Tabelasız okuldan engelsiz kafeye

Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan ve Edirne Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Ertuğrul Tanrıkulu, Edirne Belediyesi Engelsiz Yaşam Merkezi'nde eğitim gören öğrenciler ve aileleri ile kahvaltıda buluştu. Edirne Belediyesi Kent Ormanı Kahvaltı Salonu'nda düzenlenen etkinlikte Recep Gürkan, engelliler ile ilgili yapılacak projeler hakkında bilgi verirken, Edirne'deki engelli çalışmalarının tarihi de ortaya çıktı.

Kahvaltının ardından Engelsiz Yaşam Merkezi ve Edirne Belediyesi'nin '˜Engelsiz Kent' çalışmalarıyla ilgili bilgi veren Gürkan, Edirne Belediyesi Engelsiz Yaşam Merkezi'nin yaklaşık 1,5 yıl önce hizmete açıldığını belirterek; 'Bu işler bir süreç istiyor. O zamanla birlikte oturdu. Burada yeni bir anlayışla, farklı bir bakış açısı ve vizyonla Başkan Yardımcım Ertuğrul Bey'in başkanlığında yeni bir yapılanmaya ve hizmet tarzına gidiyoruz. Bir engelsiz kafe açacağız. Çocuklarımızın çalışacağı, annelerimizin üreteceği ve bunu toplumla paylaşacağımız, topluma doğru rol modelleri göstermek adına felsefemiz olan '˜Yüreklerde engel olmasın' anlayışıyla yapacağımız hizmetleri burada birleştireceğiz. Şu an itibariyle burada öğrenci sayısı her geçen gün artıyor' ifadelerine yer verdi.

Türkiye Cumhuriyeti'nde engellilerin eğitimi ile ilgili kanunlara dikkat çeken Gürkan; 'Türkiye Cumhuriyeti'nde pek bilinmeyen bir kural var. Milli Eğitim, 23 yaşına kadar çocuklarımızı sisteme kabul ediyor. 23 yaşından sonra sistem dışına çıkıyor. En büyük sorun da burada başlıyor. 23 yaşından sonra bu çocukların eğitiminin aslında devam etmesi ve hangi anlamda olursa olsun eğitim kavramının süreklilik arz etmesi gerekiyor. Bizim açtığımız engelsiz merkezi, bu anlamda bir boşluğu dolduracak. Hedefimiz; Milli Eğitim'in işini yapmak değil, arada eksik kalan alanları doldurmak' dedi.

'Engelsiz kent yapmaya çalışıyoruz'

Gürkan'ın açıklamalarının ardından bir konuşma da Edirne Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Ertuğrul Tanrıkulu yaptı. Dr. Tanrıkulu, Edirne Belediyesi Engelsiz Yaşam Merkezi'nin 25 öğrenci ile devam ettiğini söyleyerek; 'Günde 2 vardiya şeklinde, eğitim sistemini ikili bir şekilde hazırladık. Aileler, çocuklarını ihtiyaç duyduklarında gelip bize bırakıyorlar. Böylelikle ailelerin, annelerin, babaların bir nefes almasını da sağlıyoruz. Başkanımızın desteği çok önemli. Başkanımız ile beraber Edirne şehrini bir engelsiz kent yapmaya çalışıyoruz. Bu konudaki çalışmalarımız çok uzun zamandır devam ediyor. Başkanımızın ve Belediye'mizin desteğiyle orada; ailelerin, çocuklarını güvenle bırakabileceği bir yer haline getiriyoruz. Bunu yaparken bilimsel çalışmalarımızı da devam ettiriyoruz. Trakya Üniversitesi'nden Yeşim Fazlıoğlu başkanlığında oradaki çalışan öğretmenlerimizin bilgisini artırmak için de destek alıyoruz. Üniversite'nin ve Başkanımızın desteği bizim için çok kıymetli. Çünkü oradaki bütün bilimsel ve eğitim çalışmalarını istiyoruz ki engellilerimizin ve şehrimizinentegrasyonu için yapalım' sözlerine yer verdi.

'25 yıl önceden gelen süreç'

Engelsiz Kafe'nin çevredeki liselere ve insanlara hitap edeceğini söyleyen Dr. Tanrıkulu; 'Ayrıca Engelsiz Yaşam Merkezi'nin yan tarafındaki parkta da hem engelli hem de engelsiz çocuklarımızın bir arada oynayabileceği bir park. O da Türkiye'deki çok nadir parklardan bir tanesidir. Türkiye'de bu konuda bir şehir söyleyin, Edirne bu konuda çok ileride. Özellikle Başkanımız, Milli Eğitim döneminde tam 25 sene önce bir okul açılması için çalışmalara başlıyor. 25 yıl önceden buraya gelen bir süreç var. Başkanımızın, o temel taşını atarak şu anda engelli okullarının bu kadar çok olması ve özel okulların da olması, açtığı yoldan yürüdüğünü gösteriyor. Engelsiz kafenin çalışmalarını yapıyoruz. Eylül'ün ilk veya ikinci haftası orayı Engelsiz Kafe yapacağız. Kafeteryanın içerisinde arkadaşlarımızla çalışarak çok güzel bir mekân yaptık. Orada da engelli anneleri ve çocukları çalışacaklar' dedi.

'25 sene önce birebir yaşadım'

Dr. Tanrıkulu'nun konuşmasının ardından bir konuşma da Edirne'de ilk kez engelli çalışmaları için emek veren ve kahvaltıya oğlu ile katılan Ender Yüceer yaptı. Yüceer, konuşmasında 1985 doğumlu olan otizmli oğlu için Edirne'de Belediye Başkanı Recep Gürkan ile gerçekleştirdiği çalışmalara dikkat çekerek; 'Benim oğlum 1985 doğumlu ve otistik. Edirne'nin en büyük otistik çocuğu. Başkanımla tanışmamız 1994 yılında oldu. Oğlumu, Ferah İlköğretim Okulu'na götürdüm ve bizimle çok ilgilendi. Tek bir sınıfımız vardı. Ben de o zaman Okul Aile Birliği Başkanlığı yapıyordum. Sonradan dernek başkanı oldum. Başkanım, bizimle çok fazla ilgilendi. Şu anda Edirne'de engelliler varsa ve bu engelliler herhangi bir okulda eğitim görüyorlarsa tamamen başkanımıza borçluyuz. Bunu, 25 sene öncesinden birebir yaşamış bir insanım' ifadelerine yer verdi.

Tabelasız okul verdi

Ferah İlköğretim Okulu'nun ardından farklı okullara da devam ettiklerini açıklayan Yüceer; 'Daha sonra Ferah İlköğretim Okulu da yetmedi ve başka okullara gittik. O okullardan bizi çıkardılar. Engellilere zaten hiçbir yerde yer yok. Daha sonra başkanımıza gittik. Kendisi Milli Eğitim Müdürlüğü Müdür Yardımcısıydı ve atamalara bakıyordu. Bana, İsmail Güner İlköğretim Okulu'nda, okulun yarısını verdi. '˜Ender abla, size bir okul veriyorum ve okulun tabelası yok' dedi. Hakikaten tabelası yoktu. Bunu hiçbir Milli Eğitim Müdürü, hiç kimse yapamaz. Çünkü çok büyük bir sorumluluktur. Ben de yıllarca devlet memurluğu yaptım ve bunu biliyorum. Ama bu okulu bize verdi. Tabelasız okula müdürünü, öğretmenlerini atadı, sınıflarımız oldu. Biz orada dünyaya geldik. Çocuklarımız orada devam etti. Daha sonra okul bize az geldi. Yine Edirne Belediyesi'ne ait ve atıl durumda olan Yüksek Yeşil İlkokulu'nun yanındaki yeri verdi. Edirne'deki engelliler olarak Belediye Başkanımıza çok şey borçluyuz. Ama bunu hiç kimse bilmez' dedi.