You are on page 1of 349

www.iskenderiyekutuphanesi.com Samuel P. Huntington V. D.

Medeniyetler atmas

MEDENYETLER ATIMASI
SAMUEL P. HUNTINGTON v.d.
Derleyen: Murat YILMAZ

VAD YAYINLARI

Vadi Yaynlar: 149 Toplum Dizisi: 13 Samuel P. Huntington v.d. Medeniyetler atmas Derleyen Murat Ylmaz Yayma Hazrlayan Ercan en Musahhih zlem alar Vadi Yaynlar, 1995 Birinci Basm: Eyll 1995 kinci Basm: Ekim 1997 nc Basm: Ekim 2000 Drdnc Basm: Eyll 2001 Dizgi, Sayfa Dzeni ESAM Kapak Tasarm Mehmet S. Fidanc Montaj, Bask ve Cilt Baer Matbaas

ISBN 975-7726-35-4 91.06Y.215.149


www.vadiyayinlari.com VAD YAYINLARI

Merutiyet Cd., Bayndr II, 60/5 K.2ilay/ANKARA,Tcl&Fax:312. 418 65 70 - 419 69 31

Samuel P. Huntington Fouad Ajami Robert L. Bartley Kishore Mahbubani Zbigniew Brzesinski Francis Fukuyama James Kurth Bilahari Kausikan Ekber S. Ahmed Milad Hanna Immanuel Wallerstein Pierre Sane Alvin ve Heidi Toffler Giandomenico Picco Mariano Aguirre Muhammed Arkoun Abdurrahman Mnif Jean-Franois Bay art Pierre Beaudet Peter L. Berger Anthony Sullivan Samir Amin Arnold Toynbee Ahmet Davudolu Ahmet nsel Mustafa zcan Binnaz Toprak ahin Alpay Dou Perinek Kemal Kahraman brahim Kiras Hseyin Hatemi Muzaffer zda Sami ener Zeynep B. Sayn mer Lainer Yasin Aktay Murat Ylmaz.

NDEKLER
SUNU/9 Murat YILMAZ Giri 113 Samuel P. HUNTINGTON Medeniyetler atmas m? / 22

Fouad AJAMI Davet: "Fakat Dediler ki, Kulak Vermeyeceiz" / 50 Robert L. BARTLEY Bat Kendisine Gvenmelidir j 60 Kishore MAHBUBANI nhitatn Tehlikeleri: Dierlerinin Baa'ya rettikleri / 66 Samuel P. HUNTINGTON Cevap: Medeniyetler (atmas) Deilse Nedir? Souk Sava'Sonras Dnyasnn Paradigmalar / 72 HUNTINGTON ile Mlakat: Mslman-Konfiiyusu Balants / 85 HUNTINGTON ile Mlakat: Kltrn Kpkzl Perdesi Demir Perde 'nin Yerini Alacak / 94 HUNTINGTON ile Mlakat: Trkiye islm'n Lideri Olmal /102 Samuel P. HUNTINGTON Bat Tek'tir, Ama Evrensel Deildir /108 Samuel P. HUNTINGTON Demokrasinin Ynetilemezlii 1123 Samuel P. HUNTINGTON nc Demokrasi Dalgas /129 Samuel P. HUNTINGTON ABD Ulusal karlarn Yitirirken /157 Samuel P. HUNTINGTON'n Trkiye'de Verdii Konferans II63 BRZEZINSKI ile Mlakat: atan Uygarlklar, Esnek Bat'mn Zayf Surlar / 184 Francis FUKUYAMA Savalarn Gelecei /195 James KURTH Aslaama / 209 Bilahari KAUSIKAN insan Haklar Asya Gcne Uyum Gstermelidir / 224 Ekber S. AHMED Medya Moollan Badat Kapsnda / 227 Milad HANNA Drdnc Blok / 245 Immanuel WALLERSTEIN Humeyni mi, Saddam m, G m? / 249 Medeniyet(ler) Niin Yeniden Gndemde 1/252 Pierre SANE insan Haklan ve Kltrler atmas / 260 Alvin ve Heidi TOFFLER e Blnm Bir Dnya ve Zenginlerin Bakaldrs / 264 Giandomenico PICCO Dmansz Bar Olabilir mi? / 269 Mariano AGUIRRE 21. Yzyl "Medeniyetler Savalan"nn Yzyl Olarak Anlacak / 272 Muhammed ARKOUN BatAslam Kavgasnn i Yz: Korku ve Krdii I 218 Abdurrahman MNF

Bir Uygarla Kar Sava / 283 Jean-Franois BAY ART ile Mlakat: ideoloji Olarak Kltrclk zerine / 290 Pierre BEAUDET Atina ve Msr'da Antik Uygarlklar ve 'Bat'mn icad Edilmesi j 308 Peter L. BERGER Seklerizmin Gerilemesi / 318 Anthony SULLIVAN Muhafazakrlk, oulculuk ve islm 1337 Samir AMN Emperalizm ve Kltrelcilik / 350 Arnold TOYNBEE Medeniyetlerin Karlamas / 359 TRKYE'DEN TEPKLER / 367 Ahmet DAVUDOLU Fukuyama'dan Huntington'a: Bir Bunalm rtme abas ve Siyasi Teorinin Pragmatik Kullanm / 369 Ahmet NSEL Yeni Sa ve Uygarlklar Sava j 376 Yeni Sa ve Uygarlklar Sava 11/378 Totalitarizm Umacs ve Yumuak Konsenss / 380 Mustafa ZCAN Me 'um Teori / 382 Barbar ve Medeni / 385 bnnaz UPKAK Huntington, Ban'nn nyarglarn Yanstyor j 388 ahin ALPAY Huntington Samalyor / 391 Dou PERlNEK Hristiyan - Mslman atmas / 394 Kemal KAHRAMAN Uygarlklar Sava ya da Huntington Sezai Karako'a Kar / 397 brahim KRAS 'Tarihin Sonunu' slm Geciktiriyor: Dnya Sisteminin Alternatifi slm / 402 Hseyin HATEM ile Mlakat: slm Yegne Mmkn zmdr / 406 Muzaffer ZDA ile Mlakat: "Medeniyetler atmas" zerine / 409 Sami ENER Medeniyetleraras atma Teorileri ve Tarihin Sonu Tezi zerine / 421 Zeynep B. SAYIN Bat Modernizmi slm Fundamentalizmi / 437 mer LANER Yeni Bir an Eiinde Kltrel Kaynak ve Kimlik zerine Bir ereve / 444 Yasin AKTAY Eskatobjilerin Sonu'ndan atmann Devamna / 464 Murat YILMAZ

Medeniyetlerin Tahribi ve Failin Mehullemesi / 474

SUNU

"Medeniyetler Sava", her eyden nce, iinde yaadmz an kendine zg yanlarn nasl anlamamz gerektiine dair bir aklama modeli sunmaktadr bize. Tpk yaadmz gereklii "tarihin son bulmu" olduunun gstergeleri istikametinde okuyan "Tarihin Sonu" tezi gibi. Ama daha nemlisi bu tez, tpk ayn gereklii modernizmin krizi, modernizmin sonu, ge kapitalizmin mant, postmodern bir dnemin balangc veya modernizmin daha bir radikallemesi, d-nmsel modernliin baat olmas eklinde tanmlamaya girien aklama erevelerinin eliinde dnlmesi gereken bir ereve gibidir. Okuyucu, kitabn sayfalarnda deiik bakalarndan bu aklama modelinin farkl deerlendirmelerine tank olacak. Ksaca, Huntington'n sylemeye alt ey bugn uluslararas ve kltrleraras karmak dzende kendini aa yava yava karmakta olan baat olgunun bir uygarlklar atmas olduudur. Grnrde ne bir snf atmas ne de mutlu liberallikle son bulan bir tarihin eiindeyiz. Fukuyama'nn gsterdii tm ampirik verilerin aksine bugn (Huntington'a gre) sekiz fay hattnda tehis edilebilen medeniyetler arasndaki gerilimler alabildiine hareketli bir yeni tarihin eiinde olduumuzu gstermektedir. Gerek Krfez Sava'nda Mslman ve Hristiyan dnyalar arasnda oluan siyas bilin, gerekse Cezayir halkna Batl lkelerin reva grdkleri zgrlk dman asker diktatrln hafzalardaki yerleimi, hatta Bosna'daki soykrm teebbsleri karsnda Batllar'n lakayt tutumlarnn slm dnyasndaki yansmalar ve zgrln beii Fransa'da okullardaki barts yasa uygulamas, Salman Rdi olay v.s; bunlarn hepsi bir medeniyetler savann tam ortasnda bulunuyor olduumuz ve bu savan en demirba protagonistlerinin "Biz" ve "Batllar" olduu fikrini kabul etmeye bizleri ok duyarl klyor. Huntington'n uygarlklar sava tezi bu bakmdan nemli bir aklama gcn iin banda haiz grnmektedir. Gerekten de modernleme teorilerinin tm ngrlerine ramen bugn mill, etnik ve dinsel bilinlenmelerde ve bu bilinlenmelerin sosyal ve siyasal iddetin kayna haline gelmesine her geen gn biraz daha tank olmaktayz. Modernleme teorilerinin ngrleri bu tr gerilimlerin modernlemeye paralel olarak ortalktan ekilecei ynndeydi. Beklendii gibi olmad. Huntington'a gre uluslararas ilikilerde yeni ortaya kan birok durumun kayna ne ekonomik ne de siyasal g iradesine dayanmakta -tm arad bir medeniyet ovenizminin tatminidir. Huntington'n deerlendirdii tm ampirik veriler aslnda modernleme veya postmodernleme veya tarihin sonu teorisyenlerinin dikkatinden katn sylemek hakszlk olur. Ayn gereklii onlar da kendi iddialar asndan okumakta ve realiteye dnk farkl siyas bilinlerin olumasnda ilevsel olmaktadrlar. Kukusuz realitenin bilinten doru kurulduu ynndeki

fenomenolojik bulguyu hayrla ya-detmek geliyor iimizden. Burada dierlerinin yansra Huntington'n medeniyetler zerinde odaklanan aklama modelinin nasl bir siyas iradeyle egdml olarak alt nemli bir sorudur. Bu derlemedeki yazlarn birou bylesi bir soruyu sormakta ve cevabn stlenmektedirler. Takdir edilmeli ki, her sorunun sorulduu yer muhtemelen Huntington'm nerdii realite algsna seenek retme iradesine tabdir. Her biri sonuta realitenin yle deil de byle alglanmas gerektii ynndeki szde-nesnel tehisle realiteyi ina iradesini de gstermektedir. Her biri de tpk Khn'un aklama modellerine karlk gelen paradigmalarnda olduu gibi baz eyleri aklamaya ynelmekten dolay baz eyleri de aklamaktan yoksun kalacak, birok eyi akta brakacaktr. Tm bu aklama modelleri saf bilimsel bir vasatta yrtld varsayld srece sadece bilimsel yntemin eletirilerine tab 10 tutulabilirler. Ancak zellikle sosyal bilimlerin tabiatna uygun olarak, bir paradigmann ayn zamanda bir siyasal neri olduu gznnde bulundurulduunda, szkonusu hibir neri bilimsel safiyeti dzeyinde ele alnamaz. Kukusuz Huntington'n medeniyetler atmasna odaklanan paradigmasn da dikkat ekici veya ilgin klan ne aklama gcndeki ykseklik ne de tm kurallarna uyularak yaplm bir teorik kurgu olmasdr. Onu ilgin klan, yaygnlk kazanmasn salayan yannn daha ziyade bu siyas kullanll olduu rahatlkla sylenebilir. Huntington'n aklama modelinin, sosyolojik bir analize medeniyet kavramn konu etmekle sosyoloj ik teamllere aykr davrand sylenebilir. Sosyolojik uylamlarda snrlar kesin hatlarla izilemeyen mulak bir deyim olarak karlanm olan medeniyet kavramna odaklanmann neredeyse zorunlu olarak ihmal etmek zorunda olduu birok boyut vardr. rnein Huntington, snflarn varln ve bunlarn ekonomik hayatta oluturduklar gerilimleri ve bunlarn kimi zaman medeniyetler st teekkllerini grmezlikten gelmektedir. Ayn ekilde modernleme teorilerinin gz diktikleri birok kltrel ve sosyal gelimenin aklamn da ihmal etmi gzkmektedir. Aslnda kendisi bu ihmali tercih ettiini syleyerek kendi gr-ndeki daralmay hakllatrmay denemektedir. Kendi grn paradigmalar kulvarnda deerlendirdikten sonra szkonusu ihmali ancak grlmesi gereken baka sorunlar grnr klmak iin tercih ettiini rahatlkla syleyebilecektir. Krfez Sava, Cezayir olay, Bosna soykrm, Salman Rdi olay gibi durumlarn ne snfsal ne de modernleme bakalarndan aklanabilecekleri gznnde tutulduunda haksz grlmeyebilir de. Ancak burada grlmesi gereken ve elinizdeki derlemedeki birok yaznn iaret ettii gibi, Huntington btn bu haklln -bylesi bir yola sapm olmann doal sonucu olarak- Bat merkezli oryantalist bir bakasn daha da pekitirmek iin istihdam etmektedir. Dolaysyla bu hakszlk ok da masum bir nesnel geerlilik iddiasyla yetinmemekte, yeni dnya dzeninde Bat'ya kar muhtemel herhangi bir

uygarlk seeneine kar Batllar'n iddet kullanm da dahil her eit tedbire bavurumunun anlalr klnmasnda ie koulmay zmnen hatta yer yer aka kabullenmektedir. Elinizdeki derleme Huntington'n bu nerisini ayrntlaryla aklad makaleler ve mlakatlarnn yansra bu neriyi birok bakmdan
11

enine boyuna tartan b. Ajan t\ Darey, K. Mahbuban, . Brzezinski, F. Fukuyama, J. Kurth, B. Kausikan, E.S. Ahmed, M Hanna, I. Wallerstein, P. Sane, A. & H. Toffler, G. Picco, M. Aguirre, M. Arkoun, Abdurrahman Mnif, J.F. Bayart, P. Beaudet, P. L. Berger, A. Sullivan, S. Amin, Arnold Toynbee, A. Davudolu, A. nsel, M. zcan, B. Toprak, . Alpay, D. Perinek, K. Kahraman. 1. Kiras, H. Hatemi, M. zda, S. ener, Z.B. Sayn, . Lainer, Y. Aktay, M. Ylmaz gibi tannm yerli ve yabanc dnrlerin yazlarndan olumaktadr. Murat Ylmaz'n yapt derlemeye yazlarnn alnmasna izin veren yazar ve yaynclara teekkr ederiz. Yaynevi olarak bu tr derlemelerle herhangi bir meselenin ele alnmasnda farkl seslerin yanklanaca bir 'Vadi' olmann gereine inanyoruz. 'Vadi'de seslerin oalmasyla derinleilir, fakat seslerin tm birliktelii tek bir 'Sad'nn bekasna tanklk eder.
12

MEDENYETLER ATIMASINA GR
Murat YILMAZ
Souk savan bitmesiyle dnya yeni bir "durum deerlendirmesi" iine girdi. Souk sava dneminde ina edilen kozmosun yklmas, bir "kaos korkusunu"' tedavle sokuyordu: Bylece bizleri kaostan kurtaracak yeni bir kozmosu ina edecek bir "x" teorisi beklenir oldu.2 Bir "x" teorisi bekleyii karlksz kalmad, artk bir ok "x" teorisinden bahsedilebilecek durumundayz. Biz burada "x" teorilerinden yalnzca biri zerinde teksif olarak, bu teorinin giri bilgilerini sunmay deneyeceiz. Yeri geldike konumuzla ilgileri lsnde dier "x" teorilerine de atflarda bulunarak, zerinde asl olarak duracamz "Medeniyetler atmas" teorisini tebarz ettirecek bilgilere iaret etmekle yetineceiz. * * *
l.Kaos zannettiimizin bir baka kozmos olduu konusunda Kadir Cangzbay yle diyor: "Bize kaosmu gibi gelen, aslnda birilerinin, bizi de kapsayan, bizi de kendisine tab klan kozmos'undan baka bir ey deildir." Hi Kimsenin Cumhuriyeti, topya Yay., Ankara, 2000, s. 112. Cangzbay bizi, nfuz edemeyerek kaos zannettiimiz yeni kozmos'un ardndaki dzenleyicilere, faillere kar uyaryor. 2.Stephen M. Walt "Uluslararas likiler: Bir Dnya Binbir Kuram" (ev.Baak al), Foreign Policy dergisi (Trkiye), Bahar 1998, s.20.

13

Konuya girmeden Huntington'n makalesinin tercmesinde, uygarlk ile medeniyet arasndan, medeniyet kelimesinin tercih edilmesi' nin yerindeliini ksaca aklamalyz. Bir ansiklopedi bilgisiyle balayalm:

"Medeniyet kelime anlam olarak ehirlemek, ehir hayatn benimsemek anlamna gelir; teknik anlamda kltrn madd ve teknik unsurlarn ifade eden bir terimdir." "Arapa 'ehir' demek olan Medine kelimesinden tretilen 'medeniyet', Bat dillerindeki 'civilisation'a karlk olmak zere, XIX. yzyldan itibaren dilimizde kullanlmaktadr. Daha nce Osmanl yazarlarnn insanln madd ve manev bakmdan yksek refah dnemlerini anlatmak iin 'medeniyet' anlamnda imar, mran ve ma'mur kelimelerini kullanmay tercih ettikleri grlr. 1890'lardan itibaren 'medeniyet' bugnk teknik zellikleri de ifade eden bir terim olarak dilimize yerlemi, 1940'lardan sonra ise yerine 'uygarlk' kelimesi teklif edilmitir. Gnmzde her iki kelime birlikte kullanlmaktadr.

Bizim medeniyet kelimesini tercih ediimiz, din kelimesi ile karabetindendir. Eski ad Yesrib olan yere Hz. Peygamberin hicret etmesiyle Medine-i Nebi denilmeye balanmtr.4 Bu ibare Nebinin ehri veya beldesi anlamnn tesinde, dinin yaad yer olarak da bir anlam kazanmtr. Huntington medeniyeti dine indirgememektedir ama ona tayin edici bir ncelik vermektedir. Bu itibarla uygarlk yerine medeniyeti tercih etmemiz Huntington'n meramn daha iyi ifade edebilmek iindir. kinci Dnya Sava sonrasnda Churchill'in ifadesiyle Avrupa'y ikiye blen demir perdenin teekkl ile ikili kutuplu bir dnya "dengesinden" bahsedilebilirdi. Bu "denge", 1917 Ekim Bolevik Devrimiyle kurulup kinci Dnya Sava ve sonrasnda dnyay etkileyen "alternatif bir gce dnen Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birlii'nin liderliindeki Sosyalist Dou Bloku (Varova Pakt) ile bul.Sosyal Bilimler Ansiklopedisi, Risale Yaynlar, stanbul 1991, Cilt:2, s. 415. 4.Teme! Trke Szlk, Tercman Gazetesi Yaynlan, (Redaktr: Do.Dr. Mertol Tulum), stanbul 1986, Cilt:3, s.843. Ferit Develiolu, Osmanlca-Trke Ansiklopedik Lgat, Ankara 1988, s.714-715. inasi Gndz, Din ve hvm Szl, Vadi Yaynlar, Ankara 1998, s.253.

14 nun karsnda yer alan esas olarak liberal demokrat-"gelimi" kapitalist Bat Bloku (NATO Pakt) arasndaki mcadeleden oluuyordu. Bu iki kutup arasnda cereyan eden souk sava sosyalist Dou Bloku'nun ve akabinde SSCB'nin dalmasyla sona erdi. ki kutuplu dnya dzeninin ortadan kalkmasyla"ne olacak bu dnyann hali?" sorusu muhtelif teoriler esasnda cevaplandrlmaya alld. Bu "x" teorilerinin muzaffer blokun lider lkesi olan ve dnyadaki tek sper g vasfn kazanan ABD kaynakl olmas beklenebilirdi. Nitekim byle oldu. ABD liderliinde bir "yeni dnya dzeni" olaca iddiasndaki kibirli muzafferiyet, dnyann birok blgesinde meydana gelen sava ve i savalarla oluan "yeni dnya dzensizliine bir nizam ve intizam verme anlayna dnt. Bu meyanda tarihin sonu, medeniyetler atmas, yaklaan anari, dk younluklu atma, snrsz dnya, kreselleme, kontrolden km dnya, molekler i sava, post-modern sava gibi adlarla ifade edilen teoriler gndeme geldi. Zikredilen teorilerden "tarihin sonu" tezini aarak devam edelim. Esasen tarihin sona erdii veya erecei iddias, yeni bir iddia deildir. Fakat dnya zellikle 1950 sonras birok eyin sona erdii iddialarna ahit oldu: deolojilerin sonu, devrimin sonu, znenin sonu, toplumsaln sonu, vs. Bu "son" aray dnyann sonuna ilikin din anlayn laiklemi bir trevidir.5

Francis Fukuyama'nn tarihin sonu tezi modern liberalizmin btn ideolojiler karsnda muzaffer olduu iddiasdr. Buna gre, liberalizmin zemedii veya zemeyecei bir meseleyi zebilecek hi bir muhalif ideoloji yoktur. Bu anlamda tarih bitmitir; artk tarih yapacak, bir meseleyi zerek "di"li gemi zamana gnderecek bir zne yoktur. zetle artk tarihe ihtiya kalmamtr. Belki de insanlarn tarihin olmayndan, rahatlktan kaynaklanan i skntsyla yeniden tarihe dnmeleri mmkn olabilecektir. Fukuyama Bat'y ve liberalizmi esas alan bir tarih okumasyla Bat dndaki dnyann ve liberalizmin dndaki ideolojilerin tarih amurlarnda debelendiini, dnyaya hitap
15

5.Bu konuda Yasin Aktay'n kitabmzda yer alan "Eskatolojilerin Sonu'ndan atmann Devamna" yazma baklabilir.

edemediklerini ve nlerinde ancak Bat tarihini taklit etme seeneinin bulunduunu sylemektedir. Samuel P. Huntington ise, medeniyetler atmas teziyle dnyadaki mevcut medeniyetlerin Bat'y taklit edemeyecek farkl zatiyetlere sahip olduunu iddia eder. Huntington'a gre: "Yeni dnyada mcadelenin esas kayna ncelikle ideolojik ve ekonomik olmayacak. Beeriyet arasndaki byk blnmeler ve hkim mcadele kayna kltrel olacak. Mill devletler dnyadaki hadiselerin yine en gl aktrleri olacak fakat, global politikann asl mcadeleleri farkl medeniyetlere mensup grup ve milletler arasnda meydana gelecek. Medeniyetlerin atmas global politikaya hkim olacak. Medeniyetler arasndaki fay hatlar gelecein muharebe hatlarn tekil edecek. Medeniyetler arasndaki mcadele, modern dnyadaki mcadelenin evriminde niha safha olacak."' Huntington Bat'nn dnya hkimiyetini ve deerlerini tehdit eden dier medeniyetleri ciddiyetle deerlendirerek stratejisini buna gre oluturmas gerektiini iddia ediyor. Huntington medeniyetler atmas tezini esas olarak Bat iin bir "strateji" belirleme kaygsyla ifade etse de, tezin ayn zamanda "tarih" ve "siyaset felsefesi" tartmalarn tahrik edecei de aktr. O yzden medeniyetler atmas tezinin esas olarak stratejik bir karakteri olduu ihmal edilmeden, tarih ve siyaset felsefesi sahalarna sirayet edecek boyutlar dikkate alnmaldr. Bu boyuttan herhangi birinin ihmali meselenin knhne vakf olmay zorlatracaktr. talyan bilim adam G. Sacco, Huntington'n tezini eletiriye bir hatrlatma ile balyor: Huntington'n makalesi, kinci Dnya Sava sonrasnda G. Kernan'n ayn dergide, yani Foreign Affairs'de M.X. imzasyla kan ve souk sava dnemini balatan anti-sovyetik makalesine benzemektedir. Sacco "Medeniyetler atmasn yeni bir hal seferi iin silahlara ar, bir sava l, bir slogan olarak nitelendiriyor. Huntington'n analitik akla deil, insann mensubu olduu grup reflekslerine hitap ettiini ve ABD'deki siyas iklimin nc iaretlerini
.Fukuyama'nn tezi ve tartmas iin bkz. Tarihin Sonu mu, Vadi Yaynlan Ankara

1999. 7.Huntington "Medeniyetler atmas m.'" s.22-49

16 verdiini ifade eden Sacco bu dnceleri gereki bulmamakla beraber, srf tekrar edile edile normal hale gelecek ve gerekleebilecek kehanetler haline dnebileceini iddia ediyor.8 Taner Timur'un isabetle kaydettii zere bu tavr, bizi Huntington'n iddiasn grmezden gelerek tartmamaya sevk edebilir. Halbuki bunun yerine tartarak tahlil etmek, eliki ve yanllarn sergilemek; konuyu verimli bir vadide iskn etmek daha doru bir tavr olacaktr. Huntington'n slam medeniyetine ynelik menfi bak as ve Trkiye'yi medeniyetler karsnda en fazla "blnm lke" olarak deerlendirmesi, bu konunun ciddiyetle ele alnmas gerektiini ziyadesiyle gstermektedir. Huntington'n medeniyetler atmas tezi de esasen yeni bir tez deildir, ondan birka sene evvel Bernard Lewis tarafndan da dile getirilen bu tezin asl sahibi Arnold Toynbee'dir.9 Bu noktaya daha sonra dnmek zere medeniyetler atmas tezinin deerlendirilmesinde Karl Marks'n u uyarsn dikkate almalyz: "Gndelik yaamda herhangi bir tccar, bir kimsenin olduunu iddia ettii ile gerekten olduu arasnda ayrm yapmasn ok iyi bilir, ama bizim tarihimiz henz bu basit bilgiye ulaamamtr. Bizim tarihimiz, her a iin o an kendisi hakknda sylediklerine ve besledii kuruntulara hemen inanr."10 Hemen inanmamak ve iddia edileni deil, gerekte olan aramak imdi moda olan tavrla failin sadece "niyetini" anlamakla mmkn olmaz. Failin fiilini bir yana brakarak niyetiyle megul olmak, bizi sosyolojik zeminden kopan bir sylem analizine mahkm edebilir.11 Mecelle'nin "Niyetler batndir, amellere gre karar verilir" hkm, bizim deerlendirmemizde de geerlidir. Buradaki "amel", "toplumsal" ve "tarih" bir zeminden ve o zeminde neet eder. Tarih ve toplumsal
8.Aktaran Taner Timur "ktisadi Kalknma, Siyasal Rejimler ve Demokrasi Krizi", Marksizm ve Gelecek, K 1996, s.31-32. 9.Toynbee'nin bu kitapta yer alan "Medeniyetler Karlamas" makalesine baklabilir, ancak Toynbee'nin bu konuda yazd baka metinler de vardr. lO.Karl Marks, Alman ideolojisi, (ev. Sevim Belli), Sol Yaynlar, Ankara-1987, s.7411.Metin ulhaolu, Bin Yl Eiinde Marksizm ve Trkiye Solu, Sarmal Yaynlar, stanbul 1997, s.292-294-

zeminden bamsz olarak "niyet" anlalamayaca gibi sylem de anlalamayacaktr. Tarih ve toplumsal zeminden ne kastettiimizi tasrih ederek devam edelim. Birbirinden farkl tarihlerden deil, modernlikle tekle-mi bir tarihten ve tarihle tedahl ilikisinde olan bir toplumdan bahsediyoruz. Modernlik veya ona tam tekabl etmese de, ana karakteri ve koordinatlar itibariyle nemli farkllklar tamayan kapitalizm, Bat Avrupa'da ortaya ktktan sonra Wallerstein'n belirttii zere bir dnya sistemi olmak iradesini iinde barndrdndan, btn dnyaya yaylmtr. Bu yaylma, kendiliinden kaynaklanan bir etkinlikle deil eski rejimin ve yaplarn tasfiyesi pahasna, yer yer savalara

da varabilen mcadelelerle olmutur. Kapitalizmin yayl ve bir dnya sistemi haline gelii karsnda yenilen veya en hafif tabiriyle etkilenen toplumlar, var olabilmek iin modernlik halini kendi corafyalarnda yaratmak istemilerdir. Modernlik halinin alglanndan yeniden yaratlna kadar, birok konuda, modernleme hareketlerinin rnleri ile modernliin orijinal rnleri arasndaki esasl farkllklarn mevcudiyeti inkr edilemez. Bu farkllamada toplumsal formasyonlarn ve aktrlerin farkl olmalarnn yan sra, modernlemeye alan lkelerin ynetici elitlerinin modernlemeyi geleneksel zihniyet kalplar ve topluma baklar esasnda bir tr kontrol aracna ve srecine dntrm olmalarnn pay byktr. Hatta bu durum ylesine bir hal almtr ki, "modernleme" olarak adlandrlan sre Bat Avrupa'daki "byk dnmn" bir sonucu olarak deil, bamsz bir sremi gibi deerlendirilebilmitir. Bylece "(...) bizim tarihimizin de gerek tabann oluturan Avrupa tarihi, kendi elikileri ierisinde ve dorudan sorgulama konusu olmam, onun 'tanzimat' sonularnn zmlenmesi abalaryla yetinilmitir. Sanyorum ki bir trl 'Bat'l olamaymzn nedenlerinden biri de budur."12 Taner Timur'un bu ifadelerine Bat Avrupa tarihinin oluumuna tesir etmi Osmanl Devleti'nin "kibirli" tavrnn yaratt alkaszlkla beraber yukarda iaret edilen alglama bozukluklar da ilave edilirse tablo tamamlanm olur. Samet Aaolu gibi derinlere nfuz edebilen bir kiinin Yusuf Akura tahlili, konuyu daha iyi anlamamz
12.T. Timur, agm. s.21.

18

salayabilir. yle diyor Aaolu: "Fikirleri biraz sola kayordu. Fakat hi bir zaman 18'inci asr sosyalizminin hududunu amad. Romantik, hiss, daha ziyade itima tesant nazariyelerinin tesiri altnda bir eit topistti. (...) Bir yandan sosyalist bir itima gr romantik bir zihn megale halinde yrtrken dier taraftan koyu bir milliyeti telkkinin sahibiydi ve bu iki fikrin yaratt tezadn kskalar arasnda hakiki bocalamalar oluyordu.

Akura'nn bocalamas Niyazi Berkes'in "ikiyzyldr neden bocalyoruz?" sorusuyla beraber dnlmeli. Trkiye modernlii ve bu srecin kristallemi ideolojilerinin teekkl ettii ondokuzuncu yzyl, Metin ulhaolu'nun deyiiyle ondokuzuncu yzyln birikimini14 ne "imparatorluun en uzun yzylnda" ne de daha sonra gerektii gibi temellk edememitir. * * * Trkiye Huntington'n bak asna yabanc deildir, daha nce de Toynbee tarafndan ifade edilen tezin, siyasetiler dzeyindeki bir tartmasn buraya aktarmak yararl olacaktr.14 Mays 1950 seimlerini Demokrat Parti'nin kazanmasyla ankaya'daki Cumhurbakanl kknden ayrlacak olan smet nn, kkteki son gecesinde CHP'nin nde gelen yneticilerine bir veda yemei verir. Bu gecede sz alan Faik Ahmet Barutu Toynbee'nin demokratik rejimin belirli bir medeniyet dzeyinin rejimi olduu, Dou'da kurulamad dncesine atfta bulunarak, bu dzey yakalanmadan, sadece iyi niyetlerin diktatrle kar bir gvence tekil edemeyeceini sylyor. Sz 14 Mays 1950 seimlerine

getiren Barutu seimlerde CHP'yi ykann "devrime dman olan kara kuvvet" olduunu, Konya'da CHP'ye oy vermenin gnah olmadna ilikin mftlkten fetva alp, kylerde yaynlamak zorunda kaldklarn ifade ediyor. Byle bir toplumda rejim, "sz ayaa drebilir". Ayak takm toplum hayatna yeni bir ekil vermek isteyince, bar ve dzen ihtiyac ortaya kar ve batakiler Trkiye'yi baka bir ynetime, yani demokratik olmayan bir ynetime 19 dntrebilir. Faik Ahmet Barutu'nun bu deerlendirmesine smet Paa u cevab veriyor:

1.3.Samet Aaolu, Babamn Arkadalar, Ncbiolu Yaynevi, stanbul (tarihsiz), s.71. 14-M. ulhaolu'nun bu konudaki ufuk ac deerlendirmesi iin yukarda ad geen kitabna baklabilir.

" -Toynbee, bu yeni rejimin (demokrasinin-M.Y.) bir Protestan-Hristiyan rejimi olduunu syler. Mslmanlarn bu rejimi kuramayaca dncesindedir, ama bu onun banaz yandr."

smet Paa'nn iaret ettii bu "banazlk" hl karmza kabilmektedir. Mamafih bu banazlk sadece banazlk olsun diye ortaya kmyor, banazln arkasndaki g ve kar ilikileri anlalmadka gerek tam olarak grlemez. Huntington'da yeniden zuhur eden "oryantalizm"in Pierre Beaudet'n ifadesiyle "dou"ya kar "modernlik" iddiasn16 hem modernlemeye hem de demokratiklemeye alan Trkiye'de bu kez "bocalamadan" tartmalyz. Bassam Tibi medeniyetler atmasnn icat edilmediini, daha ziyade suistimal edildiini ve demokrasinin medeniyetler arasnda kprler kurabileceini ileri sryor.'^ Ykselen "nc demokrasi dalgasnda Pakistan'daki asker darbe ve Trkiye'deki 28 ubat sreciyle yaanan "dk younluklu darbe" acaba Huntington' hakl m karyor? Yoksa olup biten Rusya'daki, Peru'daki gibi otoriter rejimlerin ve dalgalarn bir yansmas m? Bu mukayeselere girimeden oryantalist bir bak asn iselletiren laiki veya islamc yorumlarn analitik bir deeri yoktur.18 Daha nce genel olarak altn izdiimiz bir hususu imdi din zerinden Erol Gngr'n diliyle bir daha syleyelim: "(...) dinin esas deimez, onun esasn tekil eden kaynaklar, insanlarn
15.Faik Ahmet Barutu, Siyas Hatralar (1939-1954), Milliyet Yaynlar, istanbul 1977, s.428. 16.Bu konuda Pierre Beaudet'nin bu kitapta yer alan makalesine baklabilir. Beaudet'nin makalesinde atfta bulunulan oryantalizmin iki ciddi eletirisi Trkeye evrilmitir. Thierry Hentch, Hayali Dou, (ev. Aysel Bora), Metis Yaynlar, istanbul, 1996; Martin Bernal, Kara Atena, (ev. zcan Bze), Kaynak Yaynlar, istanbul, 1998. Bu kitaplardan Kara Atena, belki de Kaynak Yaynlar'ndan kt iin, lyk olduu ilgiyi gremedi. 17.Bassam Tibi, "islam Uygarlnda Sivil Toplumun Kltrel Dayana: islam ve Demokrasi-Uygarlklar Arasnda Kprler", Sivil Toplum, Demokrasi ve slam Dnyas, (ev. Ahmet Fethi), Tarih Vakf Yaynlar, istanbul 1999, s.31vd. 18.Mukayeseli bir alma iin T.Timur'un yukarda ad geen makalesine baklabilir.

20 zel yorumlarndan mstakil olarak, hibir deimeye uramakszn durur. Din deimedii halde insanlarn onunla ilgili anlaylar deiiyorsa, o zaman bu deimenin sebeplerini dinde veya insanlarda deil, fakat onlarn dnda bir takm kaynaklarda aramamz lzm. Baka bir ifadeyle sylersek, insanlar deitiren, her devrin insanna baka trl tesir eden, dolaysyle insanlarn ahslarna deil, onlarn zamanlarna bal bulunan bir takm millerden bahsetmemiz doru olur."1

Modernlii ve ondokuzuncu yzyl birikimini temellk edemeyiimiz yznden bocalaymz hl devam ettii gibi, modern dnya ve tarih karsnda "biz bize benzeriz bir ka ve sathlikle malulz. Her fikri, "stratejik" bir ara veya silah derekesinde alglayabilen iklimden bir trl kamyoruz. Huntington'n medeniyetler atmas tezi de, zaten stratejik bir yaklam ierdiinden bu iklimi besliyor. Medeniyetler atmas kitabnn Harb Okullarnda en ok okunan kitaplar arasna girmesi de, bu alglamann bir gstergesi olsa gerek. Biz kitabmzda konunun "stratejik" karakterini lykyla deerlendiren ama tartmay stratejiyle snrlandrmayan, tarih ve normatif alanlarda da konuya alm getirebilecek bak alarn en geni yelpazede derlemeye altk. NOT: "Medeniyetleraras Diyalog abalar"

Huntington'un medeniyetlerin atmas teorisine "medeniyetler aras diyalog" teziyle cevap verenler de oldu. ran Cumhurbakan Hatemi "medeniyetler aras diyalog" tezini uluslararas politikann bir arac olarak, ran'n Bat dnyasyla ilikilerini dzeltmek amacyla kullanmak istedi. Trkiye'de de "medeniyetler aras diyalog" toplants gerekletirildi. Yine Huntington'n atma iddiasna cevap olmak zere Trkiye'de ve dnyann baka yerlerinde farkl dinlerden katlmclarla "dinler aras diyalog" toplantlar dzenlendi. Bize gre bunlardan takdire ayan olanlardan biri Gazeteciler ve Yazarlar Vakf tarafndan gerekletirilen ve bilhare "Medeniyetler atmasndan Diyaloga" adyla kitaplatrlan Medeniyetleraras Diyalog Kongresi'dir. Konuyla ilgilenen okura bu kitab hararetle tavsiye ettiimizi "meraklsna notlar" kabilinden kaydedelim. (Gazeteciler ve Yazarlar Vakf Yaynlar, stanbul, 1999.)
19.Erol Gngr, slamn Bugnk Meseleleri, tken Neriyat, istanbul 1989, s.35.

21

MEDENYETLER ATIMASI MI?


Samuel P. HUNTINGTON
Bundan Sonraki Mcadele Modeli Dnya siyaseti yeni bir safhaya giriyor ve entellekteller daha bakalaryla birlikte bu durum karsnda, tarihin sonu, milli devletler arasnda geleneksel rekabetlerin geri dn, globalizm ve tribalizm pistonlarnn ekimesi yznden milli devletin gerilemesi trnden grlerin her biri domakta olan realitenin muhtelif ynlerini yakalyor. Bununla beraber, onlarn tamam, muhtemelen gelecek yllarda global politikann alaca vaziyetin hayati ve gerekten merkezi bir ynn gzden karyorlar. Benim faraziyem udur ki, bu yeni dnyada mcadelenin esas kayna ncelikle ideolojik ve ekonomik olmayacak. Beeriyet arasndaki byk blnmeler ve hkim mcadele kayna kltrel olacak. Milli devletler dnyadaki hdiselerin yine en gl aktrleri olacak fakat global politikann asl mcadeleleri farkl medeniyetlere mensup grup ve milletler arasnda meydana gelecek. Medeniyetlerin atmas global politikaya hkim olacak. Medeniyetler arasndaki fay hatlar gelecein muhabere hatlarn tekil edecek. Medeniyetler arasndaki mcadele, modern dnyadaki mcadelenin evriminde niha safha olacak. Modern milletleraras sistemin Westphalia Bar'yla birlikte douundan bu yana, birbuuk asrdan beri Bat dnyasndaki mcadeleler, byk lde brokrasilerini, or22

dularn merkantilist ekonomik glerini ve en mhimi idare ettikleri topraklar geniletmeye teebbs eden prenslerle imparatorlar, mutlakiyeti monarklarla merutiyeti monarklar arasnda meydana gelmitir. Onlar bu sre iinde milli devletleri vcuda getirdiler ve Fransz Ihtilli'nin balamasyla birlikte esas mcadele izgisi prensler yerine milletler arasnda teekkl etti. 1793'de R.R. Palmer'in ileri srd gibi, "Krallar arasndaki savalar bitti, milletler arasndaki savalar balad." Bu 19. Asr modeli Birinci Dnya Sava'nn sonuna kadar devam etti. Ondan sonra, Rus htilali ve ona kar gsterilen tepkinin bir neticesi olarak, milletler mcadelesi yerini nce komnizm, faizm-nazizm ve liberal demokrasi arasnda ve daha sonra da komnizm ve liberal demokrasi arasnda cereyan eden ideolojiler mcadelesine brakt. Bu sonuncu mcadele, Souk Sava esnasnda, iki sper g arasndaki mcadelenin mcessem ifadesi olmutur. Bu sper glerin hibirisi, klasik Avrupai anlamda bir mill devlet deildi ve her birisi hviyetini kendi ideolojisinin terimleriyle tarif ediyordu. Prensler, mill devletler ve ideolojiler arasnda cereyan eden btn bu kavgalar, esasen Bat medeniyeti bnyesindeki mcadelelerdi; William Lind'in deyimiyle, "Bat'ya ait savalar"di. Daha nce 17, 18. ve 19. asrn savalar ve dnya savalar kadar Souk Sava'n gerei de bu idi. Souk Sava'n sona ermesiyle birlikte, milletleraras siyaset Batl grnnn dna kyor ve Bat ile Batl olmayan medeniyetler arasnda ve Bat d medeniyetlerin kendi aralarndaki etkileim, milletleraras siyasetin odak noktas haline geliyor. Medeniyetler siyasetinde, Batl olmayan medeniyetler dahil millet ve hkmetler, artk, tarihin, Bat kolonyalizminin hedefleri biimindeki objeleri olarak kalmyorlar, fakat tarihin muharrik ve mekkilleri olarak Bat'ya katlyorlar. Medeniyetlerin Tabiat Dnya, Souk Sava esnasnda, Birinci, kinci ve nc Dnyalara blnmt. Bu blnmeler artk mnasebetsiz dyor. imdiki halde lkeleri, siyas ve iktisad sistemleri veya ekonomik gelime sevi-yeleriyle alkal terimlerle deil, bunun yerine kltr ve medeniyetle-riyle ilgili terimlerle gruplandrmak ok daha manidardr. 23 Bir medeniyetten bahsettiimiz zaman neyi kastediyoruz? Medeniyet kltrel bir varlktr. Kyler, blgeler, etnik gruplar, milliyetler, din gruplar... Btn bunlarn hepsi, kltrel eitliliin farkl seviyelerinde ayr kltrlere sahiptirler. Gney talya'daki bir kyn kltr, Kuzey talya'daki bir kynkinden farkl olabilir; fakat her ikisi de onlar Alman kylerinden farkl klan mterek talyan kltrn paylaacaklardr. Avrupal toplumlar, kendilerini, srasyla, Arap ve in toplumlarndan ayran kltrel hususiyetleri paylaacaklardr. Mamafih, Araplar, inliler ve Batllar daha geni herhangi bir kltrel varln paras deildirler. Bunlar medeniyetleri tekil ediyorlar. Bir medeniyet, bu suretle, insanlarn kendilerini dier trlerden ayrteden ynnden baka onlarn sahip olduu en

yksek kltrel gruplama ve en geni kltrel kimlik seviyesidir. Medeniyet, hem dil, tarih, din, detler, messeseler gibi ortak objektif unsurlar vastasiyle ve hem de insanlarn sbjektif olarak kendi kendilerini tehis etmeleri suretiyle tarif edilir. nsanlar eitli kimlik seviyelerine sahiptirler. Roma'da oturan bir kii, kendisini bir Romal, bir italyan, bir Katolik, bir Hristiyan, bir Avrupal, bir Batl olarak, deien younluk dereceleriyle tanmlayabilir. O kiinin mensup olduu medeniyet, onunla kendisini kuvvetle tehis ettii en geni kimlik seviyesidir, insanlar kimliklerini yeniden tanmlayabilirler ve tanmlarlar da ve bunun neticesi olarak medeniyetlerin kompozisyonu ve snrlar deiir. Medeniyetler, in gibi (Lucian Pe'in ifadesiyle, 'devlet olmak iddiasnda bulunan bir medeniyet') ok byk sayda bir insan topluluunu yahut, mesel, Karayipler'deki Anglofon unsuru gibi ok az saydaki bir insan kmesini de ihata edebilir. Bir medeniyet, Batl, Latin Amerikan ve Arap medeniyetinde olduu gibi eitli mill devletleri veya Japon medeniyetindeki gibi tek bir mill devleti ihtiva edebilir. Medeniyetler, aktr ki (farkl birtakm unsurlar) mezcedip rterler ve alt-medeniyet birimleri ihtiva edebilirler. Bat medeniyeti, Avrupa ve Kuzey Amerika gibi iki ana varyanta; slm, Arap, Trk ve Malezya alt-blmlerine sahiptir. Medeniyetler, yine de anlaml zatiyetlerdir ve kendi aralarnda keskin hatlara rastlamak nadir grlen bir ey ise de gerektir. Medeniyetler dinamiktir; ykselir ve derler; blnr ve birleirler. Herhangi bir tarih rencisi bilir ki, medeniyetler zaman iinde zeval bulur ve bertaraf olurlar.
24

Batllar, milli devletleri, dnya hdiselerinin balca aktrleri olarak dnmeye mtemayildirler. Halbuki, mill devletler, sadece birka asrdan beri yle olmulardr, insanlk tarihinin daha geni bir dnemi medeniyetlerin tarihi olmutur. Arnold Toynbee'nin A Study of History'de. tehis ettii belli bal 21 medeniyetten, ada dnyada sadece 6 tanesi mevcut olmutur. Medeniyetler Niin atacak? Medeniyet kimlii, gelecekte gittike artan bir ekilde ehemmiyet kazanacak ve dnya byk lde, belli bal yedi veya sekiz medeniyet arasndaki etkileimle ekillenecektir. Bunlarn iine, Bat, Konfyus, Japon, slm, Hint, SlavOrtodoks, Latin Amerika ve muhtemelen Afrika medeniyetleri giriyor. Gelecein en mhim mcadeleleri, bu medeniyetlerin birini dierinden ayran kltrel fay krklar boyunca meydana gelecektir. Vaziyet neden byle olacak? Birincisi, medeniyetler arasndaki farkllklar sadece hakik deil esasldrlar. Medeniyetler birbirlerinden tarih, dil, kltr, gelenek ve en mhimi de din yoluyla farkllarlar. Farkl medeniyetlerin insanlar, hak ve sorumluluklar, hrriyet ve otorite, eitlik ve hiyerarinin izaf ehemmiyeti hakknda farkllaan grleri kadar Tanr ile insan, fertle grup, vatandala devlet, ebeveynle ocuklar ve kar koca arasndaki ilikiler konusunda da farkl fikirlere sahiptirler. Bu farkllklar,

asrlarn rndr. Ksa zamanda zail olmayacaklardr. Bunlar, siyas ideoloji ve rejimler arasndaki farkllklardan ok daha esasldrlar. Farkllklar ill da mcadele demek deildir ve mcadele de muhakkak surette iddet mnsna gelmez. Geri, asrlar boyunca, en uzun ve iddetli mcadeleleri, medeniyetler arasndaki farkllklar husule getirmitir. ikincisi, dnya gittike daha kk bir yer haline geliyor. Farkl medeniyetlerin insanlar arasndaki etkileimler gittike artyor: Bu artan etkileimler medeniyet uurunu ve medeniyetlerin kendi bnyelerindeki mterekliklerin yan sra medeniyetler arasndaki ayrlklarn farkedilmesini glendiriyor. Fransa'ya ynelen Kuzey Afrika g, Franszlar arasnda husumet dourmakla kalmam, ayn zamanda 'iyi'
25

Avrupal gzyle baklan Katolik Polonyal gn kabul etme temayln de arttrmtr. Amerikallar, Japon yatrmna, Avrupa lkeleri ve Kanada'dan gelen daha byk yatrmlardan ok daha olumsuz tepki gstermilerdir. Benzer ekilde, Donald Horowitz'in ileri srd gibi, "Bir Ibo" olabilir... Nijerya'nn Dou blgesindeki bir Ovverri Ibo's veya bir Onitsha Ibo'su. O, Lagos'ta basit bir Ibo'dur. Londra'da bir Nijeryal'dr. New York'ta ise bir Afrikaldr. Farkl medeniyetlerin insanlar arasndaki etkileimler, srasyla dnceyi gerisin geriye, tarihin derinliine doru yaymak iin farkllk ve adavetleri abartarak canlandrmak suretiyle insanlarn medeniyet uurlarn artryor. ncs, dnya apndaki sosyal deime ve ekonomik modernleme sreleri, insanlar ok eski mahall kimliklerden koparyor. Bunlar ayn zamanda, bir kimlik kayna olarak milli devleti zayflatyor. Dnyann ou yerinde bu boluu doldurmak iin din, sk sk "fundamentalist" diye yaftalanan hareketler biiminde devreye girmitir. Bu tr hareketler, slm'da olduu kadar Bat Hristiyanl, Musevilik, Budizm ve Hinduizm iinde de boy gsteriyor. ou lke ve dindeki fundamentalist hareketler iinde faal olan insanlar gen, yksek tahsilli, orta snf teknisyenleri, meslek ve i sahibi kiilerdir. George Weigel'in iaret ettii gibi, "Dnyann seklarizasyondan uzaklamas, yirminci asrn sonlarndaki hayatn hkim sosyal gereklerinden birisidir. Dinin yeniden douu, Gilles Kepel'in ifadesiyle "Tanrnn Rvan", medeniyetleri birletiren ve milli snrlar aan bir kimlik ve mit temeli salyor. Drdncs, medeniyet uurunun gelimesi Bat'nn iki ynl rol tarafndan glendiriliyor. Bat bir yandan kudretin zirvesindedir. Mamafih, ayn zamanda ve belki bir netice olarak, Batl olmayan medeniyetler arasnda ecdat fenomenine dn ortaya kyor. Bir insan, gittike artan bir ekilde Japonya'da maneviyata ve Asyallama'ya doru eilimler; Nehru mirasnn sonu ve Hindistan'n 'Hindulamas', Batnn sosyalizm ve milliyetilik fikirlerinin baarszl ve bunun zerine Orta-Dou'daki 'yeniden-slmlama' ve imdi Batllamaya kar Boris

Yeltsinin memleketindeki Ruslamayla ilgili bir tartma hakknda (birtakm) referanslar iitir. Gcnn zirvesindeki bir Bat, Batl olmayan yollardan dnyay biimlendirmek iin
26

gittike daha fazla arzu, istek ve kaynaa sahip olan Bat d lkelerle yz yze geliyor. Batl olmayan toplumlarn elitleri, gemite, ekseriya Oxford, Sorbonne veya Sandhurst'ta eitilmi ve Batl tavr ve deerleri sindirmi, Bat ile alkal insanlard. Batl olmayan lkelerin halk (ise) ayn mddet iinde, ekseriye ve derin bir ekilde yerli kltrle mebu halde kalmlardr. Ancak, imdi bu ilikiler tersine dnmektedir. Batl olmayan birok lkede elitlerin yerlilemesi ve Bat'dan uzaklamas vukua gelirken, ayn zamanda, Batl -ounlukla Amerikankltr, tarz ve alkanlklar halk ktleleri arasnda daha popler hale geliyor. Beincisi, siyas ve ekonomik olanlara nisbetle daha az deime istidad gsteren kltrel hususiyet ve farkllklarn, uyuma ve ayrmalar da bu yzden, onlara gre daha kolaydr. Eski Sovyetler Birlii'ndeki komnistler demokrat, zenginler fakir ve fakirler zengin olabildiler; fakat Ruslar Estonyal veya Azeriler Ermeni olamadlar. Snf ve ideoloji mcadelelerindeki anahtar soru, 'Sen hangi taraftasn?' biimindeydi ve insanlar taraflar arasnda tercihte bulunabilir, bulunur ve taraf deitirebilirlerdi. Medeniyetler arasndaki atmalarda ise bu soru, 'Sen nesin?' eklindedir. Bu ise bir veridir ve deitirilemez. Bosna'dan Kafkasya ve Sudan'a kadar bildiimiz gibi, sz konusu soruya verilecek yanl bir cevap kafaya yenecek bir kurun mnsna gelebiliyor. Hatt, etnisiteden daha fazla olarak din, insanlar arasnda keskin ve dlayc ekilde bir ayrm yapyor. Bir insan yar Fransz ve yar Arap ve ayn anda iki lkenin vatanda bile olabilir. Bundan daha zor olan ey, yar Katolik ve yar Mslman olmaktr. Son olarak, ekonomik blgecilik artyor. Blgesel erevede kalan toplam ticaret oranlar 1980 il 1989 arasnda Avrupa'da yzde 51'den 59'a, Dou Asya'da yzde 33'ten 37'ye ve Kuzey Amerika'da yzde 32'den 36'ya kmtr. Gelecekte, blgesel ekonomik bloklarn ehemmiyeti, muhtemelen artmaya devam edecektir. Bir yandan, baarl ekonomik blgecilik medeniyet uurunu takviye edecek, dier yandan da ekonomik blgecilik ancak mterek bir medeniyet iinde kk sald zaman muvaffak olabilecektir. Avrupa Topluluu, Avrupa kltr ve Bat Hristiyanl'nn paylat temele dayanr. Kuzey Amerika Serbest Ticaret Blgesinin baars, Amerika, Kanada ve Meksika kl27

trlerinin hlihazrda devam etmekte olan odaklamasna dayanyor. Japonya ise, tam aksine, Dou Asya'da bunlarla kyaslanabilir bir ekonomik varlk meydana getirmekte zorluklarla karlayor; nk Japonya, nevi ahsna mnhasr bir toplum ve medeniyettir. Japonya, dier Dou Asya lkeleriyle gl ticaret ve yatrm balar gelitirebilse bile szkonusu lkelerle arasndaki kltrel

farkllklar, Japonya'nn Avrupa ve Kuzey Amerika'dakine benzer blgesel bir ekonomik entegrasyonu ilerletmesini snrlar ve belki de engeller. Bunun aksine, mterek kltr, in Halk Cumhuriyeti ile Hong Kong, Taiwan, Singapur ve dier Asya lkelerindeki deniz ar inli topluluklar arasndaki ekonomik ilikilerin hzla genilemesine ak bir ekilde imkn salyor. Souk Sava'n sona ermesiyle birlikte, kltrel ortaklklar, gittike artan bir ekilde ideolojik farkllklar bertaraf ediyor ve Kta ini ile Taiwan yaknlayorlar. ktisad btnlemenin n art, ayet kltrel ortaklk ise Dou Asya'da gelecein balca ekonomik bloku muhtemelen in'de temerkz edecektir. Aslna baklrsa, bu blok imdiden meydana geliyor. Murray Weidenbaum'un mahade ettii zere;

Blgedeki mevcut Japon hkimiyetine ramen, endstri, ticaret ve sermaye iin yeni bir odaklama noktas olarak inli temeline dayanan Asya ekonomisi hzl bir biimde vcuda geliyor. Bu stratejik blge, teknoloji ve retim kapasitesinin mhim bir ksmn (Taiwan); mteahhitlik, pazarlama ve hizmet alanlarnda temayz etmi bir dirayeti (Hong Kong); nefis bir iletiim ebekesini (Singapur), muazzam bir mal sermaye birikimini (her de) ve ok geni bir toprak, kaynak ve igc mevlbesini (kta in) ihtiva ediyor. Bu messir ebeke, Guangzhou'dan Singapur'a, Kuala Lumpur'dan Manila'ya ou zaman geleneksel kabilelerin bymelerine istinaden -Dou Asya ekonomisinin omurgas olarak tasvir edilmektedir.1

ran, Pakistan, Trkiye, Azerbeycan, Kazakistan, Krgzistan, Trkmenistan, Tacikistan, zbekistan ve Afganistan gibi Arap olmayan on Mslman lkeyi biraraya getiren Ekonomik birlii Tekilt'nn temelini de kltr ve din tekil ediyor. Esas olarak
1 . Murray Veidenbaum, 'Greater China: The Next Economic Superpower?,' St. Louis: Washington University Center for the Study of American Business, Contemporary hsues, Series 57, February 1993, pp. 2-3.

28

1960'larda Trkiye, Pakistan ve ran tarafndan kurulan bu tekilatn diriltilmesi ve geniletilmesindeki saiklerden biri, bu lkelerdeki muhtelif liderlerin, Avrupa Topluluu'na kabul edilme anslarnn olmadn kavramalardr. Benzer ekilde, Caricom, Orta Amerika Ortak Pazar ve Mercosur da ortak kltrel temellere dayanrlar. Daha geni bir Karayipler -Orta Amerika ekonomik varl ina etmek iin sarfedilen gayretler, her ne kadar Anglo-Latin blnmesi arasnda bir kpr kuruyorsa da baarsz kalmaya mahkmdur. nsanlar kimliklerini etnik ve din terimlerle tanmladka, farkl din ve etnik yaplara mensup insanlarla kendileri arasnda birbirlerine kar bir 'biz' ve 'onlar' ilikisinin var olduunu muhtemelen greceklerdir. Eski Sovyetler Birlii ve Dou Avrupa'da ideolojik olarak tanmlanan devletlerin sona ermesi, geleneksel etnik kimlik ve husumetlerin ne alnmasna izin veriyor. Kltr ve din farkllklar, siyas meseleler zerinde insan haklarndan, g, ticaret, i ve evreye kadar uzanan farkllklar meydana getiriyor. Corafi yaknlk, Bosna'dan Mindanao'ya kadar toprak taleplerinden ileri gelen mcadelelerin domasna sebep oluyor. En mhimi (ise), Bat'nn kendi liberalizm ve demokrasi deerlerini evrensel deerler olarak ne karmak, asker stnln srdrmek ve ekonomik menfaatlerini artrmak iin sar-fettii abalar, dier medeniyetlerden aksi ynde mukabeleler gelmesini tevlit ediyor. deoloji temelinde ittifaklar kurmak ve destek

salayabilmek imkn gitgide azaldka, hkmetler ve gruplar, srekli artan bir ekilde ortak din ve medeniyet kimliine mracaat etmek suretiyle destek salamaya teebbs edeceklerdir. Medeniyetlerin atmas, bylelikle iki seviyede ortaya kar. Mikro seviyede, mcavir gruplar, medeniyetler arasndaki fay krklklar boyunca, toprak ve birbirleri zerinde kontrol kurmak iin ok kere iddetli biimde mcadele ederler. Makro seviyede (ise) farkl medeniyetlere mensup devletler izaf bir asker ve ekonomik stnlk uruna rekabet eder, milletleraras messeseler ve nc taraflar zerinde kontrol kurmak iin mcadeleye giriir ve kendi husus politik ve din deerlerini rekabeti bir anlayla ne karrlar. Medeniyetler Arasndaki Fay Krklar Medeniyetler arasndaki fay krklar, Souk Sava'n kriz ve kan dkme iin fla noktas olarak benimsedii siyas ve ideolojik snrlarla yer deitiriyor. Souk Sava, Demir Perde Avrupa'y siyas ve ideolojik olarak bld zaman balad; Demir Perde'nin son bulmasyle nihayete erdi. deolojik blnmesi ortadan kalktka, Avrupa'nn bir yandan Bat Hristiyanl ve Ortodoks Hristiyanl arasnda, dier yandan ise Islmla kendisi arasndaki kltrel blnmesi yeniden ortaya kt. Bat Hristiyanl'nn 1500'lerdeki dou snr, William Wallace'in teklif ettii gibi, pekl Avrupa'daki en mhim blnme hatt olabilir. Bu hat, bugnk Rusya ile Finlandiya ve Baltk devletleri arasndaki snrlar boyunca uzanp, daha ok Katolik olan Bat Ukrayna'y Ortodoks Dou Ukrayna'dan ayrarak Ukrayna ve Beyaz Rusya'nn iinden geip Transilvanya'y Romanya'dan ayrmak suretiyle Bat'ya doru salnr ve daha sonra, imdiki Hrvatistan ve Slovenya'y eski Yugoslavya'nn geri kalan ksmndan hemen hemen tm olarak ayrarak gider. Balkanlar'daki bu hat, tabi, Habsburg ve Osmanl mparatorluklar arasndaki tarih snrlara da uygun dyor. Bu hattn kuzeyinde ve Batsnda yaayan kavimler Protestan ve Katolik'tirler; Avrupa tarihinin feodalizm, Rnesans, Reformasyon, Aydnlanma, Fransz ihtilli ve Sanayi nklb gibi ortak tecrbelerini paylamlardr; genel olarak ve ekonomik adan doudaki kavimlerden daha iyi durumdadrlar ve u anda mterek bir Avrupa ekonomisine ve demokratik siyas sistemler arasndaki birlemeye artan lde katlmalar beklenebilir. Bu hattn dou ve gneyindeki kavimler, Ortodoks veya Mslman'drlar; tarih bakmdan Osmanl ve ar mparatorluklarna mensup olmu ve Avrupa'nn geri kalan ksmna biim veren hadiselerle ehemmiyetsiz llerde temas kurmulardr; ekonomik adan genellikle fazla ileri deildirler; istikrarl demokratik sistemler gelitirmeleri daha zayf bir ihtimal gibi gzkyor. Avrupa'daki en mhim blnme izgisi olarak kltrn Kadife Perdesi, (bu blgedeki) yerini ideolojinin Demir Perdesine brakmtr. Yugoslavya'daki hdiselerin gsterdii gibi, bu sadece bir farkllk izgisi deil ayn zamanda kanl bir mcadele izgisidir de.
30

Bat ve slm medeniyetleri arasndaki fay krklar boyunca cereyan eden mcadele 1300 senedir devam edegelmektedir. Islmn ortaya kndan sonra, Bat ve kuzeye vuran Arap ve Maribi dalgas, ancak 732'de Tours'da son bulmutur. Hallar, onbirinci asrdan onnc asra kadar, mevzii baarlarla Kutsal Topraklara Hristiyanlk ve Hristiyan idaresini getirmeye teebbs etmilerdir. Osmanl Trkleri, ondrdnc asrdan onyedinci asra kadar Orta-Dou ve Balkanlar' hkm altna alm, stanbul'u zaptetmi ve Viyana'y iki kere kuatmak suretiyle dengeyi tersine evirmilerdir. Ondokuzuncu asr boyunca ve yirminci asr balarnda Osmanl gc geriledike ngiltere, Fransa ve talya Orta-Dou ve Kuzey Afrika'nn byk ksmnda Bat kontroln tesis ettiler. kinci Dnya Sava'ndan sonra, smrge imparatorluklar nce gerilediler sonra da ortadan kalktlar, evvel, Arap milliyetilii ve ardndan da slamc fundamentalizm kendini ortaya koydu. Bat, enerji kaynandan tr ran (Basra) Krfezi lkelerine kar iddetli biimde baml hale geldi; petrol zengini Mslman lkeler, para zengini ve istedikleri anda da silh zengini oldular. Bat tarafndan vcuda getirilen srail ile Araplar arasnda eitli savalar meydana geldi. Fransa, 1950'li yllarn byk ksmnda Cezayir'de kanl ve insafsz bir sava yrtt; ngiliz ve Fransz kuvvetleri 1956'da Msr'a saldrd; Amerikan gleri, 1958'de Lbnan'a girdi; Amerikan gleri, bilhare tekrar Lbnan'a yneldi, Libya'ya saldrd ve iran'la eitli asker atmalara giriti; asgar Orta-Dou hkmeti tarafndan desteklenen Arap ve slm terristler hafif silhlar kullanarak Batl uak ve tesisleri bombaladlar ve Batllar rehin tuttular. Araplar ve Bat arasndaki bu sava, 1990'da Birleik Devletler'in, baz Arap memleketlerini dierinin saldrsna kar savunmak iin Iran Krfezi'ne byk bir ordu gndermesiyle zirveye ulat. NATO planlamas da akibetinde, gittike artan bir ekilde 'gney tiribn'ndeki potansiyel tehditler ve istikrarszla ynelmitir. Bat ve slm arasnda, asrlardan beri devam eden bu asker etkileimin zeval bulma ihtimali pek yoktur. Bu daha ldrc olabilirdi. Krfez Sava, Saddam Hseyin'in israil'e saldrm olmas ve Bat'ya cesaretle kar kmas bir ksm Araplar marur etti. Bat'nn Iran Krfezi'ndeki asker varl, kar konulmaz asker stnl ve onlarn kendi mukadderatlarn tayin etme hususundaki ye31 tersizliklerinden ileri gelen, gcenikliin ve tahkir edilmiliin besledii bir hayli fke de brakt. Petrol ihracats olanlarna ilveten, otokratik hkmet biimlerinin zayflad ve demokrasiye geme abalarnn glendii birok Arap lkesi, ekonomik ve sosyal seviyesini ykseltiyor. Arap siyas sistemlerindeki baz almalar imdiden meydana kmaktadr. Bu almalardan esas faydalananlar islamc hareketler olmutur. Ksacas, Arap dnyasnda, Batl demokrasi Bat

aleyhtar siyas gleri kuvvetlendiriyor. Bu geici bir vka olabilir; fakat slm lkeleriyle Bat arasndaki ilikileri kesinlikle mkilta sokacaktr. Bu ilikiler demografik tarafndan da mkilta sokuluyor. Arap lkelerindeki, bilhassa Kuzey Afrika'daki, hayret verici nfus art Bat Avrupa'ya doru artan bir gn nn amtr. Bat Avrupa'da dahili snrlar asgarye indirmeye ynelen hareket, bu gelime konusundaki siyas hassasiyetleri keskinletirmitir. talya, Fransa ve Almanya'da rklk gittike aa kyor ve Arap ve Trk gmenlere ynelen siyas reaksiyon ve iddet 1990'dan beri daha youn ve yaygn hale gelmitir. slm ve Bat arasndaki etkileim, her iki tarafta da bir medeniyet atmas olarak grlyor. Hindu bir Mslman yazar olan M. J. Akbar'n mahedesine gre, "Bat'nn bundan sonra karlayaca meydan okuma kesinlikle Mslman lemindan gelecektir. Yeni bir dnya dzeni iin mcadele, Marib'den Pakistan'a kadar Mslman milletlerin faaliyet ve tesir sahasndaki bu lemde balayacaktr. "Bernard Lewis(de) benzer bir neticeye varyor:
Hkmetlerin takip ettikleri politikalar ve dava konusu meseleler seviyesini ok aan bir haleti ruhiye ve hareketle yzyze geliyoruz. Bir medeniyetler atmasndan daha az bir ey deildir bu; belki irrasyonel ama bizim Judeo-Hristiyan mirasmza, sekler varlmza ve her ikisinin dnya apndaki genilemesine kar, kesinlikle eski bir rakibin tarih tepkisi(dir)..

Tarih olarak, Mslman Arap medeniyetinin dier byk dmanca etkileimi gneydeki putperest ruhu ve imdi (ise) artan bir ekilde Hristiyan zenci kavimlerle olmutur. Bu husumet, gemite Arap esir tccarlar ve zenci esirler imajndan hulsa edilmitir. (Sz
2 . Bernard Lewis, 'The Roots of Mslim Rage', The Atlantic Monthly, vol. 266, September 1990, p.60; Time, June 16, 1992, pp. 24-28.

konusu husumet) Sudan'da Arap ve zenciler arasndaki srekli i savata, ad'da, Libya destekli silerle hkmet arasndaki savata; Afrika'nn modernizasyonu ve Hristiyanln yaylmas, bu fay kr boyunca iddetlenme ihtimalini belki de arttracaktr. Papa II. John Paul'n 1993 uBat'nda (Sudan'n bakenti) Hartum'da, Sudan'n slamc hkmetinin oradaki Hristiyan aznla kar yrtt eylemlere hcum eden konumas, bu mcadelenin iddetlendiinin alameti idi. Bosna ve Sarayevo katlim, Srp ve Arnavutlar arasnda kapya dayanan iddet, Bulgarlar ve Trk aznl arasndaki ireti ilikiler, Osetyallar ve ngu arasndaki iddet, Ermeni ve Azerilerin birbirlerini srekli boazlamalar, OrtaAsya'da Rus ve Mslmanlar arasndaki gergin mnasebetler ve Orta Asya ve Kafkasya'daki Rus menfaatleri korumak snrnda, Ortadoks ve Mslman kavimler arasndaki mcadele gittike artan biimde patlak vermitir. Din, etnik kimliklerin yeniden canlanmasn glendiriyor ve gney hudutlarnn gvenlii hakknda Rusya'y yeniden evhama sevkediyor. Bu alka Archie Roosevelt tarafndan iyi tesbit ediliyor:

Rus tarihinin ou, Slavlar Trk kavimler arasnda snrlarndaki atma ile ilgilidir, ki bunun gemii Rus devletinin kuruluuna, bin yl ncesinden daha fazla geriye gider. Slavlarn dou komularyla bin yldr devam eden karlamalarndaki anahtar, sadece Rus tarihini deil Rus karakterini de anlamakta yatyor. Bir insan,

bu gnk Rus gereklerini anlamak iin Ruslar daha evvel asrlar boyunca igal etmi bulunan byk Trk etnik grup hakknda fikir sahibi olmak zorunda-dr.3

Medeniyetler mcadelesi, Asya'daki baka yerlerde de derin bir ekilde kk salmtr. Aa ktadaki tarih Mslman ve Hindu atmas, gnmzde, kendisini yalnz Pakistan ve Hindistan arasndaki rekabette deil Hindistan'n iindeki militan Hindu gruplarla Hindistan'n mevcut Mslman aznl arasnda gittike ykselen din mcadelenin younlamasnda da aa vuruyor. 1992 Aralnda Ayodhya camiinin tahribi, Hindistan'n sekler demokratik bir devlet olarak m kalaca yoksa (srf) Hindu bir devlet mi olaca meselesini n plana kard. Dou Asya'da in'in, komularnn ou ile dikkat
3 . Archie Roosevelt, ForLust ofKnouing, Boston: Little, Brown, 1988, pp. 332-333.

33

ekici toprak mnakaalar mevcuttur. Tibet'in Budist halkna kar acmasz bir politika izliyor. Souk Sava'n sona ermesiyle in ve Birleik Devletler arasndaki temel farklar insan haklar, ticaret ve silh retimi gibi alanlarda kendilerini yeniden ispat ettiler. Bu farklar, muhtemelen azalmayacaktr, "yeni bir souk sava", Deng Xaioping'in 1991'de iddia ettii gibi in ve Amerika arasnda balamtr. Ayn cmle, Japonya ve Birleik Devletler arasnda srekli biimde zora giren ilikilere (de) uygulanmtr. Burada kltrel fark ekonomik mcadeleyi iddetlendiriyor. Her iki yandaki ahali, dierinin rk olduunu iddia ediyor, fakat en azndan Amerikan tarafndaki antipatiler rk deil ama kltrel, iki toplumun temel deerleri, tavrlar, davran modelleri daha farkl olmayabilirdi. Birleik Devletler ile Avrupa arasndaki ekonomik meseleler, Birleik Devletler'le Japonya arasndakinden daha az ciddi deildir fakat bunlar ayn siyas prz ve hiss younlua sahip deillerdir; nk Amerika ve Avrupa kltrleri arasndaki farklar Amerikan ve Japon medeniyetleri arasndakinden ylesine ok daha azdr ki!.. Medeniyetler arasndaki etkileimler, ihtimal ki, iddetin karakterize edecei dereceye kadar byk lde deiiyor. Ekonomik rekabet, aka Bat'nn Amerikan ve Avrupa alt-medeniyetleri arasnda ve bunlarn ikisiyle Japonya arasnda hkm sryor. Avrasya ktasnda, mamafih, "etnik temizlik" (terimin) deki arlkta hulsa edilen etnik atmann oalmas, btnyle tesadf deildir. Bu atma, en sk ve en iddetli biimde farkl medeniyetlere mensup gruplar arasnda meydana gelmitir. Avrasya'da, medeniyetler arasndaki byk tarih fay krklar bir kere daha alevlenmitir. Bu, Afrika'nn ucundan Orta

Asya'ya kadar uzanan hill biimindeki islm lkeleri blokunun hudutlar boyunca bilhassa dorudur. Dier taraftan, iddet, Mslmanlar, Balkanlar'daki Ortodoks Srplar, israil'deki Yahudiler, Hindistan'daki Hindular, Burma'daki Budistler ve Filipinler'deki Katolik'lerin (kendi) aralarnda da meydana geliyor, islm (ksacas) kanl hudutlara sahiptir. Medeniyet Saflamas: Akraba-lke Sendromu Bir medeniyete mensup grup veya devletler, farkl medeniyetten bir milletle savaa girdiklerinde tabii olarak kendi medeniyetlerinin dier 34 yelerinden yardm bulmaya gayret ederler. Souk Sava sonrasnn dnyas gelitike, medeniyet ortakl H.D.S. Greenvvay'in "akraba-lke" sendromu diye isimlendirdii ey, ibirlii ve ittifaklar iin balca temel olarak (grlen) geleneksel kuvvet dengesi mtalalarnn ve siyas ideolojinin yerini alyor. Bu, ran Krfezi, Kafkasya ve Bosna'da, Souk Sava'n ardndan zuhur eden mcadelelerde tedricen grlebilir. Bunlarn hibiri tam anlamyla medeniyetler aras bir sava deildi; fakat her biri medeniyet saflamasnn baz unsurlarn ihtiva etmitir, ki bu unsurlar srekli bir mcadele (sebebi) olarak daha ehemmiyetli olacaa benzemektedir ve imdiden, bize mstakbel felketin bir numunesini verebilir. Birincisi, Krfez Sava'nda bir Arap devleti dierini istil etti ve daha sonra Arap, Batl ve dier devletlerden oluan bir koalisyonla savat. Saddam Hseyin'i, alenen sadece birka Mslman hkmet desteklediyse de ok sayda Arap eliti, gizliden gizliye tevik etti ve (Saddam) Arap kamuoyunun geni kesimlerinde bir hayli popler hale geldi. Islm fundamentalist hareketler evrensel planda, Bat destekli Kuveyt ve Suud Arabistan hkmetlerinden ziyade Irak' desteklediler. Saddam Hseyin, Arap milliyetiliini srarla reddederek aktan aa Islm bir cazibeden istimdat etmitir. Ve o taraflar, sava, medeniyetler aras bir sava olarak tanmlamaya almlardr. Mekke'nin Umm Al-Qura niversitesi'ndeki Islm almalar'n dekan Safar Al-Hawali'nin, (sava) iyice yaygn bir tabana oturarak ifade ettii gibi "Bu dnyann Irak'a kar olmas deildir; Bat'nn slm'a kar olmasdr." Iran'l byk din lider Ayetullah Ali Hamaney, Iran ve Irak arasndaki rekabeti bir tarafa brakarak Bat'ya kar mukaddes sava ars yapt: "Amerika'nn saldr, hrs, plan ve politikalarna kar mcadele bir cihad saylacaktr ve bu yolda ldrlen herkes bir ehittir." rdn Kral Hseyin'in iddias, "Bu yalnz Irak'a kar deil btn Araplara ve btn Mslmanlara kar bir savatr." Saddam Hseyin'in arkasndaki Arap kamuoyu ve elitlerinin byk ksmndaki saflama, anti-Irak koalisyondaki Arap hkmetlerinin (Irak aleyhtar) faaliyetlerini azaltmalarna ve resm grlerini yumuatmalarna sebebiyet vermitir. Arap hkmetleri, Batnn, Irak zerinde bask uygulamak iin bilhare sarfettii gayretlere, 1992 yazndaki uua yasak blge uygulamas ve 1993 Haziran'nda Irak'n bomba-

35

I
lanmas dahil, muhalif veya mesafeli kaldlar. 1990'in Irak aleyhtar Bati'SovyetTrk-Arap koalisyonu 1993'e kalmadan neredeyse sadece Irak'a kar bir Kuveyt ve Bat ittifak haline gelmiti. Mslmanlar, Irak'a kar yrtlen Batl eylemleri, Bat'nn Srplara kar Bonaklar himaye etme ve BM kararlarn ihll eden srail'e meyyide uygulama hususlarndaki baarszl ile karlatrdlar. ddialarna gre, Bat ifte standart kullanyordu. Mamafih, atan medeniyetlerin dnyas kanlmaz olarak bir ifte standartlar dnyasdr: nsanlar, kendi akraba lkelerine bir standart, dierlerine baka bir standart uygularlar. ikincisi, akraba- lke sendromu, eski Sovyetler Birlii'ndeki ihtilaflarda da grlmektedir. Ermeniler'in 1992 ve 1993'teki asker baarlar, Trkiye'yi, Azerbaycan'daki din, rki ve lisani kardelerine gittike artan bir ekilde destek olmak iin harekete geirdi. Bir Trk yetkilisi, 1992'de, "Biz Azerbaycanllar'la ayn duygular hisseden bir Trk milletine sahibiz. Bask altndayz. Gazetelerimiz mezalim fotoraflaryla doludur ve bize tarafsz politikamzn srdrlmesinde hl ciddi olup olmadmz soruyorlar. Ermenistan'a, blgede byk bir Trkiye'nin var olduunu gstermemiz gerekebilir" demitir. Cumhurbakan Turgut zal (bu gre), "Trkiye dilerini gstermelidir" tehdidini savurmutur. Trk Hava Kuvvetleri'ne ait jetler, Ermenistan snr boyunca keif uular yapm; Trkiye, Ermenistan'a yiyecek sevkiyatn ve hava ulamn arta balayarak iptal etmitir. Azerbaycan'daki hkmete eski komnistler hkimdiler. Ne var ki, Sovyetler Birlii'nin dalmasyla birlikte siyas mlahazalar yerini din olanlara brakt. Rus askerleri Ermeniler'in yannda savaa girdiler ve Azerbaycan, Hristiyan Ermenileri destekleme ynnde "180 derece dnen Rus hkmetini" sulad. nc olarak, eski Yugoslavya'daki savaa gelince, Batl kamuoylar Srplarn elinde strap eken Bonak Mslmanlar'a sempati gstermi ve desteklemitir. Mamafih, Hrvatlarn Mslmanlara saldrmalar ve (bamsz devlet haline gelen) Bosna-Hersek'in dalmasna katkda bulunmalar karsnda nisbeten az bir endie belirtilmitir. Yugoslavya'daki paralanmann ilk safhalarnda Almanya, Avrupa Topluluu'nun dier 11 yesini, mstesna bir diplomatik inisiyatif ve arlk sergileyerek Slovenya ve Hrvatistan' tanma konusunda kendi36

sini izlemeye ikna etmiti. ki Katolik lkeye gl bir mzaheret salamaya ynelik Papa hkmnn bir neticesi olarak, Vatikan (Slovenya ve Hrvatistan') Topluluk'tan da nce tanmt. Avrupa'y Birleik Devletler izledi. Bu suretle, Bat medeniyetinin nde gelen aktrleri bu dindalarnn arkasnda toplanverdiler. Bilhare, Hrvatistan'n Merkez Avrupa, dier Batl lkelerden

byk miktarda silh alaca resmen bildirildi. Dier taraftan Boris Yeksin hkmeti (ise), Ortodoks Srplara yaknlk gsterecek fakat Rusya'y Bat'dan vaz-geirmeyecek bir orta yol takip etmeye alt. Mamafih, birok parlementerin (de) dahil olduu muhafazakr ve milliyeti Rus gruplar, Srplar destekleme konusunda daha ileri gidilmedii iin hkmete hcum ettiler. 1993'n balarnda, yzlerce Rus, galiba, Srp kuvvetleriyle birlikte hizmet gryordu ve Srbistan verilmi olan Rus silhlar hakknda dolaan haberler (alnyordu). te yandan, Islm hkmet ve gruplar, Bonaklar mdafaya gelmeyen Baty iddetle tenkit ve tekdir ettiler, iranl liderler, btn lkelerden Mslmanlar, Bosna'ya yardm temin etmek iin sktrdlar; Iran, BM silh ambargosunu ihll ederek Bonaklara silh ve adam yardm salad; Iran destekli Lbnanl gruplar Bonak kuvvetlerini eitmek ve tekiltlandrmak iin gerillalar gnderdiler. 1993'te iki dzineden fazla islm lkesinden saylar 4-000'e varan Mslmann Bosna'da savaacak olduu haber alnmtr. Suud Arabistan ve dier lkelerin hkmetleri; Bonaklara daha doru drst yardm salama hususunda kendi toplumlarndaki fundamentalist gruplarn artan basks altnda kaldlar. Suud Arabistan, sylendiine gre, 1992'nin sonuna kadar Bonaklar'a asker kapasitelerini Srplar'la mukayese edilebilir lde arttran silh ve tehizat iin byk kaynaklar tedarik etmitir. 1930'lardaki ispanya Sava, siyaseten faist, komnist ve demokratik lkelerin mdahalesini tahrik etmiti. 1990'larn Yugoslavya ihtilf, Mslman, Ortodoks ve Batl Hristiyan mdahalesini tahrik ediyor. Benzerlik farkedilmeyecek gibi deildir. Suud bir editr, "Bosna Hersek'teki sava, spanya Harbi'ndeki faizme kar savan hiss muadili olmutur" gzleminde bulunduktan sonra yle devam etmektedir: "Orada lenler, Mslman kardelerini kurtarmaya alm ehitler olarak telakki edilirler."
37

Kavga ve iddet, ayn medeniyet dairesindeki devlet ve gruplar arasnda da meydana gelecek. Mamafih, bu nevi kavgalar, muhtemelen daha da youn olacak ve medeniyetler aras kavgalardan daha az yaylacaktr. Bir medeniyetin mterek yesi olmak, aksine bir durumda vuku bulabilecek iddet ihtimalini azaltyor. 1991 ve 1992'de, Rusya ve Ukrayna arasnda, bata Krm olmak zere, toprak, Karadeniz filosu, nkleer silhlar ve iktisad meseleler stne (ortaya kan) iddetli atma ihtimali birok insan dehete drd. Bununla birlikte, medeniyet eer bir eye itibar ediyorsa Ukraynal ve Ruslar arasna varan bir atma ihtimali decektir. Onlar, Slav ve ncelikle asrlardan beri birbirleriyle yakn mnasebetlerde bulunmu iki halktr. 1993'n balar gibi, btn kavga sebeplerine ramen, iki lkenin liderleri memleketleri arasndaki meseleleri etkili bir ekilde mzakere ediyor ve zyordu. Eski Sovyetler Birlii'nin baka yerlerindeki Mslman ve Hristiyanlar arasnda cidd savalar olurken, Baltk

devletlerindeki Batl ve Ortodoks Hristiyanlar arasnda oka gerginlik ve biraz atma, Ruslar ve Ukraynallar arasnda (ise) hakikatte (herhangi bir) iddet meydana gelmemitir. Medeniyet saflamas bu gne kadar snrl kalmtr, fakat bymektedir ve cidd lde yaylma potansiyeline sahiptir. ran krfezi, Kafkasya ve Bosna'daki ihtilflar devam edip gittike, milletlerin konumlar ve aralarndaki tefrikalar artan bir biimde medeniyet hatlar boyunca husule geldi. Poplist politikaclar, din liderler ve medya bu noktada kitle desteini harekete geirmenin ve mtereddit hkmetleri bask altna almann kudretli bir vesilesini bulmutur. Gelecek yllarda, mahall atmalar, Bosna ve Kafkasya'da olduu gibi medeniyetler arasndaki fay krklar boyunca, ok byk bir ihtimalle daha byk savalara dnecektir. ayet olursa bundan sonraki dnya sava, medeniyetler aras bir sava olacaktr.
Bat ve Geri Kalanlar Kar Karya

Bat, bugn, dier medeniyetlerle ilikisi asndan olaanst bir kudretin zirvesindedir. Sper gce sahip rakibi haritadan silinmitir. Batl devletler arasndaki asker mcadele (kmas) dnlebilecek bir ey
38

deildir ve Batnn asker gc rakipsizdir. Bat, Japonya hari, herhangi bir ekonomik meydan okumayla kar karya deildir. Milletleraras siyaset ve gvenlik meseleleri fiilen bir Birleik Devletler, ingiltere ve Fransa mdriyeti tarafndan; Dnya iktisad meseleleri, Birleik Devletler, Almanya ve Japonya mdriyeti tarafndan karara balanr (ve) bunlarn hepsi, daha kk ve ekseriyetle Batl olmayan memleketlere meydan vermeyerek birbirleriyle fevkalade surette yakn mnasebetlerini devam ettirirler. BM Gvenlik Konseyi veya IMF'nin ald, Bat'nn menfaatlerini yanstan kararlar, dnya topluluunun arzularn yanstyormuasna takdim edilir. Birleik Devletler ve dier Batl glerin menfaatlerini aksettiren eylemlere global bir meruiyet vermek iin ('Hr Dnya' deyiminin yerine ikme edilen) 'dnya toplumu1 ibaresi bile hsntbir kabilinden kollektif bir isim haline gelmitir.^ Bat, IMF ve dier milletleraras ekonomik kurulular sayesinde kendi iktisad menfaatlerini tervi ediyor ve uygun olann kendisinin dnd ekonomik politikalar dier milletlere zorla kabul ettiriyor. IMF, Batl olmayan milletlerin herhangi birinin tepesinde, hi phesiz maliye bakanlar ve dierlerinden birkann desteini kazanacak; fakat IMF memurlarn, "bakalarnn paralarna el koyup onu daha baka insanlara vermeyi, ekonomik ve siyas idareye yabanc kaideler dayatmay, ekonomik hrriyeti bomay seven yeni Bolevikler" olarak vasflandran Georgy Arbotov'la mutabk bulunan, aa yukar dier herkesten kar konulamaz biimde mnasipsiz bir tekdir alacaktr. Birlemi Milletler Gvenlik Konseyi ve onun -sadece in'in arada bir ekimser kalmasyla yumuatlan- kararlar zerindeki Bat tahakkm, Irak' Kuveyt'ten karmak ve kimyev silhlarn ve bu tr silhlar retme kapasitesini bertaraf

etmek iin Bat'nn kuvvet kullanmasna BM meruiyeti hsl etti. (Sz konusu hkimiyet) Birleik Devletler, ngiltere ve Fransa eliyle, Gvenlik Konseyi'ne, "Libya'dan (in'de 103 kiinin ld) PAN-AM uan bombalamaktan sank

4. Batl liderler, neredeyse istisnasz olarak (dnya topluluu) namna hareket ettiklerini ileri srerler. (Sadece) Krfez Sava'nn trmanmas esasnda kk bir srec-i lisan vki oldu. 'Gnaydn Amerika' 'adl programdaki, bir mlakatta, 21 Aralk 1990, ngiliz Babakan John Majr, Saddam Hseyin'e kar 'Bat'nn eylemlerine atfta bulundu. Bilhare, kendi kendisine acilen tashih etti ve 'dnya toplumu'na ('the world community') atfta bulundu. Mamafih, sr-i lisan ettiinde doruyu sylyordu.

39 silerin teslimini talep ettiren ve Libya (bunu) reddedince ardndan meyyideler uygulattran, ei benzeri hakikaten grlmemi bir eylem de husule getirdi. Bat, en byk Arap ordusunu yendikten sonra, iin cabas olarak Arap dnyasnn drt bir yanndaki arln arttrmakta tereddt etmedi. Bat, Batl hakimiyeti srdrecek llerde dnyaya hkmetmek iin milletleraras kurulular, asker gc ve ekonomik kaynaklar fiilen kullanyor. En azndan Batl olmayanlar yeni dnyay bu tarzda gryorlar ve onlarn (bu) bak alarndan mhim bir hakikat pay mevcuttur. Binaenaleyh, kuvvet farklar ve asker, ekonomik ve kurumsal g mcadeleleri (de) Bat ile dier medeniyetler arasndaki ihtilafn bir kaynadr. Temel deer ve inanlardan mteekkil kltr farklar, ikinci bir ihtilf kaynadr. V.S. Naipaul, "btn insanlara uyan evrensel medeniyet" in Bat medeniyeti olduunu ileri srmtr. Sath bir seviye itibariyle, Bat kltr byk lde, dnyann geri kalan ksmna gerekten nfuz etmitir. Ancak daha temel bir seviyede Batl kavramlar, dier medeniyetlerdeki muadillerinden esasl surette farkldrlar. Bat'nn, ferdiyetilik, liberalizm, anayasaclk, insan haklar, eitlik, hrriyet, hukuk nizam, demokrasi, serbest piyasa, kilise ve devletin ayrlmas konularndaki fikirleri, slm, Konfyen, Japon, Hindu, Budist veya Ortodoks kltrlerde ekseriya fazla bir yank uyandrmaz. Bat'nn bu tr fikirleri yaymak iin sarfettii gayretler, bedel olarak, "insan haklar emperyalizmi"ne kar bir reaksiyon ve Batl olmayan kltrlerdeki daha gen neslin din fundamentalizmi desteklemesinde grld gibi, yerli deerlerin yeniden teyidini husule getiriyor. Batl bir fikir olan, "evrensel bir medeniyet olabilirdi" tasavvurunun bile, ou Asya toplumunun zatiyetiyle dorudan doruya aras aktr ve onlarn vurgusu, bir halk dierinden neyin tefrik ettii zerinedir. Hakikaten, farkl toplumlardaki deerleri konu alan 100 mukayeseli incelemenin bir deerlendirmesini yapan yazar (Harry C. Triandis), "Bat'daki en mhim deerler, dnya apndaki en ehemmiyetsiz olanlardr" neticesine varmtr.^ Tabi, siyas lemde, bu farklar Birleik Devletler ve dier Batl glerin, br kavimleri, demok5 . Harry C. Triandis, The New York Times, Dec. 25, 1990, p.41, and 'Cross-Culutral Studies of Individualism and Collectivism', Nebraska Symposium on Motivation, vol. 37, 1989, pp. 41-133.

40

rasi ve insan haklaryla alkal fikirlere adapte olmaya ikna etmek iin sarfettikleri gayretlerde en aikr biimde ortaya kyor. Modern demokratik

hkmet Bat'da domutur. Batl olmayan toplumlarda gelitii zaman, ekseriya Bat kolonyalizmi ve tesirinin bir mahsl haline gelmitir. Gelecekte dnya siyasetinin merkezi mihveri, muhtemelen, Kishore Mahbubani'nin tabiriyle, "Bat ile geriye kalanlar" (the West and the Rest) arasndaki bir mcadele ve Batl olmayan medeniyetlerin Batl g ve deerlere verdii karlklar olacaktr.6 Bu karlklar, umumiyetle, (u) halden biri veya (her) nn bir terkibi olur: U bir durumda, Burma ve Kuzey Kore gibi Batl olmayan devletler, Bat'nn 'fesat' tesirinin kendi toplumlarna sirayetini engellemek iin izolasyon tavr izlemeye ve fiiliyatta Batl hakimiyetindeki global toplulua katlmama yolunu semeye teebbs ederler. Mamafih, bu yolun maliyetleri yksektir ve sadece birka devlet, mnhasran bu yolu takip etmitir. Milletleraras ilikiler teorisindeki "kervana katlma" ("band-Wagoning") grne tekabl eden ikinci alternatif, Bat'ya katlmak ve onun deer ve messeseleri muhafaza ederken, (te yandan) Batl olmayan dier toplumlarla Bat'ya kar ibirlii yaparak, iktisad ve asker g toplamak suretiyle Bat'y "dengeleme" ksacas Batlamadan modernlemeye almaktr. Blnk lkeler Gelecekte, insanlar kendilerini medeniyete gre tefrik ettike Sovyetler Birlii ve Yugoslavya gibi farkl medeniyetlere mensup ok sayda kavmi bnyesinde barndran lkeler paralanmaya namzettirler. Dier bir ksm lkeler, vasat seviyede kltrel bir tecanse sahiptirler fakat toplumlar hangi medeniyete mensup olduklar konusunda blnmlerdir. Bunlar blnk lkelerdir. Liderleri, tipik bir biimde, kervana katlma stratejisi izlemeyi ve lkelerini Bat'nn yesi yapmay arzu ediyorlar fakat memleketlerinin tarih, kltr ve gelenekleri Batl deildir. Bu tr bir blnmenin en aikr ve prototipik rneini Trkiye tekil ediyor. Trkiye'nin yirminci asrn sonlarndaki liderleri, Atatrk gele6 . Kishore, Mahbubani, 'The West and the Rest', The National lnterest, Summer 1992, pp.3-13.

41 neini takip etmekte ve Trkiye'yi modern, sekler, Batl milli devlet olarak tanmlamaktadrlar. NATO'da ve Krfez Sava'nda Trkiye'yi Bat ile ittifaka soktular; AT'ye yelik iin mracaat ettiler. Mamafih, Trk toplumundaki (baz) unsurlar, ayn zamanda slm bir silkinii desteklemi ve Trkiye'nin esas itibariyle Mslman bir Orta-Dou lkesi olduunu ileri srmlerdir. Ayrca, Trkiye'nin sekinleri Trkiye'yi Batl bir toplum olarak tanmlarken Bat'nn sekinleri Trkiye'nin yle olduunu kabule yanamyorlar. Trkiye, AT'nin bir yesi olmayacaktr; gerek sebebi Cumhurbakan zal'n dedii gibidir: "Biz Mslmanz, onlar (ise) Hristiyandr, ve (fakat) bunu dile getirmiyorlar. "Mekke'yi reddettikten ve ardndan Brksel tarafndan reddedildikten sonra, nereye bakar Trkiye? Cevap, Takent olabilir. Sovyetler Birlii'nin zevali, Trkiye'ye Yunanistan snrlarndan in'e kadar yedi lkeyi ihata eden ve yeniden hayat bulan bir Trk medeniyetinin lideri olma frsatn veriyor. Bat tarafndan

tevik edilen Trkiye bu yeni kimlii benliine kazmak iin hareketli abalar sarfediyor. 1980' li yllar esnasnda Meksika, bir dereceye kadar Trkiye'ninkine benzer bir pozisyon deruhte etmitir. Tpk, Trkiye'nin Avrupa'ya kar tarih muhalefetini terkedip onunla birlemeye almas gibi, Meksika (da) kendisini Birleik Devletler'e muhalefetiyle tanmlamaya son veriyor ve bunun yerine Birleik Devletler'i taklit etmeye ve Kuzey Amerika Serbest Ticaret Blgesi'nde onunla biraraya gelmeye abalyor. Meksika liderleri, Meksikal kimliini yeniden tanmlamak gibi byk bir ie dalmlardr ve temel ekonomik reformlar, asl siyas deimeyi eninde sonunda balatacak (mil) diye takdim etmektedirler. 1991'de, Bakan Carlos Salinas de Cortari'nin st seviyedeki bir maviri, bana Salinas hkmetinin yapmakta olduu btn deiimleri mufassal bir ekilde tasvir etmiti. O, szlerini bitirdiinde ben (unu) syledim: "(Btn bunlar) fevkalade etkileyici. Bana yle geliyor ki, siz, esas itibariyle Meksika'y bir Latin Amerika lkesi olmaktan karp bir Kuzey Amerika lkesine dntrmek istiyorsunuz." Bana aknlkla bakt ve (yle) bard: "Aynen! Yapmaya altmz ey tamamiyle budur; fakat tabi ki, bu kadar alen biimde asla syleyemedik." (Bu danmann) mlhazasnn da gsterdii vehile, Trkiye'de olduu gibi Meksika'da (da) top42

lumun (baz) mhim unsurlar lkelerinin kimliinin yeniden tanmlanmasna kar mukavemet ediyorlar. Trkiye'de, Avrupa'ya ynelik liderler slm'a jest yapmak zorundadrlar (zal'n Mekke'yi tavaf edii); Meksika'nn Kuzey Amerika'ya ynelik liderleri de Meksika'nn bir Latin Amerika lkesi olduuna inanan kimselere ylesine jest yapmaya mecburdurlar (Salinas'n Ibero Amerikan Guadalajara zirvesi). Trkiye, tarihen, en derin biimde blnk lkedir. Birleik Devletler iin Meksika en yakn blnk lke (rnei)dir. Global olarak en mhim blnk lke Rusya'dr. Rusya'nn Bat'nn bir paras m yoksa ayr bir SlavOrtodoks medeniyetinin lideri mi olduu suali, Rus tarihinin mkerrer sualidir. Bu meselenin, Batl bir ideolojiyi ithal edip Rus artlarna uyduran ve ardndan da o ideoloji adna Bat'ya meydan okuyan komnizmin Rusya'daki zaferiyle birlikte st rtld. Komnizmin hkimiyeti, Batllamaya kar Ruslama stne (sregelen) tarih tartmay kapatmt. Komnizmin gzden dmesiyle birlikte Ruslar bir kere daha bu soruyla yzyze geliyorlar. Bakan Yeltsin, Batl prensip ve hedefleri benimsiyor ve Rusya'y, 'normal' bir lke ve Bat'nn bir paras yapmaya urayor. Ne var ki, gerek Rus sekinleri ve gerekse Rus kamuoyu bu mesele zerinde blnm durumdadr. Daha mutedil muhalifler arasndaki Sergei Stankevich, Rusya'nn, onu "Avrupal olmaya, hzl ve tekilatl biimde dnya ekonomisinin bir paras haline gelmeye, Yediler'in sekizinci yesi olmaya ve Atlantik ittifaknn iki hkim yesi sfatyle Birleik Devletler ve Almanya'ya husus bir 'ehemmiyet atfetmeye' gtrecek

'Atlantiki' bir rotay reddetmesi gerektiini" ileri sryor. Stankevich, mnhasran Avrasyac bir politikay reddediyorsa da yine ayn derecede Rusya'nn Trk ve Mslman balantlarn vurgulayarak dier lkelerdeki Ruslar himayeye ncelik vermesi ve (Rusya'nn) "kaynaklarnn, tercihlerinin, balarnn ve menfaatlerinin Asya'nn, dou istikametinin lehine, yeniden datmn gze arpan biimde ilerletmesi gerektiini" savunuyor. Bu kanaatteki insanlar, Yeltsin'i, Rusya'nn menfaatlerini Bat'nnkilere tbi kld, Rus asker gcnn azaltt, Srbistan gibi geleneksel dostlar desteklemekte baarsz kald, iktisad ve siyas reformu, Rus halkna zararl ekillerde yrttnden tr tenkit ediyorlar. Bu temayln gstergesi, 1920'lerde, Rusya'nn emsalsiz bir Avrasya medeniyeti olduunu savunan Petr
43

Savitsky'nin fikirlerinin yeniden bulduu rabettir.^ Daha ar muhalifler, ok daha bara ara milliyeti, anti-Batc ve anti-Semitik grleri dile getiriyor ve Rusya'nn asker gcn yeniden gelitirmesi, in ve Mslman lkelerle daha yakn balar tesis etmesi iin zorluyorlar. Rusya'nn sekinleri kadar ahalisi de blnmtr. Avrupai Rusya'da 1992'nin sonbaharnda yaplan bir kanaat yoklamas, Bat'ya kar halkn yzde 40'nn msbet ve yzde 36'snn menfi tavr sahibi olduunu aa karmtr. Rusya, tarihinin byk bir ksmnda olduu gibi, 1990'larn balarnda (da) hakikaten blnk bir lkedir. Blnk bir lke, medeniyet kimliini yeniden tanmlamak iin art yerine getirmelidir. Birincisi, (o lkenin) siyas ve ekonomik sekinleri bu hareket hususunda umumiyetle taraftar ve hevesli olmaldrlar, ikincisi, kamuoyu, (sz konusu) yeniden tanmlama konusunda muvafk davranmaya istekli olmaldr. ncs, alc konumda bulunan medeniyetteki (Bat veya Amerika'daki M..) hkim gruplar 'mhted'yi benimsemeye istekli olmaldrlar. Meksika konusunda artn tamam (da) byk lde mevcuttur. Trkiye konusunda (ise) ilk ikisi, hatr saylr mertebede mevcuttur. Rusya'nn Bat'ya katlmas hususuna gelince, bu artlardan herhangi birisinin (bile) mevcudiyeti ak deildir. Liberal demokrasi ve Marksizm Leninizm arasndaki mcadele, byk farkllklarna ramen, hrriyet, eitlik ve refah konusunda niha hedefleri zahiren (de olsa) paylaan ideolojiler arasnda idi. Geleneksel, otoriteryen ve milliyeti bir Rusya tamamen farkl hedeflere sahip olabilirdi. Batl bir demokrat, bir Sovyet Marksisti ile entellektel bir tartmay devam ettirebilirdi. Bunu bir Rus gelenekisiyle yapmak (ise) O'nun (Batl bir demokrat) asndan gerekte imknsz olacakt. Ruslar, ayet Marksistler gibi davranmay brakr, liberal demokrasiyi reddeder ve Batllar gibi deil de Ruslar gibi davranmaya balarlarsa Rusya ile Bat arasndaki mnasebetler yine (ancak) souk ve ihtilafl olabilir.8

7 . Sergci Stankevitch, 'Russia in Scarch of Itself, The National Interest, Summcr 1992, ss. 47-51; Daniel Schneider, 'A Russian Movement Rejects Western Tilt', Christian Science Monitr, Feb. , 1993, ss. 5-7.

8 . Owen Harries, Avustralya'nn tersine biimde blnm bir lke olmaya (O'na gre ahmaka) gayret ettiini ileri srmektedir. Avustralya her ne kadar, sadece Batnn deil ABCA ordusunun da tam bir yesi ve Bat'nn istihbarat nvesi olmusa da

44

Konfyen-slm Balant Batl olmayan lkelerin, Bat'ya katlmalar konusundaki engeller (birbirinden) epeyce baka trldr. (Bu engeller) Latin Amerika ve Dou Avrupal lkeler iin asgaridir. Eski Sovyetler Birlii'nin Ortodoks lkeleri iin daha byktrler. Yine Mslman, Konfyen, Hindu ve Budist toplumlar bakmndan (da szkonusu engeller) daha byktr. Japonya, Bat'nn yakn temastaki bir yesi olarak kendisi iin pek ei benzeri bulunmayan bir mevki tesis etmitir: Baz konularda Bat'ya dahildir fakat aktr ki, mhim konularda Bat'nn yesi deildir. Kltr ve g sebebiyle Bat'ya katlmak istemeyen, katlamayan lkeler, kendi ekonomik, asker ve siyas kudretlerini gelitirerek Bat'yla rekabete giriyorlar. Bunun dahil inkiaflarn ilerletmek ve Batl olmayan dier lkelerle ibirlii etmek suretiyle yapyorlar. Bu ibirliinin en gze arpan ekli, Batl menfaatler, deerler ve iktidara meydan okumak iin domu bulunan Konfyen Islm yaknlktr. Batl memleketler, hemen hemen istisnasz biimde asker glerini azaltyorlar; Yeltsin'in liderlii altndaki Rusya da yle. Mamafih, in, Kuzey Kore ve muhtelif Orta-Dou devletleri asker kapasitelerini ehemmiyetli lde geniletiyorlar. Bunu Batl ve Batl olmayan kaynaklardan silh ithali ve yerli silh ends.rilerini gelitirme yolu ile baaryorlar. (Bunun) bir neticesi, Charles Krauthammer'in "Silh Devletleri" diye adlandrd eyin ortaya kdr ve (bu) Silh Devletleri Batl deildir. Dier bir netice, Batl bir kavram ve hedef olan silhlarn kontrol kavramnn yeniden tanmlanmasdr. Souk Sava esnasnda, silhlarn kontrolndeki ncelikli maksat Birleik Devletler ve mttefikleri ile Sovyetler Birlii ve mttefikleri arasnda istikrarl bir asker denge tesis etmekti. Souk Sava sonrasnn dnyasnda silhlarn kontrol altna alnmasnn ncelikli hedefi, Bat'nn
mevcut liderleri, onun tam anlamyla Batl olmad niyetlerini fiilen sergiliyor ve o da kendisini bir Asya lkesi olarak yeniden tanmlyor ve komularyla yakn balar kurup gelitiriyor. Kendileri Avustralya'nn geleceinin Dou Asya'nn dinamik ekonomileriyle beraber olacan savunuyorlar. Ancak, ifade ettiim gibi, yakn ekonomik ibirlii normal olarak ortak bir kltrel temele ihtiya duyar. Ayrca, baka bir medeniyete katlmak iin zarur olan (yukarda zikredilen) arttan hibiri, Avustralya misalinde galip ihtimalle mevcut deildir.

menfaatlerini tehdit edebilecek asker kapasitelerin Batl olmayan toplumlar tarafndan gelitirilmesini nlemektedir. Bat, bunu milletleraras anlamalar, iktisad bask ve silh sevkiyat ile silh teknolojileri zerindeki kontroller sayesinde baarmaya alyor. Bat ile Konfyen-slm devletler arasndaki mcadele, mnhasran olmasa da byk lde nkleer, kimyev ve biyolojik silhlar, balistik fzeler ve onlar frlatmaya yarayan sofistike vastalar, rehberlik, istihbarat ve sz konusu hedefe ulamak iin lzm gelen dier elektronik kapasiteler zerinde

younlayor. Bat, evrensel bir norm olarak (nfusa) oalmamay, bu normu gerekletirmenin vastalar olarak (da) oalmama muahede ve murakebelerini ilerletiyor. (Bat), ayn zamanda, sofistike silhlarn yaylmasn ilerletenlere kar enva-i eit meyyidelerle tehditkr davranyor ve bunu yapmayanlar iin (de) baz nimetler teklif ediyor. Bat'nn dikkati, tabiatiyle, fiil veya potansiyel olarak kendisine dman olan milletler zerinde odaklanyor. Dier yandan, Batl olmayan lkeler, gvenlikleri iin elzem saydklar herhangi silh olursa olsun elde etme ve geniletmeye haklar olduunu savunuyorlar. Bu lkeler, Krfez Sava'ndan ne gibi dersler kard sorulduunda Hindistan Savunma Bakan 'nn verdii cevaptaki gerei de kafalarna iyice yerletirmilerdir: "Nkleer silhlara sahip olmadka Birleik Devletler'le savamayn". Nkleer ve kimyev silhlar ile fzeler, belki hatal bir ekilde, Bat'nn sper konvansiyonel gcnn potansiyel dengeleyicisi olarak grlyor. in, elbette, imdiden nkleer silhlara maliktir; Pakistan ve Hindistan bu tr silhlar yayma kabiliyetine sahiptir. Kuzey Kore, Iran^ rak, Libya ve Cezayir, bu silhlar elde etmeye alacak gibi grnyorlar. st seviyedeki Iran'l bir yetkili, btn Mslman devletlerin nkleer silhlar elde etmeleri gerektiini iln etmi ve Iran Cumhurbakan, istihbar edildiine gre, 1988'de "savunma ve saldr maksatl kimyev, biyolojik ve radyolojik silhlar" gelitirilmesini isteyen bir emir karmtr. Bat'nn asker glerine kar koyucu gelimeye dair merkezi ekilde ehemmiyet arzeden (ey), in'in asker gc ve asker g yaratma vastalarnn beslenen genilemesidir. arpc bir ekonomik gelime ile su yzne kan in, asker harcamalarn hzl bir ekilde arttryor ve silhl kuvvetlerinin modernizasyonu ile enerjik bir ekilde ilerliyor. Eski Sovyet devletlerinden silhlar satn alyor; uzun menzilli fzeler
46

gelitiriyor. (Bu lke) 1992'de bir megatonluk bir nkleer bombann denemesini yapt. Hava ikmal teknolojisi elde ederek g-projeksiyon kapasitelerini gelitiriyor ve bir uak gemisi satn almaya alyor. in'in asker endam (build up) ve Gney in Denizi zerindeki hakimiyet iddias, Dou Asya'da ok boyutlu bir blgesel silh yarn tahrik ediyor. in, ayn zamanda, byk bir silh ve silh teknolojisi ihracatsdr. Libya ve Irak'a, nkleer silh ve sinir gaz retiminde kullanlabilen tehizat ihra etmitir. Cezayir'e, nkleer silh aratrma ve retimine uygun bir reaktr ina etmekte yardm etmitir. in, ran'a-Amerikan yetkililerinin inancna gre -yalnz silh retiminde kullanlabilecek nkleer teknoloji satm ve galiba Pakistan'a (da) 300 mil menzilli fzelerin mrekkiplerini gemiyle gndermitir. Kuzey Kore, ksa bir mddetten beri ilerlemekte olan bir nkleer silh programna sahip olmutur ve Suriye ile ran'a gelimi fzeler ve fze teknolojisi satmtr. Silh ve silh teknolojisindeki

seyeln umumiyetle Dou Asya'dan Orta-Dou'ya dorudur. Bununla beraber bir lde aksi ynde hareket (de) mevcuttur; (mesel) in, Pakistan'dan Stinger fzeleri almtr. Bat'nn asker gcne kar koymak iin ihtiya duyulan silh ve silh teknolojilerinin yeleri tarafndan iktisabn ilerletmek zere tertiplenen Konfyen-slm bir asker balant, bu suretle vcuda gelmektedir. Kalc olabilir veya olmayabilir. Ancak, hlihazrda, Dave McCurdy'nin dedii gibi, "bu (balant), fikri retenler ve onlarn taraftarlarnca yrtlen, hainlerin karlkl yardm paktdr." Islm-Konfyen devletler ve Bat arasnda, silhlanma yarnn yeni bir ekli bylece meydana geliyor. Eski moda silhlanma yarnda, taraflardan biri brne kar denge salamak veya sperliini kazanmak iin kendi silhlarn gelitirirdi. Silhlanma rekabetinin bu yeni tarznda (ise), bir taraf silhlarn gelitiriyor, dier tarafsa ayn zamanda kendi asker kapasitesini azaltrken (kar tarafn) silh gelitirmesini snrlamak ve nlemekten gayri, (herhangi bir) denge kurmak iin aba sarfetmiyor. Bat iin Neticeler Bu makale, medeniyet kimliklerinin dier btn hviyetlerin yerini
47

alaca, mill devletlerin zeval bulaca, her medeniyetin tutarl, tek bir siyas varlk haline gelecei bir medeniyet iindeki gruplarn birbirleriyle atmayaca ve hatt savamayacan savunmuyor. Bu deneme, (u) hipotezleri ileri sryor: Medeniyetler arasndaki farklar cidd ve mhimdir; medeniyet uuru artyor; medeniyetler aras mcadele, hkim global mcadele tarz olarak ideolojik ve dier mcadele biimlerinin yerine geecek; tarih olarak Bat medeniyeti ierisinde oynanp bitmi bir oyun olan milletleraras mnasebetler artan bir biimde Batllamlktan kacak ve Batl olmayan medeniyetlerin, basit objeleri deil aktrleri olduu bir oyun haline gelecek; milletleraras sahada baarl siyaset, gvenlik ve ekonomi messeseleri medeniyetler aras olmaktan ziyade, muhtemelen medeniyetler ierisinde geliecek; farkl medeniyetlere mensup gruplar arasndaki mcadeleler, ayn medeniyete mensup gruplar arasndaki mcadelelerden daha sk, daha kuvvetli ve daha iddetli olacak; farkl medeniyetlere mensup gruplar arasndaki iddetli mcadeleler global savalara yol aabilecek en muhtemel ve en tehlikeli tahrik kaynadr; Dnya siyasetinin hkim mihveri "Bat ile geri kalanlar" arasndaki mnasebetler olacak, Batl olmayan baz b-lnk lkelerdeki elitler memleketlerini Bat'nn bir paras yapmaya uraacaklar fakat bunu baarma konusunda ekseriya byk manialarla karlaacaklar; orta vadeli gelecekte, merkez bir mcadele mihrak Bat ve muhtelif slm-Konfyen devletler arasnda vcut bulacak. Bu, medeniyetler arasndaki atmalarn arzulanr bir ey olduunu iltizam etmez. Gelecein ne tarzda olabilecei hakknda tasvir hipotezler ileri srmektir. Mamafih, ayet bunlar makl hipotezlerse bunlardan Bat politikasna dair karlacak neticeleri

gzden geirmek gerekiyor. Bu neticelerin, ksa vadeli stnlk ve uzun vadeli uzlama arasnda (ikiye) ayrlmas iyi olur. Aka ortadadr ki, ksa vdede Batnn menfaatine olan ey, kendi medeniyeti iinde, bilhassa Avrupai ve Kuzey Amerikan unsurlar arasnda daha byk bir birlik ve dayanmay ilerletmek; kltrleri Bat'nnkine yakn Dou Avrupa ve Latin Amerika'y Bat toplumlarna katmak; Rusya ve Japonya ile ibirliine dayal yakn ilikileri gelitirmek ve srdrmek; medeniyet arasndaki mahall mcadeleleri byk savalara dntrecek kkrtmalar nlemek; Konfyen ve Islm devletlerin asker kapasite tenkisatn hafifletmek ve Dou ile GneyBat Asya'daki asker sperliini devam et48

tirmek; Konfyen ve Islm devletler arasndaki farkllk ve ihtilflar kullanmak; Batl deer ve menfaatlere yaknlk duyan dier medeniyetlerdeki gruplar desteklemek; Batl menfaat ve deerleri yanstan ve merulatran milletleraras messeseleri glendirmek ve Batl olmayan devletleri bu messeselere daha fazla kartrmaktr. Daha uzun vdede baka tedbirlere mracaat edilmesi gerekecektir. Bat medeniyeti hem Batl ve hem de moderndir. Batl olmayan medeniyetler, Batllamadan modernlemeye almlardr. Bu gne kadar sadece Japonya, bu arayta tam mnasiyle baarl olmutur. Batl olmayan medeniyetler, modernliin paras olan zenginlik, teknoloji, (bir takm) maharetler, makinalar ve silhlar elde etme abasn srdreceklerdir. Bu lkeler ayn zamanda, bu modernlii geleneksel kltr ve deerleriyle telif etmeye alacaklardr. Ekonomik ve asker gleri Bat'ya nisbetle artacaktr. Bat, bundan dolay, gleri Bat'nnkine yaklaan fakat deer ve menfaatleri Bat'nnkilerden manidar bir surette ayrlan Batl olmayan bu medeniyetlerle artan bir biimde uzlamak zorunda kalacaktr. Bu (da) Bat'nn, bu medeniyetlerle mnasebetinde, menfaatlerini korumak iin elzem olan iktisad ve asker gc srdrmesini gerektirecektir. Ancak, bu vaziyet, Bat'nn, dier medeniyetlerin temelindeki esasl din ve felsef kabuller ve bu medeniyetlere mensup insanlarn menfaatlerini nerede grdkleri hakknda daha derin bir kavray gelitirmesini de lzumlu klacaktr. Bu, Batl ve dier medeniyetler arasndaki mterek unsurlar tehis etmee ynelik bir gayreti de icabettirecektir. Uzak olmayan bir gelecekte, cihanmul bir medeniyet olmayacak fakat bunun yerine, her biri bakalaryla beraber yaamay renmek zorunda kalacak farkl medeniyetlerden mrekkep bir dnya olacaktr. Foreign Affairs, Yaz 1993, ss. 22-49. Trkiye Gnl, Yaz 1993, say: 23, eviren: Mustafa alk. Metnin baka bir tercmesi iin baknz: S.P.Huntington, "Uygarlklar Sava m?", ev: Yusuf Kaplan, izlenim Dergisi, Ekim 1993.

49

DAVET:
"FAKAT DEDLER K, KULAK VERMEYECEZ"* Fouad AJAMI Yzyln dnmnde yaynlanan kk bir romanda, Joseph Conrad'n "Genlik"inde, hikyeyi nakleden Marloje "Dou" ile ilk karlat zaman hatrlar:

"Ve sonra, dudaklarm aamadan evvel, Dou benimle konutu, fakat bu hatal bir sesti. Bir szck saana anlalmaz ve uursuz sessizlie boand; yabanc, kzgn kelimeler, daha az garip ama daha fazla artc biimde gzel ngilizce kelimeler ve hatta tam cmlelere karmt. Ses, iddetle kfredip svyordu; krfezin heybetli huzurunu bir kfr yay-hmyla delik deik ediyordu. Beni, Domuz diye armaya balad ve bundan, gittike hzlanarak ngilizce aza alnmaz sfatlara doru gitti."

Gen Marlowe, en uzak medeniyetin bile Bat tarafndan yapldn ve yeniden yapldn ve yeni yollar rettiini biliyordu. Samuel P. Huntington bilmiyor. "Medeniyetler atmas" adl tuhaf bir denemede Huntington, kendi medeniyetlerini btn ve bozulmam, ezel ve ebed bir gkyznn altnda su geirmez olarak buldu. Sanki, Souk Sava yllar boyunca canl canl gmlen bu medeniyetler (Islm, Slav-Ortodoks, Batl, Konfyen, Japon, Hindu vb.) zerlerindeki ta yuvarlanr yuvarlanmaz ayaa kalktlar, tozlarn attlar ve balarnn sadakatini elde etmeye giritiler. Tarih ve kltrn bu rencisi iin, medeniyetler daima karmakark varlklar olarak g* Yeremya 6:17.

50

rnmtr. Yarklara btn medeniyetlerde ve fertlerde rastlanr -bu, 'modernite'nin hkmyd. Fakat Huntington gemie byle bakyor. Dnyann arpk ve dolambal geitleri dzleniyor. Keskin bir kalem ve amaz bir elle Huntington, bir medeniyetin sona erdii ve "teki"nin el dememi blgesinin balad yeri iaretliyor. Daha artc olan taraf, Huntington'in devletlere kar tavr ve devletlerin, onun olaylar tasnifindeki yeridir. Devlet ve mill kar konusunun en etkili ve parlak rencilerinden birinden, imdi devletlerin kurnazln, kaos karsnda nlerindeki engelleri aarken yaptklarnn ounu hissiz ve merhametsiz niteliini gzden karan bir deneme ortaya kyor. Devletlerin "Dnya hadiselerinde en gl aktrler" olarak kalaca eklindeki mecburi pasaja ramen, devletler silinmi ve yerleri atan medeniyetlere verilmitir. Huntington'n kelimeleriyle, "Eer olacaksa, gelecekteki dnya sava medeniyetler arasnda bir sava olacaktr". Modernliin Gc Huntington'n dn, Bat'nn durumu, gc ve "dierleri" ile meguliyetinin artlar hakkndaki endiesiyle de alkaldr.1 Byk tarihi Fernand Braudel medeniyetler trafii hakknda, "Veren, hkmeder" diye fikrini belirtmiti. Yzyllar boyunca kendisini olutururken Bat, dierlerini oluturmaya da yardm etti. Huntington, bu yolun sonuna geldiimizden emindir. Toplumlarn

"Batllamadan kmas", "yerlilemesi" ve kendi yollarna gitmedeki grnen istekliliinden etkilenmitir. Onun olaylara bakna gre Hindistan'n "Hindulamas" ve Islm fundamentalizm gibi olgular ykselitedir. Bu tr "gelenek"e sapmalara Huntington byk bir g ve kudret atfetmitir. Fakat Huntington yanlyor. Modernlik ve laisizmi, her zaman tehlikeli bir ekilde cehenneme, asla uzak olmayan karanla yakn byk ihtimallere kar elde eden yerlerde, bunlarn direncini gerei gibi
1. Huntington'n denemesinde Bat gerei gibi incelenmemitir. zerinde hibir atlak yoktur. Hibir okkltrc iitilmiyor. Kendi kale duvarlar iinde dzenli bir biimdedir. Duvarlarn iindeki irade hakkndaki phelerini Huntington kendine saklamtr. Birlie arsnn cevaplanacan farzetmitir, zira darda Sarazenlerin (Mslmanlarn) ve Konfyenlerin bayraklar sallanmaktadr.

51 nemsememitir. Hindistan bir Hindu devleti haline gelmeyecektir. Hint seklarizminin miras ayakta kalacaktr. Geni orta snf onu savunacak, Hindistan'n -ve kendisinin- modern milletler dnyasndaki yerini srdrebilmek iin dzeni aynen koruyacaktr. Bu anarik devlette, onu yok edebilecek igdsel bir atele oynama korkusu mevcuttur. Hindu ovenizmi lkenin kamu hayatn kabalatrabilir, fakat devlet ve onu ayakta tutan orta snf, din fanatizme sapmann mahvolmaya atlay olduunu biliyor. Kararl bir orta snf kresel kltr ve normlar paylamaktadr. Hindistan burjuvazisinin siyas vastas Hindistan Mill Kongresi yoluyla, kendisi ve Hindistan iin milletler arasnda bir yer edinmek zere yola kndan beri bir yzyl geti. ngiliz hakimiyetini devirmeye ynelik bu uzun mcadeleden ve buna paralel olarak "cemaatilik"e kar mcadeleden, mill fikrin savunucular, geni ve dayankl bir devlet ina ettiler. Btn bunlar Hindu saflnn (temizliinin) siyas krall iin terketmeyeceklerdir. Gelenekileri iitmekteyiz, ama glerini abartmamalyz. Zira gelenekler, sklkla koptuklarnda, insanlar artk onlara gerekten inanmadklar ve yllanm adetlerin erkek ve kadnlar evde tutma yeteneini kaybettii zaman ok srarc olurlar, slm fundamentalizm dediimiz olgu bir yeniden dirili iareti olmaktan ziyade "teki" ile snrn geilmi olmasnn yenik, aknlk ve sululuk duygusudur. Arap dnyasnn ehirlerindeki u gen kentli, fakir, yar eitilmiler ve onlarn Sorbone'da eitilmi laik (ruhban olmayan) vaizleri... Bunlar gelenee gerek bir dnn kantlar olabilir mi? Onlar hrriyet ve i araylarnda Avrupa ve Amerika'nn kaplarn kryorlar ve btnn gnahlarna svp sayyorlar. Huntington'n, bu tr karmaklk ve Bat'nn besledii ekicilik ve iticiliin garip karm karsndaki gerilimini ve meseleleri basitletirmek, medeniyetlerin hudutlarn belirlemek ihtiyacn anlamak kolaydr. Ancak, gelenek bezirganl, Bat dndaki medeniyetlerin el srlmemi olduunu veya bunlarn rpnmalarnn, canllklarnn bir gstergesi olduunu, yahut da konvansiyonel bir silh tehdidi arzettiklerini kantlamaz, iran'n teokratik devrimi gibi Bat egemenliine kar olduka geni ve mull bir saldr bile o toplumu Bat kltrnden vazgeirmede baarsz kald. O lkenin acmasz devrimi, "silhl

mam"n halknn Amerikan usullerince ayartlmakta olduunun farkna varlmasndan dodu. Kaplar,
52

1970'lerde apak brakld ve Ayetullah Humeyni'nin toplumu etrafnda ina ettii yksek duvarlar bu kltrel ayartmaya bir cevapt. Bataa saplanm Iran, otantiklii bayraklar olarak iddia eden adamlar tarafndan "kurtarld". Bir arlk tekine yol at. Humeyni'nin ilk bakan olan temiz modernist Mehdi Bazergan'n deyiiyle "Merhamet yamuru iin dua ettik ve taknlara uradk". Fakat bin yllk mutluluk ideali gereklikle yz yze getirildi ve iran'n imajndaki pan-lslmik isyann hayali rzgra kart. Terr ve pespayelik topyay yakalad. Sudan, iran'n "Devrimci rnei"ni taklit edebilir. Fakat bu sadece, aresiz bir lkenin daha da fakirlemesi ve harap olmas anlamna gelecektir. Avrupa'ya yakn bir Akdeniz toplumu -bu bakmdan bir arap reticisi- olan Cezayir'de ve Msr'da laik iktidar sahipleri ile slm alternatif arasndan bir sava kprmektedir. Fakat bu devletlerin vefat ilanlarn basmak iin acele etmemeliyiz. Cezayir'de Mill Kurtulu Cephesi ynetimi baarsz oldu ve genlerin, altsnflarn ve dlanmlarn isyanna sebebiyet verdi. syan, slm bir bayra ykseltti. Nefret ettikleri bir rejim ile korktuklar bir fazilet rejimi arasnda kalan meslek sahipleri ve orta snfn kadn ve erkekleri, desteklerini "dzenin glerine verdiler. Ordunun islamclar bastrmasn selamladlar; islamclar iktidara getirmesi kesin olan demokratik bir srecin kesintiye uramasna izin verdiler; basknn koruduu "hrriyet" i, bilinen eytan bilinmeyene tercih etmeyi kabul ettiler. Her ne kadar Msr'n, slm muhalefeti karsndaki ikilemi Cezayir'inki kadar vahim deilse de, Cezayir temalar Msr'n durumunda da tekrarlanyor, islamclar devleti uratrmaya devam ediyorlar ama ykamyorlar. u sralarda Msrllar'n mehur sabrlarn ve iyi huylarn zorlayacak yeterince lakalk ve irtikpla delik deik olan Msr devletinin batmas ihtimali yoktur. Msr, eski ve septik bir lkedir. Kaderini radikal din domann uygulayclarna tevdi etmekten daha iyisini bilir. Bunlar, mill orta snflarn yerletirdii derin ve emin yaplar deillerdir. Ama bir gecede ortadan kaldrlmayacaklardr. Ne de Trkiye yolunu kaybedecek, Avrupa'ya arkasn dnecek ve Orta Asya'nn kavurucu lkelerinde bir emperyal cazibesinin peinde koacaktr. Huntington, -Mekke'yi reddeden ve Brksel tarafndan reddedilen- Trklerin pan-Trkist bir rol peinde Takent'e ynelmeleri53 %

nin muhtemel olduunu yazarken bu lkenin modernlik ve laikliini hafife almaktadr. O emperyal gemie hibir yolculuk yoktur. Atatrk o balanty sert bir ekilde kesti, lkesini Bat'ya doru yneltti, Avrupa medeniyetini benimsedi ve bunu phe ve tereddde kaplmadan yapt. Trkler'in dikkati FRankfurt ve

Bonn -ve Washington-a evrilidir, Baku ve Takent'e deil. Atatrk'n mirasnn vrisleri, dank Trk halklarnn lkelerini etraflarnda toplayarak, emperyal ihtiamn peinde komayacak kadar basiretlidirler. Avrupa'daki yerlerini kaybettikten sonra Trkler, Trakya'ya ve Avrupa'yla bu balanty temsil eden her eye sk skya sarldlar. Milletler pazar paylar iin itiip kakr, acmasz bir dnya ekonomisinde nasl rekabet edeceklerini, iler temin edeceklerini ve fakirlikten kacaklarn renirken Huntington, onlarn medeniyet balar ve ballklar iin savatn zannedebilir. Kendi paylarna "yneltici mritler" ve bugnn dnyasnda karlarn hisleri altettiine inananlar bize, insanlarn toprak deil Sony istediini sylyorlar.2 Sylediklerinde epeyce bir gerek pay, topyalardan mthi bir bkknlk, ilke ve inan seferlerine girimek iin bir isteksizlik mevcuttur. Enflasyonun tahrip ettii Rusya'nn, Ortodoks-Slav fenerinin taycs olan bir "ikinci Bizans"n byk davasn ele aln dnmek zordur. Ve Huntington'n bahsettii Konfyen dnya nerededir? Pasifik kenarnn faal ve hzla gelien topraklarnda siyaset ve ideolojinin yerleri maliye tarafndan o denli alnmtr ki, Dou Asya milletleri hakiki atlyelere dnmtr. in medeniyeti ldr. Endonezya Adalar, Malezya ve Singapur'a yetimeye alrlarken, Tahran'daki din radikallerin arsn duymazlar. Pasifik lkelerinde farkl bir rzgar esmektedir. O dnyada siyaset deil, iktisat hkmetmektedir. Dnya, Singapurlu bilge Lee Kuan Yew'in olmasn istediinden ok daha az antiseptiktir. 1980'lerin Pasifik'e getirdii btn refah iin bir Nemesis (ntikam Tanras) pusuda bekliyor olabilir. Fakat, -elbetteki bir Amerikan gvenlik emsiyesinin koruduu- Pasifik kysnn topraklar, milletler arasnda byk bir ihtilfa hazr deildir. Ve eer zor2. Kenichi Ohmae, 'Global Consumers Want Sony, Not Soil', Neu Perspectives Quarterly, Gz 1991.

54 luklar o dnyay ziyaret edecekse, bunlar o dnyann snrlar iinde patlak verecektir, medeniyet hatlar boyunca deil. Bat'nn "tekiler"e gtrd eyler ve usller -Marlowe bir asr nce duyduu u iyi ngilizce tam cmleler- dnyann uslleri haline geldi. Laik fikir, devlet sistemi ve g dengesi, gmrk duvarlarn ve engellerini aan pop kltr, bir refah vastas olarak devlet... ite btn bunlar en uzak yerlerde bile iselletirilmitir. u anda doludizgin iine daldmz frtnalar biz harekete geirdik.
Gelenein Zayfl

Milletler "aldatr": Kimlikleri ve menfaatleri hokkabazca kartrrlar. Yollar dolambaldr. Kuzey Kore ve in'den Libya ve ran'a ve Suriye'ye silh trafiinin bunu gsterdii dnlebilir -yani, devletler fiyat uygun ve emtia hazr olduu srece, ne kadar yabanc olursa olsun, herhangi bir medeniyetle iliki kuracaktrHuntington bu olaan bencillik eylemini me'um bir "Konfyen-slm balant"ya dntryor. Ancak daha iyi aklamalar vardr: Kaaklarn ticareti, dpedz

korsanlk, silh tedarik eden byk devletlerin (Birleik Devletler, Rusya, ngiltere ve Fransa) brakt artklar toplayan bir "yeralt ekonomisi". Huntington'n olaylar gr tarzyla Braudel'in 16. yzylda Akdeniz'de Hristiyanlk ve slm arasndaki trafii tasvirini karlatralm -ki bu, dindar bir ada, stanbul'un Trklerin; Grnata'nn da spanyollarn eline dnden sonras iin szkonusuydu- :
"nsanlar, snrlara, devletlere ve inanlara aldr etmeksizin karlkl gidip geliyorlard. Gemicilik ve ticaretin gereklilikleri, sava ve korsanln rastlantlar, artlarn temin ettii su ortakl veya ihanetin yaratt frsatlarn daha ok farkndaydlar."

Bu tr "su ortaklklar" ve "belirsizlikler", Huntington'n tahlilinde yoktur. Medeniyetler, Balkanlar'n kuytu ve yarklarna -ve kontrol notlarnatktrlmtr. Huntington sadece cesurlarn gidebile55

3. Ferdinand Braudcl, The Mediterranean and the Meditenanean World m the Age of Philip 11, Cilt II. New York: Harpcr-Row, 1976, s.759.

cei Adriyatik'ten Baltk'a uzanan u kark halklar kuana gidiyor. Hepsi rencide olmu, hepsi efsanevi bir gemiin hatralarnn hkm altnda ve ayn ekilde kark bir haritay dzeltmeye and ien demagoglar iin hazr olan saysz milliyetilikler orada kendi evlerindedirler. Bu pan hareketlerinin aldan itinde Huntington, 1500 ylnda Bat Hristiyanlnn Dou snrn iaretleyen izgiyi buluyor. Hrvat ve Srp milliyetilikleri arasndaki kesek kapma yarmas ve Bosna'y paralara blmekteki "ortak teebbs"leri, Roma, Bizans ve slm'n vrislerinin bir kavgasna dndrlmtr. Fakat niin bu tr determinizme aldanmalyz?
"Zagrep ve Belgrat arasndaki karayolunda seyahat eden bir yabancya, bereketli Slovenya ovas boyunca uzanan kesin tarih fay hatt deil, fakat tam ztt etkiler. Srplar ve Hrvatlar ayn dili konuuyorlar, birka yz kelimeyi alyor veya veriyorlar, yzyllardr ayn ky hayat eklini paylayorlar.1"'

Istrap lkeleri ve blgelerinin tandk at srtndaki adamlar, Slobodan Milosevi ve Franjo Tudjman'n insafsz dehas, iktidar teebbslerini byk medeniyet taahhtlerine dntrecektir, islm'a kar veya Tudjman'n durumunda SlavOrtodoks inancnn vrislerine kar savunulan Aydnlanma'nn surlar. Farkllklar bytlmek zorundayd. Eit derecede bir frsat zalimi olan Tito sahneden ekildikten sonra, milliyetler arasndaki dengeleyici durumun dalmas kanlmazd. Eski sistemde Srbistan'n bir derece hakimiyeti vard. Fakat ufukta grnen -zelletirme ve iktisad reform- dnya hakknda Srplar pek kendilerine gvenmiyorlard. Saraybosnal vatandalar ve Hrvatlar ile Slovenler, kyl Srplar'a gre yara nde balamlard. Ve dolaysyla, Srplar aresiz bir kendini kaptrla ilerin bu yeni dzenini kesip doramaya baladlar. iman ve evkin sevk ettii baz Mslman gnlller Bosna'ya geldi. Bu birka babo kiinin ahsnda, Huntington "Medeniyet saflamas"nn mull gcn,

"Akraba lke sendromu" dedii eyin nfuzunun kantn grr. Bu bir vehimdir. Hibir Mslman svari at srtnda (Bosna'y) kurtarmaya gitmeyecek, iranllar Kutsal Sava hak4. Michael Ignatieff, 'The Balkan Tragedy", Neti; York Revievj of Books, 13 Mays, 1993.

56 knda sylenmi olabilirler, fakat Srp eteleri ilerine devam ettiler. Srplar'in insafsz topyasna mukabele edilecek idiyse, dzen ve merhamet ii Birleik Devletler tarafndan yerine getirilmek zorundayd. Balkanlar'daki kavgann nerede sona ereceini nceden bildirmek iin hibir kehanet gcne gerek yoktu. Bosna'nn terki, Dnya'nn gidiinin tpksyd. Hibir kimse Serebrenica iin lmek istemedi. Avrupallar, alkanlklar olduu zere, baklarn baka tarafa evirdiler. Amerikallar, Balkanlar'dan uzak kalma drts dehet manzaralaryla arprken, bir an iin tereddt ettiler. Daha sonra "sa duyu" kazand. Milosevi ve Tudjman'n medeniyet menkbelerine ihtiyalar olabilir, fakat fetih projelerine byle bir mn vermelerine gerek yoktur. islm'n "kanl hudutlar" boyunca o amansz sava bulma arzu-sundaki Huntington, Saddam Hseyin'in Krfez Sava hakkndaki yorumuna mteri olur. Bu sava, Saddam ve Huntington'a gre bir medeniyet sava idi. Fakat Krfez Sava'nn hkm tamamiyle farkl idi. Zira, eer ortada devletlerin karlarn, ehemmiyeti olan bir yerde msamaha edilebilir bir g dengesini yeniden kurmak iin gidecekleri mesafeyi aka ortaya koyan bir sefer var idi ise bu Krfez Sava idi. Mahall bir "despot" Iran Krfezi'nin zenginliine olduka yaklamt ve uzaktaki bir "Byk G" yardma gelmek zorunda kald. Amerikallar tarafndan toplanan mfrezede Suud, Trk, Msrl, Suriyeli, Fransz, ingiliz ve teki savalar vard. Dorudur, Saddam Hseyin'in hakimiyet ryas parampara olduunda, lkesindeki ulemay mahveden bu yeminli laik Ayetullah Humeyni'nin ateli ve kavgac lisanna bavurdu. Ve eski iranl Nemesis'inin sembolizmini ve sava ln dn ald. Fakat -eer varsa- ok az sayda insan bu ani imana dne aldanmtr. Onlar, yrtc adam olduu haliyle biliyorlard: Hristiyan bir Dileri Bakan (Tark Aziz)'na sahipti; hemen hemen on yl ran Devrimi'ne kar savam ve rejiminin laikliiyle vnmtr. Sosyal ve siyas dzenin basiretli insanlar, ulema, yoldan ekildiler ve devletlerine, yrtc adamn Suud-Kuveyt snrnda kontrol edilmek iin ihtiya duyduklar yeri verdiler.^ Bunun, din safln gereklilie boyun edii anlar5. Huntington, Irak'a kar seferberliin slm'a kar bir baka Batl Sefer olduu hususunda Mekke'deki Umm al Qura niversitesi'nden Safaral-Hawai adl bir din

57

dan biri olduunu biliyorlard. Saddam'n Kuveyt'e sratle girmesinden on gn sonra Suud Arabistan'n en yetkili din kuruluu olan Yksek Ulema Konseyi, Arap, Mslman ve 'dier dost gler'in varln destekleyen bir fetva kard. Ulema, insanlarn "dinlerinin emniyetini, zenginliklerini ve eref ve kanlarn

teminat altna almak ve emniyet ve istikrar bakmndan sahip olduklarn korumak" iin btn savunma aralarnn meru olduu hkmn vermitir. Az bir mesafe tede Msr'da, lkenin nde gelen din ahsiyeti olan El Ezher eyhi, eyh Ceddl Hakk, Saddam' bir zalim olarak takbih etti ve Islm iddialarn tiranlnn bir maskesi olarak bertaraf etti. Ne de Krfez Sava srasnda Amerikallar'a kar ran'n ba din lideri Ayetullah Humeyni'nin retorii, ran'n bu kampanyaya eiliminin kant olarak alnabilir. Kurnaz adamlar olarak ran'n yneticileri savan dnda kaldlar. Irak'n yenilgisini en ba faydalanclar olarak ortaya kmay beklediler. Irak'a kar Amerikan liderliindeki kampanya blgesel dengeyi onlarn lehine evirme midini vaadediyordu. Saddam Hseyin'in rejiminin bana gelenler iin ran'da hi gzya dklmedi. Erkeklerin ve kadnlarn iittikleriyle, olanlar ayrd etmeyi bilmeleri, zor yerlerde yaamann kark hediyesidir: Bylece Arap-Mslman dnyasnn geni sahalarnda Saddam hakknda veya bu bakmdan, onu engelleme seferberlii hakknda hibir hayal beslenmemitir. Krfez'deki sava olduu gibi grlmtr: Bir emperyal sefer tarafndan karlanp harabeye evrilen bir stnlk giriimi... Krfez'de bir daire kapatld: Bir zamanlar "Svey'in dousu"nda, dzeni salamann ngilizler'in uhdesinde olduu yerde artk bu i Pax-Amerikana tarafndan salanyordu. Krfezde, blgenin yeni daimi nbeti gc, tpk bir nceki gibi, Bat medeniyetine mensuptu. Fakat Amerika'nn varl ran Krfezi'ndeki Arap lkelerinin endieli muvafakatna sahipti. Akrabalar kontrol iin gelen yabanc... slm dnyas blnyor ve alt paralara blnyor. Kafkasya'daki muharebe hatlar da medeniyet fay hatlar ile ayn genilikte deildir.
radikali zikreder. Fakat bu, deli! olarak geerli deildir. Safar al-Hawai tuhaf bir adamd. Suudi Arabistan'daki Ulema snf ve dindar bilginler arasnda o btn kayda deer iler bakmndan yalnz bir kiiydi.

58

Hatlar, devletlerin karlarn takip ediyor. Huntington'n Ermenistan'la Azerbeycan arasnda bir medeniyet dellosu grd yerde, Iran devleti din evk ve sadakate hi aldrmad. Gerekten de bu savata iranllar Hristiyan Ermenistan'a meylettiler. Devletlerin Ferman Yeni bir dnyaya girdiimiz muhakkaktr. Fakat bu medeniyetlerin hkm-ferm olduu bir dnya deildir. Medeniyetler ve medeniyet ballklar sryor. Onlarda artc bir sreklilik mevcuttur. Fakat ak olalm: Medeniyetler devletleri kontrol etmezler, devletler medeniyetleri kontrol ederler. Devletler, ihtiya duyduklarnda, nazarlarn kan balarndan evirirler; kardelii ve iman ve akrabal yle yapmak karlarna geldii zaman, grrler. Bizler, bir kendine yardm dnyasnda duruyoruz. Devletlerin yalnzl devam ediyor. ada dnyadaki dzensizlik bu yalnzl daha da aikr klmtr. Fransa'y Pax-Amerikana'nn hakimiyetine raz eden veya onu en nde gelen Batl

gce, gvenliini tevdi etmek veya hkmn terketmeye ikna eden bir yol henz bulunmamtr. Ve hibir Azeri, slm lkelerini Dalk Karaba zerindeki savata biraraya toplayacak bir yol bulamamtr. Azerbeycan'n Ermenistan'la savanda urad yenilgiler yznden Kuala Lumpur veya Tunus'un dnyas bana yklmamtr. Thucydides'in Meloslular'la Atinallar arasndaki mehur diyalogunun bize brakt ders hl geerlidir. Hatrlanaca zere Meloslular sparta'nn bir kolonisi idi. Atinallar tarafndan kuatldklarnda direndiler ve Ispartallar'n, srf ilerde utan duymamak iin olsa bile, akrabalarna yardm elini uzatmak zorunda olduklarndan emindiler. Meloslular "Medeniyet" mttefiklerine gvenlerinde hi tereddt etmediler: "Ortak kanmz, sadakatimizi garanti eder".6 Meloslular'n bana gelenleri biliyoruz. Mttefikleri gelmedi, adalar yamaland, dnyalar harap oldu... ForeignAffairs, Eyll-Ekim 1993. Trkiye Gnl, Gz 1993, say: 24, eviren: Mehmet z.
6. Thucydides, 'The Peloponncsian War', New York: The Modern American Library, 1951, ss. 334-335.

59

BATI KENDSNE GVENMELDR


Robert L. BARTLEY* 9 Kasm 1989'da asrmz sona erdi. Berlin Duvar'nn yklmas, yalnzca Souk Sava'n deil, 28 Haziran 1914'te Aridk Francis Ferdinand'n suikast neticesinde hayatn kaybetmesiyle balayan global atma dneminin de bittiini ilan ediyordu. imdi 20. yzyln tamamlanmasyla birlikte, 21. yzyln suretini tefrik etmek iin youn bir gayret sarfediyoruz. atma ve didimenin bir devirde olduunu biliyoruz. Lakin hibir asrda bizimki kadar kanl olmadn da unutmamak durumundayz. Saraybosna'daki suikast, ekonomik, artistik ve moral geliimindeki istisnai bir dnemi parampara etti. O ylesine bir dnemdi ki, ciddi dnrler, savalarn sonunu getirebilecek olan bir dnya ekonomik birliinin bile hayalini kurabiliyorlard Keynes'in daha sonra yazm olduu gibi, o dnemin hkim anlay, "ilerde olacak gelimelerden ayr olarak" barn ve refahn da "normal, kesin ve kalc bir durum olaca, bu seyirden herhangi bir sapmann, inhiraf, skandal ve kanlabilir bir durum olarak" deerlendirilmesi gerektii eklindeydi. Bylesine bir iyimserlik bugn bize inanlmayacak kadar naif grnmektedir. Fakat imdinin hkim anlayna gre yaamakta olduumuz ktmserlie gelecek nesiller nasl bir anlam ykleyeceklerdir? abalarmzn ve tecrbelerimizin bir sonu vermemesi ve takatimizin kesilmesi zerine biz imdi, are aramay braktk, yeni ve ok daha r* The Wa Street Journal editr.

60 ktc durumlarn gndeme gelmesini delilleriyle ortaya koymaya alyoruz. Bilhassa yeni dnemi biimlendirmekle ilgili olarak kendi yeteneimize gveni kaybetmi ve bunun yerine acmasz tarih ve moral glere yalvarmay semi

durumdayz. Kamusal sylemimiz, "global snma", "trlerin eitliliinin bitmesi" ve "Bat'nn k" gibi sululukla ykl konumalarla dopdolu... Olduka saduyulu olmakla bilinen Samuel P. Huntington gibi bir dnr bile; "Gcnn doruundaki Bat, dnyay Batl olmayan ekillere gre biimlendirmek iin giderek daha ok arzuya, istee ve kaynaklara sahip olan Batl olmayanlarla kar karya geliyor." sonucuna ulamtr. Gelecein atmalar, "Bat ve dnyann geri kalan kesimi", Bat ve Mslmanlar, Bat ve Islm-Konfyusu birlik veya Bat ve Hindu, Japon, Latin Amerikan, Slav-Ortodoks dahil olmak zere teki medeniyetlerin bir toplam arasnda olacaktr. Bu "medeniyetler atmas", ho bir 21. yzyl haber veriyor gibi durmamaktadr. atmalar, farkllklara blnmesi her zaman mmkn olan kaynaklarla deil, daha temel ve ou kere uzlatrlamaz nitelikteki deerlerle ilgili olarak ortaya kacaktr. Bu yarmada Birleik Devletler ve Bat, kanlmaz bir biimde savunma konumunda olacaktr, nk "Bat'da en nemli olan deerler, dnya apnda en az nemli olan deerlerdir." Belki, byledir. Ama en byk atma potansiyelinin, onlarn ilerinde olmak yerine medeniyetlerin arasnda yer ald gr, gerekten doru mudur? in'in Guangdong eyaletinin ekonomik mucizelerine ramen biz sahiden de Konfyusular bir milyar insan, bir siyas birliin ierisinde ynetme yetenekleri olduuna inanyor muyuz? ranl kadnlar hakikaten imdi sylediklerinin zlemi ierisindeler mi veya "dnyann geri kalan kesimi"ndeki insanlarn, eninde sonunda Batl deerlerin cazibesine kaplmalar imkn yok mu? Sadece slm fundamentalizmde deil, kltrel, etnik ve din deerlere genelde bir ilgi art olduu tartma gtrmez bir gerektir. Fakat ayn ekilde, dnya btnlemesine ynelik olarak da ciddi gler szkonusudur. letiim alar imdi dnyay bir batan dier baa saryor. Henz I'hasa ve Dushanbe'yi olmasa da Tiananmen Meydan'n ve Saraybosna'y annda izleyebiliyoruz. Mali piyasalar, 24 saat sresince dnya ekonomileriyle balantlarn srdryor. Bat veya bir baka deyile Amerikan popler kltr iyi ya da kt tm dnyaya ulayor. Yeni Japon payitahtnn prensi Harvard'ta eitim gryor. Suma heyecan Akebane adyla sryor ama o, Chad Rowen adyla basketbol oynad. Dnyann dili ngilizce, "Dnyann geri kalan kesimi"nin standart yklenicileri byk lde Bat'da eitiliyor. Gmen ykl filikalar, belki 21. yzyln hakiki mihenk ta olacaktr, New York'un Long Island sahillerinde karaya kyorlar. Bu evre, geleneksel ulus devletlerinin hkmetlerine gre, mutlu bir evre deildir. 1982'de Franois Mitterand, pazarlarn ulusal ekonomik politikay ne lde snrladklarn farketti. Ulusal yeni bamsz para politikas, yalnzca Birleik Devletler'in srdrmesi imkn dahilinde olan bir durumdur ve aslnda 1979'da Carter ynetiminin anlam olduu gibi o bile, belli snrlar gzetmek zorundadr. Bat Avrupa'da ve dnyann Bat ksmnda ulusal gvenlik talepleri Souk Sava'la birlikte geri ekilmitir. Kenichi Ohmae'nin ayrntlaryla

gsterdii gibi, ulus-tesi irketler ve blgesel gelimeler ulusal devletleri bir misyon arayna zorlamaktadr. Robert Reich, bir "Amerikan" irketini neyin oluturduunu aratryor. Waker Wriston, "Hakimiyetin Alacakaranl"n yazyor. Bu zorluklar tm hkmetlerin nnde duruyor; stelik halklarn bask altnda tutmalar, izolasyonlarna bal olan otoriter ynetimler iin iki katl bir aciliyet tayorlar. znde Batl bir ynetim biimi olan demokrasi, Latin Amerika'da ve daha nceki dnemin Komnist bloku boyunca, Afrika ve Asya ilerine doru artc bir hzla yaylyor. 1993'te Freedom House, on yl nce 55 olan hr ulus saysnn 75'e ykseldiini; ou in'de bulunan baskc rejimler altnda yaayan insan saysnn dnya nfusunun % 44'nden % 31'e indiini bildiriyor. Ekonomik ynden karlkl bamllk ve bireysel hrriyet bavurusu arasndaki bilgiler birarada dnldnde, hafife alnmayacak lde etkili olduklar ortaya kyor. Her eyin tesinde bu g, tarihin bildii en gl totaliteryen imparatorluunu devirivermitir. Bu dnya medeniyetinin gl bir tehdit altnda olduu ve bunun Islm fundamentalizm gibi tepkileri kkrtt kesinlikle ortadadr. Mollalar kmekte olan Bat'y reddettiklerini ve asl dertlerinin modernite ile olduunu aka sylemektedirler. Belki onlar, bir alternatif yaplandrma iin "istek ve kaynaklara" sahiptirler. Ama bir yandan da
62

derin bir amazla kar karya bulunmaktadrlar. nk Bat medeniyeti ve onun siyasetteki demokratik ve kiisel hrriyetlere dayal uzantlar, ekonomik gelime formlnn tam karl olan kapitalist formlle derinlemesine balantlar iermektedir. Refahn Gc Eer Freedom House'n vermi olduu kii bana den yllk gelir oranlarna bakacak olursanz, hemen hemen tm demokratik ve uluslar iin bu rakamn yaklak 5.500 Dolara edeer olduunu grrsnz. Elbette Ortaa'dan kalma petrol eyhlikleri ve Singapur gibi birka Asya Kaplan, istisna tekil etmektedir. Bunlar arasnda bile gelime, daha fazla hrriyet iin basklara neden olmaktadr. Roh Tae Woo'nun ynetimi altndaki Gney Kore ise demokrasiye tmyle geme grevini yerine getirmemektedir. Japonya'daki Liberal Demokratik Parti'nin ata, birtakm "anlamal" demokrasi savunucularn rahatlatmaktan te gitmemitir. Singapur'un Lee Kuan Yevv'i kendisini filozof kral olarak deerlendirmekle hakl olabilir ancak Eflatun'dan bu yana insan bu tehlikeye atlm ve gvenilmez bulunmutur. Muhtemelen Bat'nn deerleri, kendine yabanc, harici bir medeniyetin rnleridir. Ama onlarn ayn zamanda ekonomik gelimenin bizzat kendi rn olduklarna dair gl deliller vardr. Gelime kendi gelecei hakknda sz sahibi olmak isteyen, oullarnn ve kzlarnn ilerlemelerine ve hr olmalarna itina eden bir orta snf yaratr. Ekonomik gelime de esasen, bu ayn snfn eitim ve

yaratc yeteneklerini canl tutma hevesine baldr; bu arzu, yalnzca gelime pahasna bask altnda tutulabilir. Gelimenin ilk dnemlerinde, rnein Guangdong'da ynetici elitler, orta snfla uzlamay zaman ierisinde yava yava baarabilmiler; yerel asker otoritelerin ie kart yerlerde bu daha geni, bir seyir izlemitir. Eer in bu uzlamay baarabilirse, bu tarihte ilk kez baarlm olacaktr. 6 milyon Hong Konglu'nun inli ile, -ki onlarn kendi kendilerini ynetme beklentileri giderek artmaktadrbirleme giriimi ise zellikle karkl arttrc bir etki yapacaktr. Gelimeyi baarl bir biimde salayabilmi uluslardan edinilen ders, srekli iler63

lemenin ancak tedricen demokrasiye geile imkn dahilinde olabileceidir. Tarih, ayrca bize derinlemesine iyimser bir ders vermektedir: Huntington'n kendisinin de pekl gzlemlerinden anlayabilecei gibi demokrasiler, hibir ekilde birbirleriyle savamamaktadrlar. 21. yzyldaki tarihsel glerin hkim seyri, muhtemelen gayet iyi gsterecektir ki, ekonomik gelime, demokrasi ve bireysel (veya ailesel) zerklik taleplerine yol aacaktr; hlihazrdaki dnya leinde bir etkiye sahip olan iletiim, baskc ynetimlerin gcn azaltacaktr; demokratik devletlerin yaygnlk kazanmas, atma ihtimalini hafifletirecektir. Bu durumda, sylenebilecek olan bir sz varsa o da, 1910'larn iyimserlerinin yalnzca dnyaya erken gelmi olduklardr. Denetim Altnda Tutulan Seyir Byle bir gelecek ihtimali, elbette kesin deildir. Kimbilir belki de Huntington'n btnlemeyi engelleyici nitelikte grd gler, srecin sonunda hkim hale geecektir ama kimse bundan da emin olmamaktadr. Bat, hatta sadece Birleik Devletler ve hatta bu yazy okuyan elitler muhtemelen gelecei daha fazla etkileme ansna sahip olacaklardr. Eer sonuta korkular kazanrsa, bu, dnyann kk bir blmyle snrl kalmayacaktr nk byle bir dnya umutlar geree dntrmek istek ve anlayndan da mahrum olacaktr. te bu anlamda, Amerikan d politika eliti, adeta kendi baarsnn maduru halindedir. Souk Sava' kazanm olmas, kendileri iin daha ok srpriz olmutur. Klasik denetim (containment) politikasnn snrlar, George Kennan'n "x" makalesinde ve Paul Nitze'nin NSC 68 almasnda, her ne kadar Kennan'n tahmin ettii gibi 10-15 yl sonra deil de 40 yl sonra olmu olsa bile, aka gsterilmitir. Ancak Souk Sava'n kazanlmasnn ardndan, bu menzil artk uygun deildir; 21. yzyla giriyoruz lakin siyas mzakerelerimiz, hi vizyon olmakszn, babo bir durumda alm ban gidiyor. Yukardaki baz gzlemler, byle bir vizyonu st kapal bir biimde hissettiriyorlar. Eer demokrasiler, birbirleriyle kavga etmiyorlarsa, onlarn yaygnlk kazanmas, bizim ideallerimizin hayata geirilmesinden baka, gvenlik meselelerimizi de bir lde zme kavu-

turmu olacaktr. 1914'ten nceki bar devri, Kraliyet Deniz Kuvvetleri, Sterlin, Pond ve hr ticaret tarafndan yava yava kurulmutu. imdiki devirde ise stmze den grevin z, reelpolitik ve ahlklk arasndaki dengede bulunmaktadr. Geleneksel diplomasi, egemen ulus devletler arasndaki ilikileri esas alyor; onlarn i durumlaryla ilgilenmiyordu. Halktan halka temaslarn baskn olduu enformasyon anda ise politika, yava yava ve titizlikle ahlk ve Wilsoniyen kutba doru yanaacaktr ve yanamaktadr. Fakat bu, titizlikle yaplmaldr nk byle bir yol, her zaman aklszlk riski tayacaktr. Asker gc, grmezden gelemeyiz; 21. yzylda bize hareket hrriyetini, hibir ey, adna Yldz Savalar desek de demesek de, balistik gdml fze savunmas kadar veremeyecektir. Ayrca bir insan haklar politikasna ve onu mutlaka uygulatmaya ihtiyacmz var; nk altmz oyucu riskler aldmz Msr'da ve Trkiye'de, hrriyete daha zararl ve Bat etkisine daha az duyarl bir slm fundamentalizme kar siperlere ihtiyacmz var. Bir denge halini yakalamak ok g. itiraf edelim ki, iyimserlik durumunu srdrmek kolay deil. Bizim ynetici elitlerimizin ve devletimizin huyu, Huntington'n korkularna kolayca kredi verebilecek bir yapdadr. Ancak Macar devrimi, Vietnam veya Pershing fze bunalm srasnda, Bat'nn seyri NSC-68'in snrlar ierisinde tutabileceini kim dnmt? Ama yle oldu ve bunu tekrar baarabilmek iin Bat'nn yalnzca kendisine inanmaya ihtiyac var...
Foreign Affairs, Eyll-Ekim 1993.

Trkiye Gnl, Gz 1993, say:24, ss.68-70, eviren: Erol Gka.


65

NHTATIN TEHLKELER: Dierlerinin Bat'ya rettikleri Kishore MAHBUBANI


Anahtar hviyetindeki Batl bakentlerde, istikbal hakknda derin bir huzursuzluk duygusu mevcuttur. Bat'nn, geen drt veya be asrdan beri sahip olduu gibi 21. asrda da hkim bir kuvvet olarak kalacana duyulan emniyet, Rusya ve Dou Avrupa'nn k(ne mukabil), Dou Asya'nn ykselii ve slm fundamentalizminin douu trnden basklarn, Bat iin ciddi tehditler arzedebilecei tarznda bir hiss- kablel-vukua yol ayor. Bir kuatma zihniyeti gleniyor. Samuel P. Huntington'n, "Medeniyetler atmas m/" makalesi, bu skntl surlarda muhakkak yanklanacaktr. Bundan trdr ki, Bat'nn ondan korktuundan da daha fazla dnyann geri kalan ksmnn Bat'dan, bilhassa yaral bir Bat'nn arzettii tehditten korktuunu renmek birok Batl iin byk bir spriz olacaktr. Huntington hakldr: G, medeniyetler arasnda yer deitiriyor. Fakat dnya tarihinin tektonik tabakalar, bugn olduu gibi, dramatik bir tarzda hareket ettii zaman bu deiimlerin idrak edilmesi kiinin durduuna bal hale gelir: Bu makalenin asl maksad, Batl dinleyicileri, dnyann geri kalan ksmnn alglar konusunda hassas hale getirmektir. Bat'nn ric'at etmesi evrensel olarak memnuniyetle karlanyor deildir. Bat'nn, bilhassa Amerikan liderliinin henz hibir ikmesi mevcut deildir. Amerikan desteinin Orta-Dou veya Pasifik mttefiklerinden birdenbire ekilmesi, her ne kadar pek ihtimal dahilinde

66 deilse de, youn deiimlerin zembereini boaltabilir ki, bundan hi kimse honut olmaz. Bat'nn geri ekilmesi de, youn deiimlerin zembereini boaltabilir ki, bundan da hi kimse honut olmaz. Bat'nn geri ekilmesi Bat hakimiyeti kadar zararl olabilir. Hangi tarih standartla deerlendirilirse deerlendirilsin, yakn gemiteki Bat hakimiyeti dnemi, bilhassa Amerikan liderlii altnda, clib-i dikkat biimde mlayim olmutur. nsan, Nazi Almanyas veya Stalinist Rusya, 20. asrn 'Batl i savalar1 diye bilinen eyden muzaffer km olsayd, dnyann neye benzeyeceini dnmekten peinen korkuyor. Paradoksal olarak, Bat hakimiyetinin mlayim tabiat, birok problemin kaynan tekil edebilir. Bugn, Batl politika icraclarnn ou, ki onlar bu devlerin ocuklardr, kendi sz ve fiillerinin iyiye deil ktye gtrebilecei ihtimalini kavrayabilemezler. Bat medyas bu dahiyane krl iddetlendiriyor. Batl gazetecilerin ou, yurt dnda Batl telakkilerle seyahat ediyorlar. Bat'nn hayran olmaktan baka bir ey olarak grlebildiini anlayamazlar. CNN zm deildir. Arz kresinden ayn anda oturma odalarna nakledilen ayn optik imajlar (ancak) zt anlaylarn zembereini boaltabilir. Batl oturma odalar, balistik fzeler Badat' vurduu zaman alklad. Harite yaayanlarn ou, Bat'nn beyaz Srplar'a deil, beyaz olmayan Irakl ve Somalililer'e sratle mcazat gndereceini gryorlar. Hangi miyara vurursanz vurun tehlikeli bir iaret(tir bu). Asyal Kavimler G Huntington, Islm ve Konfyen medeniyetler tarafndan yneltilen meydan okumay tartyor. Dnya Ticaret Merkezi'nin (NewYork) bombalanmasndan beri Amerikallar, faziletli bir Hristiyan Medeniyeti zerinde dolaan karanlk bir g olarak alglanan slm hakknda Avrupa'ya paranoyay massetmeye balamlardr. ronik olan udur ki, Mslmanlara her gn kendi zayflklar hatrlatldka, Bat giderek artan bir ekilde islm'dan korkuyor. Ne var ki, Mslmanlar ve Bat taraftar gler arasndaki btn ihtilflarda ister Azer, Filistinli, Irakl, iranl, ister Bosnal olsunlar, Mslmanlar kaybediyor, fena halde kaybediyor. O kadar ok paralanmlktan sonra slm dnyas tek bir kuvvet halinde yekvcut olmaktan uzaktr.
67

Acayip bir biimde, btn bu paranoyadan tr Bat, slm dnyasn abartmak iin dizayn edilmi bir rotay neredeyse kasten takip edecek gibi gzkyor. Bat, Myanmar, Peru ve Nijerya'da demokrasinin devrilmesini protesto ediyor fakat Cezayir'dekini etmiyor. Bu ifte standartlar (Bat'y) yaralyor. Bat, hesaba gelmez bir zarara uramtr. Kaplarnn nnde soykrm icra edilirken gl Avrupa milletlerinin dramatik pasiflii, Bat'nn yakn gemiindeki mfik tarihinin bir miras olarak kendi etrafnda rd moral otoritenin ince peesini yrtp atmtr. Eer Mslman silhnn mermileri Sarajevo ve Srebrenica'daki

Hristiyan kavimlerin stnden aa yayor olmu olsayd Bat'nn ayn lde pasif kalm olacana ok az insan inanabilir. Bat'nn in'e kar davran ayn ekilde artc olmutur. Bat, 1970'lerde, Kltr htilli ve Byk lerleme esnasnda iren gaddarlklar yapm bir rejimle idare edilen in'le bir muhabbet hali gelitirmiti. Fakat, Mao Zedong'un feci idaresi, ok daha mfik Deng Xiaoping dnemi tarafndan takip edilince, Bat, in'i onun tarih standartlarna gre ehemmiyetsiz saylabilecek bir tenkil dolaysyla cezalandrd: Tiananmen vak'as. Tiananmen, maalesef, tenkilin televizyondan canl olarak yaymlanmas suretiyle yaratlan ada bir Batl menkbe haline gelmitir. Bejing, ateli silhlarn ar biimde kullanlmas konusunda fena halde yanld fakat tenkil etme kararnda yanlmad. renci ayaklanmasn ezme konusunda dlecek baarszlk daim bir inli kbusu olan siyas dalma ve kaosa yol aabilirdi. Batl politika yapclar bunu hususi surette teslim ediyorlar; baz Batl gazetecilerin namussuzluklarnn da farkndadrlar: Muhalif rencilerle tka basa yemek yemek ve onlarn alk grevine iaret eden haberi vermeden nce de onlar kkrtmak Batl hibir byk gazete, bunun gibi namussuzluklar tehir etmemi veya in'in modernizasyonunun irrasyonel neticeler karabileceini gryorlar. Dou Asya'nn muntazam ilerlemesini baka suretle tehdit eden Bat politikalar in'de aa yukar sallandka onlar dehet iinde seyrediyorlar. Bat'da ok az kimse Islm ve inli medeniyetlerde yaayan iki milyardan fazla insan arasndaki karklklar iddetlendirmekten Bat'nn sorumlu olduunun farkndadr. Bunun yerine, Huntington,
68

ruh arr gibi Batl zihinlerin en fazla korktuklar Asyal iki gebe kavminAvrupa'y istil eden iki g, Mslmanlar ve Moollar-imajlarn uyandrarak Bat'ya kar Konfyen-Islm bir balanty hakikat diye iddia ediyor. Amerika'nn Suud Arabistan'a silh satlar (nasl) tabi bir Hristiyan- Islm balanty telkin etmiyor (ise) in'in ran'a silh satlar da yledir. Her ikisi de tabii bir hissi itirak veya medeniyet ittifakna dayanmayan oportnist hareketlerdir. Konfyen slm bir balant iddiasnda bulunmann asl trajedisi, bu glerin ynelttii meydan okunmann esas itibariyle farkl tabiatnn gzden saklanmasdr. slm Dnyas byk bir modernleme zorluuna sahip olacak. O vakte kadar karkln Bat'nn iine dkecek. in dahil Dou Asya, eitlii kazanma hususunda Bat'ya denktir. Sade hakikat udur ki, Dou ve Gneydou Asya, Bat'ya kar kendisini daha rahat hissediyor. slm ve in'le uramak iin hayatiyeti olabilecek strateji gelitirmekteki bu baarszlk Bat'daki tehlikeli bir rahneyi aa karyor; Huntington'n makalesindeki iki anahtar cmle yan yana konulduunda, problemin esasn izah ediyor: Birincisi "Medeniyetler siyasetinde, Batl olmayan medeniyetlere dahil millet ve hkmetler, artk tarihin, Bat kolonyalizminin hedefleri biimindeki

objeleri olarak kalmyorlar, fakat tarihin muharrik ve mekkileri olarak Bat'ya katlyorlar," ve ikincisi "Bat, Batl hakimiyeti srdrecek, Batl menfaatleri koruyacak ve Batl siyas ve iktisad deerleri ykseltecek llerde dnyaya hkmetmek iin milletleraras kurulular, asker gc ve ekonomik kaynaklar fiilen kullanyor." Bu kombinasyon bir felket reetesidir. Basit bir aritmetik Bat'nn divaneliini gsteriyor. Bat 800 milyonluk nfusa sahiptir. Dierleri neredeyse 4.7 milyar tekil ediyor. Mill arenada hibir Batl toplum, nfusunun yzde 15'inin geri kalan yzde 85'i iin kanun yapaca bir durumu kabul etmez. Fakat Bat'nn dnya leinde yapmaya gayret ettii ey budur. Bat, trajik bir ekilde, sadece ekonomik skntlarndan kurtulmasna nihayetinde yardm edebilecei bir zamanda nc Dnya'dan yz eviriyor. Gelimekte olan dnyann dolar k 1992'de, Kuzey Amerika, AT ve Japonya'nn toplamndan fazla artt. Birleik Devletler'in ihra mallarndaki artn te ikisi gelimekte olan dn69 yaya gitmitir. Bat bu global momentumu Uruguay Dairesi ile tamamlayarak cesaretlendirmek yerine aksini yapyor. Engeller yaratmaya urayor, onlar ortadan kaldrmaya deil. Fransz Babakan Eduard Balladur, Washington'da dobra dobra, 'bu gnk mesele, farkl deerleri bizim altmz oymak iin onlar muktedir klacak lkelerden kendimizi korumak iin nasl organize olacamzdr' demek suretiyle bu hareketi hakl gstermeye almtr. Bat'nn Kendi Perianl Huntington ak bir soru sormay baaramyor: Dier medeniyetler, ayet asrlardan beri etrafta mevcut olmularsa neden sadece imdi (Bat'ya) meydan okuyorlar? Bu soruyu cevaplandrmak iin (harcanacak) samim bir gayret, Batl'nn zihninde yakn gemite inkiaf etmi olan tehlikeli bir cereyan aklar. Bat'nn, ekirdek deer sistemleri ve messeselerinde bnyevi bir zaafiyet gelitirmi olabileceini kavrama konusundaki yetersizlik. Bu cereyan, Bat idealinin zafer merasimiyle tarihin son bulmu olduu kabuln benimsemek iin gsterilen isticali ksmen izah eder: Ferd hrriyet ve demokrasi, Bat medeniyetinin, takmn banda kalacan her zaman garanti edecek. Neden, o kadar ok Batl toplumun ekonomik ekim kanunlarna kar kmaya uratn ancak arszlk izah edebilir. Bte disiplini gzkmyor. Pahal sosyal programlar ve aibeli projeler biraz dikkatle (bakldnda) maliyetleri artryor, Bat'nn tasarruf hacmi ve yatrm oranlarnn dkl, Dou Asya ile baa ba rekabetiliin gerilemesi neticesini veriyor. Politikaclar, beynelmilel olarak rekabetilie aykr bulunmasna ramen yksek cretleri ellerinde tutarak inanan iileri aldatrken i ahlk anyor. Liderlik eksiliyor. Kat gerekleri dile getiren herhangi bir politikac derhal oy kaybeder. Amerikallar, Amerikan demokrasisinin tabiatna bal ebeke kilidinden doan birok ekonomik probleme serbeste

msaade ederler. Bu mal lgnlklar dnyann geri kalan ksmn hayrete dryorsa da, Amerikan politikac ve gazetecileri dnyann drt bir yannda demokrasinin faziletlerini tleyerek dolarlar. Bu (durum), calib-i dikkat bir manzara arz ediyor.
70

Ayn ilh gibi tapnma, ferd hrriyet dncesine (de) hediye edilmitir. yi ve hayrl eylerin ou bu fikirden domutur. Klelik son bulmutur. Arkasndan evrensel haklar gelmitir. Fakat hrriyet sadece problemleri halletmez; onlara sebep de olur. Birleik Devletler, ferdi snrlayan sosyal messeseden sonra (bizatihi) sosyal messeseyi yere alan ar bir sosyal tecrbeye girimitir. Neticeleri fec olmutur. Birleik Devletler nfusu 1960'dan beri yzde 41 artarken, iddete dayal su oran yzde 560, evlilik d doumlar yzde 419, boanma nisbeti yzde 300, evlenmemi ebeveyn evlerinde yaayan ocuklarn oran yzde 300 civarnda artmtr. Bu ar bir sosyal rmedir. Toprandaki bu vakann grnlerinden, ou durumda bir toplumun tyleri rperir. Fakat bunun yerine yurt dnda tevazu ile gezip dolaan Amerikallar, gz nndeki sosyal neticeleri nee iinde bilmemezlikten gelerek kayt altna alnmam ferdi hrriyetin faziletlerini tereddtsz biimde rgtlyorlar. Bat, hl insan medeniyetinin en byk servet ve baarlarnn hazinesidir. Birok Batl deer beeriyetin harikulade terakkisini ifade eder. lmi aratrma inanc, rasyonal zmler aray ve zanlara meydan okuma iradesi... Fakat bir toplumun bu deerleri icra ediyor olduu inanc, onu tam bir krle srkleyebilir: Bu paketle birlikte gelen deerlerin bazlarn gerekletirme hususundaki kifayetsizlik zarar verici olabilir. Batl deerler dikisiz bir kuma oluturmaz. Bazlar iyidir. Bazlar ktdr. Fakat bir insan bunu sarahatle grmek ve Bat'nn kendi eliyle kendi izafi gerileyiini nasl husule getirdiini anlamak iin Bat'nn dnda durmak zorundadr. Huntington da konuda krdr...
ForeignAffairs, Eyll-Ekim 1993.

Trkiye Gnl, Gz 1993, say: 24, ss.71-73, eviren: Mustafa alk. 71

CEVAP: Medeniyetler atmas Deilse Nedir? Souk Sava-Sonras Dnyasnn Paradigmalar Samuel P. HUNTINGTON

nsanlar cidd dndklerinde soyut dnrler; zihinlerinde kavramlar, teoriler, modeller, paradigmalar denilen gerein basitletirilmi tasvirlerini canlandrrlar. Byle entellektel yaplar olmakszn, William James'in dedii gibi ortada sadece "Allahn bels grltl bir karmaa" vardr. Thomas Kuhn'un, klsik eseri Bilimsel Devrimlerin Yaps'nn gsterdii gibi, entellektel ve ilm ilerleme, yeni veya yeni kefedilmi gerekleri aklamada giderek yetersiz kalan bir paradigmann yerinin, bu gerekleri daha tatminkr bir ekilde izah eden yeni

bir paradigma tarafndan alnmasndan oluur. Kuhn, "Bir paradigma olarak kabul edilmek iin bir teori, rakiplerinden daha iyi grnmelidir, ancak kar karya kalabilecei btn gerekleri aklamasna gerek yoktur ve gerekte de hibir zaman (bunlarn hepsini) aklamaz" diye yazmtr. Milletleraras ilikiler rencileri ve pratisyenleri 40 yldr Dnya olaylarnn olduka basitletirilmi ama ok kullanl bir tasvirine dayanarak dndler ve davrandlar: Souk Sava Paradigmas. Dnya, Sovyetler Birlii'nin nderliindeki fakir ve komnist lkelerin oluturduu grupla, (buna kar) mull bir ideolojik, siyas, iktisad ve bazen de asker atma ile megul olan, Birleik Devletler'in nderliindeki nisbeten zengin ve ounlukla demokratik bir grup toplum arasnda blnmt. Bu atmann epeyce bir ksm, bu iki kampn dnda ounlukla bamszln kazanm ve tarafszlk iddiasnda bu72 lunan lkelerden oluan nc Dnya'da vuku bulmutu. Souk Sava paradigmas dnya siyasetinde meydana gelmi olan, her eyi aklayamaz. Kuhn'un tbirini kullanacak olursak, pek ok sapmalar (anormallikler) vard ve bu paradigma, zaman zaman, bilginleri ve devlet adamlarn in-Sovyet ayrl gibi byk gelimelere (kar dahi) krletirmiti. Ancak, kresel siyasetin basit bir modeli olarak rakiplerinin hepsinden daha nemli olgular izah etti; milletleraras hdiseler hakknda dnmek iin zarur bir balang noktas idi; neredeyse evrensel bir kabul grd; ve iki nesil boyunca dnya siyaseti zerindeki dn biimlendirdi. Geen be yln dramatik hdiseleri bu paradigmay tarih yapmtr. Dnya siyasetindeki merkez gelimeleri dzenlememize ve anlamamza yardm edecek yeni bir modele aka ihtiya vardr. Souk Sava sonras Dnya'nn en basit haritas nedir? Yeni Dnyann Bir Haritas "Medeniyetler atmas m?", bir Souk Sava Sonras para-digmas-nn unsurlarn sergilemeye ynelik bir abadr. Herhangi bir paradigmada olduu gibi medeniyet paradigmasnn izah etmedii pek ok ey vardr ve mnekkitler (bu paradigmann) -Irak'n Kuveyt'i igali gibi nemli olaylar bile- aklamayaca ve tahmin etmesinin mmkn olmad olaylar zikretmekte hibir glkle karlamayacaklardr (mamafih 1991 Mart'ndan sonra Irak kart koalisyonun buharlamasn ngrmt). Bununla birlikte Kuhn'un gsterdii gibi, aykr (anormal) olaylar bir paradigmay yanllamaz. Bir paradigma ancak, daha nemli gerekleri, ayn derecede veya daha basit ifadelerle izah eden alternatif bir paradigmann meydana getirilmesiyle rtlr (yni, entellektel soyutlamann karlatrlabilir bir seviyesinde; daha karmak bir teori, her zaman, daha hasis bir teoriden fazla eyi izah eder). Medeniyet paradigmasnn dnyada husule getirdii tartmalar (bu paradigmann) bir dereceye kadar, meselenin canalc noktasn yakaladn gsterir; ya insanlarn grd ekliyle gereklikle

badamaktadr veya gereklie yeteri kadar yaklamaktadr ki, (onu) kabul etmeyenler ona hcum etmeye mecburdur. 73 lkelerin ne ekilde gruplandrlmalar, dnya hadiselerinde en fazla nem tayacak ve kresel siyseti anlamak ve anlamlandrmak iin en uygunu olacaktr. lkeler artk Hr Dnya'ya, Komnist Blok'a veya nc Dnya'ya mensup deiller. lkelerin, zengin ve fakir veya demokratik ve demokratik olmayan eklinde basite ikiye ayrlmalar, ksmen yardmc olabilir ama ok da fazla deil. Kresel politika artk iki gze sokulmayacak lde karmaktr. lk makalede ana-hatlaryla belirtilen sebepler yznden, medeniyetler Souk Sava'in dnyasnn tabii halefleridir. Makro seviyede dnya siysetinin farkl medeniyetlerden devletlerin atmalarna ve deien g dengelerine sahne olmas muhtemeldir; mikro seviyede en iddetli, uzun ve (trmanma ihtimali yznden) tehlikeli atmalarn, farkl medeniyetlere mensup devlet ve gruplar arasnda olmas muhtemeldir. Makalede belirtildii gibi, bu medeniyet paradigmas, Sovyetler Birlii'nin ve Yugoslavya'nn paralanmas, (bunlarn) eski topraklarnda devam etmekte olan savalar, din fundamentalizmin dnya apnda ykselii, Rusya, Trkiye ve Meksika'daki kimlik mcadelesi, Birleik Devletler ve Japonya arasndaki ticaret uyumazlklarnn younluu, Islm devletlerin Irak ve Libya zerindeki Bat basksna direnii, slm ve Konfyen devletlerin nkleer silhlar ve bunlar (kullanmak) iin (gerekli) vastalar elde etme gayretleri, in'in dardan bir byk g olarak sregelen rol, yeni demokratik rejimlerin baz lkelerde pekimesi, bazlarnda byle olmay ve Dou Asya'da trmanan silhlanma yar dhil, getiimiz yllarda milletleraras hdiselerdeki pek ok nemli gelimeleri izah eder. Makalenin yazlmasndan sonra geen birka ay zarfnda, medeniyet paradigmasna uyan, ondan (onun sayesinde) tahmin edilebilecek olan u hdiseler vuku bulmutur: -Eski Yugoslavya'da Hrvatlar, Mslmanlar ve Srplar arasndaki savan devam etmesi ve younlamas; -Bat'nn Bosnal Mslmanlara manl destek salamadaki veya Srp vahetini knad ekilde Hrvat vahetini de knamadaki baarszl; -Rusya'nn, Hrvatistan'daki Srplar'n Hrvat hkmetiyle bar yapmalarn salamak konusunda dier B.M. Gvenlik Konseyi yelerine katlmadaki isteksizlii ve ran ve teki Mslman milletlerin
74

Bosnal Mslmanlar korumak zere 18.000 asker temin etmek teklifleri; -Ermeniler ve Azeriler arasndaki savan younlamas, Ermenilerin ele geirdikleri yerleri teslim etmelerine ynelik Trk ve ran talepleri, Trk askerlerinin Azerbeycan snrna ve ran askerlerinin Azerbaycan snr boyunca yerletirilmesi, Rusya'nn, ran'n hareketinin "atmann trmanmasna" katkda

bulunduu ve "(atmay) milletleraraslamann tehlikeli snrlarna itmekte olduu"na dir ikaz, -Orta Asya'da Rus asker ile Mcahitler arasnda devam eden sava; -Viyana nsan Haklar Konferansnda, "kltrel grececilik"i; knayan A.B.D. Dileri Bakan Warren Christopher nderliindeki Bat ile "Bat evrenselcilii"ni reddeden Islm ve Konfyen devletler koalisyonunun kar karya gelii; -Rus ve NATO asker planlamaclarnn paralel biimde, "Gney'den gelen tehdit" zerinde yeniden odaklanmalar; - Anlalan hemen tamamen medeniyet hatlar dorultusunda, 2000 Olimpiyatlar'n Pekin'e deil, Sidney'e veren oylama; -in'in Pakistan'a fze paralar sat, bunun sonucunda A.B.D.'nin in'e kar meyyideler uygulamas ve in ile Birleik Devletler arasnda ran'a gnderildii ne srlen nkleer teknoloji zerindeki ztlama; -A.B.D.nin iddetli protestolarna ramen in'in moratoryumu ihlli ve bir nkleer silh denemesi ve Kuzey Kore'nin kendi nkleer silh program zerindeki mzakerelere katlmaya devam etmeyi reddi; -A.B.D. Dileri Bakanl'nn hem ran'a ve hem de Irak'a kar bir "ikili zaptetme" siyseti gtmekte olduunun ifas, -A.B.D. Savunma Bakanl'nn, biri Kuzey Kore'ye dieri ise ran ve Irak'a kar iki "byk mahall atma"y hazrlamak zere yeni bir stratejiyi iln etmesi; -ran Cumhurbakan'nn "Milletleraras hdiselerde son sz biz syleyebilelim" diyerek in ve Hindistan'a ittifak arsnda bulunmas; -Mltecilerin kabuln byk lde engelleyen yeni Alman yasas;
75

-Rusya Devlet Bakan Boris Yeltsin ile Ukrayna Devlet Bakan Leonid Kravchuk arasnda Karadeniz Donanmas'nn tasarrufu ve dier meseleler zerinde anlamaya varlmas; -A.B.D.'nin Badat' bombalamas, bunun hemen hemen btn Batl hkmetlerce desteklenmesi ve hemen hemen btn Mslman hkmetler tarafndan Bat'nn "ifte standard"nn bir baka rnei olarak knanmas; -Birleik Devletler'in Sudan' terrist bir devlet olarak listelemesi ve eyh mer Abdurrahman ve taraftarlarnn Birleik Devletler'e kar bir kentsel terrizm sava tertip etmekle sulanmas; -Polonya, Macaristan, ek Cumhuriyeti ve Slovakya'nn Nato'ya niha kabul ihtimalinin artmas; "Medeniyetler atmas" perspektifi, getiimiz birka ay zarfnda Dnya hdiselerindeki nemli her eyi aklar m? phesiz hayr. Mesel, Filistin Kurtulu Tekilat ile israil Hkmeti arasnda Gazze eridi ve Eriha zerinde varlan anlamann, medeniyet paradigmas bakmndan dramatik bir sapma (anormallik) olduu ileri srlebilir ve bir anlamda da yledir. Bununla beraber, byle bir hdise medeniyet yaklamn geersiz klmaz; bu olay tarih olarak

nemlidir, nk birbiriyle krk yldan fazla bir sredir savamakta olan iki farkl medeniyete mensup gruplar arasnda vuku bulmutur. Atekesler ve snrl anlamalar, tpk Sovyet-Amerikan silahlanmay kontrol anlamalarnn Souk Sava1 m bir paras olduu gibi, medeniyetleraras atmann (da) bir parasdr; ve Yahudi ile Arap arasndaki atma snrlandrlabilirse de, hl devam etmektedir. Medeniyetleraras meseleler, hzla milletleraras gndemin en bataki maddeleri olarak sper gler aras mcadelenin yerini almaktadr. Bu meseleler, silhlanmann (zellikle kitlesel imha silhlarnn ve bunlar kullanma vastalarnn) hzla artmas, insan haklar ve g kapsamaktadr. Bu meselede, Bat bir tarafta ve teki byk medeniyetlerin ounluu teki taraftadr. Bakan Clinton, Birlemi Milletler'de, nkleer ve dier konvansiyonel olmayan silhlar azaltmak ynndeki gayretlerin younlamasn (nemle) talep etmitir; Islmi ve Konfyen devletler ise bu silhlar elde etme gayretlerinde ne frlyorlar; Rusya belirsizlik siyaseti uygulamaktadr. lkelerin insan haklarna sayg gsterme derecesi, byk lde, medeniyetler ara76

sndaki blnmeye tekabl etmektedir; Bat ve Japonya insan haklarn mspet ynde korumaktadrlar; Latin Amerika, Hindistan ve Afrika'nn bir ksm baz insan haklarn koruyorlar; ve ou Mslman toplumlar insan haklarn en az koruyanlardr. Batl olmayan kaynaklardan ykselen gler, hem Avrupa'da ve hem de Amerika'da kayplarn artmasn tahrik etmektedir. Almanya'ya ilveten dier Avrupa lkeleri Avrupa Topluluu iinde insanlarn hareketi nndeki engellerin hzla kaldrld bir zamanda kendi kstlamalarn sklatryorlar. ou aratrmalarn gmenlerin Amerikan ekonomisine net bir mspet katk yapmakta olduunu gstermesine ramen, Birleik Devletler'de, youn yeni gmen dalgalar, (gmenler iin) yeni denetimler (ihdas) iin destek salamaktadr. Amerika zlyor mu? Bir paradigmann fonksiyonlarndan birisi, nemli olana (mesel, farkl medeniyetlere mensup gruplar arasndaki atmalarn trmanma potansiyeline) dikkat ekmesidir; dier bir fonksiyonu ise bilinen olgular yeni bir perspektife yerletirmektir. Bu bakmdan, medeniyet paradigmasnn Birleik Devletler iin imlar obbilir.1 Medeniyet fay hatlarn aan Sovyetler Birlii ve Yugoslavya gibi lkeler paralanmaya mtemayiller. Birleik Devletler'in birlii, tarih olarak Avrupa kltr ve siyas demokrasinin ikiz temeline dayanmtr. Bunlar, nesiller boyu gmenleri zmseyen Amerika'nn esaslardr. Amerikan inancnn z, ferdin eit haklar olagelmitir ve tarih olarak, gmen ve toplumd, gruplar bu inancn ilkelerini, Amerika toplumunda eit muamele (ye tab tutulmak) mcadelelerinde yardma armlar ve dolaysyla yeniden glendirmilerdir. En kayda deer ve baarl aba; 1950'ler ve 1960'larda Martin Luther King Jr.'n

nderliindeki yurttalk haklarna (olumlu eylem ve benzeri tedbirler) doru kaymtr. Byle iddialar, Amerikan siyas birliinin temelleri olan belli bal ilkelere dorudan doruya ters dmektedir; bunlar, eit fertlerin "renk-kr" toplumu fikrini reddeder ve bunun yerine baz gruplar iin hkmete teyid edilmi imtiyazlar (barndran) renk-uurlu bir toplumu tevik ederler. Paralel bir harekette, entellektel ve politikaclar "ok
. Mesela bkz. Die Welt (16 Haziran 1993, s.3)'tcki harita.

77

kltrclk" ideolojisini tevik etmeye ve Amerikan siyas, sosyal ve edeb tarihini, Avrupal olmayan gruplarn bak asndan yeniden yazmakta srar etmeye baladlar. En u noktada bu hareket, aznlk gruplarn tannmayan nderlerini kurucu babalarnkine eit bir nem seviyesine ykseltmeye mtemayildir. Hem zel grup haklar ve hem ok-kltrllk talepleri Birleik Devletler iinde bir medeniyetler atmasn cesaretlendirmekte ve Arthur M. Schlessinger Jr.'n tabiriyle "Amerika'nn paralanmas"n tevik etmektedir. Birleik Devletler, etnik ve rk bakmdan hzla farkllamaktadr. Nfus Brosu, 2050 itibariyle, Amerika nfusunun yzde 23'nn spanyol, Yzde 16'snn Siyah ve yzde 10'unun Asyal Amerikallardan oluacan tahmin etmektedir. Birleik Devletler gemite pek ok lkeden gelen milyonlarca gmeni baarl bir ekilde zmsemiti, nk bunlar kendilerini hkim Avrupa kltrne uydurdular ve Amerikan hrriyet, eitlik, ferdiyetilik, demokrasi inancn evkle benimsediler. Bu rnek nfusun yzde 50'si spanyol veya beyaz olmayanlardan oluurken de galebe almaya devam edecek mi? Yeni gmenler Amerika'nn imdiye kadarki hkim Avrupal kltrne asimile edilebilecek mi? Edilemeyeceklerse, eer Birleik Devletler gerekten okkltrl olacak ve bir medeniyetler i atmasna maruz kalacaksa, liberal bir demokrasi olarak yaayacak m? Birleik Devletler'in Batllktan k (de-westernization), eer vuku bula-caksa, ayn zamanda Amerikanlamadan kmas da m demektir? Eer yleyse ve Amerikallar liberal-demokratik ve Avrupa kkenli siyas ideolojilerine ball terkederlerse, bizim bildiimiz ekliyle Birleik Devletler ortadan kalkacak ve tarihin p ynna doru, teki ideolojik olarak tanmlanm sper gc (Sovyetler Birlii'ni, ev.) takip edecektir. Daha yi Bir Fikriniz Var m? Bir medeniyet yaklam ok eyi izah ediyor ve souk sava sonras dnyasnn "Allah'n bels grltl karmaas"nn ounu dzene
2. Birleik Devletler'in geleceinin niin problematik olabilecei hususunda parlak ve mkemmel bir yaz iin bkz. Bruce D. Portcr, "Can American Democracy Survive?", Commentary, Kasm 1993, ss. 37-40.

78 sokuyor; bu yzdendir ki dnyada olduka ilgi ekmi ve epeyce tartmaya yol amtr. Baka herhangi bir paradigma daha iyisini yapabilir mi? Medeniyetler deilse, nedir? Makaleme Foreign Affairs'de verilen cevaplar, dnyann herhangi

bir (benim paradigmam) zorlayc tasvirini salamallar. En iyisinden, bir szde bir de gerekd alternatif teklif ettiler. Szde alternatif, devletler ve medeniyetler arasnda tamamen ilgisiz ve sun'i bir ztlk ina eden devleti bir paradigmadr; Fouad Ajami "medeniyetler devletleri kontrol edmezler, devletler medeniyetleri kontrol ederler" diyor. Fakat, devletler ve medeniyetler hakknda "kontrol" tabiriyle konumak anlamszdr. Tabii ki, devletler gc dengelemeye alr, ama btn yaptklar bu ise Bat Avrupa lkeleri 1940'larn sonlarnda Birleik Devletler'e kar Sovyetler Birlii ile birleirlerdi. Devletler, ncelikle, alglanm tehditlere karlk verirler ve o zaman Bat Avrupa devletleri Dou'dan gelen siyas ve ideolojik bir tehdit grmlerdi, ilk makalemde ileri srld gibi, medeniyetler bir veya daha fazla devletten oluurlar ve "milli devletler dnyadaki hdiselerin en gl aktrleri olarak kalacaktr." Nasl ki Souk Sava'ta mill devletler genellikle dnyadan birine mensup idiyseler, medeniyetlere de mensupturlar. U dnyann zevliyle, mill devletler giderek kimliklerini ve menfaatlerini medeniyete gre tanmlyorlar ve Bat Avrupa halklar ve devletleri imdi Dou'dan gelen ideolojik tehdidin yerini alan Gney'den gelen kltrel bir tehdit gryorlar. Biz (Ajami'nin ifadesini kullanrsak), aralarnda hibir iliki bulunmayan "devletlerin yalnzl"nn karakterize ettii bir lkeler dnyasnda yaamyoruz. Dnyamz, tarih, kltr, din, dil, blge ve kurumlarn deien derecelerde biraraya getirdii akan devlet gruplanmalarndan olumaktadr. Onlarn varln inkr etmek insan varoluunun temel gereklerini inkr etmektir. Gerekd alternatif ise evrensel bir medeniyetin imdi mevcut bulunduu veya gelecek yllarda varolmasnn muhtemel olduu eklindeki tek-dnya paradigmasdr. Aktr ki, kiiler imdi olduu gibi binlerce yldr insanlar dier trlerden ayran ortak vasflara sahiptirler. Bu vasflar daima ok farkl kltrlerin varlyla badamtr. Evrensel bir kltr veya medeniyetin domakta olduu argman, hibirisi s-tnkr bir incelemeye dahi direnmeyecek olan eitli biimler alr.
79

nce, Sovyet komnizminin knn tarihin sonu ve btn dnyada liberal demokrasinin evrensel zaferi anlamna geldii iddias. Bu argman, tek alternatif yanll ile malldr. Bu, komnizmin tek alternatifinin liberal demokrasi olduu ve ilkinin knn ikincisinin evrenselliini salayaca eklindeki souk sava varsaymnda kklemitir. Mamafih, gnmz dnyasnda yaayan ve salam pek ok otoriteryenlik, milliyetilik, korporatizm ve (in'de olduu gibi) pazar komnizmi biimlerinin varolduu aikrdr. Daha da nemlisi, sekler ideolojilere gre anlalan dnyann dnda btn din alternatifler yer almaktadr. Modern dnyada din, insanlar motive eden ve harekete geiren merkezi bir gtr, belki de asl merkez gtr. Sovyet komnizmi ktnden, Bat'nn dnyay btn zamanlar iin kazandn zannetmek dpedz kendine haddinden ziyade gvendi.

kinci olarak, artan etkileim -daha fazla iletiim ve ulam- in ortak bir kltr meydana getirdii varsaym. Baz durumlarda bu doru olabilir. Fakat, savalar en sk olarak yksek dzeyde etkileimde bulunan toplumlar arasnda meydana gelir ve etkileim sklkla mevcut kimlikleri kuvvetlendirir ve direni, tepki ve atma retir. nc olarak, modernleme ve ekonomik gelimenin homojenletirici bir etkisi olduu ve bu yzylda Bat'da varolana epeyce benzeyen ortak bir modern kltr hsl ettii varsaym. Aktr ki, modern kentli, okuryazar, zengin, sanayilemi toplumlar, onlar geri, krsal, fakir, gelimemi toplumlarda ayran kltrel hususiyetleri paylarlar. ada dnyada, ou modern toplumlar Batl toplumlar olmutur. Fakat modernleme Batllamayla e deildir. Japonya, Singapur ve Suud Arabistan'n modern, mreffeh toplumlar olmakla beraber Batl olmadklar aktr. Batllar'n, modernleen teki halklarn "bizim gibi" olmas gerektii ynndeki zanlar, bizatihi medeniyetlerin atmasn gsteren bir Batl kstahldr. Slovenler'in ve Srplar'n, Araplar'n ve Yahudiler'in, Hindular'n ve Mslmanlar'n, Ruslar'n ve Tacikler'in, Tamiller'in ve Sri Lankallar'n, Tibetliler ve inliler'in, Japonlar'n ve Amerikallar'n tek bir Battanml evrensel medeniyete mensup olduklarn ileri srmek gereklikten kamaktr. Evrensel bir medeniyet ancak evrensel kudretin rn olabilir. Roma kudreti, antik dnyann kstl hudutlar dahilinde evrensele yakn bir medeniyet yaratmt. Bat kudreti 19. yzylda, Avrupa s80 mrgecilii ve 20. yzylda Amerikan hegemonyas biiminde Bat kltrn ada dnyann ou ksmlarna yayd. Avrupa smrgecilii bitti, Amerikan hegemonyas gerilemektedir. Yerli, tarih olarak kklemi detler, diller, inanlar ve kurumlar kendilerini yeniden ortaya koyarken Bat kltrnn anmas devam etmektedir. artc biimde, Ajami Hindistan' Batl modernliin mull gcnn delili olarak zikreder. "Hindistan bir Hindu devleti haline gelmeyecek. Hint seklarizminin miras ayakta kalacaktr" diyor. Bu belki de olabilir; ama hkim eilim kesinlikle Nehru'nun laik, sosyalist, Batl, parlamenter demokrasi vizyonundan, Hindu fundamentalizminin ekillendirdii bir topluma dorudur. Ajami devamla, Hindistan'da "Epeyce geni olan orta snf (seklarizmi) savunacak. Hindistan'n -ve kendisinin- modern milletler dnyasndaki yerini srdrmek iin dzeni aynen koruyacaktr." diyor. Gerekten mi? Bu konudaki uzunca bir New York Times (23 Eyll 1993) hikayesi yle balyor: "Yava yava ve tedricen ama sel sularnn acmaszlyla, Hindistan'n Mslman aznlna kar byyen bir Hindu fkesi, iki dinin ballarnn gelecekte beraber yaama yetenekleri hakknda belirsizlikler yaratacak, Hindistan'n salam orta

snf -tccarlar ve muhasebecileri, avukatlar ve mhendisleri- arasnda yaylmaktadr." Hindistanl bir gazetecinin Times (3 Austos 1993)'taki bir yazs da orta snfn rolne dikkat ekiyor: "En rahatsz edici gelime, din aznlklarn, zellikle Mslmanlar'n sabrlarn tardn ne srerek, Hindu fundamentalizminn dilini konumaya balayan kdemli brokratlar, entellektel ve gazetecilerin saysnn artdr." Bu yazar (Khushvvant Singh), zntyle, Hindistan "artk geen 47 yldr bildiimiz Hindistan olmayacak" ve "iteki ruh militan Hinduizmin ruhu olacak" sonucuna varmaktadr. Dier toplumlarda olduu gibi, Hindistan'da da fundamentalizm ykselitedir ve byk lde bir orta snf olgusudur. Bat gcnn kn Bat kltrnn geri ekilmesi takip edecektir ve takip etmeye balamtr. Kishore Mahbubani'nin ne sr81 d gibi, Dou Asya devletlerinin hzla artan iktisad gleri, artan asker g, siyas tesir ve kltrel kendine gvene yol aacaktr. Bir meslekta bu ikaz insan haklar bakmndan ele almtr:
"Asya'da insan haklarn gelitirmek abalar souk sava sonras dnyadaki deien g dalmn da hesaba katmaldr... Dou ve Gneydou Asya'daki Bat etkisi byk lde azalmtr. nsan haklarna riyeti zorlayacak kayt ve meyyideler iin ok daha az hareket kabiliyeti vardr. (insan Haklar) Evrensel Beyannmesi'nin 1948'deki kabulnden beri ilk defa, tamamen Yahudi-Hristiyan ve tabi hukuk geleneklerinde yo-rulmam lkeler birinci saftadrlar: Bu emsalsiz durum, yeni milletleraras insan haklar siyasetini tanmlayacaktr. Ayn zamanda atma vesilelerini oaltacaktr... ktisad baar, byk bir kltrel kendine gven husul getirmitir. Farkllklar ne olursa olsun, Dou ve Gneydou Asya lkeleri giderek kendi medeniyetlerinin bilincine varyorlar ve iktisad baarlarn kaynaklarn, kendi farkl gelenek ve kurumlarnda bulmaya temayl gsteriyorlar. Souk Savan sonundaki ou Batl yorumlarn kendi kendine kutlayc, basit ve yalanc tonu ve Batl deerlerin hlihazrdaki muzafferiyetcilii Dou ve Gneydou Asyallarn kulaklarn trmalamaktadr.

Tabii ki dil kltrn merkezidir ve hem Ajami hem de Robert Bartley Bat kltrnn evrenselliinin delili olarak ngilizce'nin yaygn kullanln zikrederler (geri Ajami'nin hayali rnei 1900 tarihlidir). Fakat (acaba) dier dillere nazaran ingilizce'nin kullan artyor mu, azalyor mu/ Hindistan'da, Afrika'da ve baka yerlerde yerli diller koloniyal yneticilerin dillerinin yerini almaktadr. Ajami ve Bartley yorumlarn kaleme alrlarken dahi Newsweek'te ince'nin, Hong Kong'un Lingua Franca's (yerli dilleri farkl olan halklarn ortak dili. ev.) olarak ngilizce'nin yerini almakta olduu hakkndaki "Burada Artk ngilizce Konuulmuyor" balkl bir makale yer ald. Buna paralel bir harekete, Srplar artk dillerini Srpa-Hrvata deil Srpa olarak adlandryorlar ve katolik dmanlarnn Bat (Latin) alfabesiyle deil,
3 . Bilahari Kausikan, "Asia's Differcnt Standard", Foreign Policy, Gz 1993, ss.28-34-Ayn dergideki bir baka makalede Arch Nojer, "Asya'nn Kabul Edilemez Standard" (Asia's Unacccptable Standard")nn derisini yzmektedir. A>n yer, ss.42-51

82

Rus akrabalarnn Kiril alfabesiyle yazyorlar. Ayn zamanda, Azerbeycan, Trkmenistan ve zbekistan sabk Rus efendilerinin Kiril alfabesini Trk akrabalarnn Batl alfabesiyle deitirdiler. Dil cephesinde Babilleme evrensellemeye galebe almakta ve (bu) medeniyet kimliinin ykseliini daha da fazla kantlamaktadr. Kltr, Uruna lmek in Nereye dnersek dnelim, dnya kendisiyle bark deil. Bu atmalarda medeniyetteki farkllklar sorumlu deilse ne sorumludur? Medeniyet paradigmasnn tenkitileri dnyada meydana gelmekte olan eylerin daha iyi bir izahn ortaya koymadlar. Asya'da, bir A.B.D. bykelisinin bildirdii gibi, bu "yldrm hzyla yaylmakta"dr. Avrupa'da, Avrupa Topluluu Bakan Jacques Delors, "gelecekteki atmalar iktisat ve ideolojiden ziyde kltrel faktrlerce atelenecektir" diyerek (medeniyet paradigmasnn) argmann aka tasdik etmi ve "Bat, dier medeniyetlerin temelindeki din ve felsefi varsaymlar ve bizim neleri paylatmz, tespit edebilmek iin dier milletlerin kendi karlarn nasl grdkleri konusunda, daha derin bir anlay gelitirmeye muhtatr" ikazn yapmtr. Mslmanlar ise "atma"y, tannmay ve bir dereceye kadar kendi medeniyetlerinin farkllnn meruiyetini ve Bat'dan bamszln salayan (bir unsur) olarak grdler. Medeniyetlerin anlaml btnler olduu (hususu) insanlarn gereklii grme ve tecrbe etme biimiyle badar. Tarih sona ermedi. Dnya tek deil, medeniyetler insanl birletiriyor ve blyorlar. Medeniyetler arasndaki atmalar meydana getiren gler, ancak tannrlarsa (varlklar kabul edilirse, ev.) kontrol altna alnabilirler. Makalemin de sonu olarak belirttii zere, bir "farkl medeniyetler dnyas"nda her bir medeniyet "dierleriyle birarada varolmay renmek zorunda olacaktr." nsanlar iin sonuta nemli olan, siyas ideoloji veya iktisad menfaat deildir. nsanlarn kendilerini tanmladklar ve urunda savap ldkleri eyler iman ve aile, gen ve inantr. Ve bunun iindir ki, medeniyetler atmas, global siyasetin merkezi olgusu olarak Souk Sava'n yerini almakta ve medeniyet paradigmas dnyada meydana gelen deiikliklerin anlal' 83 mas ve bunlarla baedilmesi iin, dier herhangi bir alternatiften daha iyi, faydal bir balang noktas temin etmektedir... Foreign Affairs, Kasm-Aralk 1993, ss.186-194, eviren: Mehmet z. Trkiye Gnl, Gz 1993, say:24, ss.74-79.
84

HUNTINGTON ile Mlakat: MSLMAN-KONFYUSU BALANTISI

NPQ: nce Francis Fukuyama "Tarihin Sonu'nu ilan etti. imdi de, Souk Sava dneminde nem kazanan siz ve Zbigniew Brzezinski gibi ABD'li d politika entellektelleri, modern jeopolitik ekimelerin sonunun geldiini ilan ediyorsunuz.

Brzezinski gnmzde uluslararas meselelerin esas olarak kltrel ve felsefi kapsaml olduunu sylyor. Foreign Affairs dergisinin son saysnda siz de, gelecekte en nemli uluslararas atma kaynann jeokltrel srtmeleri -uygarlk atmalar- olacan sylyorsunuz-

Samuel Huntington: ncelikle, mutlak bir tahminde bulunmadm, dnya meselelerinin olas gidii hakknda makul bir hipotez gelitirmeye altm vurgulamama izin verin. Ama uygarlklar arasndaki -rnein bir yanda Bat, bir yanda slm dnyas ve Dou Asya'nn Konfyusu toplumlar- hatal hareket tarzlarnn gelecein sava hatlarn oluturmasn beklemek iin pek ok neden var. Bu tr uygarlk elikileri, modern dnyada elikilerin evriminin ulat son aamadr. 1648'de Westphalia Bar ile ortaya kan ada uluslararas sistem iindeki ilk atmalar prensler arasnda, daha sonra ulus devletler arasnda, yzylmzda da ideolojiler arasnda olmutur. Liberal demokrasiyle MarksizmLeninizm arasndaki uzun Souk Sava' da kapsayan bu atmalar, uygun bir biimde "Bat i savalar" diye adlandrlmtr. 85 Souk Sava sona erdikten sonra, uluslararas politika, artk Bat aamasndan kmaya balad. Bundan sonra global politikann merkezi Batl kltrlerle Batl olmayan kltrler arasndaki etkileim olacaktr. Gelecekteki atmann cepheleri Avrasya'da aka grlebilir. Avrupa'daki ideolojik blnme ortadan kalknca, Avrupa'da Bat Hristiyanl, Ortodoks Hristiyanlk ve slm arasndaki kltrel blnme yeniden ortaya kmtr. Bugn Avrupa'daki en nemli blnme izgisi, ngiliz alimi William Wallace tarafndan tanmlanan izgidir: Bat Hristiyanlnn 1500 ylndaki dou snr. Bu snrn bir tarafndaki mreffeh Protestanlar ve Katolikler, feodalizmden Rnesans'a, Reformasyon'dan Aydnlanma'ya, Fransz Devrimi'ne ve Sanayi Devrimi'ne kadar ortak bir tarihi paylamlardr. Snrn dier yannda, ekonomik adan daha az gelimi Ortodokslar ve Mslmanlar ise Osmanl ve arlk mparatorluu'nun halklardr. Bu insanlar Batlarndaki Avrupa'da yaanan adalama deneyimlerinden pek az etkilenmilerdir. Bat'nn kitle kltr dnyann drt bir yanna yaylm olsa da, bireycilik, liberalizm, insan haklar, eitlik, zgrlk, hukuk, demokrasi, zgr piyasa, dinle devletin ayrlmas gibi Bat kavramlar, Mslman, Hindu, Konfyusu veya Budist kltrlerde geerli kavramlara gre kkten bir farkllk gstermektedir. Bat deerlerinin "evrensel" olarak sunulmas, birok Mslman toplumda fundamentalizmin glenmesi gibi tepkilere yol amaktadr. Tiananmen olayndan sonra Bat'nn insan haklar konusundaki basksna cevaben Deng Siaoping, Amerika ile "yeni bir souk sava" kabilecei uyarsnda bulunmutur. Burada, Kishore Mahbubani'nin "Bat, herkese kar" eklinde dile getirdii bir atma dinamiinin ortaya kt kolayca grlmektedir.
NPQ: Ynetim grubu Japon Kenichi Ohmae tersini ileri sryor: "Dnya paralanmayacak, aksine global bir tketici pazar dorultusunda btnleecek. " Ohmae, "nsanlar toprak deil, Sony istiyor," diyor, yani insanlarn yeni kltrden ok tketim mallarn tercih ettiklerini sylyor.

Size gre uyumlu tketicilik arzusu yerine kltrel atma eilimini glendiren ey nedir?

Huntington: nsanlar hem toprak hem de Sony istiyorlar. Hem


86

adaln nimetlerinden faydalanmak hem de kendi kltrlerinin ve deerlerinin salad bir kimlik istiyorlar. Muhtemel gelecein uygarlklar aras atma olacana ilikin birok neden var. Her eyden nce, uygarlklarn, Tanr ve insan, birey ve grup, vatanda ve devlet, aile ve ocuk, koca ve kar, zgrlk ve otorite, haklar ve sorumluluklar, eitlik ve hiyerari arasndaki ilikilere bak alar farkl. ok daha fazla yolculuk edilmesi ve medya sayesinde kltrler arasnda artan temas, hem uygarlklar arasnda hem de uygarlklar iindeki topluluklar arasndaki farkllklarn bilincine varlmasn artrmtr. Kltrler arasnda giderek artan bu temasa elik ederek onu ynlendiren ekonomik modernizasyon ve sosyal deiim, smrgecilik sonras dnemde devletin brnd kimlik kayna pozisyonunu zayflatarak halklar geleneksel yerel kimliklerinden ayrmtr. Birok yerde bu boluu doldurmak iin din ve kklerine dn akm g kazanmtr. Japonya'da "yeniden Asyalatrma" laflar duyuluyor. Hindistan'da Nehru'nun ok kltrl seklarizmi Hindistan'n "Hindulatrlmas" arzusunun gereklemesi tehlikesiyle kar karya. Ortadou'da Arap milliyetilii ve sosyalizmin baarszl, filizlenmekte olan "yeniden Islmlatrma" hareketini krklyor. lgintir, bu blgelerin hepsinde kitleler Amerikan televizyonu izlemeye balarken, elit kesim de -uzun sren smrgecilik dneminin ve smrgecilik sonras dnemin kalplarnn aksine- giderek daha ok "yerlilemektedir". Dou Asya, Avrupa ve Kuzey Amerika'da insanlar ne kadar tketici haline gelirlerse, ekonomik blgecilik de o kadar egemen hale gelmektedir. Baarl bir ekonomik blgecilik de uygarlk bilinci zerinde ykselecek ve bu bilinci glendirecektir.
NPQ: Yani slm, Konfyusu otoriterizm ve etnik kktencilik, nmzdeki uygarlk atmalarnda Bat liberalizminin karsndaki glerdir, yle

m: Huntington: Bu tehdide bir drdncsn ekleyebilirim: Marksizm-Leninizm gibi bir rakibin ideolojik tehdidi olmaynca Bat liberalizminin bozulmas. Paralanma ve okkltrllk, Amerikan toplumunun imentosu olan bir dizi dnce ve felsefeyi yava yava
87

yiyip bitiriyor. Muazzam bir eitlilii ve etnik farkllklar idare etmeyi gemite baarmtk nk "Amerikan Yemini"nin temel politik ilkelerini kabul etmitik: zgrlk, eitlik, demokrasi ve bireycilik.

NPQ: Militan islm'n Batl liberal deerlerin evrensel lekte hayata geirilmesine ynelik tehdidi zerinde ok duruluyor. Ama yumuak otoriter ve topluluk dzenine nem veren Dou Asya kltrleriyle olan atma da ayn oranda nemli grnyor. Mitsel simgesi "yalnz kovboy" olan Batyla, rnein Japonya'da sylendii gibi "tm ivileri akn" eklinde bir dnce yaps dnya dzeni iinde nasl uzlaacaklar?

Huntington: Getiimiz aylarda Asyallar ile Amerikallar arasnda insan haklar ve demokrasi konularnn tartld iki konferansa katldm. Tavrlar tabii ki daha militan olan Asyallar, Amerika'ya "insan haklar emperyalizmi" sulamasyla saldrdlar. Ama oradaki en mantkl insanlar arasnda bile hatr saylr farkllklar vard. rnein sekin bir Singapurlu yle konutu: "Bakn, Singapur'da polisin uyuturucu kullandn dnd birinden annda idrar testi yaptrmasn isteme hakk vardr. Eer test olumluysa, zorunlu tedavi ve rehabilitasyon program uygulanr. Byle bir ey Amerika'da dnlemez bile. Ama Singapur'da biz bunu kabul ediyor ve toplumumuza dzen, gven ve ballk getiren bir olgu olarak deer veriyoruz. Bunun sonucu olarak da Singapur sokaklarnda, saat ka olursa olsun hibir saldrya uramakszn dolaabiliyorum. Bana sokaklarnda rahata dolaabileceim bir Amerikan kenti syleyebilir misiniz?
NPQ: Francis Fukuyama bile, Konfyusu deerlerin etkisi altndaki Dou Asya lkelerinin yumuak otoriter rejimlerinin, "Tarihin Sonu'nda Bat liberalizmine alternatif oluturduunu kabul ediyor. Lee Kuan Yew, Friedrich Hegel'in karldr.

Huntington: Kesinlikle. Ama slm da bir alternatif sunuyor. slm'da kuruluundan beri varolan bir devamllk var. slm, dinsel olanla sekler olan arasnda herhangi bir ayrm bulunmayan militan bir din. "Sezar'n hakkn Sezar'a, Tanr'nn hakkn Tanr'ya" dncesi islm'a tamamen aykr. Bu teokratik eilim Mslman toplumlarn gayrimslimlerle uzlamalarn olaanst derecede zorlatryor. Mslmanlar'n, ounluunu gayrimslimlerin oluturduu toplumlara kolaylkla uyum gstermesini de ok zor hale getiriyor.
NPQ: Bu uygarlklar arasndaki atmalarn, tabir caizse, patlama noktasna gelip gelmeyecei sorusu byk nem kazanyor. Siz, asker adan bir Mslman-Konfyusu dostluundan sz ettiniz-

Huntington: Evet, dostluk. Birbirlerine karlkl kolaylk salayan mevcut durumunu tanmlamak iin "ittifak" szcn ya da "dostluun" tesinde bir anlam ifade eden baka bir szc kullanmaya ok dikkat etmek lazm. Gelecekte bu dostluun nereye varaca bilinemez. u anda gayet ak bir biimde bir yandan in ve Kuzey Kore'nin, dier yandan da baz Ortadou lkelerinin amalarna hizmet eden bir dostluk bu. Dikkat ekicidir, Souk Sava sonras dnemde Bat lkeleri ve Rusya asker glerinde indirime giderlerken, Mslman, Konfyusu, Hindu ve Budist lkeler asker glerini arttryorlar. u anda Bat lkeleri ile Mslman-Konfyusu devletler arasndaki atma, byk oranda nkleer, kimyasal ve biyolojik silhlar, balistik fzeler ve gelimi gdm sistemleri zerinde younlayor. Bat, nkleer silhlarda arta gidilmemesini evrensel bir norm olarak savunurken, bu lkeler gvenlikleri iin ihtiyalar olduunu dndkleri silhlar elde etme ve konulandrma haklarnn bulunduunu ileri srmektedirler. in'in elinde nkleer silh bulunmaktadr. Pakistan ise, bu tr silhlar konulandrma kapasitesine sahiptir. Kuzey Kore, ran, Irak, Libya ve Cezayir'in de nkleer silh edinmek iin giriimlerde bulunduklar anlalmaktadr. st dzey

bir Iran yetkilisi, tm Mslman lkelerin nkleer silhlara sahip olmalar gerektiini aklamtr. 1988 ylnda ise ran devlet bakannn, "hcum ve savunmaya ynelik kimyasal, biyolojik ve radyolojik silhlar" gelitirilmesi iin talimat verdii bildirilmitir. Bat kart bu asker olanaklarn gelimesinde in ok byk nem tayor. in, u anda ordusunu glendirmektedir. Eski Sovyetler Birlii lkelerinden silh almakta, uzun menzilli fzeler gelitirmektedir. Ayrca, zellikle Libya ve Irak'a nkleer silh ve fze yapmnda kullanlabilecek silh teknolojisi de satmaktadr. in, Cezayir'in nkleer silh aratrma ve retiminde de kullanlabilecek bir nkleer santral yapmasna yardm etmitir. ran'a nkleer teknoloji satmtr. Amerikan yetkilileri, ran'a satlan bu teknolojinin sadece silh yapmnda kullanlabileceine inanmaktadrlar. Kuzey Kore de nkleer bir program uygulamaktadr ve silhlarn snrlandrlmas anlamasndan ekilebilecei yolunda bir tehditte bulunmutur. Kuzey Kore, Suriye ve iran'a gelimi fzeler ve fze teknolojisi satmtr.
NPQ: Bu durum bir ittifak veya etkin bir kutup anlamna gelmeyebilir ama Dou Asya'nn silh satclaryla onlarn Mslman mterilerini birbirine balayan ey, Bat liberalizmine felsefi planda kar olmalar.

Huntington: Doru.

NPQ: Deerlerinin evrensel olduunu iddia eden Bat liberalizminin, bu kart uygarlklarla baa kabilecek bir politik teorisi var m?

Huntington: Bat, kendini ve deerlerini korumaya almal, konumunu muhafaza etmelidir. Benim bu uygarlklar atmas iinde "hrpalanm lkeler" adn verdiim -rnein Rusya- ve anti Bat bir blokta yer almamak iin ekonomi ve gvenlik asndan son derece geerli nedenleri olan lkelerle ibirlii ilikisini gelitirmeye zellikle ihtiyacmz var. Rusya'da dier tarafa ynelmek isteyenler mevcuttur. Neyse ki bunlar u anda ynetimde deil. Bu kiiler, Rusya'nn tarihsel misyonunu gerekletirerek Slav-Ortodoks uygarlnn merkezi ve tekrar bir Avrasya gc olmasn istiyorlar. Japonya'da da tekrar "douya ynelmek" gerektiini savunanlar var. Uzun vadede bakldnda ise Bat -u andaki ekonomik ve asker stnlne karn- g dengesinin dier tarafa doru kayd bir dnyaya uyum salamay renmek zorunda kalacaktr.
NPQ: Bu "uyum salama" zel olarak ne anlam tayor? Mslman hareketin seimlerle iktidara gelmesinin, laik hkmetin kkrtt asker bir darbe tarafndan engellendii Cezayir rneini alalm. ABD Dileri Bakannn Ortadou'dan sorumlu yardmcs, Cezayir gibi lkelerde "bir kii, bir oy" prensibinin ABD tarafndan desteklenmediini aka syledi. Neden olarak da Mslman glerin iktidara geldiklerinde anayasay askya alacaklarn tahmin ettiklerini belirtti. Bazlar da ABD'nin bu tr lkelerde seimleri deil, insan haklarn savunmas gerektiini syleyecek kadar ileri gitti. Seimler, teokratik eriat dayatacak glerin ounluk oyuyla iktidar olmasna yol aabilirdi.

Huntington: Ben bu gre katlmyorum. Uzun vadede insan haklarn korumann en iyi yolu, bir lkeyi demokratiklemesi dorul90

tusunda desteklemektir.

Carter'n bakanl srasnda Ulusal Gvenlik Konseyi'nde grev yaptm. Btn dnyada binlerce politik tutuklunun serbest braklmasna yardm ettik. Ama demokrasiyi deil de sadece insan haklarn savunduumuz iin Reagan ynetimi tarafndan hakl olarak eletirildik, nsan haklar iin verilen garantiler uzun srmyor, bu kanlmaz bir ey. Otoriter hkmetler salnan tutuklular bir sre sonra tekrar toparlayabiliyor. O halde demokrasiyi savunmalyz. Byle bir politikada baz tuzaklar ve tehlikeler olaca aktr. Cezayir'den bahsettiniz. Bana gre, Islm Cephe'nin iktidara gelmesini nleyen asker darbe, son derece talihsiz bir giriim. Bu tr engelleyici darbelere kar kmak iin argman ileri srlebilir. O hareket iktidara gelseydi ne olurdu? ilk olarak, seimle iktidara gelen bir hkmetin, ran'daki gibi devrimle ya da Sudan'daki gibi darbeyle iktidara gelen bir hkmetin yaptklarn aynen tekrarlayacann garantisi yok. Demokrasi oyununu kurallar iinde oynamak, arlar lmllatrabilir. ikinci olarak, yeni Cezayir hkmeti F-ansa, AT ve ABD ile yakn ilikilerini srdrmek isteyecek ve tpk u andaki gibi bu lkelerin ticaret ve yatrm alanlarnda bamll devam edecekti. Bu da hkmetin tavrn snrlayan bir neden olurdu. nc olarak, Islm Cephe kazansayd ve dinsel baskya bavursayd, ili Ordusu'nun Allende'ye yapt gibi, Cezayir ordusu da onlar safd brakabilirdi. Islm Cephe'nin demokratik kurallara uygun bir biimde iktidara gelmesi engellenince geride ne kald imdi? Hkmeti iddet yoluyla devirmeye alan rgtl bir asker hareket. Bu koullarda Cezayir'de demokrasinin de, insan haklarnn da olmayacandan emin olabiliriz. NPQ: Bir de Konfyusu taraftan rnek alalm:
in. Aramzdaki daha Marksistler, rnein Richard Nixon, ekonomik determinizm temelinden hareketle unu ileri sryor: nsan haklarnn sreklilik kazanmasn garanti edecek tek ey, Avrupa'daki gibi bir burjuvazinin gelimesidir. O halde ak ticaret ilikilerini srdrelim nk bu, inli orta snfn ykselmesinin ve refahn motorudur.

91 Huntington: in'de nemli lde zel sektr olmas halinde -ekonominin ou u anda zel giriimcilerdedir- lkenin zamanla demokratik bir ynelime girecei phe gtrmez. zel sektrn bymesini engelleyecek bir tutum alnmas kukusuz yanl olacaktr. Ama ayn zamanda insan haklarn ihll ettii iin hkmete baz cezalar uygulanmasnn yollar da bulunmaldr. in'in dnya ekonomisine bal kalmas iin Clinton'n EK (En ok Kayrlan lke) statsn yenilemesi doruydu ama hkmetin iddetle arzu ettii 2000 Olimpiyatlar'nn in'de yaplmasna belki de kar kmalydk. te yandan, tabir caizse, onlar vuracak en iyi silh aklk olabilir. Olimpiyatlara evsahiplii yapmak, Meksika'nn ve Kore'nin liberallemelerine katk salam olabilir.
NPQ: Fransa'daki son sosyalist hkmetin insan haklarndan sorumlu bakan Bernard Kouchner, Batnn, insan haklar ihlllerini nlemek iin "mdahale hakkn" stlenmesi ve uygarlklar atmasnda daha

saldrgan olmas gerektiini ileri sryor. rnein, Sudan'daki bir kadnn klitoridektomiye kar korunma istemesi halinde, Batnn kadna yardm etmesi gerektiini sylyor. Buna katlyor musunuz?

Huntington: insan haklar ihllleri ok byk ve srekliyse katlrm. BM, Krtler'e yardm iin ve Somali'de bu tr mdahaleleri onaylad. Ancak u anda, bu tr bir "mdahale hakk" iin genel destek yok. Ama, daha kabul edilebilir olduuna inandm ve savunduum baka tr bir mdahale biimi var: Global demokratik topluluun, demokratiklemi bir lkenin otoriterizme dnmesini engelleme hakk. Bu da bir tr "demokratik Brejnev doktrini" oluyor. Amerikan Devletleri rgt (OAS), Haiti Devlet Bakan Aristide'nin drlmesinde bu tr bir tutum almtr. Latin Amerika devletlerinin gemite egemenliklerini nasl militanca savunduklar ve d mdahale sulamalar dnldnde, bu olaanst bir durumdur. Bu tutum, Yeni Demokrasi ve Bar Savunma Bakan Yardmcs Morton Halperin tarafndan da desteklenmitir. Bu tr bir demokratik Brejnev doktrini pratikte tabii ki derhal ve kaytsz artsz uygulanacak bir kural olamaz. rnein, Hindistan otoriter bir Hindu devlet haline gelirse ne olacak? Ama byle bir politika
92

ABD'ye ve dier gl demokratik lkelere ak bir hedef salar: Halkn demokrasiyi benimsedii lkelerde demokrasiyi desteklemek. hlPQ Trkiye, Cilt:2, say:7, ss.22-26, eviren: Levent Cinemre.
93

HUNTINGTON ile Mlakat: "KLTRN KIPKIZIL PERDES DEMR PERDE'NN YERN ALACAK"

Frankfurter Rundschau (FR): Baka gzlemciler tarihin sonunun ulus devletine dn ve hatta klan devletine dn kanaati ierisindeyken siz bu olguya bambaka bir ekilde bakyor ve gryorsunuz. Siz insanlk iindeki paralanmalar aslnda ideolojik ve ekonomik deil; kltrel tabiatta gerekleecek diye yazdnz- Bu teze nasl varyorsunuz?

Huntington: Biz yeni bir dnemin tam balangcnda bulunuyoruz. Francis Fukuyama tarihin sonundan bahsetti ama o aslnda "ideolojilerin sonunu" kastediyordu. Ve mesele de btn basitliiyle bu. deolojik atmalarn devri bugn iin geti. Ulusal devletin her taraftan, uluslararas ve kendine has organizasyonlar ve brokrasiler tarafndan saldrya uradn mahede ediyoruz. Ben kltrlerin birbirlerine tesirinin giderek artmasyla gzle grlr ayrlklarn (atmalarn) yeni dnyada kltrler arasndaki bariz ayrm izgisinin olaca ve oluturaca tezini dile getirdim. Pek tabii ki medeniyetlerin iinde de atmalar olacaktr. Ama deiik medeniyetlerin, medeniyetler, ulus devletleri ve etnik gruplar arasndaki atma gelecekte, 40 yl nce ABD ve SSCB arasndaki; liberal demokratlarla komnizm arasndaki birbirlerini rakip grme olgusu gibi olacaktr.
FR: Burada toplumlarn birbirleri ile iletiimlerinin artt oranda birbirlerinden uzaklayor olmalarnn tekil ettii paradoks bir mekanizma grmekteyiz?

94

Huntington: letiim ve nakliye alarndaki iyiletirilme hususunda ne kadar ok ii yaplrsa o oranda da birliktelikler ahsi varlklarn yaymaya alacaktr. O zaman insanlar kendilerini bir lkenin deil, bir medeniyetin paras olarak grecektir. ylesine ki; Hollandallar, Belikallar ve Almanlar arasndaki farklar ok azalm, Avrupallar ile dierleri arasndaki fark bu nisbette oalmtr ve oalacaktr. Yugoslavya'daki atma blgesel bir yapda cereyan ediyor. Oradaki gruplarn yeleri farkl medeniyetlere ait olduklar grn savunuyorlar. Srplar kendilerini Ruslarla, Bosnal Mslmanlar da kendilerini Islm devletlerle irtibatlandryorlar. Kafkaslar'da Azeriler Trkiye'den; Ermeniler de Rusya'dan yardm gryor. Souk sava dneminde perde arkasnda sper glerin olduu "vekil savalar"nn kzmasndan korkuyorduk. Gelecekte deiik medeniyetlerden kk gruplar arasndaki atmalarn yine deiik medeniyetlerden, devlet ve uluslar arasnda atmalara yol aacandan endie duymalyz. Modernleme kervanna katlan birok insan kyn ve yaamn evreleyen olgulardan ayrlyor ve bylelikle blgeselliinden kaynaklanan geleneksel kimliini kaybediyor. Fundamentalist hareketlerin ak-tiviteleri bir ailenin teknik okulda okuyan ilk kua olup bunlar yeni bir ahsiyet kimlii aray ierisinde olan kimselerdir. Ve islm bunu onlara verebilir. Geen yllar ierisinde Kore'de Hristiyanln olduka artm olmasndan bu hususu tesbit edebiliriz. Bugn Koreliler'in % 35'i Hristiyan. Nasl insanlar bunlar/ Bunlar islm lkelerinde fundamentalist olanlarla ayn gruptandrlar. nk arkasnda ayn ihtiyalar yatmaktadr.
FR: Global olarak deiik medeniyetlerin mevcudiyetlerini devam ettirme hususunda 3 senaryo tesis ediyorsunuz. lkeler ya Burma veya Kuzey Kore'nin yapt gibi kendisini dnyaya kapatacak ya da tamamiyle ve her ey-leriyle Bat dnyasna entegre olacaklar. Veyahut da Batnn kltrn almakszn, in'in yapt gibi kendi yolunu izerek modernlemeye alacaklar...

Huntington: Batl olmayan devletler "Batllamadan" modernlemek istiyorlar. Japonya bu yolda ok baarl oldu. Ama dier Batl olmayan topluluklar da modernleme sreci ierisinde kendi kltrlerini muhafaza konusunda bir kombinasyon gerekletireceklerdir.
95

Burada bir de ayrlm; hi Batl olmayan lkeler kategorisi var ki onlarn dnrleri bu hususu yeniden tarif ve tahlil etmek istiyorlar. Yneticileri tarafndan Batl bir lke yaplmak istenen Trkiye'de bu uzun sredir szkonusu. Her izgisinde baarl olmamakla beraber. Babakan zal bir defasnda Trkiye'nin Avrupa Topluluu'na ye olmamas gerektiini syleyerek "nk onlar Hristiyan biz Mslmanz" grn dile getirmiti. Tarihteki gemiini deerlendiren Meksika, Amerika ile izgilerini ayrdysa da bugn ABD gibi olabilmek iin elinden gelen her eyi yapyor. Meksika yneticileri lkelerini

mmkn olduu kadar Amerika'ya benzetmeye alrken lkelerinin bir Kuzey Amerika lkesi olmasn arzuluyorlar. Bu arada; Rusya'da Slavlarla Bat'ya ynelmiler arasndaki tarih ekime yaanyor. Bir tarafta da Boris Yeltsin ve maiyetinin Batllatrmaya alt Rusya. Dier tarafta da Rusya'nn Bat'dan farkl, Ortodoks bir lke olduunu, bunun iinde yeni dnyadaki roln kendi tayin edip oynamas, kendi kimlii ve kltrn gelitirmesi gerektiini iddia edenler var.
FR: Eletirmenler dnyay deiik medeniyetlere ayrmanz ciddiyetsiz, tarih dayana bulunmayan ve rklk olarak nitelediler.

Huntington: Bu tamamiyle yanl. nsanlar yzyllardr medeniyetler hakknda konuuyorlar. Ulus devleti olarak nitelediimiz lkeler ise henz 300 veya 400 yllk. nsanlk tarihinin byk bir blmnde medeniyetler kategorisinde dndk. Birka ciltlik olan tarih aratrmasnda Arnold Toynbee bugn sadece 6 tanesi var olan 21 medeniyeti ayrt etmi Ben 7-8 medeniyetten szetmisem, bu daha kk, deiik ve bamsz medeniyetlerin olmad anlamna gelmez. Medeniyet kltrel kimliin belirlenmesinde en nemli etken olarak karmza kyor. Bir insanda bu olgu varsa bu ne rk ne de tarih olmayan bir yaklamdr. FR: Grlerinizde ifade ettiiniz hipotezinizi birzamanlarn Yugoslavya'sna ve Dou Avrupa'sna nasl uygulayabiliriz? Buras iin "Kltrn kpkzl perdesi ideolojinin demir perdesinin yerini ald" diye yazdnzHuntington: Gerekte de demir perdenin tekil ettii snr izgisinin yerinin "ayrm izgisi" tarafndan alndn gryoruz. izginin bir taraf Hristiyan dnyas adna Ortodoks Hristiyanlar tarafndan
96

temsil ediliyor. Dier tarafta ise slm var. Bu izgi boyunca srekli atmalar olmutur. Bu bizi Roma Imparatorluu'nun paralanmasna; Dou ve Bat Roma mparatorluu'na kadar gtrr. Szkonusu husus pek tabii ki Balkanlar'da da Osmanl mparatorluu arasndaki ayrm izgisini tekil etti. Habsburg Imparatorluu'nun kuzeyinde Slovenya ve Hrvatistan, Gneyinde de Mslman Bonaklar ve Ortodoks halkla bu imparatorluk Yugoslavya'nn tam ortasndan gemekteydi. FR: Bu yeni ayrm hatlar sizce yeni snrlar da m tekil edecek? Huntington: u anda tam manasyla bu yaplyor. Yugoslavya'da ve Sovyetler Birlii'nde geen yllar ierisinde lkelerin dalmasn gzlemledik. Bunlar medeniyetlerin tekil ettii ayrm hatlarn amak istediler. u anda tesis edilmekte olan yeni snrlarda deiik dinlerin, bylelikle de medeniyetlerin ayrm izgisi ile rtyor. Biz bunu Kafkasya'da Orta Asya'da ve Yugoslavya'da mahade edebiliyoruz.
FR: Bu, gelimelere yaplacak politik mdahalenin "Bosna rneinde olduu gibi" baarszla mahkum olduu anlamna m geliyor?

Huntington: Szkonusu politik mdahaleler pek baarl olamayacaktr. Bosna'da bu nedenle bana gre en mantkl ve hatta tek zm, Bosna'nn din izgilerle e blnmesi plandr.
FR: Siz teorinize bal olarak "Bat Birlii"ni dnyann geride kalan devletlerine kar bir kurum olarak ifade ediyorsunuz. Grnzde Bat'nn uluslararas organizasyonlar vastas ile istemlerini kabul ettirdiini

belirtiyorsunuz. Bunu Krfez Sava'nda grmek mmknd. Ayn eyin Viyana'da yaplan nsan Haklar Konferansnda da olduu grld Burada bazlar insan haklarnn yaygnlatrlmas yolundaki abalarn deiik bir emperyalizme gtreceini ve medeniyetlerin kendi yaplarnn gzard edildiini dile getirdi...

Huntington: Bat ve Asya normlarnn bariz bir atmas szkonusu. Bunu ABD ve Asyal'nn bulunduu her konferansta mahade etmek mmkn. Bu ztlamada deiik dnya bakna sahip kltrlerin dnya gr n plana kmaktadr. Asyallar toplumsall, hiyerariyi, te taraftan da bireysel olarak var olmann olmamas gerektiini vurgularken Amerika bireysel olarak hak iddia etmeyi gemiten gelen bir hak olarak grd iin Asyallar'n grleriyle ters dyor. Ama, Singapur'da bir polis istedii vatanda uyuturucu kullanp kullanmadn aratrmak iin sokakta durdurup arayabilir. Ve bu ahs uyuturucu kullanyorsa apar topar, uyuturucu bamllarna rehabilitasyon
97

hizmeti veren bir merkeze yatrlabilir. Amerika Birleik Devletleri'nde byle bir ey dnlemez. Ama dier taraftan Singapur'da geceleri rahatlkla, emniyet iinde dolaabilirsiniz. Bunlar deiik deer yarglarnn yansmasn gsteriyor.
FR: Bat deiik medeniyetleri birbiriyle bartrmak iin ne yapabilir?

Huntington: Bat u anda ekonomik, asker ve uluslararas kurumlarda baskn bir konuma sahip. Ama bu hep byle kalmayacak. Btn Batl lkeler; Rusya da dahil, asker glerini azaltrken tm Asya lkeleri ile baz slm devletleri asker glerini bytyorlar. Ayn ey ekonomik dengeler iin de szkonusu. Dnyamzda yaknda 3 byk ticar gten ikisi Asyal olacak. Bunlar Japonya ve in. Bat bu g dengelerinin deiimine kendisini adapte etmek zorunda kalacaktr...
FR: Nasl?

Huntington: Bat bunu, kendi ticar bymesini artrmak iin alp asker gcn azaltmak giriimini yavalatarak yapabilir. Bat ayn zamanda karlarn tehdit edici lkelerle, onlar nkleer silh ve roketlere kavuma yolundaysalar, mcadele etmek zorundadr.
FR: Bu bir ikilem deil mi? Zira siz bir taraftan Batnn ksa vadede asker gcn muhafaza etmesi, hatta karlarn savunabilmesi iin artrmasndan sz ederken, dier taraftan da uzun vadede medeniyetlerin birlikte yaamalar gerektiini sylyorsunuz- Burada Batnn dier medeniyetlere kar kendini koruyucu bir kale konumuna getirdii imaj olumuyor mu?

Huntington: Ben bylesi bir kalenin szn etmiyorum. Grm, Orta Avrupa lkeleri ve Latin Amerika lkelerinin uluslararas kurumlara dahil edilmesi. Bunlar, Bat ile yakn akrabal olan lkeler. Bat iin Rusya, ve Japonya ile iyi ilikiler ierisinde olmak da ok nemlidir. Burada in, Kuzey Kore ve baz slm lkelerini ekillendiren medeniyetlere elimizi uzatmak (bar elini) zor olacaktr. Global bir g olma konusunda in, ekonomisini gelitirmekte, ordusunu modernize etmektedir. Ve karlarn da ok daha dirayetli bir ekilde savunmakta. Ayn zamanda Dou Asya'nn hkim gc olmak istiyor. Bir noktaya gelindiinde bu, dier lkeler ve ABD iin bir problem olacaktr.

Deng Xiaping 3 sene nce ABD ve in arasnda yeni bir souk savan olacan sylemiti. Ve bunun ilk emarelerini gnmzde grmekteyiz. Birok slm lkesinin yneticisi de Bat'y dman olarak gryor. Birok Mslman entellektel de Hristiyanlk ile slmiyet arasndaki atmann 13 asr ncelere dayandn sylyor.
FR: Avrupa toplumunun bnyesinde de medeniyetler arasnda atmalar oluyor.

Huntington: Bu, Almanya, Fransa ve dier Avrupa lkelerinde bymekte olan bir problem. Bu lkelerin snrlarn gmenlere kapatmak istemeleri kltrel deiikliklerin n plana kaca konusunda grlerimin altn iziyor. Avrupa'daki bu gelimenin nedeni ekonomik etmenlere dayansa da, szkonusu lkelerin toplumlarnn ekonomik gc artnca bu pek o kadar byk bir sorun tekil etmeyecektir...
FR: Almanya'daki iddet olaylarnn artmas teorinize bir delil tekil ediyorsa, o zaman Trk mlteciler Alman vatandal hakkn elde ederek Mslman olarak kalamazlar m?

Huntington: Almanya'nn baka kltrlerin vatandalarna Alman vatanda olmalarn kolaylatrmak iin kanunlarn deitirmesi gerekir. Ayrca Trkler de hangi lkenin vatandalnda kalacaklarna dair kararlarn vermi olmaldrlar. Bir Trk iyi bir Alman olma ykmllnn gereklerini yerine getirme sorumluluunu kabulleniyor ve bunun gereklerini ifa ediyorsa Mslman olarak Alman vatandalna gemelerine izin verilmeli. Protestan ve Katolik Almanlar'n var olduu gibi. Ama byk bir grup haline gelip slm' politik platformda da yaymak ve etkin bir g klmak istediklerinde bu bir sorun tekil edebilir.
FR: Amerika Birleik Devletleri'nde de deiik gruplar kltrel kimliklerini bulmak iin bir aray ierisindeler. Bunlarn ban Amerikallar ekiyor. Bunun atmalar olmadan mmkn olacana inanyor musunuz?

Huntington: Amerika Birleik Devletleri gemi yllarda artan gle birlikte deiik etnik yaplarn tecrbesini tatt ve edindi. Gmenler zellikle Latin Amerika'dan Karayipler'den ve Asya lkelerinden geldiler. Tarihi adan bakldnda Amerika Birleik Devletleri her zaman iin kltrel adan Batl bir lke olmutur. Anayasas ve bamszlk bildirgesinde de ifade edildii gibi kendisini demokrasi ve bamszlkla tanmlamaktadr... 1890 senesinin gmenlerinin tek istei Amerikan toplumunun bnyesine kabul edilmekti. Artk baz gruplar bu eritme kabna girmek istemiyor ve ondan ayrlmak, kopmak istiyor. Bu belirgin bir farktr. Pek tabii ki etnik kkenin rlandal ve 99 talyanlar'da olduu gibi bir nemi vardr. Ve bu, Amerikanvari birlikte yaama ve politikada gzard edilmemesi gereken bir rol oynamtr. Ama bu hibir zaman politik sistemimizin temel yarglarn deitirmeye ynelik bir konum tekil etmemitir. Buna karn baz gruplar bu sistemi reddediyorlar. Ama yine de gen gmenler ierisinde anavatanna sadk Amerikallar' bulabilmektedir.
FR: "The Third Wave" adl kitabnzda Amerikan kimliinin dier lkelere kyasla ok daha fazla demokrasi ile iice ve badam olduunu ve bunun demokrasinin genel yaygnl ile de yakn alkasnn bulunduunu belirtiyorsunuz- Bu deer yarglarnn dier kltrlerin temel yaps ile badatrlamadn grdmzde

bir belirsizlik so'zkonusu. Bu deerler Konfyus'n partikularizmi ve slm'n temel prensipleri ile badamyor.

Huntington: Amerika Birleik Devletleri'nde byk bir ounluk insan haklarnn gelitirilmesi ve baka lkelerde de tesis edilmesi hususunun Amerikan d politikasnn nemli bir unsurunu tekil etmesi gerektii grnde. Bu konsenss Bakan Jimy Carter'n insan haklar meselesini gnlk politikann bir paras yaptnda kendisini daha da gelitirdi. Clinton'n dileri bunu sistemletirdi. Bizim bugn demokrasiden sorumlu bir vekil dileri bakanmz ve ulusal gvenlik birliinin bu iten sorumlu alanlar var. Bunlar dier lkelerde demokrasinin yaygnlatrlmas ile yakndan ilgileniyorlar. Pek tabii ki buna karlk olarak baz yerlerde direnmeler ve kar klar olacaktr. Amerika Birleik Devletleri bu tr ortamlarda byk bir hassasiyetle hareket etmelidir. lkelere zoraki olarak insan haklarn empoze etmeye alr ve insan haklar bildirgesini bu normlara uymadklar iin kafalarna arparsak hibir ey elde edemeyiz. Bunu Carter'la birlikte altmda ac bir tecrbeyle mahade etmitim. Szkonusu lkelerde demokrasiyi tesis etmenin en gzel yolu bu devletlerde demokrasinin alan bulmas ve tesis edilmesi iin alan gruplar desteklemektir. Bu nedenle kanaatime gre Amerika Birleik Devletleri in'deki zel sektr desteklemelidir. nk tarihe baktmzda lkelerde filizlenen bir orta tabakann varl bu corafyalarda demokrasinin olumasn salamtr. Bylesi bir gelimeyi in'de de grmeyi umut ediyoruz. in kendisini daha fazla demokrasiye yneltecek olsa da neticede bu Bat izgisinde bir demokrasi olmayacaktr.
FR: Tannm Amerikal psikolog Harry Triandis'ten alnt yaparak

100

Batl olmayan devletlerin Batl lkelerin deer yarglarna hi ehemmiyet vermediini belirtiyorsunuz.

Huntington: Bu medeniyetlerin farkl yaklamlar deerlendirmelerinden kaynaklanmakta. Realite olarak dnyamzda 1.25 milyar inli; 123 milyon Japon; birka yz milyon Avrupal; 250 milyon Amerikal ve bir milyar Hintli yayor. Bu nedenle medeniyetler arasndaki bu glkleri anlayla karlamaya almalyz. Bu ayrlklar iin esneklik ve manevra salayacak alanlar bulmal ve ortak deerleri tesbit etmeliyiz...

Frankfurter Rundschau gazetesinden iktibas, Nehir Dergisi, Aralk 1994-Ocak 1995, eviren: Zbeyir Somuncu.
101

SAMUEL P.HUNTINGTON'LA Mlakat "Trkiye slm'n Lideri Olmal" ahin ALPAY

Size yneltilen eletirilerden biri, bugn dnyadaki atmalarn en nemlilerinin "uygarlklar" arasnda deil, iinde oluu. ran-Irak atmas; Cezayir, Afganistan, rak ve Trkiye'deki i atmalarn hepsi ayn uygarlk iinde deil mi?

Uygarlk ii atmalarn yaygnl, sz konusu uygarln gelime aamasyla ilikili. Uygarlklarn gelimesinde bir aama "savaan devletler" aamas Bat'da bu aama 3-4 yzyl srd. Ama Batl devletler arasnda sava, artk dnlemeyecek bir ey. islm uygarl ise hl "savaan devletler" aamasnda. Uygarlklar aras ve ii atmalar arasndaki nemli ayrm u: Uygarlklar aras atmalar byyp yaylabilir. Eski Yugoslavya'daki sava bunun en ak rnei. Btn Katolik lkeler, Hrvatlar'n arkasnda saf tuttu. Rusya ve Yunanistan Srplar'a; btn slm alemi de Bonaklar'a destek verdi.
Uygarlklar atmas nasl nlenebilir?

Bunlarn denetim altnda tutulmas gerekir. nisiyatif, her uygarlk grubunun, lider lkeleri tarafndan stlenilmeli. ou uygarlk grubunun bir veya birka lider lkesi var. slm dnyasnn sorunlarndan biri de, bir lider lkeden yoksun oluu. Kimilerine gre, bugn dnyadaki temel atma uygarlklar arasnda deil; kaynan Bat uygarlndan da alsa, insan haklar, demokrasi, seme zgrl, eitlik, zgrlk, laiklik, serbest piyasa gibi evrensel deerler ile yerel deerler arasnda. Bu konuda ne dnyorsunuz? 102 Bugn dnyada olup bitenlerin nemli bir boyutuna iaret ediyorsunuz. Bu balamda iki noktaya deinmek isterim. Birincisi, hzlanan sosyoekonomik modernleme ve gler, bir kar eilim dourdu. nsanlar, kimliklerini yitirdiklerini, kkszletiklerini, yabanclatkla-rn hissediyor; karlatklar sorunlar gslemek iin yerel deerlere sarlyor. Bu, Trkiye'de de yaanyor; kentlere genler destek bulmak iin islamc rgtlere bavuruyor. ikincisi, toplumlar geliip kendilerine gven kazandka, yerel deerlerini yeniden n plana karyor. Bat'nn bazen ok ykc da olan etkisi altnda kalan btn toplumlarda, zellikle Dou Asya'da, yerel deer ve geleneklere ballk canlanyor. Ortak olduumuz baz evrensel deerler varsa da, insanlarn gittike kendi z kltrlerine sarlmalar olayn yayoruz. Saydnz deerlerin evrensellemesini ben de isterdim. Ama durum yle deil. Bat'dan kaynaklanan bu deerler, baka kltrlere mensup baz insanlara da cazip geliyor olabilir. Ancak kanlmaz olarak, herkese kabul edileceini dnmek yanl. Trkiye'ye Singapur ve Malezya zerinden geldim. O lkelerdeki insanlar Batl deerleri benimsemiyor, hatta kmsyor. "Ekonomide byk baar kazandk nk kendi Konfiys deerlerimize sarldk" diyorlar. Liderleri, "Bat demokrasisi bize gre deil" diyor.
Ben demokrasinin, sizin ifadenizle "nc Dalgas'nn, gittike Dou Asya'y da kapsadn sanyordum...

Siyas ve kltrel deerler arasnda ayrm yapmak gerekmez mi? Uygarlklar arasnda atmay nlemenin en iyi yolu, demokrasi ve piyasa ekonomisi gibi evrensel siyas deerlerin yaylmas deil mi?

Doru. Bu lkelerde ekonomik gelimenin dourduu glerle, kltrel gler arasnda atma grlyor. Ekonomik kalknmayla birlikte, Gney Kore ve

Tayvan'da olduu gibi, burjuvazi geliiyor; toplumu demokratikleme ynnde iten gler douyor. Ne var ki, bu sreler kltrel deimelere de yol ayor. G.Kore'de 30-40 yl nce nfusun sadece %2'si Hristiyan iken, bugn bu oran %35'in zerinde. Demokratiklemeye Hristiyanlar nclk etti. Tayvan'n liderleri, sofu Hristiyan. Kltrel unsurlarn da byk etkisi var.
Ya Japonya?

103 Japonya bir istisna; birok bakmdan olduu gibi...


Peki Trkiye?

Hayr, sadece Hristiyan lkelerde demokrasi olabileceini sylemiyorum. Ancak sizin de sylediiniz gibi, liberal demokrasi, Bat'nn bir rn. Demokrasi, Bat kltrnn etkisinde olan lkelerde daha kolay geliiyor. Japonya, Hindistan ve Trkiye bunun istisnalar.
"Batl olmayan lkeler Batl deerleri kabule zorlanmamal; Batllamadan modernlemek'" diyorsunuzModernleme kavramnz demokratiklemeyi iermiyor mu?

Hayr. Modernleme, dnyada 18. yzyldan beri yaanan sosyal, ekonomik, teknolojik deimeler. Politik adan bakldnda, modernleme, siyasal katlmn genilemesini de ierir tabii. Bunun iin ou modern, ounlukla Batl toplumlar ayn zamanda demokratik toplumlardr. Ancak demokrasi modern toplumun alabilecei siyas biimlerden sadece biridir. Modernleme, ekonomik gelime, politik deimeyi de getirir. Ama bu deimeler Batl, liberal demokrasinin kabuln gerektirir mi? Emin deilim. Son 20 ylda krktan fazla lke otoriter sistemlerden demokratik sistemlere geti. Demokratik lkelerin says, nemli lde artarken, liberal demokrasilerin oran dt. Dou Asya'da, islm lkelerinde Batl liberal modele uymayan demokrasi trlerinin gelitiini grebiliriz.
Bazlarna gre ABD hkmetine Batl demokrasinin yaylmasn tevike almasn tavsiye ediyorsunuz. Doru mu?

Bu biraz ar bir yorum. Ancak, yeni demokratikleen lkelerde demokrasinin salamlamasna ncelik verilmesini dnyorum. Eer ABD hkmetine danmanlk yapyor olsaydm, rnein Rusya'da demokrasinin yerletirilmesinin, in'in demokratiklemesini tevikten ok daha nemli olduunu sylerdim. nk in'de demokrasiyi tevik, ok g ve uzun vadeli bir i.
stanbul'da yaptnz konumada, Trkiye'nin "slm aleminin lideri" olabileceini sylediniz- Oysa Trkiye'nin Bat ile slam uygarlklar arasnda "blnm" bir lke olduunu yazmtnz- Ancak ksmen o uygarla mensup bir lke slam alemine nasl lider olabilir?

Trkiye, gerekten Avrupa ile Asya, slm ile laiklik, vs arasnda blnm bir lke. Bu bakmdan kimi liderlerinizin de iaret ettikleri
104

gibi, uygarlklar arasnda bir "kpr" olabilir. Ancak islm dnyasnda dzene ihtiya var.

islam dnyasndaki atmalar ksa srede zme ulatrlabilir mi, bilmiyorum. Ancak dnyay dolatka, islm bilincinin gzlendiini gryorum. slm dnyasnn Bosnal Mslmanlar'a verdii destek, bunun sadece bir rnei. islm dnyasnda liderlik rol oynayabilecek lkeler var. Ancak Trkiye, ekonomik gelime seviyesi, stratejik konumu, kendine gvenen brokrasisi, ordusu, Bat ve slm karm kltr ile islm alemine nderlik bakmndan esiz bir yere sahip. Tarihte Osmanllar da bunu yapmad m ? Eer Trkiye bir Batl lke olma srarndan biraz vazgeer; modernleme ve demokrasinin bir islm lkesinde de mmkn olduunu gstermeye daha ok arlk verirse, btn dnyaya ve islam'a byk bir model olur.
Trkiye'nin bunu zaten baardn dnmyor musunuz?

Evet, birok bakmdan, islamc bir partinin demokratik yoldan iktidara gelebilmesi ok nemli. Demokratik bir ynetim uygulayacaklarn da umuyorum. yle davranmazlarsa, trajedi olur.
RP'nin demokrasinini ounluk ynetimi ilkesine bal kalsa da, aznlkta kalanlarn haklarna o kadar saygl olmayabilecei endiesi var.

slamclarn veya bakalarnn byle bir ey yapmalar ok talihsiz olur, nk demokrasi hem ounluk ynetimi hem aznlk haklar demektir. Trkiye'de 1950'lerin sonlarnda hkmetin muhalefetin haklarna saygl davranmad zaman askerlerin mdahale etmek zorunda kaldklar grld.
Trkiye'de demokrasinin Batl deil, yerel deerlerle desteklenmesi gerektiini mi sylyorsunuz?

Trk demokrasisi, Trk deerlerine dayanmal, islm deerleri, Trkiye'nin kltr mirasnn bir paras. Trkiye Islm deerleri demokrasiyle badatrabilirse, bu byk bir katk olur. Trkiye, ileyen bir demokrasiye sahip olan tek slam lkesi. Demokrasinin mutlaka laik bir temele dayanmas gerekmez, islm ile demokrasi badaabil' meli.
Laiklik olmadan m?

Tabi laiklik de Trk kltrnn bir paras. Ama insanlar "ya


105

demokrasiye inanrsn ya da islm'a" gibi bir durumla kar karya braklmamal.


Laiklii gerekli klan da bu deil mi?

Kiinin hem demokrasiye, hem slm'a bal olmas mmkn olmal...


Laiklik olmadan demokrasi olabilir mi?

Umarm...

Toplumun laiklie inanan kesimi Trkiye'nin Avrupa Birliinin ilk Mslman lkesi olmasn; slamclar ise slm dnyasnn lideri olmasn, AB'nin dnda kalmasn savunuyor. Siz ikincilere yaknsnz-

AB'ye katlmak isteyen Trkleri anlyorum. Ancak son gelimeler, bunun zor olacan gsteriyor. Ksmen Trkiye'deki koullar, daha ok Avrupa'daki muhalefet yznden, zel bir muhalefeti olan Yunanistan' bir yana brakalm.

Bat Avrupallar arasnda da insan haklar, Krt sorunu, ekonomik gelime dzeyi konularnda kayglar var. Trkiye'nin kltrnn, slm mirasnn Avrupa'dan ok farkl olduu dncesi de var. Trkiye imdi AB ile gmrk birliine girdi. ABD, Avrupallar11 Trkiye'yi AB'ye almaya zorluyor, nk ok nemli bir mttefik olarak gryor. Ama Avrupa'da buna kar ok byk bir diren var.
Globalleme, kabileci tepkiler dourdu. Trkiye maalesef bunun da skntsn ekiyor. Krt sorununa zm nerisi var: slamclar mmetilii; milliyetiler bask yntemlerini; liberaller Bat tarz kltrel oulculuu savunuyorlar. Siz hangisini uygun buluyorsunuz?

Tabi ki kltrel oulculuu, Ulusal devletle mevcut ekliyle btnlemekte glk eken etnik, blgesel gruplar dnyann birok yerinde mevcut. u sralar Rusya ve Filipinler'de de bu sorunlarn bir zme ulatrldna tank olduk. eenya'ya tam bamszlk deil ama geni bir zerklik tannd. Filipin hkmeti ile Mslman isyanclar arasnda varlan anlama da Mslmanlar'in ounlukta olduu blgeye geni zerklik tanyor. Aznlklara belirli kltrel haklarn tannmasn, ama siyas btnln korunmasn ieren yaratc zmlere gereksinim var.
Kltrel oulculuk mmetilikle badar m?

Hem Trkler, hem de Krtler Mslman. Bir din kavgas yok.


106
Din, birletirici olabilseydi, slam dnyasnda bu denli ok atma olur muydu?

Evet, atma teki uygarlklara nazaran slm dnyasnda ok daha yaygn. Dnya nfusunun bete birini oluturan Mslmanlar, dnyadaki uygarlklar ii ve aras atmalarn te ikisinde taraf. Bunun iin slm dnyasnn nde gelen lkelerinin slm dnyasna eki dzen vermeleri ok iyi olurdu.
Geen Nisan'da yaymlanan bir makalenizde, slmclar'n demokratik yoldan iktidara gelmelerine izin verilmesini, ancak iktidara geldikten sonra demokrasiye srt evirirlerse "Pinochet seeneinin, ordu mdahalesinin devreye girebileceini sylyorsunuz.

slamc akmlar arasnda ayrm gerekli. iddete bavuran radikal slamclar, her rejim iin bir tehdit. Ilml slamclar eer demokratik srece katlyor ve baarl oluyorlarsa, iktidara gelmelerine izin verilmeli. Aksi ok yanl olur. ktidara geldikten sonra demokrasiye srt evirmeleri, muhalefeti bastrmalar tehlikesi elbette vardr. Buna dire-nilmesi gerekir. Bu yolda ilerlerlerse, "Pinochet seenei"ne bavurulmasn desteklerim.
Milliyet, 9 Eyll 1996.

107

BATI TEKTR, AMA EVRENSEL DELDR


Samuel P. HUNTINGTON

Son yllarda Batllar, Bat kltrnn dnya kltr olaca ve olmas gerektii eklinde yorumlar yapmakta, buna kendilerini inandrmakta, Batl olmayanlar da fkelendirmektedirler. Bu bbrlenme iki trl ifade edilmektedir. Birincisi Coca'Colonizasyonu tezidir. Tezin iddiasna gre, Bat'nn zellikle de Amerika'nn popler kltr dnyay sarmaktadr. Amerikan yemekleri, giyimi, mzii, sinemas ve her trl tketim eyas her ktada gnden gne yaylmakta ve benimsenmektedir. kinci tez ise modernlemeyi konu edinmekte, Bat'nn btn dnyay modernlemeye ynelttiini sylemekte, bununla kalmayarak, baka uygarlklara mensup olanlarn da modernletike giderek Batllatn, kendi geleneksel deerlerini, kurumlarn, rf ve detlerini Bat'nnkilere bulduklarn ifade etmektedir. ki tez de, evrensel ve homojen bir Bat dnyas hayal etmektedir ve her ikisi de deien llerde de olsa - vnmeci, yanl, hatal ve tehlikelidir. Coca-Colonizasyonu tezinin savunucular, kltr tketim eyas ile zdeletirmektedirler. Halbuki bir kltrn esasn din, dil, deer hkmleri, gelenekler ve detler oluturur. Coca-cola imek bir Rus'u bir Amerikal gibi dndrtmeyecei gibi, soi yemek de bir Amerikal'y bir Japon gibi dndrtmeye yetmez. nsanlk tarihi boyunca, ilgiler 108 ve eyalar bir toplumdan dierine gemi ama bunlarn yayld toplumlardaki temel kltrlerde fazla bir deiiklik meydana getirmemitir. in, Hint veya baka kltrlerden gelen birok unsurlar zaman zaman Bat dnyasn kaplamtr ama, kalc bir etkileri olmamtr. Pop mzik kltrnn veya tketim eyalarnn yeryzn kaplamasnn Bat uygarlnn zaferini gsterdii iddias, dier kltrlerin gcn km-sedii gibi, Bat kltrn de, yal yiyecekler, iko bedenler ve fola-yan ieceklere indirgeyerek bayalatrmaktadr. Bat kltrnn temelinde Magna-Mac deil, Magna-Carta yatmaktadr. Modernleme tezi, Coca-Colonizasyonu tezine gre; entellektel ynden daha cidd grnmesine ramen, onun kadar kusurludur. Bu teze gre, bilimsel ve teknolojik bilgi birikiminin ondokuzuncu yzyldaki gzkamatrc yayl, insanoluna, evresini deitirmede akl almaz boyutlarda imknlar salamtr. Modernleme, kentlemeyi, sanayilemeyi, okuryazarln yaygnlamasn, eitimi, refah, sosyal hareketlilii ve daha karmak ve eitli mesleki yaplanmay iermektedir. Bu ise devrim niteliinde bir deiimdir ve ancak Milttan 5000 yl nce, Dicle, Frat, Nil ve nds vadilerinde balayan ve ilkel toplumdan ilk medeni topluma geite grdmz devrim sreciyle kyaslanabilir. Modern toplum insannn tutumu, deer hkmleri, bilgisi ve kltr geleneksel toplum insanndan ok farkldr. lk modernleen olmas dolaysiyle Bat uygarl, modern kltre geen ilk uygarlk olmutur. Dier toplumlar da benzer eitim, i ve refaha ulap benzer snfsal yapya kavutuka - iddia devam ediyor- Bat kltr dnyann ortak kltr olacaktr.

Modern ve geleneksel kltrler arasndaki belirgin farkllk mnakaa gtrmez. Elbette bir ksm modern bir ksm geleneksel olan toplumlarn yaad bir dnya, btn toplumlarn modern kltr iinde yaad bir dnyadan daha az homojen olacaktr. Ancak bundan, modern kltre sahip olan toplumlarn, geleneksel kltre sahip olan toplumlardan daha fazla benzeecei sonucu karlamaz. Sadece birka yzyl nce, btn toplumlar geleneksel kltr iinde yaamaktayd. Gelecein modernleen dnyas, o zamann dnyasndan daha m fazla homojen olacaktr? Muhtemelen hayr. Fernard Brudel'in gzlemine gre, "Ming in'inin Volais Fransa'sna yaknl, Mao in'inin 5. cumhuriyet Fransa'sna yaknlndan, daha fazladr." Modern toplum109

larda yaygn olan ok ey vardr ama bu, homojenlie kadar gitmemektedir. Bu iddiada olanlar grlerini modern toplumun tek tip olacana, dayandrmaktadrlar. Bu, yanl bir zdeletirmedir. Konu ile ilgilenen btn bilim adamlar, Bat uygarlnn 8. ve 9. yzyllarda ortaya ktn, onu dier uygarlklardan ayran zelliklerin sonraki yzyllarda belirginletiini kabul etmektedirler. Bat uygarlnda modernleme, 18. yzylda balamtr. Ksacas Bat, modern olmadan ok nceleri de Bat idi.
Bat'y Bat Yapan Nedir?

Bat uygarlnn modernlemeden nceki yzyllara ait belirleyici vasflar nelerdi/ Konuyu aratranlar, bu sorunun cevaplandrlmasnda birok konuda ayrlsalar da, birtakm kurumlar, uygulamalar ve inanlarn Bat uygarln belirledii hususunda birlemektedirler. Bunlar: Klasik Miras. Bir nc nesil uygarl olarak Bat, nceki uygarlklardan, en fazla da Klasik uygarlktan ok ey tevars etmitir. ok ey devralmtr. Grek felsefesi ve rasyonalizmi, Roma Hukuku, Latince ve Hristiyanlk bunlar arasndadr. slm ve Ortodoks uygarlklar da Klasik uygarlktan ok ey almlardr ama, bu asla Bat lsnde olmamtr. Bat Hristiyanl tek bana Bat uygarlnn en nemli tarih karakteristiini tekil eder. Gerekten binli yllarn balarnda bugn Bat uygarl olarak adlandrlan ey, Bat Hristiyanl olarak biliniyordu. Bat Hristiyan halklar arasnda ok gelimi bir birlik uuru vard ki bu uur onlar, Trkler'den, Fasllar'dan, Bizansllar'dan ve dierlerinden ayrmaktayd. Batllar 16. yzylda dnyay fethe karken bunu altn iin olduu kadar, Tanr iin de istiyorlard. Reformlar, kar reformlar, Bat Hristiyanl'nn Katolik ve Protestan olarak blnmesi, -bunlarn politik ve entellektel sonularBat tarihinin belirli izgileridir. Bunlar ise Dou Ortodoksluu'nda ve Latin Amerika Hristiyanl'nda bulunmayan eylerdir. Avrupa Dilleri: Kltrleri birbirinden ayran ve dinden sonra gelen ikinci unsur dildir. Bat dier uygarlklardan "ok dillilik"le ayrlr. Japonca, ince, Hinte ve Arapa, dier uygarlklarn esas dili olarak kabul edilir. Bat miras olarak Latince'yi almtr ama Bat'da ortaya -

110 kan eitli uluslar, kabaca Germen ve Roman olarak iki kategori iinde gruplanan kendi dillerini gelitirmilerdir. 16. yzylda bu diller, genel olarak imdiki formlarna kavumulardr. Yaygn beynelmilel dil olarak Latince, yerini zamanla Franszca'ya brakm, yzylmzda ise, onun yerini ngilizce almtr. Din ve Dnyev Otoritenin Ayrlmas: Bat tarihi boyunca devletten ayr olarak Kilise ve Kiliseler varolmutur. Tanr ile Sezar, kilise ile devlet, din otorite ile dnyev otorite ikilisi Bat kltrnde hkm srmtr. Bat dnda sadece Hint uygarlnda din ile politika aka ayrlmtr, islm'da Tanr Sezar'dr. in ve Japonya'da Sezar Tanr'dr, Ortodokslar'da Tanr Sezar'n kk ortadr. Kilise ile devlet arasndaki bu ayrm, dier uygarlklarda grlmez. Otoritenin bu ekilde blnm olmas Bat'da, snrsz zgrlklerin ortaya kmasn salamtr. Kanun Hkimiyeti: Medeni toplumlardaki, kanunlarn merkezilemesi kavram, Roma'dan miras kalmtr. Ortaa dnrleri, krallarn gcn gsterebilmeleri iin tabii kanun kavramn zenle incelerken, ngiltere'de de Common-law gelenei gelitirilmekteydi. 16. ve 17. yzyllarn istibdat dnemlerinde kanun hkimiyeti dncesi uygulamada deil ama muhalefette grnmektedir. Fakat, insan gcnn bir ksm d kstlamalara kar bamll fikri devam etmitir. (Non sub homine sed sub Deo et lege.) Otoritenin keyfi uygulamalarna kar, mlkiyet haklarn da ieren insan haklar ve kanun hkimiyeti gelenei, meruiyetin temeline yerletirilmitir. Baka uygarlklarda, dnce ve davranlarn ekillenmesinde kanunlar daha az nemli bir faktr olmutur. Sosyal oulculuk ve Sivil Toplum: Bat uygarl tarih boyunca oulcu olmutur. Bat iin ayrc olan unsur, Kari Deutsch'un dedii gibi "kan ve evlenme bana dayanmayan otonom gruplarn olumas ve bunun devamllk gstermesidir." Balangta altnc ve yedinci yz-yllarda bu gruplar manastrlar, keiler ve meslek birlikleri olarak ortaya km, sonralar daha da genileyerek birlik ve dernekler halinde btn Avrupa'ya yaylmlardr. Bat, bin yldan beri, onu dier uygarlklardan ayran bir sivil topluma sahip olmutur. Birlik ve derneklere dayal oulculuk, snf oulculuu ile eklemlenmitir. Bat toplumlarnn pek ou gl ve bamsz bir aristokrasiye, salam bir kyl unsu11] runa ve kk fakat belirgin bir esnaf ve tccar snfna sahip olmutur. Feodal aristokrasinin gc istibdadn iktidarn kstlamakta nemli roller oynamtr. Bu Avrupa oulculuu, sivil toplumca fakir, aristokrasisi zayf ve merkez brokrasisi gl imparatorluklara - Rus, in, Osmanl vs. - ok aykr dmektedir. Temsil KurumlaRI: Sosyal oulculuk batan beri, aristokratlarn, rahiplerin, tccarlarn ve dier snflarn menfaatlerini temsil eden parlamento gibi kurumlarn gelimesine imkn vermitir. Bu kurumlar modernleme srasnda

demokrasilere temsil biimi salamtr. Ara sra, istibdadn hkim olduu yerlerde bu kurumlar ilemez hale gelmi veya etkileri snrl kalmtr ama byle durumlarda bile, Fransa'da olduu gibi, politik katlmn bir arac olarak bunlar yeniden vcut bulmulardr. Temsilci kurumlar byle bin yl gerilere uzanan bir gelenek dier uygarlklarda bulunmamaktadr. Kendi kendini ynetme hareketleri de blgesel seviyede dokuzuncu yzylda talya kentlerinde balam ve kuzeye doru yaylarak gelimitir. ktidar, din adamlarnn ve asillerin elinden zorla alnm, 13. yzylda Hanseatic Leaqe olarak gl ve bamsz kentler konfederasyonu eklinde bir konfederasyona dnmtr. Blgesel seviyedeki bamszlktan, mill seviyede bir temsile ulalmas da dnyann baka yerlerinde grlmemektedir. Ferdiyetilik: Bat uygarlnn yukarda sralanan hususiyetlerinden pek ou, baka uygarlklarda grlmeyen, bir ferdiyetilik duygusunun, ferd haklar ve zgrlkler geleneinin ortaya kmasna vesile olmutur. Ferdiyetilik 14. ve 15. yzyllarda gelimitir. Ferdin tercih hakknn kabul edilmesi, Deutsch'un tabiri ile "Romeo ve Juliet hakk" 17. yzylda Bat'da yaygnlamt. ngiltere'de "En zengin gibi en fakirin de yaanacak bir hayat vardr" eklinde ifade edilen, herkes iin eit haklar kavram da, genel kabul grmese de bu dnemde gndeme girmitir. Ferdiyetilik 20. yzyl uygarlklar iinde de, Batnn ayrc bir zellii olarak yerini korumaktadr. 50 lkeyi ve benzer halk gruplarn iine alan bir aratrmada, ferdiyetilikte ilk 20 sray igal eden grubun 19 tanesi Batl lkelerden kmtr. Kltrlerin karlatrmasna ynelik baKa bir aratrmada, Bat'da ferdiyetiliin, dier yerlerde ise kollektivizmin ar bast grlmektedir. Bundan kan sonu "Bat'da ok fazla nem verilen deerlere, dier yerlerde pek az nem verildiidir." Batllar da Batl olmayanlar da ferdiyetiliin Bat'ya ait
112

temel bir zellik olduunu kabul etmektedirler. Yukarda sralananlar elbette Bat uygarlnn belirleyici zelliklerinin tamamn kapsamamaktadr. Ayrca bu zelliklerin Bat'nn her yerinde ve her dnemde var olduu da sylenemez. Nitekim birok despot, Bat tarihinde zaman zaman kanun hkimiyetini grmezden gelmi, temsilci kurumlar askya almtr. Ayrca bu zelliklerin hibiri baka uygarlklarda yoktur da denemez. Kukusuz vardr. Kur'an ve eriat, slm toplumlarnda temel haklar kurumlatrmtr. Japonya ve Hindistan Bat'ya paralel bir snf sistemine sahiptir (ve belki de bunun sonucu olarak Batl olmayan bu iki lkede demokratik hkmetler bylesine uzun sre yaayabilmitir). Bu zelliklerin hibiri mnhasran Bat'ya ait deerler de deildir. Fakat bunlarn bileimi Bat'ya aittir ve onun ayrc vasfn olutururlar. Bu kavramlar, uygulamalar ve kurumlar Bat'da, dier uygarlklara gre ok daha yaygndr. Bunlar Bat uygarlnn esas ekirdeini oluturmaktadr. Bat budur, ama btn bunlar Bat iin modern deildirler. Bugn

Bat'y dier uygarlklardan ayran, kiisel zgrlklere ball bunlar varetmitir. Arthur M. Schlesinger'in dedii gibi Avrupa "kiisel zgrlklerin, politik demokrasinin, kanun hkimiyeti, insan haklaRI ve kltrel zgrlklerin kayna ve yegne kaynadr. Bunlar Asya'nn, Afrika'nn, Ortadou'nun deil, Avrupa'nn idealleridir. Bakalar, olsa olsa bunlar adapte etmilerdir." Bu kavram ve vasflar Bat'nn hem kendini hem de dnyay modernletirmesine imkn veren faktrlerin pek ounu temsil ederler. Bunlar Bat uygarln Bat uygarl yapmtr. Bat uygarl deerlidir ama, niversel olduu iin deil, benzersiz olduu iin deerlidir.
Bakalar Bat'y Kopya Edebilir

m: Batl olmayan toplumlar, modernlemek iin, kendi kltrlerini terkedip Bat kltrnn temel unsurlarna adapte olabilirler mi? Bu toplumlarn liderleri zaman zaman bunun olabileceini dnmlerdir. Byk Petro ve M. Kemal Atatrk kendi lkelerini modernletirmeye karar verdiklerinde bunun yolunun; klk kyafete varncaya kadar, Bat kltrn tmyle almak olduuna inanyorlard. Sonuta, kendi kltr kimliklerinden emin olmayan "yrtlm" lkeler elde etmilerdir. 113 stelik Bat'dan ithal ettikleri kltrel unsurlar peinden kotuklar modernleme konusunda fazla bir yarar da salamamtr. Batl olmayan toplumlarn liderlerinden pek ou ise, Batllamaya kar kp modernlemenin peine dmlerdir. Bu yaklam, yzyl nce ortaya atlan, TI-YONG (temel prensipler iin ince, pratik yararlaRI iin Bat dilleri) veya VOKEN-YOSEI (Japon ruhu, Bat teknii) tabirleri ile zetlenebilir. 1994'te Suud Arabistan prensi Bardar bin Sultan "Dardan ithal ettiimiz eyalar gz alc ve gzel eylerdir, Hi-tec rnlerdir. Fakat sosyal ve politik kurallar gibi elle tutulmayan eylerin dardan ithali ldrc olabilir. - ran ah'na sorun... islm bizim iin sadece bir din deil, ayn zamanda bir hayat biimidir. Biz Suudiler modernlemek istiyoruz ama Batllamak istemiyoruz." demekteydi. Japonya, Singapur, Taiwan, Suud Arabistan ve biraz daha az olmakla birlikte ran, Bat toplumu olmadan modern toplum olmulardr. in gittike modernlemektedir ama asla Batllamamaktadr. Uygarlklar arasnda etkileme ve bireyler alp verme her zaman olagelmitir. Haberleme ve tamacln bugnk boyutu bu etkilemeyi daha da artrmtr. Dnyann byk uygarlklarnn birou, en az bin yl, bazen birka bin yl varlklarn srdrmlerdir. Bu uygarlklar, baka uygarlklardan aldklar dnlerle yaama anslarn artrmlardr. Bilim adamlar, in'in Hindistan'dan Budizm'i inliletirdii hususunda fikir birlii ierisindedirler. in Budizm'i kendi gaye ve ihtiyalar iin benimsemitir. in, Bat'nn youn Hristiyanlatrma gayretlerine kar kendini bugne kadar korumutur. Eer Hristiyanl da bir lde ithal ederse, bunu da kendi kltrn glendirmek iin alacak ve

uygulayacaktr. Benzer ekilde, Mslmanlar da geen yzyllarda, Hellenik mirasn daha ok teknik boyutlar ve d biimiyle ilgilenmiler, faydac mlahazalarla alm, deerlendirmi ve kullanmlar, Grek dncesindeki, Kur'an'a ters den unsurlar ayklamay bilmilerdir. Japonya da ayn yolu izlemitir. 7. yzylda Japonya, in kltrn ithal etmi, ancak bunu ekonomik ve asker basklardan arndrarak, yksek bir uygarlk haline getirmitir. Sonraki yzyllarda, bir dnem kta etkisinden uzaklam, dn alnanlar ayklam, yararllar bnyeye uydurduktan sonra kltrel temas ve alverie yeniden balamtr. Japonya ve dier Batl olmayan toplumlar bugn de, ayn ekilde Bat kltrnn seilmi baz unsurlarn
114

almakta ve bunlar kendi kltrel kimliklerini kuvvetlendirmek iin kullanmaktadrlar. Brudel'in dedii gibi "Tek bir uygarln elde ettii baarnn, dnyann byk uygarlklar iinde yzyllar boyunca varolmu ok kltrll silip spreceini dnmek ocukadr." Kltrel Boluk Modernleme ve ekonomik gelime ne Batllamay gerektirir, ne de bunu dourur. Tersine, mahall kltrlerin yeniden dirilmesine, kendini yenilemesine yardmc olur. Kiisel seviyede, bir kimsenin bilinmedik bir yere g etmesi, oraya yerlemesi, i tutmas onu geleneksel yerel balarndan koparr. Kuralszlk ve eski deerlerini yitirme duygusu, bir kimlik krizi yaratr ki buna da ok defa din bir cevap salar. Sosyal seviyede ise, modernleme lkeye ekonomik refah ve asker g salar. Bu da toplumu, kendi kltrel ortamnda, kendi alkanlklarna uygun olarak gven iinde yaamaya tevik eder. Esasen Bat-d birok toplumun kendi blgesel kltrlerine dndkleri grlmektedir. Bu dn ounlukla din bir biim almaktadr. Dinin kresel canlanmas modernizasyonun direkt sonucudur. Bat-d toplumlarda bu canlanma zorunlu olarak Bat kart bir biim almaktadr. Bat kltrne, bazen Hristiyan ve ykc olduu iin kar klmaktadr. Mahalli kltre dn en belirgin biimde Mslman toplumlarda ve Asya toplumlarnda grlmektedir. Btn Mslman lkelerde Islm dirili kendini gstermekte, hemen hepsinde en belirgin sosyal, kltrel ve entellektel hareket haline gelmekte, etkisini en ok da politikada gstermektedir. 1996'da Iran hari, dier btn slm lkelerinde, Islm ve Islmist gr, dnce ve kurumlar, 15 yl ncesine gre ok daha yaylmtr, islamc politikalarn iktidar olamad lkelerin hepsinde muhalefeti tekbana veya en etkin ekilde bu gr temsil etmektedir. slm dnyas toplumlarnn "Bat zehiri ile zehirlenmesine" tepki gstermektedirler. Dou Asya toplumlar da buna parelel bir gelime iinde, kendi mahall deerlerini yeniden kefederek, ekinmeden kendi kltrleri ile Bat kltrn gittike daha fazla karlatrr oldular. Bu lkeler yzyllardr, dier Bat-d toplumlar gibi,

Bat toplumlarnn ekonomik zenginliklerine, teknolojik gelimelerine, asker glerine, politik


115

birlikteliklerine gpta ettiler. Bu baarnn srlarn Bat uygulama ve detlerinde aradlar, sonunda aradklar eyin iin anahtar olabileceini farkedince, bunu kendi toplumlarnda uygulamaya koyuldular. imdi artk i temelden deimitir. Dou Asyallar hzl ekonomik gelimelerini Bat'dan ithal ettikleri ile deil kendi kltrlerine ballklar ile aklamaktadrlar. ddialarna gre onlarn baars Bat gibi olmalarndan deil, Bat'dan farkl olmalarndan ileri gelmektedir. Ayn ekilde Bat-d toplumlarn Bat'yla olan ilikilerinde zaaf hissettikleri zaman, bu toplumlarn liderleri, Bat'nn kresel hkimiyetine kar klarn hakl gstermek iin, bamszlk, liberalizm, demokrasi ve zgrlkler gibi, Batl deerlere snmaktaydlar. imdi artk onlar zayf deildirler ve tersine, gittike kuvvetlenmekte ve nceleri karlarn artrmak iin sndklar ayn deerleri "insan haklar emperyalizmi" diye sulamaktadrlar. Bat'nn gc azaldka Bat kltr ve Bat deerleri de ekim gcn kaybedecektir. Ve Bat, kendi kltrn Batl olmayan toplumlara yaymakta zorluk ekecektir. Temelde, dnya daha ok modern ama daha az Batl olmaktadr. Bu eilimin belirtilerinden birisi Ronald Dore'un ifadesiyle "ikinci neslin yerellemesi olay"dr. Hem Bat'nn eski smrgelerinde, hem de teden beri bamsz olan Bat-d lkelerde "ilk modernlemeciler" veya "bamszlk ncesi nesiller" Bat niversitelerinde ve kozmopolit Bat dillerinde eitim grmlerdi. Bunlar her trl etkiye ak genler olarak Bat'ya gitmiler, Bat deerlerini ve Batl yaam biimlerini alglaylar ok kkl olmutur. kinci neslin yelerinin ou, tersine, eitimlerini bu ilk neslin kurduu niversitelerde grmlerdir. Buralardaki eitim koloniyal dillerde deil, kendi yerel dillerinde idi. Bu niversiteler, metropolitan dnya kltr ile sulandrlm bir irtibat salyordu. Ve bilgi genellikle dk kaliteli de olsa, tercmeler yoluyla yerelleiyordu. Bu niversitelerden mezun olanlar, nceki Bat eitimli neslin basks karsnda rahatsz oluyor ve Bat kart milliyeti hareketlere eilim gsteriyorlard. Bat etkisi azaldka gen ve lkc liderler, kendilerine g ve refah salamak iin Bat'ya ynelemezlerdi. Baarnn yolunu kendi toplumlar iinde bulmak ve toplumlarn deerleri ile uyum iinde olmak zorundaydlar. Yerelleme, demokrasinin paradoksu ile daha da artmtr: Bat-d toplumlar Bat usul seimleri benimsedikleri takdirde, demokrasi, Bat 116 kart politik hareketlerin ve milliyeti glerin gelimesine ve ok defa da iktidara gelmesine zemin hazrlamaktadr. 1960-70'lerde gelimekte olan lkelerde, Bat yanls ve Batllam iktidarlar, darbeler ve ihtilllerle tehdit ediliyordu. 1980-90'larda ise, bu tr iktidarlar, sz-konusu gruplara kar seim

kaybetmek tehlikesiyle kar karya idiler. Demokrasi bir toplumu daha evrensel yapmamakta, tersine daha dar grl yapmaktadr. Bat-d toplumlardaki politikaclar, kendilerinin daha fazla Batl olduklarn iddia ederek seim kazanamazlar. Seim yar onlar, inanlarnn semene ne kadar yakn olduunu gstermeye yneltir. Bu popler inanlar da ounlukla, etnik, mill ve din yapda olduu iin, Bat kkenli sekinlere ve genel olarak Bat'ya kar bir eilim rabet grr. 1950'lerde Sri-lanka'da balayan bu eilim, lkeden lkeye srayarak Asya'da, Afrika'da ve Ortadou'da yaylm ve Hindistan, Trkiye, Bosna ve srail'de din temele dayanan partilerin iktidara gemesi ile 1995-96'da gzle grlr hale gelmitir. te byle, Bat demokrasisi ile Batllamann aras limonrenktir. Dnyada yaanan bu gl yerelleme akm Bat kltrnn dnya kltr olmasn bekleyen Batllarla alay etmektedir. Her kltrn iki temel unsuru din ile dildir. ngilizce'nin dnya dili olmakta olduu iddia edilebilir. ok uluslu i grmelerinde, diplomaside, milletleraras kurumlarda, turizmde, ve havaclkta ngilizce'nin Lingua-franca olduu aktr. ngilizce'nin kltrler aras haberlemede bu ekilde kullanlmas, farklarn giderilmesinin deil, farkl kltrlerin varl kabul edilerek buna zm bulmann bir yoludur, tpk tercme gibi. Aslnda dnyada ngilizce konuan insanlarn says olduka azdr ve gittike de azalmaktadr. Washington niversitesi profesrlerinden Sidney S. Culbert'in derledii en gvenilir rakamlara gre, 1958'de dnya nfusunun kabaca % 9.8'i ingilizce'yi birinci veya ikinci dil olarak kullanmaktayd 1992'de bu oran, % 7.6'ya inmitir. Dnyann % 92'si iin yabanc olan bir dil, dnya dili olamaz. Bunun gibi 1958'de insanlarn % 24' 5 Batl dilden birini konuurken, bu oran 1992'de % 21'e gerilemitir. Durum din konusunda da byledir. Bat Hristiyanl dnya nfusunun % 30'unu kapsamakta ve oran gittike dmektedir. Gelecek 10 ylda Mslmanlar'IN nfusu, Hristiyanlarnkinden fazla olacaktr. Kltrn bu iki temel unsuruna gre -din ve dil- Bat gerilemektedir. Michael Howard'n dedii gibi,
117

"Kltrel farkllk, basit, Bat kaynakl, Anglofon dnya kltrnn gelimesiyle abucak andrlm tarih bir meraktr, eklindeki yaygn Bat sans,doru deildir." Yerelleme yayldka ve Bat kltr cazibesini yitirdike, Bat ile Batl olmayanlarn ilikilerindeki bu temel sorun, Batllar arasnda da bir uurum

oluturacaktr. zellikle de, azalan gcne ramen Bat kltrn bir dnya kltr yapma gayreti iinde olan Amerika ile Batllar arasnda. Komnizmin dalmas, kendi demokratik liberalizm ideolojilerinin evrensel olarak geerli olduu ve btn dnyaya yaylaca inancnn Bat'da yaylmas, bu ihtilf kuvvetlendirmitir. Bat ve zellikle de misyoner bir ulus olan ABD-, Bat-d toplumlarn kendilerini, demokrasi, serbest pazar ekonomisi, snrl iktidarlar, din ve dnya ilerinin ayrlmas, insan haklar, ferdiyetilik, kanun hkimiyeti gibi Batl deerlere teslim edeceklerine, ve bunlar kurumsallatracaklarna inanmaktadrlar. Dier uygarlklardaki aznlklar bu deerleri benimseyebilir ve kabullenebilirler, ama ounluklar, bunlar pheyle karlamaktan kar kmaya kadar varan tavrlar iinde olacaktr. Bat iin evrenselleme, dierleri iin emperyalizm olarak alglanacaktr. Batl olmayanlar ayrca Bat ilkeleri ile uygulamalar arasndaki uurumu gzler nne sermekte tereddt etmeyeceklerdir. kiyzllk ve ifte standart, evrensellik taslayanlarIN dl olacaktr. Demokrasi gelimedir, ama Islm fundemantalistleri iktidara tarsa gelime deildir. ran ve Irak szkonusu olunca nkleer silhszlanma vaazlar verilir, ama srail olunca bu unutulur. Serbest piyasa gelime iin bir iksirdir ama tarm szkonusu olunca deildir. nsan haklar, in szkonusu olunca nemlidir ama Suud Arabistan olunca hayr. Petrol sahibi Kuveyt bir saldrya urarsa youn bir g kullanlr ama, petrol olmayan Bosna'ya yaplan saldr grmezden gelinir. Bat-d toplumlarn Bat'nn deer, kurum ve kltrne adapte olaca inanc, eer ciddiye alnrsa, ahlk ddr da. Ondokuzuncu yzyln sonlarnda hemen btn dnyay ele geiren Avrupa gc ve yirminci yzyln ikinci yarsnda dnyaya egemen olan ABD, Bat uygarln birok bakmlardan dnyaya yaymtr. Fakat Avrupa'nn dnya egemenlii artk yoktur ve souk sava dnemindeki Sovyet tehdidine kar Amerikan korumasna ihtiya kalmad iin, Amerikan hegemonyas da zayflamaktadr. Kltr, gc takip eder. Eer Bat-d toplumlar tekrar Bat kltr ta118

rafndan ekillendirilecekse, bu, Bat gcnn yaylmas sonucu olacaktr. Emperyalizm niversalizmin zarur ve mantk sonucudur. Ama evrensellii teklif edenlerin pek az, bu gayeye ulamak iin asker g ve iddet yntemlerinin kullanlmasn kabul etmektedir. Ayrca, olgunlam bir uygarlk olarak Bat, kendi arzularn dier toplumlara empoze edecek ne demografik ne de ekonomik dinamizme sahiptir. Byle bir davran esasen, Bat'nn bamszlk ve demokrasi deerlerine de ters decektir. Mart aynda, Malezya babakan Mahathir, Batl hkmet bakanlar toplantsnda "Avrupa'nn deerleri Avrupa'nndr. Asya'nn deerleri ise evrenseldir" demiti.

Asya ve islm uygarlklar kendi kltrlerinin evrensel olduunu isbata kalkrlarsa, Batclar, evrensellikle smrgecilik arasndaki ban ne olduunu anlayacak ve oulcu bir dnyann erdemini farkedeceklerdir. Bat'y Desteklemek Bat iin artk uygarlklar dnyasnda, evrensellik ilzyonunu terketmenin, kendi uygarlnn canlln, birliini, gcn artrmann zaman gelmitir. Bakalarnn ekimelerine olur olmaz mdahaleler Bat'nn karlarna hizmet etmez. Balamakta olan bu yeni ada, devam eden blgesel uyumazlklarn esas sorumluluu o blgedeki uygarlklarn nc lkelerine braklmaldr. Beyaz Saray szcs Thomas P. O'Neil'in "Btn politikalar mahalldir" sznden, zaruri olarak "Btn gler mahalldir" sonucu kar. Ne Birlemi Milletler, ne de Birleik Devletler mahall gereklerin ortaya kard blgesel anlamazlklara devaml bir zm empoze edemezler. Kriminoloji konusundan biraz haberi olan herkes bilir ki, mahall dzen en iyi ekilde, ufukta belirecek motorize polis ekibinin kagelme korkusu ile deil, evrede dolaan polisin copuyla salanr. ok kutuplu ve ok uygarlkl bir dnyada Bat'nn sorumluluu, bakalarnn karlarn gzetmek veya Bat'y hi de ilgilendirmeyen blgesel atmalar yattrmaya uramak deil, kendi karlarn gvence altna almaktr. Bat'nn gelecei byk apta, Bat'nn kendi iindeki birliin salanmasndadr. Uygarlklar zerine aratrma yapan bilim adamlar, uygarlklarn, sava ve sknt dnemlerinde, kendile119

rini gelitirdiklerini grmektedirler. Sonu olarak, bir uygarln evrensel bir konuma ynelmesi, ya bir yenilenmenin veya gerileme ve dalmann balangc olacaktr. Bat uygarl, savaan devletler dnemini geride brakm, niversal olma yolunda ilerlemektedir. Henz tamamlanmam olan bu dnemde, Bat'nn mill devletleri Avrupa ve Kuzey Amerika'da iki ayr yar-evrensel devlet oluturmaktadrlar. Bu iki yar evrensel devlet onlar oluturan birimler resm ve gayri resm balarn oluturduu olaanst karmak bir a iinde birbirlerine balanmlardr. nceki uygarlklarn evrensel devletleri imparatorluklar idi. Demokrasi Bat uygarlnn politik sistemi olduuna gre, Bat uygarlnda evrensel bir devlete ulamak imparatorluk eklinde olacaktr. Bu durumda Bat'nn problemi, dinamizmini devam ettirmek ve tecansn artrmaktr. Bat'nn birlii Avrupa'dan ok, Amerika'daki olaylara baldr. u anda Amerika yne doru ekilmektedir. lk nce, Latin Amerika'nn devam eden g ve artan spanyol nfusunun basks, Meksika ile yaplan serbest ticaret anlamas ki NAFTA'nn Bat kredeki baz lkelere yaylmas da szkonusudur.-Latin Amerika'daki politik, ekonomik ve kltrel deimelerin onlar ABD'ye daha da yaklatrmas ile ABD gneye doru ekilmektedir. Buna paralel olarak Dou Asya toplumlarnn artan zenginlik ve etkisi ile APEC forumunda zetlenen, Pasifik birlii oluturmak yolundaki gayretlerle ABD Batya ekilmektedir. Eer

demokrasi, serbest pazar, kanun hkimiyeti, sivil devlet, ferdiyetilik ve protestanlk Latin Amerika'da kk salabilirse, Bat kltrne yakn balarla bal olan bu kta, Bat ile kaynaabilir ve Bat kltrnn nc aya olabilir. Asya toplumlar ile byle bir kesime mmkn deildir. Tersine Asya, artan politik ve ekonomik meydan okumalarn Bat'ya ve zellikle de ABD'ye kar srdrecektir. Avrupa'ya doru olan nc ekim bunlarn en nemlisidir. Ortak deerler, kurumlar, tarih ve kltr ABD ile Avrupa'y yakn bir birliktelie zorlamaktadr. Atlantiin iki yakasnda gerekli olan ve arzu edilen ey Avrupa-Amerika serbest ticaret anlamas ve NATO'nun bir devam olan Kuzey Atlantik Ekonomik Organizasyonu'nun kuraca kurumlar arasndaki balarn gelitirilmesidir. Amerika ile Avrupa arasndaki gr ayrlklar, aralarndaki ilikilerden doan kar uyumazlklarndan ok, nc lkelere kar uygu120 ladklar politikalardan kaynaklanmaktadr. Mslman arlkl Bosna'ya yardm edilmesi, Ortadou politikasnda israil'in gvenlik ihtiyacna ncelik verilmesi, ABD'nin ran ve Kba ile i yapmak isteyen firmalara ceza uygulamaya kalkmas, Irak'a tm yaptrmlarn devam ettirilmesi, in ile ilikilerde silhszlanma ve insan haklarnn gznnde bulundurulmas bunlar arasndadr. Bat-d gler, zellikle de in, Bat'daki bu farkl politikalar fiilen istismar etmekte ve Batllar' birbirine kar kullanmaktadr. Politikalar arasndaki farkllk, farkl jeopolitik gr alarndan, ve dahil politik ve ekonomik karlardan kaynaklanmaktadr. Bat'nn birliini devam ettirebilmesi, dnya olaylar zerindeki Bat etkisinin azalnn yavalatlmasna baldr. Bat insanlarnn birbirlerine yaknl, onlarn Asya, Afrika ve Ortadou insanlarna olan yaknlndan ok fazladr. Batl lkelerin liderlerinin kendi aralarnda bulunan, ancak Batl olmayan lke liderleriyle aralarnda ender grlen, gven ve ibirliinin kurumsallam modelleri vardr. Milletleraras arenada, ancak birlemi bir Bat heybetini srdrebilir. Blnd takdirde, aralarndaki farkllklar istismar eden, orta ve uzun vadeli karlar hilafna ona ksa vadeli karlar sunan Bat-d glerin bir av olur sadece. Benjamin Franklin'in ifadesiyle, Bat toplumlar ya birlikte hareket edecekler veya tek tek avlanacaklardr. Bat'nn birliini glendirmenin yolu ise, hem Bat kltrn Bat'nn iinde tutmak, hem de Bat'nn snrlarn belirlemekten geer. Her eyden nce btn byk Bat lkelerinin yapt ve ABD'nin de yapmaya balad gibi, Bat-d lkelerden gelen g kontrol edilmeli, ve kabul edenler asimile edilmelidir. Ayrca souk sava dneminde, Bat kltrnn bir gvenlik kuruluu olan NATO'nun imdiki ba gayesinin, Bat uygarlnn savunuculuu ve koruyuculuu olduunu kabul etmek gerekir. Tarih, din ve kltr itibariyle Batl olan devletler, isterlerse Bat'ya katlabilmelidirler. Ak ifadesiyle, NATO Visegrad lkelerine, Baltk lkelerine, Slovenya'ya, Hrvatistan'a ak, Mslman ve Ortodoks lkelere kapal olmaldr. Son zamanlardaki tartmalar NATO'nun

bu yaps zerinde deil, sadece genilemesi zerinde younlamaktadr. Artk NATO'nun misyonunun deitiini kabul etmenin zaman gelmitir. Trkiye ile Yunanistan'n NATO ile balar geveyecek, giderek yelikleri ya sona erecek ya da anlamszlaa121 aktr. NATO'dan ekilmek Trkiye'deki Refah Partisi'nin ak hedeflerindendir. Yunanistan ise NATO ile olduu kadar Rusya ile de ittifaklar kurmaktadr. Bat, Avrupa safhasnda birka yzyl sren bir yaylma ve gelime dnemi yaam, Amerika safhasnda ise bu yzyla egemen olmutur. Eer Avrupa ve Kuzey Amerika, gvenliklerini NATO'da birletirerek manev deerlerini yenileyebilir, kltrel btnlklerini kurabilir, ekonomik ve politik benzerliklerini pekitirebilirlerse, Bat'nn zenginliinin ve politik etkinliinin nc EuroAmerikan dnemini de kurabilirler. Anlaml bir politik entegrasyon, Bat'nn dnya nfusu iindeki paynn, ekonomik retiminin ve asker gcnn nisb azalmasn bir lde tersine evirebilirler. Bu da dier uygarlklarn liderlerinin gznde, Bat'nn gcn yeniden canlandrabilir. Batl liderlerin ndegelen sorumluluu, baka uygarlklara Bat imaj iinde yeni bir biim vermek deil -ki bu da gittike onlarn gcn amaktadr-, Bat uygarlnn benzersiz vasfn korumak ve yeniden canlandrmaktr. Bu sorumluluk kanlmaz olarak, Bat'nn en gl lkesine, ABD'ye dmektedir. Ne kreselleme, ne kabuuna ekilme, ne ok yanllk, ne tek yanllk Amerikan karlarna daha fazla yardmc olabilir. Eer ABD bu arlklardan kanr, Avrupal partnerleri ile yakn bir ibirlii iinde, Atlantisist bir politika uygularsa, karlarn en iyi ekilde korumu olur. Bir zamanlar paylatklar benzersiz uygarln karlarn, kltrn ve deerlerini korumu ve gelitirmi olur. Foreign Affairs, Aralk 1996, eviren: Fazl Osman Yldrm. Trk Yurdu, Temmuz 1997, cilt: 17, say: 119.
122

DEMOKRASNN YNETLEMEZL
Samuel P. HUNTINGTON Demokrasinin Krizi bundan 20 yl nce demokratik kurumlarn gelecei hakknda derin bir ktmserlik hkim iken yazlmt. On yl iin nc Dnya'daki gsz demokratik hkmetler yklm, yerlerine brokratik otoriter rejimler veya baka trde anti demokratik hkmetler gemiti. Marksist-Leninist hareketler, dnyann birok yerinde glerini artryorlard. Yerleik demokratik rejimler petrol fiyatlar oku ile sendelemi ve stagflasyona batarken, ykselen grup talepleri zayf demokratik hkmetleri devirmekle tehdit ediyordu. Yerleik demokratik rejimlerde, Alman anslye Willy Brant ve Japon Babakan Takeo Miki de dahil olmak zere politik liderler lkelerinin kar karya kaldklar sorunlarla ba edip edemeyecei konusunda byk pheleri olduunu ifade ediyorlard. Dneme hkim olan soru uydu: "Siyasal demokrasi Kuzey

Amerika'nn, Avrupa'nn ve Asya'nn sanayi toplumlarnda yaayabilecek bir ynetim tarz mdr? "Bu sorunun ak bir cevab yoktu ve verilen her cevap tartmal idi. Bugn ise derin bir ktmserlik deil, muzaffer bir efori dneminden geiyoruz. nsanlar kresel demokratik devrimden ve tarihin sonundan bahsediyorlar. 1970'lerden bu yana rejimlerin dnmlerindeki kresel gel-gitler demokrasiye kar deil, aksine kar konulmaz bir ekilde onun lehine geliti. Son yirmi ylda krk kadar lke otoriter rejimlerden demokratik rejimlere geti. Ayrca Bat demokrasilerini tehdit eden kar konulmaz g haritadan silindi. Temel gvenlik tehdit123 leri kavramlar ile ifade edildiinde, demokrasi imdi Hitler'den bu yana hi olmad kadar gvende. Ayrca sanayi demokrasileri Demokrasilerin Krizi'nde tartlan yzyze geldikleri tehditlerle baa ktlar, onlar ok makul bir tarzda atlar. Bugn ak bir ekilde demokrasi ve onun gelecei hakknda refah-lk duyulaca ve merasimler dzenlenecei bir zamandr ve byk lde yledir de. Fakat gnmz ayn zamanda endielenmenin de zamandr. Demokratik hkmetin gelecei ile ve demokratik kurumlarn ilevi ile ilgili gittike artan endie ve srekli i trmalayan korkunun zamandr. Yirmi yl nce demokrasinin krizi ve ynetilebilirlii hakknda konuuyorduk. Bugn demokrasinin ynetilemezlii hakknda konuuyoruz. ---Kelime hazinemizin paras olmayan bir szck. Demokrasinin gelecei hakknda bu endieler ne lde ortaya konabilir, zellikle onu yeni uygulayan lkelerde? Yeni demokrasiler ok kt sorunlarla yz yze geliyorlar. -Enflasyon, sefalet, dk byme oran, byk borlar, sosyal gruplar arasnda eitsizlikler. Zayf kurumlar ve zayf sivil toplum ile birok halde yeni demokratik srece sempati ile bakmayan akllanmaz askerler ve komnist aparatk gruplar. Demokratik hkmetler ok zayf gzkyorlar. lki Birinci Dnya Sava'nn sonunda zirvesine kan ve ikincisi kinci Dnya Sava'n takip eden nceki demokratikleme dalgalarn gl bir anafor takip etmiti. 1922'de 32 demokratik lke vard. 20 yl sonra ancak 12 tane kalmt geriye. kinci dalga 1950'lerde ve 1970'lerin banda zirveye kt. Dnyadaki demokratik lkelerin says tekrar artmt. nc dalga bugnlerde sakinleebilir. Tarihsel kaytlara baktmzda, birok yeni demokrasinin otoriterizmin herhangi bir ekline geri dnecei kehaneti yaplyor. Ancak, bu henz byk lde olmad ve mesele yle geliebilir ki, yeni demokratik hkmetler kendilerine meydan okuyan sorunlara makul zmler bulabilirler. Onlar ykmak iin saysz aba sarfedilmise de 1970'lerin bandan beri ancak drt veya be yeni demokrasi eski otoriter dzene geri dnmtr. Daha eski olan gen demokrasiler ise partileri bir dizi seimle birbirlerinin ard ardna iktidara getirdiler. Bu anlan demokrasilerin almaya devam ettii anlamna

gelmiyor fakat sadece hadiselerin ok byk bir blmnde alt anlamna geliyor. Yeni demokrasilerin bir ynetiminin iki temel sorunun stesinden
124

makul bir etkinlikle geliyorlar. Bunlardan bir tanesi, asker kurumlarla olan ilikileri. Bu yeni demokrasilerin ounluu u veya bu ekildeki asker rejimlerin yerini aldndan beri temel sorun ordu zerinde etkin bir sivil otorite kurma sorunudur. Bu genellikle yaplyor, iktidara gelen hkmetler, ordu kurumlarnda temizlemeler yapyorlar, ordunun siyasal mdahalesinin kstlanmasn kabul ettiriyorlar, yetkilerini tahdit ediyorlar (ki bu genellikle merkezi bir savunma bakanlnn kurulmas ve bu greve atanan bir sivilin savunma bakan olmas ile neticeleniyor) ve ordunun birok ayrcalklarn kaldryorlar. Demokratikleme srecinin balangcnda, Trkiye ve Portekiz'de olduu gibi cumhurbakanl gibi yksek siyasal makamlar igal eden subaylar, sivillerle yer deitiriyorlar. Ordunun on yllarca siyasal yaamda belirleyici g olduu Trkiye ve Kore'de, sivil liderler, en yksek kademelerde bulunan subaylar grevden alyorlar. Birok lkede ordu sadece d savunma ve i gvenlikte rol almann tesinde, geni lde ekonomik ve endstriyel faaliyetlere de girmi durumdadr. Yeni demokratik rejimler ordularnn sivil giriimlerdeki rollerinin snrlandrmay ve onlar daha dorudan milli gvenlik ve milli savunma konularnda younlatrmay deniyorlar. Birok yeni demokratik hkmet asker glerini tekrar snr blgelerine yayyor ve bakentler etrafndaki younluklarn kaldrarak, darbe yapmalarn gletiriyorlar. Hemen hemen btn yeni demokratik hkmetler asker glerin saysn azaltyorlar ve onlara yava yava profesyonel askerlik konusunda daha duyarl olmay retiyorlar, onlar modern tehizatlarla donatyorlar. Yeni demokratik rejimler sivil kontroln tesisinde, ordularn profesyonellie yneltmede, asker gc azaltmada, asker rolleri kstlamada ve yerleik demokrasilerdekilere benzer sivil asker iliki kalplar yerletirmede genellikle baarl oluyorlar. Ayrca eski komnist rejimlerde, komnist partiler ya ortadan kaldrld ya da iktidar iin mcadele etmeye zorland. Yeni demokratik rejimlerin krediye hak kazand ikinci bir saha ise ekonomik reformlardr. Bunun, devletin ekonomiye byk mdahalesinin olduu eski komnist rejimlerde ve nc Dnya lkelerinin bir ounda temel bir sorun olduu aikrdr. Ama eer, ekonomik adan baarl olacak ve global bir rekabete girecekler ise, temel ekonomik liberallemeler gereklidir. Pazarlarn amalar, sbvansiyonlar 125 ve kstlayc dzenlemeleri kaldrmalar gerekir. Ve bu yne doru hareket etme eilimindedirler. Hibir yeni demokratik rejim, ekonomik reformlara teebbs

ettii iin kmemi yklmamtr. Aksine, birok eski komnist lke istikrar programlarn kabul etti ve bunlar bir dereceye kadar baarl ekilde uygulad. zelletirme projeleri genel olarak byk bir heyecanla karland. Ekonomik ok tedavisine katlanan ilk lke olan Polonya'da sanayi retimi % 10 artt ve lke d ticaret fazlas verdi. Polonya ekonomik gelime dorultusunda hamle yapyor. Prag ve Budapete gittike daha fazla zengin Bat ehirlerine benziyorlar. Rusya'da da ekonomik reform abalar insiyatifi ele alm grnyor. Tarmsal olmayan GSMH'nn te biri imdi zel sektr tarafndan retiliyor. Meksika, Arjantin ve dier Latin Amerika liderleri de benzer ekilde nemli ekonomik reformlar yapabilirler. Hindistan'daki durum da budur. Ynetimin bu iki temel alan ile ilgili olarak yeni demokrasilerin kaytlar olduka iyi. Bunun iin nedenler var, zellikle de ekonomik reformlar alannda. Byk lde baarl oldular, nk tam bir seim meruluuna sahipler. Bu nedenden dolay, toplumlarna nemli skntlar ykleyebiliyorlar. Ayn zamanda Carlos Menem, Boris Yeltsin, Vaclav Klaus, Lech Walesa ve Carlos Slainas gibi byk icrac nderleri var. Ve bunlar da reformlar mmkn olduu kadar abuk yapmak istiyorlar.
Halk Kimdir?

Yaygn olarak grnen deiik bir trde bir sorun var ki bununla hem eski hem de yeni demokrasiler kar karyalar. Bu etnik kkenin ve milliyetiliin ortaya koyduu sorundur. Demokratik olmayan rejimler deiik milliyetlerden olan insanlar etkin bir ekilde ynetirler. Ama demokrasilerde yneticileri halk seer. Gzide bir ngiliz anayasa hukukusu olan Ivor Jennings'in yllar nce dikkat ektii gibi, halk birisi halkn kim olduuna karar verene kadar karar veremez. deolojik ayrlklarn ve kimliklerin azald ve etnik, milli, din ve kabilesel ballklarn yeni bir nem kazand bir ada, bir halk tanmlama sorunu da yeni bir nem kazanmtr. Komnizmin yokluunda, Sovyetler Birlii, Yugoslavya veya Dou Almanya'nn varlnn makul
126

bir nedeni yoktur ve hepsi yok olmutur. Ama sorun ok daha geneldir. Bir toplumun siyasal varln nasl tanmlarsnz? Bu corafi, dilsel, etnik tanmlama ile mi yaplr yoksa baka bir ey ile mi? Kim vatanda olarak tanmlanmaya hak kazanr? Estonya'daki Rus aznla nasl davranrsnz? nsanlarn kendilerini byk bir siyasal varlktan ayrarak, daha kk bir siyasal varlk ekillendirmelerine ne zaman haklar olur? Demokrasilerde etnik ve din aznlklarn haklar nelerdir? Bu meseleler yeni ve eski demokrasilerin ilevi asndan merkezidir. Benim bu sorulara tatmin edici bir cevabm yok. Kendi kaderini tayin hakk iin yani her grubun kendi yolunu izlemesine izin verilmesi- eitli gerekeler ileri srlebilir ama bu da toplumun ve devletin gittike paralara blnmesine ve dalmasna neden olabilir. Dahas demokrasiler bu sorunu zmeye uygun

deildir. Tam anlam ile bir demokratikleme ve demokrasinin ilemesi etnik, din ve mahall gruplar arasndaki ilikileri iddetlendirebilir. Zamanla bu kimlikler gittike merkezi bir konuma gelir ve politikaclar bu kimliklere seslenirler ve bu da etnik gruplar arasndaki atmalar younlatrr. Bu sorun yeni demokrasilerde yaygndr ve Birleik Devletler'de de mevcuttur. Birleik Devletler tarihi boyunca mill kimlii iki trl tanmlamtr. Bu tanmlardan biri kltreldir ve Birleik Devletler'in byk lde ngilizce konuan, Kuzey Avrupal, protestan bir millet olduu gereinden kaynaklanr. Mill kimlik iin bu temel deimitir ve ulus ok eitli kltrel etnik ve rki unsurlardan olutuka, deimek zorundadr. Kltrel tanm, Amerikan milli birlii ve kimlii asndan artk iyi bir tanm deildir. Bu bize Birleik Devletler'in zel siyasal dnceler ve inanlar etrafnda birlemi insanlarn kurduu bir toplum olduu eklindeki politik tanmlamay getirmitir. Ve bu da Birleik Devletler'i kolay incinir yapmtr. Bir baka adan bakldnda Birleik Devletler ve Sovyetler Birlii birbirlerine kelimenin klasik anlamnda mill-devlet olmamak hususunda benzerler. Her ikisi de kendilerini siyasal ideolojik kavramlarla tanmlarlar. Bundan dolay Amerikallar komnizmin ykln akllarn balarna getirici bir olay olarak grmlerdir. Orda olan burada da olabilir mi? Bazlar olacan dnyor. Bunlardan biri olan Japon filozof Takeshi Umehara, komnizmin toptan k ve Sovyetler Birlii'nin dramatik ykl,
127

modernliin ana akm olan Bat liberalizminin knn habercisidir. Yklan marksizme alternatif olmaktan ok uzak ve tarihin sonunda hkm sren ideoloji olarak, liberalizm de decek olan domino tadr." demektedir. Bir adan komnizmin yklndan beri olanlar liberal demokrasinin zaferi olmaktan ok etnikliin ve milliyetiliin zaferidir. Bu Birleik Devletler'in gelecei ile ilgili olarak ok ciddi sorunlar gndeme getirmektedir. in birok hanedann ykln atlatt. Ve komnizmin yklndan sonra da in hl ortada duruyor. Ama Birleik Devletler kimliini tanmlayan siyasal ideolojinin sona ermesinden sonra yaayamaz. Liberal demokrasinin ortadan kalkmas ile birlikte Birleik Devletler de tarihin plndeki Sovyetler Birlii'nin yanna gider. Demokrasinin her yerde baarya ulamas bunu mmkn klar. nk Birleik Devletler hep kendisini bir eyin kart olarak tanmlamtr. III. Georg'un, Avrupa monarilerinin, Avrupa emperyalizminin, faizmin, komnizmin. Ortada srekli kendi kimliimizi ekillendirmemize yardmc olan bir dman olmutur. Kime kar olduumuzu bilmez isek, kim olduumuzu nasl bileceiz? John Updike'n halk filozofu Rabbit Angstrom bunu u ekilde izah etti: "Eer Souk Sava olmaz ise Amerikal olmann anlam nedir?" Bugn bizim gibi demokrasilere kalan soru, Amerikan demokrasisinin gc ne lde -ona g ve hayat veren- baz d "dier" e dayanmaktadr? Avrasya Dosyas, Cilt: 1, say: 1, lkbahar 1994, eviren: Hseyin lker.

128

NC DEMOKRAS DALGASI
Samuel P. HUNTINGTON 1974'le 1990 arasnda en azndan 30 lke, dnyadaki demokratik ynetimlerin saysn hemen hemen iki katna kartarak, demokrasiye geti. Acaba bu demokratizasyonlar devam eden, sonsuza kadar genileyen ve gerekten dnyadaki btn lkelere ulaan "evrensel demokratik devrim"in bir paras mdr? Yoksa bunlar, byk bir blm, gemite demokrasinin daha nce tecrbe edildii lkelere yeniden tantlmas olan, snrl bir demokratik yaylmay m temsil etmektedir? Son on yl iindeki demokratik geiler, modern dnya tarihinde demokratizasyonun nc dalgasn oluturmaktadr. lk "uzun sreli" demokratizasyon dalgas 1820'lerde, Amerika Birleik Devletleri'nde erkek nfusun byk bir oranna oy hakk verilmesiyle balad ve hemen hemen bir yzyl boyunca, 1926'ya kadar, 29 demokrasi ortaya kararak devam etti. Bununla beraber, 1922'de Mussolini'nin talya'da iktidara gelmesi, dnyadaki demokratik devletlerin saysn 1942 ylna kadar 12'ye indiren, bir "ters ynde dalga"nn balangcn belirledi. II. Dnya Sava'nda Mttefiklerin elde ettii zafer, 1962 ylnda 36 lkenin demokratik olarak ynetilmesiyle doruuna ulaan, ikinci bir demokrasi dalgasn balatt. Fakat bunu, demokrasilerin saysn tekrar 30'a indiren, ikinci bir ters ynde dalga (1960-1975) takip etti. Acaba nc dalgann hangi aamasnda bulunuyoruz? Uzun bir dalgann balangcnda m, yoksa ksa bir dalgann sonunda ya da so129

nunun yaknlarnda m? Ve eer bu nc dalga birdenbire durursa, bunu, 1970'ler ve 1980'lerde demokrasinin elde ettii kazanlar yok eden belirgin bir ters ynde dalga izleyecek mi? Ne sosyal bilimler ne de herhangi bir sosyal bilimci bu sorulara gvenilir cevaplar verebilir. Bununla beraber, gelecekte dnyadaki demokrasinin genilemesini ya da daralmasn etkileyecek baz faktrleri tanmlamak ve demokratizasyonun geleceiyle en ilikili grnen meseleler zerinde durmak mmkn olabilir. Buna balamann bir yolu, nc dalgann ortaya kmasn salayan nedenlerin ilemeye devam edip etmeyeceinin, g kazanp kazanmayacann, zayflayp zayflamayacann, ya da demokratizasyonu gelitirecek yeni glerle yer deitirip deitirmeyeceinin veya tamamlanp tamamlanmayacann aratrlmasdr. Demokrasiye geite nc dalgann ortaya kmasna ve bunun zamanlamasna balca be byk faktr yardmc olmutur. 1. Artk demokratik deerlerin geni kitleler tarafndan kabul edildii bir dnyada otoriter rejimlerin gittike derinleen problemleri, bu rejimlerin sonuta baarl icraata baml olmalar ve ekonomik (bazen asker) baarszlklardan dolay "baarl icraat meruiyeti"ni devam ettirememeleri.

2. 1960'larda, hayat standartn ykselten, eitimi arttran ve birok lkede ehirli orta snf oaltan ei grlmemi global ekonomik byme. 3. 1963-65'teki kinci Vatikan Konseyi'nde bildirilen, Katolik Kilise'nin doktrin ve faaliyetlerindeki gze arpan deiiklikler ve Katolik Kiliseleri'nin statkoyu koruyanlar olmaktan kp, otoriteryanizmin rakipleri haline gelmeleri. 4. D aktrlerin -ki en belirginleri Avrupa Topluluu, Amerika Birleik Devletleri ve Sovyetler Birlii'dir- politikalarnda meydana gelen deiiklikler. 5. " Etkisi", ya da nc dalgann ilk zamanlarndaki geilerin (demokrasiye), demokratiklemeyi tevik etmede ve bu yolda daha sonra sarfedilecek abalar destekleyen modeller oluturmadaki kantlayc etkileri. Bu makaledeki ilk iki faktre daha sonra dnmek zere, ncelikle son faktr anlatarak ie balayacam.
130

Tarihsel olarak, Bat Hristiyanlyla demokrasi arasnda gl bir balant vardr. 1970'lerin bana kadar dnyadaki Protestan lkelerin ou zaten demokratik hale gelmiti. 1970'ler ve 1980'lerdeki nc dalga, ok byk lde, Katolik bir dalgayd. Portekiz ve spanya'da balayarak, alt Gney Amerika ve Orta Amerika lkesi boyunca ilerledi, Filipinler'e doru yneldi, Meksika ve ili ynnde geriye dnd ve sonra Dou Avrupa'nn iki Katolik lkesi Polonya ve Macaristan'da aniden patlak verdi. Kabaca, 1974 ve 1989 yllar arasnda demokrasiye geen lkelerin ounluu Katolik'ti. Bununla beraber, 1990'a kadar demokratikleme zerindeki Katolik itici g kendisini byk lde tketmiti. Katolik lkelerin ou ya zaten demok-ratiklemiti veya Meksika'nn durumunda olduu gibi, liberallemiti. Katolikliin kendi hacmini artrmadan demokrasiyi yayma yetenei Paraguay, Kba ve birka Franszca konuan Afrika lkesiyle snrl kalyordu. 1990'a kadar, Afrika'da Sahra'nn altnda kalan blge, dnyada ok sayda Katolik ve Protestan'n birok lkede otoriter rejimler altnda yaadklar yegne blgeydi. D Glerin Rol nc dalga srasnda, Avrupa Topluluu (AT) Gney Avrupa'daki demokrasinin g kazanmasnda anahtar bir rol oynad. Yunanistan, ispanya ve Portekiz'de demokrasinin kurulmas, AT yeliinin ekonomik karlarn emniyete almak kadar gerekli grlrken, toplulua ye olmakta demokrasinin istikrarnn bir garantisi olarak grlyordu. 1981'de Yunanistan, be yl sonra da spanya ve Portekiz Toplulua tam ye oldular. Nisan 1987'de Trkiye AT'ye tam yelik iin bavurdu. Bunu kamlayan nedenlerden biri, Trk liderlerinin Trkiye'deki demokratik eilimleri ve modernizasyonu ve kuvvetlendirme ve koruma ve Islm muhafazakrl destekleyen gleri soyutlama arzulardr. Bununla beraber, Trkler'in ye olmas fikri, Topluluk iinde, ok kk bir cokuyla ve hatt bir dmanlkla (ou Yunanistan'dan gelen) karlat. 1990'da Dou Avrupa'nn liberallemesiyle de,

Macaristan, ekoslavakya ve Polonya'nn yelik olaslklar artt. Bylece Topluluk iki meseleyle kar karya geldi. Birincisi, acaba
131

Topluluk ye saysn arttrmaya m, yoksa mevcut olan Topluluu, daha da fazla ekonomik ve siyas birliktelie doru hareket ettirerek "derinlemeye" mi ncelik vermeliydi? kincisi, eer ye saysn arttrmaya karar verdiyse, ncelik, Avusturya, Norve ve sve gibi Avrupa Serbest Ticaret Birlii yelerine mi, Dou Avrupallar'a m, yoksa Trkiye'ye mi verilmeliydi? Tahminen Topluluk belirli bir zaman aral iinde snrl bir sayda lkeyi iine alabilir. Bu sorulara verilecek cevaplarn, Trkiye ve Dou Avrupa'daki demokrasilerin is-tikraryla yakndan ilgileri olacaktr. Sovyet gcnn Dou Avrupa'dan ekilmesi bu lkelerin demokratiklemesine imkn tand. Eer Sovyetler Birlii Castro rejimine yapt destei kesseydi ya da etkili bir biimde azaltsayd demokrasi hareketi Kba'da da ortaya kabilirdi. Bu bir yana, Sovyetler Birlii'nin kendi snrlarnn dnda demokrasiyi gelitirmek iin yapabilecei veya yapmas muhtemel olan ok az ey var gibi grnyor. Esas mesele Sovyetler Birlii'nin kendi iinde neler olacadr. Eer Sovyet kontrol geverse, Baltk devletlerinde demokrasinin tekrar kurulmas olas grnyor. Demokrasiye ynelik hareketler dier cumhuriyetlerde de mevcut. Bunlarn en nemlisi, elbette, Rusya'nn kendisi. Rusya Cumhuriyeti'nde demokrasinin balamas ve glenmesi, eer olursa, demokrasinin, II. Dnya Sava'nn hemen ardndan gelen yllardan beri elde ettii en dramatik kazan olur. Bununla beraber, Sovyetler Birlii'ndeki cumhuriyetlerin oundaki demokratik gelime, onlarn etnik bakmdan heterojen olmalar ve u anda hkim olan milliyetin etnik aznlklara eit haklar verme konusunda isteksiz hareket etmesi nedeniyle, ok karmak bir durumdadr. Sir Ivor Jennings'in yllar nce belirtii gibi "birisi kimlerin insan olduuna karar verene kadar insanlar kim olduklarna karar veremez." Sovyetler Birlii'nin byk bir ksmnda bu meselenin zlmesi on yllar deilse de yllar alabilir 1970'ler ve 1980'lerde A.B.D. demokratiklemeyi ileriye gtren en byk lkelerden biriydi. A.B.D'nin bu rol oynamaya devam edip etmeyecei onun isteine, yeteneine ve bir model olarak dier lkelere ne kadar ekici gelip gelmemesine baldr. 1970'lerin ortalarndan nce, demokrasinin ilerletilmesi Amerikan d politikasnda her zaman yksek bir ncelie sahip deildi. nemi her an azalabilirdi. Souk savan ve Sovyetler Birlii'yle olan ideolojik rekabetin sona
132

ermesi, anti-komnist diktatrlerin desteklenmesi iin varolan temel nedenlerden birini ortadan kaldrabilirdi, fakat ayn zamanda, Amerika'nn nc Dnya'da cisman bir ekilde varolmasnn nedenlerini de azaltabilirdi.

Amerika'nn demokrasiyi ilerletme istei devam edebilir ya da etmeyebilir. te yandan Amerika'nn bunu salama imkn ise snrldr. Ticaret ve bte aklar, Amerika'nn yabanc lkelerde meydana gelen olaylar etkilemek iin kullanabilecei kaynaklar zerine yeni kstlamalar getirmektedir. Daha da nemlisi A.B.D.'nin demokrasiyi ilerletme arzusu bir bakma yolunda gidiyor. Ltin Amerika, Karayibler, Avrupa ve Dou Asya'daki Amerikan etkisine en duyarl olan lkeler, birka istisna dnda, zaten demokratikleiyor. A.B.D.'nin hl demokratikleme adna etkisini devam ettirebilecei byk bir lke ise Meksika'dr. Afrika, Orta Dou ve Asya anakarasndaki demokratik olmayan lkeler, Amerikan etkisine kar az duyarldr. Orta Amerika ve Karayibler'den baka, A.B.D.'nin hayat derecede nemli karlarnn varolmaya devam ettii byk nc Dnya blgelerinden birisi ran Krfezi'dir. Krfez Sava ve blgeye 500.000 Amerikan askernin gnderilmesi Kuveyt'de ve Suudi Arabistan'da demokrasiye ynelik hareketler iin baz talepler yaratt ve Saddam Hseyin'in Irak'taki rejimini gayr meru hale getirdi. Eer Krfez'de byk bir Amerikan asker yaylmas zamanndan fazla devam ettirilseydi, bu demokratizasyon olmasa da, liberalizasyona doru bir d etki salayabilir ve byk bir Amerikan asker yaylmas, demokrasiye doru baz hareketler ortaya kmadka muhtemelen zamanndan fazla devam ettirilemeyebilirdi. 1980'lerdeki demokratikleme hareketine A.B.D.'nin yardm, Amerikan gcnn ve etkisinin bilinli bir direk uygulanmasndan daha da te bir eydi. Dnyadaki demokratik hareketler Amerikan rneinden esinlenmitir ve ondan rnek alnmtr. Bununla beraber, eer Amerikan modeli g ve baar elde etmeye devam edemezse ve artk kazanan bir model olarak grnmekten karsa ne olacaktr? 1980'lerin sonunda birok kimse "Amerikan dnn" gerek olduunu ileri sryordu. Eer dnyadaki insanlar, A.B.D.'yi siyas durgunluk, ekonomik yetersizlik ve toplumsal kaos tarafndan kuatlm, so133

lan bir g olarak grmeye balarsa, onun farkedilen baarszlklar, kanlmaz olarak demokrasinin baarszlklar olarak grlecek ve dnyada demokrasinin ekicilii azalacaktr. Etkisi etkisinin demokratizasyon zerindeki tesiri 1990'da, Bulgaristan, Romanya, Macaristan, Nepal ve Arnavutluk'ta gayet aktr. Ayn zamanda baz Arap ve Afrika lkelerinde de liberalizasyona ynelik hareketleri etkilemitir. rnein, 1990'da Dou Avrupa'da meydana gelen ani deiikler, Arap dnyasnda "deiiklikler yaplmas ynnde talepleri canlandrd" ve Msr, rdn, Tunus ve Cezayir'deki liderleri, memnun olmayanlarn bu durumlarn ifade edebilmeleri iin daha fazla politik alan yaratmaya yneltti.1

Dou Avrupa rnei esas etkisini otoriter rejimlerle ynetilen insanlara deil, bu rejimlerin liderlerine yapt. rnein Zaire bakan Mobutu Sese Seko, arkada olan Romanya diktatr Nikolay avuesku'nun, televizyona ekilmi, idam mangas tarafndan infaz ediliini grnce korkudan ok geirdi. Birka ay sonra, "dnyada neler olduunu biliyorsunuz" diyerek, 1993'teki seimlerde rekabet etmek zere, kendi partisinin yannda iki partiye daha izin vereceini anons etti. Tanzanya'da, Julius Nyerere, "eer Dou Avrupa'da deiiklikler olursa, tek parti ile ynetilen ve sosyalist olduunu bildiren dier lkelerdeki sistemler de bundan etkilenecektir" dedi ve kendi lkesinin de Dou Avrupa'dan "bir iki ders" alabileceini ekledi. Nepal'de, Nisan 1990'da, hkmet, Kral Birendra'nn siyas partiler zerindeki yasa, "uluslararas durum" ve "insanlarn artan beklentileri" dolaysyla kaldrdn anons etti.2 Bununla beraber, eer bir lkede uygun i koullar bulunmazsa, etkisinin tek bana demokratiklemeyi getirmesi pek muhtemel deildir. A ve B lkesindeki demokratikleme, C lkesindeki demokratikleme iin bir neden deildir, eer A ile B'de demokrasiye uygun ko1. (New York Times, 28 Aralk 1989, A13; International Herald Tribne, 12-13 Mays 1990, 6. 2. The Times, 27 Mays 1990; Time, 21 Mays 1990, 34-35; Daily Telegraph, 29 Mart 1990, 13; New York Times, 27 ubat 1990, A10 ve 9 Nisan 1990, A6.

134 ullar C'de de mevcut deilse. Demokratik hkmetin meruiyeti 1980'lerde btn dnyada kabul edilmesine ramen, demokrasiye uygun ekonomik ve sosyal koullar her yerde bulunmuyordu. "Evrensel demokratik devrim" demokratizasyona yardmc olan bir d evre yaratabilir, fakat belirgin bir lkede demokratizasyon iin gerekli olan koullar retemez. Dou Avrupa'da demokratizasyona en byk engel Sovyetler Birlii'ydi; bu bir kere ortadan kaldrldnda, demokrasiye doru hareket hzla yayld. Orta Dou, Afrika ve Asya'da bununla karlatrlabilecek bir d engel bulunmamaktadr. Eer bu blgelerdeki idareciler Aralk 1989'dan nce otoriter bir ynetim setilerse, bundan sonra da bu seimlerine niye devam etmesinler? etkisi ancak, insanlar, demokrasiyi arzulamalarna ve onun gerekliliine inanmalarna ynlendirerek gerekleebilir. 1989'da Dou Avrupa'da meydana gelen olaylar hi phesiz baka yerlerdeki demokratik muhalefet gruplarn cesaretlendirdi ve otoriter liderleri korkuttu. Ancak demokratik gruplara daha uzun dnemli bask gznne alndnda, Dou Avrupa rneinin birok baka otoriter lkede demokrasiye doru gerekten nemli bir gelime salayp salamayaca phelidir. 1990'a kadar, nc dalgay yaratan birok orijinal neden nemli lde zayflamt, hatt neredeyse tkenmiti. Ne Beyaz Saray, Kremlin, Avrupa Topluluu, ne de Vatikan imdiye kadar demokrasinin olmad yerlerde (zellikle Asya, Afrika ve Orta Dou'da) onu gelitirecek durumdayd. Bununla beraber, demokratizasyonu destekleyen yeni glerin ortaya kma ihtimali vardr.

Sonuta, 1985'te kim Mikhail Gorbaov'un Dou Avrupa'daki demokratizasyonu kolaylatracan tahmin edebilirdi? 1990'larda Uluslararas Para Fonu'nun (IMF) ve Dnya Bankas'nn, ekonomik liberalizasyonu olduu kadar politik demokratizasyonu da ekonomik yardm iin bir nart haline getirmek zere imdiye kadar olduundan daha da kuvvetli hale gelmesi mmkn olabilir. Fransa, etkisinin gl olduu daha nceki Afrika kolonilerinde demokrasinin gelitirilmesinde daha aktif olabilir. Ortodoks kiliseleri, Gneydou Avrupa ve Sovyetler Birlii'nde demokrasi iin gl bir etki olarak ortaya kabilir. inli bir glasnost destekisi Pekin'de iktidara gelebilir, ya da yeni bir Jeffersonian tipinde Nasr,
135

Orta Dou'da Pan Arabizm'in demokratik bir versiyonunu yayabilir. Japonya ekonomik gcn, bor ve hibe verdii fakir lkelerde insan haklarn ve demokrasiyi desteklemek iin kullanabilir. 1990'da bunlarn hibiri ok muhtemel grnmyordu, fakat 1989'daki srprizlerden sonra herhangi bir ihtimali dlamak aklszlk olur. nc Bir Ters Ynde Dalga m? 1990'a kadar nc dalgaya ait en azndan iki demokrasi, Sudan ve Nijerya'da, otoriter ynetime tekrar dnd; takviye edilmesindeki glkler, demokrasiyi korumak iin uygun olmayan koullarn bulunduu lkelerde daha da fazla geie neden olabilir. Bununla beraber, birinci ve ikinci demokrasi dalgalarn, dnyadaki birok rejim deiikliinin demokrasiden otoriter ynetimlere doru olduu srada sadece kt yola sapan deil, fakat byk gei dalgalar takip etti. Eer nc demokratizasyon dalgas yavalarsa ya da durursa, hangi faktrler nc bir ters ynde dalgay retebilir? Birinci ve ikinci geri dn dalgalarnda demokrasiden uzaklaan geilere yardmc olan faktrler arasnda unlar vard: 1. Temel sekin gruplar ve halkn geneli arasndaki demokratik deerlerin zayfl. 2. Sosyal atmalar younlatran ve sadece otoriter ynetimler tarafndan empoze edilebilen arelerin poplaritesini arttran, iddetli ekonomik baarszlklar. 3. Genellikle, byk sosyal ve ekonomik reformlarn hzla yaplmasnn peinde olan solcu ynetimler tarafndan retilen, sosyal ve siyas kutuplama. 4. Muhafazakr orta-snf ve yksek-snf gruplarnn, halk ve solcu hareketleri ve aa-snf gruplarn politik gcn dnda tutmaya olan kararllklar.

5. Terrizmden veya isyandan kaynaklanan kanun ve kural ihllleri. 6. Demokratik olmayan bir d g tarafndan yaplan mdahale ya da ele geirme. 7. Baka lkelerdeki demokratik sistemlerin kmesiyle veya devrilmesiyle tetiine baslan ters ynde " etkisi".
136

Bunlarn dnda kalan d aktrler tarafndan oluturulan, demokrasiden otoriter rejimlere doru geiler, hemen hemen her zaman, demokratik sistemde iktidara sahip ya da yakn olanlar tarafndan yaplmtr. Sadece muhtemel bir ya da iki istisna dnda, demokratik sistemler halk oyu veya halk ayaklanmasyla sona erdirilmemilerdir. Almanya ve talya'da birinci geri dn dalgasnda, byk halk desteine sahip antidemokratik hareketler iktidara gelmi ve faist diktatrlkler kurmulardr. spanya'da birinci ve Lbnan'da ikinci geri dn dalgasnda, demokrasi sivil savala sona ermitir. Bununla beraber, demokrasiden sapmalarn byk bir ounluu, ya demokratik bir biimde seilmi olan liderleri yerinden eden asker darbeler, ya da demokratik olarak seilmi bataki yneticiler tarafndan yaplan, genellikle olaanst hl veya skynetim iln etmek suretiyle gc kendi ellerinde toplayarak, demokrasiyi etkili bir biimde sona erdiren, ynetim darbeleri eklinde olmaktadr. Birinci geri dn dalgasnda asker darbeler Dou Avrupa'nn yeni lkelerindeki ve Yunanistan, Portekiz, Arjantin ve Japonya'daki demokratik sistemleri sona erdirdiler. kinci geri dn dalgasnda, asker darbeler Endonezya, Pakistan, Yunanistan, Nijerya, Trkiye ve birok Ltin Amerika lkesinde meydana geldi. Ynetim tarafndan yaplan darbeler, ikinci geri dn dalgasnda, Kore, Hindistan ve Filipinler'de ortaya kt. Uruguay'da sivil ve asker liderler demokrasiyi ynetim-asker karm bir darbeyle sona erdirmek iin ibirlii yapt. Birinci ve ikinci ters ynde dalgalarn her ikisinde de demokratik sistemler, ounlukla tarihte ortaya km otoriter idarelerin yeni ekilleriyle yer deitirdi. Faizm, geni taban, ideolojisi, parti organizasyonu ve toplumun ounluuna nfuz etmeye ve onu kontrol etmeye alan abalaryla otoriter rejimlerin ilk ekillerinden ayrld. Brokratik otoriterlik, Ltin Amerika'daki asker idarenin ilk biimlerinden, kurumsal karakterine, sonsuz devamllk olaslna ve ekonomik politikalarna bal olarak ayrld. 1920'lerde ve 1930'larda italya ile Almanya ve 1960'larda ve 1970'lerde Brezilya ile Arjantin bu demokratik olmayan idarelerin yeni biimlerini tantan balca lkelerdi ve dier lkelerdeki antidemokratik gruplarn taklit etmek istedikleri rnekleri oluturdular. Bu otoriterliin yeni ekillerinin her ikisi de, aslnda, toplumsal ve ekonomik gelimeye verilen cevaplardr:
137

Avrupa'daki sosyal hareketliliin ve siyas katlmn genilemesi ve Ltin Amerika'daki ekonomik gelimenin ithl ikmesi aamasnn bitmesi.

lk iki ters ynde dalgann nedenlerinin ve ekillerinin, olas nc bir ters ynde dalgann nedenleri ve ekilleriyle ilgili gvenilir bir ngr retememesine ramen, nceki deneyimler yeni bir ters ynde dalgann potansiyel nedenlerini ileri sryor. Birincisi, demokratik rejimlerin etkin bir ekilde ilemesini engelleyen sistematik baarszlklar, onlarn meruiyetini baltalayabilmektedir. Yirminci yzyln sonlarnda, meruiyetin demokratik olmayan byk ideolojik kaynaklar, ki en dikkat ekeni olan Marksizm-Leninizm idi, itibarn kaybetti. Demokratik kurallarn genel kabul, demokratik hkmetlerin baarl icraat meruiyetine eskiden olduundan daha bile az baml olduklarn ifade ediyor. Hl devam eden, refah, bolluk, eitlik, adalet, i dzen veya d gvenlik salamadaki yetersizlik zamanla demokratik ynetimlerin bile meruiyetini baltalayabilmektedir. Otoriter ynetimlerin baarszlklar hatrlardan yava yava silindike, demokratik baarszlklarla ilgili rahatszlklar muhtemelen artmaktadr. Daha belirgin olarak, 1929-30 modelindeki uluslararas genel bir ekonomik k, birok lkedeki demokrasinin meruiyetini baltalayabilmektedir. ou demokrasi 1930'lardaki Byk Depresyon'dan kurtuldu, ancak bazlar ld ve muhtemelen bazlar da ileride meydana gelebilecek bunun gibi bir felket nedeniyle leceklerdir. ikincisi, herhangi bir demokratik ya da demokratikleen byk gcn otoriterlie dnmesi, ters ynde meydana gelen etkisinin tetiine basabilecektir. Rusya'da veya Sovyetler Birlii'nde otoriterliin yeniden kuvvetlenmesinin, dier Sovyet Cumhuriyetleri'nde, Bulgaristan'da, Romanya'da, Yugoslavya'da ve Moolistan'da ve muhtemelen Polonya'da, Macaristan'da ve ekoslovakya'da da kartrc etkileri olacaktr. Baka yerlerdeki potansiyel despotlara "siz de tekrar iinize dnebilirsiniz" mesajn verebilecektir. Benzer bir ekilde, Hindistan'da otoriter bir rejimin kurulmasnn, dier nc Dnya lkeleri zerinde nemli bir yol gsterici etkisi olabilir. Dahas, byk bir lke eski otoriter ynetimine dnmese bile, demokrasinin allm birok nkoulundan yoksun birka daha kk yeni demokratiklemi
138

lkenin diktatrle gemesinin, bu nkoullarn gl olduu dier lkelerde bile dallanp budaklanan etkileri olabilir. Eer demokratik olmayan bir devlet, gcn byk lde arttrdysa ve snrlarnn tesinde genilemeye baladysa, bu da dier lkelerdeki otoriter hareketleri canlandrabilmektedir. Bu uyarc etkisi, zellikle eer bu genileyen otoriter devlet, asker olarak bir ya da daha fazla lkeyi yendiyse, daha da fazla olmaktadr. Gemite, ekonomik olarak gelimi olan btn byk gler, ayn zamanda blgesel olarak da gelime eiliminde bulunmulardr. Eer in nmzdeki on yllar iinde otoriter idare altnda ekonomik olarak geliirse, blgedeki demokratik rejimler nemli lde zayflayacaktr.

Son olarak, 1920'lerde ve 1960'larda olduu gibi, otoriter ynetimlerin, zamann ihtiyalarna uygun gibi grnen, eski ve yeni ekilleri ortaya kabilir. Otoriter milliyetilik baz nc Dnya lkelerini ve Dou Avrupa'y iine alabilir. En dramatik bir biimde iran'da hkm sren ar din muhafazakrlk, zellikle slm alemindeki dier lkelerde iktidara gelebilir. Oligarik otoriterlik hem zengin hem de fakir lkelerde, demokrasinin dengeleyici eilimlerine bir tepki olarak geliebilir. Gemite olduu gibi gelecekte de, demokrasinin, zellikle toprak kiraclnn hl bir problem olduu lkelerde ekonomik ayrcalklarn eitli biimlerini korumasna karlk olarak, halk diktatrlkler ortaya kabilir. Son olarak, iki ya da daha fazla etnik, rksal veya din grubun bulunduu demokrasilere, bir grubun toplumun btnn kontrol etmeye alt, komnal diktatrlk empoze edilebilir. Otoriterliin btn bu eitleri gemite var olmutur. Gelecekte yenilerinin icat edilmesi ise insan aklnn snrlarnn tesinde birey deildir. Bir olaslk da, rejimin, istihbarat, medyay ve haberlemenin modern aralarn kontrol etmekteki yetenei sayesinde otoriter idarenin mmkn ve meru klnd, teknokratik "elektronik diktatrlk" olabilir. Bu eski ve yeni otoriterlik ekillerinin hibirinin ortaya kma olasl yksek deildir, fakat ayn zamanda herhangi birinin ortaya kmasnn tamamen imknsz olduunu sylemek de zordur. 139 Demokratiklemenin nndeki Engeller Demokrasinin olaslklarn deerlendirmek iin bir baka yaklam ise, demokrasinin henz bulunmad yerlerde demokratizasyona engel olan eylerin ve onun ansnn ne olduunun incelenmesidir. 1990 itibaryla, yzden fazla lkede demokratik rejim bulunmamaktadr. Bu lkelerin ou, zaman zaman birbirine geen drt jeokltrel kategoriye ayrlmtr: 1. Sovyetler Birlii de dahil olmak zere, 1980'lerde byk bir liberalizasyonun meydana geldii ve birok cumhuriyette demokratik hareketlerin olutuu, yerel Marksist-Leninist rejimler. 2. Birka istisna dnda bireysel diktatrlkler, asker rejimler veya tek-parti sistemleri olarak kalan, ya da bu nn birleimi olan, Byk Sahra'nn altnda yer alan lkeler. 3. Trkiye ve belki Pakistan hari, Fas'tan Endonezya'ya kadar uzanan, demokratik olmayan rejimlerle ynetilen slm lkeleri. 4. Komnist sistemleri, asker rejimleri, bireysel diktatrlkleri kabul eden ve iki yardemokrasiyi iine alan (Tayland ve Malezya), Burma'dan balayp Gneydou Asya boyunca yol alp in'e ve Kuzey Kore'ye kadar varan, Dou Asya lkeleri. Demokratizasyonun gelecei iin nemli potansiyel politik bir engel ise, 1990'da hl otoriter bir idare olarak kalm lkelerin ounda demokrasi tecrbesinin eksikliidir. 1974'le 1990 arasnda demokratikleen 30 lkenin yirminn bir

takm demokrasiyle ilgili gemileri varken, 1990'da demokratik olmayan sadece birka lke byle bir tecrbeye sahip olduunu iddia edebilir. Bunlar, birka kt yola sapan nc dalgac (Sudan, Nijerya, Surinam ve muhtemelen Pakistan), nc dalgadan tekrar demokratik olmayan yola sapan drt adet ikinci dalgac (Lbnan, Sri Lanka, Burma, Fiji) ve II. Dnya Savann sonunda tekrar demokratik olmalar Sovyet istilasyla engellenen adet birinci dalga demokrasisi (Estonya, Letonya ve Litvanya). Gerekten, 1990'da demokratik olmayan 90 ya da daha fazla lke, demokratik idareyle ilgili nemli derecede gemi tecrbeden yoksundu. Bunun demokratizasyon iin kesin bir engel olmad aktr -eer yle olsayd, imdi hibir lke demokratik olmazd- ancak onu daha fazla zorlatrd bir gerektir.
140

1990'larda baz lkelerde bulunan demokratizasyonun baka bir engeli, muhtemelen yok olmaktadr. Otoriter rejimler kuran veya onlar uzun sre idare eden liderler demokratizasyonun sadk rakipleri olmaktaydlar. Bu sebepten dolay otoriter rejimlerde herhangi bir ekilde meydana gelen liderlik deiimi genellikle demokrasiye doru hareketin nn amaktadr. Liderlerin lmleri 1990'larda baz otoriter rejimlerdeki bu tr deiiklikleri muhtemelen salayacaktr. 1990'da in, Fildii Adalar ve Malavvi'de uzun sredir hkm srenler, seksenli yalarndaydlar. Burma, Endonezya, Kuzey Kore, Lesotho ve Vietnam'dakiler yetmilerindeydiler. Kba, Fas, Singapur, Somali, Suriye, Tanzanya, Zaire ve Zambiya'daki liderler altm ya da daha fazla yataydlar. Bu liderlerin lmeleri ya da memuriyetten ayrlmalar, lkelerinde demokratizasyonun bir engelini ortadan kaldracaktr, fakat bir demokratizasyonu salayaca kesin deildir. 1974'le 1990 arasnda demokratizasyon bireysel diktatrlklerde, asker rejimlerde ve tek-partili sistemlerde meydana geldi. Bununla beraber, i devrimin rnleri olan tek partili komnist devletlerde henz tam anlamyla demokratizasyon meydana gelmedi. Sovyetler Birlii'nde ise liberalizasyon olutu, ancak bu Rusya'y tam demokratizasyona gtrebilecei gibi gtrmeyebilir de. Yugoslavya'da demokrasiye ynelik hareketler Slovenya ve Hrvatistan'da balamaktadr. Bununla beraber, Yugoslav komnist devrimi byk lde bir Srp devrimidir ve Srbistan'da demokrasi umutlar pheli grnmektedir. Kamboya'da, devrimle gelmi olaanst zalim bir komnist rejim, d glerce empoze edilen daha az zalim bir komnist rejim tarafndan yer deitirmitir. 1990'da Arnavutluk alyor gibi grnmtr, fakat in, Vietnam, Laos, Kba ve Etyopya'da yerel devrimler tarafndan oluturulan Marksist-Leninist rejimler ise iktidarda kalmaya kararl grnmlerdir. Bu lkelerdeki devrimler komnist olduu kadar milliyeti de olmutur ve bu sebepten milliyetilik komnizmi bir yerde desteklemitir, fakat bunun Sovyet istilasmdaki Dou Avrupa iin doru olmad apaktr.

Demokratizasyonun cidd bir engeli de, Asya, Afrika ve Orta Dou'daki siyas liderler arasnda demokratik deerlere gerek balln olmamas, ya da zayf olmasdr. ktidarda deillerken demokrasiyi savunmak iin iyi bir nedenleri vardr. Demokratik ballklar ancak ik141

tidara geldiklerinde test edilir. Ltin Amerika'da demokratik rejimler genellikle asker darbelerle yklmtr. Bu, Asya ve Orta Dou'da da olmutur, fakat bu blgelerde seimle gelmi liderlerin kendileri de demokrasinin sona ermesinden sorumlu tutulmulardr: Kore'de Syngman Rhee ve Park Chung Hee, Trkiye'de Adnan Menderes, Filipinler'de Ferdinand Marcos, Singapur'da Lee Kwan Yew, Hindistan'da ndra Gandhi ve Endonezya'da Sukarno. Seim sistemiyle iktidar kazanan bu liderler, daha sonra bu sistemi baltalamaya balamlardr. Demokratik deerlere ve uygulamalara ok az ballklar olmutur. Asya, Afrika ve Orta Dou'daki liderler demokrasinin kurallarn az ya da ok devam ettirseler bile, sk sk bunu istemiyerek yapyor grnmlerdir. Yirminci yzyln ikinci yarsnda birok Avrupal, Kuzey Amerikal ve Ltin Amerikal siyas lider demokrasinin ateli ve sekin savunucusu olmutur. Buna karlk, Asya ve Afrika lkeleri, demokratik hareketlerin de lideri olan ok sayda hkmet lideri retmemitir. Romulo Betancourt, Alberto Llera Camargo, Hose Figueres, Eduardo Frei, Ferdinando Belaunde Terry, Juan Bosch, Jose Napoleon Duarte ve Raul Alfonsin'in Asyal, Arap veya Afrikal edeerleri kimlerdir? Bunlar, Jawaharlal Nehru, Corazon Aquino'dur, belki bakalar da olabilir, fakat sayca ok azdrlar. Akla hibir Arap lider gelmemektedir ve iktidardayken demokrasinin taraftar ve destekisi olarak n yapm bir Islm lider tanmlamak ise zordur. Bu niye byledir? Bu soru bizi kanlmaz olarak kltr meselesine gtrmektedir. Kltr Dnyann, insanlarn davranlarna, deerlerine, inanlarna ve bunlara bal davran biimlerine gre nemli lde deien byk tarih kltrel geleneklerinin, demokrasinin gelimesine yardmc olduklar ileri srlmtr. Son derece antidemokratik bir kltr, toplumda demokratik kurallarn yaylmasna engel olacak, demokratik kurumlarn meruiyetini tanmayacak ve bylece bu kurumlarn ortaya kmasn ve etkili bir biimde ilemesini engellemese de byk lde karmaklatracaktr. Kltrel tez iki ekilde ortaya kar. Bunlarn daha snrlayc olan, sadece Bat kltrnn demokratik kurumlarn
142

gelimesi iin uygun bir zemin saladn ve bunun sonucu olarak, demokrasinin Batl olmayan toplumlar iin ounlukla uygun olmadn syler. nc dalgann ilk yllarnda, bu fikir George Kennan tarafndan ak olarak ileri srld. Kennan, demokrasi, "Onsekizinci ve ondokuzuncu yzyllarda Kuzey Bat Avrupa'da, temel olarak ngiliz Kanal ve Kuzey Denizine (ancak Orta Avrupa'ya da belirli bir miktar uzayarak) snrlar olan lkeler arasnda gelien ve daha sonra Kuzey

Amerika da dahil olmak zere, Kuzeybat Avrupa'dan gelen insanlarn ilk yerleenler veya smrgeciler olarak ortaya ktklar ve sivil ynetimin geerli kurallarn yerletirdikleri dnyann baka lkelerine tanan", bir ynetim eklidir, demitir. Bu nedenle demokrasinin "zaman ve yer olarak nisbeten dar bir taban vardr ve onun bu dar evrelerin dnda kalan insan gruplar iin doal idare biimi olduunu belirten kant henz oluturulmamtr". Kennan'a gre, Mao, Salazar ve Castro'nun baarlar, otoriter rejimlerin, siyas otoritenin daha yaygn ekillerinin baarsz olduu yerlerde reformlar yapmaya ve byk insan topluluklarn gelitirmeye muvaffak olabildiklerini gstermitir.3 Ksaca, demokrasi, sadece Kuzeybat ve belki de Orta Avrupa lkeleri ve onlarn kolonileri iin uygundur. Bat kltr tezinin Balkanlar'daki ve Sovyetler Birlii'ndeki demokratizasyon srecinde doruluk gstergeleri ortaya kmtr. Tarihsel olarak bu blgeler arlk ve Osmanl imparatorluklarnn bir ksmdr; hkim olan dinleri Bat Hristiyanl deil, Ortodoksluk ve slm'dr. Bu blgeler, Bat Avrupa'nn feodalizm, Rnesans, Reform, Aydnlanma, Fransz Devrimi ve liberalizmle geirdii ayn tecrbeleri geirmemilerdir. William Wallace'n ne srd gibi souk savan sona ermesi ve Demir Perde'nin yok olmas, kritik siyas ayrma izgisini douya, Dou ve Bat Hristiyanlk lemi arasndaki asrlar boyu varolan snra doru kaydrm olabilir. Kuzeyden balayarak, bu izgi, kabaca snrlar boyunca, Finlandiya ve Baltk cumhuriyetlerini Ukrayna'nn arasndan, bat Katolik Ukrayna'y, dou Ortodoks Ukrayna'dan ayrarak geer; gneye ve sonra Yugoslavya'nn iinden kabaca Slovenya ve Hrvatistan' dier cumhuriyetlerden ayrarak ge3.Gcorge F.Kcnnan, The Cloud ofDanger (Boston: Little, Brown, 1977), 41-43.

143 er.4 Bu izgi imdi demokrasinin kk salaca blgeleri, kk salmayaca blgelerden ayrabilir. Daha az snrlayc bir kltrel engel fikri ise, belirli Batl olmayan kltrlerin demokrasiye zellikle dman olduunu sylemektedir. Bu konuda en sk bahsedilen iki kltr Konfyus mezhebi ve Islmdr. Bu kltrlerin gnmzde demokratizasyon iin ciddi engeller tayp tamadn belirlemek iin konuyla ilgili sorulacak soru vardr. Birincisi, Konfyusu ve Islm deerler ve inanlar nereye kadar demokrasiye dmandr? kincisi, eer dmanlarsa, demokrasiye doru olan geliime gerekten ne kadar engel olmulardr? ncs, eer gemite demokratik geliimi nemli lde geciktirdiyseler, gelecekte de byle yapmaya nereye kadar devam edebilirler? Konfyusuluk Geleneksel Konfyusuluun gerek demokratik olmad gerekse antidemokratik olduu nerisine hemen hemen hibir bilimsel itiraz yaplmamtr. Tek hafifletici faktr, klsik in politikasnda, kariyer sahibi olmay sosyal birikime gre deil de kiinin yeteneklerine gre belirleyen imtihan sistemidir. Bununla beraber, byle

bile olsa, meziyete gre dzenlenen terfi sistemi bir demokrasi oluturmaz. Kimse modern bir orduyu, sadece subaylarnn yeteneklerine gre terfi edilmelerinden dolay demokratik diye aklamaz. Klsik in Konfyusluu ve onun Kore, Vietnam, Singapur, Tayvan ve Japonya'daki (hafifletilmi) trevleri, grubun bireyin stnde, otoritenin zgrln stnde ve sorumluluun haklarn stnde yeraldn vurgulamlardr. Konfyus toplumlarnda devlete kar haklarn olmas gelenei yoktur; birey haklar varsa bile, bunlar devlet tarafndan oluturulmutur. Ahenk ve ibirlii, uyumazlk ve rekabete tercih edilmitir. Dzenin devam ettirilmesi ve hiyerariye sayg temel deerler olmutur. Fikirlerin, gruplarn ve partilerin atmas tehlikeli ve gayrimeru olarak grlmtr. Hepsinden nemlisi Konfyusuluk toplum ve devleti birletirmi ve ulusal dzeyde bamsz sosyal kurumlara hibir meruiyet salamamtr.
4.Baknz William Wallace, The Transformation of Westem Europe (Londra: Royal Institute of International AffairsPinter, 1990), 16-19.

144 Uygulamada Konfyusu ya da Konfyusuluun etkisinde olan toplumlar demokrasiye kar misafirperver davranmamlardr. 1990'dan nce, Dou Asya'da sadece iki lke, Japonya ve Filipinler, demokratik ynetim tecrbesi geirmilerdir. Her iki vakada da demokrasi bir Amerikan varlnn rnyd. Dahas, Filipinler byk lde Katolik bir lkedir. Japonya'da ise Konfyusu deerler yeniden yorumlanmtr ve yerli kltrel geleneklerle birletirilmilerdir. Kta in'inin demokratik ynetimle ilgili hibir tecrbesi olmamtr ve yllar boyunca Bat tipi demokrasi sadece nisbeten radikal ayrlk kk gruplar tarafndan desteklenmitir. Konfyusu gelenein esas unsurlaryla "hakiki" demokratik eletiriler kesilmemitir.^ in'i modernletirenler (Lucian Pye'nin anlatmnda) milliyeti ve Komnist partilerin "Konfyusu Leninist'leri olmutur. 1980'lerin sonunda, in'deki hzl ekonomik byme renciler, entellekteller ve ehirli orta snf gruplar tarafndan yaplan, siyas reform ve demokrasi iin yeni talepler oluturduu zaman, Komnist Liderlik buna iki ekilde cevap verdi. lk olarak, Tayvan, Singapur ve Kore'nin deneyimlerine dayanan ve in'le ayn ekonomik gelime aamasnda bulunan bir lkenin, dengeli bir ekonomik byme gerekletirmek iin otoriter idareye ihtiyac olduunu ve gelimenin istikrarsz sonularn giderdiini ne sren bir "yeni otoriterlik" teorisi ortaya att. kinci olarak, Pekin ve baka yerlerde ortaya kan demokratik hareketi, 1989 Haziran'mda iddet kullanarak bastrd. in'de, ekonomik gelime demokrasiyi engellemek yolunda kltr destekledi. te yandan Singapur, Tayvan ve Kore'de gerekleen byme, 1980'lerin sonunda demokrasi iin ekonomik temeli oluturdu. Bu lkelerde ekonomi, siyas gelimeyi ekillendirmede kltrle arpt. 1990'da, Singapur, demokratik sistemi olmayan tek petrol ihra etmeyen "yksek gelirli" lkeydi (Dnya Bankas'nn belirttii gibi) ve Singapur'un lideri Bat demokrasisinin deerlerine kar olan, Konfyus

deerlerinin sekin bir yorumlaycsyd. 1980'lerde, Babakan Lee Kwan Yew Konfyus deerlerinin renilmesine ve yaylmasna kendi ehir devletinde byk bir ncelik tand. Muhalefeti
5.Baknz Danicl Kcllihcr, "The Political Consequcnces of China's Reform", Comparative Polics 18 (July 1986): 488-490; and Andrew J. Nathan, Chincsc Democracy (Ncw York: Alfred A.Knopf, 1985).

145 bastrmak ve medyann hkmeti ve onun politikasn eletirmesini nlemek iin kuvvetli nlemler ald. Bylece Singapur dnyann zengin lkeleri arasnda otoriter Konfyusu bir istisna olarak kald. Enteresan soru, Singapur'un, devleti yaratan Lee'nin siyas sahneden ksmen ekiliyor gibi grnd u sralarda, byle kalmaya devam edip etmeyeceidir. 1980'lerin sonunda, Tayvan ve Kore demokratik bir yne doru hareket etti. Tarihsel olarak, Tayvan hep in'in kenarnda kalan bir para olmutur. Japonlar tarafndan 50 sene igal altnda tutuldu ve halk in ynetiminin smrmeleri karsnda 1947'de ayakland. 1949'da gelen milliyeti hkmet, Komnistler tarafndan yenilgiye uratlmasyla kk dt. Byle bir yenilgi, birok milliyeti liderin, otoritenin geleneksel Konfyusu kavramlaryla birleen kibirli tavrn muhafaza etmesini imknszlatrd. Hzl ekonomik ve sosyal gelime geleneksel Konfyusuluun etkisini daha da zayflatt. Byk lde yerli Tayvanllardan oluan byk bir giriimci snf, anakarann hkmettii devletten bamsz olan bir g ve. zenginlik yaratt (son derece Konfyusu olmayan bir tarzda). Bu, Tayvan iinde, in'in kendisinde veya Kore'de ya da Vietnam'da meydana gelmeyen ve Japonya'da gerekten hibir zaman varolmayan, in siyas kltrnde temel bir deiiklik oluturdu.6 Bylece Tayvan'n olaanst ekonomik gelimesi, nispeten zayf olan Konfyusu miras batrd ve 1980'lerin sonunda Chiang Ching Kuo ve Lee Teng Hui, ekonomik ve sosyal deiikler neticesinde oluan basklara cevap verdiler ve toplumlarnda siyaseti kademeli olarak effaflatrmaya doru yneldiler. Kore'de klsik kltr, bir otoriterlik gelenei ve gl adam idaresi de dahil, demokrasiye uygun olmayan Konfyusu paralar boyunca, deikenlik ve eitlik prensibinin unsurlarn ieriyordu. Koreli bir rencinin ifade ettii gibi, "insanlar kendilerini haklar uygulayan ve sorumluluklarn yerine getiren vatandalar olarak grmyorlard, fakat hayatta kalmak iin yukarnn emirlerine ve ltuflarna uyma eilimindeydiler."^ 1980'lerin sonunda, ehirleme, eitim, byk bir orta snfn gelimesi ve Hristiyanln etkileyici yaylmas faktrlerinin
6. Lucian W. Pye ve Mary W. Pye, Asian Pouer and Polics: The Cultural Dimension of Authority (Cambridge: Harvard University Press, 1985), 232-236. 7 . New York Times, 15 Aralk 1987, AH-

146 tm ile Kore'de demokrasiye bir engel olan Konfyusuluk arasndaki mcadelenin, kesin olarak ikincisinin lehinde zmlenip zmlenmedii belirsiz olarak kald. Dou Asya Modeli

Ekonomik gelime ve Asya kltrnn birbiriyle kesimesi ayr bir Dou Asya demokratik kurumlar tipi oluturmua benzemektedir. 1990'a kadar (kltr olarak birok bakmdan, Dou Asyal'dan ok Ltin Amerikal olan) Filipinler hari hibir Dou Asya lkesi, halkn setii bir parti ynetiminden, yine halkn setii bir baka parti ynetimine doru bir dnm yaamamtr. Bunun ilk rnei (prototype) olan Japonya'da hi phesiz bir demokrasi vardr, fakat yle bir demokrasi ki iktidardaki parti hibir zaman oyla iktidardan indirilmemitir. Japonya'nn egemen parti demokrasisi modeli, Pye'n iaret ettii gibi, Dou Asya'daki baka yerlere de yaylmtr. 1990'da Kore'de, muhalefet partisinden ikisi, Kim Dae Jung'un liderliini yapt dier muhalefet partisinin iktidara gememesi iin, bir politik blok oluturmak amacyla iktidardaki gelime Kuomintang'n (KMT) byk ihtimalle egemen parti olarak kald ve Demokratik lerici Parti'nin srekli bir muhalefet rolne mahkm olduu bir seim sistemine doru ilerliyor grnyordu. Malezya'da, Malay, in ve Hint topluluklarnn nde gelen partisinden oluan koalisyon, btn rakipleri karsnda iktidar hi kesintisiz olarak 1950'lerden 1980'e kadar kontrolnda bulundurmutur. 1980'lerin ortasnda, Lee Kman Yew'un yardmc ve halefi olan Goh Chok Tong, Singapur iin benzer tipte bir parti sistemini onaylad: "Bence istikrarl bir sistem, toplumun geni bir kesimini temsil eden bir ana siyas partinin olduu bir sistemdir. Sonra onun etrafnda baka birka cidd fikirli partiniz olabilir. Bunlarn geni grler sunma imknlar olmasa da, bu partiler blgesel karlar temsil ederler. Ve her zaman ana parti seilir. Bunun iyi olduunu sanyorum. Ve Singapur'da eer bu sonuca ularsak, piman olmam".8 Demokrasi iin temel bir kriter, siyas partiler arasnda, hkmetin tacizi ve muhalefet gruplarnn kstlanmas olmakszn, oy elde etmek
8 . Goh Chok Tong, New York Times'da baslmtr, 14 Austos 1985, A13.

147

iin eit ve ak rekabetin bulunmasdr. Japonya, on yllar boyunca, konuma zgrlyle, basnyla, meclisiyle ve seime dayanan rekabet iin makul ldeki eit artlaryla, bu testten gemitir. Asya'daki dier egemen-parti sistemlerinde, oyun alan yllar boyunca hkmetin lehine dndrlmtr. Bununla beraber, 1980'lerin sonuna doru artlar daha eit bir hale geliyordu. Kore'de, 1989'da, iktidar partisi millet meclisini kontrol etmeyi baaramad ve bu yenilgi muhtemelen onun sonuta iki rakibiyle birlemesinde byk bir faktr oldu. Tayvan'da, muhalefet zerindeki kstlamalar kademeli olarak kaldrld. Bylece dier Dou Asya lkelerinin, hep iktidar partisinin kazand bir oyun alannda eitlik salamak iin, Japonya'ya katlmalar dnlebilir. 1990'da, Dou Asya egemen-parti sistemleri, bir ucunda Japonya'nn, br ucunda Endonezya'nn ve arada Kore, Tayvan, Malezya ve Singapur'un (aa yukar bu srayla) yer ald devaml bir doru oluturdu. Bylece bir sistem demokrasinin resm ihtiyalarn karlayabilir, fakat bu, Bat'da uygulanan ve partiler ve muhalefetlerin iktidar iin sadece serbest ve

eit bir rekabet yapmadklarnn, ayn zamanda da iktidara alternatif olduklarnn ngrld demokratik sistemlerden nemli bir lde ayrlr. Buna karn Dou Asya egemen-parti sistemleri iktidar iin alternatif olmay iermiyor, seimlere katlmay ieriyor, fakat sadece "ana" partinin ynetime katlmasn kapsyor. Bu tipte bir siyas sistem, dnml olmayan bir demokrasi neriyor. Bat deerleri olan rekabet ve deiime hizmet eden deil, Batl demokratik uygulamalarn Dou deerleri olan fikir birlii ve istikrara hizmet eden bir adaptasyonunu temsil ediyor. Batl demokratik sistemler baarl icraatn meruiyetine otoriter sistemlerden daha az bamldr, nk baarszlk, sistemin yerine, o mevkide bulunan kiiye yklenir ve o kiinin iten karlarak yerine bakasnn getirilmesi sistemi yenilemeye yardmc olur. Egemen-parti modelini benimseyen ya da benimsemi gibi grnen Dou Asya toplumlarnn, 1960'dan 1980'e benzersiz eitsiz ekonomik baar rekoru vard. Bununla beraber, eer %8 olan byme oranlar derse isizlik, enflasyon ve ekonomik skntnn dier ekilleri artarsa veya sosyal ve ekonomik skntnn yaratt atmalar younlarsa ne olur? Bir Bat demokrasisinde bunun cevab, o mevkideki insanlarn iten karl148

mas olacaktr. Buna karn, bir egemen-parti demokrasisinde, bu, devrimci bir deiiklik getirecektir. Eer siyas rekabetin yaps bunun olmasna izin vermezse, hkmetten memnun olunmamas, hkmeti devirmek amacyla halk desteini harekete geirmek iin, gsterilere, protestolara ve isyanlara kolaylkla yolaabilir. Ardndan hkmet bu kar koymalara baskyla cevap verme eiliminde olacaktr ve otoriter kontrol empoze edecektir. O zaman, esas soru, Dou Asya egemen-parti sisteminin nereye kadar kesintisiz ve ykl bir ekonomik byme ngrddr. Bu sistem srekli ekonomik de veya durgunlua dayanabilir mi? islm "Konfyusu demokrasi" phesiz kendi kendisiyle elimektedir. "Islm demokrasinin" de byle olup olmad belirsizdir. Eitlikilik ve gnlllk slm'da ana temalardr. Ernest Gellner, "Islmn yksek kltrel atsnn", modernliin ya da modernizasyonun gerekliliklerini tayan baz zellikleri olduunu ne srmtr - tek tanrclk, pu-ritanizm, aracla ve hiyarariye kar honutsuzluk ve olduka az bir miktarda sihir. Genel olarak bunlar ayn zamanda demokrasinin gereklerine de uygun eylerdir. Bununla beraber, slm din toplumla siyas toplum arasndaki ayrm ise reddetmektedir. Bu nedenle Sezar'la Tanr arasnda bir denge bulunmamaktadr ve siyas ayrm din balla balanmtr. Ar muhafazakr slm, siyas liderlerin Mslmanl uygulamasn, eriat'n temel kanun olmasn ve ulemann, "btn hkmet politikasn birletirmede ya da en azndan yeniden gzden geirmede ve onaylamada kesin bir oyu olmas gerektiini" talep etmektedir.9 Ynetimin

merutiyeti ve politikas din doktrinden ve din retiden kaynaklandka, slamc siyas fikirler, demokratik politikalarn nermelerinden ayrlr ve onlarla eliir. Bylece Islm doktrin, demokrasiye hem uygun olan hem de olmayan unsurlar bulundurmaktadr. Bununla beraber, uygulamada, herhangi bir sreyle tam bir demokratik sistemi devam ettiren tek
9.Ernest Gellner, "Up from Imperialism", The New Republic, 22 Mays 1989, 35-36; R. Stcphen Humpheys, "islam and Political Values in Saudi Arabia, Egypt, and Syria", Middk East Journal, 33 (Winter 1979): 6-7.

149 slm lkesi, Mustafa Kemal Atatrk'n Islm toplum dncelerini ve politikalarn kesin olarak reddettii ve lik ve modern bir Bat devleti yaratmak iin gayretle giriimde bulunduu, Trkiye'dir. Ve Trkiye'nin demokrasiyle olan deneyimi tam anlamyla baarl olmamtr, islm dnyasnn baka blmlerinde, Pakistan, hibiri uzun srmeyen demokrasi giriiminde bulunmutur. Trkiye'de ara ara yaplan asker mdahalelerde kesilen bir demokrasi varken, Pakistan'da ise ara ara yaplan seimlerle kesilen brokratik ve asker bir idare vardr. Bir demokrasi biimini (her ne kadar ok eitli bir tr olsa da), nemli bir zaman aral boyunca devam ettiren tek Arap lkesi Lbnan'dr. Bununla beraber, demokrasisi, gerekte, ok eitli oligariye edeerdi ve nfusunun %40-50'si Hristiyand. Mslmanlar Lbnan'da ounluk haline geldiklerinde ve kendilerini gstermeye baladklarnda, Lbnan'daki demokrasi kt Freedom House'un yapt yllk aratrmalarda, 1981'le 1990 arasnda, Mslman ounluklarn yaad 37 lkeden sadece ikisi zgr sayld: ki yllna Gambia ve drt yllna Kuzey Kbrs Trk Cumhuriyeti. slm'la demokrasi arasnda teorik olarak ne kadar uygunluk bulunursa bulunsun, uygulamada seyrek olarak ikisi birarada yrmtr. Gney ve Dou Avrupa'da, Ltin Amerika'da ve Dou Asya'da otoriter rejimlere kar yaplan muhalefet hareketleri, evrensel olarak Bat demokratik deerlerini kabul ettiler ve demokrasi kurma arzularn akladlar. Bu, eer ellerine bunu yapma ans geerse mutlaka demokratik kurumlar yerletirecekler demek deildir, fakat en azndan demokrasi szn (rhetoric) hecelemilerdir. Buna karlk, slamc toplumlarda, kesin demokratik politikalar iin yaplan kampanya hareketleri nispeten zayf olmutur ve en gl muhalefet slamc ar muhafazakrlardan gelmitir. 1980'lerin sonunda, i ekonomik problemler, baka yerlerde meydana gelen demokratizasyonun yapt etkisiyle birleerek, birka slm lkesi hkmetinin muhalefet zerindeki kontrollarn gevetmelerine ve meruiyetlerini seimler yaparak yenileme giriiminde bulunmalarna yol at. Bundan ilk olarak yararlananlarn belliballar Islm ar muhafazakr gruplar oldu. Cezayir'de Haziran 1990'da yaplan yerel seimlerde, ki bu seimler lkenin 1962'de bamsz olmasn150

dan beri yaplan ilk seimlerdi, Islm Kurtulu Cephesi ortal silip sprd. rdn'de 1989'da yaplan seimlerde, Islm ar muhafazakr gruplarn gizlice ayaklanmalar tertip ettikleri sylendi. Islm gruplarn seimlerde yaptklar bu gl gsteriler, ksmen, baka muhalefet partilerinin yokluunu yanstt; bazlar hkmet tarafndan yasaklanmlard, bazlar da seimleri boykot ettiklerinden katlmamlard. Bunun yannda, ar muhafazakrlk Orta Dou lkelerinde, zellikle gen insanlar arasnda g kazanyor gibi grnmektedir. Bu eilimin gc Tunus'ta, Trkiye'de ve baka yerlerde hkmetin banda bulunan lik kimseleri, ar muhafazakrlar tarafndan savunulan politikalar benimsemeye ve kendilerinin islm'a olan ballklarn gsteren politik hareketler yapmaya ynlendirdi. islm lkelerindeki liberalizasyon, bylece, demokrasiye ballklar belirsiz olan nemli sosyal ve siyas hareketlerin gcn arttrd. Baz alardan 1990'larn banda, Islm toplumlardaki ar muhafazakr partilerin durumlar, 1940'larda ve yine 1970'lerde Bat Avrupa'daki komnist partiler iin sorulanlara benzer sorular ortaya kard. Mevcut hkmetler, siyasetlerinde akla ve Islm gruplarn da serbest ve eit olarak rekabete katlabilecekleri seimler yapmaya devam edecekler-miydi? Islm gruplar bu seimlerde ounluun desteini kazanabilecekler miydi/ Eer seimleri kazanrlarsa, birok Islm toplumda (rnein, Cezayir, Trkiye, Pakistan ve Endonezya) gayet lik olan ordu onlarn hkmet oluturmalarna izin verecek miydi/ Eer bir hkmet olutururlarsa, bunu, demokrasiyi baltalayan ve toplumdaki modern ve Bat kkenli unsurlar yabanclatran radikal islamc politikalar izleyecek miydi? Kltrel Engellerin Snrlar Bylece, demokratizasyona kar gl kltrel engeller Konfyusu ve Islm toplumlarda ortaya kyor gibi grnyor. Bununla beraber, bunlarn muhakkak demokratik gelimeyi engelleyip engellemedikleri hakknda phe duyulacak durumlar var. Birincisi, gemite buna benzer kltrel argmanlar ele alnmyordu. Bir kere, birok bilim adam Katolikliin demokrasiye bir engel olduunu ne srmt. NVeberci gelenekten olan dierleri, ekonomik olarak Katolik lkelerin
151

Protestan lkeler gibi gelimesinin mmkn olmayacan ileri srmt. Ancak 1960, 1970 ve 1980'lerde Katolik lkeler demokratik hale geldiler ve ortalama olarak Protestan lkelerden daha yksek byme hzlarna sahip oldular. Benzer bir biimde, Weber ve dierleri Konfyusu lkelerin baarl bir kapitalist gelime salamayacaklarn ne srmt Bununla beraber, 1980'e kadar, yeni bir bilim adam nesli, Konfyusuluu, Dou Asya lkelerindeki olaanst ekonomik gelimenin en byk nedeni olarak grdler. Bakalm bu fikir uzun dnemde, Konfyusuluun ekonomik gelimeyi engelledii tezinden daha fazla yaayabilecek mi? Birtakm kltrlerin deiiklie kar kalc engeller olduu argmanna belirgin bir phecilikle baklmaldr.

kincisi, slm ve Konfyusuluk gibi byk kltrel gelenekler son derece karmak olan fikirler, inanlar, doktrinler, nermeler ve davranlar modelleridir. Konfyusuluk da dahil herhangi bir byk kltrn demokrasiye uygun olan unsurlar vardr, tpk Protestanln ve Katolikliin demokratik olmayan apak unsurlar da olduu gibi. Konfyusu demokrasi artlarla eliebilir, fakat, Konfyusu bir toplumdaki demokrasinin de byle olmas gerekmez. Esas mesele slm ve Konfyusuluk'daki hangi unsurlarn demokrasiye uygun olduu ve bunlarn nasl ve hangi artlar altnda bu kltrel geleneklerin demokratik olmayan grlerinin yerine geebileceidir. ncs tarihsel olarak kltrler durgun deil, dinamiktir. Bir toplumda hkim olan inanlar ve davranlar deiir. Devamlln unsurlarn muhafaza ettirirken, bir toplumdaki bir nesil iinde geerli olan bir kltr, onun bir ya da iki nesil ncesinde olduundan ok farkl bir biimde deiebilir. 1950'lerde spanyol kltr, tipik olarak geleneksel, otoriter, hiyerarik, son derece din ve eref ve mevki kkenli olarak aklanyordu. 1970'lere ve 1980'lere gelindiinde, bu kelimelerin spanyol davranlarn ve deerlerini aklamada ok az yerleri kald. Kltrler geliir ve spanya'da olduu gibi, kltrleri deitiren en nemli g genellikle ekonomik gelimenin kendisidir. Ekonomi Sosyal, ekonomik ve politik fenomenler arasndaki az sayda iliki, ekonomik gelime seviyesiyle demokratik politikalarn varl arasn152 daki ilikiden daha gldr. ou zengin lke demokratiktir ve ou demokratik lke -Hindistan en dramatik istisnadr- zengindir. Zenginlikle demokrasi arasndaki iliki, demokrasiye olan geilerin, temel olarak ekonomik gelimenin orta seviyelerinde bulunan lkelerde ortaya kmas gerektiini gstermektedir. Fakir lkelerde demokrasi muhtemel deildir; zengin lkelerde ise genellikle zaten ortaya kmtr. Arada, bir "siyas gei blgesi" bulunmaktadr: Bu orta ekonomik tabakada bulunan lkeler, demokrasiye gemeleri en muhtemel olanlardr ve demokrasiye geen ou lke bu tabakada bulunacaktr. lkeler ekonomik olarak gelitike ve gei blgesine girdike, demokratizasyon iin olumlu grntler haline geleceklerdir. Aslnda, nc dalga srasnda otoriterlikten demokrasiye doru olan deimeler byk lde bu gei blgesinde topland, zellikle st seviyelerde. Sonu gayet ak grnyor. Yoksulluk demokratik gelimenin temel -muhtemelen en temelbir engelidir. Demokrasinin gelecei ekonomik gelimenin geleceine baldr. Ekonomik gelimeye olan engeller demokrasinin yaylmasna olan engellerdir. nc demokratizasyon dalgas, 1950'lerde ve 1960'larda meydana gelen olaanst evrensel ekonomik byme tarafndan ileriye doru itilmitir. Bu byme devri, 1973-74'de petrol fiyatlarnda meydana gelen ykselmelerle sona ermitir. 1974'le 1990 arasnda, dnyadaki demokratizasyon hzland, fakat

evrensel ekonomik byme yavalad. Bununla beraber, blgeler arasndaki byme oranlarnda nemli deiiklikler vard. 1970'ler ve 1980'ler boyunca Dou Asya'daki oranlar yksek seviyelerde kald ve Gney Asya'daki toplam byme oranlar ykseldi. te yandan, Orta Dou, Kuzey Afrika, Ltin Amerika ve Karayipler'deki byme oranlar 1970'lere doru gidildike keskin bir biimde azald. Sahra'nn altndaki Afrika lkelerindekiler dt. Afrika'da kii bana den gayri safi milli hasla 1970'lerin sonunda durgundu ve 1980'lerde yllk %2.2'lik bir orana dt. Bylece Afrika'da demokratizasyona olan engeller 1980'lerde aka byd. 1990'lar iin grnen manzaralar ise cesaretlendirici deil. Eer ekonomik reformlar, bor yardmlar ve ekonomik yardmlar gereklese bile, Dnya Bankas yzyln geriye kalan ksmnda Afrika iin kii bana den ortalama yllk gayrisafi yurtii hasla (GDP) oranndaki
153

byme olarak sadece %0.5'lik bir oran ngrmtr.10 Eer bu n tahmin kesinse, Sahra'nn altnda kalan Afrika'da demokratizasyona olan engeller yirmibirinci yzylda da devam edecektir. Dnya Bankas, in iin ve Gney Asya'daki demokratik olmayan lkeler iin yapt ekonomik byme n tahminlerinde daha iyimserdi. Bununla beraber, bu lkelerdeki mevcut dk refah seviyeleri, yllk kii bana yzde 3 il 5'lik byme oranlaryla bile, demokratizasyona uygun ekonomik koullarn gelmesinin gecikecei anlamna gelmektedir. 1990'larda demokratizasyon iin ekonomik koullarn zaten bulunduu ya da hzla ortaya kt lkelerin ounluu Orta Dou'da ve Kuzey Afrika'dadr. Bu lkelerin (Birleik Arap Emirlikleri, Kuveyt, Suudi Arabistan, Irak, ran, Libya, Umman) birounun ekonomisi byk lde, devlet brokrasisinin kontroln arttran petrol ihracatna dayanmaktadr. Dou Avrupa'daki devlet brokrasilerinin gc, petrol ihra eden lkelerin gcnden daha fazlayd. Bu nedenle, bir noktada petrol ihra eden lkelerdeki brokratik g, Dou Avrupa lkelerinde olduu gibi, dramatik biimde kebilir. 1988'de Orta Dou'da ve Kuzey Afrika'da bulunan dier devletler arasnda, Cezayir imdiden demokratizasyona yol aan bir seviyeye ulamt; Suriye yaklayordu; rdn, Tunus, Fas, Msr ve Kuzey Yemen gei blgesinin imdilik altnda bulunuyordu, fakat 1980'lerde hzla bymlerdi. Orta Dou ekonomileri ve toplumlar, kendilerini ayakta tutmak yolunda, ok zengin olacaklar ve otoriter idarelerinin eitli geleneksel, asker ve tek parti sistemleri iin ok karmak olaca noktaya doru yaklayorlard. 1970'lerde ve 1980'lerde dnyay silip spren demokratizasyon dalgas, 1990'larda Orta Dou ve Kuzey Afrika politikalarna hkmeden zellik olabilir. Sonra da ekonomi ve kltr atmas meselesi bir araya gelecektir. Bu lkelerde ekonomik refah Islm deerler ve geleneklerle kesimeye baladnda ne tr politikalar ortaya kabilir?

in'de demokratizasyonun engelleri siyas, ekonomik ve kltreldir; Afrika'da byk lde ekonomiktir ve Dou Asya'nn gelimekte

10. World Bank, World Development Repon 1990 (New York: Oxford University Press, 1990)/, 8-11, 16, 160; and SubSaharan Africa: From Crisis to Sustainable Grou/th (Washington: World Bank, 1990).

154 olan lkelerinde ve birok slm lkesinde, temel olarak kltreldir. Ekonomik Gelime ve Siyas Liderler Tarih hem iyimserlerin hem de ktmserlerin demokrasi hakknda yanldn gstermitir. Muhtemelen gelecekteki olaylar da bunu yapacaktr. Birok toplumda demokrasinin yaylmasna mani olan almas zor engeller vardr. nc dalga, yani yirminci yzyln sonlarnda oluan "evrensel demokratik devrim" sonsuza kadar srmeyecektir. Bunu, bir nc ters ynde dalga oluturan yeni bir otoriter-lik dalgas izleyebilir. Bununla beraber, bu, yirmibirinci yzyln herhangi bir zamannda oluacak drdnc bir demokratizasyon dalgasn nlemeyecektir. Gemiin kaytlarna bakp karar verirsek, gelecekte demokrasinin kuvvetlenmesini ve yaylmasn etkileyecek iki kesin faktr, ekonomik gelime ve siyas gelime olacaktr. Birok toplum, fakir kaldka, demokrasi olmadan yaamaya devam edecektir. Bununla beraber, yoksulluk kanlmaz deildir. Gemite Gney Kore gibi, ekonomik geriliin bataklna gmlm farzedilen lkeler sratli bir refah elde ederek dnyay artmlardr. 1980'lerde, ekonomik bymenin yollarn gelitirme konusunda kalknmac ekonomistler arasnda yeni bir fikir birlii ortaya kt. 1980'lerin fikir birlii, 1950'ler ve 1960'larda ekonomistler arasnda geerli olan ok daha farkl bir fikir birliinden daha uzun sreli ve verimli olabilir veya olmayabilir. Bununla beraber, neo-Ortodoksluun ada biimi imdiden birok lkede nemli sonular retmi grnmektedir. Ancak umutlarmz dikkatle yattrmamz gerektiren iki sebep vardr. Birincisi, ok sonralar ekonomik kalknma iine girecek lkeler iin -byk lde Afrika kastediliyor- ekonomik gelime, doal olarak daha nceleri kalknanlardan daha da zor olabilir, nk geri kalmln avantajlar, zengin ve fakir lkeler arasnda gittike byyen ve tarihte daha nce grlmemi bir uurumla, daha nemli bir hale gelmektedir. kincisi, zengin, enformasyonun hkim olduu ve teknoloji tabanl lkelerde, yeni otoriterlik biimleri ortaya kabilir. Eer bunlar gibi aksi olaslklar gereklemezse, ekonomik gelime, otoriter siyas sistemlerin yerlerini demokratik olanlarla adm adm dei155

tirmeleri iin gereken artlar oluturacaktr. Zaman demokrasinin yanndadr.

Ekonomik gelime demokrasiyi mmkn klar; siyas liderlik onu gerekletirir. Oluacak demokrasilerde gelecekte yer alacak siyas sekinlerin, en azndan, demokrasinin kendi toplumlar ve kendileri iin en az kt olan ynetim biimi olduuna inanmalar gerekecektir. Ayrca kanlmaz olarak kendi abalarn baltalamaya alacak olan radikal muhaliflerle ve otoriter tutucularla kar karya gelirken, demokrasiyi gerekletirecek yeteneklere de ihtiyalar olacaktr. Demokrasi dnyada ve tek tek lkelerde, iktidar gcn ellerinde bulunduranlarn onu yaymak istedikleri yere kadar yaylacaktr. Tocqueville'in Amerika'daki modern demokrasinin kn incelemesinden birbuuk yzyl sonra, ardarda gelen demokrasi dalgalar, diktatrln sahillerini dvmtr. Ykselen bir ekonomik gelime akmyla yzdrlerek, her dalga kendinden nce gelenden daha ileri gitmi ve daha az geri ekilmitir. Dier bir deyile tarih, dz bir rotada seyretmez, fakat yetenekli ve kararl liderler dmendeyken, daima ileriye doru hareket eder. Journal ofDemocracy, Baharl991. Yeni Forum, Ocak 1992, ss. 9-19. Sosyal ve Siyasal Teori, (der. Atilla Yayla), Siyasal Kitabevi, Ankara, 2000, ss. 129-148. Makalenin Ergn zbudun tarafndan yaplan bir tercmesi iin bkz. Demokrasinin Kresel Ykselii (der.L.Diamond-M.Plattner), Yetkin Yaynlar, Ankara, 1995, ss. 31-52
156

ABD ULUSAL IKARLARINI YTRRKEN


Samuel HUNTINGTON Souk Sava'n sona ermesinden bu yana geen yllara belirsizlik, gerginlik ve Amerikan ulusal karlar zerine yaplan ve kafalar kartran tartmalar hakim olmaya devam ediyor. Bu zihin bulankl, Souk Sava sonras dnemi dnyasnn karmaklndan ileri geliyor. Yeni dnya dzeni zerine saysz yorum yaplyor. Tarihin, zengin ve yoksul lkeler arasnda iki kutuplu atmalarn sonunun geldii, etnik atmalarn oalarak anariye dnecei, uygarlklarn ataca, btnlemeye ve blnmeye ynelik eilimlerin kar karya gelecei ileri srlenler arasnda. Yeni dnya, tm bu yorumlar iinde barndryor ve bu nedenle de Amerikan karlarnn yeni dnya dzenindeki roln belirlemek giderek gleiyor. Ancak akllar kartran yalnzca bu deil. Ulusal kar tanmlamak iin sarfedilen abalar, ncelikle karlar tanmlanacak lkenin doasn anlamay gerektiriyor. Ulusal kar, ulusal kimlikten geliyor. karlarmzn ne olduunu renmeden nce kim olduumuzu bilmeliyiz. Souk Sava'n sona ermesi ve Amerikan toplumundaki sosyal, entellektel ve nfusla ilgili deiimler Amerikan kimliinin geerliliini sorgulamamza yol at.

Gemie baktmzda Amerikan kimliinin iki nemli bileeni olduunu gryoruz: Amerikan kltr ve Amerikan inan. lki Kuzey Avrupal ve Hristiyan, ama her eyden nce ngiliz ve Protestan
157

olan atalarn beraberinde getirdii kurumlar ve deerlerden oluuyordu. Bu kltr, ngiliz dilini ve kilise -devlet ilikileriyle bireyin toplum iindeki yerini belirleyen gelenekleri ieriyordu. Amerikan kimliinin ikinci bileeni ise Amerikan liderlerinin kurulu metinlerinde aka ifade ettii evrensel dnce ve ilkelerden oluuyordu: zgrlk, eitlik, demokrasi, anayasaclk, liberalizm, snrl hkmet ve zel giriim. / Souk Sava'in sona ermesi ve Amerikan toplumundaki sosyal, entelektel ve nfusla ilgili deiimler Amerikan kimliinin bu her iki bileeninin geerliliini sorgulamamza yol at. Yeni dnya dzeniyle birlikte kendilerini gvencede hissedecekleri bir ulusal kimlik duygusundan yoksun kalan Amerikallar, ulusal karlarn belirleyemez hale geldi ve bunun bir sonucu olarak Amerikan d politikasn uls-alt ticari karlarla ulus ar ve ulusal olmayan etnik karlar ynetmeye balad. tekinin Yitirilii Amerika'nn Souk Sava sonras dnemde dnyadaki rolne ilikin en ok sorulan sorulardan biri udur: "Souk Sava olmadan ABD ne yapacak?" nk Amerikallar, en batan beri ulusal kimliklerini hep istenmeyen tekinin kartl zerine in ettiler. 19. yzyln sonuna kadar ABD, kendisini Avrupa'nn kart olarak tanmlad. Avrupa, gemii temsil ediyordu: Khne, zgr ve eit olmayan, feodal karakterde, monarik ve smrgeci. Oysa ABD, tam tersine gelecei simgeliyordu: ilerlemeci, zgr, eit ve cumhuriyeti. 20. yzylda ABD, dnya sahnesinde belirdi ve giderek kendini Avrupa'nn kar tezi olarak grmekten syrlarak nce imparator, ardndan Nazi Almanya's tarafndan tehdit edilen Avrupa-Amerika uygarlnn lideri olarak grmeye balad. kinci Dnya Sava'ndan sonra ABD, kendisini Sovyetler Birlii ve dnyadaki dier komnist lkelere kar demokratik ve zgr dnyann lideri olarak tanmlad. Souk Sava dnemi boyunca ABD, d politikada birok hedefin peinde kotu. Ancak tm bu hedeflerin stnde yer alan ulusal ama tekti: Komnizmi altetmek. 40 yl boyunca Amerikan diplomasisi bu niha hedefin evresinde dnd.
158

Souk Sava, Amerikan halk ile ynetimi arasnda ortak bir kimliin olumasn salamt. Ancak savan sona ermesi, bu kimlii zayflatacak ya da en azndan

deimesine yol aacak. Bir olaslk, Amerikan ulusal kimlii ve birliinin kurumsal ifadesi olan federal ynetime kar muhalif hareketlerin domas. Ancak, federal ynetim lkeyi ciddi bir d tehdidin varlna kar korumaya devam ederken ar ulusular federal binalar bombalayabilir mi? Gemite bombal saldrlar genellikle ABD dman yabanclarn ii olarak nitelendirilirdi ve birok kii Oklahoma City'deki bombal saldrnn yeni bir dman'n, Mslman terristlerin marifeti olduu kansndayd. Halbuki bombal saldr, bir lde Amerikallarn alageldii bir dmandan yoksun kalmasnn sonucuydu. Heterojen, okkltrl, etnik ve rksal ayrma dayal i dinamikleriyle ABD, btnln koruyabilmek iin dmana dier lkelerden daha ok ihtiya duyuyor. M.84'te, Romallar Mitridates'i yenip o gnk snrlaryla tm dnyay fethettikten sonra Sulla u soruyu sormutu: "Artk yenecek dman kalmad, peki cumhuriyetin kaderi ne olacak?" Cevap gelmekte gecikmedi ve cumhuriyet birka yl iinde ykld. ABD'yi de benzeri bir akibet bekliyor. Amerikan toplumunun birbiriyle etkileim iinde bulunan iki unsuru, Souk Sava'n bitiinin yaratt ykc etkilere tuz biber oluyor. Bu iki unsurdan ilki g kaynaklar ve sahasndaki deiimler. kincisi ise okkltrlln douu. Doum oran hayli yksek olan baz gmen gruplarla birlikte ABD'nin rksal, din ve etnik grnmn gitgide deiime uruyor. okkltrllk ve eitlilik ideolojileri de bu deiimi glendiriyor ve meru hale getiriyor. Bu ideolojiler, ABD'de ortak bir kltrn varln reddederek rksal, etnik ve dier ulus-alt kltrel kimliklerin ve gruplamalarn prim yapmasna yol ayor. Bunlar, kiisel haklarn yerine rk, etnik, cinsiyet gibi kstaslara gre belirlenen grup haklarn koyarak Amerikan nan'nn en merkezi unsurunu da sorguluyorlar. Sonuta etnik kimlikler, ulusal kimlikten daha anlaml bulunuyor ve daha ok ilgi gryor. Amerikallar kendilerini bir arada tutan ulusal gcn kaynanda zgrlk ve eitlik gibi evrensel deerlerin yattn dnyordu bugne dek. Eer ABD tamamen okkltrl bir lke haline gelirse Amerikan
159

kimlii ve birlii, siyas ideolojide sregiden konsensse baml hale gelecektir. Amerikallar kendilerini bir arada tutan ulusal gcn kaynanda zgrlk ve

eitlik gibi evrensel deerlerin yattn dnyordu bugne dek. Myrdal'n belirttii gibi bu ideoloji, "muhteem ve blnmez ulus yapsnn imentosu"ydu. Ancak temelde ortak bir kltr olmadktan sonra bu ilkeler, ulusal birlik iin yetersiz kalacaktr. Etnik karlarn Belirleyicilii ABD'nin ulusal karlarn yitirmesi gcn tamamen kaybettii anlamna gelmiyor elbette. ABD, hl tm dnyaya mdahale edecek gce sahip, ancak bu mdahalesi artk ulusal karlardan ok ticari ve etnik karlar zerine kurulu. ABD'nin dnya zerindeki roln ekonomik ve etnik tikelcilik belirliyor. Souk Sava dneminde ulusal amaca hizmet etmesi iin yaratlan siyas, ekonomik, asker gler ve kurumlar, bugn ulus - alt, ulus ar ve ulusal olmayan amalara hizmet etmek iin tevik ediliyor ve yeniden dzenleniyor. Ve insanlar giderek d politikann bu amalara uygun ekillenmesi gerektiine inanyor. Ulusal karlarn yerini ticari ve etnik karlarn almas, d politikann i politikadan farkszlamasna yol ayor. Bugn ABD'nin d politikasn anlayabilmek iin birbiriyle yaran devletlerin yer ald bir dnyada bulunan Amerikan devletinin karlarndan ziyade ABD'nin i politikasnda sregiden ekonomik ve etnik karlarn oyununu incelemek gerekiyor. Benzeri kolektif oluumlarla iliki iinde olan ABD'nin kar salamak iin bilinli olarak baz eylemler tasarlamas anlamna gelen d politika, yavaa ancak duraksz bir ekilde ortadan kalkyor. in: ABD'nin Yeni Dman Amerikan d politikas, giderek ticari ve etnik karlarn n plana kt partiklarist bir d politikaya dnyor. Souk Sava dneminde ulusal karlara hizmet etmesi iin genelletirilen kurumlar, ticari etnik karlara hizmet etmek iin yeniden ynlendiriliyor. Bu gelimeler, Clinton ynetiminin neredeyse dlaycla varan i politika anlayyla daha da besleniyor, ancak bu gelimelerin kkeni daha ok
160

ABD'nin i ve d balamda geirdii deiimlere ve Amerikan ulusal kimlii kavramlarnn deimesine dayanyor. Yakn gelecekte in, ABD'nin yeni dman olacak. Ancak ABD'de yeni bir ulusal kimlik duygusu ve ortak bir ama yaratacak olan in tehdidi, henz o kadar da yakn gzkmyor. Amerikallarn gznde bu tehdidin ciddiyeti, in egemenliinin ABD'nin Dou Asya'daki karlarn tehlikeye atmasna bal. te yandan gl bir ulusal kimlik duygusunu yeniden yaamak ABD'deki eitlilik ve ok-kltrllk kltlerine de darbe vuracaktr. Tikelciliin yerlemesiyle Amerikan halk, her eyin stnde tutulan, ticari ve etnik anlaylarn hakimiyetine nclk eden yeni ulusal karlara teslim olacaktr. Bugn anketlerin gsterdii gibi Amerikan halknn ounluu ABD mttefiki

lkelerin savunmasna destek vermesi, gsz uluslarn saldrlara kar korunmas, insan haklar ve demokrasinin yaygnlatrlmas veya nc Dnya'da ekonomik ve toplumsal geliimin salanmas gibi konularda isteksiz bir tutum sergiliyor. Tikelcilie alternatif olarak ulusal olmayan, ulus-alt ve ulus ar tikelci karlarn hizmetinde yoldan kan Amerikan gcn snrlandrmay amalayan bir kstlama ve yeniden kurma politikas nerilebilir. Ulusal kar, ulusal kstlamadr ve yle grnyor ki Amerikallar tarih boyunca yalnzca ulusal karlarn desteklemekte istekli davranmlardr. D politika sekinleri gcn, gelecekteki ulusal karlarn korumak iin ABD'nin dnya zerindeki mdahalesini kstlayacak planlar tasarlamaya harcamaldr. Souk Sava'n bitiinden on yl sonra ABD'nin gcyle ilgili bir paradoksun hl sregeldiini gryoruz. Bir yandan ABD dnyadaki tek sper g olarak varln koruyor. te yandan ABD'nin dnya zerindeki etkisi giderek azalyor. Kkbyk, zengin-yoksul, dost-dman, demokratik politikaclarnn gz boyamalarna veya tehditlerine kar koyabilecek gce sahip grnyor. Yaptrm, mdahale, insan haklar, kitle imha silahlarnn retilmesi, bar kalc klma ve dier konularda yabanc ynetimlerin yetkileri, ABD'nin taleplerini nazike dinliyor, hatta kimi zaman ileri srlen fikirleri benimsiyorlar, ancak sonuta sessizce kendi yollarna gidiyorlar. 161 Dengeler Deiiyor ABD'nin iktidarnn genilemesiyle dnya zerindeki Amerikan mdahalesinin etkisini yitirmesi arasnda giderek byyen bu uurum nasl aklanabilir? lk olarak bu uurum, federal ynetimin gcnn lkenin zenginlikleriyle karlatrlmasndan, ileri geliyor. ABD, tarihi boyunca gsz bir ynetimi olan gl bir lkeydi. lk bata ordu olmak zere Amerikan gcnn kant olarak gsterilenlerin federal ynetimin denetimi altna girmesi kolay deil, ikinci olarak Amerikan gc deiken bir doaya sahip. ABD, u anda dnyann hkimi ve ilerde de byle olacak. Ancak bu egemen roln doas dier egemen devletlerde olduu gibi zamanla deiime uruyor. Birinci safhada egemen devletlerin etkisi, elindekileri harcamak iin sarf ettii gten ileri geliyor. Egemen devlet, asker gcn, ekonomik yatrmlarn, diplomat ve brokratlarn br lkelere yayyor; ardndan bu topraklar ve halkn dorudan veya dorudan olmayan yntemlerle denetimi altna alyor. kinci safhada ise egemen devlet, artk aba harcamyor ancak karsndaki devleti(leri) etkilemeye alyor. ABD'de bir egemen g olarak birinci safhasnda dier lkelerdeki ynetim kararlarn, seimleri ve siyas sonular etkilemek iin milyarlarca dolar harcad. Ancak bu denge, bugn tersine dnm durumda. Yabanc hkmetleri etkilemek iin yrtlen Amerikan faaliyetleri giderek azalyor. Ancak bu kez tam tersine

yabanc kurumlar Amerikan karar alma mekanizmalarn etkilemek iin kollar svyor. Suudi Arabistan, Kanada, Gney Kore, Tayvan, Meksika, srail, Almanya, Filipinler ve in'in de iinde bulunduu dier lkelerin ynetimleri Amerikan karar alma mekanizmalarn etkilemek iin devasa meblalar harcad imdiye dek. Ve bu lkeler, dikkatlerini greceli olarak gl olan Dileri Bakanl'nda deil, ABD'nin olaanst yetkilerle donatlm yasama organnda younlatrmak gerektiini de ksa zamanda rendiler. Foreign Affairs, Eyll-Ekim 1997, Radikal, 12.01.1998, eviren: Glm ener, 162

SAMUEL HUNTNGTON'IN TRKYE'DE VERD KONFERANS*


Sayn Bakan, Trk Sermaye Piyasas Kurulu'nun sayn yeleri, bayanlar ve baylar, bugn sizinle birlikte burada olmaktan mutluluk ve onur duyuyorum. Eim ve ben Trkiye'ye ilk defa 23 yl nce gelmitik, o tarihten sonra ben yine Trkiye'ye geldim, ama eim bir daha lkenize gelememiti. Bugn ikimizin yine beraber burada olmamz, bu ziyaretimize daha zel bir anlam katmaktadr. Bu akam, demokrasi ve kalknma hakknda konumam istenildi, bunu yapacam ve kresel tecrbeler zerine kurulu baz genelletirmeler ortaya koyacam. Son tahlilde olsa bile, toplumun ekonomik kalknma ve siyasal demokratikleme seviyesinde, ne kan kltrnn kesin bir belirleyici olduuna inanmaktaym. Ve deerlendirmelerimi, bu konuda Trkiye'ye zel atfta bulunan baz gzlemlerimle tamamlayacam. Demokrasi ve kalknma derken ne demek istiyoruz sorusuyla balyoruz. nsanlar, demokrasiyi genellikle ok geni bir yorumla ele alrlar ve onu adil, eitliki, katlmc, hogrl bir toplum ve sorumlu, reflekse sahip bir devletle tanmlarlar. Ancak, demokrasiye ok geni bir adan bakmak, toplumun dier baarlar ile demokrasi arasndaki ilikiyi tartmay ve bu ilikiyi ele almay imknsz klmaktadr. Eer demokrasi ve demokratiklemeyi bir
Sermaye Piyasas Kurulu, 1997.

163 tarafta, ekonomik kalknmay dier tarafta ele alrsak, bu akamki konumuzu anlatmamz tamamen imkanszlar. Gerekten nemli olan bu sorularla baa kabilmemiz iin, demokrasiyi daha dar, siyasal ve kurumsal anlamda tanmlamamz gerektiine inanyorum. Bana gre , demokrasinin anahtar kurumu, yarmaya ak seimlerle liderlerin seilmesidir. Bir lke, st seviye ortak karar vericilerini, ne kadar btn partilerin ve adaylarn zgrce yart ve kadn erkek reit nfusun tamamnn oy kullanabildii, adil, drst ve belirli aralklarla yaplan seimlerle seebiliyorsa, o kadar demokratiktir. Demokratik idare sahtekr, yolsuzluklara bulam, etkisiz, refleksiz ve adaletsiz olabilir ve hatta ok kt, zarar verici politikalar izleyebilir, ancak sonu olarak, eer liderleri seilmise ve onlar yeni bir seim iin hazrlarsa, hl demokratik saylr. Bazen

adil idareler de, demokratik saylmayabilirler. Zannediyorum bu durum, Trkiye baz dier demokratik idareler tarafndan suland iin veya seilmi hkmetler kt olarak alglandklar ve asker tarafndan idareden uzaklatrldklar iin, bir ounuz tarafndan iyi anlalmaktadr. Kalknma kavram da birok tanmlamaya sahip, tartmal bir kavramdr. Ben sadece ten drde gibi ekonomik byme kavramlarn ve onunla en yakn balantl endstrileme, ehirleme, meslek farkllamas ve daha karmak daha fazla hizmet sektr merkezli ekonominin doumu gibi kavramlar kullanacam. Kalknmay tartrken, gayri safi mill hasla byme oran veya kii bana gayri safi mill hasla byme oran ile llen kalknma sreci ile genellikle kii bana den gayri safi mill hasla seviyesi ile llen ekonomik kalknma seviyesini birbirinden ayrmamz gerekir. Rakamsal oranlar ve varlan seviyeler arasnda yaplmas gereken ayrm gerekten ok nemlidir, buna inanyorum nk, yksek ekonomik byme oranlar sk sk yksek ekonomik kalknma seviyelerinden farkl sonulara varmaktadr. Demokratikleme ve ekonomik byme son yirmi - otuz ylda kresel fenomen oldu. Fakat bunlar eit bir ekilde paylalmad. Baz lkeler demokratikleti, bazlar ekonomik olarak hzla bydler, ok az ikisini birden gerekletirebilirken ou ikisini de gerekletiremediler. Soru, farkl deiim temayllerinin nasl aklanabileceidir. Daha zelletirirsek, demokrasi ile ekonomik kalknma, demokratikleme ile ekonomik byme arasndaki iliki nedir? Demokrasi ekonomik bymeye yardmc olmakta mdr, ekono164

mik byme demokrasinin seviyesini ykseltmekte midir? Bu sorunlar youn aratrmalara ve iktisatlar ile siyasal bilimciler arasnda byk tartmalara konu oldu. Yine de, bunlarn almalarndan baz genellemeler ortaya kt. Birincisinin herkese anlalabileceini dnyorum, Singapur hari btn zengin lkeler demokratiktir; Hindistan ve dier birka lke hari btn fakir lkeler demokrasiye sahip deildir. Orta seviyede ekonomik kalknma gerekletirmi lkelerin bazlar demokratik, bazlar deildir. Refah ve demokrasi arasndaki bu dorusal iliki son asrn rndr. 18. yzylda, Rousseau ve Montesqueu'nun da yazd gibi, svire benzeri var olan ok az saydaki cumhuriyetlerin hepsi fakirdi. Fakat refah seviyesi en yksek lkeler, Fransa gibi, kat monarilere sahiptiler. Bu yzyldaki, ekonomik kalknma ve demokrasi arasndaki balant deerli Amerikan sosyolog S. Martin Lipset tarafndan neredeyse 40 yl nceye ortaya konuldu, ve bu alma ok sayda ve daha rafine almalarla gelitirildi. Ancak bu balant, bildiimiz gibi, hibir iddiay dorulamyor. Hl bu sorulara bir cevap bulabilmi deiliz. Ekonomik byme demokrasiyi gelitirir mi veya demokrasi ekonomik bymeye katkda bulunur mu veya bu ikisi de bir baka faktrn rn m? ddialara dnnce, benim de arlkl olarak kabul grdne inandm taraf, ekonomik bymenin demokratikleme zerinde pozitif etkisinin olduudur. Ksaca, eer demokrasi

retmek istiyorsanz ekonomik bymeyi ok ciddi bir ekilde desteklemelisiniz. Bu iliki iin birka sebep vardr, birincisi; ekonomik byme, yksek seviyede ehirleme, daha iyi eitim ve meslek yapsnda ciddi bir deiim, fakirlikte ve kyllkte d ve orta snfn ve kentli alanlar snfnn gelimesiyle gereklemektedir. Bu yapya sahip insanlar, kendilerini etkileyen politikalar zerinde seslerini duyurmakta, ve daha yksek eitim seviyesine ulatklarndan, sendikalar, siyas partiler ile sivil toplum rgtleri kurarak ve kurulan bu rgtleri destekleyerek etkilerini artrabilme gcne sahip olmaktadrlar. kincisi, ekonomik byme yine toplumun gruplar arasnda datlacak daha fazla kamusal ve zel kaynaklar yaratmaktadr. Politikalar biraz sfr toplam oyunu (zero sum game) halini almakta, bylece anlama ve hogry tevik etmektedir. ncs, ekonomik byme, devletlerin ok zor kontrol edebilecei veya otoriter ekonomilerde de grdmz gibi, devletin ancak ekonomik durgunluk paha165

sna kontrol elinde tutabilecei daha karmak bir ekonomi ortaya karmaktadr. Drdncs, ekonomik byme ve devlet kontrolnn hafifletilmesinin sonucu, hkmetin dnda, sermaye, teknoloji ve iletiim alanlarnda kurulan zel irket hkimiyetlerinin getirdii bamsz g merkezleri domaktadr. Bu deerleri elinde tutan burjuvazi, birzamanlar burjuvalarn g kullanabildii bir sistemdi, bu sistem asker bir grubun, bir politbro-nun veya bir diktatr ve onun ballarnn baskn olmad bir sistemdi. Bamsz burjuva veya kapitalist snfn varl demokrasi iin bir n arttr. Son olarak, hzl ekonomik byme ksa dnemde gelir dalmnda adaletsizliklere sebep olmaktadr, fakat uzun vadede gelir dalmnn daha adil dalmn gerekletirir. Refah seviyesi yksek lkeler, daha fakir lkelerden daha fazla ekonomik eitlie sahiptir. Demokrasi ancak diktatrlklerde gerekletirilebilecek tam ekonomik eitlikle uyumlu olmad gibi, refah seviyesi ve gelir arasnda doacak ok byk ekonomik eitsizliklerle de uyumlu deildir. Ekonomik byme eninde sonunda toplumlardaki bu eitsizlikleri azaltr, ve bylece demokrasinin douunu kolaylatrr. Ekonomik bymenin demokratikleme zerindeki bu pozitif etkisinin sonucu olarak, benim nc dalga olarak adlandrdm bir gei dnemini tanmlayabiliriz; lkeler ekonomik olarak byyp, ekonomik kalknmann orta dnemlerine girdiklerinde politik sistemlerini daha fazla ama ve demokratikleme basklar artar. Bu geiin yaand ou lke son 20 ylda bu srecin iine girmilerdir. Eer ekonomik byme ve yksek seviyeli ekonomik kalknma demokrasiyi gelitiriyorsa tersi bir balant hakknda ne sylenebilir? Demokratik idareler, ekonomik kalknmay otoriter idarelerden daha fazla desteklerler. Bu hkm, daha nce ortaya koyduum iddiaya aykr olarak, ok tartlmaktadr. Bir ou otoriter sistemlerin ekonomik bymeyi daha iyi gerekletirdiklerini iddia etmektedirler. rnein Filipinler'in yava ekonomik bymesini kyaslarken, onlara The Huan

Yu'dan alntladm bir cmleyi aktardm; "Demokrasinin kalknmaya gtrdne inanmyorum, bir lkenin ihtiya duyduu ey daha disiplinli bir demokrasidir." Ar demokrasi kalknmay zorlatran disiplinsiz ve kark bir idareye neden olabilir. Rusya'dan Afrika'ya, birok kalknmakta olan lkelerden insanlar ayn meyanda lkelerinin neye ihtiyac olduunu sylemektedirler. lkelerinin eko166 nomik bymesini salayacak disiplin ve doru ekonomik politikalar uygulayacak bir Lie Van Yong veya bir Pinochet. Otoriter idarelerin demokratiklerin karlat ayn poplist basklara hedef olmayaca ve tketimin zerinde bir yatrm gerekletirebilecei, kaynaklar daha etkin datmak iin cretleri aada tutabilecei ve demokratik idarelerin yapamayaca yollarla yabanc sermayeyi lkeye getirebilecekleri iddia edilmektedir. Ve bu kiiler iki komnist devin gelimeleri arasndaki dramatik kartl ortaya koymaktadrlar. Rusya siyas akl -Glasnost'u hedefledi, fakat ondan sonra kaos ve ekonomik durgunlukla harap oldu. in ise otoriter hkmetini koruyarak kapitalizmi destekledi ve ok hzl bir ekonomik kalknma salad. Demokratik idarelerin otoriter olanlardan daha etkin bir ekilde ekonomik byme gerekletirecei kar iddias, zellikle sanki bunu kendi k sebebi imi gibi kabul eden "The Economist" dergisi tarafndan hararetle savunulmaktadr. Bunlar, diktatrlerin devlet kontroln ekonomik kalknmay desteklemek iin deil kendilerini zenginletirmek iin kullanacaklarn ve otoriter devletlerin kolayca yamac devlete dnebileceklerini iddia etmektedirler. Ekonomik byme iin mlkiyetin korunmas arttr ve bir otoriter idare yatrm tevik edecek bir istikrarl hukuk dzenini garanti edemez. zel baz kar gruplar demokratik sistemlerde olduu gibi otoriter olanlarda da nemli oyuncular haline gelebilirler. Ayrca, demokratik idarelerin cretler ve tketim artlarnda poplist basklara ak olmalar, artan retim iin talep yaratacaktr. Bunlar, ekonomik byme balamnda demokrasinin otoriter rejimlerden daha iyi olup olmayacana ynelik baz iddialardr. Fakat, kantlar hakknda ne sylenebilir? Bu tartmann iki asndan yaplacak almalarla aklanabilir. Ancak, en ciddi ve dikkatli yaplan ve yzn zerinde lkeyi kapsayan ve 20 - 30 yl sren aratrmalar genellikle ayn sonuca varmaktadrlar. Bulduklar, demokrasinin ekonomik byme zerinde kk, nemsiz bir negatif etkisi olduudur. Daha da tesi, idarenin yapsnn ekonomik bymeyi etkileyen nemli faktrlerden biri olmaddr. Ksaca siyaset veya en azndan siyas sistemler bir fark yaratmamaktadr. Bir siyaset bilimcisi olarak siyasetin hibir deerinin olmadna kim inanabilir, bu sonutan dehete dtm. Hepimizin iyi bildii gibi, siyas farklar, ekonomik ktlar balamnda nemli farkllklara sebep
167

olur. Ve benim iin soru, neden bu farkllklarn hibiri lkelerin btn rakamlarnn incelendii bu kapsaml, istatistiki almalarda kendilerini

gstermedii olmutur. Bulduum cevap ok basitti; demokratik lkeler hkmetleri adil ve zgr seimlerle seilen lkelerdir. Ancak otoriter idare btn dier idareleri, komnist sistemleri, parti devletleri, asker rejimleri, kat monarileri, oligarileri, baskc diktatrlkleri, ve eitli baskc rejimleri ve bunlarn eitli kombinasyonlarn kapsamaktadr. Dier bir deyile, demokratik olmayan sistemlerin arasndaki farklar, demokratik olanlarla var olan farklar kadar byktr. Kuzey Kore, Singapur, Iran, Zaire, Burma idareleri demokratik olmamaktan baka ne gibi ortak yana sahiptirler. Eer otoriter sistemler arasndaki farklar bykse, ekonomik performanslar arasndaki farklarn da byk olmas beklenebilir. Aka grlyor ki; Gney Kore, Tayvan, Singapur, Deng'in ynetimindeki in, generallerin ynettii Brezilya, ah ynetimindeki ran, Franko ynetimindeki ispanya, Pinochet'nin idare ettii ili, on veya daha fazla yl iki basamakl rakamlara ulaan muhteem ekonomik byme oranlarna ulamlardr. Dier otoriter rejimler, Afrika lkelerinin ou, Arap lkelerinin byk bir ksm, ekonomik felketlere sebep olmulardr. Ksaca, bir lkenin demokratik olmayan bir idare ekline sahip olduunu bilseniz de, ekonomik byme oranlarn tahmin etmeniz mmkn deildir. Ancak, bu durum demokratik idareler iin geerli deildir. Demokratik lkelerin ekonomik byme oranlar kabaca tahmin edilebilir. 1950 ve 60'larda, Japonya dnda hibir demokratik lke, anlaml saylabilecek yllar boyunca yzde 9-10 byme oranlar tutturamamtr. Halbuki, biraz nce de hatrlattm gibi, nemli sayda otoriter rejim bunu baard. Dier taraftan, yine, ok az sayda demokratik idare ekonomik durgunluk felketine sebep olmulardr. Demokratik idarelerin ekonomik bymeleri yllk yzde 2 ve 5 arasnda orta byme oranlarnda taklp kalmtr. Akam yemeinden hemen nce bana, son on yl boyunca Trkiye'nin byme orannn ortalama yzde 4 civarnda olduunu sylediler. Demokratik idaresiyle Trkiye'de tam beklediim de buydu. Ve herhangi birisi bu balantnn ok normal olduunu dnebilir. Bir taraftan, demokratik idareler otoriter idarelerin yksek byme oranlar salamak amacyla baaryla uyguladklar gibi, Dou Asya tipi ekonomik politikalar
168

uygulamakta engellerle karlamaktadrlar. Dier taraftan, demokratik idareler derin ve ar ekonomik felketlere de izin vermemektedirler. Eer o dorultuda bir gidi olursa, grevi brakmak zorunda kalrlar ve yeni bir hkmet gelir ve seleflerinin izledii yanl politikalar deitirerek ktye gidii durdururlar. Harvard'dan arkadam, deerli iktisat Marty Hassen'in de iaret ettii gibi, Komnist in byk alklara maruz kalrken, bamszln kazandndan beri Hindistan byle bir tecrbe yaamamtr, gerekten Komnist in 50'lerin sonu 60'larn banda insanlk tarihinin en kt alk felketiyle kar karya kalmtr. Kamuoyu basks demokratik politikaclar ortaya kan alk bunalmyla

uramaya mecbur eder, kamuoyu basksnn yokluu diktatrlk idareleri liderlerinin byle bir tehlikeyi umursamamasna izin verir. Demokratik idareler ile otoriter idarelerin ortalama byme oranlarnda nemli farklar tespit edilememesi; orta byklkte ekonomik byme oranlaryla demokratik lkeler ortada buluurken, ok yksek ve ok dk byme oranlar gerekletiren otoriter idarelerin byme oranlarnn ortalamas alndnda oluan rakamn orta byklkte olmas gereinden kaynaklanmaktadr, iyi bir otoriter idare demokratik bir idareden daha yksek hzda ekonomik byme gerekletirirken, kt bir otoriter idare, semenlerin bir demokratik hkmetin greve devamna asla izin vermeyeceinden ok ktlerini de gerekletirir. Bu sebeple siyaset, sylemekten mutluluk duyuyorum, muhakkak bir farka sebep olmaktadr. Bir toplumda siyaset ve ekonomik kalknma modelleri byk bir oranda o toplumun kltr tarafndan ekillendirilir. Bunlar, ahlk telakkisi, rfler, adetler, din, tarih, messeseler ve toplumun genel karakteri ile insan tabiat hakknda ne kan kabullerdir. Bat, hem 19. yzyldaki ekonomik byme ve sosyal modernleme sreci, hem de yine 19. yzylda yaad demokratikleme sreciyle birlikte dnlmelidir. Ve bunlar Bat liderliinde bir araya getiren ey, basite 8. ve 9. yzyllardan itibaren gelien Bat kltr ve medeniyetinin yapsdr. Bat, modern demokrasisi ve modern ekonomisiyle Bat medeniyetinin orijinal bir rndr. Bu iliki, Batl olmayan toplumlarda yaayan birok insan modernleme ve ekonomik kalknma iin messeselerin Bat kltrne adapte olmas gerektii sonucuna vardrmtr. Modernleme iin Batllamak arttr ve eer bir 169

lke modern, demokratik ve ekonomik refah iinde olmak istiyorsa, izlenmesi gereken Bat modelidir. Eer yanlmyorsam, Mustafa Kemal Atatrk'n Trk toplumuna getirdii muhteem deiimin altnda yatan genel kabul budur. Ve buna uygun olarak, Trkiye bir yandan modernleme ve ekonomik kalknma gayelerini takip ederken, dier yandan Batllamay da hedefledi. Sonular ok etkileyicidir. Fakat, modernleme ve batllamann kombinasyonunun bir mecburiyet olmadn ve kalknmak isteyen bir toplum iin mecburiyet kelimesini vurguladm sylemeliyim. Modernleme ve ekonomik kalknma daima toplumun yerli kltrnn reddini ve Bat kltrnn alnmasn gerektirmemektedir. Modernleme tam ve eksiksiz Batllamadan da mmkndr. Uzun yllar boyunca, Dou Asya ve baka

yerlerdeki insanlar, toplumlarnn Konfyus kltrnn modernlemeyi ve kalknmay engellediini dndler ve bu nedenle, Batl modellere yneldiler. Halbuki, Japonya, Singapur, Tayvan, Gney Kore gibi birok Dou Asya lkesi Batl olmadan modernletiler ve ok zenginletiler. in de bu ynde gelimektedir. Ve imdi Dou Asya toplumlarnn liderleri, bu muhteem ekonomik kalknmay, Bat kltrn zmsemelerine deil, kendi kltr ve geleneklerine bal kalmaya atfetmektedirler. Baarlarnn kaynaklarnn dzen, disiplin, aile sorumluluu, ok alma, toplumculuun bireysellii bastrmas, kanaatkrlk gibi Asya'nn temel Konfyus deerleri olduunu iddia etmektedirler. Ve bunlara zt deerler olan bencillik, phecilik, bireycilik, otoriteye saygszlk, dk eitim ve yaygn su ileme gibi deerleri Bat'ya has zellikler olarak grmektedirler. Belki Dou Asyallar'n kltrlerinin gc hakkndaki iddialar abartlmtr. Evet, ama Dou Asya basit bir gerei de gz nne sermektedir. Modernlemek ve ekonomik olarak kalknmak iin Batllamak art deildir, belki Bat modernlii yaratt, ama dier toplumlar ve kltrler kendi kltrlerinden kendi kalknma ve modernleme tarzlarn gelitirebilirler. Dnya, bu hedefleri gerekletirebilmek iin Batllamak zorunda deildir. yl nce, birok lkede ciddi tartmalara yol aan "Medeniyetlerin atmas" adl makalemi yaynladm ve o makalede souk sava sonras dnyann, souk sava srasnda olduu gibi byk bloktan ok, Bat, slm, Ortodoks medeniyeti, Konfyus medeniyeti, Budist medeniyeti, Hindu mede170

niyeti, Japonya, Latin Amerika medeniyeti gibi yedi veya sekiz byk bloktan olumaya yneldiini ileri srdm. O makalede Trkiye'yi blnk lke olarak tanmlamtm. Bunun sebebi, Trkiye'nin bir Avrupa lkesi mi, yoksa bir Orta Dou lkesi mi; bir slm lkesi mi, yoksa laik bir lke mi; Batl m, yoksa Batl olmayan bir lke mi olduunun belirsiz olmasdr. Cumhurbakan Demirel, Babakan iller ve dier Trk liderlerin Trkiye'yi kltrler arasnda bir kpr olarak tanmladklarna dikkat ektim ve eer byleyse Trkiye'nin ok faydal bir rol oynayabileceini ileri srdm. Bunun doru olduunu dnyorum. Ancak sylemem gerekir ki, kpr olmann baz zorluklar vardr; Bir kpr iki toprak parasn birletiren, ancak ikisine de ait olmayan sun', krlgan bir yapdr. Ayrca iki yakasnda olan insanlar da zaman zaman kprnn zerine yrrler. Atatrk modelini izleyerek, Trkiye ekonomik kalknmada ve arklar dnen bir demokrasi yaratmakta byk gelimeler salad. Konutuum baz Trklerin, Batllamaya youn arzu duyduklarn, Batl olmayan Trk deerlerine neredeyse ak nefret beslediklerini hissettim. Bat'da, bildiiniz gibi, Trkiye'yi Bat toplumunun tam bir yesi olarak kabul etmeye yanamayan gl bir direni vardr, ve Trkiye'de de Batllamaya kar bir muhalefet doduu grlmektedir. unu aklamalym ki burada herhangi bir siyas partiye atfta bulunmuyorum, ancak en azndan medyann bir ksm, belki de Trkiye'yi

modernletirmek iin giriilen Batllama abalarn tekrar gzden geirmenin, Dou Asya modelini rnek alarak Trkiye'nin kltrel ve din geleneklerini canlandrmann ve slm ve Osmanl mirasnn zerine modern bir ekonominin ve demokratik bir siyasetin in edilebileceini gstermenin zamannn geldiini dnebilir. Demokrasi ve baarl ekonomik kalknma Mslman toplumlarda ok nadir grlmektedir. Bana yle geliyor ki; Trkiye bunun baarlabileceini, Mslman dnyann Japonya's olabileceini gstermek frsatna sahiptir. Ayrca, dnyann byk medeniyetlerinin ounun bir tane lider veya ekirdek devleti vardr. Rusya, Hindistan, in, Japonya, Amerika Birleik Devletleri kendi medeniyetlerinin lider devletleridir. Ancak, islm Medeniyeti bir ekirdek devletin yokluunu hissetmektedir. Birka devlet, birok grup etkin bir mevki elde edebilmek iin rekabet etmekte, bu da slm devletleri arasnda ve Mslman
171

toplumlar ile komular arasnda problemler yaratmaktadr. Eer islm toplumunun tek lideri ve szcs olarak, hem Mslmanlar'n hem de Mslman olmayanlarn tand bir tek devlet olsa, inanyorum ki, islm ve dnya daha gzel olacaktr. Bana gre, bu role Trkiye'den daha uygun baka bir devlet yoktur. Trkiye bunu gerekletirmek iin gerekli nfusa, stratejik konuma, brokratik ve asker zgvene ve tarih geleneklere sahiptir. Ve Trkiye, Kuzey Afrika'dan Balkanlar'a, Orta Dou'dan Kafkaslar'a ve Orta Asya'ya yaylm btn mslman toplumlarla, baka hibir lkenin sahip olmad balantlara sahiptir. u iki faktrn hayat olduunu dnyorum; Birincisi, eer Malezya'y bir kenara koyarsak, Trkiye petrol retmeyen btn dier Mslman lkelerden daha yksek bir ekonomik kalknma seviyesi gerekletirmitir, ikincisi, Trkiye dayanakll ve sreklilii Mslman toplumlar arasnda yegne olan ileyen bir demokrasi yaratmtr. Demokrasi ve ekonomik kalknma Mslman toplumlar arasnda nadir grlmektedir. Trkiye baararak, Mslman toplumlara, onlarn da baarabileceini gstermelidir, inanyorum ki Trkiye bu yksek gayeye sahip kacaktr ve eer Islm bir anlayla kalknmay ve demokrasiyi birletiren bir model olabilirse, bundan hem Trkiye hem de dnya faydalanacaktr. Bat medeniyeti iinde de kavgalar vardr, Prusya, Avusturya, Fransa, ispanya, ngiltere, hepsi birbiriyle mcadele halindedir. Gnmzde slm medeniyeti, Suud Arabistan, Trkiye, Iran, Pakistan, Endonezya gibi birka byk devlete sahip olmanz ve zannediyorum etkinlik iin mcadele edilmesi yznden yanltc bir grnm veriyor ve bu durumun Mslman toplumlar arasnda atma ortam yarattn dnyorum. Bu durumun, ayrca, birka yl ileride olan komu toplumlarla da sorunlar yarattn dnyorum. Baz Islm lkelerin, bir taraftan islm' ykseltmek amacyla birbirleriyle mcadele ederken, dier taraftan Mslman olmayanlarla savaan Mslman savalarn desteini almak

iin de atmaya girdiklerini zannediyorum. Ben bu ihtilaflarn doruluu veya yanll konusunda bir hkm vermek istemiyorum. Ben, islm toplumu adna konuacak, dnyada bir veya iki devletin olmasnn, herkes iin daha tatmin edici olacana inanyorum. Bat'da konutuum hibir kimsenin benim bu grm paylatn syleyemem. Hepsi korkuyla karladlar, muhtemel bir byk islm
172

birliini tehdit olarak kabul ettiler. Ben bunu bir tehdit olarak grmyorum. Dnyada ve slm corafyasnda daha gl bir otoriteye doru hareketin bir ihtiya olduunu sylemeliyim. lshak ALATON: Sizinle ayn ylda doduk. 1950'de, Trkiye'de kii bana den mill gelir 200 dolard, bu Japonya'da 135 dolar, ve Kore'de 60 dolard Demokratik olmayan Japonya'da ne doru gitti, demokrasisiyle Trkiye'de ne yanl gitti? Huntington: Eminim ki bu odada, bu sorunun kavramlar zerinde iki yz farkl grle karlaabiliriz. Daha nce de iaret ettiim gibi, Dou Asya'da muhteem bir ekonomik byme rneine sahibiz ve iktisatlar ile dierleri bu bymenin ve nemli faktrlerinin zerinde altlar. Bunlardan biri, phesiz, demokratik veya otoriter idareye gre deimeyen ve zerine byk vurgu yaplan eitimdir. Japonya dnda btn Asya'ya cehalet hkimdi. Bu kesinlikle bir faktrdr, ikinci bir faktr, Amerikan igaliyle Japonya ve Kore'nin, Amerikan basksyla Tayvan'n kabul etmek zorunda kaldklar toprak reformudur. ncs, phesiz izledikleri ekonomik politikalar ve aldklar tedbirlerdir. Zannediyorum bu, sadece Gney Kore'nin ve Tayvan'n deil Japonya'nn da otoriter idarelerinin ayn zamanda gl ve dayankl idareler olduu gereini aksettirmektedir. Japonya bir demokratik lkedir, fakat kendine has bir demokrasiye sahiptir. Hepinizin bildii gibi, orada brokrasi olaanst gldr ve g parlamentoda deil medya ve Maliye Bakanl'ndadr. Japonya ve byk ihtimalle dierleri ihracata dayal bymeyi hedefleyen ekonomik politikalar benimsediler. Ben bunu ok nemli buluyorum. Ve phesiz, yatrm yapmazsanz byyemezsiniz, yksek tasarruf oranlar tutturamazsanz, verimli yatrmlar yapamazsnz. Bu lkeler ok yksek tasarruf oranlarna ulatlar ve bylece bugn hl koruduklar yksek yatrm oranlarn baardlar. Bana yle geliyor ki; bu ekonomik bymeye sebep olan faktrler, bugn de dier Dou Asya lkeleri iin almaya balamtr. Yeim ARAT: lk sorudan mlhem, birka soru kafamda belirdi; slm medeniyetiyle ne anlatmak istiyorsunuz, Trkiye'nin bu islm medeniyetine bal olduunu dnyor musunuz, dogmalar olan bir medeniyet diyebileceimiz islm medeniyetinin bir merkezli yapya kavuabilecek, bir lidere sahip olabilecek, tanmlanabilecek veya snrlar
173

izilebilecek bir yapya sahip olduunu dnyor musunuz, ve islm medeniyetinin dogmalar ile Islm medeniyetlerin dogmalar tam bir uyum iinde deilse, aksine dier medeniyetlerle uyum salayabiliyor-larsa, bu medeniyetler deiebilir, yeniden ekillendirilebilir ve karlkl etkileim iine girebilirler mi? Huntington: slmi medeniyetler, -okuduum medeniyet kifleri yle tarif ettiler, ve grnen o ki byle sylemek iin de ok iyi sebepler var,- inan, ibadet ve grnm asndan, Mslmanlar arasnda geni bir ekilde paylalan, temel esaslara sahiptirler, islm dnyasnn 1 milyardan fazla insandan olutuu gereini gz nne alrsak, Mslmanlar arasnda da birok farkl varyasyonlar vardr. Araplar, Trk topluluklar, Gney Dou Asya Mslmanlar ve Hint Mslmanlar ok farkl tarih bir gemie sahiptirler ve buna ramen ortak birok eyi paylamaktadrlar, ve Mslmanlar'n kendilerinin, dier Mslmanlarla baz eyleri paylatklar fikrine gittike artan bir ekilde daha ok inanmaya baladklarn da sylemeliyim. slm iindeki btn karklklara ve atmalara ramen, bir delil olarak da gsterilebilecek, bir tr bilinlenmeden, artan bir slm toplumu bilincinden de ok etkilendiimi eklemeliyim. Lider devlet veya ekirdek devlet sorusuna gelince, phesiz islm toplumu yzyln ilk blmne kadar bir ekirdek devlete sahipti, bu devlet ak bir ekilde Osmanl mparatorluu'ydu. Sizin de sylediiniz gibi, medeniyetler deiir ve geliir, kltrler deiir ve geliir, hibir ey statik kalamaz ve medeniyetler gnmzde artan bir ekilde karlkl etkileim iindedirler. nk, eer medeniyet asndan insanlk tarihine bakarsanz, greceksiniz ki 1500 ylna kadar dnyada medeniyetler genellikle birbirlerinden ayr olumulardr. Akdeniz havzasndaki islm ve Hristiyan medeniyetlerinin karlamas istisnasyla, birbirleriyle ok az ilikiye girmilerdir. Sonra, 1500'l yllarla birlikte, Bat genilemeye ve dnyadaki dier medeniyetleri muazzam bir ekilde etkilemeye balad. Bu dier medeniyetler zerinde neredeyse ykc bir etkiydi. Ancak una inanyorum ki, Bat artk gerilemektedir, Ve bir sesin azalarak kaybolmas gibi, Bat dnya ilikilerinde ana faktr olma roln gelecek yzyla kadar kaybedecektir. Fakat, Bat'nn hl dnyann en gl medeniyeti olduu da aktr. Fakat Dou Asya'ya giderseniz, gelecein nerede yattn size syleyeceklerdir. Bu sebeple, tarihte ilk defa olmak
174

zere yle bir dneme giriyoruz ki; bu dnem hem ispanya'nn, Avusturya'nn, Fransa'nn ve ngiltere'nin birbirleriyle rekabet ettikleri Avrupa Uluslararas Sistemi'nde olduu gibi ok kutuplu, hem de dnyann byk gleri farkl medeniyetlerden geldikleri iin de ok medeniyetli olacaktr ve bu ok kutuplu, ok medeniyetli yap tamamen yenidir. Ayrca insanlar, bana gre, artan bir ekilde kendi medeniyetlerine ait kimlik bilincini gelitirmektedirler ve gelecek dnemde en byk problem, eitli medeniyetlerin bar iinde bir arada yaayabilmesini salayabilecek ve ekonomik kalknmaya yardmc olabilecek yeni

dzenlemelerin mzakeresidir. Birok durumda bu mzakerelerin kolay olmayacan, ancak gene de sonulandrlacaklarna inanyorum. ahin ALPAY: Okuduum son makalelerinizin birinde, nc dalga demokrasilerinin tehdit ekliyle tehdit edildiini yazyorsunuz. Birincisi kzl dn, ikincisi seilmi yrtme organlarnn otoriter-lemesi ve nc tehlike olarak da Islm kkten dincilikten bahsediyorsunuz. Ve burada, bu problemin grlebilecei lke olarak Trkiye'ye atfta bulundunuz. Trkiye'de imdi, islmclar'n ban ektii bir hkmete sahibiz. Bu hkmeti ve Islm kkten dincilerin baskn olduu hkmeti deerlendirir misiniz ve Trk demokrasisini tehlikede gryor musunuz? Huntington: Benim yazdklarm doru aktardnz. Fakat Trkiye hakknda sizin ileri srdnz kadar sert olduumu dnmyorum, islm ve demokrasinin birlikte yaayabilme kabiliyetini oluturmann ok nemli olduuna inanyorum. yl nce Cezayir'de seimlere yaplan asker mdahalenin ve FIS'n kazanaca aka belli olan seimin iptal edilmesinin ve yine Amerika Birleik Devletleri'nin, Fransa'nn ve Bat'nn seimlerin iptal edilmesine itiraz etmemelerinin ok byk bir talihsizlik olduunu dnyorum. nk bu, birlikte yaama ve uyumlu bir demokrasi gelitirilme denemesi iin, Islm partilerin ynettii hkmetler ve demokratik toplumlardaki katlm iin hayat bir neme sahipti. imdi burada, Trkiye'de neler oluyor bence ok nemlidir. Sizin zayf bir hkmete, ortaklardan birinin slamc olduu bir koalisyon hkmetine sahip olduunuz gerei, umarm, slm ve demokrasinin yeniden bir araya gelmesinin bir balangc olur
175

ve dier Mslman toplumlardaki gelimeler iin de bir model tekil eder. Size Trkiye demokrasisi hakknda bir eyler sylemeyeceim. Baz hallerde, slm kkten dinciliin demokrasiyi tehdit edebileceini, ancak daha nemlisi, slm kkten dinciliin Mslman lkelerdeki demokrat olmayan rejimleri de tehdit edebileceini dnyorum. Buradaki nemli nokta, nerede bir muhalefeti bastran baskc rejim varsa, orada muhalefeti kkten dinciler tekellerine alrlar. Liberaller ve demokratlar hemen silindikleri iin, eitli otoriter Arap rejimlerinde ve dierlerinde muhalefet, kkten dinci kimlie sahip insanlara veya ok nemli din liderlere kalmaktadr. Son 20 - 30 ylda dnyaya damgasn vuran bir gelime de dinin geri dndr. Her yerde insanlarn, slm'a, Hristiyanlk'a, Hinduizm'e, bir dine dndn grebilirsiniz. Bunun, modernleme, ekonomik kalknma ve ekonomik btnleme srelerinden kaynaklandn dnyorum. Bu durum kendini etnik kimlik ve alt kimlik araylarndaki ykselme ile de

gstermektedir, bu araya Avrupa'da olduu gibi dnyann herhangi bir yerinde de rastlanabilir. oklu kltr diye bir harekete sahip olduumuz ve birka on yl iinde nfusun yzde 25'ini oluturacak olan spanyol Amerikallar'a artan bir nem verdiimiz Amerika'da bile bunu grebilirsiniz. Ve bu ok ciddi problemler yaratabilir. Trkiye'de Krtler'le ilgili durum hakknda ne sylenebilir. Zannediyorum, farkl bir kimlie sahip ve kendilerine ait bir blgede yaayan insanlarnz varsa ve komu lkelerin snr topraklarnda ayn kimlie sahip insanlar yayorsa, sorun daha da zlemez hal alr. Bu durumda pek de bir ey yaplamaz. Bana gre, byle sorunlarn zmne ynelik daha fazla ie yarar siyasal ve anayasal dzenlemeler ieren almalara kresel ihtiya duyulmaktadr. Bu genel problem Trkiye'ye has deildir. Rusya ve eenistan arasnda, atmalar sona erdirmek iin bir sredir yaplan grmelere baknz. Endonezya'nn yardmyla, Filipin hkmeti ve Moro Mslmanlar arasnda daha yeni imzalanan bir antlamann yapld Filipinler'de uzun yllardr olanlara bir baknz. Bu iki olayda da, eenistan ve Filipinler'de hem bir etnik grubun arzularn gerekletirecek, hem de byk siyas yapnn btnln koruyacak yeni bir tr siyas ilikiyi ve yapy gerekletirmeye ynelik alak gnll abalar gryoruz. Bu iki olayn da baarl bir ekilde zlp zl176

meyeceini bilmiyorum, ama yeni dzenlemeler yapabilmek iin politik giriimlere byk ihtiya vardr. nk, sizin de sylediiniz ve bizim de kafamzda ekillendirdiimiz klasik ulus devlet, kesin snrlara, merkez idareye, mill hkmete ve ilh. sahip bir varlktr. Halbuki, bir taraftan Avrupa Birlii'nin olumas, dier taraftan alt mill gruplarn ortaya kmasyla, Avrupa'da durum farkllamtr. Ve artk, siyas otoritenin eitli seviyelerinde, eitli katlm trlerini barndran yeni dzenlemeler yapmamz gerektiini dnyorum. Ben bir Osmanl tarihisi deilim, fakat benim intibam o ki, Osmanl mparatorluu btn dzenlemeleri kendisi oluturmad. mparatorlukta ok sayda etnik ve din grup, zerk bir yapda, kltrlerini ve dinlerini koruyacaklar ekilde kendi kendilerini ynettiler. Ve bana yle geliyor ki, belki de zamann o blmne farkl bir gzle bakmalyz. Btn mesele, bir btnle sahip ulus devletlerimiz olduu imajndan uzaklaarak, sylediim gibi, daha esnek dzenlemeler gelitirmemiz gerektiidir. Soru:? Bize bir slm ekonomik mucize haline gelmemizi sylediniz, maalesef ok istesek de u anda deiliz. Fakat biz, mesela ilk Avrupal Mslman lke de olmak istiyoruz. Ekonomik mucize yaratmamz iin ok ansmz olduu da sylenmedi bana. lk Avrupal Mslman lke olmamz iin de ansmzn olmadn dnyor musunuz? Bakann danman olarak, hangisinin Amerika Birleik Devletleri'nin karlarna daha uygun olduunu dnyorsunuz? Avrupa Birlii'nin tam yesi olan bir Trkiye mi, yoksa Orta Dou'da bir ekonomik mucize olan Trkiye mi?

Huntington: Trkiye - Avrupa ilikilerinde problemin, herkesin de bildii gibi, hizmetin altnda (above service) ve hizmetten faydalanma (benefits the service) meselelerinde olduunu dnyorum, ve buna Bat Avrupallar'n duygularn da katabiliriz. Biraz nce bahsettiim Krt problemi bunlardan biri. Dier bir gerek de Trkiye'nin Avrupa'daki dier lkelerden daha fakir olmasdr ve korkarm Avrupallar'n, hem hkmetler hem de halk seviyesinde, Avrupa Birlii'nde bir Mslman lke grmek istememeleridir. Ben bunu bir iddia olarak ortaya koymuyorum, yalnzca olan bir eyi sylyorum. Bu meyanda, benim sylediim, Trkiye'nin yeni bir yol izebilecei ve gelecekte farkl bir rol stlenmek isteyebileceidir. ok yakn bir mttefiki olarak Amerika Birleik Devletleri, phesiz, Trkiye'nin Avrupa
177

Birlii yeliini destekledi ve zorlad ve Avrupa hkmetlerini daha toleransl olmalar konusunda ikna etmeye alt. Trkiye'nin gmrk birliine katlmasnda baarl olduk. Fakat, bunu daha ileri gtrmenin ok sert bir mcadele gerektirdiine inanyorum. Serdar AKTAN: Bir yorum yapmak ve grnz almak istiyorum. Her eyden nce, in ve baz dier lkeleri rnek olarak aldmzda, ekonomik olarak hzl gelien nc dnya lkeleri iin yeni bir snflandrma yapmamz gerektiini dnyorum. Tamam, nc dnya lkeleri, bildiim kadaryla, eski kltrlere sahiptirler. in Batl bir medeniyet deildir. Fakat, Avrupallar dalarda yaarken onlar ok gl bir medeniyeti yaatyorlard, belki de onlar en eski toplumdur. in yeniden canlanyor. Yine disiplin iki yolla salanabilir. Biri siyaseten ve dieri kltrel olarak. Yani, eer bir diktatrle sahipseniz, bu insanlarn disiplinli olaca anlamna gelmez, fakat, disiplin kltrn iinde varsa, sistem ne olursa olsun disiplin insanlarn iinde hayata ait bir gelenek olarak yaar. Dier bir ey, Batllamadan, modernlemeden, bir Mslman lke, bir Budist lke v.s. olarak, ekonomik adan geliebiliriz. Ancak, eer demokrasi hakknda konuuyorsak, bu sistemin kurallar temel olarak Batl'dr, nk insanlarn bireysel deerlerine sayg duyan modern liberal demokrasinin filozofik ve etik deerleri Bat'da ve zellikle Protestanlk'ta bulunabilir. Hem istikrarl hem de iyi alan bir liberal demokrasi mutlaka Protestan'dr, ne Katolik ne de Ortodoks'tur. Bunu Max Weber sylyor, ama ben de gryorum. Bu nedenle, bireysel deerlere sayg duyan bir sisteme sahip olabilmek iin Bat kltrne bavurmak zorundayz. Bunu yapmadan belki ok iyi kalknabilir, ileri ok gzel yrtebiliriz, fakat iyi performans gsteren sivil bir demokrasiden uzak kalabiliriz. Teekkr ederim. Huntington: Bir ok noktaya deindiniz, bazlarnda ayn fikirdeyiz, fakat dierlerinde iddetle muhalifim size. Almanya ve Japonya hakkndaki yaptnz aklamalara katlyorum ve yle grlyor ki kltrel eilimler kklemilerdir, kolayca deimezler, hkmetler ortak hedefler belirlerler, ama Almanlar gene

Alman kalacaklardr, Japonlar da Japon. Bu bir yere kadar ok aktr. Dier taraftan, unu da aklamalym ki, altm yetmi yl nce Almanya ve Japonya phesiz dnyann en militarist iki lkesiydi. Ve dnya bundan ok ekti. imdi bu lkeler dnyann en pasif iki lkesidir. Kltrleri bu dorultuda dramatik
178

bir ekilde deimitir. Ve ite, kltrler deiebilir, ikinci olarak, ne srdnz demokrasinin temel olarak Batl olduu fikri, dayanaklarn Bat'da bulmaktadr ve bu fikir Bat tarihinin olduka gerilerinde oluturulan bireyciliin ve oulculuun Batl kavramlaryla dile getirilmitir. Yine de ben demokrasiyi destekleyecek tek kltrn Bat kltr olduuna inanmyorum. slm'da, Kuran'da ve islm geleneinde demokrasi unsurlarnn var olup olmad konusunda islm alimlerinden ve dierlerinden dzenli dersler aldm. Bu kesinlikle zerinde allmas gereken bir vakadr. Dou Asya lkelerinin de demokrasiye doru hareket ettiklerini gryoruz. Bu onlarn Batl liberal bir demokrasiyi kabul edecekleri anlamna gelmez. Onlar kendilerine has bir demokrasi ekline varacaklardr. Fakat daha nce de iaret ettiim gibi lkeler ekonomik olarak kalkndka demokrasiye doru hareket etmek zorundadrlar, nk kendi toplumlarnda gcn kullanm problemini zmek iin istiare mekanizmalar oluturmalar gerekir. Son olarak, Max Weber Protestanizm ve Katolisizm sorusuna gelince, evet genellemeler dorudur, fakat 70'li ve 80'li yllar boyunca dnyada ekonomik olarak en hzl byyen lkelerin bazlar Katolik lkelerdir. Ve benim demokratiklemenin nc dalgas olarak adlandrdm, 1974'te ispanya ve Portekiz'le balayan dnemde demokrasiye geen lkelerin byk ounluu Katolik lkelerdir. Latin Amerika'da ispanya ve Portekiz, Dou Asya'da Filipinler Katolik lkeler olarak ba ektiler, Orta Avrupa'da da Katolik lkeler komnizmden kurtuldular ve demokrasiye yrdler. Protestanizm ve Katolisizm arasndaki ayrm konuurken Max Weber hakl olmasna ramen, tekrar diyebiliriz ki kltr deiebilir ve farkl sonular retebilir. A.BARAN - CSS: Sorum sizin nc dalga teoriniz hakknda. Demokrasilerin ortak katklarna baktmzda, nc dalga demokrasilerinden ok az ey mi beklemeliyiz? Koloniyal etki ve bir kendinden yok olu mu var? Mesela, Larry Diamond'n tarif ettii gibi, demokratik sistemler, aslnda medeniyetlerin atmasndan deil, kendi ilerinde kerler. Ve balangta bozulmu, rm, drst olmayan v.s. bir demokrasimizin olabileceini sylemitiniz, merak ediyorum, neden demokrasinin arkasndaki itici gler olan deerler ve idealleri deerlendirmeye almyoruz ve eer alrsak ne olur? 179 Huntington: stikrarl bir demokrasinin, gcn paylamnda byk deiimlere yol aan hogrye sahip, dncelerin eitlilii ve dncelerin aklanmasna izin veren demokrasiye yardmc olan ve scak bakan bir kltrn zerine bina

edilebilecei aikrdr. Daha da nemlisi demokrasiye inanan bir topluma sahip olmanz gerekir. Bir demokraside, iktidar elinde tutan grup, seimler sonras iktidar dier bir gruba devredip ofisten ktktan sonra kendini gvende hissetmeli, tutuklanmayaca, vurulmayaca v.s. bilgisine sahip olmaldr. Grevi braktklar zaman zahmet ekmeyecekleri, hatta daha rahat edecekleri ynnde bir nevi gvenceye sahip olmaldrlar. Bence bu nokta, demokrasinin almas bakmndan hayat nemi haizdir ve nc Dalga adl kitabmda, iktidarn iki defa seimle iki parti arasnda el deitirmesinden sonra bir demokrasinin istikrara kavuacan yazdm. nk, bu iktidar brakmaya ve muhalif gruba devretmeye istekli liderlere sahip iki farkl grubun olduunu gsterir. Demokrasilerin kmesine gelince, son yirmi yln yeni demokrasilerinin daha gerek sorunlarla karlatklarn dnyorum. Oradaki beyefendi gcn kullanm seviyesine atfta bulundu, yle ki baz lkelerde yneticiler, birok yetkiyi ve gc kendilerine mal ettiler, ve bu bir ok Latin Amerika lkesinde, zellikle Fujimoro'lu Peru'da grlmektedir. Arjantin'de de Menem nadir grlen bir ynetici usul demokrasi yrtmektedir. Bu tarz, Amerikan usul demokrasiden de, Avrupa parlamenter demokrasisinden de farkldr. Birok yeni demokraside, basnn iktidar tarafndan kontrol edilmemesini garanti altna alan basn zgrl konusunda da byk problemler yaandn dnyorum. Geen seim srasnda Rusya'da yaananlar buna iyi bir rnektir, iktidardaki Yeltsin elektronik medyay bask altna alarak muhaliflerini sildi. Son yllarda demokrasiye geiler konusunda ok yol alnmasna ramen hl ok reform yaplmas gerektiini dnyorum. Hlya TALU: Eer yanl anlamadysam, Anadolu Trklerinin en fazla ne kan zelliinin slm olduunu farz ediyorsunuz. yle deil, slm Anadolu Trklerinin zelliklerinden sadece biridir, islm, Anadolu Trklerini tanmlamaz. Trklerin Batllamay brakmasn, Islm deerlere sahip kmasn ve ileri kark devletlerin bir ksmn birletiren bir lider olmasn sylemek istediinizi dnyorum. Sonra birlikte byyebilirler, ekonomik lider olabilirler ve bu Mslman top180 lumlarn gelimesini salayabilir. Bu gerekten garip. Doru olamaz, bu gre iddetli bir ekilde karym. Trkler Suud Arabistan veya Iran toplumuyla hibir ortak deere sahip deildir. Atatrk Trkiye Cumhuriyeti'nin ynn batya doru evirdii zaman, Trk deerlerinin, Anadolu deerlerinin tamamn reddetmemiz gerektiini kastetmedi. Biz de btn o deerleri reddetmiyoruz. Fakat, Atatrk insan haklar ve zgrlkler gibi evrensel deerlere ncelik vermemizi istedi. Kabul ettiimiz bu deerler Bat'nn deerleridir. Yetmi ylda uzun bir mesafe katettik, imdi neden geri gidelim ve slm'a sarlalm. Bunu anlamyorum. Huntington: Mesaj aldm.

Binnaz TOPRAK: Soru neden islm'a dnmemiz gerektiiydi. Ben de bir ncekiyle balantl bir soru soracam. Bir siyaset bilimcisi olarak, phesiz almalarnzn ounu okudum. Ve bu literatrden dev-irdiim u; bir ittifak olmamasna ramen, demokrasi ile ekonomik kalknma arasnda sebep ilikisi eksik grnyor. Fakat bir sebep ilikisi olup olmad konusunda anlaamasak bile, demokrasi ve ekonomik kalknma kelimelerinin tarifi zerinde anlaabiliriz. Ekonomik kalknmay tarif etmeyeceim, zannediyorum demokrasinin en basit tarifi seilmi hkmet, zgr seimler ve vatanda katlm gibi unsurlar iermelidir, ite tam bu noktada, Trkiye'ye bitiiniz rolle, bir Mslman lke olarak dier islm lkelerinin lideri olmak ve ayn zamanda ekonomik kalknmadan nasiplenmek rolyle problemlerim balyor. Bir slm devleti tarifi asndan, burada Mslmanlar'n ounluunu oluturduu bir devletten bahsetmiyorum, demokratik bir ynetimle birlikte yaayabilecek bir slm devletinden bahsediyorum. 'Vatandalar ele alrsak, nfusun yars kadndr. Dier bir deyile, kadnlar slm hukukuna gre ynetilen slm devletlerinde kamu alannda baz rollere sahipseler de, erkeklerle eit kabul edilmiyorlar. Benim sorum, sizin de belirttiiniz gibi Trkiye blnk, slm medeniyetinden bir hayli uzaklam ve bir ekilde istikrarl demokrasi kurabilmi bir lke, bunun bir tesadf olduunu mu dnyorsunuz? Yoksa medeniyetler arasnda kalm ve islm medeniyetinden uzaklam olmas gereiyle bir ilikisi mi var? 181 Huntington: Hayr, tamamen hakl olduunuzu, Atatrk'n balatt sreten getii ve slm'dan uzaklat iin Trkiye'nin demokrasi ve ekonomik kalknma yolunda bireyler yapabildiini dnyorum. unu daha ak ortaya koymama izin verin; burada hibir kimse iin, hibir slm devletinin avukatln yapmyorum. Sizin de sylediiniz gibi, kadnlarn katlm salanmadan demokrasiden bahsedilemez. Hatta Trkiye'de kullandnz islm'a dnmek deyimini bile kullanmyorum. Trkiye yle bir dnemden geiyor ki demokratik geliimi islm'la bartrabilecek bir modeli oluturabilmek iin ok uygun pozisyona sahip tek lkedir. nk Trkiye yine de bir Mslman toplumdur, insanlar bu lkede kendi geleneklerine sahiptirler. Bu Franszlar'n kendilerini Katolikler'e adadklarndan daha fazla, Trkler kendilerini Mslmanlar'a adamaldrlar demek deildir. Fakat buradaki nokta, bir toplum iin slm kltr iinde de demokratik olarak ekonomik gelimenin salanabileceini ispatlayan bir model in etmektir. imdi Trk kltrnn bir Anadolu kltr olduu ileri srld. Trk kltrnn kendine has birok unsuru var ve Trkiye ile Suud Arabistan arasndaki farklar konusunda sylenenleri de anlyorum. Ksa bir sre nce, slm ve Bat konusunda konferans vermek zere Riyad'da bulundum. Bir otelde balo odasnda 1200 kiilik bir topluluk vard ve hepsi erkekti. Kadnlar yukarda bir yerde, konferans televizyon ekranndan izliyorlard. gn kaldm devlet otelinde hi kadn

grmedim. Amerikan eliliinin dnda grdklerimin tamam da peeliydi. Farklar ok iyi biliyorum ve hibir toplumu Suud Arabistan'a benzeme konusunda zorlamyorum. Bununla birlikte, insanlarn bak alar, yaradllar ve ortaya koyduklar deerler arasndaki farklarn byk olduunu da dnyorum. Dou Asyallar bunu iddetle vurguluyorlar ve emin olun evrensel deerlerin var olduu konusunda da sizinle hemfikirim. Ancak her kltrn, her medeniyetin kendi deerlerinin evrensel deerler olduunu zannetmesinin byk problemlerden biri olduuna inanyorum. Ve bu kesinlikle doru, dierlerinden ok Batllar iin bu daha doru, doru yol budur, bunu neden kabul etmiyorsunuz, sizin ne skntnz var, neye inanyorsanz yle davranmanz gerektiini bilmiyor musunuz, bizim yaadmz gibi yaa diyerek Amerikan tarz hayat veya Bat tarz hayat evresinde dnp duruyoruz. Ve yine bence, geen Mart'ta, Bangkok'ta Avrupa h182

kmet liderleri ile Asya hkmet liderlerinin katlm ile yaplan toplantda, Malezya Babakan'nn Chirac'a, Kohl'e, Majr'a ve Avrupal liderlerin karsnda yapt konumada, Avrupa'nn deerleri Avrupal deerlerdir, Asya'nn deerleri evrensel deerlerdir demesi anlaml olmamtr. Babakan yanlyordu, btn kltrlere yabanc olan deerleri gelitirmeye alan insanlarn ancak evrensel olduunu dnyorum, gelecek yllarda kltrler ve medeniyetler eitliliine sahip bir dnyada, baz deerleri evrenselletirmeye uramak yerine, kltrlerin ve medeniyetlerin sahip olduklar ortak deerleri, Konfyanizm, slm, Bat medeniyetleri ile Hristiyanlk ve ilh. arasndaki mterekleri kefetmemiz gerektiine inanyorum. Ortak nelere sahiptirler; farklar olacan kabul ederek bakldnda ok fazla mterek deerlerin olduu grlecektir ve eer gelecek yllarda makul ve huzurlu bir dnyaya sahip olmak istiyorsak, bu mterekleri vurgulamak ve gelitirmek zorundayz. Sal Konferanslar (iinde), eviren: Sadrettin Karahocagil, Sermaye Piyasas Kurulu Yaynlar, Ankara, 1997, ss. 227-243
183

ZBIGINIEW BRZEZINSKI ile Mlakat: ATIAN UYGARLIKLAR ESNEK BATININ ZAYIF SURLARI*

NPQ: Souk Sava sonras dnemde dnya meselelerindeki ana sorunlarn ideolojik ve ulusal deil, daha ok felsefi ve kltrel kaynakl olduunu sylyorsunuzUluslararas ilikilere geleneksel jeopolitik bak tarzmzn, yani uluslar veya bloklar aras g dengelerinin yerini jeokltrel elikilerin, "uygarlklar aras bir atma"nn m almaya balad anlamna geliyor bu?

Zbigniew Brzezinski: Dnya artk ok daha i ie bir hale geldi. Ayn zamanda politikaya heves duyulmasna neden olan konular da ok farkllat. Gelimi dnyada, sosyal yaamn eskiden ulusal snrlarla veya rekabet halindeki ideolojik sistemlerle ilgili tartmalar artk yerini "gzel hayat"la ilgili tanmlamalara ve hatta nihai olarak bireyin "insani gvenilirliinin" snrlarna ilikin sorulara brakyor.

rnein bizim toplumumuzu ele alalm. Hayat ne zaman balar veya ne zaman sona ermesi gerekir, her iki durumda da bu seimi yapmak kimin hakkdr gibi sorular en fazla ilgi uyandran konular. Krtaj, tenazi ve -giderek artan oranda- plastik cerrahiden genetik
* Jimmy Cartcr'n ulusal gvenlik danman olan Brzezinski, son kitab Out of Control'da, Amerikan kltrnn "cornucopia"snn, ADD'nin Souk Sava sonras dnemde nder bir rol oynayabilmesine kstek oldunu sylyor. NPQ Yayn Ynetmeni Nathan Gardels, Brzczinski'ylc Washington'da konutu.

184 mhendisliine gei, en ok tartlan belli bal konular olmaya balyor. Bir anlamda bugnn en nemli tartma konular ulus devletin snrlarndan ok kiinin snrlaryla ilgili sorunlar. Biz bu felsefi meselelerle baa kmaya alrken, yalnzca toplumlarn kendi ilerinde deil, birbirlerine ticaret, ulam ve iletiimle bal kltrler arasnda da kanlmaz olarak atmalar yaanyor ve yaanacaktr.

NPQ: nsan haklar ve bireyin zgrl konusunda daha imdiden bir atma yaanmyor mu? Bireyin teslim olup boyun emesini savunan slm kltr de, "tm ivileri akmay" ve otoriteye sadakati -"yumuak otorite-rizm"- savunan Konfyusu kltr de, Bat liberalizminin birey zgrl anlayyla ayn kstaslara gre deerlendirmek mmkn deil.

Brzezinski: Bundan byle artk insan haklar bile, dnyann byk oranda totaliterizmin tehdidi altnda olduu zamanlarda yapld gibi sadece politik adan tanmlanamayacaktr. nsan haklar tartmasnn kendisi bile daha imdiden insanlarn "gzel hayat" nasl tanmladklar gibi karmak bir sorunun cevabn gerektiriyor. Bu tanm, bugn, hayatn bir btn olarak deeri gibi "nazik" konular iin iine katyor ki, bunlar da tek bana maddi ya da siyas boyutlarla snrlanamaz. "Gzel hayat"n tanm, erdem, ahlk dzen ve ruhsal inancn daha derin ballklaryla ilikilendirilmelidir.

NPQ: Yirminci yzyln ikinci yarsna ait eski sorunlar bile henz zlmemiken, insanlk durumuyla ilgili bu yeni felsefi sorunlar ne kt. Deng Siaoping, Tiananmen katliamnn ardndan insan haklarnn iyiletirilmesi iin in'e yaplan baskya atfen "Amerika ile in arasnda yeni bir Souk Sava var" demiti. Malezya Babakan Muhammed Kiahathir de, Batnn "insan haklar emperyalizmi" olarak adlandrd olguya aka cephe alyor.

Brzezinski: Bu elikinin bir ksm, insan haklarnn politik tanmnn, ideolojik elikinin bir paras olduu eski dnemin kalntsdr. Bu eliki ne kadar nemli olursa olsun, inanyorum ki Bat'da bizler bu tr geleneksel tartmalar ama ynnde ilerliyor, insanolunun gerekte ne olduu, insan haklarnn boyutlarn gerekte neyin belirledii gibi ok daha karmak sorunlar tartmaya geiyoruz. imdi artk, daha nce de ifade ettiim trden sorulara ynelme185 miz gerekiyor: ister hastanede ister rahimde olsun, bir hayat sona erdirmek kimin hakkdr? Annenin mi, doktorun mu, rahibin m, devletin mi, kilisenin mi? Genetik olarak kendini deitirme konusu ne olacak? Kimin genetik mhendisliinin faydalarndan yararlanmaya hakk olacak, kimin olmayacak? Bunun

boyutlarn ve snrlarn belirleme hakk kimde olacak? Bilim adamnda m, teologda m? nsan haklarnn yeni boyutlar ite bunlar.

NPQ: Ortaya kacak kltrel elikileri imdiden tahmin etmek mmkn. Bireyin, lmn kesinliiyle sona eren ayr bir varlk olarak grld Yahudi-Hristiyan Batda kiinin genetik btnlyle uralmas, ayr bir ey. Ama genetik dntrme, ruhun lmsz olduunu ve atalardan sonraki nesillere devrolarak tekrar hayat bulduunu dnen into inancnn hkim olduu Japonya'da nasl karlanacak? stekler ve amalar asndan Amerika'nn 200 yllk ok rkl toplumu Jose Vasconcelos'un "La Raza Cosmica" fikrine yaklat zaten. Ama Japonya'da hanedan ailesinin genetik soyu hi ara vermeksizin tam 2600 yl geriye kadar uzanyor!

Brzezinski: Bence bu rnekler, ksa bir sre sonra, yirminci yzyln ortalarndaki ahlk amazlarmzn bugnklere oranla ne kadar ak ve basit olduunu dnp o gnlere nostalji duyacamz gsteriyor.

NPQ: slmiyet konusuna gelirsek, Komnizmin knden sonra dnya apnda grlen politik uyann, "felsefi bir muhtevada ve byk lde -slmiyet dnda- kkl herhangi bir ballktan yoksun bir biimde gerekletiini" sylediniz- Dnya siyaset sahnesinin geri kalan ksmna "retoriin ve esas olarak tketim kaynakl deerlerin hkim olduunu, kiisel tatminin n plana karldn" sylyorsunuz. Octavio Faz da bundan sadece biraz farkl bir adan ayn gzlemde bulunuyor: Meksikal air, "slm'da bilim ile inancn uzlamamas halinde, u anda Asya'nn byk bir blmnde, Amerika ktasnda ve Avrupa'da ok geni bir alanda hkm sren relativist (greci) uygarlkla slm arasnda byk bir eliki yaanacak," diyor. Batnn materyalist ve deerlerin grecelii bakn gz nne alrsak, slm'la bir uygarlk atmasna doru mu gidiyoruz?

Brzezinski: slm otomatikman dmanmzdr ya da slm, poli186

tik adan tanmlanm haliyle insan haklarna otomatikman kardr eklinde bir tutum almamak iin ok dikkatli olmamz gerekiyor. Yeni yeni tanmlamaya baladmz gibi insan haklarna daha geni adan bakarsak, Islm ahlk kurallarnn egemen olduu gerekten dindar bir toplumun, kiiye sadece politik ya da ekonomik bir unsur deil, btnyle "insan" olarak deer veren bir toplum olduunu grebiliriz. Tabii ki Salman Rdi'nin mahkum edilmesi gibi militan slamc eylemlerle uzlalamaz. Ama kltrel alanda, son tahlilde, insann ruhsal boyutlarna ok daha zararl bir tr materyalist hedonizmi yaygnlatrrken, slm' genel olarak knamak ve kendi politik insan haklar tanmmz ona empoze etmeye almak kendi kendini gerekletiren bir kehanet olacaktr.

NPQ: te zaten bu yzden atma kanlmaz grnyor, stelik bu atma slm'n sadece militan ularyla olmayacak. Ticaret ve telekomnikasyonla birbirine balanm bir dnyada, dindar toplumlar modern Bat'nn radikal dinsizliiyle zorunlu olarak ihtilaf halindedirler; zellikle de inan sistemleri, doas gerei, sekler liberalizmin materyalist dayanaklarna meydan okuyorsa.

Brzezinski: u andaki biimiyle Bat seklarizminin insan haklarnn en iyi taycs olduunu dnmyorum. Bat seklarizmi "gzel hayat"n anlamna dayanak oluturan tanmlarn, esas olarak hedonizm, kendini tatmin ve tketim olduu kltrel bir dalgadr. nsanlk, bundan daha farkl bir ey olmal. Bu kadar

byk bir manevi ve ahlk bolukta politik bireyin korunmas ok fazla ey ifade etmez. Bat'nn ounda hkim olan maneviyattan yoksun seklarizm, kendi kltrel yokoluunun filizlerini de iinde tamaktadr. te bu yzden, Amerika'nn sper g konumunun dayanaklarnn baya zayf olduu endiesini tayorum. Msamahakr bir cornucopia (mitolojide Arnalthea'nn boynuzu; bolluk simgesi olarak kullanlan, iinden meyveler taan boynuz -N) kltr, Amerika'nn btn dnyann sayg duyduu ahlk bir otoriteye dnmesini engelliyor, nk bu kltr liberalizmin stnlnn tm dnyada yaygnlatrlmas iin gsterilen abalar ikiyzl ve bo bir hale getiriyor.
187

NPQ: Batnn bu zaaf, Batyla arasndaki ekonomik uurumun kapanmasna imkn olmayan Sudan gibi yoksul lkelerde slm'n gittike ekici hale gelmesini de aklyor. Belki de Afrika gibi blgelerde, Amerika nderliindeki dnya dzenine kar manevi adan glenmi bir alternatif ortaya kacak, ne dersiniz?

Brzezinski: Beni en ok endielendiren ey, politik adan uyanan ve daha militan bir slm'a ynelen halklarn zlemlerine tatmin edici bir cevap veremememiz deil. Kltrel kmzn, Amerika'nn sadece dnyann politik nderi olarak kalabilmesini deil, rnek bir sistem olarak kalmasn bile engellemesinden korkuyorum.
NPQ: Bir yanda hem gl hem zayf ynleriyle liberal Bat, te yanda Dou Asya'nn yumuak-otoriter toplumlar ve militan islm. Bu iki taraf arasnda jeokltrel bir atma potansiyeli kukusuz mevcut. Bu tr kltrel atmalarn bir gn asker boyut kazanmasndan kayg duymak iin bir neden var m? Bunu sylerken in'in iran'a fze ve muhtemelen nkleer silh satn dnyorum. Harvard niversitesinden siyaset bilimci Huntington "uygarlklar arasnda bir atma"nn yaklatn, bu Konfyusu-Mslman ilikisinin de Bat iin bir tehlike olduunu sylyor.

Brzezinski: in'in nderliinde, Rusya ve ran'n da dahil olduu bir ittifakn, ABD nderliindeki mevcut global g hiyerarisine kar bir tehdit oluturmas olasln dikkate almak gerekir. Bu ancak ksmen jeopolitik bir tehdit olabilir. Daha ok kltrel ve sosyoekonomik bir tehdit olacaktr. in pekla yeni rolnn hem eski komnist komuta sistemini hem de laissez-faire ekonomisini reddeden bir "nc yol"un nderlii olduunu ileri srebilir. Ayn zamanda Bat tipi Hedonizme ve Materyalizme kar kan, onun nn kesen alternatif bir kltrel-felsefi model ortaya koymak da isteyebilir. Bu tr bir ittifak, Dou Asya haritas zerinde dikdrtgen eklinde ok geni bir blgede bir iddet girdab yaratacaktr. Blge, doudan Batya, Balkanlar'n yannda Adriyatik Denizi'nden in'in Sinkiang'daki snrna kadar; gneyden

kuzeye ise Basra Krfezi'nin evresinden dolap Ortadou'nun bir ksmn, gneyde ran, Pakistan, Afganistan' da iine alarak kuzeyde Rus-Kazak ve RusUkrayna snr
188

boyunca uzanr. Bu blgede, ou uluslama srecinin balarnda bulunan 30 lke ve 400 milyon insan bulunmaktadr. Dinsel, kabilesel ve etnik farkllklardan kaynaklanan iddet blgede zaten patlak vermitir ve daha da artaca grlmektedir. Politik gerginliin hkim olduu, dinsel ve etnik tutkularn hararetle benimsendii bu blge, atan uygarlklarn corafi merkezini oluturmaktadr. Konfyuscu, slm ya da Hristiyan uygarlklarn dnya leinde bir atmaya girecek kadar birbirleriyle yakn iliki iinde olduklarn dnmyorum. Ama Yugoslavya'da grdmz gibi daha kk bir lekte, bu tr atmalarn gerekleebileceine inanyorum. Demek ki kitlesel imha silhlarna sahip olmak isteyen ya da bunlar elde etmeyi baaran lkelerin yarsnn Avrasya blgesinde bulunmas tesadf deildir. Bu durumda in'in blgedeki silh balantlar ok endie verici-dir.
NPQ: Hiroima ve Nagasaki'deki nkleer patlamalar, Pax Americana dnemini balatmt. Bombann bu Avrasya kazannda savaan kabileler veya dinler tarafndan kullanlmas da herhalde eski dzeni tamamen sona erdirip net bir biimde yeni kargaa an balatacak.

Brzezinski: Doru. Bence, bundan sonra nkleer silhlarn tekrar kullanlacan greceimiz ilk blge muhtemelen buras olacak.

NPQ: Silahl kabilelerin yaratt bu postmodern gerginlik, bir soru gndeme getiriyor: Bireyin zgrl ya da ruhani otoriteyle dnyevi otoritenin birbirinden ayrlmas gibi Bat deerlerinin evrensellii iddialar ne kadar devam edecek? Birok adan liberalizm de Marksizm'in yaad sorunlar yayor. Marksizm ve Komnizm de toplumun deiik kesimlerinin dierleriyle nasl ilikide olabileceini gsteren bir politik teoriye sahip deildi. nk Marksizm, gnn birinde zafer kazanarak tm elikileri ortadan kaldracak evrensel bir snfn olduunu varsayyordu. Liberalizm de, ayn ekilde, kendi deerlerinin evrensel olduunu varsayyor; dolaysyla, ayn ltlere gre deerlendirilmesi mmkn olmayan uygarlklarn yeni bir dnya dzeninde bir arada nasl yaayacaklarna ilikin bir politik teoriye sahip deil.

189

Souk Sava sonrasnda dnya kargaa iine girerken byle kurallar belirlemeye ihtiyacmz yok mu sizce? Bu tr deerleri, rnein insan haklarndan sorumlu Fransz bakann nerdii "mdahale hakk" gibi yntemlerle bakalarna empoze etmeye almal myz?

Brzezinski: Bunu yapabileceimizi sanmyorum. Bat'nn bunu yapmak iin ne gc var ne de arkasnda kamuoyu destei. Byle bir ey, gnmzn rahat tketim toplumlarnn baz fedakrlklar yapmasn gerektirir ki, bu szkonusu bile edilemez. Ancak, bu gerek liberalizmin evrensellik eilimiyle elimektedir, liberalizmin talimatlarnn, doas gerei evrensel geerlilie sahip olduu varsaylr. Bu varsaymla gerein snrllklar arasnda ak bir eliki vardr burada. stelik bu aamada, tpk Marksizmin evrensellie ynelik iddialarnn yanl kmas gibi -nk Marksizm, tarihte belli bir dnemi yanstyor ve Avrupa deneyimiyle koullanmtr- liberalizmin de tarih bir dnemle ve Avrupa orijiniyle snrl bir felsefe olabileceini kabul etmek zorunda kalacamz dnyorum. Gnmzde liberalizmin evrensel geerlilii sorgulanmaktadr. Dou Asya toplumlarnn byk baarsnn, Batl liberal modelin evrensel geerlilii iddialarna ciddi bir soru iareti getirdii kesin. Bu toplumlar ismen Liberal Demokrasi olarak adlandrlabilir ama aslnda kkl Konfyusu etkileri nedeniyle sistem olarak tamamen farkl toplumlardr.
NPQ: Japon filozof Takeshi Umehara da, modernizmin bir yan akm olan Marksizmin baarszlnn, modernizmin ana akm olan liberalizmin knn ncl olduunu sylyor. Umehara'ya gre her ikisi de sekler toplumlarndan manevi yaam dladklar iin baarszl davet ettiler. Bu fikre katlyor musunuz?

Brzezinski: yle syleyeyim: Marksizmin k, liberalizmin global snrllklarn ortaya kard. Liberalizm evrensel olarak grlyordu nk Marksizmin insanl tehdit eden evrensel iddialar vard. Buna cevaben, bu rekabetin bir paras olarak liberalizm de evrensel alternatif olarak ortaya kt. imdi rekabet sona erdiine, Marksizm ldne gre liberalizmin snrllklarn ortaya dkmenin artk tehlikesi ya da politik adan yksek bir faturas kalmad. u anda o aamaya giriyoruz. Totaliter
190

topya ortadan kalknca, msamahakr cornucopia'nn liberal toplum' larmza getirdii tehlikeleri grmek kolaylat. Ama bu alma sreci uzun, acl ve zor geecee benziyor. NPQ: Toplumumuzu iten ie

kerten "msamahakr cornucopia", tketim kltr iine yerletirilmi bir usl hukuku cumhuriyetinin yol at kanlmaz bir toplumsal zellik deil mi? Byle bir toplumda "negatif zgrlk" kavram btn deerleri, doal hukuk olsun geleneksel din olsun, hibir pozitif davran rehberi brakmadan eit dzeyde kaytszlkla korumaktadr.

Brzezinski: Olabilir. Bugn kesin olan bir ey varsa, o da kitle iletiiminin, zellikle de televizyonun oynad nemli roldr. Televizyon, toplumsallama ve deerlerin aktarlmasnda temel ara olarak -srasyla- ailenin, okulun ve kilisenin yerini almtr. Televizyon, daha nce deerlerin aktarlmasn ve devamlln salayan bu mutlak kurumun yerini alrken de, Gresham yasasnn bir benzeri dorultusunda tutum almtr: En ok ilgi eken konular, insann en soylu yan

yerine en aalk ehevi arzularyla marazi korkularna ve endielerine ynelik konular olduu iin, kt programclk iyi programcl saf d eder. Bylece televizyon rm, ahlk d ve ykc deerleri yaygnlatran bir ara olmutur. Uygarlk tarih boyunca btn toplumlar ve btn dinler tarafndan ykc ve blc olarak kabul edilen deerler -tamahkrlk, sefahat, iddet, snrsz lde kendi zevkine dknlk, ahlk snrlarn bulunmamas- gz alc bir ekilde ocuklarmzn nne konan yiyecekler olmulardr. Eer bu gerek bizi korkutmuyorsa, dnya dzeninin lideri olan lkenin ruhu, onarlmas mmkn olmayacak lde tahrip olmu demektir.
NPQ: Bu yzden de Bat liberalizmi, etnik temizlik arzularna, dinsel fundamentalizme ve Konfyusu otoriter refah toplumuna kar zayf bir surdur...

Brzezinski: Kesinlikle. Nefsine dkn, hedonist, tketime ynelik bir toplum, dnyaya ahlk bir motif sunamaz.
NPQ: Ahlk adan bu kadar gevek bir kaytszlk, niversitede okkl-trllk iin Bosna'daki etnik temizlie kar harcadndan daha fazla aba harcayamaz-

191

Brzezinski: Kesinlikle. Ve yine ayn nedenden tr: Ahlk bilincimiz tketicilik yznden, sanki spermarket raflarnda birbirleriyle rekabet halindeki mallar karsndaymz gibi btn deerlere gsterdiimiz eit lde kaytszlk yznden rmtr. NPQ: Bosna konusunda Washington ve Avrupa'da tank olduumuz politik fel durumu baz alardan Bat ruhunun felcini ve ahlk gcn yitirmilii gsteriyor. Brzezinski: Bat'y ynlendiren ahlk bir gd bulunmadn ve sloganlarn da esas olarak kendi kendini kutlama ritelleri olduunu gsteriyor. kinci Dnya Sava'nn sonundan itibaren, "Bir daha asla!" slogan yeni bir soykrma kar direni ars olarak algland. Peki, "Bir daha asla!" slogan ilevsel olarak bugn ne anlama geliyor? Mzeler amak ve televizyonda soykrmlar izlemek anlamna geliyor. Yahudi soykrmn anarken bile, kendini tatmine ynelik ikiyzl bir davran iine giriyoruz. Kendimizi 1940'larda harekete gememi olanlardan ahlaken stn gryoruz ama bunu yaparken u andaki ataletimizi kendimizi hakl kartarak gz ard ediyoruz. Eer bu kendini kandran bir ikiyzllk deilse, nedir?
NPQ: Marksizmin, Sovyetler Birlii'nin baarszla uramas nedeniyle ktn, liberalizmin de Amerika'da msamahakr comucopia'nn zafer kazanmas yznden kebileceini sylemek, ok mu ileri gitmek olur?

Brzezinski: Marksizm ld nk insanlarn ihtiyalaryla ilgisi yoktu, yanlt ve pratikte suluydu. Msamahakr cornucopia ise, muzaffer liberalizmi etkileyen, ama hl direnilebilecek lmcl bir hastalktr. Tarttmz tehlikeli eilimler o dorultuda olmasna karn msamahakr cornucopia henz Amerika'nn zn belirlemiyor. Eer msamahakr cornucopia gerekten Amerika'nn belirleyici gerei haline gelirse, liberalizmin ya da Amerika'nn nfuzunun dnya leinde devam edebileceini sanmyorum.

NPQ: Octavio Faz ve Czeslavj Milosz gibi airler, Batnn nihilizminin ve deerlere kar kaytszlnn en az totaliterizm kadar tehlikeli olduunu uzun zamandr sylyorlar. Her ikisi de ruhu tketen...

Brzezinski: Evet, ama ben ikisini eit grmyorum. Eer libera192 lizm msamahakr cornucopia tarafndan belirlenen bir hal alrsa, maneviyatn boulmasna, soluunun kesilmesine yol aar, oysa totaliterizm maneviyat vahice katleder, ezip geer.
NPQ: O halde liberal bir toplum msamahakr comucopia'nn ahlkn rmesine ynelik saldrlarna kar kendisini nasl silhlandrabilir?

Brzezinski: Amerika da, Bat Avrupa'daki liberal toplumlar da ie ahlk bilincini gelitirmekle balamaldr; ahlk motiflerin ekiciliinin ve yararlarnn daha fazla bilincine varlmal, nefse dknlk yerine bunu snrlayan bir toplumsal zellik benimsenmelidir. Eer bunu baaramazsak, neyin yanl neyin doru olduunu tanmlayan ilevsel kstaslara sahip olamaz, bylece de kendi kendimizi mahva srkleriz. Tabii ki bu ahlk kstaslar birdenbire kefedilecek hi ey deil. byk dinden -Hristiyanlk, slmiyet ve Yahudilik- geleneksel olarak ortaklaa aldmz deerlerin doasnda var bunlar. Btn bu dinlerde, sekler bir toplumun da benimseyebilecei belirli kurallar mevcut; doru ve yanl ayrmnn duygularda, igdsel olarak belirlenmesi gerektiine ilikin baz kavramlar, mutlak yanl ve mutlak doru diye bir eyin olduu, her eyin greli olamayaca....
NPQ: Devletin politik yaps tm deerlerin greliliini anayasal koruma altna almken bunun nasl yaplaca, liberal toplumlarn amazn oluturuyor.

Brzezinski: Geleneksel toplumsallatrma kurumlarnn -aile, okul ve kilisesapasalam ayakta olduu zamanlarda bu mmknd. Bu kurumlar medyann zevke dknlk propagandasna kar ahlk bir temel, bir denge salyorlard. Geleneksel kurumlar zayfladka, tarafsz devleti ahlk deil, yasal bir hakem haline getiren, kltrel anlamda ykc bir medya glendi. Kendine snr koyabilme ihtiyacnn, msamahakr tketicilii snrlayarak tekrar ortaya kmas zorunluluuna ilikin baz iaretler var. Belki de bunun en nemli rnei, doal olarak her eyin daha fazlasnn daha iyi kabul edildii bir kafa yaps hakimiyetine direnen evre hareketidir. Nihayet, toplumumuzda mutlak deerlerin, temel toplumsallatrma kurumlar araclyla bilinli bir ekilde aktarlmas olgusunu yeniden canlandrmalyz. Bu kurumlarn toplum zerindeki etki sras,

193 aile okul, kilise ve bundan sonra medya olmal, baka trl deil. Baka bir deyile, maneviyatn dnya apndaki buhrannn stesinden gelmek iin hayatlarmz yeniden dengeye sokmaya ihtiyacmz var. Hayatn manevi boyutunun da maddi boyutu kadar nemli olduunu kabul etmenin zaman gelmitir. Yirminci yzylda bir daha asla"nn kolaylkla bir kez daha gerekletiini grdk, insanlk, rastlantlara bal bir dnyada kaderi zerinde hak iddia etmekse, ahlak gdler merkezi bir yerde olmak zorundadr. NPQ Trkiye, Cilt 2, say: 7, ss. 6-11, eviren: Levent Cinemre.
194

SAVALARIN GELECE
Francis FUKUYAMA* [nsanln geleceini hedefi ve gayesi belli olmayan, kan ve gzya dolu kk atmalar m yoksa byk medeniyetlerin mcadelesi mi belirleyecek? Ya da nc bir k m sz konusu? Yoksa her ey olduu gibi mi kalacak?] Gelecein savalar nasl olacak? Bu konuda, souk savatan sonra yaanan 5 yl iinde, iki farkl bak as gelitirilmitir. Bunlardan ilki Harvard niversitesinden siyaset bilimcisi Samuel Huntington'a aittir. Bu fikre gre, gnmz mill-devletleri arasndaki mutat atmalar gelecekte makroskopik bir nitelik kazanacak ve bunu medeniyetler arasnda birbirlerini ortadan kaldrmaya ynelik bir mcadele takip edecektir. Bu savan taraflar ve belirleyici gleri ise yzylmzda olduu gibi mill-devletler deil, (Bat-slm-Hinduizm-Konfysizm-Ortodoksluk gibi) dnyann byk kltr sistemleri olacaktr. ikinci bak as Alman yazar Hans Magnus Enzesberger'e aittir. Enzesberger gelecekte savalarn minyatrlemesi srecinin, baka bir ifadeyle tekilatlanmam gruplar tarafndan yrtlecek molekler i savalarn hakim olaca iddiasndadr. Yazara gre bu savalar, hedefleri bakmndan rasyonel olan 20. yzyl savalarna nazaran daha farkl cereyan edecektir. Bu savalar, kendi kendini imhaya ynelik, nihilist bir mantk ierisinde olacaktr.
* The End of History? (Tarihin Sonu?) adl denemesi 1989'da byk tartmalara yol aan, ABD Siyasi Planlama Dairesi'nin bakan yardmcs olan yazar, bu kitabnda 20. yzyln iktisadi ve siyasi liberalizmin zaferiyle sonulandn iddia ediyordu. Yazar ayn zamanda Rand Corporation'n danmanlarndandr.

195 Bana gre, bu iddialardan hibirisi gelecein savalarn tam ve isabetli olarak resmetmemektedir. Savalar gelecekte de, 20. yzyl insanlarnn yadrgamayaca ve birok bakmdan aina olduklar birer vaka olarak kalacaktr. Sadece atma ve mcadelenin karakteri baka bir dzleme kayacaktr. Bence bu dzlem, ekonomik hayat sahasdr. Huntington'a gre, souk sava Bat gelenei iinde yer alan iki ideoloji (komnizm ve liberalizm) arasndaki bir mcadeleydi. Liberalizm lehine sonulanan bu atma, onun gznde, u anda tarihin zembereini kurduu ve gelecekte

yaayacak olduumuz atmaya nazaran okul bahesindeki masum renci kavgalarndan daha fazla bir anlam ifade etmeyecektir. Dnyada ideolojilerin belirleyicilii sona ermektedir. Huntington'un bak as iinde, Bosna-Hersek'te olup bitenler ya da Irak ile Bat Dnyas arasnda yaanan Krfez Krizi insanln yaayaca medeniyetler savann n habercisi uluslararas buhranlar olarak grlmektedir. Ona gre, mill-devletler gibi medeniyetler de hakimiyet mcadelesinde pekl kendi aralarnda koalisyonlara gidebilirler. Nitekim dnyada bir tarafta in Halk Cumhuriyeti ve Kuzey Kore dier tarafta ise Irak, ran ve dier Mslman devletlerin yer ald bir eksen olumaktadr. Bu eksenin mterek dman da bellidir: Bat... Huntington'un grleri hakkndaki yorumlar, medeniyetlerin onun anlad manada politik bir karakter kazanp kazanamayacaklar noktasnda younlamaktadr. Bugn dnyada, kendisini sadece bir devletin ya da blgenin deil ayn zamanda mterek bir medeniyetin paras olarak gren grup sadece Mslmanlardr. slam fundamentalizm belli bir hedefe ynelmi enternasyonal bir hareket olarak tarif edilmektedir. nk Mslmanlar, doktrinlerini dnyaya belli bir devletin menfaatleri iin deil, slm iin yayma ve Islm hakim klma iddiasndadr. Oysa, mill-devletler yukardaki retorie ramen dnya sahnesinin en nemli aktrleri olarak kalmaya devam etmektedir. Bu durum, slm dnyas iin de geerlidir. Orta-Dou dnda, medeniyetlerin kimlii mill-devlet kimliine nazaran ok daha zayf hissedilmektedir. Bugn Avrupa'da yaayanlarn ou kendisini Hristiyanlk medeniyetinin bir yesi olarak deil, ncelikle bir Alman, bir talyan ya da bir rlandal, hatta byk ihtimalle
196

Avrupal olarak grmektedir. Dnyann dier blgelerinde de durum daha farkl deildir. Mesela, in, Kore, Vietnam ve Singapur konf-ysinist toplumlar olmalarna ramen, bunlarn her biri farkl tercihler ve buna bal olarak da farkl ittifaklar iindedir. Byle olduu iin de, bu lkeler dier lkelerle ve birbirleriyle olan ilikilerinde hi bir zaman homojen bir yap olarak davranmamaktadr. Mevcut medeniyetler, birbirlerinden kolayca ayrlamayacak kadar i iedir. Medeniyetler birbirlerinden etkilenmiler ve birbirlerine yaknlamlardr. Huntington Bosna'da yaanan sava medeniyetler savann bir prototipi olarak gryor. Ona gre bu sava Katolik Hrvatlar, Ortodoks Srplar ve Mslman Bosnallar arasnda cephede birden cereyan etmekte; bu cephelerin her birinde bir medeniyet temsil edilmektedir. Hadiseye yakndan bakldnda, hakikatin bambaka olduu grlecektir: Bu halklar, -lisan, tarih ve gelenekleri bakmndan- mterek bir Balkan kltrne sahip olma noktasnda ok kuvvetli

ortak paydalara sahiptir. Bunlar mterek bir kltrde birletiren bu faktrler, malum din kartlklarndan ok daha nemlidir. Huntington'un bak as birok bakmdan gelenekseldir. O, btn dikkatini uluslararas camiada iktidar ve g iin merhametsiz ve kural tanmaz bir savaa hasreder. Dnya ok kk bir farkla, 19. yzyln teorisyenleri tarafndan da ayn ekilde grlmt: o zamanki teorilerde rekabet ve atmada medeniyetlerin yerini mill-devletler almt Gaye ise aynen Huntington'un teorisindeki gibi yine g ve iktidard. Dnyann gelecekteki ileyii konusunda, dier dnrler Huntington'dan da muhafazakrdr. Henry Kissinger ve Zbigniew Brzezinski gibi realistler, uluslararas hayatn yine hakimiyet tesisi iin mill-devletler tarafndan yrtlen savalar olarak kalacana inanyorlar. Belki devletler mill menfaatlerini deiik ideolojik ya da ahlak kavramlarla gerekelendireceklerdir. O kadar... Ama anlaylar, Atina ile Sparta arasnda geen Peloponez savalarndaki anlayn gnmze uyarlanmasndan farkl bir ey olmayacaktr. Ne Huntington ne de realistler gnmz dnyasnn entegre edici ve dengeleyici glerini dikkate almamaktadr. Avrupa Birlii, NAFTA ve APEC gibi ekonomik entegrasyonlarn dnya ekonomisi zerindeki mspet tesirleri gz ard edilemeyecek kadar aikardr. Artk
197

toplumlarn orijinal kltrlerine kapanp, kendilerini dnyadan tecrit etmeleri bilhassa kendi hayat standartlar iin yksek maliyetlere sebep olmaktadr. Kltr etkileimi Huntington'un yorumlarnn aksine kriz ve atmaya deil intibak, hogr ve yenilenmeye yol amaktadr. Modern ulam imknlar, insanlarn hareketliliklerini ok arpc bir ekilde arttrmtr. Mlteciler ve gmenler aleyhindeki yaygn tavra ramen, insanlarn kltrel snrlar aan hareketliliinin geriletilebileceine inanmak ok zordur. Modern iletiim teknolojisi, iltica hareketlerinin bulunmad yerlerde bile farkl kltrlerin mevcudiyeti bilincini arttrmaktadr. Ekonomik rekabetin gleri de, bununla e zamanl olarak insanlar geimini temin etmek iin eilmeye, kabullenmeye ve her eye intibak etmeye zorlamaktadr. Gnmz dnyasnn en nemli entegrasyon faktr liberal demokrasidir. Oysa Kissinger'e bakarsanz Almanya ile Japonya sadece ekonomik g sahibi olmalaryla bile komular iin endie kayna olmulardr. Krallk, demokrat, sosyalist ya da nasyonal-sosyalist olsun btn devletler, Rusya'nn gnmzdeki zayflndan da yararlanarak komularna hakim olma yolunu ve imknn kazandracak daha fazla g ve hakimiyeti peindedir. Bu geleneksel bak as, 400 yl nce ulus-toplumun ortaya kndan bu yana geen zaman iinde olgunlaan ahlaki devrim ile g ve hakimiyetin niteliinde meydana gelen temel deiiklikleri gz ard etmektedir. Modern liberal demokrasinin ykseliiyle birlikte pre-modern tarm toplumunun aristokratik, eref ve haysiyet

kavramlarna dayal ahlk sistemi geerliliini yitirmeye balamtr. Artk, ahsi maddi menfaatlerin ve servetin artrlmasnn meru ve tabii grld bir kurallar sistemine doru gidilmektedir. Bu yeni ahlak anlay ve deerler sistemi, geleneksel solcu ya da sac dnrlerce anlalamamasna ramen, sanayilemi lkelerde uzun zamandr ok derin etkilere yol amaktadr. Almanya'nn bu noktaya komularna nazaran daha ge gelmesi trajik bir vakadr. Yine de kinci Dnya Sava'ndan sonra geen yarm yzyllk zaman, orada da mteebbislerden ve tccarlardan oluan bir toplum ortaya karmtr. Corafi byklk, nfus, yeralt kaynaklar veya jeopolitik konum gibi faktrler, artk gcn ve hakimiyetin belirleyici unsurlar olmaktan kmtr. G, gnmzde, daima artan bir ekilde beer serma198

yeye, toplumlarn bilgi ve maharet konusundaki durumlarna ve nfus yapsna bal hale gelmektedir. Gelimekte olan lkelerin hepsi daha zengin olmak ve vatandalarnn hayat seviyelerini artrmak istemektedir. Fakat, hemen hibirisi bunu corafi snrlarn genileterek ya da kendi menfaatleri iin dier toplumlar geri brakarak gerekletirmek niyetinde deildir. Byle bir yolu takip ederek refah artran rnek bir lke de yoktur. Aksine eski Sovyetler Birlii'nde olduu gibi, uzun vadeli ekonomik nceliklerinden daha ok fiil asker glerine deer veren lkeler, mevcudiyetlerini devam ettirmede ok ciddi riskler stlenmektedir. stikrarl bir liberal demokrasi iinde yaayan ve dnya nfusunun yzde 15'ini oluturan bir ktle iin geerli olan bu srecin neticesi, uluslararas rekabetin politik-asker sahadan ekonominin zenginliine kaydrlmas olacaktr. Bu, en azndan sz edilen demokratik lkeler bakmndan tutarl ve srekli bir bar sreci anlamna gelmektedir. Baka bir ifadeyle, farkl bir zeminde de olsa, medeniyetlerle mill devletler gelecekte de bir arada varolmaya devam edeceklerdir. Peki, dnyann molekler i savalara mahkum olacan ileri sren vizyondan ne anlamalyz? Tarihe baktmzda, genellikle savalarn ideolojik sebeplerle ya da hegemonya tesisine ynelik olarak iyi de-taylandrlp, iyi nitelenmi hedeflere ulamak zere, iyi organize olmu toplumlar tarafndan gerekletirildiini grrz. Yani, savalar insanln birikimini tahrip ve hatta imha etmelerine ramen meden toplumlarn bir zelliidir. Savalar anayasal hukuk devleti gelenei, seme-seilme hakknn yaygnlamas ve ekonomik modernleme gibi medeniyeti ykselten sonulara da yol amlardr. Gnmzde yaadmz iddet, bildiimiz savalardan daha farkl zelliklere sahiptir. Bu iddet, iyi organize olmu devletler tarafndan deil, ok zayf bir rgtlenmeye sahip, ne iin iddet uyguladklarn bile formle edemeyecek eteler, kk gruplar hatta bazen mnferit ahslar tarafndan yrtlmektedir.

Enzensberger'e gre, El Salvador, Afganistan, Kamboya, Balkanlar ya da Sri Lanka'daki savalar ulusal kurtulu, Islam fundamentalizm, etnik snrlar gibi sebeplerle yrtlmektedir. Bu konularda g sahibi olmak isteyen taraflar, sava minyatrletirmektedir. Oysa, gnmzde iddet, ideolojiden bamszdr. Kendi kendini imha yolunda, cinnet enliindeki sarho ve saldrgan 199 gen insanlar, muhtemelen kendi kylerini, ailelerini, arkadalarn ve hatta bizzat kendilerini "sndrmek"te dman yaratmaktan daha maharetli olacaklardr. Enzensberger'e paralel baka bir bak as da Amerikal gazeteci Robert Kaplan tarafndan, "Kaos teorisi" adyla ifade edilmektedir. Teori, Beyaz Saray'da Bakan Clinton'un da bulunduu bir ortamda okunmu ve tartlmtr. Kaplan'a gre, dnyann her tarafnda Maltusyanist nfus art ve ekolojik tkenile birlikte sosyal ykl ve ke doru, gittike hzlanan genel bir gidi vardr. Kaplan, Monrovia'da ya da Mogadihu'da modern anlamyla devletin ve nemli sosyal messeselerin hibir ekilde mevcut olmamasna iaret etmektedir. Geleneksel airet veya kabilelerin bile bulunmad bu lkelerde, iddetin taraflar olarak sadece yok edici iddete muktedir ve bu hususta kabiliyetli olmakla birlikte, brakn devlet kurmay, uyguladklar iddeti izah edecek politik, ideolojik basit bir mzakereyi bile yrtmekten aciz olan kriminal eteler vardr. Bu rneklerden hareketle Kaplan, bugn Bat Afrika'da yaadmz realitenin gelecekte hepimiz iin mukadder olaca iddiasndadr. Kk ve kirli hale gelen Gelecein Sava, gerekten de 20. yzyln son on ylnn kabul edilmesi zorunlu bir realitesidir. Bilhassa Afrika ve eski komnist aleminin baz blmleri uzun mddettir devaml bir atma sreci iindedirler. Mesela Kafkaslardaki atma ok arpc bir rnektir; buradaki iddet ve atmalar ete savalar olarak bile isimlendirilemeyecek kadar dzensiz, tekilatsz gruplarca yrtlmektedir. Ermenistan ya da Azerbaycan'da savaan milislerin savap savamamalarnn ve eer savarlarsa ne ekilde hareket edeceklerinin kendi canlarnn istei dnda bir sebebi yoktur. Burada taraflar belli bir komutaya bal olmakszn "savamaktadrlar". Afrika'nn byk bir blm kolonyalizmden de geri bir medeniyet seviyesine doru yol almaktadr: Son 15 ylda kii bana milli gelir yzde 2-3 gerilemi, karayollar kaybolmaya yz tutmu, eyalet bakentleri yeniden allk ve ormanlk haline gelmeye balamtr. Afrika ile dnyann dier fakir ve genellikle i kargaa, atmayla muzdarip lkelerindeki hayat standartlarnn ksa srede zengin ve iyi organize olmu lkeler seviyesine kmas fevkalade nemli bir sramay gerektirmek200 tedir. Bir ok kritere gre Kaplan'n izdii sosyal zlme tablosu Afrika'nn nemli bir blmne uymamaktadr: Mesela, Botswana gibi baz lkelerin durumu son

zamanlarda iyiye gitmektedir. Ne Kaplan'n ne de Enzensberger'in teorileri amzn neden btnyle molekler i savaa mahkum olacan, byle bir savan neden sadece baz lkeler iin geerli olup, dier baz lkeler bakmndan geerli olmadn aklayamamaktadr. Bu bak asnn eksiklii, nc dnyann iinde ileriye doru giden nemli bir blm dikkate almamasdr. Asya'nn ve Latin Amerika'nn birok lkesi, son bir nesil ve bilhassa son on yl iinde ekonomik alanda byk iler baarp, mesafe kat'etmilerdir. Bu lkeler, refah iindeki Bat ile aralarndaki mevcut gelir an hzl bir tempo ile kapatmaktadr. Mesela, dnyann en kalabalk lkesi olan in son 15 yl iinde ortalama yzde 13 orannda bir ekonomik byme gerekletirmitir. Muhakkak ki, bu yakn bir zamanda Seul'de, Santaigo de Chile'de, ya da in'in Guandong vilayetinde molekler bir i sava yaanmayaca anlamna gelmemelidir. Bence bu lkeler ncelikli olarak baka bir problemi akla getirmektedirler: Bu lkelerin gnden gne hzlanan beer kalknmalar onlar bat pazarlarnda rekabeti duruma ykseltmektedir. Bu lkeler, batda dk uzmanlk isteyen istihdam alanlarnda bask unsuru haline gelmilerdir. Molekler i sava hipotezinin hakikati tam manasyla yanstp yanstmad ve genelletirilip genelletiri-lemeyecei meselesi bir tarafa, byle bir savan dnyay daha iyiye mi, yoksa Enzensberger'in tahmininde olduu gibi daha ktye mi gtreceini sormamz gerekiyor. Muhakkak ki herkes savasz bir dnyada yaamak ister. Fakat, buna ramen eer ben ya Verdun savunmas* ya Nagasaki ya da molekler i savatan birisini semek mecburiyetinde kalsaydm, sonuncusunu tercih ederdim. Huntington ve Enzensberger'in grlerinin salam dayana olmayan gelecek tasvirleri olarak grlp reddedilmesi, savan istikbalinin olmad anlamna gelmemelidir. ncelikle yle toparlayalm: Byk savalar byk ve iyi tekilatlanm sanayi toplumlar arasnda
* Almanlarn ilk defa makineli ar silahlar kullandklar ve 600.000 insann lmne sebep olan ubat-Temmuz 1916 yllarnda yaanan savunma.(.N.)

201 olabilir. Bunlarn nemli bir ksm, son elli yl iinde liberal demokratik lkeler haline geldiinden, liberal demokrasiler de karlkl dmanlklar oluturmaya meyilli olmadklarndan yakn gelecekte bu yazarlarn belirttii trden atmalar muhtemel deildir. Buna ramen, eski phelerin ok yava sona erdii Avrupa'da, mesel Almanya ile Fransa'nn birbirlerine kar silaha sarlmalar btnyle ihtimal d grlmemelidir. Yukardaki izahlarn da gsterdii gibi molekler i savan endstrilemi, demokratik ve stabil lkeler iin anlam azalmaktadr. Dier yandan, uluslararas politikay belirleyen sper gler arasnda malm atma konular da sahneden ekilmitir. Gemie bakarsak, mesel Birinci Dnya Sava ncesi Avrupasnn byk gleri, politikalarn Avrupa ktasnda hakimiyet tesisi iin lmne bir

kavgaya kilitlediklerinden en cra keler iin bile byk hassasiyet gsteriyorlard. kinci Dnya Sava sonrasnn sper gleri olan Amerika ve Sovyetler Birlii ekseninde yrtlen souk sava dnemi srasndaki mcadele ortamnda da Mozambik, Gney Yemen ve Nikaragua gibi yerler NATO lkelerini yakndan ilgilendirebilmitir. Geleneksel atma sebeplerinin bulunmad bir dnyada, gneyde yer alan nc Dnya lkelerinin zengin kuzeye kar -petrol haricinde- sahip olduklar yegane silah bu toplumlar mlteci ve gmenlerle bomaya almaktr. Bu, yakn gemite Almanya, Fransa ve Amerika'da da grld gibi, zm kolay bir mesele deildir. Ancak bu silahn ok ciddi bir tehdit unsuru olarak kabul edilmesi de mbala olur. Dnyamzn, bir yandan modern iletiim-ulam aralar ve youn uluslararas ticaretle hzla entegre olup byrken, dier yandan da ideolojilerin ve kutuplarn erimesiyle politik balant imkanlar ve sebepleri bakmlarndan fakirlemesi yakn tarihimizin garip bir cilvesidir. Souk sava sonrasnda malm kk ve kirli savalarn kmasnn ve durdurulamamasnn sebebi budur. Modern iletiim teknolojisi bu savalarda bizi savan getirdii ac ve vahet hakknda canl ve taze enstantanelere bomaktadr. Tartmalarda "lkemizin menfaatleri" gemie nazaran ok daha az nazara alnr hale gelmitir. Bu durum, bat lkelerinin bakentleri ve bilhassa Washington bakmndan d politikada srekli bir kararszlk ile neticesiz tokalama 202 ve anlama abalar anlamna gelmektedir. Buralarda liderler ve halk ahlaki gerekelerle duyarl olup, bir eyler yapmak zorunda olduklarna inanmaktadr. zm insan hayat sz konusu olmadan parayla salayan bir politika sreci de bulunamamaktadr. Burada, savalar tasnifte boyutlar ve neticeleri itibaryla en tehlikeli ve en vahim olabilecek nc bir grubun tanmlanmas gerekmektedir: Demokratik endstri devletleriyle demokratik olmayan kalabalk devletler topluluu arasnda kabilecek savalar... Bylesi bir savan ilk akla gelen taraflarn in ile mevcut demokrasi dzeyi her an kesintiye urayabilecek Rusya oluturmaktadr. Dier potansiyel taraflar, az-ok kuvvetli ve otoriter bir ynetime sahip olan Irak, ran ve Kuzey Kore gibi nc Dnya lkeleri'dir. Bu lkeler teknolojileri, sahip olduklar doal kaynaklar ya da batyla dostane ilikiler iindeki komularn bask altna alma kabiliyetleri sebebiyle dnyann geride kalan ksm iin zel bir tehdit potansiyeli tamaktadrlar. Yldan yla hzl bir ivme kazanan teknolojik ilerlemeleri sebebiyle, kitle imha silahlarnn bu lkelerden birinin ya da birkann eline gemesi de her geen gn daha muhtemel hale gelmektedir. Yakn gelecein muhtemel atmalarna ait bu liste, hakikaten klasik gzkmektedir. Buna gre ksa vadede dnyann byk bir ksm iin tarih ayn

geen yzyldaki gibi ileyecektir. Yz (bir bakma bin)yllar arasnda bu geii salayacak olan Saddam Hseyin, Kissinger'in klasik g politikasnn egemen olduu dnyada ok iyi korundu. Saddam Hseyin lkesinde saldrganlk ve vahetle iktidara geldi ve d politikasn -belki yeterince kibar olmadanKissinger'in prensiplerine gre ekillendirdi. Rusya'daki hadise de ayn zelliklere sahiptir. Burada, Duma'daki* nasyonalistler ve yeni komnistler arasnda kalan bir ok insan "eski dnce" uykusundan hl uyanamadlar. Corafi hakimiyet, yeralt kaynaklar ve asker kuvvet sper bir g iin urunda gayret gsterilmesi gereken kavramlar olarak kabul edildi. Eer Rusya'da Ruzkov ya da irinowski iktidara gelirse, tpk eski Rus emperyalistleri gibi davranacaktr: "Yakn komular"daki Rus nfus genilemeci politikann aralar olarak kullanlmaya allacaktr.
*Rusya'da devrim ncesinde 1905-1917 yllar arasndaki milli parlamento.

203

Ben, ahsen Rusya'nn uzun vadede demokratik bir devlet olarak Avrupa'da yer almak kararnda olduuna inanmakla birlikte, bu gei srecinin bir ya da iki nesil devam edebileceini dnyorum. Bu sre iinde, otoriterizmin iptida ekillerine geri dnmek iin bir ok frsat(!) ortaya kacaktr. Bu sebebledir ki, Rusya'nn Dou Avrupa'daki komularnn endielenmek iin hakl sebebleri vardr. Yine bu sebeble, NATO gnmzde de varln devam ettirme hakkn tamaktadr. O halde ksa vadeli uluslararas fiil politikann temel konularnn banda Polonya, Macaristan, ek Cumhuriyeti ve muhtemelen dier Dou Avrupa lkelerinin NATO iine dahil edilmeleri meselesi gelecektir. Bu gidiatn hangi istikamete doru olaca da Rusya'daki gelimelere bal olacaktr. Eer iler ktye gider ve Rusya'da nasyonalistler iktidara gelirlerse, Dou Avrupa'nn gen demokrasilerini NATO iine almak acil ve zaruri olacaktr. Artk yakn gelecekte muhtemel olan ve endstriyel demokrasilerin kendilerini ayarlamalar gereken savalarn ekli anahatlaryla ve gereki bir ekilde gzmzn nndedir. Bu ne medeniyetler sava, ne de molekler i savatr. Aksine 1991 ylnda Krfez savanda olduu gibi mutat eski savalar sz konusudur. Buna mukabil, orta vadeli bir gelecek iin yaplacak deerlendirmelerde savalarn karakteriyle ilgili ciddi deiikliklerin gz ard edilmemesi gerekmektedir. Ben modern dnyadaki sivil devrimin savalar siyas ve asker sahadan ekonomik sahaya kaydraca tezini ileri srdm. Ekonomik sahada yrtlecek sava Friedrich List'in ngrd gibi sadece milli ekonomiler arasnda teknolojik stnlk hedefine ynelik mcadele olarak deil, aksine ok daha karmak bir sre olarak grdm de belirtmeliyim. Savalarn karakterini deitiren bu sre, birbirinden farkllaan iki fenomen tarafndan belirlenmektedir. Bunlardan birincisi, bilhassa gelimi lkeler bakmndan geerli olmak zere dnyadaki byk siyas ve ekonomik yaplarn kapitalizm ve liberal demokrasi erevesinde birbirlerine yaklamalardr. Ben bu

fenomeni Hegel'in litaratrne yaklaarak "tarihin sonu" eklinde isimlendirdim. Bu hipotezim, geen yllar iindeki istikrarszla ve kk savalara ramen geerliliini korumaya devam etmektedir. 204 Beklenilenin aksine bu yaknlama uluslararas politikada btn cephelerde artan bir homojenlie yol amamaktadr. Aksine, devletlerin temel organlarnn birbirleriyle aynlamalar, bunlarn kendilerini tanmlamada allmn dnda faktrleri kullanmalarna yol aacaktr. Bu faktrleri genel bir balk altnda zikredelim: Kltr. Souk sava yllarnda Amerikallarla Japonlar kendilerini beraberce hr dnyann paras olarak gryorlard. Bugn bu iki halk demokrasinin ve kapitalizmin farkl ekillerini gelitirdiklerini idrak etmektedir. kinci gelime teknolojinin kendisini ortaya karan modern ekonomide ve toplumlarda ok muazzam bir uzmanlamaya yol amasdr. Eitimle ilgili aratrmalar, Amerika'da 40'l ve 50'li yllarda yksek okula gitmenin insanlarn gelirlerini fazla etkilemediini gstermektedir. Bugn durum tam tersine dnmtr: Faklte mezunlaryla sadece yksekokul mezunu olanlar arasndaki gelir fark giderek bymektedir. Vasfsz igc cretlerindeki durgunluk, 1992'deki bakanlk seimlerinden sonraki yllarda Amerika'nn en nemli gndem konularndan biri oldu. Bili Clinton'a gre bunun sorumlusu Reagan'n vergi ve harcama politikas, dolaysyla da Cumhuriyetilerdir. Bu kabahat havalesi mesnetsiz ve samadr, nk cretlerin durgunluk iine girmesi Reagan'dan ok nce balam ve halefi George Bush'dan sonra da durmamtr. Daha az politik kaygyla hareket eden dier gzlemcilere gre ise sulu globallemedir. Onlara gre, Amerika ve dier gelimi lkelerdeki vasfsz iiler, gelimekte olan lkelerde ok daha dk bir hayat standardyla da tatmin olup, ok daha dk cretlere raz olan vasfsz igcnn rekabetiyle kar karyadr. Bu rekabet, cretlerde kronik bir durgunlua yol amaktadr. Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlamas (NAFTA) ile ilgili mzakerelerde, dk cretlerin mallarn ithalatn ve sermayenin ihracn geriletecei sert ve keskin bir tonla dile getirilmitir. Ayn ses tonu imdi de GATT'la ilgili Uruguay kararlarn da zorlamaktadr. NAFTA grmeleri, Amerika'daki sosyal snflar arasnda yepyeni bir kutuplamay gn na karmtr: Bir tarafta adlar cumhuriyeti ya da demokrat olsun ticaretin liberalletirilmesinden kazanl kmay uman iyi eitimli elitler, dier tarafta ise bylesi bir liberalizasyonun
205

sonularndan korkan dk eitim seviyesine sahip alan snflar yer alyorlard. Bu tartmalar, sosyal devlet ilkesinin Amerika'ya gre daha etkili olduu Avrupa'da daha farkl bir zeminde yrtlmektedir. Burada vasfsz igcnn gelirleri henz Amerika'daki kadar bask altna alnmamtr. Avrupa'da mesele

kronik yksek isizlik eklinde tezahr etmektedir. "Sosyal devlet" bu problemi ancak maskeleyebilir, ancak hi bir zaman zemez... Dk vasfl igc burada, ekonomik verimlilik kavram gz nne alnmakszn toplumun geride kalan fertleri tarafndan finanse edilmektedir. ister reel gelirlerin dmesi isterse kronik isizlik eklinde tezahr etsin kalifiye ve vasfsz igc arasndaki uurumun artmas gerei Chicago niversitesinden Ekonomist Gary Becker ve arkadalar tarafndan ortaya konulan "Beer Sermaye Teorisi"yle rtmektedir: Teknolojinin ileri derecede uzmanlamay gerektirdii ve ekonominin enformasyon arlkl olarak iledii hallerde yksek seviyede eitim ve meslek ihtisaslama anlamndaki beer sermaye hayati nem kazanmakta ve bu konudaki yatrmlara olan ihtiya da ykselmektedir. imdi burada, hakl olarak gelir dalmnda giderek derinleen uurumlarla, uluslararas dzeyde politik ve ekonomik organlarn liberal model erevesinde birbirlerine yaknlamalar arasnda ne gibi bir balant olduu sorusu akla gelmektedir. zah edeyim: Gemite bir toplum iinde insanlar birbirlerinden bir takm yapay bariyerlerle ayrlmlard. Buna benzer bir ayrma uluslararas sistem iinde milletler bakmndan da geerlidir. nsanlar rk, kken, cinsiyet gibi kavramlarla birbirlerinden ayrlrken devletler iin de geleneksel monari, cumhuriyet, faist veya komnist diktatrlk olmalar birer tasnif unsurudur. Gerek anlamda liberal prensiplerin dnyann hemen her tarafnda galip gelmesiyle insanlar tarafndan yaplan bu bariyerler yerle bir olmutur. Geri sosyal snflar ortadan kalkmamtr, ama bunlar bambaka bir temele oturmutur. Liberal devletlerdeki yaygnlatrlm frsat eitlii sosyal snflar arasndaki bariyerleri yerle bir etti. Dier yandan, bu yeni sre, teknolojik kriterlere gre snflanm bir meritokrasi iinde, iyi eitim grm ve uzmanlam insanlara en st mevkilere gelme imkan vererek baz bakmlardan sosyal eitsizlikleri daha da keskinle206

tirmitir. Ayn ekilde devletler arasnda ideolojik kriterlere gre belirlenmi farkllklarn da sona ermesi bunlarn kendilerini baka bir temelde yeniden formle etmelerini mmkn klacaktr: Bu srete, hangi devletin kendi beer sermayesinden daha fazla istifade ettii belirleyici olacaktr. Toplumlar arasnda eitim ve teknolojiye hkmedebilme temelinde daima artan farkllama yeni sosyal gerilimlere ve potansiyel olarak uluslararas atmalara yol aacaktr. Bunun dnyamz, mutlaka yeni bir devrim ana gtreceini sylemek biraz iddial olur. Ne var ki, bu srecin btn toplumlar basks altna alaca da ortadadr. Btn dnyada, uluslararas dzeyde gittike belirginleen yeni bir g dalm hissedilecektir. Bu g dalm artk birbirine ok yakn hale gelen politik modeller baznda deil, kltr baznda olacaktr. Yani, beer sermayelerini muhafaza ederek, onu gelitirecek yollar bulabilen toplumlarla, ileri teknoloji

kendileri iin daima yksek bir bariyer olarak kalan toplumlar arasnda acmasz bir farkllama btn iddetiyle devam edecektir. Bu farkllama gcn global dalmn dorudan etkileyecektir. nc Dnya lkeleri dnya ekonomisine en alt dzeyde daha ok katldka, dnyann mihrabndaki konumlarn kaybetmek istemeyen gelimi lkeler arasndaki skntlar da artacaktr. Bu lkelerin baars sadece yksek eitim ve mesleki ihtisaslamann teviki ve gelitirilmesi politikalarna deil, ayn zamanda bu politikalarn oluturulduu sosyal ve kltrel zelliklerine, jeokltrlerine de bal olacaktr. Yukarda da belirtildii gibi rekabet, artk toprak bykl, hkmranlk ve ksa zamanda mobilize olabilen asker g esas alnarak yrtlmeyecektir. Bu noktadan bakldnda, Amerika Birleik Devletleri bilhassa toplumun en alt gelir dzeyine sahip olan te birlik ksm ile kt bir hrete sahiptir. Almanya ise fevkalade baarldr. Uluslararas rekabetin gelecekte jeo-kltre bal hale gelmesi gelimenin bir garip bir cilvesidir. O halde zirvede ya da gz zirvede olan lkeler iin temel soru, kimin beer sermayeyi en etkili ekilde retebilecei, kullanabilecei ve muhafaza edebilecei olmaldr. Savan yceltilmesi veya ayn ekilde ekonominin kutsallatrlmas olarak da ifade edilebilecek bu rekabette ana temalar bizim gemiten 207 bu zamana kadar "sava" kavramndan anladmz ne varsa bunlarn hepsinden ok daha farkl olacaktr. Francis Fukuyama, "Zukunft der Kriege" (ev. Michael Fre(tag), Frankfurter Allgemeine Magazin, 16 Dezember 1994, Heft: 772, Trkiye Gnl, s. 54, Ocak-ubat, 1999, ss. 128-135, ev. Kadir Kodemir.
208

ASIL ATIMA
James KURTH Gelecekte dnyann asl atmas ne olacak? Bu, gnmzde uluslararas ilikiler konusunda en ar basan sorudur. En anlalabilir ve en ihtilafl cevap ise, yazarlar arasnda tartmalara yolaan "Medeniyetler atmas" fikrinin sahibi Samuel Huntington tarafndan verilmitir. Ben bu atmayla uramak niyetindeyim. lk olarak, uluslararas ilikilerde yeni an yaps zerine gnmzdeki izahlarn atmasn gzden geireceim. Daha sonra Huntington'n zellikle Bat medeniyeti ile slm ve Konfyanist medeniyetlerinin byk ittifak arasndaki potansiyel atmalara dayanan asl argman zerinde duracam. En son olarak, asl medeniyetler atmasnn Bat ve dierleri (West and the rest) arasnda deil, fakat henz yoluna girmi Bat'nn kendisi, zellikle de merkezi gc ABD iinde olacandan bahsedeceim. Bu, Bat medeniyetine kar ok kltrllk ve feminist hareketlerden ibaret bir

baka byk ittifakn bir atmadr. Ksacas bu, Bat ve Bat-sonras (postvvestern) medeniyetler arasndaki atmadr. Tezlerin atmas 2. Dnya Sava sonras birka devlet iin de insanlarn yaadklar dnemi sava sonras dnem olarak adlandrmalar normaldi. Ancak,
:

Amerika'da Swarthmorc niversitesi'nde siyaset bilimi profesr.

209 bir sava sonras yahut herhangi bir ey sonras dnem uzun sremez ve sonunda, adan kendine ait karakteristik bir isim beklenecektir. Bu en erken 1947'de balad ve 1949'da geni apta tamamland. Sava sonras dnem, souk sava dnemi haline geldi. Deien zamanmzda henz byle bir gelime meydana gelmedi. Yakn zamanlara kadar, souk sava sonras dnem diye konumak yaygnd, fakat souk savan bitiinden 5 yl sonra bu yolda devam etmek biraz zorlama gibi grnyor. imdiki dnemden souk sava dnemi sonrasnn sonras diye bahsetmek aka komik kayor. Ve henz, iinde yaadmz bu kesinlikle yepyeni dnem iin hl herkese kabul edilecek bir isim bulunamad. Dnem iin yaygn bir ismin yokluu, souk sava sonrasnn sonras bakan olan Clinton ynetiminin kararsz ve pervasz d politikasnn her gn sergiledii gibi, d politika iin yaygn bir temelin ve uluslararas ilikilerin yaygn bir yorumunun olmamasnn bir d yansmasdr. Asl sorun, yeni dneme ilikin akla yakn tanmlar olmamas deil, tersine ok fazla olmas. 1993'e kadar uluslararas atmalarda souk sava sonras oluan kutuplarn belirlenmesinde en azndan drt byk aday vard. Geen dnemlerin sava eksenli tanmlarn andran bu tanmlar u ekilde sralanabilir: 1) Amerika, Japonya ve Bat Avrupa arasndaki ticaret savalar, 2) slm' iine alan din savalar, 3) eski Sovyetler Birlii, eski Yugoslavya ve Afrika'nn baarsz lkeleri iinde meydana gelen etnik savalar, 4) Rusya ve in'i iine alan, yeniden canlanan souk savalar. Ve sonu olarak bu drt eit sava geni apta kapsayan, Samuel Huntington'n imdi ok nl olan "Medeniyetler atmas" adl makalesindeki1 tezler. Ticaret Savalar: Sovyetler Birlii ve komnizm ktkten hemen sonra, baz analistler iin, yeni dnemin ana zellikleri olarak global ekonominin yayl ve liberal kapitalizmin baars zerinde younlamak gayet doald. Fakat gemi dnemlerle balantl veya benzer olarak, uluslararas politikalarda belli bal, aktrlerin sper g olacan
1 . Samuel P. Huntington, "Medeniyetler atmas m?" Foreign Affairs (Yaz 1993, sayfa 22-49.) Bu balk hem makalenin gl iddialaryla hem de Huntington'n allm stili ile uyumayan bir soru iareti tayor. Huntington ve onu eletirenler arasndaki tartmalar Foreign Affairs' in daha sonraki iki saysnda yeralmtr.

210 dnmek de olduka doal olacaktr. u farkla ki; bunlar Richard Rosecrance'nin dedii gibi asker politik devletlerden ziyade ticar devletler olacaktr. Sper gler, sper ekonomiler olacaktr; yani Amerika, Japonya yeni birlemi Almanya

nderliindeki Bat Avrupa arasndaki uluslararas atma, temelde ekonomik atma veya ticaret savalar eklini alacaktr. Din Savalar: Dier analistler, ideolojileri veya dnya grleri olan gemi dnemlerle balant veya benzerliin farkl bir boyutunu buldular. Komnizmin kyle, bunun yerini alacak bir baka radikal ideoloji, ya da en azndan teoloji ile yeni bir atma olacan dnmek makuld. Yani slm fundemantalizmi ile (Islmizm terimi, geleneksel slm ve modern ideoloji kombinasyonunu ayrdeden daha iyi bir terim). Bir ideoloji ya da dnya gr, uluslararas politikada gerekten gl bir hale gelmek iin, "bu inancn savunucusuna", fikrin ekirdek lkesi gibi hareket eden "bir fikir tayc lkeye" (ideal-bearing state) ihtiya duyar. Komnizm iin bu rol, genellikle Sovyetler Birlii tarafndan yerine getirilmekteydi. Bunun gibi, Islmizm iin ekirdek lke ya da fikir tayc lke roln, her ne kadar eksikleri olsa da, ran yklenecekti. Buna karn, ran'n ok daha sekler olan muhalifi Irak, 1990'da ksa yoldan bu rol doldurmak iin adm att. Grne gre, Sudan'da, Cezayir'de ve hatta Msr'da artan gc ile yenian ehresini belirleyecek olan Islmizmin yerald atmalar tartmak iin iyi sebepler mevcuttur. Etnik Savalar: Baz analistler savan kendisi zerinde, zellikle de Souk Sava ncesi dnemin ulusal rekabet zelliinin yeniden dirilmesi ile ilgili olan savalarn gnmzde tekrarlanmas olasl zerinde younlatlar. Sovyetler Birlii'nin dal ok uluslu bir imparatorluun da kyd. Ayn durum, baz ynlerden Sovyetler Birlii'nin kk bir versiyonu olan Yugoslavya'nn dal iin de doruydu. Sovyetler Birlii'ndeki ve Yugoslavya'daki eski komnist rejimler dikkate deer lde az bir iddet ile son buldu. Fakat bunlar kt zaman komnist partilerin okuluslu imparatorluklarnn ykntlar arasnda kalan etnik gruplar arasnda byk atma oldu. Aynen Habsburg ve Osmanl gibi geleneksel hanedanlarn okuluslu
211

imparatorluklarn sona eriinde olduu gibi.2 zellikle Yugoslav atmas yeni an doasn belirleyecek gibi grnmektedir. Yeniden Canlanan Souk Savalar Dier uzmanlar souk sava ekillendiren politik sistemler ve asker kapasitelerde bir benzerlik ve devamllk boyutu buldular. Sovyetler Birlii geni cssesi, asker gc ve otoriter rejimi yznden bir tehditti. Souk Sava sona erdikten sonra ortalk yatnca, Rusya, eski Sovyetler Birliinin sadece yars kadar bir nfusla kalakald Fakat hl Avrupa'nn en byk devletiydi. Ayrca hl dnyann en geni lkesi olsa da, Sovyetler Birlii topraklarnn drtte kalmt. En nemlisi, onu dnyada hl Amerika'y ykabilecek tek lke yapan 20 bin nkleer sava balnn da Rusya'ya braklm olmasdr. Rusya ve Amerika arasnda yeniden canlanacak bir Souk Sava olas grnmektedir.

Yeniden canlanacak souk sava konusu zerinde bir varyasyon da in tarafndan temsil edilmektedir. Byk nfusu ve topra, geni ordusu ve nkleer silhlar, patlayan ekonomisi ve hl komnist olan rejimi ile, ABD'ye bir tehdit olabilecek kapasiteye sahiptir. Bylece, 1993'e kadar, uluslararas politikada yeni dneme ilikin 4 byk tarif oldu. Her biri, balant ve benzerlik yoluyla, gemiin ierii ve tecrbeleri ile temellendirilmi ve grne gre her biri 1990-93 yllar arasnda meydana gelen byk olaylarca desteklendi. Bu kadar akla yakn iddia olmasna ramen, yeni dnemin doas zerinde konsenss ya da d politikalarn odak noktas bulunamad. zelde Clinton ynetimi, bu iddialar arasnda paraland ve ahenkli bir d politika oluturamad. Huntington'n Girii Bu kark grntde Samuel Huntington tartmaya girmitir. Kalabalk ve karmaklk iinden bir ortak modeli ayrt etmedeki bilinen dehas ile Huntington, yeni dnemdeki atmann merkezinin
2 . Baknz benim "Eastern Question, Wcstern Ansvver" (Doulu Soru, Batl Cevap). The National lnterest (K 1993-94). ss 96-101.

212 kltrler ve medeniyetler arasnda olacan tartmaktadr. Belirlediimiz 4 izaha dorudan girmese de, medeniyetler fikri bunlarn tmyle alkaldr. Ticaret savana bakacak olursak, Huntington bunun ortaya kabileceini fakat merkezde olmayacan ima ediyor. ABD ve Bat Avrupa ayn Bat medeniyetinin birer parasdr ve bunlar arasndaki atma marjinal ve idare edilebilir cinsten olacaktr. Japonya bir baka konudur. nk Huntington'a gre Japonya kendine ait ayr bir medeniyete sahiptir. Bu sebeple ABD ve Japonya arasndaki ekonomik savan ABD ve Avrupa arasndakinden daha sert olduunu gzler. Bunun stne, her naslsa, Huntington bunlar arasndaki atmay uzlalabilir hale getirmek iin Japonya'y Bat'ya karlar konusunda yeterince yakn olarak grr. Tam tersine, ABD ve Islmizm arasndaki atma, Huntington'n grne gre merkezi ve daimi bir hale gelmitir. Bu bir medeniyetler atmasnn en mkemmel rneidir. Etnik savalar da Huntington'n izdii manzarada merkezidir. O, bu atmalarn en mhiminin medeniyetlerin "hatal snrlar"nda vuku bulduunu not eder. En ak olan, slm, Ortodoks ve Bat medeniyetleri arasnda bir atmay temsil eden Yugoslavya'daki Mslmanlar, Srplar ve Hrvatlar arasndaki atmadr. Benzer ekilde, Eski Sovyetler Birlii'nin halef devletleri arasndaki atmalar sadece farkl etnik gruplar arasnda deil farkl medeniyet gruplar arasndadr. rnein Mslman Azeriler ve Ortodoks Ermeniler arasndaki. Bunun tam tersine, ayn Slav-Ortodoks medeniyeti iindeki farkl gruplar rnein Ruslar ve Ukraynallar arasnda hemen hemen hi iddet yoktur.^ Son olarak, Huntington'n bak asndan, ABD ve Rusya ya da ABD ve in arasnda yeniden canlanacak bir atma beklenebilir. ABD Bat medeniyetini,

Rusya Ortodoks medeniyetini ve in Konfyus medeniyetini simgeler. Bu atma dilinin ideolojik olduu Souk Sava dnemindekinden farkl bir ekil alacaktr. Bu yeni a3. stisnai olarak Moldova'da Ortodoks Slavlar ile Ortodoks Romanyallar arasnda iddetli atmalar vardr. Ancak medeniyet daha ok olan yalnz Ortodoks yerine Slav-Ortodoks olarak belirlenince, bu istisna gzard edilebilir.

213

amalarn dili kltrel olacaktr. Ancak farkl dnya grleri ve yaam tarzlar olan byk gler ve nkleer gler arasnda atmalar yine de olacaktr ve Huntington yle sylemese de bunlar kanlmaz olarak, nkleer caydrma ve asker paktlarn eski ve tandk ehreleri eklini alacaktr. Huntington'n gr, sadece atmalarn verilen tanmlarn kapsamaz, ayrca onlar arasndaki ilikileri ve ncelikleri belirler. Medeniyetler merkezli bak as verilerek atmann mihverlerinin u an baat olan Bat medeniyeti ve ikincil olan dierleri arasnda olaca gsterilebilir. Bat ve Dierleri (West and the Rest) tabiri Kishore Mahbubani'nin makalesinin baldr. (The National lnterest, Yaz 1992). Huntington her naslsa olay byle deil de, Bat'ya kar Konfyen ve slm medeniyetleri arasndaki bir eit byk ittifak eklinde grr. Konfyen medeniyeti asker silhlanma ve endstriyel gte, islm medeniyeti ise Batya corafi yaknlk ve petrol rezervleri konusunda gldr. Bir medeniyet merkezli bak as verilerek slm ve Bat arasndaki uzun (gerekte 13 yzyl aan) atmann devam edecei gsteriliyor. Dier yanda, Bat ve Konfyen medeniyeti arasndaki atma uzun olmasa da (gerekte 2 yzyldan az, ya da 1840-42 Afyon Sava'ndan beri), ok ac olmutur. Dahas, Konfyen lkelerin patlayan ekonomileri imdi onlara Bat ile aralarndaki eski ve eit olmayan dengeyi yeniden yaratmay dnecek g vermitir. Huntington, Bat ve Ortodoks medeniyeti arasndaki temel atmay grmemitir. O, "Neden olmasn" diyerek geniletilmi bir mnakaaya girmek yerine Rusya'y dnyadaki en nemli paralanm lke olarak grmtr. (Dierleri Trkiye ve Meksika'dr). Byle bir lke iki medeniyet arasnda paralanmtr. Belki de, elitleri ve bir yne dorultulmu politikalar ile, kitleler ve dier yne dorultulmu tarihleri arasnda. Rusya bu adan Byk Petro'dan beri ya da hemen hemen yz yldr bir paralanm lke -"Batllaanlar ve Slavlaanlar" "Avrupa ve Avrasya", "Bat ve Ortodoks medeniyeti" eklinde blnm. Grne gre, Huntington Rusya'da Batllar ok olduundan, bu ikisi arasnda bir medeniyet atmas gelimeyeceini dnyor. Oysa herhangi biri, Rusya'da bir

medeniyet atmas gelieceini ve Batllar'n bastrdklar ilikilerindeki katlk ve dmanln bir so214

nucu olarak blnm lkenin, yara alm bir lke haline geleceini kolayca grebilirdi. Belki Huntington, iki ar tarihi miras da buldu. Birincisi, Ortodoks medeniyetinin en byk ebedi dmannn slm medeniyeti olmas. kincisi, Rusya'nn en beter aclarn, Cengiz Kaan ve haleflerinin "Tatar boyunduruu" altnda ekmesidir.Bu bir Konfyen medeniyeti deildir fakat Rusya asndan pek fark da yoktur. Eer byleyse, Huntington, belki de Rusya'y en eski dmanlarnn kollarna itmek iin, Ortodoks medeniyeti ile arasndaki farkllklar kabul etmenin Bat iin aptallk olacan dnmtr. Bunun yerine, Rusya, slm ve Konfyen medeniyetlerinin byk ittifakna kar Bat'nn doal mttefiki olmaldr. Benzer ekilde, fakat daha basit olarak, Huntington Bat ve Japon medeniyeti arasnda bir merkezi atma grmez. O, farkllklarn geni apta ekonomik olduunu ve makul bir zm bulunabileceini aka belirtir. Japon medeniyetini, Bat ve Konfyen medeniyet arasnda yeralan izole olmu bir medeniyet olarak grmesi ve bu suretle Japonya'y Konfyen medeniyeti ile ittifaka itmek yerine Bat liderliinde bir mttefik olarak tutmann mmkn olabileceini dnmesi de muhtemeldir. Gerekten de, Dou Asya'da Huntington' eletirenlerin ou, Bat'nn, Dou Asya'y bir kez daha "bl ve ynet" kuralyla y-netebilmesi iin bu ayrmn bilakis Huntington'n kendi istei ile oluturulduunu dnyorlar. Bu kez de zedelenebilir ve yalnz kalm bir Japon medeniyetine kar ykselen ve tehditkr Konfyen medeniyeti korunarak blme yoluna gidiliyor, iin gerek yz ise Japonya'nn Konfyen medeniyetinin bir paras (ya da daha dorusu, Konfyen medeniyetinin Japonya'nn bir paras) olduuna dair salam nedenler ve tarihi yaplageliin olduudur. Huntington Huntington'a Kar Huntington'n bir politika uzman olarak, kkl ve az rastlanan stn bir kariyeri vardr. Onun politik bilimlerde yapt katklar, dierlerinden ayran ey, politik kurumlar zerinde, zellikle de hkmet, asker rgtler ve politik partiler zerinde younlamasdr. Bu konulardaki kitaplar, onu dnyada en ok okunan ve sayg duyulan politika
215

uzmanlarndan biri yapan, yeni ufuklar ac almalardr.^ Fakat medeniyetler atmas denemesinde politik kurumlar neredeyse yoktur. Oysa gerekte, medeniyetlerin kaynaklar, yaylmas ve devam doas gerei, geleneksel hanedanlar ve modern ulus devletler gibi politik kurumlarla ve bunlarn kullandklar gle balantldr.

Ancak farkl medeniyetler farkl eitlerde politik kurumlar yaratrlar ve bu, farkl eitlerde atma ve savalar douracaktr. Politik kurumlara Huntintoncu bir yaklam, bizi medeniyet atmalarnn Huntingtoncu analizlerinde dzeltmeler yapmaya iter. slm Medeniyeti: Gsz lkelerin Miras slm medeniyeti asker baar, cesaret ve politik g tarafndan yaratlm ve yaylmt. Islmi bir gcn lider olduu devirler yaand ki bunun en gze arpan Osmanl Imparatorluu'dur (bazen Osmanl idari yaps olarak da tannr). Osmanl mparatorluu gerekten uygarln evreye yayc bir medeniyetti. Fakat yine de, hibir zaman tek bir gl slm gc varolmad. Osmanl mparatorluu bile ran ve Hindistan'daki dier slm imparatorluklar ile uramak zorunda kald. Osmanllar'n I. Dnya Sava sonunda dalmasndan bu yana slm medeniyeti birok atan devletler eklinde paralara ayrld. Bugn slm medeniyeti iin bir ekirdek devlet olmaya en yakn lke iran'dr. Fakat hem ii teolojisi hem de Pers nfusu ve geici de olsa snk ekonomisi dolaysyla kendisi dndaki slm dnyasndan geni apta' tecrit edilmitir. Aslnda Iran iin slm medeniyetinin ekirdek lkesi haline gelmesi fiilen imknszdr; bununla beraber herhangi baka bir lke iin de imknszdr. Potansiyel lider gibi grnen dier byk devletler (Msr, Trkiye, Pakistan ve Endonezya) ise birbirlerinden yle farkldr ve birbirlerini yle hakir grrler ki, hibirinin Bat'ya ya da dierlerine (Ortodoks, Hindu veya Konfyen medeniyetleri) kar uygulayacaklar uyumlu politikalar yoktur, islm, me4. zellikle Asker ve Devlet (Cambridge, MA: Harvard niversitesi Yayn, 1957); Ortak Savunma (New York: Columbia niversitesi Yayn, 1961); Deien Toplumlarda Politik Dzen (New Haven: Yale niversitesi Yayn, 1968) ve Amerikan Politikas: Ahenksizliin Vaadi (Cambridge, MA: Harvard niversitesi Yayn, 1981).

216 deni bir d politikay yrtmek iin bir imparatorluu ve hatta bir ekirdek lkesi bile olmakszn bir medeniyet olarak kalacaktr. Bu demektir ki, slm ve Bat arasndaki atmalarn konvansiyonel ve hatta nkleer dzeyde savalar olmas muhtemel deildir (Krfez Sava bu kural ispatlayan ve glendiren istisnadr.) Bunun yerine, Bat toplumlar ve Islm gruplar arasnda terrist eylemler, snr atmalar ve etnik savalar daha muhtemel olacaktr. Konfyen Medeniyeti: Bir Gl Devletin Miras Konfyen medeniyetinin hikayesi kesinlikle Islm'nkinin tersidir. Konfyen medeniyeti Han Hanedanl zamanndan beri 2200 yldr bir ekirdek devleti merkez almtr. Halbuki slm medeniyeti tarihi uzun paralanma dnemleriyle belirlenmi ksa dnemli birlikle noktalanmken, Konfyen medeniyeti tarihi uzun dnemli birlikle (ya da en azndan bir imparatorluk merkezine uyma ile) belirlenip ksa paralanma dnemleriyle sonulanmtr. Bugn, gemite olduu gibi, Konfyen medeniyetinin ekirdek lkesi olmaya sadece tek aday var: in (Huntington belki de Japonya'nn Konfyen

medeniyetinin bir yesi olmak iin yeterince Konfyen olmadnda hataldr, ama bu medeniyetin lideri olmak iin yeterince Konfyen olmadnda hakldr). Dier tm Konfyen lkelerin (bunlar az ve ekseriyetle kktr - Kore, Tayvan, Hong Kong ve Singapur) in etrafnda toplanmalar ya da en azndan ona uymalar beklenebilir. Konfyen medeniyeti ve Bat (ya da geriye kalanlar -yar Ortodoks veya Hindu medeniyetleri) arasndaki atma, gerekte in ve dier baz lkeler arasnda bir atma eklini alacaktr. Bu demektir ki, in devletine olan eyler bir medeniyetler atmasnn ynlendirilmesi ve ayarlanmasnda dnm noktas olacaktr. ki kuak nce, hemen hemen kimse Konfyen devlet idaresi eklinin modern dnyada bir deeri olacan dnmezdi. Bat liberalleri ve in komnistleri arasndaki tm farklla ramen bu konuda her ikisi de ayn fikirdeydi. Son 10 yldr, belki biraz daha fazla, her naslsa, Konfyen toplumlarn endstriyel gelimede nde gelen lkeler yaratt fikrinde geni bir konsenss salanmtr. Bunlar Gney Kore, Tayvan, Singapur ve (Konfyenizm'in, intoizm veya Budizm'den
217

daha ok itibar grd) Japonya. Bunlar dnyann ticarette en baarl lkeleridir. in devleti, komnist bir devlet olmaktan Konfyen olmaya byk bir gei yapmaldr. Bu przsz ve kolay bir ilerleme olmayacaktr. Modern an en ideal Konfyen devleti Lee Kuan Yew'in Singapuru olmutur. Bunun baars allmam derecede yksek, fakat genilii yine ayn derecede kk olmutur. (Singapur gerekte sadece 2-8 milyonluk nfus ile bir ehir devlettir) Dier baarl Konfyen devletler yine kk lkelerdir bunun tek istisnas ksmen Konfyen olan Japonya'dr. Demek ki ok hayati bir soru var: Modern Konfyen lkeler 1-2 milyar insan ynetebilecek mi? Gerekte Bat ve Konfyen medeniyetleri arasnda bir atma olabilir fakat yakn gelecekte in'in kendi iinde komnist gemii ile Konfyen gelecei arasnda bir atma vuku bulacaktr. Bu i atmann doas, geni apta dardakinin doasn ve zamann ekillendirecektir. in'in uzun skntl dneminin ardndan ortaya kan bir medeniyetler atmasnn yakn gelecekte meydana gelenden daha farkl sonular olacaktr. Herhangi bir olayda, Bat ve Konfyen medeniyetleri arasnda da olduu gibi atmann Bat ve slm medeniyetleri arasndaki atma gibi konvansiyonel veya nkleer dzeyde savalar eklinde olmas muhtemel deildir. Bunun yerine, Bat stili veya liberal kapitalizm ile, Konfyen stil veya devlet nderliinde kapitalizm arasnda ekonomik atmalar, ekonomik boyutlar ile insan haklar tartmalar ve ticaret savalar eklinde atmalar, ekonomik boyutlar ile insan haklar tartmalar ve ticaret savalar eklinde atmalar olmas muhtemeldir. Byk Dnm

1990'larn bir byk olay elbette Souk Sava'in sona ermesidir. ou gzlemci, doal olarak bunu uluslararas ilikilerde gelime olarak grr. (zellikle uluslararas gvenlik ve ulusal kar zerinde younlaanlar) Fakat 1990'lar uluslararas gvenlik ve ulusal karlar iin byk sonular douracak dier byk gelimelerin olgunlamas olarak ve medeniyetler atmasna ekil verecek yllar olarak da grlebilir: lk olarak 218 endstriyel ekonomiden endstri sonrasna geen en gelimi lkelerin dnm ve bunlarn modern toplumdan post moderne geii mevzu bahistir. kinci olarak da uluslararas ekonomiden, tam bir global ekonomiye gei szkonusudur. Endstriyel ekonomiden endstri tesine gei: En ak anlatmla bu sinai retim yerine hizmet ilemlerini koymak demektir. Bu deiiklikler, bir kuaktan daha fazla bir sredir, en azndan Daniel Beel, "Endstri tesi toplumun gelii" tezini ortaya attndan beri (1973) tartlmaktadr. Zirai ekonomi hem erkek hem de kadnlar istihdam ederdi. Bunlar, gerekte farkl grevlerde istihdam edilir, fakat ayn yerde, evinin de bulunduu tarlada, alrlard. Endstriyel ekonomi ise geni apta erkekleri istihdam etti. Bunlar hem erkek ve hem de kadnlar istihdam ederdi. Bunlar, gerekte farkl grevlerde ve hem de farkl yerde, evden uzak olan fabrikada altlar. Hizmet ekonomisi ise hem kadn hem erkei istihdam konusunda zirai ekonomiye benzer. Fakat bu, onlar ayn grevlerde ve ayn yerde, ofiste istihdam eder. Endstriyel ekonomideki gibi mekn evden uzaktr. Grevlerde ve mekandaki bu basit farkllkla toplum iin ok byk sonular yaratmaktadr ve yaratacaktr da. 19. yzyln ikinci yarsnn en byk hareketi, erkeklerin tarladan fabrikaya geileri idi. Bu hareketin dnda, dnemin tarihini belirleyen birok politik hareket sosyalizm ve antisosyalizm, devrimler ve sivil savalar geliti. Bu tarladan fabrikaya hareketin tam sonular, 20. yzyln ilk yarsnda Rusya'da komnist devrim, Almanya'da nasyonal sosyalist hareket ve bu ikisi arasndaki byk sava iine alan 2. Dnya Sava ile en yksek noktaya vard. 20. yzyln ikinci yarsnn en byk hareketi ise kadnlarn evden ofise hareketi oldu. Bu hareketin dnda, u anda yaadmz dnemin tarihini ekillendirmeye balayan politik hareketler henz ykselitedir. Bunlardan biri, feminizmdir. Feminizm yeni bir muhafazakrlk eklinin domasna sebep oldu. Bu yeni muhafazakrlar "aile deerleri"nden bahsederken; muhalifleri onlar "din haklar" olarak adlandryor. Bu evden ofise hareketin tam sonular 21. yzyln ilk yarsnda bitecektir. Erkeklerin tarladan fabrikaya hareketlerinde olduu gibi dev219

rimler, sivil savalar ve dnya savalar eklini almayabilir. Feministlerin kadnlarn erkeklerden daha az saldrgan olduklarna dair ihtimamla hazrlanm teorileri vardr. Fakat i hayatnda farkl unsurlar da bulunmaktadr.

Tarladan fabrikaya hareket geni lekte byk aileden ekirdek aileye geii getirdi. Evden ofise hareket ise bir adm ilerisini, yani, ebeveyni ocuklardan hatta kadn kocasndan ayrd ekirdek ailenin yarlmas yoluyla, ekirdek ailenin yerini "olmayan aile" ald (Feministlerin grne gre "geleneksel olmayan", muhafazakrlara gre ise tmyle olmayan aile). ekirdek ailenin dalmas, atom ekirdeinin dalmas gibi, ok byk miktarda enerjiyi serbest brakacaktr. (Feministler bunu zgrlk olarak, muhafazakrlar ise ykm olarak grr). Bu enerjinin bariz gstergeleri ve eilimi dalm ailelerin veya ebeveynlerden birinin olduu ailelerin ocuklarnn davranlarnda gzlenebilir. zellikle Amerika'nn byk ehirlerinde olduu gibi byle durumlar nfusunun yarsndan fazlas gibi topluma ekil verecek dzeyde kritik bir sayya ulamsa bu rahata gzlenebilir. Byle yerlerde "Bat Medeniyeti"ne ve hatta medeniyetin dahi pek kantna rastlanmaz. Binlerce yldr, ehir medeniyetin kaynadr. ada Amerika'da, her naslsa, barbarln kayna haline gelmitir. Uluslararas Ekonomiden Globale Gei En ak anlatmla bu, uluslararas ticaretle megul olan ulusal retimin yerini ticarette, yatrmda ve teknolojide dnya apnda bir pazarla megul olan global retimin almasdr. Bu deiiklikler de bir kuaktr hatta Reymond Vemon'un "Krfezde zgrlk" (1971) adl kitabn bastndan beri tartlmaktadr. Fakat Vernon'un son zamanlarda "Global Ekonomide Bamllk ve Savunma"snda tartt gibi, bunlar ancak son 10 ylda olgunluk (1992) kazanmtr. retimin globali-zasyonu demek, endstriyel retimin, yksek cretli, yksek verimli-gelimi-endstriyel lkelerden dk cretli fakat yksek verimli yeni endstrileen lkelere (NICs) gemesidir. Bu gelimi lkelerin endstrilemesinin durmas ya da gerilemesi anlamna gelir. Bu iki dnm 220 endstriyelden endstri tesine ve uluslararasndan globale temelde balantldr. Bu iki gelimenin birarada olmas -gelimi lkelerin endstrilemesinin durmas ve az gelimi lkelerin endstrilemesi- az gelimi lkeler daha modern hale gelirken en gelimi lkelerin daha az modern hale gelecei anlamna gelir (yani post modern). Ya da bir medeniyet asndan bakacak olursak, Bat daha az modern ve geriye kalanlar, zellikle de Konfyen medeniyeti, daha modern hale gelecektir. Bat'nn Ykm Afrikal Amerikallarn, Latin asll Amerikallarn ve Asyal Amerikallar'n varl 1980 ve 90'larda birok kltrl ideolojiyi yaratmak iin yeterliydi. Fakat bu 3 grup yalnz bana, Amerikan politik ve entellektel elitlerinin ou tarafndan benimsenecek ideolojiyi edinmek ya da bu ideolojiyi ok kltrl bir toplumu kurmay amalayan politikalara dndrmek iin kafi olmayacaktr. Bunlar arasnda byk bir koalisyon kurulsa bile, bu g kazanmak ve politika yapmak iin

yeterince byk olmayacaktr. Gerek bir byk koalisyon, sosyal ve eitim gemilerinde mevcut elite daha yakn ve ortaya kan endstri tesi ekonominin ok daha merkezinde bir grup, ya da bunun ekirdeini iine almak zorundadr. Gerekte bir grup deil bir ounluk olan bu grup kadnlardr. Endstri tesi ekonomide kadnn arln ve feminizmin post modern politikalarda nihai nemini henz farket-tik. Feminist hareket ok kltrl koalisyon projesinin zdr. Bu, ncelikle akademik evrede ve imdi de medya ve hukukta merkezi bir kitleye ulaarak ounluu salar. Yklma ve post modernizm gibi bahsettiimiz teorilerin deerini artrr. Ve bu, daha fazla enerji, liderlik ve politik hedef salar. okkltrl koalisyon ve bunun feminist z, "lm Beyaz Avrupal Erkekler"in eseri olarak grdkleri Bat medeniyetinin Avrupa versiyonlarn kk grr. Bunlar, Amerikan versiyonunu veya Amerikan inancn da, zellikle liberalizm, anayasaclk, hukuk kurallar ve serbest piyasay da kmserler. (Bunlar uygulamada kilise ve devletin ayrlna da kar karlar. zellikle de erkek arlkl kili221 seye, frsat eitliinin bir ihlali olarak ve kilise hastanelerinin krtaj yasaklamasna da kadn haklarnn bir ihlli olarak kar kmak iin devleti kiliseye kar kullanmak isterler.) okkltrl proje, Bat medeniyetini, entellektel temelinde niversitelerinde ve Amerikan medyasnda marjinalletirmede baarl olmutur. Asl atma Aydnlanma fikirleri 17. yzyln din savalarnn hemen ardndan Britanya'da ortaya kt. Bu fikirler daha sonra bunlar ileride tm Avrupa'ya yayacak olan 18. yzyln baat gc Fransa'nn entellektel elitleri tarafndan benimsendi. Aydnlanma sonras fikirler, 20. yzyln ortalarndaki ideolojik savalarn hemen ardndan Fransa'da ortaya kt. Bu fikirler daha sonra, bunlar Bat medeniyetine yaymaya balayan 20. yzyln sonunun baat gc ABD'nin entellektel elitleri tarafndan benimsendi. Aydnlanmann Aydnlanma sonras tarafndan yklmas modernin de post modern tarafndan ve bu sebeple Bat'nn da Bat sonras tarafndan yklmasdr. Asl medeniyetler atmas Bat ve geriye kalanlardan biri veya daha fazlas arasnda olmayacaktr. Bat ile Bat sonras arasnda yani Bat'nn kendi iinde olacaktr. Bu atma imdiden Bat medeniyetinin beyninde, Amerikan entellektel snfnda olumakta. imdi bu beyinden Amerikan politik yapsna sryor. 1990'lar bir baka byk dnme de ahit oldu, bu kez uzun sredir Amerikan politikasn belirleyen liberal ve muhafazakr hareketler, farkllklar ne olursa olsun, Amerikan inancnn simgeledii modern fikirlere birlikte inandlar. Liberaller arasnda politik enerjiye imdilik oulcu eylemciler arasnda ulald,

liberalizm modern olmay brakp postmodern olmaya balyor. Muhafazakrlar arasnda politik enerji ise dine inananlar arasnda kuruldu. Muhafazakrlk modern olmay brakp pre-modern (modernizm ncesi) hale geliyor. Ne bu liberaller ne de bu muhafazakrlar Bat medeniyetine inanyor. Liberaller oulcu toplum ya da bir Bat sonras medeniyet ile kiilik buluyor. Muhafazakrlar Hristiyanlk veya bir Bat ncesi medeniyet ile bir kim222 lik kazanyor. Gelecein, Amerika'snda Bat medeniyetine hl kimin inanaca sorusu ykseliyor. Pratik olarak en basitinden bir medeniyetler atmasnda bu fikir iin savaacak, ldrecek ve lecek kadar buna kim inanacak? "The National Interest", Gz 1994, ksaltarak eviren: Zeynep ahin. Siyasal
Aratrmalar, Yaz 1995, say: 3.

223

NSAN HAKLARI ASYA GCNE UYUM GSTERMELDR Bilahari KAUSIKAN*


Viyana'daki Birlemi Milletler nsan Haklar Konferans'nda Amerika ve Batl mttefikleri insan haklarnn evrensellii idealinin temelini sarstklar gerekesiyle bir grup Asya lkesini alenen suladlar. Viyana grubunun, bu ilkeyi olabilecek en gl biimde yeniden teyit etmesini istiyorlard. Haftalarca sren ksr ekimelerden sonra, tahmin edilebilecei gibi herkesi memnun edecek kadar belirsiz, ama hibir eyi sonuca balamayan diplomatik bir uzlama saladlar. Bu sre iinde Bat, Asya'nn nemli konularda gerek bir fikir alveriine girmesini salama yolunda bir frsat karmtr. Btn uluslararas normlar, iktidarn belirli bir tarihsel biimleniini yanstyor. Dolaysyla, tarih aralksz akn srdrrken her uluslararas norm, bir tartma, yorumlama ve yeniden yorumlama srecinde gelimelidir. Uluslararas mutabakat byle salanp korunur. Asya'nn byk blmnde grlen ekonomik baar, 1990'larn temel stratejik olgusudur. Asya'nn ykselii durdurulamamaktadr. Bu g konusunda imdiden giriilen dzenlemeler, sonunda uluslararas insan haklar normlarna ilikin ayrntlar etkileyecektir. Krkbe yl nce Asya gszd. Bugn, Asya gldr ve giderek byyen ekonomik baarsndan tr de kltrel olarak kendinden emindir. ou Asyal Bat'ya dosta baksa bile iyi bir Batl olarak g* Singapurlu diplomat.

224

rlmek istememektedir. Asya'da birok kii, Bat'nn srp giden ekonomik sorunlarnn, Bat'nn insan haklar diye barna bast eyden kaynaklandna inanyor. Bazlar da Bat'nn insan haklar yorumunu kendilerine dayatma

abalarnn, onlar en alt seviyelere ekmek amacna ynelik olabileceine dair kukular tamaktadr. Peki yanldklarn kim syleyebilir? Geenlerde Fransa Babakan Eduard Balladur, "farkl deerler" benimsemi Asyallar, Fransa'nn refahn sarsmakla sularken, Bat'nn evrensellik takntsnn ardndaki gerek nedenini belki de istemeden aa vuruyordu. Asya, uluslararas insan haklarna ilikin mevcut yorumda kendi deerlerini ve karlarn koruma konusunda srar edecektir. Bu, gerek bir diyalogu gerektirir, nk artk Asya'nn byk bir blm, boyun edirilemeyecek kadar gldr. Hi kukusuz kltrel eitlilik, diktatrlere kalkan olarak kullanlmamal. ster Amerika'da ister Asya'da ilenmi olsun, cinayet cinayettir. Hibir ulus, ikencenin kendi kltrel mirasnn bir paras olduunu iddia edemez. Herkes, yasalar nnde bir kii olarak tannma hakkna sahiptir. Uygar bir dnyada btn insanlarn yararlanmas gereken byle baka haklar da vardr. Ama haklarn gerekten evrensel olan ze, Viyana'da Bat'nn ne srdnden daha dar, snrsz birey ve basn haklarndan da daha az deerlidir. Krkbe yl nce Evrensel nsan Haklar Bildirgesi kabul edildiinde her eyin yerine oturmu olduunu varsaymak yanltr. Viyana'da, gerek bir diyalog kurma ynnde ok fazla fikir vard. Bat, Bosna'daki Mslmanlara ynelik insan haklar ihlllerine son vermek konusundaki eylem arsn desteklememekle, ifte standartlarn ortaya koymu oldu. Amerika'nn nerdii bir BM nsan Haklar Temsilcisi mandas gereki olmaktan o kadar uzak ki, bizzat BM Genel Sekreteri buna kar kt Viyana'daki bir Hollanda delegesi gerek bte artnn sfr olduu bir dnemde BM nsan Haklar Merkezi'ne daha ok para verilmesi iin Asyallar'dan destek toplamaya alt; Nevv York'taki BM Bte Komitesi'nde bulunan meslektalar nasl olsa arta kar oy kullanaca iin bir ey fark etmeyeceini sylyordu. Bu trden tuhaflklarn insan haklar konusunda gerek bir diya225

loa hibir katks yoktur. Tersine, Bat'nn uluslararas krsde tekel kurma giriimleri karsnda Asya'nn byk blmnde gelien kukuculuu daha da artrr. Viyana, Asyallar ile Batllar'n insan haklar konusuna bak alar arasnda er ge ortaya kacak ekimeyi ancak ertelemeye yaramtr. Gerek bir mutabakata ulamak imknsz deildir, ama Bat bunun gerekliliini inkr ettike byle bir mutabakata varlamayacaktr. NPQ Trkiye, Cilt: 2, say: 7, s. 12, eviren: zden Ankan. 226

MEDYA MOOLLARI BADAT KAPISINDA


Ekber S. AHMED*

CAMBRIDGE- Yalnlatrmadan ekinmeyen cesur bir siyaset haritacs, hl geerli saylan u hantal global snflandrmay reddederdi: Birinci, ikinci, nc Dnya, Kuzey-Gney, Dou-Bat vs. Ve 1990'l yllarda dnyay iki ana kategoriye ayrrd: Patlayan, yani gerek bilimsel dncelerle, ekonomik planlarla, politik hedeflerle, gerekse kltrel planda mthi bir hareketlilik iinde, byyen genileyen uygarlklar ve ken, yani ekonomik, toplumsal ve politik buhran yznden hibir ciddi dzeltme giriiminde bile bulunulamayan, k iindeki uygarlklar. Birinci kategoridekiler, hepsinden nemlisi, byk bir iyimserlikle, gzlerini gelecekten ayrmadan patlarken, ikinci kategoridekiler tarihlerinin, geleneklerinin, "kesinliklerinin", etnik ve dinsel nefretlerinin arl altnda kyorlar. Bat uygarl ya da global uygarlk -znde G-7- patlarken, dnyann geri kalannn byk ounluu k iinde. Bu patlayan-ken dnya, postmodern amz tanmlayan o her yerde hazr ve nazr medya sayesinde o kadar kld, birbiriyle o kadar iice, o kadar klostrofobik bir hal ald ki, gezegenimizde yle ferah bir yer pek kalmad. Hepimiz birbirimizle burun buruna yaamak zorunda braklyoruz. Patlayan Bat, medya zerindeki egemenlii araclyla

* Cambridge niversitesi Selyn Collcgc'da almalarn srdren Pakistanl bilim adam Ekber Ahmed, slm' Kefetmek adl kitabn yazar. Burada, yazarn ksa bir sre nce yaynlanan son kitab Postmoernizm ve slm'n ksa bir versiyonunu sunuyoruz.

227

kltrel snrlarn dnyann bir ucundan dier ucuna geniletmeyi srdrrken, geleneksel uygarlklar buna baz alanlarda direnecek, bazlarnda da uzlaacak ve deiecekler. Sadece bir tek uygarlk, slm, kendi yolunda ilerleyecek. Yalnzca slm dnyas, gerek patlamaya gerekse kmeye kar hazrlkl olan slm dnyas, dnya sahnesine potansiyel bir alternatif rolle birlikte global bir perspektif sunmaktadr. Bu durumda slm'n Bat'ya ihtilf halinde olaca anlalyor. Bat kaynakl global uygarlkla slm arasndaki anlamazlk, kltrler aras bir atmann tesinde, rklarn kar karya gelmesinin tesinde, dnyaya iki farkl yaklam, iki kart felsefe arasndaki dorudan bir savatr. Tarih katmanlar ve kltrler mozayii arasndaki esas durumu grebilmek iin bir basitletirme yapabiliriz: Biri sekler materyalizme dayanrken dieri inanca dayanyor; biri inanc tmden reddederken dieri dnya grnn merkezine yerletiriyor. slm'n geleneksel dinsel kurallaryla materyalizm ve modernizmin bilimsel mant arasndaki atma uzun sredir varolmasna karn postmodernizmin ortaya koyduu tehdit, slm'n nihai kaderi iin ok daha kesindir. Mslmanlar postmodernizmin hogr anlayna, iyimserliine ve kendini tanmaya ynelik gayretine deer verirken, sinizmi ve ironi-siyle Mslmanlar iin bir tehdit oluturduunun da farkndalar. Bu tehdit, Mslmanlarn dnya grlerinin merkezinde yer alan inanca ve dindarla ynelmitir.

Dindar Mslmanlar, G-7 uygarlnn sorununun, kalbin olmas gereken yerde bir delik bulunmasndan, iteki boluktan, bir ahlk felsefesinin yokluundan geldiini bilirler. Bat'ya dinamik enerjisini veren ey, bireyciliktir, hkmetme arzusudur, bir tketim felsefesi kanalyla, bedeli ne olursa olsun maddi eylere sahip olmak ve istifade etmek iin duyulan mthi istektir. Bu tr cokun bir enerji toplumu hareket halinde tutar. slm'da, tam tersine, sabr, telaa kaplmamak ve denge nemlidir. Peygamberimiz, acele ie eytan karr diye uyarda bulunmutur. Ama postmodern a, hz zerine kuruludur. zellikle de medya, hzla, deiimle, haberlerle zehirlenmitir ve bunlarla byr. MTV kltrnn bitmeyen grlts, gz kamatrc renkleri ve durmadan deien g228 rntleri, ekici ve zarar vericidir. Btn byk dinler tarafndan savunulan skunet, dnyadan elini eteini ekme ve meditasyon, medyann kesinlikle tevik etmedii eylerdir. Afrikallar ve Gney Asyallar, dier birok dizinin yan sra "Dallas" ve "Hanedan"da grdkleri cornucopia'dan bylenmilerdir. Ama byle bir gerein yanna yaklamalar mmkn deildir. O halde gezegenimizde yaayan insanlarn ounluu iin bu gz kamatrc imajlar, tehlikeli hayallerden baka bir ey deildir. Bu hayaller hibir zm getiremezler ama yaydklar arzu ve gpta duygular araclyla halinden honut olmay, sabr ve dengeyi, yani geleneksel toplumlarn artk rahatlatma ve yattrma gcn yitirmi olan erdemlerini yok edebilirler. Tarihte hibir ey Mslmanlar Bat medyas kadar tehdit etmemitir; ne Ortaa'daki barut, ki Babr gibi baz Mslmanlar barutu byk bir ustalkla kullanarak Panipat Sava'nda kazand zaferle Hindistan' ele geirmiti; ne tren ve telefon, ki bunlar geen yzylda Mslmanlarn smrgeletirilmesine katkda bulunmutu; hatta ne de kendi ulusal hava yollarn kurmak iin kullanmasn rendikleri uak. Bat medyas ise her yerde hazr ve nazrdr, hi durmamakta, huzur brakmamaktadr. Aratrmakta, kurcalamakta, zayfla, beer zaaflara hi merhamet etmeden srekli saldrmaktadr. Bu gl medya saldrs Mslmanlar iin daha da iddetlidir: Mslmanlar kendilerini savunma kapasitesinden yoksun grmektedirler. Daha da kts, saldrnn doasn ve hedefini bile anlayabilmekten acize benziyorlar. Liderlerinin bo yaygaralar ve alimlerin dar kafal szlanmalar, Mslmanlar acnacak duruma dryor, dmanlar olan dev kapdayken kendi aralarnda tartan pigmelere benzemelerine neden oluyor. Tehlikenin ne kadar byk olduunu anlayanlar sradan Mslmanlardr. Sradan Mslman, savan muhtemel boyutunun, kar glerin ne kadar kuvvetli olduunun bilincindedir; kendi liderlerine gveni ok az olduu iin gerilimi daha da artmaktadr.

Bu durum, Moollar'n 1258'de tarihin en byk Arap imparatorluunu sonsuza dek yerle bir etmek iin Badat nlerinde toplanmalar gibi bir ey olmal. Ama Abbasiler ykntlarn altnda kalrken, baka yerlerde ona eit derecede nemli yaplar ortaya kyordu: Msr'da
229

Fatmler, spanya'da Umayyalar ve sonra da ran'da Safevler ile Hindistan'da Babr Hanedan. Ama bu kez hkm nihai olacaktr. Eer islm yenilirse, bunun geri dn olmayacak. , Amerika'nn politik gcnn yapamadn, Amerika'nn dnya egemenliini ele geirmesini Amerikan medyas salad. Pentagon'un baaramadn Hollywood baard Bu ikisi arasndaki iliki, ABD ekonomisine en byk ihracat gelirini filmlerin ve savunma aralarnn salamasyla kuruldu. John Dulles'in hayalini bile kuramad bir zaferi, J.R. Ewing kazand. Dnya, bu Amerikan pembe dizisinin sonu gelmeyen blmlerini bylenmi gibi izliyor: Dnyann her yannda insanlar Dallas'ta "J.R.' kim vurdu?", kiz Tepeler'de, "Laura Palmer'i kim ldrd?" diye merak ediyor. Amerikan ryas kar konulmaz grnyor. Komnizmin lm ve monolitik devlet yaplarnn kmesi , genel olarak Bat medyasnn byk zaferi olarak grlmektedir. Bat medyas sonu gelmez propagandasyla, karikatrize etme ve alay etme gcyle komnist dnyaya ar saldrlarda bulunmu, Gorbaov ve ardllar gelmeden yllar nce komnizmin sonunu hazrlamt. Mslmanlar soruyor: Bat medyas komnizmin yenilmesine yardmc olduktan sonra, imdi kimi hedef seecek? Bunu tahmin etmek hi de zor deil: slm'. Burada aratrlmas gereken bir tezimiz var: Gnmzde, medya anda, dinsel bir kltr ne kadar gelenekselse, zerine ynelen bask da o kadar byk oluyor. Budist, Hindu, Mslman veya Hristiyan, tm geleneksel dinler, dine inanmay, mistisizmi ve tefekkr tevik ederler. Daha nce de belirttiim gibi medyann topyekn saldrs ise amataya, materyalizme, tketicilie ve blague'a ynelik ehevi bir lktr. Batan karc reklamlar, gz kamatran yldzlar, bunlarn hepsi dindarlk ve sadelik dncelerini bouyorlar. Sonra da en kolay yitirilebilen deeri, haysiyeti insann elinden alyorlar. Postmodern anlayn saygszl ve kargaas iinde kimsenin haysiyet sahibi olmasna izin yoktur. Gemiin safl bu amansz saldr altnda artk garanti edilemez. Bu yzden de Mslmanlarn postmodernizmi nihilizm ve anari sayarak neden reddettikleri anlalabilir. 230 Bat medyas, "orada, uzak bir yerlerdeki" uygarlklar basmakalp klieler halinde gsterme eilimindedir, islm'n marjinalletirilmesi ve aalanmas srmektedir. Yz saatlik CNN ya da dier bir televizyon yaynnda slm ancak 10 dakika yer almakta, onda da Mslmanlar kitap yakarken ya da tehditkar bir kalabalk

halinde fkelerini gsterirken grlmektedirler. Hinduizm ve Budizm de, popler medyada, sadece gemiin egzotik kalntlar eklinde, meditasyon yapan yar plak kutsal rahipler olarak gsterilmektedir. Burada, bir g, bir kltrel stnlk ifadesi, politik tartmalarn bir tr uzants ve aslnda ba rol oyuncusu olarak grlen medya anlayn vurgulamak istiyorum. Medya araclyla muhaliflere kar zafer kazanlmakla kalmyor, medyada yer almas nlenerek muhalefetle birlikte yaama gibi bir ey de sona erdirilebiliyor. Bu yzden medya, herhangi bir lkenin cephanesindeki en nemli silhlardan biridir. amzn nemli derslerinden biri budur. nsan rgtlenmesinin temel birimi olan aile, dnya apnda muzaffer olmasna karn Bat uygarlnda tehlike altndadr. Mslmanlar'in ada Bat kltryle aralarndaki en nemli kavgalardan biri Bat ailesinin zlmesidir, ailenin kiilerin ahlk oluumlar zerindeki yetkin ilevi evin medya tarafndan igaliyle erozyona uramtr. slm ailesinin ideali, btnlk, birlik ve istikrardr. Mslmanlar bu yzden Bat'nn tketim kltrnn-rastgele cinsel iliki kurma, uyuturucu, yksek beklentiler- yaratt basknn bedelinin Bat lkelerindeki evliliklerin yarya yaknnn ayrlkla sonulanmas olduunu dnmektedirler. Bu basknn, bugn Mslman evlerine ynelmesinden korkuyorlar. Dnya ilerinin din tamamen bomasndan korkuyorlar. Byle bir ey, Mslmanlarn adil ve dengeli bir dzen anlay asndan bir felaket olurdu. Mslman aileler, ykc imajlarnn evrensellii, gc ve yaygnl nedeniyle Bat medyasndan korkmaktadrlar, medyann slm'a ynelik dmanlndan korkmaktadrlar. Televizyonda srekli sevien iftler, mthi aclar eken insanlar, paralanan kollar, bacaklar ve barsaklar, her tarafa yaylm insan paralar gsteriliyor. Pop arklara elik eden video klipler, Madonna'nn mastrbasyon yapmasndan Michael Jackson'n pantere dnmesine 231 kadar garip, sama grntlerle doludur. Bunlar, dier grntleri de lekelemektedir, ciddi belgesellerin vakarn da, talk show'larn sahte elencesini de. Video ise, insann tahayyl edebilecei en batan karc grntleri sunan en karanlk tuzaktr. Burada her ey, ama her ey mevcut. Grdkleri Marki de Sade' bile tatmin edebilirdi. Bu davetsiz igal, son iki kuak boyunca saldrlara maruz kalan Batl otorite kurumlarnn sarslmasna ek olarak, tm uygarlk potasndaki en manevi denge ve otorite yaps olan aileyi rtmektedir. ngiltere rneini alalm. Evdeki baba, sokaktaki ocuk, okuldaki retmen, sosyal yaamda monari ve politikaclar, medyann srekli alay konusudur. zellikle de erkekler, iktidardaki erkek olmak, pheli olmak demektir.

Bir nceki kuakta, iktidardaki insanlar beyinsiz Marksist entellektellerin zel hedefleriydiler. Onlarn yerini medya ald. Sosyal yaamda siyas yolsuzluk hikayeleri, evde ensest, okullarda eytani suistimaller ve benzeri haberler, otoriteye duyulan azck saygy da gtrd. Eski yaplarn yeri bo kald. Bat medyasnn gc, 1980'lerde toplumsal gmdemi feminizm, ecinsellik ve ADS olarak belirlediyse, bugn, 1990'larda artk post-feminizmi, postecinsellii, postAIDS'i tartyoruz. slm'n asla rza gstermedii alkoln ve uyuturucunun yol at zararlar imdi Bat'da yeniden kabul ediliyor. Bat'daki ou insan, boanmay, ana baba otoritesine meydan okunmasn, yallarn yalnz braklmasn, i ve ile ilgili meseleler yznden evin konum deitirmesini yeniden deerlendiriyor. Btn bunlar, aileyi ykan olgulardr. Mslmanlar imdi yle hakl bir soru soruyorlar: Kendi toplum grlerine aykr olduunu bildikleri toplumsal deneyim yolunun neden peine taklmalar gereksin ki? Ani ve gz kamatran ekicilii ne kadar gl olsa da, geici deerler iin kendi aile konumlarn niye tehlikeye atsnlar? iyilii, temizlii, hogry, renmeyi ve dindarl savunan bir din neden bu kadar yanl anlalyor ve yeriliyor? Son zamanlarda Bat'da kabul edilmeye balanan toplumsal anlaylar -sigara, alkol ve uyuturucuya kar olma, aile hayatn yceltme- slm tarafndan her zaman savunulmutur. Cihad, medyada, barbar bir uygarln fiziksel 232 tehdidini ifade eden kt bir szck haline gelmitir. Aslnda soylu ve gl bir kavramdr. Kendini gelitirme isteini, slah abasn, yce bir ama iin mcadeleyi ifade eder. Kendi leinde Tennysoncu'dur: abalamak, aramak ve teslim olmamak. Mslman kadnlar hakkndaki cinsiyeti ve dinsel olarak grdm ksr polemiklere girmek istemiyorum. Ama bu arada kadnlar, kendilerini tamamen efendilerinin ihtiyalarna adam, karanlk evlere kapatlm, ruhlar lm nesneler olarak gsteren medya kalbnn tamamen yanl olduunu belirtmeyi de gerekli gryorum. Bu kalbn ksmen, antik Yunan'dan esinlenen Bat toplumundaki kadn dman dnce fakirliinden kaynaklandna inanyorum. slm'da kadnlarn gc, in'de Konfyus'n, Yunanistan'da Aristoteles'in veya Hindu ve Hristiyan uygarlklarnn sunduklarnn ok stndedir. Mslman kadnlar, ev ii kararlardan ritellere kadar aile meselelerinde merkezi bir konuma sahiptirler. Kadnlarn kt durumda olduklar, gerekte hi haklarnn olmad baz ilkel blgelerdeyse bu durumun slm'la deil, Mslmanlarn erkek egemenliiyle ilgisi vardr ve acilen dzeltilmesi gerekir. Birok Mslman lkenin politik yaamlarnn kadnlarn katlmlaryla zenginletiini biliyoruz. Pakistan'n kurucusunun kardei Fatima Cinnah bu kadnlardan birisidir. Fatima Cinnah, 1960'larda, Eyb Han'n asker

diktatrlne kar en iddetli politik direnii gerekletirmitir. 20 yl sonra General Ziya'ya meydan okuyarak o zamana dek dnyada bu sfat elde eden birka kadn babakan arasna katlmay baaran Benazir Butto da benzer yollar izlemitir. 1991 ylnda Banglade'in ilk kadn babakan olan Begm Halide Ziya da bu eilimi devam ettirmitir. Mslmanlar, eitim alannda amazlarla karlamaktadrlar. Eitim alimlerden uzakta, Asya'nn kylerinde, Islm bilim ciddi sorunlarla kar karyadr. Banaz din alimleriyle yaptm uzun ve samimi konumalarda bunu aka grdm. Onlara gre, kendilerinin dnda bir dnya yok. Marx ya da Weber'in eserlerinden habersizdir. nlerindeki tm engelleri amalar iin inan ve gayretleri yeterli. evrelerini kuatan bu duvar Mslmanlara bir yandan o mthi zgvenlerini kazandrrken bir yandan da en byk tehlikeyi oluturuyor. Ve darda baka sistemlerin de olduunun renildii an, bu tehlike233 nin en ak biimde hissedildii an oluyor. Bu mesele ilk kez, zel hocasna kzan Mool imparatoru Aurangzeb'in yaknmasyla gndeme gelmiti, imparator, kafasn Mool imparatoru'nu abartan anlaylarla dolduran ve Avrupa krallarn kk racalar olarak es geen hocasn azarlamtr. Ayn sorgulama, bugn en drst ve entelektel ulema arasnda yaplmaktadr. Bu amazlar, fkeli tepkileri provoke etmektedir. Mslmanlar Salman Rdi'ye kar harekete gemeye tevsik eden ilkeyi resmeden ilgin bir paralellik yakn tarihte yaanmtr. Geen yzylda, ilerleyen Avrupa emperyalizmi, Afrika'da Sudan'dan Asya'da Swat'a kadar, geleneksel hayat tarzlarn korumak isteyen Mslmanlarn direniiyle karlamt. atmay sembolize eden resim, kendilerine en gelimi en ldrc silhlarla ate eden Avrupal topu karsnda "Allahu Ekber" diye bararak ve din adamlar tarafndan kutsanm kllarn sallayarak saldrya geen cahil kabileleri gsteriyordu. Katliam, Mslmanlar1 m inanlarn sarsmyordu. amzda Bat ile islm arasndaki benzer atmay en iyi sembolize eden resim ise, belki de Rdi'nin kitabnn yaklmasdr; bu grnt, 19. yzyldaki saldrnn edeeridir. Mslmanlar bu kez, inanlarna ynelik bir saldry protesto ettiklerine bir kere daha inanp liderleri tarafndan yaklan mealeleri sallayarak kendilerini hazr bekleyen medyann zerine yrdler. nanlarnn karsna kan bir kez daha en gelimi Bat teknolojisi oldu; bir katliam daha yaand. Bu kez katledilen, Mslmanlarn Bat'daki imajyd. Birbirini hi anlamayan iki sistemin tekrar atmasna tank oluyoruz: Bir yanda hor grme ve kstahlk abidesi, bir yanda kr inan ve fke. Mslmanlarn Hiddeti Her olayla birlikte daha da kzan, bu arada Mslmanlarn serinkanl, anlaml tavr koyma konusundaki yetersizliini daha da artran bu karmak tarihsel atmann doas budur. Gazze eridi'nde veya Kemir'de ldrlen

Mslmanlar, Kuds'te veya Hindistan'daki Ayodhy'da tahrip edilen camiler televizyonda tm Mslman dnyas tarafndan izlenmekte ve mthi bir yeis ve fkeye neden olmaktadr. Kuds'teki cami, Peygamber'den sonraki halifeleri arasnda yer alan ve
234

en byk Mslmanlardan biri olan mer'in, Ayodhy'daki ise Mool hanedannn kurucusu Babr'n adn tayan camilerdir. Bunlardan birinin tarihi bin, tekinin be yz yldan daha eskilere dayanmaktadr. Mslmanlar, hayatlarnn gvensizlik ve iddet ortamyla kuatldn gryorlar. Buna verdikleri tepkilerden biriyse, Mslmanlar'in Mslmanlar' ldrmesidir: Kemir'de yksek rtbeli bir devlet grevlisi, Belika'da bir imam, Trkiye'de yal bir yazar. Mslman toplumda balln artmasn zorlamaya, insanlar harekete geirmeye, lml ve mantkl tavr yok etmeye ynelik bir giriimin gstergesidir bu; ayn zamanda da umutsuzluun. Dnyann eitli yerlerinde, zellikle de gayrimslim lkelerde aznlk olarak yaayan Mslmanlar, byk bir adaletsizliin rneklerini oluturuyorlar. Aznlk durumundaki Mslmanlar, dnyadaki toplam Mslman nfusun nemli bir blmn meydana getiriyor. Gayrimslim lkelerde yaayan bu insanlarn sorunlarnn bir kayna kendi gszlkleriyse, dieri de onlarla ilgilenenlerin dar grll. Art arda yaanan yaralama ve ldrme olaylar, Mslmanlar umutsuzlua sevkediyor. Devlet kurun ve coptan baka bir zm bulamama benziyor. Lord Acton bununla epey alay ederdi herhalde; nk bask, yozlama eilimi tar. Mutlak bask da kesinlikle yozlar. Ancak Mslmanlarn kendilerinin de hatalar yok deil. Mslman liderler yoksullarn gda ve giyim ihtiyalarnn salanmasn ihmal ediyorlar. slm'da durumu kt olanlara ok byk nem verilir. Ancak liderler muhaliflerine kar grlemeyi tercih ederlerken bu meseleye, ne yazk ki, pek zaman ayrmyorlar. Mslman liderler, ok nemli baka bir konuda da geerli not alamyorlar. Bat'da yaayan ve rklktan ikayet eden Mslmanlar, nce kendi toplumlarna bir baksalar iyi olur. Sind blgesinde rklk temelinde yllardr Pakistanllar Pakistanllar ldryor, hem de en vahi yntemlerle yapyorlar bunu; politik mesajlar muhaliflerin kaba etlerine kaznyor. Irak'ta Krtler yine Mslmanlar tarafndan onlarca yldr gaz ve bombalarla ldrlyorlar. Dakka'daki kamplarda ok kt koullarda yaayan yaklak yarm milyon Bihari'nin gelecei meselesi unutulmak zere. Yabanc yaratklar statsne indirilen Bihariler, Pakistan'n meru vatandalar olduklarn iddia ediyorlar. Tek sular,
235

birleik bir Mslman Pakistan istemeleri. 1971'den sonra Banglade'te beinci kol olarak grldler. Mslman Pakistan bu Mslmanlar -kendi meru vatandalarn- kabul etmek istemiyor, Mslman Banglade de bu insanlara sahip kmyor ve Bihariler'in hayatlar gmen kamplarnn pislik ve sefaleti iinde

geiyor. mmet, yani Mslmanlarn kardelii mkemmel bir kavram ama yetersiz kalyor. Mslmanlarn bu kavrama ok daha byk bir gayretle sahip kmalar gerekiyor. Bu dnemde Mslman dnyann drt bir yannda birok Mslman lider, hkmet bakan iddet olaylar sonucu hayatlarn yitirdi (Sedat, Faysal, Mucib ve Afganistan'da Davud'la balayan, adlar saylamayacak kadar ok kii). Aslanlar (Butto), hatta havaya uanlar (Ziya) oldu. Mslmanlara yaptklarna olduka denk dyordu. Zihinlere kabul grntleri kaznd. Devlet gc -ordu ve polis- masum yurttalarn katlinin, hatta Suriye, Dou Pakistan (imdiki Banglade), Irak ve ran'da baz kentlerin tamamen yerle bir edilmesinin sorumlusuydu. stelik, petrol gelirlerinden kaynaklanan ei grlmedik zenginlik, ei grlmedik bir lekte ve ei grlmedik bir biimde israf edildi. Salk, eitim ve zenginle fakir arasndaki byk uurumun kapanmas iin harcanabilecek paralar, Londra'da telekzlara, Gney Fransa'da kumarhanelere, ABD'de byk iftliklere ve svire'de da kklerine gitti. slm lkelerindeki petrol geliri, kendi ailelerine veya klanlarna zel bir gelecek salama peindeki baz Mslmanlarn kstahlklarna neden oldu. Bunlar, Mslmanlar hicvetmek isteyen Batl talamaclar iin meru bir cephanelik oluturdular, bir uygarln karikatr haline geldiler. Bu yzden sradan Mslmanlar'n ikayet etmeleri iin son derece hakl nedenleri vardr. zerinde durulmas gereken bir baka ihtiya da adil ve istikrarl bir devlet kavram. 21. yzylda beklenen gelimeler zerinde dnen baz Ortadou uzmanlar, Mslmanlar'n bandaki en byk felaketin, "sivil toplum"dan yoksun bulunmalar olduu sonucuna varyorlar. Bu toplumlar bask ve durgunluk -baz devletlerde belli lde istikrar- belirliyor. Avukat ve gazeteciler zgrce alamyorlar, iadamlar, ister "sosyalist" ister "kapitalist" olarak adlandrlsn her ha236

lkrda devlet tarafndan kontrol edilen bir ekonomide faaliyet gsteriyorlar. ngiliz alimlerinin belirttii gibi, firavunlardan Muhammed Ali ve Cromer'e, Nasr ve Sedat'a uzanan otoriterizm geleneine karn Msr, sivil toplum ve devlette kuvvetler ayrl konusunda baz ilerlemeleri salam durumda. Mslmanlarn esas tepkilerinin, ovenizm ve kendi iine kapanma olduu grlyor ki, her ikisi de tehlikeli ve aleyhte bir durumdur. Kendi kendine empoze edilmi izolasyon, nceden tasarlanm bir geri ekilme, kltrel olarak belirlenir ve ruh olarak da ierik olarak da Islm deildir. zole ve ben merkezci Mslmanlar, inanlarn saldrgan bir biimde ifade etmekle bir zafer duygusu yaarlar. Tutkulu inancn kendilerine has olduunu hayal ederler. Ama Hristiyanlk'ta da, Hinduizm'de de, Budizm'de de benzer bir dinsel dalga yaanmaktadr. Bunu gzard etmeyi tercih eden Mslmanlar, Bat'nn kendilerinden ve cokularndan korktuunu syleyeceklerdir. Bunun rnei olarak

da Rdi'nin gizlenmek zorunda kalmasn gsterirler. Anlalan Mslmanlarn szcleri de kendi laf kalabalklarnn cokusundan kt etkilenmi durumdalar. Banaz Mslmanlarn slm'n btn dnyay kapsayan, herkesi iine alan bir sistem olduunu iddia etmeleri, Mslman yazar ve akademisyenlerin dnme tarzlarn da etkilemektedir. Mslmanlarn fkelerinin ve kendilerini gsz hissetmelerinin artmasna bal olarak ses tonlar daha da tizleir. iddeti, hesaplamay, "gze gz, die di"i savunurlar; bu yaklam da Bat'daki Mslman kalbn teyit eder. Ilmlln baarsz kaldn, ancak arln sorunlarna dikkat ekeceini ileri srerler. Belki de iddet, kr nefret, eitsizlik ve adaletsizlik ortamnda bunun belli bir mant vardr. En azndan seslerini duyururlar. Ilml seslerin baaramadn yaparak Mslmanlarn sorunlarn gndeme sokarlar; ve iice gemi bir dnyada yaadmz iin de hibir lke kendini Mslmanlarn ektii aclardan soyutlayamaz. Ama yine de iddet ve kabalk Kuran'n ruhunda da, Peygamber'in ve nemli Mslmanlarn hayatlarnda da yer almaz. slm'n zn Anlamak ster politikac ister akademisyen olsun, renmekten ve dengeden yana Mslmanlarn sesleri, iddet ve nefreti savunanlarn sesleri arasnda
237

boulmaktadr. Bu durumda uzun ve ksa vadeli sonulara yol aabilecek iki hayati soru ortaya kmaktadr: Ksa vadede, dnyann en byk uygarlklarndan birisi sorunlarn iddet kullanmadan zebilme yeteneini yitirmi midir? Uzun vadede, Mslmanlar Kuran'n en nemli kavramlar olan adalet ve merhamet, ilim ve sabrn yerine kurun ve bombay m koyacaklardr? slm, bir denge ve hogr dinidir. Global fikirleri, bak asnn genilemesini tevik eder, insan kaderinin kainatla btnleeceini ngrr, islm'da denge esastr. Toplum dengesi ve din'le dnya arasndaki kritik denge nemlidir. Dinle dnya arasnda bir ayrm deil, denge vardr. Mslman u anda, gerek dnyada yaar ama dinsel bir erevede lmden sonraki hayat da aklndan karmaz. Bu yzden politikac da olsa, akademisyen de olsa, iadam da olsa, slm'n ahlk yasalarn unutmamaldr. Postmodern dnyadaysa, dnya dengeyi bozmakta, dini ayrp hkmsz saymaktadr. Gayrimslim medya, kafalara srekli vura vura islm hakknda olumsuz bir imaj oluturmay baarmtr. Hatta medya, Mslman karakterini deitirmeyi bile baarabilir. Saldrya iddetle karlk veren Mslmanlar slm'n asl zelliklerini koruyamyorlar. Mevcut dalgay basite indirgeyerek Bat ile kar karya gelme olarak niteleyen Mslman liderler, kendi kazdklar kuyuya dmlerdir. Bilgiye duyulan sevgi, eitlikilik, hogr gibi islm'n en nemli zelliklerini, bu zellikler grnte Bat'yla ilikili diye reddetme tehlikesiyle kar kar-yadrlar. slm'a ynelik dmanl kat bir biimde Bat'ya balayan liderler, aslnda insan doasnn evrenselliini de zmnen reddetmektedirler.

Ama Allah her yerdedir. Kuran'in ana konusu, insanln evrensel doasdr. Allah'n anlam ve merhameti herkes iin, "btn yaratklar" iin ayndr. Dnya, Dou ve Bat Allah'a aittir. Nereye dnersen orada Allah'n yz vardr" (Sre 2: 115). Allah kinatn mucizelerin, dnyadaki rklarn ve dillerin farkllklarn tekrar tekrar iaret eder. Byle bir Allah dar grl veya yabanc dman olamaz. 124.000'den fazla "peygamber"in bilgeliini ve dindarln kabul eden bir din de izolasyonist ve hogrsz olamaz. Kuran, yukardaki cennete ilikin gndermeleriyle, kafalarmz kaldrp gezegenimizin tesine, yldzlara bakmamz tevik eder. 238 Kutsal varlk her yerdedir; kucanda ocuunu tutan bir annenin gzlerinde, gnein douunda, uan kuta, baharn ilk ieklerinde grlebilir. Yaradln mucizeleri ve gizemi herhangi bir kiinin tekelinde olamaz. Sufiler -ikbal gibiAllah' her yerde grrler, sadece camide deil Allahszlar arasnda bile. Bilgilerinde ve temizliklerinde, ideal Mslman zelliklerini gsteren birok gayrimslim vardr. Rahibe Teresa, Mandela ve Havel gibi kiilerdeki iyilik ve insanl biliyoruz. slm, beklenmedik zamanlarda ve beklenmedik yerlerde ortaya kma gcn her zaman gstermitir. Bu yzden de islm'n doru biimde anlalmas nmzdeki yllarda kritik bir nem tayacaktr. stelik sadece Mslmanlar asndan deil. islm Global Uygarla Ne Verebilir? 21. yzyln eiinde Islm uygarln dnyaya ne katks olabilir? Bunun birok cevab var. slm'n din ile dnya arasndaki denge kavram ok deerli bir kavramdr. Bu kavram, merhamet, dindarlk ve tevazu anlay sunarak ada uygarln byk bir ksmn karakterize eden materyalizme kendini dzeltme imkn salayabilir. Mslmanlarn ocuk sevgisi sosyal bir gerekliktir. Yukarda belirtilen nitelikler insan varlnn ahlk ieriinin altn izerek aile hayatnda, evlilikte ve yallarn baklmasnda gvenlik ve istikrar ngrdn belirtir. Bat toplumlarndaki son iaretler belki de, sevgi ve efkatin insan ilikilerine tekrar dahil edilmesinin zamannn geldiini gsteriyor. Burada da postmodernist duyarllklar ie yarayabilir. Materyalizmi kesinlikle reddeden sufizm -ou kii tarafndan dnyada pek etkisi olmad dnlse de- Bat uygarlnn egemen deerlerine kar bir denge salar. slm, zellikle de sufi mesaj sulh-i kul'la (herkesle bar iinde olmak) olumlu bir bar ve kardelik arsna sahiptir. Bu ar renk ve rk ayrmndan muaftr ve zamann etkisine kar koyabilmitir. Doal olarak sufi islm, Bat'da zellikle de Avrupa'da din deitirenler arasnda hatr saylr bir etki kazanmtr. slm, bilgiyi insann en ok gayret gsterecei eylerin bana yerletirir. Kuran ve Peygamber'in szleri, bilgi sahibi olmay srekli tevik ederler, ilim szc,

Kuran'da insanlar, karlarndaki harikalar ve eitlilik zerine dnmeye arlr: "Ve O'nun iaretleri arasnda 239 cennetin ve dnyann yaratlmas ve dilleriniz ve renklerinizdeki eitlilik vardr." (Sre 30: 22) Deiim ve yeniden yorumlama, slm tarihinin ve kitabnn bir parasdr. Peygamber ile Yemen'e giderken yolda karlat Muad ibni Cabal adl bir yarg arasnda geen u konuma bu ilkeyi gsterir. Peygamber: Bir sorun hakknda nasl karar verirsin? Muad: Kuran'a gre. Peygamber: Ya Kuran'da yoksa? Muad: Snnete gre. Peygamber: Ya orada da yoksa? Muad: O zaman kendi mantm kullanrm. Esneklii ve mantksal seimi tevik eden Islm ilkeler, itihat (bamsz yarg), ura (danma) ve icmaya (konsenss) da yansmtr. Bir karar verirken mantn ve insann kendi yargsnn da bir yeri olduu son derece aktr. Mslmanlarn postmodernizme gsterdikleri tepki tpk yzyl nceki gibi: nanlarn ve fkelerini hiddetli ifade biimleriyle gstererek geri ekilme. Kuzey Afrika'da Senusi'den Sudan'da Mehdi'ye, Svvat'ta Akhun'a kadar, Mslmanlar Avrupal emperyaliste meydan okuyor ve ate altnda, eski dostlar llerine ve dalarna kayorlard. Dalar ve ller smrgeci Avrupal'dan kurtulu demekti; gelenein gc, trelerin btnsellii ve yeniden dou imknlar buralarda hl ayakta duruyordu. Avrupal iinse dalarn ve llerin kucana dnen Mslman, ulaamayaca, Avrupa'nn kurallarndan ve yneticilerinden kaabilecei emin bir yer buluyordu; sanki o an yokmu gibi gemie dnmt. Ama bugn nemli bir farkllk var. Geen yzylda Mslmanlarn yaam btnlklerini korumak iin geri ekilebildik-leri blgelere bugn ulalyor. Teknolojik gelimeler ka olanaksz kld. Uzaydaki uydular herhangi bir Arap lndeki bir deveyi izleyebilir; lazer gdml fzeler uzaklardaki bir Afgan da kyn vurabilir; video ldeki adrlarda da da kylerinde de izlenebilir. Kabile yaam srdren Mslmanlar strateji asndan ehirli Mslmanlara kyasla her zaman daha uyank olmulardr. Medyann geleneksel yaamlar zerinde ykc etki yaratabilecek bir kaynak olduunu da hemen anlamlard. Pakistan'n kabilelerin yaad ulalmaz
240

blgesinin derinlerinde yer alan Tirah'da, birka yl ncesine kadar, radyonun bir modernizm simgesi olarak trenlerle paralanmas bunun sonucudur. Reddi gsteren bu trenler, kafalarnda deiim dnceleri olan genler iin ok ak bir mesajd. Ancak gnmzde medya durdurulamaz. Medya, en uzaktaki evlere

bile girebilir. Ve hibir yer, Pakistan'n Belucistan blgesindeki Mekran'dan daha uzak olamaz. Mekran, Mslman dnyann en yaltlm ve en ulalmaz blgelerinden biridir. Geni topraklar zerinde ok az bir nfusun yaad bu blgede hl elektrik, dolaysyla da televizyon yoktur. Blgeyi lkenin dier blgelerine balayan demiryolu ya da karayolu bulunmamaktadr. Sadece ehir merkezinde birka kilometre asfalt yol vardr. Dier yollar, kumlarn arasndaki kirli izlerden oluur. nds macerasndan dnen skender'in blgede kaybolmasndan bu yana Mekran'da ok az ey deimitir. slm'n anlam bile yerel geleneklere gre deimi, cehaletle glgelenmitir. Yerli bir mezhep olan Zikriler'in kendi Mekkeleri, Arafatlar, Haclar, Kbeleri ve Peygamberleri var. Ancak fiziksel yaltlmlklar sayesinde Pakistan'daki banazlarn gazabndan kurtuluyorlar. Ama bu arada en son yabanc filmleri serbeste izleyebiliyorlar. Paras yetenlerin ilk sahip olduu eylerden biri olan dizel jeneratrler ve video mucizesi sayesinde bu filmleri grebiliyorlar. Bu aletler, benim Mekran'dan sorumlu devlet yetkilisi olduum 1985 ylnda gittiim en uzak kylerde, kyllerin ortak mlkiyetindeydi. Yzyllardr varolan bu toplumlar zerinde ada deerlerin ne tr etkileri olduu henz incelenmedi. Tahminlerden, toplumdaki gerilim ve atma hikayelerinden baka bir ey yok elimizde. Mekran'da geleneksel deerlerle en gncel deerler birarada yayor; skender dnemi, McLuhan sonras dneme kout gidiyor. Gvenli, rahat, zaman kavram olmayan Mslman orta snf kentli yaamdan ayn ekilde etkilenmitir; Necip Mahfuz 1990 ylnda yazd Palace Walk adl romannda bunu ok gzel anlatr. yk Kahire'de geer ama Mslman dnyann en Batsndaki Marake'te veya en dousundaki Kuala Lumpur'da da geebilirdi. Diyaloglarda Kuran'a sk sk gndermeler yaplmas, arka plandaki snf ve renk nyarglar, alttan alta kaynayan cinsel ve politik gerilim ise buraya zgdr. Ama koza iindeki, imtiyazl zamandlk artk parampara olmu.
241

Batl medyann fethiyle artk geri gelmez biimde kaybedilmitir. Batl medyann ncleri CNN ve BBC, 1980'li yllarn sonlarnda uydu araclyla dorudan Mslman dnyaya yayn yapma hazrlklar iindeydiler. Bundan ne Kahire kaabilir, ne Marake ne de Kuala Lumpur. Mslman toplumda medya a balamtr. Mslmanlar, artk eytandan kan mmkn olmad, geri ekilecek veya saklanacak yer kalmad gereini gslemek zorundalar. 1990'larda postmodernist a Mslman itihadn kapsn almaktadr. Mslmanlar, dini yeterince renmeyerek kendilerini tehlikeye atyorlar. Oysa kapy yavaa amadan nce an doasn ve gcn bilmelidirler. Bunun iin de a kimlerin temsil ettiini anlamalar gerekir. Bunlar arasnda Madonna ve

Salman Rdi gibi holanmadklar kiiler de vardr. Daha da nemlisi, Mslmanlar a neden bu kiilerin temsil ettiini de anlamaldrlar. Saldr, Mslmanlarn en zayf olduu anda, yozlam yneticilerin, yetersiz iktidarlarn ve zayf dnrlerin toplumlarna damgasn vurduu bir zamanda geiyor. Kadn, eitim ve politika konularnda itihada her zamankinden daha fazla ihtiya duyulurken, bu kiilerin abalar -tm retorie ve simgesel biimlerine karnslm ruhundan aka yoksundur. Eski yntemler ve mutlaklklar, Mslman toplumlarn etrafnda girdap gibi dnen gleri engellemeyecektir, iinde bulunduumuz gayrimslim a anlamadan Mslman toplumun arnmas mmkn deildir. tihat konusu zerinde kafa yoran bir Mslman daha var. Ispanya'daki Mslmanlarn kaderi Aa Han' dnmeye sevketmitir. Mslmanlarn knn, cokunun yitirilmesi, inisiyatifin kaybedilmesi ve bo dogmalarn nem kazanmasndan kaynaklandn sylemekte ve gnmzle paralellik kurmaktadr:
"nancn ancak yzlerce yl nce uyguland ekliyle uygulanabilecei kavramn ne srenler, inancmzda bulunmayan bir zaman boyutu iddiasn ortaya atyorlar. O halde bence Mslmanlar olarak yapmamz gereken ey, inancmzn etiini bugn nasl uygulayabileceimizi sormaktr. Bu konu, Mslmanlarn dnmesi gereken bir meseledir ve bilimde olsun, tpta olsun, ekonomide olsun ok hassas bir konudur."

242

Postmodern amzda araya kesin snrlar ekmek ve bunlar korumak artk kolay deildir. Bir kii ayn anda farkl kimliklere sahip olabilir ve olmaktadr da. Hem inanl bir Mslman hem de sadk bir ingiliz vatanda olabilir. oul kimlikler eklektisizm demektir ki, bu da bakalarna hogry gerektirir. Byle bir dnyada slm'la Bat'nn kar karya gelmesi, her ikisini de mthi amazlara sokar. Mslmanlar, Kuran'n mesajn -adalet ve ihsan, ilim ve sabr-ii boalm eski bir arkya dntrlmeden nasl koruyacaklarnn, kimliklerini kaybetmeden global uygarla nasl katlacaklarnnm snavn verecekler. Bu snav kyamet snavdr, en ciddi imtihandr. Mslmanlar yol ayrmnda bulunmaktadrlar. nlerindeki yollardan birine girerlerse, enerjilerini ve inanlarn dnyadaki kaderlerini gerekletirmek iin kullanabilirler. Dier yola girdiklerinde, btn glerini birbirleriyle ekimeyle, itiip kakmayla israf edebilirler. Seim, blnme ve kargaayla uyum ve umut arasndadr. Bat'nn nndeki glkse, adalet, eitlik, zgrlk gibi idealist Batl kavramlar, 19. yzyl emperyalistlerinin tavrndan farkl bir biimde snrlarnn tesine, btn insanla nasl yayabilecekleri; kendilerinden farkl uygarlklara dosta ve itenlikle nasl ulaabilecekleri. Bu tezin mant, Bat'dan, elindeki byk gc - medya da dahil olmak zereMslman toplumu rahatsz eden sorunlarn- bunlarn en acili, Filistinliler'in ve Kemirliler'in sorunlardr- zmnde yardm etmek zere kullanmasn talep ediyor. Bat'nn silhlarna dayanarak varln srdren istenmeyen yneticilerin yerlerini demokrasiye brakmalar iin, zenginliin daha adil biimde bllmesi

iin, ocuklarn, kadnlarn, aznlklarn ve kt durumda olanlarn haklarnn ve geleceklerinin gven altna alnmas iin yardma ihtiya vardr. Sorunlar, Mslmanlarla gayrimslimleri biraraya getiren ortak sorunlardr. Bu tr yanllklar dzeltilmezse, Dnya yaanabilir bir yer olmaktan kacaktr. Post modernizm, bu kt halden kn midini de bize vermektedir. Bu nerme mantkszca bir iyimserlik olarak grlebilir, ancak tarih ve inanta derin kkleri olan slm bak erevesinde anlalabilir. Islm bakn, olduka ayrmc, sinik ve inancn yitirmi bir dnyaya verecei ok ey vardr.
243

Ancak tekrar btnlemenin ve siniklikten kurtulmann tek yolu, Mslmanlar'la gayrimslimler arasnda evrensel hogrnn gelimesidir. Bu hogr, nmzdeki bin yla hazrlanrken gndemin birinci maddesinde yer almal ve hem kiisel felsefeleri hem de ulusal d politikalar belirlemelidir. te bu da postmodernizmin ihsandr.

DRDNC BLOK
244

MiladHANNA NPQ Trkiye, Cilt: 2, say: 7, ss. 13-21, eviren: Levent Cinemre.
KAHRE- II. Dnya Sava'ndan sonra benim kuamn genleri, tam ulusal bamszlk iin savatlar. Halkn hastalk, yoksulluk ve cehaletle kvranmas bizi harekete gemeye sevketmiti. Tam bamszln ardndan yaam standardnda kapsaml bir ykselmenin geleceini hayal ediyor, en azndan Akdeniz'in br tarafndaki uygarlklarn ilerleyiini yakalayabileceimizi umuyorduk. Bamszlk kazanlnca, Msr "Arap ulusunun kalbi" ve balantszlar hareketinin esas lideri oldu. Toplumlarmzn daha ada ve mutlu olmasn bekliyorduk. 40 yl sonra bu hayalden hl ok uzaz. Souk Savann sona ermesi, gereklemeyen ve bir zme ulatrmamz gereken beklentilerimizin yer ald haritay aniden deitiriverdi. Gelecek yzyl neler getirecek? Nasl bir yol izleyecek? Teknoloji ve iletiim devrimi dnyann her kesiyle balantl olmamza yol at. Bu arada kart eilimler de yaygnlat: Fundamentalizm, banazlk ve eitli -etnik, dinsel, mezhepi ve hatta ideolojik- biimlerde ortaya kan iddet. u anda egemen eilim, pratikte, byk ekonomik bloklar arasnda bar ve salkl bir rekabet kavram ynnde. Her blok, dnya ticaretindeki avantajlar zerinden sermayesini artryor. Atlantik'in Bat yakasnda, ABD nderliinde byk bir blok aka ekilleniyor. ABD'nin elinin altnda Meksika ve Kanada var. Doal olarak

1
245

ABD'nin etkisi Orta ve Latin Amerika'ya da yaylacak. Yzyln sonunda kurulmu olacak dier bloku ise, 12 Bat Avrupa devleti oluturuyor. Dou Avrupa ve eskiden Sovyetler Birlii'ne bal Avrupa cumhuriyeti de muhtemelen onlar izleyecek ve Birleik Avrupa doacak. Bu iki blok da, Rnesans' yaam ve dini devletten ayrm olan Hristiyan Avrupa uygarlnn yeleri. Her ikisi de, ilk sanayi devrimini salayan akln stnl, soyut dnme ve bilimsel aratrma kavramlarna ballar. u andaki nc teknoloji devrimine nderlik edecek kadar mthi bir ilerleme hzna ulam durumdalar. Uzakdou'da, en az Amerika ve Avrupa bloklar kadar nem tayacak nc bir blokun olumas iin planlar gelitiriliyor. Bu grup Bat uygarlnn bilinen ideolojilerini -Kapitalizm, Sosyalizm ve Marksizm- aacak nk aralarndaki balar, Budist ve Konfyusu kklerin oluturduu ortak bir uygarlktan kaynaklanyor. Bu blokun banda, Avrupal dnce temelinde gelitirdii bilimsel baarlarla dnyay akna eviren ekonomik dev Japonya bulunuyor. II. Dnya Sava'nda yenilgiye urayan Japonya, kendini sessizce gelitiriyor. Ayn yolu izleyen ve "Drt Kaplan" diye anlan Kore, Tayvan, Singapur ve Hong Kong'un yanna dier lkeler de katlyor. Bu Uzakdou grubunun merkezinde in var. En byk nfusa sahip olan in, merkezi planlamadan piyasa ekonomisine grlt koparmadan, Konfyusu bir ekilde geiyor. Blok Artklar Bu bloka da dahil olmayan baka lkeler de var. Bu lkeler ok geni bir alan kaplyor ve ok sayda insan barndryorlar. Bir blok olarak bu grup, Orta Asya'dan ran, Afganistan, Pakistan ve Banglade'i kapsayacak ekilde Hindistan'a, oradan da tm Arap dnyasn ve Afrika'y kapsayarak Batya uzanyor, Atlantik kysnda son buluyor. Bu devasa varl bir blok haline getirme olasln hesaba katmadan dnyada herhangi bir dengenin oluabileceini dnemiyorum. Eer u andaki gibi paralanm bir halde kalrlarsa, bu lkelerle dier blok arasndaki ak daha da artacaktr. karlarn savunacak bir
246

blok olmaynca ou yoksulluk ve gerilik bataklna batacaktr. Belki de kendi aralarndaki elikiler artacak ve bylece, kk ya da byk, mezhep, din ve

ideoloji savalarna srklenecekler. Bu da dnyann durumunu etkileyecek, demokrasi ve insan haklar kurumlarnn salamlatrlmasna ynelik umutlarmz sndrecektir.
evre Kart

Samimi olalm. 1992 Haziran'nda Rio de Jenairo'da toplanan Dnya Zirvesi, kirlenmeyle mcadele ve evrenin korunmas konusundaki kayglar ortaya koydu. Konferansta, evresel dengesizliin en nemli nedenlerinden birinin yoksulluk olduu belirtildi. O halde u anda olumu olan blokun, drdnc blokun gereklemesine yardm etmelerinde karlar vardr. Bunu, zayfa duyulan sempati nedeniyle deil, gezegenimizdeki evresel dengeyi korumak iin yapmalar gerekiyor. "Drdnc blok"un olumas, Araplar arasndaki mevcut eliki ve mcadelelere stratejik bir zm olarak da grlmelidir. Balantszlar hareketi Araplar arasndaki ibirliini nasl gelitirdiyse, Arap dnyas drdnc blokun -ne kadar geni olursa olsun- olumasnda nemli bir rol oynamaldr. Bu rol, tm mali ve kltrel boyutlar kapsayaca gibi, teknolojik gelime boyutunu da ierecektir. "Drdnc blok" dncesi, ayn zamanda, slm'la Bat arasnda gelecekteki atmaya ilikin endielerin stesinden gelebilecek politik ve kltrel bir gruplamadr. Bu dncenin Msr'da ho karlanacan umuyorum. nk Msr, balantszlar hareketinin oluum yllarnda olduu gibi, blokun ekirdei olarak grev yapabilir. Bu dnce, Krfez'in gerek petrol lkeleri gerek dier lkeleri tarafndan da memnuniyetle karlanmaldr. Bu lkelerin zenginlii ve yatrmlar gelimi bloka gideceine, drdnc blokun kurulmasna hizmet verebilir. Bu blok iinde bu tr yatrmlara duyulan ihtiya, blok dncesinin oluumunda ve i dengesinin salanmasnda, Krfez lkelerine etkili bir rol oynama imkn salayabilir. Nfus arl ve teknolojik gelime ufku nedeniyle Hindistan'n drdnc blokun nemli bir kutbu olmas doaldr. Aksi takdirde Hindistan, corafi konumu hibirine katlmasna izin vermedii iin
247

dier bloklar arasnda kaybolup gidecektir. Endonezya da, kuzeyde Japonya'dan gneyde Tayland'a uzanan Konfyusu timsahn kuyruuna taklmak yerine, kendine bu blok iinde n sralarda bir yer bulabilir. Bu geni blokta yer alacak her devletin, her halkn durumu, konumu, deeri gibi ayrntlara girmek istemiyorum ama ran ve Nijerya -ve adil bir bar gerekten benimserse belki srail de- bu yeni eilimi kesinlikle destekleyeceklerdir. lk blok aralarndaki ibirlii, birbirlerini tamamlayc faktrler, hatta belki de birlemeyi nasl ekillendirecekleri zerinde yllardr mzakerelerde bulunuyorlar. Bu yzden onlarn meseleleri, nc biny-ln balangcnda istikrara kavuacaktr. Drdnc bir blokun inas ise daha uzun ve daha zor olacaktr, ilk adm, balantszlar grubunun oluumunda olduu gibi, nce ekirdek devletlerin toplanmas, ardndan da "giriimci devletler"in biraraya gelmeleridir.

te o aamaya gelindiinde bu fikir, Arap dnyasnn geri kalan lkelerine, islm devletleri ve Afrika lkeleriyle birlikte Orta Asya ve Hint Yarmadas lkelerine de ekici gelebilir. Dnyann radikal bir deiim yaad bir aamadayz ve bu yeni dzende ac eken halklarn arzularnn dikkate alnmamas tehlikesi var. Gelen binylda, benim smrgecilik sonras kuamn elde edemedii eyi ancak politik olarak rgtlenmi drdnc bir blok baarabilir: Yoksul halklarn yaam standartlarn ykseltmeyi ve zenginlerle fakirler arasndaki uurumu, aratrma ve teknoloji toplumlaryla kendilerine yalnzca atalarn rehber alan toplumlar arasndaki uurumu kapamay ancak byle bir blok baarabilir. NPQ Trkiye, Cilt: 2, say: 7, ss. 26-28, eviren: Levent Cinemre.
248

HUMEYNI M, SADDAM MI, G M?


Immanuel WALLERSTEIN* PARS- Dzen kart hareketler 1848'den 1989'a kadar baarlarn ycelttiler, baarszlklarn mazur grdler nk tarihin kendilerinden yana, dolaysyla da temsilciliini stlendiklerinden -proleterya, halklar, "halk"- yana olduu eklinde avutucu bir inanlar vard. Aslnda, gelimenin kanlmazlna ilikin bu inan, uzun vadede kuvvetleri datc bir etki yaratt. Bu etkinin meyvelerini bugn, 150 yllk devrimci faaliyetin neden olduu yaygn hayal krkl ve sinizmde gryoruz. Tarihsel olarak gelimenin kanlmazl dncesinin bysn bozan en nemli faktr, Kuzey ve Gney arasndaki aikr kutuplama olmutur. 20 yldan fazla bir zamandan bu yana -tm dnyaya yaylan 1968 devrimiyle balayan ve 1989'da komnizm ad verilen rejimlerin kyle zirvesine ulaan dnem- devlet merkezli ve devletin yceltildii reformizme duyulan gven giderek sarslmaktayd. "Neo-liberaller" serbest piyasann zaferini ilan etmek iin bu durumun zerine atladlar. Fikirleri, bu mitsizlik ve yeis havas iinde anlk bir karlk da buldu. Ama bu kalc bir durum deildir. nk devlet merkezli reformizme inanmaktan vazgeenler, bu inancn altnda yatan demokratik eitlik
* ada Dnya Sistemi dizisinin nl yazar Immanuel Wallerstein, Binghamton niversitesi Fernand Braudel Merkezi Bakan'dr; ayn zamanda Paris'teki Ecole des Hautc Etudes en Sciences Socials'de grevlidir. Bu yaz, geen ubat aynda Paris'te yaplan Intellcctucls du Monde toplantsndaki yorumlardan uyarlanmtr.

249 gndeminden vazgemi deiller. Tam tersine, tam 150 yldr bu gndemi gerekletirmesi beklenen ama aslnda baaramayan stratejiyi terk ettiler. Son 20 yln hikayesi, her derde deva olarak serbest piyasaya dnn deil, devletlerin yava fakat gitgide hzla paraland bir dnemde, "kimlik" temelinde gruplara snmann hikayesidir. Bunu Kuzey'de de, Gney'de de; ABD'deki "okkltrllk"ten ve bunun Bat Avrupa'da yeni yeni. ortaya kan muadillerinden tm dnyada tank olduumuz hi de geleneksel olmayan dinsel

fundamentalizmlere kadar her yerde gryoruz. Tm bu hareketlerin olumsuz eletirileri ok gl olmu ve ok byk etki yaratmtr. Ama pozitif programlar son derece karanlk ve mulaktr. Taktikleri "yapy ykma" temelinde ve z itibaryla kendini savunmaya yneliktir. Ama henz, fiyasko olarak grdkleri dzen kart tarihsel hareketlere bir alternatif oluturamamlardr. Bu arada, jeokltrel (dolaysyla da politik) karmaaya karn kapitalist dnya ekonomisi, sonu gelmez sermaye birikimi ve eitsiz dalm olgusunda hibir deiiklik yapmadan formel erevelerin srekli yeniden inasn ngren yolunda keyifle ilerlemektedir. Dnya ekonomisinden nmzdeki 30-50 ylda ne beklenebilir, bizim iin sunduu politik amazlar nelerdir? ok zetleyerek sylersek, dnyadaki depresyonun yaklak be yl daha srerek 1967-1973'ten beri iinde olduumuz Kondratieff devirsel iniinin (teknolojik ve politik icatlarn kuaksal dngs) son alt aamasn tamamlamasn, bunun ardndan da dnya ekonomisinde yaklak 25 yl kadar srebilecek yeni bir byk genilemeyi bekleyebiliriz. 21. yzyln bandaki bu "k"ta, Kuzey-Gney kutuplamasnn daha da artmasn ve Gney'in byk sektrlerinin ekonomik ve sosyal adan daha da marjinallemelerini bekleyebiliriz. Bu tabii ki yeni bir ey olmayacak ama bu kez: byk bir farkllk grlecek: Gelimeye ve reformist devlete duyulan inancn uyuturucu etkisinin yok olmas Ancak politik istikrarn bu unsuru olmaynca, daha ileri ekonomik ve demografik kutuplamalar iddetli patlamalara yol aabilecek. Gney'de ise, son 20 ylda hepsinin gstergelerine tank olduumuz tr tepki grebiliriz. Bu tepkiyi, Humeyni kk, Saddam Hseyin kk ve bireysel k olarak adlandryorum. Humeyni kk, jeokltrel ereveyi reddeden radikal deiim tercihidir. Saddam Hseyin kkysa tamamen farkldr. Gney'in Kuzey'le dorudan asker hesaplamasdr. Bireysel k ise, Gney'den Kuzey'e illegal gtr. Bu k u anda zor da olsa Kuzey tarafndan denetim altnda tutuluyor. Ancak, her nn rnekleri de kendiliinden birarada yaanmaya baladka bunlar denetim altnda tutmak giderek zorlaacak. nmzdeki 30-50 yln sonunda muazzam bir dnya dzensizlii grlecek ve bu, biimde ortaya kacaktr: Gney lkelerinde i kargaalar; Kuzey-Gney arasnda silhl atmalar; Kuzey'de, "Gney" orijinli nfusun genel nfus iindeki oran politik ve sosyal haklara sahip olmadan ya da yetersiz lde sahip olarak arttka byk bir i kargaa. Mesele, durumdan szlanmak veya grmezden gelmek deildir Mesele, sistemin atallamasyla, "kaos"tan kacak "kt" bir dzen yerine, nmzdeki 50 yl daha iyi bir dzende geirme ansmzn olmas iin anlaml bir politik strateji gelitirmektir. NPQ Trkiye, Cilt: 2, say: 7, ss. 28-29, eviren: Levent Cinemre.

250
251

MEDENYET(LER) NN YENDEN GNDEMDE?


Immanuel WALLERSTEIN Medeniyet, sosyal bilimler literatrnde yaygn biimde kullanlan bir terim deildir. Ona birok sosyoloji ders kitaplarnda rastlayacanzdan pheliyim, hibir iktisat ders kitabnda ve muhtemelen hibir siyaset bilimi ders kitabnda rastlamayacanzdansa eminim. Kavram birtakm 1914 ncesi antropoloji metinlerinde revatayd, varsaymsal bir evrimci ardkln son terimi olarak: nsanlk vahilikten barbarla, barbarlktan medeniyete geiyordu. Bu kullanmda, medeniyet "bizim" iin kullanlan isimdi ve kullanm tekil tarzdayd. Ancak, zaman zaman yeni kisveler altnda arz- endam ediyorsa da, o tr mutantan antropoloji aa yukar ortadan kalkt. 19. yzyl tarihileri zaman zaman terimi kullandlar fakat 20. yzylda terimin kullanm byk lde (ounlukla ezamanl olarak kyamet khinlii yapan) Spengler ve Toynbee gibi byk mukayesecilerle snrl kald. Ne denli yceltilir-lerse yceltilsinler, bu yazarlar tarihilik mesleinin ak seik kysnda tutulmaktadrlar. Medeniyet bir terim olarak sadece nesebi gayr-i sahih oryantalizm alannda nev nema buldu. Oryantalizm, kesin biimde in, Hint, Osmanl, Arap-slm dnyas (ve benzer ekilde klasik Antikite) gibi dier "medeniyetler"in incelenmesi olarak tanmlanr oldu. Hl savunucular olmakla beraber, oryantalizmin u sralarda hreti pek snk. Ne var ki, ister tekil olsun ister oul, sosyal bilim252

ler medeniyetten sz etme hususunda muhalif tavr iinde olageldiler.' Bununla beraber, ite 1987 ylnda Amerikan Sosyoloji Dernei'nde bu kavramsal vey evladn, yani medeniyet(ler)in, ykseli ve d hakknda tematik bir oturum dzenlemekteyiz. Neler oluyor? Gerek dnyada, bu kavramla yeniden ilgilenmemizi izah eden iki esas vakann olduu aktr. Bir yanda, terakkinin kanlmazl ve onun balca modern kutup yldz olan teknolojik ilerlemenin arzuya ayanl hakknda, zellikle dnya-sistemin zengin blgelerinde ciddi pheler uyanyor. Terakki (ilerleme), malum olduu zere, 18. yzyl Aydnlanmasnn byk manev ihtiyac olarak ortaya kt ve 19. yzyl ortalarnda dnya-sistemde ngiliz hegemonyasnn aaal gnlerinde Bat dnyasnn resmi dogmas haline geldi. Sonralar ciddi kukular ihtiva eden yeniden deerlendirmelere tbi tutuldu: nce fin de siecle dneminde insan rasyonalitesinin her eye nfuz edebilirliinin sorgulanmasnda, sonra 1930'larn kasvetli gnlerinde faist fikirlerin yaylmas hakknda ve nihayet 1970'lerde dnya evresinin bozulmakta olduuna dair yaygn korkularda. Bu yeniden deerlendirmelerin her birinin Kondratieff B -safhalarnda ve ncelikle de kapitalist dnya-ekonominin ekirdek lkelerinde meydana gelmi olmas tesadf deildir.

ayet ilerlemeye dair pheler bugn her zamankinden daha kuvvetliyse, bunun sebebi, Kondratieff alalmasna ilave olarak (ne de olsa, B safhalar normalde A safhalarn izler), ikinci bir mlahazann, temel jeopolitik bir deiim mlahazasnn var olmasdr. 16. yzyldan 20. yzyla kadar esasen kontrolsz devam eden Avrupa genilemesi imdi tersine evrilmitir. nc Dnya'nn siyasal ykseliini ve dnya-sistemin kltrel smrgelikten kn yaamaktayz. Bu sre bazlarnn arzu ettiinden daha yava (ve bazlarnn arzu ettiinden daha hzl) olabilir, ama olduka edd gzkyor. Konjonktrel bir Kondratieff alalmas ve Avrupa genilemesinin yapsal biimde tersine evriliiyle yzyze gelen Bat dnyas, (sorgulanan, onlarn entellektel fikirleri olduundan) bu yeni du1. Medeniyet (tekil) ile medeniyetler (oul) arasnda ayrm yapmann nemini "Bir Medeniyet olarak Modern DnyaSistem" balkl makalemde tartmtm. (Bkz.Jeopolitik ve Jeokkr'n 14- blm)

253

rumu anlamaya almakta ve hi phesiz bunun ima ettii toplumsal deimelerin, biroklarnn korktuundan daha az rahatsz edici olmasn mit etmektedir. Bunun iindir ki Bat lkelerinin sosyal bilimcileri son yllarda, tarih temelli bir makro-sosyoloj iyle tebelle olmaya baladlar. Bu makro-sosyoloj i ne denli zayf olursa olsun, en azndan gerek dnyann bu artc ve endie-retici dnmn aklamakla uramaktadr. Bununla beraber, tarih temelli makro-sosyoloj iyle sadece kysndan kesinden merref olmu saylrz. Kollektif olarak onu ciddiye alm deiliz. Korkuyoruz nk Medeniyetin ykseli ve d konusunu ciddiye almak Bat biliminin uzun zamandr kabul edilegelen iki temel ilkesi hakknda bir tartma amak demektir: Evrenselcilik ve izgisellik (dorusallk). Evrenselcilik, Batl gnln sevgilisidir. Kklerini byk tek-tanrc dinde bulmaktadr: Yahudilik, Hristiyanlk ve slm. Baconiyen-Neivtoniyen bilim paradigmas tarafndan beslenmi ve nihai felsefi rengini Aydnlanma srasnda almtr. Evrenselciliin gayet basit bir ilkesi vardr: nsan davran, kefedilebilecek ve dorulanabilir form iinde ak seik ifade edilebilecek, ayrca her zaman ve mekna uygulanabilecek genel yasalara tbidir. Bu, beer alana uygulanan szmona genel bir bilimsel ilkedir (ncl). Bu teze ta balangta, bir eit muhafzlk tarznda, hmanist deerler adna kar kld. Bu hmanist kar k, insanlarn hem duygu, hem bilin sahibi olduklar ve dolaysyle mekanik yasalara tbi olmadklar gerekesiyle beer davran yneten yasalarn olmadn sylyordu. Hmanistlere gre, insanlarn hr iradeleri vardr, dolaysyla bilimin ngremeyecei tarzlarda hareket ederler.

Netice itibariyle, bu gibi yasalarn peine dmek anlamsz, hatta zararlyd. Bu grte btn zel davranlarn idiosen-kratik (kiiye zg) olduu syleniyordu. Bu szmona idiografik-nomotetik (tasvirci-kural koyucu bilim) tartmasnn mr yz yl at. Bugn yeni olan ey, evrenselcilie bilimin iinden ve bilimsel gerekelerle kar klmakta olduudur. Klasik dinamik, yani Newton fizii, yasalara uyan, belirlenmi ve ters evrilebilir (yani, zamand) olduu sylenen dorusal gidimizlerinin hesaplanmasna dayanmaktadr. Ne var ki, ada fizik artc biimde unu kefetti ki "byle bir tasvir genelde geerli deildir... ve 'ou'
254

dinamik sistemler gayet istikrarsz bir ekilde hareket etmektedirler."2 kin geliigzellik ve ikin ters evrilemezliin (veya zaman okunun) fiziksel dzenin temeli olduklar kefedilmektedir. Dorusallk ve denge yerine, bilim adamlar bugn sistemlerin denge durumlarndan uzaklatklarn ve byle yaptklarnda da dorusalln yerini atallamann aldn sylemektedirler. atallama basit olarak, "kritik bir deer iin denklemlerin yeni bir zmnn ortaya kmas"3 olarak tanmlanmaktadr. atallamalar, sadece atallama noktalar arasnda belirlenebilir olan unsurlar anlamna gelmektedir. atallama noktalarna yaklalnca, "dalgalanmalar asl bir rol oynar"4 ve srekli yenilik ve deiimler meydana gelir. Bu bakmdan, tam da fizik bilimcilerin "atallamann fizik ve kimyaya tarihi sokmakta olduunu"5 ve "tarihin sonunun olamayacan"6 syledikleri urakta, yine fizik bilimcilerin "bilimsel tabiat anlaynda derin bir deiim"7 yaamakta olduklar bu urakta, birok sosyal bilimciler hl, daha eski bir fizik bilimi grnden karlm olan kendi evrenselcilik versiyonlarna sarlm bulunuyorlar. Bu gelimenin toplumsal karar-verme bakmndan ierimleri, messes karlar iin, mhendislik ve teknoloji bakmndan ierimlerinden hi phesiz daha acil ve daha tehditkrdr. Medeniyetlere yeniden ilgi duyulmasnn sebebi budur. Medeniyet (tekil) kavram Nevvtoniyen bir fikirdir. Medeniyetler (oul) kavram ise dzenin kaostan kt, kaosun bizzat yaratc olduu anlayyla ahenk iindedir. "... ile ahenk iindedir" ibaresini kastl olarak kullandm. u sebeple ki, medeniyetler (oul) kavramnn gemite baka armlar da olmutur ve ayet onu bugn beer karmaklk anlaymza uygun bulacaksak, bu armlar ortalktan temizlemeliyiz. ok sayda medeniyetin var olduu fikri uzun zamandan beri ev2. 3. 4. 5. 6. 7. Uya Prigoginc ve Isabclle Stcngers, Order Ouc of Chaos, Ncw York: Bantam, 1984, s.26.3. Uya Prigoginc, From Being ta Becoming, San Francisco: Frceman, 1980, s.105. A.g.e., s.106. A.g.e. A.g.e., 1.128. Prigoginc ve Stcngers, Order Out of Chaos, s.312.

255

rimsel bir kronosofiye balanm bulunmaktadr.8 Medeniyetlerin ykselip dtkleri ileri srlmektedir. Bunu bir eit standart format takip ederek yaptklar varsaylmaktadr. Bunda, partiklarist (zgc) bir dnya gr gelitirme kisvesi altnda, gizli bir evrenselcilik grmekteyiz. Sadece terakkisi olmayan bir evrenselciliktir bu -muhtemelen evrenselciliin en berbat tr. Medeniyetlerin (oul) bu partikler kullanmnn bereket versin artk ok fazla sayda savunucusu yok. Ancak, mantken ona ok benzeyen ve hl revata olan tretilmi bir nosyon vardr. Bu benim "k ve d" tezi dediim eydir. Byk medeniyetler "ker ve derler" ve byle olduklarnda, barbarlarca yenilgiye uratlrlar.9 Bu tez dorudan doruya Avrupa tecrbesinden g almaktadr: Roma mparatorluu'nun d ve Avrupa'nn szmona barbar kabileler tarafndan istila edilmesi. Bu kuramlatrmann leitmotifi tarafndan istila edilmesi. Bu kuramlatrmann leit-motifi kltrel ktmserliktir; mesaj ise, Amerikan imparatorluu bir defa kt m, dnyann paralanacadr. Bugn, kkeni itibariyle Quebece ve tarz bakmndan alayc olmakla beraber, bu tema zerinde sinema filmlerimiz bile var. Fakat muhakkak ki, eer bilimsel atallama modelinin bize syledii bir ey varsa, sonucun ktmser bir sonu olacan tahmin edemeyeceimizdir. Nihayet, medeniyetler (oul) kavram bir eit akla ziyan kltrel oulculua dnebilir. nsanlk birok toplumsal dzen biimleri icat edegelmitir. Bunlar manen karlatrmann veya tarihsel bakmdan deerlendirmeye tbi tutmann hibir yolu yoktur. Gemi ve gelecekteki deiik olma gereini kabul etmek zorundayz, o kadar. Bu bir eit 'rasyonalitenin son kertede terkedilmesi'dir: Oynamaya hazr olmadm bir oyun. O halde daha ayakta durabilir bir medeniyetler (oul) kavram var mdr, insanlk tarihini yorumlamamzda bize yardmc olacak bir kavram? Olduunu sanyorum. Tarihsel sistem ile medeniyet arasnda bir ayrm yaparak balyo8. Kronosofiler hakknda, bkz. K. Somian, "The Secular Evolution of thc Conccpt of Cyclcs," Revieu, II, 4, Spring 1979, 563-646. 9. Bir yanda Johan Galtung, Tre Hestad ve Erik Rudcng, dier yanda Samir Amin arasndaki "Medeniyetler ve kleri" hakkndaki tartma iin bkz. Revieu, IV, 1, Summcr 1980.

256

rum. Tarihsel bir sistem, ampirik bir gereklie atfta bulunmaktadr. in'deki Tang hanedan veya Roma mparatorluu veya Mool mparatorluu tarihsel sistemler idiler. Bir medeniyet ise, miras, farkllk ve haklar hakl gstermede

hali hazrdaki yarar bakmndan gemi hakknda ada (muasr) bir iddiaya atfta bulunmaktadr. in medeniyeti, Bat medeniyeti, Hint medeniyeti ite byle ada iddialardr. Bu iddialarn batan sona dorulanabilir ampirik verilere dayanmas da art deildir. Bu iddialar nasl olsa tarihsel dahletme snrlar hakkndaki ada tercihlere dayanmaktadr. Grnen o ki, ne in "medeniyeti" ne de Hint "medeniyeti" dorudan Orta Asya'dan geldiklerine dair hak iddiasnda bulunmakta, fakat Bat "medeniyeti" Yunan'n ve belki kadm srail'in bile dorudan mirass olmaya hak iddia etmektedir. Bu gibi iddialarn sebepleri gemite neyin vuku bulduuna deil, hali hazrda neyin vuku bulmakta olduuna dayandrlabilir. Tarihsel dahletme snrlarna dair bu hak iddialar, cari ideoloji olma durumu hari, amprik dorulamaya tbi deildirler. Gemiteki durumunu incelemek, nceki belirli zaman-mekn yaplarn ada bir grubun "mirasnn" paras saymann geerliliini aydnlatmaz. nk kltrel miras gayr-i madddir ve ok sayda grup tarafndan sahiplenilebilir. Aa yukar, onu kendine maletmek isteyen herkes tarafndan sahiplenilebilir. Medeniyetler ykselmemi ve dmemilerdir. Aksine, dnya-imparatorluklar vcuda gelmi, serpilip gelimi ve kmlerdir. Dnyann baz corafi blgelerinde (in mkemmel bir rnektir buna), birbirinin iine geen jeofiziksel koordinatlar ile pepee dnya-imparatorluklar gelip gemitir. Sonraki dnyaimparatorluklar (her zaman olmasa bile) sk sk, belirli bir kltrel sreklilik derecesine dayal bir "medeniyet" mirasna hak iddia etmilerdir. Srekliliin biimi deiik olabilir: Mesela, dil formu, din, dnya gr veya yemek alkanlklar. Sreklilik hibir zaman tam deildir ve bazan sreklilik iddias gayet zorlama olabilir. ada ABD ile M.. drdnc yzyl Yunanistan' arasndaki ba alp dil, din, dnya gr ve yemek alkanlklarnn yaknlk derecesi zerinde dnelim. Hi phesiz birtakm balar var, ama gene de... O halde kendi tarihsel sistemimize dnelim ve medeniyetler kavramnn bize en ok nasl yardmc olabileceini grelim. unu hatr257

lamak zorundayz ki, ampirik bir gereklik olarak, kapitalist dnya-ekonomi kendi genileme sreci iinde br tarihsel sistemleri imha etti. Sistem olarak mevcut olular sona erdi. Etkileri, medeniyete dair hak iddialar olarak kald, yani, hali hazrda mevcut tarihsel sistem iinde miras, farkllk ve haklara dair iddialar: Etkin biimde ileri srlebildikleri lde geerli olan iddialar. Bir Arap diriliinden (ba'as, rnesans) sz ettiimiz zaman, unu kastetmekteyiz: Modern dnya-sistem dahilinde baz byk insan gruplar "Arap" olduklarn iddia etmekte ve dolaysyla siyas taleplerini kltrel kisveler iinde ne karmaktadrlar. Mslmanlar kadar Hristiyanlar da Arap olabilir mi? Moritanyallar Arap m? ada ideoloji terimleri dnda buna cevap verebilmenin yolu yoktur. Bugn srail'deki Sefardik Yahudiler Arap deiller. imdi ne denli doallktan uzak

grnrse grnsn, yarn olabilirler. Bunlar ne ahlk sorulardr, ne de olgusal (gereklere dair); esas itibariyle siyas sorulardr bunlar. Mevcut kapitalist dnya-ekonomimiz hakknda esas olarak iki ey biliyoruz. Birincisi, dnya-ekonomi bir atallama noktasna yaklamaktadr. kincisi, bu srecin unsurlarndan biri benim dnya-sistemin kltrel dekolonizasyonu dediim eydir. Bu kltrel smrgelemekten kurtulu iki biimde tezahr etmektedir: Medeniyet iddialarnn siyas dirilii ve tarihsel sosyal bilimcilerin "medeniyet" gibi kavramlarla uramalar. atallama sreci ileri doru gitmektedir. Sonular tahmin edilebilir deildir. Bu, beer karar-vermenin kuatcl dnda olduklar anlamna gelmez. Tam aksine. Belirlenmi neticelerin kstlar atallama durumlarnda kaldrldndan, girdideki kk deiimler bile byk kt deimeleri yaratabilir. Bunu gndelik dile evirecek olursak: Kollektif olarak yapacamz eylerin gerekten ie yarayabilecei zaman gelip atmtr. Sre stokastiktir ve dorusal olmadndan, ortada gerek tarihsel seenekler vardr. O halde, arzu ettiimiz hedeflerimizi takip edebilir, tahayyl edebildiimiz kadaryla beer potansiyelimizi deerlendirebiliriz, deerlendirmeliyiz. Bunu hakkyla yapabilmek iin, en geni seenekler alann gz nne almal, tercih haklarmz oaltmalyz. Senghor'un "ren-dez-vous du donner et du recevoir"* anlayyla ileri srlmeleri artyla
* Veren ile alann bulumas.

258 medeniyet iddialar seenekler alanmz geniletirler. Kelimelere nasl dkersek dkelim, Bat'nn k, Amerikan imparatorluunun k, kapitalizmin k kltrel ktmserlik vesileleri deildir. (Dikkatle, hayal gcmz ileterek, cesaretle) iyi hkm vermemiz artyla, bize yeni ve daha iyi bir tarihsel sistem yaratma imknn - ama sadece imknn- sunarlar. Dorusal evrenselciliin tahrif edici gzlklerini kullanmadan gemi tarihsel sistemlerin ileyilerini incelemek bu mcadelede pekl asl bir unsur olabilir. Jeopolitik ve Jeokltr, eviren: Mustafa zel, z Yaynclk, ss.307-315. 1993. 259

NSAN HAKLARI VE KLTRLER ATIMASI Pierre SANE*


LONDRA- Btn hkmetlerin sayg gstermesi gereken uluslararas bir erevede desteklenen ve herkese uygulanan bir insan haklar kavram bugn sorgulanyor. zellikle Asya, Latin Amerika ve Ortadou'daki baz hkmetler, medeni ve siyas haklarla ekonomik, sosyal ve kltrel haklar arasnda ncelikler asndan bir ayrm yaplmas gerektiini ileri sryorlar.

Bu lkeler, medeni ve siyas haklarn ekonomik gelimeden sonra gelmesi gerektiini sylyorlar. Malezya ve Endonezya gibi daha yoksul baz lkeler de, ekonomik gelimenin zor yknn altndan kalkmaya alrlarken, medeni ve siyas haklarn kaldramayacaklar ykc bir lks olduunu iddia ediyorlar. Bu argman kabul edilemez. Alarn doyurulmas gerei, asla ikenceye gz yummamz gerektii anlamna gelmez. nsan haklar greli deildir. Blnemez veya ncelik srasna konulamaz. Tm insan haklar evrensel ve btnseldir. Dnya politikasndaki son deiimlerden biri, Avrupa ve Amerika'nn daha zengin lkelerinin ekonomik iliki ve insani yardm koulunu, bir lkenin insan haklar siciline balamalar eklinde ortaya kan eilimdir. Bu da insan haklar standartlarnn, Gney'in
* Senegalli bir insan haklar eylemcisi olan Pierre Sane, 1977 ylnda Nobel Bar dl'n kazanan Uluslararas Af rgt'nn genci sekreteridir. Sane, bu rgte nc Dnya'dan gelen ilk ynetici sfatn tayor.

260 yoksulluktan ya da savalardan harap olmu lkelerine Kuzey tarafndan dayatld eklinde bir anlaya yol amtr. Bu anlay da kesinlikle reddedilmelidir. nsanlk, biri temel kiisel ve siyas haklarndan nemli lde yararlanan, dieriyse en temel insan haklarndan mahrum bir biimde yoksulluk iinde yaamay ve smrlmeyi bekleyen iki bloka blnemez. Baz lkelerin zenginlii, daha yoksul lkelere politikalar dikte ettirme yetkisini onlara vermez. ABD, 1970'lerde idam cezasn tekrar yrrle koymasnn ardndan 200. idam geenlerde infaz etmitir. Geen yl, Fransa, talya, spanya ve Portekiz'deki tutuklulara ikence ve kt muamele edildiine -ou kez rkln ayrdedici unsurlar eklinde- ilikin raporlarda art olmutur. Aralarnda Japonya ve ABD'de bulunan zengin lkeler, srasyla in ve Haiti'den gelen mltecilere alelacele adil olmayan hukuki ilemler uygulamlar, lkelerinde lm ve ikenceyle karlaabilecek siyas mahkumlarn zorla geri gnderilmesiyle sonulanabilen kararlar almlardr. nsan haklarna ynelik tehditler bunlarla snrl kalmamaktadr. Baz hkmetler, topluma kar ykmllklerin bireyin istek veya ihtiyalarndan daha nemli sayld Mslman ya da Konfyusuluk'tan etkilenen lkelerinde, evrensel insan haklar kavramnn kltrleri ve gelenekleriyle elitiini sylemektedirler. Mslman dnyayla gayrimslim dnya arasndaki uyumazlklar, gvensizlik ve korku yaratmak iin zellikle suistimal edilmektedir. Muhafazakr Islm gelenekle liberal Bat toplumlar arasndaki gerek farkllklar, Suud Arabistan gibi otoriter rejimler tarafndan insan haklar ihlllerini hakl karmak iin ktye kullanlmaktadr.

Bu tr argmanlar, ilgiyi asl konudan saptrmaya ynelik abalardr: Bu hkmetler insan haklarn inemektedirler ve mutlaka engellenmeleri gerekir! imdiye kadar hibir hkmet, kendi kltrnde yoksulluu, ikenceyi, ayrmcl veya "insanlarn kaybolmasn" onaylayan deerler olduunu ispatlayamad. Ayrca bu argmanlar, Ortadou ve Asya'da yaayan insanlarn da haklarna sayg gsterilmesini istedikleri gereini hesaba katmaktadr261 lar. Konu, insan haklar rgtleriyle hkmetler arasndaki bir tartma deildir, halklar ile hkmetleri arasndaki bir mcadeledir. Souk Sava'n sona ermesi, insan haklarnda yol alnmas meselesini daha da karmak hale getirdi, nk etnik ve milliyeti gerilim daha nce eine rastlanmadk lekte tekrar hayat buldu. Silahl glerle ve "etnik temizlik" uygulamasyla politik deiiklik salama peindeki hareketler de, tpk hkmetler gibi, insan haklar uygulamasnn evrensellii, blnmezlii ve sreklilii konusundaki istemlere tab olmaldr. Gnmzde, tm insanlarn belli temel haklarn inenemeyeceinden emin olduklar bir dnya hayali artk tehlikededir. Bu haklara her zaman sayg gsterilmesini salamak gerek bireysel gerek toplu olarak her birimizin grevidir. Uluslararas Af rgt bunun salanmas, insan haklarnn btn dnyada korunmas amacyla baz somut neriler getirdi. nsan haklar giriimlerini koordine edecek, bu konunun BM'nin tm etkinlikleriyle btnletirilmesini salayacak ve Bosna-Hersek, Kamboya, Haiti gibi acil durumlarda bamsz eylemde bulunacak kaynak ve yetkiyle donatlm bir BM nsan Haklar Yksek Komiserlii kurulmas iin arda bulunduk. Ayrca insan haklarna ilikin kabilecek muhtemel krizleri tespit edecek etkin bir BM "erken uyar" sistemi kurulmasn, uluslararas topluluun ciddi insan haklar ihlllerinde acil harekete gemesini salayacak bir BM "acil tepki" sistemi oluturulmasn istiyoruz. Dnya topluluu, insan haklarnn evrensel olmadn, yani bir kltrde uygulanp dierinde uygulanamayacan, bask ile yoksulluk arasnda seim yapmamz gerektiini ileri srenlerin ynlendirdii gibi Kuzey ile Gney arasnda blnmelere izin vermemelidir. BM nsan Haklar Evrensel Beyannamesi'nin ilk cmlesi yledir: "nsan ailesinin btn yelerinin eit ve devredilemez haklara sahip olduunun kabul, dnyada zgrlk, adalet ve barn temelidir." Bu cmle yazlal 45 yldan uzun bir sre geti. Ve bu szler gnmzn hzla deien dnyasnda her zamankinden ok daha fazla geerlidir. nsan haklarnn evrenselliinden yana tavrmz da her zamankinden daha kararl olmaldr. "Vahetin zehrinden ienler", diye yazyordu srgne gnderilen ve
262

hapsedilen Pakistanl air Faiz Ahmet Faiz, "kazanamayacaklar, ne bugn ne de yarn. Aklarn bulutuu yerde klar sndrebilirler ama ayn kreltemezler." NPQ Trkiye: Cilt:2, say: 7, ss.30-31, eviren: Levent Cinemre. 263

E BLNM BR DNYA VE ZENGNLERN BAKALDIRISI*


Alvin & Heidi TOFFLER LOS ANGELES- Yzyllar boyunca elitler, yoksullarn bakaldrsndan korkup kendilerini buna kar korudular. Hem tarm ya da Birinci Dalga toplumlarnn, hem de sanayi ya da kinci Dalga toplumlarnnn tarihine kanl kle, serf ve ii isyanlar damgasn vurmutur. Ama ademi merkeziyeti, bilgiye dayal nc Dalga toplumlarnda ok artc bir yeni gelime ortaya kyor: Giderek artan bir zengin ayaklanmas riski. SSCB paralanrken, ayrlmaya en hevesli olan cumhuriyetler Baltk Devletleri ile Ukrayna'yd. Bat Avrupa'ya en yakn lkeler olarak bunlar, ayn zamanda en mreffeh ve sanayisi en gelimi lkelerdi. Bu ikinci Dalga sanayi cumhuriyetlerinde elitler -esas olarak Komnist Parti brokratlar ve sanayideki yneticiler- Moskova'nn kendilerini ktrm brakt ve srtlarna, kaldramayacaklar bir yk vurduu kansndayd: Bat'ya baktklarnda, imdiden geleneksel sanayi toplumunu ap bir nc Dalga biliim ekonomisine doru ilerlemekte olan Almanya'y Fransa'y ve teki lkeleri grebiliyorlard. Kendi ekonomilerini de Bat Avrupa roketinin arkasna balama umudundaydlar. Tersine, Birlik'ten ayrlma konusunda gnlsz olan cumhuriyetler ise Avrupa'ya en uzak, en yoksul ve tarma en ok dayal olanlard.
* Bu yaz, ok, nc Dalga, Yeni Gler Yeni oklar adl kitaplar en ok satan listelerinde yer alan yazarlarn Savaj ve Kar Sava: Yirmi Birinci Yzyln afanda Hayatta Kalmak adl kitabndan uyarlanmtr.

264 Arlkla Mslman olan bu Birinci Dalga cumhuriyetlerinde elitler, kendilerini komnist olarak adlandryor, ama daha ok aile ve ky iindeki son derece kiisel iliki alarndan yararlanan yozlam feodal baronlara benziyorlard. Himaye ve sadaka iin Moskova'nn azna bakmaktaydlar. Bylece ikinci Dalga ve Birinci Dalga blgeleri, birbirine tmyle kart dorultulara ekildiler. Btn taraflar da, etnik kken, dil, hatta ekoloji bayran sallayarak kendi karlarn maskelemeye alyordu. Ama bunun sonucu olan atmalarn arkasnda, tmyle birbirine kart ekonomik ve politik ihtiraslar vard. Birinci ve ikinci Dalga blgelerindeki elitlerin, Gorbaov'un uzlatramayaca kadar byk bir gle kitleleri kart ynlere ekmesi sonucunda, Sovyetler'deki byk paralanma yaand. Baka byk uluslarn rntgeni ekilirse, buralarda da Birinci, ikinci ve nc Dalga farkllklarna dayal benzer atlaklar olduu grlr.

rnein, dnyann en kalabalk lkesi olan in'i ele alalm. Bugn 1.2 milyarlk nfusu iinde 800 milyonu, i kesimlerde yaayan kyllerdir ve hl sefil yoksulluk koullar altnda atalarnn uygulad yntemlerle topra srmeye alrlar. Guizhou'da, derme atma kulbelerin ve dier sefalet gstergelerinin arasnda a ocuklarn imi karnlar da hl aka grlebilir. Buras, Birinci Dalga in'idir. Tersine in'in ky eyaletleri, tm dnyann en hzl gelien blgeleri arasndadr. Fabrikalarla dolu Guangdong'a prl prl yeni yksek yaplar g delmektedir ve giriimler, global ekonomiyle btnlemitir. evrelerine baktklarnda, hzla ikinci'den nc Dalga yksek teknoloji ekonomilerine gemekte olan Hong Kong, Tayvan ve Singapur'u grebilirler. Ky eyaletleri, "Kaplanlar" diye anlan bu lkeyi kendi kalknmalar iin model olarak grmekte ve kendi yerel ekonomileriyle bunlar arasnda balant kurmaktadrlar. Bazlar ucuz emee dayal ikinci Dalga iletmelerinde alan, bazlar da imdiden mthi bir hzla nc nc Dalga teknolojileri kurmakta olan yeni elitler iyimserdir; son derece ticari kafaldr, saldrgan bir biimde bamszdr. Ellerinde fakslar, cep telefonlar, altlarnda lks otomobiller olan, Mandarin ince'si deil Kanton ince'si konuan bu elitlerin, Vancouver ile Los Angeles'tan Cakarta, Kuala Lumpur ve Manila'ya kadar her yerdeki etnik inli topluluklaryla ha-

berleme balants vardr. Yurtdndaki inliler'le, hayat tarz ve kendi karlar asndan ortak ynleri, anakaradaki Birinci Dalga inliler'iyle olduundan daha oktur. Topluca, Pekin'deki merkezi ynetimin ekonomik fermanlarn takmamaya balamlardr bile. Artk Pekin'in ekonomik mdahalesine katlanmamaya karar verip, krsal blgedeki koullar dzeltmek ya da iftiler arasndaki huzursuzluu yattrmak iin merkezi ynetimin gerek duyduu kaynaklara katkda bulunmay reddetmelerine urada ne kald? Pekin, mali ve politik ilerinde onlara tam zgrlk vermezse, yeni elitlerin bamszlk ya da buna benzer bir ey zerinde srar edecei dnlebilir; bu da, in'i paralayp i sava balatabilecek bir adm olur. Dev yatrmlar tehlikeye giren Japonya, Kore, Tayvan ve baka lkeler taraf tutmak zorunda kalabilir ve bylece, ardndan gelebilecek faciann iine gmlm olurlar istemeden. Bu senaryo, bizim de kabul ettiimiz gibi speklasyona dayaldr, ama olanaksz deildir. Tarih, byk lde ihtimal d grnen savalar ve ayaklanmalarla doludur.

Hindistan, 835 milyon nfusuyla dnyann ikinci kalabalk lkesidir ve onun da e blnm elitleri arasnda benzer bir kopu ortaya kmaktadr. Orada da yine kalabalk kyl kitleleri yzyllar ncesinde olduu gibi yaar; orada da yine kabaca 100-150 milyon kiiyi barndran, geni ve bymekte olan bir sanayi kesimi grrz ve orada da yine, yeleri internete ve dnya iletiim ana bal olan, evlerinde PC'leriyle alan, bilgisayar program ve yksek teknoloji rnleri ithal eden, dier toplum kesimlerininkinden tmyle farkl bir gndelik gereklii yaayan kk, ama hzla byyen bir nc Dalga kesimi vardr. Hindistan'daki televizyon ekranlarnda boy gsteren MTV'ye baktmzda ya da Gney Delhi'deki Lacpat-Rai alveri merkezine uradmzda, kesimler arasnda bu kopukluk daha da netleir. Burada mteriler, anak anten, LED, sinyal paylama aygt, video kayt aygt ve nc Dalga bilgi akna balanmak iin gereken dier mallarn fiyatlar zerine seyyar satclarla kyasya pazarlk eder. Hindistan, etnik-dinsel nitelikte olduu grlen farkllklara dayal kanl ayrlk hareketlerle zaten sarslmtr. Ancak bunlarn temeline bakarsak, in'de ya da Rusya'da olduu gibi birbirine kart elit
266

bulabiliriz; bunlarn her birinin kendi ekonomik ve politik gndemi vardr ve din ya da etnik kken kisvesi altnda lkeyi blmektedirler. Brezilya'nn 155 milyonluk nfusu da iten ie kaynamaktadr. gcnn neredeyse yzde 40' hl tarmdadr; bunun byk blm de son derece korkun koullarda gbela hayatn srdrmektedir. Byk bir sanayi kesimi ile kck, ama bymekte olan bir nc Dalga kesim, Brezilya'nn kalann oluturur. Kuzeydou'daki Birinci Dalga kylleri alktan lrken ve denetlenemeyen gler kinci Dalga'daki Sao Paulo ile Rio'daki arln koyarken bile Brezilya, Rio Grande de Sul'da imdiden rgtl bir ayrlk hareketle kar karyadr. Buras, yzde 89 okuryazarlk oran ve her be evden drdnde telefon olan mreffeh bir Gney blgesidir. Gney, lkede GSYH'in yzde 76'sn retmektedir ve hkmette temsil oran, ayn lee vurulduunda ekonomiye katks ancak yzde 18 olan Kuzey ve Kuzeydou blgelerininkinden hep daha dktr. stelik Gney, Kuzey'e sbvansiyon salad iddiasndadr. Gneyliler, Brezilya Rio'nun hemen kuzeyinde sona erseydi zengin olurdu, diye aka yaparken artk glmyorlar. GSYH'lerinin yzde 15'ini Brezilya'ya gnderip yalnzca yzde 9'unu geri aldklarn ne sryorlar. Brezilya'y blme konusunda kararl bir partinin lideri yle diyor: "Ayrlklk, Brezilya'nn silkinip geri kalmlktan kurtulmas iin tek yoldur." Ayn zamanda i atmaya giden bir yol da olabilir. Avrupa'da bile, tam da 30 yllk btnleme sreci sonulanmak zereyken, ayrlkln sesi her zamankinden daha fazla kmaya balad. Umberto Bossi

nderliindeki Kuzey Birlii'nin seim zaferini dnn. Refahn daha yksek olduu kuzey kesimini Roma brokrasisi ile talya'nn yoksul gney kesiminin yknden kurtarmaya dayal programyla Birlik, talya'daki yolsuzluk skandallarnn beii Milano'da oylarn ounluu ald. Demek ki btn dnyada, atma halindeki uygarlklarn ortamnda bulunan kzgn zenginlerden uyar niteliinde bir homurtu duyuyoruz. Zenginler, ayrlmak istiyor. Yksek sesle dile getirmeseler de, birou yle dnyor: "htiyalarmz yurtdndan alp mallarmz da dar satabiliriz. leride, nc Dalga ilerledike fabrikalarmz ve brolarmz gerek267

ten daha az sayda ve daha nitelikli iilere gerek duyabilecekken, niye kt beslenmi bir cahiller ordusunu srtmzda tayalm?" Bu, blnmeye yol aabilecek baka eilimlerle, zellikle ykselen korumaclk ve Balkanlar'dan Hindistan'a kadar birok yerde patlak veren trden etnik-dinsel ekimelerle birletiinde iddetli patlamalar mmkndr. Giderek oalp hzla genileyen bu blnmeler, nmzdeki on yllk dnemlerde bara ynelebilecek geni lekli tehditleri temsil etmektedir. Bunlar, amzn en temel atmasndan kaynaklanr: Bu atmay, sanayi devriminden sonra dnya gcnde ortaya kan iki dall yap iinde snrlanamayacak yeni bir devrimci uygarln ykselii balatmtr. nmzdeki on yllk dnemlerde dnya sisteminin, hl tarma dayal Birinci Dalga devletleri, geleneksel sanayi zerine kurulu ikinci Dalga devletleri ve birinin kendi hayati karlar, atma halindeki kendi elitleri, kendi krizleri ve gndemleri olan nc Dalga Devletleri biiminde yava yava dall bir yapya oturduunu greceiz. Gnmzde savan sivilleri de iine alacak biimde yaylmasn, nkleer, kimyasal ve biyolojik silhlar ile fzelerin durmadan oalmasn gzlemlediimiz byk tarihsel balam budur ite: New York'taki Dnya Ticaret Merkezi'nin bombalanmas gibi nceden hi emsali grlmemi sava biimlerinin ortaya kna da bu balam iinde tank oluyoruz. Bu olayn da aka gsterdii gibi devlet, iddet zerindeki tekelini, ldrme sanatna vakf, ounlukla bamsz aktrlerden oluan kk gruplara kaptrmtr. Hzla gelecekteki tarihin tuhaf ve yepyeni bir dnemine giriyoruz. Sava nlemek ya da snrlandrmak isteyenler, bu yeni olgular hesaba katmak, aralarndaki gizli balantlar grmek ve dnyamz dnme uratan deiim dalgalarn tanmak zorundadr. nmzdeki olaanst karklk ve tehlike dneminde varlmz srdrebilmek iin en az iki yzyldr kimsenin yapmad bir eyi yapmalyz. Nasl yeni bir sava

biimi icat ettiysek, iktidarn ve bilginin ademi merkezilemesinden yararlanarak nc Dalga iddet biimlerine kar savaan yeni bir "bar biimi" icat etmemiz gerekecektir. NPQ Trkiye, Cilt: 2, say: 7, ss.31-33, eviren: zden Arkan. 268

DMANSIZ BARI OLABLR M?

Giandomenico PICCO NEW YORK- iki kutuplu bir dnya dzeninden dmansz bir dnyann dzensizliine gemeye mi mahkumuz? Nkleer korkunun hkim olduu bir dnyann yerini terrizmden korktuumuz bir dnya m alyor? Devlet kuvvet kullanma tekelini ebediyen-yitirdi mi? New York, Bombay, Kahire ve istanbul'daki son bombalama eylemleri, Balkanlar ve dier blgelerdeki mezalim, uygar davrann ortak paydasnn dnyann tm kelerine henz yaylmadn ok vahi bir biimde hatrlatyor. Gnah kkrtclarnn bolluu, hemen bir "dman" in yeniden icad edilmesini gerektiriyor. Sovyet Bloku'nun kyle birlikte ortak bir paydann yaylmas, dnya genelinde terrizme verilen dolayl veya dolaysz destein kesinlikle zayflamasn getirdi; nk bu tr destein bulunabilecei corafi blge darald, ayrca lojistik destek olarak kullanlabilecek politik yaplar ya yok oldu ya da baka amalar tayorlar. te yandan, "ana akm"a muhalefetin deiik biimleri, bugn rgtl politik hareketlere d* BM eski Genel Sekreteri Percz de Cucllar'n siyasi meselelerden sorumlu yardmcs olan Giandomenico Picco, 1990 ylnda Lbnan'daki Batl rehinelerin serbest braklmasnda ok etkili olmutu. Giandomenico Picco, burada, yaad deneyimden kartlabilecek derslerin uygarlklar atmasnn zmnde nasl kullanlabileceine ilikin grlerini aktaryor.

269 nme ansna daha az sahip nk bu politik kanallardan bir ksm artk mevcut deil. Beyrut'taki rehine olay srasnda, rehineleri karanlarla grmek zere birka kez "gtrldm". Birka kez diplomatik olmayan uzun tartmalarmz oldu. Bir sonuca varabilmemiz iin ben kendim de karlmtm. Koullar gerei tartmalarmz olduka "youn" geti. O gnlerde Birlemi Milletler grevlisi de olsa, bir Batl'nn Islm Cihad'la masaya oturmasnn kesinlikle anlalamayacak bir tavr olduu sylenebilir. Dnyadan izole edilmitim, farkl bir dil konuuyordum, ok farkl bir kltrel arka plan olan farkl bir dinsel inanca balydm ve grmelerim sonunda bana ne olabileceini bilmemem bir yana, nerede olduumu bile bilmiyordum. Ama iletiim saland, rehinelerin salnmas konusunda anlatk ve "onlar" da szlerini tuttular. Aslnda aramzda gerekten bir fark vard: Birincisi ben herhangi bir su ilememitim; onlarsa davalarn duyurma umutlar olmadan kurban edildiklerine inanmlard. Ama bizi gerekten ayran bir ey varsa, o da korkuydu: Hepimizin

farkl olduunu kabul ediyorum ama ayrm izgisi din, politika veya para deil, korkudur. Korku, ayrmcln ok demokratik bir eklidir; bugn benimle-dir, yarn baka birisiyle. Terrizm, hogrszln canice ortaya kdr. Hogrszle verilen taviz, insanlk iin her zaman ok kt olmutur. Hogrszln canice tezahrne hzla, sebatla ve kararllkla karlk vermek gerekir. Ama etkili ve gvenilir olmak iin tutarllk arttr. Baka bir deyile, nerede karlarsak karlaalm, hogrszlkle kararllk ve cesaretle mcadele edilmelidir. Eer tutarl davrandmz gsterebilirsek, bu abaya katlacaklarn says artar, kar kanlar azalr. Sivil toplumun bireyin bamszln ve haklarn korumak iin -ne kadar farkl olursa olsun- ayakland bir zamanda ne terrist eylemlere tepki gstermekte ihmalkr davranabiliriz ne de baka eylemlere izin verebiliriz. Terrizme ve hogrszln her biimine hzla ve kararllkla tepki gstermeyi baaramazsak bu bize ok pahalya mal olacak, savaa bile yol aabilecektir. Bir dmann olmay madalyonun bir yzyse, uluslararas sahnedeki oyuncularn oalmas da teki yzdr. Dnya genelinde militan 270 milliyetiliin canlanna tank olduumuz syleniyor. Bunun tank olduumuz eyin doru bir tanm m olduu, yoksa gerekte grdmzn marjinallemeden doan bir iddet mi olduu sorusunu soruyorum. Kesinlikle ne istemediklerini syleyen ama ne istedikleri konusunda kafalar kark olan sesler duyuyoruz. stemedikleri, ikinci snf vatanda olmak. Seslerini duyurmak ve bir ekilde, yeni uluslararas toplumun masasnda oyuncu olarak yer almak istiyorlar. Ama biri bir kulbe girerken yelik kurallarn da kabul etmek zorundadr, bylece kulp kapanacak olursa kendisinin de kaybedecei bir ey olur. Ortak payday daha da geniletmenin bir yolu da, uluslararas sahnede kulbe katlan oyuncularn mmkn olduunca fazla olmasdr. yelik aidat; ortak deerleri ve katlma kurallarn kabul etmektir. Bu durum, uzun grmeleri, Souk Sava dneminde verilen isimle, byk bir pazarl gerektirebilir. O zaman ayn kurallar kabul etmeyen lkeler nemli meseleleri masaya getirebilir ve byk atmalardan kanmak iin geici anlamalar yapabilirler. Ortak payda yeni bir byk pazarlkla Dou ve Bat'nn tesine geniletilirse, terrizmin dolayl ya da dolaysz lojistik ve politik destek bulduu yerlerin says daha da azalacaktr. Ama ayn zamanda byk harfli yeni bir dman ihtiyac, "bizim" iin de "onlar" iin de art olabilir. Gsterecekleri byle nemli bir hedef olmaynca, toplumlarn hogrszle verdikleri zayf tepkiyi terrizme verilecek zayf tepkiler izleyebilir. te o zaman yeni bir "Dman"mz olacak ve bylece ortak

paydamzn yaygnlamasn snrlandracak, korkuyu besleyecek ve hogrszle kar davranlarmz dikkatle izleyenlere karmak sinyaller gndereceiz. Sonra da gelecek terrist eylem iin bekleyeceiz. Son tahlilde terrizme ve her eit hogrszle kar verilen mcadele, bir liderlik snavdr. Karlarnda bir dman olmaynca liderlikten aciz liderlerin, terrizme ve hogrszle etkili bir karlk verip veremeyeceklerini merak ediyorum. NPQ Trkiye, Cilt: 2, say: 7, ss.34-35, eviren: Levent Cinemre.
271

21. YZYIL "MEDENYET SAVALARININ YZYILI OLARAK ANILACAK


Mariano AGUIRRE* Eski Sovyetler Birlii'nde mafyann ykselii ile Msr ve Cezayir'de Batllar'n ldrlmesi arasnda ne gibi bir balant olabilir? Grnte hibir balant yoktur. Fakat medya, eski Sovyetler Birlii'ndeki mafyann een veya Azeri kkenli olduundan ve Kuzey Afrika ile Yakn Dou'daki yabanclar katledenlerin de Mslman olduundan sk sk bahsetmektedir, iki durumda da tehdit ve tehlikelerin kayna Islm kanattr. slama kar duyulan bu kuku, pek de yeni saylmaz. Bu korku Batllar'n kendilerine kar planlandn dndkleri, yabanc dmanl eklinde yorumlanmaktadr. Konu zerine yaplan tartmalar da bu paronayay gzler nne sermektedir. 1947-1990 yllar arasnda souk sava srd srece Bat'nn en byk dman komnizm ideolojisi ve eski Sovyetler Birlii idi. Rakip, demir bir perdenin arkasna gizlenmiti, iine kapalyd. slmiyet ile durum daha farkl. zellikle Afrika ve Yakn Dou'dan geldii sylenen slmiyet snrlar, boazlar gizli veya yasal pek fazla zorlukla karlamadan ayor ve Marsilya'ya, Barselona'ya veya Frankfurt'a ulayor. Londra Kraliyet Uluslararas likiler Enstits'nn yaynlad bir rapora gre;
* Madrid Investigaciones Para la Paz Merkezi eitim mdr ve Amsterdam Transnational nstitute'un mdr yardmcs.

272 "slm her zaman Bat'nn endielendii bir konu olmutur. Artk Bat'nn iine girmeye balamtr (...) Son dnemlerde Bat Avrupa'nn baz fakir mahallelerinde ok sayda Mslman yaamaktadr (...) Artk slm, Bat'da kltrel gerekliin bir paras olmutur. Bu eski dman Bat Avrupa kaplarndan ieri szmtr. Fakat Bat yzyllardr sregelen baz klieleri, nyarglar, gerekle ilgisi olmayan sulamalar amak zorundadr. manszlara kar cthad ve fanatik bir kadercilik Batllar'n kafasnda yzyllardan beri abartlarak sregelmi ve onlar rahatsz etmitir".

slm dnyas ve Hristiyan dnyas arasndaki birbirlerine meydan okuma gelenei, son yllarda giderek artan ve krklenen anti-lslmc bir anlaya dnmtr. 70'lerin bandaki petrol krizi, Arap dnyasnn gelimi lkelerin ekonomik geleceini mahvedebilecei eklinde yanl bir dncenin ortaya kmasna yolamtr. 80'lerde, ran ve zellikle Lbnan'da ar islamc baz rgtlerin Batllar' rehine almas, bu rgtlerin acmasz ve Bat kart rgtler olarak yorumlanmalarna yolamtr. Bunun yansra medyann, srail'e geni lde verdii destek nedeniyle Araplarn srdrd mcadeleler Filistinliler'inki gibi hakl olanlar dahi terristlikle sulanmtr. Sonu olarak 1990 ylnda Kuveyt'in Irak tarafndan igali ve Badat'n nkleer almalarnn ortaya kmas Araplarn Bat'y tehdit eden imajn iyice pekitirmitir. Son zamanlarda Msr ve Cezayir'de meydana gelen olaylar ve suikastlerin uzantlar Avrupa'ya kadar ulat. Ekim sonunda Cezayirli baz Islm militanlar, silh depolar ve cephaneleri ile beraber Paris'in dnda baz blgelerde yakalandlar. Bunun dnda radikal slmiyet bir tarafta Paris dier tarafta Londra ve Washington olmak zere Bat'y ikiye blmektedir. Bu blnme Cezayir'e kar alnacak tavrdan kaynaklanmaktadr. Bu blnmenin temelinde radikal slm'a kar asker gler mi desteklenmeli yoksa Amerika'nn yapmaya balad ve Londra'nn da nerdii gibi Islm gruplarla diyaloga girmeye almal m tartmas yatmaktadr. NATO'nun yaymlad son raporlardan bir tanesinde ye lkelerin, radikal din gruplarn dmanca saldrlarndan dolay islm' bir 273 "tehdit" olarak grdkleri bildirilmitir. "Bu radikal gruplarn Bat deerlerine olan kartlklarndan dolay Batl vatandalara kar iddet kullanacaklarndan endie edilmektedir." Ayn zamanda bu raporda bu tip iddet hareketlerinin "Mslman veya Batl lkelerde kamuoyunun demokrasiye olan gvenlerini sarsabilecei", bu nedenlerle de "radikal slm'n Bat Avrupa'ya g hzlandraca" bildirilmitir. Gney'deki Byk Kaos Bat'ya ait pek ok resmi dokmanda giderek artan problemleriyle Akdeniz blgesi istikrarsz bir blge olarak gsterilmektedir. Bu istikrarszln en nemli nedenlerinden biri olarak da blgenin gneyindeki lkelerdeki demokrasi eksiklii olarak gsterilmektedir. Fakat bu nedenler arasnda asla Kuzey'in, Gney'i dlayan ekonomik politikalarndan Bretron-Woods sisteminden veya Bat'nn asker stnlnden bahsedilmemitir. Avrupa Parlamentosu Akdeniz'de artan istikrarszl u ekilde aklamaktadr:
"Islm fundamentalizmin yayl kronikleen Filistin problemi, farkl milliyetler ve gruplar arasnda ekolojik problemlerin giderek artan bir ekilde boy gstermesi, ekonomik bamllk, borlar, demokrasi ve insan haklarna kar gelien politikalar, isizlik, nfus patlamas ve gler, gney ve gneydou Akdeniz'in istikrarszln arttrmaktadr."

Gney'deki byk kaos"u anlatmak iin birbirinin ardna konan bu faktrler ve Bat'y bu sebeplerin dnda tutmaya alan bu yaklam, 1993 yaznda, deerli, muhafazakr, Amerikal Profesr Samuel Huntington'n yaynlad ses getiren bir makale nedeniyle bir tip doktrin haline gelmitir: "Hipotezim; dnyann gelecekte atmalarnn kayna ekonomik veya ideolojik olmayacaktr, insanln blnnn ana nedeni kltr olacaktr. Fakat global siyasetin barndrd ana atmalar milletler ve deiik medeniyetlerden gruplar arasnda olacaktr".

Profesr Huntington medeniyetin "ayn kltden insanlarn oluturduu en byk bileim" olduunu savunmaktadr. Ve sekiz medeniyet belirlemektedir: Bat, Konfys, Japon, slm, Hindu, Slav-Ortodoks, Latin-Amerikan ve (muhtemel) Afrikal.
274

"Medeniyet oku" Samuel Huntington'n tezleri olaylar basite indirgemesi, kltrel snrlar kabaca tanmlamalarla yok etmesi ve zellikle slm'a ve Konfyusuluk'a kar siyas ve asker areleri ngrmesi nedeniyle, uzun zaman yadsnd. Huntington'a gre Iran ve Kuzey Kore gibi lkeler arasnda silh ticareti kanalyla slamc ve Konfyusu bir birlik olumaktadr. Bu makalenin Amerika Birleik Devletleri ve Kuzey Kore arasnda geen yaz meydana gelen nkleer silhlanma krizine ve Tokyo ile Washington arasndaki zaten problemli olan ticari ilikilerin iyice zedelenmesine katklar pek de az olmamtr. Souk Sava sonras uluslararas ilikilerin aklanmasndaki paradigmalarn ortaya koyulmasnda Francis Fukuyama ve bugnlerde nl "Tarihin Sonu" tezi Amerikan entellektelleri yldz sisteminde Samuel Huntington tarafndan takip edilmitir. Deerli Dou Bilimcisi Bernard Lewis "Stilin ve hareketin; siyasetin olduu kadar hkmetlerin de snrlarn at bir ada yayoruz. Bunun bir medeniyet okundan aa kalr yan yoktur" diyerek sregelmekte olan polemie katklarn yapmtr. Harvard Uluslararas ilikiler Blm Profesr Joseph S.N. kendi kesinden, etnik gruplarn isteklerini "yeni bir kabilecilik" olarak tanmlamtr. Ve son olarak Amerika Birleik Devletleri'nde byk yank uyandran makalesinde Robert D. Kaplan, tm yazarlarn aklamalarnn dnyada giderek artan fakirlii ve bunun sonucunda gelien cinayetleri en iyi ekilde ifade ettiini sylemitir. Kaplan, Samuel Huntington' "bizi tehdit eden anariyi" en iyi ekilde ifade eden entellektellerden biri olarak tanmlamtr. Francis Fukuyama; "Eer Irak nkleer g kullanabilseydi Krfez Krizi ne hal alrd?" sorusunu sormutur. Huntington1 n ona cevab ise u ekilde olmutur:
"Konfyusu ve Islm devletlerin asker glerinin yaylmn nlemek, Bat'nn asker kapasitesinin kstlanmasn durdurmak, Asya'nn dousunda ve gneydousunda Bat'nn asker stnln korumasn salamak gerekir (...) Bat, Batl olmayan medeniyetlere kar asker ve ekonomik gcn korumaldr."

275

Bat ve slm karlamasnda; diyalogun, ibirliinin gelitirilmesi, uluslararas sistemde reform yaplmas, devletler, kltrler ve halklar arasnda barn salanmas abalar dururken bahsedilen paranoyak teori ve speklasyonlarn zme ne gibi katklar olabilir.

Bat'da "Batl olmayan kltr" ve "mantksz kltr" kavramlar giderek daha fazla birbirlerine kartrlmaktadr. Bylelikle rnein, Avrupa Birlii'nin yaynlad bir raporda "Yeni nkleer tehditlerin mantksz yneticiler yznden 3. dnya lkelerinden gelebileceini, bu lkelerin Amerika Birleik Devletleri ve Sovyetler Birlii'nin souk sava srasnda gsterdikleri mantkl politikay uygulayamayabilecek-leri" belirtilmitir. Birlik dncesi bir kez terkedilip ikinci plana atld zaman, asker yaptrm istekleri n plana kmaktadr. Avrupa cephesi generallerinden Helmut Willmann "Avrupa'ya gelecek tehdidin gneyden beklenmesi gerektiini" sylemitir. NATO; 1991'de yeni stratejisini tanmlarken, Gney lkelerinden kaynaklanabilecek nkleer tehlikeye, terrist gruplara ve bu lkelerin sahip olduu geni alanl tahrip gcne sahip kimyasal ve biyolojik silhlara kar alnacak nlemlerden bahsetmitir. NATO, bunlara kar tm uluslararas mekanizmalarn glendirilmesi gerektiini savunmaktadr. NATO'nun nerileri arasnda, nkleer silhlanmann kstlanmasnn yansra savunma sistemlerinin gelitirilmesi nerileri de vardr. NATO'ya ye lkeler bu konuda hibir ey yapmamaktadrlar. Yeni Askeri Strateji Washington, Aralk 1993'te yukarda bahsedilen dorultuda yeni asker strateji belirlemitir. Ama, yeni nkleer tehlikelere kar tedbirlere, korunmacl da eklemektedir. Bu strateji erevesinde Amerika Birleik Devletleri ordusu "asker tehizatn muhtemel yeni tehditlere yeniden dzenlemeye", "yeni sava stratejileri", "yeni istihbarat metodlar" belirlemeye ve tm bunlar "Batl mttefikleri ile beraber yapmaya" karar vermitir. Bu strateji, "yeralt yerleimlerine daha rahat ulaabilmek", "hareketli milisleri avlayabilmek" iin yksek teknoloji kullanmn ngrmektedir. Byle bir projenin yerletirilmesi iin gerekli finansman kullanlmas zerine
276

yaplan tartmalar, ABD'de zellikle Cumhuriyetiler'in son Kongre seimlerindeki baarsndan sonra iyice rahatlamtr. nk Cumhuriyetiler bu projeyi Clinton ynetiminden ok daha fazla desteklemektedirler. Bu yeni strateji Ronald Reagan'n on yl nce ortaya att ancak asker bir topya olmaktan ileri gidemeyen "yldz savalar projesinin" bir devam niteliindedir. ngiliz Amerikan Gvenlik stihbarat Komitesi'nin bir raporuna gre, Amerika Birleik Devletleri'nin bu yeni stratejisinin ngiliz ve Alman hkmetlerinin gerekletirdikleri antimilis savunma sistemleri ve silhszlanma projeleri ile yakndan alkalar vardr. NATO getiimiz sene "yeni teknolojilerin ve birlikleri balistik milis saldrlarna kar korumak iin yeni savunma sistemlerinin aratrlmas" amacyla yeni bir komite kurmutur. Bylece Souk Sava'n

bitiminin zerinden daha be yl bile gemeden silahlanmaya doru yeni bir yarn balad grlmektedir. Tm bu gelimeleri deerlendirirsek; nkleer silanlanmann yeniden trmana gemesine msaade etmek ve silh endstrisine zafer lklar attrmak yerine, Avrupa'nn "yabanc dmanl" ve sosyal gereklikleri basite indirgeyen "medeniyet oku" gibi grlere itiraz etmesi gerekmez miydi? Avrupa bu yzyln sonu iin gelitirecei "kltrlerin diyalogu" adl bir siyas modelle ok daha fazla baarl olmaz myd? Yeni Yzyl Gazetesi, 22 Ocak 1995.
277

BATISLM KAVGASININ YZ: KORKU VE KRD


Muhammed ARKOUN* kinci Dnya Sava'ndan bu yana slm ve Bat dnyas birbirlerini kimbilir ka kez tek tarafl, keyfi, poplist, kontrolsz yaklamlara maruz brakmlardr. Souk Sava dneminde, nc Dnya'daki bamszlk ve zgrlk hareketleri temel tartmay Bat'yla yaamlar, burjuva ve kapitalist Bat'nn emperyalist karakterini anlatmak iin Marxist ve Leninist kavramlara bavurmulard. ki dnya arasndaki gerilim, 60'l ve 70'li yllarda Israil-Arap atmalar ve kapitalist dzen ile komnist dzen arasndaki gerginliklerle beslenmi ve Bat'nn s-mrc, materyalist, hkmedici imajn pekitirmitir. Bat'nn, korktuu ve tepki duyduu iin fundamentalist, kktendinci ve radikal sfatlaryla tanmlad siyasal slm'n ortaya kmasyla birlikte dindar Mslmanlarn kafalarndaki Bat imajna tanrtanmazlk, dinsizlik, materyalizm, ahlakszlk, kstahlk, ikiyzllk gibi unsurlar da eklenmitir. Buradan hareketle slm tasavvurunda, Avrupa, Bat olarak genelletirilmeye balanm ve Bat, tm bu olumsuz unsurlar harmanlayan ideolojik bir anlam kazanmtr. Buna karlk Bat tasavvurunda da, slm benzer bir ideolojik btn ifade eder hale gelmitir.
* Sorbonne niversitesi'nde Islm Dnce Tarihi profesr.

278 Tarihi Gerekler Bu kt imajlar silmeye almak ve iki dnya arasndaki ilikileri dzeltmek iin yapc yaklamlar gelitirmenin yollarn aramak, "islm" ve "Bat" ve arasndaki stnlk savalarn ykabilmek iin nemli bir admdr. Bunlar

gerekletirebilmek iin baz tarih gereklerin ok iyi analiz edilmesi gerekmektedir. Gerekte "Bat" teriminin corafi anlamndan ok kltrel ve ideolojik anlamlaryla kullanlmasna yol aanlar tarihilerdir. slm'n 632-732 yllar arasnda dnya zerinde yaylmaya balamas ve daha sonra Osmanl mparatorluu'nun gerekletirdii fetihler, Hristiyan ve laik Bat'nn heterodoks, karanlk, hayalci olarak tanmlad Dou'ya hal seferleri dzenlemesine yol aarken, iki dnya arasndaki fark, din adamlar ve tarihiler tarafndan Dou'yu dlayan bir ideolojik tavrla yorumlanmtr. Dou ve Bat arasndaki dmanln tohumlar bu tavrlarla atlmtr. Oysa objektif olarak Bat'nn, Aydnlanma a'nda kilisenin dogmatiklii, toleransszl ve karanlyla baa kabilmek iin Dou'dan ve slm aleminden ne kadar ok yararland herkese bilinen bir gerektir. Gnmzn Belirleyenleri Ancak gnmzde Islm-Bat ilikilerini yeni ve srekli deiik unsurlar belirlemektedir. Bat'nn jeopolitik konumu ve jeopolitii kavray, ABD'nin her iki Dnya Sava'nda da varln kantlamasyla nemli bir deiiklik gstermitir. Bu deiikliin en nemli sonucu, Akdeniz blgesinin giderek nemini yitirmesi ve uydulamasyd. Komnizmin sahneye kmasyla Avrupa, kendisini daha ok Bat Avrupa siyas kimliiyle tanmlamaya balad. Dou ve Bat Avrupa arasnda oluan ve tmyle ideolojik olan bir kartlk ifadesini NATO iinde bulmutu. Bu denge uzun sre devam etti ancak, bugn gemiin Ortodoks-Katolik blnmesi kendisini Dou ve Bat blnmesi olarak yeniden gstermeye balamtr. Bunun en arpc rnei, eski Yugoslavya topraklarnda yaanmaktadr. Bat'nn, Bosnallar ve Srplar arasndaki savaa mdahaleleri, Srplarn Sarajevo'da uyguladklar
zulmlerin benzerini Bosnallar Belgrad'da uygulasalard bugnk

279

gibi mi olurdu? Blgede yaanan bu trajik savata Ortaa'dan bugne sren g stratejilerinin ve anlam oyunlarnn taraflar nasl harekete geirdiklerini ve savalar hakl klmaya altklarn grebiliriz. Din politikalardan laik politikalara gei dahi blgedeki islm ve Bat ayrmn engelleyememitir.
Bat maj

Bat'nn jeopolitik anlayyla ilgili son deiiklik; jeopolitik anlamda birletii fakat ekonomik anlamda rakip olduu dnyann en zengin yedi lkesiyle yapld. Bu Yediler Grubu iinde teknolojik, ekonomik ve parasal gc nedeniyle Japonya da bulunmaktadr. Bugn Dou ve Bat kavgas yukarda anlan anlam ve deer kavgas snrlarn amtr. G ilikilerine dayal stratejiler tarafndan belirlenmektedir. Ve yerleik uluslararas usllerin deiimine yol amaktadr: nsanla hizmet, silh tccarlarnn sat sonras hizmetleri piyasaya kmakta; insan haklarnn savunucusu, medeniyet ithali misyonunu rtbas edememekte; demokrasi uygulamas, en temel zgrlkleri yadsyan unsurlar iermektedir. Bunlar saklanmaya allsa da Bat'nn st rtlemez gerekleridir. Bu elerin varl

ve tarafll ar islamclar tarafndan beslenen olumsuz Bat grnts zerindeki polemikleri destekliyor grnebilir. Bu yarglar Bat'nn slm alemi hakkndaki olumsuz imajlarn ykmaya alan insanlar iin cesaret krc olabilir. Ancak bu eletiriler uygarlk tarihinde nemli bir yeri olan, 18. yzyldan itibaren insan yaamndaki gelimelerin beii Bat'y keyfi bir ekilde karalamak ya da nemini inkr etmek iin yaplmamtr. Islm dnce, tarih ve felsefi anlamda Bat dncesini tamamlayan zelliklere sahip olduunu gstermitir. Bat Kimliinin Oluumu Avrupa Birlii'nin politik ve ekonomik bir gereklik haline gelmesiyle "Bat" ile "Avrupa" arasnda bir ayrm olumutur. Bu yeni yaplanmann ok olumlu bir taraf vardr. O da, Avrupallar11 kimlik konusu zerinde dnmeye itmesidir. Bununla beraber, belirtmek gerekir ki, 280 kimlik konusundaki tartmalar milliyetilik hareketleri ve zlemleriyle ortaya kmtr. Yoksa kimlik tartmalar tarihte yaanan savalarn getirdii zorluklar, kolonyalist genilemelerin at yeni bir dnce ve hareket sahasndan kaynaklanmamaktadr. slm dnyas; Avrupa'nn, Avrupa kimliini meydana getiren bu anlamlar ve deerler dnyasnda Akdeniz Blgesi ile yeniden btnlemesi gerektiini dnmektedir. nk slm alemine gre iddetin, gerek veya hayali korkularn, cehaletin yeterince youn olduu bir dnemde, yeni bir ekonomik, politik, kltrel ve tarih blnme gereksizdir. Avrupa Birlii bugnlerde ncelii Dou Avrupa'nn Hristiyan liberal Bat dnyasyla yeniden btnlemesine vermitir. Bu ynelme Gneydou Akdeniz'e kukuyla bakldnn bir gstergesidir. Yalnz Yunanistan bir istisnadr. Dou'nun ve slm'n en parlak dnemlerini yanstan Osmanl mparatorluu tarihi ise bir kenara atlmtr. Aydn ve Politikac Arap, Trk ve ran halklar, yakn bir gelecekte, tarihlerini, dinlerini eletirel bir yntemle yeniden yorumlayacaklardr. Avrupa da artk eskimi olan dnce erevelerini amaya almaktadr. zellikle siyaset ve hmanizm konularndaki kalplam dncelerini ykmak iin ura vermektedir. Musev, Hristiyan ve Mslman din bilginleri tarihin yalanlamalarndan ve fen bilimlerinin giderek artan meydan okumalarndan rahatsz olmaktadrlar. Rahatszlk boyutlar bazen daha fazla dayanlamayacak hale gelmektedir. Buna kar ise bu din bilginleri yeni aratrmalar ve yeni yorumlarla birtakm nlemler almaya almaktadrlar. Tm bu nedenlerden dolay ufukta 2010 ylnda jeopolitik problemlerin, ideolojik problemlerin, karlkl dlamalarn, stnlk mcadelelerinin stesinden gelinecei ngrlebilir. zellikle Akdeniz topraklarnda bu problemlerin hepsi youn bir ekilde yaanmtr.

Politikaclar da yazk ki tarih bellein olumasna yardmc olamyorlar. Tarihilerin de eletirdikleri gibi onlar tarihin toplumu harekete geirecek nemli anlarn, zaferler kazanm kahramanlarn seiyorlar. 281 Bylece milli duygularn younlamasn salamaya alyorlar. Avrupal siyaset adamlarnn sylemleri kutsal milliyetilik egoizmini tatmin etmeye ynelik oluyor. Entellektellerin kendi ihtisas konularndan ellerini ekerek alan siyasetilere neden braktklar nemli bir soru. Ne Olmal? Bugnk konjonktrde var olann tam tersine ihtisaslam kiilerin mdahalesine ihtiya vardr. Bu mdahaleler politikaclarn yaratt ideolojik sapmalar, demogojileri ve gereklerin yanl aktarlmasn nleyecektir. Entellekteller; slm dnyas, Araplar, Trkler ve ranllarla ilgili gerek bilgileri aratrmalarla da destekleyerek sunacaklardr. Akdeniz Blgesi ile ilgili nemli sayda kurum bilimsel aratrma ve yaynlar gzden kamaktadr. Arap, Trk ve ran toplumlarnda entellektellerin yeri ok nemli olmaldr. Bu toplumlarn politik ve kltrel grlerini ortaya koyacak, sorulara cevap verecek, Avrupa Birlii ile arada kpr oluturacak, bilgi akn salayacak entellektel' lere ihtiyalar vardr. Entellektellerin kelerine ekilmeleri slm Dnyas iin byk bir zarardr. Cezayir'in bu nedenle dedii fiyat ok ardr. Bu trajik deneyim btn Gneydou Akdeniz ile ilgili yanl ve dogmatik bilgilerin yeniden tazelenmesi gerektiini aka ortaya koymaktadr. Yeni Yzyl Gazetesi, 25 Aralk 1994282

BR UYGARLIA KARI SAVA


Abdurrahman MNF* nsanlarn yeni olduunu dnmek istedikleri bir dnya dzeni iin mmkn olan en kt balangt bu. Krfez Sava, Kuveyt'in kurtarlmas ya da Birlemi Milletlerin nce Ortadou'nun, sonra da dnyann kalan ksmnn yeniden biimlendirilmesi iin ald kararlarn uygulanmasn amalamyordu. Krfez Sava'nda kaybedenlerin says ok daha fazla olacaktr. ok gemeden, Kuzey'in zengin lkeleriyle Gney'in yoksul lkeleri arasndaki ilikilerin bir sonraki aamada da zenginlerin kendi aralarndaki ilikilerin bozuluunu greceiz. Sradan insanlar, Yeni Dnya Dzeni'nin silh ve sava korkusunun olmad, ibirliine, karlkl mbadele ve eitlie dayal bir dzen olmasn istiyorlar. Bu dzen demokrasi ve insan haklarna dayal, kirlilik ve salgn hastalklardan, imdi ve gelecekte insanl tehdit eden tm tehlikelerden korunmay temel alan bir

dzen olacak. nsanlarn istedii "Yeni Dnya Dzeni" bu; peki u ana kadar kaydedilen ilerlemeler, doru yolda olduumuzu gsteriyor mu? Araplar I. Dnya Sava'nda mttefiklerin yannda savarken, karlarnda, kendileriyle din gibi pek ok ortak noktalar olan Osmanl mparatorluu vard. Osmanllar'n kendileri zerinde uygulad adaletsizlie kar direnmek ve zgrlklerini kazanmak iin savamaya
* 1933 doumlu Mnif, Suriye'de yayor ve yazarlk yaparak geimini salyor. Cities of Salt ve Endmgs yaymlanm kitaplar.

283 itildiler. Fakat, mttefiklerin sava ncesinde ve sava boyunca verdii btn szlere ramen Araplar sava sona erdiinde mttefiklerin ilk kurban olmutu. Daha sonra, Araplar'n fke ve gcenmilii bir sre devam etti ve blgenin birok kesimine huzursuzluk hkim oldu. ikinci Dnya Sava'nda da, Araplar'a sz verip sonra onlar aldatan taraflarn isimlerindeki ufak tefek deiiklikler dnda yine ayn ey oldu. Ortadou petrol sayesinde zel bir nem kazandndan beri, petrol zenginliine hkim olmaya, fiyat ve retim miktarlarn ve dier lkelerle ilikileri kontrol etmeye dnk rekabetin odak noktas oldu. Sonu olarak, ou petrol reticisi lke, rtk bir biimde kimliini yitirdi. lkeler arasndaki ilikiler gzel szlere, vaadlere ya da dlere deil, birincil olarak gler dengesine, karlkl karlara ve iki taraf iin de faydal olacak ibirliine dayanmaldr. zolasyon en azndan gnmzde, mmkn deildir. Herhangi bir keif ya da atlm yalnzca bir lkeye deil, dierlerine de mal edilmelidir: Uluslararas hale getirilmelidir. Ayn ekilde, Ortadou petrol, insanln yararna kullanlmaldr; bunun iin uluslararas hale getirilmesini istiyoruz. Burada sorun, Bat'nn petroln uluslararas bir nitelik kazanmas iin ne lde katklarda bulunduu ve ne lde de bu hedefi engellediidir. 1970'lerden gnmze, petroln retim seviyesi ve fiyatn belirleme tutkusu, Ortadou'da kaos ve huzursuzluun en nemli nedeni oldu. Fiyat ve retim miktarndaki dalgalanmalarn yannda bu meta, pek ok dzeyde bask uygulama arac oldu. Petrol gelirlerinin aktarmnda irrasyonel yntemler kullanlmas, zengin ve yoksul Araplar arasnda bir uurum yaratt; bu da istikrarszlk ve gerginlie yol at. Bunun da tesinde, byk miktarda silh alm, ekonomik arpklklara ve siyasal yolsuzluklara neden oldu. Bat, zellikle de Amerika, kt ve gelimemi yneticilere verdii destek ile, insanlarn hakl ve meru taleplerinin grmezden gelinmesi bakmndan masumiyetten uzaklar. Bat'nn amac, silhlarn satabilecekleri ve deneyebilecekleri skntl blgeler yaratmak. Arap aydnlar, artk Bat'nn bu blgede sava yeniden balatmasnn ardnda hangi saikler yattn gryorlar. Bu savataki amacn 284

basite petrol denetlemek, Birlemi Milletler kararlarn uygulamak ya da rejimlerini savunmakla snrl olmadn, Bat'nn blgede yaptnn tm bunlarn tesinde, blge tarihini, uygarln, kltrn ve dinlerini yok etmek anlamn tadn dnyorlar. Bir gn, bu atmay zp bar salama yolunda ne kadar ok ve ciddi giriimlerde bulunulmu olduunu greceiz. Bu abalarn baarsn, Birleik Devletler'in bar zm istememesi engelledi. nk, bylesi bir zm, Amerika'nn durumu kendi bana ve tmyle kontrol altnda tutmakta baarsz olduuna iaret edecekti. Bu sava, sonular bakmndan iki dnya savandan farkl deildi: ok sayda kurban verildi, husumetler derinleti ve Kuzey ve Gney arasndaki uurum byd Belki de bu, corafya, tarih ve kltrler, uygarlklar ve insanlar arasndaki ilikilere dair derinlemesine bir anlay eksikliinden kaynaklanyor. Birleik Devletler'in gcn ve nemini azmsamaya alyor deilim, fakat tm gcne ve stnlne ramen bu lkenin tarih perspektife ve belki de sadece eski uluslarn sahip olduu dilsel kimlie, insanlar birarada tutan tarihsel ve corafi balara sahip olmadn hatrlamakta fayda var. Amerika, eitli biimlerde ortaa diriltmeye alyor, sanki o dnem yzyllar nce bitmemi gibi. Ortaan bittii, Avrupallar'ca Amerikallar'dan ok daha kolay anlalyor ve bu hem bugnn hem de gelecein dnyas iin nemli. Kltrn yerine medya, uygarln yerine teknoloji ya da insann yerine makineyi koymak imknszdr. Krfez Sava iki eyi kantlad. Birincisi, tm gcne, yeteneklerine ve yaygnlna ramen, medya kltrn yerine geemez. kincisi, sansrle desteklenmi medya belki bir zaman iin gerekleri saklamaya yarayabilir, fakat bu devasa aygtta bir eyler ktye gittiinde, kendisini yaratanlara kar ilemeye de balayabilir. Bunun en basit rnei, Badat'taki Amiriye snann bombalanmasnda grld. Pek ok kiinin, koalisyon ortaklarnn sava mekanizmasna ve asker personelin vasflarna vgler dzerek sorumluluktan kurtulmaya almalarna ramen, btn dnya kanlmaz geree ahit oldu. Uygarlk ve insann azmi, kendi yaratt makinalarn tesine geti. Bu, Amerikallar'n anlamadklar, hayal bile edemedik285

leri bir ey. Bu tr kyaslamalar insanlar tahrik etmek ya da ulusal gururlarn okamak iin yapmyorum. Amacm, kkl tarih, kltr ve uygarla sahip olan bir ulusun tesadfen biraraya gelmi, para ve debdebeleriyle kendi tarihlerini yaratabileceklerini dnen bir gemi dolusu yolcudan farkl olduunu ifade etmek. spanya'da Cumhuriyetiler i sava kaybetmiler, fakat uygarlk ve gelecek kazanmlard. Yenilgilerinin pek ok nedeninden biri de, Franco'nun mze ve antlar kalkan olarak kullanmasyd; cumhuriyetilerin kendi gemilerine ve

geleceklerine hcum edecek cesaretleri yoktu. Ykc diktatrl, zaferini kutlar brakp geri ekilmeyi tercih etmeleri bu yzdendi. Krfez Sava boyunca Amerikan uaklar binlerce ton patlaycy tarih bina ve antlarda cisimleen uygarln zerine boalttlar. Grevlerini vahice yaptlar. Badat'n en eski kprs olan ehitler Kprs -ayn anda iki tatn geemeyecei kadar dar bir kpryd-bombaland. Bu kprde 1947'de ngiltere'yle yaplan Portsmouth anlamasn protesto edenler -aralarnda byk Irakl air Muhammed Mehdi El Ghouari'nin kardei de vard- ehit edilmilerdi. Bu kpr neden bombaland? Btn blgenin en nemli antlarndan biri, 1961'de Guvvaad Salim tarafndan yaplan zgrlk Ant'yd. Muhtemelen bu ant da yerle bir oldu. Belki yalnzca kaidesi duruyordur. Ayn ey yzlerce yllk baka antlar iin de sylenebilir. "Uygar" uluslar antlara kar byle bir anlay iinde kesinlikle olamazlar. Bombardman uaklarnn ncelii; tarihin, uygarln ve insanlarn kalplerindeki en sevgili eylerin zalimce yokedilmesine vermeleri inanlr gibi deil. Belki de savatan sz ederken sanatsal ve edebi gdlerim beni ynlendiriyor. Fakat gelin bir de madalyonun teki yzne bakalm. Klliyetli miktarda Amerikan gcnn Krfez'e gnderilmesi bir ulusun Yeni Dnya Dzeni'nde sz sahibi olma ya da blgedeki petrole sahip olma arzusuyla aklanamaz. Petrol, kar listesinin en banda yer alr. Amerika petrol yalnzca dier lkeler gibi ekonomisini yrtmek iin almaz, petrol onlar iin iki ey demek: Kr ve insanlarn geleceini kontrol etme gc.
286

imdi, Yeni Dnya Dzeni'yle ilgili bir baka meseleye geelim: Enerji kaynaklarn kim kontrol edecek ve bu kaynaklara ynelik rekabette kim en gl konumda olacak? Yeni Dnya Dzeni, byk bloklar arasnda ekonomik rekabet anlamna geliyor. Bu bloklar u an iin, ABD, Bat Avrupa, Japonya, baz Dou Asya lkeleri ile Sovyetler Birlii'nden oluuyor. Petrol bu rekabette en nemli unsurlardan biri, nk rnein Japonya, tm ihtiyacn, Avrupa ise byk blmn ithal ediyor. Birleik Devletler, -irketleri ve petrol reticisi lkelerle ilikileri yoluyla- dnya petrolnn ounu kontrol ediyor. Petrol gelirlerinin ounu mevduat ve hisse senetleri olarak elinde tutarak ya da zellikle petrol reticisi lkelere silh satarak, ekonomisini glendiriyor ve rekabet gcn arttryor. ABD, artk bir Yeni Dnya Dzeni dayatacak konumda. uras ak ki, petrol, enerji, fiyatlama ve arz bakmlarndan, bugnk atmann esas nedeni. Sonu olarak, ittifakn her yesi, pastadan pay alan herkes, bu yeni dzenin belirlenmesinde rol oynayacak. Sava sonrasnn dnyas ne kadar gl olursa olsun, bir tek lkenin kutup olmasna izin vermeyecek. Tarih bize gsteriyor ki, pek az lke kutup olarak hayatn uzun sre devam ettirebilmitir; eski Roma dnda, byk

imparatorluklar abuk dalmlardr. Bugn Birleik Devletler konumunu yitirmeyi ya da gerilemeyi dnemez bile- fakat olaylar o ynde. Sava sonras bu dnemde, Yeni Dnya Dzeni erevesi iinde, Amerika inisiyatifi elinde tutmaya alyor. Fakat byk bloklar arasndaki ykc rekabetle ekilleniyor. (Gcn, tecrbenin ve teknik uzmanln ounu elinde bulunduran) Kuzey ve (borlar ve sorunlar giderek byyen) Gney olarak ikiye blnm bir dnya, iktisad evrimini srdrecek potansiyele sahip olamaz. Brakn insanlarn arzularn ve tm dzeylerde eitlik ve hrriyet isteklerini, istikrar ve ibirlii bile vaadedemez. ou Batl, nc Dnya (Gney) insanlarnn yaama, kendilerine has tutku ve kltrlere sahip olmak konusunda meru haklara sahip olduklarn anlayamaz. Kuzeyin yapt hatalar, nc Dnya'nn kar karya kald btn sorunlarn, dmanlklarn ve gvensizliklerin esas nedenleridir. 287 Ortadou'da bugn hkim olan dmanlk dalgas, Bat'nn boyunduruuna ve empoze ettii adaletsizlie tepkidir. Bu tepki kendisini ah ynetimindeki ran'da gsterdi, imdi de tm Arap dnyasnda, zellikle de petrol reticisi lkelerde varln srdryor. Kuveyt, zel bir neme sahip olmad gibi, bir demokrasi vahas da deildir; onun nemi, lde gml petrol servetine baldr. Birlemi Milletler kararlarnn uygulanmas konusunda ok hevesli olan ve Kuveyt'in kurtarlmas iin birlikler ve filolar gnderen Bat, ok daha hayat durumlarda sarlayor ve benzer kararlarn alnp uygulanmas iin hibir ey yapmyor. nsanlarn altnda ezildii diktatrlkler, tm destei Bat'dan alyorlar; bu rejimlerin yneticileri, halk tam bir sefalet ve alk iinde yaarken, kendilerini lks tketime veriyorlar. Bat, insanlar zgrlklerini yitirirken gzlerini kapyor, fakat Bat aleyhtar bir akmn ya da tehlikeli bir din dalgann ilk iaretini grr grmez gzn drt ayor. Pek ok Arap'n, maduriyetlerinin esas nedeninin diktatrlerle Bat lkeleri arasndaki fesat maksatl yakn ilikiler olduuna inanmalar bu yzden. Akademisyenler, blgede olup bitenleri Dou despotizmi konusundaki eskimi teoriler ile aklamaya kalkabilirler, baz uluslarn oulculuu ya da duygusal tarafn aklc taraf zerindeki baatl vb. dnceler ortaya atabilirler. Dier taraf arptmak veya elimine etmek iin kullanlmas halinde, bu tr bir Avrupa tavr, diyalog ya da uzlama ihtimalinin nn tkayacaktr. Tabii ki, pek ok Arap dnr, byk bir g olarak Bat ve bir lkeler, kltrler ve uygarlklar grubu olarak Bat arasnda ayrm yapyorlar. Avrupa ve Amerika'y da birbirlerinden arasnda da eitli biimlerde ayrt edebiliyorlar. Avrupa'ya corafi yaknlklarnn, Avrupallar iin Araplar'n demokrasi, zgrlk ve eitlik isteklerini anlamalarn kolaylatrdn biliyorlar. Avrupa uygarl ile Arap ve islm uygarl arasndaki, Rnesans'ta da pay olan etkileimi de hesaba katyorlar.

Avrupa'nn son iki yzyllk tarihi, byk lde eski snf sisteminin inatl gibi glklerin almas iin verilen savan bir sonucudur. Pek ok Arap, buradan hareketle daha iyi ilikilerin kurulmasn salamaya alt, ama abalar Avrupa'da pek az kabul grd. Asker etkilerinin tesinde Krfez Sava, kamuoyunun zaptedil288 mesine ve kltr, dnce zgrl, gerei bilme hakk ve itiraz etme ya da dierlerinin dncesine katlmama hakk gibi uzun yllar boyunca elde edilmi kazanmlarn ayaklar altna alnmasna neden oldu. George Orwell'in 1984 romannda sylediklerinin yalnzca bir politik sistem ya da belli bir corafi blgeyle snrl olduu dnlmemeli; tarif ettii eylerin ou -beyin ykama, insan belleine yeniden biim verilmesi ve "ideal insan"n yaratlmas gibi- bugn uluslararas dzeyde gerekleiyor. ABD, Irak igali olaslna kar Suud Arabistan' savunmak iin blgeye geldi; sonra Kuveyt'in kurtarlmasna giriti, derken Irak'n sava mekanizmasnn imha edilmesi gerektii akland, nihayetinde de Irak ynetiminin devrilmesi gerektii duyuruldu. Tm bu amalar, blgenin corafi ve politik olarak Yeni Dnya Dzeni'ne uygun olarak ekillendirilmesi sreci ile denk geldi, insanlar olarak hepimiz, bu aklamalar dinleyerek uygulanmasna izin verdik, sonra da onayladk, inandk ve uyduk. Uymayan ve onaylamayanlar, dlanacak, kukuyla baklacak, knanacak ve cezalandrlacakt. Kelile ve Dimne'deki kurt-kuzu masalndan burada bahsetmek de fayda var. Kurt kuzular yemek ister, fakat bunu merulatrmas gerekmektedir. Sonunda, kaynaktan su ien kuzularn kendisinin suyunu kirletmi olacaklarn syler. Bylece kuzular yemek iin bahane bulmu olur.Nedenler hep vardr. Yapacamz tek ey onlara inanmak, rza gstermek ve uymaktr. Son savan arkasndaki neden, aklanan neden deildi. Ve savan kendisi hl lmcl sonulara yol aabilir; kendisini muzaffer ittifakn bir paras olarak gren desteklenen kimi ynetimlerin kmesi gibi. Kamuoyunun rol yeniden tesis edilmedike, insan onurunu, gerei bilme hakkn, kendi kltrne ve ana kar drst olma hakkn yeniden kazanmadka, souk savatan sonra kurulacak herhangi bir Yeni Dnya Dzeni'ne katkda bulunmayacaktr. Ve eer bu gereklemezse, hibir umar ve umut olmayacaktr; ne burada ne de baka bir yerde... The Guardian, 1 Nisan 1991. Birikim, Haziran 1991, say:26, eviren: Aksu Bora.
289

JEAN-FRANOIS BAYART* ile Mlakat: DEOLOJ OLARAK KLTRCLK ZERNE


OlivierMONGIN**

Fransa'da Aralk 1995 olaylarndan beri, hibir zaman olmad kadar dnyasallama konuuluyor, bu arada "iktisad kreselleme" ise gerek ateli taraftarlar, gerek kartlar tarafndan bir tehdit unsuru olarak kullanlyor. Galiba bu kavramlar yeniden sorgulamamz gerekecek. rnein dnyasallamann hangi aamasndayz; gerekten tm gezegeni kucaklyor mu? Kapitalizmin Yeniden Yaratlmas1 kitabnn balang ksmnda, deiik iktisat politikalarn etkileyebilmi olan Neo-klasik ve neo-liberal ekollere deinmi, bununla birlikte kltrleri, tarihleri, vb. pek umursamayan somut bir iktisad dnyasallama iine gireceimiz fikrine kar kmtnz. Gerekten de iktisadn tarihselliin kavrayabilmek gerekiyor ve bu da pek kolay deil. Kreselleme olgusu hi kukusuz sanlandan daha eskidir. Nitekim krk yldan beri antropologlar, ne kadar kk -hadi "ilkel" diyelim-olursa olsun, blgesel ya da uluslararas evresiyle iliki kurmadan olumu tek bir toplum bile bulunmadn saptam durumdalar. rnein Birmenya'nn dalk blgelerinde yaayan Kainler zerine alan Edmund Leach'in kantlar ok aktr. Su gtrmez bir ekilde hz kazanm, bu hzn sayesinde belki de son birka onyldr doasnda bir takm deiiklikler yaam olan kreselleme hareketi, kendi iinde farkl farkl hareketlere ayrlm olan ok daha eski bir mantn r** Esprit dergisinin Genel Yayn Ynetmeni'dir. 1. La Reinvention du Capitalismc (Kapitalizmin Yeniden Yaratlmas), Jean-Franois Bayart'n ynetiminde, Karthala, 1993.

290 ndr. Bunlardan birincisi, bir takm tekniklerin ya da kltrel tasarmlarn dolamda olmasdr ki, Fernand Braudel buna byk U ile yazlan uygarlk, kltr ya da teknik alanlarndaki bir takm kazanmla-rn insanlk leinde sermayeye dntrlmesi adn verir. Ardndan Braudel, bu Uygarln kk u ile yazlan uygarlklar nezdinde bir dizi sahiplenme srecine yol atn ekler. Yine Braudel'e gre, kk u ile yazlan uygarlklar uzun, hatt sonsuz bir sreye sahip olan gerekliklerdir. Bu ilk dolam hareketi, kresel dzeyde dolamda olan btn mesajlarn yeniden yaratlmasndan ayr dnlemez. te, postmodern antropologlarn farklln yeniden yaratlmas dedii, bata kltrel alanda olmak zere tm alanlarda gzlemlenen yeniden yaratma da budur. "Amerikanlama" terimi Fransa'da azlarda sakz oldu, ama bir dnelim bakalm: Fransz dil ve kltrnn tam bir kuatma altnda olduunu dnen rnein bir Jacques Toubon ile Amerikan imgelerinin dolamda olmasn bir kokuma, ran ya da slm kltrnn esas kimliinin kokumas olarak gren Ayetullah Hameney'in grleri garip bir ekilde akmyor mu? Halbuki biliyoruz ki, belli bir tarihsel toplum tarafndan salnan bu mesajlar, istedikleri kadar evrensel olduklarn iddia etsinler, gerekte alclar tarafndan yeniden okunur, yorumlanr ve dolaysyla yeniden yaratlrlar. rnein CERI'de alan antropolog Fariba Adelkhah, bir Japon televizyon dizisi kahraman olan Oin karakterinin ran'da neden muazzam bir ekilde tuttuunu

inceledi. lk akla gelen, Oin'in, Dallas dizisinin Islmi adan kabul edilemez kahramanlar J.R. ya da Sue-Hellen'dan daha az kuku uyandrc olmas, "kltrel saldr" kapsamna daha az giriyor olmas, ama iin asl bambaka: Gerekte Oin hretini, insanlara, zellikle de kadnlara ran toplumundaki bellibal ekimeleri dile getirme imkn tanmasna borlu. zellikle her trden kltrel retim -ki buna Amerikan rn olanlar da dahildirsz konusu olduunda byle bir yeniden yorumlama srecinin devreye girdii kantlanmtr. Zaten bu saptama halka da mal olmu durumda. En azndan Saussure'den beri biliyoruz ki, her roman, romancnn olduu kadar okuyucunun da rndr; her konser yorumcunun olduu kadar dinleyicinin de rndr ve nasl mzikologlar mzikal performanstan sz ediyorsa biz de hi kukusuz kltrel
291

performans ya da siyas performanstan sz edebiliriz. ktisad alanda da tamamyla ayn sre iler: Gerekten birtakm iktisad akmlarn dolamna tank oluyoruz. Bir yandan, Braudel'in deyiiyle "tm dnyaya ynelen" kapitalist retim tarznn kendi mantnn bir sonucu olarak, dier yandan en nde gelen rakibi sosyalist modelin ortadan kalkmasyla bu dolam dnyasallamaya yneliyor. nc bir yolun da, kendini kabul ettirme becerisini gsteremediini biliyoruz. rnein Olivier Roy'un, siyas slm'n baarszln, piyasa ekonomisi dnda bir baka ekonomi tipi yaratamamasna balad geliyor aklma.2 Bununla birlikte kapitalist modelin bu dnya apndaki kar konulamaz yaylnn nasl baz salam direni kalelerine tosladn da gryoruz. Rusya'da, Latin Amerika lkelerinin ounda, Afrika'da kapitalizmin zaferinin tartmasz ve apak olduu ileri srlebilir mi? Ayrca kapitalist retim tarznn, naklinin baarl olduu durumlarda bile, her lkeye zg mantklar ve kltrel kodlara gre biimlendiini, daha dorusu kendini yeniden yarattn gzlyoruz. Hep atfta bulunulan Japonya rnei var elimizde: Japon kapitalizminin ileyiinin Fransz veya Amerikan kapitalizmininkiyle ayn olmad malum. Burada, bu rnein genellikle iyi anlalmadn belirtelim, nk bu yeniden yaratma srecini, Samuel Huntington'n yapt gibi kltrc-ln terimleriyle kavramsallatrmamak gerek. Bir kltr kendini ancak evresiyle tanmlayabilmesine ramen, Huntington dnyann, tpk bilardo toplar gibi, kltrel btnlklerin tokumasnn egemenlii altnda olduunu varsayar. rnein Philippe d'Iribarne'n3 almalar ayn "Bat kltr" iinde bile, ABD, Hollanda ya da Fransa'da iletme geleneklerinin epey farkl olduunu ok iyi

gstermektedir. Kapitalizmin Yeniden Yaratlmas'nda, iktisad modernliin yaratlmasnda birbirine zt birtakm yollar bulunduunu gstermeye almtk. rnein Peter Geschiere'in "Soya bal bir toplumda akrabalk ve

2. Baknz Olivier Roy, Siyasal slm'n flas, (ev. Cneyt Akaln) Metis Yaynlar, stanbul, 1993. 3. Yaknda Vous Serez Tous des Maitres (Hepiniz Patron Olacaksnz) adl kitab kt: Seuil, 1996. Ayn zamanda u kitab da yaymland: la Logique de VHonneur Gestion des Entreprises et Traditions Nationales (Onur Mant, letmelerin daresi ve Ulusal Gelenekler), Seuil, 1983.

292 para" balkl makalesi, grnte alabildiine "aklc" olan piyasa ekonomisinin zihinsel tasarmlarnn, nasl Kamerun gibi bir lkede, ksmen de olsa byclk ve akrabalk tasarmlarna dnebildiini gsteriyor.^ Bizim kitapta sylediklerimizle Dnya Bankas'nn temsilcilerinin ya da sonuna kadar modernletirme yanllarnn retisi arasnda byk bir fark olduu ok iyi grlyor. u veya bu yerde, u veya bu kii, modernliin yolunun gelenein basit ve saf bir ekilde ezilmesinden getiini varsayarken, biz tam tersine, gelenein, toplumsal deiimin artc bir vastas olabileceini sylyoruz. Bu noktada da, bir toplumun geliimi iin kendi kltrnn suyuna gitmesinin kfi olduu savn desteklemekten ibaret olan kltrcln akl yrtmelerinden hareket etmemek gerekir. rnein Japonya bize, ilerin sanlandan ok daha karmak olduunu kesin bir ekilde gstermektedir, zira hibir ciddi aratrmac (Fransz Sinoloji ekol, Yves Chevrier'nin almalar geliyor aklma). "Asyal deerlerin" btnsel bir davurumu olduu idda edilen Yeni-Konfyusu model tezini artk savunmuyor. Biliniyor ki bu Asyal deerler, Asya'daki baz toplumsal gruplarn deerleridir ve "Asyal" olduu sylenen bu deerleri Fransa'daki baz toplumsal gruplar da pekl benimseyebilir. Buna mukabil fazlasyla disiplinsiz olan, rnein grev hakkn, kar kma hakkn savunan Asyallar da vardr. Dolaysyla hlihazrda, kltr kavramn ne karan bir szde "kltr atmas" deil, siyas, ideolojik bir atma yayoruz.
Siz, tekillikten adm adm evrensel olana geildii eklindeki geleneksel fikre de temkinli yaklayorsunuzBir ekilde sema tersine evrilmi durumda. Bir tr okanlaml bir evrensellie dahil olduk. Hem gezegen apnda iletiimin, hem iktisad olann evrensellii sz konusu ve bu evrensellii, kendilerine ait birer tarihi olan kltrler yeniden sahipleniyor.

Her ne kadar bizim Bat geleneimiz anlamakta zorluk ekse de evrenselliin tanmlanmas farklln yeniden yaratlmasyla mmkndr. Kukusuz evrenselliin, rnein isteyin ya da istemeyin demokrasi mesaj gibi simgesel mesajlar ve vektrleri vardr. Afrikallar ve Asyallar, yani geni kitleler kendilerini, tarihsel olarak Bat Avrupa ve Kuzey Amerika'da serpilmi olan bu ideolojik kavram ierisinde buldu293 lar. Bu alabildiine nemli bir tartmadr. Ksa zaman nce, Fransa Devlet Bakan Jacques Chirac. Afrikallk'la demokrasi arasnda bir eliki olduunu sylemiti. 1990'da, dnemin Babakan Michel Rocard'n Afrika'nn

4- Baknz Reinvcntation du Capitalismc'deki blmnn dnda Sorcellerie et Polique en A/rique (Afrika'da Byclk ve Siyaset), Karthala, 1995, adl kitab.

demokratikleme abasn takdir etmesine ramen, Jacques Chirac ve hatt biraz rtk bir ekilde Franois Mitterand, Haziran 1990'daki Fransa-Afrika Konferans'nda, "Afrika kltr" ile demokrasi arasnda atk olduunu belirtebilmilerdi. Bence tam tersine, kkenleri ne denli tartmal olursa olsun, birtakm mesajlarn evrensellik iddialarn takdir etmek, ama ayn zamanda bu evrenselliin otomatik olarak farklln yeniden yaratlmasn zorunlu kldn grmek gerekir. Tam da demokrasi alannda Hindistan gibi muazzam bir rnee sahibiz. Btn sorunlarna ramen (1970'lerin sonundaki skynetim, ok ciddi insan haklar ihllleri, ar milliyeti bir siyas hareketin trman) herkes Hindistan'da parlamenter bir rejim olduunda hemfikir. Zaten demokrasiden sapmalar gsterme Hint demokrasisinin tekelinde de deil: Kuzey rlanda'da ngiliz dostlarmz Cezayir'de ya da lkemizdeki Magripliler'le biz, liberal demokrasinin naslarna gre epey gnah iledik. Her eye ramen Hindistan'da bir demokrasi vardr. Hatt Hindistan'daki demokrasi, balangta yaplm olan bir ngiliz asnn rndr. Bugn, bu "Westminster modeli"yle Tamise kylarnda hkimiyetini kuran ey arasnda fazla ciddi bir sorun yoktur. te verili bir kltrel ve tarih balamn, farkllnn yeniden yaratlmas yoluyla evrensellemesine bir rnek. ktisat alannda da sklkla ayn srece tank olunmutur.
Burada ok nemli bir noktaya geliyoruz. Bazlar, kltrc yadafarkllka yaklamn tam da bu yolla, yani farklln yeniden yaratlmas sylemiyle yol aldn ileri sryor. Diyorlar ki "evrensel olann iinden yalnzca piyasa ve kapitalizmi alacak, ama bunlar, bireyin haklarn gzetmeyen deerlere eklemleyecekler. "

Bizim iddialarmz, bir kltrel grelilik manifestosunun unsurlar olarak grmek bunlar tamamyla yanl anlamak olur. Gerekte bizim yapmaya altmz, kltrle siyasetin ya da iktisadn ilikileri zerine kltrc olmadan durmakt. Ayn ekilde Afrika'daki devlet stne daha nceki almalarmda^ iddiam, bamllk ksmn gzard etme5. L'Etat au Cameroun (Kamerun'da Devlet), Presses de la FNSP, 1979 (yeniden basm 1985) ve L'Elat en Afrkjue: la Politique iu Ventre (Afrika'da Devlet: Mide Siyaseti), Fayart, 1989.

294 den devletin tarihsellii zerine dnmekti. Buna, bamlk olmadan bamllk zerine dnmek diyebilirsiniz. Bugn yine ayn tema stnde alyorum. Biliyoruz ki siyas ya da iktisad eylemler aslnda kltrel eylemlerdir. Tasarmlar, simgeleselletirmeleri ve nihayet kltrel eylemlilie bal olan bir dizi imgesel figr harekete geirmeden siyaset ya da ekonomi yaplamaz. Kabaca, kltrclk, hi kuku yok ki, bu tr karlkl ilikiler stne kafa yormann en kt tarzdr, yle ki sonunda bunlarn nasl ilediini anlamamz engeller, bunun ok somut ekillenilerini ele alalm. inli, Hintli-Pakistanl diasporalarnn, hatt bir lde Nijerya kkenli Ibolar'n oluturduu ebekelerin nasl iktisad dnyasallamann (zellikle de siyasetle ilintili yasadlklar alannda) vazgeilmez birer aktr olduunu gryoruz. Aklma Hintli-Pakistanl baz ynetici ve tccarlarn, zellikle de Ibo tccarlarnn uluslararas uyuturucu trafiiyle balantlar geliyor. Grld gibi, yasad bir

temelde de olsa, iktisad ve mal kreselleme boyutunda maharetle igren insanlar var. Ancak bu insanlar nev'i ahsna mnhasr bir ekilde, kendi kltrel balamlarna gre rgtlenmekten de asla geri kalmyorlar. rnein Ibolar uyuturucu iindeki baarlarn neye borlular? Bir kere soy temelinde rgtleniyorlar, ayrca dier meslektalarna gre polis karsnda daha avantajl durumdalar, nk ok az sayda kiinin bildii bir dili konuuyorlar, isvire istihbarat ajanlarnn sylediine gre, bir vadide konuulan leheyi komu vadidekile-rin anlamas olanakszm! Bu rneklerin, insanlarn kresellemesi ya da "uygarlamas" lsnde yok olmaya mahkm bir gelenein son barutlar olduuna inanmak bizi kltrc -aslnda rk da denebilir ya- yanlgya srkler, bunu tamamyla geersiz klacak bir baka rnek verelim. ABD'ye bakldnda, en dinamik ve en rantabl irketlerden bazlarnn mektupla alveri kurumlar olduu grlr. Bunlarn, rgtlenme, toplumsallama ve deerler balamnda katksz kltrel bir modeli ne karttklar biliniyor. rnein Tupperware, tartmasz bir ekilde "muhafazakr" aile deerlerine bavurur. Modern kapitalizmin barnda inli diasporas ve Tupperware sz konusu olduuna gre kltrel ve toplumsal yananlamlar yine karmza kyor demektir! Bir tr kreselci syleme baklrsa iktisat, kltrleri tmyle dzleyecek. Bizde bu sylemin bir biimde dte olduunu, bunun da, si295 \

zin "kimlik temelli red" dediiniz eyi besleme riski tadn gryoruz. Bizde bugn, Berlin Duvar'nn yklmasndan sonra, niin kltrel olandan kopumu bir iktisad tasarm sz konusu? Burada iktisad, hatta iktisat bir ideoloji sz konusu deil mi? Hem iktisadi bir ideoloji, hem kimlik temelli bir yadsma sz konusu. ktisad, neo-liberal ideolojinin gnmzdeki temsilcisi -ki Bretton Woods'un oktarafl kurumlarnda bunun hep baskn olmadn anmsayalm- zellikle 1970'lerin balarna kadar Keynesci kalm olan Dnya Bankas'dr. Kendini adm adm dayatan bu neo-liberal ideoloji eletirilmek ve gizemlerinden arndrlmak durumundadr. rnein Dnya Bankas'nn Afrika lkelerine, bu ideoloji adna, Gneydou Asya'nn yeni sanayilemi lkelerinin 1950-70 arasnda takip ettiini ileri srd reeteleri tavsiye etmesi artc deil midir? Biliyoruz ki gerek bunun tam tersidir. rnein Afrika lkelerine, iddiasz devletlere, "azami devletlere" dnmelerini ve iktisad ayrcalklara kar kmalarn tlyorlar; halbuki Gney Kore, Tayvan ve Singapur'un ise ekonomiye alabildiine devlet mdahalesiyle baladklarn ve hl byk lde bu durumda olduklarn biliyoruz. Ayn ekilde Dnya Bankas, Afrika devletlerinden, blgesel yaplanmalara dahil olmalarn istiyor, halbuki Asya'nn yeni sanayilemi lkeleri uzun bir sre blgesel evrelerine srt evirmilerdi. Afrika'dan ihracat yapmas

isteniyor, halbuki Asya'nn yeni sanayilemi lkeleri, dnya pazarna ynelmeden nce, ciddi toplumsal reformlar pahasna (rnein Kore ve Tayvan'da toprak reformlar) kendi i pazarlarndan istifade etmilerdi, vb. Dolaysyla Dnya Bankas'nn syleminin, artk en u noktasna varm olan ideolojik ve gizemletirilmi bir yn var. Zira onun yapsal uyum siyaseti her geen gn bir ileri doru ka grnmne brnyor. Tm brokrasilerde olduu gibi Dnya Bankas'nn da Spinoza'y artran (Spinozyen) bir yn var. Kendi varlnda ayak diriyor. Varl da kendi kendini karlamak iin yeni krediler balamaktan ibaret. Bilindii gibi bu krediler yeniden aamalandrlamyor. Zaten kurumun iinde de, Japonya'nn ban ektii bir sorgulama hareketi var. Bunlar, hibir ekilde neo-liberal bir mucizeyle ilgisi bulunmadnn ayan beyan ortada olduu Asya mucizesi zerine Dnya Bankas'na bir rapor hazrlattlar. 296 te bu noktada byk tartmalar mevcut ve Fransa'nn bunlara srt evirmemesi gerekiyor. Kraldan ok kralc olmaya ok meyyaliz. Mal bir hiperortodoksinin rtkan olduk ktk. GATT gibi daha nemli dosyalar ABD'nin tekeline brakmamak adna Afrika ya da ran'la iktisad ve mal ilikiler gibi "nemsiz sorunlar" bir kenara atmann daha hayrl olduunu dnen Bercy izgisi bu anlama gelmektedir. Szn ettiimiz byk tartmalar ierisinde yer almadaki yetersizliimiz, aslnda daha genel bir sendromla, tam da kltrc akl yrtmeden kaynaklanan u kimlik temelli yadsmayla ilintilidir. Kiisel olarak fazlasyla bal olduum laiklik, evrensellik/yegnelik olarak anlaldnda ok tehlikeli olabiliyor. Farklln yeniden yaratlmasna parlak bir rnek olmamza ramen, Fransz laiklik modelinin erevesinin dnda bir uygarln mmkn olmadna inanm durumdayz. Laikliin Fransz uygulamas kesinkes yegnedir, rnein Latin komularmznkiyle bile hibir ekilde ayn deildir. Cumhuriyeti sylem, evrensellik grn tekbiimlilik ve trde^ lik terimleriyle ifadede srar ederse, baarszla eli mahkmdur. Uzun sreden beri alabildiine tartlan u klasik olay, barts sorununu ele alalm. Okullarda barts taklmasn yerden yere vurmadan nce barts takmann hangi toplumsal pratikleri ierdiini sahiden anlamak gerekir. Fariba Adelkhah ve dier aratrmaclar gsteriyor ki, ran rneinde barts takmak, aslnda zel ve kamusal alan arasndaki ilikiler zerine yeniden pazarla oturmann bir yolundan baka bir ey deildir. Yani ayn kyafet, ayn anda rejimin bekasna ve grelilemesine katkda bulunabilmektedir. Ve doal olarak barts, Fransz toplumu gibi Batl bir toplumda, her seferinde farkl tarih durumlarla kar karya olduumuz ran, Cezayir ve Trkiye gibi lkelerdeki ayn anlama sahip deildir. zetle syleyecek olursak, Bat deerleri, kresellemeyi, yani

farklln yeniden yaratlmas pratiklerini kabullenmeyi becerdikleri oranda daha geni bir saldrganlk kapasitesine sahip olacaklardr.
Beatrice Hibou'nun yaknda kan Afrika Korumac m?6 adl eserinde,
6. Beatrice Hibou, L'Afrique est-elle Protectionniste? Les Chemins Buissonniers de ta Liberalisation Exteriure (Afrika Korumac m? D Ticaretin Libcralletirilmesinin Dikenli Yollan), Karthala, 1996.

297

dnya apndaki iktisad mahfillerin bu yeniden sahiplenme srelerine anlaysizl grlyor. Bir bakma yaklamlar, daha batan baarszla mahkm.

Bu fiyaskolara byk altndan glmek iin kolayna kamak olabilir, ancak Dnya Bankas'nn siyaseti, "uygarlk" tama arzusuyla kafalar bulanm olan smrgecilerin ya da misyonerlerin hi kukusuz baarszla mahkm olan abalarn andryor. Halbuki Yunan sitelerin-deki melezlerinkini andran ok geni kltrel kaynaklara sahip toplumlarla kar karyayz. Jean-Pierre Vernant ve Michel Detienne tarafndan incelenen bu melezlerin mahareti, egemen olann gcn kendi lehlerine evirebilmeleriydi. Afrika toplumlarnda bu melezleri, yapsal uyum programlarna aykr iler evirirken gryoruz. rnein Beatrice Hibou ok net bir ekilde, Fransz ibirlii stratejisinin zn tekil eden blgesel btnleme programlarnn baarya ulaabilmesinin epey zor olduunu kantlyor. nk tm bu sreler "kurallara uygun btnleme" temeline yaslanyor, yani iyiniyetli olduklar varsaylan taraflarn kurallara riayetini esas alyor. Ulusal lekte liberal ekonominin kurallarn hie sayarak ceplerini doldurduklar bilinen yneticilerin, nasl olup da blgesel lekte inanm birer liberale dnebileceklerini ve birbirlerini denetleyebileceklerini nedense kimse sormuyor. Buna ek olarak Hibou'nun kitab, bizim de Kapitalizmin Yeniden Yaratlmas'na kullandmz, Kenya tarihi zerine alan ingiliz aratrmaclar Bruce Berman ve John Lonsale tarafndan gelitirilen devletin yaplanmas ve biimlenmesi ayrmn dikkate alyor. Devletin biimlenmesi ise, toplumsal aktrler btnnden yaylan bir dizi toplumsal pratiin sonucudur (bu nokta, Esprit'nin daha nceki bir saysnda szn ettiimiz,7 "siyas eylemin popler tarzlar" kavrammz gndeme geliyor). Toplum, kukusuz, bizi yneten prensler, ama ayn zamanda da vatandalar btnnn genellikle dzensiz, hatt bilinsiz eylemi tarafndan biimlendirilir. Beatrice Hibou'nun kitabnda yeni olan, iktisad bunalm sorununun, Afrika ekonomilerinin biimlenmesinden hareketle, alabildiine Weber esinli bir perspektifle (yazar bize, Max Weber'in Heidelberg'te ekonomi politik krssne sahip olduunu da hatrlatr) gndeme getirilmesidir. Beatrice Hibou, bunu, gmrk korumacl gibi kesin bir rnekle kantlar; Bretton
7. "La Politique per le bas en Situation Autoritaire" (Otoriter Ortamlarda Aadan Yukarya Siyaset), Esprit. Haziran 1984.

298 Woods'un kurumlarnn ve fon sahiplerinin btnnn tavsiye ettii d ticaretin liberalletirilmesi programlarnn, aslnda Afrikal yetkililerin bunlarn zerinde yeniden almasndan sonra uygulamaya konulduunu gsterir. Bu Afrikallar, bir

yandan, kimi zaman teden beri srp gelen, kimi zaman yeniden yaratlm birtakm kltrel edinimlere gre hareket ederler (burada uygarlklarn sreklilii terimleriyle dnebiliriz. Afrika devletlerinin ada bor idaresi garip bir ekilde 18. yzyl Angola krallklarnn bor idaresini artryor). te yandan, gl kltrel yananlamlara sahip bu stratejiler (da bamlln, lke iindeki birtakm iktisad ve toplumsal ilikilerin ekip evrilmesi stratejileri), iktisad adan konuulacak olursa, ayn zamanda muazzam lde aklc stratejilerdir. Ksacas, fon sahiplerinin bad gO' vernance diye yorumlad ve neredeyse dinsel bir anlam ykledii good govemance'm hayata geirilmesiyle slah edilebileceini dnd eylerin tm, gerekte hem aklc, hem kltrel olan stratejilere vesile olmaktadr. Bu nedenle Afrika'daki kokumuluk temas bana bir tuzak gibi geliyor. Afrika'da Devlet kitabmda yaptm gibi, ynetim mant erevesinde dnmek daha iyi olacaktr. Bu ktada, Kamerunlular'n dedii gibi basit bir "mide siyaseti" kltryle deil de, sahici bir tarih eylem sistemiyle, tarih tarafndan harmanlanan iktidar ilikilerinin karmak ve kapsayc bir sistemiyle, dier bir deyile, "midenin ynetim mant" ile kar karyayz. Beatrice Hibou, bu sistemin temel arklarndan birini, kanmca 198991 arasndaki "demokrasiye ge-i"in, ardndan bunu takip eden "otoriter yeniden yaplanmann" yeniden rettii, korumaclk arkn irdeliyor.8
Devlet sorununa gelecek olursak, burada Bertrand Badie'nin kitabnn adnda olduu gibi ki Devlet mi, yani bir Dou devleti ve bir Bat devleti mi sz konusu, yoksa Batl olmayan bir devlet ancak ithal bir devlet mi olabilir? Sizin "thal devletin tarihsellii" makalenizde ilgin olan husus, melezleme adn verdiiniz olguyu gz nne sermeye almanz- Burada da bir yeniden yaratma, devletin yeniden yaratlmasyla karlayoruz-

Bu dostane tartmay Bertrand Badie ile epey uzun sredir srdr-

8. Afrika'da "ynetim mant" sorunu zerine, l'Etat en Afrique dnda baknz: J.F. Bayart, A. Mbembe, C. Toulabor, le Politique par k bas en Afrique Noire: Contribudon a une Problematique de la Democratie (Kara Afrika'da Aadan Yukarya Siyaset: Demokrasinin Bir Sorunsalna Katk), Karthala, 1992.

299 yorum. Soruna ayn ekilde yaklamyoruz, en azndan bana yle geliyor, zira Badie devletin biimlenmesi boyutu konusunda sessiz kalmaya meyilli. Zaten bu dnce benim iin olduka eskidir, daha 1979'da, Kamerun'da Devlet adl ilk kitabmda, kalknmac teze, bir lde de kltrc teze kar bunu savunmutum. Ama o dnemde iddiam daha ziyade, kendimi egemen olana, yani devletin, modernliin nc Dnya lkelerine dardan gelen ilkeler olduunu savunan bamllk ekolne gre konumlamakt. Bu farkl yaklamlara gre modernlikle elde edilen kazanmlar gelenekten kayplara ve gelenein kazanmlar da modernlikten tavizlere yol ayordu. Yani devletin tarihsellii sav zerine uzun zamandr kafa yoruyorum. lk olarak altn izmek istediim husus, Batl devlet diye algladmz eyin, doal olarak gz kamatrc bir ekilde birbirinden deiik olduudur, ki bunu Bertrand Badie'den iyi, kimse bilemez. Bat Avrupa'y ele alalm: rnein ngiltere, Hollanda, sve, Belika ya da spanya'daki krallklar gibi alabildiine eski bir kurumun ierdii egemenlik ve hkmet kavramlar birbirlerinden derinliine

farkldr. Hele hele Afrika ya da Asya'ya ynmz evirdiimizde, daha fazla kartlkla dolu manzaralarla karlarz. Bylelikle melezleme durumlaryla kar karya geliriz ve ite bu nedenle, kelimenin tam da botanik anlamyla devlet asndan sz edilebilir. Devletin biimlenmesi melezleme yoluyla gerekleir ve bu melezleme, Badie ne derse desin, bilhassa uyumlu olamaz. Bu, bizim mehur ulus-devletimize ya da Roma'ya (mparatorluun byk mimarisi, bize birok bakmdan smrgeci ngiliz'in dolayl ynetimini artracak lde, beldelere ayrma temelinde ykselmiyor muydu?) zg bir durumdur. nc Dnya halklarnn, bata demokrasi olmak zere, bir takm Batl ifade ve kurumlara nasl dahil olduklarn gryoruz. Bat'nn yalnzca ilerlemenin deerlerinin taycs olmadn hatrlatmaya gerek var m? ran'da slmi devrimin nde gelen aktrleri de Alexis Carrel okuyucusuydu. Ayn ekilde Hindistan'da Kongre Partisi'nin belli bir liderinin htilf devletleriyle ortak bir davann savunuculuunu yaptn grdk. Arap lkelerinin firardaki bir takm Naziler'i nasl arladn da biliyoruz... Yani Bat alabildiine muhafazakr deerleri de yaymaktadr. Ruanda'daki katillerin cahil kyller deil, Batl tarzda niversitelerin eski rencileri olduunu, hatt bazlarnn Avrupa ya da Kuzey
300

Amerika'da renim grdn unutmayalm. Irk ve soykrm kavramlar da zaten Avrupa tarihinin lanetli bir blmnden dn alnmadr. te bu nedenle Asyal deerler stne srdrlen kltrc tartma yeniden gzden geirilmeli. Aslnda, bu Asyal olduu varsaylan deerler, daha nce deindiim gibi, tm Asya iin geerli deildir. rnein gen bir Filipinli kadn Singapur'da idam edildiinde Filipinliler Singapur'daki adalet anlayna kar kmlard. Buna karlk, Bat'nn deerlerini kendi toplumuna eklemlemi olmakla bbrlenen Iran ah, grev hakknn bunlara dahil olmad ve Avrupal kadnlarn layk olduklar yerde oturmay bilmedikleri kansndayd. Jean-Marie Le Pen'in tezleriyle, yalnzca Rusya'daki Jirinovski'ninkiler arasnda deil, saldrgan kimlik talepleri gz nne alndnda, slmclar'n tezleri arasnda da en azndan artc bir akma vardr. Jirinovski, kendi deerlerini (temiz hava, i kebap ve hac, ama yayan olarak, Boeing'le deil!) korumalar kaydyla Mslmanlar'la bir alp veremediinin olmadn sylediinde, olaylara kltrc bir bak asyla kar karyayz demektir. Le Pen veya Jirinovski, bir anlamda, "Asyal" deerleri savunmaktadrlar. Tpk hooliganlk yaparken sust yakalanan gen bir yurttalarna Singapur'da verilen bedensel cezay, Bili Clinton'n kar kmasna ramen onaylayan Amerikan kamuoyunun ounluu gibi. imdi Huntington'n feci bir ekilde basit tezini ciddiye almak zorunda myz? Buna gre insanlar mutlak bir ekilde kimliklerinin mahkmudurlar ve kaderlerinde uygarlklarnn birbirleriyle ataca yazldr. Entellektel adan bakldnda bu savn iler tutar bir yan yoktur nk slm ya da Bat gibi byk uygarlk btnlkleri evreleriyle alveri iinde olmakszn ortaya kamazlard. rnein slm uygarl daima d katklarla gelimitir. Bazen Sasaniler'in Pers

mirasndan, bazen Bizans'tan, Roma'dan, ardndan 11. ve 12. yzyllarda TrkMool mirasndan ya da Bat dnyasndan hep bireyler almtr. Ayn ekilde Araplar'dan dn alm olduumuz eylerin tmn silip atsak Bat'nn hali ne olurdu? Ayrca en gzkara kimlik simgeleri genellikle bakalarndan dn alnma eylerdir. rnein Fas denilince akla ilk olarak naneli ay gelir. Halbuki bunun tketimi 19. yzyl sonlarnda kt beslenen insanlarn bir uyarcnn yardmna ihtiya duyduu bir dnemde ngiliz tccarlar araclyla yaygnlamtr. 301

Ayn ekilde Akdeniz'in beslenme kltrnn simgesi domates Latin Amerika kkenlidir. Portekiz'in simgesi olan azulejos, in yoluyla Pers'ten gelmitir ve bu rnekleri sonsuza kadar oaltabiliriz... Bu melezleme srelerinin bazen huu iinde yaand da (Hristiyanla ya da baka dinlere geiler buna rnektir) vakidir. Ancak anlalmasnda zorluk ekilen ey udur: insanlar bir eyi yadsdklarnda deil de daha ok onu sahiplendiklerinde onunla atma yoluna giderler. Tm bu kimlik temelli yadsma stratejileri aradan uzun bir sre -hi kukusuz dolambal, etrefil bir sregetikten sonra sahiplenme stratejileri olarak deerlendirilebilirler. Tabi ki otantik reddediler de vardr, ama sre hesaba katlacak olduunda brokratik ulus-devlet kavramnn sahiplenilmesinin, kimi zaman olabildiinde iddetli bir ekilde gerekletiine, rnein beyaz adamn reddedildii, ama kavramsal vr zvrnn sahiplenildiine Vietnam ya da Cezayir savalar boyunca tank olduk. Olivier Roy ya da Fariba Adelkhah gibi aratrmaclarn almalar, slamcln kimlik stratejilerinde nasl baz Batl kategorilerin sahiplenilmi olduunu bize ok iyi gsteriyor. ran'daki cumhuriyet kavram tek bana buna bir rnektir. Mslman dnyada, hazrlayclarnn muhakkak radikal slamclar olduu her trden iktisad kavramsallatrma da byledir. Ayn ekilde Christophe Jaffrelot'nun Hindu milliyetileri zerine almalar, bunlarn yalnzca milliyeti deil, Mslmanlar karsnda oven de olduklarn gsteriyor. Yine Jaffrelot, yabanc yatrmlarn ayn zamanda Batl deerlere -belli bir bireysellik kavray, kadnlarn belli llerde kamusal alana katlmas (ki bu noktada Hindu arlar ile islamclar arasndaki paralellik fazlasyla arpcdr)- kap araladn ve bunun sonucunda aa kastlardaki insanlarn, gecekondu sakinlerine ynelik okuma yazma retme gibi bir dizi hayr ii yrten dinsel yaplanmalara -ki bunlarn ou Brahman kkenlidir-yneldiklerini anlatyor. Burada belli bir lde bir toplumsal modernleme sreci szkonusudur. Grld gibi kimlik stratejileri,

byk lde sorunlu, felsefi adan bakldnda tiksindirici, ama uzun vadede, belki de bunu hayata geirenlerin beklediinin tam tersi etkileri olan sahiplenme tarzlardr.

Irak rneinde, devletin nasl bu lkeye dardan tanmam olduunu ok gzel gsteriyorsunuz. Devletin bir kurgu devletten, smrgecilik sonrasna zg bir devletten ibaret olmadn kantlamaya alrken, devletin zayf302 lamasyla ilgili gncel tezlere nasl karlk veriyorsunuz? Yani Badie'nin "memleketlerin sonu" dedii ey ve diasporaknn rol hakknda ne dnyorsunuz? Burada da Batdaki durumun yegne model olduunun tekrarlanmas riskli olmaz m! Buradaki risk, evrensel olanla dayanma gruplar arasnda gidip gelmek salnmak deil midir? Kukusuz btn bunlar gnmzde devletin zayflad fikrinden hareketle soruyorum.

Devletin dardanlnda srar eden tezler belli bir tehlike ieriyor. 1990'da Kuveyt'i ilhakn, basit bir ekilde smrgeciler tarafndan yaratlm olan bu lkenin kaderinin Mezopatomya'nn barna dnmek olduuyla hakl gstermeye alan Saddam Hseyin'in akl yrtmesi de bu yndeydi. Ki btn bu iddialar ok gariptir, nk Irak'n kendisi, ex nihilo olarak smrgeciler tarafndan tretilmi devletlerin ender rneklerindendir. Gerekte tarih sosyolojinin terimleriyle dnldnde, daha batan bu smrgeci brokratik kurumlara bizzat "yerlilerin yatrm yapm olduu gzlenir. Burada yatrm terimini ncelikle toplumsal ve iktisad anlamda kullanyorum, nk birbirinden farkl bir yn grup yeni siyas ve iktisad durumdan kar salamann yollarn aramtr. Bunu kimi zaman kendi egemenliklerini yeniden tesis etmek iin (rnein kuzey Nijerya'daki Mslman aristokrasi, Pakistan'a bal Pencab'taki asker aristokrasi ve Endonezya'daki ky efleri) yapmlardr ve smrgeciler de bu oyunun bir paras olmaktan ekinmemilerdir nk onlarn da araclara ve kurulu yaplara ihtiyac vard. Kimi zaman da tam aksine, toplumsal olarak alt basamaktaki insanlar, baz durumlarda toplumsal devrimler olarak adlandrabileceimiz eyleri gerekletirmek iin bu yola bavurmutur. rnein baz Afrika toplumlarnda, iktisad faaliyetler ierisinde ve ayrca yeni oluan greneklerde kendilerine bir yer edinebilmek iin kadnlarn Hristiyan misyonunu nasl kullandklar ortadadr. Tekrarlayalm; siyas aktali-teyi haber veren bu toplumsal stratejilerdir. Pakistan'n Hindistan'dan ayrlmas Pencabllar'n egemenliklerini yeniden tesisiyle hi de ayr dnlemez. Ayn ekilde bamszlktan yana tavr alan Kuzey Nijerya aristokrasisi yalnzca corafi egemenliini korumakla kalmam, ayn zamanda bunu, zellikle ordu araclyla btn lkeye yaymtr. Bu yolla smrgecilikten miras kalan devlet, birok durumda gerek birer toplumsal tabana kavumutur. Bu devlete sahiplenme srelerinden ikincisi daha kltrel bir g303 rnm arzeder. Daha nce szn ettiimiz gibi, yerli insanlarn, daha smrgecilik anndan itibaren milliyetilik, komnizm, demokrasi, ama ayn zamanda dinsel pratikler ve hatt yeterince nem atfetmediimiz toplumsal pratikler gibi birtakm ithal tasarmlara dahil olduklar, hatt onlar yeniden

yarattklar biliniyor. Bat Sahra Afrika'snda devletin tarihselliinin temel vektrlerinden biri takm elbise olmutur. Eski Afrika toplumlarnda giysi toplumdaki hiyerarinin herkes tarafndan olaand bir ekilde kabul edilen bir simgesiydi. Erkeklere ballklarn gstermek amacyla genellikle plak dolaan kadnlar giydirmek iin misyonerlerin gsterdii srar muazzam bir yanl anlalmaya yol amtr. Kadnlar da hemen bu frsatn zerine atladlar, nk onlar iin simgesel bir zafer sz konusuydu. Ayn ekilde, bamszlkla birlikte erkeklerin kravat takma yolundaki hevesleri de, onlar aalarcasna, Afrikallarn incik boncua gsterdii ocuksu ilgiyle aklanamaz. Onlar kravat takmakla beyaz smrgeciye kar simgesel bir zafer kazanm oluyorlard. Btn bunlar, Batl tarzda iktidar ilikilerinin benimsenmesinin nemi gzard edilemeyecek olan bir blmn oluturmaktadr. Dolaysyla devlet, saf beklentileri olan sahici bir toplumsal tabana sahip olmakta ve kltrel bir yeniden sahiplenme kendini gstermektedir. Daha nce szn ettiimiz kimlik stratejilerinin zerinde ykseldii byk kimliklerin smrge dneminde ortaya km olmas manidardr. te bu nokta da kimliklerin yaplanmas deil de biimlenmesi erevesinde akl yrtmek gerekir. Yeni fetihlerine kalk noktas olabilecek ulus ilkrneklerinin (proto-nation) peindeki beyazlarn kltrel muhayyilesiyle, smrgecilikle oluan yeni durumun salad faydalar azamiletirme yolunda bizzat Afrikallar tarafndan gelitirilen stratejiler arasnda kimlik temelli bir karlkl etkileim yaanmtr. Afrikallar, etnisite ve kabilecilik erevesinde ileyen smrgeci dnceyi kendi karlar iin arasallatrmaya almlardr. Bu noktada da, tpk Lbnan ve Hindistan'da olduu gibi, smrgeci dnemde doan ve yalnzca smrge sonras devletin deil, ayn zamanda smrgecilik durumunun tarihselliini de ak olarak ekillendiren stratejiler sz konusudur. Ben, kendine zg tarihselliiyle bezeli bu devleti, baz meslektalarma gre daha salkl buluyorum. Devlet denen aynn postunu,
304

asla onu ldrmeden nce satmamak lazm. nc Dnya'nn devletlerinin stesinden gelecei sylenen okulusluluk zerine u eski tartmay ve bunun gereklemediini biliyoruz. Gerekten u uluslar tesi yaplarn oalmasyla devletin biimlenmesi arasnda bir ztlk var m? Ben pek emin deilim. inli diasporasn ele alalm. Asya'da kapitalizmin yeniden yaratlmasnda, ekonomilerin kresellemesinde, bizzat in ekonomisinin reformunda bu diasporann rol ok iyi grlyor. Ancak Jean-Luc Domenach veya Yves Chevrier gibi in aratrmaclar, bu alarn, komnist ya da post-Komnist devletin gc karsnda hl ar lde krlgan olduunu sylyor. Nitekim bu di-aspora, in devletinin btnlne halel getirememitir. Bu devlet, ulus tesilemenin risklerinden ziyade blgeciliin dourduu risklerin tehdidi altndadr. Devlet kart olduu tasavvur edilen bir tr ulus tesi ebekeyi, su ebekelerini ele alalm. Herhangi bir su ebekesinin devlete, bir snrn varlna ihtiyac vardr. Bunu yasaklayan

devletler olmasayd afyon o kadar pahal olmazd. Narkotik rant yaratan, yalnzca devletin hayata geirebilecei kamusal politikalardr. Mafyacnn, rnein bir merkez bankas gibi birtakm kurumlar kullanabilmek iin de devlete ihtiyac vardr. Gnmzde tek megaleleri mafya ebekelerinin iktisad ihtiyalarn karlamak olan devletler mevcuttur, isimlerini zikretmek istemediim Hint okyanusu ve Karayipler'deki baz ada devletleri byledir. Ulus tesi bir mafya ebekesinin, nasl bir devletle yapsal olarak karlkl ilikilere muhta olduunu ok iyi grebileceimiz baz daha ciddi rnekler de verebiliriz. talya'da durum byledir. Japonya'da Yakuzalar'la, 2. Dnya Sava'ndan sonra iktidarda olan ynetici snf iice gemitir. Rus mafyasnn baz ebekeleri, tamamyla bir devlet kurumu olan eski KGB'den tremilerdir ve gl bir Rus devletinin yeniden douunu en cokulu biimde arzulayan hareketleri finanse etmektedirler. Bu devlet sorunsalnn srp gitmesine Avrupa oluumu erevesinde de tank oluyoruz. Bir anlamda ulus-devlet erevesini amaya ynelik bir giriim var olmakla birlikte hkmetler aras ilikiler baskn bir rol oynamay srdryor. slm dnyasna gelince, Iran devriminin bir bakma temsilcisi olduu o byk Panlslmizm d de ran'n tamamyla kendi devletiyle ilgili kayglarnn batana sapland. Buna mukabil, u anki durumda, Fransa gibi bir toplumun gmenle305

rinin entegrasyonunu salamay srdrme kapasitesi gzard edilemez.

Kltrel olann iktisad olan tarafndan tlmesinin nne geecek, kimlik temelinde bir kltrel direniin boy vermesinden de sz ediyorsunuz deil mi? Bylelikle yeniden sahiplenmeyle, ar ama geri dnsz bir imha hareketi arasnda bir diyalektik ortaya kacak, dolaysyla toplumsal gruplar bir arada tutan yaplar zlecektir.

nsanlk tarihi zlme ve yeniden ekillenme srecinden oluur. Duyarllmz bizi bu dnmlere yeterince dman klar (kim fast-food ya da Coca-Cola imparatorluundan nefret etmez ki!), ama bunlar da hayli zneldir. Kreselleme sreci Hegelyen tarzda (daha dorusu yle bir hzla okunduunda Hegel'e atfedilen tarzda) cereyan etmiyor. inde birok eilim barndryor. Daha ak konuacak olursak, Chicago niversitesi'nden antropolog Arjun Appadurai'nin kantlad gibi farkl kreselleme sreleri arasnda ayrma eilimleri olduu bir gerek.9 rnein iktisad kresellemeden greli olarak kopuk mal bir kreselleme olabilir, ya da bir yanda mal ve iktisad kresellemeyle te yanda siyas sreler arasnda daha gl bir kopukluk sz konusu olabilmektedir. Sorunu bu ayrma terimiyle tartmak epey ilgintir. Kanlmaz bir ekilde, atmal bir srece bal olarak, Japonya'yla ABD, ABD ile Avrupa arasndaki iktisad ilikilerin byk hesaplaryla birlikte iktisad dnyasallamann srdne

tank olacaz. Sonunda devler ve kara delikler (Rusya'da, Afrika'da neler olacak?) ortaya kacak. Siyas dzlemde egemen olann, uluslararas sistemin yeni bir blgesellemeye ynelmesi olduu gzleniyor. ABD giderek daha fazla arka bahesiyle, bir yanda Asya, dier yanda Latin Amerika'yla megul oluyor; Rusya yeniden bir etki alan yaratmaya alyor; Asya, iktisad olarak APEC ve hakknda sylenecek ok ey olmasna ramen Avrupa'yla ilikileri10 yoluyla, kimlik arayndaki blgesel bir mekn olmay srdryor; Avrupa da yeniden yaplanmak, gelimek ve yakn evresiyle ilikilerini gzden geirmekle urayor. Kukusuz bu blgeselleme srecinde saysz soru yantlanmay bekliyor. rnein Afrika'nn bu geliimdeki yeri ne olacaktr? Ben kendi ahsma kltrel planla ilgili Braudel'in tezini savunmay srdryorum; tm bu sreler belki kimlikle ilgili veya kltrel yeniden biimlenme9. Public Culture, 2 (2), ilkbahar 1990. 10. Baknz ERl'daki "Asya(lar)" grubunun almas.

306 lere denk gelmektedir. Ancak Bromberger, futbol zerine kitabnda baka bir olguya parmak basyor.11 Onun gsterdii gibi, Marsilya kendini hibir zaman bu kadar Marsilyal olarak hissetmemi olmasna ramen Marsilya taraftarlarnn toplumsal pratikleri hibir zaman dier Franszlar'nkiyle bu kadar karlatrlabilir olmamt. Bir sonraki kitabma yeni Beaujolais arabnn Kamerun'da, Bamileke blgesine geliiyle balayacam. te burada, kresellemenin en gl esnekliklerinden biri olan, geleneklerin srekli yer ve durum deitirmesini iyice gstermeyi umuyorum. Kltrclk esasta kresellemenin bir ideolojisidir ve 19. yzyldan beri bilinir. Ne zaman dnyay fethettiysek ite o zaman Dou ya da Hinduizm kavramlarn da yarattk. 1857'de Mool mparatorluu'nun ykld andan itibaren, o zamana kadar ngiliz ordusu iinde Avrupai niformalarla grev yapan yerli birlikler gln bir ekilde "Hintli" klna brndrldler. Aslnda bu giysiler, smrgecilerin muhayyilesindeki Hint giysilerinden baka bir ey deildi. Dnyann Bat tarafndan kreselletirilmesi dev bir yaratlm gelenek reticisi oldu. Ve Bat'nn gnbegn kreselleen tm modernliinin kendisi de geleneklerin yaratlmasnn etkisi altna girdi. rnein 19. yzyln ikinci yarsnda nce byk basn, ardndan BBC tarafndan yanstlan haliyle ingiltere'deki krallk gelenei, iilerin gcnn artn dizginlemek isteyen egemen snflar tarafndan yaratlmtr. Bat'nn kentli modernlii de gelenein yaratlmas ya da yeniden yaratlmasnn etkisi altnda kalmtr. rnein Anglo-Sakson dnyada neo-gotik ya da neo-roman slp ya da bu trden deneyimlerin gz kamatrc bir laboratuvar olan Viyana ehri gibi. Yineleyelim, kltrclk dnyasallamann bir ideolojisidir ve unutmamal ki bu elikiyle baedebilmek epey zordu. Esprit, 1996 Nisan, say 4Birikim, Aralk 1996, say: 92, eviren: Ruen akr.

11. C. Bromberger, Le Match de Football (Futbol Ma), Editions de la Maison des Sciences de de'lhomme, 1995.

307

ATNA VE MISIR'DA Antik Uygarlklar ve 'Bat'nn cad Edilmesi


Pierre BEAUDET
"Dou"ya Kar "Modernlik" ispanya'nn yeniden fethinden Krfez Sava'na, Bat'nn Dou'ya kar bitirilecek bir sava var. Ama bu, baz Doulular'n dnd gibi, Washington, Vatikan ve Tel Aviv arasnda bir yerlerdeki gizli bir merkezden yrtlen bir "tertip", karanlk bir "oyun", tabi ki deil! Burada sz konusu olan, Bat'da domu ve yerlemi olan kapitalizmin kendisini pekitirip salama almasyla dorudan ve tutarl biimde ili-kili nesnel, yani eyann tabiatndan kaynaklanm bir sre: Bu ken-dini salama alma ii, kapitalizm Bat'ya bir kere yerletikten sonra, evreye doru, zellikle de Yakn Dou'ya doru "doal" bir yaylma biimini alm; zira Yakn Dou dediimiz, hem Avrupa'nn ilk "snr", hem de, gerek iktisad adan, gerekse coraf konumunun siyasal nemi asndan usuz bucaksz bir menfaat alan. Hal seferleriyle balayp, ngilizler'in Osmanl mparatorluu'nun enkaz zerinde oluturduu yeni kolonyal haritadan geerek Filistin'in srail Devleti tarafndan koloniletirilmesinden 1991'deki Krfez Sava'na, hep ayn atma srp gider. Her an yeniden patlak veren savalar, tam bitti derken yeniden alevlenen kar koymalar ve direni hareketleri, korkun derecede al.Yol gsterici yorumlar ve yazara salamak ltfunda bulunduklar tarihsel malumattan dolay Michel Mili ve Hseyin Barguti'yc teekkr ediyoruz.

308

tmal bir sre, hem de asrlar boyu hep byle sren; yani, Dou'nun elikilerle dolu upuzun fethi: Bu fetih sreci, Bat edebiyat ve felsefesi tarafndan ok uzun sre idealize edilir. Bu ylesine bir idealize editir ki, sonuta ortaya dpedz bir "ideoloji", hem de iyice etkili bir "ideoloji" kacaktr: Oryantalizmin, yani arkiyatln, "dou uzmanlnn ideolojisi. Thierry Hensch'in de "Orient Imaginaire (Hayal veya Hayallerdeki Dou)" adl yaptnda ok gzel ortaya koyduu gibi, Bat kltrnn btn alan, vehe ve boyutlarna szm bir Dou imaj vardr ki, buradaki Dou, hangi biim altnda olursa olsun, daima ve daima "bin yllk hareketsizlik"i iinde donmu, "sultann despotizmi" ile "haremin sefahati" arasna skp kalm bir Dou'dur. Byle bir dnya gr erevesinde, "geri kalm" ve "pasif Dou, kanlmaz olarak, "dinamik" ve "modern" Bat tarafndan fethedilmek zorundayd "Modernlik" fikrinin kendisi de, Dou'nun zararl ve bozucu etkisine kar srekli mcadele halindeki Bat'da, daha zel olarak da eski Yunan'da dnyaya gelmi olacakt. Msr ve Yunan'n Douu Bat'nn Dou'ya bak konusundaki bu gelenek karsnda, ngiliz tarihi Martin Bernal'n "Black Athena, the Afroasiatic Roots of Classical Civilization Siyah

Athena, Klasik Uygarln Afrika-Asyased Kkleri) "* adl incelemesi, tarih biliminin ilerlemesine nemli bir katk olmasnn yansra, oryantalizme kar yeni bir meydan okuma nitelii de tar. Bernal'm sav udur: Batl tarih yazmclarnn gznde modernlie btn biimleri itibariyle "beik"lik etmi eski Yunan'n klasik ad verilen byk uygarl, Dou ile Bat arasnda yava yava gereklemi bir "ayn at altnda toplanma", hatta "ayn bohaya dolma" srelerinin rndr. Bernal, Yunanistan'n uzun bir sre Msr'n kolonisi olarak kaldn ileri srer ki, o Msr, Atina'nn ykseliinden neredeyse daha iki bin yl nce btn Akdeniz dnyasnn entellektel ve siyasal merkezi durumundadr. Bat'da bilinli bir biimde st kapatlp byk lde grmezden gelinmi ve gelinmekte olan da, ite bu Msr etkisidir
* "Black Athena, The Afroasiatics Roots of Classical Civilization", 1987'dc Vintage tarafndan yaynlanmtr.

309 ki, bu etkiye ayn zamanda, bugnk Lbnan kylarna yerlemi olan Fenikeliler'le, Mezopotamya'nn yine o gnk sakinleri olan Smerler ve Arkadyallarn ve dier birok Doulu halk ve milletin etkileri de gelip karmtr. Oysa, Batl tarihiler, dilciler, corafyaclar, en tartlmaz olgular dahi, rnein, eski Yunan dilinin, Hint-Avrupa kkenli, ancak kelimelerinin ve deyimlerinin neredeyse %50'si eski Msr ve Fenike dillerinden gelen, bir bakma melez bir dil olduunu bugn bile hl inkar etmektedirler. XIX. yzyln bandan itibaren, Avrupa, "Hint-Avrupa" (kuzeyden geldikleri sylenen) halklar ile gneyli "Sam"ler arasna "almaz" bir duvar rer. Oysa Bernal'a gre, byle bir bak asnn yanll, hem de daha o dnemde bile, bilimsel keifler sonucunda aka ortaya konmu bulunuyordu. Yunanistan'n ve btn Kk Asya'nn -ki, Yunanistan da Kk Asya'nn tamamlayc bir parasndan baka bir ey deildir- iskn, "kuzey" halklarnn yrtt "istilalarn deil, byk ihtimalle ok sayda halk ve ulusun kart bir harmanlanmann rndr, iki byk dil ailesinin (Hint-Avrupa ve Sam dil aileleri) farkl soylardan geldiini kabul etmekle birlikte, daha pek ok tarihi gibi Bernal da, bunlarn her ikisinin de kendilerinden de daha eski ve tarihin ak iinde birbirlerinden ayrm dillerden tremi olduklar grndedir. Antik Yunan'n "Ina"s zbez kuzeyli halklara ait "saf" bir icad olarak sunulan Helen uygarlnn "ina"snn kkeninde de yukarda szn ettiimiz arptma yer alr. Burada da yine, Bernal, tarihe belirli bir makyaj yaplm olduunun altn izer: Eski Yunan'da mitoloji, felsefe ve din, z itibariyle Eski Msr hiyeroglif metinlerinde ortaya konulmu fikirlerle devamllk ve dorudan iliki iindedir. Helen uygarl ad verilen ey de zaten, Atina'nn siyasal ve kltrel merkez olarak kendisini kabul ettirdii ok ksa bir zaman dilimi (M..450'den yaklak M.100'e) dnda, esas olarak Kk Asya'da (Efes, zmir ve Antiyokya) ve daha sonra da Konstantinopolis ve iskenderiye'de (Msr'n kendisinde), yani Dou ve Afrika etkilerinin srekli bir biimde nfuz ettii blge-

310 lerde gelimi bir uygarlktr.^ Btn bu arptmalara ramen, yine de baz olgular vardr ki, bunlarn tmyle grmezden gelinip inkar edilmeleri hibir zaman mmkn olmamtr: Tpk baka pek ok bilimsel ve kltrel yenilik gibi, yaznn da ilk defa Dou'da icad edilmi olduu ve benzeri olgular. Ancak, bu katklar kabul ederlerken bile, Batllar Yunan' "icad" etmek suretiyle, srekli olarak Dou ile Bat arasndaki kopukluu, fark vurgulamaya ynelmilerdir. Oryantalistler iin Msr uygarl da, "su despotizmi" zerine kurulmu ve kendi kendisi zerinde dnme ve yaratda bulunma yeteneinden yoksun olarak grdkleri bir topluma dayal olmas bakmndan, ok uzun bir sre, sadece yermekle yetindikleri bir uygarlk olarak kalmtr.3 Eski Msrllar'n -piramitleri ina etmenin olmazsa olmaz koulu durumundaki- geometriyi, hem de btn dnyadan yzlerce yl nce de facto (fiilen, fiilerine emili bir biimde) icad etmi olmalar grmezden gelinip gzlerden gizlenmitir; tabi Yunan'n Pisagor'u lehine... Antik dnemlerin Msrllar'nm ve Fenikeliler'inin denizcilii Akdeniz havzasnn btn noktalarna yaym olmalar da Bat'nn, "dnyay icat etme" erefini, Herodot'un ahsnda Eski Yunan'a tanmasna kesinlikle engel olmamtr. Siyasal kurumlar dzeyinde de, Doulular'n Atina'yla ayn bir demokrasi^ anlayn gelitirmi olmadklar aktr; ancak yine ayn derecede ak olan bir ey daha vardr ki, o da, Doulular'n, gl kudretli kentsel merkezlerin gelimesine izin veren nispeten ademi-merkeziyeti yaplar kurabilmi olduklardr. Bernal'n esas olarak ortaya koyup aklad udur ki, Dou'nun
2.Bat'nn Sokrat, Eflatun ve Aristo'nun felsef eserleriyle ilk defa ancak 13. yzyln banda, o da, o zamanki Mslman spanya'nn Toledolu Yahudi mtercimlerine bu eserleri Arapa'dan Latince'ye evirttiren ve kendisi iin de, Kilise'nin sapkn ilan ettii Katar mezhebine (Persler'in maniezminden esinlenmi bir Hristiyan mezhebi) mensup olduu sylenen Tulz Kontu sayesinde tanm olduunu kaydetmek baya elendirici oluyor. 3 .Nil'in sularnn deerlendirilmesi, ok yksek bir teknik ve toplumsal rgtlenme dzeyini yanstan olaanst genilikteki teknolojik bir baaryd. 4.Burada unu hatrlamak gerekir ki, sz konusu demokrasi yurttalarn ok kk bir aznlna dayanyor, geriye kalan byk ounluk ise kle statsne hapsedilmi bulunuyordu.

311 btn bu katklar Eski Yunan'n kendisi tarafndan da bilinip kabul edilen katklardr ve Yunan uygarl ancak ok ama ok sonradan, Batl-Bat Avrupa'nn bir dnya gc mertebesine ykseldii dnemde, kendisi iin hl bir tehdit kayna olan bir Dou karsnda kendi farklln vurgulama kaygs iinde ve yeni yeni varlk kazanmaya balayan Avrupa emperyalizmini merulatrmak zere, dorudan doruya Bat tarafndan "yeniden icad" edilmi, Trkesi sonradan uydurulmu bir uygarlktr. Dou'yu fethetmenin gerekleri balamnda, "Bat" uygarl denilen uygarln kendi deerlerinin ve nirengi/atf noktalarnn temel unsurlarn efsanev bir "aryen (daha sonra da Hristiyan)" Ynan'a deil de

-Doulu- Msr'a borlu olduunu kabul etmek, elbette ki ie sindirilebilir bir ey olamazd. Antisemitizm ve Oryantalizm Bernal, Bat'nn tarihi inkarnn tarih iinde ok eitli biimler aldn ortaya koyar. Bat'nn tarihe bak, XX. yzyln ortalarna kadar aktan aa rk ve Sam-kart (antisemit) imalarla ykldr. Zira hatrlamak gerekir ki, o dnemin Dou'su, ayn zamanda Yahudiler'di de: Kentlilemi Orta ve Dou Avrupa cemaatleri eklinde Bat'da kmelenmi ve XIX. yzyldan bu yana dnlrken Almanya, Polonya ve Rusya'da 'ge kalm ulus-devlet'lerin inas srecinin balca kurbanlar olacak olan Yahudiler. Eski Yunan denilen yeni icad, "kent/medeniyet/devlet kurucusu" olma tekelini "kuzey halklar"na veren byl masal (mithos): Dnemin ar milliyeti ideolojileri, zellikle de Naziler ve de onlarn akllara seza rk teorileri, byk lde, ite bu kaynaklardan fkrrlar. Hitler dnemi Alman tarihiler, antropologlar, dilciler byk bir evkle ve de hatta vecd iinde, Hint-Avrupa kkenli "Aryen"lerin, btn o Asyal, Sam ve Afrikal apulcu "sr"lerine kar bitimsiz bir mcadele pahasna Himalaya eteklerinden Roma tarikiyle Yunan'a, tabi en sonunda da antik Cermanya'ya varmak zere gya tam olduklar "rksal saflk"n ne denli nemli olduunu ispatlama abasna giriirler. Bunlar iin btn uygarlk tarihi, bir taraftaki HindAvrupallar'n zeka ve gc ile dier taraftaki Sam ve Doulular'n kallelik ve zayflklar arasndaki bitimsiz bir sava olarak zetlenebilirdi.
.312

kinci Dnya Sava'ndan sonra, bu bak tarz deiiklie urar. Batl aratrmaclar, tarihin "Sam'ye kar Aryen" vehesini bir kenara brakrlarken, artk salt "Dou" olmann tesinde, giderek daha bir "gney" (yani, Afrika ve Msr) nitelii de kazanan Dou'nun katklarn inkr etmeye devamdan da geri kalmazlar. imdi artk, Samlerin de uygarla katkda bulunmu olduklarn kabul etmeye hazrdlar. Bu yndeki atlma israilli aratrmaclarn katklar byk olur: Bat ile israil'i biraraya getiren bir siyasetin mant, "Sam" Dou'nun, yani Fenikelilerin, Kenan(imdiki Filistin)llarn ve Ibranilerin Dou'sunun Avrupa'nn ykseliine fiilen katkda bulunmu olduunu gizlemeye tabi ki daha fazla izin verecek deildir. Ancak sz konusu Msr olduunda, Bat'yla arasna ekilmi duvar eski haliyle olduu gibi muhafaza edilecek ve Bat niversitelerinin ounda da, Bernal'n tabiriyle "modernize edilmi aryen modeli" erevesinde okutulup retilmeye devam edilecektir. Bu dnya grnn aka rksal ve Sam kart yan sz konusu modelden kaznp kartlm, ancak Antik Msr (ve de ister istemez Yakn Dou'nun btn) ile Yunan'da domu -olduu iddia edilen- "Avrupa uygarl" arasndaki byk "medeniyetsel krlma" olduu gibi duracaktr.

Ayn ekilde Eski Msr'n bykln kabul etmek zorunda kalm olmakla birlikte resm tarih yazcl, Msr ile sahra-gneyi Afrika arasndaki balar dnme konusunda neredeyse kesin bir oto-sansr uygular ve bu oto-sansr, Msr ve Sudan'a ilikin arkeolojilerdeki nemli ilerlemeler sayesinde ortaya konulmu olgularn gn getike netleen bir biimde firavunlar uygarlnn temel kaynann Gney'de, Sudan ve Habeistan yaknlarnda yer aldn kantlyor olmasna ramen uygulanan bir oto-sansrdr. inkar edilmesi mmkn olmayan olgu udur ki, Msr, bir Afrika uygarl idi; piramitleri ina eden ve Nil vadisini sulamay baaran insanlar Afrikal ve kara deriliydiler. Oysa Bat'da ve bugn hl, Msr'n uygarln ykselmesine olan katklarndan sz etmek, evet, yine de kabul edilebilir bir eydir ama, her eyin, yine de iyi kt beyaz(!) bir Dou'da deil de, dorudan doruya kara bir Afrika'da baladn iine sindirebilmek, ite bu, artk insanlardan veremeyecekleri eyleri istemek olur! 313
"Medeniyetler Sava"

1980'li yllarn banda oryantalizmin artk kmekte olduuna inanlrken, sonra bir de bakarz ki, oryantalizm tekrar sahnede; hem yle byle deil, baya grkemli bir dn yapm, zellikle de souk sava ve Krfez Sava sonras siyaset "kuram"lar kl altnda. Bunlar arasnda en fazla duyulup bilineni, iyi tandmz Amerikal siyaset bilimci Huntington'n almalardr. Uzun sredir bir Pentagon danman da olan Huntington, dnyay, hepsi birbirine umarsz biimde dman bir "medeniyetsel" zatiyetler dizisi olarak kavrar. Antik Yunan'da ilenip gelitirilmi paradigmalar zerinde kurulmu HintAvrupa/kuzeyli Bat ile esin kayna itibariyle Sam nitelikli "Arap-Islam uygarl" arasnda uzlamaz bir atk vardr. Huntington iin Bat, Konfyusgil (in ve Japonya), Bantu(Siyah Afrika), Dou Avrupa (Rusya) ve benzeri "uygarlklar"a kar amansz bir mcadele yrtmeye kanlmaz bir biimde mahkumdur. Bylelikle etni-sizm(soyculuk) ve rklk, hi kimsenin, daha dorusu neredeyse hi kimsenin farkna varp da honutsuzluk gstermesine bile imkn vermeyecek bir formlasyon altnda insanln gndemine sokulmu olmaktadr. Bu trden albenili, hatta rke diyebileceimiz zihin marklklar, amerikallarn elindeki kudretli medya makinas araclyla sonsuz sayda oaltlp, sonra da, sekin Amerikan niversitelerinin sekin Amerikal profesrleri tarafndan gelitirilmi bilimsel teoriler olarak dnyann hemen her bir yanna annda postalanrlar ki, bunlar eer onlar sylyorsa, bize de tab onlara inanmak der! Bu ekilde, ilk k noktamza dnm oluyoruz. Dnya kendi iinde blnm, paralanm, yabanc/dman kamplara/saflara ayrlm bir dnyadr. Bu yrtlmay rasyonalize edebilmek, yani akla yatkn klabilmek zere btn bir ideoloji "tam gaz" seferber edilir ki, sz konusu ideoloji, kltr zsel bir temel zerinde tanmlamay, yani her bir kltr bitimsiz melezlemelerin, harmanlamalarn, mayalanmalarn, birbirini yaatmalarla birlikte yaamalarn ve dnmelerin bir rn deil de, birbirinden kesik, kopuk, ayrk, her biri

kendiliinden/kendi bana varolan zlerin tezahrym, kendi kendisinden domu tek/biricik bir zatiyetmi gibi gstermeyi amalayan bir ideolojidir. Buradaki zselcilii merulatrmak, yani hakl gsterebilmek iin ise, 314 Eski Yunan', Yakn Dou uygarlklarn ve firavunlarn Msr uygarln "yeniden icad" edip, farkl farkl snf ve kategoriler halinde birbirlerinden ayrkslatrmak gerekmitir. Bylesi bir izginin ucunda ortaya kacak olan ise, btn bayraklar alp gklere doru uzatlrken, "saf ulus, "saf kltr, "saf dilin kutsanmas olacaktr. Tabi bu arada "gl" ve "uygar" uluslar da, fethettikleri topraklar zerinde kendi egemenliklerini kurma, bu topraklar da "saf hale getirme, yani dier teki unsurlardan temizleme hakkna sahip olacaklardr; zira "teki", barbar ve sefil bir dmandan baka bir ey deildir. evirenin Notlar:

Dou, Yakn Dou, Orta Dou, Uzak Dou; dou, bir yn, ama yakn uza ya da ortas kime yakn, kime uzak, ya da kimle kimin ortasnda, yani merkez kim, nerede? Tabi Avrupa, tabi Avrupa'da, Avrupa'nn kendisi. Zira, diyelim biz, Avrupa'nn dousundayz, en yakn dousunda, daha dorusu douda en yaknnda; ancak Japonya da bizim doumuzda, hem de olduka uzak doumuzda ve de Amerika onun da dousunda ama bizim batmzda, hem de uzak batmzda. Dou'yu, tabi, yn olarak deil; ama yer olarak Avrupa icat etmi, yani retmi; ancak yeniden retimi de, en azndan yar yarya bize ait: Yn olarak deil de yer olarak bir Bat'dan sz ettiimiz anda, Avrupa'nn dayatt paradigmay biz de yeniden retmi oluyoruz, stelik Bat'dan hayranlk, gptayla ya da ona yknme hevesiyle deil, dorudan doruya kinle, nefretle sz ediyor, "reddedelim onu/ona ait olanlar" ve de hatta "kahrolsun Bat" diyor olsak bile/dediimiz srece. te bu balamda, u pasaj nakletmeyi uygun grdk: "Sosyoloji'nin Bat'da domu olmasnn Bat d toplumlarda, zellikle Trkiye'de yaratt problemler nelerdir? ...bu soruyu sordurtan, sosyolojiyi "Bat'nn Dou'ya kar topyekun taarruzu" balamnda ideolojik bir enstrman olarak deerlendiren grlerin, stelik sosyoloji adna ileri srlebiliyor olmalar. Sanki, Bat ve Dou diye gerek iki zne var. Tabi, burada yaplan u: "Bat aktarmacl", "Bat" diye ksaltlyor; bu suretle de, bir yandan, sosyoloji Bat'dan aktarlanlara indirgenirken, dier yandan da sz konusu aktarmacln temelindeki toplumsal dinamikler ve kollektif zneler ve bunla-

315

rn neyi niin alp, neleri de niin almadklarnn temelindeki saikler gz ard edilip, nce "Bat", buna bal olarak da "Dou", kendi ilerinde homojen, birbirleri karsnda da kesiklilikli/dsal iki ayr varlk, adeta tarih-tesi, insan-st, ezel-ebed birer sper zne konumuna oturtuluyor; tarih ise, bu sper znelerin, insanlar/toplumlar/snflar birer piyon- figran olarak kullandklar bitimsiz bir ma, karlama: Ezop'a da, La Fontaine'e de ta kartan Mehed bir hayalgc. Burada artk hayvanlar da deil, dorudan doruya corafyalar, yani ta-toprak kiiletiriliyor, kendilerine ruh ve znelik atfediliyor, sonra da bunlar birbirleriyle dvtrlmek zere meydana salveriliyorlar. Ama, buradaki "fabl", manieist bir fabl; sadece iki karakter var, biri mutlak iyi, tekisi ise mutlak kt, hep kt: eytan Bat, beyaz eytan, eytan Amerika vb... Bu teori, Pareto'nun kadir-i mutlak/lmsz "rezid"leri (tarihsel'toplumsal olan btnyle biyo- psiik'e indirgeyen tarihsiz, ezel-ebed, dolaysyla da evrensel kalp-gdler) ile Yeni Dnya Dzeni ideologlarnn "savaan kltrler" i, 'atan medeniyet-ler'i arasnda .... yer alan "bon pour l'Orient" bir obskrantizm: Ortal lo-latrp, btn snrlar fllatryor; hem de ylesine bir fllatrma ki, insan, hakikati "burada, insan dnyasnda, tarih iinde, insann eyleminde" aramaktan vazgeirtecek derecede. Dou-Bat kartlatrmachnn yar karanlnda, emein smrs de fllayor; smreni, smrme biim ve mekanizmas da... Smrgen eytan "ora"lara, darlarda (Bat'da) bir yere atlyor; hem de en radikalinden bir anti-emperyalist sylem araclyla; tabi "bura"daki smrgenler yararna, onlar "esas dman" olmaktan kartacak bir biimde: kapitalist smrnn globallii, lokal faizmlerin aklanmasndan geiyor." (Sosyolojiler deil, Sosyoloji, s.67,68.) Bundan 20 yl kadar nce, bize de yine Amerika tarikiyle getirilip, rabet bulmas iin her ey yaplan yapsalc yaklamn da, son on yln ykselen deeri olarak kltrel zselcilie ne denli yakn, dolaysyla Yeni

Dnya Dzeni'nin ideolojik dzeneinin oluturulmasnda ne denli nemli bir rol oynam olduunu vurgulamak zere de u alntlar yapyoruz: "... kltrn, dolaysyla da medeniyetin, kendisi tarihsel olmayan, ... olumasnda insann bilinli mdahalesinin, yani insan aba, emek ve aklnn hibir rol oynam olmad bir yapya tbi klnmasyla, akl'n akl-dna, dnme'nin imana, felsefe'nin dogmaya/fala, eletirme'nin kanvermeye, izzet-i nefs'in teslimiyete, retme'nin yoketmeye, emek'in smrye olan stnl yok saylmakta; ksacas, insan'n insanln, bir rpda, baka birilerinin, dsal

316

bir gcn ya da dzenein kendisini arkadan itmesi sayesinde abasz zahmetsiz bir biimde deil, kendi dndan verilmi belirleyiciliklere kar direnip onlar gerileterek, deiiklie uratarak kazand, yani, anthropos'tan humain'e zgrleerek ve de zgrletii lde getii, kendi beerliini kendisinin rettii gerei inkr edilmi olmaktadr...Bu durumda artk ...tarih yoktur; daha dorusu tarih diye alglanan eyin insan asndan kymeti harbiyesi yoktur; zira onun gerek aktrleri, hepsi ayn bir yapnn ayrm gzetilmez evlatlar olarak kltrlerdir ve kltrler bir kere bu ekilde ey gibiletirildilermiydi, yani kendilerini reten, biimlendiren ve tayan gerek toplumsal znelerden bamsz varlklarm gibi grlr hale geldilermiydi, gerek ulusal, gerekse uluslararas dzeydeki her trl toplumsal-siyasal yaplanma ve gelimeyi, sanki kltr diye kendi bana, kendi adna, kendisi olarak hareket edip davranta bulunabilen gerek bir zne varm gibi, farkl kltrlerin birbirleriyle olan atma, mcadele ya da etkileimleri erevesinde aklayp, sz konusu yaplanma ve gelimelerin temelindeki toplumsal g dengelerini ve snf ve/ya da ulus bazndaki smr ve egemenlik ilikilerini gzlerden gizlemek ve sorgulama alan dnda tutmak da olduka kolaylam olacaktr..."(Sosyolojiler deil, Sosyoloji, s.124,125.) ve "... unun da alt kaln kaln izilerek belirtilmelidir ki, kavramlara znelik ykleyip dnyada olup bitenleri u kltrle bu kltrn, u medeniyetle bu medeniyetin, u dinle bu dinin atmas olarak aklamaya kalkan yaklamlar, aslnda sz konusu olgularn gerek failleri durumundaki g odaklarn, bu failler arasndaki niyet, g, dolaysyla da sorumluluk farklarn ister istemez daha gl olan ve daha fazla sorumluluk tayanlar lehine ve her trl etik deerlendirmeyi de imknsz klacak biimde gzden gizlemeye abalarken, her bir eyi tanrlarn ve de onlarn yamaklarnn birbirleriyle olan atma ve mcadeleleriyle aklayan antik mitolojilerden daha az teolojik ve daha az komik deillerdir; ama, naif ve hasb hi mi hi deillerdir: Tarihi gerek znelerinden kopartyor olmalar bakmndan, Tarihin Sonu'na tekabl etme iddiasndaki Yeni Dnya Dzeni'nin propaganda dzenei iinde sekin bir yerleri vardr.."('Bilgi Toplumu'na Bilgiden Yana Reddiye, Yeni Trkiye, Mart '98) zgr niversite Forumu, Cilt.l, s.II, 1998, ss.71-79.

317

SEKLERZMN GERLEMES
Peter L. BERGER* Birka yl nce fundamentalizmi konu edinen bir aratrma serisinin ilk kitab masamdaki yerini almt. Kitap, MacArthur Vakf'nn her trl masraf ekinmeden stlendii bir projenin eseriydi. Projenin banda Chicago niversitesi'nin mmtaz profesrlerinden kilise tarihi uzman Martin Marty vard.1 Birok nl aratrmacnn yer ald bu aratrma genelde mkemmel sonular ortaya koymaktayd. Ama onun beni ilgilendiren taraf, szn ettiim ilk cildinin daha okumadan masamda dururken bile, benim ok nemli bir konuyu dnmemi salam olmas ve bana bir eit "Tamam, buldum!" tecrbesini yaatmasyd. Kitap hacimliydi. Birisini yaralamak iin bile kullanlabilirdi. Kendi kendime sordum: "MacArthur Vakf din fundamentalizmi konu edinen bu eser iin neden birka milyon dolar harcamay gzden karmt?" Aklma iki ayr sebep geldi. lki ok ilgin deildi. Vakf, ilerlemeci (progressive) bir dnya grne sahip olabilir, fundamentalizmi de ilerlemeye kar bir tavr olarak grebilirdi. Bu durumda sz

* Prof., teolog ve siyaset bilimci, Boston niversitesi, ABD. 1. Ba editrln Martin E. Marty'nin yapt sz konusu aratrma serisi 1991-1995 yllar arasnda Chicago niversitesi tarafndan be cilt halinde yaymlanmtr: Fundamentalisms Observed (1991); Fundamentalisms and Society (1993); Fundamentalisms
and the State (1993); Accounting for Fundamentalisms (1994); Fundamentalisms Comprehended (1995). (eviren)

318 konusu proje, dman daha iyi tanma amacna ynelik olmalyd. Aklma gelen ikinci cevap ise, bu szde fundamentalizmin anlalmas zor, garip bir hadise olduu, dolaysyla da projenin bu yabanc dnyay daha iyi anlama hedefini tam olabileceiydi. Ama bu durumda da bir baka soru ortaya kyordu: Fundamentalizmi garip bulanlar kimlerdi? Onu kimlerin daha iyi anlamas gerekiyordu? Bu soruya verilecek cevap basitti: Vakfn, fundamentalizmi daha iyi anlamalar gerektiini dnd kiiler, vakf yetkililerinin her zaman grp konutuu elit Amerikan niversitelerinin profesrleriydi. te, "Tamam, buldum!" tecrbesini bu sebebi dndm an yaamtm. Vakf bu projeye dnyay tersinden grme motivasyonu ynlendirmi olmalyd. Buradaki zan, ar din hareketi ima eden bu szde fundamentalizmin ender ve izah zor bir hadise olduu eklindeydi. Ama aslnda tarihe veya gnmze bakldnda fundamentalizmin ender bir hadise olmad ortadayd Aksine ender olan ey bunun tersini dnen insanlard. Anlamas zor olan hadise iranl mollalarn durumu deil, Amerikan niversite profesrlerinin durumu olmalyd. (Dolaysyla da bu profesrler zerine, onlar izah etmek iin milyonlarca dolar harcamaya deer miydi? Bu kk hikyenin ortaya koymak istedii nokta, seklerlemi (dnyevlemi)2 bir dnyada yaadmz zannnn yanl olduudur: Dnya bugn, baz istisnalar hari, olabildiine din bir dnem yaamaktadr. Bu da 1950-1960'larda tarihiler ve sosyal bilimciler tarafndan yazlan ve seklerleme (secularization) teorisi eklinde isimlendirilen literatrn yanldn gsterir. Aslnda bu literatre katkda bulunanlardan birisi de bendim. O zamanlar byle bir teori ileri srmek
2 . Makalenin kalan blmlerinde de ska kullanlacak olan seklerleme kavramyla, dini tamamyla devre d brakan veya en azndan dini son derece marjinalletiren bir gzle dnyay, hayat deerlendirir hale gelmek kasdedilmektedir. Seklerleme, sosyolojik veya psikolojik bir anlam iermekte ve bu kavramla kiilerin toplumsal hayatlarnda veya ferd dnce ve duygularnda dinin etkin olma zelliini kaybetmesi ima edilmektedir Kavram belki "likleme" kelimesi ile Trke'ye evirilebilir. Fakat Trkiye'de bu kelimeye biilen rol "din ve devlet ilerinin birbirlerinden ayrlmas" gibi son derece s ve literal, hatta hukuk bir anlamdan teye gidememektedir. Halbuki seklerleme bunlardan te genelde sosyolojik bir ifadedir. Bu sebeple seklerleme veya sekler kavramlarn yazarn maksadn aktarabilmek iin aynen kullanmak daha uygun gzkmektedir, (eviren)

319 iin geerli sebepler vard. Geri bu literatrn baz ynleri hl geerliliini korumaktadr. Ama ayn ey teorinin z iin sz konusu deildir. Aydnlanma'ya kadar geri gtrlebilecek seklerleme teorisinin ana temas gayet nettir: Modernleme ile hem toplumsal seviyede hem de ferdin zihninde (bilincinde) din gerileyecektir. Fakat zaman bu temel fikrin yanl olduunu ortaya koymutur. Modernlemenin baz bakmlardan seklerlemeye sebep olduu, hatta baz corafyalarda bunun daha fazla hissedildii dorudur. Ama modernlemenin seklerleme kart birok gl hareketi dourduu da

ortadadr. Ayrca toplumsal seviyedeki seklerlemenin mutlaka ferd bilin seviyesinde de gereklemesi gibi bir zorunluluk sz konusu deildir. Baz din kurumlar birok toplumda glerini ve etkilerini kaybetmiler, ama hem eski hem de yeni din inan ve ibadet ekilleri, bazen yeni kurumsal ekillere, bazen de ar bir din ifadeye dnerek fertlerin hayatlarndaki yerlerini korumulardr. Temsil ettikleri dine inanan veya nerdikleri uygulamalar yapanlarn says az olsa da din kurumlar sosyal ve politik alanda etkin olmaya devam etmilerdir. Buradan kan sonu, en azn sylemek gerekirse, din ile modernite arasndaki ilikinin karmak bir mahiyet arzettiidir. Reddetme ve Adapte Olma Alternatifleri Modernitenin mutlaka dinin gerilemesine neden olaca ngrs aslnda herhangi bir deer tamaz. Bu bunun iyi bir haber olduunu dnen kiilerce de, tersini dnenlerce de iddia edilebilir. Aydnlanma dnrlerinin ve ilerici zihniyetteki kimselerin ou en azndan "gerici", "btl" ve "hurafe" inanlar yok edecei zannyla seklerlemenin, ok iyi bir ey olduu dncesindedirler. (Onlardan bazlar bu menf zelliklerden syrlan bir dini hl kabul edilebilir bulmaktadrlar). ok fazla geleneksel inanlar olanlar da dahil olmak zere, dindar insanlar da modernite ile seklerleme arasnda bir iliki olduunu kabul edip bu durumdan olduka ikyetidirler. Hatta bunlardan bazlar moderniteyi, her frsatta mcadele edilmesi gereken bir dman olarak grmektedir. Bunun tersine bazlar da moderniteyi din inan ve pratiklerin kendisine adapte olmas gereken yenilmez bir dnya g320

r olarak alglamaktadrlar. Bir dier deyile reddetme veya adapte olma, seklerletii dnlen dnyada dindar insanlarn nnde bulunan iki yoldur. Ama her frsatta grld gibi, yanl alglamalara dayandklar zaman her iki yol da emin olunamayan, mulak sonular ortaya koymulardr. Modern fikirleri ve deerleri teorik olarak reddetmek mmkndr. Ama bu reddi insanlarn hayatlarna l yapmak ok zordur. Bunu yapmak iin birisinin toplumun tamamn ele geirmesi ve "modern"e kar olan dini herkes iin zorunlu hale getirmesi gerekir. Byle bir uygulamay spanya'da Franko denemi ve baarsz olmutur. ran'da ve dier baz lkelerde mollalar hl bunu gerekletirmeye almaktadrlar. Dnyann birok yerinde din fetih olarak adlandrlabilecek bu denemelerin baarl olma ihtimali yoktur. nk kltrler aras iletiimde nemli atlmlarla heterojen toplumlar ortaya karan ve dinin inhisarn deil de oulculuu yeleyen modernleme buna msaade etmez. Bir dier reddetme stratejisi ise, evredeki geni toplumun etkisini azaltmak maksadyla din alt kltrler oluturmaktr. Bu tutum din devrimden daha fazla baar getiren, ama ayn zamanda birok zorluu da barndran bir yntemdir. Kk sald her yerde modern kltr ok etkili bir gce sahiptir ve bundan korunmak iin ok sk bir savunma sistemine ihtiya vardr. Dou Pensilvanya'daki

Amishler'e^ veya Brooklyn'in Williamsburg blgesindeki Hasidic^ hahamlara bu zorluu sormak gerekir. Modern sekler kltrn bu grnr gcne ramen seklerleme teorisinin doru olmad, din kurumlarn uyguladklar eitli adaptasyon stratejilerine bakld zaman net bir ekilde grlr. Eer gerekten de seklerlemi bir dnyada yaam olsaydk, o zaman din kurumlarn ayakta kalmalar seklerizme adapte olmay ne derece baardklaryla doru orantl olurdu. Zaten adaptasyon stratejilerinin beklentisi de bu yndeydi. Ama sonunda din toplumlar varlklarn devam ettirdiler ve seklerleen dnyann isteklerine adapte olmay reddettikleri
3 .Her trl teknolojik aleti kullanmaya kar olan, daha ok ziraat vb. yollarla hayatlarn devam ettirerek da kapal bir topluluk halinde yaayan bir Hristiyan grup. (eviren) 4. Mistik yaantya, vecd hayatna nem veren ve ada medeniyete tepki gsteren bir Yahudi grubu, (eviren)

321

lde de gelitiler. Ksacas, seklerlemi dine yneliler genelde baarszla urad. Seklerizme tepki gsteren, "tabiatst" inan ve uygulamalar olan din hareketler ise baarl oldular, varlklarn korudular. Roma Katolik Kilisesi'ndeki modernite ile mcadele bu szn ettiimiz eitli reddetme ve adapte olma stratejilerinin zorluklarn ok iyi bir ekilde ortaya koymaktadr. Aydnlanma'ya ve onun ynlendirdii devrimlere kilisenin ilk reaksiyonu kesin ve sert bir reddetme eklinde oldu. Bu reddin en nemli an belki de 1870'de toplanan I. Vatikan Konsili'nin Aydmlanma'nn I. Victor Immanuel'in ordular gibi Roma'y igale hazrland bir srada Papa'nn gnahtan arnm olduunu ve (Hz.) Meryem'in doumunun her trl iffetsizlikten uzak olduunu iln etmesiydi. Ama yaklak 100 yl sonra toplanan II. Vatikan Konsili kiliseyi modern dnyaya uydurma (aggiornamento) tasarmna snarak bu kesin reddedici tavrn deitirdi. (O zaman, daha Konsil toplanmadan nce, bir Protestan papazyla bu konuda konutuumuzu ve ona "Toplantdan ne sonu kar?" eklinde bir soru sorduumu ve onun da "Bilemiyorum, ama I. Konsil'in kararlarnn tekrarlanmayacandan eminim" eklinde cevap verdiini hatrlyorum). Grld gibi II. Vatikan Konsili'nin, pencereleri, zellikle de anti-sekler Katolik alt kltrn pencerelerini amas beklenmekteydi (Amerika Birleik Devletleri'nde bu Katolik alt kltr ok yakn bir zamana kadar fevkalde etkiliydi). Ama asl mesele pencereleri anca ieriye girenlerin kontrol edilmesi olmalyd. Nitekim yle de oldu ve kiliseye problem tekil eden modern dnyann tm alkantl unsurlar pencereden ieri girdi. Bylece kilise red ile adaptasyon arasnda bocalayan bir izgi izmeye balad. Gerek Roma Katolik Kilisesi'ne, gerekse uluslararas dzeyde din tabloya baktmz zaman, her yerde geleneksel ve muhafazakr hareketlerin ykselite olduunu grmekteyiz. Bu hareketlerin en belirgin zellii, kendilerini "ilerici aydnlar" olarak gren kimselerin modernleme veya adalama olarak tanmladklar llere kar km olmalardr. Bu hareketler ykselite iken, moderniteye adapte olmak iin zel gayret sarfeden din hareketler dtedirler. Bunun en canl rneklerinden birisi Amerika Birleik Devletleri'nde

son yllarda yaanan orta yol Protestanln d karsnda Muhafazakr Protestanln


322

(Evangelicalism) ykseliidir. Papa II. John Paul ile birlikte Roma Katolik Kilisesi'nin gerekletirdii muhafazakr hamleler, hem dier Hristiyan mezheplerinden ok sayda kiinin bu kiliseye katlmasn salam, hem de zellikle Bat dndaki Katolik lkelere yeni bir heyecan ve canllk getirmitir. Sovyetler Birlii'nin kyle de Rusya'daki Ortodoks Kilisesi'nde nemli bir canlanmaya, insanlarn dine ynelmelerine ahit olduk. srail'deki veya israil dndaki Yahudiler arasnda din inanlara bal gruplar hzla oalmaktadrlar, islm, Hinduizm, Budizm mensuplar arasnda da buna benzer muhafazakr din gruplar ortaya kmakta, yine Japonya'da intoist ve Hindistan'da Sih cemaatlerde belirli bir din uyan gzlenmektedir. phesiz bu gelimeler hem ierik hem de sosyal ve politik adan farkllklar arzetmektedir. Ama bunlarn ortak bir ynleri vardr ki, o da din bir ilhama sahip olmalardr. Btn bunlar artk modernleme ile seklerlemenin zde olduu (veya modernlemenin seklerlemeye yol aaca) fikrinin doru olmadn veya en azndan artk modern dnyada seklerleme kartlnn seklerleme kadar nemli bir hadise olduunu gstermektedir. ki Farkl Din Dirili Hareketi Hem medyada hem de ilm yaynlarda bu din akmlar hep fundamentalizm kategorisinde mtalaa edilmektedirler. Bence bu, pek isabetli bir tasnif deildir. nk ncelikle bu tanmlama kk drc bir imay iermektedir. kinci olarak da tanmn kkleri Amerikan Protestanlna dayanmaktadr. Amerikan Protestanlna ait bir tanmlama baka din eilimlere adapte edilince de bir anlam kaymas olaca muhakkaktr. Bununla beraber kavram u mnlar ima eder mahiyette bir kullanm kazanm ve kavrama birka ynl anlam yklenmitir: a) ok kuvvetli bir din itiyak b) "Zamana uymak gerek!" sylemine kar k c) Geleneksel din otoriteye dn. Tm bu zellikler deiik kltrlerde var olan ortak zelliklerdir. Bunlarn varl seklerletiren glerin mevcut olduunu gsterir, nk onlar bu glere bir tepki olarak ortaya kmlardr. (Dolaysyla, bu adan bakldnda, eski seklerleme teorisinin dolayl bir ekilde de olsa bir dereceye kadar geerli olduu sylenebilir.) 323 O zaman ada din sosyolojisinin en nemli konularndan birisinin artk seklerletiren ve onun karsnda yer alan gler arasndaki karlkl etkileimin incelenmesi olduunu rahatlkla syleyebiliriz. Modernizm insanlarn kesin olarak inandklar eyleri, tm eski inanlar zedelemekte, insanlar inan ve deerlerinden pheye drmektedir. Oysa bu phe ortam (veya phecilik) insanlarn ounun tayama-yaca bir yktr. Onun iin yalnzca din bir hareket deil, kesin bilgi vaadeden ve inanta bir kesinlik unsuru ieren herhangi bir

hareket artk bugn modernizmin getirdii bu yke tepki olarak -amiyane tabirlepiyasada kendisine yer bulmaktadr. Tm bu sz geen ortak zelliklerin yannda, eitli din hareketlerin sosyal ve politik etkilerini inceleyen bir deerlendirme ayn zamanda bunlar arasndaki farkllklar da dikkate almak durumundadr. Bu noktann ehemmiyeti bugn dnyada en dinamik iki din hareket olarak bilinen Islm hareket ile Evanjelik harekete baktmz zaman net olarak grlr. Bunun yannda, bu iki hareket arasnda bir mukayesede bulunulunca, her ikisini de her durumda "fundamentalizm" eklinde snflamann pek uygun olmad ortadadr. Politik yansmalar olmas sebebiyle bu iki hareketin daha mehur olan hi phesiz Islm harekettir. Ama bu hareketi sadece politik gzle deerlendirmek byk bir hatadr. Onun din teslimiyete vurgu yapan etkin bir dirili hareketi olduu ortadadr. Bunun iindir ki, Kuzey Afrika'dan Gney Asya'ya birok mslman lkeyi kapsayan bir corafyaya sahiptir. Birok yerde, zellikle de Hristiyanlk'la ekitii Orta Afrika'da mhtediler' kazanmaya devam etmektedir. Yine Avrupa ve Kuzey Amerika'da yeni filizlenen mslman topluluklar arasnda gzlemlenebilen bir boyut kazanmaktadr. Hlsa, bu hareket her yerde bir ykselme ivmesi yakalam, kendini sadece din inanlarda deil, belirgin bir yaama biiminin sergilenmesi eklinde de hissettirmitir. Bu yaama biimi de din-devlet ilikisi, kadnn toplumdaki rol, gnlk yaantda takip edilecek ahlk prensipler ve din hogrnn snrlar gibi konularda modern paradigmalarla atmaktadr. Ama unu da hemen belirtmek gerekir ki, Islm hareket kendilerini ilerici olarak tanmlayan entelektellerin hl iddia ettikleri gibi kesinlikle daha az modernize olmu veya "gerici" olarak nitelendirilebi324 lecek bir toplum peinde deildir. Hatta aksine bu hareket modernlemi ehirlerde daha gldr ve baz lkelerde de Bat tipi yksek eitim alm insanlar tarafndan tasvip grmektedir. Birok st snftan ailelerin kz ocuklarnn barts ve Islm iffet prensibinin gerei olan bir giyim tarzn tercih ettikleri Msr ve Trkiye buna rnek gsterilebilir. Bununla birlikte Islm hareket ierisinde byk farkllklarn olduu da bir gerektir. slm dnyasnn kalbi olan Ortadou'da bile Snn islm ile ia slm' arasnda hem din hem de politik alanda nemli ayrmalar mevcuttur. Mesel Suudi Arabistan'da muhafazakrlk kavramna yklenen anlamla iran'da bu kavrama atfedilen anlam birbirinden farkldr. Ortadou'dan uzaklatka bu ayrmann snrlarnn daha da geniledii grlr. Dnyann en fazla mslman nfusunu barndran Endonezya'da ok gl bir hareket olan Nahdat'l-Ulem hareketi slm "fundamentalizm" kavramna biilen niteliklerin hilfna son derece hararetli bir ekilde demokrasi ve oulculuk yanls bir karakter arzeder. islm dnyasnn politik tartmalarn gndeme gelebildii lkelerinde islm ile

modern dnyann paradigmalar arasndaki ilikilerin ekli zerine ok canl tartmalar yaplmakta ve slm dirili taraftarlar kendi aralarnda ok farkl sylemler gelitirmektedirler. Her zerresine gelenek ilemi olan islm'n, oulculuk, demokrasi ve pazar ekonomisi gibi modern kurumlarla uzlamaya varmas iin ok zorlu engelleri aarak bu safhaya gelmesi gayet tabidir. Evanjelik hareket ise yine nefes kesen bir yaylm alanna, slm hareketten daha geni bir corafyaya sahiptir. Bu hareket sayesinde Hristiyanlk Dou Asya'da ok sayda dinda kazand. in devleti dnda yaayan in topluluklar arasnda, komnist devletin basksna ramen in topraklarnda, Gney Kore'de, Filipinler'de, Gney Pasifik'te, geleneksel Afrika dini ile sentezlenmi bir ekilde Orta Afrika'da ve nihayet eski komnist Avrupa'nn baz blmlerinde inanlmaz derecede reva buldu. Ama Evanjelik hareketin en baarl olduu corafya phesiz Ltin Amerika idi. ABD'nin gneyini oluturan bu blgede Evanjelik Protestanlarn saysnn 40-50 milyon dolaynda olduu tahmin edilmektedir ve bunlarn ekseriyeti ilk nesil Protestanlar'dr. Evanjelik hareketin ounluu Pentakostal6 gruplardan olumak6 . XX. yzyln balarnda Los Angcles'da zenci vaiz W. J. Seymour tarafndan kurulan,

325

tadr. Bu gruplarn en nemli zellikleri kutsal kitaba, ahlk kurallara ok kuvvetli bir ekilde bal olmalar, vecd veya huu halinde yaplan ibadete nem vermeleri ve manev iyilemeye, yani inancn bir ruhsal rahatlama salayaca inancna fazlaca vurguda bulunmalardr. zellikle Ltin Amerika'da bu Protestan hareketine geiler kltrel bir deiime neden olmaktadr. nsanlar alma ve tketim alanlarnda yeni tutumlar gelitirmekte, eitim konusunda yeni bir felsefe oluturmakta, kadn-erkek ilikisindeki geleneksel mao anlaya iddetle kar kmaktadrlar (Evanjelik gruplarda kadn ok nemli bir grev stlenmektedir). Evanjelik hareket ilk defa ABD'de ortaya km ve hareketin ilk misyonerleri oradan dnyaya dalmlardr. Hareket, ulat her corafyada, zellikle de Ltin Amerika'da sanki orada ortaya km yerli bir hareket gibi tasvip grm, ABD'li dindalarn desteine ihtiya duymamtr. Hatta, Ltin Amerikal Evanjelikler bu blgede bulunan spanyol kkenliler zerinde misyoner faaliyetlerine balamlar ve birok insan kendilerine dhil etmilerdir. Islm ve Evanjelik hareketlerin din ieriklerinin birbirlerinden tamamyla farkl olduklar, bunlarn farkl sosyal ve politik neticeler douraca ortadadr. Bununla birlikte bu iki gelimenin ayrtklar bir nokta daha vardr. O da Islm hareket genelde hlen mslman olan lkelerde veya Avrupa'da yaayan mslmanlar arasnda itibar bulmakta, buna karn Evanjelik hareket nceden tannmad veya marjinal kald corafyalarda rabet grmektedir. . . . Ve ki istisna Yirmi'Otuz yl nce dinin istikbli zerine bazs zevkle, bazs da mitsiz bir psikolojiyle seklerlemi bir dnya tahmininde bulunanlarn aksine bugn dnya

olduka din bir grnm arzetmektedir. Ama bu duruma istisna tekil eden, birisi mulak, dieri ise olduka net iki blge vardr. Bunlardan ilki, sz konusu seklerleme teorisinin geerli grnAvrupa'ya da T. Barrat tarafndan yaylan bir Hristiyan grubu. Penta-kostalizm daha ok ABD ve skandinav lkelerinde yaygndr. ok duygusal din ayinleri ve kat inanlar vardr. Kutsal Ruh'un vaftizi denilen bir aydnlanmayla ulalan hidyete ermeye nem verirler, (eviren)

326

d Avrupa'dr. Bat Avrupa'da gittike ykselen bir ivme gsteren modernleme ile birlikte seklerlemeyi belirleyen gstergelerde de bir ykselme oldu: Kilisenin ngrd din inanlar olduu gibi kabullenen insanlarn says azald. Cinsellik, evlilik ve ocuk yapma gibi konularda ou kimse din prensipleri takip etmez oldu. Kiliseye gidenlerin ve din adam olmay tercih edenlerin oran byk lde dt. Avrupa ktasnn kuzey blmndeki lkelerde uzun sredir var olan bu temayl kinci Dnya Sava sonrasnda ktann gney blmndeki lkeleri de hzla cenderesine ald. Bylece talya, spanya ve Yunanistan da (sanki muhafazakr Katolikler'in II. Vatikan Konsili'ni sulayc tavrlarn yalanlarcasna) kilise dininin hzla gerilemesine tank oldu. imdi artk yaygn bir sekler Avrupa kltr sz konusudur ve gneyin yaad bu tecrbe sekler kltrn bu lkeleri de istilsnn bir sonucudur. Dou Avrupa'nn da benzer gelimeleri yaayacan, buradaki lkelerin de bu yeni Avrupa'ya entegre olacan tahmin etmek yanl olmasa gerektir. Bu gelimelerle ilgili sunduumuz tespitler zerine fazla bir tartma yoktur. Ama son zamanlarda zellikle Fransa, ngiltere ve skandinavya lkelerinde yaplan baz din sosyolojisi aratrmalar bu gelimelere yklediimiz seklerleme nitelemesini sorgulamaktadr. Bu aratrmalar organize kiliselere kar var olan yabanclamaya ramen, zellikle Hristiyanlk ierisinde ok kuvvetli bir din canlanmann olduunu gsteren veriler ortaya koymaktadr. Bu veriler dikkatle incelendii zaman Avrupa'da dini tanmlayan eyin "seklerleme"den ziyade "kurumsallam dinden ka" olduu grlmektedir. Yani din iin bir "yok olma" deil, bir "yer deitirme" sz konusu olmutur. Bununla beraber Avrupa'nn dnyann dier blgelerinden farkl olduunu belirtmek gerekir. Mesel ABD, Avrupa'dan din adna mspet ynde kesin bir farkllk arzeder. Amerikallar Avrupallar'a nazaran daha dindar ve kiliseye daha baldrlar. Tabi bu durum din sosyolojisini hayrete dren muammalardan birisidir. Avrupa'nn yannda seklerizmin gerilediini ne sren teze istisna oluturacak bir rnek daha vardr: Bat'y rnek alan lkelerde Bat tipi yksek eitim alan zellikle sosyal bilimlerden insanlarn oluturduu seklerlemi bir alt kltr mevcuttur. Bu alt kltr ilerlemeci ve Aydnlanmac dncenin inan ve deerlerinin kendi lke327

lerindeki bayraktarln yapmaktadr. Bunlarn saylar az ve halk nez-dinde fazla itibarlar olmasa da, eitim sistemi, medya ve yarg gibi nemli kurumlar kontrol ettiklerinden ok etkilidirler ve sisteme hkim pozisyondadrlar. Dnyann hemen hemen her yresinde byle bir tablo sz konusudur. Ama bata mslman lkeler olmak zere baz lkelerde bu alt kltr terkedenlerin olduu da bir gerektir. Bat tipi eitim alan Bat dndan insanlarn seklerlemeye neden bu kadar mtemayil olduklarn ok ak bir ekilde belirlemek mmkn deildir. Ama net olarak bildiimiz ey global dzeyde byle bir elit kltrn olutuudur. Bunun karsnda ise artk listeye her geen gn yeni bir lkenin eklendii poplist karakter tayan (halka dayal) ok kuvvetli bir din hareketlenme kendisini hissettirmektedir. Bu hareketlenmenin arkaplnndaki motivasyonun en nemli zellii de, onun din olmaktan te, sz konusu sekler elit tabakaya ynelik bir protesto ve kar duru iermesidir. ABD'de var olan szde "kltr sava" da byle bir karaktere sahiptir.
Sorular ve Cevaplar

Bu global din manzara baz sorular da beraberinde getirmektedir: Dinin bu dnya apndaki ykseliinin gerek sebepleri nelerdir? Bu ykselen din hareketler sekler dzeni tenkit noktasnda ne gibi farkllklar arzetmektedirler? Dinin alanna girmeyen dier konularda bu hareketler ne tr tavrlar ortaya koymaktadrlar.7 Birinci soruyla, yani dnya apndaki din ykseliin asl kaynaklarna ilikin (yukarda bahsetmi bulunduumuz) iki cevap sz konusu olabilir. Bunlardan birincisi, insanln tarih boyu tecrbe ederek kesin addettii deerlerin bugn artk modernite tarafndan tehdit edilmesidir. Bu durum insanlar rahatsz edici bir hldir. Bu deerlere tekrar kesinlik atfeden yeni din hareketler bu rahatszl hafifletici bir grev stlenerek insanlar cezbetmektedirler. kinci cevap ise yledir: Sekler bir dnya gr elit bir kltr oluturmu ve bu kltr, kendi inan ve deerleri hie saylan, zellikle de ocuklarnn eitiminde dorudan bu inan ve deerlerin hedef alnmasndan rahatsz olan geni halk kitlelerince benimsenmemitir. Dolaysyla da, ok sert bir anti-sekler eilime sahip olan bu din hareketler, din motivasyonlar
328

ok kuvvetli olmasa da sekler eliti ve onlarn kltrlerini benimseyemeyen insanlardan zaman zaman rabet grmektedirler.

Btn bunlarla birlikte, bu soruya balangta anlattm Amerikan vakfn milyonlarca dolar harcama yaparak fundamentalizm zerine aratrma yaptracak kadar meraklandran hikyeyi de hatrlatc bir baka cevap daha vardr. Bence bu cevap ok daha nemlidir. yle ki: Olaya bir baka adan bakacak olursak, bu din hareketlerin neden rabet grd konusunda izah gerektirecek aklamalara ihtiya yoktur. nk insanlar dine her zaman ihtiya duymular, din her zaman var olmutur. Asl izah edilmesi, aklanmas ve taaccub edilmesi gereken hl, dinin var olmamasdr, yoksa var olmas deil. O halde modern seklerizmin ortaya k bu din hareketlerin hepsinden daha alacak bir hadisedir. Dolaysyla, din sosyolojisi iin Amerika'daki sekler eilimli Chicago niversitesi'nin varl, iran'n Kum ehrindeki medreselerin varlndan daha ilgin bir konu olmaldr. Bir baka ifade ile, sz konusu edilip sorgulanan hadise, yani fundamentalizm veya din hareketlerin varl, ancak insan tecrbesinde gemiten beri var olan dinin yerinin devam ettiini gstermektedir; onun iin bunda alacak bir durum yoktur. Bu din canlanmann gelecekte alaca muhtemel ekil hakknda global anlamda bir tahminde bulunmak bugnk din hareketlerin eitliliini gz nnde bulundurunca pek mkul olmasa gerektir. Eer bir tahmin yaplacaksa, bu, dar erevede her din hareket iin ayr ayr yaplmaldr. Ama emin olabileceimiz bir tahminde bulunmak gerekirse, o da, XXI. asrda dnyann bugnknden daha az din olacan dnmek iin hibir sebebin olmaddr. Bir grup sosyolog eski seklerleme tezini son bir abayla kurtarma gayretindedirler. Bunlar modernizasyonun insanlar seklerletirdiini, buna istisna tekil eden slm ve Evanjelik hareketlerin de ancak dinin son kaleleri olduunu ve bunlarn da ok fazla direnemeyeceklerini hl iddia etmektedirler. Onlara gre seklerite mutlaka kazanacak veya en azndan ranl mollalar, Pentakostal vaizler ve Tibetli lamalar zamanla Amerikan niversitelerindeki mesel edebiyat profesrleri gibi dnp, onlar gibi hareket edeceklerdir. Ama bana gre bu tez hi de ikna edici grnmemektedir.
7. Tibetli Buda rahibi, (eviren)

329

Btn bunlara ramen bu din manzarann eitli alanlar zerine birbirinden ok farkl eyler sylenebilir. Mesel militan gzken Is-lm hareketler eer lkelerinde hkmet olma imkn bulacak olurlarsa (hlen ran'da olduu gibi) moderniteye kar mevcut pozisyonla-rn ve sylemlerini korumada glk ekeceklerdir. Yine, genelde fakir ve eitimsiz insanlar arasnda var olan Pentakostalizm'in bugn bu insanlarn sosyal statlerini ykseltecek bir deiim yaamaya balamalaryla birlikte ileride mevcut din ve ahlk karakterini korumas (ABD'de yaygn bir ekilde gzlemlendii zere) pek muhtemel grnmemektedir. Genelde bu din hareketlerin ou din olmayan glere baldr ve bu din hareketlerin gelecei ksmen bu glerce belirlenecektir. Mesel

ABD'deki militan Evanjelikalizm'in gelecekteki yaps politik ve hukuk alanlardaki baarsna bal olacaktr. Son olarak, insan tecrbesinin dier alanlarnda olduu gibi, din alannda da ferd kiilikler ou sosyal bilimci ve tarihinin belirlediinden daha fazla ve etkili bir role sahiptirler. Ayetullah Humeyni olmasayd da belki iran'da bir slm devrim olurdu, ama bu devrim gerekleenden ok daha farkl bir ehreye de sahip olabilirdi. Kuvvetli bir din hareket balatacak karizmatik ahsiyetlerin nerede ne zaman ortaya kacaklarn kimse tahmin edemez. Kimbilir, belki de Amerika'da bundan sonraki din uyan hareketi, byleri zlm post-modernist akademisyenler arasndan kacaktr! Bu din hareketler sekler dzeni tenkitte birbirlerinden ayrlrlar m? Kendilerine ait inan sisteminin dierlerinden farkllklar dorultusunda elbette ayrlrlar. Kardinal Ratzinger ve Dalai Lama ada sekler kltrn mutlaka farkl ynlerinden honut olmayacaklardr. Ama her ikisinin de zerinde anlaabilecekleri ey, akn (yce-mtel-semavi) bir referans noktas bulunmadan (yani ilh bir referansa sahip olmadan) yaamaya alan bir kltrn son derece yzeysel olduudur. Bu konuda tenkit yapmalar iin de phesiz kayda deer birok nedenleri vardr. Din ihtiya ve bu dnyada tecrbe edilen kstl varlk alannn tesine ynelik bir anlam aray insanln hep var olan bir zellii olmutur. Bu iddia yalnzca teolojik bir ifade deil, ayn zamanda antropolojiktir. Hatta ateist bir dnr bile bunun byle olduunu ra8 . Tibet'in ba lamas, (rahibi) (eviren)

330

hatlkla kabul edebilir. Din ihtiyacn niha olarak ortadan kaldrmak, trlerin mutasyonu gibi bir eyi gerektirir. Aydnlanma dnrlerinin radikal olanlar ve onlarn ada entelektel miraslar din konusunda ite byle mutasyona benzeyen bir ey umdular. Ama bugne kadar byle bir ey olmad ve yakn gelecekte de olmas mmkn grnmemektedir. Ksacas, yeniden canlanan bu din hareketlerin sekleriteye ortak olarak ynelttikleri tenkit udur: Aknlktan (semvlikten) yoksun bir insan varlnn gc, kuvveti ve anlam yoktur. Bugn zellikle modern bir ekle -ki burada sekleritenin gemite, mesel Konfyanizm'in veya Helen kltrnn baz ekillerinde var olduunu hatrlamak gerekir- sahip olduu temelinden hareketle sekleriteye yaplan tenkitler zaman zaman moderniteyi de hedef almaktadr. Bununla birlikte eitli din hareketlerin modernite ile ilikilerinde farkllk arzettikleri de bir gerektir. slm dirili hareketinin moderniteye kar ok menf bir temayle sahip olduu, hatta baz blgelerde tamamyla anti-modern veya (kadnn toplumdaki rol konusunda olduu gibi) modernin tam tersi bir tavr sergiledii sylenebilir. Bunun aksine Evanjelik hareket ise ou blgelerde (Ltin Amerika'da da byle) modern bir grnt sergilemektedir. Yeni Evanjelikler modernlemeye engel tekil eden (mesel erkei stn grme ve Iberya Katoliklii'ne mahsus olan hiyerariye

nem verme gibi) geleneklerini terketmekte, kiliseleri de modernlemeye katkda bulunacak yeni deerleri ve davran ekillerini benimsemeleri iin tevik etmektedirler. Bir rnek vermek gerekirse, Evanjelik cemaate tam uyum salayabilmek, ncil okumay ve din adam snfndan olmayan kiilerin (ounlukla da kadnlarn) ynlendirdii ve cemaatin ngrd eitli konularda fikir beyan edip tartmalarda bulunmay gerektirmektedir. ncil'i okumak da bir literatr bilgisini, eitimi ve kiinin kendisini gelitirmesini tevik etmektedir. Yerel kiliselerin din adamlar dndan kimselerce ynetilmesi bunlarn kendilerini ynetim bilimleri asndan eitmelerini, toplantlarn nasl idare edilecei konusunda bilgilenmelerini, hatta ml hesaplarn nasl dzenleneceini renmelerini gerektirmektedir. Bu adan bakldnda Evanjelik cemaatlerin bilmeyerek de olsa demokrasinin ve sosyal deiimin okullar olma grevini icra ettiklerini sylemek pek hayalci bir yaklam olmasa gerektir. 331 Din dirili hareketleri genelde din ile balantl grlmeyen baz konulara nasl bakmaktadrlar? Bunlardan ncelikle uluslararas politika konusunu ele alalm. Bu konuda ister istemez Samuel Hunting-ton'n souk savan sona ermesiyle uluslararas ilikileri ideolojik atmalardan ziyade "medeniyetler atmas" belirleyecektir teziyle kar karya geliriz. Bu tez iin burada bir eyler sylemek herhalde uygun olur. Souk sava douran o byk ideolojik atma -ben bu atmann tamamyla yok olduundan emin olamasam da- bugn artk sona ermitir. Bununla birlikte kimse ileride yeni ve farkl ideolojik atmalarn kmayacandan emin olamaz. Kald ki, bugn milliyetilik bir ideoloji olarak dnyada yaylmaktadr ve her milliyeti dncenin bir ideolojisi vardr. Dolaysyla ideolojiler devri hl sz konusudur. Bunun yannda Sovyet komnizmi ile ABD'nin ban ektii Bat arasnda yaanan ve her alan kapsayan atmann sona ermesiyle gemite bastrlan kltrel dmanlklar da bugn artk yzeye kmaktadr. Bu dmanlklardan bazlar -Dou ve Gneydou Asya lkeleri hkmetleri ve entelektel gruplarnn bir Asya kimlii oluturma abalarnda olduu gibi- ideolojik ekillere dnm bulunmaktadr. Bu ideoloji atmasn ABD ve dier Bat hkmetleriyle, onlarn gdmndeki sivil kurulularn belirledikleri insan haklar erevelerinin Avrupa'ya gre dzenlendii eklinde Asya'dan gelen itirazlarda grmek mmkndr. Btn bu tartma ve atmalar bir medeniyetler atmasnn habercisi olarak grmek mbalaa olsa gerektir. Din olarak tanmlanabilecek medeniyetler atmasna yol aabilecek en yakn ihtimal ancak slm'n radikal bir dnya ideolojisi halinde ok sayda slm lkesinde hkim olmas ve o lkelerin d politikalarn ynlendirmesiyle gerekleebilir ki, bugne kadar da byle bir ey olmamtr. Dinin Dnya Politikasndaki Rol

Uluslararas politikada dinin roln takdir edebilmek iin ncelikle gerekten dinden ilham alan politik hareketlerle, din olmayan karlara dayal politik hedefler iin dini uygun bir ara olarak gren hareketleri birbirinden ayrmak gerekir. Byle bir ayrm yapabilmek zordur, ama imknsz da deildir. Nitekim, intihar saldrlar gerekletiren Hamas mensuplarnn ikrar ettikleri din motivasyonlara gerekten
332

inandklarndan phe etmek iin bir sebep yoktur. Ama Bosna'da ayr grup arasnda gerekleen ve de genelde dinler arasndaki bir atma olarak telkki edilen savan din inanlardan mlhem olduundan phelenmek iin bir sebep vardr. Sanyorum P. J. O'Rourke'ydi. Bosna'daki bu grubun ayn rktan olduklarn, ayn dili konutuklarn, ama din konusunda ayrldklarn aslnda hibirinin bu dinlere inanmadklarn- sylemiti.9 Din atmalarn kaynann aslnda din olmadn anlatan gzel bir Kuzey rlanda fkras vardr (ki bu fkrann vermek istedii espiri Lbnan'daki i sava iin de geerlidir). Fkrann kahraman Belfast'n karanlk sokaklarndan birinde yrmektedir. Aniden ensesine bir silah dayanr. Tabi, cevaplanacak bir de soru beklemektedir kendisini: "Katolik misin, Protestan m?" Kahramanmz neye uradn arr ve kekeleyerek cevap verir: "Ben Ateistim." "Olsun", der silahl kii, "bana Katolik ateist mi, Protestan ateist mi olduunu syle!" Dinin her yerde bar salayan bir g olduunu syleyebilmek ne gzel olurdu. Ama ne yazk ki, gerek bu deil. Her yer iin ayn eyi ayn derecede syleyemesek bile genelde grnen tablo o ki, din bartan ziyade hem milletler arasnda hem de ayn millet iinde savalara neden olabilmektedir. Fakat bu durum ins.nlk iin, tarih iin yeni bir olay deil. Din kurumlar ve hareketler Hint altktasnda, Balkan-lar'da, Ortadou'da ve Afrika'da i savalar krklemektedir. Bazen din kurumlar sava tevik eden politikalara kar kmakta veya atan taraflar arasnda arabuluculuk grevi stlenmektedirler. Mesel Vatikan, Ltin Amerika'daki baz uluslararas anlamazlklarda byle bir baar salamtr. Yine baz lkelerde din motivasyonla hareket eden bar hareketleri (Vietnam Sava srasnda ABD'de olduu gibi) ortaya kmtr. Kuzey irlanda'da hem Protestan hem Katolik din adamlar bar iin gayret sarfetmiler, ama bir neticeye ulaamamlardr. Btn bunlarla birlikte sadece resm din kurum veya gruplarn giriimlerine taklp kalmamak gerekir. nk din kurumlarn resm giriimleri olmasa bile bir toplum ierisinde topluma nfuz etmi ve her zaman
9. Burada muhtemelen Bosna'daki gruplarn dinlerine pek bal olmadklar, (mesel mslmanlarn) dinlerinin gereklerini yerine getirmedikleri, sadece ismen mslman olduklar kasdedilmektedir. (eviren)

333 barla neticelenecek temayller olabilir. Mesel Gney Afrika'da rk ayrmnn neden olduu problemli dnemin sona ermesi srecinde, kiliseler de bara katk

salamakla birlikte, halkn sahip olduu Hristiyan deerlerin daha esasl bir rol oynad sylenmektedir. Bir din dirili hareketinin ekonomik alana da nemli mdahele-leri olabilir. Din ile ekonomik gelime arasndaki ilikiye deinen temel eser phesiz Max Weber'in The Protestan Ethic and the Spirit of Capitalism (Protestan Ahlk ve Kapitalizmin Ruhu) isimli kitabdr. Aratrmaclar 90 yldan fazla bir sredir Weber'in bu eserde ortaya koyduu tez zerine tartmakta, ondan sonular karmaktadrlar. Bu tezin temel noktas, baz deerlerin modern ekonomik gelimeyi besledii eklindedir. Weber'in tezine temel ald "Protestan ahlk"nn (din olsun veya olmasn, ferd disipline, ok almaya, tutumlulua ve renmeye sayg duyan bir ahlkn) kapitalist gelimenin ilk devrelerinde ekonomik gelimede etkin olmas gayet tabidir. Ltin Amerika'daki yeni Evanjelikalizm tm bu deerleri net olarak sergilemektedir. Ama yine Ltin Amerika'da var olan Iberya Katoliklii bu deerleri tevik etmemektedir. Bununla birlikte din geleneklerin deiebileceini de belirtmek gerekir. spanya Franko rejiminin son zamanlarnda nemli saylabilecek bir ekonomik gelime gsterdi. Bu baardaki paylardan birisi ekonomik meselelerle din konular birletiren Opus Dei'ye aitti. slm ise genel grnm itibariyle modern pazar ekonomisini -zellikle de banka sisteminibenimsemede zorluklarla kar karyadr. Ama birka lkede mslmanlar bu konuda nemli gelimelere imza atmlardr. Endonezya'daki slm Hareket (Nahdat'l Ulema) Katolik dnyadaki Opus Dei'ye benzer bir rol hl oynayabilir. Yllardr tartlan bir konu daha var ki, o da Konfyanizm'den mlhem deerlerin Dou Asya'nn ekonomideki baarsnda oynad roldr. Eer Konfyanizm bir din olarak kabul edilir ve "post-Konfyan tez"e itibar edilirse bu ekonomik geliimde nemli bir din katknn var olduu grlr. Yalnz bu kural her zaman byle ilemeyebilir. Ekonomik gelimede bir zaman etkin olan deerler bir baka zaman bu zelliini kaybedebilir. "Protestan ahlk"nn getirdii prensiplerin Walt Rostovv'un "kalk" (take off) aamas olarak adlandrd dnemde ekonomik gelimede ok etkili olmas muhtemeldir. Ama ayn etkinin daha son334 raki devrelerde devam ettiini sylemek mmkn deildir. Post-ends-triyel (endstri sonras) ismi verilen Avrupa, Kuzey Amerika ve Dou Asya ekonomilerinde daha yumuak deerlerin daha etkili olmas sz konusudur. Mesel tutumluluk ahlaken bir erdem olabilir, fakat ekonomik adan bakldnda artk bir ayp olarak grlmektedir. Zayf bir ekonomide disiplinsiz hareket eden, parasn kontrolsz harcayan zevk sefa dkn bir kii aniden yoksullua debilir. Ama ayn kii gelimi toplumlarn bilgiye dayal post-endstriyel ekonomilerinde, eer ok aptalca hareket etmiyorsa, zenginliini rahata devam ettirebilir.

Son olarak, din dirili hareketlerinin insan haklar ve sosyal adalet konusunda dnya apnda grlen bir etkisi sz konusudur. Din kurumlar bu iki konuda bugne kadar oka fikir beyan ettiler. Bunlardan bazlar, mesel ABD'de sivil haklar mcadelesinde veya Avrupa'da komnist rejimlerin sona ermesinde rol oynadlar. Ama bununla birlikte, dier alanlarda olduu gibi, insan haklarnn tabiat konusunda da farkl din beyanlar ortaya kmaktadr. Ayn ey sosyal adalet konusu iin de sz konusudur. Bir gruba gre dil olan bir durum, dierine gre byk adaletsizlikler ierebilmektedir. Din gruplarca bu konular zerine alnan tavrn, tpk Roma Katolik Kilisesi'nin doum kontrol ve krtaja kar oluunda grld gibi, din bir temele dayal olduu bazen aka grlmektedir. Ayrca, din sylemle merulatrlsn veya merulatrlmasn, sosyal adalet konusunda alnacak tavrlar eitli sosyal snflarda dinin ne derece etkin olduunu gsteren birer iarettirler. Amerikan Katolik kurumlarnn cinsellik ve doum kontrol haricinde sosyal adalet konusundaki tavrlarnn birou bu duruma rnek gsterilebilir. Bu karma deerlendirmeler, varmamz gereken genel sonucu temsil eden bir zellik tamaktadr. Yani tek bir yne iaret etmeyen bu deerlendirmeler gibi ulatmz netice de tek bir eyi gstermemektedir. Dnyamzdaki olaylarda dinin oynayaca rolden fazlaca mitli olanlar da, aksini dnenler de mevcut rneklere bakarak hayal krklna uram olmaldrlar. nk bu rnekler her iki yne de iaret etmektedirler. Dinin stlendii bu role mspet veya menf eklinde genel bir deer bimek mmkn deildir. Bu konuda ancak tek tek vakalar hakknda karar verilebilir. Ama gayet emin olarak syleyebileceimiz bir
335

"Secuiarisn, in . C.4, ,.,4: Baha, 99, ,.84-95

A,i Kt.

336

MUHAFAZAKRLIK, OULCULUK VE SLM


Anthony SULLIVAN* inlilerin her zaman ok ilgin bulduum bir atasz vardr. Bu atasz, iine on yldan az bir sredir tamamen girdiimiz dramatik bir ekilde yeni olan dnyaya belki de ok uygun dmektedir. "Dilerim" der inliler "ilgin zamanlarda yaayasn". Aslna baklrsa inliler bu ataszn ou kez bir eit beddua gibi kullanrlar: "lgin zamanlar", hepimizin bildii gibi, genellikle kargaa, istikrarszlk, belirsizlik ve ok byk siyas ve sosyal deiim dnemleridir. Sovyetler Birlii'nin dramatik k, her trden ulusu, etnik ve dinsel duygularn yeniden canlanmas ve sosyal/teknolojik deiimin hz kazanmasyla birlikte, Dou ve Bat, Mslman yahut Hristiyan, hepimiz olaanst "ilgin zamanlarda" yayoruz imdi. Bunun, bugn btn milletleri -aslnda, btn uygarlklar kar karya getiren en byk meydan okumalardan birisi konusunda,

gerek dnyamzn belki de yeniden kutuplamasn etkileyen kanaatleri kabul etmeden, gerekse yeni amzn belirsizliinde bylesine artc bir ekilde yeniden domu olan baz ok eski ztlklar, husumetleri fazla younlatrmadan nce, son derece dikkat gstermemizi telkin ettiini sylememe msaade edin. Ksaca, ister AvroAmerika ister Mslman lkelerinde(n) olalm, herhangi birimizin, "ilgin zamanlarmz" esas itibaryla daha ilgin klmak iin dzenlenmi gibi grnen ideolojilere inanmas yahut onlar desteklemesi iin hibir iyi sebep bulunmamaktadr.
* Prof. Dr. Michigan ni., Ortadou ve Kuzey Afrika Aratrmalar Merkez

337 te, son yllarda, Harvard niversitesi'nden Profesr Samuel Huntington'n almas, genel olarak Bat'da, zel olarak ise Amerika Birleik Devletleri'nde, ne yazk ki dndm trden bir yeni(den) kutuplamaya nemli lde katkda bulunmutur. Kdemli bir siyaset bilimci, Huntington, 1993'ten bu yana, Bat'nn artk, Sovyetler Birlii'nin ge kalm ve yas tutulmayan knn ardndan Mslman ve Arap dnyasyla kar karya geldiini iddia etmektedir. Konfyusu medeniyetle sk olmayan bayla birlikte slm, Profesr Huntington'n artk ok nl olan makalesinde, "Medeniyetlerin arpmas m?" nda (The Clash of Civilizations, Foreign Affairs , Yaz 1993) ileri srd gibi, AvroAmerikan medeniyetine ynelik yeni ve acil bir tehlike olarak Sovyetler Birlii'nin yerini almtr. Bat'nn -ki Huntington ona anlaml bir ekilde homojen bir gereklik ss vermektedir-, bundan dolay, Huntington'n Islm dnyadan birdenbire yaylmaya baladn srarla vurgulad bu yeni meydan okumay geri evirmek iin kendi tedbirlerini gzden geirip bir dzene koymas gerekmektedir. Huntington'n tezinin sadece, hem kavramsal adan rk, hem de olgusal bakmdan yanl olduuna inanmakla kalmyorum; ayn zamanda "medeniyetlerin atmasndan bu biimde geliigzel bahsetmenin, bizzat, hibir yerde hibirimize faydas dokunmayacak trden uluslararas bir yeni (den) kutuplamaya kesin olarak katkda bulunabileceinden endie ediyorum. Bugn, zellikle "muhafazakrlar" ve "muhafazakrlk", ncelikle de Hristiyanlar ve tabii Mslmanlar hakknda konumak ve geleneki anlaylarn nasl topluluklarmzn her ikisi iin de bir ibirlii, hatta belki de, Batllarla Mslmanlar arasnda bir uzlama zemini sunduunu telkin etmek istiyorum. Gerek udur ki, Mslman entelekteller son zamanlarda Tanr, insan ve uygarlk arasndaki doru olduuna inandklar ilikilerin, tam da bu konularda yerleik Batl muhafazakr grlere tpatp uyduunu tartmaya balamlardr. imdilik, bu tr bir muhafazakr Islm yaklamn bir rnei olarak, sadece, The Wall Street Journal'n, 6 Haziran 1996 tarihli nshasnda yaymlanan "Din ve Politika, Dou ve Bat" balkl dikkat ekici denemesinde ifade ettii ekliyle Malezya Maliye Bakan Enver brahim'in yaklamn zikredeceim. Enver, bugn artk sadece slm'da deil, baka kltrel ve din geleneklerde de
338

"geleneksel deerlerin ve din dsturlarn anlamna uygun yeni(lenmi) bir arayn" varolduu konusunda tamamen hakldr. Enver, "dnce alannda" "modern insann karanlkta yolunu el yordamyla bulan bir insana benzediini; artk uygarla rehberlik eden belli fikirlerin kalmad" uyarsnda bulunur. "Bu amzn temel krizidir". Uygarln yeniden inas iin, Enver, her yerde Tanr inancnn yeniden hayatiyet kazanmasnn esas olduuna inanr. O, "Batl insann, yabanc olana kar kstahlk ve hogrszlk iinde" modernitenin basklarna dayanan doal akl araclyla dnyaya ekil vermeye alt"n ifade ederken tamamen hakldr. Enver, bu "ben-merkezli zihinsel younlamann" "hegemonisinin kapsamn artk kltrel alanda geniletmeye gayret eden bir emperyalizme" gtrdn belirtmektedir. Kesinlikle byledir: Bu grlerin hepsine, prensip sahibi Batl muhafazakrlar btn kalpleriyle katlrlard. Batl muhafazakrla gelince, Batl muhafazakrlarn slm'a veya Mslmanlara kart bir grup olmadklar gibi, uygarlk atmasna yahut kanlmas imknsz yeni uluslararas kutuplamaya ilikin Huntingtoncu fikirleri desteklemediklerini zellikle vurgulamak istiyorum. Bat'da hakiki muhafazakrlar gezegenimizi tezyin eden medeniyetler oulculuuna ok byk bir deer vermektedirler. Enver brahim gibi, biz muhafazakrlar da, kltrel bir k anda yaadmza inanrken, medeniyetle ilgili yeniden yaplanmay ve kutsal olana balln yenilenmesini de fazlasyla savunuyoruz. Nihayet, biz muhafazakrlar, Batl ya da Amerikan emperyalizmini; bu emperyalizm kendisini ister 18. yzylda Hindistan'da olduu gibi siyas olarak; ister ah dnemi ran'nda olduu gibi ekonomik olarak; ister be yl nce Krfez Sava'nda olduu gibi asker olarak; ve isterse Yeni Dnya Dzeni araclyla bugn olduu gibi kltrel olarak aa vursun, tamamen reddediyoruz. Emperyalizmin bu grnlerinin herbiri stne, bir rpda syleyebileceim daha ok ey var. te, burada ou Batl sekler liberalin aksine, gnmzde gerek Bat gerekse Mslman dnyasnda tank olduumuz dinsel canlanmay ne demokratik kurumlara, ne de sosyal dzene ynelik herhangi trden zorunlu bir tehdit olarak telakki etmediimi aklamalym. Bunu, stnde Profesr Huntington'n ve dierlerinin fikirlerinin beslendii en kt kbuslar srgn etmeye katkda bulunacak emsalsiz konumda 339 olduunu dndm Trkiye'de ve stanbul'da sylediimin farkndaym. Elbette, eylemleri hem slm', hem de Hristiyanlk' lekeleyen Doulu ve Batl arlar vardr ve bunlar, hi phesiz, birleik muhalefetimize daha byk bir deer katmaktan baka bir eye yaramazlar. Fakat imdi, yeni bir yzyln afa yaklarken, hem siyasete, hem de toplumsal alana daha byk bir dinsel duyarllk karmasnn, nihai olarak, bir lanetten ok bir kutsamay kantlar gibi grndn telkin etmek istiyorum.

Bundan dolay, biraz muhafazakr ahsiyetlere ve ilkelere dnerek, Batl muhafazakr entelektellerle geleneki Mslmanlar tarihin iinde bulunduumuz u zel annda potansiyel olarak birbirlerine baladn dndm nemli benzerlikler olduunu ileri sreceim. Batl muhafazakrlarn kendi kendilerinin farkna varmalar 18. yzyln sonlarna kadar gider, ve Edmund Burke'le (1729-1797) balar. Balangtan itibaren, Batl kltrel muhafazakrln hedefi, 20. yzyln byk dnr Eric Voegelin'in, kusurlu insan Tanr'ya dntrerek yeryznde cenneti tesis etmeye alan "gnostik", mkemmeliyeti, topik drt olarak adlandrd eyi ortadan kaldrmak, "silahl ideoloji"ye kar mcadele etmek olmutur. Fakat gerekte, geride kalan iki yzyl boyunca byle olmu olmasna ramen, Aydnlanma projesi Fransz Devrimi'nden Bolevik ve Nazi ihtilllerine kadar ve rasyonalist kolektivizmin dayankl mirasnnn da sayesinde dnyay yeniden ekillendirmi gibidir. Burada ho olan nokta, nemli Msrl dnr Abdl Vahap el Messiri'nin son derece yerinde olarak "Aydnlanmann karanlk yz" olarak adlandrd eyi ortaya koyup eletiren cesaretli savalarn Bat'da her zaman bulunmu olmalardr. Burke'le balayan bu dnce adamlar listesini iinde, Alexis de Tocqueville -Cezayir'deki Fransz politikasna muhalif olmutur-, T. S. Eliot, Richard Weaver, Malcolm Muggeridge, Robert Nisbet, Russell Kirk ve Grace Goodell gibi 19. ve 20. yzyln byk toplum aratrmaclar vardr. Onlarn modern projeye ynelik muhalefetleri, kendisi bizzat T. S. Eliot tarafndan desteklenen ada Islm dnr Charles Le Gai Eaton'n gl yazlarnda yanksn bulmaktadr. Ben bugnk yorumlarmda zelikle Burke, Kirk, Goodell ve Eaton stnde duracam. Burke iin, btn her eyin lsym gibi seklerizmin ve in-340 sanln ar lde yceltilip ykseltilmesi eklindeki Tanr'ya, tarihe ve gelenee ynelik jakoben saldr, sadece uzlamaz bir muhalefete msaade eder. Burke ok iyi farkndayd ki, Fransz Devrimi, aslnda, silahl ideolojiydi veya Aydnlanma, kural koyucu ve organik toplumun btn grnmlerine kar alan bir savat. "Biz, Rousseau'nun mh-tedisi deiliz; biz Voltaire'in havarisi de deiliz; Biz Tanr'dan korkuyoruz ve rahiplere derin bir hrmet besliyoruz; ateistler aramzda hibir varlk gsteremezler" diye yazyordu Fransz Devrimi stne Dnceler 'de Burke. Politik ekonomiye ilikin olaraksa Burke, devletle milletin "taraflarn keyfine gre bozulabilecek ...biber ve kahve, patiska yahut ttn ticaretinde ortaklk anlamasndan daha iyi bir eymi gibi telakki edilmemesi gerektiini" savunur. Onlarn " farkl bir ynden deerlendirilmesi gerekir. Onlar yaamakta olanlar, lm olanlar ve domu yahut doacak olanlar arasndaki ortaklktr. Her belli bir devlet, grnr ve grnmeyen dnyayla ilgili... ebedi ve ezeli toplumun ilk byk szlemesindeki bir maddeden baka bir ey deildir." Dindarlk, moral alandan kopmu s bir ekonomizme ynelik muhalefet ve kltrel - dinsel eitlilie kar derin bir sayg onun dncesinin

btn tezahrlerine nfuz eder. Baarya ulam olan birok nemli Batl muhafazakr, hakl olarak, Burke'n entellektel evlad eklinde deerlendirilir. te bu noktada, Burke'n din ve kltrel eitlilie ynelik muhafazakr destei konusunda zellikle durmak istiyorum. Batl muhafazakrlk, sk sk hogrsz, yabanc dman, eitlilik nefretiyle dolu bir eit sosyal atavizm olarak grlr. Byle bir ey, Batl geleneki entelektellerin ou iin asla doru deildir ve gnmzde kesinlikle tmyle yanltr. Artk birilerinin, Bakan Woodrow Wilson'n topik emperyalizminden hl etkilenen liberal* Amerikan enternasyonalizminin kltrel ve sosyal pluralizmi reddettiini ve btn dnyay Manhattan'in tam ortasna ideolojik bir mtemilat olarak ekleseydi bundan ok memnun olacan sylemesi gerekir. Monterrey'de (Kaliforniya) Naval Lisansst Okulu retim yesi profesr Christopher Layne, Bir Tartma: Amerika Birleik Devletleri Demokrasi ihra Etmeli midir? (Should the United States Try to Export Democracy? A Debate, MT, 1997'de baslacak) balkl kitabnda anlaml bir bi1. Yazar burada "liberal"le Amerikan solcularn kastetmektedir. .N.

341

imde bu hususun stnde durur. "Liberalizmin kltrel stnlne inanrken" diye yazar Layne, "Amerikan enternasyonalistleri, bilinli bir biimde baka lkelerin liberalizmin evrensel, homojenize edici deerlerine boyun emesinin engelleri olarak kavranlan baka kltrlerin ayrc niteliklerini tahrip edip ortadan kaldrmaya teebbs etmektedirler... Amerikan liberal enternasyonalizmi, kltrel stnlk nkabu-lyle, bizimkinden farkl olan kltrlere ve siyas sistemlere kar doas gerei hogrszdr." Bu tam da byledir. Tekrar Edmund Burke'e dnelim. zellikle Mslmanlarn, Burke'n Hindistan'da Britanya emperyalizminin tahribatna kar hem Mslmanlarn, hem de Hindularn yannda yer alarak, on yldan fazla bir sre srdrd kahramanca savunmasna iyice dikkat etmeleri iyi olur sanyorum. Bu savunusu esnasnda Burke, sk sk yalnz kalm, mali kaynaklarn tamamen tketmi ve nihayet mcadelesini kazanmakta baarszla uramtr. Fakat o, gelecek kuaklarn onu, muhafazakr Amerikan Devrimini desteklemesinden yahut Fransz htilli'ne kar kmasndan ziyade, her eyden nce, ngiliz vatandalarnn basksna kar Hindistan'n yerli halklarn savunmu olmasyla hatrlanmay umut etmitir. Burke, 1780'den 1795'e kadar Dou Hindistan irketi araclyla Hindistan'da uygulanan Britanya politikasna ynelik muhalefeti ngiliz Parlamentosu'na gtrm, ve ok sayda Hindistanl'y ikenceden geirmekle sulanan (ve rtl olarak bu suu iledii kabul edilen) Britanyal Hindistan Valisi Generali Warren Hastings'in kovuturmasn takip etmitir. Bu gayretleri glendirmek iin Burke, bizzat, Kutsal Kur'an Kerim'i okumu, yakn Mslman ve Hindu tarihiyle sosyal organizasyonlar stnde uzmanlap kendisini Hindistan'daki Britanya rejiminin btn tezahrleri konusunda bir otorite haline getirmitir. Burke, yalnzca ngiliz ynetiminin suistimallerini, ktlklerini tehir etmekle kalmam, ayn zamanda

yerli Hintli topluluklara, onlarn dinlerine ve sosyal organizasyonlarna kar derin kiisel sempatisini ifade etmitir. Btn bunlarla Burke, argmanlarn, doal hukuka ve onun, kltrleri yahut toplumlar ne olursa olsun, Tanr'nn onlara yer vermeyi semi olduu btn insanlara uygulanabilirliine dayandrmtr, insanln oulculuu ilh bir biimde emredilmi ise, Burke'n rtl olarak sor(utur)duu gibi, Britanya'nn 342 Hindistanllar suistimal edip zarar vermesi "corafi moralite" veya keyfi iktidar temelinden baka neyle merulatrlp hakl klnabilirdi ki? Sonunda Warren Hastings, sulamalardan temize karlmtr ve Dou Hindistan irketi ilerini allageldii gibi yrtmeye devam etmitir. Fakat bugn nc Dnya halklar diye adlandrdmz topluluklarn lehindeki uzun mcadelesiyle Burke, onun dncesinin entelektel sonucu olan birok almada yanklanacak olan bir teaml yerletirmitir. Burke'den bu yana, ou Batl geleneki dnrn neye inanm olduklarn daha kesin bir ekilde kavramak iin, Amerikal mstesna ve ok ynl dnce adam Russell Kirk'n (1918-1994) eserlerine bavurmaktan daha iyi bir ey yaplamaz. Kirk tarihi, felsefeyi, ekonomiyi, fiksiyonu ve edebiyat eletirisini kuatan otuzu akn kitabn (Burke ve T. S. Eliot zerine en byk almalar da dahil) yazardr. Onun en nemli kitaplar arasnda The Conservative Mind (Muhafazakar Dnce, 1953), The Sword of magination (Hayalgcnn Klc, 1995) ve The Politics of Prudence (Basiret Politikas, 1993) zikredilebilir. Aada, Kirk'n salam muhafazakr eilimlerine k tutan The Politics of Prudence (Intercolligiate Studies, 1993) stnde duracam. Kirk'n "eitlilik ilkesi" olarak adlandrd eyle balyorum. Kirk medeniyetlerdeki "salkl eitlilii" ver ve farkl medeniyetlerin va-rolmasyla tarif ve tasvir edilen oulculuun ilh inayetten doduunun anlalmas gerektiini rtl bir biimde telkin eder. "Yerleik hayat tarzlarnn" "verimli karmaklndan sevgiyle sz eden Kirk, gerek toplumlar gerekse medeniyetleri homojenletirmeye ynelik btn giriimlere kar uyarda bulunur. Bu kavraylar Kirk'n btn mr boyunca moderniteyi "empoze etmeye" yahut Bat Uygarln Mslman veya nc Dnyaya ihra etmeye ynelik btn giriimlerin aleyhinde olmasnn temelini oluturmaktadr. Bu, ayn zamanda Kirk'n, Amerika'nn srail'e "tutkulu ballna" kar kmasyla, Krfez Sava'na dair eletirisiyle ve Amerika'nn olaanst bombardmanndan ve sava sonrasnda uygulanan ambargodan iyice sarslan Irak halkna ynelik derin sempatisiyle direkt olarak ilikilidir. The Politics of Prudence 'ta Kirk, Burke muhafazakrlarn "ruhun i dzeni"ni dorudan doruya "imparatorluun d dzeni"ne bala343

makta olan "salam bir ahlki dzen"in varolduuna inandklarn vurgular. Bu organik dzen "insan iin yaplmtr ve insan da onun iin" der Kirk "insan doas sabit, moral hakikatler ezeli ve ebedidir". Siyasi bakmdan ada Bat'nn eilimleri esas alnd zaman ne kadar yanl ve slm yeniden canlanmann ruhuyla nasl da uyumlu! Kirk, Burke gelenek, teaml, sreklilik ve adet ilkelerinin nemini aklayarak devam eder. Yeryznde cennet yaratmaya ynelik btn tasavvurlar ve projeleri reddederken Kirk, "sosyal yap, kiliseyle karlatrlmas mmkn olan manevi bir tzel kiiliktir; hatta o, pekala bir ruhlar topluluu olarak adlandrlabilir, insan toplumu, mekanik bir ekilde muamele edilecek bir makine deildir" eklindeki ifadesinde Burke' yanklar. Kirk hem politik g, hem de insani tutkular zerindeki snrlamalar destekler. Bu eilimler, Raid el Gannui, Muhammed el Haimi Hamdi, Fehmi Huvaydi, Adil Hseyin ve Abdlvahap el Messiri gibi dnce adamlarnn yakn zamanlardaki almalarnda sunulan eylerle fazlasyla badamyor mu? Kirk, ayrca, bireysel zgrlkle zel mlkiyeti yakn bir biimde ilikilendirir. "zel mlkiyet temeli stnde byk uygarlklar ina edilir" diye yazar. "Kazanmak ve tketmek insani varoluun balca amalar deildir; fakat kiinin, ailenin ve devletin salam bir ekonomik temelinin bulunmas ok daha arzu edilmelidir". Bu konuda, Kirk tarafndan dile getirildii ekliyle, muhafazakr dnce, Arap sosyalist ve sekler dncesine, zellikle de Nasr dnemine, kar olmasna ramen, ada ve geleneksel islm anlaylarla ittifak iindedir. Nihayet, Kirk'n mrnn son yllarnda, belki de bir "Yeni Dnya Dzeni" tesis etmeyi hedefleyen btn giriimlere iddetli bir biimde muhalefet eden en sekin Batl dnce adamdr. Sovyet egemenliinin "Amerikan egemenlii sayesinde baarsz olmamas gerekirdi" diye yazar, The Politics of Prudence'da, Kirk. "Yirmibirinci yzyl dnyasnda beklentilerimiz, biz Amerikallar dnyaya kabadaylk etmediimiz, alimi ve kadiri mutlaklk taslamadmz takdirde parlaktr." Kirk, herhangi bir Amerikan Yeni Dnya Dzeni'nin "Arap halklarndan balayarak" Sovyetler Birlii'nin yaratm olduundan bile daha fazla "nefrete" yol amasnn ok muhtemel olduu eklinde bir ngrde bulunur. Bu yzden de, zellikle, "insan ve para kayplar bakmndan hesap edilemez bir biimde" pahalya patlayan uzak yerler344 deki savalardan zenle saknlmas gerekir. Mslmanlara zellikle dikkat etmelerinin tavsiye edilmesinin iyi olabilecei bir hususun stnde dururken Kirk, una iaret eder: "Bakan Bush'un Arabistan llerinde yarm milyon insan toplayp, ardndan gzda verip ayartarak Kongre'ye kendisine sava ama yetkisini verdirmesi, muhafazakr grlerle Cumhuriyeti Parti'nin llerinin zde olmadn kfi derecede telkin etmektedir. Hakiki muhafazakrlar, Cumhuriyetiler d

ilikilerde Amerikan demokrasisinin saduyusunu retmeye gayret ettikleri zaman onlar baltalamak iin byk bir patrt koparrlar." Kirk iin, Kuveyt'in "petrol varili" uruna yaplan sava hem "kibir"di, hem de "su". Russell Kirk on yllar boyunca entelektel ve kiisel bakmlardan Amerikal ve Avrupal muhafazakr entelektel kuaklarn yol gstericisi oldu. Kirk tarafndan yetitirilen en sekin akademisyenlerden biri, halen, Johns Hopkins niversitesi, Uluslararas likiler Yksek Okulu'nda Sosyal Deiim ve Gelime Program'nn yneticisi olan antropolog Profesr Grace Goodell'dir. Genel olarak nc Dnya'da, zel olarak ise iran'da toplumsal organizasyon, siyas kltr ve ekonomik gelime stne r ac almasnda Goodell, Kirk'n kavraylar stnde, Bat'nn, uygun insan ilikilerine, sosyal organizasyonlara ve ekonomik dnmn dinamiklerine dair modernist ve ksr ekonomistik yaklamlarn salam bir eletirisini inaa etmitir. Kural koyucu dzene, organik toplumlara ve kltrel gelenekselcilie ynelik bir eilim, tpk Burke'de ve Kirk'te olduu gibi onun dncesinde de tamamen gze arpmaktadr. Goodell'in almalarnn da Mslmanlara ok ilgin gelmesi gerektiini belirtmek istiyorum. Yirmi be yl nce, yani Pehlevi monarisinin, Ortadou dzeninin kalc bir paras olmad eklinde herhangi bir ipucunun varolmasndan epey nce, Goodell, Gneybat iran'n Kuzistan eyaletinde iki yldan fazla bir sre yaad. Bu tecrbenin rn onun Oxford University Press tarafndan 1986 ylnda baslan Siyas Hayatn Asl Yaplar: Pehlevi ran'nda Krsal Geliimi 'ydi. (The Elementary Structures of Political Life: Rural Development in Pahlevi ran). Bu muhteem kitabnda Goodell, nce ok eski bir kyde ve sonra, ran ynetiminin krlardan koparlm olan kylleri yeniden iskn etmi olduu bir tr ticaret merkezinde cemaat organizasyonunu ve ekonomik politikalar
345

analiz etmektedir. Goodell, bu dramatik bir biimde farkl mekanlarda, Batl modernleme ve gelime teorisinin birok ldrc pratik sonucunu kaskat rnekleriyle grd ve moral btnlk olmakszn srdrlebilir ekonomik kalknmann imknsz olduu canl sosyal holizmi rendi. Onun ran'da kazand tecrbelerin artk hem Bat'da, hem de nc Dnyada sosyal istikrarn ve sermaye birikiminin belirleyicilerini yeniden dnmekte uyarc bir etken olmas gerekir. Gerek udur ki, o, sadece, Goodell'in eletirdii doru sosyal organizasyona ve ekonomik gelimeye dair Bat ideolojisinin uluslararas dzeyde ne kadar derin bir biimde kkletiini telkin etmez. Geleneksel kyl topluluuyla ticari yerleim merkezi stnde Goodell'in argmann inaa ettii diyalektik kartlklar temsil ederler, ilkinde, cahil ve kerpi evlerde ikmet eden topluluk ak ve n-grlebilir davranlar ve ilikiler temelinde i grmektedir. Geni bulvarlar ve cruf briketinden yaplm birbirinin ayn blok apartmanlaryla ikincisinde, her ey kark, belirsiz ve gvensizdir. "Kiisel olmayan, amal eylemlerin gvenirliinden" memnuniyet

duyan kydr ve bu ky ve bu trden baka topluluklar, geni topraklar paralanp, topraklar 1960'larn balarnda kyllere yeniden datldktan sonra yalnzca be yl iinde yllk kii bana gelirlerini kattan daha fazla arttrmay baarmlard. Goodell, buna kart olarak, ticari yerleim biriminin, iran'da, Bat'dan esinlenilmi, hkmet tarafndan dizayn edilmi ve brokratik bir ekilde oluturulmu baka birou gibi, sadece toplumdan ve ekonomik rmeden yabanclamay ortaya koydu-unu vurgular. Bu yerleim birimlerinde gerek manevi, gerekse siyas dzen tahrip edilmitir ve herhangi bir eit yapclk hibir biimde yoktur. Goodell, ah'n ticaret merkezlerinin (lekleri itibariyle bunlar bir tr kasabadr) en son Batl sosyal planlama ve ehir geliimi nosyonlarna dayandrldn ve Russell Kirk'n ok nceleri, Amerika Birleik Devletleri'nde yapay ehir yeniletirmesi ve hesapsz kamusal iskn projeleri vesilesiyle uyarda bulunmu olduu kesinlikle ayn feci insani felaketlere yol atn ortaya koyar. Kitabnn en canl pasajlarndan birinde Goodell, ah'n reformlarnn ateli taraftarlarnn, onlarn iran'n karanlk, bilgisiz taras olarak telakki ettikleri eye, ithal edilmi Batl bir modernizmi empoze etmeye ynelik gayretlerinde aa vurulan dncesiz statizmi ve b346

rokratik kstahl derinden yakalar. Bu konuda zellikle kayda deer bir olay, hkmet brokratlarnn bir stma ilalama ekibiyle birlikte, kyllerin rzasn almakszn, hatta onlardan hibirine danmakszn evlerine zorla girmeleridir: "Topluluun btn evlerini hzl, dzenli, etkili bir ekilde, hibir ayrm gzetmeksizin, onlarn ac beyaz tabakasyla kapladlar. Evde bebekleriyle, hamile, hasta veya zayf bir kadm-daha kts, evde kimse yoksa meskene tecavz ederek... Duvardaki oyukta bir bardak, duvarda Peygamberin bir tasviri Allah esirgesin, beikte bir bebek!--- fr, fr, bitti. Sonraki oda... lalama ekibine kendi evlerinde herhangi birine bu tarzda davranmaktan holanp holanmadklarn sorduum zaman, herhangi bir benzerlik ima edilmesi nedeniyle armlard: 'Bu yerler devlete aittir' deyip eklediler 'yaylan zehir sadece haarat ortadan kaldracak.' insanlar belki yardm edemezlerdi ama hkmetin hangi haarat yok etmek istediini merak edebilirlerdi. Goodell, ranl kyllerin ah'n saldrgan bir ekilde sekler, modernletirmeci rejiminin onlara byk zarar verdiini kavradklar ve ah'n Batl danmanlarnn onu iran'n moderniteye alan kapsn oluturduuna ikna ettikleri anlalmaz bir ekilde bo ticaret birimlerinde yeniden iskn edilmelerine kar canlarn dilerine takarak mcadeleye giritikleri konusunda hibir pheye yer brakmaz. Patenti Burke'de ve son derece belirgin bir biimde Kirk'te olan, tanrsz modernitenin btn topik projeleriyle birlikte eletirisi, Goodell tarafndan henz vuku bulmu olan yahut Iran kadar halen Dou Asya'da meydana gelmekte olan eyleri kapsayacak bir ekilde geniletilmektedir. Byle yapmakla bu nc Batl muhafazakr

dnr, tpk hem Burke'n hem de Kirk'n yapt gibi, kltrel oulculuu kesinlikle ayn ekilde onayladn ve Avrupal olmayan topluluklara sayg duyduunu ortaya koymaktadr. Mslman muhafazakrlar iin btn bunlar, yine, onlarn Bat'da doal dostlara sahip olduklar gerei konusunda epey fikir verici olmaldr ve bu doal dostlarn adil olabildiklerini gstermesi gerekir. Burke'n, Kirk'n ve Goodell'in birok almasna nfuz eden ruhun bir tr Summa's olarak kavranabilecei iin, Britanyal Mslman yazar Charles le Gai Eaton'dan ve onun Kalenin Kral: Modern Dnyada Seme ve Sorumluluk (King of the Castle: Choice and Responsibility in the Modern World) balkl kitabndan daha iyi
347

hibir eye bavurulamaz, ilk defa 1977'de baslan ve yeni basks Islm Metinler Topluluu tarafndan yaplan bu kitap, gnmz Bat modernitesinin ve seklerizminin parlak bir analizini oluturur. Eaton, Tanr ve insan arasndaki doru iliki ve moderniteye bulaan hastalklarn doas konusunda Burke, Voegelin, Kirk ve hatta Papa XI. John Paul'le dikkat ekici bir uyum iindedir. Belki de Gai Eaton hakknda en nemli ey, T. S. Eliot'n srekli gzetilen, islm'a dnm bir ingiliz ve ok kimse tarafndan slm ve nsann Kaderi (islam and the Destiny of Man, Ailen and Unwin, 1985) adl eserinin modern ada muhteem bir din almas olarak telakki edilmesidir. Eaton'n almasnn Mslman muhafazakrlarla Bat'daki dinsel ve kltrel gele-nekseliler arasnda bizzat bir kpr tekil ettiini ve sk sk modernitenin son dnemlerini her bakndan kuatc k gibi grnen eyi amaya ynelik ortak bir gayret iinde Doulu ve Batl inanan insanlar balayabilecek zincirdeki en nemli halka olarak hizmet edebileceini ileri sryorum. 1940'larn sonralarnda onun fragmanlarn yeniden gzden geirdikten sonra, Eaton' sebat edip King of the Castle' yazmaya bizzat cesaretlendirenin bizzat T. S. Eliot olduunu renmek artc deildir. Eaton'n gerek felsefi ynelimi, gerekse yakc dzyazs Eliot' fazlasyla memnun etmi olmaldr. King of the Castle 'da Eaton, hi kimseyi mahkum etmez ve bin yldr insani mirasn doal paras olarak tasavvur edilmi olan modernitenin byk nne kar son derece gl bir manevi mcadeleye girer. Her trden seklaristler, materyalistler ve davranlar tarafndan ortaya atlan "doru"lara kar Eaton, anlaml bir biimde Kur'an Kerim'in tamamen farkl bir realiteyi yeniden kuran, "Hak geldi, batl zail oldu" (17:81) ve "O'nun yznden (zatndan) baka her ey yok olacaktr." (28:88) gibi ayetlerine dayanr. Ksaca, Eaton byk bir ruh ve Aydnlanmann hepimize miras brakm olduu bu karanlk kaderi amaya gayret eden herhangi birine yahut herkese bir modeldir. Burada, King of the Castle'n edebi lezzetinden ve cesaretlendirici gcnden daha fazlasn telkin ve tasavvur edemiyorum. "Zamannda btn bunlarn neredeyse hepsinin kklerinde sylenen veya dnlen yahut aldatan bir

inanszlk yatt iin, bundan bir mminin modern dnyaya ynelik eletirisinin radikal olmaktan daha az bir ey 348 olamayaca sonucu kmaktadr" diye yazar Eaton. "Sekler toplumlar imdi bedeniyle ve ruhuyla btn insan kendi sreleri iinde yutmak iin benzersiz bir teebbste bulunuyorlar. Orada artk 'vazgemek' yoktur. Bir kedesinizdir, uyum gstermek ya da mcadele etmekten baka hibir alternatif bulunmamaktadr ve bu an nkabullerini, nceliklerini ve moral buyruklarn kabul etmeyenlerimiz aslnda keye kstrlmaktadrlar... Sz konusu olan ey, ylesine nemlidir ki, baka kylar grme gcne hl sahip olanlarmz, hl kutsal olan iin bir nefes alma mekan aratranlarmz, bu balamda, -"ar" (ekstremist) olmaktan baka bir ey olamazlar... inde yaadmz bu a, insanlar, hayatlarn kendilerine miras kalan eyleri ve onlarn gerekten bilmeleri gereken bu birka eyi unutua brakma hayalini kurmaya cesaretlendirdii iin insan doalla gre sulu olmaktr... Onun hastalnn kkleri ite burada yatmaktadr ve gnmzde, uyumu reddedenlerin karsnda daima sk durmalar gereken kaya da buradadr. Gl szler, vurucu szler, bilgece szler ve bu nemli kitapta salam ve derin bir biimde tartlan ok daha fazla ey var. Elbette, Gai Eaton'n kitab, Batl radikallerin Kahire'de nfusa ve Pekin'de kadnlara ilikin gndemlerine kar yakn zamanda Roma Katolikleri ve belli Mslman devletler tarafndan oluturulan ortak cephenin her iki kamptan ok sayda muhafazakr dahil ederek genilemesi eklindeki yerinde phenin ok tesinde olduunu sezdirmektedir. Ayn anda, kltrel mirasa saygl, din ve siyas oulculua dahi hogrl ve hem zel mlkiyetin, hem de snrl ve sorumlu ynetim biiminin neminin farknda olmay ieren din ve kltrel muhafazakrlk, Hristiyanlarla mslmanlarn yeni bir yzyla birlikte yrmelerini ve kendilerini beraberce gerekletirmelerini mmkn klabilir. Liberal Dnce, C.2, s. 5: K 1997, ss.71-78, ev. Melih Yren.
349

EMPERALZM VE KLTRELCLK BRBRN TAMAMLIYOR


Samir AMN
[Kapitalizm daima krizlerini, hatalarn ve sularn temize karan makul aklamalar salayan akademisyenleri ve siyaset bilimi yazarlarn dllendirmeye hazrdr. Sk sk ve en etkin olarak kullanlanlar, gemi dnemin nyarglarn ve batl itikatlarn modern (ya da postmodern) ve bilimsel bir form zerinde kullananlardr. Tarihsel materyalist sosyalbilimlere kar ortaya konulan en favori alternatifler, dnya tarihsel srecini farkl ve kapal uygarlklarn ya da kltrlerin sonucu olarak gren teorilerdir. Bu uygarlklar ve kltrler, tarih tarafndan aklanmyorlar; fakat bunun yerine tarihi aklyorlar. Bu siyaset yazarlarnn en yeni versiyonu Harward niversitesi profesrlerinden Samuel Huntington, emperyalizmin sularn kltrel ekimenin rn olarak temize karyor. Bu, sadece kklerini hafife gizlenmi bir biimde rk sahte-bilimden alan, bugn tm ritmlerden, tonlardan ve uyumsuz seslerden duyabileceimiz bir sesin en yetkin versiyonudur. Dier versiyonlar, bazan kimlik politikas ve cemaatilik olarak ortaya konulmaktadr. Msr'da yaymlanan Al Ahram gazetesi, bizim iyi arkadamz ve sk sk katkda bulunan Samir Aminden Huntington un Uygarlklar Sava Teorisi ile ilgili grn istemitir. Onun neden

kltrelcilik ve emperyalizm birbirlerini glendiriyor ve kurbanlarna nasl eitlik ve kurtulu yerine farkll kabul ettirebiliyorlar sorularna ilikin grleri bugn potansiyel olarak her yerde kullanlabilir. Monthly Revjievo]

Hakim ideolojiler tanm olarak muhafazakrdrlar: Kendilerini sosyal rgtlenmenin tm eitleriyle yeniden retebilmek 350 iin tarihin sonu olduklarn iddia etmeleri gerekmektedir. Hakim muhafazakr tez gcn, modern dnyaya hakim olan deerlerin arpmasnn kaba pratiinden almaktadr. Bu kabn iine politik organizasyonlarn ilkeleri (yasallk dncesi, devlet, insan haklar, demokrasi), sosyal deerler (zgrlk, eitlik, bireycilik) ve ekonomik yaamn rgtlenmesinin ilkeleri (zel mlkiyet, serbest piyasa) katlmtr. Bu karm, ayn mantksal ilemler sonucu ortaya karlan deerlerin oluturduu blnmez btn olarak yanl taleplere yol aar. Sonu olarak, sanki ak ve nemli bir ba varmasna kapitalizm demokrasiyle birletirilmektedir. Ancak tarih tersini gsteriyor: demokratik ilerlemeler mcadeleyle kazanlmtr ve kapitalist gelimenin doal, kendiliinden rn deildirler. I Eer biz tarihin sonunun insanln tarihinin sonu ve gezegenin yok oluu olmasn istemiyorsak, kapitalizm almaldr. Tarihi potansiyelini tketmeden nce yaylmas, binlerce yl alan gemi sistemlere kar olarak kapitalizm, ancak tarihte zel bir parantez olarak grlebilir. Bu zamanda, birikimin temel grevi tamamland, fakat stn olan, feragat etmeyen rasyonalite tarafndan belirlenen ve otantik hmanite zerine temellenen sosyal dzenin yerine almak iin yolu dzenlemitir. Baka bir deyile, kapitalizm kendisinin tarihsel pozitif potansiyelini ok erken tketmitir, gelimenin yolunu bulmasn salayan ara olmay brakmtr ve imdi gelimenin nnde engeldir. Burada gelime, sermayenin genilemesiyle ilgili soyut iraded bir rn olarak tanmlanmaktadr, fakat bamsz olarak sermayenin ekonomik feragat, ekolojik yoketme ve kresel kutuplama olan rnlerine kart olan insan kriteri ile tanmlanmtr. Bu elikiler, kapitalizmin tarihinin baarl kart hareketlerden oluturulmasnn sebebini aklamaktadrlar. Baz dnemler boyunca sermayenin genilemesinin mant tek bir g olarak tecrbe edilmitir ve dierleri boyunca sistem kart glerin mdahelesi onun gelimesinin doasnda olan yok edicilii snrlamtr. 19.yzyl, sanayi devriminin eit olmayan yaylmas, proleterleme ve smrgecilikle kapitalist genilemenin ilk karakteristik biimidir. Fakat sermayenin zaferinin ilahilerle kutlanmasna ramen sistemin
351

gerek elikilerinin iddeti, tarihin zafer ilanlarnda olduu gibi sona doru gitmediini, fakat dnya savalarna, sosyalist devrimlere ve smrgeletirilmi uluslarn isyanna doru sryor. Birinci Dnya Sava sonras yeniden kurulan Avrupa'da zaferi kazanan liberalizm kaosu iddetlendirdi ve faizmi ortaya karan hayali, sulu tepki iin yolu dzeltti. Bundan dolay yalnzca 1945 sonrasndan, faizmin yenilgisinin tamamlanmasndan itibaren uygarln yayld tarihi uzlama; Sovyetizm, sosyaldemokrasi ve ulusal zgrlk hareketlerinin etkiledikleri dnem ald. Bu uzlamalardan hibiri kapitalizmin mantnda tam bir sona erdirme yapmad, fakat tamam, kapitalizmin elikilerinin patlamasndan ortaya kan hareketler iin sermaye yn zerinde etki yapt. Bu uzlamalar yaylrken, etkin bir biimde ekonomik feragatin ve kutuplamann tahrip edici etkilerini yumuatt. Fakat, bu dnem imdi tamamland Srekli olarak bir para tanmla bile olsa baaryla kemirildi, uzlamann mant meruluunu ald sistemlerin kmesiyle snyor. Yalnzca u sorulabilir: Tarihin sonunun geldiine inanan bu son liberalizmin zaferi tezi daha nceki dramann baarl sahnelerinin trajik bir tekrarn m ilan ediyor/ Bu yeni liberalizm ideolojik boluktan m yaratlyor ve kutuplamay glendirecek artlar bir araya m getiriyor? Bu sistemin kurbanlar, kesinlikle tepki gsterecektir. Onlar halen tepki gsteriyorlar. Fakat onlar sermayeye kar karken hangi mant gelitirecek? Kapitalizmin yerine hangi sistem konulacaktr? Kapitalizmin srekli meydan okumalar karsnda kendi tepkisini vermemesi sonucunda, gemi dnemin halk hareketleri etrafndaki stratejiler prestijlerini kaybetti. Hangi temalarn bir ikame olarak grnd anlalabilir: Demokrasi (daima baz ayrcalkl gruplarla snrlanmtr), (genellikle etnik) cemaatiliin eitleriyle birleme, farkl olma hakknn tannmas, bazan ekolojizm ile kltrel ve zellikle zgnln tannmas.

II

Kltrel farkllklarn yalnzca gerek ve nemli deil, fakat temel, srekli ve istikrarl olduklarn ileri srmek; bu kltrel farkllklarn tarih tesi olduunu sylemektir ve yeni bir fikir deildir. Tam tersine 352 bu tm zamanlarda tm insanlarn ortak nyargsdr. Tm dinler, kendilerini bu yolla tanmlamtr. Fakat eletirel gelimenin sosyal ve tarihi yansmas (evrensel bir ilerleme) ile sosyalbilimlerin inas, daima bu kltrel deimezlik nyargsna kar mcadeleye ihtiya duymutur. Kltrler ve dinler srekli olarak deiiyor ve deiim aklanabiliyor.

Kltrel zgnlk teorileri, genellikle hayal krklna uramaktadr; nk onlar benzerliklerin yalnzca i ie gemelerin sonucu olutuunu sylerken, farkllklarn daima belirleyici olduu nyargs zerine temellenmektedirler. Giriimin istenen sonular a priori olarak bu temel zerinde aa kmaktadr. Samuel Huntington, "Uygarlklarn atmas" adl nl makalesinde, bu farklar temel alr; nk onlar insanolu ve Tanr, doa, g arasndaki ilikilerin tanmland alan ierir ve her kltrn Huntington tarafndan nceden belirlenen kategoriler iindeki sorunlardaki ilikilerin sabit zel kavramlar gelitirdiini kabul eder. Fakat, tarih bu kavramlarn daima inanldndan daha esnek olduunu gsteriyor. Konfyslk, dn in'in geri kalmln aklyordu, bugn ise ayn olguyla hzl gelime aklanmaya allyor. 10.yzylda slm dnyas pek ok tarihiye yalnzca daha parlak grnmekle kalmyor; fakat ayn zamanda ayn dnemdeki Hristiyan Avrupa'ya gre gelime iin daha fazla potansiyel tadna inanlyordu. Bundan dolay durumun daha sonra tersine evrilmesini aklamak iin ne deiti? Din mi (onun toplum tarafndan yorumlan) baka bir ey mi ya da ikisi de mi? Hangileri motor kuvvetlerdir? Buna ek olarak, biz hangi kltrler hakknda konuuyoruz? Huntington Batl (Katolik ve Protestan), Mslman, Konfys (Konfyslk bir din olmamasna ramen), Japonluk (intoist ya da Konfys), Hindu, Budist ve Ortodoks Hristiyan olarak tanmlad kendisinin yedi grubu iin, ak bir biimde din temel almtr. Huntington, bugnn dnyasndaki belirgin blnmeleri potansiyel olarak aklayan kltrel boluklarla ilgilenmektedir. rnein, Japonlar dier Konfyslerden ve Ortodoks Hristiyanlarn Bat'daki Hristiyanlardan ayrma gerei duymasnn nedeni hakknda hibir phe yoktur. (Bu ikinci ayrmn nedeni acaba Huntington'un aka ve kapalca ilgilendii dileri stratejisinde, Rusya'nn
353

Avrupa'ya potansiyel entegrasyonunun gerek bir kabus olarak alglanmasndan dolay mdr?) Onun; Hristiyan, Mslman, Animist ve hl kendine zg dini olan dier Afrikallar ve hatta Hristiyan olmalarna ramen Latin Amerikallar nemsememesinin nedeni ya da "onlarn" Batllar tarafndan "Batl" olarak kabul edilmemeleri hakknda sorulmas gereken pek ok soru yok mudur? Neden bunlar "gelimemi"lerdir? Bu, kt yazlm nc snf Avrupamerkezci yaznn dier samalklarn gstermek zor olmayacaktr. Yedi gruptan altsnn Batl deerleri tamamen reddettii artc sonucuna varmak iin Huntington, bu kusursuz snflamay yapyor. Kapitalizmi aklayan (Pazar gibi) kavramlar ve (tarihi gereklere bakmakszn kapitalizmle a priori beraber olan) demokrasi. Ancak, pazar, Batl olmayan Japonya'ya Latin Amerika'dan daha m uygun? Pazar ve demokrasi, Bat'da yeni ortaya kan fenomenler deiller midir? Ortaa Hristiyanl, kendisini bu tarih ncesi Batl kavramlar erevesinde tanmlad m?

deolojiler, zellikle dinler, phesiz ki, nemlidirler. Ancak iki-yz yldr toplum ierisinde bulunan ideolojinin bir analizini gelitirmekteyiz ve bu benzer tarihi artlara sahip olan farkl toplumlardaki fonksiyonel zellikleri tanmlayabilir. Din ideolojilerin toplumsal ilevleri arasndaki benzerliklerin, bunlarn zgllklerinden daha nemli olduklar grlebilir. Bu erevede, farkl geleneksel kltrel boluklar gz ard edilmiyorlar. Ancak bunlar esas olarak (Huntington'n yanl olarak "Batl kltr" olarak adlandrd) modern kapitalizm tarafndan iine ve dna dntrldler. Kapitalizmin (bu Batl olmayan) kltrnn kresel olarak baskn olduu ve eski kltrn iinin boalmasnn nedeninin bu basknlk olduu sonucuna vardm. Kapitalizmin daha ok gelitii modern kltrler, var olan eski kltrlerle yer deitirdiler. rnein Avrupa ve Kuzey Amerika'daki ortaa Hristiyanlnda ve buna paralel olarak Japonya'nn kendine zg Konfys kltrnde olduu gibi. Dier bir yandan, evre (periferi) lkelerde, kapitalist kltrn basknl, eski yerel kltrlerin kktenci bir biimde dnmnde tam olarak ie yaramad. Bu farklln nedeni, sapkn geleneksel kltrlerin zel karakterlerinde deil; merkezdeki ve preferideki kapitalist genilemenin 354 farkl biimlerinde aranmaldr. Kapitalizm, kresel genilemesi esnasnda evrensel fikirleri ve somut gereklii ierisinde rettii kutuplamalar arasndaki elikileri ortaya koydu. Evrensellik ad altnda (bireysellik, demokrasi, zgrlk, eitlik, seklarizm, hukuksallk vb.) kapitalizm tarafndan ortaya karlan tm deerler sistemin kurbanlarna yalanlar veya sadece Batl kltrlere uygun deerler olarak grld. Bu elikiler ok ak bir biimde sreklidirler; fakat kresellemenin derinlemesinin (yaadmz eyi de kapsayarak) her aamasnda elimelerin iddeti plak olarak grlr. Daha sonra sistem, onu karakterize eden pragmatizme teekkr ederek, elikiyi ynetmenin aralarn kefeder. Her birini farkl kabul etmesi, ezilenin genellikle tamamen aksi olan uygun deerleri deitirmek iin, demokrasi, kiisel zgrlk ve eitlik talep etmekten vazgemesi yeterlidir. Bu faydal modelde, kurbanlar, kapitalizmin herhangi bir engelle karlamadan yaylmasna izin vererek, alt statlerini iselletirirler. Emperyalizm ve kltrelcilik her zaman iyi dostlar olmulardr. Emperyalizm; ekonomiyi (zel mlkiyet, Pazar), politik hayat (demokrasi), toplumu (kiisel zgrlk) ynetme forml ve Bat'nn tarihin sonuna geldiini kibirli ve kesin olarak ifade eder. Ortaya kan gerek elikilerin hayal olduklar ileri srlr veya kapitalist manta boyun emeye kar sama bir direniten tredii sulamas yaplr. Tm dier insanlar iin seim basittir: Batnn yanl deerler btnn kabul etmek ya da kendilerini kendi kltrel zelliklerine kapatmak. Pazarn ve emperyalizmin retmesi gereken kutuplama sunulduunda, bu iki seenekten birincisi imknszdr (tm dnyada olduu gibi); nk o zaman

kltrel karklk n planda yer alr. Ama bu karklkta zarlar hilelidir: Bat her zaman kazanacaktr, dierleri de her zaman yenilecektir, ite bu yzden dierlerinin kltrelci seenekleri, yalnzca tolere edilmez, ayn zamanda cesaretlendirilir. Bu kurbanlar iin sadece bir tehdittir. Bu durumda, ve tarihin sonundaki mitolojik tartmann ve uygarlklarn arpmalarnn tersine, eletirel zmleme gerek destek ve meydan okuyular tanmlamaya alr. Kendi mantn aamayan elikilerle rlm kapitalizm, tarihte yalnzca bir sahnedir ve ilan ettii deerler tarihi balamlarndan, snrlarndan ve kapitalizmin elikilerinden yoksun olarak sunulmutur ve bylelikle
355

ileri boaltlmtr. Batnn tatmin olmu tartmas, bu meydan okumalara tepki vermez, onlar bilerek grmezden gelir. Ancak kurbanlarn kltrelci tezleri de, kendisini onarr, elikiyi gerek alann dna atar, dmana kltrnn hayal boluuna snmas iin izin verir. Eer slam yerel toplumun kontrolne alnrsa ve eer dnya ekonomisi hiyerarisi ierisinde sistemin kurallar slam toplumlarn pazarn komprador stats iine kilitlerse ne olur? Dnk faizm gibi, bugnn kltrelcilii de yalanlar zerine alr: Bunlar zm oluturuyorlarm gibi grnseler de, aslnda kriz ynetim aralardrlar. Ancak geriye deil, ileriye bakmak gerek sorularla kar karya kalmak anlamna gelir. Ekonomik yabanclama ve genileyen kresel kutuplamayla nasl savamal? Tarihi kapitalizmin formlnn tesinde evrensel deerlerin gerek gelimine izin verecek koullar nasl yaratacaz? Ayn zamanda bir kltrel miras eletirisi de kendisini nerir. Avrupa'nn modernlemesi, Avrupallarn kendi gemi ve dinlerine ynelttikleri eletiri olmadan dnlemez. in'in modernlemesi, gemiin ve zellikle de Konfysln eletirisi olmadan balayabilir miydi? Sonrasnda, miras (bir durumda Hristiyan, bir baka durumda Konfys) yeni kltre tekrar entegre olmu, bu da ancak gemiin devrimci eletirisiyle kktenci bir biimde dntrlmesinden sonra mmkn olmutur. Dier taraftan, slam dnyasnda, gemii eletiren inat bir reddedi, dnya sisteminin hyerarisindeki bu kltrel boluu oluturan lkelerin devaml azalmasyla birlikte yok olur.

III

Genellikle bir durum analiz edildikten sonra, bu, gelecekteki olas gelimelere yanstlr. Sava sonras kapitalist yaylmann zerindeki uzlamann yava yava anmas, her tr kstlamadan bamsz sermayenin kendi ekonomik karlarnn tek yanl mantna uygun bir dnya ynetim topyas empoze etmeye alt

yeni bir safha amtr. Bu ilk karm, baskn glerin stratejisinin yeni ikili amalarnn tanmna gtrr: Ekonomik kresellemeyi derinletirmek ve buna kar olan direncin politik kapasitesini yok etmek. Dnyann bir Pazar gibi ynetilmesi, politik glerde azam bir paralanmaya iaret etmektedir. Yani, 356 dier bir deyile, devlet glerinin yok edilmesi (devlet kart ideolojinin merulatrmaya alt bir ama), ancak topluluklarn etnik, din ve dier kktendincilik gibi ilkel ideolojik dayanmalarn lehine olarak yaplabilinir. Kresel ynetim projesi iin ideal olan, tek kresel polis haline gelmi ABD dnda, baka hibir lkenin (zellikle bamsz olan hibir asker gcn) yaamamasdr. Dier tm gler, mtevaz bir biimde gnlk Pazar yntemiyle ilgili ilerle snrlandrlacaktr. Avrupa projesi, snrlar tesinde azam blnme yaanrken (Slavlar, Makedonlar, ekler vb.) pazarn toplu ynetimi olarak tasarlanmaktadr. Demokrasi ve insan haklar konular, demokrasi ve insan haklarndan insanlarn faydalanmasn nlemek iin silah altna alnmtr. Etnik ya da kltrelci amalarn etrafndaki ideolojik silahlanma ve belirginlik ve fark metni, etkisiz cemaatiliin motorudur ve mcadeleyi etnik temizlik ve din totaliterizm tabanna kaydrmaktadr. Bu mantn erevesinde medeniyetlerin arpmas olas ve arzulanr hale gelmitir. Buna gre, Huntington'n konuya mdahalesi, bu ekilde okunmaldr. Huntington, gemite gelime adna nc Dnya diktatrlklerine destei merulatran metinler yazard. Bugn ise, krizlerin kltrel uyumsuzluklar etrafndaki elikilerin kutuplamas yoluyla ynetilmesini meru klan bir metin yazmaktadr. Bu, Batnn zaferini garantileyen bir stratejiden baka bir ey deildir. Orta vadede, etnik ve din atmalarn artrlmasyla, olaylarn bu stratejinin etkinliini dorulad grlmektedir. Fakat bylece doal kltrel atma tezi ispatlanyor mu? Bu konuda gl kayglar belirttim. Kltrelciliin iddet yoluyla onanmas, nadiren, katlan insanlarn rndr. Bu trden onanmalar, neredeyse her zaman iktidardaki ya da liderlik isteyen aznlklar tarafndan formle edilmilerdir. Hakim snflarn sistemin kresel evrimi nedeniyle krlgan olduklar, bu kltrelci ve etnik stratejilere bavurduklar aktr. Bu, felaketin farkl oranlarda yaand Dou Avrupa'nn durumudur. Bu ayrca, slam Dnya ve Sahraalt Afrikas'ndaki olumsuz milliyetilikler, kapitalist kriz ynetimi asndan tamamen ilevseldirler. Huntington'u rehber alan ABD d politikas ve istihbarat topluluu, sermayenin yaylmasna diren gsteren halk hareketlerini, kltrel farkllklar kullanarak blmede baarsz oldu. Angola'daki Savimbi, Afganistan'daki 357

Hikmetyar ve Yugoslavya'daki Tudjman'a yaplan yardmlar, kltr atmasnn doal bir sonucu olarak grlemez. Kltrelciliin ngrdnn aksine; egemen kapitalist kltr ve dnya sistemi ile olan ilikileri yerel kltrlerin zgllkleriyle aklamak, olanakl deildir. Dnyann deiik blgeleri arasndaki farklar aklayabilecek doru anahtar, kltr alannn dnda bulunmaktadr. Sistematik bir kltrler atmas yoktur. Tamamen baka eylerden kaynaklanan atmalarn ok daha derin nedenleri vardr. Bu atmalarn ancak bir ksm kltrel boyuta sahipler. Bir kitle mcadelesinin stratejisini belirlemek iin, ie, iinden getiimiz tarihsel dnemde kapitalizmin elimelerini analiz ederek balamalyz. Monthly Reviev, No: 2, c.48'den ksaltlarak evrilmitir. Teori, Haziran 1997
358

MEDENYETLERN KARILAMASI
Arnold TOYNBEE* Gelecein tarihileri, Yirminci Yzyln ilk yarsna bakp, tarihin bazen geirdii tecrbelerden yararlanarak, gnmzn en nemli olayn tesbit edebilirler mi? nemli olaydan kastm, gazetelerin balklarn dolduran ve zihnimizde yer eden duygusal, trajik, katostrofik, siyasal ve ekonomik olaylar, savalar, devrimler, katliamlar, srgnler, alklar, bolluklar, gerilemeler, ilerlemeler deil, fakat bizim yar bilincinde olduumuz ve gazetelerin balklarna gemeyen eyler. lgin balklara konu olan eyler, gncel olduklar iin ilgimizi ekiyorlar ve derinlerde yavaa, sessizce gelien olaylardan bizi uzaklatryorlar. Fakat gerekte tarihi yapan bu yavaa gelien olaylar ve duygusal geici olaylar, nemlerini kaybettiinde bunlar gerek yerine oturacaklar. Aklla grme de, gzle grme gibi, aratrc aratrd nesne ile kendisi arasnda bir fark brakt zaman gerek anlamn buluyor. rnein, Salt Lake City'den Denver'a uakla giderken Rocky'lere en yakn grnt, en gzel grnt deildir. Dalarn tam stndeyken, tepelerden, srtlardan, derelerden, uurumlardan baka bir ey gremezsiniz. Ancak dalar geride braktnz zaman dnp bakarsanz, diziler halindeki muhteem sralanlarn grebilirsiniz. te ancak imdi Rocky'lerin gerek grnlerini seyretmi saylrsnz. Bu dnce aklmda olarak, gelecein tarihilerinin gnmz bizden daha iyi greceklerine inanyorum. Bu konuda onlar ne diyorlar
* Tarih Felsefecisi.

359

acaba? Zannederim, gelecein tarihileri, 20.yzyln en nemli olayn, Bat medeniyetinin dnyada yaayan dier toplumlar zerindeki etkisi olarak grecekler. Bu etkinin, kurbanlarnn hayatlarn mahvedecek ve yeniletirecek derecede kuvvetli, kalc bir etki olduunu syleyecektir. Bu, erkek, kadn, ocuk herkesin davrann, grnn, duygularn, inanlarn deitirip insan ruhunun el dememi yerlerine korkun bir ekilde ve insafszca dokunan d bir etki.

Bunlar gelecein gnmze bakacak tarihilerinin M.S. 2047 ylndan nce syleyeceinden eminim. 3047 ylnn tarihileri ne diyecekler acaba/ Eer bir yzyl nce yayor olsaydk, ok nceden ileride yaplmas gereken ey iin speklasyon yapmaya cret ettiim iin zr dilemeliydim. Binyz yl, dnyann M.. 4004 ylnda yaratldna inanan insanlar iin olduka ok saylr. Byk dedelerimizin zamanndan beri tarih o kadar ok devrimle karlat ki, ben zr dilemeye gerek duymuyorum, nk eer bu, gezegenin yaradlndan gnmze dein olan tarihini bir izelge halinde karmaya alsaydm, bin yz yl gibi ok ksa bir zaman plak gz iin grnr hale getiremezdim. 3047 ylnn tarihileri, 2047 ylnn tarihilerinden daha ilgin eyler syleyebilecekler, zira onlar o zaman bizim bugn belki de balangcnda olduumuz tarih hakknda daha ok ey bilecekler. Bence 3047 ylnn tarihileri, kurbanlarn, saldrganlarn hayatlarnda aaca yaralar konuacaklar. 3047 ylnda Bat medeniyeti, oniki-on yzyl nce Karanlk alar'dan beri bilinen halinden, Ortodoks alemi, slm, Hinduizm ve Uzak Dou'dan gelen etkilerle yeni bir hale dnebilir. Bugn saldrgan Bat medeniyeti ile, onun kurban dier medeniyetler arasnda belirginleen farkllk, 4047 ylnda belki de nemini kaybedecek. Etkiler tepkiyle karlanca, btn insanlk byk bir tecrbeye sahip olacaktr. Bir medeniyetin toplumsal deerleri, dier medeniyetlerin toplumsal deerleriyle arptnda, ortaya yeni ve ortak bir hayat dzeni kacaktr. 4047 ylnn tarihileri, milad tarihin ikinci bin ylna doru, Bat medeniyetinin adalar zerindeki etkisini, insanln birlemesi yolunda ilk adm olduundan, a aan bir olay olduunda birleecekler. Onlarn zamannda insanln birlemesi, belki de insan hayatnn temel artlarndan biri olacak ve medeniyetin 360 altbin yldr varolageldii zaman iinde, medeniyet nclerinin sahip olduu dar tarih gr, akllarnn ucuna bile gelmeyecektir. lkelerinin en uzak sahilinden bile bir gnlk yolculukla bakentine ulaan Atinallar, onlarn amzdaki akranlar olan ve lkelerini batan sona onalt saatte uakla geebileceiniz Amerikallar, eer btn bir evren o kck lkelerine dahil olsayd, acaba nasl davranacaklard? Ve 5047 ylnn tarihileri? Zannederim, 5047 ylnn tarihileri, insanln birlemesinin neminin ne teknik alanda, ne ekonomik, ne asker, ne siyasal alanda, fakat din alannda aranmas gerektiini syleyecekler. Neden birka bin yl nceki tarihe bakarak gnmz tarihinin gelecekte nasl deerlendirilecei konusunda tahminlerde bulunuyorum acaba? nk, nmzde, "medeniyet" dediimiz, insan trlerinin oluturduu ilk toplumdan bugne kadar gelmi altbin yllk tarih var.

Altbin yl, insan rknn, memelilerin yayla, yeryzndeki gezegen sistemindeki, gneteki, yldz kmesindeki hayatla karlatrldnda, olduka ksa bir zaman. Yine de bu altbin yl, bizim aratrmamz iin gerekli dier baz rnekleri, farkl medeniyetler arasndaki karlama rneklerini verebilmekte. Bizim gemiteki birka durumda yararlandmz gibi, 3047 veya 4047 ylnn tarihileri de bizlerden yararlanarak, btn tarihi bilme olanana kavuacaklar. Gemiteki karlamalarn sonular aklmda olduundan, bugn bizim, adalarmzla olan karlamamzn nasl sonulanacan karabiliyorum. rnek olarak, bizden nce gelen GrekoRomen medeniyetini alalm ve bugn bize bu kadar ilerisinden nasl gzktn dnelim: skender'in ve Romallar'n fetihleriyle, GrekoRomen medeniyeti, btn Eski Dnya'ya-Hindistan'a, ngiliz adalarna, hatta in ve iskandinavya'ya dahiyayld. O zamanda zaptedemedii medeniyetler Orta Amerika ve Peru'da yaayan medeniyetlerdi; bu yzden genileyii ve gll, bizim medeniyetimizden hi de az deil. GrekoRomen dnyasnn M.O. son drtyz yl iindeki gelimesi, bugne kadar gelebilmi. O tarihlerde Greko-Romen dnyasn, kadn, erkek herkesi zor durumda brakan savalar, devrimler ve ekonomik bunalmlar, bugn Yunan medeniyetinin Anadolu'yu, Suriye'yi, Msr', Babil'i, ran', Hindistan', in'i 361 kltrel olarak istilas yannda, bir hi kalyor. Fakat GrekoRomen medeniyetinin dier medeniyetler zerindeki etkisi, bizi bugn neden ilgilendiriyor? Bu medeniyetlerin GrekoRomen medeniyetine kar gsterdikleri tepkiler yznden. Bu kar-saldr, Greko-Romen saldrsnda olduu gibi kol kuvvetiyle gerekletirildi. Fakat bugn, Yahudilerin Roma ve Yunan emperyalizmine Filistin'de silahl direnilerindeki Frat'n dousunda bulunan Sasani Hanedan'na, Partllar'n ve Iranllar'n kar-saldrlarn-daki mild Yedinci yzylda, Orta Dou'yu, iskender'in fethediinden daha az bir zamanda Greko-Romen egemenliinden kurtaran mslman Araplarn bo mitleri, bizi ilgilendirmiyor. Fakat bir de kaleleri ve eyaletleri deil de kalbleri ve akllar fetheden duygusal kar-saldr var. Bu saldr, Greko-Romen medeniyetinin zorla saldrp ykt dnyalardan doan yeni dinlerin misyonerleri tarafndan gerekletirilmekte. Bu misyonerlerin ah, Kral Byk Antiochus'un bir zamanlar deneyip baaramadn, Antakya'dan balatp Makedonya, Yunanistan ve Roma'ya kadar gtrebilen St.Pauldur. Bahsettiimiz dinler, Greko-Romen dnyasnn resmi dininden farkl Greko-Romen putperestliinin tanrlar deiik yerlerden gelmi; genellikle blgesel ve siyasal planda kalmlar; Athene Polias, Fortuna Praenestina, Dea Roma gibi. Yunan ve Romal kalblari fethetmeye alan bu yeni dinlerin tanrlar, kendi topraklarndan kaynakland.

Btn insanla kurtulu sunan Yahudi, Iskitli, Yunanl evrensel tanrlar oldular. Yahut bu tarihsel olay dinsel terimlerle aklarsak, "Tek Gerek Tanr" inanc, insanlarn kafalarndaki eski gelenekleri ykma frsatn eline geirdi. Bu zc deney, insanlara daha nce alglayamadklar Gerek Tanr inancn anlama frsatn verdi. Bizim iin ve belki de bizden iki ya da bin yl sonrasnn insan iin son derece nemli olabilecek u iki kelimeyi dnn: "Jesus Christ." Bu iki kelime, Hristiyanlk'n doduu Greko'Romen ve Suriye medeniyetinin karlamasnn ahitleridirler. "Jesus" Sami dilinin nc tekil ahs fiili iken "Christ" Yunanca bir orta fiildir. Bu iki isim, Hristiyanlk'n bu iki kltrnn birlemesinden doduunu doruluyor. Btn dnyaca bilinen Hristiyanlk', slm', Hinduizmi ve Uzak Dou'da tannan Mahayana Budizm'ini dnelim. Drd de, tarihsel 362 olarak, Greko-Romen medeniyeti ile adalarnn karlamas sonucunda domutur. Hristiyanlk'a slm, Greko-Romen medeniyetinin yapt etkiye birer tepki olarak domular: Hristiyanlk, yumuak bir tepki iken, slm sert bir tepki olmu, Mahayana Budizmi ve Hinduizm de ayn etkinin Hint dnyasndan gelen tepkileri. Bugn Greko'Romen tarihine yklndan binyz yl sonra yeniden baktmzda grdmz; Greko-Romen medeniyetinin baka medeniyetlerle karlamasdr. Bu karlamalarn nemi, ortaya kardklar ekonomik ve siyasal sonulardan deil, fakat dinsel sonulardan gelmekte. Bu Greko-Romen rnei, medeniyetler arasndaki karlamalarn sresi hakknda da bize fikir vermekte. Gnmzde, 1500-1600 yllarnda balayp etkisini srdren Bat medeniyeti ile temsil olunan Greko-Romen dnyasnn dier ada olan medeniyetler zerindeki etkisi, M.O. drdnc yzylda, skender'in fetihleriyle balamt. O sralarda, Orta Dou'nun, mild tarihin yedinci yzylnda mslman Araplar tarafndan GrekoRomen egemenliinden kurtulmasndan be veya alt yzyl gemesine ramen, Orta Dou dnyas, hl Yunan felsefe ve bilimin klasiklerini eviriyordu. M.O. drdnc yzyldan, miladi tarihin onnc yzylna dek geen binaltyz yl sresince Greko-Romen medeniyeti, dier medeniyetleri etkisi altnda tutmutu. imdi, bu binaltyz yllk sre ile bizim modern Bat medeniye-tiyle adalar arasndaki etkilemenin sresini karlatrn. Bu etkilemenin, Osmanl'nn Bat medeniyetinin beiine saldrs, Onaltnc yzyln sonlarnda balayan Batl keif hareketleriyle baladn syleyebilirsiniz. Bu ise ancak drtyzelli yl srmekte. insanlarn kalbleri ve akllarnn bugnlerde hzl altn dnsek bile, (insan psikolojisinin bu kadar hzl deiebileceine ait hibir delilim olmasa da), yine de bana Meksika, Peru, Ortodoks Hristiyan medeniyeti, slm, Hint ve Uzak Dou medeniyetleriyle olan etkilememizin bandaymz gibi geliyor. Hareketlerimizin

etkisini onlar zerinde daha yeni yeni grmekteyiz, fakat onlarn karhareketlerine neyse ki henz rastlamadk. Kar-saldr ynndeki kprdamalar ilk olarak bizim neslimiz grd ve ok rahatsz oldu; fakat biz holansak da holanmasak da, bunun ok ciddi bir kprdanma olduunu hissettik. Elbette, Rusya'daki 363

Ortodoks Hristiyanlnn kprdanndan bahsediyorum. Bu hareketin ciddi ve rahatsz edici oluu, arkasndaki maddi gten gelmiyor. Ne de olsa, Ruslar henz atom bombasnn srrn kefedememiler; fakat Batl ruhlar Batl olmayan bir "ideolojiye" evirme gcn bulmular. Ruslar, Bat'nn laik sosyal felsefesinin bir rn olan Marksizmi alp, onu bir incil gibi yorumladlar. Ruslar, Bat'ya ait olan bu dini alp, onu kendilerine malettiler, imdi bize yeni bir anlamla sunuyorlar. Bu Bat'nn ald ilk karlk; fakat bu Komnizm ad altndaki karlk, Bat tehdidine Hint ve inliler'in verdii karln yannda, basit bir olay olarak gzkebilir. Sonunda bize, Hindistan ve in, Batl yaantmz Komnizmden daha ok etkiliyor gibi gzkebilir. Fakat bundan da zayf olan Meksika medeniyeti bile kar koymaya balyor. 1910 tarihinden itibaren Meksika zerinde onaltnc yzyldaki etkisine kar bir ilk hareket olarak yorumlanmal; bugn Meksika'da olan, yarn Gney Amerika'nn yerli medeniyetlerinden Peru, Bolivya, Ekvator ve Kolombiya'da da olabilir. Yazmz bitirmeden, u ana kadar ylece kabul ettiim bir noktay aydnlatmak gerekiyor: "medeniyet"ten ne anlyoruz? Daha nce de akladmz gibi, medeniyetten insan toplumlarnn Bat, slm, Uzak Dou, Hint medeniyeti eklinde snflandrlmasn anlyoruz. Bu isimler aklmzda din, mimar, resim, slup ve gelenek asndan farkl eyler uyandryor Yine de, zerinde srekli altmz bir terimden ne anladmz iyice aklamamz gerekiyor. "Medeniyet"ten ne kasdettiimi bildiime inanyorum; en azndan, medeniyet grnn bende nasl ekillendiinden eminim. "Medeniyet"ten, kendi lkesinin Amerika'nn veya ngiltere'nin rneintarihini anlamaya alrken, insann ulat en kk tarihsel birimi kastediyorum. Amerika'nn tarihini kendi iinde anlamak isterseniz, bouna urarsnz. Amerika'nn, Bat Avrupa ve dier denizar lkelerle olan ilikilerine veya Kolomb'un Amerika'y kefinden nce Bat Avrupa'daki kaynaklarna inmeden, federal hkmetin temsil hkmetin, demokrasinin, sanayi devriminin, monogaminin, Hristiyanln Amerika'nn hayatnda oynad rol anlamanz imknszdr. Fakat Amerika, tarih ve kurumlarn pratik amalar iin anlalr hale getirmek yolunda Bat Avrupa'nn tesine, Dou Avrupa'ya, slm 364

dnyasna, Greko-Romen dnyasna uzanmanz gerekmiyor. Bu zaman ve mekan snrlar bize, Amerika'nn, ngiltere, Fransa ve Hollanda'nn da bir paras olduu toplumsal hayatn anlalr bir birimini gstermekte; siz, buna ister Bat alemi, ister Bat medeniyeti, ister Bat toplumu, ister Bat dnyas deyin. Ayn ekilde, eer Yunanistan'n, Srbistan'n, Rusya'nn tarihlerini anlamaya alrsanz, ulaacanz bir Ortodoks ve bir Bizans dnyasdr. Fas veya Afganistan'dan kalkarak bir slm dnyasna, Bengal, Mysore, Rajputana'dan kalkarak bir Hint dnyasna, in veya Japonya'dan kalkarak da bir Uzak Dou dnyasna ulaabilirsiniz. Vatandalar olduumuz devlet, zerimizde daha kat ve daha zorbaca isteklerde bulunurken, yeleri olduumuz medeniyetin hayatmzda daha ok yeri var. Bizim iinde bulunduumuz medeniyet, baka devletlerin vatandalarn da iine almakta. Binyz yanda olan Bat medeniyeti, bin yanda olan ngiltere Krall'ndan, kiyzelli yanda olan Britanya Krallndan, Iskoya'dan, yzelli yanda olan Amerika Birleik Devletleri'nden daha yal. Devletler ok az yaayp birdenbire lmeye mahkumlar. Bat medeniyeti, gemite Venedik Cumhuriyeti'nin, Avusturya-Macaristan mparatorluu'nun dnya haritasndan silinii gibi Britanya Krall ve ABD'nin siyasal haritadan siliniinden sonra da hayatta kalabilir. Tarihe, devletten deil de medeniyetten kalkarak bakmanz istememin nedenlerinden birisi bu. Devletleri medeniyetlerin barnda yetiip len geici siyasal fenomenler olarak grmenizi istememin de... Medeniyet Yarglanyor, eviren: Ufuk Uyan, stanbul 1991, ss.187-198. Makalenin baka bir tercmesi iin baknz: A.. Siyasal Bilgiler Okulu Dergisi, C. III, 1948, ss. 247-254.
365

TRKYEDEN TEPKLER

FUKUYAMA'DAN HUNTINGTON'A Bir Bunalm rtme abas ve Siyas Teorinin Pragmatik Kullanm Ahmet DAVUDOLU*
Siyas karar mekanizmalar ile siyaset teorisyenleri arasnda ilgin bir hukukiletirme ve merulatrma ilikisi olagelmitir. zellikle siyas deiimin ve yeni dzen araylarnn younlat dnemlerde bu iliki tarz daha da bir yaygnlk kazanmaktadr. Souk-sava sonras dnemde yeni dnya dzeni slogan erevesinde yaygnlaan yeni teoriler hkim siyas glere kamuoyu oluturma ve meruiyet kazandrma dorultusunda nemli hizmetler sunmulardr. En arpc misalini Fukuyama'nn Tarihin Sonu tezinde grdmz bu iliki trnn son misali Huntington'n Medeniyetler atmas (The Clash of Civilizations) tezidir. Muhteva asndan birbiriyle elien bu iki tez zamanlama ve ABD d politikasnn teorik zeminini oluturmak bakmndan cidd benzerlikler arzetmektedir. Fukuyama tezinin ilk versiyonunu Romanya devriminin ve Berlin duvarnn

yklmasnn oluturduu romantik ve iyimser bir ortamda yazm ve serbest piyasa mekanizmasna dayal Bat liberal demokrasisinin mutlak zaferini ilan etmiti. Bu teoriye gre insanolunun tarih boyu sren aray Bat liberal demokrasisinin getirdii deerlerle niha mkemmeliyete ulamt. Ona gre artk btn alternatif deer sistemleri ve medeniyet yaplar tarihin bu son evresinde Bat medeniyetinin stn deerlerine boyun emek zorunda idi. Bu yaklam yeni dnya dzeni fikrinin entellektel zeminini olu* Prof. Dr.

369 turdu. ABD d politika yaplanmas bu romantizm ve entellektel zemin ierisinde sadece kendi kamuoyunu deil btn bir dnya kamuoyunu Krfez Sava'na ynlendirme ve yeni dnya dzenine artlandrma imkn buldu. Bu atmosferin Bosna krizine kadar devam ettii sylenebilir. zellikle Krfez Sava'n mteakip gnlerde muhtemel kriz blgelerinden bahsetmek yersiz bir ktmserliin iareti saylyordu. Badat'n bombalanmasnn hemen akabinde 2023 Mart 1991 tarihleri arasnda Kanada'da toplanan International Studies Association tarafndan tertiplenen Uluslararas likilerde Yeni Boyutlar balkl kongreye sunduum Medeniyet Dnm ve Siyas Sonular adl tebliimde "Tarihin Sonu" tezinin Bat medeniyetinin geirmekte olduu kriz srecini rtmeye alan entellektel bir aba olarak niteleyip tenkit ettiim zaman bu iyimser yorumculardan bu dorultuda ilgin tepkiler almtm. Yaklak 600 siyaset bilimcinin 230 ayr oturumda ele ald uluslararas ilikilerin yeni boyutlar birka mstesna genellikle son derece iyimser bir tabloyu gzler nne seriyordu. "Yeni Dnya Dzeni"nin ba dman hizaya getirilmi ve tarihin sonunu perinleyen bar dnemi balamt. Benim byle bir ortamda Bat medeniyetinin gerek felsefi, gerekse sistemik dengesizliklerden kaynaklanan krizinden ve bu krizin uluslararas sistemi etkileyen boyutundan bahsetmi olmam rahatszlk dourmutu. Bosna'da yaanan insanlk dram tarihin deil bu hlyal dnemin sonu oldu. Bosna'da Batl lkelerin gzetim ve denetiminde gerekletirilen soykrm hem Bat medeniyetinin yaad deer krizini hem de uluslararas sistemin arpklklarn btn aklyla ortaya koydu. Byle bir gelime Fukuyama'nn oluturduu ereveyi geersiz klyordu. Bu dengesizlik ve arpklklarn rtbas edilmesi iin yeni teorik ereveler ve bu teorik erevelerin ngrd yeni sulular ve dmanlar gerekiyordu. Uzun sredir siyas literatre cidd bir katkda bulunamam olan Huntington bu misyonu stlendi ve Foreign Affairs dergisinin 1993 Yaz saysnda "Medeniyetler atmas" balkl yazsn kaleme ald. Huntington'a gre dnya politikas yeni bir evreye giriyordu ve bu evrede ideolojik ve ekonomik atma yerini kltrel arlkl medeniyetler atmasna brakyordu. Ona gre gelecekteki politik atma 370

alanlar medeniyet atlaklarnn olduu blgeler olacaktr. Bu yarg yazda alt temel sebebe istinad ettiriliyor: 1. Medeniyetler aras farkllklar sadece gerek deil ayn zamanda temel farkllklardr, 2. Dnyann klmesine kout olarak medeniyetler aras ilikiler younlamakta ve farkl medeniyetlere ye topluluklar arasndaki kltrel farkllklar farkl uurlanma biimleri oluturmaktadr, 3. Ekonomik modernleme ve sosyal deiim ile sarslan yerel kimliklerin yerini fundamentalist din uurlanma doldurmaktadr, 4- Bat toplumlar dndaki toplumlarda kitlelerin Bat hayat tarzn benimseme eilimi hzlanmakla birlikte bu toplumlarn sekinleri arasnda otantik ve yerel kltrlere dn eilimi artmaktadr, 5. Kltrel farkllklar ekonomik ve siyas farkllklara gre daha zor uzlalabilen atma alanlar dourmaktadr, 6. Din ve kltr temellerini de barndran ekonomik blgecilik glenmektedir. Grld gibi Huntington, Fukuyama'ya gre ok farkl ve zt bir teorik varsaymdan hareket etmektedir. Fukuyama'nn aksine Huntington tarihin sonunu iaret eden evrensel bir deerler sisteminden ve uluslararas bir dzenden bahsetmiyor. Aksine ortaya kan bir dzensizliin tahlilini yapmaya alyor ve bu dzensizlie yol aan atma alanlarnn ortak zeminini yakalamaya alyor. lki Bat medeniyet deerlerinin evrenselleme srecinin kanlmazln vurgularken dieri brakn byle bir srecin varln ileri srmeyi yerel medeniyetleri harekete geiren alternatif srelerin belirleyiciliini ortaya koymaya alyor. Fukuyama'nn iddial szlerinin yerini Huntington'n daha gereki, daha hesapl ve ok daha politik slubu alm grnyor. Fukuyama, tezini teorik cazibeye kavuturmak iin felsefeye bavuruyordu. Huntington ayn cazibe merkezini medeniyet tarihi yoluyla elde etmeye alyor. Fukuyama'nn Hegel felsefesini kendi tezine payanda yapmak iin kullanrken ortaya koyduu seici tavr Huntington iin de geerli. Huntington tarih iindeki medeniyet atmalarn incelerken seici bir yaklamla medeniyetlerin atma alanlarn vurgularken medeniyetler aras kaynama, msamaha ve sentez alanlarn yok farzediyor. Huntington'n bu yaklamnn metodik bir hata sonucu deil nceden belirlenmi teorik bir tercih sonucu olduunu ortaya koyan cidd 371 ipular var. Bu teorik tercih makalenin misyonu ile yakndan ilgili. Huntington bu tahlil ile Bat medeniyetinin felsefi-entellektel birikimini, sosyal kltr ve uluslararas sistem zerindeki belirleyici vasfn gzard ediyor. Dolaysyla da bunalmn vebalini ve ortaya kan atma alanlarnn ykn, tekelci Bat medeniyeti tarafndan hayat alanlar gittike snrlandrlm yerel medeniyetlere ve otantik kltrlere yklyor. Bylece gelecekteki bunalmn sulular imdiden ilan edilmi oluyor. Bu noktada Huntington bu tezi ile Fukuyama'nn yarm brakt resmi tamamlyor. Oluturduu evrensel deerler ve demokratik

sistemle insanolunun niha hedefini gerekletiren Bat medeniyeti (Fukuyama) ve detaydaki bunalmlarn kmasna sebep olan yerel kltr ve medeniyet atmalar (Huntington). Fukuyama'nn tezi ile Bat medeniyetinin felsefi ve sistemik unsurlar yceltilirken, Huntington'n tezi ile bata islm ve onu takiben Konfyanizm olmak zere dier btn kltr ve medeniyetler kan siyas huzursuzluk ve bunalmlarn kayna ve sorumlusu olarak takdim ediliyor. Huntington bu resmi tamamlarken Bat medeniyetinin i dengesizliklerini ve bunalmlarn uurlu bir ekilde saklamaya alyor. Eer uluslararas sistemde gerek anlamda bir deer ve sistem bunalm varsa bunun ba sorumlusunun bu deerlerin ve sistemin kayna olan Bat medeniyeti olmas lzm gelirken Huntington dikkatleri dier kltrler zerine younlatryor. Bu yargsn glendirmek iin de Fukuyama'nn Hegel felsefesini kullanmasna benzer bir ekilde Toynbee'yi eksik ve seici bir ekilde kullanyor ve Toynbee'nin tarihte ortaya km 21 medeniyetten altsnn yaamakta olduu grn tezine dayanak olarak alyor. Halbuki Toynbee ayn eserinin mteakib satrlarnda yaamakta olan bu alt medeniyetin de Bat medeniyetinin basks altnda can ekimekte olduunu sylemektedir. Eer Toynbee bu tesbitinde doru ise can ekien medeniyetlerin evrensel bunalmlara kaynak olacak atmalara sebep olmas imknszdr. te yandan Huntingtonn iddiasnn aksine bu medeniyetler Bat medeniyetinin hakimiyet alanlar altna girmeden nce ok daha msamahal bir iliki iinde bulunuyorlard. Mesela, yaklak be asr ayn hayat sahasn paylaan slm medeniyeti ve Ortodoks alemi 19. yzyldaki Bat deerlerinin yaylmas ncesinde ok daha huzurlu ve bar iinde birlikte varlklarn srdrmlerdi. Ayn ekilde Hindistan, 372 ngiliz smrgeciliine kadar slm ve Hindu medeniyetlerinin ok daha uyumlu ve msamahakr bir medeniyet ilikisine ahit olmutu. Endls, ispanyol barbarlarn ykmna kadar Mslman, Hristiyan ve Yahudi kltrlerin dinamik bir tarzda alverite bulunduklar bir medeniyetler bilekesini asrlar boyu srdrmt. Antik Ari kltrnde tohumlar atlan etnik banazlk ve din fundamentalizm bugne kadar hep Bat medeniyetinin deiik versiyonlarnn eseri olagelmitir. Huntington'n bugn komular ile kanl ilikiler iinde olduunu iddia ettii islm medeniyeti ise tarih hkimiyet alanlarnda srekli olarak medeniyetleraras msamaha ve dinamik bir al-veriin srdrlmesini salayan bir deerler btn ve siyas yaplanmalar ortaya koymutur. Bu deerler btn siyas sisteme din/kltrel oulculuk eklinde aksetmiti. Son misalini Osmanl millet sisteminde grdmz yerel kltrlere yaama ve kendini yeniden retebilme hakk tanyan din/kltrel oulculuk Hindistan'dan spanya'ya kadar islm medeniyetinin btn versiyonlarnn ortak zelliidir.

slup ve muhtevadaki bu farkllk, misyondaki ayrl ortadan kaldrmyor. Aksine, Fukuyama ve Huntington Bat medeniyetinin hegemonyasn srdrmek iin devreye soktuu iki ayr yzn temsil ediyorlar. Bunun iindir ki, u anda birlikte Johns Hopkins niversitesi'nin karmakta olduu Journal of Democracy adl derginin editrln stleniyor olmalar hi de artc deildir. Btn teorik nyarglarna ve yzeyselliine ramen Huntington'n yaklam kimi doru unsurlar ieriyor. zellikle medeniyet farkllklarnn k noktas olarak ele alnm olmas siyas tahlilde gerek unsurlara dnme zaruretinin bir yansmas olarak grlebilir. Dolaysyla Fukuyama'ya gre daha reel bir teorik zeminin varlndan bahsedilebilir. Bu adan Huntingtonn tezi kimi doru unsurlar da barndran teorik bir zeminin siyas pragmatizmin gerektirdii sonulara varabilmek iin ne lde yozlatrlabileceinin ok kt bir misali. Medeniyet merkezi kavram etrafnda renklendirilen ve seici de olsa, kimi doru bilgi ve yorumlarn da serpitirildii bir teori nihayetinde muhayyel bir IslmKonfyanizm ilikisini ve bu ilikinin Bat medeniyeti iin ortaya kard tehdit unsurlarn delillendirmek iin kullanlyor. Bu delillendirme esnasnda da siyas gerekler yine nyargl bir ta373

rafgirlikle kullanlyor. ABD'nin asker teknoloji ve silh ticareti konusundaki tekelci hegemonyasn gzard eden Huntington in'in baz slm lkelerine ciddi miktarda silh satmakta olduunu iddia ediyor. Halbuki genelde dnya silh ticaretinin zelde slm lkelerine ve gneye ynelik ticaretin aslan pay ABD'nin elindedir ve bu pay gittike sratli bir ekilde genilemektedir. ABD'nin Gney'e (nc Dnya lkeleri) ynelik silh ihracat 1992 ylnda 59 milyar dolara ulam bulunmaktadr. Krfez Sava sonrasnda sadece Suud Arabistan'n ald silh tutar 21 milyar dolar gemi bulunmaktadr. Buna mukabil 1980 sonrasnda ekonomik reformlara nem veren in asker harcamalarda nemli ksntlara gitme temayl iine girmi bulunmaktadr. ABD'nin son olarak ran'a ticar sefer yapan in gemileri zerinde yapt denetleme, gerek bu gemilerin kimyasal silh malzemesi tad iddiasnda bulunan Amerikan istihbaratnn, gerekse gittike yaygnlaan Huntington benzeri teorilerin temelsizliini ortaya koymutur. te yandan in; son dnemde slm dnyas ile ilgili btn temel meselelerde olumsuz bir tavr sergilemitir. in gerek 1991 ylnda BM'deki Siyonizm ile ilgili oylamada gerekse son Bosna krizinde islm dnyasnn genel taleplerinin karsnda bir tavr sergilemitir. Uluslararas forumlarda bu tavr gsteren in, lke iinde de Mslmanlar'a ynelik basklara zellikle 1990 sonrasnda byk bir hz kazandrmtr. Objektif verilere dayanmayan Islm-in ittifak ve tehdidi tezinin temelde iki hedefe matuf olduu sylenebilir. Huntington bu yeni tehdit tanmlamas ile bir taraftan Amerikan silh retim ve ticaretinin hzlanmasn hukukletirmekte,

dier yandan slm dnyas ve in ile problemleri olan Hindistan benzeri blgesel glerin konsolide olmasn ve Bat ile ibirliine ynelmesini salamaya almaktadr. Huntington'n Trkiye ile ilgili tesbitlerinin ise zellikle Trk aydnlar tarafndan byk bir dikkatle deerlendirilmesi gerekmektedir. Yaad kimlik ve medeniyet krizi asndan Trkiye'yi, Meksika ve Rusya ile karlatran Huntington Trk elitinin ve toplumunun Bat dorultusunda bir medeniyet deiimini istediini fakat Bat medeniyetinin hkim unsurlar tarafndan reddedildiini ifade etmektedir. Trk toplumunun fikr ve siyas nderlerinin en byk zaaf kimlik, mede374 niyet tanmlamas konusunda kendine gveni olmayan ve kararsz bir tavr sergilemeleridir. Bir elitin en nemli misyonu mensubu bulunduu topluma gelecee ynelik bir stratejik ideal tanmlamas yapabilmesidir. Trk toplumunda son iki asrdr yaayan elit-kitle ilikisi son derece arpk bir dzlem zerinde gelimi ve paralanm bir toplum yaps ortaya karmtr. Bu paralanm ve belirsiz toplum idealinin en nemli sebebi gl bir medeniyet birikimine sahip bir toplumu baka bir medeniyete kuyruk yapmak isteyen elitin yaad psikolojik dengesizlik halidir. Bu dengesizlik eitim ve medya kanallar yoluyla toplumun geneline yanstlm ve bugn kendini herhangi bir dzeyde tutarl bir ekilde tanmaktan aciz bir bunalm toplumu ortaya kmtr. Trkiye kapsaml bir kimlik yenilenmesi ve medeniyet ihyas srecine girme cesaret ve becerisini gsteremezse gelecekteki teorisyenler bu toplumu ya tarihin sonunun kurbanlar ya da medeniyetler atmasnn sulular arasnda zikredecektir. zlenim, Ekim 1993, sayr 10.
375

YEN SA VE UYGARLIKLAR SAVAI


Ahmet NSEL* Harvard niversitesi'nde Stratejik Aratrmalar Merkezi Bakan Samuel Huntington'n getiimiz aylarda Foreign Affairs dergisinde yaymlanan "Uygarlklar arpmas" balkl yazs, Amerikan "yeni" Yeni Sa'nn nmzdeki onyllarda savunaca dnya politikasnn temel hatlarn iziyor. Buna gre, XXI. yzyl neo-darwinci bir "global yarma"yla belirlenecek ve birka uygarlk kmesi bu "global yarma"nn aktrleri olacaklar. Uluslar arasnda, ondan sonra ideolojiler arasnda geen savalar, XXI. yzylda uygarlklar arasnda m geecek? Huntington'a gre sol-sa, kapitalizm-komnizm atmas gibi temellere oturmayacak olan XXI. yzyl dnyas, bir uygarla ait olmann kimliiyle belirlenecek. Tarih, dil, kltr, gelenek ve dini iinde barndran her uygarlk, insanla Tanr, yurttala devlet, ocuklarla ebeveynler, zgrlkle otorite, eitlikle hiyerari arasndaki ilikilerin farkl yorumlarn getiriyor. Huntington'a gre bu belirleyenlerin iinde en gl olan din. nsanlar yar

Amerikal, yar Arap ve ou yerde iki lkenin vatanda olabiliyorlar. Ama hem Katolik hem Mslman olamyorlar. Din, indirgenemez bir fark getiriyor. Yzyllarn birikimiyle oluan bu farklarn ksa zamanda ortadan kalkmas mmkn deil. Ama bir taraftan da dnya klyor. Farkl uygarlklar yzyze geliyor. Bir uygarln eleri baka bir uygarln gnlk yaamna birdenbire girebiliyor. Huntington'a gre, bu karlama, uygarlklar arasndaki farklar azaltmaktan ok uygarlk kimlii ve bilincini pekitiriyor. Bat uygarlnn yannda veya karsnda yer alacak olan Konfyusu, Japon, slm, Hinduist, Slav-Ortodoks, Latin Amerika "ve belki" Afrika medeniyetlerinin karlkl ilikisi iinde dnyann nmzdeki dnemde biimlenmesini ngren Yeni Sa'a gre, gelecein savalarnn cephe hatlarn bu uygarlklar arasndaki fay izgileri oluturacak. Japonya'nn Asyallamas, Hindistan'n Hindulamas, Orta Dou'nun yeniden slmlamas, Rusya'da yeniden Batllamann tartma konusu edilmesi ve Batl kavramlar olan sosyalizm ve milliyetiliin knden Huntington, gelecek yzylda Bat ve geri kalan arasnda geecek atmann dnya siyasetinin eksenini oluturaca sonucunu karyor. Hatta daha ileri gidip, Islm ve Konfyusu devletlerin Bat deer ve iktidarna gnmzde meydan okumaya balamasnda, bu Bat aleyhtar ibirliinin nc iaretlerini buluyor. Bu genel tablodan hareket ederek Huntingtonn rettii neriler artc deil, ama dndrc. lk elde Bat'nn kendi uygarl iinde daha byk birlik ve ibirliine ulamas gerektiini savunup, "Bat uygarlna en yakn" olan Dou Avrupa ve Latin Amerika toplumlarnn entegrasyonunu hzla gerekletirmenin nemini belirtiyor. Bunun yannda, geri kalan uygarlklar iinde Bat deer ve karlarna yakn gruplar desteklemeyi, bu deer ve karlar merulatran uluslararas kurulular glendirmeyi neriyor. Son olarak Bat uygarlna bilkuvve dman uygarlklarn asker gelimelerini snrlamak geliyor. Bu uygarlklarn esas olarak slm ve Konfyusu uygarlklar olduunu iddia eden Huntington'a gre, Bat bir yandan bu iki "Bat aleyhtar" uygarlk arasndaki elikileri krklemeli, dier yandan da kendi asker gcn azaltmakta temkinli davranmal. Trkiye'yi de yakndan ilgilendiren bu Yeni Sac yaklamn nerilerini besleyen siyasal felsefeyi gelecek haftadaki yazda ele alacaz. Aktel, 14-20 Nisan 1994, say: 145.
377

YEN SA VE UYGARLIKLAR SAVAI (II)


Ahmet NSEL Geen hafta Samuel Huntington'n 21. yzyl dnya politikas hakkndaki ngrlerini zetlemitim. Bugn, kendini kltralist bir temelde ifade eden bu yaklamn beslendii siyasal felsefeyi amaya alacam.

lkel toplumlarda kltr yereldir. Evrensellik farkl etnik unsurlar iinde barndran imparatorluk devletleriyle ortaya kt ve Yahudiler'in tektanrl dinine Hristiyanlk'n getirdii yeni yorumla glendi. Hmanizma hareketiyle evrensellik din dayanandan syrlp, kurucu ve yaratc insandan hareket ederek kendini ifade etmeye balad. Uygarlk bu yeni evrenselin simgesi oldu. 19. yzyl Bat yaznnn en ilerici temsilcileri "uygar uluslar" kavramn bu balamda kullanmakta bir saknca grmeyeceklerdi. Evrenselin bu ifadesi bir yanda nsan Haklar kavramn gndeme getirirken, dier yandan da, Marksizm'de olduu gibi, yerleik dzenin deime koullarn dnmeyi mmkn klyordu. Ne var ki tm laik temeline ramen, bu evrensel uygarlk tanm din temellerini btnyle terk etmedi. Evrensel uygarlk, Bat kltrnn deerlerinin dnyaya egemen klnmas olarak da algland. Demokrasi, insan haklar, eitlik, zgrlk gibi kavramlar Bat kltrnn yerellii iinde evrenselletiler. II. Dnya Sava'nn iyimser havas iinde Bat ve zellikle Bat'nn lideri ABD'nin elinde bu tanm gl bir silht. SSCB'nin 378 dnyaya yaylmasn engelleyecek bir set ekme politikas iin, Bat'yla zdelemi evrensel uygarlk deerleri bir savunma silh olarak algland. SSCB'nin kmesi ve herkese bolluk vaat eden istisnai iktisad byme devrinin kapandnn bilincine varlmasyla modernliin eletirisi, yeni muhafazakrln serpilip geliecei zemini yaratt. Btn terk edip tekile dnmeyi neren postmodern sylemin at gedikten geen Yeni Sa, grelilii ve yerellii savunmaya balad. Kltrn uygarlkla eanlaml olduunu kabul eden kltralizm, bu yolla uygarln iinden evrensellii kartt. Grelilii ycelten bu yerellik, kltr arasndaki farklar da bunlar birbirinden uzak durduu srece kabul edecekti. nsan haklar, Bat kltr dnda kalan alanlar iin geerli olmayabilirdi. Demokrasi ve kalknma da! Modernliin bunalm sendromu iinde, bu postmodern yerellik ve grelilik sylemi kltralist, cemaati ve etnik merkezli 1930 yllar ideolojilerini anmsatan nerilerle kendini ifade etmeye balad. Uygarlkla kltr zdeleyen ve kltrn temel belirleyeninin din olduunu iddia eden bu yeni muhafazakr yaklamn gelime sahas, salt Bat dnyas ve Hristiyanlk'la snrl deil. Cemaat deerlerini yceltmek, evrensel yerine yereli belirleyici kabul etmek, kltrel farkllklar mutlaklatrmak dnyann drt tarafnda ykselen din hareket* lerin ortak noktasn oluturuyor. Huntington'n Bat uygarlnn karsndaki en byk tehlike olarak islm ve Konfyus uygarlklarn grmesi bu nedenle bir rastlant deil. Fakat Batl'mn Mslmanlk ve sar rk kadim fobilerinin tezahr olarak ele alnacak bir sayklama da deildir. nmzdeki onyllarda dnya tahakkm hlyalarnn kendilerini ifade edecekleri ve kendi aralarndaki atmalara meruiyet verecek olan zemin kltralizm olacak. Ve "modus vivendi"si olmayan, alternatifleri ya sonsuza dein

sava ya da tahakkm ve yok etmek olan bu atmalar iinde, insan insan yapan evrensellik gzden hzla kaybolurken, barbarlk avdet edecek. Yereli yceltmeyi, greli olana mutlak deer atfetmeyi, kltr fetiletirmeyi yeniden deerlendirmek iin ge mi kaldk? Aktel, 21-17 Nisan 1994, say: 146.
379

TOTALTARZM UMACISI VE YUMUAK KONSENSS


Ahmet INSEL Sovyetler Birlii ve onu model alan lkelerin kmesinden sonra, totaliterizm umacsndan mahrum kalan Bat, bu boluu ykselen Islm hareketler tehlikesiyle doldurdu. Samuel Huntington'n, Aktelde daha nce ele aldm ve Bat bakentlerinde yank uyandrmaya devam eden yazs bunun en anlaml rneklerinden birisi. Islm hareketlerin bir btn iinde ele alnp alnamayacan pek dnmeden ve bunlarn ne derece evrensel olabileceklerini deerlendirmeden gsterilen bu totaliterizm umacsnn arkasnda, Bat dnyasnn geirmekte olduu bunalm grmeyi, bunun sonularn dnmeyi istemek arzusu yatyor. slm hareketlerin ran'da, Msr'da, Cezayir'de ve benzeri lkelerde gemite olmayan zgrlkleri reddettikleri gerei dikkate alnmyor. Bugn Bat toplumlarnn zerinde dnmeleri gereken baka i sorunlar var. Demokrasiyle pek bark olmayan siyasal hareketlerin baz lkelerde ykselii bunlarn nemini gizlememeli. Bat toplumlarnn hzla zlmeleri, hemen hemen tm toplumsal katmanlara hkim olan i knts, birbiri ardna patlayan siyasal skandallar, anlamn giderek kaybeden toplumsal aidiyet simgeleri, refah toplumunun dnda kalan kesimin hzla bymesi vb. sorunlar Bat'nn yegne temsilcisi olduunu dnd demokrasinin altn hzla kazyor. Gemiten gelen teknolojik stnln salad ivmeyle bugn evrensel egemen g konumunu saklayan Bat medeniyetinin kendini sorgu380 lamasnn zamannn geldiini, hatta bunun gemekte olduunu iddia eden birka clz ses dnda bu sorunlar dnen pek yok. Bat toplumlarnn son on be ylda hzla muhafazakrlamalarnn en ak ifadelerinden birisi, bu kendi kendinden memnun olma hali. Muhafazakrlamayla birlikte, Bat'nn vnle benimsedii zgrlklerin kapitalist sistemin iinden doal olarak kt inanc yaygnlayor. Bylece "insan haklar", "gler ayrl", "mlkiyet hakk" gibi esas olarak bireyi savunmaya ynelik haklarn kapitalizm tarafndan bahedilmedii, bunlarn uzun toplumsal mcadelelerden sonra elde edildii gereinin zeri rtlyor. Bat'nn bugnk

gcnn esas kaynaklarndan birisini oluturan toplum ii atmalarn meruiyeti ve buna bal olarak ortaya kan toplumsal dinamizm unutuluyor. Demokrasiden ok liberal bir oligari grnmnde olan Bat toplumlarnn i dengesi, egemen snflarn iktidaryla bitmez tkenmez bir siyasal ve toplumsal kar kn birliktelii zerine kuruluydu. Sadece kapitalistler arasndaki rekabet ve pazar ekonomisi kurumlar sayesinde deil, ii snfnn uzun yllar smrye kar direniinin yaratt bask sayesinde kapitalizm kendini yenilemek, retkenlii arttrmak ihtiyac duydu. Emekilerin direnileri, yaratlandan daha fazla pay almak istemeleri, daha iyi alma ve yaama koulu talep etmeleri, sermaye kesimini retkenlii arttracak yeni yatrmlar yapmaya zorlad. Ayn ey siyasal haklar iin de geerli. Kapitalist dzene ve genel olarak Bat toplumlarna kar, bu toplumlarn iinden kan ve bu toplumlarn tarihinden beslenen bir kar k hareketinin giderek yok olmas, rejimin yukarda szn ettiimiz hassas dengesini tehlikeye atyor. Bat toplumlarnn iinde yzdkleri yumuak konsenss ortam, bir yanda toplumsal eksenin hzla muhafazakrla doru kaymasna dier yandaysa toplumun kendini yenileme motivasyonlarn kaybetmesine yol ayor. Bat uygarlnn insanlk tarihine kazandrdklarnn deerine inananlarn umaclar yaratarak varolu anlam kazanmaya almak yerine, demokrasinin yenilenmek isteyen ve yaamak iin nnn srekli ak kalmas gereken dinamik bir sistem olduunu hatrlamalarnda yarar var. Aktel, 7-13 Temmuz 1994, say: 157. 381

ME'UM TEOR Mustafa ZCAN*


Beklentiler baka, temenniler baka ve gerekler daha bakadr. 1994 ylnn sonlarnda Hartum'da dzenlenen Dinleraras Diyalog Toplants'nda Sudanl devlet adam ve slm dnr Hasan Turabi, "Semavi Dinler Cephesi" kurulmasn istemiti. Tabii bu bir nevi temenni ve dilek. Temennilerin karsnda bir de realite var. Huntington gibiler ite analiz mahiyetindeki almalaryla realiteye dnmesi muhtemel beklentileri ortaya koyuyorlar. Acaba Fukuyama'nn "Tarihin Sonu" teorisiyle Huntington'n "Medeniyetler atmas" teorisi arasnda bir btnleme ve tekaml var mdr? Bu teorilerden her ikisinin de souk sava sonrasna rastlamas tesadf deildir. Kapitalizm ile komnizm gibi iki ideolojik kamp arasndaki mcadele srasnda "Tarihin Sonu"ndan ya da

"Medeniyetler atmas"ndan szetmek zaten kabil deildi. Her iki teori de, ideolojik dnemin geriye brakt boluk zerinde ykseliyor. Foreign Affairs'in bir nceki saysnda Huntington'n "Medeniyetler atmas" tezinin Fukuyama'nn "Tarihin Sonu" adl felsefik fantazisinin siyas bir boyutunu oluturduu yorumu yaplyor. Yani Fukuyama'nn felsefik fantazisi, Huntington'n "Medeniyetler atmas" ile siyasete uyarlanm oldu. imdi bunu uyarlama sras NATO'da. De Micheles gibi Avrupal siyasetiler bundan birka yl nce NATO'yu gneyle hesaplamaya hazr olmaya armlard. in
* D politika yazan

382 gerei u: Komnizmin kmesinden sonra Bat'nn karsnda slm tek potansiyel g kalmtr, islm dnyasnn, slm deerlerin etrafnda kenetlenmemesinden dolay bu tehdit, grnr ya da organize deil. Bundan dolay NATO Donkiotca yeldeirmenlerine kar sava ayor. Fundamentalizm yaftasyla grnmezi grnr klmaya alyor. Sonunda NATO Genel Sekreteri Willy Cleas biraz grltl bir ekilde de olsa: "Bundan byle Bat'nn yeni dman fundamenta-lizmdir. Komnizmin yerini almtr" diyerek azndan baklay karmtr. Willy Cleas'in Huntington'n teorisinden etkilendii ve ilham ald kesin. The Times gazetesi: "Yeni Sekreter Yeni Dman (Gulyabani) Aryor" balkl bayazsnda Cleas'n NATO Genel Sekreterlii'ne yakmadn ifade etmi ve bu dncenin kendisine ait olmadn Harvard niversitesi hocalarndan Samuel Huntington'dan menkul olduunu tehis ve tesbit etmitir. Bu meum teorinin sahibi iyi niyet yoksunudur. Huntington Bat dman olarak grd slm lkelerinin asker teknolojiden mahrum edilmelerini istemektedir. Bu babda "Medeniyetler atmas" teorisini ileten Huntington, Bat dostu lkeler kampnda yeralmasna ramen; kltrel olarak slm medeniyetine mensup olmasndan dolay Pakistan' tehlikeli bir dman addetmektedir. O'na gre Pakistan, Stinger fzelerine mukabil in'den nkleer teknoloji transfer etmektedir. Bu arada Huntington srail'in in'e Amerikan silh teknolojisi satmasn unutmu grnyor. Huntington nazariyesi dorultusunda hareket eden ABD Savunma Bakan William Perry de Pakistan'a giderek NPT olarak anlan Nkleer Silahlarn Yaylmasn nleme Anlamas'n imzalamas iin bu lke zerinde bask icra etmitir. O da nkleer teknoloji konusunda Huntington gibi srail'e torpil geiyor. imon Peres geenlerde yapt aklamada Nkleer Silahlarn Snrlandrlmas Anlamas'na imza atmayacaklarn resmen aklad. Bu aklama basnda hakettii ilgiyi nedense grmedi... Turabi Semavi Dinler Cephesi'ne arrken tam 10 yl nce ihtida etmi bulunan Roger Garaudy "Dini Savalara Doru" kitabyla Huntington'dan bir adm daha ileri gitmi oluyor. Zaman zaman barts ve politik slm hareketler konusunda Fethullah Glen Hoca Efendi gibi gayet lml ve yumuak deerlendirmeleri bir tarafa, kayda-deer fikirleri var. Muhammed Abduh'a ve ekolne vgler yadran

383

Garaudy baz farkllklarla birlikte Reid Rza ve Hasan el-Benna'y da ayn ekole balyor, isvire'de Hasan el-Benna'nn damad Said Ramazan'n olu Tark ve biraderiyle tanm, onlardan "aydn Mslman gen" diyerek sitayile bahsediyor. Tark dedesiyle ilgili bir belge gstermi. Belgede Benna'nn Mslman Kardeler kurucularndan en az beinin Kptiler'den olmasn istedii grlyor. Garaudy'nin anlattna gre rnuhtedilerden biri bir gn Muhammed Abduh'a gelerek: "Islmiyeti setim" demi Abduh'un bu sze mukabelesi yle olmu: "imdi Mslman oldun, unutma ki hl Hristiyansn nk slm btn semavi dinleri kabul etmektedir..." Garaudy yine bni Arabi'ye bir atfta bulunuyor: "Bilinsin ki, islm' seen Hristiyan aslnda dinini deitirmemitir..." Grld gibi diyolog ve monolog iice. Yeni afak Gazetesi, 7 ubat 1995.
384

BARBAR VE MEDEN
Mustafa ZCAN Edward Said'i tanrsnz, dolaysyla onu tantmaya almak zaiddir. Hakperest bir karakter, drst bir akademisyendir. Dou'da ve Bat'da menendine rastlamann zor olduunu sylemek sanrm mbalaaya kamaz. Knayanlarnn knamalarna aldrmadan her zaman, mekan ve makamda dorular dile getirir. Dorular syleme huyu bazen dostlaryla ters dmesini gerektirse de. Filistinli olmas hasebiyle Filistin davasndan da uzak deildir. Ancak bu davann Arafat gibiler sebebiyle ayaa dmesini de bir trl kabullenememektedir. Bundan dolay FUK'tan ayrld gibi son sralarda Arafat'a da alenen cephe almtr. Washington Post gazetesinde yazd bir makalede Arafat', uzun yllar Mandela'ya kar beyazlarla ibirliine giden Zulu kabilesinin Lideri Butelezi ve Nazi dneminde Fransa'nn ibirlikisi Babakan Fii'ye benzetmitir. Said, Arafat zerk ynetimin banda kald mddete Filistin'de suikastlerin eksik olmayaca, kaos ve isavan hkm srecei kanaatindedir. Geenlerde Edward Said, Londra'da Beyrut Amerikan niversitesi Mezunlar Dernei'nin dzenlemi olduu bir konferansta Huntington'n meum teorisini tahlil etmitir. Foreign Affairs'da yaynlanan "The Clash of Civilazitons" yani "Medeniyetler atmas" tezinin vahim ve uydurma dayanaklara yaslandn ifade etmitir. Huntington szkonusu almasnda slm dnyas ile Konfyus medeniyetinin Bat'ya kar ibirliine gidebileceini bile iddia etmekten -bir ilim 385 adam olarak sklmamtr. Edward Said kadim zamanda Yunanllar'n smrgeleri altndaki lkelerde Yunanca konumayanlar Barbar olarak adlandrdklarn hatrlatr. Cristoph Colomb'un Amerika'y kefinden sonra da yerliler yani kzlderililerin tanm "Gerici" ve "erir" olmutur. Franszlar da igal ettikleri Afrika halklarn Barbar olarak tanmlamlar ve igallerini de

"Medeniyetletirme" iddiasyla maskelemeye almlardr. Pozitif kutup daima Bat, negatifler ise dierleri olmutur. Reagan da Sovyetler Birlii'nin negatif bir kutup olduuna iaretle onu; "er mparatorluu" olarak vasflandrmtr. Ama devran deimi ve bugn Kzlderililer ABD'de gerek Amerikal "Native American" olarak anlmaktadr. Bugn Huntington gibi Belamlar, Claes gibi Firavunlar sayesinde islm dnyas negatif kutbu yani er mparatorluu'nu temsil eder hale gelmitir. NATO'nun yeni dman konsepti tanmlama abalar bunun bir sonucudur. Bu gayretlerin arkasnda da Edvvard Said'e gre beynelmilel Yahudi vardr. Huntington Batl devlet adamlarna slm dnyasna kar "Souk Sava" stratejisi uygulamalarn salk verir. Edward Said'e gre slm dnyasna kar balatlmak istenen souk sava stratejisinde en byk pay, gya Ermeniler'e kar Trk tezini destekledii iin yere ge koyamadmz Bernard Lewis'e aittir. Huntington, stad Bernard Lewis gibi, medeniyeti bile tanmlamaktan acizdir. Onlarn anladklar medeniyet, tekboyutlu, deimez ve homojendir. Yani onlara gre medeniyet, bu kadar mekaniktir. te sathilikle mall mekanik anlaynn bir gerei, otomatik olarak slm' karsna almakta. imdi sk durun Edward Said'e gre "Medeniyetler atmas" tezi de aslnda Huntington'a ait deildir. Bu tezin orijinali bizim pek sevdiimiz takdir ettiimiz Yahudi asll Trkolog ve Oryantalist Bernard Levvis'e aittir. Hem Lewis hem de Huntington bir medeniyetin (Bat) dier medeniyetler zerine hkmran olmasn savunurlar. Demokrasi erevesinde istedikleri pluralizmi yani oulculuu medeniyetler sahasnda istemezler. Cemil Meric'in tabiriyle bunlara yazar bile denmez. Olsalar olsalar sk sk senaryo reten ikinci snf bir yazar olabilirler. Gazeteci Bernard Levvis'in tarih yazlar da semecedir, sansasyona hitap eder, konular genellikle entrikalardr. Mcadelenin medeniyet ve kltrel kalplara dklmesi halinde emperyalizmin olumlu kabul edilebi386 leceine iaret eden Said: "Huntington, Medeniyetler atmas makalesiyle Amerikan siyas karalama yelpazesindeki insanlara hitap ederek smrgecilie kltrel adan yeil k yakmtr. Eski emperyalist gler de baka milletlerin boyunlarnda boza piirebilmek iin Huntington benzeri teorileri kullanmlardr" demektedir. Huntington gibi yeni Belamlarn fetvas nda medeniyeti temsil eden NATO Genel Sekreteri Claes, negatif kutbu yani barbarl temsil eden fundamentalizme kar sava balatmtr. Barbarlk medeniyeti, Lewis gibi Belamlar da Claes gibi firavunlarn buldu demektir. Yeni afak Gazetesi, 27 ubat 1995 Mustafa zcan'n daha geni deerlendirmeleri iin u kitabna baklabilir. 21. Yzyl Eiinde Medeniyetler atmas, Yeni afak Yaynlar, stanbul, 1995. 387

HUNTNGTON BATI'NIN NYARGILARINI YANSITIYOR


Binnaz TOPRAK* Souk Sava, ou kiinin tahmininin aksine ideolojilerin ve nkleer silhlarn nihai atmasyla sona ermedi. Demokrasi, tketim toplumu ve kapitalist ekonomi karsnda "Sovyet lmparatorluu"nun urad yenilgiyle sonuland. Souk Sava dneminin kapanmasyla tam da silhlarn susaca ve dnyada barn hkim olaca midi domuken, etnik ve dinsel ayrmlara dayal blgesel atmalar artmaya balad. nl Amerikal siyaset bilimci Samuel P. Huntington'n "The Clash of Civilizations?" (Uygarlklar atmas?) adl, Fareign Affairs dergisinin Yaz 1993 saysnda kan makalesi, her ne kadar deer yarglarndan arndrlm bilimsel bir dil ile kaleme alnmsa da, Bat kamuoyunda hkim nyarglarn tm znelliini tamakta. Huntington bu makalesinde, Souk Sava sonras dnya politikasnda, ideoloji ya da ekonomik kar atmalar yerine giderek uygarlklararas savalara tank olacamz ngrmekte. Yazsnn balndaki soru iareti, sosyal bilimcilerin ileriye dnk tahminler yapmaktan kanmalaryla ilgili olsa gerek. Aksi takdirde Huntington gelecekteki atmann, kendi deyimiyle "Bat ile Dierleri" arasnda geeceine ikna olmu gzkmekte, bu balamda Batl devlet adamlarna nerilerde bulunmaktadr: Bat uygarlna dahil lkelerle ibirliine gitmek, "dierleri" zerinde asker stnlk salamak ve aralarndaki anlamazlklardan yararlanmak. * Prof. Dr. 388 Huntington'n nerileri Gelecekte uygarlklararas atmalara tank olacaksak bu ancak Batl devletlerin tam da Huntington'n nerileri dorultusunda d politika oluturmalaryla gerekleebilir. rnein Huntington, Bat'nn Bosna olayndaki kaytszln uygarlklar atmas erevesinde deerlendirmekte, Mslman lkelerin Bat'y ifte standart kullanmakla sulamalarn politik gereklie aykr bulmaktadr. Huntington'a gre "arpan uygarlklarn dnyas kanlmaz olarak ifte standartlar dnyasdr." Oysa, d politikada ifte standart kullanm, Hungtington'n iddiasnn aksine, ekonomik ve politik karlarla balantl olmutur. Kald ki Bat uygarl "dierleri" karsndaki konumunu dayand temelleri yadsyarak koruyamaz. Ekonomik kar ya da politik kayg ile ifte standart kullanlabilir. Deerler dzeyinde ifte standarta bavurmak ise Bat

uygarlnn dayand temellerin sorgulanmasna yol aar. Huntington bu makalesinde, kar ve g kavramlarna dayal politik analizleri bile baka bir isim altnda sunmaktadr. rnein yazar Krfez Sava'n gelecein uygarlk atmalarnn ncl olarak grmekte, Amerika Birleik Devletleri'nin Irak'a mdahalesinin Kuveyt'in egemenlik hakknn korunmasna ynelik olduunu savunmaktadr. Huntington'n deerlendirmesinde petrol sava, uygarlk savana dnmt. Nasl ki Cezayir Sava, Svey Kanal krizinde ingiliz ve Franszlar'n Msr' igali ve Arap-lsrail savalar "Bat ile slm" arasndaki uygarlk atmalarna dnmse. Smrge idaresine kar verilen bir mcadele, Nasr'n Svey Kanal'n milliletirmesi sonucu ngiliz ve Fransz irketlerinin uradklar ticari zarar nlemek iin gerekletirilmi bir igal hareketi ve kendi yurtlarnda mlteci konumuna dm Filistinliler iin Arap lkelerinin israil'e kar balattklar savalar, tarihin yeniden yorumlanmasyla, uygarlk atmalarna rnek oluturmaktadr. "slmiyet'in snrlar" Amerika'nn Japon sermayesine tepkisinin uygarlk farkllklarna dayandrlmas ise aka tuhaf bir deerlendirmedir. Hele Japonya'nn uygarlk ihra etmek yerine rn ihracn tercih ettii ve Japon ends389 trisinin Amerikal i evrelerini geyalardan daha fazla korkuttuu g-znne alnrsa, Ermenilerl'e Azeriler arasndaki savan ise, islmiyet'in kanl snrlar'yla ilgisi yoktur. Azerbaycan Sovyet ynetimi altnda laiklemitir. Ermeni-Azeri atmas, slmiyet'in yeniden diriliini simgelemek ve "Allah'n intikam"na rnek olmaktan ok, Sovyetler Birlii'nin kuruluu srasnda zme kavuturulmam ve ertelenmi olan milliyetler sorununa ilikin tarihin Lenin'den ald intikamdr. Gelecein dnyas, Huntington'n ngrd ift-kutuplu-luktan daha karmak bir yapda olacak gibi gzkmektedir. ift-ku-tuplu bir dnya, hem sosyal bilimci hem de siyaseti iin rahat bir dnyadr. Basit ve herkesin anlayaca bir snflandrmayla, "biz" ve "dierleri" diye ikiye ayrlmtr. Oysa gnmzde uygarlklar arasnda iletiim, tarihin hibir dneminde olmad kadar, bu iklimi ulusal ve blgesel snrlarn tesine tamaktadr. Eer gelecein dnyas mutlaka iki-kutuplu olacaksa, bu kutuplar uygarlk farkllklarna dayanmayacaktr, nk alageldiimiz tanmlar erevesinde uygarlk farkllklar ortadan kalkmaktadr. Bugn "Dou" ve "Bat" yoktur. "slm ve Bat" tr kitap balklar bir dnemin oryantalist yaznyla birlikte tarihe karmtr. Gelecekteki Ayrm Gelecekteki ayrm, ada teknostrktrlere ve global ekonomik yaplara uyum salayanlarla "dierleri" arasnda ekillenecektir. Uygarlk projeleri dzeyinde ise bu ayrmn temel hatlar insan haklar, kaynaklarn eit dalm, bar ve evre korumas gibi evrensel deerlere sahip kanlarla, kimliklerini din, dil, etnik grup vb. yerel deerlerde temel-lendirenler arasnda olacaktr. Bu balamda

Huntington'n, kimliini Bat uygarlnn bir yesi olarak tanmlayan prototip Batl's ile, dinsel ya da etnik kimliini n plana karan "dieri" ayn eikte durmaktadr. Bu eikte, temizlik saplants olan Srp, camileri yakan Hindu, lm fetvalar karan Mslman, yabanc iilere saldran Alman dazlak, "Franszlar iin Fransa" isteyen Le Pen ve mahallesinde zenci barndrmayan Amerikal beyaz bulumaktadr.
Sste/ Gazetesi, 20.10.1993.

390

HUNTINGTON SAMALIYOR
ahin ALPAY* Samuel Huntington, nl bir Amerikal siyaset bilimci. Akademik dnyada uzun zamandr tannyordu, ama gazetelere 3 yl nce haber oldu. Foreign Affairs dergisinin Yaz 1993 saysnda kan "Uygarlklar atmas m?" balkl makalesinde unlar sylyordu: "Souk sava sonras dnyada atma esas olarak Bat, Konfiys, Japon, islam, Hindu, Slav-Ortodoks, Latin Amerika ve (muhtemelen) Afrika uygarlklar arasnda cereyan edecek; Bat, slam ve Konfiys uygarlklarna mensup devletler arasnda odaklanacak." Huntington'nn tezi, zerine imekler ekti. O sra Trkiye'yi ziyaret eden, yine Harvard'dan nl tarihi Paul Kennedy'ye ne dndn sorduumda, yle diyordu: "Bu makale islam ve Hindu dnyas hakkndaki kaba ve darkafal grlere hitap etti. Makaleyi genelde olumsuz buluyorum. Arzettii tehlike, kendi kendini dorulamas ve hakl klmas" diyordu {Sabah, 24 Kasm 1993). Huntington'n geen hafta istanbul'da yapt konumay dinledim. Ardndan, kendisiyle bir mlakat yaptm. Dnk sayfamzda yaymlanan mlakatta grlecei zere Huntington, stanbul'da yeni bir tez ortaya att: "Trkiye slm uygarlna lider olmal!" yl nce Trkiye'nin slm ile Bat uygarlklar arasnda "blnm" bir lke olduunu yazd, bu liderlii nasl yapabilecei
* Gazeteci.

391

sorulduunda verdii cevap zetle uydu: "Kpr olmak pek iyi bir ey deildir. ki tarafa da ait olmazsnz ve zerinizden yrnp geilir. Bat sizi istemediine gre, slm dnyasnn bana gein; oradaki vahim baszlk da son bulsun".

Bat'nn Trkiye'yi istemediini doru kabul etsek bile, hemen her biri birbirinin grtlana sarlm durumdaki slm devletlerinin, Trkiye'yi lider olarak grmek isteyebilecekleri ne kadar gereki? En ok Erbakan'n "slm Birlii" ryas kadar. Trkiye kendi kendine liderlik etmeyi becerse, yetmez mi? Huntington'n slamclarmz ok memnun edecek grleri bundan ibaret deildi. Trkiye'ye "laik olmayan, slm tipi" bir demokrasiyi layk grmesi, Refah Partisi'nin beklentilerini dahi ayordu. Huntington apnda bir siyaset bilimcinin, "temel haklara saygl, ama laik olmayan" bir demokrasiyi mmkn grmesi, dorusu anlalr gibi deildi. Hele liberal demokrasi ile Hristiyanlk arasnda kurduu ba, korkun nyarglarn ele veriyordu. Amerikan sekinleri arasnda dnyaya bakta iki temel yaklam dikkat ekiyor. Bunlardan birine modernist/kltrel evrenselci; tekine post-modernist/kltrel relativist bak alar diyebiliriz. Birinci bak asna gre, ABD insan haklarnn, liberal demokratik kurumlarnn ve piyasa ekonomisinin yaylmasna nclk ederek, dnyada bar ve ibirliinin hkim olmasna hizmet etmeli. (Bu grn iyi bir rnei, Bakan Clinton'n ulusal gvenlik danman Anthony Lake'in 21 Eyll 1993'te yapt konumayd. (Bkz. "Entelektel Bak", Sabah, 18 Ekim 1993). kinci bak asna gre ise, ABD, Bat'nn liberal deer ve kurumlarn, dnyann geri kalanna kabul ettirmeye almamal (Amerikal post-modernistlerden Sudanl Islmclar'a ve inli komnistlere kadar uzanan eitli evrelere gre buna almak, "kltr em-peryalizmi"nin ta kendisi). Bunun yerine onlarn yerel (bireye deil toplulua nem veren, hiyerarik, otoriter) kltrel deerlerine saygl olmal. Huntington' bu bak asnn en kaba temsilcilerinden biri olarak grmek mmkn. Bu balamda iki noktaya parmak baslabilir: ABD'nin d politikasnn iki bak as arasnda gidip geldii, ikisini kartrd sylenebilir. Ancak uras muhakkak ki, eer ABD 2. Dnya Sava ertesinde
392

Almanya, Japonya ve baka lkeleri kendi liberal deer ve kurumlarn benimsemeye zorlamasa, Souk Sava bir ideolojik mcadele olarak gemeseydi, dnya bugn ok farkl bir grnmde olabilirdi. te yandan bugn pek ok Dou Asya lkesi modernlemenin doal bir sonucu olarak siyas modernlemeye, yani demokratiklemeye yneliyor. Bata Japonya olmak zere birou kltrn, bata bireyin haklar ve kiiliine sayg olmak zere, gittike globalleen dnyamzn emrettii evrenselci ilkelere uydurma gereksinimi duyuyor. Huntington'n baz slamclarmzn hi houna gitmeyecek (makul, ama teki grleriyle hi tutarl olmayan) bir fikri de var: Temel haklara saygl olmayan

iktidarlara kar "Pinochet seenei"ne, yani silahl kuvvetlerin anayasay koruma grevine onay veriyor. Huntington' dinlerken, Trkiye hakknda bilgisinin hayli yetersiz olduu, genelde de samalad sonucuna vardm. Uliyet, 20.9.1996 393

HRISTYAN-MSLMAN ATIMASI Dou PERNEK*

Snf mcadelesi teorisini burjuvazi kefetti. Mignet, Thierry ve Guizot gibi liberal'Sosyolojik tarihiler, toplumlarn geliimini snf mcadelesiyle aklyorlard Marx, o nedenle, tarihi snf mcadelesiyle aklamak benim buluum deildir, diye yazmtr arkada Weydemeyer'e. Burjuvazinin sosyolojik tarihileri, snf mcadelesi tahlilleri yapyorlard. nk o srada burjuvazi feodaliteye kar mcadele ediyordu. Byk Fransz Devrimi'yle keskinleen snfsal hesaplama henz sonulanmamt. Burjuvazi, feodaliteyi yenip kendi dzenini yerletirdikten sonra, snf mcadelesi teorisinin zerini rtt. nk artk esas cephesini emeki snflara dnmt. Burjuvazinin tarih teorileri de bu snfsal konumlana gre biimlendi. Sermaye tarihiliinin eitli teorileri var. Toplumlarn hayatn milletler, dinler, devletler veya snflardan soyutlanm ekonomik ve ideolojik sistemler arasnda atmalarla aklyorlar. Ancak bunlarn ortak yan, snf mcadelesinin zerini rtmeleridir. Yeni Dnya Dzeni projesi de, kendi tarih tezini piyasaya srd. Ne zamandan beri insanln "kltrler arasnda atma a"na girdii
394

ileniyor. En son Amerikal siyaset bilimci Huntington'n "uygarlklar aras atma teorisi", Sabah Gazetesi'nde de zetlendi. (16 Ekim 1993) Huntington'a gre, ideolojiler aras atma andan kltrler aras veya uygarlklar aras atma ana geiyoruz. Bu teoride, dnya leinde snf mcadelesini, arkada kalan dnemde "ideoloji" kavram gizliyor, nmzdeki dnem iin ise "kltr" kavram. Gzel de, ideoloji kltrel dzlemin bir paras deil mi? Olsun! "Byk siyaset bilimcisi" iin byle iinden klmaz kavramsal kargaalklarn bir sakncas yok. Zaten "Yeni Dnya Dzeni", byk bir kargaalktan sonra kurulacak, bu arada kavramlar da karsn bir ey olmaz. Huntington, bugn dnyada yedi veya sekiz ana uygarlk bulunduunu sylyor. unlar: Bat, Konfyus, Japon, islm, Hindu, Slav-Ortodoks, Latin Amerika ve muhtemelen Afrika. nmzdeki dnem atmalar, bu uygarlklar birbirinden ayran snr blgelerinde olacak, deniyor.

nce u Hristiyan, islm, Musevi, Konfyusu, Hindu ayrm zerinde duralm: Btn bu dinler, aslnda tek bir kltrn (ya da uygarlk diyebilirsiniz ayn ey) deiik ifadeleridir. Hepsi de kapitalizm ncesi feodal ve kleci hkim snflarn kltrn temsil ederler. Aralarnda yalnz biimsel farklar vardr. zleri ayndr. Kapitalizm ncesi dnemin hkim snflarnn ortak deerlerini sistemletirirler. Hristiyan Hallar ile Mslman Emeviler'e veya Seluklular'a baknz, aralarnda kltrel bir fark yoktur. Arslan Yrekli Riar ile Selahaddin Eyyubi ayn kltrlerin siyasal efleriydiler. Her tarih ve siyaset teorisinin bir toplum projesi vardr. Veya yle de sylenebilir: Her tarih teorisi, gelecee ait bir toplum modeliyle balantldr. Huntington'n teorisi de yle. Bu teori, kreselleme denen srecin dnsel dzlemdeki pistonudur ve "Yeni Dnya Dzeni"ni amalyor. Huntington, dnya leindeki snf mcadelesinin zerini rtmek istiyor, onun yerine uygarlklar aras atmay geiriyor. Uygarlk kavramn snfsal temeline oturtsa, hadi neyse. Ancak dikkatle kand budur. Bugn dnya, "Zenginler Kulb" ad verilen birka byk kapita395

list devlet ile onlarn smr ve tahakkm altnda ezilen halklar olmak zere, iki byk snfsal kampa ayrlmtr. Bu kamplar ayran snf, ayn zamanda uluslararas snf mcadelesinin esas cephesini belir-liyor. Lenin'in 1910'larda yapt ezen-ezilen ayrm yzyln sonunda daha da keskinlemitir. Bugn ksaca Kuzey'Gney elimesi ad verilen bu snfsal kamplama, dnyann geleceini belirleyen byk mcadelelerin zeminini oluturuyor. Teorisinde "Bat", "Japon", "Slav-Ortodoks" ad verilen kltrler, emperyalistkapitalist kltrden baka nedir ki? Clinton ile Yeltsin arasnda hangi kltr fark var? Amerikan, Japon, Alman veya Rus sermaye snflarnn kltrleri ortaktr. Onlar arasndaki atma, kltrel deil fakat siyasaldr, hegemonya atmasdr. Yeni Dnya Dzeni'nin teorisyenleri ezilen halklar zellikle dinsel-kltrel kavramlarla nitelemeye zen gsteriyorlar. Bylece "uygar" Kuzey'in "dinci" Gney'i ezme hakk da ideolojik dayanaklarla payandalanyor. Ezilen halklarn yaad ideolojik bunalm, zenginlerin teoriletirmelerine kolaylk salyor elbette. Emperyalizm, ezilen dnyaya dincilemeyi pompalyor ve ezilenler Hindu, Konfyen, Mslman, Latin Amerikal, Afrikal diye blnyor. Ezilen lkelerin dinci-gerici hkim snflar, iine girdikleri kom-pradorlama srecinde emperyalizmle daha sk ibirliine giderek, zenginler diktasn glendiriyorlar.

Kltr ve din savalar diye tezgahlanan byk kargaaln ilk deneyimleri ortadadr. Ezilen insanlk, emperyalizme kar ancak sosyalizm baya altnda birleebileceini ve baarya ulaabileceini yeniden kendi deneyimleriyle renecektir. Kapitalizmin tek bir yant vardr: Sosyalizm! Dincilik, bu iki uygarlk arasndaki hesaplamada, ezilen halklar blmeye ve kapitalizm karsnda haksz bir konuma prangalamaya yaryor.
Aydnlk Gazetesi, 19.10.1993.

396

UYGARLIKLAR SAVAI YA DA HUNTINGTON SEZA KARAKO'A KARI


Kemal KAHRAMAN*
Geri vereceksin/ Antik dnemlerde alnm hakkn mermerin/ lsann Musann brahimin/ Safa ve Mervenin/ Hacer-i Esvedin/ Cennetlerden alayan/ Nilin Fratn Diclenin (S. Karako, 1973) Bat gld yzmze/ Ama hep arkadan 'urdu/ (...) Ey dounun iki yzl, Batnn iki yzllkten de artk yzl/ Hainlikleri ve dmanlklaryla karlaan/ Saf ve temiz yrekli Mslman. (S. Karako, 26 Eyll 1988)2 Temel tez "MEDENYET TEZ"dir. Kimse medeniyet tezinin karsna baka bir tez karmasn. (S. Karako, 31 Ekim 1988) kinci bunalm, medeniyetler karlamasnda, slm'n Bat'yla hesaplamasnda oldu. (S. Karako, 19 Aralk 1988)4 Medeniyet yaylmalar, medeniyetler aras bir diyalogu ve yaknlamay dourduu gibi atma ve elimeyi de getirmekte. Hatta nce atma szkonusu olmakta, fakat uzun vadede iliki de, yaknlama ve etkilenme vuku bulmaktadr. (S. Karako, 16 Ocak 1989)
* 1 2 3 4 5 Gazeteci . Hmrk Krk Saat, stanbul 1974, s. 106. . Alnyazs Saati, Dirili}, 7/10, s. 8. . Medeniyetimizin Byk Krizi, Dirili, 7/15, s. 2. . Agy., Dirili}, 7/22, s. 2. . Agy., Dirili}, 7/26, s. 3.

397

Dnyay bilmiyorum ama bizde Huntington' en iyi yorumlayan A. Davudolu oldu. Bu da beklenirdi dorusu. Hem de konuyla ilgili yazsnn^ daha ilk cmlesinde; "Siyasi karar mekanizmalar ile siyaset teorisyenleri arasnda ilgin bir hukukiletirme ve merulatrma ilikisi olagelmitir." Souk Sava'n bitmesiyle Fukuyama'nn "Tarihin Sonu" teziyle ortaya kmasn, atmalarn bagstermesiyle ise bu kez Huntington'n "Uygarlklar Sava" teorisiyle ortalarda grnmesini daha iyi nasl aklayabilirsiniz. "Yeni Dnya Dzeni " ad verilen bu ortamda "hkim siyas glere kamuoyu oluturma ve meruiyet kazandrma" dorultusunda "fason alan" siyas teorisyenlere ihtiya vard, ite bu noktada Huntington kollar svad. Ona gre ulusal, ideolojik veya ekonomik atmalar yerini uygarlk atmalarna brakmaktayd. Bunlar uygarlk atlaklarnn olduu yerlerde grlecekti. nk uygarlklar arasnda temel farklar vard. Dnyann klmesi, insanlar, uzlamas daha zor olan kltrel ve din farklara gre bilinlendirmekteydi. Suyu Bulandran Kim?

Huntington bu kadaryla yetinmiyor. Dnyamzda yaanan mevcut bunalmn suunu Bat tarafndan hayat alanlar snrlandrlm olan "dier" uygarlklara ve kltrlere yklyor. Ona gre bata islm ve Konfyanizm olmak zere dier kltr ve uygarlklar bugn yaanan huzursuzluklarn kaynadr. Bu yaklam bize ister istemez mehur "Kurt ile Kuzu" hikayesini hatrlatyor. Hani, bahane arayan kurt, nehrin aasndaki kuzuya "suyumu bulandryorsun" demi. ada dnyann mimar Bat uygarl deil mi? Suyun ban onlar tutmuyor mu? Burada asl konumuz Huntington' eletirmek olmadndan bu tr sorular geiyoruz. Huntington'n hareket noktasnda hakllk pay var. Fakat tezi "kimi doru unsurlar da iinde barndran teorik bir zeminin siyas karlarn gerektirdii sonulara varabilmek iin ne lde yozlaabileceinin ok kt bir misali".
6 . 'Fukuyama'dan Huntington'a', zlenim, 10 Ekim 1993, ss. 14-16.

398 Otuz Yldr Sylenen Bu kadar sz, kendimizi Sezai Karako'a hazrlamak iin syledik. Bizde bandan beri Ortadou ve dnyadaki atmalara, yalnz atmalara da deil tm toplumsal ve siyas gelimelere uygarlk ekseninde yorumlar getiren o deil miydi? Ve bunu iirleriyle, denemeleriyle, ykleriyle otuz u kadar yldr yapmyor muydu? O; Cezayir bamszlk savan, Krfez'i, Balkanlar', Asya'y, Afrika'y hep uygarlk asndan deerlendirdi. Hep dnya apnda dnd. Tarihi bize bugnn ayrlmaz bir paras olarak sundu. Hep kalc olan, deimeyen prensipleri gzledi. Arivlerde eelenen ve aalardan orman gremeyen akademisyenlerin farkedemedii deimezleri, bir air ve dnr sezgisiyle bulup kard, bize gemiin ve gelecein ipularn duyumsatt. Bunlarsz uval uval belgenin bir sonuca gtrmeyeceini gsterdi, yol gsterici bir rol stlendi. Gncelin iinde kaybolmad. Bunlar yaparken resmi bir politikay merulatrma veya kendine bir yer salama gayretinde deildi. Dikkatli Trk okuyucusu uygarlklar atmas olayn ok nceden duymu olmalyd. Kukusuz Huntington'da olduu gibi s, gncel ve oportnist bir yorumla deil. Zamanla, mekanla, hatta ilahi dinin son formuyla bile snrl deil. Peygamberler zaten bu gerei hak ve Batl atmas olarak vurgulaya-gelmiti. ada bir dnr olarak Karako, btn zamanlar iine alan perspektifiyle ncesi ve sonrasyla uygarlk sorununu irdeleyip duruyor. Canhra Bir Donanmla Konu uygarlk olunca odak elbette uygarlklarn beii olan Ortadou olmalyd. Sezai Karako, bu beiin nemli ayaklarndan olan Frat ve Dicle havzasnda yetiti. Ve btn insanlk yazglar onun dizelerinde ve szcklerinde ete kemie brnd. Hzrla Krk Saat'te o ibrahim iklimin kokusunu duyarsnz, adeta dokunursunuz ayak izlerine. Byle bir birikim, yzyllarn bir araya getirdii ve younlatrd tecrbe, insan yanltmaz. nemli olan o hep yaanm olan bir bir

devirebilmektir, gndelik grntler arasndan, ite bu yzden Sezai Karako ortada gerekli belirtiler yokken, ya da yle grnrken, herkesin ulusal 399 boyutlarla aklayp getii atmalar bir uygarlk krizi olarak deerlendirdi. yle ya, Birinci, kinci Dnya Savalarnda hedef Almanya gibi grnyordu. Oysa ilki Osmanl Devleti'ni ykt, ikincisi srail'i kurdu. Bunun bir anlam vard. II. Dnya Sava'nda yklan Stalin Rusya'sn Amerika yeniden ina etti de kendine "Souk Sava" rakibi yaratt. Bunun da bir anlam vard. Trk aydn Almanya'ya, Amerika'ya, Rusya'ya kapld. nlerine sunulan tercihlerle yetindi. Sezai Karako ise btn imknszlklar iinde canhra bir donanmla slm uygarl haritas zerinde alyordu. Ne yazk ki zaten Trkiye hilie itilmi bir lkeydi. Sesini dnyaya duyurmas zor mu zordu. Hele o "yerli" aydn olursa, hele hibir gsteriye, amataya, ilkesizlie itibar etmeyen bir Sezai Karako olursa.. O, bir yeni zaman bilgesi gibi, yalnz dinleyene ve gnll olana seslenmeyi yelemiti. Huntington Bir Krkpnar Aas Fukuyama ve Huntington, dnyann aksrn, ksrn heyecanla izledii Amerika'dan yayn yapyor. Her ikisi de davullarn efendisi iin alyor. Rusya'da "Komnizm" ad verilen sistem knce Souk Sava sona ermi oldu. Artk ABD rakipsiz kalmt. Fukuyama buna bakp tarihin sonunu getirdi. Hani daha nce Aydnlanma a'na girilmiti de "" ancak Bat'ya yetmiti. Sonra teknoloji ana girilmiti de insanolu kendi yapt makinalarn dev aynasnda klp gitmiti. Oysa daha 50 yl gemeden dnya kbusa evrilmi ve tabiata dn balamt. II. Dnya Sava Bat demokrasisinin zaferi olarak algland. Rusya knce (!) bu defa tarihin sonu geldi (Fukuyama, Dou bilgeliinden hi mi nasibin yok?)- Arkasndan Krfez Krizi, Kafkaslar, Yugoslavya gibi scak temaslar. Aslnda hepsi de Bat'nn slm'a saldr denemesi. Ortada alternatif olarak slm kaldna gre una uygarlklar sava diyelim gitsin. O grevi de Huntington stlenmi anlalan. Birilerinin artk kar karya kalnan slm tehlikesini sistematize etmesi gerekiyordu. Bat'nn bu ezeli rakibiyle karlamasn birinin formle etmesi gerekiyordu. Bu meydana bir aa gerekti ki, bu pehlivana rakip bulunsun, oyunun kurallar cmle aleme duyurulsun. Rakip uygarlk olarak Konfyanizm'den sz edilmesi bizce bir fan400

tezidir ve burada Uzakdou'nun deil Bat'nn din temelleri vurgulanmak istenmektedir. te yandan ekonomik rekabet gcyle uygarlk kartrlmaktadr. Uzakdou'daki uygarlk kartrlmaktadr. Uzakdou'daki uygarlk birikimini kmsemiyoruz. Sezai Karako in'in uyan konusuna ok nce deinmitir. Daha belirtileri yokken Bat'nn gerek alternatifinin Rusya deil in olduunu sylemitir. ABD bugnlerde Pasifik'ten in'e uzanmaya alyor. Bir yandan da bunun AT'ye kar bir ittifak olduu ayias yaylyor. Msaadenizle

Huntington'dan sonra byle eylere artk inanmayalm. in'le olan, siyas ve ekonomik kontrole ynelik yapay bir ittifaktr. Doal olan Avrupa Evi'ndedir. ABD ne de olsa Bat'nn azman ocuudur, ite Huntington bu azmana rakip aryor dnyada. Bir yandan saldr zemini hazrlarken rakipleri kkrtmay da ihmal etmiyor. Huntington Bat'nn bilinaltn davuruyor. Bu ynyle drst ve saldrgan. Dev iletiim aralar onun clz sesini btn dnyaya duyuruyor. Sezai Karako ise btn bir slm dnyasn kucaklayan sesiyle uyarda bulunuyor ve insanmz hayat damarlarna sahip kmaya aryor. Korkuyu ve midi kuanan sesi gndelik grltler arasnda insanmza ulatracak bir yol aryor. izlenim, Ocak 1994, say: 13. 401

"TARHN SONUNU" SLM GECKTRYOR DNYA SSTEMNN ALTERNATF SLM

brahim KRAS* Bat ile slm dnyasnn ilk defa kar karya gelmesi Hal Seferleri'yle olmutu. "Kutsal Topraklar" Mslmanlar'in elinden kurtarmak amacyla dzenlendii sylenen Hal Seferleri, Bat'yla ilgili baz nemli gereklerin de ortaya kmasn salamtr. Bunlardan bir tanesi din gerekelerin aslnda Batllar'n maddi ihtiraslarna bir klf oluturmaktan ileri gidemedii gereiydi. Zira, Hallar "Kutsal Topraklar"a ulamay ok fazla nemsemeden yol boyunca karlatklar zenginlikleri yamalamay, mmkn olduunca fazla miktarda ganimet ele geirmeyi tercih etmiler; hatta drdnc Hal Seferi esnasnda ele geirdikleri istanbul'u nce iyice bir yamalayp, ardndan burada bir "Latin Krall" kurduklarn ilan etmilerdi. Btn Ortadou blgesini kana bulayan ve Dou'daki zenginliklerin yamalanarak Bat'ya karlmasyla sonulanan Hal Seferleri'nin asl tahribat, zihinlere zorla yerletirdii dmanlk fikriyle olacakt. O gn bu gndr Bat dnyas ile islm dnyas iki dman blok olarak varlklarn srdryorlar. Bat dnyas, zellikle Osmanl imparatorluu dneminde adeta bir kska iinde kalm ve bunun sonucunda kendisine dnyaya almak zere baka k yollar arayarak corafi keiflere ynelmiti. Bat ile islm dnyas arasnda o dnemde kzan dmanlk, byk lde Osmanl Devleti tarafndan Bat'nn madd karlarnn tehdit edilme* Gazeteci.

402

sinden kaynaklanyordu. Sanayi devrimiyle birlikte madd bakmdan glenen Bat dnyasnn siyas ve ekonomik hakimiyeti altna ald Mslman lkelerde izledii siyaset, szkonusu dmanln din gerekelerden kaynaklanm olamayacan gstermekte. Bat dnyasnn islm'a kar olan hasmane tutumunu "dnya hakimiyeti hrs" ile aklayan Hseyin Hatemi, "Din sikler yoktur bile denebilir"

diyerek bu yorumu paylayor. Hatemi'ye gre, "Halk din sebeplerle hareket etmi olabilir, ama bunlar harekete geiren yneticiler asla din sebeplerle hareket etmezler, nk bunlarn din inanlar pek yoktur. Mesele yalnzca dnyevi hrstr." Osmanllar'n birka yzyl sren blgesel hakimiyetinin ardndan 18. ve 19. yzyllar, Osmanl mparatorluu ve genel olarak slm alemi iin bir duraklama ve gerileme dnemi, Bat iinse dnya zerinde egemenlik kurma dnemi olmutu. 20. yzyl ise slm dnyasnda ve dnyann geri kalan blgelerinde Bat hegemonyasndan kurtulma yolunda eitli mcadele giriimlerine sahne olacakt. Ancak, Bat'nn dnya zerindeki hegemonyas karsndaki tehdit, bu defa slm'dan veya Mslmanlardan deil, Bat'nn kendi iinden km olan Komnist sistemden geliyordu. Dou Avrupa lkelerinde ve Rusya'da iktidar ele geiren Komnist rejim, Liberal-Kapitalist Bat iin yegne dman konumuna gemiti. Tarihin alageldii Dou-Bat gerilimi bylece bir kere daha su yzne kmt. Bu dnemde Hristiyan Bat uygarl, tarih dman olan slm dnyasn Komnist tehdit karsnda bir "yeil kuak" projesi iinde "dost ve mttefik" edinmeyi uygun buluyordu. Dier yanda ise Sovyetler Birlii de KapitalistEmperyalist Bat'ya kar baz Mslman lkelerle ittifak arayndayd. Daha dorusu, tm dnya zerinde yaptklar gibi, slm dnyasn da kendi aralarnda paylamlard, Komnist blok ile Kapitalist blok. Sovyetler Birlii'nin ve Komnist sistemin ykl, dnya sistemini ift kutuplu ileyiten karmt. Artk Dou-Bat atmas yoktu. Liberal-DemokratEndstriyel-Kapitalist Bat sistemi yegne hkim durumundayd. Aslnda, ortaya kan tablo, Dou'nun veya Bat'nn stnlnn yahut hakimiyetinin deil, btncl bir "dnya sistemi"nin szkonusu olduuydu. Tek kutuplu dnya sistemine ilk kafa tutma giriimi, Irak'n
403

Kuveyt'i igali olmutu. Dnya sisteminin vurucu gc olan Amerika tarafndan cezalandrlan Irak'n akbeti, Japon asll bir Amerikal'nn "Tarihin Sonu" tezini ortaya atmasna cesaret verecekti. Bat dnyas (veya hegemonik dnya sistemi) kesin zaferini ilan ediyordu. Fukuyama, "Tarihin Sonu" isimli makalesinde slm'n da dnya iin cazibesinin olmadn ve bir Islm dirili hareketinin dnya apnda nemli deiiklikler yaratabilecek derecede geliebilmesinin mmkn olmadn ileri sryordu. Ancak, bu arada Bosna-Hersek'te ve Sudan'da yaanan gelimeler, hem dnya sisteminin niha zaferini ilan etmesi iin zamann henz erken olduunu, hem de slm'n dnya sistemine kar bir alternatif oluturabilme gcnde olduunu gsterdi. Bunun zerine, Fukuyama'nn arkada olan Huntington isimli bir siyaset bilimci "Medeniyetler atmas m?" balkl bir makale kaleme alarak, yeni duruma uygun bir teorik ereve ortaya koyma gerei duydu. zetleyecek olursak; Huntington'a gre tarih boyunca olduu gibi bugn

de hegemonya mcadelesi medeniyetler arasnda gemektedir ve dnyamz kar arpmalar beklemektedir. Trkiye Gnl dergisinin yayn ynetmeni Dr. Mustafa alk, Huntington'n makalesinin Bat'daki genel temayl ve arzular ortaya koyduunu savunuyor ve Mslmanlar' bu tuzak karsnda dikkatli davranmaya aryor. "Bu makalenin yaymndan sonra ortaya kan hadiseler gzden geirilirse grlr ki, bu makale Batl lkelerin d politikalarn ynlendirmitir" eklinde konuan Dr. alk, yle devam ediyor: "slm lkelerinin bu tuzaa dmemesi lazm. Bir slm medeniyeti cephesi veya bir Islm-Konfyen ittifak oluturma gayretleri bana gre Bat'nn hegemonik konumunu pekitirir ve mrn uzatr." alk'a gre mevcut dnya sistemi iinde Batl lkelerle islm lkeleri ok karmak ilikiler yoluyla birbirlerine bal durumdadr. Onun iin, Mslmanlar'n Batl dnya sistemine kar bir ittifak oluturmalar yararl sonular vermez; zararl ve gereksiz gerilimlere yol aabilir. Sosyolog Prof. Dr. mit Meri Yazan'a gre de, "Dou ve Bat'y kesin izgilerle ikiye ayrmamz mmkn olamaz; nk Dou'da Bat var, Bat'da Dou var, iki medeniyet arasnda karlkl bir geime yaanyor." Bat dnyas adn verdiimiz Judeo-Hristiyan medeniyetinin bugn slm toplumlarnn iine szm halde olduunu savunan Prof. Yazan, Hristiyan medeniyetiyle slm medeniyeti ara404

snda zaten yle byk bir farklln mevcut olmadn ve aslnda inananlarla inanmayanlarn iki ayr cephe oluturduunu ifade ediyor. Bat hegemonyas kavramn "zulm olarak" anlamak gerektiini savunan Prof. Hatem de slm'n amacnn "Gelin ey ehl-i kitab, aramzda mterek olan bir kelimede birleelim" mealindeki yet-i kerimede ngrlen "ittifak" olduunu syleyerek, bu konuda Prof. Yazan ile benzer bir gr ortaya koyuyor. Prof. Hseyin Hatem'nin, "slm mevcut dnya sistemine bir alternatif oluturabilir mi?" sorusuna ise kesin bir cevab var. "Alternatif ok mtevaz bir syleyi olur" diyor Hatem ve ekliyor: "Alternatif dememiz doru olmaz, baka zmler de var veya en iyi zm birden fazla olabilirmi gibi bir anlama gelir." slm'n mevcut dnya sistemine bir alternatif oluturabilecek gte olduu gereini zaten hemen herkes kabul ediyor. Bat medyasnda ve Batl stratejistlerin beyanlarnda su yzne kan slm kartl da bu durumun yol at korkuya balanyor. Bat'nn dnya zerindeki hegemonyasna kar Mslman lkelerin bir ittifak oluturmalar ise "mmkn" grlmekle birlikte "muhtemel" bulunmuyor henz. Ancak, oktandr bir k srecine girdii kabul edilen Bat medeniyetinin dnya zerinde kurmu olduu tahakkm dzenine slm dnda bir alternatif hi kimse tarafndan dnlemiyor. Dost-dman herkesin gz slm'da. zlenim (Haftalk), Yl: 1, say: 6, 9 Nisan 1994.
405 ^

HSEYN HATEM* ile Mlakat: "SLM YEGNE MMKN ZMDR


slm, mevcut dnya sistemine alternatif oluturabilir mi?

Alternatif, ok mtevaz bir syleyi olur. Alternatif deil, esasen yegne seimi tekil etmektedir. Alternatif dememiz doru olmaz, baka zmler de var veya en iyi zm birden fazla olabilirmi gibi bir anlama gelir. Esasen islm tek ideal zmdr. Bu bakmdan insanlk iin tehdit oluturduu asla sylenemez. Yegane kurtulu yolu demektir, yegne zm demektir. Yeryznde nihai olarak salihlerin varis olaca Kuran' Kerim'le bildirildii iin salih olmayanlar, fasklar ve fasidler iin ve onlarn dzenleri iin tehdit oluturur. Bu manada tehdittir ama bu insanlk iin yegne kurtulu olmas demektir.
Mslman lkelerin Bat hegemonyasn krmaya ynelik bir ittifak oluturmalar mmkn mdr?

Mmkndr ama bugn byle bir dnce, baz zihinlerde olsa bile byle bir verimli ve yararl bir ittifak yoktur. Burada da gene hangi Bat hegemonyas diye dnmek lazm. Yani slm'n amac, "Gelin ey ehl-i kitab aramzda mterek olan kelimede birleelim" ittifakn ortadan kaldrmak deildir. lk planda, Bat hegemonyasn da burada emperyalizm olarak, zulm olarak, oligarinin ideolojisi olarak anlamak lazm. Bu hegemonyay krmak iin bir ittifak henz salanmamtr ve salanmamas iin de tabii kar taraf tehdidi sezdii iin elinden geleni yapmaktadr. Prof. Dr. 406
Byle bir ittifak iin hangi lkenin liderlik yapmas szkonusu olabilir?

imdi yle bir durum yok. Sylemek mmkn deil. Hangi lkede gerek slm hkim olursa bu liderlik grevine o hak kazanr. Hibir millet seilmi deildir. Onun iin, baz duygular okamak iin Osmanl hilafeti, tarih birikim falan demek, bu ekilde tarihten gelen armlarla olmaz. Trkiye'nin bugnk durumu zaten byle bir role msait deil. Ama bu msait olmayacak demek de deildir. Bir topluluk kendi bnyesini deitirmedike, Allah da onun halini deitirmez. Onun iin baz varsaymlardan, duygusal nyarglardan yola karak bu Osmanl'dr, dolaysyla Trkiye'dir demek mmkn deil. Kim stlenirse bu rol, kim talip olursa kim layk olursa odur. Emperyalistlerin hizmetinde islm' slogan olarak kullanmak isteyenler mutlaka hsrana urayacaktr.
Bat'nn islm dmanlnda yalnzca dini saikler mi nemlidir, yoksa maddi gerekeler mi szkonusudur?

Din saik yoktur bile denebilir. nk Hal Seferleri devrinde din saiklerde slm alemine dmanlk duyulacak bir durum mevcut deildi. Mesel, Goethe devri Bat'snda... Nasl Mslmanlar arasnda i-Snn atmalar mezheb sebeplerle ortaya kmadysa, bunlar bahane edilerek arka planda dnyev hrslar var idiyse, Hal Seferleri'nin kmasnda da din bir bahaneydi. Bugnk Bat'nn, Amerika'nn bilhassa, dmanlnda baka sebepler rol oynamaktadr, islm dinine mensup olutan ileri gelen bir dmanlk deil, dnya hakimiyeti hrsdr asl sebep. Belki halk din sebeplerle hareket etmi olabilir, ama bunlar harekete geiren yneticiler aslnda din sebeplerle hareket etmezler; nk bunlarn din

inanlar pek yoktur. Menfaatleri n plandadr. Mesele yalnzca dnyev hrstr. Yeterli lde bilinli olmayan halk kitlelerini harekete geirmek iin din bir slogan olarak kullanrlar.

Peki, Trkiye'nin Avrupa Topluluuna alnmak istenmeyiinin sebebi Mslman kimliimiz midir, yoksa baka ekonomik gerekeleri mi vardr size gre?

Trkiye'nin Mslman kimlii de yine birinci planda deil. Byle olsayd, Avrupa Topluluu'na girme vaadi de verilmezdi. Ama dnyadaki gelimeler o hale geldi ki bunun bir bahane olarak ileri srlmesi gerekti. Onun iin de imdi Yahudi ve Hristiyanlar ayn kltrn mi407

raslardr denilerek, slm Akdeniz blgesinde adeta bu ortak mirasn dnda braklmtr, mirastan skat edilmitir. Ama islm' asl mirastan skat etmeye kalkan Siyonizm'dir. Bat dnyas, bilhassa Amerika son zamanlarda tamamen Siyonizm'in vesayeti altna girdii iin, o da slm' insanln ortak mirasndan skat etmeye kalkyor, Hazret-i smail'i Hazret-i ibrahim'in mirasndan skat etmeye kalkt gibi... Avrupa da Siyonizm'in prangasna girdii lde, ayn derecede kat bir islm aleyhtarl kendisini gsterebilmektedir. zlenim (Haftalk), Yl: 1, say: 6, 9 Nisan 1994.
408

"MEDENYETLER ATIMASI" ZERNE MUZAFFER ZDA* ile Mlakat:


evket Adnan ENEL 1993 Ylnn yaz aynda, Trkiye Gnl dergisinde (Yaz 1993; say:23) Samuel P. Huntington imzal Medeniyetler atmas m? balkl bir yaz yaynland. Mustafa alk'n tercmesiyle yaynlanan bu yaz, iinde ne srlen tezler itibariyle ilgi ve dikkat ekiciydi. stelik, Huntington'n tezinde Trkiye de bir zne olarak yer alyor ve yazar tarafndan "blnk toplum" olmakla nitelendiriliyordu. Huntington'n "gelecekte medeniyetlerin atmas kanlmazdr" eklindeki tezine Bat'dan birka kar eletiri geldi ve yine Trkiye Gnl'nde bunlar yaynland. Trkiye'de de Muzaffer Ozda, Avrasya Dosyas adl derginin (ilkbahar 1994) 4. saysnda (ki ayr basm olarak da yaynland) "Medeniyetler atmas zerine" balkl bir kar yaz kaleme ald. Aradan iki yl gemi olmasna ramen, Huntington'n ileri srd tezin nemini koruduunu dnerek (ki, son olarak NATO Genel Sekreteri Claes'in demelerinde ifadesini bulan, slmiyet hakkndaki yaklamlarn da baz alarak), bu kez Yeni Trkiye okurlar iin, hem Huntington'n; hem de zda'n grlerini ksaca zetlemek ve daha sonra da, sayn Ozda ile bu konuda yaptmz mlakat sizlere sunmak istiyoruz...
* Emekli Asker, Eski Milli Birlik Komitesi yesi, Strateji Uzman.

409
11

Huntington Ne Diyor? "Dnya siyaseti yeni bir sayfaya giriyor... Bu yeni dnyada mcadelenin esas kayna ideolojik ve ekonomik deil, kltr temelinde olacaktr..." "Medeniyetlerin atmas kanlmazdr..." "Medeniyet kimlii gelecekte gittike artan bir ekilde ehemmiyet kazanacak ve dnya byk lde halen varln srdren yedi-sekiz medeniyet (Bat, slm, Konfyus, Slav-Ortodoks, Latin Amerika, Japon ve muhtemelen Siyah Afrika medeniyetleri) arasndaki etkileimle ekillenecektir." "Gelecein en nemli kanl mcadeleleri bu medeniyetlerin birini dierinden ayran kltrel fay hatlar boyunca meydana gelecektir." "(Marksizmin k ve Sovyetler Birlii'nin dalmas ile) Avrupa'nn Bat Hristiyanl, Dou Hristiyanl ve slmiyet arasndaki kltrel blnml yeniden ortaya kmtr." "Bat'nn bundan sonra karlaaca meydan okuma kesinlikle slm aleminden gelecektir." "slm kanl hudutlara sahiptir." "Tarihleri, kltrleri, gelenekleri ile Batl olmamakla birlikte vasat bir kltrel tecanse (zg kltrel kimlie) sahip lkede (Trkiye, Meksika, Rusya) toplumlar hangi medeniyete mensup olduklarn veya intisap edeceklerini belirleme hususunda kesin bir karar vermemilerdir. Blnk lke (manen blnk toplum) konumundadrlar... Trkiye byle bir blnmenin en aikr prototipik rneidir. Tarihin en derin biimde blnk toplumudur." "Orta vadeli gelecekte medeniyetler aras mcadele Bat ile Mslman-Konfyen devletler koalisyonu arasnda olacaktr. Muzaffer zda Ne Diyor? Yazar, (Huntington kastediliyor-M.Y.) Bat merkezli bir bencillii, egosentrizmi, rk-dinci bir fanatizmi, kltrel ovenizmi, emperyalist tahakkmcl temsil etmektedir." (Batllar'a gre) "Bu kar konulmaz Bat medeniyetini yaratan Hristiyan beyaz insandr. Bat medeniyeti ei benzeri olmayan en yk410 sek medeniyettir. Bu medeniyet bir din ve rk rndr. Beyaz, ari insan tipine ve onunla ycelmi Hristiyan dncesine aittir." "Irklk, kapitalist-emperyalist a yaayan Avrupal ve Avrupa kkenli glerin mterek siyas sabka sicilidir. Kronik ruhi rahatszldr. Samuel P. Huntington'in medeniyetleri dman saflarda karlatran etdnde bu rahatszln izleri grlmektedir." "I. ve II. Dnya Savalar, Dnyann paylam eklinde anlaamayan Batl glerin yeniden paylam iin kardklar savalardr." "Yazarn genelde Batd medeniyetlere mensup btn toplumlar kmseyen, zelde slm alemini ve Konfyen kltr dairesindeki in'i hasm sayarak Bat

medeniyeti ve milletleri iin derhal tedbir alnmas gereken bir tehdit ve tehlike olarak grmesi, gstermesi bilimsel bir tesbit deil, gerei arptc, Bat kamuoyunu, hkmetlerini saldrgan emel ve planlar dorultusunda hazrlayc siyas bir eylemdir. Kkrtc bir psikolojik sava operasyonudur." "Gnmzde de islm dairesi iindeki milletler, devlet arasnda kltr, bilim, ticaret, sanayi, teknik, iktisad kalknma, savunma ve diplomasi konularnda ciddi, Bat benzeri bir dayanma ve ibirlii bulunmamaktadr." "Hal bu iken, slm medeniyet inin, bu -medeniyete mensup milletlerin Bat medeniyetine kar tehdit oluturduu iddias ciddiyet tamaz." "Yazarn emel ve temennisi medeniyetler aras anlay, uzlama, ibirlii, insanln btn medeniyet mirasn deerlendiren daha ileri ortak bir medeniyete btnlemesi deil, dnya bar deil, Bat koalisyonuna, Bat'ya kaytsz artsz teslimiyeti salayacak siyas zmleri retmek ve nermektir." "Antisemitizm; Yahudi dmanl Hristiyan Avrupa'nn ortak ruhiyat, ortak gnahdr. Ortak siyas sabka sicilidir." "Bu (Bat) medeniyetinin, ldrme, yakma, ykma, silh ara ve gerelerini tarihte benzeri grlmeyen bir seviyede rettii, gelitirdii de sabittir." "Yazarn blnk lke deyimi ile yapt deerlendirme sathidir. Derinlikten, milli kltrleri deerlendirme bilincinden yoksundur. Toplumun bir kesitinde veya tmnde yaygn refah zlemi, sratli gelime, ykselme arzusu, anlan toplumlarn tarih kltrlerini milli
411

kimliklerini silerek yeni kimlik karma niyet ve giriimi olarak deerlendirilemez."


A. enel: Samuel P. Huntington, "Medeniyetler atmas m?" adl makalesiyle, bu makalenin yaynland 1993 ylnda bir anda dikkatleri zerine ekmiti. Btn dnyada olduu gibi, lkemizde de ciddi yayn organlarnda bu makale yaynland. Siz de, Huntington'in bu makalede ileri srd teze muhalif bir bak asyla, uzunca bir tenkit yazs kaleme aldnz. Nevar ki, bylesine nemli olan Huntington'in bu tezi, sizin de vurguladnz gibi , lkemizde hakettii ekilde ele alnp tartma platformuna gelmedi, getirilmedi, tahlile tab tutulmad... Sizce bunun sebebi nedir? Huntington'in bu tezi ok fazla ciddiye alnmad iin mi, yoksa kar tezler gelitiremedii, buna gerek grlmedii iin mi, bu tez bir iki yayn organ dna tamad?

M. Ozda: Bay Samuel Huntington'n fikir ve tesbitlerinde, ileri srd tezde yenilik, zgnlk ve olaanstlk olmad, ana hatlar ile mensup olduu kltr ve medeniyet dairesinde yaayan milletlerin bencil ruh hallerini ynetici snflarn saldrgan emel ve eilimlerini yanstt da belirgindir. Yazar g stnlnden kaynaklanan bu tavrn gizlemeye lzum da duymamaktadr. Tezi nemli klan husus ilmi seviyesinden deil, ierdii emel ve eilimden ve Bay Huntington'n lkesinin d politika stratejisini belirlemek iin ilmi karargh grevini yklenen enstitlerden birinin bakanln yklenmi olmasndan kaynaklanmaktadr. u hususu da dikkatten karmamak gerekir. Tarihin akn, insanln hayatn derinden etkileme ynnden, mutluluk kayna, kurtulu bayra olarak kabulle yceltilen, izlenilen fikrin, ideolojinin, siyasetin doruluundan, hakllndan ok

toplumlara, ynlara, geni bir tabandan sirayet etme, tutku verme, mzminleme gc nem tamaktadr. nsanlk byk aclara, felaketlere yol aan izofrenik tutkulardan tamamen arnm, kurtulmu deildir. Hal seferleri ok geride kald denilse dahi Nazi ve Komnist diktatrlklerin yaratt cehennem azab unutulmamaldr. Bay Huntington'n tezi ile (Rus demokrat!) Bay Jirinovski'nin zlemleri arasnda ifadede slup fark olsa dahi mahiyet fark bulunmamaktadr. Her iki yaklamda da belirgin olan husus insan deerine,
412

insan varlna sevgi ve saygnn olmaydr. nsanln bir byk aile olduunun unutulmas veya red ve inkr edilmesidir. Huntington'n tezinin lkemizde ilgi ekmeyii, zerinde durulmay grlerinin ciddiye alnmayndan deildir. Fikir ve dnce hayatmzn havsalaya smayan bir durgunluu yaamakta oluundandr. niversitelerimiz ilmi bilginin btn dallarnda meslek yksek okulu seviyesini aarak daha ileri bir toplum iin, idare cihaz iin dima vazifesi yklenecek, bilim, teknoloji, fikir ve zm retecek bir geliim seviyesine erimi deildir. Bilim ve fikir hayatndaki bu ksrlk sebebiyle toplum byk lde yabanc g merkezinde retilen paket programlarla oyalanmakta, tketim alkanlklarna, ideolojik ifratlara ynlendirilmekte veya siyas partilerin seim dnemleriyle hudutlu ufuksuz, ciddiyetsiz vaadleriyle avutulmaktadr.
A. eneb Dikkat ekici bir husustur ki, dnyann genel siyas gidiatna baktmzda, dnemsel olarak, tarihin nemli dnemelerinde mutlaka ABD'den birinin kp, bir kavramla, bir etiketlendirmeyle bu dnemelere ad koyduunu, bir tezle ortaya ktn gryoruz. te en son rnekler nmzde; SSCB'nin knn hemen ardndan Fukuyama kt, "Tarihin Sonu" tezini ileri srd; Krfez Krizi srasnda "Yeni Dnya Dzeni" kavram telaffuz edilmeye baland; son olarak da Htmtington'n "Medeniyetler atmas" tezi gndeme geldi. Niin tarih dnemlere ilikin bu tr kavramlatrmalar ABD'den kyor?

M. zda: Siyasi, iktisad, asker g stnln temsil eden devletin menfaat ve nfuz alan haline getirmek istedii, getirdii blgelerde sadece kendi ulusunun karlarna uygun den grleri herkes iin en doru zm, yegne hakl ve kar yol olarak tantmaya, taraftar, ibirliki kadrolar kazanmaya, hazrlamaya alt bilinen bir keyfiyettir. I. Dnya Sava'nn bitiminde ekonomik, siyas ve asker g ynnden o tarihe kadar nde bulunan Byk Britanya mparatorluu'na e gce erien ABD, II. Dnya Sava'nn bitiminde gerek mttefiki olan byk glerin, gerekse rakiplerinin maruz kaldklar ar kayplar ve ypranlar sebebiyle savata lkesinin hi zarar grmeyii, sanayi kapasitesini tam seferber edii ile yenik den hasmlarnn ve bitkin 413

mttefiklerinin boalttklar alanlar da doldurarak bir numaral sperg konumuna ykselmitir. imdi Sovyetler Birlii'nin de dalm olmas ABD'yi geici bir sre iin de olsa rakipsiz sperg mevkiinde bulundurmaktadr. ABD'nin rakibi Sovyetler Birlii ve Komnist kampla mcadelesi sadece asker g dengesi oluturmak, caydrclk salamakla hudutlu kalmamtr. Souk sava kresel apta bir ideolojik, psikolojik, kltrel sava olarak seyretmitir. ABD'nin kresel boyutta etkinlik kazanmak iin srdrd ideolojik, psikolojik, kltrel stnlk gayreti Sovyet Rusya'nn ve in'in kendi nfuz ve menfaat alanlarn geniletmek iin gemite Marxist-Komnist ideoloji izgisinde yrttkleri ideolojik propaganda abalarndan, nicelik ve nitelikte daha baskn bulunmaktadr. Bu propagandann sadece rakip ve hasm grnen lkeleri deil, mttefikleri de kapsamna ald ve etkiledii dikkatten karlmamaldr. Sinema, televizyon, basn, haberleme kanallar, hitabettikleri kitlelerin dn ve davranlarn, beenilerini ynlendirme, biimlendirme, programlama etkinliine ulam bulunmaktadr. Moda haline getirilebilen dnce, tarz, davran ekli, tketim modeli kiilerin ferdi tercihlerini, fikri bamszlklarn silebilecek lde yn alkanl ve toplumsal kalplama yaratmaktadr. Basn, yayn, sinema, televizyon aralarna, propagandalarna hkim olan g meru demokratik halk hkmetinden daha etkili. Onu da grnmeden ynlendiren, gdmleyen bir cunta veya sorumsuz gizli komuta merkezi halini almaktadr. Bu durum sadece lke ile, egemenlik alan ile snrl kalmamakta, uluslararas boyuta erimektedir. Bilim ve teknolojide en ileri ekonomik, mali ve asker gc en yksek bir toplumun fikri ve kltrel etkinliklerini imknlarna ve siyas emellerine, menfaatlerine uygun seviyeye kartmas olaandr. Ancak ABD'yi milletleraras hayatta, insanln kaderinde halen n planda etkili klan husus fikir ve kltr hayatndaki rnleri, verimlilii deil, stn maddi gc ve bu gc kullanma tekniidir. ABD bu maddi g ve teknikle vahi Bat'nn talann ve o yndeki hayat bir marifet gibi sergileyebilmi, btn dnya ocuklarn
414

kovboylua, kzlderi katliamna zendirebilmi, ABD yaantsn da; ifrad temsil eden kiilikleri, rnek alnacak modeller, spermenler durumuna ykseltmi, film pazarna yerletii az gelimi lkelerin milli kltrden yoksun tabakalarn, eyrek aydnlarn farketmeden uur altlarnda ift tabiyetli duruma getirmitir. Hollyvvood bu haliyle, hudutlar belirlenmemi bir dnya imparatorluunun merkezi haline getirilmitir. Hollywood'u ynlendiren, uzun vadeli programlarn dzenleyen gcn rnlerini pazarlad lkelerde gelip geici, derme atma hkmetlerin eitim ve kltr bakanlarndan daha kalc etkiler yaptn sylemek mbalaa saylmamaldr.

ABD'nin bu yolla ilikili olduu lkelerin yeni yetimekte olan nesilleri, kitle psikolojileri ve milli kltrleri zerinde olumsuz etkileri, smrgeci glerin asker istila ve igalle denetimleri altnda tuttuklar lke halklarna kar uyguladklar kltrel jenosit ve asimilasyon politika ve programlarndan daha az tahripkar deildir. ABD'ye tarih dnemlerle ilgili olarak zel bir kavramlatrma gc izafesi de hata olur. in z mali ve asker gc fazla olann sesi fazla kmakta, borusu tmektedir.
A. enel: ABD'de birok stratejik aratrma kurumlar var ve bunlar byk lde ABD'nin d politika stratejisine, d politikasna etki ediyor, ynlendiriyor ve bu kurumlarda alan birok nl aratrmac ve danmann grleri de btn dnyada yank buluyor, ilgi ekiyor. P. Henze, G. Fuller, F. Fukuyama, S. Huntington gibi... Bu ilikiyi, yani kurumlarla devletin bu ynlendirme, etkilendirme ilikisini nasl deerlendiriyorsunuz?

M. zda: Modern bir devlette yksek nitelikli ynetim kadrolar yakn, orta, uzak vadeli btn politikalarn sradan siyaset adamlarnn iportac nitelii tayan gncel hesap ve beklentilerine deil, kresel boyutta btn arlklar ve muhtemel gelimeleri de dikkate alan, hesaplayan geni bir gr ufku iinde ciddi bilim ve aratrma kurumlarnn srekli almalar ile belirlenen milli hedeflere, milli menfaatlere dayandrrlar. aret ettiimiz siyaset planlamas ile ilgili ilmi aratrma kurumlan sadece ABD'de deil, dikkate deer g ve nemi olan btn devletlerde bulunmaktadr. niversitelerimizin, Dilerimizin, Genelkurmaymzn imdiye 415 kadar byle bir aratrma kurumu oluturmam, gelitirmemi olmas zellikle devleti ynetmek iddias tayan siyas kadrolarn bu kavramlara ilgisiz kalmalar ciddi bir eksikliktir.
A. enel: imdi isterseniz, Huntington'n ne srd teze gelelim. Tek cmleyle belirtecek olursak, Huntington, dnya siyasetinin yeni bir sayfaya girdii yeni dnyada esas mcadelenin kltr temelinde olacan, halen varln srdren yedi sekiz medeniyet arasndaki atmann da kanlmaz olduunu sylyor. Siz de bir iki cmleyle bu teze kar ne srdnz grleri belirtebilir misiniz?

M. zda: Cevabi makalemde belirlediim gibi Bay Huntington insanl sevgi ve sorumluluk duygusu ile btnleyen, kucaklayan, hakkaniyete dayal bir dnya dzenini, hakka dayal bir bar emel edinmekten mutlak manada uzak bir tavrla galip ve gsp bir medeniyetin zorbala dayal imtiyazlarn savunma, geniletme abasn yanstmaktadr. Makalesi bir bilim adamnn objektif durum tesbitiyle hudutlu kalmamakta, yenik ve ezik duruma drlen medeniyetlerin yzyllardan beri bask altnda tutulan, zulmedilen, smrlen halklarnn milletleraras camia hayatna milli kimlikleriyle itiraklerinden, hak ve onur eitlii istemlerinden duyduu kzgnl ve rahatszl da tehdit-kar bir tavrla ilan etmektedir. Bay Huntington'n ve Batl siyaset planlayclarnn gerekte dndkleri, syledikleri ve yapmak istedikleri udur: Biz Hristiyan, beyaz, Batl uluslar, kendi dmzdaki dnyay hemen tmyle smrgeletirmitik, kleletirmitik.

Hisselerimize kanaat etmediimiz, uzlamaya varamadmz iin iki defa cihan apnda kavgaya tutuup birbirimizi yorduumuz, yprattmz iin klelelerimiz zincirden kurtuldu, smrgeler uluslat. Bu hatay dzeltelim ve tekrarlamayalm. Birleelim, ortak smr dengesi kuralm. Yeniden yenelim. Vae Victis! Bay Huntington'n makalesi ilmi, akademik bir tez deil tevik ve temenni ettikleri, n hazrlklarn yaptklar global apta ortak smr savann fikri mdiridir; temel direktifidir. Grld gibi, "Garp cephesinde yeni bir ey yok" diyebiliriz. A. enel: Huntington'a
Batl dnrlerden de kar eletiriler geldi. Bunlardan biri olan Fouad Ajami, atmann medeniyetler deil, devletler

416

baznda olduunu ya da olacan, nk medeniyetlerin devletleri deil, devletlerin medeniyetleri kontrol ettiini ileri sryor... Siz bu gre katlyor musunuz?

M. zda: Bir medeniyet dairesindeki btn halklarn srekli olarak ortak siyas iradeye dnt, baka medeniyet dairesindeki halklarn da ayn tutuma girerek kart cepheleri oluturup, vurutuklarna geni kapsaml bir rnek vermek gtr. Din ve mezhep daireleri ile medeniyet daireleri arasnda belli lde bir rtme grlse dahi ayniyet olduu ileri srlemez. Tarih eridinde milletler, milliyetler; dinlerden, medeniyetlerden daha geni bir zaman dilimini ve devamll temsil ederler. Bir din dairesinde mezhep kmelenmesi ok defa bir milletin zel kimlik abasn yanstr. Din ve medeniyet deitirme olaylar da bir milletin varln srdrme, gvene alma, gelitirme iin yeniden tertiplenmesi veya baka bir mevcudiyet iinde eriyip kayboluunu ifade eder. Hangi medeniyet dairesinde olursa olsun toplumlarn iradesini, gcn somut hale getiren devlettir. Bu gcn iddeti medeniyet seviyesine gre belirir. Ancak bir medeniyeti, bir devleti sadece yksek tahrib gcne gre, saygnla layk grme Auschwitz Nazi toplama kamp mdrn nobelle dllendirmeye benzer.
A. enel: Robert L. Bartley de, Huntington'n tersine, kltrel keskinlemelerin, blnmelerin olmayacan, nk iletiim olgusunun dnyann btnlemesine katkda bulunduunu ileri sryor. Bu konuda neler syleyebilirsiniz?

M. zda: Medeniyetler, kltrler arasnda iyinin, gzelin, dorunun hr seimine dayal bir etkileim ve bunu salayan, kolaylatran bir iletiimin bara, genel mutlulua, ilerlemeye yararl olaca aktr. Ancak yukarda iaret ettiim gibi iletiim aralar kltrel ve siyas egemenlik kurma, hedef alman toplumu zp baml hale getirmek iin de pek etkili ekilde kullanlmaktadr. Milletlerin hak ve onur eitliine, ortak mutluluk ve refahna hizmet etmeyen bir btnlemeyi shhatli bulmak, alklamak mmkn deildir.
A. enel: Huntington bu grlere kar kaleme ald cevabi yazsnda medeniyet paradigmasnn her eyi izah ettiini ve "souk sava sonras dnyasnn Allah'n belas grltl karmaas'nn ounu dzene sokmaya yettiini

417

belirtiyor ve soruyor: "Baka herhangi, bir paradigma daha iyisini yapabilir mi? Medeniyetler atmas deilse nedir?"... Sizin grnz nedir? Mutlaka gelecekte bir atma olacak mdr? Olacaksa, bu bazlarnn dedii gibi ideolojik, siyas, ekonomik ya da devletler baznda m veya baka faktrler baznda m olacaktr?

M. zda: Bay Huntington'm hibir izah ve tevil ilk makalesin-deki saldrgan, smrc Bat bencilliini hakl ve mazur gsteremez. Sevgi! insanlk sevgisi, bar sevgisi, hak sevgisi! Ben cevabi makalemde belirlediim gibi hkim medeniyetin insann Mars mabuduna, sava ilahna tapnmaktan vazgeip sevgi kayna yce peygamber Hz. sa gibi dnmesi, davranmas gerektiini hatrlatyorum.
A. enel: Huntington, Meksika ve Rusya ile birlikte Trkiye'yi de manen blnk toplum olarak snflandryor. Bunu biraz aabilir misiniz? Ve ilaveten, Trkiye'nin yakn gelecekteki muhtemel konumu ne olmaldr?

M. Ozda: Bu sualinize kapsaml cevap, yeni bir makale hacminde aklamay gerektirir. Grlen udur: Anlan, blnk gsterilen lkede farkl kltr daireleri, medeniyet daireleri, farkl siyas mefkureler kesimekte ve atmaktadr. Meksika z deerlerine ncelik ve stnlk tanyarak zorluklar amada, yenmede sebat ve kararllk gsterip kadim kltr temeli zerinde ykselip byk g olabilir. Latin Amerika ile ona nderlik ederek btnleebilir. ounluu tekil eden halkn eilimi budur. Bu etin bir yoldur. Meksika Anglo Amerikan kltr ve iktisat dairesi ile btnleir. ABD'nin gemite ilhak ettii gney eyaletlerinin ispanyol kkenli halknn eritii refaha, imkna sr'atle eriebilir. Bir ksm ynetici elitin de bu eilimi tad anlalmaktadr. Rusya'da bir grup aydnn zgn Ortodoks-Slav medeniyeti nderi sfatyla Bat'yla hasm olarak karlamaktansa onun bir paras olup btnlemek, menfaat ortaklna ulamak tezini savunduu, gnmzde Marxizm'in iflas ile bu tartmann yenilendii bilinmektedir, ayn dnce zemininde Rusluk'un Asya kkeni vurgulanarak arlk ve Sovyet mparatorluu'nun Asya kkenli halklaryla kader ve menfaat birlii yapmasn savunanlar da bulunmaktadr. Trk fikir ve siyaset hayat bir blnklkten ok belirsizlii,
418

-Atatrk sonrasndan gnmze- ndersizlii temsil etmektedir. Ancak halkmzn dar ufuklu, bencil politikaclardan ve sathi aydnlardan daha arif olduunu syleyebiliriz. Siyasi kadrolarn kirli zirveleri temizlenmeden hayrl hibir netice beklenemez.
A. enel: Siz kar yaznzda zellikle "rklk" zerinde duruyor ve Batllar' beyaz rk dnyaya hkim klmaya almakla nitelendiriyorsunuz. te yandan antisemitizmin de Hristiyan Avrupa'nn ortak ruhiyat olduunu vurguluyorsunuz. Bu balamda u sorulabilir: Eer yleyse, Avrupa'nn gbeinde ortaya kan Hitler niin btn Batllar'n mterek dman haline geldi? M. zda: Irklk, smr, kan dkclk Hristiyan Batl medeniyet dairesi dnda kalan milletleri, soylar, medeniyetleri aalama Batl milletlerin ortak ruhiyat, ortak sabka sicilidir. Antisemitizm de btn Hristiyan milletlerin ortak ruh haletidir. Hitler beyaz Hristiyanlar aras eitlii de kabul etmemitir.

Avrupal Hitler'e Hristiyan beyaz rkn ve medeniyetin stnln savunduu iin kar kmamtr. Beyazn da beyaz biz Germenleriz. Avrupal dnyann efendisidir. Biz de efendinin efendisi olacaz. Nordik Germenler Latinler'den, Slavlar'dan stndr. Dnya servetlerinden efendiliimize uygun pay isteriz dedii iin kar kmlardr. Churchill'le Hitler'in seciyeleri, dnya grleri arasnda ok fark olduu sanlmamaldr. Ayn kiilerin Stalin'le de ortaklk yaptklar sabittir.
A. enel: Son olarak, NATO'ram ve dier Batl baz kurumlarn islmiyet'in tehlikeli bir gelime iinde olduunu belirterek, bunu kar tedbir alnmas gerektii eklindeki son klarnn, Huntington'n teziyle bir balants, ilgisi olabilir mi?

M. zda: Bay Huntingtonn makalesinde milletleraras kurulularn, Batl glerin bencil menfaatlerine ne lde alet edildii pervaszca aklanmaktadr. Trkiye yksek insani, hukuki ilkelere ak saygszlk, haksz bask ve mdahele, zorbaca tecavz tekil eden halleri, din cephelemesi yaratmadan, byle bir cephelemenin rehberliine zenmeden, zellikle fedai konumuna srklenmeden imkn lsnde insanln vicdanna, umumi hukuk kurallarna dayanarak knamay, engellemeyi ter419

cih etmelidir. Douda, Islm sava rtkanl yapanlar, -bu rtkanlk cehaletten, safiyetten kaynaklanmyorsa- Bat'nn provakatr ajanlardr. Bat'da slm radikalizmini byk tehdit olarak gsterip nleyici mdahele nerisi yapanlar emperyalist kararghlardr.
A. enel: Teekkr ederiz.

Yeni Trkiye dergisi, Mart-Nisan 1995, say?3.

Muzaffer zda'n ayn konudaki daha uzun bir deerlendirmesi iin u kaynaa baklabilir: "Medeniyetler atmas zerine", Avrasya Dosyas, Gl.say: 1, lkbahar 1994. 420

MEDENYETLER ARASI ATIMA TEORLER VE TARHN SONU ZERNE


Sami ENER*

Medeniyet, insan toplumlarnn olgunluk ve gelime seviyelerini belirleyen bir yaama safhasdr. Bu niteliine gre deiiklik gstermekte; hayat ve evreyi idrak noktasnda kkl bir iddia tamaktadr. Toplumlar dierlerinden ayran medeniyet anlay, dnce, iman ve yaama biimi itibariyle farkl hayat anlaylarn gndeme getirir. Bu haliyle medeniyetler, insanln ilk dnemlerinden itibaren farkl gelime izgileri ile kendi ballarna "yaama biimleri" izmektedir. Gnmzde gerek inan, gerekse rk veya ekonomik paktlar ad altnda srdrlen bir "medeniyetler mcadelesi" vardr ve bundan sonra da srecee benzemektedir. Fakat, dikkatimizi eken ey, eitli Batl dnrler tarafndan medeniyet atmalarnn nmzdeki yllarda daha da younlaaca ve hatta bu medeniyetlere temel olan dinler arasndaki kanl savalarn kanlmaz hale gelecei konusundaki srarl grlerdir. Bu tr deerlendirmelerde bir baka garip iddia da, bu kanl savalarda Mslman toplumlarn problemi karan taraf olarak grlmesi ve Bat medeniyetinin bana skntlar aldnn ifade edilmesidir. Bu ve benzeri iddialar, bir takm "ilmi teoriler" eklinde sunulan baz "dogmatik grler"le de desteklenmekte ve Bat medeniyetinin evrensel nitelii ile dnya toplumlarna sunduu Liberal
* Prof. Dr., Sakarya niversitesi, Sosyoloji Blm.

421

Demokrasi'nin birtakm zorlamalar ve zellikle fundamentalist Islm hareketler ile ypratlmaya alldndan bahsedilmektedir. Dnya toplumlarnn, Bat medeniyetinin uzun sren basklar altndaki politik ve ekonomik sistemlerindeki kmazlar yeniden deerlendirmeye balad bir dnemde; Batl ideologlarn kendi sistemlerini yegne "evrensel zm" olarak gstermeye almalar; medeniyet konusunun yeniden tahlilini gerekli klmaktadr. Medeniyetlerin Nitelii Medeniyet terimi, Avrupa kaynakl bir kavram olarak aklanmasna ramen; "medeni" yani "ehirli" kelimesi ile terimin slm tarihiyle dnya literatrne girdiini biliyoruz. Tabii ki insan, yerleik hayatn inan ve geleneine gre dzenler. Yaama tarznn sosyal unsurlar ev mimarisinden sosyal ve ekonomik hayat biimleyen birok kurumu ve bu arada evre ve ehir dzenlemesini belirlemektedir. Kavramn, ideolojik bir yaylma ve hakimiyet arzusu ile antropoloji literatrne girdiini rahmetli Cemil Meric'in Bat ansiklopedilerinden yapt alntlardan biliyoruz. Ayn husus, Immanuel Wallerstein'n bir yazsnda da dile getirilmektedir. Kavram, 1914 ncesi anropoloji metinlerinde revatayd. Varsaymsal bir geliimci ardkln son terimi olarak. nsanlk, vahilikten barbarla; barbarlktan

medeniyete geiyordu. Bu kullanmda, medeniyet bizim iin kullanlan isimdi ve kullanm tekil tarzdayd. Medeniyet bir terim olarak sadece neseb-i gayri sahih oryantalizm alannda nev nema buldu. Oryantalizm, kesin biimde in, Hint, Osmanl, Arap-slm dnyas (ve benzer ekilde klasik Antikite) gibi dier "medeniyetler"in incelenmesi olarak tarif edilir oldu. (Wallerstein'den M. zel, 18) Medeniyet, oryantalizmin kulland stratejik bir nesne olsa bile; daha nceden antropoloji kavramnn kendisi gibi, zamanla ilim ve kltr dnyasnn bir gerei haline geldi. Fakat asl mesele, medeniyetin global bir konum kazanmasyla kendisini gsterdi. Bilhassa, Bat'nn dnya ekonomik ve teknolojik hakimiyetini elinde tuttuu bir zamanda, zellikle Mslman toplumlarn aydnlar tarafndan bu medeniyet ile bir "hesaplama" dnemi balamt. Aslnda bu durum, 422 tabii gelimenin bir sonucuydu. Manevi, iktisad ve siyas hegemonyann farkna varan her kiilik sahibi kitlenin tavr, kendi kaynaklarna dnme mcadelesi vermektir. Bu mcadele, hkim kltr ve medeniyetin menfaatlerini zedeleme sonucunu doursa bile... Bu tutuma, her kendine dn hareketinde rastlanabilir. Olumlu ve olumsuz yanlaryla medeniyetin ini ve k, aydnlarn kendi deerlerinin farkna varp- varamamalaryla kendini belli etmektedir. Bir medeniyetin insan tipi kendi kendini belli bir dzeyde idrak ediyor. Bu idrakinde psiko-sosyal kanaat olarak kafasnda yer eden eylerle sosyal yaplar arasnda dorudan iliki kurduunda ciddi bir medeniyet canlanmas oluyor. Bu iliki ortadan kalktnda ise, yani kendini tarif etmesi ile sosyal yap arasnda bir tezat olduunda, bir medeniyet krizi oluyor. (Davudolu, 31) Toynbee ve Spengler'de Medeniyet Deerlendirmesi Toynbee, din karakteristiklerle blgesel ve ksmen de siyas nitelikleri birletirerek, "medeniyet"i incelemenin uygun konusu diye grmektedir; tarih inceleme iinde "medeniyet" toplumun bir trdr. Toynbee medeniyetlerin treyiinde ne rk faktrnden, ne de kendi bana corafi ortamdan ileri geldii, bu iki faktrn zgl bir bileimiyle olduunu syler ve bir toplumda bulu gcne sahip aznln ve belirli elverili ortamn varl ile medeniyetlerin k arasnda ba kurar. Bu artlarda medeniyetin douunun, mekanizmas, "meydan okuma ve karlk verme"nin bir etkileimi olarak formlletirilmektedir. Toynbee, yirmibir medeniyetin doduu artlar gzden geirerek, onlarn tptpna yukardaki artlarda ortaya ktklarn grmtr. Yirmialt uygarlktan 4'nn dk; 5'inin bymelerinin erken bir merhalesinde durduklar, geri kalanlar ise meydan okuma ve karlk verme yoluyla yeni meydan okumalara, farkllamadan btnleme yoluyla yine farkllamaya tayan bir atlm ile bydklerini sylemektedir.

Ona gre teknikte ilerlemeyle, uygarlkta ilerleme arasnda hibir korelasyon yoktur. Medeniyetin bymesi, medeniyetin ilerleyen ve bi423

riken bir ierden kendi kendini belirleme ya da kendi kendini ilemesinden ibarettir. Toplumun deerlerinin ilerleyici ve birikici bir biimde "esirlemesinden ve medeniyetin ara ve tekniinin basitlemesinden ibarettir. Bu medeniyetin toplumu ise, bulu gcne sahip aznl; ounluun toplumun i proletaryas ile barbar komularnn d proletaryasnn zgrce taklit ve takip etmesinden meydana gelir. Bu ileri gelen tarihi ve tarih felsefecisi, eserinin ilk alt cildinde, gelitirdii tarih teorisine nemli baz deiiklikler getirmektedir. Bu deiiklikler arasnda btn medeniyetlerin "tek deikenli" bir hayat ak teorisini koymas zellikle nemlidir. Toynbee demektedir ki: Yalnzca Hellen Modeli'ni kullanarak almakla yetindiim iin hata ettim. Bu anahtar birok kaplar amakla birlikte, her eye yetenekli kmad. Mesela, Msr tarihini yap olarak anlamann kapsn aamad. Bundan tr btn medeniyetlerin hayat devresi stne tek-de-ikenli modelin yerine, imdi Hellen, in ve Yahudi medeniyetlerinin rnekledii en az ayr medeniyetin hayat ak modeli getirilmektedir. (Sorokin, 7) Toynbee'nin bakna gre medeniyetler intihar ederek yokolurlar, ama cinayete kurban gitmezler. Bu deerlendirme, yazarn Bat medeniyetinin geliim dnemi ve hlihazrdaki zlen durumu dikkate alnarak yaplmakta ve Hint, in, slm medeniyetlerinin kar karya kald pozisyonlar dikkate alnmadan yorumlara gidilmektedir. Bilindii gibi Bat, siyas ve ekonomik stnln srdrebilmek iin, kendi kltrel deerlerini gelitirmek ve bakalarna bunlar kabul ettirmekten ok, baka medeniyetleri zaafa uratmak, onlarn kaynaklarn ele geirmek zere byk abalar ierisine girmitir. Tek kelime ile, dier medeniyetlere "sava stratejisi" ile yaklamtr. Toynbee'ye gre medeniyetler er-ge sonunda zlmeye uramak' tadr. Yazar Bat toplumunda ortaya kan kme ve paralanmann btn belirtilerini sergilemekle birlikte, bu konuda yargda bulunmamakta, hatta olumsuz gelimelerin sonunda bile mucize umudu tamaktadr: "Tanrya, toplumumuza bir kez balad ve nadim bir ruh ve krk bir kalple yine istersek reddetmeyecei aff iin dua edebiliriz." Bylece toplumsal zlme konusunda verdii gereki bilgileri, genel bir "zlme teorisi"ne oturtamam olduu ok ak bir biimde grlmektedir. Yazarn aklamalar, gerek st, mitolojik ve hatta
424

din kehanet niteliine brnmektedir:

"Kurtarclar (En eskici-geleneki-klla kurtarc, ilgisiz Stoac ve din kurtarclar) paralanmay durduramazlar. Tek verimli yol, biim deitirme, gaye ve deerleri duyum tesi Tanr krallna aktarma yolu olarak ortaya kmaktadr. Bu yol, medeniyetin paralanmasn durduramaz ama; ondan treme yeni bir medeniyetin ortaya kmas iin bir tohum olarak ie yarayabilir. Bylece btn insanlk tarihi ya da toplum, medeniyet sreci bir yaratcya, Tanr mdafaasna dnmektedir."

Spengler, kltr ve medeniyet konusunda Toynbee'den biraz daha farkl bakarak tarih ve medeniyet mnasebeti ierisinde deerlendirmesini yapmaktadr. Spengler, tarihe "Kopernikuscu Gr" getirmektedir. Buna gre Hint, Babil, Meksika, in, Msr ve Araplar'nki gibi teki yksek kltrler karsnda Batl ya da klasik kltre ayrcalkl bir durum tanmaz ve her yksek kltr, tarih emas ierisinde Batl ya da klasik kltre eit nemde saylr.

"Hep ocuksu kalan insanln erken tinliinden (protosprituality) byk bir ruh uyand, kendisini ondan ayrd ve biimi olmayandan bir biim, snrsz ve kalc olandan snrl ve lml bir ey haline geldii zaman; bir kltr domu olur, ieklenir... Bu ruh, halklar, diller, dogmalar, sanatlar, devletler, bilimler biiminde imknlarnn tm olabilenini gerekletirip tin-ncesine dnnce kltr lr... Gayeye bir kez ulalnca, kltr birdenbire katlar, alalmaya balar, kan donar, diriltici gc krlr ve medeniyet haline gelir. Medeniyeler kltrlerin son, en d ve suni durumlardr. Kltr merhalesinde btn mcadeleler, hatta en kanl olanlar bile, bir fikrin yaayan bir tarih hadisesi halinde gerekletirilmesidir. Medeniyet merhalesinde kalan tek mcadele, hayvans bir stnlk kazanmak iin yaplan salt gaye mcadelesidir. Bir medeniyet, byle talam durumda yzlerce, binlerce yl srebilir." (Sorokin, 7)

Spengler'in kltrdeki zlme ile ilgili aklamalar u merhalelerden gemektedir: Sonunda medeniyet merhalesindeki kltt usanm, bkm, soumu bir halde, yaamak isteini yitirir, imparatorluk Roma'snda olduu gibi, fazla uzun srm gn ndan ayrlarak ilk mistikliin karanlna, ana rahmine, mezara dnmek ister. zlmee balar ve Danilevski'nin deyiiyle, "salt bir etnografik malzeme"ye d425

ner. Tarih d ve biim d olur. Bununla birlikte, lmnden nce kltrmedeniyet, "ikinci bir dindarlk sreci" yaar. Mithra, sis, Gne kltrlerinin ya da eski Roma'daki Hristiyanlk'n yaylmasnda olduu gibi, bir mistiklik ya da gnostiklik dalgas, yeni bir din hareketi atei geirir. Bu ikinci dindarlk sresi, kltr-medeniyetin hayat devresinin sonunu, lmn ve muhtemelen de yeni bir kltrn doumunu iaretler. Spengler'in anlatt kltr-medeniyetin hayat devresinin esaslar ite bunlardr. Bu hayat devresinin gerisinde bizi ileriye sren, kltr canlandran ve onun hayat devresini belirleyen esrarl "evrensel enerji" vardr. (Sorokin, 78) Medeniyet Konusuna atmac ve Dogmatik Yaklamlar Huntington ve Fukuyama, medeniyet konusunda belirgin bir kar yaklamn bayraktarln yapmaktadrlar. Huntington, bu konuda u kehanetleri ileri srmektedir:

"lkeler arasndaki asl byk blnmeler ve srtme biimi, kltrel dzlemde karmza kacak. Yeni dnyada, milli devletler, dnya politikasnn en gl ve belirgin aktrleri olmaya devam edecek, medeniyetler arasndaki savalar, nmzdeki yllarda kresel politikalara hkim olacak. Bu medeniyetler arasndaki ayrm izgileri, gelecekteki sava alanlarn belirleyecek ve ynlendirecektir." "Bat'nn demokrasi ve liberalizm gibi deerlerini evrensel deerler olarak takdim etme, asker stnln koruma, ekonomik karlarn yaygnlatrma abalar, dier medeniyetlerin kart tepkiler gelitirmelerine yol ayor." "Medeniyetler sava, bizim Yahudi-Hristiyan mirasmza, bugn ulatmz sekler noktaya ve bunlarn tm dnya leinde yaygnlamasna kar gsterilen akld, ama hi kukusuz yzyllardan bu yana sren eski bir rekabetin tarih tepkisidir."

"Mslmanlar Bat'y ifte standart uygulamakla suluyorlar. Oysa arpan medeniyetler dnyas, kanlmaz olarak bir ifte standartlar dnyasdr. nsanlar kendilerine akraba olan lkelere belli bir standart uygularken, dierlerine kar daha baka standart uygularlar." (Huntington, 4, 7, 9)

426

Grld zere, Huntington'n medeniyet ve medeniyetler aras ilikilere bak bir ilim adamndan ok, bir komutan edas ierisinde... Huntington ve Fukuyama, Hegel felsefesindeki ayrmcl devam ettirerek, "atma yaklam"n benimsemekte; medeniyetler arasndaki kaynama, msamaha ve sentez imknlarn yok saymaktadrlar.

"Medeniyetler aras iddete dayal srtmeler, Mslmanlar'la Balkanlar'daki Budistler ve Filipinler'deki Katolikler arasnda da meydana gelmektedir. Bugn slm, kanl snrlara sahiptir. ran krfezi, Kafkaslar ve Bosna'daki srtmeler devam ettii srece, uluslarn konumunun deiecei ve uluslar arasndaki arpmalarn zamanla artarak medeniyetler aras bir nitelik alaca grlyor." (Huntington, 10)

Fukuyama'nn tezi ile Bat medeniyetinin felsefi ve sistematik unsurlar yceltilirken, Huntington'n tezi ile bata slm ve Konfyusizm olmak zere, dier btn kltr ve medeniyetler, kan siyas huzursuzluk ve bunalmlarn kayna ve sorumlusu olarak takdim ediliyor. slm medeniyeti, Huntington'n iddialarnn aksine, kendi hakimiyet alan altndaki lkelere daha msamahal davranyordu. Hindistan, ngiliz smrgesi altna girmeden nce, slm ve Hindu medeniyetleri ok daha uyumlu ve msamahakr bir durumdayd. (Davudolu, 16) Ayn ekilde, Balkanlar'da Osmanl devletinin yapt ekonomik ve sosyal yatrm, bu lkeden elde ettii maddi gelirin kat kat zerindeydi. Tarihin Sonu Yaklam'nn Dndrdkleri Fukuyama'nn ortaya att tez ile Bat d sistem ve medeniyetler son bulmutur. Fukuyama'ya gre artk btn alternatif deer sistemleri ve medeniyet yaplar tarihin bu son devresinde Bat medeniyetinin stn deerlerine boyun emek zorunda idi. Bu yaklam, "Yeni Dnya Dzeni" fikrinin entellektel zeminini oluturdu. Tarihin sonu tezi, Bat dnce tarihinde zaman zaman dile getirilen bir konudur. Fukuyama'nn kendisi de bu gerei saklamamaktadr: "Hegel, Fransa ve Amerika'da yaplan devrimlerle tarihin sonunun yaklatna, zira tarih seyri belirleyen emelin, yani tannma arzusunun
427

evrensel ve karlkl tannmann ekillendirdii bir toplum iinde artk tatmin edilmi olacana hkmediyordu. Bu emeli teskin etmek iin, insan sosyal messeselerde bakaca dzenlemeler yapmak pek bir ey kazandrmayacaktr.

Dolaysyla daha byk bir gelimeye doru tarih birtakm deiikliklerin gereklemesi artk imknszdr." (Fukuyama, 24) Bat dncesindeki temel hedefler gerekletii zaman, filozoflar "tarihi bir son"dan bahsetme alkanlndadrlar. Aslnda "Tarihin Sonu" Batl dnce veya sistem modellerinin 'biriciklii ve teklii1 grnn rndr. Hegel, felsefe tarihinde tarihi akmn nde gelen temsilcisidir. Bu mutlak noktada, aklc toplum ve devlet biiminin, nihai zafere ulamas sebebiyle, ferdi iradenin hibir seici hakk yoktur. Her ey tarihin belirleyici (determinist) ak iinde oluur. Devlet artk, eski Yunan'da grld gibi toplumla zde deildir. O, st dzeyde yeni ve mutlak bir sentezdir. Neitzsche, Aristokratik toplumlarn dnda hibir yerde mkemmelliin, insani hibir byklk ve asaletin vcut bulmayacana inanyordu. Baka bir ifadeyle, gerek hrriyet ve eser verme ancak ve ancak "byklk hissiyle" doabilirdi. Yani, dierleri arasnda en iyisi olarak tannmak arzusuyla. Bu arzu, sadece fethin ve emperyalizmin kayna deil, btn sahalarda kayda deer bireyler yapabilmenin n artdr. (Fukuyama, 24) Eisenstad, "Modernleme endstri toplumlarnn en son ve mkemmel safhasn tekil eder" diyordu. Ayn ekilde Lerner, nc dnya lkelerinin kalknmalarnn "gelenekselden modernlie" ynelik bir sre olduunu belirterek modernlemenin veya Batllamann nihai hedef olduunu vurguluyorlard. Fukuyama'ya gre de liberal demokrasi Bat'nn evrenselliinin tartlmaz sonucudur. (Trkdoan, 18) Aslnda Batl tezler, kendi toplumlarnn erevesi ierisinde ve hibir yabanc sistem ve doktrini dikkate almadan kendi dnyalarnda yaamakta ve deerlendirmelerini bu temel zerinde yapmaktadrlar. Hatta bu doktrinlerin Batl olmayan toplumlardaki "zmsz ve uyumsuzluklar"da dikkate alnmamaktadr. Bu artlar altnda, ad geen yaklam tarz veya doktrinlerin baar428

lar veya geerlilikleri zerinde kesin iddialarda bulunmak doru olmamaktadr. Kald ki, Bat'nn dier toplumlar zerinde gerekletirdii zulm ve soykrm, Bat medeniyetinin yaad "deer krizi"ni ve uluslararas sistemdeki saldrgan niteliini ortaya koymaktadr. Gnmzde medeniyet konusunun yeniden gndeme gelmesi, Bat'nn ekonomik ve politik sahada kendisine rakip, yeni g kaynaklarnn ortaya kndan doan skntl pozisyonu sebebiyledir. Bat'nn smrge kaynaklar giderek erimekte; pazarlar eski cazibeli yapsn kaybetmektedir. Tek kelime ile Batl lkelerin kurduklar dnya sistemi sarslmaktadr. Wallerstein bu konuya bir yazsnda yle dikkatleri ekmektedir:

"Dnya sisteminin kltrel dekolonizasyonu dediim ey; bu kltrel smrgelemekten kurtulu, iki biimde tezahr etmektedir: Medeniyet iddialarnn siyas dirilii ve tarih sosyal bilimcilerin "medeniyet" gibi kavramlarla uramalar". (Wallerstein'den zel) Kltr'de tikel ve leri Yaklam Batl aratrmaclar, kendi kltrel temellerini ortaya koymaa alrken; baka kltrleri zaaf halinde gstermek gayreti ierisine girmeyi, kendilerini ykselten ve hakl gsteren psikolojik bir gven faktr kabul etmilerdir. Halen bu psikolojik rahatszlk devam etmektedir. M. Von Dawies'e gre Amerika'nn Kolomb tarafndan grlmesiyle birlikte Bat dncesinde temel bir ztlk balamtr, ilkel-ileri, vahi-medeni, biz-onlar ztl. Bat insannn kendini ve "baka" insanlar dnmesi arasnda boluk meydana getiren bu ztlk, Bat antropolojik dncesini meydana getirmitir. Mesele bu noktada da kalmamtr. Etnografik bilgi ve ilkel kavramann, yeni gelien bir tarih anlayn aklamak iin gerekli olduu, Bryony Orme'nin "Arkeolojistler in Antropoloji" adl kitabnda verilen bir rnekte aka gsterilmitir. Konu, birok tarih dokman ile desteklenmek suretiyle Bat'nn ilmi ve fikri temellerindeki rahatszlk tesbit edilebilir. Antik-Yunan yazarlarna gre; Yamyamlk hikayeleri, Ortaa edebiyatyla tekrar gndeme getirildi. Ve bylece yamyamlk, Avrupallar'in medeni dnyann dndaki insanlar tarif etmekte kullandklar gelenein bir paras oldu. (Dawies, 34)
429

Emperyalist yaylma hareketi ve bunun antropoloji ilmi yardmyla gizlenilmesi abalar, takdim etme deil, "empoze etme" hareketidir. Ve, ahlk adan irkin bir tavrdr. Ayrca, medeniyetler aras atma diyecek saldrnn ift tarafl gerekletii gibi bir tavr ortaya konulmaktadr. Medeniyet Deiimi ve Tarih Felsefeleri Her sosyal yap, zamann ilerlemesiyle olumlu veya olumsuz bir istikamete ynelme ile kar karyadr. Bunun dier bir ad "sosyal deiim"dir. Bir toplumun veya ayn deeri blen birka toplumun tm yaay sistemiyle kar karya kald byk deimeler, medeniyet deiimini sonulandrmaktadr. Bat medeniyetinin kendini tarif felsefeleriyle edeer ekilde deerlendirdiini; kendi varln "zaman iinde ilerleme" faktryle zdeletirdiini eitli tarih felsefecilerinin yazlarndan anlamaktayz. Byk ilim adam ve sosyolog Sorokin, "Bunalm anda Tarih Felsefeleri" isimli eserinde Bat kltrndeki deiim srecini u ekilde aklamaktadr: Dikkat edilecek bir baka ey de, bunalm zamanlarnda ortaya kan tarih felsefelerinin trdr. Kltrn hkim tipiyle, o kltrde hkim olan toplum felsefesi tipi arasnda yakn bir denklik (karlkllk) olduunu, ben bir baka yerde gstermitim. Buna gre, genel olarak duyumcul bir kltrde duyumcul teori ve felsefeler hkim olur. Fikri bir kltrde fikri ideolojiler; kmekte olan

kltr tipiyle alkal olanlar geriler ve ykselen kltr tipiyle uyum halinde olanlar da kk salar ve iek aarlar. Tarih felsefelerine gelince, yine gstermitim ki, Bat'da son drt yz yldr hkim olan kltr gibi, daha ok duyumcul nitelii ar basan kltrlerde, insanln gelimesi zerine "ilerlemeci dorusal teoriler" hkim olma eilimini gsterirler. Byle bir kltrde, btn tarih sre, "maara adam"ndan "stn insan"a, sava ve varolu mcadelesinden, bar, uyum ve karlkl yardmlamaya vb. giden yol boyunca, baz sapmalar ve ufak-tefek dnp dolamalarla bir eit ilerlemeci (mterakki) gidi olarak grlmektedir. Yzlerce eitlemesiyle insanlk tarihi stne bu ilerlemeci dorusal teori, duyumcul kltrde, zellikle
430

duyumcul kltrn ykselii srasnda ve doruunda hkim olma eilimini gsterir. Fikri nitelii ar basan kltrlerde mekanistik olmayan, ilahi olarak gdlen, devresel ya da eskatalojik (lm, dirilme gibi sonla ilgili doktrinlerle ilgili) olan, yahut belli bir ynelim gstermeden ykselip alalan tarih felsefeleri hkim olma eilimini gsterir. Tarih srelerinin devreci ya da dalgalanmac yorumunu yapan salt mekanistik teoriler ve insann kaderi stne, dnyann ve insann tarihinin felaketli bir konu olacan ngren Apokaliptik (Resulca kehanet gibi grnen eyler- ncil'de-, Mesihi anlaylar), duyumcul ve daha kk bir lde de fikri kltrn gerileme merhalelerinde oalma eilimi gsterir. (Sorokin, 19) Bu deerlendirmenin bize anlatt fikir udur: Bat kltrnn ilerleyen dnemlerinde kltrde maddeci ve fikri-felsefi eilimler azalmakta; manevi ve din belirtiler hkim olmaya balamaktadr. Bu istikametin belirgin yan, olumsuz bir haleti ruhiyenin yorumlara hkim olmasdr. Genel bir deerlendirme ile tarih yorumu, daha nce de Toynbee'de grdmz gibi; lahi bir mucizeden medet bekleme noktasnda bir "yalvarma psikolojisine dnmektedir. Medeniyet ve Evrensellik Bat medeniyeti, kendini evrensel bir anlay olarak takdim etmitir. Fukuyama'nn tezi, metodoloji olarak Antika'dan beri devam eden, zellikle Ortaa Hristiyanlk dini felsefesiyle beslenen Bat'nn biri-ciklii ve evrensellii prensibiyle zdelemektedir. Ama bu evrensel deerler, acaba gerekten de tartmasz kabul edilebilecek nitelikte midir? Bunu Wallerstein'dan dinleyelim:
"Tarih temelli makrososyolojiyle sadece kysndan kesinden tanm saylrz. Kollektif olarak onu ciddiye alm deiliz. Korkuyoruz nk. Medeniyetin ykseli ve d konusunu ciddiye almak, Bat ilminin uzun zamandr kabul edilen iki temel prensibi hakknda bir tartma amak demektir. Evrenselcilik ve dorusallk. Evrenselciliin gayet basit bir prensibi vardr: nsan davran, kefedilebilecek ve dorulanabilir form iinde ak-seik ifade edilebilecek,

431

ayrca her zaman ve mekana uygulanabilecek genel kanunlara tabidir. Dorusallk ve denge konusunda ilim adamlar bugn sistemlerin denge durumlarndan uzaklatklarn ve byle yaptklarnda da dorusalln yerini "atallama"nn aldn sylemektedirler. "atallama" basit olarak, "kritik" bir deer iin denklemlerin yeni bir zmnn ortaya kmas olarak tarif edilmektedir. Buna ramen birok sosyal bilimci,

hl daha eski bir fizik bilimi grnden karlm olan kendi evren-selcilik versiyonlarna sarlm bulunuyorlar. lerleme, malum olduu zere, 18. yzyl aydnlanmasnn byk manevi ihtiyac olarak ortaya kt ve 19. yzyl ortalarnda dnya sisteminde ngiliz hegemonyasnn aal gnlerinde Bat dnyasnn resmi dogmas haline geldi. ayet, ilerlemeye dair pheler bugn her zamankinden daha kuvvetliyse, bunun sebebi, kondratieff alalmasna ilave olarak, ikinci bir mlahazann var olmasdr. 16. yzyldan 20. yzyla kadar esasen kontrolsz devam eden Avrupa genilemesi, imdi tersine evrilmitir. nc dnyann siyas ykseliini ve dnya-sistemin kltrel smrgecilikten kn yaamaktayz. (Wallerstein'den zel, 19)

19. yzylda, hemen btn dallarnda biyolojiden felsefe, insan ve toplum, tarihten sanat ve estetie kadar bu evrimci teorinin izlerine rastlamamak mmkn deildir. Pitirim Sorokin'e gre, 17. ve 18. ve 19. yzylda bu evrim izgisini belirleyen eitli "sabit yorumlar" hkimdi. nsanln tarih srecinin merkez alkas, bu ilerleme ve gelime kanununun bir alm ve gitgide daha tam bir gereklemesi olarak dnlyordu. Fakat bu evrim teorisi konusunda Batl dnrler arasnda tereddtler bulunmaktadr. Hegel de, Marx da beer toplumlarnn sonsuza dek evrim iinde olacaklarna inanmyorlar. nsanlk, en derin ve temel ihtiyalarn tatmin edecek bir toplum dzenine kavutuunda, evrimin son bulacan dnyor. Her iki dnr de "Tarih iin bir son" kuruyorlard. (Fukuyama, 21) Bat Medeniyetinin Kritii Kendi kendini yceltmeyi ve dnyaya biim vermeyi bir hak olarak gren Bat medeniyetini ciddi bir ekilde kritik etmek gerekmektedir. Bu aba, hem Bat medeniyetini yerli yerine oturmak ve hem de dier medeniyetlerin rollerini ortaya koymak bakmndan lzumludur. 432 Gemi medeniyetlerin hemen hemen tmnde, gelime birtakm ahlk kriterlerle denetim altna alnmt. Bunun en canl rnei de islm medeniyetidir. Mekanizmalar kesinlikle denetim altndadr ve deer retemezler. Fakat Bat medeniyetindeki mekanizmalar, zellikle serbest pazar ekonomisi bizzat deer retmeye balamtr. Bundan sonra da kontrolden kmtr. Artk, o size hkimdir. Bat medeniyetinin monopolizminden sonra, pluralizm ortadan kalkmtr. Bu Bat'nn rettii bir problemdir. nk tm eski medeniyetler de dierleri ile bir a oluturarak transformasyon gerekletirebilmitir. Bat medeniyeti ise, tm alternatif medeniyetleri ortadan kaldrmtr. Dolaysyle kendi krizini kendi paradigmas ile aamad gibi, baka medeniyetten de a alabilmesi mmkn deildir. nk o kanallar, kendi elleriyle kurutulmutur. (Davudolu, 4) Bat'nn Dou'yu Biimlemesi Bat'nn kendi dndaki toplumlar ve bilhassa farkl bir gelenek ve medeniyet zellii tayan Dou'yu, kendi istedii ekle sokmas birka ekilde gereklemitir. Sosyal bilimler alannda ileri srlen birok modelin kaynak noktas, Bat-Dou ayrmna deil; sadece Bat'nn Dou'yu biimlendirmesi prensibine

dayanmaktadr. Bat'nn burada mistik bir eilimi sz-konusudur. Bu da, ilerleme ve gelime izgisinin bir "son"la nihayet bulmasdr. Edward Said'e gre Dou'nun Batllatrlmas, Oryantalizmin bir tezidir. Bu konuda P. Armand bir yazsnda bu konuda ok kesin deerlendirmeler yapmaktadr:

"Dnyann her yerini ldrm Avrupa dnceleri sarmtr. Hmanizm, aklclk, ilim, teknik, millet, zgrlk, demokrasi, halklarn haklar, din, evrensel apta giriilen kltrel hareketler nce Kapitalist, sonra Sosyalist smr, bunlarn hepsi dnyaya Avrupa'dan yaylan dnceler ve lgnlklardr."

Saint Simon'a gre toplumlarn amac sanayi an gerekletirmekti. Bu endstri a, ayn zamanda pozitif bir a da temsil edecekti. O zaman, ilim adamlarnn grevi, insanlarn ihtiyalarna gre toplumlar tekilatlandrmak, btn dnya iin geerli bir dzenin ku433

rulmasn salamak idi. Onun planlad bu dzende herkes, yeteneine gre kazanacakt. Bu aklamalarla,, Bat'nn kendi dndaki toplumlara "bir kader bime grevi" ile kendini sorumlu ve hak sahibi grdn anlamamak mmkn deildir. Ama bu sorumluluk, hi de bakalar iin iyi ve mutlu sonulara yol amamtr. Avrupa medeniyeti, dar tanca istila haline geliyordu. Asya ve Afrika'y bir medeniyet olarak deil, bir dman ve hatta bir afet gibi telakki ediyordu. Tarihin Sonu Tezi Neler Dndryor Bu tez, Batl sistem ve dnya grn daha kuvvetli bir biimde dile getirirken, acaba hangi endie ve kalk noktalarna dayanmtr. Ali Mazrui konuyu bir baka adan deerlendirmektedir: Fukuyama'nn syledii ey, Sosyalist devrimlerin sona erdiiydi. Bu, tarihin ilerleyii idi. deolojiler, taraftarlarna topyalar vaadetmiti ve milyonlarca kiinin desteini bulan sosyalizm de son topyayd. Ve son topya imdi kmekteydi, Fukuyama'nn szleriyle. Fukuyama'nn 'tarihin sonu'nu ilan etmesi hususunda hibir Batl ilim adam, Afganistan'n rolnden bahsetmemektedir. Hibir kimse komnizmin sonu ve Ruslar'n emperyalist heveslerinin Afganistan'da snmesinin mnasebetine deinmemektedir. Bylece tarihin yapclar olma meselesine gelmi bulunuyoruz. Kanaatimizce, Mslmanlar dnya tarihini ekillendirmektedirler. Fakat farknda olmayarak, yahut yaptklarnn beklenmedik sonular sayesinde. Bir dier yanda Batllar ise, tarih uurlu olarak ve belirli gayeler erevesinde ekillendirme abasndalar. (Mazrui, 126)

Fukuyama, Bat'nn bir kanadndaki (sosyalist blok) k telafi etmek iin; dier kanad olan kapitalist sistemi normalin zerinde bytme ve stn gsterme ihtiyacn duymutur. Fakat bu yaklam, olduka tehlikeli sonular douracak niteliktedir. nk insanlk, bylece birtakm dogmatik nazariyenin etkisinde braklmak durumuyla kar karya kalmaktadr. Bunun yannda yle bir gerek daha vardr: Esas olan sadece Marksist paradigmann k, Marksist ekono434

mik yaplanmann baarszl deildir. Bu, hem Marksist hem de Liberal paradigmann arkasndaki ortak felsefenin kdr. Bu da akl-bilim-ilerleme ls evresinde izah edilen modernist paradigmadr. (Davudolu, 2) Medeniyet konusunda byk otoritelerden Sezai Karako, Bat'nn medeniyet konusundaki yaklamn bu alandaki krizin belirtileri olarak aklamaktadr: Bat'nn bugnk bunalm geici bir bunalm deildir. Bu durum, temellerin deimesidir. Deiim ve bakalamdr bu. Veya "varolu bunalm"dr aslnda. Bunalmn deerlendirmesini "Batl olmayanlar" yapmalyd. Kriz, Rnesans'n metafizik (din) temele sahip olmayndandr. Ruhi ynn yokluu, uzun sre biriken tatminsizliklerin patlak vermesi eklinde ortaya kmtr. Bunalmla ruhlarn delinmesi, yarlmas ve atmas ile kar karyayz. (Karako, 64) Sonu Grlebildii zere Bat'nn medeniyet abas ve bu konuda baz Batl yazarlarn yapt eitli deerlendirmeler, byk dzeltmelere ihtiya duyacak niteliktedir. En nemlisi de, tarihin ok uzun bir dneminde rol oynam slm ve dier dou medeniyetlerinden in ve Hint medeniyetlerinin de yansz bir ekilde yeniden gzden geirilmesidir. zellikle Bat medeniyetinin kendine yegne rakip grd slm medeniyetinin dnya leinde tekrar gndeme sokulmas, uluslararas boyutlara varan bunalm ve krizlere zm yolu getirebilme ihtimaline sahiptir. Bu konuda slm bilgi ve metodolojisi ve bilim tarihi hususunda ciddi ynelilerin gereklemesi otoriteler tarafndan da ifade edilmektedir: Fazlurrahman'a gre; Kur'an'dan hareket ederek bir bilgi teorisi gelitirilmeli ve Bat'y sorgulamalyz. S. Hseyin Nasr ise, "slm bilgisini ktphanelerden gn na kartp, slm bilim tarihi ortaya koymalyz" demektedir. nsann akl ve bilgisinin bu denli gelitii bir dnemde, Bat'nn dogmatik ve kehanete yaklaan deerlendirmelerini ciddi bir kritikten geirme abasnn zamannn geldiini belirtmek durumundayz.
435
KAYNAKLAR 1. Ahmet Davudolu, Medeniyet Dnm erevesinde Uluslararas Siyasetin Yeni Boyutlar, Kltr Sanat Vakf Blteni, Nisan, 1991, stanbul. 2. Ahmet Davudolu, Fukuyama'dan Huntington'a, zlenim Dergisi, Ekim 1993, stanbul. 3. Ali A. Mazrui, Tarihin Sonu ve slm, ev: Kenan ayr, slm Sosyal Bilimler Dergisi, say 1, Bahar 1994, stanbul.

4. Francis Fukuyama, Tarihin Sonu ve Son nsan, ev: Kamil ilep, AKV Blteni, Mart-Nisan, 1992, stanbul. 5. Immanuel Wallerstein, Medeniyetler Niin Gndemde, ev: Mustafa zel, zlenim Dergisi, Ekim 1993, stanbul. 6. M.V. Davies, Islm Antropolojinin Oluumu, Endls Yaynlar, stanbul, 1991. 7. Orhan Trkdoan, Tarihin Sonu mu, Islm Aratrmalar Dergisi, say: 1, K 1993-94, Ankara. 8. Pitirim Sorokin, Bunalm anda Toplum Felsefeleri, ev: Mete Tuncay, Bilgi Yaynevi, Ankara, 1963. 9. Samuel P. Huntington, Uygarlklar Sava m, ev: Yusuf Kaplan, zlenim Dergisi, Ekim 1993. 10. Sezai Karako, Gnlk Yazlar, 1989.

Nehir Deresi, Aralk 1994-Ocak 1995, say: 15-16.


436

BATI MODERNZM SLM FUNDAMENTALZM


Zeynep B. SAYIN*
"Biz ve onlar. Ama imdi biz kimiz, onlar kimler?"

N. Gordimer nl yazs "Uygarlklar atmas"nda (1993) Huntington, dnyann en nemli elikilerinin kltrel ve dinsel elikiler olduunu ve birbirinden farkl kltrel mekanlarn kanlmaz olarak birbirleriyle atacan iddia etmitir. Bu sav, Cari Schmitt misali siyasal belirledii dnlen dost ve dmana ilikin Manici bir ayrmdan hareket eder. nk farkl olduu dnlen kltrler arasnda hibir kpr yoktur Huntington'a gre. Birbirine dman her taraf bir dierini yadsmakta, biri "teki"ni srekli rtmekte, ancak birbirlerine besledikleri dmanlk temelinde varolabilmektedir. Huntington ve Schmitt'in karsamalarndan hareket edersek siyasal ve kltrel kimlikler, ancak dman olarak kurgulanan bir "teki" stnden gerekleebilmekte, Laclau'nun diyecei gibi bir "kurucu dars" onlarn kendilerini belirlemelerinin nkoulu olmaktadr. Ornekse, toplumsaln aklclama sreci olarak tanmlamaktadr, kendini, Bat. Baka bir deyile, daha yakn bir gemie dein sorgulanmayan nl bybozumudur bu; kendi aklclk ve meruiyet ltlerini doabilimlerinin izinde isel bir yaratyla gerekletiren Bat, doann bysn bozarak varolu nedenini kendi dnda bir aknlkta deil dnyasal bir ikinlikte aram ve toplumsal btn alanlar aklclatrmtr. Bilinen ve meru bir sretir bu; ancak kanmca meru olmayan Bat'nn bunu yaparken kendini yine bir "teki" stnden tanmlam ve kendi bybozumu
Do. Dr.

437

izinde yrmeyen kltrleri kendinin "teki"si olarak tanmlam olmasdr. Baka bir deyile, uygarln beiidir Bat ve onun getii tarihsel sreten gemeyen toplumlar ve kltrler addr, nk Bat'nn evrensel olarak konumlandrd ltleri kabul etmemekte, kendi geri kalm ve akld geleneklerinde srar etmektelerdir. Kendini aarak gerekletiremeyen kltrlerdir modernizm d kltrler ve bu yzden zaptedilmeye ve bastrlmaya mahkumdurlar. Smrgecilik ve Modernizm

Nitekim bu nedenle smrgeciliin tarihidir ayn zamanda modernizmin tarihi; nk kendini gerekletirebilmek iin bir dmana gereksinen ve Amerika'da, Afrika'da, Asya'da grd bu dman "teki" olarak tanmlayan ve kendini onlarn kartlyla ve smrsyle kurgulayan bir tarihtir. Ancak Partha Chatterjee'nin vurgulad gibi iin ilgin yan modernizmin "evrensel bir ideal olarak egemenliini ilan edebilmek iin srekli bir "teki"ne ihtiya duymasdr; nk kendini gerekten evrensel olarak gerekletirebilirse, aslnda kendini ykm" olacaktr. nk unutulmamas gerektii zere bir ilikidir son kertede dmanlk ilikisi: Biz ve onlar, ierisi ve dars arasndaki snr belirler. Nitekim dman bir "teki"nden mahrum kald anda ierisinin kimlii btn anlamn yitirecek, kattan iskambiller misali kendi iinde dalacaktr. Kendilerini bir dman "teki" zerinden kurgulayan kimliklerin amazdr bu; bir yandan dman yoketmeye urarken, te yandan ona gereksinirler. Bu balamda komnizmin, Bat'nn tam da dnyay smrgeletir-dii ve kendini gerekletirdiini dnd anda -Marx'n deyiiyle -Hayalet misali Avrupa'nn zerinde dolamaya balam olmas artc deildir. Marksizm, Bat'nn kendi iinden kan bir irin olarak milliyeti dnce ve smrge dnyasnn "teki"si olarak konumlandrlr ve aydnlanmacln evrensel ideallerine dman ilan edilir: zgrlk, serbest piyasa ekonomisi, burjuvazi gibi kavramlarn dmandr komnizm ve yirminci yzyl belirleyen souk sava yllar, Bat'nn kendi iinde kurulan bu kartlk tarafndan belirlenir. Ancak yirminci yzyln sonlarna gelindiinde bu kartlk artk geerliliini yitirmeye balam, nk btn dnya iileri birleememitir.
438

Nitekim siyasal Marksizm'in iflasn mutular bu yllar; dnyadaki dengeler bir kez daha deimi, burjuva liberalizmi galip gelmitir. te bizi bu yazda ilgilendirecek olan Islm kesim bu balamda, Bat-Dou kartlnn simgesi olarak ele alnan Berlin Duvar'nn kmesinden sonra, slmiyet'in ii bo kalan dman imgesini doldurduunu iddia eder. Bu iddiaya gre, doksanl yllarn bandan bu yana ABD'nin ve Avrupa'nn kendini tanmlamasna yardmc olan dman saf deitirmi ve slmiyet, komnizmin yerini almtr. Kukusuz yalnzca doksanl yllarn banda sfrdan oluan bir dman imgesi deildir slmiyet; kkenleri ok daha derinlerde yatmakta, ancak Avrupa'nn snrlarn iddetle izdii bugnn politik ortamnda dmanlk zellii keskinlemektedir. nk Bat'nn smrgecilik serveninde modernizmin zorla dayatld toplumlardr Islm toplumlar ve Bat yznden kimlik kaybna uramlardr. Ancak ne zaman ki ondokuzuncu yzyln Nahda hareketiyle birlikte slmiyet itihad kapsn aralayarak Bat'nn ona unutturduu Islm kimliini aramaya koyulmu ve yzylmzn zaman zaman komnizmle elele tututurduu slm canlanma hareketleriyle birlikte (Iran, Cezayir, eenistan vb.) kendini gstermeye balam, o zaman kendi hegemonyasn yitirmek istemeyen Bat,

slmiyet'i kesinkes dman ilan etmek zorunda kalmtr. En bariz rnek Bosna'dr: Avrupa'nn gbeinde slmiyet'in dirilmesine izin vermeyen Bat, insan haklarna bir kez daha- ters derek hunharca insanlar susturmu/susturulmasna gz yummutur. Bat slm'n "teki"si mi? Demek ki slmiyet'in dmandr, Bat; nk slmiyet'in dayanlmaz ykseliine kar koymakta, al-sahva al-lslmiya'ya kar kendini savunmaktadr. Kukusuz Bat modernizmine kar bir direni hareketidir, slmiyet'in bir yandan Cemaleddin Afgan, Muhammed Abduh gibi reformistler te yandan Seyid Kutub gibi Neo slmistler'le birlikte yeniden dirilii, ancak onlar da dnyay farkl tanmlamaktadr. Nitekim yukarda ayn satrda anlan kiilerin - btn ayrlklarna karn - ortak zellii erken slm tarihinin yeniden inasna dayanmalardr. Bu yeniden ina Kur'an' ve Snnet'i merkez almakta, dnyada slm mmetini gerekletirmeyi amalamaktadr. Kendini gerekle439

I
tirmek isteyen Bat'nn istei gibi kukusuz meru ve hakl bir istektir bu da; ancak kanmca yine meru olmayan, eitli Islm hareketlerin yine dost ve dmandan hareket etmeleri, kar ktklar Bat moder-nizmi gibi kendilerini dman bir "teki" zerinden tanmlamalardr. rnekse, dnyann yeni bir Cahiliye Dnemi iinde olduunu dnr Kutb. Bat uygarlnn durumu, slm ncesi zaman hatrlatmakta, insanlar ftratlarna gre yaamamakta, crm, ahlkszlk ve er alp yrmektedir. Oysa Bat'nn eletirilen tarihsel ve tarihd ayrmn artrmaktadr bu ayrm, hiyerarik bir ilikiyle dar-l-slm darl'harb'a kart konumlandrlmakta; Bat, almas gereken bu cehalet iinde kurgulanmaktadr. Nasl Avrupa'nn "teki" karsnda kendi zglln snrlama hareketinde nc Dnya lkeleri denen lkeler Avrupa'nn oktan arkasnda brakt kendi benliinin tarihsel bir ann ifade ediyorlarsa, ayn tarihsel geri kalmlk, szkonusu Bat iin de geerlidir. Vahiy ncesi bir cehalet durumundadr Bat. Kendini gerekletirmeyi amalayan Siyasal slm, kendini bu kartlk ekseninde konumlandrr. "zerk" Kltrlerin iktidarla likisi Ancak ite bu yzden gerek modernist Bat'nn, gerekse eitli slamc hareketlerin bulutuu ortak bir nokta vardr: Her ikisi de kendi meruiyet ve aklclk ltlerinin evrensel olduunu iddia etmekte, aralarndaki tek fark,

birinin ltlerini akn, dierinin ikin nedenlerle aklamaya almasnda yatmaktadr. Yukarda izilen bu tablo, kaba hatlaryla Huntington ve Schmitt'in savlarn kantlar gibidir. Bat modernizmi ve - Bat'nn fundamentalizm olarak niteledii slm kltr, birbirlerinin dmandr ve ancak birbirlerini yadsyarak varolabilmektedir. Ancak iin ona farkl bir boyut katan ilgin yan, kendilerini dmanlar zerinden tanmlayan her iki kltrn de zerk olduunu iddia etmesidir. zerklik ise, Freud'un deyiini biraz arptarak, "teki"nin syleminin yerini benim sylemimin almas demektir. Baka bir deyile zerklik, kltrlerin aklclk ve meruiyet ltlerinin -akn ya da ikin - onlarn dnda deil, iinde yer ald ve kltrleraras bir ilikiye bal olmad demektir. Kendi anlam ve amala440

rn kendi ilerinde tayan kapal birimlerdir zerk kltrler; varolularn her ne denli bir "kurucu dars"na borlu olsalar da, kendilerini ondan bamsz tanmlarlar. rnekse, "teki" sylemlerin yerini Bat'nn kendi zerk syleminin ald bir kltrdr. Bat kltr ve keza yine slmiyet'in kapal btnln onun "teki" kltrlerle girdii iliki deil, kendi isel merkezi belirler. Yabanc sylemlerin etkisinden kurtulmu sylemlerdir zerk sylemler ve Bat'nn bybozumu nasl "byy" ve gelenei kendinin yabancs olarak tanmlyor ve onlarn yerine kendi modernist anlatsn getirmek istiyorsa, eitli Islm hareketler de kendilerini zsel bir devamlln rn olarak tanmlayarak Bat yznden kaybolan kimliklerini ve zerkliklerini yeniden kurmak ve harekete geirmek istemektedirler. Ancak Chatterjee'nin dedii gibi "kltrlerin zerklii kavramnda bir iktidar ilikisi vardr"; nk zerklik, kltrlerin kendilerine zg bir z tarafndan ynetilen kapal ve trde bir dnya olduu grn iererek, kendi zerkliini evrensellikle e tutar ve evrensel klma amacn gder. Nitekim yzyllar boyu bu nedenle modernist Bat, zerk bir zc-lk dorultusunda kendi stnln iddia etmitir. imdi benim grme gre ondokuzuncu yzyldan bu yana modernizmin kartlk ilkesinden etkilenen Islm yeniden dirili hareketi de ayn yanlgya dmekte, kendini asl ve zerk bir kapallk olarak kurgulayarak iktidar sava vermektedir. Bu boyutuyla 'modern' bir harekettir, slmiyet'in yeniden dirili hareketi nk kendini "teki"ne kar kurgulamasna karn asl ve isel bir devamlln iareti olarak dnmekte; kendi sylemini, "teki"ni yadsma ve kendi stnln kantlama temelinde gerekletirmektedir. Oysa temelde zerklik, "teki"nin sylemini yadsyarak onun syleminin yerine kendi sylemini geirme isteinden baka bir ey deildir ve bu istei gerekletirmek olanakszdr. nk "teki"lerin syleminden bamsz zerk bir sylem yoktur: "teki"lerin sylemi benim kendi sylemimin her zaman bir

parasn oluturacak ve kltrel ve siyasal kimlikler her zaman karlkl bir iliki iinde gerekleecektir. slamc Dnceyi Bekleyen Tuzak Bilindii zere Bat smrgecilii, hibir zaman smrgeletirdii kltrlerle deil, her zaman onlar zerine konuarak kendi zerk iktidarn 441

salam ve salamlatrmtr. imdi ayn kapal btnl, Islm kesimde gerekletirilmesini gzlemliyor, Islm hareketin modernist Bat'ya besledii dmanlk sayesinde salamlatrldn gryorum. Bu, anlalr tarihsel nedenlerden tr byle olsa bile kendi asl kimliine dnmek isteyen Islm hareketin bu kimlii toplumsal ve tarihsel bir pratikten karacana onu Bat modernizmi gibi evrensel ve zsel bir ilke olarak saptayarak kendini-yzyllar nce Bat'nn yapt gibi - kendi geleneine bile kart olarak konumlandrmas, kanmca ikici mantn tuzana dmesinden baka bir ey deildir. Hiyerarik kartlk mantnn tuzak olmasnn balca nedeni ise, kltrel ve siyasal kimliklerin dman ilan edilen "teki" (Bat; modernizm, vb.) tarihten silinecek olursa, Chatterjee misali dizgenin kendi iinde kecek olmasdr. Nitekim kendi kimliklerini ortak bir dman olarak "teki" zerinden tanmlayan btn toplumlar (Bat'nn smrgesi olan eitli Asya ve Afrika lkeleri) paralanmaya balam, topik asl kimliklerine yaknlaacaklarna, onlardan uzaklamlardr. Bu nedenle Bat modernizminden kurtulma amacyla kendi zlerine dnme arsnda bulunan ve bu ary ikili bir mantk erevesinde gerekletiren kltrler, kanmca asl imdi modemizmin boyunduruu altna girme tehlikesiyle kar karyadrlar. nk Bat moder-nizminin kendisi zaten ancak Bat ile Dou; uygar ile ilkel arasnda kurduu kutupluluk sayesinde varolabilmekte, bu kutuplarn keskinletirilmesi bizzat onun iine yaramaktadr. Ayn kutuplamann dilini alp kullanarak, bir direni stratejisi adna bile yaplsa, modernizmin ekmeine ya srmekte, kartl farkllk olarak temellendireceine ayn Manici ikilik erevesinde kurgulad iin smrgecinin ana dmektedir. Dier bir deyile, modernizmin ve Avrupa-merkezciliin syleminden kopulmad ve farkllklar kartlk olarak konumlandrld srece her zaman "teki"letirilmeye ve dlanmaya maruz kalacak; kendi farkllk politikalarn yaratmak isteyen - slmiyet dahil-kltrler bile her zaman modernizmin tuzana derek onun su orta olacaklardr. Nitekim Msr'daki Mslman Kardeler'den Refah Partisi'nin stanbul'un fethi kutlamalarna -kukusuz trdeletirilmemesi gereken Islm hareketin - kendini 1492 ylnn hiyerarik kartl iinde kurguladn ve bu nedenle masum olmadn dnyorum.

442

Kartlk Deil, Farkllk Bu balamda Huntington ve Schmitt'in savlar yerine kltrleraras diyalog ve okkltrclk ve melezlik tartmalar politik bir nem kazanmakta; nk kimliklerin kendilerini kart kutuplar zerinden gerekletirmelerinin yol at felaketlere ayna tutmakta, "teki"lii, merkez kimliin marj inlerine indirgeyen mekanizmaya kar direnmeyi" nermektedir. rnekse, Albrecht Wellmer, baka bir balamda postmodernizmi modernizmin "isel bir eletirisi" olarak tanmlamtr. Dier bir deyile Wellmer'in sylemek istedii, postmodernizmin modernizmin kart bir konumlandrma deil, onun isel snrlarn genileten ve amay amalayan, belli bir merkeze dayal anlay merkezsizletiren bir yapbozum olarak anlalmas gerektiidir. Sanrm Wellmer'in postmodernizmin iin syledii, slmiyet iin de geerlidir: dsal bir "teki" deildir slmiyet, olmamaldr; tersine, dsal bir kimlik olarak ierideki kimliin kendini kurmasna yardmc olmasndan kanmas gereken, kendini kartlyla deil farkllyla ve benzerliiyle konumlandrmas gereken Avrupal olmayan baka bir .'ltrdr ve zerk deildir. Kart deil, farkl olma zelliiyle "birliin tesinde yatan" bir kltrdr. Islm kltr ancak Bat'nn kart olmad ya da onu kendi kartna dntrmedii srece kendi farklln hakkyla iddia edebilecektir. Bu kukusuz yalnzca slmiyet iin deil, btn kltrler iin geerlidir. Kanmca tarihsel felaketlerden bireyler renmi olmamz gereken biz "dnyallar" iin nemli olan, varolan alanlarn snrlarn genileterek, farkllklarnn ve benzeimlerin alann amak, farkl olan ve ataca iddia edilen kltrler arasnda geirgenlik salamamzdr. Bitmi ve sabit kimlikler deildir kltrel ve siyasal kimlikler; bu nedenle hepimizin farkl kimlikler arasndaki kesiim noktalarn ak ederek onlar geirgenletirmemizin, insanlar ve kltrleraras iliki adna nemli bir politik grev olduunu dnyorum. Yeni afak Gazetesi, 29.08.1997.
443

YEN AIN ENDE KLTREL KAYNAK VE KMLK ZERNE BR EREVE


mer LANER* Onsekizinci yzyln ortalarndan itibaren Bat'nn, oluturduu iktisad-sosyal yap ve bunun salad ekonomik-siyas ve asker teki byk, kkl uygarlk ve kltr alanlarn tarihte ilk kez tank olunan trden bir meydan okuma ile kar karya brakt. Ortodoks ve Slav leminin liderliini stlenmi Rusya da dahil olmak zere, Uzakdou'da in ve Japonya, Hint alt ktas ve slm dnyasnn iki byk parasn oluturan Iran ve Osmanl lkelerinde yaayan halklar ve zellikle de bunlarn her dzeydeki elitleri, nceleri bildik iktisad ve asker/siyas yaylma

formlar iinde algladklar Bat'nn ykseliinin, asl karakterini iktisad-sosyal yapsndaki zgn dinamizmden aldn farketmeye baladklar andan itibaren, gnmze kadar sren ve zaman zaman dinmi, hafiflemi grnse bile, yer yer paralanrcasna acl srelere girilmesiyle da vuran bir bunalm, bitmez i sorgulamalarla ykl bir aa girdiler. Bunalmn bu denli ar ve srekli oluunun ana nedeni, Bat uygarlna, kar konulmazm gibi grnen g ve dinamizmini salayan eyin -otantik ncllerini Bat'nn tarih ve kltr mirasnda bulan- bir zihniyet devriminden kaynaklandn gereince kavram ve kabul etmi olamamalardr. Ya da yle ifade etmek daha doru olur: Bat'nn bu meydan okumasna kar durabilmenin veya en azndan
* Birikim dergisi yazar.

444

nfuzunu dengeleyebilmenin yolunun u veya bu lde -veya alanlarda"Batllamak"tan getii noktasna ister istemez gelindiinde; kimileri -ki zellikle din kesim mensuplar- "bnye"ye sokulan veya eklenen bu deiikliklerin zamanla ve kanlmaz olarak korunmak istenen alanlara da sirayet edeceini, bylece ya tpk bir zehir etkisi gibi kltrel varl paralayacan ya da onu tmyle Batllatracan, fakat her iki hlde de kimliini yok etmi olacan ne srerken, esasta doru bir tehiste bulunuyordu. Bat'daki oluumun tek tek unsurlarna ayrlamayaca, ayrlabilir sanlarak o unsurlardan birini "alma"nn, ya kendiliinden ya da -ondan istenen sonu elde edilmek isteniyorsa- zorunlu olarak teki unsurlarn da "davet edilecei" noktasnda haklydlar. Ancak adna konutuu kltr dnyasnn ve zel olarak da dinin dili iinde ifade edilen bu tr tehislere hak veren geni bir kesim her zaman varolduysa bile; szkonusu uygarlk dnyalarnn -Japonya zel koullarndan tr zaten ayr mtalaa edilmelidir- o zamandan bugne pek de deimeyen problematikleri iinde tanmlanan "ihtiyaca" cevap verme nitelikleri yoktu ve halen de var saylamaz. nk, szkonusu tehis, Bat'nn meydan okumasnn ei grlmemi etkileme gcnn mahiyetini ve zgnln kavram deildir. Bu kavray yetersizliinin ilk deinilmesi gereken nedeni, ad geen din-kltrel dnyalarn her birinin Bat'daki oluumu etnosentrik bir yaklamla yorumlamaya almalardr. Bunu derken kasdettiimiz, rnein Rusya'nn kadim Dou ve Bat Hristiyanl ayrmnn armlaryla, in'in kendi dndaki dnyay barbar, deta apayr, yabanc bir lem diye tasnif eden ie kapallyla, Mslman dnyann ve zellikle Osmanl leminin Hristiyan-Mslman mcadelesinin bin yllk alkanl ile soruna bakp, Bat meydan okumasnda ncelikle bu yerleik problematiklerin kendiliinden atfettii karakterleri grmeleri deildir. Daha da nemlisi, tm de, zellikle Dou kltr dnyalarna has olan "dnyev"de uyum, denge ve istikrar gzetip, gl bir te dnya veya ruhlar lemi inancyla "gerek" huzur, doyum ve zenginlii kiinin i dnyasnn derinlemesinde arayan

yaklamlar zerine kurulmu bu uygarlklarn, "Bat"y da ayn model iinde alglamaya uramalardr. Oysa ykselen Bat uygarlnda -kabaca ifade edilirse- bu model
445

tam tersine kurulmu gibidir. Dolaysyla bu Dou uygarlklar, Batnn "dnyevi" grnmnde nasl bir uyum, denge ve istikrar peinde olduunu veya kurduunu anlamaya alp, onun "dzen"ini kefetmeye gayret ederken, Bat'nn dnyev grnm, ard arda deiimlere uramakta, her ykm daha byk apta bir yeniden kurulu, her dengeyi yeni bir alt st olu izlemektedir. Bu durumda "Doulu" kltrler iinden bakan birinin, Bat'da kendi anlad anlamda bir "dzen" grmesi aslnda mmkn deildir. Geri her eye ramen yaplm bylesi "dzen" tesbitleri vardr ve bunlarn son derece naif olmalarn bu adan normal karlamak gerekir. rnein Bat meydan okumasnn "dnyev" boyutta kabul edilmesi kanlmaz bir "stnle" dayand teslim edildiinde, Bat'ya en yakn kltr dairelerinden biri olan Osmanllar, o stnln nedenini Bat'nn dzeninde kefetmeye urap, bunu da aa yukar yzyl boyunca srasyla ordu, devlet mekanizmas ve siyas rejim gibi kurulularda bulduklarn sanabilmilerdir. O yzden de srasyla Bat'daki gibi bir ordu, devlet ileyii ve merut rejim ya da cumhuriyet kurmakla -Bat karsnda gerilemekten- kurtulunacana itenlikle inanlmtr. Dikkatin yalnzca bu messeselere ynelik olmasn, srf asl endienin "devleti kurtarmak" olduu tesbi-tinin lafz yorumu dahilinde deerlendirmemek gerekir. "Dnyev" olanda, olumlu niteliklerin ancak denge, uyum ve istikrar zelliklerini tayan eylerden ne'et edebileceini varsayan, kltr ve zihniyet yapsyla, ancak byle dnebilen Osmanl, o alarn sosyo-ekonomik altst olular, atmalar iindeki Avrupa'snda dzen ve istikrar zelliini sadece bu kurulularda grebilmekte ve bunlarn -stelik o sosyoekonomik atma ve gerilimlere ramen- Bat ykseliinin anahtar, hatt kayna olduu sonucuna varabilmektedir. Az sonra deineceimiz gibi, rnein bir Osmanl'nn Bat gcnn, tam tersine o -kendisine belki de "kaos" gibi gzken- atmalar alanndan kaynaklandn dnebilmesi son derece zordur. Bat'y kendi modelinin kstaslar iinde anlamaya alma, modelin teki ayanda, yani insan/manev boyut szkonusu olduunda da ters yarglara yol aar. Yine rnein bir Doulu -ki zellikle Osmanl'da tipiktir- Bat insanna baktnda, kendi modelinde ngrlen trden bir manev derinlik arzusu ve "ahlk" gremez. Grd ahlk dknlk ve hatt rmedir. Kimileri buradan, Bat uygarlnn ite bu
446

nedenle -hem de yaknda- kecei kehanetinde bile bulunur. Hatt bu kehanete gl bir teselli noktas olarak sarlp, Bat'nn kn beklemeyi nerenler bile kar. Dnyev varolularnda geleneksel kutsiyetin deta izi bile olmayan,

ilikileri plak bir kar ve doyum mantnca belirlenmi bu "insan malzemesi" ile Bat'nn kalc bir "stnl" temsil edemeyeceine kuvvetle inanlr. Bat'daki Zihniyet Devriminin zgnl Oysa tam tersine Bat'ya tarih stnln "baedilmez" glln salam olan da byle bir "insan malzemesi"ni oluturan sretir. Ve ite tam da bu noktada, Bat meydan okumasna zgnln veren, ona ei grlmemi bir etkileme gc salayp teki kltr dnyalarna "ieriden" nfuz ederek onlar kanlmaz bir deiime mecbur klan niteliini ele almak gerekir. Bu, hem dindeki Reform hareketinin hem de az sonra beliren din-d hmanistpozitivist akmlarn kesitii noktada tanmlanabilir. Her ikisi de insann toplumsal alan ve doaya dnk her tr eyleminde etkinlie, etkinlik artna merkez nem ve deer atfetmekte birleirler. Protestanlk, etkinlik artn deta kutsal amaca yaklama yolu diye nitelerken, onsekizinci yzyldan itibaren Bat Avrupa toplum tasavvurlarna egemen olacak hmanist-pozitivist akmlar, ayn etkinlik aray ve artn insanl ilerleten ve nihayet "kurtuluna gtren yegne dinamik olarak niteleyeceklerdir. nsann "dnyev" eylemine, etkinlik artna o zamana dein ancak "dardan" ve dzenleyici olarak eklenen -nk dnyev eylemlerin insann "hayvan" ynn tatmine matuf olduu ve gerisindeki bu enerjinin nitelii nedeniyle kutsaln dna kmaya eilimli olduu varsaym, hemen tm kltr dnyalar iin ortak noktadrmanev deer ve beklentilerin iselletirilmesi ve etkinlik faktryle harmanlanarak ieriklendirilir hale gelmesiyle; hem dnyev faaliyetlere yeni bir ivme kazandran hem de insan enerjileri bu alana doru ynlendiren dev bir hareketlenmenin kaps alyordu. nsann dnyev, yani topluma ve doaya dnk eylemlerini kstlayan her trl engel ve ba, etkinlik art arayan insann bu lte gre belirlenmi rasyonalitesi ile yarglayp hkmsz addedebilen bir
447

zihniyet dnyasnn olumasyla eanl yryen bu hareketlenme srecinde doan kilit kavramlardan biri de "zgrlk"tr. Gerek din syleminde cemaat iindeki insana deil, tek tek insanlara seslenen Protestanlk -ki bu ynyle daha sonra Katolik izgiyi de etkilemitir-gerekse felsefi nclleriyle tekil insan bir entite olarak ele alan hmanizm akm ve rasyonalizm, bu zgrlk kavramn dnyev eylem alannn sanca haline getirdiler. Bireyi ve onun topluma dnk, teki insanlarla ilikiyi gerektiren eyleminde kar, doaya dnk eyleminde yarar n plana alan bir etkinlik/zgrlk aray sentezi olutu. Bu, Dou kltrlerindeki gibi olmasa da yine de bir cemaatler toplam olan Bat Avrupa dnyasnda cemaati artk imknsz klan, onu deta bir ekirdekmi gibi bireylerine paralayan bir fisyon enerjisinin harekete geii demektir. Bu hareketin teki kltr dnyalar zerinde yaratt sarsnt dalgalar bir yana; bizzat kendi corafyasnda bireyleri daha da bireyletiren ard arda patlamalar

ile da vurduu enerji, sadece gz kamatrc deil, tpk nkleer reaksiyonlar gibi baka ekirdeklere de sirayet edebilir niteliktedir.
Batllama abalar

Ancak toplu olarak bakldnda, rnein Dou kltr dnyalar iinde ayrks bir yeri olan Japonya'nn bu reaksiyonu "iselletirebildii", o nkleer enerjiyi kendi bnyesinde "yeniden rettii"; buna karlk teki kltr dnyalarnda bu anlamda bir "yeniden retim"in mmkn olamad, olsa olsa Trkiye'deki gibi -benzetme galiba yerindedir- ancak bir radyoaktifleme olabildii grlyor. Burada, ancak ilgili kltr dnyalarnn alt dokusu diyebileceimiz bir engelden sz edebiliriz. Bu engelin mahiyeti zerine dnmeyi daha sonraya brakarak, Dou-Asyal kltr dnyalar iinde "Batl" etkileme/etkilenmenin, ancak yukarda iaret ettiimiz tr ve dzeyde kalmasnn dikkate deer bir yn zerinde durmak istiyorum. Dikkat edilirse Bat'da, kendi otantiklii iinde szkonusu "nkleer patlama, enerji" ncelikle ticari ve endstriyel devrim olarak toplumun ticaret ve dorudan retimle ilgili kesimlerinde ortaya kt. Bat'daki bu devrimin ilk belirtileriyle karlaldnda Dou'daki ben448

zer sosyal tabaka ve zmrelerin -ki ou durumda dorudan ilikiler de szkonusudur- ilk planda etkilenmeleri ve Bat'daki yeni zihniyeti de zmseyerek, tpk Bat'daki gibi sosyo-politik ereveyi zorlayan bir hareketlenmeye girimeleri beklenebilirdi. Oysa Bat'nn dnyev etkinlikten kaynaklanan zihniyet dnyasndan gzleri kamaacak kadar etkilenen ve toplumlarnn "Batllamas" iin nclk, hatt zorlayclk rolne svananlar "aydn-brokrat" asker gibi iktisad ve ticar faaliyetin "dnda" yer alan kesimler olmutur. Bu kesimin ilk belirtilmesi gereken zellii, Doulu kltr dnyalarnda insan(lar)n deta ayrlmaz bir nitelik, bizzat kendi(leri)ni tanmlayabilmek iin vazgeilmez dolaym olarak algladklar cemaat ilikilerinin grece en "gevek" olduu zel zmreler olmalardr. Ayn kltrel atmosferde yaamakla birlikte bu zmrelere zg sosyal birliktelik hli, cemaatlerin ortak deer ve inanlarla zdeletirdikleri gelenekler ve -az nce iaret edilen Doulu insann kendini kavray tarzna bal olan- ok kkl isel dayanmas ile rl tkz dnyasndan farkl olarak; szkonusu zmreler g ilikilerinin ve rekabetin ok daha belirgin olduu ve dolaysyla kiinin kendini birey olarak kavramasn mmkn klabilen bir sosyal ortam olutururlar. O nedenle ayrca bir Batl eitimden gememi olsalar bile, Bat ykseliinin ve zihniyet dnyasnn kaynanda olan ve insana topluluun ayrlmaz paras olarak deil, birey olarak seslenen mesajla ok daha kolaylkla rezonans kurabilmilerdir. Burada bu rezonans deta zorlayan tarihsel sre ve koullar konumuz deil. Ancak u noktaya da iaret edilmelidir ki; szkonusu zmreler, benimsedikleri o Batl, modernist zihniyeti, hem ayrcalkl konumlarn hem de o konumlarnn

kayna olan devletin cemaatler st bir iktidar temsil etme, elde bulundurma vasfn koruyan bir yorum tarz ile iselletirmilerdir. Ancak, bylece kendilerini devlette ve devletle mmkn eylemlilik halleri iinde tanmlayabilen, dolaysyla eyleminin etkinlik art, devletin etkinlik artna tbi olan bir insan tr, Doulu kltrlerde Batllamann temsilcisi ve nc tipi olarak ortaya kmtr. Fakat etkinlik artna imann dnda bu tipin Bat'y simgeleyen insanla bir ilikisi yoktur. Yaps gerei toplumsalln devletle kuran ve bylece Batllatrd oranda devletin, cemaatler btn olarak toplumun karsnda ve "stnde" bir toplum olarak alg449

lanmasna yol aan bu "Batllam topluluun" bu haliyle Bat'dakine benzer sreleri harekete geirmesi mmkn deildir. Geri dz bir yaklamla bakldnda "devlet"in Bat gcnn temeli olarak grlen ticar ve endstriyel faaliyetleri tevik ederek bu rol oynayabilecei dnlebilir. Yaplmak istenen de bu olmutur, ama ne var ki hangi endstrileme dzeyine gelinebilmi olursa olunsun, konumuz asndan asl nemli olan noktada, yani sosyo-kltrel anlamda, bir "Batl" toplum olunamam, bu noktaya en fazla yaklam gibi grnen toplumlardan biri olan Trkiye'de bile bireysel kar ve yarar gdleri hayli yaygn biimde harekete geirilebilmi olsa dahi, Batl anlamda bir birey tipi genelleememi, kiiler olabildiine bireyci davranyor olsalar bile kendilerini iinde tanmlayabilecekleri bir aidiyet bana ihtiya duymaktan vazgeememilerdir. Ancak, asl olmayan ey, Bat'daki zihniyet devriminin "zgr birey"leriyle ve bunlarn ilikileriyle yryen "dnyev" eylemlere iselletii, yani i ve ilevin ieriine sindirilmi kimi deerler dolaymmda gerekleen bir i ahlk ve endstriyel-ticar kltrdr. Bat dnyasnda bunlar, i yapmakla temin edilen kar ve yararn yeterli -doyum salayc- dzeyde gerekleiyor olduu durumlarda bile iin daha nitelikli, etkin ve retken biimde yaplmasna ynlendiren zel bir dinamik ilevi grebilmilerdir. O nedenle Bat'nn endstriyel ve ticar geliiminin ardnda yalnzca kar ve yarar gdlerinin tahrik ettii bir dinamik olduu yargs eksik ve onun zgn yann belirtmekten uzaktr. Marx, Bat'da doan kapitalizmin slogannn "retmek iin retmek" olduunu sylerken ite bu zgn ve yeni boyuta iaret etmekteydi. Oysa Doulu kltr dnyalarnda kurulmaya allan kapitalizmler veya daha genel bir ifadeyle sanayilemi toplumlar, ne yukardaki anlam ve ierikte bir i ahlk ve kltr oluturabilmiler ne de bu kltr ve ahlkn ivme kazandrabildii srekli bir dinamikle kendi kendini motive eden bir endstrileme akm yaratabilmilerdir. Bu lkelerdeki sanayileme her zaman "dardan" bir zorlama veya tevikle "ileriye doru" itilmitir. Dou'nun "Geri"liine likin Tezler

ok yakn dnemlere kadar, Doulu kltr dnyalarna ait toplumlarn Bat karsndaki bu "geri" konumu, bu bir trl Bat'ya yetiemeyi450 leri balca iki yaklam iinde aklanmaktayd. lki Bat'nn ezici iktisad-asker gc ve buna dayanarak dnya leinde kurduu smr ve denetim mekanizmasyla szkonusu lkelerin bamsz iktisad-endstriyel gelimesine ket vurabildii ana argmann kullanmakta; ikinci yaklam ise -ilkinin argmanlarn ksmen kullanmakla birlikte- arlkla o lkelerdeki "ilerleme"ye kart, geleneksel toplum dzeninin deimemesinde kararl glerin direnci zerinde durmaktayd. Bat'nn stnln "doal" bir veri sayan ve bunu etno-kltrel bir temele oturtan aklamalara da deinmek gerekir. Bunlar zetle, insann bilme, bilgi retme ve bilinle eylemde bulunma kapasitesinin seferber edilmesi zerine kurulmu Bat uygarlnn bir benzerinin veya onunla boy lebilecek bir baka uygarln, Bat dndaki kltr dnyalarnda oluturulabilmesi zaten mmkn olamaz. nk o dnyalarda yaayan toplumlarn kimi rk olarak snrl kapasiteye sahip olduklarndan tr, tekiler ise ksmen bu rksal kapasite noksanlndan daha byk lde de insan-toplumsal kimliklerine derinlemesine nfuz etmi -din de dahil- kltrel etmenlerin oluturduu "yapsal" engellerden dolay, ikinci, nc derecede toplumlar olarak kalmaya "mahkm"durlar. lk iki yaklam, aklama kalb, Bat d toplumlarn ne denli gl de olsalar, -en azndan teorik olarak- safd edilebilir mahiyette olan i veya d "engeller"in bertaraf edilmesiyle "geri"likten kurtulabileceklerini varsaymakta, nc yaklam ise "geri'liin onlar iin deitirilemez bir kader olduunu sylemektedir. Ancak her nde de Bat uygarl ve dolaysyla onun insanlk durumuyla ilgili her konu ve boyuttaki normlar "ileri"liin ve "gelime"nin yegne referansdr. nsanlk nereye doru "ilerliyor" veya "gelimesi"nin bir sonraki evresi nasl olabilir gibi sorulara Bat uygarlnn imdiye kadarki "ilerleme" ve gelimesinden tesbit ettiimiz izgileri gelecee doru uzatarak cevap verebileceimizi de telkin etmektedir bu referanslar. Ne var ki; yakn dnemlere kadar tartlmasna bile abesle itigal diye baklan bu grler, artk eskisi gibi salam gzkmemektedir. Bunun ana nedeni; Bat uygarlk ve zihniyet dnyasnn oluumunda balang noktas hkmnde olan iki temel iddia ve varsaymn hi de gereklemi grnmemesi, dahas tersine bir sonuca doru
451

gidiliyor izleniminin giderek glenebilmesidir. ilk iddia, -daha nce de iaret ettiimiz gibi- balangta din (Protestanlk) daha sonra ve asl olarak da hmanist perspektife egemen pozitivist yaklamlarca insann dnyev, yani doaya, nesnelere ynelik, nesneler dolaymndaki eylemlerine yklenen ve bu eylemlerin geliip etkinlemesiyle insann bizatihi duyumsayaca "anlam"la

ilgilidir. Protestanlk, insann eylemine deta bir kutsallk atfetmi, hmanizma eyleminin geliip etkinlemesiyle insann giderek tamamen zgrleeceini, "kurtulacan ngrmt. Oysa sonu, toplam toplumsal etkinliin gzalc artna, "gelimesi"ne mukabil, tek tek insanlarn -ezici ounluunun- giderek daralan bir eylemlilie mahkm olular. Onlarn bu eylemli varlklarna ne kuts bir anlam atfetmelerini ne de bunun kendilerini zgrletirdii ve kurtulua gtrd zehabna kaplmalarn mmkn klar. Bu, o denli bariz bir gerek halindedir ki; balangta, i, retim ve retici etkinlik zerine kurulu olan "zgrleme" ve "kurtulu" sylemi, Bat uygarlnn son eyrek yzylnda, artk yeniden kurgulanarak "tketim" zerine in edilir ve bir tketim ideolojisi oluturulur. kinci iddia, yine bu "dnyev eylem" zerine kurulu "ilerleme" kavram ile ilikilidir. Burada da eylemin konusundan tr iddiann sarslmas szkonusudur. yle ki; Bat -sanayi- uygarlnda "d" addedilen doaya dnk eylem esastr. Eklemek gerekir ki bu zihniyet iinde bireyin toplumsal ilikisi -dolaysyla eylemide konusu olan teki insanlar, toplumu "d" addetmek zerine kuruludur. Bu noktada szkonusu kavray, ele al biimi, doay olduu kadar, teki bireyleri ve toplumu da rakip, hatta dman grmeye kadar uzanr. Objektiflik diye nitelenen bu kavray ve tavr perspektifinde optimal noktann "ihtiya"la belirlenebilecei varsaylr. Gerek doayla gerek teki insanlarla ilikide, onlar rakip, hatta dman addetmekten alkoyacak faktrn ite bu "ihtiya"larn dengelenmesini ngren bir rasyonellik olduu varsaylr. Fakat te yandan ayn zihniyet dnyas, hem insanlarn "sonsuz ihtiyalar" olduunu varsayar hem de bireyler iin karlarn maksimum dzeyde gerekletirme gdsnn meru olduunu esas alr. Bylece insanlararas ilikide, teorik olarak her iki tarafn farkl biim ve arlkta da olsa "aktif olmasndan dolay "azam karlar bir optimalde dengelenebilir, dinginlenebilir ise de; doa ve doal kaynaklarla ilikide "aktif olan yalnzca insan(lar) olduu iin "sonsuz ihti452

yalar" olan insanlar karsnda "doa"nn bir "optimal"i empoze etme gc yoktur. Dolaysyla, "sonsuz ihtiyalar olan" insann bu ihtiyalarn -doadan- nesneler reterek karlamay bir "genileyen yeniden retim" dzeni iinde gerekletirme mant zerine kurulu Bat -sanayi- uygarl, ancak doann da sonsuz kaynaklar olduu varsaym -ya da inanc- geerliliini koruduka arzasz "ilerleyebilirdi". Oysa son yirmi-otuz yldan beri aka grlmektedir ki; doa, brakn bu mantk ve tempoda bir "ilerleme"yi, tasarmsal bir "sfr byme"yi bile artk kaldramamaktadr. Sorun sadece kaynaklarn tkenmeye balamas deil, canl ve cansz tm kaynaklar ile doann -baz noktalarda- geriye dndrlmez ekilde "bozulmu" olmas; dolaysyla insanal varln "mutlu" klmak iin doaya dnk eylemine bir din gibi sarlan insann amacnn tam tersi bir noktaya, yani

varolu koullarn bizzat tahrip etmi olma durumuna gelmesidir. Bat -sanayiuygarlnn bir zirveye varn ifade eden, onun bilim ve gllk bahsinde ulat dzeyi, hem gz kamatrc hem de dehet verici boyutlarnn karmaas ile sembolize eden atom bombas, o uygarlk srecinin temelindeki baedilmez elikiyi sarsc biimde "aydnlatmaktayd". "Dnyev", "d"a dnk eylemlilie adan zerine kurulu Bat uygarlna kar kkten sorgulamalarn, bizzat bu uygarlk alan iinden ykselip gl hareketler haline gelmesinin, bu "nkleer a" a giriin ertesinden itibaren balamas hi de rastlant deildir. 1950'li ve '60'l yllarda Bat'nn zellikle genliinde ortaya kan Beatnik, Hippy gibi akmlarn ve 1968'de kitlesel bir protesto ile zirvesine varan yaygn hareketin Bat uygarlnn halihazr tm kurumlarna ynelttii eletirinin, isyann kaynanda, yukarda zetle ifade edilen, elikinin sezgisi vardr. Ayrca bu akm ve hareketlerin felsef ve kltrel alanlarda kadim Dou uygarlk ve kltrlerine youn bir ilgi gstermeleri, siyas planda gl bir "nc Dnyacla ynelmi olmalar da bu sezginin bir nemli parasdr. Kendi uygarlk dnyalarnn kkenindeki ykc elikinin tam bir tehisini yapamayan, ama "iskeleti" ve ete kemie brnm halinde o elikinin giderilemezliini sezip, insanlk iin yeni bir kalk zemininin Bat-d dnyadan kurulabilecei fikrine varm olmann ifadesi idi bu tavr.
453

Bat Karsnda slm Projeler Hemen sonraki dnemde slm dnyas iinden ve Bat uygarlnn barnda beliren bu yaygn sorgulama ve eletiri dalgasnca belirlenen ortamdan haberli ve kuvvetle etkilenmi "yeni nesil" bir slm aydn hareketi tarafndan- slm', Bat uygarl karsnda bir alternatif olarak sunan -daha dorusu yorumlayanbir akm kendini duyurdu, islm'n geleneksel dnce atmosferi iinde ekillenmi din/politik kadrolarn o dneme kadar "Bat" ve "Batllamac" hareketler karsnda duyduklar "zafiyet" duygusunun -deeri imdi anlalmaya balanm- bir "erdem" fikrine dnmesi bu "a" sayesinde oldu. Bu kadrolar, o dneme kadar Bat'nn gz alc nfuzu ve "etkinlik gc" karsnda, slm', geleneksel kltr ve kurumlar -benzer bir etkinlik yaratmaya asla engel olmadklar, dolaysyla korumak gerektii teziyle- savunmaya gayret edegelmilerdir. Nitekim birok Mslman lkede, en azndan etkili baz slamc akmlar, mensuplarn bilim ve teknoloji alannda gerek uzman gerekse i sahibi ve ii olarak "yetimeye" tevik ederek hayli geni bir kadro kurabilmi ve kendilerini -rnein Trkiye'de RP gibi- (hatt daha hzl) endstrileecek bir toplum projesinin sahibi olarak sunmaya zellikle almlard. Aslnda slm tarihindeki egemen gelenei temsil eden bu eilimler, -az nce yeni nesil bir slm akm tarafndan slm dnceye tandn belirttiimiz- Bat zihniyet dnyasnn temelini sorgulayan fikirlerle uyuamazlar. O nedenle de zaten,

szkonusu sorgulamalardan sadece dinin denetiminde, geleneksel sosyo-kltrel formlar koruyarak yrtlmeyen bir endstrilemeden kanmak gerektii fikrini karp, bu sreci dinin denetimine alacak bir model ne srmektedirler. Bu tutum, slm'la Hristiyanlk, slm Dou ile Bat arasndaki kadim problematikten belirlenen, o ufuk iinde kalm bir tutum, yaklamdr. Kar karya geldikleri tarihten itibaren bu iki dnya arasndaki atmann mihveri dnyev gle belirlenegelmitir. tekine kendi dnyev gcn, iktidarn kabul ettirmek, tekinin siyas nfuz sahasn kendi lehine daraltmaktr burada ama. yle ki rnein slmiyet fethettii Hristiyan lkelerdeki halk Mslman olmaya zorlamak gereini bile duymam, "hak dini"ni dnyaya -dolaysyla Hristiyan lemine- egemen klmak, onlar Mslman devletin tebas haline getir454

mek olarak anlalmtr. Dolaysyla egemen slm anlay tarafndan, szde "Bat" uygarlna alternatif olarak sunulan slm projeler, olsa olsa slm dnyasnda Bat'nn etkinlik gcne ayn yol ve aralarla denge salamaya, hatt onunla bu vadide "yarmaya" alacak bir dnyev g oluturabilir. Bunu bile baarp baaramayaca ayr konudur ve bir Japonya rneinin varlnda en azndan teorik olarak mmkn denilebilir. Ama bu mmkn olsa dahi, byle bir slm -zellikle bu analizde ele aldmz anlamyla- Bat'nn alternatifi olmak yle dursun, ancak rakibi olabilir ve o slamclarn kullanmay pek sevdikleri "takliti" sfatna hakkyla layk olur. Kald ki; bunu baarabilmeleri iin o onca nemser ve savunur gzktkleri "kltr ve geleneklerimiz"in berhava olmasn gze alm olmalar gerekir. Her ne kadar kendileri bu kltr ve gelenekleri ancak formlaryla kavramakta ve bu "zahiri" haliyle gerekten savunmakta iseler de, u nokta olaanst bir nemle vurgulanmaldr ki; eer Dou/slm dnyasn Bat'dan temelde farkl klan bir gelenek zemininden sz edilecekse bu farkllk, o sosyo-kltrel gelenein -daha nce de iaret ettiimiz gibi- insan cemaat iinde tanmlayabilen bir zbilinten kaynaklanyor olmasdr. Burada kullandmz cemaat kavram, slm'a zg deildir ve onun sadece devrald, hazr bulup, doallkla adapte olduu, Dou kltr dnyalarnn temel oluturucularndan biri olan bir kavramdr. Bu analizin balangcnda iaret ettiimiz gibi, Bat'daki devrim -orada greli olarak "gevek"- topluluk(lar)un, toplumlar oluturan bu "molekl"lerin, atomlarn kendileri de dahil paralanmasyla aa kan byk enerji sayesinde, tarihin o gne kadar grd en yksek etkinlikli bir uygarl dourmutur. Toplumu bireylerine, hatt bireylerini tek boyuttan ibaret hale gelinceye kadar paralayan bu hareketin enerjisi olmakszn, Bat uygarl ile rekabet edebilecek bir "g" ortaya koymak mmkn deildir. Kendini islm'da tanmlayan ve bu kimliksel aidiyet altnda asrlardr Bat'nn smrgesi haline dmek de dahil her trl zilleti yaam olan Mslman topluluklar, teknoloji ve sermayenin kendilerinin de

kullanabilecei bir "silh" haline gelebildiini syleyebilen slm nderlerin peinde ok gl bir hareket oluturabilir, hatt Bat'yla boy lme raddelerine dahi gelebilirler.
455

Ama onlar balangta bu devasa hamleyi yapmaya ynelten -tepki itilimlitarihsel-kltrel miras, belki de tam "hedefin eiindeyken, deta "z"nden gelen bir ary duyup beyninden vurulmu gibi durabilecektir. Okur, bu mecazi anlatm Rusya rneini hatrlatmak kasdyla yaptmz anlayacaktr. Gcnn doruunda ve Bat'yla atba gittii sanld bir evrede aniden ken Sovyetler Birlii'ndeki halklarn "eski" mill ve din kimliklerine sarlarak ayrmalar, yetmi yllk o badndrc yarn ait olduklar kltr dnyasna ilikin ok hayat bireylere aykr olduunu sezinlemenin refleksi olarak grlemez mi? O aykrln "sosyalizm" etiketi altnda yaanm oluunun pek de nemli olmad, zamanla daha iyi anlalacaktr. Sorun, defalarca vurguladmz gibi, "mayas farkl olan bir kltr dnyasnda, Bat kltr dnyasnn "greceli olarak" doallkla trettii zihniyetin bir varyantn "alama"nn en fazla nasl sonu verebilecei sorunudur. Rusya rneinde a, o mayaya bir noktaya kadar nfuz edebilmi, sonra deta refleks bir engelde duraklam ve yapc enerjinin kilitlendii veya "babo" kald bir durum ortaya kmtr. "Geri"liin Gerisinde Yeni Bir Etkinlik Potansiyeli Buraya kadar sylenenlerden, Dou kltr dnyalarnda Bat'daki trnden bir etkinlik dzeyine sahip bir "model" gerekleemez, nk kltrn yapsnda ciddi farkllk vardr gibi bir yarg karabilir. Ama bunu sylemek, ayn kltr dnyalarnda bambaka bir etkinliin, onu nitelik ve kapsamca da aan bir uygarln oluturulamayaca anlamna gelmez. Tam aksine bu analizin amac, "Dou dnyas"nn, tam da onun bu Bat modelini "zmseyip" retememe nedeninden dolay, ylesi bir etkinlik ve uygarlk durumunu yaratmaya yakn durduuna iaret etmektir. Dou'nun "geri kalmas"na yolaan neden, onun ok daha gelikin bir noktaya "srama"snn kayna olabilir ve galiba olacaktr. Bu noktada fazlasyla kesin ve iddial konuabilmek iin gereken "somut" kantlara sahip deiliz. Tezin dayana, konuya baka bir yaklam iinde bakabileceimiz ve bu yaklam oluturabilmek iin, bu analizin kilit talarndan biri olan Bat zihniyet ve uygarlk dnyasnn 456 temeline ynelik sorgulamadaki ipularndan hareket edebileceimizdir. O bahiste, -hayli zengin arml olduunu sandmz- bir benzetme yaplm ve Bat uygarlnn ortaya koyduu etkinlik dzeyinin gerisinde fzyon olayna benzer bir "mekanizma"nn iledii belirtilmiti. nsanlar "zgr" bireyler haline getiren ve hem doay hem de teki insanlar kendi "d"nda addederek, bir "da dnk" eylemin mantnda o dndakilerle yarar ve kar araynn atmak,

gerilimli ilikisine sokulan insanlarca, harekete geirilen enerji, Bat uygarlna o grlmedik dinamizmi ve etkinlik dzeyini salamt. Eer bu durum bir fzyon enerjisinin zuhuruna benzetilebilirse; bu zuhurun gerisindeki ama ve iddialarn yaratlan durumla elikisinin apaklat amzda, ekirdeklerin yeniden kaynamasndan doacak bir fzyonun enerjisiyle hem o elikileri amak, hem de niteliinden tr ok daha yksek ve kapsaml bir etkinlik dzeyine erimek dnlemez mi? Dou kltr dnyalarnn, insan, cemaat iinde, bu olmazsa olmaz "balam"nda kavrayan, kiiye ncelikle bu boyuta sahip bir "z bilin" veren ynn bu nedenle vurguladk. Ancak bunu yaparken amacmz, bireylemenin kart olarak dnlebilecek bir "toplulukta veya toplulukla bir kimlik edinebilme, bir unsur olabilme" halini, bu sosyolojik yn ne karmak, dahas yceltmek deil. Bu noktann sadece bir ereve olarak anlam vardr ve onun asl dikkate alnmasn istediimiz yn, bu cemaat insannn doa ve teki insanlarla ilikisini "i"letiren bir yaklamla kurmasdr. Bu, doaya ve insana, insan oluun btn yklem ve eilimleriyle yaklamak, yani onlar sadece -yararn belirledii- rasyonel denilen bakn empoze ettii "nesnel" likleriyle "bilmek" deil, insan duyuun btn vehelerini harekete geirerek bir anlama faaliyetinde bulunmaktr. O bakmdan bilmeyi ve bilgiyi yalnzca "rasyonel" yntem ve biimlerin rn olabildiinde meru ve geerli addeden, nicelikselletirebildii lde "gerek bilgi" -bilimsayan, bunu yapabilmek iin "bilme"nin konusunu "nesne"letirerek arasna mesafe koyan ve bylece edinilmi bilgilere dayal etkinlik trlerini gelitiren Bat zihniyeti ile, Doulu kltrlerin "anlama" perspektifleri uyumaz. Eer Doulu kltrler bu anlama perspektiflerinin doasna uygun bir etkin bilgi trn gelitirebilir457

lerse; bu bilgi ve etkinlik, hem seferber edebildii anlama imknlarnn zenginlii ile hem de bu bilgi ve etkinliin bilen ve yapan zne ile nesnesi arasnda "isel" bir banty vazgeilmez sayan karakteri nedeniyle bambaka bir nitelik ve ierikte, baka tr bir etkin olma hali iinde ortaya kacaktr. Bu, imdilerde geerli bilim faaliyetinin yneldii interdisipliner yaklamdan da farkl olacaktr. nk hepsi de rasyonel bilgi edinme yntemleri iinde, nesnenin ayr disiplinlerin konusu edilmi yanlarnn bilgilerini birletiren bu yaklamdan farkl olarak, szkonusu potansiyel anlama tarz, o yaklamla edinilecek bilgiyi bileenlerinden biri olarak alabilmesinin yansra, bize baka tr bir anlam olma duygusu veren insan yeti ve imknlarmz da iin iine katabilecektir. Dou kltr dnyalarndaki insanlar, Bat meydan okumasyla karlancaya kadar bu anlama perspektifleri iinde, insann i dnyasnda zenginlemesini, kendi i derinliklerinde akn ya da ilh hakikatin duyumsanmasn amalayan bir irfann, bir insan- kmilin arayndaydlar. nsann yaradlnn kayna, sebeb-i hikmeti veya ilkesiyle kurabildii rezonansta aranan hakikatin bilgisi ie, insann "manev"

denilen dnyasna dnk bir tutumu gerektiriyordu. Cemaat, doa ve insan-insan ilikilerinde dsal olmayan bir kavray tarzn ve onlar derin/akn hakikatin tezahrleri gibi gren zsel bant dncesini besleyen bir iklim oluturarak, insan, fiziken dnda olan insan ve doadan edindiklerini de bu isel zenginleme arzusuna ynelmeye tevik ediyordu. Tipik "Doulunun "da dnk" grnmndeki atalete karlk insann i dnyasna ynelik araylarndaki artc tarz ve usl zenginlii, rasyonel anlayla izah mmkn olmayan anlama yollarna duyduu deta "yapsal" ilgi, bu erevede tanmlanabilir. Bugn, salt insana zg yaratma ve retme yeteneinin balbana bir etkinlik ve zenginlik olarak ne kt tarih bir evrenin eiinde, yani "gelime" dediimiz eyin dinamiinin dorudan doruya insan "konu" alan bir rotaya girdii bir ortamda; Doulu kltrler kendi "doalarna" uygun bir tarihsel imknla kar karya saylamazlar m? Eer son yz yldr egemen olan Bat uygarlnn yaratt etkinlik trnn "gz kamatrmasndan kurtulabilir, o etkinlik trnn karakteri nedeniyle seferber edemeyecei insan yeti ve imknlar temelindeki insan kavray ve tarihsel birikimiyle kendisini "doallkla" etkinletire458

bileceini dnemezler mi? Bylece yepyeni bir etkinlik durumu ve aamasn temsil edecek olan bir zihniyet dnyas ve uygarln "kurucusu" olmay hayal edemezler mi, hayal etmeli deil midirler? Siyasal-Kltrel Mirasa ve Yeniden Kurucu Bir Kimlie Dair phesiz; yeni bir uygarlk yaratma imkn ve iradesine seslenen bu sorulara olumlu cevap verecek -en azndan- bir "ilgi"nin doabilmesi iin, o ilginin, rnein gnmz Ortadou dnyasnda, yzyl akndr kanayan siyas sorunlarn batanda dnenip duran kilit ve kavak blgedeki durum balamnda, bir yaklam olarak sunulabilmesi gerekir. nk, dikkate alnmaldr ki; -Msr ve bir lde Balkanlar da dahil- bu n Asya alt ktas, byk Dou uygarlklarnn bir ounu dourmu olan son derece kkl bir tarih mirasna sahip olduu halde; Bat meydan okumasnn zorlayc etkilerine en fazla muhatap olmu ve bu balamda kendi tarih ve kltr birikiminden hareketle yeni ve zgn bir "karlk" verebilme kanallar ncelikle -en genel anlamda-siyas etkenlerce dumura uratlm bir blgedir. Bunun sonucu, sadece blgenin hepsi de tartmal snrlar iinde, hibiri de kalclk, oturmuluk vaad edemeyen siyas dzenler iinde tedirgin devletlere blnmesi deildir. Daha da nemlisi; rnein Bat dnyasnda insan ve toplumlarn kendilerini hem daha "yatay" kltrel kimlikler hem de dikey olarak mill kimlikleri iinde tanmlayabiliyor olmalarnn yansra, ayn zamanda ait olduklar Bat kltr ve uygarlk dnyasnn kimliiyle de "mcehhez" addetmelerine karlk; benzer bir durumu bu blgede de geerli klmak isteyen ve bu amala nce "mill devlet"leri kurup, bu devletin mantk, g ve imknlaryla tebaalarn ekillemek isteyen

Batllamac akmlarnn egemenliinde -zellikle yirminci yzylda-yaanan tarihin toplu sonucu her dzeyde derin bir kimlik bunalmdr. Bat'da -ksm istisnalar bir yana braklrsa- rnein din kimlik ile -daha sonra teekkl etmekle birlikte- mill kimlikler arasnda sz edilir gerilimler yaanmam ve bu ikisi ou durumda yanyana ve deta nfuz sahalarnda uzlam olarak biimlenmilerdir. Ve yine bunlar,
459

kendilerini daha stteki "Batl" kimliinin oluturucu elerinden biri ya da tamamlaycs olarak sunabilme meruiyetini edinmilerdir. Oysa tam tersine, bu n Asya alt ktasnda, -bir lde Hristiyan milletler harignmzden bakldnda millet diye tanmlanabilecek topluluklarn hemen tm, "kutsal"la ilikide belirlenen -ve dinlerde ifadesini bulan- bir aidiyet bilincini temel addeden bir kimlik anlay iinde olagelmi ve dolaysyla daha sonra millet tanmna elverecek zelliklerini srdrmelerine mukabil, bir millet bilinci ve kimlii gelitirmemi, byle bir "ihtiya" duyulmamtr. Ayrca bu topluluklar; zellikle Bat meydan okumasyla karlatklar tarihten itibaren sz-konusu olan st "kimlik" bahsinde, tebaas olduklar devletin, yaadklar corafyann adn -dolaysyla kltr iklimini- sahiplenmekte de beis grmemilerdir. Nitekim en azndan ondokuzuncu yzyl sonuna kadar Osmanl tebaas olan Hristiyan Rum ve Ermeni topluluklar kendilerini gayet kompleksiz bir tarzda Osmanl diye niteleyebilmekteydiler. te bu yap ve miras ortamnda, Bat'nn "dvel-i muazzama"nn gc karsnda gz kamam ve -sunufu devlete mensup veya yakn olmann da etkisiyle- o glln ncelikle devlet yapsyla ilgisi olduuna hkmeden, bir sre sonra da o devletlerin birer "mill devlet" olduklarn grp, kendi devletlerini de ayn model zerine "yeniden" kurarlarsa hem Bat'nn gc karsnda dengeyi salayabileceklerini, hem de -veya ya da- o uygarlk dnyasnda yer alabileceklerini varsayan Batllmac kadrolarn eylemi balad. Kilit ara olarak grdkleri mill devlet(ler)i oluturmak iin harekete geirmek istedikleri mill bilin ve kimliin, yukarda iaret ettiimiz (kltrel) yap ve miras ortamnda deta "yoktan varedilmesi" zorunlu olduundan; bu giriimlerin nce -zaten tebaa ba daha zayf olup, koparlmas iin "d" gayretlerin de younlat- Hristiyan topluluklar iin Mslman halklar arasndaki gerilimi hzla younlatrmas, daha sonra da "din kimlik"le atmaya girmesi kanlmazd. Osmanl mparatorluu'nun paralanmasndan sonra, ounun snrlar "Batl glerce izilen ve hepsinde de -Arabistan yarmadas hari- bir sre sonra "Batc" kadrolarn egemen olduu bir "mill devlet" ins srecine girilen Ortadou lkelerinde, tarih, "devlet"lerce benimsetilmek istenen "milli kimlik"ler ile yerleik "din kimlik"lerin
460

atmas ekseninde yaanageldi.

Bu srete, ardna dnyev -doal- ihtiyalar krkleyerek tatmin gdsne seslenen "sanayileme" dinamiini de takarak sahneye kan "mill devlet"lerin, ynettikleri toplumlardaki din kimlie sahip kma tavrn hayli gerilettikleri, sarstklar bir gerektir. Bat meydan okumas karsnda zaten savunmaya gemi bu kimliin, szkonusu "iten" meydan okuma karsnda daha da bzlmesi, hi deilse varln srdrebilmek iin alabildiine iddiasz mevzilere skmas kanlmazd. Dini kimliklerin bu bzlmeyle bo braktklar alann, i tutarll olan kkl bir mill kimlike doldurulabilmesi de mmkn deildi. Ortadou halklarnn binlerce yllk tarih ve kltr miras iinde zayf dahi olsa, herhangi bir geliim, ekillenme izgisine, kke sahip olmayan bu "empoze edilmi" mill kimliklere tutunabilmeleri iin gerekli bir tarih ve kltr boyutu vermek isteyen her tr milliyeti, kendilerine izin vermeyen "gerek tarih"in yerine arptma ve uydurmalarla dolu bir tarihi ikme etmeye urat. Uydurma ve arptmalarla da stesinden gelinemeyen olgular zerine tabular ina edilerek, insanlarn az da olsa sahicilik hissini duyabilecekleri bir tarih bilincine sahip olmalar bsbtn imknszlatrld. Ta bandan "ikinci snf olduunu bilinaltna yerletirmi olmalarndan dolay, zaten yaratc vasflara ket vurmu olan bu "mill kimlik"ler, bir de bu sahicilikten yoksun tarih boyutlaryla, milliyeti ideolojinin haliyle ierdii olumsuzluklar bir kat daha fazlalaman, her yeni sorun karsnda kklerinin savrulduu korkusunu yaayan bir ierik edinebildiler ancak. Yaadmz corafyada, hemen her apl sorunun en azndan tutarl zmlere kavuturulamamasnn -arka plandaki- en temel nedeni bylece olumu mill kimlikler ve bu kimlik teekklnn balca mil ve srdrcs olan mill devletlerdir. Yukarda da iaret ettiimiz gibi, hepsi de bu corafyann engin, zengin kltr ve tarih mirasnn -ou kez kmsenerek- reddi veya alabildiine ksrlatrlm, en zl yanlar budanm bir kavray tarz zerine kurulmu olan, ayrca bu karakterleriyle "kendi mill devletlerini" kavramam olan halklardaki milliyetilik akmlarn da dolaysyla belirleyen bu "mill devlet"ler "puzzle"n, onlarn koyduu snrlar yokmu farzeden bir yaklam, "yeniden" boy vermezse Ortadou halklar iin -en dar anlamyla bile-bir kurtulu mmkn olamayacaktr. 461 Tpk yeni ve insanlk iin yepyeni bir etkinlik dzeyini temsil edecek bir uygarlk yaratabilme genel hedefinde olduu gibi, -bu hedefle doal olarak bantl olangnmz Ortadousu'ndaki yakc "siyas" sorunlarn zm iin de nkoul, bu corafyann kendi kltr ve tarih mirasna ynelmesi, yeniden dnmesidir. Bu mirasn btn vehelerini kucaklayan ve orada -gayet aklkla kefedebilecei"mill devlet" formunun ok tesinde byk birlikteliklerin imknlarna iaret eden vasf sahiplenerek, bunu yirmibirinci yzyl eiinin koul ve imknlarnda zgn bir yaklama tahvil eden bir akm, varolan bunalmn iddet ve younluu dnldnde ihtiyacn azamisini deil, belki de asgarisini ifade etmi olacaktr.

Eer -ve zorunlu olarak- bu akmn bir devlet kavram ve "modeli" olacaksa; hatrlanmaldr ki; "Mezopotamya uygarlklarndan, Eski Msr'dan beri devlette bir kutsiyet kayna, bir akn deerin temsili nitelii 'gren', arayan bir gelenee, siyas kltre sahip Ortadou dnyasnda, bu, plak g ve kar mantna seslenen milliyetiliin ve mill devlet formunun kavranlmas hi de doal deildir. (O yzden de ancak devlet zoruyla empoze edilmesi yoluna gidilmitir.) O nedenle de Ortadou halklar en son ifadesine slm dini dolaymyla Osmanl ve ran Imparatorluklar'nda brnen bu kltrel miraslar ile, ynetici elitlerinin empoze etmeye alt milliyetilii ve mill devlet normlarn benimsemekte ok zorlanm ve direnmilerdi. Hatrlanmaldr ki, Osmanl mparatorluu'ndaki Mslman halklar kendilerini rahatlkla Trk, Krt, Arap, Lz, erkez... diye tanmlayabiliyor, dillerini serbeste kullanabiliyor, aralarndaki sosyo-kltrel farkllklar pekl biliyor ve hemen tm belli bir corafyada ounlua sahip yayorlarken, mparatorluk ktnde ve 'Bat' da tevik ettii halde kendi 'mill devlet'lerini kurmaya ynelen akmlara itibar etmediler."(mer Lainer, "Sunu", Martin van Bruinessen, Krdistan zerine Yazlar iinde, stanbul, 1992, s.12-13) Yirminci yzyl bandaki bu byk aclara malolmu direni, Ortadou halklarnn hafzasndan her eye ramen silinememitir. Bugn bu direnii, zamannn formuyla deil, gerisindeki zengin bir tarih ve kltrden kopmamann, ona sahip kmaya alma gayretinin deta genetik bir ifadesi olduu bilinciyle hatrlatmak verimli bir balang olabilir. O direniin pasif grnmn ikinci planda brakacak
462

bu tarih ve kltr yklemini yaratc bir hamleye dntrebilecek bir yaklamn hemen tm gerekli artlarnn mevcut ve olgun olduunu da -bu yazda zellikle vurguland bu boyut- "gzleri kamamayan" herkes grebilir. O nedenle de bugn ilk planda Ortadou halklarna sadece bir "kurtulu"un deil, "kuruculuun da umut ve evkini, bilincini kazandracak bir akmn, hareketin yatan in etmek, halihazr mensubiyetleri ne olursa olsun herkes iin; zellikle de evrensel birok hareketin, akmn dlyata olan bu corafyadaki utan verici kimliksizlikten azap duyan herkes iin ve herkese ak bir grevdir. Bilgi ve Hikmet, Gz 1993, say: 4463

ESKATALOJLERN SONU'NDAN ATIMANIN DEVAMINA


Yasin AKTAY* Eskatolojilerin Sonu mu? Eskatoloj ilerin sonu mu sorusu aslnda hibir eyin son bulmadn ifade etmeye yarayan basit bir ironiye dayanyor. zellikle ellilerden bu yana, yani sava sonras diye bilinen yllardan bu yana Avrupa sosyal dncesi birok eyin, daha biz balangcnn veya gelimesinin nasl bir ey olduunu doru drst anlamamken, sonunu ilan etti. Nelerin sonunu grmedik ki? Faizmin sonu;

ideolojinin sonu; bilimin sonu; znenin sonu; devrimin sonu; bireyin sonu; toplumsaln sonu; tarihin sonu; hatta insann sonu. Eskatoloj i genellikle dinsel bir bilince aittir ve dnyann sonuyla ilgili anlay ve sylemlere iaret eder. Ancak sonundan szedilen yukardaki eylerin tamam, kendini dinsel olmayan bir referans erevesine dayandrmtr. Genellikle szkonusu olan durumun veya deerin son bulmasyla, toplum olarak, dnya olarak hatta insanlk olarak belli bir olumluluk durumuna ulald varsaylr. Bu olumluluksa, genellikle "zgrlk" ideali erevesinde ekillenir; yni bir durumun veya bir byk deere tevecchn son bulmasyla o durum veya o tevecchn imdiye kadar bask altnda tuttuu deerlerin, unsurlarn veya olgularn kurtulduu dnlr, ilan edilir. Daha ilginci ise, son bulduu sylenen her eyin, byk lde kendi varoluunu zaten ayn ideal
* Do. Dr. Seluk niversitesi Sosyoloji Blm.

464 erevesinde merulatrm olmasdr. Bir dnem insanlara gereklemesi mmkn dnya cennetleri vaadeden ideolojilerin her biri yerini aslnda ayn vaadlerin baka bir versiyonuna terkederek sahneden ekiliyor. Bunun iin son bulduu sylenen yukardaki durum veya deerlerin her birinin ksa bir gemiine bakmak yeterli: 'nsan' kavram Aydnlanma hmanizminin bir rnyd; kendinden baka hibir st ilkeye yaslanmadan kendine yeterli donanma sahip bir varlkt(r). Kendisine elik eden "akl", "bireysellik" gibi kavramlarla kendi toplumunun ve tarihinin bir rn olduu ortaya konuldu. O imdi baz sylemlerde sadece bir "Aydnlanma Anlats"ndan ibarettir. Postmodern addedilen literatrn en nemli temalarndan biri insann sonu zerindeki vurgusudur. Genel olarak Aydnlanma filozoflarnn zellikle de Kant'n neredeyse her eit tarihsel ve toplumsal vasatn stnde, "akn" bir varlk olarak tasarmlanan 'insan'n aslnda "hibir yerde" mevcut olmadn farkeden ve insanla ancak bir tarih ve bir toplum iinde karlaabileceimizi telkin eden literatr en kaba anlamyla bir "insan eskatolojisi" kurgusuna ilerlik kazandrmaktadr (Foucault, 1972; Derrida, 1987). Bu anlamda insan hep bir tarihin, bir toplumsallk ve olgusallk erevesinin ierisinde konumlanm olarak, ounlukla Heidegger'e referansla (Heidegger, 1962), bir Dasein olarak dnlmeye baland. Kendisine, Aydnlanma dncesi yoluyla atfedilen tm "akn" zelliklerin birer yanlsamadan ibaret olduu birdenbire anlalvermi; aslnda ok da kendine yeterli olmad gibi, ona atfedilen bu zelliin onu iyice martm olduu grlm, modern dnyada yaanan bunca savan, smrnn, sosyal felaketin balca sorumlusunun onun bu zellii olduu ska telaffuz edilmeye balanmtr. Modern dnyada kazand anlamyla felsefe de ayn gelimeden nasibini almtr. O da her eyi gren duyan, tanmlayan, snflandran bir "insan" etkinlii olarak insann tarihiyle ayn kaderi paylamtr. imdiki felsefe etkinliklerinin byk

ounluu felsefenin kadastrosuyla uramakta, gayrimenkul bir miras zerinden konumaktadrlar.


1. Baynes, Bahman ve McCharty, beraber derledikleri kitapta, felsefenin, metafizik yetkinliklere sahip bir insan etkinlii olarak hakikati arayan "insan" kavramnn paralelinde "son" bulmu olduunu vurguluyorlar. Derlemelerine aldklar byk

465 Ya modernlik; Aydnlanma'da tasarlanm, son iki yzyln en byk ideallerinden biri olarak, yasland tm kk anlatlarn stnde en byk anlat olarak postmodern durumun kstah, vefasz ve sulayc halefliine ahit olurken ileri yalarna doru ilerliyor birok toplum analizcisine gre son buluyor (Lyotard, 1997). Oysa tm bu "son" sylemlerine baktmzda hepsinin ait olduu bir st sylem veya ideolojiyi seslendirdiklerini grrz. Bunu yapmakla aslnda hibir eyin son bulmadn ispatlamaktadrlar. Bizzat ait olduklar st sylemin kendisi, yani eskatoloj i, modernlemeyle birlikte son bulduu sylenen dinin en nemli unsurlarndan biriydi; dinle beraber onun da ortadan kaybolmas gerekiyordu. Oysa brakn dinin modernleme teorilerinin bu ngrlerine ramen ykseliini, bizzat modernlik, dinin neredeyse btn bileenlerini iselletirmek sayesinde geliebilmitir. Bu anlamda modernlik radikal bir kopuu, tm aksi iddialarna ramen baaramam, insann dinsel varolu biimiyle olan tm balarn kaltsal olarak tamtr. Kukusuz bunun tezahr biimi ok farkldr. nsan puta taparken de insandr, Allah'a taparken de insandr ama insann bu ikisine tapmayan bir varolu biimi mmkn deildir. Aslnda, aldmz bu ilk kavakta diyebiliriz ki, ne insan o haliyle salt Aydnlanma'nn bir rnyd, ne de imdi bu insann mutlak lmnden bahsedebiliriz. Ne birey Avrupa burjuvazisinin mutlak bir rnyd ne de imdi birey dncesinin mutlak ekilmesinden szedebiliyoruz. Aslnda ok klielemi bir deyimle insan olan hibir ey yeni olamaz. Bunca eyin sonunu ilan etme konusundaki acelecilik, insann modern dnemde semav din(ler)i kendi hayatndan kovduktan sonra deiik alanlarda oluan boluklar doldurma abas olarak grlmelidir. amzda oka grlmesi, insanln gelitirdii bunca deerin ksa zamanda bir eskatoloj iye tab klnmas, bir yanyla insann doyumsuz tketim alkanlna verilebilir. Postmodern olduu ska telaffuz edilen amzn, eskatoloj ileri de kitlesel tketim srecine uratm olduu sylenebilir. nsan kendi yapt tanrlar bile es-

fllozoflarn metinlerinden yola karak "felsefe sonras" hakknda baz kestirimlerde bulunmaya alyorlar (Baynes, Bohman ve McCharty, 1987). Felsefenin yine bu tr metafizik sorunlarndan dolay bir kriz, hatta bir son iinde bulunduu temas olduka yaygn bir tema olmutur. Bu konuda yine bkz. Cohcn ve Dascal, 1989.

466 kitmektedir, onlarn yerine yenilerini ikme etmekte, onlardan bkp gnn artlarna ve eilimlerine gre deitirmeyi istemektedir. Dileyen bunu "insan ackr ve beslendii gdadan rettii tanrlar yemek zorunda kalr" diye de okuyabilir.

Eskatoloj iler bir yanyla da byk dinlerin haber verdii te dnya cennetlerinin yerine yeryz cennetlerini ikme etmenin ad olarak da okunabilir. nk dinlerin vaat ettikleri cennete duyulan arzu insann iinden ekip karlamaz. Bu, baka bir biimde de olsa mutlaka geri dner. Eskatoloj iler, o yzden neyin son bulduuyla deil, son bulan ey dolaysyla neyin baladna ektikleri dikkat asndan kayda deer. Kukusuz neye dikkat kesilmekteyse yeni dinin btn bileenleri ona gre saptanabilir. Dolaysyla tm beer eskatolojilerin birer yanlsama rn olduu veya baz yanlsamalar dourup onlar srdrmeye dayandn syleye-biliyoruz. Tarih Eskatolojisinin Cennet ve Cehennemi Yzylmzn en byk eskatoloj ilerinden biri faizmin sonunu haber veriyordu. kinci dnya savann en ac tecrbelerine yol at sylenen faizmin, savan son bulmasyla birlikte tarihe karm olduu sylemi, insanln nih bir zaferi, zgrlk idealine yaklamann son bir adm olarak telaffuz ediliyordu. Frankfurt Okulu'nun nde gelenlerinden, 68 renci olaylar dolaysyla mrnn son yllarnda birdenbire kefediliveren Herbert Marcuse faizme kar szkonusu zaferin sadece asker bir zafer olduu kara haberini veriyordu. inde yaanlan toplumun faizmden devrald bir miras vard ve bu miras faizmin asker varln aratmayacak durumdayd. Faizm, asker bakmdan yenik drlmt, ama her an yeniden canlandrlma olana ortadan kaldrlamamt. Kukusuz kendisinin de deiik vesilelerle ifade ettii gibi Marcuse'nin kendi grleri zerindeki kontrol 68 renci hareketinin tevecchnn eline gemiti (Marcuse, 1979: 77). O yzden bu szlerinden kendisinin ne murat ettiini kendi ifadelerine dayandrmak mmkn grnmyor. Ancak szkonusu tevecch, faizmin son bulmu olduu yanlsamas zerinde palazlanm yeni ve allmadk bir bask rejimiyle bouuyordu. Onun da sonunu ilan etmek isti467

yordu. Ancak onun sonunu ancak baka bireylerin balangcyla birlikte ilan etmek zorundayd. Bu da ideolojilerin sonunun balangc, yani baka bir eskatoloji ve aslnda tm eskatoloj ilerin gerektirdii gibi yeni g ilikilerinin balangc idi. Tm eskatoloj iler gibi o da bir yanlsamayd, ideolojinin dna klamayacak bir galaksi oluturduunun farkedilmesi ise ok uzun srmedi. Ancak bu farkediin de bir bedeli vard ve bu bedeli detmeme cmertliini gsteremedi, gsteremezdi, o da kendi eskatoloj is ini dayatt gitti ilh. Krfez Sava'ndan sonra herkesin dilinde "Yeni Dnya Dzeni" nin tyleri bitmiken bunca gaddarca bir olayn douraca dzen nasl bir dzen olacaktysa akademik evrelerde bunun teorik atlar atld bile. ok gemeden Amerikan hormonlu Japon Francis Fukuyama'nn "Tarihin Sonu"nu Amerikan liberalizminin final zaferiyle ilan eden eskatolojisi her taraf kaplad (Fukuyama, 1991). Bu eskatoloj inin fark, artk bizzat tarihin sonunda yaamakta olduumuzu iddia ediyor olmasyd. Yani bizzat cennetin iindeydik. Veriler ok salam

grnyordu, insanlarn hlihazrda yaamakta olduu atmalarn hepsi son dalgalanmalar (aslnda rpnlar) dan ibaretti. Bunlarn hibirinin nmze yeni ve alternatif bir tarihsel seenek karma imkan yoktu. Zaten grnrde bir tek islm fundamentalizmi-nin sesi gr kmaktayd, ama onun da tarihin bu ada nnda alternatif sunma potansiyeli yoktu. Siyasal slm'n kalesi saylabilecek olan ran'da retim, tketim ve finans modelleri ileri kapitalist dnyaya bir alternatif oluturmuyor, aksine bu dnyaya eklemlenecek bir mahiyet arzediyordu. Son kertede geici olan gerginlikler hesaba katlmazsa, onlar da CocaCola iiyorlar, Sony marka elektronik rnler kullanyorlard. Anlalan telalanacak bir ey yoktu. Tarihin Sonu, aslnda iki yzyldr alageldiimiz modernist dnya cenneti vaadlerinin kaba bir tekrarndan baka bir ey sunmuyordu. Dorusal bir tarih modeline yaslanyordu ve geriye dn mmkn olmayan gelimelere btn dnyann tab olduunu iddia ediyordu. Onu popler klan yeni dnya dzenine karar veren kresel lekli iradenin sesykselticisiydi sadece. Realitede, galebe alm bir gcn glln tartmak belki mmkn grnmyor, ama bu yaklamn mantksal dzeyde hesaplamas gerekli bir sorunu vard. Kendini Hegel'in tarih anlaynda temellendirmi bir yaklam, diya468

lektik olarak kendini ancak tm elikilerin bittii bir eskatoloj iyle tahakkuk ettirebilecekti. Mantksal dzeyde bu eliki ancak bir eskatolojiyle bitirilecekti de, realitede bunun maliyetinin, eliki potansiyeli barndran tm unsurlarn bertaraf edilmesi eklinde olacan grmek zor deildi. te, modernliin kresel apta tm deerlerini hkim kld bir dnemde yeniden faizmin dnnden sz edebiliyoruz. stelik bu dn ok usturuplu, tekini tamamen grnt dnda brakan, gitgide daha da kesifleen bir dlama operasyonlar yoluyla olmaktadr. Prusya'nn ruhu bu sefer Amerika'da tenash etmiti. Amerika yeni dnya dzeninin tab olduu deerlerin gardiyanl sfatyla Krfez'deki ovu yapt anda tarihin ancak pornografik bir tatbikatla son bulaca yeterince anlalm oldu (Baudrillard, 1991). Kuveyt'in igaline kar btn ordularn seferber eden okuluslu gcn Bosna karsnda iine dt durum, Cezayir'de seimlerin iptaline kar gsterilen ikiyzl tepki, Trkiye'de ykselen slm'a kar duyulan fundamentalist-laik tepkiye Batllarin bak, tarihin eskatoloj isinin kimler iin cennet, kimler iin cehennem vaadettiini yeterince gzler nne seriyor. Unutulmamas gereken ey u ki, eskatolojisini bu dnyada tesis eden hibir gcn yerletirdii hibir kurum, ortaya koyduu hibir eseri bak kalamyor. nk birileri iin cennet birileri iin cehenneme dnm bir dnyada diyalektiin hl bir miktar esmisi mevcut olmak durumundadr. Eskatolojilerin Sonu yani atmann Devam "Dncelerin tarihi yoktur" der Marx. Kukusuz baka eyler kastetmek iin sylyor ama buradaki kullanll itibariyle ok doru bir sz. Dncelerin

evrimi deil, ancak unutulup hatrlanmas szkonusudur. nsana, hayata, topluma, doaya, evrene, tanrya kar taknlan genel tavr ve tutumlarn toplam da ne evrilir ne devrilir. Aslnda 90'larn banda Tarihin Sonunun kutlanmasyla Hegel'e yaplm bir mracaatn sac bir Hegelcilii ne karm olmas paradoksal biimde Marx' hi de ummad, istemedii bir yerde (hep olduu gibi yine ironik bir biimde) dorulamtr. Geri Marx daha Louis Bonapart'n Onsekizinci Brumaier'mde travmatik bir hayal k469

rkln teorik bir gerekilie dntrmenin formllerini arama tecrbesini edinmiti (Marx, 1955). Ama bundan tam yzelli yl sonra da sa Hegelciliin tekrar ne kmasnn bir aklamasn yapmakta zorlanaca muhakkak grnyor. Tarihi konu alan eskatolojinin kresel lekte varp dayand fil durum, yeni dnya dzeninin ancak birilerine srgn ve cehennem klnmasyla tesis edilebilmesidir. Tarihin sonunda vaadedilen, herkesin kendi bireysel arzularnca veya inansal gereksinimlerince, ama zgrce yaamasn ve siyasal katlmn mmkn klan bir toplumsal dzendi. Bu dzen n alnamaz bir ekilde tm alanlara nfuz ederek zaten messes hle gelmeye yz tutmutu. Daha ileri ularnda radikal bir demokrasiyle buluacak, taraflarn birbirlerine tahakkm iddialar olmakszn birarada yaamalar mmkn olacakt. Vazgeilmez ey, retim ve tketimin liberal dzeni olacakt ve bu dzenin kendisi zaten szkonusu toplumsal yap olmakszn tam anlamyla geliemeyecekti. Dolaysyla, tarihin nihayete ermi bulunduu moment, kresel sermayenin garantisi altndayd. Bu da szkonusu eskatolojinin gvenilirliini artryordu. Btn bunlarn mthi bir illzyon olduunu grmek iin Huntington'n medeniyetler atmasn tehis eden sesini duymamz gerekmiyordu. Kukusuz, Huntington, szkonusu tehisi yapmakla Avrupa medeniyetinin benmerkezciliini krmak gibi ulv bir amaca hizmet etmeyi ummuyordu. Daha kts o, aslnda, Avrupa medeniyetinin muhtemel dmanlarnn anatomisini karmaya adamt abasn. Ama bu abann Avrupa tarafna gstermeye alt yzn biz Trkiye'dekiler, daha genelde slm alemindekiler, zaten fazlasyla gryorduk. Trkiye'de son zamanlarda yaananlar en fazla, car akademik ilginin geerliliine byk ve safa bir inan besleyen sosyal bilimcileri mahvediyordun Bunlar, olanbitenleri hangi siyaset bilimi teorisinin modeline gre aklayacaklar? Hangi toplum bilim teorisine dayanp Trkiye'de gerek veya sosyolojik boyutlaryla bir toplumun veya bir toplumsallk olgusunun mevcudiyetini ispatlayabilecekler? Gerekten de, kitaplarda rendikleri ve neredeyse olgusal temeli tartlamayacak bir paradigma olarak ileyen "dorusal ilerlemenin" bu kadar keskin bir viraj almasna ne sosyal bilim birikiminin ne de sosyal bilimcinin ruh
470

durumunun hazr olmad aka grlyor. En azndan insan haklarnn ve siyas ve ekonomik liberallemenin, kresel apta n alnamayacak ve geri de evrilemeyecek sreler olarak, sosyal bilimlerin kapsama alannda tuttuu yerin bu kadar kolay alaa edilebilecei tahmin edilemezdi. Aydnlanma'nn insanla vaad ettii ve tarihin son bulmasyla gerekleecek olan cennet tam ulalabilirmi gibi gzkrken herkesin burnuna kan kokular gelmeye balam; yrtc hayvanlar da bu dnyada bir cennette yaamann ancak kendi doalarndan sapmalaryla mmkn olabileceinin dayanlmaz gereine boyun emilerdir. Sosyal bilimlerde, imdiye kadarki tm kuramsal abalar boa karm gibi grnen gelimelere bir sylem daha elik etti ki, bu sylem ancak bylesi bir hayal krkl okuyla anlaml klnabilirdi. Tahmin edilebilecei gibi, bu sylemin de yeni bir eskatolojiye dnmesi kanlmazd: "Siyaset ve toplum biliminin sonu." Aslnda Trkiye'de ve dnyada son zamanlarda yaananlar, bir eyi eksiz phesiz orta yere sermitir: Hibir eyin son bulduu yok. zellikle iktidar ilikileri asndan insanlk tarihinde bir arpa boyu ilerleme (veya hatta gerileme) yoktur ve olabileceinin iaretleri gnden gne yok olup gidiyor. Ortalkta barp duran ilerleme sylemlerinin ne ie yarad veya ne ie yaramakta olduuna gelince. Kukusuz birok ilevleri vardr. Ama akla en kolay gelenini hemencecik syleyelim. Siyasal dzeyde bu sylemler, alt tabakalardan hasbelkader/hasbelbeer gelen ve bir iki kuak sonra lkenin ynetimine talip olanlarn stabilizasyonunu salamaya yaryor. Allah'n dandan inmi bir kro, tarihin derinliklerine kk salm anl anl bir devletin mahiyeti ve gelecei hakknda, yeniden nasl yaplanaca konusunda konuturulur mu? Szkonusu sylemler, nce konuturulabilmesine imkan veriyor. Ancak btn imkanlar konuabilecei vehmini uyandrmak suretiyle btn gazn almaya matuftur. ayet biraz fazla ileri giderse; yani bu sylemlere biraz fazla inanp hakikaten sylediklerini yapaca vehmine kaplrsa, kendisine birazck faizm yazlr, medeniyetlerin kan davalarnda tevars ettii sular hatrlatlrm. Biz de Marcuse'nin sylediklerini bugn Trkiye rnei iin hatrlayp avunalm: Faizmin asker alandaki yenilgisi hi nemli deildir. Daha kts faizm her an, hem de muhteem bir dnle, yeniden 471 dnme potansiyeline sahiptir ve onun dnmesini engelleyecek kurumsal tedbirler alnm deildir. Huntington'n medeniyetler atmas tezi ilk ortaya atldnda Fukuyama'nn tarihin sonu tezine bir cevap olarak grld. Aslnda ikisinin de ortak zellii Bat hegemonyasndaki bir siyas akln, dnyann teki taraflarnn siyas gdmlenmesi arayndaki akln, sradan ve bir hayli geleneksel ve karakteristik iki tavrn sosyolojik bir sylemle telaffuz etmi olmalaryd. Her ikisi de sosyolojik olarak

disiplinli ve tabiri caizse biraz daha kuralna uygun bir tez havasna brnm bir abay temsil ediyorlard Yoksa bu tezlerin esas niyetinin ve ieriinin hibir zgn taraf yoktu. ou zaman olduu gibi bu iki tez arasnda bir tercih durumunda brakldn hissedenlere, ilerleme dncesinin konjonktrel olarak liberal dzende ykselen ruhuna uygun olarak, tarihin sonu teorisi daha cazip grnd iin sosyolojik nosyona daha layk grld. Tarihin sonu teorisiyle, aslnda Mslmanlar'n aleyhine kurulmu grnen yeni dnya dzeni arasnda paralellikler grenlere ise, medeniyetler atmas daha olgusal temellere sahipmi gibi grnd. Buna ramen sosyolojik bir analize medeniyeti konu etmenin baz sorunlar hep nde tutuldu. Hakikaten de bu kitabn "sunu" blmnde de belirtildii gibi, sosyolojik uylamlarda medeniyet kavram snrlar kesin hatlarla izilebilmi bir kavram olmad iin, bu kavram zerinde odaklanmann, zellikle snflarn varln ve bunlarn ekonomik hayatta oluturduklar gerilimleri ve bunlarn kimi zaman medeniyetler st teekkllerini grmezlikten geleceinden kayg duyulmutur. Oysa, eskatoloj ilerin sonu, bize dnya dzeni leinde yaananlar bir yanda dururken, snf atmalar zerinde odaklanm bir sosyolojik ilginin, muhtemel bir dnya dzeni maniplasyonuna tab olabileceini akla getirmektedir. Huntington'n zgnl liberalizmin ykselen ruhuna kar medeniyetler diye bir gerein varln hatrlatarak direnmi olmasdr. Ampirik dzeyde byk lde isabetlidir, ancak bu direniin bir sosyolojik nesnellik masumiyetinden ziyade bir atmann br tarafndaki istem ve karlarn gzetilmesine adanm bir aba olmas daha tayin edici bir gerektir. Hasbelkader, ister Mslmanlar olarak, ister Trkler olarak isterse de Doulular olarak szkonusu atmann bir de "teki" yan var. Ve ne yazk ki, biz istesek de istemesek de her geen gn biraz daha fazla ol472

mak zere "teki" tarafa da yle grnyor. REFERANSLAR

Baudrillard, C, 1991, Sessiz Ynlarn Glgesinde veya Tarihselin Sonu, ev. Ouz Adanr, tstanbul: Ayrnt. Baynes, K., Bohman J. ve McCharty T. (eds.) A/ter Philosophy: End or Transformation? Cambridge, MT. Cohen, A. & Dascal, M., 1989, The Institution of Philosophy: A Discipline in Crisis?, La Sallc: pen Court. Derrida, }., 1987, "The Ends of Man", Baynes, Bohman ve McCharty (eds.) After Philosophy: End or Transformation? Cambridge, MT. Foucault, M., 1972, The Archeology ofKnowledge, New York, Harper and Row. Fukuyama, R, 1991, Tarihin Sonumu?' Yusuf Kaplan (ed.), Kayseri: Rey Yaynlan. Heidegger, M., 1962, Beingand Time, New York, Harper and Row. Marcuse, H., 1979, H. Marcuse ile Sylei, B. Magee, (ed.) Yeni Dn Adamlar, istanbul: Milli Eitim Bakanl Basmevi. Marx, K., 1955, Eighteen Brumoire ofhouis Bonapart, [Marx, K. & Engels, F., 1955, The Communist Manifesto (Samuel, H. Bcer, ed.) New York: Appleton-CenturyCrofts.]

473

MEDENYETLERN TAHRB VE FALN MEHULLEMES Murat YILMAZ


Medeniyet kavram ve medeniyet-kltr ikilisi sosyal bilimlerin vazgeilmez konularndandr. Bununla birlikte medeniyet ve kltr kavramlar etrafndaki

bulanklk da kaydedilmelidir. Bu yazda ne bulankl sergilemek ne de bulankl vuzuha kavuturmak amacn tayoruz. Samuel Huntington'n medeniyetler atmas tezi, dnya leinde sregelen iki kutuplu souk savan sona ermesinden sonra imdi ne olacak sorusuna verilen cevaplardan biridir. Muhakkak ki, bu soruya verilen tek cevap medeniyetler atmas deildir. Reel kapitalizm ile reel sosyalizmin atmas neticesinde, reel sosyalizmin iflasnn akabinde, liberalizmin nihai zafer nidasyla Fukuyama tarafndan ortaya atlan "tarihin sonu"nun geldii tezi ilk olarak hatrlanacaktr. Tarihin sonu tezi liberalizmin nihai zaferiyle ideolojilerin bittii iddiasn da mndemitir. Fukuyama bilhare tezinde tadilat ve tenzilatlar yapmtr. Yeni dnemi izah, anlama, karlama veya ynlendirme meyannda dile getirilen modernizmin krizi, modernizmin sonu, ge kapitalizm, postmodernizm gibi teorik abalara sadece iaret etmekle yetiniyoruz. I. nsan ve Herkes"1 Tarihin baz anlarnda, baz kavramlar hi olmad kadar tedavldedir. Lkin bu tedavldeki hl tahfif, tai ve tahrife uramakla e anl
1. Bu balk ve konunun bir baka deerlendirmesi iin Ortega Gasset'in u kitabna baklabilir: nsan ve "Herkes", ev. Neyire Gl k, Metis Yaynlar, tstanbul, 1996.

474

olduunda kavramlar hilemenin veya herkeslemenin bir kullanm arac olarak eritikleri deeri de beraberinde getirir. Kavramlarn buradaki deerinin tespiti kendinden veya ait olduu toplumsal/tarihsel zeminden krtajla alnan bir cenin gibi l, hatta domam bir "l" olarak hilemeye (veya herkeslemeye) hizmet etmesi esas alnarak yaplacaktr. Tespiti yapacak olanlar, eski kozmosu ykarak nce kaosu sonra da kendi kozmoslarn ina edecek olanlardr. Hileme veya baka bir deyile herkesleme muhtelif formlarda tezahr eder, edecektir. Bu formlara iaretten muradmz, tarihin leler galerisi olarak otopsisini yapmak deil, iinde bulunduumuz toplumsal formasyonun atfta bulunduu bilekeyi anlayabilme kaygsdr. Hilemeye ve herkeslemeye gtren toplumsal formasyonun anlalabilmesi iin atfta bulunulmas gereken iki kavram veya toplumsal kurum "Devlet" ve "Piyasa"dr. inde bulunduumuz konjonktrde bu iki kavram ve kurum birbirlerinin zdd kmili olarak takdim edilse de, hem lkemiz hem dnyamz asndan bunun hi de byle olmadn syleyelim. Bu itiraz elbette ki byle bir takdimi esas alan, toplumsal zne ve sylemlere muhalif bir sesin dile getirilmesini de ifade eder. Fakat bu itirazn soy liberal dnceye ynelik olmadn, aksine onun da dahil olduu siyas fikirler yelpazesinin (liberalizm, muhafazakrlk, sosyalizm ve anarizm) savunulmasna ynelik olduu unutulmamal. Modern hayat, hayatn kompartmanlara ayrlmas olarak tanmlanabilir. En basitinden zel hayatla kamusal hayatn, manev alanla madd alann, deer ile

bilimin v.s... Bu ekilde tanmlanm modern hayat, itiraz edilse de, itiraz edilebilecek bir zatiyet ierir. Halbuki bugnk hayatmz bu manada itiraz edilecek, ihtilaf edilecek bir zatiyet ve muhatap barndrmayan bir hayattr. Ortada faili mehul fiiller, -dili gemie havale eden ve imdiki anda buradaym diyen bir zatiyet, aktr, zne yoktur. Dahas bu ele gelmezlik, geveklik muhalif bir failin varln da neredeyse mmknlk sahasnn dna atar. Artk insan sahnenin dndadr ve insan aslnda bir zatiyet ier(e)meyen, herkesleen veya hikimseleen eylerdir. Hikimse veya herkes biz olamad gibi teki de olamaz, yani o olmayan, iinde yer almadmz bizin dna da kamaz. Dna kamadmz bu fanusta iine giremediimiz bir ey de 475 vardr: Kendimiz. Kendimiz yani "ben"ler olarak insan tekleri veya ait olduumuz dil, din, mezhep, snf, hemehrilik vs... Btn bunlar artk kendimiz olmak imknlarndan kp snacamz kavuklar, dondurulmu yani hayatiyetini kaybetmi kimlikler, tabutlar hline gelmitir. insanln mmknln ortadan kaldran bu vasattr. Bu durum kamilen bir "insanlk durumu"ndan kopu hli deildir. Belki kopu kamilen olsa, durumun alglan ve deerlendirilii daha kolay ve imkn dahilinde olurdu. Ancak insanln gayri mmkn oluu veya tekil insanla ve toplumla irtibatnn kopuu bir baka ekilde ortaya kmaktadr.
II " Sava Manzaralar"2

ki kutuplu dnya dzeninin sona erdiini gsteren en nemli gsterge, dnyada yakn gemite biten ve u anda devam edegelen otuz-krk kadar i savatr. Huntington sadece savalar deil i savalar da medeniyet atmalarnn bir trevi olarak gsterme arzusuna sahip olsa da, Hans Magnus Enzensberger'in etkileyici almas Sava Manzaralar'nda farkl bir izah denemesi var. Bilindii gibi bir sava teorisi vardr ama i sava teorisi yoktur. sava, savaa gre ok daha kanl, kyc ve kuralszdr, iki kutuplu dnya dzeni hkm srerken gerekleen i savalar genel olarak iki kutbun reel politika mucibince destekledii taraflar arasnda cereyan ederdi. Hlihazrdaki i savalar byle deil.
"Gnmzn i savalar kendiliinden, ieriden patlak veriyor. Trmanmalar iin artk d glere gereksinimleri yok... Ksa sre ncesine kadar bir ulusal kurtulu savann ya da devrimci ayaklanmann tohumlarn tayorlard. Ancak Souk Sava bittiinden beridir ki gerek yzlerini gsteriyorlar..

2. Balk Hans Magnus Enzensberger'in ayn adl kitabndan alnmtr: Savaj Manzaralar, ev. Ersel Kayaolu, letiim Yaynlan, stanbul, 1995. Enzensberger'in tezlerini deerlendiren aadaki yazya da baklabilir: mer Lainer, "nsz", Sava Manzaralar, (iinde) 3. H.M. Enzensbergcr, a.g.e., s. 24-

476 Artk herkesin herkese kar sava balamtr. Savan corafyas sadece nc dnya lkeleriyle, eski Dou Bloku lkeleriyle veya medeniyetlerin fay hatlarnda yer alan blgelerle snrl deildir. Los Angeles'tan Solingen'e, New York'tan Berlin'e her yerde i sava manzaralarna rastlanabilir. Bu manzaralarn mimarlar sadece ideolojik veya etnik gruplar, fundamentalist dinciler, mafya

gruplar deil sradan vatandalardr da. Zaten byle bir manzarann teekkl iin nfusun yzde birinin katks kfidir. Artk her farkllk hayat bir tehlikeye dnyor. Soykrm iin Yahudilere, kar devrimcilere ihtiya yok, baka bir futbol takmnn taraftarlar, farkl giyimliler, farkl konuanlar bir sava kvlcm olabiliyor. Ordu, polis ve anti-terr birlikleri mcadele ettikleri etelerden birine dnyorlar, i savaa katlanlarn benci (otistik) zyaplar ve ykm ile zykm arasnda ayrm yapamamalar dikkat ekiyor. "Gnmzn i savalarnda her trl merulatrma buharlamtr. iddet kendisini ideolojik dayanaklardan tm ile syrd artk."^ Bylece sava ile siyaset arasnda kurulagelen balant yeni i sava manzaralaryla siyaset arasnda kurulamyor, i sava manzaralar insanlk durumundan k szn yani siyasetin bitiini gsteriyor. Burada bir medeniyetler atmasndan deil medeniyetin snnden, imhasndan bahis alabilir.
"Fakat savaa hkim olanlar bunlar deil, ne iin kurban verecekleriyle ilgili llerini yitirmi olan ounluktur. Gnmz i savana yeni ve rktc zelliini katan, savan herhangi bir ey uruna yaplmamas, tam anlam ile ortada hibir eyin olmamasdr. sava bylece siyasetin geri tepen virs haline geliyor. Siyaset her zaman karlarn szkonusu olduu bir tartma olarak grlmtr ve bu karlar yalnzca g ve maddi gelir deildir, ayn zamanda gelecek mitleri, yani istekler, projeler ve lkler olmutur. karlarn bu karmak oyunu, ender haller dnda kanl ve daima anlalmaz olmasna karn, katlanlarn amalar yine de aa yukar anlalabiliyordu. Fakat insan ne kendi yaamna ne de bakasnn yaamna hibir deer bimedii zaman, bu artk olas deildir ve Aristoteles ile Machiavelli'den Marx ve Weber'e kadar tm siyasal dnler yerinden oynamaktadr. Serseri maynlarn dolat bir dnyada geriye artk yalnzca bir olumsuz 4. a.g.e., s. 28.

477

topya kalyor - Hobbes'un, herkesin herkesle savat kadim mitosu.

Bu balamda siyaset namna sylenen eyler slogandan teye gemez. Enzensberger'in rneinde: "AlmanlkO) hibir ierii olmayan, yalnzca beyindeki boluklar doldurmaya yarayan bir slogandr." Buna karlk meseleyi ele alanlar da iine girdikleri yorum labirentinde kmaz yollara ulayorlar. Allagelmi parti emalar kullanlmaya devam ediliyor. Bu emalar ve siyas analizler birka kelime ile zetlenebilecek niteliktedir. Bir yanda disiplin, dzen, rf ve terbiye vurgusu yapan ancien rejime taraftarlar. Dier yanda snrsz iyimserlik iinde bir vasilikle "su failde deil, evrededir; baba evi, toplum, tketim, medya, kt rnekler" diyen sosyal demokratlar. Neticede faili, insan mehulletiren izahlar: "Bu, aktrlere rahat bir siper salayan bir yanstmann en ar biimidir. savalarn sorumlusu olarak asla, geni kitle tabanlaryla yerli failler gsterilmiyor; lke dnda baka sulular aranyor. Bylelikle dnyann birok blgesindeki nfus sanki kendi bana hareket edemeyen, bu nedenle asla zne

olamayp ancak nesne olabilen kuklalarm gibi grlyor; reit saylmyor. stelik bu kimseyi rahatsz etmiyor gibi. Bu, egemenlikleri altndakilere her zaman ocukmu gibi davranan eski smrge efendilerinin stnlk duygularn da anmsatyor: Ellerine tehlikeli nesneler vermemek gerekir; onlarn gerek duyduu yalnzca bir vasidir. Bakc olarak da, ne yaparsa yapsn btn sonularna katlanmak zorunda olan Bat akla geliyor ancak."' Bylece reit olarak yaptklarnn sorumluluunu stlenmek yerine vesayet altna girmeyi kabul edenler de, faillerin mehullemesine katkda bulunurlar. Burada faili mehul bir tarih, insansz bir medeniyet, vatandasz bir devlet ve toplumsuz bir piyasa anlayna geilecek vasat resmolmaktadr.
5.a.g.e.,s. 39. 6. a.g.e., s. 32. 7. a.g.c, s. 75.

478

III. insanlk Durumu ve insansz Medeniyet sava manzaralarnn veya iinde bulunduumuz o insanlk hlinden kopu durumunun temel zelliklerinden biri feragat duygusudur. Buradaki feragat kelimesi Hannah Arendt'n 1951'deki anlam kodlamasyla anlalmaktadr:

"Herhalde nefret dnyadan hi eksik olmamtr, fakat [imdi] kamuoyunu ilgilendiren tm konularda nemli bir etken haline geldi... Nefret, hi kimsenin ve hibir eyin zerinde gerekten younlaamyordu; sorumlu tutabilecei birisini bulamamt - ne hkmeti, ne burjuvaziyi, ne de d gleri. Bylece gnlk yaamn tm gzeneklerine girebiliyor ve tm ynlere doru geliebiliyor, en inanlmaz, en beklenmedik biimleri alabiliyordu... Artk herkes herkese ve zellikle de komusuna dman olmutu... "ada kitleleri [gemi zamanlarn] gruhlarndan ayran, kendi esenliklerine kar feragatlilikleri ve ilgisizlikleridir... Feragat burada olumlu bir zellik deil, insann kendisinin nemli olmadn, kendi benliinin her zaman ve her yerde baka bir benlikle deitirilebileceini dnmesidir... Bu kkten benlik yitimi olgusu, ynlarn kendi lmlerine kar takndklar sinik veya skkn ilgisizlik, hi beklenmiyordu... Bunlar, salkl insan aklnn ve karar gcnn ar azalmasyla ve en az bunun kadar nemlisi, temel yaama igdsnn artk korunamamasyla malldrler."

Trk siyaset ve kltr hayatn anlayabilmek iin betonlama kavram zerinde bir nebze durmalyz. Bir yazsnda Prof. Dr. Anl een ykselen slamc muhalif hareketler karsnda Kemalizmin gcn anlatmak iin "cumhuriyetin betonlam kltr"n vurgulamt. Burada kastedilen kltrn ne lde kltr olduunu veya gcn tartmayacaz, ama "betonlam kltr" nitelemesini sadece Kemalistlere deil kltrel hayatmzn tamamna temil edilmesi gerektiinin altn izmeliyiz.9 Her an yeniden rettiimiz ve elbette ideolojilerimize nisbetle

8. a.g.c, s. 35-36. 9. Buradan "Siyasete ar" balna kadarki ksmdaki tartmalarn daha geni bir versiyonu iin bkz. "Siyaset Felsefesi ve Tarz- Siyaset zerine Notlar", Trkiye Gnl, Say: 40, Mays-Haziran 1996, s. 9-14.

479 mtereimiz olan ve bu sebeple de esnek olmas gereken kltrn bir nnn veya o nn alglannn dondurulmas, hatta betonlatrlarak tarih ve toplum zerinde-dnda bir yere yerletirilmesi konusundaki toplumsal tavrmz "betonlam kltr" ibaresinde ifadesini buluyor. Bu cmleden olarak muhalif-

muvafk hemen hemen btn taraflarn sanldnn aksine, ayn krede yer ald ve "birbirlerine benzedikleri" hayatn her alannda mahade edilebiliyor.10 Kltr ve medeniyetimizin bir nnn, o nn alglanlarndan birinin veya bir tezahrnn betonlatrlarak onun z, hakiki, evrensel, ezeli ve ebedi olarak takdim edilii; kltr, medeniyet ve bizatihi toplumun toplumsallk vasfn "beton", yani "l" hle getirmektedir. Bylece toplum, kltr, medeniyet ve hayat, zaman kiplerinden birinde derin dondurucuya koyularak, tarihin ve toplumun bir n, tarih ve toplum d bir heyula hline getirilerek toplum bu anda hapsedilir, tarih bu anda bitirilir. Bu hapsi kontrol edecek gardiyanlar ise siyas yelpazenin tamamnda gnll olarak mevcuttur ve buralardan devirilir. Yelpazenin farkl yerlerinde artk farkl toplum ve tarih kompartmanlar vardr. Var olan bu kompartmanlardakiler birbirlerine geisiz bir ekilde, daryla tek irtibatlar seyretmek ve kendilerine sunulan servisle snrl snaklarnda emin bir ekilde gitmektedirler. Artk ayr bir gardiyanlar snfna ihtiya kalmamtr, nk herkes kendinin gardiyandr. Bu arada geisiz, farkl ve birbirlerini dman olarak alglayan kompartmanlar bir lokomotif tarafndan ayn ynde "bilinmeyen" yerlere gitmekteler. Ancak geisizlik, seyircilik ve gardiyanlk kompartmanlardakilere sadece kendilerine sunulan temsil sahnesini seyretme imknn verdiinden gidilen yn, beraber gidilen kiiler - kompartmanlar ve lokomotifi kimin ynettii tartma sahasnn dndadr. te bu noktada yeri gelmiken Medine Szlemesi'nde sergilenen yaklamn-btn iyi niyetlere ramen, bu durumu resmettiini, dahas resmletirmeye ve deimezlie yneltmek iradesini tadn, gardiyanlk ve seyircilik durumunu daimiletirme potansiyeli ta10. Kltr-mcdeniyct konusunda baknz: Kadir Cangzbay "Kltr-Mcdcniyct Kutuplatrmaclt Ya da Amiyane Bilgi'nin Bir tuza", Yeni Toplum, Say: 1, Mays-Haziran 1992, s. 43-54.

480

dn syleyelim.11 Kltr ve medeniyet, toplum ve tarih d bir yerde kurgulandklar iin hayatmzn stnde ama ayn zamanda dnda hkim veya sergilenebilir bir mevkiye yerletirilir. Toplum ve hayat dndaki bu dondurulmu-betonlatrlm, kltr ve medeniyetin kendisi olarak takdim edilen tezahrlerinin artk bir gardiyana veya muhafza ihtiyac vardr. Daha dorusu byle bir ihtiyacn olduu iddia edilmektedir: Vesayet ve vasi buradan zuhur etmektedir. Mamafih daha fenas, yukarda sylediimiz gibi, vesayetin ve vasinin grnmez oluu ve herkesin kendi gardiyan olmasndadr ki; bugn olan budur. Kltr ve medeniyetin onu reten ve toplumsallatrarak yaratacak, dntrecek olan zne ile yani toplumla rabtas kopmutur. Bylece kltr ve medeniyetin tezahrleri, alglandklar ekilleriyle folklorik derleme ve mze faaliyetleri marifetiyle koruma altna alnr; betonlam kltrn resm tescili mcadelesi balar. Beton kltrlerinden hangisinin mseccel marka olduu konusunda bitmeyen tartma artk balamtr. Neticede toplum bir soyutlama olduu,

somutta ise snf, din, mezhep, dil vs. esaslarnda farkllklar sz konusu olduu iin kltr ve medeniyetin hangi annn hangi alglanla betonlatrlaca tartmas bir standart aray ve standartn resmiletirilmesi iin de devlet gcnn ele geirilmesi mcadelesiyle devam etmektedir. Bahsedilen mcadele esnasnda, hemen her kimlik kurgusunda varolan teki, onlar ve hatta dman aray iselletirilmektedir. Bu ekilde her an kendi iinde bizonlar, dost-dman diye blnen, fraksi-yonlaan bir toplumsal formasyon ortaya kmaktadr. Ortaya kmakta olan toplumsal formasyonun zellii atalet ile beraber tarih gerilik travmasdr. Artk "bu k i sava kacak" ifadesiyle formle edilebilecek bir daimi i harp mant ve gerilimine iaret edebiliriz. Elbette burada biraz mbalaa var ama mbalaa tenzil edilse bile bir yksek gerilim hatt dikkati ekiyor. ***
11. Du konuda ufuk ac ve kkrtc bir perspektif veren Kadir Cangzbay'n iki makalesini zikredelim.: "Vatandasz Trkiye ya da Molekl atlam Devlet", Komprador Rejimin Anatomisi, teki Yaynevi, Ankara, 1996, s. 33-59. "Hi Kimsclemi Trk nsan", a.g.c., s. 60-83.

481 TarZ' Siyaset'in mellifi Yusuf Akura, Osmanl Devleti'nin birlik ve dzenini yeniden salamak iin Osmanlclk, slamclk ve Trklk dnda meselenin "iktisadiyat" ve "snf ynne de vurgu yapan bir perspektife sahiptir. Ayn ey Trklemek, islmlamak, Muasrlamak adl eserin mellifi Ziya Gkalp iin de geerlidir. Fakat ne yazk ki meselenin bu yn bugnk tartmalarda ve yeniden tayin edici arlklar kazanan akmlarda ihmal edilmektedir. Hatta Tarz- Siyaset tr tartmalar iktisadiyat ve snf esasn rtmek pahasna yaplmakta, byle olunca da toplumsal akln tezahrn salayan unsurlarda, toplumsal aktrlerin iktisad ve snf zeminini dikkate almayan bir "akl tutulmas" yaanmaktadr. te tam bu noktada balangta sorduumuz "iyi toplum nedir?" sualiyle beraber zerinde dnlmesi gereken bir baka soru ortaya kmaktadr: Toplum nedir? Yukarda bahsedilen daim (i harp) gerilim hatt ile medeniyetten ve toplumsallktan uzaklaan hayattan kopan "yaantmz" Karl Marx'n nl "Kendi beyinlerinin rnleri, onlar yaratan beynin stne kmtr" szn dorulamaktadr. Artk beynimizin, medeniyetimizin, toplumsallklarmzn tezahrleri, onlarn yerini alm ve onlar kullanma-ina etme gayretinin yerini alana szde snak, gerekte hapishanelere dnmtr. Yaantlarn tekrar hayata dntrmek yani insan akln, gnln, medeniyetini ve toplumsalln lm hlinden hayat mevkne ykseltmek isteyenlerin bir ksm ise bununla hi badamayacak bir eyi yaparak evlerine ve kendi ferdiyetlerine snmaktadrlar. Halbuki "tek kiilik medeniyet" olmaz. Tek kiilik snaklar yerine insan akln, medeniyet ve toplumsallk inasn hedefleyen araylarn yolunu aabilmek iin varolann eletirisi ve "iyi toplum nedir?", "toplum nedir?" ile "medeniyet nedir?" suallerinin tartlmas iyi bir balang olacaktr.

IV. Siyasete ar Bu meyanda tartmann mmknl siyasetin mmknlyle akmaktadr. "yi ve kt toplum"dan, "toplum"dan, "medeniyet"ten bahsetmek siyasetten bahsetmek demektir. Bir baka deyile de siyasetten bahis amak byle bir tartmay kanlmaz klmaktadr.
482

te bu yzden, her geen gn akln yitiren siyaset dnyamzn bir an evvel akln bana alarak kendini, yani siyaseti savunmas gerekiyor. Belki de siyaset yerine sahici siyasetin savunulmasndan bahsetmeliyiz. nk hlihazrdaki siyaset, etimolojik anlamndaki "seyislik" ile "siyaseten katl arasnda salnyor. Siyaseti "seyislik, at idare etme, at ileriyle urama" ve "ceza; idam cezas" eklindeki idrakten kurtararak toplumsallatrmak mecburiyetindeyiz. Aksi hlde sadece siyasetten deil, medeniyetten de mahrum bir topluma dneceiz. Szkonusu dnm, toplum hlini de muhafaza edemeyen bir barbarlk arifesidir. inden hi kimsenin adna konuamayaca bir btnlk olarak toplumun adna konuulmaya balanmas, artk toplum olmaktan kldnn bir gstergesidir. Maalesef bugn iinde bulunduumuz hlin resmi budur. Herkes kendi olmaktan km, toplum olarak ve toplum adna konuuyor. Bu yzden kendileri olamayan znelerin, toplum adna giritikleri bir semboller harbinin girdabndayz. Dil, din, medeniyet, mzik bunlarn hepsi kendilerinde deer olmay kaybetmi ve birer iktidar silhna dnm semboller olarak kymet tayor. Bunlardan birini sahiden ciddiye alan ve o eye kendinde bir deer atfedenler, "biz"den olmayan, "dman" muamelesi gryor. Siyas zneler kendileri adna konumadklar veya konuamadklar iin siyas vasflarn kaybediyorlar. Bu arada toplumun ve memleketin esas sahibi olduklarn iddia eden, bu iddialarn silh marifetiyle kuvveden fiile karabilenlerin sesleri duyuluyor. te bu noktadan itibaren, siyaset bir kahramanlk, en azndan cesaret ii hline geliyor. Geri siyaset biraz da byle bir eydir; yani, her eye ramen yaplr, yaplmaldr. "Meslek Olarak Siyaset" adl makalesinde siyaset bilimci ve sosyolog Max Weber yle der:
"Siyaset, kaln tahtalar delmek gibi g ve yava ilerleyen bir uratr. Hem tutku ister hem geni grllk. Tm tarihsel deneyim u gerei kesinlikle dorular: nsanolu hep imkansza erimek istemeseydi, mmkn olana da ulaamazd. Ama bunu yapmak iin de insann bir nder olmas, hatta szcn en ciddi anlamnda bir kahraman olmas gerekir. nder ya da kahraman olmayanlar ise, en byk umutsuzluk anlarnda bile cesareti ayakta tutacak bir yreklilie sahip olmal-

483

drlar. Bugn gerekli olan da tam budur, yoksa insanlar bugn iin mmkn olan bile elde edemeyecekler. Siyasetin arsn, ancak ve ancak, nerdii eyler iin dnyay fazlasyla aptal ve fazlasyla di bulduu halde tereddt etmeyen kii yerine getirebilir. Ancak ve ancak, btn bunlar karsnda 'Hereye karn' diyebilen kii, siyasetin arsna koabilir."'^ ,

Her eye ramen yaplan siyaset sadece iktidarn deil, muhalefetin de gzergh olmaldr. Muhalefet her eye ramen ve kendisi olarak siyaset yapmak yerine, siyaset d odaklarn gdmnde bir aktr olmay seerse siyaset "seyislik" ile

"siyaseten katl" parantezine hapsolacaktr. Siyaseti hrriyetine kavuturacak bir arya ihtiya var. Siyasete yaplacak ar, insana ve topluma ynelik bir vurguyla medeniyetler atmasnn reddidir. nk siyasetin ana eksenlerinden biri olan "atma" faili ortadan kaldran medeniyet esasnda tanmlanamaz. Toplumsal znelerin atmalarnn muhtelif tezahrlerinden biri olan medeniyet arkasndaki zneleri mehulletirme pahasna kendisi bir "zne" olarak takdim edilemez. Huntington tarafndan "blnk lke" olarak nitelenen Trkiye bir semboller harbinin girdabnda... Esasen onu blnk lke olarak gsteren de bu semboller harbidir.13 Daha nce iaret ettiimiz gibi, iki kutuplu dnyann ortadan kalkmasyla nce kaosu sonra kozmosu yeniden ina etmek gayesinde olanlarn medeniyetler ve semboller atmas perspektifinden istifade etmeleri mmkn. Ancak byle bir atmann veya harbin muharebe meydan olmaya aday bir lkenin bu atma gzerghna girmemesinin daha yerinde olaca kanaatindeyiz. Bugn Trkiye "(...) birtakm semboller etrafnda birleen insanlardan oluan kmelere ya da 'segmentlere' blnm durumdadr. Bu seg-mentler iinde her sosyal snftan insan grmek mmkndr. Siyasette oka kullanlan bu segmentlerin sembolleri (rnein bayrak, Atatrk,
12. Max Weber "Meslek Olarak Siyaset", Sosyobji Yazlan, ev. Taha Parla, Hrriyet Vakf Yaynlar, stanbul, 1986, s. 125. 13. Semboller atmas konusundaki deerlendirmeler iin bkz. Altay naltay "rticann Bizim Lehede Mns ya da Segmcnter Toplum", lke, Haziran 1997, Say: 26, s. 30-34. Erol Gka "Dncesizlik Girdabndaki Dnce Hayatmz" Radikal, 24.08.1997.

484

din, Trklk, Batllama, laiklik gibi) birer sosyal kimlik oluturmakta olup; sembollere yaplan bir saldr insanlarn kendi kimliklerine saldr gibi anlalmaktadr."14 Bu yzden de siyasetin bir baka ana ekseni olan, "uzlama" boyutu ortadan kalkyor. Semboller yerine iktisadi blm esasnda yaplacak mcadeleler daha reel bir zeminde gerekleecektir. Byle bir zemin ise uzlamann daha mmkn ve zmn daha makul olduu bir zemin demektir. Halbuki semboller marifetiyle kimlie taalluk ettii zannedilen bir atmann uzlamaya pek de yatkn olmad sylenebilir. Kimlii semboller esasnda donduran ve aslnda hayat dna atan gzergh yerine, kimlii hayatn ve dier kimliklerin iinde her an yeniden reten bir perspektif hem siyaseti hem de kimlii zgrletirecektir. Dondurulmu veya mseccel bir marka gibi ele alnan bir kimlik yerine, bir imknlar ve zgrlkler yolu olarak kimlik ve siyaset tanm15 sadece Trkiye'yi blnk lke olmaktan kurtarmakla kalmayacak; daha zgr ve dil bir kozmosun da kuruluu demek olacaktr.
14. A. naltay, a.g.m., s. 30. 15. Kimlik konusunda Juan Goytisolo'nun "Gelin Kimlik Belirtilerimizi Muhabbetle Yeertmekten Vazgeelim" adl yazsna baklabilir. Yeryznde Bir Srgn (inde), ev. Neyirc Gl Ik, Metis Yaynlar, stanbul, 1993, s. 89-93, zellikle s. 90-91.

485

SABLER Son Gnostikler

NAS GNDZ Vadi/Toplum ISBN: 975-7726-31-1 91.06Y.21530 213 sayfa

Btn ritelleriyle, inanlaryla slm'a benzeyen baz dinlerin slm-ncesi dnemlerine ait tarihsel ve arkeolojik bulgulara rastland zaman ne dnlebilir? slm'n bu dinlerin eklektik bir trevi olduu mu; yoksa dinlerin oktannl bir kkenden tektanrl bir eree ynelik teolojileri iinden bir kesit alnm olduu mu dnlebilir? Kukusuz pozitivist dinler tarihi anlayndaki klasik yaklam bu iki seenek arasnda ciddi bir fark grmez. Ona gre her ikisi de mmkndr. Trkiye'de Sabitler hakkndaki ilk popler bahisler, pozitivist evrelerce slm'n kendilerinden ok ey kopyalad dinlere bir mek olmak zere, ve dolaysyla slm'n aslnda, dinler tarihine nemli hi bir katkda bulunmam olduunu ispatlamak zere ald. Ayn zamanda oryantalizmin slm'a baknn nemli bir uran temsil eden bu grle, bir yandan da slm'n, evrimci dinler tarihindeki "uranp geilen" yerine gnderilmesi hedeflendi. Bu gre gre Sabitlik ve benzer dinler slm'a bylesi bir adres saptamak iin elverili tarihsel malzemeler salayabilirlerdi. Oysa Sabitlik ve benzeri dinler slm'a benzedikleri lde slm'n kendine ait dinler tarihi emasn belirgin klmada daha ilevli olabilirlerdi. nk kendisi yeni hi bir ey getirmemi olduu, bir risalet zincirinin yalnzca son bir halkasn temsil ettii iddiasn tayan slm'a biim olarak benzeen bulgular, slm tarih yorumunu zayfatmaktan ok glendirebilirdi. Ancak bu olumlu sonu ancak "slm Tarih Yorumu"na ilerlik kazandrlmas sayesinde mmkn olabilirdi.... Sabitlerin orijinal dillerine vakf olan SNAS GNDZ, temel kaynaklarna inerek Kur'an'da da yerde atfta bulunulan Sabitliin tarih geliimi, kutsal kitaplar, temel inan esaslar, ibadet sistemleri, mabedleri ve sosyal durumlar zerinde kapsaml bir almay denemektedir. Gndz'n Oxford niversitesi tarafndan yaynlanan ve yine "Mandaeanlarn Kkenleri, Erken Tarihleri ve Kur'an'daki ve Harran'daki Sabitlerle likileri" ni irdeleyen The Knowledge of Life isimli eseri (1994) sahasnda dnyada ilk olma zellii tayor. Kukusuz eser ayrca bir slm Dinler Tarihi paradigmasnn iyi bir rn olma iddias da tayor.

SOSYOLOJK DNME YNTEM


Sosyoloji Bilimine Giri Stephen Cole ev. Bekir Demirkol

Vadi/Felsefe ISBN: 977.7726.88.5 200 sayfa II. Dnya Sava'ndan bu yana sosyoloji devrim geirmitir. Bu devrimin esas, sosyal davran betimlemek ve yorumlamak iin, ounlukla nicel olmak zere, artan nemin tecrbi verilere verilmi olmasdr. Prensipte sosyolojinin tecriib bir bilim olageldii varsaylyordu; fakat uygulamada ok yakn zamana kadar, fikirlerini ispat iin dikkatle seilen rnekleri kullanarak fikirlerini ispat etmeye alan ve fikirlerini test etmek iin nadiren tecrbi veri toplayan teorisyenler alana hkmetmekteydi.... Elinizdeki Sosyolojik Dnme Yntemi sosyoloji bilimine bir giri kitabdr ve ncelikle sosyolojiye giri dersleri alan renciler iin yazlmtr. Deneysel sosyal aratrmalar konusuna yeni balayan renciye, kavramsal bir anlay salamas iin hazrlanmtr; hem nicel ve hem de nitel deneysel verilerin

analizinde kullanlan mant vurgular. Yazarnn 15 yl boyunca rettii "sosyolojiye giri" ve "aratrma metotlar" deneyimleri kendisini, sosyoloji derslerinin iki temel amac olmaldr sonucuna ulatrmtr: nsan davranlarnn sosyolojik yorumlan hakknda neyin belirgin olduunu renciye retmek ve yine sosyologlarn kullandklar metotlarn doru veya yanl olup olmadna karar vermeyi onlara retmektir. Bu kitap rencilere kendileri aratrma yapmalarn retmeyi hedef edinmemektedir, ancak rencilerin okuyacaklar tecrbi aratrmalar anlamalarn hedef edinmektedir. Bu amaca ulamak iin de dikkatler metodolojik yntemlerin esaslarn oluturan manta younlatrlm ve matematik formllerinin, girift terminolojilerin ve ak istatistiki terimlerin kullanlmasndan, kanlmtr.

. . IBM HALDUN'UN ILIM VE FIKIR DNYASI PROF DR. AHMET ARSLAN Vadi/Felsefe ISBN 975-7726-75-3 91.06Y.215.74 498 sayfa
bni Haldun'un slam kltr ve uygarlnn temel cepheleri ve ana sorunlar zerindeki inanlmaz zenginlikteki grleri bugn de gncelliini korumaktadr. 1990'larn slam dnyasnda bu grlerinden en ok gncellik tar gibi grneni herhalde slam'da dinle siyaset aras ilikiler problemi zerindeki kuramdr. Kitabn incelenmesinde grlecei zere bni Haldun slam' z itibariyle bir pratik felsefe, daha zel olarak bir eriat, bir yasa olarak grmekte gerek filozoflar, gerekse bugn slam' z itibariyle bir siyaset olarak yorumlamak isteyen ada islamclarn byk bir ksmyla gr birlii iinde bulunmaktadr. Bununla birlikte bni Haldun'un ana gzlemi veya iddias Peygamber ve ilk drt halife dnemi dnda slam devletinin var olmad, slam toplumlarnda ortada var olan devletin gerekte bir mlk devleti, bir hanedan devleti, bir g devleti (power-state) olduudur. bni Haldun bir yandan klasik Snn grne uygun olarak slam'n teokratik altn ana zlemini dile getirirken, br yandan durumun bu ekil almasnda insandoal faktrlerin roln grebilecek kadar soukkanldr. slam'n siyasal okunmas ynndeki taleplerin tarihte rastlanmadk bir younlukla yeniden canlandrld gnmzde bni Haldun'un dinle siyaset, dinle devlet aras ilikiler konusundaki dnmeleri davet edecei phesizdir. Bu eser genel olarak bni Haldun'un ilm ve fikr dnyas, daha zel olarak ise felsefe - din ilikileri konusundaki dncelerinin bir tahlil ve deerlendirmesini yapmak amacn

tamaktadr.

Samuel P. Huntington V. D. Medeniyetler atmas www.iskenderiyekutuphanesi.com

You might also like