklent s taşıyordu. B lhassa da
küreselleşmen n, ekonom k rahatlığı dünya çapına yayacağını ve
bunun sonucunda H nd stan ve Mısır'dak nsanların F nland ya ve
Kanada'dak lerle aynı fırsat ve ayrıcalıklardan yararlanacağını
umuyorlardı. Tüm b r nes l bu vaatle büyüdü.
Uzun vadede ver devler yeterl ver ve yeterl şlem gücünü b r araya
get rerek yaşamın en g zl sırlarına er şeb l r ve bu b lg y sadece
b z m adımıza terc hler yapmak ya da b z yönlend rmek ç n değ l
organ k canlıları baştan tasarlamak ve norgan k yaşam formları
yaratmak ç n kullanab l r. Reklam satmak kısa vadede bu devler
ayakta tutmak ç n gerekl sayılsa da uygulamalar, ürünler ve
ş rketler get rd kler paradan z yade topladıkları ver üzer nden
değerlend r yorlar genell kle. Popüler b r uygulama ş
model nden yoksun ve hatta lk etapta para kaybed yor olab l r ama
ver emd ğ sürece bu uygulamanın değer m lyarları bulab l r.4 Ver y
paraya nasıl çev receğ n z ş md den b lm yor olab l rs n z ama her
halükârda el n zde tutmaya değer; sonuçta geleceğ kontrol etmen n
ve şek llend rmen n anahtarı bu ver lerde yatıyor olab l r. Ver devler
konuyu tam olarak bu şek lde m değerlend r yor b lm yorum ama
şletme anlayışları, ver b r k m ne alelade para b r mler nden daha
çok değer verd kler ne şaret ed yor.
l. Kısım
SİYASİ ZORLUK
Kal forn ya depremlere alışık olsa da 2016 ABD seç mler n n yarattığı
s yas sarsıntının S l kon Vad s üzer ndek etk s çok sertt . Sorunun
b r parçası olab lecekler n drak eden b lg sayar dehaları duruma
mühend sler n en y b ld ğ şey yaparak, tekn k b r çözüm arayarak
tepk verd . Tepk ler n en güçlüsü de Facebook’un Menlo Park’tak
genel merkez nde cereyan ett . Bu anlaşılab l r b r durum. Z ra
Facebook’un ş toplumsal paylaşım ağı kurmak, bu nedenle
toplumsal huzursuzluklardan z yades yle etk len yor.
“Meden yetler çatışması” tez n n pek çok s yas çıkarımı var. Tez n
savunucuları “Batı”yla “Müslüman âlem ” b rleşt rmeye yönel k
herhang b r g r ş m n başarısızlığa mahkûm olduğunu ler sürüyor.
Müslüman ülkeler asla Batı’nın değerler n ben msemeyecek, Batılı
ülkeler de asla Müslüman
Örneğ n 20. yüzyılda yaşayan Almanları ele alalım. Yüz yıldan kısa
b r süre ç nde Almanlar kend ler n altı farklı s stem çer s nde
teşk latlandırdı: Ho-henzollern Hanedanı, We mar Cumhur yet ,
Üçüncü Re ch, Alman Demokrat k Cumhur yet (namıd ğer komün st
Doğu Almanya), Almanya Federal Cumhur yet (namıd ğer Batı
Almanya) ve son olarak yen den b rleşen demokrat k Almanya.
Elbette Almanlar Almanca konuşmayı, b ra ç p bratwurst yemey
sürdürmüştür. Ama Almanları tüm d ğer m lletlerden ayıran
kend ler ne has ve II. W lhelm’den Angela Merkel’e kadar
değ şmeden kalmış b r öz var mı? Ve böyle b r şey buldunuz d yel m,
o şey b n ya da beş b n yıl önce de var mıydı?
Bunun aks ne nsan kab leler zaman ç nde g tt kçe daha büyük
gruplar meydana get recek şek lde kaynaşma eğ l m nded r. Çağdaş
Almanlar kısa b r süre önces ne kadar b rb r nden pek haz etmeyen
Saksonlar, Prusyalılar, Svabyalılar ve Bavyeralıların b rleşmes yle
oluşmuştur. Den ld ğ ne göre,
Ortaçağ ol mp yatları
Aks ne günümüzde her yerde kabul ed len tek b r s yas parad gma
var. Gezegen m z k yüz bağımsız devlete bölünmüş durumda ve bu
devletler aynı d plomat k protokoller ve ortak uluslararası hukuk
konusunda genell kle uzlaşıyor. İsveç, N jerya, Tayland, Brez lya;
heps atlaslarımızda aynı t p renkl şek ller hal nde göster l yor; heps
B rleşm ş M lletler üyes ; pek çok farklılık barındırsalar da heps aynı
hak ve ayrıcalıklara sah p egemen devletler olarak tanınıyor. Aslında
heps tems l organları, s yas part ler, genel oy hakkı ve nsan
haklarına en azından s mgesel b r nancı da ç ne alan pek çok ortak
s yas anlayış ve uygulamaya sah pler. Londra’da ve
Par s’te bulunduğu g b Tahran’da, Moskova’da, Cape Town’da ve
Yen Delh ’de de b r mecl s bulunuyor. İsra ll lerle F l st nl ler, Ruslarla
Ukraynalılar, Türklerle Kürtler küresel kamuoyunun kend taraflarını
tutması ç n yarışırken hep aynı söylem ; nsan hakları, bağımsız
devlet ve uluslararası hukuktan dem vuran söylem kullanıyorlar.
Duruma uygun şek lde dünyadak her ülken n aynı evrensel model
çerçeves nde b r m ll marşı var. Neredeyse tüm m ll marşlar orkestra
eşl ğ nde söyleneb lecek b rkaç dak kalık kompoz syonlar, yan
yalnızca d n göreve veraset yoluyla gelm ş bell b r zümren n
okuyab ld ğ y rm dak kalık lah ler sözkonusu değ l. Suud Arab stan,
Pak stan ve Kongo g b ülkeler b le m ll marşları ç n Batılı müz k
standartlarını ben msem ş. Çoğu marş Beethoven’ın kılını
kıpırdatmadan besteleyeb leceğ n tel kte. (Arkadaşlarınızla b r araya
geld ğ n zde tüm gecey YouTube’dan çeş tl m ll marşlar çalıp
hang s n n hang ülken n marşı olduğunu tahm n etmeye çalışarak
geç reb l rs n z.) Marşların sözler b le dünya genel nde neredeyse
aynı; aynı ortak s yas görüşler ve topluluğa bağlılık anlayışını
yansıtıyorlar. Örneğ n s zce aşağıdak m ll marş hang ülkeye a t
olab l r? (Yalnız ülken n adını genel b r fade olsun d ye “ülkem”
şekl nde değ şt rd m):
Ülkem, vatanım,
Bekç s y m vatanımın.
Ülkem, m llet m,
Halkım ve vatanım,
Sevd ğ m ev m ve ülkem.
IŞİD Sur ye ve Irak’ın büyük b r kısmını şgal ett ğ nde b nlerce nsanı
öldürdü, arkeoloj k kalıntıları tahr p ett ve öncek rej mlerle Batı
kültürünün etk s n taşıyan semboller s stemat k b r b ç mde yok ett '3
ama yerel bankalara g r p üzer Amer kan başkanlarının res mler ve
Amer ka'nın s yas ve d n dealler n öven İng l zce sloganlarla dolu
destelerce Amer kan dolarını bulunca, Amer kan emperyal zm n
tems l eden bu sembolü ateşe vermed . Çünkü dolar banknotuna
dünyadak tüm s yas ve d n görüşler hürmet ed yor. Kend kend ne
b r şe yaramasa da (dolar banknotunu y y p çemezs n z) dolar ve
ABD Merkez Bankası’nın h kmet ne duyulan nanç o kadar güçlü
k aşırı İslamcılar, Meks kalı uyuşturucu karteller ve astığı astık
kest ğ kest k Kuzey Korel hükümdarlar b le ona tamah ed yorlar.
Nükleer zorluk
Ekoloj k zorluk
Aynı şek lde fos l yakıtlardan yen leb l r enerj kaynaklarına geç lmes
büyük ht malle k m ülkelere d ğerler nden daha caz p gelecekt r. Ç n,
Japonya ve Güney Kore yüklü m ktarda petrol ve gaz thalatına
bağımlı. Bu yükten kurtulduk d ye bayram edeceklerd r. Rusya, İran
ve Suud Arab stan se petrol ve gaz hracatına bağımlı. Petrol ve
gaz b rdenb re yer n güneş ve rüzgâr enerj s ne bırakırsa bu
ülkeler n ekonom ler çökecekt r.
Teknoloj k zorluk
Aynı d nam kler m ll yetç l ğ 21. yüzyılın üçüncü varoluşsal tehd d ne,
teknoloj k sıçramaya çare olmaktan da mahrum edeb l r. Öncek
bölümlerde gördüğümüz g b b l ş m teknoloj ler yle b yoteknoloj ,
d j tal d ktatörlüklerden küresel ölçekte şlevs zl ğe b r dolu kıyamet
senaryosunun kapısını aralıyor. Pek m ll yetç l ğ n bu müs betlere b r
cevabı var mı?
Dünya uzaygem s
M ll yetç l ğ n yardakçısı
Göç
K m kültürler d ğerler nden daha mı y ?
Aynı şey Sıcakya'ya göç eden Soğuk stanlıların da başına gel yor.
Sıcakya'da b r ş rkette çalışmaya başlayan b r Soğuk stanlı kısa
sürede burnu büyük ya da soğuk nevale d ye nam salıyor ve doğru
dürüst arkadaş ed nem yor. İnsanlar kend s n sam m yets z buluyor
ve temel nsan l şk s becer ler nden yoksun olduğunu düşünüyorlar.
Asla üst düzey b r poz syona gelem yor ve bu yüzden de ş rket
kültürünü değ şt rme fırsatı yakalayamıyor. Sıcakya müdürler , çoğu
Soğuk stanlının sam m yets z ya da utangaç olduğu sonucuna
varıyor ve müşter lerle let ş m ya da d ğer çalışanlarla yakın şb rl ğ
gerekt ren poz syonlara Soğuk stan' dan gelenler almayı terc h
etm yorlar.
UMUT ve UMUTSUZLUK
Pan k yok
Ortaçağda kamusal alanda s yas ş ddet kol gez yordu. Hatta ş ddet
kullanma yet s s yaset oyununa dah l olmanın şartıydı ve bu yet den
yoksun olanlar s yas arenada sesler n duyuramıyordu. Kent, lonca,
k l se ve manastırların yanı sıra pek çok as l a le de emr nde s lahlı
kuvvetler bulunduruyordu. B r başrah p vefat eder ve yer ne k m n
geçeceğ konusunda anlaşmazlığa düşülürse keş ş, yören n söz
sah pler ve konuyla alakadar komşulardan müteşekk l rak p gruplar
meseley karara bağlamak ç n sık sık s lahlı çatışmaya başvururdu.
Böyle b r dünyada terör zme yer yoktu. Kaydadeğer madd hasara
yol açmaya gücü yetmeyenler tümüyle önems zd . 1150’ de b r avuç
Müslüman fanat k, Kudüs’te b rkaç s v l öldürüp Haçlıların kutsal
toprakları terk etmes n talep etse, dehşetle değ l alayla
karşılanırlardı. C dd ye alınmak st yorsanız, en azından b r k
sağlam kaley ele geç recekt n z. Terör zm ortaçağda yaşayan
atalarımızı lg lend rm yordu çünkü uğraşacak daha büyük dertler
vardı.
Nükleer terör zm
Aynı şek lde, rad kal grupların kat surette gözlem altında tutulması
ve k tle mha s lahlarının kontrolünü ele geç rmeler n n
engellenmes ne yönel k önlemler alınması gerek yor ama nükleer
terör zm korkusunun tehd t unsuru taşıyan d ğer senaryolarla dengel
b r sev yede tutulması da şart. ABD son y rm yıl ç nde terör
mücadeles ne tr lyonlarca dolar ve s yasal sermaye harcadı. George
W. Bush, Tony Bla r, Barack Obama ve bakanları, b r ölçüde haklı b r
b ç mde, terör stler n peş ne düşerek onları nükleer s lah ed nmekten
çok hayatta nasıl kalacaklarını düşünmeye mecbur bıraktıklarını
d le get reb l r. Bu yolla dünyayı nükleer b r 11 Eylül’den korumuş
sayılab l rler. “Terörle mücadeley başlatmasaydık El-Ka de nükleer
s lahlara er ş m sağlayab l rd ,” fades varsayıma dayalı b r sav
olduğundan, ne ölçüde doğru olduğunu değerlend rmek zor.
Fakat 21. yüzyılda bu yolla anca cüz b r kâr elde eders n z. Artık
esas kt sad varlık buğday tarlaları, altın madenler hatta petrol
kuyuları yer ne tek-n kve kurumsal b lg ve b lg de savaş yoluyla ele
geç r lecekb r şey değ l. IŞİD g b örgütler hâlâ Ortadoğu şeh rler n
ve petrol kuyularını yağmalayarak kazanç sağlamaya çalışsa da
(Irak bankalarındak 500 m lyon dolardan fazla paraya el koyup
2015'te petrol satışından 500 m lyon dolar daha kazandılar)7 Ç n ya
da ABD g b süpergüçler ç n bu rakamlar k fayets z kalıyor. Yıllık
gay-r saf yurt ç hasılası 20 tr lyon doları aşan Ç n’ n önems z
m lyarlar ç n savaş çıkaracak hal yok. ABD’ye savaş açacak olsa,
harcayacağı tr lyonların yanı sıra tüm savaş zararlarını ve kaybed len
t car fırsatları telaf etmes mümkün olab l r m ? Muzaffer Ç n Halk
Kurtuluş Ordusu, S l kon Vad s 'n n haz nele-r n m yağmalayacak?
Apple, Facebook ve Google g b ş rketler yüzlerce m lyar dolar
değer nde ama bu servetler kaba kuvvetle elde edemezs n z.
S l kon Vad s ’nde s l syum madenler yok.
Büyük fat hler çağında savaş az zararla bol kazanç elde etmeye
dayalı b r meseleyd . ıo66'dak Hast ngs Muharebes 'nde 1. W ll am
tüm İng ltere’y b rkaç b n asker kaybıyla tek b r günde ele geç rm şt .
Nükleer s lahlar ve s ber savaşsa bol zararla az kazanç elde
ed leb lecek teknoloj ler. Bu araçları kâr kapısı mparatorluklar nşa
etmek ç n değ l bütün b r ülkey yok etmek ç n kullanab l rs n z.
Aptalca adımlar
Freud’un annes
Sap ens: İnsan Türünün Kısa B r Tar h adlı k tabımı lk önce İbran ce,
İsra ll okuyucu k tles ç n kaleme almıştım. İbran ce baskı 2011’de
yayımlanınca İsra ll okuyucuların en sık yöneltt ğ soru, neden nsan
ırkının tar h n anlatırken Yahud lerden fazla bahsetmed ğ me da rd .
Neden Hır st yanlık, İslam ve Bud zm’den uzun uzadıya bahsetm ş
ama Yahud d n ve halkı hakkında b r k kel me etmekle
yet nm şt m? İnsanlık tar h ne muazzam katkılarını kasten m
yadsıyordum? Kötü n yetl s yas b r amacım mı vardı?
Tevrat’tan önce et k
İsra ll ler “üç büyük d n” ter m n genell kle Hır st yanlık (2,3 m lyar),
İslam (ı,8 m lyar) ve Yahud l k (15 m lyon) ç n kullanır. ı m lyar üyes
bulunan H ndu zm, 500 m lyon tak pç s olan Bud zm' n yanı sıra
Ş nto zm (50 m lyon) ve S h zm (25 m lyon) hesaba katılmaz.’ Bu
çarpık “üç büyük d n” kavramı İsra ll ler n z hn nde, tüm büyük d nler n
evrensel et k kurallar koyan lk d n n, yan Yahud l ğ n bağrından
çıktığı g b b r zlen m yaratır. Sank Hz. İbrah m ve Hz. Musa
önces nde nsanlar, Hobbes’un el nden çıkma b r doğada h çb r ahlak
anlayışı taşımadan yaşıyordu da tüm çağdaş ahlak anlayışı On Em r
sebeb yle gel şt . Dünyanın en öneml et k gelenekler n göz ardı
eden, temels z ve cüretkâr b r görüş bu.
Hz. İbrah m'den on b n yıl önce, Taş Devr 'nde yaşayan avcı toplayıcı
nsanların da ahlak kuralları vardı. Avrupalı göçmenler, Avustralya'ya
18. yüzyıl sonlarında lk vardıklarında karşılarında Hz. Musa, Hz. İsa
ya da Hz. Muhammed’den haberler olmadığı halde tam teşekküllü
b r et k dünya görüşüne sah p Aborj nler bulmuşlardı. Yerl ler n
malına mülküne vahş ce el koyan Hır st yan sömürgec ler n üstün b r
ahlak standardı serg led kler n dd a etmek pek mümkün
görünmüyor.
Bağnazlığın doğuşu
Tanrıların Sevg l Oğlu, herkese çtenl kle saygı duyan kral tüm
ç lekeşlere ve d n erbaplarına saygı duyar (...) ve tüm d nler n
temel nde olması gereken gel ş me değer ver r. Temeldek gel ş m
farklı şek llerde sağlana-b lse de söylemler nde heps n n sınırı vardır
yan gerekçes z yere kend d n n övüp d ğerler n karalayamazlar (...)
Her k m k aşırı d ndarlıktan kend d n n över ve “Kend d n m
yüceltey m” d ye düşünüp başka d nler karalar, o k ş sadece kend
d n ne zarar ver r. Bu yüzden d nlerarası let ş m y d r. İnsan
başkalarının ben msed ğ öğret ler d nley p bunlara saygı duymalıdır.
Tanrıların Sevg l Oğlu, herkese çtenl kle saygı duyan kral d ler k
herkes başka d nler n güzel öğret ler n y ce belles n.12
Tanrı var mı? Bu sorunun cevabı hang Tanrı' dan bahsett ğ n ze göre
değ ş r. Kozm k b r g zemden m dünyev b r kanun koyucudan mı
bahsed yoruz? K m zaman Tanrı dey nce, hakkında h çb r şey
b lmed ğ m z yüce ve müth ş b r esrardan bahseder nsanlar. Kâ natın
en esrareng z sırlarını açıklamak ç n bu g zeml Tanrı'yı anarız.
Neden h çl k değ l de b r şeyler var? Temel f z k yasalarını ne
şek llend rd ? B l nç ned r ve nereden gel r? Bu soruların cevabını
b lm yoruz ve cehalet m z Tanrı’nın yüce adıyla kapatıyoruz.
Bu g zeml Tanrı'nın en temel özell ğ , hakkında somut b r şey
söylenememes . F lozoflarınTanrı'sı bu; gece yarısı ateş n etrafına
oturup hayatı sorguladığımızda bahsett ğ m z Tanrı.
Tanrısız ahlak
Gölgen z tanıyın
Hır st yan ve H ndu’nun yanı sıra ate stler tarafından da kabul ed len
bu et k kurallar hak kat, merhamet, eş tl k, özgürlük, cesaret ve
sorumluluk değerler n kutsal addeder. Çağdaş b l m ve demokrat k
kurumlara dayanak oluşturur.
La kl k deal
Stal n la k m yd ?
Bu yüzden, la kl ğ ahlak yükümlülüklerden ya da toplumsal
sorumluluklardan yoksun d ye eleşt rmen n b r temel yoktur. Aslında
la kl kle lg l esas sorun bunun tam ters d r. Muhtemelen la kl k et k
çıtasını çok yüksek tutuyor. Çoğu nsan böyle dd alı lkeler hayata
geç rem yor ve gen ş toplumlar ucu açık b rhak katve merhamet
arayışına dayanılarak yönet lem yor. Toplumlar, özell kle savaş ya da
ekonom k kr z g b ac l durumlarda, ney n hak kat ney n yapılacak en
merhametl şey olduğundan em n olamasalar da hızlı ve
etk n davranmak zorundadır. Açık seç k tal matlara, akılda kalıcı
sloganlara ve teşv k ed c savaş naralarına ht yaçları var. Bel rs z
varsayımlar adına cepheye asker göndermek ve rad kal ekonom k
reformlar dayatmak zor olduğundan, la k akımlar dogmat k öğret lere
dönüşüp durur.
Gölgey tanımak
La kl ğ Stal nc dogmacılıkla ya da Batı emperyal zm n n ve
denet ms z sanay leşmen n meyveler yle karıştırmamak gerek. Ama
bunların h çb r sorumluğu yoktur da den lemez. La k akımlar ve
b l msel kurumlar nsanlığı mükemmelleşt rme ve Dünya gezegen n n
haz neler n türümüze fayda sağlamak ç n kullanma vaad yle
m lyarlarca nsanı büyüled ler. Bu tür vaatler, vebanın ve kıtlıkların
üstes nden gelmen n dışında çalışma kamplarına ve er yen buzullara
da yol açtı. Bunun suçlusu temel la k dealler ve b l m n gerçek
bulgularını yanlış anlayıp çarpıtanların suçudur d yeb l rs n z.
Kes nl kle haklısınız. Ama bu tüm etk n akımların ortak sorunudur.
Örneğ n Hır st yanlık Eng z syon, Haçlı Seferler dünya genel nde
yerl kültürler n n baskıya maruz bırakılması ve kadınların yetk s z
kılınması g b büyük suçların mümess l d r. Hır st yan b r bu
sözlerden alınıp, bu suçların
HAKİKAT
Fakat nsanın geçm şte anlam fade eden ama modern çağda sorun
çıkaran pek çok n tel ğ g b b lg yanılsamasının da olumsuz b r tarafı
var. Dünya g derek daha da karmaşıklaşıyor ve nsanlar ne olup
b tt ğ hakkında ne kadar cah l olduklarını algılayamıyorlar. Bunun
sonucunda meteoroloj ya da b yoloj hakkında neredeyse h çb r şey
b lmeyen b r , kalkıp kl m değ ş kl ğ ve genet ğ yle oynanmış
ek nlerhakkında s yas öner lerde bulunab l yor; ha-r tadalrak ya da
Ukrayna'nın yer n gösteremeyecek nsanlar, bu ülkelerde
ne yapılması gerekt ğ konusunda son derece kes n görüşlere sah p
olab l yorlar. İnsanlar cehaletler n n ayırdına pek sık varmazlar çünkü
kend ler n , benzer düşünen arkadaşlar ve düşündükler n olumlayan
haberlerden oluşan b r yankı odasına kapatırlar ve odada nançları
durmadan desteklen rken neredeyse h ç sorgulanmaz.’
Gerçekten hak kat n peş ndeysen z, gücün kara del ğ nden kaçmanız
ve kenarda köşede dolanıp b r sürü vak t harcamaya razı gelmen z
gerek r. Devr msel b lg nad ren merkeze ulaşır çünkü merkez
hal hazırdak b lg ler üzer ne kurulmuştur. Gücün merkez ne k m n
er ş p k m n er şemeyeceğ ne karar veren genell kle esk düzen n
bekç ler d r ve onlar da geleneklere uymayan rahatsız ed c f k rler
çer sokmamaya mey ll d r. Tab nanılmaz m ktarda zırvayı da
almazlar çer . Davos Dünya Ekonom k Forumu'na çağrılmak
b lgel ğ n z n b r gösterges sayılamaz. Bu sebeple merkez n
dışında uzun zaman geç rmekgerek yor; bu mevk b rtakım parlak
devr msel açılımlar barındırsa da burada çoğunlukla cah lce
tahm nler, çürütülmüş kuramlar, batıl dogmalar ve gülünç komplo
teor ler c r t atıyor.
Neh r hırsızlığı
Rus m ll yetç ler bu yalanı daha büyük b r hak kate h zmet ed yor
d ye hoş göreb l r. Rusya savaşa g tm şt ve haklı b r ülkü uğruna
nsan öldürmek mübahsa yalan söylemek de mübah değ l m yd ?
Ukrayna’ya saldırılmasını gerekçelend rd ğ öne sürülen haklı ülkü,
kutsal Rus m llet n n korunmasıy-dı. Rusya’nın m ll m tler ne göre
Rusya azgın düşmanların şgal ve parçalama çabalarına rağmen
b nlerce yıl ayakta kalmayı başarmış kutsal b r varlık. Moğollar,
Polonyalılar, İsveçl ler, Napolyon’un BüyükOrdusu (Grande
Armee) ve H tler' n Wehrmacht’ının ardından ş md de NATO, ABD
ve AB Rusya'yı parçalara ayırmaya ve bu parçalardan Ukrayna g b
“sahte ülkeler” kurmaya çalışıyordu. Çoğu Rus m ll yetç s n n
nazarında Ukraynalıların Ruslardan ayrı b r m llet olduğu, Rus
m llet n n b rl ktel ğ n sağlamak adına kutsal b r yola baş koymuş
Başkan Put n' n ağzından çıkab lecek herhang b r şeyden çok daha
büyük b r yalandır.
Köktend nc b r Hır st yan'sanız, İnc l'de yazan her kel men n b reb r
doğru olduğunu dd a etmey sürdüreb l rs n z. B r anlığına haklı
olduğunuzu varsayalım. D yel m k İnc l gerçekten de tek Tanrı’nın
mutlak kelamı. O zaman Kuran, Talmud, Mormon K tabı, Vedalar,
Avesta ve Mısır Ölüler K tabı ne olacak? Bu met nler nsan el nden
(ya da şeytan el nden) çıkma mükellef kurmacalar saymak gelmez
m ç n zden? Pek , Augustus ve Claud us g b Roma mparatorlarını
nasıl değerlend r yorsunuz? Roma Senatosu nsanları tanrı katına
çıkarma gücü bulunduğunu dd a ed yor ve mparatorluk tebaasının
bu tanrılara tapmasını talep ed yordu. Bu da b r kurmaca değ l m yd ?
Aslında tar hte kend ağzıyla kurmaca olduğunu kabul etm ş, en
azından b r adet sahte tanrı örneğ m z var. Daha önce de
bahsed ld ğ g b I93o'larve 1940'ların başında Japon m l tar zm
İmparator H roh to’nun kutsallığına fanat k b r nanç üstüne
kuruluydu. Japonya yen k düştükten sonra H roh to bunun gerçek
olmadığını, kend s n n tanrı olmadığını alenen açıkladı.
H kâye burada b tm yor. Yahud ler İng ltere’den sürüldükten yüz yıl
sonra, İng l z edeb yatının babası Geoffrey Chaucer, Canterbury
H kâyeler nde yer alan “Baş Rah be'n n H kâyes ”nde L ncoln'lı
Hugh'nun öyküsünü model alan b r öykü anlatır. H kâye Yahud n n
asılmasıyla sonuçlanır. Benzer ft ralar ortaçağ sonlarında
İspanya'dan modern Rusya'ya her Yahud karşıtının olmazsa olmazı
hal ne gelm şt r. Bunun uzak b r yankısını 2016'da b le duymak
mümkün. Ortaya atılan “yalan haberde”, H llary Cl nton'ın çocuk
t caret yapan b r teşk latın başı olduğu, çocukların b l nd k b r p zza-
cının bodrum katında seks köles olarak çalıştırılmak ç n tutulduğu
dd a ed lm şt . Cl nton'ı seç m kampanyasına zarar verecek sayıda
Amer kalı bu h kâyeye nandı ve hatta b r adam el ne s lah alıp
p zzacıyı basarak bodrum katını görmey talep ett (meğer p zzacının
bodrum katı yokmuş).4
Hak kat ve kt dar b r yere kadar yan yana hareket edeb l r ama er ya
da geç kend yollarına g derler. İkt dar peş ndeysen z, b r aşamada
etrafa kurmaca saçmaya başlamanız gerek r. Dünya hakkındak
hak kat öğrenmek st yorsanız, b r aşamada kt dardan vazgeçmen z
gerek r. Müttef kler n z kızdıracak, taraftarlarınızın heves n kıracak
ya da toplumsal uyumu sarsacak b rtakım şeyler kabullenmen z
gerek r, örneğ n kend kt darınızın kaynağını. Hak kat ve kt dar
arasındak bu uçurumun esrareng z b r yanı yok. Şah t olmak
stersen z, g d n t p k b r ortasınıf beyaz Amer kalı bulun ve ırk
konusunu gündeme get r n, anaakım görüşlere sah p b r İsra ll
bulun ve İşgal meseles n açın ya da sıradan b r adamla ataerk l
düzen hakkında konuşmayı deney n.
Tür t barıyla nsanlar kt darı hak kate yeğler. Dünyayı kontrol altında
tutmaya dünyayı anlamaktan çok daha fazla çaba harcarız ve
anlamaya çalıştığımızda da dünyayı anlarsak onu daha kolay kontrol
edeb l r z umudu taşırız. Bu yüzden hak kat n hüküm sürdüğü ve
m tler n kulak arkası ed ld ğ b r toplum hayal kuruyorsanız, Homo
sap ens’ten medet ummayın. Şansınızı şempanzelerle deney n daha
y.
Nasıl oluyorsa, vaded lm ş sah c toprakların her tür bel rley c özell ğ
matr s yaratısıyla b reb r aynı. Truman telev zyon stüdyosundan
kaçınca, daha önceden telev zyon programından atılmış olan l se
aşkıyla tekrar b r araya gelmen n peş ne düşüyor. Ama Truman bu
romant k fantez y gerçekleşt r rse, hayatı tıpkı Truman Show
tarafından dünyanın dört b r yanına pazarlanan mükemmel
Hollywood rüyasına benzeyecek; b r de F j ’ye tat le g deb l r tab .
F lmde Truman'ı gerçek dünyada bekleyen alternat f hayata da r en
ufak b r pucu ver lm yor.
Aynı şek lde Neo şu meşhur kırmızı hapı yutup matr sten çıkınca,
karşısına çıkan dış dünya çer dek dünyanın tıpkısının aynısı.
Dışarıda da çer de de ş ddetl çatışmalar yaşanıyor ve nsanlar
korku, tutku, aşk ve kıskançlık duygularıyla hareket ed yor. F lm,
Neo'ya er şt ğ gerçekl ğ n dahabüyükb r matr sten başka b r şey
olmadığı ve “asıl gerçek dünyaya” geçmek st yorsa y ne mav ya da
kırmızı hapı seçmes gerekt ğ söylenerek sona ermel yd .
Acı acıdır, korku korkudur ve aşk da aşktır; matr ste b le. H ssett ğ n z
korkunun dış dünyadak b rtakım atomlardan mı, b r b lg sayarın
yönlend rd ğ elektr k s nyaller nden m kaynaklandığı fark etmez.
Korku aynı ölçüde gerçekt r. Bu yüzden z hn n z n gerçekl ğ n
sorgulamak st yorsanız bunu matr s n ç nde de dışında da
yapab l rs n z.
Taş bıçaklara şek l verme f kr n sev yoruz ama kend m z n taş bıçak
olması f kr nden hoşlanmıyoruz. Buna st naden, şu esk mamut
h kâyes n n matr s vers yonu şu şek lde seyred yor: “Akıl b r robot
düşler, el robotu yaratır, robot terör stler öldürür ama aklı da kontrol
etmeye çalışır; akıl robotu öldürür.” Fakat bu h kâye yanlış. Sorun,
aklın robotu öldüremeye-cek olması değ l. Sorun, robotu düşleyen
aklın çok daha önceden maruz kaldığı man pülasyonların b r ürünü
olması. Dolayısıyla robotu öldürmek b z özgürleşt rmez.
Sey rc ler lk başta R ley’y ana karakter olan güler yüzlü Neşe'yle
özdeşleşt rmeye sevk ed l yor. Ancak R ley’n n hayatını karartma
tehl kes taşıyan kr t k hatanın tam da bu olduğu zamanla ortaya
çıkıyor. Kend s n R ley'n n sah c özü sayan Neşe, d ğer tüm ç
karakterler ger planda bırakıp R ley’n n beyn n n hassas denges n
bozuyor. Katars s, Neşe hatasını anlayınca ve hem Neşe hem de
zley c ler R ley’n n Neşe, Üzüntü ya da d ğer karakterlerden b r
olmadığını fark ed nce yaşanıyor. R ley tüm bu b yok myasal
karakterler n çatışması ve şb rl ğ sonucu ortaya çıkan karmaşık b r
h kâye.
Yaban John Londra halkına kend ler n kontrol eden s steme karşı
ayaklanma çağrısında bulununca nsanlar oralı b le olmaz ama pol s
John'u tutuklayıp Mustapha Mond'un karşısına çıkarır. Dünya
Denetç s John'la tatlı tatlı konuşup asosyal davranışlarında
ısrarcıysa ıssız b r yere g d p nz vaya çek leb leceğ n açıklar. Bunun
üzer ne John bu dünya düzen n n altında yatan görüşler sorgular ve
Dünya Hükümet 'n mutluluk adına sadece hak kat ve güzell ğ değ l
onurlu ve kahramanca olan her şey feda etmekle suçlar:
“ŞAM mı?”
“Ama ben rahatlık peş nde değ l m. Tanrı’nın, ş r n, gerçek tehl ken n,
özgürlüğün, y l ğ n peş ndey m. Günahın peş ndey m.”
Matr x ve Truman
Show’unyaratıcılarınınaks neHuxleykaçış mkânından kuşku duymuş
çünkü kaçmayı başarab lecek b r n n çıkacağından şüphel ym ş.
Beyn n z ve “benl ğ n z” matr s n b r parçası olduğuna göre,
matr sten kaçmak ç n kend n zden kaçmanız gerek. Doğrusu,
düşünülmes gereken b r mkân bu. Benl ğ n sınırlı tanımından
kaçmak, 21. yüzyılda hayatta kalmak ç n zarur b r yetenek hal ne
geleb l r.
V. Kısım
DİRENÇ
İşler kızıştı
1848'de m lyonlarca nsan ç ftl klerdek şler nden olup fabr kalarda
çalışmak ç n şeh rlere taşınıyordu. Ama büyük şehre vardıklarında
c ns yetler n değ şt rmeler ya da altıncı h s gel şt rmeler uzak b r
ht mald . Ve olur da b r tekst l fabr kasında ş bulurlarsa, çalışma
hayatlarının tamamını bu şte geç rmey düşüneb l rlerd .
İnsanları hacklemek
Fakat Mufasa kötü kardeş Scar tarafından öldürülüp vakt nden önce
ölünce, genç S mba bu felaketten kend n suçlar ve suçluluk
duygusuyla aslan krallığını terk eder, hükümdarlık kader n reddeder
ve yaban doğaya doğru yol alır. Orada b r f ravun fares , d ğer
yaban domuz k kaçkınla daha tanışır ve hep beraber b rkaç yıl
vurdumduymaz b r şek lde kend başlarına takılırlar. Asosyal
felsefeler doğrultusunda her soruna Hakuna mata-ta, takma kafana,
d ye karşılık ver rler.
Ama S mba dharma'sından kaçamaz. Olgunlaştıkça sıkıntısı artar,
k m olduğunu ve bu hayatta ne yapması gerekt ğ n b lemez. F lm n
doruk noktasında Mufasa’nın ruhu S mba'ya görünür ve Yaşam
Döngüsünü ve as l k ml ğ n kend s ne hatırlatır. Bunun yanı sıra
S mba kend yokluğunda tahta kötü Scar’ın geçt ğ n , krallığı kötü b r
şek lde yönett ğ n ve krallığın uyumsuzluk ve kıtlıktan kırıldığını
öğren r. S mba n hayet k m olduğunu ve ne yapması gerekt ğ n
kavrar. Aslan krallığına ger döner, amcasını öldürür, kral olur ve
yen den uyum ve bolluğu get r r. F lm gururlu S mba’nın büyük
Pek ya âşık değ lsen z? Aşk h kâyes ne nanıyor ama âşık değ lsen z
en azından hayatınızın amacını b l rs n z: gerçek aşkı bulmak.
Sayısız f lmde zled ğ n z, sayısız k tapta okuduğunuz b r h kâye bu.
B r gün o özel k ş yle tanışıp onun parıldayan gözler nde sonsuzluğu
göreceğ n z , tüm hayatınızın b rdenb re anlam kazanacağınıve ç n z
kem ren tüm soruların o sm tekrar tekrar söyleyerek
cevaplanacağını b l rs n z; tıpkı Batı Yakasının H kayes ’ndek Tony
ya da balkondan aşağı kend s ne bakan Jul et’ gören Romeo g b .
Çatının ağırlığı
Hatta bayrağın eder ay n daha etk n b r hale get r yor. Tüm ay nler
ç nde en tes rl s kurban kesmekt r çünkü acı dünyadak en gerçek
şeyd r. Acıya aldırmamak ya da şüpheyle yaklaşmak mkânsızdır.
İnsanların b r kurmacaya gerçekten nanmasını st yorsanız, onları bu
yolda kurban kesmeye kna ed n. B r anlatı ç n acı çekmek, anlatının
gerçekl ğ ne kna olmanıza yetergenell kle. Tanrı öyle emrett d ye
oruç tutarsanız, çekt ğ n z f z k açlık Tanrı’yı herhang b r heykel ya
da konadan daha etk l b r b ç mde h ssetmen z sağlar. Vatan
uğruna ver len b r savaşta bacaklarınızı kaybedersen z,
kol değnekler n z ve tekerlekl arabanız m llet herhang b r ş r ya da
marştan daha etk l b r b ç mde gerçek kılar. Bu kadar gayr c dd b r
düzeyde düşünürsek, yüksek kal te İtalyan makarnası almak yer ne
daha kötü olsa da yerel üret m makarna almak g b küçük b r ödün
vererek süpermarkette b le m llete gerçek duygusu katab l rs n z.
B r nanç uğruna b r şey feda etmek çok farklı şek llere bürüneb l r.
İş n ç nde her da m el bıçaklı b r rah p ya da kanlı katl amlar yoktur.
Mesela Yahud l k, Şabat günü çalışmayı ya da seyahat etmey
yasaklar (“şabat” ya da “sebt”, “durmak” ya da “d nlenmek” anlamına
gel r). Şabat, Cuma akşamı gün batımıyla başlar ve Cumartes
günbatımına kadar devam eder. Bu süre zarfında Ortodoks Yahud ler
hemen her tür şten uzak durur; bu şler n arasına klozette otururken
tuvalet kâğıdı koparmak da dah ld r. (En b lg l hahamlar bu konuyu
tartışıp tuvalet kâğıdı koparmanın Şabat’ı bozacağına kanaat
get rm ş; buna st naden Şabat günü popolarını s lmek steyen
Yahud ler tuvalet kâğıtlarını önceden koparıp hazırlıyor.'4)
İsra l’dek d ndar Yahud ler sık sık la k Yahud ler hatta ate stler bu
tabulara b at etmeye zorlamaya çalışır. Ortodoks part ler İsra l
s yaset nde baskın geld ğ nden, yıllar ç nde pek çok kanunu
yürürlüğe koymayı başarıp Şabat günler nde b r sürü etk nl ğ n
yapılmasını yasakladılar. Şabat günü özel araç kullanımım
yasaklamayı beceremem ş olsalar da, toplu taşımayı yasaklamayı
başardılar. Yurt çapında göster len bu fedakârlık en çok toplumun en
yoksul kes mler n vuruyor çünkü Cumartes günü şç sınıfının
seyahat ed p uzaklarda oturan akrabalarını, arkadaşlarını ve tur st k
mekânları z yaret edeb leceğ tek gün. Zeng n b r büyükanne yepyen
arabasına atlayıp başka şeh rde yaşayan torunlarını görmeye
rahatça g deb l yor ama fak r büyükanne böyle b r şey yapamıyor
çünkü otobüslerve trenler çalışmıyor.
K ml k portföyü
Bu şek lde M llete tapınmak hem pek çok zorlu k lem bas tleşt rd ğ
hem de nsanların kend ler n dünyanın en müh m ve en güzel
şey ne, m lletler ne a t h ssetmes n sağladığı ç n son derece caz p.
II. Dünya Savaşı’nda yaşanan kabuslar ve Soykırım bu doğrultuda
düşünmen n sebep olduğu fec sonuçları göz önüne ser yor.
Maalesef nsanlar faş zm n lletler nden bahsederken üstünkörü
davranıyorlar çünkü faş zm korkunç b r canavar şekl nde resmed p
neden bu kadar çek c olduğunu açıklamaya yeltenm yorlar.
Günümüzde nsanların k m zaman farkında olmadan faş st f k rler
ed nmes bu durumla l şk l . İnsanlar, “Bana faş zm n ç rk n b r
şey olduğu öğret ld ve ben aynaya bakınca çok güzel b r şey
görüyorum, o yüzden faş st olamam,” d ye düşünüyorlar.
“Faş zm” kel mes Lat ncede “çubuk demet ” anlamına gelen “fasc s"
kel mes nden gel r. Dünyanın en gaddar ve ölümcül deoloj ler nden
b r n tanımlamak ç n pek haf fb r sembol g b gel yor kulağa. Ama
der n ve hab s b r anlam taşıyor. Tek b r çubuk çok zayıftır ve bu
çubuğu kolayca kırab l rs n z. Fakat b r sürü çubuğu b r araya
toplarsanız b r fasc s elde eders n z ve bu çubukları kırmak
neredeyse mkânsızdır. Bundan nsanların tek tek b r önem
taşımadığı ama b rl kten kuvvet doğacağı anlamı çıkıyor.16 Bu
yüzden faş stler b rl ğ n çıkarlarını herhang b r b rey n
çıkarlarından üstün tutarlar ve h çb r çubuğun demet n bütünlüğünü
bozmaya yeltenmemes n buyururlar.
Tüm bunlar teor de son derede heyecan ver c ve etk ley c gel yor.
Ne yazık k nsanların özgürlüğü ve yaratıcılığı l beral anlatının
tasavvur ett ğ g b değ l. Mevcut b l msel anlayışa göre, terc h ve
yaratılarımızın ardında büyü yok. Bunlar b yok myasal s nyaller alıp
veren m lyarlarca nöronun ürünü ve nsanları Katol k K l ses ya da
Sovyetler B rl ğ 'n n boyunduruğundan kurtarsanız da seç mler y ne
de Eng z syon ve KGB kadar acımasız b yok myasal algor tmalar
tarafından d kte ed lecek.
C nsel arzu ç n geçerl olan şey tüm arzular ve esasen tüm h sler ve
düşünceler ç n geçerl d r. Aklınıza gelen lk düşüncey ele alın.
Nereden geld ? Önce özgürce b r terc h yapıp sonra mı düşündünüz
bunu? Kes nl kle hayır. İnsanın kend n keşfetme sürec önce bas t
şeylerle başlar ve g tt kçe güçleş r. İlk başta, dışımızdak dünyayı
kontrol etmed ğ m z fark eder z. Yağmur yağıp yağmayacağını ben
bel rlem yorum. Sonra beden m zde olan b ten kontrol etmed ğ m z
anlarız. Kan basıncımı ben kontrol etm yorum. Bunun ardından,
beyn m ze b le hâk m olmadığımızı öğren r z. Nöronların ne zaman
harekete geçeceğ n ben bel rlem yorum. Sonuçta arzularımızı ve
hatta bu arzulara verd ğ m z tepk ler de kontrol etmed ğ m z drak
etmel y z.
Bunu fark etmek f k rler m z, h sler m z ve arzularımız konusunda
daha az saplantılı hale gelmem ze yardım edeb l r. Özgür radem z
yok ama radem z n zulmünden az da olsa kurtulab l r z. İnsanlar
genell kle arzularına, dünyayı arzuları doğrultusunda kontrol etmeye
ve şek llend rmeye çalışacak kadar çok önem ver rler. İht raslarının
peş nde Ay'a çıkarlar, savaş çıkarırlar ve tüm ekos stem n denges n
bozarlar. Arzularımızın özgür seç mler n s h rl b r tezahürü
olmadığını, daha z yade (kontrolümüzün tamamen dışındak kültürel
faktörler n etk s altında kalmış) b yok myasal süreçler n ürünü
olduklarını anlarsak, onlarla daha az meşgul olab l r z.
Aklımızda bel r veren fantez ler gerçekleşt rmeye çalışmak yer ne
kend m z , z hn m z ve arzularımızı anlamak daha y d r.
Anlatı yok
Sadece zle
Bunun önces nde med tasyon hakkında çok az şey b l yordum ve her
tür karmaşık m st k kuramdan nas b n almış b r şeyle
karşılaşacağımı varsayıyordum. Bu yüzden son derece uygulamalı
b r öğret yle karşılaşınca çok şaşırdım. Ders n hocası S. N. Goenka,
öğrenc lere bağdaş kurup gözler n kapamalarını ve bütün d kkatler n
burun del kler nden g ren ve çıkan nefese yoğunlaştırmalarını
söyled . Sürekl , “H çb r şey yapmayın, nefes n z kontrol etmeye ya
da bell b r b ç mde nefes alıpvermeye çalışmayın. Sadece şu anın
gerçekl ğ n , bu her neyse, zley n. Nefes n beden n ze g rerken
bunun sadece farkına varın, ş md nefes beden n ze g r yor. Nefes n z
beden n zden çıkarken bunun sadece farkına varın, ş md nefes n z
beden n zden çıkıyor. D kkat n z dağıldığında, z hn n z anılar ve
hayaller arasında dolaşmaya başladığında bunun sadece farkına
varın, ş md z hn n z nefes n zden uzaklaştı,” dey p durdu. O zamana
kadar herhang b r nden duyduğum en öneml şeyd .
Med tasyon ders lerled kçe öğrenc lere sadece nefesler n değ l tüm
bedenler ndek h ss yatı da gözlemlemeler söylend . Mutluluk ve
coşku g b özel h sler değ l daha z yade en alelade, en sıradan h sler:
sıcaklık, baskı, acı ve dahası. V passana tekn ğ , z hn n akışının
beden h sler ne sıkı sıkıya bağlı olduğu çgörüsüne dayanır.
Dünyayla aramda her zaman bedensel h sler vardı. Ben h çb r
zaman dışarıdak dünyaya tepk vermem, her zaman kend
beden mdek h slere tepk ver r m. Bu h s nahoş olduğunda
t ks nmeyle tepk ver r m. H s hoş olduğunda daha fazlasını ster m.
B r başka k ş n n yaptığı b r şeye, Başkan Trump'ın attığı son tweet’e
ya da geçm şte kalmış b r çocukluk anısına tepk verd ğ m z
zannett ğ m zde b le, gerçek şu k , her zaman o andak bedensel
h sler m ze tepk ver r z. B r m llet m ze ya datan-rımıza hakaret ett
d ye öfkeden del ye döndüğümüzde, hakaret dayanılmaz kılan
m dem zdek yakıcı h s ve kalb m z avcuna alan acı kuşağıdır.
M llet m z b r şey h ssetmez ama beden m z gerçekten acır.
İk uçtan kazmak
Prat k, bedensel h sler ve bu h slere ver len z h nsel tepk ler s steml ,
sürekl ve nesnel b r tavırla gözlemlemek ve böylece z hn n temel
örüntüle-r n açığa çıkarmaktır. İnsanlar med tasyonu bazen b rtakım
özel mutluluk ve coşku deney mler arayışına dönüştürür. Oysa
aslında b l nç evrendek en büyük g zemd r ve sıcaklık ya da kaşıntı
g b alelade duyguların her b r zerres b le en az aşkın b r sev nç
duygusu ya da vahdet- vücud kadar esrareng zd r. V passana
med tasyonu yapanlara, asla özel b r deney m arayışına g rmemeler ,
kend z h nler n n gerçeğ n anlamak ç n konsantre olmaları temb h
ed l r.
Esk s nagoglardan yapay zekâya kadar her şey gözden geç ren
araştırma as stanım Idan Sherer’e.
***
“Yuval Noah Harar on B g Data, Google and the End of Free W ll”,
FT.com, 26 Ağustos 2016.
“Un versal Bas c Income s Ne ther Un versal Nor Bas c”, Bloomberg
V ew, 4 Haz ran 2017.
Notlar
1. UYANIŞ
ıo. Ayelet Shan , “The Israel s Who Take Rebu ld ng the Th rd Temple
Very Ser ously”, Haaretz, ıo Ağustos 2017,
https://www.haaretz.com/ srael-newsZ.pre-m um-ı.805977, 7 Ocak
2018’ de er ş ld ; “Israel M n ster: We Should Rebu ld Jerusalem
Temple’’, Israel Today, 7 Temmuz 2013,
http://www. sraeltoday.co. l/ Default.aspx?tab d= 78&n d=23964, 7
Ocak 2018'de er ş ld ; Yur Yanover, “Dep. M n ster Hotovely: The
Solut on Is Greater Israel w thout Gaza’’, few sh Press, 25 Ağustos
2013, http://www.jew shpress.com/news/break ng-news/ dep-
m n ster-hotovely-the-solut on- s-greater- srael-w thout-
gaza/2013/08/25/, 7 Ocak 2018’ de er ş ld ; “Israel M n ster: The
B ble Says West Bank Is Ours”, Al fazeera, 24 Şubat 2017,
http://www.aljazeera.com/programmes/upf-ront/20 7/02/ srael -
m n ster-b ble-west-bank- 702240828279 0.html, 29 Ocak 2018’de
er ş ld .
ıı. Kat e Re lly, “Read Barack Obama’s F nal Speech to the Un ted
Nat ons as Pres dent”, T me, 20 Eylül 20 6,
http://t me.com/450 9 0/pres dent-obama-un ted-nat ons-speech-
transcr pt/, 3 Aralık 20 7’de er ş ld .
2. İŞ
ıı. Stuart Dredge, “AI and mus c: w ll we be slaves to the algor thm?”
Guard an, 6 Ağustos 2017,
https://www.theguard an.com/technology/2017/aug/06/ art f c al-
ntell gence-and-w ll-we-be-slaves-to-the-algor thm, 15 Ek m
2017'de er ş ld . Yöntemler hakkında genel b lg ç n bkz. Jose Dav d
Fernández ve
12. Er c Topol, The Pat ent W ll See You Now: The Future of
Med c ne s n Your Hands (New York: Bas c Books, 2015); Robert
Wachter, The D g tal Doctor: Hope, Hype and Harm at the Dawn
ofMed c ne's Computer Age (New York: McGraw-H ll Educat on,
2015); S mon Park n, “The Art f c ally Intell gent Doctor W ll Hear You
Now”, MIT Technology Rev ew (2016),
https://www.technologyrev ew. com/s/6oo868/the-art f c ally-
ntell gent-doctor-w ll-hear-you-now/; James Gallagher, “Art f c al
ntell gence ‘as good as cancer doctors'”, BBC, 26 Ocak 2017,
http://www.bbc.com/news/health-38717928.
13. Kate Brannen, “A r Force's lack of drone p lots reach ng ‘cr s s'
levels”, Fore gn Pol cy, 15 Ocak 2015,
http://fore gnpol cy.com/2015/01/15/a r-forces-lack-of-drone-p lots-
reach ng-cr s s-levels/.
14. Tyler Cowen, Average s Over: Power ng Amer ca Beyond the
Age of the Great Stagnat on (New York: Dutton, 2013); Brad Bush,
“How comb ned human and computer ntell gence w ll redef ne jobs”,
TechCrunch (2016), https://techcrunch. com/20 6/ /0 /how-comb ned-
human-and-computer- ntell gence-w ll-redef ne-jobs/.
15. Ulr ch Raulff, Farewell to the Horse: The F nal Century of Our
Relat onsh p (Londra: Allen Lane, 2017); Gregory Clark, A Farewell
to Alms: A Br ef Econom c H story of the World (Pr nceton: Pr nceton
Un vers ty Press, 2008), s. 286; Margo DeMello, An mals and
Soc ety: An Introduct on to Human-An mal Stud es (New
York: Columb a Un vers ty Press, 2012), s. 197; Clay McShane ve
Joel Tarr, “The Decl ne of the Urban Horse n Amer can C t es”,
Journal of Transport H story 24:2 (2003), s. 177-98.
2018’de er ş ld .
(2014) , s. 249-57.
3. ÖZGÜRLÜK
7. Dav d Chan, “So Why Ask Me? Are Self-Report Data Really
That Bad?”, Charles E. Lance ve Robert J. Vandenberg (eds.),
Stat st cal and Methodolog cal Myths and Urban Legends (New York,
Londra: Routledge, 2009) ç nde, s. 309-36; Del-roy L. Paulhus ve
S m ne Vaz re, “The Self-Report Method”, R chard W, Rob ns, R.
Chr s Farley ve Robert F. Krueger (eds.), Handbook of Research
Methods n Personal ty Psychology (Londra, New York: The Gu lford
Press, 2007) ç nde, s. 228-33.
ıo. Dan el F rst, “W ll b g data algor thms d smantle the foundat ons of
l beral sm?'', AI & Soc, 10.1007/s00I46-0I7-0733-4.
12. Jeff Freak ve Shannon Holloway, “How Not to Get to Stradd e'',
Red Land C ty Bullet n, 15 Mart 2012,
http://www.redlandc tybullet n.com.au/story/1o4929/ how-not-to-get-
to-stradd e/, 1 Mart 2018'de er ş ld .
15. Joel Delman, “Are Amazon, Netfl x, Google Mak ng Too Many
Dec s ons For Us?”, Forbes, 24 Kasım 2010,
https://www.forbes.com/2010/11/24/amazon-netfl x-google-
technology-c o-network-dec s ons.html, 6 Eylül 2017'de er ş ld ;
Cec l a Mazanec, “W ll Algor thms Erode Our Dec s on-Mak ng
Sk lls?”, NPR, 8 Şubat 2017,
http://www.npr.org/sect ons/alltechcons dered/2017/02/08/51412071
3/w ll-algor thms-erode-our-dec s on-mak ng-sk lls, 6 Eylül 2017'de
er ş ld .
24. Bernd Gra ner, War w thout Fronts: The USA n V etnam, çev.
Anne Wyburd ve V ctor a Fern (Cambr dge, MA: Harvard Un vers ty
Press, 2009), s. 16. Askerler n duygusal durumuna l şk n en azından
b r referans ç n bkz. Herbert Kel-man ve V. Lee Ham lton, “The My
La Massacre: A M l tary Cr me of Obed ence”, Jod O'Br en ve Dav d
M. Newman (eds.), Soc ology: Explor ng the Arch tecture of
Everyday L fe Read ng (Los Angeles: P ne Forge Press, 2010)
ç nde, s. 13-25.
27. Ben Sch ller, “Algor thms Control Our L ves: Are They
Benevolent Rulers or Ev l D ctators?”, Fast Company, 21 Şubat
2017, https://www.fastcompany. com/3068167/algor thms-control-
our-l ves-are-they-benevolent-rulers-or-ev l-d ctators, 17 Eylül 2017'
de er ş ld .
28. El a Zure k, Dav d Lyon ve Yasmeen Abu-Laban (der.),
Surve llance and Control n Israel / Palest ne: Populat on, Terr tory
and Power (Londra: Routledge, 2011); El a Zure k, Israel's Colon al
Project n Palest ne (Londra: Routledge, 2015); Tor n Monahan
(der.), Surve llance and Secur ty: Technolog cal Pol t cs and Power n
Everyday L fe (Londra: Routledge, 2006); Nadera Shalhoub-Ke-
vork an, “E-Res stance andTechnolog cal In I Secur ty n Everday
L fe: The Palest n an case”, Br t sh Journal of Cr m nology, 52:1
(2012), s. 55-72; Or H rschauge ve Hagar She zaf, “Targeted
Prevent on: Expos ng the New System for Deal ng w th Ind v dual
Terror sm”, Haaretz, 26 Mayıs 2017,
https://www.haaretz.co. l/ magaz ne/.prem um- .4 24379, 17 Eylül
2017'de er ş ld ; Amos Harel, “The IDF Accelerates the Cr sscross ng
of the West Bank w th Cameras and Plans to Surve lle all Junct ons”,
Haaretz, 18 Haz ran 2017,
https://www.haaretz.co. l/news/ pol t cs/.prem um- .4 79886, 7 Eylül
20 7'de er ş ld ; Neta Alexander, “Th s s How Israel Controls the
D g tal and Cellular Space n the Terr tor es”, 31 Mart 2016,
https://www.haaretz.co. l/magaz ne/.prem um-MAGAZINE-ı.2899665,
4. EŞİTLİK
5. TOPLULUK
3. http://www.cnbc.com/2017/06/26/mark-zuckerberg-compares-
facebook-to-
church-l ttle-league.html;
http://www.cnbc.com/2017/06/22/facebook-has-a-
2. Pankaj M shra, From the Ru ns of Emp re: The Revolt Aga nst
the West and the Remak ng of As a (Londra: Pengu n, 2013);
M shra, Age of Anger, age., Chr stopher de Bella gue, The Musl m
Enl ghtenment: The Modern Struggle Between Fa th and Reason
(Londra: The Bodley Head, 2017).
ıı. Robert M tchell Stern, Global zat on and Internat onal Trade
Pol c es (Hackensack: World Sc ent f c, 2009), s. 23.
7. MİLLİYETÇİLİK
ı. Franc s Fukuyama, Pol t cal Order and Pol t cal Decay: From the
Industr al Revolut on to the Global zat on of Democracy (New York:
Farrar, Straus & G roux, 2014).
2. Ashley K llough, “Lyndon Johnson's ‘Da sy' Ad, Wh ch Changed
the World of Pol t cs, Turns 50”, CNN, 8 Eylül 2014,
http://ed t on.cnn.com/2014/09/07/pol -t cs/da sy-ad-turns-
50/ ndex.html, 19 Ek m 2017'de er ş ld .
11. Inst tut on ofMechan cal Eng neers, Global Food: Waste Not,
Want Not (Londra: Inst tut on of Mechan cal Eng neers, 2013), s. 12.
12. Paul Shap ro, Clean Meat: How Grow ng Meat W thout An mals
W ll Revolut on ze D nner and the World (New York: Gallery Books,
2018).
13. “Russ a's Put n Says Cl mate Change n Arct c Good for
Economy,” CBS News, 30 Mart 2017,
http://www.cbc.ca/news/technology/russ a-put n-cl -mate-change-
benef c al-economy-1.4048430, Mart 2018’ de er ş ld ; Ne-ela
Banerjee, “Russ a and the US Could be Partners n Cl mate
Change Inact on,” Ins de Cl mate News, 7 Şubat 2017,
https:// ns decl matenews.org/ news/06022017/russ a-vlad m r-put n-
donald-trump-cl mate-change-par s-cl mate-agreement, Mart
2018'de er ş ld ; Noah Sm th, “Russ a W ns n a Retreat on Cl mate
Change'’, Bloomberg V ew, 15 Aralık 2016, https://www.blo-
omberg.com/v ew/art cles/2016-12-15/russ a-w ns- n-a-retreat-on-
cl mate-change, Mart 2018’de er ş ld ; Gregg Easterbrook, “Global
Warm ng: Who Loses—and Who W ns?”, Atlant c (N san 2007),
https://www.theat-lant c.com/magaz ne/arch ve/2007/04/global-
warm ng-who-loses-and-who-w ns/305698/, Mart 2018'de er ş ld ;
Quent n Buckholz, “Russ a and Cl mate Change: A Loom ng Threat”,
D plomat, 4 Şubat 2016, https://thed plomat. com/20l6/02/russ a-and-
cl mate-change-a-loom ng-threat/, Mart 2018'de er ş ld .
pa.eu/european-
un on/s tes/europaeu/f les/docs/body/treaty_establ sh ng_a_
const tut on_for_europe_en.pdf, 23 Ek m 2017'de er ş ld .
8. DİN
9. GÖÇ
10. TERÖRİZM
50-years-427759.
ıo. Serg o Cat gnan , Israel Counter-Insurgency and the Int fadas:
D lemmas of a Convent onal Army (Londra: Routledge, 2008).
11. SAVAŞ
3.
http://www.nat onalarch ves.gov.uk/battles/egypt/popup/telel4.htm.
4. Spencer C. Tucker (der.), The Encycloped a of the Mex can-
Amer can War: A Pol t cal, Soc al and M l tary H story (Santa
Barbara: ABC-CLIO, 2013), s. 131.
12. ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK
1. http://www.anc entpages.com/2015/1o/19/1o-remarkable-
anc ent- nd an-sages-fam l ar-w th-advanced-technology-sc ence-
long-before-modern-era/; h
ttps://www.h ndujagrut .org/art cles/31.html;
http://mcknowledge. nfo/abo-ut-vedas/what- s-ved c-sc ence/.
12. Charles Allen, Ashoka: The Search for Ind a's Lost Emperor
(Londra: L ttle, Brown, 2012), s. 412-13.
13. Clyde Pharr vd. (der.), The Theodos an Code and Novels, and
the S rmond an Const tut ons (Pr nceton: Pr nceton Un vers ty Press,
1952), s. 440, 467-71.
13. TANRI
14. LAİKLİK
15. CEHALET
ı. Steven A. Sloman ve Ph l p Fernbach, The Knowledge Illus on:
Why We Never Th nk Alone (New York: R verhead Books, 2017);
Greene, Moral Tr bes, age.
16. ADALET
18. BİLİMKURGU
19. EĞİTİM
ı. Wayne A. W egand ve Donald G. Dav s (der.), Encycloped a of
L brary H story (New York, Londra: Garland Publ sh ng, 1994), s.
432-3.
20. ANLAM
2. Age., s. 35.
15. Özell kle bkz. Robert O. Paxton, The Anatomy of Fasc sm (New
York: V ntage Books, 2005).
22. Age., s. 5.
21. MEDITASYON
1. www.dhamma.org
Dzn
Abbas hal feler 100 ABD 27, 29, 46, 72, 74, 83, 91, loo, 102,
104, 107, l , 117, 121-22, 127, 129, 134, 142,
251
adalet 16, 179, 207, 209, 214 Afgan stan 106, 114, 149, 153, 164,
197 Afr ka 25, 29, 36, 68, 85, 105, 108, ııo, 137, 146-47, 160, 174-
75, 209, 211, 213, 228,
252
A sne Muharebes (1918) 154 Akhenaten, F ravun
180 alçakgönüllülük 171, 173, 184 Allah 108, 128-30, 188, 191, 249,
263 Almanya 25, 29, 30, 101, 111, 114, 137, 144, 161, 163-65,183,
211, 232, 267 AlphaZero 45-6, 124 Amos, peygamber 179 Amr tsar
katl amı (1919) 27 Andéol, Em l e 106 anlam 17, 54-55, 247-58
Aslan Kral (f lm) 248, 269 Asoka, H nt İmparatoru 181-82 Asya 105,
108, 252
I Asurlar 163
At na demokras s , ant k 101 avcı toplayıcılar 81, 94, 105, 111, 114,
144, 177, ' 205, 209-10, 212-14
I Avrupa 14, 28, 101, 108, ııo, 116, 137, 140, 142, 149-50, 154, 161,
177, 182, 188, 267 Avrupa B rl ğ 16, 23, 58, 60, 99, 100-01,
104, III, 117, 124, 136-37, 153, 161, 167 Avustralya 29, 65, 118, 142,
146, 174, 177, 216 ayrımcılık 212
■ Bab l İmparatorluğu 179 | Bangladeş 52, 250 | Batı Şer a 74, 210 |
Belç ka 107, 158
bey n 24, 37, 59, 62-3, 73, 83, 86, 144, 192,
212, 224, 240, 244-45, 281-83, 285 bey n yıkama 224-25 ;
b yok myasal algor tmalar 59, 77 ' Bhagavad G ta 247 1 Bhardwaj,
Mahar sh 173 j B l msel Devr m 182-83, 229 j b l mkurgu 63, 71, 77-
8, 120, 226-28, 230,
1 232, 242-43
b l nç 70, 77-8, 123, 185, 206, 285 ! I. Dünya Savaşı 26, 44, 47, 154,
163, 244 ! B rleş k Krallık 29, 58, 100, 104, 111, 117,
137, j 146,158,163-64,169
Bush, George W. 22, 160, 167, 169 Büyük Buhran 232 Büyük Kıtlık,
Ukrayna (1932-3) 47 Büyük Konstant n, Roma İmparatoru 181 büyük
ver 57-8, 60-1, 64-5, 73-4, 76, 79, 246
çevre yasaları 119, 129, 131, 205, 211 ! Ç n 14, 26, 28-9, 74, 89,
105, 109, ııo, 116-17, ! 120-21, 133, 143, 153, 160-61, 163-65, 167
Dan marka 100, 109, 188 Darw n, Charles 183 Türler n Köken 104
davranışsal ekonom 36
dharma 260
d n 31-2, 69, 95, 103, 109-11, 126-36 D Tze tung 102 d ktatörlükler
47 d j tal 15, 79 I DNA 61, 75, 86 , doğal seç l m 68, 69, ıoo j Doğu
Afr ka 221 j Dünya Sağlık (Drgütü 38 , E
J ekoloj k kr z 17, 32, 112, 123 j ekonom 49, 58, 109, ııı, 117, 130,
131, 194, 242
ekonom kmodeller 32, 47-8, 50, 109, 164 el-Bağdad , Ebu Bek r
103 El-Ka de 155-56, 160-61
Komün st Man festo 242, 250 eşc nsel evl l ğ 57 eşc nsell k 71,
193 eş tl k 75, 79, 81-2, 101, 141, 194 evr m 59, 178, 192-93, 209,
253 Evrensel temel gel r 50-1 Ex Mach na (f lm) 228
faş zm 15, 28, 220, 232, 265-67, 269 fedakârlık 264, 277,
278 fem n zm 228
Fransa 27, 29, 75, 83, 100, 107, 142, 158, 16364, 192, 260 Franc s,
Papa 131 Fransız Devr m (1789) 72, 175 Freud, S gmund 133, 176,
182-83, 261 Fr edman, M lton 129 j G
Gazze 165
' genet ğ yle oynanmış ek nler 204 ! Goebbels, Joseph 220 | Goenka,
S. N. 280, 284 j Google 49, 50, 52-3, 60, 65-6, 76, 84-5, 95-6,
168 Gove, M chael 58
gözetleme s stemler 73
Güney Afr ka 29
hak kat sonrası 16, 214-17 Hamas 165 Hammurab 179 Harry Potter
218 hastalık 38, 61, 93 Hast ngs, Muharabes (1066) 169 Hayek,
Fr edr ch 130 hayvanlar 15, 69, 79, 97, 113, 118, 174, 178, 180, 188,
193, 204, 227, 248, 249 Hır st yanlık 126, 128, 130, 132, 134, 175-
77, 180-82, 186, 198, 234, 267 Ortodoks 29, 134, 258, 278
beden ç ftl kler 48 b yoloj mühend sl ğ ürünü teknoloj 53, 83, 122,
240 nsan hakları 15, 27, 57, 99, 101, 105, 197, 198 nsansız uçaklar
43-4 İnternet 23, 94, 216
İran 96, n, 121, 129, 130, 132, 135, 137, 165, 173 kan-Irak Savaşı
165 İsa, Hz. 128, 131, 177, 199, 265 İslam 14, 33, 66, 99, ıoo, 103,
105, 126-27, 132, 175, 17 184 İspanya 164
İspanyolEng z syonu 60 İsra l 54, 74, 108, 111, 123, 129, 132, 139,
156, 165,249,252,254
İsra l S lahlı Kuvvetler (İSK) 165 İsveç 105, 114, 139
şb rl ğ 28, 43, 83, 132, 135, 146, 217, 227, 232, 241, 253
Japonya 120-21, 133-34, 137,155, 163, 165, 170, 218, 232, 260
Kanada 29 Kanad, Acharya 173 Kant, Immanuel 69-0 kap tal zm 15,
130, 133, 197, 227 1 Kara Veba 157 Karo, Haham Yosef
183 Kasparov, Garry 43, 45 Katalan Bağımsızlığı 125 Katar 139, 247
H llel Ha-Gadol, Haham 180 H nd stan 31, 52, 82-3, 105, ıı6-17, 130,
137, 174-75, 182, 240, 245 H ndu zm 127, 177, 184, 254 H roh to,
Japon İmparatoru 218 H roş ma, atom bombası (1945) ıı7 H tler,
Adolf75, 101-02, ııı, 198, 220, 267-68 Hollanda 27, 51
Holosen ıı8 !
Homo Sap ens 16, 54, 68, 83, 95, 113-14, ıı8-19, 179, 186, 204,
217, 221, 247, 252 Hs nbyush n, Burma Kralı 275-76 Hugh, L ncoln'lı
218 Humeyn , Ruhullah 262 Hüsey n, Hz. Al 'n n oğlu 262 Hüsey n,
Saddam 170 Huxley, Aldous 232-33, 235
IBM 38
ırkçılık 140, 143, M6, 174 Instagram 273 Irak 22, 154, 164-65, 197,
204 Isonzo, Onuncu Muharebes (1917) 154 IŞİD ıoo, 103, 106, 109,
110, 168, 230, 268
İ
İbrah m, Hz. 174, 177 Il. Dünya Savaşı 21, 27, 104, 170, 175, 266 Il.
Konstant us, Roma İmparatoru 182 kl m değ ş kl ğ 14, m, ıı8, 120-
24, 204,
213, 226
İnc l 132, 218, 223 İng ltere 108-09, 164 İnka 263
Kemosh 180
K nsey skalası 62
komün zm 15, 21, 26, 28, 30, 49, 51, 81, 130,
kültürcülük 146-48
küresel ısınma 13, 30, 85, 111, 119, 120-21, 125, 127, 131, 135, 160,
205, 209 bkz. kl m değ ş kl ğ
30, 31-2-3, 57, 60, 79, 205, 271 L bya 22, 164-65 L ncoln Katedral
219 L ncoln, Abraham 28-9 : Lucas, George 270
:M
Mançurya 170
'■ Mansure Muharebes (1250) 268 Marx, Karl ıoo, 129-30, 132, 196,
199, 228, 230,242
Komün st Man festo 242, 250 Marks zm 196 Marks zm-Len n zm
135 Matr x (f lm) 227-28, 230, 235 May, Theresa 116 Mayalar 177
meden yet 99-104, 111-12, 117-18 dünya meden yet 99, 112,
150 “meden yetler çatışması” tez 99-100, 112 medya 29, 62, 159,
184, 214 ve hak kat sonrası 216 Me r, Golda 216
Mısır 82, 128, 164, 173, 179, 259, 265, 268 I M ck ew cz, Adam 277 \
M ll, John Stuart 69-70 m ll yetç l k 14, 32-3, 89, 112-17, 119, 122,
124, 136, 167, 214, 249, 253-54, 265-67, 276 ve faş zm 266-
67 anlatısı ve anlamı 113-14, 249, 253 ve nükleer s lahlar 115-16 ve
teknoloj 119-20, 33 M shra, Pankaj 100 Mod , Narendra ıı6 Mormon
K tabı 186, 218, 223 Muhafazakâr Part 57 Muhammed, Hz. 31, ıoo,
173-74, 177, 262 Musa, Hz. 177, 179, 251 Mussol n , Ben to
267 mutluluk 188, 232-33, 249, 281, 285 Mübarek, Hüsnü 72
Müslümanlar 72, 101, 103, 131-33, 140, 14647, 173, 176, 180-82,
188, 191, 195, 214, 217, 249, 262, 268 müz k 40-41, 106, 259 ve
yapay zekâ 41 My La katl amı (1968) 72-73 Myanmar 276
o
Obama, Barack 22, 28, 31, 103, 147, 160 ol garş 28-29, 31, 83,
167 Ol mp yatlar 105-09 On Em r 177, 186, 264 Ortadoğu 30-31, 85,
ııo, 137, 139, 141, 154, 165, 168,179,182, 268-69 Ortodoks
Hır st yanlık 176, 278 Ortodoks Yahud ler 102, 132, 174, 195,
263 Orwell, George 64, 73, 232-33 Osmanlı İmparatorluğu
148 otonom 37-9, 47, 67, 69, 71, 73, 160
ö
ÖlülerK tabı, Mısır 218 örüntü tanıma 36 özgür rade 36, 57-60, 73,
231, 272 Özgürlük 26-7, 57, 59, 101, III, 131, 140, 150, 192, 194,
241, 271
Petro, 1. 166
P xar 231
Platon 173-74
Pravda 220, 225
robotlar 44, 49-50, 55, 71-73, 78, 160, 227 askerler 72-3 ve
meslekler 50-5 robotlarla nsanların savaşı 227-28 Roma
İmparatorluğu 142, 175, 181, 222 Romanya 107
Rusya 22, 28-9, 31, 74, 83, 104, 116-17, 120-21, 123, 133-35, 137,
160-61, 163, 165-69, 21516, 219, 221, 232, 240, 277 ayrıca bkz.
Sovyetler B rl ğ
sağlık h zmet 32, 38-9, 51, 53, 61, 75, 83 sanat 14, 40, 42-3, 174,
226, 266-67 ve yapay zekâ 40,1
Sanay Devr m 32, 35, 47, 82, 177, 244 satranç 43, 45-6, 124,
170 savaş 16, 26, 47, 71-3, 104, 106-7, 115-18, 24749, 258-62, 266-
72, 275-77 ve d n 16, 26, 71-3, 247-49 ve ekonom 16, 163-70 sentor
( nsan-yapay zekâ ek pler ) 43, 45 sera gazları 118
serbest p yasa kap tal zm 32, 66, 203 sezg 36, 59, 203
s ber savaş 123-24, 160, 167, 169 s borglar 84 s lahlar 44, 155
k tle mha s lahları 17, 159-61 nükleer 115, 117, 124, 135, 160, 169
otonom s lah s stemler 73 S l kon Vad s 83, 91, 168, 270 S yon zm
175, 251-52
Soğuk Savaş (1947-91) 104, 116, 130, 167, 170 sosyal medya 62,
216 Song İmparatorluğu, Ç n 108, 239 Sovyetler B rl ğ 23, 74, 161,
167, 271 Sp noza 182
Srebren tsa katl amı (1995) 72 Stal n, Joseph 75, 101, 166-67, 196-
98, 22021, 225, 229
Sur ye 29, 43, 99-100, 116, 137, 139, 143-44, 153, 163, 164-67, 209,
213, 268 Suud Arab stan 106, 121, 130, 132-34, 137, 144 Süleyman
Tapınağı, Kudüs 31 Sümer şeh r devletler 179 Süveyş Kanalı 164
Tanrı 15-16, 32, 110, 115, 134-35, 171, 176, 180, 184, 185-89, 191-
97, 210, 218, 227, 254,
ve eğ t m 239
ve ekoloj k çöküş 31
ve eş tl k 81-2, 84, 87
ve nsan beden 48
ve ş 33, 39
telev zyon 23, 63-4, 94-5, 115, 159, 225, 22729, 231, 240, 286-87
terör zm 14, 16, 150, 153-61, 203 devletler n tutumu 153-61 ve
nükleer s lahlar 159-61 Terörle mücadele 156, 159-61 Tesla 69-71
Tevrat 31, 175, 177-80, 183, 186 Thatcher, Margaret 57 Theodos us,
Roma İmparatoru 182 T bet 216
Facebook 16, 42, 66, 74,76, 84, 91-7, 168, 214, 218, 221, 273,
276 ve küresel b r topluluk oluşturma 91-3, 112
. Ukrayna 47, 105, 116, 161, 165-68, 204, 215-16, 221, 225
Vahhab l k 134
Vedalar 127, 130, 186, 218, 223, 270 verg 24, 50, 52-3, 96, 109,
119, 121, 129, 182, 193, 211, 261, 264
ver 40, 42-3, 74-6, 78-9, 81, 92, 144, 241 mülk yet n düzenlenmes
84, 86-7 ve özgürlük 57, 59-67, 72-6 ayrıca bkz. yapay zekâ V ctor a,
Kral çe 30, 169 V etnam 30, 105, 108, 164, 167, 260 V etnam Savaşı
(1955-75) 73 V passana med tasyonu 280-81, 284-85 V shwam tra
173
yalan haberler 12, 215, 217, 219, 221, 224-25 yapay zekâ 16-7, 23,
25, 33, 36-9, 41, 43-4, 46, 48-9, 51-2, 55, 66, 70-2, 76-8, 83-4, 91-
3, 122-24, 127, 131, 198, 226, 241-2 ve ayrımcılık 70, 76 ve
b l mkurgu 228
ve b yok myasal algor tmalar 36-7, 77 ve duygu algılama 41 ve
nsandışı becer ler 37 ve nsanların kontrol altına alınması 16, 55,
228-29, 245-46 ayrıca bkz. ş
yaratıcılık 40, 46, 134, 230, 241-42, 271 yaşam süres 82, 110, 112,
243 Yemen 165, 184 yen leneb l r enerj 119, 121 Yehuda
179 YouTube 62, 106 Yugoslavya 161 Yunan stan 29, 174
Q n Hanedanı 163
X J np ng 28
Zakka , Haham Yochanan ben 183 zekâ 13,45, 78, 244 ve b l nç 77-
8, 122 ayrıca bkz. yapay zekâ Zen 276
z h n 4, 24-5, 35-6, 82, 122, 153, 155, 159, 189, 193, 2 3 9, 257, 269,
275, 278
21. yüzyılın en çok ses get ren düşünürler nden Yuval Noah Harar ,
lk k tabı Sap ens’te nsanın nasıl önems z b r hayvandan dünyanın
efend s ne dönüştüğünü, k nc k tabı Homo Deus’ta çarpıcı
öngörüler yle nsanlığın ölümsüzlük, mutluluk ve tanrısallık peş ndek
yolculuğunu ele almıştı. 21. Yüzyıl İç n 21 Ders se yüzyılımızın eş
benzer görülmem ş teknoloj k ve ekonom k kırılmalarıyla ve yaşanan
aralıksız değ ş mlerle başa çıkab lmek ç n elzem soruları tartışmaya
açıyor.