Bolu

Yerleşim Merkezi Kültürel Miras Destinasyonu

Yüzölçümü 8.276 k metrekare olan, ortalama rakımı il genelinde 1.000 metre düzeylerinde; il merkezinde ise 750 metre ölçülen, Karadeniz Bölgesi’nin Batı Karadeniz bölümü içerinde bulunan ildir. Şehrin yüzde 18’ini tarım alanları, yüzde 59’unu orman alanları oluşturuyor. İl merkezine bağlı sekiz ilçesi olan Bolu şehrinin doğusunda Yeniçağa, Dörtdivan ve Gerede ilçeleri, kuzeydoğusunda Mengel ilçesi, güneybatısında Mudurnu ve Göynük ilçeleri, güneyinde ise Kıbrıscık ve Seben ilçeleri bulunuyor. Komşuları olan iller ele alındığında şehre göre batıda Sakarya ve Düzce, güneybatıda Eskişehir ve Bilecik, güneyde Ankara, doğuda Çankırı, kuzeyde Zonguldak ve kuzeydoğuda Karabük ilçeleri sıralanıyor. Şehrin nüfusu 2018 verilerine göre 311.810 kişidir. Bu nüfusundan 205.525’i il merkezinde bulunurken, geri kalanı ilçelerde yaşıyor ve nüfusu 154.711’i erkek, 157.099’u kadındır.

Bolu’nun ikliminde Karadeniz, Marmara ve İç Anadolu bölgelerinin iklimlerinden izler gözleniyor. Yüzde 59’unu orman alanlarının oluşturduğu şehirde yüzey biçimleri şehrin ikliminin komşularından ayrışmasına neden oldu. Bununla birlikte aynı sebeple fazlaca yeşil alan hayat buldu; gölleri, ormanları, mağaraları, kaplıcaları korunan alanları ile Türkiye’nin iki büyük metropolü olan Ankara ve İstanbul arasında özgün bir doğal güzellikler destinasyonu haline geldi. Şehir doğal güzelleri sebebiyle yıllardır Tabiatın Kalbi Bolu sloganını kullanıyor.

Bolu turizm alanında birçok çekiciliğe sahiptir. Tarih boyunca farklı kültürler şehirde yaşadı. MÖ VIII. yüzyıldan itibaren Bithynialılar yaşadı. Roma döneminde şehir sırayla (özellikle MS II. yüzyıl sonrası) Bithynium, Cladiopolis ve Hadrionapolis isimleriyle anıldı. XII-XIII. yüzyılda şehir Anadolu Selçukluları ve İlhanlılar tarafından yönetildi. Osman Gazi zamanında Osmanlı sancağı merkezi oldu. 1864’te Kastamonu vilayetine bağlanan Bolu, II. Meşrutiyet sonrası 1908 yılı ile Cumhuriyet dönemi arasında bağımsız sancaktı. 1923 yılında vilayet haline geldi. Tarihi serüveni boyunca yörede yaşayan insanlar birçok kültürel miras bıraktı. Bithynio antik kenti kalıntıları, Frig Kaya Kabartmaları, Seben Kaya Evleri, Çeltikdere Bizans Kilisesi, Yıldırım Bayezit Camii, Taşhan, Orta Hamam, Tabaklar Hamamı, Tokad-i Hayreddin Türbesi, Akşemsettin Türbesi, Göynük Evleri ve Mudurnu Evleri şehrin tarihi servüveninin somut kültürel mirasına örneklerdir.

Bolu ilinin tarihi çekiciliklerinin yanında bir diğer önemli turizm kaynakları doğal alanlarıdır. Şehrin gölleri, korunan alanları, yaylaları, kaplıcaları ulusal ve uluslararası turistlerin sıkça ziyaret ettiği ve hayranlıkla gözlemledikleri yerlerdir. Bolu ilinde bulunan göl ve göletler; Abant, Sünnet, Seben, Karamurat, Çubuk, Yeniçağa, Sülüklü, Gerede, Gölcük, Aladağ, Şirinyazı ve Çayköy şeklindedir. Korunan alanları ise Yedigöller Milli Parkı, Abant Gölü Tabiat Parkı, Gölcük Tabiat Parkı, Sülüklü Göl Tabiat Parkı, Ayıkayası Tabiat Parkı, Beşpınarlar Tabiat Parkı, Göksu Tabiat Parkı, Karagöl Tabiat Parkı, Sünnet Gölü Tabiat Parkı, Kökez Tabiat Koruma Alanı, Akdoğan ve Rüzgarlar Ebe Çamı Tabiat Koruma Alanı ile Kale-Bolu Fındığı Tabiat Koruma Alanıdır. Bolu ilinde bulunan göller ve tabiatı koruma alanları şehrin turizm hareketliliklerindeki başlıca ziyaret noktalarıdır.

Turizm sektörünün hızla geliştiği şehirde bahsedilen turizm çekiciliklerinin en önemlileri Abant, Gölcük, Yedigöller, Akkaya Travertenleri, Aladağlar, Sünnet Gölü ve Seben Gölü olarak kabul ediliyor. Abant Gölü il merkezinin 34 kilometre güneybatısında bulunuyor. Yurtiçi ve yurtdışı turist sayıları her geçen gün artan Abant Gölü’nde turizm işletmeleri oldukça gelişti. Tabiat Parkı’nın içerisinde beş yıldızlı otel işletmeleri mevcuttur. Ayrıca Bolu-Düzce karayolunun Abant kavşağından Abant Gölü’ne çıkılan yol boyunca yolun sağında ve solunda farklı konseptlerde kaliteli butik oteller, et ve balık restoranları faaliyet gösteriyor. Bolu turizminde bir diğer önemli ziyaret noktası Gölcük’tür. Gölcük, il merkezinin 13 kilometre güneyindedir. Gölcük Tabiat Parkı’nda kartpostallarda rastlanabilecek kadar güzel bir doğa manzarası bulunuyor. Gölün kenarında bulunan devlet konukevi, şehrin önemli sembollerinden biridir. Ayrıca koruma alanı içerisinde restoran, kafe, bungalov evler, yürüyüş ve bisiklet alanları, mangal yerleri ve hediyelik eşyalar satan işletmeler yer alıyor.

Yedigöller Milli Parkı şehrin 42 kilometre kuzeyindedir. Park içerisinde Büyükgöl, Seringöl, Deringöl, Nazlıgöl, Küçükgöl, İncegöl ve Sazlıgöl isimleriyle yedi küçük göl bulunuyor. Şelaleleri, yürüyüş alanları, ahşap iskeleleri ve sakin göl manzaralarıyla eşsiz deneyimler sunan milli parkta spor yapılabiliyor, kamp kurululabiliyor ve karavanla konaklama yapılabiliyor. Ayrıca parkta bungalov evler konaklama hizmeti sağlıyor ve yeme-içme hizmeti sunan restoranlar mevcuttur. Akkaya travertenleri Bolu’nun güneybatısında Mudurnu karayolu üzerinde dokuzuncu kilometrededir. Yerin altından çıkan sıcak suyun buharlaşarak geriye bıraktığı kalsiyum karbonat yoluyla oluşan travertenler Bolu’nun Pamukkale’si olarak anılıyor. Aladağ Göleti, Sünnet Gölü, Seben Gölü ziyaretçilerin yürüyüş yapılan, kamp kurulan ve doğa ile iç içe zaman geçirilen diğer önemli yerlerdendir. Bununla birlikte Bolu’nun yeşil alanları ve ormanları yayla turizmine olanak sağlıyor. Aladağ Yaylaları, Kızık Yaylası, At Yaylası ve Sarıalan Yaylaları başlıca ziyaretçi çeken yaylalardandır. Benzer şekilde şehrin kaplıcaları yoluyla şehirde sağlık turizmi gelişiyor. Karacasu Kaplıcaları, Mudurnu Babas Kaplıcası, Mudurnu Sarot Kaplıcası, Çatak Kaplıcası, Seben Pavlu Kaplıcası şehrin önemli kaplıcalarıdır.

Bolu’da kültür turizmi bir diğer gelişen turizm türüdür. Bolu’nun başlıca kültür turizmi kaynakları el sanatları, yöresel mutfak ürünleri, türküleri, halk oyunları ve yöresel etkinlikleridir. Ağaç oymacılığı, Kıbrıscık kaval ve tüfek yapımı, dericilik, kalaycılık, Mudurnu iğne oyacılığı başlıca el sanatlarıdır. Müşür hoşafı, katık (keş), kabaklı gözleme, palize, ovmaç çorbası, keşli erişte, paşa pilavı, kedi batmaz, Mengel pilavı, kaldırık, saray helvası ve mantar yemekleri önemli yöresel mutfak ürünleridir. Köroğlu, estireyim mi, beyaz giyme, evlerinin önü hamama yakın, Halimem, havuzun başına başlıca türküleri; çiftetelli, Kıbrıscık halk oyunları, ördek oyunu, Karaköy sekmesi ise başlıca halk oyunlarıdır. Bolu, Türk mutfak kültürü içinde aşçıları ile önemli yer tutuyor. Şehrin aşçıları Osmanlı saray mutfağında uzun yıllar sarayın yemeklerini hazırladı. Bu bağlamda şehirde her yıl Mengen Aşçılar Festivali düzenleniyor. Bununla birlikte şehir özellikle Tokad-i Hayreddin Türbesi ve Göynük ilçesindeki Akşemsettin Türbesi ile inanç turizmine olanak sağlıyor.

Bolu ilinin doğası Yedigöller, Abant, Yeniçağa Gölü, Aladağ ve Taşlıyayla bölgelerinde kuş gözlemciliğine olanak tanıyor. Yeniçağa Gölü’nde kuş gözlem kulesi bulunuyor. Ayrıca il bu bölgelere ilave olarak Sülüklügöl’de ve diğer korunan alanlarında flora zenginliğiyle özgün bitki türleri botanik bağlamında özel ilgi turizmine kaynaktır. Şehrin doğal güzelliğini tanımak isteyen turistler il planlarıyla belirlenen bölgelerde trekking, off-road, dağ bisikleti, foto safari etkinlikleri gerçekleştiriliyor.

Bolu’nun turizm istatistikleri incelendiğinde, 2019 yılı itibariyle işletme belgeli 25 tesisinde 4.214 yatak sayısı, belediye belgeli 90 tesisinde 4.496 yatak sayısı ile toplam 8.710 yatak kapasitesi vardır. Geceleme istatistiklerinde genel olarak yıllara göre artış gözlendi. 2018 yılında 717 bin yerli ve 107 bin yabancı ile 824 bin turist ağırlandı.

Yararlanılan Kaynaklar

Bolu Belediye Başkanlığı (2014). Bolu İli Stratejk Planı 2015-2019 Dönemi. Bolu: Bolu Belediye Başkanlığı; Bolu İl Külür ve Turizm Müdürlüğü (2019). Bolu Turizm İstatistikleri, https://bolu.ktb.gov.tr/TR-70010/istatistikler.html, (Erişim tarihi 25.11.2019); Bolu Valiliği (2015). Bolu İli 2014 Yılı Çevre Durum Raporu. Bolu: Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü; Orman ve Su İşleri Bakanlığı (2019). Bolu İli Tabiat Turizmi Uygulama Eylem Planı 2016-2019. Bolu: Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü.