Escolar Documentos
Profissional Documentos
Cultura Documentos
N
APOKAL?PS'?NATLILARI
ATLILARI APOKAUPS'?N ATLILARI ?
APOKAL?PS'?N
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
? APOKAL?PS'?N ATLILARI APOKAL?PS'?N ATLILARI ??
APOKAL?PS?N ATLILARI
? APOKAL?PS'?N ATLILARI APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
APOKAL?PS'?N
APOKAL?PS'?NATLILAR!
LARI????
ATLILARI
?? APOKAL?PS'?N
APOKAL?PS'?N ATLILARI
ATLILARI APOKAL?PS'?N
APOKAL?PS'?N ATL?I
ATLILARI
1.Baskı 2003
Apokalips’in
Atlıları
-gizli örgütler ve yeni dünya
düzeni-
M. William Cooper
Giriş............................................................17
Önsöz..........................................................19
1.Bölüm: ‘Sessiz Savaşlar İçin Sessiz Silahlar’dan
Alıntılar.......................................................................53
2.Bölüm: Gizli Örgütler ve Yeni Dünya Düzeni...........93
3.Böliiın: ‘Tanımlanmamış Bir Gizli Düzen’e Kabul
Yemini... .1 19
4.Bölüm: Gizli Verona Antlaşması:
Komplonun Gerçek Kanıtı........................................123
5.Bölüm: Güle Güle ABD, Hoşgeldiıı Yeni Dünya
Düzeni....................................................................129
6.Bölüm: FEMA -Federal Acil Dıırum-
Yöııetim Teşkilatı.....................................................143
7.Bölüm: Bir İttifakın Anatomisi................................161
8.Bölüm: Nihai Darbe.............................................181
9.Böliiın: Gizli Hükümet..........................................191
10.Bölüın: Yüksek Mevkilerde İhanet.......................233
11.Böliiın: Siyon Bilge Adamlarının Protokolleri......237
12.Bölüm: Jonathan May’in Hikayesi
255
13.Bölüm: Zihin Kontrolü.......................................263
14.Bölüm: Roma Kulübü..........................................261
15.Bölüm: Majeste Otıiki.........................................263
16.Bölüm: Amerikan Ordu Istihbaratı’nın
Satanist Kilise ile İlişkisi...........................................218
WILLIAM COOPER
ARIZONA DA
ÖLDÜRÜLDÜ!
5 Kasım 2001
Delamer Duverus
İthaf
Bu kitabı çocuklarım Jenny Tony Jessica ve küçük Dorothy’e ithaf
ediyorum.
Sizi günün her anı seviyorum.
Teşekkür
Bu kitabı bir gerçek haline getirmemde bana yardım eden
muhteşem insanlara, en derin takdirlerimi ve en sıcak dostluğumu
sunuyorum. Önemli yardımları dokunmuş olan aşağıda sıraladığım
kişilere özellikle teşekkür ediyorum. Bazıları büyük riskler aldı.
Annie, anlayışın ve tüm o sandviçler için. Küçük Dorothy, şenlik
için.
Barbara Ann ve eşi; Ron ve Karen Brown; Taryn Krive; Jane
Drucker; 5 Kasım 1989 Gönüllüleri; Stanley ve Elma Barrington;
Roger Scherrer; Glenn ve Cheryl; Minnesota’dan mektup yollayan
insanlar; Nancy Batchelder; Rhode Islanddan Sal; Mike Whelen; Joe
Hysong; JMP; William Stienman; Tal Levesque; Pavel; Roger ve
Karen LaChance; O’Ryin Swanson; Jeanne Ann; Anthony Hilder;
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
GİRİŞ
Bir süre önce William Cooper ve eşi Annie ile görüşme fırsatı
buldum. Bu adamın gerçekten de gerçeği mi söylediği, yoksa şöhret ve
para peşinde koşanlardan biri mi olduğunu tasdik etmek, işimin bir
parçasıydı. Gördüğüm şey, zinde, sağlıklı, bireysel olarak bakıldığında
nazik, düşünceli ve yufka yürekli biriydi. Sizin için ve refahınız için
gerçekten de endişeleniyordu.
Bili, insanların, sizi kurgu ve gerçek arasında hiçbir fark kalmayana
kadar yalanla besleyen bir cemiyet tarafından kötü şekilde
bilgilendirildiğini biliyordu. Birçok diğer(ler)inin olduğunu gördüğü
şeyleri görüyor, ve bununla ilgili bir şeyler yapmaktan da korkmuyor.
Bill’in söylediği şeyleri sizin bilmenizi istemeyen birçok kişi var.
Birçok kez konuşmasını engellemeye çalıştılar. Yüzündeki yara izleri
ve ayağını yitirmesi, size karşı samimiyetinin birer nişanı.
Kimse insanlara gerçeği anlatarak popüler olmaz. Tarih, geçmişteki
peygamberlere neler olduğunu kaydetmiştir. Ancak, bazıları onların
uyarılarını dinlemiş ve hazırlıksız yakalanma- mıştı. Diğerleri
kafalarını kuma gömmüş, ve dinlemeyi reddetmişti.
Bili, herşeyi aldı, ve dünyanın bilgilendirilmişleri arasında yer
alasınız diye sizin için bir araya getirdi, iyi bilgilendirilmiş bir insan
doğru kararı verebilir. William Cooper, benim onay oyumu aldı, çünkü
bu adamın kim olduğunu öğrenmek için yeterince uğraştım. İşte şimdi,
sizin fırsatınız.
Barbara Ann
ÖNSÖZ
kanımızı donduran bir ses daha duyduk. Botun sancak tarafının bir
yere sürtüp gıcırdadığını duyunca yüzümden kan süzül - düğünü
hissettim. Lincoln ve ben yerimizde donmuş gibiydik. Metallerin
birbirine sürtünmesiyle ortaya çıkan gıcırtıdan nefesimiz kesildi.
Bunun hiç bitmeyeceğini düşündüm. Hiç kimse yerinden hareket
etmiyordu.
Bu bize bir ömür gibi gelmişti. Daha sonra bot sallandı ve ses
kesildi. Eğer bot delinseydi, bugün hiçbirimiz hayatta olmayacaktık.
Pearl’e döndüğümüzde dalgıçlar inceleme için dibe daldılar. Suyun
üstüne çıktıklarında, kafa bölümünde hasar olduğunu ev sancak
tarafının baştan sona oyulduğunu rapor ettiler. Daha sonra botu tamire
çektik. Birkaç gün sonra yeni gelen askerler gibi rahat ettik ama hayata
bakışım tamamen farklılaşmıştı.
İkinci olay da torpido saldırı tatbikatı yapan iki bottan birinin
başına gelmişti. Kumanda kulesinin üzerinde katranlı büyük bir tente
olan botun limana girişini hatırlıyorum. Kulenin her iki tarafında
tenteyi yukarıya kaldıran bir şey vardı ama ne olduğunu
göremiyordum. Daha sonra Geronimo, Lincoln ve ben botun rıhtıma
yanaştığı yere gidip tentenin altına baktık. Tatbikattaki diğer bot
isabetli bir vuruş kaydetmişti. Gördüğümüz şey yelken bölümüne
tamamen saplanmış bir torpidoydu. Gülmeye başladık. Daha sonra
birbirimize baktık ve olayın hiç de komik olmadığım düşündük. Bu
denizaltı işi kesinlikle düşündüğüm kadar cezbedici bir iş değildi.
Üçüncü olay ise Portland - Seattle bölgesi olan Pearl Harbor
arasında, bir transit geçiş esnasında meydana geldi. Öğleden sonra
(12.00-16.00 arası) botun iskele tarafında gözetleme nö- betindeydim.
Geronimo ise sancak tarafında gözetleme nöbe- tindeydi. Ensign Ball
Güverte Subayı idi. Yüzeyde 10 deniz mili hızıydaydık ve üçümüz de
kumanda kulesinde bulunan köprüdeydik. Aydınlık bir gündü fakat
ince bir bulut tabakası güneşi örtmüştü. Aşağıdan biri, güvertedeki su
geçirmez dolaptan ihtiyacımız olan şeyleri getirmesi için birini, yukarı
gönderme izni istediğinde neşemiz yerine gelmişti. Dolap, kafa kısmım
boydan boya kaplayan güverte sahanlığının altında, güvenli bölmede
bulunan torpido odasının ilerisindeydi. Ensign Ball izin verdiğinde
buna Geronimo ve ben gülmüştük. Buna izin vermemeliydi. Çünkü
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
AWOL’a gittim. Geri dönmemi söyleyen kişi, iyi arkadaşım Bob Swan
idi. Daha sonra, 1 Haziran 1972’de, evliliğimin arefesinde bildiğim
herşeyi Bob’a anlattım: UFO’ları, Kennedy suikastini, Donanma’yı,
Gizli Hükümeti, önümüzdeki Buz Çağı’nı, Alternatif 1, 2 ve 3’ü,
GALİLEO projesini ve Yeni Dünya Düzeni planını anlattım. Bunların
hepsi doğruydu ve şimdi de doğru olduklarına inanıyorum.
Bununla birlikte, sizi uyarmalıyım. Gizli gruplar (cemiyetler),
1917den beri, Yeni Dünya Düzeni adını verdikleri -bütün dünyadaki
insanları yönetimi altında toplayacak- bir hükümet kurmak için,
uzaydan bir saldırı tehdidi yalanını yaymayı planlıyorlar. Hâlâ gerçeği
bulmak için araştırma yapıyorum. Bu kitabın, şimdiye kadar yazılmış
olan bu geçeğe en yakın kitap olduğuna kuvvetle inanıyorum.
Terhis olduktan sonra bildiklerimi bir gazeteciye açıklamaya
çalıştım. Oakland tepelerinde, siyah bir limuzin beni zorla uçuruma
attı. Ben aşağıda kanlar içinde yatarken, iki adam yanıma indi. Biri
eğilip şah damarımdan nabzımı kontrol etti. Diğer adam ölüp
ölmediğimi sorunca, yanımdaki adam "Hayır, fakat ölecek!" dedi.
Diğeriyse "İyi o zaman, başka birşey yapmaya gerek yok!" diye
karşılık verdi. İkisi de çıkıp arabalarıyla gittiler.
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
yıl, 27.000 dolar para, bir bilgisayar ve birçok zarf gerekti. Şimdi ise
gerçeği herkes biliyor.
Donanma’dan ayrıldıktan sonra tekrar okula gittim ve fotoğrafçılık
diploması aldım. Coastal School of Deep Sea Diving’de genel
müdürlük, College Oceaneering’de sualtı fotoğrafçılığı eğitmenliği ve
gazla derin dalış bölüm başkanlığı, Airco Technical Institute’ün kabul
temsilcisi, Adelphi Business College’de müdür yardımcılığı ve
müdürlük, United Education&Softwa- re’in ulusal pazarlama
koordinatörü, Pacific Coast Technical’da müdürlük ve National
Technical College’de müdürlük yaptım.
1988 yılının ilkbaharında, araştırma grubu, Moore, Shande- ra ve
Friedman’ın ortaya çıkardığı bir belgeyi açıklayan bir dergiye
rastladım. Dokümanda, bir uçan dairenin düştüğü, içinde yabancı
özelliklere sahip cesetlerin olduğu ve MAJESTIC TWELVE
operasyonu hakkında hükümete bilgi veriliyordu. Moore ve
Friedman’m hükümetin ajanları olduğumu ve dokümanın sahte
olduğunu biliyordum. Shandera’yı ise hiç duymamıştım. Bunu
biliyordum çünkü, ihtiyaç duyulduğunda araştırmacıları yönlendirmek
için MAJESTIC diye adlandırılan beklenmedik bir olay yaratma planı
yürüten ajanların listesinde onların adını görmüştüm.
Yanlış bilgiyi ve örtüyü teşhir etmek için ortaya çıkmanın benim
için tam zamanı olduğuna karar verdim. Herşeyden önce bu ajanları,
kendimin gerçekten hiçbir şey bilmeyen bir antika olduğuma
inandırmam gerekiyordu. Biraz düzmece bilgi
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
İllmunati’nin, Amerikan
Halkına Karşı Savaş
Deklarasyonu
Hoş geldiniz!
Bu belge, "sessiz silahlarla" savaşılan, öznel biyolojik bir savaş
olan ve adına "sessiz savaş" denilen Üçüncü Dünya Sava- şı’nın 25.
yıldönümüne işaret ediyor. Bu kitap, bu savaşı, stratejilerini ve
silahlarını tanıtan bir bilgiyi içeriyor.
Mayıs 1979*74-1120
GÜVENLİK
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
TARİHSEL GİRİŞ
Sessiz Silah teknolojisi, II. Dünya Savaşı sırasında İngiltere’de
"askeri yönetim" [Eisenhower] altında, stratejik ve taktiksel bir ınetod
olarak, Operasyon Araştırması’nca (O.R) geliştirildi.
Operasyon Araştırması’nın asıl görevi, dış düşmanlara karşı sınırlı
askerî kaynakları etkili bir şekilde kullanmak (yani lojistik) amacıyla
kara ve hava savunmasının sorunları üzerinde çalışmaktı.
Çok geçmeden güç sahibi kişiler [Dış İlişkiler Konseyi] aynı
metodun bütün bir toplumu kontrol altında tutmak için de kul-
lanılabileceğinin farkına vardı. Fakat daha iyi araçlara gereksinim
vardı.
Sosyal mühendisliğin (toplumun analizi ve otomasyonu) sürekli
değişen, büyük miktarda ekonomik bilgi (data) ile ilişki içerisinde
olması gerekiyor. Böylece, toplumun ilerisinde işleyebilecek ve
toplumun ne zaman teslim olacağını tahmin edebilecek, yüksek hızda
işleyen bilgisayarlarla donatılmış bir ‘bil- gi-işlem’e gerek vardı.
O zamanki bilgisayarlar çok yavaştı fakat 1946da J. Presper Eckert
ve John W. Mauchly tarafından elektronik bilgisayar geliştirildi ve
ihtiyaç karşılandı.
Sıradaki hamle, basit lineer programlama metodunun 1947de
metamatikçi George B. Dantzig tarafından geliştirilme- siydi.
Daha sonra 1948 de J. Bardeen, W.H. Brattain ve W. Shock- ley’in
transistörü geliştirmeleri, bilgisayarın kapladığı alanı ve enerji
ihtiyacını düşürerek, bilgisayarın kullanım alanının genişlemesini
sağladı.
Kendi talimatları altında gerçekleşen bu üç gelişme, güç sahiplerini
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
SİYASAL GİRİŞ
1 Düzenli frekansı olan ve elektromanyetik dalgalar meydana getiren veya frekans ve görünüşü
aynen muhafaza ederken bu dalgaları kuvvetlendiren bir tertibat
2 Atomların birleşmesinden meydana gelen reaksiyon
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
Kuramsal Giriş
randımanı)
Bir enerji sistemi (örneğin mekanik, elektrik vb.) için geliştirilen
bütün matematik kavramları bir başka enerji sistemine (örneğine
ekonomi) de uygulanabilmektedir.
Ekonomiye Uygulanması
Roketteki bu şok testi metodunu ekonomi mühendisliğine
uyguladığımızda, eşya fiyatlarının yükselmesinden kaynaklanan şoku ve
tüketicilerin bu şoka verdikleri tepkileri monitörden görebiliriz.
Ekonomi şokunun yankıları bilgisayarlar tarafından teorik olarak
yorumlanıyor ve böylece, ekonominin fiz- yo-ekonomik yapısı
keşfediliyor. Bu işlem sayesinde, ev halkım tanımlayan ve bir ekonomik
endüstri olarak değerlendirilmesini (tüketici müşteri yapısı) mümkün
kılan kısmi farklılıklar ve fark matrisleri keşfediliyor.
ilerideki şoklara ev halkının vereceği tepkiler önceden tahinin edilip
manipüle edilebiliyor. Toplum böylece, dizginleri sosyal enerji
muhasebe sistemini yöneten, iyi donanımlı bir bilgisayarın elinde olan,
iyi düzene sokulmuş bir hayvan topluluğu haline geliyor.
Sonunda yapıdaki her birey, kişisel tercih bilgileri sayesinde
bilgisayar kontrolüne alınmış oluyor. Bu bilgiyi, tanımlanmış tüketici ile
(kredi kartı kullanılmasıyla tanımlanıyor ve daha sonra vücutlarına
‘döğmelenen’, ortamdaki normal ışıkta görülemeyen kalıcı bir vücut
numarası veriliyor) tüketici tercihleri (evrensel üretim kodu - UPC
evrensel ürün kodu - paketlerdeki zebra çizgili fiyat kodları) bilgilerinin
toplandığı bilgisiyar sağlıyor.
Ekonomik Model
Harvard Ekonomik Araştırma Projesi (1948-) II. Dünya Savaşı
sırasındaki Operasyon Araştırması’nm bir uzantısıydı. Amaç, bir
ekonomik kontrol bilimini keşfetmekti: Önce Amerikan ekonomisini,
sonra da dünya ekonomisini. Yeterli bilgi ve matematiksel buluşlar
olduğunda, bir mermi yörüngesinin tahmin ve kontrol edildiği gibi, bir
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
Endüstriyel Diyagramlar
İdeal bir endüstri, diğer endüstri dallarından çeşitli biçimlerde mal
alıp bunu, satış ve diğer endüstri dallarına dağıtım için özgün bir ürüne
APOKAL?PS'?N ATLILAR: ?
dönüştüren bir aygıt olarak tanımlanır. Çeşitli girdileri, bir çıktısı vardır.
Normalde halk endüstriyi, tek çatı altında birleşmiş çeşitli endüstrilerin
üretimde bulunduğu gerçek bir endüstriyel kompleks olarak düşünür.
Üç Endüstriyel Sınıf
Endüstri dalları, üretim türlerine göre üç farklı kategoriye ya da
sınıfa ayrılır:
Birleşim
Çıktılarım, 1. sermaye, 2. eşyalar, 3. hizmetler şeklinde sınıf-
landırdığımızda, bir ekonomik sistem bu üç endüstriden oluşur.
Buradaki sorun ise, tekstil endüstrisinin değerli metal endüstrisi
üzerindeki etkisinin gösterilmediğidir. Çünkü bu endüstri dallarının her
ikisi de "eşyalar endüstrisi" denen sınıfa katılacaktır. Böyle bir işlem
yapıldığında da, ikisinin tek sistem bloğu altında toplanması, kendilerine
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
E-ModeJ
Bir ulusal ekonomi, üretimin, dağıtımın, tüketimin ve yatırımın
eşzamanlı akışısmdan ibarettir. Emeği ve insani fonksiyonları da bütün
bu öğeler bir ölçüm ünitesinde bir sayısal değere çevirdiğinde, diyelimki
1939 dolar elde edildi. Daha sonra bu işlem, bir elektrik devresinde bir
akımla da gösterilebilir ve davranışları tahmip edilip, doğru bir şekilde
manipüle edilebilir.
Elektrikteki üç ideal pasif enerji unsuru, kapasitör, rezistör ve
indüktör sırası ile ekonomideki saf endüstriler denen üç ideal pasif
enerji unsuruna, sermaye, eşya ve hizmet endüstrilerine tekabül ediyor.
Ekonomik kapasitans, çeşitli şekillerdeki sermaye birikimini ifade
ediyor.
Ekonomik kondüktans, eşya üretimi için gereken materyallerin
kondüktans seviyesini ifade ediyor.
Ekonomik indüktans ise, piyasadaki hareketli ekonomik sü-
ıedurumu ifade ediyor. Bu, hizmet olarak bilinen nüfus fenomenidir.
Ekonomik İndüktans
Bir elektrik indüktörü (örneğin bir tel bobin) birincil fenomen olarak
bir elektrik akımına, ikincil fenomen olarak da bir manyetik alana
sahiptir (süredurum). Buna karşılık olarak bir ekonomik indüktör,
birincil fenomen olarak bir ekonomik değer akışına, ikincil süredurum
fenomeni olarak da bü " fus sahasına sahiptir. Ekonomik değer akışı
(örneğin para) a; aldıldı- ğında, insanı nüfus sahası, ekonomik değer
(para) akışmı korumak için çöküntüye uğrar (olağanüstü bir örnek -
savaş).
Halkın süredurumu, tüketici satın alma alışkanlıkları, yaşam
standardı vb.’nin bir sonucudur ve genellikle bir nefsini koruma
fenomenidir.3
Çeviri
Şarj - kulomb - dolar (1939)
Akış/akım - amper (kulombun saniyelik hızı) - yıllık dolar akışı
Elektromotor kuvvet - volt - dolar (çıktı) talebi
iletkenlik - amper/volt - talebe göre yıllık dolar akışı
Kapasitans - kulomb/volt - üretilen dolar envanteri/talebe göre dolar
stoğu
Evcil Endüstri
Finans endüstrileri (bankacılık), üretim, ve yönetim, katıkı- sız
kapital, mal ve hizmet endüstrilerinin gerçek öğeleri, genel olarak
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
Evcil Modeller
...Teorik ekonomistin karşı karşıya geldiği problem, tüm evcil
endüstrilerin tüketici özelliklerinin kolaylıkla önceden tahmin
edilememesi ve teknik katsayılarının lineer olmayan, oldukça karmaşık
ve değişken gelir, fiyat vs. fonksiyonu teşkil etmesidir.
Bir bireysel evcil tanımlayıcı olan kredi kartı alımı ile birlikte
uluslararası ürün kodunun kullanımından çıkartılan bilgisayar verileri
bu iş durumunu değiştirebilir, ancak UPC yöntemi ulusal, hatta gözle
görülür şekilde yerel bir ölçekte bile henüz yaygınlaşmamıştır. Bu bilgi
noksanlığım gidermek için, analize, ekonomik şok testi olarak bilinen
alternatif ve dolaylı bir yaklaşım doğdu. Uçak üretim endüstrisinde
yaygın olarak kullanılan bu yöntem, toplam istatistiksel bir çeşit bilgi
türü geliştiriyor.
Ekonomiye uygulandığında, bu, bir bölgedeki ya da tüm bir ulustaki
tüm evcillerin üzerinde, bireysel olarak değil, bir grup ya da sınıf olarak
çalışılması, ve varsayıma dayanan tek-evcilli endüstrinin ekonomik
yapısını yöneten teknik katsayılarla ilgi
lifikir edinmek için bireysel davranış yerine kitlesel davranışın
kullanılması anlamına geliyor...
Evcil endüstrinin teknik katsayıların takdir edilmesi için bir metod
da, bir malın fiyatım şoka sokmak ve tüm malların satışındaki değişmeyi
izlemekten geçer.
mümkündür.
3.Stratejik hedef
4.Mevcut ekonomik güç kaynakları
5.Lojistik seçenekler
Bu faktörleri tanımlama, değerlendirme işlemi ile ekonomik
yükselteci bir ekonomik sistemin içine dahil etmeye popüler olarak
"oyun teorisi" denir.
Bir ekonomik yükseltecin dizaynı, bireyselden ulusa yayılabilecek
bir çıkış güç seviyesini tayin ile başlar. İkinci yapılan şey ise cevabın
doğruluğunu ölçmektir. Yani çıkış hareketinin giriş komutu ile uyumlu
olup olmadığını ölçmektir, iyi bir geri besleme, doğru sonucu almamıza
yardım eder.
Hataların çoğu giriş bilgi sinyalinde olur. Ulusal giriş bilgisi
istatistiksel olurken, kişisel giriş bilgisi özgül olur.
Sosyal bağlantılar:
1.Telefon - ayrıntılı arama kaydı
2.Aile - evlilik ve doğum belgeleri vb.
3.Arkadaşlar, dernekler vb.
4.Örgütlere üyelikler
5.Siyasi ilişkiler
Varlıklar:
1.Çek hesabı
2.Tasarruf hesapları
3.Gayrimenkuller
4.İş
5.Otomobil vb.
6.Bankadaki mevduat hesabı
7.Borsa
Borçlar:
1.Alacaklılar
2.Hasımlar (bknz. hukuki)
3.Borçlar
4.Tüketici kredisi
5.Ev ödemeleri
6.Otomobil ödemeleri
7.Kredi kartı ödemeleri
Politik hassasiyeti:
1.ideolojisi
2.Bağlantıları
3.Pozisyon
4.Güçlülük/zayıflık
5.Projeler/faaliyetler
Karmaşık kaynaklar:
1.Anketler ve ölçmeler
2.Yayımlar
3.Telefon kayıtları
4.Enerji ve kamusal alışverişleri
Rıza yarat
Düşük savunma
Değişkenleri sıkı kontrol et
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
Saptırmanın özeti
Medya: Yetişkin halkın dikkatini, asıl sosyal sorunlardan uzak tut ve
önem olmayan konularla meşgul et.
Okullar: Halkın gençlerini, gerçek matematik, gerçek ekonomi,
gerçek hukuk ve gerçek tarih konusunda cahil bırak.
Eğlence: Halk eğlencesini 6. derece seviyesinin altında tut.
Iş: Halkı meşgul, meşgul, meşgul et. Düşünmeye zamanı kalmasın.
Diğer hayvanlarla birlikte çiftliğine dönsün.
Rıza -ilk zafer- APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
Bir sessiz silah sistemi, hukuki (fakat daima değil) yollarla uysal
halktan elde edilen bilgi sayesinde yönetilir. Sessiz silah sisteminin
programlanması için gereken fazla bilgi Maliye Bakanlığı sayesinde
elde edilir.
Bu bilgi, federal ve eyalet vergi formlarında bulunan, iyi dü-
zenlenmiş bilginin zorla alınmasından ibarettir. Bu vergi formları
vergi veren ve işadamları sayesinde köle emeğince doldurulup
toplanan formlardır.
Daha sonra Maliye Bakanlığı’nın onayına sunulan bu formların
sayısı, halkın rızasının güçlü bir göstergesi ve stratejik karar almada
önemli bir faktördür. Diğer bilgi kaynakları, girişlerin kısa listesinde
verilmişti.
Rıza Katsayıları - Zafer durumunu gösteren sayısal geri besleme
olurlar.
Bu, elitlerin egemenliğini tehdit eder.
Eğer alt sınıfların yükselişleri yeteri kadar ertelenebilirse, elitler
enerji hakimiyetini başarabilirler ve bunun sonucunda alt sınıflar,
temel ekonomik enerji kaynaklarında, kendi rızalarıyla artık bir
pozisyon sahibi olamazlar.
Enerji hakimiyeti tam olarak sağlanana kadar, işçilerin kendi
ilişkilerini başkalarının yönetmesi ve çalışmaya razı olmaları dikkate
alınmalıdır. Bir hata yapılması halinde, insanlar sonunda enerji
kaynaklarının elitlerin hakimiyetine geçmesine müdahale edebilirler.
Bu dönemde halkın rızasının hâlâ, ekonomik amplifıkasyon
işleminde, enerjinin tahliyesi için temel anahtar konumunda
olduğunun bilincinde olunması çok önemlidir.
Bundan dolayı, bir enerji tahliye mekanizması olarak rıza, şimdilik
dikkate alınmalıdır.
Lojistik
Bir stratejinin başarılı tatbiki için girişler, çıkışlar ve giriş ve
çıkışlarla bağlantılı bir strateji ve stratejiyi ateşleyecek mevcut enerji
kaynakları konusunda dikkatli bir çalışma gerekir. Bu çalışmaya
lojistik denir.
Bir lojistik probleme ilk olarak temel seviyede çalışılır ve daha
sonra da karmaşık üst seviyelere, temel faktörlerin bir sentezi olarak
çalışılır.
Bu, şu anlama geliyor: verilen sistem analiz edilir yani alt
sistemlerine ayrılır. Daha sonra bunlar da analiz edilir, ta ki bu işlem
lojistiksel "atom"a, bireye varana kadar.
Bu sentez işleminin uygun olarak başladığı yerdir, yani bireyin
doğduğu zamandır.
Suni Rahim
Bir kişi, annesinin rahmini terkettikten sonra, çeşitli türlerdeki
koruyucu aygıtlara ya da sığmaklara, suni rahimlere alınır ve bakılır.
Suni rahimlerin amacı, düzenli ve düzensiz faaliyetler için daimi
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
bir çevre sağlamak; büyüme ve evrimsel işlemler (yani hayatta kalma)
için bir sığınak olmak; özgürlük için güvenlik sağlama ve saldırı
faaliyetlerine karşı savunma koruması sağlamaktır.
Bu her iki tarafın, avam halkın ve elitlerin gerçeğidir. Bununla
birlikte bu iki sınıfın sorun çözmede izledikleri yolda gözle görülebilir
bir farklılık vardır.
Hareket / Hücum
İnsanların çoğu, diğerlerini itaat altına almak ve/ya da günlük
yaşamda kendilerini rahatsız eden diğer insanları öldürmek isterler.
Ama insanlar, böyle bir kasti hareketin kendi hayatlarında açabileceği
ahlaki ve dini sorunlarla uğraşmak zorunda kalmak istemezler. Kendi
ellerini kandan uzak tutarak kirli işleri diğerlerine (kendi çocukları da
dahil olmak üzere) yaptırırlar. Hayvanların uygar hareketlerine bağırır
çağırırlar ve altındaki badanalı bir mezbahadan gelen lezzetli bir
hamburgeri yemek için otururlar. Daha da ikiyüzlü olanı, politikacı
denen profesyonel silahşor grubunu finanse etmek için vergi verirler,
daha sonra da hükümetin yolsuzluğundan şikayet ederler.
Sorumluluk
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
Özet
İnsanlar politikacı kiralayarak şunları yapabilirler:
1.Yönetmeksizin güvenlik elde ederler.
2.Üzerinde düşünmeden hareket elde ederler.
3.Hayatı ya da ölümü düşünmeden hırsızlık yapabilir, diğerlerini
yaralayabilir, öldürebilir.
4.Kendi amaçları için sorumluluktan kaçınırlar.
5.Öğrenme ya da yüzleşme çabası sarfetmeden gerçekliğin ve
bilimin faydalarım elde ederler.
Politikacılara, bir savaş makinası yaratmak ve yönetmek için güç
verirler, böylece:
1.Ulusun /rahimin hayatta kalması sağlanır.
2.Ulusa/rahime her şeyin tecavüzü önlenir.
3.Ulusu/rahimi tehdit eden düşmanlar yok edilir.
4.Ulusun/rahimin düzenine, itaat etmeyen kendi ülkesinin
vatandaşları yok edilir.
Bir ulus çok farklı iki parçaya bölünüyor: Uysal bir alt-ulus [büyük
sessiz çoğunluk] ve siyasi bir alt-ulus. Siyasi alt-ulus, uysal alt-ulusa
bağlı olarak ayakta duruyor. Büyüyüp ailesinden ayrılma çağma
geldikten sonra, ailesini yutup onlardan ayırıyor ve bütün bunlar olana
kadar onlara hoşgörü gösteriyor.
Sistem Analizi APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
Uygulama
Faktör I:
Her sosyal sistem yaklaşımında olduğu gibi denge, sadece insan
doğasını anlamak ve izah etmekle başarılır. (Aksiyon/re- aksiyon
düzeni). Bir hatanın yapılması, felakete sebep olabilir - çoğunlukla
olur da.
Diğer sosyal düzenlerde olduğu gibi, bir biçimde gözdağı verme
(ya da dürtü) zorunlu görevin başarısı için de temeldir.
Aksiyon ve reaksiyonun fiziksel prensipleri, alt sistemlerin içsel ve
dışsal olmak üzere her iki bölümüne de uygulanmalıdır.
Zorunlu görevi ayakta tutmak için bireysel beyin yıka-
ma/programlamaya başvurulmalı ve aile birimiyle akran grubunun her
ikisi de işgal edilip kontrol altına alınmalı.
[ Alıntının Sonu ]
i Bölüm 2
Gizli Örgütler ve
Yeni Dünya Düzeni
Holy Grail - Son akşam yemeğinde Hazreti İsa'nın kullandığı varsayılan sahan veya kâse.
İsa'nın üzerinde çarmıha gerildiği haç.
duruyor. Hiçbir zaman asıl ismi ile gözükmez, her zaman başka bir
isim altında ve başka bir görevle ortaya çıkar demiştir."
îlluminati’nin Weishaupt’un saltanatı döneminde Mason
kuramlarına sızdığı bir atmasyondur. Masonlar çeşitli kademelerinde
daima Illuminati’yi ihtiva ediyordu ve bundan dolayı kolay ve istekli
bir şekilde Weishaupt grubunun üyelerini içlerine alıp korudular.
Masonlara gerçekten inanamazsınız. Eğer
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
‘Tanımlanmamış
Bir Gizli Düzen'e
Kabul Yemini
Ey Özgürlük! Henüz
değil, gözlerini huzurla
kapatma
Düşmanının asla
uyumadığını aklından
çıkartma!
Bryant
Yemin
Ben __________, şimdi, Kadiri Mutlak Tanrı’nm, kutsanmış
Meryem’in, kutsanmış Yahya’nın, Kutsal Havarilerin, Aziz Peter ve
Aziz John’un, ve tüm azizlerin, Cennetin Mukaddes Ordu- su’nun, ve
Aziz Ignatius Loyola tarafından III. Paul’ün salâhiyetiyle kurulmuş
olan ve şu ana dek Meryem’in rahmi, Tanrı’nın desteği ve Isa
Mesih’in kudreti sayesinde süregelen Isa Cemiye- ti’nin üstün
başkomutanı Ruhani Pederimizin huzurunda beyan ve yemin ediyorum
ki Kutsal Papa, Mesih’in başvekilidir ve tüm dünyadaki Katolik veya
Evrensel Kilise’nin tek ve gerçek başkamdir ve, mukaddesatı
koruyucum olsun, Isa Mesih tarafından verilmiş olan birleştirme ve
ayırma anahtarlarının kerameti sayesinde asi kralları, prensleri,
ülkeleri, ülkeler topluluklarını, ve hükümetleri devirebilecek kudrete
sahiptir ve tüm bunlar emniyetli şekilde imha edilebilir. Bundan dolayı
tüm gücümle bu doktrini ve Kutsal’m hak ve geleneklerini tüm kafirle-
re ve başta Almanya, Hollanda, Danimarka, İsveç ve Norveç Lutheran
Kiliseleri’ne ve otorite olduğunu iddia edenlere ve Ingiliz ve Iskoç
Kiliseleri’ne ve bunların şimdi İrlanda ve Amerika Kıtası’nda veya
herhangi bir yerde kurulan dallarına ve Roma Ana Kilisesi’ne karşı
çıkan, yozlaşmış ya da asi olmasından şüphelenilen tüm topluluklara
karşı savunacağım.
Şimdi tüm asi krallara, prenslere veya Protestan ya da Liberal
olarak anılan tüm ülkelere karşı sadakati yahut onların kanun, memur
veya yöneticilerine itaati red ve inkâr ediyorum.
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
"Gizli Verona
Antlaşması"
Komplonun
Gerçek Kanıtı
1916
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
Bay Owen:
Azınlığın kuralları ve çoğunluğun kuralları arasındaki çatışmanın
ne olduğunu göstermek için 22 Kasım 1822’ye ait gizli Verona
Antlaşmasını kayda geçmek istiyorum. Senatonun dikkatini bu
antlaşmaya çekmek istiyorum çünkü bu antlaşma Monroe Doktrininin
tabanım oluşturması açısından tehdit içeriyor. Monarşik hükümet ve
halkın hükümeti arasındaki çatışmaya da güçlü bir ışık tutuyor.
Avusturya başkam Metternich yönetimindeki Kutsal ittifak, 1822’de
aşağıdaki dikkat çekici gizli belgeyi yayınladı:
Verona’da imzalanmıştır.
22 Kasım 1822
Avusturya adına: METTERNICH Fransa
adına: CHATEAUBRIAND Prusya adına:
BERNSTET Rusya adına:
NESSELRODE
Bay Owen:
Meclis kayıtlarında bu antlaşmayı saklamak istedim, çünkü bence
artık Birleşik Devletler’in ve tüm dünyanın bilgisine sunulma vakti
geldi. Amerikalılar, bu azınlık ile çoğunluk hükümeti arasındaki savaş
durumu üzerinde durmalı. Şimdi tüm dünyada verilen bu savaş belki
daha kolaylıkla anlaşılabiliyor- dur, çünkü eninde sonunda muallakta
olan bu savaş, azınlıklar tarafından hükümetin güçsüzlüğünden ve
kırılganlığından faydalanılarak büyütülecektir. Saldırgan savaşın
sadece modern savaşın hayatları tehlikede olanlar tarafından
istendiğinde kabul edilebildiği yerde, insan hatası, çoğunluğun
yapabileceği bir hatadan çok daha muhtemeldir.
Bay Shafroth:
Bay Başkan, Güney ve Merkezi Amerika’nın egemenliğinin tekrar
Ispanya’nın eline geçmesi için Avupa’nm güçlü ülkeleri arasında bir
koalisyon kurulup kurulmadığını bilmek isterim.
Bay Owen:
Ben de tam bu konuda bir yorum yapmak üzereydim, ve buna
sadece kısa bir süre harcayacağım, çünkü şimdi diğer konuların
baskısını farkediyorum. Fransa tahtına zor kullanarak bir
Bourbon Prensi oturtan bu Kutsal ittifak, bundan hemen sonra İspanya
anayasasını susturmak için Fransa’yı kullandı ve bu antlaşma
Fransa’yı, Ispanya insanlarının kendi egemenliklerini kazanmalarım
engellemek ve onlara karşı mücadele etmek için Kutsal ittifaka yıllık
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
Güç Dengesi
Atalarımız Birleşik Devletler’in anayasasını hazırlarken, bir güç
dengesi kurmak suretiyle despotizme karşı tedbirler almışlardır.
Anayasa, yasama, yürütme ve yargıyı kesin olarak ayıracak şekilde
yazılmıştır. Çünkü eğer bu üç kuvvetten birisi elden giderse diğer
ikisiyle bu üçüncüsünü kontrol altına alabileceklerini düşünmüşlerdir.
Bu güç dengesi, kendini, bu üç güçten hiçbirinin diğer ikisine karşı
gelemeyeceği gerçeği ile kanıtlamış oldu.
Anayasa, bu üç daldan herbirinin görevlerini de kesin olarak
belirlemiştir. Yasama gücü, kanun yapacaktır. Yargı gücü, kanunları
yorumlayacaktır. Yürütme ise politika belirleyecek ve kanunların
uygulanmasını sağlayacaktır. Bunlar tabii ki en basit açıklamaları. Güç
dengesini basit temelleriyle anlatmamın amacı, nasıl alt üst edildiğini
anlamanızı sağlamak içindir.
Yasama, çıkarılan kanunların yayınlanmasını sağlamak için
gereklidir ve bu kanunlar Kongre Kayıtları ya da Federal Kayıt- lar'a
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
Yazarın Notu: Milli Güvenlik Emri (NSDD) 84, John Lear, Ro-
bert Lazar, Bruce Macabbee, Stanton Friedman, Clifford Stone ve
diğer birçok kişinin aktif hükümet ajanları olabileceğini gösteriyor.
Hepsi devlet görevlerinde bulunuyor veya devlet müteahhitleriyle
çalışıyor vehepsi bu yürütme emrine dahiller. Milli Güvenlik Emri 84,
onları susturmak için kullanılmadı ki bu durum, her defasında
hükümetten onay aldıklarını gösteriyor.
Mount Weather
Virginia’da, Washington’un batısına 46 mil uzaklıkta sessiz sakin
küçük bir kasaba olan Bluemont’un hemen dışında, ABD’nin
doğusundaki en sert granit kaya olarak anılan şeyi muhafaza eden el
değmemiş bir alan vardır. Alan, "Yasak Bölge" ve "Bu tesis yasak
bölgedir, izinsiz girenler cezalandırılır" tabelalarıyla çevrilidir. Başka
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
H. Rowan Gaither
Ford Kuruluşu’nun Başkanı
1953
» Bölüm 6
H.R. 4079
Bu satırlar yazılırken H.R. 4079 hâlâ komitede ve hâlâ oylamaya
sunulmadı. Bu, yasamanın, yıllardır Kongre’ye giden en aldatıcı ve en
tehlikeli parçalarından biri. Ne pahasına olursa olsun durdurulmalıdır.
Temsilcinize seslenmeli ve bu kanun taslağını durdurmalısınız..
H.R. 4079, sayfalarında, dikkatleri bu yasa tasarısının acil durum
ilan etmesine ve FEMA’nm tüm yerel, eyalete ait ve federal devleti ele
geçirmesine resmen izin verdiği gerçeğinden başka yerlere çevirmeyi
amaçlayan iki adet madde içeriyor. Bu, Birleşik Devletler
Anayasası’nın susturulabileceği anlamına geliyor.
Eğer izin verirseniz, kullanılan bu saptırma yöntemleri ol- duça
tehlikeli. Bunlardan biri, Anayasa’nın 4. değişikliğini, diğeri de 8.
değişikliğini devre dışı bırakıyor. Bu şaşırtmacalar bu iki madde
üzerine sıcak tartışmalara sebep oldu, ve bu tartışmalar da 5 yıllık bir
ulusal acil durum bildirisinin kongreden elini kolunu sallayarak geçip
de kanunlaştırılırken bir anlaşma zemininin oluşmasıyla
sonuçlanacaktı. Bunun gerçekleşmesi şu anlama geliyor: Güle güle
ABD, hoşgeldin Yeni Dünya Düzeni.
Kongre üyelerinizi arayın ve H.R. 4079’un bir kopyasını size
ulaştırması konusunda ısrar edin. Hayır cevabını kabul etmeyin.
Okuyun ve yenin.
reddetmek, (3) Tutuklama yüzünden polise para zararını telafi ettirme hakkını
reddetmek.
Size Tel Bağlayıcı Bir, iki ve Üç’ün sivil huzursuzlukları önleme
gereksinimini kanıtlamak için geliştirilmiş olan senaryoyu açıklayayım: "Safha
1: Bir tutuklama ve ateş açma, insanları asayişsizlik ve resmi görevlileri tehdide
yönelik provoke eder ve bir hengâme oluşmaya başlar. Safha 2: Polis araçları
pusuya düşürülür, resmi görevlilere karşı çeşitli suikast girişimleri ortaya çıkar,
cephaneliklerin basılması ve imha edilmesi durumları hasıl olur, ve binlerce
insan biraraya gelmeye başlar, ve yerel polis kontrolü yitirir. Safha 3: Asilerle
birleşmeden önce, Asilerin ve kalabalıkların artan hareketleri durdurulmalıdır.
Ulusal Koruma ve yerel polis, kontrolleri gevşetir."
Bu senaryo, devletten federal kontrole geçişin uygun halini
gösteriyor. Kaliforniya Adalet Bakanı Yardımcısı, bir Tel Bağlayıcı
Üç konferansında, tanım olarak, Devlet’e -sözlü olarak bile- saldıran
herkesin bir devrimci ve düşman olduğu yorumunu yapıyor. Onlar
düşmandır ve yok edilmelidir. Bu program, Mississippi Nehri’nin
batısındaki hemen her eyalette öğretildi ve iştirakçileri, yerel aktif
ordu, yedek ordu, ve sivil polis oldu. Kursun adı, "Sivil Acil Durum
Yönetimi Kursu" idi. Eğer programla ilgili sorular sorulacak olursa,
yapılacak resmi açıklama şöyley- di: "Bu faaliyet, devamlı bir polis-
asker işbirliği çalışmasıdır ve bir koordinasyon devamlılığı, geçen
sene kurulmuştur."
1976da, OAKLAND TRIBUNE, planlananların ne olduğu ko-
nusundaki en eksiksiz açıklamayı yaptı. Açıklamada, baştan sona,
hikayeye bir analiz eklemiş olan ULUSAL KAYIT’tan söz edildi.
(OAKLAND TRIBUNE’un editörü, hikaye yayımlandıktan sonra
aniden öldü.) Ve, ben şunları aktarıyorum:
Geçen Cumartesi, Kaliforniya Ulusal Koruma, yeni bir Polis
Yardım Gücü - L.E.A.F - yi meydana koydu, devetin politik pro-
testocu ve göstericilere karşı savaşında tampon asker gücü olarak
görev yapacak olan özel olarak eğitilmiş ve donatılmış bir Askeri
İnzibat (Polis) birimi.
Kaliforniya Ulusal Koruma’nm sıradaki Amerikan devrimi için
planladıkları ile ilgili tam kapsamlı bir sergi gördüm. Helikopterler,
SWAT takımları, kurşun geçirmez bot ve kasklı ve 12’lik pompalı
tüfekli sivil askeri polisler, .38 ve .45 kalibrelik tabancalar, telsizler,
walkie-talkieler, eyaletteki her polis gücü ile anında iletişim için
ayarlanmış elektronik kontrollü istihbarat merkezleri.
L.E.A.F, toplu sivil itaatsizlik, protesto gösterileri ve isyanlar gibi
yasadışı sorunlara müdahale için biraraya getirilmiş 1000 kişilik bir
birimdir. Başka bir deyişle, kafaları kırmak ve isimleri almak için.
L.E.A.F, Vali Brown’un desteğine, federal hükümetin çeyrek milyon
dolarlık yardımına sahiptir, ve hiçbir sivil özgürlük grubundan toplu
bir karşı çıkmayla karşılaşmamıştır.
Tüm farklılığına rağmen, L.E.A.F, sivil özgürlük açısından
bakıldığında korkutucu bir olasılığa sahiptir. L.E.A.F, direkt olarak
Kaliforniya "Tel Bağlayıcı" konferanslarının bir ürünüdür - ki bu da
hükümet yetkilileri, polis yetkilileri, ve ordu planlayıcı- ları arasında
'60 ve ‘70’lerin sonlarında yapılmış bir dizi yüksek gizlilik dereceli
toplantılardan oluşur. Birçok umumi kaydın gösterdiğine göre 1975’e
kadar bu toplantılar devam etti. Bunlar, ANTl-CASUS dergisinin
"Kaliforniya’nın Bahçe Planı Alt- Planı" olarak tanımladığı
konferanslardı:
Vali Brown’un sağ kolu olan Gary Davis, L.E.A.F. ‘m sivil polisin
yerini almak için değil, sivil polise yardım etmek için var olduğunu
söylüyor. Gary şöyle konuşuyor: "Siviller, halk içinde Sıkıyönetim
olarak bilinen yerine, sivil tip bir yasa uygulaması beklemelidirler."
Bu garantiye rağmen, L.E.A.F'nın uygulamaları, rahatsız edici bir
şekilde MAYISTA YEDİ GÜN ( SEVEN DAYS IN MAY) adlı
romanda tarif edilen askeri darbeye benziyor.
Coplu L.E.A.F askerleri, genel olarak SWAT stili üniformaları,
silah ve kasklarıyla bakanları korkutur şekilde kavşaklarda duruyor,
arabaları durduruyor ve şüpheci işgalcileriyle kimlikleri kontrol
ediyorlardı. Belki daha da uğursuzcası, Cumartesi günündeki
tatbikatte birkaç iştirakçi, simüle edilmiş baskı altında bile, L.E.A.F
askerlerinin huzursuzluğu engellemek için aşırıya kaçan güç
kullandığı vakaların var olduğunu bildirmiştir
-kuralları bunu yasaklamış olsa bile. (Aktarımın sonu)
Eski L.E.A.F yöneticisi, Charles Rosgovin’in yerel polisin ba-
şarısız olduğu ve ulusal bir polis teşkilatı ile değiştirilmesi gerektiğini
söylediği kaydedilmiştir. Patrick Murphy, Polis Kuru- mu’nun
yöneticisi, şöyle diyor: "Ulusal bir polis gücünden hiçbir korkum yok.
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
Bir İttifakın
Anatomisi
verilmeyecek. Çin’de cezalar o kadar ciddi ki, iki çocuklu aileler aşırı
derecede nadir. Üç çocuklu hiç aile yok. Bunun şaşırtıcı bir sonucu,
Çin’deki grup halindeki çocuklara, dünyadaki, Amerika’dakiler de
dahil, tüm çocuk gruplarına davranıldığmdan daha iyi davranılıyor.
Amerika’daki tütün tarlaları, uranyum madenlerinin atıklarıyla
gübrelendi, bu da ağız, gırtlak ve akciğer kanseri olaylarında muazzam
bir çoğalmaya yol açtı. Eğer buna inanmıyorsanız, 1950’de belli bir
nüfus başına düşen akciğer kanseri vakalarına bakın ve bunları
günümüzdeki oranla karşılaştırın. Sigara içenler intihar mı etmiş
oluyor, yoksa cinayete mi kurban gidiyor?
Naziler tarafından II. Dünya Savaşında geliştirilen Malathi- on
adındaki sinir gazı, Kaliforniya’daki nüfus merkezlerinde yüksek
oranda püskürtülüyor. Mazeret şu: Akdeniz meyve sineklerini
öldürüyormuş. Uyarım şu ki, bu meyve bahçelerinde değil, sadece
insanlar üzerinde kullanılıyor. Helikopterler, Ari- zona’nın tanınmış
hükümeti olan ve CIA üssü olduğundan şüphelenilen Evergreen’den
geliyor. Pilotlar, Evergreen tarafından teçhiz edilen anlaşmalı pilotlar.
Evergreen, uyuşturucunun Orta Amerika’dan içeri girdiği yer olarak
tanınıyor. Pasadena şehri, malathionun şehir sınırları içerisinde
kullanımını yasaklayan bir yasayı meclisten geçirdi. Kanun görmezden
gelindi ve şehirden hiçbir hareket çıkmadı. Kaliforniya halkı
malathionun kullanımına karşı resmen ayaklanınca, Kaliforniya Valisi,
işleyişi durdurmaya muktedir olmadığım açıkladı. Bir böcek öldürü-
cünün kullanımını yasaklayacak validen daha üst bir birim var mı?
Malathionun araba boyalarına, bazı plastiklere ve diğer mallara zarar
verebileceği için, otomobil ve diğer malların korunmasına yönelik bir
uyarı yayınlandı. İnsanların, zarar görmeyeceğini söylediler. Yalan
söylediler.
Kalp hastalığı, önceleri çok nadir bir hastalıktı. Şimdi ise bir salgın
halini aldı. Gidin istatistiklere bakın. Buna neyin yol açtı- ğmı
bilmiyorum ama 80 yıl önce insanlar daha fazla tuz, yağ, kolesterol ve
kalp hastalığına yol açtığı söylenen herşeyi daha fazla tüketiyordu, ama
hastalık daha nadirdi. Peki şimdi niçin baş katillerden biri oldu?
Colorado Eyaleti’nde, ve diğer yerlerde, dioksin, içme sularında
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
Nihai Darbe
Arka Plan
Mayıs 1989’da "Gizli Hükümet"! bitirdiğimde, Nbton’m çekilmesi
ile ilgili yazdığım kısmı kaldırmama yönelik bir baskı vardı. Birleşik
Devletler’de bir darbe gerçekleştiğine kimsenin inanmayacağını
düşündüm. Dahası, birinin ileri çıkıp da iddiamı savunacağı yönünde
hiç umudum yoktu. Yanılmışım. İnsanlar buna inandı, ve 2 Temmuz
1989daki yazımdan sonra üç kişi çıktı ve bir darbenin gerçekten
olduğunu onayladı.
Bu bölüm, benim ve bu üç kişiden biri olan Randall Terpstra
aramızda geçen telefon görüşmesinin transkriptinden oluşuyor.
Nbcon’m istifası sırasında görevde olan Birleşik Amirler’in
üyelerine, Beyaz Saray’dan gelen emirleri görmezden gelme emri
verip vermedikleri soruldu. Konunun o safhaya kadar geldiğini, ama
bunun gerçekleşmediğini söylediler. Yalan söylediler.
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
R: Terpstra.
B: Adresini verir misin?
R: 130 Foothill Court, Morgan Hill, Kaliforniya, 95037.
B: ilk ismin Randy?
R: ilk ismim Randall, orta adım Wayne.
B: Tamam Randy. Seni bana Allah gönderdi. Karşımda olsan seni
öperdim. Tanrı’ya yemin ederim ki, insanları bulmak için öyle bir
mücadele veriyorum ki, çünkü bilen çok insan var.
R: Bilmiyorlar ki, yani - Demek istediğim sen benden bir çok
küçük bilgi aldın. Yani, sorun bu işte. Evet, birşeyler bilen birçok
insan var, ve neyi bildiklerini bilmiyorlar.
B: Evet, bundan eminim. Ve bu öylesine bölünmüş ki, bildikleri
şeyin kötü olduğuna inanmıyorlar.
R: Şey, mücadele ettiğim bir konu da, NRO hakkında daha fazla
bilgi istiyorum, ve bunu alabilecek kişi de Albay Brown. Eğer varsa.
B: Şey, NRO, aslında uzaylı-amaçlı projelerin güvenliği için
kurulmuş DELTA takımlarını ilk olarak toplayan Ulusal Keşif
Kurumüdur. Bunlar o zamandan beri başka her amaçla kullanıldı.
Şimdi karıştırmamak için dikkat edeceğin, bambaşka bir NRO var,
Ulusal Keşif Ofisi, ki bu da casus uydulardan sorumlu.
R: Bunu biraz daha bulandırmak için, Florida’dan Albay Charles
Beckwith’i tanıyor musun?
B: Hayır.
R: Albay Charles Beckwith, DELTA GÜCÜ (Delta Force) terimini
ilk ortaya atan kişi. Şu kurtarma, rehine kurtarma grubu, Yeşil
Bereliler birimi?
B: Hı hı.
R: Şimdi o aslen başka bir şey söylemek istedi, ve Beyaz Saray
DELTA GÜCÜ’ni boğazına tıktı.
B: Barbara Honegger’la konuştuğumu biliyor musun? Ekim
Sürprizi’ni okudun mu?
R: Hayır, okumadım. Aslında burada senin bibliyografyan var ve
tam da kitap dükkanı işleten bir arkadaşımı arayıp da büyük bir sipariş
vermek üzereydim.
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
yok."
B: Tabii ki.
R: Bu aniden ortaya çıktığında, kafamda birçok düşünce vardı.
Birçoğunu harekete geçirdin, özellikle basın ve televizyonun
aramızda, içimizdeki uzaylı varlığı konusuna aniden eğilmeleri
konusundaki yazı hakkmdaki konuşmaların. Bunu neredeyse iki yıl
boyunca hissettim, ve gerçekte hiçbir zaman ifade edemedim.
B: Oh, evet, bizi öyle hissizleştiriyorlar ki bunlar olunca, tüm bu
yalanlara, tüm bu suçlara yol açan başta korktukları şey, bu
korkularının gerçekleşmesine yol açmayacak. Cemiyetimizin,
dinimizin, ve kültürümüzün yıkılmasına yol açmayacak. Ekonomiyi
bile çok az etkileyecek.
R: Ekonomi yine de konunun dışında...
B: Ve bu parasız toplum için onların beklediği şey olabilir, böylece
o kadar da etkisi olmaz.
R: Evet, kötü talih, işte. Ablam ve annem var ve tabiri caizse
Tanrı’nm Yeşil Bereliler’i. Bilirsin, fazlasıyla dindar kişiler - "Tanrı
seni kutsasın, kiliseye gel" şeklinde, ve zorlamaları sonucunda Incil’i
aldım elime ve okudum. Dört ya da beş kez okudum, ve her
okuduğumda farklı bir şeyler gördüm. Ve hayata ve çeşitli şeylere dair
kendi görüşlerim var. Ve senin yazılarını okuyana kadar, beni
gerçekten birşeyleri düşünmek için harekete geçirmemişti. Şimdi,
dediğim gibi, bende seninle ilgili olan tek şey, Apollo-Soyuz
operasyonu sırasındaki tecrübelerim.
B: Bu müthiş! Çünkü senin ordaki tecrübelerin, insanlara anlatıp
durduğum şeylerin bir kanıtı. Gizli bir uzay programı var.
ÇOĞUNLUK denen bir kontrol grubu var. Başkan’a, bu şeylerle ilgili
durumlarda MAJESTE deniyor. Senin aldıkların, şu MAJESTE
tavsiye mesajları, Başkan’ın bilgilerini güncel tutmak içindi.
R: Biliyorsun, asıl komik taraf, şu gelip de bizim tesisimizi
kullanan adamdı. Adı Logan’dı, Bay Logan. Mevkisi muhabere
koordinatörü olacak, ama odaya gelip trafiği okuyup, cevap yazıp da
CİC’ye geri dönmekten başka yaptığı hiçbir halt görmedim. Şimdi
GENSER denen şeyin içindeydik, Muhabere Genel Hizmet kısmı. Biz
casus değildik, casusların geminin öbür tarafında küçük bir müdüriyeti
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
vardı.
B: illa ki.
R: Ama KL-47 ve diğer NASA tipi aletler bizdeydi. Sivil tip
olanlar ise - koridorda bir mesaj penceremiz vardı, gelir ve giden
mesajlarını bize uzatırlardı, ve genel servis devrelerine geri dönerlerdi.
Bizim üstlendiğimiz tek iş, ÇOĞUNLUK KONTRO- LÜ’nün
MAJESTE’yle olan trafiğiydi, hepsi bu. Ve dediğim gibi, bunların
çoğu, yazılı bilgilerdi. Yani, tonlarca yazı vardı ve aslında
anlayamadığım teknolojik lakırdılar halindeydi. Ama IAC
kısaltmalarını her yerde gördüğümü hatırlıyorum. Yani tamamen
tekrarlanan bir şekilde.
R: Biliyorsun, sana sunabileceklerimin tamamı bu.
B: ÇOĞUNLUK KONTROLÜ için mesajların nereden gönde-
rildiğini biliyor musun?
R: Hayır. ÇOĞUNLUK KONTROLÜ’nün yeri asla ifşa edilmedi.
Söyleyebileceğim tek şey kuzeyde bir yer olduğu. Gemi demirlemişti -
şey, demirlememiştik, deniz-demiri denen durumdaydık, ki eminim
biliyorsundur. Doğu-batı ekseni üzerindey- dik ki tüm antenlerimiz
batı ufkundan gizlenebilsin, çünkü uzay aracının geleceği yol orasıydı.
Benim devreme verilen anten, RLPA ya da Dönen Gövde Periyodik
Anten'di, çok, çok yöneliri bir antendi, ve kuzeye yönelmişti.
B: O noktada sizin kuzeyinizde ne vardı?
R: Thule, Grönland.
B: Thule, Grönland! Tamam, hmmm, çok ilginç. Aynı zamanda
Nixon’la ilgili mesajı gördüğün için de çok mutluyum, çünkü herkes
eğer abartı olan bir şey varsa, bunun, benim söylediğim en abartılı şey
olduğundan emindi.
R: Gerçekte hayır. Çok ilgi uyandırmıştı, çünkü Nixon’m
açıklamasını kapsayan o günler - mesajın istifa ilanından beş gün önce
yollandığını söylemiştin. O beş günlük periyod, eğer tarihimi doğru
hatırlıyorsam, oldukça karışıktı, ve eğer o zamanın bir New York
Times’mı alıp da o günlerin siyasi yorumlarım derinliğine inerek
okursan, karşılaşacağın şey, oldukça kötü bir boşluk olduğudur. Yani
beş gün önce atılan birçok adım vardı. O mesaj - o mesaj eğer halka
ilan edilmeden beş tam gün önce hazırlanmış olsaydı bile bile
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
Ve bu başka bir hikaye. Not: Randy Terpstra iki gün sonra, Billy
Goodman Sahnesi’ni aradı ve 4 Kasım 1989’da biten hafta boyunca,
kayıtlı telefon görüşmemizde bana anlattıklarım canlı olarak anlattı. 5
Kasım 1989’da Pazar günü, bu kaseti Hollywood Lisesi’nde yaklaşık
800 kişilik izleyicilere dinlettim.
Başkan Nixon veda konuşmasını yaparken, Amerikan halkına
UFO gerçeğini açıklayacağını söyledi. James Forrestal gibi, Richard
Nixon da kendini Bethesda Deniz Kuvvetleri Hastane- si’nin ruhsal
hastalıklar bölümünde hapiste buldu. Forrestal’m aksine, Nixon
hayatta kaldı. Sessiz kaldı.
ı Bölüm 9
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
Gizli Hükümet
Amacı
“İşaretler çoğalıyor.
Perspektif
Bu bölümü araştırmak için birçok bilgi kaynağı kullanıldı. Bu
parçayı aslen bir araştırma belgesi olarak yazmıştım, ilk olarak 2
Temmuz 1989’da Las Vegas’taki MUFON sempozyumunda
duyuruldu. Buradaki bilgilerin çoğu, direkt ya da dolaylı olarak, 1970-
73 yılları arasında Pasifik Filosu Başkomutanlığı İstihbarat Brifing
Takımı üyesi iken gördüğüm ÇOK GİZLİ/MAJIC dosyalarında
yaptığım araştırmalardan geliyor. Bu bilgilerin bazıları,
açıklayamayacağım bazı aşikar kaynaklardan ve kefil olamayacağım
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
Gizli Hükümet
II.Dünya Savaşı’nı takip eden yıllarda, Birleşik Devletler hü-
kümeti, kendisinin ve insanlığın geleceğini tahmin önceden
edilemeyecek kadar değiştirecek, bir seri olayla karşılaştı. Bu
olaylar o kadar inanılmazdı ki, inanmayı reddettiler. Afallayan
Başkan Truman, ve ordu kurmayları, kendilerini tarihin en yıkıcı
ve pahalı savaşını kazandıktan hemen sonra tam anlamıyla aciz
hissettiler.
Birleşik Devletler, dünyada atom bombasını geliştiren, kullanan ve
buna sahip olan tek ulustu. Bu yeni silah, her türden düşmanı, ve
Dünya’yı yok etme potansiyeline sahipti. O zamanlar Birleşik
Devletler, tarihteki en iyi ekonomiye, en gelişmiş teknolojiye, en
yüksek hayat standartlarına, en büyük yaptırım gücüne ve en güçlü
silahlı kuvvetlere sahipti. Birleşik Devletler hükümetindeki elitlerin,
tamamen farklı bir kültürden gelen böcek benzeri varlıklarca yönetilen
ve New Mexico'ya çakılmış olan bir uzay gemisini farketmeleriyle
içine düştükleri şaşkınlığı ve kaygıyı sadece hayal edebiliriz.
Ocak 1947 ve Aralık 1952 arasında, en az 16 düşmüş ya da
düşürülmüş uzaylı aracı, 65 uzaylı cesedi ve 1 canlı uzaylı ele
geçirildi. Başka bir uzaylı aracı da infilak etti ve ondan hiçbir şey elde
edilemedi. Bu olayların 13’ü Birleşik Devletler sınırları dahilinde
gerçekti, buna havada yok edilen araç dahil değil. Bu 13 olaydan l’i
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
ulaşmıştı.
NSA aynı zamanda Luna üssü ve diğer gizli uzay programları ile
de iletişimi sağlamakta. Başkan’m yürütme emri ile, NSA, içinde
özellikle NSA adı geçen kanunlar dışında tüm kanunlardan muaf
kılındı. NSA, şimdi birçok diğer görevleri yürütüyor, ve aslında
istihbarat ağı içerisindeki birincil kuruluş. Bugün, NSA, istihbarat
teşkilatına verilen paranın yaklaşık %75’ini alıyor. Eski "para
kimdeyse güç ondadıı" atasözü doğru. Bugün DCI, hile ile kazanılmış
bir şeyin emanetçisidir. NSA’nın gerçek görevi uzaylı iletişimi olsa
da, diğer dünya üstü projeleri de içeriyor.
Başkan Truman müttefiklerimizi, Sovyetler Birliği de dahil olmak
üzere, büyüyen uzaylı problemi ile ilgili bilgilendiriyor. Bu sanki
uzaylılar insan ırkı için bir tehdit halini almışçasına yapılıyor. İstila
halinde Dünya’yı korumak için planlar yapılıyor. Uluslararası gizliliği
sağlamakta büyük sorunlar yaşandı. Harici bir grubun uluslar arası
çabaları koordine ve sırrı basının hükümetlere yönelik yaptığı
araştırmalardan saklamak için kontrol etmek için gerekli olduğuna
karar verildi. Sonuç, Bilder- berg Grubu adı altındaki gizli bir
yönetimin vücuda gelmesi oldu. Gup, 1952’de kuruldu, ve ilk kez
biraraya geldi. Halka açık ilk toplanma yerleri olan Bilderberg Oteli
yüzünden bu adı aldılar. Bu halka açık toplantı ise 1954’te gerçekleşti.
Bilderbergler takma adını aldılar. Grubun karargahı, İsviçre
Cenova’dır. Bilderbergler, şimdi herşeyi kontrol eden gizli bir dünya
devleti haline geldiler. Birleşmiş Milletler, o zaman da, şimdi de
uluslararası bir şaka olageldi.
1953’de, Beyaz Saray’a yeni bir başkan atandı. Bu adam, emir
komuta zincirli yapısal bir çalışan organizasyonu kurdu.
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
görmedi.
Başkan Eisenhower 20 Şubat 1954’te uzaylılarla görüştü, ve uzaylı
ulusu ve Amerika Birleşik Devletleri arasında resmi bir anlaşma
yapıldı. O zaman ilk uzaylı elçimizi kabul ettik. Bu elçi, ilk inişte
rehine olarak aldığımız uzaylıydı, ismi ve makamı Kadirimutlak Krlll
ya da Crlll Hazretleri’ydi. Krill diye okunuyordu. Amerikanların
kraliyet makamlarına tepeden bakma geleneği sebebiyle ona gzlice
Orijinal Rehin Krill deniyordu.
Bu buuşmadan kısa bir süre sonra Başkan Eisenhower bir kalp
krizi geçirdi.
Toplantıda hazır bulunan diğer dört kişi ise, Hearst gazetesinden
Franklin Allen, Brookings Enstitüsü’nden Edwin Nour- se, metafizik
araştırmalarıyla ünlii Gerald Light ve Los Angeles Katolik Psikoposu
Intyrezade idi. Tepkileri, halkın muhtemel tepkisinin bir mikro hali
olarak değerlendirildi. Bu tepkiye bağlı olarak, halkın haberinin
olmaması kararlaştırıldı, daha sonraki çalışmalar kararın doğru
olduğunu kanıtladı.
Gerald Light tarafından yazılan ve duygularını çözümleyen
mektup, herşeyi tüm ayrıntılarıyla gözler önüne seriyor:
"Sevgili arkadaşım, Muroc’tan henüz döndüm. Rapor doğru -
yıkıcı bir şekilde doğru! Yolculuğu Hearst Gazeteleri’nden Franklin
Allen ve Brookings Enstitüsü’nden Edwin Nourse’la ve L.A
Psikoposu MacIntyre ile birlikte yaptık. Kısıtlanmış bölüme
girmemize izin verildiğinde, dünyanın fantastik gerçekçilikte bir sona
eriştiği gibi farklı bir duyguya vardım. Çünkü daha önce bu kadar
kafası karışmış ve şaşırmış insanı bir arada görmemiştim. .. iki günlük
ziyaretim sırasında beş farklı uçak tipi gördüm, Hava Kuvvetleri
subaylarımızca inceleniyordu - Etherialı- lar’m yardım ve izniyle!"
"Tepkimi anlatacak söz bulamıyorum. Sonunda oldu işte. Artık
tarihin bir konusu. Senin de biliyor olabileceğin gibi, Başkan
Eisenhower, Palm Springs’e yaptığı bir gezide Muroc'a da uğramıştı.
Ve korkum odur ki, o, çeşitli ‘otoriteler’ arasındaki çatışmayı
görmezden gelerek televizyon ve radyo yoluyla insanlara ulaşacak -
eğer bu kördüğüm çok fazla uzarsa. Öğrenebildiğim kadarıyla
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
olan bir Deniz Kuvvetleri Komutanı, çok gizli paranın gerçek amacını,
miktarını ve son güzergahını biliyordu. Fonun etrafım çeviren tam
gizlilik, hemen hemen kalıntılarının onu kontrol eden birkaç kişi
tarafından yok edilebileceği anlamına geliyordu. Bu gizli paranın bir
hesap kontrolü hiç olmadı ve hiç de olmayacakmış gibi gözüküyor.
Çok Gizli fondan Peanut Adası adındaki Sahil Güvenliğe ait olan
Palm Beach, Florida’ya büyük miktarlarda paralar transfer edildi. Ada,
Joseph Kennedy’nin mülkünün yanındaydı. Para’ mn, düzenleme ve
güzelleştirme için harcandığı söylendi. Bir süre önce, Kennedy
suikasti üzerine bir TV özel haberi, bir Sahil Güvenlik subayının bu
mülk sınırında bir Kennedy çalışanına bir çantada para naklettiğini
söylemişti. Bu Kennedy ailesine oğulları John F. Kennedy’nin ölümü
için yaptıkları gizli bir ödeme olabilir miydi? Ödemeler 1967 yılına
dek sürdü ve sonra durdu. Transfer edilen toplam miktar ve amaç,
bilinmiyor.
Bu arada, Nelson Rockfeller mevkisini tekrar değiştirdi. Bu sefer
C.D. Jackson’m Özel Psikolojik Strateji Assistanlığı olan eski
mevkisini aldı. Nelson’ın isteğiyle, isim Özel Soğuk Savaş Stratejisi
Asistanı oldu. Bu mevki, yıllar sonra Henry Kissin- ger’m Başkan
Nixon’ın hükümetinde sahip olduğu halini alacaktı. Resmi olarak,
"tüm insanlar arasında arttırılmış anlayış ve yardımlaşmanın
gelişiminde yardımda ve tavsiyede bulunacaktı. Resmi tanım bir sis
perdesiydi, çünkü gizlice istihbarat Teşkilatı için Başkanlık
Koordinatörlüğü yapıyordu. Yeni ilanında, direkt olarak ve yalnızca
Başkan’a sesleniyordu. Kabine toplantılarına, Dış Ekonomi Politikası
Konseyi’ne, ve devletin en büyük politika yapıcı yapısı olan Milli
Güvenlik Konseyi’e katıldı.
? APOKAL?PS'?N ATLILAR!
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
CEO’su ve başkanı olan George Bush’tu. Zapata Petrol, yeni bir açık deniz
taban delme sistemleri teknolojisini deniyordu. Uyuşturucunun Güney
Amerika’dan açık deniz platformlarına balıkçı tekneleriyle getirilebileceği,
ve oradan da sahile normal erzak ve personel taşıma yöntemleriyle
götürülebileceği düşünüldü. Bu yolla, hiçbir gümrük veya polis gücü,
kargoyu arayamazdı.
George Bush, yardım etmeye razı oldu, operasyon CIA ile birlikte
organize etti. Plan hayal edilenden bile iyi işledi. O zamandan sonra dünyaya
yayıldı. Şimdi ülkeye yasadışı ilaçlar getirmenin birçok yöntemi var.
Hatırlanmalıdır ki, çocuklarımıza uyuşturucu satışını George Bush başlattı.
CIA, şimdi dünyanın uyuşturucu pazarlarının birçoğunu kotrol altında
bulunduruyor.
Resmi uzay programı, ABD'nin on yılın sonuna kadar Ay’a bir insan
götürme emrinin Başkan Kennedy tarafından verilmesiyle başladı. Aslında
masum bir emir olmasına karşın, bu emir, kara projelere dünyanın parasını
yatırmak niyetinde olanların ekmeğine yağ sürdü ve asıl uzay programım
Amerika halkından gizli tutabilmelerini sağladı. SSCB’deki benzer bir
pogram da aynı şekilde sonuçlandı. Gerçekte ortak bir ABD, SSCB ve
Uzaylı üssü, Kennedy o kelimeleri söylerken vardı.
22 Mayıs 1962’de, bir uzay kapsülü Mars’a indi ve yaşamın olabileceği
bir ortamın varlığını onayladı. Çok geçmeden, Mars gezegeninde bir
kolonizasyon başlatıldı. Bugün, inanıyorum ki, değişik kültürlerden ve
mesleklerden özenle seçilmiş bir insan kolonisi Mars’ta mevcut. Biz aslında
en yakın müttefiklerken, ulusal güvenlik adı altındaki projeleri finanse
edebilmek için ABD ve SSCB halkları arasında bir husumet başlatıldı.
Belli bir noktada Başkan Kennedy uzaylılar ve uyuşturucuyla ilgili
gerçeğin parçalarını farketti. 1963’te Majeste 12’ye bir ültimatom verdi.
Onlara, eğer uyuşturucu problemini çözmezlerse, kendisinin çözeceğini
söyledi. Majeste 12’yi, uzaylı varlığı gerçeğini diğer yıla kadar Amerikan
halkına açmak niyetinde olduğu ve kararını desteklemek için geliştirilen bir
planın emrini verdiği konusunda bilgilendirdi. Başkan Kennedy Dış ilişkiler
üyesi değildi, ve Alternatif 2 ya da 3 hakkında hiçbir şey bil
? APOKAL?PS?N ATLILARI
de daha iyi bir kopyasını getirmesini rica ettim. Bana, aynı zamanda o
zamana kadar ismini duymadığım, Bo Gritz adındaki bir adam üzerine bir
filmi de getireceğini söyedi. Bay Hansson, bana Bo Gritz ve John Lear için
birer video hazırladığını ve ikisinin de konferanslarında bunları kullandığını
anlattı. Daha sonra, Bo Gritz’in, kasetin tanesini 10$’a sattığını öğrendim.
Lars eve geldi, video filmleri getirdi ve yaklaşık bir saat boyunca
konuştuk. Asıl amacı filmi insanlara yaymak istediğini söylemekti, fakat
hiçbir şekilde isminin bu işe karışmasını istemiyordu. Kaynağı
söylemeyeceğimi söyledim ve sözümü de tuttum. Konferanslarımda filmi
kullanmaya başladım. Bo Gritz’in bunu halka açtığını duyunca, ben de
halkın baskısına dayanamadım ve aynı şeyi yaptım.
Bir süre sonra Lars Hansson’m benim filme sahip olduğumu ve
konferanslarda gösterdiğimi bilmediğini söylediği L.A. tabanlı bir bülten,
(ismini unuttum) okudum. Hansson, bültende, 5 Kasım 1989’da Hollyvvood
Yüksek Konferansı’mda bulunduğunu ve kaseti kullandığım için soru-cevap
kısmında beni protesto etmeye çalıştığını, ancak farkedilme şansı
bulamadığını belirtiyordu. O olayı video kasete kaydettik, sonunda sorusu ya
da yorumu olan herkesin koridora yerleştirilmiş mikrofona gidip
konuşmasını rica etmiştim.Videokasetin her santimini inceledim, ve Lars
Hansson hiçbir zaman yerinden kalkmadı, elini bile kaldırmadı, farkedilmek
için hiçbir şey yapmadı.
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
Lars daha sonra beni aradı ve onun kasetteki sesini kullanmamamı rica
etti, sesi, tereddütsüz bir şekilde şöyle diyordu: "Aracın sürücüsü sol kolunu
sağ omzunun üzerinden bir tabancayla geçiriyor ve ateş ediyor. 45.1ik
otomatik, elindeki 45- kalibrelik nikel kaplama otomatik silahı görüyorsunuz.
Sağ omzunu üzerinden ateş ediyor, bunu rahatça görebiliyorsunuz. Kafasının
geriye, Başkan’a doğru dönmüş olduğunu görebiliyorsunuz. Atışın gücü, onu
koltuğun arkasına doğru sertçe itiyor. Bayan Kennedy’nin korku içindeki
tepkisini görüyorsunuz." Filmin ileri kısımlarında Lars Hansson şöyle diyor:
"Kafasını ve kolunu (sürücünün) çevirdiğini ve sol omzunun üzerinden görüş
alanına giren silahı açıkça görüyorsunuz." Onun sesini kullanmamayı kabul
etmiştim. Sonraki konferanslarda kaseti sessiz izlettim. Anlatım olmayınca,
insanlar olayı daha açık görebilme imkanım buldular.
Yukarıdakileri anlamanız oldukça önemli, çünkü 1990 yazının sonlarına
doğru, filmi göstermeye başladığım bir yıldan dazla olduğunda, Lars
Hansson radyoda sürücü Greer’ın Baş- kan’ı vurmadığım iddia etmeye
başladı. Lars Hansson Sonbahar 1990 Beverly Hills Lisesi konferansımda
boy gösterdi ve dalga geçerek ya da kendini eşek durumuna düşürerek
konferansı karıştırdı. Konferans bittiğinde, lobide insanlara hitap etti ve,
David Lifton’la birlikte, izleyicileri aslında Kennedy’i Greer’m vurduğunu
görmediklerine ikna etmeye çalıştı. İzleyenlerin çoğu, Hansson ve Lifton’a o
lafı alıp da güneşin parlamadığı yere yapıştırmalarını söyledi, insanlar kendi
gözleriyle görünce, artık kandırılmaları gayrıkabildir. Hansson, Lifton,
Grodin ve Gizli Hükümet’in diğer adamlarının suyu ısınıyor. Amerikalılar si-
nirlendiğinde o insanlara ne olacağını düşününce bile tüylerim diken diken
oluyor. Unutmayın ki, Lear, bana filmin kaynağının daha sonra Lars Hansson
olduğu ortaya çıkacak olan bir CIA ajanı olduğunu söylemişti.
Hansson, daha sonra onun telif hakkını ihlal ettiğimi iddia etti. Telif
hakkı yoktu. Filmi hazırlayıp da bana, Lear ve Gritz’e vererek telif hakkım
ihlal eden oydu. Bu film için telif hakkına zerre kadar önem vermedim ve
vermiyorum. Eğer vermiş olsaydım, kimse Başkan’ımızı kimin öldürdüğünü
öğrenemeyecekti.
Bo Gritz de radyoda hislerinin aynı olduğunu açıkladı. Hansson, filmi
hâlâ gösteren Lear ya da Gritz’e hiç saldırmadı, Gritz, bu kaseti satıyor bile.
Lear, Hansson ve Gritz birlikte mi çalışıyorlar?
Olaya Robert Grodin, işte tam burada giriyor. Bana umumi olarak onunla
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
** *
John Lear, AIDS’i vücudumuzun, ruhları için sadece bir kalıp olduğu,
APOKAL?PS'?N ATLILARI *
henüz uzaylı ırkıyla düzenli ilişkiler kurmak için yeteri kadar gelişmiş
olmadığına karar verildi. Farklı insan ırkları arasında zaten sorun var,
tamamen uzaylı dünya üstü bir ırkla tanışsak ne olacak ki? Linç mi edile-
cekler, üstlerine mi tükürülecek, ya da vurulacaklar mı? Ayrım,
uzaylıların aşikar şekilde üstün olan teknolojilerinin bir sonucu olarak
dünyanın sonunu mu hazırlayacak? Liderlerimiz oyalanalım diye bizi
çocuk parkına mı kilitledi? Bu senaryonun gerçekleşmesini engellemenin
tek yolu, şuurda bir ileri gitme, tüm insan ırkı için bir örnek değişimi
olacaktır. Bunun nasıl yapılabileceği konusunda hiçbir fikrim yok, ama
bunun yapılması gerektiğini umutsuz bir şekilde biliyorum. Bu, çok
çabuk, ve çok hızlı bir şekilde yapılmalıdır.
3.Devlet de tamamen aldatılmıştır, ve biz de halihazırda insan ırkının
tamamının köleliği ve/veya yok oluşu ile sonuçlanacak uzaylılar
tarafından yürütülen bir kandırmacamn altındayız. Bunun olmasını
engellemek için herşeyi yapmalıyız.
4.Eğer yukarıdakilerin hiçbir doğru değilse, şu an anlamaya muktedir
olamadığımız başka birşeyler dönüyor demektir. Tüm gerçeklerin
açıklanmasını, gerçeğin öğrenilmesini, ve ona göre davramlmasmı
sağlamalıyız, içinde bulunduğumuz şu durum, son 44 yıldır yaptıklarımız
ve yapmadıklarımız yüzünden başımıza gelmiştir. Bu bizim hatamız
olduğunda, gelecek olayları değiştirebilecek tek kişi de biziz. Eğitim,
bana çözümün ana kısmı gibi geliyor. Geri kalan kısım ise, gizliliğin
iptali.
5.Her zaman, benim de kullanılmış olma ihtimalim, ve uzaylı
senaryosunun, dış uzaydan bir uzaylı düşman yaratmak ve böylece tek-
dünya devletinin kurulmasını hızlandırmak amacıyla var olan, dünyanın
en büyük aldatmacası olmasının ihtimali vardır. Bunun gerçek olabileceği
yolunda deliller buldum. Bu senaryonun muhtemel olduğunu kabul
etmenizi tavsiye ederim.
6.Kayıtsızlık ve. yanlış güven sebebiyle, biz insanlar, devletimiz için bir
bekçi olma görevimizden vazgeçtik. Devletimiz, "İnsanlardan, insanlar
için ve insanlar tarafından" kurulmuştu. Güvenimizi ve görevimizi,
kaderimizi tayin etmek için gizlice toplanan bir avuç insana bırakmak
gibi bir imamız ya da çabamız hiç olmadı. Gerçekte, devletimizin yapısı,
bunun olmasını önlemek için tasarlanmıştı. Eğer vatandaşlık
görevlerimizi yapmış olsaydık, bu noktaya asla varmayacktık.
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
Yüksek Mevkilerde
İhanet
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
Siyon Bilge
Adamlarının
Protokolleri
PROTOKOL 1
...Hoş cümleleri bir yana bırakarak, her düşüncenin anlamından
bahsedeceğiz: gerçeklere, kıyaslamalarla, ve tümdengelim ile ışık
tutacağız.
Ondan sonra anlatacağım şey, iki farklı bakış açısından bizim
sistemimiz olacak: bizim ve goyimlerin bakış açısından, (örn. Yahudi
olmayanlar)
Kötü niyetli insanların sayıca iyi niyetlilerden çok olduğuna dikkat
edilmelidir. Ve bundan dolayı, onları yönetmenin en iyi yolu, şiddet ve
korkudan geçer, akademik tartışmalardan değil. Her insan gücü
hedefler, herkes, olabilse, bir diktatör olmak ister, ve kendi refahları
için tüm insanların refahını kurban etmek istemeyecek insanlar,
gerçekten nadiren vardır.
Adam diye geçinen bu av hayvanlarını kim zaptetti? Buraya
gelmelerinde onlara kılavuzluk eden kimdi?
Cemiyet yapısının başlangıcında, onlara karşı vahşet ve kör kuvvet
uygulandı; sonra, bunların yerine, aslında aynı olan, sadece
maskelenmiş olan Kanun geçti. Sözü, doğanın kanununun güçten
geçtiğine getiriyorum.
Siyasi özgürlük bir idealdir, bir geçek değil. Otoriteye sahip başka
birini ezmek amacıyla insan yığınlarını birinin tarafına toplamak için
bu fikrin nasıl kullanılacağı iyi bilinmelidir. Bu görev, eğer rakip
liberalizm denen özgürlük enfeksiyonuna kapılmışsa, ve bir ideal
uğruna kendi gücünden feragat etmek isteğindeyse, daha kolay kabul
edilir. İşte teorimizin zaferi kesin olarak budur: Devletin gevşek
dizginleri, yaşam kuralına göre yakalanır, ve yeni bir el tarafından
birleştirilir, çünkü ulusun kör gücü, bir kılavuz olmaksızın bir gün bile
var olamaz, ve libera
APOKAL?PS'?N ATLILAR! ?
PROTOKOL 2
Savaşların, olabildiği müddetçe toprak kazancıyla sonuçlanmaması,
amacımız için elzemdir; savaş, böylece ekonomik platforma taşınır ki
uluslar, üstünlüğümüze sağladığımız yardımın ve böyle şeylerin her iki
tarafa da daima uyanık olan milyonlarca göze sahip olan ve engel
olunamaz ulusal agentur insafımızı göstermemize yol açtığının farkına
varmakta gecikmez. Uluslararası haklarımız, o zaman doğru hak
hissiyatı içinde ulusal hakları temizleyecek, ulusları kontrol altına
alacaktır.
Devletlerin ellerinde, bugün insanların düşüncelerini hareket ettiren
büyük bir güç var, ve bu güç, basın. Basının oynadığı rol,
gereksinimlerin önemini belirtmek, insanların şikayetlerini dile
getirmek, hoşnutsuzluğu dile getirmek ve bizzat yaratmaktır. Konuşma
APOKAL?PS'?N ATLILAR! ?
PROTOKOL 3
Bugün, size hedefimizden sadece birkaç adım uzakta olduğumuzu
söyleyebilirim. Geçilmesi gereken küçük bir ara var, ve yürüdüğümüz
yollar, insanlarımızı sembolize eden Sembolik Yılan döngüsünü
kapatmaya hazır. Döngü kapandığında, tüm Avrupa, güçlü bir
zincirden oluşan halkanın içinde kapalı kalacak.
Günümüzdeki bilgi şekli ve ona basındaki herşeye körü körüne
inanan insanlara ulaşması için verdiğimiz yön yanlış yönetim ve
kendini görmezden gelme eğilimine girdi - yukarıdaki duruma karşı
kör bir nefret içine, sınıf ve durum arasındaki farkı ayırt edemediği
için.
Bu nefret, ticaret anlaşmalarını ve endüstriyi durma noktasına
getirecek ekonomik bir krizin etkileriyle daha da büyüyecek. Bize has
tüm gizli yer altı yöntemlerle ve elimizdeki altının yardımıyla,
Avrupa’nın tüm ülkelerinde bir anda yığınla insanı sokaklara dökecek
evrensel bir ekonomik kriz yaratacağız. Bu kitleler, çılgına dönmüş
şekilde kayıtsızlıklarının alçalttığı kişilerin kanını dökecekler, ve o
kişilerin malları yağma edilecek.
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
PROTOKOL4
Her cumhuriyet birkaç dönemden geçer. Bunlardan ilki kör
yığınların çılgın mücadelesinin, oraya buraya sıçramalarının ilk
günlerindedir; İkincisi, anarşinin doğduğu ve kaçınılmaz bir şekilde
despotizme giden demagoji aşamasıdır - artık yasal ve aşikar değildir.
Üstünlük savaşı için yoğunlaştırılmış bir çatışma ve ekonomik
hayata yönelik şoklar, soğuk, büyüsü çözülmüş, kalpsiz cemiyetler
yaratacaktır, hatta yaratmıştır. Böyle cemiyetler, politikanın üst
kimliklerine ve dine karşı büyük bir nefret aşılayacaktır. Tek
kılavuzları kazançtır, yani altındır ki, onu, verdiği dünyevi zevklere
ithafen gerçek bir din olmaya terfi ettireceklerdir. İşte o zaman,
goyimin alt sınıflarının, rakiplerimiz olan goyimin entellektüellerine
karşı, iyiyi savunmak uğruna değil, güç kazanmak için bile değil,
sadece ve sadece imtiyaz sahiplerine duydukları nefret yüzünden, bizi
takip edecekleri zaman gelecektir.
PROTOKOL 5
Çözünmenin herşeyi bozduğu, zenginlerin sadece ince zekayla
ulaşılabildiği, ahlakın cezai yaptırımlarla sağlanabildiği, sadakat ve
ülke yönündeki hislerin kozmopolit saplantılara dönüştüğü bir
toplumda ne gibi bir yönetim kuralı konabilir? Toplumun tüm
güçlerini ele geçirmek için, devleti yoğun bir şekilde
merkezileştireceğiz. Tüm siyasi yaşam hareketlerini koyacağımız yeni
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
PROTOKOL 7
Silahların yaygınlaşması, ve polis güçlerinin sayısının artması,
buraya kadar anlatılan planların gerçekleşmesi için gerekli şeyler.
Olması gereken, bizden başka tüm Devletlerde sadece proleter kitleler,
bize çalışan birkaç milyoner, askerler ve polislerdir.
Bize karşı gelmeye cesaret edebilecek, bulunduğumuz ülkenin
komşusu olan her türlü karşıtlık hareketine cevap verebilecek durumda
olmalıyız: ama bu komşular da bize karşı kollek- tif çalışırlarsa, o
zaman evrensel bir savaş ile direnişi teklif ederiz.
Siyasette başarının ana faktörü, sorumlulukların gizliliğidir: bir
diplomatın sözü ile icraati bir olmamalıdır.
Goyim hükümetlerini, geniş tasarlanmış, zaten mükemmelliğe
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
PROTOKOL 8
Düşmanımızın bize karşı kullanması muhtemel tüm silahlarla
donanmalıyız. Yönetimimiz, kendini tampon devletlerle sarmalıdır.
Kendisini, halkçılar, hukukçular, yöneticiler, diplomatlar ve nihayet
özel okullarda üst düzey bir eğitimden geçmiş insanlarla sarmalıdır.
Bu kişiler sosyal yapının tüm sırlarından haberdar olmalıdır ve siyasi
alfabeler ve kelimelerle yapılabilecek tüm dillerden konuşabilmelidi,
daha sonra oynamak zorunda kalacağı insan doğasını en ince
ayrıntılarıyla baştan aşağı bilmelidir.
Örneğin, goyim yöneticileri, kağıtları okumadan imzalar, ve ya kâr
için ya da hırs yüzünden hizmet verirler. Bir müddet, görevi
Devletlerimizde kardeş Yahudi’lere devretmemizde bir tehlike
kalmayana dek, bu görevleri, halkla arasındaki geçmiş ve itibar farkı
uçurum kadar olan, ve bize itaatsizlik yaptığında cezai müeyyidelere
tabi olacak ya da ortadan kaybolacak insanlara vereceğiz - öyle ki son
nefeslerine kadar bizim çıkarlarımızı gözetecekler.
PROTOKOL 9
Prensiplerimizi uygularken, içinde yaşadığımız ülkenin ka-
rakterlerine dikkat edelim; onlara genel bir muamele yaparsak, insanlar
bizim istediğimiz şekilde eğitilene dek, başarılı olamayız. Ama
ihtiyatlı davranırsak, göreceksiniz ki bir on yıl bile geçmeden, en inatçı
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
PROTOKOL 10
Bugün, daha önce söylediklerimin bir tekrarıyla başlıyorum ve
yalvarırım, devletlerin ve halkların sadece dış görünüşleriyle siyasete
konu olduklarını hatırlayın. Ve temsilciler kendilerini eğlendirmek için
herşeyi yaparken goyimler nasıl altta yatan anlamları çıkartıyorlar? Bu
detayı düşünmek, politikamız için en büyük önemi taşıyor.
PROTOKOL 11
Devlet Konseyi, yöneticinin otoritesinin önemli bir ifadesi
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
PROTOKOL 13
Günlük ekmek ihtiyacı, goyimleri, ses çıkartmamaya ve aciz
hizmetkarlarımız olmaya zorluyor. Kimse, bir kez yaydan çıkmış bir
konuyu iptal etmeye cesaret edemez, hele bir de bunu bir ilerleme
olarak gösterirse... Basın dikkatleri daima başka yönlere çekmeye
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
PROTOKOL 14
Kraliyetimizin başma geçtiğimiz zaman, Seçilmiş Halk olarak
bizim ve tüm dünyanın kaderimizin bağlı olduğu Tek Tanırı dininden
başka bir din olması arzu edilmeyen birşeydir. Dolayısıyla tüm diğer
inanç tarzlarını silmeliyiz.
Felsefecilerimiz, goyimin çeşitli inançlarının kusurlarını ta r-
tışacaklar, AMA HİÇ BlRl BlZlM DOĞRU BAKIŞ AÇIMIZA AİtT
SADAKATİMİZLE İLGİLİ BÎR TARTIŞMA BlLE
AÇAMAYACAK- LARDIR ÇÜNKÜ, BU SADAKAT, SIRLARINA
İHANET ETMEYE CESARET EDEMEYECEK OLAN BlZlM
BAKIŞ AÇIMIZDAN BAŞKA HİÇBİR BAKIŞ AÇISI
TARAFINDAN ÖĞRENlLEMEYEî- CEKTlR:
PROTOKOL 15
Sonunda her yerde tek ve aynı gün için hazır olan ‘coups d’etat’m
yardımıyla kraliyetimizin başma geldiğimizde, tüm varolan devlet
biçimlerinin değersizliği kesin şekilde anlaşıldığı zaman, (ve bu olana
dek az zaman geçmeyecek, belki çeyrek yüzyıl geçecek) bize karşı
entrika gibi şeylerin artık olmadığından emin olmayı görev kabul
edeceğiz. Bu amaçla tahta geçmemize karşı çıkmak için silaha sarılmış
olanları acımadan keseceğiz. Gizli bir cemiyet gibi her bir kurum da
ölüm cezası gerek-
Iirecek; Şimdi var olanları, taradımızdan tanınanları, bize hizmet etmiş
olanları ve edenleri dağıtarak Avrupa’dan uzak sürgün kıtalarına
göndereceğiz. Bu yol, çok şey bilen GOYlM masonlarına da
uygulanacak, bir sebepten dolayı bağışlamamız olasılığı olanlar, daima
sürgün korkusu içinde yaşayacaklar.
liıı arada, kraliyete gelene kadar, tersine hareketlerde bulunul,
.........z gerekecek. Dünyanın hor ülkesinde hür mason locaları
kıııııp çoğaltacağız. Tüm bu locaların, mason yönetimini per-
«İçleniri« İçin İli/met veırıı bıırı leınsilrisi olacak. Bu localarda, illin
devrim« I ve lllırı.ıl öfteleıi bliıu.ıyıı p'liıcı Cemiyetin
? APOKAL?PS'?N ATLILARI
PROTOKOL 16
Kendimizinki dışında tüm kollektif güçlerin imhasını sağlamak
için, kollektivizmin ilk aşamasını farklı bir yönde yeniden
tanımlayarak güçsüzleştireceğiz. Memur ve profesörleri doku-
nulmazlıkla bile bir gıdım ayrılamayacakları detaylı gizli harekat
programlarındaki işlerinde hazırlanacaklar. Özel itina ile görev
başında ve tamamıyla Devlete bağlı olmak şartıyla oraya getirilmiş
olacaklar.
7
PROTOKOL 17
Avukatlık uygulaması, daima soğuk, zalim, ısrarlı, prensipsiz ve
her durumda kişisel olmayan tamamen kanuni bir dayanak bulan
kişiler üretir. Bunlar, daima herşeyi halkın refahına değil, savunmaya
bağlamak gibi kökleşmiş bir alışkanlığa sahiptir...
PROTOKOL 18
Gizli savunmanın katı ölçütlerini güçlenmemiz gerekli hale
geldiğinde, (otoritenin prestiji için en ölümcül zehir) itaatsizlikler veya
bazı hoşnutsuzluk görüntüleri simüle edeceğiz, ve bunları iyi
konuşmacılarla dile getireceğiz.
APOKAL?PS'?N ATLILARI ?
PROTOKOL 19
Eğer politikada bağımsızlara izin vermezsek, insanların du-
rumunun iyileştirilmesi yönündeki her tür rapor ve ricayı teşvik
edeceğiz; bu, konularımızın hayali ve kusurlu kısımlarını bilmemizi
ve bizim de tamamlayarak ya da yanlış muhakemede bulunan bir
kişinin ileriyi göremediğini kanıtlar şekilde zekice reddederek cevap
vermemizi sağlayacak.
Elimizden gelenin en iyisini yaptık, umarım bu fesat yardımıyla
çarpışma yöntemlerine goyimin ulaşmaması gerektiğini
anlatabilmişizdir. Basın yoluyla, konuşmalarda dolaylı olarak - zekice
derlenmiş tarih üzerine okul kitaplarında, fesatçılık satıcılarının kamu
yararı fikri için şehitlik iddiasını kabul etmesinin reklamım bunun için
yapıp durduk. Bu reklam liberallerin temasını arttırdı ve binlerce
goyimi çiftlik sığırımız olma derecesine getirdi.
PROTOKOL 20
Bugün, raporun sonunda yapılacak en zor iş diye tabir ettiğim şeyi
yapmamız gerekecek, finansal programı rötuşlamak.
? ..APOKAL?PS'?N ATLILARI.
PROTOKOL 21
Yöneticilerin para ile elde edilebilirliklerinden ve paramızı iki, üç
veya daha fazla defa alıp, Devletin ihtiyacı olmayan bu parayı goy
devletlerine verme dikkatsizliğinden faydalandık. Bunu kimse bize
yapar mıydı?
Para piyasalarını, amacı devlet görüşüne uygun olarak endüstriyel
değerleri onarmak olan grandiyöz devlet kredi ku- rumlarıyla
değiştireceğiz. Bu kuramlar, piyasaya bir günde beş milyon endüstri
hissesi satacak ya da aynı miktar! satın alacak kapsitede olacak. Bu
yolla, tüm endüstriyel taahhütler, bize bağımlı hale gelecek. O zaman
nasıl sınırsız bir güce sahip olabileceğimizi hayal edebilirsiniz belki...
PROTOKOL 22
Şimdiye kadar tarafımdan size anlatılanlarda, gelmekte olan veya
geçmişteki sırrı, ve şimdi neler olduğunu, yakın tarihte önemli şeylerin
olacağını, goyimlerle ilişkilerimizin veya finan- sal hareketlerimizin
sırlarını size dikkatle anlatmaya çalıştım. Bu konuda hala eklemem
gereken birşeyler var.
Bugünün en büyük gücü - altın elimizde: iki gün boyunca
mağazalardan neyi ne miktarda istersek alabiliriz.
Otoritemiz, ihtişamlı olacak, çünkü güçlü olacak, yönetecek ve yol
? APOKAL?PS'IN ATLILARI
PROTOKOL 23
Halkların itaate alıştırılması için gurur kırma alıştırmaları gereklidir
ve bununla birlikte madde üretimi lükstür. Böylece, lüks
atmosferindeki rekabetle değeri düşmüş olan ahlakları yükselteceğiz.
Özel üretici firmaların tabanına mayın koyarcasına küçük üretimi
yeniden kuracağız. Bu, büyük ölçekli üreticilerin sık sık hareket
etmeleri, her zaman bilinçli olmasa da kitlelerin düşüncelerinin devlete
karşı olması yüzünden çok da gerekli değildir. Küçük patronlu bir
halk, işsizlik nedir bilmez ve onu var olan düzene sıkıca bağlar ve bu
otoritenin güçlenmesiyle sonuçlanır. İşsizlik bir devlet için en tehlikeli
şeydir.
Bir kez daha söylüyorum, konular, sadece onlardan tamamen
bağımsız olan güçlü ele körü körüne itaat sağlar, çünkü, onun içinde
sosyal felaketlere karşı savunmanın ve desteğin kılıcını hissederler.
PROTOKOL 24
Şimdi Hazreti Davut’un hanedanlığına dayanan kökleri dünyanın
son tabakasına kadar onaylamanın metodunu gösteriyorum. Bu
onaylama, ilk olarak ve en çok tüm dünya işlerini yönetmeyi öğrenmiş
atalarımızdan bize kalan taassubun günümüze dek devam eden
gücünde mevcuttur.
Davut soyundan gelen belli üyeler, kralları ve varislerini ha-
zırlayacaklar, onları miras hakkına değil, rütbe kapasitesine göre,
? ..APOKAL?PS'?N ATLILARI.
Jonathan May'in
Hikayesi
Arazi sahibi, güçlü bir ailenin üçüncü ve son çocuğu, ve tek oğlu
olarak Ingiltere, Kuzey Davon’da ayrıcalıklı bir yaşam biçimi
içerisinde doğdum. Özel eğitim aldım ve okulun otoriter atmosferine
girmeden babamın işine katılmak için okulu erken bıraktım. Bunu
kovularak yaptım. Sanırım, onaltı yaşındaydım. Derhal babamın ve
onun ailesinin yapmış ve yapıyor oldukları gibi, hayvan satıcılığı işine
girdim. Aynı zamanda çiftçilik de yaptım. Sonra başka mallara da
yöneldim, aynı fiyata daha iyi malı normal aracılardan daha düşük
maliyete buldum, işim büyümeye devam etti. Başarmaya devam ettim.
Benim ve meslektaşlarımın gelirlerinden vergiyi yasal olarak söken
sofistike bir vergi koruma sistemi geliştirdim.
20 yaşımda, yirmi birinci yılımda, kalan son erkek mirasçı olarak
bana, birçok eski belge -anne tarafından sülalemin aile servetleri-
verildi. Bu eski belgelerin arasında, atalarımdan biri için hazırlanmış,
ona "ve mirasçılarına ve maddenin geçerliliği süresince devrettiği
? ..APOKAL?PS'?N ATLILARI.
***
Zihin Kontrolü
PSYOP’TAN
MINDWAR’A Albay
Paul E. Valleiy ve
Binbaşı Michael A.
Aquino
Psikotronik araştırmalar, henüz başlangıç aşamasında, ancak
Amerikan Ordusu, LTC Alexander’m ESP tarafından yapılmasını
istediği şeyi yapması için dizayn edilmiş faal bir silah sistemine zaten
sahip - bir farkla: bu silah sistemi halihazırdaki ortamı kullanıyor.
Dost ya da düşman bireylerin zihin haritalarını çıkartma ve sonra da
bunları Amerika’nın ulusal çıkarları doğrultusuna çevirmeye çalışıyor.
Bunu, ordu birimlerini, bölgeleri, ulusları ve blokları kapsayacak
şekilde geniş bir alanda gerçekleştiriyor. Şimdiki haliyle, bu silahın
ismi Psikolojik Operasyonlar (PSYOP).
PSYOP işe yarıyor mu, yoksa sadece cephe komutanlarının
rahatsız edilmek istemeyeceği bir makyaj mı?
Bu soru 1970’te sorulmuş olsaydı, cevap PSYOP’un gerçekten çok
iyi çalıştığı yönünde olurdu. Sadece 1967 ve 1968’de toplam 29,276
silahlı Viet Cong askeri (95 düşman topçu birliğine denk) Chicu Hoi
af programı çerçevesinde ARVN ve MACV güçlerine teslim oldu -
yani Vietnam Savaşı’nm asıl PSYOP ça-
lışmasına. MACV’nin tespitine göre bu sayıdaki düşman askerini
öldürmek, bize 6000 ölüye patlayacaktı.
Başka bir açıdan bakarsak, savaşı kaybettik - iyi savaşmadı-'
ğımızdan değil, PSYOP’u iyi kullanamadığımıdan. Ulusal zafer
isteğimiz, bizim Kuzay Vietnam’ın ve Viet Cong’unkine saldır-
dığımızdan daha etkili şekilde saldırıya uğradı, ve düşmanın bu
gerçeği öğrenmesi, onlara, Amerika’nın nihayet bırakıp da yuvaya
kaçmasına kadar dayanmak için cesaret verdi.
Böylece bizim PSYOP’umuz başarısız oldu. Temelleri sağlam
olmadığından değil, düşmanınkinin yanında güçsüz kaldığı için
başarısız oldu.
PSYOP’un klasik broşür ve hoparlör anlayışının üstesinden
gelinmeli.
Bir isim değişikliğiyle başlayalım. Önce kendmizi şu ezik, hatta
"utangaç" "psikolojik operasyonlar" konseptinden kurtaralım.
Yerine Zihin Savaşı’nı getirelim (Mind War). Bu terim sert ve
korku salıyor, ve zaten böyle olmalı: Bu bir saldırı ve zafer terimi -
bir mantıklı gösterme, kandırma ve uzlaştırma terimi değil.
? APOKAL?PS'?IM ATLILARI
Roma Kulübü
Motivasyon ve Amaçlar
Uygulama süreci
MODEL, hem gelecekteki yerel ve küresel gelişmeler için (farklı yerel
durumlarda) alternatif senaryoların tespitinde, hem de politika
seçeneklerinde etkileşimli bir modda kullanıldı.
YAKIN TARİHTEKİ ÇABALARIMIZ HALİHAZIRDAKİ GELİŞ-
TİRİLMİŞ MODELİN İLERİ SEVİYEDE KULLANILMASINA YO-
ĞUNLAŞACAKTIR. PLANLAR, AŞAĞIDAKİ ÜÇ YÖNDE ÖNEM
ARZ ETMEKTEDİR:
i)Bazı ana kriz sorunlarını gidermek için eldeki seçeneklerin zamanla
değişiminin tespiti.
ii)Yerel modellerin dünyanın değişik kısımlarında yürütülmesi ve
bunların uydu iletişim ağı ile, uzun vadeli küresel geleceğin çeşitli
bölgelerden takımlarla tespiti amacıyla, bağlantısı.
iii)Gelişmemiş bir bölgeki liderler tarafından belirtilmiş gelecek
hakkında görüşlerin, modelle, VAROLAN ENGELLERİN VE
APOKAL?PS?N ATLILARI ?
Majeste Oniki
yönetmek olan bilge adamların vücuda getirdiği büyük bir gücün planlı
şekilde yerleştirilmesini onore ediyordu. Bu Mesih, insanlarla bilge adamlar
arasında bir tampon vazifesi görecekti. Bu belgeleri 1970-1973 arasında
Birleşik Devletler Pasifik Filo Komutanı Amiral Bernard Clarey’in istihbarat
Brifing Takımına bağlı bir Birleşik Devletler Deniz Kuvvetleri üyesiyken
keşfettim.
MAJESTE ONlKl, uzun ince punto stilindeydi... Başlığın M ve I
arasında tüm harflerin dikey olarak uzatılmış, ve yatay olarak sıkıştırılmış
bir şekilde olduğunu hayal edin. Erişim için anahtar, MAJIC
bölümlemesiyle birlikte (magic=sihir değil) Çok Gizli bir güvenlik izniydi.
Sans Şerif yazı tipinin uzun ve ince bir versiyonu olması dışında puntoyu
tam olarak hatırlamıyorum... Tam isim de bunca yıl sonra hafızamdan
silindi., ama bu, ulaşmak için bir kapıdır.
Plan, dünya totaliter sosyalist devletinin kuruluşunu belirliyordu ve perde
arkasındaki bilge adamlardan oluşan bir konseyle yönetilecek, iyiliksever
Diktatör diye anılan kişi, Mesih olarak sunulacak.
Amerika Birleşik Devletleri Anayasası ve Haklar Bildirgesi bir kenara
atılacak. Bunların yerini parlamenter bir devlet yapısı alacak. Iç düzeni
sağlamak için gerekli minimum silahları taşıyacak dahili bir polis gücü
dışındaki tüm fertler ve askeri güçler silahsızlandırılacak.
"Bir ülke haline geldiğimiz ve Amerikalılar’a radikal bir miktarda
bireysel özgürlük tanıdığımız ve gerçekten radikal bir Haklar Bildirgesi’ne
sahip olan radikal Anayasa’yı yazdığımız zaman... Ve bu yüzden birçok insan
çok fazla kişisel özgürlüğün olduğunu söylüyor. Kişisel özgürlük suistimal
edildiğinde, onu sınırlandırmak zorundasınızdır. Geçen haftasonu umumi ba-
yındırlık projeleriyle ilgili yaptığım duyuruda insanları toplum- larında daha
güvende kılmak için nasıl silahlardan arındırmak zorunda kalacağımız
konusundan bahsetmemdeki amaç buydu işte. "Başkan Bili Clinton, (22 Mart
1994. MTV)
"Sıradan Amerikalılar’ın haklarını korumak arzumuza bu kadar saplanıp
kalamayız..." Bili Clinton (USA TODAY, 11 Mart 1993, sayfa 2A)
Tek askeri güç, dünya üst devletine karşı ortaya çıkan tüm tehditlere
karşı ezici bir kuvvet çıkarabilmesi için Birleşmiş Milletler’e bağlı, son
teknoloji ürünü silahlara ve yeterli sayıya sahip olan bir dünya polis gücü
olacak. Amerikan Ordusu, bunu sağlamak için çalışmalara başladı. Yani
ordunun tüm üst düzey yetkilileri, Anayasa’ya sadakat yeminlerine ihanet
ederek komploya katılmış oldu. Bunlar, ‘Yüksek Derecede Ihanet’e so-
yunmuş dönek insanlar.
Komplonun kaynağı, Uluminati adı verilen yapıda bulunabilir. Bu yapı,
kardeşlik cemiyetleri denen grupların ve gizli cemiyetlerin en üst düzey
yetkililerinden oluşuyor. Bu kişiler, kan yeminleri, gizli bir din ve yerel
hükümette, ya da dünya üst devletinde elit bir statü vaatleriyle bir arada
tutuluyor. Dinleri, Güneş’e ibadet, Kabbalah ve Lusifer felsefesine
dayanıyor. Kendi- lerininki dışında hiçbir yemine bağlı değiller.
Kendilerininki dışında hiçbir devlete ya da halka sadık değiller. Zaten yerine
oturmuş olan kendi gizli dünya devletleri dışında hiçbir ülkenin vatandaşı
değiller. Kendi deyimleriyle "Bizden biri değilsen, hiçbir şeysin."
"Sırlar Okulu" (Illuminati)‘nin hiçbir dalının felsefesini (Illu- minizm)
yıllarca süren bir çalışma ve onların "sembolik" dillerine tam hakimiyet
olmaksızın anlamayı beklemeyin. Gerçek bir özel eğitim çok tehlikeli
olurdu. Illuminati’nin her ne pahasına olursa olsun kaçındığı "ifşa"ya yol
açabilirdi. Ama ipuçlarından anlayanlar için... Illuminizm KOMÜNÎZMdir.
Düzen, derecelerden oluşan piramitsel bir yapıdır. En alttaki "Mavi" diye
anılan localar, bir sürü vurdumduymaz, materyalist ve fırsatçı aptaldan
oluşur. Gelecek vadeden üyeler, daha önce terfi etmişlerin de yardımıyla
terfi merdivenine götürülürler. Sadece 29. derecenin üstü "Düzen"in tüm sır
ve amaçlarını anlayabilir.
Büyük "sır", bu "sır'in aptallardan oluşan büyük bir kitleyi
"seçilmişlerden" yapacağına inandırarak onları yönetme metodudur. Amaç,
kendininkileri dışında tüm dinleri yok etmek, tüm ulus devletlerini yok
etmek ve herşeyin, herkesin, her yerin kontrolünü, günün her saati ve daima
elde bulundurmaktır.
Illuminati’nin amacını, Iskoçya Büyük Hür Mason Locası web sitesini
ziyaret ederek de anlayabilirsiniz. Sitede, Iskoçya Büyük Locası ve
"evrensel" hür masonluk bayrağını far- kedeceksiniz. Hür masonluğun
"evrensel" bayrağı, bizzat Birleşmiş Milletler bayrağıdır. Bu paragraf
yayımlandıktan sonra, Loca, Birleşmiş Milletler bayrağını, bir dünya
resmiyle değiştirdi.
** *
? APOKAL?PS'?IM ATLILARI
"İşte birliğin galip geleceğine inanmak için bir optimistin sebebi... İddia
ediyorum ki, önümüzdeki yüzyılda bildiğimiz ulus kavramı demode olacak;
tüm devletler tek, global bir otoriteyi kabul edecek. 20. yüzyılda moda olan
‘dünya vatandaşı’ deyimi, 21. yüzyılın sonlarında gerçek anlamında kul-
lanılacak... "
ABD Dış İşleri Bakan Vekili Strobe Talbott, TIME
Dergisi yazısı, 20 Temmuz 1992.
"Amaç, global ekonomi için yeni bir sosyal anlaşma oluşturmak... Eğer
Clinton’ın politikaya yaklaşım tarzının bir ismi olsaydı, bu ‘Tek Ulus
Politikası’ olurdu.
Başkan Birinci Yardımcısı Sidney Blumenthal, Kennedy
Okulu, Harvard, 23 Nisan 1998.
Amerikan Ordu
İstihbaratının Satanist
Kilise ile İlişkisi
DOCUMENTATION: U.S. ARMY INTELLIGENCE CONNECTION
WITH SATANIC CHURCH
SAVUNMA BAKANLIĞI BİRLEŞİK DEVLETLER ORDUSU SUÇLU
ARAŞTIRMA KOMUTANLIĞI
5611 COLUMBIA PIKE / FALLS CHURCH, VA 22041
.............'E CEVABEN
.............‘ÎN DİKKATİNE
CIPP-PD
KONU: Muhtemel Muhalif Uyum Bilgisi HQDA
(DAMI-CIS/Bay Dili)
WASH DC 20310
1.16 Kasım 1981 tarihli, USACIDC’ten gönderilen ilişikteki mektupla ilgili konu
bilginiz ve gerekli hareketin yapılması için doğrulanmıştır.
2.Federal Araştırma Bürosu’nun "Temple Of Set" ile ilgili dosyalarının kontrolü
sırasında, böyle bir kuruluşla alakalı hiçbir kayda ulaşılamamıştır.
3.Asıl mektupta geçen iddialarla ilgili olarak bulgularınızı iletmeniz talep
edilmektedir.
Komutan adına:
John W. RICHARDS
LTC (Yarbay), GS
Şef, istihbarat ve Güvenlik.
Geçmişi:
Temple of Set, Michael A. Aquino önderliğinde satanist bir gruptur. Anton
LaVey’in San Francisco’daki Şeytan Kilisesi’nden kopmuştur. LaVey’in
kuruluşundan ayrılmaları, grubun 1975’te yeniden yapılandırılmaya başlandığı
zamana denk gelmektedir. Küçük bir gruptur, ama bununla beraber birkaç yüz
üyeye sahiptir ve ulus çapında faaliyet göstermektedir.
Aquino kuruluşun resmi başkamdir ve kuruluşu, aslında üstleri olan dokuz
kişilik bir konseyle yönetmektedir.
Temple of Set'in ilginç bir yanı, orduyla arasındaki huzursuzluktur. Bu
huzursuzluğun bir sebebi, kuruluşun bir çok elemanının Nazi hayranı olması ve
bu yüzden de sürekli 2. Dünya Savaşı Alman üniformaları giymeleridir. Aquino,
üyelerine, doğrudan Birleşik Personel Şefleri’ne rapor verdiğini bildiriyor. Bu
muhtemelen büyük bir mübalağadır, ama bir komisyonun başında olduğu ve
Ordu Istihbaratı'nda çalıştığı bir gerçektir. Teğmenlerinin ikisi, ve Willie
Browning adında bir bayan da Amerikan Ordusu’nda birer yüzbaşıdır ve Los
Angeles’in dışındaki bir istihbarat Birimi’nde hizmet vermektedir. Grubundaki
diğer bir teğmen Dennis Mann adında bir Amerikan Ordusu subayıdır. O da
istihbarat faaliyetleriyle alakalıdır.
Aquino, Michael A.
Michael Aquino, daha önce de belirtildiği gibi, Temple of Set’in başı olarak kabul
edilir. Görünüşe bakılırsa, iyi bir eğitim almıştır ve Siyasal Bilimler doktorası
yapmıştır, ve bununla beraber San Francisco'daki Golden Gate Üniversite- si’nde
profesördür. Uzmanlık alanı Batı Avrupa Siyasal ilişkileri ’dir. Aquino Lsan
Francisco’da Levenworth caddesinde oturmaktadır ve numarasının da 2430
olduğuna inanılmaktadır. Bu adreste kız arkadaşıyla birlikte ikamet etmektedir.
Babası, aileden bir müddet önce ayrılmıştır ve Güney California’da oturmaktadır.
Aquino’nun cinsel kimlik problemlerinin olduğu söylenmektedir ve San
Francisco’daki birçok hayat kadını tarafından çeşitli sado-mazohist cinsel faali-
yetleri ile tanınmaktadır. Aquino’nun biseksüel olduğuna inanılmaktadır.
Yansımalar
Temple of Set bir dereceye kadar garipliklerin tanımıdır, bununla birlikte o da
kendi içinde bir değişim geçirmektedir. Söylentilere göre, elemanları daha az
entelektüel oldukça ve Cehennem’in Melekleri ve benzer motosiklet çeteleri gibi
istenmeyen seviyedeki insanlar arttıkça, grubun şiddet potansiyeli gittikçe artıyor.
Yine söylentilere göre, hayvan kurban etme olaylarına karışmaya başlıyorlar.
Bununla birlikte, Aquino kuruluş bünyesinde yaptığı konuşmalarda, “artık siyasal
hamleler yapmasının zamanının geldiğini” söylüyor. Bu muhtemelen Ordu’daki
pozisyonuyla ilgilidir.
Notların sonu.
? APOKAL?PS'?IM ATLILARI
Gizli güvenlik iznine sahip üst düzey bir Amerikan ordu istihbarat subayı, aynı
zamanda Satanist Kilise'nin kurucusu ve baş rahibi olduğunu kabul ediyor ve
inanılmaz bir şekilde, Ordu, "sorun yok" diyor!
41 yaşındaki eski bir yeşil bereli olan Yarbay Michael Aquino, ENQUIRER’a, 22
senedir şeytana ibadet etmekte olduğunu itiraf etti.
Daha önce on yıl boyunca Şeytan’ın Kilisesi adında başka bir bölüme bağlı
kaldıktan sonra, 1975’te Temple of Set adındaki kendi Satanist Kilisesi’ni kurdu-
ğunu söyledi.
Vietnam’da psikolojik savaş uzmanlığı yapan ve şimdi St. Louis’deki Ordu
ihtiyat Personeli Merkezi’nde ek mesaiyle bütün gün çalışan Yarbay Aquino,
"inancım Ordu’da bir sır değildi" dedi. Aquino, kilisesinin ayinlerinde satanik
terminolojinin kullanıldığını kabul ediyor ve ekliyor: "Bundan oldukça gurur
duyuyoruz".
İntihar ettiği söylenen Hitler, 2. Dünya Sava- şı’ndan sağ olarak kurtulmuş
ve kutuplardaki Alman üssüne mi kaçmıştı?
1947’den beri dünyanın birçok yerinde görüldüğü iddia edilen uçan
daireler, gizli Alman teknolojisinin ürünü müdür?
Nazi Almanyası’m perde arkasından yöneten gizli örgütler var mıydı?
Bunların temel inançları neydi?
? APOKAL?PS'?IM ATLILARI
7s
S0)
"O
li
ST
n
M#
. - ] !Cs&?
Bu kitabı 'dünyada her şeyin göründüğü kadar basit ve kolay olduğunu
düşünenler ve yaşadığı hayattan memnun olanlar’ sakın okumasın;
Yaşanan olayların farklı boyutları olduğunu düşünüp 'ancak buna kafa
yoramayacak kadar yoğun olduğunu düşünenler’ ise başlamasın;
Uluslararası Para Fonu (IMF) konusunda bugüne kadar hiç yazılmayanları
ve konuşulmayanları şahitler, belgeler ve istihbaratçıların ağzından anlatan
bu kitap, Türkiye’nin sosyal dokusundan, uluslar arası ilişkilerine kadar tüm
gerçeğini değiştiren ekonomik krizlere de farklı bir açıdan bakmanızı
sağlamayı amaçlıyor.
? APOKAL?PS'?IM ATLILARI