Dinleme, konuşma, akıl yürütme, okuma yazma ve matematiksel işlemlerde bilginin öğrenilmesi ve yorumlanmasında yaşanan zorluklara özel öğrenme güçlüğü (Disleksi) denir.

özel öğrenme güçlüğünün (Disleksi) nedeni tam olarak bilinmemekle beraber doğum öncesi annenin yetersiz beslenmesi, Geçirilen enfeksiyonlar, Doğum sırasında plasenta ve göbek kordonu anomalileri, Doğum sonrası geçirilen ateşli hastalık, nörolojik fonksiyon bozukluğu, genetik ve çevresel faktörlerin etki ettiği bilinmektedir. Vitamin ve mineral eksikliği ile beslenme bozukluğu çevresel faktörler arasında sayılmaktadır.

Türkiye’de öğrenme güçlüğü görülme oranı oranı %8-10 civarındadır. Ülkemizde özel öğrenme güçlüğü olan çocukların tespiti genellikle ilköğretim çağında 2. sınıfın sonuna doğru olmaktadır. Bu çocuklar normal zekalı yada üstün zekalı olurlar. Sadece öğrenme becerileri yaşıtlarına göre yavaş ve geriden takip eder. İlkokul birinci sınıfın sonunda sınıftaki çocuklar okuma yazmayı sökmüşlerdir. Özel öğrenme güçlüğü (Disleksi) olan çocuk henüz harfleri yeni tanımakta ve heceleri birleştirememektedir. Yazısı ise çoğu zaman okunaklı olmayıp çok karışıktır. yazısı çirkin harfler eğik çizginin üstüne yada altına taşmış şekilde yazı yazmaktadır. Sınıfta ders dinlerken sessiz, bildiği soru olsa bile yanlış söylerim düşüncesiyle parmak kaldırmayan kendi halinde öğretmen soru sorduğunda katılımcı olmayan bir çocuktur. Fakat teneffüste bahçede yada arkadaşları ile oyun oynarken katılımcı ve girişkendir. Ancak konu ders yapmak, ders çalışmak kitap okumak ve ödev yapmak olduğunda isteksizdir. Çünkü öğrenmek için gerekli dinleme, anlama, yorumlama ve işlem yapma sıralamasında kopukluk vardır.

ÖĞRENME BOZUKLUĞU TÜRLERİ

disleksi (dyslexia):

disgrafi (disgraphia):

diskalkuli (dyscalculia):

YAŞLARA GÖRE ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ BELİRTİLERİ

OKUL ÖNCESİ DÖNEM

Sesleri kelimeleri ve harflerin sıralamasında güçlük yaşar.
Alfabetik sıralamayı yapamaz.
Kopyalama ve boyama yapmakta zorlanır. Sınırlı boyama yapamaz.
Hafızası zayıftır ve öğrenme güçlüğü yaşar.
Sık sık okula gitmek istemez.
Harf ve kelime oyunları oynarken yavaş tepki verir.

İLKOKUL DÖNEMİ

Okula gitme konusunda isteksizdir.
Konuşurken anlama en uygun kelimeyi seçmekte zorluk yaşar.
Sesleri, kelimeleri ve harfleri öğrenmede zorlanır.
Harfleri tanımakta, harfleri seslendirmekte, bu becerileri otomatikleştirmekte ve hızlı bir şekilde çözümlemekte zorlanır.
Kelimeleri hecelere ve harflere ayıramaz.
Okumada zorlanır.
Kelime ve ses bilgileri zayıftır.
Sesli okuması yaşıtlarına göre yavaş ve geriden takip eder.
Verilen komutlara uymakta zorlanır.
Plan yapamaz.
Endişeli görünürler.
Benzer/Sesteş harfleri karıştırarak d-b-p, m-n, t-f / b-p, t-d, f-v, s-z gibi okurlar.
Harf sırasını karıştırırlar: ve = ev …
Okurken harf atlarlar. güneş =günş
Alfabeyi öğrenmede zorluk yaşarlar. Harflerin yerini ve sırasını karıştırırlar.
Okurken satır atlaması yaparlar.
Okurken harf yada hece eklerler
Okurken harflerin yerini değiştirirler. portakal =porkatal
Noktalama işaretlerini kullanmazlar.
Yazıları okununca anlaşılamayacak derecede çirkindir.
Çarpım tablosu, haftanın günleri, bir yıldaki ayların sıralanışı gibi sıralı ezberleri karıştırırlar.
yön zaman kavramlarını (örneğin, sağ/sol) karıştırırlar
Ödevlerini yapmayı unuturlar. Anne-babaların sık sık bu konularda uyardıkları ve bazen de çocukları yalancılıkla suçladıkları görülmek
Uzaklık ve derinlik algılamasında sorunlar yaşayabilirler. Bu nedenle bir tepsiyi taşırken devirebilir, ya da elindekileri daha sık yere düşürebilir, bazen de eşyalara çarpabilirler.
Bu çocukların tahtaya yazılan yazıları defterlerine not etmeleri yavaştır, arkadaşları bitirdiği halde onlar yazmaya devam ederler ve okunaksız yazarlar.
Yazılı kelimeleri öğrenmede ve hatırlamakta zorluk yaşarlar.
12’yi 21 yazarlar, p’yi d, d’yi b yazarlar ve bir kelimeyi oluşturan harflerin sırasını hatırlayamazlar.
okulda kitaplarının yerini unuturlar, eşyalarını kaybederler,
içinde bulundukları yılı, günü ve mevsimi ayırt edemezler.
Kahvaltıya öğle yemeği diyebilirler; dün, bugün ve yarını karıştırabilirler.
Gördüklerini hatırlayamazlar ya da zihinlerinde canlandıramazlar.
Konuşurken bir cümle ya da fikrin ortasından başlayabilirler ya da bir cümlenin ortasında durabilirler.
Bazı durumlarda toplama, çarpma yapabilirler; ama çıkartma ya da bölme yapamazlar.
Kimi zamanda matematiği yalnızca zihinden yapabilirler, ama yazamazlar.

ORTAOKUL VE LİSE DÖNEMİ

Okumada harf ve ses sıralamasında güçlük çeker
Ödevlerde ve sınava hazırlıkta çok daha fazla zaman harcar.
Sınavlarda yavaştırlar, yetiştiremezler.
Hafızası zayıftır.
İşleri planlayamazlar.
Öfke kontrolu bozukluğu vardır.
Okula gitmek istemezler.

ÜNİVERSİTE DÖNEMİ

Okuma, yazma ve matematiksel işlerden kaçınır.
Kendine güveni eksiktir.
Planlama becerisi yetersiz olduğundan sorumluluk almak istemez.

ANNE BABALARIN AKLINDAN GEÇEN SORULAR?

Haftanın günlerini öğrenebilecek mi?
Birinci sınıfın sonunda arkadaşları okuma yazmayı öğrendiği halde neden hala harfleri bile bilmiyor.
Uzayla ilgili konularda bile konuşabilirken 2 ile 2’yi neden toplayamıyor?
“Niye okulda iyi değil?
okurken sürekli harflerin yerini değiştiriyor
b ve d harfleri arasındaki farkı göremiyor mu?
“Anlamını bildiği bu kelimeleri neden okuyamıyor?
“Aslında çok akıllı her şeyi biliyor ama neden okulda başaramıyor?
“Dört farklı aritmetik probleminin hepsine birden neden aynı cevabı veriyor?
“Çok iyi bir çocuk, çok çalışıyor ama neden yapamıyor?,
“Her yıl aynı noktada, sanki yalnızca yaşı büyüyor.
Özel Mucize Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezinde Özel Öğrenme Güçlüğü ve Terapi yaklaşımı

Öğrenme güçlüğü destek eğitim programları, zekası normal veya normalin üstünde olup öze öğrenme güçlüğü yada disleksi tanısı çocuklar için uyguladığımız bir programdır. Bu çocuklar akranlarına oranla daha yavaş öğrenir. Kurumuzda çocuğun eğitim düzeyi belirlenerek hedeflenen doğrultuda gelişim ve değişim yaratmayı hedeflemekteyiz Bu değişimin başlayabilmesi ve etkili bir terapi süreci için erken tanı çok önemlidir. Çünkü yaşamı boyunca eğitim ve sosyal hayatını olumsuz etkileyebilecek bu durumun en erken dönemde teşhis edilerek biran önce terapiye başlanması gerekir. Bu sayede hayatın erken döneminde öğrenme güçlüğünün sebep olduğu yetersizlikler çözülebilmektedir.
0-6 yaş döneminde bu çocukların konuşmaları yaşıtlarıyla kıyaslandığında gecikmiştir. Sosyal ortamlarda içine kapanık olurlar, renk ve şekil kavramlarını karıştırır yada öğrenemezler. içinde, dışında, yanında gibi yön kavramlarını karıştırırlar., bilgisayar ve elektronik oyunları uzun süreli ve başarılı biçimde oynayabilirler. uzun süre televizyon seyretmekten hoşlanırlar. Akranlarına oranla zihinsel gelişimi, konuşması kelime dağarcığı geri kalmıştır.

Okul öncesi dönemde psikolojik ve akademik gelişim basamaklarını tamamlayamazlar. Bu nedenle ilkokula başladıklarında zihinsel ve bilişsel gelişimleri henüz ilköğretim müfredatını öğrenmeye hazır değildir. Bu nedenle dinleme, konuşma, okuma, yazma, akıl yürütme ile matematik yeteneklerini kazanmasında ve kullanmasında önemli güçlükler görülür. Disleksi’li çocukların eğitim alabilecek zihinsel gelişimleri henüz tamamlanmadığı için okuyamazlar, yazamazlar ve matematiksel işlemleri kavramada zorluk çekerler.Bu nedenle kalabalık Sınıf düzeni içerisinde müfredattaki eğitim programını anlamakta ve öğrenmekte güçlük çekerler. Bu çocukların disleksi konusunda uzmanlarla birebir destek eğitim almaları gerekir

Özel Mucize Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezine başvuran özel öğrenme güçlüğü (Disleksi) ön tanısı almış çocuklara başlarken değerlendirme testi uygulamaktayız. takvim yaşına uygun zeka testleri yapılarak gelişim seviyesini tespit ediyoruz. Her çocuk için ayrı bir değerlendirme sonrası terapi programı oluşturmaktayız. Takvim yaşına göre geri kaldığı konuları ve alanları tespit ederek 6 aylık ve bir yıllık özel destek eğitim planı belirliyoruz. Bu plan dahilinde her hafta 2 seans olmak üzere çocuk gelişimi uzmanları, pedagoglar, özel eğitim uzmanları ve gerekli ise fizyoterapistler eşliğinde eğitim vermekteyiz . Kurumuzda Öğrenmenin gelişimsel basamakları olan algısal öğrenme, Ayırt edici ve birleştirici öğrenme,Özümseme ve Uyum aşamalarını sırasıyla uygulamaktayız.

Öğrenme güçlüğüne yönelik programlar dahilinde kavramlaştırma, hafıza, konsantrasyon, mantık ve muhakeme ile alakalı zeka atölyesi sınıfı bulunmaktadır. Çocuklar zeka oyunlarını severek ve isteyerek oynamakta aynı zamanda da akademik düşünme yetilerini artırmaktadır . Bu sayede Çocuğun dikkat dağınıklığına , dikkatini toplamasına ve algısını artırarak bilişsel gelişimine katkı sağlamaktadır. Her ayın sonunda gelişimlerini bireysel eğitim planı çıkartılarak gelişme gösterdiği alanlar kaydedilmektedir. Seanslar neticesinde gelişim basamaklarındaki kazanım sağladıkça bir üst aşamaya geçilmektedir. Böylece özel öğrenme güçlüğünün (Disleksi) sebep olduğu yetersizliklerden kurtulan çocuk daha verimli mutlu ve pozitif bir eğitim ve sosyal hayat yaşayabilir.

Özel öğrenme güçlüğü (Disleksi) yaşayan bireylerin sadece akademik alanda değil yaşamlarında farklı alanlarda da sorunlar yaşarlar. Kendilerini yeterli ve uygun bir biçimde ifade edemedikleri için sosyal hayatta problem yaşayabilirler. Evde ailesinin sürekli görüştüğü tanıdıkları yada arkadaşlarının yanında rahat, hareketli ve oldukları gibi davranırlar.Ancak ilk girdiği farklı sosyal ortamlarda yada tanımadığı kişilerin yanında ve alışkın olmadığı ortamlarda çekingen olurlar. kendini ifade edemez, kendilerini savunamaz sessiz olurlar. Bu çocuklar toplum içinde belki de en sık eleştirilen, suçlanan ve yargılanan çocuklardır. Okul başarısızlığı nedeniyle tembel, dağınıklığı nedeniyle savruk, sağını solunu karıştırması nedeniyle aptal, bazı harfleri karıştırması nedeniyle dikkatsiz, daha sık düşmesi ve eşyaları devirmesi nedeniyle sakar şeklinde haksız eleştirilere maruz kalırlar. Böyle bir durumda öğretmen ve aile çocuğa yüklenirken, çocuğun kendisi de aslında ne olduğunu anlayamaz. kendini bir türlü ifade edemediğini ve hiç kimsenin onu anlamadığını düşünür. Elinden gelen çabayı göstermesine rağmen başarılı olamadığını düşünür. Sonuçta içine kapanır ve kendine güveni azalır. Yaptığımız çalışmalarda kendilerini genellikle ‘Hiçbir şeyi doğru yapamıyorum. “Ben yeterince iyi değilim. “Ben aptalım.”, “Ben geri zekâlıyım.”, “Kimse beni sevmiyor.” gibi duygu ve düşüncelerle ifade ettiklerini görüyoruz. Biz bu ifadelerden çocuğun öğrenme bozukluğu nedeniyle yaşantısının ona sunduğu deneyimlerin kendisini algılamada olumsuz düşünceler geliştirmesine yol açtığını anlıyoruz. Çünkü, ailesi ya da öğretmeni çoğunlukla yalnızca olumsuz yönleriyle ilgileniyor olumlu yönlerini kimse takdir etmediği ve yok saydığı için bu durum onun kendini sevmemesine ve kabul etmemesine yol açıyor. Kendi dünyasını hep yanlışlardan (yanlış yazan, yanlış okuyan, yanlış hesaplayan) oluşan bir dünya olarak algılıyor ve sonuçta kendini sürekli yargılar hale geliyor. “Ben neden böyleyim sorusunu çok sık sorar. Aslında hiçbir zeka geriliği olmadığı halde hatta bazıları üstün zekalı olduğu halde bu çocuklar haksız yere aileleri, öğretmenleri ve çevresi tarafından anlaşıldığı için eğitim ve toplum dışına itilebilmektedirler. Bunu önlemek için uygun zamanda gerekli akademik ve psikolojik destek verilmelidir. Yoksa özel öğrenme güçlüğü (Disleksi) olan çocuklar yaşamın ilerleyen yıllarında depresif, kaygılı ve benlik saygısı düşük bireyler olabilirler.

Özel Mucize Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezine devam eden disleksi tanısı almış çocukların tüm bunları yaşamasını önlemek için uzman psikologlarla Özgüvenini destekleyici ve benlik bilincini artırmak amaçlı psikoterapi programları uygulanmaktadır. Ayrıca Disleksi’li çocuklarda dikkat dağınıklığına da sık rastlanmaktadır. Kurumumuzda bu çocuklara uzmanlar tarafından sözel, işitsel, görsel eğitim metotları uygulanarak sistemli bir dikkat eğitimi de verilmektedir .

Özel Mucize Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi Olarak Ailelere ne Tavsiye Ediyoruz?

Bu çocuklar, özellikle öğrenme bozukluğunun tanınmadığı toplumlarda okulda ve ailelerinde anlaşılamama sorunu yaşarlar. Okuyamadıkları ya da yazamadıkları için zekâ düzeylerinden kuşku duyulur. Aileler paniğe kapılır, öğretmen öğretememenin sıkıntısını duyar. terapiye başlamazsa ilerleyen yıllarda sorunlar artarak büyür. Çoğunlukla herkes çocuğa neden anlamıyorsun ve neden geri kalıyorsun diye yüklenir. çocuk ise elimden geleni yapıyorum neden olmuyor ve neden beni kimse anlamıyor diye düşünür. Gerçekte tüm bu olanlar çocuğun suçu değildir ve tek çaresi bireysel destek eğitimi almasıdır.

Öğrenme bozukluğunun ortaya çıkma nedeni ne olursa olsun, önemli olan ailelerin ve eğitimcilerin sorunun varlığını kabul edip çözüme yönelmesidir. Bu çocukların ailesi doğal olarak diğer anne babalarla kıyaslandığında farklı duygular yaşarlar. Kimisi sorunun nedenini dışarıda görür ve çözümü, okul-öğretmen gibi dış etmenleri değiştirmekte arar. Kimisi suçluluk duyar, kızgınlık hisseder. Endişe veren bu durum, anne babaları depresyona kadar sürükler. Tüm bunlar, aslında çocuğunda özel öğrenme güçlüğünün (Disleksi) olduğunu bir türlü kabul edememesinden kaynaklı tepkilerdir. Çocuk ve anne baba açısından en olumlu yaklaşım, anne babanın sorunun varlığını kabul ederek en erken dönemde çocuğa yardım yoluna gidilmesidir.

Anne baba ve öğretmenlerini çocukla pozitif bir iletişim halinde olması önemlidir. Çünkü bu çocuklar Duyulmaya ve anlaşılmaya çok gereksinim duyarlar. Gerçekte zeki olduğunu, ama öğrenmek için diğerlerine göre daha çok zaman harcaması gerektiğini ve yavaş da olsa bir gün mutlaka yapacağına inandırmak gerekir. Benlik algısının güçlenmesi için kendiyle ilgili olumlu mesajlara çok gereksinim duyarlar. çoğu zaman etrafındakilerin beklentilerini karşılayamadığı için kendine kızarlar. Geç olgunlaştığı için bağımsız bir birey olmak adına kazanacağı becerileri de geç kazanırlar. Toplu taşım araçlarını kullanmak, para hesabı yapmak, basit yemekler pişirmek, saati anlamak, masa hazırlamak, yatak toplamak, telefon kullanmak gibi işleri kendi başına başarmayı öğrenmek onlara iyi gelir. Çünkü, bağımsızlığa geçişte bu becerileri kazanmış olması önemlidir.

ANNELER BABALAR UNUTMAYALIM!!!!

Çocuklarımızın Gelecekte sevgi dolu, mutlu, hayatla barışık, insanları seven iyi yürekli güvenilir, çevresine saygılı bir birey olması okuma yazma yada akademik becerileri geç öğrenmesinden daha önemlidir. Onlar bizim çocuklarımız ve elimizden gelenin en iyisini yapmak isteriz onlar için. Kaldı ki özel öğrenme güçlüğü (Disleksi) olan çocuklar bazı alanlarda üstün yetenekli olabilirler. Onların bu yönlerini keşfedebiliriz ve gelecekte çocuklarımız iyi arkadaş, iyi eş, iyi anne baba, işini iyi yapan bir meslek sahibi olabilirler. Yeter ki onları sevin destekleyin ve mutlaka özel destek eğitimi aldırın…

Bir yanıt yazın