\"Pürdikkat, teknolojiyi refahla dengelemek
için en pratik ve gerçekçi yaklaşım.
Akıllı telefonu olan herkesin
okuması gereken bir kitap.\"
Ustalık Gerektiren Kafaya
Takmama Sanatı'nın yazarı
-
••
,
R ur- '
Dikkatinizi Nasıl Toplar ve Hayatınızın
Kontrolünü Elinize Alırsınız?
;o m
z
:=. ...
cıı
>
z
::ıı::
> ...
> ...
�
n m
< ...
>
z
Nir Eyal, Stanford işletme Fakültesi'nde ve Stanford'daki Hasso
Plattner Tasarım Enstitüsü'nde davranışsa! tasarım dersleri verdi. NirAndFar.com adresinde psikoloji, teknoloji ve iş dünyasının
kesişimi hakkında yazıyor, danışmanlık yapıyor ve eğitim veriyor.
Yazıları; Harvard Business Review, Atlantic, Time, The Week, lnc. ve
Psychology Today'de yayımlandı.
2oı4 yılında yayımlanan kitabı Kancaya Takılınca: Alışkanlık Yaratan Ürünler Geliştirmenin Sırlan,' Wall Street ]oumal 'da çoksatanlar listesinde yer aldı; on sekizden fazla dile çevrilmiş ve 800 CEO
Read'den \"Yılın Pazarlama Kitabı\" ödülünü kazandı.
Julie Li, zaman yönetimi, davranışsa! tasarım ve tüketici psikolojisi
hakkındaki en son anlayışları büyüyen küresel bir kitleye ulaştırmak için çalıştığı NirAndFar.com'un kurucu ortağıdır. Julie daha
önce iki startup şirketinin kurucu ortağı olmuş ve her iki şirketin
de kazanç elde etmesine yardımcı olmuştur.
Bu kitap Nova Kitap yayın programında yer almaktadır.
Pürdikkat: Dikkatinizi Nasıl Toplar ve Havatmızm Kontrolünü Elinize Alırsmız?
Nir Eyal ve Julle Li
Orijinal Adı: lndistractable: How to Control Your Attention and Choose Your Life
Nova Kitap - 1 O
Yayın Yönetmeni: Tuğçe Nida Gökırmak
Yayıma Hazırlayan: Ömer Anlatan
Düzelti: Ahmet Özel
Kapak Tasarım: Hamdi Akçav
Sayfa Düzeni ve Baskıya Hazırlık: Mehmet Büyükturna
1. Baskı, Temmuz 202 1, İstanbul
ISBN: 978-605-74287-0-7
Sertifika Na: 46603
Türkçe çeviri © Vildan Kalafat Ceylan, 2021
© Nir Eyal, 2019
©Nova Kitap, 2021
Bu eserin tüm hakları Kayı Telif Hakları Ajansı aracılığıyla satın alınmıştır.
Yayıncının yazılı izni olmaksızın alıntı yapılamaz.
Kurumsal satış ve işbirlikleri için iletişim adresi: [email protected]
Nova Kitap™ Penguen Kitap-Kaset Bas. Yay. Paz. Tic. A. ş:nin tescilli markasıdır.
Caferağa Mah. Neşe Sok. 1907 Apt. No: 31 Moda, Kadıköy-İstanbul
Tel: (0216) 348 36 97 Faks: (0216) 449 98 34
Kapak, İç Baskı: Deniz Ofset Matbaacılık
Maltepe Mah. Hastane Yolu Sok. No: 1/6 Zeytinburnu-İstanbul
Tel: (0212) 613 30 06 [email protected]
Sertifika No: 48625
Nir Eyal
ve Julie Li
Pürdikkat
Dikkatinizi Nasıl Toplar ve
Hayatınızın Kontrolünü Elinize Alırsınız?
Çeviren
Vildan Kalafat Ceylan
�
NOVA
K 1 TAP
İÇİNDEKİLER
Giriş Kanca va Takılmca'dan Pürdikkat'e ................................................. 9
1. Bölüm Sizin Süpergücünüz Hangisi? .............................................. 13
2. Bölüm Pürdikkat Olmak ..................................................................... 19
Kısım 1 İÇSEL TETİKLEYİCİLERDE USTALAŞMA
3. Bölüm Bizi Gerçekten Motive Eden Şey Nedir? ......................... 29
4. Bölüm Zaman Yönetimi Acı Yönetimidir ...................................... 37
5. Bölüm İçten Gelen Dikkat Dağıtıcılarla Başa Çıkmak ............... 43
6. Bölüm İçsel Tetikleyiciye Zihninizde Yeniden Şekil Verme ...... 47
7. Bölüm Göreve Zihninizde Yeniden Şekil Verme .......................... 53
8. Bölüm Mizacınıza Zihninizde Yeniden Şekil Verme .................. 57
Kısım 2 DİKKAT ÇEKİCİLER İÇİN ZAMAN YARATMA
9. Bölüm Değerlerinizi Zamana Çevirme .......................................... 67
10. Bölüm Çıktıları Değil, Girdileri Kontrol Etme ............................ 75
11. Bölüm Önemli İlişkileri Planlama ................................................. 81
12. Bölüm İşyerindeki Paydaşlarla Senkronize Olma ................... 89
Kısım 3 DISSAL TETİKLEYİCİLERİN İZİNİ SÜRME
1
13. Bölüm Kritik Soruyu Sorma ........................................................... 99
14. Bölüm işteki Bölünmelerin İzini Sürme .................................... 105
15. Bölüm E-postaların İzini Sürme ................................................. 111
16. Bölüm Grup Sohbetlerinin İzini Sürme ..................................... 121
17. Bölüm Toplantıların İzini Sürme .................................................. 127
18. Bölüm Akıllı Telefonun İzini Sürme ............................................ 133
19. Bölüm Masaüstü Bilgisayarın İzini Sürme .............................. 141
20. Bölüm Çevrimiçi Makalelerin İzini Sürme ................................ 147
21. Bölüm Akışların İzini Sürme ......................................................... 153
7
Kısım 4 DİKKAT DAGITICILARI ANLASMALARLA ENGELLEME
.
22. Bölüm On Taahhütlerin Gücü ...................................................... 161
23. Bölüm Dikkat Dağıtıcıları Çaba Anlaşmalarıyla Önleme .... 165
24. Bölüm Dikkat Dağıtıcıları Bedel Anlaşmalarıyla
Engelleme ......................................................................................... 171
25. Bölüm Dikkat Dağıtıcıları Kimlik Anlaşmalarıyla
Önleme .............................................................................................. 179
Kısım 5 İŞYERİNİZ NASIL PÜRDİKKAT OLACAGINIZ
HALE GETİRİLİR?
26. Bölüm Dikkat Dağınıklığı İşlev Bozukluğunun
Bir İşaretidir ...................................................................................... 189
27. Bölüm Dikkat Dağınıklığını Düzeltmek Bir Şirket
Kültürü Sınavıdır 197
28. Bölüm Pürdikkat İşyeri ................................................................. 205
Kısım 6 NASIL PÜRDİKKAT ÇOCUKLAR YETİŞTİRİRSİNİZ?
29. Bölüm Kullanışlı Bahanelerden Kaçının ................................... 213
30. Bölüm Onların İçsel Tetikleyicilerini Anlama .......................... 221
31. Bölüm Dikkat Çekiciler İçin Beraber Zaman Yaratma .......... 231
32. Bölüm Dışsal Tetikleyicilere Karşı Onlara Yardım Etme ..... 239
33. Bölüm Onlara Kendi Anlaşmalarını Yapmayı Öğretme ....... 245
Kısım 7 PÜRDİKKAT İLİSKİLERE NASIL SAHİP OLUNUR?
.
34. Bölüm Arkadaşlar Arasında Sosyal Antikorları Yayma ....... 251
35. Bölüm Pürdikkat Bir Sevgili Olma .............................................. 257
Bu Kitabı Beğendiniz mi? ..................................................................... 263
Bölüm Çıkarımları ................................................................................... 265
Program Şablonu ................................................................................... 270
Dikkat Dağıtıcı Takip Tablosu .............................................................. 272
Teşekkür ............................................................................................... 275
Katkıda Bulunanlar ................................................................................ 279
Kaynakça ............................................................................................... 285
8
Giris
'
Kancaya Takılınca'dan
Pürdikkat'e
Birçok büyük teknoloji firmasının raflarında bulacağınız
belli bir rehber kitap vardır. Bunu Facebook, Google, PayPal ve Slack firmalarında gördüm. Bu rehber kitap, teknoloji konferanslarında ve şirket eğitim etkinliklerinde dağıtılır. Microsoft'ta çalışan bir arkadaşım, şirket CEO'su Satya
Nadella'nın elinde bir kopya bulundurduğunu ve tüm şirket
çalışanlarına bu kitabı tavsiye ettiğini söyledi.
Kancaya Takılınca: Alışkanlık Yaratan Ürünler Geliştirmenin Sırlan kitabı bir Wall Street ]oumal çoksatanıydı ve bu
yazı yazılırken hala Amazon'un \"ürün\" kategorisinde birinci
sıradaki yer alıyordu.' Kitap, bir çeşit yemek kitabı gibidir.
İnsan davranışları -sizin davranışlarınız- hakkında bir reçete içerir. Bu teknoloji firmaları, para kazanmak için onlara
sürekli geri dönmemizi sağlamaları gerektiğini bilirler - iş
modelleri buna bağlıdır.
Bunu biliyorum çünkü son on yılı dünyadaki çok başarılı şirketlerin bazılarının ürünlerini bu kadar çekici yapan
gizli psikolojiyi araştırmakla geçirdim. Yıllarca hem Stan9
ford işletme Fakültesi'nde hem de Hasso Plattner Tasanın
Enstitüsü'nde geleceğin yöneticilerine ders verdim.
Kancaya Takılınca kitabını yazarken umudum startup'lann ve sosyal olarak düşünceli olan şirketlerin bu bilgiyi insanların daha iyi alışkanlıklar geliştirmesine yardımcı
olacak yeni yollar tasarlamak için kullanacağı yönündeydi.
Neden teknoloji devleri bu sırları kendilerine saklasınlar ki?
Video oyunları ve sosyal medyayı bu denli cazip hale getiren
bu psikolojiyi, insanların daha iyi hayatlar yaşamalarına yardımcı ürünler tasarlamak için kullanmamız gerekmez mi?
Kancaya Takılınca yayımlandığından beri binlerce şirket,
bu kitabı müşterilerinin daha faydalı ve sağlıklı alışkanlıklar
geliştirmesi adına kullandı. Fitbod, insanların daha iyi egzersiz alışkanlıkları geliştirmesine yardım eden bir sağlık uygulamasıdır. Byte Foods, yerel olarak hazırlanmış taze yemekler sunan İnternet bağlantılı küçük mutfaklarla, insanların
yemek alışkanlıklarını değiştirmeyi amaçlar. Kahoot!, sınıf
bazlı derslerin daha cezbedici ve eğlenceli olmasını sağlayan
yazılımlar geliştirir.·
Ürünlerimizin daha kullanıcı dostu, kullanımı kolay ve
evet, alışkanlık geliştirici olmasını isteriz. Şirketlerin ürünlerini daha cazip hale getirmesi ille de sorun demek değildir,
bu gelişmedir.
Fakat bunda karanlık bir yan da var. Düşünür Paul
Virilio'nun yazdığı gibi: \"Gemiyi icat ettiğin zaman, gemi enkazını da icat edersin.\" Kullanıcı dostu ürünler ve hizmetler
söz konusu olduğunda, bazı ürünleri cazip ve kullanımı kolay
yapan şey aynı zamanda onları dikkat dağıtıcı da yapabilir.
Pek çok kişi için bu dikkat dağıtıcı unsurlar kontrolden
çıkabilir ve bizi kararlarımızın bize ait olmadığı duygusuyla
baş başa bırakır. Gerçek şu ki, içinde bulunduğumuz günde
�' Kahoot! ve Byte Foods firmalarının kitabımı kullanma şekillerini o
kadar sevdim ki her iki şirkete de yatırım yapmaya karar verdim.
10
ve çağda, dikkat dağıtıcı unsurları yönetecek şekilde donanımlı değilseniz, beyniniz zaman kaybettiren sapmalar tarafından manipüle edilecektir.
Sonraki birkaç sayfada, dikkat dağıtıcı unsurlarla kendi
mücadelemi ve işin kötüsü benim de nasıl kancaya takıldığımı gözler önüne sereceğim. Fakat aynı zamanda, yaşadığım
zorluğun üstesinden nasıl geldiğimi ve neden teknoloji devlerinden daha güçlü olduğumuzu da açıklayacağım. Sektörün içinden biri olarak, onların aşil tendonlarını biliyorum
ve yakında siz de bileceksiniz.
İyi haber ise, bu tür tehditlere karşı benzersiz bir yeteneğimizin olmasıdır. Beynimizi yeniden eğitmek ve geri kazanmak için şimdi adım atabiliriz. Açıkça söylemek gerekirse,
başka seçeneğimiz var mı zaten? Düzenleyicilerin bir şeyler
yapmasını bekleyecek zamanımız yok ve eğer şirketlerin
ürünlerini daha az dikkat dağıtıcı yapmalarını beklerken nefesinizi tutarsanız, havasızlıktan boğulursunuz.
Gelecekte, dünyada iki çeşit insan olacak: Hayatlarının
ve dikkatlerinin başkaları tarafından kontrol edilmesine ve
yönlendirilmesine izin verenler ile kendilerine gururla \"pürdikkat\" diyenler. Bu kitabı açarak kendi zamanınıza ve geleceğinize sahip olmanın ilk adımını attınız.
Ancak bu sadece bir başlangıç. Yıllarca anlık olarak tatmin duymak üzere beklemeye koşullandınız. Pürdikkat'in
son sayfasına ulaşmayı, zihninizi özgür kılmak için kişisel bir
meydan okuma olarak düşünün.
Dürtülerin panzehri öngörüdür. Geleceği planlamak,
planlarınıza uyacağınızı garanti altına alır. Bu kitaptaki tekniklerle, bugünden itibaren dikkatinizi kontrol altında tutmak ve hayatınızı seçmek için tam olarak ne yapmanız gerektiğini öğreneceksiniz.
11
1. Bölüm
Sizin Süpergücünüz Hangisi?
Şekerlemeleri, sosyal medyayı ve televizyonu severim. Ancak, ben bu şeyleri ne kadar sevsem de onlar beni sevmiyorlar. Yemekten sonra zevk veren tatlılardan fazla yemek,
bir yayını takip etmek için çok fazla zaman harcamak veya
Netflix'e gömülüp sabaha karşı ikiye kadar arka arkaya bir
şeyler izlemek alışkanlıktan doğan çok az bilinçle veya tamamen bilinçsizce yaptığım şeylerdi.
Tıpkı çok fazla atıştırmalık yemenin sağlık problemlerine
neden olması gibi, cihazların uzun süreli kullanımı da olumsuz sonuçlar doğurur. Benim için bu olumsuz sonuçlar, hayatımdaki en değerli insanların yerine bu dikkat dağıtıcılara
öncelik vermemdi. En kötüsü ise, bu dikkat dağıtıcıların kızımla bütün ilişkimi belirlemelerine izin vermiş olmamdı. O
bizim tek çocuğumuz ve hem eşim hem de benim için dünyadaki en harika çocuk.
Bir gün babalar ve kızlarını yakınlaştırmak için tasarlanmış bir aktivite kitabından oyunlar oynuyorduk. İlk oyun
birbirimizin en sevdiği şeyleri sliylemekti. Sonraki proje,
sayfalardan biriyle kağıt uçak yapmaktı. Üçüncü ise her iki13
Nir Eyal
mizin de cevaplaması gereken bir soruydu: \"Eğer bir süpergücün olsaydı bu ne olurdu?\"
Keşke kızımın o andaki cevabını size söyleyebilsem fakat
söyleyemem. Hiçbir fikrim yok çünkü gerçekten orada değildim. Fiziksel olarak odanın içindeydim ama aklım başka
yerdeydi. \"Baba,\" dedi, \"senin süpergücün ne olurdu?\"
\"Ne?\" diye homurdandım. \"Bir saniye. Buna cevap vermeliyim.\" Telefonumdaki konuyla ilgilenirken onu ilgisiz
bıraktım. Gözlerim hala ekrana kilitlenmişti, parmaklarım o
anda önemli görünen ama aslında kesinlikle bekleyebilecek
bir konuyu yazıyordu. Kızım sessizleşti. Kafamı kaldırıp baktığımda gitmişti.
Kızımla sihirli bir anı, telefonumdaki bir şey dikkatimi
dağıttığı için mahvetmiştim. Münferit olarak çok da önemli
bir olay değildi. Fakat size bunun tek seferlik bir kaza olduğunu söylersem yalan olur. Buna benzer sahneler daha önce
de defalarca tekrarlanmıştı.
Bu tür dikkat dağıtıcıları insanlardan öne koyan sadece ben değildim. Bu kitabı ilk okuyanlardan biri, sekiz
yaşındaki kızına süpergücünün ne olacağını sorduğunda,
kızının hayvanlarla konuşabilmeyi istediğini söylemişti.
Neden diye sorduğunda kızı cevap olarak, \"Böylece sen ve
annem bilgisayarlarınızda çalışırken konuşabileceğim birileri olur,\" demiş.
Kızımı bulup ondan özür diledikten sonra değişiklik yapmanın zamanının geldiğine karar verdim. Önceleri çok ileri gittim. Bütün suçun teknolojiye ait olduğuna karar verip
\"dijital detoks\" uygulamayı denedim. E-posta, lnstagram ve
Twitter'a aklım kaymasın diye eski model tuşlu telefon kullanmaya başladım. Fakat, GPS ve takvim uygulamasında kayıtlı adreslerim olmadan bir yerlere gitmenin zor olduğunu
fark ettim. Yürürken sesli kitapları dinlemeyi ve akıllı telefonumun sunduğu kolaylıkları özledim.
14
Sizin Süpergücünüz Hangisi?
Haberleri çevrimiçi okuyarak çok fazla zaman kaybetmekten kaçınmak adına bir gazetenin basılı nüshasına abone oldum. Birkaç hafta sonra haberleri televizyondan seyrederken yanımda tertemiz bir şekilde duran, okunmamış
gazeteler yığınına sahip olmuştum.
Yazarken odaklı kalabilmek için bir girişim olarak, internet bağlantısı olmayan ıg9o'lardan kalma bir kelime işlemcisi satın aldım. Ancak, ne zaman yazmak için otursam gözlerim kitap raflarına kayıyordu ve kısa süre içinde çalışmamla
ilgisi olmayan kitapları karıştırmaya başlıyordum. Sorunun
kaynağı olduğunu düşündüğüm teknolojinin yokluğuna
rağmen, bir şekilde dikkatim dağılmaya devam ediyordu.
Çevrimiçi teknoloJivi reddetmek işe varamadı. Sadece
bir dikkat dağıt1C1Vl diğerivte değiştirmiştim.
İstediğimiz hayatı yaşamanın sadece doğru şeyleri yapmayı
gerektirmediğini keşfettim; aynı zamanda bizi yolumuzdan
çıkaran yanlışları yapmaya da son vermemiz gerekiyordu.
Hepimiz sağlıklı bir salata yerine pasta yemenin bel çevremiz
için kötü olduğunu biliriz. Arkadaşlarımızla gerçek hayatta
vakit geçirmenin, sosyal medyada amaçsızca dolaşmaktan
daha zenginleştirici olduğu konusunda hemfikirizdir. Eğer
işimizde daha üretken olmak istiyorsak, zaman kaybetmeyi
bırakıp gerçekten çalışmamız gerektiğinin bilincindeyizdir.
Ne yapmamız gerektiğini zaten biliyoruz. Bilmediğimiz ise
dikkatimizin dağılmasına nasıl engel olacağımız.
Bu kitap için araştırma yaptığım ve kitabı yazdığım son
beş yılda, sizin de çok yakında öğreneceğiniz bilimsel yöntemleri takip ederek daha verimli, fiziksel ve zihinsel olarak
daha güçlü, iyi dinlenmiş ve daha öncesine göre ilişkilerimde çok daha tatminkar biri oldum. Bu kitap, yirmi birinci
yüzyılda en önemli yeteneğimi geliştirirken ne öğrendiğim
15
Nir Eyal
hakkında. Benim nasıl \"pürdikkat\" olduğum ve sizin de nasıl
olabileceğiniz hakkında.
İlk adım, dikkat dağıtıcıların içimizde başladığını fark
etmektir. Birinci kısımda hedeften sapmamıza neden olan
psikolojik rahatsızlığı belirlemek ve yönetmek için pratik
yolları öğreneceksiniz. Ancak, farkındalık ve meditasyon gibi'
eski teknikleri önermekten çekiniyorum. Bazı insanlar için
bu yöntemler verimli olabilmesine rağmen bunlar hakkında bıktıracak kadar çok yazıldı. Eğer bu kitabı okuyorsanız,
zaten benim gibi bu teknikleri denediğinizi ve sizin için yeterince işe yaramadıklarını keşfettiğinizi tahmin ediyorum.
Bunun yerine, davranışlarımızı gerçekten motive eden şeye
ve zaman yönetiminin neden acı yönetimi olduğuna taze bir
bakış açısı sunacağız. Aynca herhangi bir görevin nasıl keyif verici olabileceğini araştıracağız - Mary Poppins gibi \"bir
kaşık şeker ekleyerek\" değil, ancak ne yaptığımıza içten bir
şekilde odaklanma yeteneğini geliştirerek.
İkinci kısım, gerçekten yapmak istedikleriniz için zaman
yaratmanın önemini ele alacak. Neyi yapmanıza engel olduğunu bilmeden, bir şeye neden \"dikkat dağıtıcı\" diyemeyeceğinizi öğreneceksiniz. Zamanınızı, ünlülerin haberlerinde
gezinmek veya ateşli bir aşk romanı okumak için harcamayı
seçseniz bile, bir amaç doğrultusunda planlamayı öğreneceksiniz. Sonuçta, boşa harcamayı planladığınız zaman boşa
geçmiş zaman değildir.'
Üçüncü kısım, üretkenliğimizi engelleyen ve esenliğimizi bozan istenmeyen dışsal tetikleyicilerin engellenemeyen
sınavını takip edecek. Teknoloji şirketleri, yapmakta olduklarımızı telefondaki ding, ping seslerini kullanarak kesintiye
uğratırken, dışsal tetikleyiciler dijital cihazlarımızla sınırlı
değildir. Mutfak dolabını açtığımızda kurabiyeleri almamızdan, yetiştirme zamanı hassas bir projeyi bitirmeye engel
olan geveze iş arkadaşımıza kadar hepsi etrafımızdadır.
16
Sizin Süpergücünüz Hangisi?
Dördüncü kısım, sizi pürdikkat yapmanın son anahtarını
tutar: Anlaşmalar. Dış tetikleyicileri ortadan kaldırmak dikkat dağıtıcıları uzaklaştırmaya yardımcı olsa da anlaşmalar
kendimizi kontrol etmenin, ne yapacağımızı söylediysek onu
yapmanın kanıtlanmış bir yoludur. Bu kısımda, eski taahhüt
uygulamalarını modem zorluklara uyarlayacağız.
Son olarak, çalışma alanımızı pürdikkat olmak için nasıl uygun hale getireceğimize, nasıl pürdikkat çocuklar yetiştireceğimize ve nasıl pürdikkat ilişkiler geliştireceğimize
yakından bakacağız. Bu son bölümler size, işinizde kaybettiğiniz verimliliği geri kazanmayı, aile ve arkadaşlarınızla
daha tatmin edici ilişkiler kurabilmeyi, hatta daha iyi sevgili
olabilmeyi, sadece dikkat dağıtıcıları yenerek nasıl kazanabileceğinizi gösterecek.
Elbette pürdikkat birisi olmak için bu dört adımı istediğiniz düzende atabilirsiniz ama size birinci kısımdan dördüncü kısma kadar olanları sırayla uygulamanızı tavsiye ederim.
Birinci adım kurucu nitelikte olmak üzere dört adım da birbirinin üstüne inşa edildi.
Eğer örneklerle öğrenmeyi seven ve bu taktikleri öncelikle uygulamada görmek isteyen biriyseniz beşinci bölüm ve
sonrasını da okuyun ve sonra ilk bölümden dördüncü bölüme kadar daha derinlemesine açıklamalar için geri dönün.
Ayrıca, her tekniği hemen uyarlayabilmeniz gerekmiyor. Bazıları şu andaki durumunuza uygun olmayabilir ve sadece
gelecekte, hazır olduğunuzda veya şartlarınız değiştiğinde
faydalı olabilir. Fakat size söz veriyorum, bu kitabı bitirdiğiniz zaman, dikkat dağıtıcıları yönetme şeklinizi sonsuza dek
değiştirecek pek çok ilerlemeyi keşfedeceksiniz.
Amaçlarınızı gerçekleştirmenin inanılmaz gücünü hayal
edin. işyerinizde nasıl daha verimli olacaksınız? Ailenizle
veya sevdiğiniz şeyleri yapmak için nasıl daha fazla zaman
harcayabileceksiniz? Nasıl daha mutlu olacaksınız?
17
Nir Eyal
Eğer süpergücünüz pürdikkat olmak olsaydı hayatınız
nasıl olurdu?
18
UNUTMAYIN!
• Dikkat dağıtıcılardan nasıl ka�ınabileceğimizi öğrenmemiz
gerekiyor. istediğimiz hayatı yaşamak, sadece doğru olanı yapmayı
değil, aynı zamanda pişman olacağımızı bildiğimiz şeyleri yapmamayı gerektirir.
• Sorun teknolopden daha derin. Pürdikkat olmak gelişmelere
karşı çıkmak değildir. Çıkarlarımıza aykırı olmasına rağmen bazı şeyleri neden yaptığımızı anlamaktır.
• işte gereken: Dört kilit stratejiyi öğrenerek ve uygulayarak pürdikkat olabiliriz.
2. Bölüm
Pürdikkat Olmak
Antik Yunanlar, sürekli olarak dikkati dağınık bir adamın
hikayesini ölümsüzleştirmişlerdir. Bizler, arzu edilen ama
ulaşamadığımız şeye o adamın adını veririz: \"Tantalus'un
laneti\" • Hikaye şöyle başlar; Tantalus, babası Zeus tarafından, ceza olarak yeraltı dünyasına sürülmüştür.' Tantalus
kendini su dolu bir havuzdan geçerken bulur, başının üstündeki ağaçtan olgun bir meyve sarkmaktadır. Lanet kötü
görünmemektedir fakat Tantalus meyveyi almaya çalıştığında, tam meyeveye ulaşacağı sırada dal ondan uzaklaşmıştır.
Eğilip su içmek istediğinde, su çekilmiş ve asla susuzluğunu
giderememiştir. Tantalus'un cezası, arzu ettikleri için can atması ama onlara asla ulaşamamasıydı.
Alegorileri için Yunanlara haklarını teslim etmelisiniz. Bu
insanlık halinin daha iyi betimlenmesi çok zordur. Bizler
sürekli olarak bir şeylere ulaşmaya çalışırız; daha çok para,
daha çok tecrübe, daha çok bilgi, daha iyi mevki, daha fazla
İngilizce'de Tantalus'a atıfta bulunarak kullanılan tantalize fiili,
bir kişinin ulaşamayacağı bir şeye heves etmesi, iştah kabartması
anlamına gelmektedir.
19
Nir Eyal
bir şeyler. Antik Yunanlar bu lanetin kusurlu bir ölümlü olmanın parçası olduğunu düşündüler ve hikayeyi bitmeyen
arzularımızın gücünü resmetmek için kullandılar.
Tantalus'un laneti - Sonsuza kadar bir şeylere uzanmak.'
DİKKAT ÇEKİCİLER VE DAGITICILAR
Gün boyu yaptığınız her şeyin değerini temsil eden bir çizgi hayal edin. Olumlu hareketler sağda, olumsuz hareketler
solda olsun.
Sağ taraftaki süreç dikkat çekicilerdir, Latince trahere kelimesinden gelir ve anlamı \"çekiş ya da çekmek\"tir. Hayattan
beklentilerimize bizi çeken davranışları dikkat çekiciler olarak düşünebiliriz. Sol tarafta dikkat dağıtıcılar yer alır, dikkat
çekicilerin tam tersidir. Aynı Latince kökenden türemiştir,
\"akıldan uzaklaştırmak\" anlamına gelir. Dikkat dağıtıcılar
bizi hayallerimize yaklaşmaktan alıkoyar. İster ilgilendiklerimiz ister dikkat dağıtıcılar tarafına yönelik olsun, bütün
davranışlarımız içsel ve dışsal tetikleyiciler tarafından teşvik
edilir.
20
Pürdikkat Olmak
İçsel tetikleyiciler içimizden gelir. Midemiz guruldadığında atıştırmalık bir şeyler ararız. Üşüdüğümüzde ısınmak için
mont buluruz. Üzgün, yalnız veya stresli olduğumuzda sevdiğimiz bir arkadaşımızı destek için arayabiliriz.
Öte yandan, dışsal tetikleyiciler şimdi ne yapacağımızı
söyleyen uyarıcılardır; e-postalarımızı kontrol etmemiz,
haber bildirimlerini açmamız veya telefona cevap vermemiz için gelen bip ve zil sesleri gibi. Dışsal tetikleyiciler
ayrıca, çalışma masamıza uğrayan bir iş arkadaşımız gibi
insanlar da onu açmamızı söyleyen televizyon gibi nesneler
de olabilir.
DİKKAT DAGITICILAR
Gerçekten
istediğimiz bir
şeyden bizi
uzakla,tıran
hareketler
DİKKAT ÇEKİCİLER
Gerçekten
istediğimiz bir şeye
bizi yaklaftıran
hareketler
İster içsel ister dışsal bir tetikleyici sebebiyle olmuş olsun, ortaya çıkan eylem daha büyük amaçlarımızla (dikkat çekiciler)
uyumludur ya da değildir (dikkat dağıtıcılar). Dikkat çekiciler
amaçlarımıza ulaşmamıza yardım eder; dikkat dağıtıcılar ise
bizi onlardan uzaklaştırır.
İşin zor tarafı tabii ki, dünyamızın daima bizim dikkatimizi dağıtmaya yönelik şeylerle dolu olmasıdır. Bugün,
insanlar kendilerini akıllı telefonlarına yapışık halde bulur
fakat bunlar en son çıkmış potansiyel engellerdir. İnsanlar,
icadından beri televizyonun beyin eriten gücünden şikayet
etmişlerdir.4 Ondan önce ise telefon, çizgi romanlar ve radyo vardı. Sokrates'e göre yazı bile \"öğrenenlerin ruhlarında
21
Nir Eyal
unutkanlık\" yaratmakla suçlanmıştır.s Gerçi bunlardan bazıları bugünün baştan çıkarıcı şeylerine oranla masum görünse de dikkat dağıtıcılar bugün ve her zaman hayatın gerçeklerinden olacaklar.
Yine de bugünün dikkat dağıtıcı etmenleri farklı hissettiriyor. Mevcut bilginin miktarı, dağıtılma hızı ve cihazlarımızla yeni bir içeriğe anında ulaşmak; hangi dikkat dağıtıcının ilk olacağı konusunda yarışıyor. Eğer aradığınız şey bir
\"dikkat dağıtıcı\" ise onu bulmak çok kolay.
Bütün bu dikkat dağıtıcıların bedeli nedir? 1971 yılında
psikolog Herbert A. Simon şöyle yazdı: \"Bilginin zenginliği
başka bir şeyin eksikliğidir: Dikkat yoksunluğu.\"6 Araştırmacılar bize, dikkat ve konsantrasyonun insan yaratıcılığı ve
başarısının hammaddesi olduğunu söyler.7 Makineleşmenin
arttığı bu yüzyılda en çok rağbet gören işler; yaratıcı problem
çözme, farklı çözümler sunma ve eldeki göreve odaklanarak
yaratıcı olmaktır.
22
İÇSEL TETİKLEYİCİLERDE
Ustalatma
e
it <9....11....0
DiKKAT ��r� DİKKAT
DAGITICILARI ÇEKİCİLERE
Anla�malarla Zaman Ayırma
Eog•ll•m• o
DIŞSAL TETİKLEYİCİLERİN
İzini Sürme
Pürdikkat Olmak
Sosyal olarak, yakın arkadaşlıkları psikolojik ve fiziksel sağlığımızın temel taşı olarak görürüz. Araştırmacılara göre,
yalnızlık obeziteden daha tehlikelidir.8 Fakat sürekli olarak
dikkatimiz dağılırsa tabii ki yakın arkadaşlıklarımızı sürdüremeyiz.
Çocuklarımızı düşünelim. Eğer yeterince odaklanamazlarsa nasıl gelişebilirler? Sürekli ekranlara baktığımız için
sevgi dolu yüzlerimizin yerini dikkatimizi vermeden söylediğimiz şeyler alırsa, onlara ne tür bir örnek teşkil ederiz?
Hadi Tantalus'un hikayesini tekrar düşünelim. Onun laneti tam olarak neydi? Asla sona ermeyen açlık ve susuzluk
muydu? Pek değil. Eğer arzu ettiklerine ulaşmak için çabalamayı bıraksaydı Tantalus'a ne olurdu? Sonuçta zaten cehennemdeydi ve son baktığımda ölü insanların yemek ile suya
ihtiyacı yoktu.
Lanet, Tantalus'un bütün sonsuzluğu, hemen yakında
duran şeylere ulaşmaya çalışmakla geçirmesi değil, davranışlarındaki aptallığın farkında olmamasıydı. Tantalus'un laneti
en baştan beri o şeylere ihtiyacı olmadığı gerçeğine karşı kör
olmasıydı. İşte bu, hikayenin anafikridir.
Tantalus'un laneti aslında bizim de lanetimiz. İhtiyacımız
olduğunu sandığımız, aslında ihtiyacımız olmayan şeylere
ulaşmaya zorlanıyoruz. Ne kadar mecbur hissedersek hissedelim, e-postamızı hemen o dakika kontrol etmeye veya son
dakika haberlerini görmeye ihtiyacımız yoktur.
Şansımıza, Tantalus'tan farklı olarak, arzularımızdan
geri durabiliriz, arzularımızın ne olduklarını tanımlayabilir
ve onlarla ilgili bir şeyler yapabiliriz. Şirketlerin gelişen ihtiyaçlarımız için yenilikler ve çözümler bulmasını istememize
rağmen, daha iyi ürünlerin - en iyi yanlarımızı ortaya çıkarıp
çıkarmayacağını da sormamız gerekir. Dikkat dağıtıcılar her
zaman mevcut olacak; onları yönetmek ise bizim sorumluluğumuzdadır.
23
Nir Eyal
Pürdikkat olmak; yapacağmızı söylediğiniz
1eyl yapmak için çabalamaktır.
Pürdikkat insanlar başkalarına olduğu kadar kendilerine
karşı da dürüsttür. Eğer işinize, ailenize, fiziksel ve zihinsel
sağlığınıza değer veriyorsanız, nasıl pürdikkat olunacağını
öğrenmelisiniz. 4 kısımdan oluşan Pürdikkat Modeli, dünyaya bakmak ve onunla etkileşmek için yeni bir yoldur. Dikkatinizi kontrol ederken ve hayatınızı seçerken size bir harita
gibi hizmet edecektir.
24
UNUTMAYIN!
• Dikkat dağıtıcılar ama�larınıza ulaşmanıza engel olur. Sizi
gerçekten istediğiniz bir şeyden uzaklaştıran herhangi bir eylem dikkat dağıtıcıdır.
• Dikkat �ekiciler sizi ama�larınıza yaklaştırır. Bunlar, sizi gerçekten istediğiniz bir şeye doğru iten herhangi bir eylemdir.
• Tetikleyiciler hem dikkat �ekici hem de dikkat dağıtıcı davranışları harekete ge�irir. Dışsal tetikleyiciler çevrenizdeki uyarıcılarla, içsel tetikleyiciler ise içinizdeki uyarıcılarla sizi harekete
geçirir.
PÜRDİKKAT MODELİ
<I
DİKKAT
DAGITICILAR
İÇSEL TETİKLEYİCİLER
e
it
DIŞSAL TETİKLEYİCİLER
Pürdikkat Olmak
G
DİKKAT
ÇEKİCİLER
Bu 4 adım pürdikkat olabilmenin rehberidir.
25
Kısım 1
• • • •
iÇSEL TETIKLEYICILERDE
USTALASMA
'
İÇSEL TETİKLEYİCİLERDE
Ustaıa,ma
it
3. Bölüm
Bizi Gerçekten Motive
Eden Şey Nedir?
Harvard'dan doktorası olan, Yale İşletme Fakültesi öğretim
görevlisi Zoe Chance, TEDx izleyicilerinin yer aldığı kalabalığa şoke edici bir açıklama yaptı: \"Bugün bu hikayeyi ilk defa
tüm çıplaklığı ve çirkin detaylarıyla anlatarak açıklığa kavuşturuyorum. 20ı2 Mart'ında ... Hayatımı yavaş yavaş mahveden bir cihaz aldım.''1
Chance, Yale Üniversitesi'nde geleceğin yöneticilerine
tüketici davranışlarını değiştirmenin sırlarını öğretiyordu.
Dersinin \"Etkileme ve İkna Etmede Ustalaşma\" şeklindeki
adına rağmen, Chance'in itirafı onun da manipülasyonlara
karşı bağışıklığının olmadığını ortaya çıkarmıştı. Araştırma
projesi olarak başlayan şey, dikkatsiz bir zorlamaya dönüşmüştü.
Chance, sınıfında öğrettiği ikna tekniklerinin çoğunu
simgeleyen bir cihaza rastladı. Bana, '\"Ah, bu harika. Bu
insanlar dahi. Düşünebildiğimiz her tür motivasyon aracını gerçekten kullanıyorlar,' deyip duruyoruz,\" dedi. 2 Doğal
olarak, kendisi de denemeliydi ve araştırma deneyine ilk de29
Nir Eyal
ney faresi olarak kaydoldu. Ürünün bedenini ve zihnini nasıl manipüle edeceği hakkında çok az şey biliyordu. Şimdi,
\"Gerçekten, gerçekten duramıyordum ve bunun bir problem
olduğunu fark etmem uzun zamanımı aldı,\" diyor.
Chance'in neden uzun süre bağımlılığını inkar ettiğini anlamak kolay. Bağımlı olduğu ürün, reçeteli bir ilaç veya uyuşturucu değildi - o bir adımsayardı. Daha net ifade etmek gerekirse, Silikon Vadisi'nde sadece bir yıl önce kurulmuş olan
bir startup şirketi tarafından üretilen Striiv Akıllı Adımsayar
idi. Chance, Striiv adımsayannın sıradan bir adımsayar olmadığını hemen belirtti. \"'Cebinizdeki kişisel eğitimci' diye
pazarlıyorlar,\" dedi. \"Hayır! O cebinizdeki iblis!\"
Eski video oyunu tasarımcıları tarafından kurulan Striiv,
müşterilerini fiziksel olarak daha aktif olmaya ikna etmek
için, davranışsa! tasanın taktiklerini kullanıyor. Adımsayan
kullanan müşteriler, attıkları her adımla puan kazanırken,
daha zorlu görevlere tabi tutuluyorlar. Diğer oyuncularla yarışabiliyor ve turnuva tarzı liderlik tablolarında kendileriyle ilgili sıralamayı görebiliyorlar. Şirket aynca, oyuncuların
puan değiş tokuşu yoluyla, çevrimiçi sanal bir dünya yaratabilmeleri için, adımsayan MyLand isimli bir akıllı telefon
uygulamasıyla eşleştiriyor.
Belli ki, bu numaralar Chance'i büyülemişti. Aslında,
Chance kendini puan ve adım toplamak için fıldır fıldır dolanırken bulmuştu. \"Eve gelirdim; yemek yerken, okurken,
aynı zamanda hem yer hem de okurken veya eşim benimle
konuşmaya çalışırken, oturma odası, mutfak ve yemek odası
arasında mekik dokurdum.\"
Maalesef, çoğu dönüp dolanmak şeklinde olan bütün o
yürüyüşler, büyük bir zarara sebep olmaya başlamıştı. Ailesi
ve arkadaşları için artık daha az zamanı vardı. \"Yakınlaşmaya
başladığım tek kişi, kendisinde de Striiv olan, böylece yarışlar düzenleyip birbirimizle yanşabildiğimiz iş arkadaşım Ernest idi,\" diye itiraf etti.
30
Bizi Gerçekten Motive Eden Şev Nedir?
Chance takıntılı hale gelmişti. \"Egzersizlerimi değil, Striiv
cihazımın içinde yer alan sanal dünyamı ve sanal puan alışverişlerimi en iyi hale getirmek ve takip etmek için çizelgeler
hazırlıyordum.\" Takıntısı, sadece çalışmaları ve diğer önceliklerine engel olmakla kalmamış, fiziksel zarar vermeye de
başlamıştı. \"Striiv'ı kullanırken günde yirmi dört bin adım
atıyordum, gerisini sen hesap et,\" demişti.
Chance, özellikle aktif bir günün sonunda, Striiv'dan nasıl çekici bir teklif aldığını hatırlıyor. \"Gece yarısıydı, iddia
telefonumda belirmeden önce yatağa gitmek için dişlerimi
fırçalıyordum. İddiada 'eğer sadece yirmi basamak çıkarsan
sana üç katı puan vereceğiz' diyordu.\" Chance, eğer bodrum
merdivenlerini iki kez inip çıkarsa bir dakikada iddiayı tamamlayabileceğini hemen fark etti. İddiayı tamamladıktan
sonra, üç katı puan için kırk basamak daha çıkması yönünde,
teşvik eden, başka bir mesaj daha aldı. \"Evet, elbette! İyi bir
anlaşma!\" diye düşündü ve hızlıca kırk basamak daha merdiven inip çıktı.
Aralıksız yürüyüş orada bitmedi. Sonraki iki saatte -gece
yansından sabah ikiye kadar- öğretim görevlisi sanki zihni
garip bir güç tarafından ele geçirilmiş gibi, bodrum merdivenlerini inip çıktı. Sonunda durma noktasına geldiğinde iki
bin basamaktan fazla inip çıktığını fark etti. Bu, Empire State binasına çıkmak için gereken ı 872 basamaktan da fazlaydı.
Gece yarısı, merdivenleri inip çıkarken duramayacakmış gibi
hissediyordu. Striiv Akıllı Adımsayarın etkisi altında, Chance
bir fitness zombisine dönüşmüştü.
Dışarıdan baktığınızda, Chance'in hikayesi, adımsayar gibi
sağlıklı görünen bir şeyin zararlı bir dikkat dağıtıcı etmene nasıl dönüştüğüyle ilgili tipik bir vaka olabilir. Chance'in fitness
takip cihazına olan garip takıntısını öğrendiğimde daha fazlasını bilmek istedim. Fakat önce, onun davranışlarını gerçekten neyin etkilediğini daha iyi anlamam gerekiyordu.
31
Nir Eyal
Yüzlerce yıl boyunca, motivasyonun ceza ve ödül yoluyla
sağlandığına inandık. İngiliz filozof ve faydacılık akımının
kurucusu jeremy Bentham'ın söylediği gibi, \"Doğa insanlığı iki egemen ustanın yönetimine bırakmıştır: Acı ve zevk.\"3
Gerçek ise, motivasyonun zevkle ilişkisinin bir zamanlar düşünüldüğünden çok daha az olduğudur.
Zevk aradığımızı düşündüğümüz zamanlarda bile,
aslmda istemenin aC1smdan kurtulmamn arzusuvıa
sürükleniriz.
Antik Yunan düşünür Epikür en iyisini söylemiştir: \"Zevk
diye kastettiğimiz şey, vücudumuzdaki acının ve ruhumuzdaki derdin yokluğudur.\"4
Basitçe ifade etmek gerekirse, sıkmtımızı
uzaklastlfmak bütün davramslaflmızm esas nedeni
I I
iken, diğer her şev sadece vakm nedenlerdir.
Bilardo oyununu düşünün. Renkli topların deliklere girmesine neden olan nedir? Beyaz top mu, isteka mı yoksa oyuncunun hareketleri mi? Beyaz top ve isteka gerekli olsa da esas
nedenin oyuncu olduğunu anlıyoruz. Beyaz top ve isteka
esas neden değildir; onlar sonucun yakın nedenleridir.5
Hayat oyununda, esas nedenleri görmek çoğu zaman zordur. Terfi edemediğimiz zaman, yetersiz niteliklerimize ve
girişkenliğimize bakmak yerine, kurnaz bir iş arkadaşımızı
işimizi aldığı için suçlayabiliriz. Eşimizle kavgaya tutuştuğumuz zaman, yıllarca birikmiş çözülmemiş konular yerine,
tuvalet kapağının açık bırakılması gibi küçük bir konudaki
anlaşmazlığımızı suçlayabiliriz. Dünyadaki sorunlar için politik veya ideolojik rakipleri günah keçisi yaptığımız zaman,
sorunların arkasındaki daha derin sistemsel nedenlere bakmamayı tercih ederiz.
32
Bizı Gerçekten Motive Eden Şev Nedir?
Bu yan nedenlerin ortak bir noktası vardır - sorumluluğu
başka bir şeye ya da kişiye yıkmamıza yardım ederler. Elbette
beyaz topun ve istekanın da denklemde rolü vardır, tıpkı iş
arkadaşımız veya açık kalan tuvalet kapağı gibi, fakat sonuçtan tamamen onlar sorumlu değildirler. Esas nedenleri ele
almadan ve anlamadan, kendi yarattığımız trajedide çaresiz
kurbanlar gibi sıkışıp kalırız.
Hayatımızdaki dikkat dağıtıcılar aynı güçlerin sonucudur - onlar da suçlanması gerektiğini düşündüğümüz yan
nedenlerdir ve bu esnada esas nedenler gizli kalır. Televizyon, atıştırmalıklar, sosyal medya, sigara ve video oyunları
gibi şeyleri suçlama eğilimindeyiz fakat bütün bunlar bizim
dikkatimizin dağılmasının yan nedenleridir.
Tek başma bir akıllı telefonu dikkat dağıtmakla
suçlama1' adımsavafl, birine çok fazla merdiven
çıkmasma sebep olmakla suçlamak kadar kusurludur.
Dikkatimizin dağılmasının esas nedenleriyle ilgilenmediğimiz sürece, dikkatimizin dağılması için başka yollar bulmaya
devam edeceğiz. Dikkatimizin dağılmasının aslında dikkat
dağınıklığı olmadığı ortadadır; mesele daha ziyade ona nasıl
tepki verdiğimizdir.
Pek çok e-postadan sonra, Zoe Chance TEDx konuşmasında bahsetmediği, onu aşırı davranışlarına sürükleyen
gerçekleri benimle paylaştı. \"Striiv adımsayar bağımlılığım,
hayatımın en sıkıntılı dönemlerinden birine denk geldi,\"
dedi.6 \"Pazarlama alanında çaylak bir öğretim görevlisi olarak iş arıyordum: Zahmetli, büyük belirsizlikler içeren, aylarca süren bir süreçti,\" diye devam etti. \"Akademisyenlerin,
iş ararken stresin fiziksel semptomlarını göstermesi normaldir. Saçlarım dökülüyor, uykusuz kalıyor ve kalp çarpıntısı
33
Nir Eyal
yaşıyordum. Deliriyormuş gibi hissediyordum ve bunu herkesten saklamalıydım.\"
Chance, aynı zamanda evliliği hakkında da bir sır saklıyordu; eşi de pazarlama alanında bir öğretim üyesiydi, bu da
çiftin ya Chance'ın eşinin okulunda ya da her ikisinin de başka bir okulda, ortak çalışabileceği bir yer bulmaları gerektiği
anlamına geliyordu. \"Pazarlama bölümleri küçüktür,\" diye
açıkladı. \"Dolayısıyla ortak işyeri çok nadir bulunur.\"
işleri daha da karıştıran şey evliliklerinin çatırdıyor oluşuydu. \"Eşimle beraberliğimizin devam edip etmeyeceğini
bilmiyordum fakat en iyi senaryo sorunlarımızı çözüp evliliğimizi devam ettirmek ve onun çalıştığı üniversitede iş bulmamdı. Onun üniversitesinden kimsenin boşanma ihtimalimiz olduğunu bilmesini istemedik çünkü o zaman bana iş
teklif etme ihtimalleri azalırdı.\"
Chance köşeye sıkışmış hissediyordu. \"Ne kadar çabalasam da ne evliliğim ne de iş için iyi bir sonucun garanti
olmadığını biliyordum, diğer taraftan Striiv'ın bana kontrol
edebileceğim ve başarabileceğim bir şey verdiğini de görebiliyordum.\" Hayatının özellikle bu zorlu döneminde, Striiv
adımsayarı baş etme aleti olarak kullandığını söyledi. Artık,
\"Gerçeklerden kaçış aracıydı,\" diye itiraf ediyor.
Pek çok insan dikkat dağıtıcıların, sağlıksız bir şekilde
gerçeklerden kaçma aracı olduğu yönündeki rahatsız edici
gerçeği görmek istemez. içimizden gelen rahatsız edici tetikleyicilerle baş etme yolumuz, sağlıklı dikkat çekici davranışları ya da kendi kendimizi engelleyen dikkat dağıtıcı davranışları sürdürüp sürdürmeyeceğimizi belirler.
Chance için Striiv puanları toplamak aradığı kaçış yoluydu. Diğer insanlar için kaçış yolu sosyal medyayı kontrol
etmek, ofiste daha fazla zaman harcamak, televizyon seyretmek veya bazı durumlarda içki içmek ve hatta kuwetli ilaçlar
almak olabilir.
34
Bizi Gerçekten Motive Eden Şev Nedir?
Eğer siz de yaklaşan boşanma gibi ciddi bir acıdan kaçmaya çalışıyorsanız, gerçek sorun adımsayarınız değildir;
kaçma isteğine neden olan sorunla ilgilenmediğimiz sürece, öyle ya da böyle bir dikkat dağıtıcı şeye başvurmaya
devam edeceğiz.
AC1mızı sadece anlayarak onu kontrol etmeye
başlayabilir ve olumsuz dürtülerle baş etmenin daha
iyi yol/afini bulabiliriz.
Neyse ki Chance bu farkındalığa kendi başına ulaşabilmişti. Önce kaçmaya çalıştığı iç tetikleyicileri daraltarak, hayatındaki olumsuzlukların gerçek kaynaklarına odaklandı.
Her ne kadar eşinden ayrılmış olsa da şimdi hayatında daha
iyi bir noktada olduğunu söylüyor. Mesleki anlamda, bugün hala eğitim verdiği Yale'de tam zamanlı bir iş buldu.
Ayrıca, adımsayarının kendisine egemen olmasına izin vermek yerine, düzenli fitness aktiviteleri planlayarak sağlıklı
kalmanın ve zamanını kontrol etmenin daha iyi yollarını
keşfetti.
Takıntısından kurtulmak Chance için olumlu bir adım
olsa da Striiv adımsayar onun hayatındaki son dikkat dağıtıcı
olmayacak. Fakat yan nedenleri suçlamak yerine esas nedeni
belirleyerek bir dahaki sefere gerçek sorunu daha iyi teşhis
edebilecek. Bu kısımda öğreneceğiniz strateji ve teknikler
beraber kullanıldığında hem derhal hem de uzun vadede etkisini gösterir.
UNUTMAYIN!
• Dikkat dağınıklığınızın esas nedenini anlayın. Dikkat dogıtıcılor cihozlorınızdon doho fozlosıdır. Esos nedenler ile yon nedenleri
birbirinden ayırın.
Nir Eyal
36
• Bütün motivasyonlar huzursuzluktan kaçma arzusudur. Eğer
bir davranış doho önce rohotlomo soğlomışso huzursuzluktan koçmak
için o hareketi devam ettirme ihtimalimiz yüksektir.
• Huzursuzluğu durduran herhangi bir ,ey potansiyel olarak
bağımlılık yaratıcıdır fakat bu, onu kar,ı konulamaz bir ,ey
yapmaz. Eğer dovronışınızı yönlendiren şeyleri bilirseniz onları yönetmek için adımlar atabilirsiniz.
4. Bölüm
Zaman Yönetimi Acı Yönetimidir
ilk başta, dikkat dağınıklığına neden olan esas dürtülerin
arkasındaki hoş olmayan gerçeklere inanmak istemedim.
Fakat bilimsel literatürü sindirdikten sonra, motivasyonu
saptıran kaynağın, içimizden geldiği gerçeğiyle yüzleşmek
zorunda kaldım. insan davranışlarındaki tüm diğer durumlarda olduğu gibi, dikkatimizin dağılması da sadece beynimizin acıyla baş etmek için kullandığı başka bir yoldur. Eğer
bu durumu kabullenirsek, dikkat dağınıklığıyla baş etmenin
yolunun, huzursuzluğumuzla başa çıkmayı öğrenmek olması anlam kazanır.
Eğer dikkat dağmıkllğı zamammızı alworsa,
zaman VÖnetimi de aCI VÖnet/m/d/r.
Peki huzursuzluğumuz nereden geliyor? Neden sürekli tedirgin ve tatmin olmamış bir haldeyiz? insan tarihindeki en
güvenli, en sağlıklı, en iyi eğitimi alabildiğimiz, en demokratik çağda yaşıyoruz ve yine de insan psişesinin bir parçası
sürekli olarak içimizde kıpırdanan şeylerden kaçma yolunu
37
Nir Eyal
aramamıza sebep oluyor.• On sekizinci yüzyıl şairlerinden
Samuel Johnson'ın dediği gibi, \"Hayatım kendimden uzun
bir kaçıştan ibaret. \"2 Benimki de arkadaşım. Benimki de.
Şükürler olsun ki, bu çeşit bir huzursuzlukla donanmış
olmaktan teselli bulabiliriz. Üzgünüm, fakat ne siz ne de
ben hayatlarımızda tamamen mutlu olamayacağız. Ara sıra
gelen mutluluklar elbette olacak. Arada mutluluktan havalara uçma hissi? Evet. Arada bir iç çamaşırlarınızla Pharrell
Williams'ın \"Happy\" şarkısını söylemek? Tamam, kim söylemez ki? Fakat filmlerde gördüğünüz \"sonsuza dek mutlu
yaşadılar\" tarzı bir tatmin? Unutun gitsin. Bu bir efsane. O
tarz bir mutluluk asla sonsuza dek sürmez. Evrimin sonsuzluğu, size de bana da neredeyse değişmez bir tatminsizliği
barındıran bir beyin verdi.
Bu şekilde olmamızın basit bir nedeni var. Review of General Psychology* dergisinde yayımlanan bir makalenin belirttiği gibi, \"Eğer tatmin ve zevk kalıcı olsaydı, daha fazla fayda ve
gelişime ulaşmak için devam edecek çok az neden olurdu.\"3
Başka bir deyişle, tatmin olmuş hissetmek canlı türleri için
iyi değildir. Bizim bugün var olmamızın nedeni, atalarımızın
sürekli endişeli olmak üzere evrimleşip daha çok çalışıp çabalamalarıdır.
Ne yazık ki, sürekli daha fazlasını yapmaya iterek türümüzün hayatta kalmasına yardımcı olan aynı evrimsel özellikler, bugün bize karşı olabiliyor.
Dört psikolojik faktör, memnuniveti geçici kılar.
Hadi birinci faktör ile başlayalım: Sıkılmak. Sıkılmamak
için insanların yapacaklarının seviyesi bazen gerçekten şoke
edicidir. 2oı4 yılında Science dergisinde yayımlanan bir çalışmada, katılımcılardan bir odada oturmaları ve ıs dakika
Genel Psikoloji lrıcdmıderi. -çn
38
Zaman Yönetimi Acı Yönetimidir
boyunca düşünmeleri istendi.4 Oda, katılımcıların kendilerine nazikçe ama acı verici bir şekilde elektrik verebilecekleri
bir cihaz dışında boştu. \"Neden herhangi biri bunu yapmak
istesin ki?\" diye sorabilirsiniz.
Daha önce sorulduğunda çalışmadaki her katılımcı
şoklanmaktan kaçınmak için para ödeyeceklerini söyledi.
Buna rağmen, yapacak başka bir şey olmadan cihaz ile boş
bir odada baş başa kalanlar içinde, erkeklerin yüzde 67'si
ve kadınların yüzde 25'i kendilerine şok verdi, pek çoğu da
bunu birden fazla kez yaptı. Çalışmanın yazarları, \"insanlar, normalde kaçınmak için para ödeyecekleri kadar rahatsızlık verici olsa da düşünmek yerine eylemi tercih ediyorlar. Eğitimsiz zihinler kendisiyle baş başa kalmayı istemez,\"
diyerek çalışmalarını bir sonuca bağladılar. Bu bir sürpriz
değil, bu nedenle, Amerika'nın en beğenilen web sitelerinin
yüzde 25'i günlük angaryalarımızdan kaçışa yarayan alışveriş, kutlama, dedikodu veya küçük miktarlarda sosyalleşme
satıyorlar.s
Bizi dikkat dağıtıcılara yönlendiren ikinci faktör ise
\"olumsuz olayların, tarafsız veya olumlu olaylara göre, daha
belirgin olması ve daha güçlü şekilde bir dikkati talep etmesi\"6 anlamına gelen olumsuzluk önyargısıdır. Bir makale
yazarının belirttiği gibi, \"Kötünün iyiden güçlü olması, psikolojinin temel, her yere sirayet eden bir olgusu gibi görünür.\"7 Böyle bir karamsarlık hayatın çok erken dönemlerinde
başlar. Bebeklerin daha yedi aylıkken olumsuzluk önyargısı
işaretleri göstermeye başlaması, bu eğilimin doğuştan olduğunu gösterir.8 Bir başka kanıt olarak, araştırmacılar kötü
anılara iyi anılardan daha çabuk ulaşabildiğimize inanmaktadırlar. Araştırmalar, insanların genel olarak, büyürken
mutlu olduklarını söyleseler bile, çocukluktaki kötü anılan
daha çabuk hatırladıklarını bulmuştur.9
Olumsuzluk önyargısı bize neredeyse kesin bir şekilde ev39
Nir Eyal
rimsel bir kesit verir. iyi şeyler hoştur fakat kötü şeyler sizi
öldürebilir; işte bu yüzden kötü şeylere daha fazla dikkat
eder ve önce onları hatırlarız. Bu yaklaşım kullanışlıdır, fakat hiç hoş değildir!
Üçüncü faktör, kötü tecrübeler hakkında sürekli düşünme eğilimimiz olan ruminasyondur. Kendi yaptığınız veya
size yapılan bir harekete ya da sahip olmadığınız ama olmak
istediğiniz bir şey üzerine kafa yormuşsanız ve tekrar tekrar
aynı şeyi düşünmeyi bırakamamışsanız, psikologların ruminasyon dediği şeyi tecrübe etmişsinizdir. Bu tür \"kişinin
şimdiki durumunun ulaşılamamış bir standart ile pasif bir
şekilde karşılaştırması\" durumu, \"Neden bir şeyleri daha iyi
yapamıyorum?\" sorusu gibi kişisel eleştiriler ortaya çıkarabilir. '0 Bir çalışmanın belirttiği gibi, \"Neyin yanlış gittiği ve
yanlışın nasıl düzeltilebileceği üstüne düşünerek insanlar
hatanın kaynağını veya alternatif yöntemleri bulabilirler; bu
da aynı hataları tekrarlamamayı ve muhtemelen gelecekte
daha başarılı olmayı sağlayabilir.\"\" Potansiyel olarak kullanışlı bir başka özellik - ama bizi perişan edebilir.
Sıkılmak, olumsuzluk önyargısı ve ruminasyon üçlüsünden her biri dikkatimizi dağıtabilir. Fakat dördüncü bir
faktör bunların en zalimi olabilir. Hayatta ne olursa olsun,
memnuniyet duygumuzun çabucak temel düzeye inmesi
eğilimi olan hedonik uyum, Doğa Ana'nın bize sağ gösterip
sol vurma yöntemidir. Hayatta bizi daha mutlu kılacağını
düşündüğümüz her çeşit olay aslında öyle yapmaz ya da en
azından bu durum uzun sürmez. Örneğin, büyük ikramiye
kazanmak gibi son derece iyi bir şans yakalamış insanlar,
eskiden hoşlandıkları şeylere karşı ilgilerini yitirdiklerini,
ikramiyeden önce hissettikleri memnuniyet seviyesine geri
döndüklerini bildirmişlerdir.12 The Pursuit of Happiness* kitabında David Myers'ın yazdığı gibi, \"Arzulanan her deneyim
�' Mutluluğun l'ı·şinde. -rn
40
Zaman Yönetimi Acı Yönetimidir
-tutkulu aşk, manevi yükseliş, yeni bir mevkinin hazzı, başarı sarhoşluğu- geçicidir.\"13 Elbette diğer üç faktörde olduğu gibi, hedonik uyumun da evrimsel avantajları vardır. Bir
makale yazarı bunu, şu şekilde açıklamıştır: \"Yeni amaçlar
kişinin dikkatini sürekli çeker, kişi uzun vadede bu çabaların
anlamsız olduğunu fark etmeksizin, devamlı olarak mutlu
olmaya çabalar.''14
Şimdi, hüzünlü bir trombon müziği alabilir miyiz? Boşa
kürek çekmek bizim kaderimiz mi? Kesinlikle hayır. Öğrendiğimiz gibi tatminsizlik, tıpkı atalarımıza hizmet ettiği gibi,
bizim de daha iyi şeyler yapmamıza yardımcı olması için
yönlendirebilecek, doğuştan gelen bir güçtür.
Tatminsizlik ve huzursuzluk beynimizin mevcut
durumuna hükmeder fakat bun/art, bizi
yenmelerindense motive etmeleri için kul/anabiliriz.
Türümüzün sürekli kaygılanması olmasa, çok daha kötü
durumda olurduk - muhtemelen soyumuz tükenirdi. Avlanmak, aramak, yaratmak ve uyum sağlamak dahil yaptığımız her şeye bizi sevk eden şey bu memnuniyetsizliğimizdir. Hatta birine yardım etmek gibi özverili davranışlarımız
bile, suçluluk ve haksızlık duygularımızdan kaçma ihtiyacı
tarafından motive edilir. Daha fazlasına ulaşmak isteyen doyumsuz arzumuz, bizi despotları alaşağı etmeye yönlendirir;
dünyayı değiştiren ve hayat kurtaran teknolojileri icat etmemize yol açan odur; gezegenimizin dışına seyahat etmemize
ve evreni keşfetmemize yönlendiren hırslarımızın görünmez
yakıtı da odur.
Memnuniyetsizlik, türümüzün gelişmesinden ve kusurlarından sorumludur. Onun gücünü kullanmak için, yanlış
yönlendirilmiş olan \"mutlu değilsek normal değiliz\" -bunun
tam tersi doğru- fikrinden kurtulmalıyız. Zihnimizdeki de41
Nir Eyal
ğişim korkutucu olabileceği gibi, aynı zamanda inanılmaz
derecede özgürleştirici de olabilir.
Kötü hissetmenin van/11 olmadığım bilmek güzeldir;
as/mda güçlü olan havatta kaltr ile kastedilen tam da
budur.
Kabullenme gerçekleştikten sonra ruhumuzun tuzaklarına
karşı koyma şansı buluruz. Acıyı tanıyabilir ve üstesinden
gelebiliriz ki bu da \"pürdikkat\" olma yolundaki ilk adımdır.
42
UNUTMAYIN!
• Zaman yönetimi acı yönetimidir. Dikkat dağıtıcılar bizim zamanımıza mal olur, tüm davranışlar gibi huzursuzluktan kaçma arzusunun uzantılarıdır.
• Evrim memnuniyet yerine tatminsizliği se�miştir. Sıkılmaya,
olumsuzluk önyargısına, ruminasyona ve hedonik uyuma yönelişimiz, hiçbir zaman çok uzun süre tatminkôr hissetmediğimizden emin
olmak için bir komplo planıdır.
• Memnuniyetsizlik, türümüzün kusurlarından olduğu kadar
gelişmesinden de sorumludur. Bu, bir şeyleri daha iyi yapabilmemiz için yönlendirebileceğimiz doğuştan gelen bir güçtür.
• Eğer dikkat dağıtıcıları yönetmek istiyorsak, huzursuzlukla
baş etmeyi öğrenmemiz gerekir.
5. Bölüm
İçten Gelen Dikkat Dağıtıcı larla
ea,a Çıkmak
Seattle'daki Fred Hutchinson Kanser Araştırma Merkezi'nde
psikolog olan Jonathan Bricker, kariyerini sadece dikkat dağınıklığına değil, hastalığa da neden olan huzursuzlukla baş
etmeleri için insanlara yardım etmeye adamıştır. Çalışması
hasta davranışlarını değiştirmenin kanser olma riskini belirgin biçimde azalttığını kanıtlamıştır. Bricker, \"Çoğu insan
kanserin davranışsal bir sorun olduğunu düşünmez fakat ister sigarayı bırakmak, ister kilo vermek isterse de daha fazla
spor yapmak olsun, daha uzun ve kaliteli bir yaşam sürmek
adına riskinizi azaltmak için yapabileceğiniz belirli başka
şeyler de var,\" diye yazar.'
Bricker'ın yaklaşımı, hastalarının bazı şeyleri daha farklı algılayabilmeleri için, hayal etmenin gücünü kullanmayı
içerir. Çalışmaları, kabul ve kararlılık terapisinin (ACT) bir
parçası olan belli teknikleri öğrenmenin, sıklıkla zararlı dikkat dağıtıcılara yönlendiren huzursuzluğu nasıl yatıştırabildiğini göstermiştir.
Bricker çabalarını sigara bıraktırmaya yoğunlaştırdı ve in43
Nir Eyal
temet üzerinden yayınlanan bir ACT uygulaması geliştirdi.
Her ne kadar Briker uygulamayı özellikle insanların sigarayı
bırakmasına yardım etmek için kullansa da programın çalışma prensiplerinin farklı şekillerdeki dürtüleri de azalttığı
gösterilmiştir. Terapinin kalbinde, kişinin aşermelerini fark
etme ve kabullenmeyi öğrenmesi ve sağlıklı bir şekilde bunlarla baş etmesi yer alır. Dürtüleri bastırmak yerine ACT durup düşünme, fark etme, gözlemleme ve sonunda arzunun
kendiliğinden ortadan kaybolması metodunu uygular. Fakat
neden dürtülerimizle öylece savaşmıyoruz? Neden \"sadece
hayır demiyoruz\"?
Zihinsel perhiz geri tepebilir.
ı863'te Fyodor Dostoyevski, \"Kendinize şu görevi verin: Kutup ayısını düşünmemek ve göreceksiniz ki o lanet şey her
dakika aklınıza girecek,\" diye yazmıştır.2 Yüz yirmi dört yıl
sonra sosyal psikolog Daniel Wegner, Dostoyevski'nin iddiasını test etti.
Bir çalışmada, tıpkı Dostoyevski'nin tahmin ettiği gibi,
beyaz ayıyı beş dakika boyunca düşünmekten kaçınmaları
istenen katılımcılar ortalama her bir dakikada bir beyaz ayıyı
düşündüler. Fakat Wegner'ın çalışmasında daha fazlası vardı.
Aynı gruba beyaz ayıyı düşünmeye çalışmaları söylendiğinde,
daha önce bu düşünceyi bastırmaları hiç söylenmemiş olan
gruptan daha sık düşündüler. Monitor on Psychology• dergisinde yer alan bir makaleye göre, \"Sonuçlar, ilk beş dakikada
düşünceyi bastırmanın, daha sonra katılımcıların zihninde
çok daha sık olarak 'ortaya çıkmasına' neden olduğunu gösterdi. \"3 Wegner daha sonra bu eğilimi, davetsiz düşünceleri
bastırmanın neden zor olduğunu açıklamak için \"ironik süreç teorisi\" olarak adlandırdı. Buradaki ironi, gerginliği azalPsikoloji Gözlemi. pı
44
içten Gelen Dikkat Dağıtıolarla Başa Çıkmak
tılan arzunun bir şeyin daha cazip olmasını sağlamasıdır.
Sonsuz bir direnç, ruminasyon ve nihayet arzuya teslim
olma döngüsü, bu döngüyü devam ettirir ve büyük
olasıllkla birçok istenmeyen davramşımızı yönlendirir.
Örneğin; sigara tiryakilerinin çoğu, aşermelerine nikotinin
neden olduğuna inanır. Kesinlikle haksız değiller ama tamamen haklı da değiller. Nikotin çok belirgin fiziksel duyumlar
üretir. Buna rağmen, uçuş çalışanlarını içeren muhteşem bir
çalışma, daha önce düşündüğümüzden farklı olarak, sigara
aşermesinin nikotin ile çok az ilgili olduğunu gösterdi.
Sigara içen iki grup uçuş görevlisi İsrail'den iki farklı yere
uçtu. Bir grup üç saatlik uçuşla Avrupa'ya, diğer grup ise on
saatlik uçuşla New York'a yolculuk etti. Bütün içicilerden
uçuştan önce, uçuş sırasında ve uçuştan sonra belirli zaman
aralıklarında sigara içmeye ne düzeyde aşerdiklerini belirlemeleri istendi.4 Eğer sigara aşermesi sadece beyindeki nikotin etkisinden dolayı olsaydı, her iki grubun da son sigaralarından sonra aynı dakikalarda güçlü dürtüler rapor etmeleri
beklenirdi; daha fazla zaman geçtikçe beyin daha fazla nikotin arzulayacaktı. Fakat öyle olmadı.
New York'a uçan görevliler Atlantik Okyanusu'nun üstündeyken daha az sigara aşermesi rapor ettiler. Aynı dakikalarda Avrupa'ya inen arkadaşları sigara aşermelerinin çok
fazla olduğunu bildirdiler. Neler oluyordu?
New York istikametindeki görevliler işten kovulmadan
uçuşun ortasında sigara içemeyeceklerini biliyorlardı. Ancak
sonra, varış yerine yaklaştıklarında çok fazla sigara içme arzusu duyduklarını rapor ettiler. Yolculuğun süresinin ve son
sigaralarından itibaren geçen zamanın, uçuş görevlilerinin
sigara aşermesini etkilemediği görüldü.
Arzuyu etkileyen şey ne kadar zaman önce sigara içildiği
45
Nir Eyal
değil, tekrar sigara içmeye ne kadar zaman kaldığıydı.s Eğer
bu çalışmada görüldüğü gibi, nikotin gibi bağımlılık yapıcı bir şey için aşerme bu şekilde manipüle edilebiliyorsa,
neden bu yöntemi diğer sağlıksız isteklerimizi yönetmek
amacıyla beynimizi kandırmak için kullanmayalım? Neyse
ki, yapabiliriz!
Kitap boyunca sigarayı bırakma ve madde bağımlılığı
hakkında alıntılar yaptığımı fark edeceksiniz. Bunu iki nedenden dolayı yapıyorum: Birincisi, araştırmalar İnternet
gibi dikkat dağıtıcılara \"bağımlılığın\" patalojik olarak daha
az kişide olduğunu göstermesine rağmen, teknolojinin aşırı kullanımı da diğer bağımlılıklar gibi görülebilir.6 ikincisi,
bu iyi kurgulanmış teknikler, nikotin ve diğer maddelere
olan fiziksel bağımlılığı durdurmak için etkiliyse, dikkat
dağıtıcılara olan aşermemizi kontrol etmemiz için bize kesinlikle yardımcı olabileceklerini belirtmek istedim. Sonuçta
lnstagram'ı kolumuza enjekte etmiyor veya Facebook'u burnumuzdan çekmiyoruz.
Bazı arzular, tamamen yatıştırılamasa bile, dürtüler için
düşünme şeklimiz sayesinde hafifletilebilir. ilerleyen bölümlerde, üç şey hakkında nasıl farklı düşünebileceğimizi
öğreneceğiz: iç tetikleyiciler, görevler ve mizacımız.
46
UNUTMAYIN!
• Cezbeden şeyleri yatıştıran teknikler olmadan, zihinsel perhiz geri tepebilir. Bir dürtüye direnmek, ruminosyonu tetikleyip
isteği doho güçlü bir hole getirebilir.
• Onlar hakkında nasıl düşündüğümüzü değiştirerek içten
gelen dikkat dağıtıcıları yönetebiliriz. Tetikleyiciyi, görevi ve
mizacımızı zihnimizde yeniden şekillendirebiliriz.
6. Bölüm
.
içsel Tetikleyiciye Zihninizde
Yeniden Seki l Verme
1
Düşüncelerin kafamıza üşüşmesini kontrol edemesek bile,
onlarla ne yapacağımızı kontrol edebiliriz. Sigarayı bırakma programlarındaki kabul ve kararlılık terapisini kullanan
Bricker'ın çalışmaları, kendimize bu dürtüyü düşünmeyi
bırakmayı söyleyip durmamamız gerektiğini önerir; bunun
yerine, başa çıkmanın daha iyi yollarını bulmalıyız. Aynı şey
telefonumuzu çok fazla kontrol etmek, abur cubur yemek
veya aşırı alışveriş yapmak gibi diğer dikkat dağıtıcılar için
de geçerlidir. Dürtülerimizle savaşmak yerine, davetsiz düşünceleri ele alacak yeni yöntemlere ihtiyacımız var. Takip
eden dört adım tam da bunu yapmamıza yardım edecek.
1. ADIM: İÇSEL TETİKLEYİCİYE ODAKLANARAK DİKKATİN
DAGI LMASININ ARDINDAKİ HUZURSUZLUGU ARAYIN
Benim genel bir problemim, yazarken Google'da bir şeylere
bakma dürtüsüdür. Bu kötü alışkanlığı \"araştırma yapmak\"
diye haklı çıkarmak kolay fakat derinlerde bir yerde bunun
genellikle sadece zor bir işten kaırmak olduğunu biliyorum.
47
Nir Eyal
Bricker, \"Endişeli hissetmek, bir şeyi aşermek, rahatsız hissetmek veya yetersiz olduğunuzu düşünmek\" gibi istenmeyen
davranışın ardındaki içsel tetikleyiciye odaklanmayı öneriyor.1
2. ADIM: TETİKLEYİCİYİ YAZIN
Bricker, sonradan dikkat dağıtıcıya teslim olsanız da olmasanız da tetikleyiciyi yazmanızı önerir. Tarihi, o sırada ne
yaptığınızı ve dikkatinizin dağılmasına neden olan iç tetikleyiciyi fark ettiğinizde nasıl hissediyor olduğunuzu \"davranışın farkına varır varmaz\" not etmenizi önerir, çünkü o
sırada nasıl hissettiğinizi hatırlamanız çok daha kolaydır. Bu
kitabın sonuna, gün boyunca tecrübe ettiğiniz tetikleyicileri
not edebileceğiniz, Dikkat Dağıtıcı Takip Tablosu ekledim.
Ek sayfaların orijinallerini NirAndFar.com/lndistractable adresinden indirebilir ve basabilirsiniz; kolay ulaşım için elinizin altında bulunsun.
Briker'a göre, insanlar dış tetikleyicileri kolaylıkla adlandırabilseler de \"bütün o önemli iç tetikleyicileri fark etmeleri
biraz zaman ve deneme gerektirir.\" Sanki bir gözlemciymişsiniz gibi kendinizle dürtüyü tartışmanızı, kendinize, \"Şu anda
ğöğsümde bir gerginlik hissediyorum. İşte, iPhone'uma ulaşmaya çalışıyorum,\" gibi şeyleri söylemenizi önerir. Davranışı
fark etmekte ne kadar iyi olursak zamanla onu yönetmekte
de daha iyi olacağız. \"Endişe uzaklaşır, düşünce zayıflar ya da
başka bir düşünceye dönüşür.\"
3. ADIM: DUYUMLARINIZI KESFEDİN
,
Bricker daha sonra bu duyumu merak etmenizi önerir. Örneğin, tam dikkatiniz dağılmak üzereyken parmaklarınız titriyor
mu? Çocuklarınızla beraberken işle ilgili düşündüğünüzde
midenizde bir şeyler dolaşıyor mu? Zirvedeymiş gibi hissederken birden çökmek nasıl bir duygu? Bricker, aklınıza eseni
yapmadan önce duyguyla baş başa kalmanızı salık verir.
48
içsel Tetiklevicive Zihninizde Yeniden Şekil Verme
Benzer teknikler bir sigarayı bırakma çalışmasında uygulandığı zaman, aşermelerini fark etmeyi ve keşfetmeyi öğrenen katılımcılar, Amerikan Akciğer Demeği'nin en iyi bırakma programındaki katılımcılara kıyasla, iki kat daha fazla
olacak şekilde sigarayı bıraktı. 2
Bricker'ın en favori tekniklerinden biri \"deredeki yapraklar\" yöntemidir. Aslında yapmak istemediğiniz şeyi yapmanız yönündeki rahatsızlık verici bir içsel tetikleyiciyi hissettiğinizde \"sakince akan bir derenin kenarında olduğunuzu
hayal edin,\" der. \"Sonra derede sürüklenen yaprakları hayal
edin. Aklınızdaki her bir düşünceyi bir yaprağın üstüne koyun. Bu bir hatıra, bir kelime, endişe veya bir görüntü olabilir. Siz oturup yalnızca izlerken, bütün bu yaprakların dere
boyunca sürüklenmesine izin verin.\"
4. ADIM: ESİK NOKTALARININ FARKINA VARIN
1
Eşik noktalan, gün boyunca bir şeyden başka bir şeye geçiş
yaptığımız anlardır. Hiç trafik ışıklarının değişmesini beklerken telefonu elinize alıp araba kullanırken de bakmaya
devam ettiğiniz oldu mu? Veya bir İnternet tarayıcısında bir
sayfa açıp yüklenmesinin çok uzun sürmesinden rahatsız
olarak, beklerken başka sayfa açtınız mı? Veya bir toplantıdan diğerine giderken sosyal medya uygulamasına bakmaya başlayıp masanıza döndüğünüzde de hala uygulamada
gezinmeye devam ettiniz mi? Kendi başına bu davranışların
hiçbir zararı yok. Aslında tehlikeli olan şey, \"sadece bir saniye\" bunları yaparak, yarım saat konu dışına çıkmak veya
araba kazasına karışmak gibi daha sonra pişman olacağımız
şeyleri yapma ihtimalimizdir.
Bu dikkat dağıtıcı tuzağı ile baş etmek için özellikle etkili
bulduğum bir teknik \"on dakika kuralı\"dır.3 Yapacak daha iyi
bir şey bulamadığımda kendimi oyalanmak için telefonumu
kontrol etmek ister halde bulursam, kendime, \"Tamam olur
49
Nir Eyal
ama şimdi değil,\" diyorum. On dakika beklemem gerekiyor.
Bu teknik her çeşit potansiyel dikkat dağıtıcılarla baş ederken yardımcı oluyor, örneğin yazmak yerine Google'da arama yapmak, sıkıldığımda sağlıksız bir şeyler yemek veya \"Yatağa gidecek halim yokken\" Netflix'te başka bir bölüm daha
izlemek gibi.
Bu kural, bazı davranışsa} psikologların \"dürtü dalgasında
sörf yapma\" dediği şeyi yapmaya zaman tanır.4 Bir dürtü sizi
ele geçirdiğinde, duyguları fark etmek ve onlara dalgalara
hakim olur gibi hakim olmak -ne uzaklaştırarak ne de dürtüye göre hareket ederek- duygular yatışana kadar onlarla
baş etmemize yardım eder.
Dürtü dalgasında sörf yapma tekniğinin, dikkati aşerilen
şeye vermeyi sağlayan diğer tekniklerle beraber kullanıldığında, bunu kullanmayan kontrol grubundakilere nazaran
içilen sigara sayısını azalttığı görüldü.5 Eğer on dakika sonra
hala davranışı gerçekleştirmek istiyorsak, bunu yapmakta
özgürüz ama çoğu zaman bu böyle olmuyor. Eşik noktası
geçmiş oluyor ve gerçekten yapmak istediğimiz şeyi yapabilir hale geliyoruz.
Dürtü dalgasında sörf yapma ve aşerdiğimiz şeyleri deredeki yapraklar gibi düşünme teknikleri, dikkat dağıtıcılara
içgüdüsel olarak boyun eğmemizi engelleyen, zihin geliştirici egzersizlerdir. Bunlar, zihnimizi içsel tetikleyicilerden,
tepkisel değil yansıtıcı bir şekilde uzaklaştırmamıza yardım
ederler. The Guardian gazetesinde Oliver Burkeman'ın yazdığı gibi, \"Dikkatinizi verdiğinizde, olumsuz düşüncelerin kaybolma -olumluların ise genişleme- eğiliminde olduğu tuhaf
bir gerçektir.\"6
İçsel tetikleyicilerimize nasıl yeniden şekil verebileceğimizi değerlendirdik; bundan sonra odaklanmaya çalıştığımız görevimizi nasıl şekillendireceğimizi öğreneceğiz.
50
içsel Tetikteviove Zihninizde Yeniden Şekil Verme
UNUTMAYIN!
Rahatsız edici bir i�sel tetikleyiciyi yeniden ,ekillendirerek yatı,tırabiliriı.
• 1. Adım Dikkat dagıtıcının ardındanki duyguyu arayın.
• 2. Adım içsel tetikleyiciyi yazın.
• 3. Adım Olumsuz duyumları nefretle degil, merakla inceleyin.
• 4. Adım Eşik noktalarında fazlasıyla dikkatli olun.
51
7. Bölüm
Göreve Zihninizde
Yeniden Seki l Verme
1
lan Bogost'un işi eğlenceyi çalışmaktır. Georgia Teknoloji
Enstitüsü'nde etkileşimli bilgisayar kullanımı alanında öğretim üyesi olan Bogost, How to Talk About Videogames, The
Geek's Chihuahua ve yakın zamanda çıkmış olan Play Anything* gibi ilginç isimlerde on kitap yazmıştır. Bogost son
kitabında, oyun ve eğlence hakkındaki düşünme biçimimize
meydan okuyan birkaç cesur iddiada bulunmuştur. \"Eğlence,\" demiştir, \"çok fazla (veya hiç) haz vermese bile eğlencedir.\"• Nasıl yani mi?
Eğlencenin iyi hissettirmesi gerekmez mi? Bogost, bu şart
değil, diyor. Eğlencenin nasıl hissettirmesi gerektiğine dair
fikirlerimizi terk ederek elimizdeki görevleri daha farklı bir
şekilde görebiliriz. Ona göre oyun herhangi zor bir görevin
parçası olabilir ve her zaman zevk vermese de bizi huzursuzluktan kurtarabilir -unutmayalım ki huzursuzluk, dikkat
dağıtıcıların ana bileşenidir.
\"' Sırasıyla, Video Oyun/an Hakkında Nasıl Konuşulur, Geek7erin Şivava'sı,
Herhangi Bir Şey Oyna. -çn
53
Nir Eyal
Huzursuz olduğumuz zaman dikkat dağıtıcılara yönelmemiz hakkında bildiklerimiz göz önüne alınırsa, zor bir işi
eğlence olarak yeniden şekillendirmek muazzam bir güce
işaret eder. Eğer zor, dikkat gerektiren bir işi oyunmuş gibi
hissettiren bir şeye dönüştürebilseniz ne kadar güçlü hissedeceğinizi hayal edin. Bu gerçekten mümkün mü? Bogost
mümkün olduğunu düşünüyor ancak muhtemelen sizin düşündüğünüz şekilde değil.
Eğlence ve oyun tek baş/arma bizi iyi hissettirmek
zorunda değildir/er, daha ziyade bizim odaklanmış
kalmamızı sağlayıcı bir araç olarak kullamlablllrler.
Hepimiz bir işi oyuna çevirmek için Mary Poppins'in \"bir kaşık şeker ekle\" öğüdünü duymuşuzdur, değil mi? Şey, Bogost,
Poppins'in hatalı olduğunu düşünüyor. Poppins'in yaklaşımını \"tatsız bir işin üstünü kapatmak\" olarak değerlendiriyor. \"İşleri çok ciddiye alıp acı tadını şekerle tatlandırmamız
gerektiğinden değil, onları yeterince ciddiye almadığımız için
eğlenmeyi başaramıyoruz. Eğlence, bir teknisyenin bir şeyle
hassas bir şekilde ilgilenmesi sonucu ortaya çıkan yorgunluk
gibi bir duygu değildir,\" demiştir.
Bogost, \"Eğlence tanıdık bir durumu kasıtlı olarak yeni
bir şekilde ele almanın neticesidir,\" diyor. Bu sebeple cevap,
görevin kendisine odaklanmaktır. Kendimizi motive etmek
için acımızdan kaçmak veya ödüller ve ikramlar kullanmak
yerine, esas mesele çok yakından inceleyerek daha önce görmediğimiz yeni meydan okumalar bulmaktır. Bu yeni meydan okumalar, dikkat dağıtıcılar tarafından cezbedildiğimizde, dikkatimizi vermeyi ilginçleştirir ve odaklanmayı sağlar.
Televizyon veya sosyal medya gibi ticari olarak üretilen sayısız dikkat dağıtıcı, bizi sürekli devam eden yeniliklere bağlı
tutmak için kumar makinesi tarzı ödüller kullanıyor. Bogost,
54
Goreve Zihninizde Yeniden Şekil Verme
aynı tekniği herhangi bir görevi daha keyifli ve çekici yapmak için kullanabileceğimizi söylüyor.
Bizi medvava bağlı kılan avm sinirsel bağlantıvı,
normalde sıklCI olan bir göreve odaklanmak lfin de
kul/anabiliriz.
Bogost çim biçme örneğini veriyor: \"Bunun gibi bir aktiviteye 'eğlence' demek saçma görünebilir,\" diye yazıyor, ancak
yine de onu sevmeyi öğrenmiş. işte bunu nasıl yaptığı: \"Önce
her şeye yakın, aptalca hatta saçma bir ilgi gösterin.\" Bogost
çimlerin büyümesi ve onlara nasıl bakılması gerektiğine dair
alabildiği tüm bilgiyi aldı. Daha sonra, içindeki sınırlamaların anlamlı tecrübeler edinmesine yardım ettiği \"hayali bir
oyun alanı\" yarattı. Yerel hava şartları ve hangi ekipmanların
kullanılıp kullanamayacağı gibi kısıtlamalarla nasıl çalışabileceğini öğrendi. Bogost, kısıtlamalar altında çalışmanın
yaratıcılığın ve eğlencenin anahtarı olduğunu söylüyor. Çim
biçmek için en uygun yolu bulmak veya bir zaman rekoru
kırmak hayali oyun alanı yaratmanın diğer yollarıdır. Çimleri biçerken nasıl eğlenebileceğinizi bulmak biraz abartılı
görülebilirken, sizin ilginç bulmayabileceğiniz çok sayıda
aktivite insanlar için eğlenceli olabiliyor. Kahve tutkunu
baristamın mükemmel içeceği damıtmak için harcadığı anlamsız zamanı, araba tutkununun saatlerce sürüşüne ince
ayar vermek için çalışmasını veya tanıdığı herkes için özenle
karmaşık kazaklar ve yorganlar hazırlayan zanaatkar kadını
düşünün. Eğer insanlar kendi seçimleri olan bu aktivitelerden keyif alabiliyorlarsa, aynı zihniyeti diğer görevler için de
kullanmak neden çılgınca olsun?
Kendi adıma, kitap yazmadaki sıkıcı işe odaklanmanın
yolunu çalışmamdaki gizemi bularak öğrendim. Cevaplamak
için ilginç sorular yazıyorum ve eski sorunlara ilginç çözümler buluyorum. Sevilen bir afori zmadaki gibi, \"Sıkılmanın
55
Nir Eyal
tedavisi meraktır. Merak etmenin tedavisi yoktur.'\" Bugün
eğlenmek için yazıyorum. Elbette bu aynı zamanda benim
mesleğim fakat eğlenme yolunu bularak, öncekinden farklı
olarak dikkatim dağılmadan işimi yapabiliyorum.
Eğlence, diğer insanlarm fark etmediği çe1ltllllğl
aramaktır. Sıkmtıdan ve monotonluktan kurtularak gizli
güzelliği bulmaktır.
Tarihin büyük düşünürleri ve ustaları keşfetmenin sarhoş
edici çekiciliğine kapıldıkları için keşiflerini yaptılar - daha
fazlasını bilmek istediğimiz için gizemler bizi kendine çeker.
Fakat unutmayın: Yenilik bulmak, göreve odaklanacak
zamanı kendimize verdiğimizde ve çeşitliliği ısrarla aradığımızda mümkündür. ister bir görevi öncekinden daha iyi
ya da daha hızlı yapmak için gerekli olan yeteneğimizin belirsizliği, isterse de her gün bilinmeyene meydan okuyarak
karşılık vermek olsun, bu gizemleri çözme arayışı, dikkat
dağıtıcıları kullanarak kaçmaya çalıştığımız huzursuzluğu
kabullendiğimiz bir aktiviteye dönüşür.
Dikkat dağıtıcılara yol açan içsel tetikleyicileri yönetmek
için atmamız gereken son adım, yeteneklerimizi yeniden şekillendirmektir. Çoğumuzun her gün kendisine söylediği,
kendi kendini yenilgiye uğratan yaygın bir inancı yerle bir
ederek başlayacağız.
56
UNUTMAYIN!
• l�sel tetikleyicilerimiı� normalde sıkıcı olacak bir görevi yeniden ,ekillendirerek yönetebiUriı. Eölence ve oyun kendimizi
odaklayabilmek için kullanılabilecek araçlardır.
• Oyun zevk verici olmak zorunda değildir. Sadece dikkatimizi
çekmesi gerekir.
• Dikkatlilik ve yenilik, herhangi bir görevi eğlenceli kılmak
i�in uygulanabilir.
8. Bölüm
Mizacınıza Zihninizde Yeniden
Seki l Verme
•
Bizi dikkat dağıtıcıya yönelten huzursuzluğumuzu yönetmek için, kendimiz hakkında farklı düşünmemiz gerekiyor.
\"Bir kişinin veya hayvanın, özellikle de davranışlarını kalıcı
olarak etkileyen doğası\" olarak tanımlanan mizacımızı nasıl
algıladığımızın nasıl davrandığımız üzerinde derin bir etkisi
vardır.'
Halk psikolojisinin en yaygın görüşlerinden biri özdenetimin sınırlı olduğu inancıdır - yani, mizacımızın tabiatı
gereği belirli ölçüde irade gücüne sahibizdir. Dahası, kendimizle uğraştığımız zaman irademizin tükeneceğine dair bir
düşünce mevcuttur. Psikologların bu olgu için bir ismi vardır: Ego tükenmesi.
Yakın zamana kadar, iş sonrası rutinim şöyleydi; Netflix
ve bir miktar dondurmanın (tam olarak söylemek gerekirse,
Ben & Jerry'nin sakız gibi Brownie'si) eşliğinde saatlerce koltukta boş boş oturmak. Dondurma ve boş boş oturmanın benim için iyi olmadığını biliyordum fakat hareketlerimi \"tükendim\" diyerek haklı çıkarıyor, sanki egom tükenmiş gibi
57
Nir Eyal
davranıyordum (bu terimi duymamış olmama rağmen). Bu
teori benim iş sonrası şımanklığımı mükemmel bir biçimde
açıklıyor. Ama ego tükenmesi gerçek mi?
ıoıı'de psikolog Roy Baumeister, çoksatan İrade: İnsanoğlunun En Kudretli Gücünün Yeniden Keşfedilmesi kitabını
New York Times gazetecisi olan John Tiemey ile birlikte yazdı. 2 Kitap Baumeister'ın ego tükenmesi teorisini tanımlayan,
irade gücünün güçlendirilmesinin mucizevi yolunu -şeker
tüketmek- gösteren, dikkate değer bir deney çalışmasının
da dahil olduğu çalışmalarının pek çoğuna atıfta bulunur.3
Çalışma, şekerli limonata içen katılımcıların, zor görevlerde
daha yüksek özdenetim ve dayanıklılık gösterdiğini iddia etmektedir.
Ancak yakın dönemde biliminsanlan bu teoriyi daha eleştirel bir gözle incelediler ve çoğu bu fikir konusunda olumsuzdu. Miami Üniversitesi'nden Evan Carter, Baumeister'ın
bulgularına ilk meydan okuyanlardandı. ıoıo'daki meta
analizde (çalışmaların çalışması) Carter, ego tükenmesinin
gerçek olduğu sonucuna varan neredeyse iki yüz deneysel
çalışmaya baktı. Ancak daha yakından bir irdelemeyle, zıt
kanıtların olduğu çalışmaların dahil edilmediği bir \"yayım
önyargısı\" tespit etti.4 Bu çalışmaların sonuçlarını hesaba katınca, ego tükenmesini destekleyen ciddi bir kanıt olmadığı
sonucuna vardı.5 Aynca, şekerin iradeyi güçlendirdiği gibi teorinin bazı büyülü tarafları tamamen çürütüldü.6
Ego tükenmesi olgusunu ne açıklayabilir? ilk çalışmaların bulguları doğruydu ama öyle görünüyor ki araştırmacılar yanlış çıkarımlarda bulundular. Yeni çalışmalar limonata
içmenin performansı artırabileceğini göstermektedir fakat
Baumeister'ın inandığı nedenden dolayı değil. Performanstaki yükselişin içecekteki şekerle ilgisi yok fakat aklımızdaki
düşüncelerle tamamen ilgisi var. Proceedings of the National
58
Mizacınıza Zihninizde Yeniden Şekil Verme
Academy of Sciences· dergisinde yayımlanan ve Stanford psikoloğu Carol Dweck ile arkadaşları tarafından yapılan bir
çalışmada Dweck, sadece irade gücünün sınırlı bir kaynak
olduğuna inanan katılımcılarda ego tükenmesi belirtilerinin gözlemlendiği sonucuna vardı.7 Katılımcılara fazladan
güç veren şey, limonatadaki şeker değil, bunun etkisine olan
inançtı.
İrade gücünü sımrlı bir kaynak olarak görmeyenler ego
tükenmesi belirtileri göstermedi/er.
Belki de aksi yöndeki kanıttan haberleri olmadığı için pek
çok insan halen ego tükenmesi fikrini savunmaktadır. Fakat
Dweck'in sonuçları doğruysa, bu fikri savunmak gerçek bir
zarar vermektedir. Eğer ego tükenmesinin nedeni aslında
herhangi bir biyolojik kısıtlamadan değil de kendi kendini
yenilgiye uğratan düşüncelerden kaynaklanıyorsa o zaman
bu fikir, ısrar ettiğimiz takdirde başarılı olabilecekken, vazgeçmek için bir gerekçe ileri sürerek amaçlarımıza ulaşma
ihtimalimizi düşürüyor.
Toronto Üniversitesi'nde psikoloji alanında öğretim üyesi
ve Toronto Sosyal Sinirbilim Laboratuvarı'nda sorumlu araştırmacı olan Michael lnzlicht farklı bir bakış açısı öneriyor.
Kendisi, irade gücünün kısıtlı bir kaynak olmadığına ve duygu gibi işlediğine inanıyor.8 Tıpkı neşe ve kızgınlığımızın \"tükenmemesi\" gibi, bize ne olduğuna ve ne hissettiğimize göre
irade gücü de artıp azalır.
Mizacımız ve irade gücümüz arasındaki bağlantıyı farklı
bir açıdan görmek dikkatimizi yöneltme biçimimiz üzerinde
derin çıkarımlar ortaya koyar. Bunlardan bir tanesi, eğer zihinsel enerji bir tanktaki yakıt gibi değil de bir duygu gibiyse,
o şekilde yönetilebilir ve kullanılabilir. Bir bebek bir oyunca-
�, Ulusal Bilimler Akademisi Raporları. yh n
59
Nir Eyal
ğı reddettiğinde öfke nöbeti geçirebilir, fakat yaş ilerledikçe
özdenetim kazanır ve kötü duyguların üstesinden gelmeyi
öğrenebilir. Benzer olarak, zor bir görevi tamamlamamız
gerektiğinde motivasyon eksikliğinin geçici olduğuna inanmak, kendimize tükendiğimizi ve bir araya ihtiyacımız (belki
biraz da dondurmaya) olduğunu söylemekten daha verimli
ve sağlıklıdır.
İrade gücümüzün sınırlı olduğuna inanmayı bırakabilsek
de irade gücüne yönelik algımız mizacın sadece bir yüzüdür.
Yakın zamanda yapılan birçok çalışma, insan doğasının diğer
yönleri hakkında düşünme biçimimiz ve bir işi tamamlama
yeteneğimiz arasında güçlü bir bağ buldu.
Örneğin, insanların sigara, madde veya alkol kullanımı
konusundaki aşermeleri hakkında ne kadar kontrol sahibi
hissettiklerini belirlemek için, araştırmacılar Aşerme (Alkol
Kullanım İsteği) İnançları Ölçeği* isimli standart bir anket
uygulamaktadır. 9 Değerlendirme, katılımcının tercih ettiği
maddeye göre düzenlenir ve \"Reçeteli opioidler** için aşerme
hissi başladığında, davranışlarım üzerinde hiçbir kontrolüm
kalmıyor\"; \"Reçeteli opioidlere karşı aşerme hissim irademden daha güçlü\"; ve \"Reçeteli opioidler için daima aşerme
hissi duyacağım\" gibi ifadeler yer alır.
İnsanların bu ifadeleri nasıl derecelendirdiği, araştırmacılara mevcut bağımlılık durumlarını olduğu kadar bağımlı
kalıp kalmayacakları hakkında da çok şey anlatır. Kendilerini daha güçlü hissettiğini ifade eden katılımcıların zaman
geçtikçe bu bağımlılığı bırakma olasılıkları artar.10 Bunun aksine, metamfetamin*** ve sigara kullanıcıları ile ilgili çalışmalar, direnmek için gücü olmadığına inananların, bıraktıktan
* https://toad.halileksi.net/olcek/aserme-alkol-kullanma-istegiinanclari-olcegi -yhn
60
Opioid: Vücutta morfin gibi etki gösteren kimyasal madde. -çn
Metamfetamin: Uyarıcı ve halüsinasyon özelliği olan sentetik bir
madde. -çn
Mizacınıza Zihninizde Yeniden Şekil Verme
sonra yeniden başlama ihtimallerinin yüksek olduğu sonucuna ulaşmıştır.\"
Mantık şaşırtıcı değil ama etkinin kapsamı olağanüstü.
]oumal of Studies on Alcohol and Drugs· dergisinde yayımlanan bir makalede, kendilerini aşerme hislerine karşı savaşmak için güçsüz gören bireylerin tekrar içmeye çok daha
meyilli olduğu bulunmuştur.12
Bağım/l/arm güçsüzlükleri hakkmdaki inanç/art, tekrar
başlayıp başlamayacaklarmı belirlemek için, fiziksel
bağımlılıklarmm seviyesi kadar önemlidir.
Hadi bunu özümseyelim - zihnin yapısı fiziksel bağımlılık
kadar önemlidir! Kendimize söylediğimiz şeyler hayati derecede önemlidir. Kendinizi zayıf özdenetime sahip biri olarak
etiketlemeniz daha az özdenetime sahip olmanıza neden
olur.13 Kendimize, bir şekilde yetersiz olduğumuz için başarısız olduğumuzu söylemek yerine, aksilikler olduğu zaman
kendimizle nazik bir şekilde konuşup kendimize özşetkat
göstermeliyiz. Pek çok çalışma, kendisine daha çok özşetkat
gösteren insanların, daha büyük bir iyi oluş hissi deneyimlediklerini bulmuştur. 2015'te, on altı binin üstünde gönüllü
ile yapılan, yetmiş dokuz çalışmanın bir derlemesi, \"başarısızlıklar ve kişisel eksiklikler karşısında kendilerine olumlu
ve nazik yaklaşımı olan\" insanların daha mutlu olma eğiliminde olduklarını bulmuştur.'4 Başka bir çalışma, soruna
karşı ne kadar kafa yorduklarının yanı sıra kendilerini suçlama eğiliminin, insanların depresyon ve anksiyeteyle ilişkili
en yaygın faktörleri üzerinde neredeyse tamamen aracı bir
etkisi olabileceğini bulmuştur.'5 Bir kişinin özşetkat düzeyi,
anksiyete ve depresyon geliştirip geliştirmeyeceği üzerinde,
travmatik yaşam olayları, ailedeki zihinsel hastalık geçmişi,
* Alkol ve Madde Çalışma/an Dergisi. -yhn
61
Nir Eyal
düşük sosyal statü veya sosyal destek eksikliği gibi insanların
hayatını mahvetme eğilimi olan olaylardan daha büyük bir
etkiye sahiptir.
İyi haber, özşefkatin gücünden faydalanmak için kendimizle konuşma tarzımızı değiştirebiliriz. Bu işleri berbat etmeyeceğimiz anlamına gelmez; hepimiz ederiz. Herkes öyle
ya da böyle dikkat dağıtıcılarla boğuşur. Önemli olan şey, bizi
daha da kötü hissettiren, işin tuhaf yanı utancın acısından
kaçmak için daha fazla dikkat dağıtıcılara da yöneltebilen,
zehirli bir suçluluk duygusuna kapılmadan eylemlerimizin
sorumluluğunu almamızdır.
Özşefkat, çoğu zaman başar/Slzllğa eşlik eden kıs\" bir
stres döngüsünü klfarak, insan/art hayal kmklıklarma
karşı daha dayamklı kılar.
Kendinizi, bazen size zorbalık eden kafanızdaki minik sesi
dinler halde bulursanız, nasıl karşılık vereceğinizi bilmek
önemlidir. Sesin söylediklerini kabul etmek veya onunla
tartışmak yerine, engellerin gelişme sürecinin bir parçası
olduğunu kendinize hatırlatın. Bazen zor olsa da, deneyim
kazanmadan daha iyi bir hale gelemeyiz.
İyi bir pratik kural, kendinizle bir arkadaşınızla konuşur
gibi konuşmaktır. Kendimiz hakkında çok fazla şey bildiğimiz için, kendimizin en kötü eleştirmeni olmaya eğilimliyiz
fakat kendimizle bir arkadaşa yardım eder gibi konuşursak,
durumun gerçekte nasıl olduğunu görebiliriz. Kendinize,
\"Bir şeyde daha iyi olmanın yolu bu,\" ve \"Doğru yoldasın,\"
gibi şeyler söylemek, kendinden şüphe duyma ile baş etmenin daha sağlıklı bir yoludur.
İç tetikleyicileri, görevi ve mizacımızı zihnimizde yeniden
şekillendirmek, içimizde başlayan dikkat dağıtıcılarla başa
çıkmanın güçlü ve sağlam yollarıdır. Rahatsız edici iç tetikle62
Mizacınıza Zihninizde Yeniden Şekil Verme
yicilerle, huzursuzluğumuza tepki vermek yerine onun üzerinde düşünerek baş edebiliriz. Başarmaya çalıştığımız görevi, içindeki eğlenceyi arayarak ve ona daha yoğun bir şekilde
odaklanarak yeniden şekillendirebiliriz. Son olarak ve en
önemlisi, kendimizi sınırlayıcı inançlardan kurtulmak için
kendimize karşı bakış açımızı değiştirebiliriz. Eğer yeterli
miktarda özdenetim ve irademiz olmadığına inanırsak, öyle
oluruz. Eğer cezbedicilere direnmek için güçsüz olduğumuza karar verirsek, bu gerçekleşir. Eğer kendimize doğuştan
eksik olduğumuzu söylersek, bunun her kelimesine inanırız.
Neyse ki, aklınıza her gelene inanmanız gerekmiyor; sadece güçsüz olduğunuzu düşünürseniz güçsüzsünüzdür.
U N UTMAYI N!
• Mizacımızı yeniden şekillendirmek, i� tetikleyicileri yönetmemize yardımcı olabilir.
• irade gücümüz tükenmez. Buna inanmak, ısrarcı olabileceğimiz
holde vazgeçmek için bir gerekçe sunarak, amaçlarımıza ulaşma ihtimalimizi azaltır.
• Kendimize ne söylediğimiz önemlidir. Kendinizi zayıf özdenetime sahip olarak etiketlemek kendi kendinizi engellemektir.
• Özşefkat alıştırmaları yapın. Kendinizle, bir arkadaşınızla konuştuğunuz gibi konuşun. Daha fazla özşefkote sahip insanlar daha
dayanıklıdır.
63
Kısım 2
• • • • •
DiKKAT ÇEKiCi LER iÇiN ZAMAN
YARATMA
e
it
DİKKAT
ÇEKİCİLER İÇİN
Zaman Yaratma
9. Bölüm
Değerlerinizi Zamana Çevirme
Dikkat çekiciler sizi hayatta istediklerinize doğru yaklaştırırken dikkat dağıtıcılar istediklerinizden uzaklaştırır. Birinci
kısımda, bizi dikkat dağıtıcılara yönlendirebilecek içsel tetikleyicilerle baş etmenin ve huzursuzluğu azaltmanın yollarını öğrendik; rahatsız edici duygulardan kaçma dürtümüzü
kontrol etmezsek, acımızı dindirmek için daima hızlı çözümler ararız.
Sonraki adım, zamanımızı nasıl kullandığımızdan başlayarak dikkat çekicileri daha olası hale getirmek olacak. Alman yazar ve düşünür Johann Wolfgang von Goethe, basit
bir gerçeğe dayanarak bir kişinin geleceğini tahmin edebileceğine inanıyordu. \"Eğer zamanını nasıl harcadığını bilirsem,\" diye yazmıştı, \"o zaman sana ne olacağını bilebilirim.\"'
insanların zamanınızı nasıl çaldıklarını bir düşünün. Romalı Stoacı düşünür Seneca, \"insanlar kişisel eşyalarını koruma konusunda dikkatlidirler; fakat konu zaman israfına
geldiğinde, bu cimrilik yapılması gereken tek şey olmasına
rağmen, tamamen savurgan olurlar,\" demiştir.2 Her ne kadar
Seneca iki bin yıldan fazla zaman önce bunları yazmış olsa
67
Nir Eyal
da sözleri bugün halen geçerlidir. Eşyalarımızı korumak için
kullandığımız bütün o kilitleri, güvenlik sistemlerini ve saklama ünitelerini bir düşünün, sonra da zamanımızı ne kadar
az koruduğumuza bir bakın.
Uluslararası Promosyon Ürünleri Kuruluşu tarafından
yapılan bir çalışma, Amerikalıların sadece üçte birinin günlük planlarının olduğunu, yani büyük çoğunluğun her sabah
düzgün bir planı olmadan uyandığını ortaya koymuştur.3 Bizim en değerli varlığımız -zamanımız- korunmuyor, öylece
çalınmayı bekliyor. Eğer biz günlerimizi planlamazsak bunu
başka biri yapar.4
Öyleyse plan yapmamız gerekiyor, peki nereden başlayacağız? Yaygın bir yöntem, yapılacaklar listesi hazırlamaktır.
Yapmak istediklerimizi yazar ve gün boyunca onları yapmaya zaman bulmayı ümit ederiz. Ne yazık ki bu yöntemin bazı
ciddi kusurları var. Bu tarz bir liste tutmaya çalışan herhangi
biri, pek çok görevin bir sonraki ve daha sonraki güne ertelendiğini bilir. Ne yapacağımızla başlamak yerine, bunları
neden yapacağımızla başlamamız gerekir. Bunu yapmak için
de işe değerlerimizle başlamalıyız.
Mutluluk Tuzağı kitabının yazarı Russ Harris'e göre değerler \"nasıl olmak istediğimiz, neyi temsil ettiğimiz ve etrafımızdaki dünya ile nasıl ilişki kurmak istediğimiz\"dir.5
Bunlar, olmak istediğimiz kişinin özellikleridir. Örneğin,
dürüst bir insan olmayı, sevgi dolu bir ebeveyn olmayı veya
bir ekibin değerli bir parçası olmayı içerebilir. Bir resmi tamamlamak yaratıcılık konusunda potansiyelimize ulaşmamızı ne kadar sağlarsa değerlerimizin potansiyeline de ancak
o kadar ulaşabiliriz. Bir değer, yol gösteren bir yıldız gibidir;
yaşam tercihlerimizi yönlendirmeye yardım edecek sabit bir
noktadır.
Her ne kadar bazı değerler hayatımızın tüm yönlerinde
yer alsa da çoğu tek bir alana özeldir. Örneğin, bir ekibe
68
Değerlerinizi Zamana Çevirme
katkı sağlayan bir üye olmak insanların genellikle işyerinde
yaptıkları bir şeydir. Sevgi dolu bir eş veya ebeveyn olmak
aile içinde gerçekleşir. Bilgeliği veya fiziksel olarak dinç olmayı hedefleyen bir kişi olmak, kendimiz için yaptığımız
bir şeydir.
Sorun şu ki, değerlerimiz için zaman ayırmıyoruz. İstemeden de olsa hayatımızın bir alanında, diğerleri pahasına,
çok fazla zaman harcıyoruz. Değerlerimizi ailemizle veya arkadaşlarımızla yaşamak pahasına işimizle çok fazla meşgul
oluyoruz. Eğer çocuklarımızla ilgilenirken kendimizi hırpalarsak, vücudumuzu, zihnimizi ve arkadaşlıklarımızı ihmal
edersek, kendimizi arzuladığımız kişi olmaktan alıkoyarız.
Eğer düzenli olarak değerlerimizi ihmal edersek, gurur duymayacağımız biri olmaya başlarız - hayatlarımız dengesiz ve
yok oluyormuş gibi hissettirir. İşin kötüsü, bu çirkin düşünceler, gerçekten sorunu çözmek yerine, huzursuzluğumuzdan kaçmak için dikkat dağıtıcı şeyler arama ihtimalimizi
artırır.
Değerlerimiz ne olursa olsun, onları binlerce yıllık bir
kavram olan farklı yaşam alanlarına göre kategorize etmek
yardımcı olacaktır. Stoacı düşünür Hierocles, hiyerarşik bir
görev dengesini gösteren eş merkezli dairelerle yaşamımızdaki alanların birbiriyle ilişkili doğasını göstermiştir.6 İnsan
bedenini ve zihnini merkeze yerleştirmiş, sonraki daireye yakın aile fertlerini, sonra geniş aileyi, sonra kişinin soyundaki
üyeleri, sonra kişinin kasaba ya da şehrinde ikamet edenleri,
sonra vatandaş ve hemşerileri, en dış çembere de tüm insanlığı koyarak tamamlamıştır.
Onun örneğinden esinlenerek, zamanımızı harcadığımız
üç yaşam alanını basitleştirme ve görselleştirme yoluna gittim:
69
Nir Eyal
YAŞAM ALANLAR!
Üç yaşam alanı: siz, ilişkiler ve iş.
Bu üç alan, zamanımızı nerede harcadığımızı göstermektedir. Günlerimizi nasıl planladığımız hakkında bize bir düşünme yolu verir, böylece olmak istediğimiz kişinin otantik
bir yansıması olabiliriz.
Bu üç alanda da değerlerimizi yaşayabilmek için programımızda zaman ayırmak zorundayız. Sadece dikkat çekiciler (hayattan beklediklerimize doğru bizi yönlendiren davranışlar) için programlarımızda belirli bir zaman ayırarak,
dikkat dağıtıcılara sırtımızı dönebiliriz. Önceden planlamadan dikkat çekiciler ile dağıtıcılar arasındaki farkı söylemek
imkansızdır.
70
Bir şevin ne amaçla sizin dikkatinizi dağıttığmı
bilmeden, ona dikkat dağıt1C1 dlvemezslnlz.
Değerlerinizi Zamana Çevirme
Birçoğumuzun engellenmiş hissetmek istemediğimiz için
plan yapmak fikrine sinir olduğunu biliyorum fakat işin garibi şu ki, aslında sınırlamalar altında daha iyi bir performans
sergiliyoruz.7 Bunun nedeni, boş bir program ve uzunca bir
yapılacaklar listesi çok fazla seçenekle bize işkence ederken,
sınırlamaların bize bir temel sunmasıdır.
Yapmak istediklerimize zaman ayırmanın en etkin yolu,
\"süre sınırlaması\"dır. Süre sınırlaması, \"
ne yapacağınıza ve
ne zaman yapacağınıza karar vermenin\" süslü kelimelerle
söylenmiş şekli olan, psikologların \"bir uygulama niyeti belirleme\" olarak adlandırdıkları iyi araştırılmış bir teknik kullanır.8 Yaşam alanlarınızın her birinde dikkat çekiciler için
zaman ayırmaya yarayan bir tekniktir.
Ama� takviminizdeki bütün bevaz alanlan ortadan
kaldmp, sizi her gün nıvet ettiğiniz 1ekllde, zamammzı
nasıl harcavablleceğlnlzl içeren bir 1ablonla
b1Takmaktır.
Zamanınızla ne yaptığınız o kadar da önemli değildir; başarı
daha ziyade, planladığınız şeyi yapıp yapmadığınızla ölçülür.
Eğer planlamışsanız, video seyretmenizde, sosyal medyada
dolaşmanızda, hayal kurmanız veya şekerleme yapmanızda
bir sakınca yoktur. Diğer taraftan, zamanınızı ailenizle veya
bir sunum üzerinde çalışmakla geçirmeyi planlamışsanız,
bunun yerine işle ilgili e-postalarımızı kontrol etmek, gayet üretken bir görev gibi görünse de bir dikkat dağıtıcıdır.
Süre sınırlamalı bir planlama yapmak, dikkatinizin dağılıp
dağılmadığını bilmenin tek yoludur. Eğer zamanınızı, yapmayı planladığınız şeyi yaparak geçirmiyorsanız, hedeften
sapmışsınızdır.
Haftalık bir zaman sınırlamalı plan oluşturmak için hayatınızın her alanında ne kadar zaman harcamak istediğinizi
71
�. '· ı:ı
· ..
Nir Eyal
belirlemelisiniz. Kendinize, önemli bir ilişkiye ve işe ne kadar zaman harcamak istiyorsunuz? Lütfen \"iş\" kelimesinin
sadece ücretli işler anlamına gelmediğini not ediniz. İş alanı
sosyal hizmet, aktivist eylemler ve yan projeleri içerebilir.
Her alanda ne kadar zaman değerlerinize karşı tutarlı olmanıza izin verecek? Mükemmel haftanız için haftalık bir
takvim taslağı oluşturarak işe başlayın. Eklerde ve NirAndFar.com/lndistractable adresinde ücretsiz bir çevrimiçi boş
taslak bulabilirsiniz.
Ardından, her hafta aşağıdaki iki soruyu kendinize sorarak düşünmek ve takviminizi düzenlemek için planınızda on
beş dakikalık bir zaman belirleyin:
Soru ı (Düşünme): \"Planımda yapacağımı belirttiğim
şeyleri ne zaman yaptım ve ne zaman dikkatim dağıldı?\" Bu
soruya cevap vermek için geçen haftaya dönüp bakmalısınız.
6. Bölüm'de yer alan Dr. Bricker'ın önerdiği iç tetikleyicileri
not etme önerilerine göre, bu kitabın ekler kısmında yer alan
Dikkat Dağıtıcı Takibi'ni de kullanarak, ne zaman ve neden
dikkatinizin dağıldığını not etmenizi öneririm.
Eğer bir içsel tetikleyici dikkatinizi dağıtıyorsa, bu bir
daha ortaya çıktığında onunla başa çıkmak için hangi stratejileri kullanacaksınız? Telefon görüşmesi veya geveze bir iş
arkadaşı gibi dışsal tetikleyiciler yapmak istediğiniz şeyi bırakmanız için sizi harekete geçirdi mi? (Dışsal tetikleyicileri
kontrol etmekle ilgili taktiklere üçüncü kısımda yer vereceğiz.) Ya da dikkat dağınıklığına bir planlama hatası mı neden oldu? Bu durumda, sonraki soruya yanıt verebilmek için
Dikkat Dağıtıcı Takibi notlarınıza bakabilirsiniz.
Soru 2 (Düzenleme): \"Değerlerimi yaşayabilmem için
bana zaman verecek şekilde takvimimde yapabileceğim değişiklikler var mı?\" Belki beklenmedik bir şey ortaya çıktı
veya belki de gününüzü nasıl planladığınızla ilgili bir sorun
vardı. Zaman sınırlaması, bize her haftanın bir mini deney
72
Değerlerinizi Zamana Çevirme
olduğunu düşünmemize imkan tanır. Amaç, bir önceki haftanın programında planlarınızın neresinde sorun yaşadığınızı bulmanız ve böylece gelecek seferlerde takibinizi kolaylaştırmaktır. Buradaki fikir, günün her anında dikkat çekiciler ve
dikkat dağıtıcılar arasındaki farkı bulmanıza yardımcı olarak,
planlarınızı zaman içinde geliştirecek bir uygulamaya bağlı
kalmanızdır.
Hayatlarımız değiştiğinde, programlarımız da değişebilir.
Fakat programımız bir kere belirlendiğinde, anafıkir bir sonraki sefer onu geliştirmeye karar verene kadar mevcut plana
bağlı kalmaktır. Plan yapma tecrübesine, bir eğitim çavuşu
gibi değil, meraklı bir biliminsanı gibi yaklaşmak her tekrarda bize daha iyi olma özgürlüğünü verir.
Bu bölümde, hayatınızdaki üç alanda dikkat çekiciler için
nasıl zaman yaratacağınıza bakacağız. Ayrıca, hayatınızdaki
iş arkadaşları ve yöneticiler gibi paydaşlarla zamanınızı nasıl
geçireceğinize dair beklentileri senkronize etmeyi de tartışacağız.
Devam etmeden önce, planınızın şu anda neye benzediğine bir bakın. Yaptığınız şeyleri sormuyorum, yazarak yapmayı taahhüt ettiğiniz şeyleri soruyorum. Programınız zaman
sınırlamalarıyla dikkatlice doldurulmuş mu yoksa programınızın çoğu kısmı boş mu? Sizi yansıtıyor mu? Başkalarının
zamanınızı çalmasına izin mi veriyorsunuz yoksa onu sınırlı
ve değerli bir kaynakmış gibi koruyor musunuz?
Değerlerimizi zamana dönüştürerek, dikkat çekiciler için
zamanımız olduğundan emin oluruz. Eğer önceden planlama yapmadıysak ne birilerini suçlamalı ne de her şey dikkat
dağıtıcı bir hale geldiğinde bunlardan şikayet etmeliyiz. Pürdikkat olmak çoğunlukla, her gün dikkat çekiciler için zaman
ayırdığınızdan emin olmak ve istediğiniz hayatı -kendinizle,
ilişkilerinizle ve işinizle ilgilenmeyi içeren- yaşamanıza engel olan dikkat dağıtıcıları ortadan kaldırmakla ilgilidir.
73
Nir Eyal
74
UNUTMAYIN!
• Sizi neyden alıkoyduğunu bilmediğiniz sürece bir ,eye dikkat dağıtıcı diyemezsiniz. Önceden planlama yapmak, dikkat
çekiciler ve dikkat dağıtıcılar arasındaki farkı bilmenin tek yoludur.
• Takviminiz değerlerinizi yansıtıyor mu? Olmak istediğiniz kişi
olmak için değerlerinizi yaşamaya zaman ayırmalısınız.
• Gün i�indeki zamanınızı sınırlandırın. Hayatınızdaki üç alan olan
kendiniz, ilişkileriniz ve işiniz, zamanınızı nasıl harcayacağınızı planlamak için bir çerçeve sunar
• Dü,ünme ve düzenleme. Programınızı düzenli olarak yenileyin
fakat bir kez yaptıktan sonra ona bağlı kalın.
1 0. Bölüm
Çıktı ları Deği l,
Girdileri Kontrol Etme
YASAM ALANLAR!
.
75
Nir Eyal
Hayatınızı temsil eden bu görselde siz, üç yaşam alanının
merkezindesiniz. Her değerli şey gibi sizin de bakım ve ilgiye
ihtiyacınız var ve bu, zaman gerektirir. Tıpkı patronunuzla
yapacağınız bir toplantıyı ertelemeyeceğiniz gibi kendiniz
için ayarladığınız randevuları da asla ekmeyin. Sonuçta, istediğiniz hayatı yaşayabilmenize yardımcı olması için kim
daha önemli?
Egzersiz, uyku, sağlıklı yiyecekler, okumak veya bir şeyler
dinlemek için ayrılan zaman, daima kendimize bir yatırımdır. Bazı insanlar bilinçli farkındalığa, manevi bağlara veya
tefekküre değer verir ve dua etmek veya meditasyon yapmak
için zaman isteyebilir. Bazılarıysa yeteneğe değer verir ve
kendi başına kalıp hobileriyle zaman geçirmek isteyebilir.
Kendinizle ilgilenmek üç yaşam alanının çekirdeğidir
çünkü diğer ikisi sizin sağlığınıza ve zindeliğinize bağlıdır.
Eğer kendinizle ilgilenmezseniz, ilişkileriniz bundan etkilenir. Aynı şekilde, kendinize fiziksel ve psikolojik olarak sağlıklı olmak için ihtiyacınız olan zamanı vermediğiniz takdirde işinizde en iyi performansa ulaşamazsınız.
\"Kendinize ayırdığınız\" zamana öncelik vererek ve bunu sınırlayarak başlayabiliriz. Temel düzeyde, programımızda uyuma, hijyen ve düzgün bir beslenme için zamana ihtiyacımız
vardır. Bu ihtiyaçları karşılamak kulağa basit gelse de zaman
sınırlamasını öğrenmeden önce, gece geç saatlere kadar işyerinde kalmaktan ve sonrasında da akşam yemeği için hızlıca
bir duble çizburger, kıvırcık patates ve çikolatalı milkshake almaktan dolayı suçlu olduğumu itiraf etmeliyim - özendiğim
sağlıklı hayat tarzıyla uzaktan yakından ilgisi yok.
\"Kendinize ayırdığınız\" alanda değerlerinizi yaşamak için
zaman ayırarak, takviminiz üzerinde düşünmeye ve olmak
istediğiniz kişinin niteliklerini hayal etmeye zaman bulabileceksiniz. Vücudunuz ve zihniniz güçlü olduğunda sözlerinizi
yerine getirme olasılığınız da artacak.
76
Çıktıları Değil, Girdileri Kontrol Etme
\"Kendimiz için zamanımızı programlamak güzel de, zaman ayırdığımız halde istediklerimizi tamamlayamazsak ne
olacak?\" diye düşünüyor olabilirsiniz.
Birkaç yıl önce her sabah üçte uyanmaya başladım. Yıllar boyunca dinlenmenin ne kadar önemli olduğunu anlatan makaleler okudum ve araştırma sonuçlarının kesin
olduğunu biliyordum - kaliteli bir uykuya ihtiyacımız var.1
Yatakta dönüp durur, yedi sekiz saatlik hiç uyanmadan
uyuma planımın başarısız olmasından dolayı hayal kırıklığı yaşardım. Programımda yer alıyordu, o zaman neden
uyuyamıyordum? Uyuyabilmenin tamamen benim kontrolümde olmadığı ortaya çıktı. Bedenimin uyanmama neden
olmasına engel olamazdım ama karşılığında ne yaptığımı
kontrol edebilirdim.
En başta işler planlandığı gibi gitmediğinde herkesin yaptığını yaptım - çıldırdım. Yatakta uzanıp uyuyor olmamamın
ne kadar kötü olduğunu ve sabah kalktığımda ne kadar halsiz
olacağımı düşünür ve sonra da ertesi gün yapmam gereken
işleri düşünmeye başlardım. Bu düşüncelere kafa patlatır ve
başka bir şey düşünemeyecek hale gelirdim. işin kötüsü, tekrar uyuyamıyor olmama üzüldüğüm için tekrar uyuyamıyordum - insomnia'nın yaygın bir sebebi. 2
Ruminasyonumun aslında bir dikkat dağıtıcı olduğunu
fark ettikten sonra, onunla daha sağlıklı bir şekilde ilgilenmeye başladım. Yani, eğer uyanırsam \"vücut ihtiyaç duyduğu
şeyi alır\" şeklindeki basit bir mantrayı tekrarlayacaktım. Bu
incelikli zihinsel değişim artık uykuyu bir gereklilik olmaktan çıkarıp baskıyı ortadan kaldırdı. Benim görevim, bedenime dinlenmesi için uygun zamanı ve yeri sağlamaktı - sonrasında olanlar benim kontrolümün dışındaydı. Gece yarısı
uyanmayı Kindle marka e-kitap okuyucu ile kitap okumak
için fırsat olarak düşünmeye başlayıp ne zaman uykuya dala77
Nir Eyal
cağımla ilgili endişelenmeyi bıraktım.• Kendimi, tam o anda
uyumak için yeterince yorgun değilsem, demek ki vücudum
ihtiyacı olan dinlenmeyi zaten elde etmiştir, diyerek ikna
ettim. Zihnimin endişeden uzaklaşarak rahatlamasına izin
verdim.
Bunun nereye gittiğini görüyorsunuz, değil mi? Ruminasyonum bir kez durunca uykusuz gecelerim de bitti. Kısa zamanda dakikalar içinde uykuya dalmaya başladım.
Burada yeterince uyuyabilmekten öte bir ders var. Zamanımız söz konusu olduğunda, kontrol edemeyeceğimiz
sonuçları düşünmeyi bırakıp elde edeceğimiz faydalara
odaklanmak çıkış yoludur. Bir şey yaparken harcadığımız zamanın olumlu sonuçlan bir kesinlik değil, umuttur.
Kontrol edebildiğimiz tek �ev bir görev için
av1tdığımız zamandır.
Herhangi bir zamanda uykuya dalabilmek veya masamda
oturduğumda kitabım için harika bir fikrin aklıma gelmesi
benim kotrolümde değil, ancak kesin olan bir şey var: ister
uyumak istediğim zaman yatakta olmak isterse de iyi bir iş
çıkarmak istediğim zaman masamda olmak olsun, doğru
yerde ve doğru zamanda değilsem yapmak istediğim şeyi yapamayacağım. Orada olmamak, başarısızlığı garanti eder.
Her dakika daha fazlasını yaparak dikkat dağıtıcılarla ilgili sorunumuzu çözeceğimizi düşünmeye eğilimliyiz, fakat -----
çoğu zaman gerçek ----
sorun, yapacağımızı söylediğimiz şey için
'� Kindle marka e-kitap okuyucu
···--ile uyumak diğerlerinden daha az zararlı.
78
Anne-Marie Chang, Daniel Aeschbach, Jeanne F. Duffy ve Charles A.
Czeisler, \"Evening Use of Light-Emitting EReaders Negatively Affects
Sleep, Circadian Timing, and Next-Morning Alertness\" (Işık Yayan
E-Okuyucuları Akşam Saatlerinde Kullanmak Uykuyu, Sirkadiyen
Zamanlamayı ve Ertesi Gün Uyanıklığını Olumsuz Bir Şekilde Etkiler),
Proceedings of the National Academy of Sciences ıı2, no. 4 (27 Ocak
2oı5):1232, https://doi.org/10.1073/pnas.141849oı12
Çıkttları Değil, Girdileri Kontrol Etme
kendimize zaman vermemektir. Zaman sınırlamasıyla \"kendinize\" zaman vererek ve bunu içtenlikle uygulayarak kendimize verdiğimiz sözleri tutarız.
U N UTMAYI N!
• Önce kendiniz i�in zamanı planlayın. Siz üç yaşam olanının
merkezindesiniz. Kendiniz için zaman ayırmadığınız takdirde diğer
iki olan bundan etkilenir.
• Orada olacağınızı söylediğinizde, olun. Harcadığınız zamandan
ne elde edeceğinizi her zaman kontrol edemeyebilirsiniz, fakat bir
görev için ne kadar zaman harcayacağınızı kontrol edebilirsiniz.
• Girdiler, �ıktılardan �ok daha kesindir. Konu, istediğiniz hayatı
yaşamaya gelince değerlerinizi yaşamak için gereken zamanı ayırdığınızdan emin olmak, odaklanmanız gereken tek şeydir.
79
1 1 . Bölüm
Önemli İ
liski leri Planlama
1
YASAM ALANLAR!
,
81
Nir Eyal
Aile ve arkadaşlar bizim bağlılık, sadakat ve sorumluluk değerlerimizi yaşamamıza yardım ederler. Onların size, sizin
de onlara ihtiyacınız vardır, bu yüzden ilk kez Ekonomi 101
dersinde duymuş olduğum \"arta kalan lehtar\" teriminde açık
bir şekilde çok daha önemliler. İş hayatında, bir arta kalan
lehtar, bir şirket tasfiye edildiğinde artıkları alan ahmaktır -
doğal olarak fazla bir şey almaz. Hayatta, sevdiklerimiz daha
iyisini hak ederler, hal böyleyken zamanımızı nasıl planladığımıza dikkat etmezsek, onlar da arta kalan lehtarlara dönüşeceklerdir.
En önemli değerlerimden biri; ilgili, alakalı ve eğlenceli
baba olmaktır. Bu değeri yaşamayı arzulasam da tüm gün
orada olan bir baba olmak \"yeterli\" değildir. Bir müşterimden İnternet sitemin çöktüğünü bildiren bir e-posta gelir;
tesisatçı bindiği trenin çalışmadığını ve yeniden plan yapmamız gerektiğini söyler; bankam kartımda beklenmedik bir
harcama doğduğunu bildirir. Bu arada kızım orada oturur ve
remi oyunumuzda· bir sonraki kartımı atmamı bekler.
Bu sorunla mücadele etmek için, her hafta kızımla olan
zamanımı bir amaç doğrultusunda planladım. Tıpkı bir iş
toplantısı veya kendim için olan zamanı planladığım gibi,
onunla olabilmek için de zaman ayırdım. Devamlı eğlenceli bir şeyler yaptığımızdan emin olmak için bir öğleden
sonrayı, ayn ayn kağıt şeritlerine kasabada beraber yapabileceğimiz yüzden fazla şeyi yazarak geçirdik. Sonra,
bütün şeritleri rulo haline getirdik ve onları bir \"eğlence
kavanozu\"na koyduk. Şimdi her cuma öğleden sonra, kavanozdan bir aktivite çekiyor ve gerçekleştiriyoruz. Bazen
bir müzeyi ziyaret ediyoruz, başka zaman parkta oynuyoruz
ya da kasabanın öbür ucundaki oldukça yüksek puanlı bir
dondurma dükkanını ziyaret ediyoruz. Bu zaman, sadece
ikimiz için rezerve edildi.
Bir tür iskambil oyunu. -yhn
82
Önemli İlişkileri Planlama
Doğrusu eğlence kavanozu fikri her zaman istediğim gibi
işlemiyor. New York'un havası donma seviyesinin altına düştüğünde, oyun alanına gitmek için gerekli enerjiyi bulmam
zor oluyor. O günler de ikimize de bir bardak sıcak çikolata ve birkaç Harry Potter filmi çok daha çekici geliyor. Ama
önemli olan, haftalık planımda değerlerimi yaşamayı önceliğim haline getirmiş olmamdı. Planımda yer alan bu zaman
aralığı, olmak istediğim baba olmama izin veriyor.
Aynı şekilde, eşim Julie ve ben de birbirimiz için zaman
programladığımızdan emin oluyoruz. Ayda iki kez özel bir
randevu planlıyoruz. Bazen canlı bir gösteri izliyoruz veya
egzotik bir yemekle kendimizi şımartıyoruz. Fakat çoğunlukla sadece yürüyüp saatlerce konuşuyoruz. Ne yaparsak
yapalım bu zaman mutlaka programlarımızda yer alıyor ve
bu konuda taviz vermeyeceğiz. Programlarımızda böyle bir
zamanın olmadığı durumlarda, markete gitmek veya evi temizlemek gibi başka şeyler yaparak günümüzü doldurmak
çok kolay. Julie ile planladığımız zaman aralığı, yakınlık değerimi yaşamama olanak sağlıyor. Başka hiç kimse ile onunla olduğum kadar açık olamam, fakat bu sadece bunun için
zaman yaratırsak mümkün.
Eşitlik, evliliğimde başka bir değer. Her zaman bu değeri
destekleyecek şekilde davrandığımı düşünürdüm. Yanılmışım. Eşimle düzgün bir program yapmadan önce kendimizi, evde bazı işlerin neden yapılmadığı hakkında tartışırken
bulurduk. Pek çok çalışma, heteroseksüel çiftler arasında
erkeklerin paylarına düşen ev işlerini yapmadıklarını göstermektedir ve ben de bunlardan biri olduğumu üzülerek kabul ediyorum. New York şehrinden bir psikolog olan Darcy
Lockman Washington Post gazetesinde, \"çalışan erkeklerle
birlikte olan çalışan kadınlar, ailenin çocuk bakımı sorumluluğunun yüzde 65'ini alırlar, yüzyıl değişmesine rağmen bu
rakam sabit kalıyor,\" diye yazmıştır.'
83
Nir Eyal
Fakat Lockman'ın araştırmasında görüştüğü pek çok erkek gibi, ben de eşimin üstlendiği görevlerden habersizdim.
Lockman'a bir annenin söylediği gibi:
Ben etrafta çılgınca çocuklann işleriyle uğraşırken veya
çamaşır yıkarken, o telefonda veya bilgisayannın başında. Ben öğle yemeklerini paketleyip kızımın kıyafetini hazırlayıp oğlumun ödevine yardım ederken o, elinde kahvesiyle mesajlannı okur. Sadece orada oturur. Bunu kasıtlı
olarak yapmaz. Etrafında olanlann farkında bile değildir.
Ona sorduğumda da savunmaya geçer.
Sanki Lockman benim eşimle röpörtaj yapmıştı. Fakat eğer
eşim yardım istiyorduysa neden sadece sormadı? Daha sonra nasıl yardımcı olabileceğimi bulmanın esas mesele olduğunu fark ettim. Julie bana söyleyemezdi çünkü aklında
zaten bir dolu şey vardı. Benim inisiyatif almamı, işe girişip
yardım etmeye başlamamı isterdi. Fakat nasıl yapacağımı
bilmiyordum. Hiçbir fikrim yoktu, dolayısıyla ya orada kafam karışmış bir şekilde durur ya da başka bir şey yapmak
için sıvışırdım. Pek çok akşam, geç yenen akşam yemekleri,
incinmiş duygular ve bazen gözyaşlarıyla bu senaryo tekrarlandı.
Randevu günlerimizden birinde oturup hiçbir şeyi atlamadığımızdan emin olarak, her birimizin yaptığı ev işlerini listeledik. Julie'nin listesini (sonsuz gibi görünüyordu)
benimki ile karşılaştırmak, evliğimizde eşitlik değerimin
biraz yardıma ihtiyacı olduğunu söyleyen bir uyandırma
servisi gibiydi. Ev işlerini paylaştırmaya ve en önemlisi bu
işlerin ne zaman yapılacaklarına dair bir şüphe kalmaması
için programlarımıza zaman sınırlamalarıyla eklemeye karar verdik.
Ev işlerinde daha eşitlikçi bir paylaşım için çalışmak, evliliğimdeki eşitlik değerimin bütünlüğünü geri kazandırdı, bu
84
Önemli İlişkileri Planlama
da uzun ve mutlu bir ilişkinin ihtimalini artırdı. Lockman'ın
araştırması bu faydayı destekliyor: \"Ailelerle yapılan giderek
artan sayıdaki araştırmalar ve klinik çalışmalar, evdeki eşitliğin evliliğin başarısını artırdığını, eşitsizliğin ise evliliği baltaladığını göstermektedir.\"
Ailem için zaman ayırmak ve onların sadece zamanımın
arta kalan lehtarları olmadığından emin olmak, eşim ve kızımla ilişkimi büyük ölçüde iyileştirdi.
Sevdiğimiz insanlar zamanımızdan ne kaldırsa onu
kullanmakla vetlnmemell. Planımızda değerlerimizi
vaşamak ve pavıaşım vapmak için zaman ver aldığı
takdirde herkes bundan favda görür.
Bu yaşam alanı ailemizin ötesine uzanır. Hayatımızdaki
önemli ilişkilerimiz için zaman ayırmıyor olmamız çoğu
insanın fark ettiğinden daha zararlıdır. Son çalışmalar göstermiştir ki, sosyal etkileşimin eksikliği sadece yalnızlıkla
sonuçlanmaz, bir dizi fiziksel zararı da vardır. Aslında, yakın
arkadaş eksikliği sağlığınız için zararlı olabilir.
Arkadaşlıkların yaşam süresini etkilediğine dair belki de
en büyük kanıt Harvard Yetişkin Gelişimi Çalışması'ndan
gelmektedir.2 Araştırmacılar, ı938'den beri 724 erkeğin fiziksel sağlığını ve sosyal alışkanlıklarını izlemektedir. Araştırmanın şimdiki yöneticisi Robert Waldinger, TEDx konuşmasında \"Yetmiş beş yıllık bu araştırmamızda elde ettiğimiz
en net mesaj : iyi ilişkiler bizi daha mutlu ve sağlıklı kılar.
Nokta.\" Waldinger'e göre sosyal ilişkileri olmayan kişiler,
\"daha az mutludur; sağlıkları orta yaşların başında kötüleşir;
beyin fonksiyonları daha erken yavaşlar; (ve) yalnız olmayan
insanlara göre ömürleri daha kısadır.\"3 Waldinger, \"Sadece arkadaşlarınızın sayısı değil, yakın ilişkilerinizin kalitesi
önemlidir,\" diye uyarıyor.
B'ı
Nir Eyal
Kaliteli bir arkadaşlık nasıl olur? insanların yaşamları
boyunca nasıl etkileşimde bulunduklarını inceleyen, Ohio
Üniversitesi'nde kişilerarası iletişim alanında öğretim üyesi
olan William Rawlins, Atlantic'e tatmin edici bir arkadaşlığın
üç şeye ihtiyacı olduğunu söyledi: \"Konuşacağın biri, güveneceğin biri ve eğleneceğin biri.\"4 Konuşacak, güvenecek ve
eğlenecek birini bulmak gençken çoğu zaman kolayc;a olur,
fakat yaşımız ilerledikçe arkadaşlığın nasıl sürdürülmesi
gerektiği daha az nettir. Mezun oluruz ve yollarımız ayrılır,
kariyerimizi takip eder ve en iyi arkadaşlarımızdan kilometrelerce ötede yeni hayatlara başlarız.
Birdenbire iş yükümlülükleri ve hırslan dostlarınızla bira
içmekten daha önemli olur. Eğer resme çocuklar da dahil
olursa, kasabadaki eğlenceli uzun geceler kanepede yorgun
gecelere dönüşür. Ne yazık ki, insanlara daha az zaman ayırdıkça, yeniden bağlantıya geçmenin çok garip olacağı güne
kadar onlarsız olmak kolaylaşır.
Ancak araştırmaların ortaya koyduğu gibi, arkadaşlığımızın
can çekişmesine izin vererek kendi bedenimiz ve zihnimizi
de kötü beslemiş oluruz. Eğer arkadaşlığın yiyeceği beraber
zaman geçirmekse, hepimizin doyduğundan nasıl emin olabiliriz?
Yoğun programlarımıza ve çocuklara rağmen, ben ve
arkadaşlarım düzenli olarak bir araya geldiğimizden emin
olduğumuz an bir alışkanlık geliştirdik. Buna \"kibbutz\" diyoruz, İbranice'de \"toplanma\" anlamına geliyor. Toplanmamız için ben ve eşim dahil dört çift, her iki haftada bir piknik
yemeğinde bir soruyu yanıtlamak için bir araya geliyoruz.
Sorular, \"Ailenin sana öğrettiği için minnettar olduğun şey
nedir?\" gibi derin bir konu da olabilir veya \"Çocuklarımızı,
86
Önemli İlişkileri Planlama
piyano çalmak gibi istemedikleri şeyleri yapmaya zorlamalı
mıyız?\" gibi daha işlevsel de olabilir.
Ortada bir konu olması iki şekilde yardımcı oluyor: Birincisi, havadan veya spordan konuşmak gibi boş muhabbetleri
geçmemizi sağlayarak gerçekten önemli bir konuyu açmamızı kolaylaştırıyor; ikincisi, sıklıkla erkeklerin bir köşede,
kadınların bir köşede olduğu cinsiyet ayrımını engelliyor.
Konuşmak için günün sorusunun olması hep beraber konuşmamızı sağlıyor.
Toplanmanın en önemli tarafı tutarlı olması; her ne olursa olsun, kibbutz her iki haftada bir takvimimizde yer alıyor
- aynı saatte ve aynı yerde. Yer belirlemek için e-posta gönderip almaya gerek kalmıyor. Hatta daha kolay olması için,
her çift kendi yemeğini getiriyor ki hazırlık ve temizlik derdi de olmasın. Eğer çiftlerden biri gelemezse de sorun değil,
kibbutz planlandığı gibi devam ediyor.
Toplanma yaklaşık iki saat sürüyor ve ben her zaman buradan yeni fikirler ve farklı görüşlerle ayrılıyorum. En önemlisi, kendimi arkadaşlarıma daha yakın hissediyorum. Yakın
ilişkilerin önemi göz önüne alındığında, önceden planlama
yapmamız önem arz eder. Kibbutz için ayrılan bir zaman olduğunu bilmek, onun gerçekleşmesini mümkün kılar.
Arkadaşlığınızı doyurmak için nasıl bir aktiviteye ihtiyacınız olursa olsun, ona takviminizde yer ayırmanız önemlidir. Arkadaşlarımızla harcadığımız zaman sadece zevkli bir
şey değildir - aynı zamanda gelecekteki sağlığımıza ve iyi
oluşumuza da bir yatırımdır.
UNUTMAYIN!
• Sevdiğiniz insanlar artık zamanınızdan daha fazlasını hak
ederler. Eöer birileri sizin için önemliyse, takviminizde düzenli olarak onlar için bir zaman ayırın.
87
Nir Eyal
88
• Partnerinizle, randevu planlamanın ötesine g�in. Eşit bölündüOünden emin olmak için takviminize ev işlerini de ekleyin.
• Yakın arkadaşlann eksikhli sallılınız i�in tehlikeh olabilir.
Düzenli bir oraya gelmeler plonloyorok önemli ilişkilerinizi koruduğunuzdon emin olun.
1 2. Bölüm
işverindeki Paydaşlarla
Senkronize Olma
YASAM ALANLAR!
,
il')
Nir Eyal
Diğer yaşam alanlarından farklı olarak size işiniz için zaman
ayırmanızı hatırlatmama gerek yok. Bu alan söz konusu olduğunda muhtemelen fazla seçeneğiniz yok zaten. Bu alanda geçirdiğiniz zaman diğer alanlardan daha fazla vaktinizi
alacağından, burada geçirdiğiniz zamanın sizin değerlerinizle uyumlu olması çok daha önemlidir.
Çalışmak insanların işbirliği, çalışkanlık ve süreklilik değerlerini yaşamalarına yardımcı olabilir. Bir başkasının yararına bir iş yaptığımızda -müşteriler veya önemli bir konu
gibi- anlamlı bir şey üzerine zaman harcamamıza da olanak
tanır. Ne yazık ki, pek çoğumuz iş günümüzü telaşlı bir karmaşa, sürekli kesintiye uğramalar, anlamsız toplantılar ve
bitmeyen bir e-posta akışı içinde buluruz.
Neyse ki, böyle olmak zorunda değil. İşyerinde, değerlerimizi ve birbirimize karşı beklentilerimizi netleştirerek daha
fazlasını yapıp daha iyi yaşayabiliriz. İşyerinde zamanımızı
nasıl geçirdiğimizi netleştirmek, olumlu iş ilişkisinin temel
niteliği olan şeyi teşvik eder ve sağlamlaştırır: Güven.
Her şirketin kendi politikaları vardır. Ancak konu çalışanların iş yüklerini nasıl yönettiğine geldiğinde, pek çok müdür iş arkadaşlarının zamanlarını nasıl değerlendirdiklerine
dair çok az fikre sahiptir. Benzer şekilde, çalışanların da bilmedikleri en büyük şey hem işte hem de iş dışında zamanlarını nasıl harcamaları gerektiğidir. Çalışanlar mesai saatleri
dışında ne kadar esnek olmalıdır? Kutlamalara veya \"mecburi eğlence\" ile dolu olan diğer etkinliklere katılmak zorunda
mıdırlar? Müdürler ve müşteriler çalışanlardan son dakika
teslimlerini tamamlamalarını bekleyecek mi? Şehir dışından
yöneticiler geldiğinde, çalışanlar eşlerini geç saatlere kadar
dışarı da olabilecekleri konusunda önceden uyarmalı mı?
Bu sorular önemli çünkü programınızı, sonuç olarak da
diğer yaşam alanlarına ayırdığımız zamanı doğrudan etkiliyor. Yakın zamandaki bir araştırma çalışanların yüzde
90
İşyerindeki Paydaşlarla Senkronize Olma
83'ünün e-postalannı işten sonra kontrol ettiklerini göstermiştir.1 Aynı çalışma, katılımcıların üçte ikisinin tatile
giderken yanlarına dizüstü bilgisayar veya akıllı telefon gibi
işle ilgili cihazları aldıklarını belirtmektedir. Katılımcıların
yaklaşık yansı aile veya arkadaşlarla yemek yerken işle ilgili
e-postalar gönderdiklerini belirtmişlerdir.
İşyerinde geç saatlere kadar kalmak veya mesai sonrası
işle ilgili mesajlara cevap vermek için baskı altında hissetmek, aile ve arkadaşlarımızla daha az vakit geçirmek veya
kendimiz için daha az şey yapmak demektir. Eğer bu talepler
çalışanın başta anlaştığından daha fazla olmaya başlarsa, kişinin sağlığı ve ilişkileriyle beraber güven ve sadakati de zarar
görebilir. Sorun şu ki, biz bu rolün içine girene kadar bu sorulara nasıl karşılık vereceğimizi doğal olarak bilmeyiz.
İşverenin bakış açısından da bilinmeyen pek çok şey vardır. Görevler ve projeler önceden planlandığından daha uzun
sürdüğünde ve beklentiler karşılanmadığında, müdürler bunun nedenini tahmin etmeye başlar. Çalışanın kapasitesi
mi yeterli değildir? Motive mi olmamıştır? Başka bir iş mi
arıyordur? Çalışanlar zamanlarını nasıl geçiriyorlar? Düşük
performansa karşılık olarak yöneticiler, çalışanlardan daha
fazla ve daha uzun saatler çalışmalarını ister. Ancak genel
olarak düşünmeden verilen bu tepki, çalışanlardan beklediklerinden daha fazlasını vermelerini ister, iş ilişkisini strese
sokar ve onları kurnazca hamlelere iter.
Bu hamleler nasıl görünür? Genellikle bilinçli olmayacak
şekilde, kendimizi düşük öncelikli işleri yaparken, masalarımızda oyalanırken, iş arkadaşlarımızla çok fazla gevezelik
yaparken ve genellikle üretken çıktıları azaltırken buluruz.
Diğer zamanlarda (belki de bilinçsiz olarak, şirketin öncelik sıralamasında yer almayan ama iş gibi görünen sahte
görevleri yaparak şirketi sabote ederiz. (Mesela kişisel projelere odaklanmak, şirket içinde gizli kapaklı işler yapmak,
91
Nir Eyal
daha fazla e-posta göndermek veya gereğinden fazla toplantı
yapmak.) Bu tarz hamlelerin insanlar daha fazla çalıştıkça
arttığı görülür. Aslında, araştırmalar haftada elli beş saatten
fazla çalışan kişilerin üretkenliğinin azaldığını bulmuştur;
bu sorun, daha fazla hata yapmaları ve iş arkadaşlarının daha
gereksiz işler yapmasına sebep olarak daha karmaşık hale gelir ve daha çok zaman harcanarak çok daha iş yapılmasıyla
sonuçlanır. 2
Bu çılgınlığın çözümü nedir?
Ayrmtıll bir zaman kısıtlaym takvim kullanmak,
işverenler ve çallşanlar arasmdakl merkezi güven
anlaşmasmı netleştirmeye yardımCJ olur.
Düzenli görüşmelerle, her iki taraf da çalışanın zamanının
düzgün kullanılıp kullanılmadığına ve daha önemli konulara zaman ayırmalarına yardımcı olmaya ilişkin bilinçli karar
verebilir.
Manhattan'da büyük bir teknoloji firmasında reklam satış
yöneticisi olarak çalışan April, programıyla sorun yaşıyordu.
Bir yönetim pozisyonu peşinde daha fazla satış ve daha fazla
çalışma için artan baskı onun dostça tavrını bozmuştu. Bu
baskılar April'ın programına daha fazla toplantı, daha fazla
planlanmamış görüşme ve daha fazla e-posta olarak zarar
vermişti. Bu ek görevler aslında odaklanması gereken önceliklerine yer bırakmamıştı: Müşterileriyle ilgilenme, daha
çok satış işlemi tamamlama ve daha iyi sonuçlar sunabilme.
April ile ofisinde görüştüğümde bunalmış görünüyordu.
Yıllık satış kotası olan ıs milyon doların üçte birini tamamlamak için iki ayı kalmıştı ve aklının başka yerde olduğunu
görebiliyordum. April hedefine ulaşamayacağından korkuyordu ve sorunun kendisinde olduğuna karar vermişti - yeterince sıkı çalışmıyordu ve bu nedenle daha iyisini yapma92
işverindeki Pavdaşlarla Senkronize Olma
lıydı. Onun zihninde daha iyisi, daha da uzun saatler boyu
çalışmak anlamına geliyordu.
Daha üretken olmaya çabalamak April'ı perişan ediyor ve
hayatın diğer alanlarını ihmal etmesine neden oluyordu. Sorun üretkenlik değildi; çok kısa zamanda çok iş çıkarabilen
üretken biriydi. Sorun daha ziyade, zaman sınırlı bir programının olmamasıydı, kendi kendini kısıtlayan inancıyla birlikte sorun onun zaman yönetimi değil, bizzat kendisiydi. Bir
gün öğle yemeğinden sonra bana, \"Çok yavaşım,\" dedi. Aslında April ile ilgili bir sorun yoktu. Yavaş değildi fakat yeni
görevi için üretkenlik gereçlerinden yoksundu.
İşteki zamanını planlamak ona kendiliğinden gelmese de
April tamamlamak istediği en önemli görevleri hesaba katabilmek için çalışma gününü bölümlere ayırdı. Yeni müşteri edinmek için teklif hazırlamanın, bölünmediği takdirde
daha hızlı ve daha iyi yapılabileceğini fark ederek, öncelikle
odaklı çalışmaya zaman ayırdı. Her oyalama onu yavaşlattı
ve satış konuşmasını düzenlemeye geri dönmesini zorlaştırdı. Sonra belli bir süreyi müşteri aramalarına ve toplantılara, öğleden sonrasını da e-postalar ve mesajlarla ilgilenmeye
ayırdı. April'i işiyle ilgili zaman sınırlamalı planını müdürü
David ile paylaşmaya teşvik ettim.
Planını tartışmak için oturduklarında, April şaşkınlıkla
David'in planlı bir güne bağlı kalma amacını ne kadar desteklediğini öğrendi. \"Kendimi paraladığımı biliyordu,\" dedi.
\"Haftalık bir program teklif ettiğimde, aslında rahatlamış
göründü. Bana ailemle olup olmadığımı tahmin etmek yerine, beni ne zaman arayabileceğini ya da mesaj atabileceğini
bilmesinin yardımcı olacağını söyledi.\"
David ile oturduğunda takvimini tıkayan pek çok taahhüdün onun için anlaşmaları tamamlamak için harcadığı
zamandan daha önemli olmadığının farkına vardı. Yeni
keşfettikleri bu uyum sayesinde David onun bu kadar çok
93
Nir Eyal
toplantıya katılmasına, bu kadar çok insana rehberlik etmesine gerek olmadığı konusunda hemfikir oldu ve bunun,
en önemli görevine -kazancı artırma- zaman ayırdığı sürece kariyer hedeflerini olumsuz etkilemeyeceğine dair güvence verdi.
Senkronize olarak kalabilmelerine yardımcı olması için
April ve David her pazartesi saat on birde on beş dakikalık
toplantılar yapmaya karar verdiler. Haftalık planını gözden
geçirerek her ikisi de April'in zamanını doğru harcadığından
emin olacaklar ve eğer gerekirse uygun şekilde düzeltme yapabileceklerdi. Toplantı sonunda iş günü üzerinde daha fazla
kontrole sahip olabileceğini ve geceleri telefonda harcadığı
-özel hayatına mal olan- zamanını geri alabileceğini fark
etti. April sonuçtan çok memnun oldu: Değerlerine saygı
gösterecek şekilde bütün bir haftasına detaylı bakış, dikkat
dağıtıcıları azalttı ve en nihayetinde gerçekten istediği şeyi
yapması için ona daha fazla zaman verdi.
April'in hikayesi herkes için aynı olmayabilir. April'in zamanını tertip etme şekli sizin zamanınınızı geçirme şekliniz
olmayacak fakat ister bir aile üyesiyle ister işverenle olsun,
program senkrenizasyonu çok önemlidir. Beklentileri, zamanınızı nasıl harcayacağınıza göre ayarlamak önemlidir ve
bu, düzenli aralıklarla, öngörülebilir artışlarla yapılmalıdır.
Eğer programınız haftalık olarak senkronize edilebilirse o
zaman o sıklıkla programınızı gözden geçirin ve yöneticinizle hemfikir olun, fakat programınız günlük olarak değişiyorsa yöneticinizle günlük kontrol rutinine girmeniz her
ikinize de fayda sağlayacaktır. Eğer birden fazla yöneticiye
rapor veriyorsanız, zaman sınırlamalı bir takvim zamanınızı
nasıl harcadığınız konusunu ayarlamanıza yardımcı olabilir.
Planınız şeffaf olduğu zaman ne yapılacağı konusunda bir
gizem olmayacaktır.
Unutmayın, Pürdikkat Modeli dört kısımdan oluşur. içsel
94
işyerindeki Paydaşlarla Senkronize Olma
tetikleyicilerde ustalaşmak ilk adım ve dikkat çekiciler için
zaman ayırmaksa ikinci adımdır fakat çok yakında öğreneceksiniz ki, yapabileceğimiz daha çok şey vardır. Beşinci kısımda işyeri kültürüne ve ısrarcı dikkat dağıtıcıların neden
çoğu zaman örgütsel bir işlev bozukluğu olduğuna bakacağız. Şimdilik basit ama hayli etkili olan plan senkronizasyonu tekniğini hafife almamak önemlidir.
İster işyerinde ister evde bir başımıza olalım, önceden
planlama yapmak ve programımıza zaman kısıtlaması koymak pürdikkat olmanın önemli bir adımıdır. Zamanımızı
nasıl harcadığımızı tanımlayıp hayatımızdaki paydaşlarla senkronize olarak önemli olan şeyleri yaptığımızdan ve
önemsizleri görmezden geldiğimizden emin oluruz. Bu, bizi
gün içindeki önemsiz şeylerden kurtarır ve boşa harcayamayacağımız zamanı bize geri verir.
Fakat bu zamanı elde ettiğimizde, bundan en iyi şekilde
nasıl yararlanacağız? Sonraki bölümde bu konuyu inceleyeceğiz.
UNUTMAYIN!
• Gün i�inde dikkat �ekicilere zaman ayırabilmeniz i�in i'fe·
rindeki paydaşlarınızla programınızı senkronize etmeniz
�ok önemlidir. Zamanınızı nasıl harcadıöınız görülmediöi takdirde,
iş arkadaşlarınız ve yöneticilerinizin gereksiz görevlerle dikkatinizi
daöıtma olasılıöı yüksektir.
• Programınız değiştik�e programınızı senkronize edin. Eöer
program taslaöınız günlük deöişiyorsa, günlük kontroller yapın. Ancak birçok insan haftalık bir ayarlamayı yeterli bulur.
95
Kısım 3
DISSAL TETİKLEYİCİ LERİN
1 • • • ••
iZiNi SURME
e
it
DIŞSAL TETİKLEYİCİLERİN
İzini Sürme
1 3. Bölüm
Kritik Soruyu Sorma
Serbest pazarlama danışmanı olarak çalışan Wendy bir sonraki saatte ne iş yapacağını kesin olarak biliyordu. Takvimi
ona sabah saat 09.oo'da masasında olup günün en önemli
görevi olan yeni müşteri tekliflerini yazmasını söylüyordu.
Yeni iş almaya hevesli bir şekilde, dizüstü bilgisayarını çalıştırdı ve müşteri dosyasını açtı. Kahve kupasını iki eliyle tutup yudumlarken, teklif için fantastik bir ekleme aklına geldi. Kendi kendine, \"Bu harika olacak!\" diye düşündü.'
Fakat fikrini yazma şansı olmadan telefonu bildirim sesi
ile -ping!- çınladı. Wendy önce davetsiz misafiri görmezden
geldi. Birkaç kelime yazdı ama telefonu başka bir bildirim
ile tekrar çınladı. Bu sefer ilgisi dağıldı ve meraklandı. Ya bir
müşterinin ona ihtiyacı olduysa?
Sadece ünlü bir rapçinin sosyal medyada yankılanan
önemsiz bir tweetini görmek için telefonunu eline aldı. Uygulamadan çıktıktan sonra başka bir bildirim gözüne takıldı.
Annesi ona günaydın mesajı göndermişti. iyi olduğunu bildirmek için kalp emojisi ekleyip aceleyle annesine gönderdi.
Ah, o da neydi? Profesyoneller için sosyal iletişim ağı uygula99
Nir Eyal
ması Linkedln'de parlak, kırmızı bir bildiri yanıp sönüyordu.
Belki de orada yeni bir iş fırsatı kendisini bekliyordu? Hayır.
Sadece profilini görüp beğenen bir işverendi.
Wendy cevap verme eğilimindeydi ama zamanı hatırladı.
Saat şimdi 09.20 olmuştu ve teklifinde herhangi bir ilerleme kaydetmemişti. En kötüsü de, eklemek için çok heyecanlandığı o büyük fikri unutmuştu. Kendi kendine, \"Bu nasıl
oldu?\" diye hayıflandı. Yapması gereken önemli bir işi olmasına rağmen Wendy bunu yapamıyordu. Bir kere daha dikkati dağıtılmıştı.
Tanıdık geldi mi? Hepimiz buna benzer bir sabah yaşamışızdır. Ancak, hu tür anlardaki dikkat dağıtıcının kaynağı
içsel tetikleyiciler değildir. Bildirimler, zil sesleri, alarmlar ve
hatta diğer insanlar gibi dışsal tetikleyicilerin her yerde bulunması, onları görmezden gelmeyi zorlaştırır.
Sistemimize sızan şeylerin izini sürmenin zamanı geldi.
Teknik dilde \"sızmak\", \"bir sistem ya da bilgisayardaki verilere yetkisiz olarak erişim sağlamak\" anlamına gelir.' Benzer
şekilde bizim teknolojik cihazlarımız da bizi dikkat dağıtıcılara yönlendirerek beyinlerimize yetkisiz erişim sağlayabilir.
Facebook'un ilk genel müdürü Sean Parker bu sosyal ağın
nasıl davranışlarımızı manipüle etmek için tasarlandığını
anlatarak, bir anlamda bunu itiraf etmiştir.3 \"Bu sosyal onay
için bir geribildirim döngüsü,\" demişti. \"Benim gibi bir bilgisayar korsanının ortaya çıkaracağı türden bir şey bu, çünkü
insan psikolojisindeki incinebilirliği kullanıyorsunuz.\"
Sızıntının izini sürmeye başlamak için ilk olarak teknoloji
şirketlerinin dışsal tetikleyicileri bu kadar büyük bir etki için
nasıl kullandıklarını anlamamız gerekiyor. Sıklıkla dikkat
dağıtıcılara neden olan dışsal tetikleyicilere karşı bizi duyarlı
yapan, Parker'ın tarif ettiği \"insan psikolojisindeki güvenlik
açığı\" tam olarak nedir?
Stanford Üniversitesi İkna Teknolojileri Laboratuvarı
1 00
Kritik Soruyu Sorma
kurucusu olan B. J. Fogg, 2007'de \"kitlesel kişilerarası ikna\"
üzerine bir ders verdi. Öğrencilerinden pek çoğu daha sonra
Facebook ve Uber gibi şirketlerde onun yöntemlerini kullanarak kariyerlerini sürdüreceklerdi. lnstagram'ın kurucu
ortağı Mike Krieger, daha sonra bir milyar dolara satacağı
uygulamanın prototipini Fogg'un sınıfında yapmıştı.
O sırada Stanford işletme Fakültesi'nde öğrenci olarak,
Fogg'un evinde ikna yöntemlerini daha derinlemesine öğrettiği bir eğitime katıldım. ilk ağızdan öğrenmek insan davranışlarını anlamamda bir dönüm noktası oldu. Kendisi bana
dünyaya bakışımı değiştiren yeni bir formül öğretti.
Fogg Davranış Modeli, bir davranışın (D) oluşması için,
aynı anda üç şeyin olması gerektiğini söyler: Motivasyon
(M), beceri (B) ve bir tetikleyici (T). Kısaca, D = MBT
Rochester Üniversitesi'nde psikoloji alanında öğretim
üyesi olan Edward Deci'ye göre motivasyon \"eyleme geçme
enerjisi\"dir.4 Yüksek düzeyde motive olduğumuz zaman, harekete geçmek için güçlü bir arzu ve gerekli enerjiye sahip
oluruz ve motive olmadığımızdaysa, bir görevi tamamlamak
için enerjimiz olmaz. Bu arada, Fogg'un formülüne göre beceri, eylemin kolaylığıyla bağlantılıdır. Oldukça basit bir şekilde, bir şeyi yapmak ne kadar zorsa insanların onu yapma
ihtimali o kadar azdır. Tersi olarak da bir şeyi yapmak ne kadar kolaysa onu yapma ihtimalimiz o kadar yüksektir.
insanlar yeterli motivasyon ve beceriye sahip olduklarında belirli bir davranış için hazırdırlar. Yine de kritik bir
üçüncü bileşen olmadan davranış ortaya çıkmaz. Bize sonra
ne yapacağımızı söyleyen bir tetikleyici her zaman gereklidir. Bir önceki bölümde içsel tetikleyicileri tartıştık fakat
konu her gün kullandığımız ürünlere ve dikkat dağınıklığına
neden olan kesintiler söz konusu olduğunda dışsal tetikleyiciler -çevremizde harekete geçmeye yönelten uyarıcılar- büyük bir rol oynar.
101
Nir Eyal
Günümüzd� dikkat dağıt1C1/arla mücadelemizin çoğu,
dı,sal tetlklevlcl/ere karşı bir mücadeledir.
David Pierce, Wired dergisinde \"Blackberry 2003 yılında sürekli güncellenen e-posta hizmetini sunduğunda kullanıcılar
mutlu olmuştu: Önemli haberleri kaçırma korkusuyla sürekli mesaj kutularını kontrol etmek zorunda kalmayacaklardı.
E-posta geldiği zaman, Blackberry sana haber vereceğine söz
vermişti,\" diye yazdı.5 Apple ve Google kısa süre sonra bu hizmeti takip ederek bildirimleri telefon işletim sisteminin bir
parçası yaptılar. Pierce, \"Birdenbire, dikkatinizi çekmek isteyen birinin telefonunuza atlayabilmesi için bir yol oluştu,\"
diye devam etti. \"Anlık bildirimlerin pazarlamacıların hayali
olduğu ortaya çıkmıştı: Kontrol etmeden, gelen bildirimin
bir e-posta mı yoksa bir mesaj mı olduğunu ayırt etmek işlevsel olarak imkansızdır, dolayısıyla gelen şeyi ciddiye almamak için önce onun ne olduğuna bakmalısınız.\"
Bildirimleri kontrol etmenin büyük bir bedeli vardır.
Dışsal tetikleyiciler bizi planladığımız görevlerden koparıp
alabilir. Araştırmacılar, insanların bir işi yaparken bölündüklerinde, kaybedilen zamanı telafi etmek için daha hızlı çalıştıklarını, bunun bedelinin de daha yüksek stres seviyesi ve
hüsran olduğunu bulmuşlardır.6
Dışsal tetikleyicilere ne kadar çok karşılık verirsek, beynimizi asla bitmeyen uyarıcı-tepki döngüsüne o kadar şartlandırmış oluruz. Kendimizi hemen cevap vermeye şartlandırıyoruz. Kısa süre içinde, planladığımız şeyi yapmak imkansız
hale geliyor çünkü önümüzdekiyle ilgilenmek yerine, sürekli
olarak tetikleyicilere tepki veriyoruz.
Belki de cevap gayet basit bir şekilde dışsal tetikleyicileri
görmezden gelmektir. Belki bildirimlere, aramalara ve bölünmelere karşılık vermezsek, işimize devam edebilir ve bölünmeleri hızlıca susturabiliriz.
1 02
Kritik Soruvu Sorma
Biraz durun bakalım. ]oumal of Experimental Psychology:
Human Perception and Performance• dergisinde yayımlanan
bir çalışma, telefon bildirimi almanın ve ona cevap vermemenin, bir mesaja veya aramaya cevap vermek kadar dikkat
dağıtıcı olduğunu bulmuştur.7 Benzer olarak, Austin'deki Texas Üniversitesi'nde yapılan bir çalışmanın yazarları, \"Sınırlı
kapasitedeki dikkat kaynaklan kişinin telefonuna otomatik
olarak dikkatini vermesini engellemek üzere çalıştığından ve
bu sebeple de elde bulunan görevle ilgilenmek mümkün olmayacağından kişinin akıllı telefonunun sadece orada olması, bir 'beynin odaklanma sorununa' sebep olabilir,\" iddasını
ileri sürmüşlerdir. Telefonunuzu görüş açınızda tuttuğunuzda, beyninizin onu görmezden gelmek için çok çalışması
gerekir fakat telefonunuz kolay ulaşılabilir bir yerde değilse
veya görünürde yoksa, beyniniz eldeki göreve odaklanabilir.
Neyse ki, dışsal tetikleyicilerin tamamı dikkatimiz için
zararlı değildir. Onları pek çok şekilde kendi avantajımıza
çevirebiliriz. Örneğin, teşvik edici sözler içeren kısa mesajlar
tiryakilerin sigarayı bırakmasında etkilidir.8 On ülkede yapılan bir meta araştırma, \"bulgular, sigara içme davranışının
azaltılması için kullanılan kısa mesaj müdahaleleri kesin bir
destek sağlıyor,\" sonucuna ulaşmıştır.9
Sorun şu ki, dışsal tetikleyicilerin sağlayabileceği potansiyel faydalara rağmen çok fazlasına maruz kalmak üretkenliğimizi ve mutluluğumuzu mahvedebilir. Peki, o zaman iyi ve
kötü dışsal tetikleyicileri nasıl ayırt edebiliriz? Bunun sırrı,
kritik bir sorunun cevabında yatıyor:
Tetik/evle/ mi bana hizmet eti/var voksa ben mi ona
hizmet etllvorum?
Fogg Davranış Modeli'nin tanımladığı gibi, her davranışın
üç şeye ihtiyacı olduğunu hatırlayın: Motivasyon, beceri ve
* Deneysel Psikoloji Dergisi: İnsan Algısı ve Performansı. -çn
1 03
Nir Eyal
tetikleyici. İyi haber, istenmeyen dikkat dağıtıcıları kontrol
etmek için, faydası olmayan dışsal tetikleyicileri ortadan kaldırmak kolay bir adımdır.
Odaklanabilmek.le ilgili sorun yaşayan pazarlama danışmanı Wendy'ye kendisine bu kritik soruyu sorması için meydan okuduğumda bu, faydasız dışsal tetikleyicilere hadlerini
bildirmeye başlaması için onu güçlendirdi. Dikkatinin diğer
insanlar tarafından kontrol edilmesine izin vermek yerine,
hangi dışsal tetikleyicilerin bir dikkat çekici olduğunu belirlemeye başlayabildi.
Bu kritik sorunun ışığında bakıldığında, tetikleyiciler artık gerçekte ne olduklarına göre isimlendirilebilirler: Araçlar.
Eğer onları doğru kullanabilirsek, planımızı takip etmemize
yardım edebilirler. Eğer tetikleyici planladığımız şeyi yapmamıza yardım ediyorsa, bizim bir dikkat çekici kazanmamıza
yardım ediyordur. Eğer bir dikkat dağıtıcıya neden oluyorsa,
o zaman bize hizmet etmiyordur.
Gelecek bölümde, faydasız dışsal tetikleyicileri ortadan
kaldırmak için, teknolojimizi ve fiziksel' çevremizi manipüle
etmenin pratik yollarına bakacağız. Cihazlarımızın, üreticilerin asla amaçlamadığı şekilde, izini süreceğiz ki esas mesele
tam olarak bu - teknoloji bize hizmet etmeli, biz ona değil.
U N UTMAYI N!
• Dı,sal tetikleyiciler sıklıkla dikkat dağıtıcıları ortaya �ıkarır.
Çevremizdeki zil sesleri ve elbette diğer insanlardan gelen bölünme·
ler gibi işaretler sıklıkla bizi amacımızdan saptırır.
• Dı,sal tetikleyiciler her zaman zararlı değUdir. Eğer bir dışsal
tetikleyici bizi bir dikkat çekiciye ulaştırıyorsa bize hizmet ediyordur.
• Kendimize ,unu sormalıyız: Bu tetikleyici mi bana hizmet
ediyor yoksa ben mi ona hizmet ediyorum? işte o zaman, bize
hizmet etmeyen dışsal tetikleyicilerin izini sürebiliriz.
1 04
1 4. Bölüm
İsteki Bölünmelerin İzini Sürme
1
Hastanelerin, hastalıkların iyileşmesine yardım etmesi gerekir. O zaman, her yıl hastalara yanlış tedavi uygulandığında dört yüz bin Amerikalının hastanelerde zarar görmesini
nasıl açıklarız? Çok büyük ücretlere ek olarak bu önlenebilir
hatalar, fazladan tedavi masrafı şeklinde yaklaşık 3,5 milyar dolara mal olmaktadır.' Cerrah Martin Makary ve John
Hopkins Üniversitesi'nden araştırma ortağı Michael Daniel'e
göre, \"Eğer tıbbi hatalar bir hastalık olsaydı, ABD'deki ölüm
nedenleri arasında üçüncü sırada yer alırdı. \"2
Becky Richards, Kaiser Permanente Güney San Francisco
Tıp Merkezi'nde, ilaç hatası sorunlarını çözerek hayat kurtarmanın yollarını geliştirmekle görevli özel bir ekibin üyesiydi. Eğitimli bir hemşire olarak pek çok hatanın, genellikle
dikkat dağıtan dışsal tetikleyicilerle dolu bir iş ortamının
bir sonucu olarak iyi eğitimli, iyi niyetli insanlar tarafından
yapılan oldukça insani hatalar olduğunu biliyordu. Aslında
araştırmalar, hemşirelerin ilaç hazırladıkları sırada, beş ila
on kez bölünmeye maruz kaldıklarını bulmuştur.3
Richards'ın çözümlerinden biri, en azından başlarda,
IO' ı
Nir Eyal
hemşire meslektaşları açısından pek de iyi gitmedi. Hemşirelerin, ilaç hazırladıklarını ve bölünmemeleri gerektiğini diğerlerine gösterecek parlak renkli yelekler giymelerini
önermişti. Richards, hemşirelerle ilgili bir İnternet sitesi
olan RN.com adresindeki bir makalede, \"Bunun aşağılayıcı
olduğunu düşündüler,\" dedi.4 Başlangıçtaki direnişten sonra, hata oranlan çok yüksek olan onkoloji ünitesinde çaresizce çözüm arayan bir grup hemşire buldu.
Hemşirelerin ilk baştaki hevesine rağmen, bu deney
Richards'ın beklediğinden daha fazla itirazla karşılaştı. Bunlardan birisi, turuncu yelekler \"berbat\" görünüyordu ve bazılarına göre rahatsız edici derece sıcaklatıyordu. Aynca
yeleğin anlamını öğrenmek isteyen doktorlar tarafından da
bölünüyorlardı. \"Hemşirelerin hoşuna gitmediği için tüm
fikri çöpe atmayı düşünüyorduk,\" dedi Richards.
Deneyinin sonucu dört ay sonra hastane yönetimi tarafından Richards'a verilene kadar etkileri net olarak bilinmiyordu. Richards'ın deneyinin gerçekleştirildiği birimde,
sadece yelek giymek ve bölünmelerin olmadığı bir ortamın
önemini öğrenmek sayesinde, hatalarda yüzde 4 7 oranında
bir azalma oldu.
Richards, \"O noktada hastalarımıza sırtımızı dönemeyeceğimizi biliyorduk,\" diye ekledi. Bütün hastaneye ve diğer
bakım merkezlerine yayılana kadar bütün hemşireler teker
teker uygulamayı yapmaya başladılar. Hatta bazı hastaneler,
hemşirelerin ilaçlan hazırladığı zemine \"yasak bölge\" işareti
konmuş özel bir alan yaratmak gibi kendi çözümlerini geliştirdi.s Diğerleri, çalışırlarken bölünmemeleri için özel, dikkat dağıtıcıların olmadığı odalar veya karartılmış pencereler
oluşturdu.
Bu uygulamaların istenmeyen dışsal tetikleyicileri ortadan kaldırarak hataları azaltma konusunda ne kadar etkili
olduğuna dair daha çok veri ortaya çıktı.
106
İşteki Bölünmelerin İzini Sürme
San Franclsco'dakl Kal/fornlya Üniversitesi tarafmdan
düzenlenen bir çoklu hastane çalışmast, üç yıllık
dönemde hata sayısmda yüzde 88 oramnda bir düşüş
olduğunu buldu.6
Üniversitenin Bütünleştirilmiş Hemşire Liderliği Programı'nın yöneticisi olan Julie Kliger 2009'da SFGate.com adresine, programı genişletme ilhamının beklenmedik bir yerden geldiğini söyledi - havayolu endüstrisi. Bu ilham, dikkati dağılmış pilotlar sebebiyle ı98o'lerde yaşanan kazalardan
sonra gerçekleşen ve \"steril kokpit\" kuralı denen bir dizi düzenlemedir. Düzenlemeler ticari pilotlara üç bin kırk sekiz
metre yüksekliğin altında uçarken, gerekli olmayan herhangi bir hareketi yasaklamıştı. Düzenlemeler özellikle \"gereksiz
konuşmalara katılma\" konusuna karşı çıkar ve uçuşun en
tehlikeli kısımlan olan kalkış ve inişlerde, uçuş görevlilerinin
pilotlarla iletişim kurmasını yasaklar.7
Kliger, \"Bunu bir 747 uçurmaya benzetiyoruz,\" demişti.
\"(Tehlikeli dikkat dağınıklığı alanı) onlar için üç bin kırk
sekiz metre yüksekliğin altındaki herhangi bir şeydir ...
Hemşirelerin dünyasındaysa bu, ilaçlan verirken.\" Richards
hemşirelerin yelek giyerken sadece daha az hata yapmadığını, aynı zamanda bu odaklanılmış iş süresinin daha çabuk
geçtiğini rapor etti. Kaiser Permanente Batı Los Angeles Tıp
Merkezi hemşiresi Suzi Kim, yelek giyerken \"net düşünebiliyoruz,\" dedi.8
Her ne kadar dikkat dağıtıcıların etkisi, tıp alanında çalışanlar için olduğu kadar ölümcül olmasa da bölünmeler
dikkat gerektiren her işteki çalışma performansımızı açıkça
etkiliyor. Maalesef bugünün işyerlerinde bölünmeler çok
yaygın.
Alanın yanlış kullanımı genellikle önemli bir katkı faktörüdür. Amerikan ofislerinin yüzde 7o'i açık ofis olarak plan1 07
Nir Eyal
lanmıştır.9 Duvarlarla ayrılan kişisel çalışma alanları yerine,
çalışanlar çoğunlukla iş arkadaşlarını, kahve odasını, resepsiyonu ve nerdeyse her şeyi açıkça görebilmektedirler.
Açık ofis planlarının paylaşım ve işbirliğini teşvik etmesi gerekiyordu. Maalesef 2016'daki üç yüz sayfadan uzun bir
meta çalışmaya göre, bu akım daha fazla dikkat dağınıklığına
neden oldu.10 Hiç de şaşırtıcı olmayan bir şekilde, bu bölünmelerin, genel çalışan doyumunu da azalttığı gösterilmiştir.\"
Dikkat dağıtıcı unsurların bilişsel yeteneklerimizi de tuzağa düşürebileceği düşünüldüğünde, Becky Richards'ın
yaptığı gibi harekete geçmenin vaktidir. Ofiste, Rahatsız Etmeyin anlamına gelen turuncu yelekleri giymeyi -veya kat
planlarını gözden geçirmeyi- öneriyor değilim, ben iş arkadaşlarınızdan gelen bölünmeleri engelleyecek kesin ve etkili
bir çözüm öneriyorum.
Parlak yeleklerin reçete hatalannı azaltması gibi, bir ekran işareti çalışma arkadaşlannıza pürdikkat olduğunuzun bir işaretini gönderir.
1 08
İşteki Bölünmelerin İzini Sürme
Her ne kadar ekran işareti herkes tarafından anlaşılır olsa
da, bu işaretin amacını iş arkadaşlarınızla paylaşmanızı öneririm. Bu konuşma onların da aynı şeyi yapmasına vesile
olabilir ve dikkat dağıtıcılar olmadan çalışmanın öneminin
tartışıldığı bir konuya giriş yapılmasını sağlayabilir.
Bazen bölünmenin olmadığı bir zaman isteğimizi anlatabilmek için daha açık bir yol kullanmaya ihtiyacımız olur,
özellikle evden çalışırken. istenmeyen dışsal tetikleyicileri
engelleyebilmek için aynı prensiplere uygun olarak eşim,
Amazon'dan yalnızca birkaç dolara, gözden kaçmayacak bir
başlık satın aldı. Kendisi ona \"konsantrasyon tacı\" diyor ve
led ışıklarıyla sarılı bu başlık gözden kaçması imkansız bir
mesaj gönderiyor. Onu taktığı zaman, kızıma (ve bana) açık
bir şekilde, acil durumlar haricinde rahatsız edilmemesi konusunda bir uyarı veriyor. Mucizevi bir şekilde çalışıyor.
Evden çalışırken aile fertleri birer dikkat dağıtıcı kaynağı
olabilir. Eşimin \"konsantrasyon tacı\" onun pürdikkat
olduğunu bilmemizi sağlıyor.
1 09
Nir Eyal
İster bir yelek, ister bir ekran işareti isterse de ışıklı bir taç olsun, diğer insanlardan gelen istenmeyen dışsal tetikleyicileri
azaltmanın yolu, rahatsız edilmek istemediğinizi gösterecek
açık bir işarettir. Bunu yapmak, iş arkadaşlarınız veya aile
fertlerinize sizin konsantrasyonunuzu bozacak bir hareket
yapmadan önce durmaları ve kendi davranışlarını değerlendirmeleri için yardımcı olur.
UNUTMAYIN!
• Bölünmeler hatalara neden olur. Dikkatiniz sürekli dagıtılırsa
işinizi iyi yapamazsınız.
• A�ık ofis kat planları dikkat dağınıklığını artırır.
• Odağınızı koruyun. Rahatsız edilmek istemediginizde bunun işaretini verin. insanların pürdikkat oldugunuzu bilmesi için, bir ekran
işareti veya başka bir net ipucu kullanın.
110
1 5. Bölüm
E-postaların İzini Sürme
E-posta modern çalışanların lanetidir. Biraz temel matematik, problemin ne kadar büyük olduğunu ortaya koyar. Ortalama bir ofis çalışanı günde yüz mesaj alır.' Her e-posta için
iki dakika harcandığında bu, günde üç saat yirmi dakika yapar. Eğer ortalama bir çalışma süresi, bir saat öğle yemeği hariç sabah dokuzdan akşam beşe kadarsa, o zaman e-postalar
neredeyse günün yarısını almaktadır.
Gerçekçi olmak gerekirse, bu oldukça ihtiyatlı bir tahmin,
çünkü o üç saat yirmi dakikaya e-postaların kontrolü arasında işe geri dönebilmek için harcanan zaman dahil değil.
Aslında, lntemational joumal of Jnformation Management
dergisinde yayımlanan bir makalede, çalışanların e-posta
kontrolünden sonra yeniden uyum sağlayıp işe geri dönebilmek için altmış dört saniye harcadıkları bulunmuştur.2 Günde yüzlerce kez cihazlarımızı kontrol ettiğimiz düşünülürse
bu dakikalar harcanan zamana eklenebilir.
E-posta zamanının iyi bir harcama olduğunu düşünmeyesiniz diye, Harvard Business Review dergisinde yazan araştırUluslararası Bilgi Yönetimi Dergisi. -çn
111
Nir Eyal
macılar, işyerinde e-postalarının şaşırtıcı bir çoğunluğunun
tamamen israf olduğu sonucuna varmışlardır. Yöneticilerin
e-posta için harcadıkları süre söz konusu olduğunda, \"Bu
zamanın yüzde 25'inin özellikle o yöneticiye hiç gönderilmemesi gereken e-postaları okumak ve yüzde 25'inin de yöneticinin asla cevap vermemesi gereken e-postalara cevap
vermek için harcandığını\" tahmin ediyorlar.ı Diğer bir değişle, e-postalara harcadığımız zamanın yarısı, ancak tavandaki
çatlakları saymak kadar üretken bir şeydir.
Neden e-posta bu derece devamlı bir sorun? Yanıt, psikolojimizi anlamakta bulunabilir. E-posta belki de alışkanlık
oluşturan bütün ürünlerin anasıdır. Öncelikle, değişken bir
ödül sağlar. Psikolog B. F. Skinner'ın keşfettiği gibi, güvercinler değişken bir pekiştireç programıyla ödüllendirildiklerinde kaldıraçları daha sık gagalamışlardır. Benzer olarak,
e-postalann belirsizliği kontrol etmeye ve gagalamaya devam
etmemize neden olur.4 Bize, iyi veya kötü haberler, heyecan
verici veya anlamsız bilgiler, en yakınımızdan veya bir yabancıdan gelen mesajlar ulaştırır. Bütün bu belirsizlikler, gelen
kutumuzu tekrar kontrol ettiğimizde ne bulabileceğimize
dair kuvvetli bir çekim oluşturur. Sonuç olarak, beklentinin
verdiği rahatsızlığı bastırmak için, e-posta kutusunu yenilemek adına sonsuz bir çabayla tıklamaya veya aşağı çekmeye
devam ediyoruz.
İkincisi, karşılık vermek için güçlü bir eğilimimiz vardır.
Birisi bize \"merhaba\" dediğinde veya elini uzattığında karşılık verme dürtüsü hissederiz - bunu yapmamak güçlü bir
sosyal normu bozar ve soğukluk hissettirir. Karşılık vermenin bu inceliği yüz yüze etkileşimde işe yarasa da çevrimiçi
konularda birçok soruna neden olabilir.
Son olarak ve belki de en önemlisi, e-posta, kullanmaktan
başka pek bir seçeneğimiz olmayan bir araçtır. Çoğumuzun
işleri ona bağlıdır, günlük işlerimiz ve özel hayatlarımızla o
112
E-postaların İzini Sürme
kadar iç içe geçmiştir ki ondan vazgeçmek geçim kaynaklarımız için bir tehdit oluşturur.
Yine de, hayatımızda istediğimizden daha fazla zamanımızı ve dikkatimizi alan pek çok şey gibi e-postaları da kontrol altına alabiliriz. E-postaların sağlıksız çekimini etkisiz
hale getirmek için iş rutinimizin bir parçası haline getirebileceğimiz teknikler mevcuttur. Az bir çaba ile en iyi sonuçlan
alabileceğimiz bazı tekniklere odaklanalım.
E-posta için harcadığımız zaman bir denklemle özetlenebilir. Bir günde e-posta için harcanan toplam zaman (T),
gelen mesajların sayısının (n) her mesaj için harcanan ortalama zaman (t) ile çarpılmasının bir sonucudur, yani T=n x t.
İyi planlanmış bir günde e-postaların nasıl patlatılabileceğini
hatırlatan \"TNT\" kısaltmasını seviyorum.*
Gün içinde e-postalar için ayırdığımız toplam zamanı
azaltmak için n ve t değişkenlerine bakmamız gerekiyor.
Önce n değişkenini, alınan toplam mesaj sayısını, azaltmanın yollarını araştıralım.
Karşılık vermeye olan eğilimimizi göz önünde bulundurduğumuzda, bir mesaja cevap verdiğimizde muhtemelen
karşı taraf da cevap verecektir ve bu sonsuz bir döngüyü devam ettirecektir.
Daha az e-posta almak için daha az e-posta göndermelilf/Z.
Bu çok açık gibi görünür ama çoğumuz bu temel unsura göre
hareket etmeyiz. Karşılık verme eğilimimiz o kadar kuvvetlidir ki mesajları alır almaz dakikalar içinde cevaplarız - geceleri, hafta sonları, tatillerde, zamanı hiç önemli değil.
Gönderdiğimiz ve aldığımız e-postalann çoğu acil değildir. Yine de beynimizin değişken ödüllere karşı zaafı, biçimi
* Denklemde T harfi time (zaman) ve n harfi number (sayı) kelimelerini
temsil etmekte ve İngilizcede T NT patlayıcı anlamına gelmektedir
-yhn
113
Nir Eyal
ne olursa olsun, her mesaja sanki acilmiş gibi davranmamıza sebep olur. Bu eğilim bizi sürekli olarak kontrol etmeye,
cevap vermeye ve aklınıza gelen talepleri anında bildirmeye
şartlandırıyor. Bunların tamamı yanlıştır.
ÇALIŞMA SAATLERİ GELİŞTİRME
Benim durumumda, her gün kitap ve makalelerimle ilgili bir
şeyi görüşmek isteyen düzinelerce e-posta alıyorum. Okuyucularımla görüşmeyi seviyorum fakat her e-postaya cevap
verseydim başka hiçbir şey için zaman bulamazdım. Bunun
yerine gönderdiğim ve aldığım e-postalann sayısını azaltmak
için, \"çalışma saatleri\" planlıyorum. Okuyucular NirAndFar.
com/schedule-time-with-me internet sitemden benimle on
beş dakikalık bir görüşme zamanı rezerve edebiliyorlar.
Bir dahaki sefere acil olmayan bir soru içeren bir e-posta
aldığınızda, \"Salı ve Perşembe saat 16.00-17.00 arası biraz
zaman ayırdım. Bu konu hala kafanızı kurcalarıyorsa lütfen
verdiğim gün ve saatlerde uğrayın ve bunu ayrıntılı olarak
tartışalım,\" gibi bir cevap vermeyi deneyin. Hatta benimki
gibi bir çevrimiçi planlama aracı kullanarak insanların rezervasyon yapmasını sağlayabilirsiniz.
Onlara biraz zaman tamdığmızda ne kadar çok şevin
önemsiz hale geldiğini görünce şaştracaksmız.
Karşı taraftan beklemesini isteyerek, onlara kendi başlarına
bir cevap bulmaları için bir şans vermiş olacaksınız - ya da
genelde olduğu gibi, başka bir önceliğin altında sorun ortadan kalkmış olacak.
Fakat ya mesajı gönderen kişi soruyu hala konuşmak
istiyorsa ve problemi kendi kendine çözememişse? Çok
daha iyi! Zor sorular yüz yüzeyken, yanlış anlamaların olma
114
E-postolorın İzini Sürme
riskinin daha yüksek olduğu e-postalara göre daha iyi bir
şekilde ele alınır. Sonuç olarak, insanlardan karışık sorunları çalışma saatleri içinde konuşmalarını istemek daha iyi bir
iletişimi ve daha az e-posta gelmesini sağlar.
YAVASLAMA VE TESLİMAT! GECİKTİRME
'
Daha az e-posta almanın anahtarının daha az e-posta yollamak olduğu şeklindeki sözün ardından, onları yazdıktan
epey sonra göndermenin e-posta pin-pon oyununu nasıl yavaşlatabileceğini düşünmek akıllıca olur. Ayrıca, her
e-postanın yazılır yazılmaz gönderilmesi gerektiği kuralını
kim koydu ki?
Neyse ki teknoloji bu konuda yardım edebilir. Bir cevap verip hemen göndermek yerine, Microsoft Office gibi
e-posta programlarıs ve Gmail için Mixmax gibi araçlar6 bir
mesajın teslimini geciktirmemize olanak sağlıyor. Ne zaman
bir e-postaya cevap yazsam kendime şunu sorarım: \"Bu kişi
bu cevabı en geç ne zaman görmeli?\"
Göndermeden önce tek bir tuşa daha basarak, e-postayı
gelen kutumdan ve radarımdan çıkarırım ancak e-posta
daha önce seçmiş olduğum zamana kadar gönderilmemek
üzere saklanır. Böylece, günlük olarak daha az e-posta gönderildiğinde, daha az e-posta geri gelir.
Teslimatı geciktirmek sadece başka yollarla konunun çözülmesi için zaman tanımaz, aynca istemediğim zamanlarda
e-posta gelme olasılığını da düşürür. Örneğin cuma öğleden
sonra gelen kutunuzu temizlemekten hoşlansanız da, teslimatı pazartesiye kadar ertelemek çalışma arkadaşlarınızı
strese sokmanızı engeller ve hafta sonunuzu keyif kaçırıcı
cevaplardan korumuş olur.
115
Nir Eyal
İSTENMEYEN MESAJLAR! ORTADAN KALDIRMA
Son olarak, gelen e-postaları azaltmak için etkili bir yöntem daha var. Her gün, istenmeyen mesaj selinin, pazarlama
e-postalannın ve bültenlerin hedefi oluyoruz. Bazıları faydalıdır ama çoğunluğu öyle değildir.
Bir daha almak istemediğimiz e-postaları nasıl durdururuz? Eğer e-posta geçmişte üye olduğunuz fakat artık
faydalı bulmadığınız bir bültense yapabileceğiniz en iyi şey
e-postanın en altındaki \"Üyelikten Çık\" butonuna tıklamaktır. Bu tür bir bülten yazan biri olarak, bülten yazarlarının
artık ilgilenmiyorsanız üyelikten çıkmanızı istediklerini söyleyebilirim. Listemizdeki her bir e-posta adresi için e-posta
hizmet sağlayıcılarına para ödüyoruz, dolayısıyla bunları sadece faydalı bulanlara göndermeyi tercih ederiz.
Ancak, bazı gereksiz pazarlamacılar \"Üyelikten Çık\" butonunu bulmayı zorlaştırıyorlar veya üyelikten çıksanız dahi
size e-posta göndermeye ısrarla devam ediyorlar. Bu tür durumlarda, onları \"kara deliğe\" göndermenizi tavsiye ederim.
Ben, e-postalan kullanırken arka planda çalışan basit bir
program, SaneBox kullanıyorum.7 Ne zaman bir daha asla almak istemediğim bir e-posta ile karşılaşsam, bir tıkla o göndericinin e-postasını Sane-KaraDelik klasörüme gönderiyorum. Bir kez oraya girince SaneBox yazılımı o göndericiden
bir daha e-posta almayacağıma emin oluyor.
Elbette, istenmeyen e-postaları yönetmek zaman alıyor
fakat istenmeyen e-postaların gelen kutunuza sızma ihtimalini azaltarak, bunların sayısının bir sağanaktan damlalara
dönüştüğünü göreceksiniz.
Gelen e-postaların sayısını (denklemdeki n) azaltmanın
yollarından bahsettiğimize göre, e-posta yazarken harcadığımız zaman olan ikinci t değişkenine de geçebiliriz.
E-postalarınızı gün hoyunca kontrol etmek yerine toplu
116
E-postaların İzini Sürme
olarak işleme almanın çok daha etkili ve daha az stres verici olduğuna dair artan miktarda kanıt bulunmaktadır. Bunun nedeni, beynimizin bir işten diğerine geçerken zaman
harcıyor olmasıdır, bu nedenle e-postalara tek seferde cevap
vermeye odaklanmak daha iyidir. Ne düşündüğünüzü biliyorum - e-postalan kontrol etmek için bütün gün bekleyemezsiniz. Anlıyorum. Benim de gerçekten çok acil bir şey
olup olmadığından emin olmak için gelen kutumu kontrol
etmem gerekiyor.
E-postalafl kontrol etmek �ok büvük bir sorun değil;
başımızı derde sokan şe� tekrar tekrar kontrol etme
allşkanllğımız.
Şu size tanıdık geliyor mu bir bakın: Bir simge size yeni bir
e-posta geldiğini gösterir, buna tıklarsınız ve gelen kutunuzu
aşağı doğru kaydırırsınız. Oraya bakmışken acil cevap gereken var mı diye mesajları okumaya başlarsınız, sonraya hiçbir şey bırakmazsınız. Daha sonra gün içinde gelen kutunuzu
açarsınız ve mesajda ne yazdığını doğal olarak unuttuğunuz
için, onları tekrar açarsınız. Fakat hepsini yanıtlayacak zamanınız yoktur. O akşama doğru e-postalannızın üstünden
tekrar geçersiniz. Eğer bir zamanlar benim olduğum gibiyseniz, bazı mesajları utandıracak kadar çok açabilirsiniz. Ne
kayıp ama!
ETİKETLEME
Bir e-postanın en önemli tarafının içeriği olduğunu düşünme eğilimindeyizdir fakat bu, tam olarak doğru değil. Zaman
yönetimi bakış açısına göre bir e-postanın en önemli tarafı ne
kadar acil cevap verilmesi gerektiğidir. Çünkü göndericinin
bir cevaba ihtiyacı olduğunu unutur, tekrar okuyarak vakit
kaybederiz. Bu çılgınlığın çözümü basit: Her e-postaya sade117
Nir Eyal
ce iki kez dokunun. ilk sefer e-postayı açtığınızda, kapatmadan önce şu soruyu cevaplayın: Bu mesaja ne zaman cevap
vermek gerekiyor? Her e-postayı \"Bugün\" veya \"Bu Hafta\"
diye etiketlemek, her mesaja en önemli bilgiyi eklemek ve
onu ikinci (ve son) kez açtığımızda hazır hale getirmek olur.
Elbette, çok acil, hemen bana cevap ver türü mesajları hemen cevaplayın. Herhangi bir cevaba ihtiyacı olmayan mesajlar ya hemen silinmeli ya da arşivlenmelidir.
Size e-postalarınızı başlık veya kategoriye göre etiketlemeni:z;i söylemiyorum, sadece ne zaman cevap verilmesi
gerektiğinin etiketlenmesini söylüyorum. E-postaları bu şekilde etiketlemek zihninizi dikkat dağınıklığından kurtarır
çünkü zaman sınırlı programınızda bu iş için ayrılmıştır ve
özel yerde cevap vereceğinizi bilirsiniz.
Benim durumumda, sabah kahvemden önce gelen kutumu hızlıca inceliyorum. Her mesajı ne zaman cevaplayacağınıza göre etiketlemek on dakikadan uzun sürmüyor. Çatlaklardan bir şey sızmayacağını bilmek bana huzur veriyor.
Yanıtlama zamanı gelene kadar o mesajları unutabilir ve işime odaklanabilirim.
Günlük programımda etiketi \"Bugün\" olan e-postalar
için ayrılmış bir zaman var. Acil mesajlara yanıt vermek,
e-postalar arasında gezinip hangisine gün sonuna kadar cevap verileceğini araştırmaktan çok daha hızlıdır. Ek olarak,
her hafta zaman sınırlı programımda \"Bu Hafta\" olarak etiketlediğim daha az acil olan mesajların üzerinden geçmek
için üç saatlik bir süre ayırıyorum. Son olarak, haftam bittiğinde planımı gözden geçirerek e-postalar için ayırdığım zamanın yeterli olup olmadığını kontrol ediyor ve bir sonraki
haftanın zaman sınırlı programını ayarlıyorum.
Neden mesajı ilk açtığımızda hızla bir cevap yazmıyoruz?
Telefonunuzdan bir c-postaya cevap vermek için kullanılacak iki dakika, gün iı.;i nde aldığımız yüzlerce mesajın her
118
E-postaların İzini Sürme
biri için iki dakikayı üst üste eklemek gerektiğini fark edene kadar, çok önemli değilmiş gibi duruyor. Kısa zamanda
iki dakika on, on beş veya altmış dakikaya dönüşüveriyor ve
gerçekten yapmak istediğiniz şeye odaklanmak yerine gününüzü çılgınca cevap göndermekle harcamış oluyorsunuz.
Bu mesaj canavarını öldürmek, ısrarlı dikkat dağıtıcı kaynağının izini sürmek için pek çok silah gerektirir fakat bu
kanıtlanmış teknikleri deneyerek bizi yolumuzdan alıkoyan
tetikleyicileri dizginleyebiliriz.
UNUTMAYIN!
• Sorunu par�alara ayırın. E-postalarla harcanan zaman (T), gelen
mesajların (n) her mesaj için harcanan ortalama zamanla (t) çarpılmasının bir sonucudur: T = n x t
• Alınan mesajların sayısını azaltın. Ofis saatlerinizi planlayın,
mesajların gönderim zamanını erteleyin ve zaman kaybettiren mesajların gelen kutunuza ulaşması ihtimalini azaltın.
• Her mesaja daha az zaman harcayın. E-postaları her birinin ne
zaman yanıtlanması gerektiğine göre etiketleyin. E-postaları, takviminizde bunun için planlanan zaman diliminde yanıtlayın.
119
1 6. Bölüm
Grup Sohbetlerinin İzini Sürme
Jason Fried grup sohbetlerinin \"bütün gün rasgele katılımcılarla ve gündemi olmayan bir toplantıya katılmak gibi,\"
olduğunu söyler.' Bu, özellikle dikkate alınmalı çünkü Jason
Fried'ın kurduğu firma Basecamp, popüler bir grup sohbet
uygulaması yapıyor. Elbette Fried müşterilerinin tükenmemesinin şirketinin çıkarına olduğunu biliyor. İster Basecamp, Slack, WhatsApp isterse de başka servis kullansınlar,
Fried grup sohbet uygulaması kullanan ekiplere bazı tavsiyeler veriyor.
Fried çevrimiçi bir gönderisinde, \"Öğrendiğimiz şey, grup
sohbetlerinin çok özel birkaç durumda tedbirli olarak kullanılmasının çok mantıklı olduğu,\" diye yazmıştı. \"Bir kuruluş içinde sohbetin öncelikli ve varsayılan iletişim yöntemi
olarak kullanılması ise çok daha az mantıklı. Bir dilim, evet.
Pastanın tamamı, hayır ... Bir firma çoğu zaman tek satırlık
düşünmeye başladığında her türlü kötü şey olur.\"
Fried kullandığımız araçların işyerindeki hislerimizi değiştirebileceğine inanıyor ve sonuç olarak mesajlaşmanın
tedbirli bir şekilde kullanılması gerektiğine inanıyor. \"Yor121
Nir Eyal
gun, bitkin ve endişeli? Veya sakin, serinkanlı ve aklı başında? Bunlar sadece ruh halimiz değil, kullandığımız aracın
türüne göre oluşan şartlar ve bu araçların teşvik ettiği davranış biçimleri.\" Grup sohbetlerinin eş zamanlı doğası onu
benzersiz kılsa da Fried, \"Hemen şimdi bir istisna olmalı, bir
kural değil,\" diyor.2
Grup sohbetlerinin etkin olarak yönetebilmenin dört temel kuralı:
KURAL 1: ONU BİR SAUNA GİBİ KULLANIN
Diğer senkronize iletişim kanallarını nasıl kullanıyorsak
grup sohbetlerini de öyle kullanmalıyız. Bütün gün süren bir
konferans konuşmasına katılmayacağımız gibi, grup sohbeti
için de aynı şey geçerlidir. Fried, \"Sohbeti sauna gibi düşünün - bir müddet kalın ama sonra çıkın ... Çok uzun kalmak
sağlıklı değildir,\" diye öneriyor.
Alternatif olarak, herkes aynı saatte orada olması için
grup sohbetinde bir ekip toplantısı planlayabiliriz. Bu şekilde kullanıldığında yüz yüze toplantıları azaltmak için harika
bir yöntem olabilir.
Bir grup sohbeti şirketinin CEO'sunun ürünün kullanımının sınırlandırılması gerektiğini söylemesi önemli bir
şeydir. Yine de bu hizmetleri kullanan pek çok kuruluş, çalışanlarını tüm gün süren grup sohbeti saunasında yer almaya
teşvik ediyor. Bu, bireylerin her zaman kendi başlarına değiştiremeyekleri yıpratıcı bir uygulama. Kitabın ilerleyen bölümlerinde işlevsiz şirket kültürünü ele alacağız.
KURAL 2: ONU PLANLAYIN
Grup sohbetlerinde yaygın olarak kullanılan tek satırlık yorumlar, GIF'ler ve cmojiler sürekli bir dışsal tetikleyici seli
122
Grup Sohbetlerinin İzini Sürme
oluşturuyor ve genellikle bizi dikkat çekicilerden uzaklaştırıyor. Bunun izini sürmek için, tıpkı zaman sınırlı takviminizdeki diğer görevlere yapacağınız gibi, grup sohbetlerine
yetişmek için gün içinde bir zaman programlayın.
İş arkadaşlarınıza ne zaman müsait olmadığınızı bildirmek, onların beklentilerini karşılamak için önemlidir. Günün ilerleyen saatlerinde belirli bir zamanda konuşmaya
katılacağınıza dair güvence vererek onları rahatlatabilirsiniz.
O zamana kadar da odaklanmanız gereken bir işi yaparken
\"Rahatsız Etmeyin\" özelliğini etkinleştirdiğiniz için kendinizi suçlu hissetmemelisiniz.
KURAL 3: SEÇİCİ OLUN
Grup sohbeti söz konusu olduğunda konuşmaya davet edilecek kişilere karşı seçici olun. Fried, \"Herkesi sohbete dahil
etmeyin. Sohbet edenler ne kadar az ise sohbet o kadar iyi
olur,\" diye öneriyor. Konferans görüşmesi metaforunun bir
devamı olarak, \"Üç kişilik bir konferans konuşması mükemmeldir. Altı ya da yedi kişi ile yapılan konuşma karmakarışıktır ve ne yazık ki verimsiz olur. Grup sohbetleri de farklı
değildir. Size sadece birkaçı lazım olmasına rağmen ekibin
tamamını davet etme konusunda dikkatli olun,\" diye belirtiyor. Burada anahtar nokta, katılan herkesin konuşmaya bir
katkısının olması ve konuşmadan katkı sağlamasıdır.
KURAL 4: TİTİZLİKLE KULLANIN
Hassas konular tartışılırken grup sohbetinden tamamen kaçınmak en iyisidir. Unutmayın ki karşınızdaki kişinin ruh
halini, ses tonunu, sözel olmayan sinyallerini doğrudan gözlemleyebilmek konuşmaya önemli bağlamlar ekler. Fried'in
önerdiği gibi \"Sohbet hızlı ve geçici şeyler hakkında olma123
Nir Eyal
lıdır,\" diğer taraftan, \"önemli meselelerin zamana, dikkat
çekicilere ve diğer gevezeliklerden ayn tutulmaya ihtiyacı
vardır.\"
İşin kötüsü, bazı insanlar grup sohbetinde \"sesli düşünmekten\" hoşlanır, iddia ve fikirlerini tek satırlık yazılarla
açıklar. Bu nadiren işe yarar çünkü diğerlerinin emojilerle
yaptıkları yorumlar ve diğer potansiyel dikkat dağıtıcılar arasında birinin düşüncelerini gerçek zamanlı olarak takip etmek çok zordur. Grup sohbetlerini uzun soluklu tartışmalar
ve acelece alınmış kararlar için kullanmak yerine, sohbetteki
katılımcılardan kendi fikirlerini listeleyen bir doküman hazırlamalarını ve düşüncelerini derledikten sonra paylaşmalarını istemeniz daha iyi olur.
Sonuç olarak grup sohbetleri, e-postalardan ve kısa mesajlardan çok da farklı olmayan başka bir iletişim kanalıdır.
Uygun şekilde kullanıldığında sayısız faydaya sahiptir fakat
suistimal edildiğinde ya da yanlış kullanıldığında istenmeyen dışsal tetikleyicilerden bir sele neden olur. İşin sırrı,
kritik sorumuzun altında yatıyor: Bu tetikleyiciler mi bana
hizmet ediyor yoksa ben mi onlara hizmet ediyorum? Dikkat çekicileri kazanmamıza ve dikkat dağıtıcılara neden olan
dışsal tetikleyicileri ayıklamamıza yardımcı olan grup sohbetlerini kullanmalıyız.
UNUTMAYIN!
• E, zamanlı ileti,im kanalları titizlikle kullanılmalıdır. iletişim için harcanan zaman, konsantre olmaya harcanan zamandan
fedakôrlıga dönüşmemelidir.
• Şirket kültürü önemhclir. Grup sohbeti uygulamalarını degiştirmek, şirket normlarının sorgulanmasını içerebilir. Bu konuyu beşinci
kısımda tartışacaaız.
1 24
Grup Sohbetlerinin izini Sürme
• Farklı iletişim kanalları farklı kullanımlara sahiptir. Her teknolojiyi her zaman açık tutarak kullanmak yerine işiniz için en iyi
araçları kullanın.
• Girin ve �ıkın. Grup sohbetleri yüz yüze yapılan toplantılarının yerini almakta çok iyidir fakat tüm güne yayılan bir etkinliğe dönüşürse
bu korkunç olur.
125
1 7. Bölüm
Toplantl ların İzini Sürme
Bugünün toplantıları, birbirine ne kadar sıkıldıklarını söyleyen e-postalar gönderirken toplantıya neredeyse hiç dikkatini vermeyen insanlarla doludur.' Sorunun bir parçası,
insanların kendi başlarına çözmeleri gereken bir soruna çaba
harcamaktan kaçınarak çok sık toplantı planlamalarıdır. Bazıları için yalnız çalışmak yerine iş arkadaşlarıyla konuşarak
sorunu halletmek daha iyi hissettirir. Elbette işbirliği önemlidir fakat toplantılar düşünmenin zorluğundan kaçınmak
için bir dikat dağıtıcı olmamalıdır. Toplantıları nasıl daha
faydalı hale getirebiliriz?
Çoğu toplantının birincil amacı, bir karar hakkında fikir
birliğine varmak olmalıdır, toplantıyı düzenleyenin kendi
düşüncelerinin tekrar tekrar onaylandığı bir ortam oluşturmak değil. Gereksiz toplantıları engellemenin en kolay
yollarından biri, toplantı isteyenden iki şey talep etmektir.
ilk olarak, düzenleyici hangi sorunun tartışılacağına dair
bir gündem oluşturmalıdır. Gündem yoksa toplantı da yok.
İkincisi, çözüme dair ellerinden gelenin en iyisini yaparak
kısa yazılı bir özet sunmalıdırlar. Özet bir veya iki sayfadan
1 27
Nir Eyal
fazla olmamalı, problemi tartışmalı, gerekçelerini ve önerilerini içermelidir.
Bu iki adım öncesinde biraz çaba isteyen bir hazırlık gerektirir fakat olması gereken de budur. Bir gündem ve özet
talep etmek sadece herkesin cevaba hızlıca ulaşarak zaman
kazanmalarını sağlamaz, ayrıca toplantı talep eden kişinin
öncesinde biraz çaba göstermesini sağlayarak gereksiz toplantıların da önünü keser.
Peki ya müşterek bilginin paylaşılması ve beyin fırtınası
yapılması ne olacak? Bunlar iyi şeyler ama sadece iki kişinin
yer aldığı toplantılarda. Toplantı acil bir durum için veya çalışanların sorunları için herkesin dinlendiği bir açık oturum
değilse (bölüm beşte tartışılacak), sorumlu paydaşlarla iş hakkındaki bir zorluğa dair farklı bakış açıları e-posta yoluyla da
paylaşılabilir. Beyin fırtınası toplantı öncesinde de yapılabilir
ve en iyisi bireysel olarak veya çok küçük bir grupla yapılmasıdır. Stanford tasarım okulunda eğitim verdiğim dönemde,
bir araya gelmeden önce bireysel olarak beyin fırtınası yapan
grupların hem daha iyi fikirlerle geldiğini hem de grubun
daha baskın ve gürültücü üyeleri tarafından bastırılmadan,
daha geniş çözüm seçeneklerine sahip olduklarını gördüm.
Eğer toplantı gerçekleşecekse, bir önceki grup sohbeti
bölümünde tartıştığımız eş zamanlı iletişim kurallarının aynısını uygulamalıyız. ister çevrimiçi ister çevrimdışı olsun,
kimin katılacağı konusunda seçici olma ve hızlıca girip çıkıldığından emin olma kuralları uygulanmalıdır.
Toplantıya girdiğimizde yeni bir sorun ortaya çıkar: insanların dikkati gerçekten orada değil, ellerindeki cihazlardadır. Her ne kadar pek çok araştırma tam olarak ilgimizi
vermediğimiz takdirde beynimizin bilgiyi algılamakta berbat olduğunu göstermişse de, katılanlar toplantı boyunca
e-postalarını kontrol eder veya telefonlarıyla vakit geçirirler. 2 Toplantılarda diğerlerinin cihazlarını kullandıklarını
1 28
Toplantıların İzini Sürme
seyretmek algılanan üretkenliği ve paranoyayı kızıştırır - biz
çalışmazken diğerlerinin çalışıyor olduğu izlenimi stres seviyemizi artırır. Toplantı sırasında kendi gelen kutumuzun
dolduğunu düşünmek toplantının etkililiğini bozar ve katılım eksikliğimiz toplantının daha az üretken, daha az anlamlı ve daha az ilgi çekici olmasına neden olur.
Toplantılarda pürdikkat kalabilmek için neredeyse bütün
ekranlardan kurtulmalıyız. Sayısız atölye çalışması yürüttüm
ve teknoloji kullanımına izin verilen veya verilmeyen toplantılar arasında büyük bir fark gözlemledim, cihaz ekranlarının
olmadığı toplantılarda katılımın çok daha fazla olduğu tartışmalar ve daha iyi sonuçlar ortaya çıktı. Toplantı zamanının bir kayıp olmadığından emin olmak için yeni davranış
biçimleri ve kurallar uygulamalıyız.
Eğer zamammızı bir toplantwa vereceksek hem
vücudumuz hem de zihnimizle gerçekten orada
olduğumuzdan emin olmalıvız.
İlk olarak, her toplantı odasında şarj üniteleri olmalıdır ama
bunların hiçkimsenin erişemeyeceği bir yerde olması gerekmektedir. Katılımcılar toplantı için bir araya geldiklerinde
telefonlarının sesini kapatmaları ve şarj ünitesine takmaları
konusunda teşvik edilmelidir, böylece toplantı dikkat dağıtıcılardan uzak bir şekilde gerçekleşebilir. İşin durumuna göre
bu davranış biçimlerinde birtakım istisnalar olsa da toplantıya katılanların gerçekten ihtiyacı olan şeyler kağıt, bir kalem
ve belki biraz yapışkanlı not kağıtlarıdır.
Eğer ekranda sunulması gereken bir şeyler varsa, ekipten
bir kişiyi kendi bilgisayarından sunması için belirleyin veya
toplantı odasında daimi olarak duran bir dizüstü bilgisayarı kullanın. Diğerlerinin kendi cihazlarını kullanma isteğini
ateşlemek yerine, telefonunu veya dizüstü bilgisayarını kul1 29
Nir Eyal
lanmaya kalkan kişinin sizin ve diğer katılımcıların onaylamaz bakışlarına maruz kalması gerekir.
Teknolojisiz toplantılarda katılım potansiyelinin artmasına rağmen, bazılarımız not almak veya dosyalara ulaşmak
için cihazlarımıza ihtiyacımız olduğunu öne sürerek bu fikre karşı çıkabilir. Fakat kendimize karşı dürüst olursak, bu
bahanelerin her zaman geçerli olmadığını biliyoruz. Toplantılarda cihazlarımızı gerçekten neden kullanıyoruz? Teknolojimiz bizim fiziksel olarak orada olsak da zihinsel olarak
başka yerde olmamıza sebep oluyor; rahatsız edici gerçek şu
ki, toplantılarda telefonlarımızı, tabletlerimizi ve dizüstü bilgisayarlarımızı daha üretken olmak için değil, psikolojik bir
kaçış için yanımızda istiyoruz. Toplantılar dayanılmaz derecede gergin, sosyal açıdan garip ve son derece sıkıcı olabilir
- cihazlar rahatsız edici içsel tetikleyicilerimizi yönetmemizi
sağlar.
Toplantı düzenlemeyi çaba gerektirici yaparak sayısını
azaltmak, eş zamanlı iletişimin iyi kurallarını uygulamak ve
insanların cihazlarıyla ilgilenmek yerine toplantıya katılımını sağladığından emin olmak toplantıları çok daha az kötü
bir hale getirecektir.
Her ne kadar modem işyerleri potansiyel dikkat dağıtıcılarla dolu olsa da odaklanmanın yeni yollarını denemeye devam ederek onları yönetmek bizim elimizdedir. Bu bölümden öğrendiğiniz birkaç taktiği deneyin ve iş arkadaşlarınıza
da denemek isteyip istemediklerini sorun. İster işyerinde isterse de cihazlarımızda olsun, dışsal tetikleyicilerin izini sürmek daha iyi çalışmamız ve yaşamamıza yardımcı olabilecek,
dikkat dağıtıcılara karşı etkili bir çözümdür.
1 30
Toplantıların İzini Sürme
UNUTMAYIN!
• Toplantı �afirısı yapmayı zorlaştırın. Bir toplantı çağrısı yapmak
için, toplantıyı isteyen kişi bir gündem ve özet dosyası hazırlamak
zorundadır.
• Toplantılar işbirlifii geliştirmek i�indir. Birkaç istisna dışında
yaratıcı problem çözümleri bireysel olarak veya çok küçük bir grupla
toplantı öncesinde gerçekleşmelidir.
• Tamamen orada olun. insanlar monotonluktan ve sıkıntıdan koçmak için toplantı esnasında cihazlarını kullanır ve bu, toplantıları
daha do kötü bir hole getirir.
• Toplantıda sadece bir tane dizüstü bilgisayar bulundurun.
Herkesin elinde cihaz olması toplantının amacını gerçekleştirmeyi
zorlaştırır. Bilgi sunumu ve not olma için gerekli tek bir dizüstü bilgisayar hariç diğer cihazları dışarıda bırakın.
131
1 8. Bölüm
Akı lh Telefonun İzini Sürme
Ben dahil pek çok kişi akıllı telefonlarına muhtaçtır. İster aileyle iletişim kurmak, ister şehirde dolaşmak isterse de sesli
kitap dinlemek için olsun, ceplerimizdeki bu mucizevi alet
vazgeçilmez bir hale gelmiştir. Fakat aynı fayda, aynca akıllı
telefonları potansiyel dikkat dağınıklığının büyük bir kaynağı da yaptı.
İyi haber, muhtaç olmak, bağımlı olmakla aynı şey değildir.' Cihazlanmızdan bizi yenmelerine izin vermeden biz
onları yenebiliriz. Telefonlarımızın izini sürerek zararlı davranışlara neden olan dışsal tetikleyicilere kısa devre yaptırabiliriz.
İşte, akıllı telefonunuzun izini sürmek ve telefonda anlamsız saatler geçirmenizi engellemek için dört adımım. Bunun en iyi yanı, bu planı başından sonuna kadar uygulamak
bir saatten daha az zaman alıyor ve telefonunuza dikkat dağıtıcı demek için hiçbir neden kalmıyor.
1. ADIM: l<ALDIR
Telefonumuzdaki dikkat dağıtıcıları yönetmek için ilk adım,
133
Nir Eyal
artık ihtiyacımız olmayan uygulamaları kaldırmaktır. Bunun
için, telefonumdaki hangi dışsal tetikleyicilerin bana hizmet
ettiğini hangilerininse etmediği yönündeki kritik soruyu
kendime sormam gerekti. Yanıtlanma dayanarak, değerlerimle uyuşmayan uygulamaları kaldırdım. Öğrenmek ve
sağlıklı kalmak için gerekli uygulamaları tuttum ve yüksek
sesli uyarılar gönderen ve stres yaratan haber uygulamalarını
kaldırdım.
Ayrıca bütün oyunları da telefonumdan sildim. Elbette
siz de aynısını yapmalısınız demiyorum. Günümüzde özellikle bağımsız kişiler tarafından üretilen pek çok oyun, usta
bir işçiliğin eseridir ve nitelikli bir kitap ya da filimden daha
az eğlenceli veya daha az kaliteli değildir. Fakat oyunların,
benim için telefonumla nasıl zaman geçirmek istediğim konusuna uymadığına karar verdim.
Teknoloji meraklısı biri olarak yeni uygulamaları denemeyi seviyorum. Ancak birkaç yıl sonra, artık telefonumu
tıkayan, hiç açılmamış uygulamaları toparladım. Eğer bana
biraz benziyorsanız hiç kullanmadığınız bir sürü uygulamanız vardır. Bu uygulamalar telefonumuzun hafızasında ve
güncellendiklerinde de bant genişliğinde yer kaplıyorlar. En
kötüsü de, bu zombi uygulamalar cihazlarımızı görsel dağınıklıkla dolduruyorlar.
2. ADIM: YERİNİ DEGİSTİR
,
Kullanılmayan uygulamalarımı kaldırmak kolaydı çünkü
hiçbir zaman kullanmadığım uygulamalara elveda demek,
herhangi bir duygusal tepkiyi uyandırmadı. Ancak, bir sonraki adım sevdiğim uygulamaları kaldırmayı içeriyordu.
Sorun, kızımla zaman geçirmeyi planladığımda genellikle kendimi, telefonumdan YouTube, Facebook veya
Twitter'ı kontrol ederken bulmamdı. En ufak bir sıkılma
belirtisi hissettiğimde kısa bir video izliyor veya bir sosyal
1 34
Akıllı Telefonun İzini Sürme
medyada anasayfayı hızlıca yeniliyordum. Ne yazık ki, bu
beni kızımla geçirdiğim zamanın dışına çıkarıyordu. Fakat bu uygulamaları tamamen terk etmek benim için bir
seçenek değildi; arkadaşlarımla iletişim halinde olmak ve
ilginç videoları seyretmek için onları hala kullanmak istiyordum. Çözümümü, problemli uygulamaları nerede ve
ne zaman kullandığımı değiştirerek buldum. Zaman sınırlı programımda sosyal medya için yer ayırdığımdan artık
telefonumda bu uygulamaların durmalarına gerek yoktu.
Biikaç dakikalık tereddütten sonra, onları telefonumdan
kaldırmak taze bir soluk gibi geldi. Bu uygulamalara, uygulayıcının bildirimleriyle değil de bilgisayarımdan ve benim
seçtiğim bir zamanda, hala ulaşabileceğimi bilerek rahat bir
nefes alabildim.
Cep telefonu düzenlemesinin belki de en şaşırtıcı faydası,
zamanı kontrol etme şeklimin değişmesiydi. Geç kalmaktan
nefret eden biri olarak gün boyunca telefonuma göz atardım
ve bu da sıklıkla telefonumun kilit ekranındaki bir bildirime
kapılmama neden olurdu. Tekrar saat takmaya başladığım
zaman telefonumu daha az kontrol ettiğimi fark ettim. Bileğime hızlı bir bakış bilmem gerekeni bana söylüyordu, daha
fazlasını değil.•
Buradaki fikir, yapmak istedikleriniz için en iyi zaman ve
mekanı bulmaktır. Telefonunuz her şeyi yapabiliyor gibi görünse de, bu yapması gerektiği anlamına gelmez.
3. ADIM: TEKRAR DÜZENLE
Artık sadece önemli uygulamalarımızla baş başa kaldığımıza
göre telefonlarımızı daha az dağınık, sonuç olarak da daha
* Her ne kadar bu amaç için önce Apple saati almış olsam da artık onu
kullanmıyorum. Nokia Steel HR modelini tercih ediyorum, hem daha
ucuz bir akıllı saat hem de bileği kıvırmayı gerektirmeden her zaman
saati gösteren harika bir özelliğe sahip.
135
Nir Eyal
az dikkat dağıtıcı hale getirebiliriz. Buradaki amaç, cihazlarımızı açtığımız zaman telefonlarımızdaki hiçbir şeyin bizi
dikkat çekicilerden uzaklaştırmamasıdır.
Popüler bir Medium yayını olan Better Humans'ın* başeditörü Tony Stubblebine, telefonunun kurulumunu \"Gerekli
Ana Ekran\" olarak adlandırıyor. Stubblebine, Twitter'daki
altıncı çalışandı ve bu platformun insan psikolojisi düşünülerek tasarlanma şekline tamamen hakimdi.
Stubblebine uygulamalarınızı üç kategoriye ayırmanızı
öneriyor: \"Birincil Araçlar\", \"İstekler\" ve \"Oyun Makineleri\".2
Birincil Araçlar için, \"sık sık yaptığınız görevleri tamamlamanıza yardımcı olanlar: Yolculuk, konum bulma, randevu
ekleme. Bunlar beş ya da altıdan fazla olmamalı,\" diyor. İstekler kategorisini, \"yapmak için zaman ayırmak istediğiniz
şeyler: Meditasyon, yoga, egzersiz, kitap okuma veya podcast
dinleme,\" diye açıklıyor. Stubblebine, Oyun Makinelerini ise
\"açtığınız ve içinde kaybolduğunuz uygulamalar: E-posta,
Twitter, Facebook, lnstagram, Snapchat, vs.\" olarak tanımlıyor. Telefonunuzun ana ekranını, sadece Birincil Araçlar'ınızı ve İstekler'inizi gösterecek şekilde yeniden düzenlemenizi
tavsiye ediyor. Sizi, \"Ana sayfanızı sizin yönetiminizdeki bir
grup uygulama olarak düşünün. Eğer herhangi bir uygulama
sizde anlamsız bir kontrol etme isteğini tetiklerse onu başka
bir sayfaya taşıyın,\" diyerek bilgilendiriyor.
* Daha İyi İnsanlar. -çn
1 36
Akıllı Telefonun İzini Sürme
Telefonumdaki uygulama/an yeniden düzenlemek için
ayırdığım birkaç dakika ana ekranımda o/malan gerekmeyen
dışsal tetikleyicileri ortadan kaldırdı.
Ek olarak, uygulamayı bulmak için bir ekrandan diğerine
dolaşmak yerine telefonunuzda mevcut olan arama fonksiyonunu kullanmanızı öneriyorum. Bu yöntem, telefonunuzdaki ekranlar ve klasörleri teker teker dolaşırken dikkatinizi
dağıtacak bir uygulamayla karşılaşma riskinizi azaltacaktır.
4. ADIM: İYİ LESTİR
.
2013 yılında Apple, sunucularının 7ı4 trilyon anlık bildirim
gönderdiğini duyurdu.3 Ne yazık ki çok az insan bu dışsal
tetikleyicilerden kaçınmak için bir şeyler yapıyor. Mobil pazarlama şirketi Kahuna'nın CEO'su Adam Marchick'e göre,
akıllı telefon kullanıcılarının yüzde ı5'inden azı bildirim
ayarlarını düzenliyor - bunun anlamı, kalan yüzde 85'in uygulama yapıcıları ne zaman isterlerse kendilerini bölmelerine izin verdiğidir.4
137
Nir Eyal
İhtiyacımıza uygun olarak uygulamaları düzenlemek bize
kalmıştır; uygulama yapıcıları bunu bizim için yapmayacaklar. Fakat hangi uygulamanın bildirimlerini kapatmalıyız ve
bunu nasıl yapacağız? Artık telefonumuzdaki uygulama sayısını azalttığımıza göre, bildirim ayarlarımızı düzenleyebiliriz. Bu adım benim yaklaşık otuz dakikamı aldı fakat hayatımı en çok değiştiren adımdı.
Eğer Apple iPhone kullanıyorsanız, \"Ayarlar\"a gidin ve
\"Bildirimler\" seçeneğine tıklayın veya Android bir cihaz kullanıyorsanız, \"Ayarlar\"da \"Uygulamalar\" bölümünü bulun.
Oradan, tercihinize göre her bir uygulamanın bildirim izinlerini ayarlayın.
Benim tecrübeme göre iki çeşit bildirim izni ayarlamaya
değerdir:
ı. Ses - Sesli bildirimler en çok dikkat dağıtanlardır.
Kendinize, aile yemeğindeyken veya bir toplantının
ortasındayken hangi uygulamaların sizi bölebileceğini
sorun. Bu ayrıcalığı sadece mesajlara ve telefon aramalarına veriyorum, ancak günlük programımı takip
edebilmem için her saat başı bir zil sesi çalan bir uygulamam da var:
2. Görüntü - Ses'ten sonra, görsel tetikleyiciler ikinci
en müdahaleci dikkat dağıtıcı şeklidir. Ben sadece uygulama simgesinin sağ üst köşesinde kırmızı daireler
şeklindeki görsel bildirimlere izin veriyorum ve bu
izni sadece e-posta, WhatsApp, Slack ve Messenger
gibi mesaj uygulamalarına veriyorum. Bunlar acil durumlarda kullandığım uygulamalar değil, dolayısıyla
her zaman hazır olduğumda açmayı bekleyebileceğimi
•
biliyorum .
. .. · l!I
l!I . '
· · * Chime, https://itunes.apple.com/us/app/chime/id414830 146?mt=8
1 38
Akıllı Telefonun İzini Sürme
Bu iki sınıflandınlmadaki tek aksaklık, bazı sesli tetikleyicilerin odaklandığım zamanda veya gece uyurken ortaya çıkabilmesidir. Bu dışsal tetikleyicilerin sadece acil durumlarda
dikkatimi çekmelerini istiyorum. Neyse ki iPhone'um inanılmaz yardımcı olan iki tane \"Rahatsız Etme\" özelliğine sahip
(Android de benzer bir işlevi destekliyor).
Birincisi, aramalar ve kısa mesajlar dahil tüm bildirimlerin size ulaşmasını engelleyen standart \"Rahatsız Etme\"
özelliği. Ancak, bir kişi üç dakika içinde iki kez ararsa veya
\"acil\" kelimesiyle bir mesaj yollarsa Apple'ın iOS yazılımı aramanın veya mesajın ulaşmasına izin veriyor.5
ikinci özellik, aramaları ve kısa mesajları engelleyen ama
göndericiye o anda telefonu açamayacağınızı belirten otomatik bir yanıt gönderen \"Araba Kullanırken Rahatsız Etme\"
modu. Bu yanıtı, insanlara pürdikkat olduğunuzu bildirecek
şekilde bile düzenleyebilirsiniz.
Selam! Bu, şu anda pürdikkat
olduğumu bildirmek üzere
hazı rlanmış oto matik bir
yanıttır. :� Mesajın ızı hemen
görmeyeceğim ancak kısa bir
süre içi nde size döneceğ im.
(Bi ldirim leri almıyoru m. Eğer
bu acil bir d u r u msa, bir bildirim
göndermek için esas
mesajın ıza ek o larak bir \"acil\"
yanıtı gönderin .)
8 • ��_es_ai __
Araba Kullanırken Rahatsız Etme özelliğini kullanarak
bir pürdikkat otomatik yanıtı düzenleyin.
139
Nir Eyal
Dışsal tetikleyicilerinizi iyileştirmenin biraz bakım gerektirdiğini belirtmekte fayda var. Örneğin, her yeni uygulama
yüklediğimizde onun bildirim izni ayarlarını düzenlememiz
gerekiyor. iyi haber şu ki, Apple iOS ve Android, ilgili işletim
sistemlerinde gelecek güncellemelerde bildirimleri düzenleme sürecini kolaylaştırmayı planlıyor.
Telefonunuzdan istenmeyen dışsal tetikleyicileri kaldırmak için yapabileceğiniz pek çok şey vardır. Uygulamanın
yapıcılarının hileleri ne kadar güçlü olursa olsun, size hizmet etmeyen uygulamaları kaldırmak, değiştirmek, yeniden
düzenlemek ve iyileştirmek kadar güçlü değildir. Diğer türlü
telefonunuz tarafından dikkatinizin dağıtılacağı zamanın
küçük bir kısmını, yararsız dışsal tetikleyicileri ortadan kaldıracak şekilde özelleştirebilirsiniz. Dikkat dağıtıcılardan
uzak bir telefon deneyimini başarabilirsiniz. izini sürmemeniz için hiçbir neden yok.
UNUTMAYIN!
• Diirt adımda ve bir saatten kısa bir sürede telefonunuzdaki
dışsal tetikleyicilerin izini sürebihrsiniz.
• Kaldır: Artık ihtiyacınız olmayan uygulomolorı kaldırın.
• Yerini Detiştir: Sosyal medya ve YouTube gibi, potansiyel olarak
dikkat do§ıtıcı uygulomolorı telefonunuz yerine bilgisoyorınızo taşıyın. Soot için telefonunuza bakmak zorunda kolmomok odıno bir kol
sooti edinin.
• Tekrar Düzenle: Gereksizce kontrol etmenizi tetikleyebilecek uygulomolorı telefonunuzun ona ekranından kaldırın.
• iyileştir: Her bir uygulamanın bildirim oyorlorını de§iştirin. Hangi
uygulamanın size sesli ve görsel uyarılar gönderebilece§i konusunda
oldukça seçici olun. Telefonunuzun \"Rahatsız Etme\" özelli§ini kullanmayı ö§renin.
1 40
1 9. Bölüm
Masaüstü Bilgisayarın İzini
Sürme
Dizüstü bilgisayarının görünümünden dolayı Robbert van
Els bir gizli ajan sanılabilirdi. Ekranı, acil dosyaların bir patlaması gibiydi - gizli operasyonları yürütmek için bir ana
kontrol merkezi. Gizemli karakter, Word belgeleri ve JPEG
dosyalarının saldırısı arkasında ağlayan spor araba görüntüsü ile tamamlanıyordu. Sadece masaüstüne bakmanız bile
tansiyonunuzu yükseltebilirdi.
Ancak Robbert van Els gizli ajan değildi. Kendisi dağınıktı.
Görünüşe göre birinin bilgisayarındaki kargaşa ile yaşadığı hayattaki maceraların bir alakası yok. Herkes kendini masaüstü dağınıklığından dolayı bunalmış halde bulabilir. Ne
yazık ki, bu dijital enkazlar bize zaman kaybettiriyor, performansımızı düşürüyor ve konsantrasyonumuzu öldürüyor.
Van Els ile dijital dikkat dağıtıcılar hakkında konuşma
yaptığım bir konferansta tanıştım. O dönemde kendisi
kırılma noktasındaydı. Eğer işini büyütecekse dikkatinin
kontrolünü yeniden kazanması gerektiğini fark etmişti.
Bana \"Daha az dikkat dağılması, odaklanmak için daha çok
1 41
Nir Eyal
zaman\" demişti. Daha sonra, van Els'in sunumumu ciddiye
aldığını ve hatta daha da ileri gittiğini öğrendim. Facebook
üzerinden yeni masaüstünün bir ekran görüntüsünü paylaştı ve \"Yeni düzenimi bir ay test ettim ve sonuç harika!\"
diye bildirdi.
Robbert van Els'in masaüstü ekranı.
Van Els, dağınık bir masaüstünün sadece çirkin görünmediğini ayrıca maliyetli olduğunu da fark etti. İlk olarak, bunun
zihinsel maliyetleri vardır. Princeton Üniversitesi'ndeki araştırmacılar tarafından yapılan bir çalışma, görüş alanlarındaki nesneler düzgün bir şekilde düzenlenmiş değil de dağınık
olduğunda insanların bilişsel görevlerde kötü bir performans
sergilediğini bulmuştur.6 Akademik bir dergi olan Behaviour
& Information Technology'de*) yayımlanan bir makaleye göre,
aynı etki dijital çevre için de geçerlidir.7
Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, beyinlerimiz düzensiz bir
şekilde konumlandırıldıklarında, bir şeyleri bulmakta daha
çok zorlanıyor, bu da her hatalı simge, açık sekme veya geDavranış ve Rilrıi 'fi'krıolojisi. ·pı
1 42
Masaüstu Bılgisavarın izini Sürme
reksiz bir yer iminin, tamamlanmadan ya da keşfedilmeden
bırakılan şeylerin dırdırcı bir hatırlatması olarak hizmet ettiği anlamına geliyor. Çok fazla dışsal tetikleyiciyle, elinizdeki görevden uzaklaşmak bir tık kadar kolay. Minnesota
Üniversitesi'nden Sophie Leroy'a göre, bir şeyden başka bir
şeye geçiş, kendisinin \"dikkat kalıntısı\" dediği şeyi bırakarak
konsantrasyonumuza zarar veriyor ve bir kere dikkatimiz
dağıldıktan sonra göreve geri dönmeyi zorlaştırıyor.8
Bugün, van Els'in masaüstü görüntüsü daha sade olamazdı. Cırtlak spor araba ve yüzlerce simgeyi, siyah bir arka plan
ve beyaz harflerle yazılmış \"En çok korktuğumuz şey genellikle en çok yapmamız gerekendir,\" sözleriyle değiştirdi.
Gereksiz dışsal tetikleyicileri görüş alammızdan
çıkarmak, ça/Jşma alammızı düzenler ve zihnimizi
gerçekten odaklanması gereken şev için serbest birakır.
Robbert van Els'in şimdiki masaüstü görüntüsü - ilham verici ve
tetikleyiciden uzak.
143
Nir Eyal
Ondan ilham alarak, varı Els'in yaptığını yapmaya ve kendim için sağlam bir temizliğe karar verdim. Hafta boyunca
çalışacağım bir iki dosya haricinde, önceden dağınık olan
masaüstümdeki her şeyi \"Her şey\" (çok özgün bir isim, biliyorum) isimli klasöre koydum. Dosyaları klasörlere bölmeye
gerek yoktu. Eğer bir dosyaya ihtiyacım olursa onu bulmak
için arama fonksiyonunu kullanabilirdim. Şimdi her çalışma
gününe bilgisayar ekranımdaki boş bir sayfayla başlıyorum.
(NirAndFar.com/lndistractable adresinden kendi Pürdikkat
duvar kağıdınızı indirebilirsiniz.)
Ama karmaşayla savaşım burada bitmedi. Çeşitli faydasız dışsal tetikleyicilerin beni daha fazla bölmeyeceklerinden
emin olmak için tüm masaüstü bildirimlerini kapatmaya karar verdim. Bildirimleri kapatmak için Mac bilgisayarımdaki
\"Sistem Tercihleri\" kontrol panelini açtım, \"Bildirimler\" seçeneğini tıkladım ve listedeki tüm uygulamaların tüm bildirim tercihlerini devre dışı bıraktım.
Ayrıca \"Rahatsız Etme\" özelliğini de her zaman açık kalması için saat 07.oo'de açılacak ve bir dakika öncesinde kapanacak şekilde ayarladım. Bu değişikliklerle sayısız masaüstü bildirimleri sonunda durdu. Benzer adımlar, patronunuz
gibi seçili kişilerden gelen bildirimlerin araya girmesine izin
vermeyi de içeren \"Odaklanma Yardımı\" özelliği kullanılarak
bir Windows bilgisayarda da atılabilir.
144
Masaüstü Bilgisavarın İzini Sürme
•• 111
Geneı Mı .. ano .,. Dock. Mlnion Dil wı Bölgı GOVentlk Spot.19\\t
Eıa.n Koruyvcu Control \"'- Glılıt• ......__,___,
BRdlrlm Merbzl, uyerıt.Tıızı yapbQınız lff knm«iln ekr8nını.zın -O GstOnde gOsterlr. MenO çubuQundaki
StmgMinl tıklllyarek Bikffrim Merbzi'ni g6tterin veya glrleyin.
Adobtt Oeslttop SeMce
lıf-.U•, s.ııı.., t.f!ıkl9l
il Anımsatıcllar LJ ı..,ett .... s.t�. U')'9l'1iW
CrutlveCloud �•. S.sklr, Bwıttıl<lar
°'\"\"\"\"\"
Blkllrlm Merl<eıi'ndı Rııhatsıı Etme'y'I Açın Q. ,.
&afi kiM ;ı. uy1rı!M Qıı.� ..,. bıldM MSIM
kl.,.ı tc:•kt•
r.J Ekr1n uyurken
Rahatsız Etme açıkken:
Herkes arl)'ab�sln
o
Tüm masaüstü bildirimlerini kapattım ve dizüstü bilgisayanmı kesintisiz \"Rahatsız Etmeyin\" moduna ayarladım.
Van Els ve benim gibi, siz de bilgisayarınızı her açtığınızda,
derli toplu bir masaüstünün dikkat çekicilere giden yolda
ilerlemenize yardım edebileceğini fark edeceksiniz. Dikkatinizi, gerçekten yapmak istediğiniz şeyden uzaklaştıran tetikleyiciler olmadığı bir dijital ortamda çalışmanın faydasını
göreceksiniz.
U N UTMAYI N!
• Masaüstü dağınıklığı, dikkatiniz üstünde ağır bir psikolopk
yük oıu,turur. Dijital çalışma alanınızdaki dışsal tetikleyicileri temizlemek odaklı kalmanıza yardım edebilir.
• Masaüstü bildirimlerini kapatın. Bilgisayarınızdaki bildirimleri
kapatmak, çalışmaya odaklandığınızda dışsal tetikleyiciler tarafından
rahatsız edilmeyeceğinizi garanti altına alır.
145
20. Bölüm
Çevrimiçi Makalelerin İzini
Sürme
Eğer internetin bir sesi olsaydı eminim internet, 2001: Bir
Uzay Destanı filminden HAL 9000 gibi konuşurdu.
Bana o kısık, monoton sesiyle, \"Merhaba Nir,\" derdi. \"Seni
tekrar gördüğüme memnun oldum.\"
Ben de, \"İnternet, yazdığım bir makale için hızlıca birkaç
şeye ihtiyacım var,\" diye yanıtlardım. \"Sonra da işe dönme
zamanı. Bu sefer dikkat dağıtıcılar yok.\"
\"Elbette Nir, fakat hazır buradayken haber başlıklarına
bakmayacak mısın?\"
\"Hayır, internet,\" derdim. \"Sadece belirli bilgileri bulmak
için buradayım, dikkatim dağılmamalı.\"
\"Elbette Nir,\" diye cevaplardı intemet. \"Fakat, 'Üretkenlik
İçin Bilmeniz Gereken ıo Püf Nokta' başlıklı makale yardımcı olabilir. Ona bir tıkla, tamam mı?\"
Tereddütle, \"İlginç,\" derdim. \"Hızlıca bir okuyup sonra
işe dönerim.\"
Üç saat sonra makaleden makaleye tıklayarak nasıl zaman
kaybettiğimi fark eder, internete beni tekrar içerik girdabına
çektiği için lanet ederdim.
1 47
Nir Eyal
Sadece çok fazla makale okuyarak zaman kaybetmekle
kalmıyor, sıklıkla tarayıcımda dağılmış yüzlerce değilse bile
düzinelerce açık sekmeyle karşı karşıya kalıyordum. Bu dışsal tetikleyiciler gelecekte dikkatimi daha fazla dağıtmakla
kalmayacaklar, aynı zamanda bütün sekmelerim ve üstünde
çalıştığım her şeyin silinmesine neden olacak çökmeler yaşatacaklardı.
Neyse ki, basit bir kural bütün sekme sorunlarımı çözdü
ve anlamsızca İnternet taramaları yapmaktan kurtulmama
yardım etti:
Makaleleri asla internet taray1C1mdan okumuyorum.
Tahmin edebileceğiniz gibi, bir yazar olarak interneti her
gün araştırma için kullanıyorum. Ancak, yeni bir makale
keşfedersem artık onu hemen İnternet tarayıcımdan okumuyorum. Bunun yerine, ne zaman ve nasıl çevrimiçi okuma yapacağıma dair zamanı ayarladım, böylece amaçladığımdan daha uzun okuma isteğini ortadan kaldırdım. işte
bunu nasıl yaptığım:
Pocket uygulamasını telefonuma ve tarayıcı uzantısını
dizüstü bilgisayarıma yüklemekle başladım.' \"Tarayıcıdan
asla makale okuma\" kuralıma uymak için okumak istediğim bir makale gördüğüm her seferinde tarayıcımdaki Pocket butonuna tıklıyorum. Pocket uygulaması o durumda
metni İnternet sayfasından çekiyor ve telefonumdaki uygulamaya kaydediyor (reklamlar veya başka gereksiz içerikler
olmadan).
içeriği hemen çevrimiçi olarak okuma veya İnternet
tarayıcımı tıkama şeklindeki eski alışkanlığımı, makaleleri daha sonra tüketmek için kaydetme şeklindeki yeni bir
alışkanlıkla değiştirdim. Bu yeni davranışla beraber, içeriği
sindirme isteğim c ııgcl lcnmedi; sadece içeriğin güvende ve
1 48
Çevrimiçi Makalelerin İzini Sürme
daha sonra kullanılmak üzere hazır olduğunu bilerek rahatlamış oldum.
Fakat kaydettiğim yüzlerce makaleye ne zaman ulaşacaktım? Sorunu sadece tarayıcımdan telefona mı kaydırıyordum? Zaman sınırlamasını dışsal tetikleyicilerin izini
sürmekle birleştirmenin faydalarının büyük kazançlar sağlayacağı nokta işte burasıdır.
Herkes çoklu görevin üretkenliği mahvettiğini bilir, değil mi? Aynı anda iki şeyi yapmanın imkansız olduğunu gösteren çalışmaları ve makaleleri hepimiz görmedik mi? Bazı
açılardan bu doğru. insanların iki karmaşık görevi aynı anda
yapmakta berbat olduğuna dair kanıtlar oldukça net. Genel
anlamda, birçok görevi aynı anda gerçekleştirirken daha fazla
hata yaparız ve ayrıca bu görevleri tamamlaması daha uzun
sürer - bazen iki katı zaman alır.2 Biliminsanları bu kaybedilen zamanın ve azalan yeterliğin, beynin tekrar odaklanmak
için daha fazla çalışmak zorunda kalmasından kaynaklandığına inanıyorlar.
Ancak doğru kullanıldığında biraz daha fazla çabayla çoklu görev, planlarımızdakileri daha fazla yapmamıza olanak
tanıyabilir. Ben buna \"çok kanallı çoklu görev\" diyorum ve
gününüzde daha fazla şey yapabilmek için mükemmel bir
numara. Çoklu görevi doğru şekilde yapabilmek için beynimizin aynı anda birden fazla iş yapabilmesini engelleyen
kısıtlamaları anlamamız gerekir. ilk olarak, beynimizin işlem
gücünde bir sınırlama vardır - görev ne kadar çok konsantrasyon gerektiriyorsa başka bir şey için o kadar az yer kalır.
işte bu yüzden, aynı anda iki matematik problemini çözemeyiz.
ikincisi, beynin sınırlı sayıda dikkat kanalı vardır ve tek
seferde yalnızca bir duyusal sinyali anlamlandırabilir. iki
farklı podcast'i her biri bir kulağınızda olacak şekilde aynı
anda dinlemeye çalışın. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, birini
1 49
Nir Eyal
zihinsel olarak kapatmadan diğerinde neler olup bittiğini
anlayamazsınız.
Bununla birlikte, her ne kadar aynı anda sadece bir görsel veya işitsel kaynaktan bilgi alabiliyorsak da, çoklu kanal
girdilerini işleme kapasitesine eksiksiz bir şekilde sahibiz. Biliminsanları buna \"modaliteler arası dikkat\" diyorlar ve bu,
biz diğer şeyler hakkında düşünürken beyinlerimizin belirli
zihinsel işlemleri otomatik pilota almasını mümkün kılıyor.ı
Herhangi bir kanala çok fazla konsantre olmamız
gerekmediği sürece, avm anda birden fazla şevi
vapablllrlz.
Araştırmalar insanların birden fazla duyusal girdiyle meşgul
olduklarında bazı şeyleri daha iyi yapabildiklerini göstermiştir. Örneğin, bazı öğrenme çeşitleri, insanlar işitsel, görsel
ve dokunsal duyuları aynı anda kullandıklarında geliştirilir.
Yakın zamandaki bir araştırma, yavaşça ve koşu bandında yapılsa bile yürümenin, oturmaya kıyasla bir yaratıcılık testindeki performansı artırdığını bulmuştur.4
Bazı çok kanallı çoklu görevler birbiriyle çok iyi eşleşir.
Arkadaşlarınızla yemek pişirmek ve sağlıklı yiyecekler yemek hem bedeniniz için sağlıklı bir şeyler yapmanızı hem de
ilişkilerinize yatırım yapmanızı sağlar. Bir telefon görüşmesi
yaparken uzun bir yürüyüş için ofisten çıkmak veya iş arkadaşınızı yürüyerek toplantı yapmaya davet etmek, tek seferde iki olumlu şeyi tamamlar. işe giderken kurgudışı bir sesli
kitap dinlemek, kişisel gelişim için zaman ayırırken işe gidip gelmekten en iyi şekilde yararlanmanın iyi bir örneğidir.
Aynı şeyi yemek veya temizlik yaparken uygulamak işlerin
daha hızlı bittiği hissini verir.
Çok kanallı çoklu görevin başka bir şeklinin insanların
forma girmesine yardımcı olduğu gösterilmiştir. Pennsylva1 50
Çevrimiçi Makalelerin İzini Sürme
nia Üniversitesi'nin Wharton Okulu'ndan Katherine Milkman, yapmak istediğimiz bir davranıştan yararlanmanın yapmamız gerektiğini bildiğimiz şeyleri, yapmamıza nasıl yardım
edebileceğimizi gösterdi. Milkman çalışmasında, katılımcılara sadece spor salonunda dinleyebilecekleri bir sesli kitabın
yüklü olduğu bir iPod verdi.5 Milkman, insanların daha fazlasını istemelerini sağlayacağını bildiği olay örgüsüne sahip
Açlık Oyun/an ve Alacakaranlık gibi kitapları seçti. Sonuçlar
inanılmazdı: \"Sesli kitaplara yalnızca spor salonunda erişimi
olan katılımcılar kontrol grubundakilere göre spor salonunu
yüzde 5ı daha fazla ziyaret etti. \"6
Milkman'in tekniğine \"cazibe paketi\" deniyor ve bu teknik bir davranışın ödüllerini diğerini teşvik etmek istediğimiz zamanlar şartıyla kullanabilir. Benim için, Pocket'a yüklediğim makaleler egzersiz yapmak için ödüllerimdir.
Ne zaman spor salonuna gitsem veya uzun bir yürüyüşe
çıksam Pocket uygulamasının yazıdan konuşmaya aktarma
özelliğiyle bana okunan makaleleri dinleyebiliyorum. Bu sesli okuma özelliği oldukça şaşırtıcı ve internetin HAL 9000
sesinin yerini seçtiğim makaleleri reklamsız bir şekilde okuyan neşeli bir mizaca sahip bir İngiliz adam aldı.
Makalelerimi gözden geçirmek bana küçük bir ödül gibi
geliyor, genellikle entelektüel uyarılma ihtiyacımı karşılarken ve beni masada oturup okumanın cazibesinden kurtarırken egzersiz yapmaya veya yürüyüşe çıkmaya teşvik ediyor.
Bu, arkadaşlar, dikkat dağıtıcılara karşı verdiğimiz izini sürme savaşında üçlü galibiyet dediğimiz şeydir!
Çok kanallı çoklu görev, her gün daha fazlasını elde etmek için yeterince kullanılmayan bir taktiktir. Bu tekniği,
dikkat çekiciler için daha fazla zaman ayırmamıza ve egzersiz gibi etkinlikleri daha eğlenceli hale getirmek için cazibe
paketini kullanmamıza yardımcı olması için programlarımıza ekleyebiliriz.
Benim iz sürmem, \"sadece bir şey daha\" okumanın veya
1 51
Nir Eyal
\"sonrası için\" bir sekmenin daha açık olmasının baştan çıkarıcı çekimini yenmekti. Kötü alışkanlıklarımı yeni kurallar
ve araçlarla değiştirerek üretkenliğimi artırdım ve HAL'in
baştan çıkarıcı çağrısını uzaklaştırdım. Bugün, çevrimiçi
makaleler tıklamaya devam etmemi istediğinde, robot gibi
yanıt veriyorum: \"Üzgünüm intemet, korkarım ki bunu yapamam.\"
UN UTMAYI N!
• Çevrimi�i makaleler potansiyel olarak dikkat datıtıcı dışsal
tetikleyicilerle doludur. Açık sekmeler bizi yolumuzdan saptırabilir ve vakit kaybettiren bir içerik girdabına doğru çekebilir.
• Bir kural belirleyin. Pocket gibi bir uygulama kullanarak ilginç
konuları daha sonrası için kaydedeceğinize söz verin.
• Sürprizi Çoklu görevleri yapabilirsiniz. Egzersiz yaparken makaleleri dinlemek veya yürüyerek toplantı yapmak gibi çok kanallı
çoklu görevleri kullanın.
1 52
2 1 . Bölüm
Akısların İzini Sürme
'
New York Şehri metrosunda, kendimi sıklıkla inecekleri durağa varmadan önce efsanevi bir haber akışının bitiş çizgisine ulaşmaya çalışırken başlan aşağıda olan bir sosyal medya
kaydırıcıları denizi içinde bulurum. Sosyal medya özellikle
şeytani bir dikkat dağıtıcı kaynağıdır; Twitter, lnstragram
ve Reddit gibi siteler dışsal tetikleyicileri -haberler, güncellemeler ve bolca bildirim- yaratmak için tasarlanmışlardır.
Facebook'un Haber Akışı'ndaki sonsuz kaydırma, davranış tasarımının ustaca hazırlanmış bir parçasıdır ve sürekli
yenilik arayışında olan insan tutkusuna şirketin yanıtıdır.
Fakat Facebook'un bizi sürekli bağlantıda tutmak için gelişmiş algoritmalar kullanıyor olması, bunun izini süremeyeceğimiz anlamına gelmez; kontrolü tekrar kazanmak için
en etkili yolun Haber Akışı'nı tamamen ortadan kaldırmak
olduğunu buldum. Bunun mümkün olduğunu düşünmüyor
muydunuz? Öyle ve işte nasıl olduğu.
News Feed Eradicator for Facebook* isimli ücretsiz bir
İnternet tarayıcısı eklentisi tam olarak dediği şeyi yapıyor;1
* Facebook için Haber Akışı Engelleyicisi. -yhn
1 53
l!I . .. ıı. : ·
Nir Eyal
sayısız miktarda cezbedici dışsal tetikleyicilerin kaynağını
ortadan kaldırıyor ve bunu ilham verici bir alıntıyla değiştiriyor. Eğer bu araç hoşunuza gitmezse, Todobook adında başka bir ücretsiz teknoloji, Facebook Haber Akışı'nı, kullanıcının yapılacaklar listesiyle değiştiriyor. Akışı kaydırmaktansa,
gün içinde yapmayı planladığımız görevleri görüyoruz ve
yalnızca listeyi tamamladığımız zaman Haber Akışı'nın kilidi
açılıyor.• Todobook'un kurucusu lan McCrystal, Mashable'a,
\"Haber Akışlan'nı seviyorum, sadece onunla daha sağlıklı bir
ilişkim olsun istiyorum ... Bu yüzden, Facebook'un daha az
dikkat dağıtıcı kısımlarına erişimim varken üretkenliğimi
sürdürmenin bir yolunu istedim,\" demiş. (Dikkat dağıtıcıların izini sürmek için en sevdiğim araçların bağlantıları için
NirAndFar.com/Indistractable adresini ziyaret edin.)
1 54
• ı \"Eğer büyük şeyler yapamıyorsanız,
küçük şeyleri harika şekilde yapın.\"
- Napoleoo Hill
Haber Akışı'nı kaldırarak Facebook'un izini sürebilirsiniz.
Akışların İzini Sürme
Şahsen hfila Facebook kullanıyorum fakat artık bunu
Facebook'un amaçladığı şekilde değil, kendi istediğim şekilde yapıyorum. Belirli bir arkadaşımın güncellemelerini
görmek veya belli bir Facebook grubunun tartışmasına katılmak istediğimde, kendimi Haber Akışı'ndan uzaklaştırmak
yerine, doğrudan istediğim sayfaya gidiyorum. Takvimimde
neredeyse her gün Facebook'u kontrol etmek için zaman
ayırıyorum fakat beni tam bir çılgınlık olan tavşan deliğine
çekecek Haber Akışı'ndaki istenmeyen dışsal tetikleyiciler
olmadan; on beş dakikadan az bir sürede girip çıkıyorum.
Todobook gibi teknolojilerin Reddit ve Twitter da dahil
olmak üzere diğer birçok sosyal medya sitesinde çalışsa da,
bunlar ve diğer akışa dayalı sosyal medya sitelerinde dikkat
dağıtıcılardan kaçınmak için başka bir yol daha vardır: Zekice bir yer imi protokolü ile akıştan uzaklaşma.
Örneğin, tarayıcıya \"Linkedln.com\" yazmak sizi, saatlerce
kaydırmanıza ve tıklamanıza neden olacak bir hikayeler seli
olan İnternet sitesinin akışına götürür. Linkedln akışını ortadan kaldıran Newsfeed Burner· isimli bir tarayıcı eklentisi3
yükleyebilsem de, Linkedln akışısındaki sektör bilgilerinden
yararlanırım ve bunun tamamen gitmesini istemiyorum. Bu
durumda akışı tamamen yok etmek yerine, siteyi ziyaret ettiğimde benim dikkatimi dağıtacak daha az dışsal tetikleyicinin olduğu bir adres seçtiğimden emin olarak, tam URL'nin
sorumluluğunu üstlenirim.
işte bunun nasıl çalıştığı: Planlanmış sosyal medya zamanım boyunca, Open Multiple Websites·· isimli bir tarayıcı
eklentisini çalıştırmak için tarayıcımda bir butonu tıklıyorum. 4 isimden de anlaşılacağı gibi bu buton, daha önceden
yüklediğim bütün İnternet sitesi adreslerini açar. Linkedln
akışına girmek istemediğim için, bu sonsuz, dikkat dağıtıcı
* Haber Akışı Yakıcı. -çn
Birden Fazla İnternet Sitesi Aç. -çn
155
Nir Eyal
akışa kurban gitmek yerine mesajları okuyup cevaplayabileceğim Linkedln.com/messaging adresini daha önceden yükledim. Aynı tıklamayla tarayıcı eklentisi, kötü şöhretli ve kışkırtıcı Twitter akışını görmeden yorumlara ve sorulara cevap
verebileceğim Twitter.com/NirEyal adresini de açıyor.
Akı1tan kaçmara/4 sosyal medyayı dikkatli bir 1ekllde
kullamrken ba1kalaT1yla proaktif bir 1ekilde bağlantı
kurmak için zaman aylfabillr/m.
Tıpkı Facebook ve Linkedln gibi şirketlerin kaydırmaya devam etmemiz için davranışsa! tasarımlar uygulaması gibi
YouTube da güçlü dışsal tetikleyicilerle izlemeye devam
etmemizi sağlamak için için benzer psikolojik hileler kullanır. Siz bir video seyrederken YouTube'un algoritması, o
sırada seyrettiğiniz videonun konusuna ve video geçmişinize dayanarak, bir sonraki seyretmek isteyebileceğiniz şeyi
tahmin etmek için harıl harıl çalışıyor.5 Youtube, genellikle
sizi hedef alan sponsorlu videoların reklamlarının yanında,
İnternet sayfasının sağ tarafında önerilen videoların küçük
resimlerini sunar. Haber akışına benzer bir şekilde, YouTube ana sayfasına gittiğiniz an, bu resimler yine ortaya çıkar
ve sizi daha fazla dijital hazine avına gönderir. Bu tür dışsal
tetikleyiciler sizin video üstüne video izlemenizi sağlamak
için oradadırlar.
Elbette YouTube'da zaman harcamakta doğası gereği yanlış olan hiçbir şey yoktur. Zaman sınırlı takvimimde YouTube videolarının keyfini çıkarmak için zaman ayırdım ve bunu
seviyorum! Fakat akılsızca önerilen bir sonraki videoyu seyretmek veya başka bir cazip öneriye tıklamak yerine, sadece
planladığım videoları seyretmek için kendime ait bazı hileler
kullanıyorum. Özellikle dikkat dağıtıcı dışsal tetikleyiciyilerin çoğunu ortadan kaldırıp bir videoyu huzur içinde seyret1 56
Akışlann İzini Sürme
memi sağlayan OF Tube isimli ücretsiz tarayıcı eklentisini
seviyorum. Ekranın kenarındaki önerilen videoların ve reklamların kaldırılmasını büyük bir fayda olarak görüyorum .
. ..... ,,,, _ ··· -
___ ::::=.....:r:=..
... .. , � .. ...
Dikkat dağıtıcı küçük video görsellerini ve reklamları kaldırarak
Youtube'un izini sürebilirsiniz.
Haber akışlarından önerilen videolara kadar sosyal medyadaki sayısız dışsal tetikleyicinin üstünden gelmek, pürdikkat
olma yolumuzdaki önemli bir adımı temsil eder. Seçtiğimiz
araç ne olursa olsun, bu işin anahtarı sosyal ağların zamanımızı ve dikkatimizi kontrol etmesine izin vermek yerine, bu
deneyimlerimiz üzerindeki kontrolü geri kazanmaktır.
U N UTMAYI N!
• Sosyal medyada kaydırdıklarımıza benzer akışlar bizi meşgul etmek i�in tasarlanmıştır. Akışlar bizi dikkat daöıtıcılara götürecek dışsal tetikleyicilerle doludur.
• izini sürerek akışların kontrolünü elinize alın. News Feed
Eradicator for Facebook, Newsfeed Burner, Open Multiple Websites
ve OF Tube gibi tarayıcı eklerini kullanarak dikkat dağıtıcı dışsal tetikleyicileri ortadan kaldırın. (Bu gibi hizmetlerin ve daha fazlasının
baölantıları NirAndFar.com/lndistradable adresinde mevcuttur.)
1 57
Kısım 4
. -
DiKKAT DAGITICILARI
ANLASMALARLA ENGELLEME
DAGITICILARI
Anlafmalarla
Engelleme
1
22. Bölüm
Ön Taahhütlerin Gücü
Time dergisinin \"Büyük Amerikan Romancısı\" olarak adlandırdığı yazar Jonathan Franzen tıpkı sizin ve benim gibi
dikkat dağıtıcılarla boğuşuyor. Ancak Franzen ve çoğu insan
arasındaki fark, onun kendisini odakta tutabilmek için etkili
adımlar atıyor olması. 2010 Time biyografisine göre:
Hearts ve solitaire oyunlan da dahil işletim sistemi seviyesinde temizlenmiş ağır, eskimiş bir Dell marka dizüstü
bilgisayar kullanıyor.' Çünkü Franzen intemete bağlı bir
bilgisayarda ciddi kurgu yazılamayacağına inanıyor ve
sadece Dell'in kablosuz özelliğini kaldırmakla kalmıyor,
aynı zamanda Etemet bağlantı noktasını da tamamen
kapatıyor. \"Yapmanız gereken,\" diye açıklıyor, \"Etemet
kablosunu kuwetli bir yapıştıncı sürerek bilgisayara takmak ve sonra da kablonun baş kısmını kesmek.\"
Franzen'ın yöntemleri aşırı görünebilir ama denize düşen
yılana sarılır. Ayrıca Franzen bu yöntemlerinde yalnız değil.
Ünlü yönetmen Quentin Tarantino, sahnelerini yazarken
asla bilgisayar kullanmaz, bunun yerine el yazısıyla bir defte161
Nir Eyal
re yazmayı tercih eder.' Plutzer ödüllü yazar Jhumpa Lahiri
kitaplarını kağıt kalemle yazar ve sonra da onları intemeti
olmayan bir bilgisayara aktarır.ı
Bu yaratıcı profesyonellerin anladığı şey, odaklanmanın
ihtiyaç duyduğu şeyin sadece dikkat dağıtıcıları dışanda
tutmak olmadığıdır, bu aynı zamanda kendimizi içeride tutmayı da gerektirir. İçsel tetikleyicilerde ustalaşmayı dikkat
çekiciler için zaman yaratmayı ve dışsal tetikleyicilerin izini sürmeyi öğrendikten sonra pürdikkat olmanın son adımı
kendimizi dikkat dağıtıcılara kapılmaktan korumayı içerir.
Bunu yapmak için, dürtülerimizin üstesinden gelmek adına
gelecekteki bir seçimi ortan kaldırmayı içeren, \"ön taahhüt\"
olarak adlandırılan güçlü bir tekniği öğrenmemiz gerekir.4
Her ne kadar araştırmacılar hala neden bu kadar etkili
olduğunu araştırsalar da ön taahhüt gerçekten çok eski bir
taktiktir. Belki de tarihteki en ikonik ön taahhüt, Odyssey'in
antik anlatımında görülür. Hikayede Ulysses, gemisini ve
mürettebatını, denizcileri kıyılarına çekmesiyle bilinen büyülü bir şarkı söyleyen Sirenler diyarından geçirmelidir. Denizciler yaklaştıklarında, gemileri Sirenler'in kayalık sahillerinde enkaz haline gelir ve yok olur.
İlerideki tehlikenin farkında olan Ulysses, bu kaderden
kaçınmak için zekice bir plan yapar. Adamlarına Sirenler'in
çağrısını duymamaları için kulaklarını balmumuyla tıkamalarını söyler. O güzel şarkıyı duymak isteyen Ulysses'in kendisi hariç, herkes Ulysses'in emrine itaat eder.
Ancak Ulysses gemisini kayalara doğru yönlendirmek
veya Sirenler'e ulaşmak için denize atlamak üzere aklının çelineceğini biliyordu. Kendisini ve adamlarını korumak için,
mürettabata kendisini geminin ana direğine bağlamalarını;
ne söylerse veya ne yaparsa yapsın onu serbest bırakmamalarını ve gemi tehlikeden uzaklaşana kadar rotayı değiştirmemelerini söyler. Mürettebat Ulysses'in emirlerine uyar ve
1 62
On Taahhütlerin Gücü
gemi Sirenler'in kıyılarını geçerken o, şarkılarıyla geçici bir
deliliğe sürüklenir. Büyük bir öfkeyle adamlarına kendisini
bırakmalarını söyler fakat onlar ne Sirenler'i ne de kaptanlarını duyamadıkları için tehlikeyi güven içinde atlatırlar.
Homeros'un Odyssey'indeki Ulysses, bir ön taahhüt
yaparak Sirenlerin şarkısına direnir ve dikkat dağıtıcıdan
başanlı bir şekilde kaçınır.5
Bir \"Ulysses Anlaşması\", \"bir kişinin kendisini gelecekte
mecbur bırakması için tasarlanmış ve amaçlanmış, özgürce
alınmış bir karar\" olarak tanımlanır ve bugün hala kullanmakta olduğumuz bir ön taahhüt çeşididir.6 Örneğin, sağlıklı yargılarda bulunma yetimizi kaybetmemiz durumunda,
doktorumuz ve aile fertlerimize niyetlerimizi bildirmek için
gelişmiş sağlık hizmetleri yönergelerini önceden taahhüt
ederiz. Hayatımızın ileri dönemlerinde ihtiyaç duyacağımız
parayı harcamadığımızdan emin olmak için, erken para çekme durumunda yüksek cezalar içeren emeklilik hesaplarına
1 63
Nir Eyal
para yatırarak fi nansal güvenliğimizi önceden taahhüt ederiz. Evlilik sözleşmesine bağlı olan ömür boyu sürecek bir
ilişkide vaat edilen sadakati arzularız.
Bu tür ön taahhütlar güçlüdür çünkü aklımız başımızdayken niyetlerimizi pekiştirir ve daha sonra kendi çıkarlarımızın aksine hareket etme ihtimalimizi azaltır. Tıpkı hayatımızın diğer alanlarında ön taahhütlerde bulunduğumuz
gibi, bunları dikkat dağıtıcılara karşı saldırımızda da kullanabiliriz.
Bir ön taahhüdü ortava kovmanm en etkili zamam,
Pürdikkat Modell'nln ilk üç vönünü ele aldıktan sonrasıdır.
Birinci kısımda öğrendiğimiz gibi, bizi dikkat dağınıklığına
yönlendiren içsel tetikleyicilerle temel olarak ilgilenmediysek başarısızlığa hazırlıklı olmalıyız. Benzer şekilde, ikinci
kısımda öğrendiğimiz gibi, dikkat çekiciler için zaman ayırmazsak da ön taahhütlerimiz işe yaramaz. Son olarak, bir
ön taahhütte bulunmadan önce bize hizmet etmeyen dışsal
tetikleyicileri ortadan kaldırmazsak, muhtemelen işe yaramayacaktır. Ön taahhütler dikkat dağıtıcılara kapılmamızı
engelleyen son savunma hattıdır. Önümüzdeki birkaç bölümde, yolumuza devam etmek için kullanabileceğimiz ön
taahhüdün üç çeşidini inceleyeceğiz.
UNUTMAYIN!
• Pürdikkat olmak sadece dikkat dağıtıcıları dışarıda tutmaya
ihtiyaç duymaz. Ayrıca kendimizi dizginlemeyi de gerektirir.
• Ön taahhütler, dikkat dağıtteıların olasılığını azaltabilir. Önceden verdiğimiz kararlara bağlı kalmamıza yardımcı olurlar.
• Ön taahhütler ancak diğer ü� pürdikkat stratejisi uygulandıktan sonra kullanılmalıdır. ilk üç adımı atlamayın.
1 64
23. Bölüm
Dikkat Dağıtıcl lar1 Çaba
••
Anıa,malarıyla Onleme
David Krippendorf ve Ryan Tseng isimli mucitler gece geç
saatlerde düşkün oldukları yiyecekleri atıştırma gibi istenmeyen alışkanlıklarını durdurmanın basit bir yolunu buldular. kSafe (eski adıyla Kitchen Safe)* adlı cihazları, kapağında
zamanlayıcı kilidi olan plastik bir kaptır.
Sizi cezbeden atıştırmalıkları (kişisel favorim Oreo bisküvileri gibi) bu kaba koyar ve kSafe zamanlayıcısını, süre dolana kadar kilitli kalacak şekilde ayarlarsınız. Elbette kabı bir
çekiçle parçalayabilir veya koşup marketten daha fazla bisküvi alabilirsiniz fakat bu ekstra çaba bu seçeneklerin yapılma olasılığını azaltır. Krippendorf ve Tseng'in fikri o kadar
ilgi çekiciydi ki Shark Tank** adlı realite şovunda bir anlaşma
kazandı ve ürün şimdilerde Amazon'da dört yüz civarı beş
yıldızlı yorum almış durumda.'
KSafe bir ön taahhüt örneğidir. Özellikle, çaba anlaşma-
* Mutfak Kasası. -yhn
Yaratıcı bir fikri olan kişilerin yatırımcılardan sermaye kazanabilmek
için ürünlerini sunduğu bir gösteri programı. -yhn
1 65
Nir Eyal
sının -istenmeyen bir davranışı gerçekleştirmek için gerekli
çaba miktarının artırılmasını içeren bir tür ön taahhüt- faydasını gösterir. Bu tarz bir ön taahhüt pürdikkat olmamız
için bize yardım edebilir.
Çaba anlaşması, istenmeyen davramşlafl
gerçekleştirmesi daha zor hôle getirerek dikkat
dağıtmlafl önler.
Dijital cihazlarımızla çaba anlaşması yapmamız için birbirleriyle rekabet eden yeni ürün ve hizmetlerde bir patlama yaşıyoruz. Örneğin, ne zaman dizüstü bilgisayarımda yazsam SelfControl uygulamasına tıklıyorum, 2 bu uygulama Facebook ve
Reddit gibi dikkatimi dağıtan sitelere ve e-posta hesabıma girmemi engelliyor. Bu siteleri ihtiyaç duyduğum süre boyunca,
genellikle kırk beş dakika ila bir saatlik artışlarla, engelleyecek
şekilde ayarlayabilirim. Freedom isimli bir başka uygulama3
biraz daha gelişmiştir ve sadece bilgisayarımda değil, mobil
cihazlarımda da potansiyel dikkat dağıtıcıları engeller.
Forest, kendimi neredeyse her gün kullanırken bulduğum, belki de en sevdiğim dikkat dağıtıcıları engelleme
uygulamasıdır.4 Ne zaman telefonumda dikkatimin dağılmasını engellemek için kendimle çaba sözleşmesi yapmak
istesem Forest uygulamasını açar ve istemediğim uzunlukta
telefonsuz geçecek süreyi ayarlarım. Plant adlı butona tıklar
tıklamaz ekranda küçük bir fide belirir ve zamanlayıcı geriye
doğru saymaya başlar. Zaman dolmadan telefonumda başka
bir göreve geçmeye kalkarsam sanal ağacım ölür. Bu minik
sanal ağacı öldürme fikri, kendimle yaptığım anlaşmanın
gözle görülür bir hatırlatıcısı olan uygulamadan çıkmam için
ortaya beni caydıracak kadar fazladan ekstra çaba koyar.
Apple ve Google da kendi işletim sistemlerine çaba anlaşması özellikleri ekleyerek dijital dikkat dağıtıcılara karşı
1 66
Dikkat Dağıtıcıları Çaba Anlaşmalarıyla Önleme
savaşa katılıyor. Apple'ın iOS 12 sürümü Atıl Süre özelliğiyle kullanıcıların belirli uygulamalar için zaman kısıtlaması
yapabilmelerine olanak tanır.5 Eğer kullanıcılar belirlenmiş
saatler içinde listedeki uygulamalardan birine girmeyi denerlerse telefonları, anlaşmayı bozmak istediklerini onaylamaları için ek bir adıma yönlendirir. Google'ın Android'inin
yeni versiyonları benzer özellikteki Dijital Denge uygulamasıyla birlikte geliyor.
Bir parça fazladan çaba eklemek bizi bir dikkat dağıtıcıya değip değmeyeceğini sormaya zorlar. İster kSafe gibi bir
ürün isterse de Forest gibi bir uygulamayla olsun, kendimizle
yaptığımız çaba anlaşmaları bunlarla sınırlı değildir; onları
yapmanın hayli etkin bir başka yolu da diğer insanlarla anlaşmalar yapmaktır.
Forest uygulaması telefonunuzda çaba anlaşması
yapmanın basit bir yoludur.
1 67
Nir Eyal
Önceki nesillerde sosyal baskı bizim görevi sürdürmemize
yardım ediyordu - kişisel bilgisayarın icadından önce masalarımızda oyalandığımız herkes tarafından görülebiliyordu.
Sports lllustrated veya Vogue okumak veya telefonumuzda bir
arkadaşımızla uzun hafta sonumuzun ayrıntılarının üzerinden geçmek, iş arkadaşlarımıza tembellik yaptığımızın sinyallerini net bir şekilde gönderiyordu.
Bugün bunun aksine ofiste neyi kaydırdığımızı veya neye
tıkladığımızı çok az kişi görebilir. Kendimizi, dizüstü bilgisayarımıza gömülmüş bir şekilde spor skorlarını, haber akışlarını veya ünlülerin dedikodu haberlerini kontrol ederken
buluruz. Yanımızdan geçen biri için bu aktiviteler rekabetçi
bir araştırma ya da satış potansiyellerini takip etmek gibi görünebilir. Ekranlarımızın gizliliğiyle kamufle olarak, görevi
sürdürmek için gereken sosyal baskı da yok olur.
Uzaktan çalışırken sorun daha da şiddetli hale gelir. Evden çalışmaya eğilimli olduğumdan, yazmam gerektiğini
bildiğim halde yoldan çıkmanın çok kolay olduğunu görebiliyorum. Odaklanmış olarak kalmakta sorun yaşadığım
zamanlarda sosyal baskıyı biraz geri getirmek yardımcı olur
muydu? Bu soruyu test etmek istedim ve yazar olan arkadaşım Taylor'dan benimle birlikte çalışmasını rica ettim.
Çoğu sabah, evimdeki ofisimde bitişik masalarda oturduk
ve kırk beş dakikalık zaman dilimlerinde çalışmaya karar
verdik. Özellikle kendimi enerjimi kaybederken bulduğum
zamanlarda onu hırsla çalışırken görmek ve onun beni görebileceğini bilmek, yapmam gerektiğini bildiğim işi yapmaya
devam etmemi sağladı. Odaklanma gerektiren bir iş için bir
arkadaşla birlikte zaman planlaması yapmanın yapılması gereken en önemli şeyi yapmaya bağlı kalmak için etkili bir yol
olduğu kanıtlandı.
Peki ya uyumlu bir programı olan bir arkadaş bulamazsanız? Taylor bir konferansta konuşmak için bir haftalığına
1 68
Dikkat Dağıtıcıları Çaba Anlaşmalarıyla Önleme
gittiğinde başka biriyle çaba anlaşması yapmayı yeniden deneyimlemem gerekti. Neyse ki, Focusmate'i buldum. Dünyadanın dört bir yanından insanların odaklanmış kalabilmelerine yardımcı olma vizyonuyla, birebir video konferans
hizmeti aracılığıyla çaba anlaşmalarını kolaylaştırıyor.
Taylor uzaktayken Focusmate.com adresine üye oldum
ve Martin isimli tıp öğrencisi bir Çek'le eşleştirildim. Planlanmış zamanımızda birlikte çalışmak için beni beklediğini
bildiğimden, onu yarı yolda bırakmak istemedim. Martin
insan anatomisini ezberlemek için sıkı çalışırken ben de yazıma odaklandım. İnsanların görüşmelerini ekmesini engellemek için katılımcılar odak arkadaşları hakkında bir yorum
bırakmaya teşvik edilir.*
Çaba anlaşmaları, elimizdeki görevi bırakma olasılığımızı
azaltır. Bunları ister arkadaşlarımız ya da meslektaşlarımızla, isterse de Forest, SelfControl, Focusmate veya kSafe gibi
araçlarla yapalım, çaba anlaşmaları dikkatimizin dağılmasını
önlemek için basit ama oldukça etkili bir yöntemdir.
U N UTMAYI N!
• Bir �aba anla,ması, istenmeyen davranı,ları yapmayı zorıa,tırarak dikkat dağıtıcıları önler.
• Ki,isel bilgisayar �ağında, görevi sürdürmemizi sağlayan
sosyal baskı büyük öl�üde ortadan kalkmı,tır. Kimse sizin
ne üstünde çalıştıgınızı göremez, dolayısıyla tembellik yapmak kolaylaşır. Belirli bir süre boyunca bir meslektaşın veya bir arkadaşın
yanında çalışmak oldukça etkili bir çaba anlaşması olabilir.
• T eknolopden uzak kalmak i�in teknolopyi kullanabihrsiniz.
Self(ontrol, Forest ve Focusmate gibi uygulamalar çaba anlaşmaları
yapmanıza yardım edebilir.
* Bu hizmeti o kadar çok sevdim ki Focusmate'e yatının yapmaya karar
verdim.
1 69
24. Bölüm
Dikkat Dağıtıcı ları Bedel
Anıa,malarıyla Engel leme
Bir bedel anlaşması, yapacağımızı söylediğimiz şeyi yapmaya
teşvik etmek için ortaya para koymayı içeren bir ön taahhüt
biçimidir. Amaçladığınız şeye bağlı kalırsanız para sizde kalır
fakat dikkatiniz dağılırsa parayı kaybedersiniz. Kulağa sert
geliyor fakat sonuçlar hayret vericidir.
New England ]ournal of Medicine* dergisinde yayımlanan
bir araştırma, sağlıksız alışkanlıklarını bırakmaya çalışan üç
grup sigara içiciyi inceleyerek bedel anlaşmalarının gücünü göstermiştir.' Çalışmada, kontrol grubuna, sigarayı bırakmayı teşvik etmek için eğitici bilgiler ve bedava nikotin
bantları gibi geleneksel yöntemler sunuldu. Altı ay sonra,
kontrol grubundaki insanların yüzde 6'sı sigarayı bıraktı.
\"Ödül grubu\" olarak adlandırılan diğer gruba altı ay sonra
sigarayı bırakmış olurlarsa 800 dolar teklif edildi - yüzde
ıisi başarılı oldu.
Ancak üçüncü grup katılımcılar en ilginç sonuçları vermişti. Bu gruba \"depozito grubu\" deniyordu ve altı ay sonra sigarayı bırakmaları karşılığında kendi paralarından 150
* New England Tıp Dergisi. -yhn
171
Nir Eyal
dolarlık bir ön taahhüt depozitosu ödemeleri gerekiyordu.
Ancak ve ancak hedeflerine ulaştıkları takdirde 150 dolarlık
depozitoyu geri alabileceklerdi. Paralarını geri almanın yanı
sıra, depozito grubundan başarılı olan katılımcılara işverenleri tarafından 650 dolarlık (\"ödül\" katılımcılarına sunulan
800 doların aksine) bir bonus ödül verilecekti.
Sonuçlar? Depozit yatırmayı kabul edenlerin yüzde 52'si
şaşırtıcı bir şekilde hedeflerine ulaşmayı başardı! Daha büyük bir ödülün başarı için daha fazla motivasyona yol açması
gerektiği düşünülebilir, o zaman neden 800 dolar kazanmak
650 dolar artı 150 dolarlık depozitoyu kazanmaktan daha az
etkili oldu? Belki de depozito grubundaki katılımcılar sigarayı bırakmak için en baştan daha hevesliydiler? Bu potansiyel
önyargıyla mücadele etmek için, çalışmanın yazarları sadece
her iki test grubunda da olmak isteyen içicilerin verilerini
kullandılar.
Sonuçları açıklamak için çalışmanın yazarlarından biri,
\"İnsanlar kazanmaktan ziyade kayıpları önleme konusunda genellikle daha motive olurlar,\" diye yazdı. Kaybetmek,
kazanmanın sevincinden daha fazla acı verir. Bu mantıksız
eğilim, davranışsa} ekonominin köşe taşlarından biri olan
\"kayıptan kaçınma\" olarak bilinir.
Kayıptan kaçınma gücünden olumlu bir şekilde nasıl
yararlanılacağını öğrendim. Birkaç yıl önce düzenli olarak
egzersiz yapmamak için bulduğum bahanelerin sayısından
bıkmıştım. O dönemde spor salonuna gitmek daha kolay
olamazdı - tam donanımlı tesis yaşadığım binadaydı. Gitmediğim için ne trafiği ne de üyelik ücretlerini suçlayabilirdim
çünkü üyelik orada yaşayanlar için ücretsizdi. Uzun bir yürüyüş bile hiçbir şey yapmamaktan daha iyiydi. Yine de antrenmanlarımı ekmek için bir şekilde bahaneler buluyordum.
Kendimle bir bedel sözleşmesi yapmaya karar verdim. Zaman sınırlı programımda yer ayırdıktan sonra, yüz dolarlık
gıcır gıcır bir banknotu duvarımdaki takvimime, yaklaşan
172
Dikkat Dağıtıcıları Bedel Anla?malarıvla Engelleme
antrenman zamanının yanına yapıştırdım. Sonra doksan dokuz sente bir çakmak aldım ve yanına yerleştirdim. Her gün
seçim yapmam gerekiyordu: Ya egzersiz yaparak kalorileri ya
da yüz dolarlık banknotu yakacaktım. Belgeli bir şekilde hastalanmadığını sürece, kendime izin verdiğim seçeneklerim
sadece bu ikisiydi.
Ne zaman kendimi önemsiz bahaneler üretirken bulsam,
kendime ve sağlığıma verdiğim ön taahhüdü hatırlatacak
çok net bir dışsal tetikleyicim vardı. Ne düşündüğünüzü biliyorum: \"Bu çok aşın! Parayı öylece yakamazsın!\" Kastettiğim
şey tam olarak bu işte. Bu \"ya onu yak ya da bunu\" tekniğini
üç yıldan fazladır kullanıyorum ve yüz dolan hiç yakmadan
on kilo kas kazandım.
\"Ya onu yak ya da bunu\" takvimim sabah ilk gördüğüm
şeylerden biri. Bana ya kalorileri mi ya da yüz dolarlık
banknotu yakmam gerektiğini hatırlatıyor. *
* Eğer merak ettiyseniz R \"koşu (run)\", L \"kaldırma (lifting)\" (ağırlık
kaldırma gibi), S \"sürat koşusu (sprints)\", W \"yürüme (walk)\" ve onay
işareti ise o günkü yazımı yazdığımı gösteriyor.
173
Nir Eyal
Benim \"ya onu yak ya da bunu\" yöntemimde örneklendiği
gibi, bir bedel anlaşması dikkat dağıtıcılara bir bedel koyarak
bizi eyleme bağlar. Fakat bir bedel anlaşması sigara bırakma,
kilo kaybı veya spor hedefleriyle sınırlı olmak zorunda değildir; aslında bu konuyu profesyonel hedeflerime ulaşmak açısından da başarılı buldum. Bu kitap için neredeyse beş yıllık
bir araştırma yaptıktan sonra artık kelimelere dökme zamanının geldiğini biliyordum, fakat her gün yazmaya başlamak
zor geldi ve kendimi her gün çevrimiçi ve çevrimdışı şekilde daha fazla araştırma yaparken buldum. Daha da kötüsü,
kendimi yazma hedeflerimle tamamen ilgisiz olan medyayı
tüketmekten birkaç tık uzakta gördüm. Açık bir şekilde, bir
dikkat çekiciye ulaşmıyordum.
En sonunda, yanlış başlangıçlarını, yarım bırakılmış bölümler ve tamamlanmamış taslaklar gibi şeylerden bıkmıştım. Bu işte payım olduğuna karar verdim ve bu kitabı tamamlama yönündeki önemli hedefime dair sorumluluğu
almak için bir bedel anlaşması yapmaya karar verdim.
Arkadaşım Mark'tan bedel anlaşmamda benim hesap sorucu ortağım olmasını istedim; belirlenmiş bir tarihe kadar
bu kitabın ilk taslağını bitirmemiş olursam ona ıo bin dolar
ödeyecektim. Bunun düşüncesi midemi ağrıttı - eğer parayı
kaybedersem kırkıncı doğum günüm için ayırdığım tatil parası elden gidecekti; yeni bir ayarlanabilir masa için ayrılmış
fonum gidecekti; en yıkıcı olanı da başarmayı çok istediğim
bir hedef olan kitabı tamamlama işi elden gidecekti.
Bedel anlaşması etkilidir çünkü uzak bir geleceğin aksine
kaybetmenin acısını şimdiki ana taşır. Ayrıca sonuç canınızı
yaktığı sürece dolar miktarının bir önemi yoktur. Benim için
bedel anlaşması mucize gibi çalışıyor, ortada kaybedecek çok
fazla şey olduğunu bilmek bana vites yükselttirdi. Haftada
altı gün en az iki saat dikkat dağıtıcılar olmadan yazma taahhüdü verdim, bunu zaman sınırlı planıma ekledim ve her
1 74
Dikkat Dağıtıcıları Bedel Anlaşmalarıyla Engelleme
gün işe koyuldum. Sonunda param (tatil ve ayarlanabilir masam da) bende kaldı ve siz şu anda bu çalışmamın sonucunu
okuyorsunuz.
Bu noktada, bedel anlaşmalarının dikkat dağıtıcılara karşı aşılmaz bir savunma olduğunu düşünebilirsiniz. Neden
her zaman dikkat dağınıtıcıların bedelini işlerin her zaman
yolunda gideceği kadar yüksek yapmıyorsunuz? işin doğrusu, bedel anlaşmaları herkese ve her duruma uygun değildir.
Her ne kadar bedel anlaşmaları çok etkili olabilseler de bazı
uyanlarla birlikte gelirler. Bedel anlaşmalarından en iyi deneyimi elde edebilmek için bunların tehlikelerine karşı uyanık ve planlı olmalıyız:
TEHLİKE 1: KAÇAMAYACAGINIZ DIŞSAL TETİKLEYİCİLERLE
DAVRANIŞLARI DEGİŞTİRMEK İÇİN BEDEL ANLAŞMALAR!
UYGUN DEGİLDİR
Bedel anlaşmalarıyla değiştirilmeye uygun olmayan belli
bazı davranışlar vardır. Bu tür bir ön taahhüt, davranışla ilişkili dışsal tetikleyicileri ortadan kaldıramayacağınız zamanlarda önerilmez.
Örneğin, tırnak yemek, kırılması çok zor bir alışkanlıktır
çünkü bu alışkanlığı olanlar ellerinin farkına vardıkları sürece bunu yapmaları için akıllan çelinir. Bu tarz vücut odaklı
tekrarlayan davranışlar bedel anlaşmaları için uygun değildir. Benzer şekilde, size sürekli olarak \"çok sevimli\" yavru
köpeklerin fotoğraflarını göstermeye çalışan iş arkadaşınızın
yanında ciddi odaklanma isteyen büyük bir projeyi bitirmeye çalışmak da mantıksızdır. Bedel anlaşmaları sadece dışsal
tetikleyicileri görmezden gelebileceğiniz veya ortadan kaldırabildiğiniz zaman işe yarar.
175
Nir Eyal
TEHLİKE 2: BEDEL ANLAŞMALAR! SADECE KISA SÜRELİ
GÖREVLER İÇİN KULLANILMALIDIR
Benim \"ya onu yak ya da bunu\" tekniği gibi bedel anlaşmaları
iyi çalışır çünkü kısa süreli motivasyon gerektiriyor - diğer
örnekler spor salonuna kısa bir yürüyüş, iki saat yazmaya
odaklanmak veya sigara aşermesi için \"dürtü dalgasında sörf
yapma\" olabilir. Eğer bir anlaşmayla çok uzun süre bağlanırsak onu cezalandırmayla ilişkilendirmeye başlarız ki bu da,
görev veya hedefe yönelik kızgınlık oluşması gibi bir ters etki
yapar.
TEHLİKE 3: BİR BEDEL ANLASMASINA GİRMEK
'
ÜRKÜTÜCÜDÜR
Ne kadar etkili olduklarını bilmelerine rağmen çoğu insan,
kendi hayatlarında bir bedel anlaşması yapma fikrinden çekinirler - en başta bende de oldu! \"Ya onu yak ya da bunu\"
rejimime bağlı kalmakta zorlandım çünkü bunun spor salonuna gitmek gibi rahatsız edici bir işi yapmam gerektiği
anlamına geldiğini biliyordum. Benzer olarak Mark'la el sıkışıp taslağı bitirmeye söz vermek beni terletti. Başarıyı daha
muhtemel kılan bir hedef belirleme tekniğine direnmenin
mantıksızlığını sonradan anladım.
Bir bedel anlaşmasma girerken biraz endişevıe
karşılaşmavı bek/evin ama vine de bunu vapm.
TEHLİKE 4: BEDEL ANLASMALARI KENDİ KENDİNİ YİYEN
'
İNSANLAR İÇİN UYGUN DEGİLDİR
Her ne kadar yukarıda anlatılan çalışma bugüne kadar yapılmış en başarılı sigarayı bırakma çalışmalarından biri olsa da
depozito grubundaki katılımcıların yüzde 48'lik kısmı amaç1 76
Dikkat Dağıtıcıları Bedel Anlaşmalarıvta Engelleme
larına ulaşamamıştı. Davranış değişikliği zordur ve bazı insanlar başarısız olur. Uzun dönemli davranış değiştirme için
herhangi bir program, şu ya da bu nedenden ötürü, pes etmeyecek kişileri içermelidir. Başarısızlıktan sonra kendimizi
nasıl toparlayacağımızı bilmek çok önemlidir - sekizinci bölümde öğrendiğimiz gibi, aksiliklere özeleştiri yerine özşefkatle yaklaşmak işleri tekrar rayına oturtmanın yoludur. Bir
bedel anlaşması yapmayı denerken kendinize karşı nazik olduğunuzdan emin olun ve her zaman yeniden deneyebilmek
için programı düzenleyebileceğinizi anlayın.
Bu dört tehlikeden hiçbiri bir bedel anlaşması yapmanın
yararlarını ortadan kaldırmaz. Aksine bunlar, iş için doğru
aracı kullandığımızdan emin olmamızı sağlayan önkoşullardır. Doğru şekilde kullanıldıklarında bedel anlaşmaları, dikkat dağıtıcılara bir bedel atayarak zor bir göreve odaklanmış
kalmanın hayli etkili bir yoludur.
U N UTMAYI N!
• Bedel anlaşmaları dikkatinizin dağılmasına bir bedel biçer.
Oldukça etkili bir motive edici olduğu gösterilmiştir.
• Bedel anlaşmaları en çok, dikkat dağıtıcılara sebep olan dışsal tetikleyicileri ortadan kaldırdığınız zaman etkilidir.
• Bedel anlaşmaları dikkat dağıtıcılar geçici olduklarında en
iyi şekilde çalışır.
• Beden anlaşmalarına başlamak zor olabilir. Bir bedel anlaşması yapmaya korkarız çünkü yapmaktan korktuğumuz şeyi gerçekten
yapmak zorunda kalacağımızı biliriz.
• Bir beden anlaşması yapmadan önce özşefkat öğrenin.
1 77
25. Bölüm
Dikkat Dağıtıcı ları Kimlik
Anıa,malarıyla Önleme
Davranışlarımızı değiştirmenin en etkili yollarından biri
de kimliğimizi değiştirmektir. Hayır, bu bir tanık koruma
programına ya da ClA'e katılmayı gerektirmez. Daha ziyade,
modern psikolojinin de onayladığı gibi, kendimizi nasıl gördüğümüz konusunda ufak tefek değişikliklerin gelecekteki
davranışlarımız üstünde belirgin bir etkisi olabilir.
2oıı'de Stanford Üniversitesi'nden bir grup psikolog tarafından yürütülen bir deneyi düşünün.' Christopher Bryan
adında genç bir araştırmacı, bireyleri kendileri hakkında biraz farklı şekilde düşünmeye hazırlamanın etkilerini inceleyen bir araştırma tasarladı. ilk olarak kayıtlı seçmenlerden
oluşan iki gruptan yaklaşan seçimle ilgili soruları cevaplamalarını istedi. Bir grubun anket soruları \"oy vermek\" fiilini
içeriyordu - örneğin, \"Oy vermek sizin için ne kadar önemli?\" ikinci grup \"oy veren\" ismini içeren benzer sorulara cevap verdi - \"Oy veren kişi olmak sizin için ne kadar önemli?\"
gibi.2 ifade farklılığı küçük görünebilir fakat sonuçlar olağanüstüydü.
1 79
Nir Eyal
Ufak bir kelime değişikliğinin sonuçlarını ölçmek için,
araştırmalar daha sonra katılımcılara oy verme niyetlerini
sordular ve gerçekten söylediklerini yapıp yapmadıklarını
doğrulamak için halk oylama kayıtlarına çapraz karşılaştırma yaptılar.
Bryan ve eş yazarlar, Proceedings of the National Academy
of Sciences* tarafından yayımlanan bir makalede, sonuçların
\"şimdiye kadar nesnel olarak ölçülen seçmen katılımı üzerinde gözlemlenmiş en büyük deneysel etkiler arasında\" olduğunu yazdılar.3 \"Oy veren\" olmakla ilgili anketin gösterildiği
kişilerin, \"oy verme\" ihtimalleri sorulanlara göre oy verme
ihtimallerinin çok daha yüksek olduğunu bulmuşlardır.
Sonuçlar o kadar şaşırtıcıydı ki, araştırmacılar geçerliğini
ispat etmek için başka bir seçimde aynı araştırmayı tekrarladılar. Sonuçlar aynıydı: \"Oy veren\" grubu, \"oy verme\" grubuna göre daha çarpıcı derecede iyi performans gösterdi.
Bryan şu sonuca ulaştı: \"Oy verme, sadece basit bir davranış olarak değil de bir benlik ifadesi -kişinin temel karakterinin bir sembolü- olarak temsil edildiğinde insanların oy
verme olasılığı yükselir.\"
Benlik imgemizin davranışlarımız üzerinde büyük bir
etkisi ve oylama kabininin çok ötesinde sonuçlan vardır.
Kimlik, beynimizin başka türlü zor olan seçimleri önceden
yapmasına yardım eden ve böylece karar verme sürecini kolaylaştıran başka bir bilişsel kısa yoldur.
Kim olduğumuza dair algımız vaptığımız ,evi deği,tlrlr.
Kendimiz hakkında düşünme şeklimizin, dikkat dağıtıcılarla ve istenmeyen davranışlarla nasıl başa çıktığımız üzerinde büyük bir etkisi vardır. /oumal of Consumer Research•• de
\"' Ulusal Bilimler Akademisi Raporları. -çn
Tüketici Araştınnaları Dergisi. -çn
1 80
Dikkat Dağıtıcıları Kimlik Anlaşmalarıvla Önleme
yayımlanan bir çalışma, insanların baştan çıkarıcı şeylerle
karşılaştıklarında kullandıkları kelimeleri test etti.4 Deney
sırasında, bir gruptan sağlıksız yiyecekleri düşündüklerinde \"yapamam\" sözünü, diğer gruptansa \"yapmam\" sözünü
kullanmaları istendi. Çalışmanın sonunda katılımcılara ayırdıkları zamana teşekkür etmek için bir çikolata veya granola
ban teklif edildi. \"Yapmam\" grubundan nerdeyse iki kat daha
fazla katılımcı, kapıdan çıkarken daha sağlıklı olan seçeneği
tercih etti.
Araştırmanın yazarları bu farkı, \"yapamam\" demek yerine \"yapmam\" demenin getirdiği \"psikolojik güçlendirmeye\"
bağladı. Sonuçlar oylama araştırmasınındakilerle benzerdi:
\"Yapamam\" davranışla ilişkiliyken \"yapmam\" ise kişi hakkında bir şey söyler.
Dikkat dağıtıcıları önlemek amacıyla kimlik gücünden
yararlanmak için, gerçekten istediğimiz şeyin peşinden gitmemize yardım eden, benlik imgesine yapılmış bir ön taahhüt olan, benim \"kimlik sözleşmesi\" dediğim şeyin altına
girebiliriz.
\"Birinin vejetaryen olduğunu nasıl anlarsınız?\" diye eski
bir şaka vardır. Cevap: \"Merak etme, onlar sana söyler.\" Maratoncudan denizciye kadar \"vejetaryen\" kelimesini istediğiniz kadar değiştirebilirsiniz ve şaka yine de aynı kalır.
Beş yıl boyunca vejetaryendim. Etsiz beslenmeyi deneyen
herkes arkadaşların sürekli, \"Eti özlemiyor musun? Yani, tadı
çok güzel!\" diye sorduklarını bilir. Elbette eti özledim! Ancak, kendime vejetaryen demeye başladığımda, bir zamanlar
lezzetli gelen şey birdenbire başka bir şeye dönüştü. Bir zamanlar yemeyi sevdiğim şeyler artık tatsızdı çünkü kendimi
nasıl tanımladığımı değiştirmiştim. Et yiyemiyor değildim;
ben vejetaryendim ve vejetaryenlar et yemez.
Bu kimlik anlaşmasını yaptığım zaman, gelecekteki seçimlerimi kısıtlıyordum fakat artık ete hayır demek zor
181
Nir Eyal
gelmiyordu. Bir angarya ya da yük olmak yerine, basitçe
yaptığım bir şey oldu, kurallara uyan Müslümanların alkol
almadıkları ve dindar Musevilerin domuz eti yememeleri
gibi - sadece yapmıyorlar.
Davramşlartmızı kimliğimizle uvumlu hale getireret kim
olduğumuza dair inanetmıza davalı seçimler vapartz.
Bunu akılda tutarak, dikkat dağınıklığıyla savaşmaya yardımcı olmak için hangi kimliği üstlenmeliyiz? Sizin dikkatiniz
dağıtılamaz. Bu kitabın neden Pürdikkat olarak adlandırıldığı şimdi anlaşılmalıdır. Yeni lakabınıza hoş geldiniz! Kendinizi pürdikkat olarak düşünerek, yeni kimliğinizle kendinizi
güçlendirirsiniz. Bu kimliği, zamanınızı titizlikle planlamak,
her bildirime hemen cevap vermeyi reddetmek veya rahatsız
edilmek istemediğinizde ekranınıza bir işaret koymak gibi
\"garip\" şeyleri neden yaptığınızı diğerlerine açıklamak için
de kullanabilirsiniz. Bu davranışlar, dini kıyafetler giymek
veya belli bir diyeti uygulamak gibi kimliğimizin diğer ifadelerinden daha sıradışı değildir. Pürdikkat olmanın ve bundan gurur duymanın zamanı geldi!
Başkalarına yeni kimliğinizden bahsetmek, anlaşmanızı
sağlamlaştırmanın harika bir yoludur. Kaç dinin, mensuplarını inançlarını yaymak için teşvik ettiğini fark ettiniz mi?
Misyonerlik çalışması, mensup sayısını artırmanın bir yoludur fakat psikolojik açıdan konuşursak, inanmayanların
kiliseye katılmasından çok başka dinden çevirmek söz konusu. Son dönemde yapılan pek çok araştırmaya göre, başkalarına öğüt vermenin öğretmenin motivasyonu ve sadakati
üstünde büyük etkisi olabilir. Araştırmacılar Lauren Eskreis-Winkler ve Ayelet Fishbach, iş arayan işsizlerden okulda
zorluk yaşayanlara kadar çeşitli gruplar üzerinde çalışmalar
yürüttü. Sonuçlar, tutarl ı bir şekilde, başkalarına öğretme1 82
Dikkat Dağıtıcıları Kimlik Anlaşmalarıvla Önleme
nin, bir uzmandan eğitim almaya kıyasla, öğretmenin kendi
davranışlarını değiştirmesi için daha fazla motivasyon sağladığını gösterdi.s
Fakat kendimizin henüz tam olarak anlayamadığı bir şeyi
başkalarına öğretme hakkımız var mı? Biz mükemmel olmaktan uzakken başkalarına öğüt vermeli miyiz? Çalışmalar,
kendi yaşadığımız güçlükleri kabul ettiğimizde, başkalarına
bir şeyler öğretmenin gelecekteki davranışımızı değiştirmede daha da etkili olabileceğini gösteriyor.6 MJT Sloan Management Review dergisinde Eskreis-Winkler ve Fishbach'ın belirttiği gibi, insanlar geçmişteki hatalarını itiraf ettiklerinde,
kendileri hakkında olumsuz bir benlik imgesi geliştirmeden
nerede yanlış yaptıklarını algılayabilirler.7 Daha doğrusu, diğer insanların aynı hataları önlemelerine yardımcı olma eyleminin gösterdiği gibi, öğretmek bizim farklı bir kimlik inşa
etmemizi sağlar.
Kimliğimizi güçlendirmenin diğer bir yolu da ritüellerdir.
Dine tekrar bir bakalım. Pek çok dini uygulama kolay değildir, en azından mensup olmayanlar için. Mekke'ye doğru
günde beş kez namaz kılmak veya her yemekten önce emredilen duaları okumak çaba gerektirir. Yine de kurallara bağlı
mensuplar için bu rutinler, hatasız ve sorgulamadan yaptıkları şeylerdir. Ya zor görevleri tamamlamak için bu adanmışlığın bir kısmından faydalanabilirsek? Gerçek bir inananın
disipliniyle istediğiniz her şeye odaklanabilme sabrınız olduğunu bir hayal edin.
Yeni araştırmalar, işyerinde veya günlük yaşamda dini olmayan ritüellerin güçlü bir etkisi olabileceğini öne sürüyor.
Harvard işletme Fakültesi'nde öğretim üyesi olan Francesca
Gino ve meslektaşları tarafından. yürütülen bir çalışma, kilo
vermeye çalışan insanları inceleyerek ritüellerin özdenetimi
nasıl etkilediğini araştırdı. 8 Çalışmalarındaki ilk gruba beş
gün boyunca ne yediklerine dikkat etmeleri söylendi. ikinci
1 83
Nir Eyal
gruba üç aşamalı bir yemek öncesi ritüeli öğretildi: İlk olarak,
yiyeceklerini kesmeleri gerekiyordu; ikinci olarak, parçalan
tabağa simetrik olarak yerleştireceklerdi ve üçüncü olarak,
yemeden önce her parçaya üç kez çatallanyla vuracaklardı.
Evet aptalca, fakat şaşırtıcı derecede de etkili. Katılımcılardan yemek öncesi ritüelleri uygulayan katılımcılar \"dikkatli
grubu\"na kıyasla, ortalama olarak daha az kalorili, daha az
yağ ve daha az şeker yedi.
Profesör Gino, ritüellerin \"zaman kaybı gibi görünebileceğine\" inanıyor. \"Yine de araştırmamız, bunların oldukça
güçlü olduğunu gösteriyor.\" Ayrıca şunu da ekliyor: \"Yılların
gelenekleri gibi kök salmış olmasalar da basit ritüeller kişisel
disiplin ve özdenetim oluşturmaya yardım edebilir.\"*
Her ne kadar geleneksel bilgiler inançlanmızm
davramşlanmızı şeklllendlrdiğlnl söylese de bunun
tersi de doğrudur.9
Ritüellerin öneminin kanıtı, ikinci kısımda tarif edildiği gibi,
düzenli bir programı takip etme fikrini destekler. Planlarımıza ne kadar bağlı kalırsak kimliğimizi o kadar güçlendiririz.
Ayrıca kimliğimizi bize hatırlatması için hayatımıza başka
ritüelleri de dahil edebiliriz. Örneğin, her sabah bir dizi kısa
mantrayı tekrar etme ritüelim var. Onları yıllar içinde topladım ve her gün çalışmaya başlamadan önce tekrar ederim.
William James'in \"Bilge olma sanatı neyi gözden kaçıracağını
bilme sanatıdır,\" sözü gibi, bu tartışmasız bilgelik parçalarını
hızlıca okumak ritüel yoluyla kimliğimi pekiştiriyor.10
Ayrıca kendimi pürdikkat diye etiketlemek için de fırsatlar buluyorum. Mesela, evde çalışırken, odaklanma gereken
bir çalışma zamanına başlamadan önce, eşime ve kızıma
* Ritüeller özdenetim inşa etmek isteyen kişilere yardımcı olabilirken,
herkese göre değildir. Yeme bozukluğu hastalığıyla mücadele eden
insanlara yiyeceklerle il�ili ritüclistik davranışlar tavsiye edilmez.
1 84
Dikkat Dağıtıcıları Kim/ık Anlaşmalanvıa Önleme
pürdikkat olacağımı söylüyorum. On sekizinci bölümde öğrendiğiniz gibi, odaklanma zamanımda benimle iletişime
geçebilecek herhangi bir kişiye, bunu bildiren otomatik bir
cevap göndermek için telefonumun \"Rahatsız Etme\" özelliğini kullanıyorum. Hatta aynaya baktığımda veya bana birisi
tişörtümü sorduğunda kimliğimi pekiştirmek için, göğsüne
PÜRDİKKAT yazısı basılmış tişörtler bile bastırdım.
Kimlik anlaşmaları yaparak istediğimiz benlik imgesini
inşa edebiliriz. Davranış ister ne yediğimizle ister başkalarına nasıl davrandığımızla isterse de dikkat dağıtıcıları nasıl
yönettiğimizle ilgili olsun, bu teknik değerlerimizi yansıtacak şekilde davranışlarımızı şekillendirmeye yardımcı olabilir. Sıklıkla kimliğimizin sabit olduğunu varsaysak da benlik
imgemiz değişkendir ve zihnimizdeki bir fazlası değildir. Bu
bir düşünme alışkanlığıdır ve öğrendiğimiz gibi, alışkanlıklar
daha iyiye doğru değiştirilebilir.
Artık Pürdikkat Modeli'nin dört kısmını da bildiğinize
göre bu stratejileri eyleme dönüştürmeye hazırsınız. Modelin dört kısmını (dikkat çekiciler/dikkat dağıtıcılar, içsel
tetikleyiciler/dışsal tetikleyiciler) ortaya çıkarabildiğinizden
emin olun, böylece modeli hem başkalarıyla paylaşabilirsiniz
hem de dikkat dağıtıcılarla mücadele ettiğiniz bir sonraki seferde ona hazır erişiminiz olur.
Şimdiye kadar pürdikkat olmak için neler yapabileceğinize odaklandık. Fakat başka insanlarla birlikte çalıştığımızı ve
yaşadığımızı kabul etmeliyiz. Bir sonraki kısımda işyeri kültürümüzün dikkat dağıtıcıları nasıl etkilediğine bakacağız.
Sonra, çocukların neden dikkat dağıtıcıları aşırı derecede
kullandıklarını ve onların \"psikolojik besinlere\" duydukları
ihtiyaçlarından neler öğrenebileceğimize bakacağız. Son olarak, arkadaşlarımız ve sevdiklerimiz etrafında nasıl pürdikkat olabileceğimizi keşfedeceğiz ve onların da odaklanmasına yardım edeceğiz.
1 85
Nir Eyal
UNUTMAYI N!
• Kimhğimiz, davranı,ımızı büyük öl�üde etkiler. insanlar eylemlerini kendilerini nasıl gördükleriyle bağlama eğilimindedir.
• Bir kimlik anla,ması, bir benlik imgesine kar,ı yapılan bir
ön taahhüttür. Kimliğinize uygun davranarak dikkat dağınıklığını
önleyebilirsiniz.
• Bir isim olun. Kendinize bir lakap takarak, kendinizi isimlendirdiğiniz şeye uygun davranışları sergileme olasılığınız artar. Kendinize
\"pürdikkat\" deyin.
• Başkalarıyla paylaşın. Başkalarına bir şeyler öğretmek, hôlô
zorluk yaşıyor olsanız bile, bağlılığınızı pekiştirir. Pürdikkat olmanın
önemli bir yolu, bu kitaptan öğrendiklerinizi ve hayatınızda yaptığınız değişiklikleri arkadaşlarınıza anlatmaktır.
• Ritüeller oluşturun. Mantraları tekrar etmek, zaman sınırlı bir
programı takip etmek veya başka rutinleri sergilemek, kimliğinizi
pekiştirir ve gelecekteki eylemlerinizi etkiler.
1 86
Kısım 5
• • • •• •
ISYERINIZ NASIL PURDIKKAT
. ... . . .
OLACAGINIZ HALE GETiRi LiR?
26. Bölüm
Dikkat Dağınıkhğı i,ıev
Bozukluğunun Bir ı,aretidir
Modem çalışma alanlan sürekli bir dikkat dağınıklığı kaynağıdır. Bölünmemiş bir dikkat gerektiren bir proje üzerinde
çalışmayı planlarız fakat patronumuzdan gelen bir taleple
dikkatimiz dağılır. Bir saatlik odaklanmış çalışma zamanı
ayırırız ama başka bir \"acil\" toplantı bizi içine çeker. Mesai
saatleri dışında ailemiz veya arkadaşlarımızla bir arada olmaya zaman ayırırız fakat gece geç saatte video konferans
toplantısına çağrılırız.
Her ne kadar daha önceki bölümlerde, zaman sınırlaması, program senkronizasyonu ve işyerindeki dışsal tetikleyicilerin izini sürme gibi çeşitli taktikleri tartışmış olsak da
bazılarımız için sorun, yeteneklerimizi geliştirmekten daha
büyüktür.
Dikkat dağıtıcıları kontrol etmeyi kendi başımıza öğrenmek önemli olsa da işimiz, sürekli olarak planlarımızı kesintiye uğratmakta ısrar ettiğinde ne yapacağız? Sürekli olarak
dikkatimiz dağılırken, kariyerimiz için, şirketlerimizden
bahsetmiyorum bile, en iyi olanı nasıl yapabiliriz? Günümü1 89
Nir Eyal
zün her zaman çcvrimiçi olunan çalışma ortamı, kaçınılmaz
yeni normal mi yoksa bunun daha iyi bir yolu var mı?
Birçoğuna göre sorunun kaynağı çeşitli teknolojilerin benimsenmesi gibi görünmektedir. Nihayetinde e-posta, akıllı telefonlar ve grup sohbetleri gibi teknolojiler işletmeler
arasında yaygınlaştıkça, çalışanların yöneticilerin isteklerini onlar istediği anda sunmak için bu araçları kullanmaları beklenir oldu. Ancak yeni araştırmalar, işyerinde neden
dikkatimizin dağıldığına ilişkin daha derin bir sebebi ortaya
çıkarıyor.
Birinci kısımda öğrendiğimiz gibi, pek çok dikkat dağıtıcı
psikolojik huzursuzluktan kaçma ihtiyacından kaynaklanır.
Peki, modem zaman çalışanlarını bu kadar huzursuz yapan
nedir? Bazı kuruluşların, çalışanlarının büyük bir acı içinde
hissetmelerine neden olduklarına dair sağlam kanıtlar vardır. Hatta Londra College Üniversitesi'nden Stephen Stansfeld ve Bridget Candy tarafından 2006'da yapılan bir meta
analiz çalışmasında belli bir çalışma ortamının gerçekten de
klinik depresyona neden olabileceği bulundu.1
Stansfeld ve Candy'nin çalışması, ekip arkadaşlarının
beraber ne kadar iyi çalıştıkları, sosyal destek seviyesi ve iş
güvenliği gibi işyerinde depresyona neden olabileceğinden
şüphelendikleri birkaç potansiyel faktörü inceledi. Her ne
kadar bu faktörler su sebili başında ya da kahve molası esnasında sıklıkla konuşulan konular olsa da her birinin ruh
sağlığıyla çok az ilişkisi olduğu kanıtlandı.
Bununla beraber, işyerinde depresyon geliştirme olasılığının daha yüksek olduğunu öngören iki özel durum buldular. Stansfeld bana, \"Ne yaptığınız çok fazla önemli değil,
fakat daha ziyade hangi iş ortamında yaptığınız önemli,\"
demişti.2
İlk durum, araştırmacıların yüksek \"iş gerginliği\" dediği
şeyi içeriyor. Bu faktör, çalışanlardan yüksek talepleri karşı190
Dikkat Dağımklığı işlev Bozukluğunun Bir işaretidir
lamalarının beklendiği fakat sonuçları kontrol etme yetilerinin olmadığı ortamlarda görüldü. Stansfeld, bu gerginliğin
hem beyaz hem de mavi yakalı işlerde hissedildiğini ekledi
ve bu hissi, işler ters gittiği zaman bile üretim hızını ayarlamanın mümkün olmadığı bir fabrika üretim hattında çalışmaya benzetti. 1 Love Lucy'nin klasikleşmiş bir bölümünde,
çikolata fabrikasında çalışan Lucille Ball gibi, ofis çalışanları
da bir taşıyıcı bant boyunca hızla ilerleyen paketlenmemiş
çikolatalar gibi, e-postalardan veya acele görevlerden dolayı
iş gerginliği hissedebilirler.
İşyeri depresyonu ile ilişkili ikinci faktör, çalışanların artan ücret veya tanınma yoluyla, sıkı çalışmalarının karşılığını
pek göremedikleri \"çaba-ödül dengesizliği\" olan bir ortamdır. Stanford'a göre, iş gerginliği ve çaba-ödül dengesizliğinin
merkezinde kontrol eksikliği vardır.
Mental Health America'ya göre depresyon, ABD ekonomisine işe gelmeme şeklinde kendini göstererek yıllık 5ı milyar dolardan fazlaya mal oluyor, fakat bu sayı, tıbbi bir tanı
olmaksızın işyerinde acı çeken milyonlarca Amerikalı çalışanın kaybedilen potansiyellerinin yanında bir hiç kalıyor.3
Ayrıca, dikkat dağınıklığı gibi istenmeyen sonuçlara neden
olan sağlıksız çalışma ortamlarının sebep olduğu hafif depresyon belirtilerini hesaba katmıyor. Çünkü huzursuzluktan
kaçmak için cihazlarımıza yöneliyoruz ve kontrol eksikliği
hissettiğimiz zaman daha iyi hissetmek için genellikle teknolojik aletlerimize sarılıyoruz. E-postayı kontrol etmek
veya grup sohbetine dahil olmak, eylemlerimizin işleri daha
iyi hale getirip getirmediğine bakılmaksızın, üretkenlik hissi
veriyor.
Teknoloji, i�verlndeki dikkat dağımkllğmm temel nedeni
değildir. Sorun daha derinlerdedir.
191
Nir Eyal
Harvard işletme Fakültesi'nde danışmanlıktan öğretim üyeliğine geçen Leslie Perlow, Sleeping with Your Smartphone*
kitabında sunduğu dört yıllık kapsamlı bir çalışma yürüttü. 4
Kitapta, akıl hastalığıyla ilişkili yüksek beklentileri ve düşük
kontrollü çalışma ortamını sürdüren, önde gelen bir strateji
danışmanlığı firması olan Boston Consulting Group (BCG)
yöneticilerine yer verdi.
Perlow, örneğin, karşıt çalışma tarzlarına sahip olan firmadaki iki ortak tarafından yürütülen bir projeyi anlatıyor.
Biri erken kalkarken diğeri tam bir gece kuşuydu. Sanki kötü
bir boşanmanın tarafları gibi, ikisi nadiren aynı odada bulunuyor ve ekipleri vasıtasıyla iletişim kuruyorlardı. Ekipteki
bir danışman hatırladıklarını şöyle anlatıyor:
Daha küçük ortak bizden sürekli olarak genişlememizi ve
bir şeyler eklememizi istiyordu, bu yüzden haftalık toplantılar için kırk ifa altmış sayfalık slaytlar hazırlayacaktık. Büyük ortak neden hepimizin kırmızı bölgede [haftalık altmış beş saatten fazla çalışan] olduğumuzu merak
ederdi. .. Bir ortak geç kalkar ve saat gece on birde bize
değişiklikleri gönderirdi, diğeri erken kalkar ve bize sabah
altıda e-posta gönderirdi ... Bizler her iki ucu da yaşıyorduk.5
Bu hikaye istisna olabilir fakat işaret ettiği sorunlar öyle
değil. Görevlerini yapan ve yöneticilerini memnun etmek
için uğraşan çalışanlar, genellikle işleyişi değiştiremeyeceklerini hissederler. Bir danışman olarak Perlow ile görüşüldüğünde \"Ortaklar 'hayır' kelimesinden ziyade 'evet' kelimesini
duymaktan daha çok hoşlanırlar ve onlara istedikleri şeyi
vermeye çalışıyorum,\" dedi.
Eğer bir yönetici, kişinin ailesi için ayrılmış olan saatte
veya uyku saatinde bir e-posta gönderirse bu okunur ve ce-
* Akıllı Telefonunuzla ! !yumak. -çn
1 92
Dikkat Dağınıklığı l?lev Bozukluğunun Bir i?aretidir
vaplanır. Eğer bir yönetici, önemli olduğunu hissettiği bir
konuyu görüşmek istiyorsa, diğer acil konulara rağmen, ekip
her şeyi bırakır ve toplantıya katılır. Eğer bir yönetici, ekibin
geç saatlere kadar çalışması gerektiğini hissederse (çalışanın
var olan kişisel planlarına rağmen), şey, ne olacağını tahmin
edebilirsiniz.
Bu yıpratıcı kültüre teknolojinin eklenmesi, işleri daha
da kötü yaptı. Perlow çalışanların sürekli olarak göreve hazır
olma konusundaki baskısının, \"yanıt verme döngüsü\" olarak
adlandırdığı şeyde nasıl arttığını anlatmaktadır. \"Hazır olma
konusundaki baskı, farklı saat dilimlerinde bulunan danışanlardan, müşterilerden veya ekip arkadaşlarından gelen istekler gibi, görünüşte meşru olan bir sebepten kaynaklanır,\"
diye yazdı. Bunun bir sonucu olarak çalışanlar, \"artan talepleri daha iyi karşılayabilmek için, kullandıkları teknolojiyi
uyarlayarak, günlük programlarını, çalışma şekillerini, hatta
yaşam şekillerini, aile ve arkadaşlarıyla etkileşim biçimlerini
değiştirerek bu taleplere uyum sağlamaya başladılar.\"
Artan erişebilirliğin bedeli büyüktür. Çocuğunuzun futbol maçı sırasında e-postalara cevap vermek, iş arkadaşlarınızı daha önce yasak olan zamanlarda çabuk cevaplar beklemeye alıştırır; bunun sonucunda, ofisten gelen talepler
kişisel zamanı veya aile zamanını çalışma zamanına çevirir.
E-posta kutuları doldukça ve Slack mesajları gelmeye devam ettikçe daha fazla istek, daha fazla cevaplama baskısı
anlamına gelir. Kısa zamanda, tıpkı BCG'de olduğu gibi her
daim çevrimiçi olmak bir ofis normu haline gelir.
1 93
Nir Eyal
4. Ulaşılır
olmaya
dair artan
beklentiler
1. \"Buradaki insanlar daima
ballantı halindedir.\"
3. \"Başarılı olmak için daima
ulaşılabilir olmam gerekiyor.\"
2. Kişinin
zamanı
üstünde
kontrolünün
azalması
Teknoloji kısır bir \"yanıt verme döngüsünü\" sürdürürken, bunun
nedeni işlevsiz bir kültürdür. (Kaynak: Leslie Perlow'un Sleeping with
Your Smartphone adlı kitabından ilham alındı.)
Yanıt verme döngüsü, bir dizi sonuçtan kaynaklanır. Cep telefonu ve Slack gibi teknolojiler döngüyü devam ettirebilir
fakat teknolojinin kendisi sorunun kaynağı değildir; daha
ziyade, bunun aşırı kullanımı bir semptomdur.
Gerçek suçlu, işlevsiz çalışma kültürüdür.
Perlow sorunun kaynağını anladıktan sonra şirketin, toksik
kültürünü değiştirmesine yardım etti. Bu süreçte, eğer bir
şirket teknolojinin aşırı kullanımı gibi bir konuyu çözemiyorsa, muhtemelen her türden daha derin sorunları gizliyor
olduğunu ortaya çıkardı. Bu kısmın ilerleyen bölümlerinde,
Perlow'un BCG'ye yardım etmek için ne yaptığını ve kendi
işyerinizde dikkat dağıtıcı kültürü değiştirmek için neler yapabileceğinizi anlatacağım.
1 94
Dikkat Dağmıklığı işlev l!u/ukluğunun Bir İşaretidir
U N UTMAYI N!
• Çalı,anların yüksek beklenti ve dü,ük kontrolle kar,ıla,tığı
i,lerin, depresyon belirtilerine neden olduğu görülmü,tür.
• Depresyon benzeri belirtiler acı vericidir. insanlar kötü hissettiklerinde acılarından kaçınmak ve kontrol hissini yeniden kazanmak
için dikkat dağıtıcıları kullanır.
• !,yerinde a,ırı teknolop kullanımı, i,levsiz 'irket kültürünün
bir belirtisidir.
• Daha fazla teknolop kullanımı 0ula,ılabilirlik döngüsünü\"
sürdürerek altta yatan sorunları daha da kötüle,tirir.
195
27. Bölüm
Dikkat Dağınıkhğını Düzeltmek
Bir Sirket Kültürü Sınavıdır
1
Leslie Perlow, Boston Consulting Group'da araştırmasına
başladığı zaman, firmanın gece-gündüz çalışma namının
gayet farkındaydı. BCG personeliyle yaptığı görüşmeler kısa
zamanda şirketin neden bir çalışanı elde tutma sorunuyla
mücadele ettiğini ortaya çıkardı.• Programlan üzerindeki
kontrol eksikliği ve sürekli bağlantıda olacakları beklentisi,
insanların firmayı terk etmelerinin ana sebepleriydi.
Perlow, sorunu çözmek için basit bir öneride bulundu: Her zaman çevrimiçi olma şeklindeki yaşam tarzından
BCG'de çalışan herkes nefret ediyorsa neden danışmalara
en azından \"haftada bir gün öngörülebilir serbest akşam\"
vermeyi denemiyorlardı? Bu yöntem, insanlara telefon görüşmelerinden ve e-posta bildirimlerinden uzak kalacakları
bir zaman verecek ve işe geri çekilmekten korkmadan plan
yapmalarına olanak tanıyacaktı. 1
Perlow fikrini, kendisine ellerini derhal onun ekibinden
* Perlow'un şirketteki çalışmasından çok daha önce, üniversiteden
sonraki ilk işim BCG idi. Firmada pek fazla kalmamıştım.
197
Nir Eyal
uzak tutmasını söyleyen, Boston ofisinin yönetici ortağı George Martin ile paylaştı. Ancak, muhtemelen meraklı araştırmacıyı uzaklaştırmak için, \"ofiste dolaşmasına\" ve \"istekli
olabilecek başka bir ortak\" aramasına izin verildi. Perlow sonunda iki küçük çocuğu ve bir üçüncüsü yolda olan Doug
adında genç bir ortak buldu. Doug, kendi iş hayatını dengelemekte zorlanıyordu ve ekibinin Perlow'un deneyinde kobay olmasına izin verdi. Doug ve onun yönettiği insanlarla
başlayan Perlow, bu meydan okumayı önerdi ve ekibin, herkesin rahatlamasının bir yolunu nasıl bulduğunu incelemeye
başladı.
Perlow, öncelikle haftada bir gece boş olabilmenin takımdaki herkes tarafından istenen bir hedef olduğunu teyit
etti. Yankılanan evet seslerinden sonra ekip, amacı gerçekleştirmek için iş günlerini tam olarak nasıl yapılandıracaklarını belirlemek üzere yalnız bırakıldı. Ekip, \"bir gecelik izin\"
hedefinin gerçekleşmesine engel olan bariyerleri tartışmak
üzere düzenli olarak bir araya geldi ve bunun gerçekleşmesi
için uygulamaları gereken yeni yöntemler buldu.
Yıllar boyunca, BCG danışmanları neden her an ulaşılabilir olmaları gerektiği konusunda sayısız sebep duymuşlardı.
\"Biz hizmet sektöründeyiz,\", \"Farklı zaman dilimleriyle çalışıyoruz,\" ve \"Ya bir müşterinin bize ihtiyacı olursa?\", daha iyi
çalışma yolları bulma girişimlerinin önünü kesen yaygın tepkilerdi. Ancak, sorunu açıkça tartışma fırsatı bulduklarında,
Doug'ın ekibi ortada birçok basit çözüm olduğunu keşfetti.
Genellikle \"işlerin olması gerektiği gibi\" olduğu sebebiyle
reddedilen yaygın bir işyeri ikilemi, eğer insanlar telefonlarını ve bilgisayarlarını birkaç saatliğine kapatmak istedikleri
için \"tembel\" diye etiketleneceklerinden korkmadan konuşabilirlerse çözülebilir.
Perlow'u şaşırtacak şekilde, bu toplantılar teknolojiden
uzaklaşmanın dışında konulara da yer açarak, umduğundan
1 98
Dikkat Dağınıklığını Düzeltmek Bir Şirket Kültürü Sınavıdır
çok daha büyük faydalar sağladı. Öngörülebilir serbest akşamlan konuşmak için yapılan toplantılar, \"insanların açıkça
konuşmalarını sağladı,\" ve bu da Perlow'un ifadesiyle, \"çok
önemliydi.\"
Ekip üyeleri kendilerini diğer şirket normlarını da sorgularken buldu. \"Neden işler bu şekilde olmak zorunda?\" sorusunu sorabilecekleri bir alanlarının olması, onlara yeni fikirler üretmelerini sağlayan bir forum vermiş oldu. \"Hiç tabu
yoktu,\" dedi bir danışman. Ekibin daha kıdemli üyeleri \"her
zaman hemfikir değillerdi ama bir şeyi gündeme getirmekte
bir sorun yoktu.\"
Bağlantıvı kesmek için başlatılan bir tartışma bir açık
divalog forumuna dönüştü.
Ayrıca yöneticiler, daha önce meşgul olduklarından dolayı
bir kenara attıkları daha büyük hedefler ve stratejilerini açıklamak için bir alan buldular. Çalışmalarının daha geniş bir
vizyona nasıl katkıda bulunduğuna dair daha net bir bakış
açısıyla, ekip üyeleri kendilerini daha güçlü ve projelerinin
çıktılarını etkileyebilecek durumda hissettiler. Fikirler uçuştukça toplantılar, ekip üyelerini katkılan için övmek, endişeleri dile getirmek ve daha önce başka bir yerde ele alınmamış
sorunları ifade etmek için doğal fırsatlar haline geldi.
Perlow'un meydan okumasını benimsemek yanıt verme
döngüsünü durdurdu. Ekip, sorunları için teknolojiyi suçlamak yerine, aşırı kullanımın arkasındaki nedenler üzerine düşündü. Her zaman çevrimiçi olma şeklindeki o toksik
kültür, artık işlerin olması gerektiği gibi olduğu şeklindeki
inanç olarak kabul görmüyordu fakat insanlara bunu açıkça
ele alma izni verilince üstesinden gelinecek başka bir meydan okuma olarak görülüyordu.
Bir takımın üyelerinin haftada bir gece çevrimdışı kalma1 99
Nir Eyal
sına izin vermek için bir yol bulmakla başlayan meydan okuma, BCG'deki çalışma kültürünü derinden değiştirdi. Stansfeld ve Candy'nin çalışmasında açıklandığı gibi, bir zamanlar
çalışma ortamının yüksek depresyon oranlarıyla bağlantısının somut bir örneği olan BCG, şirket çapında bir dönüşüm
başlattı.
Bugün, firma genelindeki ekipler (George Martin'in Boston ofisi dahil) herkesin çevrimdışı olduğu bir zamanı olmasını garanti etmek için düzenli toplantılar yapma uygulamasını benimsemiştir. Daha önemlisi, her tür konu hakkında
açık diyalog için güvenli bir alan yaratmak, çalışanların kontrol hislerini artırmış, iş tatmini ve personeli elde tutmanın
beklenmedik bir yolu haline gelmiştir. Ekip üyelerine gelişmeleri için ihtiyaç duydukları şey sağlandığında, ekip üyeleri
kendilerini ve şirketi geride tutan gerçek sorunları ele almanın yollarını buldular.
Şirketler kötü şirket kültürü hastalığmı, sürek// alarak
teknolojinin aşm kullanımı ve çalışan değişim hızmm
vüksek alması gibi semptomlarla kat1ştmvor.
Perlow'un BCG'de keşfettiği sorun her boyut ve sektördeki
kuruluşun sorunudur. Google kısa süre önce, çalışanları elde
tutmanın etmenlerini ve ekip çıktılarının kalitesini anlamak
için işe koyuldu. Arama devi, \"bir Google ekibini etkili kılan
nedir?\" sorusunun cevabını kesin olarak anlamak için iki yıllık bir çalışmanın sonuçlarını açıkladı. 2
Araştırma ekibi çalışmaya girerken ne bulacağından
oldukça emindi: Ekip harika insanlardan oluştuğunda
daha etkili olur. Projedeki araştırmacılardan biri olan )ulia
Rozovsky'nin yazdığı gibi:
200
Dikkat Dağınıklığını Düzeltmek Bir Şırket Kültürü Sınavıdır
Bir Rhodes bursiyeri, iki dışadönük kişi, Angular]Syi* sal '
layan bir mühendis ve bir doktora mezununu alın. İşte.
Rüya takım kuruldu, değil mi? Tamamen hatalıydık.
Ekipte kimin olduğu, ekip üyelerinin nasıl etkileşimde bulunduğundan, çalışmalannı nasıl yapılandırdıklanndan
ve katkılan nasıl gördüklerinden daha az önemlidir.
Araştırmacılar başarılı ekipleri diğerlerinden ayıran beş temel dinamik buldu. İlk dördü güvenilirlik, yapı ve netlik,
işin anlamı ve işin etkisiydi. Bununla birlikte, beşinci dinamik şüphesiz en önemli olanıydı ve diğer dördünün temelini
oluşturuyordu. Bu, psikolojik güvenlik denen bir şeydi. Rozovsky şu şekilde açıklıyor:
Ekipte, daha yüksek psikolojik güvenliğe sahip olan bireylerin Google'dan aynlma olasılığı daha düşüktür, ekip
arkadaşlanndan gelecek farklı fikirlerin gücünden yararlanma olasılıktan daha yüksektir, daha fazla gelir elde
ederler ve yöneticiler tarafından genellikle iki kat daha
etkili olarak derecelendirilirler.
\"Psikolojik güvenlik\" terimi, Harvard'da örgütsel davranış
bilimcisi olan Amy Edmondson tarafından icat edilmiştir.
Edmondson, TEDx'deki konuşmasında psikolojik güvenliği, \"kişinin fikirlerini, sorularını, endişelerini veya hatalarını
söylediği için cezalandırılmayacağına veya aşağılanmayacağına dair bir inanç\" olarak tanımlıyor.3 Ne düşündüğünü
açıkça söylemek kolay gibi gelir fakat eğer psikolojik güvenlik hissetmiyorsanız, endişe ve fikirlerinizi kendinize saklarsınız. Rozovsky şu şekilde devam ediyor:
Görünüşe göre, hepimiz diğerlerinin yetkinliğimize, farkındalığımıza ve pozitifliğimize bakış açılannı olumsuz
* Google tarafından destkelenen, tüm dünyadan yazılımcıların
erişimine sunulmuş açık kaynak kodlu bir uygulama. -yhn
201
Nir Eyal
etkileyecek davranışlarda bulunmak konusunda tereddüt
ediyoruz. Her ne kadar bu tarz bir kendini koruma, işyerinde doğal olan bir strateji olsa da etkili bir ekip çalışması için zararlıdır. Diğer taraftan ekip üyeleri birbirlerine ne
kadar güvenirse hatalannı kabul etme, ortak olma ve yeni
görevler alabilmeleri olasılık/an o kadar artar.
Psikolojik güvenlik, Stansfeld ve Candy'nin çalışmalarında
bulduğu depresyona neden olan çalışma ortamlarının bir
panzehridir. Aynı zamanda BCG ekiplerinin, çalışanlara öngörülebilir izin vermek için yaptıkları düzenli toplantılara
başladıklarında buldukları sihirli içerik de budur.
Çlkardığmız sesin önemli olduğunu ve ilgisiz
değiştirilemez bir makineye sıkışıp kalmadığmızı
bilmenin iyi oluşunuz üzerinde olumlu bir etkisi vard1r.
Bir ekip -veya bu durumda bir şirket- psikolojik güvenliği
nasıl yaratabilir? Edmondson konuşmasında üç adımlı bir
yanıt sunuyor:
• ı. Adım: \"Çalışmayı bir uygulama sorunu olarak değil, bir
öğrenme sorunu olarak çerçevelendirin.\" Gelecek belirsiz
olduğu için, \"oyunda herkesin beynine ve sesine sahip olmamız gerektiğini,\" vurgulayın.
• 2. Adım: \"Yanılabilir olduğunuzu kabul edin.\" Yöneticiler,
kimsenin bütün cevaplara sahip olmadığı konusunda insanları bilgilendirmelidir - bu işte hepimiz birlikteyiz.
• 3. Adım: Son olarak, liderler \"meraklı olmanın modeli olmalı ve çok soru sormalıdırlar.\"4
Edmondson, kuruluşların -özellikle de yüksek belirsizlik ve
bağımlılık koşullarında çalışanların- \"öğrenme bölgesi\" olarak adlandırdığı bir durum olan yüksek seviyede motivasyo202
Dikkat Dağınıklığını Düzeltmek Bir Şirket Kültürü Sınavıdır
na ve psikolojik güvenliğe sahip olması gerektiği konusunda
ısrar etmektedir.
Ekiplerin ellerinden gelenin en iyisini yaptıkları yerler öğrenme bölgeleridir ve buralar saldırı veya kovulma korkusu
olmadan endişelerini ifade edebildikleri yerlerdir. Üzerlerine
düşeni yapma konusunda isteksiz olmakla yargılanmadan,
teknolojinin aşırı kullanımı ve dikkat dağılmaları gibi sorunları çözebilecekleri yer orasıdır. Kendilerini, kontrol eksikliği
hissettiklerinde ortaya çıkan dırdırcı içsel tetikleyicilerden
kurtaran bir şirket kültürünün keyfini çıkarabilecekleri yer
orasıdır.
Şirketler sadece, çalışanlarına endişelerini dile getirmek
ve sorunları beraber çözmek için psikolojik olarak güvenli
bir alan verdiklerinde işyerindeki en büyük zorluklarından
bazılarını çözebilirler. Çalışanlara dikkat dağınıklığı olmadan ellerinden gelenin en iyisini yapabilecekleri bir ortam
yaratmak, organizasyon kültürünün kalitesini bir teste sokar. Bir sonraki bölümde, başarılı olmuş şirketlerden bir şeyler öğreneceğiz.
U N UTMAYI N!
• Sessizlik i�inde acı �ekmeyin. Teknolojinin aşırı kullanımı hakkında konuşulamayan bir iş ortamı aynı zamanda insanların diger
önemli konuları (ve görüşlerini) kendilerine sakladıkları bir yerdir.
• Sesinizin önemli olduğunu bilmek temel bir gerekliliktir. Psikolojik güvenligi teşvik eden ve endişeler hakkında düzenli olarak
açık tartışmalar yapan ekipler daha az dikkat dagınıklıgı sorunu yaşamakla kalmaz, aynı zamanda daha mutlu çalışanlara ve müşterilere sahiptir.
203
28. Bölüm
Pürdikkat İ'yeri
Günümüzde pek çok şirkete yayılmış, daima çevrimiçi olma
kültürünün mantıksız taleplerini bünyesinde barındıran
bir teknoloji varsa, o da Slack'tir. Bu grup sohbeti uygulaması, genellikle daha önemli işlerin yapılmaması pahasına,
kullanıcıların kendilerini cihazlarına bağlı hissetmelerine
neden olabilir.
Her gün on milyondan fazla insan Slack'e katılıyor.' Platform çalışanları, elbette, Slack kullanır - hem de çok fazla.
Eğer dikkat dağılması teknoloji yüzünden oluyorsa, o zaman
sonuçlarına kesinlikle katlanmalıdırlar. Şaşırtıcı bir şekilde,
medya raporları ve konuştuğum Slack çalışanlarına göre şirketin böyle bir sorunu yok.
Slack'in San Francisco'daki şirket merkezinde dolaşırsanız, koridor duvarlarında tuhaf bir slogan fark edeceksiniz.
Parlak pembe bir zemin üstüne beyaz harfler, \"Sıkı çalış ve
eve git!\" demektedir. Bu, birçok insanın eve gittiklerinde
bile kendilerini işte tuttuğunu söylediği birçok araç yapan
Slikon Vadisi şirketinde görmeyi bekleyeceğiniz türden bir
motto değil.
205
Nir Eyal
Ancak, Slack'te insanlar ne zaman uygulamadan çıkacaklarını bilirler. ine. dergisinde, yer alan, Slack'i Yılın Şirketi
olarak ilan etmiş 2015 tarihli bir makaledeki slogan sadece
lafta kalmamıştır.' Saat ı8.3o'da, \"Slack çalışanlarının çoğu
gitmiş olur.\" Makaleye göre, \"Butterfield (Slack'in CEO'su)
öyle olmasını istiyor.\"
Elbette, Slack çalışanları eve döndüklerinde uygulamaya
tekrar girerler, değil mi? Yanlış. Aslında, ayrıldıktan sonra
Slack'i kullanma konusunda teşvik edilmezler. Slack'in eski
geliştirici ilişkiler yöneticisi Amir Shevat'a göre, oradaki insanlar bağlantının ne zaman kesilmesi gerektiğine dair normu anlıyorlar. \"Mesai saatleri dışında veya hafta sonları mesaj göndermek hiç de kibar değil,\" diye ekliyor.
Slack'in kurumsal kültürü, bugün pek çok kuruluşa özgü
çıldırtlCI bir vamt vermek döngüsüne venik düşmemiş
bir çallşma ortamma örnektir.
Slack'in kültürü, odaklanmayı kolaylaştırmak için sloganlardan daha öteye gidiyor. Slack yönetimi, çalışanlarına çevrimdışı olmaya zaman ayırmaya teşvik etmek için örnek oluyorlar.
Slack gelir ofisi müdürü (CRO) ve pazarlama şefi olarak görev
yapan Bill Macaitis, OpenView Labs ile yaptığı bir röportajda,
\"Bölünmemiş bir çalışma zamanına ihtiyacınız var ... Bu yüzden -ister Slack isterse de e-posta ile ilgileniyor olayım- her
zaman mesajları kontrol etmek için zaman ayırır ve sonra
bölünmemiş çalışmama geri dönerim.\"3 Macaitis kadar kıdemli birinin bölünmeden çalışmayı öncelik haline getirmesi
ve e-posta ile Slack için programında zaman ayırmaya kadar
gitmesi gerçeği, ikinci kısımda incelediğimiz \"dikkat çekiciler
için zaman ayırma\" prensibine derin bir mesaj gönderiyor.
Shevat, Macaiti s ' in düşüncesini tekrarlıyor. Slack'te \"Çevriıııd ı�ı olmak soru n değildir,\" diyor. Bireysel görüşmelerde
/( )( '
Pürdikkat işveri
iş arkadaşlarına tüm dikkatini verme konusunda katıdır.
\"Birine zamanımı verdiğimde, yüzde yüz odaklanırım ve
görüşme esnasında asla telefonumu açmam. Bu benim için
çok önemli.\" Modern toplantıların tipik sorunu olan vızıldamaları ve zil seslerini ortadan kaldırmak için adımlar atarak,
üçüncü kısımda tartıştığımız \"dışsal tetikleyicilerin izini sürme\" fikrini uyguluyor.
Shevat aynca Slack çalışanlarının, ofis saatleri dışındayken çevrimdışı kalmalarına yardımcı olacak, dördüncü bölümde tartıştığımız türden bir ön taahhüt anlaşmasını nasıl
kullandıklarını da açıkladı. Slack, odaklanma gerektiren bir
işi yapmak, aile veya arkadaşlarla beraber olmak gibi, kullanıcıların gerçekten yapmak istedikleri bir şeye odaklanmak
istedikleri zaman açabilecekleri bir \"Rahatsız Etme\" özelliğine sahiptir. Shevat bana, eğer bir çalışan göndermemesi gereken bir zamanda bir mesaj göndermeye çalışırsa, \"Rahatsız
Etme\" özelliğiyle karşılaşır. Eğer mesai saatleri dışındaysanız
bu özellik otomatik olarak açılır ve işe geri dönene kadar
özel mesajları almazsınız,\" dedi.
En önemlisi, Slack kültürü çalışanların endişelerini tartışabilecekleri bir yer sunar. Leslie Perlow'un BCG'de keşfettiği
gibi, çalışan endişelerini dile getirmesi için düzenli toplantılar
kritiktir. Aksi durumda çalışanların kendilerine saklayacakları
konuların tartışıldığı şirketlerde, psikolojik güven oluşturmak
ve baş gösteren sorunları öğrenmek daha olasıdır.
Birinci kısımda öğrendiğimiz gibi, dikkat dağınıklığıyla başa çıkmak, içimizde olan biteni anlamakla başlar. Eğer
içsel tetikleyiciler rahatlamak için can atıyorsa çalışanlar
bunları bir şekilde ele almanın yollarını -sağlıklı ya da değil- bulacaktır. Çalışanların şirket yönetimine sorunlarını
aktarabilecekleri bir forumun olmasını sağlamak, Slack ekip
üyelerinin, Stansfel ve Candy'nin toksik iş ortamında bulduğu psikolojik gerginliği rahatlatmalarını sağlar.
207
Nir Eyal
Ancak Slack gibi büyük bir şirket, herkesin duyulduğundan emin olduğu bir yeri nasıl sağlar? İşte burada şirketin
kendi teknolojisi işe yarıyor. Grup sohbeti özelliği hızlıca
fikir birliğini sağlarken, psikolojik güvenliğin geliştirilmesi
için gerekli düzenli tartışmaları da kolaylaştıyor. Bunu nasıl yapıyorlar? Her ne kadar mantıklı görünmese de Shevat
emoji'ye güveniyor.
Slack'te her şey için bir kanalımız var, diyor. \"Beraber yemeğe gitmek isteyenler için bir kanalımız, evcil hayvan fotoğraflarını paylaşmak için bir kanalımız, hatta bir Star Wars
kanalımız bile var.\" Bu ayrı kanallar, yalnızca e-postaları tıkayan ve toplantıları dayanılmaz kılan konu dışı görüşmelerden diğerlerini korumakla kalmıyor, aynı zamanda insanlara
geribildirim gönderebilecekleri güvenli bir alan da veriyor.
Birçok Slack kanalı arasında, şirket liderliğinin en ciddiye alındığı kanallar geribildirim kanallarıdır. Bunlar, sadece
son sürüm hakkındaki fikirlerin tartışıldığı kanallar değildir; aynı zamanda şirket olarak nasıl gelişilebileceği hakkında fikirlerin de paylaşıldığı kanallardır. #slack-kültürü diye
adlandırılan bir kanal ve #yön-bhs diye adlandırılan, yöneticilerin çalışanları \"bana her şeyi sorabilirsin\" anlamında
davet ettiği özel bir kanal vardır. Shevat, \"İnsanlar her türlü
önerilerini gönderir ve buna teşvik edilirler,\" diyor. Şirketin
kendi ürünü hakkındaki \"yakınmalarınızı\" paylaşabileceğiniz #beef-tweets isimli özel bir kanal bile var. Shevat, \"bazen
yorumlar çok sert olabiliyor,\" diyor ama önemli olan, onların
paylaşılması ve duyulmasıdır.
İşte emoji'nin yardıma koştuğu yer burası. Shevat, \"Yönetim, bir göz emojisiyle insanlara geribildirimlerini okuduklarını bildirir. Diğer zamanlarda, eğer bir şey halledilmiş veya
düzeltilmişse, birisi onay işaretiyle yanıt verir,\" diye açıklıyor. Slack, çalışanlarının duyulduklarını ve harekete geçildiğini bilmelerini sağlamanın yolunu bulmuş.
208
Pürdikkat işveri
Elbette her şirketteki her konuşma bir grup sohbetinde yapılmamalıdır. Slack aynca, çalışanların doğrudan üst
yönetime sorular sorabildiği düzenli ve herkesin katıldığı
toplantılar yapıyor. Formatı ne olursa olsun, çalışanlara geribildirim göndermek için bir yöntem sunmak ve aynca yardım edebilecek bir kişi tarafından duyulduklarını bilmek,
çalışanların bir söz haklarının olduğunu bilmelerini sağlar.
Çalışanların geribildirimlerinin Perlow'un BCG'de başardığı
gibi küçük grup toplantılarında mı yoksa Slack'teki gibi grup
sohbeti kanallarında mı duyulduğu önemli değildir; önemli
olan yönetimin bunları önemsediğini, kullandığını ve yanıtladığını göstermesidir. Bu, şirketin ve çalışanların iyi oluşu
için önemlidir.
Örnek olarak belirli şirketleri göstermekte her zaman bir
risk vardır. Jim Collins'in çoksatan İyiden Mükemmel Şirkete
ve Kalıcı Olmak kitapları, bazı şirketlerin çok uzun süre dayanamamış ve çok da iyi olmadıkları ortaya çıkan profillerini
içerir.4
Elbette, Slack ve BCG'de çalışmak kusursuz değildir. Konuştuğum bazı çalışanlar bana, sert yöneticilerle kötü deneyimler yaşadıklarını söylediler. Eski bir çalışanın Slack için
söylediği gibi, \"Gerçekten psikolojik olarak güvenli bir şirket
olmaya çalıştılar. Sadece herkes bu nüansların bazılarında
manevra yapmakta eşit derecede yetenekli değildi.\" insanların kovulma korkusu olmadan endişelerini dile getirme
konusunda kendilerini rahat hissettikleri bir şirket yaratmak
çalışma ve dikkat gerektirir.
Şimdilik, BCG ve Slack'in stratejileri başarılı görünüyor.
Her iki kuruluş da çalışanları ve müşterileri tarafından seviliyor; Glassdoor.com platformunda BCG, son dokuz yılın
sekizinde, \"Çalışılacak En iyi Yerler\" listesinde ilk onda gösterilirken,5 Slack'in 5 yıldız üzerinden 4,8 ortalamalı anonim yorumlan var,6 çalışanların yüzde 95'i şirketi bir arka209
Nir Eyal
daşlarına önereceklerini söylüyor ve yüzde 99'u da CEO'yu
onaylıyor.
Gelecekteki kar marjları veya hissedarlara getirileri ne
olursa olsun, bu şirketlerin, bu yazı yazıldığı sırada, çalışanlarına pürdikkat olmaları için gerekli özgürlüğü vererek, çalışanlarının gelişmelerine yardımcı olmak için ilgi ve bağlılık
gösterdiklerini belirtmek gerekir.
U N UTMAYI N!
• Slack ve BCG gibi pürdikkat şirketler; psikolopk güvenliği
teşvik eder, endişeler hakkında a�ık tartışmalar yapılabilecek bir alan sağlar ve en önemlisi, odaklanmış �alışma
yapmanın örneğini sergileyen liderlere sahiptir.
210
Kısım 6
.. .
NASIL PURDIKKAT ÇOCUKLAR
• • • • •
YETISTI RI RSI N iZ?
•
(Ve Neden Hepimizin Psikolojik
Besinlere İ htiyacı Vardır?)
29. Bölüm
Kullanı'h Bahanelerden Kaçının
Akıllı telefon gibi potansiyel bir dikkat dağıtıcının çocuklarımıza ne yaptığına dair toplumun korkusu doruk noktasına
ulaştı. \"Akıllı Telefonlar Bir Nesli Yok mu Ediyor?\"• ve \"Araştırmalar, Gençlerin Depresyon ve İntiharlarının Akıllı Telefon Kullanımı ile Bağlantılı Olduğunu Söylüyor\"• gibi başlıklar ironik bir şekilde internette viral oldular.
İlk makalenin yazarı psikolog Jean Twenge, \"iGen'i on yıllardır görülen en kötü ruh sağlığı krizinin eşiğinde olduğunu
söylemek abartı olmaz. Bu bozulmanın çoğu, telefonlarından kaynaklanıyor,\" diye yazıyor.3
Bu kaygı verici başlıklardan ikna olan ve çocuklarının teknolojik dikkat dağınıklığından bıkmış bazı ebeveynler aşırı
önlemler aldılar. YouTube'da yapılan bir arama, ebeveynlerin
çocuklarına ders vermek adına, odalarına daldıkları, bilgisayar veya oyun konsollarının fişlerini çektikleri ve cihazları parçaladıkları binlerce videoyu ortaya koymaktadır.4 En
azından ebeveynlerin umduğu budur.
Ebeveynlerin duygularını ve hayal kırıklıklarını kesinlikle
anlayabiliyorum. Kızımın ilk söylediği şeylerden biri, \"iPad
213
Nir Eyal
zamanı, iPad zamanı!\" idi. Eğer buna hızla rıza göstermezsek ses tonunu artırır, tansiyonumuzu yükseltir ve sabrımızı
sınardı. Yıllar geçtikçe, kızımın ekranla ilişkisi gelişti ve bu
gelişme her zaman iyi bir şekilde değildi. Anlamsız uygulamalarda oyun oynamak ve video seyretmek için çok fazla zaman harcıyordu.
Şimdi yaşı büyüdü ve dijital çağda çocuk yetiştirmeyle ilgili yeni sorunları ortaya çıktı. Pek çok kez arkadaşlarımız ve
çocuklarıyla yemekte buluştuk ve çocuklar birbirleriyle kaynaşmak yerine bütün zaman boyunca telefonlarına tıklayıp
dururken kendimizi garip yemeklerde otururken bulduk.
Ne kadar cezbedici olsa da bir çocuğun dijital cihazının
yok etmenin bir faydası yoktur. Endişe verici başlıklar ve
olumsuz hikayelerle çevrili olan birçok ebeveynin, bu günlerde çocuklarla ilgili sorunun kaynağının neden teknoloji
olduğunu düşündüklerini anlamak kolaydır. Ama öyle mi?
İşyerimizde ve kendi hayatımızdaki konularda gördüğümüz
gibi, burada da çocukların dikkat dağınıklığına neden olan
temel nedenler vardır.
Eşimle beraber teknoloji ve diğer potansiyel dikkat dağıtıcılarla sağlıklı bir ilişki geliştirebilmesi için kızımıza yardım
etmemiz gerekiyordu, fakat önce davranışına neyin neden
olduğunu bulmamız gerekiyordu. Bu kitapta öğrendiğimiz
gibi, karmaşık sorulara verilen basit yanıtlar genellikle hatalıdır ve ebeveynlerin hoşlanmadıkları davranışlar için kendimiz yerine başka bir şeyi suçlamak çok daha kolaydır.
Örneğin, her ebeveyn çocuklarının şeker yediklerinde hiperaktif olduğunu açıkça bilir. Hepimiz bir ebeveynin, çocuğunun doğum günü partisindeki yaramazca davranışının arkasındaki sebebin uğursuz \"şeker yüksekliği\" olduğunu iddia
ettiğini duymuşuzdur. İtiraf etmeliyim ki bu mazereti ben
de birden fazla kez kullandım. Ta ki \"şeker yüksekliği\" kavramının bilimsel olarak lam bir saçmalık olduğunu öğrenene
214
Kullanışlı Bahanelerden Kaçının
kadar. On altı çalışmadan oluşan kapsamlı bir meta analiz,
\"şekerin çocukların davranışsa! ve bilişsel performanslarını
etkilemediğini buldu.\"5
ilginç bir şekilde, her ne kadar sözde şeker yüksekliği çocuklar için efsaneden ibaret olsa da, ebeveynler üstünde gerçek bir etkisi vardır. Anneler üzerinde yapılan bir çalışma,
oğullarına şeker verildiği söylendiğinde annelerin çocuklarının davranışlarını daha fazla hiperaktif olarak değerlendirdiklerini gösterdi - çocuğa aslında plasebo verilmesine
rağmen. Aslında annelerin oğullarıyla etkileşimlerini gösteren video kasetler, çocuklarının \"yüksek\" şeker tükettiğine
inandıklarında, onları takip etme ve eleştirme olasılıklarının
daha yüksek olduğunu göstermiştir - yine çocuklarının hiç
şeker yememiş olmasına rağmen.
Ebeveynlerin suçu saptırma araç kitindeki başka bir klasik
bahane de gençlerin doğal olarak isyankar oldukları şeklindeki \"bilinen gerçeklik\"tir. Herkes, gençlerin ebeveynlerine
karşı korkunç davrandıklarını bilir çünkü kontrol edilemez
hormanları ve tam gelişmemiş beyinleri onların bu şekilde
davranmalarına sebep olur. Yanlış.
Araştırmalar, birçok toplumdaki gençlerin, özellikle sanayileşmemiş toplumlardakilerin, özellikle isyankar davranmadıklarını ve bunun tersine, \"neredeyse tüm zamanlarını
yetişkinlerle\" geçirdiklerini bulmuştur.6 \"Genç Beyni Efsanesi\" başlıklı bir makalede Robert Epstein, \"Çoğu tarihçi, kayıtlı insanlık tarihinin çoğunda gençlik yıllarının yetişkinliğe
geçiş için nispeten huzurlu bir dönem olduğunu belirtiyor,\"
diye yazar.7 Görünüşe göre gençlerimizin beyninde sorun
yok - gelişmemiş olan bizim beyinlerimiz.
Yenilikler ve yeni teknolojiler, sık karşılaşılan diğer bir
suçlama hedefidir. ı474'te Venedikli keşiş ve yazar Filippo di
Strata elde taşınan başka bir bilgi cihazına karşı, \"matbaa bir
fahişedir,\" diyerek bir polemik yayımladı. ı883 tarihli tıp der-
; l'ı
Nir Eyal
gisi, artan intiharların ve cinayetlerin sebebini \"eğitim ile ...
delilik artıyor,\" ve eğitim \"çocukların beyinlerini ve sinir sistemini bitkin düşürüyor,\" diyerek, yeni \"eğitim çılgınlığına\"
bağladı.8 ı936 tarihli bir müzik dergisi olan Gramphone'a göre
çocukların \"dikkatlerini, okul ödevlerinin sıradan hazırlığıyla ve (radyo) hoparlörünün ikna edici heyecanı arasında bölme alışkanlığı geliştirdiği,\" söylendi.9
Bu tip iyi gelişmelerin herkesi korkuttuğuna inanmak zor
görünüyor, ancak teknolojik sıçramaları genellikle ahlaki panikler takip eder. Oxford tarihçisi Abigail Wills, BBC'nin çevrimiçi tarih dergisi için yazdığı bir makalede, \"Birbirini takip
eden her çağda, gençlik davranışlarında eşi görülmemiş bir
'kriz' yaşandığına şiddetle inanılmıştır,\" diyor.'0 \"Benzersiz
değiliz; korkularımız bizden öncekilerden önemli ölçüde
farklı değil.\"
Günümüzde çocukların istenmeyen davranışları söz konusu olduğunda, cihazlarla ilgili kullanışlı efsaneler, tıpkı
ebeveynlerin suçu şeker yüksekliğine, çocuklarının gelişmemiş genç beyinlerine ve kitap, radyo gibi diğer teknolojilere
yöneltmesi kadar şaibelidir.
Birçok uzman, teknolojinin zararlı olup olmadığı
konusundaki tartı�mamn, panik varatanlarm
söv/ediğinden daha incelikli olduğuna lnamvor.
Çocukların on yıllardır görülen en kötü ruh sağlığı krizinin
eşiğinde olduğunu iddia eden bir makaleye yapılan bir çürütmede, Sarah Rose Cavanagh, Psychology Today isimli dergide, \"Yazarın sunmayı seçtiği veriler özenle seçilmiş. Demek
ist ediğim, sadece iddiasını doğrulayan çalışmalar incelenmiş
Vl' ekran kul lanımının depresyon ve yalnızlıkla ilgisi OLMA
() ı(; 1N1 <ine süren çalışmalar görmezden gelinmiş,\" diye yazııı ı�t ı r.\"
216
Kullanı?lı Bahanelerden Kaçının
Yanlı seçimler yapmayan pek çok çalışmadan biri, Christopher Ferguson tarafından yürütüldü ve Psychiatric Quarterly dergisinde yayımlandı. Çalışma, ekranda geçen süreyle
depresyon arasında önemsiz miktarda bir ilişki buldu. Ferguson, Science Daily dergisindeki bir makalede, \"Ebeveynlerle ekran başında geçen süreyi tartışırken 'her şey aşırıya
kaçmadan' mesajı en verimli yol olsa da araştırmalarımız,
gençlerin problemli davranış sorunlarını önlemek için, ekran başında geçirdikleri zamana odaklanmayı desteklemiyor,\" diye yazmıştır. 12 Sıklıkla olduğu gibi, şeytan dijital detaylarda gizlidir.
Ekran başında kalma süresini depresyonla ilişkilendiren
çalışmaların daha detaylı okuması yapıldığında, bu halin
yalnızca çevrimiçi olarak harcanan aşırı zamanla bir ilişkisi
olduğu görülüyor. Çevrimiçi olmaya günde beş saatten fazla harcayan genç kızlar daha depresif veya intihar eğilimli
düşüncelere sahip olma eğilimindedir, fakat sağduyu bize
ekranda aşırı zaman harcayan çocukların hayatlarında başka sorunların olup olmadığını sormamızı ister. Belki de herhangi bir medya türünde günde beş saat zaman geçirmek,
daha büyük bir sorunun bir belirtisidir.
Aslında aynı çalışma, çevrimiçi ortamda günlük iki saat
veya daha az zaman harcayan çocukların kontrol grubundakilere kıyasla, daha yüksek depresyon ve anksiyete oranlarına sahip olmadıklarını bulmuştur. Oxford İnternet
Enstitüsü'nde Andrew Przybylski tarafından yapılan bir
çalışma, ekran başında ölçülü miktarda zaman geçirmenin
zihinsel iyi oluşu aslında artırdığını bulmuştur.'ı Przybylski,
\"İstisnai seviyelerde bile çok az bir etkiden bahsediyoruz,\"
diye belirtmiştir.'4 \"Kahvaltıyı kaçırmak veya sekiz saatlik
uykuyu alamamak gibi durumun üçte biri kadar kötü bir
şey.\"
Çocuklar hoşlanmadığımız şekillerde davrandıklarında
217
Nir Eyal
ebeveynler çaresizce, \"Neden benim çocuğum böyle davranıyor?\" diye sorarlar. Bir günah keçisi bulmakta kesinlik vardır
ve genellikle basit cevaplara tutunuruz çünkü bunlar, inanmak istediğimiz bir hikayeye hizmet ederler - çocuklar kontrol edemediğimiz bir nedenden ötürü garip şeyler yaparlar,
bu da bu davranışlar onların (bizim) hatamızdan dolayı olmadığı anlamına gelir.
Tabii ki teknoloji de bir rol oynar. Akıllı telefon uygulamaları ve video oyunları, tıpkı şekerin lezzetli olması gibi,
ilgi çekici olacak şekilde tasarlanmıştır. Fakat çocuklarının
kötü davranışları için \"şeker yüksekliğini\" suçlayan bir ebeveyn gibi, cihazları suçlamak da daha derin bir soruya verilen
yüzeysel bir cevaptır. Kolay cevaplar, çocukların neden bu şekilde davrandıklarına dair karanlık ve karmaşık gerçeğe bakmak zorunda kalmayacağımız anlamına gelir. Fakat sorunun
temel nedenlerini anlamak için medya efsanelerinden uzak,
net bir şekilde gerçeğe bakmadıkça sorunu çözemeyiz.
Çocuklarm dikkat dağımkllğmı vönetmesine vardım
etmek i�in, ebevevnlerln teknolojinin 1evtan olduğuna
inanma/arma gerek voktur.
Pürdikkat olmayı öğrenmek, yaşamda hangi yolu izlerlerse
izlesinler veya dikkat dağıtıcılar hangi şekli alırsa alsın, çocuklarımıza hizmet edecek bir beceridir. Eğer çocuklarımıza seçimleri için sorumluluk almalarına yardım edeceksek,
onlar -ve kendimiz- için kullanışlı bahaneler üretmeyi bırakmalıyız. Bu bölümde, bazı çocukları cihazlarını aşırı kullanmaya iten derin psikolojiyi anlayacak ve dikkat dağınıklığının üstesinden gelmeleri için onlara yardım etmenin akıllı
yollarını öğreneceğiz.
218
Kullanışlı Bahanelerden Kaçının
U N UTMAYI N!
• Su�u saptırmayı bırakın. Çocuklar ebeveynlerinin istedikleri şekilde davranmadıkları zaman, ebeveynlerin sorumluluğu başka yöne
çekmelerine yardımcı olacak cevaplar aramak doğaldır.
• T eknolop paniği yeni bir şey değil. Kitaplardan radyoya ve
video oyunlarına kadar, ebeveynlik tarihi çocuklarının garip şekilde
davranmasına neden olduğu varsayılan şeyler üzerine ahlaki panikle
doludur.
• Teknolop şeytan değildir. Doğru şekilde ve miktarda kullanıldığı
takdirde, çocukların teknolojiyi kullanmaları faydalı olabilirken, teknolojinin aşırı fazla (veya çok az) kullanımı az da olsa zararlı etkilere
sahiptir.
• Çocuklara pürdikkat olmayı öğretin. Çocuklara dikkat dağıtıcıların nasıl yönetileceğini öğretmek onlara hayat boyu fayda sağlayacaktır.
219
30. Bölüm
Onların İçsel Tetikleyicilerini
Anlama
Richard Ryan ve meslektaşı Edward Deci insan davranışının
itici güçleri üzerine dünyada en çok atıf alan araştırmacılardır. Onların \"öz belirleme teorisi\", yaygın olarak psikolojik
iyi oluşun omurgası olarak görülür ve ıg7o'lerde araştırmaya
başladıklarından beri, sayısız çalışma, buldukları sonuçları
desteklemiştir. 1
Tıpkı insan vücudunun düzgün çalışabilmesi için üç makro besine (protein, karbonhidrat ve yağ) ihtiyaç duyması gibi,
Ryan ve Deci insan psişesinin gelişmek için üç şeye ihtiyacı
olduğunu söyler: özerklik, yeterlik ve ilişkilenme. Vücut aç
kaldığında açlık sancıları ortaya çıkar; psişe yetersiz beslendiğinde endişe, huzursuzluk ve bir şeylerin eksik olduğuna
dair başka semptomlar üretir.
Çocuklar ihtiyaçları olan psikolojik besinleri alamadıklarında, öz belirleme teorisi, ekran başında çok fazla zaman geçirmek gibi sağlıksız davranışları neden abartabileceklerini
açıklıyor. Ryan sebebin cihazlarla daha az ilgili olduğuna ve
neden bazı çocukların dikkat dağınıklığına en baştan yatkın
olduklarıyla daha çok ilgili olduğuna inanıyor.
221
Nir Eyal
Yeterli özerkllk, veterllk ve 11/şkllenme olmadan, çocuklar
psikolojik beslenme için dikkat dağıt/Cl/ara vönelirler.
DERS 1: ÇOCUKLARIN ÖZERKLİGE -SEÇİMLERİ ÜZERİNDE
İRADE VE KONTROL ÖZGÜRLÜGÜ- İHTİYAÇLAR! VARDIR
Santa Cruz'daki California Üniversitesi'nde öğretim üyeleri
olan Maricela Correa-Chavez ve Barbara Rogoff, iki çocuğun bir odaya getirilip birine bir yetişkinin oyuncak yapmayı
öğrettiği, diğerinin ise bekletildiği bir deney yaptılar. Çalışma; katılmayan çocuğun, gözlemcinin, beklerken ne yapacağını gözlemlemek üzerine kuruldu. Amerika'da gözlemci
çocukların çoğu yapmalarını bekleyeceğiniz şeyleri yaptılar:
Koltuklarında kıpırdandılar, yere gözlerini diktiler ve genellikle ilgisizlik işaretleri gösterdiler. Hatta sabırsız bir erkek
çocuk, o oyuncak bir bombaymış gibi yapıp bir patlamayı
taklit etmek için ellerini havaya kaldırdı ve katliama eşdeğer rahatsız edici sesler çıkardı. Buna karşın, araştırmacılar
Guatemala'dan Mayalı çocukların diğer çocuğun öğrendiklerine odaklandığını ve yetişkin kişi diğer çocuğa öğretirken
koltuklarında sakince oturduklarını buldu.
Genel olarak, çalışma Amerikalı çocukların Mayalı çocukların ancak yarısı kadar süre odaklanabileceklerini buldu. Daha da ilginç olanı, örgün eğitime daha az maruz kalan
Mayalı çocukların, \"Batı eğitimine yoğun şekilde katılan Mayalı ailelerden gelen akranlarına göre daha uzun süreli dikkat ve öğrenme gösterdikleri\" bulgusudur. Başka bir deyişle,
daha az eğitim daha fazla odaklanma anlamına geliyordu. Bu
nasıl olabilir?
Psikolog Suzanne Gaskins, on yıllarca Maya köylerini inceledi ve NPR'ye· Mayalı ebeveynlerin çocuklarına muazzam
* Amerika bağımsız hahrr radyosu. -yhn
222
Onların içsel Tetiklevicilerini Anlama
miktarda özgürlük verdiğini söyledi. Gaskins, \"Hedefi annenin belirlemesinden -ve ardından hedefe ulaşmak için ayartma ve ödüller sunmasından- ziyade hedefi çocuk belirliyor.
Sonrasında ebeveynler ellerinden geldiği kadarıyla bu hedefe
destek oluyorlar,\" diye belirtti. Mayalı ebeveynler, \"her çocuğun ne istediğini en iyi kendisinin bileceğine ve ancak çocuk
isterse bu hedefe ulaşılabileceğine kuvvetle inanıyorlar.'\"
Öte yandan, Amerika ve benzeri sanayileşmiş ülkelerde
resmi eğitimin çoğu, çocukların kendi seçimlerini yapabildiği özerkliğe sahip olduğu bir yerin tam tersidir. Rogoff'a
göre, \"Hal böyleyken, her zaman bir yetişkin tarafından
yönetilince, çocuklar dikkatlerini kontrol etmekten vazgeçiyor.\"3 Diğer bir deyişle, çocuklar dikkatlerini kaybetmeye
koşullanmış olabilir ve bunun bir sonucu olarak son derece
dikkatleri dağılabilir hale gelmiş olabilirler.
Ryan'ın araştırması, çocukların ilgisini tam olarak nerede
kaybettiğimizi ortaya koyuyor. \"Çocuklar ortaokula başladıklarında, ev tipi sınıflarını terk ettiklerinde ve zillerin çaldığı, okulda kalma cezalarının olduğu ve cezalandırmaların
meydana geldiği daha polis devleti tarzı okullara gittiklerinde, işte tam o zaman buranın özünde motive edici bir ortam
olmadığını öğrenirler,\" diyor.4 Scientific American'da \"Genç
Beyni Efsanesi\" makalesini yazan araştırmacı Robert Epstein
benzer sonuçlara ulaşmıştır: \"Yaptığım anketler, ABD'deki
gençlerin normal yetişkinlere kıyasla on kat, aktif görevdeki
denizcilere kıyasla iki kat ve hatta hapishanedeki suçlulara
kıyasla iki kattan fazla kısıtlamayla maruz kaldığını gösteriyor.5
Böylesine kısıtlayıcı bir ortam her Amerikalı öğrencinin
deneyimi olmasa da neden bu kadar çok kişinin sınıfta motive olmakta güçlük yaşadığı açıktır: İlgilerini keşfetmek için
gereken özerklik ihtiyaçları karşılanmamıştır. Ryan, \"Okul
ortamlarında onları kontrol etmek için çok fazla şey yapıyo223
Nir Eyal
ruz ve bu yüzden yaptıkları işte çok fazla katılım ve özerklik
hissedebilecekleri ortamlara dönmek istemeleri şaşırtıcı değil,\" diyor. \"Teknoloji kullanımını dünyadaki bir kötülük olarak düşünüyoruz fakat oluşturduğumuz alternatiflere karşı
yarattığımız çekim asıl kötülük.\"
Çevrimdışı yaşamlarının aksine, çocuklar çevrimiçi ortamda muazzam bir özgürlüğe sahiptir; problemleri çözmek
için yaratıcı stratejilerle deney yapma ve ipleri ellerinde tutma özerkliğine sahiptirler. Ryan, \"İnternet ortamlarında sayısız seçenek ve fırsat eğilimi ve çok daha az yetişkin baskısı
ve gözetimi vardır,\" diyor. \"Özellikle gençlerin diğer ortamı
çok fazla kontrolcü, kısıtlayıcı ve yetersiz uyarıcılara sahip
olduğunda, kişi bu yüzden özgürlüğü, yeterliği ve bağlantıyı
çevrimiçi olarak hissedebilir.\"
İronik bir şekilde, ebeveynler çocuklarının çevrimiçi ne
kadar zaman geçirdikleriyle ilgilenmeye başladığında genellikle daha fazla kural dayatırlar - bu taktik çoğunlukla geri
teper. Ryan, çocuklarınızın özerkliğini daha fazla sınırlamak
yerine, altta yatan ihtiyaçları ve onları dijital dikkat dağıtıcılara yönelten ilgili içsel tetikleyicileri anlamaya çalışmayı
tavsiye ediyor. \"Bulduğumuz şey, İnternet kullanımı ya da
ekran başında geçen zamanını çocuklarla özerkliği destekleyici bir yolla ele alan ebeveynlerin, bu konuda daha fazla özdüzenleme becerisine sahip çocukları olduğu ve böylece aşırı
saatler boyunca ekran kullanımı ihtimallerinin daha düşük
olduğudur,\" diyor.
DERS 2: ÇOCUKLAR YETERLİK -USTALIK, GELİŞME,
BAŞARI VE BÜYÜME- İÇİN ÇABALAR
İyi olduğunuz bir şeyi düşünün: Sahnede sunum yapma,
lezzetli bir yemek hazırlama ya da en dar alanlarda paralel
park. Yeterlik iyi hissettirir ve bu duygu yeteneğinizle birlikte büyür.
224
Onların içsel Tetiklevicilerini Anlama
Maalesef, sınıftaki gelişimin sevinci, bugünün çocukları
arasında azalan bir duygudur. Ryan, \"Pek çok çocuğa 'okulda
ne yapıyorsan yetkin değilsin' mesajı veriyoruz,\" diye uyarıyor. Sorunun bir parçası olarak, standartlaştırılmış testlerin
artışını işaret ediyor. \"Bunlar, sınıfta öğretim uygulamalarını
mahvediyor, pek çok çocuğun özsaygısını yok ediyor, öğrenmelerini ve motivasyonlarını öldürüyor.\"
Ryan, \"Çocuklar çok farklı ve gelişim oranlan çok değişken,\" diyor. Ancak tasanın gereği, standartlaştırılmış testler
bu farklılıkları hesaba katmıyor. Bir çocuk okulda iyi durumda değilse ve gerekli olan bireysel desteği alamıyorsa, yeterliğe ulaşmanın imkansız olduğuna inanmaya başlar ve bu
yüzden denemeyi bırakır. Sınıflarda yeterliğin eksik olması
durumunda, çocuklar büyüme ve gelişmeyi hissedebilecekleri başka noktalara yönelir. Oyunlar, uygulamalar ve diğer
potansiyel dikkat dağıtıcıları üreten şirketler, çocukların eksikliğini çektiği \"psikolojik besinler\" için hazır çözümler satarak bu boşluğu doldurmaktan memnuniyet duyarlar.
Teknoloji üreticileri, tüketicilerin seviye atlamaktan,
daha fazla takipçi kazanmaktan veya beğeni almaktan ne
kadar keyif aldığını bilir - bu başarılar, iyi hissettiren hızlı geribildirimler sağlar. Ryan'a göre, çocuklar okulda hoşlanmadıkları, değer vermedikleri ve gelişme için potansiyel
göremedikleri bir şeyler yaparak zamanlarını harcadıklarında, \"yatma zamanı yerine kendilerini gerçekten yeterli
hissedecekleri bir aktiviteye yönelmeleri bizim için sürpriz
olmamalı.\"
DERS 3: İLİŞKİ LENME -KENDİSİNİN DİGERLERİ İÇİN
ÖNEMLİ OLDUGUNU VE ONLARIN DA KENDİSİ İÇİN
ÖNEMLİ OLDUKLAR! HİSSİ- ARIYORLAR.
Akranlarla zaman geçirmek her zaman büyümenin biçimlendirici bir parçası olmuştur. Çocuklar için, sosyal beceri
225
Nir Eyal
geliştirme fırsatlarının çoğu, başkalarıyla oynama şansı etrafında şekillenir. Ancak günümüz dünyasında gençler, sanal
ortamlarda giderek daha çok sosyal etkileşimler deneyimlemektedirler çünkü gerçek dünyada bunu yapmak ya uygun
değildir ya da yasaktır.
Oyunun doğası hızla değişiyor. Basketbol sahasında antrenman maçları yapmayı, hafta sonları alışveriş merkezlerinde takılmayı veya bir arkadaş bulana kadar mahallede öylece
dolaşmayı hatırlıyor musunuz? Ne yazık ki, kendiliğinden
sosyalleşme artık eskisi kadar gerçekleşmiyor.
Amerika'da oyunun azalmasını araştıran Peter Gray,American ]oumal of Play'de \"Dışarıda çocuk grupları bulmak zor
ve eğer bulursanız büyük olasılıkla üniforma giyiyorlardır ve
koçlarının talimatlarını izliyorlardır.\"6
Atlantic'teki bir makalede yer alan ebeveyn anketine göre,
önceki nesillerin okuldan sonra oynamasına ve yakın sosyal bağlar kurmasına izin verilirken, ebeveynler tarafından
yetiştirilen bugünün çocuklarının pek çoğunun açık havada oynamaları \"çocuk avcıları, trafik ve zorbalar\" nedeniyle
kısıtlanıyor.7 Bugünün çocukları Amerikan tarihinde istatistiksel olarak en güvenli ortamda yaşayan nesil olmasına
rağmen8 bu endişelerden bahsediliyor. Ne yazık ki bu, pek
çok çocuğa içeride kalmaktan, yapılandırılmış programlara
katılmaktan veya diğerleriyle bağlantı kurabilmek için teknolojiye yönelmekten başka bir seçenek bırakmayan, hızla
kötüye giden bir durum.
Birçok yönden dijital ortamlardaki bağlantılar çok olumlu olabilir. Okulda zorbalığa uğrayan bir çocuk, destekleyici
çevrimiçi arkadaşlardan yardım alabilir; cinselliğiyle mücadele eden bir genç ülkenin diğer ucundaki birinden destek
bulabilir; okuldaki utangaç bir çocuk, dünyanın dört bir köşesindeki oyun arkadaşları arasında kahraman olabilir. \"Veriler gösteriyor ki ,\" diyor Ryan, \"ilişkilenmiş hissetmeyen,
226
Onların içsel Tetiklevicilerini Anlama
okulda kendini soyutlanmış veya dışlanmış hisseden çocuklar, diğer insanlarla bağlantı kurabilecekleri ve kendilerini
ifade edebilecekleri alt gruplar bulabilecekleri medyaya daha
fazla çekilecekler. Yani bu hem artı hem de eksi.\"9
Gray'e göre yüz yüze oyunun ortadan kalkmasının gerçek
maliyetleri vardır, çünkü \"başkalarıyla iyi geçinmek ve onlarla eşit bir konumda işbirliği yapmayı öğrenmek, insanın
sosyal oyununun en önemli evrimsel işlevi olabilir.\" Bunu,
\"kültürdeki artan sosyal izalasyonun ve yalnızlığın hem sonucu hem de nedeni,\" olarak görüyor. Çalışmalar artan depresyonu ekran zamanıyla ilişkilendirmeden çok daha önce
Gray, altmış yıldan daha öncesine dayanan çok daha büyük
bir eğilim buldu:
Yaklaşık 1955'ten beri ... yetişkinler çocuk aktiviteleri üzerinde sürekli artan bir kontrol uyguladık/an için çocuklann serbest oyun/an sürekli olarak azalmaktadır, en azından kısmen ...
Her nasılsa, toplum olarak, çocuk/an tehlikeden korumak ve onlan eğitmek için, onlan en mutlu eden aktiviteden uzaklaştırmamız ve neredeyse endişe ile depresyon
üretmek için tasarlanmış, yetişkinler tarafindan az çok
yönlendirilen ve değerlendirilen ortamlara daha fazla saatlerini geçirmeleri için yerleştirmemiz gerektiği sonucuna vardık.
Ryan, modem çocukluk durumunu ele alırken, birçok çocuğun çevrimdışı yaşamlarında üç temel psikolojik besini
-özerklik, yeterlilik ve ilişkilenme- yeterince alamadığına
inanıyor. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, çocuklarımız bunların
yerine koyacakları çevrimiçi şeyleri aramaya başlıyor. Ryan,
\"Buna 'ihtiyaç yoğunluğu hipotezi' diyoruz,\" diyor.10 \"ihtiyaçlarınızı gerçek hayatta ne kadar tatmin etmezseniz, karşılığında sanal gerçekliklerde o kadar çok tatmin edersiniz.\"11
227
Nir Eyal
Ryan'ın araştırması, \"[Teknolojinin] aşın kullanımının bir
belirti, okul ve ev gibi yaşamın diğer alanlarındaki bazı boşlukların bir göstergesi olduğuna\" inanmasını sağlıyor. Bu üç
ihtiyaç karşılandığında insanlar daha motive oluyor, daha iyi
performans gösteriyor, daha uzun süre devamlılık gösteriyor
ve daha fazla yaratıcılık sergiliyor.
Ryan, teknoloji kullanımına sınır koymaya karşı değil, ancak bu tür sınırların çocukla birlikte konulması gerektiğini
ve en iyisini bildiğinizi düşündüğünüz için keyfi olarak uygulanmaması gerektiğini düşünüyor. \"Çocuğunuzun bu kısıtlamadan almasını istediğiniz şeyin bir kısmı sadece daha
az ekran süresi değil, aynı zamanda bunun nedenini anlamaktır,\" diyor. Çocuklarınızla çok fazla teknoloji kullanımının bedelleri hakkında ne kadar çok konuşur ve onlar için
değil, onlarla birlikte ne kadar çok karar verirseniz, rehberliğinizi dinlemeye o kadar istekli olurlar.
Birinci bölümde öğrendiğimiz bazı başa çıkma ve zihinde yeniden şekil verme taktiklerini paylaşarak başlayabiliriz.
Çocuklarınızın, dikkat dağınıklığını yönetmek için kendi hayatınızda neyi farklı yaptığınızı bilmelerini sağlayın; incinebilir olmak ve çocuklara mücadelelerini anladığımızı ve benzer zorluklarla karşı karşıya olduğumuzu göstermek güven
inşa etmeye yardımcı olur. Önceki bölümde iyi patronların
dikkat dağınıklığından uzaklaşmaya nasıl model olduklarını
gördüğümüz gibi, ebeveynler de nasıl pürdikkat olunacağının modeli olmalıdırlar.
Çocuklara ihtiyaç duydukları özerklik, yeterlik ve ilişkilenmeyi bulmaları için gerçek yaşam fırsatları oluşturmayı
da düşünebiliriz. Yapılandırılmış akademik veya atletik etkinlikleri kolaylaştırmak ve onlara serbest oyun için daha
fazla zaman vermek, normalde çevrimiçi olarak aradıkları
bağlantıları bulmalarına yardımcı olabilir.
Çocuklarımızın tüm sorunlarını çözemeyiz -ve bunu
228
Onların içsel Tetiklevicilerini Anlama
yapmaya çalışmamalıyız- ancak psikolojik ihtiyaçlarının
odağından onların mücadelelerini daha iyi anlamaya çalışabiliriz. Onları teknolojiyi aşın kullanmaya yönlendiren şeyin
gerçekten ne olduğunu bilmek, çocukların dikkat dağıtıcılar
aracılığıyla rahatsızlıktan kaçmaları yerine, psikolojik sağlamlık geliştirmelerine yardımcı olmanın ilk adımıdır. Çocuklarımız anlaşıldıklarını hissettiklerinde, zamanlarını en
iyi şekilde nasıl geçireceklerini planlamaya başlayabilirler.
UNUTMAYIN!
• içsel teh\\leyicler davr•'ı yö11lendirir. Çocukların dikkat dagıtıcıları yönetmesine nasıl yardımcı olunacagını anlamak için, sorunun kaynagını anlayarak başlamalıyız.
• Çocuklarınım psikolojik besinlere ihtiyaçlan vardır. insan
motivasyonu hakkında yaygınca kabul gören teoriye göre, her insanın gelişmek için üç şeye ihtiyacı vardır: Özerklik duygusu, yeterlik ve
ilişkilenme.
• Dikkat dağıtıcılar eksikhkleri doyurur. Çocuklarımızın psikolojik
ihtiyaçları gerçek dünyada karşılanmadıgı zaman, tatmin duygusunu
-genellikle sanal ortamlarda-aramaya başlarlar.
• Çocukların alternatiflere ihtiyaçları vardır. Ebeveynler ve veliler; özerklik, yeterlik ve ilişkilenme bulmaları için onlara daha fazla
çevrimdışı fırsat sunarak, çocukların çevrimiçi ve çevrimdışı ortamları
arasında denge kurmalarına yardımcı olacak adımlar atabilirler.
• Dört kısımlı Pürdikkat Modeh çocuklar için de değerlidir. Onlara dikkat dagıtıcıları kontrol etmenin yollarını ögretin ve en önemlisi, kendiniz bir pürdikkat modeli olun.
229
3 1 . Bölüm
Dikkat Çekiciler İçin Beraber
Zaman Yaratma
Konu, çocuklarımızın dikkat dağınıklığını yönetmelerine
yardımcı olmak olduğunda, teknoloji yerine insanlarla ilgili
konuşmak önemlidir. Okullarda internet güvenliği atölyelerine ev sahipliği yapan Cyber Education Consultants'ın* kurucusu Lori Getz'e göre bu, kendi çocukluğunda öğrenmiş
olduğu bir ders.
Getz, ilk telefonunu (odası için kablolu bir telefon) ergenlik yaşlarında almıştı. Aldığı an kapıyı kapattı ve tüm hafta
sonunu odasında kilitli bir şekilde, ailesiyle vakit geçirmek
yerine arkadaşlarıyla konuşarak geçirdi. Pazartesi okuldan
eve geldiğinde, kapısı menteşelerinden çıkarılmıştı. \"Bir pislik gibi davranman telefonun suçu değil,\" diye azarladı babası. \"Kapıyı kapattın ve hepimizi dışarıda bıraktın.\"
Getz, babasının saldırgan taktiklerini veya üslubunu
önermese de telefonun kendisi yerine onun davranışlarının
diğerleri üzerindeki etkisine odaklanmasını öğretici buldu.
Cihazı suçlamak yerine, \"Çevrenizdeki insanlara nasıl davrandığınız ve onlarla nasıl etkileşim kurduğunuzla ilgili konuşma yapın,\" diye tavsiye veriyor.'
�· Siber Eğitim Danışmanlığı -yhn
231
Nir Eyal
Bir aile olarak birlikte nasıl vakit geçireceğimize gelince,
önemli olan, dikkatin dağıtıcılara karşı dikkat çekicilerin ne
olduğunu tanımlamaktır. Getz ailesinin yakın zamandaki bir
tatili bu teoriyi teste tabi tuttu. Altı ve on bir yaşındaki kızlan, Sacramento'dan Truckee'ye iki saat sürecek yolculuk boyunca telefonlarını kullanıp kullanamayacaklarını sordular.
Hem sürüşün monotonluğunu azaltma hevesi hem de eşiyle
sakince sohbet edebilme fırsatıyla motive olan Getz, bunu
kabul etti. Cihazlar uzun bir yolculuğu kolaylaştırdı fakat
daha sonra tatilde, Getz kızlarının cihazlarına biraz fazla ilgi
gösterdiklerini fark etti.
Getz bir koşudan dönüp onları ekrana yapışmış şekilde
bulduğunda, kızların teknolojiyi aşırı kullanımı doruk noktasına ulaşmıştı. Daha önce anlaşmalarına rağmen ikisi de
aile gezisi için dışarı çıkmaya hazır değildi. Soğukkanlılığını
kaybetmek ve cihaz kullanımı için katı ev kurallarıyla cezalandırmak yerine Getz, bir aile konuşması yapmanın zamanı
geldiğine karar verdi.
Aile toplantısı sırasında, hepsi birlikte kaliteli zaman geçirme (diğer bir deyişle dikkat çekiciler) isteklerini onayladılar. Zamanlarını nasıl geçirmek ve bunun için ne yapılması
gerektiği hakkında anlaşarak, başka şeyler yapmanın planlarını bozan dikkat dağıtıcılar olduğu anlaşıldı. Bir aile olarak,
cihazlarını ancak tam olarak gitmeye hazır olduktan sonra
kullanacaklarına karar verdiler.
Getz, tüm yanıtlara sahip olmadığınızı kabul etmenin,
çocukları yeni çözümler bulmaya dahil etmenin harika bir
yolu olduğunu itiraf ediyor. \"Anlaşarak devam edince her
şeyi çözüyoruz,\" diyor. Getz, davranışları üzerinde özizleme
ve özdüzenleme yapabilmeleri için, kızlarının kendilerine
sorular sormaya devam etmelerini istiyor: \"Davranışım benim işime yarıyor mu? Bu şekilde davrandığım için kendimle
gurur duyuyor muyum?\" diye kendilerine sormalarını isti232
Dikkat Çekiciler için Beraber Zaman Yaratma
yor. \"Bana sıklıkla dikkatlerinin dağılmasını istemediklerini
ve bütün bunların içinde olmak istemediklerini ama nasıl
1 durduracaklarını bilmediklerini söyleyen birçok ergenle çalışıyorum.\"
Çocukların özdüzenlemeyi öğrenmelerine yardımcı olmak için, onlara dikkat çekicilere nasıl zaman ayıracaklarını
öğretmek zorundayız. Onları kendi değerlerimiz ve onlarınkiler hakkında düzenli tartışmalar yapmaya teşvik edebilir
ve onlara birlikte olmak istedikleri insanlar için nasıl zaman
ayıracaklarını öğretebiliriz. \"Çocuklar dünyanın tüm zamanına sahipler,\" diye düşünmek bizim için kolay olsa da kendi
yaşam alanlarının her birinde kendi önceliklerinin olduğunu
hatırlamanın önemli olduğunu aklınızda bulundurun.
Çocuklarımızla değerlere dayalı bir program oluşturmak
için çalışmak, kişisel sağlık ve zindelik alanlan için zaman
ayırmalarına yardımcı olabilir ve dinlenme, hijyen, egzersiz
ve uygun bir beslenme için bolca zaman sağlar. Örneğin,
eşim ve ben kızımız için katı bir uyku vakti uygulamazken,
ergenlik yıllarında bol uykunun önemini gösteren araştırma
bulgularına maruz kalmasına özen gösterdik. Uykunun iyi
oluşu için önemli olduğunu kendisi anladıktan sonra, okulun
olduğu bir akşam saat 2ı.oo'den sonra ekran başında kalmanın -sağlıklı kalma değerinden uzaklaştıran bir dikkat dağıtıcı- kötü bir fikir olduğu sonucuna varması fazla sürmedi.
Tahmin edebileceğiniz gibi, dinlenme için gün içinde süre
sınırlı zamanlar belirledi. Kendisini ara sıra yastığıyla akşam
randevusundan saparken bulsa da bunun programında olması özizleme, özdüzenleme ve nihayetinde değerlerini yaşamak için gönüllü bir kılavuz sağlıyor.
Tipik bir Amerikan çocuğu için, çocukların yaşamlarındaki \"iş\" alanı söz konusu olduğunda bu iş, okulla ilgili sorumluluklar ve ev işleriyle eş anlamlıdır. Okul programlan
çocuğun gündüz saatleri için bir zaman çizelgesi sağlarken,
233
Nir Eyal
okuldan sonra zamanı nasıl geçirdikleri çocuk için bir anlaşmazlık ve hayal kırıklığı kaynağı olabilir.
Net bir plan olmadan, çoğu çocuk sıklıkla dijital dikkat
dağıtlCllafl içeren dürtüsel seçimler vapar.
Geçenlerde ikiz ergen erkeklerin annesi olan bir arkadaşımla
kahve içtim. Çocuklarının, son çıkan tekno-canavar Fortnite
isimli çevrimiçi bir oyuna takıntılarının zihinlerini değiştiren etkisinden yakınıyordu. \"Duramıyorlar!\" dedi bana.
Oyunun bağımlılık yapıcı olduğuna ve çocuklarının müptela
olduğuna ikna olmuştu. Her akşam, oynamayı bırakmaları
ve ödevlerini bitirmeleri için kavgalar çıkıyordu. Bıkkın bir
halde bana ne yapması gerektiğini sordu.
Tavsiyem alışılmışın dışında birkaç fikir içeriyordu. ilk
önce oğullarıyla bir konuşma yapmasını ve onları yargılamadan dinlemesini tavsiye ettim. Sorulacak olası sorular şunları
içeriyordu: Okul ödevlerine ayak uydurmak değerleriyle tutarlı mı? Neden ev ödevi yapmalarının istendiğini biliyorlar
mı? Ödevlerini yapmamanın sonuçlan ne olur? Her ikisi de
hem kısa vadeli (kötü not) hem de uzun vadeli (düşük vasıflı
bir işe razı olmak) bu sonuçlan kabul ediyor mu?
Okul ödevlerinin onlar için önemli olduğuna dair onların
onayı olmadan, onları yapmak istemedikleri bir şeyi yapmaya zorlamak baskı anlamına geliyordu ve bu sadece kızgınlığa sebep olurdu.
\"Ama çocuklarımı takip etmezsem, başarısız olacaklar,\"
diye itiraz etti.
\"Yani?\" diye sordum. \"Çalışmalarının tek nedeni senin
yakalarından düşmense, üniversiteye veya yeni bir işe başladıklarında ve sen orada olmadığında ne olacak? Belki de başarısızlığın nasıl hissettirdiğini daha sonra değil de şimdi öğrenmeleri gerekiyor.\" Ona gençlerin genellikle zamanlarını
234
Dikkat Çekıcıler için Beraber Zaman Yaratma
nasıl harcayacaklarına karar verecek kadar olgun olduklarını
söyledim. Bu, bir testten başarısız olmak anlamına geliyorsa,
o zaman bırak öyle olsun. Baskı bir yara bandı çözümü olabilir ancak kesinlikle bir tedavi değildir.
Sonra, ders çalışmak, aile veya arkadaşlarla birlikte olmak
veya Fortnite oynamak gibi çeşitli etkinliklere ne kadar zaman harcamak istediklerini onlara sormasını önerdim. Onu,
çocuklarının cevaplarını beğenmeyebileceği ama görüşlerine
saygı duymanın önemli olduğu konusunda uyardım. Buradaki amaç önemli etkinlikler için haftalık programlarında yer
ayırarak zamanlarını mantıklı bir şekilde harcamalarını öğretmektir. Unutmayın, programlan (bizimkiler gibi), zamanlarının değerlerini yaşamak için harcandığından emin olunması
için, haftalık olarak değerlendirilmeli ve düzenlenmelidir.
Örneğin, daha önceden zaman ayrılmış ise Fortnite oynamakta bir sorun yoktur. Dijital cihazlar için belirli bir zamanı
içeren süre sınırlı bir programla, çocuklar zevk aldıkları şeyleri yapmak için vakitlerinin olacağını bilir. Ona, kendisinin
\"Hayır!\" diye bağırması yerine çocuklarının kendilerine \"Henüz değil\" demelerini öğreteceği şekilde aile konuşmalarının
bağlamını teknoloji etrafında değiştirmesini tavsiye ettim.
Çocuk/afi, kendi zamanlaflm kontrol edebilme
özerkliğivle güçlendirmek muazzam bir hedivedir.
Zaman zaman başaflsız olsalar bile, başaflsızlık
öğrenme sürecinin bir parçasıdır.
Son olarak, çocuklarının günlerinin hem arkadaşlarıyla hem
de ebeveynleriyle oyun oynamak için bolca zaman içerdiğinden emin olmasını tavsiye ettim. Oğulları Fortnite'ı arkadaşlarıyla eğlenmek için kullanıyordu ve çevrimdışı bir alternatif
olmadan çevrimiçi oynamaya devam edeceklerdi. Çocuklarımızın çevrimdışı ilişkilenme ihtiyaçlarını karşılamasını isti235
Nir Eyal
yorsak, okul dışında yüzyüze arkadaşlıklar kurmak için zamana ihtiyaçları vardır. Bu ilişkiler, onlara ne yapacaklarını
söyleyen koçların, öğretmenlerin ve ebeveynlerin baskısından uzak olmalıdır. Ne yazık ki, bu günlerde tipik bir çocuk
için planlanmadıkça bir oyun zamanı olmayacak.
Bilinçli ebeveynler, haftalık programlarında buna kasıtlı
olarak zaman ayırarak, yapılandırılmamış oyunun önemini
anlayan ebeveynleri arayıp, tıpkı sizin parkta bir yürüyüş
veya garajda caz müziği yapmak için zaman ayırmanız gibi,
düzenli buluşmalar programlayıp çocukların takılmasına
izin vererek, her yaştan çocuk için oyun zamanını geri getirebilirler. Araştırmalar, yapılandırılmamış oyun süresinin
çocukların odaklanma ve sosyal etkileşimler için kapasite
geliştirme yeteneği üzerindeki önemini kuvvetli bir biçimde
destekliyor. Aynca, yapılandırılmamış oyun tartışmasız bir
şekilde çocukların en önemli ders dışı etkinliğidir.'
Çocukların yapılandırılmamış oyunlar için zaman ayırmalarına yardımcı olmanın yanı sıra bizimle, ebeveynleriyle
zaman geçirmeleri için de vakit yaratmamız gerekiyor. Örneğin, aile yemekleri planlamak, belki de ebeveynlerin ve
çocukların birlikte yapabileceği en önemli şeydir. Araştırmalar, aileleriyle düzenli yemek yiyen çocukların, uyuşturucu
kullanımı, depresyon, okul sorunları ve yeme bozuklukları
oranlarının daha düşük olduğunu gösteriyor.3 Ne yazık ki
çoğu aile, herkesin kendi programına göre yalnız yemesine
neden olan \"plansız hareket etme\" stratejisini uyguladıkları
için birlikte yemek yemeyi kaçırıyorlar. Bu nedenle, cihazlardan uzak bir aile yemeği için haftada yalnızca bir kez de
olsa bir akşam ayırmak iyi olur. Çocuklarımız olgunlaştıkça,
\"Abur Cubur Cuması\" gibi menü temaları önerme, birlikte
yemek pişirme veya sohbet konularına katkıda bulunma gibi
şeylerle onları bu aile yemeği deneyimlerini şekillendirmeye
davet edebiliriz.
236
Dikkat Çekiciler için Beraber Zaman Yaratma
Bir aile olarak oyun, yemek zamanlarının ötesine geçebilir ve geçmelidir. Benim evimde, sırayla üç saatlik bir etkinlik
planlama sorumluluğumuzun olduğu haftalık bir \"Pazar Eğlencesi\" oluşturduk. Benim sıram geldiğinde, yürürken uzun
sohbetler yapmak için ailemi parka götürebilirim. Kızım
seçme sırası kendisine geldiğinde genellikle bir kutu oyunu
oynamak ister. Eşim yeni yiyecekler keşfetmek ve denemek
için genellikle yerel bir pazara bir gezi yapmayı önerir. Seçim
ne olursa olsun, buradaki fikir, ilişkilenme ihtiyacımızı beslemek için düzenli olarak birlikte zaman geçirmektir.
Aile programımızda ayarlamalar yapmaya hazırlıklı olmamız gerekse de çocuklarımızı rutinlerimizi oluşturmaya
ve birbirimize karşı taahhütlerimizi yerine getirmeye dahil
etmemiz gerekir. Onlara kendi programlarını oluşturmayı ve
birlikte pürdikkat olmayı öğretmek, değerlerimizi aktarmamıza yardımcı olur.
UNUTMAYIN!
• Dikkat �ekicileri öğretin. Çocukların hayatlarında pek çok potansiyel dikkat dağıtıcı varken, onlara dikkat çekiciler için nasıl zaman
yaratacaklarını öğretmek çok önemlidir.
• Tıpkı bizim süre sınırlı programımızda olduğu gibi, �ocuklar
da kendileri i�in önemi olan ,eylere nasıl zaman ayıracaklarını öğrenebilirler. Eğer önceden kendi planlarını yapmayı öğrenmezlerse, çocuklar dikkat dağıtıcılara yönelecektir.
• Çocukların ba,arısız olmasına izin vermekte bir sorun yoktur. Başarısızlık, bir şeyleri nasıl öğreneceğimizdir. Çocuklara, değerlerini yaşayabilmeleri için programlarını nasıl düzenleyeceklerini
gösterin.
237
32. Bölüm
Dı,sal Tetikleyici lere Kar,ı
Onlara Yardım Etme
Çocukları dikkat dağınıklığına sürükleyen içsel tetikleyicileri anladıktan ve süre sınırlaması tekniğini kullanarak bir
program oluşturmalarına yardımcı olduktan sonra, sıradaki
adım hayatlarındaki dışsal tetikleyicileri incelemektir.
Birçok açıdan, çocuklarımızın dikkatini çeken istenmeyen işaretpatlamalarını suçlamak kolaydır. Telefonları titreşirken, televizyon vızıldarken ve kulaklıklarında bangır bangır müzik çalarken, çocuklarımızın herhangi bir şeyi nasıl
yapabildiklerini anlamak zordur. Birçok çocuk (ve yetişkin),
zihinsel olarak bir şeyden diğerine geçiş yaparak günlerini
geçirir. Sürekli olarak dışsal tetikleyicilere tepki verince, çocukların derin düşünmeye ve herhangi bir şeye uzun süre
konsantre olmaya çok az fırsatları kalıyor.
ABD'de gençlik ve teknolojiyi inceleyen bir 2oı5 Pew
Araştırma Merkezi çalışmasına göre, \"gençlerin yüzde 95'i
artık bir akıllı telefona sahip olduğunu veya bir tanesine
erişimi olduğunu söylüyor.\"• Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, çocukları akıllı telefona sahip ebeveynlerin yüzde 72'si
239
Nir Eyal
bunun \"çok fazla dikkat dağınıklığı oluşturmasından\" endişeleniyor. 2
Birçok açıdan, bu durumu mümkün kılan ebeveynler ve
velilerdir. Ne de olsa, kızdığımız bu dikkat dağıtıcı cihazları
satın almak için izin veren ve çoğu zaman maddi kaynak sağlayan bizleriz. Çocuklarımızın taleplerine, onlara veya evlerimize fayda sağlamayacak şekillerde boyun eğdik.
Birçok ebeveyn, çocuklarının olası zararlı etkileri olan bir
cihaza hazır olup olmadıklarını düşünmüyor ve \"sınıfımdaki
herkesin bir akıllı telefonu ve bir lnstagram hesabı var,\" protestosuna teslim oluyor.
Ebevevnler olarak, çocuğun bir şevi \"gerçekten ama
gerçekten\" istemesinin veterlnce ıvı bir neden
olmadığını unutuvoruL
Küçük bir çocuğun, arkadaşlarının hepsi suda oynuyor ve
harika zaman geçiriyorken, yüzme havuzunun kenarında
durduğunu hayal edin. Çocuk umutsuzca havuza atlamak
istiyor ama çocuğun yüzme bilip bilmediğinden emin değilsiniz. Ne yapardınız?
Yüzme havuzlarının çok tehlikeli olabileceğini biliyoruz,
ancak risklere rağmen çocuklarımızı suyun tadını çıkarmaktan sonsuza kadar alıkoyamayız. Bunun yerine, yeterince büyüdüklerinde yüzmeyi öğrendiklerinden emin oluruz. Temel
bilgileri öğrendikten sonra bile, güvenli bir şekilde havuzun
tadını çıkarabileceklerinden emin olana kadar onlara göz
kulak oluruz.
Aslında, çocuklar hazır olmadan deneyimlemelerine izin
vermeyeceğimiz bir dizi etkinliği kolayca düşünebiliriz: Belirli kitapları okumak, şiddet içerikli filmleri izlemek, araba
kullanmak, alkollü bir içki içmek ve tabii ki dijital cihazlar -
her birinin kendi zamanı vardır, bir çocuk ne zaman isterse o
240
Dışsal Tetiklevıcılere Karşı Onlara Yardım Etme
zaman değil. Dünyayı keşfetmek ve risklerine yön vermek büyümenin önemli bir parçasıdır ama bir çocuğa, onu düzgünce kullanması için yeteneklere sahip olmadan önce bir akıllı
telefon veya başka bir alet vermek, yüzme bilmeden havuza
balıklama dalmalarına izin vermek kadar sorumsuzcadır.
Birçok ebeveyn, çocuklarıyla istedikleri zaman iletişim
kurabileceklerini bilmenin gönül rahatlığı karşılığında akıllı
telefonları vermeyi kendilerince haklı çıkarır, ancak ne yazık ki, genellikle çocuklarına bunları çok erken verdiklerini
kısa süre içinde fark ederler. Yüzme havuzu benzetmesi burada yararlıdır. Çocuklar suda eğlenmeyi öğrendiklerinde sığ
uçtan başlarlar. Belki suda rahat etmelerine yardımcı olmak
için şişme kolluk takarlar veya bir yüzme tahtası kullanırlar.
Ancak daha sonra, yetkinliklerini gösterdiklerinde, kendi
başlarına yüzmekte özgürdürler.
Çocuklarımıza bildirim sesleriyle bütün özellikleri olan
bir akıllı telefon vermek yerine, yalnızca arama yapan ve mesaj gönderen eski model bir telefonla başlamak daha iyidir.
Böyle bir telefon yirmi beş dolardan daha düşük bir fiyata
satın alınabilir ve bir çocuğun dikkatini dışsal tetikleyicilerle
dağıtacak uygulamaları yoktur.3 Konum izleme bir öncelikse, GizmoWatch gibi GPS özellikli bir kol saati,4 ebeveynlerin
telefonlarının bir uygulama aracılığıyla çocukları takip etmesine, ancak yalnızca belirli numaralardan gelen ve giden
aramalara izin verir.
Çocuklar büvüdükçe, belirli bir cihaz için haz1r olup
olmadıklarmm ıvı bir testi, dı1sal tetlklevlcllerl kapatmak
için verle1ık ovar/afi anlama ve kullanma becerileridir.
\"Rahatsız Etme\" özelliğini nasıl kullanacaklarını biliyorlar
mı? Programları konsantrasyon gerektirdiğinde telefonlarındaki bildirimleri otomatik olarak kapatacak şekilde na241
Nir Eyal
sıl ayarlayacaklarını biliyorlar mı? Aile zamanlarında veya
arkadaşları geldiğinde telefonlarını görüş açılarından ve
zihinlerinden uzak bir yere koyabiliyorlar mı? Yapamıyorlarsa, hazır değillerdir ve tabiri caizse birkaç \"yüzme dersi\"
daha almaları gerekir.
Ebeveynler en son teknoloji çılgınlığına odaklanma eğiliminde olsalar da çoğu zaman aynı derecede sorun olabilecek eski teknolojileri unutuyoruz. Çocukların odalarında
bir televizyon, dizüstü bilgisayar veya potansiyel dikkat dağıtıcı herhangi bir dışsal tetikleyici bulundurmalarına izin
vermenin çok az gerekçesi vardır; bu ekranlar ortak kullanım alanlarında tutulmalıdır. Bu cihazları aşırı kullanmanın
cazibesi, özellikle ebeveyn gözetimi olmadığında, çocuklarımızın kendi kendilerini kontrol etmelerini beklemek için
çok fazla olur.
Çocuklar ayrıca bol miktarda uykuya ihtiyaç duyar ve
gece boyunca titreyen, bipleyen veya vızıldayan herhangi
bir şey dikkat dağıtıcıdır. The Art of Screen Time* kitabının
yazarı Arıya Kamenetz, çocukların yeterince uyumasını sağlamanın \"en tartışmasız kanıtlara sahip tek sorun\" olduğunu
yazıyor. Kamenetz, \"ekranlar ve uykunun karışmamasını\"
şiddetle tavsiye ediyor ve ebeveynlerden, tüm dijital cihazları gece vakti çocuk odalarının dışında tutmalarını ve uyku
vaktinden en az bir saat önce tüm ekranları kapatmalarını
rica ediyor.s
Sürekli dikkat gerektiren ev ödevi, ev işleri, yemek zamanı, oyun zamanı ve hobiler gibi etkinlikler sırasında çocuklarımızın istenmeyen dışsal tetikleyicileri ortadan kaldırmalarına yardımcı olmak da aynı derecede önemlidir.
Patronunuzdan işe odaklanmak için zaman isteyebileceğiniz
gibi, ebeveynlerin de çocukların programlanmış zamanına
saygı duymaları gerekir. Süre sınırlı programlarına uygun
Ekran Süresi Sanatı. · çn
242
Dışsal Tetıklevıolere Karşı Onlara Yardım Etme
olarak ödev yapmak için zaman harcıyorlarsa, elbette dikkat
dağınıklığını en aza indirmeliyiz. Ancak aynı kural, arkadaşlarıyla vakit geçirmek veya video oyunu oynamak için programlanmış zaman için de geçerlidir. Planlarını önceden ve
maksatlı bir şekilde yapmışlarsa, bu plana saygı göstermek ve
onları rahat bırakmak sizin işinizdir.
Şu kritik soruyu hatırlayın: \"Bu dışsal tetikleyici mi bana
hizmet ediyor yoksa ben mi ona hizmet ediyorum?\" Bazen,
ebeveynler olarak biz, bir dikkat dağıtıcı kaynağı olabiliriz.
Köpeğin havlaması, kapı zilinin çalması, ardından gelen babanın kapıya bakma emri, annenin beyzbol takımının maç
programı hakkındaki soruları veya bir kardeşin oyuna davet
etmesi gibi şeylerin hepsi başka bir şey için programlanmış
zamana bir müdahale olabilir. Bu bölünmeler önemsiz görünse de yanlış zamanda yapılacak herhangi bir rahatsız ediş
bir dikkat dağıtıcıdır ve istenmeyen dışsal tetikleyicilerini
ortadan kaldırarak çocukların zamanlarını planladıkları şekilde kullanmalarına yardımcı olmak için üzerimize düşeni
yapmalıyız.
U N UTMAYI N!
• Çocuklarınıza, suya dalmadan önce yüzmeyi öğretin. Tıpkı
havuzda yüzmek gibi, çocuklar hazır olmadan onların bazı riskli dovronışlordo bulunmolorıno do izin verilmemelidir.
• Teknolojiye hazır olup olmadıklarını test edin. Çocuğun hazır
olup olmadığına dair iyi bir ölçüm, dışsal tetikleyicileri ortadan kaldırmak için cihazın özelliklerini kullanarak dikkat dağıtıcıları yönetebilme becerisidir.
• Çocukların uykuya ihtiya�ları vardır. Çocukların odasında gece
boyunca televizyon veya diğer potansiyel dikkat dağıtıcıların bulunmasının çok az mantıklı açıklaması olabilir. iyi bir şekilde dinlenebilmeleri için buna hiçbir şeyin engel olmadığından emin olun.
243
Nir Eyal
• istenmeyen bir dıJsal tetikleyici olmayın. Zamanlarına saygı
duyun ve ister çalışma ister oyun olsun, programlanmış zamanlarında
bir şeylere odaklanırken onları bölmeyin.
244
33. Bölüm
Onlara Kendi Anlasmalar1nı
•• 1
Yapmayı Oğretme
Kızım beş yaşındayken ve amansız protestolarla \"iPad zamanı\" konusunda ısrar etmeye çoktan başlamışken, eşim
ve ben harekete geçmemiz gerektiğini biliyorduk. Hepimiz
sakinleştikten sonra, Richard Ryan'ın önerdiği şekilde onun
ihtiyaçlarına saygı duymak için elimizden gelenin en iyisini
yaptık: Elimizden geldiğince basit bir şekilde, çok fazla ekran
süresinin başka şeylere zaman bırakmadığını açıkladık.
Bir anaokulu öğrencisi olarak zamanı söylemeyi öğreniyordu, bu yüzden sevdiği şeyler için kısıtlı zamanının olduğunu açıklayabilirdik. Uygulamalar ve videolarla çok fazla
zaman geçirmek; parkta arkadaşlarla oynamak, halka açık
havuzda yüzmek veya anne ve babayla birlikte olmak için
daha az zaman anlamına geliyordu.
Aynca iPad'deki uygulamaların ve videoların çok zeki kişiler tarafından yapıldığını ve onu bağımlı kılmak ve alışkanlıkla izlemeye devam etmesi için kasıtlı olarak tasarlandığını
açıkladık. Çocuklarımızın oyun şirketlerinin ve sosyal ağların
amaçlarını anlaması önemlidir - bu ürünler bize eğlence ve
245
Nir Eyal
ilişki sunarken, aynı zamanda zamanımızdan ve dikkatimizden de faydalanırlar. Bu, beş yaşındaki bir çocuğa öğretmek
için çok fazla görünebilir, ancak onu ekran kullanımı hakkında karar verme ve kendi kurallarını uygulama becerisiyle
donatmak için güçlü bir ihtiyaç duyduk.
Ne zaman duracağmı bilmek onun i11ydi çünkü
yeteri kadar kullandığmı söylemeler/ için uygulama
üreticilerine veya ebeveynlerine güvenemezdi.
Daha sonra günlük olarak ekran başında olma süresi için ne
kadar zamanın iyi olacağını düşündüğünü sorduk. Ona karar verme özerkliğini vererek bir risk aldık ama denemeye
değerdi.
Doğrusu, \"Bütün gün!\" demesini bekliyordum ama demedi. Bunun yerine, ekran süresini sınırlamanın neden
önemli olduğunun ardındaki mantığa ve elinde karar verme
özgürlüğüne sahip olarak, çekingen bir şekilde \"iki program\"
dedi. Netflix'teki çocuklara uygun bir programın iki bölümü
yaklaşık kırk beş dakika, diye açıkladım. \"Kırk beş dakika
sana günlük ekran süresi olarak doğru miktarda görünüyor
mu?\" diye içtenlikle sordum. Kabul ederek başını salladı ve
bir gülümsemesindeki ipucuna bakarak anlaşmadan iyi bir
sonuç elde ettiğini hissettiğini anladım.
Bana göre kırk beş dakika, diğer faaliyetler için bolca zaman bıraktığı için iyiydi. \"Günde kırk beş dakikadan fazla izlemediğinden nasıl emin olmayı planlıyorsun?\" diye sordum.
Açıkça kazandığını hissettiği müzakereyi kaybetmek istemeyerek, kendisi için kurabileceği bir mutfak zamanlayıcısı
kullanmayı önerdi. \"Kulağa iyi geliyor,\" diyerek kabul ettim.
\"Ama annen ve baban kendine ve bize verdiğin sözü tutamadığını fark ederse, bu tartışmayı tekrar gözden geçirmemiz
gerekecek, Jediı ıı ve o Ja kabul etti.
246
Onlara Kl'ndı Anlaşmalarını Yapmayı Öğretme
Bu, küçük çocukların bile bir ön taahhüt kullanmayı öğrenebileceklerinin örneğidir. Bugün, on yaşındaki güçlü bir
çocuk olarak, kızım hala ekran zamanından kendisi sorumludur. Büyüdükçe, bir hafta sonu film gecesi için günlük
bölümleri takas etmek gibi, kendi kendine koyduğu kurallarında bazı ayarlamalar yaptı. Ayrıca mutfak zamanlayıcısını
başka araçlarla değiştirdi; artık sınırına ulaştığını bildirmesi
için bir zamanlayıcı ayarlaması için Amazon'un Alexa'sına
sesleniyor. Önemli olan, bunların bizim değil onun kuralları
olması ve bunları uygulamaktan kendisinin sorumlu olmasıdır. En iyisi de, zamanı dolduğunda babası kötü adam olması gereken kişi olmuyor; yeteri kadar zaman harcadığını
söyleyen onun cihazı oluyor. Farkında olmadan, dördüncü
bölümde anlatıldığı gibi bir çaba anlaşmasına dahil oldu.
Birçok ebeveyn, çocukların ekranlarında geçirmelerine
izin verilmesi gereken doğru bir zamanın olup olmadığını
bilmek ister, ancak böyle bir kesin sayı yoktur. işin içinde,
çocuğun özel ihtiyaçları, çocuğun çevrimiçi olarak ne yaptığı ve ekran zamanının yerini aldığı aktiviteler dahil olmak
üzere çok fazla faktör vardır. En önemli şey, çocuğu sohbete dahil etmek ve kendi kurallarını belirlemesinde çocuğa
yardımcı olmaktır. Ebeveynler çocukların katkısı olmadan
sınırlar koyduğunda, onları gücendirir ve sistemi aldatmaya
teşvik ederler.
Çocuklar ancak kendi davramşlarmı izlevebildlklerl
zaman, pürdikkat olma/art i�in gereken becerileri
öğrenebilirler - ebevevnlerl etrafta olmasalar bile.
Bu stratejiler, ev içinde ebeveyn-çocuk uyumunun garantisi
değildir. Aslında, teknolojinin evlerimizde ve çocuklarımızın hayatlarında oynadığı rol hakkında hararetli tartışmalar
beklemeliyiz, tıpkı birçok ailenin cumartesi geceleri araba247
Nir Eyal
nın anahtarlarını genç çocuklarına verme konusunda ateşli
tartışmalar yaşamaları gibi. Tartışmalar ve zaman zaman çıkan, saygı sınırlarında kalan anlaşmazlıklar sağlıklı bir ailenin işaretidir.
Bu bölümden ve belki de bu kitabın tamamından çıkarılacak bir ders varsa, o da dikkat dağınıklığının diğer sorunlar
gibi olmasıdır. İster büyük bir şirkette isterse de küçük bir ailede olsun, sorunlarımızı açık bir şekilde, güvende ve destekleniyor hissettiğimiz bir ortamda tartıştığımızda çözebiliriz.
Kesin olan bir şey var: Teknoloji daha yaygın ve ikna edici
hale geliyor. Çocuklarımızın, ürünlerin son derece ilgi çekici
olacak şekilde tasarlandığının farkında olmaları önemli olsa
da dikkat dağınıklığının üstesinden gelmek için kendi güçlerine olan inançlarını da pekiştirmemiz gerekiyor. Zamanı
akıllıca kullanmak onların sorumluluğunda olduğu gibi aynı
zamanda onların hakkıdır.
UNUTMAYIN!
• Çocuğunuzun ön taahhütte bulunma ve bunu yerine getirme
becerisini kü�ümsemeyin. Küçük çocuklar bile, kuralları kendileri
koydukları ve bir zamanlayıcı veya başka bir baglayıcı sistemi nasıl
kullanacaklarını bildikleri sürece, ön taahhütleri kullanmayı ögrenebilirler.
• Tüketici ,üphecihği sağlıklıdır. Şirketlerin, çocukları izlemeye
veya oynamaya devam etmesini saglamayı amaçladıgını bilmek,
medya okuryazarlıgını ögretmenin önemli bir parçasıdır.
• Çocuklara sorumluluk verin. Çocuklar ancak kendi davranışlarını
izleme uygulaması yaptıklarında kendi zamanlarını ve dikkatlerini
nasıl yöneteceklerini ögrenirler.
248
Kısım 7
PÜRDİKKAT İ L
İSKİ LERE NASI L
• 1
SAHiP OLUNUR?
34. Bölüm
Arkada,ıar Arasında Sosyal
Antikorları Yayma
Arkadaşlarla birlikteyken, onların eşliğinde asla gerçekten
yalnız değilizdir; telefonlarımız neredeyse kesin bir şekilde
oradadır ve kötü zamanlanmış bir bildirimle bizi bölmeye
hazırdır. Kim bir arkadaşının, konuşmanın tam ortasında
refleks olarak telefonu kontrol ettiği için dikkatini kaybettiğine şahit olmadı? Çoğumuz bu kesintileri öylece, çağımızın
bir işareti olarak iç çekerek kabul ediyoruz.
Ne yazık ki, dikkat dağınıklığı bulaşıcıdır. Sigara içenler
bir araya geldiğinde, paketi ilk çıkaran bir işaret gönderir ve
diğerleri de bunu fark ettiğinde aynı şeyi yaparlar. Benzer şekilde, dijital cihazlar da başkalarının davranışlarını tetikleyebilir. Akşam yemeğinde bir kişi telefonu çıkardığında, bu bir
dışsal tetikleyici görevi görür. Sonrasında, sohbet pahasına,
diğerleri de ekranlarında kaybolur.
Psikologlar bu fenomeni \"sosyal bulaşma\" olarak adlandırıyor ve ayrıca araştırmacılar bunun, madde kullanımından
aşırı yemeye kadar davranışlarımızı etkilediğini keşfettiler.
Siz lahana salatanızı isteksizce yerken, eşiniz ve çocuklarınız
251
Nir Eyal
bir düzine çörek yemekte ısrar ederse kilonuzu kontrol altında tutmak zordur ve aileniz ve arkadaşlarınız ekranlarına
dalıp sizden uzaklaştığında teknoloji alışkanlıklarınızı değiştirmek de zordur. '
Başkalarının eylemlerimiz üzerindeki muazzam etkisi
göz önüne alındığında, kesintisiz kaliteli zaman geçirmek
istediğimiz kişilerin etrafındaki dikkat dağınıklığını nasıl
yönetebiliriz? Etrafımızdakiler kendilerininkileri değiştirmemişken, dikkat dağıtıcılara yönelik eğilimlerimizi nasıl
değiştirebiliriz?
Deneme yazarı ve yatırımcı Paul Graham, toplumların
yeni zararlı davranışlara karşı savunma olan \"sosyal antikorlar\" geliştirme eğiliminde olduğunu yazıyor.' 1965 yılında,
Hastalık Kontrol Merkezleri'ne göre, yetişkin Amerikalıların
yüzde 42,4'ünün sigara içtiğini düşünün, bu rakamın 202o'ye
kadar yüzde ıı'ye düşmesi bekleniyor.3 Elbette, yasal kısıtlamalar sigara içme oranlarındaki ani düşüşte önemli bir rol
oynadı. Ancak yasalar, insanların kendi evlerinde sigara içmesine engel olmamakla birlikte, düzenleme olmasa bile bu
gelenek değişti.
Çocukluğumda, sigara içmemelerine rağmen, ailemin
evinde kül tablaları tuttuğunu hatırlıyorum. O zamanlar insanlar iç mekanlarda, çocukların etrafında, ofiste -istedikleri yerde- sigara içiyorlardı. Annem, kemikli bir iskelet eli
şeklinde bir kül tablası alarak sigara içme hevesini kırmak
için elinden geleni yaptı, ama sigaranın sonuçlarına dair
bu aşikar hatırlatmayı yapmak rahat hissettiği tek şeydi. O
günlerde, birinden evinizin dışında sigara içmesini istemek,
kaba değilse bile tuhaf görülürdü.
Ancak bugün işler çok farklı. Hiç kül tablam olmadı. Hiçkimse evimde sigara içmek istemedi; cevabı zaten biliyorlar.
Birinin oturma odasındaki kanepemde sigara yakması durumunda eşimin yüzünde oluşacak ifadeyi hayal etmek bile
252
Arkadaşlar Arasında Sosvaı Antikorları Yavma
beni korkutuyor; böyle bir kişi bizim evimizde ya da arkadaş
çevremizde uzun süre barınamaz.
Sigarayla ilgili normlar, sadece bir nesil içinde nasıl bu
kadar çarpıcı bir şekilde değişti? Graham'ın teorisine göre
insanlar, vücudumuzun bize zarar verebilecek bakteri ve virüslere karşı verdiği mücadeleye benzer şekilde, kendilerini
korumak için sosyal antikorları benimsedi. Sosyal durumlarda dikkat dağıtmanın çaresi, başkalarıyla birlikteyken birinin
telefonunu kontrol etmesini tabu haline getiren yeni normların geliştirilmesini içerir.
Sosvaı normlar değişivor fakat ivi vönde değişmesi
bize bağlldır.
Bazı sağlıksız davranışların artık kabul edilebilir olmadığından emin olmanın tek yolu, onlarla yüzleşmek ve sosyal antikorlarla yayılmalarını engellemektir. Bu taktik sigarada işe
yaradı ve dijital dikkat dağıtıcı unsurlar için de yarayabilir.
Bir akşam yemeği partisinde birinin telefonunu çıkarıp
tıklamaya başladığını hayal edelim. Samimi bir sosyal ortamda bir cihaz başında zaman geçirmenin kaba olduğunu zaten
biliyorsanız da genellikle yeni sosyal normu öğrenmemiş en
az bir kişi çıkacaktır. Arkadaş olarak kalmak istediğinizi varsayarsak, onu başkalarının önünde utandırmak iyi bir fikir
değildir; daha incelikli bir taktik gereklidir.
İşleri samimi düzeyde tutmaya yardımcı olmak için basit
ve etkili bir yaklaşım, iki basit seçenek sunarak faili telefon
alanından çıkarabilecek doğrudan bir soru sormaktır: (ı) cihazında meydana gelen krize baktığı için onu mazur görme
veya (2) telefonu nazikçe ortadan kaldırma. Soru şu şekildedir:
''Telefonla ilgilendiğini görüyorum. Her şey yolunda mı?\"
Samimi olmayı unutmayın - sonuçta gerçekten acil bir
durum olabilir. Ama çoğu zaman öyle değildir, küçük bir bahane mırıldanır, telefonunu tekrar cebine koyar ve tekrardan
253
Nir Eyal
gecenin tadını çıkarmaya başlayar. Zafer sizindir! Reklam
ajansı McCann tarafından Macquarie Sözlüğü için icat edilen bir ifade olan \"telefona gömülme\"ye karşı sosyal antikoru
nazik bir şekilde yaymayı başardınız.4
Telefona gömülme, telefon ve gömülme kelimelerinin birleşimiyle oluşan, \"sosyal bir ortamda telefon veya başka bir
mobil cihazla meşgul olup (bir kişiyi veya çevresindekileri)
görmezden gelme\" anlamına gelen bir ifadedir.* Sözlük, insanlara problemi ortaya çıkarmanın bir yolunu vermek için
bu ifadeyi yaratan uzmanları bir araya getirmiştir. Artık sosyal ortamlarda, dikkat dağıtıcı unsurlara karşı cephaneliğimizde başka bir olumlu sosyal antikor haline gelebilmesi
için, bu terimi kullanmaya başlamak bize kalmıştır.
Akıllı telefonlar, tabletler ve dizüstü bilgisavarlar gibi
modern teknolojiler sosvaı ortamlardaki sadece dikkat
dağıt/Cllarm tek kavnağı değildir.
Birçok restoranda, sohbetleri kolayca kesintiye uğratabilecek, her birinde farklı bir kanaldaki manşet haberleri veya
bir spor oyununu gösteren, duvardan duvara televizyon setleri vardır. Sosyal ortamlarda arka planda açık duran televizyonları kabulümüzden dolayı bunlar, dikkatimizi birlikte olduğumuz insanlardan uzaklaştırmada daha fazla değilse bile
aynı derecede zararlı olabilirler.
Arkadaşlar arasındaki dikkat dağınıklığı, kendi çocuklarımız da dahil olmak üzere başka şekillerde de olabilir. Örneğin, yakın zamandaki bir buluşma sırasında, iyi bir arkadaş
kişisel ve mesleki sorunları paylaşmaya başladığında, çocuklarından biri masaya geldi ve bir kutu meyve suyu istedi.
Sohbet hemen çocuğun ihtiyaçlarına yöneldi.
* Kelimenin aslı phone (telefon) ve snubbing (bir yere demir atma,
bağlanma) kel imelerinin bi rleşiminden oluşan phubbing ifadesidir.
-yhn
254
Arkada�lar Arasında Sosvat Antikorları Yavma
Böylesine masum bir kesinti, önemli ve hassas bir sohbeti -yakın arkadaşlıkları pekiştiren türden- rayından çıkarma
yeteneğine sahiptir. Bir dahaki sefere birlikte akşam yemeği
yediğimizde, yiyecek ve içecekler de dahil olmak üzere çocukların ihtiyaç duyacakları her şeyi başka bir odaya koymaya özen gösterdik. Çocuklara, birinin bir yeri kanamadığı sürece yetişkinleri bölmemeleri için net talimatlar verdik.
İster telefonlarımızdan isterse de çocuklarımızdan geliyor
olsun, tüm dışsal tetikleyiciler, bize hizmet edip etmediklerini belirlemek için incelenmeyi hak ediyor. Çocuklarımız
da kendilerine bakmayı öğrendiklerinde bu unsurlar onlara
daha iyi hizmet eder ve ebeveynlerinin arkadaşlık modelini
izleyerek, arkadaşlarına odaklanmak için dikkat dağınıklığını ortadan kaldırmanın önemini daha iyi öğrenirler. Dikkat
dağıtıcıların ortada olmadığı görüşmeler için zaman ve alan
yaratma konusunda hevesli değilsek, bizim başkalarını, onların da bizi gerçekten tanımalarına olanak tanıma fırsatını
kaybetme riskiyle karşı karşıya kalırız.
Toplumun sosyal antikorlarla sosyal ortamlarda sigara
içimini azaltması gibi, arkadaşlarla birlikteyken dikkat dağınıklığını azaltabiliriz. Dikkat dağınıklığını yönetme konusunda arkadaşlarımızla ve ailemizle anlaşmaya vararak
ve bize hizmet etmeyen dışsal tetikleyicileri ortadan kaldırmak için adımlar atarak, sevdiğimiz insanlarla birlikteyken
dikkat dağınıklığının sosyal bulaşıcılığını karantina altına
alabiliriz.
U NUTMAYI N!
• Sosyal ortamlardaki dikkat dağınıklığı, hayatımızdaki
önemh insanlarlayken tam olarak kendimizi onlara vermemizi engelleyebihr. Bölünmeler, yakın sosyal bağlar kurma becerimizi azaltır.
255
Nir Eyal
• Satlıksız davranı,ların yayılmasına engel olun. \"Sosyal antikorlar\", onları tabu haline getirerek grupların kendilerini zararlı
davranışlardan korunmasının yollarıdır.
• Yeni sosyal normlar geh,tirin. Cihazları sosyal ortamlarda kullanmayı kabul edilemez hale getirerek, tıpkı sosyal içiciliği alt ettiğimiz gibi, arkadaşlar arasındaki dikkat dağınıklığının da üstesinden
gelebiliriz. Arkadaşlar arasında telefon kullanımının önüne geçmek
için \"Her şey yolunda mı?\" gibi birkaç nazik ifade hazırlayın.
256
35. Bölüm
Pürdikkat Bir Sevgi li Olma
Her gece eşim ve ben aynı rutini uyguladık: O, kızımızı yatağına yatırdı, dişlerini fırçaladı ve yüzünü yıkayıp kendine
bir çekidüzen verdi. Örtülerin altına kayarak birbirimize göz
attık ve yatakta bir çift için doğal olanı yapmanın zamanının
geldiğini anladık - ben iPad'imin ekranını sevgi dolu bir şekilde okşarken o da cep telefonunu sevmeye başladı. Ooh, bu
çok iyi hissettirdi.
Cihazlarımızla aşk yaşıyorduk. Görünüşe göre, Facebook'u
ön sevişme yerine koyanlar sadece biz değildik. Bir ankete
göre, \"Amerikalıların neredeyse üçte biri, cep telefonlarından
aynı süre boyunca ayn kalmaktansa, bir yıl boyunca seksten
vazgeçmeyi tercih ediyor.'''
Pürdikkat olmayı öğrenmeden önce, akıllı telefonlarımızdaki bildirimlerin cazibesine direnmek zordu. Akşam yemeğinden sonra sadece bir e-postayı daha yanıtlayacağına dair
söz vermek, o gecenin ilerleyen vakitlerde kırk beş dakikalık
bir yakınlık kaybına dönüşüyordu. Gece yansına kadar tek
başına teknoloji kontrolü yapılan bir akşam ritüelinin içine
düşmüştük. İkimiz de yatağa girdiğimizde, konuşamayacak
257
Nir Eyal
kadar yorgun oluyorduk. İlişkimiz, seks hayatımızdan bahsetmiyorum bile, acı çekiyordu.
Pew Araştırma Merkezi'ne göre, uyurken telefonlarını yataklarında veya hemen yanıbaşlarında tutan Amerikalı yetişkinlerin yüzde 65'i arasında biz de vardık.2 Alışkanlıklar davranışı tetikleyen bir işarete dayandığından, eylem genellikle
çevremizdeki şeyler tarafından tetiklenir. Telefonlarımızı
yatak odamızdan oturma odasına taşımaya karar verdik ve
dışsal tetikleyiciler ortadan kalkınca, tekno-sadakatsizliğimiz üzerinde biraz daha fazla kontrol sahibi olduk.
Fakat telefonsuz birkaç akşamdan sonra stres verici bir
anksiyete hissetmeye başladığımı fark ettim. Zihnim dikkatimi isteyen bütün o şeylerle meşguldü. Biri bana acil bir
e-posta göndermiş miydi? Blogumdaki son yorum neyle ilgiliydi? Twitter'da önemli bir şeyi kaçırmış mıydım? Stres düpedüz ortada ve acı vericiydi, bu yüzden kötü bir alışkanlığı
bırakmaya kararlı olan herkesin yapacağı şeyi yaptım: Hile
yaptım.
Cep telefonum orada olmadığından yeni bir ortak bulmam gerekiyordu. Rahatlamak için dizüstü bilgisayarımı çıkarıp klavyeye dokunmaya başladığımda anksiyetemin azaldığını hissettim. Eşim, ne yaptığımı görünce kendi stresini
azaltma fırsatının üzerine atladı ve yine eskiye döndük.
Cihazlarımızla geçirdiğimiz birkaç geceden sonra, utangaç bir şekilde başarısız olduğumuzu itiraf ettik. Utanmış
ama nerede yanlış yaptığımızı anlamaya kararlı bir şekilde,
kritik bir adımı atladığımızı fark ettik. Bizi tekrar içine çeken
rahatsızlıkla başa çıkmayı öğrenmemiştik. Özşefkatle, bu sefer istenmeyen davranışlarımıza yönlendiren içsel tetikleyicileri yönetmenin yollarını bularak başlamaya karar verdik.
On dakika kuralını uyguladık ve akşamları bir cihazı gerçekten kullanmak istersek, bunu yapmadan önce on dakika
bekleyeceğimize dair söz verdik. Kural, \"dürtü dalgasında
258
Pürdikkat Bir Sevgili Olma
sörf yapmamıza\" ve aksi halde mantıksız olacak bir alışkanlığı kesintiye uğratmak için bir duraklama eklememize zaman
tanıdı.
Ayrıca İnternet yönlendiricimizi ve monitörlerimizi, yerel
bir nalburdan satın aldığımız yedi dolarlık zamanlayıcı prizlere bağladık ve her akşam saat 22.oo'de kapanacak şekilde
ayarladık. Bu çaba anlaşmasını kullanmak, \"hile yapmak\"
için rahatsız edici bir şekilde masalarımızın arkasına eğilmemiz ve geçersiz kılma anahtarını kapatmamız gerektiği anlamına geliyordu.
Kısacası, pürdikkat olmak için dört yöntemi de kullanarak ilerleme kaydediyorduk. Akşamları teknolojiyi kullanma
dürtümüzü durdurmanın stresiyle baş etmeyi öğrendik ve
zamanla, buna direnmek daha kolay hale geldi. Yatak odasını
kutsal bir alan kabul ederek ve cep telefonlarımız ve televizyonumuz gibi dışsal tetikleyicileri dışarıda bırakarak katı bir
uyku zamanı planladık. İstenmeyen dikkat dağıtıcıları kapatan zamanlayıcı prizi, ön taahhüdümüze uyum sağladı ve
her gece beklediğimiz bir şey haline geldi. Alışkanlıklarımız
üzerinde daha fazla kontrol elde ettikçe, geri kazandığımız
zamanı daha \"üretken\" amaçlar için kullanmaya başladık.
Teknolojiyi engelleyen buluşumuzla gurur duymamıza
rağmen, Eero3 gibi birçok yönlendirici artık yerleşik İnternet
kapatma özellikleriyle birlikte geliyor. Zamanın nasıl geçtiğini fark etmezsem ve saat ondan sonra e-postaları kontrol
etmeye çalışırsam, yönlendiricimden bir mesaj bilgisayarımı
kapatıp karıma sarılmamı hatırlatıyor.
Dikkat dağıt1eı şevler, en vakm ilişkilerimiz/ bile
olumsuz etkllevebillr; dünvadaki herhangi birıvıe
bağlantı kurabilmenin bede/4 fiziksel olarak
vammızdakl klşıvıe tam olarak birlikte olmavışımızdır.
259
Nir Eyal
Eşim ve ben hala cihazlarımızı seviyoruz ve hayatlarımızı iyileştirmek için potansiyel yenilikleri bütünüyle kucaklıyoruz, ancak ilişkimiz üzerindeki yıpratıcı etkilerine
maruz kalmadan bunlardan yararlanmak istiyoruz. İçsel
tetikleyicilerimizle başa çıkmayı öğrenerek, gerçekten yapmak istediğimiz şeyler için zaman ayırarak, zararlı dışsal
tetikleyicileri ortadan kaldırarak ve ön taahhütleri kullanarak, sonunda ilişkimizdeki dikkat dağıtıcıların üstesinden
gelmeyi başardık.
Birinci bölümde okuduğunuz gibi, \"pürdikkat olmak,
yapacağınızı söylediğiniz şeyi yapmaya çalışmak demektir.\"
Çabalamak, \"güçlü bir biçimde mücadele etmek veya savaşmak\" anlamına gelir.4 Mükemmel olmak ya da asla başarısız
olmamak anlamına gelmez. Herkes gibi ben de bazen dikkat
dağınıklığıyla mücadele ediyorum. Özellikle stresli olduğumda veya programım beklenmedik şekilde değiştiğinde,
yoldan çıkabilirim.
Neyse ki, bu kitabı araştırmak ve yazmakla geçen beş yıl
bana dikkat dağınıklığıyla nasıl savaşılacağını ve kazanılacağını öğretti. Dikkat dağıtıcı şeyler hala oluyor ama artık
olmaya devam etmemeleri için ne yapacağımı biliyorum. Bu
teknikler, hayatımı daha önce hiç yapamadığım şekillerde
kontrol etmeme olanak sağladı. Başkalarına karşı olduğu
kadar kendime karşı da dürüstüm, değerlerime uygun yaşıyorum, sevdiğim insanlara karşı taahhütlerimi yerine getiriyorum ve profesyonel olarak her zamankinden daha üretkenim.
Geçenlerde, kızımla ne tür bir süpergüç isteyeceği konusunda yaptığımız sohbeti tekrarladım. En son konuşmamızda tam olarak orada olmadığım için ondan özür diledikten
sonra, cevabını tekrar söylemesini istedim ve söyledikleri
beni çok şaşırttı: Her zaman başkalarına karşı nazik olabilme
gücü istediğini söyledi.
260
Pürdikkat Bir Sevgili Olma
Gözlerimi kuruladıktan ve ona kocaman sarıldıktan sonra cevabını düşünmek için biraz zaman ayırdım. Nazik olmanın sihirli bir seruma ihtiyaç duyan mistik bir süpergüç
olmadığını fark ettim - hepimiz istediğimiz zaman nazik
olma gücüne sahibiz. Sadece, zaten içimizde olan bu gücü
kullanmamız gerekiyor.
Aynısı pürdikkat olmak için de geçerlidir. Pürdikkat olarak başkalarına örnek olabiliriz. İşyerinde, bu taktikleri kullanarak kurumumuzu dönüştürebilir ve sektörlerimizin hem
içinde hem de dışında bir dalga etkisi yaratabiliriz. Evde, ailelerimize bu yöntemleri kendileri için denemeleri ve hayal
ettikleri hayatları yaşamaları için ilham verebiliriz.
Hepimiz, yapacağımızı söylediğimiz şeyi yapmaya çalışabiliriz. Hepimiz pürdikkat olma gücüne sahibiz.
U N UTMAYI N!
• Dikkat dağınıklığı, en yakın ilişkilerimizde bir engel olabilir.
Anlık dijital bağlantı, yanımızdakilerle tamamen bir orada olamama
anlamına gelen bir bedele sahip olabilir.
• Pürdikkat çiftler, beraberlik için zamanı geri kazanır. Pürdikkat olmak için dört adımı takip etmek, eşinize zaman ayırmanızı
sağlayabilir.
• Pürdikkat olma sırası şimdi sizin.
261
Bu Kitabı Beğendiniz mi?
Bu kitabı tamamladığınız için tebrikler ve teşekkürler! Umarım okuduklarınızı iyi bir şekilde değerlendirirsiniz.
Bir dakikanız varsa, bu kitabı çevrimiçi olarak yorumlamanız benim için çok şey ifade edecektir. Yorumunuz, diğer
insanları Pürdikkat'i okumaya teşvik etme konusunda çok
etkili olacak ve ben bunun çok büyük bir kişisel iyilik olduğunu düşünüyorum.
Şimdiden teşekkür ederim! Lütfen aşağıdaki siteyi ziyaret
ediniz:
NirAndFar.com/Reviewlndistractahle
Lütfen herhangi bir soruyu, yorumu, düzeltmeyi veya geribildirimi aşağıdaki adrese gönderin:
NirAndFar.com/Contact
içten Teşekkürlerimle!
Nir
263
Bölüm Çıkarımları
GİRİS
1
• ı. Bölüm: İstediğin hayatı yaşamak sadece doğru olanı
yapmayı değil, aynı zamanda yanlış şeyler yapmaktan kaçınmayı gerektirir.
• 2. Bölüm: Dikkat çekiciler sizi gerçekten istediğiniz şeye
doğru götürürken dikkat dağıtıcılar sizi istediğiniz şeyden
daha da uzaklaştırır. Pürdikkat olmak demek yapacağınızı söylediğiniz şeyi yapmak için çabalamak demektir.
KISIM 1: İÇ TETİKLEYİCİLERDE USTALAŞMA
• 3. Bölüm: Motivasyon, rahatsızlıktan kaçma arzusudur.
Dikkat dağınıklığına neden olan tahmini nedenleri değil
bunların kökenini bulun.
• 4. Bölüm: Dikkat dağınıklığını kullanarak kaçınmak yerine rahatsızlıkla baş etmeyi öğrenin.
• 5. Bölüm: Dürtüleri aktif bir şekilde bastırmaya çalışmaktan vazgeçin - bu sadece onları daha fazla güçlendirir.
Bunun yerine, dürtüleri gözlemleyin ve onların ortadan
kaybolmalarına izin verin.
• 6. Bölüm: İçsel tetikleyiciye zihninizde yeniden şekil ve265
Nir Eyal
rin. Dikkat dağınıklığına neden olan olumsuz duyguyu
arayın, yazıya dökün ve olumsuz duyumu nefretle değil,
merakla gözlemleyin.
• 7. Bölüm: Göreve zihninizde yeniden şekil verin. Ona,
\"aptalca, hatta saçma\" bir dikkat göstererek onu bir oyuna dönüştürün. Kasıtlı olarak yenilik arayın.
• 8. Bölüm: Mizacınıza zihninizde yeniden şekil verin.
Kendi kendine konuşmak önemlidir. İradeniz yalnızca,
tükeneceğine inanıyorsanız tükenir. Kendinizi, \"dikkati
kolayca dağılan\" veya \"bağımlı bir kişiliğe\" sahip olarak
etiketlemekten kaçının.
KISIM 2: DİKKAT ÇEKİCİ LER İÇİN ZAMAN YARATMA
• 9. Bölüm: Değerlerinizi zamana dönüştürün. Bir program şablonu oluşturarak gününüze süre sınırlaması uygulayın.
• ıo. Bölüm: Kendiniz için zaman programlayın. Girdileri
ve sonrasında gelecek çıktıları planlayın.
• ıı. Bölüm: Önemli ilişkileriniz için zaman programlayın.
Sevdiğiniz insanlara zaman ayırmanın yanında ev işleri
için de zaman ayırın. Programınıza, arkadaşlarınız için
düzenli zamanlar ekleyin.
• 12. Bölüm: Programınızı paydaşlarla senkronize edin.
KISIM 3: DISSAL TETİKLEYİCİLERİN İZİNİ SÜRME
1
• 13. Bölüm: Her bir dışsal tetikleyici için \"O mu bana hizmet ediyor yoksa ben mi ona hizmet ediyorum?\" diye sorun. Dışsal tetikleyiciler dikkat çekicilere mi yoksa dikkat
dağıtıcılara mı yol açıyor?
• 14. Bölüm: Odağınızı savunun. Bölünmek istemediğinizde bir işaret verin.
• 15. Bölüm: Daha az e-posta almak için daha az e-posta
gönderin. E-postayı kontrol ettiğinizde ne zaman yanıt266
Bölüm Çıkarımları
lanması gerektiğine dair onları etiketleyin ve programlanmış zamanda yanıt verin.
• 16. Bölüm: Çevrimiçi grup sohbeti söz konusu olduğunda
sohbete programlanmış sürede girin ve çıkın. Sadece sohbette olması gerekenleri dahil edin ve grup sohbetini sesli
düşünmek için kullanmayın.
• 17. Bölüm: Toplantı düzenlemeyi zorlaştırın. Gündem
yoksa toplantı da yok. Toplantılar, problem çözmekten çok
fikir birliği oluşturmak içindir. Bir adet dizüstü bilgisayar
dışındaki cihazları toplantı odasının dışında bırakın.
• 18. Bölüm: Dikkat dağıtıcı uygulamaları telefonunuzda
kullanmak yerine masaüstü bilgisayarınızda kullanın.
Uygulamaları düzenleyin ve bildirimleri yönetin. \"Rahatsız Etme\" özelliğini açın.
• 19. Bölüm: Masaüstü bilgisayarınızdaki bildirimleri kapatın. Potansiyel dikkat dağıtıcıları çalışma alanınızdan
uzaklaştırın.
• 20. Bölüm: Çevrimiçi makaleleri programlanmış bir zamanda, daha sonra okumak veya dinlemek için Pocket'a
kaydedin. \"Çok kanallı çoklu görevi\" kullanın.
• 21. Bölüm: Size, bütün o dikkat dağıtıcı unsurlar olmadan
sosyal medyanın faydalarını sağlayan tarayıcı uzantılarını kullanın. Diğer araçlar için bağlantılar şu adrestedir:
NirAndFar.com/lndistractable.
KISIM 4: DİKKAT DAGITICILARI ANLASMALARLA
1
ENGELLEME
• 22. Bölüm: Dürtüselliğin panzehri öngörüdür. Dikkatinizin dağılma ihtimalinin yüksek olduğu zamanlar için
önceden planlama yapın.
• 23. Bölüm: İstenmeyen davranışları zorlaştırmak için
çaba anlaşmalarını kullanın.
267
Nir Eyal
• 24. Bölüm: Dikkatinizin dağılmasını masraflı bir hale getirmek için bir bedel anlaşması kullanın.
• 25. Bölüm: Benlik imgesine yapılmış bir ön taahhüt olarak kimlik anlaşmalarını kullanın. Kendinize \"pürdikkat\"
deyin.
KISIM 5: İSYERİNİZ NASIL PÜRDİKKAT OLACAGINIZ
'
HALE GETİRİLİR?
• 26. Bölüm: \"Daima çevrimiçi olma\" kültürü insanları delirtir.
• 27. Bölüm: İşyerinde teknolojinin aşırı kullanımı, işlevsiz şirket kültürünün bir işaretidir. Bunun temel �edeni,
\"psikolojik güvenliğin\" olmadığı bir kültürdür.
• 28. Bölüm: Odaklı çalışmaya değer veren bir kültür yaratmak için küçük şeylerle başlayın ve problemler hakkında
meslektaşlar arasında bir açık diyaloğu kolaylaştırmanın
yollarını bulun.
KISIM 6: NASIL PÜRDİKKAT ÇOCUKLAR YETİŞTİRİRSİNİZ?
(VE NEDEN HEPİMİZİN PSİKOLOJİK BESİNLERE İHTİYACI
VARDIR?)
• 29. Bölüm: Çocukların dikkatlerinin dağılmasının esas
nedenlerini bulun. Onlara dört kısımlı pürdikkat modelini öğretin.
• 30. Bölüm: Çocukların psikolojik ihtiyaçlarının karşılandığından emin olun. Her insan özerklik, yeterlik ve
ilişkilenmeyi hissetme ihtiyacı duyar. Eğer çocuklar ihtiyaçlarını gerçek dünyada karşılayamazsa, bunların yerini
doldurmak için çevrimiçi dünyaya dönerler.
• 31. Bölüm: Çocuklara programlarına süre sınırlaması
uygulamayı öğretin. Çevrimiçi olanlar da dahil olmak
ü zere, h oşlandı kları aktiviteler için zaman ayırmalarını
sağlayın .
lhfi
Bölüm Çıkarımları
• 32. Bölüm: istenmeyen dışsal tetikleyicileri ortadan kaldırmak için çocuklarınızla beraber çalışın. Dikkat dağıtan
tetikleyicileri nasıl kapatacaklarını bildiklerinden emin
olun ve siz de bir dışsal tetikleyici olmayın.
• 33. Bölüm: Çocuklarınızın anlaşmalar yapmasına yardımcı olun ve dikkat dağınıklığını yönetmenin onların
sorumluluğunda olduğunu bildiklerinden emin olun.
Dikkat dağınıklığının çözülebilir bir sorun olduğunu ve
pürdikkat olmanın hayat boyu sürecek bir beceri olduğunu öğretin.
KISIM 7: PÜRDİKKAT İLİSKİLERE NASIL SAHİP OLUNUR?
•
• 34. Bölüm: Sosyal bir ortamda cihazını kullanan birini
gördüğünüzde ona, \"Telefonla ilgilendiğini görüyorum.
Her şey yolunda mı?\" diye sorun.
• 35. Bölüm: Yatak odanızdan cihazları kaldırın ve internetinizin belirli bir saatte otomatik kapanmasını sağlayın.
269
Program Şablonu
�ı
Çevrimiçi olarak ücretsiz bir program aracı için NirAndFar.
. ... com/lndistractable adresini ziyaret edin.
N
.....ı .....
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
1 2:00
1 3:00
14:00
1 5:00
16:00
1 7:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
Pazartesi Salı Ça,.amba
...ı...
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
Pe1l9mbe Cuma Cumartesi Pazar
Dikkat Dağıtıcı Takip Tablosu
(Yönerge için 6. Bölüm'e bakınız.)
iV
.....ı
OJ
Zomon 1
8:15
+
9:32 1
-- -f--
1 �-
1
1
- -Dikkat dogıııcı -
Haberleri kontrol ettim
- - -
Yozmok yerine Google'do
orama yaphm
- - -
-
+ Nasıl hissellirdigi +
Kaygılı
+ - - +
1 Hoyol kınklıgı 1
-- - - -riçsel
x
-
x
�--
_
fne
...ı
-
o
+
+
.. 1
-
Dışsal +
·-- +
ı ·
--- --
-Plonlomo -Problemi -
------
_.__ ___
-
+ - Fikirler -
Dürtü dolgosındo sörf yopmo
+
1 Süre hedefi koyma ve bunu geçip
geçemeyeceöffne bokmo
-- - - -
�
1
il
1
\"
1
1
1
Tesekkür
1
Pürdikkat'in tamamlanması beş yıldan fazla sürdü ve bu projeye katkılarından dolayı teşekkürü hak eden birçok kişi var.
Her şeyden önce hem iş ve hem de hayat arkadaşım olan
Julie Li'ye en içten teşekkürlerimi sunarım. Bu projeye yaptığı katkılar sayılamayacak kadar çoktur. Julie evliliğimiz hakkında mahrem hikayeler paylaşmama izin verdi, fikirleri ve
taktikleri test etmeme yardım etmek için orada oldu ve bu
kitabı geliştirmek için sayısız saatler harcadı. Bu yolun her
adımında birlikte yürüdük; kendisi, benim daha iyi bir insan
olmak için motivasyonum ve ilham kaynağım.
Ayrıca, sadece pürdikkat olmak için ilham vermekle kalmayan, aynı zamanda (on yaşındaki haliyle) kitabın isimlendirilmesine, kapak tasarımına ve pazarlanmasına hevesli bir
şekilde yardımcı olan kızım Jasmine'e teşekkür ederim.
Ve tabii ki, ebeveynlerim, Ronit ve Victor ile kayınvalidem
ve kayınpederim Anne ile Paul'e, cesaretlendirmeleri için teşekkürler. Çılgın projelerimin her birine verdikleri destek ve
gösterdileri heyecanın benim için anlamı çok büyük.
Bu kitabın ilk (ve çok müsvedde haldeki) taslaklarını okuyan cesur insanlara teşekkür ederim. Eric Barker, Caitlin Bauer, Gaia Bernstein, Jonathan Bolden, Cara Cannella, Linda
275
Cyr, Geraldine DeRuitcr, Kyle Eschenroeder, Monique Eyal,
Omer Eyal, Rand Fishkin, )ose Hamilton, Wes Kao, )osh Kaufman, Carey Kolaja, Cari Marci, )ason Ogle, Ross Overline,
Taylor Pearson, Jillian Richardson, Alexandra Samuel, üren
Shapira, Vikas Singhal, Shane Snow, Charles Wang ve Andrew Zimmermann'a teşekkür ederim. Bir ilk taslağı okumak
zor iştir ve nazik yorumlarınız ile görüşleriniz için ne kadar
teşekkür etsem az. En iyi şekilde bir temsilcilik için Christy
Fletcher ve ekibine teşekkür ederim. Christy müthiş bir
temsilci, ona öğütleri ve arkadaşlığı için çok fazla teşekkür
borçluyum. Fletcher & Co.'dan Melissa Chinchillo, Grainne
Fox, Sarah Fuentes, Veronica Goldstein, Elizabeth Resnick ve
Alyssa Taylor'a da teşekkür ederim.
Audible'dan Stacy Creamer'e ve aynca Sarah Avinger,
Heather Butterfield, )ennifer Canzoneri, Lise Engel, Stephanie Gorton, Aida Herrera, Alicia Kania, Adrienne Lang,
Monica Lowry, Vy Tran, Susan Welte, Leah Wilson ve Glenn
Yeffeth'in de içlerinde bulunduğu BenBella'daki ekibe, bu kitabı piyasaya çıkarmak için gösterdikleri çaba için teşekkür
etmek istiyorum.
Bloomsbury'den Alexis Kirschbaum, bir yazarın bir editörden bekleyebileceğinin çok ötesine geçti ve bu kitabın
geliştirilmesinde çok önemli bir rol oynadı. O ve aralarında
Hermione Davis, Thi Dinh, Genevieve Nelsson, Andy Palmer,
Genista Tate-Alexander ve Angelique Tran Van Sang'ın da
bulunduğu meslektaşları içten minnettarlığımı hak ediyor.
Pürdikkat'i araştırma, düzenlenme ve ince işçiliğinin yapılmasına yardımları için şu kişilere teşekkür ederim: Karen
Beattie, Matthew Gartland, )onah Lehrer, )anna Marlies Maron, Mickayla Mazutinec, Paulette Perhach, Chelsea Robertson ve AnneMarie Ward.
NirAndFar.com'u yönetme konusunda yardımları için
Thomas Kjemperud ve Andrea Schumann'a özellikle teşek276
kür ederim. Aynca bu kitaptaki görseller için Carla Cruttenden, Damon Nofar ve Brett Red'e ve sayabileceğimden
çok daha fazla projede yardımcı olduğu için Rafael Arizaga
Vaca'ya teşekkür ederim. Bu harika insanlara ne kadar teşekkür etsem az!
Manevi ve entelektüel destek sağladıkları için teşekkür
etmek istediğim kişiler de var: Bu projeye gösterdiği heyecan
için Arianna Huffington'a; istikrarlı birer ortak çalışma arkadaşları oldukları ve bu kitabı yazarken odaklanmama yardımcı oldukları için Mark Manson, Taylor Pearson ve Steve
Kamb'a; Indistractable.com alan adını cömertçe sağladığı
için Adam Gazzaley'ye; içgörülerini paylaştıkları ve harika
tavsiyeler verdikleri için James Clear, Ryan Holiday, David
Kadavy, Femanda Neute, Shane Parrish, Kim Raices, Gretchen Rubin, Tim Urban, Vanessa Van Edwards, Alexandra
Watkins ve Ryan Williams'a teşekkürler.
Çok önemli bazı kişileri dahil etmeyi unuttuğumdan hiç
şüphem yok. Bağışlamasının yanı sıra Hanlon'un usturasından· yardım istiyorum, \"Aptallıkla yeterince açıklanabilecek
bir şeyi asla kötü niyete bağlamayın.\" Üzgünüm ve teşekkür
ederim!
Son ve en önemlisi de, size teşekkürler, sevgili okur. Değerli zamanınızı ve ilginizi bu kitapla geçirmeniz benim
için dünyalara bedel. Yardımcı olabileceğim bir şey olursa
NirAndFar.com/Contact adresinden benimle iletişime geçmekten çekinmeyin.
* Felsefede kullanılan ve \"ustura\" olarak adlandırılan ifadeler, bir olguya
ilişkin olasılık dışı açıklamaları kesin bir biçimde ortadan kaldırmak ve
gereksiz eylemlerden kaçınmaya yarayan söylemlerdir. -yhn
277
Katkıda Bulunanlar
Pürdikkat için kitlesel düzenleme yapılmasına yardımları
için aşağıda adı geçen, sadık blog abonelerine teşekkür ederiz. İçgörüleri, önerileri ve teşvikleri bu kitabın oluşmasında
çok önemliydi.
Reed Abbott Bos Alvertos Shampa Bagchi
Shira Abel Erica Amalfitano Warren Baker
Zalman Abraham Mateus Gundlach Tamar Balkin
Eveline van Acquoij Ambros Giacomo Barbieri
Daniel Adeyemi luliia Ankudynova Surendra Bashani
Patrick Adiaheno Tarkan Anlar Asya Bashina
Sachin Agarwal Lauren Antonoff Omri Baumer
Avneep Aggarwal jeremi Walewicz Jeff Beckmen
Vineet Aggarwal Antonowicz Walid Belballi
Abhishek Kumar Kavita Appachu jonathan Bennun
Agrahari Yasmin Aristizabal Muna Benthami
Neetu Agrawal Lara Ashmore Gael Bergeron
Neetu Agrawal Aby Atilola Abhishek Bhardwaj
Sonali Agrawal Jeanne Audino Kunal Bhatia
Syed Ahmed jennifer Ayers Marc Biemer
Matteus Akesson Marcelo Schenk de Olia Birulia
Stephen Akomolafe Azambuja Nancy Black
Alessandra Albano Xavier Baars Eden Blackwell
Chrissy Allan Deepinder Singh Charlotte Blank
Patricia De Almeida Babbar Kelli Blum
Hagit Alon Rupert Bacon Rachel Bodnar
279
Stephan Borg Scrgiu Vlad Ciurescu Akhilesh Reddy
Mia Bourgeois Trcvor Claiborne Dwarampudi
Charles Brewer Kay Krystal Clopton Swapnil Dwivedi
Sam Brinson Heather Cloward Daniel Edman
Michele Brown Lilia M. Coburn Anders Eidergard
Ryan Brown Pip Cody Dudi Einey
}esse Brown Michele Helene Max Elander
Saralı E. Brown Cohen Ori Elisar
Michelle E. Luis Colin Katie Elliott
Brownstein Abi Collins Gary Engel
John Bryan Kerry Cooper David Ensor
Renee Buchanan Dave Cooper Eszter Erdelyi
Scott Bundgaard Simon Coxon Ozge Ergen
Steve Burnel Carla Cruttenden Bec Evans
Michael Burroughs Dmitrii Cucleschin David Evans
Tamar Burton Patrick Cullen Shirley Evans
Jessica Cameron Leo Cunningham J eff Evernham
Jerome Cance Gennaro Cuofano Kimberly Fandino
Jim Canterucci Ed Cutshaw Kathlyn Farrell
Ryan Capple Larry Czerwonka Hannah Farrow
Savannah Carlin Lloyd D'Silva Michael Ferguson
James Carman Jonathan Dadone Nissanka Fernando
Karla H. Carpenter Sharon F. Danzger Margaret Fero
Margarida Carvalho Kyle Huff David Kyra Fillmore
Anthony Catanese Lulu Davies Yegor Filonov
Shubha James Davis Jr. Fabian Fischer
Chakravarthy Joel Davis Jai Flicker
Karthy Chandra Cameron Deemer Collin Flotta
Joseph Chang Stephen Delaney Michael Flynn
Jay Chaplin Keval D. Desai Kaleigh Flynn
David Chau Ankit S. Dhingra Gio Focaraccio
Janet Y. Chen Manuel Dianese lvan Foong
Ari Cheskes Jorge Dieguez Michael A. Foster ll
Dennis Chirwa Lisa Hendry Dillon Martin Foster
Kristina Yuh-Wen Sam Dix Jonathan Freedman
Chou Lindsay Donaire Heather Friedland
lngrid Choy-Harris lngrid Elise Dorai- }anine Fusco
William Chu Rekaa Pooja V. Gaikwad
Michelle M. Chu Tom Droste Mario Alberto
Jay Chung Nan Duangnapa Galin do
Matthew Cinelli Scott Dunlap Mary Gallotta
280
Zander Galloway Caroline Hane- Saralı )ukes
Sandra Gannon Weijman Steve Jungmann
Angelica Garda Nickie Harber- Rocel Ann Junio
Anyssa Sebia Garza Frankart Kevin Just
Allegra Gee Julie Harris Ahsan Kabir
Tom Gillıeany Soplıie Hart Ariel Kahan
Raji Gill Daniel Hegman Sina Kalıen
Scott Gillespie Clıristoplıer Heiser Saralı Kajani
Scott Gilly Lisa Helminiak Angela Kapdan
Wendell Gingericlı Alecia Helton Slıalıeen Karodia
Kevin Glynn Mauricio Hess- !rene Jena Kartlıik
Paula Godar Flores Melissa Kaufmann
Jeroen Goddijn Holly Hester-Reilly Gagandeep Kaur
Antlıony Gold Andrea Hill Megan Keane
Dan Goldman Neeraj Hirani J. Bavani Kelıoe
Miguel H. Gonzalez lsabella Catarina Karen Kelvie
Sandra Catalina Hirt Erik Kemper
Gonzalez Clıarlotte jane Ho Raye Keslensky
Vijay lan Hoclı jenny Slıaw Kessler
Gopalakrislınan Travis Hodges jeremy C. Kester
Herve Le Gouguec jason Hoeniclı Kirk Ketefıan
Niclıolas Gracilla Alex ). Holte Natlıan Klıakslıouri
Clıarlie Gralıam Ahi Houglı Saralı Khalid
Timotlıy L. Gralıam Mary Howland Sam Kirk
Slıawn Green Evan Huggins Raclıel Kirton
Clıris Greene Natlıan Hull Vinod Kizlıakke
Jennifer Griffın Novianta L. T. Samuel Koclı
Dani Grodsky Hutagalung Alaina Koerber
Rebecca Groner Marc lnzelstein Sai Prablıu
Sakslıam Grover Varun lyer Konclıada
Alcide Guillory lll Britni jackson jason Koprowski
Roberta Guise Malıaveer jain Basavaraj Koti
Anjana Abdellalı Janid Yannis Koutavas
Gummadivalli Anne Janzer David Kozisek
Matt Gummow Emilio Jeldrez Aditya Kslıirsagar
Amit Gupta Debbie Jenkins Ezekiel Kuang
jolın Haggerty Alexandre jeong Craig Kulyk
Martin Haiek Amy M. Jones Ram Kunda
Lance Haley Daniela jones Ravi Kurani
Thomas Hallgren Peter Jotanovic Clıris Kurdziel
Erle Hamilton Cindy joung Dimitry Kuslıelevsky
281
John Kvasnic Kcndra Markle Amina Moreau
Jonathan Lai Ben Marland David Morgan
Michael J. Lally Rob Marois Renee F. Morris
Roy Lamphier )udy Marshall Matthew Morrisson
Craig Lancaster Levi Marten Alexandra Moxin
Niklas Laninge Denise ). Martin Alex Moy
Simon Lapscher Megan Martin Brian Muldowney
Angelo Larocca Kristina Corzine Namrata Mundhra
Norman Law Martin ez )ake Munsey
Olga Lefter Saji Maruthurkkara Mihnea Munteanu
Tory Leggat Laurent Mascherpa Kevin C. Murray
leva Lekaviciute Mark Mavroudis Serdar Muslu
Audrey Leung Ronny Max Karan Naik
Viviana Leveghi Eva A. May lsabelle Di Nallo
lsaac E. H. Lewis Lisa McCormack )eroen Nas
Belly Li Gary McCue Vaishakhi Nayar
Sammy Chen Li Michael McGee )ordan Naylor
Philip Li Robert McGovern Christine Neff
Robert Liebert Lyle McKeany )amie Nelson
Brendan Lim Saralı McKee Kemar Newell
Carissa Lintao Marisa McKently Lewis Kang'ethe
Ross Lloyd Lipschitz Erik van Mechelen Ngugi
Mitchell Lisle Hoda Mehr Chi Gia Nguyen
Mike Sho Liu Jonathan Melhuish Christopher Nheu
Shelly Eisen Livneh Sheetal G. Melwani Gerard Nielsen
)ohn Loftus Ketriel ). Mendy Adam Noall
Philip K. Lohr Valerae Mercury Tim Noetzel
Sune Lomholt Andreia Mesquita )ason Nokes
Sean Long )ohan Meyer Craig Norman
Alexis Longinotti Kaustubh S. Mhatre Chris Novell
Glen Lubbert Stephanie Michaux Thomas O'Duffy
Ana Lugard lvory Miller Scott Oakes
Kenda Macdonald )ason Ming Cheily Ochoa
Boykie Mackay Al Ming Leon Odey-Knight
Andy Maes )an Miofsky Kelechi Okorie
Kristof Maeyens Ahmed A. Mirza Oluwatobi Oladiran
Lisa Maldonado Peter Mitchell Valary Oleinik
Amin Malik Mika Mitoko Sue Olsen
Danielle Manello Meliza Mitra Alan Olson
Frank Manue )r. Subarna Mitra Gwendolyn Olton
Dan Mark Aditya Morarka Maaike Ono-Boots
282
Brian Ostergaard Calin Pupaza Alex Ryan
Roland Osvath Daisy Qin Kimberly Ryan
Renz Pacheco Lien Quach )an Saarmann
Nina Pacifico Colin Raab Guy Saban
Sumit Pahwa Kelly Ragle Victoria Sakal
Girri M. Palaniyapan Ruta Raju Luis Saldana
Vishal Kumar Lalit Raju Daniel Tarrago
Pallerla Kim Ramirez Salengue
Rohit Pant Prashanthi Gabriel Michael
Chris V. Ravanavarapu Salim
Papadimitriou Gustavo Razzetti jessica Salisbury
Nick Pape Omar Regalado Rick Salsa
Divya Parekh Scott W. Rencher Francesco Sanavio
Rich Paret Brian Rensing Antonio ). Martinez
Alicia Park Joel Rigler Sanchez
Aaron Parker Michelle Riley Moses Sangobiyi
Steve Parkinson Gina Riley Julia Saxena
Mizue Parrott loana Rill Stephanie Schiller
Lomit Patel Mark Rimkus Lynnsey Schneider
Manish Patel Cinzia Rinelli Kirk Schueler
Swati Patil Chelsea Lyn Katherine
)on Pederson Robertson Schuetzner
Alon Peled Bridgitt Ann )on Seaton
Rodaan Robertson Addy Suhairi
Peralta-Rabang Reigh Robitaille Selamat
Marco Perlman Cynthia Rodriguez Vishal Shah
Christina Diem Annette Rodriguez Shashi Sharma
Pham Charles François Keshav Sharma
Hung Phan Roels Ruchil Sharma
Ana Pischl Linda Rolf Ashley Sheinwald
Keshav Pitani Edgar Roman Stephanie Sher
Rose La Prairie Mathieu Romary Jing Han Shiau
lndira Pranabudi Jamie Rosen Claire Shields
Anne Curi Preisig Al Rosenberg Greg Shove
Julie Price )oy Rosenstein Karen Shue
Martin Pritchard Christian RöB Kome Sideso
Rungsun Megan Rounds David Marc Siegel
Promprasith Ruzanna Rozman Dan Silberberg
Krzysztof Przybylski lsabel Russ Bianca Silva
Edmundas Mark Ruthman Mindy Silva
Puckorius Samantha Ryan Brian L. Silva
283
Zach Simon Nay Thcin Gabriel Werlich
Raymond Sims Brcnton Thornicroft Scott Wheelwright
Shiv Sivaguru Julianne Tillmann Ed Wieczorek
Malin Sjöstrand Edwin Tin Ward van de Wiel
Antoine Smets Avegail Tizon Hannah Mary
Sarah Soha Zak Tomich Williams
Steven Sohcot Roger Toor Robert Williger
Kaisa Soininen Anders Toxboe Jean Gaddy Wilson
David Spencer Jimmy Tran Rob Wilson
James Taylor Stables Tom Trebes Claire Winter
Kurt Stangl Artem Troinoi Trevor Witt
Laurel Stanley Justin Trugman Fanny Wu
John A. Starmer Kacy Turelli Alex Wykoff
Juliano Statdlober Kunal Haresh Udani Maria Xenidou
Christin Staubo Christian von Uffel Raj Yadav
lhor Stecko Jason Ugie Josephine Yap
Nick Di Stefano Matt Ulrich Arsalan Yarveisi
Murray Steinman Branislav Vajagic Yoav Yechiam
Alexander Stempel Lionel Zivan Andrew Yee
Seth Stemberg Valdellon Paul Anthony Yu
Anthony Stems Steve Valiquette Mohamad lzwan
Shelby Stewart Jared Vallejo Zakaria
Adam Stoltz Rene Van der Veer Jeannie Zapanta
Alan Stout Anulekha Venkatram Anna Zaremba
Carmela Stricklett Poomima Renee Zau
Scott Stroud Vijayashanker Ari Zelmanow
Swetha Suresh Claire Viskovic Linda Zespy
Sarah Surrette Brigit Vucic Fei Zheng
Cathleen Swallow Thuy Vuong Rona Zhou
Bryan Sykes Sean Wachsman Lotte Zwijnenburg
Eric Szulc Maurizio
Lilla Tagai Wagenhaus
Michel Tagami Amelia Bland Waller
J. P. Tanner Shelley Walsh
Shantanu Tarey Trish Ward
Claire Tatro Levi Warvel
Harry E. Tawil Kafi Waters
Noreen Teoh Adam Waxman
C. J. Terral Jennifer Wei
Amanda Tersigni Robin Tim Weis
Matt Tharp Patrick Wells
284
Kaynakça
GİRİŞ
\"Amazon Çoksatanlar: Endüstriyel Ürün Tasarımı çok satanları\", 29 Ekim 2oı7 tarihinde erişildi, www.amazon.com/gp/bestsellers/books/7921653011/ref=pd_zg_hrsr_b_1_6_last.
2 Paul Virilio, Politics of the Very Worst (En Kötüsünün Siyaseti)
(New York: Semiotext(e), 1999), 89.
BÖLÜM ı
Bir Marthe Troly-Curtin sözü üzerinde bir kelime oyunu, \"Time
You Enjoy Wasting Is Not Wasted Time'', Quote lnvestigator,
19 Ağustos 2018 tarihindede erişildi, https://quoteinvestigator.
com/2010/06/11/time-you-enjoy /.
BÖLÜM 2
Euripides, Orestes, 4-13.
2 August Theodor Kaselowsky, Tantalus and Sisyphus in Hades
(Tantalus ve Sisyphus Hadeste), yağlı boya tablo, tahminen
1850, eskiden Berlin, Almanya'daki Niobidensaal of the Neues
Museum'da tutuluyordu, bugün artık zarar görmüş durumdadır. https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Tantalus-andsisyphus-in-hades-august-theodor-kaselowsky.jpg.
3 Çevrimiçi Etimoloji Sözlüğü, \"distraction\" kelimesi altında, 15
285
Ocak 2oı8 tarihinde erişildi, www.etymonline.com/word/distraction.
4 Louis Anslow, \"What Technology Are We Addicted to This
Time\" Time/ine, 27 Mayıs 20ı6, https://timeline.com/whattechnology-are-we -addicted-to-this-time-fof786ofıfab#.
rfzxtvjıl.
5 Plato, Phaidros, çev. Benjamin Jowett, 277a3-4, http://classics.
mit.edu/Plato/phaedrus.html.
6 H.A. Siman, \"Designing Organizations for an lnformation-Rich
World\" Computers, Communication and the Public lnterest içinde, ed. Martin Greenberger (Baltimore: Johns Hopkins Press,
ı97ı), 40-41.
7 Hikaru Takeuchi ve diğ. , \"Failing to Deactivate: The Association between Brain Activity During a Working Memory Task and
Creativity\", Neurolmage 55, no. 2 (15 Mart 2011): 681-87, https://
doi.org/10.10ı6/j.neuroimage.2010.11.052; Nelson Cowan, \"The
Focus of Attention As Observed in Visual Working Memory
Tasks: Making Sense of Competing Claims\", Neuropsychologia
49, no. 6 (Mayıs 2011): ı4oı-6, https://doi.org/10.10ı6/j.neuropsychologia.2oıı.oı.035; P. A. Howard-Jones ve S. Murray,
\"ldeational Productivity, Focus Of Attention, and Context\",
Creativity Research joumal 15, no. 2-3 (2003): ı53-66, doi.org/
ıo.ıo80/10400419.2003.965ı409; Nilli Lavie, \"Distracted and
Confused? Selective Attention under Load\" Trends in Cognitive
Sciences 9), no. 2 (ı Şubat 2005): 75-82, https://doi.org/ıo.10ı6/j.
tics.2004.12.004; Barbara J. Grosz ve Peter C. Gordon, \"Conceptions of Limited Attention and Discourse Focus\", Computational Linguistics 25, no. 4 (ı999): 617-24, http://aclweb.org/
anthology/J/J99/J 99-4006; Amanda L. Gilchrist ve Nelson
Cowan, \"Can the Focus of Attention Accommodate Multiple, Separate ltems?\", joumal of Experimental Psychology, Learning, Memory, and Cognition 37, no. 6 (Kasım 2011): ı484-ı502,
https://doi.org/10. ıo37 /aoo24352.
8 Julianne Holt-Lunstad, Timothy B. Smith ve J. Bradley Layton,
\"Social Relationships and Mortality Risk: A Meta-analytic Re286
view\", PLOS Medicine 7, no. 7 (27 Temmuz 2010), https://doi.
org/ı o .1371/joumal. pmed. ı 000316.
BÖLÜM 3
ı Zoe Chance, \"How to Make a Behavior Addictive\",
TEDxMillRiver'da TEDx konuşması, 14 Mayıs 2013, 16.57, www.
youtube.com/watch?v=AHfıKav9fcQ.
2 Zoe Chance'nın yazarla görüşmesinden, 16 Mayıs 2014
3 Jeremy Bentham, Ahlak ve Yasama İlkeleri, yeni baskı, yazar tarafından düzeltildi (1823; yeniden baskı, Oxford: Clarendon
Press, 1907; Türkçe baskı, Litera Yayıncılık, 2017), www.econlib.
org/library/Bentham/bnthPMLı.html.
4 Epikür, \"Letter to Menoeceus\" Diogenes Laertius, Ünlü Filozoflann Yaşam/an ve Öğretileri, Book X, 131, içinde bulunuyor https://
en.wikisource.org/wikijLives_of_the_Eminent_Philosophers/
Book_X.
5 Paul F. Wilson, Larry D. Deli ve Gaylord F. Anderson, Root Cause Analysis: A Tool for Total Quality Management (Milwaukee:
American Society for Quality, 1993).
6 Zoe Chance'in yazarla yaptığı e-posta yazışması, 11 Temmuz
2014.
BÖLÜM 4
Max Roser, \"The Short History of Global Living Conditions
and Why lt Matters That We Know lt'', Our World in Data, 30
Aralık 2017 tarihinde erişildi, https://ourworldindata.org/ahistory-of-global-living-conditions-in-5-charts.
2 Adam Gopnik, \"Man of Fetters\", New Yorker, ı Aralık 2008,
www.newyorker.com/magazine/2008/12/08/man-of-fetters.
3 R. F. Baumeister ve diğ., \"Bad ls Stronger than Good'', Review
of General Psychology 5, no. 4 (Aralık 2001): 323-70, https://doi.
org/10.1037//1089-2680.5.4.323.
4 Timothy D. Wilson ve diğ. , \"Just Think: The Challenges of the
Disengaged Mind,\", Science 345, no. 6192 (4 Temmuz 2014): 75-
77, https://doi.org/ıo.1126/science.1250830.
287
5 Top Sites in United States\" Alexa, 30 Aralık 2017 tarihinde erişildi, www.alexa.com/topsites/countries/US.
6 Jing Chai ve diğ., \"Negativity Bias in Dangerous Drivers\", PLOS
ONE ıı, no. 1 (14 Ocak 2016), https://doi.org/10.1371/joumal.
pone.014 7083.
7 Baumeister ve diğ., \"Bad ls Stronger than Good\".
8 A. Vaish, T. Grossmann ve A. Woodward, \"Not All Emotions
Are Created Equal: The Negativity Bias in Social-Emotional
Development\", Psychological Bulletin 134, no. 3 (2008): 383-403,
https://doi.org/10.1037 /0033-2909.134.3-383.
9 Baumeister ve diğ.,\"Bad ls Stronger than Good\"
10 Wendy Treynor, Richard Gonzalez ve Susan Nolen-Hoeksema,
\"Rumination Reconsidered: A Psychometric Analysis\", Cognitive Therapy and Research 27, no. 3 (1 Haziran 2003): 247-59,
https://doi.org/10.1023/ A:1023910315561.
ıı N. J. Ciarocco, K. D. Vohs ve R. F. Baumeister, \"Some Good
News About Rumination: Task-Focused Thinking After Failure Facilitates Performance lmprovement\", joumal of Social and
Clinical Psychology 29, no.10 (2010): 1057-73, http://assets.csom.
umn.edu/assets/166704.pdf.
12 K. M. Sheldon ve S. Lyubomirsky, \"The Challenge of Staying
Happier: Testing the Hedonic Adaptation Prevention Model\"
Personality and Social Psychology Bulletin, 38 (23 Şubat 2012):
670, http://sonjalyubomirsky.com/wp-content/themes/sonjalyubomirsky/papers/SL2012.pdf.
13 David Myers, The Pursuit of Happiness (New York: William
Morrow & Co., 1992), 53.
14 Richard E. Lucas ve diğ., \"Reexamining Adaptation and the
Set Point Model of Happiness: Reactions to Changes in Marital Status\", Joumal of Personality and Social Psychology 84, no.
3 (2003): 527-39, www.apa.org/pubs/journals/releases /psp843527.pdf
288
BÖLÜM 5
\"Jonathan Bricker, Psychologist and Smoking Cessation Researhcer,\" Öne Çıkan Araştırmacılar, Fred Hutch, 4 Şubat 2018
tarihinde erişildi, www.fredhutch.org/en/diseases/featured-researchers/bricker-jonathan.html.
2 Fyodor Dostoyevski, Yaz İzlenimleri Üzerine Kış Nottan, çev. David Patterson (1988; yeniden baskı, Evanston, Ill: Northwestem
University Press, 1997).
3 Lea Winerman, \"Suppressing the 'White Bears'\", Monitor on
Psychology 42, no. 9 (Ekim 2011), https://www.apa.org/monitor/2oı1/ıo/unwanted-thoughts.
4 Nicky Blackbum, \"Smoking-a Habit Not an Addiction\", JSRAEL21c (18 Temmuz 2010), www.israel2ıc.org/smoking-a-habitnot-an-addictionf.
5 Reuven Dar ve diğ., \"The Craving to Smoke in Flight Attendants:
Relations with Smoking Deprivation, Anticipation of Smoking,
and Actual Smoking\", joumal of Abnormal Psychology ıı9, no. 1
(Şubat 2010): 248-53, https://doi.org/10.1037/aooı7778.
6 Cecilia Cheng ve Angel Yee-lam Li, \"lntemet Addiction Prevalence and Quality of (Real) Life: A Metaanalysis of 31 Nations
Across Seven World Regions'', Cyberpsychology, Behavior, and
Social Networking 17, no. 12 (1 Aralık 2014): 755-60, https://doi.
org/10.1089/cyber.2014.0317.
BÖLÜM 6
Jonathan Bricker'ın yazarla sohbetinden, Ağustos 2017.
2 Judson A. Brewer ve diğ. , \"Mindfulness Training for Smoking
Cessation: Results from a Randomized Controlled Trial\", Drug
and Alcohol Dependence ıı9, no. ı -2 (Aralık 2011): 72-80, https://
doi.org/10.1016/j.drugalcdep.201ı.05.027.
3 Kelly McGonigal, The Willpower lnstinct: How Self-Control
Works, Why lt Matters, and What You Can Do to Cet More of lt
(New York: Avery Publishing, 2011).
4 Riding the Wave: Using Mindfulness to Help Cope with
Urge'', Portland Psychotherapy (blog), 18 Kasım 2011, https://
289
portlandpsychothcrapyclinic.com/2011/11/ridingwave-usingmindfulness-help-copc-urges/.
5 Sarah Bowen ve Alan Marlatt, \"Surfing the Urge: Brief Mindfulness-Based lntervention for College Student Smokers\",
Psychology of Addictive Behaviors 23, no. 4 (Aralık 2009): 666-71,
https://doi.org/10.1037 /aoo17127.
6 Oliver Burkeman, \"lf You Want to Have a Good Time, Ask a
Buddhist\", Guardian, 17 Ağustos 2018, www.theguardian.com/
lifeandstyle/2018/aug/17 /want-have-good-time-ask-abuddhist.
BÖLÜM 7
lan Bogost, Play Anything: The Pleasure of Limits, the Uses of Boredom, and the Secret of Games (New York: Basic Books, 2016),
19.
2 \"The Cure for Boredom is Curiosity. There is No Cure for Curiosity\", Quote lnvestigator, 4 Mart 2019 tarihinde erişildi,
https://quoteinvestigator.com/2015/11/ 01/cure/.
BÖLÜM 8
1 Oxford Sözlükleri, \"temperament\" kelimesi altında, 17 Ağustos
2018 tarihinde erişildi, https://en.oxforddictionaries.com/definition/temperament.
2 Roy F. Baumeister ve John Tierney, irade, 2. ed.(New York: Penguin, 2012; Türkçe baskı, Tual Yayınlan, 2012).
3 M. T. Gailliot ve diğ., \"Self-Control Relies on Glucose as a Limited Energy Source: Willpower ls More than a Metaphor\" joumal of Personality and Social Psychology 92, no. 2 (Şubat 2007):
325-36, www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/17279852.
4 Evan C. Carter ve Michael E. McCullough, \"Publication Bias and
the Limited Strength Model of Self-Control: Has the Evidence
for Ego Depletion Been Overestimated?\" Frontiers in Psychology
5 (Temmuz 2014), https://doi.org/10.3389/fpsyg.2014.00823.
5 Evan C. Carter ve diğ., \"A Series of Meta-analytic Tests of the
Depletion Effect: Self-Control Does Not Seem to Rely on a
Limited Resource\", foumal of Experimental Psychology, Gene290
ral 144, no. 4 (Ağustos 2015): 796-815, https://doi.org/10.1037/
xgeooooo83-
6 Rob Kurzban, \"Glucose ls Not Willpower Fuel\", Evolutionary
Psychology blog arşivi, 4 Şubat 2018 tarihinde erişildi, http://
web.sas.upenn.edu/kurzbanepblog/2011/08/29/glucose-is-notwillpower-fuel/; Miguel A. Vadillo, Natalie Gold ve Magda Osman, \"The Bitter Truth About Sugar and Willpower: The Limited Evidential Value of the Glucose Model of Ego Depletion\",
Psychological Science 27, no. 9 (1 Eylül 2016): 1207-14, https://
doi.org/10.1177 /0956797616654911.
7 Veronika )oh ve diğ., \"Beliefs About Willpower Determine the
lmpact of Glucose on Self-Control\", Proceedings of the National
Academy of Sciences 110, no. 37 (10 Eylül 2013): 14837-42, https://
doi.org/10.1073/pnas.1313475110.
8 Michael lnzlicht'in resmi İnternet sitesindeki \"Research'', 4
Şubat 2018 tarihinde erişildi, http://michaelinzlicht.com/research/.
9 \"Craving Beliefs Questionnaire'', 17 Ağustos 2018 tarihinde erişildi, https://drive.google.com/a/nireyal.com/file/
d/0BoQ6Jkc_9z2DaH)aTndPMWkY1E/view?usp=drive
open&usp=embed_facebook.
10 Nicole K. Lee ve diğ., \"lt's the Thought That Counts: Craving
Metacognitions and Their Role in Abstinence from Methamphetamine Use'', ]oumal of Substance Abuse Treatment 38, no. 3
(Nisan 2010): 245-50, https://doi.org/10.1016/j.jsat.2009.12.006.
11 Elizabeth Nosen ve Sheila R. Woody, \"Acceptance of Cravings:
How Smoking Cessation Experiences Affect Craving Belief?\", Behaviour Research and Therapy 59 (Ağustos 2014): 71-81,
https://doi.org/10.1016/j.brat.2014.05.003.
12 Hakan Turkcapar ve diğ., \"Beliefs as a Predictor of Relapse in
Alcohol - Dependent Turkish Men Uoumal of Studies on Alcohol 66, no. 6 (1 Kasım 2005): 848-51, https://doi.org/10.15288/
jsa.2005.66.848.
13 Steve Matthews, Robyn Dwyer ve Anke Snoek, \"Stigma and
Self-Stigma in Addiction\" ]oumal of Bioethical lnquiry 14, no. 2
291
(2017): 275-86, https://doi.org/ıo.1007/sıı673-017-9784-y.
14 Ulli Zessin, Oliver Dickhauser ve Sven Garbade, \"The Relationship Between Self- Compassion and Well-Being: A Metaanalysis\", Applied Psychology, Health and Well-Being 7, no. 3 (Kasım 2015): 340-64, https://doi.org/10.1111/aphw.12051.
15 Denise Winterman, \"Rumination: The Danger of Dwelling\", BBC News, 17 Ekim 2013, www.bbc.com/news/magazine-2444443ı.
BÖLÜM 9
ı )ohann Wolfgang von Goethe, Özdeyişler ve Özlü Sözler, ed. Peter Hutchinson, çev. Elisabeth Stopp (New York: Penguin, 1999;
Türkçe baskı, Gece Kitaplığı, 2020).
2 Lucius Annaeus Seneca, Yaşamın Kısalığı Üzerine, çev. C. D. N.
Costa (New York: Penguin, 2005; Türkçe baskı, İş Bankası Kültür Yayınlan, 2018).
3 Saritha Kuruvilla, A Study of Calendar Usage in the Workplace,
Promotional Products Association lntemational, 2011, 3ı Ocak
2018 tarihinde alındı, http://static.ppai.org/documents/business%2ostudy%2ofinal%2oreport%2oversion%204.pdf.
4 \"Eğer zamnını planlamazsan, bir başkası onu boşa geçirmen
için yardım edecektir,\" şeklinde biraz daha farklı şekilde ifade
eden Zig Ziglar'e selam göndererek. Zig Ziglar ve Tom Ziglar,
Bom to Win: Find Your Success Code (Seattle: Made for Success
Publishing, 2012), 52.
5 Russ Harris ve Steven Hayes, Mutluluk Tuzağı (Litera Yayıncılık,
2016), 167. sayfa.
6 Massimo Pigliucci, \"When l Help You, l Also Help Myself: On
Being a Cosmopolitan\", Aeon, 17 Kasım 2017, https://aeon.
co/ideas/when-i-hel p-you -i-also-help-myself-on -being-a -
cosmopolitan.
7 Scott Barry Kaufman, \"Does Creativity Require Constraints?\"
Psychology Today, 30 Ağustos 2011, www.psychologytoday.com/
blog/beautiful-minds/201ı08/does-creativity -require-constra -
ints.
292
8 P. M. Gollwitzer, \"lmplementation lntentions: Strong Effects of
Simple Plans\" American Psychologist 54, no. 7 (Temmuz 1999):
493-503, https://dx.doi.org/ıo.1037/0003-066X.54.7.493.
BÖLÜM ıo
Lynne Lamberg, \"Adults Need 7 or More Hours of Sleep Every
Night\", Psychiatric News, 17 Eylül 2015, https://psychnews.
psychiatryonline.org/doijıo.1176/appi.pn.2015.9bı2.
2 \"What Causes lnsomnia?\" Ulusal Uyku Vakfı, 11 Eylül 2018 tarihinde erişildi, https://sleepfoundation.org/insomnia/content/
what-causes-insomnia.
BÖLÜM ıı
David S. Pedulla ve Saralı Thebaud, \"Can We Finish the Revolution? Gender, Work-Family ldeals, and lnstitutional Constraint'', American Sociological Review 80, no. ı (ı Şubat 2015):
116-39, https://doi.org/10.1177 /0003122414564008.
2 Lockman, Darcy. \"Analysis: Where Do Kids Leam to Undervalue Women? From Their Parents.\" Washington Post, ıo Kasım
2017, Outlook bölümü, https://www.washingtonpost.com/outlook/where-do-kids-learn-to-undervalue-women-from-theirarents/2017 /ıı/ı o/7245 18b2-c439-ııe7-afe9-4f60 b5a6qao _
story.html.
3 George E. Vaillant, Xing-jia Cui ve Stephen Soldz, \"The Study of
Adult Development\", Harvard Psikiyatri Bölümü, 9 Kasım 2oı7
tarihinde erişildi, www.adultdevelopmentstudy.org.
4 Robert Waldinger, \"The Good\", TEDxBeaconStreet'deki
TEDx konuşması, 30 Kasım 2015, 15.03, www.youtube.com/
watch?v=q-7zAkwAOYg.
5 )ulie Beck, \"How Friendships Change in Adulthood\", Atlantic,
22 Ekim 2oı5, www.theatlantic.com/health/archive/2015/ıo/
how-friendships-change-over-time-in-adulthood/4ı1466/.
293
BÖLÜM 12
\"Neverfail Mobil Mesajlaşma Eğilimleri Çalışması, Kullanıcıların %83'ünün İş Saatleri Dışında İş E-postalannı Kontrol Ettiğini İtiraf Ettiğini Buldu\" PR Newswire aracılığıyla Neverfail,
22 Kasım 2011, www.prnewswire.com/news-releases/neverfailmobile-messaging-trends-study-finds-83-percent-of-usersadmit-to-using-a-smartphone-to-check-work-email-afterhours-134314168.html.
2 Marianna Virtanen ve diğ., \"Long Working Hours and Cognitive Function: The Whitehall ll Study\", American foumal of
Epidemiology 169, no. 5 (Mart 2009): 596-605, http://dx.doi.
org/10.1093/aje/kwn382.
BÖLÜM 13
1 Wendy'nin yazarla yaptığı röportajlar, Ocak 2018.
2 Oxford Sözlükleri, \"hack\" kelimesinin altında, 11 Eylül 2018 tarihinde erişildi, https://en.oxforddictionaries.com/definition/
hack.
3 Mike Ailen, \"Sean Parker Unloads on Facebook: 'God Only
Knows What lt's Doing to Our Children's Brains\"', Axios,
9 Kasım 2017, www.axios.com/sean-parker-unloads-onfacebook-2508036343.html.
4 Edward L. Deci ve Richard M. Ryan, \"Self-Determination Theory: A Macrotheory of Human Motivation, Development, and
Health\", Canadian Psychology/Psychologie Canadienne 49, no. 3
(2008): 182-85, https://doi.org/ıo.1037 /aooı28oı.
5 David Pierce, \"Turn Off Your Push Notifications. Ali ofThem\",
Wired, 23 Temmuz 2017, www.wired.com/story/turn-off-yourpush-notifıcations/.
6 Gloria Mark, Daniela Gudith ve Ulrich Klocke, \"The Cost of
lnterrupted Work: More Speed and Stress'', UC Donald Bren
Enformasyon ve Bigisayar Bilimleri Okulu, 20 Şubat 2018 tarihinden erişildi, www.ics.uci.edu/�gmark/chio8-mark.pdf.
7 Stothart, A. Mitchum ve C. Yehnert, \"The Attentional Cost of
Receiving a Celi Phone Notification\", foumal of Experimental
294
Psychology: Human Perception and Performance 4ı, no. 4 (Ağustos 2oı5): 893-97, http://dx.doi.org/ıo.1037/xhpoooo100.
8 Lori A. J. Scott-Sheldon ve diğ., \"Text Messaging-Based lnterventions for Smoking Cessation: A Systematic Review and Meta-analysis\", /MJR mHealth and uHealth 4, no. 2 (20 Mayıs 20ı6):
e49, https://doi.org/10.2196/mhealth.5436.
9 Study Reveals Success of Text Messaging in Helping Smokers
Quit: Text Messaging lnterventions to Help Smokers Quit
Should Be a Public Health Priority, Study Says\", ScienceDaily,
27 Kasım 2oı7 tarihinde erişildi, www.sciencedaily.com/releases/2oı6/05/ı60523ı4ı2ı4.htm.
BÖLÜM 14
ı Tıp Enstitüsü, Preventing Medication Errors: Consensus Study,
ed. Philip Aspden ve diğ. (Washington, DC: National Academies Press, 2007), https://doi.org/10.ı7226/116z3.
2 Maggie Fox ve Lauren Dunn, \"Could Medical Errors Be the No.
3 Cause of Death?\" NBC News, 4 Mayıs 20ı6, www.nbcnews.
com/health/health-care/could-medical-errors-be-no-3-causedeath-america-n56803ı.
3 Victoria Colliver, \"Prescription for Success: Don't Bother Nurses\", SFGate, 28 Ekim 2009, www.sfgate.com/health/article/
Prescription-for-success-Don-t-bother-nurses-3282968.php.
4 Debra Wood, \"Decreasing Disruptions Reduces Medication
Errors,\" RN.com, 8 Aralık 2oı7 tarihinde erişildi, www.rn.com/
Pages/ResourceDetails.aspx?id=3369.
5 lnnovation Consultancy, \"Sanctifying Medication Administration\", KP MedRite, 10 Ekim 20ı8 tarihinde erişildi, https://xnet.
kp.org/innovationconsultancy/kpmedrite.html.
6 Colliver, \"Prescription for Success\"
7 Code of Federal Regulations: Part ı2ı Operating Requirements:
Domestic, Flag, and Supplemental Operations\", Federal Havacılık idaresi, 8 Aralık 2oı7 tarihinde erişildi, http://rgl.faa.
gov /Regulatory _and_ Guidance_Library /rgFAR.nsf/0/702 7 D
295
A4135C34E2086257C BA004BF853?0penDocument&Highlig
ht=12ı.542.
8 Debra Wood, \"Decreasing Disruptions Reduces Medication Errors\", m.com, 2009, https://www.m.com/Pages/ResourceDetails.aspx?id=3369.
9 Nick Fountain ve Stacy Vanek Smith, \"Episode 704: Open Office\", Planet Money içinde, 8 Ağustos 2018, www.npr.org/sections/money/2018/08/08/636668862/episode-704-open-offıce.
10 Yousef Alhorr ve diğ., \"Occupant Productivity and Office lndoor Environment Quality: A Review of the Literature\", Building and Environment 105 (15 Ağustos 2016): 369-89, https://doi.
org/10.1016/j.buildenv.2016.06.ooı.
ıı Jeffrey Joseph, \"Do Open/Collaborative Work Environments
lncrease, Decrease or Tend to Keep Employee Satisfaction Neutral?\" Comell University ILR School Digital Commons (Bahar
2016), https ://digi talcommons.ilr.comell.edu/cgi/viewcontent.
cgi?referer=https://www.google.ca/&httpsredir=1&article=109
8&context=student.
BÖLÜM 15
1 Sara Radicati ed., Email Statistics Report 2014-2018 (Palo Alto:
Radicati Group, 2014), www.radicati.com/wp/wp-content/uploads/2014/01/Email-Statistics-Report-2014-2018-ExecutiveSummary.pdf.
2 Thomas Jackson, Ray Dawson ve Darren Wilson, \"Reducing the
Effect of Email lnterruptions on Employees\", lntemational joumal of lnformation Management 23, no. 1 (Şubat 2003): 55-65,
https://doi.org/10.1016/So268-4012(02)00068-3.
3 Michael Mankins, \"Why the French Email Law Won't Restore Work-Life Balance\", Harvard Business Review, 6 Ocak 2017,
https://hbr.org/2017 /01/why-the-french-email-law-wontrestore-work-life-balance.
4 Sam McLeod, \"Skinner-Operant Conditioning\", Simply
Psychology, 21 Ocak 2018, www.simplypsychology.org/operantconditioning.html.
296
5 \"Delay of Schedule Sending Email Messages\", Microsoft Office Support, https://support.office.com/en-us/article/delay-orschedule-sending-email-messages-o 26af69f-c287-49oa-a72f6c65793744ba.
6 https://mixmax.com/.
7 www.sanebox.com/.
8 Delay of Schedule Sending Email Messages\", Microsoft Office
Support, https://support.office.com/en-us/article/delay-orschedule-sending-email-messages-026af69f-c287-49oa-a72f6c65793744ba.
BÖLÜM ı6
Jason Fried, \"Is Group Chat Making You Sweat?\", Signal v. Noise, 7 Mart 2016, https://m.signalvnoise.com/is-group-chatmaking-you-sweat.
2 Jason Fried, \"Is Group Chat Making You Sweat?\", Signal v. Noise, 16 Mart 2016, https://m.signalvnoise.com/is-group-chatmaking-you-sweat.
BÖLÜM 17
1 The Year Without Pants: Wordpress.com and the Future of Work
(San Francisco: Jossey-Bass, 2013), 42.
2 Catherine D. Middlebrooks, Tyson Kerr ve Alan D. Castel, \"Selectively Distracted: Divided Attention and Memory for Important Information\", Psychological Science 28, no. 8 (Ağustos 2017):
1103-15, https://doi.org/10.1177/0956797617702502; Larry Rosen ve Alexandra Samuel, \"Conquering Digital Distraction
(Dijital Dikkat Dağınıklığının Üstesinden Gelmek)\" Harvard
Business Review, 1 Haziran 2015, https://hbr.org/20ı5/06/conquering-digital-distraction.
BÖLÜM ı8
Principles of Drug Addiction Treatment: A Research-Based
Guide (Üçüncü Edisyon)\" Ulusal Madde Bağımlılığı Enstitüsü, 17 Ocak 2018, https://www.drugabuse.gov/publications/
297
principles-drug-a<l<lklion-trcatment-research-based-guidethird-edition.
2 Tony Stubblebine, \"How to Configure Your Celi Phone for Productivity and Focus,\", Better Humans, 24 Ağustos 2017, https://
betterhumans.coach.me/how-to-configure-your-cell-phonefor-productivity-and-focus-ıe8bd8fc9e8d.
3 David Pierce, \"Turn OffYour Push Notifications. Ali ofThem,\"
Wired, 23 Temmuz 2017, www.wired.com/story/turn-off-yourpush-notifications/.
4 Adam Marchick'in yazarla sohbeti, Ocak 2016.
5 \"Araba Kullanırken Rahatsız Etme'yi açma\" Apple Destek, 5
Aralık 2017 tarihinde erişildi, https://support.apple.com/tr-tr/
guide/iphone/iphae754533/ios.
BÖLÜM 19
ı Stephanie McMains ve Sabine Kastner, \"lnteractions of TopDown and Bottom-Up Mechanisms in Humarı Visual Cortex\",
joumal of Neuroscience 31, no. 2 (12 Ocak 2011): 587-97, https://
doi.org/ıo.1523/JNEUROSCI.3766-10.2011.
2 Marketta Niemela ve Pertti Saariluoma, \"Layout Attributes and
Recall\", Behaviour & lnformation Technology 22, no. 5 (ı Eylül
2003): 353-63, https://doi.org/10.1080/0144929031000156924.
3 Sophie Leroy, \"Why Is it So Hard to Do My Work? The Challenge of Attention Residue When Switching Between Work
Tasks'', Organizational Behavior and Human Decision Processes
109, no. 2 (ı Temmuz 2009): ı68-8ı, https://doi.org/10.1016/j.
obhdp.2009.04.002.
BÖLÜM 20
ı https://getpocket.com/
2 Claudia Wallis, \"GenM: The Multitasking Generation\" Time,
27 Mart 2006, http://content.time.com/time/magazine/article/o,9171,1174696,00.html
3 B. Rapp ve S. K. Hendel, \"Principles of Cross-Modal Competition: Evidence from Deficits of Attention\" Psychonomic Bulle298
tin & Review (Psikonomik Bülten ve inceleme )ıo, no. ı (2003):
210-19.
4 May Wong, \"Stanford Study Finds Walking lmproves Creativity\", Stanford News, 24 Nisan 2014, https://news.stanford.
edu/2014/04/24/walking-vs-sitting-042414/.
5 Katherine L. Milkman, Julia A. Minson ve Kevin G. M. Volpp,
\"Holding the Hunger Games Hostage at the Gym: An Evaluation of Temptation Bundling\", Management Science 60, no. 2
(Şubat 2014): 283-99, https://doi.org/10.1287/mnsc.201p784.
6 Brett Tomlinson, \"Behave!'', Princeton Alumni Weekly, 26 Ekim
2016, https://paw.princeton.edu/article/behave-katherinemilkman-04- studies -why-we-do-what-we -do-and-howchange-it.
BÖLÜM 21
C. Sottek, \"Kill the Facebook News Feed\", The Verge, 23 Mayıs
2014, www.theverge.com/2014/5/23/5744518/kill-the-facebooknews-feed.
2 Freia Lobo, \"This Chrome Extension Makes Your Facebook Addiction Productive\", Mashable, 10 Ocak 2017, http://mashable.
com/2017 /oı/ı o /todobook-chrome-extensionj.
3 https ://chrome.google.com/webstore/detail/newsfeed-burner /
gdjcjcbjnaelafcijbnceapahcgkpjkl
4 https://chrome.google.com/webstore/detail/open-multiplewebsites/chebdlgebkhbmkeanhkgfojjaofeihgm
5 Nir Eyal, Kancaya Takılınca: Alışkanlık Yaratan Ürünler Geliştirmenin Sırlan (Elma Yayınevi, 2015).
6 h ttps ://chrome . google.com/webstore/detail/df-tube
distraction -free/mjdepdfccjgcndkmemponafgioodelna?hl=en
BÖLÜM 22
Lev Grossman, \")onathan Franzen: Great American Novelist\",
Time, 12 Ağustos 2010, http://content.time.com/time/magazine/article/o,9171,2010185-1,oo.html
299
2 lain Blair, \"Tarantino Says Horror Movies Are Fun\", Reuters, 5
Nisan 2007, www.rcutcrs.com/article/us-tarantino/tarantinosays-horror-movies-are-fun-idUSN2638212720070405
3 Harper's Bazaar UK, \"Booker Prize Nominated Jhumpa Lahiri
on lndia, Being a Mother and Being lnspired by the Ocean\",
Harper's Bazaar, 4 Ekim 2013, www.harpersbazaar.com/uk/
culture/staying-in/news/a20300/booker-prize-nominatedjhumpa -lahiri-on-india-being-a -mother-and-being-inspiredby-the-ocean.
4 Zeb Kurth-Nelson ve A. David Redish, \"Don't Let Me Do That!
-Models of Precommitment\", Frontiers in Neuroscience 6, no.
138 (2012), https://doi.org/10.3389/fnins.2012.00138
5 Adolf Furtwangler, Odysseus and The Sirens, t.y., y. M.Ö.
480-470 tarihinde kırmızı figürlü bir Yunan seramiğindeki detaylara dayalı olarak yapılan çizim, boy 35.3 cm (13 3/.ı2),
British Museum, https://commons.wikimedia.org/wiki/
File:Furtwaenglerı924009.jpg
6 Wikipedia, \"Ulysses pact\" başlığı altında, ıı Şubat 2017 tarihinde
erişildi, https://en.wikipedia.org/w/index.php?title=Ulysses_
pact&oldid=764886941.
BÖLÜM 23
1 www.amazon.com/Kitchen-Safe-Locking-Container-Height/
dp/Boo JGFQTD2.
2 https://selfcontrolapp.com/
3 https://freedom.to/
4 www.forestapp.cc/
5 IOS 12 introduces new features to reduce interruptions and
manage Screen Time,\" Apple Newsroom, 4 Haziran 2018,
www.apple.com/newsroom/2018/06/ios-12-introduces-newfeatures-to-reduce-interruptions-and-manage-screen-time/.
300
BÖLÜM 24
Scott D. Halpern ve diğ., \"Randomized Trial of Four Financial-lncentive Programs for Smoking Cessation\", New England
foumal of Medicine 372, no. 22 (2015):2108-17, https://doi.
org/10.1056/NEJMoa1414293.
BÖLÜM 25
Christopher ). Bryan ve diğ., \"Motivating Voter Turnout by
lnvoking the Self\", Proceedings of the National Academy of Sciences 108, no. 31 (2011): 12653-56, http://dx.doi.org/10.1073/
pnas.1103343108.
2 Adam Gorlick, \"Stanford Researchers Find That a Simple Change in Phrasing Can lncrease Voter Turnout\", Stanford News, 19
Temmuz 2011, http://news.stanford.edu/news/2011/)uly/increasing-voter-turnout-071911.html.
3 Bryan ve diğ. , \"Motivating Voter Turnout\"
4 Vanessa M. Patrick ve Henrik Hagtvedt, \"'l Don't' Versus 'l
Can't': When Empowered Refusal Motivates Goal-Directed Behavior\", joumal of Consumer Research 39, no. 2 (2012): 371-81,
https://doi.org/10.1086/663212.
5 Leah Fessler, \"Psychologists Have Surprising Advice for People Who Feel Unmotivated\", Quartz at Work, 22 Ağustos
2018, https://qz.com/workf 1363911/two-psychologists-have-asurprising-theory-on-how-to-get-motivated/
6 Targeting Hypocrisy Promotes Safer Sex\", Stanford SPARQ, 28
Eylül 2018 tarihinde erişildi, https://sparq.stanford.edu/solutions/targeting-hypocrisy-promotes-safer-sex.
7 Lauren Eskreis-Winkler ve Ayelet Fishbach, \"Need Motivation
at Work? Try Giving Advice\", MJT Sloan Management Review
(blog), 13 Ağustos 2018, https://sloanreview.mit.edu/article/
need-motivation-at-work-try-giving-advice/
8 Ailen Ding Tian ve diğ., \"Enacting Rituals to lmprove SelfControl\", foumal of Personality and Social Psychology 114, no. 6
(2018): 851-76, https://doi.org/10.1037/pspaoooo113
301
9 Daryl J. Bem, \"Self-Pcrccption Theory\", Advances in Experimental Social Psychology içinde, ed. Leonard Berkowitz, vol. 6 (New
York: Academic Press, 1972).
ıo The Principles of Psychology, vol. 2 (New York: Henry Holt and
Company, 1918) 370.
BÖLÜM 26
ı Stephen Stansfeld ve Bridget Candy, \"Psychosocial Work Environment and Mental Health-a Meta-analytic Review\", Scandinavian ]oumal of Work, Environment & Health 32, no. 6 (2006):
443-62.
2 Stephen Stansfeld'in yazarla telefon görüşmesi, 13 Şubat 2018.
3 Depression in The Workplace\", Mental Health America, ı Kasım
2013, www.mentalhealthamerica.net/conditions/depressionworkplace.
4 Leslie A. Perlow, Sleeping with Your Smartphone: How to Break
the 24/7 Habit and Change the Way You Work (Boston: Harvard
Business Review Press, 2012).
5 Perlow, Sleeping with Your Smartphone, özgün metindeki parantezler.
BÖLÜM 27
ı Leslie A. Perlow, Sleeping with Your Smartphone: How to Break
the 24/7 Habit and Change the Way You Work (Boston: Harvard
Business Review Press, 2012).
2 Julia Rozovsky, \"The Five Keys to a Successful Google Team,\"
Re:Work (blog), 17 Kasım 2015, https://rework.withgoogle.com/
blog/five-keys-to-a-successful-google-team/.
3 Amy Edmondson, \"Building a Psychologically Safe Workplace\"
TEDxHGSE'de TEDx konuşması, 4 Mayıs 2014, www.youtube.
com/watch?time_continue=23ı&v=LhoLuui9gX8.
4 Edmondson, \"Building a Psychologically Safe Workplace\"
302
BÖLÜM 28
ı Slack Ekibi, \"With ıo+ Million Daily Active Users, Slack Is Where More Work Happens Every Day, Ali over the World\", Slack
(blog), 22 Mart 2019 tarihinde erişildi, https://slackhq.com/
slack-has-ıo-million-daily-active-users.
2 Jeff Bercovici, \"Slack Is Our Company of the Year. Here's Why
Everybody's Talking About it\", ine. , 23 Kasım 2015, www.inc.
com/magazine/201512/jeff-bercovici/slack-company-of-theyear-2015.html.
3 Casey Renner, \"Former Slack CMO, Bili Macaitis, on How Slack
Uses Slack\", OpenView Labs, 19 Mayıs 2017, https://labs.openviewpartners.com/how-slack-uses-slack/.
4 Graeme Codrington, \"Good to Great ... to Gone!': Tomo\"ow Today, 9 Aralık 2011, www.tomorrowtodayglobal.com/2011/12/09/
good-to-great-to-gone-2/.
5 Boston Consulting Group Overview on Glassdoor, 12 Şubat 2018 tarihinde erişildi, www.glassdoor.com/Overview/
Working-at-Boston-Consulting-Group-El_IE3879.11,34.htm.
6 Glassdoor'daki Slack Yorumlan, 12 Şubat 2018 tarihinde erişildi, www.glassdoor.com/Reviews/slack-reviews-SRCH_KEo,s.
htm.
BÖLÜM 29
ı Jean M. Twenge, \"Have Smartphones Destroyed a Generation?\" Atlantic, Eylül 2017, www.theatlantic.com/magazine/archive/2017 /09/has-the- smartphone-destroyed-ageneration/534198/.
2 Lulu Garcia-Navarro, \"The Risk of Teen Depression and Suicide Is Linked to Smartphone Use, Study Says'', NPR Mental
Health, 17 Aralık 2017, www.npr.org/2017/12/17/571443683/thecall-in-teens-and-depression.
3 Twenge, \"Have Smartphones Destroyed a Generation?\"
4 YouTube araması, \"baba çocuğunun telefonunu parçaladı,\" 23 Temmuz 2018 tarihinde erişildi, www.youtube.com/
results?search_query=dad+destroys+kids+phone.
303
6 Mark L. Wolraich, David B. Wilson ve ). Wade White, \"The Effect of Sugar on Behavior or Cognition in Children: A Metaanalysis\", /AMA 274, no. 20 (22 Kasım 1995): 1617-21, https://doi.
org/10.1001/jama.1995.03530200053037.
7 Alice Schlegel ve Herbert Barry lll, Adolescence: An Anthropological lnquiry (New York: Free Press, 1991).
8 Robert Epstein, \"The Myth of the Teen Brain\", Scientific American, 1 Haziran 2007, www.scientificamerican.com/article/themyth-of-the-teen-brain-2007-06/.
9 Richard McSherry, \"Suicide and Homicide Under lnsidious
Forms\", Sanitarian, 26 Nisan 1883.
10 W. W. )., Children and Radio Programs: A Study of More than
Three Thousand Children in the New York Metropolitan Area adlı
makalenin Azriel L. Eisenberg tarafından incelenmesi, Gramophone, Eylül 1936, https://reader.exacteditions.com/issues/32669/Sayfa/31?term=crime.
ıı Abigail Wills, \"Youth Culture and Crime: What Can We Leam
from History?\" History Extra, 12 Ağustos 2009, www.historyextra.com/period/2oth-century/youth-culture-and-crimewhat-can-we-leam-from-history/.
12 \"No, Smartphones Are Not Destroying a Generation\", Psychology Today, 6 Ağustos 2017, www.psychologytoday.com/
blog/once-more-feeling/201708/no-smartphones-are-notdestroying-generation.
13 \"More Screen Time for Kids lsn't All That Bad: Researcher
Says Children Should Be Allowed to Delve into Screen Technology, as lt ls Becoming an Essential Part of Modem Life\",
ScienceDaily, 7 Şubat 2017, www.sciencedaily.com/releases/2017 /02/170207105326.htm.
14 Andrew K. Przybylski ve Netta Weinstein, \"A Large-Scale Test
of the Goldilocks Hypothesis: Quantifying the Relations Between Digital-Screen Use and the Mental Well-Being of Adolescents\", Psychological Science 28, no. 2 (13 Ocak 2017): 204-15,
https://joumals.sagepub.com/doif 1 o .1177 /09567976166784 38.
304
ıs Tom Chivers, \"lt Tums Out Staring at Screens lsn't Bad for Teens' Mental Wellbeing\", Buzzfeed, ı4 Ocak 2oı7, www.buzzfeed.
com/tomchivers/mario-kart-should-be-available-on-the-nhs.
BÖLÜM 30
Richard M. Ryan ve Edward L. Deci, \"Self-Determination Theory and the Facilitation of lntrinsic Motivation, Social Development, and Well-Being\", American Psychologist 55, no. ı (Ocak
2000): 68-78, https://dx.doi.org/ıo.1037/0003-066X.55.ı.68.
2 Maricela Correa-Chavez ve Barbara Rogoff, \"Children's Attention to lnteractions Directed to Others: Guatemalan mayan and
European American Pattems\", Developmental Psychology 45, no.
3 (Mayıs 2009): 630-4ı, https://doi.org/ıo.1037/aooı4ı44.
3 Michaeleen Doucleff, \"A Lost Secret: How to Get Kids to Pay
Attention'', NPR, 2ı Haziran 20ı8, www.npr.org/sections/goats
andsoda/20ı8/ 06/21/62ı 752 789/a-lost-secret-how-to-get-kidsto-pay-attention.
4 Doucleff, \"Lost Secret\"
5 Araştırma görevlisinin Richard Ryan ile görüşmesi, Mayıs 2oı7.
6 Robert Epstein, \"The Myth of the Teen Brain\", Scientific American, ı Haziran 2007, www.scientificamerican.com/article/themyth-of-the-teen-brain-2007-06/.
7 Peter Gray, \"The Decline of Play and the Rise of Psychopathy
in Children and Adolescents\", American ]oumal of Play 3, no. 4
(Bahar 2011): 443-63-
8 Esther Entin, \"Ali Work and No Play: Why Your Kids Are More
Anxious, Depressed'', Atlantic, ı2 Ekim 2011, www.theatlantic.
com/health/archive/2oıı/ıo /all-work-and-no-play-why-yourkids-are-more-anxious-depressed/246422/.
9 Christopher lngraham, \"There's Never Been a Safer Time to Be
a Kid in America\", Washington Post, ı4 Nisan 20ı5, www.washingtonpost.com/news/wonk/wp/2oı 5/04/ı4/theres-neverbeen-a-safer-time-to-be-a-kid-in-america/.
ıo Richard M. Ryan ile görüşme, Mayıs 2oı7.
ıı Gray, \"Decline of Play\"
305
ı2 Ryan ile görüşme, Mayıs 2017.
ı3 Richard M. Ryan ve Edward L. Deci, Self-Determination Theory:
Basic Psychological Needs in Motivation, Development, and Wellness (New York: Guilford Publications, 20ı7), 524.
BÖLÜM 31
ı Lori Getz ve ailesiyle araştırma görevlisinin görüşmesi, Mayıs
2017.
2 Alison Gopnik, \"Playing Is More Than Fun-lt's Smart\" Atlantic, 12 Ağustos 2016, www.theatlantic.com/education/archive/2016/08/in-defense-of-play/495545/.\"
3 Anne Fishel, \"The Most lmportant Thing You Can Do with Your
Kids? Eat Dinner with Them\", Washington Post, 12 Ocak 2015,
www.washingtonpost.com/posteverything/wp/2015/oı/1 2/
the-most-important-thing-you-can-do-with-your-kids-eatdinner-with-them/.
BÖLÜM 32
ı Monica Anderson ve Jingjing Jiang, \"Teens, Social Media &
Technology 2018\" Pew Araştırma Merkezi, 3ı Mayıs 2018,
www.pewintemet.org/2018/05/31/teens-social-media-technology-2018/.
2 \"Mobile Kids: The Parent, the Child and the Smartphone\",
Nielsen Newswire, 28 Şubat 2017, www.nielsen.com/us/en/insights/news/2017/mobile-kids-the-parent-the-child-and-thesmartphone.html.
3 AIEK/AEKU X8 Ultra Thin Card Mobile Phone Mini Pocket Students Phone, Aliexpress, 12 Ocak 2019 tarihinde erişildi, www.
aliexpress.com/item/New-AIEK-AEKU-X8-Ultra-Thin-CardMobile-Phone-Mini-Pocket-Students-Phone-Low-Radiation -
Support/32799743043.html.
4 )oshua Goldman, \"Verizon's $180 GizmoWatch Lets Parents
Track Kids' Location and Activity\", CNET, 20, Eylül,2018, www.
cnet.com/news/verizons-180-gizmowatch-lets-parents-trackkids-location-activity/.
306
5 Anya Kamenetz, The Art of Screen Time: How Your Family Can
Balance Digital Media and Real Life (New York: PublicAffairs,
2018).
BÖLÜM 34
Nicholas A. Christakis ve )ames H. Fowler, \"Social Contagion
Theory: Examining Dynamic Social Networks and Humarı Behavior\", Statistics in Medicine 32, no. 4 (20 Şubat 2013): 556-77,
https:l ldoi.org/10.1002lsim.5408.
2 Kelly Servick, \"Should We Treat Obesity like a Contagious Disease?\" Science, 19 Şubat 2017, www.sciencemag.org/
newsl2017lo2lshould-we-treat-obesity-contagious-disease.
3 Paul Graham, \"The Acceleration of Addictiveness\", Temmuz
2010, www.paulgraham.comladdiction.html.
4 \"Trends in Current Cigarette Smoking Among High School
Students and Adults, United States, 1965-2014\", Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri, 6 Aralık 2017 tarihinde erişildi, www.
cdc.govltobaccoldata_statisticsltablesltrendslcig_smoking/.
5 McCann Paris, \"Macquarie 'Phubbing: A Word Is Bom' 11
McCann Melboume,\" 26 Haziran 2014, video, 2:27, www.youtube.comlwatch?v=hLNhKUniaEw.
BÖLÜM 35
Rich Miller, \"Give Up Sex or Your Mobile Phone? Third of Americans Forgo Sex\", Bloomberg, 15 Ocak 2015, www.bloomberg.
comlnewslarticlesı2015-oı -15lgive-up-sex-or-your-mobilephone-third-of-americans-forgo-sex.
2 Russell Heimlich, \"Do You Sleep with Your Cell Phone?\" Pew
Araştırma Merkezi (blog), 15 Ocak 2019 tarihinde erişildi, www.
pewresearch.orglfact-tankl2oıolo9lı3ldo-you- sleep-withyour-cell-phonej.
3 https:lleero.com.
4 New Oxford American Dictionary, 2. ed., \"strive\" kelimesi altında.
307
\"Hepimiz sağlıklı bir salata yerine pasta yemenin bel çevremiz için kötü olduğunu biliriz. Arkadaşlarımızla gerçek hayatta vakit geçirmenin, sosyal medyada
amaçsızca dolaşmaktan daha zenginleştirici olduğu konusunda hemfikirizdir
Eğer işimizde daha üretken olmak istiyorsak, zaman kaybetmeyi bırakıp gerçekten çalışmamız gerektiğinin bilincindeyizdir Ne yapmamız gerektiğini zaten
biliyoruz. Bilmediğimiz ise dikkatimizin dağılmasına nasıl engel olacağımız.\"
N� K 1 TAP
9 ıuıııııı�ııı�ıııııııı
• il 'il mi /novayayinlari