Professional Documents
Culture Documents
Laika Yayıncılık
Kitapçılık Müzik ve Oyun Dağ. Paz. Tic. Ltd. Şti.
Şengül Hamam Sok. Keskinler İş Mrk. No: 8 /208 Cağaloğlu / lsıanbul
www.laika.com.tr / laika@laika.com.tr
Tel/Faks: 0212 527 O'J '12
PRESTİj
CltRısTopltER
PRIEST
BİRİNCİ BÖLÜM
Andrew Westley
Prestij
7
Christopher Priest
8
Prestij
9
Christopher Priest
10
Prestij
11
Christopher Priest
.
' 1 901 Senesi'nd e yaz ıyoru m .
' İ s m im, hakiki i s m i m Alfred Borden. H ayat h i kayem,
ömrü m ü saklayarak geç i rdiğ im s ı rları n h i kayes i . B u sı rlar,
bu an latıda i l k ve son defa nakled i l i yor; mevcut tek
n üsha, b u.
' 1 856 senesi n i n M a y ı s ayı n ı n sek izi nde, Hastings
12
Prestij
13
Christopher Priest
14
Prestij
15
Christopher Priest
16
Prestij
17
Ch ristopher Priest
18
Prestij
19
Christopher Priest
20
Prestij
21
Ch ristopher Priest
22
Prestij
23
C hristopher Priest
24
Prestij
25
Christopher Priest
26
Prestij
iki kez çald ı . "Yemekten son ra genel l i kle bir şey içerim .
Bana katı l ı r m ı s ı n ı z ?"
" Evet, teşekkür ederim . "
A z sonra Bayan M a k i n bel i rd i v e Leyd i Katherine aya
ğa kalktı.
" Bay Westley ve ben bu öğleden son rası n ı m i safi r
odası nda geçireceğiz, Bayan Makin."
Geniş merd iven lerden ç ı ka rken ondan kaçma, bu
evden uzaklaşma d ü rtüsüne kapı l d ı m . H akkımda benden
daha fazlas.ı n ı b i l i yordu ama bu b i l g i , hayat ı m ı n i lg i
d uymad ığı m b i r böl ü m ü ne a itti . Bu g ü n , istesem de iste
mesem de yen iden b i r Borden olacakt ı m besbel l i. Önce
onun yazdığı kitap, ş i m d i de bu. H epsi b i rb i ri ne bağl ıyd ı
ama Kate' i n merakı n ı h issed iyordu m , kend i m i n k i n i değil.
Bana sırtını dönen b i r adamı, b i r a i leyi neden merak
etme l iyd i m ki ?
Ben i , o n u n l a i l k karş ı l aştığım odaya götürdü ve kapıyı
kararl ı bir tav ı r l a kapad ı . Sanki kaçmak isted iğimi h isset
m i şt i ve ben i e l i nden gel d iği kadar uzun süre tutmaya
çal ı şı yord u . Ü zeri nde b i rkaç ş işe, bardak ve b i r kova
buzun olduğu gümüş b i r tepsi, bi rkaç rahat koltuk ve
uzun bir kanepe n i n arası na kon u l m u ş alçak bir sehpa n ı n
üzerinde d uruyord u . Bardakl ardan bi rinde mu htemelen
Bayan Ma k i n ' i n h az ı rladığı, bol m i ktarda içki vard ı . Kate
el iyle otu rma m ı işaret ett i, son ra sordu, " N e içersi n i z ?"
As l ı nda b ir bardak b i ra isterd i m ama tepside sadece
sert içki ler vard ı . " Siz ne içerseniz ondan a l ı rı m , " ded i m .
"Viski Sod a . S i z d e i ster m i s i n i z ?"
İ sted iği m i söy led i m ve içkiyi haz ı rlarken onu izled i m .
Kanepeye otu rd uğunda bacakları n ı altına a l d ı ve barda
ğın yarısı nı b i r d i kişte i çt i .
" N e kadar kalabi l i rs i n i z ?" ded i .
" Belki sadece b u n u bitirene kadar."
"Siz i n le konuşmak i sted iğim bir sürü şey var. Size
27
Christopher Priest
28
Prestij
29
Ch ristopher Priest
30
Prestij
31
Christopher Priest
32
Prestij
n i sti")
"Bu, gerçekten mu h teşem o l madan önceym iş," ded i .
" Hayatı n ı n büyük böl ü m ü n ü el i da rda geç i rm i ş ve öl me
den sadece b i rkaç y ı l önce meş h ur ol ml:JŞ. Bu i la n 1 88 1
yı l ı na, işleri n i n iyi gitmeye başl ad ı ğ ı i l k gün lere a it."
" B u n lar ne demek?" d i ye sord u m , i l a n ı n kenarına
m ü rekkepl i kalem le düzgün şekilde yaz ı l m ı ş n u maraları
göstererek. İ l a n ı n arkası na da h a faz l a n u mara yaz ı l m ı şt ı .
" B u , M u hteşem Danto n ' u n S a p l a nt ı l ı Dosya l a m a
Sistem i , " ded i . Kanepeden uzaklaştı v e resmiyetten uzak
bir tav ı rl a koltuğu m u n yanı nda, ha l ı n ı n üzerine diz çök
tü. E l i mdeki i lana bakabi l mek i ç i n bana doğru eği lerek,
"tümüyle çözemed i m ama i l k numa ra iş i gösteriyor.
Buralarda ç ı ktığı her gösteriyi yazd ığı b i r defter olacak.
Onun a ltında kaç gösteriye ç ı ktığı, kaç ı n ı n m ati ne ve
kaç ı n ı n s u a re old uğ u yaz ı yor. L i stedeki geri ka l a n
n u maral ar, yaptığı numara l a r ın l i stesi ve y ine çal ı şma
odası nda yapabi l d iği tüm n u ma ra la r ı n tarifleri n i içeren
b i r düz i ne c ivarı nda defteri varm ı ş . Defterleri n b i r i k i
tanesi hala bende; Stoke New i ngton'da yaptığı n u ma-.
raların baz ı lar ına bakab i l i rs i n iz . Ama işler görü ndüğü
kada r basit değ i l çünkü n u mara l a r ı n çoğu, birbiri n i n
çeşitlemes i ; o n l a rda da referanslar var. Şuradaki n uma
raya bak ı n , "1 Og" . Bence bu ald ığı ücretm i ş : on g i ne.
" İyi para m ı y m ı ş ?"
" B i r gecede kazandığı para buysa m ü kemmel m i ş .
A m a büyük olası l ı kla b i r hafta l ı kt ı r, y a n i ortal ama. O ka
dar büyük b i r tiyatro olduğunu sanmam."
Ben d i ğer i l a n l ardan o l u şan y ı ğı n ı a l ı rken, her b i ri nde
benzer n u mara l ar yaz ı l ı olduğu n u söyled i .
" B ütün a l et edevatı n ı da €ti ketlem iş," ded i . " İ nsan içi
ne çıkıp geç i m i n i sağlayacak zama n ı nereden bulduğu n u
merak ediyorum bazen ! Bod rumu tem izlerken rastla
d ı ğ ı m tüm ci hazları n ayırt ed ici b i r numarası vard ı ve her
33
Ch ristopher Priest
biri koca bir fi hristte yer a l m ı ştı ; hepsi de başka kitap lara
gönderme yapan notlar taşıyord u . "
" B e l k i bu işlere bakan başka biri vard ı ."
" H ayı r, heps i n i n el yaz ı s ı ayn ı . "
" N e zaman ö l d ü ?" ded i m .
" G a r i p a m a b u k o n u şa i be l i asl ı nd a . G azetel er
1 903 'te öld üğü nü yazı yor; The Times'da ö l ü m ilanı da
ç ı km ı ş ama köyde, ertesi yı l h a la sağ olduğunu a n latan
i n san l a r var. Bana garip gelen şu ki gazete kupü rler i n i
tuttuğu defterde ö l ü m i l an ı na rastlad ı m ; d i ğer h e r şey g ib i
etiketlen m i ş ve l i stelenmişt i . "
" B u n u n nası l olduğunu açı klayab i l iyor m u su n u z ?"
" H ay ı r. Alfred Borden kitab ı nda bundan söz ed iyor.
O rada öğren d i m, son ra d a aralarında ne olduğu n u b u l
m aya ça l ı şt ı m . "
" E l i n izde başka eşyaları da v a r m ı ?"
Kate defterlere uzan ı rken ben de daha önce h iç dene
med iğ i m ve hoşuma gittiği n i keşfettiğim Amerikan viski
si nden b i r kadeh daha doldurd u m . Kate' i n yerde, bacak
l a rı m ı n d i bi nde ol ması, konuşurken bana bakmak i ç i n
baş ı n ı yukarı kal d ı rması, b a n a doğru eği lerek e l bi ses i n i n
içine doğru küçük bak ı ş l a ra i z i n vermesi ve m u htemelen
b u n u n fark ı nda ol ması da hoşuma gitm i şti . Orada olmak,
ne o l u p b ittiği n i tam olarak a n l ayamama k, s i h i rbazlardan
ve çoc u k l u ktaki b u l u şm a l ardan söz etmek, o l m am
gerektiği halde işte ol mama k, p l a n l adığı m g ib i a i lemi
görmek için yol a ç ı kmamak b i raz kafa karıştı rıcıyd ı .
Z i h n i m i n kardeş i m le meşgu l kısmı nda, daha önce
ondan gel d iği n i b i ld iğ im h i ç b i r şeye benzemeyen b i r
memn un iyet h i ssett i m . Beni kal maya zorluyord u .
D ı şarıda soğuk öğleden sonra göğü kararıyord u ve
Pen n i ne yağmuru yağmayı sürdürüyord u . Pencereden
i natla soğuk h ava gel i yord u . Kate ateşe b i r od u n daha
attı .
34
İKİNCİ BÖLÜM
Alfred Borden
Prestij
37
C hristopher Priest
38
Prestij
39
Christopher Priest
40
Prestij
41
Christopher Priest
42
Prestij
farkı ndadır.
C h i ng Ling Foo bu saplantı l ı aldatmacaya sah i pti . B u
anekdotu okuduğu nuza göre, h a k l ı olarak ben i m d e böy
le b i r a l d atmacam olduğu n u farz edeb i l i rs i n iz . A l datma
cam hayatı m ı yönetiyor, verd iğim her kararı etk i l iyor, her
hareket i m i yön lendi riyor. Ş i m d i b i l e, a n ı l a r ım ı yazmaya
başla rken, neyi yazı p ne yazamayacağ ı m ı denet l i yor.
Yöntemi m i e l l eri boş göstermeye benzett i m ama asl ı nda
anlatılan her şey, sağl ı k l ı b i r i n i n topa l lamasına benz i yor.
43
Christopher Priest
44
Prestij
45
Christopher Priest
46
Prestij
47
Christopher Priest
48
Prestij
49
Ch ristopher Priest
50
Prestij
51
Christopher Priest
52
Prestij
53
Christopher Priest
54
Prestij
55
Christopher Priest
10
56
Prestij
11
57
Christopher Priest
58
Prestij
12
59
C h ristopher Priest
60
Prestij
61
Christopher Priest
13
62
Prestij
63
Christopher Priest
64
Prestij
14
65
Christopher Priest
15
66
Prestij
Ru pert Angier
Du rugörü, Medyu m l u k, Ruh Çağı rma
S ı r l a r ı n ı z E m n i yette
45 �dmiston V i l l as, Londra N
67
Christopher Priest
68
Prestij
69
Christopher Priest
70
Prestij
71
Christopher Priest
16
72
Prestij
73
Christopher Priest
74
Prestij
17
75
Christopher Priest
18
76
Prestij
19
77
Christopher Priest
78
Prestij
79
Christopher Priest
20
80
Prestij
21
22
81
Christopher Priest
82
Prestij
83
Ch ristopher Priest
84
Prestij
23
85
Christopher Priest
24
86
Prestij
87
Christopher Priest
88
Prestij
89
Christopher Priest
90
Prestij
25
26
91
Ch ristopher Priest
92
Prestij
93
Christopher Priest
27
94
Prestij
95
Christopher Priest
96
Prestij
97
Christopher Priest
28
98
Prestij
29
99
Christopher Priest
30
100
Prestij
101
Christopher Priest
31
102
Prestij
103
Christopher Priest
104
Prestij
105
Christopher Priest
106
Prestij
107
Christopher Priest
108
Prestij
32
109
Ch ristopher Priest
110
Prestij
bulamad ı m .
Muamma n ı n ortası nda a lt ı temel i l l üzyon s ı n ıfı n ı n ü ç
ya da dört tanesi vard ı : Kend i n i yok etmişti, sonra başka
b i r yerde meydana çıkarmıştı. B i r şek i lde i çi nde b i r
dönüşüm u nsuru bar ı nd ı rıyordu v e h e r şey, görü nüşte
tabiat kanunlart[Ja karşı gelerek yapı l m ı ştı .
Sah nede kaybo l ma, dü zen l emesi n i speten ko lay b i r
oyu n d u r; aynaları n veya yar ı m aynaların yerleşt i ri l mes i ,
ı şı kland ı rma, s i h i rbaz ı n " kara sanat ı n ı n" veya perdeleri n
ku l l a n ı l ması, d i kkat dağıtma, g i z l i kapı l a r vesai re . . . Başka
b i r yerde meydana gelme, gene l l i kl e bah i s konusu
nesnen i n veya bir benzeri n i n ; eğer bir kişi yse, i nand ı rı cı
b i r d u blörün önceden yerleşt i r i l mesiyle başarı l ı r. B u i ki
etkiyi b i r arada k u l l anmak ü ç ü n c ü b i r etki yaratı r ve
sey i rc i ler şaşkı n l ı k i ç i nde, tabiat kan u n l a rı n ı n h i çe
sayı l d ı ğ ı n a i n a n ı r.
O gece Hackney'de bu kan u n ların gerçekten h içe
sayı l d ı ğ ı n ı h i ssett i m .
Muammayı a l ı ş ı l m ı ş s i h i rbaz l ı k prensipleriyle çözme
ye yönel i k tüm teşebbüslerim başarıs ız l ığa uğrad ı ; ne
kada r çok d üşünüp çal ı ştıysam da beni mem n u n eden b i r
neticeye u laşamad ı m .
B u muhteşem i l l üzyo n u n temel i nde s i n i r bozucu
basitl i kte bir s ı r olduğunu düşünmek sürekl i d i kkati m i
dağıtıyord u . S i h r i n a n a kura l ı daima geçerl i d i r: Gördü
ğünüz şey h içb ir zaman gerçekten yapt!an şey değ i l d i r.
B u s ı r benden kaçmaya devam ett i . Sadece i k i küçük
tese H i m vard ı .
İ l k i , kend i etki s i n e kadar başarı l ı o l u rsa olsun, s ı rrım
h a l a Angier'da n uzaktayd ı . İ l l üzyonu ben i m yöntemi m le
yapmam ıştı ; haki katen yapması mümkün değ i ld i .
İ k i nc i s i h ı z l a i l g i l iyd i . Sı rrı n e o l u rsa olsun, Angi er' ı n
gösterisi ha la ben i m k i kadar çabuk gerçekleşm iyord u .
Ben i m vücudum b i r kabi nden di ğerine a n ı nda naklolu-
111
Christopher Priest
112
Prestij
33
113
Christopher Priest
34
114
Prestij
35
115
Christopher Priest
116
Prestij
36
117
C h ristopher Priest
118
Prestij
119
C hristopher Priest
120
Prestij
121
Christopher Priest
37
122
Prestij
yazd ı m .
Mektu pta k i m olduğu m u , ve gençl iği mde -şimdi son
suz bir pişma n l ı k içi nde olsam da- kocas ıyla a n l aşmaz
l ı ğa d ü ştüğü m ü a n l attı m . Vakitsiz ö l ü m ü n ü n b e n i
deri nden sars ı p üzdüğü n ü ; b u kaybı n tüm s i h i rbaz l ı k
camiası nda h i ssed i l eceği n i yazd ı m . Gösteri sanatçı s ı ve
123
Christopher Priest
Saygıdeğer Beyefend i ,
Merhum Bay Rupert David Angier'm Mülkü Hakkında
. Müvekk i l i m ize yo l l ad ı ğ ı n ı z mektup netices i n de,
merhum Ru pert David Ang ier' ı n esas menk u l ve hakla
rı n ı n devri h ususunda gere k l i tü m ayarlamaların yapı l m ı ş
o l d uğunu ve gidecekl eri yer veya h a k sah i plerine d a i r
başka soru sorm a n ı za gerek ol mad ığı n ı b i l d i rmeyi vaz ife
a ddederiz.
Merhum m ü vekki l i m iz i n m a l i ka n es i n d e n , çeşi t l i
küçük mülkün halka aç ı k devri h u s u s u nda ta l i mat bek le
m e kteyiz. B u n u n i ç i n ya p ı l ac a k a ç ı k a rtt ı rma n ı n ta r i h i ve
yeri gazetel erde d uyu ru l ac a ktır.
124
Prestij
38
39
125
Chri stopher Priest
söy leyeb i l i ri m .
B u h u susa mümkün mertebe hassas yaklaşıyoru m .
H ayatım, a s l a i z a h edemeyeceği m s ı r l a r v e çel işki lerle
dol u .
Sara h ki m i n le ev lend i ? Ben i m l e m i , ben i m le m i ? İ k i
çoc u ğ u m a tap ıyoru m . Ama o n l a r gerçekten sadece
ben i m mi . . . yoksa asl ı nda ben i m m i ? İçgüd ü l erimden
başka neyle b i leceğ i m ? Söz aç ı l m ışken, Ol ive hangi bana
aşık o l d u ve k i m i n l e Hornsey'deki d a i reye taş ı nd ı ?
Onu n l a i l k sevişen ben değ i l d i m ; da i reye davet eden
de . . . buna rağmen, ondan fayd a l a n d ı m ; ben i m de ayn ı
s ı n ı yaptığı m ı b i l i yord u m .
H angi b e n Angier' ı n foyası n ı meydana ç ı karmaya
çal ı ştı ? Hangi ben YENİ YER DEGİŞTİREN ADAM' ı i l k d ü ş ü n d ü ?
İ l k yer değiştiren h a n g i bend i ?
Kend ime b i l e sayı klama g i b i gelse de b u söz lerin her
b i r i aç ı k ve tutarl ı . Bu, varl ığı m ı n ana çel işk i s i .
Dün Londra'n ı n güneybatı k ı sm ı nda, Bal ham'daki b i r
tiyatroda gösterim vard ı . Matineye ç ı ktı ktan sonra, akşam
seansına kadar iki saat bek l emem gerekiyord u . Böyle
zamanlarda sık s ı k yaptığı m g i b i soyun m a odama g i ttim,
perdeleri çeki p ı ş ı k l arı azaltt ı m , kapıyı k i l itled i m ve
kanepede uykuya d a l d ı m .
U yand ığ ımda . . .
Gerçekten uyand ı m m ı ? B i r h a l ü s i nasyon muyd u ?
R ü ya mıyd ı ?
U yan d ı ğ ı md a R u pe rt A n g i er' ı n h a y a l ete benzer
s i l üeti ni soyu nma odamda b u l d u m ; iki el iyle uzun b i r
b ı çak tutuyordu . K ı m ı ldayamadan, b ağı ramadan üzeri me
atladı; kanepen i n kenarı n a i n i p çabucak ü stüme ç ı k ı p
bacakları n ı ayı rarak karn ı ma ve göğs ü me otu rd u . B ı çağı
k a l d ı rdı ve ucunu ka l b i m i n üzeri nde tuttu.
"Ölmeye haz ı r ol, Borden ! " ded i kulak t ı rma l ayan
sesi yle.
126
Prestij
127
Christopher Priest
128
Ü Ç ÜNCÜ BÖLÜM
Kate Angier
Prestij
131
Ch ristopher Priest
132
Prestij
133
Christopher Priest
134
Prestij
135
Christopher Priest
136
Prestij
137
Christopher Priest
138
Prestij
139
Christopher Priest
140
Prestij
141
Christopher Priest
142
Prestij
143
Ch ristopher Priest
144
Prestij
145
C h ristopher Priest
146
Prestij
147
Christopher Priest
148
Prestij
149
Christopher Priest
150
Prestij
151
C h ristopher Priest
152
Prestij
10
153
Christopher Priest
154
Prestij
155
C h ristopher Priest
156
Prestij
11
157
Christop her Priest
12
158
Prestij
159
Christopher Priest
160
Prestij
b i l iyors u n . "
Buna y a n ı t vermed i , b i r çı kmazda olduğunu h i ssed i
yord u . Hep b i l d iği ç ı kmazd ı ; daha son ra hayatta old uğu
n u öğrendiği, küçük bir çocuğun ö l ü m ü . Çocuğun şimdi
ki hal iyle karş ı l aşmak hiçbir şeyi değişti rmem işt i . B u oy
du, o o l mamıştı .
Kend i s i ne b iraz daha konyak doldurd u . Andrew, " B u
rada telefon edebi l eceği m bir yer v a r m ı ?" ded i .
" B u rada ka l . K ı ş ı n evi n en s ı cak yeri buras ı . Ben bir
şeyi kontrol edeceğim."
Odadan ç ı karken ada m ı n cep telefo n u n u n tuşlarına
bastığı n ı d uyd u . Ana koridordan geç i p ön kapıdan d ı şarı
baktı . Kar beş altı santi m l i k bir örtü o l u şturmuştu . Kapa l ı
giriş yol u nda az birikird i ; a m a vad i n i n aşağısı nda, ana
yolda karın çitleri ve yo l kenarı ndaki bankları örttüğün ü
b i l iyord u . Genel l i kle duyulan trafik sesinden eser yokt u .
E v i n a rkası n a d o l a n d ı v e o d u n depos u n u n k a r l a
örtül m eye başlad ı ğ ı n ı görd ü . Bayan M a k i n mutfaktayd ı ;
onunla kon uşup m isafi r odas ı n ı h az ı rl amas ı n ı istedi
Bayan M a k i n sofrayı toplad ı ktan sonra, Kate ve
And rew yemek odası nda ka l d ı l ar. Yanan şöm i nen i n
karşı l ı k l ı i k i tarafı na otu rup g ü n l ü k şeylerden konuştu lar:
Andrew' ün b i rl i kte yaşadığı k ı z la soru n ları, Kate' i n i nşaat
için a raz i s i n i n b ir böl ü m ü n ü i steyen maha l l i yönetimle
dertleri . Ama Kate yorgundu ve buna iştah ı yoktu . Saat on
birde sabah devam etmeyi önerd i .
M i safi r od as ı n ı ve ku l l anacağı ba nyoyu gösterd i .
İ k i n c i b i r tek l i fle karş ı l aşmayınca şaş ı rd ı . Adanı
mi safi rperverl iği i ç i n kad ı n a teşekkür etti , iyi geceler
d i led i , o kadar.
Kate büyü k-büyü kbabas ı n ı n baz ı kağ ıt l arı n ı b ı raktığı
yemek odas ı na dönd ü . Düzgü nce istiflen m i şlerd i ; her ye
re kağıt saç ı l ması n ı önlemek kal ı tsal bir a l ı şka n l ı ktı her
h <ı lde. B i r yan ı düzensiz, u m u rsamaz, serbest olmak isti-
161
Christopher Priest
162
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Rupert Angier
Prestij
2 3 Eyl ü l 1 8 66
Boazı m daha i y i . Grierson' l a ben i arabayla gezd i r
d i .Çok bi şey söylemedi ama Henry o ev i n hakimi o l u nca
165
Ch ristopher Priest
2 2 Ara l ı k 1 8 67
Dün akşam ben i m için davet veri l d i ve köyden
k ı z l a r l a erkekler geld i, Noel o lduğu i ç i n gel melerine i z i n
veri l d i . H e n ry de b u rad ayd ı a m a ö b ü r çoc u k l a r
.
yüzünden davete gel med i . Çok güzel şeyler ka ç ı rd ı
çünkü davette b i r tane hokkabaz vard ı !
B u adam ı n adı Bay A . Presto'yd u , gördüğüm e n harika
n u maraları yaptı . H i ç yoktan bayra k lar, fl amalar ve
şemsiyeler var etti, bir sürü ba lon ve ku rdele de ç ı kard ı .
Son ra iskamb i l kağıtlarıyla numaralar yaptı, seçtiği m i z
kağ ı t l a r ı tah m i n ett i . Ç o k z e k i birisi . B i r çocuğu n
b u r n u n d a n b i l a rdo topl a r ı ç ı ka rd ı , k ü ç ü k b i r k ı z ı n
kulağın ıdan b i r sürü para dökü l d ü . İ k i ye · kes i p sonra
yen iden birleşti rdiği bir i p parçası vard ı ve sonu nda
küçük cam bir kutudan beyaz b i r kuş ç ı ka rd ı , başlama
dan önce kutu n u n boş o lduğu n u görmü ştü k !
B u n u m a ra l a r ı n nas ı l yap ı l d ı ğ ı n ı a n l atması i ç i n
yalvard ı m da yalvard ı m a m a Bay Presto a n l atmad ı . Öbür
çocu klar gitt i kten sonra b i le, söyled iğim h içbir şey fikri n i
değişti rmed i .
Bu sabah akl ı m a b i r fi k i r gel d i G rierso n ' u Sheffield'a
gönderip b u l a b i ld iği büt ü n s i h i r numara l a rı n ı a l d ı rd ı m ve
bu konuda kitap var m ı d iye bakt ı rd ı m . G r ierson bütün
gün yoktu ama son u nda isted i kleri m i n çoğuy l a geri gel d i .
İ ç i nde k u ş sakl amak i ç i n özel c a m kutusu da var
(kutunun özel zem i n i, bu akl ı ma gel m e m i şti) Öbür
n u maralar b i raz d aha zor ç ü n kü a l ıştı rma yapmam l az ı m .
Ama birisi n i n seçtiği kağ ı d ı tah m i n ettiğ im b i r numara
166
Prestij
1 7 Ş u bat 1 8 7 1
Bugün aylar sonra i l k kez Baba m ı ya l n ız yakalamayı
başard ı m ve vaziyetin, aşağı yukarı Henry' n i n tarif ettiği
gibi o l duğunu öğren d i m . Böyle b i r h a lde e l i nden gel en i n
e n i y i s i n i yapmaktan başka çare yok g ibi görü nüyor.
H en ry'yi mem n u n iyetle öldüreb i l i r i m .
3 1 Mart 1 8 73
Bugün so n i k i senede yazd ı k l a r ı m ı y ırtıp yok ett i m .
Okuldan döner dönmez i l k yaptığım şey bu o l d u .
1 N i sa n 1 8 73
Oku ldan eve döndü m . Art ı k bu defteri yazmaya
yetecek mahremiyetim var. Babam, 1 2 . Colderdale Dükü,
ü ç g ü n önce, 29 Mart 1 8 73 'te vefat ett i . Ağabeyi m Henry
onun ünva n ı n ı , topra kları n ı ve m ü l kü n ü a l d ı . Ben im,
an nem i n ve d iğer ev ahal i s i n i n ist i kba l i , ister kuvvet l i
i ster aciz olsu nlar, bel l i deği l . Mal i kanen i n isti kba l i b i l e
emniyette değ i l ; Henry geçm işte sert değiş i k l i k lerden
bahsetm işti . El i m i zden gelen tek şey beklemek. B u
esnada ev cenaze haz ı rl ı kları i le meşgu l .
Babam ya rın mozolede göm ü lecek.
B u sa bah, isti kba le daha b i r ü m itle bakıyoru m . Bu
sabah odamda, sih irbaz l ı k a l ı şt ı rma larımı yapıyord u m .
B u sahada kaydett i ğ i m i l erl eme, bu gü n l ü ğ ü n
sayfa l arı nda yapt ı ğ ı m tem i z l i ğ i n k u rbanları ndan b i ri
o l du ; çünkü en baştan beri el çabukluğunda u sta olmak
i ç i n laz ı m o l a n l a rı her şeyi en i nce ayrı ntısı na kadar
kaydet m i ş t i m . . . a m a d i ğer şey l eri ç ı karmaya kara r
veri nce o n l a r da gitt i . G österi yapacak kıvama geldiğime,
her ne kadar b unu denemeye tabi tutmadıysam da yen i
n u maraları s ı k s ı k okuldaki arkadaşlarım üzeri nde tatbi k
167
Christopher Priest
2 N isan 1 8 73
Cenaze ka l d ı rı l d ı ve babam sonsuz u y k u s u n a
uğurl and ı . K i l i sedeki törenden sonra naaşı, Doğu R ise ' ı n
a ltında yer a l a n a i l e kabrista n ı na götü rü l d ü . Cenazeye
katı l a n lar m ozolen i n g i r i ş i ne kadar tek s ı ra l a n d ı l a r ve
Henry'le ben, cenazeci ve adam l arı i l e tabutu yeralt ı na
taş ı d ı k.
Sonra o l a n l ara h az ı rl ı ks ı z yaka l a n m ı şt ı m . Mozole
tepe n i n içine uzanan devasa bir doğal mağarayd ı . A i l e
kabrista n ı o larak ku l la n ı l m ak üzere gen işleti l m i şt i . Zifiri
k a ra n l ı kt ı , ayağı m ı z ı n a l tı n d a k i zem i n engebe l i ve
taş l ı yd ı , h avada pis bir koku vard ı , bi rkaç fare görd ük.
Geçiş yo l u na taşm ı ş sayıs ı z ç ı k ı ntı ve raflar, kara n l ı kta acı
veren çarpışmal ara sebep o l u yord u . H ep i m i z b i rer fener
168
Prestij
Akşam
B i r saat kadar önce tören yapı l d ı . Bu kel i meyi tam da
i sted iğim manada k u l l a n ıyoru m ; bütün gün beklenen
tören . Baba m ı n defned i l mesi b u n u n iç in , vasiyet i n i n
okunm ası i ç i n b i r haz ı r l ı ktı sadece.
Hep i m i z orada, a n a merd i ven i n a l tı nd a k i holde
toplanm ışt ı k . Baba m ı n avu katı Sör Geoffrey F usel-Hunt
bizi sess izl iğe davet etti ve ti tremeyen, ne yaptığı n ı b i len
el l eriyle kahrolası belgeyi i htiva eden kahverengi zarfı
açıp katla n m ı ş parşömenleri ç ı kard ı . D iğerlerine bakt ı m .
Babam ı n erkek v e kız kardeşl eri oradayd ı ; yan l a rı nda
eşleri n i ve -baz ı ları- çoc u k ları n ı da get irm i şlerd i . Araz iyi
yöneten, av sahas ı n ı bekleyen, k ırl ı k bölgeleri dol aşa n,
çiftl ikleri ve d alyanları koruyan kişi ler k ü ç ü k b i r topl u l u k
hal i nde b i r kenarda d u ruyorlard ı . Onların yan ı nda, yine
top l u l u k h a l i n de, göz leri u m utla parl ayan k ira ödeyen
çiftç i ler vard ı . Doğrudan Sör Geoffrey' i n masas ı n ı n karşı
s ı nda duran yarı çember ol uşturmuş top l u l uğun ortası nda
169
Christopher Priest
3 N isan 1 8 73
N e yapacağ ı m ? . Okula dön meme b i r" haftada n fazl a
zaman var. B u son sömestre . . .
3 N isan 1 8 74
Bir sene l i k aradan sonra bu g ü n l üğe dönmek münas ip
gel i yor. Ca l d l ow Mal i kanes i ' nde kal ıyoru m ; kısmen yirmi
b i r yaş ına basana kadar kan u n i vasim Henry' n i n gözeti-
170
Prestij
m i nde old uğu için; fakat asl ı nda a n nem öyle isted iği i ç i n .
Bana G rierson göz k u l a k ol uyor. Henry Londra'ya
yerleşti ; h a berl ere göre orada her g u n Kamara'ya
gid iyorm uş. Annem i n s ı h h ati i y i . H er sabah çeyiz evine
gid i yoru m ve reşit olduğumda neler yapa b i l eceğ i m i
konuşuyoruz
Baba m ı n vefatı ndan sonra gözbağc ı l ı k a l ı şt ı rmaları m ı
i h m a l etm iştim a m a dokuz ay önce tekrar baş l ad ı m . O
zamandan beri yoğun bir şeki lde ça l ı ş ı yoru m ve sahne
s i h i rbaz l ı ğı gösteri leri n i seyretmek için h iç b i r fı rsatı
kaç ı rm ı yo ru m . Bu a m aç l a S heffield ya da
Manchester'daki müzi khol leri dolaşıyoru m ; standartlar
farkl ı l ı k gösteriyor olsa da i l g i m i uyandı rmaya yetecek
c i n ste oyu n lara rastl ıyoru m . İ l lüzyonların çoğu n a zaten
aşinayım ama her gösteride en az bir kere heyecan veren
ya da şaş ı rtan bir şeye rastl ıyoru m . O andan iti baren s ı r
avı n a ç ı kıyoru m . İsted iğ im şeyi, G rierson'la b i r l i kte s ı k
s ı k gittiği m i z çeşitl i s i h i r taci rl eri ve tedari kçi lerinden,
ı srar ederek en i nde son u nda a l ı yoru m .
G rierson, aza l m ı ş ev a h a l i s i n i n iç inde s ih re o l a n i lg i m i
ve h ı rs ı m ı b i len tek k i ş i . An nem ben i m ne ol acağım
hakkında karamsar söz ler sarfederken, on a p l a n ı m ı
a n l atmaya cüret edem iyorum . Fakat Derbysh ire'da sü r
düğüm bu yarım yamala k h ayatı bıra k ı p gittiğimde b i r
meslek sah i b i o l acağı m a d a i r güven i m tam . Abone oldu
ğum s i h i rbaz l ı k dergi leri, revaçta bir i l l üzyonistin tek b ir
gösteri i ç i n ald ığ ı mu azzam ücretleri yaz ıyor; parl ak b i r
sahne kariyeri i l e gelen top l u msa l beğen iden bahset
miyoru m b i le. Ş i md i den bir rol ü m var. Asa let ünvan ı n a
sah i p b iri n i n tal i hsiz, vel i si nden ald ığı harçl ı ğa mahkum
ed i l m i ş küçük kardeşiyim ve Derbys h ire' ı n yağmu r l u
tepeleri nde, cesaret k ı rı c ı hayatı mı geçiriyoru m .
Asl ı nda sahne ken arında bekliyorum ç ü n kü yaş ı m
gel d i ğ i nde gerçek hayatım başl ayaca k !
171
C h ristopher Priest
172
Prestij
1 Ocak 1 8 77
New York'tan gelmes i n i h a fta l a rd ı r bek l ed i ğ i m
kita pl a r sabah postasıyla gel d i . F i k i r ed i n mek i ç i n o nları
karıştı rd ı m .
G österi yapmayı sev iyoru m . Sah neyi ku l l a n m a ,
gösteri s u n m a veya sey irc i leri n ü ktedan y a da g ü l ü nç
sözlerle eğlendi rme sanatı n ı öğren iyoru m . . . kahkaha,
şaşk ı n l ı k ç ı ğ l ı kları ve a l kış tufa n ı haya l l erim i süsl üyor.
Sadece · k u s u rsuz bir s u n u m l a mes l eğ i m i n z i rvesi ne
t ı rmanab i l eceğ i m i b i l iyoru m .
Tek zayıfl ığım, bana aç ı klanmadan b i r i l l üzyonu n
işleyi ş i n i a n laya m ı yor olmam. B i r n u marayı i l k görd ü
ğümde, ben de herhangi bir seyi rc i kadar afa l l ıyoru m .
S i h i r konusu nda k ı t b i r haya l gücüne sah i b i m v e istenen
etkiyi yaratmak i ç i n b i l i nen genel kan u nları ku l l anmakta
güç l ü k çekiyoru m. Üstün b i r performans görd üğümde,
gösterilen k ı s ı m göz leri m i kamaştı rıyor, saklanan ise
kafa m ı karıştı rıyor
B i r keres i nde, M a n chester S i rk i 'nde b i r s a h n e
gösterisi nde, s i h i rbaz herkese camdan bir s ü ra h i gösterd i .
Arkası nda yüz hatl arı n ı göre l i m d iye suratı n a tu ttu; zarif
ç ı n l a m a s ı n ı d u yup s i metr i k ve k u s u rs u z o l d .u ğu n u
an layal ı m d i ye meta l b i r çubukla hafifçe vurd u ; son
ola ra k, boş olduğunu göre l i m diye b i r a n l ığı na ters tuttu .
Sonra, üzerinde metal b i r güğü m ü n olduğu masaya
döndü . G üğü mden cam süra h i ye çeyrek l itre su boşa lttı .
Sonra, başka b i r şey yapmadan sa h ne n i n b i r yan ı nda
duran şarap kadehleri n i aldı ve her b i r i n i k ı rm ı z ı şarap l a
doldurd u !
Demek isted iğim, katlanmış gazeteye s u döküp, sonra
gazeteden ba rdağa süt doldurman ı z ı sağlayan ci haza
sahiptim (gazete kupku ru ka l ıyord u ) . Çal ı şma prens ibi
aynıydı ama sunum fark l ı yd ı ve ben, i k i nc i s i ne ağz ı m
aç ı k bakarken i l k i n i u n utmuştu m .
173
Christopher Priest
3 Ş u bat 1 8 77
H afta içi he r gün, s a ba h 9 .00'dan öğ l e vaktine kadar,
s i h i rbaz l ı k ve yen i gösteri l er konusunda uzmanlaşmış
olan dört büyük t iyatro acentası a ra s ı nd a mekik
dokuyoru m . Her b i ri n i n k a p ı s ı n ı n ö n ü nde kend i m i
kaçı n ı lmaz red ceva b ı n a haz ı r l ı yor ve takı n a bil d iğim en
cesur ifadeyle içeri gi riyorum . D a n ı şmadaki görev l i ye
varl ığımı bel l i ed iyor, ki barca bana u ygu n b i r iş o l u p
ol madığı n ı soruyoru m .
Ş i md iye k a d a r ceva p hep o l u m s u z o l d u . B u
görev l i leri n ru h h a l i çeş it çeşit a m a bana kabaca hayı r
derken k iba rl ı k etm iş o l u yorlar
Mütemad iyen ben i m g i b i lerle uğraştıkları n ı b i l iyoru m ;
b i r a l ay işsiz gösteri sanatç ı s ı , h e r g ü n ben i m le a y n ı yo l u
tep iyor. Tabiatıyla m ü racaat etmeye giderken başka l a r ı n a
rastl ıyorum v e yine tabiatıyla, bi rkaç arkadaş ed i n d i m .
174
Prestij
1 6 N i san 1 8 7 7
M a l i ö l ü m ü m i la n ed i ld i , resmiyet kazand ı ! Henry
müşavirleri vasıtas ıyla, yirmi b i ri nc i yaşgün ümde harç
l ığ ı m ı n kes i leceği n i b i l d i rd i . Cald low Mal i kanes i ' nde
ka lma hakkı m sak l ı ; fakat sadece bana ayrı lan oda larda.
E n son unda dile get ird i ğ i ne sevi n d i m . Bel i rs i z l i k
yakamı b ı rakt ı . Seneye Eyl ü l 'e kadar vaktim var. İş b ul a
mad ığım, bu yüzden tan ı n madığım, bu yüzden seyirci
175
Christopher Priest
1 3 H az i ra n 1 8 77
Yaz havası ndayız a m a ben im i ç i n bahar gec i kmel i
geld i ! N i h ayet b i r iş tek l i fi a l d ı m !
Çok büyük b i r şey deği l, Londra'daki b i r otelde, küçük
i şada m l a rı n ı n katı l d ığı b i r toplantıda iska m bil nu mara
l a rı serg i l eyeceğ im; ücret sadece yarım g i ne ama bu
ben i m hayatı mdaki en m ü h i m gü n !
O n ş i l i n ve a ltı pen i ! B i r hafta l ı k k irada n fazl a ! B i r
servet!
1 9 H a z i ra n 1 8 7 7
İ n celed iğ im kitaplardan b i r i , G u pta H i lel a d ı nda
H i n d u bir s i h i rbaz ta rafı n d a n yaz ı l m ı ş . B u k i ta pta
numarası ters giden i l l üzyo n i ste tavsiyelerde b u l u nu
l uyor. H i l e l ' i n a n lattığı bi rkaç kaçı ş va_r; çoğu sey i rc i n i n
d i kkat i n i d ağ ıtma yönte m l e r i n e dayan ıyor. Ayrıca
kaderc i l ikle i l gi l i nasi hatleri de var. S i h i rbaz l ı k, hazır
o l u n ması ve metanetle karş ı l a n ması gereken hayal
k ı r ı k l ı kları ve başarısız l ı k l arla dol u bir meslek.
Ben de metanetle Danto n ' u n profesyonel s i h i rbaz l ı k
kariyeri n i n başlangı c ı n ı bu raya naklediyoru m . Teşebbüs
ettiğim i l k n u m a ra n ı n (basit bir kart değişti rme) ters
gittiğini, ben i saf dehşeti n pençes ine attığı n ı ve gösteri n i n
geri kal anı n ı mahvetti ğ i n i söyleyeyi m yeter.
Ücreti n yarısı n ı , beş ş i l i n ve üç pen i a ld ı m ; organi
zatör tekrar denemeden ön c e daha çok a l ıştı rma yapma
mı nas ihat etti . Bay H i le! de ayn ı n ı öğütl üyor.
176
Prestij
2 0 H a z ira n 1 87 7
Ü m i tsi z l i k içi nde, s i h i rbaz l ı k kariyerim i bı rakmaya
karar verd i m .
1 4 Temmuz 1 8 77
An nemi z i yaret etmek i ç i n Derbysh i re'd aydı m ; oraya
gitmeden önce peş i m i b ı rakmayan kasvetten daha karan
l ı k b i r ru h h a l i içi nde geri dönd ü m . Ayrıca gelecek aydan
itibaren ki raya haftada on ş i l i n zam gel eceğ i n i öğrend i m .
Kend i ayakları m ı n üzeri nde d u rmak i ç i n h a l a b i r
seneden faz l a vaktim var.
1 O Ekim 1 877
Aşık o l d u m ! Ad ı Drus i l la MacAvoy.
1 5 Ekim 1 877
Ne kad ar aceleciym i ş i m ! The MacAvoy denen kad ı n
bana göre değ i l m iş. Kend i m i öldürmeyi pla n l ıyoru m ; ka
lan sayfa lar boşsa, bu gü n l üğü b u l a n kişi başarıya u l aş
tığımı a n l ayacak.
2 2 Ara l ı k 1 8 7 7
H ayat ı m ı n kad ı n ı n ı b u l d u m n i hayet! H iç bu kadar
mutlu o l m a m ı ştı m ! Ad ı J u l ia Fense l l , benden sadece i k i
a y küçük, saçları parlak k ı z ı l kahverengi v e yüz ü ne dökü
l üyo r. Mavi göz leri; uzun, düzg ü n bir burnu, küçük
gamze l i bir çenesi, her da im tebessüme haz ı r gibi d u ran
bir ağz ı , ben i aşk ve tutkudan del iye döndüren, i ncec i k
ayak b i l ekleri va r ! Kes i n l i kl e şimd iye kadar görd üğüm en
güzel kad ı n . Beni en az ben i m onu sevd iğim kadar
sevd i ğ i n i söyl üyor.
Ta l i h i n bana güldüğüne i n anmak i m kansız. Beni tüm
tasa l a r ı md an; korku l a rı m da n ; öfke, ü m itsi z l i k ve h ı rsla
r ı mdan uzakl aştırıyor. H ayat ı m ı bütü n ü yle doldu ruyor.
177
C h ristopher Priest
3 1 Ara l ı k 1 8 7 7
J u l i a'dan y a d a genel hayatı mdan bahsederken hala
titriyoru m . Yıl sona eriyor; bu gece, 1 1 .OO'da J u l ia'ya
kat ı l acağ ı m ve yen i y ı l başlarken birl i kte olacağız.
7 877'de Toplam Gelir: S ş 3 p .
3 Ocak 1 8 78
J u l ia'yla geçen ayı n o rtas ı ndan beri görü şüyoru z .
Ben i m en sevg i l i , en yakı n a rkadaşım o l d u . Ondan
mümkün mertebe tarafs ı z bir şeki lde bahsetme l i y i m ; onu
tan ı mak ta l i h i m i değiştird i .
Öncel i k l e, b i rkaç a y önce Langham Caddesi' ndeki
otelde yaptığım korku nç gösteriden ·sonra başka bir iş
a l madığı m ı söyleyeyim . Kend ime güven i m aza l m ıştı; b i r
iki g ü n boyun c a acenta bü rolarına g itmek i ç i n yapmac ı k
b i r iyi mserl i k b i le gösteremed i m . Bu kasvet l i gez in
ti lerimden b iri esnası n da J u l ia'yla tan ı şt ı m . O çevredeki
herkes g i b i , o n u da ö n ceden görm ü şt ü m a m a saf
güze l l iğiyle bana bakmaz d i yord u m . N i h ayet G reat
Port l a n d Street ' d a k i acenta l a rd a n b i ri n i n bekleme
salon unda birbirimizle konuştuk. Soğu k, çıplak tahta l ı ,
mat boya l ı , sert otu rakl ı b i r yerd i . O n u n l a yal n ı z kal ı nca
görmezden gelemed i m ve cesaret i m i top layıp o n u n l a
konuştu m . B i r oyuncu olduğu n u söyled i ; ben de i l l üz
yon i st olduğumu . . . son g ü n lerde a l d ığı iş l erden, onun
tarifi n i n de ben imki kada r nazari olduğunu a n l ad ı m .
Benzer h i l ekarl ı ğ ı m ı z ı eğlencel i b u l d u k v e arkadaş
olduk. J u l ia, G rierson 'dan so n ra, n u m a ra la rı m ı özel
olarak sergi led iğ i m ilk kişi old u . Ne kad ar beceri ksizce
ya da kötü serg i l ersem serg i l eyey i m her yaptı ğ ı m ı a l kı ş
l ayan G ri erson'dan fark l ı ol a rak, J u l i a aşağı yukarı ayn ı
178
Prestij
1 2 Ocak 1 8 78
" B i z de aramızda daha önce ki msen i n sergi lemed iği
bir numara d ü zen lesek ya ?"
Yukarıdaki satırl arı yazd ı ktan bir gün . sonra, J u l i a
179
Ch ristc;ıpher Priest
b u n l a rı söyled i .
N e sade sözler! Üm its i z l i k ve buhran devrida i m i ne
s ı k ı ş m ı ş hayatımda ne büyük değişikl i k ; b i r z i h i nbaz l ı k
göster i s i h az ı rl ıyoru z ! J u l i a bana hafıza tekn i kl eri n i
göster i yor. H afıza yard ı mcı l a r ı n ı k u l l a n m a n ı n i l m i n i
öğre n i yoru m .
J u l i a ' n ı n hafı zası bana hep ol ağa n ü stü görü nmüştür.
Onu i l k ta n ıd ı ğ ı mda ve zar zor öğrend iğim iska m b i l
n u m a ra l a r ı m ı gösterd iği mde ba n a meyd a n ok u d u .
Ak l ı ma gelen i k i basamakl ı sayı l arı isted iğim sı rayl a
söylememi v e göremeyeceği b i r yere yazmamı isted i . Not
defteri m i n bir sayfası n ı doldurduğu mda sayı la rı saki nce,
d u raklamadan veya hata yapmadan s ı ra lad ı . .. ben ağzı m
açı k bakarken b i r kere daha s ı ra l ad ı . . . hem d e tersten !
Bunun s i h i rbaz l ı k o l d uğu n u , d a h a ö nceden
ezberled iği sayı ları bir şeki lde bana tel ki n ettiğini ya da
sak l ı tuttu ğ u m u s a n d ı ğ ı m not l a ra u l a şacak bir yol
bu lduğunu farzetm işt i m . İ k i s i n i n de doğru ol mad ı ğ ı n a
ben i tem i n etti . B u b i r n u mara deği l d i ; h i le h u rd a yoktu .
B i r sih i rbazı n iz lediği yönte m i n tam tersi ne, gösteri n i n
s ı rrı görü nd üğü gi biyd i . . . sayı l arı ezberl iyord u !
Artık bana h afıza yard ı m l a rı n ı n s ı rrı n ı açt ı . O n u n
kadar u sta deği l i m a m a ş i m d iden, b ir z a m an l a r
gerçekl iğ i n d e n ş ü p h e ett i ğ i m hafıza h ü nerl e ri n i
serg i leyebi l iyoru m .
2 6 Ocak 1 8 78
Art ı k h az ı rı z ! Sah nede otu rd u ğ u m u haya l ed i n,
göz lerim bağl ı . Seyirc i ler a rası n da n ç ı kan gön ü l l ü l er göz
bağ ı n ı m u ayene etm işler ve d ı şarıyı göremed iği mden
em i n ler. J u l i a sey i rc i lerin a ras ı nda dolaşarak şahsi eşya
ları n ı al ıyor ve ben i m d ı ş ı mda herkes i n görebi leceği
şeki ide tutuyor.
" Ne tutuyoru m ?" d iye hayk ı rıyor.
180
Prestij
1 Şu bat 1 8 78
Yarın akşam başl ıyoru z ! B i r ti yatro veya mü zi kholde
yer bulmak i ç i n iki hafta h a rcad ı k ama bugün, Hamstead
Heath'de kederl i b i r ha lde, J u l ia d i zgin leri ele a l mamız
gerektiğ i n i söyled i .
Şimdi geceyarısı; ö n tetki kl e geçen b i r akşamdan
sonra ye n i dö n d ü m . J u l i a ' y l a b i r l i kte yuruyuş
mesafesindeki altı meyhaneyi z i ya ret ett i k v e en uygun
görünen i n i seçtik. K i l bu rn Yol u ' nda, M i l l Lane' in köşe
si ndeki bu yerin ad ı, Kuzu ve Çocuk. Bar kısmı gen iş, iyi
ayd ı n l atı lmış ve bir ucu nda küçük bir pl atform (üzeri nde,
orada olduğumuz s ı rada Çal mayan b i r pi yano va r) olan
bir oda. Masa l a r, J u l i a ' n ı n sey i rc i l e rle konuşu rken
ara l a rında dol aşabi l eceği kadar mesafel i . Mekan sa h i b i -
181
Christopher Priest
3 Ş u bat 1 8 78
J u l ia'yla Kuzu ve Çocuk'taki gösteri m izi beğenen
kal a ba l ı ğ ı n attığı boz uk paraları sayd ığım ızda f2 4 ş 9p
ç ı kt ı . Daha fazlayd ı ama ga l i ba b i razı ç a l ı n d ı , b i razı da
mekan sah i b i n i n sabrı n ı n taşmasıyla d ı şarı atı l m a m ı z
esnası nd a kaybo ld u.
Am a b aşarısız o l mad ı k ! N as ı l hazı rla nacağ ı m ı za,
kend i m i z i tan ıtacağ ı m ı za, di kkat çekeceğ i m i ze, ve hatta,
mekan sa h i b i n i n gözü ne nas ı l gi receği m ize d a i r b ir s ürü
önem l i ders ç ı kard ı k .
B u gece K i l bu rn'den hatırı sayı l ı r mesafede o l a n
lsl i ngton'daki Den izc i n i n Kol l arı'na g ideceğiz. Cumartesi
gecesi yaşad ı ğ ı m ı z tecrübeye dayanarak gösteri m i zde
değ i ş i k l i kler yapt ı k bi le.
4 Şu bat 1 8 78
İ kim ize birden sadece 1 S ş 9p kal ıyor ama maddi
kazançta k i eksiği m i z i , ed i n d i ğ i m iz tec rübey l e
kapatıyoruz.
2 8 Ş u bat 1 8 7 8
A y b i te rken J u l i a ' y l a z i h i n baz l ı k göste r i m izden
e l i m ize topla r:ı f l 1 1 8s 3d geçtiği n i , çaba l a rı m ı z ı n bizi
yord uğu n u , başa r ı m ı z ı n g u r u rl a n d ı rd ı ğ ı n ı , yaptı ğ ı m ı z
h a ta l arın gel ece kte n a s ı l d avra n m a m ız gerekt i ğ i n i
öğrettiği n i ve şimd iden (kes i n başarı a l ameti ! ) rakip b i r
i k i l i n i n g ü ney Lo n d r a ' d a k i m ey h a n e l erde gösteri
yaptığı nı yazab i l i rim.
Ü stel i k , ge lecek ay ı n ü ç ü n d e Ponders E n d ' d e k i
H asker's Müzi kho l ü ' nde normal b i r s i h i rbaz l ı k gösterisi
182
Prestij
4 Mart 1 8 7 8
B a y H asker'dan a l ı n a n : f3 3 ş O p . Ben i N i san'da y i ne
tutmak isted iği n i söyled i . B i l hassa ren k l i kurdelelerle
yaptığım n u mara çok beğe n i l d i .
1 2 Temm u z 1 8 78
Bir ayrı l ı k. Karı m (bir süred i r günlük tutmuyord u m
a m a J u l i a'yla 1 1 Mayıs'ta evlendik. Ş i m d i l d m i ston
Konakları'ndaki ev imde mein n u n mesut yaşıyoruz) b i r
kez d a h a d a l değ i şt i rmem i z gerekt iğ i n i h i ssed iyor.
On u n l a hemfikir im. Z i h i n baz l ı k gösteri m iz, her ne kadar
ilk kez görenler için etki ley ic i de olsa, tekrardan ibaret ve
yoru c u . Sey i rc i l e r i n h a l ve h a reketleri n i ön ceden
kesti rmek m ü m kü n deği l . Gösteri n i n büyük böl ü m ü nde
gözlerim bağ l ı olduğu için J u l i a uzun süre sarhoş ve kaba
b i r kalaba l ı ğ ı n orta s ı nda yal n ı z kal ı yor; üste l i k, b i r
keresi nde gözüm bağ l ı sandalyede otururken cüzdan ı m
çal ı nd ı .
Düze n l i olarak para kaza n ı yor olmamıza rağmen,
i k i m iz de deği ş i k l i k zaman ı n ı n ge ldiğini düşün üyoruz .
Geç i m i m i' henüz sah neden sağlayamıyorum ve i k i ay
kadar sonra ay l ı k harç l ı kları m ı n son u na geleceğim.
Ti yatro rezervasyo n l a rı s on gün lerde ge l işme gösterd i
as l ı nda. Şu a n l a Noel arasında a lt ı gösterim var. Hazırl ı k
olsun d iye ve henüz borcum harc ı m yokken bi rkaç bü
yük ölçek l i i l l üzyona yat ı r ı m yapıyordum. Geçen ay
183
Christopher Priest
184
Prestij
1 5 Temmuz 1 8 78
Geçen senen i n son u nd a s i h i rbaz l ı k derg i l e r i n e
yazd ığım mektu pları n i k i tanesi bu hafta neşred i l d i .
Onl arı görü nce kafam b i raz karıştı ! O zamandan beri
hayatımda çok şey değişt i . Mektuplardan birini, Drus i l l a
MacAvoy' l a i l g i l i gerçeği keşfetti kten b i r g ü n son ra
kaleme al mıştı m . Şim d i okuyu nca o kasvet l i Ara l ı k g ünü
soğuk odamda masaya otu rmuş, h ı nc ı m ı , dergiye yaz ı p
s i h i rbaz l ı k s ı r l a rı n ı n sakl a n ı p koru nacağı b i r banka
kurmak i sted i ği n i söyleyen bedbaht b i r s i h i rbazda n
çıkarıyordu m . B u n u n yarı şaka tekliflerden biri olduğu n u
şi m d i a n l ıyoru m . A m a s ı kıcı b i r cidd iyetle dolu mektu
bum, bu tekl ifi yüzünden zava l l ı adamı yerin d i b i ne
batı rıyor işte.
Hele d i ğer mektu p, bir o kadar utanç veri c i ; onu
yaz a rken i ç i n de b u l u n m u ş o l a b i l eceğ i m hafiflet i c i
şartl a rdan b i r tanesi b i le akl ı ma gel m i yor.
185
Christopher Priest
3 1 Ağu stsos 1 8 78
Top l a m dört sean sa katı l d ı k, nas ı l yapı l dı ğı n ı iyi
b i l iyoruz. N u maralar genel l i kle düşük standartta. Bel ki
de a l ı c i l ar o kadar büyü k b i r ü z ü ntü h a l i ndeler ki
neredeyse her şeyi kabul ed iyorlard ı r . Haki katen, bu
tal i h s i z o laylardan b i ri nde efektler i nand ı rıc ı l ı ktan o
kada r uzaktı ki kend i rızasıyla safd i l l i k, m ü m kü n olan tek
açı k la mayd ı . .
J u l i a'yla b i rl i kte bunu nas ı l yapacağ ı m ı z ı tartışara k
epey va kit geçi rd i k v e çaba l a rı m ı z ı yü ksek standartlarda
serg i lenen profesyonel s i h i rbaz l ı k o l a ra k dü ş ü n men i n en
iyisi olduğuna karar verd ik. R u h çu l u k a l a n ı nda ci rit atan
b i r sürü şarlatandan b i ri olm aya n i yeti m yok.
B u çaba l a r ben i m i ç i n b i r son u ifade ed iyor; bu yol l a
bel k i t i yatroda b i r ka r iye r e l d e edene kadar ben i
geç i nd i recek kadar para kazanab i l i r, be lki de b i r i kt irebi
l i rim.
B i r seansta k u l l a n ı l a n i l l üzyon la r yapı itibarıyla basit
tir. Ama doğaüstü görü n meleri i ç i n o n ları b i raz daha
ayrıntı land ı rman ı n yol l a rı n ı b u l d u k . Z i h i n baz gösteri miz
de olduğu g i b i , yaşayara k öğreneceğiz. Londra gazetele
ri nden birine i l k i l a n ı m ı z ı verd i k bi le. Başlangıçta müte
vaz ı ücretler a lacağ ı z ; kı smen öğren i rken bu n u yapmaya
gücümüz yeteceği i ç i n, k ı s men de m ü m kü n mertebe çok
iş a l abi lmek i ç i n . Son h a rç l ığ ı m ı a l d ı m ve harcıyoru m .
Hoşuma gitsin y a da gitmes i n , bundan üç hafta sonra
tama-men kendi aya k l a r ı m üzeri nde d u racağ ı m .
9 Eyl ü l 1 878
İ l a n ım ıza on dört k i ş i m ü racaat ett i ! H iz metleri m i z
i ç i n seans başına i k i g i n e isted iğim ize ve i l an i ç i n 3 ş 6p
186
Prestij
2 0 Eyl ü l 1 8 7 8
İ ki g i ne kazand ı k. Mü şterim iz m i n nettarl ı kla ağ l ı yordu
resmen; ve tevazu içi nde söyl üyorum, öl ü l erle temasa
geç i l d i .
B u n u n l a beraber, y i r m i birin c i doğum günüme, yen i
yeti şkin hayat ı m ı n başladığı güne denk gelen yarın,
Deptford'da b i r sean s haz ı rlamal ı y ı z . Yapı l acak çok
haz ı rl ı k var !
D ü n yaptığı m ı z i l k hata, d a k i k ol makt ı . Müşterim i z ve
dostl a rı b i z i bekliyorlardı; eve g i r i p teç h izatları m ı z ı
yerleşti rmeye çal ı ş ı rken b i z i iz l iyorla rd ı . B u n u n b i r daha
o l masına izin vermeme l i y i z
F i z i ksel yard ım a i htiyac ı m ı z var. D ü n bizi adrese
götü rmesi i ç i n b i r y ü k arabası tuttu k a m a arabacı
eşya l a r ı m ı z ı eve taşımamıza yard ı m etmek istemed i (ya n i
o n c a a ğ ı r v e büyük şeyi J u l i a ' y l a beraber taş ı m a k
zoru nda k a l d ı k ) . Müşteri n i n evi nden ç ı ktığımızda b i r d e
187
Christopher Priest
2 Kas ı m 1 8 78
J u l i a ham i le ! Bebeği ö n ü m üzdeki H a z i ran'da bek l i
yoru z . Bu n u n heyecan ı y l a bi rkaç ra ndevu mu zu ipta l
ett i k ; yarı n J u l i a' n ı n a n n e s i n e h a be r vermek i ç i n
Southampton'a gideceğiz .
188
Prestij
1 5 Kası m ı 8 7 8
D ü n ve evvel ki gün seansa boğu lduk; mesele çı kmad ı ,
müşteri lerim iz mem n u n ka l d ı . Y i ne de, yorg u n l uğun J u l i a
üzerindeki etkisi kon usu nda end işelerim var. Hemen
ben i m l e çal ı şacak bir asistan b u l m a l ı y ı m .
B a y Appleby, tah m i n etti ğ i m i z g i b i , b i rkaç g ü n
çal ı şt ı ktan son ra ayrı l d ı . Yerine Ernest N ugent ad ı nda,
geçen seneye kadar Majesteleri ' n i n Ordu su ' nda gön ü l l ü
askerl i k yapan, yirm i l i yaşları n ı n son u nda güç l ü kuvvet l i
b i r i n i a l d ı m . B i raz yo ntu l m a m ı ş a m a a pta l deği l ;
çal ışkan l ığ ı n ı ve sadakat i n i gösterd i . İ k i gün önceki
(South a m pto n ' d a n dön ü şü m ü zden beri i l k) sea nsta,
merh u m u n akrabası olduğu n u sa n d ı ğ ı m i n sa n la rdan
biri n i n asl ı nda gazeteci olduğunu keşfett i m . Adam ben i m
b i r şarlatan olduğumu açığa ç ı karmakla görevl end i r i l m iş .
Amac ı n ı a n l a r a n l a maz, N ugent' l e b i r l i kte ada m ı
çabucak -ama kibarca- evden ç ı ka rd ı k.
Böylece ted b i r l i o l m a m gereken b i r husus daha ortaya
ç ı ktı : Kuşkucul ara karşı i htiyat l ı davranmal ı y m.
Gerçekten d e foyası n ı meydana ç ı karmaya ça l ı ştıkl arı
tü rden bir şarl ata n ı m . Söyled iğ im kişi deği l i m a m a
kand ı rm acal a r ı m zarars ı z ve, şahsi kayıpları n üzüntü
sünü hafiflet iyor. Hem zaten el değiştiren para çok cüzi
bir m i ktar ve ş i m d iye kadar hiçbir m üşteri h iz metlerim i n
kifayetsiz kal d ı ğ ı ndan ş i kayet etmed i .
Ayı n geri ka lan ı randevularla dolu ama Noel'den önce
sakin b i r dönem var. Bu olayların, uzun uzun hesap l a
m � l a r değ i l a n i ve acı b i r karar sonucu meydana geld i ğ i n i
öğren d i k . O sebeple i l an veriyoruz; vermeye d e deva m
edeceğiz.
20 Kas ı m 1 8 78
Bugün J u l ia'yla beraber, asistan ı m olarak J u l ia ' n ı n
189
C h ristopher Priest
23 Kas ı m 1 8 78
Son derece nahoş b i r had ise meydana gel d i ; o kadar
öfke l i y i m ki o layı soğukkan l ı l ı k l a kaydedebi leceğime
em i n o lm ak için şu saate kadar (gece 1 1 . 2 5 , J u l i a n i hayet
uyudu) bekled i m .
Angel, l s l i ngton yakı n l arında b i r adrese gitmişt ik.
Mü şter i m iz, eşi n i yen i kaybetm iş, gençten b i r adamd ı .
B i r tanesi daha bebek sayı l a n ü ç çocuğuyla b i r başı n a
ka l m ı ştı . Ad ı n ı B a y L . . ol a ra k z i kredeceğ im bu beyefen
. .
190
Prestij
191
Christopher Priest
192
Prestij
193
Ch ristopher Priest
24 Kas ı m 1 8 7 8
H ayat ı m ı n en kötü g ü n ü . .
2 7 Kasım 1 8 7 8
J u l i a hastaneden eve d ö n d ü . B i r kez d a h a uykuya
dald ı ; bir kez daha, ben i geçic i ol a ra k oyalayan ve
rahatlam a m ı sağ layan bu g ü n l üğe yaz ı yorum .
J u l ia, 24'ü n ü n erken saatlerinde k ı sa b i r s ü re uyand ı .
Kanaması vard ı ve acı i ç i nde kıvra n ıyord u . Ac ı sanki
vücudu ndan dalgalar ha l i nde geç iyor, azap iç i nde ç ığ l ı k
çığl ığa kıvranm as ı n a sebep ol u yor, b i r a n l ı ğ ı n a d i n d i kten
son ra tekrar başl ı yord u . Derh a l giyind i m , b i r komşumuzu
uyand ı rd ı m ve yatağından kal k ı p ben yard ı m ararken
J u l ia'nın yanı nda kalması i ç i n yalvard ı m . Ses ç ı karm adan
kabul ett i . Şans, eğer doğru tabir buysa, bir anl ığına
ben imleyd i . B i r k i ra l ı k faytona rastlad ı m ; bütün gece
ça l ı ştıktan son ra eve dön üyordu herha l de. Yard ı m etmesi
194
Prestij
3 Ara l ı k 1 8 78
J u l i a h a l a zayıf ama önü m ü zdeki haftadan iti baren
bana yard ı m etmeyi u mduğunu söy l ü yor. Daha söyle
med i m ama onu b ir daha asla teh l i keye atmamaya karar
verd i m . B i r kere daha bayan asistan iç in i l an verd i m . Bu
.
esnada, b u akşam bir sahne gösterim var. Yard ı m gerek
ti rmeyen oyu n lardan ol uşan b i r gösteri hazı rlamak için
repertuvarı m ı tepeden t ı rnağa gözden geç i rd i m .
1 1 Ara l ı k 1 8 78
Bugün Borden' ı n ism i ne rastlad ı m . i landa, Brentford '
d a k i b i r va ryete gösterisi nde m i safi r s i h i rbaz ol ara k
ç ı kacağı yaz ı yor. K ı sa b i r süre önce menajerim ol arak
atad ı ğ ı m Hesketh U n w i n vasıtas ı y l a soruştu rd u m .
Memn u n iyetle öğrend i m ki Borden an iden hasta lanan b ir
başka i l l üzyonist i n yeri n i a l m ı ş ; bu sebeple, s i h i rbaz l ı k
gösterisi programda i ki n c i s ı radan kayd ı rı l arak, antrakt
sonrası i l k gösteriye konu l muş; yani tüm s i h i rbazl arı n
mezar ı n a ! B u n u J u l i a'ya gösterd i m .
3 1 Ara l ı k 1 8 78
1 878'te s i h i rbaz l ı ktan elde ettiği miz toplam gel i r :
f 3 2 6 1 9ş 3 p . B u n dan masrafl a r ; ya n i Appleby ve
Nugent' i n tutu lm a sı, atın sat ı n a l ı nması ve bak ı m ı , kos
tüm ve alet edevatı n sat ı n a l ı n mas ı düşü lecek .
195
Christopher Priest
1 2 0cak 1 8 79
Y ı l başından beri ve yen i asista n ı m Letitia Sw i nto n ' l a
i l k sea n s ı m . Letitia d a h a önce Alexandria'da korodaym ı ş
v e s i h i rbaz l ı k mes l e ğ i y l e i l g i l i ç o k şey öğren mes i
gereki yor a m a ondan umutl uyu m . Sea n s ı n sonunda
Nugent'ten ben i hemen l d m i ston'a yetişti rmes i n i rica
ett i m . Orada J u l ia'yla b i r l i kte o l d u m ve g ü n ü n nasıl
geçtiğin i a n l attı m . Orada ben i bir mektup bek l i yord u .
Bay L . . . evde seans d üzen l en mesi ne a rtık i htiyaç d uyma
d ığı n ı söy l üyor, o l an ları uzun u z u n düşündükten sonra
a n l aştı ğı m ız g i b i ü c reti m i ödemeye karar verd i ğ i n i
bel i rtiyord u . Para zarftayd ı .
1 3 Oca k 1 8 79
Bugün J u l i a kend i s i n i yatak oda s ı n a k i l itled i . Kapıya
vurmaları m ı ve d i l dökmelerim i kaale a l madı ve çay ve
b i raz ekmek get i ren h i zmetç i n i n içeri g i rmes i ne i z i n
verd i sadece. B ugün gösterim yoktu v e atölyeye gitmeyi
p l a n l ıyord u m ama J u l i a ' n ı n tuhaf ruh ha l i ne bakı nca
evde kalmam gerektiği n i h i ssett i m . J u l ia a kşam 8 .00'den
son ra d ışarı ç ı ktı ve ne yaptığı veya neden yaptığı
hakkı nda tek kel ime etmed i . Tüm b u n l a r kafa mı karış
tırd ı . Artık acı d uymad ı ğı n ı söy l ü yor ama o l a n lar hakkı n
da daha faz l a konuşmayı redded iyor.
1 5 Ocak 1 8 79
Nugent, Letitia Swinton ve ben bu öğleden sonra b i r
sean s düzenled i k . Ben i m i ç i n a rt ı k rut i n b i r olay hal i ne
gel d i ; yen i l i k ve �;:ıdece s i h i r kon u s u n a yen i b i r asista n l a
çal ı şmak, meydana gelen acı kayb ı n ayrıntı l arı ve sea n s ı n
gerçekleştiği od a n ı n dü zen i deği ş i kl i k gösteriyor. Son
i ki s i ben i m i ç i n mesele teşki l etm iyor; Letitia da çabuk
öğren i yor.
196
Prestij
1 9 Ocak 1 ·3 79
İ k i miz de h i ç tan ı m ad ı ğ ı m ı z çocuğumuzun yas ı n ı
tutuyoruz. J u l i a ' n ı n kederi o kadar derin, o kadar içe
dönük ki bazen o n u n l a aynı odada olduğumun b i le farkı
na varm ıyor. Perişan haldeyi m am_a çal ışmak ben i oya l ı
yor. Ara m ı zdaki tek fark b u .
Geçen hafta yoğun b i r şeki l de çal ışarak kend i m i
s i h r i m i m ü kemmel leşti rmeye, böylece isted iğim meslekte
tutunma çabalarına verd i m . Şöyle ki :
Atölyemi düzen led i m, b i r sürü i şe yaramaz şeyi attı m,
bi rkaç i l l üzyonu ta m i r ed i p boyad ı m ve meka n ı , doğru
düzgün haz ı rl a n ı p prova ya pabi leceğ im b i r i şyerine
döndürd ü m
Hesketh U nw i n ' i n b ü rosu ve başka s i h i rbaz l ı k
bağlantıları vas ı tasıyla ben i m le çal ışae<ı k b i r i ngen ieu r
a ra maya başlad ı m . B i r u z ma n ı n yard ı m ı na i h t i yaç
d uyuyoru m ; buna şüphe yok.
197
Christopher Priest
3 1 Ara l ı k 1 879
1 879'da sihirbazlıktan gelen: f63 7 1 2ş 6p.
Masrafla r d üşü lecek.
3 1 Ar� _l ı k 1 880
7 880'de sihirbazlıktan gelen: f 1 . 1 42 7ş 9p.
Masraflar d ü ş ü l ecek.
3 1 Ara l ı k 1 88 1
1 88 7 'de sihirbazlıktan gelen: f4 . 7 7 7 1 0ş Op.
Masrafla r d ü ş ü l ecek.
1 88 1 , kaza nd ı kları m ı bu raya kaydettiğim son sene. B u
on i k i ay l ı k dönem, ş i m d i ye kada r oda l arı n ı k i ral adığı m ı z
evi almaya yetecek kadar başarı l ı geçti . Art ı k tü m b i na
b i z i m ; ayrıca evle i lgi lenen üç k i ş i var. Genç l iği mde
bana m usa l l at o lan h u z u rs uz l u k , doğrudan ça l ı şma
enerj isi ne yönle nd i r i l d i ; B ritanya ' n ı n en çok rağbet gören
198
Prestij
2 Ş ubat 1 891
On sene önce, gü n l üğümü b i r daha hiç açmamak
n i yeti y l e b i r ken a ra koy m u ş t u m ama bu akşam
Liverpool'daki Sefton Varyete T iyatrosLi'nda vuku b u l a n
aşağ ı l a y ı c ı had i seyi kaydetmezsem o l maz ( B u n u ,
Londra'ya dönerken en train yazı yoru m). G ü n l üğüme
son yazdığımdan beri çok uzun zaman geçti. Defteri m
yan ı md a o lmadığı i ç i n b u gecel i k b u kağıt parçalarıyla
idare edeceğim . .
Gösteri m i n i k i nci böl ü m ü ndeyd i m , fi nale yaklaşı
yord u m . Gösterim i n ş u a n k i fin a l i, SUALTI KAÇışı ad ı nd a,
bedensel kuvveti, b i r m i ktar kontro l l ü riz i koyu ve bi raz
,da s i h i rbaz l ığı birleşti ren b i r oyu n . . .
İ l l ü zyona b i r metal sandalyeye bağ l ı ol a rak baş l ı
yorum . B u n u yapmak i ç i n sah neye a l tı gön ü l l üden olu
şan b i r heyet çağırıyorum ; sey i rc i lerin a rası ndan gelen
gerçek k i ş i l er, yardakçı deği l . Ama E rnest N ugent ve
i ngen ieur' ü m Harry Cutter vaz iyeti göz a ltında tutuyor
lar.
Sahnedeki heyeti n u kte l i bir soh bete dah i l ed iyoru m ;
kısmen o n l arı rahatlatmak, kısmen de E l len Tremayne (şu
anki asista n ı m, buraya yazmaya l ı uzun zaman olmuş)
JACOBY oüGüMü ' ne baş l a rken sey i rc i l e r i n d i kkati n i
dağıtmak i ç i n .
B u gece, sanda lyeye oturuyord u m ki heyettekilerden
b i r i n i n Alfred Borden olduğunu fark ettim ! Altıncı adam
oyd u ! ( H a rry Cutter' l a aramızda, sah nedeki gön ü l l ü leri
tespit ed i p yerleştirmek için kul landığımız şifreler var.
Altı ncı adam bu haz ı r l ı k aşamas ı nda benden en uzağa
yerleştiri l i r ve i p i n b i r u c u n u tutmakla görevlend i ri l i r.) B u
199
C h ristopher Priest
200
Prestij
201
Christopher Priest
202
Prestij
203
Christopher Priest
4 Şu bat 1 89 2
D ü n gece o lağa n ü stü b i r şey görd ü m . Londra'yı
z i ya ret eden N i ko l a Tes l a d i ye bir b i l i m ada m ı n ı n i leri
sü rdüğü abartı l ı id d i a l a r geçen hafta tüm şehri meşg u l
ett i . Gerçek muci zelerden bahsed i l i yor; b i rkaç gazete,
d ü nyam ı z ı n geleceğ i n i n Tesl a ' n ı n e l l erinde olduğu n u
h aber verd i . Verd iği m ü l a katlar ve ç a l ışmaları hakkı nda
yazı l an makale ler, neden öy le o l ması gerektiği n i aç ı k
lam ıyor. Herkes, Tesla' n ı n çal ışmaları n ı n ehemmiyeti,
görmeden id rak ed i l mez d i yor.
Meraka kap ı l m ış bi r h a lde, yüzlerce kişiyle beraber
ben de bu büyük adamı iş başında görmek i ç i n E lektrik
Mühend i sleri E n stitü sü ' n ü n kap ı s ı n a dayand ı m .
Şahit olduğum şey, elektriğ i n yapab i leceklerine d a i r
heyecan l ı , end i şe verici v e çoğu n l u k l a a n l aş ı l maz b i r
204
Prestij
1 4 N i san 1 8 9 2
B u yaz ı n i k i n c i ya rısı nda ç rkacağım Avru pa tu rnesi ne
haz ı rl a nmakla meşgu l dü m ve başka b i r şey yapmak i ç i n
205
Christopher Priest
206
Prestij
1 4 E k i m 1 89 2
Borde n ' i n yen i i l l üzyonunu gördüm; iyi . Faz l a iyi . . .
Basit o l ması o n u daha d a i y i k ı l ı yor. B u n u söylemek ben i
kızdı rıyor ama hakkı n ı vermek l a z ı m .
T ü m s i h i rbaz lar ın a ş i n a old uğu türden, ahşap b i r
kabi n i sah neye getirerek başl ıyor. Kabi n bir adam ı n y a da
kad ı n ı n sığabi leceği kadar büyük, üç kal ı n duvarı (arka
207
C h ristopher Priest
1 6 E k i m 1 89 2
Dün gece Cutter' ı , Bo rden ' ı n gösteri yapt ı ğ ı Watford
208
Prestij
2 5 Ek i m l 892
Ken di işlerim yüzü nden Borden' ı her akşam seyret
mem i m ka nsız ama gösteri s i ne Cutter' l a beraber bu hafta
iki kere gittik. İ k i kabi n l i i l l üzyonu h a l a tekrarlamad ı .
Cutter kend i gözüyle görmeden fi k i r beyan etmeyi redde
d i yor ama hem o n u n zaman ı n ı hem de kend i m i n k i n i
harcad ı ğ ı m ı söyl üyor. Bu mesele a ra m ızda sürtüşme
yaratmaya başl a d ı .
1 3 Kas ı m 1 89 2
. Sonunda Borde n ' ı n iki kabi n l i i l l üzyonunu te krar iz le
yebi l d i m ; bu sefer Cutter da ben i m leyd i . Levisham World
Ti yatrosu' nda, d iğer gösteri leri yal ı n olan b i r varyete
progra m ı nda vuku b u l d u .
Borden iki ka bi nden i l k i n i get i ri r ve boş old uğunu
gösteri rken, beklentiden kaynaklanan bir heyecan h isset
ti m . Cutter ya n ı md a opera göz l ü kleri n i b i r iş adamı
edasıyla ka l d ı rmı ştı . ( Nereye baktı ğ ı n ı görmeye çal ıştı m
ve s i h i rbaz ı izlemiyor o l ması i lgimi çekt i . Göz l ükleri n i n
çabuk ha reketleriyle sa h n e n i n geri kalan ı n ı incel iyor
gibiyd i ; kan atl ar, asına kat, a rka perde . . . Bu n u d ü şünme
d iğ i m i ç i n kend i me l anet ett im ve bıraktı m devam ets i n . )
Borden ' ı izl emeye devam etti m . Görd üğüm kadarıyla
209
Ch ristopher Priest
210
Prestij
211
Christopher Priest
1 4 Kas ı m 1 892
J u l ia'ya Cutter' ı n ded i kleri nden bahsett i m ; neşeyle
gü lerek ben i şaşı rttı . .
"Mu hteşem ! " d iye hayk ı rd ı . " B u n u düşünmemişt ik,
değ i l m i ?
" O halde sen de m ü m k ü n diyorsu n ?"
"Sadece m ü m k ü n ol sa neyse, sevg i l i m . . . bu, gördüğün
şey i n aç ı k bir sahnede serg i lenmes i n i n tek yo l u . "
" H akl ı s ı n ga l i ba . "
Mantıksız gel i yor a m a J u l ia'ya kızg ı n ı m . İ l l ü zyon u
serg i l en i rken görmed i .
3 0 Kas ı m 1 89 2
D ü n Borden üzerine a z a m i derecede i l g i nç bi lgi ler ve
i na n ı l maz gerçekler elde ett i m .
Bu hafta g ü n l üğe h i ç b i r şey yazamad ı ğ ı m ı çünkü
Londra S i r k i ' nde afişin en ü stünde yer a l arak sah neye
212
. Prestij
213
Christopher Priest
214
Prestij_
215
Ch ristopher Priest
9 Ara l ı k 1 89 2
Ş i m d iye kadar Borden ' l a i l g i l i h iç b i r şey yapmad ı m .
Amerika tu rnesi kes i n l eşt i ; Cutter' l a b i rl i kte yoğu n b i r
haz ı r l ı k içeris i ndeyiz. İ ki aydan d a h a faz l a b i r süre
seyah at edeceğ i m . J u l ia ve çoc u k l a rdan bu kad ar ayrı
kalma fi kri n i akl ım a l m ı yor neredeyse.
Hal böyl eyken, tu rneden vazgeçeme m . Cömert
ücretleri b i r kenara b ı raksak bi le, s i h i r sanat ı n ı n en büyük
i s i m l eri n i n ad ı m ları n ı tak i p etmesi i ç i n davet ed i len en
genç B ritanya l ı veya Avrupa l ı si h i rbaz ı m m u htemelen.
Yen i D ü nya şu an gösteri yapa n en iyi s i h i rbaz lardan
baz ı l a rı n ı n mem leketi ve meka n ı ; bu turneye ç ı kmak i ç i n
davet ed i l mek, muhteşem b i r i ltifat.
Ü ste l i k Borden şimd iye kadar A B D'ye g itmed i !
1 O Ara l ı k 1 89 2
Evde sessiz b ir Noel geçi rmeyi bekl iyord u m . S i h i rsiz,
provasız, seyahats iz . . . Kend i m i a i l eme adamak ve her
şeyi b i r kenara b ı rakmak istiyord u m . Ama b i r i pta l
sonrası Eastbourne'da ik i hafta l ı k kalacağım, karl ı ve
redded i lemez bir tekl i fle karş ı l aştı m . Öyle b i r tekl if ki
tüm ev ah a l i s i n i yan ı mda götü reb i l i r i m . Ai lem Noel i,
G rand Ote l'cle den iz manzarasıyla geç i recek !
216
Prestij
1 1 Ara l ı k 1 89 2
G üzel bir keş if. Bugün atlasa bakarken Eastbou rne'un
Hastings'den sadece b i rkaç m i l mesafede olduğunu fark
ett i m ; i k i şeh i r dem i ryoluyla b i rbirine bağl ı . Herhalde
Hasti ngs'de bir i k i gün geç i r i r i m . Ziya ret etmeye değer
b i r yer d iyorlar.
1 7 Ocak 1 89 3
H ayat ı m b i r a n d a göz ü mden bü yüyen yo l l a
göl gelend i . İ ki gün iç i nde Southamton'a g i d i p New
York'a doğru yol a ç ı kacağı m . Oradan Boston'a ve
ötesi ne, Amerika toprakları n ı n kalbine gideceğ i m . Eşya
toplayıp haz ı rlanmak, i htiyacı m olan edevatı n sökülmesi,
sand ı k l ara ko n u l ması ve önden yol l anmas ı tam b i r
kabusa dönd ü . H içbir şeyi şansa b ı rakamam ; teçh izat ım
olm adan sa hne gösterisi de ol m a z . Pek ç ok şey bu
kıtalara rası maceraya bağl ı !
Ama şimdi z i h i nsel ol arak ken d i m i hazırlayıp evde
d i n len mek i ç i n önümde b i r iki gün var. Bugün J u l ia'yı ve
çocukları Londra Hayvanat Bahçesi'ne göt ü rd ü m . U z u n
süre o n lardan u z a k o l acağım, şimd iden eks i k l i kler i n i
h i ssed i yoru m . Çocuklar uyuyor, J u l i a odası nda kitap
okuyor; b u k a ra n l ı k Ocak akşam ı n ı n s ü k u neti nde,
çal ı şma odamda, i ş i n i bi len Bay Koenig sayesinde n i h a
yet Bay Alfred Bord e n ' l a i l g i l i soruşt u rm a l a rı m ı n
meyva ları n ı b u deftere kaydedeb i l i r i m .
Aşağıdaki gerçekleri bizzat kontrol ett i m .
8 Mayıs 1 8 56 'da, Bohemia Yolu, Hasti ngs'deki Royal
Sussex Hastanesi' nde doğmuş. Doğu mundan üç g ün
sonra an nesi Betsy Mary Borden'la b i rl i kte, Manor Yo l u,
1 05 numaradaki ev leri ne dönmüşler. Babası marangoz
muş. Çocuğun tam adı F rede rick Andrew Borden ' m ı ş ve
doğu mhane kayıtlarına göre tek bebekm i ş . Frederick
217
Ch ristopher Priest
218
Prestij
Frederick uzun boyl uydu , "asi l " tab i r ed i len yüz hatları
ve ken d i n i beğenmiş · bir d u ruşu vard ı (tüm bu n l arı ben de
sı k s ı k göz lemlem işti m) . Al bert daha s ı radand ı . Sark ı k
çenel i b i r ifadesi vard ı ; y ü z hatl a rı tom bu l , yanakları
yuvarlaktı, saçı ağabey i n ki n i nden daha dalga l ı yd ı ve .
d a h a a ç ı k ren kl iyd i ; resi mden a n l a ş ı l d ığ ı kada r ı y l a
ağabeyi nden seki z - on sa ntim kada r kısayd ı . Bu portre,
Koen ig' i n h a k l ı o l d u ğ u n a ben i i k n a ett i . F rederick
Borden ' i n d u b l ö r o l a ra k k u l l a n a b i l eceği yakı n b i r
akrabası yok.
Londra sokakları n ı dol aşıp, m akyaj yard ı m ı y l a da o l sa
yerine geçecek kadar ona benzeyen b i ri n i a raması da
i hti m a l dah i l i nde. Ama Cutter ne derse des i n , Borden' ı n
gösteris i n i b izzat izledim. Çoğu i l l ü zyon istin du bl örü çok
kısa b i r a n görün ü r ya da t ı pa tıp ayn ı kostüm ler giyerek
sey i rc i lerin a l g ı s ı n ı şaş ı rt ı r l a r; böylece göründüğü b i rkaç
saniyede d ub l ör, i l l üzyo n i st san ı l ı r.
Borden, dönüşü mden sonra aç ı k seç i k görü n üyor.
Ramp ı şı klarına i lerl iyor, se lam veriyor, gü l ü msü yor, ba
yan asista n ı n ı n el i n i tutuyor, yine gü l ümsüyor, sa h nede
dolaşıyor. İ kinci kabi nden ç ıkan ada m ı n i l k kabi ne g i ren
kişi old uğuna şüphe yok.
Yen i D ünya'ya yapacağım yol c u l uğa böyle rahatsız
ed i c i b i r süku net içi nde haz ı rl anmama l ıy ı m .
Borden' ı n o kahrolası i l l üzyonu nası l yaptığı n ı h a l a
b i l m iyoru m ama en az ı ndan ya l n ı z olduğu n u b i l iyorum .
H ı z l a s i h r i n merkezi hal i ne gelen b i r yere gidiyorum .
İ ki a y içi nde Amerika B i rleş i k Dev letleri 'ndeki e n iyi
i l l üzyon istlerden baz ı l arıyla tanı şacak, bel k i de b i rl i kte
çal ışacağ ı m . B i r çoğu nası l yapı l d ı ğ ı n ı çözecektir. Ameri
ka'ya şöh ret i m i arttı rmak ve küçük bir servet topl amak
i ç i n gid iyoru m ama artık faz l adan bir görevim daha var.
Yem i n eder i m , i k i ay sonra döndüğümde Bord en' ı n
s ı rrı n ı d a beraberi mde geti receğim . Yine yem i n ederi m ,
219
Christopher Priest
2 7 Ocak 1 89 3
B u n u yazarke11, New York şehri ufu kta aç ı k seç i k
görü n ü yor. Cutter' l a karaya ç ıkmadan önce her şeyi
ayarlamak için ya r ı m saat sonra b u l uşmak üzere söz leş
tik. G ü n l ü k yazmaya zaman yok a rtı k !
Macera başl ıyo r !
220
Prestij
1 3 Eyl ü l 1 89 3
H ayat ı m ı kaydetmek ü zere bu gü n l ü ğ ü son
açtığımdan beri neredeyse sekiz ay g�çtiği n i görmek ben i
şaşı rtmad ı . Daha önce çeşitl i defa l a r olduğu gibi, şimdi
de bu gün l üğü tamamen yok etme isteği içi ndeyim.
Böyle b i r hareket yaptı kları m ı n b i r özeti o l u rd u ; çünkü
buraya son yazd ığımdan beri hayatıma a it ne varsa yok
ettim, ka l d ı rd ı m veya terk ett i m .
Fakat küçüc ü k bir parça ka l d ı . G ü n l ü k yazmaya
başlamam ı n ard ı nda, nası l o l u rsa ol s u n hayat ı m ı yazma
ya yönel i k, çocuksu b i r heves vard ı . Otuz a ltı yaş ı nda
y ı m . O zaman l ar ne olacağı m ı d üş ü ndüğümü artık hatı r
lamıyoru m ama b unu kes i n l ik le hayal etmed iğimi b i l iyo
ru m .
J u l ia'yla çocuklar gitti . Cutter gitti . Servet imin çoğu
gitt i . Kariyerim, kayıts ız l ı k yüzü nden so l u p g i tt i .
H e r şey i m i kaybett i m .
A m a O l ivia Svenson'u kazan d ı m .
B urada O l ivia'dan ç o k az bahsedeceğ im; önceki
sayfa l a ra ba k ı p J u l i a'ya o l a n aşkı m ı nası l b i r heves le
an lattığımı görü nce utançla büzü l üyoru m . Gönül mese
lelerinde d u ygu lar ım a güven meyecek kadar görd ü m
geçi rd i m .
B u sene n i n başlarında Amerika tu rnesi esnas ı nda,
Ol ivia'ya rastlayıp aşı k olduktan son ra o n u n la beraber
o l a b i l m ek i ç i n J u l i a ' y ı terk ett i ği m i söylemek kafi
gelecekt i r. Ol ivia'yla Baston, Massachusetts'te onuruma
veri len b i r davette tan ı şt ı m . Bana geçmişte pek çok
kad ı n ı n yakl aştığı şeki lde yakl aştı ve hayra n l ı ğ ı n ı ifade
etti (bunu k i b i r l e söylem iyoru m ) . Belki a i l emden uzakta
ve ya l n ı z o l d uğumdan, a ç ı kça n iyet i n i bel i rtmesine
d i renemed i m . O s ı rada dansçı olarak ça l ı şan Ol ivia,
eki bime kat ı l d ı . Boston'dan ayrı ldı ğ ı m ızda b i z i m l e ka l d ı
221
Christopher Priest
222
Prestij
1 4 Eyl ü l 1 89 3
Kariyerim yen iden isti kra r l ı b i r h a l al ıyor. B i rl eş i k
Devletler'den dönüşümü tak i p eden haftal arda h üküm
süren kargaşada, U nw i n ' i n ayarladığı gösteri l eri n çoğunu
geri çev i rd i m . Tu rneden e l i mde epey b i r m i ktar paray l a
dönmüştüm ve b i r müddet çal ışmadan idare ederi m
d iyord u m .
B u n u , e n son u nda i ç i n e dü ştüğü m sefalet ve atalet
deliği nden ç ı kabi lecek ve sahneye dönebilecekmiş gibi
h issettiğim i bel i rtmek iç i n yaz ıyoru m . U nwi n'e bana
gösteri aya rlaması i ç i n ta l imat verd i m ; böylece kariyerim
devam edebi l i r.
B u kara r ı m ı kutlamak i ç i n Ol i v i a ' y l a b i r ti yatro
kostü mcüsü n ü n meka n ı n a g idip ona yen i b i r sah ne kıya
feti a l d ı k.
1 Ara l ı k 1 893
Randevu defteri mde b i r yetimh anede �erg i leyeceğim
yarım saatl i k noel gösteri s i nden başka b i r şey yok. 1 894,
işten mahrum bir halde yaklaş ıyor. Eyl ü l son u ndan beri
kazand ı ğ ı m para sadece f 1 8 1 8s.
H esketh U nwin, bana karşı yürütü len bir ded ikodu
kampanyası ndan bahsett i . Gözard ı etmem i, Ameri ka
turnes i n de kaza n d ı ğ ı m başarı n ı n i y i bi l i nd i ğ i n i ve
kıskanç l ı k yarattığı n ı söyled i .
B u haber ben i rahatsız ett i . Bu iş in a rd ı nda Borden m ı
var?
Ol ivia'yla kıt kanaat geç i n mek için ruhçu l uğa dönüp
223
Christopher Priest
1 4 Ara l ı k 1 89 3
Ocak v e Şubat i ç i n gösteri ler ayarla nd ı . Çok büyük b i r
şey değ i l a m a mora l i m i z i dü zeltmeye yetti .
2 0 Ara l ı k 1 893
Ocak için birkaç rezervasyon d a h a ; b i r tanes i , m a l u m
b i r Professeur de la Magie' n i n vazgeçtiği b i r gösteri !
O n u n g i neleri n i a l mak ben i memn u n eder.
23 Ara l ı k 1 893
Mutlu b i r Noe l ! Akl ı ma o l d u kça h oş b i r fi k i r geld i ;
vazgeçmeden bu raya yazayı m ! ( B i r kere kağıda geçti m i ,
hareketlerim kes i n leşti demekt i r ! ) U nw i n , Streatham'daki
Pri ncess Royal T iyatrosu 'nda sahneye ç ı kacağım göste
ri n i n m u kaveles i n i yol lad ı . Borden' ı n vazgeçtiği gösteri
buym u ş . Mukaveleye göz gez d i ri rken (son gün lerde
m u kaveleler o kad a r az gel i r o l d u ki her şeyi imza l a rı m ! )
sondaki şartlardan b i r i n e göz ü m takı ld ı . Yayg ı n o l arak
ku l l a n ı l a n bir hüküm barı nd ı ra n b u maddeye göre, bir
göster i n i n yerine bir başkası kon u ld uğunda; yen i gösteri,
yeri a l ı n a n l a ayn ı m ü kemmel l i k dereces i ne u laşma l ıyd ı .
224
Prestij
4 Ocak 1 894
İki h aftam kaldı ve n i hayet ada m ı m ı b u l d u m ! Adı
Gera l d Wi l l iam Root; oyu ncu, hatip, monologçu . . . ve her
açıdan, iflah ol maz bir ayyaş ve kavgacı . B u n u n l a
beraber B a y Root paraya fena ha lde sıkışmış; sadece her
gösteriden son ra içeceği n"e d a i r bana yem i n ett i . Beni
mem n u n etmek i ç i n çok heves l i . Bu h a l i m le b i l e tek l i f
ett i ğ i m p ara ona göre o kad a r iy i ki ded i ğ i mden
ç ı kmayacağı n a i nan ıyoru m.
Ben i m l e aynı boyda ; genel yap ı s ı ve d u ru ş u
ben i m kiyle hemen hemen ayn ı . Benden b i raz daha
şi şman ama ya b i rkaç ki lo verecek ya da ben dolgu
ku l l a nacağ ı m . Mesele deği l . Rengi ben i m ki nden b i raz
daha .aç ı k ama bu da makyaj l a h a l led i lecek bir şey.
Beni m göz lerim genelde ela olarak tarif ed i l i rken onun
göz leri mavi ama bu fark da çok bel i rg in deği l ; hem yine
tiyatro ma kyaj ı y l a d i kkatleri başka yere çekmek
m ü m kü n . Bu ayrı n t ı l a r ı n h i ç b i r i m ü h i m değ i l .
Ben i mki nden daha gevşek, uzun ad ı nı İarla ve ayakları
hafifçe d ı şa dönük yürüyüşü daha ciddi b i r mesele teş k i l
225
Christopher Priest
6 Ocak 1 894
Root ona prova ett ird i ğ i m hareketleri yapıyor ama
i l l üzyo n u n tad ı n ı ç ı karmad ığı n ı h i ssetmekten kend i m i
a l a m ı yoru m . Oyu n c u l a r b i r ro l oyna r ama sey i rc i ler
a ldatmacan ı n farkı ndad ı rla r; Prens H a m l et kisvesi ard ı n
da sadece rep l i k leri okuyan b i ri olduğunu b i l i rler. Ben i m
sey i rc i m tiyatrodan, görd ü k leri karş ı s ı nda sarhoş b i r
halde ç ı kmal ı !
1 0 Ocak 1 894
Yarı n için Bay Root'a i z i n verd i m ki düşüney i m .
Uygun değ i l , hiç uygun deği l ! O l ivia da b u n u n b i r hata
o l d uğu fikri nde; Borde n ' ı n i l l ü z yo n u n u gösteriden
ç ı karma m ı söyl üyor.
Fakat Root bir fac i a .
1 2 Oca k 1 894
Root bir harika ! İ k i m i z i n de d ü ş ü necek zamana
i htiyac ı varmış demek. G ü n ü a rkadaşlarıyla geç i rd iği n i
söyled i ama yayd ığı koku, vakti n i ş i şey le geç i rd iği şüphe
si uyandırıyor.
226
Prestij
1 8 Ocak 1 894
Root' la beraber b ı kana kadar prova yaptığı m ı z halde,
yarınki gösteri için tarifi i m kans ı z b i r endişe içi ndey i m .
Kusursu z l uğun şöyle b i r sakıncası v a r : yarın Borden' ı n
i l l üzyo n u n u sergi ler v e d a h a iy is i n i yaparsam -ki
yapacağım- haber b i rkaç gün içi nde k u lağ ı n a gider.
Vakit geceya r ı s ı n a yaklaşı rken Ol ivia yatakta, ev
sess i z l iğe göm ü l m ü ş h a l de ve d ü ş ü nceler kafama
üşüşüyor;- henüz yüzl eşmed iğim korkunç b i r gerçekten
haberdarım. Borden i l l üzyo n u h angi yöntemle yaptığı m ı
derhal a n l ayacak; a m a ben o n u n k i n i h a l a b i l m iyorum.
2 0 Ocak 1 8 94
B u bir zafer! Alkış k ir iş lerde yan k ı l a nd ı ! B ugün,
Morning Post' u n son baskı s ı ben i "mu htemelen Britan
ya' n ı n yaşayan en büyük i l l üzyon isti" ol a rak ta nı t ıyor.
Burada o l masa ş i kayet etmeyeceğim i k i kel i me var ama
Bay Borden' ı n rahat ı n ı bozmaya yeter. Bu çok tatl ı . Ama
ayn ı zamanda gözden ka ç ı rd ı ğ ı m , acı b i r yan ı va r. Nas ı l
oldu da bu n u düşünmed i m ? İ l l üzyon u n biti m i nde, göste
r i m i n so nu nda, kab i n i m i n ustaca çöken duvarları n ı n
iç i nde aşağ ı l ı k b i r şeki l de s ı k ı şmaya mecbur ka l ı yoru m .
A l k ı ş l a r sa lonu dolduru rken, spot ı ş ı ğ ı n a ayyaş Root ç ı k ı
yor. Övg ü l eri ka b u l eden, Ol ivi a ' n ı n e l i n i tutan, el salla
yıp öpücük yo l l ayan, orkestra şefi n i tan ı tan, locada ki
aristokratları sel a m l ayan, şapka s ı n ı ç ı karan ve tekrar
tekrar se lam veren o o l uyor . . .
Bense kaçmak i ç i n perden i n i n mes i n i bekl i yoru m .
227
Christopher Priest
21 Ocak 1 894
Dün Post' ta ç ı kan haber etkisi n i gösterd i ; menajerim
daha şimd iden üçü kes in olmak üzere b i rkaç rezervasyon
i steği a l d ı b i le. Hepsi nde de muc izevi göz boyama talep
ed i l iyor.
Root' u ufa k bir i kram iyeyle öd ü l lend i rd i m .
3 0 H az i ra n 1 89 5
İ k i yı l önceki olaylar s i l i n i p giden b i r kabus art ı k . B i r
buçuk sene son ra bu g ü n l üğe dönmem i n sebebi, b i r kez
daha dengeyi bu lduğumu yazmak. · Ol ivia'yla gü l g ib i
geç i n i p gid iyoruz; J u l i a g ibi teşvik ed ici ol amasa da
sessiz desteği, üzerine hayat ı m ı ve kariyeri m i i nşa ettiğim
b i r d uvar oldu.
B i r önceki kon uşmam ı z kar etmed iği iç in , Root'la bir
kez daha kon uşmaya n i yetl i y i m . Sergi led iği m ükemmel
performansa rağmen ba na mesele yaratıyor; bu g ünl üğe
dönmem i n bir başka sebebi de son u nda o n u n l a i k i
kel i me konu şacak olduğu m u yazmak.
7 Tem m u z 1 89 5
S i h i r d ü nyasında m ü h i m b i r kura l vard ı r (yoksa d a ben
b i r tane yaratayı m ) : asista n l a rı n ız l a z ıtlaşmay ı n . Çünkü
sı r l a rı n ı z ı n çoğu n u b i l i rler ve bu sayede üzerin izde bel l i
bir güç elde ederl er.
Root'u kovarsam onu n i n safı n a ka l ı r ı m .
Yarattığı soru n k ı smen a l kol bağı m l ı l ı ğı ndan, kısmen
de hadd i n i bilmez l i ği nden i l eri gel iyor.
Gösteriye sık sık sarhoş ç ı kıyor, bu gerçeğe itiraz
e t m i yor. Başedebi leceği ıı i i d d i a ed iyor. Mesele şu ki b i r
228
Prestij
1 9 Ağustos 1 89 5
B u akşam atölyeden erken döndüm ç ü n k ü evde
b ı ra ktığım b i r şey vardı (ne ol duğunu u n uttum). Önce
Ol i v i a 'ya seslend i m . O n u otu rma od asında Root' l a
b u l u nca, e n hafif ta bi rle şaşırd ı m .
l d m i ston Konakları 45 n u maradaki evi m i a l d ı ktan
sonra, onu i ki ayrı d a i re h a l i nde b ı raktı ğ ı m ı bel i rt
mel i y i m . Evl i l iğ i m iz boyunca J u l ia'yla i k i s i n i n arası nda
serbestçe g i d i p geld i k ama Ol ivia'yla baştan beri ayn ı
çatı altı nda ayrı ayrı yaşad ı k . Bu kısmen yerleş i k düzeni
koru mak ama daha z i yade orta k l ı ğ ı m ı z ı i l i ş k i m izden ayrı
tutmak içind i . Ayrı evlerde yaşamam ı za rağmen Ol ivia'
229
Christopher Priest
24 Ağu stos 1 89 5
B u g ü n Borden ' ı n Avrupa v e Akden i z ' i n doğu su nda
tu rneye ç ı kacağı n ı , sene son u na kadar İ n g i l tere'de ol ma
yacağ ı n ı öğrend i m . Ne tuhaftı r ki iki kab i n l i i l l üzyon u n u
sergi lemeyecekm i ş .
H �eri b u g ü n Hesketh U nw i n'den a l d ı m . Paris'e var
d ı ğ ı nda Borden ' ı n F ransızcası n ı n i y i l eşeceğ i n i ü mit ettiği-
230
Prestij
1 4 Kas ı m 1 89 5
B u gece Charing Cross Yolu'ndaki Phoen i x Tiyat
rosu'nda O l ivia'yla son kez birl i kte sah neye ç ı ktı k .
Gösteriden sonra, eve e l e l e döndük. B a y Root g ittiği nden
beri daha huzurluyuz. (Bayan Macpherson ' u gitgide
daha a z görüyorum)
Ö n ü m ü zdeki hafta, Read i n g'deki Roya l County
T iyatro s u ' n d a k ı s a b i r sezon u n a ç ı l ı ş ı n ı yapa rken
asista n ı m o l acak genç h a n ı m ı iki haftad ı r eğitiyo rum . Adı
Gertrude; esnek ve güzel bir vücuda, bir porselen bebe
ğin güze l l iğine ve z i h i n sel kabi ! iyeti ne sahip ve d i ğer
yen i ç a l ı şa n ı m ı n, Ada m W i l so n ad l ı m a ra ngoz ve
tekni syen i m i n n i şa n l ı s ı . İ ki s i ne de iyi para ödüyorum ve
ş i md i l i k i k i s i n i n de gösterime katkı ları ndan mem n u n u m .
Adam' ı n fiz i ksel açıdan neredeyse ben i m i k i z i m oldu
ğunu bel i rtmeden geçemeyeceği m . Bu konuyu henüz
ona açmad ı m ama Root'un yer i n i al ması n ı düşünm üyor
deği l i m .
1 2 Ş u bat 1 896
Bu gece, kan ı donmak tab i r i n i n a n l am ı n ı öğren d i m .
Gösteri m i n i l k yarı s ı nda b i l d i k iska m b i l n u m a
ra l arı mdan b i r i n i yapıyord u m . Bu numarada, seyirci-
231
Christopher Priest
1 8 Şu bat 1 89 6
D ü n gece Borden' ı n gösteri yaptığı, Cambridge'deki
Empi re T iyatrosu'na tek baş ı ma gitt i m . S ı radan b i r kab i n
i l l üzyon u öncesi t i rad ı n ı atarken od i toryu md aki
koltuğumdan � a l k ı p onu ele verd i m . M ü m k ü n mertebe
yü ksek ses le bağı rarak asi stan ı n zaten kabi nde gizlenmiş
olduğunu söyled i m . Ti yatroyu derhal terk ett i m . Sadece
odi toryumdan ç ı ka rken a rkaya baktığımda, perdeleri n
vakti nden önce kapandığı n ı görüp mutlu old u m .
Sonra, beklenmedi k bi ç i mde, yaptığı m ı n b i r bedel i
olduğunu a n l ad ı m . Londra'ya dönerken yaptığım uzun,
soğuk ve ya l n ız tren yol c u l uğunda v i cda n ı m ben i rahat
b ı rakmad ı . O karan l ı k gecede hareketleri m i düşü necek
bol vakti m old u . Yaptığım şeyden çok pişman oldum.
Si hri n i bu kadar kolayl ı k l a mahvetmem ben i iğren d i rd i .
S i h i r b i r yan ı lsamad ı r, kalabal ığ ı n yararı ve eğlencesi i ç i n
gerçeği n b i r sürel iğine askıya a l ı nmas ı d ı r. Bu yan ı l samayı
yok etme hakk ı n ı bana (ve s ı rası gel i nce ona) kim veri
yord u ?
U z u n zaman önce, J u l i a i l k bebeğ i m i z i kaybetti kten
sonra, Borden bana yaz ı p yaptığından dolayı özü r d i led i .
Apta l l ı k, a h hem d e nas ı l b i r apta l l ı k ed i p onu geri çevi r
d i m . Ş i m d i ara m ı zdaki düşmanl ığa son vermek i ç i n
tutku l u b i r istek duyduğum b i r zaman gel d i . İk i yetişkin
adam k i msen i n b i l med iği, kend i leri n i n bi le zor bela
a n l adı ğı bir hesabı kapatmak i ç i n daha ne kadar h a l k
i ç i nde b i rb i r i n i hedef a lacak? Evet, b i r z a m a n l a r J u l i a o
soytarı n ı n müdahalesiyle zara r görmüştü ve davamda
233
C h ristopher Priest
2 0 Şu bat 1 89 6
B ugün, Ol ivia mektupları açtı ktan son ra bana gel d i ve
" Demek Gerry Root'u n bana söyled i k leri doğruymu ş ! "
ded i .
N e demek isted iğtni sord u m .
" H a l a S h e i l a Macpherso n ' l a görüşüyorsun, deği l m i ?"
Sonra, bana a l d ı ğ ı mekt u b u gösterd i . Mektub u n
zarfı ndaki . ad reste " l d m i ston Konakları B45 sak i n i ne"
yaz ı yord u . Borden'dan gel m i şt i !
2 7 Ş u bat 1 89 6
Ken d i m l e, Ol ivia'yla, h atta Borden' l a b i l e barışt ı m !
Sadece Ol ivia'ya Bayan Macpherson'u b i r dah.a gör
meyeceğime (görmeyeceğim de) ve ona ola n sevg i m i n
ö l ümsüz old uğuna d a i r yem i n ettiğimi söyleyeyim.
Ne kadar kışkırt ı rsa k ı ş k ı rtsı n, Alfred Borden'la b i r
d a h a dalaşmamaya da karar verd i m . Cambridge'deki
kötü ç ı k ı şı mdan sonra h a l k önünde karş ı l ı k vermes i n i
bekl i yoru m a m a kaale a l m ayacağ ı m .
5 Mart 1 89 6
Borden beklediğimden d a h a ç.ıı b u k beni küçük düşür
meye ç a l ı ştı ve bunda da başarı l ı o l d u . Çok b i l i nen ama
r_evaçta bir i l l üzyon olan TRILBY ' i serg i l i yordum (Asista n ı n
i k i sandalyen in sırtları üzerinde dengede du ran b i r tahta
üzeri ne yatt ı ğ ı , sandal.yeler çek i l i nce boş l u kta d u ruyor
234
Prestij
3 1 Mart 1 896
Bir Borden had i sesi daha. Sonuncusundan beri çok az
zaman geçm işti !
1 7 May ı s 1 89 6
B i r Borden had i sesi daha.
Kafam karışt ı . O nu n da aynı a kşam gösterisi olduğunu
b i l i yord u m ama nasıl yaptıysa Londra'n ı n öbür ucuna,
G reat Westem Ote l i ' ne gel i p gösteri m i sabote etmeyi
başard ı .
Y i ne d e karş ı l ı k vermeyeceği m .
1 6 Temm u z 1 896
Onu kaale almad ığ ı m ı göstermek adına a rt ı k Borden
had i seler i n i yazmayacağım (evet, bu akşam da b i r tane
oldu ama karş ı l ı k vermeyi pl a n la m ıyorum).
235
Christopher Priest
GÖRÜYORUM Kİ BIRAKMIŞSIN
YER DEGİŞTİREN ADAM' I DENEMEYİ
BU, SIRRA HALA EREMEDİN Mİ DEMEK?
GEL DE BİR ÜSTADI SEYRET!
Y i ne de karşı l ı k vermeyeceği m . Ol ivia, mecbu ren
a ra m ızdaki d üşman l ı k la i l gi l i tüm gerçekleri b i l iyor. O da
vere b i l eceğ im en iy i ceva b ı n, vakur b i r görmezden
gel me old uğunda hemfi k i r.
3 Ş u bat 1 89 7
B i r Borden h ad i sesi daha. Bu gün l üğü s ı rf b u n u d uyur
mak i ç i n açmak ne kadar yoru c u !
G itgide daha cüretkar ol uyor. Adam' l a h e r gösteriden
önce ve son ra c i hazları d i kkatle kontrol ediyoruz ve
ku l isi tarıyoruz ama Borden sahne n i n a ltı ndaki ara kata
s ı zmayı başarmı ş . .
KAYBOLAN KADIN adıyla b i l i nen b i r numara serg i l iyor
d u m . B u, hem yapması hem de i zlemesi hoş b i r i l l üzyo n ;
terti batı o l d u kça sade. As i sta n ı m sahnen i n o rtasında
d u ran s ı rada n b i r tahta sandalyeye otu ruyor ben de üzeri
ne büyük keten bir örtü atıyoru m . Örtüyü, kızı tamamen
kapataca k şek i lde d üzeltiyoru m . Örtü n ü n a lt ı ndan, k ı z ı n
sandalyede otu ran s i l üeti h a l a görü n ü yor. B i l hassa kafası
ve omuzları ko layca seçi l iyor. An iden, örtüyü h ı z l ı b i r
hareketle çekiyoru m . . . v e sandalye boş! Sah nede sadece
sandalye, örtü ve ben ka l ı yoruz.
B u gece, örtüyü çektiği mde, Getrude'un yüzü nde şaş
kı n l ı k ve dehşetle hata sandalyede otu rduğu n u , hayretle
fark ett i m . Ağz ı m b i r karış a ç ık, kalaka l d ı m .
Son ra, vaziyet d a h a d a kötüye g i tt i . Sahnedeki tuzak
kapı l arından biri h ı z l a a ç ı l d ı ve aşağıdan bir adam yük
seld i . İ pek şapkası , eşarbı ve peleri n iyle akşam k ı yafeti ne
bürünm üştü . Şeytan i b i r soğukka n l ı l ı k l a, Borden (adam
236
Prestij
1 8 N i san 1 89 7
Bu gece, h a l k önü nde i l k defa Adam'la yer değişti rme
i l l üzyon u nu yapt ı k . B i r h aftadan beri çal ı ş ıyord uk ve tek
n i k açıdan gösteri kusursuzd u .
B u n a rağmen a l k ı ş, heyecandan z iyade nezaketten
kaynaklanıyord u .
1 3 Mayıs 1 897
Saatler süren ça l ı şma v e provadan sonra, Adam' l a
kab i n değişti rme oyu n u n u d a h a i y i s i n i n ya p ı l a ma
yacağ ı n ı b i l d i ğ im b i r noktaya get ird i k . On sek iz ayd ı r
yan ı mda çal ışan Adam, hareketler im i ve m i m i kleri mi
inan ı l maz b i r doğru l u k l a tak l it ed iyor. Bi rbiri n i n aynı
k ıyafetler, b i raz makyaj ve -çok paha l ı - bir peru kla en
i nce ayrıntı s ı na kadar i k i z i m ol uyor.
Y i ne de her sergi led iğim izde, gösteriyi y ı k ı c ı olduğuna
237
Christopher Priest
1 Ocak 1 89 7
B i r s ü red i r Borden' ı n yer değ i şt i rme i l l ü zyo n u n u
"gel i şt i rd iğ i n i " işitiyordum a m a başka b i r şey d uyma
d ı ğ ı m i ç i n d i kkat etmed i m . N u m aras ı n ı göre l i seneler
o l m uştu ; dün a kşam Adam W i l sön'u da ya n ı ma a l ı p Bor
den ' ı n son b i r haftad ı r gösteri yaptığı Nott i ngham'daki b i r
tiyatroya gitt i m . B u gece Sheffield'de b i r gösterim var
ama Londra'dan bir gün erken ayrı l d ı m k i yol üstündeki
Borden' ı z i yaret edeb i ley i m .
Ak saçlar, yanak dolgusu, buruşuk giysi ler v e l ü zum
suz bir göz l ükle k ı l ı k değiştirip, en önden i k i s ı ra arkada
b i r koltuğa oturd u m . O tüm numara ları n ı yaparken
Borden'dan sadece bi rkaç ad ı m uzaktayd ı m .
H e r şey b i r anda izaha kavuştu ! Borden i l l üzyo n u n u
b ü y ü k m i ktarda gel i ştirmiş. Art ı k kendi s i n i kab i n l ere
saklam ıyor. H avaya atı l a n nesne saçma l ı kları a rt ı k yok.
(bu haftaya kadar buna ç a l ı ş ıyord u m ) . Dublör k u l l a n
m ı yor.
E m i n olarak söylüyoru m : Borden dublör kullanmıyor.
D u b l örlerle i l gi l i her şeyi b i l iyoru m . Gökyüzü nde b i r
b u l utu fark ett i ğ i m kol ay l ı kta d u b lörü d e fark eder i m .
Borden' ı n ya l n ı z çal ıştığı na e m i n i m .
Göster i n i n i l k böl ü m ü yarı i n i k b i r perde ö n ü nde
yapı l d ı . Sahnen i n tamam ı n ı a ncak n i ha i i l l üzyona ge l i n
c e görebi ldik. B u noktada, yarı i n i k perde ka l d ı r ı l d ı ve
sey i rc i ler içinde kaynaya n k i myasa l la r bu l u nan b i r d i z i
kavanoz, sarmal kabl o l a rl a çevrelen m i ş kabi n ler, cam
238
Prestij
239
Christopher Priest
5 Mart 1 898
Çok ç a l ış ıyordum, g ü n l üğe ay ı racak fazl a zaman ı m
yoktu . B i r kez daha, son yazd ığımdan bu ya na b i rkaç ay
geçti . B ugün (hafta son u ) gösterim yok; o yüzden kı sa b i r
şeyler yazabi l i r im.
Nott i ngham'daki o geceden son ra Adam' l a yer değiş
ti rme i l l üzyo n u n u progra m ı m ız a a l mad ı ğ ı m ı z ı bel i r
tey i m .
B u m u n i s tah ri k yokken bi le, sözümona yaşayan e n
büyük s i h i rbaz, ben gösteri yapa rken d üzen led iği i k i
sebepsiz saldırıyla ben i o n u rland ı rd ı . İ k i s i de gösteri m i
teh l i ke l i şeki lde sekteye uğratt ı . B i r tanes i n i şakaya vurup
geç i şt i rebi l d i m a m a d i ğeri b i rkaç da k i ka boy u n c a
taham m ü l edi lemez b i r fac iayd ı .
Netice itibarıyla kaa le a l mamayı b ı raktı m .
Art ı k görü nürde elde ed i l emeyecek i k i h ı rs ı m var. İ l k i
J u l ia v e çocuklarla barı şmak. Onu ebed iyen kaybettiğ i m i
b i l iyorum ama aramıza koyd uğu mesafeye ta ha mmü l
edem iyoru m . İ k i n c i si n i speten ufak b i r şey. Borden'la
kağıda dökü lmemiş ateşkesi m bittiğine göre, onu b i r kez
240
Prestij
3 1 Tem m u z 1 898
O l ivia ' n ı n b i r fikri var!
B u fikri tarif etmeden önce, O l ivia'yla aramızdaki
ateşi n son aylarda gözle görü l ü r m i ktarda soğuduğun u
söyleme l i y i m . Aram ızda n e k i n n e kıskançl ı k var; kayıt
sız l ı k, evi m i z i n üzeri nde devasa b i r tabut örtüsü g ib i ası l ı
d u ruyor. O kend i d a iresinde, ben ben i mkinde s ü ku netle
bir a rada yaşamaya devam ed iyoruz; zaman zaman karı
koca g i b i de davran ıyoruz ama son ta h l i lde birbirimizi
severm iş veya u m u rsarm ış g ibi davranm ıyoruz. Y i ne de
birbirim izden kopmuyoruz.
İ l k i pucu akşam yemeği nden sonra geld i . Ben i m dai
remde, beraber yed i k ama yemeği n sonunda, bir ş i şe c i n
a l ı p aceleyle gitt i . O n u n tek başı n a içmes i ne a l ı ştığım
için ses ç ı ka rmad ı m .
Y a l n ı z b i rkaç dakika sonra h iz metçisi L ucy geld i ve
bi raz aşağı i n memi rica etti . Ol ivia'yı, üzeri nde iki üç ş işe
ve i k i kadeh o l a n yeş i l ç u ha l ı iskambi l masası nda otu ru r
bu l d u m . Karşısı ndaki boş sandalyeye otu rmamı işaret
etti; sonra da bana içki doldurd u . Tatlansın d iye c i ne
b i raz portakal şu rubu ekled i m .
" Robbie," ded i her zama.n ki dobra l ığıyla. "Seni terk
edeceği m . "
Cevaben b i r şeyler m ı rı ldand ı m . Böyle b i r gel işmeyi
aylard ı r bekl iyord u m ama -şu anda olduğu gibi- gerçek
leşi rse n as ı l karş ı layacağı m ı b i l m iyord u m .
"Seni terk edeceğim", dedi yi ne, "sonra da geri
döneceğ i m . Nede n i n i b i l mek ister m i s i n ?"
İ sted iğ imi söyled i m .
"Çünkü ben i isted iği nden daha çok isted iğin b i r şey
var. Düşündüm ki onu sen i n iç in bu l u rsam bel ki tekrar
241
Christopher Priest
242
Prestij
7 Ağustos 1 898
Ol ivia ı ş ı ç ı n Borden'a başvura l ı bir hafta geçti ama
243
Christopher Priest
1 8 Ağustos 1 89 8
Ol i v i a m ü lakata gitti v e dönd ü . İş i a l d ığı n ı söy lüyor.
O yokken, korku ve pişma n l ı k i ç i nde ez iyet çekt i m .
Yan ı mdan ayrıldığı anda Borde n ' ı n onu tuzağa düşürmek
i ç i n i l a n verd iği nden şüphelenmeye başlad ı m . Peşi nden
koşmamak için kend i m i zor tuttum . Atöl yeme gid i p ayna
a l ıştı rmasıyla oyalanmaya çal ı ştım ama son u nda eve
dönüp odamda vo lta att ı m ..
Ol ivia, i k i m i z i n de bek l ed i ği nden daha uzun ka l d ı ; ne
yapacağımı d üşün üyord u m ki sağ sa l i m geri dönd ü .
Neşe l i ve heyeca n l ıyd ı .
Evet, i ş i a l mış. Evet, Borden yazd ığım referansları oku-
244
Prestij
1 9 Ağustos 1 898
Görü nüşe bak ı l ı rsa O l ivia, Borden için ça l ı şmaya
hemen başlamış. Şu sabah d a i res i n i n kapı s ı n ı çald ığımda
h i zmetç i , Ol ivia' n ı n erken kalktığı n ı ve öğleden son raya
kada r gel meyeceğ i n i söyled i .
2 0 Ağustos 1 898
Ol ivia dün akşam ü stü saat 5 .00'da gel d i . Doğrudan
d a i resi ne gittiyse de kap ı s ı n ı çaldığımda ben i içeri a l d ı .
Y i ne yorgun görünüyord u . H evesle haberleri sord um
ama Borden' ı n yer a lacağı i l l üzyon ları gösterd iği n i ; bü
tün gün on ları prova ett i kleri n i söyled i .
Daha son ra bi r li kte a kşam yemeği yed i k a m a bariz b i r
şekilde yorgundu ve uyumak i ç i n erkenden d aires i ne
çek i l d i . B u sabah da erken saatte ayrı ld ı .
2 1 Ağustos 1 898
Bugün Pazar, Borden b i l e çal ı şm ı yor. Ol ivia bütün
gün ben i m le evde. Borden ' ı n atölyesi nde görd ükl eri ve
yaptı k ları hakkı nda ağz ı n ı bıça k açm ıyor; bu kafamı
245
C h ristopher Priest
2 7 Ağustos 1 89 8
B i r hafta d a h a geçti v e Ol ivia h a l a b i l g i vermed i . B u
kon uda ben i m le konuşmayı i stem iyor san k i .
Bu gece bana, Borden'ın önümüzdeki gösterileri için paso
verdi . "Büyük temsil" olarak tanıtı lan gösteri, iki hafta
boyu nca Leicester Meydanı Tiyatrosu'nda sergile-necek.
Ol ivia tüm gösterilerde onunla birlikte sah nede olacak.
3 Eyl ü l 1 89 8
O l ivia bütün akşam eve dönmed i . Kafam karıştı, telaş
i ç i ndey i m . Akl ıma kötü şeyler gel i yor.
4 Eyl ü l 1 89 8
Ol i v ia'ya bir p u s u l a yazı p b i r çocuk l a Borden'ın atö l
yesine yol l adım ama çoc u k meka n ı n kapa l ı olduğunu,
içeride ki mse ol mad ığı n ı söyled i .
6 Eyl ü l 1 898
G i z l i l iği bir yana b ı ra k ı p O l i v i a'yı aramaya ç ı ktı m .
Önce Borden'ın atölyesine gitt i m ; söylendiği g i b i boştu .
Sonra St Johns Wood'daki ev i ne gitt i m ve neyse ki orada
bi nayı cepheden görebi l eceğ i m b i r kahveh a ne keşfett i m .
Orada m ü mkün o l d uğu kadar u z u n süre otu rd u m ama
önem l i bir şey göremed i m . B u n u n l a beraber, Borden' ı n
246
Prestij
1 2 Eyl ü l 1 898
O l ivia'dan ses ç ı kmayı nca, bana verd iği pasoyl a
Leicester Meyd anı Tiyatrosu' na gittim ve gişeden Borden '
ı n gösterisine b i let a l d ı m . Kas ı t l ı olarak arka s ı ra l ardan b i r
ko ltuk seçti m ki sah neden fark ed i l meyeyim .
BİRLEŞEN ÇİN HALKALARı ' y l a b i l d i k açı l ı ş ı n ı yapa n Borden,
asista n ı n ı çabucak ve etkin bir şeki lde boş kabi nden
ç ı ka rd ı . Asistan el bette ki Ol ivia'md ı . Elektrik lambaları
nın ı ş ığı nda parı ltı lar saçan, süslü ve şaşaa l ı bir el b ise
247
Ch ristopher Priest
1 8 Ey l ü l 1 89 8
B ug ün, O l ivia' n ı n o l u r d a dr>ner d iye evde tuttuğum
h iz metç i s i , sabı k h a n ı m ı ndan a l d ığı b i r mektubu geti rd i .
Neler olduğu n a d a i r b i r i pucu b u lacağ ı m ı u marak,
merakla okudum ama sadece şöyle d i yord u :
Lucy. . .
Rica etsem tüm eşyalarımı paketleyip sandıklara
koyarak olabildiğince çabuk bir şekilde Strand
Tiyatrosu 'nun kulis kapıstna gönderir misin ?
L ütfen her şeyin üzerine bana ait olduğunu yaz, ben
oradan aldırtrtm.
Masraflari karşılamak için zarfa para koyuyorum;
üstünü de kendine a/Jrsın. Bir sonraki işverenin referans
isterse Bay Angier memnuniyetle yazacaktır.
248
Prestij
4 Ara l ı k 1 89 8
Thames Nehri ' n i n kıyısı nda, Richmond'daki Plaza
Tiyatros u' nda b ir sezon boyu nca sürecek gösteri lerle
meşg u l ü m . Bu akşam, i l k ve i k i nc i gösteri ler arası nda
d i n len iyordum; Adam ve Gertrude' l a bir şeyler atıştı ra
cakt ı k. B i ri kapıyı çal d ı .
Gelen Ol ivia'yd ı . N e yaptığımı düşünmeden onu
odaya aldım. G üzel ama yorgun görü n üyord u . B ütün gün
ben i bul maya çal ıştığı n ı söyled i .
" Robbie, arad ığ ın bi lgiyi a l d ı m, " ded i ve kapa l ı b i r
zarfı bana doğru sa l lad ı . "Sana bu n u geti riyoru m ama
sana dön meyeceğ im i a n l amal ı s ı n . Alfred ' l e arandaki
kavgayı derhal bitireceği ne dair bana söz verme l i s i n .
Verirsen ben d e zarfı veririm."
Bana göre kavga n ı n zaten sona erd i ğ i n i söy led i m .
" Neden bu s ı rrı istiyorsun peki ?"
" Neden i n i bal gibi b i l iyorsun," ded i m .
" Kavgayı devam etti rmek iç in ! "
Doğru b i r noktaya parmak bastığı n ı b i l i yord u m ama
"Merak ed iyoru m," ded i m .
G itmek i ç i n acele ed iyordu, Borden' ı n u z u n süre l i
yokluğundan şüpheleneceği n i söyl üyord u . Bu iş başlad ı
ğı nda ben i m de ayn ı bek leyişe tahammül etmek zorun
da kaldığımdan bahsetmed i m .
B a n a söyleye b i l ecekken neden kağ ı d a yazd ı ğ ı n ı
sord u m . Anlatması n ı n zor olduğu n u , çünkü çok karmaşı k
olduğu nu, içi nden ç ı kı l maz b i r şeki lde tasarland ı ğ ı n ı ve
b i l gi y i Borde n ' ı n not l a rı nd a n kopya lad ı ğı n ı söyled i .
N i hayet, zarfı bana verd i .
Zarfı tutarken, " B u m u amman ı n sonu m u sah iden ?"
249
Christopher Priest
d iye sord u m .
" G a l i ba öyle, evet."
Dön ü p kapıyı açt ı .
"Sana b i r şey daha sorabi l i r m iyim, Ol iv ia ?"
" Neym i ş o ?"
" Borden b i r kişi m i , i k i m i ?"
G ü l ü msed i ; yüzü nde, aşığı n ı düşünen b i r kad ı n ı n
del i rt i c i g ü l ü m semes i n i görd ü m . "Sadece b i r kişi, sen i
tem i n eder i m . "
Peş i nden koridora ç ıktı m ; tekn isyen ler i şitecek mesa-
fede ayl akl ı k ed iyorla rd ı .
" Ş i m d i mutlu musu n ?" d i ye sord u m .
" Evet. Sen i i n c i ttiysem ö z ü r d i lerim, Robbie."
Sarı l madan, hatta bir tebessü m ü veya dokunuşu ben-
den esi rgeyerek gitt i . Son b i rkaç haftad ır kend i m i ona
karşı güçlendirm i ştim; y i ne de o n u n l a böyle görüşmek
acı veriyord u .
Soyunma odasına döndüm, kapıyı kapatıp yas l a nd ı m .
Zarfı hemen açtı m . B i r kağı t vard ı ve O l ivia, üzerine tek
kel i me yazmı şt ı .
Tesla.
250
Prestij
4 Temmuz 1 900
Tren d ü n gece Galesburg, l l l i nois'de durd u . Bugün
Ameri kan Bağıms ı z l ı k G ü n ü ol d uğu için dem i ryo l u
ş i rketi, t ü m birinci s ı n ı f yolcu ları na, kompartımanları
m ızda kalmakla geceyi şeh rin en l ü ks ote l i nde geç i rmek
arası nda seç i m hakkı verd i . Son beş haftad ı r bir sürü
trende uyuduğumdan, seç i m i m i otelden yana ku l l and ı m .
Otele gitmeden önce şeh i rde kısa b i r t u r atmaya fı rsa
tım o l d u . Güzel bir yer, büyük b i r tiyatrosu var. Bu hafta
bir piyes var ama duyduğuma göre varyete gösteri leri
("vaudev i l le") bol ve revaçtaym ış. S i h i rbaz l ı k gösteri leri
de sık sık yap ı l ıyormuş . Bir gün gösteri yapa rım ümid iyle
tiyatro n u n müd ürü ne kartvizitimi bı raktı m .
Tiyatro n u n , ote l i n v e G a l esburg sokaklar ı n ı n el ektrikle
ayd ı n l andığı n ı bel irtmel iyim. Otelde, birçok büyük Ame
rikan kasabası n ı n ve şeh r i n i n e l ektr i k bağlattığı n ı
öğrend i m . Od a m d a ya l n ı z ke n , tava n ı n ortas ı n d a k i
251
C h ristopher Priest
252
Prestij
253
Ch ristopher Priest
1 2 Tem m u z 1 900
D ü n akşam g ü n l üğüme yazamayacak kadar bitkin
dim. Bugünü mecbu ren şeh i rde ve yal n ı z geç i receği m , o
sebeple olan biteni kaydedecek bol bol vakti m var . . .
Erken ka l ktım, kahva l t ı m ı otelde yaptım v e a rabam ı n
ben i bek led iği n i farzetti ğ i m şeh i r meyd a n ı na g i tt i m .
Arabayı Londra'dan ayrı l m adan önce mektup l a ayarla
m ı ş tı m ; her ne kadar o zaman her şey teyi t ed i l d iyse de
ada m ı n orada ben i bekleyip beklemed iğini b i lemezd i m .
H ayretle gördüm ki bek l i yord u .
Sam i m i Amerikan terbiyesi gereği çabucak a rkadaş
o l du k . Ad ı Randa l l D. G i l pi n, doğma büyüme Co lorado'
l u . Ben ona Ra ndy d iyorum , o bana Robbie d i yor. K ı sa ve
t ı knaz; neşe l i çehres i n i n i etrafı n ı sara n gri b ı y ı k l arı var.
Gözleri mavi, yüzü gü neşten k ı p k ı rm ı z ı ve saç ı , b ı y ı kları
g i bi çel i k gri s i . Deri b i r şapka takıyor ve hayatı mda gör
d üğüm en k i r l i pantolonları g iy iyor. Sol el i n i n b i r parma
ğı eksik. Arabada otu rduğu yeri n a l tı nda bir tüfek taşıyor;
254
Prestij
256
Prestij
257
C h ristopher Priest
258
Prestij
259
Christopher Priest
260
Prestij
261
Christopher Priest
262
Prestij
1 3 Temmuz 1 900
Bugün Tes l a bana Bobi n i n çal ı şmas ı n ı gösterd i .
Başlamadan önce end i şel i olup ol madığı m ı sordu ;
deği l i m ded i m . Sonra Tesla bana, u z u n bi r z i nc i rle
zem i n e bağlanmış dem i r bi r çubuk verd i . Duman veya
gaz la dolu cam b i r küre get i rip önümdeki masa n ı n
üzerine koyd u . Ta l i matları üzeri ne, sol e l i mde dem i r
ç u b uğu tutarken, sağ e l i m i n avu c u n u c a m küreye
koydu m . Aniden, küren i n i ç i nden parlak bi r ışık ç ı ktı ve
tüyleri m i n d i md i k o l d u ğu n u h i ssett i m . Te la ş la geri
çeki l d i m ; ışık derhal yok o l d u . Tesla' n ı n hoşnut gü lümse-
263
C h ristopher Priest
264
Prestij
265
Christopher Priest
266
Prestij
267
Christopher Priest
1 4 Tem m u z 1 9 00
Tesl a sa ndığı mdan daha s ı k ı pazarl ı k ed iyor. Ona se
kiz değ il on b i n dolar ödeyeceğ i m ; k im ne derse des i n
küçük b i r servet. Herkes g ibi o da m ü h i m kon u l a r ı n
üzerine i stişareye yatıyor; b u sabah uyand ığı nda sekiz
268
Prestij
269
Ch ristopher Priest
2 1 Tem m u z 1 9 00
Tes l a' n ı n çal ı şmal arı iyi g idiyor g i b i . Laboratuvarı n ı
günaşırı z iyaret etmeme i z i n var. Ci haza benzer b i r şeyler
gördüysem de henüz denemeden söz eden olmad ı .
B u g ü n o n u araştı rmas ı n ı n deneyler i y l e uğraşı rke n
b u l d u m . Onlara d a l m ı ş g itm işti ve ben i görü nce kı smen
ü rktü, kı smen şaşırd ı .
4 Ağustos 1 900
Pike Z i rves i üç gündür ben i kasvete ve kızgı n l ı ğa
boğan şiddet l i fı rt ı n al a ra sahne o l u yor. Tes l a' n ı n kendi
deneyleriyle meşgul olduğunu b i l iyoru m, ben i m kiyle
deği l . G ü n ler geç i p g idiyor. Bu ay sona ermeden Denver'
den trene b i n mel iyi m !
270
Prestij
271
Christopher Priest
1 8 Ağustos 1 900
Bugün, başarı s ı z l ı kl a biten i k i nc i bir denemeden çok
Tes l a ' y l a yapt ı ğ ı m ı z m ü n akaşa y l a h at ı r l a nacak. B u
tart ı ş m a , m a k i nen i n ça l ı ş makta başa r ı s ı z o l m as ı n ı n
hemen ard ı ndan yaşand ı . İ ki m iz d e sesi m i z i yü kselttik;
ben hayal k ı rı k l ığı yüzü nden, Tes l a kızg ı n l ı ktan . . .
Turuncuya boya n m ı ş çubuk h a reket etmekte yine
başar ı sız o l unca, Tes l a alıp bana verd i . Çubuk b i rkaç
sa n i ye önce ı ş ığa boğu l m u ştu ; her yere kıvı l c ı m l a r
saç ı l ıyord u . Ç ubuğu çeki nerek a l d ı m, e l i m i yakmas ı n ı
bek l i yord u m . O n u n yeri ne, soğu ktu . Çok tuhaf; sadece
ısıtı l m a m ı ş g i b i seri n değ i l d i , gerçekten soğu ktu, sanki
buzla kap l a n m ı şt ı . Ç u buğu e l i mde tartt ı m .
" B i rkaç kez d a h a başarısız o l u rsak, Bay Angier,"ded i
Tes l a , dostane b i r sesle, "bu n u size a n ı ol a rak vermek
zoru nda kalacağ ı m . "
"Al ı rı m , " d iye cevaplad ı m . "Ama sat ı n a lmaya ge ldi
ğim şeyi terci h ederi m . "
" Yeteri n ce z a m a n veri l i rse, D ü nya'yı yer i nden
oynatı r ı m . "
Çu buğu yere atarken, "Zaman, bol l uğunu yaşad ığım
b i r şey değ i l , " d iye karş ı l ı k verd i m . "Oynatmak isted iğim
d e ne D ü nya, ne de bu metal ç u bu k . "
Tesla, "O ha lde l ü tfen isted iğ i n i z nesneyi söy ler
m i s i n iz, " ded i ki nayeyle. "Ona yoğu n l aşay ı m ."
O an, b i rkaç gündür i ç i me attığı m baz ı h isleri m i d ı şa
vurma i htiyacı h i ssett im .
" Bay Tes l a , " ded i m . "Siz b i r meta l parçası k u l l a n ı rken
ses ç ı karmama m ı n nede n i , deney i n öyle gerektird i ğ i n i
düşünmemd i . B u karan l ı k daki kada, a n l a d ı ğ ı m kadarıyla,
başka b i r şey ku l lanman ı z ı n mümkün old uğu nu mu
söyl üyors u n u z ?"
"Mantık çerçevesi nde, evet. "
272
Prestij
273
Christopher Priest
1 9 Ağustos 1 900
G i l p i n b u sabah ben i l a boratuvara b ı ra kt ı ğ ı n d a
Tesla'yı ü m i d i n i kaybetm i ş b i r halde b u l d u m
"G a l i ba s i z i h a y a l k ı r ı k l ı ğ ı n a uğratacağı m , " ded i
k a p ı y a ge l d i ğ i n d e . " D a h a · çok i ş v a r; Br it a nya'ya
dönüşü nüzün ne kadar ya klaştığ ı n ı n da farkındayı m . "
"Ne oldu ?" d i ye sord u m . D ü n aram ızda a levlenen
s ü rtüşmen i n geç m i şte ka ldığ ı n ı görmek sev i nd i rm i şt i
ben i .
"Ca n l ı organ i zmalarla daha basit olacağı n ı sanm ıştı m .
Yap ı l a r ı e le mentler i n k i nden çok d a h a sade. Can l ı
orga n izmalar çok küçük m i ktarlarda elektrik enerj i s i
barı nd ı rır . Tek yapmam gereken i n bu enerj i y i artt ı rmak
olduğu varsayı m ı ndan hareket etm i şt i m . Neden iş leme
d i ğ i ne akl ı m erm i yor! Hesaplamalar t ı k ı r t ı k ı r i ş l iyor.
Gel i n de kanıtı göz ler i n i z le görü n . "
Laboratuvara g i rd i ğ i m i zde, Bay Al ley' i o n a kond u ra
mad ı ğ ı nı b i r halde görd ü m ; kavgacı b i r tav ı r ta k ı n m ı ştı,
çenes i n i i l eri ç ı karm ı ş, öfkel i ve sav u n maya geç m i ş bir
havası vard ı . Yan ı ndaki s ı ra n ı n üzeri ndeki küçük tahta
kafeste, beyaz b ı y ı k l ı ve pati l i küçük b i r ked i vard ı ;
uyuyord u .
İ çeri g i rd i ğ i m a n d a göz leri n i ü zeri me d i kt i .
274
Prestij
275
Ch ristopher Priest
276
Prestij
277
Christopher Priest
278
Prestij
1 2 Kas ı m 1 900
Londra ' d a k i eski e v i m e yapt ı ğ ı m bi rkaç g ü n l ü k
z iyaretten yen i dönd ü m . N i yetim evi ve eski atölyem i
boşa ltıp iki mekanı da satmakt ı . C a l d low m ü l kü i fl a s ı n
279
Christopher Priest
280
Prestij
281
C h ristopher Priest
1 4 Kas ı m 1 900
B u n u n l a beraber, bu çürüyüp giden evle karşı karşıya
gel i nce paradan başka bir şey düşünmemem l az ı m . .
Büyük m i ktarda parayı çarçur etti kten b u kad ar kısa
süre son ra para s ı k ı ntısına dü şmek gü l ü nç . Tes la'ya yaz ı p
ona öded iğim paran ı n tümünü i ade etmes i n i isted i m .
Colorado Spri ngs'den ayrı l a l ı neredeyse üç a y o l d u ama
ondan tek kel i me d uymad ı m . Durumu ne o l u rsa o l s un
ödeyecek; so n çı ktığ ı m tu rnede küçük b i r yasal konuda
bana yard ı m eden, New York'taki bir h u k u k fi rm asına da
yazd ı m . Gelecek ayın ilk gü n ü Tesla'ya karşı h u kuki
işlemleri başl atma l a r ı n ı isted im . Mektubumu a l d ı ktan
hemen son ra para m ı iade ederse köpekleri geri çekeri m
ama etmezse sonuçları na katla n ı r.
1 5 Kas ı m 1 900
Londra'ya dönmek üzereyi m .
1 7 Kas ı m 1 900
Derbysh i re'a döndü m . Trende seyahat etmek ben i çok
yord u . B u n u n la beraber, hayattan yoru lm ad ı m .
J u l i a gel ecekte beraber o l mamıza i m kan tan ı yan b ir
tek l if s u n d u . A l acağı m basit b i r karara bakıyor.
Bana geri döneceği n i , karı m ol a rak b i r kez daha
ben i m l e yaşayacağı n ı söyl üyor; ama sadece s i h i rbaz l ı k
kariyeri me devam edersem . . . Cald l ow'dak i m a l i kaneyi
b ı rakıp ldm iston'daki kon ağa dönmemi istiyor. Çocuklar
da, o da Derbysh i re' ı n b i l med ikleri b i r tarafı ndaki uzak
b i r yere taşı nmak istemiyorlar. Öne s ü rdüğü şartları o
kada r sade b i ç i mde ifade etti ki pazarl ı k pay ı m ı n ol ma
d ığ ı n ı b i l iyoru m .
Tekl ifi n i n ben i m d e i y i l iğime o l d uğuna beni i kna
etmek için dört genel görüş sund u .
282
Prestij
1 9 Kasım 1 900
J u l ia'yla ve çocuklarla ol mayı gerçekten istiyoru m
ama b u , J u l i a ' n ı n ko ş u l l a r ı n ı kabu l etmek demek.
Londra'ya geri taş ı nmak mesele değil a m a sah neye
dönme f i k r i n e karşı i ç i m de çok büyü k b i r d i renç
h i ssed iyoru m .
283
C h ristopher Priest
284
Prestij
2 1 Kas ı m 1 900
l d m iston Konakları'ndayı m . N i kol a Tes l a' n ı n asistan ı
A l ley'den mektup gel m i ş . B u raya a ktarıyoru m :
2 2 K a s ı m 1 900
B u sabah J u l ia'ya A l l ey' i n mektubu n u gösterd im, ona
ABD'ye yaptığım son seyahatten bahsetmeyi u n utmuş
tum. E l bette ki meraklandı ve açıklama yapmam gerekti .
" B ütün paran buna m ı gitti ?" ded i .
" Evet."
"Tesl a al acak l ı l arından kaçtı v e biz im e l i m izdeyse
sadece bu mektup mu var?" Al l ey' in güven i l i r olduğuna
dair onu tem i n ettim ve mektubu ben i m talebim ol madan
yazd ığı n ı hatı rl attı m . B i r m üddet bana doğru gel i rken
paketin yolda başı na ne gel m i ş o l abi l eceğ i n i , nerede
olabi l eceğ i n i ve nas ı l a l a b i l eceğ i m i z i konuştu k.
Son ra J u l ia, " B u i l l üzyo n u n nesi bu kada r özel ?" d iye
286
Prestij
sord u .
" İ l l üzyonun kendisi deği l , " d iye cevaplad ı m . " N a s ı l
elde ed i ld iğ i."
" Bay Borden' ı n b u n u n l a i l gisi v a r m ı ?"
"Bakıyorum Borden' ı u n utm a m ı şs ı n ."
"Sevg i l i m , aramız ı i l k bozan Alfred Borden'dı . Sene
lerce düşündüm ve ters giden her şey in o n u n bana
sa l d ı rd ığı güne ç ı ktığ ı n ı görd ü m . " Gözleri dolmuştu,
kederle pa r l ı yord u; konuşması öfke l i ve ken d i ne acıma
h issi nden mahrumdu . " Bana z arar vermeseyd i, ilk çocu
ğ u m u z u kaybetmezd i m v e son rası nda a ra m ı z aç ı l mazd ı .
H u z u rsuz l u k daha o zamandan baş l a m ı şt ı . Son ra doğan
d iğer sevg i l i çocu kların b i l e Borden' ı n o günkü acı masız
l ı ğ ı n ı ve apta l l ığ ı n ı tel afi edemed i ; ara n ı zda devam eden
d üşman l ı k, h a l a öfke l i old uğu n u n del i l i ."
"Sana b u n u h i ç a n l atmad ı m , " ded i m . " N e reden
b i l iyors u n ?"
"Çü n kü aptal değ i l i m , R u pert, hem s i h i rbaz l ı k
mecmualarında arada s ı rada ç ı ka n yaz ı l arı d a görd ü m . "
" H a l a abone olduğunu b i l m i yordu m . "
" İ lgi a l a n l a r ı m arası nda h a l a i l k s ı radası n," ded i .
" B ana b u sa l d ı rı lardan neden bahsetmed i ğ i n i merak
ed iyorum sadece."
"Çünkü ben, ga l i ba, bu kavgal ardan dol ayı b i raz
uta n ı yoru m . "
" H ep o mu sa l d ı rd ı sah i ?"
" Kend i m i savun ma k zoru nda kald ı m , " ded i m .
Borden' ı n geçm işine d a i r yaptığım araştırmalardan ve
i l l üzyonunun işleyişi n i çözme çaba larımdan ba hsett i m .
Sonra Tes l a ' n ı n teç h i zatı i ç i n bes l ed i ğ i m ü m itleri
an latt ı m .
" Borden standard sahne h i lelerine başvuruyor," d iye
aç ı k l ad ı m . " Ka b i n l er, ı ş ı k ve ma kyaj ku l l a n ıyor ve
kend i s i n i sahnede naklederken bunu saklanarak yapıyor.
287
C hristopher Priest
B i r c i haza g i r i p d iğeri nden ç ı k.ı yor. Dah iyane bir şey ama
gereçleri muammayı gizlemekle ka l m ıyor, değeri n i de
d ü ş ü rüyor. Tes l a ' n ı n c i h az ı n ı n güzel l iğ i , n u ma ra n ı n
a ç ı kta yap ı l ma s ı n a imkan ta n ı ması v e maddeleşme
s ı rası nda h i ç b i r gereç k u l l a n ı l mamas ı ! Eğer p l a n l and ığı
gibi i şl erse ken d i m i i sted iğim b i r yere nakledeb i leceğim;
sah n ede boş b i r yere, kra l i yet l ocası na, bü y ü k d a i re n i n
ö n ü ne, hatta sa l o n u n ortas ı nd a k i b o ş b i r koltuğa !
Sey i rc i lerin üzerinde m u azzam b i r etki yaratacak herhan
gi bir yere ."
" B i ra z fa raz i kon u şuyors u n , " ded i J u l i a . " H a l a
p l a n l a n ı yor mu ded i n ?"
"Al l ey' i n mektubunda yazd ığına göre, bana doğru
yola ç ı km ış. Henüz e l i m e u l aşmadı . "
J u l ia, Tesla'n ı n c i hazıyla i l gi l i heves i m i e n i y i a n l aya
cak kişiyd i ; sonraki b i r saat bana su nduğu i ht i m a l l erde n
bah sett ik. J u l i a kon u n u n merkez i nde yer a la n içgüdüyü
çabucak tespit etti : B u i l l üzyonu h a l k ı n ön ü nde yaparsam
Borden' ı ebed iyen hü srana uğrat ı rd ı m !
J u l i a , ne yapmam gerekt i ğ i n e d a i r k a l a ı:ı ş ü p h e
k ı rıntı ları n ı da ebed iyen dağıtt ı . O kadar heyeca n l a n m ıştı
ki derhal kargoyu aramaya başlad ı k.
Ad rese varmamış bir sandığı a ramak i ç i n Londra'daki
sevk iyat acenta l a r ı n ı dolaşma n ı n hafta la r sü receğ i n i
söyl ed i m karamsar l ı kl a . Ama J u l ia, kördüğümü kesen o
b i l d i k tavrıyla şöyle ded i : "Sormaya postaneden başlasak
ya ?" Öyle yaptık. İki saat son ra, a d ı ma gelen iki devasa
sand ığı, Mount Pleasant Ayı klama B ü ros u ' n u n sahipsiz
posta böl ü m ü nde sağ sa l i m beklerken bu l du k .
1 5 Ara l ı k 1 9 00
Son üç hafta n ı n büyük böl ü m ü s i n i r harbiyle geçt i ;
atölyeme el ektrik bağlanması n ı bek l ed i m . Oyu ncağıyla
oynayam ayan küçük bir çocuk gibiyd i m . Tes l a ' n ı n ciha-
288
Prestij
289
Christopher Priest
290
Prestij
3 1 Ara l ı k 1 900
Ben bu sözcükleri yazarken on dokuzuncu yüzy ı l
sona eriyor. Bundan b i r saat sonra salona, J u l i a ve
çocukların yan ı na gideceğ im . Beraber yen i y ı l a ve yen i
yüzy ı l a gireceğ iz. B u gece, kehanetlerle v e kaç ı n ı l maz
h atı ra l a rl a ç ı n l ıyor.
G i z l i l i k üzerimde tekrar tahakküm kurduğu ndan, bu
a kşa m ı n erken saatlerinde H utton'la b i r l i kte yaptığı m ı z
şey i n gerekl i o l d u ğ u n u söylemel iy i m .
Yazmak üzere o lduğum şey, iç imde u yanan i l kel
korkul a r yüzünder;ı titreyen bir el tarafı ndan yaz ı l acak.
B u tecrübeyle i l g i l i ne yazab i l ir im d iye çok dü ş ündüm ve
tek yol u n, olan biten i doğrudan, hatta tüm ç ı plakl ığıyla
a n l atmak olduğuna karar verd i m .
B u a kşam, gü neş battı ktan v e çocuklar yeni yüzyı l ı
görmek i ç i n uya n ı k o l s u n l a r diye erkenden yatt ı ktan kısa
bir süre son ra, J u l ia'ya ne yapmak üzere olduğumu a n l at
tım ve onu oturma odası nda bekler vaz iyette b ı raktı m .
H utto n ' u b u l d u m ; b i rl i kte evden ç ı k ı p Doğu Çayırı
boyu nca a i le kabrista n ı n a doğru yürüdük. Prestij malze
meleri n i bazen bahçıvanların kul landığı el a rabası nda
taşıdık.
Bi ze yol göstermesi iç in H utton ' l a e l i m izde sadece
rüzgar fenerleri vard ı ; kara n l ı kta asma ki l it l i ka pıyı açmak
b i rkaç dakika m ı z ı a l d ı . Eski k i l it, ku l la n ı l maya ku l l a n ı l
maya paslanm ı şt ı .
Ahşap kapı savru l a rak açı l ı rke n, H u tto n huzursuz l u -
291
Christopher Priest
292
Prestij
293
Christopher Priest
294
Prestij
295
Christopher Priest
1 Ocak 1 90 1
Mozoleye geri döndüm ve prestij malzemeleri n i daha
iyi b i r d u ruma getird i m . H u tto n ' l a beraber fare zeh iri
koydu k ; i leride, malzemeleri saklamak i ç i n çuva l bez i n
d e n d a h a sağlam b ir şey b u l ma l ıy ı m .
2 Ş u bat 1 90 1
B u gece F i nsbu ry Park E m p i re'da gösteri yaptım ama
296
Prestij
1 4 Ş u bat 1 90 1
D ü n şiMŞEK GiBi ' y i i k i kere prova ettim, yar ı n d a i k i kere
p rova ed eceğ i m . D a h a faz l as ı n ı yapmaya cesa ret
edem i yoru m . Cuma rtesi a kşa m ı Hol loway Yol u ' ndaki
Trocadero'da ve ertesi hafta en az bir kere daha gösteri m
var. Yeteri nce düzen l i serg i lersem fazl adan proval ara,
sahne d ışı hareketlere, d i kkat dağıtma ve konuşmalara
gerek kal maz d iye düşü n üyorum .
Tes l a ben i yan etk i ler konusu nda uyarm ıştı; gerçekten
çok büyük boyuttal ar. Ci hazı ku l l anmak çocuk oyuncağı
değ i l . İ çinden her geçtiği mde acı çekiyoru m .
İ l k o l a rak fi z i ksel a c ı v a r . V ü c u d u m ayrışıyo r,
dağı l ı yor. Her b i r zerrem b i r yana atı l ıyor, havayl a b i r
ol uyor. Saniyeden d a h a kı sa, ölçülemeyecek kadar kısa
bir zamanda, vücudum e lektri k dalga larına dönüşüyor.
Boş l u kta yol a l ıyor. Hedefl enen noktada yen iden bi rle
şıyor.
Bam ! Parça l a nd ı m . Bam! Yeniden bi rleşti m !
Vücud u m u n her kısmı nda, her yönde patlayan şiddet l i
b i r şok b u . Avucun uza çel ik b i r çubukla vuruld uğu nu
düşü n ü n . Şimdi ayn ı yere değişik açı l ardan on, hatta
yirmi tanes i n i n b i rden vurduğunu haya l ed i n . Daha
faz lası parmakları n ıza, bi lekleri n i ze vuruyor. Yüz tanesi
e l i n iz i n tersi ne, pa rmakları n ı z ı n ucuna, tüm eklemleri
n i ze i n iyor. Daha faz lası ten i n i z i n içi nde patl ıyor.
Şimdi acıyı tüm vücudunuzun i ç i ne ve dışına yay ı n .
297
Christopher Priest
Bam !
Sa n i yen i n m i lyonda biri kadarl ı k şiddet l i b i r acı !
Tekrar B a m !
İ şte böyle b i r h i s .
Y i ne d e , seç i l en noktaya vard ı ğ ı md a san iyen i n
m i lyonda b i ri kadar zaman önceki h a l i mden h i ç farkı m
yok. Kend i iç i mde b ir bütü nüm, ken di ken d i me t ı pa t ı p
benz i yorum a m a n i h ai acı n ı n şokunday ı m .
Cald low Mal ikanes i 'nde ne yaşayacağı m ı b i l meden
Tesl a c i haz ı n ı i l k kul landığı mda, öldüğüme inanarak
yere yığı l d ı m . Kal b i m i n, beyn i m i n böyle b i r acı patla
m a s ı n d a n sağ ç ı km a s ı m ü m k ü n görü n m üyord u .
D üş ü nceleri m, d uygusal tepki lerim yoktu . Öldüğümü
h i ssett i m ve buna uygun davrand ı m .
Yere d üştüğü mde, deneme i ç i n orada ben i m le olan
J u l ia yan ı ma koştu . Ö l ü m sonrası dü n yayla i lg i l i ilk can l ı
hatıram, hayat bel i rtisi a ramak i ç i n göm leğ i m i n altına
uzanan e l l eriyd i . Sars ı ntı ve şaşk ı n l ı kla; onu yanı mda
b u l ma ktan, şefkati n i h i ssetmekten dolayı mutlu bir halde
gözleri.m i açtım. Çabucak kalkmaya, iyi olduğuma onu
i nand ı rmaya, sarı l maya ve öpmeye, b i r kez daha kendim
ol maya gücüm yetti .
H aki katen, b u şiddet l i tec rü beden sonra fizi ksel
i y i l eşme h ı z l ı gerçekleşiyor ama z i h i nsel etki leri tüyler
ü rpertici . . .
Derbys h i re'da i l k denemeyi yaptığı m ı z o gün, öğleden
sonra deneyi tekrarlamak iç in ken d i m i zorlad ı m ama
neti ce itibarıyla Noel zaman ı n ı n büyük böl ü m ü nde en
karan l ı k kasvet i n esiri o l d u m . İki defa ölm üştü m . Yaşayan
ö l ü l erden b i ri, lanet l i b i r ru h olm uştu m . Yaptığım şeyi
hat ı r l atan malzemelerden daha son ra kurtu lmal ıyd ı m .
Anlattığım g i b i , bu tüyler ürpertici görevi yerine geti recek
cesareti yen i yı ldan önce b u lamad ı m .
D ü n burada, Londra'da, elektri kle ayd ı nlanan atölye-
298
Prestij
m i n aşinal ığı nda, Tes l a teçh izatı kurul uyken iki prova
daha yapmam gerektiği n i h i ssett i m . Ben b i r gösteri
sanatçısı yım, b i r profesyonel i m . Yaptığım işe b i r k ı l ıf
u yd u rma l ı , onu süsleyip püsleme l i y i m . T i yatroda
kend i m i şi mşek gibi "İı akletme l i , varış a n ı nda i m kansı z ı
sergi lemiş b ir s i h i rbaz g ibi görü nme l i y i m .
Darbe yem iş gibi d i z leri m i n üzerine çökmek söz
konusu b i l e olamaz. San iyen i n m i lyonda biri kadarl ı k
ıst ı rab ı m ı bir bakışla b i l e aç ığa vurmak saçmal ı k o l u r.
Demem o ki çift katma n l ı bir aldatmaca yürütüyorum .
S i h i rbaz normalde " i m kansız" b i r etki yaratı r: B i r piyano
göz önü nden yok o l u r, b i l a rdo topu s i h i r l i b i r şeki lde
yoktan var o l u r, bir kız aynadan geçi ri l i r. Sey i rci ler
i mkansı z ı n mümkün kı l ı n madığı n ı n tabii ki farkı nda
d ı rl ar.
B i l i msel yöntemiyle ŞİMŞEK GİBİ, haki katte şimd iye dek
i mkansız o l a n ı başarmakta . Sey irc i lerin gördüğü şey,
gerçekte olan ı n ta kendisi ! Ama bu n u n öğren i l mes i ne
i z i n veremem; çünkü bu sefer b i l im, s ih rin yeri n i a l d ı .
D i kkat l i davranarak, yarattığım mucizen i n daha az
m u c i zevi görü nmes i n i sağ l a m a l ı y ı m . E l ement i l e
ticisi nden dağı l ma m ı ş ve tekrar toplanmamış gibi ç ı kma
l ıy ı m . O yüzden acıyı karş ı l amayı ve haz.ı rl ı k l ı ol mayı,
iki büklüm ol madan tepki vermeyi, kol larım havada
sahnen i n önüne gel ip yüzümde etki leyici b i r tebessü mle
a l kı ş l arı kab ul etmeyi öğrenmeye çal ışıyord u m . Faz l a
değ i l , kafi mi ktarda kafa karıştırmak i ç i n .
Dün o l an l a rı yaz ı yo r u m çünkü dün gece eve
döndüğü mde olan ları kaydetmeyi düşü nemeyecek kadar
üm itsiz l i k içi ndeyd i m . Şimdi, öğleden sonra; aşağı yukarı
kend ime gel d i m sayı l ı r ama yarın iki prova daha var; fik
ri b i l e ben i yoruyor ve bunaltıyor.
299
Christopher Priest
1 6 Ş u bat 1 90 1
B u gece Trocadero'daki gösteriyi dü ş ü ndü kçe tüyle
rim d i ken d i ken ol uyor. Bütün sabah ti yatrodayd ı m .
Cihazı kurdum, test ettim, söktüm ve tekrar sa ndı kfarına
ka l d ı rd ı m . Ondan son ra, bekle n i l d iği gibi, sah neyi ve
gereç leri n i k i l itlememe ş i ddet l i karşı ç ı ka n işç i lerle
tartışma l ı , b ir pazarl ı k süreci baş l ad ı . Son u nda, elden ele
geçen b i r m i ktar para meseleyi çözdü ve isted iğim oldu
ama bu da, gösteriden elde edeceği m gel i rde büyü kçe b i r
ged i k açtı . Bu i l l üzyon u serg i l emek, ancak daha önce
a l d ı ğ ı m ücretlerden çok daha faz l as ı n ı talep etmekle
m ü m k ün olabi lecek. Bu geceki gösteri pek çok şeyi bel i r
leyecek.
Ş i m d i H o l l oway Yol u ' n a dönmeden önce bir iki saat
boş va ktim var. B i r kısm ı n ı J u l i a ve çocu klarla geç i rmey i ,
kal a n ı nda da biraz kesti rmeyi düşünüyoru m . Fakat o
kada r gerg i n i m ki uyku i m kansız görünüyor.
1 7 Şubat 1 90 1
D ü n gece Trocadero'n u n sahnesinden büyük l ocaya
emniyet i ç i nde geçt i m . Teç h izat kusursuz çal ı ştı .
Ancak seyirc i ler a l kışlamad ı l a r çünkü ne olduğunu
görmed i l er! Neden sonra gelen alkış heyecandan z i yade
hoşn utl u k ifadesiyd i .
Numara i ç i n daha gü ç l ü b i r ge l işme safhası, daha
büyük teh l i ke h i ssi l a z ı m . Maddeleştiğim ana d i kkat
çekmek i ç i n vard ı ğım nokta spot ışığıyla ayd ı n latı l ma l ı .
Adam' l a b u ko n u d a kon u ştu m ; d a h i yane b i r fi k i rl e
c i hazdan çekeceği m b i r elektrik bağlantısıyla, ı ş ı ğ ı n
hareket i n i i şç i l ere b ı rakmadan, kend i m kuma nda etmemi
tek l if etti . S i h i r sürekl i gel iş iyor.
Sa l ı günü ayn ı tiyatroda tekrar gösteri m i z var.
En i y i s i n i sona saklad ı m . Darben i n şoku n u ta mamen
gizlemeyi başard ı m . Hem gösteriyi sey i rc i lerin aras ı ndan
300
Prestij
301
Christopher Priest
302
Prestij
303
Christopher Priest
304
Prestij
305
C h ristopher _P riest
306
Prestij
307
Christopher Priest
308
Prestij
309
Christopher Priest
310
Prestij
311
Christopher Priest
312
Prestij
313
Christopher Priest
314
Prestij
315
Christopher Priest
316
Prestij
1 Ocak 1 903
Ru pert Angier' ı n hayat ı n ı kaybedeceği yıla gel d i k .
Vefatı m ı n kes i n tari h i n i h e n ü z bel i rl emed i m a m a
Amerika tu rnem i n bitişi nden çok son ra olacak.
Yarından üç hafta sonra N ew York'a g itmek i ç i n
L iverpool'dan ayrı lacağız v e N isan'a kadar dön meye
ceğiz. Prestij malzemeleri nden kurtu lma meseles i kısmen
çöz ü l d ü sadece ama bu, ŞİMŞEK cioi'yi h aftad a b i r
serg i l eyecek o lduğum gerçeği sayes i nde sorun olmaktan
ç ı kıyor. Gereki rse daha önce yaptığ ı m ı yapacağı m ama
Wi l son bir çözüm bulduğunu söy l üyor. Ne o l u rsa olsun,
gösteri devam edecek.
J u l i a'y ve çocuklar da bu veda turnemde yan ı mda
o laca klar.
30 N i san 1 903
U nwin'e yıl sonuna kadar ve 1 904' ü n ilk ayl a r ı ndaki
gösteri tekl iflerini kab u l etmes i n i söyled i m Mamafi h,
Eyl ü l son u nda ölmüş olacağı m . B i r ihtimal 1 9 Eyl ü l 'de
gerçekleşecek.
Lowestoft'ta 1 5 Mayıs 1 9 03
New Yo rk, Washi ngton DC, Baltinıore, Richmond, St
Lou is, Ch icago, Denver, San F rancisco, Los Angeles'ta ki
baş döndü rücü tecrübelerden sonra . . . Suffolk Lowestoft'
tay ı nı . AB D ' d e servet i m i kaza n ı yor o l a b i l i rim ama
317
Christopher Priest
2 0 May ı s 1 903
B u geceki iki gösteriyi de ·iptal ett im ; yarı n geceki de
teh l i kede. B u sözleri yazarken heyecanla J u l i a ' n ı n gel me
s i n i bek l i yorum .
Apta l ı n tekiyim, kah rolası b i r aptal!
D ü n gece i k i n c i göster i n i n ortalarıyd ı . B u n u yazmak
için ken d i m i zar zor toparl ıyorum .
Sak i n ol mal ı y ı m .
Son g ü n lerde repertuva rıma yeni b i r iska m bil n u mara
s ı ekled i m . B u nu m arada, sey i rc i lerden b i r i n i sahneye
çağırıyoru m . Bir .kart a l ı p üzerine ism i n i yaz ıyor. Kartı n
köşesi n i y ı rtıyorum ve tutması i ç i n gön ü l l üye veriyoru m .
Kartı n geri kalan ı n ı kağıttan b i r zarfı n i ç i n e koyuyorum
ve zarfı yakıyoru m . Alevler söndüğünde büyü k bir porta
kal ç ı karıyorum . İ kiye kestiği mde iç i nden yaktığım kağıt
ç ı k ı yor ve y ı rtık köşe tab i i ki yeri ne oturuyor.
Dün gece gön ü l l üm, ora l ı ol duğunu sand ı ğ ı m biriyd i .
U z u n ve i r i ya rı, yüzüne kan gel m i ş biriyd i . Konuşu nca
Suffo l k aksan ı n ı ayırt ett i m . Göster i n i n başlarında onu
fark etm i şti m ; ön s ı ra n ı n orta l arı nda oturuyord u ; sev i m l i
ve zeka yoksu nu yüz ü n ü gördüğüm anda, uygun b i r
gön ü l l ü adayı olarak akl ı mda tuttu m . Sahneye b i ri n i
çağ ı rd ı ğ ı m a n d a ayağa f ı r l ad ı ; b i r ters l i k olacağı n ı
a n l ama l ı yd ı m . B u n u n l a beraber, numarayı yaparken ben i
daha üstün göstermekte çok başa rı l ı oldu, evc i l m i zah
an layışı ve s ı radan yoru m l arıyla salondan bir iki kahkaha
b i le kopard ı . ("B i r kart a l ı n, " ded i m . "Ne, ben im mi
olcak, ba y ı m ?" d ed i , göz leri n i kocaman a ç m ı ş ve
mem n un etmeye hevesl i bir ifadeyle.)
Onun Borden o lduğu n u nası l tahmin edemed i m ? !
318
Prestij
319
Christopher Priest
320
Prestij
321
Christopher Priest
322
Prestij
323
Christopher Priest
324
Prestij
Sonra
J u l i a ben i sem i rterek sağlığıma kavuştu rmayı kend ine
görev ed i n d iğ i n i söyled i . Öğle yemeği boldu . Gel gör ki
yarısında yoru l d u m ve m idem bu l and ı ; bitiremed i m . Kısa
b i r uyku çekt i m .
Uya n ı nca, a k l ı m a b i r fi k ir gel d i ; sonuçlarına hala kafa
yoruyorum .
B u sayfa n ı n e m n i yeti i ç i nde, i ster provada ister
gösteride o l s u n , Tes l a c i h az ı n ı her ku l l l a nd ı ğımda
cebime mutlaka iki üç altın para koyduğumu söyl eyey im.
B u n u yapm a m ı n sebebi açık; bu servete sadece al dı ğı m
ücretlerle kavuşm ad ı m .
Doğrusu, Tes l a ' n ı n böyle b i r ha rekete karşı beni
uyard ı ğ ı m ı söyleme l i y i m . Çok yü ksek ah l aki değerlere
sah i p b i r i ; kal pazan l ı k h u susunda bana uzun bir ·nutuk
325
Christopher Priest
2 9 Mayıs 1 903
Bu hafta iyi leşme gösteremed i m . H a l a meca l s i z
vaz iyettey i m . Gerç i iyiyim; ateşim, yaram berem yok, acı
duymuyorum, hasta l ı k h i ssetm iyoru m; buna rağmen
beden se l çaba g9sterd i ğ i m a n da b i tk i n l iğe yen i k
düşüyoru m . J u l i a ben i besl eyerek sağl ığı ma kavuşturma
çal ışmaları na deva m ed iyor ama çok az ki lo a lab i l d i m .
İ k i m i z d e iyi leşiyormuşum g i b i davran ıyoruz a m a böyl e
yaparak ba riz olanı görmezden gel iyoruz: Kaybettiğim
parçamı asla geri a l amayacağ ı m .
Bu mecburi bedensel d u rg u n l uk ta z i h n i m çal ı şmaya
326
Prestij
327
Christopher Priest
1 9 Eyl ü l 1 903
Esası nda bugünü Ru pert Angier' ı n öleceği gün olarak
p l a n l a d ı ğ ı m ı söylemek isted i m sadece. Bugün de her gün
gibi geçti; sess iz ve -kötüye giden sağl ı ğ ı m ı düşünü nce
huzurl u .
328
Presti j
3 Kasım 1 903
Zatü rreeden yen i yen i ç ı kıyoru m . Neredeyse ben i
h a k l ı yord u ! Ey l ü l ' ü n s o n u n d a n beri S heffie l d ' d a k i
Kra l iyet Hastanes i ' n i n reviri nde kal ıyord u m . İyi leşmem
mucize o l d u . B ugün evde yazabil ecek kadar uzun süre
otu rduğum i l k gü n . Penceremden muhteşem b i r k ı r man
zarası görü nüyor.
30 Kas ı m 1 903
İyileşiyoru m . LOndra'dan geldiğimdeki hal i me geri
döndüm neredeyse. B i r başka deyişle, resm i ol arak iyi,
gayrıres m i olarak kötü.
1 5 Ara l ı k 1 903
Ada m W i l son bu sabah on buçu kta okuma odas ı n a
gel i p aşağıda ben i görmek isteyen b i r z iyaretç.i old uğu nu
söyled i . Ge le n Arthur Koen ig' d i ! Kartvizitine bakarken
şaş ı rd ım, ne isted iği n i merak ed iyord u m . "Şu anda
müsait ol mad ı ğ ı m ı söyle," ded i m ve düşünmek için
çal ı şm a odama gitt i m .
Zi yaret i n i n cenazem l e b i r i lgisi olab i l i r m i yd i ? Kend i
ö l ü m ü m ü tezgah l amak ka n u n dış ı sayı labi l i rd i ; gerçi
bundan k i me ne zarar gel i r bi lemiyoru m . Ama Koen ig' in
burada o l ması, cenazen i n düzmece ol du ğ u n u b il d iğini
gösteriyord u . Bana şantaj m ı yapacaktı ? Ba y Koenig'e
hala fazla güvenmiyorum, hareketler i n i n sebebini de
a n l ayam ı yoru m .
A l t katta o n beş dakika kada r bek lett i m , sonra da
Adam'a onu yukarı çağırması n ı söyled i m .
Koe n i g c i d d i görü n üyord u . Sel a m l aştıktan sonra,
masa m ı n önündeki ra hat koltu kl ardan birine otu rdum.
Söyled iği i l k şey, ziyaret i n i n gazetedeki işiyle i l g i l i olma
d ığıyd ı .
" E l çi o l a ra k b u ra day ı m , Lord u m , " ded i . "Si h i r
329
Christopher Priest
330
Prestij
331
Christopher Priest
332
Prestij
333
Ch ristopher Priest
334
Prestij
335
Christopher Priest
336
Prestij
1 9 Ara l ı k 1 903
Koenig' i n z i yareti ben i yord u ; o g i tt ikten kısa süre
sonra (altı yüz pou n d l a ; fazlası k ı smen şimd iye kadar
g i rd iği zahmet, kısmen de sessiz kalması v e ortada n
kaybolması için) yatağıma g itti m v e oıkşama kadar orada
kald ı m . O gün o lan ları şimdi yazıyoru m ; ertesi g ün ve
ondan sonraki gün az ı c ı k bir şey yemek ve bol bol
uyu maktan başka bir şey yapamad ı m .
Dün n i hayet Borden' ı n defteri n i n b i raz ı n ı okud u m .
Koen ig' i n d a h a önce söylediği gibi, sürükleyici b u l d u m .
J u l i a 'ya a l ı ntı l a r gösterd i m ; ayn ı derecede i lg i nç
b u l d u . Bana göre daha a k l ı baş ı nda davra n ıyor ve ona
kızıp k ı ymet l i enerj i m i harcamamamı söyl üyor.
Asl ı nda, öfke d uym uyorum; gerçi ben i m de b i ldiğim
bazı olayları çarpıtması hem acı nacak, hem de s i n i r
bozucu b ir şey. En çok i l gi m i çeken nokta, A lfred
Borden' ı n son unda i ki z lerin komplosu n u n b i r ürünü
olduğu n u n ortaya ç ı kması. H içbir yerde bel i rtm iyorlar
ama defteri n iki elden ç ı ktığı aşikar.
B i rb i rlerine b i r i n c i tek i l şah ı s l a ses len iyor l a r.
Başlangıçta b unu kafa karışt ı rıcı buldum; mu htemelen
amaç l a rı buyçlu ama J u l ia 'ya gösterd iğ i mde, defteri
başka l a rı n ı n o k u m a s ı g i b i bir n i yetleri n i n o l mad ığı
izlen i m i n i ed i nd i ğ i n i söy l edi .
B u d a b i rb i rl eri n i "ben" d i ye çağı rma ları n ı n b i r
a l ı şka n l ı k o l d u ğ u n u v e öm ü rleri boyunca b u n u
yaptı kları n ı gösteriyor. Defterin sat ı r araları n ı oku rken (ki
oku mam şart), haya t l a r ı boy u n ca yaşad ı k l a rı t üm
o l a y l a r ın tek ve ortak b i r tec rübe ol arak topla n m ı ş
olduğu nu fa rk ett i m . S a n k i çocukluk�arından beri, gizlice
b i rbi rleri n i n yeri n i a l acakları i l l üzyon için haz ı rl a n m ışlar.
Ben i ve gösteri leri ni izleyen leri apta l yerine koydu ama
337
Christopher Priest
3 1 Ara l ı k 1 903
Doktor en son u nd a etk i s i n i gösteri r g i b i o l a n
a ntiseptik tedavisine deva m etmemi sa l ı k verd i . G itme
den önce J u l i a'ya c i l d i mdeki bu nahoş ve acı veren
kabarı kların, orga n i k veya kanl a bağlantı l ı daha ciddi b i r
soru n a i ş a ret edeb i leceğ i n i söy l ed i . J u l i a her gece
yatmadan önce ya ra ları özen le tem i z l iyor. K i l o kaybet
meye devam ed iyoru m ama son gü n l erde h ız ı azald ı .
Mutlu Y ı l lar!
1 Ocak 1 904
Yen i y ı l ı , son u n u göremeyecek o l ma ş ü phes i n i n
verd iği karamsar düşü ncelerle karş ı l ad ı m .
Bo rd e n ' ı n defteri n i ok u ya ra k kafa m ı çekt i ğ i m
s ı k ı n t ı l a rdan uzaklaştırıyord u m . Son u na kada r oku d u m ;
338
Prestij
2 6 Mart 1 904
Çok hasta land ı m, en az i k i hafta ö l ü m döşeği nde
olduğuma inand ım. Bel irti ler kokunçtu : S ü rekli m ide
bulantısı ve kusma, yara l a r ı n daha da yayı l ması, sağ
bacağımda fe lç, ağızda yara l ar ve bel imde daya n ı l maz
bir ağr ı . Bu zama n ı n büyük böl ü m ü n ü Sheffield'daki
bakı mevi nde geç i rd iğim i söylememe gerek yok.
Ama küçük bir mucize gerçekleşt i; iyileşmeye baş l ı yo r
g i b i y i m. Yaralar iz b ı rakmadan kaybol du ; acı v e kırıkl ı k
azal ı yor. Son b i r haftad ı r evdeyim; yatakta olmama
rağmen mora l i m her gün b i raz daha düzeld i .
Bugün yataktan ç ı kt ı m ve serada b i r şez longa otu rm uş
araziye bakıyoru m . Uzakta ağaçl ar görü nüyor; o n l a r ı n
ötesi nde Cu rba r Sırt ı ' n ı n, üzerinde hala k a r olan ya l ç ı n
kaya l ı kları yükse liyor. Mora l i m çok düzgü n ; Borden ' ı n
defteri n i yen iden okuyoru m . Bu son i k i gerçeğin b i rbi riy
le bağlantısı yok.
6 N isan 1 904
Borde n ' ı n notl arı n ı top l a m üç kere okud u m ve
açıklamalar ekleyip ayrı ntı l ı referanslar verd i m . J u l i a
d ü z e l t i p epey ge n i ş l ettiğim metni te m i z e çekmeye
haz ı r l a n ı yor.
339
Christopher Priest
340
Prestij
kaybetmiş; ne d i kkatsiz ad a m !
O n u n ad ı n a yay ı n l a mayı son h a reket i m o l arak
görüyoru m . Aç ı k l a m a l ı n ü s h ay ı ta m a m l a d ı ğ ı mda
baskıya vereceği m .
Eğer benden çok yaşarsa, ki öyle görü n üyor,
i ntikam ı m ı n ne kadar i nce ve çok katman l ı olduğunu
keşfedecek.
Başlangıç olarak, Borden en büyük mesleki s ı rları n ı n
i z n i o l madan yayı n l a n d ı ğ ı n ı görü nce h i ç hoşnut
kal mayacak. Ben i m soru m l u o l d u ğ u m u öğre n i nce
sı kıntısı daha da a rtacak. B u n u her nası lsa mezardan
yaptığı m ı a n l ayı nca kafası daha da karışacak. (Benim
öldüğüme i na n ıyor; bu gerçeği defterin kend i s i nden
ed i n d i m . ) N i hayet, açıklama l ı metn i okursa, son i n tika
m ı m ı n ard ı ndaki gerçek i ncel iği keşfedecek.
K ı sacası bu metni daha açık hale getirerek, ü stü kapa l ı
geçiştird iği pek çok i lg in ç genel başl ı ğ ı gen iş l eterek, raz ı
o l ma teori s i n i· çok sayıda örnekle pekişti re rek, b i r çok
büyük i l l üzyon istin yöntem lerini tarif ederek gel işti rd i m .
İcat ettiği n i v e serg i l ed i ğ i n i b i l d iğim tüm n u maral arı n ı n
ayrı ntı l ı aç ı k l a m a l a r ı n ı e k l ed i m v e h e r b i r i n i ,
merkezi ndeki sı rrı açığa vurmadan açıklad ı m .
Hepsi nden öte, YENİ YER DEGİŞTİREN ADAM ad ı n ı verd i ği
i l l üzyon u n u n etrafı ndaki esrar perdesi n i ka l ı n laşt ı rd ı m
a m a h içbir şeyi açığa vurmad ı m . Borde n ' l arı n i kiz olduk
ları gerçeğinden söz etmedi m bil e .
Böylece hayatta k a la n Borden s on sözü ben i m söy le
d iğimi, kavga n ı n b ittiği n i ve zaferi n ben i m olduğunu
a n l ayaca k . Özel hayat ı n a m ü d a h a l e ederken ayn ı
zamanda saygı gösterebi l diğ im i gösterd i m . Bu sayede
aramızda besled iği h u su meti n beyhude ve yıkıcı olduğu
nu ve b i rbi r i m i z i hedef a l ı rken içimizdeki ka b i l iyeti
harcad ı ğ ı m ı z ı a n l a mas ı n ı um uyoru m . Dost o l m a l ıyd ı k .
B u n u ona b ırakacağı m k i ömrü n ü n geri ka l a n ı nclc.ı
341
Christopher Priest
d ü ş ü n sü n .
B i r şeyi d ı şarıda b ı rakarak b i r i ntikam daha alacağı m ;
Tes l a' n ı n c i haz ı n ı n s ı rrrı n ı a s l a öğrenemeyecek.
25 N isan 1 904
Borden ' ı n metni üzeri nde yaptığı m ça l ı şma çok iyi
gid iyor.
G eçen hafta i k i s i Lo n d ra ' d a, b i r i Worcester'da
b u l unan, s i h i rbazl ı k kitapları üzerine uzmanlaşmış üç
yayı ncıya yazd ı m . Kend i m i s i h re merakl ı b i r amatör
ol arak ta n ıt ı p kon u m u m u ve servet i m i çeşitl i sahne
s i h i rbaz l a r ı n a destek o l mak iç in ku l l and ığı m ı ima etti m .
Önde gelen i l l üzyon istler i m i zden b i ri n i n a n ı ları n ı yay ı na
hazı rlad ığı m ı açıkladım ( bu safhada isim bel i rtmed im).
Pre n s i p o l ara k kitabı basmakla i lgilenip
i l g i len meyecekleri n i sord u m .
Ş u a na kadar i k i tanesi cevap verd i . İ k i mektubun da
bağ l ayı c ı l ığı yok ama kitabı yol l amamı istiyorlar. B u
ceva p l a r, ne kad a r ü st ü kapa l ı o l u rsa o l s u n ş a h s i
serveti mden bahsetmemem gerektiği n i de hatı rlattı ; i k i
mektu p d a bas ı m masrafl a r ı n a katkıda b u l u n u rsam
kita b ı n beğen i l mesi i ht ima l i n i n daha yü ksek olacağı n ı
söy l ü yor.Tab i atıyla, bugü n l erde b u ben i m i ç i n mesel e
değ i l a m a J u l i a d a ben de karar vermeden önce üçü ncü
cevabı bekl iyoru z .
1 8 Mayıs 1 904
Eser tama m l a n d ı ve metn i i l k yayı n c ıya yol l ad ı k.
2 Temmuz 1 904
O l d B a i l ey, Londra' daki Goodwi n & Andrewson
Beyefendi ler' l e yayın anlaşması yapt ı k . Borden ' ı n kita b ı n ı
bu y ı l bitmeden basacaklar. İ l k baskı yetm iş beş adet
o l a cc.ı k ve her nüsha üç g i neden satı lacak. Bol miktarda
342
Prestij
4 Temmuz 1 904
Son dört haftada iyi leşmem sona erd i ve hasta l ı k tüm
gücüyle geri dönd ü . Önce mor bereler, bir iki gün sonra
da ağız ve boğazdaki yara l a r geri gel d i . Üç hafta önce bir
gözüm kör oldu ; b i r i k i g ü n sonra d iğer göz ü m onu takip
ett i . Son b i r haftad ı r katı yiyecek yiyem iyoru m . J u l ia' n ı n
günde üç kere get i rd iği ı l ı k çorba ben i hayatta tutuyor.
Öyle acı d uyuyorum ki kafa m ı yastı ktan ka l d ı ra mıyoru m .
Doktor g ü n d e i k i kere gel i yor ama h a staneye
gidemeyecek kadar zayıf o l d uğumu söyl üyor. Bel irti ler o
kadar s ı k ı ntı verici ki ayrı ntı l ı ol arak tarif edem iyoru m .
Doktor vücud u m u n enfeksiyona bağı ş ı k l ı ğ ı n ı n hasar
gördüğünü söylüyor. J u l ia'ya gizl ice göğsümün bir kez
daha enfeks iyon kapması h a l i nde d i renecek gücü m ü n
ka l mayacağ ı n ı a n l atmış (J u l i a da bana anlattı ) .
5 Tem m u z 1 904
Rahats ı z bir gece geç i rd im ; bu sabah şafak sökerken,
d ü nya üzeri ndeki son günümü yaşad ığıma i n a n m ı şt ı m .
Mamafi h v a k i t gece ya r ı s ı n a ya k l aş ı yor b e n h a l a
buraday ı m .
Bu akşam erkenden öksü rmeye başlad ı m . Doktor
doğrudan ben i görmeye geldi ve ıslak havl uyla s i l i n mem i
tavsiye ett i ; ra hatl amamı sağlad ı . Vücudumun hiçbir
yer i n i oynatamıyoru m .
6 Temmuz 1 904
Bu sabaha karşı üçe çeyrek kala, bir öksürük nöbet i n i
343
Christopher Priest
Sonra
Borden' ı n b ir tekn iğini öd ü n ç a l d ı m ; ben, ben oldu
ğum kadar kend i m i m .
B u n u yazan b e n ö l e n ben i m l e a y n ı deği l i m .
Lowestoft'taki o gece Borden, Tes l a' n ı n c i h az ı n ı n arıza
yapması na sebep olduğunda iki varl ı k o l d u k . İ k i h ayat,
iki Ru pert Angier. Ayrı yo l lara gittik. Mart ayı n ı n son u nda
Cald low M a l i ka nesi'ne döndüğümden beri beraberd ik;
yan i kanserden geç ici ol a rak kurtu l mam ı n baş l angı c ı n a
denk gelen zaman . . .
Henüz yaşıyorken, tek kişi olduğum i l l üzyo n u n u
344
Prestij
7 Temmuz 1 904
H ayat ı m ı n geri kal a n ı bugün baş l ı yor. Benim g ib i biri
ne u mutlar besleyeb i l i r kil Aşağ ıda yaz ı l an, ben i m
h i kayem.
1
345
Christopher Priest
346
Prestij
347
Christopher Priest
348
Prestij
B u n a karş ı n, z i h n i m b i r a n da beden i n s ı n ı rl a
m a l arı ndan kurtu l m uştu . Teti kte, h ı z l ı düşü nen, o l u m l u
ve daha önce kend i mde görmed iğim pek çok öze l l iğe
sah i p o l m u ştu m . B u n u n yarattığı çel i şki lerden b i r i ,
genel l i kle güç l ü v e yapabi l ecek g i b i h i ssetmeme rağmen
gerçekte çoğu bedensel işi yapamıyor olmamd ı . Kalem
ve a l et g i b i nes neleri tutmayı öğrenmem gerekti ;
d i kkatsiz b i r tutuş el imden kay ıp gitmesine yol açabi l i rd i .
Kend i m i s i n i r boz u c u v e karamsar b i r vaz i yette
bu l m u ştum ; çoğu sefer, yen i sahip olduğum z i h i nsel
enerj i, iki Borden'dan bana sal d ı rana karşı saf iğrenme
ve korkuya dönüşüyord u . Tıpkı, hareketiyle bedensel
varl ığı m ı çektiği gibi, z i h in sel enerj i m i çekmeye devam
ed iyord u . Her açıdan görü n mez ol m u ştum; b i r öl üden
farkım yoktu.
349
Ch ristopher Priest
350
Prestij
351
Christopher Priest
352
Prestij
353
Ch ristopher Priest
354
Prestij
" Evet."
"O hale nas ı l . . . ?"
" B u n u hiç başlatmamal ıyd ı k, Borden," ded i m, "Ama
b i t i rmen i n yo l u sen i öldü rmek deği l ."
Yapmaya çal ıştığım şey i n rez i l l iğiyle u ta n m ışt ı m ; şu
noktaya kadar hayatıma hakim olan temel a h l a k kura l ları
dizgin leri yen iden ele a l ıyord u . B i r i n i soğukkan l ı l ı kla
ö l d ü re b i leceğ i m i nas ı l d ü ş ü ne b i l m i şti m ? Ü z ü n t ü y l e
Borden'a arka m ı döndüm v e ken d i m i a h ş a p kapıya doğru
g itmeye zorlad ı m . Yavaşça kapıdan geçerken, Borden' ı n
dehşet dolu h ı rı l tı l ı ciyakl amaları n ı yen iden iş itti m .
356
Prestij
357
Ch ristopher Priest
358
Prestij
359
Christopher Priest
360
Prestij
Kend ime kavuşmam tari hte eşi görü l memiş bir şeyd i !
O ve ben b i rb i ri m iz i m ü kemmelen tamam l ı yord u k .
Bende eksik olan h e r şeye o sah i pt i ; onun kaybettiği her
361
Ch ristopher Priest
362
Prestii
8 Temmuz 1 904
Bu sabah Wilson' l a b i r l i kte mahzene i n i p Tesla' rı ı n
c i h az ı n ı i nceled ik. Çal ış ı r du ru mdayd ı ama son ku l l an
d ığı mdan beri uzun zaman geçtiği nden, her şey in yerin
de o l u p olmad ı ğı n ı görmek i ç i n Bay Alley' ı n notlarına
bakt ı m . Bay Alley'le uzaktan uzağa yaptı ğ ım ı z işbirl iği
hoşuma gitmiştir hep. K ı l ı k ı rk yaran notlarıyla çal ı şmak
bir zevk. Wi lson c i hazı söküp sökmeyeceğimizi sord u .
B i r an düşündükten son ra, "Cenazeye kadar böyle
kalsın," ded i m .
Tören yarın öğle vakti yap ı l acak.
Wi l son gitti kten sonra mahzene açılan kap ıyı k i l it
led i m, c i hazı çal ı şt ı rd ı m ve daha çok altın nakletmekte
ku l l a n d ı m . Oğl u m 1 5 . Kont'un, zevcem d u l leyd i n i n ge
leceğ i n i düşün üyord u m . B u soru m l u l ukların heps i ne b ir
den yetişem iyord u m . Sadece ben i değ il masum a i lemi de
engel leyen beceri ks i z l i ğ i m i n ağı r l ı ğ ı n ı b i r kez daha
üzerimde h i ssed iyord u m .
C i h a z l a yaratt ı ğ ı m ı z serveti saymam ı şt ı m a m a
prestij i m bana mahzen in en karan l ı k köşesi nde, g i z l i b i r
böl mede b i rikt i rd i ği hazi neyi gösterm işt i . J u l ia'n ı n aci l
i h tiyaçları için i k i b i n pound ç ı kard ı m ve kalana yen i
paraları ekled i m . Ne kada r basarsak basa l ı m yetmeyece
ğini düşünü yoru m .
B u sebep le, Tesla' n ı n c i haz ı Al ley' i n ta l i matlarıyla
beraber yeri nde kal ma l ı . Bir gün, Edward bu · gü n l üğü
b u l u p bu cihazı ku l la n m a n ı n en iyi yo l u n u a n layacak.
363
Christopher Priest
Daha Sonra
Cenazeye sadece bi rkaç saat kal d ı ; bu sayfa l ara
yazacak çok vaktim yok. Bu yüzden sadece şunu bel i r
tey i m .
S a a t a k şa m ı n sek i z i ; ö l meden ö n c e prest ij i m l e
paylaşt ı ğı m bahçe odas ı nd ay ı m . C u rbar S ı rt ı , g ü n
bat ı m ı y l a a l t ı n rengine bürünmüş. Bu oda gün bat ı m ı na
bakm ıyor olsa d a yu karıda keh ri bar rengi b u l utları
görebi l iyoru m . B i rkaç dakika önce a raz iyi dolaş ı p yaza
has kokuyu içime çektim, çoc u k l uğumda çok sevd iğim
bu k ı rl ı k böl gen i n ses i n i d i n ledi m .
Son u, e n son u p la n lamak i ç i n güzel, sıcak b i r akşam.
Kend i m i n b ir s u retiy i m . H ayat yaşamaya değmez
art ı k . İ ç i nde b u l u nduğum vaz iyet, ben i sevd iğim her şey
den men ed iyor. Ai lem ben i kabul ett i . K i m ve ne
olduğu m u , bu hale isteyerek gel med iğ im i b i l iyorlar. Yine
de, sevd i k leri adam öldü; o n u n yer i n i dolduramam.
Ayrı l mam o n l ar için daha iyi o l acak, böylece ölen ada
m ı n yas ı n ı tam anlamıyla ve istedi kleri g ibi tutab i l i rl er.
Matem, kend i içi nde matemden ç ı kışı da barı ndı rıyor.
Varl ığ ım yasal deği l : S i h i rbaz Ru pert Angier öldü ve
defned i ld i , 1 4 . Colderdale Kontu yarı n son yolcu l uğuna
uğurlanaca k .
Varl ığ ım b ir işe yara m ı yor. Aşağı l ı k b i r yarı-hayat
harici nde b i r şey yaşayamam. İn a n dırı c ı l ı ktan uzak b i r
ki sveye bürünmeden veya i nsa n l a r ı n öd ü n ü patlatıp
kend i m i teh l i keye atmadan seyahat ed emem .
Sürebi leceğ im tek hayat, kend i m i n hayaleti b i r ol arak,
ai lem i n gerçek hayatları n ı n b i r köşesi nde ebed iyen as ı l ı
ka l ı p geç m i ş i m i ve gelecekler i n i rahat b ı rakmamak.
O yüzden şimdi bi tmel i ; öleceğim . . .
Ama hayatın laneti ben i m de peş i m i b ı rakmıyor!
Yaşama isteğ i n i n i ç i mde ne kadar büyük b i r ateşle
364
Prestij
365
Ch ristopher Priest
366
BEŞiNCi BÖLÜM
Prestijler
Prestij
369
Christopher Priest
b u l ma m gerek."
" D ı şa r ı s ı çok daha soğu k . " Penceren i n ard ı ndaki
karan l ı ğı işaret ett i . " B u nl ara i htiyac ı n olacak."
Karş ısı nda duran koltuğun üstü n e bi rkaç kış l ı k giysi
koymuşt u ; yün kazak,ka l ı n bir palto, atkı, e·ldiy,en, b i r çift
lastik ç izme ve i k i büyük fener.
K a rdeş i m tekrar konuştu . Onu d uymazdan
gelem iyord u m .
Kate'e, " B u n u yapacağ ı m ı b i l i yordu n , " ded i m .
"Evet Düşü nüyordum."
" Ba na ne olduğunu b i l iyor musu n ?"
" B i l d iğime inan ıyorum . G i d i p onu b u l m a l ı s ı n . "
" Ben i m l e gelecek m i s i n ?"
Ş i ddetle baş ı n ı sal lad ı . " D ü n yada olmaz."
" N erede olduğunu b i l iyor musun pek i ?"
" H ayat ı m boyu nca b i l d i m ga l i ba a m a a k l ı md a n
uzakl aştı rmak da � a kolay o l d u hep. Sen i n le karşı laşı nca
yaşadığım en büyük zorl u k, çocukken ben i sarsan şey i n
h a l a aşağıda olduğunu a n lamam o l d u . "
370
Prestij
371
Christopher Priest
372
Prestij
373
Ch ristopher Priest
374
Prestij
2 3 6 1 /2 3
25g
375
Christopher Priest
Del i gib i ç ı rpı narak ölm ü ştü . Kafası geriye yasl anm ış,
sağa doğru eği l m işt i . Ağz ı a ç ıkt ı , du dakları aşağıya
kıvrı l m ı şt ı . Gözleri fal taşı g ibi açıktı ve yu karı doğru
b a k ı yo rd u . S a ç l a r ı karmakarı ş ı kt ı . T ü m u z u v l a r ı ,
kurtu lmak i ç i n ç ı rp ı n ı yormuş g i b i ger il m i şti. The Magic
Roundabout' tan karakterlerin ol duğu vişne çü rüğü b ir
kazak, paça ları kıvrı l m ış k ü ç ü k b i r kot pantolon v e mavi
bez ayakka b ı l a r giym işt i .
O n u n da eti keti e l l e yazı m ıştı v e şöyle diyord u :
Caldlow Mal i kanesi
1 7/1 2/70
akşam 7 .45
0000/2 3
Og
376
Prestij
377
.Christopher Priest
378
Prestij
379
Christopher Priest
380
Prestij
381
'W •
KARAN L I G I N R E N G i BEYAZ
Kerim Altmok-Se l im Altmok
lar."
ANADOLU KORKU ÖYKÜ LERİ
Demokan Atasoy-Galip Du rsun-Koray Günyaşar