Enjoying your free trial? Only 9 days left! Upgrade Now
Brand-New
Dashboard lnterface
ln the Making
We are proud to announce that we are developing a fresh new dashboard interface to improve user experience.
We invite you to preview our new dashboard and have a try. Some features will become unavailable, but they will be added in the future.
Don't hesitate to try it out as it's easy to switch back to the interface you're used to.
No, try later
Go to new dashboard
Published on Sep 11,2023
Like
Share
Download
Create a Flipbook Now
Read more
Published on Sep 11,2023
10.SINIF COĞRAFYA KONU ANLATIMLI Read More
Home Explore 10.SINIF COĞRAFYA KONU ANLATIMLI
Publications:
Followers:
Follow
Publications
Read Text Version
More from farkliyayincilik2
P:01

10.

SINIF

C O Ğ R A F YA

KONU ANLATIMLI

P:02

1 COĞRAFYA

FASİKÜL

1

Dünya'nın Yapısı ve Oluşum Süreci

DÜNYA’NIN İÇ YAPISI

Günümüzden yaklaşık 4,6 milyar yıl önce meydana gelen ''Büyük

Patlama (Big Bang)'' sonrası evrendeki bütün cisimler meydana

gelmiştir. Dünya’nın önceleri gaz ve toz bulutundan oluştuğu, kendi ekseni etrafında dönerek ve zamanla soğuyarak günümüzdeki

hâline geldiği düşünülmektedir. Günümüzde Dünya’nın iç içe katmanlardan oluştuğu bilinmektedir. Bu bilgi için;

 Deprem dalgaları,

 Yapay oluşturulan sismik dalgalar,

 Kayaçların yapısının incelenmesi,

 Volkanizmadan gelen malzemeler bilgi olarak kullanılmıştır.

Yerküre; yer kabuğu, manto ve çekirdek olmak üzere üç katmandan oluşur.

Yerkürenin Katmanları

Yer Kabuğu

Yerkürenin en üstünde bulunan ve en ince katmanıdır. Ortalama kalınlığı 35-40 km’dir. Dağların bulunduğu yerde kalınlığı artarken okyanus tabanlarında kalınlığı azalır. Yerin merkezine doğru inildikçe

sıcaklık her 33 metrede 1°C artar. Oluşum bakımından ikiye ayrılır.

İç çekirdek

Dış çekirdek

Manto

Yer kabuğu

SİAL (Kıtasal Kabuk)

İçeriğinde silisyum ve alüminyum bulunmaktadır. Yoğunluğu ortalama 2,7 – 2,8 gr/cm3tür. Kıtalar altında kalın, okyanuslar altında incedir.

SİMA (Okyanusal Kabuk)

İçeriğinde silisyum ve magnezyum bulunmaktadır. Yoğunluğu

3-3,5 gr/cm3tür. Kıtalar altında ince, okyanuslar altında daha kalındır.

Sial ve sima katmanları

Manto

Ortalama kalınlığı 2900 km olan ve çekirdek ile yer kabuğu arasında yer alan katmana manto denir. Sıcak, hamurumsu, akışkan, hareketli bir yapıya sahiptir. Ortalama sıcaklığı 1200 °C’dir. Mantonun

alt kısımlarında sıcaklık 6000 °C’ye yaklaşır. Yer kabuğuyla yapışık

halde bulunan üst mantoda ise sıcaklık 2000 °C civarındadır. Bu kısma astenosfer adı verilir. Alt ve üst manto arasındaki sıcaklık farkı

mantoda konveksiyonel döngülerin yaşanmasına sebep olmaktadır. Bu döngüler iç kuvvetlerin enerjisini oluşturur (orojenez, epirojenez, deprem ve volkanizma).

Okyanus

Manto

(3,5 - 6)

Sial(2,7)

Sima(3,0)

P:03

Dünya'nın Tektonik Oluşumu

1

FASİKÜL

2 COĞRAFYA

Çekirdek (Barisfer)

Dünya’nın en iç kısmındaki katmana verilen isimdir. 2900 – 6371 km

derinlik arasında yer almaktadır. Dış ve iç çekirdek olarak ikiye ayrılır. Sıcaklık ve yoğunluğun en fazla olduğu katmandır. Sıcaklık ortalama 6000 °C civarındadır. Diğer adı barisfer olan bu katman demir

ve nikel gibi ağır elementlerden oluşur. Dış çekirdeğin erimiş, iç çekirdeğin ise katı halde olduğu düşünülmektedir.

ÖĞRETEN SORU 1

Yerküre kendi içerisinde farklı katmanlardan oluşmaktadır.

Yerküre ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Yerin merkezine doğru indikçe sıcaklık ve yoğunluk artar.

B) Kıtasal kabuk içerisinde silisyum ve alüminyum elementleri yaygındır.

C) Yer kabuğu alt manto ile yapışık şekilde bulunmaktadır.

D) Mantoda meydana gelen konveksiyonel döngüler deprem ve

volkanik faaliyetlerin yaşanmasına sebep olur.

E) İç çekirdek basınçtan dolayı katı bir yapıya sahiptir.

Çözüm

İç çekirdek

6000°C

6378 km

5150 km

2900 km

700 km

35 km

0 km

3700°C

1900°C

Dış

çekirdek

Alt Manto

Üst Manto

Yer Kabuğu

LEVHA TEKTONİĞİ

Yer kabuğu bütün gibi gözükse de aslında ayrı ayrı parçalardan

oluşmaktadır. Karalar ve okyanusların altında bulunan bu parçalara levha (plaka) adı verilmektedir.

Alt manto ile üst manto arasında sıcaklık farkı sonucunda çekirdeğe daha yakın olan alt mantoda ısınan maddeler yükselmektedir.

Üst mantoya ulaşan bu maddeler soğuyup tekrar alçalmaktadır. Alt

ve üst manto arasında yaşanan bu harekete konveksiyonel döngü

denir.

Yer kabuğu ile üst manto birbirine yapışık olduğu için mantoda meydana gelen konveksiyonel döngüler yer kabuğunu hareket ettirmektedir. Ayrılma, yaklaşma ve yanal yer değiştirme yapan levha

hareketleri sonucunda yeryüzünde deprem ve volkanizma gibi olaylar meydana gelmektedir.

P:04

Dünya'nın Tektonik Oluşumu

1

FASİKÜL

3 COĞRAFYA

Alfred Wegener tarafından 1915 yılında ortaya atılan Kıtaların Kayma Kuramı’na göre Pangea adı verilen ve tek parçadan oluşan kıta zamanla kuzeyde Laurasia (Lavrasya), güneyde ise Gondwana

(Gondvana) adında iki parçaya ayrıldı. Bu iki kıtanın arasında ise

Tethys (Tetis) Denizi meydana geldi.

Alfred Wegener’in vefatından sonra 1950 yıllarında Kıtaların Kayma

Kuramı geliştirilerek Levha Tektoniği Kuramı hâlini aldı. Bu kurama

göre mantoya yapışık hâlde bulunan levhalar alt ve üst manto arasındaki sıcaklık farkı sonucunda meydana gelen konveksiyonel döngülerden dolayı hareket etmektedir. Ayrılma, yaklaşma ve yanal yer

değiştirme hareketlerini yapan levhaların hareketleri çok yavaş olduğu için hızları özel bilimsel yöntemlerle ölçülmektedir. AKLINDA OLSUN

Levha sınırlarına yakın yerlerde deprem, volkanizma, tsunami, fay kaynakları, fay kırıkları gibi oluşumlar görülmektedir.

Pangea Lavrasya ve

Gondwana

Günümüz

İki okyanusal levhanın karşılaştığı bölgelerde yoğunluğu daha fazla olan okyanusal kabuk diğerinin altına dalmaktadır. Bu olay sırasında şiddetli depremler, tsunami, okyanus hendekleri ve volkanik

olaylar yaşanmaktadır.

Okyanusal ve kıtasal levhaların karşılaştığı bölgelerde okyanusal

kabuğun yoğunluğu kıtasal kabuktan fazla olduğu için kıtasal kabuğun altına doğru dalar. Bu olay sırasında şiddetli depremler, tsunami, okyanus hendekleri ve volkanik olaylar yaşanmaktadır.

İki kıtasal levhanın karşılaştığı bölgelerde sıradağlar meydana gelir ve yer kabuğu kalınlaşır.

Levhaların birbirinden uzaklaştığı yerlerde ayrılmalar meydana gelir. Kıtasal levhaların ayrılma bölgelerinde meydana gelen kırılmalara bağlı olarak rift vadilerini oluşturur.

Kıtasal kabuk

Volkan

Okyanusal kabuk

Litosfer Litosfer

Astenosfer Astenosfer

P:05

Dünya'nın Tektonik Oluşumu

1

FASİKÜL

4 COĞRAFYA

Okyanusal kabuğun ayrılma bölgelerinde magmadan gelen malzemeler yeni bir kabuk oluşturur. Örneğin Atlas Okyanusu’nun ortasında meydana gelen ayılmalar sonucunda okyanus ortası sırtları meydana gelmektedir.

Levhalardan bir kısmı da yanal hareket etmektedir. Örneğin Türkiye’de yer alan Kuzey Anadolu Fay Hattı yanal hareketin yaşandığı

bölgelere örnektir. AKLINDA OLSUN

Levhaların hareketlerinin kanıtları arasında;

 Bazı kıtaların kenarlarının birbiriyle uyumlu olması

(Güney Amerika kıtasının doğu kıyıları ile Afrika kıtasının batı kıyıları),

 Benzer yaş ve özellikteki bitki ve hayvan fosillerinin

farklı kıtalarda bulunması,

 Benzer yaş ve özelliklere sahip kayaçların farklı kıtalarda yer alması,

 Benzer tortul tabakaların farklı kıtalarda yer alması,

 Tillitler adı verilen yaşlı buzul kayalarının günümüzde farklı konumlarda bulunması,

 Atlas Okyanusu ortasındaki okyanus ortası sırtlarındaki kayaçların yaşlarının çok genç olması

bulunmaktadır.

astenosfer

Kıtasal kabuk

ÖĞRETEN SORU 2

Yer kabuğu levha adı verilen parçalardan oluşmaktadır. Mantoda

meydana gelen konveksiyonel döngülerden dolayı levhalar hareket etmektedir.

Buna göre levha hareketleriyle ilgili aşağıdakilerden hangisi

söylenemez?

A) Alt ve üst manto arasındaki sıcaklık farkları sonucu konveksiyonel döngüler meydana gelir.

B) Levhalarda ayrılma, yaklaşma ve yanal yer değiştirme meydana gelir.

C) İki okyanusal levhanın karşılaştığı bölgelerde deprem ve volkanik hareketler yaşanır.

D) Kıtasal ve okyanusal levhaların karşılaştığı bölgelerde deprem

yaşanırken volkanik olaylar görülmez.

E) Levhaların ayrılma bölgelerinde mantodan gelen malzemeler

yeni bir kabuk oluşturur.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 3

Levha hareketleri sonucunda yeryüzünde bir takım olaylar meydana gelmektedir.

I. Depremler

II. Volkanizma

III. Sel ve taşkın

IV. Tropikal fırtına

Buna göre yukarıda verilenlerden hangileri levha hareketleri

sonucunda meydana gelmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

Çözüm

P:06

Dünya'nın Tektonik Oluşumu

1

FASİKÜL

5 COĞRAFYA

JEOLOJİK ZAMANLAR

Yaklaşık 4,6 milyar yaşında olan Dünya’mızda meydana gelen değişimleri kronolojik olarak anlamak amacıyla bu süre jeolojik zamanlara ayrılmıştır. Tektonik hareketler, iklim değişiklikleri, fosiller ve kayaçların yapısından yararlanarak hazırlanan jeolojik zamanlar geçmişten günümüze sırasıyla Prekambriyen (İlkel Zaman), Paleozoik

(Birinci Jeolojik Zaman), Mezozoik (İkinci Jeolojik Zaman) ve Senozoik (Üçüncü Jeolojik Zaman) olarak adlandırılmaktadır. Senozoik

Devri kendi içinde Tersiyer (Üçüncü Jeolojik Zaman) ve Kuaterner

(Dördüncü Jeolojik Zaman) olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.

Prekambriyen (İlkel Zaman – 3600-545 milyon yılları

arası)

Dünya'nın yaşının büyük bir kısmının geçtiği bu döneme ait izler

çok az olduğu için geniş bir dönemi kapsamaktadır. Bu dönemde

kıta çekirdeklerinin bir kısmı oluşmaya başladı. Dünya'nın yavaş yavaş soğuması sonucu yer kabuğu meydana gelmeye başladı. Atmosferin oluşmaya başladığı bu dönemde sular içerisinde ilk canlılar ortaya çıkmaya başladı. AKLINDA OLSUN

Prekambriyen, Kambriyen öncesi anlamına gelmektedir.

Paleozoik (Birinci Jeolojik Zaman – 545-251 milyon

yılları arası)

Kıtaların birleşik hâlde bulunduğu (Pangea) bu dönemde bazı bölgeler gür bitki örtüsü ve ormanlarla kaplıydı. Bu bitki örtülerinin tortul tabakalar arasında kalması sonucu taş kömürü yatakları meydana gelmiştir. Bu dönemde Dünya'nın çeşitli bölgelerinde şiddetli kıvrılmalar meydana gelmiştir. Kaledoniyen ve Hersinyen kıvrımlarının meydana geldiği devirdir. ABD’nin doğusunda bulunan Appalaş Dağları, Avrupa ile Asya arasında uzanan Ural Dağları ve İskandinav Yarımadası’ndaki dağlar bu dönemde ulaşıp aşınmaya

uğrayarak günümüze ulaşan dağlardır. Masif adı verilen sert ve dayanıklı araziler I. Jeolojik Dönem'de oluşmuştur. Dünya'da Sibirya,

Avustralya, Kanada ve İskandinavya’da bulunan bu araziler deprem riskinin az olduğu yerler arasında yer almaktadır.

Appalaş Dağları

Mezozoik (İkinci Jeolojik Zaman – 251-65 milyon yılları arası)

Kalın tortul tabakalarının biriktiği bu dönem Alp – Himalaya kıvrımlarının hazırlık dönemi olarak geçmektedir. II. Jeolojik Dönem'de

Pangea Kıtası, Lavrasya ve Gondwana olarak ikiye ayrılmıştır. İki

P:07

Dünya'nın Tektonik Oluşumu

1

FASİKÜL

6 COĞRAFYA

kıta arasında Tetis Denizi oluşmuştur. Mezozoik Dönem'de yaşayan

dinozorlar bu dönemde Dünya'ya çarpan bir meteor ve iklim değişiklikleri sonucu yok olmuştur.

Senozoik ( Üçüncü Jeolojik Zaman – 65 milyon yılgünümüz arası)

Senozoik kendi içinde Tersiyer ve Kuvaterner olmak üzere ikiye ayrılır. Tersiyer Dönemi'nde Dünya’da şiddetli kıvrılmalar meydana gelmeye başladı. Afrika ve Arabistan levhalarının Avrasya levhasını sıkıştırması ile Tetis Denizi tabanında biriken tortulların kıvrılması sonucu Alp-Himalaya Dağ Kuşağı meydana geldi. Tuz, petrol, linyit ve

bor yataklarının oluştuğu bu dönemde şiddetli volkanik olaylar meydana geldi. Atlas ve Hint okyanusları Tersiyer Dönemi'nde meydana gelmiştir.

Bor yatakları

Senozoik Devri'n içinde yer alan ve Dördüncü Jeolojik Devir olarak

ifade edilen Kuvaterner devrinde dünyada iklim değişiklikleri yaşanmıştır. Dört tane buzul döneminin görüldüğü bu devirde günümüzde yaşadığımız dönemle birlikte dört tane buzul arası dönem meydana gelmiştir. Buzullar Avrupa Kıtası'nda deniz seviyesine kadar

ilerlerken Türkiye’de yüksek kesimlerde etkisini göstermiştir. Buzul

ve buzul arası dönemlerde deniz seviyelerinde değişiklikler meydana gelirken ilk insanlar bu dönemde yaratılmıştır.

Kuvaterner Dönemi'nde buzullar Avrupa Kıtası’nın kuzeyinde deniz

seviyesine kadar inmiştir.

ÖĞRETEN SORU 4

• Alp – Himalaya kıvrımının meydana geldiği dönemdir.

• Linyit, bor, petrol ve tuz yatakları meydana gelmiştir.

Bu olaylar aşağıdaki jeolojik devirlerden hangisinde meydana

gelmiştir?

A) Prekambriyen

B) Paleozoik

C) Mezozoik

D) Tersiyer

E) Kuvaterner

Çözüm

P:08

Dünya'nın Tektonik Oluşumu

1

FASİKÜL

7 COĞRAFYA

ÖĞRETEN SORU 5

• Taş kömürü yatakları meydana geldi.

• Kaledoniyen ve Hersinyen kıvrımları meydana geldi.

Bu olayların meydana geldiği jeolojik devir aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Prekambriyen

B) Paleozoik

C) Mezozoik

D) Tersiyer

E) Kuvaterner

Çözüm

Türkiye’nin Jeolojik Yapısı

Paleozoik Dönem'de meydana gelen masif arazilere ülkemizde Yıldız Dağları (Kırklareli), Devrekâni (Kastamonu), Kırşehir, Bitlis, Mardin, Alanya – Anamur ve Menteşe yöresinde rastlanır. Bu dönemde bol yağışın görüldüğü ve gür ormanların meydana geldiği Zonguldak çevresinde bitkilerin tortul tabakalar altında kalması sonucu taş kömürü yatakları meydana gelmiştir.

Mezozoik Dönem'de Anadolu topraklarının büyük bir kısmı Tetis Denizi altında yer almaktadır. Tetis Denizi'ne dökülen akarsuların taşıdığı tortul materyaller birikerek Alp Himalaya orojenezine hazırlık

oluşturmuştur.

Senozoik Dönem'de levhaların sıkıştırması sonucu Kuzey Anadolu

Dağları ile Toros Dağları meydana gelmiştir. Kuvaterner Dönemi'nde Egeit karası çöküp Ege Denizi meydana gelmiştir. İstanbul ve

Çanakkale boğazları oluşurken Karadeniz gölden deniz hâline gelmiştir. Bu dönemde İç ve Doğu Anadolu’da volkanik olaylar meydana gelmiştir.

Türkiye’nin Tektonik Yapısı

Anadolu toprakları yaklaşık 200 milyon yıl önce Tetis Denizi altında

yer almaktadır. Afrika ve Arabistan levhalarının Avrasya levhasını sıkıştırması sonucu Anadolu toprakları su üstüne çıkmıştır. Üçüncü

Jeolojik Devri'n sonu ve dördüncü jeolojik devrin başında epirojenik hareketler sonucu toptan yükselen Anadolu toprakları günümüzdeki hâlini almıştır. Üç önemli levha arasında kalan Türkiye’de

zaman zaman şiddetli depremler medyana gelmektedir. Kahramanmaraş’ta 6 Şubat 2023 tarihinde dokuz saat arayla meydana gelen

iki deprem ülkemizde levha hareketlerinin hâlâ etkili olduğunun göstergelerindendir. AKLINDA OLSUN

Günümüzde Türkiye'de orojenez ile depremler devam etmektedir.

P:09

Dünya'nın Tektonik Oluşumu

1

FASİKÜL

8 COĞRAFYA

ÖĞRETEN SORU 6

Egeit karasının çökmesi sonucu meydana gelen Ege Denizi’ndeki

sular Çanakkale ve İstanbul boğazlarını meydana getirirken, göl

olan Karadeniz’in deniz olmasına sebep olmuştur.

Bu olay aşağıdaki jeolojik devirlerden hangisinde meydana gelmiştir?

A) Prekambriyen B) Paleozoik C) Mezozoik

D) Tersiyer E) Kuvaterner

Çözüm

KAYAÇLAR

Bir ya da birden fazla mineralin birleşmesi sonucu oluşan bütüne

kayaç denir. Kayaçları inceleyen bilim dalına petrografi denir. Yer

kabuğunun ana malzemesi olan ve geçmişten günümüze farklı

amaçlarla kullanılan kayaçlar kendi içinde üçe ayrılmaktadır.

1) Magmatik (Katılaşım) Kayaçlar

Püskürük ya da volkanik kayaç olarak da adlandırılan magmatik kayaçlar yer kabuğu altında bulunan ergimiş maddelerin yeryüzüne

çıkıp ya da yer kabuğu derinliklerine sokulup yeryüzüne çıkamadan soğuması sonucu oluşan kayaçlardır. Oluştuğu yere göre yüzey ve derinlik kayaçları olmak üzere ikiye ayrılır.

a) Yüzey Kayaçları (Dış püskürük)

Volkanik faaliyetler ile yeryüzüne çıkan lavların soğuması sonucu

oluşurlar. Aktif volkanik bölgelerde sıklıkla görülen bu kayaçlar yeryüzüne çıktıklarında atmosferle temas edip hızla soğudukları için

mineralleri gözle görülmez ve camsı bir yapıya sahiptir. Andezit, bazalt, obsidyen (volkan camı) ve volkan tüfü dış püskürük kayaçlara örnektir.

KAYAÇ TÜRLERİ

Magmatik

(Katılaşım)

Kayaçlar

Başkalaşım

(Metamorfik)

Kayaçlar

 Yüzey Kayaçları

 Derinlik Kayaçları

Tortul

(Sedimenter)

Kayaçlar

 Fiziksel (Kırıntılı) Tortul Kayaçlar

 Kimyasal Tortul Kayaçlar

 Organik Tortul Kayaçlar

Volkan tüfü

Andezit Bazalt

Obsidyen

b) Derinlik Kayaçları (İç Püskürük)

Volkanik faaliyetler sırasında yeryüzüne çıkamadan yerin derinliklerinde soğuyan lavların katılaşması sonucu meydana gelen kayaçlardır. Yerin derinliklerinde yavaş yavaş soğuyan bu kayaçların mineralleri gözle görülmektedir. Granit, siyenit, gabro ve diyorit iç püskürük kayaçlara örnek olarak gösterilebilir. Yerin derinliklerinde oluşan iç püskürük kayaçlarının üstündeki katmanlar akarsu ve rüzgârlar gibi dış kuvvetler tarafından taşınarak kayaçların yeryüzüne

çıkmasına neden olur.

Gabro

Granit Diyorit

Siyenit

İç püskürük kayaçlardan biri olan granitin fiziksel ve kimyasal ayrışması sonucunda tor topografyası adı verilen yer şekli meydana gelir.

Tor topografyası

P:10

Dünya'nın Tektonik Oluşumu

1

FASİKÜL

9 COĞRAFYA

2) Tortul (Sedimanter) Kayaçlar

Akarsu, rüzgâr, buzul gibi dış kuvvetler tarafından taşınan malzemelerin yeryüzündeki çukur alanlarda birikmesi sonucu oluşan kayaçlardır. Tabakalı bir yapıya sahip olan tortul kayaçlar içinde fosil

barındırabilen tek kayaç türüdür. Tortul kayaçlar kendi içinde üçe

ayrılır.

a) Fiziksel (Mekanik) Tortul Kayaçlar

Akarsu, rüzgâr ve buzullar tarafında taşınan malzemelerin birikmesi sonucu oluşan kayaçlardır. Kum taşı, kil taşı, konglomera(çakıl

taşı) fiziksel tortul kayaçlara örnektir.

Kum taşı Kil taşı

Konglomera

b) Kimyasal Tortul Kayaçlar

Suda eriyik hâlde bulunan malzemelerin çökelmeleri sonucunda

oluşan kayaçlardır. Karstik kayaç adı verilen bu kayaçların bulunduğu yerlerde karstik şekiller görülmektedir. Kalker (kireç taşı),

jips(alçı taşı), kaya tuzu, dolomit gibi kayaçlar örnek gösterilebilir.

Kalker (Kireç taşı) Jips (Alçı taşı)

Kaya tuzu

ÖĞRETEN SORU 7

Suların içinde bulunan erimiş malzemelerin çökelmesi sonucu oluşan kayaçlara kimyasal tortul kayaç denir.

I. Andezit

II. Kalker

III. Jips

IV. Taş kömürü

Buna göre yukarıda verilen kayaçlardan hangileri kimyasal tortul kayaca örnek gösterilebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

Çözüm

c) Organik Tortul Kayaçlar

Kara ve denizlerde geçmişte yaşayan canlı kalıntılarının üst üste birikmeleri sonucu oluşan kayaçlardır. Antrasit, taş kömürü, linyit, turba, tebeşir ve mercan kayalıkları organik tortul kayaçlara örnek gösterilebilir.

Linyit Tebeşir

3) Başkalaşım (Metamorfik) Kayaçlar

Volkanik ya da sedimanter kayaçların sıcaklık ve basınç altında farklı bir kayaç hâline gelmesi sonucu oluşur. Sıcaklık ve basınç ile kayaçların fiziksel ve kimyasal yapıları değişerek farklı bir kayaç hâline gelir.

P:11

Dünya'nın Tektonik Oluşumu

1

FASİKÜL

10 COĞRAFYA

Sıcaklık ve basınç sonucunda;

 Kalker ® mermere,

 Granit ® gnaysa,

 Kum taşı ® kuvarsite,

 Kil taşı ® şiste dönüşür.

Gnays Kuvarsit

Mermer

ÖĞRETEN SORU 8

I. Bazalt

II. Tebeşir

III. Kuvarsit

Yukarıda verilen kayaçların türleri hangisinde doğru gösterilmiştir?

I II III

A) Püskürük Metamorfik Tortul

B) Püskürük Tortul Metamorfik

C) Tortul Püskürük Metamorfik

D) Tortul Metamorfik Püskürük

E) Metamorfik Püskürük Tortul

Çözüm

Kayaç Döngüsü

Yer kabuğunda bulunan bütün kayaçların kökeni magmadan gelen

malzemelerdir. Magmanın soğuması sonucu öncelikle volkanik kayaçlar meydana gelir. Volkanik kayaçların aşınıp taşınması ve çukur bir bölgede birikmesi sonucu tortul kayaçlar oluşur. Volkanik ya

da tortul kayaçların sıcaklık ve basınç altında kalması sonucu başkalaşım kayaçları meydana gelir. Bütün bu kayaçlar levha hareketleri sonucu tekrar magmaya karışması ile oluşan döngüye kayaç

döngüsü denir.

Kayaç döngüsü

ÖĞRETEN SORU 9

Hint – Avustralya ve Avrasya levhaları arasında kalan Endonezya’da

sık sık volkanik faaliyetler meydana gelmektedir.

I. Andezit

II. Bazalt

III. Kum taşı

IV. Kil taşı

Buna göre Endonezya’da verilen kayaçlardan hangilerini görme olasılığı daha yüksektir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

0Çözüm

Volkanik kaya

Ayrışma ve

Erozyon

Ayrışma ve

Erozyon

Sıkıştırma

Magma Soğutma

Isı ve

Basınç

Isı ve

basınç

Erime

Erime

Ayrışma

ve Erozyon

Tortul

Tortul Kayaçlar

Metamorfik Kayaçlar

P:12

Öğreten Test

1

TEST

COĞRAFYA 11

1. 6378 km derinlikte yer alan iç çekirdeğe doğru gidildikçe sıcaklık ve yoğunluk olarak farklı katmanlardan geçilmektedir.

Hâlbuki doğal olarak bulunan en derin nokta olan Mariana Çukuru 10.994 metre, Katar'da açılan BD-04A kuyusu ise 12.289

metre derinliğe kadar inebilmiştir.

Buna rağmen yerkürenin yapısı hakkında bilgi sahibi olmamızda;

I. Deprem sonucunda meydana gelen sismik dalgalar,

II. Volkanik bölgelerden yeryüzüne ulaşan lavlar,

III. Karalarda etkili olan sıcaklık ve yağış özellikleri

verilerinden hangileri kullanılmaktadır?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

3. Son jeolojik devirde Dünya genelinde dört tane buzul dönemi meydana gelmiştir. Günümüzde Kuzey Kutbu'nda bulunan

buzullar Avrupa’ya kadar genişlemiştir.

Yukarıda verilen olayların meydana geldiği jeolojik devir

hangisidir?

A) Prekambriyen B) Paleozoik C) Mesozoik

D) Tersiyer E) Kuaterner

2. Yerin merkezine doğru gittikçe yoğunluk artmaktadır.

I. Sima

II. Manto

III. Sial

IV. İç çekirdek

Bu katmanları yoğunluklarına göre çoktan aza doğru sıralanışı hangi seçenekte doğru verilmiştir?

A) I – II – III – IV B) II – I – III – IV

C) IV – II – I – III D) III – I – II – IV

E) IV – III – I – II

4.

200 milyon yıl önce Günümüz

Yukarıdaki görsellerde Dünya'mızın yaklaşık 200 milyon yıl öncesinde Pangea hâliyle levha hareketleri sonucunda meydana gelen günümüzdeki hali göstertilmiştir.

Buna göre levha hareketiyle ilgili olarak;

I. Kıtalar geçmişte bir arada bulunmaktadır.

II. Levha hareketleri sonucunda kıtalar hareket etmektedir.

III. Levhalardan bazıları ayrılırken bazıları çarpışmaktadır.

ifadelerinden hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

5. Yeryüzünde meydana gelen olaylardan bir kısmı levha sınırları ile paralellik göstermektedir.

I. Depremler

II. Jeotermal kaynaklar

III. Delta ovaları

IV. Karstik kaynaklar

Buna göre, yukarıda verilenlerden hangilerinin yayılış alanı ile levha sınırları arasında paralellik bulunmaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

P:13

Öğreten Test 1

TEST

COĞRAFYA 12

1-C 2-C 3-E 4-E 5-A 6-B 7-E 8-C 9-B

7. Alt mantoda ısınıp ergiyen malzemeler yeryüzüne doğru yükselmeye başlar. Üst mantoda soğuyan bu malzemeler tekrardan alçalır. Bu hareketlere konveksiyonel hareket denir.

Konveksiyonel hareketler sonucunda;

I. Levha hareketleri,

II. Volkanizma,

III. Deprem

olaylarından hangileri meydana gelir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

8.

Yukarıdaki görselde günümüzden yaklaşık 200 milyon yıl önce levhalar tek parça hâlindeyken canlıların göç güzergâhları verilmiştir.

I. Geçmişte Antarktika ile Avustralya kıtaları bir aradaydı.

II. Afrika ve Güney Amerika kıtaları arasında karada yaşayan

dinozorlar geçiş yapmıştır.

III. Afrika Kıtası'nın kuzeyinde tundra iklimi görülmektedir.

Buna göre, yukarıda verilenlerden hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

6.

Günümüzden yaklaşık 240 milyon yıl önce ortaya çıkan dinozorlar yeryüzündeki en büyük canlılar arasında yer almaktadır. Dinozorların ortaya çıktığı jeolojik devirde farklı olaylar da

meydana gelmiştir.

Buna göre, aşağıda verilenlerden hangisi dinozorların meydana geldiği jeolojik devirde oluşmuştur?

A) Taş kömürü yataklarının oluşumu

B) Pangea kıtasının ikiye ayrılması

C) Linyit ve bor yataklarının oluşması

D) İlk tek hücreli canlıların oluşması

E) İstanbul ve Çanakkale Boğazlarının meydana gelmesi

9.

İrili ufaklı çakıl tanelerinin bir çimento yardımıyla birleşmesi sonucu oluşan kayaca konglomera denir.

Buna göre, konglomera oluşum özelliklerine göre aşağıdaki kayaç türlerinden hangisi içerisinde yer alır?

A) Kimyasal tortul B) Fiziksel tortul

C) Organik tortul D) Metamorfik

E) Dış püskürük

P:14

Pekiştiren Test

2

TEST

13 COĞRAFYA

1.

Manisa’nın Salihli ilçesinde bulunan, IV. Jeolojik Zaman'ın başlarına kadar aktif olduğu düşünülen ve Türkiye’nin en genç

volkanizması olan Kula volkanları, 2013 yılında İtalya'da düzenlenen törenle Türkiye'nin ve Avrupa'nın ilk ve tek UNESCO

Jeoparkı olarak ilan edildi. 2.7 km uzunluğunda ahşap yürüyüş yolunun bulunduğu alanda volkanik kayaçlar ve yer şekilleri görmek amacıyla jeosit bölgeleri inşa edildi.

Buna göre Kula Jeoparkı içinde aşağıdaki kayaçlardan

hangisini görmek mümkündür?

A) Kalker B) Jips C) Bazalt

D) Taş kömürü E) Mercan

2. Aşağıda deprem ve volkanizma bakımından tehlikeli iki ayrı

bölge gösterilmiştir.

I. Levha sınırlarında yer almaları

II. Jeolojik bakımdan genç olmaları

III. Masif arazilerin yaygın olması

IV. Benzer iklimlerin görülmesi

Buna göre, verilen bölgelerin ortak özellikleri arasında

hangileri söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

3. Aşağıda yer kabuğu ve mantoya ait görsel verilmiştir.

Bu görsele bakılarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Yoğunluğun en az olduğu katman sial katmanıdır.

B) Sial katmanının kalınlığı dağların bulunduğu bölgelerde

daha fazladır.

C) Sima katmanının yoğunluğu sial katmanından daha fazladır.

D) Yer kabuğu ile manto birbirine yapışık bir şekilde bulunmaktadır.

E) Sial ile sima katmanları arasında astenosfer katmanı bulunmaktadır.

Okyanus

Manto

(3,5 - 6)

Sial(2,7)

Sima(3,0)

4. Mantoda meydana gelen konveksiyonel hareketler sonucunda levhalarda ayrılma, çarpışma ve yanal hareketler gerçekleşmektedir. Levhaların sınır bölgelerinde yaşanan bu olaylar

sonucunda yer kabuğunda sarsıntılar meydana gelmektedir.

Buna göre, haritada verilen bölgelerden hangileri levha sınırlarında yer aldıklarından dolayı yer kabuğunda sarsıntılar meydana gelmektedir?

A) I ve II B) III ve IV C) I ve V

D) II ve IV E) III ve V

I

III

IV

II

V

P:15

Pekiştiren Test 2

TEST

14 COĞRAFYA

1-C 2-A 3-E 4-A 5-C 6-A 7-E 8-B 9-B

5. İtalya’da bulunan Vezüv Yanardağı, geçmiş dönemlerde patlamalar sonucunda soğuyan lavların üst üste birikmesi ile meydana gelmiştir.

I. Dağın oluşumunda dış püskürük kayaçlar etkilidir.

II. Bölgede andezit, bazalt gibi kayaçları görmek mümkündür.

III. Kayaçların aşınmaya karşı direnci zayıftır.

Buna göre, yukarıda verilenlerden hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

6.

Dünya'da sadece Kuzey İrlanda, İskoçya, Kaliforniya'da; Türkiye'de ise Bartın’ın Güzelcehisar köyünde bulunan bazalt sütunları 2011 yılında tabiat anıtı olarak ilan edildikten sonra ülkemizde tanınır hâle geldi.

Buna göre bazalt sütunlarıyla ilgili olarak,

I. Oluşumunda dış püskürük kayaçlar etkilidir.

II. Aşınmaya karşı dirençli kayaçlardır.

III. İçinde fosil bulunma olasılığı yüksektir.

IV. Bölgede aktif volkanlar görülmektedir.

yargılarından hangilerine ulaşılmaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

7. Ortalama yükseltinin fazla olduğu bölgelerde kıtasal kabuk

olan sial katmanı daha kalındır.

Buna göre, haritada verilen bölgelerden hangilerinde sial

katmanı daha kalındır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

IV

II

III

8. Anadolu Yarımadası’nın oluşumunda III ve IV. Jeolojik Zaman'ın

etkisi daha fazladır.

I. Taş kömürü yataklarının oluşması

II. Egeit karasının çökmesi

III. Atlas ve Hint okyanuslarının meydana gelmesi

IV. Kıta çekirdeklerinin oluşması

Buna göre yukarıda verilenlerden hangilerinin oluşumu III.

ve IV. Jeolojik Zaman'da meydana gelmiştir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

9. • Yaklaşık 100 – 2890 km derinlikte yer alır.

• Sıcaklık ve basınçtan dolayı kayalar ergimiş hâlde bulunmaktadır.

Yukarıda özellikleri verilen yeryuvarı katmanı hangisidir?

A) Yer kabuğu B) Manto C) Dış çekirdek

D) İç çekirdek E) Barisfer

P:16

Sınav Tadında

3

TEST

15 COĞRAFYA

1. Sanayi Devrimi’nin enerji kaynağı, Makine Çağı’nın lokomotifi olan kömür, geçmiş jeolojik dönemlerde bataklıkların altında kalan ormanların fosilleşmesi sonucu meydana gelmiştir.

Buna göre, kömür aşağıdaki kayaç türlerinden hangisine

örnektir?

A) İç püskürük

B) Dış püskürük

C) Organik tortul

D) Kimyasal tortul

E) Metamorfik

2. Kayaç Kayaç Türü

I. Granit İç püskürük

II. Kum taşı Kimyasal tortul

III. Kalker Fiziksel tortul

IV. Gnays Metamorfik

V. Linyit Organik tortul

Yukarıdaki tabloda kayaçların türlerinin tamamının doğru

olması için hangi kayaçların kendi aralarında yerlerinin değişmesi gerekir?

A) I ile II B) II ile III C) IV ile V

D) II ile IV E) I ile V

3. Akarsu vadisinde araştırma yapan bir jeolog bölgede kumtaşı ve çakıl taşı kayaçlarının yoğun şekilde görüldüğünü tespit

etmiştir.

I. Dış püskürük kayaçlar yaygındır.

II. Sedimanter kayaçlar görülmektedir.

III. Kayaçların içinde fosil görülme olasılığı düşüktür.

Buna göre yukarıda verilenlerden hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

4. Türkiye’de batıdan doğuya doğru gittikçe sial katmanının kalınlığı artmaktadır.

I. Dağların yükseltisinin artması

II. Yerel saatin ileride olması

III. Güneş'in erken doğup erken batması

IV. Ortalama yükseltinin fazla olması

Buna göre, sial katmanının kalınlığının artmasında yukarıda verilenlerden hangileri etkili olmuştur?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

5. İspanya’ya bağlı adalardan biri olan La Palma Adası’nda 19

Eylül 2021 meydana gelen volkanik patlama ile birlikte lav çıkışı 85 gün boyunca devam etti. 1000 °C sıcaklığa ulaşan lavlar 22 °C sıcaklıktaki denize ulaştığında oluşan su buharı ve

zehirli gazlar bölgede yaşayan insanlara zarar verdi. Deride,

gözlerde ve solunum yollarında rahatsızlığa yol açan bu durum sebebiyle binlerce insan adadan tahliye edildi. Yaşanan

bu durumun benzer özelliklere sahip olan bölgelerde de görüldüğü açıklandı.

Buna göre, haritada verilen bölgelerden hangilerinde benzer durumun yaşanabileceği söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I IV

II III

P:17

Sınav Tadında

3

TEST

16 COĞRAFYA

1-C 2-B 3-B 4-D 5-D 6-E 7-A 8-C 9-B

6. • Kıta çekirdekleri meydana gelmiştir.

• Sular içerisinde ilk canlılar meydana gelmiştir.

Bu olaylar aşağıdaki jeolojik devirlerden hangisinde meydana gelmiştir?

A) Paleozoik B) Mesozoik C) Tersiyer

D) Kuaterner E) Prekambriyen

7.

Güçlü ve koruyucu bir kayaç olan obsidyen fiziksel iyileştirici

özellikleri ile öne çıkmaktadır. Sindirime yardımcı olan ve vücudu toksinlerden arındıran obsidyen kayacı eklem ağrıları ve

krampları azaltır. Volkanik arazilerden çıkarılan obsidyen bu

özelliklerinden dolayı son yıllarda süs eşyası yapımında kullanılmaktadır.

Haritada verilen bölgelerin jeolojik yapıları göz önüne alındığında hangilerinde obsidyen kayacı çıkarıldığı söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I

IV

II

III

8.

İki büyük bir küçük peribacasının anne baba ve çocuktan oluşan çekirdek aile temsil etmesi sonucu ünlenen ve adına ‘’ Üç

Güzeller’’ adı verilen peribacaları volkanik kayaçların akarsular ve rüzgârlar tarafından aşındırılması sonucu meydana gelmiştir.

Buna göre;

I. Bazalt,

II. Tüf,

III. Kalker

kayaçlarından hangileri peribacalarının oluşumunda etkilidir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

9. Günümüzden yaklaşık 2 milyon yıl önce başlayıp hâlâ devam

eden ve son jeolojik devir olan Kuaterner devrinde ülkemizde

bir takım olaylar meydana gelmiştir.

I. Linyit yataklarının oluşması

II. İstanbul ve Çanakkale Boğazlarının meydana gelmesi

III. Egeit karasının çökmesi

IV. Toros Dağları’nın oluşması

Buna göre yukarıda verilenlerden hangileri Kuaterner Devri'nde meydana gelmiştir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

P:18

1 COĞRAFYA

FASİKÜL

2

İç Kuvvetler - Türkiye'de İç Kuvvetler

İÇ KUVVETLER

Kaynağını yerin içinden yani magmadan alan ve yeryüzünü şekillendiren kuvvetlere iç kuvvetler denir. İç kuvvetler sonucunda epirojenez (kıta oluşumu), orojenez (dağ oluşumu), deprem (seizma)

ve volkanizma meydana gelmektedir. İç kuvvetler sonucunda meydana gelen hareketlere tektonik hareketler denir.

Epirojenez Orojenez

Deprem Volkanizma

1) Epirojenez (Kıta Oluşumu)

Yer kabuğunun geniş bir alanda tabakalarda bozulma meydana

gelmeden manto üzerinde alçalma ve yükselmesine epirojenez denir. Yer kabuğu mantoya yapışık bir şekilde belirli bir denge üzerinde durmaktadır. Bu dengeye izostatik denge denir. Yer kabuğunun

ağırlığında meydana gelen değişimler bu dengeyi bozmaktadır.

Yükselme

Alçalma

Tortul

Tabaka

Epirojenez (Kıta Oluşumu)

Buzullaşma, buzulların erimesi, volkanik dağ oluşumu, iklim değişiklikleri, denizlerde tortulların birikmesi, yeryüzünde meydana gelen aşınım ve birikim faaliyetleri izostatik dengeyi bozmakta ve epirojenik hareketlere sebep olmaktadır.

Dış kuvvetler tarafından taşınan malzemelerin karalarda birikmesi,

soğuk dönemlerde buzulların oluşması, yeryüzüne çıkan lavların

karalarda volkanik dağ oluşturması gibi durumlar karalarda yükün

artmasına sebep olmaktadır. Yükü artan karalar mantoya doğru batmaktadır. Bunun sonucunda denizlerdeki su miktarında bir değişiklik meydana gelmemesine rağmen denizler karaya doğru ilerlemektedir. Bu olaya transgresyon (deniz ilerlemesi) denir.

Alçalma

Deniz İlerlemesi

Dış kuvvetler tarafından aşınan malzemelerin karaların üstünden taşınması, sıcak dönemlerde buzulların erimesi gibi durumlarda yeryüzündeki yük azalmaktadır. Bu durumda karalar manto üzerinde

yükselmektedir. Bunun sonucunda denizlerdeki su miktarında bir

değişiklik meydana gelmemesine rağmen denizler geriye doğru

çekilmektedir. Bu duruma regresyon (deniz gerilemesi) denir.

Deniz

Gerilemesi

Yükselme

Transgresyon ve regresyon olayları sonucunda kıyılarda taraçalar

(seki) meydana gelmektedir.

Dünya’dan Epirojeneze Örnekler

 Botni Körfezi’nin her yıl yaklaşık 10 cm yükselmesi

 İskandinavya Yarımadası ile Grönland Adası’nda buzulların erimesi sonucu yükselmelerin meydana gelmesi

 Alp Dağları’nın aşınma sonucunda yükselmeye devam etmesi

 Hollanda, Fransa ve İtalya’da yer alan bazı ovaların alüvyal malzemelerin ağırlığı sonucunda alçalması

P:19

İç Kuvvetler - Türkiye'de İç Kuvvetler

2

FASİKÜL

2 COĞRAFYA

FASİKÜL AKLINDA OLSUN

Mantoya yapışık bir şekilde bulunan yer kabuğunda meydana gelen alçalma ve yükselme hareketleri çok yavaş gerçekleşmektedir.

Anadolu Yarımadası III. Jeolojik Zaman'ın sonu ile IV. Jeolojik Zaman'ın başında aşınma faaliyetleri sonucu karalar üzerindeki yükler azalmış ve toptan yükselme meydana gelmiştir. Bunun sonucunda ülkemizde özellikle iç kesimlerde yüksek ve düz arazilere

rastlanmaktadır. Yükselen araziler akarsular tarafından yarıldığı için

platolar meydana gelmiştir.

Anadolu topraklarında meydana gelen erozyon sonucunda karalar

üzerindeki yük azalmakta ve yükselme hareketleri devam etmektedir. Erozyonda taşınan materyaller denizlerde birikmektedir. Bundan dolayı Karadeniz ve Akdeniz tabanlarında çökmeler meydana

gelmektedir. Ergene Havzası ve Çukurova’da biriken alüvyal malzemeler karalar üzerindeki yükü artırırken alçalma hareketlerine sebep olmaktadır. Toros Dağları’nda aşınma faaliyetleri sonucunda

yükselmeler görülmektedir.

ÖĞRETEN SORU 1

• İtalya’nın Po Ovası’nın her yıl alçalması

• Fransa’nın kuzeyinde yer alan bazı ovaların alüvyal malzemelerin yaptığı ağırlık sonucu çökmeye devam etmesi

• Grönland Adası’nda bulunan buzulların erimeye devam etmesi sonucu adanın yükselmesi

Yukarıda verilen örnekler aşağıdakilerden hangisiyle ilgilidir?

A) Orojenez

B) Epirojenez

C) Seizma

D) Deprem

E) Volkanizma

Çözüm

2) Orojenez (Dağ Oluşumu)

Akarsu, rüzgâr ve buzul gibi dış kuvvetler tarafından aşındırılan malzemeler deniz ve okyanus gibi jeosenklinal (çukur alanlarda) bölgelerde birikmektedir. Biriken tortul malzemeler birbirine yaklaşan

levhaların sıkıştırması sonucu önce kara sonra dağ hâline gelmektedir. Biriken malzemelerin sertlik dereceleri dağların kıvrım ya da

kırık dağ olmasında etkilidir.

Hint Levhası'nın Avrasya Levhası’nı sıkıştırması sonucu

Himalaya Dağları meydana gelmiştir.

Eğer biriken malzemeler esnek ve kıvamlı ise levhaların sıkıştırması sonucu kıvrım dağları meydana gelir. Kıvrılma sonucunda yüksekte kalan yerlere antiklinal, çukurda kalan yerlere senklinal denir.

P:20

İç Kuvvetler - Türkiye'de İç Kuvvetler

2

FASİKÜL

3 COĞRAFYA

FASİKÜL

Senklinal Antiklinal

Kuzey Amerika Kıtası'nın batısında yer alan Kayalık Dağları, Güney

Amerika Kıtası'nın batısında yer alan And Dağları, Hindistan’ın kuzeyinde yer alan Himalaya Dağları ve İsviçre’de yer alan Alp Dağları kıvrım dağlarına örnektir.

İsviçre’de yer alan Alp Dağları esnek tabakaların

kıvrılması sonucu meydana gelmiştir.

Eğer biriken malzemeler esnekliğini yitirmiş sert malzemeler ise levhaların sıkıştırması sonucu kırık dağları meydana gelir. Kırılma sonucunda yüksekte kalan yerlere horst, çukurda kalan yerlere ise

graben denir.

Horst Horst

Graben

Horst Horst

Graben

Ülkemizde Ege Bölgesi’nde kırık dağlar görülmektedir. Kaz Dağları, Madra Dağı, Yunt Dağları, Boz Dağlar, Aydın Dağları ve Menteşe

Dağları kırılma sonucu yukarıda kalan horst bölgeleridir. Bu dağların arasında kalan Bakırçay Ovası, Gediz Ovası, Küçük Menderes

Ovası ve Büyük Menderes Ovası kırılma sonucunda çöken graben

bölgelerine örnektir.

Bozdağlar ve Gediz Ovası horst-graben oluşumuna örnektir.

ÖĞRETEN SORU 2

Sert tabakaların levhaların sıkıştırması sonucu kırılmasıyla kırık dağlar meydana gelir. Kırılma sonucunda yukarıda kalan dağlara horst

denir.

Aşağıda verilen dağlardan hangisi kırık dağlara örnek verilmez?

A) Madra Dağı

B) Yunt Dağı

C) Kaçkar Dağları

D) Menteşe Dağları

E) Bozdağlar

Çözüm

Anadolu toprakları II. Jeolojik Dönem'de Tetis Denizi altında tortulların birikim sahasıydı. III. Jeolojik Zaman'da Afrika ve Arabistan levhalarının Avrasya levhasını sıkıştırması sonucu bu tabakalar önce

kara hâline, sonra bir kısmı kıvrım ve kırık dağlar hâline geldi. Kuzey Anadolu Dağları ve Toros Dağları esnek ve kıvamlı malzemede

oldukları için kıvrılırken Batı Anadolu’da sert malzemelerden oluşan

bölgelerde sıkışma sonucu kırılmalar meydana geldi.

P:21

İç Kuvvetler - Türkiye'de İç Kuvvetler

2

FASİKÜL

4 COĞRAFYA

ÖĞRETEN SORU 3

Jeosenklinal bölgelerde biriken tortul tabakalarının levhaların sıkıştırması sonucunda kıvrım dağları meydana gelir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde kıvrım dağları görülmez?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I III

IV

II V

Çözüm

Dünya’nın oluşumundan bu yana dört büyük dağ oluşum dönemi

gerçekleşmiştir.

 Prekambriyen Dönem’de Huron kıvrımları

 Paleozoik’te Kaledoniyen ve Hersinyen kıvrımları

 Tersiyer’de Alp – Himalaya kıvrımları

3) Depremler (Seizma)

Yer kabuğunda meydana gelen kısa süreli sarsıntılara deprem denir. Oluşumlarına göre depremler üçe ayrılır.

a) Çöküntü Depremleri

Yer altı boşluklarının tavan kısımlarının çökmesi sonucu meydana

gelen kısa süreli sarsıntılardır. Karstik mağaraların ya da yer altı maden ocaklarının tavan bloklarının çökmesi sonucu meydana gelir.

Etki alanları dar olup yerel depremler arasında yer alır. Ülkemizde

karstik arazilerin varlığından dolayı en çok Akdeniz Bölgesi’nde görülmektedir.

b) Volkanik Depremler

Volkanik patlamalar sonucunda meydana gelen kısa süreli sarsıntılardır. Aktif volkanizmaların bulunduğu bölgelerde görülmektedir.

Etki alanları dar olup yerel depremler arasında yer almaktadır. Dünya'da özellikle Pasifik Ateş Çemberi’nde yer alan ülkelerde görülmektedir. Ülkemizde aktif bir yanardağ bulunmadığı için volkanik

deprem görülmez.

Volkanık depremler Japonya, Yeni Zelanda, ABD, İtalya, Şili gibi ülkelerde görülmektedir.

P:22

İç Kuvvetler - Türkiye'de İç Kuvvetler

2

FASİKÜL

5 COĞRAFYA

c) Tektonik Depremler

Levha hareketleri sonucunda meydana gelen depremlerdir. Yeryüzünde meydana gelen depremlerin yaklaşık %90’ı tektonik depremlerdir. Etki alanı geniş olan tektonik depremler en fazla can ve mal

kaybının yaşandığı deprem türüdür. Levhaların sıkıştırması sonucunda biriken enerji yerkabuğunda kendisini fay kırıkları boyunca

gösterir.

Levha hareketlerine bağlı olarak meydana gelen tektonik depremler sonucu oluşan fay kırıkları normal fay, ters fay ve doğrultu atımlı fay olarak adlandırılır. Normal atımlı fayda fay kırığı boyunca bir

parça yükselirken bir parça çöker. Ters atımlı fayda birbirine yaklaşan bloklardan biri diğerinin üstüne doğru çıkmaktadır. Doğrultu

atımlı fayda parçalar fay kırığı boyunca yatay hareket etmektedir.

Hareket esnasında meydana gelen sarsıntılar da depremleri oluşturmaktadır.

Depremin oluştuğu bölgeye hiposantr (iç merkez), bu bölgeye yeryüzünde dikey olarak en yakın olan yere episantr (dış merkez) denir. Depremlerin en çok hissedildiği yer iç merkeze en yakın dış merkez noktasıdır. Deprem sırasında meydana gelen sarsıntılar iç merkezden dışarıya dalgalar şeklinde meydana gelir.

60 km derinliğe kadar olan depremlere sığ depremler, 60 km –

300 km arasında derinliğe sahip depremlere orta derinlikteki deprem, 300 km – 700 km arasında derinliğe sahip olan depremlere

derin deprem denir. Ülkemizde meydana gelen depremlerin önemli bir kısmı sığ deprem olduğu için yıkıcı etkisi daha fazladır. Örneğin 6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş’ta meydana gelen

depremlerden ilki 8,6 km derinlikte ikincisi ise 7 km derinlikte meydana gelmiştir. Yeryüzüne çok yakın bölgede meydana gelen bu

sığ depremlerin yıkıcı etkisi fazla olmuştur.

Depremin şiddeti, yayılan deprem dalgalarına göre farklılık gösterir. Başlıca deprem dalgaları P (boyuna), S (enine) ve yüzey dalgalardır.

P Dalgaları S Dalgaları

Yüzey Dalgaları

P:23

İç Kuvvetler - Türkiye'de İç Kuvvetler

2

FASİKÜL

6 COĞRAFYA

Depremin büyüklüğü sismograf adı verilen aletle ölçülür. Rihter ölçeğine göre ifade edilir. 3’ten küçük depremler kolay kolay hissedilmezken 3 – 5 arasında olan depremler hafif sarsıntıyla kendisi

hissettirir. 5 – 7 arasında olan depremler orta büyüklükte olurken 7

– 8 arasında olan depremler büyük depremler arasına girer. 8 üzeri depremler çok büyük deprem olarak ifade edilir.

Yeryüzünde meydana gelen depremler üç kuşak hâlinde görülmektedir. Büyük Okyanus’un kıyılarında görülen kuşağa Pasifik Deprem Kuşağı denir. Japonya, Endonezya, Filipinler, Yeni Zelanda, Kuzey ve Güney Amerika kıtalarının batı kıyılarında yer alan bölgeler

bu kuşak içerisindedir. Alp Dağları ile Himalaya Dağları arasında

yer alan bölgeye Alp Himalaya Deprem Kuşağı denir. İtalya, Yunanistan, Türkiye, İran, Pakistan, Nepal ve Hindistan bu kuşaktadır.

Atlas Okyanusu’nun ortasında kuzey güney hattı boyunca uzanan

okyanus ortası sırtı bölgesine Atlantik Deprem Kuşağı denir. İzlanda bu kuşak içerisindedir. Bunların yanında Doğu Afrika Deprem

Kuşağı da depremlerin yaşandığı bölgeler arasında yer almaktadır.

Dünya'da Depremlerin Görüldüğü Bölgeler

ÖĞRETEN SORU 4

Yeryüzünde levha sınırlarında yer alan bölgeler deprem riskinin yüksek olduğu yerlerdir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangileri deprem riskinin yüksek olduğu yerlere örnektir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I

ııı

II

IV

Çözüm

Ülkemiz Alp – Himalaya Deprem Kuşağı’nda yer alan genç ülkelerden birisi olduğu için yer sarsıntılarının sıklıkla yaşandığı ülkeler arasında yer almaktadır. Arabistan ve Afrika levhalarının Avrasya Levhası’nı sıkıştırması sonucu meydana gelen tektonik depremler sıklıkla görülmektedir. Ülkemizde üç fay kuşağı bulunmaktadır.

Türkiye Deprem Haritası

P:24

İç Kuvvetler - Türkiye'de İç Kuvvetler

2

FASİKÜL

7 COĞRAFYA

a) Kuzey Anadolu Fay Hattı

Çanakkale yakınlarındaki Saros Körfezi’nden başlayıp ülkemizin kuzeyinden doğu batı yönünde ilerleyen bu hattın içinde İstanbul, Kocaeli, Düzce, Bolu, Tokat, Erzincan, Erzurum gibi deprem riski yüksek olan şehirler bulunmaktadır. 17 Ağustos 1999’ta meydana gelen Gölcük Depremi Kuzey Anadolu Fay Kuşağı içerisinde yer almaktadır.

b) Batı Anadolu Fay Kuşağı

Ege Bölgesi'nde doğu batı yönünde uzanan horst graben sistemleri içerisinde yer almaktadır. 1970 yılında meydana gelen Gediz

Depremi Batı Anadolu Fay Kuşağı içerisinde yer almaktadır.

c) Doğu Anadolu Fay Kuşağı

Hakkâri ile Hatay arasında yay şeklinde uzanan deprem kuşağıdır.

6 Şubat 2023 tarihinde gerçekleşen Kahramanmaraş Depremi Doğu Anadolu Deprem Kuşağı’nda meydana gelmiştir.

Ülkemizde deprem riskinin düşük olduğu yerler arasında Konya

– Karaman – Mersin arası, Şanlıurfa – Mardin hattı, Kırklareli çevresi yer almaktadır. Ülkemizin büyük bir kısmı deprem kuşağında

yer aldığı için deprem sonucu ölüm ve yaralanmalar sıklıkla görülmektedir. Bu yüzden insanlar depreme karşı bilinçlendirilmeli,

depreme uygun yapılar yapılmalıdır.

ÖĞRETEN SORU 5

Alp Himalaya Deprem Kuşağı’nda yer alan Türkiye’de fay kuşakları üzerinde yer alan bölgelerde deprem riski yüksektir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde deprem

riski daha yüksektir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

III

II

IV

I

Çözüm

4) Volkanizma

Yer altında bulunan magmanın yer kabuğundaki çatlaklar boyunca

yüzeye ya da yüzeye yakın yerlere çıkmasına volkanizma denir. Vol-

P:25

İç Kuvvetler - Türkiye'de İç Kuvvetler

2

FASİKÜL

8 COĞRAFYA

kanik faaliyetlerin oluştuğu yere göre derinlik ve yüzey volkanizması olarak ikiye ayrılır.

a) Derinlik Volkanizması

Magmanın yüzeye ulaşamadan yer kabuğundaki çatlak ve boşluklar içerisinde soğumasıyla oluşur. Batolit, dayk, sill ve lakolit gibi

şekiller derinlik volkanizması içerisinde yer almaktadır.

Batolit: Yer altında geniş alanlarda soğuyan magmanın oluşturduğu kubbe şeklindeki bu oluşum derinlik volkanizması sonucu oluşan şekillerden en büyüğüdür.

Dayk: Magmanın tabakaları keserek soğuması sonucu oluşan şekildir.

Sill: Magmanın tabakalar arasına sokularak soğuması sonucu oluşan şekildir.

Lakolit: Magmanın tabakalar arasına sokulup mantar ya da şemsiye şeklinde soğuması sonucu oluşan şekildir.

ÖĞRETEN SORU 6

Magmanın yeryüzüne çıkamadan yerin içerisinde soğuması sonucu derinlik volkanizması meydana gelir.

Aşağıdakilerden hangisi derinlik volkanizması sonucu meydana gelen şekillerden biri değildir?

A) Lakolit B) Maar C) Batolit

D) Dayk E) Sill

Çözüm

b) Yüzey Volkanizması

Yeryüzüne ulaşan magmanın oluşturduğu volkanik şekillerdir. Lav,

krater, kaldera, maar, volkan konileri, lapilli, tüf, volkan bombası gibi oluşumlar yüzey volkanizması içerisinde yer alır.

Lav: Magmadan yeryüzüne ulaşan ergimiş kayalardır.

Krater: Volkan konilerinin üst kısmında bulunan çukurlardır.

Kaldera: Şiddetli patlamalar sonucunda genişleyen kraterlerdir.

Nemrut Kalderası

Kül, lapilli, volkan bombası: Volkanizma içinden çıkan çeşitli boyutlardaki malzemelerdir.

Maar: Yeryüzünde magma tarafından gaz patlaması sonucu oluşan

çukurlardır.

Volkanik faaliyetler sonucu yeryüzüne çıkan lav ve katı malzemelerin üst üste birikmesi sonucu volkan konileri meydana gelmektedir.

Akışkanlığı fazla olan lavların oluşturduğu konilere Hawaii tipi koni

(kalkan tipi koni) denir. Hawaii Adası’nda görülen volkanların büyük bir kısmı kalkan tipi konilerden oluşurken ülkemizde Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yer alan Karacadağ kalkan tipi koniye örnektir. Akışkanlığı az olan lavların oluşturduğu konilere Volkano tipi koni denir. Lav ve katı materyallerin farklı dönemlerde yeryüzüne çıktığı volkanlara tabakalı volkan denir. Japonya’da yer alan Fuji Yanardağı tabakalı volkanlar arasında yer alırken Türkiye’den Ağrı Dağı örnek gösterilebilir.

P:26

İç Kuvvetler - Türkiye'de İç Kuvvetler

2

FASİKÜL

9 COĞRAFYA

Dünya'da volkanik faaliyetlere levha sınırlarında rastlanmaktadır.

Büyük Okyanus çevresinde bulunan Pasifik Ateş Çemberi volkanik

faaliyetlerin en yoğun olduğu bölgedir. Japonya, Endonezya, Malezya, Filipinler, Yeni Zelanda, ABD, Meksika, Şili bu çember içinde

yer almaktadır. Bunun yanında İtalya, İzlanda gibi ülkelerde de volkanik faaliyetler görülmektedir.

Dünya’da Deprem ve Volkanizma Bölgeleri

ÖĞRETEN SORU 7

Yeryüzünde Pasifik Ateş Çemberi’nde yer alan bölgelerde aktif volkanik faaliyetler görülmektedir.

Buna göre, haritada verilen bölgelerden hangilerinde aktif volkanik faaliyetler görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I

ııı

II IV

Çözüm

Türkiye’de III ve IV. Jeolojik zamanlarda görülen volkanik faaliyetler yeryüzünün şekillenmesinde etkili olmuştur. Doğuda meydana

gelen volkanik patlamalar sonucunda yeryüzüne çıkan materyaller

lav platolarını meydana getirmiştir.

Volkanik faaliyetler sonucunda üst üste biriken piroklastik malzemeler Kula volkanlarını meydana getirmiştir.

Volkanik faaliyetler esnasında yeryüzünde gazların etkisiyle meydana gelen patlamalarda maar çukurları meydana gelmektedir. Konya Karapınar yakınlarında yer alan Acıgöl buna örnektir. AKLINDA OLSUN

Ülkemizde günümüzde aktif bir volkan bulunmadığı için volkanik arazilerin genişliğinde değişiklik meydana gelmez.

P:27

İç Kuvvetler - Türkiye'de İç Kuvvetler

2

FASİKÜL

10 COĞRAFYA

Türkiye’deki Volkanik Dağlar

Türkiye'deki volkanik dağlar günümüzde aktif dağlar değildir. Sönmüş volkanik dağ olarak bilinirler. Bu dağların bölgelere göre farklı sayılarda olduğu söylenebilir. İç Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerinde kırık bir hat üzerinde art arda birçok volkanik dağ görülmektedir. Ege Bölgesi’nde yer alan Kula volkanları Türkiye’nin en

genç volkanik arazisidir.

Erciyes Dağı

Süphan Dağı

Kula Tepeleri Hasandağ

Erciyes Dağı

Ağrı Dağı

Tendürek

Süphan

Nemrut

Karacadağ Melendiz dağı

Karacadağ

Karadağ

ÖĞRETEN SORU 8

Ülkemizde III ve IV. Jeolojik Zamanlarda meydana gelen volkanik

faaliyetler sonucunda günümüzde aktif olmayan birçok volkanik

dağ meydana gelmiştir.

Aşağıda verilenlerden hangisi buna örnek gösterilmez?

A) Karadağ

B) Karacadağ

C) Ağrı Dağı

D) Erciyes Dağı

E) Samanlı Dağları

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 9

Volkanik dağların çevresinde iç ve dış püskürük kayaçları görmek

mümkündür.

I. Melendiz Dağı

II. Canik Dağları

III. Küre Dağları

IV. Nemrut Dağı

Buna göre, yukarıda verilen dağlardan hangisinin çevresinde

iç ve dış püskürük kayaçları görmek mümkündür?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

Çözüm

P:28

Öğreten Test

1

TEST

COĞRAFYA 11

1. Kıtasal ve okyanusal levhaların karşılaştığı bölgelerde yoğunluğu fazla olan okyanusal levha kıtasal levhanın altına doğru

dalar. Mantoya doğru dalan okyanusal levha deprem ve volkanik faaliyetlerin görülmesine neden olur.

Buna göre, haritada verilen bölgelerden hangisinde yukarıda anlatılan olaylar görülmektedir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I ııı

II

IV V

3.

Lavın aniden soğuması ve basıncın aniden yok olması sonucu oluşan gözenekli ponza taşları topuklardaki çatlakları yok

etmek ve ölü deriyi temizlemek için kullanılan bir çeşit doğal

kayaçtır. Halk arasında topuk taşı olarak da bilinen bu kayaç

geçmiş zamanlardan bu yana sağlık amacıyla çıkarılıp kullanılmaktadır.

Buna göre, yukarıda verilen bölgelerin jeolojik özellikleri

göz önüne alındığında hangilerinden ponza taşı çıkarılmaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

III

I IV

II

2. Fay kırıklarının görüldüğü bölgelerde yeryüzüne çıkan mineral bakımından zengin termal sular inflamatuar romatizmal

hastalıkları, dejeneratif eklem hastalıkları, kas ve yumuşak doku hastalıkları gibi rahatsızlıklara iyi geldiği için termal sağlık

tesisleri kurulmaktadır.

Buna göre, haritada verilen bölgelerden hangilerinde termal sular bulunmaktadır.

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I

III

II

IV

4. Avrupa’nın en aktif yanardağlarından biri olan Etna Yanardağı’nın eteklerinden başlayıp yaklaşık 900 metreye kadar olan

bölümde topraklar verimli olduğu için üzüm bağları, turunçgil

ve zeytin ağaçları yoğun olarak görülmektedir.

Bu bölgede verimli toprak görülmesinin temel sebebi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Mineral bakımından zengin volkanik kayaçlardan toprak

oluşması

B) Akdeniz ikliminin görülmesi

C) Ilıman iklim yaşanması

D) Yağış miktarının yüksek olması

E) Deprem riskinin az olması

P:29

Öğreten Test 1

TEST

COĞRAFYA 12

1-B 2-D 3-D 4-A 5-C 6-A 7-C 8-A

5.

İzmir Balçova’da bulunan 34 – 39 °C sıcaklığa sahip olan termal tesis kalsiyum, sodyum, klorür ve bikarbonatın yanı sıra

sülfat, potasyum ve magnezyum bakımından zengindir.

Buna göre Balçova ile ilgili olarak,

I. Yer kabuğu kırıklıdır.

II. Deprem riski yüksektir.

III. Akdeniz iklimi görülmektedir.

çıkarımlarından hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

7. Aşağıda bir bölgenin yer kesiti verilmiştir.

I. Fay kırıklarına rastlanır.

II. Ülkemizde en çok Doğu Anadolu Bölgesi’nde görülmektedir.

III. Oluşumunda iç kuvvetler etkilidir.

IV. Tabakaların esnek ve kıvamlı olduğu bölgelerde görülür.

Buna göre, yukarıdaki bölgeyle ilgili olarak verilenlerden

hangileri söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

8. • Batolit

• Dayk

• Lakolit

Yukarıda verilen yer şekillerinin ortak özellikleri arasında,

I. Yerin içinde yavaşça soğuyarak oluşmaktadır.

II. Volkanik bölgelerde görülmektedir.

III. I. Jeolojik Zaman'a ait arazilerde yaygındır.

IV. Güney Amerika Kıtası'nın doğusunda görülmektedir.

verilenlerden hangileri söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

6.

• Aktif volkanlar görülmektedir.

• Pasifik Deprem Kuşağı'nda yer alır.

• Tsunami bakımından tehlikelidir.

Buna göre, haritada verilen bölgelerden hangisi yukarıdaki özelliklere sahip değildir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

IV

III

II

IV

I

P:30

Pekiştiren Test

2

TEST

13 COĞRAFYA

1.

Yapılan araştırmalarda Grönland buzulları son 12 bin yılda geçmiş zamanlara oranlara daha hızlı eridiği tespit edildi. Artan

sera gazları, iklim değişikliği ve insan faaliyetlerine dikkat çeken uzmanlar Grönland’da meydana gelen erime sonucunda

bölgenin yükseldiği ve deniz çizgisinin geriye çekildiği belirtildi.

Yukarıda yaşanan durum aşağıdakilerden hangisiyle ilgilidir?

A) Horst B) Graben C) Antiklinal

D) Transgresyon E) Regresyon

3. Karstik kayaçların görüldüğü bölgelerde mağara tavanlarının

erimesi sonucu çöküntü depremleri meydana gelmektedir. Yerel depremler olup etkileri azdır.

Buna göre, yukarıda verilen bölgelerden hangilerinde çöküntü depremlerine daha çok rastlanır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

II

I

III

IV

2.

Endonezya’da Hint – Avustralya levhalarının Sumatra Adası’nın dibine dalması sonucu \"son 40 yılın en büyük doğal afeti\" olarak bilinen ve 26 Aralık 2004'te meydana gelen deprem

ve tsunamide, 230 bin kişi hayatını kaybetti, şehirler ve kasabalar yerle bir oldu.

I. Pasifik Deprem Kuşağı'nda yaşanmıştır.

II. Tektonik deprem meydana gelmiştir.

III. Deprem sonucunda farklı doğal afetler meydana gelmiştir.

Parçadaki bilgiye göre yukarıda verilenlerden hangilerine

ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

4. Yeryüzünün şekillenmesinde iç ve dış kuvvetler etkili olmaktadır.

I. Tektonik depremler

II. Kırık dağlar

III. Dev kazanı

IV. Akarsu vadileri

Yukarıda verilenlerden hangilerinin oluşumunda iç kuvvetler etkili olmaktadır?

A) I ve II B) I ve III C) II ve III

D) II ve IV E) III ve IV

5. Avrupa’nın güneyinde deprem oluşumu kıtanın kuzeyine oranla daha fazla yaşanmaktadır.

Avrupa’nın güneyinde deprem oluşumunun daha fazla olmasının sebebi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ilıman iklim görülmesi

B) Levha sınırlarında yer alması

C) Dağların kıyıya paralel uzanması

D) Akdeniz kıyısında yer alması

E) Termal kaynakların görülmesi

P:31

Pekiştiren Test 2

TEST

14 COĞRAFYA

1-E 2-E 3-B 4-A 5-B 6-A 7-B 8-C 9-C 10-B 11-E

6. Yeryüzünde meydana gelen depremlerin yaklaşık %17’si

Alp – Himalaya Deprem Kuşağı'nda görülmektedir.

I. İtalya

II. Nepal

III. Filipinler

IV. Meksika

Buna göre yukarıda verilen ülkelerden hangileri Alp – Himalaya Deprem Kuşağı'nda yer almaktadır?

A) I ve II B) I ve III C) II ve III

D) II ve IV E) III ve IV

9.

Aşağıda derinlik volkanizması sonucu görülen yer şekilleri verilmiştir.

Görselde I ve II numaralı yere hangileri gelmesi gerekir?

I II

A) Horst Graben

B) Antiklinal Senklinal

C) Dayk Sill

D) Sill Dayk

E) Graben Senklinal

Volkan konisi

Lav akıntısı

I

II

Örtü tabakları

7. Magmanın yer kabuğundaki çatlaklardan ya da volkan bacalarından yeryüzüne çıkarak soğuması sonucu oluşan şekillere yüzeysel volkanizma denir.

Buna göre aşağıda verilenlerden hangisi yüzeysel volkanizma sonucu oluşan şekillerden biridir?

A) Dayk B) Volkan bombası C) Sill

D) Batolit E) Lakolit

10. Ergene Havzası'nda ve Çukurova Deltası'nda biriken alüvyal

malzemelerin ağırlığı sonucu izostatik denge bozulmakta ve

yavaş yavaş çökme meydana gelmektedir.

Yukarıda anlatılan olay hangisine örnektir?

A) Orojenez B) Epirojenez C) Deprem

D) Volkanizma E) Seizma

11. Yer kabuğunda fay kırıklarına bağlı olarak deprem meydana

geldiğinde bu depremin odak noktasına yeryüzünde en yakın

olan yer depremden en fazla etkilenmektedir.

Buna göre depremden en fazla etkilenen yere verilen isim

aşağıdakilerden hangisidir?

A) Seizma B) Horst C) Graben

D) Hiposantr E) Episantr

8. Batı Anadolu Fay Hattı, Anadolu'nun batısında doğu-batı uzanan horst graben sistemleri arasında pek çok faydan oluşan

deprem alanıdır. Bu bölgede yer alan illerde deprem tehlikesi yüksektir.

Buna göre aşağıda verilen illerden hangisi Batı Anadolu

Fay Hattı içerisinde yer almaz?

A) Muğla B) Aydın C) Karaman

D) İzmir E) Kütahya

P:32

Sınav Tadında

3

TEST

15 COĞRAFYA

2.

Yapılan araştırmalara göre Orta Toroslar ‘da 2000 metre yükseklikte 15-23 milyon yaşlarında deniz kabuğu, denizkestanesi, deniz minaresi ve mercan gibi deniz canlıları fosilleri bulundu.

Bölgede deniz canlılarına ait fosillerin bulunmasında;

I. Kuraklığa bağlı deniz seviyesinin çekilmesi,

II. Bölgenin zamanında sular altında bulunması,

III. Orojeneze bağlı hareketler sonucunda bölgenin sular üstüne çıkması

durumlarından hangilerinin etkili olduğu söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

1. Sert tabakaların levha hareketleri sonucunda kırılmasına bağlı olarak meydana gelen dağlara horst adı verilmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde horst

oluşumu görülmektedir?

A) I ve II B) I ve III C) II ve III

D) II ve IV E) III ve IV

II

I

III

IV

3. III. Jeolojik Zaman'da meydana gelen Alp – Himalaya orojenezi, Dünya'daki en büyük dağ oluşumlarından birisidir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangileri Alp – Himalaya orojenezinin yaşandığı bölgeler arasında yer almaktadır?

A) I ve II B) III ve IV C) II ve V

D) I ve IV E) III ve V

I ııı

II

IV V

4. Manto üzerinde dengeli bir şekilde bulunan kıtaların izostatik

dengesinin bozulmasına bağlı olarak alçalma ve yükselme faaliyetleri meydana gelmektedir.

I. Kuzey Anadolu Dağları’nın oluşumu

II. Çukurova’nın her yıl çökmesi

III. Türkiye’nin IV. Jeolojik Zaman'ın başında toptan yükselmesi

IV. Çarşamba Ovası’nın meydana gelmesi

Buna göre yukarda verilenlerden hangileri epirojenez sonucunda meydana gelmektedir?

A) I ve II B) I ve III C) II ve III

D) II ve IV E) III ve IV

5. Aşağıdaki ülkelerden hangisi Pasifik Deprem Kuşağı'nda

yer almaz?

A) Endonezya B) Yeni Zelanda C) Japonya

D) Şili E) İtalya

P:33

Sınav Tadında

3

TEST

16 COĞRAFYA

1-A 2-D 3-B 4-C 5-E 6-D 7-E 8-C 9-E 10-E

6. Jeosenklinal bölgelerde dış kuvvetler tarafından taşınan tortul

malzemelerin levha hareketleri sonucunda sıkışması ile orojenez oluşumu meydana gelmektedir.

I. Himalaya Dağları

II. Vezüv Dağı

III. Ağrı Dağı

IV. Kayalık Dağları

Buna göre yukarıda verilenlerden hangileri orojenez sonucunda meydana gelmiştir?

A) I ve II B) I ve III C) II ve III

D) I ve IV E) III ve IV

8. Yeryüzünde depremlerle volkanların dağılışları büyük oranda

birbirine paraleldir.

Buna göre aşağıdaki ülkelerden hangisi deprem kuşağında yer almasına rağmen günümüzde aktif bir volkana sahip değildir?

A) Japonya B) ABD C) Türkiye

D) İtalya E) İzlanda

7. Mantoda meydana gelen konveksiyonel döngüler sonucunda yer kabuğunu oluşturan levhalar hareket etmektedir. Örneğin Pasifik levhası bu hareketlere bağlı olarak Kuzey Amerika

levhasının dibine doğru dalmaktadır.

Bunun sonucunda;

I. Şiddetli depremler,

II. Volkanik faaliyetler ,

III. Okyanus hendekleri

olaylarından hangileri meydana gelmektedir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

9. Ülkemiz Dünya'nın en aktif deprem kuşaklarından biri olan

Alp - Himalaya Deprem Kuşağı'nda yer almaktadır.

Buna göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Kuzey Anadolu Fay Hattı Saros Körfezi’nden başlayıp Van’a

kadar uzanmaktadır.

B) Gölcük ve Düzce depremleri Kuzey Anadolu Fay Hattı'nda meydana gelmiştir.

C) Ege Bölgesinde doğu-batı yönünde uzanan fay kırıkları

Batı Anadolu Fay Hattı'nı oluşturmuştur.

D) Afyon Dinar depremi Batı Anadolu Fay Hattı'nda meydana gelen depremlerden biridir.

E) Doğu Anadolu Fay Hattı'nın kuzeyi Batı Anadolu Fay Hattıyla kesişmektedir.

10.

Meksika’nın batısında bulunan ve Aztek dilinde \"Duman çıkaran dağ\" anlamına gelen Popocatepetl Dağı 5452 metre yüksekliğiyle Kuzey Amerika’nın ikinci büyük yanardağıdır. En son

2022 yılında faaliyete geçen yanardağda patlama esnasında

44 dakika boyunca yer sarsıntısı meydana geldiği tespit edilmiştir.

Popocatepetl Dağı’yla ilgili olarak,

I. Pasifik Ateş Çemberi’nde yer almaktadır.

II. Yanardağ patlaması esnasında volkanik depremler meydana gelmiştir.

III. Bulunduğu bölge genç oluşumlu bir arazidir.

durumlarından hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

P:34

1 COĞRAFYA

FASİKÜL

3

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

DIŞ KUVVETLER

Kaynağını doğrudan ya da dolaylı olarak Güneş’ten alan ve yeryüzünün şekillenmesinde rol oynayan kuvvetlere dış kuvvetler denir.

Dış kuvvetlerin içinde akarsular, rüzgârlar, buzullar, dalga ve akıntılar etkili olmaktadır. Dış kuvvetler yeryüzünün şekillenmesinde

aşındırma ve biriktirme faaliyetleriyle etkili olmaktadır.

Dış kuvvetler farklı bölgelerde etkili olmaktadır. Örneğin yağış miktarının yüksek olduğu bölgelerde akarsular, kuraklığın etkili olduğu çöl ve karasal bölgelerde rüzgârlar, Güneş ışınlarının eğik açıyla geldiği ya da yükseltinin fazla olduğu bölgelerde buzullar, kıyı

bölgelerinde dalga ve akıntılar etkili olmaktadır.

Akarsular Rüzgârlar

Buzullar Dalga ve Akıntılar AKLINDA OLSUN

Türkiye orta enlemlerde yer aldığı için yer şekillerinin oluşumunda dış kuvvetler arasında en çok akarsular etkili olmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 1

Kaynağını Güneş’ten alan ve yeryüzünün şekillenmesinde rol oynayan kuvvetlere dış kuvvetler denir.

Aşağıda verilenlerden hangisi dış kuvvetlere örnek gösterilemez?

A) Orojenez B) Akarsular C) Rüzgârlar

D) Buzullar E) Akıntılar

Çözüm

Erozyon

Dış kuvvetlerin meydana gelmesinde erozyonun rolü büyüktür. Kayaçların ayrışması ve taşınması sürecinde erozyon etkili olmaktadır. Beşerî müdahaleler sonucunda meydana gelen erozyona hızlandırılmış erozyon denirken beşeri faaliyetlerin etkili olmadığı erozyona doğal erozyon denilmektedir. Eğimin fazla olduğu ve doğal

bitki örtüsünün cılız olduğu bölgelerde doğal erozyon meydana gelmektedir. Bunun yanında bitki örtüsüne zarar verilmesi, meraların

aşırı otlatılması, anız yakılması, arazinin eğim yönünde sürülmesi,

tarım arazilerinin nadasa bırakılması gibi faktörler de erozyonu hızlandıran beşerî faaliyetlerdir.

P:35

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

3

FASİKÜL

2 COĞRAFYA

AKLINDA OLSUN

Ülkemizde erozyon özellikle İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde etkilidir. Kurak ve yarı

kurak iklimin etkili olduğu bu bölgelerde bitki örtüsünün cılız olması erozyon oluşumunu hızlandırmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 2

Bitki örtüsünün cılız olduğu bölgelerde akarsu ya da rüzgârların

toprağın üst kısmındaki verimli örtüyü taşımasına erozyon denir.

Buna göre yukarıda verilen bölgelerden hangilerinde erozyon

oluşumuna daha sık rastlanır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I

ııı

II

IV

Çözüm

1) Akarsuların Oluşturduğu Yer Şekilleri

Bir kaynaktan doğup belirli bir yatak içinde akıp bir bölgeye dökülen sulara akarsu denir. Büyüklüklerine göre dere, çay, ırmak (nehir) gibi isimler alan akarsular eğim yönünde akmaktadır. Akarsuların doğduğu yere kaynak, döküldüğü yere ağız denir.

Bazı akarsular yıl içinde devamlı akmaktadır. Bu akarsulara sürekli

akarsu denir. Bazı akarsular ise yıl içinde bazı dönemlerde kurumaktadır. Bu akarsulara mevsimlik akarsu denilmektedir. Örneğin

her mevsim yağış alan Doğu Karadeniz bölümünde yer alan akarsuların büyük bir kısmı sürekli akarsu iken yaz aylarının kurak geçtiği Akdeniz Bölgesi'nde yer alan akarsuların bir kısmı mevsimlik

akarsulardır.

Sürekli Akarsu

Mevsimlik Akarsu

Ekvatoral bölgede yıllık yağış rejimi düzenli olduğu için sürekli akarsular görülürken muson ikliminin görüldüğü yerlerde kış ayları kurak geçtiği için mevsimlik akarsular görülmektedir.

P:36

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

3

FASİKÜL

3 COĞRAFYA

ÖĞRETEN SORU 3

Yıllık yağış rejiminin düzenli olduğu bölgelerde sürekli akarsular görülürken yıllık yağış rejiminin düzensiz olduğu bölgelerde mevsimlik akarsular görülmektedir.

Haritada verilen bölgelerin iklimleri göz önüne alındığında hangilerinde sürekli hangilerinde mevsimlik akarsular görülmektedir?

Sürekli Mevsimlik

A) I ve II III ve IV

B) I ve III II ve IV

C) II ve III I ve IV

D) III ve IV I ve II

E) II ve IV I ve III

II

I

IV

III

Çözüm

Akarsular özellikle Ekvatoral bölgede, muson bölgelerinde ve orta

kuşakta yağış alan bölgelerde etkili olmaktadır. Akarsuyun herhangi bir kesitinden saniyede geçen su miktarına akım ya da debi denir. Yağış miktarının fazla olması, kar ve buz erimelerinin fazla olması,

yatak eğiminin fazla olması, akarsuların gür kaynaklarla beslenmesi,

yatak geçirgenliğinin az olması akarsuların debisini artırmaktadır.

Yağış miktarının az olması, kar ve buz erimelerinin az olması, yatak

eğiminin az olması ve yatak geçirgenliğinin fazla olması akarsuların debisini azaltmaktadır. AKLINDA OLSUN

Ülkemizde ilkbahar aylarında akarsuların debileri

yükselmektedir. Bunun en büyük sebebi havaların

ısınması sonucu kar erimelerinin meydana gelmesidir.

ÖĞRETEN SORU 4

Amazon Nehri debisi yüksek olan akarsular arasında yer almaktadır.

I. Ekvatoral iklimde yıllık yağış miktarının fazla olması

II. Bölgeye Güneş ışınlarının eğik açıyla gelmesi

III. Bölgede buharlaşma miktarının az olması

Buna göre yukarıda veriflenlerden hangileri debinin yüksek olmasının nedenleri arasında yer almaz?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I ve III

Çözüm

P:37

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

3

FASİKÜL

4 COĞRAFYA

ÖĞRETEN SORU 5

Yıllık yağış miktarının yüksek olduğu bölgelerde akarsuların debileri yüksektir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde akarsuların debileri daha yüksektir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

II

I

IV

III

Çözüm

Akarsuyun yıl içerisinde akım miktarındaki değişimine akarsu rejimi denir. Yıl içinde akım miktarında fazla değişiklik olmayan akarsulara düzenli rejimli akarsular denir. Yıllık yağış rejiminin düzenli

olduğu ya da kaynaklarla beslenen akarsuların yıl içerisinde akım

miktarında değişim az olmaktadır.

Ekvatoral bölgede yer alan Amazon ve Kongo nehirleri ile orta kuşakta yer alan Elbe, Ren, Wesser Nehirleri düzenli rejimli akarsulara örnektir.

Düzenli Rejim

O

60

50

40

30

20

10

Ş M M H T A E E K A N

Debi

m3/sn

Amazon Nehri

Yıl içinde akım miktarında değişikliği fazla olan akarsulara düzensiz rejimli akarsular denir. Yıllık yağış rejiminin düzensiz olduğu ya

da kar erimelerinin etkili olduğu akarsuların yıl içerisinde akım miktarında değişim fazla olmaktadır.

Yazın yağış miktarının fazla olup kışın kurak geçen muson bölgesinde yer alan Ganj, İndus ve Brahmaputra Nehirleri düzensiz rejimli akarsulardır.

Brahmaputra Nehri

Düzensiz Rejim

O

60

50

40

30

20

10

Ş M M H T A E E K A N

Debi

m3/sn

P:38

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

3

FASİKÜL

5 COĞRAFYA

Farklı iklim bölgelerinden geçen ve birçok farklı kaynaktan beslenen akarsulara karma rejimli akarsular denir. Örnek: Fırat, Dicle, Kızılırmak, Nil Nehri...

Nil Nehri

ÖĞRETEN SORU 6

Aşağıda bir akarsuyun yıllık akım grafiği verilmiştir.

Buna göre hangisi söylenemez?

A) Yıl içinde akım grafiğindeki değişiklik azdır.

B) Düzenli rejimli akarsudur.

C) Ekvatoral bölgede benzer akarsular görülmektedir.

D) Yaz aylarında kuraklığa bağlı olarak akım grafiğinde azalma

meydana gelmiştir.

E) Yıllık yağış rejiminin düzenli olduğu bölgelerde görülür.

Düzenli Rejim

O

60

50

40

30

20

10

Ş M M H T A E E K A N

Debi

m3/sn

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 7

Yıllık yağış rejiminin düzensiz olduğu ülkelerde akarsuların yıl içinde akım grafiklerinde değişiklikler fazla olduğu için bu ülkelerde düzensiz rejimli akarsular görülmektedir.

I. Hindistan

II. Malezya

III. Endonezya

IV. İtalya

Buna göre yukarıda verilen ülkelerden hangilerinde düzensiz

rejimli akarsular görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

Çözüm

Akarsu havzalarını birbirinden ayıran sınıra su bölümü çizgisi denir.

Genellikle dağların sırt bölgelerinden geçen su bölümü çizgileri engebeli bölgelerde daha çok görülmektedir. Akarsuların sularını topladığı alanın tamamına havza denir.

Deniz ya da okyanuslara dökülen akarsular açık havza özelliğine

sahipken sularını deniz ya da okyanuslara ulaştıramayan akarsular

kapalı havza özelliğine sahiptir. Örneğin Kızılırmak ve Yeşilırmak

P:39

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

3

FASİKÜL

6 COĞRAFYA

akarsuları Karadeniz’e döküldüğü için açık havza özelliğine sahiptir. Hazar Gölü’ne dökülen Ural Nehri ile Tuz Gölü’ne dökülen Peçenek Çayı sularını deniz ya da okyanusa ulaştıramadığı için kapalı havza özelliğine sahiptir.

Hazar Gölü’ne dökülen Volga Nehri kapalı havzadır.

Akarsuyun yatağını en son kazabileceği seviyeye taban seviyesi

denir. Göle dökülen akarsular için taban seviyesi göl seviyesi iken

deniz ya da okyanusa dökülen akarsular için taban seviyesi deniz

ya da göl seviyesi yani 0 metredir. Akarsuyun doğduğu kaynağı ile

döküldüğü ağız kesimi arasındaki eğime yatak eğimi denir. Aşınma

faaliyetleri devam ettikçe akarsuların yatak eğimi azalır ve geriye

doğru aşındırma meydana gelir. Aşınmanın en son evresinde düze

yakın bir eğime sahip olan akarsular denge profiline yaklaştığı anlamına gelir. Deniz seviyesine yakın eğimi az olan vadilerde akan

akarsular denge profiline yaklaşmıştır.

Denge profiline yaklaşan akarsuların,

 Akış hızı yavaşlamıştır.

 Yatak eğimi azalmıştır.

 Akarsular menderes (büklüm) çizmektedir.

 Hidroelektrik enerji potansiyeli azalmıştır.

 Birikim faaliyetleri artmıştır.

 Derine aşındırma azalmıştır.

 Taşıma gücü azalmıştır.

 Ulaşıma elverişli hâle gelmiştir.

 Yana aşındırma artmıştır.

Kuzeybatı Avrupa, Kuzeydoğu Amerika ve Amazon Havzası'nda yer

alan akarsular denge profiline yaklaşmış akarsulardır.

İngiltere’de bulunan Times Nehri denge profiline yakın

akarsular arasında yer almaktadır.

AKLINDA OLSUN

Ülkemizde bulunan akarsuların önemli bir kısmı yüksek ve eğimli bir yatak içinde aktıklarından dolayı

denge profilinden uzaktır.

ÖĞRETEN SORU 8

Deniz ya da okyanuslara dökülen akarsular açık havzalı akarsulardır.

Buna göre aşağıda verilen bölgelerden hangisine dökülen akarsular açık havzalı akarsu değildir?

A) Pasifik Okyanusu

B) Hazar Gölü

C) Atlantik Okyanusu

D) Akdeniz

E) İyon Denizi

Çözüm

P:40

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

3

FASİKÜL

7 COĞRAFYA

ÖĞRETEN SORU 9

Fransa’nın kuzeybatısından Atlas Okyanusu’na dökülen Loire Nehri denge profiline yaklaşan akarsular arasında yer almaktadır.

Buna göre Loire Nehri ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Yatak eğimi azalmıştır.

B) Akış hızı azalmıştır.

C) Hidroelektrik enerji potansiyeli yüksektir.

D) Derine aşındırma yavaşlamıştır.

E) Taşıma gücü azalmıştır.

Çözüm

Akarsular yeryüzünü şekillendirmede aşındırma ve biriktirme faaliyetleri yapmaktadır.

Akarsu Aşındırma Şekilleri

a) Vadi

Akarsuların aşındırması sonucu oluşan yatağa vadi denir. Vadiler

iklim koşulları, jeolojik yapı ve eğime göre farklı tiplere ayrılmaktadır.

Kertik (Çentik) Vadi

Yatak eğiminin fazla olduğu bölgelerde derine aşındırma sonucunda oluşan ve ‘’V’’ şekline benzeyen vadilerdir. Akarsu aşındırmasının ilk evresini oluşturmaktadır. Yükselti ve eğimin fazla olduğu ve

aşındırmanın güçlü olduğu yerlerde görülür. Ülkemizde Doğu Anadolu ve Doğu Karadeniz’de yaygın olarak görülmektedir.

ÖĞRETEN SORU 10

Yükselti ve eğimin fazla olduğu bölgelerde akarsuların derine aşındırması sonucu çentik vadiler meydana gelmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde çentik vadilere daha çok rastlanır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I III IV

II

Çözüm

Asimetrik Vadi

Aşınmaya karşı dirençli ve dirençsiz yamaçların yan yana geldiği

bölgelerde meydana gelen vadilerdir. Dirençsiz olan yamaç hızla

aşınırken dirençli olan yamaç yavaş aşındığı için vadi yamacının bir

tarafı dik bir tarafı eğik kalmaktadır.

Kanyon Vadi

Karstik kayaçların bulunduğu bölgelerde dirençsiz kayaçların akarsular tarafından aşındırılması sonucu oluşan basamak şeklindeki

vadilerdir. Ülkemizde Akdeniz Bölgesi'nde yaygın olarak görülürken ABD’de yer alan Colorado Kanyonları da bu oluşuma örnek

gösterilebilir.

P:41

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

3

FASİKÜL

8 COĞRAFYA

Boğaz (Yarma) Vadi

Akarsuların sıradağları enine yararak boğaz şeklinde oluşan vadilerdir.

Geniş Tabanlı Vadi

Yatak eğiminin azaldığı yerlerde akarsuların yana aşındırması sonucu oluşan vadilerdir. Akış hızının azaldığı akarsular menderes çizerek akmaktadır. Ülkemizde Ege Bölgesi’nde geniş tabanlı vadilere rastlanmaktadır.

b) Dev Kazanı

Akarsu yatağındaki eğim kırıklarının bulunduğu bölgelerdeki çağlayanların döküldüğü yerlerde meydana gelen çukurlara denir. Suyun aşındırma gücünün yanında akarsuların taşıdığı kayaçlar da

aşındırmayı etkilemektedir.

ÖĞRETEN SORU 11

Bir çağlayan ya da şelaleden aşağıya dökülen akarsuların zemine

çarptığı yerde dev kazanı şekli görülmektedir.

Bu akarsuyla ilgili olarak,

I. Yatağında aşınım şekilleri görülmektedir.

II. Akış hızı yüksektir.

III. Hidroelektrik potansiyeli düşüktür.

çıkarımlarından hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

Çözüm

c) Plato

Akarsular tarafından yarılmış çevresine göre yüksek ve düz arazilere plato denir. Ülkemizde İç Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerinde platolara rastlanmaktadır.

d) Peneplen (Yontuk düz)

Akarsu aşındırması sonucunda engebeli bir bölgenin düz ya da düze yakın bir şekil almasına peneplen denir. Akarsu aşındırması devam ettikçe deniz seviyesine yaklaşan ve eğimli yüzeyi ortadan kalkan bu arazilerde akarsuların akış hızı azdır.

P:42

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

3

FASİKÜL

9 COĞRAFYA

e) Kırgıbayır (Badlands)

Kurak ve yarı kurak iklime sahip bitki örtüsünün cılız olduğu bölgelerde sellenme şeklinde gelen yağışların aşındırması sonucu yarılmış yamaçlar meydana gelir, ‘’kötü arazi’’ anlamına gelen bu şekiller ülkemizde en çok İç Anadolu Bölgesi’nde görülmektedir.

ÖĞRETEN SORU 12

Yıllık yağış miktarının az olduğu bölgelerde sel şeklinde gelen suların bitki örtüsünden yoksun arazileri aşındırması sonucu oluşan

şekillere kırgı bayır denir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde kırgıbayır

görülebilir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I III

IV

II V

Çözüm

f) Peribacası

Volkanik arazilerde biriken dirençsiz tüflerin üstüne gelen dirençli

volkanik kayaçların farklı aşınma özelliklerine göre meydana gelen

şekillerdir. Akarsular ve sel sularının etkisinin yanında rüzgârlar da

aşındırıcı etkide bulunmaktadır. AKLINDA OLSUN

Peribacalarının oluşumunda hem iç kuvvetler hem

de dış kuvvetler etkili olmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 13

Akarsuların akış hızının yüksek olduğu bölgelerde akarsu aşınım

şekilleri görülmektedir.

Buna göre aşağıda verilenlerden hangisi akarsu aşınım şekillerinden biri değildir?

A) Dev Kazanı

B) Peribacası

C) Çentik Vadi

D) Plato

E) Delta Ovası

Çözüm

P:43

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

3

FASİKÜL

10 COĞRAFYA

Akarsu Biriktirme Şekilleri

Akarsuların akış hızının yavaşladığı bölgelerde taşımış olduğu alüvyonları biriktirmesi sonucu birikim şekilleri meydana gelir.

a) Irmak Adası

Akarsuyun yatak eğiminin azaldığı ya da yatağının genişlediği yerlerde akış hızının azalmasına bağlı olarak taşımış olduğu malzemelerin bir kısmını akarsu yatağında biriktirir. Su seviyesinin yükseldiği dönemlerde kaybolan bu şekil geçici bir yer şeklidir.

ÖĞRETEN SORU 14

Akarsuların akış hızının azaldığı bölgelerde alüvyal malzemelerin

akarsu ortasında birikmesi sonucu ırmak adası oluşumu meydana

gelir. Denge profiline yakın olan akarsularda ırmak adası oluşumları görülmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde ırmak adası oluşumları görülebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

II

III

I IV

Çözüm

b) Birikinti Konisi ve Yelpazesi

Akarsuyun taşımış olduğu materyallerin eğimin azaldığı yamaçlarla etek ya da koni şeklinde birikmesi sonucu oluşan şekillerdir. Birikinti konilerinin birleşip genişlemesi sonucu birikinti yelpazesi meydana gelir.

c) Dağ Eteği Ovaları

Birikinti yelpazelerinin birleşmesi sonucu oluşan geniş ovalara denir. Uludağ’ın yamaçlarında yer alan Bursa Ovası’nın bir kısmı dağ

eteği ovalarına örnektir.

d) Ova

Çevresine göre alçak ve düz arazilere ova denir. Akarsular tarafından getirilen alüvyal malzemelerin biriktiği ovalar verimli araziler

arasında yer almaktadır.

P:44

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

3

FASİKÜL

11 COĞRAFYA

ÖĞRETEN SORU 15

Akarsuların akış hızının azaldığı bölgelerde taşımış oldukları materyaller birikmeye başlar. Bunun sonucunda akarsu birikim şekilleri

meydana gelir.

Buna göre aşağıda verilen yer şekillerinden hangisi akarsu birikim şekillerinden biri değildir?

A) Delta ovası B) Irmak adası C) Dev kazanı

D) Dağ eteği ovası E) Birikinti konisi

Çözüm

e) Delta Ovası

Akarsular tarafından taşınan alüvyal malzemelerin deniz kıyısında

birikmesi sonucu oluşan şekillere delta ovası denir. Şekli Yunan alfabesinin dördüncü harfi Δ (delta) şekline benzediğinden dolayı bu

isim verilmiştir. Bir kıyıda delta ovası oluşabilmesi için,

 Akarsuyun taşıdığı alüvyal malzemeler fazla olmalıdır.

 Deniz derinliği az olmalıdır.

 Gelgit genliği az olmalıdır.

 Kıyıda dalga ve akıntılar az olmalıdır.

Dünyanın en uzun nehri olan Nil Nehri’nin Akdeniz kıyılarına döküldüğü bölgede Nil Deltası meydana gelmiştir. Alüvyal malzemelerden oluşan bu ovalar tarım açısından verimli arazilerdir.

Ülkemizdeki en büyük delta ovası Adana’da yer alan Çukurova Deltası'dır.

ÖĞRETEN SORU 16

Fransa’nın güney kıyılarında akarsuların denize döküldüğü yerlerde delta ovası görülmektedir.

Fransa’nın güney kıyılarıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Akarsu birikim şekilleri görülmektedir.

B) Denizde gelgit genliği azdır.

C) Deniz derinliği azdır.

D) Kıyıda dalgaların etkisi azdır.

E) Akarsular alüvyal malzeme taşımazlar.

Çözüm

Akarsu Aşındırma ve Biriktirme Şekilleri

Akarsular tarafından meydana gelen yer şekillerinden bir kısmı hem

aşındırma hem de biriktirme faaliyetleri sonucunda oluşmaktadır.

a) Menderes (Büklüm)

Akarsuların yatak eğiminin azaldığı bölgelerde büklümler çizerek

akması sonucu oluşan yatak şeklidir. Büklümlerin bir kısmında aşınma görülürken bu aşınan malzemeler de diğer bir kısmında birikmektedir. Menderes çizerek akan akarsuların,

 Akış hızı azalmıştır.

 Yatak eğimi azalmıştır.

 Denge profiline yaklaşmıştır.

 Yatak uzunluğu artmıştır.

 Hidroelektrik potansiyeli azalmıştır.

 Ulaşıma elverişli hâle gelmiştir.

Menderes çizen akarsular sık sık yatak değiştirmektedir. Yatak içinde kopan parçalar sonucunda menderes hilali adı verilen şekiller

meydana gelmektedir.

P:45

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

3

FASİKÜL

12 COĞRAFYA

ÖĞRETEN SORU 17

Ülkemizde Ege Bölgesi’nde akan akarsuların bir kısmı menderes

çizmektedir.

Bu akarsularla ilgili olarak,

I. Akış hızları yavaştır.

II. Hidroelektrik potansiyelleri azdır.

III. Derine aşındırma fazladır.

IV. Yatak eğimleri fazladır.

yargılarından hangileri söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

Çözüm

b) Taraça (Seki)

Akarsuların eski vadi tabanlarının, çeşitli sebeplerden dolayı akarsular tarafından yeniden yarılması sonucu yüksekte kalmış basamaklı düzlüklerdir. Akarsuyun aşındırma gücünün aniden artması ya

da epirojenik hareketler sonucunda taraça oluşumları görülmektedir.

ÖĞRETEN SORU 18

Yıllık yağış miktarının az olduğu bölgelerde yer şekillerinin oluşumunda akarsuların etkisi azdır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde yer şekillerinin oluşumunda akarsuların etkisi azdır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

II

III

IV

Çözüm

2) Karstik Şekiller

Kalker (kireç taşı), jips, kaya tuzu, dolomit gibi karstik kayaçların

bulunduğu arazilere karstik arazi denir. Bu kayaçlar suyla temas ettiklerinde çabucak çözülmektedir. Karstik kayaçların aşınması ve

çözülen malzemelerin birikmesi sonucu oluşan şekillere karstik şekiller denir.

P:46

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

3

FASİKÜL

13 COĞRAFYA

ÖĞRETEN SORU 19

Karstik kayaçların suyla temas etmesi sonucunda erimesi ya da suyun içindeki eriyik malzemelerin birikmesi sonucu karstik şekiller

meydana gelmektedir.

I. Kalker

II. Granit

III. Andezit

IV. Dolomit

Buna göre yukarıda verilen kayaçlardan hangilerinin görüldüğü bölgelerde karstik şekiller görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

ÇözümAKLINDA OLSUN

Jeolojik yapısından dolayı ülkemizde karstik şekiller en çok Akdeniz Bölgesi'nde görülmektedir. Bunun yanında Sivas, Erzincan, Çankırı gibi illerde de

karstik şekillere rastlanmaktadır.

Karstik şekiller aşınım ve birikim şekilleri olmak üzere ikiye ayrılır.

Karstik Aşındırma Şekilleri

a) Lapya

Karstik aşınım şekilleri arasında en küçüğü olan lapyalar kar ve yağmur sularının karstik kayaçları aşındırması sonucu oluşan birkaç

cm ile birkaç metre aralığındaki yarıklardır.

b) Dolin

Lapyaların büyümesi sonucunda meydana gelen erime çukurlarına denir.

c) Uvala

Dolinlerin aşınarak büyümesi sonucunda oluşan geniş çanaklardır.

P:47

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

3

FASİKÜL

14 COĞRAFYA

d) Polye

Uvalaların aşınarak genişlemesi sonucu meydana gelen büyük çukurlardır. Zaman zaman su baskını yaşandığı için adına gölova da

denilmektedir.

ÖĞRETEN SORU 20

Karstik kayaçların suların etkisiyle aşınması sonucu karstik aşınım

şekilleri meydana gelmektedir.

Buna göre aşağıda verilenlerden hangisi karstik aşınım şekillerinden biri değildir?

A) Tafoni B) Lapya C) Dolin

D) Uvala E) Polye

Çözüm

e) Obruk

Karstik bölgelerde yer altı sularının etkisi sonucu çöken mağara tavanları obruk adı verilen çukurları meydana getirmektedir. Yanlış tarım uygulamaları ve yer altı sularının gereğinden fazla kullanılması

obruk oluşumunu hızlandırmaktadır.

AKLINDA OLSUN

Konya çevresinde son yıllarda sulamalı tarımın artması sonucu dev obruklar meydana gelmektedir.

f) Düden ve Kör Vadi

Karstik bölgelerde yer alan düdenler yer altı sularını yüzeye çıkaran ya da yüzeydeki suları aniden yer altına gönderen yerlerdir. Düdenlerin bulunduğu bölgelerde yer alan ve sularını yer altı suyuyla

düdenlere gönderip yer altında akmaya devam eden vadilere kör

vadi denir.

g) Mağara ve Galeri Boşlukları

Karstik kayaçların yer altına sızan sular tarafından aşınması sonucu oluşan yer altı boşluklarına mağara denir. Birkaç mağaranın birleşmesi sonucu galeri boşlukları meydana gelir.

P:48

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

3

FASİKÜL

15 COĞRAFYA

ÖĞRETEN SORU 21

Jeolojik yapı ile yer şekilleri arasında ilişki bulunmaktadır. Örneğin

karstik kayaçların görüldüğü bölgelerde karstik aşınım şekilleri görülmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde karstik aşnım şekilleri görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I

II III

IV

Çözüm

Karstik Biriktirme Şekilleri

a) Sarkıt, Dikit ve Sütun

Mağaraların tavanlarından aşağıya damlayan suların içindeki kalsiyum karbonatın mağara tavanından aşağıya sarkarak birikmesi sonucunda sarkıtlar meydana gelir. Mağara tavanından aşağıda damlayan suların içinde kalan kalsiyum karbonatın mağara tabanlarında birikmesi sonucu dikitler meydana gelir. Zamanla sarkıt ve dikitlerin birleşmesi sonucunda sütunlar meydana gelir.

b) Travertenler

Karstik bölgelerde içinde eriyik halde kireç barındıran yer altı suları yeryüzüne çıktıklarında suyun içindeki karbondioksit atmosfere

karışır. Bunun sonucunda suyun içindeki kireç çökelip travertenleri meydana getirir. AKLINDA OLSUN

Travertenler ülkemizde Bolu, Van, Erzincan, Sivas

gibi birçok yerde görülürken aralarında en çok bilineni Denizli Pamukkale travertenleridir.

Ülkemizde Karstik Şekillerin Görüldüğü Bölgeler

Ülkemizde Akdeniz Bölgesi'nde kalkerin erimesi ve birikmesi sonucu karstik şekiller görülürken Sivas ve Erzincan gibi illerde jips kayacının erimesi ya da birikmesi sonucu karstik şekillere rastlanmaktadır.

P:49

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

3

FASİKÜL

16 COĞRAFYA

ÖĞRETEN SORU 22

Eriyebilen kayaçların meydana getirdiği şekiller aşınım ve birikim

şekilleri olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.

Buna göre aşağıda verilen yer şekillerinden hangisi diğerlerinden farklıdır?

A) Sarkıt

B) Dikit

C) Sütun

D) Traverten

E) Lapya

Çözüm

Rüzgârların Oluşturduğu Yer Şekilleri

Yıllık yağış miktarının az olduğu kurak ve yarı kurak bölgeler bitki

örtüsü bakımından fakirdir. Günlük ya da yıllık sıcaklık farkının yüksek olduğu bu bölgelerde fiziksel (mekanik) çözülme meydana gelmektedir. Kayaçların parçalandığı bu bölgelerde rüzgârlar tarafından aşınma ve birikme faaliyetleri meydana gelmektedir.

Sahra Çölü, Batı Avustralya çölleri, Atakama Çölü, Namib ve Kalahari çölleri, Arabistan çöllerinin yanında denizlerden uzak olduğu

için yıllık yağış miktarının az olduğu Orta Asya çöllerinde rüzgârların aşındırma ve biriktirme faaliyetleri yer şekillerinin oluşumunda

etkili olmaktadır.

Avustralya Kıtası'nın büyük bir kısmı çölle kaplı olduğu için rüzgâr

aşınım ve birikim şekilleri çok fazla görülür.

ÖĞRETEN SORU 23

Kurak ve yarı kurak bölgelerde yer şekillerinin oluşumunda rüzgârların etkisi fazladır. Cılız bitki örtüsünün görüldüğü bu bölgelerde

rüzgâr aşınım ve birikim şekilleri görülmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde yer şekillerinin oluşumunda rüzgârların etkisi daha çok görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

II III

IV

Çözüm

P:50

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

3

FASİKÜL

17 COĞRAFYA

AKLINDA OLSUN

Ülkemizde İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yıllık yağış miktarının az ve bitki örtüsünün cılız olduğu bölgelerde rüzgârların aşındırma

ve biriktirme faaliyetleri etkili olmaktadır.

Konya Karapınar

Rüzgâr hızının fazla olduğu yerlerde aşındırma şekilleri görülürken

rüzgâr hızının yavaşladığı yerlerde biriktirme şekilleri görülmektedir.

Rüzgâr Aşındırma Şekilleri

a) Mantar Kaya (Şeytan Masası)

Kurak ve yarı kurak bölgelerde rüzgârlar taşımış olduğu malzemeleri fazla yükseğe çıkaramadığından dolayı kayaların alt kısımlarını

daha çok aşındırmaktadır. Bunun sonucunda mantar ya da masaya benzeyen şekiller meydana gelmektedir. Aşınmanın devam etmesi sonucunda kayanın alt kısmı parçalanıp üst kısmı çökebilir.

b) Şahit Kaya (Şahit Tepe)

Dirençli ve dirençsiz tabakaların üst üste geldiği yerlerde rüzgârların dirençsiz tabakayı daha fazla aşındırması sonucu oluşan şekillerdir.

c) Yardang

Orta Asya’nın kurak bölgelerinde yaygın olarak görülen yer şekilleri arasında yer alan yardang rüzgârların aşındırma etkisi sonucu hâkim rüzgâr yönüne göre meydana gelen oluklardır.

d) Tafoni

Rüzgâr aşındırması sonucunda kayaların üstlerinde meydana gelen oyuklardır. Petek şekline benzeyen bu oyuklar bitki örtüsünden

yoksun bölgelerde kayaçların dirençsiz kısımlarının aşınması sonucu meydana gelmektedir.

P:51

Dış Kuvvetler (Akarsular-Rüzgârlar-Karstik Şekiller)

3

FASİKÜL

18 COĞRAFYA

e) Hamada (Çöl Kaldırımı)

Rüzgârların çöllerdeki ince kumları taşıdıktan sonra geride kayalıkların kalması sonucu oluşan şekillerdir. Bitki örtüsünün olmaması

oluşumu hızlandırmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 24

Aşağıda verilenlerden hangisi rüzgâr aşınım şekillerinden biri

değildir?

A) Hamada B) Mantar kaya C) Şahit tepe

D) Barkan E) Yardang

Çözüm

Rüzgâr Biriktirme Şekilleri

a) Kumul

Rüzgârların aşındırdığı malzemeleri hızının azaldığı yerde biriktirmesi sonucu oluşan yığıntılardır.

b) Barkan

Kumulların hilal şeklinde birikmesi sonucu oluşan şekillerdir. Çöl

bölgelerinde sık rastlanan bu şekillerin rüzgâra bakan yamacı az

eğimli iken diğer yamacı daha çok eğimlidir. Rüzgârlar estikçe barkanların yerleri değişmektedir.

c) Lös

Rüzgâr aşındırması sonucu taşınan ve rüzgârın hızının azaldığı bölgelerde biriken topraklara denir. Genelde ince taneli olan löslere

daha çok çöl bölgelerinde rastlanmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 25

Rüzgâr hızının azaldığı bölgelerde aşındırdığı malzemeleri biriktirmeye başlar. Bunun sonucunda rüzgâr birikim şekilleri meydana

gelir.

I. Barkan II. Lös III. Şahit tepe IV. Hamada

Buna göre yukarıda verilenlerden hangileri rüzgâr birikim şekilleri arasında yer almaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

Çözüm

P:52

Öğreten Test

1

TEST

COĞRAFYA 19

1.

Nevşehir’in Gülşehir İlçesinde bulunan mantar kaya oluşumu

yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekmektedir.

Mantar kayanın oluşumunda;

I. Rüzgârların aşındırması,

II. Akarsuların biriktirmesi,

III. Karstik kayaçların aşınması

durumlarından hangisi etkilidir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

3. I. Dolin

II. Dev kazanı

III. Polye

IV. Peneplen

Yukarıda verilen şekillerden hangilerinin oluşumunda karstik kayaçlar etkilidir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

4. Aşağıda bir akarsu yatağındaki ırmak adası oluşumu verilmiştir.

I. Akarsu birikim şeklidir.

II. Akarsuyun akış hızının azalması sonucu oluşur.

III. Yatak eğiminin azaldığı bölgelerde görülür.

Buna göre ırmak adası oluşumuyla ilgili olarak verilenlerden hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

5. Akarsuyun akış hızının azaldığı bölgelerde birikim şekilleri görülmektedir.

Buna göre aşağıdakilerden hangisi akarsu birikim şekillerinden biri değildir?

A) Birikinti konisi B) Dağ eteği ovası

C) Dev kazanı D) Irmak adası

E) Delta ovası

2. Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölgede yer şekilleri sade olduğu için akarsular menderes çizmektedir.

B) II numaralı bölgede kanyon vadi oluşumunda karstik kayaçların etkisi bulunmaktadır.

C) III numaralı bölgede akarsu birikim şekillerine rastlanır.

D) IV numaralı bölgede akarsuların aşındırma gücü azdır.

E) V numaralı bölgede yüksek ve eğimli araziden dolayı çentik vadilere rastlanır.

I

III

II

V

IV

P:53

Öğreten Test 1

TEST

COĞRAFYA 20

1-A 2-D 3-C 4-E 5-C 6-E 7-E 8-C 9-B

6. Kaynağını doğrudan ya da dolaylı olarak Güneş’ten alan ve

yeryüzünün şekillenmesinde rol oynayan kuvvetlere dış kuvvetler denir.

Buna göre aşağıdakilerden hangisinin oluşumunda dış

kuvvetlerin etkisi görülmez?

A)

C) D)

E)

B)

8.

Selinti şeklinde yüzeysel akışa geçen suların aşındırması sonucunda oluşan ve sırtlarla birbirinden ayrılan yarıntılara kırgı

bayır denir. Engebeli arazi koşullarından sebep adına bad (kötü) ve land (arazi) kelimelerinin birleşmesiyle badlands ismi

verilmektedir. Bitki örtüsünden yoksun karasal iklim bölgelerinde bu şekillere rastlanmaktadır.

Buna göre aşağıda verilen bölgelerden hangisinde kırgı

bayır şekline rastlanmaktadır?

A) Amazon havzası

B) Kongo havzası

C) Orta Asya

D) Avrupa’nın kuzey kıyıları

E) ABD’nin doğusu

9. Gün içinde sıcaklık farkının fazla olduğu bölgelerde fiziksel çözülme fazladır. Fiziksel çözülmenin fazla olduğu bölgelerde de

yer şekillerinin oluşumunda rüzgârların etkisi fazladır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde yer

şekillerinin oluşumunda rüzgârların etkisi fazladır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I

II IV

III

7. K akarsuyunun kaynak kısmında kertik (çentik) vadi görülürken ağız kısmına yakın yerlerde menderes oluşumuna rastlanmaktadır.

I. Yatak eğimi

II. Akış hızı

III. Aşındırma gücü

Buna göre K akarsuyunun kaynak ve ağız kısmında yukarıda verilen özelliklerden hangilerinin farklı olduğu söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

P:54

Pekiştiren Test

2

TEST

21 COĞRAFYA

1. Aşağıda Kuzey Yarım Küre’de bulunan bir akarsuyun yıllık akım

grafiği verilmiştir.

Bu akarsu ile ilgili olarak hangisine ulaşılamaz?

A) Düzensiz rejimli akarsudur.

B) Yaz aylarında akarsu kurumaktadır.

C) Akım miktarının en fazla olduğu zaman kış mevsimidir.

D) Akarsu açık havza özelliğine sahiptir.

E) Yıl içinde akım düzeni sabit değildir.

O

100

0

200

300

400

m3/sn

Ş M N M H T A E E K A

3. Akarsuyun kaynağı ile ağızı arasında kalan eğime yatak eğimi denir.

Yatak eğiminin az olduğu bölgelerde,

I. Akarsuların akış hızı azdır.

II. Hidroelektrik potansiyeli fazladır.

III. Akarsu biriktirme şekillerine rastlanır.

IV. Yatak içinde dev kazanı oluşumlarına rastlanır.

durumlarından hangileri görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

4. Orta Asya’da yer alan ve toplam uzunluğu 1439 kilometre olan

İli Nehri Balkaş Gölü’ne dökülmektedir. Yıl içinde akım düzeninde büyük değişimler görülen nehrin çevresinde verimli tarım arazileri bulunmaktadır.

I. Kapalı havza özelliğine sahiptir.

II. Düzensiz rejimli akarsudur.

III. Nehrin ağız kısmında menderes oluşumuna rastlanır.

Buna göre İli Nehri ile ilgili olarak verilenlerden hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

5. Kalker, dolomit, jips, kaya tuzu gibi kolayca eriyebilen, çatlak

ve kırıkların yaygın olduğu taşların bulunduğu arazilere karstik arazi denilmektedir. Yer altı suları ve yağışlar karstik arazilerde kimyasal aşınmalara sebep olur ve karstik aşınım şekilleri meydana gelir.

Aşağıda verilenlerden hangisi karstik aşınım şekline örnek verilmez?

A) Lapya B) Dolin C) Uvala

D) Polye E) Traverten

2. Yer şekillerinin sade olduğu bölgelerde akarsuların akış hızı

az olduğu için hidroelektrik potansiyelleri az olmaktadır.

Buna göre yukarıda verilen bölgelerdeki akarsulardan hangilerinin hidroelektrik potansiyelleri daha azdır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

II

III

I IV

P:55

Pekiştiren Test 2

TEST

22 COĞRAFYA

1-D 2-C 3-C 4-C 5-E 6-D 7-A 8-D 9-E 10-E 11-C

6. Aşağıda bir akarsu yatağında biriken malzemelerin kesiti gösterilmiştir.

Bu akarsuyla ilgili olarak,

I. Düzensiz rejimli akarsudur.

II. Açık havza özelliğine sahiptir.

III. Yıl içinde iki kez akım miktarı yükselmiştir.

IV. Ulaşım için uygundur.

verilerinden hangilerine ulaşılamaz?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

Üst

Alt

9. A akarsuyunun akım miktarına bağlı olarak ilkbahar aylarında

aşındırma gücü artarken yaz aylarında azalmaktadır.

A akarsuyuyla ilgili olarak,

I. Yıl içinde akım miktarı düzensizdir.

II. Ulaşım için uygun değildir.

III. Denge profiline ulaşmıştır.

IV. Akarsu yatağında dev kazanı şekillerine rastlamak mümkündür.

verilerinden hangilerine ulaşılamaz?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

10. Hollanda’nın güneyinden doğup Kuzey Denizi’ne dökülen

akarsuların bir kısmında menderes oluşumları görülmektedir.

Bu akarsularla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Akış hızları azdır.

B) Açık havza özelliğine sahiptir.

C) Hidroelektrik potansiyelleri azdır.

D) Hem aşındırma hem biriktirme şekilleri görülür.

E) Akarsu yatağında dev kazanı oluşumuna rastlamak mümkündür.

11. Kurak bölgelerde rüzgârlar tarafından taşınan malzemelerin

yarım ay şeklinde birikmesi sonucu oluşan şekillere barkan

adı verilmektedir.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisinde barkan

oluşumuna rastlamak mümkündür?

A) Endonezya B) Malezya C) Libya

D) Hollanda E) İngiltere

8. Yamaç eğiminin fazla olduğu ülkelerde çentik vadilere rastlamak mümkündür.

Buna göre aşağıda verilen bölgelerden hangisinde çentik

vadi görülme olasılığı daha yüksektir?

A) Hollanda B) Danimarka C) Belçika

D) Şili E) Bangladeş

7. I. Dev kazanı

II. Yardang

III. Birikinti yelpazesi

Bu yer şekillerinin oluşumunda aşağıdaki dış kuvvetlerden hangileri etkilidir?

I II III

A) Akarsu Rüzgâr Akarsu

B) Buzul Gel git Akarsu

C) Rüzgâr Buzul Gel git

D) Dalga Rüzgâr Buzul

E) Akarsu Dalga Rüzgâr

P:56

Sınav Tadında

3

TEST

23 COĞRAFYA

1. Aşağıda birikinti konisi görseli verilmiştir.

Birikinti konisiyle ilgili olarak,

I. Akarsu aşınım şeklidir.

II. Eğimin azaldığı yamaçlarda görülmektedir.

III. Oluşumunda alüvyal malzemelerin birikmesi etkilidir.

çıkarımlarından hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

4. Aşağıda çentik vadi görseli verilmiştir.

Buna göre hangisi söylenemez?

A) Dağlık ve eğimli arazilerde görülmektedir.

B) Akarsu denge profiline ulaşmıştır.

C) Aşınım faaliyetleri fazladır.

D) Hidroelektrik enerji potansiyeli yüksektir.

E) Vadi tabanları dardır.

2. Doğu Karadeniz Bölümü'nde denize dökülen akarsular bol

alüvyal malzeme taşımalarına rağmen kıyılarda delta ovası

oluşumu görülmemektedir.

I. Deniz derinliğinin fazla olması

II. Kıta sahanlığının geniş olması

III. Dağların kıyıya dik uzanması

Buna göre yukarıda verilenlerden hangileri Doğu Karadeniz kıyılarında delta ovası görülmemesinin nedenleri arasında yer almaz?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

5. Günlük ve sıcaklık farkının yüksek olduğu bölgelerde kayaçlar kimyasal yapılarında değişiklik meydana gelmeden ufalanmaktadır. Buna bağlı olarak fiziksel çözülme meydana gelmektedir.

Buna göre yukarıda verilen bölgelerden hangilerinde kayaçlar fiziksel yolla çözülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

II

IV

III

6. Aşağıdaki yer şekillerden hangisinin oluşumunda aşındırma faaliyetleri etkili değildir?

A) Barkan B) Falez C) Dolin

D) Hörgüçkaya E) Sirk çukuru

3. Oluşumuna göre karstik şekiller farklı büyüklüklere sahiptirler.

Aşağıda verilen karstik aşınım şekillerinden hangisi diğerlerinden daha geniş alan kaplamaktadır?

A) Lapya B) Dolin C) Uvala

D) Traverten E) Polye

P:57

Sınav Tadında

3

TEST

24 COĞRAFYA

1-D 2-D 3-E 4-B 5-D 6-A 7-A 8-D 9-E 10-A 11-C

7. X akarsu yatağında ırmak adası ve menderes oluşumları görülürken Y akarsu yatağında dev kazanı ve çentik vadi oluşumlarına rastlanmaktadır.

I. Yatak eğimleri

II. Aşındırma güçleri

III. Akarsu rejimleri

IV. Havza özellikleri

Buna göre X ve Y akarsuları verilen özelliklerden hangileri bakımından kesinlikle birbirinden farklıdır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

10.

Görselde verilen lapya oluşumlarına Teke ve Taşeli yarımadalarında sıklıkla rastlanmaktadır.

Belirtilen bölgelerde lapya oluşumlarının görülmesinde;

I. Jeolojik yapı,

II. Mutlak konum,

III. Enlem etkisi

durumlarından hangisinin etkisi bulunmaktadır?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

8. L bölgesinde yıllık yağış miktarı 200 mm civarındadır. Günlük

sıcaklık farkının yüksek olduğu bölgede kayaçlarda mekanik

ufalanma görülmektedir.

I. Mantarkaya

II. Drumlin

III. Dev kazanı

IV. Barkan

Buna göre L bölgesinde yukarıda verilen yer şekillerinden

hangilerinin görülmesi beklenir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

11. Bir akarsu yatağının geçmişteki ve günümüzdeki yatakları verilmiştir.

Geçmiş Günümüz

Bu akarsuyla ilgili olarak;

I. Yatak eğimi,

II. Akış hızı,

III. Akarsu uzunluğu,

IV. Derine aşındırma gücü

özelliklerinden hangilerinde azalma beklenir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I ve III

9. Yer şekillerinin oluşumunda rüzgârın doğrudan ve dolaylı yoldan etkisi bulunmaktadır.

Buna göre aşağıdaki yer şekillerinden hangisinin oluşumunda rüzgârın dolaylı yoldan etkisi bulunmaktadır?

A) Mantar kaya B) Yardang C) Tafoni

D) Barkan E) Peribacası

P:58

1 COĞRAFYA

Dış Kuvvetler II (Buzullar, Dalga ve Gelgit, Kıyı Tipleri) FASİKÜL

4

3) Buzulların Oluşturduğu Yer Şekilleri

Yer şekillerinin oluşumunda etkili dış kuvvetlerden biri olan buzullar güneş ışınlarının yıl boyunca eğik açıyla geldiği kutuplar ve kutuplara yakın yerler ile yüksek yerlerde görülmektedir. Bazı bölgelerde günümüzde buzullar olmasa bile geçmiş jeolojik devirlerde

meydana gelen buzullardan dolayı yer şekilleri görülmektedir.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 1

Güneş ışınlarının yıl içinde eğik açıyla geldiği bölgelerde yeryüzünün şekillenmesinde buzulların etkisi görülmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde yeryüzünün şekillenmesinde buzulların etkisi fazladır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

II

I

IV

III

V

Yıl boyunca erimeden kalan karlara kalıcı kar ya da toktağan kar

denir. Bir bölgede kalıcı kar oluşması için sıcaklık ortalamasının yıl

boyunca 0°C altında olması gerekir. Üst üste biriken kalıcı karların

oluşturduğu basınç sonucunda karlar buzkara (neve), buzkarlar da

zamanla buzullara dönüşür.

Enlem etkisine bağlı olarak kalıcı kar sınırı Ekvator'dan kutuplara

gittikçe alçalmaktadır. Sıcaklığın yüksek olduğu Ekvatoral Bölge'de

5000 metre civarında bulunan kalıcı kar sınırı orta enlemlerde

2000 – 3000 metre arasında yer alırken yaklaşık 70° enlemlerinde

sıfır metreye kadar düşmektedir.

Ekvator'dan kutuplara gittikçe kalıcı kar sınırı alçalır.

P:59

Dış Kuvvetler II (Buzullar, Dalga ve Gelgit, Kıyı Tipleri)

4

FASİKÜL

2 COĞRAFYA

Çözüm

Bakı faktöründen dolayı dağların kuzey ve güney yamaçlarında kalıcı kar sınırı değişmektedir. Güneş ışınlarını daha dik açıyla alan yamaçta kalıcı kar sınırı daha yüksek olurken diğer yamaçta ise kalıcı kar sınırı daha alçaktır. AKLINDA OLSUN

Orta enlemlerde yer alan ülkemizde kıyılarda 2500

metre üstünde, iç kesimlerde ise 3000 metre üstünde kalıcı karlar görülmektedir.

ÖĞRETEN SORU 2

Güneş ışınlarının geliş açısı ile kalıcı kar sınırı arasında doğru orantı vardır. Bir bölgeye yıl içinde Güneş ışınları ne kadar dik açıyla gelirse kalıcı kar sınırı o kadar yüksekte olur.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisinde kalıcı kar sınırı en yüksektedir?

A) Peru B) Kanada C) Norveç

D) Finlandiya E) İsviçre

Dünyada Buzulların Görüldüğü Bölgeler

Günümüzde buzullar Güneş ışınlarının geliş açısından dolayı Antarktika, Grönland, İskandinavya Yarımadası’nda görülürken yükseltiden dolayı Kayalık Dağları, And Dağları, Himalaya Dağları’nda

da görülmektedir.

Antarktika Buzulları

Himalaya Dağları

AKLINDA OLSUN

Buzulların en önemli özelliği hareket etmeleridir.

Eğim ya da kalınlığına göre buzullar her gün birkaç

santimetre ile birkaç metre arasında hareket etmektedir.

Kanada İskandinavya

Grönland

Şili

Kayalık

Dağları Himalaya

Dağları

P:60

Dış Kuvvetler II (Buzullar, Dalga ve Gelgit, Kıyı Tipleri)

4

FASİKÜL

3 COĞRAFYA

Çözüm

Buzul Çeşitleri

a) Örtü Buzulu

Kutuplar ve kutuplara yakın yerlerde karaların üstünü örtü şeklinde

kaplayan geniş buzul kütleleridir. Antarktika, Grönland Adası’ndaki buzullar örtü buzullarına örnektir. Dünya'daki buzulların önemli

bir kısmı örtü buzullarından oluşmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 3

Yükseltinin fazla olduğu bölgelerde buzullar yer şekillerinin oluşumunda etki göstermektedir.

Buna göre aşağıda verilen bölgelerden hangisinde yükseltiden

dolayı buzulların etkisi görülmektedir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

III

II

I

IV

V

b) Sirk Buzulu

Dağların üstünde küçük çanaklar içerisinde bulunan buzullardır.

Sirk buzullarından bir kısmı çanaklar içinde oluşurken bir kısmı da

bulunduğu çanağı buzulların aşındırması sonucu kendisi açmaktadır.

c) Takke Buzulu

Yüksek dağların zirve kısmını kaplayan buzullardır. Ülkemizde Ağrı Dağı'nın zirvesinde takke buzulu görülmektedir.

d) Vadi Buzulu

Bir vadi içinde bulunan buzullara denir. Genellikle eski bir akarsu

vadisi içine yerleşen vadi buzulları zamanla tabanını ‘’U’’ şekline

getirmektedir.

P:61

Dış Kuvvetler II (Buzullar, Dalga ve Gelgit, Kıyı Tipleri)

4

FASİKÜL

4 COĞRAFYA

Buzul Aşındırma Şekilleri

a) Buzul Vadisi

Bir akarsu vadisi içine yerleşen buzullar zamanla eğim yönünde hareket ettikçe ve yan kısımlara baskı uyguladıkça yatağını ‘’U’’ şekline getirir. Buzul vadilerine şeklinden dolayı tekne vadi ismi de verilmektedir.

Çözüm

b) Asılı Vadi

Ana buzul vadilerine yanlardan eklenen küçük buzul vadileridir.

Aşınma etkisi az olduğu için vadilerin derinlikleri de azdır.

ÖĞRETEN SORU 4

Yıllık sıcaklık ortalamasının düşük olduğu ülkelerde deniz seviyesine yakın yerlerde vadi buzulları görülmektedir.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisinde deniz seviyesine yakın bölgelerde vadi buzulları görülmektedir?

A) Çin B) Meksika C) Venezuela

D) Norveç E) Filipinler

c) Sirk Çukuru (Çanağı)

Buzulların aşındırması sonucu meydana gelen çukurlardır. İçindeki buzullar eriyince zamanla göl alanı hâline gelir. Ülkemizde görülen buzul göllerinin önemli bir kısmı sirk çukurları içinde yer almaktadır.

d) Hörgüç Kaya

Buzulların kayaçların dirençsiz kısımlarını aşındırıp dirençli kısımların yassı tepeler şeklinde kalması sonucu oluşan şekillerdir. Buzulların geldiği yöndeki yamaç daha yatık iken buzulların gittiği yöndeki yamaç daha diktir.

Buzul Biriktirme Şekilleri

a) Moren

Buzulların aşındırdığı malzemeleri yığınak şeklinde biriktirmesi sonucu oluşur. Kenarları sivri ve köşeli olan bu kayaçlar vadi buzullarının birleştikleri yerlerde ya da kalıcı kar sınırlarında birikmektedir.

P:62

Dış Kuvvetler II (Buzullar, Dalga ve Gelgit, Kıyı Tipleri)

4

FASİKÜL

5 COĞRAFYA

b) Drumlin Tepesi

Buzulların aşırma sonucu taşıdığı malzemelerin birikmesi ile oluşan

ve balina şekline benzeyen tepelerdir.

c) Sander Düzlüğü

Buzulların erimeye başladığı yerlerde oluşan düz alanlardır. Buzulların erimesi sonucu ortaya çıkan akarsuların taşıdığı malzemeler

bu bölgelerde yayılmaktadır.

Kanada, İskandinavya ve Sibirya'nın kuzeyinde görülmektedir.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 5

Aşağıdakilerden hangisi buzul aşınım şekillerinden birisidir?

A) Drumlin B) Mantarkaya C) Hörgüç Kaya

D) Tafoni E) Peneplen

4) Kıyı Şekilleri

Kara ile göl, deniz ve okyanusları birbirinden ayıran kıyı çizgisi dalga ve gelgitlerin etkisi sonucunda şekillenmektedir. Genellikle rüzgârların etkisi sonucu göl, deniz ve okyanuslar üzerinde meydana

gelen salınımlara dalga denir. Rüzgârların yanında deprem, volkanik faaliyetler, su altı heyelanları, meteor düşmesi gibi olaylar da büyük dalgalara sebep olmaktadır.

Dalgalar çarpmış oldukları kıyılarda içinde taşıdığı taş ve çakıl gibi

malzemelerle aşındırma yapmaktadır. Buna abrazyon aşındırması

denir. Suların kayaçları çözmesine ise korozyon denir. Abrazyon ve

korozyon etkisiyle kıyılarda şekillenmeler meydana gelmektedir. Deniz sularının kütle hâlinde hareketine akıntı denir. Ay ve Güneş’in

çekim kuvveti sonucu deniz ve okyanus sularının kabarmasına ise

gelgit denir. Gelgit genliğinin fazla olduğu kıyılarda akarsuların ağız

kısımlarında aşınma sonucunda meydana gelen girintilere haliç denir. Haliçler genellikle okyanus kıyılarında akarsu ağızlarında görülmektedir.

Dalga Aşınım Şekilleri

a) Falez (Yalıyar)

Dağların kıyıya paralel uzandığı yerlerde ya da yüksek kıyıların bulunduğu bölgelerde dalgaların kayaların alt kısımlarını aşındırması

ve üst kısımlarının çökmesi sonucu oluşan dik kayalıklardır.

P:63

Dış Kuvvetler II (Buzullar, Dalga ve Gelgit, Kıyı Tipleri)

4

FASİKÜL

6 COĞRAFYA

Dalga Dalga

Falez

(Yalıyar)

AKLINDA OLSUN

Ülkemizde Akdeniz ve Karadeniz kıyılarında dağlar

kıyıya paralel uzandığı için falez oluşumu görülürken Ege kıyılarında dağlar kıyıya dik uzandığı için

falez oluşumuna rastlanmaz.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 6

Ülkemizde dağların kıyıya paralel uzandığı bölgelerde dalgaların

aşındırması sonucu falez adı verilen kıyı gerisindeki uçurumlar meydana gelmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde falez oluşumuna rastlanmaz?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I

II III

IV

V

b) Doğal Köprüler

Dağların kıyıya dik uzandığı yerlerde dağların alt kısımlarının aşınması sonucu oluşan boşluklardır.

Dalga Birikim Şekilleri

a) Kumsal

Dalgaların aşındırdığı malzemelerin derinliğin az olduğu bölgelerde birikmesi sonucu oluşur.

b) Kıyı Oku (Kıyı Kordonu)

Derinliğin az olduğu bölgelerde dalgaların taşıdığı malzemelerin birikmesi sonucu oluşan ve bir ucu karaya bağlı olan yer şekilleridir.

P:64

Dış Kuvvetler II (Buzullar, Dalga ve Gelgit, Kıyı Tipleri)

4

FASİKÜL

7 COĞRAFYA

c) Tombolo (Saplı Ada)

Kıyıya yakın bölgede bulunan bir adanın kıyı oku ile karaya bağlanması sonucu oluşur. Ülkemizde Kapıdağ Yarımadası ile Sinop Yarımadası tombolo oluşumuna örnektir.

d) Lagün (Deniz Kulağı – Kıyı Set Gölü)

Bir koy ya da körfezin önünün kıyı oku ile kapanması sonucu oluşan göllerdir. İstanbul’da Büyük Çekmece, Küçük Çekmece, Durusu gölleri ile Adana’da Akyatan ve Ağyatan gölleri lagün göllerine

örnektir.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 7

• Tombolo

• Lagün

• Kıyı oku

Yukarıda verilen yer şekillerinin ortak özellikleri arasında,

I. Dalga biriktirme faaliyetleri sonucunda oluşmuştur.

II. Derinliğin az olduğu yerlerde meydana gelir.

III. Kıta sahanlığının dar olduğu yerlerde görülür.

ifadelerinden hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I ve III

Falez Doğal

köprü

Aşınım düzlüğü

Kumsal

Dalga Aşınım ve Birikim Şekilleri

Tombolo

Kıyı oku

Lagün

Kıyı kordonu

P:65

Dış Kuvvetler II (Buzullar, Dalga ve Gelgit, Kıyı Tipleri)

4

FASİKÜL

8 COĞRAFYA

5) Kıyı Tipleri

a) Enine Kıyılar

Dağların kıyıya dik uzandığı bölgelerde görülür. Bu kıyılarda girinti

çıkıntılar fazladır. Buna bağlı olarak koy ve körfez sayısı fazladır. Deniz derinliğinin az olduğu bu bölgelerde kıta sahanlığı (şelf alanı)

geniştir. Denizden gelen nemli hava iç kısımlara kadar ulaşabildiği

için denizel iklimin etki alanı geniştir. Kıyı ile iç kesim arasında ulaşım kolay olduğu için limanların hinterlantları geniştir.

b) Boyuna Kıyılar

Dağların kıyıya paralel uzandığı bölgelerde görülür. Bu kıyılarda girinti çıkıntılar azdır. Buna bağlı olarak koy ve körfez sayısı azdır. Deniz derinliğinin fazla olduğu bu bölgelerde kıta sahanlığı (şelf alanı) dardır. Denizden gelen nemli hava iç kısımlara kadar ulaşamadığı için denizel iklimin etki alanı dardır. Kıyı ile iç kesim arasında

ulaşım zor olduğu için limanların hinterlantları dardır. Boyuna kıyılarda falez oluşumları yaygındır.

AKDENİZ

c) Fiyort Tipi Kıyılar

Buzulların aşındırması sonucu oluşan vadilerin sular altında kalması sonucu oluşur. Buzulların etkisi sonucu meydana geldiği için kutuplara yakın yerler olan Norveç, İzlanda, Alaska gibi ülkelerde görülür.

d) Skayer Tipi Kıyılar

Buzulların taşıdığı ya da aşındırması sonucu meydana gelen drumlin, hörgüç kaya ve morenlerin sular altında kalması sonucu oluşan

girintili çıkıntılı kıyılardır. Kanada, İskoçya, İrlanda, Alaska, Şili’nin

güneyi, İsveç, Norveç ve Finlandiya gibi kutuplara yakın ülkelerde

görülür.AKLINDA OLSUN

Fiyort ve skayer tipi kıyılar yalnızca kutuplara yakın

yerlerde görülür. Türkiye’nin mutlak konumundan

dolayı ülkemizde bu tip kıyılar görülmemektedir.

P:66

Dış Kuvvetler II (Buzullar, Dalga ve Gelgit, Kıyı Tipleri)

4

FASİKÜL

9 COĞRAFYA

Çözüm

e) Limanlı Kıyı Tipi

Yükseltisi az olan plato ya da tepelerin sular altında kalması sonucu oluşan kıyılardır. İçerisinde koy ve körfezler bulunduğu için doğal liman özelliğine sahiptir. Karadeniz’in kuzeyinde Azak Denizi kıyıları örnek gösterilebilir.

KARADENİZ

f) Ria Tipi Kıyılar

Akarsular tarafından derin yarılmış vadilerin deniz seviyesinin altında kalması sonucu oluşan kıyılardır. İber Yarımadası’nda görülen

bu kıyılara ülkemizde Çanakkale ve İstanbul boğazları örnek gösterilebilir.

ÖĞRETEN SORU 8

Güneş ışınlarının yıl boyu eğik açıyla geldiği bölgelerde deniz seviyesine kadar inen buzullar fiyort tipi kıyıları oluşturmaktadır.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisinde fiyort tipi kıyılar görülmektedir?

A) Brezilya B) Norveç C) İtalya

D) Güney Kore E) Bangladeş

g) Dalmaçya Tipi Kıyılar

Kıyıya paralel uzanan dağların arasındaki vadilerin sular altında kalması sonucu oluşan kıyılardır. Adriyatik Denizi’nin doğu kıyılarında

görülen bu kıyı tipine ülkemizde Antalya – Kaş çevresinde rastlanmaktadır.

h) Kalanklı Kıyı Tipi

Karstik kayaçlardan oluşan kanyon vadilerin deniz seviyesi yükseldikten sonra sular altında kalması sonucu oluşan kıyılardır. Bu kıyı

tipine İskoçya çevresinde rastlanmaktadır.

i) Haliçli Kıyı Tipi

Okyanus kıyılarında gelgit etkisiyle akarsuların ağız kısımlarının aşınması sonucu oluşan kıyılardır. Avrupa’nın kuzey kıyılarında sıklıkla

görülen bu kıyılara ülkemizde rastlanmamaktadır. Haliçli kıyıların

hinterlandı geniştir. Bu nedenle deniz yolu ulaşımı için elverişlidir.

P:67

Dış Kuvvetler II (Buzullar, Dalga ve Gelgit, Kıyı Tipleri)

4

FASİKÜL

10 COĞRAFYA

Çözüm

6) Heyelan ( Toprak Kayması)

Eğimli arazilerde toprağın anakaya ile birlikte eğim yönünde hareket etmesine heyelan denir.

Heyelan oluşumuna etki eden faktörler arasında;

 Eğimin fazla olması,

 Yağış ya da kar erimeleri sonucu toprağın suya doyması,

 Tabakaların eğim yönünde uzanması,

 Üstte geçirimli altta geçirimsiz tabakaların bulunması,

 Toprak içerisinde kil oranının yüksek olması,

ÖĞRETEN SORU 9

Okyanusa kıyısı olan ülkelerde gelgit etkisi sonucu akarsuların ağız

kısımlarının aşınması ile haliç tipi kıyılar meydana gelmektedir.

I. Almanya

II. İtalya

III. Fransa

IV. Yunanistan

Buna göre yukarıda verilen ülkelerden hangilerinde haliç tipi

kıyılar görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

 Bitki örtüsünün tahrip edilmesi,

 Deprem hareketleri,

 Yol yapım çalışmaları sırasında tabakaların hareket etmesi

sayılabilir. AKLINDA OLSUN

Gür bitki örtüsü heyelanı tek başına durduramaz.

Ülkemizde Doğu Karadeniz bölümünde bitki örtüsü gür olmasına rağmen heyelanlar görülmektedir.

Çözüm

7) Kaya Düşmesi

Mekanik ve kimyasal ayrışma sonrasında kayalarda çatlaklar meydana gelir. Çatlakların arasına suların girip donması ya da bitkilerin

kökleri yardımıyla çatlakları parçalaması sonucu çatlaklar genişler.

Eğimli arazilerde çatlaklardan kopan kayalar parçalanıp yuvarlanmakta ve kaya düşmesi meydana gelmektedir. Deprem, yol yapım

çalışmaları gibi faktörler de kaya düşmesine etki etmektedir. Yollara yakın bölgelerde trafiği olumsuz etkileyen bu durumdan dolayı

kayaların düşmesini engelleyen koruma ağları kullanılmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 10

Heyelan oluşumuna neden olan fiziki ve beşerî faktörler bulunmaktadır.

I. Ormanların tahrip edilmesi

II. Tabakaların eğime paralel uzanması

III. Yol yapım çalışmaları sırasında tabakaların hareket etmesi

IV. Toprak içerisinde kil oranının yüksek olması

Yukarıda verilenlerden hangileri heyelan oluşumuna neden olan

beşerî faktörler arasında yer almaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

P:68

Öğreten Test

1

TEST

COĞRAFYA 11

1.

Yukarıda Brezilya’da bulunan Santa Maria akarsuyunun ağız

kısmındaki haliç görüntüsü verilmiştir.

I. Akarsu okyanusa dökülmektedir.

II. Akarsuyun ağız kısmında gelgit etkisi görülmektedir.

III. Kıyıda delta ovası oluşumu görülmektedir.

Buna göre yukarıda verilenlerden hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

3. Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

Bu bölgelerin ortak özellikleri arasında,

I. Yeryüzünün şekillenmesinde buzulların etkisi fazladır.

II. Barkan ve şahit kaya şekillerine rastlamak mümkündür.

III. Sıcaklık ortalamalarının düşük olması yer şekillerinin oluşumunda etkilidir.

ifadelerinden hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

4. Aşağıdaki haritada bir bölge taranarak gösterilmiştir.

I. Falez

II. Sirk Gölü

III. Örtü buzulu

IV. Fiyort tipi kıyı

Haritada taralı alan içerisinde verilen yer şekillerinden hangilerine rastlamak mümkündür?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

2. Aşağıdaki görselde Akdeniz kıyılarında dağların uzanış doğrultusu gösterilmiştir.

Buna göre yukarıdaki bölgeyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Boyun kıyı tipi görülmektedir.

B) Kıyılarda koy ve körfez sayısı fazladır.

C) Kıyı ile iç kesim arasında ulaşım zordur.

D) Denizel iklimin etki alanı dardır.

E) Kıyılarda falez oluşumuna rastlanır.

P:69

Öğreten Test 1

TEST

COĞRAFYA 12

1-C 2-B 3-D 4-A 5-C 6-D 7-D 8-C

5. Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölgede dağların kıyıya dik uzanması koy ve

körfez oluşumunda etkilidir.

B) II numaralı bölgede dağların kıyıya paralel uzanması boyuna kıyıların görülmesinde etkilidir.

C) III numaralı bölgede dalgaların aşındırıcı etkisi sonucu kıyılarda falez oluşumuna rastlanmaktadır.

D) IV numaralı bölgede deniz derinliğinin fazla olması dalga

birikim şekillerinin görülmemesine etki eder.

E) V numaralı bölgede yükseltinin fazla olmasından dolayı

buzul şekillerine rastlamak mümkündür.

I

III

V

II

IV

7.

Dağların kıyıya paralel uzandığı bölgelerde ya da yüksek kıyılarda dalgalar dağların kıyıya temas eden bölgelerini aşındırarak bu bölgelerde boşluklar oluşmasına neden olurlar. Boşluklar sonucu üst kısmın çökmesiyle falez (yalıyar) adı verilen

şekiller oluşmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde kıyılarda falez oluşumu görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

II

III

IV

6. Güneş ışınlarının yıl içinde sürekli eğik açıyla geldiği bölgelerde buzullar deniz seviyesine kadar inebilir. Buna bağlı olarak

kıyıların şekillenmesinde buzulların aşındırma ve biriktirme etkisi görülmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde kıyıların şekillenmesinde buzulların etkisi görülmektedir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

IV

II

I

III

V

8. • Haliç

• Hörgüç kaya

• Mantar kaya

Yukarıda verilen yer şekilleriyle ilgili olarak;

I. Aşınım şekilleridir.

II. Dış kuvvetlerin etkisi sonucu oluşmuştur.

III. Görüldükleri bölgelerin fiziki şartları birbirine benzerdir.

yargılarından hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

P:70

Pekiştiren Test

2

TEST

13 COĞRAFYA

1.

Türkiye'nin en yüksek ikinci zirvesinin yer aldığı Cilo Dağları'ndaki 4 bin 135 rakımlı \"Uludoruk\" ile eteklerindeki buzullar, kar

ve buz sularıyla oluşan şelaleler ve Sat Buzul Gölleri, eşsiz

manzarasıyla doğasever turistlerin uğrak noktası hâline gelmektedir.

Bölgede doğa gezisine katılan bir turist kafilesi;

I. Sirk çukuru,

II. Mantar kaya,

III. Yardang,

IV. Moren

oluşumlarından hangilerini görme olasılığı daha yüksektir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

3.

Kıyıya yakın bir adanın karaya bağlanması sonucu tombolo

oluşumu meydana gelir.

Tomboloların görüldüğü bir kıyıyla ilgili olarak;

I. Kıta sahanlığı geniştir.

II. Dalga birikim faaliyetleri etkilidir.

III. Deniz derinliği azdır.

yargılarından hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

2. Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölgede kıyı gerisinde bir anda yükselen dağlardan dolayı kıta sahanlığı dardır.

B) II numaralı bölgede güneş ışınları yıl boyu eğik açıyla geldiği için örtü buzulları bulunur.

C) III numaralı bölgede kıyılarda gelgit etkisi sonucu haliçler

görülmektedir.

D) IV numaralı bölgede barkan şekillerine rastlanmaktadır.

E) V numaralı bölgede deniz seviyesine yakın yerlerde sirk

gölleri görülür.

III

I

II

IV

V

4. Hindistan’ın büyük bir kısmı alçak enlemlerde yer almasına

rağmen özellikle ülkenin kuzeyinde buzul şekillerine rastlanmaktadır.

Ülkenin kuzeyinde buzul şekillerinin görülmesinde;

I. Güneş ışınlarının eğik açıyla gelmesi,

II. Ortalama yükseltinin fazla olması,

III. Denizel etkinin görülmesi

faktörlerinden hangisi etkili olmuştur?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

P:71

Pekiştiren Test 2

TEST

14 COĞRAFYA

1-D 2-E 3-E 4-B 5-D 6-E 7-C 8-C

5. Aşağıda bir fotoğraf sanatçısının Ay’ın çekim kuvveti sonucu

meydana gelen gelgitin etkisini göstermek amacıyla okyanus

kıyısında yer alan bir bölgede 16 saat arayla çektiği iki fotoğraf verilmiştir.

Buna göre fotoğraflar aşağıdaki ülkelerden hangisinde çekilmiş olabilir?

A) İtalya B) Türkiye C) Yunanistan

D) İngiltere E) Hırvatistan

7.

Toprak ve altındaki ana kayanın eğim doğrultusunda yer değiştirmesine heyelan denir.

Heyelan yaşanan bölgelerin özellikleriyle ilgili olarak,

I. Toprak suya doymuştur.

II. Arazinin eğimi fazladır.

III. Volkanik kayaçlar görülür.

yorumlarından hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

6. Alaska’nın güneyinde dağlar kıyıya dik uzandığı için enine kıyı tipleri görülmektedir.

Bu bölgeyle ilgili olarak,

I. Kıyıda girinti çıkıntı fazladır.

II. Koy ve körfez sayısı fazladır.

III. Denizel etki iç kesimlere kadar uzanır.

yorumlarından hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

8.

Bir ucu ana karaya bağlı olan ve dalgaların biriktirmesi sonucu oluşan yığınaklara kıyı oku denir.

Kıyı okunun görüldüğü yerle ilgili olarak,

I. Deniz derinliği azdır.

II. Kıta sahanlığı geniştir.

III. Falezlere rastlanır.

yorumlarından hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

P:72

Sınav Tadında

3

TEST

15 COĞRAFYA

1. Basında yer alan haberlere göre Rize’de yol yapım çalışması

sırasında patlatılan kayalardan dolayı heyelan meydana geldi. Yerleşim bölgesine yakın bir yerde meydana gelen heyelan sonucu ulaşımda aksamalar oluştu.

I. Kar erimelerinin etkili olduğu dönemde heyelanlarda artış

meydana gelmektedir.

II. Heyelan oluşumunda beşeri faktörlerin etkisi bulunmaktadır.

III. Tabakaların dik uzandığı bölgelerde heyelan riski yüksektir.

Parçadaki bilgiye göre numaralandırılmış cümlelerden hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

3. Okyanusa kıyısı olan ülkelerde Ay ve Güneş’in çekim kuvvetine bağlı olarak suların kabarması ve geri çekilmesi sonucu

gelgitten elektrik enerjisi üretilmektedir.

Aşağıda verilen ülkelerden hangisinde gelgitten elektrik

enerjisi üretilebilir?

A) Fransa B) Hırvatistan C) İsviçre

D) Türkiye E) İtalya

2. Basında yer alan haberlere göre 6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş’ta meydana gelen deprem sonucu eğimli arazilerde dağlardan kopan kaya kütleleri yerleşim bölgelerine zarar vermiştir.

I. Doğal afetler kaya düşmesi üzerinde etkilidir.

II. Yer şekilleri ile kaya düşmesi arasında ilişki bulunmaktadır.

III. Kaya düşmesinde iklimlerin rolü bulunmaktadır.

Parçadaki bilgiye göre verilenlerden hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

4.

Basında yer alan haberlere göre 19 Temmuz 2021 tarihinde

Hindistan'ın Mumbai şehrinde, şiddetli yağışlar çok sayıda yerleşim yerine zarar verirken, meydana gelen heyelanlarda 29

kişi hayatını kaybetti.

I. Tabakaların eğime dik uzanması

II. Toprağın suya doyması

III. Bitki örtüsünün cılız olması

IV. Eğimin fazla olması

Mumbai şehrinde yaşanan heyelan olayında yukarıda verilenlerden hangilerinin etkili olduğu söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

P:73

Sınav Tadında

3

TEST

16 COĞRAFYA

1-B 2-C 3-A 4-D 5-E 6-B 7-D 8-C

5.

Yaklaşık 14 milyon km²’lik bir alanı kaplayan ve 26,5 milyon

m3 buzul içeren Antarktika buzulları Dünya'daki en büyük buzul kütlesidir.

Antarktika’daki buzulların oluşmasında;

I. Güneş ışınlarının geliş açısı,

II. Enlem etkisi,

III. Dünya'nın şekli

faktörlerinden hangilerinin etkisi bulunmaktadır?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

7. Bir kıyı bölgesinde yapılan araştırmada tombolo ve lagün oluşumlarının görüldüğü tespit edilmiştir.

Bu kıyı bölgesiyle ilgili olarak,

I. Kıta sahanlığı dardır.

II. Dalga biriktirmesi etkilidir.

III. Kıyı oku oluşumu görülmez.

IV. Deniz derinliği azdır.

sonuçlarından hangilerine ulaşılabilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

8. Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölgede buzulların oluşmasında güneş ışınlarının eğik açıyla gelmesi etkilidir.

B) II numaralı bölgede kıta sahanlığı geniştir.

C) III numaralı bölgede dağlar kıyıya dik uzandığı için enine

kıyılar görülmektedir.

D) IV numaralı bölgede akarsuların ağızlarında haliç oluşumu görülmektedir.

E) V numaralı bölgede yer şekillerinin oluşumunda buzulların etkisi görülmektedir.

I

III

II

IV

V

6. • Tombolo

• Drumlin tepesi

• Kıyı set gölü

Yukarıdaki yer şekilleriyle ilgili olarak,

I. Benzer dış kuvvetler tarafından oluşmuştur.

II. Birikim şekilleridir.

III. Oluşumlarında iç kuvvetlerin etkisi bulunmaktadır.

ifadelerinden hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

P:74

1 COĞRAFYA

FASİKÜL Türkiye'de Dış Kuvvetler-Türkiye'nin Yer Şekilleri

5

TÜRKİYE’DE DIŞ KUVVETLERİN OLUŞTURDUĞU YER

ŞEKİLLERİ

Türkiye’de yer şekillerinin oluşumunda dış kuvvetler içinde akarsular, rüzgârlar ve buzullar etkili olmaktadır.

a) Türkiye’de Akarsuların Oluşturduğu Yer Şekilleri

Orta enlemlerde yer alan ülkemiz akarsular bakımından çevresindeki ülkelere göre zengin olduğu için akarsuların yer şekillerinin

oluşumundaki etkisi fazladır.

Akarsu Aşınım Şekilleri

Akarsu aşınım şekillerinin başında vadiler gelmektedir.

 Çentik (Kertik) Vadiler: Yüksek ve eğimli arazilerde görülen çentik vadilere ülkemizde Doğu Anadolu ve Kuzey Anadolu Dağları’nda rastlanmaktadır. Örneğin Doğu Anadolu’da doğup Karadeniz’e dökülen Çoruh Nehri yatağında çentik vadi görülmektedir.

 Geniş tabanlı vadiler: Eğimin azaldığı ve deniz seviyesine yakın

olan bölgelerde görülen geniş tabanlı vadilere ülkemizde Ege

kıyılarında rastlanmaktadır.

 Kanyon vadi: Akarsuların karstik kayaçları aşındırması sonucu

oluşan basamaklı vadilerdir. Ülkemizde Antalya, Mersin, Muğla,

Isparta gibi illerde görülmektedir.

 Boğaz (Yarma) vadiler: Dağların kıyıya paralel uzandığı bölgelerde akarsuların dağları yarması sonucu oluşan vadilerdir. Ülkemizde Kuzey Anadolu Dağları’nda görülmektedir.

 Menderes: Yer şekillerinin sade olduğu bölgelerde akarsuların

büklümler çizerek akması sonucu menderes oluşumu meydana gelmektedir. Ege Bölgesi’nde akan Büyük ve Küçük Menderes nehirleri menderes oluşumuna örnektir. Menderes çizen akarsuların akış hızı azalırken uzunlukları artmaktadır. AKLINDA OLSUN

Yüksek ve düz arazilerde de menderes oluşumu

görülebilmektedir.

Örneğin Ordu'da bulunan Perşembe Yaylası'nda

menderes oluşumu görülmektedir.

P:75

Türkiye'de Dış Kuvvetler-Türkiye'nin Yer Şekilleri

5

FASİKÜL

2 COĞRAFYA

Çözüm

Kırgı bayır: Bitki örtüsünün cılız olduğu kurak ve yarı kurak bölgelerde görülen kırgı bayır oluşumu yüzey suları tarafından aşındırılan arazilerde görülmektedir. Ülkemizde İç Anadolu ve Güneydoğu

Anadolu bölgelerinde görülmektedir.

ÖĞRETEN SORU 1

Yukarıda belirtilen bölgelerle ilgili verilen bilgilerden hangisi

yanlıştır?

A) I numaralı bölgede geniş tabanlı vadiler görülmektedir.

B) II numaralı bölgede menderes çizen akarsular bulunmaktadır.

C) III numaralı bölgede karstik araziler içinde kanyon vadiler görülmektedir.

D) IV numaralı bölgede akarsular büklümler meydana getirmektedir.

E) V numaralı bölgede yüksekti ve eğim fazla olduğu için çentik

vadiler görülmektedir.

I

II

III

V

IV

Peribacaları: Volkanik arazilerde dirençsiz olan tüflerin akarsular tarafından aşındırılması sonucu oluşan peribacaları ülkemizde Nevşehir, Erzurum ve Manisa’da görülmektedir.

Dev kazanı: Akarsuların eğim kırıklarının bulunduğu bölgelerde çağlayan şeklinde akması sonucu suların döküldüğü yerde meydana

gelen çukurlardır. Ülkemizde Manavgat, Kurşunlu ve Düden şelalelerinin döküldüğü bölgelerde görülmektedir.

Plato: Akarsular tarafından yarılmış yüksek ve düz araziler olan platolar ülkemizde özellikle İç Anadolu Bölgesi’nde görülür. Haymana, Cihanbeyli, Obruk, Yazılıkaya, Bozok platoları bölgede bulunan

platolardan bir kısmını oluşturur. Doğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan

Erzurum - Kars Platosu ülkemizin en yüksek platosudur.

Akarsu Biriktirme Şekilleri

Irmak adası: Akarsuların akış hızının azaldığı ve yatağının genişlediği bölgelerde görülür. Ege Bölgesi’nde akan akarsular içinde ırmak adası görülmektedir.

P:76

Türkiye'de Dış Kuvvetler-Türkiye'nin Yer Şekilleri

5

FASİKÜL

3 COĞRAFYA

Birikinti yelpazesi: Akarsuların yamaç boyunca taşıdığı materyalleri eğimin azaldığı bölgede biriktirmesi sonucu oluşan şekillerdir.

Bursa’da Uludağ eteklerinde görülmektedir.

Delta ovası: Akarsuların taşımış olduğu alüvyonları sığ olan kıyılarda biriktirmesi sonucu oluşan ovalardır. Tarımsal verimin yüksek olduğu bu arazilere ülkemizde Çukurova, Bafra, Çarşamba, Silifke

ovaları örnek gösterilebilir.

Çözüm

b) Türkiye’de Karstik Şekiller

Suyla temas ettiğinde çözünebilen karstik kayaçların bulunduğu

bölgelerde karstik şekiller görülmektedir. Kireç taşı (kalker) bakımından zengin olan Akdeniz Bölgesi ülkemizde karstik şekillerin en

fazla olduğu yerdir.

ÖĞRETEN SORU 2

Akarsuların akış hızının fazla olduğu yerlerde akarsu aşındırma şekilleri görülürken hızının az olduğu yerlerde biriktirme şekilleri görülmektedir.

Buna göre aşağıda verilen yer şekillerinden hangisi akarsu biriktirme şekilleri arasında yer almaktadır?

A) Dev kazanı B) Peribacaları C) Irmak adası

D) Kırgıbayır E) Plato

Karstik Aşınım Şekilleri

Lapya: Toros Dağları’nda yaygın olarak görülen lapyalar en küçük

karstik aşınım şeklidir.

Dolin: Erime çukuru olan dolinler lapyaların büyümesi sonucu oluşur. Toros Dağları’nda sıklıkla rastlanır.

Uvala: Dolinlerin büyümesi sonucu uvalalar meydana gelmektedir.

Toros Dağları’nda görülen yer şekillerindedir.

Polye: Geniş alanlarda karstik arazinin aşınması sonucu oluşan bu

şekillere Elmalı, Kestel, Korkuteli ovaları örnek gösterilebilir

Obruk: Erime sonucunda mağara tavanlarının çökmesi sonucu oluşan obruklara Toros Dağları ve Konya çevresinde rastlanır. Ülkemizde en bilinen obruklara Cennet ve Cehennem obrukları örnek gösterilebilir.

Mağara: Karstik kayaçların erimesi sonucu yer altında meydana gelen boşluklardır. Ballıca Mağarası, Damlataş Mağarası, İnsuyu Mağarası örnek gösterilebilir.

P:77

Türkiye'de Dış Kuvvetler-Türkiye'nin Yer Şekilleri

5

FASİKÜL

4 COĞRAFYA

Çözüm

Karstik Birikim Şekilleri

Sarkıt – dikit – sütun: Karstik mağaralarda damlayan suların içindeki kalsiyum karbonatın mağara tavanlarından aşağıya sarkarak

birikmesi sonucu sarkıtlar meydana gelir. Suyun içinde kalan kalsiyum karbonatın mağara tabanlarında birikmesi sonucu dikitler meydana gelmektedir. Sarkıt ve dikitlerin birleşmesi sonucu sütunlar

meydana gelmektedir.

Travertenler: Yer altı suları içindeki kalsiyum karbonatın yeryüzünde çökelmesi sonucu oluşur. Denizli, Bolu, Van, Sivas, Erzincan gibi illerde travertenlere rastlanmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 3

Eriyebilen kayaçların bulunduğu bölgelerde suların aşındırması sonucu karstik aşınım şekilleri meydana gelmektedir.

Buna göre aşağıda verilenlerden hangisi karstik aşınım şekillerine örnek gösterilemez?

A) Lapya B) Sarkıt C) Polye

D) Uvala E) Dolin

c) Türkiye’de Buzulların Oluşturduğu Yer Şekilleri

Ülkemiz ılıman kuşakta yer aldığından dolayı buzulların oluşturduğu yer şekilleri yüksek dağların üst kısımlarında görülmektedir. IV.

Jeolojik Dönem'de meydana gelen buzul devrinde ülkemizde buzullar 2200 metre yükseltilerde görülmüştür. Özellikle D. Anadolu

Bölgesi’nde yer alan Ağrı, Süphan, Cilo, Sat ve Bingöl Dağları’nda

buzulların meydana getirdiği yer şekilleri görülmektedir.

Kuzey Anadolu Dağları arasında yer alan Kaçkar, Yalnızçam, Mescit Dağları’nda da buzul şekilleri görülmektedir. Bunun yanında Erciyes ve Uludağ’ın zirvelerinde buzulların meydana getirdiği yer şekilleri görülmektedir.

Kaçkar Dağları Uludağ Buzul Gölü

d) Türkiye’de Rüzgârların Oluşturduğu Yer Şekilleri

Yıllık yağış miktarının az olduğu ve bitki örtüsünün cılız olduğu bölgelerde yer şekillerinin oluşumunda katkı sağlayan rüzgârlar ülkemizde Güneydoğu Anadolu Bölgesi’yle İç Anadolu Bölgesi’nde Tuz

Gölü çevresi ile Konya – Karaman çevresinde rüzgâr erozyonuyla

etkili olmaktadır.

P:78

Türkiye'de Dış Kuvvetler-Türkiye'nin Yer Şekilleri

5

FASİKÜL

5 COĞRAFYA

Konya – Karaman çevresi ile Nevşehir’in Gülşehir ilçesinde mantarkaya oluşumu görülmektedir.

Kıyı bölgelerinde rüzgârların biriktirmesi sonucu kumul yığınları meydana gelmektedir. Çukurova, Göksu, Bafra ve Çarşamba deltaları

ile Demre, Karasu ve Patara kıyılarında kumul yığınlarına rastlanır.

Patara Kumulları (Antalya)

e) Türkiye’de Dalga ve Akıntıların Oluşturduğu Yer

Şekilleri

Karadeniz ve Akdeniz kıyılarında dağların kıyıya paralel uzandığı

yerlerde ve yüksek kıyılarda dalgaların aşındırması sonucu falez

(yalıyar) oluşumları görülür.

Antalya Falezleri

Deniz derinliğinin az olduğu yerlerde dalgaların getirdiği materyallerin birikmesi sonucu kıyı oku oluşumları görülür.

Fethiye Ölüdeniz

Dalgaların taşıdığı malzemelerin bir koy ya da körfezin önünü kapatması sonucu oluşan lagünlere Büyükçekmece, Küçükçekmece

ve Durusu Gölleri örnek gösterilebilir.

Büyükçekmece Gölü

Kıta sahanlığı geniş olduğu için ülkemizde tombolalara en fazla Ege

Denizi'nde rastlanmaktadır.

Kıyıya yakın olan bir adanın kıyı okuyla anakaraya bağlanması sonucu oluşan tomboloya Kapıdağ Yarımadası ile Sinop örnek gösterilebilir.

P:79

Türkiye'de Dış Kuvvetler-Türkiye'nin Yer Şekilleri

5

FASİKÜL

6 COĞRAFYA

Denizin sığ olduğu bölgelerde kumsal oluşumu görülmektedir. Antalya, Muğla, İzmir ve Aydın kıyıları kumsalların oluştuğu yerlere örnektir.

Türkiye’de Görülen Kıyı Tipleri

Dağların kıyıya paralel uzandığı Akdeniz ve Karadeniz kıyılarında

boyuna kıyılar görülürken dağların kıyıya dik uzandığı Ege kıyılarında enine kıyılar görülmektedir.

Boyuna Kıyılar Enine Kıyılar

Ria tipi kıyılara İstanbul ve Çanakkale boğazları ile Ege Bölgesi’nin

güneybatısı örnek gösterilirken dalmaçya kıyı tipine Finike – Kaş

arasında rastlanmaktadır.

Çanakkale Boğazı Finike AKLINDA OLSUN

Okyanuslara kıyısı olmadığından dolayı Türkiye’de

gelgit etkisi sonucu meydana gelen haliç oluşumu

görülmez.

f) Türkiye’de Heyelan

Ülkemizde Karadeniz Bölgesi’nin denize bakan yamaçlarında yıllık

yağış miktarının yüksek olması ve eğimin fazla olmasından dolayı

heyelan olayları meydana gelmektedir. Özellikle ilkbahar aylarında

kar erimeleri sonucu toprağın suya doyduğu dönemlerde heyelan

olayları artmaktadır.

Heyelan sonucu akarsu vadilerinin önünün tıkanması ile heyelan

set gölleri meydana gelmektedir. Uzungöl, Abant Gölü, Sera Gölü

heyelan set göllerine örnek gösterilebilir.

g) Türkiye’de Erozyon

Bitki örtüsünün cılız olduğu bölgelerde rüzgâr ve akarsu erozyonları etkili olmaktadır. Erozyon sonucu toprağın üst kısmındaki tabaka başka bölgelere taşınır. Bitki örtüsünün tahrip edilmesi, meraların aşırı otlatılması erozyon oluşumunu hızlandırmaktadır. Erozyon

ülkemizde en çok İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde görülür.

P:80

Türkiye'de Dış Kuvvetler-Türkiye'nin Yer Şekilleri

5

FASİKÜL

7 COĞRAFYA

TÜRKİYE’NİN ANA YER ŞEKİLLERİ

Batıdan doğuya doğru genel olarak yükseltinin arttığı ülkemizde ortalama yükselti 1141 metredir. Alp Himalaya Dağ Kuşağında yer

alan ülkemizde dağlar genel olarak doğu batı yönünde uzanmaktadır. Ülkemizdeki yer şekilleri olarak dağlar, ovalar ve platolar görülmektedir.

a) Türkiye’nin Dağları

Ülkemizde orojenez sonucunda kıvrım ve kırık dağlar görülürken

volkanik faaliyetler sonucunda oluşan volkanik dağlara da rastlanmaktadır.

Kıvrım Dağları

Ülkemizde bulunan dağların önemli bir kısmı kıvrım dağlarından

oluşmaktadır. Tetis jeosenklinalinde biriken tortul tabakaların levha

hareketleri sonucunda kıvrılması sonucu kıvrım dağlar meydana

gelmiştir.

Antiklinal

Senklinal

Ülkemizin kuzeyinde bulunan dağ silsilesinin adına Kuzey Anadolu Dağları denilirken güneyde uzanan dağ sistemine Toros Dağları

adı verilmektedir. Kuzey Anadolu Dağları Kırklareli’nde bulunan Yıldız Dağları’ndan başlamaktadır. İçinde Küre, Bolu, Ilgaz, Köroğlu,

Canik, Giresun, Rize, Mescit, Yalnızcam gibi dağlar bulunan Kuzey

Anadolu Dağları, kıyıya paralel uzandığından dolayı kıyı ile iç kesim

arasındaki ulaşımı engellemektedir. Dağların kıyıya uzanış yönünden dolayı kıyıdaki denizel iklim iç kesimlere sokulamamaktadır.

Yıldız Dağları

Kaçkar Dağları

Güney kıyılarımızda kıyıya paralel yönde uzanan Toros Dağları kendi içinde üçe ayrılır. Batı Toroslar Akdağlar, Bey Dağları ve Geyik

dağlarından oluşmaktadır.

Bey Dağları

Orta Toroslar Bolkar Dağları, Aladağlar ve Tahtalı Dağları’ndan oluşmaktadır.

Bolkar Dağları

Batı ve Orta Toroslarda karstik kayaçlar yaygın olarak görüldüğü

için bu bölgelerde karstik şekiller de görülmektedir.

P:81

Türkiye'de Dış Kuvvetler-Türkiye'nin Yer Şekilleri

5

FASİKÜL

8 COĞRAFYA

Güneydoğu Toroslar Malatya Dağları, Maden Dağları, Bitlis Dağları, İhtiyarşahap Dağları ve Hakkâri Dağları’ndan oluşmaktadır.

İhtiyarşahap Dağları

Doğu Anadolu Bölgesi’nde Karasu-Aras Dağları, Hakkâri Dağları,

Buzul Dağları kıvrım dağlara örnektir. İç Anadolu Bölgesi’nde Sündiken, Akdağlar ve Tahtalı Dağları kıvrım dağlar arasında yer almaktadır.

Hakkâri Dağları

Kırık Dağlar

Jeosenklinal bölgelerde biriken sedimanterlerin sert olması durumunda levhaların sıkıştırması sonucu kırık dağları meydana gelmektedir.

Ülkemizde kırık dağlar en çok Ege Bölgesi’nde görülmektedir. Kuzeyden güneye doğru sırasıyla Kaz Dağları, Madra Dağı, Yunt Dağı, Boz Dağlar, Aydın Dağları ve Menteşe Dağları kırık dağlara örnektir. Menteşe Dağları kıyıya kısmen paralel uzanırken diğer dağlar kıyıya dik uzanmaktadır. Bu yüzden kıyı ile iç kesim arasında ulaşım kolay olup denizel iklim iç kısımlara kadar sokulmaktadır.

Horst Horst

Graben

Aydın Dağları

Hatay’da bulunan Nur (Amanos) Dağları da kırık dağlara örnektir.

Nur Dağları

Volkanik Dağlar

Ülkemizde volkanik dağların önemli bir kısmı İç Anadolu ve Doğu

Anadolu bölgelerinde bulunmaktadır. III. Jeolojik Dönem'de meydana gelen volkanik aktivitelere bağlı olarak ülkemizde volkanik

dağlar meydana gelmiştir. Doğu Anadolu Bölgesi’nde Ağrı, Süphan, Nemrut ve Tendürek Dağları; İç Anadolu Bölgesi’nde Erciyes,

Melendiz, Hasan Dağı, Karadağ ve Karacadağ; Ege Bölgesi’nde

Kula Volkanları, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde Karacadağ ülkemizdeki volkanik dağları oluşturmaktadır.

Türkiye'deki Volkanik Dağlar

Kula Volkan Tepeleri Erciyes Dağı

Ağrı Dağı

Süphan Dağı

Tendürek Dağı

Nemrut Dağı

Karacadağ

Melendiz Dağı

Hasan Dağı

Karacadağ

Karadağ

P:82

Türkiye'de Dış Kuvvetler-Türkiye'nin Yer Şekilleri

5

FASİKÜL

9 COĞRAFYA

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 4

Aşağıda verilen dağ ve oluşum türlerinden hangisi yanlıştır?

A) Canik Dağları Kıvrım

B) Bozdağlar Kırık

C) Hasan Dağı Volkanik

D) Menteşe Dağları Kıvrım

E) Aydın Dağları Kırık

b) Türkiye’nin Platoları

Akarsular tarafından yarılmış yüksek düzlüklere plato denir. Ülkemiz III. Jeolojik Dönem'in sonunda ve IV. Jeolojik Dönem'in başında epirojenik hareketler sonucunda toptan yükseldiği için plato bakımından zengin bir ülkedir.

Türkiye’deki Başlıca Platolar

Çatalca - Kocaeli

Yazılıkaya

Teke Taşeli

Obruk

Cihanbeyli Bozok

Uzunyayla

Erzurum - Kars

Şanlıurfa

Haymana

Platolar en çok İç Anadolu Bölgesi’nde bulunmaktadır. Cihanbeyli, Haymana, Bozok, Obruk ve Uzunyayla platoları İç Anadolu Bölgesi’nde bulunan platolar arasında yer almaktadır.

22 Ergene Ovası 14 Bafra Ovası 24 Kaçkar Dağları 6 Yunt Dağı 9 Erciyes Dağı

42 Gediz Ovası 32 Çarşamba Ovası 41 Giresun Dağları 34 Madra Dağı 17 Karacadağ

31 K. Menderes Ovası 28 Çukurova 4 Karasu - Aras Dağları 36 Bozdağlar 10 Süphan Dağı

1 B. Menderes Ovası 39 Altınbaşak Ovası 37 Güneydoğu Toroslar 25 Aydın Dağları 26 Nemrut Dağı

40 Konya Ovası 13 Iğdır Ovası 15 Canik Dağları 7 Beydağları 11 Ağrı Dağı

21 Sakarya Ovası 29 Erzurum Ovası 33 Küre Dağları 27 Sultan Dağları 45 Tendürek Dağı

2 Amik Ovası 23 Menteşe Dağları 44 Köroğlu Dağları 8 Nur Dağları 18 Kula Volkanları

38 Tahtalı ve Binboğa Dağları 43 Melendiz Dağı 20 Hasan Dağı 16 Bolkar Dağları 35 Aladağlar

3 Buzul Dağı (Cilo) 30 Antalya Ovası 5 Yıldız Dağları 19 Uludağ 12 Kaz Dağı

22

5

12

34

6

42

36

31

25

1

23

7

30

27

40

20 43

16

35

28

8

2

39

17

3

37

26

10

45

11

29 13

24

41

15

32

33 14

38

44

21

4

9

18

19

Kıvrım Dağı

Kırık Dağı

Volkanik Dağ

Tektonik Ova

Delta Ovası

P:83

Türkiye'de Dış Kuvvetler-Türkiye'nin Yer Şekilleri

5

FASİKÜL

10 COĞRAFYA

Obruk Platosu

Doğu Anadolu Bölgesi’nde bulunan Erzurum – Kars Platosu'nda

büyükbaş hayvancılık yapılmaktadır.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde Şanlıurfa Platosu görülürken Akdeniz Bölgesi’nde Teke ve Taşeli platoları bulunmaktadır. Marmara

Bölgesi’nde yer alan Çatalca – Kocaeli Platosu sanayi faaliyetlerinin geliştiği bölgelere örnek gösterilebilir.

c) Türkiye’nin Ovaları

Ülkemizde ovalar bulundukları yere göre kıyı ve iç ova olmak üzere ikiye ayrılır. Kıyı ovalarından olan delta ovaları, akarsuların taşıdığı alüvyallerin sığ denizlerde birikmesi sonucu meydana gelmektedir. Ülkemizde Çukurova, Bafra, Çarşamba, Silifke, Balat, Menemen ovaları delta ovalarına örnektir.

Kıyıda bulunan ovalardan bir kısmı tektonik faaliyetler sonucunda

meydana gelmiştir. Bakırçay, Gediz, Küçük Menderes, Büyük Menderes, Amik, Bursa, Adapazarı ovaları tektonik ovalara örnektir.

Bursa Ovası

Tektonik faaliyetler sonucunda Bolu, Düzce, Erbaa, Taşova, Erzincan, Pasinler, Iğdır, Muş ve Malatya ovaları meydana gelmiştir.

Muş Ovası

Ülkemizde karstik kökenli ovalara Tefenni, Acıpayam, Kestel, Korkuteli, Elmalı ve Muğla ovaları örnek gösterilebilir.

Tefenni Ovası

Karstik kökenli ovalar içinde karstik şekillere rastlanmaktadır.

P:84

Öğreten Test

1

TEST

COĞRAFYA 11

1. Ülkemizde yer şekillerinin oluşumunda iç ve dış kuvvetler etkili olmuştur.

Aşağıda verilen yer şekillerinden hangisinin oluşumunda

iç kuvvetlerin etkisi yoktur?

A) Küre Dağları

B) Büyük Çekmece Gölü

C) Erciyes Dağı

D) Tuz Gölü

E) Van Gölü

4. Aşağıdaki görselde İspanya’da bulunan Mar Menor Lagün Gölü verilmiştir.

Buna göre Mar Menor Gölü’nün oluşumu aşağıda verilen

göllerden hangisinin oluşumuyla benzerdir?

A) Van Gölü

B) Sapanca Gölü

C) Küçük Çekmece Gölü

D) Tuz Gölü

E) Sera Gölü

5. Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölgede fay kırıklarına bağlı olarak sıcak su kaynakları görülmektedir.

B) II numaralı bölgede dağlar kıyıya dik uzandığı için koy ve

körfez sayısı fazladır.

C) III numaralı bölgede rüzgârların aşındırma ve biriktirme faaliyetleri etkilidir.

D) IV numaralı bölgede bulunan ova akarsuların taşıdığı alüvyal malzemelerden oluşmaktadır.

E) V numaralı bölgede kıvrım dağları görülmektedir.

I

II

III

V IV

2. Yükselti ve eğimin fazla olduğu bölgelerde akarsu yataklarında çentik vadiler görülmektedir. Derine aşındırmanın fazla olduğu çentik vadilerde akarsuların akış hızı yüksektir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde akarsu yataklarında çentik vadiler görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I

II

IV

III

3. Yer kabuğunun kırıklı olduğu bölgelerde fay kaynaklarına rastlamak mümkündür.

Aşağıda verilen illerden hangisinde fay kaynakları daha

az görülür?

A) Yalova B) Afyon C) Erzincan

D) Karaman E) Denizli

P:85

Öğreten Test 1

TEST

COĞRAFYA 12

1-B 2-E 3-D 4-C 5-B 6-C 7-A 8-C 9-C 10-D

6. Yerkabuğunda yaşanan tektonik hareketler sonucunda meydana gelen ovalara tektonik ova denilmektedir.

Aşağıda verilen ovalardan hangisinin oluşumunda tektonik olaylar etkili değildir?

A) Düzce Ovası

B) Erzurum Ovası

C) Çarşamba Ovası

D) Erbaa Ovası

E) Adapazarı Ovası

9.

Mersin’de yer alan ve alüvyal malzemelerin birikmesi sonucu

oluşan Silifke Ovası tarım açısından önemli ovalardan biridir.

I. Akarsuların getirdiği materyallerin birikmesi sonucu oluşmuştur.

II. Kıyıda derinlik azdır.

III. Oluşumunda iç kuvvetlerin etkisi bulunmaktadır.

Silifke Ovası’yla ilgili olarak verilenlerden hangisi söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

10. I. Canik Dağları

II. Süphan Dağı

III. Menteşe Dağları

IV. Karacadağ

Yukarıda verilen dağlardan hangilerinin oluşumunda volkanik faaliyetler etkili olmuştur?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

7. Doğu Karadeniz Bölümü’nde dağların kuzey yamaçlarında heyelan oluşumu güney yamaçlarına oranla daha fazladır.

Kuzey yamaçlarda heyelan oluşumunun güney yamaçlardan daha fazla görülmesinde;

I. Yıllık yağış miktarının daha fazla olması,

II. Tabakaların eğime dik uzanması,

III. Bitki örtüsünün seyrek olması

faktörlerinden hangilerinin etkili olduğu söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I ve III

8. Akarsuyun taşıdığı alüvyal malzemelerin yatağını ya da ağız

kısmını kapatması sonucunda oluşan göllere alüvyal set gölü

denir.

Aşağıda verilen göllerden hangisi alüvyal set gölüne örnek gösterilebilir?

A) Abant B) Manyas C) Mogan

D) Sapanca E) Obruk

P:86

Pekiştiren Test

2

TEST

13 COĞRAFYA

1. Suyla temas ettiğinde diğer kayaçlara oranla daha hızlı bir şekilde aşınabilen kalker kayaçları karstik şekillerin görülmesinde etkilidir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde karstik şekiller daha çok görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I

II III

IV

3. Ülkemizde bitki örtüsünün cılız olduğu kurak ve yarı kurak bölgelerde rüzgâr erozyonu etkili olmaktadır. Bu durum toprak

veriminin azalmasına sebep olmaktadır.

Buna göre yukarıda verilen bölgelerden hangilerinde rüzgâr erozyonu etkili olmaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

II

III

IV

4. Akarsuların yatağında bulunan eğim kırıklarından aniden aşağıya inen akarsular şelaleleri meydana getirmektedir. Şelalelerin bulunduğu yerlerde akarsuların aşındırma etkisi fazladır.

Buna göre verilen bölgelerden hangilerinde şelale oluşumuna daha az rastlanır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I

II

III

IV

2. Ankara’nın Nallıhan ilçesinde dış kuvvetlerin aşındırması sonucu meydana gelen kırgıbayır oluşumuna rastlanmaktadır.

Buna göre Nallıhan’da görülen kırgıbayırların oluşumunda aşağıda verilen dış kuvvetlerden hangisi daha çok etkilidir?

A) Rüzgâr B) Akarsu C) Buzul

D) Dalga E) Gelgit

P:87

Pekiştiren Test 2

TEST

14 COĞRAFYA

1-B 2-A 3-B 4-C 5-D 6-A 7-A 8-C

5. Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölgede horst ve graben oluşumları görülmektedir.

B) II numaralı bölgede geniş platolara rastlanmaktadır.

C) III numaralı bölgede yer şekillerinin oluşumunda karstik

kayaçların etkisi vardır.

D) IV numaralı bölgenin kıyılarında geniş delta ovaları görülmektedir.

E) V numaralı bölgede volkanik araziler görülmektedir

I

II

III

IV

V

7.

Tortul tabakaların esnek ve kıvamlı olduğu bölgelerde levhaların birbirine yaklaşması sonucunda kıvrılmalar meydana gelir. Kıvrılma sonucunda yukarıda kalan kısımlar kıvrım dağları

oluşturur.

Aşağıda verilen dağlardan hangisi buna örnek gösterilemez?

A) Aydın Dağları

B) Giresun Dağları

C) Bolkar Dağları

D) Köroğlu Dağları

E) Sultan Dağları

8. Alp Himalaya orojenezi içerisinde yer alan Türkiye dağlık ülkelerden biridir.

Türkiye’deki dağlarla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi

söylenemez?

A) Dağlar genellikle doğu batı yönünde uzanmaktadır.

B) Kuzey ve güney kıyılarında dağlar paralel yönünde uzanmaktadır.

C) Volkanik dağlar sadece Doğu Anadolu Bölgesi’nde görülmektedir.

D) Ege Bölgesi’nde kırık dağlar görülmektedir.

E) Toros Dağları’nın oluşumunda tabakaların esnek olması

etkili olmuştur.

6. Jeosenklinal çukurlarda biriken tortulların sert olması durumunda levhaların sıkıştırması sonucunda kırık dağları meydana gelmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde kırık

dağlar görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I

II

III

IV

P:88

Sınav Tadında

3

TEST

15 COĞRAFYA

1. Bolu’da bulunan ve ‘’Bolu’nun Pamukkalesi’’ olarak adlandırılan Akkaya Travertenleri karstik kayaçların birikmesi sonucu

meydana gelmiştir.

Buna göre Akkaya Travertenleri’nin oluşumunda aşağıda

verilen kayaçlardan hangisi etkili olmuştur?

A) Kalker B) Granit C) Linyit

D) Siyenit E) Gnays

3. Üç tarafı denizlerle çevrili olan ülkemizde farklı kıyı tipleri görülmektedir.

Buna göre aşağıdaki kıyı tipi ve ülkemizde görüldüğü bölge eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır?

A) Enine kıyı tipi Ege kıyıları

B) Boyuna kıyı tipi Karadeniz kıyıları

C) Ria tipi kıyılar Çanakkale Boğazı

D) Dalmaçya kıyı tipi Çukurova kıyıları

E) Boyuna kıyı tipi Akdeniz kıyıları

2. Eriyebilen kayaçların yaygın olduğu bölgelerde karstik ovalar

meydana gelmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde karstik ovalar görülmektedir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I

II

IV

III V

4. Ege Bölgesi’nde dağların kıyıya diz uzanması sonucu enine

kıyı tipi meydana gelmiştir.

Buna göre Ege Bölgesi’nde aşağıda verilenlerden hangisinin görülmesi enine kıyı tipi ile ilişkili değildir?

A) Kıyıda girinti çıkıntının fazla olması

B) Nemli hava kütlelerinin iç kısımlara kadar ulaşması

C) Yazların sıcak ve kurak geçmesi

D) Kıyı ile iç kesim arasında ulaşımın kolay olması

E) Koy ve körfez sayısının fazla olması

5. Karstik mağaralar içinde birikim faaliyetleri sonucunda sarkıt,

dikit ve sütun oluşumları meydana gelmektedir. Ülkemizde bu

oluşumlar daha çok Akdeniz Bölgesi’nde görülmektedir.

Bu durumun yaşanmasında bölgenin;

I. Jeolojik yapısı,

II. Mutlak konumu,

III. Dağların kıyıya uzanış yönü

faktörlerinden hangileri etkili olmaktadır?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

P:89

Sınav Tadında

3

TEST

16 COĞRAFYA

1-A 2-B 3-D 4-C 5-A 6-D 7-E 8-C 9-D

6. Ülkemiz 36° – 42° kuzey paralelleri arasında yer alan orta enlem ülkelerinden biridir.

I. Tombolo

II. Skyer tipi kıyı

III. Falez

IV. Fiyort tipi kıyı

Buna göre yukarıda verilen yer şekillerinden hangisi mutlak konum özelliklerinden dolayı ülkemizde görülmez?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

8. Manisa’nın Kula ilçesinde yer alan Kula Peribacaları oluşum

bakımından Kapadokya’daki peribacalarına benzemektedir.

Buna göre Kula Peribacaları'nın oluşumunda;

I. Rüzgâr,

II. Akarsu,

III. Buzul

faktörlerinden hangilerinin etkisi görülmektedir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

7. D) II ve III E) I, II ve III

Türkiye'nin büyük milli parkları arasında yer alan, Hakkâri’deki Cilo Dağları ve Sat Buzul Gölleri Millî Parkı, el değmemiş

doğal güzelliklerinin yanında çeşitli yer şekilleriyle de dikkat

çekmektedir.

I. Sirk gölü

II. Tekne vadi

III. Barkan

IV. Mantarkaya

Buna göre yukarıda verilen yer şekillerinden hangilerinin

bölgede bulunması beklenmez?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

9. III. Jeolojik Zaman'ın sonu ve IV. Jeolojik Zaman'ın başlarında

epirojenez sonucunda toptan yükselen Anadolu topraklarında platolara sıklıkla rastlanmaktadır.

Buna göre platolarla ilgili aşağıda verilenlerden hangisi

yanlıştır?

A) Teke ve Taşeli platolarının oluşumunda karstik kayaçlar etkilidir.

B) İç Anadolu ülkemizde platoların en fazla olduğu bölgedir.

C) Doğu Anadolu Bölgesi’nde volkanik faaliyetler sonucu

meydana gelen lav platoları görülür.

D) Doğuya doğru gittikçe platoların ortalama yükseltileri azalmaktadır.

E) Çatalca Kocaeli platosu deniz seviyesine yakındır.

P:90

1 COĞRAFYA

FASİKÜL

6

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

YERYÜZÜNDEKİ SULAR

Yeryüzünün yaklaşık % 71’i sulardan % 29’u karalardan oluşmaktadır. Yeryüzünde bulunun başlıca su kaynakları okyanuslar, denizler, buzullar, bataklıklar, akarsular, göller ve yer altı sularıdır.

Yeryüzünde bulunan suların atmosfer, litosfer ve hidrosfer arasındaki dolaşımına su döngüsü denir. Okyanus ve denizlerde Güneş

etkisiyle buharlaşan sular atmosfere karışır. Bunun yanında bitkilerden terleme yoluyla havaya su buharı karışır. Havaya karışan sular

yoğuşarak bulutları meydana getirir. Bağıl nem %100 olursa yağış

meydana gelir. Hava sıcaklığına göre bu yağış havada yağmur, kar,

dolu şeklinde olabileceği gibi yeryüzünde çiy, kırç, kırağı şeklinde

de olabilir. Yağışlarla yeryüzüne inen suların bir kısmı yüzeysel akışlarla tekrar deniz ya da okyanuslara karışır. Yağışların bir kısmı da

topraktan sızarak yer altı sularına karışıp dolaylı olarak deniz ya da

okyanuslara karışır. Su döngüsü sayesinde tatlı su kaynakları meydana gelir. Canlı yaşamının devamı için su döngüsüne ihtiyaç vardır.

Su Döngüsü

Yeryüzünde Sular

Denizler

ve Okyanuslar Buzullar Göller

Akarsular Yer Altı Suları

Yağış

Yoğunlaşma

Buharlaşma

Terleme

Yer altı akışı

Yer altına sızma

Tatlı su %3

Dünyadaki su Tatlı su

Tuzlu su

(okyanuslar)

%97

Buz

dağları yer

buzulları

%68.3

Göller

%82

Bataklıklar

%11

Yeraltı

suyu

% 31,4

Tatlı yüzey

suyu(sıvı)

Diğer %0,04 Yüzey Nehirler %2

suyu

%0,3

Su Kaynaklarının Dağılımı

Yeryüzünde bulunan suların yaklaşık %97’si tuzlu sulardan oluşurken %3’ü tatlı sulardan meydana gelmektedir. Tatlı sular içerisinde

en büyük pay buzullara aittir. Çoğunluğu Antarktika kıtası ve Grönland Adası’nda yer alan buzullar yeryüzündeki en büyük tatlı su kaynağıdır. Tatlı suların yaklaşık %31’i yer altı sularından oluşmaktadır.

Tatlı su kaynaklarının yalnızca %0,3’ü yüzey sularından (göller, nehirler, bataklıklar) oluşmaktadır.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 1

Yeryüzünde tatlı su kaynakları bakımından birinci sırada % 68,3 oran

ile buzullar yer almaktadır.

Buna göre aşağıda verilen kıtalardan hangisinde buzullara bağlı tatlı su kaynaklarının oranı en fazladır?

A) Asya B) Avrupa C) Afrika

D) Antarktika E) Avustralya

P:91

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

6

FASİKÜL

2 COĞRAFYA

1) Okyanuslar ve Denizler

Kıtalar arasında bulunan büyük su kütlelerine okyanus denir. Bir okyanusla bağlantısı olan ve daha küçük olan su kütlelerine deniz denir. Dünya yüzeyinde bulunan suların yaklaşık %97’sini okyanus ve

denizler oluşturmaktadır. Kuzey ve Güney Amerika kıtalarının batı

kıyıları ile Asya ve Avustralya kıtalarının doğu kıyıları arasında bulunan ve yaklaşık 180 milyon km² genişliğe sahip olan Büyük Okyanus (Pasifik) Dünya'nın en büyük okyanusudur. Kuzey ve Güney

Amerika kıtaları ile Avrupa ve Afrika kıtaları arasında kalan ve yaklaşık 108 milyon km² genişliğe sahip olan Atlas Okyanusu (Atlantik) Dünya'nın en büyük ikinci okyanusudur. Asya Kıtası'nın güneyi

ile Avustralya Kıtası'nın batısı ve Afrika Kıtası'nın doğusu arasında

kalan ve yaklaşık 75 milyon km² genişliğe sahip olan Hint Okyanusu ise en küçük okyanustur.

Büyük Okyanus Kıyıları (Yeni Zelanda)

AKLINDA OLSUN

İki okyanus arasında bulunan sınırlar ülke sınırları

gibi net belli değildir.

Denizler bulundukları yere göre kenar deniz ve iç deniz olmak üzere ikiye ayrılır.

Kenar deniz: Okyanusların kenarlarında bulunan ve okyanuslarla

temas eden denizlerdir. Örneğin Doğu Çin Denizi, Ohotsk Denizi,

Karayip Denizi gibi denizler okyanusla temas ettikleri için kenar denizlerdir.

İç deniz: Karaların iç kısımlarında yer alan, kanal ve boğazlarla okyanuslarla bağlantı kuran denizlerdir. Kızıldeniz, Akdeniz, Karadeniz, Adriyatik Denizi iç denizlere örnek gösterilebilir.

Adriyatik Denizi

Çözüm

2) Göller

Karalar içerisinde bulunan çanak ya da çukur alanlarda biriken su

kütlelerine göl denir. Deniz ya da okyanuslarla doğrudan bağlantısı olmayan göller yüzeydeki tatlı suların yaklaşık %82’sini oluşturmaktadır.

Dünyanın en büyük gölü olan Hazar Gölü

ÖĞRETEN SORU 2

Bulundukları konuma göre denizler kenar ve iç deniz olmak üzere

ikiye ayrılır.

I. Adriyatik Denizi

II. Akdeniz

III. Karayip Denizi

IV. Japon Denizi

Buna göre yukarıda verilen denizlerden hangileri iç denizlere

örnek gösterilebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

P:92

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

6

FASİKÜL

3 COĞRAFYA

Göllerin kimyasal özellikleri birbirinden farklı olabilir. Yer altı ve yer

üstü kaynakları ile yağışlar tarafından beslenen göllerin suları tatlı,

tuzlu, acı ve sodalı olabilir. Bu durum gölün bulunduğu bölgedeki

iklime, gölü besleyen kaynaklara, göl çanağındaki kayaç yapısına,

gölün büyüklüğü ve derinliğine, gölün gideğen durumuna göre değişmektedir. Göl çanağına sığmayan sular bir kol hâlinde dışarı akmaktadır. Göl gideğeni verilen bu kavram göl suyunun kimyasal yapısını etkilemektedir. Gideğeni olan göllerin suları genelde tatlıdır.

GÖL

Gidegeni var

GÖL

Gidegeni yok

Bir gölün gidegeni varsa suları tatlı olur.

Çözüm

Göllerin bulunduğu yerlerin yüksekliği değişmektedir. Örneğin Ağrı’da yer alan ve 2241 metre yükseklikte bulunan Balık Gölü Türkiye’nin en yüksek rakımlı gölüdür.

ÖĞRETEN SORU 3

Göllerin kimyasal özelliklerinin birbirinden farklı olmasında;

I. Göllerin bulunduğu bölgenin iklimi,

II. Göl çanağının kayaç yapısı,

III. Göl gideğeninin olup olmaması

durumlarından hangileri etkili olmaktadır?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

Göllerin sıcaklıkları yükseltiye, bulundukları enleme ve beslendiği

kaynaklara göre değişmektedir. Yüksek bölgelerde ya da kutuplara yakın yerlerde bulunan, kar ve buz erimeleriyle beslenen göllerin suları genelde soğuktur. Termal sularla beslenen göllerin suları

ise sıcaktır.

İzlanda’da bulunan Blue Lagoon Gölü yer altından gelen

sıcak sularla beslendiği için 37 – 39 °C sıcaklığa sahiptir.

Çözüm

Göllerin tuzluluk oranları birbirinden farklıdır. Örneğin Antarktika’nın

kuzeydoğusunda yer alan Don Juan Gölü %40’a yakın tuzluluk oranına sahiptir. Gölde tuzluluk oranı yüksek olduğundan dolayı -50°C

sıcaklıkta bile donmaz. Güney Amerika Kıtası'nın en büyük gölü

olan Titikaka Gölü tatlı göller arasında yer almaktadır.

ÖĞRETEN SORU 4

Göllerin bulunduğu enlem ile su sıcaklığı arasında ilişki bulunmaktadır. Kutuplara yaklaştıkça Güneş ışınlarının geliş açısı daraldığı

için göllerin su sıcaklığı azalmaktadır.

Göllerin yükseltisi aynı olduğu düşünüldüğünde aşağıda verilen enlemlerden hangisinde göllerin suları daha soğuktur?

A) 20° kuzey B) 40° güney C) 50° kuzey

D) 60° güney E) 80° kuzey

P:93

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

6

FASİKÜL

4 COĞRAFYA

Göller oluşumuna göre doğal ve yapay göller olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.

Doğal Göller

İç ve dış kuvvetler sonucunda meydana gelen, oluşumunda insanların katkısının olmadığı göllerdir.

a) Tektonik Göller

Yerkabuğunda meydana gelen tektonik hareketler sonucunda oluşan çukurların içine su dolması sonucu oluşan göllerdir. Hazar Gölü, Aral Gölü, Baykal Gölü, Tanganika Gölü, Nyassa Gölü, Lut Gölü, Issık Gölü başlıca tektonik göllerdir.

Baykal Gölü (Rusya)

Oluşumuna Göre Göller

Doğal Göller Yapay Göller

Tektonik Göller

Buzul Gölleri

Volkanik Göller

Karstik Göller

Doğal Set Gölleri

Karma Göller

AKLINDA OLSUN

Tektonik göller deprem riskinin yüksek olduğu bölgelerde görülmektedir. Pasifik Ateş Çemberi ile Alp

Himalaya Deprem Kuşağı'nda tektonik göller yaygındır.

Çözüm

b) Buzul Gölleri (Sirk Gölleri)

Buzulların aşındırması sonucu oluşan çukurların içlerine su dolması sonucu oluşan göllerdir. Kutuplara yakın yerlerde ve yükseltinin

fazla olduğu bölgelerde görülmektedir. Kanada, Norveç, İsveç, Finlandiya, İzlanda gibi ülkelerde görülen buzul göllerinin suları genel

olarak soğuktur. Superior Gölü, Huron Gölü, Michigan Gölü, Jökulsarlön Gölü, Ladoga Gölü buzul göllerine örnek gösterilebilir.

ÖĞRETEN SORU 5

Levha sınırlarında tektonik hareketler neticesinde meydana gelen

çukurların suyla dolması sonucu tektonik göller meydana gelir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde tektonik

göller meydana gelebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

III

II

IV

P:94

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

6

FASİKÜL

5 COĞRAFYA

Superior Gölü (ABD – Kanada)

Çözüm

c) Volkanik Göller

Volkanik faaliyetlere bağlı olarak meydana gelen çukurların içine su

dolması sonucu oluşan göllerdir. Volkanik faaliyetlerin görüldüğü

bölgelerde bulunan bu göller krater gölü, kaldera gölü, maar gölü

gibi türleri bulunmaktadır. Japonya, ABD, Endonezya gibi ülkelerde volkanik göller görülürken ülkemizde de volkanik göllere rastlanmaktadır.

Toba Kaldera Gölü (Endonezya)

ÖĞRETEN SORU 6

Ortalama yükseltinin fazla olduğu bölgelerde dağların zirvelerinde

buzul göllerine rastlamak mümkündür.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisinde ortalama yükselti az olduğu için buzul göllerine rastlanmaz?

A) Nepal B) Türkiye C) İsviçre

D) İran E) Bangladeş

Çözüm

d) Karstik Göller

Kireçtaşı, jips, dolomit gibi karstik kayaçların erimesi sonucu meydana gelen çukurların içine su dolması sonucu oluşan göllerdir. Hırvatistan’da yaygın olarak bulunan karstik göllere ülkemizde de rastlanmaktadır. Genellikle mağara tavanlarının çökmesi sonucu obruk

gölleri görülmektedir.

Kırmızı Göl (Hırvatistan)

e) Doğal Set Gölleri

Akarsuların ya da koy ve körfezlerin önlerinin çeşitli sebeplerden

dolayı kapanması sonucu oluşan göllerdir.

Alüvyal Set Gölleri

Akarsuların taşımış olduğu alüvyonların akarsuyun yatağını ya da

ağız kısmını kapatması sonucu oluşan göllerdir.

ÖĞRETEN SORU 7

Aktif volkanizmanın görüldüğü bölgelerde volkanik gölleri görmek

mümkündür.

I. Endonezya

II. ABD

III. Nijerya

IV. İngiltere

Buna göre yukarıda verilen ülkelerden hangilerinde volkanik

gölleri görmek mümkündür?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

P:95

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

6

FASİKÜL

6 COĞRAFYA

Bafa Gölü (Aydın – Muğla)

Heyelan Set Gölleri

Heyelan ile akarsu vadisinin kapanması sonucu meydana gelen

göllerdir.

Karagöl (Şavşat – Artvin)

Kıyı Set Gölleri

Kıyı oku ya da kıyı kordonlarının bir koy ya da körfezin önünü kapatması sonucu oluşan göllerdir. Bu göllere lagün ya da deniz kulağı adı da verilmektedir.

Akyatan Gölü (Adana)

Volkanik Set Gölü

Volkanik patlama sonucunda çıkan lav gibi çeşitli materyallerin bir

çanağın ya da akarsu vadisinin önünde set oluşturması sonucu oluşan göllerdir.

Pina Gölü (Filipinler)

Moren Set Gölleri

Buzulların getirdiği moren kayaçlarının gerisinde biriken suların oluşturduğu göllerdir.

Moraine Gölü (Kanada)

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 8

Buzulların görüldüğü yüksek bölgelerde moren set göllerine rastlanmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde buzul göllere rastlanabilir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I IV

III

II

V

P:96

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

6

FASİKÜL

7 COĞRAFYA

Karma Göller

Bazı göllerin oluşumunda birden fazla faktör etkili olmaktadır. Örneğin Makedonya’da bulunan Ohrid Gölü hem tektonik hareketler

hem de karstik faaliyetler sonucunda meydana gelmiştir.

Ohrid Gölü (Makedonya)

Yapay Göller

Oluşumunda insanların etkisinin bulunduğu göllerdir. İçme suyu,

sulama, elektrik enerjisi üretme, sportif faaliyetler amacıyla yapılan

yapay göller birçok ülkede bulunmaktadır.

Üç Boğaz Barajı (Çin)

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 9

İnsanların sulama ve içme suyu temini için kurdukları barajlar yapay göller arasında yer almaktadır.

Buna göre aşağıda verilen göllerden hangisi yapay göller arasında yer almaktadır?

A) Sapanca B) Keban C) Ulubat

D) Manyas E) Tuz

3) Akarsular

Bir yatak içinde sürekli ya da geçici olarak eğim yönünde akan sulara akarsu denir. Yeryüzünde yüzeyde bulunan tatlı su kaynaklarının %2’sini oluşturan akarsular dere, çay, ırmak, nehir gibi farklı

isimler almaktadır.

a) Döküldüğü Yere Göre Akarsular

Akarsuyun kollarıyla birlikte su topladığı alanın tamamına havza denir. Sularını deniz ya da okyanuslara ulaştıran akarsuların oluşturduğu havzaya açık havza denir. Sularını göle, bataklığa ulaştıran ya

da kuruyup kalan akarsular kapalı havzadır. Bazı akarsular büyük

bir akarsuya eklenmektedir. Kol akarsu adı verilen bu akarsular havzanın genişlemesine katkı sağlamaktadır.

Amazon Nehri Atlas Okyanusu’na döküldüğü

için açık havzadır.

Volga Nehri Hazar Gölü’ne döküldüğü

için kapalı havzadır.

AKLINDA OLSUN

Akarsu havzalarıyla yer şekilleri arasında ilişki bulunmaktadır. Engebeli bölgelerde havza sayısı fazla iken, düz yerlerde havza sayısı daha azdır.

P:97

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

6

FASİKÜL

8 COĞRAFYA

b) Rejimlerine Göre Akarsular

Akarsuların yıl içindeki akım düzenine rejim denir. Akım miktarı yıl

içinde fazla değişmeyen akarsular düzenli rejimli akarsulardır. Örneğin Ekvatoral Bölge'de yer alan Amazon ve Kongo nehirleri düzenli rejimli akarsulardır. Akım miktarı yıl içinde büyük değişiklikler

gösteren akarsular düzensiz rejimli akarsulardır. Örneğin muson iklim bölgesinde yer alan Ganj, İndus ve Brahmaputra nehirlerinin

akım miktarı yazın artıp kışın azaldığı için düzensiz rejimli akarsulardır. Akdeniz iklim bölgesinde yer alan akarsuların akım miktarı

kış aylarında artıp yaz aylarında kuraklığa bağlı olarak azaldığı için

düzensiz rejimli akarsulardır.

O Ş

Akım (m3/sn)

400

300

200

100

M M H T A E E N K A

Düzenli Rejim

O Ş

Akım (m3/sn)

400

300

200

100

M M H T A E E N K A

Düzensiz Rejim

Yağışların ne zaman geleceği belli olmadığından dolayı ne zaman

akacağı belli olmayan akarsular epizodik rejimli akarsulardır. Çöl

bölgelerinde bulunan küçük akarsular örnek gösterilebilir.

Çözüm

c) Beslenme Kaynağına Göre Akarsular

Bazı akarsular yağmur sularıyla beslendiği için yağışlı dönemlerde

akım miktarı artarken kurak dönemlerde akım miktarı azalmaktadır.

Bazı akarsular göl sularıyla beslenir. Göl çanağından gideğen yoluyla çıkan sular akarsuları beslemektedir. Bazı akarsular kar ve buzların erimesiyle beslenmektedir. Bu akarsuların akım miktarı sıcaklığın arttığı ilkbaharın sonu ile yaz başlarında yükselmektedir. Genellikle kutuplara yakın yerlerde ya da yükseltinin fazla olduğu bölgelerde görülmektedir.

ÖĞRETEN SORU 10

Yaz aylarında debisi azalıp kış aylarında artan bir akarsuyun göle

döküldüğü tespit edilmiştir.

Bu akarsuyla ilgili olarak;

I. Kapalı havzadır.

II. Rejimi düzensizdir.

III. Ulaşım için elverişlidir.

IV. Yıl içinde akım miktarında değişim görülmez.

ifadelerinden hangileri söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

P:98

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

6

FASİKÜL

9 COĞRAFYA

O Ş

Akım (m3/sn)

300

250

200

150

100

50

0

E K A M M H T N A E

Kar ve buz sularıyla beslenen akarsu

Bazı akarsular kaynağını yer altı sularından almaktadır. Özellikle

karstik bölgelerde bulunan akarsuların bir kısmı kaynağını yer altı

sularından aldıkları için yıl içinde akım miktarındaki değişim azdır.

Yer Altı Suları

Yer altındaki boşluk ya da gözeneklerde bulunan sulara yer altı suyu denir. Yeryüzüne düşen suların bir kısmı yer altına sızmaktadır.

Yer altı suyunun oluşması için tabakaların geçirimlilik durumu önemlidir. Üstte geçirimli altta geçirimsiz tabakaların bulunduğu bölgelerde yüzeydeki sular kum, çakıl, çakıl taşı gibi geçirimli tabakadan

geçerek yer altına iner. Karstik araziler de geçirimli tabakalar arasında yer almaktadır. Kil gibi geçirimsiz tabakayla karşılaşan sular

geçirimsiz tabakanın üstünde yer altı suyunu oluşturur. Yer altı sularının bulunduğu tabakaya akifer denir.

Bazı yer altı suları ile iklim arasında ilişki bulunmaktadır. Yıllık yağış

miktarının yüksek olduğu bölgelerde yer altı suları fazla ve yüzeye

yakınken yıllık yağış miktarının az olduğu bölgelerde yer altı suları

az ve derinlerde bulunmaktadır. Bitki örtüsünün gür olduğu bölgelerde suyun yavaşlayıp zemine sızması kolay olduğu için yer altı suyu fazladır. Yer altı sularından bir kısmı beşeri faaliyetler sonucunda yeryüzüne çıkarılmaktadır. Bazı yer altı suları ise kendiliğinden

yeryüzüne çıkmaktadır. Bunlara kaynak denir.

Çözüm

a) Fay Kaynağı

Yerin derinliklerinde ısınan suların yer kabuğundaki çatlaklardan

yeryüzüne çıkması sonucu oluşan kaynaklardır. Deprem riskinin

yüksek ve fay kırıklarının olduğu bölgelerde görülen bu kaynakların suları sıcak ve mineral madde bakımından zengindir.

ÖĞRETEN SORU 11

Yıllık yağış miktarının yüksek olduğu bölgelerde yer altı suları yüzeye yakın yerlerde çıkmaktadır.

Aşağıda verilen bölgelerden hangisinde yer altı suları yüzeye

daha yakındır?

A) Kuzey Afrika B) Batı Avustralya C) Orta Asya

D) Amazon Havzası E) Arabistan Yarımadası

P:99

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

6

FASİKÜL

10 COĞRAFYA

Geçirimsiz

tabaka Geçirimsiz

tabaka

Fay kaynağı

Fay

Yeraltı suyu

Fay Kaynağı

Çözüm

Sıcaklığına göre ılıca, kaplıca ismi verilen bu sular ısınma, seraların

ısıtılması, termal tesisler gibi alanlarda kullanılmaktadır. Magmadan

ısınarak geldiği için suların sıcaklığı yıl içinde fazla değişmez. Dünya'da Japonya, Endonezya, Türkiye, İtalya, İzlanda, ABD, Meksika,

Şili gibi deprem ülkelerinde görülmektedir.

ÖĞRETEN SORU 12

Deprem riskinin yüksek olduğu bölgelerde fay kaynaklarına sıklıkla rastlanır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde fay kaynaklarına sıklıkla rastlanır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

II

IV

III

I

b) Gayzer

Aktif volkanik arazilerde yer altı sularının buhar basıncından dolayı

belirli aralıklarla periyodik olarak fışkırarak yeryüzüne çıktığı kaynaklara denir. ABD, İzlanda, Meksika, Japonya ve Yeni Zelanda’da

görülen gayzerler ülkemizde görülmez.

c) Karstik (Voklüz) Kaynaklar

Eriyebilen kayaçların bulunduğu karstik arazilerde çatlaklardan yer

altına sızan suların doğal bir şekilde yeryüzüne çıkması sonucu

karstik kaynaklar meydana gelir.

Karstik Kaynak

Suları soğuk olan bu kaynakların içerisinde yoğun miktarda kireç

eriyiği bulunur.

Yer altı

suyu Kaynak

P:100

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

6

FASİKÜL

11 COĞRAFYA

d) Yamaç (Vadi) Kaynağı

Geçirimli tabakalardan geçerek yer altına sızan suların geçirimsiz

tabakayla karşılaştıktan sonra yamaç kenarlarından yeryüzüne çıkması sonucu oluşan kaynaklardır. Genellikle yağmur sularıyla beslenen bu kaynakların su miktarı mevsimlere göre farklılık gösterir.

kaynak

kaynak

Yamaç (Vadi) Kaynağı

e) Artezyen

İki geçirimsiz tabaka arasında bulunan geçirimli tabakada biriken

suların beşeri müdahaleler sonucunda yeryüzüne çıkarılması sonucu artezyen suları oluşur. Tabakalar arasında basınca maruz kalan bu sular sondaj yardımıyla çıkarıldığında yeryüzüne fışkırarak

çıkarlar.

Geçirimsiz

tabaka

Geçirimli

tabaka

Geçirimsiz tabaka

Artezyen Kaynağı

Artezyen suları tarımda sulama, içme suyu temini gibi alanlarda kullanılır. Sular soğuktur.

TÜRKİYE’DEKİ SULAR

Türkiye su kaynaklarının çeşitliliği bakımından Dünya'da önde gelen ülkeler arasında yer almaktadır. Okyanusa kıyısı olmayan ülkemizin üç tarafı denizlerle çevrilidir. Ülke sınırları içerisinde bulunan

Marmara Denizi ile birlikte dört denize kıyısı olan ülkemizde iki önemli boğaz bulunmaktadır.

Türkiye’deki Denizler

Karadeniz

Ortalama su sıcaklığı 20°C olan Karadeniz ‰18 oran ile en az tuzluluk oranına sahip olan denizimizdir. Bu durumun sebebi Güneş

ışınlarını eğik açıyla aldığı için buharlaşmanın az olması, yağış miktarının fazla olması ve tatlı su kaynağı olan akarsular tarafından sürekli beslenmesidir. Güneşlenme süresi kısa olduğu ve bulutlu gün

sayısı fazla olduğundan dolayı deniz turizmi gelişmemiştir. 200 metre derinliğin altında kükürtlü hidrojen gazı bulunduğundan dolayı

canlı yaşamına rastlanmaz.

Marmara Denizi

İstanbul Boğazı’yla Karadeniz’e; Çanakkale Boğazı’yla Ege Denizi’ne bağlanan Marmara Denizi ülkemizdeki en küçük denizdir. Boğazlarla birlikte Asya ve Avrupa kıtalarını birbirinden ayıran Marmara Denizi’nin tamamı ülke sınırlarımız içerisinde yer almaktadır. Karadeniz’deki su seviyesi ve tuzluluk oranı farklılıklarından dolayı alt

ve üst akıntıların gerçekleştiği Marmara Denizi deniz yolu ulaşımı

için zorlu bir denizdir.

P:101

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

6

FASİKÜL

12 COĞRAFYA

Ege Denizi

Dağların kıyıya dik uzanmasından dolayı girintili çıkıntılı kıyı şeridine sahip olan Ege Denizi gerçek kıyı uzunluğu en fazla olan denizimizdir. Güneyinde deniz suyu sıcaklığı ve tuzluluk oranı fazlayken

kuzeye gittikçe bu değerler azalmaktadır.

Akdeniz

Ülkemizin güneyinde bulunan Akdeniz ‰36 - 39 oran ile en tuzlu

olan denizimizdir. Ortalama deniz suyu sıcaklığı 24 – 28°C olan Akdeniz’de güneşlenme süresi ve denize girme süresi uzun olduğundan dolayı deniz turizmi gelişmiştir.

Türkiye’deki Göller

Ülkemizde oluşumuna göre birçok göl türü bulunmaktadır. Göller

Yöresi adı verilen bölgede birçok göl bulunurken Marmara’nın güneyi de göl bakımından zengin yerler arasında yer almaktadır. Göllerin tuz oranları birbirinden farklıdır. Örneğin Tuz Gölü’nün tuzluluk

oranı sıcaklığın arttığı dönemlerde %32,9’a kadar yükselmektedir.

Bunun yanında Sapanca, İznik, Manyas göllerinin tuz oranı düşüktür.

Tuz Gölü ülkemizdeki en tuzlu göldür.

Göllerin bulunduğu bölgelerin yüksekliği değişmektedir. Örneğin

Çukurova Deltası'nda yer alan Akyatan Gölü’nün yüksekliği deniz

seviyesine yakınken Uludağ’ın zirvesinde yer alan Aynalı Gölü 2310

metre yükseltide bulunmaktadır.

Aynalı Gölü (Bursa)

a) Tektonik Göller

Deprem bölgesinde yer alan ülkemizde tektonik göllerin sayısı fazladır. Manyas, Ulubat, Sapanca, İznik, Beyşehir, Tuz gölleri tektonik

göllere örnektir.

Sapanca Gölü (Sakarya)

P:102

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

6

FASİKÜL

13 COĞRAFYA

b) Buzul Gölleri

Ülkemizde Kaçkar, Uludağ, Bolkar gibi yüksek dağların zirvelerinde buzul (sirk) gölleri bulunmaktadır. Uludağ’ın zirvesinde yer alan

Karagöl, Aynalı ve Kilimli gölleri buzul göllerine örnektir. AKLINDA OLSUN

Ülkemiz orta enlemlerde yer aldığı için deniz seviyesine yakın yerlerde buzul gölleri görülmez.

c) Volkanik Göller

Ülkemizde geçmiş dönemlerde yaşanan volkanik faaliyetlere bağlı olarak krater, kaldera ve maar gölleri bulunmaktadır. Bitlis’te bulunan Nemrut Gölü kaldera, Isparta’da bulunan Gölcük Gölü krater, Konya’da bulunan Acıgöl maar gölüne örnektir.

Nemrut Gölü (Bitlis)

d) Karstik Göller

Eriyebilen kayaçların görüldüğü bölgelerde meydana gelen karstik göllere Salda, Obruk, Kestel, Avlan, Kızören gölleri örnek gösterilebilir.

Salda Gölü (Burdur)

Doğal Set Gölleri

Alüvyal Set Gölleri

Akarsuların taşımış olduğu alüvyal malzemelerin akarsu yatağını ya

da bir koyun önünü kapatması sonucu alüvyal set gölleri meydana

gelmektedir. Eymir ve Mogan gölleri (Ankara), Köyceyiz Gölü (Muğla) ve Bafa Gölü (Muğla ile Aydın arası) alüvyal set göllerine örnektir.

Eymir Gölü (Ankara)

Heyelan Set Gölleri

Heyelan sonucu akarsu vadilerinin kapanması ile heyelan set gölleri meydana gelir. Yedigöller, Abant (Bolu), Uzungöl, Sera Gölü

(Trabzon), Tortum Gölü (Erzurum) heyelan set göllerine örnektir.

P:103

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

6

FASİKÜL

14 COĞRAFYA

Kıyı Set Gölleri (Lagün – Deniz Kulağı)

Bir koy ya da körfezin önünün dalgaların getirdiği materyallerle kapanması sonucu oluşan kıyı set göllerine İstanbul’da bulunan Büyük

Çekmece, Küçük Çekmece ve Durusu gölleri örnek gösterilebilir.

Küçük Çekmece Gölü (İstanbul)

Volkanik Set Gölleri

Van Gölü çevresinde yaygın olan volkanik set göllerine Erçek (Van),

Nazik (Bitlis), Haçlı (Muş), Çıldır (Ardahan ile Kars arası), Balık (Ağrı) gölleri örnek gösterilebilir.

Çıldır Gölü (Ardahan ile Kars arası)

Karma Göller

Bazı göllerin oluşumunda birden fazla faktör etkili olmuştur. Örneğin Van Gölü’nün oluşumunda tektonik ve volkanik faaliyetler etkili olurken Eğirdir Gölü’nün oluşumunda tektonik ve karstik faaliyetler etkili olmuştur.

Eğirdir Gölü (Isparta)

Yapay Göller

Beşerî faaliyetler sonucunda meydana gelen bu göller sulama, balıkçılık, içme suyu temini, elektrik üretmek gibi amaçlarla kullanılmaktadır. Keban, Karakaya, Atatürk Baraj gölleri yapay göllere örnek gösterilebilir.

Keban Baraj Gölü (Elazığ)

Türkiye’de Akarsular

Ülkemizde kısa mesafede yer şekilleri değiştiğinden dolayı ve dağların kıyılara uzanış yönünden dolayı akarsuların büyük bir kısmının boyları kısadır. Eğimli yataklara sahip olan akarsuların akış hızları fazladır. Buna bağlı olarak hidroelektrik potansiyelleri yüksektir.

a) Döküldüğü Yere Göre Akarsular

Yarımada olan ülkemizde denizlerin varlığından dolayı akarsuların

önemli bir kısmı açık havzalıdır. Kızılırmak, Yeşilırmak, Çoruh gibi

akarsular Karadeniz Havzası’na; Susurluk Marmara Havzası’na; Bakırçay, Gediz, Küçük Menderes, Büyük Menderes gibi akarsular

Ege Havzası’na; Seyhan, Ceyhan, Manavgat, Asi ve Aksu gibi akarsular Akdeniz Havzası’nda yer almaktadır.

Hatay’da bulunan Asi Nehri Akdeniz

Havzası’nda yer almaktadır.

Fırat ve Dicle nehirleri ülkemizde doğup Basra Körfezi’ne dökülmektedir. Ülkemizde bulunan akarsulardan bir kısmı Tuz Gölü ve

Van Gölü’ne döküldüğünden dolayı kapalı havzadır.

P:104

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

6

FASİKÜL

15 COĞRAFYA

b) Rejimlerine Göre Akarsular

Kuzey Anadolu Dağları’nın kuzey yamaçlarında Karadeniz ikliminin

görüldüğü bölgelerde akan akarsuların rejimleri daha düzenlidir.

Akdeniz ve karasal iklim bölgelerinde akan akarsuların akım miktarında yıl içinde değişim fazladır. Örneğin Akdeniz iklim bölgesinde

yazlar kurak ve kışlar yağışlı; karasal iklim bölgesinde ilkbahar ya

da yaz ayları yağışlı diğer aylar kurak geçtiğinden dolayı rejimleri

düzensizdir.

Gediz Nehri düzensiz rejimli akarsular arasında yer almaktadır.

Kar erimelerin etkili olduğu bölgelerde ilkbahar ayları ya da yaz başlarında akarsuların debilerinde artış meydana gelmektedir. Yer altı

sularıyla beslenen akarsuların su miktarı fazla olup rejimleri diğer

akarsulara göre daha düzenlidir.

c) Beslendiği Kaynaklara Göre Akarsular

Ülkemizde akarsuların bir kısmı yağmur sularıyla beslenirken bir

kısmı kar erimeleriyle beslenmektedir. Bazı akarsular göl ayağından gelen sularla beslenirken bazı akarsular yer altı sularıyla beslenmektedir.

Kar erimeleriyle beslenen akarsulardan biri olan

Çoruh Nehri düzensiz rejimli akarsudur.

Çözüm

Türkiye’de Yer Altı Suları

Zengin yer altı su kaynaklarına sahip olan ülkemizde farklı türlerde

yer altı su kaynakları bulunmaktadır.

a) Fay Kaynağı

Afrika, Avrasya ve Arabistan plakaları arasında kalan ülkemiz genç

ve deprem riski fazla olan bir ülkedir. Buna bağlı olarak ülkemizde

fay kırıkları sıklıkla görülmektedir. Magmada ısınan suların yer kabuğundaki kırık alanlardan yeryüzüne çıkması sonucu fay kaynakları meydana gelmektedir. Yıl boyu sıcak olup mineral bakımından

zengin olan fay kaynaklarına Kütahya, Afyon, Denizli, İzmir, Aydın, Yalova, Erzincan, Erzurum, Van, Diyarbakır gibi illerde rastlanmaktadır.

Fay Kaynağı (Afyon)

ÖĞRETEN SORU 13

Erzurum’da akan akarsuların ilkbahar aylarının sonunda debilerinde artış gözlenmektedir.

Bu durumun görülmesinde;

I. Karstik kaynakların beslemesi,

II. Göl gideğeni tarafından akarsuların debisinin artması,

III. Kar ve buz erimelerinin meydana gelmesi

durumlarından hangileri etkili olmaktadır?

A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

P:105

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

6

FASİKÜL

16 COĞRAFYA

AKLINDA OLSUN

Fay kaynaklarından sıcaklığı yüksek olana kaplıca,

daha düşük olana ılıca denir.

b) Karstik Kaynaklar

Ülkemizde jeolojik yapısından dolayı karstik kaynaklar en çok Akdeniz Bölgesi’nde rastlanmaktadır. Toros Dağları’ndaki kalkerli arazi içerisinde bulunan karstik kaynaklar kireç oranı yüksek sulardan

oluşmaktadır.

c) Yamaç Kaynağı

Vadi ya da dağ yamaçlarından yeryüzüne çıkan yamaç kaynaklarına ülkemizde birçok bölgede rastlanmaktadır.

d) Artezyen

İki geçirimsiz tabaka arasındaki geçirimli tabakada bulunan ve beşeri müdahalelerle yeryüzüne çıkarılan artezyen kaynaklarına ülkemizde birçok bölgede rastlanmaktadır. Sondaj yardımıyla yeryüzüne çıkarılan artezyen suları içme suyu, sulama gibi çeşitli alanlarda

kullanılmaktadır.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 14

Ülkemizde bulunan yer altı su kaynakları hakkında aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?

A) Eriyebilen kayaçların bulunduğu bölgelerde karstik kaynaklar

görülmektedir.

B) Afyon ve Kütahya’da deprem riski fazla olduğu için fay kaynakları görülmektedir.

C) Sondaj yoluyla çıkarılan artezyen kaynaklar tarımda sulama

amacıyla kullanılmaktadır.

D) Fay kaynaklarının sıcaklığı mevsimlere göre değişmektedir.

E) Yamaç kaynaklarına ülkemizde birçok bölgede rastlanmaktadır.

P:106

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

6

FASİKÜL

17 COĞRAFYA

TÜRKİYE’DE SU KULLANIMI

Su kaynakları bakımından çeşitliliği fazla olan ülkemizde sulardan

farklı alanlarda faydalanılmaktadır. Üç tarafı denizlerle çevrili olan

ülkemizde denizler ulaşım, balıkçılık, turizm alanlarında kullanılmaktadır. Örneğin Türkiye’nin güneyinde yer alan 1577 km kıyı uzunluğuna sahip olduğumuz Akdeniz turizm faaliyetlerinde önemli bir yere sahiptir. Güneşli gün sayısının fazla olması, deniz suyu sıcaklığının yüksek olması, denize girilebilecek sezonun uzun olması ve geniş kumsallarından dolayı Akdeniz yaz turizminde gelişmiştir.

Antalya, Muğla ve Mersin’de yer alan limanlar gerek turizm alanında gerekse ticaret ve ulaşım alanlarında kullanılmaktadır.

İskenderun Limanı

Dağların kıyıya uzanış yönünden dolayı girintili çıkıntılı olup toplamda 2805 km kıyı uzunluğuna sahip olduğumuz Ege Denizi turizm,

ulaşım ve ticaret alanlarında kullanılmaktadır. Deniz turizminde Aydın, İzmir ve Balıkesir kıyıları ön plana çıkarken özellikle İzmir Limanı uluslararası ticarette aktif rol oynayan limanlar arasında yer almaktadır.

İzmir Limanı

İstanbul ile Çanakkale boğazlarına sahip olup tamamı ülkemiz sınırları içerisinde yer alan ve 927 km kıyı uzunluğuna sahip Marmara Denizi’nden balıkçılık, ulaşım ve ticaret gibi alanlarda yararlanılmaktadır.

İstanbul Limanı

Türkiye’nin kuzeyinde yer alan ve ülkemize 1695 km kıyısı olan Karadeniz özellikle balıkçılık faaliyetleri bakımından ülke ekonomisine

katkı sağlamaktadır. Bunun yanında Zonguldak, Samsun ve Trabzon limanları ticaret açısından önemlidir.

Denizlerden yararlanma alanlarından birisi tuz üretimidir. İzmir

– Çamaltı, Balıkesir – Ayvalık bölgelerinden çıkarılan deniz tuzu

ülke ihtiyacına katkı sağlamaktadır.

Ülkemizde bulunan göllerden balıkçılık, tuz üretimi, sulama, elektrik enerjisi üretimi gibi alanlarda yararlanılmaktadır. Balıkçılık yapılan göllere Ulubat, Sapanca, Çıldır, Beyşehir, Eğirdir gölleri örnek

gösterilebilir.

P:107

Yeryüzündeki Sular ve Türkiye'deki Su kaynakları

6

FASİKÜL

18 COĞRAFYA

Tuz Gölü’nden üretilen tuz gıda sanayisi ve sofralarda kullanılmaktadır. Van Gölü ve Acıgöl’de suyun içinde çözülmüş madde miktarı fazla olduğu için kimya sanayisinde kullanılmaktadır.

Ulubat, Sapanca, Beyşehir, İznik, Manyas gibi tatlı su özelliğine sahip olan göllerden tarımda sulama amacıyla yararlanılmaktadır. Bunun yanında göllerin çevresindeki sazlık alanlar sepet, çatı ve şemsiye üretimi gibi alanlarda kullanılmaktadır.

Akarsularımızdan elektrik üretimi, su sporları, sulama, balıkçılık gibi alanlarda yararlanılmaktadır. Dar ve derin vadilerde akan akarsular hidroelektrik üretiminde kullanılmaktadır.

Yer altı su kaynakları bakımından zengin olan ülkemiz bu kaynaklardan içme suyu üretimi, elektrik enerjisi üretimi, sağlık gibi birçok

alanda yararlanmaktadır. Fay kırıklarının yoğun olduğu bölgelerde

magmada ısınan termal sulardan jeotermal enerji ve sağlık alanlarında yararlanılmaktadır.

ÇözümAKLINDA OLSUN

Türkiye jeotermal enerji potansiyeli bakımından Avrupa'da birinci, dünyada dördüncü sıradadır.

ÖĞRETEN SORU 15

Türkiye’de bulunan su kaynakları farklı amaçlarla kullanılmaktadır.

Su kaynaklarıyla ilgili aşağıda verilen yöntemlerden hangisi ülkemizde kullanılmamaktadır?

A) Artezyen kaynaklarından tarımda sulama amacıyla yararlanma

B) Denizlerden tuz çıkarılıp gıda sanayisinde kullanma

C) Tatlı su göllerinden balıkçılık alanında faydalanma

D) Akarsu ağızlarından gelgit enerjisiyle elektrik üretme

E) Yapay göllerde hidroelektrik enerjisi üretme

P:108

Öğreten Test

1

TEST

COĞRAFYA 19

1. Aşağıdaki grafikte yeryüzündeki tatlı su kaynaklarının dağılışı

verilmiştir.

I. Tatlı su kaynaklarında en büyük oran buz dağları ve buzullara aittir.

II. Tatlı su kaynakları en çok ekvatoral bölgede görülür.

III. Yer altı suları yeryüzündeki tatlı su kaynaklarının 1/4’ünden fazlasını oluşturur.

Buna göre yukarıda verilenlerden hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

Buz dağları

ve buzullar

%68,3

Yer altı suyu

%31,4

Diğer %0,3

3. Okyanus kıyılarında bulunan ve okyanuslardan adalarla ayrılan denizlere kenar deniz denir.

I. Kuzey Denizi

II. Karadeniz

III. Adriyatik Denizi

IV. Güney Çin Denizi

Buna göre yukarıda verilenlerden hangileri kenar denize

örnektir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

2. Dünya yüzeyinin yaklaşık 1/3'ü çölden oluşur. Oluşumlarına

göre farklı türlere ayrılan çöllerin ortak özelliği yağış miktarının az olmasıdır. Dünya'da yağış miktarının az olduğu yerlerin

başında soğuk çöller gelmektedir.

Buna göre yukarıda verilen bölgelerden hangisi soğuk çöllere örnektir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

II

IV

IV

III

I

4. Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölgede akarsuların debileri yüksektir.

B) II numaralı bölgede tatlı su kaynakları donmuş bir şekilde

bulunmaktadır.

C) III numaralı bölgede yağış miktarının az ve buharlaşmanın

şiddetli olması tatlı su kaynaklarını olumsuz yönde etkilemektedir.

D) IV numaralı bölgede muson yağışlarına bağlı olarak akarsuların yaz aylarında akım miktarı artar.

E) V numaralı bölgede buharlaşma az olduğu için tatlı sulara sahip göl sayısı fazladır.

I

IV

V

III

II

P:109

Öğreten Test 1

TEST

COĞRAFYA 20

1-D 2-A 3-D 4-E 5-C 6-C 7-E 8-D

5. Dünya'nın en uzun 9. nehri olan Kongo Nehri, Orta Afrika’dan

doğup Atlas Okyanusu’na dökülmektedir. Yıl içinde debisi fazla değişmeyen akarsuyun yatağında menderes oluşumlarına

rastlanır.

I. Düzenli rejimli akarsudur.

II. Açık havzaya sahiptir.

III. Hidroelektrik potansiyeli yüksektir.

Buna göre Kongo Nehri’yle ilgili olarak verilenlerden hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

7.

Strokkur Gayzeri 15-20 metre yükseğe kadar çıkan sularıyla

İzlanda’nın en tanınmış gayzerlerinden biridir. Periyodik olarak neredeyse her 4-8 dakikada bir patlayan gayzer görsel bir

şölen sunmaktadır.

I. Volkanik arazidir.

II. Genç oluşumlu bir bölgedir.

III. Magmada ısınan suların yeryüzüne basınçlı bir şekilde fışkırması sonucu oluşur.

Buna göre Strokkur Gayzeri ve bulunduğu bölgeyle ilgili

olarak verilenlerden hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

6. Ural Dağları’nın güneybatı yamaçlarından doğan ve 2428 km

uzunluğuna sahip olan Ural Nehri Hazar Gölü’ne dökülür. Havzasının büyük bir kısmı Rusya topraklarında bulunan nehrin

akım grafiğinde yıl içinde dalgalanmalar meydana gelmektedir.

I. Rejimi

II. Havzası

III. Dünyadaki uzunluk sıralaması

Buna göre parçada Ural Nehri’yle ilgili olarak verilenlerden hangileri hakkında bilgi elde edilebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

8. Eski adı Apolyont Gölü olan Ulubat Gölü Bursa il sınırları içerisinde yer almaktadır. Tektonik hareketler sonucunda meydana gelen göl Emet Çayı tarafından beslenmektedir. Yaz aylarında gölün seviyesi azalırken kış aylarında yağışlar sonucu

tekrar yükselmektedir.

I. Gölün oluşumunda yer kabuğu hareketleri etkilidir.

II. Emet Çayı göl gideğenidir.

III. Göl seviyesinde yıl içinde değişiklikler meydana gelmektedir.

Buna göre yukarıda verilenlerden hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

P:110

Pekiştiren Test

2

TEST

21 COĞRAFYA

2. Buzulların aşındırması sonucu oluşan çukurlarda biriken sular buzul göllerini oluşturmaktadır. Güneş ışınlarının yıl içinde

eğik açıyla geldiği bölgelerde buzul gölleri deniz seviyesine

yakın yerlerde görülmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde deniz

seviyesine yakın yerlerde buzul göllerine rastlanmaktadır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

II

V

IV

III

I

4. Enlem etkilerinden dolayı Ekvator'dan kutuplara doğru gidildikçe denizlerdeki buharlaşma miktarı azaldığı için tuzluluk

oranı azalmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde tuzluluk oranı en azdır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

II

V

III

IV

I

3. Günümüzde özellikle şehirlerde yaşayan insanlar için cilt hastalıkları daha sık görülen bir problemdir. Şehir hayatında her

gün hava kirliliğine maruz kalmamızdan ötürü cildimizde kirler ve çeşitli toksinler birikmektedir. Bu kir ve toksinler cildimizde iltihaplanma ve sivilce gibi çeşitli problemlere neden olmaktadır. Termal sular içeriğinde bulunan çeşitli mineraller cildi beslediği gibi çeşitli hastalıkların da ortadan kalkmasına yardımcı olmaktadır. Bundan dolayı bazı ülkelerde cilt hastalıklarını tedavide alternatif tıp uygulaması olarak termal su kaynakları kullanılmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangileri örnek

gösterilebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

II

IV

III

I

1. Aşağıda bir akarsuyun yıllık akım grafiği verilmiştir.

O Ş

Akım (m3/sn)

400

300

200

100

M M H T A E E N K A

I. Yıl içinde akım düzeninde fazla değişiklik yaşanmamıştır.

II. Açık havza özelliğine sahiptir.

III. Yatağı içinde kanyon vadilere rastlanır.

IV. Düzenli rejimli akarsudur.

Buna göre yukarıda verilenlerden hangilerine ulaşılamaz?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

P:111

Pekiştiren Test 2

TEST

22 COĞRAFYA

1-B 2-C 3-E 4-C 5-D 6-E 7-C 8-A

6. • Norveç’in kuzeyinde buzul gölleri yaygındır.

• Endonezya’da kaldera gölleri görülmektedir.

• ABD’nin batısında tektonik göllere rastlanmaktadır.

Buna göre,

I. Fiziki faktörler göllerin oluşumunu etkilemektedir.

II. Göl sularının kimyasal özellikleri birbirine benzerlik göstermektedir.

III. Göllerin oluşumunda beşeri faktörlerin etkisi bulunmaktadır.

yargılarından hangilerine ulaşılamaz?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) II ve III

8. Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

I. Tektonik oluşumlu göllere rastlanır.

II. Fay kaynakları görülmektedir.

III. Akarsuların debileri yaz aylarında düşer.

IV. Akarsuların rejimleri düzenlidir.

Buna göre haritadaki bölgelerin ortak özellikleri arasında

verilenlerden hangileri söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

5. Su döngüsünün başlangıcı havadaki nem miktarının artmasıdır. Havadaki nem miktarını artıran unsurlardan birisi de bitkilerin terlemesidir. Özellikle geniş yapraklı bitkiler terleme yoluyla atmosfere nem kazandırmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangileri yukarıdaki parçaya örnek gösterilebilir?

A) I ve III B) II ve IV C) III ve V

D) I ve IV E) II ve V

I

V

III

IV

II

7. Dünya yüzeyinin yaklaşık %70’i sulardan oluşmasına rağmen

insanların kullanabildiği tatlı su kaynaklarının oranı %2.5 civarındadır. Buna bağlı olarak Dünya'da 80 ülkede su kıtlığı görülmektedir. Tatlı su kaynaklarına erişimin kısıtlı olduğu bu ülkelerin ortak özellikleri arasında yıllık yağış miktarının az olduğu bilinmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde su kaynakları kısıtlı olduğu söylenebilir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I

V

IV

III

II

P:112

Sınav Tadında

3

TEST

23 COĞRAFYA

1. Bir bölgeye düşen yıllık yağış miktarı ile tatlı su kaynakları arasında doğru orantı bulunmaktadır. Yıllık yağış miktarının yüksek olduğu bölgelerde tatlı su kaynakları fazladır.

Buna göre yukarıda verilen bölgelerden hangilerinde tatlı su kaynakları daha fazladır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I

III

IV

II

2. Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölgedeki akarsuların debisi yaz aylarında artarken kış aylarında azalmaktadır.

B) II numaralı bölgede görülen karstik göllerin oluşumunda

bölgenin jeolojik yapısı etkilidir.

C) III numaralı bölgede bulunan gölün oluşumunda yer kabuğu hareketleri etkili olmuştur.

D) IV numaralı bölgede dalga birikim faaliyetleri sonucu kıyı

set gölleri görülmektedir.

E) V numaralı bölgede ilkbahar aylarında karların erimesine

bağlı olarak akarsuların akım miktarı artmaktadır.

I

II

IV

III

V

4. Aşağıda artezyen kaynağı görseli verilmiştir.

I. Oluşumunda tabakaların geçirimlilik durumu etkilidir.

II. Suları sıcak ve mineral bakımından zengindir.

III. Beşerî müdahaleler sonucunda yeryüzüne çıkarılmaktadır.

Buna göre artezyen kaynağıyla ilgili olarak verilenlerden

hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

Geçirimsiz

tabaka

Geçirimli

tabaka

Geçirimsiz tabaka

3. Yıllık yağış rejiminin düzenli olduğu iklimlerin akım miktarında

yıl içindeki değişimi azdır.

Haritada verilen bölgelerin iklimleri göz önüne alındığında hangilerinde akarsuların akım miktarında yıl içindeki

değişim daha azdır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

II

III

IV

I

P:113

Sınav Tadında

3

TEST

24 COĞRAFYA

1-C 2-A 3-C 4-D 5-C 6-C 7-B 8-A

5. Nijerya termal sular bakımından fakir bir ülkeyken İzlanda aksine zengin bir ülkedir.

I. Jeolojik özellik

II. Mutlak konum

III. Deprem riski

IV. Yaşanan iklim

Yukarıdakilerden hangilerinin farklı olması, iki ülkenin termal sular bakımından birinin fakir, diğerinin zengin olmasının nedenleridir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

7. Bir bölgede görülen yer şekilleriyle o bölgedeki yer altı su kaynakları arasında ilişki bulunabilir.

Buna göre yukarıda verilen yer şeklinin görüldüğü bir bölgede aşağıda verilen yer altı su kaynaklarından hangisini

görmek mümkündür?

A) Gayzer B) Karstik C) Vadi

D) Artezyen E) Yamaç

6.

Günümüzden yaklaşık 80 bin yıl önce volkanik patlama sonucu meydana gelen ve Endonezya'da yer alan Toba Gölü Dünya'nın en büyük krater gölleri arasında yer almaktadır. Son 25

milyon yıl içinde meydana gelen en büyük volkanik patlama

sonucu oluşan gölün en derin bölgesi 400 metreden fazladır.

I. Gölün oluşumunda iç kuvvetler etkilidir.

II. Pasifik Ateş Çemberi’nde yer almaktadır.

III. Gölün meydana gelmesinde kimyasal tortul kayaçlar etkili olmuştur.

Buna göre Toba Gölü’yle ilgili olarak verilenlerden hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) II ve III

8. Aşağıda fay kaynağı görseli verilmiştir.

Geçirimsiz

tabaka Geçirimsiz

tabaka

Fay kaynağı

Fay

Yeraltı suyu

I. Deprem riski

II. Fay kırıkları

III. Masif arazi

IV. Karstik kayaçlar

Buna göre fay kaynağının fazla olduğu bölgelerden yukarıda verilenlerden hangileri görüldüğü söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

P:114

1 COĞRAFYA

FASİKÜL

7

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

TOPRAK OLUŞUMU VE TOPRAK TİPLERİ

Kayaçların fiziksel ya da kimyasal yollarla çözülmesi sonucu oluşan; içinde su, hava, canlı ve cansız kalıntılarını barındıran, yeryüzünü birkaç cm ile birkaç metre arasında saran örtüye toprak denir.

Toprak oluşumu için en önemli faktör olan çözülme fiziksel (mekanik), kimyasal ve biyolojik olmak üzere üçe ayrılmaktadır.

a) Fiziksel (Mekanik) Çözülme

Kayaçların kimyasal yapısı değişmeden küçük parçalara ayrılmasına fiziksel (mekanik) çözülme denir. Fiziksel çözülme günlük ya da

yıllık sıcaklık farkının yüksek olduğu yerlerde görülür. Kayaçlar ısındıkça genleşir, soğudukça büzülür. Sıcaklık farkına bağlı olarak sürekli genleşip büzülen kayaçlar bir süre sonra ufak parçalara ayrılır. Dünyada çöl bölgelerinde ve karasal iklimin görüldüğü yerlerde

fiziksel çözülme görülmektedir.

Çöl ikliminin görüldüğü bölgelerde fiziksel

ufalanma görülmektedir.

Çöl İklimi

Çözüm

Yağış (mm) Sıcaklık (°C)

40

30

400

300 20

10

200

-10

0

-30

-20

-40

100

O Ş M M H T A E E K A N

0

ÖĞRETEN SORU 1

Günlük sıcaklık farkının yüksek olduğu bölgelerde kayaçların kimyasal yapısı değişmeden parçalanması sonucu mekanik ufalanma

meydana gelmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde mekanik

ufalanma görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

IV

III

II

P:115

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

7

FASİKÜL

2 COĞRAFYA

Karasal iklimin görüldüğü bölgelerde çatlayan kayaçların arasına

giren sular dondukça hacmi genişler ve çatlakların daha da büyümesine sebep olur.

b) Kimyasal Çözülme

Kayaçların kimyasal yollarla erimesi sonucu oluşan çözülmedir. Kimyasal çözülmede kayaçların fiziksel yapısının yanında kimyasal yapıları da değişmektedir. Yıllık yağış miktarının yüksek olduğu bölgelerde sular kayaçları ayrıştırmakta ve kimyasal yapılarını zamanla değiştirmektedir. Sıcaklık ortalaması ile yıllık yağış miktarının yüksek olduğu Ekvatoral, ılıman okyanusal ve muson iklimlerinde kimyasal çözülme görülür.

Ekvatoral iklimin görüldüğü bölgelerde kimyasal

ufalanma görülmektedir.

O

Yağış mm Sıcaklık °C

0 0

5

10

15

25

20

100

50

150

200

250

Ş M N M H T A E E K A

Çözüm

c) Biyolojik Çözülme

Canlılar kayaçların parçalanmasında etkin rol oynamaktadır. Bitkilerin köklerindeki asitli maddeler kayaçları parçalamasına yardımcı olmaktadır. Bitki örtüsünün yoğun görüldüğü Ekvatoral ve ılıman

okyanusal iklim bölgelerinde biyolojik çözülme yaygındır.

Fiziksel çözülmenin görüldüğü bölgelerde toprak oluşumu yavaşken kimyasal çözülmenin görüldüğü bölgelerde toprak oluşumu

hızlıdır.

ÖĞRETEN SORU 2

Sıcaklık ortalaması ve yıllık yağış miktarının yüksek olduğu bölgelerde kimyasal çözülme yaygın olduğu için toprak oluşumu hızlıdır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde toprak oluşumu daha hızlıdır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

IV

III

II

P:116

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

7

FASİKÜL

3 COĞRAFYA

Toprağın Oluşumunu Etkileyen Faktörler

Toprak oluşumu üzerinde iklim, ana materyal, yer şekilleri, canlılar

ve zaman etkili olmaktadır.

a) İklim

Kayaçların fiziksel ya da kimyasal yolla ufalanmasında iklimlerin etkisi görülmektedir. Sıcaklık farkının az olduğu ve yağışın yüksek olduğu yerlerde kimyasal ufalanma görülürken sıcaklık farkının fazla

olduğu ve yağışın az olduğu bölgelerde fiziksel ufalanma görülmektedir. Ayrıca farklı iklimlerin görüldüğü bölgelerde farklı toprak tipleri meydana gelmektedir.

b) Ana Materyal

Kayaçların türleri farklı türde toprakların oluşmasına sebep olmaktadır. Örneğin karstik kayaçların bulunduğu bölgelerde kireç oranı

yüksek topraklar görülmektedir. Ayrıca kayaçların dirençleri birbirinden farklı olduğu için toprak oluşum hızları da bölgeden bölgeye değişmektedir. Dirençli kayaçların aşınması uzun sürdüğünden

dolayı toprak oluşumu yavaş görülürken dirençsiz kayaçların aşınması kısa sürdüğünden dolayı toprak oluşumu daha kısadır.

c) Yer Şekilleri

Eğimin fazla olduğu yerlerde erozyon sonucu toprak sürekli taşındığı için ince bir toprak katmanı oluşur. Eğimin azaldığı yerlerde toprak oluşumu gelişebildiğinden dolayı kalın bir toprak katmanı oluşur.

d) Canlılar

Bitkilerin kökleri yardımıyla kayaçları parçalaması toprak oluşumunu etkilemektedir. Bitkilerin yaprak, dal gibi kalıntıları toprak içindeki humus oranını artırıp toprağın verimli olmasına katkı sağlamaktadır. Ayrıca toprak içerisindeki bazı canlıların hareketleri toprak oluşumu üzerinde etkilidir.

e) Zaman

Toprak oluşumu için kayaçların ayrışması, içine çeşitli canlılar yerleşmesi, üstünde bitki örtüsü oluşması, toprağın katmanlara ayrılması gerekir. Bunların tamamının meydana gelmesi uzun bir süreçtir. Bölgeden bölgeye değişmekle birlikte ortalama 1 cm toprağın

oluşması için bin senelik bir zamana ihtiyaç vardır.

P:117

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

7

FASİKÜL

4 COĞRAFYA

Çözüm

Toprağın Katmanları (Horizonları)

Toprağın katmanlarına horizon denir. Bazı topraklarda horizonların

tamamı görülürken bazı topraklarda horizonların bir kısmı görülmektedir. Toprakta dört tane horizon bulunmaktadır.

A Horizonu

Toprağın en üst katmanıdır. Atmosferle temas eden bu katman yağışlarla yıkandığı için diğer adı yıkanma horizonudur. Bu katmanda

tarım yapılmaktadır.

B Horizonu

A horizonunda yıkanarak taşınan kireç ve tuz gibi maddelerin biriktiği bu katmanın diğer adı birikme horizonudur. Açık bir renge sahiptir.

C Horizonu

Ana kayanın parçalanması sonucu oluşan horizondur.

D Horizonu

Ana kayanın bulunduğu katmandır.

ÖĞRETEN SORU 3

18° - 56° güney enlemleri arasında yer alan ve kuzeyden güneye

4350 km uzunluğa sahip Şili’de farklı toprak tipleri görülmektedir.

Örneğin ülkede yer alan Atakama Çölü’nde çöl toprağı görülürken

yaklaşık 40° enlemlerinde Akdeniz ikliminin görüldüğü bölgelerde

terra rossa toprakları bulunmaktadır.

I. İklim

II. Zaman

III. Canlılar

Parçadaki bilgiye göre Şili’de farklı toprak tiplerinin görülmesinde yukarıda verilenlerden hangileri etkili olmuştur?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

A horizonu

(Yıkanma)

katı

B horizonu

(Birikme)

katı

C horizonu

(Parçalanmış

ana kaya)

D horizonu

(Ana kaya)

Toprak Horizonları

Çözüm

Toprak Tipleri

Topraklar kendi içinde zonal, intrazonal ve azonal topraklar olmak

üzere üçe ayrılır.

ÖĞRETEN SORU 4

I. B horizonunda yıkanan maddeler A horizonunda birikmektedir.

II. D horizonu ana kayadan oluşmaktadır.

III. Toprak tiplerinin tamamında bütün horizonlar görülür.

IV. Bitkilerin kökleriyle birlikte tutunduğu katman A horizonudur.

Yukarıda toprak horizonlarıyla ilgili verilen bilgilerden hangileri doğrudur?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

P:118

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

7

FASİKÜL

5 COĞRAFYA

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 5

Topraklar kendi içinde zonal, intrazonal ve azonal olmak üzere üçe

ayrılır.

I. Laterit

II. Kalsimorfik

III. Tundra

IV. Hidromorfik

V. Kolüvyal

Yukarıda verilen toprak tipleri kendi aralarında eşleştirildiğinde hangisi dışarıda kalır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

1. Zonal Topraklar

İklim ve ana kaya etkisiyle oluşan zonal topraklar içerisinde A, B, C

ve D horizonlarının tamamı görülmektedir. Zonal topraklar oluştuğu bölgenin iklim özellikleri hakkında bilgi verir.

a) Laterit

Sıcak ve yağışlı ekvatoral iklim bölgesinde görülen toprak tipidir.

Sıcaklık ve yağış fazla olduğu için bölgede kimyasal çözülme yaygındır ve toprak oluşumu hızlıdır.

Ekvatoral İklim

Toprak içerisinde demir oranı yüksek olduğu için oksitlenmeden

dolayı toprak rengi kırmızıdır. Bitki örtüsünün yoğun olduğu Ekvatoral bölgede yıkanma fazla olduğu için toprağın verimi ile tuz ve

kireç oranı azdır. Bölgede mikroorganizmalar bitki kalıntılarını çok

hızlı bir şekilde parçaladığı için toprak içinde humus oranı azdır.

O

Yağış mm Sıcaklık °C

0 0

5

10

15

25

20

100

50

150

200

250

Ş M N M H T A E E K A

Toprak Tipleri

Zonal

Topraklar

Laterit

Terra Rossa

Podzol

Kahrevengi orman

Çernezyom

Kahverengi ve kestane

renkli bozkır toprağı

Çöl toprakları

Tundra

Halomorfik topraklar

Hidromorfik topraklar

Kalsimorfik topraklar

Alüvyal topraklar

Kolüvyal topraklar

Litosoller

Regosoller

Lös

Moren

Vertisoller

Rendzinalar

Azonal

Topraklar

İntrazonal

Topraklar

P:119

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

7

FASİKÜL

6 COĞRAFYA

Laterit

Laterit Toprakların Dağılışı

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 6

Ekvatoral iklimin görüldüğü ülkelerde laterit toprakları görülmektedir.

I. Kanada

II. Brezilya

III. Endonezya

IV. Norveç

Buna göre yukarıda verilen ülkelerden hangilerinde laterit toprakları görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

b) Terra Rossa (Kırmızı Topraklar)

Akdeniz ikliminin görüldüğü kalkerli arazilerde bulunan terra rossa

toprakları içerisinde demir oksit oranı yüksek olduğu için rengi kırmızıdır. Toprak içerisinde kireç oranı yüksek olduğu için tarımsal verimi düşüktür. Organik madde bakımından zengin olmayan bu topraklarda daha çok turunçgil, üzüm ve zeytin tarımı yapılmaktadır.

Akdeniz İklimi

Yağış (mm) Sıcaklık (°C)

200 25

160 20

120 15

80 10

5

0

40

O Ş M M N H T A E E K A

0

Terra Rossa

Terra Rossa Topraklarının Dağılışı

P:120

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

7

FASİKÜL

7 COĞRAFYA

c) Podzol

Soğuk ve nemli iklim bölgelerinden görülen podzollar genellikle iğne yapraklı ormanların altında gelişir. Yıkanmanın fazla olduğu bu

toprakların rengi genellikle gridir. İğne yapraklı ormanların geniş yer

kapladığı Sibirya ve Kanada’da görülen podzollar humus bakımından fakir olduğu için verimi azdır.

Sert Karasal İklim

Yağış (mm) Sıcaklık (°C)

25

20

15

10

5

0

-5

-10

200

150

100

50

0

O Ş M M N H T A E E K A

Podzol

Podzol Topraklarının Dağılışı

Çözüm

d) Kahverengi Orman Toprakları

Orta kuşakta ılıman okyanusal iklimin görüldüğü bölgelerde karışık

yapraklı ormanların altında bulunan kahverengi orman toprakları

humus bakımından zengin oldukları için verimli topraklar arasında

yer almaktadır.

Ilıman Okyanusal İklim

Yağış (mm) Sıcaklık (°C)

60

50

40

30

20

10

0

-10

-20

400

300

250

200

150

100

50

O Ş M M N H T A E E K A

0

350

ÖĞRETEN SORU 7

Soğuk ve nemli iklim bölgelerinde iğne yapraklı ağaçların altlarında podzol toprakları görülmektedir.

I. Kanada

II. Rusya

III. Bangladeş

IV. Mısır

Buna göre yukarıda verilen ülkelerden hangilerinde podzol toprakları görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

P:121

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

7

FASİKÜL

8 COĞRAFYA

Kahverengi Orman Toprağı

Kahverengi Orman Topraklarının Dağılışı

e) Çernezyomlar

Karasal iklim bölgelerinde çayır bitki örtüsünün bulunduğu bölgelerde görülen çernezyomlar renginden dolayı kara toprak olarak da

adlandırılmaktadır. Çayırların yavaş yavaş ayrışmasından dolayı humus bakımından zengin olan bu topraklar zonal topraklar arasında

en yüksek verimliliğe sahiptir.

Çernezyom

f) Kahverengi ve Kestane Renkli Bozkır Toprakları

Yıllık yağış miktarının az olduğu karasal iklim bölgelerinde görülen

bu toprakların türü yağış miktarına göre değişmektedir. Yıllık yağışın 300 – 400 mm arasında olduğu bölgelerde kahverengi bozkır

toprağı görülmektedir. Yıllık yağış miktarını 500 – 600 mm arasında olduğu bölgelerde kestane renkli bozkır toprakları görülmektedir. Kahverengi ve kestane renkli bozkır toprakları tahıl üretimi için

uygun topraklar arasında yer almaktadır.

Step (Bozkır) İklim

Yağış (mm) Sıcaklık (°C)

25

20

15

10

5

0

-5

-10

-15

-20

150

125

100

75

50

25

0

O Ş M M N H T A E E K A

Kahverengi Bozkır Toprağı Kestane Renkli Bozkır Toprağı

Kahverengi ve Kestane Rengi Bozkır Topraklarının Dağılışı

P:122

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

7

FASİKÜL

9 COĞRAFYA

g) Çöl Toprağı

Yıllık yağış miktarının 200 mm altında ve mekanik çözülmenin fazla olduğu bölgelerde görülen çöl toprakları humus bakımından fakirdir. Yıkanma az olduğu için tuz ve kireç birikimi fazla olan çöl toprakları verimsiz topraklar arasında yer almaktadır.

Çöl İklimi

Çöl Toprağı

Çöl Topraklarının Dağılışı

Yağış (mm) Sıcaklık (°C)

40

30

400

300 20

10

200

-10

0

-30

-20

-40

100

O Ş M M N H T A E E K A

0

Çözüm

h) Tundralar

Kutuplara yakın yerlerde görülen tundra toprakları yılın büyük bir

kısmında donmuş hâlde bulunmaktadır. Yaz aylarında 2 – 3 ay ısınmanın etkisiyle çözülen toprak bataklık hâline gelmektedir. Tarım

açısından elverişsiz topraklar arasında yer almaktadır. Güney Yarım

Küre’de tundra ikliminin görülebileceği enlem aralığında karalar bulunmadığı için tundra toprağı görülmez.

Tundra Toprağı

ÖĞRETEN SORU 8

Yıllık yağış miktarının 200 mm altında olduğu ve günlük sıcaklık farkının fazla olduğu ülkelerde çöl toprakları görülmektedir.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisinde çöl toprakları görülmektedir?

A) Hollanda B) Belçika C) Cezayir

D) İtalya E) Fransa

Tundra İklimi

Yağış (mm) Sıcaklık (°C)

15

10

5

0

-5

-10

-15

-20

-25

-30

200

150

120

80

40

0

O Ş M M N H T A E E K A

P:123

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

7

FASİKÜL

10 COĞRAFYA

Tundra Topraklarının Dağılışı

ÇözümAKLINDA OLSUN

Avrupa Kıtası'nda çöl iklimi görülmediği için çöl toprağına rastlanmaz.

ÖĞRETEN SORU 9

Yılın büyük bir bölümünde donmuş bir şekilde bulunan tundra toprakları tarımsal açıdan verimsizdir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde tundra

toprağı görüldüğü için tarımsal verim azdır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

III IV

II

Çözüm

2) İntrazonal Topraklar

İntrazonal topraklarda toprak horizonları tam olarak gelişmemiştir.

Genellikle iki tane horizon görülür. İntrazonal topraklar kendi içinde üçe ayrılır.

a) Halomorfik Topraklar (Tuzlu Topraklar)

Kurak ve yarı kurak bölgelerde suların buharlaşması ile toprak yüzeyinde tuz ve kireç birikmesi sonucu oluşan topraklardır. Genellikle açık renkli olan halomorfik topraklar tarım açısından verimsizdir.

Halomorfik Topraklar

ÖĞRETEN SORU 10

Haritada verilen bölgelerde görülen toprak tiplerinden hangisi

aşağıda yanlış verilmiştir?

A) I Tundra

B) II Kahverengi bozkır

C) III Terra rossa

D) IV Laterit

E) V Çöl

I

V

IV

III

II

P:124

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

7

FASİKÜL

11 COĞRAFYA

b) Hidromorfik Topraklar (Sulu Topraklar)

Taban suyunun yüzeye yakın olduğu yerlerde görülmektedir. Bataklık ve sazlık alanlarında görülen hidromorfik topraklar tarım açısından verimsizdir.

Hidromorfik Topraklar

c) Kalsimorfik Topraklar

Kireç taşı ile killi kireç taşlarının görüldüğü bölgelerde bulunan topraklardır. Vertisoller ve rendzinalar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.

Vertisoller genellikle eski göl tabanlarında killi kireç taşlarının bulunduğu yerlerde görülmektedir. Vertisoller ‘’dönen toprak’’ ismiyle de anılmaktadır. Rendzinalar yumuşak kireç taşlarının üzerinde

oluşmaktadır.

Vertisoller

AKLINDA OLSUN

İntrazonal topraklarda genellikle A ve C horizonları görülmektedir.

Çözüm

3) Azonal Topraklar

Dış kuvvetlerin aşındırma ve biriktirme faaliyetleri sonucunda meydana gelen azonal topraklarında horizon oluşumu görülmez. Azonal topraklar taşınmış topraklar olduğu için bulundukları bölgenin

iklim özellikleri hakkında bilgi vermez.

a) Alüvyal Topraklar

Akarsuların aşındırması ve biriktirmesi sonucunda meydana gelen

alüvyal topraklara delta ovalarında, dağ eteklerinde ve vadi tabanlarında rastlanmaktadır. Taşınan malzemeler toprağın mineral bakımından en zengin yeri olduğu için tarım açısından verimli topraklardır.

Alüvyal Topraklar

ÖĞRETEN SORU 11

İntrazonal topraklar kendi içinde üçe ayrılmaktadır.

I. Halomorfik

II. Podzol

III. Hidromorfik

IV. Alüvyal

V. Kalsimorfik

Buna göre yukarıda verilenlerden hangileri intrazonal toprak

türlerinden biri değildir?

A) I ve III B) II ve IV C) III ve V

D) II ve IV E) I ve V

P:125

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

7

FASİKÜL

12 COĞRAFYA

b) Kolüvyal Topraklar

Eğimli arazilerde kum, çakıl gibi materyallerin birikmesi sonucu oluşan topraklardır.

Kolüvyal Topraklar

c) Litosoller

Eğimli yamaçlarda ince malzemelerin taşınması sonucunda geride

kalan taşlı topraklardır.

d) Regosoller

Volkanik arazilerde eğimli alanlarda biriken kum oranı yüksek topraklardır.

e) Lösler

Rüzgârların taşıyıp biriktirmesi sonucu meydana gelen topraklardır.

Lösler

f) Morenler

Buzulların taşıdığı malzemelerin birikmesi sonucu oluşan topraklardır.

Morenler

Çözüm

TÜRKİYE’DE TOPRAK OLUŞUMU VE TOPRAK TİPLERİ

Ülkemizde kısa mesafede iklimlerin değişmesi, yer şekillerinin çeşitlilik göstermesi, kayaç çeşitliliğinin fazla olması ve farklı dış kuvvetlerin etkilerinden dolayı toprak çeşitliliği fazladır.

Türkiye’de Toprakların Dağılışı

Ülkemizde engebeli bölgelerde toprak çeşitliliği daha fazlayken düz

bölgelerde toprak çeşitliliği daha azdır.

ÖĞRETEN SORU 12

• Azonal topraklar arasında yer almaktadır.

• Dış kuvvetlerden rüzgârların taşıyıp biriktirdiği topraklardır.

• Horizon oluşumu görülmez.

Buna göre yukarıda özellikleri verilen toprak tipi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Moren B) Lös C) Laterit

D) Podzol E) Terre Rossa

P:126

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

7

FASİKÜL

13 COĞRAFYA

1) Zonal Topraklar

a) Terra Rossa

Türkiye’de Terra Rossa Topraklarının Dağılışı

Kırmızı topraklar olarak adlandırılan terra rossa toprakları Akdeniz

ikliminin görüldüğü ve kalkerli arazilerin bulunduğu Akdeniz ve Ege

kıyılarında görülmektedir.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 13

Ülkemizde Akdeniz ikliminin etkili olduğu kalkerli arazilerde kırmızı

topraklar görülmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde kırmızı

topraklar görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I II

III

IV

b) Kahverengi Orman Toprakları

Yıllık yağış miktarının yüksek olduğu Karadeniz kıyıları ile Marmara

Denizi çevresinde görülen kahverengi orman toprakları humus bakımından zengin olup verimli topraklar arasında yer almaktadır. Yıkanmanın fazla olduğu yerlerde toprak içinde kireç oranı düşük iken

yıkanmanın az olduğu yerlerde kireç oranı yüksektir.

Türkiye’de Kahverengi Orman Topraklarının Dağılışı

c) Kahverengi ve Kestane Renkli Bozkır Toprakları

Ülkemizde karasal iklimin görüldüğü alanlar fazla olduğu için en

fazla görülen toprak tipidir. Yıllık yağış miktarının 300 – 400 mm civarı olduğu İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu çevrelerinde kahverengi bozkır toprakları görülürken yıllık yağış miktarının 500 – 600 mm civarında olduğu iç ve doğu kesimlerinde kestane renkli bozkır toprakları görülmektedir.

Türkiye’de Kahverengi ve Kestane Renkli Bozkır Topraklarının Dağılışı

d) Çernezyomlar

Erzurum – Kars çevresinde görülen çernezyomlar çayır bitki örtüsü altında oluştuğu için humus bakımından zengindir. Verim oranı

yüksek olan çernezyom toprakları bölgedeki sert iklim koşullarından dolayı tarımda yeterince kullanılamamaktadır. Çernezyomların

P:127

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

7

FASİKÜL

14 COĞRAFYA

bulunduğu bölgelerde geniş çayırların bulunması bölgede büyükbaş hayvancılığın gelişmesine katkı sağlamaktadır.

e) Podzol Toprağı

Serin ve nemli bölgelerde görülen podzoller ülkemizde özellikle Batı Karadeniz çevresinde görülmektedir. Gri renge sahip olan toprakların verimi azdır.

Çözüm

2) İntrazonal Topraklar

Ülkemizde görülen intrazonal topraklar kendi içinde üçe ayrılmaktadır.

a) Halomorfik Topraklar

Tuz ve kireç oranının yüksek olduğu halomorfik topraklara ülkemizde Tuz Gölü çevresinde rastlanmaktadır. Bunun yanında Konya kapalı havzasının çukur bölgelerinde ve Göller Yöresi'nde de halomorfik topraklar görülmektedir.

b) Hidromorfik Topraklar

Taban suyu seviyesinin yüksek olduğu bölgelerde görülen hidromorfik topraklara Çukurova, Çarşamba Ovası ve Büyük Menderes

havzalarında rastlanmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 14

Türkiye’nin fiziki şartlarından dolayı bazı toprak tipleri geniş alanlarda görülmektedir.

I. Podzol

II. Kahverengi ve kestane renkli bozkır

III. Terra rossa

IV. Vertisoller

Buna göre yukarıda verilen toprak türlerinden hangileri ülkemizde daha geniş alanlarda görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

c) Kalsimorfik Topraklar

Kalsimorfik topraklar ülkemizde vertisoller ve rendzinalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Eski göl tabanlarında görülen ve diğer adı dönen

toprak olan vertisollere Ergene Havzası, Güney Marmara ve Konya çevresinde rastlanmaktadır. Kireçli araziler üzerinde görülen

rendzinalar Güney Marmara ve Göller yöresi çevresinde rastlanmaktadır.

Kalsimorfik Topraklar

Çözüm

3) Azonal Topraklar

Dış kuvvetlerin etkisiyle meydana gelen azonal topraklar ülkemizde farklı bölgelerde görülmektedir.

a) Alüvyal Topraklar

Akarsuların taşıdığı malzemelerin birikmesi sonucu oluşan alüvyal

topraklara vadi tabanları, dağ eteği ovaları ve delta ovalarında rastlanmaktadır. Çukurova, Bafra, Çarşamba, Göksu, Balat ovaları alüvyal toprakların birikmesi sonucu meydana gelmiştir.

ÖĞRETEN SORU 15

• Ergene Havzası’nda görülür.

• Dönen toprak olarak adlandırılır.

• Eski göl tabanlarında oluşur.

Yukarıda özellikleri verilen toprak tipi hangisidir?

A) Podzol B) Rendzina C) Vertisoller

D) Laterit E) Çernezyom

P:128

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

7

FASİKÜL

15 COĞRAFYA

Türkiye'de Alüvyal Toprakların Dağılışı

Çözüm

b) Kolüvyal Topraklar

Dağ eteklerinde görülen kolüvyal topraklara Kuzey Anadolu Dağları, Doğu Anadolu çevresi ve Toroslarda rastlanmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 16

Haritada belirtilen bölgelerde görülen toprak tipiyle ilgili olarak;

I. Azonal topraktır.

II. Horizon oluşumu görülmez.

III. Akarsuların taşıyıp biriktirdiği malzemeler ile oluşur.

yargılarından hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

c) Litosoller

Eğimli arazilerde görülen ve taşlı topraklardan oluşan litosollere Taşeli Platosu, Doğu Anadolu, Boz Dağlar çevrelerinde rastlanmaktadır.

d) Regosoller

Volkanik arazilerde görülen ve kumlu topraklar olan regosollere Doğu Anadolu ve Nevşehir çevresinde rastlanmaktadır.

Türkiye'de Azonal Toprakların Dağılışı

e) Morenler

Orta enlemlerde yer alan ülkemizde buzulların etkili olduğu alanlar

yüksek dağların üst kesimleri olduğu için morenlere daha çok bu

bölgelerde rastlanmaktadır. Doğu Anadolu ve Kuzey Anadolu Dağları’nın yüksek kesimlerinde görülen morenler yığınlar hâlinde bulunmaktadır.

TÜRKİYE’DE TOPRAK KULLANIMI

Toprak çeşitliliği bakımından zengin olan ülkemizde topraklar tarım, sanayi, hayvancılık, ormancılık gibi birçok alanda kullanılmaktadır.

Türkiye'de Toprakların Kullanım Alanları

23 29,7

28,6

18,7

Tarım Orman Çayır ve mera Diğer

P:129

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

7

FASİKÜL

16 COĞRAFYA

Türkiye’de Tarım Alanları

Ülkemizdeki toprakların yaklaşık %30’u tarım alanı olarak kullanılmaktadır. Ülkemizde farklı toprak tiplerine bağlı olarak farklı tarım

ürünleri yetiştirilmektedir. Yıkanmış ve kireç oranının düşük olduğu

kahverengi orman topraklarında çay ve fındık üretimi gerçekleştirilirken yıllık yağış miktarının az olduğu kahverengi ve kestane renkli bozkır topraklarında tahıl üretimi gerçekleştirilmektedir.

Yıkanmış topraklar çay tarımı için elverişlidir.

Kahverengi ve kestane renkli bozkır topraklarında buğday ve arpa

üretimi gerçekleştirilmektedir.

Kireç ve demir oksit oranının yüksek olduğu terra rossa topraklarında turunçgil, zeytin ve üzüm bağı üretimi yapılırken volkanik arazilerde görülen kumlu regosol topraklarında patates yetiştirilmektedir.

Terra rossa toprakları turunçgil tarımı için elverişlidir.

Kumlu topraklar patates tarımı için oldukça elverişlidir.

Türkiye’de Orman Alanları

Türkiye arazisinin yaklaşık %29’u ormanlardan oluşmaktadır. Kuzey Anadolu Dağları’nın kuzey kıyıları ile Batı ve Orta Torosların güney kıyılarında orman alanları geniş yer kaplamaktadır. Ormanlar

kereste, tomruk, maden direği, reçine üretimi, fıstık çamı gibi çeşitli alanlarda kullanılmaktadır.

Toros Dağları’nın güneyinde kızılçam ormanları görülmektedir.

Türkiye’de Hayvancılık

Ülkemizdeki toprakların yaklaşık %19’u çayır ve meralardan oluşmaktadır. Kahverengi ve kestane renkli bozkır topraklarının bulunduğu bölgelerde bozkır bitki örtüsüne bağlı olarak küçükbaş hayvancılık yapılırken çernezyom topraklarının bulunduğu bölgelerde

çayır bitki örtüsüne bağlı olarak büyükbaş hayvancılık yapılmaktadır. Terra rossa topraklarının görüldüğü Akdeniz çevresinde kıl keçisi yetiştiriciliği yapılmaktadır.

Çayırların bulunduğu bölgelerde büyükbaş hayvancılık yaygındır.

P:130

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

7

FASİKÜL

17 COĞRAFYA

Bozkırların bulunduğu bölgelerde küçükbaş hayvancılık yaygındır.

Toprağın Sanayide Kullanımı

Toprak sanayide kiremit, porselen, seramik, çimento, çömlek ve

tuğla yapımında ham madde olarak kullanılmaktadır. Tokat, Manisa, Afyon, Ankara’da tuğla üretimi gerçekleştirilirken Çanakkale,

Kütahya, Manisa, Bilecik ve İzmir’de seramik üretimi yapılmaktadır.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 17

Ülkemizde toprak çeşitli alanlarda kullanılmaktadır.

I. Tarımsal üretimde

II. Ham madde olarak sanayide

III. Hayvancılık faaliyetlerinde

Buna göre yukarıda verilenlerden hangileri ülkemizde toprağın

kullanım alanları arasında yer almaktadır?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

Türkiye’de Toprak Erozyonu

Toprağın üst katmanının akarsu ve rüzgârlar tarafından taşınmasına erozyon denir. Ülkemizde kurak ve yarı kurak alanlarda cılız bitki örtüsünün görüldüğü bölgelerde toprak erozyonu görülmektedir. Erozyon oluşumunda doğal faktörlerin yanında beşerî faktörlerin de etkisi bulunmaktadır. Doğal bitki örtüsünün tahrip edilmesi,

meraların aşırı otlatılması, toprağın eğim yönünde sürülmesi toprak

erozyonunu hızlandırmaktadır. Ülkemizde özellikle İç Anadolu ve

Doğu Anadolu bölgelerinde erozyon etkili olmaktadır. Erozyon sonucu toprağın verimli olan üst kısmının taşınması tarımda verimi

azaltmaktadır.

Ağaçlandırma çalışmalarının yapılması, tarım arazilerinin eğime dik

yönde sürülmesi, meraların aşırı otlatılmasının engellenmesi, anız

yakımının engellenmesi, tarım arazilerinin boş bırakılmaması erozyonu önlemek amacıyla yapılan önlemler arasında yer almaktadır. AKLINDA OLSUN

Son yıllarda ülkemizde yapılan ağaçlandırma çalışmalarına bağlı olarak erozyon azalmaktadır.

P:131

Toprak Oluşumu ve Toprak Tipleri

7

FASİKÜL

18 COĞRAFYA

Çözüm

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 18

Ülkemizde kurak ve yarı kurak bölgelerde akarsu ve rüzgâr erozyonu etkili olmaktadır. Yapılan bir araştırmaya göre Türkiye’de her

yıl 642 milyon ton toprak erozyon sonucu taşınmaktadır. Erozyonu

önlemek amacıyla çeşitli önlemler alınmaktadır.

Bunların arasında;

I. Tabakaları eğim yönünde sürmek

II. Ağaçlandırma çalışmaları yapmak

III. Meraların aşırı otlatılmasını engellemek

önlemlerinden hangileri gösterilebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

ÖĞRETEN SORU 19

Seyhan ve Ceyhan nehirlerinin getirdiği alüvyallerin birikmesi sonucu oluşan Çukurova’da yapılan toprak analizinde horizon oluşumunun görülmediği tespit edilmiştir.

Buna göre,

I. Azonal topraklarda horizon oluşumu görülmez.

II. Dış kuvvetler tarafından biriktirilen topraklarda horizon oluşumu görülmez.

III. Akdeniz ikliminin etkili olduğu bölgelerde horizon oluşumu

görülmez.

sonuçlarından hangilerine ulaşılamaz?

A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

Çözüm

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 20

Yıllık yağış miktarının az olduğu bölgelerde havadaki nem miktarının az olması günlük ve yıllık sıcaklık farklarının fazla olmasına sebep olmaktadır. Bu bölgelerde kayaçların kimyasal yapısı değişmeden sadece parçalanma meydana geldiği için toprak oluşumu yavaştır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde toprak oluşumu daha yavaştır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

II

IV

III

ÖĞRETEN SORU 21

Türkiye’de bulunan topraklar tarım ve hayvancılık faaliyetlerinin yanında sanayi alanında da kullanılmaktadır.

Aşağıda verilenlerden hangisi buna örnek gösterilemez?

A) Cam sanayisi B) Kiremit sanayisi C) Çini sanayisi

D) Petrokimya sanayisi E) Porselen - Seramik

P:132

Öğreten Test

1

TEST

COĞRAFYA 19

1. Yerli topraklar anlamına gelen zonal topraklar ile iklim arasında bağlantı bulunmaktadır. Örneğin terra rossa topraklarının

bulunduğu yerde Akdeniz iklimi görülürken tundra topraklarının görüldüğü yerdeyse tundra iklimi görülmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerde yaşanan iklim ve

toprak türü aşağıdakilerden hangisinde doğru verilmiştir?

İklim Toprak türü

A) Ekvatoral Laterit

B) Çöl Çöl

C) Ilıman okyanusal Kahverengi orman

D) Karasal Kahverengi bozkır

E) Sert karasal Podzol

I

3. Aşağıdaki görselde barkan oluşumu verilmiştir.

I. Bölgede mekanik çözülme etkilidir.

II. Yıllık yağış miktarı azdır.

III. Rüzgâr biriktirmesi sonucu lös toprakları görülür.

Buna göre barkan şekillerinin görüldüğü bölgelerle ilgili

olarak verilenlerden hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

4. • Yazların sıcak ve kurak, kışların ılık ve yağışlı geçtiği bölgelerde görülür.

• İçerisindeki demirin oksitlenmesi sonucu rengi kırmızıdır.

Yukarıda özellikleri verilen toprak türü haritada verilen bölgelerden hangilerinde gösterilmiştir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

IV

III

II

2. Bir bölgede etkili olan dış kuvvetler ile azonal toprak türleri

arasında bağlantı kurulabilir.

I. Akarsu

II. Buzul

III. Rüzgâr

Buna göre yukarıda verilen dış kuvvetlerin görüldüğü bölgelerde aşağıdaki toprak türlerinden hangileri görülmektedir?

I II III

A) Moren Lös Alüvyal

B) Alüvyal Moren Lös

C) Lös Alüvyal Moren

D) Kolüvyal Lös Moren

E) Kolüvyal Moren Alüvyal

P:133

Öğreten Test 1

TEST

COĞRAFYA 20

1-A 2-B 3-E 4-D 5-E 6-D 7-C 8-B

5. • Zonal topraklardandır.

• Toprak yılın büyük bir kısmında donmuş halde bulunur.

• Mutlak konumdan dolayı ülkemizde bulunmaz.

Yukarıda özellikleri verilen toprak türü hangisidir?

A) Çernezyom B) Terra Rossa C) Laterit

D) Podzol E) Tundra

6. Eski Yunan tüccarları Nil Nehri’nin ağız kısmında akarsuyun

getirdiği materyallerin birikmesi sonucu oluşan üçgen şeklinde kara parçası olduğunu görürler. Yunan alfabesinin dördüncü harfi olan Δ (delta) şekline benzediğinden dolayı buraya

delta ovası ismini verirler.

Parçada anlatılan oluşumun benzeri haritada verilen bölgelerden hangilerinde görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

III IV

II

I

8. Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölgede toprak yıl boyu yıkandığından dolayı

verimi düşüktür.

B) II numaralı bölgede toprak oluşumunda kimyasal ufalanma etkilidir.

C) III numaralı bölgede topraklar demir oksitten dolayı kırmızı renktedir.

D) IV numaralı bölgede topraklar yılın büyük bir kısmında donmuş hâldedir.

E) V numaralı bölgede rüzgârların biriktirmesi sonucu lös topraklarına rastlanır.

I

V

IV

III

II

7.

Ülkemizde Erzurum – Kars çevresinde görülen bu toprak türü organik madde bakımından zengin olup yerli topraklar arasında verimi en fazla olan türdür. Diğer ismi ‘’kara toprak’’ olan

bu toprağın bulunduğu bölgede kış ayları sert geçtiğinden dolayı tarımda yeterince yararlanılamamaktadır.

Yukarıda özellikleri verilen toprak türü hangisidir?

A) Laterit B) Alüvyal C) Çernezyom

D) Çöl E) Kahverengi orman

P:134

Pekiştiren Test

2

TEST

21 COĞRAFYA

1. • Yıllık yağış miktarı 200 mm altında olan yerlerde görülür.

• Günlük sıcaklık farkının fazla olması mekanik çözülmeyi

hızlandırır.

• Humus bakımından fakir olan bu toprak türünde verim azdır.

Yukarıda özellikleri verilen toprak türü hangisidir?

A) Podzol B) Çernezyom C) Çöl

D) Laterit E) Tundra

2. Aşağıda Malezya’nın başkenti Kuala Lumpur’un iklim grafiği

verilmiştir.

Bu bölge ile ilgili olarak,

I. Toprak oluşumunda kimyasal çözülmenin etkisi fazladır.

II. Toprak aşırı yıkandığı için verimi azdır.

III. Toprak yılın büyük bir kısmında donmuş bir şekilde bulunmaktadır.

IV. Toprak içerisinde tuz ve kireç oranı fazladır.

sonuçlarından hangilerine ulaşılabilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

Sıcaklık (°C) Yağış (mm)

385

275

330

220

165

110

55

0

40

30

35

25

20

15

10

5

O Ş M M H T A E E K A N

4. Aşağıdaki Dünya haritasında bazı bölgeler verilmiştir.

Bu bölgelerde görülen zonal toprak türleri hangisinde doğru verilmiştir?

I II III

A) Podzol Çernezyom Terra Rossa

B) Laterit Podzol Çöl

C) Alüvyal Kolüvyal Laterit

D) Terra Rossa Çernezyom Podzol

E) Laterit Terra Rossa Tundra

I

III

II

3. Günlük sıcaklık farkının fazla olduğu bölgelerde kayaçlarda

çatlama yoluyla parçalanma meydana gelir. Fiziksel ufalanma

adı verilen bu çatlamaların görüldüğü yerlerde toprak oluşumu yavaş gerçekleşir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde toprak oluşumu daha yavaş gerçekleşir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

IV

III II

P:135

Pekiştiren Test 2

TEST

22 COĞRAFYA

1-C 2-A 3-D 4-E 5-C 6-D 7-E 8-C 9-C

5. • Lös

• Moren

• Kolüvyal

Bu toprakların ortak özellikleriyle ilgili olarak,

I. Dış kuvvetlerin etkisi sonucunda oluşan taşınmış topraklardır.

II. Horizon oluşumu görülmez.

III. Bulundukları bölgenin iklimi hakkında bilgi verir.

sonuçlarından hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

6. Aşağıda verilen toprak türlerinden hangisinde daha fazla

horizon görülmektedir?

A) Halomorfik B) Rendzina C) Moren

D) Podzol E) Kolüvyal

7. K bölgesinde yıllık sıcaklık farkı 4°C görülürken L bölgesinde

bu fark 68°C civarındadır.

Buna göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) K bölgesinde kimyasal çözülme görülür.

B) L bölgesinde toprak oluşumu daha yavaştır.

C) K bölgesinde yağış miktarı daha fazladır.

D) L bölgesinde kayaçlar parçalanırken kimyasal özellikleri

değişmez.

E) K bölgesinde toprakta tuz ve kireç birikimi daha fazladır.

8. Akdeniz ikliminin görüldüğü bölgelerde terra rossa toprakları

görülürken Ekvatoral iklimin görüldüğü bölgelerde laterit toprakları yaygındır.

Buna göre,

I. Fiziki faktörler toprak türlerini etkilemektedir.

II. Toprak türleri ile iklim arasında ilişki bulunmaktadır.

III. Bir bölgenin toprak türü zamanla değişebilir.

sonuçlarından hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

9. Dünya haritasında bir bölge taranarak gösterilmiştir.

I. Çöl

II. Laterit

III. Tundra

IV. Terra Rossa

V. Kahverengi bozkır

Taranarak gösterilen alan içerisinde yukarıda verilen toprak türlerinden hangisi görülmez?

A) I B) II C) III D) IV E) V

P:136

Sınav Tadında

3

TEST

23 COĞRAFYA

1. Azonal topraklar farklı bölgelerden taşınan topraklar olduğu

için bulunduğu bölgenin iklimi hakkında bilgi vermez.

Buna göre aşağıda verilen toprak türlerinden hangisi bulunduğu bölgenin iklimi hakkında bilgi vermez?

A) Tundra B) Podzol C) Alüvyal

D) Çernezyom E) Laterit

2. Zonal topraklar bulunduğu bölgenin iklim özelliklerini yansıtmaktadır.

Aşağıda verilen zonal topraklardan hangisinin bulunduğu

bölgede yıllık yağış miktarı diğerlerinden daha fazladır?

A) Çöl B) Tundra C) Terra Rossa

D) Laterit E) Kahverengi step

3. Topraklar kendi içerisinde zonal, intrazonal ve azonal topraklar olmak üzere üçe ayrılır.

I. Laterit

II. Alüvyal

III. Moren

IV. Podzol

V. Halomorfik

Buna göre yukarıda verilen toprak türleri eşleştirildiğinde

hangisi dışarıda kalır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

4. Yıllık yağış miktarının yüksek olduğu bölgelerde kayaçların

aşınmasında kimyasal ufalanma etkilidir. Kayaçların fiziksel ve

kimyasal yapısının değiştiği bu ufalanmada toprak oluşumu

hızlıdır.

Buna göre aşağıda verilen bölgelerden hangisinde kimyasal ufalanma daha az görülür?

A) Amazon Havzası

B) Kongo Havzası

C) Orta Asya

D) Muson Asya’sı

E) Kuzeybatı Avrupa

5. Ülkemizde görülen bir iklim grafiği aşağıda verilmiştir.

Yağış (mm) Sıcaklık (°C)

200 25

160 20

120 15

80 10

5

0

40

O Ş M M N H T A E E K A

0

Bu bölgede görülen toprak tipiyle ilgili olarak,

I. Terra Rossa toprakları görülmektedir.

II. Toprak içinde demir oranı yüksektir.

III. Toprakların rengi kırmızıdır.

yargılarından hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

P:137

Sınav Tadında

3

TEST

24 COĞRAFYA

1-C 2-D 3-E 4-C 5-E 6-B 7-C 8-E 9-D 10-E 11-B

6. • İntrazonal topraklar arasında yer almaktadır.

• Toprak içerisinde genelde A ve C horizonları görülür.

Yukarıda özelliği verilen toprak tipine hangisi örnek gösterilebilir?

A) Podzol

B) Halomorfik

C) Alüvyal

D) Kolüvyal

E) Laterit

7. Kuzey Anadolu Dağları’nın kuzey yamaçlarında toprak içindeki humus miktarı daha fazla iken İç Anadolu Bölgesi’ndeki toprakların içinde humus oranı daha azdır.

Buna göre;

I. Kuzey Anadolu Dağları’nın kuzey yamacında toprak verimi daha fazladır.

II. İç Anadolu Bölgesi’nde toprak içinde canlı kalıntılarının

oranı daha azdır.

III. İç Anadolu Bölgesi’ndeki topraklarda horizon sayısı daha

azdır.

ifadelerinden hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

9. Ülkemizde karasal iklimin görüldüğü ve yıllık yağış miktarının

az olduğu bölgelerde bulunan topraklar üzerinde step bitki örtüsü yetiştiği için küçükbaş hayvancılık yaygın olarak yapılmaktadır.

Yukarıda özellikleri verilen toprak türü hangisidir?

A) Laterit

B) Terra Rossa

C) Podzol

D) Kahverengi bozkır toprağı

E) Alüvyal

10. Toprak katmanı anlamına gelen toprak horizonları A, B, C ve

D horizonlarından oluşmaktadır.

Toprak horizonlarıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi

söylenemez?

A) Yağışlarla beraber yıkandığından dolayı A horizonununa

yıkanma horizonu denir.

B) B horizonu içinde kireç ve tuz birikimleri meydana gelmektedir.

C) C horizonu parçalanmış anakayadan oluşur.

D) D horizonu anakayanın bütün hâlinde bulunduğu yerdir.

E) Yeryüzüne en yakın olan katman D horizonudur.

11. Yılda yaklaşık 9 – 10 ay boyunca donmuş bir şekilde bulunup

yaz aylarında kısa süreliğine çözülen ve bataklık hâline gelen

topraklara tundra toprağı denir.

Aşağıda verilen ülkelerden hangisinde tundra toprağı görülür?

A) Bangladeş B) Kanada C) Brezilya

D) Meksika E) Nijerya

8. Dış kuvvetler tarafından taşınan toprakların birikmesi sonucu

azonal topraklar meydana gelmektedir.

Aşağıda verilen topraklardan hangisi azonal topraklara örnek gösterilebilir?

A) Podzol B) Hidromorfik C) Laterit

D) Vertisoller E) Alüvyal

P:138

1 COĞRAFYA

FASİKÜL

8

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

BİTKİ ÖRTÜSÜNÜN SINIFLANDIRILMASI VE

DAĞILIŞI

Bir bölgenin fiziki şartlarına göre yetişen bitki topluluklarına doğal

bitki örtüsü denir. Doğal bitki örtüsü bulunduğu bölgedeki ekosistem, ekonomik faaliyetler, madde döngüleri gibi faktörleri etkilemektedir.

Bitki Örtüsünün Dağılışını Etkileyen Faktörler

a) İklim

Bitkilerin dağılışındaki en önemli faktörlerden biridir. Benzer iklimlerin görüldüğü bölgelerde benzer bitki türleri görülmektedir. Örneğin Kuzey Yarım Küre’de Akdeniz kıyıları ile Güney Yarım Küre’de

yer alan Cape Town’da Akdeniz iklimi görüldüğü için iki bölgede

de maki bitki türüne rastlanır.

Cape Town

Bitkilerin yetişmesi için uygun sıcaklık ve yağış koşullarına ihtiyaç

vardır. Sıcaklığın çok düşük olduğu kutuplarda doğal bitki örtüsü

görülmezken yıllık yağış miktarının düşük olduğu çöl bölgelerinde

seyrek ve cılız bitki örtüsü bulunmaktadır.

Kutup iklimi bitki örtüsünün bulunmadığı tek iklim tipidir.

Çözüm

Sıcaklık ve yağış miktarının yüksek olduğu Ekvatoral bölgede bitki

tür ve çeşitliliği fazladır.

ÖĞRETEN SORU 1

Yıllık sıcaklık ve yağış özelliklerinin birbirine benzediği yerlerde benzer bitki türleri görülmektedir.

Buna göre yukarıdaki bölgelerde görülen bitki türleri eşleştirildiğinde hangisi dışarıda kalır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

II

V

IV

III

I

P:139

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

8

FASİKÜL

2 COĞRAFYA

Enlem etkisi bitki örtüsünün dağılışını etkileyen faktörler arasında

yer almaktadır. Sıcaklık ortalamaları Ekvator'dan kutuplara doğru

azaldığı için bitkiler farklı kuşaklara ayrılmaktadır.

Çözüm

90°

TUNDRA

KAR

İĞNE YAPRAKLI ORMANLAR

KARIŞIK YAPRAKLI ORMANLAR

GENİŞ YAPRAKLI ORMANLAR

75°

65°

55°

30°

ÖĞRETEN SORU 2

Yeryüzündeki bitki türlerinin dağılışı incelendiğinde Ekvator'dan kutuplara doğru kuşaklar oluşturduğu görülmektedir.

Bu durumun yaşanmasında;

I. Enlem etkisi,

II. Güneş ışınlarının geliş açısı,

III. Yer şekilleri,

IV. Su kaynakları

faktörlerinden hangilerinin etkili olduğu söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

b) Yer Şekilleri

Dağların kıyıya uzanış yönüyle bitki örtüsünün dağılışı arasında ilişki bulunmaktadır. Örneğin Güney Amerika Kıtası’nda yer alan And

Dağları’nın batısında denizel iklim etkili olurken nemli hava kütleleri dağların doğusunda etkili olamadığı için dağın farklı yamaçlarında farklı bitki türleri görülmektedir.

And Dağları

Dünya'mız yeryüzünden yansıyan ışınlarla ısındığından dolayı yükselti arttıkça sıcaklık azalmaktadır. Buna bağlı olarak yükselti arttıkça bitki örtüsü kuşaklar oluşturmaktadır.

Dağ

çayırları

İğne yapraklı ormanlar

Karışık yapraklı ormanlar

Geniş yapraklı ormanlar

Yükselti arttıkça bitki örtüsü kuşaklar oluşturur.

Bakı faktörüne bağlı olarak güneş ışınlarının dağların farklı yamaçlarına farklı açılarla düşmesi bitki örtüsünü etkilemektedir.

P:140

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

8

FASİKÜL

3 COĞRAFYA

Çözüm

c) Toprak

Toprak içerisindeki mineraller, toprağın geçirimlilik durumu, toprağın humus özellikleri gibi faktörler bitki örtüsünün dağılışını etkilemektedir. Örneğin alüvyal topraklarda bitki tür ve çeşitliliği fazlayken tuzlu topraklarda çeşitlilik daha azdır.

Tuzlu topraklarda bitki gelişimi zordur.

ÖĞRETEN SORU 3

Yerden yükseldikçe sıcaklık azaldığı için yükseltinin fazla olduğu

bölgelerde bitki örtüsü kuşaklar oluşturmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde yerden

yükseldikçe bitki örtüsü kuşaklar oluşturmaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

II

IV

III

I

Çözüm

d) Beşerî Faktörler

Doğal bitki örtüsünün tahrip edilmesi, insan faaliyetleri sonucunda

meydana gelen orman yangınları, tarım, sanayi ve yerleşme amacıyla bitki örtüsüne zarar verilmesi, meraların aşırı otlatılması, yol

yapımı gibi sebepler bitki örtüsünün dağılışını olumsuz yönde etkilerken ağaçlandırma ve bitki örtüsünün korunması amacıyla yapılan faaliyetler bitki örtüsünün dağılışını olumlu yönde etkilemektedir.

Son yıllarda tropikal ormanların önemli bir kısmı tahrip edilmiştir.

ÖĞRETEN SORU 4

Tuzlu topraklar bitkinin kökleri yardımıyla aldığı suyu engellediğinden dolayı tuzlu toprakların görüldüğü bölgelerde bitki örtüsü seyrekleşmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde yukarıda

verilen sebepten dolayı bitki örtüsü seyrektir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I IV

III

II V

P:141

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

8

FASİKÜL

4 COĞRAFYA

Ağaç Formasyonu

Ekvatoral Yağmur

Ormanları

Muson Ormanları

Orta Kuşağın Karışık

Ormanları

Tayga Ormanları

Maki

Garig

Psödomaki

Savan

Bozkır

Çayır

Tundra

Çalı Formasyonu Ot Formasyonu Çöl Formasyonu

Bitki Türleri

Vejetasyon coğrafyasının inceleme alanında olan bitki toplulukları kendi içinde dörde ayrılmaktadır.

Dünya'daki Bitki Türlerinin Dağılışı

P:142

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

8

FASİKÜL

5 COĞRAFYA

1) Ağaç Formasyonu

Sıcaklık ve yağış koşullarının uygun olduğu bölgelerde ağaç formasyonuna ait bitkiler görülmektedir.

a) Ekvatoral Yağmur Ormanları

10° kuzey ile 10° güney enlemleri arasında Ekvatoral iklimin etkili

olduğu bölgelerde görülen ormanlardır. Yıl boyu sıcaklık ortalamasının yüksek olduğu bölgede yıllık yağış miktarının fazla olması ormanların gelişmesine katkı sağlamaktadır.

Ekvatoral Yağmur Ormanları

Boyları 50 - 60 metreye kadar uzanan ağaçlar geniş yapraklara sahiptir. Işık isteği fazla olan ağaçların boyları 60 – 70 metreye kadar

uzanmaktadır. Orman altı florasının zengin olduğu bölgede ağaçlar yaprak dökmedikleri için yıl boyu yeşil kalmaktadır. Uygun iklim

şartlarından dolayı dünyada bitki çeşitliliğinin en zengin olduğu bölgedir. Amazon ve Kongo havzaları ile Endonezya ve Malezya adalarında ekvatoral yağmur ormanları görülmektedir.

Ekvatoral İklim

Ekvatoral Yağmur Ormanlarının Dağılışı

O

Yağış (mm) Sıcaklık °C

0 0

5

10

15

25

20

100

50

150

200

250

Ş M N M H T A E E K A

Çözüm

b) Muson Ormanları

Muson ikliminin etkili olduğu Güneydoğu Asya’da görülen muson

ormanları geniş yapraklı ağaçlardan oluşmaktadır. Yaz aylarında bol

yağışlarla birlikte yeşeren ağaçlar kış aylarında kuraklıkla birlikte

yapraklarını dökmektedir. Teak (tik) ağacı en meşhur ağaçlarıdır.

Teak Ağacı

ÖĞRETEN SORU 5

Aşağıda bir bitki örtüsünün dağılış alanı gösterilmiştir.

I. Geniş yapraklı ormanlar görülür.

II. Ağaçlar mevsimler arasında yapraklarını döker.

III. Ağaçların boyları 50 – 60 metreye kadar uzanmaktadır.

IV. Orman altı florası fakirdir.

Buna göre verilenlerden hangileri söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

P:143

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

8

FASİKÜL

6 COĞRAFYA

Muson İklimi

Yağış (mm) Sıcaklık (°C)

30

25

400

20

300

200 15

10

5

0

100

O Ş M M N H T A E E K A

0

Muson Ormanlarının Dağılışı

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 6

Muson ikliminin etkili olduğu Güneydoğu Asya’da muson ormanları görülmektedir.

I. Yıllık yağış miktarının yüksek olması orman oluşumuna katkı

sağlamaktadır.

II. Yaz aylarında kuraklıktan dolayı bitkilerin gelişimi yavaşlar.

III. Ormanlar düzensiz rejimli yağışlara karşı dayanıklıdır.

Buna göre muson ormanlarıyla ilgili olarak verilenlerden hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

c) Orta Kuşağın Karışık Ormanları

Orta kuşakta her mevsim yağışlı ılıman okyanusal iklimin etkili olduğu bölgelerde görülen bu ormanlar yükselti ve sıcaklığa bağlı

olarak kuşaklar oluşturmaktadır. Yüksek ve soğuk yerlerde iğne

yapraklı ağaçlar görülürken alçak ve sıcak yerlerde geniş yapraklı

ağaçlar görülmektedir. Sıcaklığın geçiş bölgelerinde ise geniş ve

iğne yapraklı ağaçlar karışık hâlde bulunmaktadır.

Karışık Yapraklı Ormanlar

Ilıman Okyanusal İklim

Karışık Yapraklı Ormanların Dağılışı

Yağış (mm) Sıcaklık (°C)

60

50

40

30

20

10

0

-10

-20

400

300

250

200

150

100

50

O Ş M M H T N AEE K A

0

350

P:144

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

8

FASİKÜL

7 COĞRAFYA

Çözüm

d) İğne Yapraklı Ormanlar (Tayga Ormanları)

Sert karasal iklimin etkili olduğu Kanada, Sibirya ve İskandinavya’da

görülen iğne yapraklı ormanlar dünyada en geniş alanda yayılan

ormanlardır. Soğuğa dayanıklı olan iğne yapraklı ormanlar yapraklarını dökmezler. Tayga ya da boreal ormanı olarak da adlandırılan

iğne yapraklı ormanlar soğuğa karşı dayanıklıdır.

Tayga Ormanları

Sert Karasal İklim

ÖĞRETEN SORU 7

Ilıman okyanusal iklimin etkili olduğu ülkelerde karışık yapraklı ormanlar görülmektedir.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisinde karışık yapraklı ormanlar görülmez?

A) Malezya B) ABD C) Türkiye

D) İngiltere E) Almanya

25

20

15

10

5

0

-5

-10

200

150

100

50

0

O Ş M N M H T AEE K A

Yağış (mm) Sıcaklık (°C)

İğne Yapraklı Ormanların Dağılışı

Çözüm

2) Çalı Formasyonu

Boyları 1 – 2 metre arasında değişen çalı ve bodur ağaçlardan oluşan çalı formasyonu içerisinde maki, garig ve psödomaki türleri görülmektedir.

a) Maki

Akdeniz ikliminin etkili olduğu bölgelerde görülen bitki örtüsüdür.

Kızılçam ağaçlarının tahrip edildiği yerlerde ortaya çıkan kısa boylu, bodur ve yıl boyu yeşil kalan bitki topluluğudur. Yaz kuraklığına

dayanıklı olan makilerin yaprakları sert ve üst kısmı cilalı, alt kısmı

kadifemsidir.

ÖĞRETEN SORU 8

Sert karasal iklimin etkili olduğu bölgelerde tayga ormanları görülmektedir.

Tayga ormanlarıyla ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Kış aylarında düşük sıcaklıklara dayanıklıdır.

B) İğne yapraklı ağaçlardan oluşmaktadır.

C) Çam, ladin ve köknar gibi türleri bulunmaktadır.

D) Ağaçlar kış aylarında yapraklarını dökmektedir.

E) Kanada ve Sibirya bölgelerinde görülmektedir.

P:145

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

8

FASİKÜL

8 COĞRAFYA

Zeytin, keçiboynuzu, zakkum, yaban mersini, defne başlıca maki

türleridir.

Defne Keçiboynuzu

Zakkum Yaban Mersini

Akdeniz İklimi

Makilerin Dağılışı

200 25

160 20

120 15

80 10

5

0

40

O Ş M M H T N AEE K A

0

Yağış (mm) Sıcaklık (°C)

Çözüm

b) Garig

Makilerin tahrip edildiği yerlerde ortaya çıkan kısa boylu ve dikenli

çalılara garig denir. Lavanta, funda, kekik, süpürge çalısı, yasemin

başlıca garig türleri arasında yer almaktadır.

Lavanta

c) Psödomaki

Nemli iklim bölgelerinde ormanların tahrip edilmesi sonucu ortaya

çıkan ve kısmen makiye benzeyen bitkilere psödomaki (yalancı maki) denir. Fındık, böğürtlen, yabani erik, kızılcık gibi psödomaki türleri kış aylarında yapraklarını dökmektedir.

ÖĞRETEN SORU 9

Akdeniz ikliminin görüldüğü bölgelerde doğal bitki örtüsü olarak

makilere rastlanmaktadır.

I. Düşük kış sıcaklıklarına karşı dayanıksızdır.

II. Yıl boyunca yeşil kalırlar.

III. Yaprakları sert ve cilalıdır.

Buna göre makilerle ilgili verilenlerden hangileri doğrudur?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

P:146

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

8

FASİKÜL

9 COĞRAFYA

Böğürtlen

Çözüm

3) Ot Formasyonu

İklim ve yer şekillerinden dolayı doğal bitki örtüsünün ot oluşumuna müsait olduğu bölgelerde ot türleri görülmektedir.

a) Savan

10° - 20° kuzey ve güney enlemleri arasında savan ikliminin etkili

olduğu bölgelerde görülen savan otları boyları 1,5 – 2 metreye kadar ulaşan bitkilerdir. Yıl boyunca sıcaklığın yüksek olduğu savan

ikliminde yaz aylarının yağışlı geçtiği dönemde otlar yeşerirken kış

aylarının kurak geçtiği dönemde otlar sararmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 10

Ormanların tahrip edildiği bölgelerde ortaya çıkan ve makilere benzeyen bitki türüne psödomaki denir.

Aşağıda verilenlerden hangileri psödomakiler arasında yer almaktadır?

A) Meşe B) Köknar C) Fındık

D) Sedir E) Karaçam

Daha çok Orta Afrika ile Güney Amerika’da görülen savan otlarının

aralarında kurak geçen kış aylarında yapraklarını döken park (galeri) ormanları görülmektedir.

Savan İklimi

Savan Dağılışı

b) Bozkır (Step)

Yıllık yağış miktarının az olduğu karasal iklim bölgelerinde ilkbahar

yağışlarıyla yeşerip yaz kuraklığıyla sararan ot topluluklarıdır. Geven, üzerlik, yavşan otu, koyun yumağı, gelincik gibi türlerinin bulunduğu bozkırlar Orta Asya, Orta Amerika, Türkiye gibi bölgelerde görülmektedir.

Beşerî faaliyetler sonucu ormanların tahrip edildiği yerlerde ortaya

çıkan bozkırlara antropojen bozkır denir.

400 25

20

300

15

200

10

5

0

100

O Ş M M H T N AEE K A

0

Yağış (mm) Sıcaklık (°C)

P:147

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

8

FASİKÜL

10 COĞRAFYA

25

20

15

10

5

0

-5

-10

-15

-20

150

125

100

75

50

25

0

O Ş M M H T A E E K A N

Yağış (mm) Sıcaklık (°C)

Step (Bozkı) İklimi

Bozkır (Step) Dağılışı

c) Çayır

Dağların yüksek kesimlerinde ya da orta kuşakta yarı nemli karasal

ikliminde görülen, yaz yağışlarıyla yeşeren ot topluluklarına çayır

denir. Dağların yüksek kesimlerinde orman üst sınırından sonra görülen çayırlara alpin çayırı denir.

d) Tundra

Kutuplara yakın yerlerde yılın büyük bir kısmında sıcaklığın 0°C’nin

altında geçtiği bölgelerde çalı, liken, yosun ve otlardan oluşan bitki topluluklarıdır.

Kanada, Alaska, Rusya ve İskandinavya’nın kuzey bölgelerinde görülen tundralar soğuya dayanıklı bitkilerdir.

Tundra İklimi

Tundra Dağılışı

AKLINDA OLSUN

Tundra bölgelerinde yaz aylarında sıcaklık yaklaşık

10°C'ye kadar yükseldiğinde donmuş topraklar çözülüp bataklıklar meydana getirir.

15

10

5

0

-5

-10

-15

-20

-25

-30

200

150

120

80

40

0

O Ş M M H T A E E K A N

Yağış (mm) Sıcaklık (°C)

P:148

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

8

FASİKÜL

11 COĞRAFYA

Çözüm

4) Çöl Formasyonu

Yıllık yağış miktarının 200 mm altında olduğu bölgelerde kuraklığa

dayanıklı çalı ve kaktüslerden oluşan bitki topluluklarıdır. Kökleri derinlere kadar uzanan bu bitkilerin su tutma özellikleri bulunmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 11

Haritada verilen bölgelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölgede karasal iklime bağlı olarak step bitki örtüsü görülmektedir.

B) II numaralı bölgede dağların yüksek kesimlerinde alpin çayırları görülmektedir.

C) III numaralı bölgede yaz aylarında yeşerip kış aylarında kuruyan savan otları görülmektedir.

D) IV numaralı bölgede tundra bitki örtüsüne rastlanmaktadır.

E) V numaralı bölgede ağaçların boyları 50 metreyi geçmektedir.

I

V

IV

II

II III

30° enlemlerinde bulunan dinamik yüksek basınç çölleri ile karaların iç kısımlarında kalan Orta Asya çöllerinde çöl formasyonuna ait

bitkiler görülmektedir.

Çöl İklimi

Çöl Bitkilerinin Dağılışı

Çözüm

40

30

400

300 20

10

200

-10

0

-30

-20

-40

100

O Ş M M H T N AEE K A

0

Yağış (mm) Sıcaklık (°C)

ÖĞRETEN SORU 12

Yıllık yağış miktarının 200 mm altında olduğu bölgelerde çöl formasyonuna ait bitkiler görülmektedir.

I. Bitkilerin kökleri derinlere kadar uzanır.

II. İğne yapraklı ormanlar görülmektedir.

III. Kuraklığa dayanıklı bitki türleri bulunmaktadır.

Buna göre yukarıda verilenlerden hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

P:149

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

8

FASİKÜL

12 COĞRAFYA

Çözüm

TÜRKİYE’NİN BİTKİ ÖRTÜSÜ

Türkiye’de mutlak ve göreceli konum özelliklerinden dolayı iklim

çeşitliliğinin fazla olması bitki örtüsünün çeşitli olmasına katkı sağlamaktadır. Ülkemizde toprak çeşitliliğinin fazla olması ve son jeolojik devirde buzullaşmadan az etkilenmesi bitki çeşitliliğinin fazla

olmasında etkili olmuştur. Kısa mesafede yer şekilleri değiştiği için

iklim özellikleri değişmekte ve buna bağlı olarak bitki türleri kısa

mesafede değişmektedir. Günümüzde ülkemizde 12 binden fazla

bitki türü bulunmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 13

Kuraklığın şiddetli olduğu ülkelerde çöl formasyonuna ait kaktüs ve

çalı tarzında bitkiler görülmektedir.

I. Endonezya

II. Avustralya

III. ABD

IV. Bangladeş

Buna göre verilen ülkelerden hangilerinde çöl formasyonuna

ait bitki türleri görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

Geçmiş jeolojik dönemlerdeki fiziki şartlardan korunarak günümüze kadar kalan bitkilere relikt (kalıntı) bitki denir. Relikt bitkiler geçmişte geniş alanlarda bulunurken zamanla yaşam alanları daralarak bir ya da birkaç yerde kalmıştır. Ülkemizin birçok bölgesinde relikt bitkiler bulunmaktadır. Örneğin geçmiş jeolojik dönemlerde dinozorların besin kaynağı olduğu düşünülen eğrelti otları günümüzde ülkemizde bulunmaktadır. Ihlamur, fındık, kayın, sandal ağacı ülkemizdeki başlıca relikt türleridir.

Eğrelti Otu

Çözüm

Yeryüzünde yalnızca belirli bir alanda yetişen bitki türlerine endemik bitki denir. Bazı endemik türleri geniş alanlarda görülürken bazıları daha dar alanda yaşam alanı bulmaktadır. Türkiye’de iklim ve

ÖĞRETEN SORU 14

Türkiye bitki çeşitliliğinin fazla olduğu ülkeler arasında yer almaktadır.

Bu durumun görülmesinde;

I. Farklı iklimlerin görülmesi,

II. Yer şekillerinin çeşitlilik göstermesi,

III. Yerel saat farkının fazla olması

faktörlerinden hangileri etkili olmaktadır?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

P:150

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

8

FASİKÜL

13 COĞRAFYA

yer şekillerinin çeşitli olmasından dolayı endemik bitki sayısı fazladır. Örneğin Avrupa kıtasında 3000 civarı endemik bitki türü bulunurken ülkemizde 3700 civarı endemik tür bulunmaktadır. Endemik

türler en fazla Toros Dağları’nda bulunmaktadır.

Ülkemizde Görülen Başlıca Endemik Bitki Türleri

İspir Meşesi (Kastamonu – Yozgat)

Sığla Ağacı (Muğla)

Ters Lale (Hakkâri)

Datça Hurması (Muğla)

Kazdağı Göknarı (Kaz Dağları)

AKLINDA OLSUN

2023 yılı itibariyle nesli tehlike altında olan endemik

bitki türlerine zarar vermenin cezası 244 315 TL’dir.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 15

Bulunduğu bölgenin fiziki şartlarından dolayı Dünya'da sadece bir

bölgede yetişen bitki türlerine endemik bitki denilmektedir.

Aşağıda verilenlerden hangisi ülkemizde görülen endemik türleri arasında yer almaz?

A) Datça hurması

B) Kavak ağacı

C) Sığla ağacı

D) İspir meşesi

E) Kazdağı göknarı

P:151

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

8

FASİKÜL

14 COĞRAFYA

Ülkemizde bitki formasyonları ağaç, çalı ve ot formasyonlarından

oluşmaktadır.

a) Türkiye’de Ağaç Formasyonu

Üç tarafı denizlerle çevrili olmasına rağmen kuzey ve güneyinde

dağlar kıyıya paralel uzandığı için ülkemizde daha çok karasal iklim etkili olmaktadır. Bundan dolayı orman alanı geniş değildir. Ülkemizin yaklaşık %28,6’sı ormanlardan oluşmaktadır. Nemli iklim

özelliklerinden dolayı ormanların büyük bir kısmı kıyı bölgelerinde

bulunmaktadır. Ülkemizdeki ormanların yaklaşık yarısı Karadeniz

ve Akdeniz kıyılarına paralel uzanan dağlarda görülmektedir.

Türkiye Orman Haritası

Trakya’da bulunan Yıldız Dağları’ndan Gürcistan sınırına kadar uzanan Kuzey Anadolu Dağları üzerinde bulunan ormanlar ülkemizdeki ormanların 1/4’ünü oluşturmaktadır. 1000 metre yüksekliğe kadar geniş yapraklı ormanlar görülürken 1000 metre ile 1500 metre

arasında karışık yapraklı ormanlar görülmektedir. 1500 metre üzerinde ise sıcaklığa bağlı olarak iğne yapraklı ormanlar yer almaktadır.

Kuzey Anadolu Dağları’nda daha çok kayın, gürgen, karaağaç, kestane, meşe, karaçam, köknar, ladin gibi ağaç türleri görülmektedir.

Gürgen

Köknar

Marmara Bölgesi’nde Uludağ, Gelibolu ve Biga yarımadalarında sıcaklık ve yağış koşulları uygun olduğu için ormanlık alanlar görülmektedir. Ege Bölgesi’nde Muğla ve çevresinde yıllık yağış miktarının yüksek olması ormanların geniş yer kaplamasına katkıda bulunmaktadır. Bölgede özellikle kızılçam, köknar, ardıç, fıstık çamı,

meşe gibi ağaç türleri görülmektedir.

Fıstık Çamı

Ülkemizde orman bakımından zengin olan yerlerden birisi Akdeniz

kıyılarıdır. Akdeniz ikliminin görüldüğü bölgelerde kızılçam ormanları yaygındır. Bunun yanında sedir, karaçam, meşe ve Toros köknarı da görülmektedir.

P:152

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

8

FASİKÜL

15 COĞRAFYA

Kızılçam Ağacı

AKLINDA OLSUN

Bir kızılçam ağacı 20 yaşına kadar atmosferden 80 kg

karbondioksit alır, 58 kg oksijen üretir. Ürettiği oksijen

142 kişinin 1 günlük tükettiği oksijen miktarına bedeldir.

Ülkemizde karasal iklimin görüldüğü iç kesimlerde orman alanı azdır. Erzurum, Bingöl, Erzincan, Hakkâri, Bitlis gibi illerde orman alanları geniş yer kaplamaktadır. En çok karaçam ve meşe ağaçları görülür. AKLINDA OLSUN

Ülkemizde 18 ayrı meşe türü bulunmaktadır ve ormanlarımızın yaklaşık dörtte biri meşe ağaçlarından

oluşmaktadır. Uzun ömürlü ağaçlar arasında yer

alan meşenin ortalama yaşam süresi 500 yıldır.

Çözüm

b) Türkiye’de Çalı Formasyonu

Ülkemizde Akdeniz ikliminin görüldüğü bölgelerde bulunan çalı formasyonu maki, garig ve psödomaki türlerinden oluşmaktadır.

• Maki

Yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlı olan Akdeniz iklim bölgesinde yetişen ve ormanların tahrip edildiği yerlerde görülen makiler yıl boyu yeşil kalmaktadır. Yaz kuraklığına dayanıklı olan makiler en çok Akdeniz ve Ege kıyıları ile Güney Marmara’da görülmektedir.

Makilerin yetişebildiği yükselti sınırı anlamına gelen maki üst sınırı

enleme bağlı sıcaklığa göre değişmektedir. Akdeniz kıyılarında maki üst sınırı 800 metreye kadar çıkabilirken kuzeye doğru gittikçe

yükselti sınırı azalmaktadır. Bu sınır Ege’de 500 metredeyken Marmara kıyılarında 200 metreye kadar inmektedir.

ÖĞRETEN SORU 16

Yıllık yağış miktarının yüksek olduğu illerde ağaç formasyonuna ait

bitki türleri yaygın olarak görülmektedir.

I. Bolu

II. Kastamonu

III. Iğdır

IV. Şanlıurfa

Buna göre yukarıda verilen illerden hangilerinde ağaç formasyonuna ait bitki türleri daha çok görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

P:153

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

8

FASİKÜL

16 COĞRAFYA

Çözüm

Yabani zeytin (delice), defne, yaban mersini, zakkum, sakız ağacı,

keçiboynuzu, sandal ülkemizde görülen maki türleri arasında yer

almaktadır.

Yabani Zeytin (Delice)

Sandal Ağacı

ÖĞRETEN SORU 17

Maki üst sınırı enlem etkisinden dolayı Ekvator'dan kutuplara doğru gidildikçe azalmaktadır.

Buna göre aşağıda verilen illerden hangisinde maki üst sınırı

en alçaktır?

A) Bursa B) İzmir C) Muğla

D) Aydın E) Antalya

• Garig

Diğer adı frigana olan garigler makilerin tahrip edildiği bölgelerde

görülmektedir. Lavanta, funda, süpürge çalısı ve yasemin gibi türleri olan gariglere Mersin, İzmir, Muğla’da rastlanmaktadır.

Süpürge Çalısı

c) Psödomaki (Yalancı Maki)

Karadeniz kıyılarında ormanların tahrip edildiği bölgelerde görülen

psödomakiler kışın yaprağını döken ağaççıklardır. Muşmula, fındık,

yabani elma ve yabani erik gibi türleri bulunmaktadır.

Muşmula Ağacı

d) Türkiye’de Ot Formasyonu

Ülkemizde karasal ve sert karasal iklimin görüldüğü bölgelerde ot

formasyonları arasında yer alan bozkır ve çayır bitki örtüsü görülmektedir. AKLINDA OLSUN

Ot formasyonları arasında yer alan savan ve tundra bitki türleri Türkiye’nin mutlak konum özelliğinden dolayı ülkemizde görülmez.

P:154

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

8

FASİKÜL

17 COĞRAFYA

• Bozkır (Step)

Ülkemizde yıllık yağış miktarının az olduğu karasal iklim bölgelerinde bozkır (step) bitki örtüsü görülmektedir. Ülkemizde geniş bir

alanda etkili olan karasal iklimden dolayı bitki türleri arasında en

fazla bozkır görülmektedir. Daha çok İç Anadolu, Doğu Anadolu ve

Güneydoğu Anadolu bölgelerinde görülen bozkır bitki örtüsü içerisinde çoban yastığı, sığırkuyruğu, yavşan otu, geven, gelincik gibi türler bulunmaktadır.

Yavşan Otu Geven

Sığır Kuyruğu Çoban Yastığı

AKLINDA OLSUN

Bozkır bitki türlerinden sağlık alanında yararlanılmaktadır. Örneğin Sığır Kuyruğu’ndan yapılan çay

soğuk algınlığı, nezle ve grip gibi hastalıklara iyi gelirken yavşan otunun sindirime iyi geldiği ve nefes

açıcı özelliği olduğu bilinmektedir.

Ormanların tahrip edildiği yerlerde görülen antropojen bozkırlarına

Doğu Anadolu, Ergene Havzası ve İç Anadolu’nun kuzeyinde rastlanmaktadır.

AKLINDA OLSUN

Bozkır bitki örtüsünün görüldüğü bölgelerde koyun

yetiştiriciliği yaygındır.

Çözüm

• Çayır

Yaz aylarının yağışlı geçtiği bölgelerde yağışlarla birlikte yeşeren

çayır bitki örtüsü görülür. Kuzey Anadolu’da ve yüksek dağların üst

kesimlerinde görülen çayırlar ortalama olarak 2000 metre yükseltiden sonra görülür. Bolu, Giresun, Erzurum, Kaçkar Dağları, Bingöl

Dağları, Hakkâri Dağları’nda rastlanan çayırlar arıcılık faaliyetleri için

de değerlidir.

ÖĞRETEN SORU 18

Yıllık yağış miktarının az olduğu bölgelerde bozkır bitki örtüsü görülmektedir. Bozkırlar aynı zamanda koyun yetiştiriciliği açısından

önemli bitki türleri arasında yer almaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde bozkır bitki örtüsüne bağlı olarak koyun yetiştiriciliği yapılmaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

II IV

I III

P:155

Bitki Örtüsünün Sınıflandırılması ve Dağılışı

8

FASİKÜL

18 COĞRAFYA

Çayır bitki örtüsü içerisinde düğün çiçeği, kardelen, taşkıran, sarıçiçek, tarla sarmaşığı gibi türler bulunmaktadır.

Tarla Sarmaşığı Sarıçiçek

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 19

Ülkemizde görülen doğal bitki türleri arasında çayırlar bulunmaktadır.

Buna göre çayırlarla ilgili olarak verilenlerden hangisi söylenemez?

A) Yetişme alanlarında yaz yağışları etkili olmaktadır.

B) Dağların yüksek kısımlarında alpin çayırları olarak yetişmektedir.

C) Erzurum – Kars çevresinde görülmektedir.

D) Kış aylarının sert geçtiği yerlerde yetişme imkânı yoktur.

E) Büyükbaş ve arıcılık faaliyetlerinin yapıldığı yerlerdir.

AKLINDA OLSUN

Çayır bitki örtüsünün yaygın mera alanlarında büyükbaş hayvan yetiştiriciliği yaygındır.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 20

Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölgede maki üst sınırı II numaralı bölgeden daha

yüksektir.

B) II numaralı bölgede Akdeniz iklimine bağlı olarak kızılçam ormanları görülmektedir.

C) III numaralı bölgede karasal iklim görüldüğü için bozkır bitki

örtüsü yaygındır.

D) IV numaralı bölgede yıllık yağış miktarı fazla olduğu için ormanlar görülmektedir.

E) V numaralı bölgede yaz yağışlarıyla yeşeren çayır bitki örtüsü

görülmektedir.

II

III V

I

IV

P:156

Öğreten Test

1

TEST

COĞRAFYA 19

1.

• Yıllık yağış miktarının düşük olduğu bu bölgede kurakçıl

bitkiler görülmektedir.

• Yaz aylarının kurak geçtiği bu bölgede makilere rastlanmaktadır.

• Sert karasal iklimin görüldüğü bu bölgede iğne yapraklı

ormanlar görülür.

• Yıllık yağış miktarı ve sıcaklık ortalamasının yüksek olduğu bu bölgede geniş yapraklı ormanlar görülür.

Haritada verilen bölgelerden hangisi hakkında bilgi verilmemiştir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

II

V

IV

III

I

2.

Yukarıdaki Dünya haritasında ok yönünde ilerleyen botanik bilimcisi;

I. Maki,

II. Tropikal yağmur ormanı,

III. Savan,

IV. Kurakçıl bitki,

V. Tundra

bitki türlerinden hangisine rastlamaz?

A) I B) II C) III D) IV E) V

4. Aşağıda bir bölgeye ait iklim grafiği verilmiştir.

Yağış (mm) Sıcaklık (°C)

25

20

15

10

5

0

-5

-10

-15

-20

150

125

100

75

50

25

0

O Ş M M N H T A E E K A

Bu bölgede doğal bitki türleri olarak;

I. Çoban yastığı,

II. Keçiboynuzu,

III. Zeytin,

IV. Geven

türlerinden hangilerinin görüldüğü söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

3.

Ülkemizde Akdeniz ikliminin görüldüğü Akdeniz ve Ege kıyılarında makilere rastlanmaktadır. Kalın ve cilalı bir yaprak yapısına sahip olan bu bitki yıl boyu yeşil kalır. Ülkemizde görülen bu bitki türü dünyada Akdeniz ikliminin görüldüğü diğer

alanlarda da bulunmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde makilere rastlamak mümkündür?

A) I B) II C) III D) IV E) V

II

V

IV

III

I

P:157

Öğreten Test 1

TEST

COĞRAFYA 20

1-D 2-E 3-C 4-D 5-A 6-A 7-A 8-E

5. Ülkemizde Akdeniz ikliminin etkili olduğu bölgelerde maki bitki örtüsü görülmektedir.

I. Defne ağacı

II. Zakkum

III. Karaçam

IV. Üzerlik

Buna göre Akdeniz ikliminin etkili olduğu bölgelerde verilen bitki türlerinden hangileri görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

7. I. Doğu Karadeniz bölümünde deniz seviyesinden yükseldikçe bitki örtüsünün kuşaklara ayrılması

II. Halomorfik topraklarda bitki çeşitliliği az iken alüvyal topraklarda bitki çeşitliliğinin daha fazla olması

III. Yerleşim yeri ya da tarım arazisi açmak amacıyla bitki örtüsünün tahrip edilmesi

Yukarıda verilenler bitki örtüsünün dağılışını etkileyen faktörlerden hangileriyle ilişkilidir?

I II III

A) Yer şekilleri Toprak Beşerî

B) Beşerî Yer şekilleri Toprak

C) İklim Beşerî Toprak

D) Yer şekilleri Toprak Zaman

E) Yer şekilleri Zaman Beşerî

6.

Yukarıdaki haritada kuş uçuşu uzaklıkları aynı olan ve ok yönlerinde hareket eden iki botanik bilimci, A bölgesinde bitki çeşitliliğinin fazla değişmediğini görürken B bölgesinde ise değişimin fazla olduğunu tespit etmiştir.

I. Dağların kıyıya uzanış yönü

II. Güneş ışınlarının geliş açısı

III. Enlem etkisi

Buna göre iki bölge arasında bitki çeşitliliğinin farklı olmasının temel sebebi verilenlerden hangileridir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

A

B

8. Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

Bu bölgelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölgede sıcaklık ve yağış ortalamasının yüksek

olması orman altı florasını zenginleştirmiştir.

B) II numaralı bölgede bitkilerin suya ulaşması için kök sistemleri gelişmiştir.

C) III numaralı bölgede sert kışlara dayanıklı iğne yapraklı ormanlar görülmektedir.

D) IV numaralı bölgede ormanların geniş yer kapladığı için

biyolojik çözülme yaygındır.

E) V numaralı bölgede bitki örtüsünün yaprakları kalın ve cilalı olduğu için düşük kış sıcaklıklarına karşı dayanıklıdır.

II

V

III

IV

I

P:158

Pekiştiren Test

2

TEST

21 COĞRAFYA

1. Toprak içerisinde su miktarının çok az olduğu bölgelere uyum

sağlamış bitkilere kserofit bitkiler adı verilir. Gelişmiş kök sistemlerinin bulunduğu bu bitkilerin birçoğu gövdelerinde su

depolama özelliğine sahiptirler.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde kserofit bitkilere rastlanır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

II

IV

III

IV

I

3. Aşağıda Türkiye’de iki farklı bölgede görülen doğal bitki örtüsü türleri verilmiştir.

Çoban Yastığı Yabani Zeytin

Bu bitki türlerinin görüldüğü bölgelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Her iki bitki türünün yetiştiği iklim bölgeleri birbirinden farklıdır.

B) Çoban yastığının yetiştiği bölgede yıllık sıcaklık farkı daha

yüksektir.

C) Yabani zeytinin yetiştiği bölgede yaz ayları kurak geçmektedir.

D) Yabani zeytinin yetiştiği iklim bölgesinde kış ayları ılıman

geçer.

E) Çoban yastığının yetiştiği iklim bölgesinde yıllık yağış miktarı yüksektir.

2. Aşağıdaki haritada bir iklim bölgesinin etkili olduğu alanlar verilmiştir.

I. Orman altı florası zengindir.

II. Kuraklığa dayanıklı bitkilerdir.

III. Kök sistemleri gelişmiştir.

IV. Terleme fazla olduğu için bitkilerin yaprakları geniştir.

Buna göre yukarıdakilerden hangileri söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

IV

4. Yazların serin ve yağışlı geçtiği bölgelerde görülen gür otlara

çayır denir. Çayır bitki örtüsünün bulunduğu bölgelerde büyükbaş hayvancılık yaygındır.

Buna göre aşağıdaki şehirlerden hangisinde çayır bitki örtüsü yaygın olarak görülür?

A) Muğla B) Edirne C) İzmir

D) Kars E) Çanakkale

P:159

Pekiştiren Test 2

TEST

22 COĞRAFYA

1-E 2-B 3-E 4-D 5-C 6-A 7-D 8-C

5.

Yıllık yaklaşık 2 milyar dolar ihracat geliriyle Türkiye’nin en

önemli tarım ürünlerinden biri olan ve aslında tür olarak psödomaki olan fındık bitkisi ülkemizde Ordu ve Giresun ve Samsun’un yanında Sakarya ve Düzce illerinde de görülmektedir.

I. Ormanların tahrip edildiği bölgelerde ortaya çıkmaktadır.

II. Ekonomik olarak değerli bir üründür.

III. Dünyada yalnız Türkiye’de yetişmektedir.

Buna göre fındık bitkisiyle ilgili olarak verilenlerden hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

7. Yapılan araştırmalara göre Ergene Havzası çevresinde yıllar

öncesinden ormanlar olduğu bilinmektedir. Yıllar içerisinde ormanlar farklı nedenler ile tahrip edilir ve tahrip edilen bölgede

ormanların yerine antropojen bozkırlar ortaya çıkmıştır.

Buna göre Ergene Havzası'nda ormanların tahribi sonucunda;

I. Gelincik,

II. Kızılçam,

III. Sedir,

IV. Koyun yumağı

bitki türlerinden hangilerinin ortaya çıktığı söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

8. Aşağıdaki Türkiye haritasında doğal bitki türlerine göre bazı

bölgeler verilmiştir.

Belirtilen bölgelerdeki doğal bitki türleri eşleştirildiğinde

hangisi dışarıda kalır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

IV

III

V

I

II

6. Ülkemizde Marmara, Ege ve Akdeniz kıyılarında Akdeniz ikliminin yaşandığı bölgeler bulunmaktadır.

Akdeniz ikliminin yaşandığına kanıt olarak;

I. Makilerin görülmesi,

II. Yer şekillerinin engebeli olması,

III. Yıllık yağış rejiminin düzenli olması

durumlarından hangileri gösterilebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

P:160

Sınav Tadında

3

TEST

23 COĞRAFYA

1. Ülkemizde Muğla çevresinde yetişen endemik türlerden birisi olan ve halk dilinde ‘’günlük ağacı’’ olarak adlandırılan bu

türün kabuğu ve mevsimlik ürettiği salgı türündeki sakızı birçok hastalıkta tedavi amaçlı kullanılır.

Yukarıda özellikleri verilen bitki türü hangisidir?

A) İspir meşesi

B) Datça hurması

C) Kazdağı göknarı

D) Sığla ağacı

E) Kasnak meşesi

4. Ülkemizde benzer iklimlerin görüldüğü bölgelerde benzer doğal bitki türleri görülmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerde etkili olan iklimler

düşünüldüğünde hangilerinde benzer bitki türleri görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

II

III

IV

I

2. Farklı iklimlerin görüldüğü bölgelerde doğal bitki örtüsü farklı olmaktadır.

Aşağıda verilen il merkezlerinin iklim özellikleri düşünüldüğünde hangisinde bitki örtüsü diğerlerinden farklıdır?

A) Rize B) İzmir C) Muğla

D) Antalya E) Mersin

5. Aşağıda bir bitki türünün yaşadığı alanda etkili olan iklim özellikleri verilmiştir.

• Kış aylarında sıcaklık ortalaması 0°C üzerindedir.

• Yaz kuraklığından etkilenmez.

• Don olayları görülmez.

Buna göre yukarıda özellikleri verilen bitki türü haritada

verilen bölgelerden hangilerinde görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

II

III

IV

I 3. Sert karasal iklim bölgelerinde görülen ve kış aylarında düşük

sıcaklıklardan dolayı iğne yapraklı olan tayga ormanları dünyadaki ormanların önemli bir kısmını oluşturur.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisinde tayga

ormanlarına rastlanmaz?

A) Rusya B) Kanada C) Norveç

D) Kenya E) İsveç

P:161

Sınav Tadında

3

TEST

24 COĞRAFYA

1-D 2-A 3-D 4-A 5-A 6-C 7-B 8-D 9-C 10-E

6. Farklı yarım kürelerde bulunan iki ülkede deniz seviyesinde

benzer bitki türleri görülmektedir.

Bu ülkelerle ilgili olarak;

I. Yaşanan iklimler,

II. Sıcaklık ve yağış rejimleri,

III. Ortak saat dilimleri

durumlarından hangilerinin benzer olduğu söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

8. Ülkemizde tanımlanmış yaklaşık 11700 bitki türü bulunmaktadır. Bu bitki türlerinden 3649 tanesi Dünya'da sadece Türkiye’de yetişen endemik türlerdir.

Buna göre aşağıda verilen bitki türlerinden hangisi ülkemizdeki endemik türler arasında yer almaz?

A) Datça hurması

B) Sığla ağacı

C) İspir meşesi

D) Yabani zeytin

E) Kasnak meşesi

7. Aşağıda bir bölgede etkili olan yağışların mevsimlere göre dağılış oranları verilmiştir.

I. Geven

II. Zakkum

III. Zeytin

IV. Ladin

Buna göre yukarıda belirtilen bölgede verilen bitki türlerinden hangileri görülebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

57

İlkbahar

19

22

2

Yaz Sonbahar Kış

9. Doğu Karadeniz Bölümü'nde bulunan dağların kuzey yamaçlarında görülen bitki tür çeşitliliği Tuz Gölü çevresinde görülen bitki tür çeşitliliğinden daha fazladır.

I. Yer şekilleri

II. İklim

III. Ortak saat dilimleri

Buna göre iki bölge arasında bitki tür çeşitliliğinin farklı

olmasında verilenlerden hangileri etkili olmaktadır?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

10. Akdeniz ikliminin görüldüğü bölgelerde maki türlerinden biri

olan keçiboynuzu bitkisi görülmektedir.

Buna göre aşağıda verilen şehir merkezlerinden hangisinde keçiboynuzu görülmez?

A) Balıkesir B) İzmir C) Aydın

D) Antalya E) Ardahan

P:162

1 COĞRAFYA

FASİKÜL

9

Nüfus Özellikleri ve Nüfus Piramitleri

NÜFUSUN ÖNEMİ VE ÖZELLİKLERİ

Sınırları belirli bir bölgede yaşayan insan sayısına nüfus denir. Bir

ülkenin üretim gücü ve ülkeyi geleceğe taşıyan unsuru olan nüfusu bilmek amacıyla nüfus sayımları yapılmaktadır. Belirli bir zamanda bir ülkenin tamamında ya da sınırları belirli bir bölgesinde yaşayan insanların demografik, ekonomik, toplumsal verilerini öğrenmek ve bu verileri analiz etmek amacıyla yapılan işlemlere nüfus

sayımı denilmektedir. Çin, Mezopotamya, Roma medeniyetleri ilk

nüfus sayımını yapan uygarlıklardır (MÖ 3000 – 2750). Modern nüfus sayımı ilk kez İskandinavya’da (İsveç) yapılmıştır. Osmanlı Devleti’nde ilk kapsamlı nüfus sayımı 1831 yılında II. Mahmut Dönemi'nde yapılırken Cumhuriyetin ilanından sonra ilk nüfus sayımı 1927

yılında yapılmıştır.

Geçmişte yapılan nüfus sayımları vergi toplanacak kişi sayısını belirlemek ve asker nüfusunu tespit etmek amacıyla yapılırdı. Günümüzde nüfus sayımlarının en büyük amacı nüfusun miktarının yanında nüfus yapısını öğrenmek ve yatırımları nüfusun özelliklerine

göre belirlemektir. Örneğin nüfus artış hızının yüksek ve genç nüfus oranının fazla olduğu bölgelerde üretime dönük yatırımların yanında çocuk hastanesi ve parkları gibi yatırımlar yapılmalıdır.

Yaşlı nüfus oranının fazla olduğu bölgelerde yaşlılara uygun hastane

yatırımları yapılmalıdır.

Nüfusu inceleyen bilim dalına demografi denir. Nüfus sayımları sonucunda elde edilen nüfusun yapısal özellikleri arasında;

 Kadın – erkek nüfusu,

 Nüfusun yaş gruplarına göre dağılımı,

 Okuryazar nüfus,

 Kır – kent nüfusu,

 Çalışan nüfusun sektörel dağılımı,

 Nüfus artış hızı

yer almaktadır.

Nüfusun cinsiyet yapısı kadın ve erkek nüfusundan oluşmaktadır.

Ciddi anlamda savaş ya da göç yaşamayan ülkelerde kadın ve erkek nüfus oranı birbirine yakın çıkmaktadır. Örneğin 2018 yılında

nüfusunun %50,5’ü erkek, %49,5’sı kadın nüfusundan oluşmaktadır. Savaş yaşanan ya da göç veren ülkelerde erkek nüfus oranı az

kadın nüfus oranı fazla çıkarken göç alan ülkelerde erkek nüfus oranı fazla çıkmaktadır.

Nüfusun yaş gruplarına göre dağılımında genelde üç ayrı grup oluşturulmaktadır.

 0 – 14 yaş arası genç nüfus

 15 – 64 yaş arası yetişkin nüfus

 65 yaş ve üzeri yaşlı nüfus

Gelişmemiş ülkelerde doğum oranları fazla ve ortalama yaşam süresi kısa olduğu için genç nüfus oranı fazla, yaşlı nüfus oranı azdır.

Örneğin 2017 yılında Nijerya nüfusunun %44’ü genç, %3’ü yaşlı nüfustan oluşmaktadır.

P:163

Nüfus Özellikleri ve Nüfus Piramitleri

9

FASİKÜL

2 COĞRAFYA

Gelişmiş ülkelerde doğum oranları az ve ortalama yaşam süresi

uzun olduğu için genç nüfus oranı az, yaşlı nüfus oranı fazladır. Örneğin 2017 yılında Almanya nüfusunun %13’i genç, %21’i yaşlı nüfustan oluşmaktadır.

Çözüm

Okuryazar nüfus oranı geçmişten günümüze artmaktadır. 2018 yılında 15 yaş ve üzeri Dünya nüfusunun %86’sı okuryazardır. Çad,

Nijer, Gine, Güney Sudan gibi gelişmemiş ülkelerde okuryazar nüfus oranı düşüktür.

ÖĞRETEN SORU 1

Genç nüfus oranının yüksek olduğu ülkelerde nüfusun artışında doğum oranlarının yüksek olması etkilidir.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisinde nüfus artışında doğum oranlarının yüksek olması daha fazla etkilidir?

A) Belçika B) Mali C) Danimarka

D) Hollanda E) Fransa

İskandinav ülkeleri, Batı Avrupa ülkeleri ve ABD gibi ülkelerde okuryazar nüfus oranı yüksektir.

Çözüm

Ülkelerin gelişmişlik seviyesiyle kır – kent nüfusu arasında ilişki bulunmaktadır. Gelişmemiş ülkelerde kırsal nüfus oranı fazlayken gelişmiş ülkelerde kentsel nüfus oranı fazladır. Örneğin 2017 yılında

Afganistan’da nüfusun %75’i kırsal bölgelerde yaşarken Belçika’da

%2’si kırsal bölgelerde yaşamaktadır.

Etiyopya’da nüfusun %80’i kırsal bölgelerde yaşamaktadır.

ÖĞRETEN SORU 2

Gelişmiş ülkelerde okuryazar oranı yüksek iken gelişmemiş ülkelerde bu oran düşüktür.

Aşağıda verilen ülkelerden hangisinde okuryazar oranı diğerlerinden daha düşüktür?

A) Almanya B) Kanada C) İsviçre

D) Japonya E) Kenya

P:164

Nüfus Özellikleri ve Nüfus Piramitleri

9

FASİKÜL

3 COĞRAFYA

15 – 65 yaş arasındaki aktif nüfus çalışma çağındaki nüfusu oluşturmaktadır. Çalışan nüfusun sektörel dağılımı ülkelerin gelişmişlik

seviyelerine göre değişmektedir. Gelişmemiş ülkelerde aktif nüfusun büyük bir kısmı tarım sektöründe çalışırken gelişmiş ülkelerde

sanayi ve hizmet sektöründe çalışmaktadır.

2018 yılında Japonya’da aktif nüfusun %68,7’si hizmet

sektöründe çalışmaktadır.

Bir ülke nüfusunun bir önceki nüfus sayımına göre değişim oranı

nüfus artış hızını meydana getirmektedir. Nüfus artış hızları yüzde

(%) ya da binde (‰) olarak ifade edilmektedir. Doğumlar ile ölümler arasındaki fark sonucunda doğal nüfus artışı meydana gelir. Doğumlar ölümlerden yüksek olduğu sürece nüfus miktarı artmaya

devam eder. Doğumlar ile ölümlerin yanında göçler de nüfusu etkilemektedir ve bunun sonucunda gerçek nüfus artışı ortaya çıkar.

Doğal nüfus artış hızı gerçek nüfus artış hızından fazla olan ülkeler

göç verir ve gelişmemiş ülkelerdir. Gerçek nüfus artış hızı doğal nüfus artış hızından fazla olan ülkeler göç alır ve gelişmiş ülkelerdir.

Jamaika Hong Kong

Doğum ‰27 Doğum ‰18

Ölüm ‰6 Ölüm ‰5

Doğal Artış ‰21 Doğal artış ‰13

Gerçek yıllık artış ‰12 Gerçek yıllık artış ‰33

Jamaika göç veren Hong Kong göç alan bir ülkedir.

Çözüm

Nüfus Artış Hızının Artmasının Olumlu Sonuçları

 Üretim artar. Yeni yatırım alanları ortaya çıkar.

 Vergi gelirleri artar.

Â İşçi ücretleri azalır. İş gücü artar.

 Mal ve hizmetlere talep artar, ticaret canlanır.

Nüfus Artış Hızının Artmasının Olumsuz Sonuçları

ÖĞRETEN SORU 3

Gelişmemiş ülkelerde ölüm oranları fazla olmasına rağmen doğum

oranları aşırı yüksek olduğu için doğal nüfus artış hızı fazladır.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisinde doğal nüfus

artış hızı diğerlerinden daha yüksektir?

A) Yunanistan B) Belçika C) İspanya

D) Çad E) İngiltere

P:165

Nüfus Özellikleri ve Nüfus Piramitleri

9

FASİKÜL

4 COĞRAFYA

 Demografik yatırımlar artar.

 Kalkınma hızı yavaşlar.

Â İşsizlik yükselir.

 Kişi başına düşen milli gelir azalır.

 Tüketim artar, tasarruflar azalır.

 Kalkınma hızı yavaşlar.

 Kaynaklar yetersiz kalır.

Nüfus Artış Hızının Azalmasının Olumlu Sonuçları

 Demografik yatırımlara ayrılan pay azalır.

 Tüketim azaldığı için kaynaklar yeterli hâle gelir, ihracat artar.

 Tasarruflar artar.

Â İşsizlik sorunu meydana gelmez.

 Kişi başına düşen millî gelir artar.

 Eğitim ve sağlık alanlarında yapılan yatırımın kalitesi artar.

 Konut sıkıntısı azalır.

Nüfus Artış Hızının Azalmasının Olumsuz Sonuçları

Â İş gücü açığı meydana gelir, üretim azalır.

 Yaşlanma sorunu yaşanır, nüfus dinamizmini kaybeder.

 Askerî ihtiyaçlar karşılanamaz.

 Vergi gelirleri azalır.

AKLINDA OLSUN

Nüfus artış hızını gösteren grafiklerde nüfus artış hızı 0’ın altına inmediği sürece nüfus miktarı artmaya

devam eder. Nüfus artış hızı 0'ın altına indiğinde nüfus miktarı azalmaktadır.

GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE DÜNYA NÜFUSU

Geçmişten günümüze Dünya nüfusu sürekli artış gösterdiği tahmin

edilmektedir. Bu artışlar bazı dönemlerde ani bir şekilde meydana

gelmiştir. Bu dönemlere nüfus sıçrama dönemleri denir.

Günümüzden yıl öncesi

Dünya’da üç büyük nüfus sıçrama dönemi meydana gelmiştir.

Birinci Sıçrama Dönemi

Günümüzden yaklaşık 1 milyon yıl önce avcılık ve toplayıcılık yapan insanların çeşitli kesici aletleri keşfetmesi ve bunları korunma

ve avcılıkta kullanmaları sonucu insanların ömrü uzamaya başlamış ve nüfus artışı meydana gelmiştir.

Kesici bir kayaç olan obsidyen korunma ve avcılık amacıyla

kullanılmıştır.

10 bin

10 milyon

10 milyar

(Nüfus)

1 000 000

Alet yapımı

Tarım Devrimi

Sanayi Devrimi

100 000 10 000 1000 100 10

P:166

Nüfus Özellikleri ve Nüfus Piramitleri

9

FASİKÜL

5 COĞRAFYA

İkinci Sıçrama Dönemi

Günümüzden 10 bin yıl önce meydana gelen Neolitik Dönem’de

insanlar tarımla birlikte yerleşik hayata geçmiş ve hayvanları ehlileştirmiştir. Bunun sonucunda daha düzenli bir hayata sahip olan

insanların nüfus miktarında ciddi artışlar meydana gelmiştir.

Konya’da bulunan Çatalhöyük Neolitik Dönem’de ilk yerleşik

hayata geçilen yerlerden biridir.

Üçüncü Sıçrama Dönemi

Sanayi Devrimi sonucu beden gücüyle yapılan üretim makinelerle

yapılmaya başlanmıştır. Bu dönemde tıp alanındaki gelişmeler, beslenme ve yaşam koşullarının iyileşmesinin yanında sanayide çalışacak insan gücüne ihtiyaçtan dolayı nüfusta ani bir artış meydana gelmiştir.

1900’lü yıllarda Dünya nüfusu 1,5 milyar civarındayken 2023 yılında 8 milyarı geçmiştir. Nüfus artış hızı son yıllarda azalmasına rağmen Dünya nüfus miktarı az da olsa artmaya devam etmektedir.

2100 yılında Dünya nüfusunun 10 milyarı geçmesi beklenmektedir.

2100 yılına gittikçe doğum ve genç nüfus oranlarında azalma beklenmektedir.

YERYÜZÜNDE NÜFUS DAĞILIŞI

Yeryüzünde nüfusun dağılışı üzerinde doğal ve beşerî faktörler etkili olmaktadır.

Doğal Faktörler

İklim

Dünya nüfusunun yoğunlaştığı bölgelerin önemli bir kısmı ılıman iklim bölgeleridir. Aşırı sıcak olan çöl bölgeleri ya da aşırı soğuk olan

kutup bölgelerinde nüfus yoğunluğu azdır.

Yıl boyu sıcaklık ortalamasının 0°C altında olduğu

Antarktika Kıtası’nda nüfus yoğunluğu azdır.

Yıllık yağış miktarı ile nüfus yoğunluğu arasında ilişki bulunmaktadır. Kurak olan çöl bölgelerinde tarımda sulama ve içme suyu miktarı az olduğu için nüfus yoğunluğu azdır.

Orta Asya’da bulunan Gobi Çölü’nde yıllık yağış miktarı

az olduğu için nüfus yoğunluğu azdır.

Doğal Faktörler

İklim

Yeryüzü Şekilleri

Toprak Yapısı

Kara ve Denizlerin

Dağılışı

Su Kaynakları

Beşerî Faktörler

Tarihî Faktörler

Tarım

Sanayi

Madencilik

Turizm

Ulaşım

Ticaret

Dünyada Nüfusun Dağılışını

Etkileyen Faktörler

P:167

Nüfus Özellikleri ve Nüfus Piramitleri

9

FASİKÜL

6 COĞRAFYA

Yer Şekilleri

Yer şekillerinin engebeli ve yükseltinin fazla olduğu dağlık bölgelerde nüfus yoğunluğu az iken yer şekillerinin sade olduğu bölgelerde nüfus yoğunluğu fazladır. Kayalık Dağları, And Dağları, Himalaya Dağları yer şekillerine bağlı nüfus yoğunluğunun az olduğu yerlere örnektir.

Himalaya Dağları

AKLINDA OLSUN

Ekvatoral Bölge'de sıcaklık ve nem yüksek olduğu

için yerleşme üst sınırı yüksektir. Bu yüzden ortalama 2000 – 3000 metre yükseltide yerleşmeler görülmektedir.

Toprak Yapısı

Verimsiz toprakların (tundra toprağı, çöl toprağı, tuzlu toprak) bulunduğu bölgelerde tarımda verim az olduğu için nüfus yoğunluğu

azdır. Verimli toprakların (alüvyal toprak, kahverengi orman toprağı) bulunduğu bölgelerde tarımda verim fazla olduğu için nüfus yoğunluğu fazladır.

Verimli toprakların bulunduğu Nil Deltası’nda nüfus

yoğunluğu fazladır.

Kara ve Denizlerin Dağılışı

Kıyı çizgisi nüfusun dağılışını etkilemektedir. Genel olarak denizlerde nüfus bulunmazken karalar nüfusun başladığı yerlerdir. Bazı bölgelerde nadir de olsa sular üzerine yapılan evler bulunmaktadır.

Kuzey Yarım Küre’de karaların oranı Güney Yarım Küre’den fazla olduğu için nüfusun büyük bir kısmı Kuzey Yarım Küre’de toplanmaktadır.

Su Kaynakları

Tatlı su kaynakları içme suyu ve tarımsal faaliyetler için önemlidir.

Çöllerde tatlı su kaynakları az olduğu için nüfus yoğunluğu az iken

akarsu ve göl ve deniz kenarları nüfus yoğunluğu fazla olan bölgelerdir. AKLINDA OLSUN

Nüfusun dağılışını etkileyen faktörler arasında az da

olsa ormanlar görülmektedir. Tropikal bölgelerde

sık ormanların görüldüğü yerlerde nüfus yoğunluğu azdır.

AKLINDA OLSUN

Nüsufun dağılışını etkileyen faktörler insan ile ilgili

değilse doğal, insan ile ilgiliyse beşerî faktörler içerisinde yer almaktadır.

P:168

Nüfus Özellikleri ve Nüfus Piramitleri

9

FASİKÜL

7 COĞRAFYA

Çözüm

Beşerî Faktörler

Tarihî Faktörler

İlk yerleşmelerin bulunduğu bölgelerde geçmişten gelen birikimlere bağlı olarak nüfus yoğunluğu fazladır. Mezopotamya, Hint, Çin

ve Mısır medeniyetlerinin kurulduğu bölgelerde nüfus yoğunluğu

günümüzde de fazladır.

ÖĞRETEN SORU 4

Aşağıdaki haritada bazı bölgelerin nüfus özellikleri verilmiştir.

• Gündüz sıcaklıkları aşırı yüksek olması ve su kaynaklarının yetersiz olması nüfus yoğunluğunu olumsuz yönde etkilemiştir.

• Verimli toprak ve tatlı su kaynaklarına bağlı olarak yapılan tarımsal faaliyetler nüfus yoğunluğunu olumlu etkilemiştir.

• Yükselti ve engebenin fazla olmasına bağlı olarak nüfus yoğunluğu azdır.

• Sıcaklık ve nemin yıl boyu yüksek olması ile sık ormanlar nüfus miktarının artmasını engellemektedir.

Yukarıda verilen nüfus özellikleri haritadaki bölgelerle eşleştirildiğinde hangi bölge dışarıda kalır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

II

IV

III

I

V

Mezopotamya medeniyetinin kurulduğu bölgede bulunan Bağdat

sık nüfuslu yerler arasında yer almaktadır.

Tarım

Yerleşik hayata geçişte etkili olan tarım nüfus üzerinde etkili olmaktadır. Tarıma elverişli olan bölgelerde nüfus yoğunluğu fazladır.

Çin’in doğusunda verimli toprakların bulunduğu

bölgelerde nüfus yoğunluğu fazladır.

Sanayi

Sanayi faaliyetlerinin yoğun olduğu bölgelerde iş gücü ihtiyacından

dolayı göçlere bağlı olarak nüfus yoğunluğu fazladır. ABD’nin doğusu, Batı Avrupa, Doğu Asya ülkeleri sanayiye bağlı nüfus yoğunluğunun fazla olduğu bölgelerdir.

Sanayi faaliyetlerinin yoğun olduğu Düsseldorf’ta

nüfus yoğunluğu fazladır.

Madencilik

Değerli maden rezervlerinin yüksek olduğu bölgelerde nüfus yoğunluğu fazladır. Örneğin Güney Afrika Cumhuriyeti’nde bulunan

Johannesburg kentinde elmas ve altın yataklarına bağlı olarak nüfus yoğunluğu fazladır.

P:169

Nüfus Özellikleri ve Nüfus Piramitleri

9

FASİKÜL

8 COĞRAFYA

Johannesburg (Güney Afrika Cumhuriyeti)

Turizm

Turizm faaliyetlerinin bulunduğu bölgelerde turizm türüne göre nüfus artışları yaşanmaktadır. Örneğin deniz turizminin yapıldığı Akdeniz ülkelerinde yaz aylarında, kış turizminin yapıldığı İsviçre, Kanada ve Türkiye gibi ülkelerde kış aylarında nüfus miktarında artış

meydana gelmektedir.

Deniz turizminin yoğun olduğu Antalya sık nüfuslu

bölgeler arasında yer almaktadır.

Ulaşım

Sanayi, ticaret, turizm ve yerleşmenin olması için ulaşıma ihtiyaç

vardır. Ulaşım faaliyetlerinin sınırlı olduğu bölgelerde nüfus yoğunluğu azken ulaşım faaliyetlerinin çeşitli olduğu bölgelerde nüfus yoğunluğu fazladır.

Tokyo’da ulaşıma bağlı nüfus yoğunluğu fazladır.

Ticaret

Ticari faaliyetlerin geliştiği bölgelerde nüfus yoğunluğu fazladır. Avrupa ve Güneydoğu Asya ülkelerinde ticari faaliyetlere bağlı nüfus

yoğunluğu fazladır.

Dünya'da nüfusun dağılışında km²ye düşen insan sayısını belirlemek amacıyla aritmetik nüfus yoğunluğu hesaplanmaktadır. Nüfusun yüzölçümüne oranına göre hesaplanan aritmetik nüfus yoğunluğuna göre nüfusun sık ve seyrek olduğu bölgeler bulunmaktadır.

Aritmetik Nüfus Yoğunluğu = Toplam Nüfus (kişi sayısı)

Yüzölçüm (km2)

Seyrek nüfuslu yerler arasında dağlık bölgeler, çöl bölgeleri, kutup

bölgeleri ve tropikal orman bölgeleri bulunurken nüfusun sık olduğu yerler arasında ABD’nin doğusu, Batı Avrupa, Güneydoğu Asya ülkeleri bulunmaktadır.

Dünya Nüfus Yoğunluğu Haritası

P:170

Nüfus Özellikleri ve Nüfus Piramitleri

9

FASİKÜL

9 COĞRAFYA

Çözüm

NÜFUS PİRAMİTLERİ

Bir bölgede nüfus sayımı yapıldıktan sonra elde edilen verilerle nüfus piramidi meydana gelir. Nüfus piramidine bakarak nüfusun cinsiyet yapısı, yaş gruplarına göre dağılımı, miktarı, gelişmişlik seviyesi gibi çıkarımlarda bulunulabilir.

Kenarları İçe Çökük Nüfus Piramidi

Nijer (2023)

Nüfus piramidinin taban kısmı geniş tavan kısmı dardır. Doğum ve

ölüm oranlarının fazla olduğu gelişmemiş ülkelere ait nüfus piramididir. Ortalama yaşam süresi kısa, yaşlı nüfus oranı azdır. Bebek

ölüm oranları yüksek olduğu için nüfus piramidinin taban kısmı tavana gittikçe aniden daralır. Genç bağımlı nüfus oranı yüksektir. Nijer, Angola, Burundi, Benin gibi ülkeler örnek gösterilebilir.

ÖĞRETEN SORU 5

Nüfusun yeryüzüne dağılışını etkileyen fiziki ve beşerî faktörler bulunmaktadır. Gelişmemiş ülkelerde nüfusun dağılışını daha çok fiziki faktörler belirlemektedir.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisinde nüfusun dağılışında fiziki faktörlerin etkisi daha fazladır?

A) İsviçre B) Almanya C) Nijerya

D) Hollanda E) Danimarka

Düzgün Üçgen Biçimli Nüfus Piramidi

Nüfus piramidinin taban kısmı geniş tavan kısmı dardır, ancak kenarları içe çökük nüfus piramidindeki gibi tavana doğru ani daralma görülmez. Doğum oranları ve genç nüfus oranı fazladır. Ölüm

oranları kısmen azaldığı için nüfus piramidi üçgene benzer. Filipinler, Bolivya, Gabon, Mısır gibi ülkeler örnek gösterilebilir.

Filipinler (2023)

Asimetrik Şekilli Nüfus Piramidi

Nüfus piramidinin taban kısmı son yıllarda daralan nüfus piramididir. Son yıllarda doğum oranlarında belirgin bir azalma yaşayan ve

yaşlı nüfus oranı fazla olan gelişmiş ülkelerde asimetrik şekilli nüfus piramidi görülür. Polonya, Bangladeş, Çin gibi ülkeler örnek verilebilir.

Polonya (2023)

P:171

Nüfus Özellikleri ve Nüfus Piramitleri

9

FASİKÜL

10 COĞRAFYA

Arı Kovanı Nüfus Piramidi

Nüfus piramidinin taban kısmı dar tavan kısmı geniştir. Doğum oranları ve genç nüfus oranı az, yaşlı nüfus oranı fazladır. Genellikle gelişmiş ülkelerde görülen bu nüfus piramidine ABD, Hollanda, İngiltere, Almanya, Fransa gibi ülkeler örnek gösterilebilir.

Belçika (2023)

Çan Şeklindeki Nüfus Piramidi

Nüfus piramidinin tavan kısmı geniş olup taban kısmı son yıllarda

genişleyen gelişmiş ülkelere ait nüfus piramididir. Önceden arı kovanı nüfus piramidine sahip olan ülkelerde doğum oranlarını artırıcı nüfus politikalarının başarılı olarak genç nüfus oranının artması

sonucu oluşan nüfus piramididir. İrlanda, Rusya gibi ülkeler örnek

gösterilebilir.

İrlanda (2015)

AKLINDA OLSUN

Ülkelerin sabit bir nüfus piramidi yoktur. Genç ve

yaşlı nüfus oranlarındaki değişmelere bağlı olarak

zamanla nüfus piramitleri değişmektedir.

ÇözümAKLINDA OLSUN

Ülkelerin doğum ve ölüm oranları ile genç ve yaşlı

nüfus oranlarına bakılarak gelişmişlik seviyesi hakkında çıkarımda bulunulabilir.

ÖĞRETEN SORU 6

Gayri safi millî hasılası ve kişi başına düşen millî geliri yüksek olan

ülkeler gelişmiş ülkelerdir.

Buna göre bu ülkelerin nüfus özellikleriyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Doğum oranları düşüktür.

B) Ortalama yaşam süresi uzundur.

C) Nüfus piramidinin taban kısmı dardır.

D) Bağımlı nüfus oranı azdır.

E) Demografik yatırımlar fazladır.

P:172

Öğreten Test

1

TEST

COĞRAFYA 11

1. Bölgenin nüfus miktarı, nüfusun yaş grupları ve cinsiyete göre dağılımını gösteren grafiğe nüfus piramidi denir. Nüfus piramitlerine bakılarak ülke hakkında doğrudan ya da dolaylı

olarak farklı bilgiler de elde edilmektedir.

I. Ülkenin gelişmişlik seviyesi

II. Çalışanların sektörel dağılımı

III. Bağımlı nüfus oranı

Buna göre bir ülkenin nüfus piramidine bakılarak verilenlerden hangileri hakkında bilgi elde edilebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

2. X ülkesinin 1970 ve 2020 yıllarındaki nüfus piramidi aşağıda

verilmiştir.

1970 2020

Buna göre X ülkesinde 2020 yılında;

I. Nüfus miktarı,

II. Doğum oranları,

III. Yaşlı nüfus oranı,

IV. Genç nüfus oranı

durumlarından hangilerinde azalma görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

3. Dünya'da nüfus miktarında geçmişten bu yana genel olarak

artış meydana gelse de bazı dönemlerde ani artışlar görülmüştür. Bu dönemlere nüfus sıçrama dönemleri denir.

I. Kesici aletlerin keşfedilmesi

II. SSCB'nin yıkılması

III. Tarımla birlikte yerleşik hayata geçilmesi

IV. Fransız İhtilali

Yukarıda verilenlerden hangileri sonucunda Dünya nüfusunda sıçramalar meydana gelmiştir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

4. Aşağıda iki ayrı ülkenin genç ve yaşlı nüfus oranları verilmiştir.

Ülkeler Genç (%) Yaşlı (%)

K 46 3

L 23 11

Tablodaki bilgilere göre hangisi söylenemez?

A) K ülkesinde doğum oranları daha yüksektir.

B) L ülkesinin gelişmişlik seviyesi daha yüksektir.

C) K ülkesi ülke dışına göç vermektedir.

D) L ülkesinde ortalama yaşam süresi daha kısadır.

E) K ülkesinde kişi başına düşen millî gelir daha düşüktür.

5. Doğum ile ölüm oranları arasındaki fark sonucunda doğal nüfus artış hızı tespit edilir. Gelişmiş ülkelerde ölüm oranları az

olmasına rağmen doğum oranları aşırı düşük olduğu için doğal nüfus artış hızı azdır.

Aşağıda verilen ülkelerden hangisi buna örnek gösterilebilir?

A) Cezayir B) Rusya C) Etiyopya

D) Nijer E) Somali

P:173

Öğreten Test 1

TEST

COĞRAFYA 12

1-E 2-D 3-C 4-D 5-B 6-E 7-E 8-D 9-B 10-C

6. Basında yer alan haberlerde Rusya Federal İstatistik Servisi

(Rosstat) tarafından açıklanan verilere göre ülkedeki ölüm oranı 2021'de bir önceki yıla kıyasla yüzde 15,1 arttı ve 2 milyon

440 bin kişi hayatını kaybetti. Doğum sayısının yüzde 2,3 azalarak 1 milyon 400 bine düştüğü ülkede nüfus, Sovyetler Birliği'nin dağılmasından bu yana ilk kez geçen yıl 1 milyon 40

bin azaldı.

Buna göre Rusya’da;

I. Nüfus miktarı,

II. Aritmetik nüfus yoğunluğu,

III. Nüfus artış hızı

durumlarının hangilerinde azalma meydana gelmiştir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

8. Doğum oranlarının düşük olduğu ülkelerde genç nüfus oranının az olması ve yaşlı nüfus oranının fazla olmasından dolayı

ortanca yaş yüksek çıkmaktadır.

Aşağıda verilen ülkelerden hangisi buna örnek gösterilebilir?

A) Kenya B) Uganda C) Angola

D) Danimarka E) Senegal

9. Yüzölçümleri benzer olan K ve L ülkelerinin nüfus miktarları

birbirine yakındır.

Buna göre iki ülkenin aşağıdaki özelliklerden hangilerinin

birbirine benzediği kesin olarak söylenebilir?

A) Genç nüfus oranı

B) Aritmetik nüfus yoğunluğu

C) Yaşlı nüfus oranı

D) Nüfus artış hızı

E) Gelişmişlik seviyeleri

10. Gelişmiş ülkelerde eğitim seviyesinin yüksek olması, evliliklerin geç yaşlarda yapılması ve daha az çocuğa sahip olma isteği doğum oranlarının ve doğal nüfus artış hızının azalmasına neden olmaktadır. Buna rağmen bu ülkelerde göçlere bağlı olarak gerçek nüfus artış hızında artışlar görülmektedir.

Aşağıda verilen ülkelerden hangisi buna örnektir?

A) Libya B) Gine C) İngiltere

D) Filipinler E) Fas

7. Geçmişten bu yana ülkelerin elindeki en önemli güçlerden biri nüfustur. Bir ülkede nüfusun fazla olması üretim ve askerî

bakımdan büyük bir güç unsuru oluşturmasının yanında bazı

durumlarda ülke için sorun oluşturmaktadır.

Aşağıda verilenlerden hangisi bu sorunlardan biridir?

A) Mal ve hizmetlere talep artar.

B) Nüfusun dinamizmi artar.

C) İhtiyaçlara bağlı olarak üretimde artış meydana gelir.

D) İş gücü potansiyeli artar.

E) Kaynaklar hızla tükenir.

P:174

Pekiştiren Test

2

TEST

13 COĞRAFYA

1. Aşağıda 2019 yılı Dünya nüfus piramidi verilmiştir.

Piramide bakılarak;

I. Nüfusun cinsiyete göre dağılımı,

II. Genç nüfusun toplam nüfusa göre oranı,

III. Ülkelerin uyguladıkları nüfus politikaları,

IV. En kalabalık ülkelerin dağılımı

durumlarından hangilerine ulaşılamaz?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

2. Aşağıdaki haritada nüfus yoğunluğunun az olduğu bazı bölgeler verilmiştir.

Haritada verilen bölgelerden hangisinde nüfus yoğunluğunun az olmasında yüksek sıcaklık ve nem ile birlikte sık

bitki örtüsü etkilidir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

III

IV

V

II

I

4. Aşağıda iki farklı ülkede nüfusun dağılışı ile ilgili bilgi verilmiştir.

• Rusya’nın kuzeyine doğru gittikçe nüfus yoğunluğu azalmaktadır.

• Afrika Kıtası'nın kuzeyinde bulunan ülkelerde nüfus yoğunluğu azdır.

Buna göre belirtilen ülkelerde nüfusun dağılışında aşağıdaki faktörlerden hangisinin etkisinden söz edilebilir?

A) İklim B) Yer şekilleri C) Bitki Örtüsü

D) Toprak E) Jeolojik yapı

3. Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölgede deniz seviyesine yakın yerlerde nüfus

yoğunluğu azdır.

B) II numaralı bölgede yıl boyu düşük sıcaklığın görülmesi

nüfusu olumsuz yönde etkilemiştir.

C) III numaralı bölgede göçlere bağlı olarak gerçek nüfus artışı yüksektir.

D) IV numaralı bölgede sıcaklık ve kuraklığın yüksek olması

nüfusu olumsuz etkilemiştir.

E) V numaralı bölgede yer şekilleri engebeli olduğu için nüfus yoğunluğu azdır.

IV

V

III

I

II

P:175

Pekiştiren Test 2

TEST

14 COĞRAFYA

1-E 2-B 3-E 4-A 5-B 6-D 7-E 8-A

5. Aşağıda bir ülkeye ait nüfus piramidi verilmiştir.

Nüfus piramidine bakarak;

I. Aritmetik nüfus yoğunluğu,

II. Genç nüfus oranı,

III. Nüfusun cinsiyet dağılımı,

IV. Nüfusun ülke içindeki dağılımı

durumlarından hangilerine ulaşılabilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

6. Ülkemizde fındık hasadı mevsim şartlarına göre ağustos ayında yapılmaktadır. Üretimin büyük bir kısmı engebeli arazilerde yapıldığından dolayı hasat makineler yerine beden gücüyle yapılmaktadır. Bu yüzden, fındık üretim bölgelerine ağustos aylarında iş gücü ihtiyacından dolayı mevsimlik göç yaşanmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde fındık

hasadı döneminde mevsimlik göç yaşanmaktadır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

II III

V

I

IV

7. Aşağıda bir ülkenin nüfus piramidi verilmiştir.

Nüfus piramidine bakılarak;

I. Nüfusun sektörel dağılımı,

II. Ülkede uygulanan nüfus politikası,

III. Nüfusun eğitim düzeyi

durumlarından hangileri hakkında yorum yapılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

8. A ülkesinin ihracat ürünlerini yaş meyve ve işlenmemiş maden ürünleri oluştururken kişi başına düşen gelirin az olduğu

görülmüştür. B ülkesinin ihracat ürünlerini sanayi ürünleri oluştururken kişi başına düşen gelirin fazla olduğu görülmüştür.

Buna göre A ve B ülkelerinin;

I. Doğum oranları,

II. Nüfus piramitleri,

III. Nüfus miktarı,

IV. Genç nüfus miktarı

verilerinden hangilerinin birbirinden farklı olduğu söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

P:176

Sınav Tadında

3

TEST

15 COĞRAFYA

1. K ülkesinde nüfusun ikiye katlanma süresi 1950 yılında 85 sene iken 2020 yılında 148 sene olduğu tespit edilmiştir.

Buna göre K ülkesiyle ilgili olarak,

I. Doğum oranları azalmıştır.

II. Nüfus piramidinin taban kısmı genişlemiştir.

III. Genç nüfus oranı azalmıştır.

IV. Aritmetik nüfus yoğunluğu artmıştır.

ifadelerinden hangileri söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

3. Aşağıda K ve L ülkelerinin doğal ve gerçek nüfus artış hızları

verilmiştir.

Ülkeler Doğal Nüfus

Artış Hızı (‰)

Gerçek Nüfus

Artış Hızı(‰)

K 26 11

L 6 18

Buna göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) K ülkesinde doğum ve ölüm oranları yüksektir.

B) L ülkesinin nüfus piramidinin taban kısmı daha dardır.

C) K ülkesi dışarıya göç vermektedir.

D) L ülkesinde yaşlı nüfus oranı fazla genç nüfus oranı azdır.

E) K ülkesinde genç bağımlı nüfus oranı L ülkesinden azdır.

2. Yeryüzünde nüfusun dağılışı dengeli değildir. Özellikle yer şekillerinin sade olduğu, ılıman iklim kuşağında yer alan, sanayi ve hizmet sektörünün yoğun olduğu bölgelerde nüfus yoğunluğu fazladır.

Buna göre yukarıda verilen bölgelerden hangileri bu duruma örnek gösterilebilir?

A) I ve III B) II ve IV C) III ve V

D) I ve II E) IV ve V

III

IV

V

II

I

4. Aşağıda bir ülke nüfusunun yaş gruplarına göre dağılımı verilmiştir.

Bu ülkeyle ilgili olarak hangisi söylenemez?

A) Doğum ve ölüm oranları yüksektir.

B) Genç nüfus oranı fazla yaşlı nüfus oranı azdır.

C) Nüfus piramidinin taban kısmı dar tavan kısmı geniştir.

D) Genç bağımlı nüfus oranı yüksektir.

E) Yerleşmelerin büyük bir kısmı kırsal bölgelerde bulunmaktadır.

49% 48%

3%

0-14 15-64 65 ve üstü

P:177

Sınav Tadında

3

TEST

16 COĞRAFYA

1-C 2-D 3-E 4-C 5-B 6-B 7-C 8-A

5. Doğum oranlarının yüksek olduğu ülkelerde beslenme ve sağlık şartlarının yetersiz olması bebek ölüm oranlarının artmasına sebep olmaktadır. Doğum anında ya da doğumdan sonra

ilk yıllarda meydana gelen bu ölümler gelişmemiş ülkelerde

sıklıkla görülmektedir.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisi bu duruma

örnek gösterilebilir?

A) İtalya B) Nijer C) Japonya

D) İzlanda E) Kanada

7. A ve B ülkelerinin kırsal ve kentsel nüfus oranları aşağıda verilmiştir.

Buna göre,

I. A ülkesinde doğum oranları B ülkesinden azdır.

II. B ülkesinde ülke dışına yapılan göçler A ülkesinden azdır.

III. A ülkesinde yaşlı nüfus oranı B ülkesinden fazladır.

IV. B ülkesinde demografik yatırımlar A ülkesinden azdır.

yargılarından hangilerine ulaşılabilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

0

10

20

30

40

50

60

70

80

90

100

A

Kırsal Kentsel

B

8. MÖ 3000'li yıllarda ilk kez Çin’de yapıldığı bilinen nüfus sayımları günümüzden farklıydı. Bilimsel bir yönü olmayan nüfus sayımlarında sadece hane ve erkekler sayılmaktaydı.

I. Savaşacak asker sayısını belirlemek

II. Vergi verecek nüfusu belirlemek

III. Bağımlı nüfus oranını hesaplamak

IV. Ülkede yapılacak yatırımlara yön vermek

Buna göre geçmişte yapılan nüfus sayımlarının amaçları

arasında verilenlerden hangileri söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

6. Gelişmiş ülkelerin birçoğunda yaşlı nüfusa yapılan bakım ve

sağlık masrafları toplam sağlık masrafların 1/3’ünü oluşturmaktadır. Örneğin ABD’de yapılan sağlık masraflarının yarısına yakın kısmı yaşlı nüfus için yapılmaktadır.

I II

III IV

Buna göre yukarıda nüfus piramitleri verilen ülkelerden

hangilerinde yaşlılar için yapılan sağlık masrafları daha

fazladır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

P:178

1 COĞRAFYA

FASİKÜL

10

Türkiye'nin Nüfus Özellikleri

TÜRKİYE NÜFUSUNUN GELİŞİMİ

Cumhuriyetin ilanından sonra ülkemizde ilk nüfus sayımı 1927 yılında yapılmıştır. İlk nüfus sayımında ülke nüfusunun 13,6 milyon

olduğu tespit edilmiştir. İkinci nüfus sayımı 1935 yılında gerçekleştirilmiştir. 1990 yılına kadar her 5 senede bir nüfus sayımı yapılmıştır. 1990 yılında ülke nüfusunun 56,4 milyon olduğu kayıtlara geçmiştir. 1990 yılından sonra her 10 senede bir nüfus sayımı yapılması planlanmıştır. 1997 yılında seçmen sayısını belirlemek amacıyla

ara nüfus sayımı yapılmıştır. 2007 yılından itibaren Adrese Dayalı

Nüfus Kayıt Sistemi’ne geçilmiştir. Bu sistemle birlikte artık ikametgâhı olunan bölgenin nüfusuna göre otomatik nüfus sayımı yapılmaktadır. Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’ne göre 31 Aralık 2022

tarihi itibariyle Türkiye nüfusu 85 milyon 279 bin 553 kişidir. Nüfusun 42 milyon 704 bin 112'si erkek, 42 milyon 575 bin 441'i kadın

nüfusundan oluşmaktadır. Yani nüfusun % 50,1’ini erkek, %49,9’unu

kadın nüfusu oluşturmaktadır.

Yıllara göre Türkiye nüfusundaki değişim

Yıllara göre Türkiye’de nüfus artış hızı

1927 0

20

40

60

80

100

Nüfus (Milyon kişi)

1935 1940 1950 1955 1945 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1997 2000 2007 2010 2018 2020

1927 1935 1940 1945 1950 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 2000 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 2015 2016 2017

Nüfus Artış Hızı (‰)

0

5

10

15

20

25

30

Türkiye nüfusundaki değişim incelendiğinde 1927’den günümüze

nüfus miktarının sürekli arttığı görülmektedir. Türkiye’de nüfus artış

hızı grafiği incelendiğinde ise nüfus artış hızının sabit olmadığı, bazı dönemlerde artarken bazı dönemlerde azaldığı görülmektedir. AKLINDA OLSUN

Nüfus artış hızı binde (‰) 0’ın altına inmediği sürece nüfus miktarı artmaya devam etmektedir.

Çözüm

Nüfus artış hızının en düşük olduğu sene 1945 yılıdır. Sebebi II. Dünya Savaşı Dönemi'nde erkeklerin büyük bir kısmı silah altına alınmış ve doğum oranlarında azalma meydana gelmiştir. 1960 yılında

erkeklerin askerden dönmesi ve sağlık alanındaki gelişmelere bağlı olarak nüfus artış hızı yükselmiştir. Son yıllarda gelişmişlik seviyesinin artmasına bağlı olarak nüfus artış hızında azalmalar meydana

gelmiştir.

ÖĞRETEN SORU 1

I. 1927 yılından günümüze nüfus miktarı sürekli artmıştır.

II. 1927 yılından günümüze nüfus artış hızı sürekli artmıştır.

III. Cumhuriyetin ilanından sonra nüfus artış hızının en az olduğu

yıl 1945 yılıdır.

IV. Cumhuriyetin ilanından sonra nüfus miktarının en az olduğu

yıl 1945 yılıdır.

Türkiye nüfusu ile ilgili olarak verilenlerden hangileri söylenemez?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

P:179

Türkiye'nin Nüfus Özellikleri

10

FASİKÜL

2 COĞRAFYA

Türkiye’de 2007 – 2022 Yılları Arası Nüfus Miktarı

ve Nüfus Artış Hızı

Yukarıdaki tablo incelendiğinde 2007 – 2022 yılları arasında Türkiye’de nüfus miktarı artmaya devam ederken nüfus artış hızında değişimler yaşanmıştır. Nüfus artış hızı 2021 yılında ‰12,7 iken, 2022

yılında ‰7,1’e gerilemiştir.

Çözüm

64 0

5

10

15

20

25

30

2007

2008

2009

2010

2011

2012

2013

2014

2015

2016

2017

2018

2019

2020

2021

2022

66 70,6 71,5 72,6 73,7 74,7 75,6 76,7 77,7 78,7 79,8 80,8 82,0 83,2 83,6 84,7 85,3

68

70

72

74

76

78

80

82

84

86

13,1 12,4 12,7

7,1

Nüfus (Milyon) Nüfus Artış hızı (Binde) Artış hızı

ÖĞRETEN SORU 2

Ülkemizde son yıllarda nüfus artış hızında azalma görülmektedir.

Bu durumun yaşanmasında;

I. Doğum oranlarının azalması,

II. Yaşlı nüfus oranının azalması,

III. Genç nüfus oranının artması

durumlarından hangileri etkili olmaktadır?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

1939 yılında Hatay’ın ana vatana bağlanması ve yurtdışından ülkemize gelen göçler nüfus miktarının artmasına katkıda bulunmuştur.

2010 yılı Türkiye Nüfusu

2023 yılı Türkiye Nüfusu

P:180

Türkiye'nin Nüfus Özellikleri

10

FASİKÜL

3 COĞRAFYA

2010 yılında Türkiye nüfusu 73 milyon iken 2023 yılında nüfus 85

milyona yükselmiştir. İki dönemdeki nüfus piramitleri kıyaslandığında 2023 yılında nüfus piramidinin taban kısmının daraldığı tavan

kısmının ise genişlediği görülmüştür. Buna bağlı olarak genç nüfus

oranının azaldığı yaşlı nüfus oranının arttığı söylenebilir.

Çözüm

TÜRKİYE NÜFUSUNUN DAĞILIŞI

Ülkemizde nüfusun dağılışında bölgelere göre farklılıklar olduğu

görülmektedir. Nüfus yoğunluğunun fazla olduğu bölgelerin yanında nüfus yoğunluğunun az olduğu yerler de bulunmaktadır. 2021

yılında km²ye düşen kişi sayısı 111’dir. İstanbul’da km²ye 3 bin 62

kişi ile nüfus yoğunluğu en yüksek olan ilimiz iken 576 kişi ile Kocaeli ve 371 kişi ile İzmir nüfus yoğunluğu en yüksek olan iller arasına girmektedir.

Aritmetik nüfus yoğunluğu en fazla olan ilimiz İstanbul’dur.

ÖĞRETEN SORU 3

2010 ile 2023 yılı Türkiye nüfus piramitleri karşılaştırıldığında 2023

yılında nüfus piramidinin taban kısmının daraldığı görülmektedir.

I. Doğum oranları azalmıştır.

II. Genç nüfus oranı azalmıştır.

III. Toplam nüfus miktarı azalmıştır.

IV. Aritmetik nüfus yoğunluğu azalmıştır.

Buna göre yukarıdakilerden hangileri söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

Nüfus yoğunluğu en az olan il km²ye 11 kişi ile Tunceli’dir. Tunceli'yi, 19 kişi ile Ardahan ve 21 kişi ile Erzincan izlemektedir.

Aritmetik nüfus yoğunluğu en az olan ilimiz Tunceli’dir.

İklimi oluşturan sıcaklık ve yağış özellikleri nüfusun dağılışı üzerinde etkilidir. Yıllık sıcaklık ortalamasının düşük olduğu Doğu Anadolu ve Kuzeydoğu Anadolu çevresinde nüfus yoğunluğu azdır. Kış

aylarının ılık geçtiği kıyı bölgelerinde nüfus yoğunluğu daha fazladır.

Ardahan’da yıllık sıcaklık ortalaması düşük olduğu

için nüfus yoğunluğu azdır.

Yıllık yağış miktarının az olduğu Tuz Gölü çevresi ve Konya Ovası

gibi bölgelerde nüfus yoğunluğu azdır. Yıllık yağış miktarının belirli bir seviyenin üzerinde olduğu Marmara çevresinde nüfus yoğunluğu fazladır.

Doğal Faktörler

İklim

Yer Şekilleri

Su Kaynakları

Toprak Yapısı

Bitki Örtüsü

Beşerî Faktörler

Ulaşım

Sanayi

Tarım

Turizm

Yer Altı Kaynakları

Türkiye’de Nüfus Dağılışını

Etkileyen Faktörler

P:181

Türkiye'nin Nüfus Özellikleri

10

FASİKÜL

4 COĞRAFYA

Tuz Gölü çevresinde nüfus yoğunluğu azdır.

Çözüm

Ülkemizde yer şekillerinin engebeli ve yükseltinin fazla olduğu bölgelerde nüfus yoğunluğu azdır. Hakkâri çevresi, Doğu Karadeniz

Bölümü, Erzurum, Kars, Ardahan, Ağrı gibi yerlerde yer şekillerinden dolayı nüfus yoğunluğu azdır. Ilıman iklim koşulları görülmesine rağmen Muğla’da Menteşe Dağları ile Teke ve Taşeli yarımadalarında engebeli yer şekillerinden dolayı nüfus yoğunluğu azdır.

ÖĞRETEN SORU 4

Ülkemizde kış aylarının ılık geçtiği bölgelerde nüfus yoğunluğu fazladır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangileri bu duruma

örnek gösterilemez?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

IV

II

I

III

Teke Yarımadası nüfus yoğunluğunun az olduğu

bölgeler arasında yer almaktadır.

Dağların kıyıya paralel uzandığı bölgelerde kıyı ile iç kesim arasında ulaşımın zor olması ve iklim farklılıklarından dolayı nüfus yoğunluğunda farklılıklar meydana gelmektedir. Karadeniz ve Akdeniz’in

kıyı kesiminde nüfus yoğunluğu fazlayken iç kesimlere doğru gittikçe nüfus yoğunluğu azalmaktadır. Dağların kıyıya dik uzandığı

Ege kıyılarında kıyı ile iç kesim arasında iklim farkının az olması ve

ulaşımın kolay olmasından dolayı nüfus iç kesimlere kadar yayılmaktadır.

Dağların kıyıya paralel uzandığı Trabzon’da nüfus kıyıda

yoğunlaşmaktadır.

AKLINDA OLSUN

Ülkemizde iç kesimlerde bakı faktöründen dolayı

dağların güney yamaçları daha sıcak olduğu için

nüfus yoğunluğu daha fazladır.

P:182

Türkiye'nin Nüfus Özellikleri

10

FASİKÜL

5 COĞRAFYA

Çözüm

Su kaynakları nüfus yoğunluğunu etkileyen doğal faktörler arasında yer almaktadır. Deniz, akarsu ve göl kıyılarında nüfus yoğunluğunun fazla olduğu bölgeler bulunmaktadır. Su kaynaklarının kısıtlı olduğu bölgelerde nüfus yoğunluğu azdır.

Tuz Gölü ve Güneydoğu Anadolu çevresinde tatlı su

kaynakları az olduğu için nüfus yoğunluğu azdır.

Verimli toprakların bulunduğu bölgelerde tarımsal faaliyetlere bağlı olarak nüfus yoğunluğu fazladır. Bursa Ovası, Çukurova, Bafra ve

Çarşamba ovalarında verimli topraklara bağlı olarak nüfus yoğunluğu fazladır.

ÖĞRETEN SORU 5

Yer şekillerinin engebeli olduğu bölgelerde ekonomik faaliyetler sınırlı olduğundan dolayı nüfus yoğunluğu azdır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde engebeli

yer şekillerinden dolayı nüfus yoğunluğu azdır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

II

III IV

Çukurova

Doğal bitki örtüsü nüfusun dağılışını en az etkileyen doğal faktörler

arasında yer almaktadır. Özellikle ormanların bulunduğu bölgelerin

yerleşime açılmaması ve ekonomik etkinliklerin sınırlı olması nüfus

yoğunluğunu azaltmaktadır.

İstanbul Beykoz’da ormanlık alan imara açılmadığından

dolayı nüfus yoğunluğu azdır.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 6

Nüfusun dağılışını etkileyen faktörler fiziki ve beşerî olmak üzere ikiye ayrılır.

Aşağıdakilerden hangisi nüfusun dağılışını etkileyen fiziki faktörlerden birisidir?

A) Ulaşım B) Turizm C) Ticaret

D) İklim E) Sanayi

P:183

Türkiye'nin Nüfus Özellikleri

10

FASİKÜL

6 COĞRAFYA

Çözüm

Ulaşımın geliştiği ve çeşitlendiği İstanbul, Bursa, İzmir gibi bölgelerde nüfus yoğunluğu fazladır. Yolları birbirine bağlayan ve kavşak

noktasında bulunan Afyon, Konya, Eskişehir gibi şehirlerde ulaşıma bağlı olarak nüfus yoğunluğu fazladır. Sinop, Kırklareli, Çanakkale gibi bölgelerde ulaşım faaliyetlerinin kısıtlı olması nüfus yoğunluğunu azaltmaktadır.

Eskişehir

ÖĞRETEN SORU 7

I. K bölgesinde ılıman iklim özelliklerinden dolayı nüfus yoğunluğu fazladır.

II. L bölgesinde yer şekillerinin sade olmasından dolayı nüfus

yoğunluğu fazladır.

III. M bölgesinde verimsiz topraklardan dolayı nüfus yoğunluğu

azdır.

IV. N bölgesinde yükseltinin fazla olmasından dolayı nüfus yoğunluğu azdır.

Haritada belirtilen bölgelerle ilgili olarak verilenlerden hangileri söylenemez?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

K

L

M

N

Sanayi bölgelerinde iş imkânlarının fazla olmasından dolayı yoğun

göçe bağlı olarak nüfus yoğunluğu fazladır. Ülkemizde İstanbul, Kocaeli, Adana, Gaziantep, İzmir, Bursa, Denizli gibi sanayi bölgelerinde nüfus yoğunluğu fazladır.

Gebze (Kocaeli)

Çözüm

Neolitik Dönem’den günümüze kadar tarım nüfus yoğunluğunu etkilemektedir. Çukurova, Bafra ve Çarşamba ovaları, Küçük ve Büyük Menderes ovalarında tarımsal faaliyetlerin yapıldığı bölgelerde

nüfus yoğunluğu fazladır. Tuz Gölü çevresinde ve karstik araziye

sahip Teke ve Taşeli yarımadalarında tarımsal faaliyetler kısıtlı olduğundan dolayı nüfus yoğunluğu azdır.

ÖĞRETEN SORU 8

Ülkemizde sanayinin geliştiği bölgelerde farklı illerden yapılan göçlerden dolayı nüfus yoğunluğu fazladır.

Buna göre aşağıda verilen illerden hangisi buna örnek gösterilemez?

A) Bursa B) Denizli C) Gümüşhane

D) İzmir E) Gaziantep

P:184

Türkiye'nin Nüfus Özellikleri

10

FASİKÜL

7 COĞRAFYA

Karstik arazilerde sulama probleminden dolayı tarımsal faaliyetler

kısıtlı olduğu için nüfus yoğunluğu azdır.

Turizm faaliyetlerinin yoğun olduğu Antalya, Muğla, İstanbul, İzmir

gibi bölgelerde iş imkânlarına bağlı olarak nüfus yoğunluğu fazladır.

Antalya

Madencilik faaliyetleri de nüfus yoğunluğunu etkilemektedir. Batman, Zonguldak, Soma, Elbistan, Balıkesir gibi yerlerde madencilik faaliyetlerine bağlı olarak nüfus yoğunluğu fazladır.

Zonguldak

ÇözümAKLINDA OLSUN

Nüfusun yoğunluğunu etkileyen faktörlerin içerisinde insan ile ilgili faktör yoksa doğal, insan ile ilgili

faktör varsa beşerî faktörlere bağlıdır.

ÖĞRETEN SORU 9

Ülkemizde farklı sebeplerden dolayı nüfus yoğunluğunun fazla olduğu şehirler bulunmaktadır.

Aşağıda verilen şehirlerden hangisinde nüfusun yoğun olmasının sebebi yanlış verilmiştir?

A) İzmir Ticaret

B) Eskişehir Ulaşım

C) İstanbul Tarım

D) Bursa Sanayi

E) Antalya Turizm

P:185

Türkiye'nin Nüfus Özellikleri

10

FASİKÜL

8 COĞRAFYA

TÜRKİYE NÜFUSUNUN ÖZELLİKLERİ

Nüfusun özellikleri içerisinde yaş gruplarına göre dağılımı, cinsiyete göre dağılımı, eğitim durumu, çalışan nüfusun sektörel dağılımı,

kır – kent nüfusu gibi özellikler bulunmaktadır.

Nüfusun Yaş Gruplarına Göre Dağılımı

Son yıllarda doğum oranları azalmasına rağmen Türkiye genç nüfuslu ülkeler arasında yer almaktadır. 2020 yılında ülke nüfusunun

%22,8’ini genç nüfus oluşturmaktadır. Bunun yanında yaşlı nüfus

oranı son yıllarda artmaktadır. 2020 yılında yaşlı nüfus oranı %9,5’e

yükselmiştir. 2020 yılında 15 – 64 yaş arasında bulunan yetişkin nüfusu %67,7 olarak hesaplanmıştır.

Geçmiş yıllara göre Türkiye’de ortanca yaş yükselmeye devam etmektedir. 2021 yılında 33,1 olan ortanca yaş 2022 yılında 33,5’e

yükselmiştir. Bu durum doğum oranlarının azaldığının ve yaşlı nüfus oranının arttığının göstergelerinden biridir.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 10

I. Yaşlı nüfus oranı artmaktadır

II. Genç nüfus oranı azalmaktadır.

III. Ortanca yaş azalmaktadır.

Türkiye nüfusunun yaş özellikleriyle ilgili olarak verilenlerden

hangileri söylenemez?

A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

Nüfusun Cinsiyete Göre Dağılımı

Türkiye’de kadın – erkek nüfus oranı birbirine yakındır. 2020 yılında nüfusun %50,1’ini erkek, %49,9’unu kadın nüfus oluşturmaktadır. Göç alan bölgelerde erkek nüfus oranı daha fazlayken göç veren bölgelerde de kadın nüfus oranı daha fazladır.

Göç veren iller arasında yer aldığı için Rize’de kadın nüfus

oranı fazladır.

Türkiye’nin Nüfus Piramidi (2023)

Nüfusun Eğitim Durumu

Türkiye’nin gelişmişlik seviyesi arttıkça okuryazar oranı ve eğitim

düzeyi sürekli artmaktadır. 1935’te %18 olan okuryazar oranı 2019

yılında %97’ye yükselmiştir. Kesintisiz 12 yıllık eğitim ve yüksekokulların sayısındaki artıştan dolayı eğitim düzeyinde yükselme görülmektedir.

Çalışan Nüfusun Sektörel Dağılımı

15 – 64 yaş arası yetişkin nüfus çalışma çağındaki aktif nüfusu meydana getirmektedir. Aktif nüfusun yaklaşık %55’i iş gücüne katılmaktadır. Geçmişte tarım sektöründe çalışanların oranı fazlayken günümüze yaklaştıkça hizmet sektöründe çalışanların oranında artış meydana gelmiştir.

P:186

Türkiye'nin Nüfus Özellikleri

10

FASİKÜL

9 COĞRAFYA

Örneğin 2020 yılında çalışan nüfusun sektörel dağılımında ilk sırada %56 ile hizmet sektörü bulunmaktadır. Bunu % 26 ile sanayi %18

ile tarım sektörü takip etmektedir.

Çalışan nüfus içinde hizmet sektörü birinci

sırada yer almaktadır.

Tarım Sanayi

2020 Yılı Çalışan Nüfusun Sektörel Dağılımı (%)

Hizmet

56

18

26

Ülkemizde cinsiyete göre iş gücüne katılma oranında erkek nüfusu kadın nüfusundan daha fazladır.

Çözüm

Kadın

0 10 20 30

29,2

70,8

40 50 60 70 80

Erkek

Türkiye’de Cinsiyete Göre İş Gücüne Katılma Oranı (%)

ÖĞRETEN SORU 11

Ülkemizde bazı şehirlerde hizmet sektöründe çalışanların oranı daha düşüktür.

Aşağıda verilen şehirlerden hangisinde hizmet sektöründe çalışanların oranı daha düşüktür?

A) Artvin B) İstanbul C) İzmir

D) Ankara E) Bursa

100

% Kentsel nüfus Kırsal nüfus

90

0

1927 1935 1940 1945 1950 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 2000 2007 2010 2013 2014

10

20

30

40

50

60

70

80

Türkiye'de kırsal ve kentsel nüfusun sayım yıllarına göre dağılımı

P:187

Türkiye'nin Nüfus Özellikleri

10

FASİKÜL

10 COĞRAFYA

Çözüm

Kır – Kent Nüfusu

Ülkemizde geçmişte ve günümüzde kır – kent nüfus oranında farklılıklar görülmektedir. Ülkemizde gelişmişlik seviyesinin artması, kırdan kente göçlerin yaşanması, kentsel bölgelerin kapsamının genişlemesi gibi faktörlerden dolayı kentsel nüfus oranında artışlar yaşanmıştır. 1927 yılında nüfusun %76’sı kırsal bölgelerde %24’ü kentsel bölgelerde yaşarken 2020 yılında nüfusun %93’ü kentsel bölgelerde %7’si kırsal bölgelerde yaşamaktadır.

100

80

60

40

20

0

1927 1940 1950 1960 1970 1980 1990 2000 2010 2018

% Kırsal nüfus Kentsel nüfus

ÖĞRETEN SORU 12

Ülkemizde hizmet sektöründe çalışanların oranı bölgelere göre farklılık göstermektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde hizmet

sektöründe çalışanların oranı daha yüksektir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

II

IV

III

Batıda kentsel bölgelerde yaşayanların oranı daha yüksektir. AKLINDA OLSUN

Ülkemizde batıdan doğuya doğru genel olarak kentsel nüfus oranı azalırken kırsal nüfus oranı artmaktadır.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 13

Aşağıda verilen şehirlerden hangisinde kırsal nüfus oranı daha yüksektir?

A) Samsun B) Ardahan C) Kocaeli

D) Bursa E) Aydın

P:188

Öğreten Test

1

TEST

COĞRAFYA 11

1. Ülkemizde denizel iklimin etkili olduğu ve kış aylarının 0 °C

üzerinde olduğu bölgelerde nüfus yoğunluğu genel olarak

yüksektir, ancak bu özelliklere sahip olmasına rağmen nüfusun seyrek olduğu bazı bölgeler de bulunmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangileri buna örnek gösterilebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

IV

II

III

I

2. • Taşeli platosu

• Artvin çevresi

• Tuz gölü çevresi

• Kars yöresi

Yukarıda verilen yerlerde nüfus yoğunluğunun az olmasının sebepleri arasında hangisi söylenemez?

A) Kuraklık

B) Boylam derecelerinin farklı olması

C) Tarım arazilerinin parçalı olması

D) Yer şekillerinin engebeli olması

E) Kış aylarının aşırı soğuk geçmesi

3. Aşağıdaki tabloda Türkiye’de nüfus yoğunluğunun az olduğu

bazı bölgeler ve sebepleri verilmiştir.

Bölgeler Sebebi

Teke ve Taşeli yarımadaları Engebeli arazi

Kuzeydoğu Anadolu Kış aylarının sert geçmesi

Tuz Gölü çevresi Kuraklık ve tuzlu toprak

Buna göre,

I. Doğal faktörler nüfus yoğunluğunu etkilemektedir.

II. Nüfus ülke geneline dengeli dağılmıştır.

III. Sanayi faaliyetlerinin yoğun olduğu bölgelerde nüfus yoğunluğu fazladır.

yargılarından hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

4. Ülkemizin ortalama yükseltisi fazladır ve yer şekilleri genel olarak engebelidir. Bu özelliklere sahip bölgelerde nüfus yoğunluğu azdır.

Buna göre yukarıda verilen bölgelerden hangisi parçaya

örnek gösterilebilir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

V

III

II

IV

I

P:189

Öğreten Test 1

TEST

COĞRAFYA 12

1-D 2-B 3-A 4-D 5-D 6-D 7-C 8-D

5. Aşağıdaki Türkiye haritasında nüfus yoğunluğunun az olduğu bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre verilen bölgelerden hangisinde nüfus yoğunluğunun az olmasının temel nedeni tatlı su kaynaklarının az

olmasıdır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

IV

V

II III

I

7. Aşağıda Türkiye’nin 2019 yılı nüfus piramidi verilmiştir.

Nüfus piramidine bakılarak;

I. Toplam nüfusun içinde genç nüfusun oranı,

II. Nüfusun bölgelere göre dağılımı,

III. Toplam nüfus içinde 65 yaş üstü kadın nüfus oranı

durumlarından hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve III

D) II ve III E) I, II ve III

6. Aşağıdaki tabloda Türkiye’de 1927–2018 yılları arasında kırsal–kentsel nüfus oranı değişimi verilmiştir.

100

80

60

40

20

0

1927 1940 1950 1960 1970 1980 1990 2000 2010 2018

% Kırsal nüfus Kentsel nüfus

I. 1950 yılından sonra kırsal nüfus miktarı sürekli azalmıştır.

II. 1950 yılından sonra kentsel nüfus miktarı sürekli artmıştır.

III. 1980 – 1990 yılları arasında kırsal ve kentsel nüfus miktarı eşitlenmiştir.

Buna göre verilenlerden hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

8. Ülkemizde nüfus yoğunluğunun fazla olduğu bölgelerde tarımsal üretim, tarıma dayalı sanayi, ılıman iklim koşulları ve yer

şekillerinin sade olması etkilidir.

Buna göre yukarıda verilen bölgelerden hangisi bu özelliklerin tamamına sahiptir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

III

II IV

V

I

P:190

Pekiştiren Test

2

TEST

13 COĞRAFYA

1. Ülkemizde 1950 yılından günümüze yapılan nüfus sayımlarında aritmetik nüfus yoğunluğunun sürekli arttığı görülmüştür.

I. Doğum oranları

II. Genç nüfus oranı

III. Nüfus miktarı

Buna göre ülkemizde belirtilen tarihler arasında yukarıdakilerden hangileri sürekli artmaktadır?

A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

3. Türkiye nüfusunun geleceğine bakıldığında nüfus artış hızının

azaldığı, yaşlı nüfus oranının arttığı görülmektedir.

Bu durum gelecekte;

I. Nüfusun dinamizminin kaybolması,

II. İşgücü ihtiyacının ortaya çıkması,

III. Nüfusun ülke geneline dengesiz dağılması

sorunlarından hangilerini meydana getirir?

A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

2. Aşağıdaki Türkiye haritasında bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölgede tarıma dayalı sanayinin gelişmesi nüfus yoğunluğunu artırmıştır.

B) II numaralı bölgenin seyrek nüfuslu olmasında yer şekillerinin engebeli olması ve karstik arazi etkilidir.

C) III numaralı bölgede tarıma bağlı mevsimlik nüfus artışı yaşanmaktadır.

D) IV numaralı bölgede verimli tarım arazisi nüfus yoğunluğunun sebeplerindendir.

E) V numaralı bölgede engebeli arazi ve olumsuz iklim koşullarından dolayı nüfus seyrektir.

III II

V

I

IV

4. Aşağıdaki tabloda Türkiye’de 1927 – 2017 yılları arası nüfus

artış hızı verilmiştir.

Buna göre,

I. 1985 – 2007 yılları arasında nüfus miktarı sürekli azalmıştır.

II. Nüfus artış hızının en az olduğu yıl 1945’tir.

III. Nüfusun en fazla olduğu yıl 2017’dir.

yargılarından hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

1927 1935 1940 1945 1950 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 2000 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 2015 2016 2017

Nüfus Artış Hızı (‰)

0

5

10

15

20

25

30

P:191

Pekiştiren Test 2

TEST

14 COĞRAFYA

1-B 2-A 3-C 4-D 5-E 6-E 7-B 8-A 9-C

5. Geçmişten günümüze Türkiye nüfus piramidi incelendiğinde

son yıllarda piramidin taban kısmının daraldığı tavan kısmının

ise genişlediği görülmektedir.

Buna göre son yıllarda Türkiye nüfusunda;

I. Genç nüfus oranı

II. Doğum oranları

III. Yaşlı nüfus oranı

IV. Ortanca yaş

durumlarından hangilerinde artış görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

7. Sanayi faaliyetlerinin az, iş olanaklarının kısıtlı olduğu bölgelerde erkek nüfusun iş bulmak amacıyla farklı illere göç etmesi göç veren ilde kadın nüfus oranının artmasına sebep olmaktadır.

Aşağıda verilen illerden hangisi buna örnek gösterilebilir?

A) Kocaeli B) Artvin C) Denizli

D) İzmir E) Konya

8. Ülkemizde nüfus ve yerleşmeyi etkileyen faktörlerden birisi

madenciliktir. Bölgede çıkarılan madenlere bağlı olarak gelişen ekonomik sektörler nüfus yoğunluğunun artmasında etkilidir.

Buna göre aşağıda verilen illerden hangisi buna örnek gösterilebilir?

A) Batman B) Trabzon C) Samsun

D) İstanbul E) Muğla

9. Ülkemizde deniz turizminin yapıldığı bölgelerde yaz aylarında

nüfus yoğunluğu artmaktadır.

Aşağıda verilen şehirlerden hangisi buna örnek verilmez?

A) Muğla B) Antalya C) Rize

D) İzmir E) Balıkesir

6. I. Denize kıyısı olan illerin tamamında nüfus yoğunluğu fazladır.

II. Yer şekillerinin sade olduğu bölgelerin tamamında nüfus

yoğunluğu fazladır.

III. Nüfusun dağılışında fiziki ve beşerî faktörler etkili olmaktadır.

IV. Verimli toprakların bulunduğu bölgelerde tarımsal faaliyetlere bağlı olarak nüfus yoğunluğu artmaktadır.

Türkiye nüfusuyla ilgili olarak verilenlerden hangileri söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

P:192

Sınav Tadında

3

TEST

15 COĞRAFYA

1. Ülkemizde sanayi faaliyetlerinin yoğun olduğu illerde göçe

bağlı olarak nüfus yoğunluğu artmaktadır. Bu illerde yaşayan

insanların büyük oranı nüfus olarak farklı bir ilin kütüğüne bağlı olduğu görülür.

I. İstanbul

II. Bayburt

III. Bursa

IV. Ardahan

Buna göre yukarıda verilen illerden hangisi parçaya örnek

gösterilebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

4. Tarım ve hayvancılığın yoğun olduğu bölgelerde kırsal nüfus

oranı kentsel nüfus oranından daha yüksektir.

Buna göre yukarıda verilen bölgelerden hangilerinde kırsal nüfus oranı kentsel nüfus oranından daha yüksektir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

IV

II

I

III

5. • Türkiye’de okuryazar oranı 2000 yılında %86,5 iken 2019

yılında %97,2’ye yükselmiştir.

• Türkiye’de 2012 yılında nüfusun % 77,3’ü kentlerde yaşarken 2020 yılında bu oran %93’e yükselmiştir.

Buna göre Türkiye nüfusu ile ilgili olarak aşağıdakilerden

hangisi söylenebilir?

A) Doğum oranları artmaktadır.

B) Gelişmişlik seviyesi yükselmektedir.

C) Ham madde ihracatı artmaktadır.

D) Doğum oranlarını azaltıcı politika teşvik edilmektedir.

E) Bölgeler arası göç oranı artmaktadır.

2. Sivas ve Ankara'nın yüzölçümleri birbirine yakın olmasına rağmen aritmetik nüfus yoğunlukları birbirinden farklıdır.

Bu durumun sebebi iki il arasında aşağıda verilenlerden

hangisinin farklı olmasından dolayıdır?

A) Doğum oranları

B) Boylam dereceleri

C) Nüfus miktarı

D) Enlem dereceleri

E) Yer şekilleri

3. Türkiye’de ortalama yaşın son yıllarda arttığı görülmektedir.

Bu durumun sebepleri arasında;

I. Genç nüfus oranının azalması,

II. Doğum oranlarının azalması,

III. Ortalama ömrün uzaması

durumlarından hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

P:193

Sınav Tadında

3

TEST

16 COĞRAFYA

1-C 2-C 3-E 4-E 5-B 6-D 7-D 8-D 9-B

6. Aşağıda Türkiye’nin 2023 yılı nüfus piramidi verilmiştir.

I. Kadın – erkek nüfus oranı

II. Toplam nüfus miktarı

III. Yaşlı nüfus oranı

Buna göre nüfus piramidine bakılarak yukarıda verilenlerden hangileri hakkında bilgi elde edilebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

8. Ülkemizde nüfusun dağılışında fiziki ve beşerî faktörlerin etkisi bulunmaktadır.

I. Tuz Gölü çevresinde yıllık yağış miktarı az olduğu için nüfus yoğunluğu azdır.

II. Tekirdağ – Sakarya arasındaki bölgede sanayi faaliyetlerine bağlı olarak nüfus yoğunluğu fazladır.

III. Birçok ili birbirine bağlayan Konya ulaşımda kavşak noktada olması nüfus yoğunluğunu artırmaktadır.

IV. Doğu Karadeniz’de yer şekillerinin engebeli olması nüfus

yoğunluğunu azaltmaktadır.

Buna göre yukarıda verilenlerden hangilerinde nüfusun

dağılışında fiziki faktörlerin etkisi bulunmaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

7.

Yukarıda verilen bölgelerin ortak özelliği hangisidir?

A) Yer şekilleri engebelidir.

B) Kısa mesafede iklimler değişir.

C) Yıllık yağış miktarı azdır.

D) Seyrek nüfuslu bölgelerdir.

E) Kara yolu ulaşımı maliyeti azdır.

9. Türkiye’de 1927 yılında tarım sektöründe çalışan nüfus oranı

%89,6 iken 2015 yılında %25,2’dir.

Buna göre 2015 yılında,

I. Tarımda çalışan kişi sayısı azalmıştır.

II. Tarımda çalışanların oranı azalmıştır.

III. Tarımda verim artmıştır.

IV. Tarımda makineleşme azalmıştır.

verilenlerden hangileri söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

P:194

1 COĞRAFYA

FASİKÜL

11

Göçler ve Türkiye'deki Göçler

YERYÜZÜNDE GÖÇLER

İnsanların yaşadıkları yerden başka bir yere sürekli ya da geçici olarak gitmesine göç denir. Göç çeşitli kavramlara ayrılan sosyolojik

bir olaydır.

İç Göç

İnsanların ülke sınırları içerisinde geçici ya da kalıcı olarak yer değiştirmesidir. Örneğin Erzurum’dan Bursa’ya yapılan göçler.

Dış Göç

İnsanların ülke sınırları dışında geçici ya da kalıcı olarak yer değiştirmesidir. Örneğin Türkiye’den Almanya’ya yapılan göçler.

Gönüllü Göç

İnsanların bulundukları bölgeleri kendi rızalarıyla terk etmeleri sonucu meydana gelen göçlerdir. Gönüllü göçe katılan insanlarda gittikleri bölgede çekici özellikler bulunmaktadır. Örneğin Avrupalıların Coğrafi Keşifler’den sonra yeni keşfedilen kıtalara yerleşmesi

Zorunlu Göç

İnsanların bulundukları bölgeleri kendi rızaları olmadan mecburen

terk etmeleri sonucu meydana gelen göçlerdir. Zorunlu göçe katılan insanlarda bulundukları bölgede itici unsurlar oluşmaktadır. Örneğin Afrikalıların Amerika’ya köle olarak götürülmesi

Çözüm

ÖĞRETEN SORU - 1

Göçe sebep olan faktörler itici ve çekici faktörlere bağlıdır. Göç edilen bölgede çekici faktörlerin bulunması insanları göçe teşvik eder.

Aşağıda verilenlerden hangisi çekici faktörlerden biri değildir?

A) Eğitim ve sağlık imkânlarının gelişmiş olması

B) Sosyal faaliyetlerin yaygın olması

C) İş olanaklarının yüksek ve çeşitli olması

D) Çarpık kentleşmenin görülmesi

E) Güvenlik imkânlarının yüksek olması

P:195

Göçler ve Türkiye'deki Göçler

11

FASİKÜL

2 COĞRAFYA

Devamlı Göç

İnsanların yaşadıkları yerleri tamamen terk edip başka bir bölgeye

yerleşmesidir.

Mevsimlik Göç

İnsanların yaşadıkları yerleri belirli bir süre terk edip tekrar geri geldiği göçlerdir. Tarım, hayvancılık, inşaat, turizm ve eğitim faaliyetleri için yapılan göçler örnek gösterilebilir.

Çukurova’ya pamuk toplamak amacıyla gelen

insanlar mevsimlik göçe örnektir.

Doğal Nedenler

Sel

Heyelan

Kuraklık

Deprem

Erozyon

Volkanik olaylar

Çığ

Siyasi Nedenler

Savaşlar

Mübadele

İhtilal

Sınır değişiklikleri

Sosyal Nedenler

Eğitim

Sağlık

Hızlı nüfus artışı

Güvenlik sorunu

Ekonomik Nedenler

İş imkânları

Doğal kaynakların

varlığı

Tarım arazilerinin

bölünmesi

Gelir dağılımındaki

bozukluklar

GÖÇÜN NEDENLERİ

Çözüm

Tarihten Günümüze Göç Olayları

a) Türklerin Orta Asya’dan Göçü

Türkler ana vatanı olan Orta Asya’dan çeşitli nedenlerden dolayı

göç etmeye başlamıştır.

 Orta Asya’da kuraklığın artması

 Hayvanları otlatacak alanların verimsizleşmesi ve yetersiz kalması

 Türklerin çevresinde güçlü devletlerin kurulması

 Boylar arasında meydana gelen mücadeleler

Türklerin Orta Asya’dan Göçleri

ÖĞRETEN SORU 2

Doğal faktörlerin yanında beşeri faktörler de göçe sebep olmaktadır.

Aşağıda verilenlerden hangisi göçe sebep olan beşerî faktörlere örnek değildir?

A) İşsizlik

B) Tarım topraklarının parçalanması

C) Kan davası

D) Tarımda makineleşme

E) Volkanik patlamalar

P:196

Göçler ve Türkiye'deki Göçler

11

FASİKÜL

3 COĞRAFYA

Orta Asya’dan göçe başlayan Türkler doğu, batı, kuzey ve güney

yönlerine göç etmiştir. Doğuya gidenler Çin’e, kuzeye gidenler Sibirya’ya, güneye gidenler Hindistan’a, batıya gidenler ise Hazar Gölü’nün kuzeyinden ve güneyinden olmak üzere Avrupa ve Anadolu ve Arap Yarımadası’na göç etmiştir.

b) Kavimler Göçü

4. yüzyılda Avrupa’da gerçekleşen büyük göç hareketine Kavimler

Göçü denir. Doğudan gelen Hunlar’ın önlerinde bulunan Alanlar,

Ostrogotlar, Vizigotlar ve Vandallar’a saldırması sonucu bu toplulukların yerlerini terk etmesi ile yaşanan göçlerdir.

Kavimler Göçü

Kavimler Göçü sonucunda Avrupa’da etnik yapı değişmiş, Avrupa’nın günümüzdeki temelleri atılmıştır.

a) Yeni Dünya Karalarına Göçler

Ünlü denizciler arasında yer alan Kristof Kolomb, Macellan ve Vasco dö Gama’nın yaptığı seyahatlerle sonucunda Amerika ve Okyanusya kıtalarının keşfi ile birlikte Avrupa’dan yeni keşfedilen kıtalara göçler başladı. Siyasi baskılardan kaçmak, inançlarını özgürce

yaşamak, yeni kaynaklar bulma arayışına girmek gibi nedenlerden

dolayı yaklaşık 65 milyon insanın ‘’ Yeni Dünya Karaları’’ adı verilen

bu bölgelere göç etmesi sonucu kıtada yeni bir etnik düzen meydana geldi.

Afrika Kıtası'ndan köle olarak götürülen Afrikalılar ile birlikte yaklaşık

12 milyona yakın kölenin bölgeye götürüldüğü düşünülmektedir.

Ekonomik Nedenlerle Gerçekleşen Göçler

Göçe neden olan faktörlerin başında ekonomik nedenler gelmektedir. İnsanların daha iyi iş ve yaşam koşullarına sahip olma isteğinden dolayı yapılan bu göçler Sanayi Devrimi’nden sonra yoğunlaşmıştır. Sanayi faaliyetlerinde iş gücüne ihtiyaç duyulması, kırsal bölgelerde tarımda makineleşme sonucunda işsizliklerin meydana gelmesi işçi göçlerinin yaşanmasına sebep olmuştur. Gelişmiş ülkelerde sanayi faaliyetleri yoğun olduğu için gelişmemiş ülkelerden

göç almaktadır.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 3

Ülkeler arasında göç yönü genel olarak gelişmemiş ülkelerde gelişmiş ülkelere doğru yaşanmaktadır.

I. İngiltere II. Nijerya III. Almanya IV. Libya

Buna göre verilenlerden hangileri göç alan ülkelere örnek gösterilebilir?

A) I ve II B) I ve III C) II ve III

D) I ve IV E) III ve IV

P:197

Göçler ve Türkiye'deki Göçler

11

FASİKÜL

4 COĞRAFYA

Çözüm

Sosyal ve Siyasal Nedenlerle Gerçekleşen Göçler

Savaşlar, iç kargaşalar, dinî baskılar, sınır değişiklikleri sonucunda

göçler meydana gelmektedir. 1947 yılında Pakistan’ın Hindistan’dan

ayrılması sonucunda iki ülke arasında yoğun göçler meydana gelmiştir.

1947 yılındaki büyük göç sırasında 10 milyondan

fazla insan anavatanından çıkarıldı.

1951 Cenevre Sözleşmesi'nde ‘’ ırk, din, milliyet, kimlik, belirli bir

sosyal gruba üyelik veya siyasi görüş nedeniyle zulüm görme korkusu nedeniyle ülkelerine dönemeyen veya dönmek istemeyen kiÖĞRETEN SORU 4

Yer şekillerinin sade olduğu kırsal bölgelerde tarımda makineleşmeye bağlı olarak işsizlikler meydana gelmiş ve kırdan kente yoğun göçler yaşanmıştır.

Buna göre verilen bölgelerden hangilerinde yukarıdaki sebebe

bağlı yaşanan göçler daha azdır?

A) I ve II B) I ve III C) II ve III

D) I ve IV E) III ve IV

II III

I

IV

şi’’ olarak tanımlanan mültecilerin yapmış oldukları zorunlu göçe

mülteci göçü denir. Ülkeler arasında yaşanan savaşlarda can ve

mal güvenliğini sağlayamadığından dolayı farklı ülkelere sığınan

birçok mülteci bulunmaktadır. Örneğin 2011 yılında Suriye’de yaşanan iç savaştan dolayı yaklaşık 3,5 milyona yakın mülteci Türkiye’ye gelmiştir.

Yapılan anlaşmalar sonucu ülkeler arasında nüfusların karşılıklı olarak yer değiştirmesi sonucu oluşan göçlere mübadele denir. İnsanların isteği dışında gerçekleşebilen bu göçler zorunlu göçlere örnektir. 1923 yılında Türkiye ile Yunanistan arasında imzalanan Lozan Antlaşması gereğince Türkiye’de İstanbul haricinde yaşayan

Rumlarla Yunanistan’da Batı Trakya haricinde yaşayan Türkler karşılıklı olarak yer değiştirilmesi mübadele göçüne örnektir.

Mübadele ile Yunanistan’dan Türkiye’ye gelen insanlar

Doğal Nedenlerle Gerçekleşen Göçler

Deprem, volkanizma, tsunami, sel ve taşkın, kasırga, iklim değişiklikleri, heyelan gibi doğal afetlere bağlı olarak göçler meydana gelmektedir. 2004 yılında Endonezya’da, 2011 yılında Japonya’da,

2010 yılında Haiti’de meydana gelen deprem ve tsunamilerden dolayı milyonlarca insan yaşadıkları yerleri terk edip başka bölgelere

göç etmiştir.

P:198

Göçler ve Türkiye'deki Göçler

11

FASİKÜL

5 COĞRAFYA

2011 Haiti Depremi

Volkanik faaliyetlere bağlı olarak Endonezya, Filipinler, Yeni Zelanda,

İtalya gibi ülkelerde göçler meydana gelmektedir. İspanya’nın La Palma Adası’nda meydana gelen volkanik patlama sonucunda adada

yaşayan insanlar zorunlu olarak farklı bölgelere göç etmiştir.

La Palma Adası (İspanya)

1999 yılında Hindistan’da, 2005 yılında ABD’de, 2013 yılında Filipinler’de meydana gelen kasırga sonucunda birçok insan yaşadıkları bölgeyi uzun süreli terk etmiştir.

Filipinler’de meydana gelen kasırga sonrası

Çözüm

1931 yılında Çin’de 2022 yılında Hindistan’da meydana gelen sel

ve taşkın olayları sonucunda milyonlarca insan göç etmek durumunda kaldı.

Hindistan’da meydana gelen sel felaketi

Çöl bölgelerinde bulunan ülkelerde yaşanan uzun süreli kuraklıklar göçlerin yaşanmasına neden olmaktadır. Örneğin Nijer, Çad ve

Mali gibi ülkelerde meydana gelen uzun süreli kuraklıklar göçlerin

yaşanmasına sebep olmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 5

Şiddetli depremlerin görüldüğü bölgelerde yaşanan can kayıpları

ve beşeri faaliyetlerin olumsuz etkilenmesi sonucu insanlar yaşadıkları bölgeleri terk edip farklı bölgelere göç etmektedirler.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde depreme

bağlı göç olayları meydana gelmez?

A) I B) II C) III D) IV E) V

III

IV

V

II

I

P:199

Göçler ve Türkiye'deki Göçler

11

FASİKÜL

6 COĞRAFYA

Hindistan, Çin, Pakistan gibi ülkelerde zaman zaman meydana gelen heyelan olayları göçlere sebep olmaktadır.

Hindistan’da meydana gelen heyelan felaketi

Beyin Göçleri

Eğitim seviyesi yüksek olan iyi yetişmiş kişilerin kendi ülkelerinde

yeterince değer görmemesi, kazançlarının yetersiz olması ve gelişmesini engelleyici durumlardan dolayı gelişmiş ülkelere yaptıkları

göçe beyin göçü denir. Beyin göçü genelde gelişmemiş ülkelerden

gelişmiş ülkelere doğru yapılır. Beyin göçü gelişmemiş ülkelerle gelişmiş ülkeler arasındaki gelişmişlik farkının artmasına neden olmaktadır. Nazi yönetimi döneminde Almanya’dan ABD’ye göç eden Albert Einstein beyin göçü örnekleri arasında yer almaktadır.

Beyin göçü veren ülkeler arasında Nijerya, Endonezya, Çin, Hindistan, Filipinler, Meksika, Brezilya, Bangladeş gibi ülkeler bulunmaktadır.

Yapılan bir araştırmaya göre NASA’da çalışan 10 bilim adamından

4’ü, ABD’de çalışan doktorların %38’i, Microsoft ve IBM’in

çalışanlarının üçte biri Hintlidir.

Beyin göçü alan ülkeler arasında ABD, Fransa, Kanada, Avustralya, Almanya, İngiltere gibi ülkeler bulunmaktadır.

Çözüm

TÜRKİYE’DE GÖÇLER

Çeşitli sebeplerden dolayı Türkiye’de ülke sınırları içinde ve ülke sınırları dışında göçler meydana gelmektedir.

Türkiye’de İç Göçler

Türkiye’de göçler geçmişte kırdan kente yaşanırken günümüzde

kırdan kente ve kentten kente doğru yaşanmaktadır. Ülkemizdeki

iç göçlerin önemli bir kısmı ekonomik nedenlere dayanmaktadır.

1950’li yıllardan sonra sanayi faaliyetlerinin gelişmesi, kırsal kesimÖĞRETEN SORU 6

Aşağıdakilerden hangisi beyin göçü veren ülkelerin özelliklerinden birisi değildir?

A) Doğum oranları fazladır.

B) Genç nüfus oranı azdır.

C) Kişi başına düşen millî gelir azdır.

D) Enerji tüketim oranı düşüktür.

E) Yaşlı nüfus oranı azdır.

P:200

Göçler ve Türkiye'deki Göçler

11

FASİKÜL

7 COĞRAFYA

de tarımda makineleşme sonucu insanların işsiz kalması, kentlerde bulunan sanayilerde iş gücüne ihtiyaç duyulmasından dolayı kırdan kente doğru göçler meydana gelmiştir.

Kırsal kesimde tarım topraklarının miras yoluyla bölünmesi, kan davası, terör olayları, insanların daha iyi şartlarda yaşama istekleri gibi faktörler de göçlerin yaşanmasında etkili olmuştur.

Tarım topraklarının miras yoluyla bölünmesi sonucu

küçülen arazilerde tarım yapılamaz hâle gelmesi göçlere

sebep olmaktadır.

Türkiye’de mevsimlik işçi göçleri de ekonomik sebepli göçler arasında yer almaktadır. Yaz aylarında pamuk, çay, fındık gibi tarım

ürünlerinin hasatında çalışmak, yaz aylarında deniz turizm bölgelerinde çalışmak, inşaat sezonlarında inşaatlarda çalışmak amacıyla mevsimlik göçler yaşanmaktadır.

Yazın fındık hasadında Ordu, Giresun, Sakarya ve

Düzce gibi illere mevsimlik işçiler gelmektedir.

Yaz aylarının başında başlayıp sonbahar aylarında geri dönülen

yaylacılık faaliyetleri de mevsimlik göçler arasında yer almaktadır.

Doğu Karadeniz ve Toroslarda hayvancılık ve dinlenmek amacıyla

çıkılan yaylalar mevsimlik göç bölgeleridir.

Bir ilin aldığı ve verdiği göç sonrası kalan farkına net göç denir. Ankara, Bursa, İzmir, Antalya, Kocaeli gibi illerde net göç artı değerdeyken Rize, Bayburt, Ardahan, Şanlıurfa, Sivas, Van’da bu değer

eksidir.

Ülkemizde doğal afetler sonucunda yaşanan göç olayları bulunmaktadır. Örneğin 1999 Gölcük Depremi, 2011 Van Depremi, 2023

Kahramanmaraş Depremi sonrasında bölgede yaşayan insanların

önemli bir kısmı farklı bölgelere göç etmiştir.

Dış Göçler

Ekonomik, siyasi ve sosyal sebeplerden dolayı Türkiye’den farklı

ülkelere göçler yaşanmıştır. Örneğin 1961 yılından sonra Türkiye

– Almanya arasında imzalanan Türkiye – Almanya İş Gücü Anlaşması sonucu Almanya’ya göçler yaşanmıştır.

P:201

Göçler ve Türkiye'deki Göçler

11

FASİKÜL

8 COĞRAFYA

Yunanistan ile Türkiye arasında imzalanan Lozan Antlaşması sonucu meydana gelen mübadele göçleri de zorunlu dış göçler arasında yer almaktadır.

Türkiye’de farklı ülkelerden yapılan göçler de dış göç kapsamında

yer almaktadır. 1990 yılında Körfez Savaşı’ndan sonra Türkiye’ye 3

milyona yakın göçmen gelmesi, Suriye’de yaşanan iç savaşa bağlı olarak ülkemize göçler gelmesi de dış göçlere örnektir.

Körfez Savaşı sonrasında yaklaşık 280 bin kişi

Türkiye’ye göç etmiştir.

Türkiye’den ABD, Avrupa ülkelerine yapılan beyin göçleri de dış

göçler arasında yer almaktadır.

Aslen Mardinli olan ve 2015 yılında kimya alanında

Nobel Ödülü alan Aziz Sancar ABD’ye göç eden bilim

insanlarından biridir.

Çözüm

GÖÇÜN MEKÂNSAL ETKİLERİ

Göç alan ve göç veren bölgelerde ekonomik, çevresel ve kültürel

bir takım sorunlar meydana gelmektedir.

Göç Alan Bölgelerde Yaşanan Sorunlar

Bu sorunların başında plansız ve gecekondu yerleşmeleri gelmektedir. Altyapı ve üstyapı ihtiyaçları karşılanmadan genellikle devlet

arazileri üzerine yapılan bu kaçak yerleşmeler sonucunda çarpık

kentleşmeler meydana gelmektedir. Dünya'da göç alan birçok kentte görülen bu durum ülkemizde İstanbul, İzmir, Bursa gibi şehirlerde görülmektedir.

Çarpık kentleşme

Sanayiye bağlı göçler meydana geldiği için sanayi çevresinde yerleşmelerin artmasına bağlı olarak zamanla sanayi tesisleri kentlerin içinde kalmaktadır. Örneğin Kocaeli’nin Gebze ilçesinde sanayi

tesislerinden bir kısmı zamanla kentin merkezinde kalmıştır.

ÖĞRETEN SORU - 7

Gelişmemiş ülkelerde doğal nüfus artış hızı yüksek olmasına rağmen iş olanakları kısıtlı olduğu için farklı ülkelere göç edildiğinden

dolayı gerçek nüfus artış hızı doğal nüfus artış hızından düşük çıkar.

Aşağıda verilen ülkelerden hangisi buna örnek gösterilebilir?

A) Belçika B) Hollanda C) Fransa

D) Mali E) İspanya

P:202

Göçler ve Türkiye'deki Göçler

11

FASİKÜL

9 COĞRAFYA

Çözüm

Bir bölgede aşırı plansız göçlerin meydana gelmesi istihdam sorunlarını meydana getirmektedir. İşsizlik sonucunda bölgede sosyal ve ekonomik birtakım sorunlar oluşmaktadır.

Göç alan bölgelerde nüfus artışına bağlı olarak trafik sorunları, çevre kirliliği, kaynakların ve yatırımların yetersizliği göze çarpmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 8

İstanbul’un sanayi bölgelerinden biri olan Tuzla’da geçmişte kente

yakın yerlerde kurulan sanayi tesisleri çevresindeki yerleşmeler arttıkça kent merkezinin içinde kalmıştır.

Bu duruma sebep olan faktör aşağıdakilerden hangisi üzerinde etkili değildir?

A) Trafik sıkışıklığının yaşanması

B) Altyapının yetersiz kalması

C) Tarım ve hayvancılığın gelişmesi

D) Çarpık kentleşmenin görülmesi

E) Konut ve arsa fiyatlarının artması

Göç alan bölgelerde farklı kültürden insanlar bir araya gelmektedir.

Bu durum kültürel çeşitliliği meydana getirirken bazen kültürel çatışma gibi sorunlara da sebep olmaktadır. Göç alan bölgelerde erkek oranı arttığından dolayı cinsiyet dengesizliği meydana gelmektedir.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 9

Göç alan bölgelerde meydana gelen sorunların başında trafik sorunları gelmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde göçe bağlı trafik sorunu daha çok yaşanmaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

III

II

I IV

P:203

Göçler ve Türkiye'deki Göçler

11

FASİKÜL

10 COĞRAFYA

Göç Veren Bölgelerde Yaşanan Sorunlar

Göç veren bölgelerde nüfusun belirli bir kısmı başka bölgelere göç

ettiğinden dolayı yapılan yatırımların kullanılmaması kaynakların boşa kullanılmasına sebep olmaktadır. Bu bölgelerde okul, hastane

gibi yatırımlar bakımsız kalmaktadır.

Göç veren kırsal bölgelerde insanlar tarım ve hayvancılıkla uğraşamadıklarından dolayı üretimde azalmalar meydana gelmektedir.

Göçü Önlemek İçin Alınabilecek Önlemler

Günümüzde göçün önemli bir kısmı kırdan kente ve kentten kente

doğru gerçekleşmektedir. Özellikle kırsal bölgelerde göçü önlemek

amacıyla eğitim, sağlık ve sosyal alanlarda yatırımların yapılması;

modern tarım yöntemlerinin uygulanması, yeni iş kollarının açılması, tarıma dayalı sanayinin geliştirilmesi, tarım topraklarının miras

yoluyla bölünmesinin engellenmesi, kırsal bölgelerde yaşanan sosyal sorunların önüne geçilmesi gibi uygulamalar yapılmalıdır.

Hayvancılıkla uğraşan kırsal bölgelerde besi ve

ahır hayvancılığının geliştirilmesi bölgenin ekonomisine

katkı sağladığı için göçleri engellemektedir.

Kırsal bölgelerdeki eski köy okulları ve sağlık

ocaklarının açılması bölgeden göçü azaltabilecek

faktörler arasında yer almaktadır.

ÇözümAKLINDA OLSUN

Günümüzde büyük kentlerde yaşam şartlarının zorlaşmasından dolayı kentten kıra göçler de yaşanmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 10

I. Tarıma dayalı sanayiyi geliştirmek

II. Kırsal bölgelerdeki çarpık kentleşmeyi azaltmak

III. Tarım topraklarının miras yoluyla parçalanmasını engellemek

IV. Kırsal alanlarda doğum oranlarını azaltmak

Yukarıda verilenlerden hangileri kırdan kente göçü azaltmak

amacıyla yapılabilecek önlemler arasında yer almaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

P:204

Öğreten Test

1

TEST

COĞRAFYA 11

1. Aşağıda beş ayrı ülkenin nüfus verileri binde (‰) olarak verilmiştir.

Ülke Doğum Ölüm Gerçek Nüfus Artışı

I 22 18 2

II 6 3 5

III 12 8 3

IV 16 7 5

V 30 22 6

Buna göre yukarıda verilen ülkelerden hangisi göç almaktadır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

4. Göçe sebep olan faktörlerin başında ekonomik faktörler gelmektedir. Sanayi ve hizmet sektörünün yoğun olduğu bölgelerde iş olanakları fazla olduğu için göç almaktadır.

Buna göre aşağıda verilen göç yönlerinden hangisi yanlıştır?

A) III numaralı bölgeden I numaralı bölgeye

B) IV numaralı bölgeden II numaralı bölgeye

C) V numaralı bölgeden III numaralı bölgeye

D) III numaralı bölgeden II numaralı bölgeye

E) IV numaralı bölgeden V numaralı bölgeye

III

IV

V

II

I

5. Basında yer alan haberlere göre Hindistan’da iklim krizinden

kaynaklanan kuraklık, sel ve sıcak hava dalgalarının kalabalık

göçlere neden olabileceği açıklandı. Ülkede yaşanan ekstrem

hava olaylarındaki artışın, ülkenin en yoksullarının evlerini, topraklarını ve geçim kaynaklarını terk etmek zorunda bırakacağına dikkat çekildi.

Bu parçaya göre Hindistan’da göçlerin yaşanmasında aşağıdaki nedenlerden hangisinin etkili olacağı söylenebilir?

A) Doğal B) Siyasi C) Kültürel

D) Kişisel E) Sosyal

2. Gelişmemiş ülkelerde iş imkânları yetersiz ve insanların kendini geliştirme olanakları kısıtlı olduğu için eğitimli insanların

bir kısmı gelişmiş ülkelere göç eder. Bu duruma beyin göçü

denir.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisi beyin göçü

vermektedir?

A) Belçika B) ABD C) Hollanda

D) Nijerya E) Fransa

3. Yoğun göç alan bölgelerde çeşitli sorunlar yaşanmaktadır. Bu

sorunlardan bir kısmı sosyokültürel sorunlardır.

Aşağıda verilenlerden hangisi buna örnek gösterilebilir?

A) İşsizlik meydana gelir.

B) Arsa ve ev fiyatlarında artış yaşanır.

C) Farklı inanç ve fikre sahip insanlar arasında çatışmalar yaşanır.

D) Çevre kirliliği meydana gelir.

E) Doğal kaynakların tüketimi artar.

P:205

Öğreten Test 1

TEST

COĞRAFYA 12

1-B 2-D 3-C 4-C 5-A 6-C 7-D 8-C 9-B

6. Basında yer alan haberlere göre ülkemizde eğer herkes kendi memleketinde yaşasaydı Türkiye bugünkü nüfus yapısından farklı bir yapıya sahip olacaktı. Örneğin günümüzde 15

milyondan daha fazla nüfusa sahip olan İstanbul’un nüfusu

sadece 2,7 milyon olurdu. İstanbul’un almış olduğu yoğun

göç şehirde beraberinde çeşitli sorunlara yol açmıştır.

I. Trafik sıkışıklığının görülmesi

II. İşgücü potansiyelinin artması

III. İşgücünün ucuzlaması

IV. Çarpık kentleşmenin görülmesi

Buna göre yukarıda verilenlerden hangileri bu sorunlar

arasında yer almaz?

A) I ve II B) I ve III C) II ve III

D) I ve IV E) III ve IV

8. Göçler kendi içerisinde gönüllü ve zorunlu göç olmak üzere

ikiye ayrılır.

I. Selim Öğretmen’in eş durumu sebebiyle Aksaray’dan Şanlıurfa’ya tayin istemesi

II. Ukrayna’da yaşanan savaş sebebiyle halkın Polonya’ya

göç etmesi

III. 2010 yılında Haiti’de meydana gelen deprem sonrası halkın büyük bir kısmının ABD’ye göç etmesi

IV. İş imkânlarının fazla olması sebebiyle Hindistan’dan Almanya’ya yapılan göçler

Buna göre yukarıda verilenlerden hangileri zorunlu göçe

örnek gösterilebilir?

A) I ve II B) I ve III C) II ve III

D) I ve IV E) III ve IV

7. 1979 yılında Sovyet Rusya’nın yapmış olduğu baskıyla başlayan Büyük Afganistan Göçü, sonrasında ülke içinde yaşanan

politik sıkıntılar ve çatışmalardan dolayı artarak devam etmiştir. Günümüzde 2,6 milyon Afgan mültecinin 1,5 milyona yakın kısmı Pakistan’da yaşamaktadır.

Yukarıdaki parçada bahsedilen göç hareketi aşağıdaki göç

türlerinden hangisine örnek olabilir?

A) Yeni Dünya göçü

B) Doğal afet nedenli göç

C) İşçi göçü

D) Siyasi göç

E) Beyin göçü

9. Ülke içinde kırdan kente yaşanan göçler sonucunda çeşitli sorunlar ortaya çıkarmaktadır. Bundan dolayı kırsal bölgelerde

göçü önlemek amacıyla çeşitli önlemler alınmaktadır.

Aşağıdakilerden hangisi buna örnek gösterilemez?

A) Eğitim, sağlık imkânlarını geliştirilmeli

B) Çarpık kentleşmenin önüne geçilmeli

C) Topraklarının miras yoluyla bölünmesi engellenmeli

D) Tarıma dayalı sanayi faaliyetleri geliştirilmeli

E) Ekonomik imkânların yanında sosyal imkânlar da geliştirilmeli

P:206

Pekiştiren Test

2

TEST

13 COĞRAFYA

1. Ülkemizde 1950’li yıllardan sonra kırdan kente yoğun göçler

yaşanmıştır.

Buna göre aşağıda verilenlerden hangisi bu göçlerin sonuçları arasında yer almaz?

A) Göç veren bölgelerde tarımsal üretimin azalması

B) Göç alan bölgelerde verimli tarım alanları ve ormanlık bölgelerin yerleşmeye açılması

C) Göç veren bölgelerde kadın nüfus oranının artması

D) Göç alan bölgelerde çarpık kentleşmenin görülmesi

E) Göç veren bölgelerde konut açığının yaşanması

3. Türkler Orta Asya’dan çeşitli doğal ve siyasi etkenler sonucunda göç etmiş ve tarihin en büyük göçlerinden biri meydana gelmiştir.

Buna göre büyük göçle birlikte Türkler haritada verilen

bölgelerden hangilerine göç etmemiştir?

A) I ve II B) III ve IV C) II ve V

D) I ve III E) IV ve V

II

IV

V

III

I

4. Doğum oranlarının düşük olduğu ülkeler işgücü ihtiyacına bağlı olarak ülke dışından göç almaktadır.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisi buna örnek

gösterilemez?

A) Almanya B) Fransa C) Hindistan

D) İtalya E) İngiltere

5. Deniz turizm faaliyetlerinin görüldüğü illerde yaz aylarında otel

ve turizm bölgelerinde çalışacak kişilere ihtiyaç olduğu için

mevsimlik göç yaşanmaktadır.

Aşağıdaki illerden hangisi buna bağlı göç almaz?

A) Rize B) Muğla C) Balıkesir

D) Aydın E) Antalya

2. Göçe neden olan faktörler doğal, ekonomik, sosyal ve siyasi

olmak üzere dörde ayrılır.

Aşağıda yaşanan göç olaylarından hangisinin nedeni diğerlerinden farklıdır?

A) Hindistan'ın Bombay kentinde meydana gelen sel sonrası halkın bir kısmının ülkenin kuzeyine göç etmesi

B) 1960 yılında Şili'de meydana gelen 9,5 şiddetindeki deprem sebebiyle 2 milyon kişi başka yerlere göç etmesi

C) Hindistan’da eğitim ve ekonomik imkânların yetersizliği

sebebiyle yetişmiş elemanların Kanada’ya göç etmesi

D) Filipinler’de bulunan Taal Yanardağı’nın patlaması sebebiyle 14 bine yakın kişi ülkenin farklı bölgelerine göç etmesi

E) Küba’da etkili olan İda Kasırgası sebebiyle halkın bir kısmının ülkenin güneydoğusuna göç etmesi

P:207

Pekiştiren Test 2

TEST

14 COĞRAFYA

6. Aşağıdaki tabloda doğal ve gerçek nüfus artış oranları verilmiş beş ayrı ülke gösterilmiştir.

Ülkeler Doğal Nüfus

Artışı

Gerçek Nüfus

Artışı

I 18 8

II 22 12

III 6 14

IV 12 14

V 16 17

Buna göre verilen ülkelerden hangisi ülke dışından daha

çok göç almaktadır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

8. Özbekistan'da başkenti Taşkent'te 26 Nisan 1966'da meydana gelen 8 büyüklüğündeki deprem 36 binden fazla binanın

yıkılmasına ve 300 bin kişinin evsiz kalmasına neden olmuştu. Depremin ardından iki yıl boyunca Taşkent'te kaydedilen,

bazıları 7 büyüklüğünde binden fazla artçı sarsıntı nedeniyle

halk uzun süre sokaklarda yaşamak zorunda kaldı. Yaşanan

deprem sonrasında 15 binden fazla Özbek farklı şehirlere ve

Sovyet Birliği’nin çeşitli bölgelerine göç etti.

Yukarıdaki parçada bahsedilen göç hareketi aşağıdaki göç

türlerinden hangisine örnektir?

A) İşçi göçü

B) Doğal afet nedenli göç

C) Mübadele göçü

D) Beyin göçü

E) Siyasi göç

7. Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölgede tropikal fırtınaların etkisi sonucu zorunlu göçler meydana gelmektedir.

B) II numaralı bölge deprem ve volkanik faaliyetler sonucu

ülke dışına göç vermektedir.

C) III numaralı bölgede sanayi faaliyetleri yoğun olduğu için

dışarıdan göç almaktadır.

D) IV numaralı bölge beyin göçü veren yerlere örnektir.

E) V numaralı bölgede sel ve taşkın sonucu zorunlu göçler

görülmektedir.

II

V

IV

III

I

9. İşsizlik oranlarının yüksek olduğu ve halkın refah seviyesinin

düşük olduğu bölgeler dışarıya göç vermektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisi örnek gösterilebilir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

IV

V

III

II

I

1-E 2-C 3-A 4-C 5-A 6-C 7-B 8-B 9-C

P:208

Sınav Tadında

3

TEST

15 COĞRAFYA

1. Birleşmiş Milletler’in 2017 yılında yayınladığı rapora göre Hindistan 16.59 milyon ile Dünya'da en çok göçmen gönderen

ülke konumunda yer almaktadır.

I. İş imkânlarının yetersiz olması

II. Refah seviyesinin yüksek olması

III. Eğitim ve sosyal imkânların kısıtlı olması

Buna göre yukarıda verilenlerden hangileri Hindistan’ın

göç vermesi üzerinde etkili olabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

3. • Erkek nüfus oranının artması,

• Çarpık kentleşme ve gecekondulaşmanın artması,

• Yatırımların yetersiz kalması

durumları aşağıdaki bölgelerden hangisinde görülür?

A) Göç veren bölgelerde

B) Doğum oranlarının fazla olduğu bölgelerde

C) Plansız göç alan bölgelerde

D) Gerçek nüfus artış hızı az olan bölgelerde

E) Yaşlı nüfus oranının fazla olduğu bölgelerde

2. İnsanların yaz aylarında sıcak bölgelerden uzaklaşmak ya da

büyükbaş hayvanlarını otlatmak amacıyla yaylalara çıkması

yayla göçü olarak tanımlanır. Ülkemizde bazı bölgelerde yaz

aylarında yayla göçü sıklıkla görülmektedir.

Buna göre yukarıda verilen bölgelerde hangilerinde yaz

aylarında yayla göçü görülmektedir?

A) I ve II B) I ve III C) II ve III

D) I ve IV E) III ve IV

II

III

I

IV

4. I. Dünya Savaşı’nda İttifak Devletleri arasında olan ve savaşı

kaybeden Bulgaristan ile savaş sonrasında azınlıkların temel

hak ve hürriyetlerini tanımak amacıyla 27 Kasım 1919 tarihinde Neuilly Barış Antlaşması imzalanmıştır. Antlaşmaya göre

Yunanistan’da yaşayan Bulgar vatandaşları kendi ülkelerine,

Bulgaristan’da yaşayan Yunan vatandaşları da kendi ülkelerine isteğe bağlı göç etmesi karara bağlanmıştır.

Buna göre parçada bahsedilen göç türü aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Doğal afet göçü

B) Beyin göçü

C) Mübadele göçü

D) İşçi göçü

E) Mülteci göçü

P:209

Sınav Tadında

3

TEST

16 COĞRAFYA

1-D 2-E 3-C 4-C 5-A 6-E 7-A 8-E

5. NASA’da çalışan ilk Türk mühendis olan İsmail Akbay 1930

yılında Mudanya’da doğdu. Ortaöğretimini Haydarpaşa Lisesi’nde tamamlayan İsmail Akbay üniversite için ABD’ye göç

etti ve fizik mühendisi oldu. 1963–1975 yılları arasında NASA’nın çeşitli kademelerinde görev yapan İsmail Akbay 2003

yılında evinde çıkan yangında dumandan boğularak hayatını

kaybetmiştir.

Buna göre parçada bahsedilen göç türü aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Beyin göçü

B) Doğal afet göçü

C) Mülteci göçü

D) İşçi göçü

E) Mübadele göçü

7. Aşağıda bir ülkeye ait nüfus piramidi verilmiştir.

Bu ülkeyle ilgili olarak,

I. Ekonomik amaçlı göç veren bir ülkedir.

II. Beyin göçü veren bir ülkedir.

III. Doğal afetlere bağlı göç veren bir ülkedir.

IV. Ülke içinde göç hareketliliği azdır.

yargılarından hangilerine ulaşılabilir?

A) I ve II B) I ve III C) II ve III

D) I ve IV E) III ve IV

6. Volkanik patlamaların görüldüğü bölgelerde lav çıkışları ve volkanik küller beşerî faaliyetleri olumsuz yönde etkilediği için zorunlu göçlere sebep olmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde yukarıdaki sebebe bağlı zorunlu göçler yaşanmaktadır?

A) I ve II B) III ve IV C) II ve V

D) I ve III E) IV ve V

I IV

III

V

II

8. Tarımda beden gücünün kullanıldığı bölgelerde özellikle hasat döneminde mevsimlik işçi göçü yaşanmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde mevsimlik işçi göçünün daha çok olduğu söylenebilir?

A) I ve II B) I ve III C) II ve III

D) I ve IV E) III ve IV

IV

I

II

III

P:210

1 COĞRAFYA

FASİKÜL

12

Ekonomik Faaliyetler ve Ulaşım

EKONOMİK ETKİNLİK TÜRLERİ

İnsanların ihtiyaçlarını karşılamak için yapmış oldukları üretim ve tüketim faaliyetlerinin tümüne ekonomi denir. Ekonomik faaliyetlerin

meydana gelmesi için ihtiyaçtan fazlasının üretilmesi gerekir. Paleolitik Dönem’de avcılık ve toplayıcılık yapan insanlar üretim yapmayıp sadece tüketim yaptıklarından dolayı ekonomik faaliyet gerçekleştirmemiştir. Neolitik Dönem’de tarımla birlikte yerleşik hayata geçen insanlar tükettiklerinden fazlasını ürettiklerinden dolayı ekonomik faaliyetler gerçekleşmeye başlamıştır. Devamında bu dönem

içerisinde çanak ve çömlek yapımı ile madencilik faaliyetlerinin gelişmesi ekonominin ilk temellerini ortaya koymuştur.

Neolitik Dönem’de insanlar tarımsal üretimle

ilk ekonomik faaliyetleri gerçekleştirmiştir.

Bilinen mesleklerin önemli bir kısmı Sanayi Devrimi’nden sonra ortaya çıkmıştır. Günümüzde meslekler beş gruba ayrılmaktadır.

a) Birincil Ekonomik Etkinlikler

Ham maddesinin doğrudan ya da dolaylı olarak doğal çevreden elde edildiği ekonomik faaliyet türüdür. Yeryüzündeki en eski ekonomik faaliyettir. Tarım, hayvancılık, ormancılık, balıkçılık birincil ekonomik faaliyetler arasında yer almaktadır. Madenlerin çıkarılması

da birincil ekonomik faaliyetlere örnektir.

Tarım ürünleri toprağın işlenmesiyle elde edildiği için birincil

ekonomik faaliyetler arasında yer almaktadır.

b) İkincil Ekonomik Etkinlikler

Sanayi faaliyetleri ile ham madde ya da yarı işlenmiş maddeden

mamul madde üretilmesi ikincil ekonomik etkinlikleri kapsamaktadır. Örneğin pamuktan iplik elde etmek, şeker pancarından şeker

elde etmek, demir madeninden araba üretmek, keresteden mobilya elde etmek, buğdaydan ekmek üretmek ikincil ekonomik etkinliklerin kapsamında yer almaktadır.

Ham petrolden benzin, fuel oil, madeni yağ elde etmek

ikincil ekonomik faaliyetler arasında yer almaktadır.

AKLINDA OLSUN

İnşaat işleri, yol ve köprü faaliyetleri ikincil ekonomik etkinliklere girmektedir.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 1

I. Küçükbaş hayvan yetiştiriciliği

II. Levrek balığı üretimi

III. Meyve suyu üretim tesisi

IV. Domates üretimi

V. Ormancılık faaliyeti

Yukarıda verilen ekonomik faaliyetlerden hangisi diğerlerinden

farklı bir sektör içinde yer almaktadır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

P:211

Ekonomik Faaliyetler ve Ulaşım

12

FASİKÜL

2 COĞRAFYA

c) Üçüncül Ekonomik Etkinlikler

İnsanlara hizmet etmek ve daha iyi bir yaşam sürmeleri amacıyla

yapılan ekonomik faaliyetleri kapsamaktadır. Hizmet sektörü adı verilen bu ekonomik etkinlikler arasında eğitim, sağlık, bankacılık, ticaret, hukuk, ulaşım, turizm, belediye hizmetleri yer almaktadır.

Sağlık sektörü üçüncül ekonomik faaliyetler

arasında yer almaktadır.

Üçüncül ekonomik etkinliklerden bir kısmı birincil ve ikincil ekonomik etkinliklerin gelişmesine katkıda bulunmaktadır. Örneğin tarlada yetişen domates ulaşım faaliyetleriyle fabrikalarda salça hâline

getirilmek için taşınır.

Domatesin salça haline gelmesi için fabrikalara

nakliyesi üçüncül ekonomik faaliyetlerin kapsamındadır. AKLINDA OLSUN

Ülkelerin gelişmişlik seviyesiyle çalışan nüfusunun

sektörel dağılımı arasında ilişki bulunmaktadır. Çalışan nüfusunun büyük bir kısmı birincil ekonomik

etkinliklerde olduğu ülkeler gelişmemiş ülkelerken

üçüncül etkinliklerde olduğu ülkeler gelişmiş ülkelerdir.

Çözüm

d) Dördüncül Ekonomik Etkinlikler

İçerisinde Ar-Ge, yazılım, donanım, bilgi toplama, veri işleme, reklamcılık, grafik tasarımı gibi ekonomik faaliyetlerin bulunduğu dördüncül ekonomik etkinlikler teknoloji üzerine kuruludur.

Veri analizi işlemleri dördüncül ekonomik etkinlikler

arasında yer almaktadır.

e) Beşincil Ekonomik Etkinlikler

Kamu ve özel şirketlerin karar verme ve yönetim faaliyetlerinin yapıldığı etkinlikleri kapsamaktadır. CEO, üst yöneticiler, ülke yönetiminde söz sahibi olan insanlar beşincil ekonomik etkinlikler arasında yer almaktadır. Çalışan nüfusun küçük bir kısmını oluşturmasına rağmen Dünya ekonomisi için önemli bir yere sahiptir.

2015 yılından bu yana Google’da

CEO’luk görevini yapan Sundar Pichai

Hindistan doğumlu bir yöneticidir.

Sundar Pichai’nin 2022 yılı kazancının

226 milyon dolar olduğu açıklandı.

ÖĞRETEN SORU 2

Gelişmemiş ülkelerde üçüncül ekonomik faaliyetlerde çalışanların

oranı gelişmiş ülkelere oranla daha azdır.

Aşağıda verilen ülkelerden hangisinde üçüncül ekonomik faaliyetlerde çalışanların oranı diğerlerinden daha azdır?

A) Belçika B) Japonya C) Kanada

D) Nijerya E) İtalya

P:212

Ekonomik Faaliyetler ve Ulaşım

12

FASİKÜL

3 COĞRAFYA

Ulaşım ve İletişimin Ekonomik Faaliyetlere Etkisi

Ekonomik faaliyetler arasında ulaşım ve iletişimin sektörleri birbirine bağlama anlamında önemli bir rolü bulunmaktadır. Tarımsal ve

hayvansal ürünlerin tüketim bölgelerine taşınması ulaşım sayesinde mümkündür.

Tarlada üretimi yapılan karpuzun tüketiciyle

buluşması için ulaşım faaliyetlerine ihtiyaç duyulmaktadır.

Sanayinin kuruluşuna etki eden faktörlerden birisi de ulaşım faaliyetleridir. Bazı sanayi tesisleri ulaşıma uygun bölgelerde kurulmaktadır. Sanayi üretiminde ham maddelerin fabrikaya gelmesi ve üretilen mamul maddelerin pazar bölgelerine taşınması için ulaşım faaliyetlerine gereksinim bulunmaktadır.

Deniz yolu ulaşımı günümüz sanayisi için

büyük avantaj oluşturmaktadır.

EKONOMİK ETKİNLİKLER VE ÜLKELER

Çalışan nüfusun sektörel dağılımı ülkelerin gelişmişlik düzeyine bağlıdır. Almanya, Hollanda, ABD, Kanada, İtalya, Fransa gibi gelişmiş

ülkelerde ikincil ve üçüncül ekonomik faaliyetlerde çalışanların oranı fazlayken tarımda modern yöntemler ve makineleşme fazla olduğu için birincil ekonomik faaliyette çalışanların oranı azdır. Nijerya, Nijer, Somali, Mali, Kenya gibi gelişmemiş ülkelerde sanayileşme yetersiz ve tarımda makineleşme az olduğu için birincil ekonomik sektörlerde çalışanların oranı fazladır.

%25

%65 %10

%73,8

%24,6

%1,6

Somali Almanya

Birincil İkincil Üçüncül

Millî gelir içinde ekonomik faaliyet türlerinin dağılımı ülkelerin gelişmişlik seviyelerine göre değişmektedir. Gelişmiş ülkelerde ikincil ve

üçüncül sektörlerden elde edilen gelir daha yüksek iken birincil sektörlerden elde edilen gelir daha düşüktür. AKLINDA OLSUN

Gelişmiş ülkelerde birincil ekonomik faaliyetlerden

elde edilen kazanç miktarı az değildir. İkincil ve üçüncül ekonomik faaliyetlerin kazancına oranla birincil

ekonomik faaliyetlerden elde edilen kazanç oranı

azdır.

Gelişmemiş Ülkelerin Özellikleri

 İhracat geliri ithalat giderinden azdır.

 İhracatı tarım ürünlerine dayanmaktadır.

 Çalışan nüfusun büyük kısmı tarım sektöründe istihdam edilmektedir.

 Doğum ve ölüm oranları fazladır.

 Genç nüfus oranı yüksek, yaşlı nüfus oranı düşüktür.

 Genç bağımlı nüfus oranı fazladır.

 Ortalama ömür kısadır.

 Nüfusun ikiye katlanma süresi kısadır.

Nijerya gelişmemiş ülkeler arasında yer almaktadır.

P:213

Ekonomik Faaliyetler ve Ulaşım

12

FASİKÜL

4 COĞRAFYA

Çözüm

Gelişmiş Ülkelerin Özellikleri

 İhracat geliri ithalat giderinden fazladır.

 İhracatı sanayi ürünlerine dayanmaktadır.

 Çalışan nüfusun büyük kısmı sanayi ve hizmet sektöründe istihdam edilmektedir.

 Doğum ve ölüm oranları azdır.

 Genç nüfus oranı az, yaşlı nüfus oranı fazladır.

 Yaşlı bağımlı nüfus oranı fazladır.

 Ortalama ömür uzundur.

 Nüfusun ikiye katlanma süresi uzundur.

Japonya gelişmiş ülkeler arasında yer almaktadır.

ÖĞRETEN SORU 3

Aşağıda verilenlerden hangisi gelişmemiş ülkelerin özelliklerinden biri değildir?

A) Kişi başına düşen millî gelir düşüktür.

B) Doğum oranları fazladır.

C) İhracatında sanayi ürünlerinin payı fazladır.

D) Tarımsal üretimde birim alandan elde edilen ürün miktarı azdır.

E) Kalifiye eleman yetersizdir.

Çözüm

ULUSLARARASI ULAŞIM HATLARI

İnsanların, mal ya da hizmetlerin bir yerden başka bir yere taşınmasına ulaşım denir. Bilginin taşınması ve enerjinin boru hatlarıyla taşınması da ulaşım faaliyetleri içerisinde yer almaktadır. Neolitik Dönem öncesi yerleşik hayatın olmadığı dönemde avcılık ve toplayıcılık yapan insanlar patika yolları ulaşım amacıyla kullandığı tahmin

edilmektedir. Neolitik Dönem’de tarımla birlikte yerleşik hayata geçildikten sonra tarım arazileri ve yerleşim birimleri arasında yollar

yapılmıştır. Kara yolu ulaşımının temellerinin atıldığı bu yöntemle

küresel çapta önemli bazı yollar meydana gelmiştir. Örneğin Basra körfezinin kuzeydoğusunda bulunan Susa şehri ile Manisa yakınlarındaki Sard şehri arasında bulunan Kral Yolu ticari anlamda

önemli yollardan biridir.

Kral Yolu

ÖĞRETEN SORU 4

Ham madde ithal eden A ülkesinde enerji tüketim oranının yüksek

olduğu görülmüştür.

Buna göre A ülkesiyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Üçüncül ekonomik faaliyette çalışanların oranı yüksektir.

B) Tarımda beden gücü daha çok kullanılmaktadır.

C) Kişi başına düşen millî gelir fazladır.

D) İhracatında mamul maddeler ön sıradadır.

E) Okuryazarlık oranı yüksektir.

P:214

Ekonomik Faaliyetler ve Ulaşım

12

FASİKÜL

5 COĞRAFYA

Çin ile Avrupa ve Kuzey Afrika’yı birbirine bağlayan İpek Yolu Doğu Asya ile Avrupa ve Afrika arasında gerek ticari gerekse kültür

alışverişinin yapıldığı yollardan birisiydi. Doğu ve Güneydoğu Asya’daki değerli baharatların deniz ve kara yoluyla Avrupa’ya taşındığı yola ise Baharat Yolu ismi verilmiştir.

İpek ve Baharat yolları

İlk Çağ’da ulaşım anlamında Roma İmparatorluğu önemli bir yere

sahipti. Orta Çağ’da pusulanın keşfi, gemilerin geliştirilmesi, Dünya hakkında bilgilerin artması ve haritaların çizilmesi sonucu deniz

yolu ulaşımı gelişmeye başladı.

Cesur bir denizci olan Ferdinand Macellan Güney Amerika'nın

güney burnunda yer alan Tierra del Fuego'ya ulaşan

ilk Avrupalıdır.

Coğrafi Keşifler sonrasında dünya genelinde bazı ulaşım güzergâhlarının önemi azalırken bazılarının önemi artmıştır. Örneğin Ümit Burnu’nun keşfedilmesi İpek ve Baharat yollarının önemini azaltmıştır.

İpek Yolu

Baharat Yolu

Çözüm

Kara Yolu

İlk kullanılan ulaşım türü olması ve kısa mesafede yön değiştirilme

imkânı olmasından dolayı kara yolu en fazla kullanılan ulaşım türüdür. Yol yapım masrafından dolayı Modern anlamda kara yolları 19.

yüzyılda İngilizler tarafından yapılmıştır. Avrupa kıtasından başlayan gelişmiş kara yolları zamanla farklı bölgelere yayılmıştır. Ülkelerin gelişmişlik seviyesiyle kara yollarının kalitesi arasında ilişki bulunmaktadır. Gelişmiş ülkelerde kara yolu uzunluğu ve kalitesi fazlayken gelişmemiş ülkelerde azdır.

ABD kara yolu uzunluğu bakımından dünyada ilk sırada yer almaktadır. Bu ülkeyi Hindistan, Çin, Brezilya ve Rusya takip etmektedir.

Bu ülkelerin yüz ölçümlerinin geniş olması kara yollarının uzunluğunu da etkilemektedir. AKLINDA OLSUN

Yol yapım masrafı ile taşıma maliyetleri fazla olduğu için kara yol en ucuz ulaşım tarzı değildir.

ÖĞRETEN SORU 5

İlk çağlarda küresel öneme sahip olan İpek Yolu Çin ile Avrupa ve

Kuzey Afrika’yı birbirine bağlıyordu. İpek Yolu güzergâhında bulunan bölgelerde ticaret faaliyetleri de gelişmekteydi.

Aşağıda verilen ülkelerden hangisi İpek Yolu güzergâhında yer

almaz?

A) Moğolistan B) Kırgızistan C) Kazakistan

D) Avustralya E) Özbekistan

P:215

Ekonomik Faaliyetler ve Ulaşım

12

FASİKÜL

6 COĞRAFYA

ABD’deki kara yollarından bir kesit

Avrupa Kıtası'nın özellikle batısında gelişmiş ülkeler bulunduğu için

kara yolu uzunluğu ve kalitesi gelişmiştir. Afrika Kıtası'nda gelişmemiş ülkeler ağırlıklı olduğu için kara yolu ulaşımı gelişmemiştir. Avustralya Kıtası'nın batısında çöller geniş yer kapladığından dolayı kıtanın doğusunda kara yolları gelişmiştir.

Deniz Yolu

Deniz Yolu

Deniz yolu ulaşımında yol yapım masrafının olmaması ve az yakıtla çok ürün taşındığından dolayı en ucuz ulaşım türüdür. Günümüzde dünya ticaretinin yaklaşık %80’i deniz yolu ulaşımıyla gerçekleştirilmektedir. Deniz ya da okyanuslara kıyısı olup gelişmiş ülkelerin

bulunduğu Kuzey Amerika ve Avrupa ülkeleri deniz yolu ticaretinin

en yoğun olduğu bölgelerdir.

Deniz yolu ulaşımında iki deniz ya da deniz ve okyanusu birbirine

bağlayan boğaz ve kanallar önemli yer tutmaktadır. Deniz ya da okyanusları birbirine doğal bir şekilde bağlayan suyollarına boğaz,

beşeri müdahaleler sonucunda sonradan açılan suyollarına kanal

denir. Dünya ticaretinde sık kullanılan bir takım kanal ve boğazlar

bulunmaktadır.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 6

Deniz yolu ulaşımında kullanılan deniz yollarından bir kısmı beşeri

faaliyetler sonucunda açılmıştır.

Buna göre aşağıda verilen deniz yollarından hangisi buna örnek gösterilebilir?

A) İstanbul B) Malakka C) Kiel

D) Macellan E) Dover

Önemli Kanal ve Boğazlar

Bering

Boğazı

Kiel

Kanalı

Dover

Boğazı

Cebelitarık

Boğazı Korint

Kanalı Süveyş

Kanalı

Babülmendep

Boğazı

Malakka

Boğazı

Hürmüz

Boğazı

İstanbul ve

Çanakkale Boğazı

Panama

Kanalı

Macellan

Boğazı

P:216

Ekonomik Faaliyetler ve Ulaşım

12

FASİKÜL

7 COĞRAFYA

Panama Kanalı

Orta Amerika’daki Panama ülkesinden geçen Panama Kanalı Dünya'nın en işlek su yollarından biridir. Atlas Okyanusu ile Büyük Okyanusu en kısa güzergâhta birbirine bağlayan Panama Kanalı’nın

toplam uzunluğu 77 km’dir. Kanalın bulunduğu arazi deniz seviyesinden yukarıda olduğu için havuz sistemi ile suyun kaldırma gücü

kullanılarak gemiler ülkenin ortasında yer alan Gatun Gölü’ne taşınır. Yapıldığı dönemde mühendislik harikası olarak nitelendirilen kanalın inşası sırasında sıtma ve sarıhumma hastalıkları ve büyük toprak kaymaları sonucu 27 binden fazla işçi hayatını kaybetti.

Kuzey Amerika’nın doğusuyla batısını birbirine bağlayan Panama

Kanalı inşa edildikten sonra Güney Amerika Kıtası'nın ucunda yer

alan Macellan Boğazı’nın önemi azalmıştır.

Panama Kanalı

Süveyş Kanalı

Akdeniz ile Kızıldeniz’i birbirine bağlayan Süveyş Kanalı dolaylı yoldan Hint Okyanus’u ile Akdeniz ve Atlas Okyanusu’nu birbirine bağlamaktadır. 193 km uzunluğa sahip Süveyş Kanalı’nın en dar yeri

313 metredir. 1869 yılında başlanan ve inşası yaklaşık 10 yıl süren

kanal Güney Afrika’nın ucunda bulunan Ümit Burnu’nun önemini

azaltmıştır.

Yeryüzündeki en güvenli su yollarından biri olan Süveyş Kanalı’nda 2021 yılında Ever Given adlı bir konteyner gemisinin kanalı tıkaması sonucu Dünya ticaretinde 6 gün aksama meydana gelmiştir.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 7

1869 yılında Akdeniz ile Kızıldeniz’i birbirine bağlamak amacıyla

açılan Süveyş Kanalı bazı deniz yollarının önemini azaltırken bazı

deniz yollarının da önemini artırmıştır.

Buna göre Süveyş Kanalı’nın açılması aşağıdaki deniz yollarından hangilerinin önemini artırıp hangisinin önemini azaltmıştır?

Artan Azalan

A) Panama Cebelitarık

B) Babülmendep Ümit Burnu

C) Malakka Macellan

D) Dover Kiel

E) Cebelitarık Macellan

P:217

Ekonomik Faaliyetler ve Ulaşım

12

FASİKÜL

8 COĞRAFYA

Babülmendep Boğazı

Kızıldeniz’in güneyinde bulunan Babülmendep Boğazı Süveyş Kanalı’nın açılmasıyla önemi artmıştır. Stratejik anlamda önemli olan

boğazdan geçen gemiler zaman zaman günümüz korsanları tarafından saldırıya uğramaktadır.

UMMAN

DENİZİ

ADEN KÖRFEZİ

KIZILDENİZ

YEMEN

CİBUTİ

SOMALİ

Babülmendep Boğazı

Malakka Boğazı

Endonezya’nın Sumatra Adası ile Malezya Yarımadası arasında bulunan Malakka Boğazı Doğu Asya ile Hint Okyanus’unu birbirine

bağlamaktadır. 805 km uzunluğa sahip olan Malakka Boğazı’ndan

geçen gemiler Dünya ticaretinin 1/5’ini karşılamaktadır.

Malakka Boğazı

Hürmüz Boğazı

Arap Yarımadası ile İran arasında bulunan Hürmüz Boğazı Basra

Körfezi ile Umman Denizi’ni birbirine bağlamaktadır. Çevresinde

petrol rezervi bakımından zengin ülkeler bulunduğu için Orta Doğu petrollerinin Dünya'ya tankerlerle taşındığı boğazdır. Orta Doğu

petrollerinin %40'ını bu boğazdan geçen gemiler taşır. Boğazın genişliği yaklaşık 38 km’dir.

İRAN

SUUDİ

ARABİSTAN

Basra

Körfezi Umman

Denizi

Hürmüz Boğazı

Cebelitarık Boğazı

Akdeniz ile Atlas Okyanusu’nu birbirine bağlayan Cebelitarık Boğazı Fas ile İspanya arasında yer almaktadır. Süveyş Kanalı açıldıktan sonra Akdeniz’in öneminin artmasıyla birlikte Cebelitarık Boğazı’nın da önemi artmıştır. Yaklaşık 60 km uzunluğa sahip olan boğazın en geniş noktası 44 km’dir.

Cebelitarık Boğazı

Dover Boğazı

Fransa ile İngiltere arasında yer alan Dover Boğazı Manş Denizi ile

Kuzey Denizi’ni birbirine bağlamaktadır. Genişliği 32 km olan boğazın çevresinde önemli sanayi ülkeleri bulunduğu için işlek boğazlar arasında yer almaktadır.

Dover Boğazı

KUVEYT

P:218

Ekonomik Faaliyetler ve Ulaşım

12

FASİKÜL

9 COĞRAFYA

Bering Boğazı

Asya ile Kuzey Amerika kıtalarını birbirinden ayıran Bering Boğazı

Kuzey Buz Denizi ile Büyük Okyanus’u birbirine bağlamaktadır. Deniz buzullarının bulunması ve çevresinde sanayi ve ticaret açısından önemli yerlerin olmamasından dolayı dünya ticareti açısından

önemsiz boğazlardan biridir. Boğazın ortasından tarih değiştirme

çizgisi geçmektedir. 180° meridyeninin geçtiği boğazın doğusu ile

batısı arasında 1 günlük zaman farklı bulunmaktadır.

Bering Boğazı

Korint Kanalı

Yunanistan’da bulunan ve Ege Denizi ile İyon Denizi’ni birbirine bağlayan Korint Kanalı dar bir kanal olduğu için büyük gemilerin geçişine uygun değildir. Bu yüzden Dünya ticareti açısından önemli bir

kanal değildir.

Korint Kanalı

Macellan Boğazı

Güney Amerika Kıtası’nın güneyinde bulunan Macellan Boğazı’nın

genişliği 32 km, uzunluğu 560 km’dir. Panama Kanalı açıldıktan sonra önemini kaybetmiştir.

İstanbul ve Çanakkale Boğazları

Karadeniz’e kıyısı olan gemilerin Akdeniz üzerinden dünyaya açılan kapısı olan İstanbul ve Çanakkale boğazları Dünya'nın en işlek

su yolları arasında yer almaktadır. İstanbul Boğazı dar ve zaman zaman ters akıntılar meydana geldiği için bazı gemiler boğazı geçerken kılavuz kaptan almaktadır. Uluslararası yapılan anlaşmalardan

dolayı savaş gemileri haricinde bütün gemiler İstanbul ve Çanakkale boğazlarından serbest geçmektedir.

İstanbul Boğazı

Kiel Kanalı

Baltık Denizi’yle Kuzey Denizi’ni birbirine bağlayan Kiel Kanalı Almanya’nın kuzeyinde bulunmaktadır. Savaş gemilerinin Danimarka’nın kuzeyinden dolaşmasına ihtiyaç kalmaması için yapılan kanal günümüzde sanayi ürünlerinin taşımasında önemli bir yere sahiptir. Yaklaşık 95 km uzunluğa sahip olan kanalın genişliği 100 metre civarındadır.

Kuzey

Denizi

Polanya Almanya

Belçika

İsveç

Norveç

Danimarka

Kiel Kanalı

P:219

Ekonomik Faaliyetler ve Ulaşım

12

FASİKÜL

10 COĞRAFYA

Demir Yolu

Bir seferde çok daha fazla yük ve yolcu alabildiği için kara yoluna

göre daha ekonomik olan demir yolu ilk kez İngiltere’de yapılmıştır. Gelişmiş ülkelerde yaygın olan demir yolu ağları ulaşımın birçok

kademesinde kullanılmaktadır. Dünya'da demir yolunun yoğunlaştığı bölgeler arasında Batı Avrupa, ABD’nin doğusu ve Doğu–Güneydoğu Asya bulunmaktadır. Dünya'da toplam demir yolu uzunluğu en fazla olan ülkeler sırasıyla ABD, Rusya, Hindistan, Çin, Kanada ve Almanya’dır. Son yıllarda gelişmiş ülkelerde yüksek hızlı

trenler ön plana çıkmaktadır.

Rusya’daki bir demir yolu

Hava Yolu

Günümüzde en güvenilir ulaşım türü olan hava yolu diğer ulaşım

türlerinden geç başlamasına rağmen hızla gelişmiştir. Ticari olarak

ilk kez 20. yüzyılda Fransa’da uçak seferleri düzenlenmiştir. Gelişmiş bölgeler arasında hava yolu taşımacılığı daha yaygındır.

Kuzey Amerika Kıtası'nın doğusu ile Batı Avrupa arasında hava yolu taşımacılığı yoğundur. ABD, Çin, İngiltere, Japonya, Fransa ve

Almanya gibi ülkelerde küresel etkiye sahip havalimanları bulunmaktadır.

ABD Dünya'da hava ulaşımının en yaygın ve en gelişmiş

olduğu ülkedir.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 8

Gelişmiş ülkeler arasında hava yolu ulaşımı yaygındır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangileri arasında hava yolu ulaşımı daha yaygındır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

IV

III

II

I

P:220

Öğreten Test

1

TEST

COĞRAFYA 11

1. Aşağıda bir ekonomik faaliyet türü hakkında bilgi verilmiştir.

• Ürün doğrudan doğadan elde edilir.

• Doğrudan kullanıldığı gibi ham madde olarak da kullanılmaktadır.

• Gelişmemiş ülkelerde çalışan nüfusun büyük kısmı bu sektörde çalışmaktadır.

Buna göre yukarıda özellikleri verilen ekonomik faaliyet

türü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Birincil B) İkincil C) Üçüncül

D) Dördüncül E) Beşincil

3. K ve L ülkelerinde çalışan nüfusun sektörel dağılımı aşağıda

verilmiştir.

Buna göre;

I. Ülkelerin gelişmişlik seviyeleri birbirinden farklıdır.

II. K ülkesinde tarım sektöründe çalışan nüfus miktarı L ülkesinden daha fazladır.

III. L ülkesinde hizmet sektöründe çalışan nüfus oranı K ülkesinden daha fazladır.

sonuçlarından hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

Hizmet

20%

Tarım

74%

Sanayi

6%

Hizmet

71%

Tarım

3%

Sanayi

26%

K ülkesi L ülkesi

2. Gelişmiş ülkelerde tarım sektöründe çalışanların oranı az olmasına rağmen uyguladıkları verimli yöntemler sonucunda birim alanda elde ettikleri verim fazla olmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisi örnek gösterilebilir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

IV

V

III

II

I

4. \"Merhaba, benim adım Mustafa. Sizlere ailemden bahsedeyim. Bizim ailede herkes farklı bir sektörde çalışmakta. Babam

bir tekstil fabrikasının genel müdürlüğünü yapmakta. Annem

avukat, abim süs bitkisi yetiştiriyor. Ben de bu sene doktor oldum.\"

Buna göre parçada geçen kişiler hangi ekonomik sektörlerde çalışmaktadır?

Baba Anne Abi Kendisi

A) Beşincil Üçüncül Birincil Üçüncül

B) İkincil Birincil Dördüncül Üçüncül

C) Beşincil Birincil İkincil Birincil

D) İkincil Üçüncül Birincil Dördüncül

E) Birincil İkincil Üçüncül İkincil

P:221

Öğreten Test 1

TEST

COĞRAFYA 12

1-A 2-B 3-D 4-A 5-E 6-D 7-E 8-E

5. Ülkelerin gelişmişlik seviyelerinin belirlenmesinde ekonomik,

sosyal, siyasal kategorilere göre çeşitli kriterler belirlenmiştir.

I. İhracat ürünlerinin türü

II. Temel hak ve özgürlüklere sahip olma düzeyi

III. Ülkenin bulunduğu matematiksel konum

IV. Ülkede çıkarılan yer altı kaynakları

Buna göre yukarıda verilenlerden hangileri bu kriterler arasında yer almaz?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

7. Aşağıda bir ülkede çalışan nüfusun sektörel dağılımında ağırlıklı olan sektörler verilmiştir.

Bu ülkeyle ilgili olarak,

I. Kişi başına düşen milli gelir fazladır.

II. Okuryazar oranı yüksektir.

III. Ülkede üçüncül ekonomik faaliyette çalışanların oranı diğer sektörlerden fazladır.

ifadelerinden hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

6. Aşağıda bir ülkede çalışan nüfusun sektörel dağılımı verilmiştir.

Bu ülkeyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Ülkede doğum oranları yüksektir.

B) Göç veren bir ülkedir.

C) Nüfusun yarısından fazlası birincil ekonomik faaliyette çalışmaktadır.

D) İhracatı sanayi ürünlerine dayanır.

E) Enerji tüketim oranı düşüktür.

Hizmet

26%

Tarım

71%

Sanayi

3%

8.

Haritada verilen bölgelerden hangilerinde birincil ekonomik faaliyette çalışanların oranı daha yüksektir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

II

IV

I

III

P:222

Pekiştiren Test

2

TEST

13 COĞRAFYA

1. Dünya ticaretinde ulaşım türleri arasında en çok deniz yolu

ulaşımı tercih edilmektedir.

Bu durum üzerinde;

I. Tek seferde taşınan yük miktarının fazla olması,

II. Yol güzergâhında değişiklik yapma imkânının olması,

III. Bütün ülkelere deniz yolu ile ulaşımın sağlanması,

IV. Denize kıyısı olan her bölgede hinterlandın geniş olması

durumlarından hangileri etkili olmuştur?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

3. Aşağıdaki haritada fiziki faktörlere bağlı olarak ulaşım faaliyetlerinin kısıtlı olduğu bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre yukarıda verilen bölgelerden hangisinde ulaşımı kısıtlayan faktör yanlış verilmiştir?

A) I numaralı bölge Sık ormanlar

B) II numaralı bölge Aşırı soğuk

C) III numaralı bölge Aşırı sıcak

D) IV numaralı bölge Yükselti ve engebe

E) V numaralı bölge Aşırı yağışlı

I

IV

V

III

II

2. Fiziki faktörlerin ulaşım üzerindeki etkisi bulunmaktadır. Örneğin gerçek alan ile izdüşümü alan arasındaki farkın fazla olduğu yerlerde kara yolu ve demir yolu ulaşımı için yapılan masraflar daha fazladır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangileri bu duruma örnek gösterilebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I

IV

III

II

4. Fiziki faktörlerin ulaşım üzerindeki etkisi ile ülkelerin gelişmişlik seviyeleri arasında ilişki bulunmaktadır. Gelişmemiş ülkelerde fiziki faktörlerin olumsuz olması ulaşım faaliyetlerinde

ciddi aksamalara sebep olurken gelişmiş ülkelerde teknolojinin getirdiği imkânlar doğrultusunda olumsuzluklar en aza indirilmektedir.

I. Almanya

II. Somali

III. Japonya

IV. Kenya

Buna göre verilen ülkelerden hangilerinde olumsuz fiziki

faktörlerin etkisi en aza indirilmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

P:223

Pekiştiren Test 2

TEST

14 COĞRAFYA

1-A 2-D 3-E 4-C 5-E 6-D 7-D 8-A

5. Rusya – Ukrayna arasında yaşanan savaştan dolayı Dünya'da

tahıl krizinin başlaması sonucunda Türkiye’nin önderliğinde

iki ülke arasında Tahıl Koridoru Antlaşması gerçekleştirildi. Bu

anlaşmaya göre Ukrayna’dan yola çıkan tahıl taşıyan kuru yük

gemilerinin bir kısmının Avrupa ve Afrika ülkelerine gönderilmesi planlandı.

Buna göre kuru yük gemilerinin aşağıdaki deniz yollarından hangisinin geçmesi beklenmez?

A) İstanbul B) Cebelitarık C) Çanakkale

D) Süveyş E) Panama

7. 2.4 milyon varil olan günlük petrol üretiminin 1.4 milyonunu

ihraç eden Kuveyt Dünya petrol ihracat sıralamasında 10. sırada yer almaktadır. İhraç ettiği petrolün önemli bir kısmını deniz yolu ile gönderen Kuveyt bulunduğu konum itibariyle mecburi kullandığı deniz yolu bulunmaktadır.

Aşağıdaki deniz yollarından hangisi Kuveyt’in mecburi kullandığı deniz yoludur?

A) Malakka B) Macellan C) Babülmendep

D) Hürmüz E) Süveyş

6. Ülkelerin gelişmişlik seviyesiyle kullandıkları ulaşım türleri arasında ilişki bulunmaktadır. Bunun yanında bazı ülkelerin göreceli konum özelliklerinden dolayı uluslararası alanda ulaşım

türlerinin tamamını kullanma imkânı yoktur.

Aşağıda verilen ülkelerden hangisi buna örnek verilebilir?

A) Kanada B) ABD C) Çin

D) Avusturya E) Japonya

8. A bölgesinden yola çıkan ve teknoloji ürünleri taşıyan bir konteynır gemisi en kısa yoldan B bölgesine ulaşmıştır.

Buna göre yük taşıyan gemi aşağıdaki deniz yollarından

hangisinden geçmemiştir?

A) Panama B) Malakka C) Babülmendep

D) Süveyş E) Cebelitarık

B A

P:224

Sınav Tadında

3

TEST

15 COĞRAFYA

1. Kuzey Amerika’nın doğusu ile Avrupa’nın kuzeybatında yer

alan Kuzey Atlantik Su Yolu Dünya'da deniz yolunun en yoğun kullanıldığı güzergâhtır.

I. Hollanda

II. ABD

III. Yunanistan

IV. Brezilya

Buna göre verilen ülkelerden hangileri arasında yapılan ticari faaliyetlerde Kuzey Atlantik Su Yolu kullanılmaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

3.

Orta Amerika’nın güneyinde yer alan kanal Atlas Okyanusu

ile Büyük Okyanusu birbirine bağlamaktadır. Kanal deniz seviyesinden yüksekte olduğu için havuz sistemi kullanılarak gemiler kaldırılıp indirilmektedir. Bu yüzden kanal yeryüzünde

mühendislik harikası olarak kabul edilir.

Yukarıda özellikleri verilen kanal aşağıdakilerden hangisidir?

A) Kiel B) Süveyş C) Panama

D) Korint E) Macellan

fifffflffiflffifl

ffiffölü

üyük Okyanus

2. Geçmişten bu yana en çok kullanılan ulaşım türü olan kara

yollarının kalitesi ve sıklığı nüfus yoğunluğunun fazla olduğu

gelişmiş ülkelerde daha fazladır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangileri örnek

gösterilebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

IV III

II

4. • Kuzey Afrika’da bulunan çöl bölgelerinde aşırı sıcaklardan

dolayı kara yolu gelişmemiştir.

• Güney Amerika Kıtası'nın batısında uzanan sıra dağlar ulaşımı olumsuz yönde etkilemiştir.

Buna göre,

I. Fiziki faktörler ulaşımı etkilemektedir.

II. Ulaşım faaliyetleri Dünya'nın tamamında gelişmiştir.

III. Teknolojik gelişmeler sayesinde ulaşım faaliyetleri yaygınlaşmıştır.

yargılarından hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

P:225

Sınav Tadında

3

TEST

16 COĞRAFYA

1-A 2-D 3-C 4-A 5-C 6-D 7-D 8-E 9-D

5. ABD’nin başkenti Washington’dan yola çıkan ve beyaz eşya

ürünleri taşıyan bir gemi Katar’ın başkenti Doha’ya en kısa yoldan ulaşmıştır.

Buna göre bu gemi sırasıyla aşağıdaki deniz yollarından

hangilerini kullanmıştır?

A) Cebelitarık – Süveyş – Hürmüz – Babülmendep

B) Panama – Hürmüz – Süveyş – Cebelitarık

C) Cebelitarık – Süveyş – Babülmendep – Hürmüz

D) Hürmüz – Babülmendep – Süveyş – Cebelitarık

E) Dover – Korint – Hürmüz – Süveyş

Washington Doha

8. Roll on ve Roll off kelimelerinin kısaltmalarını simgeleyen Roro taşımacılık, lojistik araçlarının gemiler aracılığı ile bir yerden

başka bir yere taşınmasını ifade eder. Ro-ro taşımacılığı yapan bir gemi A ülkesindeki limandan çıkıp sırasıyla Malakka

Boğazı, Babülmendep Boğazı ve Süveyş Kanalı’nı kullanıp B

ülkesindeki limana varmıştır.

Buna göre bu ülkeler aşağıdakilerden hangisi olamaz?

A B

A) Çin İtalya

B) Japonya İspanya

C) Güney Kore Fransa

D) Tayvan Yunanistan

E) Portekiz Meksika

6. Dünya'nın en işlek hava yolu rotalarından birisi Kuzey Amerika ülkeleri ile Batı Avrupa ülkeleri arasında gerçekleşmektedir.

Aşağıda verilen ülkelerden hangisi buna örnek gösterilemez?

A) ABD B) Kanada C) İngiltere

D) Güney Kore E) Almanya

9. Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre verilen bölgelerle ilgili olarak hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölgede gelişmişlik seviyesi yüksek ve nüfus

yoğunluğu fazla olduğu için ulaşım sistemleri gelişmiştir.

B) II numaralı bölgede kuzey – güney yönlü uzanan sıra dağlardan dolayı doğu – batı arasında ulaşım gelişmemiştir.

C) III numaralı bölgede akarsuların ağız kısmında haliçlerin

görülmesi deniz yolu ulaşımının gelişmesine katkı sağlamıştır.

D) IV numaralı bölgede gelişmişlik seviyesinin düşük olması

hava yolu ulaşımının gelişimini engellemiştir.

E) V numaralı bölgede gelişmiş teknolojiye bağlı olarak hızlı

tren hatları yaygındır.

I IV V

III

II

7. Gelişmişlik seviyesinin yüksek olduğu ülkelerde ulaşım sistemleri çeşitli, hızlı ve konforlu olmaktadır.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisi örnek gösterilebilir?

A) Tanzanya B) Kenya C) Nijer

D) Çin E) Uganda

P:226

1 COĞRAFYA

FASİKÜL

13

Çevre ve Toplum - Doğal Afetler

AFETLERİN NEDENLERİ

Can ve mal kaybına yol açan olaylara afet denir. Deprem, volkanizma, tsunami, doğal orman yangını gibi oluşumunda insanların etkisinin bulunmadığı afetlere doğal afet denir. İnsan eliyle meydana

gelen orman yangınları, nükleer patlamalar gibi oluşumunda insan

etkisinin bulunduğu afetlere beşerî afet denir.

Depremler en bilinen doğal afetler arasında

yer almaktadır.

Doğal afetlerin kökenleri değişmektedir. Bazı doğal afetler yer kökenlidir. Deprem, volkanizma ve tsunami gibi afetlere jeolojik kökenli afet denir. Bazı doğal afetler hava kökenlidir. Tropikal fırtına,

çığ, sel ve taşkın gibi afetler klimatolojik kökenli afetler arasındadır.

Gelişmiş ülkelerde doğal afetlerin meydana getirdiği zararlar daha

az ve karşılanabilirken gelişmemiş ülkelerde bu durum tam tersidir.

1. Deprem

Yer kabuğunda meydana gelen kısa süreli sarsıntılara deprem denir. Yeryüzünde yaşanan depremlerin büyük bir kısmı levha hareketleri sonucunda meydana gelen tektonik depremlerdir.

Depremin büyüklüğü sismograf adı verilen aletle ölçülür ve Richter

ölçeği ile belirtilir. 3’ten daha küçük depremler genelde hissedilmezken 7 üzerindeki depremler büyük hasarlara sebep olmaktadır.

2011 yılında Haiti’de 7.0 şiddetinde meydana gelen

depremde 316 bin kişi hayatını kaybetmiştir.

AFETLER

Jeolojik-Jeomorfolojik

Afetler

Deprem

Tsunami

Volkanik faaliyetler

Heyelan

Kaya düşmesi

Çamur akıntısı

Maden kazaları

Biyolojik, nükleer,

kimyasal silahların

kullanımı

Nükleer santral

kazaları

Sanayi kazaları

Ulaşım kazaları

Klimatik-Hidrolojik

Afetler

Sıcak hava dalgası

Soğuk hava dalgası

Kuraklık, Dolu, Hortum

Yıldırım düşmesi

Kasırga

Aşırı yağışlar, sel, çığ

Buzlanma

Hava kirliliği

Taşkınlar

Biyolojik Afetler

Erozyon

Orman yangınları

Böcek istilaları

Salgınlar

Sosyal Afetler

Yangınlar

Savaşlar

Terör saldırıları

Göçler

Teknolojik Afetler

P:227

Çevre ve Toplum - Doğal Afetler

13

FASİKÜL

2 COĞRAFYA

Dünyada levha sınırlarında meydana gelen tektonik depremlerin

dağılışında üç kuşak öne çıkmaktadır.

a) Pasifik Deprem Kuşağı

Büyük Okyanus (Pasifik) kıyılarında yer alan ülkeleri kapsamaktadır. Japonya, Yeni Zelanda, Endonezya, ABD’nin batısı, Çin, Şili, Peru, Filipinler Pasifik Deprem Kuşağı’nda yer almaktadır. Yeryüzünde yaşanan tektonik depremlerin yaklaşık %68’i bu kuşakta meydana gelmektedir.

1995 Kobe Depremi (Japonya)

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 1

Yeryüzünde meydana gelen depremlerin yarısından fazlası Pasifik

Deprem Kuşağı’nda meydana gelmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangileri Pasifik Deprem Kuşağı içerisinde yer almaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I IV

II

III

b) Alp – Himalaya Deprem Kuşağı

Alp Dağları ile Himalaya Dağları arasında kalan bu deprem kuşağında İtalya, Yunanistan, Türkiye, İran, Pakistan ve Hindistan gibi

ülkeler bulunmaktadır. Yeryüzündeki depremlerin yaklaşık %21’i

Alp-Himalaya Deprem Kuşağı'nda yaşanmaktadır.

1990 yılında İran’da 7.4 şiddetinde meydana gelen

depremde 50 bin kişi hayatını kaybetmiştir.

Çözüm

c) Atlantik Deprem Kuşağı

Atlas Okyanusu’nun ortasında levhaların ayrılma bölgesinde meydana gelen depremlerin yaşandığı kuşaktır. İzlanda bu kuşak içerisinde yer almaktadır.

İzlanda

ÖĞRETEN SORU 2

Alp – Himalaya Deprem Kuşağı'nda yer alan Türkiye Dünya'da deprem riskinin en fazla olduğu ülkeler arasında yer almaktadır.

Aşağıda verilen ülkelerden hangisi Türkiye ile aynı deprem kuşağında yer almaktadır?

A) Şili B) İtalya C) Japonya

D) Filipinler E) Endonezya

P:228

Çevre ve Toplum - Doğal Afetler

13

FASİKÜL

3 COĞRAFYA

Depremlerin az görüldüğü yerler arasında Kuzeybatı Avrupa, Doğu Avrupa, İskandinavya, Sibirya, Batı ve Orta Avustralya, Kuzey ve

Güney Amerika kıtalarının doğusu ile Afrika Kıtası'nın batısı yer almaktadır.

Avrupa’nın kuzeyinde deprem riski azdır.

AKLINDA OLSUN

Yeryüzünde deprem riskinin fazla olduğu yerler jeolojik bakımdan genç bölgelerdir. Deprem riskinin

az olduğu yerler jeolojik bakımdan yaşlı ve masif

arazilerdir.

Depremlerin görüldüğü kuşaklar

Depremlerin görüldüğü bölgelerde jeotermal kaynaklar görülmektedir.

Depremler sonucunda yer kabuğunda derin yarıklar görülürken yollar, köprüler, binalarda zararlar oluşmaktadır.

2011 yılında Japonya’da 9.0 şiddetinde meydana gelen deprem ve

ardından oluşan tsunami sonucu toplamda 300 milyar dolar zarar

meydana gelmiştir.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 3

Haritada verilen bölgelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölgede levha hareketleri sonucunda depremler

meydana gelmektedir.

B) II numaralı bölgede şiddetli tektonik depremler yaşanmaktadır.

C) III numaralı bölgede levhaların ayrılması sonucu okyanus ortası sırtları meydana gelmektedir.

D) IV numaralı bölge Alp – Himalaya Deprem Kuşağı'nda yer almaktadır.

E) V numaralı bölge Pasifik Deprem Kuşağı içerisindedir.

I

II V

III IV

P:229

Çevre ve Toplum - Doğal Afetler

13

FASİKÜL

4 COĞRAFYA

2) Volkanizma

Magmanın yer kabuğundaki kırık bölgelerden yeryüzüne çıkması

sonucu oluşan olaylara volkanizma denir. Günümüzde Dünya'da

600’den fazla aktif volkanik dağ bulunmaktadır.

Popocatepetl Yanardağı (Meksika)

Volkanik faaliyetler esnasında yeryüzüne katı, sıvı ve gaz hâlinde

çeşitli materyaller çıkmaktadır. Volkanik faaliyetler sırasında yeryüzüne tüf, lapilli, volkan bombası gibi katı maddelerin yanında ergimiş kayaçlardan oluşan lavlar çıkmaktadır. Bazı lavlar kilometrelerce alana hızla yayılırken bazı lavlar yavaş ilerlemektedir.

Volkanik faaliyetler esnasında havaya su buharı, karbondioksit, kükürtdioksit, karbonmonoksit gibi çeşitli gazlar yayılmaktadır.

Yeryüzünde volkanik faaliyetlerin dağılışı ile levha kuşakları paralellik göstermektedir. Büyük Okyanus çevresinde yer alan Pasifik Ateş

Çemberi yeryüzündeki volkanik faaliyetlerin en fazla yaşandığı kuşaktır. Atlas Okyanusu’nun ortasında levhaların ayrılması sonucu

oluşan okyanus ortası sırtı volkanik faaliyetlerin yaşandığı yerler arasında bulunmaktadır. Akdeniz Kuşağı’nda yer alan İspanya ve İtalya gibi ülkelerde de volkanik faaliyetler görülmektedir.

İspanya’nın La Palma Adası’nda bulunan Cumbre Vieja Yanardağı

84 gün aktif kalarak dünyanın en uzun süre aktif kalan volkanik

dağı olmuştur.

Volkanik faaliyetler sonucunda tarım arazileri, yollar, binalar ve canlılar zarar görmekte ve beşeri faaliyetler olumsuz etkilenmektedir.

Volkanik faaliyetler esnasında havaya yayılan küller atmosferin stratosfer tabakasına ulaştığında yatay hava hareketlerinden dolayı

uzun süre gökyüzünde kalmaktadır. Güneş ışınlarının yeryüzüne

düşmesini engelleyen bu durumdan dolayı canlılar zarar görmekte ve sıcaklık ortalamalarında azalmalar meydana gelmektedir.

2010 yılında İzlanda’daki Eyjafjallajökull Yanardağı’nın havaya

yaydığı küllerden dolayı Avrupa Kıtası’nda uzun süre uçak

seferleri iptal edilmiştir.

Dünya'da volkanik dağların dağılışı

P:230

Çevre ve Toplum - Doğal Afetler

13

FASİKÜL

5 COĞRAFYA

Çözüm

3. Tsunami

Deniz ve okyanus tabanlarında meydana gelen şiddetli deprem,

volkanik patlama, su altı heyelanları sonucunda oluşan dev dalgalara tsunami denir. Japonca’da ‘’liman dalgası’’ anlamına gelmektedir. Saatteki hızı 800 km’ye kadar çıkabilen tsunami dalgalarının

boyu 100 metreye kadar ulaşabilmektedir.

2011 yılında Japonya’da meydana gelen 9.0

şiddetindeki depremde tsunami dalgalarının boyu

40 metreye kadar yükselmiştir.

ÖĞRETEN SORU 4

Dünya'da volkanik faaliyetlerin yaşandığı bölgelerde lav ve küllerin

altında kalan yerleşim ve tarım alanlarından dolayı göçler meydana gelmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde volkanik

faaliyetlere bağlı olarak göçler meydana gelmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I

II IV

III

Tsunamiler büyük deniz ya da okyanus tabanlarında deprem ve volkanik faaliyetlerin meydana geldiği yerlerde görülmektedir. Büyük

Okyanus çevresindeki Pasifik Deprem Kuşağı’nda ve Hint Okyanusu’nda büyük tsunamiler yaşanmaktadır. Endonezya, Malezya, Filipinler, Japonya, ABD’nin batısı, Şili, Peru gibi ülkelerde tsunamiler yaşanmaktadır.

2004 yılında Endonezya’da 9.1 şiddetinde meydana

gelen deprem sonrası yaşanan tsunamide 230 bin kişi

hayatını kaybetmiştir.

Çözüm

4. Heyelan

Eğimli bir bölgede toprak kültesi ya da tabakaların eğim yönünde

aniden kaymasına heyelan denir. Heyelan oluşumunu etkileyen çeşitli faktörler bulunmaktadır.

 Yer çekimi

 Eğimin fazla olması

 Yağmur ve kar erimeleriyle toprağın suya doyması

 Toprak içerisinde kil oranının yüksek olması

 Tabakaların eğim yönünde uzanması

 Deprem ve volkanik faaliyetlere bağlı olarak sarsıntılar yaşanması

ÖĞRETEN SORU 5

Okyanus kıyısında bulunup deprem ve volkanizmanın yaşandığı ülkelerde tsunami yaşanmaktadır.

Aşağıda verilen ülkelerden hangisinde tsunami görülmez?

A) ABD B) Şili C) İsviçre

D) Filipinler E) Endonezya

P:231

Çevre ve Toplum - Doğal Afetler

13

FASİKÜL

6 COĞRAFYA

 Yol yapım çalışmaları, madencilik faaliyetleri, dinamit patlatarak

kayaları parçalama

 Doğal bitki örtüsünün tahrip edilmesi AKLINDA OLSUN

Yapılan araştırmalar ormanların ve ağaçlandırmanın heyelanları önlemede büyük role sahip olduğunu göstermektedir, ancak ormanlar heyelanı engellemede tek başına yeterli değildir.

Çözüm

Heyelanlar daha çok eğimli alanlarda görüldüğü için dağlık ve engebeli bölgelerde heyelanlar yaşanmaktadır. Kuzey ve Güney Amerika kıtalarının batı kıyılarında bulunan Kayalık ve And Dağları ile

Hint Yarımadası’nın kuzeyinde bulunan Himalayalar heyelanların

en çok görüldüğü yerlerdir. ABD, Hindistan, Çin, Kolombiya, Peru

ve Şili heyelanların en çok görüldüğü ülkelerdir.

ÖĞRETEN SORU 6

I. Toprağın suya doyması

II. Tabakaların eğime dik yönde uzanması

III. Toprak içinde kil oranının yüksek olması

Yukarıda verilenlerden hangileri heyelan riskini artıran faktörler arasında yer almaktadır?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

Basında yer alan haberlere göre Hindistan'ın

Manipur eyaletindeki heyelanda 13 kişi hayatını kaybetti.

5. Su Baskınları

Ani yağışlar ya da kar erimeleri sonucunda suların bulundukları bölgelerde yükselerek diğer yüzeyleri kaplamasına su baskını denir.

Bazı bölgelerde aşırı yağışlar ile göl ya da baraj seviyelerinin yükselmesi sonucu da su baskınları meydana gelmektedir.

Akarsu yataklarına ya da yatak kenarlarına evlerin yapılması, beton

ve asfalt zeminlerin artması sonucu suların yer altına sızamaması,

altyapı yetersizliği, akarsu yataklarının yanlış ıslah edilmesi gibi beşeri faktörler de su baskınlarını etkilemektedir.

Yıllık yağış miktarının fazla olduğu bölgelerde su baskınları görülmektedir. Muson ve savan ikliminin görüldüğü bölgelerde yaz aylarında, Akdeniz ikliminin görüldüğü bölgelerde kış aylarında, karasal iklim bölgelerinde karların erimeye başladığı ilkbahar ve yaz

mevsimlerinde su baskınları yaşanmaktadır. Hindistan, Endonez-

P:232

Çevre ve Toplum - Doğal Afetler

13

FASİKÜL

7 COĞRAFYA

ya, Malezya, Çin, Pakistan, Japonya, Brezilya, Filipinler, Vietnam,

Kamboçya gibi ülkelerde su baskınları görülmektedir.

2019 yılında Hindistan’da meydana gelen su baskınında

147 kişi hayatını kaybetti.

Su baskınlarını önlemek amacıyla akarsu yatakları ıslah edilmeli,

taşkın setleri yapılmalı, akarsu yataklarına yerleşmeye izin verilmemeli, altyapı ihtiyaçları giderilmelidir. Son yıllarda birçok ülkede ekstrem yağışlar sonucu su baskınları meydana geldiği için altyapı sistemleri ekstrem yağışlara göre planlanmalıdır.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 7

Yaz aylarında yağış miktarının arttığı muson bölgelerinde su baskınları yaşandığı için yerel basında haberlere konu olmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde yaz aylarında basında su baskınları ile ilgili haberler daha çok görülmektedir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I

IV

II

III

V

6. Çığ

Bir yamaç boyunca aşağıya doğru yuvarlanan kar kütlelerine çığ

denir. Ormandan yoksun, eğimin ve kar yağışının fazla olduğu yerlerde çığ olaylarına rastlanmaktadır. Deprem anında meydana gelen sarsıntılar çığ olaylarını tetiklemektedir.

Kayakçıların ya da hayvanların eğimli yüzeydeki hareketsiz olan kar

kütlesini hareket ettirmesi de çığ olayını başlatmaktadır. Bakı faktörü çığ oluşumu üzerinde etkilidir. Güneş ışınlarının daha dik açıyla

geldiği yamaçlarda eriyen ve sonrasında buz tutan tabakaların üzerine yeni yağan karların kayması sonucu çığ meydana gelmektedir.

Dağlık bölgelerde meydana gelen çığ olayları Alp Dağları, Himalayalar, Kayalık ve And Dapları’nda görülmektedir.

2019 yılında İsviçre’de meydana gelen çığ felaketinde

12 kişinin kar kütlesi altında kaldığı belirtildi.

P:233

Çevre ve Toplum - Doğal Afetler

13

FASİKÜL

8 COĞRAFYA

Çözüm

7) Kuraklık

Yıllık yağış miktarının az ve buharlaşmanın fazla olduğu bölgelerde

kuraklık meydana gelmektedir. Yağış miktarının buharlaşmadan az

olduğu bölgelerde kuraklık etkili olmaktadır. En yavaş ilerleyen ve

tahmin edilmesi en zor afet olan kuraklığın etkisi uzun sürmektedir.

30° enlemlerinde yer alan dinamik yüksek basınç çöllerinde, denizden uzak karaların iç kesimlerinde, etrafı yüksek dağlarla çevrili bölgelerde kuraklık etkili olmaktadır. Kuzey Afrika, Orta Asya, Batı Avustralya, Arabistan Yarımadası gibi bölgelerde kuraklık yaşanmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 8

Yükselti ve eğimin fazla olduğu bölgelerde kar yağışları sonucunda çığ olayları yaşanmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde çığ olayları daha çok yaşanmaktadır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

IV

I

III

II

V

Kuraklık yavaş gelişen bir olay olduğu için zararı uzun döneme yayılmaktadır. Kuraklık sonucu tarım ürünleri zarar görmekte, akarsu

ve göller kurumakta, biyoçeşitlilik zarar görmektedir.

8. Kasırgalar

Tropikal bölgelerde okyanus üzerindeki ılık ve nemli havanın ısınıp

yükselmesi sonucu basınç azalır. Çevresinde basınç değerleri yüksek olan yerlerden bu bölgelere hava hareketleri meydana gelir.

Döne döne ilerleyen bu hava hareketine kasırga denir. Saatteki hızı 63 km üstünde olursa fırtına, 118 km üzerinde olursa kasırga ismini almaktadır.

Kuzey Yarım Küre’de saat yönünün tersine hareket eden kasırgalar

Güney Yarım Küre’de saat yönünde dönerek hareket etmektedir.

ABD kıyılarında etkili olan kasırgalar saat yönünün

tersine hareket etmektedir.

P:234

Çevre ve Toplum - Doğal Afetler

13

FASİKÜL

9 COĞRAFYA

Kasırga sonucunda taşkınlar, dev dalgalar meydana gelirken ağaçlar köklerinden sökülür, çatılar uçar, ciddi maddi zararlar meydana

gelir.

Tayfun, willy willies ve tropikal siklon isimlerinin de verildiği kasırgalar ABD’nin güneydoğu kıyıları, Küba, Dominik Cumhuriyeti, Endonezya, Malezya, Meksika, Çin, Filipinler’de görülmektedir.

2005 yılında ABD’de meydana gelen Katrina Kasırgası

sonucu 1836 kişi hayatını kaybederken yaklaşık 81 milyar

dolar zarar meydana gelmiştir.

ÖĞRETEN SORU 9

Tropikal bölgelerde okyanuslar üzerinde doğup karalara doğru ilerleyen ve yıkıcı etkileri olan tropikal fırtınalar bazı ülkelerin ekonomisine ciddi zararlar vermektedir.

I. ABD

II. Norveç

III. Filipinler

IV. Kanada

Buna göre verilen ülkelerden hangilerinde tropikal fırtınalar

ekonomiye zarar vermektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

Çözüm

9. Orman Yangınları

Yıldırım düşmesi, aşırı sıcak ve kurak havalar, volkanik faaliyetlerin

yanında beşerî faaliyetler sonucunda meydana gelen orman yangınları birçok bölgede görülürken özellikle yaz kuraklığının etkili olduğu Akdeniz iklim bölgelerinde yaşanmaktadır.

Sönmemiş sigaralar, kırılan camların Güneş ışınlarının etkisiyle kuru otları yakması, kundaklamalar, elektrik tellerinin birbirine çarpması sonucu meydana gelen kıvılcımlar orman yangınlarına sebep

olmaktadır. İtalya, İspanya, Yunanistan, Türkiye, Güney Afrika Cumhuriyeti, Avustralya gibi Akdeniz ikliminin görüldüğü ülkelerin yanında Kanada, Rusya, Finlandiya, ABD gibi orman bakımından zengin olan ülkelerde de orman yangınları görülmektedir.

2019 yılının Haziran ayında başlayıp 240 gün süren Avustralya’daki

orman yangınlarında 8 milyon hektarlık alan yangından etkilendi ve

28 kişi hayatını kaybetti.

P:235

Çevre ve Toplum - Doğal Afetler

13

FASİKÜL

10 COĞRAFYA

Çözüm

10. Erozyon

Toprağın üst kısmının akarsu ve rüzgârlar gibi dış kuvvetler tarafından taşınması sonucu erozyon meydana gelir. Can kaybının yaşanmadığı erozyon olayında dolaylı yoldan maddi hasar meydana geldiği için doğal afet sayılmaktadır.

Bitki örtüsünün seyrek olması, arazinin eğimli olması, ani ve sağanak yağışların meydana gelmesi; nadas yöntemi, anız yakımı, tarım arazilerinin eğim yönünde sürülmesi, meraların aşırı otlatılması

gibi yanlış tarım uygulamaları erozyona sebep olan başlıca faktörlerdir.

ÖĞRETEN SORU 10

Akdeniz iklim bölgelerinde yaz aylarının kurak geçmesi bölgede

görülen kızılçam ormanlarında yangınlara sebep olmaktadır.

Haritada verilen bölgelerden hangileri bu duruma örnek gösterilebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

IV

I

II

III

Alp, Kayalık ve And dağlarında eğime bağlı olarak su erozyonu meydana gelirken Orta Asya, Kuzey Afrika ve Batı Avustralya gibi çöl

bölgelerinde rüzgâr erozyonu etkili olmaktadır.

Erozyon sonucunda tarımda verim azalır. Taşınan topraklar barajlarda toplandığında barajların ömrünü kısaltır. Doğal bitki örtüsünün korunması, ağaçlandırma çalışmaları, eğimli arazilerde toprağın eğime dik yönde sürülmesi, nadas uygulaması yerine nöbetleşe ekimin tercih edilmesi, meraların aşırı otlatılmasının önlenmesi,

anız yakımının engellenmesi ve halkın bilinçlendirilmesi erozyona

karşı alınabilecek önlemler arasında yer almaktadır.

Eğimli arazilerde toprak eğime dik yönde sürülmelidir.

AKLINDA OLSUN

Maden kazaları, savaşlar, nükleer patlamalar, salgınlar, böcek istilaları da can ve mal kayıplarına sebep olduğu için afet kapsamında bulunmaktadır.

P:236

Öğreten Test

1

TEST

COĞRAFYA 11

1. Can ve mal kaybına yol açan olaylara afet denir. Afetlerin bir

kısmının oluşumunda insanların etkisi bulunmadığı için doğal

afet olarak adlandırılır.

Buna göre;

I. Tektonik deprem,

II. Heyelan,

III. Volkanik patlama,

IV. Erozyon

afetlerinden hangilerinin oluşumunda insan etkisi yoktur?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

3. Aşağıda İspanya’ya bağlı La Palma Adası'nda faaliyete geçen

Cumbre Vieja Yanardağı'ndan çıkan lavların yaşam alanlarına

kadar ulaştığı gösterilmiştir.

I. Jeolojik ve jeomorfolojik kökenli doğal afettir.

II. Beşerî faaliyetleri olumsuz yönde etkilemiştir.

III. Oluşumunda insanların etkisi yoktur.

Buna göre yukarıda verilenlerden hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

2. Dünya Meteoroloji Örgütünün yapmış olduğu açıklamaya göre sadece 1980'li yıllarda Dünya'da 700 bin kişi meteorolojik

afetlerden dolayı hayatını kaybetmiştir.

I. Tsunami

II. Tektonik deprem

III. Sel ve taşkın

IV. Tropikal fırtına

Buna göre verilenlerden hangileri bu afetlere örnek gösterilebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

4. Aşağıdaki haritada doğal afetlerin yaşandığı bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde sıklıkla yaşanan doğal afet yanlış verilmiştir?

A) I Tektonik deprem

B) II Tropikal fırtına

C) III Sel ve taşkın

D) IV Tsunami

E) V Volkanizma

V

I

II

III IV

P:237

Öğreten Test 1

TEST

COĞRAFYA 12

1-C 2-E 3-E 4-B 5-E 6-C 7-B 8-D

5. Aşağıda bir ülkede verilmesi planlanan afet farkındalık eğitimi

içeriği verilmiştir.

Buna göre yukarıda özellikleri verilen afet farkındalık eğitimi haritada gösterilen ülkelerden hangilerinde öncelikle

verilmelidir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

Eğitimin Amacı

Eğitimde Yer Alan Konular

Tektonik deprem bakımından tehlikeli

olan ülkemizde deprem öncesi, sırası

ve sonrasında yapılacak doğru

davranışları bireylere kazandırmak.

• Temel Bilgi ve Kavramlar

• Afet Öncesi Yapılması Gereken Hazırlıklar

• Afet Sırasında Doğru Davranış Şekilleri

• Afet Sonrası İlk Anlar

• Tahliye

I

III IV

II

7.

Jeolojik bakımdan genç arazilerde levha hareketlerine bağlı

olarak şiddetli depremler yaşanmaktadır.

Aşağıda verilen ülkelerden hangisi buna örnek gösterilemez?

A) Meksika B) Nijer C) Yeni Zelanda

D) İtalya E) Türkiye

6. Yeryüzünde depremlerin yoğun olarak yaşandığı üç kuşak bulunmaktadır. Bunlar Pasifik Deprem Kuşağı, Alp Himalaya Deprem Kuşağı ve Atlantik Deprem Kuşağı'dır.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisi bu kuşaklar

içerisinde yer almaz?

A) İzlanda B) Japonya C) Nijerya

D) İtalya E) Yeni Zelanda

8. Volkanik faaliyetlerin etkili olduğu bölgelerde havaya yoğun

olarak karbondioksit, azot, kükürtdioksit, hidrojen sülfür ve

karbonmonoksit gibi çeşitli gazlar çıkmaktadır. Bu gazların etkili olduğu bölgelerde bitkilerde büyüme, çiçek açma ve fotosenteze katkı sağlamada çeşitli sorunların görüldüğü tespit

edilmiştir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde parçada anlatılan durumun yaşandığı söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

IV

II

III

P:238

Pekiştiren Test

2

TEST

13 COĞRAFYA

1. Beaufort ölçeğine göre saatte 118 kilometreden hızlı esen ve

dönerek ilerleyen rüzgârlara tropikal siklon adı verilmektedir.

Coğrafi konumundan dolayı tropikal siklonların sıklıkla yaşandığı bazı bölgeler bulunmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde tropikal siklonlar etkili olmaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I

IV

II

III

3.

Aniden meydana gelen yağışlar, akarsu ve göllerin taşması

sonucunda sel ve taşkın olayları meydana gelir. Dünya'da sel

ve taşkın olaylarının sıklıkla görüldüğü bazı bölgeler bulunmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde sıklıkla sel ve taşkın olayları görülmektedir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I

V

II

III

IV

2. Bir bölgede yaşanan şiddetli deprem farklı doğal afetlerin tetiklenmesine sebep olmaktadır.

I. Tsunami

II. Sel ve taşkın

III. Çığ

IV. Kuraklık

Buna göre depremlere bağlı olarak yukarıda verilen doğal

afetlerden hangileri tetiklenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

4. Sel ve taşkın olaylarının yaşanmasında doğal ve beşerî faktörler etkili olmaktadır.

I. Akarsu yataklarına çöp ve moloz dökülmesi

II. Metrekareye normalden fazla yağış düşmesi

III. Akarsu yataklarının daraltılması

IV. Sıcaklık artışına bağlı ani kar erimeleri

Buna göre yukarıda verilenlerden hangileri sel ve taşkınlara sebep olan beşerî faktörler arasında yer alır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

P:239

Pekiştiren Test 2

TEST

14 COĞRAFYA

1-D 2-C 3-D 4-C 5-B 6-D 7-D 8-E

5. Akdeniz iklim bölgesinde yer alan ülkelerde yaz aylarında aşırı sıcak ve kuraklığa bağlı olarak doğal orman yangınları görülmektedir.

I. Bangladeş

II. İtalya

III. Yunanistan

IV. Tanzanya

Buna göre yukarıda verilen ülkelerden hangilerinde yaz

aylarında doğal orman yangınları görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

7. • Deprem

• Volkanizma

• Tsunami

Yukarıda verilen doğal afetlerin ortak özellikleri arasında;

I. Jeolojik kökenli olmaları,

II. Ekvatoral Bölge'de görülmeleri,

III. İklim olaylarını etkilemeleri

durumlarından hangileri söylenemez?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I ve III

6. Yağışların, normal seviyelerinin büyük ölçüde altına düşmesi

sonucu, arazi ve su kaynaklarının olumsuz etkilenmesine ve

hidrolojik dengenin bozulmasına kuraklık denir. Dünya'da dinamik yüksek basınçların etkili olduğu bölgelerde kuraklık etkili olmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde dinamik yüksek basınçlara bağlı kuraklık görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

IV

II

III

8.

ABD tarihinin en yıkıcı kasırgalarından biri olan Katrina Kasırgası 23 Ağustos 2005 tarihinde etkili olmaya başladı. Kasırga

merkezinde saatte 160 km’ye kadar hızlanan kasırga 1836 kişinin ölümüne ve tahmini 81,2 milyar dolarlık maddi kayba sebep oldu. Kasırga Meksika, Küba ve Kanada’da da etkili olmuştur.

Buna göre,

I. Klimatik kökenli doğal afettir.

II. Can ve mal kayıplarına sebep olmuştur.

III. Birden fazla ülkede etkili olmuştur.

yargılarından hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

P:240

Sınav Tadında

3

TEST

15 COĞRAFYA

1. Dünya'da doğal afetler arasında en fazla can ve mal kaybına

sebep olanların başında depremler gelmektedir. Özellikle levha sınırlarına yakın bölgelerde meydana gelen tektonik depremlerin etkisi yıkıcı olmaktadır.

Buna göre aşağıda verilen bölgelerden hangisinde yaşanan doğal afetlerin başında depremler gelmez?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I

IV

III

IV

II

3. Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

I. Çığ

II. Deprem

III. Volkanizma

IV. Tsunami

Bu bölgelerde ortak görülen doğal afetler arasında verilenlerden hangileri söylenebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

2. Suların bulunduğu yerde yükselerek veya başka bir yerden

gelerek, genellikle kuru olan yüzeyleri kaplamasına sel denir.

Muson ikliminin görüldüğü bölgelerde yaz aylarında denizden

gelen nemli hava kütlelerinin getirdiği aşırı yağışlar sonucunda sel olayları yaşanmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde yaz aylarında sel olayları görülmektedir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I

V

II

IV

III

4. Yıl içinde uzun süre yağış miktarının buharlaşmadan az olduğu yerlerde kuraklık meydana gelmektedir. Tarım ve hayvancılığa zarar veren kuraklık beşerî faaliyetleri olumsuz yönde

etkilemektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde kuraklıktan dolayı beşerî faaliyetler olumsuz etkilenmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

III

IV

II

P:241

Sınav Tadında

3

TEST

16 COĞRAFYA

1-C 2-D 3-B 4-B 5-B 6-A 7-E 8-D

5.

Heyelan riskinin yüksek olduğu bölgelerde heyelan oluşumunu engellemek amacıyla heyelan koruma duvarları yapılmaktadır. Yer şekillerinin sade olduğu yerlerde bu uygulamalara

gerek duyulmaz.

Buna göre verilen bölgelerden hangilerinde heyelan koruma duvarlarına ihtiyaç duyulmaz?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I

III

IV

II

7. • Cam kırıklarının doğaya atılması

• Aşırı sıcak ve kuraklık

• Söndürülmemiş sigara izmaritleri

Yukarıda verilenler aşağıdaki doğal afetlerden hangisinin

oluşumunda etkilidir?

A) Tsunami

B) Deprem

C) Volkanizma

D) Heyelan

E) Orman yangınları

6. Uzun sürede etkili olan ve mal kaybına yol açtığı için doğal

afetler arasında sayılan erozyon akarsu ve rüzgâr erozyonu

olarak ikiye ayrılmaktadır. Yer şekillerinin engebeli ve akarsuların akış hızının yüksek olduğu yerlerde akarsu erozyonu etkili olmaktadır.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisinde akarsu

erozyonu daha az etkilidir?

A) Hollanda B) ABD C) Peru

D) Hindistan E) Türkiye

8.

Basında yer alan haberlere göre 2022 yılında Hindistan ve

Bangladeş’te meydana gelen sel ve taşkın sonucu 57 kişi hayatını kaybetti. Bölgede birçok ev zarar görürken yaklaşık 90

bin kişi yaşadıkları yerlerden tahliye edilerek farklı bölgelere

gönderildi. Bölgede bulunan tarım ürünleri yağışlardan olumsuz etkilendi. Bangladeş hükümeti afeti, ülkede \"2004'ten bu

yana yaşanan en büyük sel felaketi\" olarak nitelendirdi.

Hindistan ve Bangladeş’te yaşananlarla ilgili olarak,

I. Klimatik kökenli doğal afettir.

II. Beşeri faaliyetlere etkisi yoktur.

III. Bölgenin ekonomisine zarar vermiştir.

yargılarından hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) I ve III E) I, II ve III

P:242

1 COĞRAFYA

FASİKÜL

14

Türkiye'de Doğal Afetler ve Afetlerden Korunma Yöntemleri

TÜRKİYE’DE AFETLER

Türkiye’de deprem, su baskını, heyelan, çığ, kuraklık, orman yangını, hortum ve toprak erozyonu gibi çeşitli doğal afetler meydana

gelmektedir. Bu afetler içerisinde insanlara en fazla zarar veren afetler deprem, heyelan ve su baskınlarıdır.

Türkiye'de Etkilenen İnsan Sayısına Göre Afetler (%)

1) Deprem

Arabistan ve Avrasya levhaları arasında sıkışan Anadolu Yarımada'sı

deprem bakımından tehlikeli bölgeler arasında yer almaktadır. Alp

– Himalaya Deprem Kuşağı'nda yer alan ülkemizde zaman zaman

büyük depremler meydana gelmektedir.

2023 yılında meydana gelen deprem sonrası Hatay

Ülkemizde üç büyük fay kuşağı bulunmaktadır.

a) Kuzey Anadolu Fay Kuşağı

Çanakkale yakınlarındaki Saros Körfezi’nden başlayıp ülkemizin kuzeyinden doğu batı yönünde ilerleyen bu hattın içinde İstanbul, Kocaeli, Düzce, Bolu, Tokat, Erzincan, Erzurum gibi deprem riski yüksek olan şehirler bulunmaktadır. 12 Kasım 1999’ta meydana gelen

Düzce depremi Kuzey Anadolu Fay Kuşağı içerisinde yer almaktadır.

Deprem Heyelan Su Baskınları Diğer Afetler

55 21

16

8

Düzce Depremi

b) Batı Anadolu Fay Kuşağı

Ege Bölgesi'nde doğu batı yönünde uzanan horst, graben sistemleri içerisinde yer almaktadır. 1995 yılında meydana gelen Afyon Dinar depremi Batı Anadolu Fay Kuşağı içerisinde yer almaktadır.

Dinar Depremi

c) Doğu Anadolu Fay Kuşağı

Hakkâri ile Hatay arasında yay şeklinde uzanan deprem kuşağıdır.

6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş Depremi

Doğu Anadolu Deprem Kuşağı’nda meydana gelmiştir.

Kahramanmaraş Depremi

P:243

Türkiye'de Doğal Afetler ve Afetlerden Korunma Yöntemleri

14

FASİKÜL

2 COĞRAFYA

Ülkemizde deprem riskinin düşük olduğu yerler arasında Tuz Gölü

çevresi, Konya – Karaman – Mersin arası, Şanlıurfa – Mardin hattı, Kırklareli çevresi yer almaktadır. Ülkemizin büyük bir kısmı deprem kuşağında yer aldığı için deprem sonucu ölüm ve yaralanmalar sıklıkla görülmektedir. Bu yüzden insanlar depreme karşı bilinçlendirilmeli, depreme uygun yapılar yapılmalıdır.

Türkiye Deprem Haritası

Çözüm

ÖĞRETEN SORU - 1

Ülkemizde en sık rastlanan ve en fazla can ve mal kaybına yol açan

doğal afetlerden birisi depremlerdir. Levha hareketleri sonucunda

meydana gelen tektonik depremlerin etkili olduğu bölgelerde can

ve mal kayıpları yaşanmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangileri depreme bağlı can ve mal kaybı riskinin yüksek olduğu yerler arasında bulunmaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

II

IV

I

III

Çözüm

2) Volkanizma

Ülkemizde Doğu Anadolu ve İç Anadolu bölgelerinde sönmüş volkanik dağlar bulunmaktadır. Pasif olan bu volkanik dağlar büyük bir

deprem sonucu tekrar harekete geçebilir. Ağrı, Süphan, Nemrut,

Tendürek, Erciyes, Hasan Dağı, Karadağ, Karacadağ, Melendiz dağları ülkemizdeki volkanik dağlardır.

Ağrı Dağı

Ülkemizdeki en genç volkanik dağlardan birisi Manisa’da bulunan

Kula Volkanları'dır. Yaklaşık 10 bin yıl önce patladığı tahmin edilen

Kula Volkanları günümüzde jeopark alanı ilan edilmiştir.

Kula Volkanları

ÖĞRETEN SORU 2

Türkiye Alp – Himalaya Deprem Kuşağı'nda yer aldığından dolayı

aktif bir deprem ülkesidir. Deprem riskinin fazla olduğu illerin yanında riskin az olduğu bazı illerimiz bulunmaktadır.

Buna göre aşağıda verilen illerden hangisinde deprem riski daha azdır?

A) Bolu B) Kütahya C) Karaman

D) Hatay E) Aydın

P:244

Türkiye'de Doğal Afetler ve Afetlerden Korunma Yöntemleri

14

FASİKÜL

3 COĞRAFYA

3) Heyelan

Eğimli arazilerde yağış ve kar erimeleri sonucu suya doyan toprağın kütle hâlinde kayması sonucu meydana gelen heyelan olayları ülkemizde daha çok Kuzey Anadolu Dağları’nın kuzeye bakan yamaçlarında görülmektedir. Bu bölgenin yanında Doğu Anadolu ve

Toroslarda da heyelan olayları yaşanmaktadır. Rize, Artvin, Trabzon, Erzurum, Kastamonu’da heyelan olayları görülmektedir.

Rize’de meydana gelen heyelan

AKLINDA OLSUN

Ülkemizde 1958 ile 2000 yılları arasında meydana

gelen heyelan olaylarında 197 kişi hayatını kaybetmiştir.

Türkiye Heyelan Haritası

Çözüm

4) Su Baskınları

Ani yağışlar ve kar erimeleri sonucunda ülkemizde su baskınları yaşanmaktadır. Su baskınları özellikle Kuzey Anadolu Dağları’nın kuzey yamaçlarında etkili olmaktadır.

Türkiye Sel ve Taşkın Haritası

Dere yataklarına yapılan evler, ıslah edilmemiş akarsular ve altyapının yetersiz olması su baskınlarının sebepleri arasında yer almaktadır.

ÖĞRETEN SORU 3

Ülkemizde yıllık yağış miktarının yüksek olduğu eğimli bölgelerde

heyelan riski yüksektir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde heyelan

riski daha yüksektir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

II

IV

I

III

P:245

Türkiye'de Doğal Afetler ve Afetlerden Korunma Yöntemleri

14

FASİKÜL

4 COĞRAFYA

11 Ağustos 2021 tarihinde Kastamonu’da meydana gelen

su baskınında 17 kişi hayatını kaybetti.

5) Çığ

Ülkemizde çığ olayları daha çok Doğu Anadolu ve Kuzey Anadolu

Dağları’nda görülmektedir.

Türkiye Çığ Haritası

Kar yağışının fazla olduğu bu bölgelerde eğimli yüzeye bağlı olarak zaman zaman çığ olayları meydana gelmektedir. 1950 ile 2008

yılları arasında 1039 kişi çığ felaketi sonucu hayatını kaybetmiştir.

2022 yılında Erzurum’da meydana gelen çığ felaketinde

2 kişi hayatını kaybetti.

Çözüm

6) Kuraklık

Yavaş ve gizli bir şekilde yaşanan kuraklık ülkemizde İç Anadolu ve

Güneydoğu Anadolu’da etkili olmaktadır. Yağış miktarının buharlaşma miktarından az olduğu bölgelerde görülen kuraklık özellikle

tarım ürünlerine zarar vermektedir.

Türkiye Kuraklık Haritası

7) Orman Yangınları

Ülkemizde yaz aylarının sıcak ve kurak geçtiği Akdeniz iklim bölgelerinde kızılçam ormanlarının yanması sonucu orman yangınları görülmektedir.

ÖĞRETEN SORU 4

Eğimli yamaçlarda biriken kar kütlesinin herhangi bir sebepten dolayı yamaç boyunca aşağıya hareket etmesine çığ denir. İklim ve

yer şekillerinden dolayı ülkemizde çığ riskinin yüksek olduğu bazı

bölgeler görülmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde çığ riski

daha yüksektir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

III

IV

I

II

P:246

Türkiye'de Doğal Afetler ve Afetlerden Korunma Yöntemleri

14

FASİKÜL

5 COĞRAFYA

Türkiye Orman Yangınları Haritası

Bunun yanında yıldırım, kundaklama, piknik ateşi, sigara izmariti,

kırılan cam şişelerin etkisinden dolayı birçok bölgede orman yangını yaşanmaktadır.

28 Temmuz 2021 tarihinde Manavgat’ta başlayan orman

yangınlarında 6 kişi hayatını kaybederken 60 bin hektar ağaçlık

alan zarar gördü.

ÖĞRETEN SORU 5

Yaz aylarının sıcak ve kurak geçtiği Akdeniz iklim bölgelerinde kızılçam ormanlarının doğal sebeplere bağlı yanması sonucu doğal

orman yangınları meydana gelmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde yukarıda

belirtilen duruma göre orman yangınları görülmektedir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

II

I IV

III

Çözüm

8) Fırtına ve Hortumlar

Türkiye’de meydana gelen kasırgalar ekvatoral bölgede etkili olan

tropikal siklonlar kadar güçlü değildir ancak zaman zaman çevreye zarar veren fırtına ve hortumlar yaşanmaktadır. Ülkemizde özellikle Antalya, İzmir, Konya, Kayseri gibi illerde fırtına ve hortumlar

etkili olmaktadır.

11 Kasım 2018 tarihinde Antalya’nın Gazipaşa

ilçesinde hortum meydana gelmiştir.

9) Erozyon

Ülkemizin yüksek, eğimli ve engebeli arazilere sahip olması su erozyonunun yaşanmasına sebep olmaktadır. Bunun yanında bitki örtüsünün seyrek olduğu karasal iklim bölgelerinde rüzgâr erozyonu

görülmektedir.

Türkiye Erozyon Haritası

P:247

Türkiye'de Doğal Afetler ve Afetlerden Korunma Yöntemleri

14

FASİKÜL

6 COĞRAFYA

ÇözümAKLINDA OLSUN

Türkiye deprem ülkesi olmasına rağmen çevresindeki denizler büyük olmadığı için büyük bir tsunami beklenmemektedir. Marmara Denizi’nin dibinde

meydana gelebilecek su altı heyelanı büyük bir tsunami riski barındırmaktadır.

AFETLERDEN KORUNMA

Farklı sebeplere bağlı olarak meydana gelen afetlerden korunmanın çeşitli yöntemleri bulunmaktadır. Bu korunma yöntemleri uygulandığında can ve mal kayıpları en aza inmektedir. Gelişmiş ülkelerde afetlerden korunma yöntemleri uygulanabildiği için can ve

mal kayıpları en aza inerken gelişmemiş ülkelerde uygulanmaması can ve mal kayıplarını artırmaktadır.

ÖĞRETEN SORU 6

Ülkemizde en sık görülen meteorolojik kökenli doğal afetler arasında su baskını, çığ, kuraklık, don ve orman yangınları görülmektedir.

Buna göre aşağıda verilen meteorolojik kökenli doğal afetlerden hangisinin görüldüğü bölge yanlıştır?

A) I Orman yangınları

B) II Kuraklık

C) III Su baskını

D) IV Don

E) V Çığ

II

I III

IV

V 2010 yılında Haiti’de 7.0 şiddetinde meydana gelen depremde

316 bin kişi hayatını kaybederken 2022 yılında Japonya’da 7.3

şiddetinde meydana gelen depremde 4 kişi hayatını kaybetti.

1) Deprem

Can ve mal kaybının en fazla yaşandığı doğal afetlerden biri olan

depremden korunmada farklı yöntemler uygulanmaktadır. Bu korunma yöntemleri deprem öncesi, deprem anı ve deprem sonrası

olmak üzere üçe ayrılmaktadır.

Deprem Öncesi Alınacak Önlemler

 Fay hattına yakın yerlerde yerleşim kurulmamalıdır.

 Yerleşim yerleri alüvyal zemin üzerine kurulmamalı, sağlam olan

kayalık zemin üzerine kurulmalıdır.

 Deprem için erken uyarı sistemleri geliştirilmelidir.

 Binalar deprem yönetmeliğine uygun bir şekilde yapılmalıdır.

Deprem bölgesinde bulunan binalarda radye

temel tercih edilmelidir.

 Deprem öncesi tatbikatlar yapılmalı, bilgi sahibi olunmalıdır.

 Konutlarda deprem sigortası yapılmalıdır.

 Evlerin içinde dolap, televizyon, gardırop gibi deprem esnasında devrilebilecek eşyalar sabitlenmelidir.

P:248

Türkiye'de Doğal Afetler ve Afetlerden Korunma Yöntemleri

14

FASİKÜL

7 COĞRAFYA

 Acil çıkış kapıları önündeki engeller kaldırılmalıdır.

 Acil durumda toplanma bölgeleri ve irtibat telefonları belirlenmelidir.

 Temel ihtiyaçların karşılanabileceği deprem çantası hazırlanmalıdır.

 Depreme bina içerisinde yakalanma riskine karşı ‘’Deprem Hayat Üçgeni’’ bölgeleri belirlenmelidir.

Deprem Anında Alınacak Önlemler

 Panik yapılmamalıdır.

 Sabitlenmemiş eşyalar ve cam kenarlarından uzak durulmalıdır.

 \"Deprem Hayat Üçgeni\" olarak belirlenen yerlere mümkünse baş

kısmı yastık, kitap ya da el ile korunarak yerleşilmelidir.

 Merdiven ve balkonlardan uzak durulmalıdır.

 Deprem anında açık alanda olanlar yüksek bina, elektrik hattı,

deniz kıyısından uzak durmalıdır.

 Deprem anında araçta olanlar sakince aracını sağa park edip anahtar üstünde olacak şekilde sarsıntının geçmesi beklenmelidir.

Deprem Hayat Üçgeni

Deprem Sonrasında Alınacak Önlemler

 Enkaz altında olanlar panik yapmamalı, çevredeki kesici eşyalardan uzak durulmalı, ses çıkarabileceğiniz herhangi bir eşyayla sesini kurtarma ekiplerine duyurmalıdır.

 Kapalı alanda olanlar acil toplanma bölgelerine deprem çantalarıyla birlikte gitmeli, artçı deprem yaşana ihtimaline karşı binalardan hızla uzaklaşmalıdır.

 Açık alanda olanlar hasarlı binalardan uzak durmalı, acil toplanma bölgelerine gidilmeli, arama – kurtarma çalışmalarına organize bir şekilde yardım edilmelidir.

 Acil durum haricinde telefon kullanılmamalı, radyodan bilgi alınmalı, talimatlarına uyulmalıdır.

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 7

Depremden korunmak amacıyla deprem öncesi, deprem anı ve

deprem sonrasında yapılması gereken bazı uygulamalar vardır.

Aşağıda verilenlerden hangisi deprem öncesinde alınması gereken önlemlerden birisi değildir?

A) Evdeki eşyaları sabitlemek

B) Deprem çantası hazırlamak

C) Binaları sağlam zeminler üzerine kurmak

D) Enkaz altında olanlara yardım etmek

E) Deprem hakkında bilinçlenmek

P:249

Türkiye'de Doğal Afetler ve Afetlerden Korunma Yöntemleri

14

FASİKÜL

8 COĞRAFYA

2) Volkanizma

 Volkanik arazilere yakın yerlerde yerleşim kurulmamalıdır.

 Volkanik dağların çevresine koruyucu setler yapılmalıdır.

 Volkanik patlamaları önceden anlamak amacıyla erken uyarı sistemleri kurulmalıdır.

 Volkanik patlama öncesi havaya yayılan gaz ve küllerin analizi

yapılmalıdır.

 Volkanik patlama öncesi yaşanan küçük depremler iyi analiz

edilmelidir.

 Termal görüntüleme yöntemiyle volkanik dağlar patlama öncesinde tespit edilmelidir.

Türkiye’deki volkanik dağlardan biri olan Hasan Dağı

patlama riskine karşı sürekli takip edilmektedir.

3) Tsunami

Büyük deniz ve okyanus kıyılarında genellikle deprem ve volkanik

faaliyetler sonucu oluşan tsunamiden çeşitli korunma yöntemleri

bulunmaktadır.

 Tsunami erken uyarı sistemleri kurulmalıdır.

 Tsunami riski oluşan depremler sonrasında halka anons, telefon, radyo ve televizyon gibi iletişim araçlarıyla bilgi verilmelidir.

 Binalar yüksek yerlere inşa edilmelidir.

 Deprem sonrası kıyılarda suların çekildiği fark edildiği anda yüksek yerlere çıkılmalı, denizde bulunanlar kıyıdan açıklara doğru

ilerleyip dalganın etkisinden kurtulmalıdır.

 Tsunami dalgalarını engellemek amacıyla kıyılarda yüksek setler yapılmalıdır.

Tsunami duvarı

Çözüm

4) Heyelan

Heyelan riski olan bölgelerde can ve mal kayıplarının önüne geçmek amacıyla birtakım önlemler alınmaktadır.

 Heyelan görülme olasılığı yüksek olan bölgelere yerleşim birimi

kurulmamalıdır.

ÖĞRETEN SORU 8

Tsunami riskinin yüksek olduğu ülkelerde can kaybını en aza indirmek için alınabilecek en önemli önlemlerden birisi tsunami erken

uyarı sistemleridir. Tsunami meydana getirebilecek deprem ya da

volkanik patlamaları önceden haber veren sistem afet yaşanmadan

binlerce insanın hayatını kurtarabilmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde tsunami

erken uyarı sisteminin kurulması daha fazla gereklidir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I IV

III

II

P:250

Türkiye'de Doğal Afetler ve Afetlerden Korunma Yöntemleri

14

FASİKÜL

9 COĞRAFYA

 Heyelan riski yüksek olan yerlerde yol yapım çalışması, yol patlatma işlemleri dikkatli bir şekilde yapılmalıdır.

 Evdeyken heyelana yakalanılırsa sağlam eşyaların yanında korunarak beklenmelidir.

 Heyelan bölgelerinde drenaj sistemi kurulmalı, yamaçlar ana kayaya dayandırılan duvarlarla korunmalıdır.

Heyelan Duvarı

Çözüm

5) Su Baskınları

Aşırı yağış ve kar erimelerine bağlı olarak meydana gelen su baskınlarından korunmak amacıyla çeşitli yöntemler uygulanmaktadır.

 Su baskını olan bölgelere yerleşime izin verilmemelidir.

ÖĞRETEN SORU 9

Bir bölgenin imara açılmasında bölgede yaşanabilecek doğal afetler göz önüne alınmaktadır. Örneğin heyelan riskinin yüksek olduğu bölgeler imara açılan yerler arasında olmamalıdır.

Buna göre yukarıda verilen bölgelerden hangilerinde heyelan

riskinden dolayı imara açılmayan yerler görülebilir?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

II

III

I

IV

 Ağaçlandırma çalışmaları yapılmalıdır.

 Akarsu yataklarına yerleşmeler yapılmamalıdır.

 Akarsu yatakları ıslah edilmelidir.

 Akarsu kenarlarına setler yapılmalıdır.

6) Çığ

Kar yağışının yoğun görüldüğü eğimli yamaçlarda görülen çığdan

korunmak amacıyla çeşitli önlemler alınmaktadır.

 Çığ bölgelerinde yamaçlarda ağaçlandırma çalışmaları yapılmalıdır.

 Kar perdesi ve çığ tüneli gibi uygulamalar yapılmalıdır.

 Çığ esnasında kayalara ya da girintilere sığınılmalıdır.

 Çığ tehlikesi olan bölgelerde yol yapım çalışması ve kayak gibi

çığ riski oluşturan uygulamalara dikkat edilmelidir.

Çığ tüneli

7) Kuraklık

Yıllık yağış miktarının buharlaşmadan az olduğu durumlarda meydana gelen kuraklığa karşı birtakım önlemler alınmaktadır.

 Meteorolojik verilere dikkat edilerek kuraklıkla ilgili tahminler yapılmalıdır.

 İnsanlar kuraklığa karşı bilinçlendirilmeli ve su kaynakları tasarruflu kullanılmalıdır.

 Kuraklığın etkili olduğu bölgelerde sulama göletleri ve barajlar

yapılmalıdır.

P:251

Türkiye'de Doğal Afetler ve Afetlerden Korunma Yöntemleri

14

FASİKÜL

10 COĞRAFYA

 Tarımda damlama sulama sistemi gibi verimli yöntemler uygulanmalıdır.

8) Orman Yangınları

Orman yangınları doğal faktörlere bağlı olarak da oluşurken daha

çok insan kaynaklı yangınlar meydana gelmektedir. Orman yangınlarını önlemek amacıyla bazı uygulamalar bulunmaktadır.

 Orman gözetleme kuleleri inşa edilmelidir.

 Ormanlık alanlara cam ve şişe parçaları atılmamalıdır.

 Ormanlık alanlara yakın yerlerde yangın söndürme araçları ve

helikopterleri hazırlanmalıdır.

 Orman yangınlarına karşı halk bilinçlendirilmelidir.

 Orman yangını fark edildiğinde ALO 177 Yangın İhbar Hattı aranmalıdır.

9) Kasırga

Büyük basınç farkları sonucunda meydana gelen kasırgalara karşı

çeşitli önlemler alınmaktadır.

 Erken uyarı sistemleri kurulmalıdır.

 Evlerin çatıları sağlam yapılmalıdır.

 Kasırga esnasında pencere ve kapılardan uzak durulmalıdır.

 Evlerin altlarında sığınaklar yapılmalı ve sığınaklar içinde acil durum çantası hazırlanmalıdır.

10) Erozyon

Tarımda verimi azaltan erozyonu önlemek amacıyla çeşitli uygulamalar yapılmaktadır.

 Bitki örtüsü korunmalıdır.

 Yamaçlar eğime dik yönde sürülmelidir.

 Eğimli yamaçlarda taraça yapılmalıdır.

 Tarımda nadas uygulamanın yerine nöbetleşe ekim tercih edilmelidir.

 Meraların aşırı otlatılması engellenmelidir.

Taraçalı Yamaçlar

Çözüm

ÖĞRETEN SORU 10

• Yamaçları eğime dik yönde sürmek

• Tarım arazilerini boş bırakmamak

• Doğal bitki örtüsünü korumak

Bu önlemler aşağıdaki doğal afetlerden hangisi için yapılmalıdır?

A) Erozyon

B) Deprem

C) Tsunami

D) Volkanizma

E) Tropikal fırtına

P:252

Öğreten Test

1

TEST

COĞRAFYA 11

1. Basında yer alan haberlere göre 8-9 Ağustos 2018'de Ordu’nun

Ünye, Fatsa, İkizce, Çaybaşı ve Perşembe ilçelerinde sel ve

taşkın felaketi yaşandı. Afet esnasında köprüler uçtu, can kaybı meydana geldi, fındık mahsulü zarar gördü.

I. Klimatik kökenli doğal afettir.

II. Beşerî faaliyetlere etkisi olmamıştır.

III. Doğu Karadeniz’in tamamında görülmüştür.

Buna göre verilenlerden hangilerine ulaşılamaz?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I ve III

3. Türkiye’de yaz aylarında Akdeniz ikliminin görüldüğü bölgelerde doğal orman yangınları meydana gelmektedir.

Bu durumun yaşanmasında;

I. Sigara izmaritlerinin söndürülmeden yere atılması,

II. Sıcaklıkların artması,

III. Yaz aylarının kurak geçmesi,

IV. Mangal ve pikniklerin artması

durumlarından hangileri neden olmaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

2. Aşağıdaki haritada doğal afetlerin yaşandığı bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde sıklıkla yaşanan doğal afet yanlış verilmiştir?

A) I Tropikal siklon

B) II Deprem

C) III Kuraklık

D) IV Heyelan

E) V Çığ

II

V

I

IV

III

4. Aşağıdaki haritada bazı bölgeler verilmiştir.

Buna göre hangisi söylenemez?

A) I numaralı bölge Batı Anadolu Fay Hattı içerisinde yer almaktadır.

B) II numaralı bölgede tektonik depremler görülmektedir.

C) III numaralı bölge 1. derece deprem kuşağı içerisinde yer

almaktadır.

D) IV numaralı bölgede eğimli arazi ve yağışların fazla olması heyelan olaylarına sebep olmaktadır.

E) V numaralı bölgede aşırı kar yağışları sonucu çığ olayları

meydana gelmektedir.

II

V I

IV

III

P:253

Öğreten Test 1

TEST

COĞRAFYA 12

1-D 2-A 3-B 4-C 5-A 6-E 7-E 8-D

5. Aşağıda Rize’de yaşanan bir heyelan görseli verilmiştir.

Bölgede heyelan olaylarının yaşanmasında;

I. Arazideki eğimin fazla olması,

II. Yağış miktarının fazla olması,

III. Çay tarımının yapılması,

IV. Dağınık yerleşmelerin görülmesi

durumlarından hangileri etkili olmaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

7. Volkanik faaliyetlerin etkili olduğu bölgelerde aktif volkanların

çevresini yerleşmeye açmak yanlış uygulamalardan biridir. Bu

yüzden volkanizmanın yaşandığı ülkelerde imara açılan bölgelerin jeolojik özelliklerine dikkat edilmesi gerekir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde yukarıda verilen sebepten dolayı imara açılan bölgenin jeolojik özellikleri dikkate alınmalıdır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I IV

III

II

6. Yaklaşık 1100 km uzunluğa sahip Kuzey Anadolu Fay Hattı

Dünya'nın en aktif doğrultu atımlı fay hatları arasında yer almaktadır.

Aşağıda verilen illerden hangisi Kuzey Anadolu Fay Hattı

içinde yer almaz?

A) Kocaeli B) Düzce C) Tokat

D) Erzincan E) Aydın

8. 06 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş’ta meydana gelen

iki büyük deprem sonrası Türkiye’de deprem riskinin yüksek

olduğu birçok ilden riskin az olduğu bölgelere doğru göçler

yaşandı.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangileri yukarıdaki sebebe bağlı olarak göç alan yerler arasında gösterilemez?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

II

I

III IV

P:254

Pekiştiren Test

2

TEST

13 COĞRAFYA

1.

Orman yangın riskinin yüksek olduğu bölgelerde yangınları

yayılmadan önlemek amacıyla yangın gözetleme kuleleri yapılmaktadır. Ülkemizde özellikle yaz kuraklığının etkili olduğu

Akdeniz iklim bölgelerinde yangın gözetleme kulelerine ihtiyaç duyulmaktadır.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde yukarıda verilen sebeplere bağlı olarak yangın gözetleme kulelerine ihtiyaç duyulmaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

III

II

IV

3. Depremden korunmak amacıyla deprem anında yapılması gereken birtakım uygulamalar vardır.

Aşağıdakilerden hangisi bunlardan biri değildir?

A) Panik yapılmamalı

B) Çök – tutun – kapan uygulaması yapılmalı

C) Pencere ve cam kenarlarından uzak durulmalı

D) Evlerde radye temel tercih edilmeli

E) Merdiven ve balkonlardan uzak durulmalı

2. Marmara Bölgesi içerisinde yer alan Kırklareli ile Kocaeli’de

deprem görülme riski birbirinden farklıdır.

Kırklareli ile Kocaeli’de deprem görülme riskinin birbirinden farklı olması aşağıdakilerden hangisi bakımından farklı olmasıyla ilgilidir?

A) Jeolojik özellikleri

B) Doğal bitki örtüleri

C) Yaşanan iklimleri

D) Enlem dereceleri

E) Yer şekilleri

4.

Çığ riskinin yüksek olduğu bölgelerde ulaşımda aksamaları

engellemek ve yolları korumak amacıyla çığ tünelleri inşa edilmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangilerinde ulaşımda çığ duvarına ihtiyaç duyulmaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

II

III

IV

P:255

Pekiştiren Test 2

TEST

14 COĞRAFYA

1-C 2-A 3-D 4-E 5-D 6-B 7-C 8-D

5.

Deprem riskinin yüksek olduğu bölgelerde yaşanabilecek deprem sonucu bir daha can kaybı yaşanmaması için afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıları, sağlıklı ve

güvenli yaşama çevrelerine dönüştürmek amacıyla kentsel

dönüşüm projeleri yapılmaktadır. Ülkemizde deprem kuşağında yer alan şehirlerde kentsel dönüşüm projeleri önemli bir

yer tutmaktadır.

Ülkemizdeki deprem kuşakları göz önüne alındığında haritada verilen bölgelerden hangilerinde kentsel dönüşüm

projelerine daha çok ihtiyaç duyulmaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) II ve IV E) III ve IV

I

III

II

IV

6. Mutlak konum özelliklerinden dolayı bazı doğal afetlere ülkemizde pek rastlanmaz.

Aşağıda verilen doğal afetlerden hangisi buna örnek gösterilebilir?

A) Deprem B) Kasırga C) Sel ve taşkın

D) Orman yangını E) Heyelan

7. • Eğimli arazi

• Kar yağışının fazla olması

• Birikmiş kar kütlesini harekete geçiren sarsıntılar

Yukarıda verilen durumlar aşağıdaki doğal afetlerden hangisinin oluşumunda etkili olmaktadır?

A) Deprem

B) Heyelan

C) Çığ

D) Tsunami

E) Kasırga

8. Okyanusa kıyısı olan ülkelerde meydana gelebilecek şiddetli

depremler sonucu yaşanan tsunamide can kaybını en aza indirmek amacıyla ‘’Tsunami Erken Uyarı Sistemleri’’ geliştirilmektedir. Erken uyarı sisteminde amaç depremlerin tsunami

meydana getirme potansiyeli, tsunami dalgalarının yaklaşık

büyüklüğü ve ne kadar sürede kıyıda olduğunun belirlenmesidir.

Haritada verilen bölgelerden hangilerinde ‘’Tsunami Erken

Uyarı Sistemleri’’ne daha çok ihtiyaç duyulmaktadır?

A) I ve II B) II ve III C) I ve III

D) I ve IV E) III ve IV

I IV

II III

P:256

Sınav Tadında

3

TEST

15 COĞRAFYA

1. Meteorolojik doğal afetlerden birisi olan kuraklık etkilediği bölgelerde uzun dönemler içinde can ve mal kayıplarına yol açmaktadır. Kuraklığın etkili olduğu ülkelerde tatlı su kaynaklarını verimli bir şekilde kullanmak kuraklıkla mücadelede önemli bir yer tutmaktadır.

Buna göre aşağıda verilen ülkelerden hangisi buna örnek

gösterilebilir?

A) Bangladeş

B) Brezilya

C) Endonezya

D) İngiltere

E) Mali

3. I. 18 Temmuz 2022 tarihinde Ordu'nun Fatsa ilçesinde şiddetli yağış nedeniyle sel ve taşkın meydana geldi.

II. 17 Mart 2023 tarihinde Bolu’da 4.8 şiddetinde deprem

meydana geldi.

III. 18 Nisan 2023 tarihinde Artvin-Erzurum kara yolu üzerinde meydana gelen heyelan nedeniyle yollar çift taraflı olarak ulaşıma kapandı.

Yukarıda verilenlerden hangileri jeolojik kökenli doğal afetlere örnek gösterilebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I ve III

2. Türkiye’nin Dünya üzerinde kapladığı alan %0,5 iken erozyon

miktarındaki payı %2’den fazladır. Ülkemizde her sene yaklaşık 170 milyon ton verimli toprak deniz ve göllere taşınmaktadır. Özellikle bitki örtüsünden yoksun olan bölgelerde erozyon

oluşumu daha çok görülmektedir.

Buna göre haritada verilen bölgelerden hangisinde erozyon oluşumu daha çok yaşanmaktadır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I

II

V

IV

III

4. Brezilya ile Türkiye’deki erozyon oluşumu kıyaslandığında Türkiye’de erozyonun daha yaygın olduğu görülmektedir.

Bu durumun temel sebebi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ülkelerin yarım kürelerinin farklı olması

B) Türkiye’nin üç tarafının denizlerle çevrili olması

C) Türkiye’nin birçok bölgesinde bitki örtüsünün cılız, yer şekillerinin engebeli olması

D) Brezilya’nın deprem kuşağında yer almaması

E) Türkiye’nin orta kuşakta yer alması

5. Bazı doğal afetlerin oluşumu afet öncesinde yapılan çalışmalarla engellenmektedir.

Aşağıdaki doğal afetlerden hangisi buna örnek gösterilebilir?

A) Tsunami B) Erozyon C) Deprem

D) Volkanizma E) Tropikal fırtına

P:257

Sınav Tadında

3

TEST

16 COĞRAFYA

1-E 2-D 3-D 4-C 5-B 6-E 7-A 8-E 9-C

6.

Basında yer alan haberlere göre 5 Şubat 2020 tarihinde

Van-Bahçesaray kara yolunda çığ meydana geldi. Çığın altında kalan iş makinası ve minibüsteki yedi kişi kurtarılırken, beş

kişi hayatını kaybetti.

Yukarıda yaşanan afetle ilgili olarak,

I. Can ve mal kaybı meydana gelmiştir.

II. Afetin oluşumunda bölgenin iklimi etkilidir.

III. Klimatik kökenli afettir.

yargılarından hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

8. Can ve mal kaybına yol açan olaylar insan kaynaklı ise beşeri afet olarak tanımlanmaktadır.

Aşağıda verilen olaylardan hangisi beşeri afete örnek gösterilebilir?

A) 1942 yılında Tokat’ın Niksar ilçesinde meydana gelen 7.0

şiddetindeki depremde 3 bin kişi hayatını kaybetti.

B) 1995 yılında İzmir’in Karşıyaka ilçesinde meydana gelen

sel felaketinde 63 kişi hayatını kaybetti.

C) 2021 yılında Rize’de meydana gelen heyelanda 7 kişi hayatını kaybetti.

D) 1996 yılında Erzurum’da meydana gelen çığ felaketinde 6

kişi hayatını kaybetti.

E) 2023 yılında Ankara’nın Kazan ilçesinde meydana gelen

fabrika yangınında 1 kişi hayatını kaybetti.

7. • Barajların ömrünü kısaltır.

• Toprağın verimli olan üst kısmının taşınmasına sebep olur.

• Toprağın üst kısmındaki yararlı organizmaların ve organik

maddelerin bulundukları bölgeyi terk etmesine neden olur.

Yukarıda yaşanan durumlar aşağıdaki doğal afetlerden

hangisi sonucunda meydana gelmektedir?

A) Erozyon B) Deprem C) Çığ

D) Volkanizma E) Tsunami

9.

17 Ağustos 1999 Gölcük depreminin yaraları henüz sarılırken

12 Kasım 1999 tarihinde meydana gelen Düzce depreminde

845 kişi hayatını kaybetti. Gölcük depreminde 30 km uzunluğunda kırılan fay hattının devamını oluşturan 43 km uzunluğundaki doğu bölümünde yer alan fay hattının kırılmasıyla

meydana gelen depremde binlerce bina yıkıldı.

Düzce depremiyle ilgili olarak,

I. Deprem Kuzey Anadolu Fay Hattı’nda meydana gelmiştir.

II. Depremde can ve mal kayıpları medyana gelmiştir.

III. Depremin etkisiyle farklı doğal afetler meydana gelmiştir.

ifadelerinden hangileri söylenebilir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II

D) II ve III E) I, II ve III

Create a Flipbook Now
Explore more