Bilindiği üzere Gelir İdaresi Başkanlığı’nın Bankalar Birliği’ne gönderdiği 21.05.2020 tarih ve 70903105-180[5601-269-2]-E.53703 sayılı yazı ile “bankalar nezdinde mevduat ve yatırım hesapları üzerinden fiziki teslimat olmaksızın yapılan altın satış işlemleri kambiyo işlemi kapsamında değerlendirilmiş” ve altın mevduatı açılışında yapılan altın satışları üzerinden Kambiyo Gider Vergisi (BSMV) hesaplanmaya başlanmıştı[1].

Ancak Gelir İdaresi Başkanlığı’nın yukarıda belirtilen yazısı açılan bir dava sebebiyle Danıştay 7. Dairesi Başkanlığı’nın 28/03/2023 tarih ve E:No: 2020/1362; K:No: 2023/1758 sayılı kararıyla iptal edilmiştir.

Bunun üzerine bankaların kaydi altın satışlarındaki “Binde 2” oranındaki “Kambiyo Gider Vergisi)”, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 08.08.2023 tarih ve E-70903105-180[5601-269-2]-66957 sayılı yazısı ile kaldırılmıştır.

Dolayısıyla, bankalar altın mevduat hesaplarının açılışı sırasında yaptıkları kaydi altın satış işlemleri üzerinden 08.08.2023 tarihinden itibaren “Kambiyo Gider Vergisi” hesaplamayacaklardır. Döviz satışlarında ise bir değişiklik yoktur, 0,002 (Binde 2) vergi devam etmektedir.

Öte yandan altın satışlarında bankalar tarafından lehe alınan paralar üzerinden BSMV hesaplanması söz konusu olacaktır. Çünkü yasaya göre ya satış üzerinden, ya da lehe kalan para üzerinden vergi alınmakta, her iki işlem için ayrı ayrı vergi ödenmesi söz konusu olmamaktadır[2]. Satış işlemlerinde vergi kaldırıldığına göre, bu defa yapılan satışlarda banka lehine kalan tutar üzerinden %5 BSMV hesaplanması gerekmektedir. Başka deyişle “altın satış bedeli ile altın maliyet bedeli arasında olumlu fark” var ise lehe kalan bu tutar üzerinden BSMV ödenecektir.

Ayrıca belirtmek gerekir ki; fiziki teslimatla yapılan altın satış işlemlerinde eskiden olduğu lehe alınan para üzerinden %5 oranında BSMV uygulaması devam etmektedir.

Bilindiği üzere; vergi mevzuatımızda da altının bir nevi döviz gibi ödeme aracı mı, yoksa bir kıymetli maden mi olduğu ve bu çerçevede nasıl değerlenmesi gerektiği öteden beri tartışılagelmektedir. Vergi Usul Kanunu’nda altın değerlemesine ilişkin özel bir hüküm bulunmamaktadır. Kambiyo mevzuatı (Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32. Sayılı Karar) açısından ise; fiziki altın, döviz (=kambiyo) olarak değil, kıymetli maden olarak değerlendirilmektedir[3] [4]. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nca yapılan bir değerlendirmede; “..fiziki teslimat yapılmadığı sürece kaydi ve değeri dövizle belirlenen bir tutarın söz konusu olması hususları dikkate alınarak; vadesiz ve yatırım hesapları üzerinden fiziki teslimat olmaksızın yapılan altın alım satım işlemleri kambiyo işlemi olarak” değerlendirilmiştir[5].

Kaydi altın satışlarındaki verginin Danıştay’ca iptali sonrasında hukuki sürecin nasıl sonuçlanacağı ve yasa çıkarılması suretiyle yeniden vergi getirilip getirilmeyeceği hususunun önümüzdeki günlerde izlenmesi yerinde olacaktır.

[1] Mehmet Bingöl, Bankalardaki Kaydi Altın Satışlarında Yüzde 1 Kambiyo Gider Vergisi, Finans Gündem İnternet Gazetesi, 22 Mayıs 2020, İstanbul
[2] Gider Vergileri Kanunu, Genel Tebliği, Seri No:83
[3] Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar, Madde: 2/j
[4] Akın Tavuz Altın Satışlarının BSMV Karşısındaki Durumu, Yaklaşım Dergisi, Eylül-2011, Sayı:225
[5] Kambiyo Genel Müdürlüğünün 21/5/2020 tarihli ve 276064 sayılı yazısı

FinansGündem | Mehmet Bingöl