Enjoying your free trial? Only 9 days left! Upgrade Now
Brand-New
Dashboard lnterface
ln the Making
We are proud to announce that we are developing a fresh new dashboard interface to improve user experience.
We invite you to preview our new dashboard and have a try. Some features will become unavailable, but they will be added in the future.
Don't hesitate to try it out as it's easy to switch back to the interface you're used to.
No, try later
Go to new dashboard
Published on Nov 07,2022
Like
Share
Download
Create a Flipbook Now
Read more
Published on Nov 07,2022
Ritmik - AYT - Edebiyat - FasTest Read More
Home Explore Ritmik - AYT - Edebiyat - FasTest
Publications:
Followers:
Follow
Publications
Read Text Version
More from Kıdem Eğitim
P:01

KONU NE SORU

KONU HEM SORU

A

Y

EDEBİYAT

T

32

+ 4

Akıllı Tahtaya

Tam Uyumlu

Video

Çözümlü

Fasikül

Test

Yeni Nesil

Sorular

P:02

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

GÜZEL SANATLAR - EDEBİYAT İLİŞKİSİ

İLETİŞİM VE DİLİN İŞLEVLERİ 1

Dilin Kullanımdan Doğan Türleri: Diller, sosyal, kültürel

veya siyasi süreçler sonucu bazı değişimler geçirir. Bu değişiklikler sonucunda dillerin hem konuşmada hem de yazıda

bazı farklı şekilleri ortaya çıkar.

1. Lehçe: Dilde, yazılı metinlerle izlenemeyen dönemlerde

görülen ses, yapı ve söz dizimi ayrılıklarıdır. Yakutça ve Çuvaşça Türkçenin lehçeleridir.

2. Şive: Bir dilin, metinlerle incelenebilen dönemlerinde görülen bazı ses ve şekil farklılıklarıdır. Kırgızca, Azerice vb.

Türkçenin şivelerine örnek verilebilir.

3. Ağız: Bir şive içinde, konuşma dilinde karşımıza çıkan

ses, biçim ve anlam farklılıklarıdır: Urfa ağzı, Denizli ağzı vb.

Uyarı

Sanatın Sınıflandırılması: Sanat; genel olarak insanların

maddeye dayanan gereksinimlerini karşılamak için yapılan,

öğrenimle birlikte deneyim, beceri, ustalık gerektiren, “yarar

amacı” güden endüstriyel sanatlar (zanaat) ve insanları etkilemeyi ve onlarda coşku ve hayranlık uyandırmayı amaçlayan eserler üreten güzel sanatlar şeklinde iki gruba ayrılır.

Uyarı: Endüstriyel sanatlara kuyumculuk, kunduracılık gibi

sanatlar; güzel sanatlara da edebiyat, müzik, resim, heykel

gibi sanatlar örnek verilebilir.

Bilgi

4. Standart dil: Bir ülkedeki ağızlardan birinin ortak kültür

dili yani yazı dili hâline gelmesidir. “Ölçünlü dil” olarak da

adlandırılır. Türkçede standart dile İstanbul ağzı kaynaklık

etmiştir. Türk dili, farklı dönemlerde Göktürk, Uygur, Arap,

Latin ve Kiril alfabeleri kullanılarak yazı dili olarak kullanılmıştır.

5. Argo: Dil içinde, küçük gruplar arasında kullanılan söz ve

söyleyişlerden oluşan özel dildir.

3. Jargon: Dilin; aynı meslek veya topluluktaki insanlar tarafından kullanılan özel biçimidir.

Bilgi

Edebiyat ve Güzel Sanatlar, Güzel Sanatlar İçinde Edebiyatın Yeri: İnsanoğlu; evreni, kendini, olay ve olguları,

bilim ve sanat aracılığıyla -iki çekilde- algılamaya ve algıladıklarını diğer insanlarla paylaşmaya çalışmıştır.

1. Bilimsel çalışmalar, deneysel yöntemlere ve gerçekliğe

bağlı kalarak varlığı anlamaya çalışır.

2. Sanatsal çalışmalar ise varlığı farklı araçlar kullanarak

güzel ve etkili bir biçimde ve kişisel bir yaklaşımla ortaya

koymayı amaçlamıştır.

Bilgi

Dil ve Dilin İnsan ve Toplum Hayatındaki Önemi: Temeli

bilinmeyen zamanlarda atılmış gizli bir antlaşmalar sistemi

olan dil, insanlar arasında anlaşmayı sağlayan bir araç,

kendi kanunları içerisinde yaşayan ve gelişen canlı bir varlıktır.

Bu özellikleri ile dil, en önemli iletişim aracı olması yanında,

bir milletin maddî ve manevî değerlerinin tümü şeklinde tanımlayabileceğimiz kültürün önemli bir parçası ve taşıyıcısıdır.

Bilgi

Güzel sanatları kullandıkları malzemeye göre de şöyle

sınıflandırılabilir:

1. İşitsel (Fonetik) sanatlar: Müzik, edebiyat vb.

2. Görsel (Plastik) sanatlar: Resim, heykel, mimari hat vb.

3. Dramatik (Ritmik) sanatlar: Tiyatro, dans, sinema,

opera , bale vb.

Bilgi

Edebiyatın, insanı konu alan diğer bilim dallarıyla ilişkisi: Temelinde yaşamı ve yaşamın merkezinde yer alan,

insanı her yönüyle anlamayı, incelemeyi amaç edinen tarih,

psikoloji, sosyoloji, felsefe bilim dalları ile edebiyat arasında

her zaman karşılıklı bir ilişki vardır.

Bilgi

P:03

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Güzel Sanatlar- Edebiyat İlişkisi / İletişim ve Dilin İşlevleri

Metinlerin Sınıflandırılması: Metinler gerçeklikle ilişkileri,

işlevleri ve yazılış amaçları bakımından sanat metinleri ve

öğretici metinler olmak üzere ikiye ayrılır.

Sanat metinlerinde, sözcükler yan ve mecaz anlamları öne

çıkacak şekilde kullanılır. Gerçekliğin dönüştürülmesi söz

konusudur.

Öğretici metinlerde, metin bilgi vermek amacıyla oluşturulur; sözcükler, genellikle temel anlamlarıyla kullanılır. Gerçeklik olduğu gibi ele alınır.

Bilgi

Gösterge: Kendi dışındaki bir şeyi gösteren, düşündüren,

onun yerini alabilen, sözcük, nesne, görünüş veya olgulara

gösterge adı verilir.

İletişimi sağlayan sözcük, resim, şekil, işaret vb. öğelere

“gösteren” denir. Gösteren, akılda birtakım görüntüler oluşturuyorsa, bu da “gösterilen”dir.

Göstergeler, ikiye ayrılır.

1. Dil Göstergesi: Sözlü ya da yazılı her türlü söz ve söz

öbekleridir.

2. Dil Dışı Göstergeler:

a)Doğal göstergeler-belirti: (yaprakların düşmesi, şimşek

çakması vb.

b)Sosyal göstergeler-belirtke: (Görgü kuralları, trafik lambaları vb.)

Bilgi

İletişim ve Dilin İşlevleri: İnsanlar arasında iletişimi sağlayan en önemli araçlardan biri olan dil, kullanım yerine ve

amacına göre farklı işlevler kazanır.

1. Göndergesel İşlev: Dilin bilgi verme işlevidir, ileti, dilin

“gönderge”yi olduğu gibi ifade etmesi için düzenlenir. Nesnellik ön plandadır. (Elektronik eşyalar fişten çıkarılmadığı

sürece enerji harcamaya devam eder.)

2. Heyecana Bağlı İşlev: Dil; duygu ve heyecanları dile

getirme amacıyla oluşturulur. Ünlem cümleleri bu türdendir.

(Elimdeki bu acıya katlamıyorum artık!)

3. Alıcıyı Harekete Geçirme İşlevi: İletiyle, alıcıda bir tepki

ve davranış değişikliği amaçlanır. Emir cümleleri şeklinde

oluşturulur. (Bu ilacı mutlaka tok karna alın.)

4. Kanalı Kontrol İşlevi: İleti, kanalın iletiyi iletmeye uygun

olup olmadığını öğrenmek amacıyla düzenlenir. Daha çok,

soru cümleleriyle oluşturulur. ( En arka sıradakiler de tahtayı

görebiliyor mu?)

5. Dil Ötesi İşlev: İleti dille ilgili bilgi vermek ve dil bilgisine

yönelik kuralları açıklamak üzere düzenlenir. (İsim tamlamalarında tamlanan iyelik eki alır.)

6. Şiirsel (Sanatsal) İşlev: İleti, iletinin kendisini iletmek

üzere düzenlenir. Sözcükler, daha çok yan ve mecaz anlamlarıyla kullanır. (Uyu! Gözlerinde renksiz bir perde / Bir parça

uzaklaş kederlerinden.)

Bilgi

A) Sanatsal Metinler:

1. Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler (Şiir)

2. Olay Çevresinde Gelişen Metinler:

a) Anlatmaya Bağlı metinler (Roman, öykü, masal vb.)

b) Göstermeye Bağlı Metinler (Tiyatro türü metinler)

Bilgi

İletişim: Gönderici ve alıcı arasında gerçekleşen duygu, düşünce, davranış ve bilgi alışverişine iletişim denir.

Jest, mimik, resim, simge veya simgelerle iletişim gerçekleştirilebilir fakat en etkili etkileşim aracı dildir.

İletişim ögeleri:

1. Gönderici (Kaynak): İletiyi gönderen kişi ya da varlıktır.

2. Alıcı: Duygu, düşünce ve isteklerin iletildiği, aktarıldığı

kişi ya da topluluktur.

3. İleti: Göndericinin alıcıya aktardığı mesaj yani duygu, düşünce ya da isteklerdir.

4. Kanal: Göndericinin, iletiyi alıcıya gönderirken kullandığı

yol veya araçtır.

5. Bağlam: İletişim unsurlarının birlikte meydana getirdikleri

ortamdır.

6. Dönüt (Geri bildirim): Alıcının göndericiye verdiği her

türlü yanıttır.

7. Şifre: Göndericinin, iletisini aktardığı yazı, resim, rakam

vb. araçlardan her biri bir şifredir.

Bilgi

A) Öğretici Metinler:

1. Felsefi Metinler 2.Tarihî Metinler 3. Bilimsel Metinler

4. Gazete ve Çevresinde Gelişen Metinler; (Makale, deneme, fıkra, röportaj vb.)

5. Kişisel Hayatı Konu edinen Metinler; (Anı, gezi, günlük, biyografi vb.)

Bilgi

P:04

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Güzel Sanatlar- Edebiyat İlişkisi / İletişim ve Dilin İşlevleri

4. Duygu ve düşüncelerimizi belirli bir düzen içinde ortaya

koyduğumuz metinler; gerçeklikle ilişkileri, işlevleri ve yazılış amaçları bakımından sınıflandırılırlar. Bu açıdan metinler, ---- ve ---- olmak üzere işlevleri bakımından ikiye ayrılır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisinde verilenler getirilmelidir?

A) öğretici metinler - bilim metinleri

B) bilimsel metinler - kültür metinleri

C) sanatsal metinler - felsefi metinler

D) bilimsel metinler - teknoloji metinleri

E) sanatsal metinler - öğretici metinler

5. Bir gök olayı olan “yıldırım” karşısında bilim adamının tavrı,

bu doğa olayının nedenlerini araştırmak, bundan korunmanın yollarını bulmaya çalışmaktır. Bilim adamı bu duyarlıkla

çalışarak paratoneri bulmuş ve bunun etki alanını formüllerle ifade etmiştir. Ama bir sanatçı, “yıldırım”la bu şekilde

ilgilenmez. O, dış dünyadan algıladıklarını kendi sanatsal

gerçekliğinde yeniden oluşturur. Bir şair sözcüklerin çağrışım gücünden, dilin anlatım olanaklarından yararlanarak

kendi duygu ve hayallerini dile getirir. “Yıldırım” sözcüğü de

şair için bu noktada bir ileti aracı, bir ifade birimi olur.

Bu parçadan sanat ve bilim ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?

A) Yaşama ait ögeler hem sanata hem de bilime kaynaklık

eder.

B) Sanat ve bilimin temel ayrışma noktası ele alınan konunun işleniş biçimidir.

C) Güçlü bir hayal gücü ürünü olan sanatsal çalışmalar,

bilimsel çalışmalara ilham kaynağıdır.

D) Sanat eseri, ele aldığı konuyu kurmaca bir gerçeklik

içinde işler.

E) Sanatsal metinlerde dil, sanatsal işlevi ile kullanılır.

1. Aşağıdakilerden hangisi edebî eserlerin belirleyici

özelliklerinden biri olamaz?

A) İşlenmiş, sağlam, özlü bir dil ve anlatıma sahip olmalıdır.

B) Okurun duygularını harekete geçirmeli, onda estetik

zevk ve heyecan uyandırmalıdır.

C) Okurun ilgisini çekebilecek bireysel ya da toplumsal konuları ele almalıdır.

D) Ele alınan konular ve düşünceler inandırıcı olmalı, kanıtları ile birlikte ortaya konmalıdır.

E) Duygu ve düşünceler belirli bir edebî türün kuralları gözetilerek anlatılmalıdır.

2. Geçmişi ilgilendiren bir sanat eserini oluşturmanın ve değerlendirmenin yolu hiç şüphesiz anlatılacak ya da anlatılmış olan dönem, olay ve kişileri iyi bilmekten geçer. Bu da

edebiyat ve ---- bilimi arasındaki ilişkiyi kaçınılmaz kılar.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) tarih B) sosyoloji C) psikoloji

D) felsefe E) coğrafya

3. İnsanlık tarihi boyunca pek çok kişi, sanatı kendine göre

tanımlamıştır. Bu tanımların ortak noktalarından yola çıkılarak şu söylenebilir: Sanat; insanların, kendileri ve doğa

karşısındaki duygu ve düşüncelerinin çizgi, renk, biçim,

ses, söz ve ritim gibi unsurlarla güzel ve etkili bir biçimde

ve kişisel bir üslupla ifade edilmesidir.

Bu parçadan hareketle sanat ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?

A) Özgünlük kaygısı ön plandadır.

B) Başarı düzeyi, evrensel ilkelere bağlı kalınarak ölçülür.

C) Yaşamdan ve doğadan beslenir.

D) Duygu ve düşüncelerin bir şekilde ortaya konmasıdır.

E) Dilin günlük kullanım özellikleri ile yetinmez.

P:05

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Güzel Sanatlar- Edebiyat İlişkisi / İletişim ve Dilin İşlevleri

9. Sanat metinleri; edebî bir heyecan uyandırmak, estetik

zevk ve anlayış kazandırmak amacıyla yazılır. Bu metinler

içinde yer alan masal, fabl, destan gibi türler; ---- metinler

olarak adlandırılır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) anlatmaya bağlı

B) coşku ve heyecana bağlı

C) göstermeye bağlı

D) kişisel yaşamı konu edinen

E) gazete ve çevresinde gelişen

10. Aşağıdakilerin hangisinde verilen bilgi yanlıştır?

A) Edebî metin bir iletişim aracıdır.

B) Edebî metnin tek bir anlamı yoktur, anlamları vardır.

C) Edebî metinde dil, daha çok sanatsal işlevi ile kullanılır.

D) Edebî metin, yazıldığı dönemden bütünüyle bağımsız

bir metindir.

E) Edebî metin, hem kendinden önceki hem de kendinden

sonraki eserlerle bağlantılıdır.

11. Aşağıdakilerden hangisi dramatik (ritmik) sanatlardan

biri değildir?

A) Tiyatro B) Müzik C) Bale

D) Sinema E) Opera

6. İnsanı her yönüyle anlatmayı amaçlayan edebiyat; öykü,

roman, tiyatro gibi türlerle kimi zaman insan ruhunu derinlemesine tahlile girişir. Bu durum, edebiyatın ---- bilimiyle

yakın ilişki içinde olmasını zorunlu kılar.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) tarih B) psikoloji C) sosyoloji

D) felsefe E) coğrafya

7. (I) Güzel sanatlar; işitsel (fonetik), görsel (plastik) ve dramatik (ritmik) sanatlar olmak üzere üç gruba ayrılır. (II)

Edebiyat diğer güzel sanat dallarından, kullanılan malzeme

ve kendini ifade ediş tarzı bakımından ayrılır. (III) Edebiyat

dışındaki güzel sanat dallarının malzemesi boya, alçı, taş,

ağaç gibi maddi unsurlarken dramatik sanatlar içinde yer

alan edebiyatın malzemesi dildir. (IV) Aynı zamanda diğer

sanat dallarıyla üretilen eserleri açıklamak için kullanılan

edebiyat, bu yönüyle de öteki sanat dallarından ayrılır. (V)

Bütün güzel sanatlar gibi güzeli, estetik haz uyandıracak

şekilde anlatma ve kalıcı kılma çabası içinde olan edebiyat;

aynı zamanda müzik, sinema, tiyatro vb. sanat dallarına da

kaynaklık edebilir.

Yukarıda numaralanmış olarak verilen cümlelerin hangisinde bilgi yanlışlığı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

8. Edebî eserler; toplumla, siyasetle, içinden çıktıkları toplumun karakteristik yapılarıyla bir bütünlük içindedir. Özellikle de belirli bir dönemi konu edinen eserler, kurgusal düzleme taşıdıkları o dönemin ayırıcı özelliklerini, doğrudan

veya dolaylı yoldan okura aktarır.

Bu parçadan yola çıkarak edebiyatın aşağıdaki bilim

dallarından hangisi ile sıkı bir ilişki içinde olduğu söylenebilir?

A) Tarih B) Coğrafya C) Psikoloji

D) Felsefe E) Sosyoloji

P:06

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Güzel Sanatlar- Edebiyat İlişkisi / İletişim ve Dilin İşlevleri

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. Dilin işlevlerine yönelik aşağıdaki örneklerden hangisi

ayraç içinde verilen açıklama ile uyuşmamaktadır?

A) Daha çabuk unutulurdu belki su sızdırmayan sarılmalar. (Sanatsal işlev)

B) Kraliçe ve işçi arıların iğnesi olduğu halde bal yapmayan erkek arılar iğnesizdir. (Göndergesel işlev)

C) Arka sırada oturanlar da sesimi duyabiliyor mu acaba?

(Kanalı kontrol işlevi)

D) İyelik ekleri, bir varlığın kime ait olduğunu bildiren eklerdir. (Dil ötesi işlev)

E) Keşke sen de bizimle İzmir’e gelseydin! (Alıcıyı harekete geçirme işlevi)

5. Antrenör, sahaya çıkmak için giyinme odasında son hazırlıklarını yapan futbolculara “Maça hızlı başlayacağız ve

oyunu rakip sahaya yığmak için bütün çabamızı ortaya koyacağız, anlaşıldı mı arkadaşlar?” diye son uyarılarını yaptı. Takım kaptanı Umut, “Maçın sonuna kadar bu şekilde

oynayabilecek miyiz peki hocam!” diyerek ayağa kalktı.

Bu parçadaki iletişim ögeleri ile ilgili aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Gönderici : Antrenör

B) Alıcı : Futbolcular

C) Bağlam : Giyinme odası

D) Dönüt : Antrenörün konuşmaları

E) Kod : Dil

1. İletişim ögeleri ile ilgili aşağıdaki tanımlamalardan hangisi yanlıştır?

A) Alıcı: Kodlanmış iletiye anlam verip kodu çözen iletişim

ögesidir.

B) İleti: Düşüncelerin, isteklerin, duyguların görsel veya

işitsel hâle dönüşmüş şeklidir. Konuşma, yazı, hareket,

resim vb. ögelerle gerçekleştirilebilir.

C) Bağlam: İletinin alıcıya ulaşmasında kullanılan yol ve

iletiyi alıcıya taşıyan araçtır.

D) Dönüt: Göndericinin iletisine alıcının verdiği tepki ve

karşılıktır.

E) Kod: İletişimin gerçekleşebilmesi için göndericinin ve

alıcının bilmesi gereken iletinin özel bir tarzda düzenlenmiş hâlidir.

2. Bir dilin, metinlerle izlenemeyen tarihî dönemleri içinde, iki

farklı dil özelliği gösterecek düzeyde görülen ses, yapı ve

söz dizimi farklılaşmalarına ----; dilin, metinlerle izlenebilen

tarihî seyri içinde dilde görülen bazı ses ve şekil farklılıklarına ise ---- denir.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) şive – ağız   B) lehçe – şive

C) şive – lehçe   D) ağız – şive

E) lehçe – jargon

3. Aşağıdakilerden hangisi Türk edebiyatının dönemlere

ayrılmasında doğrudan esas alınan ölçütlerden biri değildir?

A) Savaşlar ve göç   B) Sanat anlayışı

C) Dinî anlayış   D) Kültürel değişim

E) Dil - coğrafya etkisi

P:07

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Güzel Sanatlar- Edebiyat İlişkisi / İletişim ve Dilin İşlevleri

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

9. Dil bazen, estetik bir yapı altında karşı tarafta etki oluşturmak amacıyla kullanılır. Dil bu işlevde kullanıldığında iletinin iletmek istediği husus, iletinin kendisindedir.

Bu parçada açıklanan dilin işlevi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Göndergesel işlev

B) Alıcıyı harekete geçirme işlevi

C) Heyecana bağlı işlev

D) Dil ötesi işlevi

E) Sanatsal işlev

10. Mesajın hazırlanıp çıktığı ilk merkez; duygu ve düşüncelerin aktarılması sürecinde iletişimi başlatan taraftır.

Bu parçada aşağıdaki iletişim ögelerinden hangisi

açıklanmıştır?

A) Bağlam B) Gönderici C) Kanal

D) Kod E) Alıcı

11. Kaşgarlı Mahmut’un yazdığı Divanü Lügati’t Türk olmasaydı o zamanki Türklerin yaşama şekilleri, dünya görüşleri,

gelenek ve görenekleri, kullandıkları sözcükler, İslamiyet

öncesi döneme ait sözlü ürünler, tarihin derinliklerinde bir

sır olarak kalacaktı.

Bu parçadan yola çıkarak aşağıdakilerden hangisine

ulaşılabilir?

A) Dil en etkili iletişim aracıdır.

B) Dilin temel işlevi, millet denilen sosyal varlığı birleştirmektir.

C) Dil kültürün en önemli parçası ve taşıyıcısıdır.

D) Sosyal bağlarımızı düzenleyen dil, hayatımızın her alanında varlığını hissettirir.

E) Dil, kendi kanunları içerisinde yaşayan ve gelişen canlı

bir varlık; bir kod sistemidir.

6. I. Bir dilin, yazılı kaynaklarla izlenebilen tarihî gelişimi

içinde ayrılmış kollarıdır. (Standart Dil)

II. Bir dilin; toplumun belli bir çevresi tarafından kullanılan,

kendine özgü sözcük, deyim ve deyişlerden oluşan özel

bir türüdür. (Argo)

III. Aynı meslek veya topluluktaki insanların ortak dilden

ayrı olarak kullandıkları özel dil veya söz dağarcığıdır.

(Jargon)

IV. Bir dilin, tarihî gelişimi içinde yazılı kaynaklarla izlenemeyen dönemlerinde ayrılmış kollarıdır.(Lehçe)

V. Bir dilin bir ülke sınırları içindeki farklı yerleşim bölgelerinde ses, şekil, söz dizimi ve anlamca farklılaşan konuşma biçimidir. (Ağız)

Yukarıdaki açıklamalardan hangisi ayraç içinde verilen

kavramla uyuşmamaktadır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

7. Aşağıdaki edebî dönemlerin hangisinin belirlenmesinde kültürel değişimin etkisi daha belirgindir?

A) İslamiyet öncesi Türk edebiyatı

B) Halk edebiyatı

C) Divan edebiyatı

D) Tanzimat edebiyatı

E) Tekke edebiyatı

8. Günlük yaşamın büyük bir çoğunluğu dili kullanarak geçer.

Fakat kullanım noktasında dil amaca bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. Örneğin ‘’Kitaplarınızı hemen kapatın sınav yapacağım.’’ diyen bir öğretmen dili ---- işlevi ile

kullanmış olur.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) göndergesel

B) alıcıyı harekete geçirme

C) heyecana bağlı

D) dil ötesi

E) kanalı kontrol

P:08

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Güzel Sanatlar- Edebiyat İlişkisi / İletişim ve Dilin İşlevleri

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

4. Bazı edebî metinlerin arka planında bazı düşünceler yatar.

Toplumları etkileyen bu düşünceler, bilimsel yalınlığıyla değil, değiştirilip dönüştürülerek anlatılır. Sayfalarca süren bir

edebî metnin arkasında bir cümlelik, bir iki kelimelik bir düşünce olabilir. Edebî metin, bu yönüyle ---- bilimi ile yakın

bir ilişki içindedir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) sosyoloji       B) tarih

C) felsefe      D) coğrafya

E) psikoloji

5. Sanatsal metinlerle ilgili aşağıda verilen bilgilerden

hangisi yanlıştır?

A) Metnin yazarının duyguları, sezgileri, hayalleri yapıta

yansır.

B) Dil genellikle sanatsal işleviyle kullanılır.

C) Ele alınan içerik gerçeklere dayansa da temelde kurgusaldır.

D) Sözcüklerin temel anlamları ile yetinilmez, oluşturulan

metinde çok anlamlılık vardır.

E) Yazar, kesin yargılara ulaşmaya çalışır, ortaya konan

değerlendirme ve tespitlerin belirli tanımları vardır.

6. I. Heykel

II. Sinema

III. Müzik

IV. Mimari

Yukarıda numaralanmış olarak verilen sanatlardan

hangisi plastik (görsel) sanat örneğidir?

A)  Yalnız  I B)  Yalnız  II C)  II  ve  III

D) I ve IV E) III ve IV

1. “Kardeşler, keşke asırların geceleri ve dünyaların mezarları gözlerime dolarak bir kör olsaydım zira bugün vatanımın

uğradığı felâket ve musibetleri görmek çok acı!..”

Bu cümlede dil, aşağıdaki işlevlerinden hangisi ile kullanılmıştır?

A) Dilin göndergesel işlev

B) Dilin alıcıyı harekete geçirme işlevi

C) Dilin heyecana bağlı işlevi

D) Dilin dil ötesi işlevi

E) Dilin kanalı kontrol işlevi

2. İngilizce öğretmeni sınıfta “present tense” konusunu işlemektedir. Öğretmen, arka sırada oturan Aylin’e “Kızım,

konuyu anladın mı?” diye sorar. Aylin de “Çok iyi anladım,

öğretmenim.” cevabı verir.

Bu parçada kullanılan iletişim ögeleri ile ilgili aşağıdaki

açıklamalardan hangisi yanlıştır?

A) Alıcı: Öğrenci-Aylin

B) Dönüt: “Kızım, konuyu anladın mı?”

C) Kanal: Ses Dalgaları

D) Bağlam: Sınıf

E) Kod: Dil-Türkçe

3. Dilin bu işlevinde iletinin iletisi kendindedir. İleti, bir anlam

aktarmaktan çok, karşı tarafta farklı çağrışımlar uyandırır.

Bu durumda ileti, kendi dışında herhangi bir şeyi, herhangi

bir olguyu ifade etmez, yansıtmaz. Obje, iletinin kendisidir

ancak bu; iletinin insandan, hayattan ve yaşanandan soyutlanması değildir.

Bu parçada verilen bilgiler, dilin aşağıdaki işlevlerinden hangisine yöneliktir?

A) Dilin kanalı kontrol işlevi

B) Dilin alıcıyı harekete geçirme işlevi

C) Dilin heyecana bağlı işlevi

D) Dilin dil ötesi işlevi

E) Dilin sanatsal işlevi

P:09

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Güzel Sanatlar- Edebiyat İlişkisi / İletişim ve Dilin İşlevleri

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

10. Edebî metinler, bazı bilimsel disiplinler için birer veri kaynağı olarak çeşitli biçimlerde kullanılabilir. Kurgusal ürünler

gündelik yaşama ve sıradan insanlara veya büyük tarihsel

dönüşümlerin geri planına ilişkin olguların ve ayrıntıların

yansıtıcıları olarak ele alınabilir. Bir roman, özellikle de

yazım zamanı ile konu aldığı zaman örtüşüyorsa döneminin giyim kuşam, eğlence vb. ile ilgili alışkanlıklarını veya

zihniyetini sergileyen bir veri bütünü olarak okunabilir. Bu

aktarımlar aynı zamanda edebiyat ve ---- bilimi arasındaki

ilişkinin en somut göstergeleri olarak da okunabilir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) sosyoloji       B) tarih

C) felsefe      D) coğrafya

E) psikoloji

11. ----; amacı olmayan, istem dışı gelişen doğal göstergelerdir. Burada gösteren ile gösterilen arasındaki ilişki nedenlidir. Gece bir evin ışığının yanması, insanların yatmadığını

bize iletir, dumanın görülmesi ateşin olduğunu gösterir.

Bu parçada aşağıdaki iletişim ögelerinden hangisi

açıklanmıştır?

A) Kod B) Simge C) Belirti

D) İkon E) Belirtke

12. I. Deneme

II. Masal

III. Gezi yazısı

IV. Günlük

Yukarıda numaralanmış olarak verilen metin türlerinden hangisi öğretici metin türlerinden biri değildir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) II ve III

D) I ve IV E) III ve IV

7. Bir dilin izlenebilen tarihi dönemlerinde ayrılmış koludur.

Ayrılıklar, ayrı bir dil oluşturacak düzeyde büyük değildir.

İstanbul’da “Gelirim.” derken, Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’ta “Kelür men.” denir. Bu ayrılık yazı diline girmiştir.

Sınıflamalar da yazı dillerine göre olur.

Bu parçada açıklanan dildeki farklılaşma aşağıdaki terimlerden hangisi ile ifade edilebilir?

A) Lehçe

B) Şive

C) Ağız

D) Jargon

E) Argo

8. ---- Türkçesinin 15. yüzyılın sonları ve 20. yüzyılın başları

arasındaki dönemine “Osmanlı Türkçesi” denir. Bu dönemde, Türkçeye çok sayıda Arapça, Farsça kelime girmiştir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Batı

B) Doğu

C) Kuzey

D) Eski Anadolu

E) Hakaniye

9. Farklı kollarda gelişen Türkçenin özelliklerini bu dönemlerde yazılan Kıpçak Türkçesi metinleri (Hüsrev ü Şirin, Gülistan Tercümesi, Kodeks Kumenikus) ve Çağatay Türkçesi

metinlerinden (Muhâkemetü’l-Lügateyn, Şecere-i Türki,

Şecere-i Terâkime) takip etmek mümkündür.

Bu parçada sözü edilen Türkçenin gelişim dönemi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Batı Türkçesi

B) Kuzey-Doğu Türkçesi

C) Ana Altayca Türkçesi

D) Karahanlı Türkçesi

E) Eski Türkçe

P:10

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası ŞİİRDE BİÇİM ÖGELERİ VE ŞİİR TÜRLERİ 2

Bir geliş var!.. Ne mübarek, ne garib âlem bu

Hava boydan boya binlerce hayaletle dolu

(-u sesi yarım uyaktır)

Orhan zamanından kalma bir duvar

Onunla bir yaşta ihtiyar çınar

(-ar sesleri tam uyaktır)

Olur mu dünyaya indirsem kepenk

Gözyaşı döksem, Nuh tufanına denk

(-enk sesleri zengin uyaktır)

Bir eşek var idi zâif u nizâr

Yük elinden katı şikeste vü zâr

(“zar” sözcüğü diğer dizenin sonundaki “nizar” sözcüğü

içinde yer almış, tunç uyak oluşmuştur.)

Dönülmez akşamın ufkundayız vakit çok geç

Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç

(geç sözcüğü cinas uyak oluşturmuştur)

Uygulama

I. Nazım Birimi: Şiiri oluşturan mısra kümelerine nazım birimi denir. Türk edebiyatında dize, beyit, dörtlük ve bent şeklinde değişik nazım birimleri kullanılmıştır.

Mısra (Dize): Bir satırlık nazım birimidir. Daha çok divan şiirinde görülür. Bunlara azade ya da mısraıberceste denir.

Beyit (İkilik): Aynı ölçüyle söylenen ve kendi içinde bir bütünlük oluşturan ve iki dizeden oluşan nazım birimidir. Divan

şiirinin temel nazım birimidir.

Dörtlük: Aynı ölçüye sahip dört dize ile oluşturulur. Türk şiirine özgü temel nazım birimidir.

Bent: Beyit ya da dörtlük dışında farklı sayıdaki dize kümelerinden oluşan üçlü, beşli, altılı vb. nazım birimleridir.

.

Bilgi

II. Ölçü (Vezin): Şiirde dizelerin hece sayısına veya hecelerin ses değerine göre oluşturulan uyuma denir.

Türk şiirinde hece ölçüsü, aruz ölçüsü ve serbest ölçü olmak

üzere 3 çeşit ölçü kullanılmıştır.

Hece Ölçüsü: Dizelerdeki hece sayılarının eşitliğine dayanır. Hece ölçüsüyle yazılmış dizeler okunurken belli yerlerde

durulur, buna “durak” denir. Duraklar sözcükleri bölmez.

Aruz Ölçüsü: Dizelerdeki hecelerin uzunluk (kapalı) ve kısalığına (açık) göre düzenlenmesidir. Aruz ölçüsü gösrilirken kısa heceler nokta (.) uzun heceler çizgi (-) ile gösterilir.

Aruzla yazılan şiirlerde; imale (kısa hecenin uzun sayılması),

zihaf (uzun hecelerin kısa sayılması) gibi aruz kusurları görülebilir.

Serbest Ölçü: Bu ölçüde hecelerin sayısı ya da uzunluğu

kısalığı dikkate alınmaz. 1940 sonrası Garip akımıyla birlikte

yaygınlaşmıştır.

Bilgi

Şiir: Edebiyat türlerinin en eskisi olan şiir, duygu ve düşüncelerin bir düzene bağlı olarak, etkileyici bir dille anlatılmasını amaçlar.

Şiir; nazım birimi, ölçü, ahenk ögeleri gibi bazı yapısal özellikleri ile düzyazıdan ayrılır. Bunlara şiirin biçim ögeleri denir.

Şiirin biçim ögeleri gözetilerek yazılan metinlere “manzum

metin” veya “manzume” adı verilir.

Bilgi

Ahenk Ögeleri: Şiirin belirleyici özelliği ahenkli ve coşkulu

bir dile dayanmasıdır. Bu da şiirde ölçü, uyak, redif, aliterasyon, asonans, kelime tekrarları gibi ögelerle sağlanır.

Uyak: Dize sonlarındaki yapısal ya da anlamsal ortaklık

içermeyen ses benzerliklerine denir.

a) Yarım uyak: Bir harften oluşan uyaktır. İslamiyet öncesi

Türk şiirinde ve halk şiirinde yaygın olarak kullanılır.

b) Tam Uyak: İki harften oluşan uyak türüdür.

c) Zengin Uyak: İkiden fazla harf benzerliğinden oluşan

uyak türüdür.

d) Tunç Uyak: Dize sonlarında bir sözcüğün diğer dizedeki

sözcüğün içinde yer alması ile oluşturulur.

e) Cinas Uyak: Dize sonlarında aynı sözcüğün farklı anlamlara gelecek şekilde kullanılması ile oluşturulur.

Bilgi

P:11

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiirde Biçim Ögeleri ve Şiir Türleri

Şiirler içerikleri bakımından farklı türlere ayrılır:

1. Lirik şiir: Duygu ve düşünceleri coşkulu bir dille anlatan

şiirlerdir. Gazel, şarkı, koşma, semai gibi şiirler, bu türe

örnek verilebilir.

2. Pastoral Şiir: Çoban hayatı ve kır yaşamını, doğa güzelliklerini anlatan şiirlerdir. İdil ve eglog olarak iki türü vardır.

3. Epik Şiir: Yiğitlik, kahramanlık, savaş temaları işlendiği

destan havası taşıyan şiirlerdir.

4. Didaktik Şiir: Bir düşünceyi aşılamak ya da bir konuda

öğüt, bilgi vermek yazılan şiirlerdir. Nutuk, devriye türü şiirler örnek verilebilir.

5. Satirik Şiir: Kişi, olay ya da durumları iğneleyici, alaycı bir

dille eleştiren, yer yer gülünç ögelerden de içeren şiirlerdir.

Taşlama, hiciv ve şathiyeler türün önemli örnekleridir.

Bilgi

Şiirde konu, tema ve gerçeklik: Şiir, bir düşünceyi, bir

duyguyu okura iletme amacı ile yazılır fakat şiir, konuyu kurmaca bir gerçekliğe dönüştürerek ve mecazlı söyleyişlere

dayalı bir dille ele alır.

Şiirdeki ana duyguya tema adı verilir, tema soyuttur. Temanın sınırlandırılması ile konu belirlenir. Konu daha sınırlı ve

somuttur.

Uyarı: Şiir, estetik zevk ve heyecan uyarmak için yazılır.

Şiirsel biçim ögelerine bağlı kalarak bir düşünceyi benimsetmek, öğüt vermek amacıyla yazılan metinlere manzum

hikâye adı verilir.

Bilgi

Redif: Dize sonlarında aynı anlam ve görevde kullanılan ek

ya da sözcüklerle oluşturulan ses uyumudur.

Dizelerde varsa önce redif sonra uyak belirlenir.

Uyarı: Aynı dizenin tekrarı ile oluşturulan rediflere nakarat

(kavuştak) adı verilir.

Hayat acımadı beni benden aldı

Zaman tükendi seni senden aldı

(-den aldı sesleri redif, -en sesleri tam uyaktır)

Uyarı: Dizelerde ünsüz seslerin tekrarı (aliterasyon), ünlü

seslerin tekrarı asonans ya da belirli kelimelerin tekrarı ile iç

ahenk oluşturulur.

Eylülde melül oldu soldu da lale

Bir kaküle meyletti gönül düştü bu hale

Bilgi

Şiir ve Gelenek: Şiirde, belirli bir dönem ya da kuşaklar boyunca süren belirli yaklaşımlara gelenek denir. Türk şiirinde

üç ana gelenekten söz edilebilir:

1. Halk şiiri geleneği: Halkın diline dayalı, dörtlük nazım

birimi, çoğunlukla yarım uyağın kullanıldığı şiirler kaleme alınır. Hece ölçüsü kullanılır.

2. Divan şiiri geleneği: Sanatlı ve yabancı sözcüklere sıkça

yer verilen ağır bir dil kullanılır. Edebî sanatlara ağırlık verilir.

Nazım birimi beyittir, tam ve zengin uyaklar öne çıkar.

3. Modern şiir geleneği: Günlük yaşama özgü yalın bir dil

kullanılır. Daha çok serbest ölçü kullanılır. Modern yaşama

özgü konular ve imge arayışı ön plandadır.

Bilgi

Seci (İç Kafiye): Düzyazıda kullanılan uyaktır. Divan edebiyatında süslü nesir örneklerinde ve daha sonraki dönemde

yazılan mensur şiirlerde örneklerine sıkça rastlanır.

“Ey gözlerin nuru, gönüllerin sürûru; başımızın tâcı, dil ehlinin mîrâcı

(Koyu renk ile vurgunmış sesler seci örneğidir.)

Bilgi

Ne içindeyim zamanın -a

Ne de büsbütün dışında -b

Yekpare, geniş bir anın -a

Parçalanmaz akışında -b

(Dörtlükte uyak dizilişi abab şeklinde çapraz uyak örgüsü ile

oluşturulmuştur.)

Örnek

Uyak Düzeni: Şiirde kullanılan nazım birimlerinde yer alan

uyakların diziliş biçimidir.

a) Düz uyak düzeni: Uyak dizilişleri “aaaa”, “aa bb”, “axaa”

şeklindedir.

b) Mani tipi uyak düzeni: Uyak dizilişi “aaxa” şeklindedir.

c) Çapraz uyak düzeni: Uyak dizilişi “abab” şeklindedir.

d) Sarmal uyak düzeni: Uyak dizilişi “abba” şeklindedir.

Bilgi

P:12

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiirde Biçim Ögeleri ve Şiir Türleri

4. Hece ölçüsü ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Dizelerdeki hece sayısı eşitliğine dayanan bir ölçü birimidir.

B) Türk şiirinde en çok hecenin 7’li, 8’li ve 11’li kalıpları

kullanılmıştır.

C) Ahengi artırmak amacıyla dizeler belirli yerlerden “durak” ile bölünebilir.

D) Kullanılan duraklar kelimeleri bölebilir.

E) İslamiyet öncesi Türk şiirinin belirleyici özelliklerinden

biridir.

5. Aruz ölçüsü ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi

yanlıştır?

A) Daha çok divan edebiyatında kullanılır.

B) Aruzla yazılan ilk Türk eseri Kutadgu Bilig’dir.

C) Dize sonlarında yer alan heceler daima kısa(açık) hece

kabul edilir.

D) Hecelerin uzunluk ve kısalıkları temeline dayanan bir

ölçü türüdür.

E) Aruz kalıbını oluşturan “fâilâtün, fâilün, mef’ûlü, mefâilün vb.” vezin parçalarından her birine tef’ile adı verilir.

6. Nazım (şiir) şeklinde yazılan hikâyelere ---- denir. Bu eserlerde öğreticilik ve öğüt verme amacı ön plandadır. ---- ve

Tevfik Fikret, bu türün önemli temsilcileridir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) kaside – Ziya Paşa

B) mensur şiir – Halit Ziya Uşaklıgil

C) fabl – Şinasi

D) öz şiir – Yahya Kemal Beyatlı

E) manzum hikâye – Mehmet Akif Ersoy

1. I. Şairler, konudan çok söyleme biçimine (üsluba) önem

verir.

II. Nazım biçimleri genelde Arap ve İran şiirlerinden

alınmıştır.

III. Yaygın olarak hece ölçüsü kullanılmıştır.

Numaralanmış olarak verilen açıklamalardan hangisi

halk şiiri geleneğine ait değildir?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I - II

D) I - III  E) II - III 

2. Aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Şiir, okurun içinde bulunduğu şartlara göre yeni anlamlar kazanır.

B) Edebî metinde konunun soyut nitelikli olmasına karşılık, tema somut özellikler gösterir.

C) Modern şiir geleneğinde ölçü, kafiye, redif, nazım birimi gibi unsurlar önemsenmez.

D) Halk şiiri geleneği usta-çırak ilişkisiyle bugüne kadar

gelmiştir.

E) Şiirde çok anlamlılık ve imge ağır basarken manzumede sözcükler genellikle gerçek anlamında kullanılır.

3. Ölçü, uyak gibi belirli yapı unsurları gözetilerek oluşturulmuş metinlere ---- ya da şiir denir. Bu metinleri oluşturan

mısra kümelerine ise ---- adı verilir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) nazım – nazım birimi

B) nazire – nazım biçimi

C) musammat – durak

D) mensûre – beyit

E) bent – manzume

P:13

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiirde Biçim Ögeleri ve Şiir Türleri

9. Bakışlar saçılsın kirpiğinizden

Kayan yıldızlar gibi geceki izden

Etekler içinde naz eden dizden

Üzülsün bu deli gönlüm üzülsün

Bu dörtlükle ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?

A) 11’li hece ölçüsüyle yazılmıştır.

B) Bütün dizelerde 6+5 şeklinde durak vardır.

C) Nazım birimi 4’lüktür.

D) 2. ve 3. dizeler arasında tunç uyak kullanılmıştır.

E) Düz uyak düzeni kullanılmıştır.

10. Beni içerine aldın dağ gibi

Doldun gözlerime bir rüya gibi

Ben de güneş gibi, yüce dağ gibi

İçinde kaybolsam yayla dumanı

Bu dörtlük, içerik açısından aşağıdaki şiir türlerinden

hangisine örnek verilebilir?

A) Epik     B) Satirik

C) Lirik     D) Didaktik

E) Pastoral

11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde dramatik şiirin tanımına yer verilmiştir?

A) Ayrılık, özlem, aşk gibi konuların coşkulu ve duygusal

bir dille anlatıldığı şiirlerdir.

B) Bir kişi, olay veya durumun; iğneleyici ve alaylı ifadelerle eleştirildiği şiirlerdir.

C) Yiğitlik, kahramanlık, savaş gibi konuların işlendiği, gür

sesli, destansı şiirlerdir.

D) Konuyu okuyucunun gözünde canlandırabilen, manzum tiyatro eserlerinin kaleme alındığı şiirlerdir.

E) Kır, çoban hayatını, tabiat güzelliklerini tanıtıp sevdirmek amacı taşıyan şiirlerdir.

7. Tam otların sarardığı zamanlar

Yere yüzükoyun uzanıyorum

Toprakta bir telâş, bir telâş

Karıncalar öteden beri dostum.

Ellerime hanım böcekleri konuyor

Ne şeker şey onlar!

Uç böcek, uç böcek diyorum

Uçuyorlar

Bu dizelerde aşağıdaki şiir türlerinden hangisine özgü

nitelikler ağır basmaktadır?

A) Pastoral     B) Lirik

C) Epik     D) Didaktik

E) Dramatik

8. Eller, eteklerde, baygın düşmüş bir ara

Eller, sarılmış demir parmaklıklara

Aşağıdakilerden hangisinde kullanılan uyak türü yukarıda verilen beyittekiyle aynıdır?

A) Alıştır kendini her şey biter ve gömülür

Ve nice yazlardan sonra kuğu da ölür

B) Ben yaşamıyor gibi yaşamıyor gibi yaşıyorum

Ben aşkı göğsümde kurşun gibi taşıyorum

C) İlk sevgiye benzeyen ilk acı, ilk ayrılık

Yüreğimin yaktığı ateşle hava ılık

D) Zannetme ki şöyle böyle bir söz

Gel sen dahi söyle böyle bir söz

E) Sevdiğim eller bir kadının elleridir

Sımsıcak dokunuşlarının elleridir

P:14

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiirde Biçim Ögeleri ve Şiir Türleri

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. Aruz ölçüsü ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi

yanlıştır?

A) Türk edebiyatının hemen her döneminde kullanılmış,

millî nitelikler taşıyan bir ölçü biçimidir.

B) Ünüz ile biten heceler kapalı, ünlü ile biten heceler açık

hece olarak değerlendirilir.

C) Mısralarda ahenk aracı olarak uygulanan duraklar

(tef’ileler) kelimeleri bölebilir.

D) Dize sonlarında yer alan heceler daima kapalı hece kabul edilir.

E) Bir aruz kusuru olan zihaf, aruz kalıbına uydurmak için

uzun heceyi kısa okumaya denir.

5. Mısra sonlarında görev ve anlam yönünden aynı olan ögelerdeki ses benzerliğine ----, anlam ve görev benzerliği olmayan ses uyumlarına ---- denir.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) asonans – redif

B) cinas – redif

C) redif – uyak

D) uyak – aliterasyon

E) akrostiş – uyak

6. Aşağıdaki dizelerin hangisinde redif yoktur?

A) Çiziyorum havaya dünyamı bir çiçekle

Ve hayran bakıyorum bu rüya gibi şekle

B) Mezarda ölü gibi yalnız kaldım odamda

Yanan alnım duvarda, sönen gözlerim camda

C) Bir bakış ki kudreti hiç bir lisan da yoktur

Bir bakış ki bazen şifa, bazen zehirli oktur

D) Önce deniz yaşlı bir güzelliktir bulut örtünür

Sonra sokak lambaları daha solgun görünür

E) Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli

Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli

1. Ömrün gecesinde sükun, aydınlık

Boşanan bir seldi avuçlarından

Bir masal meyvası gibi paylaştık

Mehtabı kırılmış dal uçlarından

Bu dörtlükle ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?

A) Nazım birimi 4’lüktür.

B) Manzum hikâyeden alınmıştır.

C) 11’li hece ölçüsüyle yazılmıştır.

D) Bütün dizelerde 6+5 şeklinde durak vardır.

E) Çapraz uyak düzeni kullanılmıştır.

2. Derinden derine ırmaklar ağlar

Uzaktan uzağa çoban çeşmesi

Ey suyun sesinden anlayan bağlar

Ne söyler şu dağa çoban çeşmesi

Bu dörtlükle ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?

A) Nazım birimi 4’lüktür.

B) Bütün dizelerde 6+5 şeklinde durak vardır.

C) Çapraz uyak düzeni kullanılmıştır.

D) 1. ve 3. dizeler arasında zengin uyak vardır.

E) 2. ve 4. dizeler arasında uyak yoktur, sadece redife yer

verilmiştir.

3. Aşağıdakilerden hangisi şiirin ahenk ögelerinden biri

değildir?

A) Ölçü B) Aliterasyon C) Redif

D) Tema E) Kelime tekrarı

P:15

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiirde Biçim Ögeleri ve Şiir Türleri

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

10. Aşağıdaki dizelerin hangisinde yarım uyak kullanılmıştır?

A) Pir Sultan Abdal´ım dünya durulmaz

Gitti giden ömür geri dönülmez

B) Benim uzun boylu servi çınarım

Yüreğime bir od düştü yanarım

C) Pir Sultan’ım katı yüksek uçarsın

Selamsız sabahsız gelir geçersin

D) Pir Sultan Abdal’ım ey Hızır Paşa

Gör ki neler gelir sağ olan başa

E) Söylersin de söz içinde şaşmazsın

Helâli haramı yersin seçmezsin

11. Yılların yücesinden şöyle bir seyran edelim

Bir avuç toprağıma çöreklenmek için

Yürümüş selamsız sabahsız

Destursuz girmiş memleketime

Yedi çeşit frenk askeri

Uğursuz bir hava çökmüş

Üstüne memleketimin

Bu dizeler, içerik açısından aşağıdaki şiir türlerinden

hangisine örnek verilebilir?

A) Epik     B) Pastoral

C) Lirik     D) Didaktik

E) Satirik

12. Hem dünyada en birinci borç değil mi her kula

Bir tohumu fidan yapmak, fidanı da bir orman

Eğer böyle olmasaydı ne kalırdı oğula

“Mirasımı artır” diye öğüt veren atadan

Bu dörtlük, içerik açısından aşağıdaki şiir türlerinden

hangisine örnek verilebilir?

A) Epik     B) Satirik

C) Lirik     D) Didaktik

E) Pastoral

7. Aşağıdaki dizelerin hangisinde cinaslı uyak kullanılmıştır?

A) Sen sabahlar ve şafaklar kadar güzelsin

Sen ülkemin yaz geceleri gibisin

B) Biz haber etmeden haberimizi alırsın

Yedi yıllık yoldan kuş kanadıyla gelirsin

C) O, beyaz bir kuştu, ak kanatlıydı

Yel gibi dağları aşan atlıydı

D) Onlardı en ziyade ağlayan için için

Bu hâli nihayete erdirebilmek için

E) Yüz yüze getirmez bizi asırlar

Meydana vurulsun saklanan sırlar

8. Aşağıdaki dizelerin hangisinde farklı bir uyak kullanılmıştır?

A) Eyvah bu bâzîçede bizler yine yandık

Zîra ki ziyan ortada bilmem ne kazandık

B) Cihân-ârâ cihân içredür ârâyı bilmezler

O mâhiler ki deryâ içredür deryâyı bilmezler

C) Arz-ı hâl etmeye câna seni tenhâ bulamam,

Seni tenhâ bulıcak kendimi aslâ bulamam.

D) Dostum âlem seninçün ger olur düşmen bana

Gam degil zira yetersin dost ancak sen bana

E) Gitdün ammâ kodun hasret ile cânı bile

İstemem sensiz olan sohbet-i yârânı bile

9. Acep ahir zaman oldu gaziler

Büyük küçük birbirini beğenmez

Her mümin münafık cennet arzular

Tanrı nasip ettiğini beğenmez

Bu dörtlük, içerik açısından aşağıdaki şiir türlerinden

hangisine örnek verilebilir?

A) Epik     B) Satirik

C) Lirik     D) Didaktik

E) Pastoral

P:16

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiirde Biçim Ögeleri ve Şiir Türleri

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

3. Aşağıdaki dörtlüklerin hangisinde sarmal uyak düzeni

kullanılmıştır?

A) Hayal deryasına ben bazı bazı

Dalmasam bir türlü dalsam bir türlü

Derdime âşina olan bu sazı

Çalmasam bir türlü çalsam bir türlü

B) Seni beklemekle geçse de ömrüm

Şu fani dünyada kalmasa günüm

Senden uzakta ölürsem bir gün

Ahirette seni bekleyeceğim

C) Derin sularında bu ayna her an

Sizden bir parıltı aksettirecek

Kâh çıplak bir omuz sessiz düşecek

Eriyen bir kuğu beyazlığından

D) Suratımda her suç bir ayrı imza

Benmişim kendime en büyük ceza

Ey dipsiz berraklık, ulvi mahkeme

Acı, hapsettiğin sefil gölgeme

E) Tohum saç, bitmezse toprak utansın

Hedefe varmayan mızrak utansın

Hey gidi küheylan, koşmana bak sen

Çatlarsan, doğuran kısrak utansın

4. Kış günleri trenlerle geçtin mi uzak köylerden

Gördün mü dehşetini, tipinin karın

Çektin mi hiç acısını istasyonlarda

Tandır ekmeği satan, yumurta satan

Yarı çıplak çocukların

Bu dörtlük, içerik açısından aşağıdaki şiir türlerinden

hangisine örnek verilebilir?

A) Lirik     B) Pastoral

C) Epik     D) Didaktik

E) Satirik

1. Dalga dalga hücum edip pişmanlıklar

Unutuşun o tunç kapısını zorlar

Ve ruh, atılan oklarla delik deşik

İşte, doğduğun eski evdesin birden

Yolunu gözlüyor lamba ve merdiven

Susmuş ninnilerle gıcırdıyor beşik

Ve cümle yitikler, mağluplar, mahzunlar

Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Hece ölçüsüyle yazılmıştır.

B) Redife yer verilmiştir.

C) Farklı uyak türleri kullanılmıştır.

D) İmgelere dayalı bir anlatım vardır.

E) Epik şiire özgü nitelikler içermektedir.

2. I

Bir şirin şivekâr aklımı aldı

Melek midir huri midir yâr mıdır

Vücudum şehrine velvele saldı

Figan mıdır feryat mıdır zâr mıdır

II

Gönül bir beladır sana düşerse

Beni ferdalara salma sevdiğim

Mah yüzünü görüp aklım şaşarsa

Bana deli deyi gülme sevdiğim

Aşağıdakilerden hangisi, numaralanmış bu dörtlüklerin ortak özelliklerinden biri değildir?

A) Redife yer verilmesi

B) Yarım kafiyenin kullanılması

C) Hece vezniyle yazılması

D) Söz sanatlarından faydalanılması

E) Yalın bir söyleyiş tercih edilmesi

P:17

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiirde Biçim Ögeleri ve Şiir Türleri

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

5. Şairin şiirini yazdığı dönemde hâkim olan düşünce sistemine ---- denir. Her şiirde az ya da çok, şiirin yazıldığı

dönemdeki kültürün, insanlar arasındaki ilişkilerin, sosyal

ve siyasal olayların, inanç sisteminin, sürdürülen yaşam

biçiminin, dönemin sanat zevkinin vb. etkisi vardır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) yapı ögeleri B) zihniyet C) tema

D) gelenek E) estetik

6. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi “tunç uyağa” aittir?

A) Dize sonlarında, görev ve anlamları aynı olan ek ya da

kelime benzerlikleridir.

B) Düzyazı türü metinlerde cümle içinde veya sonlarında

görülen ses tekrarlarıdır.

C) Dize sonlarında anlam ve görevleri farklı olan ses

benzerlikleridir.

D) Yazılış ya da söylenişleri aynı fakat anlamları farklı

sözcüklerle oluşturulan uyak türüdür.

E) Sözcüklerden birinin, diğer sözcüğün içinde tam olarak

yer almasıyla oluşan uyak türüdür.

7. Biliyorum gölgede senin uyuduğunu

Bir deniz mağarası kadar kuytu ve serin

Yukarıdaki dizelerle,

I. bu ağır öğle sonu

II. yumulmuş kirpiklerin

III. nazların âleminde

IV. yüzünde bir tebessüm

sözlerinin tümü kullanılarak çapraz kafiye düzeninde

anlamlı bir dörtlük kurulmak istenirse aşağıdaki kullanımlardan hangisi son iki dizeyi oluşturur?

A) I - II

IV - III

B) III - II

IV - I

C) IV - I

III - II

D) IV - II

III - I

E) III - I

II - IV

8. Yıkmış çadırların göç etmiş Leylâ

Vardım ki boş kalmış yâr otakları

Dağı mesken etmiş biçare Mecnûn

Akıtmış gözünden kan ırmakları

Bu dörtlükle ilgili aşağıdakilerin hangisi söylenemez?

A) 6 + 5 şeklinde durak kullanılarak yazıldığı

B) Lirik şiire örnek olduğu

C) Sarmal kafiye düzeninde olduğu

D) Birden fazla edebî sanata yer verildiği

E) Rediften yararlanıldığı

9. Aşağıdaki dörtlüklerin hangisinde farklı uyak türleri bir

arada kullanılmıştır?

A) Güneş çekildi demin,

Doğdu bir renk akşamı.

Bu, bütün günlerimin,

İçime denk akşamı

B) Efendi! Yan gözle hor bakma bana

Senin baban kadar benim yaşım var

Belki tuhaf gelir şu halim sana

Geçinmek uğrunda çok savaşım var

C) Ben seni ağlattım, hem çok ağlattım

Çünkü infiâlin şi’re bedeldi

Bir kadın ağlatmak zevkini tattım

Bu bende bir çılgın, hain emeldi

D) Uçun kuşlar uçun doğduğum yere

Şimdi dağlarında mor sümbül vardır

Ormanlar koynunda bir serin dere

Dikenler içinde sarı gül vardır

E) Bir uzun sefere çıktı, diyorlar

Gemiyi gören var mı, hani deniz

Sen gittin, soframız oldu târumar

Doğan günü yadırgıyor hâlimiz

P:18

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası ŞİİR DİLİ VE SÖZ SANATLARI-1 3

Cinas: Yazılışları ve söylenişleri aynı, anlamları farklı olan

sözcük ya da sözcük gruplarını bir arada kullanmaya denir.

Her nefeste işledim ben bir günâh

Bir günâh için demedim bir gün âh

Dönülmez akşamın ufkundayız. Vakit çok geç;

Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!

Uyarı

Teşbih (Benzetme): Bir varlığı belirli bir yönden kendinden

daha güçlü bir varlığa benzetmektir.

Benzetmenin dört ögesi vardır: Benzeyen, kendisine benzetilen, benzetme yönü ve benzetme edatı.

(İnci gibi parlak dişleri vardı.)

Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik

Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik

Teşbihibeliğ (Yalın benzetme): Teşbihin ana ögeleri olan

benzeyen ve kendisine benzetilen ile yapılır.

Kömür gözlüm sende sevda ne arar?

Bilgi

Teşhis (Kişileştirme): İnsana ait özelliklerin diğer varlıklara

yüklenmesidir. (Kişileştirmede, benzetme çoğu zaman kapalı istiare biçiminde gerçekleştirilir.)

Renkler başkalaştı gün ortasında

Koyu bir karanlık öptü denizi

Çukurova bayramlığın giyerken

Çıplaklığın üzerinden soyarken

Bilgi

İstiare (Eğretileme): Teşbihin ana ögelerinden sadece biri

ile yapılır. Açık ve kapalı istiare olmak üzere iki çeşidi vardır.

a) Açık istiare: Benzetme, sadece kendisine benzetilen ile

yapılır. Benzeyene yer verilmez.

Bir ateş düştü canıma / Yanarım kimseler bilmez.

Yüce dağ başında siyah tül vardır

b) Kapalı istiare: Benzeyen ve benzetme yönü kullanılarak

yapılır, kendisine benzetilene yer verilmez.

Yüce dağların başında / Salkım salkım olan bulut

Siyah selvi divan durur / Başucunda bütün gece

Bilgi

Mecazımürsel (ad aktarması): Benzetme amacı gütmeden, bir sözcüğün iç-dış, parça-bütün, kişi-yer, yazar-eser

vb. bir ilişki gözetilerek başka bir sözcük yerine kullanılmasına denir.

Zihnim bu şehirden, bu devirden çok uzakta,

Tanbûri Cemil Bey çalıyor eski plâkta.

Ah efendi bize karşı İstanbul

Neden böyle bir yalçın taş gibi

Bilgi

Şiir Dili ve Edebî Sanatlar: Şiirsel metinler, sözcüklere

sözlük anlamlarının dışında yeni anlamlar katar, onları çağrışımsal özelliklerini öne çıkaracak şekilde kullanır.

Şiir dili, şairinin imgelem gücünden beslenir ve özgün imgelerle kendini ortaya koyar.

İmge: Bir duygu ya da düşünceyi dış dünyadaki varlıklarla

mecaz ilişkiler geliştirerek çarpıcı bir dille, benzetmelerle

anlatmaktır. İmgenin olduğu yerde mutlaka mecazlı söyleyiş

vardır.

Güvercin bakışlı sessizlik bile

Çınlıyor bir sonsuz devam vehmiyle.

Bilgi

Temsili istiare: Bir şiirin bütününde bir varlık ya da kavram

istiare yapılarak anlatılır. (Yahya Kemal Beyatlı’nın Sessiz

Gemi, Faruk Nafiz Çamlıbel’in At şiirleri örneklerinde olduğu

gibi.).

UYARI

P:19

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiir Dili ve Söz Sanatları-1

Sehlimümteni: Söylenmesi kolay görülen ama benzeri yapılmak istendiğinde güçlüğü ortaya çıkan söyleyişlere denir.

Bu tür sözler sade ve derin anlamlıdırlar.

Beni bende demen bende değilim

Bir ben vardır bende benden içeri

Kim demiş ki çocuk küçük bir şeydir

Bir çocuk belki en büyük bir şeydir

Bilgi

Tenasüp (Uygunluk): Anlamca birbiriyle ilgili sözcüklerin

bir arada kullanılmasına denir.

Tenasüp oldukça yaygın bir sanattır.

Geldi çattı en son ölmek

Ne bir yemiş, ne bir çiçek

Yanıyor güneşte petek

Bütün bal arıda kaldı

Bilgi

Hüsnitalil: Bir olayı gerçek nedeninin dışında daha güzel,

estetik ve hayali bir nedene bağlayarak açıklama sanatıdır.

Hüsnütalilde amaç güzel, iyi bir nedenden çok doğal olayın,

orijinal bir söyleyişle başka bir nedene bağlanmasıdır.

Güzel şeyler düşünelim diye

Yemyeşil oluvermiş ağaçlar

Bir an önce görülsün diye Akdeniz,

Toroslarda ağaçlar hep çocuk kalır.

Bilgi

İntak (Konuşturma): İnsan dışındaki varlıkları konuşturulmasıdır.

İntak sanatı varsa kişileştirme de vardır ancak her kişleştirme intak demek değildir.

İntak sanatında mutlaka bu varlıklara ait bir kelime, söz olmadır.

Küçük bir çeşmeyim yurdumun

Unutulmuş bir dağında

Hiç kesilmeyecek suyum

Yıldızların aydınlığında.

Bilgi

Mübalağa (Abartma): Bir özelliğin ya da durumun olduğundan daha çok ya da daha az gösterilmesidir.

Ben ki, toz kanatlı bir kelebeğim

Minicik gövdeme yüklü Kafdağı

Bir ah çeksem dağı, taşı eritir

Gözüm yaşı değirmeni yürütür.

Bilgi

İrsalimesel: Anlatıma güç kazandırmak amacıyla şiirde;

atasözü, özdeyiş ya da iyi bilinen bir sözü kullanmaya denir.

Ehl-i dillerde bu mesel anılır

Kim ki çok söyler ise çok yanılır

Allah’a sığın şahs-ı halimin gazabından

Zira yumuşak huylu atın çiftesi pektir

Bilgi

P:20

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiir Dili ve Söz Sanatları-1

4. Bir fazla tabak, sofrayı bir dağ gibi ezdi. “Tabak” sözüyle,

o tabaktan yemek yiyen kişi kastedilerek “mecazımürsel”

yapılmıştır.

Aşağıdaki dizelerin hangisinde mecazımürsel sanatına

yer verilmiştir?

A) Ey nâz u işve velvele-i şân olan sana

Ömrünce mest olur nice hayrân olan sana

B) Ey gül sükûta varmağı emreyle bülbüle,

Gülşende mest-i zevk olan ahbâb uyanmasın

C) Lebin letâfeti söylense goncenin sözü yok

Sözün halâveti anılsa şekkerin tuzu yok

D) Vurulup tertemiz alnından uzanmış yatıyor

Bir hilâl uğruna ya Rab ne güneşler batıyor

E) Göz gördü gönül sevdi seni ey yüzü mâhım

Kurbânın olam var mı benim bunda günâhım

5. Bizimkiler ışığa gem vurur da binerler

Yerden göğe çıkmazlar, gökten yere inerler

Bu dizelerde şair, ışığı bir ata benzetmiş ancak “at” sözcüğünü kullanmayıp onun yerine “gem vurma” sözünü kullanmıştır.

Aşağıdaki dizelerin hangisinde yukarıda açıklaması ile

birlikte örneklenen edebî sanata yer verilmiştir?

A) Seni Kisra’ya adalette muadil tutsam

Fazladır sende olan devlet ü din ü iman

B) Dağda şahin bakışlı bir duhter

Gezer ahu gibi tevahhuş ile

C) Gökyüzü bir sonsuz rüya denizi

Besleyen onlardır düşlerimizi

D) Açınca yelkeni, hiç bakma, oynasın varsın

Kayık, çocuk gibidir; oynuyor mu kaydetme

E) Yaldızlı perçemlerin ıslandıkça uzuyor

Yalnızlık damla damla şakağından sızıyor

1. Çünkü düştüm ol güruhlar içine

Dışı nedir bilemedim içi ne

Bu dizelerdeki edebî sanat aşağıdakilerden hangisidir?

A) Teşhis B) Tevriye C) Cinas

D) Mecazımürsel E) İntak

2. Hüsnütalil, anlatıma güzellik vermek için bir olayı hayalî ve

gerçek nedenden daha güzel bir nedene bağlama sanatıdır.

Aşağıdakilerin hangisinde bu açıklamaya uygun bir

edebî sanat kullanılmıştır?

A) Vatan yolunda feda-yı hayat eden, ölmez

Kadınlar ağlamayın, çünkü her giden ölmez

B) Piş ü peşinde şevk ile mest olup gider

Gölgen de sana bencileyin müptela mıdır?

C) Ne zaman yolda bir hana rastlasam, irkilirim

Çünkü sizde gizlenen dertleri ben bilirim

D) Dolu rüzgârla çıkıp ufka giden yelkenli

Gidişin seçtiğin akşam saatinden belli

E) Zülfün altında ruhun üstünde halin dil-bera

Gül döşenmiş sümbül örtünmüş Habeş sultanıdır

3. İrsalimesel; bir fikri, konu ile ilgili atasözü veya tanınmış bir

sözle aydınlatma, örneklendirme sanatıdır.

Aşağıdakilerin hangisinde bu açıklamaya uygun bir

edebi sanat kullanılmıştır?

A) Geçtikçe bembeyaz giyinenler üçer beşer

Anladım ki ahiret denilen yerdedir beşer

B) Allah’a sığın şahs-ı halimin gazabından

Zira “Yumuşak huylu atın çiftesi pektir.”

C) Artık demir almak günü gelmişse zamandan

Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan

D) Merhaba, hoş geldin ey ruh-ı revanım merhaba

Ey seker-Ieb yar-i şirin lamekânım merhaba

E) Kahr u cefâna artururam mihr ile vefâ

Gül nâz itse bülbülün işi niyâzdur

P:21

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiir Dili ve Söz Sanatları-1

9. Bir ah çeksem dağı taşı eritir

Gözüm yaşı değirmeni yürütür

Bu hasretlik beni dahi çürütür

Bana sıla da bir, gurbet il de bir

Bu dörtlükteki en belirgin sanat aşağıdakilerden hangisidir?

A) Mübalağa B) Telmih C) Teşbih

D) Teşhis E) Tecahüliarif

10. I. Çağır Karac’oğlan çağır

II. Taş düştüğü yerde ağır

III. Gönül sevdiğinden soğur

IV. Görülmeyi görülmeyi

Bu dörtlüğün ikinci dizesinde yapılan edebî sanat aşağıdakilerden hangisidir?

A) Tezat B) İrsalimesel C) Mübalağa

D) Mecazımürsel E) İntak

11. Akıl ersin, ermesin sevdama

Senden yanayım, dedi yeşeren dal senden yana

Bu şiirin ikinci dizesindeki edebî sanat aşağıdakilerin

hangisinde vardır?

A) Kaç yanık yolcuya soğuk su verdi.

Değdi kaç dudağa çoban çeşmesi

B) Bir yağmur başlar ya inceden ince

Bak o zaman topraktaki sevince.

C) Ahde vefâyı va’d-i tehî sanmasın ki dost

Gözden ırağ olunca gönülden ırağ olur

D) Kardaşına kuyu kazarsa kişi

Kuyuya düşmek olur anın işi

E) Bir çeşmeyim yurdumun unutulmuş bir dağında

Hiç kesilmeyecek suyum yıldızların aydınlığında

6. Bir çocuk ruhu kadar şimdi münevver, lekesiz

Uyuyor mai deniz

Aşağıdakilerin hangisinde bu dizelerdekine benzer bir

edebî sanata yer verilmemiştir?

A) Dağda şahin bakışlı bir duhter

Gezer ahu gibi tevahhuş ile

B) Coştukça böyle sel gibi bağrında hisleri

Bir gün başında kalmayacaktır seyisleri

C) Şuh Şirin’ler yüzünden dağ delen Ferhat’lar

Aslıhan’lardan yanan Âşık Kerem’ler görmüşüz

D) Sevincinden ağlayan, gülen, haykıran rüzgâr

Kalplere sevinç, umut ve inanç getiriyor

E) Deniz dışarda uzun sayhalarla bir hırçın

Kadın gürültüsü neşreyliyordu ortalığa

7. Akşam rüzgârları der ki Ali’ye

Gözler ileriye, gönül geriye

Sanki köydekiler görünsün diye

Tepeler alçalır, dereler dolar

Bu beyitte aşağıdaki edebi sanatlardan hangileri kullanılmıştır?

A) Tevriye – Teşhis – Tariz

B) Telmih – İntak – Teşhis

C) Teşbih – Teşhis – Tecahüliarif

D) Teşhis – İntak – Hüsnütalil

E) Mecazımürsel – İntak – Tevriye

8. Bu diyarda ecdadımın izi var

Cennet diye dahilerin sözü var

Her taşında efsanevi yazı var

Mirası başkadır Anadolu’mun

Bu dörtlüğün ilk dizesinde yapılan edebî sanat aşağıdakilerden hangisidir?

A) Teşbih B) Tevriye C) Teşhist

D) Mecazımürsel E) İntak

P:22

5

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiir Dili ve Söz Sanatları-1

4. Derdim nice bir sînede pinhân ederim ben

Bir âh ile bu âlemi vîrân ederim ben

Bu beyitin ikinci dizesinde yapılan edebî sanat aşağıdakilerden hangisidir?

A) İstiare B) Tevriye C) Mübalağa

D) Mecazımürsel E) İntak

5. Benzetme amacı olmaksızın bir sözün, başka bir söz yerine kullanılmasına mecazımürsel denir. Mecazımürsele

düz değişmece de denmektedir.

Aşağıdakilerin hangisinde bu açıklamaya uygun bir

edebî sanat kullanılmamıştır?

A) Güç belâ bir bilet aldım gişeden

Yolculuk başladı Haydarpaşa’dan

B) Uzun bir yolculuktan sonra İncesu’daydık,

Bir handa, yorgun argın, tatlı bir uykudaydık.

C) Kalem, baharı bu tasvîr-i sâde-nakşıyla

Hulâsâ eylemek ister; ve nâgehân peydâ ?

D) Hayır, güneşlere toprak ve hakka taşlar atan

Çocukların onu görmez…Dövün zavallı vatan

E) İçinde saklayarak sûziş-i felâketini

Yabancı gözlere göstermesin sefâletini

6. Yazılış ve söylenişi aynı, anlamları farklı iki sözcüğü bir

arada kullanmaya cinas denir.

Aşağıdaki dizelerin hangisinde cinas yoktur?

A) Şah verdi, filiz sürdü sinemde yara dalı

Şu cihanda gülmedim yaradan yaradalı

B) Kısmetindir gezdiren yer yer seni

Arsa çıksan akıbet yer yer seni

C) Eyleme vaktini zayi,

Deme kış yaz, oku yaz

D) Müzeyyen oldu reyahin bezendi bağ-i çemen

Meğer ki bağa haber geldi yardan bu gece

E) Ela gözün niçe kim âlâ başlar

Ayahlara düşer yolunda başlar

1. (I) Ali Akif Sivrikaya’nın ilk kitabı olan bu eser, birbirini tamamlayan yirmi iki öyküden oluşuyor. (II) Bir salkım üzümün taneleri gibi her hikâye peşinden gelenle mükemmel

bir bütünlük kuruyor. (III) Doğanın şahitliğinde yazılmış

metinler kekik kokusunu odamıza taşıyan geniş bir pencere açıyor Ege’ye. (IV) Titizlikle işlenmiş dili, nesre can

katan şiir damarı, kültürümüze ait özgün motiflerin zenginliği bu öyküleri, bir ilk kitap olmaktan ileri taşıyor. (V) Yazar,

her hikâyede, dikkatli ve meraklı bakışıyla yaşamın içinde

tanıklık ettiği değerlerimizi yeniden hatırlatıyor bize.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangilerinde

sanatlıca bir söyleyiş yoktur?

A) I. ve IV. B) I. ve V. C) II. ve III.

D) III. ve IV. E) IV. ve V.

2. Ey Fuzûlî ol sanem figânına rahm eylemez

Taşa benzer bağrı te’sîr eylemez figân ona

Bu beyitteki altı çizili sözcükte aşağıdaki söz sanatlarından hangisi vardır?

A) İstiare B) Tevriye C) Teşhis

D) Mecazımürsel E) Hüsnütalil

3. Yine bahar geldi bülbül sesinden

Seda verip seslendi mi yaylalar

Çevre yanın lale sümbül bürümüş

Gelin olup süslendi mi yaylalar

Bu dizelerde yer verilen en belirgin sanat aşağıdakilerden hangisidir?

A) Kinaye B) İrsalimesel C) Tezat

D) Mübalağa E) Tenasüp

P:23

6

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiir Dili ve Söz Sanatları-1

10. Şark işinden ferâceler, şallar

Akıyor dalga dalga şimdi kıra

Bu dizelerde anlamın bütünü gözetildiğinde en belirgin sanat aşağıdakilerden hangisidir?

A) Mecazımürsel B) Mübalağa C) Teşhis

D) Telmih E) Tecahüliarif

11. Şiirin en önemli unsurlarından biri de söz sanatlarıdır.

Edebî sanatlar, dizelere çağrışım zenginliği ve çok boyutluluk katar.

Buna göre aşağıdakilerden hangisinin, çağrışım yönünden zengin olduğu söylenemez?

A) İzmir’in denizleri koskocaman

Çocuklar uzatır ayaklarını denize

B) Ruhum başucunda beklerken seni

Geceler uzuyor bir asır kadar

C) Bir ölüm meltemi halinde eserken nefesin

Ömrü bir dal gibi biçarelerin sallanıyor

D) Ağaçlar mükedder yapraklar sarı

Bu bahar mevsimi kıştan neşesiz

E) Başımda yokluk denen rüzgâr uğuldamakta

Kireçli bir toprağa dikili bir ağacım

12. Yanında anan olsa gene ömrün bahardı

Sana dar günlerinde açık bir kucak vardı

Bu dizelerdeki altı çizili sözcükte yer alan edebî sanat

aşağıdakilerin hangisinde doğru olarak açıklanmıştır?

A) Benzetme amacı güdülerek bir sözcük başka bir sözcük

yerine kullanılmıştır.

B) İnsana özgü bir durum, davranış insan dışı varlıklara

aktarılarak etkileyici bir söyleyiş amaçlanmıştır.

C) Bir sözcük mecaz anlamı kastedilerek hem gerçek hem

de mecaz anlamını akla getirecek şekilde kullanılmıştır.

D) Bir sözcük benzetme amacı olmadan, belirli bir ilgi

gözetilerek başka bir sözcük yerine kullanılmıştır.

E) Bir durum, anlatımı etkili kılmak amacıyla olduğundan

çok daha küçük gösterilerek abartılarak verilmiştir.

7. Aşağıdaki dizelerin hangisinde farklı bir sanat kullanılmıştır?

A) Kalbin bir aynadır her ızdıraba

Ve âşık kendini orada seyreder

B) Ellerde dolaşan kadehler gibi

Yıllarca boşaldın, doldun ey gönül

C) Çıplak tabiatın orta yerinde

Geniş bir yaylının ot minderinde

D) Sabahleyin uyandırır herkesi

Bizim horoz köyün şaşmaz saati

E) Bir sonbahar akşamı… Sahillerdeyim

Gamlı bir heykel gibi kayalarla ben

8. Aşağıdaki dizelerin hangisinde bütün ögeleri bir arada

verilmiş bir teşbih sanatı kullanılmıştır?

A) Aynı sâhilde durup daldığımız aynı gurup

Sana bir saksı çiçektir bana bir kan çanağı

B) Yârin dudağından getirilmiş

Bir katre alevdir bu karanfil

C) Ellerim bir kanat gibi titrekti

Tutmasam gözümden yaş inecekti

D) Ve ipek bir halıya benzeyen toprak

Bu cehennem, bu cennet bizim

E) Ölümdür bekleriz hükmü

Dünya bir duruşmadır sürer

9. Bir cep telefonu reklamında müşterilerin dikkatini daha çok

çekebilmek için “Fark edilemeyecek kadar ince / Gizlenemeyecek kadar parlak” özleri sloganlaştırılmıştır. Dolayısıyla bu reklamda ---- sanatı yapılmıştır.

. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Kinaye B) Tezat C) İstiare

D) Mübalağa E) Tariz

P:24

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiir Dili ve Söz Sanatları-1

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

4. Fikr itmededür heybetini beyt-i Hudâ’nun

Bîhûde degil titredügi kıble-nümânun

Bu beyitte, doğal bir durum olan kıble-nümâ’nın (pusula)

ibresinin titremesi, onun Kabe’nin ululuğunu ve heybetini

düşünerek dehşete kapılmış olması gibi tamamen hayalî

bir nedene bağlanmaktadır. Dolayısıyla bu beyitte ---- sanatına yer verilmiştir.

Bu dizelerdeki en belirgin sanat aşağıdakilerden hangisidir?

A) irsalimesel B) kinaye C) hüsnütalilh

D) telmih E) sehlimümteni

5. Siyah kanatlarını batıya açtı kuşlar

Benden sana haberdir bu çığlıklı uçuşlar

Dereler ardın sıra akmağa koyulmuşlar

Arıyor batan güneş seni dağlar ardında

Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Düz uyak düzeni kullanılmıştır.

B) Epik şiir örneğidir.

C) Tam uyak ve redife yer verilmiştir.

D) Hüsnütalil ve teşbih sanatlarından yararlanılmıştır.

E) Sade bir dil kullanılmıştır

6. Aşağıdaki dizelerin hangisinde farklı bir sanat kullanılmıştır?

A) Gel benim sarı tanburam sen ne için inilersin

İçim oyuk derdim büyük ben anın ‘çin inilerim

B) Garip bülbül konar gül budağına

Bülbülün feryadı dağı yandırır

C) Ey sabâ var söyle derdüm yâre Allah aşkına

Çâreler kılsun dil-i nâ-çâre Allah aşkına

D) Bir yağmur başlar ya inceden ince

Bak o zaman topraktaki sevince

E) Bu gece çılgınlığı üstünde denizin de!

Kayalar dalgalarla pençeleşiyor sandık

1. İçimde damla damla bir korku birikiyor

Sanıyorum, her sokak başını kesmiş devler

Bu dizelerdeki en belirgin söz sanatı aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Kinaye B) Mecazımürsel C) İralimesel

D) İstiare E) Mübalağa

2. Şiirin en önemli unsurlarından biri olan söz sanatları, dizelere çağrışım zenginliği ve çok boyutluluk katar.

Buna göre aşağıdakilerden hangisinin, çağrışım yönünden zengin olduğu söylenemez?

A) Varsın biraz da yollar çeksin benim cefamı

Artık verin çocuklar, artık verin asamı

B) Önde uzun bir kışın soldurduğu etekler,

Sonra dönen, dönerken inleyen tekerlekler

C) Bin tepede bayrağı dalgalanır Leyla’nın

Oysa aşk, karanlıkta ölümcül bir hülyadır

D) Sizi ilk balkonda gördüğüm gündü

Yüzünüz sararmış gibi göründü

E) Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık

Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar

3. Bir gün gelecek sen de perîşân olacaksın

Ey gonca bu cem’iyyeti her dem mi sanırsın

Bu dizelerdeki altı çizili sözcükte yer alan edebî sanat

aşağıdakilerin hangisinde doğru olarak açıklanmıştır?

A) Benzetme amacı güdülerek bir sözcük, başka bir sözcük yerine kullanılmıştır.

B) Bir doğa olayı, nükteli ve etkileyici bir söyleyiş amaçlanarak gerçek nedeni dışında bir nedene bağlanmıştır.

C) Bir sözcük benzetme amacı olmadan, belirli bir ilgi gözetilerek başka bir sözcük yerine kullanılmıştır.

D) Bir sözcük, mecaz anlamı kastedilerek hem gerçek hem

de mecaz anlamını akla getirecek şekilde kullanılmıştır.

E) Anlatımı daha etkili kılmak amacıyla bir durum olduğundan çok daha küçük gösterilmeye çalışılmıştır.

P:25

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiir Dili ve Söz Sanatları-1

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

7. Aşağıdaki dizelerin hangisinde kinaye sanatına yer

verilmemiştir?

A) Büyür çınar gibi zahmetle şanlı sevdalar;

Bahara geç kavuşur, sevgilim, büyük dağlar!

B) Bizim de kalbimizi kıpırdatır yerinden

Toprağa diz vuruşu dağ gibi bir zeybeğin

C) Anam bir yaz gecesi doğurmuş beni burda

Bu çamlıkta söylemiş son sözlerini babam

D) Mehtaba çalan sapsarı benziyle ufukta

Binlerce dalın verdiği tek meyva güneştir.

E) Yanında anan olsa gene ömrün bahardı

Sana dar günlerinde açık bir kucak vardı

8. Minimini omuzların

Taşıyacak yarın tüfek

Tüfek değil, vatan yarın

O omuza yüklenecek

Yukarıdaki dörtlüğün son iki dizesinde aşağıdaki edebî

sanatlardan hangisine yer verilmiştir?

A) Teşbih B) Tevriye C) Terdit

D) Tecahüliarif E) Mecazımürsel

9. Aliterasyon ve asonans; bir beyit, mısra veya cümlede aynı

ses, harf veya hecelerin anlamı da etkileyecek bir ahenk

oluşturmak amacıyla tekrarlanması sanatıdır.

Aşağıdakilerin hangisinde bu açıklamaya uygun bir

kullanım vardır?

A) Solgun benizli, boynu bükük, tozlu bir demet

Bir kimsesiz çocuk gibi muhtâc-ı merhamet

B) Güneş gurub ediyor pembe, mâi, leylâkî

Zilâl içinde güzel bir kadın vakarıyle

C) Ey debdebeler, tantanalar, şanlar, alaylar

Katil kuleler, kal’alı, zindanlı saraylar

D) Sukûta başladı birden bütün o yapraklar

Yağardı pîş-i nigâhımda bir müzehheb kar.

E) Kız anlayamaz, sevdiceğinden haber ister,

Şâirse duyar âhını bir kalb-i nihânın

10. Teşbih ögelerinden yalnız birisiyle ve birden çok benzerlik (benzetme yönü) gösterilerek yapılan söz sanatına

---- denir. Bu sanatın amacı; bir davranışın, eylemin, düşüncenin simgelerle canlandırılıp somut hâle getirilmesidir;

benzetme, çoğunlukla bir şiirin bütününe yayılır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Leffüneşr B) Temsili istiare C) Kinaye

D) Mecazımürsel E) Mübalağa

11. İnsanı olduran erdiren sükût

Bir gün öleceğini aklında tut

Rahat bir yer olmalı ki şu tabut

Görmedim girmem diyen yiğit kimse

Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Düz uyak düzeni kullanılmıştır.

B) Hüsnütalil sanatından yararlanılmıştır.

C) Tam ve tunç uyak kullanılmıştır.

D) Didaktik şiir örneğidir.

E) Sade bir dil kullanılmıştır.

12. Aşağıdaki dizelerin hangisinde diğerlerinden farklı

bir edebî sanata yer verilmiştir?

A) Yüz elli gram oğlu olmuş

Adını da gürbüz koymuş

B) Ezdin başınla taşları, yendin denizleri;

Tuttun elinle berki, o kükreyen ejderi

Tuttun ve bağladın...

C) Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın ?

Gömelim gel seni tarihe desem, sığmazsın.

D) Ölüm indirmede gökler ölü püskürtmede yer

Mahşer mi hakikat mahşer

E) Hac yollarında meş’ale-i karban gibi

Erbab-ı aşk içinde nümayansın ey gönül

P:26

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası ŞİİR DİLİ VE SÖZ SANATLARI-2 4

Telmih (Hatırlatma): Herkesçe bilinebilecek herhangi bir

olay, kişi ya da duruma, bir iki sözcükle gönderme yapmak,

onu anımsatmak demektir.

Ekmek Leylâ oldu dostlarım

Mecnûn oldum peşi sıra giderim.

Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi

Bedr’in aslanları ancak bu kadar şanlı idi.

Uyarı

Tariz (İğneleme-Dokundurma): Çoğunlukla, bir sözün gerçek anlamının karşıtını kastederek kullanmaya denir. Taşlama ve hiciv türü şiirlerde sıkça karşımıza çıkar.

Her nere gidersen eyle talanı

Öyle yap ki ağlatasın güleni

Bir saatte söyle yüz yalanı

El bir doğru söz söylerse inanma

Tahir Efendi bize kelp demiş

İltifatı bu sözde zahirdir

Maliki mezhebim benim zira

İtikadımca kelp Tahirdir

Bilgi

Leffüneşr: Genellikle bir beyit içinde; birinci ve ikinci dizede

birbiri ile ilişkilendirilebilecek sözcüklerin belirli bir düzen gözetilerek bir arada kullanılmasıdır.

Leffüneşr, kavramların sırasına uyulması -düzenli (mürettep)- ya da uyulmaması -düzensiz (müşevveş)- bakımından

iki şekilde karşımıza çıkabilir.

İçimde kor donar, buzlar çözülür

Yağan ateş midir, kar mıdır bilmem

Deli eder insanı bu deniz, bu gökyüzü

Göz kırpar yıldızlar, türküler söyler balıklar

Uyarı: Leffüneşr tenasüp sanatını anımsatmaktadır fakat

burada tenasüp sanatında olduğu gibi sözcüklerin tamamı

aynı konu etrafında kümelenmemiştir.

Bilgi

Kinaye (Değinmece): Bir sözü, hem gerçek hem de mecaz

anlamını düşündürecek biçimde, mecaz anlamını kastederek kullanmaya denir.

Ey benim sarı tamburam

Sen ne için inilersin

-İçim oyuk derdim büyük

Ben onun’çün inilerim

Şu karşıma göğüs geren

Taş bağırlı dağlar mısın?

Uyarı: Kinayede; zarif biçimde alaya alma, iğneleme yapılabilir.

Bilgi

Tezat (Karşıtlık): İki karşıt durum ya da düşüncenin bir

arada söylenmesidir.

Ne siyah eylemiş bu nasiyeyi

Saçımı bembeyaz eden bahtım

Karlar etrafı beyaz bir karanlığa gömdü

Kar değil gökyüzünde yağan beyaz ölümdü

Bilgi

Tevriye (İki Anlamlılık): Birden fazla gerçek anlamı olan bir

sözü, herkesçe bilinen (yakın) anlamıyla değil de uzak anlamını kastederek kullanmaya denir.

Bu kadar letafet çünkü sende var

Beyaz gerdanında bir de ben gerek

Koyup kaldırmada ikide birde

Kazan devrildi, söndürdü ocağı

Bilgi

P:27

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiir Dili ve Söz Sanatları-2

Terdit: Sözü, okuyucunun hiç beklemediği bir biçimde bitirerek onu şaşırtmak demektir.

En ağır işçi benim,

Gün yirmi dört saat seni düşünüyorum

Dişin mi ağrıyor?

Çek kurtul.

Başın mı ağrıyor?

Bir çeyreğe iki aspirin.

Verem misin?

Üzülme, onun da çâresi var,

Ölür gidersin.

Bilgi

İstifham (Soru Sorma): Çoğunlukla, belirli bir duyguyu, anlamı daha güçlü anlatabilmek için, cevap alma amacı gütmeden soru sorarak ortaya koyma sanatıdır.

Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?

“Gömelim gel seni tarihe” desem sığmazsın.

Bana kara diyen dilber

Gözlerin kara değil mi?

Bilgi

Nida (Seslenme): Duygu ya da seslenme amacı ile şiirde

“ey, eyvah, eyâ, vah, ah vb.” gibi sözcüklere yer verilmesine

denir.

Ey, mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü,

Kızkardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü!

Hey gidi koca dünya gam yükü müsün

Söyle söyle fani dünya dert küpü müsün

Bilgi

Tecahüliarif (Bilmezlikten Gelme): Bir anlam inceliği yaratmak ya da nükte yapmak için şairin, çok iyi bildiği bir şeyi

bilmiyor görünerek ortaya koymasına denir.

Şakaklarıma kar mı yağdı ne var

Benim Allah’ım bu çizgili yüz?

Arzu dolu, yaşamak dolu

Bu eller miydi resimleri tutarken uyuyan?

Bilgi

Akis: Bir cümle ya da dize içindeki sözleri ters çevirerek simetri oluşturacak şekilde söylemeye denir.

Kıblem alalı kaşın / kaşın olalı kıblem

Cennet gibidir rûyun / rûyun cennet gibidir

Böyle inat ettikçe, ettikçe inat böyle

Sarar gönlümü melâl, melâl gönlümü sarar

Bilgi

Tekrir (Yineleme): Sözün etkisini güçlendirmek için sözcük

ya da söz grubunu yineleme sanatıdır.

Ufkunda bir dakika görünmeksizin kara

Hür gökte, hür denizde uçar hür ufuklarda

Kapalı Çarşı içinde kapalı rüya çarşıları

Kapalı Çarşı içinde öfke ve af çarşıları

Bilgi

Rücu: Söylenen bir sözü yalanlamadan geri çevirip onun yerine daha güçlü ve onu kanıtlayıcı bir düşünceyi söylemektir.

Bu dönüş, çoğu zaman “değil, yani, yok yok vb.” sözcüklerle

yapılır.

Zaman gelir ki cihân içre ins ü cân kalmaz

Değil değil yalınız ins ü cân cihân kalmaz

Erbâb-ı teşâür çoğalıp şâir azaldı,

Yok öyle değil şâirin ancak adı kaldı.

Bilgi

P:28

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiir Dili ve Söz Sanatları-2

4. İki gözüm seneler geçiyor

Gönül ektiğini biçiyor

Aşağıdakilerin hangisinde bu dizelerdeki edebi sanatlar sırasıyla verilmiştir?

A) Mecazımürsel – Tariz

B) Teşbih – Hüsnütalil

C) İstiare – Kinaye

D) Tevriye – İstiare

E) Tezat – Teşbih

5. Gözden ırak dilden uzak

Ben seni sevmişim eyvah

Haberin var mı yâr yâr

Bu dizelerdeki en belirgin edebî sanat aşağıdakilerin

hangisinde doğru olarak verilmiştir?

A) Tecahüliarif B) Tevriye C) Tezat

D) Mübalağa E) Hüsnütalil

6. Kinaye bir duygu ya da düşünceyi daha etkili anlatabilmek

için sözü hem gerçek hem mecazi anlamlara uygun olarak

kullanmaktır.

Aşağıdakilerin hangisinde bu açıklamaya uygun bir

edebî sanat kullanılmamıştır?

A) Annesi onun hiçbir zaman elinden tutmadı.

B) Son zamanlarda evimizde nedense herkesin yüzü gülüyor.

C) Dışarıdan gelen silah sesleri mahalleyi ayağa kaldırdı.

D) Ayşe bu yıl da yüzünün akıyla bu işi başardı.

E) Elbette gecenin ardından her zaman gün doğar.

1. Yoksun neye yarar, vurdum dibe kadar

Halimden yalnız uyuyanlar anlar

Bu dizelerdeki altı çizili sözle yapılan edebî sanat aşağıdakilerden hangisidir?

A) Kinaye B) Tevriye C) İstiare

D) Mecazımürsel E) Terdit

2. Aşağıdaki dizelerin hangisinde leffüneşr sanatına yer

verilmiştir?

A) Gâh gülşen olursun dile gâhi külhan

Cennet mi cehennem misin ey âlem-i aşk

B) Âb-gûndur günbed-i devvar rengi bilmezem

Ya muhit olmuş gözümden günbed-i devvare su

C) Gül hasretinle yollara dutsun kulağını

Nergis gibi kıyâmete dek çeksin intizâr

D) Birçok gidenin her biri memnun ki yerinden

Birçok seneler geçti, dönen yok seferinden

E) Göz gördü gönül sevdi seni ey yüzü mâhım

Kurbânın olam var mı benim bunda günâhım

3. Aşağıdaki dizelerin hangisinde tezat sanatına yer verilmemiştir?

A) Aynı sâhilde durup daldığımız aynı gurûb

Sana bir saksı çiçektir bana bir kan çanağı

B) Ya gezen bir ölü yahut gömülen bir diriyim

Mumyadır canlı da cansız da bu kabristanda

C) Zamân gelir ki cihân içre ins ü cân kalmaz

Degil degil yalınız ins ü cân cihân kalmaz

D) Zevki kederde mihneti râhatda görmüşüz

Âyînedir biri birine subh u şâmımız

E) Hürüm derim, eskisinden daha hür

Zincirinle bağlansa da ayağım

P:29

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiir Dili ve Söz Sanatları-2

10. Ey dil ey dil niye bu rütbede pür-gamsın sen

Gerçi vîrâne isen genc-i mutalsamsın sen

“Ey gönül! Ey gönül! Niye bu kadar gamla dolusun sen?

Gerçi virâne isen de tılsımlı bir definesin sen.”

Anlamı açıklanarak verilen bu beytin ikinci dizesinde ----

sanatı kullanılmıştır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Mecazımürsel B) Kinaye C) İstiare

D) Tezat E) Mübalağa

11. Sakın bir söz söyleme... Yüzüme bakma sakın

Sesini duyan olur, sana göz koyan olur

Bu dizelerde “söyleme ve söz sözcükleri” ile “bakma ve

göz” sözcükleri belirli bir söz simetrisi oluşturacak şekilde

kullanılmıştır.

Dolayısıyla bu dizelerde ---- sanatı kullanılmıştır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Leffüneşr B) Kinaye C) Temsili istiare

D) Mecazımürsel E) İrsalimesel

12. Aşağıdaki dizelerin hangisinde, ayraç içinde verilen

edebî sanat yoktur?

A) Düşmânı yâr idinüp yârum unutdı yârını

Yarını anmaz dirîgâ ol Hüdâ’dan korkmaz (Telmih)

B) Ögme Ģarâbı zemm idüp afyonu sâkıyâ

Açtırma ehl-i keyfe kutunun kapagını (Kinaye)

C) Aşk derdiyle hôşem el çek ilâcumdan tabîb

Kılma dermân kim helâküm zehri dermânundadur

(Tenasüp)

D) Şîrler pençe-i kahrumdan olurken lerzân

Beni bir gözleri âhûya zebûn itdi felek (Tezat)

E) Hâk-i pâyüne yetem dir ömrlerdür muttasıl

Başını taşdan taşa urup gezer âvâre su (Hüsnütalil)

7. Aşağıdakilerin hangisinde diğerlerinden farklı bir

edebî sanat kullanılmıştır?

A) Gülen gözlerime bakıp sanmayın gönlüm bahtiyar

Attığım her kahkahada binlerce gözyaşı var

B) Güneş her akşam batıp her gün doğuyorsa

Çiçekler solup solup tekrar açıyorsa

C) En büyük acılar unutuluyorsa

Neden korkulur hayatta söyleyin bana

D) Elbette bazen çiçek açıp bazen solacağım

Elbette daldan dala konup sonra uçacağım

E) Elbette bugün ağlıyorsam yarın güleceğim

Elbette önce çekip gidip sonra döneceğim

8. “Ne aceb murg imişsin ey zâhid / Ki hemîşe murâdun uçmakdur” dizelerinde “uçmakdur” sözcüğü hem cennet anlamında hem de uçmak fiilini çağrıştıracak şekilde kullanılmıştır.

Dolayısıyla bu dizelerde ---- sanatından yararlanılmıştır.

. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) İstiare B) Kinaye C) Tezat

D) Mecazımürsel E) Tevriye

9. Samsun’un evleri denize bakar

Sokakları yosun içinde

Çapalar, takalar, mavnalar

Bilyalar gibi suyun yüzünde

Bir iner bir kalkar

Bu dörtlükte aşağıdaki söz sanatlarından hangisine

yer verilmemiştir?

A) Teşbih B) İstiare C) Tariz

D) Tenasüp E) Tezat

P:30

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiir Dili ve Söz Sanatları-2

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

3. Şiirde bir anlam inceliği oluşturmak için başvurulan bu sanatta hayret, övme, yerme gibi nedenlerle bir nükteye yer

verilir. ---- ne hiç bilmemek ne de bildiğini tamamen gizlemektir. Daha doğrusu bildiğini dolaylı yollardan anlatmaktır. “Sözü yazdımdı da kalmış öbür entaride / Va’diniz buse

mi vuslat mı unuttum ne idi?” dizeleri bu sanata güzel bir

örnektir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Tecahüliarif B) Kinaye C) İstiare

D) Tezat E) Mübalağa

4. Gürlemiş Topkapı’dan bir yeni şiddetle daha

Şanlı namıyle “büyük top” denilen ejderha

Sarf edilmiş nice kol kuvveti gündüz ve gece

Karadan sevk edilen yüz gemi geçmiş Haliç’e

Bu dizelerde aşağıdaki edebî sanatlardan hangileri

vardır?

A) Teşbih – Telmih

B) İstiare – Teşhis

C) Tezat – İrsalimesel

D) İstiare – Tevriye

E) Kinaye – Teşhis

5. I. Güneyde mis kokulu bir ağaç

II. Yuvarlak yaprakları ince

III. Yaz gelip de güneş vurunca

IV. Dallarından bal akar

Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) I. dizede mecazımürsel sanatı vardır.

B) IV. dizede kinaye sanatına yer verilmiştir.

C) Pastoral şiire özgü nitelikler içermektedir.

D) Uyak ve redif kullanılmamıştır.

E) Betimleyici bir anlatım kullanılmıştır.

1. Aşağıdaki dizelerin hangisinde, ayraç içinde verilen

edebî sanat yoktur?

A) Göl sanırdık ne zaman dalsak ela gözlerine

Seyrederdik günlerce eni gülistan yerine (Mübalağa)

B) Her kapta ayrı şekle bürünen sular gibi

Şeklini aldı gönlüm her gördüğü güzelin (Hüsnütalil)

C) Gözüm göynüm ışıldar gördükçe nazlı yâri

Gönlümde ateş misin, gözlerimde nur musun

(Tecahüliarif)

D) Sevda başımda ateş, gurbet içimde düğüm

Yangından çıkan eşya gibi kırık döküğüm (Teşbih)

E) Sen ki şevkinle diriltirsin ölen bin hevesi

O bahar çehrene uymaz bu hazan çerçevesi (Tezat)

2. Tezat; zıt (karşıt) anlamlı sözcükleri bir nazım birimi içinde

bir araya toplamaktır. Burada kastedilen, “siyah” ve “beyaz”

gibi bir karşıtlık olabileceği gibi, “bilmek” ve “bilmemek” gibi

olumlu ve olumsuz fiiller arasındaki bir karşıtlık da olabilir.

Ayrıca “baba” ve “oğul” gibi aralarında yakınlık bulunan ve

birinin anlaşılması diğerine bağlı olan sözcükler arasındaki

ilişki de tezat kapsamına girer.

Aşağıdaki beyitlerin hangisinde tezat sanatına yer verilmemiştir?

A) Ne kötü bir dünya bu; sevgisiz, acımasız

Yaşarken dolu dizgin, ölüvermek apansız.

B) Öyle bir devim ki ben hakikatte pireyim

Bir delik gösterin de utancımdan gireyim

C) Yazdan kalan ne varsa olurken haşır neşir

Günler hazinleşir, geceler uhrevileşir

D) Neden öyleyse matemlerle eyyâmın perîşandır

Niçin bir damlacık göğsünde bir umman hurûşandır

E) Ölenler yeniden doğarmış, gerçek

Tabut değildir bu, bir tahta kundak

P:31

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiir Dili ve Söz Sanatları-2

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

9. Aşağıdaki dizelerin hangisinde, ayraç içinde verilen

edebî sanat yoktur?

A) Dokuz yıl dudaklarda gezdi benim yerime

Haddeden altın gibi çekilmiş mısralarım (Mecazımürsel)

B) Cânı cânân dilemiş virmemek olmaz ey dil

Ne nizâ’ eyleyelüm ol ne senündür ne benüm

(Hüsnütalil)

C) Kalanlar ortada genç, ihtiyar, kadın, erkek

Harâb olup yaşıyor tâliin azabiyle (Kinaye)

D) Âheste çek kürekleri mehtâb uyanmasın

Bir âlem-i hayâle dalan âb uyanmasın (İstiare)

E) Bir orman yangınıyle kızardı karşı dağlar

Taraf taraf tutuştu meş’aleler, çırağlar (Tezat)

10. Duymamış, belli, hayâtında bir eş hasretini

Yaşamış taş gibi, toprak gibi, mahrum acıdan

Ne bilir bir kâğıdın canlara can kattığını

Başımız dertte şu her gün geciken postacıdan

Bu dörtlükte aşağıdaki söz sanatlarından hangisine

yer verilmemiştir?

A) Teşbih B) Hüsnütalil C) İstifham

D) Mecazımürsel E) Tenasüp

11. “Deler her bakışın âşıkların bağrın geçer taşa / Hele gayre

kıyas etme Nedîme pek yaman geçmiş” dizelerinde “bakışın” hençer gibi düşünülmüş fakat “hançer” söylenmeden

onu çağrıştıran “deler” sözcüğü kullanılmıştır.

Dolayısıyla bu dizelerde ---- sanatı yapılmıştır..

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) tezat B) hüsnütalil C) teşbih

D) tecahüliarif E) istiare

6. “Gözlerinden göğüme sayısız yıldız akar / Bir bakışın

içimde binlerce lamba yakar” dizelerindeki “bakış-göz” ve

“yıldız-lamba” sözcüklerinde olduğu gibi, genellikle bir beyit

içinde, birinci dizede birkaç şeyi anlattıktan sonra, ikinci

dizede bunlarla ilişkilendirilebilecek sözcükler sıralamaya

---- denir.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) hüsnütalil B) leffüneşr C) akis

D) istiare E) terdit

7. Birden çok gerçek anlamı olan bir sözü, herkesçe bilinen

(yakın ) anlamında değil de uzak anlamını kastederek sözü

iki farklı anlama gelecek şekilde kullanmaya tevriye denir.

Buna göre, aşağıdaki dizelerin hangisinde tevriye sanatı kullanılmıştır?

A) İçimde kaynayan bir mahşer var

Bu mahşer birde annelerinin kalbinde kaynar

B) Zülfünün yay gibi kuvvetli çelik tellerine

Takılan gönlüm asırlarca peşinden gidecek

C) Bu kadar letafet çünkü sende var

Beyaz gerdanında bir de ben gerek

D) Geçtikçe bembeyaz gezinenler üçer beşer

Bildim ki âhiret denilen yerdedir beşer

E) Naklettiğim gibiydi bu rü’yâda gördüğüm

Rü’yâ bu, yoksa başka bir âlem midir ölüm

8. “Çiçeğe durdu kalbim içtim parmaklarından / Göz çeşmem

suya erdi sevda kaynaklarından” dizelerinde “kalp” sözcüğü “çiçeğe durdu” sözüyle birlikte kullanılarak “ağaç”ı

çağrıştıracak şekilde kullanılmış, dolayısıyla ---- sanatı yapılmıştır.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) kinaye B) mecazımürsel C) teşbih

D) istiare E) Tevriye

P:32

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiir Dili ve Söz Sanatları-2

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

4. I. Şakaklarıma kar mı yağdı, ne var

II. Benim mi Allahım, bu çizgili yüz

III. Ya gözler altındaki mor halkalar

IV. Neden böyle düşman görünürsünüz

V. Yıllar yılı dost bildiğim aynalar

Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) I. dizede kinaye sanatı vardır.

B) II. dizede tecahüliarif sanatına yer verilmiştir.

C) III. dizede istifham sanatından yararlanılmıştır.

D) IV. ve V. dizelerde tezat sanatı ve kişileştirmeye yer

verilmiştir.

E) II. ve IV. dizeler arasında tam uyak kullanılmıştır.

5. Aşağıdaki dizelerin hangisinde, ayraç içinde verilen

edebî sanat yoktur?

A) Bir güzel şuha dedim iki gözün sürmelidir,

Dedi billahi seni Hind’e kadar sürmelidir (Cinas)

B) Önce upuzun, sonra kesik saçın vardı

Tenin buğdaysı, boyun bir başak kadardı (İstiare)

C) Her yer karanlık pür nûr o mevki

Mağrib mi yoksa makber mi yâ Rab (Tecahüliarif)

D) Geçsin günler, haftalar, aylar, mevsimler, yıllar

Zaman sanki bir rüzgâr ve bir su gibi aksın (Tedric)

E) Seni gelür işidüb bâğa yâsemen cânâ

Çıkup o şevk ile dûvâra reh-güzâra bakar (Hüsnütalil)

6. Az eyleme inâyetüni ehl-i derdden

Ya‘nî ki çoh belâlara kıl mübtelâ meni

Bu beyitte altı çizili sözlerle yapılan edebî sanatlar aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak verilmiştir?

A) Hüsnütalil – Teşbih

B) Tezat – Rücu

C) Kinaye – Telmih

D) Mübalağa – Tariz

E) Tevriye – Tecahüliarif

1. ---- kolayca söylenmiş gibi görünen ancak benzerinin söylenmesi çok güç olan özlü söz ve ifadeyi belirtir. Bu sanatın

belirgin özellikleri doğallık, kısa anlatım ve sözün anlaşılır

olması yanında söyleyişin veciz ve anlamın düşündürücü,

ders verici olmasıdır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Hüsnütalil B) İrsalimesel C) Kinaye

D) Telmih E) Sehlimümteni

2. Aşağıdaki dizelerin hangisinde, ayraç içinde verilen

edebî sanat yoktur?

A) Ziyâretten murâd olan du’âdır

Bu gün bana ise yarın sanadır (İrsalimesel)

B) Gece zindanda Yusuflar sıralanmış yatıyor

Yüzlerinde okurum sapsarı rü’yâlarını (Telmih)

C) Kaldırımlar çilekeş yalnızların annesi;

Kaldırımlar içimde yaşamış bir insandır. (Tekrir)

D) Sürekli sevgiyi duydukça anne topraktan

İçimde korku nedir kalmıyor yok olmaktan (Tenasüp)

E) Rabbim, Rabbim bu işin bildim neymiş Türkçesi

Senin aşkın ateştir, ateşin gül bahçesi (Tezat)

3. Aşağıdaki dizelerin hangisinde, ayraç içinde verilen

edebî sanat yoktur?

A) Yolları toz, çamur, evleri kerpiç

O kirli kabukta, o en temiz iç (Tezat)

B) Pencereden bakarken gördüğüm tek şey: Hüzün

Fark edemedim hâlâ endamını gündüzün (İstiare)

C) Geç fark ettim taşın sert olduğunu

Su insanı boğar, ateş yakarmış. (Tecahüliarif)

D) Kitaplarda değil, türkülerde ara Yemen´i

Öleni, kalanı, gidip gelmeyeni… (Telmih)

E) Aşklar uçup gitmiş olmalı bir yazla

Halay çeken kızlar misali kol kola (Kinaye)

P:33

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Şiir Dili ve Söz Sanatları-2

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

7. Aşağıdaki dizelerin hangisinde tevriye sanatı kullanılmıştır?

A) Dadaloğlu’m der ki belim büküldü

Gözümün cevheri yere döküldü

B) Aramazdık gece mehtâbı yüzün parlarken

Bir uzak yıldıza benzerdi güneş sen varken

C) Ne efsunkâr imişsin âh ey dîdâr-ı hürriyyet

Esîr-i aşkın olduk gerçi kurtulduk esaretten

D) Sakın Mecnûnı sanman ehl-i aşkun ihtiyârıdur

Güzel sevmekde zîrâ kimseye hîç ihtiyâr olmaz

E) Bu gece yarısında iki yoldaş uyanık

Biri benim biri de serseri kaldırımlar

8. - Evet, oğlum, Hoca sevmezdi, bilirdim, sarayı

Ama sövmezdi de hoşlanmadığından dolayı

Mehmet Akif’e ait bu beyitte olduğu gibi, benzetme ilgisi

söz konusu olmadan, başka bazı ilgilerle, bir sözün başka

bir söz yerine kullanılmasıyla oluşturulan söz sanatına ----

denir.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Tezat B) İstiare C) Kinaye

D) Tariz E) Mecazımürsel

9. Aşağıdaki dizelerin hangisinde, ayraç içinde verilen

edebî sanat yoktur?

A) El kahrından doğrultamam belimi

Büküldü bu kaddim keman oldu gel (Kinaye)

B) Hey ağalar bir od düştü bağrıma

Bir âh çeksem derya dağı yandırır (İrsalimesel)

C) Her gün bu kadar güzel mi bu deniz?

Böyle mi görünür gökyüzü her zaman? (Tecahüliarif)

D) Durmuş saat gibiydi durup geçmiyen zaman.

Donmuş sükût içinde güneş görmiyen cihan (Teşbih)

E) Kalabalık çarşılarda tenha adamlar

Öyle bakar vitrinlere yoksulluk (Tezat)

10. Aşağıdaki dizelerin hangisinde kinaye sanatı kullanılmamıştır?

A) Kalanlar ortada genç, ihtiyar, kadın, erkek

Harâb olup yaşıyor tâliin azabiyle

B) Eğer ister isen efkâr görmemek

Asla gönül yapma çekme boş emek.

C) Ayağı yer mi basar zülfüne berdâr olanun

Zevk u şevk ile virür cân u seri döne döne.

D) Sarardı benzi hasedden benimle yâri görüp

Rakîb-i rû-siyehe bir garîb renk oldu

E) Ey Fuzûlî yâre dönderdüm yüzüm ağyârdan

Hasmı çoh gördüm sığındum sıdk ile Allâh’uma.

11. Yaprak nasıl düşerse akıp kaybolan suya

Ruh öyle yollanır uyanılmaz bir uykuya

Bu beyitteki altı çizili sözde aşağıdaki söz sanatlarından hangisi vardır?

A) Tezat B) Hüsnütalil C) İstiare

D) İrsalimesel E) Mübalağa

12. Tevriye, bir kelimenin hem yakın hem de uzak anlamına

gelecek şekilde iki farklı anlamıyla kullanılması sanatıdır.

Bu açıklamaya göre aşağıdakilerin hangisinde tevriye

kullanılmıştır?

A) Haydi kalk gidelim bu şehirden

Gün doğarken ya da güneş batarken

B) Belki kuşlar geçer üstümüzden

Kanatlanır senin ellerinden

C) Hiçbir yüz güzel değil senin yüzünden

Haydi kalk gidelim bu şehirden

D) Gül renginde gün doğarken

Boğazdan gemiler usulca geçerken

E) Gel çıkalım bu şehirden

Ağaçlar gökyüzü ve toprak uyurken

P:34

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası 5 OLAY ÇEVRESİNDE GELİŞEN ANLATMAYA

BAĞLI EDEBİ METİNLER

Destanları, doğal (ulusal) ve yapay destanlar olarak sınıflandırabiliriz.

Bazı doğal destanlar: İlyada ve Odysse (Yunan, Homeros),

Şehname (İran, Firdevsi), Gılgamış (Sümerler), Ramayana

-Mahabarata (Hint), Kalevela (Fin), Nibelungen (Alman),

Beowulf (İngiliz), La Cid (İspanyol), Chansen de Röland

(Fransız), Şinto (Japon), Oğuz Kağan (Türk).

Bazı yapay destanlar: Aeneis (Vergilus), Kaybolmuş Cennet (J. Milton), Kurtarılmış Kudüs (T. Tasso), İlahi Komedya

(Dante), Üç Şehitler Destanı (F. H. Dağlarca)

Uyarı

Binbir Gece Masalları (Arap), Binbir Gündüz Masalları (Hint),

Grimm Kardeşlerin Masalları (Alman), Andersen Masalları

(Danimarka) dünya edebiyatında türün önemli örnekleridir.

Başta Eflatun Cem Güney olmak üzere, Pertev Naili Boratav, Saim Sakaoğlu, Tahir Alangu, Naki Tezel gibi araştırmacılar, Türk masalları üzerine araştırmalar yapmıştır.

Bilgi

Halk hikâyeleri; aşk hikâyeleri (Kerem ile Aslı, Arzu ile

Kamber, Ferhat ile Şirin, Tahir ile Zühre) ve kahramanlık

hikâyeleri (Köroğlu, Battalname) şeklinde sınıflandırılabilir.

Bu hikâyeler; az çok kültürlü sayılabilecek kişiler, daha çok

da halk şairleri ve meddahlar tarafından anlatılır.

Bilgi Dünya edebiyatında ilk fabl örnekleri Hint yazarı Beydeba’nın Kelile ve Dimne adlı eserinde topladığı hikâyelerdir.

Yunan sanatçı Aisopos (Ezop) ve Fransız yazar La Fontaine

bu türde başarılı örnekler ortaya koymuştur.

Türk edebiyatında, Şinasi ve Orhan Veli fabl yazan sanatçılardır. Şeyhî’nin yazdığı Harname, Türk edebiyatında fabl

özellikleri taşıyan ilk eser kabul edilir.

Bilgi

Halk Hikâyeleri: Olağanüstülüklerin destan, masal gibi

diğer sözlü gelenek ürünlerine göre daha sınırlı olduğu halk

hikâyeleri, nazım-nesir karışık bir anlatıma sahiptir.

Halk hikâyeleri yazılı metne dayanmaz; anlatıcılar genellikle

manzum kısımlara bağlı kalır, nesir kısımlarda değişiklikler

yapabilir.

Uyarı: Halk hikâyeleri; fasıl, döşeme, asıl olay, sonuç ve

dua bölümlerinden oluşur. Bazı hikâyelerde hikâyenin sonunda efsane adı verilen kısa bir anlatıya yer verilir.

Bilgi

Masal: Anonim halk edebiyatı ürünü olan masallar; kişi, yer

ve zaman ögeleri bakımından olağanüstülükler içerir.

Tamamen hayal ürünü olan masallar; eğlendirerek öğretme,

ders verme amacı taşır.

Evrensel konuların öne çıktığı bu tür anlatılarda, millî ve dinî

konular anlatılmaz.

Türk masalları içerisinde en meşhuru Keloğlan masallarıdır.

Uyarı: Masallar; “döşeme, asıl olay ve dilek” olmak üzere üç

bölümden oluşur.

Bilgi

Destan: Ulusları derinden etkileyen savaş, göç, kıtlık vb.

tarihî ve toplumsal olayları, yiğitçe bir eda ve olağanüstülüklerle anlatan uzun, manzum hikâyelerdir.

Destan kahramanları genellikle tip özelliği gösterir.

Destanlar; “çekirdek olay-yayılma-derlenme” evrelerinden

geçer.

Uyarı: Doğal destanlar, genellikle ulusal nitelikler taşır ve tarihsel gerçekliklerle önemli paralelikler gösterir.

Bilgi

Fabl: Kahramanları bitki ve hayvanlar olan, genellikle manzum biçimde oluşturulan, içeriği ile ahlak dersi veren kısa

öykülerdir.

Fabllarda, teşhis (kişileştirme) ve intak (konuşturma) sanatına sıklıkla başvurulur.

Uyarı: Fabllar; serim, düğüm, çözüm ve öğüt bölümlerinden

oluşur.

Bilgi

P:35

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olay Çevresinde Gelişen Anlatmaya Bağlı Metinler

Roman: Yaşanmış ya da yaşanabilecek olayların kişi, yer,

zaman ögeleri ile ele alındığı metinlerdir. Öyküye göre yapı

unsurları daha ayrıntılı ele alınır.

Romanın dünya edebiyatında ilk örneği Rabelais’in yazdığı

Gargantua adlı eserdir; Batılı anlamda ilk roman olarak da

Cervantes’in Don Kişot adlı eseridir.

Türk edebiyatında ilk yerli roman Şemsettin Sami’nin Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat’ı; ilk edebî roman ise Namık Kemal’in

İntibah adlı eseridir.

Bilgi

Hikâye (Öykü): Olmuş ya da olması mümkün olayların, kişi

yer ve zaman ögelerine bağlı olarak işlendiği kısa yazılardır.

Romana göre kişi, yer ve zaman ile ilgili ayrıntılar daha sınırlıdır.

Dünya edebiyatında hikâye türünün ilk örneği Boccaciao’nun yazdığı Dacemeron adlı eserdir.

Türk edebiyatında ilk hikâye denemelerinden biri Emin Nihat

Efendi Müsameretname adlı eseridir; Ahmet Mithat Efendi’nin kaleme aldığı Letâif-i Rivâyât adlı eser ise Türk edebiyatının ilk hikâye örneğidir.

Uyarı: Sami Paşazâde Sezai’nin yazdığı Küçük Şeyler adlı

eseri, Türk edebiyatının Batılı anlamda ilk realist öyküsüdür.

Bilgi

Hikâye türü 3 sınıfa ayrılır;

1. Olay Hikâyesi (Klasik Hikâye): “Maupassant tarzı” olarak da bilinir. Olaylar serim, düğüm, çözüm esasına bağlı

olarak anlatılır. Merak unsuruna önem verilir. Hikâye şaşırtıcı bir sonla biter. Ömer Seyfettin, Halit Ziya gibi sanatçılar

türün önemli yazarlarıdır.

2. Durum (Kesit) Hikâyesi): “Çehov” tarzı” olarak da bilinir.

Olaya önem verilmez; yaşamdan bir kesit, bir insanlık durumu anlatılır. Serim, düğüm, çözüm planına bağlı kalınmaz.

Merak ögesinden çok, kişilerin iç dünyası öne çıkar; hikâyenin sonunda bitmemişlik duygusu vardır. Memduh Şevket

Esandal, Sait Faik Abasıyanık türün başarılı yazarlarıdır.

3. Ben Merkezli Hikâye: Bireyin bunalım ve çıkmazlarını

merkeze alan hikâyelerdir. En önemli temsilcisi Franz Kafka’dır. Türk edebiyatında Haldun Taner ve Bilge Karasu

önemli temsilcilerindendir.

Bilgi

Mesnevi: Beyitle yazılan divan edebiyatı nazım biçimlerinden olan mesneviler çoğunlukla toplumsal içerikli metinlerdir.

Mesnevilerde her beyit, kendi içinde kafiyelidir (aa bb cc …),

beyit sayısı sınırsızdır.

Mesneviler halk edebiyatındaki destan türünün ve günümüzdeki roman ve öykünün karşılığı olarak görülebilir.

Türk edebiyatında ilk mesnevi Yusuf Has Hacip tarafından

yazılan Kutadgu Bilig’dir.

Uyarı: Aynı şair tarafından kaleme alınmış beş mesneviye

“hamse” adı verilmiştir. Türk edebiyatında hamse sahibi ilk

sanatçı, Ali Şîr Nevâî’dir.

Bilgi

Roman ve Hikâyenin yapı unsurları; olay örgüsü, kişi, yer,

zaman ögeleridir.

Uyarı: Roman, öykü, tiyatro gibi olaya bağlı metinlerde kişi

unsuru; tip ve karakter olarak farklı nitelikler gösterir. Yine

bu türlerde zaman ögesi de gerçek zaman ve kronolojik

zaman şeklinde karşımıza çıkar.

Bilgi

Manzum hikâye: Öğüt verme, bir düşünceyi ortaya koyma

amacı taşıyan şiirlerdir. Bu şiirlerde estetik haz verme kaygısı ikinci plandadır.

Uyarı: Türk edebiyatında Tevfik Fikret ve Mehmet Akif manzum hikâye türünde en tanınmış sanatçılardır.

Bilgi

Halit Ziya Uşaklıgil, Ömer Seyfettin, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Refik Halit Karay, Memduh Şevket Esendal, Sabahattin Ali, Sait Faik Abasıyanık hikâye türünün en başarılı

yazarlarından birkaçıdır.

Uyarı: Ömer Seyfettin hikâyeciliği meslek hâline getiren yazarımızdır.

Bilgi

Anlatmaya bağlı metinlerde anlatıcı, yazarın yerini almış

kurmaca bir kişiliktir. Olaylar anlatıcının ağzından; hakim,

kahraman ve gözlemci bakış açıları kullanılarak anlatılır.

Anlatmaya bağlı metinlerde monolog, diyolog, geriye dönüş,

montaj, bilinç akışı, iç monolog gibi modern anlatım teknikleri kullanılabilir.

Uyarı

P:36

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olay Çevresinde Gelişen Anlatmaya Bağlı Metinler

4. (I) Çehov tarzı öykülerde bir olay değil, günlük yaşamın

herhangi bir kesiti ele alınır. (II) Öyküde serim, düğüm,

çözüm planına uyulmaz. (III) Hikâye, genellikle şaşırtıcı bir

sonla biter. (IV) Merak ve heyecandan çok kişilerin iç dünyalarına ait betimlemelere ve hayallerine yer verilir. (V) Bu

hikâyelerde kahramanlar, günlük yaşamda karşımıza çıkabilecek sıradan kişilerden seçilir.

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangisinde

bilgi yanlışlığı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

5. Destan türü ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi

yanlıştır?

A) Kahramanları olağanüstü özelliklere sahiptir.

B) Toplumda iz bırakmış önemli olaylardan sonra ortaya

çıkar.

C) Doğal ve yapay olmak üzere iki türü vardır.

D) Olayların geçtiği yer ve zaman hayal ürünüdür.

E) Halkın ortak belleğinde oluşmuş anonim ürünlerdir

6. (I) Masal türünün Hindistan’da doğduğu sanılmaktadır.

(II) Masal metinlerinin içerisinde mani, tekerleme, bilmece

diğer halk edebiyatı ürünlerine yer verilmiş olabilir. (III) Türk

masalları üzerine, araştırmaları ile tanınan Eflatun Cem

Güney edebiyatımızda “masalcı baba” olarak anılır. (IV)

Türk kültür ve edebiyatının bu türdeki en tanınmış ürünü,

Binbir Gece Masalları’dır. (V) Behçet Necatigil’e ait Üç Turunçlar ve Ziya Gökalp’e ait Alageyik adlı eserler önemli

manzum masal örneklerimizdendir.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisinde

bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

1. Aşağıdaki “roman ve öykü” karşılaştırmalarının hangisinde bir yanlışlık söz konusudur?

A) Roman, öyküye göre daha uzun bir türdür.

B) Romanda kişiler derinlemesine tanıtılır, öyküde ise kişiler ana hatlarıyla verilir.

C) Romanlarda anlatım uzun ve detaylı; öyküde ise yalın,

anlaşılır ve özlüdür.

D) Romanda birden çok olay, hikayede tek olay vardır.

E) Romanda konular daha çok şehir, öyküde ise kasaba ve

köy hayatından alınır.

2. Olay, kişiler arasında gelişir. Herhangi bir zamanda oluşabilir. Bir veya birkaç mekanda gerçekleşir. Serim, düğüm,

çözüm bölümleri bulunabilir. Kahramanlar insan olabileceği

gibi, varlık ya da kavram da olabilir. Dünya edebiyatında

“Decameron” adlı yapıt bu türün öncüsü sayılmaktadır.

Bu parçada tanıtılan yazın türü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Öykü B) Roman C) Tiyatro

D) Sohbet E) Anı

3. Türk edebiyatında destanlar, halk hikâyeleri ve masallarla köklü bir gelenek oluşturan hikâye türü, XV. yüzyılda

“Dede Korkut Hikâyeleri” ile çağdaş hikâye tekniğine yaklaşmıştır. XIX. yüzyılda Tanzimat’la gelen yeniliklerle birlikte Batılı anlamda ilk hikâye örneğini Ahmet Mithat Efendi

“Letaif-i Rivayat” adlı eseriyle vermiştir. Şemsettin Sami’nin

kaleme aldığı “Küçük Şeyler” adlı eser de Batılı anlamda ilk

realist hikâye örneklerini oluşturmuştur.

Bu parçadaki altı çizili yerlerden hangisinde bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I

II

III

IV

V

P:37

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olay Çevresinde Gelişen Anlatmaya Bağlı Metinler

10. (I) İspanyol yazar Miguel de Cervantes’in yazdığı Don

Kişot, roman türünün ilk başarılı örneği kabul edilmektedir.

(II) Ancak Batı romanı, bir tür olarak karakteristik özelliklerini romantizm ve realizm akımları sayesinde 19. yüzyılda

kazanmıştır. (III) Türk edebiyatında ise roman, Tanzimat

Dönemi’nde ortaya çıkan bir türdür. (IV) Yusuf Kamil Paşa’nın Fenelon’dan çevirdiği Telemak çevirisi, türün edebiyatımızda tanınmasını sağlayan önemli eserlerden biridir.

(V) İlk yerli Türk romanı, Samipaşazade Sezai’nin Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat adlı eseridir.

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangisinde

bilgi yanlışlığı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

11. Hikâye ve romanın karşılaştırıldığı aşağıdaki açıklamalardan hangisi yanlıştır?

A) Hikâye türü, içerik ve hacim bakımından romana göre

daha kısadır.

B) Öyküde, olayın geçtiği çevre sınırlıdır ve ayrıntılı olarak

anlatılmaz. Romanlarda ise daha geniş bir çevre vardır

ve ayrıntılı olarak betimlenir.

C) Hikâyede tek olay bulunmasına karşılık romanda birbirine bağlı olaylar zinciri vardır.

D) Hikâyede temel öge karakter, yani kişidir; romanda ise

temel öge olaydır.

E) Hikâyeler kısa olduğu için dil ve anlatım yalın, anlaşılır

ve özlüdür. Romanlarda ise dil, ayrıntılı ve daha karmaşıktır.

12. “Abartıyor muyum? Yani bir Konyalı ile Erzurumlu; bir Trakyalı ile Muşlu bir mi? Değil. Kişilerle ünsiyet etmek istersen

onları tanımalısın. Beş parmağın beşi bir değil. Ben böyleyim işte. Sosyolojiden antropolojiye.... Hani bilim diye bir

şey var ve ben akademisyenim. Bırak bunları Suna. Pöh!

Akademisyenmiş. Bir baygın bakış, bir tatlı gülüşün akademide ne manası var. Öyle deme tatlım, bilimde adı vardır.”

Bu parçada aşağıdaki anlatım tekniklerinden hangisi

kullanılmıştır?

A) Montaj B) Diyalog C) Anlatma

D) Özetleme E) Bilinç akışı

7. Aşağıdakilerin hangisinde “masalla” ilgili bilgi yanlışı

yapılmıştır?

A) Genellikle bir tekerlemeyle başlar.

B) Olağanüstü olaylar ve kahramanlar vardır.

C) Amaç ders vermektir; iyiler ödüllendirilir, kötüler cezalandırılır.

D) Olaylar bilinen bir çevre ve bilinen bir zaman içinde geçer.

E) Genellikle, evrensel konular üzerinde durulur.

8. Manzum hikâye ile ilgili aşağıdaki bilgilerden hangisi

yanlıştır?

A) Nazım (şiir) şeklinde yazılan hikâyelere denir.

B) Lirik şiir özelliği taşıyan metinlerdir.

C) Hikâye türüne özgü olay, yer, zaman, kişiler gibi yapı

unsurları bulunur.

D) Servetifünun Dönemi’nde yaygınlaşmaya başlamıştır.

E) Mehmet Akif Ersoy ve Tevfik Fikret, bu türde eser veren en önemli sanatçılardır.

9. “Yedi sene evvel, Faiz Bey karısı öldükten sonra, Kuruçeşme’deki yalıda oturmak istemedi. Maarif Evrak Müdürlüğünden tekaüt edilmişti. Üsküdar’daki büyük evi de

yanınca azalan varidatına göre daha sade bir yaşayış temini düşündü, Gülter’i muhafaza ederek öteki hizmetçilerin

kimini savdı, kimini evlendirdi. Fatih’teki bu eve taşındılar.

O vakit Neriman on beş yaşında idi ve Süleymaniye’deki

kız lisesine girdi. Orada Şinasi’nin kız kardeşi Nezahet’le

tanıştı. Aynı semtte ve aynı mahallede oturdukları için

mektebe beraber gidip gelmeğe başladılar. Faiz Bey biraz

ney çalardı. Nezahet’in kardeşinin kemençe çaldığını öğrenince onunla tanışmak istedi. O tarihten sonra Şinasi, Nerimanlara sık sık gelip gidiyordu ve o gün bugün ailenin bir

ferdi gibidir.”

Yukarıdaki parça ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Özetleme tekniğinden yararlanılmıştır.

B) Kişi ve yer ögeleri ile ilgili ayrıntılardan söz edilmiştir.

C) Kahraman bakış açısı kullanılmıştır.

D) Olay öyküsüne özgü nitelikler ağır basmaktadır.

E) Kişilerin ruhsal özellikleri ile ilgili bilgilere yer verilmemiştir.

P:38

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olay Çevresinde Gelişen Anlatmaya Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. Aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Roman, olay çevresinde gelişen anlatmaya dayalı bir

metin türüdür.

B) Türk edebiyatında ilk yerli roman örneği, Namık Kemal’in yazdığı İntibah’tır.

C) Recaizade Mahmut Ekrem’in yazdığı Araba Sevdası,

ilk realist roman örneğidir.

D) Dünya edebiyatında roman türünün ilk örneğini 15.

yüzyılda Fransız yazar Rabelais vermiştir.

E) Serveti Fünun Dönemi’nde teknik yönden gelişen roman türünün en başarılı örneklerinden biri Mai ve Siyah’tır.

5. Aşağıdakilerden hangisi olay çevresinde gelişen sanatsal metinlerden biri değildir?

A) Gezi B) Destan C) Trajedi

D) Hikâye E) Masal

6. Hikâye ile ilgili aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) İtalyan yazar Boccacio’nun XVI. yüzyılda yazdığı Decameron hikâye türünün dünya edebiyatındaki ilk örneğidir.

B) Türk edebiyatında Batılı tarzda ilk hikâyeler, Tanzimat

Edebiyatı Dönemi’nde görülür.

C) Emin Nihat’ın Müsameretname’si ve Ahmet Mithat

Efendinin Letaif-i Rivayat’ı, türün Türk edebiyatındaki

ilk örnekleridir.

D) Belirli bir olay bütünlüğüne dayalı hikâye anlayışı, Maupassant tarzı olarak tanınmaktadır.

E) Ömer Seyfettin, Memduh Şevket Esandal ve Sait Faik

Abasıyanık gibi sanatçılar, Maupassant tarzı öyküleri

ile tanınmıştır.

1. Aşağıdakilerden hangisi olay çevresinde gelişen anlatmaya bağlı edebî türlerden biri değildir?

A) Masal B) Manzum hikâye C) Mesnevi

D) Roman E) Orta oyunu

2. Bütünüyle hayal ürünü olayları konu edinen, şahıs kadrosu, insan ya da insan dışı varlıklardan oluşan bu anlatılar,

hemen her zaman iyiler ve kötüler arasındaki çatışmalardan beslenir ve anlatıların sonunda hep iyiler üstün gelir.

Sözlü edebiyat geleneğine ait bir tür olan bu anlatıların

yaygın olarak paylaşıldığı toplumlarda insanlar doğal olarak bu anlatılarla kendilerini eğitme olanağı bulur.

Bu parçada sözü edilen edebî tür aşağıdakilerden hangisidir?

A) Manzum hikâye B) Orta oyunu C) Masal

D) Efsane E) Mesnevi

3. Masal türüne ait aşağıda verilen bilgilerden hangisi

yanlıştır?

A) Mensur bir yapıya sahiptir ancak nazım-nesir karışık

olan örnekleri de vardır.

B) Uzun betimlemelere ve psikolojik tahlillere yer verilmez, anlatım kısa ve yoğundur.

C) Dinleyenlere bir konuda ders vermek, öğütte bulunmak

için söylenmiş, anonim ürünlerdir.

D) Kişiler doğaüstü özellikler taşır fakat yer ve zaman unsurları gerçek yaşama özgüdür.

E) Masallarda dinî ve millî konular işlenmez; işlenen konu

ve tema, evrensel nitelikler gösterir.

P:39

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olay Çevresinde Gelişen Anlatmaya Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

9. ----; insan yaşamından dondurulmuş kısa anlar, yaşanmış küçük olaylar, anekdotlar, kurulan düşlerden birisi; bir

monolog, bir içsel konuşma olarak okuyucunun karşısına

çıkar. Bu tür hikâyelerde de diğer hikâyelerde olduğu gibi

insana özgü gerçekler (bireyselleşme, yalnızlık, yabancılaşma vb.) tematik yapıyı oluşturur. Bu metinlerin ortaya

çıkışında, farklı sanat dallarındaki minimal yaklaşımın son

yıllarda hikâyede de karşılık bulması etkili olmuştur.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Durum hikâyeleri      B) Küçürek hikâyeler

C) Manzum hikâyeler      D) Olay hikâyeleri

E) Fantastik hikâyeler

10. Masalların çoğu “Bir varmış, bir yokmuş...” ya da “ Evvel

zaman içinde, kalbur saman içinde...” gibi ifadelerle başlar.

Bunlara tekerleme ya da ---- denir. Tekerlemeden sonra

olay bölümü yer alır. Türk masallarının sonunda “Onlar

ermiş muradına …” ya da “Gökten üç elma düştü…” biçiminde başlayan ---- bölümü yer alır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) kavuştak – efsane B) döşeme – dilek

C) fasıl – hatime D) girizgah – muamma

E) darbımesel – makta

11. Aşağıdakilerden hangisi Maupasant tarzı öyküleri ile

tanınmış sanatçılardan birisidir?

A) Sait Faik Abasıyanık

B) Memduh Şevket Esendal

C) Tarık Buğra

D) Haldun Taner

E) Refik Halit Karay

7. Aşağıdakilerden hangisi “hikâye”nin yapı unsurlarından biri değildir?

A) Olay B) Kişiler C) Zaman

D) Dil ve Anlatım E) Yer

8. Aşağıdaki parçaların hangisinde gözlemci bakış açısı

kullanılmıştır?

A) Babamın dedesi -Allah rahmet eylesin, adı Selim Dede’ydi- akşama dek balık avlayıp yorulunca basmış kürekleri o adaların mağaralarına... Akşammış ya akşam

yıldızı, kıpkızıl batı göğünde kaybolmuş. Adaların kayaları kapkara kesilmiş. Çok tuhaf bir akşammış o. Yani

her akşamki gibi değil. Deniz çıldırasıya fosforluymuş.

B) Küçük Hasan hiçbir şey düşünmeden ilerliyordu. Ne

evde kendisinin dönmesini bekleyen iki küçük kardeşi

ne de dört saat uzaktaki nahiye merkezinde hizmetçilik yapan anası bu anda aklındaydı. Ayranını satıp satamayacağını da düşünmüyordu. Kafasında yalnız bir

şey vardı: Bu yolu tekrar yürümek, geri dönmek mecburiyeti.

C) İstanbullu Hoca’dan Küçük Ağa doğmuştu ve hangi

doğum o kadar sancılı olabilirdi? Peki Küçük Ağa ne

olacak? Yeni bir nehre, nehirlerin en deli dolusuna geçiyordu ve akışın yönü yordamı belli değildi. Kimlerle karşılaşacak, kimlerle elbirliği edecek, kimlerle didişmek

zorunda kalacaktı.

D) Hantal araba yola düzüldü. Büyük Köprü Sokağı’ndan

indi, Sanatlar Meydanı’nı, Napoleon Rıhtımı’nı, Yeni

Köprü’yü geçti ve Pierre Corneille’in heykeli önünde

aniden durdu. İçeriden gelen bir ses: Devam ediniz,

dedi. Araba yeniden harekete geçti, La Fayette Kavşağı’ndan itibaren, kendini inişe bırakarak dörtnala şimendifer istasyonuna girdi.

E) Şiddetli bir kıble rüzgârı esiyor, alevleri kıvılcımlar saçan tahta parçalarını türbenin üzerine, türbenin altındaki evlerin çatılarına fırlatıyordu. İtfaiye bölüğü, tulumbalcıar son gayretlerini sarf ediyordu. Polisler etrafı

ablukaya almışlar, kaçırılan eşyanın yağmasına meydan vermiyorlardı. Çiroz Ahmet Etrafına bir göz gezdirdi. Bu kaşarlanmış bir külhanbeyi idi. Onca, yangın

demek, vurgun demekti.

P:40

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olay Çevresinde Gelişen Anlatmaya Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

5. I. Makale – açıklayıcı nitelik

II. Eleştiri – saptamalarda bulunma

III. Köşe yazısı – kanıtlayıcı tutum

IV. Hitabet – coşku ve heyecan aşılama

V. Masal – kalıplaşmış sözler

Yukarıdaki numaralanmış terimlerden hangisi, karşısındakiyle ilişkilendirilemez?

A) I B) II C) III D) IV E) V

6. Aşağıdakilerden hangisi sanatsal metinlerin özelliklerinden biri değildir?

A) Dil ögelerine yan anlam değeri yüklenir, mecazlı ifadeler

kullanılır.

B) Sezdirmek, çağrıştırmak, hissettirmek bir güzellik ortaya

koymak esastır.

C) Dil duygusal ve çağrışımsal bir nitelik taşır.

D) Gerçeklerin yazarın süzgecinden geçirildiği kurmaca bir

dünya söz konusudur.

E) Estetik değer taşıdığını söylemek yanlıştır.

7. Anonim, söyleyeni belli olmayan demektir. Halkın içinden

çıkan yeteneklerin meydana getirdiği ürünlerdir anonim

ürünler. Bunlara “folklor” da denir. Bu ürünler başlangıçta

bir sanatçının malı olsalar bile zamanla o sanatçının kişilik

izleri silinir, şekil ve içerik yönüyle değişir ve toplumun ortak

malı olur.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen edebiyat ürünlerine örnek gösterilemez?

A) Bilmeceler B) Atasözleri C) Halk hikayeleri

D) Masallar E) Mesneviler

1. Masalın ---- bölümünde başkahramanın adı, nerede ve

nasıl yaşadığı, belirgin özelliklerinin neler olduğu kısaca

tanıtılır. Örneğin, Keloğlan masallarının bu bölümünde Keloğlan’ın babasız olduğundan, annesiyle yalnız yaşadıklarından, yoksul fakat mutlu olduklarından söz edilir.

Yukarıda boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) döşeme B) serim C) düğüm

D) çözüm E) fasıl

2. (I) Olay ağırlıklı öykülere “klasik öykü” denir. (II) Bu öyküler,

Maupassant tarzı öykü olarak da adlandırılır. (III) Serim,

düğüm, çözüm bütünlüğü aranmayan bu hikâyelerde

merak ögesine önem verilmez. (IV) Bu türün edebiyatımızdaki en önemli temsilcisi Ömer Seyfettin’dir. (V) Kişilerin

içinde bulunduğu ruh durumunu, yansıtmayı amaçlayan

öykülere de “durum ya da kesit öyküsü” adı verilir.

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangisinde

bilgi yanlışlığı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

3. Aşağıdakilerden hangisi Türk edebiyatında masal türü

ile ilgili çalışmalar yapan sanatçılardan biri değildir?

A) Ziya Gökâlp B) Pertev Naili Boratav

C) Naki Tezel D) Eflâtun Cem Güney

E) Nurullah Ataç

4. Roman Türk edebiyatına Tanzimat Dönemi’nde girmiş bir

türdür, Tanzimat öncesi dönemlerde ise ---- ve ---- “roman”ın karşılığı olarak değerlendirilebilecek türlerdir.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Karagöz – orta oyunu  B) destan – mesnevi

C) türkü – masal      D) gazel – kaside

E) gazavatname – seyahatname

P:41

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olay Çevresinde Gelişen Anlatmaya Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

8. Aşağıdaki açıklamaların hangisinde bir bilgi yanlışlığı

yapılmıştır?

A) İlahi (tanrısal) bakış açısında anlatıcı; olayları -kişilerin

iç dünyaları dahil- ve olayların daha sonra nasıl gelişeceğini bilen bir tavır takınır.

B) Kahraman anlatıcıda olayı anlatan, aynı zamanda olayın içindeki karakterlerden biridir.

C) Gözlemci bakış açısında anlatıcı, kamera tarafsızlığıyla

olayı aktarır.

D) Fantastik (düşsel) anlatımda dil, “şiirsel (sanatsal) işlev”

de kullanılır.

E) Gelecekten söz eden anlatımda yaşanmış belli bir zamandan söz edilir, anlatım varsayıma dayandırılmaz.

9. Dallarda kırmızı çullar, sırmalı eğerler asılı duruyordu.

Cemaatle kılınmış akşam namazından dağılan askerler,

çadırların arasından gürültü ile geçiyorlardı. Kısa emirler, çağırılan isimler, bir kahkaha, bir söz… başlayacak

suskunluğu bozuyor, atların yanında itişen birkaç gencin

şen naraları duyuluyordu. Çifte direkli yeşil çadırın kapısı

önüne serilmiş büyük bir kaplan postu üzerinde kehribar

çubuğunu fosur fosur çeken koca bıyıklı, iri vücutlu, ateş

nazarlı şair kumandan, gözlerini, alacağı kalenin sallanan

bayrağına dikmişti. Karşısında diz çökmüş kâhyasının anlattıklarını dinliyordu. Ordugâha yarım saat evvel dörtnala

gelen bu adam, yaşlı, şişman bir askerdi. İşte kaç hafta

oluyor, kumandanının “Göndersdref Baronu ErasmTofl’u

beraber vurmak” teklifini içeren mektubunu tek başına,

Hadım Ali Paşa’ya götürmüştü. Ama paşa çok meşguldü.

Zaman bulup cevap verememişti.

Bu parçada bir bölümü verilen öykü ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Zaman ögesi ile ilgili bilgi verilmiştir.

B) Öykü kişileri sadece fiziksel özellikleri ile tanıtılmıştır.

C) Durum öyküsüne özgü nitelikler ağır basmaktadır.

D) Betimleyici ve öyküleyici anlatımdan yararlanılmıştır.

E) Olay anlatımında geriye dönüş tekniğine başvurulmuştur.

10. Aşağıdakilerin hangisinde fabla ilgili bir bilgi yanlışı yapılmıştır?

A) Masaldakinin aksine belirli bir yer ve zaman vardır.

B) Olayın bitiminde genellikle olayla ilgili bir öğüt verilir.

C) Teşhis ve intak sanatı üzerine kurulmuştur.

D) Şiir ya da düzyazı şeklinde yazılabilir.

E) Kahramanları hayvanlar olan bir çeşit masaldır.

11. Mavi şimsekler çakan koyu karanlıklara sicim gibi bir yağmur yağıyor, ırgat yüklü tren, aydınlık pencereleriyle, bozkırda Çukurova’ya doğru akıyordu.

Pehlivan Ali oturduğu yere sımsıkı tutunmuş, tekerleklerin

raylarda çıkardığı tik-tak’ları dinliyordu.

Bir ara:

— İnsan dediğin bir kanatsız kuşmuş, dedi.

Köse Hasan tik-tak’ların üzerinde sallanırken basını kaldırıp baktı, gülümsedi:

— Doğru.

İflâhsızm Yusuf da böyle düşünüyordu ama soğuktan bomboz kesilmişti:

—Uuuuuv, dedi. Hava pek soğudu be!

— Soğudu ki soğudu.

— Yorganlarımızı çözelim mi ne yapalım?

— Çözelim vallaha. Amanı biliyor musun? Birer er kaputu

gibi kıvrılı, kınnapla da sıkı sıkıya bağlı yorganlarım çözüp

sarındılar.

Pehlivan Ali gözlerini hazla yumdu, açtı:

— Ah su Çukurova’ya bir inseydik!..

Berketli Topraklar Üzerinde romanından alınan bu parça

ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Sahneleme tekniğinden yararlanılmıştır.

B) Hakim bakış açısı kullanılmıştır.

C) Sosyal romana özgü bir içeriğe yer verilmiştir.

D) Bilinç akışı tekniğine yer verilmiştir.

E) Zaman ve mekân ögeleri ile ilgili bilgiler oldukça sınırlıdır.

P:42

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

OLAY ÇEVRESİNDE GELİŞEN GÖSTERMEYE

BAĞLI EDEBİ METİNLER 6

Meddahlık: Bir kişinin bir olayı veya hikâyeyi seyirci önünde

çeşitli hareket ve taklitlerle canlandırmasından oluşur, oyunu

sahneleyen kişiye de meddah denir.

Çeşitli taklit ögelerinin öne çıktığı bu oyunlarda meddah;

mendil, sopa, sandalye gibi aksesuarlardan yararlanır.

Bilgi

Kukla Oyunları: İnsan eliyle hareket ettirilen insan, hayvan

ya da farklı nesnelere ait figürlerin oynatılması ile oynanan

oyunlardır.

Kukla oyunları, köy seyirlik oyunları içinde sıkça görülür.r.

Bilgi

Karagöz oyununun bölümleri:

1. Giriş (Mukaddime): Hacivat’ın müzik eşliğinde perdeye

geldiği kısımdır.

2. Muhavere (Söyleşme): Oyunun ana tipleri olan Karagöz

ve Hacivat arasında yanlış anlamalara dayalı kısa atışma

bölümüdür.

3. Fasıl: Asıl oyunun bulunduğu bölümdür.

4. Bitiş: Oyundan çıkartılacak dersin söylenip, kusurlar için

özür dilendiği bölümdür.

Bilgi

Köy Seyirlik Oyunları: Düğün, bayram, kutlama gibi etkinliklerden doğan oyunlardır. Ana öge taklittir, yazılı bir metin

kullanılmaz.

Oyuncular halktan kişilerdir.

Köse gelin, saya gezme gibi oyunlar yaygın olarak oynanır.

Bilgi

Tiyatro: Olmuş ya da olması mümkün bazı olayların sahnede gösterilmesine denir.

Tiyatro türü, Yunanlıların MÖ 6. yüzyıldaki Bereket Tanrısı

adına yaptıkları törenlerden (Dionysos şenlikleri) doğmuştur.

Tiyatro eserlerinde oyunun temeli konuşmaya (diyaloğa) dayanır.

Türk Tiyatrosunu iki grupta ele alabiliriz:

1. Geleneksel Türk Tiyatrosu: Karagöz, orta oyunu, meddah, köy seyirlik oyunları, kukla...

2. Modern Türk Tiyatrosu: Trajedi, komedi, dram, müzikli

tiyatro...

Bilgi

Orta oyunu: Palanga ya da meydan adı verilen bir alan

içinde, yazılı bir metne bağlı kalmadan (tuluat) oynanan

oyundur. Kol Oyunu, Sururi Oyunu gibi adlar da alır.

Oyunun kahramanlarından Pişekar, Karagöz oyunundaki

Hacivat’ın; Kavuklu da Karagöz’ün karşılığıdır.

Orta oyunu; tıpkı Karagöz oyunu gibi, giriş, muhavere, fasıl

ve bitiş olmak üzere 4 bölümden oluşur. Oyunun asıl konusu

fasıl bölümünde işlenir.

Orta oyununda dükkân (iş yeri), yeni dünya (ev) adı verilen

ahşap bölmeler kullanılır.

Orta oyununda zenne, Kayserili, külhanbeyi, cüce, kambur,

Laz, Arnavut, çelebi, Rumelili gibi tipler de yer alır.

Bilgi

Karagöz oyunu: Perdenin arkasına konulan bir ışık yardımıyla bazı figürlerin perdeye yansıtılması ile oynanan bir

tiyatro şeklidir. Oyunu ilk oynatan kişinin Şeyh Küşteri olduğuna inanılır.

Oyunun başkişileri; saf ve temiz ruhlu, zeki ama okumamış

bir tipi temsil eden Karagöz ve medrese tahsili görmüş, kurnaz bir tip olan Hacivat’tır.

Oyunlarda Zenne, Tuzsuz Deli Bekir, Efe, Laz gibi yan tiplemeler de vardır.

Bilgi

P:43

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olay Çevresinde Gelişen Göstermeye Bağlı Metinler

Modern tiyatro anlayışları: 20. yüzyıl ile birlikte tiyatroda

birçok yeni eğilim ortaya çıkmıştır.

1. Epik tiyatro: Bertolt Brecht’in Marksizm etkisinde geliştirdiği eleştirel tiyatrodur.

Türün en önemli özelliği; şarkı, şiir ya da seyirci ile doğrudan

etkileşim yoluyla seyircinin, oyuna kendini bütünüyle kaptırmasının önüne geçmektir.

Türk edebiyatında, Haldun Taner (Keşanlı Ali Destanı) ve

Vasıf Öngören (Asiye Nasıl Kurtulur) türün ilk örneklerini

vermiştir.

1. Absürt (Saçma) tiyatro: II. Dünya Savaşı’nın doğurduğu

ortamdan beslenir. Konu önemsizleşmiş, sanatçılar, insanların ruhsal durumuna yoğunlaşarak onların çelişkilerini, çıkmazlarını sahnelemeyi amaçlamıştır.

Dünya edebiyatında Samuel Beckett (Godot’u Beklerken),

Türk edebiyatında Güngör Dilmen (Canlı Maymun Lokantası) türün en önemli temsilcilerindendir.

Bilgi

Komedi: Eski Yunan’da köy ve kırsal alanlarda düzenlenen

eğlencelerden doğmuştur. İnsanların ve olayların gülünç

yanlarını göstererek eğlendirerek eğitme amacı güder.

Oyun kişileri halktani sıradan kişilerdir. Her türlü olay sahnede canlandırılır. Konuşma dili kullanılır. Manzum olarak

yazılır. Üç birlik kuralına uyulur.

Uyarı: Tanınmış komedi yazarları; Eski Yunan ve Latin’de;

Aristophanes, Menandros; 17.yy. Fransız edebiyatında, Moliere’dir.

Bilgi

Modern Türk Tiyatrosu, Tanzimat Dönemi ile başlar.

İlk yerli tiyatro eseri, Şinasi tarafından yazılan Şair Evlenmesi’dir.

Sahnelenen ilk tiyatro eseri ise Namık Kemal’in Vatan yahut

Silistre’sidir.

Ahmet Vefik Paşa, Tanzimat Dönemi’nde Moliere’den çok

sayıda çeviri ve uyarlama yapmıştır. Aynı dönemde Abdülhak Hamit Tarhan, oynanmak için değil okunmak için tiyatro

eserleri yazmıştır.

Milli Edebiyat Dönemi’nde, 1914 yılında, ilk resmi tiyatromuz

olan Darülbedayi (Güzel Sanatlar Okulu) kurulur. Afife Jale,

ilk Müslüman kadın oyuncu olarak bu dönemde sahneye

çıkmıştır.

Milli Edebiyat ve Cumhuriyet Dönemi’nde Türk tiyatrosunun

gelişmesinde Muhsin Ertuğrul’un çok büyük katkıları olmuştur.

Bilgi

Modern Türk Tiyatrosu: Türk edebiyatında modern tiyatronun ilk örnekleri Tanzimat Dönemi’nde Batı edebiyatı etkisiyle verilmiştir.

İlk tiyatro eseri, Şinasi’nin Şair Evlenmesi adlı oyunudur.

Uyarı

Tuluat – doğaçlama, oyuncuların oyunu yazılı bir metne

bağlı kalmadan oynaması.

Adaptasyon; yabancı dilde yazılmış bir eseri, yerli adlarla

yeniden düzenlemek, yerlileştirmek.

Kabare tiyatrosu, güncel konuların eleştirel biçimde oyunlaştırılması.

Bilgi

Modern tiyatro, Eski Yunan’da ilk örnekleri verilen trajedi

ve komedi türü ile ortaya çıkmıştır. 17. yüzyılda klasisizm

akımı ile yaygınlaşmıştır. 19. yüzyılda romantizm akımıyla

ortaya çıkan dram türü ile de bugünkü modern tiyatronun ilk

örnekleri verilmiştir.

Trajedi: Eski Yunan’da özellikle şehirlerde ve saray çevresinde düzenlenen eğlencelerden doğmuştur.

Seyirciye acıklı olayları göstererek erdem ve ahlak anlayışını geliştirmeyi amaçlar.

Trajediler; manzum olarak yazılır. Konularını mitoloji ve tarihten alır. Oyun kahramanları soylu kişilerden seçilir. Sade,

açık, anlaşılır bir dil kullanılır. Üç birlik kuralına (konu, yer

zaman birliği) uyulur.

Uyarı: Tanınmış tirajedi yazarları; Eski Yunan edebiyatında;

Aiskhyleos, Sophokles ve Euripides; 17. yy. Fransız edebiyatında; Racine, Corneille’dir.

Bilgi

Dram: 19. yüzyılda romantizm akımı sonucu ortaya çıkmış

ve trajedi ve komedinin birleşmesiyle şekillenmiştir. Dramlarda, acıklı olaylarla gülünç olaylar bir arada işlenir.

Olaylar tarihten ve günlük olaylardan alınır. Kişiler toplumun

her kesiminden olabilir. Üç birlik kuralına uyulmaz. Nazım

ya da nesir şeklinde olabilir. Dram türü, günümüz modern

tiyatrosunun ilk ürünleri olarak değerlendirilir.

Uyarı: Dram türünün kurallarını Victor Hugo belirlemiştir;

Shakespeare, Schiller, Geothe gibi sanatçılar da bu türde

başarılı eserler vermiştir.

Bilgi

P:44

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olay Çevresinde Gelişen Göstermeye nlatmaya Bağlı Metinler

4. Trajedi türü tiyatro ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden

hangisi yanlıştır?

A) Konusunu seçkin kimselerin hayatından ya da mitolojiden alır.

B) Kusursuz bir üslup arayışı vardır; kaba, çirkin sayılabilecek sözlere sahnede yer verilmez.

C) Üç birlik kuralına uymak zorunludur.

D) Bu eserlerde romantizm akımı etkisi belirgindir ve bu

akımın ortaya çıkması ile trajedi türü, yaygınlaşmıştır.

E) Ünlü trajedi yazarları; Eski Yunan’da Aiskhylos, Eurupides, Sophokles; Fransız; edebiyatında ise Corneille,

Racine’dir.

5. Aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Dram türü 19. yüzyılda realizm akımı ile birlikte ortaya

çıkmış bir tiyatro türüdür.

B) Dram türü tiyatro eserleri manzum ve mensur karışık

olarak kaleme alınmıştır.

C) Komedi türü eserler konusunu günlük hayattan, sosyal

olaylardan seçer.

D) Aiskhylos, Sophokles ve Euripides eski Yunan’da trajedi türünde eserleri ile tanınmış sanatçılardır.

E) Ahmet Vefik Paşa Tanzimat Dönemi’nde Moliere’den

yaptığı komedi türündeki çeviri ve adaptasyonlarla tanınmıştır.

6. Dram türü tiyatro ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden

hangisi yanlıştır?

A) Konu, hem tarihî hem de güncel olaylardan alınabilir.

B) Üç birlik kuralına uyulmaz.

C) Şiir ve düzyazı şeklinde karışık olarak yazılır.

D) Perde sayısı değişiklikler gösterebilir.

E) Dil kusursuzdur, soylu bir üslup kullanılır.

1. I. Hayatı acıklı yönleriyle ele alan tiyatro türüne “trajedi”

denir.

II. Edebiyatımızda Batılı anlamda ilk tiyatro, Tanzimat Dönemi’nde yazılmıştır.

III. Geleneksel Türk tiyatrosunun başlangıcı Tanzimatın ilk

yıllarına dayanır.

IV. Ahmet Mithat’ın Moliere’den çevirileri, tiyatromuzun gelişmesinde önemli rol oynamıştır.

V. Tiyatro; deneme ve söyleşiye göre daha yeni bir türdür.

Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangilerinde bilgi

yanlışı yapılmamıştır?

A) I. ve II. B) II. ve III. C) II. ve IV.

D) III. ve IV. E) IV. ve V.

2. Aşağıdakilerin hangisinde bir bilgi yanlışlığı söz konusudur?

A) Tragedyada kişiler soylu tabakadan seçilir.

B) Komedide sanat yapma amacı güdüldüğünden kaba

sözlerin yer almadığı seçkin bir dil kullanılır.

C) Dramda kişiler toplumun değişik kesimlerinden seçilebilir.

D) Tragedyanın temsilcileri arasında Aiskhylos, Sophokles

ve Euripides sayılabilir.

E) Fransız sanatçı Moliere, komedinin en ünlü yazarlarındandır.

3. Çağdaş tiyatro türlerinden biridir. Perde düzenine; serim,

düğüm, çözüm bölümlerine önem verilmez. Bu tiyatro

ürünleri saçma denilebilecek kurgularla ve sembollerle doludur. Dünya edebiyatında Samuel Beckett Godot’yu Beklerken, Türk edebiyatında Güngör Dilmen Canlı Maymun

Lokantası adlı eseriyle bu tiyatro türünün önemli temsilcilerindendir.

Yukarıda bazı özellikleri verilen tiyatro türü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Absürt tiyatro      B) Kabare tiyatrosu

C) Epik Tiyatro      D) Pandomima

E) Komedya

P:45

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olay Çevresinde Gelişen Göstermeye Bağlı Metinler

10. I. Trajedi

II. Pandomim

III. Absürt tiyatro

IV. Feeri

V. Komedi

• Sanatçının jest ve mimiklerle olayı anlattığı sözsüz

tiyatrodur.

• Olayların, insanların, gülünç yanlarını ortaya koyarak, insanları güldürürmeyi

amaçlayan oyunlardır.

• Kalıplara, alışılmış düzene

karşı çıkılır, olaylar arasında bağ kurulmaz. Amaç,

seyirciyi düşündürmek ve

tedirgin etmektir.

Yukarıdaki tiyatro türleri ile özellikleri eşleştirildiğinde

hangi iki tiyatro türü dışarıda kalır?

A) I ve II B) I ve IV C) II ve IV

D) III ve V E) IV ve V

11. Komedi türü tiyatro ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden

hangisi yanlıştır?

A) Konusunu günlük hayattan, sosyal olaylardan alır.

B) Kahramanları sıradan insanlar, eğitim görmemiş ya da

sonradan görme kişilerdir.

C) Üslupta kusursuzluk aranmaz, kaba sayılan hatta küfürlü sözlere yer verilir.

D) Çoğunlukla düzyazı biçiminde yazılır; şiir ve düzyazı

şeklinde karışık olarak da yazılabilir.

E) Üç birlik kuralına uymak zorunludur.

12. Aşağıdakilerden hangisi trajedi yazarlarından biri değildir?

A) Aiskhylos B) Sophokles C) Moliere

D) Racine E) Euripides

7. I. Trajedi

II. Kabare tiyatrosu

III. Epik tiyatro

IV. Dram

V. Komedi

• Acı veren; vurma, yaralama, öldürme gibi olaylar

sahnede seyirciye gösterilmez.

• Ana karakterlerin halktan

olması en önemli özelliğidir.

• Seyircinin kendisini oyunun içinde hissetmesinin

önüne geçilerek eleştirel

bir yaklaşım içinde olması

amaçlanır

Yukarıdaki tiyatro türleri ile özellikleri eşleştirildiğinde

hangi iki tiyatro türü dışarıda kalır?

A) I ve II B) I ve IV C) II ve IV

D) III ve V E) IV ve V

8. Aşağıda verilen tiyatro terimlerinden hangisi yanlış

açıklanmıştır?

A) Tirat: Oyuncuların bir defada yaptığı uzun konuşma.

B) Replik: Tiyatro oyunlarında konuşanların birbirine söyledikleri sözlerden her birine verilen ad.

C) Rejisör: Sahnenin arkasında duran ve gerektiğinde

oyunculara sözlerini fısıltıyla söyleyip hatırlatan görevli.

D) Jest: Oyuncuların duygu ve düşüncelerini el, kol hareketleriyle anlatması.

E) Sahne: Tiyatro eserinde bir perdelik bölümün, dekor

bakımından değişik olan küçük kısımları.

9. Aşağıdakilerden hangisi geleneksel tiyatro türlerinden

biri değildir?

A) Karagöz B) Dram C) Meddah

D) Orta oyunu E) Köy Seyirlik Oyunları

P:46

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olay Çevresinde Gelişen Göstermeye Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. Aşağıdakilerden hangisi klasik tragedyanın bir özelliği

değildir?

A) Yalın ve seçkin bir dilin kullanılması

B) Kişilerin soylu tabakadan seçilmesi

C) Kahramanın iç çatışmasının ve kamuoyunun koro ile

yansıtılması

D) Konuların günlük, sıradan olaylardan alınması

E) Üç birlik kuralının zorunlu olması

5. Yalnız güldürme amacı güden komedilere vodvil (entrika

komedisi), abartılı hareketlerle sivri esprilerle güldürmeyi

amaçlayan komedilere fars, yergiye dayanan komedilere

satir, bir kişinin karakterini ortaya koymak için yazılan

komedilere karakter komedisi denir. En ünlü komedi yazarları; Eski Yunan’da Aristophanes, klasik Fransız edebiyatında Victor Hugo’dur.

Yukarıdaki numaralanmış yerlerin hangisinde bilgi

yanlışlığı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

6. Dram türü tiyatro ile ilgili aşağıdaki bilgilerden hangisi

yanlıştır?

A) Hayatı hemen her yönüyle sahnede anlatma arzusundan doğmuştur.

B) Romantizm akımı ürünüdür ve türün kurucusu, Goethe’dir.

C) Kahramanları, halk - soylu ayrımı gözetmeksizin halkın

her tabakasından seçilebilir.

D) Her çeşit olay ve konuşmaya sahnede yer verilebilir.

E) Günümüz modern tiyatro anlayışına geçişi sağlamıştır.

I

II

III

IV

V

1. I. 1914 yılında kurulan ve bugünkü İstanbul Şehir Tiyatrolarının eski adı.

II. Doğaüstü kahramanların yer aldığı masalların sahnede dramatize edilmesiyle ortaya çıkan tür.

III. Hayatın hem acıklı hem de gülünç yönlerini bir bütün

olarak ele alan tiyatro türü.

IV. Romalılar tarafından ortaya atılan, Türk edebiyatına

Tanzimat Döneminde giren, yalnız işaretlerle oynanan

sözsüz tiyatro oyunu.

Aşağıdaki terimlerden hangisinin tanımı yukarıda verilmemiştir?

A) Darülbedayi B) Pandomim C) Dram

D) Feeri E) Kabare tiyatrosu

2. Aşağıdakilerin hangisi Karagöz oyununun özelliklerinden biri değildir?

A) İzleyicilerde acıma ve korku duygusu uyarmayı amaçlaması

B) Oyunlarda gösterilen konuların kim tarafından düzenlendiği bilinmemesi

C) Usta-çırak geleneği içinde sürdürülme

D) Oyun kişilerinin hemen hepsinin tip özelliği göstermesi

E) Oyunun gösterimi yapan kişiye hayali ya da hayalbaz

denmesi

3. Aşağıdakilerden hangisi Karagöz tipinin özelliklerinden biri değildir?

A) Öğrenim görmemiş, nüktedan biri olması

B) Mert, cesur ama başı sürekli belada biri olması

C) Kibar ve temiz bir İstanbul Türkçesi ile konuşması

D) Orta Oyunu’ndaki Kavuklu tipini hatırlatması

E) Uyanık geçinmeye çalışması

P:47

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olay Çevresinde Gelişen Göstermeye Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

10. (I) Meddahlık, taklit ve canlandırmalarla dinleyiciyi eğlendirmek amacıyla öykü anlatma sanatı olarak tanımlanabilir. (II) Meddah, sanatını icra ederken bir sandalye üzerine

oturmakta, değnek (pastav) ve mendil (makreme) gibi aksesuarlar kullanarak öyküsünde canlandırmalar ve taklitler

yapmaktadır. (III) Meddah öyküsünü anlatmaya değneğini

yere üç defa vurarak Hak dostum, hak sözleriyle ve bir

tekerlemeyle başlar. (IV) Meddahlar anlatımlarında çeşitli

efsaneleri, hikâyeleri, tarihi olayları ve kişileri kendilerine

konu edinebildikleri gibi güncel sosyal ve siyasal olaylara

gönderme yapan kurmaca ve bağlamlara başvurabilmektedirler. (V) Usta-çırak ilişkisi içerisinde varlığını sürdüren

meddahlık geleneği, yazılı bir metne bağlı kalarak gösterilerini sunmaları bakımından diğer geleneksel halk tiyatrolarından ayrılır.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde

bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

11. Tirajedi türü tiyatro oyunları ile ilgili aşağıdaki açıklamalardan hangisi yanlıştır?

A) Üç birlik kuralına (yer, zaman, olay) uyulması zorunludur.

B) Kaba, uygunsuz sayılan, vurma, yaralama, ölme gibi

acı veren olaylar, sahnede gösterilebilir.

C) Oyunda korolara yer verilir, oyun diyalog ve koro bölümlerinden oluşur.

D) Nazım halinde (manzum) yazılması ve değişmez kaidelere bağlı olması sebebiyle öbür tiyatro çeşitlerinden

kolayca ayrılır.

E) Trajediler genellikle beş perdelik oyunlardır.

12. Orta oyununda asıl konunun işlendiği bölüm, aşağıdakilerden hangisidir?

A) Fasıl B) Döşeme C) Efsane

D) Palanga E) Yeni dünya

7. (I) İlk örnekleri, Alman oyun yazarı Bertoid Brecht tarafından ortaya konulan epik tiyatro, göstermeci tiyatronun

geliştirilmiş biçimidir. (II) Epik tiyatro, toplumcu bir tiyatro

türüdür. (III) İzleyiciye toplumsal çarpıklıkları eleştirip göstererek izleyiciyi bu eleştirilere katmayı hedefleyen bir tiyatro türüdür. (IV) Olaylar, durumlar parça parça verilir;

arada bir şarkılar, türküler söylenir, anlatıcılar devreye

girer. (V) Bizde Güngör Dilmen’in Keşanlı Ali Destanı ilk

epik tiyatrodur.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde

bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

8. (I) Seyircinin ortasında oynanan, tulutata dayanan, müzik,

dans, taklit gibi unsurlardan da yararlanan bir geleneksel

halk tiyatrosu örneğidir. (II) Canlı oyuncularla oynandığı

için, bir gölge oyunu olan Karagöz’ den temelde bir farklılığı

bulunmasına karşılık, bu iki tür arasında oyun dağarcığı,

güldürme yöntemleri, kişiler ve yapı bakımından önemli

benzerlikler bulunmaktadır. (III) “Zuhuri kolu”, “kol oyunu”

gibi isimlerle de anılır. (IV) Orta oyunu; göstermelik adı verilen, seyirciyle çevrili, üstü açık bir alanda oynanırdı. (V)

Alanda daha küçük ve çift kanatlı olana “dükkan”, daha

büyük ve iki, üç hatta bazen dört kanatlı olanına “yeni

dünya” adı verilen iki kafes paravana bulunurdu.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde

bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

9. Tiyatro terimlerine yönelik aşağıdaki açıklamalardan

hangisi yanlıştır?

A) Mizansen, bir tiyatro eserinin sahneye konması.

B) Adaptasyon; yabancı dilde yazılmış bir eseri, yerli adlarla yeniden düzenlemek, uyarlamak.

C) Rejisör, gerek duyulduğunda oyunculara sözleri fısıldayan yardımcı kişi.

D) Replik, oyuncuların birbirine söylediği sözlerden her

biri.

E) Tirat, oyuncuların sahnede birbirine söylediği uzun coşkulu, çoğunlukla kesintisiz söylenen sözler.

P:48

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olay Çevresinde Gelişen Göstermeye Bağlı Metinler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

4. Aşağıdaki tiyatro terimlerinden hangisinin açıklaması

yanlıştır?

A) Dekor: Tiyatroda sahneyi eserin konusuna göre döşeyip hazırlamada kullanılan eşyanın toplu adı.

B) Replik: Tiyatro oyunlarında konuşanların birbirine söyledikleri sözlerden her birine verilen ad.

C) Prömiyer: Oyuncuların hazırlıklarını yaptığı ve sahneye

çıkmak için beklediği sahne arkasındaki bölüm.

D) Suflör: Sahnenin arkasında duran ve gerektiğinde

oyunculara sözlerini fısıltıyla söyleyip hatırlatan görevli.

E) Mimik: Oyuncuların, duygu ve düşüncelerini yüz hareketleriyle anlatması.

5. Dramatik metinler; ----, ----, ---- ve ---- gibi temel yapı unsurlarından oluşur. Tiyatroda olayların ortaya çıkıp gelişmesi ve sonuçlanması için genellikle bir ---- ihtiyaç duyulur.

Farklı değerler ile kişiliklerin karşı karşıya gelmesi ile oluşan bu durumlar, merak duygusunu da canlı tutar.

Bu parçada boş bırakılan yerlerden birine aşağıdakilerden hangisi getirilemez?

A) olay     B) mekân     C) zaman 

D) bakış açısı  E) çatışmaya 

6. Konusunu efsanelerden veya tarihsel olaylardan alan,

acıklı bir şekilde sonuçlanan tiyatro eserlerine verilen

addır. Adını, Yunancada “keçi türküsü” anlamına gelen bir

sözcükten alan ---- türü tiyatroların ilk örnekleri Eski Yunan’da görülür.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) dram      B) trajedi      C) komedi 

D) pandomim  E) vodvil 

1. Tiyatro ---- sanatlar içinde yer alır. Herhangi bir olay, durum

veya tasarının sahnede canlandırılması amacı ile yazılmış

bu eserlere ---- metinler denir.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir?

A) plastik – anlatmaya

B) işitsel – gazete ve çevresinde gelişen

C) dramatik – göstermeye bağlı

D) Fonetik – bireysel yaşamı konu edinen

E) Görsel – coşku ve heyecana bağlı

2. (I) Şinasi’nin Şair Evlenmesi adlı eseri, Batılı anlamda

tiyatronun edebiyatımızdaki ilk örneği kabul edilir. (II) Şinasi’den sonra Namık Kemâl, Ahmet Mithat Efendi, Recaizade Mahmut Ekrem ve Abdülhak Hamit gibi yazarlar

tiyatro türünde eserler kaleme almıştır. (III) 1914’te kurulan

Darü’l-Bedayi ilk resmî tiyatro kuruluşudur. (IV) Cumhuriyet Dönemi’nde epik tiyatro, absürt tiyatro gibi farklı tiyatro

anlayışları çoğalmıştır. (V) Epik tiyatronun Türk edebiyatındaki ilk örneklerini Faruk Nafiz Çamlıbel vermiştir.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde

bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

3. Trajedi türü, ---- akımı içinde biçimlendiği için bu akımın

bütün özelliklerini taşır. Ancak Türk edebiyatında trajedi

yazan yazarlar, bu akımın pek çok özelliğini bilerek terk

eder ve kendi tercihlerini metinlere yansıtır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) klasisizm

B) romantizm

C) parnasizm

D) sürrealizm

E) sembolizm

P:49

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olay Çevresinde Gelişen Göstermeye Bağlı Metinler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

10. Aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Türk edebiyatında yazılan ilk eser; Şinâsi Efendi’nin

Şair Evlenmesi adlı eseridir.

B) Hem tiyatro kurumlarında idarecilik hem tiyatro oyunlarında rejisörlük yapan Muhsin Ertuğrul, Türk tiyatrosunun gelişmesinde en çok emeği geçen kişilerden biridir.

C) İlk örnekleri Millî Edebiyat Dönemi’nde verilen epik ve

absürd tiyatro türü oyunlar, tiyatro türlerinin çeşitlenmesinde önemli bir rol üstlenmiştir.

D) Türk Tiyatrosu’nda epik tiyatro türünün ilk örneği, Keşanlı Ali Destanı adlı oyundur.

E) Söz oyunları, taklit ve müzik ögelerinden beslenen geleneksel Türk tiyatrosu, doğaçlamaya dayanan oyunlardan oluşur.

11. İngiliz yazar Shakespeare ve Fransız sanatçı Victor Hugo’nun eserleri ---- türü tiyatronun en önemli örnekleri

arasında yer alır. Namık Kemal’in Vatan yahut Silistre adlı

eseri ile Abdülhak Hamit Tarhan’ın bazı eserleri bu türün

örnekleri arasında yer alır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) dram  B) trajedi  C) komedi 

D) Opera  E) Epik tiyatro 

12. Bu tiyatro türünün en önemli özelliği kendisine özgü kurallara bağlı olmasıdır. Bu kuralların en önemlisi “üç birlik kuralı”dır. Bunlardan ilki olan “zaman birliği” kuralına göre, bir

oyunda olaylar en çok bir gün (24 saat) içinde geçmelidir.

“Mekân birliği” kuralı oyunun tek bir yerde geçmesini, “olay

birliği” ise oyunun tek bir olay çevresinde gelişmesini ifade

eder. Bu eserlerde genellikle üst tabakadan insanların hayatı konu edilir ve seçkin bir üslubun kullanılmasına özen

gösterilir. Oyunun sonunda ders vermek ve hikmetli sözler

söylemek de bu tür tiyatro eserlerinin amaçları arasında

yer alır.

Bu parçada bazı özellikleri verilen tiyatro türü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Dram  B) Komedi  C) Epik tiyatro 

D) Pandomim  E) Trajedi .

7. (I) Tiyatro pek çok diğer sanat dalı gibi dinî törenlerden

doğmuş, zamanla bu niteliğinden sıyrılarak bir sanat hâline gelmiştir. (II) Tiyatronun kökeninin, insanın doğa olaylarını kendi beden hareketleriyle temsil etme çabalarına

dayandığı söylenebilir. (III) Tarihi Sümer ve Mısır gibi eski

uygarlıklara kadar uzanan tiyatro, özellikle Eski Yunan’da

gelişmiş ve çeşitlenmiştir. (IV) Batılı anlamda tiyatro türü

Türk edebiyatına Servetifünun Dönemi’nde girmiştir. (V)

Tanzimat’a kadar Türk edebiyatında Karagöz, kukla, orta

oyunu ve meddah hikâyeleri, köy seyirlik oyunları gibi türler, tiyatro türünün yerini tutmuştur.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde

bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

8. ---- türü tiyatro oyunlarının ilk temsilcisi, Eski Yunan edebiyatı sanatçısı Aristophanes’tir. Fransız sanatçı Moliere’in

“Cimri” ile “Kibarlık Budalası”, Rus yazar Gogol’un “Müfettiş” adlı eseri bu türün en önemli eserleri arasında yer alır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Dram  B) Trajedi  C) Komedi 

D) Opera  E) Epik tiyatro 

9. Hayatın bütün gerçeklerini yansıtmayı amaçlayan ve her

sınıftan insana yer veren oyunlar ---- olarak adlandırılır.

Romantizm akımı ile birlikte ilk örnekleri verilen bu tiyatro

türünde, gerçeklik önemsediği için “üç birlik kuralı”na uyulmaz. Be eserlerde hayatın iyi veya çirkin bütün yönleri sahnelenir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) kabare  B) trajedi  C) komedi 

D) dram  E) Epik tiyatro 

P:50

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

GAZETE VE DERGİ ÇEVRESİNDE

GELİŞEN EDEBÎ TÜRLER 7

Namık Kemal’in Lisan-ı Osmanî’nin Lisanı Hakkında Bazı

Mülahazatı Şamildir adlı eseri, Türk edebiyatında eleştiri türünün ilk örneği kabul edilir.

Muallim Naci, Recaizade Ekrem, Cenap Şahabettin, Hüseyin Cahit Yalçın, Ali Canip Yöntem, Nurullah Ataç, Mehmet

Kaplan, Cevdet Kudret Solok, Berna Moran eleştiri türünde

eser veren önemli eleştirmelerimizdendir.

Uyarı

Türkiye’de gazetecilik, Tanzimat Dönemi’yle birlikte başlamıştır. Türkçe yayımlanan ilk gazete 1831’de çıkan Takvim-i

Vakayi’dir. 1840’ta William Churchill tarafından çıkarılan Ceride-i Havadis yarı resmî bir gazetedir. İlk özel gazete ise

1860’ta Agah Efendi ve Şinasi tarafından çıkarılan Tercüman-ı Ahval’dir. Sonraki döemde gelişen bu faaliyetler gazeteciliğe bağlı edebî türlerin gelişmesine olanak sağlamıştır.

Uyarı

Fıkranın gerçek anlamda ilk örneklerine Servetifünun Dönemi’nde rastlarız.

Ahmet Rasim, Hüseyin Cahit Yalçın, Ahmet Haşim, Falih

Rıfkı Atay gibi yazarlar fıkra türünde başarılı örnekler vermiştir.

Bilgi Şinasi’nin yazdığı Tercüman-ı Ahval Mukaddimesi Türk edebiyatında makale türünün ilk örneğidir.

Ziya Paşa’nın Şiir ve İnşa’sı, Ahmet Mithat Efendi’nin Dekadanlar’ı, Ömer Seyffettin’in Yeni Lisan makaleleri, Ahmet

Haşim’in Şiirimiz Hakkında Bazı Mülahazalar’ı türün edebiyatımızdaki bazı önemli örnekleridir.

Bilgi

Fıkra: Güncel konuları ele alan, günübirlik gazete köşe yazılarıdır. Yazar, görüşlerini ayrıntılarıyla ele alma, kanıtlama

yoluna gitmez.

Bu yazılarda yer yer esprili, hoşa giden bir anlatım öne çıkar.

Fıkra; daha kısa bir yazı türü olması; kanıtlama amacı taşımaması, bilimsel ciddiyetten uzak nükteli ve öznel söyleyiş

içermesi gibi özellikleri ile makaleden ayrılır.

Uyarı: Ders ve ibret alınmak için söylenmiş sözlü gelenek

ürünü olan kısa anlatılara da fıkra denir. Nasrettin Hoca ve

Bektaşi fıkraları bu türün güzel örnekleri arasındadır.

Bilgi

Öğretici metinler şu şekilde sınıflandırılmakmaktadır:

Tarihî metinler: Tarih olaylarının ele alındığı metinlerdir.

Felsefî metinler : Felsefî konuları ele alan metinlerdir.

Bilimsel metinler : Fizik, biyoloji gibi farklı alanlara ait bilimsel araştırmaları açıklayan metinlerdir.

Gazete çevresinde gelişen metin türleri : Makale, mülakat, haber yazısı, deneme, sohbet, fıkra, eleştiri, röportaj

gibi türlerdir.

Kişisel yaşamı konu alan metin türleri: Hatıra (anı), gezi

yazısı, biyografi, mektup, günlük gibi türlerdir.

Bilgi

Eleştiri (Tenkit): Herhangi bir konunun olumlu ve olumsuz

yönleriyle ele alındığı yazılara eleştiri denir. Ancak edebî

eleştiriler, daha çok bir sanat eseri ya da sanatçıyı güçlü ve

zayıf yönleri ile inceleyen, değerlendiren yazılardır.

Eleştiri türü metinler, ciddi ve uzmanlık gerektiren yazılar olması bakımından makaleyi anımsatır.

Eleştiri yazıları öznel ve nesnel eleştiri şeklinde sınıflandırılabilir.

Bilgi

Makale: Makale herhangi bir konuda yazılabilir. Ancak bu

tür yazılar genellikle bilimsel konularda, uzman kişilerce

nesnel bir tutuma dayalı olarak yazılır.

Makalede konu giriş, gelişme, bütünlüğü içinde ele alınır.

Sözcükler daha çok gerçek anlamları ile kullanılır.

Makalede savunulan düşüncelerin “kanıtlanması” gerekir.

Makaleleri, edebî makaleler ve bilimsel makaleler şeklinde

sınıflandırabiliriz.

Bilgi

P:51

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Gazete ve Dergi Çevresinde Gelişen Edebî Türler

Haber yazısı: Doğada ya da toplumda meydana gelen ilginç

durum ya da olayları, halka ulaştırmak amacıyla yazılan yazılardır.

Haber yazılarında inandırıcılık, belgelere dayanma, olayı

tüm boyutlarıyla aktarma, yansız davranma, okuyucunun

farklı yorumlamasına imkân vermeyecek şekilde, açık ve anlaşılır bir dil ve üslup kullanma gibi unsurlara dikkat edilir.

Duyulduğunda halk arasında heyecan yaratan haberlere

“sansasyonel” haber denir. Doğru olmayan haberlere ise

“asparagas (uydurma)” haber denir.

Bir haber yazısında “ne/kim, neyi/kimi, nasıl, niçin, nerede,

ne zaman?” sorularının cevapları yer almalıdır.

Haber yazıları kaynakları bakımından 3’e ayrılır:

a) Resmî haberler   b) Özel haberler

c) Ajans haberleri

Bilgi

Sohbet (Söyleşi): Kişisel görüş ve düşüncelerin fazla derinleştirilmeden, okuyucuyla konuşuyormuş gibi içten bir hava

içinde dile getirildiği yazılardır.

Yazar düşüncelerini kanıtlama gereği duymaz.

Bu yazılarda yalın, samimi ve senli benli bir dil kullanılır.

Soru cümlesi ve devrik cümle sohbet türü yazıların belirleyici

özelliklerindendir.

Bilgi

Sunuş biçimine göre röportajlar 2’ye ayrılır:

a) Amerikan röportajı: Yazıya en kuvvetli yönüyle girilir. En

son söylenmesi gereken kelimeler, en önce söylenir.

b) Alman röportajı: Yazar konuyu işlerken yazıya kendini

katar, konu hep “ben” ekseni etrafında döner.

Ruşen Eşref Ünaydın, Falih Rıfkı Atay, Yaşar Kemal röportaj

türünde eser vermiş bazı sanatçılarımızdır.

Bilgi

Deneme: Herhangi bir konuda, kesin hükümlere varmadan

samimi bir üslupla yazılan yazılardır.

Denemede, çoğunlukla evrensel temalar işlenir.

Bu yazılarda yazar, düşüncelerini kanıtlama gereği duymaz

ve yazarın konuyu özgün bir yaklaşımla ele alması beklenir.

Deneme, öğretici türler içinde estetik kaygının en çok öne

çıktığı türdür.

Monteigne, dünya edebiyatında denemenin kurucusu kabul

edilir.

Deneme, Türk edebiyatında gerçek anlamıyla Servetifünun

Dönemi’nde karşımıza çıkar ancak asıl gelişmesini Cumhuriyet Dönemi’nde gerçekleştirir.

Bilgi

Röportaj: Bir konunun fotoğraf, film, mülakat, belge, istatistik, rapor gibi; çok çeşitli inceleme ve araştırmalarla birlikte

ele alındığı, geniş içerikli gazete ve dergi yazılarıdır.

Yazar, bu tür yazılara kendi görüşlerini de katar. Bu yazılar

haber dosyası olarak değerlendirilebilir.

Bilgi

Nurullah Ataç (Günlerin Getirdiği, Karalama Defteri, Sözden

Söze), Ahmet Haşim (Bize Göre, Gurebahanei Laklakan,

Sabahattin Eyüboğlu (Mavi ve Kara), Suut Kemal Yetkin

(Günlerin Götürdüğü, Düş’ün Payı, Yokuşa Doğru), Salah

Birsel (Kurutulmuş Felsefe Bahçesi, Halley Kimi Kurtarır,

Paf ve Puf), Cemil Meriç (Bu Ülke, Umrandan Uygarlığa)

Türk edebiyatında deneme türünün önemli yazarlarıdır.

Bilgi

Haber yazılarında olaylar olduğu gibi aktarılırken röportajda

yazarın duygu ve düşünceleri katılır.

Röportaj, haber yazısının genişletilmiş hâli gibidir.

Röportajda birinci kişili anlatım, haber yazısında ise üçüncü

kişili anlatım kullanılır.

Uyarı

Bilgi

Ahmet Rasim (Ramazan Sohbetleri, Muharrir Bu Ya), Suut

Kemal Yetkin (Edebiyat Söyleşileri), Şevket Rado (Eşref

Saati) Melih Cevdet Anday (Dilimiz Üzerine Söyleşiler),

Refik Halit Karay (Guguklu Saat) sohbet türünde eser veren

sanatçılarımızdır.

P:52

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Gazete ve Dergi Çevresinde Gelişen Edebî Türler

4. Aşağıdakilerden hangisi makalenin özelliklerinden biri

değildir?

A) Bilimsel terimlerin de yer aldığı bir dil kullanılır.

B) Gazetelerde yayımlanabileceği gibi nitelik bakımından

gazete okuru sayılabilecek kişilere hitap eden dergilerde

de yayımlanabilir.

C) Yazar, metnin sonuç bölümünde düşüncelerini kesin bir

sonuca bağlar, metnin ana düşüncesini dile getirir.

D) Anlatım türlerinden daha çok söyleşmeye bağlı anlatım

ve sanatsal anlatım kullanılır.

E) Genel okur kitlesinin özellikleri dikkate alınarak yazılır.

5. (I) Fıkra, gazete ya da dergilerin belirli sütunlarında yayımlanan yazı türüdür. (II) Giriş, gelişme ve sonuç şeklinde bölümlenebilir. (III) Konu kısa, yüzeysel ama ustaca işlenip

okuyucuların düşünmeleri sağlanır. (IV) Okuyucuyu düşündürmek esas olduğu için yazar, söylediklerini ispatlama gereği duyar. (V) Okuyucuyla samimi bir bağ kurularak rahat

bir anlatım yolu izlenir.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisinde

bir bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

6. Yazılarımı genellikle geç vakitlerde yalnız ve sessiz bir ortamda kaleme alıyorum. Hayallerimi, hayatımı, özlemlerimi

içimden geldiği gibi yüklüyorum kelimelerin sırtına. Ben

içimde bir başka benle doyumsuz bir sohbete dalıyorum.

Kısacası ben ---- yazıyorum.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi en uygundur?

A) sohbet B) fıkra C) günlük

D) anı E) deneme

1. Bimsel metinlerle edebi metinlerin karşılaştırıldığı aşağıdaki cümlelerden hangisinde bilgi yanlışı vardır?

A) Bilimsel metin bilgi vermek, edebi metin ise estetik zevk

vermek amacıyla yazılır.

B) Bilimsel metinlerde üslup kaygısı yoktur, edebi metinlerde vardır.

C) Bilimsel metinde söz sanatları kullanılmaz, edebi metinde kullanılır.

D) Bilimsel metinde genellikle açıklayıcı, edebi metinde ise

betimleyici anlatım kullanılır.

E) Bilimsel metinde dil kanalı kontrol, edebi metinde ise

alıcıyı harekete geçirme işlevinde kullanılır.

2. Başkasının düşüncelerini incelemeden neden geri çevirelim? Neden bu düşünceleri küçümsemeyle karşılayalım?

Onları savunmak olanak dışı mıdır? Biraz olsun gerçek

payı yok mudur bu sözlerde? Bize bunları söyleyen hiç mi

kafa yormadı acaba? İnsanların beğenileri birbirine uymaz.

O belki kırmızıdan hoşlanır, siz yeşili seviyorsunuzdur. Beğenileri sizinkine uymuyor diye onu beğenisizlikle, kabalıkla mı suçlayacaksınız? Ona kızacak mısınız? Onun da

sizin de beğendiğiniz şeyleri yansız olarak değerlendirmelisiniz.

Bu parça aşağıdaki yazı türlerinin hangisinden alınmış

olabilir?

A) Haber yazısı      B) Röportaj

C) Sohbet      D) Fıkra

E) Makale

3. Aşağıdakilerden hangisi öğretici metinler için söylenemez?

A) Okuyucuların farklı anlamlar çıkarabileceği bir üslup kullanılır.

B) Dil, göndergesel işlevde kullanılır.

C) Öğretmek, açıklamak, bilgi vermek ön plana çıkar.

D) Makale, deneme, fıkra bu türün kapsamına girer.

E) Anlatılanlar bir ana düşünce etrafında birleşir.

P:53

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Gazete ve dergi Çevresinde Gelişen Edebî Türler

10. Psikolojik dayanıklılığın açıklanmasında rol oynayan birçok

faktörden söz edilebilmesine karşın, yapılan çalışmalarda

bu faktörlerin üç genel kategori altında toplanabileceği

öne sürülmektedir. Bu kategoriler; aile uyumu ve desteği,

kişisel yapısal özellikler ve dışsal destek sistemleri olarak

sıralanabilir. Bu bakış açısı doğrultusunda Fribog ve arkadaşları psikolojik dayanıklılık yapısının açıklanmasında

kendilik algısı, gelecek algısı, yapısal stil, sosyal yeterlilik,

aile uyumu ve sosyal kaynaklar olmak üzere toplam altı

faktörlü bir yapı öne sürmektedir.

Yukarıdaki parça aşağıdaki yazı türlerinin hangisinden

alınmış olabilir?

A) Fıkra B) Makale C) Röportaj

D) Eleştiri E) Deneme

11. “Eğer mümkün olsaydı karşınıza anadan doğma çıkardım.

Bu kitapta size asla bir şey kanıtlama iddiam yoktur. Elimden geldiğince size “ben”i anlattım. Bana hak vermenizi ya

da beni yargılamanızı istemiyorum.”

Bu parçada düşüncelerini dile getiren sanatçının aşağıdaki türlerden hangisini tercih ettiği söylenebilir?

A) Röportaj B) Fıkra       C) Deneme

D) Eleştiri      E) Makale

12. ----, inceleme ve araştırmaya dayanan gazete ve dergi

yazısıdır. Basın organlarının gelişmesi ve yaygınlaşmasıyla ortaya çıkmıştır ve en geniş anlamıyla “haber” anlamına gelir. Bu yazılarda ele alınan konunun istenilen etkiyi

yaratması veya ilgi çekmesi yaratıcılık gerektirir, geniş

çaplı bir inceleme olan bu yazılarda kullanılan fotoğraflar,

kişilerle görüşmeler, gezi notları gibi unsurların bir araya

getirilişinde başarılı bir kompozisyon oluşturulması beklenir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Biyografi B) Sohbet C) Deneme

D) Eleştiri E) Röportaj

7. Makale ve fıkra karşılaştırıldığında aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlış olur?

A) Her iki tür de gazete ve dergilerde yayımlanır.

B) Makalede bilimsel; fıkrada içten ve nükteli bir söyleyiş

hakimdir.

C) Makalede belgeler ve kesin bilgiler; fıkrada kişisel görüşler söz konusudur.

D) Makalede işlenen konu, fıkraya göre daha kalıcıdır.

E) İlk makale örneklerini Makalât adlı yapıtta görürüz.

8. - Yazar herhangi bir konuyla ilgili düşüncelerini okuyucuyla paylaşır.

- İçten, sıcak bir hava hakimdir.

- Metin, karşılıklı konuşma havası içinde kaleme alınır.

- Temsilcileri arasında; Ahmet Rasim, Şevket Rado, Attila İlhan sayılabilir.

Yukarıda özellikleri verilen yazı türü aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Deneme B) Söyleşi C) Fıkra

D) Eleştiri   E) Makale

9. - Güncel, siyasal ve toplumsal sorunları kişisel bir görüşle ele alan kısa, günübirlik yazılardır.

- Yazarın okuyucuyla konuşuyor gibi içten bir dille yazdığı yazılardır.

- Yazarın herhangi bir konuda kişisel duygu ve düşüncelerini kanıtlama yoluna gitmeden anlattığı yazılardır.

Aşağıda verilen yazı türleriyle yukarıdaki açıklamalar

eşleştirildiğinde hangisi dışta kalır?

A) Röportaj B) Sohbet C) Makale

D) Fıkra E) Deneme

P:54

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Gazete ve Dergi Çevresinde Gelişen Edebî Türler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. I. Daha önce duyulmamış, ilgi çekici bir içeriğe sahip olması amaçlanmalıdır.

II. Verilen bilgi doğru olmalı, yorumsuz olarak ortaya

konmalıdır.

III. Yazı planı tersine dönmüş pramit niteliği gösterir.

Yukarıda verilen özellikler aşağıdaki yazı türlerinden

hangisine aittir?

A) Fıkra B) Sohbet C) Röportaj

D) Haber yazısı E) Deneme

5. Bu metinlerde yazar, eleştiricidir. Aklıselim ölçütüyle ideolojik fosilleşmelere, tabulara, klişelere karşı çıkar, kanıtlama gereği duymadan kendi görüşünü ortaya koyar. Bu

metinlerde yazar, ele aldığı konuya kendi penceresinden

bakar, görüşlerini kısa, özlü, esprili, okuyucuyu sıkmayacak biçimde yansıtır, estetik etkiyi önemser. Yazarın bir

görevi de günlük dili işleyerek metnine dilin içinden çıkardığı tatları katmak, yepyeni buluş ve örgülerle okuyanda

bambaşka hazlar uyandırmak olmalıdır.

Bu parçada aşağıdaki yazı türlerinden hangisine ait

özellikler ağır basmaktadır?

A) Anı B) Deneme C) Röportaj

D) Eleştiri E) Makale

6. Yaşar Kemal İnce Memet’te, hem kendi edebiyatımızda

hem başka ülkelerin edebiyatında yer alan soylu eşkiya

anlatılarının kalıplarına sadık kalarak kurar olay örgüsünü.

El attığı topraksız köylü sorunu kuşkusuz gerçek bir sorundur ama yazarın konuya yaklaşımına ve işleyişine gerçekçi

diyemeyiz. İnce Memet gerçek dünyayı değil, insanların

özlemlerine karşılık veren, kötülerin cezalandırıldığı, yoksulların bolluğa kavuştuğu ideal bir dünyayı dile getirir.

Bu parçada aşağıdaki yazı türlerinden hangisine ait

özellikler ağır basmaktadır?

A) Biyografi B) Eleştiri C) Röportaj

D) Sohbet E) Deneme

1. Divan edebiyatında hiciv olarak bilinen eleştiri, halk edebiyatında âşıkların söylediği taşlamalar olarak karşımıza çıkmaktadır. Bugünkü anlamda eleştiri ise Türk edebiyatında

Servetifünun edebiyatıyla birlikte görülmeye başlanmıştır.

Namık Kemal, Hüseyin Cahit Yalçın, Ali Canip Yöntem, Nurullah Ataç eleştiri türü dendiğinde akla ilk gelen sanatçılardır.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bilgi

yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

2. Türk edebiyatına ---- Dönemi’nde giren makalenin ilk örneği ---- tarafından kaleme alınan -----.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) Tanzimat – Şinasi – Tercüman-ı Ahval Mukaddimesi’dir

B) Servetifünun – Cenap Şahabettin – Dekadanizm Nedir’dir

C) Tanzimat – Namık Kemal – Lisan-ı Osmani’nin Edebiyatı Hakkında Bazı Mülahazatı Şamildir’dir

D) Fecriati – Ahmet Haşim – Şiirimiz Hakkında Bazı Mülahazalar

E) Servetifünun – Ahmet Mithat Efendi – Dekadanlar’dır.

3. Sizler de farkındasınızdır, bugünlerde neredeyse tüm gündem Pokemon Go oyunu üzerinde yoğunlaşmış. 90’lı yılların vazgeçilmez çizgi filmi, şimdilerde bir oyun olarak geri

döndü. Hem de tüm dünyayı bir anda yerinden sarsarak.

Daha kısa bir süre içinde bu oyun dünya çapında yayıldı

ve Twitter gibi dev sosyal medya unsurunu geçecek hale

geldi. İnsanlar, adeta bu oyunun bağımlısı haline geldi.

Peki, Pokemon Go’yu bu seviyeye getiren etken neydi? Elbette ki kendinden öncekilerden tamamen farklı olmasıydı.

Bu parça aşağıdaki yazı türlerinin hangisinden alınmış

olabilir?

A) Fıkra B) Deneme C) Eleştiri

D) Haber yazısı E) Makale

I

II

III

IV V

P:55

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Gazete ve Dergi Çevresinde Gelişen Edebî Türler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

10. I. Makale planıyla fakat karşılıklı konuşma havası içinde

yazılan yazılardır.

II. Sanatçı düşüncelerini ispatlama amacı güder.

III. Gazete ve dergi yazılarındandır.

Yukarıda numaralanmış olarak verilen özelliklerden

hangileri sohbet türü yazılara ait olamaz?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III

D) I – III E) II – III

11. Türk edebiyatında deneme türü, genellikle şair, romancı ya

da hikâyeci kimliği öne çıkan sanatçılar tarafından ortaya

konan ürünlerden oluşmaktadır.

Aşağıdakilerden hangisi, öncelikle “denemeci” olarak

tanınan yazarlarımızdan biri değildir?

A) Salah Birsel

B) Nurullah Ataç

C) Orhan Kemal

D) Suut Kemal Yetkin

E) Sabahattin Eyüboğlu

12. Birikmiş gazete kupürlerini temizlerken 2 Nisan 2017 tarihli

bir gazeteden kestiğim bir habere takıldım. Sözünü ettiğim

haberde Savaş Özbey, Türkan Şoray ile konuşmuş. Başlık

ilgi çekici: “Film aşkları daha gerçek!” Türkan Hanım şöyle

diyor: “Gerçek hayattaki aşklar, hele şimdiki zamanda, bir

saman alevi gibi. Eski aşklar yanardağ gibi patlıyor, sonra

tekrar doluyordu; bir daha ne zaman patlayacak, bilinemezdi.” Gerçekten öyle miydi, eski aşklar yanardağ gibi

patlar mıydı; şimdikilerin “kullan-at çakmak” gibi yanmasıyla sönmesi bir mi oluyor? Doğrusunu isterseniz bu konuda bir fikrim yok. Fikrim olan şey şu ki zaman zaman

konu buralara geldiğinde kadın ya da erkek fark etmiyor,

gerçek aşkı yaşamak isteyenlerin sayısı hiç de küçümsenecek gibi değil. Ve bana öyle geliyor ki eski aşkların daha

“patlayıcı”, şimdiki aşkların daha “sönücü” olması sadece

algılarımız ile ilgili.

Bu parçada aşağıdaki yazı türlerinden hangisine ait

özellikler ağır basmaktadır?

A) Makale B) Fıkra C) Anı

D) Eleştiri E) Otobiyografi

7. Kara Kitap ve Yeni Hayat gibi romanlarında Orhan Pamuk

eşyayı, düşünce kalıplarını, tarihî malzemeyi ve kişileri ustalıkla birbirlerinin içine geçirdi. Örneğin Kara Kitap’ta İstanbul Boğazı’na düşen yeşil kalem sahnesinde Boğaz’ın

hikâyesi ve karakterlerin açmazları ustaca birbirine bağlanır. Pamuk’un Proust’tan esinlenerek başarıyla kullandığı

üslup Türkçede farklı kapılar aralarken bir yandan da okuyuculara yeni bir dünyayı görme biçimi armağan etti.

Bu parça aşağıdaki yazı türlerinin hangisinden alınmış

olabilir?

A) Makale B) Fıkra C) Biyografi

D) Eleştiri E) Sohbet

8. “Edebiyat yapmak” diye olumsuzca anılan bir tavır var ve

doğrusu bu beni de rahatsız ediyor. Süslü cümleler, uzun

uzadıya ruh çözümlemeleri, konu dışına kayan metinler, bilgiler benim tarzım değil. Okuru lafa boğmak istemiyorum.

İlk gençliğimde denemelerini okuduğum Nurullah Ataç’ın

“Süssüzlükten safi süs olmuş Japon vazoları.” cümlesi beni

epey etkilemişti. Yazımın da müziğim gibi yalın olması bir

rastlantı değil sanırım. Üslubum böyle. Buzdağının ucunu

gösterebilirseniz altında muazzam bir dağ olduğunu hisseder okur. Zaten iyi şiir de böyle oluşmaz mı? Her şeyi anlatmaya çalışmak, süslemek, acındırma, sevdirme çabaları

arabesktir. Yalınlık, bence sanatın özü. Yunus Emre gibi…

Basit değil, yalın.

Bu parça aşağıdaki yazı türlerinin hangisinden alınmış

olabilir?

A) Makale B) Fıkra C) Otobiyografi

D) Eleştiri E) Sohbet

9. Belirli bir görüşü, bir düşünceyi savunmak ve kanıtlamak

için yazılan yazı türüdür. Bu türün doğup gelişmesi ve çeşitlenmesi gazete ile birlikte gerçekleşmiştir. Dolayısıyla bu

türün Türk edebiyatında ortaya çıkışı da ilk gazetelerle birlikte olmuştur.

Bu parçada sözü edilen edebî tür aşağıdakilerden hangisidir?

A) Fıkra B) Deneme C) Röportaj

D) Eleştiri E) Makale

P:56

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Gazete ve Dergi Çevresinde Gelişen Edebî Türler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

4. Tüm dünyayı eve sığdırmaya çalıştığımız şu günlerde İlhan

Berk’in evle ilgili metnine bile küçük şeyleri konu etmesi o

kadar güzel ki... Siz nasıl düşünürsünüz bilmem ama bana

göre de evle ilgili olan her şey “küçük”tür. Sevincin, acının,

yalnızlığın insanı korkutan sivri yanları evin içinde küçülür. Çünkü ev sadece gövdemizin yerleştiği, rahat ettiği bir

mekân değildir, ruhumuz için de bir sükûn yuvasıdır orası.

Sükût, itminan, huzur… Hepsi eve içkindir.

Bu parçada aşağıdaki yazı türlerinden hangisine ait

özellikler ağır basmaktadır?

A) Makale B) Nutuk C) Röportaj

D) Eleştiri E) Deneme

5. “Her gün not tutun; açık, okunaklı. Tarih atmayı da unutmayın. Hayatımın her gününü hatta her anını kayıt altına

almış olaydım, şimdilerde bir Larousse sözlüğü olurdu

elimde. Duyulmuş, derlenmiş bir kelime, bir yaşantı yeniden karşılaşılan bir dünyadır. Ah, neler yitiriyoruz!.. Bütün o

yitirdiğimiz incileri düşünün!..

Bu parçada konuşan yazarın önerdiği yazı türü aşağıdakilerden hangisi olabilir?

A) Otobiyografi B) Deneme C) Fıkra

D) Günlük E) Mektup

6. Gündelik yaşam, son on yılda kökten değişti. İlk bakışta

göze çarpan özellik daha fazla iletişim halinde oluşumuz.

Bu çağın insanını tanımlayacak en önemli kavramın iletişim olduğunu düşünüyorum. Bilginin yayılması, paylaşılması, üretilmesi daha önce hiç olmadığı ölçüde etkin bir

hale geldi. Bu kolektif davranışın sonucu. İnsanlar her

geçen gün birbirine daha fazla bağlanıyor. Bu yüzden de

artık eskisinden çok daha fazla etkileniyoruz olup bitenlerden. Dolayısıyla yeni insan dünya üzerinde özgür bir

birey değil artık. Diğerlerine bağımlı. Bunun iyi yanları da

var, “mecburen” demokrasiyi talep etmek gibi; kötü yanları

da var, kişisel özgürlük düşlerinin yıkımının çok büyük bir

ruhsal çöküntüye neden olması gibi... Çünkü bir yandan

her yer birbirine benziyor. Tüm dünya metro duraklarının

üzerine kurulmuş AVM’lere ve her biri küçük birer şehre

benzeyen toplu konutlar dizisine dönüşüyor. Aslında çok

önceleri başlamış bir süreç bu, biz yeni yeni farkına varıyoruz.

Bu parça aşağıdaki yazı türlerinin hangisinden alınmış

olabilir?

A) Makale B) Fıkra C) Deneme

D) Eleştiri E) Otobiyografi

1. I. Fıkra

II. Deneme

III. Makale

IV. Eleştiri

V. Röportaj

• Yazarın kendi kendine

konuşuyor gibi kaleme

aldığı yazılardır.

• Güncel sorunlardan söz

eden günübirlik yazılardır.

• Bir eseri veya sanatçıyı

olumlu ve olumsuz yönleriyle değerlendiren yazılardır.

Yukarıdaki edebî türler ile özellikleri eşleştirildiğinde

hangi iki yazı türü dışarıda kalır?

A) I ve II B) I ve IV C) II ve IV

D) III ve V E) IV ve V

2. Bir kere bu türden yazıları; şiirdeki gibi, romandaki gibi, öyküdeki gibi maske takmadan yazmak zorundasın. Bu tür,

kendini bir yazar olarak en çok ortaya koyduğun tür. Çünkü

bir insan bir konuda gerçekten ne düşünüyor ve ne hissediyor? Bunu hepimiz merak etmiyor muyuz? Ediyoruz.

Kendimizin de ne düşündüğünü merak ediyoruz. İşte bu

yazıları yazarken ne düşündüğümüzü biz de bilmiyoruz.

Kendimizi sınıyoruz bir konuda. Ölüm, Allah, hayat, aşk,

sevgi yahut İstanbul hakkında ne düşünüyorum gerçekten.

Herhangi bir kurala uymadan, sadece kendi iç dünyanın

ve düşüncenin ve bilginin kurallarına yahut sınırlarına göre

kendini sınayarak bir şey ortaya koyuyorsun. Tek bir kuralı

var: Doğruyu söylemek, içtenlik. Dolayısıyla çok cesaret isteyen bir tür.

Bu parçada sözü edilen yazı türü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Makale B) Fıkra C) Deneme

D) Eleştiri E) Otobiyografi

3. Dünya edebiyatında asıl şeklini 16. yy da kazanan, kişiselliğin en fazla öne çıktığı bir türdür. Edebiyatımızda, Sabahattin Eyüboğlu’nun “Mavi ve Kara” isimli eseri bu türe örnek

verilebilir.

Bu parçada özelliği verilen yazınsal tür aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Makale B) Roman C) Hikaye

 D) Fıkra E) Deneme

P:57

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Gazete ve Dergi Çevresinde Gelişen Edebî Türler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

7. 15 bin yıl önce tarım devrimini yaptık, toprak verdi biz

aldık. Su bereketti, su kıyılarına oturduk. Barınaklar, depolar yaptık. Nişastayı eti beslenmemizin özü kıldık. Tahılları geliştirdik, endüstri bitkileri ile ilk sanayi hamlelerini

yaptık. Hayvanları ehlileştirdik, giderek nehirleri kuruttuk,

okyanusları bile yağmaladık. İnsanın ömrünü uzatacak

tıbbi bakım ve hastalık tedavileri geliştirdik, yine doğayı sömürdük. Evler, köşkler yetmedi, yazlıklar, oteller inşa ettik.

Ne yaparsak en büyüğünü yapmanın psikolojik temellerini

araştırdık mı? Rob Hengeveld Atık Küre (Wasted World)

adlı eserinde üretimin ve tüketimin sınırı olmayan insanın yükselişini ve çöküşünü anlatıyor. Kim tutardı ki bizi?

“Bizim için tavan yoktu.” diyor yazar.

Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılamaz?

A) Güncel bir konu ele alınmıştır.

B) Sözcüklerin gerçek anlamıyla kullanılmasına öncelik

verilmiştir.

C) Bilgi verme amacı güdülmüştür.

D) Anlatımda ironiden yararlanılmıştır.

E) Terimler öne çıkarılarak kanıtlayıcı bir tutum izlenmiştir.

8. Sanayi atıklarından tarım ilaçlarına, kozmetik ürünlerden

ağır metallere kadar pek çok endokrin bozucu, her gün

deri, solunum ya da yiyecekler yoluyla vücudumuza giriyor.

Bu kimyasal bombardıman 21’inci yüzyıl yaşam tarzının

kaçınılmaz bir yan etkisi. Ancak ne yazık ki çevre kirliliğinin bir sonucu olarak maruz kaldığımız endokrin bozucular, hormonal sistemler üzerinde olumsuz etki göstermekte

ve pek çok hastalığın yanı sıra, metabolik hastalıklara ve

obeziteye de neden olmaktadır. Ayrıca uzmanlar eldeki verilerin bebekler ve çocukların endokrin bozucu kimyasalların olumsuz etkilerine yetişkinlere kıyasla çok daha duyarlı

olduklarını vurgulamakta.

Bu parçada sözü edilen yazı türü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Eleştiri B) Makale C) Haber yazısı

D) Fıkra E) Deneme

9. I. Sohbet

II. Deneme

III. Haber yazısı

IV. Eleştiri

V. Röportaj

• Aşk, dostluk, iyilik,

güzellik gibi daha çok

soyut ama kalıcı ve

evrensel konuların

özgün bir yaklaşımla

işlendiği yazılardır.

• Okurun ilgisini çekecek

konuların okuyucuyla

konuşuyormuş gibi samimi bir dille ele alındığı

yazılardır.

• Bir eseri veya sanatçıyı

olumlu ve olumsuz yönleriyle değerlendiren yazılardır.

Yukarıdaki edebî türler ile özellikleri eşleştirildiğinde

hangi iki yazı türü dışarıda kalır?

A) I ve II B) I ve IV C) II ve IV

D) III ve V E) IV ve V

10. Aşağıdaki sanatçılardan hangisi gezi türünde eser

veren tanınmış sanatçılardan biri değildir?

A) Falih Rıfkı Atay

B) Cenap Şahabettin

C) Halide Edip Adıvar

D) Reşat Nuri Güntekin

E) Haldun Taner

11. Zonguldak’ın Kozlu ilçesinin sahili çöpler ve tıbbi atıklarla

kaplandı. Deniz kenarındaki alan uzun yıllar vahşi depolama alanı olarak kullanılmıştı. Dalgalarla denize sürüklenen çöpler yine dalgalarla sahile geldi. Kıyı boyunu

kaplayan çöplerin arasında tıbbı atıkların yanı sıra kemirgen ölüleri de vardı. Bazı vatandaşlar gördükleri manzaraya tepki gösterip evlerine dönerken aldırış etmeyip

çöplerin arasında piknik yapanlar da oldu.

Bu parça aşağıdaki yazı türlerinin hangisinden alınmış

olabilir?

A) Makale B) Fıkra C) Deneme

D) Eleştiri E) Haber yazısı

P:58

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

KİŞİSEL YAŞAMI KONU EDİNEN EDEBÎ TÜRLER

VE SÖZLÜ ANLATIM YÖNTEMLERİ 8

Ahmet Mithat Efendi’nin Tanzimat Dönemi’nde kaleme aldığı Avrupa’da Bir Cevelan adlı eseri, Batılı anlamda gezi

türünün ilk örneklerinden biridir.

Cenap Şahabettin’in Suriye Mektupları, Hac Yolunda’sı,

Ahmet Haşim’in Frankfurt Seyahatnamesi, Falih Rıfkı

Atay’ın Denizaşırı, Bizim Akdeniz, Taymis Kıyıları gibi eserleri, Reşat Nuri Güntekin’in Anadolu Notları gezi türünde

yazılmış başarılı eserlerdir.

Bilgi

Batılı anlamda örnekleri Tanzimat Dönemi’nde yazılan günlüklerden ilki, Direktör Ali Bey’in Seyahat Jurnali’dir.

Şair Nigâr Hanım’ın Hayatımın Hikayesi, Nurullah Ataç’ın

Günce’si, Salah Birsel’in Kuşları Örtünmek ve Nezleli Karga’sı, Tomris Uyar’ın Gündökümü türün öne çıkan örnekleridir.

Bilgi

Biyografi (yaşam öyküsü), değişik alanlarda tanınmış kişilerin hayatlarını belirli bilgi ve belgeler ışığında anlatmayı

amaçlayan inceleme yazılarıdır. Eskiden bu tür yazılara tercüme-i hâl denirdi. Divan edebiyatındaki “tezkireler” de biyografi türü metinlerdir.

Gerçek kişileri roman kurgusu içinde anlatan metinlere

edebî biyografi ya da biyografik roman denir. Oğuz Atay’ın

Bir Bilim adamının Romanı adlı eseri, türün en güzel örneklerinden biridir.

Uyarı: Kişilerin yaşam öykülerini kendilerinin yazdığı eserlere otobiyografi denir. Bu metinlerde I. kişili anlatım kullanılır.

Bir yazarın kendi hayatını kurmaca bir gerçeklikle ele aldığı

romanlara otobiyografik roman denir. Peyami Safa’nın Dokuzuncu Hariciye Koğuşu, Orhan Kemal’in Baba Evi türünbaşarılı örneklerindendir.

Bilgi

Babür Şah’ın yazdığı Babürname Türk edebiyatında anı türünün ilk örneklerindendir. Eski Türk edebiyatında örnekleri

görülen, vakayıname, gazavatname, sefaretname türünden

eserler anı özelliği taşıyan metinlerdir.

Akif Paşa (Tabsıra), Ziya Paşa (Defter-i Amel), Muallim Naci

(Ömer’in Çocukluğu), Halit Ziya Uşaklıgil (Kırk Yıl, Saray

ve Ötesi), Yakup Kadri Karaosmanoğlu (Zoraki Diplomat,

Vatan Yolunda), Falih Rıfkı Atay (Çankaya) Halide Edip

Adıvar (Türk’ün Ateşle İmtihanı), Halikarnas Balıkçısı (Mavi

Sürgün) anı türünde öne çıkan isimlerdir.

Bilgi

Günlük: Bir kişinin önemli bulduğu olayları, gözlemleri,

duygu ve düşünceleri; günü gününe, tarih belirterek anlattığı yazılardır. Günlükler, dış dünyadan daha çok bireylerin

iç dünyalarını ortaya koyma amacı taşır.

İnandırıcı, içten ve samimi bir dille kaleme alınan günlüklerde birinci kişili anlatım öne çıkar.

Uyarı: Divan Edebiyatı Dönemi’nde yazılan “ruzname”ler

günlük özelliği taşır.

Bilgi

Gezi: Kişilerin gezip gördüğü yerleri; kentsel özellikleri, gelenek ve görenekleri, çeşitli tarihî ve doğal güzellikleri ile birlikte anlattıkları yazılardır.

Anı türü metinlerle yakınlık gösteren gezi türü eserlerde belirgin özellik, yazarın gözlemlerinin dışa dönük olmasıdır.

16. yüzyılda Seydi Ali Reis’in yazdığı Miratü’l-Memalik Türk

edebiyatında gezi türünün ilk örneği kabul edilir.

Uyarı: Divan edebiyatı dönemindeki seyahatnameler, gezi

türü örnekleridir. Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi türün en

güzel örneklerinden biridir.

Bilgi

Anı (Hatıra): Toplum tarafından tanınan ve belirli bir alanda

başarılı olmuş kişilerin yaşadıkları ya da tanık oldukları olayları, üzerinden belirli bir süre geçtikten sonra kaleme aldıkları yazılardır.

Anı yazarı anlattıklarını daha inandırıcı kılmak için fotoğraf,

belge, mektup gibi materyallerden de yararlanabilir.

Anı yazıları, belge niteliği taşımasa da belirli bir dönemi ya

da olayı aydınlatma adına oldukça önemli ipuçları taşıyabilir.

Batılı anlamda anı türünün ilk örnekleri Tanzimat Dönemi’nde yazılmıştır.

Bilgi

P:59

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Kişisel Yaşamı Konu Edinen Edebî Türler ve Sözlü Anlatım

Sözlü Anlatım Türleri:

Sunum: Bir konuyu; özellikle cd, tepegöz, slayt gibi teknolojilerden yararlanarak birden fazla duyu organına seslenebilecek şekilde daha etkili ortaya koyma amacı taşıyan

konuşmalara denir.

Uyarı: Sunumun en önemli ögesi; kısa, yalın, ilgi çekici ve

ele alınan konuyu özetleyici bir içeriğe sahip olması gereken

slaytlardır.

Bilgi

Açık oturum: konusunda uzman kişilerin bir konuyu “tartışma havası içinde” ele alması, değerlendirmesidir.

Açık oturumda bir başkan ve 3-5 kişiden oluşan tartışmacı

yer alır. Konuşmacı sayısı değişebilir.

Başkan, tartışmaların sağlıklı ve nezaket içinde yapılmasını

sağlar.

Bilgi

Konferans: Bir topluluk karşısında yapılan, bir kişi tarafından yapılan konuşmalardır. Çoğunlukla bilimsel konularda

yapılır.

Bir başkan yönetiminde konferans düzenlenir, bazen konuşmacı sayısı birden fazla olabilir.

Bilgi

Panel: Bir konunun çeşitli yönlerden aydınlatılması için,

küçük bir topluluk önünde, bir “sohbet havası” içinde tartışılmasına denir.

Panelde bir başkan ve 3-5 kişiden oluşan uzman kişi yer alır.

Uyarı: Panelin sonunda soru-cevap şeklinde dinleyiciler de

tartışmaya dahil edilirse buna forum denir.

Bilgi

Sempozyum (Bilgi şöleni: Bilim adamı ve araştırmacıların

çoğunlukla özel bir dinleyici kitlesi önünde, farklı oturumlar

şeklinde, “bildiri”lerini sunmaları şeklinde yapılan tartışmalardır.

Sempozyumun temeli olan bildiriler, ciddi bir çabanın ürünüdür, 15-20 dakikayı geçmeyecek şekilde hazırlanır.

Uyarı: Sempozyumlar; uzun bir hazırlık dönemi gerektirmesi, genellikle iki üç gün sürecek şekilde sunulması, içinde

panel ve forum gibi etkinlikleri barındırması ve bilimsel yönünün ağır basması ile diğer tartışma biçimlerinden ayrılır.

Sempozyumun en önemli özelliklerinden biri, bildirilerin kitap

hâline getirilerek ilgili kişi ve kurumlarca paylaşılmasıdır.

Bilgi

Mektup: Kişi ya da kurumların haberleşme amacıyla uzaktaki kişi ya da kurumlara gönderdiği yazılardır.

Özel mektuplar ve resmî mektuplar şeklinde 2’ye ayrılır.

16. yüzyılda Fuzuli’nin yazdığı Şikâyetname adlı eser, ilk

edebî mektup kabul edilir.

Uyarı: Divan edebiyatında mektuplardan oluşan süslü nesir

türü metinlerden oluşan eserlere münşeat adı verilir.

Bilgi

Münazara: Tez/anti-tez karşıtlığı içeren bir konunun, bir

başkan yönetiminde üç dört kişiden oluşmuş gruplar önünde

tartışılmasına denir.

Münazara bir jüri önünde yapılır ve münazara sonunda kazanan taraf, jüri tarafından ilan edilir.

Uyarı: Bir eğitim aracı da olan münazarada esas amaç, bir

düşüncenin doğruluğunu kanıtlamak değil, hangi grubun düşüncelerini daha güçlü savunabildiğini belirlemek, böylece

etkili ve doğru konuşma-tartışma yeteneği geliştirmektir.

Bilgi

Forum: Bir başkanın yönetiminde, toplumu ilgilendiren bir

konuda, 3-5 konuşmacının, dinleyicilerle soru-cevap etkileşimi içinde yaptıkları tartışmalara denir.

Forumda amaç, belli kararlara varmak değil, konuyu değişik

anlayışlarla, farklı boyutlarıyla ortaya koymaktır.

Uyarı: Forum, panelden sonra da gerçekleştirilebilir. Bu

durum, forumun başında seyircilere duyurulur.

Söylev (Nutuk): Dinleyenleri coşturmak ve belli bir amaca

yöneltmek; onlara bir duyguyu, bir düşünceyi, aşılamak gibi

amaçlarla yapılan coşkulu konuşmalara denir.

Bazı söylevler daha sonra kitap halinde yayımlanabilir. Mustafa Kemal Atatürk’ün Nutuk’u ve Hamdullah Suphi Tanrıöver’in Dağ Yolu eserleri bunlara en güzel örneklerdir.

Bilgi

Bilgi

P:60

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Kişisel Yaşamı Konu Edinen Edebî Türler ve Sözlü Anlatım

4. Meşrutiyet’in ilanından beri bana sık sık yatı misafirliğine

gelen Şahabettin Süleyman, bir akşam her vakitki telaşlı

ve heyecanlı haliyle üzerime yürürcesine “Erken yemek yiyelim, Süleyman Nazif’i ziyarete gideceğiz.” demişti. Şahabettin Süleyman’ın bir büyük müjde gibi verdiği bu haber,

doğrusunu söylemek lazım gelirse bende ne bir sevinç ne

bir ilgi uyandırmıştı. O zamanlar, bence Süleyman Nazif,

İstibdat Devri’nde Edebiyatıcedide şairleri arasında İbrahim Cehdi diye takma bir adla orta değerde birtakım şiirler

yazmış olan, Meşrutiyet’ten sonra da Ebuzziya Tevfik’in

yeniden çıkarmaya başladığı “Tasvir-i Efkar” gazetesinin

başsütununda kendi adıyla makaleler yazan bir kalem sahibiydi.

Yukarıda verilen parça hangi edebi türün örneğidir?

A) Fıkra B) Deneme C) Eleştiri

D) Biyografi E) Anı

5. Dil bilgisinin gereksiz olduğunu, dil kurallarının sanatçıyı

sıkı kayıtlarla bağladığını söyleyenler vardır. Bunlara göre

dil bilgisinin, ana dilini doğru söyleyip doğru yazma kurallarını öğrettiği yanlıştır. Konuşurken sözlerimizin kurallara

uygun olup olmadığını düşünmeden durumumuzu pekala

anlatabildiğimiz gibi yazarken de bu kuralları hatırlamayız.

Bu parça aşağıdaki metin türlerinden hangisinden alınmış olabilir?

A) Sanatsal metin

B) Olay çevresinde gelişen metin

C) Göstermeye bağlı metin

D) Öğretici metin

E) Coşku ve heyecana bağlı metin

6. I. Gazete çevresinde gelişen metinlerdir.

II. Eski edebiyatımızdaki karşılığı sefaretnamedir.

III. Yazar, gördüklerini belli bir düzene bağlı kalarak anlatmalıdır.

IV. İyi bir gözlem gücü gerektiren gezi yazılarında betimleyici anlatıma da yer verilmektedir.

V. Yazarın gezip gördüğü yerle ilgili her şeyi anlatma zorunluluğu yoktur.

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde “gezi

yazısı”yla ilgili bilgi yanlışı yapılmıştır?

A) I. ve II. B) I. ve III. C) II. ve III.

D) II. ve IV. E) III. ve V

1. Günlükler, yazarlarının iç dünyasını kurgusuz bir biçimde

sergileyerek günlüğün sahibine ilişkin ayrıntılı bilgilere birinci elden ulaşmamızı sağladıkları için ----

Bu cümle günlüğün özellikleri düşünüldüğünde aşağıdakilerden hangisi ile tamamlanmalıdır?

A) edebi niteliklerden yoksun birer metin olarak bilinir.

B) yazıldıkları dönemin önemli olaylarına ilişkin tarihsel

belgeler olarak da önem kazanır.

C) her dönem okurlar tarafından çokça sevilmiştir.

D) günlüklerde romantizm akımına ait birçok unsur görülmektedir.

E) düzyazı ve şiir karışık bir şekilde yazılmıştır.

2. Harry Potter serisinin dışında dört romanı daha yayımlanan J. K. Rowling, polisiye türündeki üç eserini Robert

Galbraith mahlasıyla yazmıştır. İlk eseriyse 6 yaşındayken

yazdığı “Tavşan” adlı hikâyesidir. Adını “J. K. Rowling” şeklinde kısaltmasında ilk kitabın yayımcısı Bloomsbury’nin

etkisi vardır. Yayınevi, erkek okuyucuların, kadın bir yazarı

okumaktan çekinebileceğini düşünerek yazarın erkek olduğu izlenimini uyandırmak için adının “J. K. Rowling” şeklinde yazılmasını tercih etmiştir. Londra’dan sonra İngilizce

öğretmenliği yapmak üzere Portekiz’e taşınan Rowling, 16

Ekim 1992’de Portekizli televizyon muhabiri Jorge Arantes’le evlendi ve 27 Temmuz 1993’te ilk çocuğu Jessica

Rowling Arantes’i dünyaya getirdi. Çift 1995 yılında boşandı. Aralık 1994’te Rowling ve kızı, kız kardeşine daha

yakın olmak için Edinburgh’a taşındı. Tek geçim kaynağı

işsizlik maaşı olan Rowling, ilk kitabını burada şimdi bir Çin

lokantası olan Nicolson’s Cafede tamamladı.

Bu parça aşağıdaki yazı türlerinin hangisinden alınmış

olabilir?

A) Biyografi B) Eleştiri C) Deneme

D) Röportaj E) Portre

3. Aşağıdakilerden hangisi “anı, biyografi ve otobiyografi”

türlerinin ortak özelliklerindendir?

A) Yazar, kendi yaşamını anlatır.

B) Kişisel yaşamı konu alan öğretici metin türleri içinde yer

alır.

C) Yazarın objektif olma zorunluluğu yoktur.

D) Birinci kişili anlatıma yer verilir.

E) Dil, alıcıyı harekete geçirme işlevinde kullanılır.

P:61

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Kişisel Yaşamı Konu Edinen Edebî Türler ve Sözlü Anlatım

10. Sözlü anlatım yapacak kişilerle ilgili verilen aşağıdaki

bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Anlatımını destekleyecek belge, grafik ve slaytlardan

yararlanmalıdırlar.

B) Diline ve üslubuna özen göstermeli; açık, yalın, duru,

akıcı ifadeler kullanmalıdırlar.

C) Vurgu ve tonlamalara dikkat etmeli, jest ve mimikleri etkili biçimde kullanmalıdırlar.

D) Ele aldığı konuyu sınırlamamalı, konuşmayı doğal akışı

içinde sürdürmelidirler.

E) Sabırlı ve hoşgörülü olmalı; sert ve kırıcı hareketlerden

kaçınmalıdırlar.

11. Aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) 8. yüzyıla ait “Göktürk Yazıtları” anı türünün ilk örneği

sayılmaktadır.

B) Ezop ve La Fontaine, dünya edebiyatının en tanınmış

fabl yazarlarıdır.

C) Fıkra türünün tanınıp yaygınlaşmasında Ahmet Rasim’in kaleme aldığı yazılar belirleyici olmuştur.

D) Ahmet Haşim’in “Bize Göre” ve “Gurabahane-i Laklakan” adlı eserleri deneme türünün başarılı örnekleridir.

E) Türk edebiyatında mektup türünün en güzel örneklerinden biri Nabi’nin yazdığı “Şikâyetname”dir.

12. I. Tez ve antitez şeklinde savunulabilecek bir konu belirlenir.

II. En az üçer kişiden oluşan iki grup vardır.

III. Grup başkanları, konuşmacıların ardından söylenenleri özetler.

IV. Tartışmada yer alan gruplar “jüri” tarafından değerlendirilerek kazanan taraf belirlenir.

Yukarıda özellikleri verilen sözlü anlatım türü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Panel B) Münazara C) Açık oturum

D) Forum E) Konferans

7. I. Biyografi – öznel yargıları öne çıkarma

II. Anı – belge niteliği taşıma

III. Gezi – güçlü bir gözleme dayanma

IV. Günlük – iç konuşmalara yer verme

V. Otobiyografi – I. kişili anlatımdan yararlanma

Yukarıdaki numaralanmış terimlerden hangisi, karşısındakiyle ilişkilendirilemez?

A) I B) II C) III D) IV E) V

8. Aşağıdakilerin hangisinde boş bırakılan yere ayraç

içindeki sözcük getirilirse tanım yanlış olur?

A) ---- herhangi bir bilimsel alanda, topluluk karşısında yapılan hazırlıklı ve plânlı konuşmadır. (Konferans)

B) ---- konusunda uzman kişilerin bir topluluk önünde bir

konuyu tartışmasına denir. (Açık oturum)

C) Bir konunun, karara varmaktan çok, çeşitli yönlerden

aydınlatılması için, küçük bir topluluk önünde, bir sohbet havası içinde tartışılmasına ---- denir. (münazara)

D) Dinleyenleri coşturmak, onlara bir duyguyu, bir düşünceyi, bir ülküyü aşılamak için yapılan konuşmalara ----

denir. (nutuk)

E) ---- bilim adamı ve araştırmacıların sundukları bildirilerle bir konuyu aydınlatmak amacıyla yaptıkları uzun

süreli toplantılardır. (Sempozyum)

9. (I) Günlük, Tanzimat’tan sonra “ruznâme” sözcüğü ile karşılanmıştır. (II) Divan edebiyatındaki “vakayinâmeler” de

bir tür günlük sayılır. (III) Günlüklerin, Batı edebiyatındaki

biçim ve içeriğiyle Türk edebiyatında yer alması Servetifünun Dönemi’ne denk gelmiştir. (IV) Direktör Ali Bey’in

“Seyahat Jurnali” adlı eseri, Batı’daki anlamıyla Türk edebiyatında görülen ilk günlüktür. (V) Türk edebiyatında “günlük” terimini ilk kez Falih Rıfkı Atay kullanmıştır.

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bilgi

yanlışlığı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

P:62

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Kişisel Yaşamı Konu Edinen Edebî Türler ve Sözlü Anlatım

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. Çok eski bir geçmişi olan gezi türünün önemli ve tanınmış

iki ismi Marco Polo ve İbni Batuta’dır. Bizim edebiyatımızda

bu türün ilk örneği ünlü denizcilerimizden Seydi Ali Reis’in

Cihannüma adlı eseridir.

Yukarıdaki numaralanmış yerlerin hangisinde bilgi

yanlışlığı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

5 Aşağıda verilen tanımlamalardan hangisi yanlıştır?

A) Bir kimseyi karakteristik özellikleriyle okuyucuya tanıtmak amacıyla yazılan edebî yazılara portre denir.

B) Ünlü kişilerin hayatlarını konu alan, bunları roman tarzında işleyen edebî yazılara biyografik roman adı verilir.

C) Güncel konuların senli benli bir anlatımla ve nüktelerden, özlü sözlerden yararlanılarak işlendiği yazılara anı

denir.

D) Belgelenmesi gereken bir durumu tespit eden kişiler tarafından hazırlanıp imzalanan belgeye tutanak denir.

E) Günlük yaşamda edinilen izlenimleri, bu izlenimlerin

yarattığı duygu ve düşünceleri, tarih belirterek günü gününe anlatan yazılara günlük denir.

6. Coğrafi alanda Dünya’nın bilinmeyen yerlerinin keşfi ve

bilinmeyen yerlere duyulan merak insanları farklı bilgi

kaynakları arayışına itmiş; seyahatnameler de bu ihtiyaca

cevap vermiştir. Hemen her toplumda seyahatnameler, bir

iletişim aracı olarak önem kazanmıştır. Evliya Çelebi tarafından 17. yüzyılda yazılmış olan Seyahatname, türün

en güzel örneklerinden biridir. 10 ciltten oluşan bu kitapta

farklı coğrafyalarda gözlemlenen izlenen olaylar, farklı mekanlar hatta gelenek ve görenekler halkın anlayacağı bir

dille anlatılmıştır.

Bu parçaya göre, seyahatnameler içerik bakımından

aşağıdaki türlerden hangisine karşılık gelmektedir?

A) Gezi B) Günlük C) Hatıra

D) Makale E) Haber yazısı

I

II III

IV

V

1. I. Anlatılanlar bilgi, belge, tanık ve kanıtlara dayandırılmalıdır.

II. Öznel bir tutum izlenmemeli, kişinin yaşamı aşırı yerme

ve övmelerden uzak tutulmalıdır.

III. Bu türden eserlere, divan edebiyatında “tezkire” adı

verilir.

Numaralanmış olarak verilen açıklamalar aşağıdaki

yazı türlerinden hangisine aittir?

A) Hatıra B) Makale C) Gezi

D) Biyografi E) Günlük

2. Gemili Adası çok güzel ve çok gizemliydi. Tepesinde yıkık

manastırlar; kıyısında, kapıları, pencereleri denize açılan,

merdivenleri denize inen yıkık evler vardı. Antik kalıntılar

değildir bunlar. Kayaköyü’ndekiler gibi mübadelede boşaltılan nispeten yeni yapılar da değildir. İki ya da üç yüzyıllık

yıkıntılardır. Bir söylentiye göre o sıralarda Fethiye Körfezi’nde büyük bir deprem olmuş; Gemili halkı, oturulamaz

hale gelen evlerini terk etmişler. Adanın dolaylarına deniz

gözlüğüyle bakınca suların dibinde damsız evler görülür.

Sanki bir köy sulara gömülmüştür burada. Manastır koyunda da büyükçe bir yapının duvarları, odaları görülür suların içinde. Kimine göre bir hamamdır bu, kimine göre de

koya adını veren manastırın kalıntılarıdır.

Bu parçada aşağıdaki yazı türlerinden hangisine ait

özellikler ağır basmaktadır?

A) Makale B) Gezi yazısı C) Biyografi

D) Hatıra E) Deneme

3. Uzakta bulunan herhangi bir dosta, arkadaşa gönderilen

ya da kamu kuruluşları arasında haberleşmeyi sağlayan

bir yazı türüdür. Bu yazılarda dilek ve arzu bildiren duygu

ve düşüncelere yer verilir.

Bu parçada tanıtılan edebî tür aşağıdakilerden hangisidir?

A) Günlük B) Portre C) Mektup

D) Biyografi E) Sohbet

P:63

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Kişisel Yaşamı Konu Edinen Edebî Türler ve Sözlü Anlatım

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

10. Aşağıdakilerin hangisi, açık oturum, panel, forum,

sempozyum ve münazara gibi tartışma türlerinin ortak

özelliklerinden biri olamaz?

A) Belirli bir ön hazırlık yapılarak gerçekleştirilen anlatımlardır.

B) Ele alınan konular daima bilimsel nitelikler taşır.

C) Konuşmanın içeriğine, akışına göre dil farklı işlevlerde

kullanılabilir.

D) Belirli bir dinleyici topluluğuna karşı yapılır.

E) Bir başkan tarafından yönetilir.

11. Bilgileri yenileyen, pekiştiren, hatırlatan, önemli noktaları

öne çıkaran; bir çalışma sonucunu açıklayan; laboratuvar

araştırmalarını sunan, anket sonuçlarını ifade eden; önemli

olay ve olguları dile getirmek üzere, farklı duyu organlarına

seslenen araçları kullanarak yapılan konuşmalara ---- adı

verilir.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) sunum B) panel C) konferans

D) forum E) açık oturum

12. Aşağıdakilerin hangisinde, cümlede boş bırakılan yere

ayraç içindeki kavram getirilemez?

A) Bilgilerin etkili biçimde paylaşıldığı, pekiştirildiği, önemli

noktaların belirginleştirildiği —-, sözel ve görsel etkileşime dayanır. (sunum)

B) Karşıt görüşlü iki grubun, önceden belirlenen bir tezle

ilgili görüşlerini jüri ve dinleyiciler karşısında savunmasına dayanan sözlü anlatım türüne —- denir. (münazara)

C) ----, dinleyicilere bir konu hakkında (sanat, edebiyat,

politika vs.) bilgi vermek amacıyla yapılan, tek kişilik

konuşmalardır. (Konferans)

D) Belli bir konuda uzmanlaşmış kişilerin kendi aralarında, konunun farklı yönlerini ele aldıkları ve onunla ilgili

bildiri hazırlayarak katıldıkları ---- olarak adlandırılır, bu

konuşmalar ciddi anlamda uzmanlık gerektirir. (forum)

E) —-, bir yeri, bir eşyayı ya da sanatçıyı araştırma, inceleme, gerektiğinde gezme, görme yoluyla tanıtan ve

onun hakkında ayrıntılı bilgiler veren bir türdür. (Röportaj)

7. Dinleyenleri coşturmak ve belli bir amaca yöneltmek; onlara bir duyguyu, bir düşünceyi, bir isteği, bir ülküyü aşılamak; önemli açıklamalarda bulunmak için yapılan etkili,

coşkulu konuşmalara ---- denir. ---- tarafından Türk Ocaklarında yapılan konuşmalardan derlenen Dağ Yolu adlı

eser Türk edebiyatında bu türün en önemli örneklerinden

biridir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) sohbet – Şevket Rado

B) günce – Nurullah Ataç

C) mülakat – Ruşen Eşref Ünaydın

D) söylev – Hamdullah Suphi Tanrıöver

E) monografi – Reşat Nuri Güntekin

8. I. Uzun bir hazırlık dönemi gerektirir.

II. Bir başkan tarafından yönetilir.

III. Bilimsel ve ciddi bir sohbet havası taşır.

IV. Tartışmalar, alanında uzman kişilerin sunduğu bildirilerle şekillenir.

Numaralanmış olarak bazı özellikleri verilen sözlü anlatım yöntemi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Sunum B) Panel C) Konferans

D) Forum E) Sempozyum

9. I. Tartışmalar; genellikle küçük bir salonda, küçük bir dinleyici topluluğu önünde yapılır.

II. Tartışmanın sonunda forum yapılıp yapılmayacağını

dinleyicilere açıklanır.

III. Tartışmalar, resmiyetten uzak samimî bir sohbet havası

içinde sürdürülür.

Yukarıda özellikleri verilen sözlü anlatım türü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Panel B) Münazara C) Açık oturum

D) Sempozyum E) Konferans

P:64

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Kişisel Yaşamı Konu Edinen Edebî Türler ve Sözlü Anlatım

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

4. Ölen ünlü bir kişinin ölümünden hemen sonraki günlerde

genellikle gazete ve dergilerde yakın çevresinde yer alan

kişiler tarafından onun üstün niteliklerinin, erdemlerinin, çalışmalarının ve diğer özelliklerinin anı üslubuyla anlatıldığı

yazılara denir. Bu yazılar bir anlamda öleni çok seven birinin ağıtları, duygusal, öznel açıklamalarıdır.

Bu parçada sözü edilen edebî tür aşağıdakilerden hangisidir?

A) Hitabet B) Portre C) Monografi

D) Biyografi E) Nekroloji

5. Aşağıdaki yazar – eser eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır?

A) Reşat Nuri Güntekin – Gündökümü

B) Salah Birsel – Kuşları Örtünmek

C) İlhan Berk – El Yazılarına Vuruyor Güneş

D) Oktay Akbal – Anılarda Görmek

E) Falih Rıfkı Atay – Yolculuk Defteri

6. Aşağıdakilerin hangisinde boş bırakılan yere ayraç

içindeki sözcük getirilirse tanım yanlış olur?

A) ---- yazarın herhangi bir konu üzerinde kesin sonuçlara

varmadan kişisel görüş ve düşüncelerini senli benli bir

anlatım içinde verdiği yazı türüdür. (Deneme)

B) Bir topluluk önünde belirli bir konuda yapılan etkili ve

inandırıcı konuşmalara ---- denir. (nutuk)

C) Bir kimsenin kendi yaşam öyküsünü kendisinin yazıp

anlattığı yapıtlara ---- denir. (otobiyografi)

D) ---- ünlü kişilerin yaşamlarını, yaptıklarını, yaşadıkları

döneme katkılarını anlatan yazı ve kitaplara denir. (Anı)

E) Bir yazarın, yurt içinde ve yurt dışında yakından görme

olanağı bulduğu yerlerin ilgi çekici özelliklerini anlattığı

yazılara ---- denir. (gezi)

1. Yüzlerine bir maske takarcasına ağır makyajlarla yaşlarını

gizlemeye çalışan kadınları pek anlayamıyorum. Belirli

bir yaşa kadar makyaja hiç de karşı değilim. “Otuzuma

basınca ben de makyaja başlayacağım.” derdim kendi

kendime. Ama bu iş çok vakit aldığı için, üşendim, başlayamadım. Sonra otuz beşe erteledim makyajı, sonra kırka.

Kırktan sonra da iş işten geçti zaten. On yıl kadar önce,

annemin gençlik arkadaşı Bedia Muvahhit’le karşılaşmıştım bir lokantada. Yanına gittim, eğildim, “Bedia Teyze,

yetmişimi aştım.” diye fısıldadım kulağına. Bu münasebetsiz lafımla onun da yetmişini çoktan aştığını söylemek

istediğimi hemen anladı. “Sus, terbiyesiz kız!” diye beni

şakadan azarladı. Bedia Muvahhit, pek beğenmediğim o

ağır makyaj maskelerini yüzüne geçirirdi ama zekâsına da

esprilerine de diyecek yoktu.

Bu parça aşağıdaki yazı türlerinin hangisinden alınmış

olabilir?

A) Deneme B) Fıkra C) Anı

D) Biyografi E) Eleştiri

2. (I) Günlükler, bir kimsenin günlük yaşamına ait izlenimleri

tarih belirterek, günü gününe anlattığı yazılardır. (II) Bu

tür yazılar, gazete ve çevresinde gelişen öğretmeye bağlı

edebî türlerden biridir. (III) Günlüklerin, Batı edebiyatındaki

biçim ve içeriğiyle Türk edebiyatında yer alması Servetifünun Dönemi’ne denk gelmiştir. (IV) Kimi roman ve öykülerde “günlük”, bir anlatım biçimi olarak kullanılabilir. (V)

Günlükler; tarih, biyografi gibi alanlarda yararlanılabilecek

birer belge özelliği taşırlar.

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bilgi

yanlışlığı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

3. ---- ve ----, en çok karıştırılan iki türdür. Bu iki türün en

önemli farkı birincisinde olayların yaşanırken sıcağı sıcağına; ikincisinde ise daha sonraki bir dönemde ya da ilerleyen yaşlarda kaleme alınmalarıdır.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) Günlük – anı B) Fıkra – makale

C) Mektup - anı D) Gezi – anı

E) Otobiyografi – biyografi

P:65

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Kişisel Yaşamı Konu Edinen Edebî Türler ve Sözlü Anlatım

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

7. Aşağıdakilerin hangisinde boş bırakılan yere ayraç

içindeki sözcük getirilirse tanım yanlış olur?

A) ----, yazarın ortaya koyduğu düşünceleri bilimsel temellere ve bilgilere dayandırarak ele aldığı yazılardır. (Makale)

B) ---- , akraba ya da dost gibi yakın çevredeki insanlara,

herhangi bir haber iletme, hal hatır sorma amacı taşıyan yazılardır. (Günlük)

C) Divan edebiyatında şairleri anlatan “tezkire” türü eserler ---- türü metinler içinde değerlendirilebilir. (biyografi)

D) Bir topluluk önünde belirli bir konuda yapılan etkili ve

inandırıcı konuşmalara ---- denir. (nutuk)

E) ---- türünün Türkçe yazılan ilk örneği, tanınmış denizcilerimizden Seydi Ali Reis’in Miratül-Memalik adlı eseridir. (Gezi)

8. Aşağıdaki yazar – eser eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır?

A) Ziya Paşa – Defter-i Amal

B) Muallim Naci – Ömer’in Çocukluğu

C) Falih Rıfkı Atay – Zeytindağı

D) Hüseyin Cahit Yalçın – Edebî Hatıralar

E) Halide Edip Adıvar – Saray ve Ötesi

9. Aşağıdaki eserlerden hangisinin türü diğerlerinden

farklıdır?

A) Günlerin Getirdiği

B) Beş Şehir

C) Çankaya

D) Yokuşa Doğru

E) Bu Ülke

10. ---- devamında yapılan, dinleyicilerin de tartışmaya katıldığı konuşmalara ---- denir. Bu sözlü anlatım türü, aslında

başlı başına bir tartışma türü değildir, toplu tartışmaların

önemli bir bölümünü oluşturur.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Panelin – forum

B) Münazaranın – panel

C) Açık oturumun – söylev

D) Konferansın – münazara

E) Forumun – panel

11. I. Dil, özellikle alıcıyı harekete geçirme işlevi ile kullanılır.

II. Türk edebiyatında Mehmet Akif Ersoy, Halide Edip

Adıvar ve Hamdullah Suphi Tanrıöver türün önemli

temsilcileridir.

III. Amaç, ortak duygularda bir araya getirerek heyecanlandırmak ve harekete geçirmektir.

Yukarıda özellikleri verilen sözlü anlatım türü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Panel B) Sunum C) Münazara

D) Söylev E) Konferans

12. ----; özel davetli dinleyicilerin olması ve yapılan tartışmaların, kararların bilimsel değer taşıdığı için daha sonra basılarak kamuoyuna duyurulması yönüyle açık oturum ve

diğer tartışma türlerinden ayrılır.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Panel B) Münazara C) Sempozyum

D) Konferans E) Söylev

P:66

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK EDEBİYATI

VE İLK İSLAMİ ESERLER 9

Yazılı Dönem Ürünleri: Göktürkler ve Uygurlar Dönemlerine ait metinlerden oluşur.

Göktürk Dönemi ürünleri: Balbal adı verilen, edebî değeri

olmayan mezar taşlarından (Yenisey Yazıtları) ve Orhun Kitabeleri’nden oluşur. Yenisey Yazıtları’nın Kırgızlara ait olduğu düşünülmektedir.

Orhun Kitabeleri: MS 8. yüzyılda dikilmiştir. 38 harfli Göktürk alfabesi ile yazılmıştır. Türk adının geçtiği ilk metinlerdir.

Abideleri ilk kez Danmarkalı W.Thomsen okumuştur.

Abideler sırasıyla

a.Vezir Tonyukuk b.Kültigin Kağan c.Bilge Kağan Abideleri olarak anılır.

Uyarı: Kültigin Kağan ve Bilge Kağan Abidelerinin bir kısmı

Bilge Kağan’ın yeğeni olan Yollug Tigin tarafından yazılmıştır.

Bilgi

1. Sagu: Yuğ adı verilen ölüm törenlerinde söylenen ağıt türü

şiirler. 7, 8, 11’li hece ile söylenir. Divan-ü Lügati’t-Türk’teki

Alp Er Tunga Sagusu bu türün önemli bir örneğidir.

2. Sav: Atasözü ya da atasözü değeri taşıyan sözlerdir,

bazen şiirsel nitelik gösterebilir. Orhun Kitabeleri’nde ve Divanü Lügati’t-Türk’te örnekleri vardır.

3. Koşuk: Şölen ve sığır törenlerinde söylenen aşk, tabiat

sevgisi vb. içerikli şiirlerdir. Dörtlüklerle ve 7’li, 8’li, 11’li hece

ile söylenir, uyak düzeni “aaaa, bbba, ...” şeklindedir.

4. Destan: Milletin tarihinde önemli bir yeri olan olayların nesilden nesile aktarılması ile oluşan uzun anlatılardır, çoğunlukla şiir biçimindedir.

Bilgi

Türk destanları:

Altay-Yakut Destanları: Yaratılış Destanı

Saka Türkleri Destanları:

a) Alp Er Tunga Destanı b) Şu Destanı

Hun-Oğuz Destanları:

a) Oğuz Kağan Destanı b) Attila Destanı

GöktürkDestanları:

a) Bozkurt Destanı b) Ergenekon Destanı

Uygur Destanları:

a) Türeyiş Destanı b) Göç Destanı

Bilgi

Uygur Metinleri: 14 harfli Uygur alfabesi ile yazılan bu metinlerin çoğu Budizm dinine ait eserlerdir.

Altun Yaruk: 10 kitap, 31 bölümden oluşan Çinceden çeviri

bir ahlak kitabıdır.

Sekiz Yükmek (Sekiz Yığın): Çinceden çevrilen Budizm’e

ait dinî-ahlâki bir kitaptır.

Altun Yaruk (Altın Işık): Çinceden çevrilmiştir, Budizm’in

felsefesini ve Buda’nın menkıbelerini içerir. İçerisinde yer

alan menkıbelerden en önemlisi Şehzade ile Aç Pars Hikâyesi’dir.

Irk Bitig (Fal Kitabı): Göktürk yazısıyla yazılmış bir fal kitabıdır. Her biri ayrı fal olarak yazılan 65 paragraftan oluşur.

Kalyanamkara ve Papamkara Hikâyesi: İyi düşünceli şehzadenin bütün canlılara yardım etmek ve canlıların birbirlerini öldürmelerini engellemek için yaptığı yolculuk anlatılır.

Bilgi

İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı

A. Sözlü dönem B. Yazılı dönem şeklinde ikiye ayrılır:

Sözlü dönem edebiyatı ürünleri;

Kopuz eşliğinde söylenen, anonim şiirler ön plandadır.

Şiirler yarım uyak kullanılarak dörtlük nazım birimi ve hece

ölçüsü ile yazılır.

“Şamanizm, Maniheizm, Budizm” etkisinde gelişen bu

dönem ürünlerinde yalın bir dil kullanılmıştır.

Dönemin edebî ürünleri; yuğ, sığır ve şölen törenlerinde

söylenen sav, sagu, koşuk ve destan türü eserlerdir.

Bilgi

İslamiyetten sonraki Türk destanları

a. Manas Destanı d. Seyit Battal Gazi Destanı

b. Cengiz Han Destanı e. Köroğlu Destanı

c. Timur Destanı f. Danişment Gazi Destanı

Bilgi

P:67

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı ve İlk İslamî Eserler

Divanı Hikmet’ten hikmet örneği:

Kul Hoca Ahmed özdin kiçmey da’vâ kılma

Halk içinde âşık min dip tilge alma

Âşıklışı uluş işdür gafil bolma

Gafil bolup Hak dîarın körmeng dostlar

Örnek

Atabetül Hakayık (Hakikâtlerin Eşiği): XII. asırda Edip Ahmet

Yükneki tarafından, aruz ölçüsü ve dörtlüklerle yazılmıştır.

Karahanlı beylerinden Muhammed Dâd Sipehsalar’a sunulan eser, dinî-ahlaki bir öğüt kitabı niteliği taşır.

Eserin giriş bölümü beyitlerle (40 beyit), diğer bölümler ise

dörtlüklerle yazılmıştır.

Uyarı: Atabetül Hakayık, Karahanlı (Hakaniye) Türkçesiyle

yazılmıştır.

Bilgi

Divan-ı Hikmet: 12. yüzyılda Ahmet Yesevi tarafından dörtlüklerle ve hece ölçüsüyle yazılmış dini, tasavvufi ve öğretici

bir eserdir.

Didaktiktir bir eserdir. Eserdeki dörtlüklerin her birine “hikmet” adı verilmiştir.

Yesevilik tarikatının da kurucusu olan Ahmet Yesevî ilk mutasavvıf Türk şairidir.

Sade ve yalın bir dille yazılmış; eserde Allah aşkı, peygamber sevgisi işlenmiştir.

144 hikmet ve 1 münacaat’tan oluşan eserde 7’li ve 12’li

hece ölçüsü kullanılmıştır; eserde aruzla yazılan bölümler

de bulunmaktadır.

Eser, Karahanlı (Hakaniye) Türkçesiyle yazılmıştır.

Uyarı: Divan-ı Hikmet’i Ahmet Yesevi yazmamıştır; Ahmet

Yesevi’nin müridi(öğrencisi) Şaban Durmuş, Ahmet Yesevi’nin görüşlerini ve düşüncelerini kitap hâline getirmiştir.

Bilgi

Geçiş Dönemi Türk Edebiyatı: İslâmî dönem Türk edebiyatının ilk ürünleri 11. ve 12. yüzyıllarda ortaya çıkar. Bu

dönemde edebî metinlerde Arapça ve Farsça kelimler görülmeye başlanır. Şiirlerde hem dörtlük hem beyit kullanılır.

Hece ölçüsü ile birlikte aruz ölçüsü de kullanılmıştır.

Kutadgu Bilig (Mutluluk Veren Bilgi): Yusuf Has Hacip tarafından 1069 yılında yazılan eser, İslamî Türk edebiyatının

ilk ürünüdür.

Eser Karahanlı hükümdarı Tabgaç Buğra Han’a sunulmuştur.

Küntogdı (Adalet), Aytoldı (Saadet), Ögdülmiş (Akıl), Odgurmış (Kanaat) olmak üzere dört ana karakter arasında geçen

diyaloglardan oluşmaktadır.

Aruz ölçüsü ve mesnevi nazım biçimi ile yazılmıştır. 6645

beyit ve 173 dörtlükten oluşan eser bir siyasetname özelliği

taşır.

Uyarı: Kutadgu Bilig, Karahanlı (Hakaniye) Türkçesiyle yazılmıştır.

Bilgi

Divanü Lugati’t-Türk: 11. yy’da (1072-1074) Kaşgarlı Mahmut tarafından yazılmış, Ebul Kasım Abdullah’a sunulmuştur.

Türkçenin ilk sözlüğü ve dil bilgisi kitabı olan eserde, 7500

Türkçe kelimenin Arapça karşılığı verilmiştir.

Türk dilini Araplara öğretmek amacıyla ve Arapça olarak yazılmıştır.

Eserin sonuna yazıldığı dönemin Türk dünyasını gösteren

bir harita eklenmiştir.

Eser Karahanlı Türkçesi dönemine aittir.

Uyarı: Eserin asıl önemi yazarın, Türkçe kelimelerin karşılıklarını göstermek için halk dilinden derlediği sav, sagu,

koşuk örneklerine yer vermesinden kaynaklanmaktadır.

Bilgi

Dede Korkut Hikayeleri: 10-11. yüzyılda oluştuğu düşünülen hikâyelerde Oğuzlar’ın çevredeki boylarla kendi aralarındaki savaşlar ve mücadeleler yer alır.

Eserin asıl adı “Kitab-ı Dede Korkut Ala Lisan-ı Taife-i Oğuzan” (Oğuzların Diliyle Dede Korkut Kitabı)’dır.

Kitap, on iki destansı hikâye ve bir ön sözden oluşmuş, şiir

ve düz yazı karışık olarak yazılmıştır.

Müslüman Oğuzların hayatının anlatıldığı hikâyelerde, İslamiyet öncesi dönemden de önemli izler yer almaktadır.

Eserde geçen “Dede Korkut” meçhul bir halk ozanıdır. Hikâyeleri ilk anlatan kişi olabileceği düşünülmektedir.

Hikâyeleri ilk anlatan kişi de 15. yüzyılda yazıya geçiren kişi

de kesin olarak bilinmemektedir.

Uyarı: Dede Korkut Hikayeleri destan döneminden halk

hikâyeciliğine geçiş döneminin en önemli ürünüdür.

Uyarı

P:68

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı ve İlk İslamî Eserler

4. • Hece ölçüsüyle ve kopuzla söylenir.

• Sığır adı verilen sürgün avları ile şölen veya toy denen

ziyafetlerde söylenir.

• Aşk, doğa sevgisi ve yiğitlik gibi çeşitli konular işlenir.

• Kafiye örgüsü “aaab, cccb, ...” şeklindedir.

Bazı özellikleri verilen nazım şekli aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Varsağı B) Türkü C) Koşuk

D) Sagu E) Semai

5. • Bugünkü atasözlerinin ilk hâlidir.

• Yaşamla, toplumla, insan doğasıyla ilgili öğütler verilir.

Bu açıklamalar İslamiyet öncesi Türk edebiyatına ait

aşağıdaki türlerden hangisine aittir?

A) Koşuk B) Sav C) Hoyrat

D) Sagu E) Mahnı

6. İslamiyet öncesi Türk edebiyatı ile ilgili aşağıda verilen

bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Biçim, ölçü ve dil bakımından tamamen yerli (millî) özellikler taşır.

B) Göçebe kültüre ait bir edebiyattır, çoğunlukla anonim

ürünleri içerir.

C) Nazım birimi dörtlüktür, dörtlükler genellikle “aaab” şeklinde kafiyelendirilmiştir.

D) Bu dönem Destan Devri Türk edebiyatı olarak da bilinir.

E) Bilinmeyen dönemlerde başlayan bu dönem, MS 13.

yüzyılın ortalarına kadar sürmüştür.

1. İslamiyet öncesi Türk şiirinde,

I. Genel olarak yarım uyak kullanılmıştır.

II. Şairler âşık, yabgu gibi isimlerle anılır.

III. Nazım birimi dörtlüktür.

IV. Şiirler kopuz adı verilen saz eşliğinde söylenir.

yargılarından hangisi yanlıştır?

A) Yalnız I. B) Yalnız II. C) I. ve II.

D) II. ve III. E) III. ve IV.

2. Göç ettim gurbete yuva kurayım

Kurayım da sefamızı süreyim

Hazırlandım böbreğimi vereyim

Genç yaşımda yere verdim yavrumu

İlahi kadere eğdim boynumu

Bu parça aşağıdaki nazım şekillerinden hangisi ile

içeriği bakımından benzerlik göstermektedir?

A) Koşuk B) Sav C) Varsağı

D) Sagu E) Semai

3. İslamiyet öncesi Türk edebiyatı ile ilgili aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Yabancı etkilerden uzak kalmış, ulusal nitelikler gösteren bir edebiyat dönemidir.

B) Sözlü geleneğin yaygın olduğu bu dönemde yazılı

eserler çok azdır.

C) Şairlerin hem hece hem de aruz ölçüsünü ustalıkla kullandığı görülür.

D) Aşk, doğa sevgisi ve kahramanlık gibi konular işlenmiştir.

E) Dönemin oluşumunda Şamanizm, Maniheizm ve Budizm gibi dinlerin etkisi görülür.

P:69

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı ve İlk İslamî Eserler

10. Aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Karahan Devleti hükümdarı Saltuk Buğra Han zamanında İslamiyet resmi din olarak kabul edilmiştir.

B) Kutadgu Bilig, Atabetü’l- Hakayık gibi eserlerde Arapça

ve Farsça’nın etkileri görülmeye başlanmıştır.

C) Geçiş dönemi adı verilen XI. ve XII. yüzyıllarda yazılan

eserlerin ilki Kutadgu Bilig’dir.

D) Geçiş Dönemi eserlerinde yalnızca hece ölçüsü kullanılmıştır.

E) 12. yüzyılda yazılan Atabetü’l- Hakayık ve Divan-ı

Hikmet dinî içerikli yapıtlardır.

11. ----, 11. yüzyılda Balasagunlu Yusuf Has Hacip tarafından

yazılmıştır. Yusuf Has Hacip yapıtını tamamlayınca Karahanlı hükümdarı Tabgaç Buğra Han’a sunmuştur. Eser

“mutluluk veren bilgi, saadet veren bilgi” gibi anlamlara

gelmektedir. Yusuf Has Hacip bu yapıtında devlet yöneticilerine, toplumsal sorunların düzeltilmesi ile ahlak ve dinin

öğretilmesi gibi çeşitli konularda öğüt ve tavsiyelerde bulunmuş; her iki dünyada mutlu olmanın yollarını göstermiştir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Vesiletü’n-Necat B) Atabetü’l-Hakayık

C) Divan-ı Hikmet D) Divanu Lügati’t-Türk

E) Kutadgu Bilig

12. Aşağıdakilerden hangisinde bir yazar, kendisine ait olmayan bir yapıtla birlikte verilmiştir?

A) Yusuf Has Hâcip – Kutadgu Bilig

B) Hacı Bektaş Veli – Divan-ı Hikmet

C) Kaşgarlı Mahmut – Divanü Lügati’t-Türk

D) Ali Şir Nevaî – Muhakemetü’l- Lügateyn

E) Edip Ahmet Yükneki – Atabetü’l-Hakayık

7. İlk Türk destanlarından biridir. Asya kıtasının çeşitli bölgelerinde yaşayan Türk boyları ve Altay Türkleri arasında

söylenmektedir. Radloff tarafından saptanıp yazıya geçirilmiştir. Kahramanlarının olağanüstü eylemlerini coşkulu,

törensel bir üslupla anlatan ve genellikle birkaç bölümden

oluşan manzum yapıtlardır.

Bu parçada bazı özellikleri verilen destan aşağıdakilerden hangisidir?

A) Yaratılış Destanı B) Göç Destanı

C) Ergenekon Destanı D) Bozkurt Destanı

E) Alp Er Tunga Destanı

8. İran millî tarihinin önemli bir kısmını işgal eden Efrasiyab

efsaneleri, Turan bozkırlarındaki halklar tarafından İran’a

karşı girişilen saldırılarla ilgi kurularak birçok rivayetle birleştirilmiştir. Nitekim bu hikayelerin çoğu birkaç hükümdar

döneminde kuzeydoğudan yapılan hücumlarla ilgili görülmektedir.

Bu parçada verilen bilgiler aşağıdaki Türk destanlarından hangisi ile ilişkilendirilebilir?

A) Göç Destanı B) Ergenekon Destanı

C) Attila Destanı D) Alp Er Tunga Destanı

E) Bozkurt Destanı

9. İslamiyet öncesi Türk edebiyatına ait birçok destan vardır.

Bunlardan ---- Sakalara; ---- Hunlara; ---- Göktürklere ve

---- Uygur Türklerine ait destanlardır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) Manas – Oğuz Kağan – Köroğlu – Şu

B) Alp Er Tunga – Oğuz Kağan – Bozkurt – Göç

C) Alp Er Tunga – Ergenekon – Türeyiş – Şu

D) Şu – Bozkurt – Attila – Türeyiş

E) Satuk Buğra Han – Köroğlu – Manas – Türeyiş

P:70

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı ve İlk İslamî Eserler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. Kutadgu Bilig ile ilgili,

I. Hakaniye Türkçesi ile yazılmıştır.

II. Yesevi tarikatının esasları ve İslam dininin temel öğretileri

anlatılmıştır.

III. Aruz ölçüsüyle yazılmış ilk mesnevidir.

IV. Yaptın sonunda dönemin Türk dünyasını gösteren bir

harita vardır

yargılarından hangisi yanlıştır?

A) Yalnız I. B) Yalnız II. C) I. ve II.

D) II. ve IV. E) III. ve IV.

5. Kızının (ya da kızları) Tanrıyla evlenebileceğini düşünen

Hakan, yüce bir tepeye saray (kule) yaptırarak kızını oraya

yerleştirir. Çünkü bir gün Tanrının gelip burada kızıyla evleneceğine inanmaktadır. Günlerden bir gün; gök tüylü, gök

yeleli bir erkek kurt kızın bulunduğu mekâna ulaşır, bunun

Tanrı olduğuna kanaat getiren kız bu erkek kurtla evlenir,

bu kurttan çocukları olur ve bundan dolayı Uygur nesli kurt

gibi ince belli, keskin bakışlı, hızlı, çevik ve güçlüdür.

Bu parça aşağıdaki Türk destanlarının hangisinden

alınmış olabilir?

A) Göç Destanı B) Yaratılış Destanı

C) Türeyiş Destanı D) Oğuz Kağan Destanı

E) Bozkurt Destanı

6. Uygur Dönemi eserlerinden olan ----; içinde “Şehzade ile

Aç Pars Hikâyesi” gibi çatikleri (Budizme özgü masalsı hikayeler) ve yer yer lirik bir eda taşıyan ve ağıtları andıran

şiirleri içerir. Bu çatikte içinde açlıktan ölmek üzere olan

bir parsı kurtarmak isteyen, özverili şehzade anlatılır. Parsın ölmemesi için şehzade kendisini ona yem eder. Çatiğin

sonunda Buda, şehzadenin, kendisi olduğunu söyler. Bu

hikâye, çok canlı ve akıcı bir biçeme sahiptir. Şehzadenin

ölümü üzerine söylenen şiirlerde ise tam bir ağıt havası

vardır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Altun Yaruk    B) Irk Bitig

C) Sekiz Yükmek    D) Şehname

E) Yaratılış Destanı

1. Aşina denilen Türk boyu Hazar Denizinin batı taraflarında yerleşmişti. Türklerin ilk atası olarak biliniyordu. Rahat

ve huzur içinde otururlarken bir gün ansızın düşmanların

baskınına uğradılar. Baskının sonunda kimse sağ kalmadı.

Her nasılsa küçücük bir çocuk bu baskından sağ kalmış

bir köşeye sığınmıştı. Düşmanlar onu da gördüler. Fakat

cılız ve küçük bir çocuk olduğu için kimse ondan korkmadı

ve ona aldırmadı. Hatta içlerinden acıyanlar bile çıktı. Ama

düşman yine de her ihtimali düşünüp çocuğu öldürmektense kolunu bacağını kesip orada öylece bırakmayı uygun

gördü, düşündükleri gibi yaptılar. Kolunu bacağını kesip,

yarı ölü hâle getirdikleri çocuğu alıp bataklıkta bir sazlığa

attılar; bırakıp gittiler. O sırada, nereden çıktığı bilinmeyen

bir dişi Bozkurt göründü; geldi, çocuğu emzirdi. Yaralarını

yalayıp iyi etti. O günden sonra da avlanıp getirdiği yiyeceklerle çocuğu besleyip büyüttü, gücünü kuvvetini arttırdı.

Zamanla kurdun beslediği çocuk gürbüzleşti.

Bu parçada verilen bilgiler aşağıdaki Türk destanlarından hangisi ile ilişkilendirilebilir?

A) Göç Destanı B) Ergenekon Destanı

C) Attila Destanı D) Alp Er Tunga Destanı

E) Bozkurt Destanı

2. Aşağıdakilerin hangisinde İslamiyet öncesi Türk edebiyatına ait türler bir arada verilmiştir?

A) Varsağı – Semai – Sagu – Sav

B) Koşuk – Semai – Varsağı – Ağıt

C) Mani – Varsağı – Ağıt – Destan

D) Koşuk – Sagu – Sav – Destan

E) Koşuk – Ağıt – Sav – Türkü

3. Aşağıdakilerden hangisi İslamiyet öncesi Türk edebiyatının “yazılı edebiyat” dönemine ait bir özellik değildir?

A) Bu dönemin en önemli ürünü Göktürk Kitabeleri’dir.

B) Bu dönemdeki Uygur yazıtlarının birçoğu Hristiyanlık

ile ilgili dinsel metinlerdir.

C) Göktürk ve Uygur olmak üzere iki tür alfabe kullanılmıştır.

D) “Balbal” adı verilen mezar taşlarından oluşan Yenisey

Yazıtları da dönemin yazılı ürünlerindendir.

E) Altun Yaruk, Sekiz Yükmek gibi eserler Uygur Türklerine ait yazılı eserlerdir.

P:71

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı ve İlk İslamî Eserler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

10. Kutadgu Bilig, devlet yönetimi alanında dört temel unsur

üzerinde durmakta; bu dört unsur, farklı birer karakteri

canlandırmaktadır. Karakterlerden birincisi, ---- hükümdardır ve adaleti, kanunu temsil eder. Diğer bir karakter olan

---- ise hükümdarın veziridir. Üçüncü karakter olan vezirin

ölümüyle yerine geçen oğlu ----, aklı ve bilgiyi temsil etmektedir. Sonuncu karakter ---- ise dervişi, yani elini ve eteğini dünyalık işlerden çekmiş olan zahidi, insanı bekleyen

akıbeti temsil etmektedir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) Odgurmış – Ögdülmiş – Kün Togdı – Ay Toldı

B) Ay Toldı – Kün Togdı – Ögdülmiş – Odgurmış

C) Ay Toldı – Ögdülmiş – Kün Togdı – Odgurmış

D) Kün Togdı – Ay Toldı – Ögdülmiş – Odgurmış

E) Odgurmış – Ay Toldı – Ögdülmiş – Kün Togdı

11. I. Olağanüstü olaylarla gerçeğe uygun olaylar eserde iç

içedir.

II. Türklerin eski yaşam tarzları ile ilgili ayrıntılar yanında

İslam dini ile ilgili özellikler de vardır.

III. Konusu, genel olarak Oğuzların çevredeki boylar

aralarındaki savaşlar ve kendi iç mücadeleleridir.

Numaralanmış olarak bazı özellikleri verilen eser aşağıdakilerden hangisidir?

A) Kutadgu Bilig

B) Dede Korkut Hikâyeleri

C) Atabetü’l- Hakayık

D) Divan-ı Lügati’t- Türk

E) Divan-ı Hikmet

12. Aşağıdaki eserlerden hangisi XI. ve XII. yüzyıllarda yazılan geçiş dönemi eserlerinden biri değildir?

A) Kutadgu Bilig

B) Divan-ı Lügati’t- Türk

C) Divan-ı Hikmet

D) Atabetü’l-Hakayık

E) Risaletün- Nushiyye

7. I. Kitabelerde oldukça gelişmiş bir dil ve üslup dikkati

çekmektedir.

II. Türk dili ve edebiyatının sanatsal niteliğe sahip ilk

yazılı metinleri sayılır.

III. Şiir tarzında ve heceyle yazılmış olan ilk yazılı

metinlerdir.

IV. Kitabelerin bazı kısımlarında Çince metinler de yer

almaktadır.

V. MS 8. yüzyılda yazılmış ve dikilmiş üç farklı kitabeden

oluşmaktadır.

Yukarıdaki numaralanmış bilgilerden hangisi Göktürk

Kitabeleri’nin bir özelliği değildir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

8. Bu destan Türklerin İskender’le mücadelelerini ve onunla

savaşmamak için bir süre geriye çekilmelerini anlatmaktadır. Ayrıca destanda doğuya çekilmeyen 22 ailenin Türkmen adıyla anılmaları ile bir efsane de yer almaktadır.

Bu parçada sözü edilen Türk destanı aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Alp Er Tunga Destanı

B) Gılgamış Destanı

C) Manas Destanı

D) Göç Destanı

E) Şu Destanı

9. I. Araplara Türkçeyi öğretmek amacıyla yazılmıştır.

II. 1074 yılında yazımının bitirildiği düşünülmektedir.

III. Türkçenin ilk sözlüğüdür.

IV. Türklere ait gelenek göreneklerden tarihten folklordan

bahsettiği için bir ansiklopedi özelliği taşımaktadır.

V. Eserin sonunda Türk dünyasını gösteren bir de harita

vardır.

Numaralanmış olarak bazı özellikleri verilen eser aşağıdakilerden hangisidir?

A) Kutadgu Bilig B) Divan-ı Lügati’t- Türk

C) Atabetü’l- Hakayık D) Divan-ı Hikmet

E) Muhakemetü’l-Lügateyn

P:72

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı ve İlk İslamî Eserler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

4. (I) İslamiyet öncesi Türk edebiyatında şairlere “Şaman,

kam, baksı, ozan” gibi adlar verilirdi. (II) Şairler; hekim,

büyücü, din adamı görevleri de olan kişilerdi. (III) Dönem

edebiyatı sığır denen av, yuğ adı verilen ölüm ve şölen

adı verilen eğlence törenleri etrafında şekillenirdi. (IV)

Şairlerin bir görevi de orduları galeyana getirmek, önemli

olayları toplumun hafızasına yerleştirmek için kahramanlık

destanları söylemekti. (V) Zengin kafiye ve rediflerin görüldüğü bu şiirler, son derece basit ve sanatsallıktan uzak

bir söyleyişe sahiptir.

Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

5. I. Bir toyın başı ağrısa

Kamug toyın başı agrımas

Günümüz Türkçesi ile

(Bir Şaman’ın başı ağrısa, bütün Şamanların başları

ağrımaz.)

II. Karga karısın kim bilir,

Kişi alasın kim tapar

Günümüz Türkçesi ile:

Karganın kocamışını kim bilir, kişinin gönlündekini kim

anlar.)

Yukarıda açıklamaları ile birlikte numaralanmış olarak

verilen edebî tür aşağıdakilerden hangisidir?

A) Koşuk B) Sav C) Destan

D) Sagu E) Masal

6. Aşağıdakilerden hangisi, İslamiyet öncesi Türk edebiyatı nazım türlerinin ortak özelliklerinden biri değildir?

A) Genellikle yarım kafiyeli olması

B) Dörtlükler halinde söylenmiş olması

C) Hece ölçüsüyle söylenmiş olması

D) Bütünüyle anonim eserlerden oluşması

E) Arı bir Türkçeyle söylenmiş olması

1. ---- Döneminde yazıldığı belirlenen önemli eserlerden biri

de Irk Bitig’dir, 10. yüzyıldan kalma olduğu sanılan ve ----

alfabesiyle yazılmış bu eser, bir fal kitabıdır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) Uygurlar – Göktürk

B) Göktürkler – Kiril

C) Karahanlılar – Arapça

D) Hunlar – Uygur

E) Selçuklular – Göktürk

2. Orhun Yazıtları, Türkçenin ilk alfabesi olan Göktürk alfabesi ile yazılmıştır. Yazıtlara bu abidelerin sonsuzluğa kadar kalması temennisi ile “Bengü Taşlar” denmiştir. Yazıtlar, bugünkü Türkmenistan sınırları içinde yer almaktadır.

Bu yazıtlar II. Göktürk Kağanlığı’na aittir. Yazılış tarihleri

MS 8. yüzyılın başlarına dayanmaktadır.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerden hangisinde bilgi

yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

3. İslamiyet öncesi Türk şiirinde,

I. Dönem ürünleri, Göktürk ve Uygur alfabeleri ile yazılan

eserlerden oluşmaktadır.

II. Hem dinî hem de din dışı ürünleri içermektedir.

III. Göktürk Dönemi’nde sadece hece ölçüsü kullanılırken

Uygur Dönemi’nde hece ölçüsü yanında aruz ölçüsü de

kullanılmıştır.

IV. Göktürkçe ile ortaya konulan ürünlerde dil, yabancı

etkilerden uzaktır. Uygurca eserlerde ise dilde yabancı

etkiler görülür.

yargılarından hangisi yanlıştır?

A) Yalnız I. B) Yalnız II. C) Yalnız III.

D) II. ve III. E) III. ve IV

I II

III

IV

V

P:73

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı ve İlk İslamî Eserler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

7. Türk edebiyatında ----, ----, ---- ve ---- gibi adlar verilen ilk

şairlerin şiir söylemenin dışında; din adamlığı, büyücülük

ve hekimlik gibi başka meziyetleri de vardır.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi getirilemez?

A) tigin B) oyun C) kam

D) baksı E) ozan

8. İslam öncesi Türk kültüründe ağıtlar ---- adıyla genellikle

---- törenleri içerisinde söylenen şiirlerdi. Bunlar başta dinî

bir nitelik gösterirken sonraları ozanların kopuzları eşliğinde söyledikleri metinler haline geldi.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) mersiye – yas

B) sagu – yuğ

C) semai – sığır

D) koşuk – şölen

E) methiye – toy

9. ----, Uygurlar Dönemi’ edebiyatının en tanınmış eserlerinden biridir. Kansu vilayetindeki Bin Buda mabetlerinde bulunan bu eserde, iyi yürekli bir şehzadenin bütün canlılara

yardım etmek ve canlıların birbirlerini öldürmelerine engel

olmak üzere çok değerli bir mücevheri ele geçirmek için

çıktığı maceralı yolculuk anlatılır. Gemilerle yapılan yolculukta bin bir türlü tehlike vardır. Şehzadenin sahip olduğu

mücevher kötü yürekli kardeş tarafından gözleri oyularak

çalınır. Fakat sonunda adalet yerini bulur ve iyi yürekli şehzade Buda’ya dönüşür..

Bu parçada verilen bilgiler aşağıdakilerden hangisi ile

ilişkilendirilebilir?

A) Çeştani Bey Hikâyesi

B) Sekiz Yükmek

C) Kam Büre Bey Oğlu Bamsı Beyrek

D) Altun Yaruk

E) Prens Kalyanamkara ve Papamkara Hikayesi

10. • Alegorik bir eserdir.

• Mesnevi nazım şekliyle yazılmıştır.

• 6645 beyit ve 173 adet dörtlükten oluşmaktadır

• Siyasetname niteliği taşımaktadır.

Bazı özellikleri verilen eser aşağıdaki sanatçılardan

hangisine aittir?

A) Ali Şir Nevayi

B) Edip Ahmet Yükneki

C) Yusuf Has Hâcip

D) Hoca Ahmet Yesevi

E) Kaşgarlı Mahmut

11. (I) İslami dönem Türk edebiyatının ilk ürünleri 11. ve 12.

yüzyıllarda ortaya çıkar. (II) Bunlardan ilki, Karahanlı Devleti zamanında Hakaniye Türkçesi ile yazılmış olan Yusuf

Has Hacip’in Kutadgu Bilig’idir. (III) Aynı yüzyılda yazılmış bulunan Kaşgarlı Mahmut’un Divanü Lügati’t-Türk’ü

de İslâmi Devir Türk edebiyatının ilk ürünlerindendir. (IV)

Bu eserler arasına XII. yüzyılın başında Yüknekli Edip Ahmet’in kaleme aldığı Atabetü’l-Hakâyık’ı da katmak gerekir.

(V) XII. yüzyılda Orta Asya’da Hoca Dehhani, dinî-tasavvufî halk şiirinin ilk güzel örneklerini vermiştir.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

12. Dede Korkut Hikâyeleri,

I. 15. yüzyılın sonunda yazıya geçirilmiştir.

II. Kitabın yazarı, tanınmış bir halk ozanı olan Dede

Korkut’tur.

III. Eserde hem nazım hem de nesir türünde metinler yer

almaktadır.

yargılarından hangisi yanlıştır?

A) Yalnız I. B) Yalnız II. C) Yalnız III.

D) II. ve IV. E) III. ve IV.

P:74

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

HALK EDEBİYATI

Anonim ve Dinî-Tasavvufi Halk Edebiyatı 10

Halk Hikâyeleri: Anonim anlatılardan oluşan halk hikâyelerinde diğer halk anlatılarına göre olağanüstülükler daha

sınırlıdır.

Halk hikâyeleri, nazım-nesir karışık bir yapıya sahiptir.

Genel olarak, a) Kahramanlık b) Aşk konularını işler.

Hikayeler âşıklar, meddahlar ve yaşlılar tarafından anlatılır.

Kerem ile Aslı, Ferhat ile Şirin, Ercişli Emrah ve Selvi, Tahir

ile Zühre, Âşık Garip Hikayesi, Hayber Kalesi, Kan Kalesi,

tanınmış bazı halk hikâyeleridir.

Bilgi

Anonim Halk Edebiyatı: Söyleyeni belli olmayan, halkın

ortak malı sayılan ürünlerin oluşturduğu bir edebiyattır.

Süsten uzak, anlaşılır bir dil kullanılmıştır.

Aşk, hasret, yiğitlik, ölüm gibi tüm insanlığı ilgilendiren konular işlenmiştir.

Bilgi

Meddah: Çoğunlukla bir hikâyenin çeşitli taklitler eşliğinde

anlatımına dayanan tek kişilik tiyatrodur. Meddah; sandalye,

mendil, değnek gibi aksesuarlar kullanır.

Bilgi

Anonim Halk Edebiyatı Düzyazı (Nesir) Ürünleri:

Atasözleri: Anonim ve mecazlı söyleyişler içeren kalıplaşmış sözlerdir. Bazı atasözleri şiirsel bir eda taşır.

Tekerlemeler: Halk hikâyesi, halk tiyatrosu gibi edebi türler

içinde veya bağımsız olarak söylenen ölçülü ve kafiyeli özellikler gösterebilen sözlerdir. Hoşça vakit geçirmek, konuşma

kabiliyeti kazandırmak ve geliştirmek gibi işlevleri vardır.

Bilmeceler: Çoğunlukla eğlence amaçlı edebî ürünlerdir.

Bilmeceler, sözlü kültürde insanın çevresindeki varlıkları

buldurmaya yönelik düzenlenen şiirsel sorulardır.

(Allah yapar yapısını / Bıçak açar kapısını) (Karpuz)

Fıkralar: Eğlendirme, ders verme amacı taşıyan kısa anlatılardır.

Efsaneler: Belirli bir yöreye özgü, gerçek olduğuna inanılan,

gerçeküstü ögeler içeren kısa anlatılardır.

Bilgi

Orta oyunu: Seyircilerle çevrilmiş bir alanda (palanga), yazılı bir metne bağlı kalmadan ve doğaçlama (tuluat) yoluyla

oynanan bir oyundur.

Pişekar ve Kavuklu oyunun temel kişileridir.

Giriş, muhavere, fasıl, bitiş bölümlerinden oluşur.

Karagöz: İki boyutlu tasvirlerle bir perdede oynatılan gölge

oyunudur.

Başkarakterler Karagöz ve Hacivat’tır.

Giriş, muhavere, fasıl, bitiş bölümlerinden oluşur.

Bilgi

Halk Edebiyatı: İslamiyet’in kabulünden sonraki dönemde,

İslamiyet öncesi Türk edebiyatının devamı niteliği gösteren,

halkın konuştuğu yalın dili esas alan bir edebiyat anlayışıdır.

Halk Edebiyatı, kendine özgü nazım biçimleri olan

Dörtlük nazım birimine dayalı

Hece ölçüsünün esas alındığı

Sözlü geleneğin öne çıktığı bir gelenektir.

Halk edebiyatında müziğin önemli bir işlevi vardır.

Halk Edebiyatı kendi içinde 3 kola ayrılır:

a) Anonim Halk Edebiyatı

b) Tekke ve Tasavvufî Halk Edebiyatı

c) Âşık Tarzı Halk Edebiyatı

Bilgi

Masallar: Masallar tamamiyle hayal gücü ürünüdür. Nazım-nesir karışık olabilir. Ders verme amacı taşıyan anlatılardır.

Masallarda, genellikle iyilik-kötülük, doğruluk-haksızlık gibi

evrensel konular işlenir.

Masal kişileri her tabakadan seçilebilir. Masallarda cinler,

periler, devler gibi gerçeküstü varlıklara da yer verilir.

Masalların çoğu döşeme adı verilen “bir varmış, bir yokmuş” gibi ifadelerle başlar. Döşemeden sonra giriş, gelişme,

sonuç bütünlüğü içinde bir olay anlatılır.

Türk masalları, ilk defa Ziya Gökalp, Eflatun Cem Güney gibi

sanatçılar tarafından derlenmiştir.

Bilgi

P:75

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Anonim ve Dinî-Tasavvufi Halk Edebiyatı

Dinî-Tasavvufî Türk Edebiyatı ve Temsilcileri: Bu edebiyat anlayışı içinde 13. yüzyıldan itibaren edebî ürünler verilmeye başlanmıştır.

1. Yunus Emre: XIII: yüzyılda yaşamıştır. İnsana ve tüm

canlılara duyduğu sevgi ile tanınır. Divan’ı ve Risaletü’n

Nushiyye adlı mesnevisi vardır.

2. Hacı Bektaş Veli: XIII. yüzyılda yaşamıştır. Bektaşilik tarikatinin kurucusudur. En tanınmış eseri, aslı Arapça olan

Makalat’tır. Makalat, dört kapı (şeriat-tarikat-ma’rifethakikat)

kırk makam anlayışını anlatan tasavvufi bir eserdir.

3. Kaygusuz Abdal: XIV. yüzyılda yaşamıştır, asıl adı Gaybi’dir. Abdal Musa’ya talebe olmuş, Bektaşiliğe bağlı kalmıştır. Şathiyeleri meşhurdur. Divân, Gülistân, Gevhername şiir

türünde; Budalanâme, Kitâb-ı Miglâte, Vücûdnâme nesir türündeki tanınmış eserleridir.

4. Hacı Bayram Velî: XV. yüzyılda, Ankara civarında yaşamıştır. Bayramiye tarikatinin kurucusudur.

5. Eşrefoğlu Rumi: Hacı bayram Veli’nin damadıdır. İznik

civarında yaşamıştır. Müzekkin-i Nüfus adlı eseri vardır.

6. Süleyman Çelebi: XV. yüzyılda yaşamış, Bursa Ulu Cami’de müezzinlik yapmıştır. Vesiletü’n-Necat adlı mesnevisi

mevlit türünün en önemli örneklerinden biridir.

7. Pir Sultan Abdal: XVI. yüzyılda yaşamış, bir ayaklanma

sırasında idam edilmiştir. Nefes ve denemeleri ile tanınır.

8. Erzurumlu İbrahim Hakkı: XVIII. yüzyılda yaşamış, Marifetname adlı eseriyle tanınmıştır.

Bilgi

3. Destan: Toplumsal içerikli uzun şiirlerdir. Çoğunlukla 11’li

hece ile söylenir. Şairi belli destanlar da vardır.

4. Ağıt: Ölen kişilerin ardından söylenen şiirlerdir. Koşma

nazım biçiminin türlerinden biridir.

Uyarı: Ağıt; içeriği bakımından İslamiyet öncesi döneme ait

sagu ve divan edebiyatındaki mersiye ile özdeşlik gösterir.

Az da olsa şairi belli olan ağıtlar da vardır.

5. Ninni: Annelerin, bebeklerini uyutmak amacıyla belli bir

ezgi ile söylediği parçalardır. Nazım birimi ve ölçüsü bakımından farklılıklar gösterebilir.

Bilgi

Dinî-Tasavvufî Türk Edebiyatı Nazım Türleri:

1. İlahi: Allah’ın varlığı, birliği, peygamber sevgisi konularının işlendiği şiirlerdir.

7,8,11’li hece ölçüleri ile söylenir.

Uyarı: İlahiler; Mevlevilerde “âyin”, Halvetilerde “durak”, Gülşenilerde “tapuğ”, Alevi-Bektaşi tarikatlerinde “deme, nefes”,

kimi tarikatlerde de “cumhur” adını alır.

2. Şathiye: Dinin ilkelerinden, inançlardan teklifsizce ve

alaycı bir dille söz ediyormuş izlenimi taşıyan şiirlerdir.

Türün en başarılı örneklerini Kaygusuz Abdal vermiştir.

3. Devriye: Şekil olarak ilahiye benzer, insan ruhunun Allah’tan gelip tekrar Allah’a dönmesini yani devir düşüncesini

ele alır.

4. Nutuk: Tekke önderlerinin, pirlerin ve mürşitlerin, tarikate

yeni girenlere tarikatın adabını, kurallarını öğretmek amacıyla yazdıkları şiirlerdir.

Bilgi

Anonim Halk Edebiyatı Nazım Biçimleri:

1. Türkü: Söyleyeni belli olmayan şiirlerdir. Daima belli bir

ezgiyle söylenir.

7,8,11’li hece ölçüleri ile söylenir.

Bent ve kavuştak(nakarat) bölümlerinden oluşur.

Az da olsa şairi belli olan türküler de vardır.

Uyarı: Türkü, ezgiyle söylenmesi ve nakarat-kavuştak bölümlerinin kullanılması bakımından divan şiirindeki şarkıya

benzer.

Bilgi

2. Mani: Doğa sevgisi, hasret, aşk gibi konuları işler. “aaxa”

şeklinde kafiyelenir. Genellikle bir dörtlükten oluşur.

İlk iki dizesi hazırlık özelliği taşır, asıl mesaj üçüncü ve dördüncü dizede yer alır.

Uyarı: Maniler; düz, kesik, yedekli, cinaslı maniler ve deyiş

(atışma) türü maniler gibi çeşitlere ayrılır.

Bilgi

Tekke-Tasavvuf Edebiyatı: Tekke kültürü etrafında Allah,

peygamber sevgisi ve kâmil insasn olma bilinci geliştirme

düşüncesi etrafında oluşan bu edebiyatın kurucusu, Orta

Asya’da Ahmed Yesevî; Anadolu sahasında da Yunus Emre’dir.

İlahi, nefes, şathiye, devriye, nutuk nazım türleri kullanılır.

Yarım uyak ve dörtlük nazım biçimleri kullanılır.

Uyarı: Tekke-tasavvuf edebiyatında gazel, mesnevi nazım

biçimleri, beyit nazım biçimi ve aruz ölçüsü de sıkça kullanılmıştır.

Bilgi

P:76

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Anonim ve Dinî-Tasavvufi Halk Edebiyatı

4. Yâr sana

Çağlar sular yâr sana

Madem Ferhat’ım dersin

Şu dağlın yarsana

Yukarıdaki maniyle ilgili olarak aşağıda verilenlerden

hangisi yanlıştır?

A) 7’li hece ölçüsüyle yazılmıştır.

B) Uyak düzeni aaxa şeklindedir.

C) Yedekli mani olarak adlandırılır.

D) İlk iki mısra doldurmadır.

E) Cinaslı uyaktan yararlanılmıştır.

5. I. Türkü

II. Mani

III. Ninni

Aşağıdakilerden hangisi yukarıda verilen nazım biçimlerinin ortak özelliğidir?

A) Sanatçının mahlasını kullanması

B) Tek dörtlükten oluşma

C) Asıl maksadın son dizelerde söylenmesi

D) Anonim halk edebiyatı ürünü olma

E) Kavuştak bölümlerinin olması

6. I. Anonim halk edebiyatında hece ölçüsü kullanılır.

II. Günlük yaşam konuları anonim edebiyatta yer alır.

III. Karagöz anonim edebiyatın göstermeye bağlı türleri

içinde yer alır.

IV. Anonim edebiyatta nazım-nesir karışık türler de vardır.

V. Anonim halk edebiyatı, divan edebiyatının başlamasıyla

zayıflayarak ortadan kalkmıştır.

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerdeki bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

1. I. Sözcüklerin ses benzerliğinden yararlanılarak oluşturulmuş yarı anlamlı, yarı anlamsız sözlerdir.

II. Yedili hece ile söylenir ve genellikle asıl anlatılmak istenen son iki dizededir.

III. Bir düşünceyi mizah ögelerini kullanarak aktarmak amacıyla oluşturulur.

IV. Annelerin bebeklerin uyumasını sağlamak ya da ağlamasını durdurmak için sade bir dille, ezgili olarak söyledikleri şiirlerdir.

Aşağıdaki edebi türlerden hangisinin açıklaması yukarıdaki numaralanmış cümlelerde yapılmamıştır?

A) Fıkra B) Atasözü C) Mani

D) Ninni E) Tekerleme

2. ---- bölümü Karagöz ve Hacivat’ın sahneye çıktığı bölümdür. ---- yanlış anlamaya dayalı söz oyunları, nükte ve

cinaslardan oluşan Karagöz ve Hacivat’ın karşılıklı konuştukları bölümdür. ---- oyunun asıl bölümüdür. ---- ise oyuncularının perdeden çekildiği bölümdür.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) Mukaddime - Muhavere - Fasıl - Bitiş

B) Mukaddime - Fasıl - Muhavere - Bitiş

C) Muhavere - Mukaddime - Oyun - Bitiş

D) Muhavere - Mukaddime - Fasıl - Bitiş

E) Fasıl - Mukaddime - Oyun - Bitiş

3. I. Genellikle söyleyeni belli değildir.

II. Nakarat kısmında bazı mısralar, türkü boyunca aynen

tekrarlanır.

III. Halkın duygularını, sevinçlerini ve acılarını ifade etmek

için söylenir.

IV. Daha çok, 7’li, 8’li veya 11’li hece ölçüsüyle söylenir.

V. İslamiyet öncesi Türk şiirindeki sagunun halk edebiyatındaki karşılığıdır.

Yukarıda “türkü” ile ilgili olarak verilen numaralanmış

bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

P:77

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Anonim ve Dinî-Tasavvufi Halk Edebiyatı

11. Tekke edebiyatının en büyük şairidir. 13. yüzyılda yaşamıştır. Türkçesi bugün bile çok net biçimde anlaşılır. Divan’ında insan, Allah, ölüm, varlık, yokluk kavramlarını

tasavvuf anlayışında eriterek işlemiştir. Allah aşkı ve sevgisi ile söylediği ilahileri kendinden sonraki birçok sanatçıyı etkilemiştir. Anadolu birliğinin dağılmaya yüz tuttuğu

zamanda şiirleriyle buna engel olmaya çalışır. “Gelin tanış

olalım / İşi kolay kılalım / Sevelim sevilelim” gibi dizeleri

onun karakterini yansıtır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Yunus Emre B) Eşrefoğlu Rumi

C) Pir Sultan Abdal D) Niyazi-i Mısri

E) Erzurumlu İbrahim Hakkı

12. Aşağıdakilerin hangisinde bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) Şathiyeleriyle meşhur olan Kaygusuz Abdal’ın asıl adı

Gaybi’dir.

B) Hacı Bayram Veli, Bayrami mahlasıyla Yunus Emre tarzında şiirler söylemiştir.

C) 13. yy.da yaşamış olan Hacı Bektaş Veli’nin, Makalat

adlı eseri bulunmaktadır.

D) Niyazi-i Mısri, aruz ve heceyle yazdığı şiirleri Divan-ı

İlahiyat’ta toplamıştır.

E) Erzurumlu Emrah’ın Marifetname adlı eseri bütünüyle

dini içerikli bir eser niteliği taşır.

13. Aşağıdaki tasavufi kavramların hangisinin açıklaması

yanlış verilmiştir?

A) İnsan-ı kamil: Dini anlamda en üst makama gelerek istenen seviyeye ulaşan kişi.

B) Fenafillah: Kişinin Allah korkusuyla bütün emir ve yasaklara uyması.

C) Mürit: Tarikatta belli bir şeyhe bağlanmış öğrenci.

D) Zikir: Allah’ın isimlerini belli bir kural içinde tekrarlamak.

E) Mürşit: Tarikata gelenlere yol gösteren, onları eğiten tarikat lideri.

7. • Müzekki’n - Nüfus

• Divan-ı İlahiyat

• Budalaname

Yukarıdaki eserlerin ortak özelliği aşağıdakilerin hangisidir?

A) Aynı sanatçı tarafından yazılmaları

B) Aynı yüzyılda yazılmaları

C) Nazım türünde olmaları

D) Aruz ölçüsüyle yazılmış olmaları

E) Tekke edebiyatının ürünleri olmaları

8. Aşağıdakilerden hangisinde tekke şiiri türleri birlikte

verilmiştir?

A) Nefes - deme - şathiye - devriye - ilâhi

B) Nefes - şathiye - ağıt - nutuk - deme

C) İlâhi - güzelleme - nutuk - semai - devriye

D) Deme - ilâhi - mersiye - şathiye - nutuk

E) Şathiye - semai - devriye - ilâhi - nefes

9. “Divan, Gülistan, Vücutname” isimli eserleriyle tanınan sanatçı, Bektaşi şairlerindendir. 15. yüzyılda yaşamıştır. Aruz

ölçüsüyle de şiirler söylemiş olan sanatçı, Yunus Emre’nin

yolundan gitmiştir. Yalın bir dili vardır.

Bu parçada sözü edilen şair aşağıdakilerin hangisidir?

A) Hacı Bektaş Veli  B) Niyazi-i Mısri

C) Kaygusuz Abdal  D) Hacı Bayram Veli

E) Eşrefoğlu Rumi

10. Aşkın aşıklar oldurur

Aşk denizine daldırır

Tecelli ile doldurur

Bana seni gerek seni

Yukarıdaki dörtlüğün nazım biçimi aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Nutuk B) Nefes

C) Şathiye D) İlâhi

E) Devriye

P:78

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Anonim ve Dinî-Tasavvufi Halk Edebiyatı

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. (I) Mani halk edebiyatında hem bir tür hem nazım şeklidir.

(II) Bağımsız, yazanı belli olmayan maniler, dört mısralık

şiirlerdir. (III) Hece vezninin yedili kalıbı ile söylenir. (IV)

“aaba” kafiye dizilişi ile divan edebiyatındaki “rubai”ye benzer. (V) Yine divan edebiyatındaki “varsağı”nın da maniden

geliştirildiği zannedilmektedir.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde

bir bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

5. Halk şiirindeki ----, ölüm ve yas törenlerinde söylenen “lirik

türküler” olarak tanımlayabiliriz. Bu şiirlerin divan şiirindeki

karşılığına ---- denir. Ölçü ve uyak düzeni genellikle türkülerde olduğu gibidir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir?

A) saguları - methiye B) ağıtları - mersiye

C) türküleri - murabba D) semaileri - mesnevi

E) varsağıları - kaside

6. Detanda yer alan olaylar Sinop’ta başlar. Destan kahramanı, başlangıçta Sinop’tan hareket ederek çevre illerde cenk

ve gazalarda bulunur. Destanın Anadolu’daki en önemli

mekânları; Sinop, Amasya, Sivas, Kastamonu, Çankırı,

Ankara, Konya, Kırşehir, Niğde, Bor, Trabzon, Bursa, İzmir, Antalya, Alanya, Finike’dir. Rumeli tarafında ise Edirne

ve İstanbul ön planadır. İlerleyen bölümlerinde coğrafya

gittikçe genişler. Öyle ki destan kahramanı, Sinop’tan hareket ederek Afrika’nın güneyine, Asya’nın doğu ucuna ve

Avrupa’nın batı ucuna kadar gider. Destan, Anadolu’nun

Divanu Lügati’t-Türk’ü gibidir; başta Osmanlı Devleti’nin

kuruluşu olmak üzere, üç kıtada üç yüz yıl boyunca cereyan eden tarihî olayları içerir. İçerisinde destanlar, masallar, efsaneler bulunmaktadır. Belki de Türk edebiyatına ait

ilk masal ve efsane derlemeleri, bu eserde yer almaktadır.

Ayrıca eser, atasözleri, bilmeceler, deyimler bakımından

çok zengindir.

Bu parçada tanıtılan destan aşağıdakilerden hangisidir?

A) Şu Destanı    B) Köroğlu Destanı

C) Alp Er Tunga Destanı    D) Saltukname

E) Danişmendname

1. Genel olarak ---- adını taşıyan manzumelerde değişmez bir

ölçü ve şekil yoktur. Fakat saz şairleri tarafından sanat düşüncesiyle meydana getirilen örneklerde belli ve değişmez

bir şekilden söz edilebilir. Uzun bir geleneğe bağlı olan bu

manzumelerde ---- ve kavuştak şeklinde ikili bir yapı görülür.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir?

A) Terkibibent - vasıta B) Mani - ayak

C) Masal - döşeme D) Türkü - bent

E) Destan - Fasıl

2. “Türkü” nazım biçimi ile ilgili olarak aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?

A) Genellikle hece ölçüsünün 8’li kalıbıyla söylenir.

B) Her kıta türkünün asıl sözlerinin bulunduğu bend ve nakarattan meydana gelir.

C) Bir yörede yakılan türkü diğer bir yöreye şekli ve söyleniş biçimi değişerek geçebilir.

D) Genelde anonimdirler ama söyleyeni belli olan türküler

de vardır.

E) Farklılıklar göstermekle birlikte kafiye örgüsü genelde

şöyledir: “aaab cccb ...”, veya “aaabb cccbb ...” şeklindedir.

3. Anonim halk edebiyatı ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Edebî ürünler söylendikleri yörenin ve dönemin dil özelliklerini taşır.

B) Manzum ürünlerin nazım birimi dörtlük, ölçüsü hece ölçüsüdür.

C) Şiirlerin son dörtlüklerinde şairin adına (mahlası) yer

verilir.

D) Destan, masal, halk hikâyesi gibi bazı ürünlerde olağanüstülüklere rastlanır.

E) Şiirlerde genellikle yarım kafiye ve redif kullanılır.

P:79

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Anonim ve Dinî-Tasavvufi Halk Edebiyatı

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

10. Tekke edebiyatı ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Ahmet Yesevi’nin 12. yüzyılda “hikmet” adını verdiği şiirler, tasavvuf edebiyatının ilk örnekleri kabul edilir.

B) Çoğu medrese eğitimi almış olan şairler, okuryazar

kimselerdir ve bağlı bulundukları tarikatın inançlarını

yaymak için şiiri bir araç olarak kullanır.

C) Şiirlerde hem hece hem aruz ölçüsü kullanılmıştır.

D) Didaktik yönü ağır basan bir edebiyattır.

E) Şiir tarzında yazılan eserler olsa da nesir ağırlıklı bir

edebiyattır.

11. İlahi türü şiirler,

I. Dinsel törenlerde özel bir ezgiyle okunur.

II. Bu türün en önemli temsilcisi 13. yüzyıl şairi Hacı

Bayram Veli’dir.

III. Çoğunlukla hece ölçüsüyle yazılır ancak aruzla yazılan

ilahiler de vardır.

IV. Genellikle hecenin 7’li, 8’li ve 11’li kalıbıyla yazılır.

V. Dörtlük sayısı genellikle 3 ile 7 arasında değişir.

yargılarından hangisi yanlıştır?

A) Yalnız I. B) Yalnız II. C) I ve II.

D) I. ve IV. E) II, III ve V.

12. ----; tarikata yeni giren dervişlere, tarikat derecelerini, tarikat adabını öğretmek için söylenmiş şiirlerdir; bu türün en

önemli temsilcilerinden biri Kaygusuz Abdal’dır.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Nefes B) Devriye C) Şathiye

D) Nutuk E) Ayin

7. Destanda yer alan anlatımlarda ve halk hikâyelerinde,

destan kahramanının Emeviler zamanında Arap ordusuyla birlikte İstanbul kuşatmasına katıldığına inanılmaktadır.

Kuşatma hem denizden hem karadan yapılmış fakat başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Destanda kahramanımızın düşmanı, Arap komutanına oyun oynayıp kuşatma başladığında İstanbul’a geçerek imparatorluğunu ilan eden İmparator

Leon’dur. Arap tarihlerinde II. İstanbul Kuşatması’nın tarihi

717-718 olarak belirtilmektedir.

Bu parçada sözü edilen destan aşağıdakilerden hangisidir?

A) Battalname    B) Şu Destanı

C) Alp Er Tunga Destanı    D) Köroğlu Destanı

E) Saltukname

8. I. Dallarında üzüm yok

II. Döndermeye yüzüm yok

III. Kavak senden uzun yok

IV. O yar küsmüş gidiyor

Mâni nazım şeklinin biçim ve içerik özellikleri dikkate

alınarak bir mâni oluşturulmak istense bu dizelerin sıralaması aşağıdakilerin hangisi olur?

A) I - II - IV – III    B) I - III - II – IV

C) III - I - IV – II    D) III - II - I - IV

E) IV - II - I - III

9. (I) Halk hikâyeleri; nazım, nesir karışımı anlatmalardır. (II)

Manzum parçalar büyük ölçüde aruz vezniyle söylenir. (III)

Halk hikâyelerinin değişmeyen kısımları manzum olanlardır, mensur kısımlarda ise anlatıcı konuyu değiştirmemek

şartıyla istediği değişikliği yapma serbestliğine sahiptir. (IV)

Hikâyenin aslında olmayan ancak anlatıcı tarafından eklenen kısa hikâyelere “karavelli” adı verilir. (V) Halk hikâyelerinin girişinde, masallardaki kadar olmasa bile kalıplaşmış

sözler de görülür.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde

Halk hikâyeleri ile ilgili verilen bilgi yanlıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

P:80

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Anonim ve Dinî-Tasavvufi Halk Edebiyatı

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

4. Tekke edebiyatında inanç ile ilgili konulardan alaylı bir dille

söz eder gibi yazılan şiirlerdir. Bu şiirler, tasavvuf akımına mensup şairlerce söylenmiş ya da yazılmış, tasavvufi

inançları anlatan, anlaşılması derinlemesine yorumlanarak

imgesel anlatımlarının çözümlenmesine bağlı olan şiirlerdir.

Bu parçada tanıtılan şiir türü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Nutuk B) Devriye C) Murabba

D) Şathiye E) Muamma

5. Sırat kıldan incedir

Kılıçtan keskincedir

Varıp anın üstüne

Evler yapasım gelir

İçerik, dil ve üslup özellikleri dikkate alınarak bu dörtlüğün aşağıdaki şiir türlerinden hangisine ait olduğu

söylenebilir?

A) Tapuğ B) Devriye C) Tuyuğ

D) Deme E) Şathiye

6. Katre idim ummanlara karıştım

Kaç bulandım kaç duruldum kim bilir

Devre edip âlemleri dolaştım

Bir sanata kaç sarıldım kim bilir

Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Nefes türüne özgü bir içeriğe sahiptir.

B) Çapraz uyak düzeni kullanılmıştır.

C) 11’li hece ölçüsüyle söylenmiştir.

D) Yarım uyak ve rediften yararlanılmıştır.

E) Yalın bir dil kullanılmıştır.

1. Aşağıdaki sanatçı eser eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır?

A) Kaygusuz Abdal – Vücudname

B) Yunus Emre – Divan

C) Aziz Mahmut Hüdai – Marifetname

D) Pir Sultan Abdal – Dolapname

E) Âşık Paşa – Garipname

2. Seni seven âşıkların

Gözün yaşı dinmez imiş

Seni maksud edinenler

Dünya, ahret anmaz imiş

Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıda verilen bilgilerden

hangisi yanlıştır?

A) Mani uyak düzeni kullanılmıştır.

B) İlahi türü bir şiirden alınmıştır.

C) Lirik şiire özgü nitelikler taşımaktadır.

D) Yarım uyak ve rediften yararlanılmıştır.

E) Mübalağa sanatından yararlanılmıştır.

3. Şem’e düşen pervaneler

Gelsin bir hoşça yanalım

Aşka düşen divaneler

Gelsin bir hoşça yanalım

Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıda verilen bilgilerden

hangisi yanlıştır?

A) Çapraz uyak düzeni kullanılmıştır.

B) İlahi türü bir şiirden alınmıştır.

C) Aşk acısından hoşnut olma teması işlenmiştir.

D) Sadece redif kullanılmış uyağa yer verilmemiştir.

E) Divan şiirine özgü mazmunlardan yararlanılmıştır.

P:81

8

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Anonim ve Dinî-Tasavvufi Halk Edebiyatı

7. Tekke edebiyatına ait kavramlarla ilgili aşağıdaki açıklamalardan hangisi yanlıştır?

A) Mutasavvıf: Tasavvuf ehli olan, herhangi bir tasavvuf

yolunda mertebe katetmiş kişidir.

B) Fenafillah: Allah’ta yok olmak, ölmeden önce ölmek anlamına gelir; tasavvuftaki son aşamadır.

C) Mürid: Bir tarikatte doğru yolu gösteren, ilahî aşkı anlatan kişi yani tarikatteki kişilere öncülük eden kişidir.

D) Halife: Tarikat kurucusunun ya da şeyhin kendisine vekil tayin ettiği, yetki verdiği kişidir.

E) Maşuk: Sevgili demektir, tasavvuf anlayışına göre hakiki sevgili Allah’tır.

8. Menakıbname’ye göre ----; çok iyi tahsil görmüş, zamanının maddî ve manevî ilimlerini öğrenmiştir; Alâiye Sancağı beyinin oğludur ve asıl adı Gaybî’dir. Bir av sırasında,

kendisine geyik suretinde görünen Abdal Musa’nın peşine

takılmış ve sonunda Abdal Musa Dergâhına ulaşarak ona

mürit olmuştur.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Hacı Bayram Veli

B) Hacı Bektaş Veli

C) Âşık Paşa

D) Eşrefoğlu Rumi

E) Kaygusuz Abdal

9. ----, genellikle Bektaşi şairleri tarafından yazılan, çoğu kez

özel bir makamla bestelenen, saz eşliğinde söylenen; âşıkane, rindane, kalenderane eda taşıyan; Hz Muhammet

ve Hz Ali’ye övgü konulu; dinî-tasavvufi halk edebiyatı şiir

türüdür. Bu şiirler, kafiye şeması ve nazım birimi açısından

---- nazım şeklinin biçimsel özelliklerini taşır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Şathiye – ilahi

B) Nutuk – semai

C) Gülşenî – Rubai

D) Nefes – koşma

E) Devriye – tuyuğ

10. Asıl adı, Numan bin Ahmet’tir. 1352 tarihinde Ankara’nın

Çubuk Çayı üzerinde Zül-Fadl (Solfasol) köyünde doğdu.

14. ve 15. yüzyıllarda Anadolu’da yetişmiş tekke şairlerindendir. II. Murat, verdiği ünlü bir fermanda, onun talebelerinin yalnız ilim ile meşgul olmaları için, vergi ve askerlikten muaf tutulduğu bildirmiştir. Menkıbelerde anlatıldığına

göre, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u feth edeceğini II.

Mehmet’in babası II. Murat’a bildirdiği rivayet olunur.

Bu parçadaki sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Hacı Bektaş Veli

B) Âşık Paşa

C) Yunus Emre

D) Mevlana Celalettin-i Rumi

E) Hacı Bayram Veli

11. Tasavvufi Türk edebiyatının Orta Asya’da kurucusu ----,

Anadolu sahasındaki kurucusu ise ---- olmuştur.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Edip Ahmet Yükneki – Hoca Dehhani

B) Hacı Bektaş Veli – Âşık Paşa

C) Kaşgarlı Mahmut – Mevlana Celalettin-i Rumi

D) Ahmet Yesevi – Yunus Emre

E) Hacı Bayram Veli – Ahmet Fakih

12. Yaşamının büyük bölümü Sivas’ın Yıldızeli ilçesinin Çırçır

bucağına bağlı Banaz köyünde geçtiği tahmin edilmektedir.

Osmanlı Devleti aleyhine olan isyana katıldığı gerekçesi ile

Hızır Paşa tarafından Sivas’ta asılmıştır. Şiirlerinde aruz

ölçüsü kullanmamış; Allah, Hazreti Muhammet, Hazreti Ali,

On İki İmam ve “ehl-i beyt” sevgisini sıkça işlemiştir.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Seyyid Nesimi

B) Pir Sultan Abdal

C) Kaygusuz Abdal

D) Yunus Emre

E) Hacı Bayram Veli

P:82

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası ÂŞIK TARZI HALK EDEBİYATI 11

İncecikten bir kar yağar

Tozar Elif Elif diye

Deli gönül abdal olmuş

Gezer Elif Elif diye

Amen hey Allahım aman

Ne aman bilir ne zaman

Üstümüzde çayır çemen

Bitmeden bir dem sürelim.

Mir’âtî hem-vâre yanıktır yâre

Yüreğimde yâre oldu bin pâre

Gönül başka yere düşmez ne çâre

Bir başka nigâre benzer misin sen

Bir vakte erdi ki bizim günümüz

Yiğit belli değil mert belli değil

Herkes yarasına derman arıyor

Devâ belli değil dert belli değil

(8’li hece ölçüsü ile yazılan bu dörtlük, varsağı

nazım biçimi ile yazılmıştır.)

(11’li hece ölçüsü ile yazılan bu şiir, bir koşmanın son dörtlüğüdür.)

(11’li hece ölçüsü ile yazılan bu şiir, bir taşlamadan

alınmıştır.)

Örnek

(8’li hece ölçüsü ile, abab

uyak düzeni ile yazılan bu

şiir, bir semainin ilk dörtlüğüdür.

Âşık Edebiyatı Nazım Şekilleri:

Koşma: Âşık edebiyatı’nın en yaygın şiir biçimidir. Aşk,

doğa sevgisi gibi lirik temalara yer verilir. Bu yönüyle divan

şiirindeki “gazel”e benzer.

11’li hece ölçüsüyle söylenir, dörtlük sayısı 3-6 arasındadır.

Kafiye örgüsü, genellikle “abab cccb dddb cccb ..” şeklindedir. Son dörtlükte mahlasa yer verilir.

Uyarı: Koşmanın içeriğine göre dört türü vardır:

a) Koçaklama b) Güzelleme c) Taşlama d) Ağıt

Bilgi

Semai: Uyak düzeni ve içeriği bakımından koşmaya benzer

ancak 8’li hece ölçüsü ile yazılır.

Semainin kendine özgü bir ezgisi vardır. Koşma gibi 3-6

dörtlükten oluşur.

Semai türünün en başarılı örneklerini Karacaoğlan vermiştir.

Varsağı: Toroslar bölgesinde yaşayan Farsak boyu ozanlarınca söylenen şiirlerdir. 8‘li hece ölçüsü ile söylenir.

Erkekçe, yiğitçe bir eda taşıyan bu şiirlerin belirleyici özelliklerinden biri de “bre, hey, behey” gibi ünlemlere sıkça yer

verilmesidir.

Bilgi

Âşık Edebiyatı: İslamiyet öncesi ozanlık geleneğinin devamı olan âşık edebiyatı, 15. yüzyıldan itibaren Anadolu’da

yaygınlaşmıştır. Bu gelenek içinde,

Şiirler saz eşliğinde ve halkın konuşma diliyle söylenmiştir.

Dörtlük nazım birimi ve koşma, semai, destan, varsağı gibi

nazım şekilleri kullanılmıştır.

Hece ölçüsünün 7’li, 8’li ve 11’li kalıpları kullanılmış; son

dörtlükte âşıkların mahlasına yer verilmiştir.

Ağırlıklı olarak yarım uyak ve cinas kullanılmış, daha çok doğadan yararlanılan basit söz sanatlarına yer verilmiştir.

Şairler şiirlerini cönk adı verilen defterlere yazmıştır.

Uyarı: 17. yüzyıldan itibaren bazı halk şairlerinin şiirlerinde

divan şiiri etkisi görülmeye başlamıştır.

Bilgi

Destan: Toplumu derinden etkileyen savaş, göç, kıtlık vb.

tarihî ve toplumsal olayları, yiğitçe bir eda ve olağanüstülüklerle anlatan uzun şiirlerdir.

Dörtlük sayısı 100’ü bulabilir, sosyal içerikli, uzun şiirler olması bakımından divan şiirindeki “mesnevi”ye benzer.

11’li hece ve koşma uyak düzeni ile söylenir.

Uyarı: Halk şiiri tür ve biçimleri, özellikle ezgileri bakımından

birbiri ile ayrışır.

Bilgi

Halk şiirinde aruz ölçüsüyle düzenlenmiş divan (divani),

selis, semai, (Hece ile yazılanların yanında aruzla yazılan

semailer de vardır.), kalenderi, satranç, vezn-i âhar adı verilen nazım biçimleri de kullanılmıştır. Bunlar, özellikle 17.

yüzyıldan itibaren halk edebiyatı şairlerinin, divan edebiyatı

etkisi altına girmesiyle ortaya çıkmıştır.

Uyarı

P:83

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Âşık Tarzı Halk Edebiyatı

Dadaloğlu: 19. yüzyılda yaşamıştır, asıl adı Veli’dir. Şiirlerinde göçerlik koşullarını, döneminde orta Anadolu’da

hüküm süren aşiret kavgalarını ve aşiretlerin Osmanlı ile savaşlarını yansıtır.

Avşar boyu şairlerindendir, Koçaklama türü şiirleri ile tanınmıştır. Divan şiirinden etkilenmemiştir.

Bayburtlu Zihni: 19. yüzyılda yaşamıştır. Bayburt’un Ruslar tarafından işgali sonrası Anadolu’da pek çok yeri gezmiş,

görmüş; yaşadıklarını Sergüzeştname adlı eserinde anlatmıştır.

Taşlama türü şiirleri ile tanınmıştır.

“Vardım ki yurduna ayak göçürmüş” dizesiyle başlayan şiiri

çok meşhurdur.

Seyrânî: 19. yüzyılda yaşamıştır. Kayseri’nin Develi ilçesindendir. Aruz ve hece ile şiirler söylemiştir.

Taşlama türünün en önemli temsilcisidir. Bu yönüyle Nef’i’yi

andırır. Bazı kaynaklarda Senihat-ı Seyrani adında bir eserinin olduğu söz edilmektedir.

Erzurumlu Emrah : 19. yüzyılda yaşamıştır. Erzurum yakınlarında Tanbura köyünde doğmuş, Erzurum’da medresede öğrenim görmüştür.

Divan ve tasavvuf geleneğine özenen şiirler yazmıştır. Özellikle koşma ve semaileriyle halk arasında haklı bir üne erişti.

Dertlî: Bolu ile Gerede arasında Yeniçağ bucağının Şahnalar köyünde doğan Dertli, 1845 yılında Ankara’da ölmüştür.

Dertli hem aruz hem hece ölçülerini kullanmıştır. Divan’ı vardır. “Fes” ve “saz” üzerine söylediği şiirleriyle önlenmiştir.

Ruhsatî: Sivas’ın Deliktaş bucağında doğmuş ve ömrünün

hemen hemen tamamını burada geçirmiştir. Aruzla da şiirler

yazmıştır. Bazı şiirlerinde Nakşibendi tarikatine bağlı olduğunu belirtmiştir.

Bilgi

Âşık Edebiyatı’nın Temsilcileri:

Köroğlu: XVI. yüzyılda yaşamıştır. Bolu Gerede çevresinde

yaşadığı, asıl adının Ruşen olduğu düşünülmektedir.

Bolu Beyi’nin seyisliğini yaparken gözlerine mil çektirilen

babası Yusuf’un intikamını almak için Bolu Beyi’ne karşı

ayaklanmış ve bu sırada yaptığı mücadeleler Köroğlu Destanı’nın doğmasına neden olmuştur.

Uyarı: Bazı kaynaklar, aynı yüzyılda yaşayan Köroğlu

adında Osmanlı-İran savaşlarına katılmış bir halk şairinin

varlığından da söz etmektedir.

Bilgi

Âşık Veysel Şatıroğlu: Sivas şarkışla’da doğmuştur. Yedi

yaşında görme yetisini kaybetmiştir.

Ahmet Kutsi Tecer, onun tanınmasını sağlanmıştır.

Şiirlerinde vatan ve toprak sevgisi temalarına ağırlık vermiştir.

Şiirlerini, Dostlar Beni Hatırlasın, Sazımdan Deyişler adlı

eserlerinda toplamıştır.

Uyarı: Âşık Ali İzzet, Âşık Murat Çobanoğlu, Âşık Reyhanî,

Âşık Şeref Taşlıova 20. yüzyılda âşıklık geleneğini sürdüren

diğer şairlerdir.

Bilgi

Karacaoğlan: 17. yüzyılda yaşadığı sanılmaktadır. En tanınmış ve en çok sevilen halk ozanıdır, çoğunlukla aşk ve

doğa üzerine şiirler söylemiştir.

Divan şiirinden etkilenmemiş, şiirlerinde dinî konulara yer

vermemiştir.

Şiirlerinde sıkça Elif, Zeynep ve İsmikan gibi sevgililerinin

adına yer vermiş şuh edalı bir şairdir. Bu yönüyle Nedim’i

anımsatmaktadır.

Kayıkçı Kul Mustafa : 17. yüzyılda yaşamıştır, Yeniçeri şairlerdendir.

Divan şiirinden etkilenme, Genç Osman Destanı ile tanınmıştır.

Âşık Ömer: 17. yüzyılda yaşamıştır, halk şiirinin en çok şiir

yazan sanatçısıdır. Konya ya da Kırım Gözleve’de yaşadığı

sanılmaktadır.

Divan şairlerinden etkilenmiş, aruzla da şiirler yazmıştır. Divan’ı vardır. İlk Şairname yazarıdır.

Ercişli Emrah: 17. yüzyılda yaşamıştır. Hayatı hakkındaki

bilgiler, hayatı etrafında oluşan Ercişli Emrah ile Selvihan

Hikâyesi ile bir iki küçük belgeye dayanmaktadır.

Medrese eğitimi almış, aruz ve beyitle divan, kalenderî,

semaî ve gazel gibi türlerde de şiirler yazmıştır.

Kuloğlu: 17. yüzyıl, Yeniçeri şairlerindendir. Divan şiirinden

etkilenmemiştir.

Bilgi

Âşık Gevheri: 17. yüzyılın ikinci yarısıyla 18. yüzyılın ilk yarısı arasında yaşamıştır.

Hem aruz hem hece ölçüsüyle şiirler söylemiştir. Bir Divan’ı

vardır.

Müzikle de ilgilenmiştir, kendi adı ile anılan bir makam (Gevheri makamı) vardır.

Bilgi

P:84

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Âşık Tarzı Halk Edebiyatı

5. Bre beyler bre ağalar

Ölmeden bir dem sürelim

Gözümüze kara toprak

Dolmadan bir dem sürelim

Bu dizeler aşağıdaki nazım şekillerinden hangisiyle yazılmıştır?

A) Semai B) Varsağı C) Koşma

D) İlahi E) Nefes

6. Aşağıdakilerden hangisi âşık edebiyatının özellikleri

arasında yer almaz?

A) 13. yy.’dan sonra gelişerek günümüze kadar ulaşmıştır.

B) Âşıklar, şiirlerinin son dörtlüklerinde mahlaslarına yer

vermişlerdir.

C) Divan edebiyatı etkisiyle selis, kalenderi, vezn-i aher

gibi aruzla şiirler de yazmışlardır.

D) Usta-çırak ilişkisine göre gelişen bir edebiyat özelliği

taşır.

E) Aşk, tabiat, gurbet, ayrılık, ölüm, özlem, kıskançlık, yiğitlik gibi konular işlenmiştir

7. Halk edebiyatında şathiye denince ----, taşlama denince

----, güzelleme denince ---- akla gelir.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) Seyrani - Karacaoğlan - Dadaloğlu

B) Pir Sultan Abdal - Seyrani - Köroğlu

C) Kaygusuz Abdal - Seyrani - Karacaoğlan

D) Seyrani - Köroğlu - Pir Sultan Abdal

E) Kaygusuz Abdal - Karacaoğlan - Seyrani

8. Aşağıdakilerden hangisi aruzla yazılan halk edebiyatı

nazım biçimlerinden değildir?

A) Divan B) Satranç C) Selis

D) Kalenderi E) Varsağı

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde koşma ile ilgili bilgi

yanlışlığı yapılmıştır?

A) İslamiyet öncesindeki koşuk ile benzerlik gösterir.

B) Hece ölçüsünün 11’li kalıbıyla söylenir.

C) Dörtlük sayısı 3-5 arasındadır.

D) Divan edebiyatındaki kaside ile aynı konuları işler.

E) Aşk, sevgi, doğa güzellikleri gibi konular işlenir.

2. I. Nutuk, şathiye, devriye, deme şiir türlerindendir.

II. Şairler usta - çırak ilişkisiyle yetiştirilir.

III. Cönk adı verilen şiir defterleri vardır.

IV. Şiirler bağlama adı verilen bir saz ile söylenir.

V. Karacaoğlan ve Köroğlu aruzdan etkilenmemiş şairleri

arasındadır.

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerde verilen özelliklerden hangisi “âşık edebiyatı” özelliklerinden biri değildir?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

3. Aşağıdakilerin hangisinde bilgi yanlışlığı vardır?

A) Koşma, semai ve destanlarıyla beş yüzden fazla şiiri

olan Karacaoğlan 17. yy. şairidir.

B) Köroğlu, yiğitçe ve coşkun bir seslenişle söylediği koçaklama türü şiirleriyle tanınır.

C) Hacı Bayram Veli, aruz ölçüsünü kullanmakla birlikte

daha çok hece ile şiirler yazmıştır.

D) Âşık Ömer, saz şairlerinin en çok eser veren sanatçısıdır.

E) Dadaloğlu, divan edebiyatı etkisinde kalmış olmasına

rağmen en güzel şiirlerini hece ile söylemiştir.

4. Aşağıdakilerden hangisi konularına göre koşma çeşitlerinden değildir?

A) Güzelleme B) Taşlama C) Koçaklama

D) Destan E) Ağıt

P:85

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Âşık Tarzı Halk Edebiyatı

13. Aşık Veysel ile ilgili aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Şiirlerinde derin bir insan sevgisi ve hoşgörüyü bulmak

mümkündür.

B) Şair Ahmet Kutsi Tecer’in ilgisi ve gayretleri ile tüm Türkiye’ye tanıtıldı.

C) Şiirlerinde aşk, yurt ve toprak sevgisi, alışılagelen bir

söyleyişten uzak bir duyarlılıkla dile gelir.

D) Âşıklık geleneğinin son döneminde yetişen büyük üstatlardan olup Sergüzeştname adlı eseri ile tanınmıştır.

E) Kendi kendisine ulaştığı insanseverlik, şiirlerinin diğer

bir yönüdür.

14. Halk şiirinde 11’li hece ölçüsüyle koşma biçiminde düzenlenen ve özel bir ezgi ile söylenen şiirlerdir. Genellikle en

az 3, en fazla 5 dörtlükten oluşur. Çoğunlukla doğa, güzellik, ayrılık ve kavuşma gibi duygusal konuları işler. Aşık

edebiyatına aittir ve hem hece hem de aruz ölçüsüyle oluşturulabilir.

Yukarıda altı çizili numaralanmış bölümlerden hangisinde “semai” ile ilgili olarak bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

15. Halkla aydınlar arasında bir köprü kurmuş olan Aşık Veysel’in şiirleri konu bakımından epeyce zengin bir çeşitlilik

gösterir. Yunus’un etkisi altında kalarak söylediği şiirlerinde

---- izler bulunur. Aşk şiirlerindeki deyişlerle de ---- hatırlatır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerin hangisinde verilenler sırasıyla getirilmelidir?

A) hece vezninden - Mevlana’yı

B) aruz ölçüsünden - Köroğlu’nu

C) tasavvuftan - Karacaoğlan’ı

D) aruz ölçüsünden - Karacaoğlan’ı

E) tasavvuftan - Mevlana’yı

I II

III

IV

V

9. Şiirlerinden, Konya’nın Gözleve köyünde doğduğu anlaşılmaktadır. Divan edebiyatı şiir anlayışının, aşık edebiyatı

sanatçıları arasında yayılmasına öncülük etmiştir. Hecenin

yanı sıra aruzla da şiirler yazmıştır. Aşık edebiyatında en

fazla şiir veren sanatçıların başında gelir.

Bu parçada özellikleri verilen halk şairimiz aşağıdakilerden hangisidir?

A) Köroğlu B) Dadaloğlu C) Aşık Ömer

D) Erzurumlu Emrah E) Seyrani

10. I. Halk edebiyatının en çok sevilen ve kullanılan nazım

biçimidir.

II. Hecenin 11’li kalıbıyla söylenir.

III. Konularına göre güzelleme, koçaklama, taşlama, ağıt

gibi nazım türleri içerir.

IV. Son dörtlüğünde şairin mahlası yer alır.

V. Uyak düzeni aaaa, bbbb, cccc... şeklindedir..

“Koşma” ile ilgili olarak verilen yukarıdaki numaralanmış bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

11. “Koçaklama - epik - Köroğlu” sözcükleri arasındaki ilişkiye benzer bir ilişki aşağıdakilerin hangisinde vardır?

A) Taşlama - satirik - Seyrani

B) Güzelleme - dramatik - Dadaloğlu

C) Koşma - didaktik - Pir Sultan Abdal

D) Destan - lirik - Kayıkçı Kul Mustafa

E) Semai - didaktik - Bayburtlu Zihni

12. I. 19. yüzyıl halk şairlerindendir.

II. Hem aruz hem de hece ölçüsü ile şiirler yazmıştır.

III. Halk şâirleri içinde dîvan şiirini en iyi bilenler arasındadır.

IV. Tasavvuf şiirleri varsa da asıl şahsiyetini saz şiiri tarzında yazdığı koşma ve semailerinde gösterir.

Yukarıda verilen özellikler aşağıdaki şairlerden hangisine aittir?

A) Karacaoğlan  B) Erzurumlu Emrah  C) Dadaloğlu

D) Âşık Veysel E) Âşık Gevheri

P:86

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Âşık Tarzı Halk Edebiyatı

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. Saz şairlerinin koşmadan sonra en çok kullandıkları nazım

biçimidir. Kendine özgü bir ezgi eşliğinde söylenir. Nazım

birimi dörtlük olmakla beraber, aruz ölçüsüyle söylenen türlerinde beyit nazım birimi de kullanılır. Dörtlük nazım birimiyle söylenenlerinde kafiye düzeni koşmaya benzer.

Bu parçada sözü edilen nazım biçimi aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Gazel B) Şarkı C) Semai

D) Varsağı E) Türkü

5. (I) Şiirler, çoğu zaman saz eşliğinde söylenir; şairler, şiirlerini hazırlıksız söylediği için şiirlerde derin bir anlam, kusursuz bir biçim görülmez. (II) Aruz ölçüsü ile şiir yazanlar

olmasına rağmen asıl ölçü hece ölçüsüdür; genellikle hecenin 7’li, 8’li ve 11’li kalıpları kullanılmıştır. (III) Şiirlerde

az da olsa söz sanatlarına yer verilmiştir, şiir ile müzik iç

içedir. (IV) Daha çok düzyazı (nesir) alanında gelişmiştir,

şiir örnekleri arka planda kalmıştır. (V) Eserlerde kullanılan

dilin bütünüyle öz Türkçe olduğu söylenemez ancak şiirlerde halka mal olmamış sözcükler çok fazla kullanılmamıştır.

Halk edebiyatı ile ilgili bilgilerin verildiği bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bilgi yanlışlığı

vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

6. Halk edebiyatı ve divan edebiyatına ait nazım biçim ve

türlerine yönelik aşağıdaki eşleştirmelerden hangisi

yanlıştır?

A) Koşma – Gazel

B) Türkü – Şarkı

C) Varsağı – Kaside

D) Mani – Tuyuğ

E) Destan – Mesnevi

1. Aşağıdakilerden hangisi âşık edebiyatı ürünlerinden

biri değildir?

A) Koşma B) Destan C) Varsağı

D) Semai E) Tuyuğ

2. I. XVI. yüzyıl, âşık edebiyatı kültürünün oluşum dönemidir.

Dönemin âşıkları hece ölçüsüyle birlikte halk dilini

kullanmışlardır.

II. XVII. yüzyıl, âşık edebiyatının altın çağıdır. Âşıklar diyar

diyar dolaşarak bu kültürü geniş kitlelere duyurmaya

başlamış; kahvehane ve fasıl geleneği oluşmuştur.

III. XVIII. yüzyıl, âşık edebiyatının gerileme sürecidir. Bu

dönemde âşıkların değeri bilinmekte fakat önemli

âşıklar yetişmemektedir. Aruz ölçüsü ile şiir söyleyen

âşıkların arttığı görülmektedir.

IV. XIX. yüzyıl, âşık edebiyatının gelenekten uzaklaştığı

bir dönemdir, dönemin âşıkları genellikle okuryazardır.

Matbaanın yaygınlaşması, sözlü kültür ortamının

gerileterek yazılı kültür ortamına zemin hazırlamıştır.

V. XX. yüzyıl, kitle iletişim araçlarının yaygınlaşmasıyla

âşıklık geleneğinin önemini tümden yitirdiği bir

dönemdir. Bu dönemde halk şiiri geleneği yerini,

bütünüyle modern şiir anlayışlarına bırakmıştır.

Numaralanmış olarak verilen cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

3. “Koşma” nazım biçimi ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Genellikle 11’li hece ölçüsüyle söylenir.

B) Sosyal içerikli şiirlerdir, dörtlük sayısı sınırsızdır.

C) İçeriği bakımından “güzelleme, koçaklama, taşlama ve

ağıt” türlerine ayrılır.

D) Uyak düzeni, “abab, cccb, dddb, ...” şeklindenir.

E) Son dörtlükte şairin mahlasına yer verilir.

P:87

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Âşık Tarzı Halk Edebiyatı

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

9. Sazın ve sözün ustası olarak bilinen âşıklık geleneğinin

son dönemdeki en önemli temsilcilerindendir. Görmeyen

gözlerine rağmen sahip olduğu ilim ve irfan ile milletinin

bilinçlenmesine öncülük eden bir sanatçıdır. Onun şiirlerinde göze çarpan birçok ifadenin anlam bakımından, çağları

aşan bir değere sahip olduğu açıkça görülmektedir. Bu anlam yüklü şiirlerinde, yaşadığı topluma karşı büyük bir duyarlılığa sahip olduğunu da ortaya koymaktadır. Şiirlerinde

toplumsal hayatın aksayan yönlerini ince bir hassasiyetle

gün yüzüne çıkardığı görülmektedir.

Bu parçada tanıtılan şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Murat Çobanoğlu

B) Âşık Veysel

C) Seyrani

D) Âşık Feymani

E) Dadaloğlu

10. “Telli sazdır bunun adı / Ne ayet dinler ne kadı / Bunu çalan

anlar kendi / Şeytan bunun neresinde” dizeleriyle başlayan

taşlaması ile tanınmıştır. Fuzuli, Âşık Ömer, Gevheri gibi

şairlerin etkilerini taşıyan sanatçı, çağının öbür saz şairleri

gibi aruzla gazeller, divanlar, kalenderiler yazmıştır. Divan

türündeki şiirleri başarılı değildir. Asıl ününü hece vezinli

şiirleriyle kazanmıştır. Alevi-Bektaşi inançlarına bağlıdır.

Ağır bir dil kullanır, şiirlerinde toplumsal eleştiri ve taşlamalar öne çıkar.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Seyrani

B) Dadaloğlu

C) Karacaoğlan

D) Dertli

E) Ercişli Emrah

7. ----, 16. yüzyıl halk şairlerimiz içerisinde kavganın, özgürlüğün sembolüdür. Hayatı hakkında kesin bilgiler olmamakla birlikte yine doğum, ölüm tarihleri bilinmeyen, eski bir

destan kahramanının adını aldığı sanılmaktadır. Bu şairin,

III. Murat zamanında Osmanlı ordusuyla İran Savaşları’na

katıldığı bilinmektedir. Bolu Beyi’nden babasının intikamını

almak üzere dağlara çıkan, yiğitlik ve iyilikseverliği ile destanlaşan halk kahramanı ile bu halk şairimiz, halkın zihninde kaynaşmış durumdadır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Kayıkçı Kul Mustafa

B) Âşık Ömer

C) Dadaloğlu

D) Bayburtlu Zihni

E) Köroğlu

8. Şiirlerine 17. yüzyılda yazılmış mecmualardan beri rastlanan ünlü saz şairidir. Hayatı hakkında kesin bilgi bulunmaz

ancak 17. yüzyılda Çukurova-Toroslar’da doğup yörenin

Türkmen aşiretleri arasında yaşadığı anlaşılmaktadır.

Doğa, aşk, gurbet, sıla konularında şiirler söylemiş; yaşadığı dönemde, Osmanlı memleketinde büyük şöhret kazanmış; tarihi kişiliği hızla unutularak Köroğlu, Âşık Kerem gibi

hakkında türlü menkıbeler türemiştir. Türk âşık edebiyatına

yepyeni bir söyleyiş biçimi getiren sanatçı, doğa benzetmelerini sıkça kullanır. Çok yalın ve temiz bir Türkçesi vardır.

Yaşadığı çağda yetişmiş başka saz şairlerinin tersine, dil

ve ölçü bakımından divan edebiyatının ve tekke şiirinin etkisinden uzak kalmıştır.

Bu parçada tanıtılan şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Âşık Ömer

B) Dadaloğlu

C) Karacaoğlan

D) Gevheri

E) Âşık Reyhani

P:88

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Âşık Tarzı Halk Edebiyatı

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

3. Ezgilerle söylenen anonim halk şiiri nazım biçimidir. Söyleyeni belli olan örneklere rastlamak da mümkündür. Yüzyıllarca, Anadolu halkının acılarını ve sevinçlerini dile getirme

aracı olmuştur. Hecenin değişik kalıplarıyla oluşturulur.

Belli bir ezgi ile söylenir. İlk söyleyeni zamanla unutulmuştur, kuşaktan kuşağa ve yöreden yöreye aktarılırken gerek

içeriğinde gerek yapısında değişiklikler meydana gelmiştir.

Bu parçada, aşağıdakilerin hangisinden söz edilmektedir?

A) Şarkı B) Türkü C) Gazel

D) Mesnevi  E) Koşma

4. Doğum ve ölüm tarihleriyle ilgili bilgiler sağlıklı değildir. Dilinin Van yöresi ağzı ve Azerbaycan Türkçesinin özelliklerini

göstermesi, öğrenimi hakkında bilgimizin olmadığı, badeli

âşıklarımızdan olduğu, şiirlerinde daha çok “Selvi Han”a

olan aşkını işlediği, hayatı etrafında bir halk hikâyesi oluştuğunu ve elimize geçen 150 kadar şiirinin tamamının hece

vezniyle olduğu bilinmektedir.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Seyrani

B) Dadaloğlu

C) Karacaoğlan

D) Âşık Reyhani

E) Ercişli Emrah

5. I. Âşık edebiyatının en yaygın kullanılan şiir biçimidir.

II. İçerik ve üslup özellikleri bakımından lirik şiire özgü

nitelikler taşır.

III. Hece ölçüsünün 11’li kalıbıyla söylenir.

“Koşma” ile ilgili numaralanmış olarak verilen bilgilerden hangisi doğrudur?

A) Yalnız I. B) Yalnız II. C) II ve III.

D) I. ve III. E) I., II. ve III.

1. Eğer arif isen dünyadan el çek

Yalan meydan aldı tükendi gerçek

Baktın bir düşmanın seni serecek

Sakalına piyaz veriver gitsin

Ey Dertli bu âlem dost düşman olur

Kişi sevdiğine son pişman olur

Öfke baldan tatlı çok ziyan olur

Hayr et yüzün hâke sürüver gitsin

Bu dörtlüklerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi

söylenemez?

A) Bir varsağıdan alınmıştır.

B) Anlatımda karşıtlıktan yararlanılmıştır.

C) Şiirde, yaşanılan zamandan şikâyet etme teması işlenmiştir.

D) 11’li hece ölçüsüyle söylenmiştir.

E) Söz sanatına başvurulmuştur.

2. Halk edebiyatına özgü aşağıda verilen terimlere ilişkin

tanımların hangisi yanlıştır?

A) “Mâni“; genellikle dört dizeli, yedili hece ölçüsüyle oluşturulan, uyakları “aaba” dizilişinde olan ve başta aşk

olmak üzere çeşitli konularda söylenen şiir türüdür.

B) “İlahi“; hecenin yedili, sekizli ve on birli kalıplarıyla söylenen şiirlerdir. İçerik bakımından divan edebiyatının

“tevhid” ve “münâcât”ları ile benzerlik gösterir.

C) “Güzelleme”; dağ, at, yayla gibi doğayla ilgili varlıkları

ve sevgiliyi övüp yüceltmek için söylenen şiir türüdür.

D) “Nutuk”; semaiden ezgisi yönüyle ayrılır, yiğitçe bir havayla okunur. İçinde “bre, hey” gibi ünlemler yer alır.

E) “Koşma“, 11’li hece ölçüsüyle ve değişik uyak düzenleriyle kurulur; ayrılık, aşk ve doğa konuları üzerine söylenen, 3-6 dörtlükten oluşan, lirik şiirlerdir.

P:89

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Âşık Tarzı Halk Edebiyatı

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

6. ----; şöhretini, en önemli şiiri “Genç Osman Destanı”na

borçludur. IV. Murat’ın Bağdat Seferi’nde bir müfreze kumandanı olan ve büyük yararlıklar gösteren Genç Osman,

yaptığı hücumların birinde düşman kalesinden atılan bir

okla yaralanıp Dicle’ye düşerek şehid olur. Şehâdetiyle bütün orduyu yasa boğan Genç Osman için hamâset duygularını ön planda tutarak söylenen bu kahramanlık destanı,

daha sonra bazı efsanelerin ve “Genç Osman Hikâyesi”nin

doğmasına kaynaklık etmiştir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Seyrani

B) Dadaloğlu

C) Karacaoğlan

D) Kayıkçı Kul Mustafa

E) Ercişli Emrah

7. Türk halk şiirinde yaygın olarak kullanılan temalardan biri

“kahramanlık”tır. Çeşitli formlarda, dönemlerde ve adlarla

Türk halk şiirinde bir kişinin kahramanlığının anlatıldığı çok

sayıda şiir bulunmaktadır.

Bu parçadaki açıklamalar aşağıdaki terimlerden hangisi ile ilişkilendirilebilir?

A) Güzelleme B) Ağıt C) Koçaklama

D) Fahriye E) Muhammes

8. Halk edebiyatında bazı sanatçıların adları, bazı edebî

ürünlerle özdeşleşmiştir.

Bu açıklamaya yönelik olarak aşağıdaki eşleştirmelerden hangisi yanlıştır?

A) Seyrani – Taşlama

B) Pir Sultan Abdal – Şathiye

C) Dadaloğlu – Koçaklama

D) Karacaoğlan – Güzelleme

E) Yunus Emre – İlahi

9. Halk şiiri adı altında değerlendirdiğimiz “âşık şiiri”, Anadolu’da 15. ve 16. yüzyıllardan itibaren oluşmuş bir geleneğin

adıdır. Kökleri kamlık ve ozanlık geleneğine uzanan bu şiir

tarzına, saz eşliğinde şiirler söyleyen “âşık”lardan hareketle “âşık şiiri” dendiği gibi, saz şiiri de denmiştir. Büyük oranda aruz ölçüsüyle koşma tarzında şiirler söyleyen âşıklar,

İslamiyet öncesindeki Türk şiirine, İslami Dönem’deki yeni

yaşam şartlarıyla bağdaştırarak canlılık kazandırmışlardır.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bilgi

yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

10. Şiirlerinden hareketle medrese öğrenimi gördüğünü söyleyebiliriz. Hem aruz hem de hece ölçüsüyle şiirler yazmıştır.

Dili Âşık Ömer’in dili kadar olmasa da ağırdır. Şiirlerinde

Arapça ve Farsça kelimelerin fazlalığı dikkatlerden kaçmamaktadır. Hece ile yazdığı şiirleri semai ve koşma; aruzla

yazdığı şiirleri ise divan, kalenderi, gazel, semai ve müstezat tarzındadır. Şiirlerinde aşk, tabiat, sevgili ve ayrılık

gibi konuları işlemiştir. Şairin kendi adıyla anılan bir musiki

makamı da vardır, bu onun musikiyle ilgilenen bir âşık olduğunu düşüncesini doğurmuştur.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Gevherî

B) Dadaloğlu

C) Karacaoğlan

D) Âşık Reyhani

E) Seyrani

11. Türk halk şiirinin, temasta bulunulan kültürlerin ve dinlerin

de tesiriyle yeni oluşumlara açık bir yapı kazanmış olmakla

birlikte, tarih boyunca değişmeyen ortak bir geleneksel dokuyu koruyup bugüne taşımayı başardığını da söyleyebiliriz.

Bu sözler aşağıdaki kavramlardan hangisini akla getirmektedir?

A) Yöresellik B) İçtenlik C) Anonimlik

D) Ulusallık E) Yalınlık

I

II

III

IV V

P:90

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

DİVAN EDEBİYATI

GENEL ÖZELLİKLERi VE NAZIM BİÇİMLERİ 12

Divan edebiyatı, İran edebiyatının ve İslamî Dönem Doğu

Türk edebiyatının etkisi altında XIII. yüzyıl sonlarında Anadolu’da doğmuş; Osmanlı Dönemi’nde usta şair ve yazarlar

elinde gelişimini sürdürmüş, XIX. yüzyıl ortalarından itibaren Tanzimat Dönemi’yle birlikte büyük ölçüde etkinliğini

kaybetmiştir.

Uyarı

Beyitle Yazılan Divan Şiiri Nazım Biçimleri:

1. Gazel: Divan şiirinin en yaygın nazım biçimidir, aşk, doğa

sevgisi gibi lirik konular işlenir. Bu yönü ile koşmaya benzer.

Gazeller; aa, ba, ca ... şeklinde uyaklanır; beyit sayısı 5-15

arasındadır. Son beyitte şairin mahlasına yer verilir.

Gazelin ilk beytine matla, son beytine makta, en güzel beytine de beytül gazel ya da şah beyit denir.

Konu birliği olan gazellere yek-ahenk, bütün beyitleri aynı

güzellikte olan gazellere de yek-avaz gazel denir.

Gazeller; içeriği bakımından âşıkane, rindane, hakîmane,

şuhane gazel gibi isimlerle adlandırılır.

Uyarı: Hemen her divan şairi gazel yazmıştır ancak Baki,

Nedim, Fuzuli gazel türünün en başarılı şairleridir.

Bilgi

Divan edebiyatının genel özellikleri:

Din dışı şiirler yazan ilk divan şairi, 13. yüzyılın ikinci yarısında yaşamış olan Hoca Dehhani’dir.

Divan şiiri; İslam mitolojisi, klasik aşk öyküleri, kadın, şarap,

din ve tasavvufla ilgili sınırlı bir içerik etrafında şekillenmiştir.

Bu gelenekte Arapça, Farsça ve Türkçe sözcüklerden oluşan karma ve ağır bir dil olan Osmanlıca kullanılmıştır.

Divan edebiyatı, içerikten çok biçim özelliklerine önem

veren, kuralcı bir geleneğe sahiptir.

Söz sanatlarının yoğun olarak kullanıldığı divan edebiyatında şairler, mazmunlardan oluşan bir dil kullanır.

Beyit bütünlüğüne önem verilir, temel nazım birimi beyittir,

aruz ölçüsü kullanılır.

Tam ve zengin uyak kullanımı yaygındır; gazel, kaside, mesnevi gibi İran ve Arap edebiyatlarından alınan nazım biçimleri kullanılır.

Divan edebiyatında sevgili kavramı ve doğa betimlemeleri

“soyut” bir yaklaşımla ele alınır.

Uyarı: “Tuyuğ” ve “şarkı” divan edebiyatına Türklerin kazandırdığı nazım biçimleridir.

Bilgi

Klasik Türk edebiyatı olarak da tanımlanan divan edebiyatı,

Türklerin İslam kültüründen etkilenmeleri sonucu oluşturdukları bir edebiyattır.

Divan edebiyatı; havas edebiyatı, yüksek zümre edebiyatı,

saray edebiyatı, Eski Türk edebiyatı gibi adlarla da anılmaktadır.

Belli ilkeler çevresinde gelişen bu edebiyat, şairlerin şiirlerini “divan” denilen yazma kitaplarda toplamalarından dolayı

daha çok divan edebiyatı adıyla ifade edilmektedir.

Bilgi

Divan edebiyatında bazı dönemlerde Türkibasit, mahallileşme ve sebkihindî gibi akımlar etkili olmuştur.

Türkibasit akımı: XV. yüzyıldan itibaren şiirde Türkçe söyleme, sade bir dil kullanma, deyim, atasözü gibi halk söyleyişlerini öne çıkarma anlayışı etrafında gelişmiş bir akımdır.

Tatavlalı Mahremi, Aydınlı Visâlî, Edirneli Nazmî, Necati Bey

akımın önemli temsilcileridir.

Mahallileşme: Türkibasitin devamı niteliği taşır. XVI. yüzyolda İstanbul’u farklı güzellikleri ile şiirde konu edinme şeklinde ortaya çıkmış, XVII. yüzyılda Şeyhülislam Yahya ile

gelişmiş, en güzel örneklerini XVIII. yüzyılda Nedim’le ortaya

koymuştur.

Sebkihindî: Sanatlı ve süslü ifadeler; soyut, güç anlaşılırsöyleyişler şeklinde kendini gösteren bu akım, Hindistan’da

doğmuş, İran üzerinden Türk şiirine girmiştir. Akımın ilk örneklerini XVII. yüzyılda Nailî ve Neşati vermiş, en önemli

temsilcisi XVIII. yüzyılda Şeyh Gâlip olmuştur.

Uyarı

Divan Şiiri Nazım Biçimleri:

a) Beyitle yazılanlar: Gazel, kaside, mesnevi, müstezat,

kıt’a.

b) Dörtlükle yazılanlar: Rubai, tuyuğ, şarkı, murabba.

c) Bentle yazılanlar: Terkibibent, tercibent, musammatlar

(muhammes, müseddes vb.)

Bilgi

P:91

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Genel Özellikler ve Nazım Biçimleri

Terkibibent: 6-10 arasında değişen beyitlerden ve bir vasıta beytinden oluşan nazım biçimidir. Bağlama her seferinde değişir. Bent sayısı 3-12 arasında değişir.

Terciibent: Biçim bakımından terkibibent ile aynıdır. Sadece vasıta beyti değişmez, sabittir.

Uyarı: terkibi bent genellikle sosyal konularda, terciibent ise

tasavvufi konularda yazılır.“aaaa, bbba, ccca...”dir.

Musammatlar: Muhammes (5’li), müseddes (6’lı), müsebba

(7’li) gibi nazım biçimleridir.

Bilgi

Dörtlükle Yazılan Divan Şiiri Nazım Biçimleri:

Rubai: İran edebiyatından alınmıştır; hayat felsefesi, tasavvuf ve ölüm gibi konuların işlendiği, tek dörtlükten oluşan şiirlerdir.

Uyak düzeni “aaxa” şeklindedir. Genelde mahlassız şiirlerdir.

Aruzun 24 farklı kalıbından biri ile yazlır.

Ömer Hayyam, Azmizâde Haletî, Yahya Kemâl önemli rubai

şairleridir.

Tuyuğ: İçerik bakımından rubai ile aynıdır. Tek dörtlükten

oluşur. Uyak düzeni “aaxa” şeklindedir.

Mani türünün divan şiirine geçmiş biçimi gibidir, cinaslı uyaklardan sıkça yararlanılır.

Divan edebiyatına Türklerin kazandırdığı bir nazım şeklidir.

Aruzun “failatün, failatün, failün” kalıbıyla yazılır.

Kadı Burhaneddin, Ali Şir Nevai tanınmış tuyuğ şairleridir.

Bilgi

Kaside: Çoğunlukla övgü amacıyla yazılan şiirlerdir. Beyit

sayısı değişiklik gösterse de genellikle 33-99 arasındadır.

“aa, ba, ca...” şeklinde uyaklanır; ilk beytine matla, son beytine makta, mahlas beytine de taç beyit denir. En güzel beytine ise beytü’l-kasid adı verilir.

Kasideler; Nesib ya da teşbip (tasvir bölümü), girizgâh (

2-3 beyitlik geçiş bölümü, methiyye (çeşitli kişilere yönelik

övgü bölümü), tegazzül (bir gazel söylenir), fahriyye (şair

kendini över), taç-dua (mahlasa ve genel bir duaya yer verilir) şeklinde 6 bölüme ayrılır.

Kasideler konularına göre; tevhit, münacat, naat, cülusiyye,

ıydıyye, şitaiyye, bahariyye, rahşiyye, mersiye, hicviye vb.

adlar alır. Bazı kasideler; “kerem, su vb.” şeklinde, rediflerine göre adlandırılmıştır.

Uyarı: En başarılı kaside şairi hicviyeleri ile tanınan Nef’i’dir.

Bilgi

Mesnevi: Sözlük anlamı “ikişerli” demektir; uyak düzeni “aa,

bb, cc, ... “ şeklindedir,

Sosyal içerikli şiirlerdir, beyit sayısı sınırsızdır; bu özellikleri

ile halk şiirindeki “destan” nazım biçimine benzer.

Mesnevi; besmele, dibâce (ön söz), tevhîd, münâcât, mi’râciye, medh-i çihâr-yâr-ı güzîn, sebeb-i te’lîf, âgâz-ı dâstân

(esas konu), hâtime bölümlerinden oluşur.

Türk edebiyatında ilk mesnevi örneği Yusuf Has Hacip’in

yazdığı Kutadgu Bilig’dir.

Uyarı: Aynı şair tarafından kaleme alınmış beş mesneviye

“hamse” denir. Ali Şir Nevai, Taşlıcalı Yahya, Genceli Nizami hamse sahibi şairlerdir. Süslü nesir türü eserleri ile tanınan Nergisi, mensur hamse yazmıştır.

Bilgi

Müstezat: Her beyitte uzun mısraların sonuna ziyâde adı

verilen kısa mısraların eklenmesi ile oluşturulur.

Gazelden türeyen bu nazım biçiminde gazelde olduğu gibi

aşk, şarap, güzellik ve aşk gibi konular işlenir.

Uyarı: Müstezatın kısa dizeleri uzun dizeleriyle aynı uyak

düzenine sahiptir.

Kıt’a: Beyitle yazılan ve beyit sayısı 2-12 arasında değişen

bir nazım şeklidir.

“xa, xa ...” şeklinde uyaklanır, matlası ve maktası olmayan

gazel gibidir.

Kıt’alarda her türlü konunun işlenebilir ancak daha çok çeşitli olaylara ebcedle tarih düşürmek için yazılır.

Bilgi

Şarkı: Bestelenmek için yazılan şiirlerdir, halk şiirindeki türküye benzer.

3-5 dörtlükten oluşur; uyak düzeni “aaaa, bbba, ccca...”dir.

Dörtlüklerin üçüncü dizesine meyan, dördüncü dizesine nakarat denir.

Uyarı: Nedim, Enderunlu Vasıf, Yahya Kemal şarkı türünün

en başarılı şairleridir.

Murabba: Biçim bakımından şarkıya benzer, uyak düzeni

genelde aaaa, bbba, ccca ... şeklindedir.

3-5 dörtlükten oluşur; uyak düzeni “aaaa, bbba, ccca...”dir.

Çoğunlukla dinî ve didaktik konular işlenir.

Uyarı: Taşlıcalı Yahya Bey, Fuzuli, Namık Kemal önemli

murabba şairleridir.

Bilgi

P:92

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Genel Özellikler ve Nazım Biçimleri

5. Aşağıdakilerin hangisinde bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) Münacat, konusu Allah’a yalvarış ve dua olan şiirlerdir.

B) Hicviye, bireysel veya toplumsal eleştiri amacıyla yazılan şiirlerdir.

C) Mersiye, ölen kişinin ardından yazılan şiirlerdir.

D) Medhiye; övgü şiirleridir, şairin belirlediği bir kişiyle ilgili

övgü dolu ifadelerle şiir yazmasıdır.

E) Naat, Allah’ın birliği ve yüceliğini anlatan şiirlerdir.

6. Kasideyle ilgili olarak aşağıdaki bilgilerden hangisi

yanlıştır?

A) Methiye türü kasideler, övgü amaçlı yazılan şiirlerdir.

B) Nesib veya teşbip, kasidenin betimleme bölümüdür.

C) Tegazzül, kasidenin içinde kasideyle aynı ölçü ve

uyakta gazel söylemektir.

D) Taç bölümünde övülen kişi ile ilgili dilekler sıralanır.

E) Fahriye, şairin kendini övdüğü bölümdür.

7. Gazelle ilgili olarak aşağıda verilen bilgilerden hangisi

yanlıştır?

A) Beyitler halinde yazılır.

B) Uyak düzeni “aa - ba - ca...” biçimindedir.

C) Allah’ın varlığını ve birliğini anlatan gazellere “tevhit”

denir.

D) Gazellere herhangi bir başlık konmaz.

E) Konusu genellikle “aşk, doğa, güzellik, sevgili” olmakla

birlikte felsefi konuları ele alan gazeller de vardır.

8. Bu nazım şeklinin en büyük ustası, Bağdatlı Ruhi’dir. Her

bent sonunda değişmeyen vasıta beyitleri vardır. Tanzimat

Dönemi’nde de Ziya Paşa, bu nazım şekliyle başarılı ürünler ortaya koymuştur.

Bu parçada sözü edilen nazım şekli aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Murabba B) Muhammes C) Terkibibent

D) Terciibent D) Musammat

1. Aşağıdakilerden hangisi divan edebiyatının genel özelliklerinden biri değildir?

A) Genellikle yarım kafiye kullanılmış, zaman zaman redife

yer verilmiştir.

B) Kafiye göz içindir anlayışı hakimdir.

C) Sanatçılar şiirlerini “divan” adlı kitaplarda toplamıştır.

D) Şiirde konu bütünlüğü yoktur, beyit bütünlüğü esastır.

E) Rubai, tuyuğ, murabba, şarkı nazım birimi dörtlük olan

nazım şekilleridir.

2. Aşağıdakilerin hangisi Divan edebiyatı için söylenemez?

A) Arapça, Farsça ve Türkçeden oluşan “Osmanlıca” adı

verilen dil kullanılmıştır.

B) Düzyazının ön plana çıktığı bir edebiyattır.

C) İşlenen konular göz önüne alındığında soyut özellikleri

ağır basan bir edebiyattır.

D) Edebi sanatlara oldukça sık yer verilmiştir.

E) Şiirde “mazmun” denilen kalıplaşmış sözler kullanılmıştır.

3. Divan şiiri ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Mesneviler günümüzdeki romanın karşılığı sayılabilir.

B) Dinî ve ahlaki konuların öne çıktığı didaktik bir edebiyattır.

C) Söyleyiş gücü ve güzelliği öne çıkmıştır.

D) İslami kültürün etkisiyle oluşmuş bir edebiyattır.

E) Anadolu sahasında halk edebiyatına göre daha çok gelişme göstermiştir.

4. Gönlüm oldu, aşkının âvâresi

Gamzenin gitmez gönülden yaresi

Derdime çok istedim dermân veli

Yoğ imiş la’linden özge çaresi

Bu dörtlüğün nazım şekli aşağıdakilerden hangisidir?

A) Kıt’a B) Murabba C) Tuyuğ

D) Şarkı E) Muhammes

P:93

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Genel Özellikler ve Nazım Biçimleri

13. Aşağıdakilerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır?

A) Bir gazelin beyitlerinin üstüne başka bir şair tarafından

aynı ölçü ve uyakla ikişer dize eklenerek oluşturulan

murabbaya terbi adı verilir.

B) Tuyuğ, en az üç dörtlükten oluşan ve Türklerin edebiyata kazandırdığı bir türdür.

C) Genellikle iki beyitten oluşan xa - xa şeklinde uyaklanan

şiirlere kıt’a adı verilir.

D) Müstezat bir uzun bir kısa dizelerden oluşur, kısa dizelere “ziyade” adı verilir.

E) Aynı sanatçının beş mesnevisinin bir araya getirilmesiyle oluşan yapıta hamse adı verilir.

14. Şarkı, sadece Türklerin kullandığı bir nazım şeklidir. Halk

edebiyatındaki türkünün divan şiirindeki karşılığı olarak düşünülebilir. Türkülerde kavuştak, şarkılardaki nakarat dize

olarak düşünülebilir. Edebiyatımızda ---- ve ---- bu türün

önemli şairleridir.

Yukarıda boş bırakılan yerlere aşağıda verilenlerden

hangisi getirilmelidir?

A) Nedim - Yahya Kemal

B) Mevlana - Nesim

C) Kadı Burhanettin - Necati

D) Şeyh Galip - Nedim

E) Ali Şir Nevai - Nabi

15. I. Terciibent Vasıta beyti

II. Gazel Makta

III. Müstezat Ziyade

IV. Şarkı Kavuştak

V. Mesnevi Hamse

Yukarıdakı numaralanmış nazım biçimlerinden hangisi, karşısındakiyle ilişkilendirilemez?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

9. Aşağıdakilerin hangisinde gazelle ilgili bir bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) Halk edebiyatındaki karşılığı koşmadır.

B) Konu bütünlüğü olanlara yek ahenk gazel denir.

C) En çok ve en güzel örnekleri 13. ve 14. yüzyıllarda verilmiştir.

D) En güzel beytine beytü’l gazel denir.

E) 5 ile 15 beyit arasında yazılır.

10. Kuruluşu ve kafiye düzeni yönüyle murabbaya benzer. Birinci dörtlüğün ikinci mısrası dörtlüklerin dördüncü mısralarında tekrarlanır. Divan edebiyatına Türklerin kazandırdığı

nazım biçimidir. Dörtlük sayısı üç ile beş arasında değişir.

Bu türün en önemli ismi Nedim’dir.

Bu parçada sözü edilen divan edebiyatı nazım şekli

aşağıdakilerden hangisidir?

A) Müstezat B) Rubai C) Şarkı

D) Kaside E) Gazel

11. Aşağıdakilerden hangisinde verilenler yalnızca divan

edebiyatı ürünleridir?

A) Müstezat - ilahi - tuyuğ - kıt’a

B) Terkibibent - muhammes - rubai - tuyuğ

C) Gazel - terciibend - şathiye - semai

D) Kaside - türkü - murabba - müstezat

E) Şarkı - mesnevi - mani - seyahatnâme

12. Arapça bir şeyi övmek anlamına gelen ---- terim olarak Hz.

Muhammet’i bütün yönleriyle konu edinen şiir türünün adıdır. Edebiyatımızda en bilinen örneklerden biri de ---- “su”

redifli kasidesidir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerin hangisinde verilenler sırasıyla getirilmelidir?

A) naat - Fuzuli’nin

B) hicviye - Nef’i’nin

C) mevlit - Süleyman Çelebi’nin

D) methiye - Baki’nin

E) münacaat - Nedim’in

P:94

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Genel Özellikler ve Nazım Biçimleri

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. (I) Beyitleri arasında konu bütünlüğü olan gazellere yek-ahenk gazel denir. (II) Yek-avaz gazel ise bütün beyitleri

aynı güzellikte olan gazellerdir. (III) Musammat gazel,

dize ortaları uyaklı, iç kafiyeye sahip olan gazellerdir. (IV)

Âşıkâne gazel, aşk konusunu işleyen gazellerdir; bu gazellerde, aşkın verdiği acı ya da mutluluk anlatılır. (V) Âşıkâne

gazelin en güzel örneklerini Nabi ve Nef’i vermiştir.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bilgi yanlışlığı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

5. Bu şiirlerin yazılmasında belirli bir amaç vardır. Divan şairleri göze girmek, ihsan elde etmek, hamilerine şükranlarını belirtmek, şan elde etmek, bazen de devlet adamlarını

yermek veya din büyüklerine olan sevgilerini dile getirmek

amaçları ile ---- türü şiirler yazmışlardır.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Kaside B) Murabba C) Mesnevi

D) Rubai E) Terkibibent

6. I. Şairlerin yazdıkları methiyeler karşılığında aldıkları

maddi ödüller

II. Kasidelerde, asıl konuya geçilmeden önce çeşitli

konulara yönelik tasvirlerin yapıldığı bölüm

III. Mesnevilerde Allah’ın varlığının birliğinin anlatıldığı

bölüm

IV. Kafiyelenişi “aaxa” şeklinde olan, maninin divan

edebiyatındaki karşılığı sayılan şiirler

V. Mısra ortalarında iç kafiyesi bulunan gazel türü

Aşağıdaki terimlerden hangisinin tanımı yukarıda verilmemiştir?

A) Caize B) Teşbip C) Muhammes

D) Tuyuğ E) Tevhit

1. (I) Divan şiirinde temel de nazım birimi, iki dizeden oluşan

söz kümesinden oluşan “beyitler”dir ancak dörtlükler ve

bentlerle yazılan şiirler de vardır. (II) Bununla birlikte şiirde

en küçük nazım birimi tek dizeden oluşur, bir manzum parça içinde yer almayan böyle dizelere “yek-avaz” mısra adı

verilir. (III) Şiirde konu bütünlüğünden çok parça bütünlüğüne, beyit güzelliğine önem verilmiştir. (IV) Şiirde Arap ve

Fars edebiyatından alınan gazel, kaside, mesnevi, müstezat gibi nazım biçimleri kullanılmıştır; “tuyuğ” ve “şarkı” ise

divan şiirine Türklerin kattığı nazım biçimleridir. (V) Divan

şiirinde temel ölçü aruz olmakla birlikte Âşık Paşa, Nedim

ve Şeyh Galip hece ölçüsüyle birer şiir denemesi yapmışlardır.

Divan edebiyatı ile ilgili bilgilerin verildiği bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bilgi yanlışlığı

vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

2. Divan şiiri ilk örneklerini 11. yüzyılda vermeye başlamış

18. yüzyılın sonlarına doğru gücünü kaybetmiştir. Anadolu’da din dışı şiirler yazan ilk divan şairi, Hoca Dehhani’dir.

Divan şiirinde konular oldukça sınırlıdır: İslam mitolojisi,

klasik aşk öyküleri, kadın, şarap, din ve tasavvufla ilgili konular ile bazı felsefi düşünceler en çok işlenen konulardır.

Kuralcı bir şiir olan divan şiirinde şairlerin ortaklaşa kullandığı kalıplaşmış sözler vardır, bunlara “mazmun” denir.

Ele aldığı konulara yaklaşım biçimi ile soyut bir edebiyat

olan divan şiirlerinde söz ve anlam sanatlarına da sıkça

başvurulmuştur.

Bu parçadaki altı çizili yerlerin hangisinde bilgi yanlışlığı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

3. Aşağıdakilerden hangisi beyitle yazılan divan edebiyatı

ürünlerinden biri değildir?

A) Kıt’a B) Kaside C) Tuyuğ

D) Mesnevi E) Müstezat

I

II

III

IV

V

P:95

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Genel Özellikler ve Nazım Biçimleri

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

10. I. Aruzun kısa kalıpları ile yazılır.

II. Her beyit kendi içinde kafiyelidir.

III. Her konuda yazılabilen bu şiirler, divan şiirinin en uzun

örnekleridir.

Numaralanmış olarak verilen açıklamalar aşağıdaki

nazım biçimlerinden hangisine aittir?

A) Mesnevi B) Terkibibent C) Muhammes

D) Kaside E) Tuyuğ

11. Bir gazele ait üç beyit şu şekildedir:

I. Seyr eylemesem âyînede aks-i cemâlin

Hüsn ile seni meh gibi mümtâz sanırdım

II. Sihr etdiğini senden işitdim yine Nef’î

Yoksa sözünü hep senin i’câz sanırdım

III. Ağyâre nigâh etmediğin nâz sanırdım

Çok lutf imiş ol âşıka ben az sanırdım

Bu beyitlerin şiirde yer alma sırası aşağıdakilerden

hangisinde doğru olarak verilmiştir?

A) I - III - II B) II - I - III C) II - III - I

D) III - II - I E) III - I - II

12. Aşağıdaki beyitlerden hangisi “musammat” bir gazelden alınmıştır?

A) Gamzesi öldürdügine lebleri cânlar virür

Var ise ol rûh-bahşun dîn-i Îsâ râhıdur

B) Kamu bimarına canan devâ-yı derd eder ihsan

Niçün kılmaz bana derman beni bimar sanmaz mı

C) Har zahmından neler çektiğimi gülzârda

Bağban u bülbül-i giryâna söylen söylesin

D) Nedir bu gizli gizli ahlar çak-i giribanlar

Aceb bir şuha sende aşık-ı nalan mısın kafir

E) Gûş etme eski na’raları kûy-ı yârdan

Gûyâ ki deşt-i aşkta dîvâne kalmadı

7. Divan şiiri ile ilgili aşağıdaki verilen bilgilerden hangisi

yanlıştır?

A) Beş mesnevinin toplandığı eserlere “tahmis” adı verilir.

B) Mesnevilerde asıl konunun işlendiği bölüme “âgâz-ı

dâstân” denir.

C) Kaside türü şiirlerde şairin mahlasının geçtiği bölüme

“taç” beyit adı verilir.

D) Terciibent türü şiirleri terkibibentlerden ayıran en

önemli özelliklerden biri “vasıta” beytinin değişmemesidir.

E) Mesnevilerde hazreti peygamberin övüldüğü bölümlere “naat” denir; bu şiirler, bazen kaside biçiminde

bağımsız bir şiir olarak da yazılabilir

8. Aşağıdaki dizelerden hangisi bir gazelin matla beytidir?

A) Seni seyr itmek içün reh-güzer-i gülşende

İki cânibde durur serv-i hırâmân saf saf

B) Ruhlerin şevkiyle pür-dâğ itdi Bâkî sinesin

Bir avuç berg-i gül-i ter koydu güya koynuna

C) Nedür bu handeler bu işveler bu nâz u istiğnâ

Nedür bu cilveler bu şîveler bu kâmet-i bâlâ

D) Har zahmından neler çektiğimi gülzârda

Bağban u bülbül-i giryâna söylen söylesin

E) Bâş eğmeziz edâniye dünyâ-yı dûn içün

Allah’adır tevekkülümüz i’timâdımız

9. Aşağıdakilerden hangisi kasidenin bölümlerinden biri

değildir?

A) Teşbip B) Girizgâh C) Taç

D) Fahriye E) Dibace

P:96

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Genel Özellikler ve Nazım Biçimleri

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

4. ----; kasidelerde nesip-teşbib bölümü ile asıl bölüm olan

methiye bölümü arasında münasebet kurulmak için oluşan, bir ya da iki beyitten oluşan bölümdür.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Dibace B) Fahriye C) Girizgâh

D) Sebebitelif E) Vasıta

5. Aruz ölçüsünün her kalıbı ile kullanılır. Dörtlüklerden kurulan musammat da denebilir. “Murabba”ya benzer. 5 ya da

6 dizelik bendlerden de oluşabilir. Üçüncü dizeye meyan,

dördüncü dizeye nakarat denir. Aşk, sevgili, ayrılık, şarap

ve eğlence konularında yazılır. Divan edebiyatının ilk örneklerini Nail-i Kadim yazmıştır.

Bu parçada tanıtılan nazım biçimi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Tuyuğ B) Müstezat C) Terkibibent

D) Rubai E) Şarkı

6. Aşağıdaki dizelerden hangisi bir kasidenin “fahriye”

beytidir?

A) Meger her lülesi bir çeşme-i dil-cûy ı cennetdür

İder cari müselsel ab-ı tesnım-i musaffayı

B) Nef’î yeter da’vâyı ko dünyâ ile gavgâyı ko

Eflâke istiğnâyı ko hâke yüzün sür lâ-cerem

C) Benem ol nâdire-zer-dûz-ı âlem kim zamanumda

Gelür her ehl-i dil tahsil iderler ilm ü irfânı

D) Cem’ olurlardı onun meclisine şam u seher

Bi-tekellüf eger a’la eger edna yârân

E) Ol şah-i mükerrem ki kef-i desti keremde

Hurşıd-i zer-efşan gibi meşhur-ı cihandır

1. Aşağıdakilerden hangisi dörtlükle yazılan divan edebiyatı ürünlerinden biri değildir?

A) Kıt’a B) Murabba C) Tuyuğ

D) Rubai E) Şarkı

2. Gazel ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Divan şiirinin en yaygın nazım biçimidir.

B) Beyit sayısı 5-15 arasındadır. Beyit sayısı 15’i geçen

gazellere “gazel-i mutavvel” denir.

C) Gazelin ilk beyti kendi arasında kafiyeli olur, buna musarra ya da mukaffa beyit denir.

D) İlk beytine makta, son beytine matla denir.

E) Gazelin en güzel beytine şah beyit ya da beytü’l gazel

adı verilir.

3. Divan şiiri geleneğinde kasidelerde bahar tasvirlerinin yapıldığı nesip bölümüne “bahariyye” adı verilir.

Aşağıdaki beyitlerden hangisi bir “bahariyye”den alınmış olamaz?

A) Kat edip fasl-ı hazân âb-ı revân şirâzesin

Nüsha-i gülzârın evrâkın perişân eylemiş

B) Zâtın ıyândır illâ vasfın beyâna gelmez

Yâ nûrsun musavver yâ rûhsun mücessem

C) Mülket-i bâga irüp peyk-i şitâbân-ı nesîm

Eyledi gülleri şen müjde-i pinhân-ı nesîm

D) Yine bâd-ı sabâ üftan-i hizân irdi gülzâra

Dem-i İsa- veş ihya eyledi ezhâr-ü eşcâri

E) Erdi yine ürd-i behişt oldu havâ anber-sirişt

Âlem behişt-ender-behişt her kûşe bir bâğ-ı İrem

P:97

8

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Genel Özellikler ve Nazım Biçimleri

7. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi ayraç içinde verilen

terimle uyuşmamaktadır?

A) Divan edebiyatı şairlerinin şiirlerini bir araya getirdiği

eserler (Divan)

B) Bir şairin, başka bir şairin şiirini örnek alarak aynı ölçü,

aynı uyak ve aynı redifle yazdığı benzer şiir (Nazire)

C) Âşık edebiyatındaki “koşma” nazım biçiminin divan

şiirinde karşılığı olan şiirler (Tuyuğ)

D) Divan edebiyatında bir kimsenin ölümü üzerine

duyulan üzüntü ve acıyı anlatmak amacıyla yazılan

şiirler (Mersiye)

E) Divan edebiyatında modern öykü ve romanın yerini tutan nazım şekli (Mesnevi)

8. Kasidelerin “fahriye” bölümlerinde şairin kendini diğer şairlerden üstün konumda göstermek için uç benzetmelere

ve mübalağalı ifadelere yer verdiği ve gerçeklikten uzak

tasvirler ortaya koyduğu görülür.

Aşağıdaki beyitlerden hangisi “fahriye” bölümünden

alınmış olabilir?

A) Ağlasa derd-i derûnum çeşm-i giryânım sana

Âşikâr olurdu gâlib râz-ı pinhânım sana

B) Sâkiyâ mey sun ki bir gün lâlezâr elden gider

İrüşür fasl-ı hazân bâg ü bahâr elden gider

C) Gör zâhidi kim sâhib-i irşâd olayım der

Dün mektebe vardı bugün üstâd olayım der

D) Bâ-husûsâ benüm ol şâ’ir-i ‘İsâ-hikmet

Kim olur kilk-i terüm mu’cize-perdâz-ı hikem

E) Vasf-ı kaddinle hırâm itse alem gibi kalem

Leşker-i satrı çeker defter ü dîvân saf saf

9. Bezm-i gam-ı aşkunda döner câm-ı felek

Ser-geştesidür ol kadehün hûr u melek

Çün şerbet-i feyzi bana sundun yâ Rab

Anı içine lâzım olur hamd etmek

Bu dörtlük aşağıdaki divan edebiyatı ürünlerinden

hangisine ait olabilir?

A) Tuyuğ B) Şarkı C) Gazel

D) Rubai E) Mesnevi

10. Düşünceye, hikmete önem veren hakîmane gazel, Nabi ile

mükemmel bir anlatım gücü kazandı. Nabi bu gazelleri ile

XVII. yüzyıl toplumundaki aksaklıkları, kötüye gidişi gören

Nabi, gazelleri ile bu yaşananları içi burkularak eleştirdi.

Aşağıdaki beyitlerden hangisi bu düşünceleri örneklendiren bir gazelden alınmıştır?

A) Ben sana bâde içme güzel sevme mi dedim

Benden niçün bu gûne girîzânsın ey gönül

B) Açıl bâğun gül ü nesrîni ol ruhsârı görsünler

Salın serv ü sanevber şîve-i reftârı görsünler

C) Eyvâh o üç çifte kayık aldı karârım

Şarkı okuyup geçti bir âfet var içinde

D) Derd-i ışkı gayrıdan sorman ne bilsün çekmeyen

Anı yine ‘âşık-ı nâlâna söylen söylesün

E) Hünerin var ise bir şehrde bir ârif bul

Yoksa her karyede bir nice bahâdır bulunur

11. Aşağıdaki beyitlerden hangisinde “mahallileşme” akımı etkisi daha belirgindir?

A) Yine endîşe bilür kadr-i dür-i güftârum

Rûzgâr ise denî çarh ise sarrâf değil

B) Sana kimisi cânım kimisi cânânım deyü söyler

Nesin sen doğru söyle cân mısın cânân mısın kâfir

C) Şevk-i ruhunla rûy-ı heves lâle-reng olur

Fikr-i dehânun ile reh-i sabr teng olur

D) Eylemiş tedbîr teşvîş-i hazân târâcına

Lâle rengin rahtını dağ içre pinhân eylemiş

E) Felekde mâh-ı nev babü’s-selâmın sîne--çâkidir

Bunun kandîlidir hûr matla-ı nūr u ziyâdır bu

12. Halk edebiyatında “taşlama” denilen alaylı yergi şiirinin

divan edebiyatındaki karşılığı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Methiye B) Mersiye C) Hicviye

D) Cülusiyye E) Müstezat

P:98

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

DİVAN EDEBİYATI

DÜZYAZI (NESİR) TÜRLERİ 13

Divan Nesri’nin Genel Özellikleri: Divan nesri denince

öncelikle süslü nesir anlaşılır ve bu nesir türünde konu ve

düşünceden çok, söyleyiş güzelliğine önem verilir.

Dili, yabancı sözcük ve tamlamalarla yüklüdür. Söz sanatlarına ve mecazlara sıkça yer verilir.

Noktalama işaretleri kullanılmaz, cümleler oldukça uzundur.

Düzyazıda uyak olarak tanımlanan “seci”ler kullanılarak

ahenkli bir metin oluşturmak amaçlanır.

Divan nesrinde başta dinî-ahlaki konular olmak üzere hemen

her konu işlenir, metnin dil ve üslubunu konu belirler.

Bilgi

Divan edebiyatında nesir (düzyazı) türleri:

Tezkire: Ünlü kişilerin yaşam öykülerinin toplandığı eserlerdir.

İlk tezkire örneği, Ali Şir Nevai’nin, Mecalisü’n Nefais adlı

eseridir.

Latifi’nin şairlerin yaşamını anlattığı Tezkiretü’ş Şuara adlı

eseri süslü nesir örneğidir.

Sinan Paşa’nın Tezkiretü’l Evliya” adlı yapıtı da evliyaların

yaşamlarının yer aldığı bir tezkiredir.

Anadolu’daki ilk tezkire örneği, Sehi Bey’in Heşt Behişt’idir.

Bilgi Divan Nesri’nin Çeşitleri:

1. Sade Nesir: Geniş kesimleri bilgilendirmek için yalın, sanatsız bir dille yazılan yapıtlardan oluşur.

Genel olarak tefsir ve hadis kitapları, din ve tasavvuf konularında yazılanlarla tarih, menakıpname ve destan niteliği

taşıyan yapıtlar bu türdendir.

Mercimek Ahmet’in Farsçadan çevirdiği Kabusname, sade

nesrin başarılı bir örneğidir.

Aşağıdaki eserler sade nesir türüne örnek verilebilir:

Seydi Ali Reis’in yazdığı Mir’atü’l-Memalik, (16. yüzyıl)

Sehi Bey’in yazdığı Heşt Behişt (16. yüzyıl)

Aşıkpaşazade’nin yazdığı Tevarih-i Al-i Osman (15. yüzyıl)

Mercimek Ahmed’in yazdığı Kabusname (15. yüzyıl)

Kul Mes’ut’un yazdığı Kelile ve Dimme Tercümesi (14. yüzyıl)

Evliya Çelebi’nin yazdığı Seyahatname (17.yüzyıl).

Bilgi

Divan edebiyatı, şiir ağırlıklı bir gelenek olmakla birlikte,

nesre (düzyazı) dayalı eserler de kaleme alınmıştır.

Divan edebiyatında, düzyazıya “inşa”, yazara “münşi” denir.

Genellikle mektuplardan oluşan düzyazı metinlerin toplandığı eserlere de “Münşeat” adı verilir.

Düzyazı yazan kişiler için “nasir” sözcüğü de kullanılır.

Bilgi

2. Orta Nesir: Yer yer süslü nesre özgü nitelikler taşımakla

beraber; anlatılmak isteneni, anlaşılır bir şekilde ortaya

koyan nesirdir.

Öğretici bir amacı olan, bilim ve kültür konularında yazılmış

yapıtların çoğu, orta nesir niteliğini taşır.

Bilgi

3. Süslü (Sanatlı) Nesir: Divan nesri denince akla süslü

nesir gelir. Bu yazılarda amaç hüner sergilemektir.

Arapça, Farsça sözcük ve tamlamalarla örülü ağır bir dil kullanılır.

“Seci”lere ve söz sanatlarına sıkça yer verilir.

Noktalama işaretleri kullanılmaz, cümleler birbirine bağlaçlarla bağlanır.

Süslü nesir türünün karşılığı olarak “inşa” sözcüğü kullanılır.

Süslü nesrin ilk örneğini, Tazarruname adlı yapıtıyla Sinan

Paşa kaleme almıştır.

Uyarı: Süslü nesrin en önemli örneklerini 17. yüzyılda Veysi

ve Nergisi yazmıştır. Fuzuli’nin (16. yüzyıl) Şikayetname’si

de süslü nesir örneğidir.

Bilgi

Seyahatname: Yazarların gezip gördükleri yerlere ait izlenim ve bilgileri aktardıkları yapıtlardır.

Evliya Çelebi’nin Seyahatname’si ve Seydi Ali Reis’in Miratü’l Memalik’i türün başarılı örnekleridir.

Bilgi

P:99

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Düzyazı Türleri

17. yüzyıl sanatçıları:

Katip Çelebi: Hacı Halife diye de anılır. Tarih, coğrafya, tıp,

tasavvuf vb.konularla ilgili geniş bilgisi olan bir kişidir. Eserlerinde sade dil kullanmıştır. Bazı eserleri şunlardır:

Keşfü’z-Zunun, 15.000 eserin tanıtıldığı bir bibliyografidir.

Cihannüma, Batılı anlayışla yazılmış bir coğrafya eseridir.

Fezleke, 16. ve 17. yüzyıl olaylarını işleyen bir tarih kitabıdır.

Tufetü’l-Kibar-i Esfarü’l-Bihar, Mizanü’l-Hak, Düsturü’l-Amel

diğer eserleridir.

Evliya Çelebi: On ciltten oluşan Seyahatname yazarıdır.

Eser; tarih, coğrafya, sosyoloji, folklor, hukuk, etnoloji gibi

alanlar için zengin bir kaynaktır.

Naima: Asıl adı Mustafa Naima’dır. “Naima Tarihi” adıyla

anılan eseri, 1591-1659 yılları arasını anlatır.

18. yüzyıl sanatçıları:

Yirmisekizinci Mehmet Çelebi: Avrupa’ya gönderilen ilk elçidir. Paris Sefaretname’si ile tanınır.

Bilgi

Düzyazı türünde eser veren divan edebiyatı sanatçıları:

15. yüzyıl sanatçıları:

Sinan Paşa: İstanbul’un ilk kadısı Hızır Bey’in oğludur.

Süslü nesrin ilk temsilcisi sayılır. En önemli eseri, Tazarruname’dir.

Maarifname ve Tezkiretü’l-Evliya diğer önemli eserleridir.

Âşıkpaşazade: Tarih yazarı olarak ün yapmıştır. Sade bir

dili vardır. En önemli eseri Tevarih-i Al-i Osman’dır. (Osmanlı Tarihi).

Bilgi

Sefaretname: Osmanlı elçilerinin, bulundukları ülkelere ait

değerlendirmelerini ve izlenimlerini içeren yapıtlardır.

Yirmisekiz Çelebi Mehmet’in Paris Sefaretnamesi, bu türün

başarılı bir örneğidir.

Siyasetname: Devlet adamlarına yöneticilikle ilgili bilgiler

veren yapıtlardır.

Türk edebiyatında türün ilk örneği, Yusuf Has Hacib’in mesnevi tarzında yazdığı Kutadgu Bilig’dir.

Lütfi Paşa’nın Asafname adlı yapıtı da türün başarılı örneklerindendir.

Bilgi

Münşeat (Mektup): Çoğunlukla mektuplardan ve süslü

nesir örneği olan düzyazılardan oluşan eserlerdir.

Nabi’nin Münşeat’ı, türün başarılı örneklerindendir.

Surname: Şehzadelerin sünnet düğünleri ve “kadın sultanlar”ın düğün törenleriyle ilgili eserlerdir.

Şehrengiz: Bir şehrin güzellerinin ya da güzelliklerinin anlatıldığı eserlerdir. Şehrengizler, manzum da olabilir.

Türk edebiyatında ilk şehrengiz örneği, 15. yüzyıl şairi

Mesîhî’nin “Edirne Şehrengizi”dir. Zatî’nin Edirne Şehrengizi

ile Lâmiî’nin Bursa Şehrengizi türün önemli örnekleridir.

Bilgi

Siyer: Hz. Muhammet’in hayatını anlatan yapıtlardır.

Edebiyatımızda bu türün ilk örneği, Erzurumlu Darir’in Siretü’n-Nebi adlı yapıtıdır.

Gazavatname: Din uğruna savaşların anlatıldığı manzum

veya düzyazı türünde eserlerdir.

Habname: Görülen bir rüya anlatılıyormuş gibi, bir olay ya

da kişi hakkında görüşlerin söylenmesi biçiminde yazılan

eserlerdir. Manzum da olabilir.

Veysi’nin Habname’si bu türün en önemli örneğidir.

Fütüvvetnâme: Ahilik (Fütüvvet) teşkilatına bağlı kişilere

ahlaki kuralları anlatmak için yazılan eserlerdir. Türün ilk örneği, Haliloğlu Yahya Fütüvetnamesi’dir.

Bilgi

16. yüzyıl sanatçıları:

Sehi Bey: Heşt Behişt adlı şuara tezkiresi ile tanınmıştır. Bu

eserinde 200 kadar şair hakkında, sade bir dille bilgi verir.

Seydi Ali Reis: Osmanlı donanma komutanlarındandır. Çıktığı Hindistan seferinde donanmasını Hint Okyanusu’ndaki

fırtınada kaybedip karadan ülkeye dönmüştür. Bu olay sırasında yaşadıklarını anlattığı Mir’atü’l-Memalik en önemli

eseridir.

Denizcilik bilgilerini içeren kitabının adı ise Kitabü’l-Muhit’tir.

Piri Ali Reis: Ünlü Türk denizcisidir. Kitab-ı Bahriye adlı denizcilik kitabı ve buna eklediği haritalarla tanınır.

Bilgi

Tarih-Vakayiname: Vakayiname’ler, Osmanlı Devleti’nin

resmî tarihidir. Tarih yazarına “müverrih”, vakayiname yazarına da “vakanüvis” denir. Naima’nın Naima Tarihi, İbrahim

Peçevi’nin Peçevi Tarihi, bu türün başarılı örnekleri arasında

yer alır.

Bilgi

P:100

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Düzyazı Türleri

4. Edebiyatımızdaki ilk hamse sahibi olan Ali Şir Nevai’nin,

Mizanü’l Hak adlı eserinde aruz ölçüsü ve nazım biçimleriyle ilgili bilgiler yer almaktadır.

Yukarıdaki numaralanmış yerlerden hangisinde bir yanlışlık yapılmıştır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

5. Sade nesirde halkın da anlayabildiği bir dil tercih edilmiştir.

Sinan Paşa’nın “Tazarruname”si bu türe örnek gösterilebilir.

Orta nesir; özelikle tarih coğrafya, bilim kitaplarında kullanılmıştır.

Katip Çelebi’nin “Keşfü’z Zünun’u bu türün güzel bir örneğidir.

Süslü nesirde ise hüner ve marifet göstermek amaçlanmıştır.

Mercimek Ahmet’in “Kaabusnamesi” bu türde önemli yapıttır.

Bu parçadaki numaralanmış bilgilerden hangileri yer

değiştirirse bilgi yanlışlığı giderilmiş olur?

A) I. ve II. B) II. ve IV. C) II. ve VI.

D) III. ve VI. E) V. ve VI.

6. Aşağıdakilerin hangisinde divan edebiyatında süslü

(sanatkârane) nesir alanında tanınmış sanatçılar bir

arada verilmiştir?

A) Sinan Paşa - Veysî - Nergisî

B) Mercimek Ahmet - Taşlıcalı Yahya - Latifî

C) Evliya Çelebi - Şeyh Galip - Bâki

D) Sinan Paşa - Nâil-i Kadim - Necâti

E) Katip Çelebi - Bağdatlı Ruhi - Ali Şir Nevai

I II

III IV V

I

II

III

IV

V

VI

1. Divan edebiyatındaki “nesir”le ilgili olarak aşağıda verilen bilgilerin hangisinde yanlışlık yapılmıştır?

A) Divan edebiyatında süslü nesir yazılarına “inşa”, bunları

yazan kişilere ise “münşi” adı verilir.

B) Süslü nesrin ilk örneğini, “Kâbusname” adlı eseriyle

Sinan Paşa vermiştir.

C) Divan edebiyatında nesir, dil ve üslup açısından sade,

orta ve süslü nesir olmak üzere üçe ayrılır.

D) Şiirde olduğu gibi nesirde de düşünceden çok söyleyiş

güzelliğine önem verilmiştir.

E) Orta nesir, daha çok bilimsel eserlerin oluşturulduğu yazılardır.

2. Aşağıdakilerden hangisinde verilen açıklamayla ayraç

içindeki terim uyuşmamaktadır?

A) Bir tarikat şeyhinin veya tasavvuf büyüğünün hayatını

ve kerametlerini anlatır. (velâyetname)

B) İnsanın yaratılış sürecinin ve gelişimi evrelerinin anlatıldığı yapıtlardır. (vücutname)

C) İnsanın Allah’tan gelip Allah’a dönmesinin anlatıldığı

şiirlerdir. (devriye)

D) Sanatlı düzyazı veya mektupların eserdir (münşeat)

E) Ülke içinde yapılan kale, hisar, sur gibi yapıları anlatan

eserlerdir. (surname)

3. Katip Çelebi ile ilgili olarak aşağıdaki bilgilerden hangisi doğru değildir?

A) Dönemini etkilemiş, sonraki zamanlarda da yapıtlarından yararlanılmış bir kişidir.

B) 17. yüzyılda yaşamış bilim adamı ve sanatçılardandır.

C) Keşfü’z Zünun adlı bibliyografya türünde Cihannüma

adlı coğrafya türünde yapıtı vardır.

D) Mantıku’t-Tayr en bilinen çeviri yapıtlarından biridir.

E) Yapıtlarının bazılarında sade nesrin, bazılarında ise

orta nesrin özellikleri görülür.

P:101

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Düzyazı Türleri

10. I. Tezkire - biyografi

II. Seyahatname - gezi yazısı

III. Ruzname - günlük

IV. Risale - mektup

V. Velayetname - peygamber tarihi

Yukarıda numaralanmış kavramlardan hangisi karşısındaki ile uyuşmaz?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

11. Aşağıdakilerden hangisi divan edebiyatına verilen adlardan biri değildir?

A) Saray Edebiyatı

B) Klasik Edebiyat

C) Yüksek Zümre Edebiyatı

D) Salon Edebiyatı

E) Eski Türk Edebiyatı

12. Divan şiiri ile ilgili aşağıdaki verilen bilgilerden hangisi

yanlıştır?

A) Şiirlerde başlık kullanılmamış, şiirler rediflerinin ya da

nazım biçimlerinin adıyla anılmıştır.

B) Başlangıçta Türkçe sözcüklerin daha çok kullanılmışa

da özellikle 16. yüzyıldan sonra dil oldukça ağırlaşmıştır.

C) Genellikle tam ve zengin uyak kullanılmış, göz için kafiye ilkesi benimsenmiştir.

D) Şiirlerin son biriminde mahlas adı verilen takma isim

kullanılmıştır.

E) Parça güzelliği yerine bütün güzelliği önemsenmiştir.

7. Aşağıdakilerin hangisinde bilgi yanlışlığı vardır?

A) Tezkire, ünlü kişilerin yaşam öykülerinin toplandığı kitaba verilen isimdir.

B) Sefaretname; yurt dışına gönderilen elçilerin gittikleri

yerin durumuna ve özelliklerine ilişkin izlenimlerini anlattıkları eserlerdir.

C) Siyasetname, devlet adamlarına yöneticilik sanatına

ilişkin bilgiler veren edebi eserlerin adıdır.

D) Vakayiname; mektuplardan ya da çeşitli konulardaki nesirlerden oluşan kitaplara verilen isimdir.

E) Gazavatname, padişahların, vezirlerin ya da ünlü komutanların savaşlarını, akınlarını anlatan edebi türdür.

8. I. Hoca Dehhani ile başlayıp Nabi ile sona eren bir edebiyattır.

II. Somut ve halka yönelik bir edebiyattır.

III. Bir şehrin güzelliklerini anlatan eserlere şehrengiz denir.

IV. Düğün törenlerini anlatan eserlere “surname” denir.

V. Tuyuğ, şarkı, mesnevi gibi şiir türleri vardır.

Yukarıda divan edebiyatıyla ilgili numaralanmış cümlelerin hangilerinde bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) I. ve II. B) I. ve V. C) II. ve IV.

D) III. ve IV. E) IV. ve V.

9. Divan edebiyatında süslü nesir türünün karşılığı olarak

“inşa” sözü kullanılır. Süslü nesrin ilk örneğini Fütüvvetname adlı yapıtıyla Sinan Paşa kaleme almıştır. Fuzuli’nin

Şikayetname’si Türkçe yazdığı diğer bazı mektupları Veysi

ve Nergisi adlı yazarların eserleri sanatlı nesir örneğidir.

Yukarıdaki numaralanmış yerlerden hangisinde bir yanlışlık yapılmıştır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

I

II III

IV

V

P:102

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Düzyazı Türleri

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. I. Önemli bir savaş kazanıldığında bunu diğer İslam devletlerine, hanlara, prenslere, vali ve şehzadelere bildiren genellikle sanatlı yazılardan oluşan mektuplardır.

II. Muhammet peygamberin hayatını anlatan manzum ya

da mensur tarzda yazılabilen kitaplardır.

III. Padişah çocuklarının doğum, sünnet, nişan, düğün gibi

törenlerini anlatan manzum, mensur ya da manzummensur karışık yazılan eserlerdir.

IV. Başta dört halife olmak üzere, çeşitli din büyüklerinin

veya tarihe geçmiş ünlü kimselerin yaşamlarını bazı

olağanüstü hâlleriyle birlikte anlatan eserlerdir.

V. Belli bir meslekte yetişmiş kişilerin, özellikle de divan

şairlerinin yaşam öykülerinin anlatıldığı eserlerdir.

Numaralanmış olarak verilen cümlelerde aşağıdaki

edebî türlerden hangisi ile ilgili bilgi verilmemiştir?

A) Surname    B) Velayetname

C) Fetihname    D) Tezkire

E) Sefaretname

5. Aşağıdakilerden hangisi divan edebiyatında tanınmış

tezkire yazarlarından biri değildir?

A) Ali Şir Nevaî

B) İbrahim Peçevi

C) Sehi Bey

D) Latifi

E) Âşık Çelebi

6. Tarih, geçmişteki belli bir dönemi anlatan, resmi niteliği

olmayan yapıtlardır. ---- ise Osmanlı Devleti’nin resmi tarihidir. Tarih yazarına “----” , bu türden eserlerin yazarlarına

da “vakanüvis” denir.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Vakayıname – müverrih

B) Salname – münşi

C) Siyasetname – şarih

D) Velayetname – müellif

E) Fütüvvetname – nasir

1. (I) Sade nesir; halkı bilgilendirmek için, yalın, sanatsız

bir dille yazılan yapıtlardan oluşur. (II) Genel olarak tefsir

ve hadis kitapları, din ve tasavvuf konularında yazılanlarla tarih, menakıpname ve destan niteliği taşıyan yapıtlar

bu türdendir. (III) Mercimek Ahmet’in Farsçadan çevirdiği

Câmasbnâme adlı yapıtı sade nesrin başarılı bir örneğidir.

(IV) 14. Yüzyılda yazılan Kul Mesut’un Kelile ve Dimme

Tercümesi de sade nesir ile yazılmıştır. (V) Ahlak ve felsefe konularını işleyen eserler, özellikle de şair ve edebiyatçıların birbirlerine yazdıkları mektuplar ise hüner gösterme

amacının ön planda olduğu süslü nesir örnekleridir.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

2. Şiir ağırlıklı olmakla birlikte divan edebiyatında, nesir (düzyazı) türünde eserler de yazılmıştır; divan edebiyatında

sanatlı bir dille yazılan düzyazıya ----, bu türden metinlerin

yazarlarına da ---- denirdi.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) manzume – nazım    B) nesir – nasir

C) inşa – münşi    D) telif – müellif

E) mektup – kâtip

3. Süslü nesrin ilk örneklerine 15. yüzyılda rastlanmaktadır.

Bu nesir, kısa ve secili cümlelerle başlar. Türün ilk örneğini

Tazarruname adlı eseri ile Seydi Ali Reis kaleme almıştır.

Bu nesrin en uç örneklerini, Veysî ve Nergisi ortaya koymuştur.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bilgi

yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

II

I

III IV

V

P:103

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Düzyazı Türleri

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

10. Sade nesir örneklerinin verildiği aşağıdaki sanatçı –

eser eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır?

A) Seydi Ali Reis – Mir’atü’l-Memalik

B) Sehi Bey – Heşt Behişt

C) Mercimek Ahmet – Kabusname Tercümesi

D) Kul Mes’ut – Kelile ve Dimne Tercümesi

E) Kâtip Çelebi – Seyahatname

11. Süslü nesir; hüner ve marifet göstermek amacıyla yazılmış,

Arapça, Farsça sözcük ve tamlamalarla yüklü, düzyazıda

uyak anlamına gelen “mazmun”ların kullanıldığı, söz ve anlam sanatlarıyla dolu, bağlaçlarla uzayıp giden cümlelerle

örülmüş, güç anlaşılır bir nesirdir. Divan edebiyatında bu

nesir türünün karşılığı olarak “inşa” sözü kullanılır. Süslü

nesrin ilk örneğini “Tazarruname” adlı yapıtıyla Sinan Paşa

kaleme almıştır.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bilgi

yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

12. I. Edebiyatımızda bu türün ilk örneği Yusuf Has Hacip’in mesnevi tarzındaki “Kutadgu Bilig” adlı yapıtıdır.

II. Lütfi Paşa’nın “Asafname” adlı yapıtları bu türün başarılı

örneklerindendir.

Numaralanmış olarak verilen bilgiler aşağıdaki edebî

türlerden hangisi ile ilgilidir?

A) Menakıpname    B) Sefaretname

C) Gazavatname    D) Siyasetname

E) Surname

I

II

III

IV V

7. Divan edebiyatı döneminde yazılan tarih kitapları içlerinde

yer yer sanatlı söyleme kaygısı taşıyan metinler içerse de

genellikle, orta nesir örneği olarak değerlendirilebilir.

Aşağıdakilerden hangisi Osmanlı Dönemi’nde adı öne

çıkan tarih yazarlarından biri değildir?

A) Aşıkpaşazade

B) Hoca Sadettin Efendi

C) Peçevi İbrahim Efendi

D) Ahmet Paşa

E) Naima

8. (I) Tezkireler, ünlü kişilerin yaşam öykülerinin toplandığı

yapıtlardır. (II) Biyografinin divan edebiyatındaki karşılığı olan bu eserlerin Türk edebiyatındaki ilk örneği, Ali Şir

Nevai’nin “Mecalis-i Seb’a” adlı yapıtıdır. (III) Latifi’nin bu

türde kaleme aldığı “Tezkiretü’ş Şuara” adlı yapıtı süslü

nesir örneğidir. (IV) Sinan Paşa’nın “Tezkiretü’l Evliya” adlı

yapıtı da evliyaların yaşamlarının yer aldığı bir tezkiredir.

(V) Anadolu’daki tezkire türünün ilk örneği ise Sehi Bey’in

“Heşt Behişt” adlı eseridir.

Divan edebiyatı ile ilgili bilgilerin verildiği bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bilgi yanlışlığı

vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

9. Sanatlı divan nesri (düzyazı) ile ilgili aşağıdaki verilen

bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Dil, konu ve tür yönünden Arap ve İran edebiyatlarının

etkisindedir.

B) Söyleyiş güzelliğinden çok, konu ve düşüncenin doğru

ve etkili anlatılmasına önem verilir.

C) Yabancı sözcük ve tamlamalarla yüklü bir dil kullanılır,

söz sanatlarına ve mecazlara önem verilir.

D) Cümlelere yerleştirilen secilerle (uyaklı sözlerle) şiirdekine benzer bir ahenk yaratılmaya çalışılır.

E) Cümleler uzundur, paragraf düzeni yoktur ve noktalama işareti kullanılmaz.

P:104

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Düzyazı Türleri

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

4. I. XVII. yüzyılda bibliyografya alanında yazılan eserde on

beş bin civarında kitap adına yer verilmiştir.

II. Erzurumlu İbrâhim Hakkı’nın yazdığı eser, hem dini

bilgileri hem de pozitif bilgileri içermesiyle dikkat

çekmiştir.

III. Vehbî tarafından yazılan bu mensur eserde III. Ahmet’in

şehzadelerinin sünnet şöleni anlatılmıştır.

IV. Osmanlı Devleti’nde XVII. yüzyıldaki siyasi ve sosyal

alandaki yozlaşmalara dikkat çeken bir eser, bahsettiği

konuların çözümü ile ilgili yazarın görüşlerini de aktarır.

V. XVII. yüzyıl süslü nesrinin en güzel örneği olan eser,

daha çok Siyer-i Veysî olarak tanınır.

Numaralanmış olarak verilen cümlelerde aşağıdaki

eserlerden hangisi ile ilgili bilgi verilmemiştir?

A) Keşfüz-Zünun    B) Nihalistan

C) Marifetname    D) Dürretü’t-Taç

E) Koçi Bey Risalesi

5. Hadikatü’s-Süeda, ---- maktel (ağıt) türünde yazmış olduğu bir eseridir. Eser, Kerbelâ’da Hz. Hüseyin’in şehit edilmesi olayını anlatır. Mensur bir eserdir fakat aralarda manzum parçalar da görülür. Ayrıca sanatçının Molla Camî’nin

aynı isimdeki eserinden manzum bir kırk hadis tercümesi

olan Tercüme-i Hadis-i Erbain adlı bir eseri de vardır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Nabi’nin

B) Baki’nin

C) Fuzuli’nin

D) Nef’i’nin

E) Sinan Paşa’nın

1. ----, divan edebiyatında devlet teşkilatı bünyesindeki divan, kalem gibi resmî dairelerde çalışan nişancı ve küttapların yazdığı çoğu ağdalı bir üslupla yazılan resmî yazılar

ve mektuplar yanında şair ve edebiyatçıların kaleme aldığı

her çeşit sanatlı düzyazının bir araya getirildiği kitaplardır.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Münşeatlar    B) Surnameler

C) Şairnameler    D) Mesnevilerf

E) Menakıpnameler

2. Ali Şir Nevai’nin Türkçe divanlarından başka Farsça Divan’ı

ve Hamse’si bulunmaktadır. Nevai’nin Mecalisü’n-Nefais

adlı eseri, Türk edebiyatında ilk şuara tezkiresi olması bakımından önemlidir. Bir diğer önemli eseri Farsça ile Türkçeyi karşılaştırdığı Divan-ı Lügati’t-Türk’tür.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bilgi

yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

3. Aşağıdaki sanatçı – eser eşleştirmelerinden hangisi

yanlıştır?

A) Seydi Ali Reis – Kitab-ı Bahriye

B) Sehi Bey – Heşt Behişt

C) Âşık Paşazade – Tevarih-i Al-i Osman

D) Mercimek Ahmet – Kabusname Tercümesi

E) Kul Mesut – Kelile ve Dimme Tercümesi

I

II III

IV

V

P:105

8

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Düzyazı Türleri

6. ----; Türk edebiyatında ordunun akınlarını, savaşlarını, kahramanlıklarını ve zaferlerini, düzyazı ya da şiir biçiminde

anlatan edebî türdür. Türün ilk örneğini 15. yüzyılda Kâşifi

yazmıştır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Fütüvvetname

B) Gazavatname

C) Velayetname

D) Salname

E) Siyasetname

7. Şair Ahmet Paşa’nın torunudur. Tarih yazarı olarak ün yapmıştır. Sade bir dili vardır. En önemli eseri Tevarih-i Al-i

Osman’dır (Osmanlı Tarihi).

Bu parçada tanıtılan divan edebiyatı sanatçısı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Âşık Paşazade

B) Enderunlu Vasıf

C) Şeyhülislam Yahya

D) Ahmet Paşa

E) Nabî

8. (I) Divan edebiyatında süslü nesir türünün karşılığı olarak

“inşa” sözü kullanılır. (II) Süslü nesrin ilk örneğini “Tazarruname” adlı yapıtıyla Sinan Paşa kaleme almıştır. (III) 16.

yüzyılda eser veren Fuzuli’nin Şikayetname’si ve Türkçe

yazdığı diğer bazı mektupları süslü nesir örneğidir. (IV)

Veysî ve Nergisî’nin 17. yüzyılda ortaya koyduğu eserler,

sanatlı nesrin en önemli örnekleridir. (V) Süslü nesrin 18.

yüzyıla ait başarılı eserlerinden biri ise Evliya Çelebi’nin

Seyahatnamesi’dir.

Divan nesri ile ilgili bilgilerin verildiği bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bilgi yanlışlığı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

9. Şeyh Gâlip’in Divan’ından sonra en önemli eseri ---- mesnevisidir. Yirmi bir ya da yirmi altı yaşlarında yazdığı zannedilen bu sembolik mesnevi, edebiyatımızın Allah aşkını

işleyen en güzel eserlerindendir. Sanatçı, bu eseriyle divan şiirine özgün bir bakış açısı kazandırarak yeni bir eda

getirmiştir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Gülşen-i Aşk     B) Hayrabat

C) Sohbetü’l-Esmar     D) Hüsn ü Aşk

E) Yusuf u Züleyha

10. Öğretici metinler arasında 17. yüzyılda mesnevî türünde

kaleme alınmış bir tezkire de dikkati çeker. Bu tezkire Edirneli Güftî’nin yazdığı ---- adlı tezkiredir. Eser edebiyatımızdaki ilk manzum tezkiredir. Süslü ve ağır bir dili olan eserde

106 şair hakkında bilgi verilmiştir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Hadikatü’s-Süeda

B) Mecalisü’n-Nefais

C) Heşt Behişt

D) Tezkire-i Latifi

E) Teşrifatü’ş-Şuara

11. XVIII. yüzyılda yaşamış, zevk ve eğlenceye aşırı düşkün

bir şairdir. Düzensiz, sıkıntılı ve maceralı hayatına rağmen

sanatçı, divan şiirinin çok eser veren şairlerinden biridir.

Oldukça hacimli bir Divan’ı vardır.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada hakkında bazı bilgiler verilen sanatçıya ait eserlerden biri değildir?

A) Hubanname

B) Zenanname

C) Sıhhat ü Maraz

D) Çenginame

E) Defter-i Aşk

P:106

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası DİVAN EDEBİYATI SANATÇILARI 14

14. yüzyıl

Gülşehri, Kırşehir’de bir Mevlevi tekkesi kurmuş, orada

şeyhlik yapmış, mutasavvıfî bir şairdir.

Türkçe şiir söylemeye önem vermiştir.

Mantıku’t Tayr (Kuşların dili) adlı eseri, mesnevi tarzında yazılmıştır; tasavvufi hikâyeler içermektedir.

Felekname’si, ahlaki, tasavvufi ve didaktik bir yapıttır.

Âşık Paşa, mutasavvıf bir şairdir. Yapıtlarını sade bir dille

yazmış ve Türkçenin Anadolu’da bir edebiyat dili olarak yerleşmesinde önemli katkılarda bulunmuştur.

Garipname, ahlaki, tasavvufi ve didaktik bir mesnevidir.

Fakrname, Vasf-ı Hâl, Kimya Risalesi, diğer eserleridir.

Ahmedî, Türkçeyi iyi kullanan, şiir tekniğine hâkim kudretli

bir şairdir. Divan tertip eden ilk divan şairi olması bakımından divan şiirinin asıl kurucusu kabul edilir.

Divan’ı dışında, mesnevi türünde İskendername, Cemşid ü

Hurşid adlı eserleri vardır.

Tervihü’l Ervah, manzum bir tıp kitabı; Mirkatü’l Edeb, Arapça-Farsça manzum sözlük türündeki eserleridir.

Bilgi

Divan Edebiyatı:

13. yüzyıl:

Hoca Dehhani, divan edebiyatının din dışı konularda şiir

yazan ilk temsilcisidir.

Alaaddin Keykubat’ın isteği üzerine 20 bin beyitten oluşan

bir “Selçuk Şehnamesi” yazmıştır.

Mevlana, 7 yaşlarında ailesiyle birlikte Afganistan’ın Belh

şehrinden gelmiştir. Geniş bir höşgörüye dayalı fikirleri ile

tanınmıştır.

Mesnevi adlı eseri, dinî ve tasavvufi öğütler içerir.

Divan-ı Kebir’inde, gazel, kaside vb. şiirler yer alır.

Fih-i Mafih, Mektubat, Mecalis-i Seba diğer eserleridir.

Şeyyad Hamza, şeyyad (duvar ustası) iken Ahi zümrelerine

katılarak tarikat çevrelerine girmiştir. Dastan-ı Sultan Mahmud ve Yusuf u Züleyha mesnevileri tasavvufi eserlerdir.

Bilgi

14. yüzyıl

Kadı Burhanettin, şiirlerinde aşk ve kahramanlık konularını

işlemiş, Şiirlerinde mahlas kullanmamış, tuyuğ türündeki şiirleriyle tanınmıştır.

Nesimi, Hurifiliğe bağlı, mutasavvıf bir şairdir. Şeriata aykırı

sayılan bazı fikirleri nedeniyle öldürülmüştür.

Şiirlerinde Azeri Türkçesini ve Farsçayı kullanmıştır.

Türkçe ve Farsça iki Divan’ı vardır. Tuyuğları ile tanınmıştır.

Ahmet Fakih: Hayatı hakkında bilgiler sınırlıdır. Çarhnâme,

100 beyitten oluşan, tasavvufi konuların işlendiği kaside türünde bir eserdir.

Sultan Veled, Mevlana’nın oğludur. Dinî-tasavvufî konulara ağırlık vermiştir. İbtidanâme adlı eseri, Mevlâna’nın ve

onunla ilişkileri olan kişilerin yaşamlarına ait bilgiler içerir.

İbtidanâme, Rebâbnâme, İntihânâme, Maarif önemli eserleridir.

Bilgi

15. yüzyıl:

Şeyhî, iyi bir tıp eğitimi görmüştür. Göz doktorluğu yapmış,

gözlerinden rahatsız olan I. Mehmet Çelebi’yi tedavi etmiştir.

En tanınmış eseri, hiciv türü bir eser olan Harname’dir.

Hüsrev ü Şirin adlı aşk konulu bir mesnevisi vardır.

Ahmet Paşa, “Sultanu’ş-Şuara” unvanı alan ilk şairdir, tek

eseri Divan’ıdır. Nazireleri ve manzum tarih düşürme amaçlı

şiirleri oldukça başarılıdır. Fatih Sultan Mehmet’e yazdığı

“Kerem” redifli kasidesi ünlüdür.

Necati, asıl adı İsa’dır, Kastamonuludur; Türkibasit akımının

önemli isimlerindendir. Divan’ı dışında, ”döne döne” redifli

gazeli meşhurdur.

Süleyman Çelebi, Bursa Ulucami’de müezzinlik yapmıştır.

Vesiletü’n-Necat adlı eseri “mevlit” geleneğinin en başarılı

örneğidir.

Ali Şir Nevai, Çağatay sahasında yetişmiştir, tuyuğları ile

ünlüdür. Edebiyatımızda ilk hamseyi oluşturmuştur. Mecalis’ün Nefais adlı eseri, Türk edebiyatının ilk tezkiresidir.

Muhakemet’ül Lugateyn adlı eserinde Türkçenin Farsçadan

daha üstün bir edebiyat dili olduğunu savunmuştur.

Bilgi

P:107

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Sanatçıları

18. yüzyıl:

Nedim, şuhane gazelleri ve şarkıları ile tanınmış, Lale Devri

şairi olarak ünlenmiştir. Mahallileşme akımının en büyük

temsilcisidir.

Dinî konulara yer vermeyen Nedim, Karacaoğlan’ı anımsatır. Divan’ı vardır.

Şeyh Gâlip, genç yaşta Galata Mevlevihanesi şeyhi olmuş,

Sultan III. Selim ile sıkı bir dostluk kurmuştur.

Sebkihindi akımının en önemli temsilcisidir. Gazellleri ağır

ve kapalı bir anlatıma sahiptir.

Divan’ı dışında Hüsn ü Aşk mesnevisi ile tanınır.

Enderunlu Fazıl, Nedim’i anımsatır; dağınıklık ve lakayıtlık,

onun şiirlerini basitliğe düşürmüştür.

Divan’ı dışında, Defter-i Aşk, Zenanname ve Hubanname

adlı mesnevileri ve Çenginame adlı dörtlüklerden oluşan bir

eseri vardır.

Bilgi

17. yüzyıl:

Nef’î, Erzurumludur, iyi bir öğrenim görmüştür.

Döneminin devlet büyüklerine yazdığı kasidelerle, ayrıca hicivleriyle tanınmıştır.

Nef’î, divan edebiyatının en önemli kaside şairidir.

Şiirlerinde ses öğesi çok güçlüdür, şiirlerinden kılıç şakırtılarının sesini duymak veya bahar manzaralarının kokusunu

hissetmek mümkündür.

Türkçe ve Farsça Divan’ı vardır. Hiciv türündeki şiirlerini Siham-ı Kaza adlı bir kitapta toplamıştır.

Nâbî, iyi bir öğrenim görmüş; İstanbul’da, Halep’te çeşitli görevlerde bulunmuştur. Şiirlerinde düşünce ön plandadır.

Toplum yaşamında aksayan yönleri eleştirmiş; din ve töreyle

ilgili öğütler içeren hikemî (didaktik) tarzda şiirler yazmıştır.

Divan’ı dışında; Hayriyye ve Hayrabad adlı mesnevileri,

mektuplarından oluşan Münşeat’ı ve hac yolculuğunu anlattığı Tuhfetü’l-Harameyn adlı eserleri vardır.

Nâilî, gazelde başarılıdır, sebkihindi temsilcisidir. Divan’ı

vardır.

Neşati, Mevlevî şeyhidir. Kasidelerinde Nef’î’nin etkisi görülür. Sebkihindî tarzının öncülerindendir.

Şeyhülislam Yahya Efendi, uzun süre şeyhülislamlık yapmıştır. Baki ile Nedim arasında köprü olmuş, mahallileşme

akımına öncülük etmiştir. Divan’ı vardır.

Bilgi

16. yüzyıl:

Fuzulî, divan edebiyatı’nın en büyük şairlerinden biri kabul

edilir. Bağdat dolaylarında yaşamış, Azeri Türkçesiyle yazmıştır.

Şiirlerinde tasavvufi aşkı işlemiş, aşk ve ızdırap şairi olarak

tanınmıştır.

İlimsiz şiirin temelsiz duvar gibi olduğunu söylemiştir.

Türkçe, Farsça ve Arapça Divan’ı vardır.

Şikayetname adlı mektup türünde eseri süslü nesir örneğidir. Hadikatu’ s-Sueda adlı eseri, Kerbela olayını anlatır.

Leyla vü Mecnun, Beng ü Bade, Sıhhat ü Maraz mesnevi

türünde eserleridir.

Su Kasidesi edebiyatımızın en güzel naat örneklerinden biridir.

Zati, Baki’nin yetişmesinde büyük katkısı vardır. En çok

“gazel” yazan şairlerden biridir. Şems ü Pervâne adlı mesnevisi, Edirne Şehrengizi ve Divan’ı vardır.

Bağdatlı Ruhî, Bağdat’ta doğmuştur, toplumsal konulara

ağırlık veren bir divan şairidir. En önemli eseri Divan’ı ve divanındaki Terkib-i Bend’idir.

Bilgi

16. yüzyıl:

Bâkî, 16.yüzyılın öteki büyük şairidir. “Sultanü’ş-Şuara” olarak tanınır. Çok iyi eğitim görmüş, medreselerde müderrislik

yapmış; kadılık, kazaskerlik görevinde bulunmuştur.

Ömrü boyunca şeyhülislam olmak istemiş fakat bu isteğine

ulaşamamıştır.

Çağına göre sade bir dil kullanmış, İstanbul’un güzelliklerini

anlatmış, bu yönüyle mahallileşme akımının öncüsü olmuştur.

Bâki, şiirlerinde tasavvufa yer vermemiştir. Aşk, tabiat, devrinin zenginliği onun şiirlerinde ustalıkla işlenmiştir.

En önemli eseri Divan’ıdır. Kanuni için yazdığı terkibibent biçimli Kanuni Mersiyesi meşhurdur.

Fazailü’l-Cihad, Fazail-i Mekke, Hadis-i Erbain Tercümesi

düzyazı türündeki eserleridir.

Hayalî, asıl adı Mehmet’tir. Divan’ı vardır. Gençliğinde başıboş bir hayat yaşamış, kalenderi dervişleri ile dolaşmıştır.

Taşlıcalı Yahya, Hamse sahibidir. Mesnevi çığırının en

önemli şairlerindendir.

Şah ü Geda, Yusuf u Züleyha tanınmış eserleridir.

Bilgi

P:108

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Sanatçıları

4. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi ayraç içinde belirtilen sanatçıyla ilgili değildir?

A) Divan edebiyatında terkibibent ve terciibent türünün en

tanınmış ismidir. (Bağdatlı Ruhi)

B) Divan şiirinde düşünceye ağırlık vermiş, şiir ile düşünceyi birleştirmiştir. (Nabi)

C) Divan edebiyatında Türki-i Basit hareketinin temsilcilerinden olmuştur. (Necati)

D) Divan edebiyatının son büyük şairlerinden sayılmış Sebk-i Hindi akımının uygulayıcılarından biri olmuştur.

(Şeyhi)

E) Şiirlerini dönemine göre oldukça sade bir dille ve Azeri

Türkçesiyle yazmıştır. (Fuzuli)

5. Şeyh Galip’le ilgili olarak aşağıdakilerin hangisinde

yanlışlık yapılmıştır?

A) Divan edebiyatının son büyük şairidir.

B) Hayatının son dönemlerinde Türk-i Basit akımının edebiyatımızdaki en önemli temsilcilerinden biri olmuştur.

C) Eserlerinin en önemli yanı tasavvufi temellere sahip olmasıdır.

D) Hüsn ü Aşk ilahi aşkı anlattığı alegorik bir yapıttır.

E) Galata Mevlevihanesi şeyhlerindendir.

6. Erzurumlu, iyi bir öğrenim almış olan şair, kaside ve gazel

türlerinde çok başarılıdır. Hiciv edebiyatımızın en büyük

şairidir. Lirizmi yüksek şiirlerini Divan’ında; hicivlerini ise

Siham-ı Kaza adlı yapıtında toplamıştır.

Bu parçada tanıtılan ünlü şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Nef’i B) Taşlıcal Yahya C) Nâbi

D) Şeyyad Hamza E) Nedim

7. 14. yüzyılın en çok yapıt veren ve bu yönüyle divan şiirinin

ilk büyük temsilcisi sayılan şair, aslen Kütahyalı olup Edirne’de saraylar çevresinde, refah içinde bir hayat sürmüştür.

Din dışı konularda yazmıştır. Cemşid ü Hurşid önemli yapıtlarındandır.

Bu parçadaki sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Necati B) Kadı Burhanettin C) Gülşehri

D) Aşık Paşa E) Ahmedi

1. Sivas’ta sultanlığını ilan etmiş, 18 yıl sultanlık yapmış, Yıldırım Beyazıt ve Timur gibi büyük hükümdarlarla savaşmıştır.

Akkoyunlularla giriştiği mücadelede pusuya düşürülerek öldürülmüştür. Şiirlerinde yiğitlik, aşk ve tasavvuf konularını

işlemiştir. Anadolu şiirinin kurucularından olmuştur. Tuyuğ

nazım şeklini en çok kullanan şairlerimizdendir. Onun bir

diğer özelliği de İslami ilimler, astronomi ve tıp eğitimi almış

olmasıdır.

Yukarıda sözü edilen divan şairi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Şeyh Galip B) Âşık Paşa C) Ahmedi

D) Şeyyad Hamza E) Kadı Burhanettin

.

2. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi ayraç içinde belirtilen kişi ile ilgili değildir?

A) Edebiyatımızda Yusuf u Züleyha adlı mesnevisi ile tanınmıştır. (Şeyyad Hamza)

B) Tasavvufi bir nitelik taşıyan Garipname adlı yapıtında

Türkçeye gereken önemi vermeyen aydınlara sitem

eder. (Âşık Paşa)

C) Mantıku’t Tayr’da Türkçeye bir kuş dili inceliği ve ahengi

kazandırılmıştır. (Gülşehri)

D) 126 beyitten oluşan, alegorik bir mesnevi olan Hârname

ile adını duyurmuştur. (Ahmet Paşa)

E) Nesir türünde iki eseri Mecalisü’n Nefais ve Mizanü’l

Evzan’dır. (Ali Şir Nevai)

3. ---- en tanınmış eseri Türkçe yazdığı 12.000 beyitlik ----.

Mesnevi biçiminde yazılan bu yapıt on bölümden oluşan,

dini ve tasavvufi öğütler veren bir ahlak kitabıdır. Süleyman

Çelebi bu yapıttan etkilenerek Mevlit olarak bilinen yapıtını

oluşturmuştur.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Mevlana’nın - Mesnevi’sidir

B) Fuzuli’nin - Şikayetname’sidir

C) Âşık Paşa’nın - Garipnâme’sidir

D) Şeyhi’nin - Harname’sidir

E) Fuzuli’nin - Leyla ile Mecnun’udur

P:109

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Sanatçıları

12. I. ---- divan şiirine “hikemi şiir” yaklaşımı kazandırmış 17.

yüzyıl sanatçısıdır.

II. ---- İskendername ve Cemşid ü Hurşit adlı mesnevileri

ile tanınmıştır.

III. ---- 15. yüzyılın ilk büyük şairidir, tıp eğitimi de alan sanatçının Hüsrev ile Şirin mesnevisi vardır.

IV. ---- 18. yüzyılda yaşamış, İstanbul Türkçesini, İstanbul’u şiirimize sokan sanatçı mahallileşme akımının da

temsilcisidir.

Yukarıda numaralanmış cümlelerdeki boş bırakılan

yerlere aşağıdaki şairlerden hangisi getirilemez?

A) Şeyh Galip B) Nedim C) Ahmedi

D) Nâbi E) Şeyhi

13. I. Kerbela olayını anlatan düzyazı türü eserdir. (Hadikatü’s Süeda)

II. Mektup niteliğinde bir eserdir. (Şikayetname)

III. Toplumsal yönü olan bir fabldır. (Harname)

IV. Alegorik bir mesnevidir. (Garipname)

V. Hiciv tarzı şiirlerin toplandığı yapıttır. (Siham-ı Kaza)

Yukarıdaki numaralanmış özelliklerden hangisi parantez içinde verilen eserle ilgili değildir?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

14. Divan edebiyatımızın en güçlü şairlerindendir. Din dışı konularda şiirler yazmıştır. Şairlik gücünü en çok gazel ve kasidelerinde göstermiştir. Tek bir divanı vardır. Divan’ındaki

en güzel şiir Kanuni Mersiyesi’dir. Mesnevi türünde eser

vermeyen şair daha yaşarken “Şairlerin Sultanı” unvanını

almıştır.

Bu parçada kendisinden söz edilen şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Fuzuli B) Şeyh Galip C) Baki

D) Nesimi E) Nabi

8. Divan edebiyatında Güvahi’nin Pendname’si, Şeyhi’nin

Harname’si, Gülşehri’nin Mantıku’t Tayr’ı, Fuzuli’nin

Beng ü Bade’si, Sinan Paşa’nın Garipname’si önemli

mesnevilerdendir.

Yukarıdaki altı çizili mesnevilerden hangisi belirtilen

sanatçıya ait değildir?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

9. 16. yüzyılın en başarılı mesnevi şairi olan sanatçı, gazelleri

ile de tanınır. Gazellerinde sade ve özentisiz bir dil kullanmıştır. Hamse sahibi olan sanatçı; Şah ü Geda, Yusuf u

Züleyha adlı mesnevileri ile ünlüdür.

Bu parçada tanıtılan divan şairi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Şeyyad Hamza B) Zâti C) Bağdatlı Ruhi

D) Taşlıcalı Yahya E) Naili

10. • Vesiletü’n Necat

• Hadikatü’s Süeda

• Tazarruname

• İskendername

Yukarıda bir eseri verilmeyen sanatçı aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Süleyman Çelebi B) Nef’i C) Sinan Paşa

D) Ahmedî E) Fuzuli

11. Divan edebiyatının birçok türünde yapıt vermesine rağmen “gazel” şairi olarak tanınmıştır. Divan şiirinin en büyük

temsilcilerindendir. Şiirlerindeki değişmez temalar aşk, tasavvuftur. Arapça, Farsça ve Türkçe divanı vardır. Azeri

Türkçesini kullanmıştır. Leyla ile Mecnun en önemli mesnevisidir.

Bu parçada kendisinden söz edilen şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Fuzuli B) Zati C) Ahmedi

D) Ahmet Paşa E) Aşık Paşa

I

II III

IV V

P:110

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Sanatçıları

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. XVI. yüzyıl şairi Fuzuli’nin veya XVIII. yüzyıl şairi Nabi’nin

gazellerinin, hâlâ halk arasında okunup sevilmesi, bu edebiyatın, geçmişte geniş halk kesimi arasında ne derece

kabul gördüğünü de göstermektedir. Ayrıca, dünyanın en

çok okunan ve hemen her saat yeniden seslendirilen şiirinin, yani Süleyman Çelebi’nin Vesiletü’n Necat’ının bir XV.

yüzyıl metni olduğunu da burada ifade etmek gerekir. O

hâlde, bu edebiyatın soyut, halktan kopuk veya anlaşılmaz

bir edebiyat olduğu yolundaki yargıların yersiz olduğu ortadadır.

Yukarıdaki numaralanmış sözlerin hangisinde bilgi

yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

5. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi ayraç içinde verilen

sanatçı ile uyuşmamaktadır?

A) XIV. yüzyılda din dışı mesnevi edebiyatının önde

gelen bir ismidir. En önemli ve ünlü eseri Süheyl ü

Nev-bahâr’dır. (Hoca Mesut)

B) Germiyanoğlu’nun ölümü üzerine Yıldırım Beyazıt’ın

himayesine girdi, Hurşidnâme adlı eserini Yıldırım

Beyazıt’a sundu. (Şeyhoğlu Mustafa)

C) Hacimli bir Divan’ı vardır. Cemşid ü Hurşid adlı mesnevisinde Çin fağfurunun oğlu ile Rum kayserinin kızı

arasındaki aşkı anlatır. (Şeyhî)

D) Vezirlik, hükümdarlık yapmıştır, şiirlerinde Azeri Türkçesi ve Doğu Türkçesi özellikleri bir arada görülür. En

önemli eseri Divan’ıdır. (Kadı Burhanettin)

E) Sadece Çağatay sahasının değil, bütün Türk edebiyatının en büyük şairlerinden biridir, “hamse” sahibi ilk

divan şairidir. (Ali Şir Nevai)

I II III IV

V

1. I. Hurufiliğin kurucusu Fazlullâh’ın halifesidir. Azeri Türkçesi ile şiirler yazmıi, vahdetivücûd düşüncesini coşkuyla savunmuştur.

II. Türkçe şiir yazma konusund ısrarcı olmuştur; Vasf-ı

Hâl, Fakrnâme mesnevileri, manzum-mensur karışık

bir Kimya Risalesi bulunmaktadır.

III. Belh’te düyaya gelmiş ünlü mutasavvıf, âlim ve şairdir.

Şems ile dostluğu şairin ruh ve zihin dünyasında

belirleyici olmuştur.

IV. Divan’ı, Anadolu sahasındaki en eski divanlar arasında

yer alır. Hüsrev ü Şirin adlı mesnevisi 6944 beyitten

oluşur.

V. Fatih Sultan Mehmet’e yazdığı “kerem” kasidesi ile

“benefşe” ve “âb” redifli kasideleri ile tanınmıştır.

Numaralanmış olarak verilen cümlelerde aşağıdaki sanatçılardan hangisi ile ilgili bilgi verilmemiştir?

A) Nesimi B) Ahmet Paşa C) Celâlettin-i Rumi

D) Ahmedî E) Âşık Paşa

2. ----, Mevlana’nın oğludur. Dini-tasavvufî konulara ağırlık vermekle birlikte biçim olarak divan tarzı şiirleri Anadolu’da ilk yazan odur. Yalnız, şiirlerinin çoğu Farsçadır.

Türkçe birkaç gazeli ve mesnevi biçimli birkaç parçası vardır. Farsça eserlerinden bazılarının sonuna Türkçe bölümler eklenmiştir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Sultan Velet    B) Eşrefoğlu Rumi

C) Ahmet Fakih    D) Şeyyat Hamza

E) Bağdatlı Ruhi

3. Aruz, şiir tekniği ve Türkçenin kullanımı bakımından XVI.

yüzyıl edebiyat tarihimizin en parlak dönemidir. ----, ----

gibi ekol oluşturmuş şairler başta olmak üzere çok sayıda

büyük şair yetişmiş ve önemli eserler verilmiştir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi getirilemez?

A) Baki B) Hayali C) Hatayi

D) Fuzuli E) Nef’i

P:111

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Sanatçıları

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

8. Şiirdeki başarısı bütün kaynaklar tarafından kabul edilmiş

ve özellikle gazel sahasındaki başarısı klâsik Türk şiirinde

bir ekol oluşturmasını sağlamıştır. Ses ve ahenk unsurlarını başarılı bir şekilde kullanarak bir şiir dili musikisi ortaya

çıkarmıştır. Tabiat tasvirleri ve mahalli unsurları da şiirlerine başarılı bir şekilde yerleştirmiştir. Münacat, naat gibi

türlerde şiirlerinin bulunmaması ve rintçe edası sebebiyle

tasavvufa uzak bir şair olarak görülmekle birlikte bazı şiirlerinde tasavvufun izlerini görmek de mümkündür. Yaşadığı dönemde “Sultanu’ş-Şuara” unvanını almış, gerek

kendi döneminde gerekse sonraki dönemlerde birçok şairi

etkilemiştir.

Bu parçada hakkında bazı bilgiler verilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Nef’i    B) Fuzuli   C) Baki

D) Nabi E) Nedim

9. Aşağıdaki beyitlerden hangisi Vesiletü’n-Necat’tan alınmıştır?

A) Severüm dedüm ise ger seni ayb eyleme kim

Aklum iy mâh-likâ gâh gelür gâh gider

B) Didi gördüm ol Habîb’in ânesi

Bir aceb nûr kim güneş pervânesi

C) Hudâyâ ben kulundan mübtelâ yoh

Ki bana yakın olmadık belâ yoh

D) Işka düşdün ey gönül ney gibi nâlân ol yüri

Zülf-i dil-ber gibi var hâli perîşân ol yüri

E) Âdeti hûbların cevr ü cefâdır ammâ

Bana ettiklerini kimselere etmediler

10. ---- yüzyıl Türk edebiyatının her bakımdan tam teşekkül

ettiği ve nadide eserlerin verildiği bir çağ olarak karşımıza

çıkar. Bu yüzyılda Türk edebiyatı Çağatay, Âzeri ve Osmanlı olmak üzere üç farklı sahada gelişim göstermiştir.

Bu dönemde Âzerî sahasında karşımıza çıkan en önemli

isim şüphesiz Fuzuli’dir.

Bu parçada sözü edilen yüzyıl aşağıdakilerden hangisidir?

A) 13. B) 14. C) 15. D) 16. E) 17

6. Eser Adı Eser Özelliği

I. Harname

II. Muhakemetü’l-Lugateyn

III. Garipname

IV. Sıhhat ü Maraz

V. Vesiletü’n-Necat

• Fuzuli’nin insan bedenini o dönem tıbbına göre açıkladığı,

ruh ve beden ilişkisini tasavvufî

bakışla ele aldığı eseridir.

• Ali Şir Nevai’nin yazdığı bu

eser, Türkçenin Farsçadan üstün olduğunu ispatlama amacı

taşır.

• Toplumun kötü yönlerinin hicvedildiği eser, Şeyhi tarafından

mizahi bir üslup ile yazılmış bir

mesnevidir.

Yukarıdaki eser adları ile özellikleri eşleştirildiğinde

hangi iki eser adı dışta kalır?

A) I ve II B) I ve IV C) II ve III

D) III ve V E) IV ve V

7. I. Şiirlerinde tasavvufi aşkı işlemiş; Arapça, Farsça ve

Türkçe olmak üzere üç dilde “Divan”ları vardır.

II. Bayezid Camisi avlusunda remilcilik yapmış, çok şiir

yazmasından dolayı seçici olamamıştır. Baki, Nev’i gibi

şairlerin yetişmesini sağlamıştır.

III. Bekâr Memi lakabıyla anılmış, Baki yetişinceye kadar

saray çevresinde en çok ilgi gören şair olmuştur.

Atasözü ve deyimleri sıkça kullanmıştır. Şairin tek eseri

Divan’ıdır.

IV. Yeniçeri bir şair olduğu sanılmaktadır. Şiirlerinde sosyal

konulara sıkça yer vermiştir. Asıl şöhretini onunla elde

ettiği “Terkib-i bend”i bunun en güzel örneklerinden

biridir.

V. Kaside türünün en başarılı şairidir, hicivleri ile

tanınmıştır; Türkçe ve Farsça divanı vardır.

Numaralanmış olarak verilen cümlelerde aşağıdaki sanatçılardan hangisi ile ilgili bilgi verilmemiştir?

A) Necati Bey      B) Bağdatlı Ruhi

C) Fuzuli      D) Zati

E) Hayali

P:112

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Sanatçıları

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

4. Yazar Yüzyıl Eser

I 15. yüzyıl Harname

Nef’i II Siham-ı Kaza

Şeyh Gâlip 18. yüzyıl III

Bu tabloda numaralanmış yerlere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

I II III

A) Âşık Paşa 15. yüzyıl Ferhad u Şirin

B) Şeyhî 17. yüzyıl Hüsn ü Aşk

C) Zâtî 16. yüzyıl Hadikatü’s-Süeda

D) Ahmed Paşa 18. yüzyıl Hüsn ü Aşk

E) Hayretî 17. yüzyıl Çengname

5. Kütahya’da doğmuştur. Asıl adı Sinan’dır. Germiyan sahası şairlerindendir. Kaynaklarda mahir bir göz hekimi olduğu

söylenmektedir. Divan edebiyatının kurucu şairlerinden biri

olarak kabul edilir. Daha çok mesnevi alanındaki başarısıyla öne çıkmıştır. Şiirleri Türkçe kelime ve deyimler bakımından zengindir. I.Mehmet Çelebi’nin gözlerini tedavi

ettiği için kendine Tokuzlu köyünde tımar hediye edilmiştir.

Hüsrev ü Şîrîn adlı mesnevisi 6944 beyitten oluşur.

Bu parçada tanıtılan divan şairi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Şeyhi B) Nabi C) Zati

D) Taşlıcalı Yahya E) Ahmedî

6. Aşağıdaki sanatçı – eser eşleştirmelerinden hangisi

yanlıştır?

A) Nef’i – Siham-ı Kaza

B) Mevlana – Mektubat

C) Ahmet Paşa – Kerem Kasidesi

D) Fuzuli – Hadikatü’s-Süeda

E) Ali Şir Nevai – Hayrabat

1. Fuzuli’nin ---- mesnevisi, manzum-mensur karışık bir dibace (ön söz) ile başlar. Beşerî aşk yoluyla ilahî aşka ulaşmanın sembollerle anlatıldığı eserde vahdetivücut anlayışı

hâkimdir. Eserde mecazi anlamda “sevgili” ile Allah’ın sıfatları, “âşık” ile ilahi aşk yolunda ilerleyip hakikate ermek isteyen insan kastedilmiştir. Tasavvufi yönü ağır basan eserde

beşerî aşkın canlı yansımalarının arasına ilahi aşkın coşkun duyguları ustalıkla yerleştirilmiştir.

Bu parçada bazı özellikleri verilen eser aşağıdakilerden hangisi olabilir?

A) Mantıku’t-Tayr   B) Sıhhat ü Maraz

C) Yusuf u Züleyha    D) Leyla vü Mecnun

E) Hüsn ü Aşk

2. Edebiyatımızda en çok gazel yazan şairlerden biridir. Tezkireciler gazel ve kasidelerinin sayısı hakkında farklı bilgiler vermekle birlikte yayımlanan araştırmalarda 1825 gazeli

bulunmaktadır. Divan’ından başka Şem’ ü Pervane mesnevisi, devrin ileri gelenleriyle şairleri hakkındaki nüktelerle

devrin meslek ve sanat erbabını anlattığı Letâif adlı bir eseri ve Edirne Şehrengizi bulunmaktadır.

Bu parçada tanıtılan divan şairi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Nabi B) Baki C) Ahmet Paşa

D) Taşlıcalı Yahya E) Zati

3. I. Sen eşeksin ne şek hakîm-i ecel

Müşkilim var keremden etgil hal

II. Bugün otlakda gördük öküzler

Gerüben yürür idi göğüsler

III. Her birisi semiz ü kuvvetlü

İç ü tışı yağlı vü etlü

Yukarıda bir kısmı verilen eser aşağıdakilerden hangisi

olabilir?

A) Mantıku’t-Tayr  B) Garipname

C) Siham-ı Kaza D) Harname

E) Beng ü Bade

P:113

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Divan Edebiyatı Sanatçıları

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

7. Osmanlı devlet ileri gelenlerinden de himaye uman şair

başta Kanuni Sultan Süleyman olmak üzere Sadrazam

İbrahim Paşa, Kazasker Abdülkadir Çelebi, Nişancı Celâlzade Mustafa Çelebi gibi devlet adamlarına kasideler

sunmuş; Kanunî’nin Bağdat’ı fethi üzerine kendisini tebrik

maksadıyla bir kaside yazıp tarih düşürmüştür. Bağdat’ın

fethi sırasında Osmanlı şairlerinin önde gelenlerinden Hayalî Bey ve Taşlıcalı Yahya ile tanışmıştır. Beng ü Bade

adlı mesnevisini ise Safevî hükümdarı Şah İsmail’e takdim

etmiştir.

Bu parçada hakkında bazı bilgiler verilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Nef’i B) Fuzuli C) Baki

D) Nedim E) Nabi

8. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi ayraç içinde verilen

sanatçı ile uyuşmamaktadır?

A) Dini konuları pek işlememiş, İstanbul Türkçesi kullanmış, hece ile iki koşma yazmıştır. (Nedim)

B) Sebk-i Hindî akımının önemli temsilcilerinden biridir.

önemli eserlerinden biri Edirne Şehrengizi’ dir. (Nef’î)

C) Daha çok rubaileriyle ön plana çıkan şairi birçok sanatçı, ikinci derecede bir şair olarak görür. (Azmizâde

Haletî)

D) Oğluna nasihat vermek için yazdığı Hayriyye’si, öğretici tarzdaki mesnevilerin en önemlisidir. (Nabi)

E) Hamse sahibi bir şairdir, hamsesini oluşturan mesnevîlerin ilki Âlemnüma’dır. (Nev’izade Atâî)

9. ---- yüzyılda siyasî, sosyal ve kültürel anlamda önemli gelişmeler yaşanmıştır. Bu gelişmeler, edebiyatta da kendisini göstermiş ve klâsik edebiyatımız zirveye ulaşmıştır. Bir

önceki yüzyılda Osmanlı şairleri İranlı şairleri üstat olarak

kabul ediyorlar ve onların izinden gidiyorlardı. Bu yüzyılda

Baki, Hayali gibi şairler, artık onlarla boy ölçüşecek duruma gelerek kendi büyüklüklerini ve ustalıklarını eserleriyle

ortaya koymuşlardır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) XII. B) XIII. C) XIV. D) XV. E) XVI.

10. ----, kendisinden sonra yetişen birçok şaire hocalık etmesiyle bilinir. Mevlevî bir şairdir, Sebk-i Hindî akımının

önemli temsilcilerindendir, Nâilî-i Kadîm üzerindeki etkisi

büyüktür. Edebiyatımızda daha çok gazel ustası şairler

arasında gösterilir. Şiirlerinde tasavvufa yer vermiş olsa

da mutasavvıf bir şair olarak değerlendirilmez. Divan’ı dışında mesnevi nazım şekliyle yazılmış manzum bir peygamberler tarihi olan Hilye-i Enbiya ve Edirne Şehrengizi

tanınmış eserlerindendir.

Bu parçada hakkında bazı bilgiler verilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Nef’i B) Neşatî C) Nabi

D) Zatî E) Şeyh Gâlip

11. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi ayraç içinde verilen

sanatçı ile uyuşmamaktadır?

A) XVII. yüzyılda yaşamış, Sebk-i Hindî tarzının en

başarılı örneklerini vermiştir, Türk edebiyatında şarkı

yazan ilk şairdir. (Nedim)

B) Baki ile Nedim arasında bir köprü olarak gösterilmiştir,

serbest ve rindane bir söyleyiş vardır. (Şeyhülislâm

Yahya)

C) Sivri dili ve hicivleri nedeniyle 1635 yılında boğdurularak öldürülmüş ve cesedi denize atılmıştır. (Nef’î)

D) Oğluna nasihat vermek için yazdığı Hayriyye’si, öğretici tarzdaki mesnevilerin en önemlisidir. (Nabi)

E) Gözü pek bir kişiliğe sahip oluşu ona edebiyat tarihimizde özel bir yeri olan Şehzade Mustafa Mersiyesi

gibi bir şiiri yazdırmıştır. (Taşlıcalı Yahya)

12. Sanatçı, kendine seçtiği “mahlas” için “bu mahlası kimsenin seçmek istemeyeceğini” söyler. Çünkü onun mahlası,

kelime anlamı itibarıyla “gereksiz, yersiz, boşboğaz” gibi

anlamları yanında “olgun, faziletli ve erdemli olma” manalarına da gelmektedir.

Aşağıdaki eserlerden hangisi bu parçada tanıtılan sanatçıya ait değildir?

A) Hadikatü’s-Süeda      B) Şikayetname

C) Rind ü Zahid      D) Gülşen-i Aşk

E) Beng ü Bade

P:114

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

EDEBÎ AKIMLAR VE

BATI EDEBIYATI SANATÇILARI-1 15

Klasisizm: 17-19 yüzyıllar arasında etkili olan klasisizm

akımı, daha çok şiir ve tiyatroda etkili olmuştur. Klasisizmde,

Akıl ve sağduyu, esas alınır; sanatçı tabiatı (yaratılış) taklit

ekmeyi amaçlar.

Klasisizm akımının şekillenmesinde Descartes’in düşünceleri etkili olmuştur.

Sanat için sanat anlayışı benimsenmiştir. Konu önemli değildir; önemli olan, konunun işleniş biçimidir. Bu yönü ile klasisizm divan edebiyatı ile benzerlik gösterir.

Yunan ve Latin edebiyatı örnek alınır; içerik, kişiler soylu

sınıf çevresinden seçilir; dilde kusursuzluk aranır.

Katı kuralcı bir akımdır; “üç birlik” (yer-zaman-olay) kurala

bağlı kalınır; tiyatro eserleri genellikle manzumdur.

Uyarı: Klasisizmde insanların her zaman, her yerde, aynı

duygu ve düşüncede oldukları kabul edilir ve edebî eserlerde değişmez tiplere ağırlık verilir.

Bilgi

Klasisizm akımı temsilcileri:

Boileau (şiir), La Fontaine (fabl), Racine, Corneille (trajedi)

Moliere (komedi), Madame de La Fayette (roman), La Bruyere (Karakterler)

Uyarı: Türk edebiyatıında; Şinasi, Ahmet Vefik Paşa ve Direktör Ali Bey klasisizm akımı etkisinde eser vermiştir.

Bilgi

Romantizm akımı temsilcileri: Vıctor Hugo, J.J. Rousseau

Goethe, Schiller, Lamartine, Aleksandre Dumas, Alfrede de

Musset, Lord Byron, Chateaubriand, Puşkin

Uyarı: Türk edebiyatında romantizm Tanzimat Edebiyatı

Dönemi’nde etkili olmuş; Namık Kemal, Ziya Paşa, Ahmet

Mithat Efendi, Recaizade Mahmut Ekrem (şiirleriyle), Abdülhak Hamit Tarhan bu akımın etkisinde eserler vermiştir.

Bilgi

Hümanizm: Rönesans ve reform hareketlerinin yaşandığı

sürecin ürünü olan hümanizm, insanı sadece insan olduğu

için sevme, değerli kabul etme düşüncesinden beslenir. Hümanizm,

Antik Yunan ve Lâtin kültür ve sanatını örnek almıştır.

Skolastik düşünceye karşı çıkılarak aklın rehberliğine inanılır.

Uyarı: Dante (İlahi Komedya), Petrarca (Lirik şiirler), Boccacio (Dacemeron), Rabelais (Gargantua, Pantagruel), Montaigne (Denemeler), Cervantes (Don Kişot), Shakespeare

(Romeo ve Juliet, Hamlet, Machbeth, Othello) hümanizm

dönemi sanatçılarıdır.

Bilgi

Romantizm (Coşumculuk): Klasisizme tepki olarak doğan,

18. yüzyılın sonlarında ortaya çıkan, 19. yüzyılın ilk yarısında etkili olan bir akımdır.

Romantizmin ortaya çıkmasında J J. Rousseau’nun düşünceleri etkili olmuştur.

Toplum için sanat anlayışı benimsenmiştir.

Romantizm, akıl ve sağduyu yerine, duygu ve hayali ön

plana çıkarır.

1789’da Fransız İhtilali sonucu ortaya çıkan ortam, romantizm akımının oluşmasını sağlamıştır.

Bu dönemdeki iç karışıklık ve siyasi belirsizlik eserlerde

ölüm arzusu ve intihar etme şeklinde kendini gösterir.

Eserlerde aşk, ölüm, tabiat, belli başlı konulardır; uzun, egzotik tabiat betimlemelerine sıkça başvurulur.

Sanatçılar, kişiliklerini gizlemezler; edebî eserlerde iyi-kötü

ayrımı oldukça belirgindir.

Edebî eserlerde, her sınıftan insan kendine yer bulur.

Günlük konuşma dili kullanılır, eserlerde klasiklerin önemsemediği din duygusuna önem verilir.

Romantizmde ilk eserler tiyatro alanında verilmiştir, Victor

Hugo’nun Hernani ve Cromwell eserleri akımın şekillenmesinde etkili olmuştur.

Romantizm akımıyla birlikte dram türü tiyatro eserleri ortaya

çıkmış ve yaygınlaşmıştır.

Uyarı: Romantizm akımı; tiyatro, şiir ve roman türünde etkili olmuştur. Romantik tiyatroda, klasik tiyatroda bulunan

zaman ve yer birliği kaldırılmıştır.

Bilgi

P:115

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Edebî Akımlar ve Batı Edebiyatı Sanatçıları

Parnasizm: 19. yüzyılın ikinci yarısında romantizme tepki

olarak doğmuştur; realizm ve natüralizmin şiire yansımasıdır.

Sanat için sanat anlayışı benimsenmiştir.

Parnasizmde biçim güzelliği her şeyden üstün tutulmuş; bir

resim tablosu ya da heykel bütünlüğü gösteren şiirler yazılmaya çalışılmıştır.

Dizelerin dış yapısına, şiirde ahenk ve müzikaliteye özen

gösteren parnasyen sanatçılar; ölçü ve uyağa çok önem

verirler.

Sanatçılar, Eski Yunan mitolojisine büyük hayranlık duyarlar, ele alınan bazı konular klasisizmle benzerlikler taşır.

Bilgi

Natüralizm (Doğalcılık): 19. yüzyılın sonlarında Fransa’da

ortaya çıkmıştır; realizmin daha ileri düzeye ulaşmış biçimidir. Kurucusu Emile Zola kabul edilir.

Natüralizm, Hippolyte Taine’in “determinizm“ anlayışının yazınsal alana yansımasıdır.

Natüralizme, realizmin bir ileri aşaması olarak görülür.

Sanatçılar; kendilerini bilim adamı, toplumu laboratuar, insanı da deneme, inceleme aracı olarak ele almışlardır.

Natüralistler, insanın fizyolojik özellikleri üzerinde durur, insanı soyaçekim ve genetik özellikleriyle ele alırlar.

Natüralist eserlerde şive taklidine sıkça başvurulur.

Bu akımın sanatçılarında genel olarak bir kötümserlik havası

hakimdir.

Uyarı: Realistlerdeki biçim güzelliği, üslup kaygısı natüralistlerde yoktur. Natüralistler, halkın kolayca anlayabileceği

yalın ve anlaşılır bir dil kullanırlar.

Bilgi

Realizm (Gerçekçilik): 19. yüzyılın ikinci yarısında romantizmin aşırı duygusallığına tepki olarak ortaya çıkmıştır.

Realizmin ortaya çıkmasında Auguste Comte’un pozitivizm

felsefesi etkili olmuştur.

Sanat için sanat anlayışı benimsenmiştir.

Realizmde, duygu ve hayaller yerini, toplum ve insan gerçeklerine ve yaşamı olduğu gibi anlatma çabasına bırakır.

Realist sanatçılar, olaylar ve kişiler karşısında tarafsız davranır; bunun için sanatçı gözlem, araştırma ve belgelere

önem verir.

Realist yazarlar, eserde kişiliğini gizler; romanı sokak boyunca gezdirilen bir ayna gibi görür.

Realist eserlerde, roman kişileri oluşturulurken ve onların

psikolojik özellikleri anlatılırken kişiliklerinin bir parçası olduğuna inanılan çevrenin tüm ayrıntısı ile tanıtılmasına önem

verilir.

Doğa, çevre ve eşya betimlemeleri, realist yazarlarda en

önemli anlatım biçimlerinden biridir.

Realizmde biçim güzelliğine önem verilir, sağlam bir üslup

arayışı vardır ancak dilde ve anlatımda süsten, özentiden

kaçınılır.

Uyarı: Realizm, özellikle roman ve hikâye türünde etkili

olmuş bir sanat akımıdır.

Bilgi

Realizm akımı temsilcileri: Stendhal, Honore de Balzac,

G. Flaubert, E. Hemingway, J. Steinbeck, Charles Dickens,-

Lev Tolstoy, Dostoyevski, A. Çehov, Gogol, M. Gorki

Uyarı: Türk edebiyatında; Recaizade Mahmut Ekrem, Sami

paşazade Sezai, Nabizade Nazım, Halit Ziya Uşaklıgil,

Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Memduh Şevket Esendal,

Reşat Nuri Güntekin, Refik Halit Karay, Ömer Seyfettin realizm etkisinde eser veren sanatçılardır.

Bilgi

Natüralizmin Temsilcileri: Emile Zola, Alphonse Daudet,

Guy de Maupassant, Goncourt Kardeşler.

Uyarı: Türk edebiyatında, Nabizade Nazım, Hüseyin Rahmi

Gürpınar natüralizm etkisi ile eser veren sanatçılar.

Bilgi

Parnasizmin temsilcileri: Gautier, Lisle, Prudhomme, J.

Maria de Heredia.

Uyarı: Türk edebiyatında Tevfik Fikret ve Yahya Kemal Beyatlı parnasizm akımı etkisinde eserler vermiştir.

Bilgi

P:116

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Edebî Akımlar ve Batı Edebiyatı Sanatçıları

4. ---- akımının ortaya çıkışında monarşinin önemli bir payı

vardır. Sosyal ve siyasi hayat, merkezi otoritenin elindedir.

---- ise XIX. yüzyılın ikinci yarısı ve sonrası Avrupa’nın tam

bir bilim yüzyılı haline dönüştüğü dilimde ortaya çıkar. Objektiflik, gözlem gibi kavramlar etkisindedir. Pozitivist felsefenin etkisinde ortaya çıkmıştır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Romantizm - Sembolizm

B) Klasisizm - Realizm

C) Klasisizm - Sürrealizm

D) Hümanizm - Klasisizm

E) Romantizm - Klasisizm

5. Aşağıdakilerden hangisi “natüralizm” akımının özelliklerinden biri değildir?

A) Romantizmin daha ileri bir adımı olduğundan duygular

çok daha coşkundur.

B) Gözlemi yeterli bulamayıp deneye yönelmiştir.

C) İnsan ve toplum gerçeği bütün çirkinliğiyle ortaya konmuştur.

D) Toplumun her tabakasından insanlar ele alınmıştır.

E) Her durum ve olayda nesnel tutum takınılmaya özen

gösterilmiştir.

6. Çocuklarla ve herhangi bir eğitim almamış insanlarla ilgilenmediler, insanda en değerli yön olarak aklı gördüler. Onlara

göre duygularımız gelip geçici ve aldatıcıdır. Seçkin ve yetişmiş insanı model alan bu akım temsilcileri, insanın dış

görünüşünden çok karakteriyle ilgilendiler.

Bu parçada sözü edilen akım aşağıdakilerden hangisidir?

A) Sembolizm B) Klasisizm C) Natüralizm

D) Realizm E) Romantizm

1. ----, ----, ---- akımları gerçekçilik düşüncesinin ürünüdür. Bu

akımların sanatçıları; gözlem, inceleme, araştırma gibi yöntemlere önem verirler.

Yukarıda boş bırakılan yerlere aşağıdaki edebi akımlardan hangileri getirilmelidir?

A) Klasisizm - realizm - natüralizm

B) Romantizm - parnasizm - sembolizm

C) Realizm - parnasizm - ekspresyonizm

D) Parnasizm - realizm - natüralizm

E) Natüralizm - realizm - sembolizm

2. Roman dediğin, bir uzun yol üzerinde dolaştırılan bir aynadır. Bir bakarsın göklerin maviliğini, bir bakarsın yolun

irili ufaklı çukurlarında birikmiş çamuru görürsün. Bu ayna

seçici davranmaz, ne yansıyorsa onu gösterir. Hayatta ne

varsa romana, öyküye onu aktarır.

Düşüncelerini bu biçimde aktaran bir yazar, hangi

edebi akımın savunucusu olabilir?

A) Klasisizm B) Romantizm C) Realizm

D) Parnasizm E) Fütürizm

3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde belirtilen özellik ayraç

içinde verilen edebiyat akımıyla ilgili değildir?

A) İnsanları ayrım yapmadan sevmek, onların iyiliğini düşünmek temeli üzerine kuruludur. (hümanizm)

B) Yalnızca gözlem yeterli değildir; belgeler, deney sonuçları, bilimsellik asıl olmalıdır. (natüralizm)

C) Zıtlıkların, düzensizliğin hakim olduğu; Hristiyanlığın,

ulusal tarihin öne çıktığı bir akımdır. (romantizm)

D) Gerçek yalnızca dış dünyayla sınırlı değildir, insan psikolojisi de önemlidir. (realizm)

E) Akıl ve sağduyunun yeterli olmadığı yerlerde duygu yoğunluğunun öne çıkarılması gerekir. (klasisizm)

P:117

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Edebî Akımlar ve Batı Edebiyatı Sanatçıları

11. Onun romanlarında kişiler, düz karakterler olarak anlatılmışlardır. Kendi içlerinde önemli değişim yaşamazlar.

Psikolojik dünyalarının fazla yansıma alanı bulmadığı romanda, başta olumluluk yüklenen roman kişisi olay örgüsünün sonuna kadar olumlu yanlarıyla dikkatlere sunulur.

Olumsuzluk yüklenenlerse olumsuz davranışlarıyla romanın kurmaca dünyasındaki yerini alır. Yazar, olaylar dizisini

anlatmaktan karakter sentezleyici bir anlatıma gidemez.

Bu parçada sözü edilen sanatçı eserlerini yazarken

aşağıdaki akımlardan hangisinin etkisinde kalmıştır?

A) Klasisizm B) Romantizm C) Sürrealizm

D) Fütürizm E) Egzistansiyalizm

12. Natüralizm akımı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Akım sanatçıları, gözlemle yetinmeyip deneysel gerçeklik ilkesini de benimsemişlerdir.

B) Edebî eserlerde toplumsal fayda amaçlanmıştır.

C) Eserlerde açık, anlaşılır bir dil ve üslup benimsenir.

D) İnsan kişiliğini anlatmak için soya çekim yasalarından

yararlanılır.

E) Daha çok insan psikolojisi üzerinde durulmuş mekân ve

çevre tasvirlerine önem verilmemiştir.

13. Aşağıdakilerden hangisi parnasizm akımının özelliklerinden biri değildir?

A) 1860 yılında Fransa’da ortaya çıkmış bir sanat akımıdır.

B) Sanatçılar, eserlerinde ait oldukları ulusların geçmişteki

başarılı ve üstün oldukları dönemleri işlemiştir.

C) Metafiziğe önem vermesiyle, ilerleyen dönemlerde ortaya çıkan dadaizm ve fütürizmi de etkilemiştir.

D) Akım sanatçıları, biçimin anlamdan önce geldiği fikrini

savunur.

E) Realizmin şiire uygulanması olan bu akımda “Sanat,

sanat içindir.” görüşü benimsenmiştir.

7. Neden bu kadar hayalci ve kuralsız romanlar yazdığımı neredeyse katıldığım bütün sosyal aktivitelerde cevapladım.

Yine diyorum ki aklın bir işe yaramadığını topluma benimsetene kadar böyle yazmaya devam edeceğim. Eğer bir

gün duygular, insanın içindeki iyi-kötü, güzel çirkin çatışması sona erip de bu dünya adalet içinde yönetilirse işte o

zaman kalemimi kıracağım.

Bu parçada sanat anlayışını belirten yazarın aşağıdaki

akımlardan hangisini benimsediği söylenebilir?

A) Natüralizm B) Romantizm C) Klasisizm

D) Sürrealizm E) Sembolizm

8. Romantizmle ilgili olarak aşağıdaki cümlelerin hangisinde verilen bilgi yanlıştır?

A) Büyük ölçüde Fransız İhtilali’nin sanat ve edebiyata

yansımış halidir.

B) İnsanı; duygu, duyu ve sezgisiyle ele almaya çalışır.

C) Toplumun içinde bulunduğu problemleri işler ve gördükleri olumsuzlukları eleştirirler.

D) İster iç dünyalarına bakışta ister tabiata ve dünyaya bakışta olsun melankolik ve kötümserdirler.

E) Sanatı; dini, ahlaki, sosyal değerlerden olabildiğince

arındırmışlardır.

9. (I) Şiire bilinçaltını getiren bir akımdır. (II) Realizmin şiire

uyarlanmış biçimidir. (III) Bu tür şiir anlayışında duygunun

yerini düşünceler almıştır. (IV) Nesnel gözlem ve tasvirler

geniş yer tutmuştur. (V) Dış güzellik ve biçimsel mükemmellik esas alınanlar arasındadır.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde

“parnasizmle” ilgili yanlışlık yapılmıştır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V

10. 17. yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıkan akımda, din dışı

konular da ele alınmıştır. Birçok eserde yardımlaşma ve

hoşgörü gibi toplumsal faziletler yüceltilmiştir. Bu akım “üç

birlik kuralı”nın yaygınlaşmasında büyük rol oynamıştır.

Buna göre her tiyatro metninde ve romanda, yer, olay ve

zaman unsurlarının bulunması zorunludur.

Bu parçada özellikleri verilen edebî akım aşağıdakilerden hangisidir?

A) Sembolizm  B) Natüralizm  C) Romantizm

D) Klasisizm E) Realizm

P:118

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Edebî Akımlar ve Batı Edebiyatı Sanatçıları

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. (I) Klasik eserlerde konular insan tabiatına uygundur. (II)

Ancak klasik sanatçılar, hayatta nadir görülen, acayip, gülünç ve kaba sayılan vaka’ları konu edinmediler. (III) Sanatçılar ideal insanı aradılar, klasiklere göre ideal insan; her

yerde, her çağda aranılan ve yaşayabilen insandı; böylelikle âdeta hümanizmi devam ettirdiler. (IV) Diğer akımlara

nazaran klasisizmde roman türü ihmal edilmiştir; klasisizm

kendini daha çok şiir ve tiyatro türünde gösterir. (V) Klasik tiyatroda dekor ve kostüme çok önem verilmiş; tarihî ve

mahallî renkler kullanılmış, üç birlik kuralına bağlı kalınmıştır.

Bu parçada numaralanmış olarak verilen cümlelerin

hangisinde bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

5. Sanatçıya göre romanın önemli unsurlarından biri olan karakterler, ayrıntılı bir biçimde tasvir edilmeli ve bu yapılırken fizyoloji-psikoloji uyumuna da dikkat edilmelidir. Kadın

karakterlerin daha ayrıntılı ve daha canlı çizildiği romanlarında bu uyum kendini gösterir. Nedensellik ilkesini takip

eden yazar, karakterlerini “kıyafet-beden-psikoloji” uyumu

içinde objektif metotlarla başarılı bir şekilde okuyucularına

sunmuştur.

Bu parçada sözü edilen sanatçının bağlı olduğu, edebî

akım aşağıdakilerden hangisidir?

A) Klasisizm    B) Egzistansiyalizm

C) Empresyonizm    D) Romantizm

E) Natüralizm

6. I. Kahramanlar seçkin kişilerdir, sıradan insanlara

eserlerde yer verilmez.

II. Eserlerin dili açık, yalın ve soyludur, dil ve üslubun

kusursuz olması amaçlanır.

III. Konular işlenirken iyi-kötü; doğru-yanlış gibi

karşıtlıklardan yararlanılır.

IV. Sanat için sanat görüşü benimsenmiştir.

V. Önemli olan konu değil, konunun işleniş biçimidir.

Numaralanmış olarak verilen bilgilerden hangisi klasisizm akımına ait özelliklerden biri olamaz?

A) Yalnız I B) Yalnız III C) I - V

D) II - IV E) III - V

1. Onun şiirinde öne çıkan özelliklerden biri; sanat, edebiyat,

üslup ve dilde kurallara karşı ilgisiz tavrıdır. Bu kuralsızlığın şiirine yansıması çeşitli şekillerde olur. Söz gelimi hem

Doğu hem de Batı şiirine ait nazım şekillerini kullanmakla

birlikte sanatçının kendi bulduğu nazım şekilleri de vardır.

En çok kullandığı edebî sanatlar ise tezat ve tarizdir. Nazım

şekli ve uyak haricinde içerik, imaj ve temalarda da önemli

değişiklikler yapmıştır. Sosyal, dinî ve millî konuları manzumelerinde işleyen şairin şiirlerinde felsefi bir yönelim de

vardır. Bununla birlikte en çok işlediği temler aşk ve tabiattır.

Bu parçada şiir anlayışı hakkında bilgiler verilen sanatçı, şiirlerinde aşağıdaki edebî akımlardan hangisine

bağlı kalmıştır?

A) Klasisizm

B) Parnasizm

C) Romantizm

D) Sembolizm

E) Sürrealizm

2. Realizm, özellikleri açısından incelendiğinde kendinden

sonra gelecek birçok akımın öncülüğünü üstlenmiştir. Realizmin, romanda ve hikâyedeki üst basamağı ---- iken şiirdeki karşılığı ---- olarak adlandırılmıştır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir?

A) egzistansiyalizm – romantizm

B) sürrealizm – sembolizm

C) romantizm – klasisizm

D) natüralizm – parnasizm

E) klasisizm – ekspresyonizm

3. j.j.Rousseau 18.yüzyılda, çağdaşı olan Fransız yazarlarının aksine berrak, derli toplu ve akıcı bir üsluba sahiptir.

Yazılarında içtenlik, inanç ve coşkunluk vardır. Bu nedenle

onun, başta Fransa olmak üzere bütün Avrupa hatta dünya

tarihi üzerinde büyük etkisi olmuştur. “Eserleri Fransız devrimini hazırlamış, insanların eşit yaratıldığı görüşü bütün

dünyada özgürlüğe doğru atılımlara güç kazandırmıştır.

Buna göre J. J. Rousseau’nun hangi akımın öncülüğünü yaptığı ileri sürülebilir?

A) Natüralizm B) Realizm C) Romantizm

D) Klasisizm E) Empresyonizm

P:119

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Edebî Akımlar ve Batı Edebiyatı Sanatçıları

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

10. Realist sanatçılarla ilgili olarak,

I. Eserlerinde kişiliklerini gizlemezler.

II. Açık, kusursuz ve yapmacıksız bir üsluba sahiptirler.

III. Sanat için sanat görüşünü savunurlar.

IV. Eserlerde olaylar hiçbir seçim yapılmadan bayağı, basit

ya da güzel halleriyle kaleme alınır.

yargılarından hangileri yanlıştır?

A) Yalnız I B) Yalnız III C) I - II

D) II - III E) III - IV

11. Sanatçı, roman yazmadan önce gerçek belgelere çok dikkat eder. Onun romanı, objektif bir gözlem romanıdır. Romancı olarak insanları gözler, notlar alır, rastladığı karakterler hakkında fişler düzenler, belgeye dayanır. Ona göre

bir roman kahramanı, her şeyden önce kutusundan çıkmış

bu fişlerden biridir.

Bu parçada sözü edilen sanatçı, eserlerinde aşağıdaki

akımlardan hangisine bağlı kalmıştır?

A) Romantizm B) Klasisizm C) Realizm

D) Natüralizm E) Egzistansiyalizm

12. Yazarın birbirinin devamı olan üç romanına bakıldığında tablo şudur: Çakırgillerden Halil Ağa yörenin âyânıyla

yaptığı kirli işlerle zenginleşmiş bir leblebi tüccarıdır. Oğlu

Ömer ise II. Meşrutiyet Dönemi’nin karışıklığından faydalanarak gücünü arttırmıştır. Onun oğlu Kenan ise dedesinin

ve babasının düzenbazlıkla kazandığı serveti kumarda ve

içki âlemlerinde harcayan fakat savaş yıllarında tekrar aileyi eski gücüne kavuşturan kişidir. Yazar, ekonomik ve siyasi yapıyla özdeşleştirdiği ve bu ortamın bir sonucu olarak

gördüğü bu ailenin serencamını bize verirken tam bir ----

gibi davranarak üç nesli temsil eden aile fertlerini genetik

bir miras şeklinde cinsel arzularına teslim olmuş, çıkarcı

tipler olarak çizer.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) romantik B) varoluşçu C) fütürist

D) natüralist E) sürrealist

7. Namık Kemal’in sanat ve sanatçı algısında ---- akımının ve

Victor Hugo’nun etki veya katkısının önemli bir yeri vardır.

---- akımının kuralcılığı ve seçkinciliğine karşı bir devrim

gerçekleştiren Victor Hugo’nun, edebiyatı geniş bir perspektife yaymasının yanında, bir tezin savunulması biçiminde de algılaması, Namık Kemal’i bu akıma yönlendiren temel unsurlardan biri olmuştur.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) romantizm – realizm

B) romantizm – klasisiszm

C) klasisizm –realizm

D) natüralizm – realizm

E) realizm - natüralizm

8. Onun hikâyelerinin gözden kaçırılmaması gereken yanlarından biri de yerli hayatı ayrıntılarıyla konu edinmesidir.

Yerel hayattan yana tavrını koyan yazar, onun olumsuz

yanlarını teşhir etmekten kaçınmaz. Ancak bu teşhir, aynı

zamanda teşhistir. Hastalığı teşhir ve teşhis eden anlatıcı, sosyal bünyedeki arızayı göstererek sağaltıcı çözümler

aramaya koyulur. Sağaltıcı çözümlerin başında ise eğitim

ve çalışma düşüncesi gelir. Fakat çalışma fikri; ekonomik

düzen ve onun işleyişinin sosyal bünye ve siyasi düzenle

olan bağına kadar inen derin bir analizi içermez.

Bu parçada sözü edilen sanatçının bağlı olduğu edebî

akım aşağıdakilerden hangisidir?

A) Romantizm B) Realizm C) Sürreallizm

D) Sembolizm E) Klasisizm

9. Tevfik Fikret, şiirini kurarken kompozisyonda büyük bir

titizlik gösterir. Çünkü o, ---- akımının etkisi altındadır ve

elbette amacı, “tablo gibi şiir” yazmaktır. Tevfik Fikret, özellikle Süha ve Pervin şiirinde kalemini âdeta fırça gibi kullanmış ve daha şiirin başında Süha ve Pervin’in buluştukları

mekân ayrıntılı olarak kelimelerle resmedilmiştir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) romantizm B) parnasizm B) realizm

D) natüralizm E) klasisizm

P:120

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Edebî Akımlar ve Batı Edebiyatı Sanatçıları

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

4. I. XV. ve XVI. yüzyıllarda Avrupa’da gerçekleştirilen yeni

bir açılım sonucunda ortaya çıkmıştır.

II. Yöntem ve felsefesini Doğu toplumlarından ve İslam

kaynaklarından almıştır.

III. İnsanı ve ona ait değerleri, her türlü değerin üstünde

görmüş, insanı geliştirme ve yüceltmeyi amaçlamıştır.

IV. İtalya’da başlayan akım, Almanya’da, Belçika’da,

Hollanda’da, Fransa ve İspanya gibi ülkelerde yayılarak

tüm Avrupa’yı kaplamıştır.

V. Shakespeare ve Montaigne akımın yaygınlaşıp

toplumda benimsenmesinde etkili olan önemli

sanatçılardır.

Numaralanmış cümlelerin hangisinde, hümanizm akımı ile ilgili verilen bilgi yanlıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

5. Sanatçı, “Komedinin kullanımı insanların kusurlarını düzeltmek içindir.” görüşüne bağlı kalmıştır. Komediyi insanların,

döneminin toplumunun kusurlarını gösterme aracı olarak

kullanır. Kadınlar Mektebi, Dom Juan, Hastalık Hastası

akla gelen ilk eserlerindendir.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Moliere

B) Rabelais

C) Monteigne

D) Shakespeare

E) Racine

6. Divan şiirinde nazım şekilleri, sınırları belirlenmiş, değişmez çizgilerle çizilmiş birer çerçevedir. Şairler sınırları önceden çizilmiş bu çerçevenin içerisine, sınırları aşmadan

şiirlerini yerleştirmek durumundaydılar. Eski edebiyatımız

içerikte olduğu gibi nazım şekilleri bakımından da sınırlıydı.

Bu sınırlı şekiller yüzyıllar boyu şairlerimizin duygu ve düşünce dünyasını ifade etmesinde aracı olmuştur.

Bu açıklamalara bakarak divan şiirinin aşağıdaki edebiyat akımlarından hangisi ile benzerlik gösterdiği söylenebilir?

A) Romantizm B) Realizm C) Natüralizm

D) Klasisizm E) Sürrealizm

1. Sanatkârın masasında oturup, hayaller kurarak toplum,

insan, tabiat gerçeğini yakalaması mümkün değildir. Sanatkârın temel ilkesi, “hayale kapılmamak, hakikatten ayrılmamak”tır. Eserlerini inandıkları biçimde kaleme alabilmek

için lüzumlu olan malzeme, bilgi ve belge toplarlar. Nitekim

Tolstoy, Harp ve Sulh romanını yazabilmek için elinde haritalarla, tam iki gün at sırtında savaş alanında dolaşır.

Bu parçada sözü edilen edebi akım aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Romantizm B) Realizm C) Natüralizm

D) Sembolizm E) Sürrealizm

2. (I) Klasik trajedi özellikle Pierre Corneille ve Jean Racine tarafından temsil edilir. (II) Trajedi yazarları insanların

kusurlarını, özellikle de tutku ve davranış biçimlerini, tutkuların neden olabileceği zararları göstererek düzeltmeye

çalışır. (III) Trajedilerde tutkulu insanlar genellikle çıldırırlar

ya başkalarını öldürürler ya da intihar ederler. (IV) Bütün bu

olaylar kurallar gereği ve seyirciyi daha derinden etkileyebilmek amacıyla sahnede gerçekleştirilir. (V) Oyun yazarları; bu türden kurgularla, insanlar arasında var olabilecek

tutkulu insanların acınacak ve korkunç hallerini göstererek

“tutkulardan arındırma” (katarsis) denilen yöntemi uygularlar.

Bu parçada numaralanmış olarak verilen cümlelerin

hangisinde bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

3. Orta Çağ edebiyatının en önemli ürünü, belki de İtalyan

Dante’nin yazdığı ---- adlı eserdir. Şiir formunda yazılmış,

son derece tanınmış olan bu eserinde Dante, döneminin

önemli konularına değinir. Ruhun seyahati kinayesiyle soylulara özgü aşk, Tanrı aşkıyla ilişkilendirilir; eleştiri ve siyasi

polemik de içeren eser, Orta Çağ’ın genel görünümünü ortaya koyar.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Le Cid   B) Kurtarılmış Kudüs  

C) İlahi Komedya   D) İlyada ve Odessia

E) Denemeler

P:121

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Edebî Akımlar ve Batı Edebiyatı Sanatçıları

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

7. Üç perdelik oyunda dil, genel anlamda dönemin diline göre

sade olmakla birlikte karakterler arasındaki diyalogların

uzunluğu göze çarpar. Özellikle Şefika ve Ata’nın aşklarını

birbirlerine itiraf ettikleri giriş sahnesinde coşkulu üslubun

yoğunluğu dikkati çeker. Eserin sonunda birbirine kavuşamayan karakterlerden Şefika’nın verem olması, Ata’nın ise

intiharı ---- edebiyatın karakteristik özelliklerinin birer yansıması olarak düşünülebilir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) klasik B) romantik C) realist

D) sürrealist E) varoluşçu

8. Bir bilim adamı nasıl ki laboratuvarında tabiat olaylarını bilimsel bir metotla inceliyor ve birtakım sonuçlara ulaşıyorsa

insanın duygu, düşünce dünyasını ve bunların farklı şekillerdeki yansımalarını açıklamak maksadıyla da aynı bilimsel metotlar kullanılabilir. Çünkü insan; çevre, soyaçekim

ve biyolojik kalıtımdan gelen birtakım etkilerin bütünüdür.

Bu etkiler sadece detaylı bir gözlem ile değil, aynı zamanda

deneysel bir bilim yöntemi ile ortaya çıkarılmalıdır.

Bu parçada romanla ilgili olarak belirtilen düşünceler

aşağıdaki yazarlardan hangisine ait olabilir?

A) Namık Kemal

B) Hüseyin Rahmi Gürpınar

C) Recaizade Mahmut Ekrem

D) Ahmet Mithat Efendi

E) Sami Paşazade Sezai

9. Bu akımın toplumsal altyapısı, krallık rejimidir. XVII. yüzyılda Avrupa’da kral, en üstün ve kusursuz kişidir. Bu dönemde, saray ve çevresindeki görkemli yaşam, törelere ve kurallara bağlanmıştır. Bu gelişmeler sanat ve edebiyata da

yansımış, kral ve çevresinin ideal yaşantısı sanatçıya esin

kaynağı olmuş, dil ve edebiyatın kuralları belirlenmiştir. Bu

çağın insanı, soyluların üstünlüğünü özümsemiş “seçkin

insan”dır. Seçkin insanın sanat zevki, akımın en belirleyici

ölçüsü olmuştur. Akımın düşünsel temelini ise Descartes’in

“akılcılık (rasyonalizm)” felsefesi oluşturur.

Bu parçada özellikleri verilen edebî akım aşağıdakilerden hangisidir?

A) Realizm  B) Romantizm  C) Klasisizm 

D) Natüralizm E) Sürrealizm

10. ---- akımı sanatçıları, ---- akımı sanatçılarının değer verdiği

tiyatroyu ihmal etmişler; özellikle trajedi ve komediyi kuralcılığından dolayı bir kenara itip sanatçıyı serbest bırakan

dramı tercih etmişlerdir. Bu akımda, özellikle lirik şiir büyük

rağbet görmüştür. Roman ise en önemli edebî türlerden olmuştur.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Klasisizm – natüralizm

B) Realizm – romantizm

C) Realizm – sembolizm

D) Romantizm – klasisizm

E) Natüralizm – sembolizm

11. Victor Hugo’nun karşısına Emile Zola’yı çıkaran Tanzimat

sanatçılarımızdan olan Beşir Fuat, kaleme aldığı eleştirileri

ile “gözyaşı ve verem edebiyatı merkezli” gelişen ---- akımının ve süslü üslubunun yerine günlük hayatın meselelerini anlatan sade bir üsluba yönelişi sağlar. Beşir Fuat,

özellikle de Almancadan çevirdiği edebiyat tarihçisi Orhan

Okay’ın “santimantalizmi yıkmak ve fizyolojinin gerçeğini

göstermek için” attığı ilk adım olarak değerlendirdiği “Kalp”

makalesi ile kendi döneminde ---- akımına ilk yönelen sanatçılardan biri olduğunu göstermiş olur.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) sembolizm – romantizm

B) realizm – romantizm

C) realizm – sembolizm

D) natüralizm – sembolizm

E) romantizm – natüralizm

12. 19. yüzyılda deneye dayanan bu ilimlerin gelişmesi özellikle de Auguste Comte’un pozitivizm felsefesi ---- akımının

doğmasına sebep oldu. Olaylar arasındaki bağlantıların

gözlem ve deneyler sonucu ortaya çıkacak değişmez kanunlarla açıklanabileceğini ileri süren pozitivizm felsefesi,

1850’den sonra sosyal ilimler ve edebiyat sahasında kendini gösterdi.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) realizm B) romantizm C) sürrealizm

D) fütürizm E) kübizm

P:122

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

EDEBÎ AKIMLAR VE

BATI EDEBIYATI SANATÇILARI-2 16

Fütürizm (Gelecekçilik): 20. yüzyılın başlarında İtalya’da

ortaya çıkmıştır. Akımın kurucusu, İtalyan sanatçı Marinetti’dir.

Hızın, süratin güzelliği vurgulanarak uçaklara, arabalara,

trenlere, makinelere övgüler yağdırılmıştır.

Ölçü ve uyak terk edilmiş, serbest ölçüyle yazılan şiirler ön

plana çıkarılmıştır.

Fütürizmin temsilcileri; Dünya edebiyatında Marinetti,Mayakovski; Türk edebiyatında Nazım Hikmet Ran’dır.

Bilgi Empresyonizm (İzlenimcilik): 19. yüzyılın sonlarında

Fransa’da resim alanında görülmüş, daha sonra edebiyat ve

müzikte de etkili olmuş bir akımdır.

Dış dünya ile ilgili gözlemler, sanatçının üzerinde bıraktığı

izlenimler şeklinde edebî esere yansıtılır.

Sanatçılar genellikle hayale ve soyut betimlemelere yer verirler.

Uyarı: Daha çok “resim akımı” olarak etkili olan empresyonizm, Ahmet Haşim, Cenap Şahabettin’in şiir anlayışında

etkili olmuştur.

Bilgi

Sürrealizm: 20. yüzyılın başlarında Andre Breton tarafından

Freud’un görüşlerine (psikanaliz yöntemi) dayanılarak geliştirilen bir sanat akımıdır.

Sürrealistler; insanın gerçek duygularının bilinçaltında yattığına, gerçek şiirin bilinçaltının dizelere dökülmesi ile (otomatik şiir) yazılabileceğine inanır.

İçinden geldiği gibi yazmak bu akımın en belirgin özelliğidir.

Sürrealizmin temsilcileri: Dünya edebiyatında Andre Breton, Paul Eluard, Louis Aragon; Türk edebiyatında, Garip

akımı ve İkinci Yeni şairleri sürrealizm akımı etkisinde eserler vermiştir.

Bilgi

Sembolizm (Simgecilik): 19. yüzyılın sonlarında Fransa’da

parnasizme tepki olarak ortaya çıkmıştır.

Dış dünya, semboller aracılığı ile anlatılır; asıl amaç, dış

gerçekliğin insan üzerindeki etkilerini anlatmaktır.

Sembolizmde ölçü, uyak ve redif gibi ahenk ögelerine önem

verilir, bu da sembolizm ve parnasizm akımlarını birbirine

yaklaştırır.

Sembolizmde sanatçılar, şiirin sözden çok musikiye yakın

olması gerektiği savunulur.

Şiirin düşünceden çok duygulara seslenmesi ve şiirde anlamın kapalı, yoruma açık olması gerektiği savunulur.

Alaca karanlık ortamlar, gün batımı gibi eşyanın belirli belirsiz algılanabildiği zaman dilimleri öne çıkarılır.

Uyarı: Sembolistler daha çok serbest nazım türleriyle şiir

yazmışlardır.

Sembolizmin Temsilcileri: Baudelaire, Rimbaud, Mallarme,

Paul Valery, Verlaine, Edgar Allen Poe’dur.

Uyarı: Türk edebiyatında, Cenap Şahabettin ve Ahmet

Haşim sembolizm etkisinde eser vermiştir.

Bilgi

Dadaizm (Kuralsızlık): 20. yüzyılın ilk çeyreğinde Tristan

Tzara öncülüğünde bir grup şair tarafından kurulmuştur. Bu

genç şairler, Fransızcada “oyuncak tahta at” anlamına gelen

“Dada” sözcüğünü akımlarına isim olarak seçtiler.

Birinci Dünya Savaşı’nın sonrası, bunalımlı bir dönemde ortaya çıkan Dadaistler, aklın hiçbir değerinin olmadığını savunur.

Dadaistler; edebiyata, estetiğe ve geleneğe toptan karşı çıktılar; edebiyatsız bir edebiyatı savundular.

Uyarı: I. Garip akımı sanatçıları; edebî sanatlara, ölçü, uyak

gibi kurallara karşı çıkması ile Dadaizm akımı ile yakınlık

gösterir.

Bilgi

P:123

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Edebî Akımlar ve Batı Edebiyatı Sanatçıları

Postmodernizm: 1960 sonrası Amerika’da ortaya çıkmış

bir akımdır. Düşünce olarak mimaride, plastik sanatlarda ve

yazın alanında etkili olmuştur.

Posmodern eserlerde, tür ayrımı ortadan kalkmış; okurun

yorumlamaları ile eserin yeniden yazılması amaçlanmıştır.

Dil oyunlarına geniş yer verilmiş ve zaman-yer bütünlüğünden uzaklaşılmıştır.

Olay, merak ögesi gibi geleneksel anlatım ögeleri bütünüyle

göz ardı edilmiştir.

metinler arasılık, üst kurmaca, yazarı anlatının parçası

yapma gibi anlatım tekniklerine başvurulmuştur.

Uyarı: Roland Gerard Borthes, James Joyce dünya edebiyatında; Oğuz Atay, Orhan Pamuk, Bilge Karasu gibi yazarlar da Türk edebiyatında postmodernizm etkisinde kalmıştır..

Bilgi

Bu akımın “gerçek” anlayışı bizi nesneleri olduğu gibi değil

olması gerektiği gibi, nesnenin kendisini değil manalarını

vermeye çalışan bir gerçekçilikle yüz yüze getirir. Bu da

doğal olarak soyutlama ve simgelemenin kapısını aralar.

Zira dışarıdan görünen gerçek, özgün olamaz. Gerçek bizim

tarafımızdan yaratılmalıdır. Nesnenin anlamı onun görüntüsünün arkasında saklıdır. Bir olaya inanarak, onu düşleyerek

veya belgeleyerek doyuma eremeyiz. Gerçeği sanatkârın iç

dünyasında bulan ve bu sebeple iç gözlem üzerinde yoğunlaşan bu sanat akımı, doğal olarak bütünüyle ferdiyetçidir.

Bu noktada insanı içinde yaşadığı toplumdan hatta kendinden bile soyutlar. Geriye sadece iç ben/ruh kalır.

Bu parçada söz edilen edebî akım aşağıdakilerin hangisidir? (2021 AYT)

A) Ekspresyonizm B) Realizm C) Natüralizm

D) Klasisizm E) Egzistansiyalizm

Cevap A

Örnek

Kübizm: 20. yüzyılın başında empresyonizme tepki olarak

ortaya çıkmış ve daha çok, resimde kendini göstermiştir.

Picasso’nun varlıkları geometrik biçimler içinde resmetme

anlayışı akıma öncülük etmiştir.

Varlığın, dış görünüşüyle birlikte iç dünyasının da betimlenmesi amaçlanmıştır.

Letrizm (Harfçilik): İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra görülen

ve öncülüğünü Romen asıllı Isidore Isou’nun yaptığı bir şiir

akımıdır.

Uyarı: Leitrizmin en belirgin özelliği, şiirsel söyleyişin harf

ve sese indirgenmesidir. II. Yeni şairleri içinde yer alan İlhan

Berk ve saf şiir anlayışına bağlı kalan Asaf halet Çelebi leitrizmden etkilenen sanatçılardır.

Bilgi

Ekspresyonizm (Dışavurumculuk): Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra, empresyonizme tepki olarak doğmuş, öncelikle Alman sinemasında uygulanmıştır.

Ekspresyonizm, insanın iç dünyasını ve bütün duygularını

en gizli ve çıplak yönleriyle, olduğu gibi anlatmayı amaçlar.

Gerçekler her insana göre değişik olduğu için bu akımda

önemli olan, sanatçının kişiliğini ve gerçekleri kendine göre

dile getirmesidir.

Yapıtlarda, fantastik ve korkunç olaylar anlatılmıştır.

Ekspresyonizm akımı temsilcileri: Franz Kafka, James

Joyce’dur.

Bilgi

Egzistansiyalizm (Varoluşçuluk): Felsefe ve edebiyat alanında kurucusu Jean Paul Sartre’dır.

İnsanın gerçek amacının, özgürlüğünü elde ederek kendi

varoluşunu sağlamak olduğuna inanırlar.

Yapıtlarda karakter yoktur, çeşitli durumlarla karşı karşıya

kalmış insanlar vardır

Egzistansiyalizmin temsilcileri; Jean Paul Sartre, Albert

Camus, Andre Gide’dir.

Bilgi

P:124

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Edebî Akımlar ve Batı Edebiyatı Sanatçıları

4. Fransa’da resim alanında görülmüş, daha sonra edebiyat

ve müzikte de etkili olmuş bir akımdır. Bu akımda sanatçılar, çevresindeki varlıkları değil, bunların kendilerinde

bıraktığı izlenimleri aktarır. Dilimizdeki karşılığı olarak izlenimcilik sözcüğü kullanılmaktadır.

Bu parçada sözü edilen sanat akımı aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Natüralizm B) Egzistansiyalizm C) Sembolizm

D) Kübizm E) Empresyonizm

5. - Kuralsızlığı kural kabul eder.

- Öncüsü Tristan Tzara’dır.

- Edebiyatta bütün kuralları yıkmak, yerleşmiş her edebi

anlayışı hiçe saymak temel özelliktir.

- Sanat anarşisti olarak adlandırılırlar.

Yukarıda özellikleri verilen edebi akım aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Dadaizm B) Egzistansiyalizm C) Sembolizm

D) Sürrealizm E) Parnasizm

6. İnsan, bütün bir dünyadır; her yerde vardır, her yerde hareket halindedir, her şeyden sorumludur. Ne yaparsam yapayım, onu yapan benim. Şimdiki durumumuz, bütünüyle

düşüncelerimizin sonucudur. Ben kimim? Bir birey olarak

var olmamın bence anlamı nedir? Bu soruya cevabım, bizi

biz yapan kendi benliğimizle aldığımız kararlarımızdır. Bu

özel benlik; dünyaya bir defa gelir, başka kimsenin olamayacağı, yapamayacağı bir şeyi olmak ve yapmak gücüdür.

Bu düşünceleri ileri süren bir yazar aşağıdakilerin hangisiyle nitelendirilebilir?

A) Hümanist B) Akılcı C) Sembolist

D) Varoluşçu E) Gerçeküstücü

1. Aşağıdakilerden hangisi “sembolizmin” özelliklerinden

biri değildir?

A) Sanat için sanat anlayışı benimsenmiştir.

B) Anlam kapalılığı, çağrışım uyandırma amaçlanmıştır.

C) Özellikle roman ve tiyatroda başarılı eserler ortaya konmuştur.

D) Didaktik ve nesnel ifadelerin kullanılmasına karşı çıkılmıştır.

E) Lirizm, ahenk ve müzikaliteye önem verilmiştir.

2. Bu akıma göre insan kapalı bir kutudur. Ne olduğunu gösterebilmesi için insanın; aklın, mantığın ve geleneklerin

baskısından kurtulması gerekir. Bu akıma bağlı sanatçılar

hipnoz altında şiirler yazarak, şiirden ölçü ve uyağı kaldırarak adlarını duyurdular.

Yukarıdaki parçada sözü edilen edebi akım aşağıdakilerden hangisidir?

A) Empresyonizm B) Sürrealizm C) Sembolizm

D) Klasisizm E) Romantizm

3. Aşağıdakilerden hangisi ayraç içinde belirtilen edebiyat

akımıyla ilgili değildir?

A) Realizmin şiire aktarılmış halidir. (Parnasizm)

B) Bilinçaltına önem verilir; sanat, bilinçaltının otomatik verileridir. (Sürrealizm)

C) Olaylar tüm ayrıntılarıyla anlatılır. (Natüralizm)

D) Gelecek ve hız önemlidir, geçmişe ve durgunluğa düşmanlık vardır. (Fütürizm)

E) Özellikle çatışan duygular ve karşıtlıklardan yararlanılır.

(Sembolizm)

P:125

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Edebî Akımlar ve Batı Edebiyatı Sanatçıları

9. Akım sanatçıları, bireyin belirli bir andaki ruh dünyasını

hiçbir kısıtlamaya gerek duymadan dışarıya aktarmayı

amaçladılar. Bu sebeple sanatsal üretim, her bir sanatçının kendine ait duygu ve düşüncelerinin dışa aktarılmasıdır denilebilir. Bunun sonucu olarak da kişinin duygularının

edebiyata, resme yansıması çoğunlukla çirkin ve korkunç

imgelerle olmuştur. Sanatçılar, doğayı olduğu gibi tasvir

etmek yerine duyguları ve iç dünyalarıyla harmanlamaya

çalışır. Bu akıma bağlı eserler; naturalizm, empresyonizm

ve pozitivizm akımlarına karşı bir tavır niteliği taşımaktadır.

Bu parçada özellikleri verilen edebî akım aşağıdakilerden hangisidir?

A) Realizm B) Romantizm C) Klasisizm

D) Ekspresyonizm E) Sürrealizm

10. Sembolizm ve parnasizm akımları ile ilgili aşağıdaki

açıklamaların hangisinde bir bilgi yanlışlığı vardır?

A) Sembolizm, parnasizme tepki olarak ortaya çıkmış bir

akımdır.

B) Parnasizm ve sembolizm akımları “Sanat, sanat içindir.” anlayışını benimser.

C) Parnasizm dış gerçekliğe ve doğa güzelliğine önem verirken sembolizm insanın iç dünyasına odaklanır.

D) Parnasizm objektif ve gerçekçidir, sembolizm insanın

hayal gücüne seslenmeyi amaçlar.

E) Parnasizm içeriğe önem vererek biçim ve ahenk unsurlarını göz ardı etmiş; sembolizm, ölçü ve kafiye gibi

ahenk ögelerini vazgeçilmez unsurlar olarak görmüştür.

11. Şiirdeki musiki, kulaktan çok ruha seslenir ve şiirin içeriği

bu yolla ruha telkin eder, bu da bizi şiirde musikiye götürür.

Şiir; bir fikri, bir duyguyu ahenkle, özel bir şekilde anlatan

bir melodidir.

Böyle düşünen bir şair aşağıdaki akımlardan hangisine

bağlı olabilir?

A) Sembolizm B) Parnasizm C) Sürrealizm

D) Fütürizm E) Egzistansiyalizm

7. Güzel gözler tül ardında görünsün.

Gün ışığı titremeli şiirinde

Ak yıldızlar maviliğe bürünsün

Ilgıt ılgıt sonbahar göklerinde

Ara rengin peşindeyiz çünkü biz

Rengin değil, ara rengin sadece

Ancak öyle sarmaş dolaş ederiz

Kavalı boruyla rüyayı düşle

Bu düşünceleri ileri süren bir yazar, aşağıdakilerin

hangisiyle nitelendirilebilir?

A) Hümanist B) Akılcı C) Sembolist

D) Varoluşçu E) Parnasyen

8. Aşağıdaki şiirlerden hangisi diğerlerinden farklı bir akımın özelliklerini yansıtmaktadır?

A) Bak göğün balkonlarından, geçmişler seneler

Eski zaman esvaplarıyla eğilmişler

Hüzün yükseliyor, güler yüzle, sulardan

B) Uzakta bir sapan, göğün üzerinde

Sallanan bir gemiye benziyor

C) Deniz kuşları gelgitin peşinde

Altın bir dalganın şişirdiği olgun buğdaylara doğru

Sevinç çığlıklarıyla döne döne uçuyor

D) Benim sevdiğim güzel şu anda Çin’de

İhtiyar akrabalarıyla oturur

Narin çinilerden kuleler içinde

E) Ben bu gözlerle mükedder, âciz

Sana baktıkça teselli bulurum

Mâi bir göz elem-i kalbime ağlar sanırım…

P:126

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Edebî Akımlar ve Batı Edebiyatı Sanatçıları

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. I. Sanatçılar, şiirde anlam açıklığından kaçınmış, şiirin

anlaşılmak için değil hissedilmek için yazılması gerektiğini savunmuştur.

II. Şiirde alaca karanlık, üzüntü ve ay ışığı sıkça işlenmiş;

gün doğumu, gün batımı gibi varlıkların görüntülerinin

belirsizleştiği zaman dilimlerine ilgi artmıştır.

III. Şiirde ölçü, uyak, redif gibi biçimsel ögelerin sanatçıyı

sınırladığı savunulmuştur.

IV. Dil herkesin anlayacağı seviyede değildir, oldukça

ağırdır.

V. 19. yüzyılın son çeyreğinde ortaya çıkmış, sanat için

sanat anlayışı benimsenmiştir.

Numaralanmış cümlelerin hangisinde, sembolizm akımı ile ilgili verilen bilgi yanlıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

5. Aşağıdaki tiyatro eserlerinden hangisinin türü diğerlerinden farklıdır?

A) Tartuffe B) Andromak C) Horace

D) Le Cid E) İfhijeni

6. Stronsium 90 yağıyormuş

ota, süte, ete

umuda, hürriyete,

kapısını çaldığımız büyük hasrete.

Kendi kendimizle yarışmadayız, gülüm.

Ya ölü yıldızlara hayatı götüreceğiz

ya dünyamıza inecek ölüm

İçerik ve söyleyiş özelliğine bakılarak bu dizelerin aşağıdaki edebî akımlardan hangisinin etkisinde yazıldığı

söylenebilir?

A) Parnasizm B) Sürrealizm C) Hümanizm

D) Sembolizm E) Fütürizm

1. İnsan önce var olur, daha sonra özünü kendisi belirler. Elinde yol haritası olmayan birey özgür olmaya ve kendini gerçekleştirmeye mahkûmdur. Bireyin kendini gerçekleştirmesinin tek koşulu ise eylemde bulunmaktır. İnsanın önünde

sayısız seçeneğin olması kendini anlamsız bir varlık olarak

görmesine, boş bir hayat karşısında bulması ise korkuya

ve umutsuzluğa sürükleyebilir. Albert Camus’un “absürd”,

Kierkegaard’ın “kaygı” olarak nitelendirdiği bu durum insanı eylemden uzaklaştırmamalıdır. İnsan, sonunda öleceğini

bile bile kendini gerçekleştirmelidir.

Bu düşünceleri ileri süren bir yazar aşağıdakilerin hangisiyle nitelendirilebilir?

A) Hümanist B) Akılcı C) Sembolist

D) Varoluşçu E) Gerçeküstücü

2. Akımın felsefi temellerinde Bergson’un “sezgicilik”,

Freud’un “psikanaliz” ve Hegel’in “diyalektik” kuramlarının

önemli etkileri vardır. Sanat eseri aklın ve şuurun etkisi

altında kalmamalıdır. Akıl ve mantığın yarattığı gelenek,

görenek, töre gibi kavramlar da bu akımda kendine yer bulamaz. Akım, Türk şiirinde anlam kapalılığı hatta yer yer

anlamsızlık olarak kendine yer bulur.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada özellikleri verilen

akıma uygun şiirler yazmıştır?

A) Attila İlhan

B) Fazıl Hüsnü Dağlarca

C) İlhan Berk

D) Behçet Necatigil

E) Bedri Rahmi Eyüboğlu

3. 20. yüzyılın ilk çeyreğinde Tristan Tzara adlı gencin etrafında toplanan bir grup şair; çocukların binerek oynadıkları “ağaç parçası, tahta at” anlamına gelen Fransızca bir

sözcükten yola çıkarak ---- akımını kurmuşlardır. Düzensiz sözcük ve imgelerin kullanıldığı bu akım, Birinci Dünya

Savaşı’nın getirdiği yıkıcı ortamda düş kırıklığına uğrayan

aydın ve sanatçıların bir başkaldırısı olarak doğmuştur.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) dadaizm B) egzistansiyalizm C) hümanizm

D) fütürizm E) sürrealizm

P:127

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Edebî Akımlar ve Batı Edebiyatı Sanatçıları

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

10. Aşağıdaki şiirlerden hangisi diğerlerinden farklı bir akımın özelliklerini yansıtmaktadır?

A) Yırtılan yelkenler gibi

Enginle başbaşa kalsak

Ve bir şafak serinliği

İçinde, uykuya dalsak

B) Asansör bir kral taşıyordu

ağır çıtkırıldım özerk ayrıca

kırsın mı sana sağ kolunu

yollasın mı Roma’daki Papa’ya

C) Ölürsün... Kapanır yollar geriye

Ben mezarla sırdaş olur, beklerim

Varılmaz hayale işaret diye

Toprağında bir taş olur, beklerim

D) Sen böyle kederden taştığın akşam

Derim dudağında şarkı ben olsam

Gözlerinde damla, içinde gam

Eriyen renk olsam yanaklarında

E) Yumruk biçiminde bir şey

Kan kırmızı et parçası

Gümbür gümbür atar durur

Göğsümün sol tarafında

11. Ahmet Hamdi Tanpınar’ın 1949 tarihli romanı Huzur’da ----

akıma, özellikle J. Paul Sartre’a göndermeler vardır. Sartre’ın varlık kategorileri, Nietzsche ve özgürlük sorunu doğrudan göndermelerle romanda yer alır. Huzur’un genelinde

de bu akımın temel konuları olan benlik, özgürlük, kaygı,

sorumluluk gibi kavramlar önemli bir yere sahiptir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Gerçeküstücü B) İzlenimci C) Doğalcı

D) Simgeci E) Varoluşçu

7. Fütürizm akımı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Makine, hız, elektrik gibi kavramlar yüceltilmiştir.

B) 20.yy. başında Marinetti tarafından kurulmuştur.

C) Sanatçılar bilimsel metotla elde edilmemiş her bilgi türünü, dini ve sanatı küçümsemişlerdir.

D) Sanatçılar, Sigmund Freud’un etkisinde kalmış; bilinçaltı, rüya eserlerde sıkça işlenen konular arasına girmiştir.

E) Geçmişin sanat değerlerinin terk edilerek yeni anlatım

biçimlerinin aranması gerektiği savunulmuştur.

8. ----, görüşlerini, ilki 1924’te, ikincisi ise 1930’da yayımlanan

iki manifesto ile ortaya koymuşlardır. Akıma bağlı sanatçılar; aklın dünyayı kavramada, gerçekliği anlatmada, yetersiz olduğuna inanmakta; çalışmalarında daha çok insanın

bilinçaltı süreçlerini, psikolojik derinliklerini hareket noktası

olarak almaktadırlar. Breton’a göre, ideal gerçeklik, ancak

çocukluk masumiyetinin yeniden ele geçirilmesiyle mümkün olacaktır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Sembolistler

B) Parnasyenler

C) Sürrealistler

D) Fütüristler

E) Kübistler

9. II. Dünya Savaşı sonunda ortaya çıkmıştır. Romanyalı şair

Isidore Isou tarafından başlatılmış, şiire yönelik bir edebî

akımdır. Harflerin temel alınması yoluyla farklı tarzda bir

şiir yazma amacı güdülmüştür.

Bu parçada bazı özellikleri verilen edebî akım aşağıdakilerden hangisidir?

A) Kübizm B) Empresyonizm C) Leitrizm

D) Sembolizm E) Hümanizm

P:128

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Edebî Akımlar ve Batı Edebiyatı Sanatçıları

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

3. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi ayraç içinde verilen

sanatçı ile uyuşmamaktadır?

A) Sembolizmin habercisi olarak kabul edilen sanatçı, Kötülük Çiçekleri, Yalancı Cennet gibi eserler kaleme almıştır. (Baudelaire)

B) 1875-77 senelerinde yayımlanan Anna Karenina romanında yalan üstüne kurulan ilişkilerin, toplumun, evliliklerin iç yüzünü dile getirmiştir. (Tolstoy)

C) Sadece natüralizm akımının değil dünya edebiyatının

da en güçlü hikâyecilerinden biri olan sanatçının adı

olay öyküsü ile özdeşleşmiştir. (Maupassant)

D) Hernani eserini 1830 yılında yayımlar; bu başarı, romantik tarzda yazılan eserlerin sayısının bir anda artmasını sağlar. (Stendhall)

E) Sanatçı, burjuva ahlâkını gerçekçi yöntemle ele aldığı

Madam Bovary romanıyla realizmin simge eserlerinden

birine imza atmıştır. (Flaubert)

4. Görünenin altında yatan gerçeği semboller yoluyla ifade

etmek doğal olarak anlatımda kapalılığı getirir. Bir şeyin

adının konulması onlara göre şiiri öldüren bir durumdur;

onu açıklamak yerine azar azar ortaya çıkarmak gerekir.

Duyumlar, çağrışım, hafıza, duyular arası aktarım/iletişim,

sezgisel kavrayış ifade etmek istedikleri fikirlerin araçları

olacaktır. Böyle bir şiir açıkça söylemeyecek, telkin edecektir; bir anlam ifade etmeyecek, bir atmosfer yaratacaktır. Bu şiirin anlaşılması ve diğer dillere tercümesi oldukça

zordur.

Aşağıdakilerden hangisi Türk edebiyatında, bu parçada dile getirilen düşüncelere uygun eser veren sanatçılardan biridir?

A) Yahya Kemal Beyatlı

B) Namık Kemal

C) Attila İlhan

D) Nazım Hikmet Ran

E) Ahmet Haşim

1. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi ayraç içinde verilen

akım ile uyuşmamaktadır?

A) Bu akımın Türk edebiyatına ilk etkileri, Victor Hugo’dan,

Daniel Defoe’den, Alexander Dumas Pere’den yapılan

roman çevirileri ile girmiştir. (Realizm)

B) Klasisizmin sanatçının özgürlüğünü kısıtlayan katı tavrına, ulusallıktan uzak tutumuna ve suni diline tepki olarak ortaya çıkmıştır. (Romantizm)

C) Dünya edebiyatındaki bu akımın temsilcileri trajedi türünde Racine, Corneille; komedi türündeki eserleriyle

de Moliere’dir. (Klasisizm)

D) Sanat için sanat görüşünü ortaya koyan Teophile Gautier, “Sanat” şiirinde uzun bir çaba sonucunda üretilebilen güzel biçime olan hayranlığını dile getirmiştir.

(Parnasizm)

E) Bu akımın Türk edebiyatında ilk uygulayıcısı Cenap Şahabettin’dir ancak akımın en başarılı örneklerini veren

şairimiz Ahmet Haşim’dir. (Sembolizm)

2. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi ayraç içinde verilen

sanatçı ile uyuşmamaktadır?

A) Nobel Edebiyat Ödülü sahibi olan yazar; Yabancı, Veba

gibi eserleri ile varoluşçuluk akımının öncülerinden olmuştır. (Albert Camus)

B) Sevinç Ateşi ve Sonsuz Hareket adlı şiir kitaplarından

sonra 1926 yılında Parisli Köylü romanını yayımlayan

sanatçı, sanatsal faaliyetlerine Dadaizm akımı içinde

başlamıştır. (Luis Aragon)

C) 1909 yılında fütürizm bildirgesini kaleme alan sanatçı,

fütürist akımı başlatan kişidir. Bildirgenin içeriği dönemin politikasına dair eleştiri ve önerilerle birlikte edebiyat daha çok da şiir ile ilgili fikirlerden oluşmaktadır.

(Tristan Tzara)

D) Eserlerinde yabancılaşma başta olmak üzere, insanın kendine karşı işlediği suç ve özgürlük gibi temalar

ele alınmıştır. Tanınmış eserleri Dava, Şato ve Dönüşüm’dür. (Franz Kafka)

E) Şiirleri hem empresyonizmin hem de sembolizmin ana

metinlerindendir. Eserleri Zuhal Şiirleri, Güzel Şarkı,

Şiir Sanatı, Sözsüz Romanlar ve Usluluk’tur. (Paul Verlaine)

P:129

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Edebî Akımlar ve Batı Edebiyatı Sanatçıları

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

5. Nazım Hikmet, avangart (öncü) sanata inanmış ve sanatı

politik ve ideolojik görüşlerini Türk toplumu ile paylaşmada

bir araç olarak kullanmıştır. Onun teknolojiyi ve bilimi yücelten şiirleri bu çabanın bir uzantısı olarak görülmelidir.

Zamanın Rus şairlerinden fazlasıyla etkilenen sanatçı, şiirlerinde bilimsel gelişmeleri övmüş, hızlı trenlere, yüksek

binalara ve traktörlere hayranlığını gizlememiştir.

Bu parçaya göre Nazım Hikmet aşağıdaki akımlardan

hangisine bağlı bir şairdir?

A) Sembolizm B) Fütürizm C) Sürrealizm

D) Parnasizm E) Kübizm

6. Fakat asıl

benim anladığım dil:

Bakır, demir, tahta, kemik ve kirişlerle çalınan

Bethovenin sonatları…

Sen istediğin kadar

tozu dumana katar

sürebilirsin atını!..

Ben değişmem

en halüsüddem

arap atına,

saatte 110 kilometrelik sür’atini

demir raylarda koşan

demir beygirimin!

Bu dizeler, dil ve içerik özellikleri bakımından aşağıdaki edebî akımlardan hangisine ait özellikler taşımaktadır?

A) Empresyonizm    B) Dadaizm    C) Sürrealizm

D) Ekspresyonizm  E) Fütürizm

7. Bu akımı benimseyen sanatçı; alıntı, kolaj, montaj gibi

yöntemleri kullanırken hem tür ayrımlarını hem de “yüksek

kültür-kitle kültürü” ayrımını reddetmiş olur. Parçalı, süreksiz, tutarsız gerçeklik, metnin yapısına yansır. Ancak modernistlerin tersine; bundan acı duymaz, sanatı bir tutarlılık

arayışı olarak görmez, bu kaotik dünyayı olduğu gibi kabul

eder.

Bu parçada sözü edilen sanatçının bağlı olduğu edebî

akım, aşağıdakilerden hangisidir?

A) Romantizm B) Postmodernizm C) Sürrealizm

D) Natüralizm E) Fütürizm

8. XIV. yüzyılda İtalya’da başlayan ve XV. yüzyılda hızlanarak büyüyen, XVI. yüzyılda zirveye ulaşan, geniş kültürel

bir hareket, Antik Yunan ve Latin düşünce ve sanatlarına

geri dönüşün teşvik ettiği bir entelektüel gelişmedir. Kelime

anlamı “yeniden doğuş” veya “yeniden diriliş” olan bu gelişme, açık bir şekilde feodal düzene bağlı Orta Çağ değerlerinin terk edilmesiyle, Avrupa uygarlığında Antik Dönem’in

değerlerinin yeniden canlandırılması hareketidir.

Bu parçada bazı özellikleri verilen hareket aşağıdakilerden hangisidir?

A) Rönesans B) Hümanizm C) Aydınlanma

D) Pozitivizm E) Reform

9. Klasik yazarlar eskilerin taklit edilmesini estetik için önemserler. Kendilerinde Yunan ve Latin mitolojisi ve edebiyatlarının etkisi vardır. Seneca, Sofokles, Horatius, Homeros ve

Aristofanes gibi yazarları kendilerine klasik modeller olarak

alırlar. Asıl gayeleri kalıcı şaheserler yaratmaktır.

Bu parçada numaralanmış olarak verilen sanatçılardan

hangileri tiyatro türünde eser vermiştir?

A) Yalnız II B) I - III C) II - IV

D) II - V E) III - IV

I II III IV

V

P:130

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

TANZİMAT I DÖNEM EDEBİYATI -I

GENEL ÖZELLİKLER VE

COŞKU VE HEYECANA BAĞLI METİNLER 17

Tanzimat I. Dönem Şairleri:

Şinasi: Ekonomi eğitimi için Fransa’ya gönderilmiş, burada

edebiyat ve dil konularında çalışmalar yapmıştır.

Gazeteci kimliği ile öne çıkmış, 1860’ta Agah Efendi ile birlikte Tercüman-ı Ahvâl gazetesini, 1862’de de tek başına

Tasvir-i Efkar gazetesini çıkarmıştır.

İlk yerli tiyatro olan Şair Evlenmesi’ni yazmış; ilk şiir tercümesi örneği olan Tercüme-i Manzume eserinde La Fontaine’den fabl çevirilerine de yer vermiştir.

Şinasi’nin halk arasından derlediği atasözlerinden oluşan

Durub-ı Emsal-i Osmaniye adlı eseri de türünün ilk örneğidir.

Şinasi, Müntehabat-ı Eş’âr adlı eserinde kendi şiirlerinden

bir seçki yapmıştır.

Şinasi’nin eserleri: Tercüme-i Manzume, Şair Evlenmesi ,

Durub-ı Emsal-i Osmaniye.

Bilgi

I. Dönem Tanzimat Edebiyatı Özellikleri (1860-1876): Batılı tarzda ilk eserlerin verildiği bu dönemde edebî eserlerde

ilk defa hak, adalet, özgürlük, vatan gibi konular işlenmeye

başlamıştır.

Bu dönemde, toplum için sanat anlayışını öne çıkmış, dilde

sadeleşme amaçlanmışsa yeterince başarılamamıştır.

Pek çoğu devlet adamı kimliği taşıyan sanatçılar, edebiyatı

toplumu eğitmek için bir araç olarak görmüştür.

Uyarı: Tanzimat I. Dönem sanatçıları daha çok klasisizm ve

romantizm akımları etkisinde kalmıştır.

Bilgi

Tanzimat I. Dönemi Coşku ve Heyecana Bağlı metinler:

Bu dönemi; eski (divan) edebiyatın nazım biçimleri içinde ilk

defa vatan, millet, hürriyet, kanun, eşitlik gibi konular işlenmiştir şeklinde özetleyebiliriz. Ayrıca,

Dilin sadeleşmesi amaçlanmış ama yeterince başarılamamıştır.

Şiirde konu bütünlüğü sağlanmış ve şiirlerde ilk defa başlık

kullanılmaya başlanmıştır.

Gazel, kaside, murabba gibi nazım biçimleri kullanılmış ama

bu nazım biçimlerinin yapısı esnetilmiştir.

Şiirde aruz ölçüsü ağırlığını korumuş, az da olsa hece ölçüsü denenmiştir. Nazım birimi ise beyittir.

Dönem şairleri divan şiirini sert bir dille eleştirmiştir.

Bu döneme Ziya Paşa ile Namık Kemal arasında gerçekleşen eski-yeni edebiyat tartışmaları damga vurmuştur.

Uyarı: Tanzimat I. Dönem şairleri toplumsal konulara ağırlık

vermiş, toplum için sanat anlayışını benimsemiştir.

Bilgi

Tanzimat Edebiyatı Hazırlık Dönemi: 18. yüzyılın sonlarından itibaren Avrupa’daki gelişmeler, Osmanlı toplumunun

dikkatini çekmiş, hemen her sahada gelişmeler izlenmeye

başlanmıştır.

Özellikle 1839’da Tanzimat Fermanı’nın ilanı, 1856’da Islahat Fermanı’nın ilanı Batı’ya yakınlaşmayı arttırmış ve

özellikle Fransız edebiyatının örnek alındığı bir yenileşme

dönemi başlamıştır.

1839-1860 yılları arasında özellikle gazetecilik etkinlikleri

edebiyatta yeni bir dönemin başlamasını sağlamıştır. Bu dönemde;

1831’de çıkarı ilk resmî gazete olan Takvim-i Vekayi, 1840’ta

çıkarılan ilk yarı resmî gazete olan Ceride-i Havadis, Tanzimat edebiyatını hazırlamış; Şinasi ve Agah Efendi’nin

1860’ta çıkardığı ilk özel gazete olan Tercüman-ı Ahval ile

Tanzimat edebiyatı başlamıştır.

1862’de Şinasi’nin çıkardığı Tasvir-i Efkâr, 1866’da Ali Suavi’nin çıkardığı Muhbir, 1867’de Namık Kemal ve Ziya paşa’nın Londra’da çıkardığı Hürriyet, 1878’de Ahmet Mithat

Efendi tarafından çıkarılan Tercüman-ı Hakikat dönemin

önemli gazeteleridir.

Bu dönem şiirlerinde halk edebiyatı etkileri görülür. Batı’dan

çeviriler dikkat çeker; Akif Paşa, Sadullah Paşa, Yusuf Kamil

Paşa dönemin önemli isimleridir.

Bilgi

P:131

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

Şemsettin Sami ve Ahmet Vefik Paşa da eserlerini daha çok

Tanzimat I. Dönem’de vermiştir ancak bu sanatçılar şiir alanında dikkate değer eserler ortaya koymamıştır.

Uyarı:

Ziya Paşa: Namık Kemal ve Şinasi ile birlikte yeni Türk edebiyatının temellerini atmıştır.

Tanzimat Dönemi’nde sıkça yaşanan eski-yeni ikilemini en

yoğun yaşayan sanatçılardan biridir.

Şiir ve İnşa makalesinde halk şiirini övmüş ancak bu düşünceleri kısa bir süre sonra değişmiş, Harabat antolojisinin ön

sözünde halk şiirini eleştirip divan şiirini övmüştür.

Namık Kemal ile yaşadıkları Harabat-Tahrib-i Harabat polemiği dönemin en önemli edebî tartışmasıdır.

Sadrazam olmak isteyen Ziya Paşa dönemin sadrazamlarından Ali Paşa ile sık sık çekişmiş, Zafername ve Rüya adlı

eserlerinde Ali Paşa’yı eleştirmiştir.

Hece veznini kullanma, sade dil denemeleri gibi yenilikler

görülse de Ziya Paşa’nın şiiri biçim ve içerik olarak eskiye

bağlı kalmıştır.

Terkib-i Bent ve Terci-i Bent ustası olarak tanınan sanatçı,

atasözü niteliğindeki güçlü beyitleri ile hikemî şiirin başarılı

örneklerini ortaya koymuştur.

Ziya Paşa’nın önemli eserleri: Eş’ar-ı Ziya, Terci-i Bent,

Terci-i Bent, Harabat, Zafername, Rüya, Defter-i Âmâl,

Emile Tercümesi, Endülüs Tarihi.

Bilgi

Namık Kemal: İlk şiirlerinde Yenişehirli Avni, Leskofçalı

Galib gibi şairlerden etkilenen sanatçının şiir anlayışı Şinasi

ile tanıştıktan sonra büyük ölçüde değişir.

Namık Kemal; “Vatan ve Hürriyet Şairi”, “Gür Sesli Şair” gibi

unvanlarla anılır.

Hem hece ölçüsü hem aruz ölçüsü kullanmakla beraber şiirlerini daha çok aruz ölçüsü ile yazmıştır.

Romantizm akımı etkisinde kalan sanatçı, Victor Hugo’nun

birçok düşüncesinden etilenmiştir.

Vaveylâ, Vatan Mersiyesi, Hilâl-i Osmanî, Hürriyet Kasidesi,

onun tanınmış şiirleridir. İlk edebî roman olan İntibah’ı ve ilk

tarihî roman olan Cezmi’yi yazmıştır.

Tanzimat şairleri içinde divan şiirine karşı en sert eleştirileri

dile getiren Namık Kemal, Ziya Paşa’yı da Harabat adlı eserinden dolayı Tahrib-i Harâbât ve Takip adlı eserlerinde sert

bir şekilde eleştirmiştir.

Sanatçı’nın Vatan yahut Silistre adlı eseri, Türk edebiyatının

sahnelenenen ilk oyunudur. Namık Kemal, tiyatroya özel bir

önem verdi, altı oyun yazdı.

Namık Kemal’in önemli eserleri: Oyunları: Vatan yahut

Silistre, Gülnihâl, Âkif Bey, Zavallı Çocuk, Kara Belâ, Celâleddin Harzemşah; romanları; İntibah, Cezmi; eleştiri türü

eserleri, Mukaddeme-i Celal, Tahrîb-i Harabat, Takip, İrfan

Paşa’ya Mektup, Renan Müdafaanamesi.

Bilgi

Görüp ahkâm-ı asrı münharif sıdk u selâmetten

Çekildik izzet ü ikbâl ile bâb-ı Hükûmet’ten

Ne efsûnkâr imişsin âh ey didâr-ı hürriyet

Esîr-i aşkın olduk gerçi kurtulduk esâretten

(Hürriyet Kasidesi’nden)

Âmâlimiz efkârımız ikbâl-i vatandır

Serhadimize kal´a bizim hâk-i bendedir

Osmanlılarız ziynetimiz kanlı kefendir

Gavgâda şehdetle bütün kâm alırız biz

Osmanlılarız can verir nâm alırız bizir.

(Vatan Şarkısı’ndan)

Örnek

Nush ile uslanmayanı etmeli tekdir

Tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir

Bî-baht olanın bağına bir katresi düşmez

Bârân yerine dürr ü güher yağsa semâdan

(Terkib-i Bent’ten)

Askere verdi kumandayı misal-i Bonapart

Gerçi kim gelmedi hiç silsilesinde ceneral

Vermedi ablukada şan-ı donanmaya halel

İngiliz devletine olsa sezadır amiral

(Zafername’den)

Bilgi

P:132

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

4. I. Romantizm akımından etkilenmiş olması

II. Yapıtlarında toplumsal konuları ön planda tutması

III. Edebiyatıcedide’ye zemin hazırlamış olması

IV. Edebiyatımızda ilk makaleyi yazmış olması

V. Eleştiri, roman, şiir, tiyatro yapıtlar vermiş olması

Yukarıda verilen bilgilerden hangileri Namık Kemal’le ilgilidir?

A) I, III, IV B) I, III, V C) I, II, III

D) I, II, V E) III, IV, V

5. Tanzimat Dönemi’nde önce resmi bir gazete olan ----, daha

sonra Churchill tarafından yarı resmi bir gazete olan ----çıkarılmıştır. Bunları Şinasi ve Agah Efendi’nin birlikte çıkardıkları ---- izlemiş ve bunlardan sonra Şinasi tek başına

---- gazetesini çıkarmıştır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerin hangisinde verilenler getirilmelidir?

A) Tercüman-ı Ahval - Ceride-i Havadis - Takvim-i Vakayi-Tasvir-i Efkar

B) Takvim-i Vakayi - Ceride-i Havadis - Tercüman-ı Ahval

- Tasvir-i Efkar

C) Tasvir-i Efkar - Tercüman-ı Ahval - Ceride-i Havadis

- Takvim-i Vakayi

D) İbret - Basiret - Tercüman-ı Ahval - Takvim-i Vakayi

E) Takvim-i Vakayi - İbret - Basiret - Tercüman-ı Ahval

6. Tanzimatçılar arasında divan edebiyatına en çok bağlı olan,

divan şiiri tarzını devam ettiren Ziya Paşa, Şiir ve İnşa makalesinde halk edebiyatını, Zafername’de de divan edebiyatını savunmuştur.

Bu parçadaki altı çizili yerlerden hangisinde bir yanlışlık vardır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

I

II III IV

V

1. Türkiye’de Batılılaşmanın, ---- başladığı kabul edilir. Bu

başlangıç ---- diye bilinen 1839 tarihli fermanda devletin de

takınmış olduğu resmi tavır ve kullandığı ifade önemlidir.

Yukarıdaki parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi uygun olur?

A) Tanzimat’la - Gülhane Hatt-ı Hümayunu

B) II. Osman’la - Islahat Fermanı

C) Tanzimat’la - Tercüman-ı Ahval Mukaddimesi

D) Fecriatiy’le - Fecriati Beyannamesi

E) II. Meşrutiyet’le - Kanun-i Esasi

2. Divan edebiyatı ile Tanzimat edebiyatının karşılaştırıldığı aşağıdaki yargıların hangisi yanlıştır?

A) Divan edebiyatında gazel, kaside, terkibibent ve mesnevi gibi türler kullanılırken Tanzimat edebiyatında bu

türler terk edilmiştir.

B) Divan edebiyatında genellikle aşk, tabiat ve dini konular

işlenirken Tanzimat edebiyatında adalet, eşitlik, hürriyet, medeniyet gibi kavramlar ele alınmıştır.

C) Divan edebiyatında noktalama işaretleri kullanılmazken

Tanzimat edebiyatında noktalama işaretleri kullanılmaya başlanmıştır.

D) Divan edebiyatında Doğu edebiyatı, Tanzimat edebiyatında ise Batı edebiyatı örnek alınmıştır.

E) Divan edebiyatında seciler kullanılırken Tanzimat edebiyatında seciler azalmıştır.

3. Aşağıdakilerden hangisi Tanzimat edebiyatının özelliklerinden biri değildir?

A) Konular günlük hayattan ya da tarihten alınmıştır.

B) Hece ölçüsü öne çıkmış, aruz az da olsa kullanılmıştır.

C) Göz için kafiye anlayışı benimsenmiştir.

D) Şiirin içeriğinde toplumsallık ağır basar.

E) Şiirlerde başlık kullanılmaya başlanmıştır.

P:133

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

10. Türk edebiyatında ilk makaleyi ---- kaleme almıştır. ---- adını

taşıyan bu makale adından anlaşılacağı üzere ---- gazetesinde yayımlanmıştır. Bu makale daha sonra çıkacak gazetelerde yer alacak fikri ve edebi yazılar için örnek olmuştur.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Şinasi - Tercüman-ı Ahval Mukaddimesi - Tercüman-ı

Ahval

B) Şinasi - Lisan-ı Osmani - Tercüman-ı Ahval

C) Ziya Gökalp - Yeni Lisan - Takvim-i Vakayi

D) Ömer Seyfettin - Yeni Lisan - Takvim-i Vakayi

E) Recaizade Mahmut Ekrem - Talim-i Edebiyat - Takvim-i

Vakayi

11. Aşağıdakilerden hangisi Tanzimat Dönemi ile edebiyatımızda görülen yeniliklerden değildir?

A) İlk gazeteyle birlikte makale türünün kullanılması

B) Şiirlerde içeriğin değişmesi

C) Mensur şiir türünde yapıtlar verilmesi

D) Öykü ve roman türünde eserler verilmesi

E) Hak, hukuk, adalet gibi kavramların işlenmesi

12. Aşağıdaki cümlelerden hangisi Tanzimat Dönemi şairleri için söylenemez?

A) Fransız devrimci yazarlarından esinlenerek hak, adalet

ve özgürlük gibi konuları ele aldılar.

B) Divan edebiyatını eleştirdiler, halk edebiyatını savundular ama bu düşüncelerini yapıtlarına yansıtamadılar.

C) Eski nazım şekilleriyle yeni kavram ve duyguları işlediler.

D) Edebiyatın yanında siyasetle de ilgilendiler.

E) Şiirde musikiye önem verip seçilen sözcüklerin ahenk

oluşturmasına özen gösterdiler.

7. Ziya Paşa ile ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi

yanlıştır?

A) Divan şiirine karşı çıkmasına rağmen divan şiiri nazım

biçimlerini kullanmıştır.

B) Edebiyatımızın önemli terkibibent ve terciibent şairlerindendir.

C) Namık Kemal’in Harabat’ına karşılık Tahrib-i Harabat’ı

yazmıştır.

D) Ali Paşa’yı yermek için nazım ve nesir karışık olarak Zafername adlı yapıtını yazmıştır.

E) Fikirleriyle Avrupalı, duygularıyla yerli kalmaya özen

göstermiştir.

8. Dil ve içerik özellikleri dikkate alınırsa aşağıdaki dizelerden hangisinin Tanzimat I. Dönem edebiyatına ait

olduğu söylenebilir?

A) Gün doğmadan

Deniz daha bembeyazken çıkacaksın yola

B) Ne mümkün zulm ile bi-dad ile imha-yı hürriyet

Çalış idraki kaldır muktedirsen ademiyetten

C) Zevki o rind eyler tamam kim tuta merd ü şad-kam

Bir elde cam-ı lale-fam bir elde zülf-i ham-be-ham

D) Öyle mutad oluban ateş-i hicranına kim

Görmesem yandırır elbette beni hicranı

E) Bir kadehle bizi saki gamdan azad eyledi

Şad olsun gönlü anın gönlümü şad eyledi

9. Tanzimat Dönemi şiiri kendinden önceki şiir anlayışlarından çeşitli farklılık göstermektedir. Bunlardan biri de ----

Bu cümle

I. şiirlere başlık verilmesidir.

II. vatan, millet, hukuk gibi konuların açık bir şekilde ilk

defa işlenmesidir.

III. sade ve anlaşılır bir dilin şiir diline yerleşmesidir.

IV. Batı edebiyatı kaynaklı nazım biçimlerinin kullanılmasıdır.

ifadelerinden hangisi veya hangileri ile tamamlanamaz?

A) I ve II B) Yalnız II C) I ve III

D) III ve IV E) Yalnız IV

P:134

5

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

4. (I) Tanzimat Fermanı’nın yayımlandığı 1839 yılından Tercüman-ı Hakikat gazetesinin yayımlandığı 1878 yılına

kadar geçen zaman Tanzimat edebiyatının hazırlık dönemi

sayılır. (II) Bu dönemde aydın ve sanatçılar Fransızca

öğrenmeyi aydınlığın önemli bir adımı olarak gördü. (III)

Yenileşme sürecinde kurulan “Tercüme Odası”nın yenilikçi aydınların yetişmesinde ve Fransızcadan çevrilen

ürünlerin tanınmasında önemli katkısı olmuştur. (IV) Çevirinin hızlandığı bu dönemde Ethem Pertev Paşa Victor

Hugo’dan, Şinasi La Fontaine’den ve Lamartine’den, Yusuf

Kamil Paşa Fenelone’den önemli yapıtları dilimize çevirdi.

(IV) Bu dönemde Batı’dan gelen tiyatro kumpanyaları da

Batı tiyatrosunun tanınmasınısağlamıştır.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde

bilgi yanlışlığı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

5. Aşağıdaki dizelerin hangisinde özellikle Tanzimat Dönemine özgü bir kavram yoktur?

A) Olmuş insâna taasub bir onulmaz illet

Hüsn-i tedbîrin ile kurtulur andan millet

B) Bu cebri men’ için akl-i beşer kodu kanun

Ki ettiler ana hükmünce adl ü hak ta’bir

C) Adl ü hikmetle eden sen gibi rey ü tedbir

Kahramandır ne kadar etmese ceng ü cidal

D) Güller kızarır şerm ile ol gonce gülünce

Sünbül hamolur reşk ile kâkül bükülünce

E) Acep midir medeniyyet resûlü dense sana

Vücûd-ı mu’cizin eyler ta’assubu tahzîr

6. Tanzimat şiirinde meydana gelen asıl yenilik ---- gerçekleştirilir.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) içerikte   B) uyak ve ölçü anlayışında

C) nazım biriminde   D) yeni nazım biçimleriyle

E) dilde sadeleşmede

1. (I) Tanzimat edebiyatı, Tanzimat Fermanı’nın ilan tarihi

olan 1839’dan sonra şekillenmeye başlamıştır. (II) Bu dönemde hem şiir hem düzyazı alanında eserler verilir ancak

Tanzimat edebiyatı, şiir ağırlıklı bir edebiyattır. (III) Divan

edebiyatındaki “parça güzelliğine” karşın, Tanzimat Dönemi şairleri “konu bütünlüğüne” önem vermişlerdir. (IV)

Batılı tarzda ilk eserlerin verilmeye başlanmış olması, bu

dönemin en önemli özelliklerinden biridir. (IV) Toplumu bilinçlendirmek için edebiyat bir araç olarak görüldüğü için

bu dönem eserlerinde en önemli değişim, eserlerin içeriğinde gerçekleşmiştir.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde

bir bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

2. XIX. yüzyılın ortasında ---- adı altında gelenek içinde

önemli bir yeri olan son büyük edebî toplaşma ortaya çıkar.

Toplantılar, Hersekli Ârif Hikmet Bey’in evinde ve Leskofçalı Gâlib Bey’in manevi önderliğinde gerçekleşir; toplantılarda şiirin ilkeleri tartışılır ve yenileşme çabalarının

şiirdeki karşılıkları araştırılır. Namık Kemal ve Ziya Paşa

gibi yeni şiirin temsilcisi olarak tanınan isimlerin şairliğinin

bu toplantılarda olgunlaştığı bilgisi, bu toplantıların kıymetini daha da arttırır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Orta Yolu İzleyenler (Mutavassıtlar)

B) Jön Türkler

C) Encümen-i Şuara

D) Tercüme Odası

E) Cemiyet-i İlmiye-i Osmaniye

3. Aşağıdakilerden hangisi Tanzimat Dönemi edebiyatının belirleyici özelliklerinden biri değildir?

A) Vatan millet, hak, adalet, özgürlük gibi kavramların ilk

defa konu edinilmesi

B) Birçok türün Batılı anlamda ilk örneklerinin verilmesi

C) Dönemin sanatçılarının genellikle aynı zamanda devlet

adamı sıfatı taşıması

D) Toplumun edebiyat aracılığı ile eğitilmesi amacıyla

eserlerde sade bir dil kullanılması

E) Eserlere içeriğe uygun başlıklar konulması

P:135

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

9. ----; ilk defa, Batı edebiyatından, şiir ve La Fontaine’den

fabl çevirileri yapmış, ---- akımı etkisinde kalmıştır.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Şinasi – klasisizm

B) Namık Kemal – romantizm

C) Ziya Paşa – klasisizm

D) Recaizade Mahmut Ekrem – romantizm

E) Abdülhak Hamit Tarhan – parnasizm

10. (I) Türk edebiyatında gazete, Batı’yla ilişkilerin güçlendiği

Tanzimat dönemiyle birlikte başlamıştır. (II) Gazetelerin

yayımlanmaya başlaması makale, roman, hikâye, tiyatro

gibi türlerin edebiyatımıza girmesinin önünü açmıştır. (III)

Tanzimat sanatçıları, halkı eğitebilmek ve halka yeni oluşturulan edebiyat anlayışını tanıtabilmek için en kısa yol olarak gördükleri “gazeteyi” kullanmışlardır. (IV) Bu dönemde

yazılmış birçok roman, tiyatro ve şiir gazetelerle geniş halk

kitlelerine ulaştırılmıştır. (V) Osmanlı Devleti sınırları içinde

çıkan ilk özel gazete de Ceride-i Havadis olmuştur.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

11. O, ilk gençlik yıllarında divan edebiyatı dairesinde yetişmiş, Encümen-i Şuara toplantılarına katılmışsa da Türk

edebiyatının divan edebiyat geleneğinden çıkarak yenileşmesinde etkili olmuştur. Gür bir sesle ülkenin güç şartlar

içerisinde bulunduğu bir dönemde vatan, millet, hürriyet

gibi yeni sosyal ve siyasi kavramlara geniş yer vermiş; insanlara vatan sevgisi ve insani değerler yükleme gayreti

içinde olmuştur. Kendisinden sonra gelen ikinci kuşaktan

Recaizade Mahmut Ekrem ile Abdülhak Hamit üzerinde

de etkisi olan ve onları yönlendiren şair, Şinasi’nin erken

ölümü üzerine yeniliği temsil eden başlıca sanatkâr durumuna gelmiştir.

Bu parçada hakkında bazı bilgiler verilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Muallim Naci B) Namık Kemal

C) Ziya Paşa D) Samipaşazade Sezai

E) Ahmet Vefik Paşa

7. Türk ulusuna millî benliğini ve değerlerini tanıtmak; hürriyet, vatan gibi duyguları özümsetmek özellikle millî edebiyat kavramını, halkın anlayabileceği yalın bir Türkçeyle

aktarmak, yani “toplum için sanat” yapmak, Namık Kemal’in yegâne amacı olmuştur.

Bu cümleye göre, aşağıdaki şiirlerden hangisinin

Namık Kemal’e ait olduğu söylenemez?

A) Âh yaktık şu mübârek vatanın her yerini

Saçtık eflâke kadar dûdunu, âteşlerini

B) Kendini ehl-i hamiyyet yâ nasıl etmez telef

Altı ayda gâib oldu altı yüz yıllık şeref

C) Usanmaz kendini insan bilenler halka hizmetten

Mürüvvet-mend olan mazluma el çekmez ianetten

D) Bayram oldu gonca gülün açıldığını gördük

Keyifsiz meyus olanların sevindiğini gördük

E) Kaza her feyzini her lutfunu bir vakt için saklar

Fütur etme sakın milletteki za’f u betaetten

8. Ziya Paşa, şiirlerinin ana çizgileriyle bir fikir sanatkârıdır.

Devrinin Türkçesine kuvvetle hâkim bir fikir adamı olmak,

milletin dilinde atasözleri değeri kazanan ve fırsat düştükçe

söylenen, manzum nükteler, hikmetler yaratmak; bunun

için de Türkçenin her türlü miras ve imkânlarından faydalanmak, onun sanatının ana çizgileri arasındadır.

Bu parçadaki açıklamaya göre, aşağıda verilenlerden

hangisinin Ziya Paşa’ya ait olduğu söylenemez?

A) Sabr et siteme ister isen hüsn-i mükâfât

Fikr eyle ne zulm eylediler Yûsuf’a ihvân

B) Noksanını bil bir işe yâ başlama evvel

Yâ başladığın kârı pezîrâyı hitâm et

C) Erbâb-ı kemâli çekemez nâkıs olanlar

Rencîde olur dîde-i huffâş ziyâdan

D) Onlar ki verir lâf ile dünyâya nizâmât

Bin türlü teseyyüb bulunur hânelerinde

E) Payine yüzler sürer her serv-i dil-cuyun revan

Su gibi bir aşık-ı didar dersen işte ben

P:136

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

4. I. Eşi yok bir güzeli sevdi beğendi gönlüm

Kıskanır kendi gözümden yine kendi gönlüm

II. Gâhi hasret iken ol sîneye sînem kavuşur

Sanma gönlümde olan derd-i muhabbet savuşur

Şinasi’nin “Arz-ı Muhabbet” adlı manzumesinden alınan bu dizelerle ilgili olarak,

I. Divan şiirine özgü mazmunlara bağlı bir söyleyiş

amaçlanmıştır.

II. Divan şiiri nazım biçimlerine bağlı kalınmıştır.

III. Dilde sadeleşme çabası taşımaktadır.

IV. Daha önce görülmemiş yeni konu ve kavramlar şiire

sokulmuştur.

yargılarından hangisine ulaşılamaz?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I – IV

D) I – III – IV E) II – III

5. Ziya Paşa’nın yeni edebiyatta bir yol açıcı olduğunu söyleyen ve Acem tarzını diriltmesini eleştiren ----, eski edebiyata eleştirilerini edebî yaşamı boyunca, ısrarla sürdürür.

Nitekim “En parlağı en büyük yalandır/ doğrusunu bul beni

inandır!” dizelerinde eski edebiyatın hayal dünyasına ve

gerçekten uzak oluşuna karşı sert bir tavır içindedir. Bu şiirlerde anlatılan dünyanın gerçek dışı unsurlarla dolu olduğunu örneklerle temellendirmeye çalışır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Samipaşazade Sezai

B) Namık Kemal

C) İbrahim Şinasi

D) Recaizade Mahmut Ekrem

E) Muallim Naci

1. ----, divan şiiri geleneği içerisinde yetişmiş ve eserlerinin

büyük kısmını bu şiir anlayışına bağlı kalarak yazmıştır.

Fakat onun “Kaside-i Adem” diye bilinen şiiri ile torunu için

yazdığı “Mersiye” divan edebiyatından farklı bir anlayışla

yazılmıştır. Hırslı bir yaratılışa sahip olduğu anlaşılan şair,

bunu yer yer şiirlerine de yansıtmıştır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Recaizade Mahmut Ekrem

B) Muallim Naci

C) Ziya Paşa

D) Abdulhak Hamit Tarhan

E) Âkif Paşa

2. Ziya Paşa’nın ---- makalesinden yedi yıl sonra, Avrupa’dan

döndüğü zaman kaleme aldığı ---- ön sözünde, önceki düşüncelerine temas etmeyerek divan edebiyatını ön plâna

çıkarışı, bütünüyle yaşadığı Tanzimat’ın “ikilik” ruhundan

kaynaklanır.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Şiir ve İnşa – Harabat

B) Şiirimiz Hakkında Bazı Mülahazalar – Demdeme

C) Yeni Lisan – Zemzeme

D) Harabat – Tahrib-i Harabat

E) Şiirimiz – Talim-i Edebiyat

3. Tanzimat şiiri ile ilgili aşağıdaki verilen bilgilerden

hangisi yanlıştır?

A) Ölçü olarak daha çok hece kullanılmış, ara sıra aruz

ölçüsüyle de şiirler yazılmıştır.

B) Şiire hak, hukuk, hürriyet, kanun, vatan, millet, adalet

gibi yeni kavramlar girmiştir.

C) Divan şiirinde karşılaşılan parça güzelliği yerine bütün

güzelliğine değer verilmiştir.

D) Divan şiirinin mazmunları çözülmüş, hayal sistemi değişmiştir.

E) Şiirde sosyal ve siyasi konular ele alınmaya başlanmıştır.

P:137

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

6. Giriyor göz yumunca rü’yâma

Benziyor aynı, kendi hülyâma

Bu tasavvur dokundu sevdâma

Âh böyle gezer mi hiç cânân?

Gül değil arkasında kanlı kefen

Sen misin? Sen misin? Garîb vatan!

Yukarıda bir bölümü verilen şiirin içerik ve söyleyiş

özelliklerine bakılarak aşağıdaki sanatçılardan hangisine ait olduğu söylenebilir?

A) Samipaşazade Sezai

B) Recaizade Mahmut Ekrem

C) Namık Kemal

D) Muallim Naci

E) Abdülhak Hamit’in

7. I. Batılılaşması konusundaki çelişkili görüşleri ile Tanzimat Dönemi’nde dikkati çekmiştir.

II. Şiirlerini aruzla yazsa da hece ölçüsüyle yazdığı bir de

türküsü vardır.

III. Asıl ününü Terkib-i Bent manzumesiyle kazanmıştır.

Numaralanmış olarak verilen açıklamalar aşağıdaki sanatçılardan hangisine aittir?

A) Muallim Naci

B) Şinasi

C) Ziya Paşa

D) Abdülhak Hamit Tarhan

E) Recaizade Mahmut Ekrem

8. I. Toplam üç ciltten oluşan bir şiir antolojisidir.

II. Arap, İran, Osmanlı ve Çağatay edebiyatlarına ait

divan şiiri örneklerinden oluşturulmuş bir seçkidir.

Numaralanmış olarak özellikleri verilen eser aşağıdakilerden hangisidir?

A) Harabat   B) Demdeme

C) Zemzeme   D) Eşa’r-ı Ziya

E) Müntehabat-ı Eş’ar

9. Onun, şiire getirdiği önemli kavramlardan biri de ”Dilin

iradesini başta akl eder tedbîr / Ki tercümân-ı lisândır anı

eden takrîr” dizelerinde vurguladığı üzere akıldır. Şair,

Fransız klasiklerinden ve yaşadığı dönem Fransa’sında

yaygın olan pozitivist felsefeden hareketle akla ve akılcılığa önem vermiş; bu felsefeyi hayatı değerlendirmede birinci sıraya almış, bütün hayatı hatta Tanrı’yı akıl yoluyla

anlamak ve değerlendirmek isteyen bir anlayışa ulaşmıştır.

. Bu parçada hakkında bazı bilgiler verilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Namık Kemal

B) Şinasi

C) Ziya Paşa

D) Recaizade Mahmut Ekrem

E) Sadullah Paşa

10. (I) Tanzimat edebiyatı sanatçıları her şeyden önce şiirin

konusunu ve anlatımını değiştirdiler. (II) Namık Kemal “Lisan-i Osmani’nin Edebiyatı Hakkında Bazı Mülahazalar”

isimli uzun makalesinde şiirin, fikrin gelişmesine ve halkın

eğitilmesine olan büyük hizmetinden söz eder. (III) Divan

edebiyatının gerçekle ilgisizliğine, yapmacıklığına şiddetle

hücum eden Namık Kemal, edebiyatın yeniden düzenlenmesini ister. (IV) Bunun için de her şeyden önce yeni bir

anlatım yolu, yeni bir dil bulunmasını gerekli görür. (V) Dilin bir an önce konuşma diline yaklaştırılması gerekliliğini

savunan Namık Kemal yazdığı şiirlerinde bu sade söyleyişin oldukça başarılı örneklerini ortaya koyar.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde

bir bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

11. Aşağıdakilerden hangisi Tanzimat Dönemi’nde yayımlanmaya başlanan ilk gazetelerden biri değildir?

A) Ceride-i Havadis

B) Muhbir

C) Tercüman-ı Hakikat

D) Genç Kalemler

E) Hürriyet

P:138

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI-2

Fasikül

Numarası

TANZİMAT I DÖNEM EDEBİYATI - II

OLAYA BAĞLI VE ÖĞRETİCİ METİNLER 18

Namık Kemal: Vatan Şairi olarak tanındı. İlk romanı İntibah

1876’da yayımlandı.

İlk edebî roman olan İntibah; ruhsal çözümlemelere önem

vermesi, insanı toplumsal ve bireysel yönleriyle görmeye

çalışması ve dış dünya ait betimlemeleriyle Türk romanında

önemli bir başlangıca imza atmıştır.

İntibah’ın ilk adı, Son Pişmanlık’tır. Roman, aşk ve kıskançlık temaları üzerinde kurgulanmıştır.

Ali Bey, Mahpeyker, Dilaşub’un etrafında gelişen olayları

konu edinen romanda; hayatın gerçekleri karşısında cahil ve

tecrübesiz olan Ali Bey’in başından geçen ve sonu felaketle

biten bir aşk macerası anlatılmıştır.

Namık Kemal, Türk edebiyatında “ilk tarihî roman” kabul edilen Cezmi’yi 1880 yılında yazmıştır.

Roman, 16. yüzyılda yaşanan Osmanlı-İran savaşlarını konu

edinir. Romanda Cezmi’nin bu savaşlar sırasında gösterdiği

kahramanlıklar ve savaşta esir düşen Adil Giray’ı kurtarmak

için verdiği mücadeleler anlatılır.

Bilgi

Tanzimat öykü ve romanında “tutsaklık”; zorla yapılan evliliklerin doğurdu acı sonuçlar; Batı uygarlığı ile Osmanlı

uygarlığı arasındaki farkların karşılaştırılması; kadın erkek

arasındaki ilişkiler, evlilik ve aile içi sorunlar, ahlakî problemler” en çok işlenen konulardır.

Tanzimat Dönemi romanı;

a) Ahmet Mithat’ın öncülüğünü yaptığı halk için-sosyal

roman

b) Namık Kemal’in öncülüğünü yaptığı edebî roman,

şeklinde iki koldan ilerlemiştir.

Uyarı

Şemsettin Sami: Dilci kimliği ile tanınmakla birlikte farklı

edebî türlerde eserler vermiştir.

İlk yerli roman olan Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat’ı yazmıştır;

eser, 1872-1873 yıllarında Hadîka gazetesinde tefrika edilmiştir.

Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat, görücü usulü evliliğin doğuracağı

kötü durumları ortaya koymak için yazılmıştır.

Şemsettin Sami, Robenson Cruoze ve Sefiller, çevirileri ile

de Türk romanının gelişimine önemli bir katkı yapmıştır.

Uyarı: Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat romanında olay kısaca

şöyledir: Hacı Mustafa, Talat’ı seven üvey kızı Fitnat’ı zengin bir adam olan Ali Bey’le evlendirir. Bu evliliği istemeyen

Fitnat intihar eder, Ali Bey, Fitnat’ın yıllar önce terk ettiği kızı

olduğunu öğrenir ve intihar eder. Fitnat’ın intiharını duyan

Talat da hastalanır ve ölür.

Bilgi

Tanzimat Edebiyatı Hikâye ve Roman Özellikleri: Avrupa’daki anlamıyla öykü ve roman türleri, Türk edebiyatına

Tanzimat Dönemi’nde ve çevirilerle başlayan bir süreçte girmiş, taklitlerle devam ederek gelişimini sürdürmüştür.

Türk edebiyatında ilk roman örneği, Yusuf Kamil Paşa’nın

Fenelon’dan çevirdiği Telemak’tır.

İlk dönem roman ve hikâyelerinde ağır bir dil kullanılmıştır,

bu da bu türlerin gelişim sürecini yavaşlatmıştır.

Ahmet Mithat’ın 1870’te basılan Kıssadan Hisse ve Letaif-i

Rivayat adlı eserleri öykü türünün ilk örnekleridir.

Şemsettin Sami’nin Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat’ı ilk yerli roman

örneği, Namık Kemal’in İntibah’ı ilk edebî roman kabul edilir.

Bu dönem öykü ve romanında olaylar çoğunlukla günlük yaşamdan veya tarihten alınmıştır.

İlk öykülerde halk hikâyelerinden ve geleneksel anlatı türlerinden yararlanıldığı görülür.

I. dönem roman ve öykü yazarları romantizm, II. dönem yazarları realizm ve natüralizm etkisi altında kalmıştır ancak bu

eserlerde de bütünüyle romantizmden bir kopuş yoktur.

Tanzimat romanlarında; abartılı tesadüflere yer verilmesi,

yazarların kişiliği gizlenmeyerek “Ey Kaari!” (okuyucu) şeklinde okura seslenmesi, gereksiz tasvirlere başvurulması

gibi teknik kusurlar sıkça görülür.

Dönem romanlarında romantizm akımının etkisi ile genellikle tek yönlü kişilere yer verilmiştir.

Uyarı: I dönemde Ahmet Mithat Efendi, Emin Nihat, Şemsettin Sami, Namık Kemal roman ve öykü yazarlarıdır.

Bilgi

P:139

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

Tanzimat I. Dönemi Öğretici Metinler: Bu dönemde gazeteciliğe bağlı olarak makale, fıkra, deneme, tenkit gibi türlerin ilk örnekleri verilmiştir.

Şinasi, Tercüman-ı Ahval Mukaddimesi adlı eseriyle makale

türünün ilk örneğini vermiştir. Namık Kemal’in Lisan-ı Osmanînin Edebiyatı Hakkında Bazı Mülahazâtı Şâmildir eseri

ve Ziya Paşa’nın Şiir ve İnşa’sı diğer önemli makalelerdir.

Namık Kemal, Tahrib-i Harabat ve Takip adlı eserleri ile

eleştiri türününn ilk örneklerini ortaya koymuştur.

Akif Paşa’nın Tabsıra, Namık Kemal’in Magosa Hatıraları,

Ziya Paşa’nın Defter-i Amal adlı eserleri anı türü örnekleridir.

Ahmet Mithat Efendi’nin Avrupa’da Bir Cevalan, Direktör Ali

Bey’in Seyahat Jurnali günlük-gezi türünün Batılı anlamada

ilk örnekleridir.

Ziya Paşa’nın rüyasında padişahla memleket sorunlarını

tartıştığı ve Ali Paşa’yı eleştirdiği Rüya adlı eseri, röportaj

tekniği ile yazılmıştır.

Ahmet Vefik Paşa’nın Lehçe-i Osmanî ve Şemsettin Sami’nin Kamus-ı Türkî eserleri dönemin sözlük çalışmalarıdır.

Bilgi:

Tanzimat I. Dönemi Tiyatrosu: Bu dönem tiyatrosunda, tarihi ve sosyal konular öne çıkmıştır.

Daha çok komedi türünde eserler yazılmış ve oynanmıştır.

Sanatçılar, özellikle Shakespeare ve Moliere’in etkisinde

kalmıştır.

Tiyatro eserlerinde meddah, Karagöz ve orta oyunu türlerinden önemli izler görülür.

Bu dönemde genel olarak Namık Kemal’in “Tiyatro en faydalı eğlencedir.” anlayışı benimsenmiştir. Namık Kemal,

sahnelenen ilk tiyatro eseri Vatan yahut Silistre’yi yazmıştır.

Tanzimat I. dönemi tiyatro yazar ve eserleri:

Şinasi: 1859 yılında, basılı ilk tiyatro eseri olan Şair Evlenmesi’ni yazmıştır. Eser, 1860 yılında Tercüman-ı Ahval’de

tefrika edilmiştir.

Bilgi

Ahmet Mithat Efendi: Tercüman-ı Hakikat, Devir ve Bedir

gazetelerini ve Dağarcık ve Kırkambar dergilerini çıkaran

yazar, 200’e yakın eser yazmasından dolayı “Yazı Makinesi”

olarak anılmıştır.

En önemli cephesi, roman ve hikayeciliğidir. Eserlerinin sonunda genellikle “kıssadan hisse” çıkarma özelliği vardır.

”Hace-i Evvel” unvanı ile anılan A. Mithat Efendi, geniş halk

kitlelerini gözeterek didaktik eserler verme yoluna gitmiş,

dilde sadeleşme adına önemli adımlar atmıştır.

Kendisinden sonra gelen Hüseyin Rahmi Gürpınar gibi yazarları etkilemiş, “popülist roman” geleneğini başlatmıştır.

Sık sık okuyucuya “Ey kari!”, “Ey karie!” diye seslenmesi

onun en önemli özelliklerinden biridir.

Romantizmin, realizmin ve natüralizmin etkisinde kalmışsa

da eserleri bütün olarak değerlendirildiğinde romantizme

bağlı bir yazardır.

Öykü türünün ilk örneği kabul edilen Letaif-i Rivayat ve Kıssadan Hisse adlı eserleri; ilk defa kölelik konusunu işlediği

Esaret’i, ilk polisiye roman olan Esrar-ı Cinayat’ı, natüralist

anlayışla yazdığı Müşahedat’ı, yanlış Batılılaşmayı konu

edindiği Felatun Bey’le Rakım Efendi’si en önemli eserleridir.

Uyarı: Hasan Mellah, Hüseyin Fellah, Dünyaya İkinci Geliş,

Paris’de Bir Türk, Henüz On Yedi Yaşında, Jön Türkler, Dürdâne Hanım diğer önemli romanlarıdır.

Bilgi

Namık Kemal: 6 tiyatro oyunu kaleme alan sanatçının en

çok eser verdiği tür tiyatrodur.

Namık Kemal’in yazdığı Vatan yahut Silistre, Türk edebiyatının sahnelenen ilk tiyatro eseridir.

Gülnihal, Akif Bey, Kara Bela,Zavallı Çocuk, Celalettin Harzemşah diğer oyunlarıdır.

Namık Kemal, tiyatro ile ilgili düşüncelerini Celalettin Harzemşah adlı oyununun ön sözünde ortaya koymuştur.

Ahmet Mithat Efendi: Roman ve öykücü olarak tanınan sanatçının tiyatro türündeki önemli eserleri, Eyvah, Açık Baş,

Çengi, Çerkes Özdenler’dir.

Şemsettin Sami: Gave, Besa yahut Ahde Vefa, Seydi

Yahya yazarın önemli oyunlarıdır. Gave oyununun konusu

Şehname’den alınmıştır.

Ahmet Vefik Paşa: Bursa valiliği sırasında bugün kendi

adıyla anılan bir tiyatro yaptıran sanatçı, Moliere’in 16 eserini adapte etmiştir. Önemli tiyatro eserleri; Zoraki Tabip, Zor

Nikah, Hastalık Hastası, Kibarlık Budalası, Kocalar Mektebi,

Kadınlar Mektebi, Tartüffe’dir.

Bilgi

P:140

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

4. Aşağıdakilerden hangisi Tanzimat tiyatrosunun genel

özelliklerinden biri değildir?

A) Ahmet Vefik Paşa, bu dönem tiyatrosunda gerek kurumsallaşma gerekse çeviriler açısından önemli bir isimdir.

B) Konular daha çok tarihten ve sosyal sorunlardan seçilmiştir.

C) Hem eğlence hem de eğitim aracı olarak görülmüştür.

D) Bu dönem tiyatroları, geleneksel Türk tiyatrosu etkisinden olabildiğince uzaktır.

E) Dönemin en verimli tiyatro yazarlarından biri de Namık

Kemal’dir.

5. ----, orta oyunu ve Batı tiyatrosundan izler taşıyan ---- adlı

oyununda görücü usulüyle evlenmeyi eleştirir. ---- ise ----

oyununun konusunu Ruslarla yapılan iki savaştan almaktadır. Bu konuyu işlemesinde hem döneme damgasını vuran

milliyetçilik gibi kavramlar hem de romantizm akımının etkisi vardır.

Yukarıda boş bırakılan yerlere, sırasıyla aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi gerekir?

A) Şinasi – Şair Evlenmesi – Ahmet Vefik Paşa – Şecere-i

Türki

B) Ahmet Mithat Efendi – Çengi – Namık Kemal – Vatan

yahut Silistre

C) Şinasi – Şair Evlenmesi – Namık Kemal – Vatan yahut

Silistre

D) Ahmet Mithat Efendi – Şair Evlenmesi – Abdülhak Hamit

Tarhan – Eşber

E) Şinasi – Şair Evlenmesi – Namık Kemal – Akif Bey

6. ---- edebiyatımızda mülakat (röportaj) türünde kaleme alınan ilk nesir olarak kabul edilir. ---- bu eseri karşılıklı konuşmalar şeklinde yazmıştır.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Zafername - Ziya Paşa

B) Takip - Namık Kemal

C) Tahrib-i Harabat - Namık Kemal

D) Rüya - Ziya Paşa

E) Takdir-i Elhan - R. Mahmut Ekrem

1. Tanzimat edebiyatıyla ilgili olarak aşağıdaki bilgilerden

hangisi yanlıştır?

A) Tercüman-ı Ahval gazetesinin yayımlanmasıyla Tanzimat edebiyatı başlamıştır.

B) Teknik bakımdan başarılı romanların yazıldığı bir dönemdir.

C) Aruz ölçüsünün yanında çok az da olsa hece ölçüsü

kullanılmıştır.

D) Sanat toplum içindir, görüşüyle topluma yönelik edebiyat başlamıştır.

E) Gazete alanında önemli gelişmeler yaşanmıştır.

2. (I) Tanzimat Dönemi romanında çeşitli konular işlenir. (II)

Yanlış Batılılaşma, cariyelik kurumunun kötülüğü işlenen

başlıca konulardır. (III) Örneğin, Ahmet Mithat Efendi, Felatun Bey’le Rakım Efendi adlı yapıtında yanlış Batılaşmayı

işlemiştir. (IV) Samipaşazade Sezai’nin Sergüzeşt adlı romanında ise cariyelik kurumunun kötülüğü anlatılmıştır. (V)

Bu dönemde Nabizade Nazım, Ziya Paşa, Ahmet Vefik gibi

birçok sanatçı roman türünde yapıtlar ortaya koymuştur.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde

bilgi yanlışı vardır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

3. ---- göre tiyatro eğlencelerin en faydalısıdır. O, roman alanında da bir ilke imza atmış, ilk tarihi roman olan ---- yazmıştır. Ziya Paşa’nın divan edebiyatını öven yapıtına karşı

da ---- adlı eleştiriyi yazmıştır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) Namık Kemal’e - Cezmi’yi - Tahrib-i Harabat

B) Şinasi’ye - Şair Evlenmesi’ni - Tercüme-i Manzume

C) Ahmet Mithat’a - Yeniçeriler’i - Dekadanlar

D) Recaizade Mahmut Ekrem’e - Araba Sevdası’nı - Zemzeme

E) Namık Kemal’e - Vatan yahut Silistre’yi - Tahrib-i Harabat

P:141

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

10. Edebiyatla ilgili yapıtlarının yanında bilim ve dil çalışmalarında da bulunmuş, dil konusunda ileri sürdüğü çeşitli

düşünceler ve uygulamalarla öne çıkmıştır. Sözlük ve ansiklopedi türünde yapıtlar ortaya koymuştur. “Orhun Yazıtları” ve “Kutadgu Bilig” ile ilgili incelemelerde bulunmuştur.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ziya Paşa B) Namık Kemal C) Şemsettin Sami

D) Ahmet Vefik Paşa E) Şinasi

11. Aşağıdakilerden hangisinde bilgi yanlışlığı yoktur?

A) Tanzimat edebiyatı ilk dönem romancılarında romantizm akımının etkisi görülür.

B) Zafername, Namık Kemal’in şiir türünde oluşturduğu bir

yapıttır.

C) İlk oynanan tiyatro eseri Şinasi’nin “Şair Evlenmesi” adlı

yapıtıdır.

D) Tanzimat I. Döneminde sadece klasisizm akımı etkili olmuştur.

E) İlk kısa öyküler, Şemsettin Sami’nin “Küçük Şeyler” adlı

yapıtıdır.

12. I. Oyunlarda hem tarihi olaylar anlatılmış hem töre eleştirisi yapılmıştır.

II. Oyunlar, okunmak için yazılmıştır.

III. Tiyatro, halkı eğitmek için bir araç olarak görülmüştür.

IV. Moliere’den uyarlamalar yapılmıştır.

V. Bu dönem çeviriden ibarettir, yerli oyun yoktur.

Yukarıdakilerden hangileri Tanzimat I. Dönem tiyatrosunun özelliklerinden değildir?

A) I. ve II. B) I. ve V. C) II. ve V.

D) III. ve IV. E) IV. ve V.

7. Körü körüne yapılan Batı taklitçiliğine karşı çıkan sanatçı:

“Benim evime Türk malından başka bir şey giremez.” sözüyle kayıtlara geçer. Her alanda kendi öz benliğimize

sahip çıkmamız gerektiğini savunur. Kendisi de geleneklere sıkı sıkıya bağlı kalır. Bu yaklaşımıyla o, milliyetçilik

ve Türkçülük akımının kendi dönemindeki en büyük temsilcisi olmuştur. Dil, tarih ve folklor alanındaki çalışmalarıyla yeni bir çığır açan sanatçı “Lehçe-i Osmani” adlı,

Anadolu Türkçesine ait ilk sözlüğü hazırlamıştır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Şinasi B) Ahmet Vefik Paşa C) Şemsettin Sami

D) Yusuf Akçura E) Ziya Gökalp

8. Ahmet Mithat Efendi ile ilgili olarak aşağıdakilerden

hangisi söylenemez?

A) Şiirleri de en az romanları kadar etki oluşturmuştur.

B) “Yazı makinesi” ,“Hace-i Evvel” gibi unvanları vardır.

C) Romantizmin etkisinde romanlar yazmıştır.

D) Değişik türlerde eserler vermiştir.

E) Eserlerini halkın bilgilenmesi için yazmıştır.

9. (I) Tanzimat I. Dönem romanlarında romantizmin özellikleri

hakimdir. (II) İlk roman örneği, Yusuf Kamil Paşa’nın Fenelon’dan çevirdiği Telemak adlı eserdir. (III) Bu dönem romanlarında kölelik, cariyelik, esir ticareti sık işlenen konular

arasındadır. (IV) Romanlar, çevre ve kişleri uyum içinde ele

alması ve kahramanları iç çelişkileri ile anlatmadaki ustalığı ile dikkat çeker. (V) Yerli ilk roman Şemsettin Sami’nin

1872 yılında yazdığı Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat’tır.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde

Tanzimat’ın ilk yıllarında yazılan romanlarla ilgili bir

bilgi yanlışı yapılmıştır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

P:142

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. Batı’dan gelen roman, Tanzimat Dönemi’nde iki yoldan gelişmiştir. Birinci yol, ----, Batılı hikâye ve romanla Türk halk

hikâyelerini uzlaştırmaya çalıştığı yoldur. Yazar, romanlarını yazarken halk hikâyeciliğinden yararlanmıştır. Sanatçının bu tarz ile yaptığı, halk hikâyelerinin modernleştirilmesi

çalışmasıdır.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Recaizade Mahmut Ekrem’in

B) Namık Kemal’in

C) Ahmet Mithat’ın

D) Şemsettin Sami’nin

E) Samipaşazade Sezai’nin

5. Ölümüne dek iki yüzden fazla eser yayımlayan sanatçı,

Türk edebiyatının gerçek anlamda ilk popüler yazarıdır.

En büyük arzusu kitap okuyan bir toplum yaratmaktı. Çoğunluğa hitap etmek, onların dertlerine tercüman olmak

kaygısıyla çok sayıda eser verdi “kırk beygir gücünde yazı

makinesi” olarak tanındı.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada tanıtılan yazara ait

eserlerden biri değildir?

A) Avrupada Bir Cevelan

B) Turfanda mı yoksa Turfa mı

C) Dürdane Hanım

D) Esrâr-ı Cinayat

E) Paris’te Bir Türk

6. (I) Tanzimat edebiyatı öykü ve romanında olaylar çoğunlukla günlük yaşamdan veya tarihten alınmıştır. (II) İlk

öykülerde, topluluk önünde anlatılan meddah öykülerinin

etkisi ve tekniği görülür. (III) Eserler genel olarak, duygusal, acıklı konular üzerine kurulmuştur. (IV) Tanzimat edebiyatının ilk döneminde yetişen sanatçılar daha çok realizm

akımının etkisi altındadır. (V) Daha ilk eserlerden başlayarak öykü ve romancılarının bir kısmı Ahmet Mithat’ın peşinden giderek halka; bir kısmı da Namık Kemal’in peşinden

giderek aydın kesime seslenmeyi tercih etmişlerdir.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

1. Şemsettin Sami, bu tek roman denemesiyle işe sosyal hayattan, toplumun en küçük birimi aileden ve görücü usulüyle evlilikten başlar. O, genç kızlarla genç erkeklerin

birbirleriyle görüşüp tanışmadığı toplumsal hayatın içerisinde görücü yoluyla evliliğin ne gibi olumsuz sonuçlara yol

açabileceğini göstermek istemiş görünmektedir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Henüz On Yedi Yaşında   B) Cezmi

C) Karabibik   D) Zehra

E) Taaşşuk-ı Talât ve Fitnat

2. Türk edebiyatında roman 1860’tan sonra başlar. Edebiyatımızdaki ilk roman, Fenelon’dan Yusuf Kâmil Paşa tarafından çevrilen Telemak’tır. Türkçede roman niteliğini taşıyan

yerli ilk eser ise Samipaşazade Sezai’nin Taaşşuk-u Talat

ve Fitnat adlı eseridir.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bilgi

yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

3. Düşüncelerinde ve emellerinde meydana gelen bu değişiklik süratle benliğini kaplıyor, zavallıyı bedenen ve ruhen

büyük bir çöküntüye doğru sürüklüyordu. Sinirleri çok bozulmuş, eski uysal tabiatından eser kalmamıştı. Bazen

gözleri, sabit bir noktaya dikiliyor; dakikalarca dalıp dalıp

gidiyordu. İştahsızlıktan ve üst üste gecelerce devam eden

uykusuzluktan zayıflamış, yüzü sapsarı olmuş, göz kapaklarını kıpırdatacak hali kalmamıştı.

Tanzimat Dönemi’ne ait bir romandan sadeleştirilmiş

olarak alınan bu parçadan yola çıkılarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?

A) Farklı kişili anlatım yöntemlerine başvurulmuştur.

B) İç çözümleme yöntemiyle kişilerin psikolojik tahlillerine

yer verilmiştir.

C) Gözlemci ve kahraman bakış açısı ile yetinilmiştir.

D) Zaman ve yer ögelerine yönelik ayrıntılı betimlemeler

yapılmıştır.

E) Tarafsız bir anlatım kullanılmış; yazar, eserde kişiliğini

gizlemiştir.

I II

III

IV V

P:143

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

10. O, geleneksel şiir anlayışı ile yeni şiir anlayışı arasında ikilemlere düşen, zaman zaman tereddütler yaşayan ve bu

ikilemleri yazılarına da yansıtan bir sanatçıdır. Onun edebiyat ve şiir hakkındaki düşünceleri ve tenkitleri Şiir ve İnşa

makalesi ile Harabat Mukaddimesi’nde açıkça görülmektedir.

Bu parçada hakkında bazı bilgiler verilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Recaizade Mahmut Ekrem

B) Namık Kemal

C) Muallim Naci

D) Ahmet Mithat Efendi

E) Ziya Paşa

11. Divan şiirine ilişkin net bir eleştiri yazısı kaleme almasa da

----; nesir ve nazımda benimsediği yol ile, zihnen ve ruhen

eski geleneğe bütün kurumlarıyla birlikte karşı olduğunu

gösterir. Münacat’ını divan şairleri gibi kaside şeklinde

değil mesnevi şeklinde düzenlemesi de onun yenilikçi tutumuna örnektir. Sanatçı, divan şiiri üslubundan başka bir

üsluba doğru gider ve samimi bir ifade tonu inşa etmeye

çalışır. Nitekim şiirlerinde ve yazılarında sade bir dil kullanır ve divan şiirinin hayal ve mazmun dünyasından uzak bir

üslubu benimser.

. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Şinasi       B) Namık Kemal

C) Ahmet Mithat Efendi   D) Samipaşazade Sezai

E) Recaizade Mahmut Ekrem

12. ----, Tanzimat Dönemi’nde dil ve sözlük çalışmaları ile tanınan sanatçı olarak bilinir. Sanatçı dönemin en büyük dil bilginidir. Türk dilini sadeleştirmeye çalışmış, Orhun Yazıtları,

Kutadgu Bilig, Sefiller gibi önemli eserleri çevirmiş; sözlük,

ansiklopedi ve çeviriler hazırlamıştır..

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Şinasi    B) Ziya Paşa

C) Nabizade Nazım    D) Şemsettin Sami

E) Recaizade Mahmut Ekrem

7. (I) Batılı tiyatronun gelişmesindeki ilk adımlar Batı edebiyatlarında yer alan oyunların bire bir Türkçeye çevrilmesi

ya da bizim kültürümüze uyarlanmasıyla olmuştur. (II)

Başta Ahmet Vefik Paşa olmak üzere sanatçılar özellikle

Fransız yazar Moliere’den yaptıkları çevirilerle bu alanda

önemli adımlar atmışlardır. (III) Ahmet Mithat Paşa, Bursa

valisi iken burada ilk tiyatro binasını yaptırmış, oyuncu

kadrosu oluşturmuş ve yapmış olduğu tiyatro çevirilerini

burada sahneletmiştir. (IV) Türk edebiyatında yazılan ilk

Türk tiyatro eseri, Şinasi tarafından 1860 yılında yazılan

Şair Evlenmesi’dir. (V) Tercüman-ı Ahvâl gazetesinde tek

perde olarak yazılan bu oyunun sahnelenmesi ise ancak

yıllar sonra gerçekleşebilmiştir.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

8. Güllü Agop‘un Gedikpaşa‘da kurduğu Tiyatro-yı Osmaninin

yazı kadrosunda yer aldı. O yıllarda sahneye çıkan gayrimüslim azınlıklara diksiyon dersleri verdi. Tercüme, adapte

ve telif tiyatro olan Kokana Yatıyor, Ayyar Hamza, Misafiri İstiskal gibi eserleri komedi türündedir. Sanatçı; tiyatro

dilinde halk söyleyişlerine yaklaşmış, günlük konuşmalardan, deyim ve atasözlerinden büyük ölçüde faydalanmıştır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ahmet Mithat Efendi

B) Şemsettin Sami

C) Ahmet Vefik Paşa

D) Musahipzade Celâl

E) Direktör Ali Bey

9. Bu eser, Victor Hugo’nun Cromwell Ön Sözü’nden ilham

alınarak yazılmıştır. Bu eserde Namık Kemal, edebiyat

meselelerine yeni edebiyatın inşa etmeye çalıştığı sosyal

fayda anlayışı çerçevesinden baktığı gibi Türk edebiyatını

değerlendirirken Avrupa edebiyatından da örnekler verir.

Oldukça detaylı bir şekilde tiyatro ile ilgili düşüncelerini anlatır ve tiyatroyu diğer edebî türlerden daha üstün tutar.

Bu parçada tanıtılan eser aşağıdakilerden hangisidir?

A) Celâl Mukaddimesi    B) Takip

C) Demdeme Ön sözü    D) Tahrib-i Harabat

E) İrfan Paşa’ya Mektuplar

P:144

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

4. (I) İlk ciddi tiyatro 1867’de Güllü Agop’un idare ettiği Osmanlı Tiyatrosu’dur. (II) Tanzimat Dönemi’nin yayınlanan

ilk tiyatro eseri ise Şinasi’nin Şair Evlenmesi adlı tek perdelik komedisidir. (III) Tiyatro alanında eğitici eserler ise Ziya

Paşa tarafından verilmiştir. (IV) Ahmet Vefik Paşa bu dönemde tiyatro çalışmalarıyla tanınmış, Bursa’da bir tiyatro

yaptırmış, burada tercüme ettiği eserleri sahnelettirmiş

olan önemli bir diğer isimdir. (V) Halkı tiyatroya gitme konusunda yönlendiren Ahmet Vefik Paşa, Moliere’in hemen

hemen bütün eserlerini çevirmiştir.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

5. Görücü usulü evlenmeyi konu edinen ----, modern tiyatronun edebiyatımızdaki ilk yerli örneği olmasına rağmen geleneksel tiyatrodan da güçlü izler taşımaktadır.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Vatan yahut Silistre

B) Afife Anjelik

C) Macera-yı Aşk

D) Şair Evlenmesi

E) İçli Kız

6. Tanzimat birinci kuşak tiyatrosunda sıklıkla işlenen temalardan biri, batıl inançlardır. Toplumsal yapı içerisine yerleşen ve insanların sömürülmesine yol açan batıl inançlar,

özellikle ---- oyunlarında görülür. Sanatçının; Açıkbaş,

Çengi adlı oyunları tamamıyla batıl inançların toplum üzerindeki etkisi üzerine kurgulanır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Samipaşazade Sezai’nin

B) Namık Kemal’in

C) Şemsettin Sami’nin

D) Recaizade Mahmut Ekrem’in

E) Ahmet Mithat Efendi’nin

1. Tanzimat I. dönem sanatçısı olan Namık Kemal, Magosa’da yazdığı Tahrib-i Harabat adlı eserinde Muallim Naci’nin Harabat adlı üç ciltlik antolojisini ve bu antolojinin

mukaddime kısmını eleştirir.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bilgi

yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

2. ----, sanatçının Şiir ve İnşa makalesinde reddettiği ve bizim

olmamakla itham ettiği klasik Türk şiirinden yaptığı bir derlemedir. Sanatçının bu eserine aldığı örnekler de Arap,

İran, Çağatay ve divan şiirine ait eserlerdir..

. Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Demdeme

B) Harabat

C) Zemzeme

D) Zafername

E) Tercüme-i Manzume

3. (I) Tanzimat Dönemi’nde Şinasi, Namık Kemal’le başlayan gazetecilik çok gelişmiş ve gazete etkili bir iletişim

aracı olmuştur. (II) Bu gazetelerde makale, fıkra, deneme,

tenkit gibi öğretici metinlere de yer verilmiştir. (III) Ayrıca

anı, günlük, mektup gibi türler Tanzimat’la birlikte önem

kazanmış ve Batılı bir kimliğe bürünmüştür. (IV) Şunu

da unutmamak gerekir ki bu dönemde şiir, roman, tiyatro

gibi edebî türlerde de öğreticilik hâkimdir. (V) Ancak bu

dönemde kaleme alınan öğretici türlerde edebî türlerden

farklı olarak oldukça sade bir dil kullanılmıştır.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I II

III IV

V

P:145

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

7. Şair Evlenmesi oyunundaki sahnelerin bölünmesi, kişilerin

sahnelerdeki rolleri ve olayların sürekliliği Batı tiyatrosunun

özelliklerini gösterirken oyundaki tipler, komedyanın göstermeci biçimde yazılması, psikoloji yerine genellemelere

yöneliş, cinaslı sözler, şive taklitleri ve tekerlemeyi andıran

konuşmalar ise ---- özelliklerindendir.

Bu cümlede boş bırakılan sözü edilen eser aşağıdakilerden hangisidir?

A) trajedi türünün       B) geleneksel tiyatronun

C) dram türünün       D) epik tiyatronun

E) absürt tiyatronun

8. İslam Bey, Zekiye ve Abdullah Çavuş, düşman cephaneliğini ateşleme görevini alırlar ve bu görevi başarıyla yerine

getirirler. Eserde bir de düğüm noktası vardır. Yıllar önce

bir namus olayından dolayı komutanına itaatsizlik ettiği

için görevden alınan Sıtkı Bey, ailesini terk ederek Ahmet

adıyla yeniden orduya katılır. Zekiye’nin yıllar önce terk ettiği kızı olduğunu öğrenir. Zekiye hem babasına kavuşur

hem de İslam Bey’le evlenir.

Bu parçada konusu özetlenen tiyatro eseri aşağıdakilerden hangisidir?

A) Besa yahut Ahde Vefa     B) Vatan yahut Silistre

C) Yadigâr-ı Harp       D) Duhter-i Hindu

E) Zavallı Çocuk

9. Siyasal hayatta otoritesini, ferdî hayatta babanın koruyuculuğunu kaybetmiş insan, bir vasi arayışı içerisinde çırpınır.

Yazarlar bu vasilik görevini üstleneceklerdir. Romanın dünyası, bu oğulu kötülüklere karşı uyarmak ve yönlendirmek

ister. En büyük kötülük hayatın yerleşik ahlâkî öğeleriyle

çelişki oluşturacak aşk anlayışıdır. Roman kahramanı, babasız günlerin başıboşluğunda tesadüfen kadını, maddi

aşkı tanır. Mahpeyker, romanın kötü kadın karakteri olarak

bedensel aşkı temsil eder. Yazar Mahpeyker’i şeytani bir

kimliğin sahibi olarak tasarlar. Karşısına yerleştirilmi şolan

Dilaşup, iyiliği ve saflığı ile aslında Mehpeyker’i daha da

olumsuz bir kişilik hâline getirir.

Bu parçada tanıtılan eser aşağıdakilerden hangisidir?

A) Müsameretname     B) Muhayyelat

C) Sergüzeşt    D) İntibah

E) Dürdane Hanım

10. Namık Kemal’in tiyatro eserleri ilgili aşağıdaki verilen

bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Oyunlarında Fransız romantik yazarların –özellikle de

Victor Hugo’nun- etkisi görülür.

B) Zavallı Çocuk oyununda, amca çocukları olan on dokuz yaşındaki Ata ile on dört yaşındaki Şefika’nın trajik

bir sonla biten aşk öyküleri anlatılmaktadır.

C) Tiyatroyu, romanda olduğu gibi, sanat için sanat anlayışı çerçevesinde insanın iç dünyasının keşfine hizmet

etmesi gereken bir tür olarak görür.

D) Gülnihal oyununda, sancak beyi olarak görev yapan

Kaplan Paşa’nın zulümleri, esaret-cariyelik teması

çevresinde ele alınır.

E) Âkif Bey oyununda düştüğü ahlaksızlık çukurundan

çıkmayı beceremeyen Dilrübâ’nın toplum içerisindeki

konumu eleştirel bir biçimde işlenir.

11. ----, 1885 yılında Letaif-i Rivayat serisi içinde çıkar. Eserin

iki kahramanından köylü bir babanın oğlu olan Senai ile

şehirli bir aileden gelen Şinasi’nin masallarda olduğu gibi

birbirlerinin hayatına özenerek âdeta yer değiştirmelerine

dayandırılmış bir hikâyedir. Sonuçta Senai şehir hayatı içerisinde kaybolacak, babasından kalan serveti de yok edecektir. Şinasi ise kurduğu çiftlikte mutlu bir hayat sürecektir.

Böylece şehir hayatına karşı köy hayatının üstünlüğü fikrinin altı çizilecektir. Eser, bazı araştırmacılar bakımından

köy romanının başlangıcı olarak görülür.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Bahtiyarlık

B) Sergüzeşt

C) Zehra

D) Karabibik

E) Turfa mı yoksa Turfanda mı

P:146

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

TANZİMAT II. DÖNEM EDEBİYATI

GENEL ÖZELLİKLERİ VE

COŞKU VE HEYECANA BAĞLI METİNLER 19

Abdülhak Hamit Tarhan: Düşünmekten çok yapan adam

olarak tanınan sanatçı, hayal dünyasının zenginliği ile dikkat

çeker.

“Şair-i Azam” (büyük şair) olarak anılmış, çeşitli yeni biçim

denemeleri ile divan şiirinin fiilen sona ermesine katkıda bulunmuştur.

Batılılaşma hareketinin asıl öncüsü kabul edili, şiirlerinde

gözlem ve izlenimlerini öne çıkarmıştır.

Romantizmin etkisinde, metafizik konuları, ölüm, aşk gibi temaları içeren eserler vermiştir.

Eşi Fatma Hanım’ın genç yaşta ölümü üzerine yazdığı Makber şiiri büyük ilgi görmüştür.

Validem adlı uyaksız şiiri, Sahra adlı pastoral şiiri ve Paris’ten esinlenerek yazdığı Belde şiiri türlerinin edebiyatımızdaki ilk örnekleridir.

Sanatçı, heceyle, aruzla ve şiir-düzyazı karışık şekilde kaleme aldığı tiyatrolarını okunması amacıyla yazmıştır.

Uyarı: Makber, Ölü, Bunlar O’dur, Hacle, Garam, İlham-ı

Vatan bazı şiir kitaplarıdır.

Bilgi

II. Dönem Tanzimat Şairleri: İlk dönemde başlatılan dilde

sadeleşme hareketleri bu dönemde terk edilmiş ve ağır ve

süslü bir dil kullanılmış, şiirde metafizik konulara ağırlık verilmiştir.

Recaizade Mahmut Ekrem: Şiir, roman, hikâye, tiyatro,

eleştiri gibi çok sayıda edebî türde eser vermiş bir sanatçıdır.

“Her güzel şey şiirin konusudur.” diyerek şiirin konusunun

alabildiğine genişlemesini sağlamıştır.

Üstat Ekrem olarak tanınır, kendi dönemindeki yenilik taraftarı gençlere ve Servetifünun topluluğunun oluşmasına öncülük etmiştir.

Muallim Naci ile uzun yıllar süren “eski-yeni” kavgasında

yeni şiiri ve “Kafiye kulak içindir.” görüşünü savunmuştur.

Muallim Naci’nin Demdeme’sine karşılık Zemzeme adlı kitabı yazmıştır.

Recaizade Mahmut Ekrem’in şiir türü eserleri: Şiirlerini;

Zemzeme, Nağme-i Seher, Tefekkür, Yadigâr-ı Şebap, Nijad

Ekrem adlı eserlerinde toplamıştır.

Bilgi

Hasret beni cayır cayır yakarken

Bedenimde buzdan bir el yürüyor.

Hayaline çılgın çılgın bakarken

Kapanası gözümü kan bürüyor.

Dağda kırda rasgetirsem bir dere

Gözyaşlarım akıtarak çağlarım.

Yollardaki ufak ufak izlere

Senin sanıp bakar bakar ağlarım.

(Recaizade Mahmut

Ekrem’in Ah Nijat

şiirinden alınmıştır.)

Örnek

II. Dönem Tanzimat Edebiyatı Özellikleri (1878-1896) ve

Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler: Bu dönem Meclis-i

Mab’usan’ın süresiz olarak kapatılmasıyla başlayan İstibdat

Dönemi koşulları içinde şekillenmiştir. Bu dönemde gazetecilik, ilk dönemdeki etkisini yitirmiştir.

Sanat, sanat içindir, görüşü benimsenerek bireysel konular

işlenmiştir.

Dil oldukça ağırlaşmıştır. Şiirde romantizm etkisi belirgindir.

Bazı hece denemeleri görülmekle birlikte aruz ölçüsü egemenliğini sürdürmüştür. Divan edebiyatı nazım biçimleri kullanılmakla beraber yeni biçim denemeleri yapılmıştır.

Şiirin konusu genişletilmiş, Recaizade Mahmut Ekrem’in

“Güzel olan her şey şiirin konusu olabilir.” anlayışı ilgi görmüştür.

Döneme “abes-muktebes” kavgası olarak bilinen Recaizade

Mahmut Ekrem taraftarları ile Muallim Naci taraftarları arasında yaşanan edebî polemikler damga vurmuştur.

Uyarı: Recaizade Mahmut Ekrem, Abdülhak Hamit Tarhan,

Muallim Naci bu dönemin önemli şairleridir.

Bilgi

P:147

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

Nabizade Nazım: Şiir, roman, öykü, makale gibi türlerde

eser verdi.

Sanatçı şiirlerinde Abdülhak Hamit Tarhan etkisinde kalmıştır.

Romantik bir yaklaşımla yazdığı şiirlerinde doğa, aşk, ölüm

temalarının ağır bastığı görülür.

Nabizade Nazım şiirlerini; Heves Ettim, Minimini-yahut-Yine Heves adlı eserlerinde toplamıştır.

Bilgi:

Muallim Naci: Tanzimat Dönemi’nde büyük oranda divan

şiirine bağlı kalan sanatçı “Mesud-ı Harabati” mahlasıyla

gazel, şarkı biçiminde şiirler yazmıştır.

Recaizade Mahmut Ekrem’le “eski-yeni” kavgasında eski

şiiri ve göz için uyak anlayışını savunmuştur.

Recaizade Mahmut Ekrem’in Zemzeme’de dile getirdiği

eleştirilere Demdeme adlı eseriyle cevap verdi.

Batılı tarzda şiirler de yazmış, yazıldığı dönem için yalın dili

ile dikkatleri üzerine çeken Köylü Kızın Şarkısı, Türk edebiyatı’nın köyden bahseden ilk şiiri olarak kabul edilmiştir.

Dili ağır ancak oldukça başarılıdır; Muallim Naci, eski ile

bağları koparmadan yenileşmeyi savunmuştur.

Eserleri: Ateşpare, Füruzan, Şerare şiir; Demdeme, Muallim eleştiri, Islahat-ı Edebiye sözlük, Ömer’in Çocukluğu anı

türündedir.

Bilgi

Eyvâh! .. Ne yer, ne yâr kaldı,

Gönlüm dolu âh ü zâr kaldı.

Şimdi buradaydı gitti elden,

Gitti ebede gelip ezelden.n

Çık Fâtıma, lâhdden kıyâm et,

Yâdımdaki hâlime devâm et!

Ketmetme bu râzı, söyle bir söz,

Ben isterim âh öyle bir söz!

(Abdülhak Hamit

Tarhan’ın Makber

şiirinden alınmıştır.)

Örnek

Bir zamanlar karar-gâhım idi,

Bedevîler gibi beyâbanlar;

Buna mucib de iştibâhım idi:

Nasıl imrâr-ı vakt eder anlar.

Belde halkında görmedin hayfâ

Gördüğün ünsü ehl-i vahşette!

Bedevîler sukûn u rahatte;

Sürdüğü daima ganemle sefa.

(Abdülhak Hamit

Tarhan’ın Sahra

şiirinden alınmıştır.)

Örnek

Tepeden iniyor bakın

Şu kızın nişanlısı şanlıdır

Yaradan nazardan esirgesin

Koca dağ delikanlıdır

Fese bak fese ne güzel de al

Ne de hoş belindeki morlu şal

Demedim ya ben sana bak da al

O kadar da bakma ziyanlıdır

(Muallim Naci’nin

Köylü Kızın Şarkısı

şiirinden alınmıştır.)

Örnek

Validem ümmiyeydi, ümmiyenin

Var idi ezberinde birçok ilim. (...)

Son zamanlar alil olan gözünün

Gördüğü bir hayal idi ancak

Ameliyyatı istemez, sevmez,

Der idi daima; “Ne görmek için?

(Abdülhak Hamit

Tarhan’ın ilk uyaksız

şiir olan Validem

şiirinden alınmıştır.)

Örnek

P:148

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

4. I. Yeni Türk edebiyatı açısından Münacat önemli yenilikler

içerir; sanatçı dönemin sadrazamı Mustafa Reşit Paşa

için yazdığı kasidelerde türün klasik yapısına bağlı

kalmamıştır.

II. İçerik olarak Batı şiirinden beslenen Köylü Kızlarının

Şarkısı, halk şiirinden de izler taşıması açısından iki

kültürü sentezleyen bir şiir olarak kabul edilebilir.

III. O bireysel duyuşların, inceliklerin, gözyaşının şairidir.

Bunda duygulu kişiliği etkili olduğu gibi küçük yaşlarda

ölen çocuklarının da etkisi büyüktür.

IV. Hürriyet Kasidesi’nde Tanzimat’ın getirmeye çalıştığı

değerleri vurgulamış; Vaveyla ve Hilâl-i Osmanî adlı

şiirlerinde yeni nazım şekillerini denemiştir.

V. Kaside nazım biçimiyle kaleme aldığı Zafername’si;

altmış altı beyitten oluşmuş, hiciv türünün en başarılı

örneklerinden biridir.

Numaralanmış cümlelerde aşağıdaki sanatçılardan

hangisi ile ilgili bilgiler verilmemiştir?

A) Namık Kemal

B) Recaizade Mahmut Ekrem

C) Muallim Naci

D) Şinasi

E) Abdülhak Hamit Tarhan

5. Edebiyatımızda “kafiye göz için mi kulak için mi tartışması”,

abes-muktebes kelimeleri yüzünden çıkmıştır. Eski-yeni

edebiyat tartışması olarak da bilinen bu tartışma ---- ve ----

adlı eserler çevresinde tartışılmıştır.

. Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) Harabat – Tahrib-i Harabat

B) Heves Ettim – Yadigar-ı Şebab

C) Şiir ve İnşa – Takip

D) Demdeme – Zemzeme

E) Talim-i Edebiyat – Istılahat-ı Edebiye

1. I. Grup II. Grup

I. Makber Şinasi

II. Zemzeme Namık Kemal

III. Demdeme Abdülhak Hamit Tarhan

IV. Tahrib-i Harabat R. Mahmut Ekrem

V. Tercüme-i Manzume

Yukarıda I. grupta verilen yapıtlardan hangisi, II. grupta

verilen sanatçılardan biriyle ilişkilendirilmez?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

2. Aşağıdakilerden hangisi Tanzimat şiirinin genel özelliklerinden biri değildir?

A) I. kuşakta toplumsal değerlere dayalı şiir anlayışı hakimdir.

B) Arapça, Farsça sözcük ve tamlamaların kullanımından

vazgeçilmiştir.

C) Eski nazım şekilleriyle yeni kavram ve duygular işlenmiştir.

D) II. kuşak şairlerinin dili birinci kuşağa göre ağırlaşmıştır.

E) Batı şiiri, özellikle de Fransız şiiri örnek alınmıştır.

3. I. Sanat, edebiyat, üslup ve dilde kurallara karşı ilgisiz bir

tavır sergiler.

II. Tanzimat şiirine nazım şekli ve uyak haricinde içerik,

imaj ve temalarda da önemli değişiklikler getirmiştir.

III. Divaneliklerim yahut Belde eseri, sanatçının Paris’teki

memuriyet hayatının çılgınlıklarının fantastik bir dille

anlatıldığı on yedi şiirden oluşur.

Numaralanmış olarak verilen açıklamalar aşağıdaki sanatçılardan hangisine aittir?

A) Muallim Naci

B) Şinasi

C) Ziya Paşa

D) Recaizade Mahmut Ekrem

E) Abdülhak Hamit Tarhan

P:149

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

9. Türk edebiyatının Tanzimat’tan sonraki yenileşme döneminde adı etrafında büyük gürültüler koparılan şahsiyetlerinden biri olan ----,Türk şiirine Batı etkisiyle yeni bir anlayış

getiren Abdülhak Hamid ve Recaizade Mahmut Ekrem’e

karşı çıktığından eski edebiyat anlayışının bayraktarı olarak tanıtılmıştır.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Muallim Naci

B) Namık Kemal

C) Ziya Paşa

D) Ahmet Vefik Paşa

E) Âkif Paşa

10. I. Zevk bakımından Doğu geleneğine, divan şiirine bağlı

olmasına rağmen Batı tarzı şiir anlayışına ilgi duymuş

fakat Doğu’yla Batı arasında sürekli tereddüt yaşamış

bir şairdir.

II. Savunduğu görüşler derinlemesine anlaşılamamış, yaşadığı polemikler edebî kişiliğini gölgelemiş, çoğu zaman bir eski tutkunu olarak anılmıştır.

III. “On Dokuzuncu Asır” manzumesiyle döneminin aydınlarının bağlandığı yeni dünya görüşünü önemli ölçüde

yansıtan bir eserdir.

IV. Şairliğinden daha çok romancılığı ve edebiyat teorisi

üzerine verdiği eserleri açısından Türk edebiyatında

önemli bir yer edinmiştir.

V. İç âleminde sürekli çatışmalar geçiren şairin karmaşık

ruh dünyasının şiirine yansıması ise “tezat şairi” olarak

anılmasında neden olmuştur.

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerde aşağıdaki sanatçılardan hangisi ile ilgili bilgiler verilmemiştir?

A) Ziya Paşa

B) Recaizade Mahmut Ekrem

C) Sadullah Paşa

D) Abdülhak Hamit Tarhan

E) Namık Kemal

6. Tanzimat birinci dönem aşağıdaki özelliklerden hangisi yönüyle Tanzimat ikinci döneme benzemektedir?

A) Genel sanat anlayışı

B) Şiirde konu bütünlüğünün benimsenmesi

C) Şiirde kullanılan dil özellikleri

D) Roman ve hikayede benimsenen edebi akımlar

E) Şiirde kullanılan nazım şekilleri

7. Aşağıda dizelerden hangisinde II. Dönem Tanzimat şiirine ait özellikler daha belirgindir?

A) Âdem olanın hayr olur âdemlere kasdı

İnsanlığa insanda budur işte delâlet

B) Ne mümkün zulm ile bidâd ile imhâ-yı hürriyet

Çalış idrâki kaldır muktedirsen âdemiyetten

C) Hem tabîat münfail hicrinle… hem gönlüm harâb

Geldi ammâ n’eyleyim, sensiz bahârın şevki yok

D) Hakîr olduysa millet, şânına noksan gelir sanma

Yere düşmekle cevher, sâkıt olmaz kadr-ü kıymetten

E) Dursun kef-i hükmünde terâzû-yı adâlet

Havfın var ise mahkeme-i rûz-ı cezadan

8. Namık Kemal neslinden sonra sosyal meseleleri daha çok

ferdî planda ele almak suretiyle yeni bir dönem başlatan

Abdülhak Hamit Tarhan, Şinasi ile başlayan divan edebiyatından uzaklaşma ve yeni bir edebiyat kurma gayretini

gerçekleştirmiştir. Hamit, Türk şiirini Batılılaştırma bahsinde, “düşünenden çok yapan” adamdır. Bu bakımdan,

Recaizade Mahmut Ekrem ile birlikte, bir “bütün” oluştururlar.

Aşağıdaki eserlerden hangisi bu parçada adı geçen sanatçılardan biri ile ilişkilendirilemez?

A) Yadigâr-ı Şebâb  B) Müntehabat-ı Eş’ar

C) Takip  D) Heves Ettim

E) İlham-ı Vatan

P:150

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. I. Şiirde değişimin temelini atan sanatçının Fransızcadan

yaptığı tercüme şiirlerde yeni şekiller ve yeni bir üslup

görülür.

II. “Şiir ve İnşa” makalesinde gerçek şiirimizin halk şiiri olduğunu söyleyen sanatçı, fikirlerinde ısrarcı olamaz.

III. “Güzel olan her şey” şiirin konusudur.” görüşünü savunan sanatçı, yenilik taraftarı gençlerin öncülüğünü yapmıştır.

IV. Yeni Türk şiirinde tabiat tasvirlerinin ilk örneklerini veren sanatçının üslûbu son derece dağınıktır, şiirlerinde

metafizik düşünceler de geniş yer tutar.

V. Üslupta eskiyi savunan şair, Türk edebiyatının kökten

değil, kısmen modernleştirilmesini savunur.

Numaralanmış olarak verilen cümlelerde aşağıdaki sanatçılardan hangisi ile ilgili bilgi verilmemiştir?

A) Şinasi     B) Namık Kemal

C) Ziya Paşa     D) Recaizade Mahmut Ekrem

E) Abdülhak Hamit Tarhan

5. Ali Nihat Tarlan, şiirin konusu ne kadar sıradan ve basit

olursa olsun, onu kültürlü bir kafanın, sanatkâr kişiliği

içinde yoğurması gereklidir, demektedir ki o da bunu yapmıştır. O, elbette bir din adamı, tarihçi, toplum bilimci, ahlakçı ya da filozof değildir. Fakat bütün bu bilgiler, onun

sanatkâr ruhunda eriyerek onun kendine has yenilikçi şiirini oluşturur. Onun eserlerinde başlıca üç konu vardır: Tabiat, ölüm ve toplum sorunları. Bu üçlüden ölüm; aşkın ve

hayatın sonucu olmak bakımından sanatçının sanatını ve

kişiliğini en iyi yansıtan konudur. Ölü, Hacle, Bunlar Odur

ve Makber gibi eserleriyle sanatçı, Türk şiirinde ilk defa bir

ölüm mitosu yaratmayı başarmıştır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Abdülhak Hamit Tarhan

B) Namık Kemal

C) Recaizade Mahmut Ekrem

D) Muallim Naci

E) Ziya Paşa

1. Tanzimat şiiri ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Halk şiirine ve hece veznine olan ilgi biraz artmışsa da

divan şiiri ve aruz eski hakimiyetini sürdürmüştür.

B) Divan şiirinin gazel, kaside, terkibibent, murabba gibi

nazım şekilleri kullanılmaya devem edilmiştir.

C) Aşk, ayrılık gibi konular yanında ilk defa; eşitlik, özgürlük, adalet, hukuk gibi konular şiire girmiştir.

D) Tanzimat I. dönemde başlayan dilde sadeleşme çabaları, II. dönemde yaygınlaşarak sürmüştür.

E) Beyit bütünlüğü yerine konu bütünlüğüne önem verilmiş, şiirlere konuya uygun başlıklar konulmuştur.

2. Evet, tarz-ı kadîm-i şi’ri bozduk, herc ü merc ettik,

Nedir şii’r-i hakîki safha-i irfâna dercettik.

Bu yolda nakd-i vakti cem’-i kuvvet birle harcettik,

Bize gelmişti zirâ meslek-i ecdâd, nâ-kâfî.

(Evet, eski tarz şiiri bozduk yerle bir ettik / Hakiki şiir dediğin nedir biz onu irfana karıştırdık / Bu yolda hem vaktimizi

hem gücümüzü birleştirdik / Zira bize ataların mesleği yetersiz gelmişti.)

Yukarıda günümüz Türkçesine çevrilerek verilen dizeler aşağıdaki sanatçılardan hangisine ait olabilir?

A) Muallim Naci    B) Namık Kemal

C) Ziya Paşa    D) Şinasi

E) Abdülhak Hamit Tarhan

3. II. Dönem Tanzimat sanatçıları olarak adlandırılan ----, ----,

----, ----, ---- şiirde kişisel konulara öncelik vermiştir.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi getirilemez?

A) Recaizade Mahmut Ekrem

B) Muallim Naci

C) Ziya Paşa

D) Abdulhak Hamit Tarhan

E) Samipaşazade Sezai

P:151

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

9. İlk manzumelerinden itibaren dikkat çeken özelliği; dil, teknik, ahenk ve şiiriyet açısından son derece oturmuş, sağlam metinler çıkarmasıdır. Recaizâde Mahmut Ekrem’in

ona “şair-i mâderzât”, yani anadan doğma şair demesinin

altında da bu yatmaktadır. Recaizâde, Talim-i Edebiyat’ta

“şiirde vuzuhun ve tabiiliğin” örnekleri olarak onun “Kuzu”

ve “Feryâd” şiirleri almıştır. Tanzimat’ın hep bahsedilen

ama bir türlü tam anlamıyla gerçekleştirilemeyen sadeliği,

onun şiirlerinde yer bulur. Millî Edebiyat hareketinden çok

önce, şiirde sergilediği bu berrak ve devrine göre sade

Türkçe, bazı şiirlerinde halk şiiri kaynaklarına yöneliş onun

şiirinin en çok övgü alan üslup özelliğidir.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Şinasi

B) Namık Kemal

C) Ziya Paşa

D) Muallim Naci

E) Abdülhak Hamit Tarhan

10. Recaizade Mahmut Ekrem ile ilgili aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Şiir, roman, öykü, tiyatro ve eleştiri türlerinde yazan sanatçı, döneminin genç kuşaklarına öncülük etmiştir.

B) Şiirleri sanat açısından pek güçlü olmayan sanatçı, “sanat için sanat” ilkesine bağlı kalmıştır.

C) Mualim Naci ve çevresindeki sanatçılarla tartışmalarında “kulak için kafiye” görüşünü benimsemiş; Servetifünun edebiyatının ortaya çıkmasında etkili olmuştur.

D) Oğlu Nijat’ın ölümünden çok etkilenen sanatçının,

üzüntüsünü dile getirdiği “Ah Nejat” başlıklı şiiri hece

ölçüsüyle yazmıştır.

E) Şiirlerinde parnasizm, tiyatrolarında klasisizmin akımının etkisi görülür.

6. Çeşitli eserlerinin giriş bölümlerinde edebiyatı vatanına

hizmet etme yolunda kullandığını belirten Muallim Naci,

bu amacıyla Recaizade Mahmut Ekrem ve Abdülhak Hamit’ten ayrılarak ---- ve Ahmet Midhat Efendi’ye yakın bir

duruş sergiler.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Namık Kemal

B) Samipaşazade Sezai

C) Cenap Şahabettin

D) Ahmet Haşim

E) Nabizade Nazım

7. Tanzimat şair ve yazarları, Fransız edebiyatını örnek almışlar ve büyük ölçüde romantizmin etkisinde kalmıştır.

Bu akımın özgürlük düşüncesi, toplumculuk anlayışı, duyguları öne çıkaran yaklaşımı Tanzimat yazarlarına çekici

gelmiştir. Doğayı taklit etmeye çalışan, her şeyde akıl ve

mantığı ön plana alan bu akımdan özellikle Namık Kemal

ve Recaizade Mahmut Ekrem gibi sanatçılar etkilenmiştir.

Yukarıdaki numaralanmış yerlerin hangisinde bilgi

yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

8. Tanzimat Dönemi’nde yaşamasına rağmen –medrese kültürünün etkisiyle- divan edebiyatını savunmuş; Abdülhak

Hamit Tarhan ve Recaizade Mahmut Ekrem’le edebi tartışmalara girmiştir.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen sanatçıya ait eserlerden biri değildir?

A) Ateşpare

B) Şerare

C) Zemzeme

D) Füruzan

E) Ömer’in Çocukluğu

I

II

III

IV

V

P:152

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

4. Ziya Paşa ile ilgili aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) J. J. Rousseau’nun “Emile” adlı eserini Türkçeye çevirmiştir.

B) Şiire yönelik düşüncelerini ortaya koyduğu ve divan şiirini övdüğü “Demdeme” ön sözü” tepkiyle karşılanmıştır.

C) Moliere’nin “Tartüffe” adlı piyesini hece vezniyle ve

sade bir dille Türkçeye tercüme etmiştir.

D) “Terkib-i Bend” adlı eseri, Bağdatlı Ruhi tarafından kaleme alınan “Terkib-i Bend”e nazire olarak yazılmıştır.

E) “Zafername”de, Girit isyanını bastırmak için görevlendirilen Ali Paşanın başarısızlığını eleştirmiştir.

5. Aşağıda verilen parçalardan hangisi şekil ve içerik yönüyle Tanzimat Dönemi’nin genel anlayışından uzaktır?

A) Ah yaktık şu mübarek vatanın her yerini

Saçtık eflake kadar dudunu ateşlerini

B) Serilip hak-i hakarette vatan can veriyor

Yetişin son nefesimdir gelin imdada diyor

C) Felek her türlü esbâb-ı cefasın toplasın gelsin

Dönersem kahbeyim millet yolunda bir azîmetten

D) Gül devri ayş eyyâmıdır zevk u safâ hengâmıdır

Âşıkların bayramıdır bu mevsim-i ferhunde-dem

E) Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini

Yoğimiş kurtaracak bahtı kara maderini

1. ----, Tanzimat Dönemi şiirinin gerçek yenilikçisi olduğunu

pek çok araştırmacı kabul eder. Kâzım Yetiş’e göre o,

“Talim-i Edebiyat’ın retorik ve edebiyat teorileri alanında

getirdiği yenilikleri uygulayan adamdır”. Kenan Akyüz’ün

deyişiyle de “Türk şiirini Batılılaştırma bahsinde o, ‘düşünen’ den çok ‘yapan’ adamdır.”

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Ziya Paşa     B) Namık Kemal

C) Abdülhak Hamit Tarhan     D) Şinasi

E) Recaizade Mahmut Ekrem

2. Tanzimat birinci dönem sanatçıları olan ----, ----, -----, ve

----; ikinci dönem sanatçılarına göre daha halkçı bir tutum

içinde olmuştur.

Bu cümlede boş bırakılan yerlerden birine aşağıdakilerden hangisi getirilemez?

A) Şinasi      B) Namık Kemal

C) Ziya Paşa      D) Ahmet Mithat Efendi

E) Abdülhak Hamit Tarhan

3. (I) Tanzimat 1.dönem şairleri “toplum için sanat” anlayışını;

2.dönem şairleri ise “sanat için sanat” anlayışını benimsemişlerdir. (II) Şiirde sanatlı söyleyiş her iki dönem şairleri

için de amaç olmaktan çıkmış ancak dilde sadeleşme çabaları da yeterince başarılı olamamıştır. (III) Gazel, kaside,

terkibibent gibi eski nazım şekilleri kullanılmaya devam

edilmiştir; özellikle ikinci dönem sanatçıları yeni nazım şekilleriyle şiir yazmada başarılı olmuşlardır. (IV) I.dönem şairleri, şiirde parça güzelliğine bağlı kalmış; II.dönemde ise

şairler parça güzelliğini bırakıp bütün güzelliğine ve konu

birliğine önem vermiştir. (V) İki dönemde de sanatçılar,

aruz ölçüsü kullanılmaya devam ederken az da olsa hece

ölçüsü kullanılmıştır.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde

bilgi yanlışlığı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

P:153

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

6. Tanzimat Dönemi edebiyatının en dikkat çeken simalarından biridir. Edebî yaşamına şiirle başlayan sanatçı; mektup, roman, makale ve tiyatro gibi türlerde pek çok eser

vermiştir. Ayrıca bu türler hakkında önemli bilgi ve pratiğe sahip olan sanatçı; edebiyatı ve dili her şeyin üstünde

seyreden bir güç olarak görerek bunu her fırsatta dile getirmiştir. Özellikle Tahrib-i Harabat’ının ana konusu, Tanzimat Dönemi’nin yaygın düşüncesi olan, divan edebiyatına

karşı çıkıştır.

Bu parçada hakkında bazı bilgiler verilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Şinasi

B) Recaizade Mahmut Ekrem

C) Namık Kemal

D) Ziya Paşa

E) Muallim Naci

7. I. Şiirlerinde işlediği temaların başında doğa gelir.

II. Bazı şiirlerini Heves Ettim adlı kitabında toplamıştır.

III. Şiir, anı, hikâye, roman türlerinde eserler vermiştir.

Numaralanmış olarak verilen açıklamalar aşağıdaki sanatçılardan hangisine aittir?

A) Muallim Naci

B) Samipaşazade Sezai

C) Nabizade Nazım

D) Abdülhak Hamit Tarhan

E) Recaizade Mahmut Ekrem

8. I. Eski-yeni çatışmasında yenilik taraftarlarının düşüncelerine yer verilen 3 ciltlik şiir serisidir.

II. Yazar, kulak için kafiye anlayışını savunduğu bu eserle

Servet-i Fünûn hareketinin öncüsü olarak görülmüştür.

Numaralanmış olarak özellikleri verilen eser aşağıdakilerden hangisidir?

A) Harabat   B) Zemzeme

C) Demdeme  D) Tercüme-i Manzume

E) Müntehabat-ı Eş’ar

9. Namık Kemal’le tanışmasının ardından edebiyat çevresine

girmiş ve onun Fransa’ya gitmesi üzerine, 1867’de Tasvir-i

Efkar gazetesinin yönetimine geçmiştir. Sanatçı, üç oğlunun, özellikle de çok sevdiği Nejat’ın ölümünden duyduğu

acıyı dile getirdiği şiirleriyle daha çok karamsar duygular

işledi. Tanzimat ve Batı düşüncesinin yeni kuşağa benimsetilmesinde önemli rol oynadı. Eski edebiyatı savunan

dönemin bazı sanatçılarıyla girdiği edebiyat tartışmalarıyla

Edebiyatıcedide akımının doğmasına zemin hazırladı.

. Bu parçada hakkında bazı bilgiler verilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Recaizade Mahmut Ekrem

B) Şinasi

C) Samipaşazade Sezai

D) Namık Kemal

E) Sadullah Paşa

10. (I) Konulardaki büyük değişikliğe karşın, Tanzimat şiiri teknik bakımdan divan şiirinden çok ayrılamamıştır. (II) Hece

ölçüsüyle verilen örnekler artmış olsa da daha çok aruz

ölçüsü kullanılmıştır. (III) Yeni nazım biçimlerinin yanında

divan nazmının özellikle gazel, terkib-i bent, kıt’a biçimleri

ve edebi sanatları da görülmektedir. (IV) Tanzimat Dönemi

şairleri içinde hece ölçüsüyle yazdığı şiirler ve dili yalınlaştırma çabaları ile Abdülhak Hamit II. dönem Tanzimat

sanatçılarının en önemli ismidir. (V) Şinasi, Namık Kemal

ve Ziya Paşa’dan oluşan ilk kuşağının şiirlerinde uygarlık,

hak, adalet, yasa, özgürlük, vatan gibi toplumsal konular

ağır basarken ikinci kuşak şairlerinden olan Recaizade

Ekrem; Tanrı, madde, ruh gibi fizik ötesi konulara yönelerek şiirin konusunu genişletmiştir.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde

bir bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

P:154

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI-2

Fasikül

Numarası

TANZİMAT II. DÖNEM EDEBİYATI

OLAYA BAĞLI VE ÖĞRETİCİ METİNLER 2 0

Zehra, Türk edebiyatının ilk psikolojik roman denemesidir.

Romandaki olaylar kısaca şöylerdir: Varlıklı biri olan Zehra’nın babası, kızını Suphi ile evlendirir. Zehra eve alınan

cariye Sırrıcemal’i kıskanmaya başlar. Suphi ile Sırrıcemal

yakınlaşır. Zehra Suphi’yi boşar, maddi sıkıntılar içinde

kalan Suphi sürgüne gönderilir. Sırrıcemal intihar eder.

Zehra başka biri ile evlenirse de mutlu olamaz, yaptıklarından dolayı üzülür; kısa süre sonra hastanır ve ölür.

Özet

Recaizade Mahmut Ekrem: Tanzimat II. dönem edebiyatının öncü kişilerindendir.

Hikâye ve roman, sanatçının sanat hayatının son döneminde denediği edebî türlerdir.

Saime öyküsü sosyal hayatın eleştirisine yer verdiği ve ahlaka aykırı bulunduğu gerekçesi ile yasaklanmıştır.

Greziella’nın etkisinde yazılan Muhsin Bey, romantik bir

aşkın hikâyesidir.

Yazarın Şemsâ adlı öyküsü, hatıra türünde kaleme alınmıştır.

Araba Sevdası, yazarın tezli romanıdır. Eser, Türk edebiyatının ilk realist romanı kabul edilir. Romanda, yanlış Batılılaşma düşüncesi işlenir. Romanın başkişisi Bihruz Bey,

Hüseyin Rahmi’nin Şöhret Bey’inden, Ömer Seyfettin’in

Efruz Bey’ine kadar uzanan etki gücüne sahip bir tiptir.

Bilgi

Araba Sevdası: Varlıklı bir ailenin oğlu olan Bihruz Bey,

Batılılaşmayı yanlış anlamıştır. Babasından kalan mirası

kısa sürede tüketir. Bir gün Çamlıca’da arabasıyla dolaşırken yeni bir araba içinde gördüğü Periveş’e âşık olur. Onu

asilzade bir aileden zanneder. Periveş onun parasını yer ve

onu terk eder. Önce Periveş’in öldüğüne inandırılan Bihruz,

bir gezinti sırasında Periveş’e rastlar, onun ölmediğini ama

düşmüş bir kadın olduğunu öğrenir, büyük bir yıkıma uğrar.

Özet

Tanzimat II. Dönem Edebiyatı Hikâye ve Roman Özellikleri: Tanzimat öykü ve romanında işlenen tutsaklık, zorla

yapılan evliliklerin doğurdu acı sonuçlar, Batı uygarlığı ile

Osmanlı uygarlığı arasındaki farkların karşılaştırılması,

kadın erkek arasındaki ilişkiler, evlilik sorunları, âşık olma

temaları ağırlıklı olarak işlenmiştir.

Tanzimat ikinci dönem roman ve öykü yazarları daha çok

realizm (gerçekçilik) ile natüralizm (doğalcılık) akımlarının

etkisi altında kalmıştır.

Bu dönemde Samipaşazade Sezai tarafından yazılan Sergüzeşt romanı, romantizmden realizme geçişin izlerini taşır.

II. dönem eserlerinde; gözleme önem verilmiş, olağanüstü

olaylar ve kişiler bırakılmış, anlatılan her şeyin olabilir izlenimi vermesine dikkat edilmiştir.

İkinci dönemde sanatçılar, sade dil anlayışından uzaklaşmış, eserlerinde ağır bir dil kullanmıştır.

Bu dönem roman ve öyküleri, Batılı örnekleri seviyesinde olmasa bile teknik anlamda daha başarılı ürünlerdir.

Uyarı: II. dönemde Sami Paşazade Sezai, Recaizade Mahmut Ekrem, Nabizade Nazım öykü ve roman türünde eserler

vermiştir.

Bilgi

Nabizade Nazım: Karabibik, Hasba gibi eserlerine yazdığı

ön sözlerde, hikâye ve roman hakkındaki görüşlerini açıklayan sanatçı, uzun hikâye şeklinde yazdığı eserlerinin realizm akımına uygun yazıldığını belirtmiştir.

Edebiyatımızdaki ilk köy romanı olan Karabibik romanı natüralizm akımı özelliklerini taşır. Eserde işlenen olaylar, Antalya’nın Kaş ilçesine bağlı Beymelik köyünde geçer.

Zehra, yazarın ölümünden sonra kitaplaştırılan, psikolojik

özellikleri ağır basan bir romandır. Eserde karakterlerin tasvir ve tahlili son derece başarılıdır.

Uyarı: Yadigarlarım (anı-öykü), Zavallı Kız, Hâlâ Güzel,

Haspa Nabizade Nazım öykü türü eserleridir.

Özet

Karabibik romanında olay Antalya’nın Kaş ilçesine bağlı

Beymelek köyünde geçer. Karabibik, babasından kalan tarlanı Yosturoğlu’ya kaptırmamak için tefeciden borç alarak iki

öküz sahibi olur. Tarlalarını sürebileceği için mutludur. Yosturoğlu ise aralarındaki husumeti bir kenara bırakır ve yeğeni Hüseyin’e Karabibik’in kızı Huri’yi ister. Karabibik bunu

kabul eder. Hastalanmış olmasına rağmen kızının mürüvetini gördüğü için gözü artık arkada değildir.

Özet

P:155

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

Recaizade Mahmut Ekrem: Arka arkaya üç Zemzeme yayımlamıştır. Yazarın edebî anlayışını ortaya koyduğu III.

Zemzeme’nin ön sözü ile Takdîr-i Elhan’ın yayımlanması

edebî çevrelerde ilgi görmüştür. Muallim Naci, bu eserleri

adlı eseri ile eleştirmiştir.

Talim-i Edebiyat yazarın ders notlarından oluşan poetik bir

eserdir.

Kudemadan Birkaç Şair, sanatçının eleştiri ve biyografik içerikli bir eseridir.

Muallim Naci: Eski edebiyat savunucusu olarak tanınan sanatçının Demdeme adlı eseri, Recaizade’nin Üçüncü Zemzeme Mukaddimesi ve Takdir-i Elhan’ına karşılık yazılmış

eleştiri yazılarından oluşmuştur.

Ömer’in Çocukluğu, Muallim Naci’nin 8 yaşına kadarki yaşamını anlatan anı türünde bir eserdir.

Istılahât-ı Edebîyye, divan edebiyatına özgü edebiyat ve dil

kurallarını, edebî sanatları açıklayan bir eserdir.

Muallim Naci’nin Lugat-ı Naci ve Direktör Ali Bey’in ilk mizahi

sözlük olan Lehçetü’l Hakayık adlı eserleri dönemin önemli

sözlük çalışmalarıdır.

Şamipaşazade Sezai: Şir adlı tiyatro eserini ve İclâl adlı anı

türünde eseri vardır.

Bilgi:

Tanzimat II. Dönem edebiyatında tiyatro: Bu dönemde tiyatronun önemi anlaşılmış ama dönemin koşulları türün gelişimini engellemiş, siyasî ve sosyal konular, eserlerde dolaylı

biçimde işlenmiştir.

Tiyatro eserlerinin dili ağırdır, bazı oyunlar oynanmak için

değil okunmak için yazılmıştır.

Recaizade Mahmut Ekrem, Abdülhak Hamit dönemin en

önemli tiyatro yazarlarıdır.

Tanzimat II. Dönem edebiyatında tiyatro yazarları:

Recaizade Mahmut Ekrem: Çok Bilen Çok Yanılır komedisi

Batılı anlamda tiyatronun bütün özelliklerini taşıyan, teknik

anlamda başarılı bir oyundur.

Afife Anjelik, Atala yahut Amerikan Vahşileri, Vuslat yahut

Süreksiz Sevinç diğer oyunlarıdır.

Direktör Ali Bey: Moliere’den adapte ettiği Ayyar Hamza

oyunu ve Letâfet operetiyle şöhret kazanmıştır. Kokona Yatıyor, Misafiri İstiskal, Geveze Berber önemli tiyatrolarıdır.

Bilgi

Samipaşazade Sezai: Realist bir öykücü ve romancı olarak

tanınmıştır. Alphonse Daudet’den Jak romanını Türkçeye

çevirdi.

Sergüzeşt romanı, Türk Edebiyatının ilk gerçekçi romanlarından birisi olma özelliği taşır.

Sergüzeşt, Türk edebiyatında bütünüyle esaret konusunu

işleyen ilk romandır; yazar, cariyelik ve kölelik sitemini eleştirir.

Sanatçı, 1892’de yazdığı Küçük Şeyler ile, Türk edebiyatında Batlı realist hikâyenin kurucusu kabul edilmiştir.

“Sanat için sanat” anlayışıyla eserler veren yazar, konularını

her zaman yerli hayattan seçmiş ve eserlerinde romantizm

ile realizmi birleştirmiştir.

Bilgi

Abdülhak Hamit Tarhan: Dönemin en ünlü tiyatro yazarı

dır. 21 tiyatro eseri kaleme almıştır. Tiyatro ile ilgili düşünceleri Duhter-i Hindu oyunu önsezinde ortaya koymuştur.

Eserleri genel olarak romantik dram tarzındadır.

Tiyatrolarının bir kısmını nazımla, bir kısmını nesirle, bir kısmını da nazım-nesir karışık kaleme almıştır.

Dili süslü ve ağırdır, oyunlarında sahnelenmesi çok zor olan

tarihî konuları ele almıştır.

Pek çok eseri, oynanmak için değil okunmak için yazılmıştır.

Uyarı: Macera-yı Aşk, Sabr-ü Sebat, İçli Kız, Duhter-i Hindu,

Finten, Eşber, Sardanapal, Tarık önemli oyunlarıdır.

Bilgi

Tanzimat II. Dönem öğretici türler: Bu dönemde eserlerin

dilinde sadeleşme sağlanamamış ancak eleştiri, anı gibi türlerde önemli eserler verilmiştir.

Muallim Naci ile Recaizade Mahmut Ekrem arasındaki yaşanan eski-yeni tartışması eleştiri türünün gelişmesini sağlamıştır.

Bilgi

Sergüzeşt romanda cariyelik eleştirisi yapılır. Dilber Kafkasya’dan kaçırılarak İstanbul’da cariye olarak satılır. Çok

güzel bir kız olan Dilber, sürekli kötü muamelelere maruz

kalır. Asaf Paşa’nın konağına satıldıktan sonra Dilber, biraz

da olsa mutlu olur. Konağın genç oğlu Celal’e âşık olur. Celal’in annesi Dilber’i istemez. Dilber’i konaktan uzaklaştırılır,

Mısırlı bir tüccara satılır. Cevher adında iyi yürekli bir adam

Dilber’in İstanbul’a kaçmasına yardım eder ama kendisi kaleden düşerek ölür. Dilber, bindiği gemide kendini Nil Nehri’ne atar ve ölür.

Özet

P:156

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

4. Aşağıdakilerin hangisi Recaizade Mahmut Ekrem ile ilgili

olarak söylenemez?

A) Çok Bilen Çok Yanılır komedi türünde yapıtıdır.

B) Şiirlerinde realist; romanında romantiktir.

C) Yenilikçi gençliğin yanında yer alarak onlara öncülük etmiştir.

D) Nağme-i Seher, Yadigar-ı Şebap adlı eserlerin sahibidir.

E) Talim-i Edebiyat adlı yapıtıyla edebi bilgiler alanına katkıda bulunmuştur.

5. Abdülhak Hamit Tarhan ile ilgili olarak aşağıda verilen

yargılardan hangisinde yanlışlık yapılmıştır?

A) Romantizm etkisinde olan şiirlerinde coşkun bir lirizm

görülür.

B) Şiirde ölçü, uyak ve üsluba özen göstermemiştir.

C) Tiyatrolarının bazılarını manzum, bazıları nesir olarak

yazmıştır.

D) Divan şiiri geleneğine son vermiş, divan şiirinin nazım

biçimlerini kullanmamıştır.

E) Tiyatrolarında Türk tarihi konularını ağırlıklı ele alan sanatçı, birçok yapıtını natüralizmin etkisinde oluşturmuştur.

6. Aşağıdakilerden hangisinde açıklamayla ayraç içindeki örnek uyuşmamaktadır?

A) Nabizade Nazım, natüralist çizgiler taşıyan ilk köy romanını yazmıştır. (Köylü Kızların Şarkısı)

B) Namık Kemal, ilk tarihi romanı yazmıştır. (Cezmi)

C) Ahmet Mithat Efendi, ilk hikaye örneklerini vermiştir. (Letaif-i Rivayat)

D) Şinasi, Batılı tarzdaki ilk tiyatroyu yazmıştır. (Şair Evlenmesi)

E) Recaizade Mahmut Ekrem, ilk realist romanı yazmıştır.

(Araba Sevdası)

1. Aşağıdakilerden hangisi Tanzimat edebiyatı II. Dönemi’nin özelliklerinden biri değildir?

A) Bu dönem sanatçıları, toplum sorunlarından ve siyasetten uzak kalmış, yalnızca edebiyatla ilgilenmişlerdir.

B) Bu dönemde yazılan yapıtların dili ağırdır, sanatçılar

divan edebiyatına karşı Batı edebiyatını savunmuşlardır.

C) Halkı eğitmede bir araç olarak görülen tiyatroda büyük

gelişmeler yaşanmıştır.

D) Bu dönemde roman ve öyküde realizmin etkileri görülür,

şiirde ise romantizm etkilidir.

E) Şiirin konusu genişlemiş, hayattaki her güzel şeyin şiirin

konusu olabileceği görüşü esas alınmıştır.

2. Afife Anjelik’te kocasının yokluğu sırasında uşağının saldırısına direnmiş bir genç kadının hikayesi anlatılmaktadır.

Zavallı Çocuk’ta, evlenmede anne-babanın değil evlenecek olanların söz sahibi olması gerektiği üzerinde durulur.

Eyvah adlı dram ise Batılılaşmanın aile çevresindeki etkileri

ve daha çok evlenmedeki eski adetlerin eleştirisi ile ilgilidir.

Finten’de ise Shakespeare’in Macbeth’inin etkileri çok açıktır.

Bu parçada aşağıdakilerden hangisinin yapıtından söz

edilmemiştir?

A) A.HamitTarhan B) Şinasi C) R.MahmutEkrem

D) Namık Kemal E) A. Mithat Efendi

3. Romantik bir kişiliğe sahip olsa da realizmin etkisinde

kalmıştır. ---- Türk edebiyatında modern anlamda kısa

öykünün kurucusu ve romantizmden realizme geçişin hazırlayıcısı sayılır. ---- romanında “esaret” konusunu işleyerek

esaretin insanî olmayan yönüne dikkat çekmeye çalışmıştır. Roman, Kafkasya’dan kaçırıldıktan sonra bir eşya gibi

alınıp satılan, oradan oraya sürüklenip horlanan Dilber ile

onu ezen, küçük gören zenginlerin arasındaki sınıf çelişkileri üzerine kurulmuştur.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) R. Mahmut Ekrem - Araba Sevdası

B) Namık Kemal - İntibah

C) Ahmet Mithat Efendi - Henüz On Yedi Yaşında

D) Samipaşazade Sezai - Sergüzeşt

E) Nabizade Nazım - Karabibik

P:157

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

10. Tanzimat edebiyatında Gülnihal Namık Kemal’in, Açık Baş

A. Mithat Efendi’nin, Vuslat Abdülhak Hamit’in, İçli Kız

R. Mahmut Ekrem’in, Şir Samipaşazâde Sezai’nin tiyatro türünde yapıtlarıdır.

Yukarıdaki numaralanmış yapıtlardan hangileri birbiriyle yer değiştirirse bilgi yanlışlığı giderilmiş olur?

A) I. ve II. B) I. ve V. C) II. ve III.

D) III. ve IV. E) IV. ve V.

11. Tanzimat Dönemi olay çevresinde gelişen metinlerle

ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Tanzimat döneminde roman ve hikâye gazetelerde

bölümler halinde yayımlanarak okura ulaştırılmıştır.

B) Tanzimat edebiyatı romanları genellikle teknik olarak

zayıftır, yazarlar romanın akışını keserek roman müdahele eder.

C) Hikayelerde, özellikle romanlarda olaylar çoğunlukla İstanbul’da geçer.

D) Yanlış Batılılaşma, tarih, esirlik, ev ve aile yaşamı gibi

sosyal yönü ağır basan konular işlenmiştir.

E) Giyim, davranış ve konuşmalarda Batılı tarz yaşam

övülmüştür.

12. ---- Ahmet Mithat Efendi’nin 25 kitaplık bir kısmı derleme bir

kısmı telif olan hikayelerinin genel adıdır. ---- Sami Paşazade Sezai’nin Batılı anlamda öykü ölçülerine daha uygun

hikayeleridir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Letaif-i Rivayat – Küçük Şeyler

B) Kıssadan Hisse – Sergüzeşt

C) Yeniçeriler – Muhsin Bey

D) Letaif-i Rivayat – Karabibik

E) Yeniçeriler – Yadigarlarım

I II

III IV

V

7. Aşağıdakilerin hangisi II. Dönem Tanzimat edebiyatının genel özelliklerinden biri değildir?

A) “Sanat, toplum içindir.” görüşü benimsenmiş, toplumsal

konularda eser verilmiştir.

B) Tiyatro eserleri okunmak için yazılmıştır.

C) Dilde sadeleşme fikri terk edilmiş, süslü bir dil kullanılmıştır.

D) Roman ve hikayede realizm, natüralizm gibi akımların

etkisinde kalınmıştır.

E) Şiirde biçim olarak divan edebiyatının etkisi kırılmıştır.

8. I. Şinasi – Şair Evlenmesi

II. Abdülhak Hamit Tarhan – Gülnihal

III. Recaizade Mahmut Ekrem – Atala

IV. Ahmet Mithat Efendi – Zoraki Tabip

V. Namık Kemal – Akif Bey

Yukarıdaki numaralanmış yazar - eser eşleştirmelerinden hangilerinde yanlışlık yapılmıştır?

A) I. ve II. B) II. ve III. C) II. ve IV.

D) II. ve V. E) IV. ve V.

9. Recaizade Mahmut Ekrem, Batılılaşmanın yanlış anlaşılmasını Bihruz Bey’in etrafında anlatır. Tanzimat Dönemi

sanatçısı olan Recaizade Mahmut Ekrem’in bu romanı,

aynı zamanda edebiyatımızdaki ilk edebî roman olan Araba

Sevdası’dır.

Bu parçadaki bilgi yanlışlığının giderilmesi için aşağıdaki değişikliklerden hangisi yapılmalıdır?

A) I. nin yerine Kurtuluş Savaşı getirilmeli.

B) II. nin yerine Ali Bey getirilmeli.

C) III. nin yerine Milli Edebiyat getirilmeli.

D) IV. nin yerine ilk realist roman getirilmeli.

E) V. nin yerine Cezmi getirilmeli.

I

II III

IV

V

P:158

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. Tanzimat sanatçıları romanları sürükleyici hâle getirmek

için aşkı ve entrikayı olayların gelişmesinde tesadüflere

çok yer vererek başarılı bir şekilde kullanmıştır. İntibah,

Sergüzeşt, Araba Sevdası, Müşahedat, Zehra adlı romanlarda bunun uygulamasını görebiliyoruz.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen eserlerden biri ile eşleştirilemez?

A) Samipaşazade Sezai

B) Namık Kemal

C) Şemsettin Sami

D) Recaizade Mahmut Ekrem

E) Nabizade Nazım

5. Bu eser, romantizmden realizme geçişin bir örneği olması

yanında gençlerin yanlış eğitilmesinin ve Batılı yaşayışa

şuursuzca özenmenin yaratabileceği felâketleri işlemesi ile

bir sosyal eleştiri romanı olarak karşımıza çıkmaktadır. Yazarın bu romanda yarattığı Bihruz Bey tipi, Hüseyin Rahmi’nin Şöhret Bey’inden geçerek Ömer Seyfettin’in Efruz

Bey’ine kadar uzanan bir etki gücüne sahiptir.

Bu parçada bazı özellikleri verilen roman aşağıdakilerden hangisidir?

A) Jön Türkler     B) Sergüzeşt

C) Henüz On Yedi Yaşında     D) İntibah

E) Araba Sevdası

6. (I) ÖzeIlikle roman ve hikâye türünde eser veren Nabizade Nazım, hikâyeciliğimizin gelişmesine büyük katkıda bulunmuştur. (II) “Karabibik” dışında yayınlanmış on

hikâyesi daha bulunan yazar, realist bir anlayışı savunmasına rağmen bu hikâyelerinde romantizmin etkisinden

kurtulamamıştır. (III) Hikâye ögelerini kuIlanma açısından

ilk hikâyelerinden itibaren giderek daha başarılı örnekler

sunmuştur. (IV) “Muhsin Bey” ve “Hasba” öykülerine yazdığı ön sözlerde, hikâye ve roman hakkındaki görüşlerini

açıklamıştır. (V) Tercümeleriyle de dikkat çeken yazar;

Victor Hugo, Alfred de Musset, Chateaubriand, Alexandre

Dumas vb. yazarlardan yaptığı tercümelerle Batı edebiyatının önde gelen simalarını Türk okuyucusunun tanımasına

yardımcı olmuştur.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

1. Ziya Gökalp’in tespitleriyle “Emin Nihat tarafından yazılan

----, Türk halk anlatıları ve Doğu anlatma geleneğiyle Batı

tarzı anlatı arasındaki geçişin ilginç örneğidir. Eser, çerçeve anlatı biçimiyle Doğu’nun, her anlatının kendi içinde

halk hikâyesine benzer bir kurgu taşımasıyla Türk sözlü

kültürünün, güncel sorunları yeni bir anlayışla aktarmasıyla

Batı’nın bireşim noktasındadır.”

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Müsameretname

B) Turfanda mı yoksa Turfa mı

C) Küçük Şeyler

D) Letaif-i Rivayat

E) Kıssadan Hisse

2. Tanzimat roman ve hikâyesi ile ilgili aşağıdaki verilen

bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Eserlerde işlenen olayların merkezinde aşk ve entrikalar vardır.

B) Olayların geçtiği mekân genellikle İstandul’dur, eserlerde Çamlıca ve Beyoğlu gibi eğlence mekânları öne

çıkar.

C) Birinci dönem eserlerinde görülen ağır dil, ikinci dönemde yerini halkın anlayacağı sade bir dile bırakmıştır.

D) Roman kişileri çoğu zaman tek yönlüdür; iyiler tamamen iyi, kötüler de tamamen kötüdür.

E) Birinci dönem eserlerinde görülen gereksiz betimlemeler ve abartılı tesadüfler, ikinci dönem eserlerinde azalmış ve teknik anlamda daha başarılı eserler yazılmıştır.

3. Tanzimat edebiyatının II. döneminde yetişen ---- ve ----

akımlarının etkisinde kalan yazarların eserlerinde gözleme

önem verilmiş, nedenlerle sonuçlar arasında bağlar aranmış, olağanüstü olaylar ve kişiler bırakılmış, anlatılan her

şeyin olabilir izlenimini bırakmasına dikkat edilmiştir.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) klasisizm – romantizm

B) realizm – natüralizm

C) realizm – sürrealizm

D) sürrealizm – egzistansiyalizm

E) sürrealizm - dadaizm

P:159

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

10. I. Tercüman-ı Ahval Mukaddimesi ve Ruzname-i Ceride-i

Havadis yazarı Said Bey ile yaşadığı “Mesele-i Mebhusetü’n Anha” tartışması yeni edebiyatın oluşturulması

sürecine yönelik önemli eleştirel unsurlar içermektedir.

II. Divan edebiyatına yönelik sert eleştirilere karşı çıkmış

Demdeme adlı eserinin ön sözünde, yeni edebiyata

geçişin doğal bir süreçte olması gerektiğini savunmuştur.

III. Şiir ve İnşa makalesinde, gerçek şiirimizin halk şiiri

olduğunu ve halkın anlayabileceği bir dil kullanılması

gerektiğini savunur.

IV. Lisan-ı Osmaninin Edebiyatı Hakkında Bazı Mülahazatı Şamildir adlı makalesinde, divan edebiyatını somut gerçekliği yansıtmadığı için eleştirmiştir.

. Numaralanmış olarak verilen cümlelerde aşağıdaki sanatçılardan hangisi ile ilgili bilgiler verilmemiştir?

A) Şinasi

B) Ziya Paşa

C) Namık Kemal

D) Recaizade Mahmut Ekrem

E) Muallim Naci

11. I. Türk edebiyatında sahnelenen ilk tiyatro eseridir.

II. Recaizade Mahmut Ekrem’in ölümünden sonra yayımlanan oyun, Batılı anlamda tiyatronun bütün özelliklerini taşır.

III. Beş perde olan eser, Abdülhak Hamit Tarhan’ın şöhretini sağlayan ilk büyük eseridir.

IV. Teması; Şefika ve Atâ’nın aşkı olan Namık Kemal’in

yazdığı oyun, üç perdeden oluşur.

V. Direktör Ali Bey’in Moliere’den adapte ettiği eser, komedi türündedir.

Numaralanmış olarak verilen cümlelerde aşağıdaki

eserlerden hangisi ile ilgili bilgiler verilmemiştir?

A) Vatan yahut Silistre   B) Duhter-i Hindu

C) Zavallı Çocuk   D) Çok Bilen Çok Yanılır

E) Çerkes Özdenler

7. I. Nijad Ekrem, otobiyografik nitelikler taşıyan hikâye türü

eserlerinden biridir.

II. Abdülhak Hâmit ile birlikte, Tanzimat ikinci dönemde

edebiyatımıza yeni bir edebî zevk ve anlayış kazandırmıştır.

III. Araba Sevdası, Recaizade Mahmut Ekrem’in roman türündeki tek eseridir..

IV. Takdir-i Elhan, Pejmürde ve Takrizat sanat ve edebiyat

ile ilgili görüşlerini dile getirdiği kuramsal eserlerdir.

V. “Muhsin Bey yahut Şairliğin Hazin Bir Neticesi”, Recaizade Mahmud Ekrem’in 1889’da yazdığı uzun öyküsüdür.

Yukarıda numaralanmış olarak verilen Recaizade Mahmut Ekrem ile ilgili bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

8. Avrupa’ya elçilik ve benzeri yüksek düzeyde görevlerle

giden devlet adamlarımız Ahmet Vefik Paşa, Namık Kemal,

Ziya Paşa, Abdülhak Hamit Tarhan, İbrahim Şinasi, Ahmet

Mithat tiyatro türünün gelişmesinde önemli sorumluluklar

yüklenmişlerdir.

Aşağıdakilerden hangisi, bu parçada sözü edilen Tanzimat Dönemi sanatçılarına ait eserlerden biri değildir?

A) Macera-yı Aşk B) Kara Bela

C) Çok Bilen Çok Yanılır D) Şair Evlenmesi

E) Don Civani

9. Afife Anjelik adlı oyunu, Batı edebiyatında okuduğu örneklerden ilham alınarak yazılmış bir eserdir. Sanatçı, tercüme

ettiği Atala’yı da oyunlaştırarak tercümelerden ve Batı edebiyatı örneklerinden nasıl yararlandığının somut numunelerini verir. O; sanat anlayışı, telif ve tercüme eserleri ve

teorik yaklaşımları ile Tanzimat Dönemi’nde Batı edebiyatı

ile daha sistemli bir ilişki kurmuştur.

Bu parçada hakkında bazı bilgiler verilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Samipaşazade Sezai

B) Recaizade Mahmut Ekrem

C) Muallim Naci

D) Ahmet Vefik Paşa

E) Abdülhak Hamit Tarhan

P:160

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

4. I. “Duhter-i Hindu Ön söz”nde tiyatro ile ilgili düşüncelerine yer veren sanatçı, millî tiyatronun sınırlarını çizer.

II. Düyun-ı Umumiye müfettişi olarak çıktığı seyahatin

güncesi olan Seyahat Jurnali’nde gördüğü yerlerin

coğrafi, kültürel özelliklerini aktarmıştır.

III. Hariciye Nazırlığından azledilme sürecini anlattığı

Tabsıra’sı, tarihî belge niteliği taşımasının yanı sıra

yeni edebiyata ve üsluba doğru atılmış, erken bir adım

olma özelliğini taşır.

IV. Jean-Jacques Rousseau’nun İtiraflar isimli eserinden

ilham alarak yazdığı “Defter-i Amal”, Batılı anlamda anı

türünün ilk örneklerindendir.

V. Ahmet Hamdi Tanpınar’ın “eski belâgatin bizde en iyi

eseri” olarak nitelendirdiği Istılahât-ı Edebiyye, adlı

eseri; edebiyat eleştirisi, edebiyat kuramı açısından

vazgeçilmez bir eser niteliğindedir.

. Numaralanmış olarak verilen cümlelerde aşağıdaki sanatçılardan hangisi ile ilgili bilgiler verilmemiştir?

A) Abdülhak Hamit Tarhan

B) Direktör Ali Bey

C) Recaizade Mahmut Ekrem

D) Ziya Paşa

E) Akif Paşa

5. Tanzimat Dönemi öğretici türlerle ilgili aşağıdaki verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Ahmet Vefik Paşa ile Muallim Naci, “Muhaberat ve Muhaverat” adını verdikleri mektuplaşmalarında “kulak

için uyak-göz için uyak” tartışması yapmıştır.

B) Sürgün hayatı yaşayan Namık Kemal, elçilik görevleri

yapan Abdülhak Hamit Tarhan mektup türünde eserler

vermiştir.

C) Tanzimat Dönemi’nde Akif Paşa, Ziya Paşa, Muallim

Naci anı türünde eser veren sanatçılardandır.

D) Ziya Paşa, Zafername’nin “Kaside” bölümüne her ne

kadar Sadrazam Âli Paşa’ya medhiyelerle başlasa da

eser, bir yergi şiiridir.

E) Şinasi’nin; Racine, Lamartin, Fenelon, La Fontaine

gibi şairlere ait şiirlerin çevirisine yer verdiği Tercüme-i

Manzume Türk edebiyatının türünün ilk örneğidir.

1. Tanzimat Edebiyatının en önemli isimlerinden biri olan

Muallim Naci’nin, sekiz yaşına kadar yaşadığı günleri

anlatan bir hatıra kitabıdır. Naci, çocukluk günlerini anlatırken, içinde yaşadığı toplumun inançları, gelenekleri,

hassasiyetleri konusunda pek çok bilgiyi de okuruna aktarır. Çocukluk yıllarına ait, acı tatlı tüm hissiyatını bir çocuk

kalbinin samimiyeti ve saflığıyla kelimelere döken Muallim

Naci, böyle bir kitabı niçin yazma gereği duyduğunu soranlara ise şöyle der: “Bu hatıralarımı niçin yazdığımı sorsalar,

herhalde hiçbir cevap vermeye gerek görmem. İçimden

geldi, yazdım. Diyelim ki “Bu da bir çeşit çocukluktur!”

Bu parçada bazı özellikleri verilen eser aşağıdakilerden hangisidir?

A) Defter-i Âmal        B) Ömer’in Çocukluğu

C) Anamın Kitabı        D) Acı Bir Hatıra

E) Vaveyla

2. I. Yadigâr-ı Şebab

II. Tayflar Geçidi

III. Zemzeme

IV. Pejmürde

V. Açık Baş

Yukarıda numaralanmış olarak verilen eserlerden hangileri Recaizade Mahmut Ekrem’e ait değildir?

A) Yalnız I B) II - V C) II - III

D) I - II E) IV - V

3. Eserde misafir olarak geldiği evde ev sahiplerini huzursuz

eden Abdi Ağa’nın vurdumduymazlığı ve aşırı rahatlığı işlenir. “Ters anlamalar, itişmeler ve çarpışmalarla yürüyen

piyeste rahatsız eden, rahatsız edilenden daha rahattır.

1870 yılında basılan kitabın başında Direktör Ali Bey, konunun basit olmakla birlikte gerçekten yaşandığını dile getirir.

Bu parçada içeriği özetlenen eser aşağıdakilerden

hangisidir?

A) İçli Kız

B) Sabr ü Sebat

C) Besa yahut Ahde Vefa

D) Misafiri İstiskal

E) Zavallı Çocuk

P:161

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

6. I. Romanın başında yer alan uzun Çamlıca tasviri, romantizm akımı etkisinde yazıldığını göstermektedir.

II. Romanın konusu, Türk halk edebiyatının eski meddah

hikâyelerinden “Hançerli Hanım” öyküsünden

esinlenildiği izlenimi vermektedir.

III. Eser, Türk edebiyatında ilk edebî roman olarak

değerlendirilmektedir.

Numaralanmış olarak verilen açıklamalar aşağıdaki

eserlerden hangisine aittir?

A) Sergüzeşt

B) Karabibik

C) Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat

D) Zehra

E) İntibah

7. “Ali Bey, zengin bir ailenin bir tek evladı, yirmi bir, yirmi iki

yaşlarında bir delikanlıydı. Bilhassa babası evlat kıymetini

çok iyi bilenlerdendi. Vatanımızın kültür merkezi olan İstanbul’da bulundukları halde, özel öğretmenlerden de faydalanarak oğlunun eğitim ve öğretimine son derece önem

veriyordu.”

Bu parçada roman türünün aşağıdaki yapı unsurlarından hangisine ait ayrıntılar öne çıkarılmıştır?

A) Olay B) Yer C) Kişi

D) Zaman E) Tema

8. Türk Edebiyatının ilk gerçekçi romanlarından birisi ve Türk

edebiyatında önemli bir yere sahip Sergüzeşt romanının

yazarıdır. Yazar; 1892’de yazdığı Küçük Şeyler ile de Türk

edebiyatında modern kısa hikâyenin kurucularından olmuştur.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Samipaşazade Sezai

B) Ahmet Mithat Efendi

C) Şemsettin Sami

D) Recaizade Mahmut Ekrem

E) Nabizade Nazım

9. Türk romanında cariyeler, aile içindeki konumları itibarıyla

genellikle rahat, iyi ve olumlu yönleriyle verilirken ---- tarafından yazılan ---- romanında bu sınıfın dramatik ve trajik durumunu öne çıkarmıştır. Asıl teması kölelik olan bu

romanın ilk kısmında “Çerkesle bu herif (Hacı Ömer) bir

sandala, cariyeler de diğerine binerek Tophane iskelesine

doğru vapurdan açıldılar.” şeklinde anlatılan Kafkaslardan

esir olarak İstanbul’a getirilen Dilber ve diğer iki cariyeyi

görürüz. Dönemin önemli bir sorunu olan cariyelik kurumu,

romanın yazarının hayatını da yakından ilgilendirir. Zira yazarın annesi de Kafkasya’dan kaçırılıp İstanbul’a getirilmiş

Gürcü asıllı bir cariye olan Dilârâyiş Hanım’dır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Samipaşazade Sezai – Sergüzeşt

B) Ahmet Mithat Efendi – Dürdane Hanım

C) Şemsettin Sami – Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat

D) Recaizade Mahmut Ekrem – Araba Sevdası

E) Nabizade Nazım – Zehra

10. Keşfi Bey, Bihruz’un aşkını öğrenir. Ona Periveş’in öldüğünü, Periveş’in ailesini yakından tanıdığını, bir de ablası

olduğunu söyler. Bihruz, bu yalanlara inanır. Aradan günler

geçer Bihruz’un aşkı yavaş yavaş küllenir. Bir gün Şehzadebaşı’nda dolaşırken âşık olduğu kıza rastlar. Ancak

onun sevdiği kız değil de ablası olduğunu düşünür. Yanına

yanaşarak üzüntüsünü bildirir. Kız kardeşine olan aşkından bahseder. Mezarının yerini sorar. Periveş, ona kız

kardeşinin olmadığını ve onunla nerede karşılaştığını söyler. Üstelik zengin de değildir. Bihruz Bey, düştüğü gülünç

durumdan kurtulmak ister. Ancak pot üstüne pot kırmaya

devam eder.

Bu parçada tanıtılan eser aşağıdakilerden hangisidir?

A) Şair Evlenmesi

B) Yeryüzünde Bir Melek

C) İntibah

D) Araba Sevdası

E) Şıpsevdi

P:162

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

SERVETİFÜNUN-FECRİATİ DÖNEMİ - 1

COŞKU VE HEYECANA BAĞLI METİNLER 21

Cenap Şahabettin: Asıl mesleği doktorluktur. Hayal gücü

zengin bir şairdir.

Dili oldukça ağırdır; “saat-i semenfam, leyal-i girizan” gibi o

döneme kadar hiç duyulmadık yeni tamlamalar ve imgeler

kullanmıştır.

Millî edebiyatçıların dil anlayışını eleştirmiş, sanatlı dil anlayışını her zaman savunmuştur.

Servetifünun sanatçılarının özellikle de Cenap’ın dil anlayışını Ahmet Mithat Dekadanlar makalesi ile eleştirmiştir.

Şiirlerinde parnasizm ve sembolizm akımı etkisi görülür.

Şaire göre “Şiir, kelimelerle resim yapma işidir.”

Hece ölçüsünü “parmak hesabı” kadar basit bularak eleştirmiştir.

Uyarı: Şiirlerini Tamat adıyla yayımlamıştır. Diğer eserleri;

Hac Yolunda, Evrak-ı Eyyam, Tamat, Nesr-i Harp, Nesr-i

Sulh, Afak-ı Irak Tiryaki Sözleri’dir.

Bilgi

Süleyman Nazif: Faik Ali Ozansoy’un ağabeyidir. Tanzimat

edebiyatının, özellikle de Namık Kemal’in etkisinde kalarak

şiirler yazmıştır.

Servetifünun topluluğuna katıldığı dönemde eserlerinde

süslü bir dil kullanmıştır.

Namık Kemal, Mehmet Akif ve Fuzuli ile ilgili inceleme kitapları yazmıştır.

İstanbul’un işgali üzerine yazdığı Kara Bir Gün yazısından

dolayı Malta Adası’na sürüldü.

Bursa’nın Yunan işgalinden kurtulması üzerine Çal Çoban

Çal adlı düzyazı türünde eserini yazdı.

Uyarı: Süleyman Nazif şiirlerini Gizli Figanlar, Fırak-ı Irak,

Batarya ile Ateş, Malta Geceleri adlı eserlerinde toplamıştır.

Bilgi

Tevfik Fikret: Kendi dönemi ve sonrasında pek çok sanatçıyı etkilemiştir. Resim altına şiir yazma geleneğini başlatmıştır.

Aruz ölçüsünü Türkçeye başarıyla uygulayan şairlerden biridir. Çocuklar için yazdığı Şermin’deki şiirlerini hece ile yazmıştır.

Aynı zamanda ressam olan sanatçı, parnasizm akımından

etkilenmiş, şiirde konuya uygun bir ritim yakalamaya çalışmıştir. (Yağmur şiiri)

Serbest müstezatın yaygınlaşmasını sağlamış, şiiri düzyazıya yaklaştırmıştır. Manzum hikâyeler yazmıştır.

Servetiffünun’dan sonra özellikle II. Meşrutiyet sonrası toplumsal ve siyasi içerikli şiirler yazmıştır. (Tarih-i Kadim, Doksan Beşe Doğru)

Sis şiirinde İstanbul’u ağır ifadelerle eleştirmiştir. Yahya

Kemal bu şiire, Sis’te Söyneniş şiiri ile cevap vermiştir.

Bazı görüşlerinden dolayı Mehmet Akif ile sert bir polemik

yaşamışlardır.

Genç kuşaklardan beklentilerini oğlu Haluk’un şahsında Haluk’un Amentüsü şiirinde dile getirmiştir.

Uyarı: Rubab-ı Şikeste, Haluk’un Defteri, Rubab-ın Cevabı,

Tarih-i Kadim, Doksan Beşe Doğru, Şermin bazı eserleridir.

Bilgi

Servetifünun Edebiyatı Özellikleri (1896-1901): Recaizade Mahmut Ekrem’in önderliğinde Servet-i Fünun dergisi

etrafında toplanan bazı gençlerin Tevfik Fikret’in derginin

başına getirilmesiyle oluşturduğu edebî bir topluluktur.

Siyasi baskının arttığı bu dönemde santaçılar bireysel konulara yöneldi, Recaizade Mahmut Ekrem’in “Her güzel şey

şiirdir.” anlayışını benimsediler.

Sürekli, uzak ülkelere gitme hayaliyle yaşayan topluluk sanatçıları eserlerinde hayal-gerçek çatışması yaşadı.

Sanatçılar karamsar, melankolik bir tutum içinde eser verdiler; sanat, sanat içindir anlayışını benimsediler.

Aruz ölçüsünü başarıyla kullandılar, serbest müstezatı geliştirip yaygınlaştırdılar.

Sanatçılar şiirde parnasizm ve sembolizm akımlarını benimsediler.

Nazım (şiir), nesre (düzyazı) yaklaştırılmış; şiirde konu bütünlüğüne önem verilmiştir.

Halit Ziya Uşaklıgil, Mehmet Rauf bu dönemde ilk defa mensur şiir türünde eserler kaleme almıştır.

Türk şiirinde ilk defa Batı’dan sone, terza-rima, triyole gibi

yeni nazım şekilleri kullanılmıştır.

Uyarı: Tevfik Fikret, Cenap Şahabettin, Süleyman Nazif, Ali

Ekrem Bolayır, Faik Ali Ozansoy dönemin önemli şairleridir.

Bilgi

P:163

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

Fecriati Dönemi diğer şairleri:

Tahsin Nahit, Ahmet Haşim etkisinde kalmış; “Adalar,

Kamer ve Zühre Şairi” olarak şöhret kazandı.

İlk şiirlerini Sisler ve Hisler ile Kırlar ve Denizler adlarıyla,

sonraki şiirlerini Rûh-ı Bîkayd adı altında yayımlamıştır.

Müfit Ratip, Fecriati Topluluğu’nda ilk olarak mensur şiirleriyle tanınan sanatçı, Tahsin Nahit ile birlikte çalışmalarını

daha çok tiyatro üzerine yoğunlaştırmıştır.

Uyarı:

Fecriati Topluluğu sanatçıları: Fecrati Topluluğu’nun önde

gelen isimleri arasında Ahmet Haşim, Celal Sahir Erozan,

Emin Bülent Serdaroğlu, Mehmet Fuat Köprülü, Tahsin

Nahit, Faik Ali Ozansoy, Refik Halit Karay, Yakup Kadri Karosmanoğlu, Hamdullah Suphi, Müfit Ratip, Şahabettin Süleyman sayılabilir.

Topluluk sanatçılarından başta Ahmet Haşim olmak üzere,

Müfit Ratip, Tahsin Nahit gibi sadece birkaç sanatçı edebiyat anlayışlarına sonraki dönemde bağlı kalmıştır.

Bilgi

Servetifünun Dönemi diğer şairleri:

Ali Ekrem Bolayır, Namık Kemal’in oğludur; yazdığı Şiirmiz

makalesinde Servetifununa yönelik sert eleştiriler yapmıştır.

Üslubu ile Mehmet Akif’e rehberlik etmiş, Yunan Harbi

münâsebetiyle yazdığı Vasiyet isimli şiiri ile tanınmıştır.

Ruh-i Kemâl, Ordunun Defteri, Şiir Demeti önemli eserleridir.

Faik Ali Ozansoy, Süleyman Nazif’in küçük kardeşidir.

Şiirlerinde sıkça, göklerin derinliğinden ve yüceliğinden söz

etmesi, “İkinci Hamit” olarak anılmasını sağlamıştır.

İlk şiirlerinde bencillik ve karamsarlık hakimdi, sonraki şiirlerinde sosyal konulara, yurt sevgisine yer vermiştir.

Bir dönem Fecriati topluluğuna başkanlık etmiştir. Fânî Teselliler, Temâsil, Elhân-ı Vatan şiirlerinin yer aldığı önemli

eserlerdir.

Hüseyin Sîret Özsever, Servetifünun şairleri içinde duygusal yönü ve lirizmi en belirgin şair olarak tanınmıştır.

Şiirlerinde “aşk, kadın, aile, özlem, gurbet ve tabiat güzellikleri” gibi konulara ağırlık vermiş; şiirlerini Leyal-i Girizan,

Bağbozumu, Kıvılcımlı Kül adlı eserlerinde toplamıştır.

Celal Sahir Erozan: Aşk ve kadın şairi olarak tanınmıştır şiirlerini Beyaz Gölgeler, Siyah Kitap eserlerinde toplamıştır.

Emin Bülent Serdaroğlu: Fecriati içinde de yer almıştır. Kin

ve Hisarlara Karşı adlı millî temalı şiirleri önemlidir.

Bilgi

Ahmet Haşim; edebî görüşlerini Piyale adlı şiir kitabının ön

sözünde (Şiirimiz Hakkında Bazı Mülahazalar) dile getirmiş

ve yaşamı boyunca saf şiir anlayışına bağlı kalmış, “Akşam

Şairi” unvanıyla anılmıştır.

“Şiirin sözden ziyade musikiye yakın” olması gerektiğini, “şiirde anlam aranmasının bülbülü eti için kesip yemeye benzeyeceğini” savunmuştur.

Şiir dili ağır olan Haşim deneme, fıkra türünde yazdığı eserlerinde dönemine göre oldukça yalın bir dil kullanmıştır.

Haşim, sembolizm ve emresyonizm akımları etkisinde kalmış, aruzu ve serbest müstezatı başarıyla kullanmıştır.

Uyarı: Ahmet Haşim şiirlerini Göl Satleri, Piyale adlı eserlerinde toplamıştır. Bize Göre, Gurabahane-i Laklakan, Frankfurt Seyahatnamesi diğer eserleridir.

Bilgi

Fecriati Topluluğu Özellikleri (1909-1912): Fecriati topluluğu, Servetifünun sanatçılarını Batı’yı yeteri kadar tanımadıkları için suçlamışlar, daha nitelikli edebî ürünler ortaya

koyma iddasıyla ortaya çıkmış ama Servetifünun edebiyatını

taklit etmekten öteye gidememişlerdir.

Fecriaticiler, Türk edebiyatında bir edebî bildiri ile varlığını

duyuran ilk topluluktur.

Bildiride “Sanat şahsi ve muhteremdir.” düşüncesini savunmuşlar, bir dergi kurmayı amaçlamışlar ama bunu gerçekleştirememişler, eserlerini Servet-i Fünun dergisinde

yayımlamışlardır.

Sanat sanat içindir, düşüncesini benimseyen topluluk sanatçıları, eserlerinde ağır bir dille bireysel konuları işlemiştir.

22 sanatçı bildiriye imza atmış ancak topluluk sanatçılarının

çoğu, kısa dönem sonra Millî Edebiyat akımına katılmıştır.

Bilgi

Hüseyin Rahmi Gürpınar ve Ahmet Rasim, Servetifünun sanatçıları ile aynı dönemde yaşamasına karşın topluluk dışında kalmış, bağımsız eserler vermiştir. Bu sanatçılar, şiir

türü dışındaki eserleri ile tanınmıştır.

Bilgi

P:164

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

4. Batı günü gününe takip edilmeli ve edebi çalışmalara Batı’daki gelişmeler ışığında yön verilmelidir. Batı’daki birçok

eseri Türkçeye kazandırmak için dil komisyonu kurulmalı,

ülkenin farklı yerlerinde kütüphaneler açılarak halkın eğitim

düzeyi artırılmalıdır.

Yukarıdaki ilkeleri savunan edebi dönem aşağıdakilerden hangisidir?

A) Servetifünun B) Tanzimat C) Fecriati

D) Milli Edebiyat E) Cumhuriyet edebiyat

5. (I) Servetifünun, 1896-1901 yılları arasında çıkan bir dergi

ve aynı adla anılan bir edebi harekettir. (II) 1884’te patlak

veren Abdülhak Hamit - Muallim Naci tartışmaları, Batı

yanlısı ve eski edebiyat taraftarları olarak iki cephe oluşturmuştur. (III) Genç şair Hasan Asaf’ın bir şiirinde “abes”

ve “muktebes” sözcükleriyle kafiye yapması bu tartışmaları

başlatmıştır. (IV) Batı edebiyatı taraftarları kafiyenin kulak

için olduğunu savunmuşlardır. (V) Kafiye göz için mi kulak

için mi olmalı, tartışmalarının galibi, Batı edebiyatı taraftarları olmuştur.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde

bilgi yanlışlığı vardır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V

6. Aşağıdakilerden hangisi Servetifünun edebiyatının

özelliklerinden biri değildir?

A) Dil ağırdır, kimsenin kullanmadığı Arapça ve Farsça sözcükler bulunup kullanılmıştır.

B) Şiirlerde toplum bir kenara bırakılmış, bireysellik ön

plana alınmıştır.

C) Serbest müstezat edebiyatımızda bu dönemde kullanılmaya başlanmıştır.

D) Kafiye kulak içindir, anlayışı daha çok benimsenmiştir.

E) Bu dönemin önemli şairleri arasında Muallim Naci ve

Hamdullah Suphi yer alır.

1. Aşağıdakilerden hangisi Servetifünun Dönemi şiirinin

özelliklerinden değildir?

A) “Kafiye göz için değil, kulak içindir.” anlayışı benimsenmiştir.

B) Nazım, nesre yaklaştırılmış ve mensur şiir örnekleri verilmiştir.

C) Divan edebiyatı ölçü birimi kullanılmıştır.

D) Serbest müstezat kullanılmış ve sone, terzarima, triyole

gibi yeni nazım biçimleri denenmiştir.

E) Tevfik Fikret, Ahmet Haşim ve Mehmet Rauf dönemin

ünlü şairlerindendir.

2. ---- Fransa’da tıp eğitiminin yanı sıra Fransız ve dünya

edebiyatını inceledi. Dil ve şekil mükemmelliğinin önemini

vurgulayan, şiiri sözcüklerle yapılan bir tablo haline getiren

---- ve sözcüklerin musikisine çok önem veren, duygu ve

düşüncelerin birtakım sembollerle anlatılması gerektiğini

savunan ---- büyük ilgi duydu. Bu durum onu müzikal şiir

denemelerine götürdü.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerin hangilerinde verilenler getirilmelidir?

A) Tevfik Fikret - parnasyenlere - empresyonistlere

B) Mehmet Akif - parnasyenlere - realistlere

C) Ahmet Haşim - sembolistlere - empresyonistlere

D) Cenap Şahabettin - parnasyenlere - sembolistlere

E) Namık Kemal - realistlere - romantiklere

3. Fecriati edebiyatı ile ilgili olarak aşağıdaki bilgilerin

hangisinde yanlışlık yapılmıştır?

A) “Sanat, şahsî ve muhteremdir.” görüşüne bağlı kaldılar.

B) Şiirde halka ve öz kültüre dönmek gerektiğini savunup

bu yolda yapıtlar oluşturdular.

C) Yurdun sanata ve bilime ihtiyacı olduğunu düşünerek bir

bildiri yayımladılar.

D) Arapça ve Farsça sözcüklerle dolu ağır bir dil kullandılar.

E) Köklü bir yenilik, orijinallik sağlayamadıkları için kısa bir

süre sonra dağıldılar.

P:165

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

10. Geçenlerde yine o şair hakkında bir dergide övgü dolu sözler gördüm. Neymiş alaca karanlıkları ondan iyi hiç kimse

işleyemezmiş. Tasvirleri ise onu daha da değerli kılıyormuş.

İyi de heceyi hiçe sayanı neden okuyayım ki!

Bu parçada yazar, aşağıdaki sanatçıların hangisinden

söz etmiştir?

A) Ahmet Haşim   B) Tevfik Fikret

C) Halit Ziya Uşaklıgil   D) Yahya Kemal

E) Ahmet Hamdi Tanpınar

11. I. İkisinde de Fransız edebiyatı örnek alınmıştır.

II. İkisinde de dil oldukça ağırdır.

III. İkisinde de tiyatroya önem verilmiştir.

IV. İkisinde de aruz ölçüsü kullanılmıştır.

V. İkinsinde de gazetecilik önem kazanmıştır.

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangileri Edebiyatıcedide ile Fecriati edebiyatları için söylenemez?

A) I. ve II. B) I. ve V. C) II. ve III.

D) III. ve V. E) IV. ve V.

12. Aşağıdakilerden hangisi Fecriati edebiyatının özelliklerinden biri değildir?

A) Servetifünun edebiyatının bir devamı niteliğindedir.

B) Sosyal konulardan çok aşk ve tabiat konuları işlenmiştir.

C) Sanat kişisel ve saygıya değerdir, anlayışı hakimdir.

D) Edebiyat alanında yenilik yapamamışlardır.

E) Dilde “sadeleşme” fikri savunulmuştur.

13. “Şiir ne bir hakikat habercisi ne bir belagatlı lisan ne de bir

kanun koyucudur. Şiir, nesir gibi anlaşılmak için değil, hissedilmek için vücuda getirilmiştir.”

Şiirle ilgili görüşlerini bu şekilde açıklayan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Yahya Kemal Beyatlı   B) Tevfik Fikret

C) Ahmet Haşim      D) Abdülhak Hamit Tarhan

E) Recaizade M. Ekrem

7. Şiirde musiki ve ahenge önem verir. Şiirde ahenk oluşturacak sözcükleri özenle seçer. Şiirlerini aruz ölçüsüyle yazmıştır. Oldukça ağır ve süslü bir dil kullanmıştır. Soneleri ve

aruzla kaleme aldığı serbest müstezatları, dil bilgisi kurallarını hiçe sayan sıfatlar ve tamlamalarla doludur. Şiirlerinde

o güne kadar duyulmamış teşbihler, mecaz ve istiarelere

yer vermiştir.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Cenap Şahabettin   B) Muallim Naci

C) Süleyman Nazif   D) R.Mahmut Ekrem

E) Tevfik Fikret

8. R. Mahmut Ekrem’in etkisiyle Servet-i Fünun dergisine

girmiştir. Servetifünün’un asıl şairidir. Aruzu Türkçeye en

iyi uygulayan sanatçılardandır. 1901’e kadar yazdığı şiirlerde “sanat sanat içindir” görüşünü benimsemiş ve bireysel konuları ele almıştır. Bu tarihten sonra ise, özellikle II.

Meşrutiyet’in ilanıyla yazdığı şiirlerde “sanat toplum içindir”

görüşünü benimsemiş ve toplumsal konulara yönelmiştir.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Cenap Şahabettin    B) Ahmet Haşim

C) Tevfik Fikret    D) Süleyman Nazif

E) Yahya Kemal Beyatlı

9. Aşağıdakilerden hangisi Servetifünun Dönemi şiirinin

özelliklerinden biri değildir?

A) Şiirde müzikaliteye önem verilmiştir.

B) Sanatçıların hiçbiri hece ölçüsünü kullanmamıştır.

C) Anlamın dize sonlarında tamamlanması kuralı kaldırılmıştır.

D) Sembolizm ve parnasizmin etkileri görülür.

E) Sone, terza-rima ve serbest müstezat gibi nazım şekilleri kullanılmıştır.

P:166

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. Aşağıdaki bilgilerden hangisi ayraç içinde verilen sanatçı ile uyuşmamaktadır?

A) Şiirlerinde, gerçeklerden kaçıp hayale sığınma temi geniş yer tutan sanatçının Süha ve Pervin, Âşiyân-ı Dil,

Ne İsterim ve Ömr-i Muhayyel bu temayı işleyen başlıca şiirleridir. (Tevfik Fikret)

B) Hisarlara Karşı şiirinde Türk tarihini hisarlar çevresinde

bütün olarak hisseden şair, bu şiirinde Namık Kemâl ve

Tevfik Fikret etkisindedir. (Emin Bülent Serdaroğlu)

C) Fecriati’nin kuruluşu içinde yer alır; I. Dünya Savaşı ve

yaşanılan hüsranlarla sanatçı, Erenlerin Bağından adlı

eserini yazdığı romantizme, ardından mistisizme yöneldiği bir süreç yaşar. (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

D) Fecriati topluluğunun önde gelen isimlerinden olan sanatçı, “Adalar, Kamer ve Zühre şairi” olarak şöhret kazandı. (Ahmet Haşim)

E) İlk iki eseri olan Leyâl-i Girîzân ve Bağbozumu”ndaki

şiirleri, çoğunlukla Servetifünun zevkinin ürünüdür. (Hüseyin Siret Özsever)

5. Aşağıdaki bilgilerden hangisi ayraç içinde verilen sanatçı ile uyuşmamaktadır?

A) 1896’dan sonra hayata karşı bakışı iyice karamsarlaşan sanatçının bu bakış tarzı; Ukde-i Hayat, Nadim-i

Hayat ve Gayya-yı Vücut şiirlerinde oldukça belirgindir.

(Tevfik Fikret)

B) Çoğu şiirinde tabiatı güzel bir tablo olarak ele alan sanatçının tabiat şiirleri içinde en tanınmışı, kış mevsimini ele aldığı Elhân-ı Şita’dır. (Cenap Şahabettin)

C) Gülşen ve Sebat dergilerinde yayımladığı şiirlerde Abdülhak Hamit’e özgü bir eda takınan sanatçının Tamat

adlı eserindeki şiirler bu etkinin ürünüdür. (Ali Ekrem

Bolayır)

D) Başlangıçta divan şiiri tarzında gazeller yazan sanatçı,

Servetifünun anlayışına uygun şiirlerini ilk kitabı olan

Lane-i Melal’de toplamıştır. (Hüseyin Suat Yalçın)

E) Daha çok Namık Kemal tarzında, vatan temini işleyen

şiirler yazan sanatçı, ilk şiirlerini Gizli Figanlar kitabında toplamıştır. (Süleyman Nazif)

1. 1896-1901 yılları arasındaki 5 yılda, Servet-i Fünun dergisinde, ortak bir edebiyat hareketi meydana getiren ve Türk

Edebiyatı tarihine geçen Edebiyatıcedide şair ve yazarları,

edebiyatımızın Batılılaşması yolunda önemli eserler vermişlerdir. Türk Edebiyatı, onlarla birlikte, divan edebiyatından, şekil ve öz itibariyle daha da uzaklaşmış, roman ve

hikâyedeki geleneksel izler daha bir silinmiş ancak eserlerde dilde sadeleşme adına önemli adımlar atılmış ve teknik anlamda oldukça başarılı eserler ortaya konmuştur.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

2. Servetifünun edebiyatıyla ilgili aşağıdaki bilgilerden

hangisi yanlıştır?

A) Fransız edebiyatından etkilenen sanatçılar; sanat, sanat içindir ilkesine bağlı kaldılar.

B) Aruz ölçüsü ile yazan şairler olsa da daha çok hece

ölçüsü kullanılmıştır.

C) Dönem sanatçıları, İstanbul’dan uzaklaşmak ve uzak,

egzotik, ülkelere kaçmak hayaliyle yaşamışlardır.

D) Nazım (şiir) nesre (düzyazı) yaklaştırılmış, konu bütünlüğüne önem verilmiştir.

E) Batı’dan alınan sone ve terza-rima gibi yeni nazım şekilleri kullanılmıştır.

3. Divan şiirinde cümlenin ve anlamın bir dize veya beyit

içinde tamamlanmasına karşılık, Servetifünun şiirinde,

cümlenin ve anlamın bir dizenin ortasında başladığı veya

bittiği görülür hatta 7-8 dizeye kadar yayılan cümlelere

rastlanır. Buna ---- denir. Böylece şiir, bu dönemde giderek

düzyazıya yaklaşmıştır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) müstezat          B) anjambman

C) mensure          D) manzume

E) terze-rima

I

II

III

IV

V

P:167

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

9. ----, Ocak 1909’da Galatasaray Lisesi müdürlüğüne atandıysa da okulda yaşanan birtakım huzursuzluklar nedeniyle istifa etti. Sonraki dönemde Amerikan Kolejinde

çalışmaya başladı. İkinci Meşrutiyet’in ilanında İttihat ve

Terakki’yi alkışladıysa da zamanla İttihat ve Terakki’nin

baskıcı bir idare tarzını benimsemesi nedeniyle onları da

hicvetmekten geri durmadı. 1912’de Meclis-i Mebusanın

İttihat ve Terakki Hükûmeti’nce kapatılması üzerine Doksanbeşe Doğru şiirini yazdı. 1914’te Osmanlı Devleti’nin

Birinci Dünya Savaşı’na girmesine de Sancak-ı Şerif Huzurunda adlı şiiriyle karşı çıktı.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Cenap Şahabettin   B) Yahya Kemal Beyatlı

C) Tevfik Fikret      D) Recaizade Mahmut Ekrem

E) Abdülhak Hamit Tarhan

10. 20 Mart 1909 tarihinde kurulan ---- topluluğu, yaklaşık bir

yıl sonra yayımladığı Beyanname ile kendisini kamuoyuna

tanıtmıştır. Topluluk, kuruluş günlerinde kendi adıyla bir

yayın organı çıkaracağını duyurmuşsa da Beyanname’de,

yayın organı olarak Servet-i Fünun dergisini kullanacağını

ilan etmiştir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Nayiler           B) Fecriati

C) Servetifünun        D) Tanzimat II. Dönem

E) Beş Hececiler

11. Servetifünun Dönemi şiiriyle ilgili aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Servetifünun topluluğuna yönelik ilk eleştirilerden biri

topluluk sanatçısı olan Ali Ekrem’in “Şiirimiz” başlıklı

makalesidir.

B) Dönem şairlerinin, şiirle ilgili düşüncelerinin belirginleşmesinde özellikle Recaizade Mahmut Ekrem’in düşünceleri yönlendirici olmuştur.

C) Şair ve yazarlar, dönemin siyasi koşullarından dolayı

siyasal ve toplumsal konulardan uzak durmayı, bireysel temaları işlemeyi tercih etmişlerdir.

D) Şiirinde ağır bir dil kullanan şairler, parnasizm akımından etkilenmişlerdir.

E) Dönemin şiir anlayışı ile Tanzimat’ın I. kuşak şiiri arasında büyük bir benzerlik vardır.

6. Aşağıdakilerden hangisi Servetifünun edebiyatına yöneltilen eleştirilerden biri değildir?

A) Edebî dilde bir yapaylık ve yoğun olarak Fransız

edebiyatı etkisine girilmesi

B) Divan edebiyatı nazım şekillerinin kullanılmasına

devam edilmesi

C) Halka yönelme ve sade bir dille yazma anlayışının

kesintiye uğraması

D) Yerli hayattan uzak kalınması

E) Yalnızca bireysel konuların işlenmesi

7. 1896’da Recaîzade Mahmut Ekrem’in önerisiyle Servet-i

Fünun dergisinin yazı işleri müdürlüğünü üstlendi. Bu tarihten sonra, yenilik yanlısı edebiyatçılarla Edebiyat-ı Cedîde

hareketini başlattılar. Ancak birtakım olaylar ve aralarında

çıkan anlaşmazlıklardan dolayı, Servet-i Fünun dergisinden 1901’de ayrıldı. 1903’te Rumelihisarı sırtlarında

“Âşiyan” adını verdiği evini yaptı ve orada adeta inzivaya

çekildi. Sanatçının inziva dönemi 1908’e kadar sürdü.

Bu parçada hakkında bazı bilgiler verilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Tevfik Fikret

B) Ali Canip Yöntem

C) Ali Ekrem Bolayır

D) Cenap Şahabettin

E) Süleyman Nazif

8. Ahmet Haşim ile ilgili aşağıdaki bilgilerden hangisi

yanlıştır?

A) Sonbahar, akşam kızıllığı ve karamsarlık önemli temalardır.

B) Kendinden sonraki şairler ve şiir hareketleri üzerinde

geniş bir etki bırakmıştır.

C) Fecriati Dönemi şiirlerinde aruz ölçüsünü kullanmışsa

da daha sonra hece ölçüsü ve serbest ölçü ile de şiirler

yazmıştır.

D) Şiirlerinde daha çok serbest müstezat nazım biçimini

kullanmıştır.

E) Şiirde anlam aramayı gereksiz görmüş, şiirde anlam

aramayı “eti için bülbülü kesip yemeye” benzetmiştir.

P:168

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

4. Tevfik Fikret ile ilgili aşağıdaki bilgilerden hangisi

yanlıştır?

A) “Sis” şiirinde istibdat dönemi İstanbul’unu “sahn-ı mezâlim” (zulümler sahnesi), “köhne Bizans”, “fâcire-i dehr”

(zamanın günahkârı) vb. ağır sözlerle betimlemiştir.

B) Birçok şiirinde, oğlu Halûk’un şahsında Türk gençliğine

ilerleme, çalışma, yurt sevgisi ve hürriyet düşüncelerini

aşılamaya çalışmıştır.

C) Hayatının son döneminde çocuklar için hece ile şiirler

yazmış ve bu şiirlerini “Haluk’un Amentüsü” adlı kitabında toplamıştır.

D) Biçim konusundaki titizliğiyle parnasyenlere, duyuş tarzı bakımından romantiklere yakın durmuş; divan şiirinin

temel birimi olan beyit hâkimiyetini kırmış, anlamı ve

cümleyi beytin dışına taşımıştır.

E) Aruzu kullanmakta başarılı olan sanatçı, pek çok yenilik

arayışına karşın Arapça ve Farsça kelime ve tamlamalara sıkça yer verdiği şiirlerinde ağır bir dil kullanmıştır.

5. Baban diyor ki: “Meserret çocukların, yalnız

Çocukların payıdır! Ey güzel çocuk dinle:

Fakat sevincinde

Neler düşündürüyorsun, bilir misin?... Babasız,

Ümidsiz ne kadar yavrucakların şimdi

Siyâh-ı mateme benzer terâne- i ıydi!

Tevfik Fikret’e ait olan bu şiirle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Günlük konuşma dilinden uzak söyleyişler içermektedir.

B) Anjambmandan yararlanılmıştır.

C) Öyküleyici ve betimleyici anlatım öne çıkarılmıştır.

D) Tam uyak ve redif kullanılmıştır.

E) Toplumsal bir içeriğe yer verilmiştir.

1. Bütün Edebiyatıcedide şairleri gibi, sanatçının şiirlerinde de

geniş yer tutan temaların başında, aşk ve kadın gelir. Fani

Teselliler’in Neşâid-i Garam bölümündeki şiirlerin hepsinde

aşk konusu işlenir. Sanatçı, şiirlerinin çoğunu Edebiyatıcedide şairlerinin de rağbet ettiği sone biçiminde kaleme

almıştır. Şair bir ara 1909’da kurulan Fecriati topluluğuna

katılmış, bu topluluğa bir süre başkanlık da yapmıştır.

Bu parçada hakkında bazı bilgiler verilen sanatçı, aşağıdakilerden hangisidir?

A) Cenap Şahabettin

B) Faik Ali Ozansoy

C) Hüseyin Cahit Yalçın

D) Süleyman Nazif

E) Ali Ekrem Bolayır

2. Aşağıdakilerden hangisi Fecriati topluluğunun ortaya

çıkmasını sağlayan nedenlerden biri olamaz?

A) Belirli okullarda ya da toplumsal ortamlarda devam

eden birliktelikler

B) Batılı edebiyat oluşumları ve Servetifünun

sanatçılarından etkilenme

C) Sosyal ve siyasal olayların etkisiyle hızlanan milliyetçilik

düşüncesini yayma arzusu

D) Sanat için sanat anlayışının egemen olduğu bir edebî

ortama duyulan ihtiyaç

E) İçinde bulunulan dönemin sanat ve edebiyat

faaliyetlerini araçsallaştırmasına duyulan tepki

3. ----, 1908’den sonra, dönemin pek çok şairi gibi, bireysel

ıstırapları işlemekten çok, millî duyguları ele alan eserler

vermeye başlamıştır. “Firak-ı Irak” bu tür eserlerindendir.

Şair, manzum-mensur karışık bu eserinde, Irak’ın kaybına

duyduğu ızdırabı anlatır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Cenap Şahabettin  B) Yahya Kemal Beyatlı

C) Tevfik Fikret  D) Ali Ekrem Bolayır

E) Süleyman Nazif

P:169

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

6. Şair, oğlunun doğumuyla hayata daha bir umutla bakar ve

onun için şiirler kaleme alır. “Halûk İçin”, “Halûk’un Sesi”,

“Yarın”, “Halûk’un Bayramı”, “Yine Halûk” başlıklı şiirler,

oğluna hitaben yazdıklarındandır. Şair, oğluna ilişkin kaleme aldığı şiirlerini daha sonra “Halûk’un Defteri” adlı

eserinde bir araya getirmiştir. Bu şiirlerin hemen hepsinde

çocuk; yani Halûk, baba için bir neşe ve mutluluk kaynağıdır; buna karşılık baba da kendini oğlunun mutluluğuna

adamıştır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Cenap Şahabettin

B) Yahya Kemal Beyatlı

C) Abdülhak Hamit Tarhan

D) Tevfik Fikret

E) Recaizade Mahmut Ekrem

7. 1896-1901 yılları arasındaki 5 yılda, Servet-i Fünun dergisinde, ortak bir edebiyat hareketi meydana getiren ve Türk

Edebiyatı tarihine geçen ---- şair ve yazarları, edebiyatımızın Batılılaşması yolunda önemli eserler vermişlerdir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Fecriati           B) Tanzimat II. dönem

C) Yedi Meşale          D) Millî Edebiyat

E) Edebiyatıcedide

8. Yorgun gözümün halkalarında

Güller gibi fecr oldu nümâyan

Güller gibi… Sonsuz, iri güller

Güller ki kamıştan daha nâlân

Gün doğdu yazık arkalarında

Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Ahenk ögeleri başarıyla kullanılmıştır.

B) Saf şiire özgü bir dil ve içerik öne çıkarılmıştır.

C) Edebî sanatlardan yararlanılmıştır.

D) Örtülü bir dille, mesaj iletme kaygısı güdülmüştür.

E) Lirik şiire özgü nitelikler taşımaktadır.

9. Edebiyatıcedide’nin en ünlü şairleri kuşkusuz ki ---- ve ----.

Ali Ekrem, Hüseyin Siret, Faik Ali, Celâl Sahir, Süleyman

Nazif, Süleyman Nesip ve Hüseyin Suat da Edebiyatıcedide topluluğunun diğer önemli şairlerindendir.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Yahya Kemal Beyatlı – Tevfik Fikret’tir

B) Cenap Şahabettin – Ahmet Haşim’dir

C) Tevfik Fikret – Cenap Şahabettin’dir

D) Tevfik Fikret – Recaizade Mahmut Ekrem’dir

E) Abdülhak Hamit – Cenap Şahabettin’dir

10. ----, önce Dergâh dergisinde “Şiirde Mana” adıyla yayımladığı, daha sonra da bazı küçük değişikliklerle “Piyâle”nin

başına koyduğu “Şiir Hakkında Bazı Mülahazalar” başlıklı

poetikası ile modern Türk şiirinin serüvenine ışık tutar. Bu

poetik metnin yazılmasına sebep, sanatçının yine Dergâh

dergisinde yayımladığı “Bir Günün Sonunda Arzu” adlı şiirine yöneltilen eleştirilerdir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Ahmet Haşim

B) Cenap Şahabettin

C) Süleyman Nazif

D) Tevfik Fikret

E) Ali Ekrem Bolayır

11. Servetifünun’un en genç şairlerindendir. Sanat hayatı;

“Edebiyatcedide Dönemi”, “Fecriati Şiirleri”, “Türkçülük Dönemi” ve “Cumhuriyet Sonrası” olmak üzere dört evreye

ayrılabilir. Şiirlerinde en çok kadın ve aşk temine yer veren

sanatçı, edebiyatımızda da bir “kadın şairi” olarak tanınır.

Kadının şiirindeki yeri ve önemini; “Kadınlar olmasa öksüz

kalırdı eş’ârım” dizesinde ifade eder.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisi

dir?

A) Cenap Şahabettin       B) Celâl Sahir Erozan

C) Ahmet Haşim         D) Süleyman Nazif

E) Hüseyin Siret Özsever

P:170

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI-2

Fasikül

Numarası

SERVETİ FÜNUN-FECRİATİ DÖNEMİ - II

OLAYA BAĞLI VE ÖĞRETİCİ METİNLER 2 2

Eylül: Süreyya Bey ile evli olan Suad Hanım, aile dostları

Necip ile görüşmektedir. Sık sık ailenin ziyaretine gelen

Necip, Suad Hanım’a âşık olur. Necip, Suad’ın eldiveninin

tekini çalar ve aşkından dolayı hastalanır. Bunu bilen Suad

Hanım eldivenin diğer tekini de Necip’e vererek Necip’e

karşı olan hislerini açığa çıkartır. Ancak ne Necip ne Suad,

Süreyya Bey’i kandıracak kişilikte insanlar değildir. Bir gün

Süreyya Bey’in Suad’la yaşadığı evde yangın çıkar, içeride

kalan Suad’ı kurtarmak için içeriye Necip girer. Ancak iki

âşık bu yangından sağ kurtulamaz ve yanarak can verirler.

Özet

Servetifünun Dönemi hikâye ve roman türü yazarları:

Halit Ziya Uşaklıgil: Servetifünun edebiyatının en büyük

nesir ustası kabul edilir. İlk büyük Türk romanı kabul edilen

1925’te yazılan Aşk-ı Memnu’nun yazarıdır.

İzmir’de Nevruz dergisini, Hizmet gazetesini çıkardı. İzmir’de

yazdığı Sefile, Nemide gibi ilk kısa romanlarında acıklı, duygusal bir anlatımla karşılıksız sevgiyi işledi.

Servetifünun Dönemi’nin simgesel bir anlatımı olan Mai ve

Siyah, Batılı anlamda ilk realist roman kabul edilir.

Uzun cümlelerin öne çıktığı, kendine özgü bir anlatımı vardır; bu üslup, Servetifünun üslubu olarak benimsenmiştir.

Dili ağırdır ancak sanatçı, Cumhuriyet Dönemi’nde bazı

eserlerini sadeleştirerek yeniden basılmasını sağlamıştır.

Mensur Şiirler ve Mezardan Sesler adlı eserleri ile mensur

şiirin ilk örneklerini yazmıştır.

Uyarı: Sefile, Nemide, Bir Ölünün Defteri, Ferdi ve Şürekası,

Mai ve Siyah, Kırık Hayatlar, Aşk-ı Memnu roman;

Bir İzdivacın Tarih-i Muâşakası, Bir Muhtıranın Son Yaprakları, Bir Yazın Tarihi, Solgun Demet, Aşka Dair, Kadın Pençesi, İzmir Hikâyeleri hikâye türündeki önemli eserleridir.

Bilgi

Mai ve Siyah: Servetifünun Dönemi’nin simgesel bir anlatımı olan romanda, orta halli bir ailenin oğlu olan Ahmet

Cemil, babasının ölümü üzerine annesinin ve kız kardeşinin

geçimini temin etmek için çalışır. Genç bir şair olan roman

kahramanın mavi bir gecede kurduğu hayallerle hayat birbirine uymaz; yeni bitirdiği eserini bir gün Hüseyin Nazmi’nin

evinde arkadaşlarına okur, dinleyiciler arasındaki eski edebiyat taraftarları eseri kötüleyen yazılar yazarlar. Ahlaksız

bir adam olan eniştesinin attığı dayak yüzünden kız kardeşi

İkbal çocuğunu düşürür ve ölür. Sevgilisi Lamia bir subayla

nişanlanır. Ahmet Cemil, büyük ümitlerle yazdığı şiirlerini

ateşe atıp yakar ve Yemen’de bir kaza kaymakamlığı alarak

annesiyle birlikte, siyah bir gecede İstanbul’dan uzaklaşır.

Özet

Servetifünun Edebiyatı Hikâye ve Roman Özellikleri:

Servetifünun Dönemi’nde hikâye ve roman türünde büyük

gelişmeler yaşanmış, Batılı örnekleri ile yarışabilecek örnekler verilmiştir.

Karamsar bir bakış açısı ile bireysel konular işlenmiştir.

Eserlerde, sanatsal kaygının öne çıktığı ağır bir dil kullanılır.

Romanlarda olaylar İstanbul’da ve zengin çevrelerde geçer.

Bu dönemde hikâyede İstanbul dışına çıkılır. İstanbul’un

yakın çevre köy ve kasabalarında geçen olaylar işlenir.

Fransız edebiyatını örnek alan sanatçılar realizm ve az da

olsa natüralizm etkisinde kalmıştır.

Olay yerine kişilere, onların ruhsal durumlarına ağırlık verilir.

Eserlerde aşk, kadın, evlilik, tabiat, yalnızlık, hayal-hakikat

çatışması, yanlış Batılılaşma konuları işlenmiştir.

Uyarı: Servetifünun Dönemi’nde Halit Ziya Uşaklıgil, Mehmet Rauf, Hüseyin Cahit Yalçın, Hüseyin Suat Yalçın hikâye

ve roman türünde eser veren sanatçılardır.

Bilgi

Mehmet Rauf: Eserlerini Halit Ziya Uşaklıgil etkisinde kaleme almıştır.

Roman, hikâye ve tiyatro türünde eserler vermiştir.

Eserlerinde psikolojik tahlillere önem verir. Eylül romanı,

Türk edebiyatının ilk psikolojik romanıdır.

Romanlarında genelde İstanbul ve çevresinde yaşayan seçkin ailelerin arasında geçen aşk ilişkilerini konu almıştır.

Siyah İnciler adlı eserinde mensur şiir türünün başarılı örneklerini ortaya koymuştur.

Uyarı: Eylül, Ferda-yı Garam, Karanfil ve Yasemin, Genç

Kız Kalbi, Son Yıldız, Halas roman türünde;

İntizar, Son Emel, Bir Aşkın Tarihi, Âşikane, Hanımlar Arasında, Kadın İsterse hikaye türünde önemli eserleridir.

Bilgi

P:171

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

Servetifünun Dönemi bağımsız sanatçılar:

Hüseyin Rahmi Gürpınar; realist-natüralist bir yazardır.

Toplum için sanat görüşüne bağlıdır. Teknik anlamda çok

başarılı değildir.

Sokağı romana getiren sanatçı olarak tanınmış, Ahmet Mithat Efendi’nin halk için roman geleneğini sürdürmüştür.

Şive taklitlerine ve mizaha sıkça başvurmuştur.

Eserlerinde bazı felsefi düşünceleri işlemeye çalışmıştır. Yazarın romanlarında felsefi düşüncelere yer verilen bu bölümlerde dil ağırlaşır.

Romanları; Şık, Mürebbiye, İffet, Şıpsevdi, Gulyabani, Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç, Ben Deli Miyim? Öyküleri;

Kadınlar Vaizi, Katil Bûse, Melek Sanmıştım Şeytanı; tiyatroları; Kadın Erkekleşince, Hazan Bülbülü...

Ahmet Rasim, gazeteci ve fıkra yazarı olarak tanınmıştır.

Farklı edebî türlerde ve çok sayıda eser vermiştir. 60 civarında şarkı bestesi vardır.

Roman türünde Bir Sefilenin Evrak-ı Metrukesi, Güzel Eleni,

Tecrübesiz Aşk; anı türünde Falaka, Gecelerim; fıkra türünde Şehir Mektupları,Cidd ü Mizah, Eşkâl-i Zaman, Gülüp

Ağladıklarım, Muharrir Bu ya önemli eserleridir.

Bilgi:

Servetifünun Dönemi edebiyatında tiyatro: Sanatçılar,

siyasi baskıdan çekindikleri için tiyatro türündeki eserlerini

1908’den sonra ortaya koymuşlardır.

Tiyatro eserleri teknik bakımdan zayıftır. Eserlerde konuşma

diline yaklaşılmaya çalışılmış; evlenme, boşanma ve kadınların medeni hakları gibi konular işlenmiştir.

Halit Ziya Uşaklıgil; Kâbus, Füruzan, Fare gibi oyunlar yazmıştır. Bu oyunlar teknik olarak başarısızdır.

Mehmet Rauf; Pençe, Cidal, Sansar adlı oyunları yazmıştır.

Cenap Şahabettin; Yalan, Körebe oyunlarını yazmıştır.

Hüseyin Suat Yalçın, Servetifünuncular içinde tiyatroyla

en çok ilgilenen sanatçıdır. Başarılı bir tiyatro dili olan sanatçının Şehbal yahut İstibdadın Son Perdesi, Deva-yı Aşk

önemli tiyatro eserleridir.

Tahsin Nahit, Nevvare Ruhsar ile birlikte Jön Türk oyununu

yazarak ortak oyun yazma geleneğini başlatmıştır. Şehabettin Süleyman ile de Kösem Sultan oyununu yazmışlardır.

Şahabettin Süleyman, Çıkmaz Sokak oyunu ile dönemin

başarılı eserlerinden birini ortaya koymuştur.

Bilgi

Hüseyin Cahit Yalçın: Gazateci ve eleştirmen kimliği ile tanınmış, Tanin gazetesini çıkarmış ve uzun yıllar yayımlamıştır.

Tevfik Fikret’ten sonra Servet-i Fünun dergisinin yönetimini

üstlenmiştir. Dergide yayımladığı Edebiyat ve Hukuk makalesi çevirisi Servet-i Fünun dergisinin kapanmasına neden

olmuştur.

Realizm akımından etkilenmiş; roman ve hikâyelerinde şairane süslü bir üslup kullanmıştır.

Fıkra, anı, eleştiri, mensur şiir türlerinde eserler yazmıştır.

Uyarı: Nadide, Hayal İçinde roman; Hayat-ı Muhayyel, Niçin

Aldatırlarmış?, Hayat-ı Hakikiye Sahneleri öykü, Kavgalarım

eleştiri, Edebî Hatıralar, Siyasi Hatıralar anı türü eserleridir.

Bilgi

Servetifünun Dönemi öğretici metinler: Bu dönemde öğretici metinler edebî tenkit ve anı türünde yoğunlaşmıştır.

Eserlerde toplumdan uzak konular ön plana çıkmıştır.

Tenkit türünde; Hüseyin Cahit, Cenap Şahabettin ve Ahmet

Şuayip dikkat çeken isimlerdir.

Cenap Şahabettin: Ahmet Mithat Efendi’nin Dekadanlar

makalesine Dekadanizm Nedir? makalesiyle cevap vermiştir. Gazetelerdeki bazı yazı ve makalelerini Evrak-ı Eyyam

Nesr-i Harp, Nesr-i Sulh adlı eserlerinde toplamıştır. Tiryaki

Sözleri özdeyişlerden oluşan eseridir.

Hac Yolunda, Evrak-ı Eyyam, Afak-ı Irak, Avrupa Mektupları

onun gezi içerikli eserleridir.

Halit Ziya Uşaklıgil; dönemin en önemli anı yazarıdır. Bu

türde, Kırk Yıl, Bir Acı Hikaye, Saray ve Ötesi adlı eserleri

yazmıştır. Sanata Dair ise yazarın poetik bir eseridir.

Hüseyin Cahit Yalçın; Kavgalarım adlı eserinde eleştiri türü

yazılarını bir araya getirmiştir. Edebî Hatıralar, Siyasal Hatıralar anı türü eserleridir.

Bilgi

Safveti Ziya; Servetifünun Dönemi’nde hikâye ve roman türünde eserler yazmıştır. Salon Köşelerinde adlı ilk romanı ile

tanınmıştır.

Otobiyografik özellikler taşıyan Salon Köşelerinde, 20. yüzyıl başında gündelik yaşamdaki Batılılaşmayı yansıtması

açısından önemli bir eserdir.

Uyarı:

P:172

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

4. Aşağıdaki Tanzimat - Servetifünun romanıyla ilgili karşılaştırmalardan hangisi yanlıştır?

A) Tanzimat romanında ilk olmanın taşıdığı acemilik vardır,

Servetifünun romanı ise kurgusuyla, tekniğiyle Batılı bir

roman özelliği taşır.

B) Tanzimat romanında romantizmin özellikleri ağır basar,

Servetifünün da realizm hakimdir.

C) Tanzimat romanı sosyal ve toplumsal konulara yönelmiştir, Servetifünun romanı bireysel temaları işlemiştir.

D) Tanzimat romanında eğiticilik ön planda tutulmuş, Servetifünun’da ise eğiticilik amaçlanmamıştır.

E) Tanzimat yazarları romanlarında kişiliklerini gizlemişler,

Servetifünuncular ise gizlememiştir.

5. Aşağıdakilerden hangisi ayraç içinde verilen sanatçıya

ait değildir?

A) Roman ve öykülerinin yanında mizah dergisi çalışmalarıyla öne çıkar. (Mehmet Rauf)

B) Sembolizmin edebiyatımızdaki ilk temsilcisi sayılır.

(Cenap Şahabettin)

C) Romanlarında psikolojik tahlillere önem vermiş ve başarılı ruh tahlilleri yapmıştır. (Halit Ziya)

D) Servetifünun Dönemi’nde yapıt veren bağımsız sanatçılardandır. (Hüseyin Rahmi)

E) Manzum hikayeler kaleme alarak şiiri düzyazıya yaklaştırmıştır. (Tevfik Fikret)

6. Servetifünun’un şiirde ve romanda temsilcileri, akımın özelliklerine göre yapıt oluştururken ---- ise bu akıma karşı yazılan eleştirilere cevaplar yazıyordu. Onun Fransızcadan

çevirdiği ---- adlı makaleyle de dergi kapatılmıştı.

Bu parçadaki boşluklara aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir?

A) Ahmet Mithat - Dekadanlar

B) R. Mahmut Ekrem - Demdeme

C) Hüseyin Cahit Yalçın - Edebiyat ve Hukuk

D) Hüseyin Cahit Yalçın - Kavgalarım

E) Namık Kemal - Tahrib-i Harabat

1. Fransız realistlerden etkilenen H. Cahit Yalçın Hayal

İçinde, Nadide romanlarıyla tanınır. Öykülerinde daha

çok zengin ailelerin yaşamını anlatır. Dili oldukça sade,

anlatımı özenti ve süsten uzaktır. Fransızcadan çevirdiği

Edebiyat ve Hukuk makalesi Servet-i Fünun dergisinin

kapatılmasına neden olmuştur. Yazdığı makale ve eleştirilerini Evrak-ı Eyyam adlı yapıtında toplamıştır.

Yukarıdaki numaralanmış yerlerden hangisinde bilgi

yanlışlığı vardır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

2. - Türk edebiyatında Batılı anlamda ilk romanları yazmıştır.

- Yapıtlarında realizm akımının etkisi görülür.

- Dili başarıyla kullanır, alışılmıştan farklı bir cümle düzeni vardır.

- Romanlarında yalnız İstanbul’u anlatan sanatçı, hikayelerinde Anadolu’ya yer vermiştir.

Yukarıda özellikleri verilen Servetifünun sanatçısı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Tevfik Fikret B) Mehmet Rauf

C) Hüseyin Cahit Yalçın D) Halit Ziya Uşaklıgil

E) Ahmet Rasim

3. Servetifünun edebiyatının romandaki önemli ismi olan ----,

mensur şiirin ilk örneklerini ---- adlı küçük bir kitapta toplamıştır. Bu dönemin bir başka ismi olan ---- ruhsal betimlemelerden oluşan mensur şiirlerini ---- adlı yapıtında bir araya

getirmiştir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Mehmet Rauf - Siyah İnciler - Halit Ziya - Mensur Şiirler

B) Cenap. Şahabettin - Tamat - Halit Ziya - Siyah İnciler

C) Halit Ziya - Mensur Şiirler - Tevfik Fikret - Rubab-ı Şikeste

D) Cenap Şahabettin - Elhan-ı Şita - Mehmet Rauf - Mensur

Şiirler

E) Halit Ziya - Mensur Şiirler - Mehmet Rauf - Siyah İnciler

I

III IV

V

II

P:173

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

10. En büyük farklılıkları kullandıkları dildir. Ahenk kaygısı ve

sanat yapma istekleri ağır bir şiir dili ortaya çıkarmıştır. Ah,

of, aman gibi üzüntü ifade eden ünlemlere yer verilmiştir.

Küçük şeylere ve eşyaya şiir yazma modası, onları büyük

temalarda eser vermekten uzaklaştırmıştır. Şiirlerinde melankoli görülür. Şairler ütopya arayışı içindedir. Gerçeklerden kaçıp hayal dünyasına sığınırlar.

Bu parçada sözü edilen dönem aşağıdakilerden hangisidir?

A) Tanzimat I. Dönem B) Divan edebiyatı

C) Servetifünun D) Milli edebiyat

E) Cumhuriyet Dönemi

11. Aşağıdakilerden hangisi Servetifünün Dönemi romanının özelliklerinden biri değildir?

A) Romanlar teknik bakımdan üst düzeydedir.

B) Mekan olarak İstanbul dışına çıkılmamıştır.

C) Sosyal sorunlar olayların ana konusunu oluşturur.

D) Realizm akımının etkisi görülür.

E) Yapıtlarda kullanılan dil ağırdır.

12. Aşağıdakilerden hangisi Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın

roman ve hikayelerinin özelliklerinden biri değildir?

A) Toplumsal eleştiriye yer vermesi

B) Sokakta gözlemlediklerini romanlarına taşıması

C) Dilinin yalın olması sayesinde geniş kitlelerce okunması

D) Anadolu’nun her kesiminden insana yer vermesi

E) Romanlarını realist ve natüralist bir anlayışla oluşturması

13. Gözlemci bir yazardır, gördüklerini bir ressam ustalığıyla

kısa cümlelerle, açık, yalın, gülmeceye dayalı bir anlatımla

ve ilginç yanlarıyla gözler önüne serer. Ona edebiyatımızdaki asıl değerini kazandıransa fıkra, makale ve anılarıdır.

Gülüp Ağladıklarım, Falaka yapıtlarından bazılarıdır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ahmet Rasim   B) Ömer Seyfettin

C) Hüseyin Cahit Yalçın  D) Halit Ziya Uşaklıgil

E) Mehmet Rauf

7. Servetifünun edebiyatında ---- Tarih-i Kadim, Doksan Beşe

Doğru; ---- Evrak-ı Eyyam, Tiryaki Sözleri; ---- Böğürtlen,

Siyah İnciler adlı yapıtlarıyla tanınmıştır.

Yukarıda boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden

hangileri getirilmelidir?

A) Tevfik Fikret - Mehmet Rauf - Cenap Şahabettin

B) Halit Ziya Uşaklıgil - Cenap Şahabettin - Mehmet Rauf

C) Tevfik Fikret - Cenap Şahabettin - Hüseyin Cahit Yalçın

D) Mehmet Rauf - Cenap Şahabettin - Tevfik Fikret

E) Tevfik Fikret - Cenap Şahabettin - Mehmet Rauf

8. Aşağıda verilen bilgilerden hangisinde yanlışlık yoktur?

A) Servetifünun yazarları, romanlarının olay akışını sık sık

keserek okura bilgiler vermiştir.

B) Servetifünun romanlarında kişilerin psikolojik çatışmalarına çok az yer verilmiş, yazarların görüşleri roman

kahramanları üzerinde etkili olmuştur.

C) Servetifünun romanında ağırlıklı olarak kahraman anlatıcı bakış açısıyla anlatım oluşturulmuştur.

D) Servetifünun yazarları, romanlarındaki tasvir ve tahlillerde başarılı olmuşlardır.

E) Servetifünun yazarları, romanlarında Tanzimatçıların düştüğü yanlışı görerek daha sade bir dille yapıt oluşturmuştur.

9. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi ayraç içinde verilen

sanatçı ile uyuşmamaktadır?

A) Dili, şiirlerinde süslü ve sanatlı; düzyazılarında ise oldukça sadedir. (Ahmet Haşim)

B) Gazeteci ve eleştirmen kimliği ile tanınmış, eleştiri türü

yazılarını Kavgalarım adlı kitabında toplamıştır. (Ahmet

Şuayp)

C) Romanlarında İstanbul’u anlatan sanatçı, hikayelerinde

Anadolu’ya yer vermiştir. (Halit Ziya Uşaklıgil)

D) Romanlarında sosyal eleştiriye bolca yer verir ve bunu

mizahla yapar. (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

E) Yapıtlarında romantik duygular ve hayalleri anlatmış,

sosyal yaşama pek yer vermemiştir. (Mehmet Rauf)

P:174

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. Ahmet Mithat Efendi’nin Felâtun Bey ile Râkım Efendi adlı

romanında olumsuz ve olumlu yönleriyle karşılaştırdığı iki

gençten Felâtun Bey, hareketleriyle gülünç duruma düşerken; Râkım Efendi ise hayranlık uyandırıcı davranışlarıyla

ön plana çıkar. Ahmet Mithat Efendi’nin izinden giden ----,

---- adlı eserinde onun bu romanını örnek tutmuş fakat

“olumlu” tipi silik bırakarak “olumsuz” tipin gülünçlüğünü

kuvvetli bir şekilde ortaya çıkarmıştır. Romanda gülünç olmayan ve belli bir kültüre sahip olan alafranga genç Maşuk

Bey’dir. Şöhret Bey ise alafranga olmaya özenen ve gösteriş meraklısı bir gençtir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Halit Ziya Uşaklıgil – Kırık Hayatlar

B) Hüseyin Rahmi Gürpınar – Şık

C) Mehmet Rauf – Halas

D) Recaizade Mahmut Ekrem – Araba Sevdası

E) Reşat Nuri Güntekin – Miskinler Tekkesi

5. I. Kırk Yıl adlı anı eseri, Abdülhamit devri sanat ve edebiyat hayatının önemli bilgilerini içermektedir.

II. Hasta Çocuk, Balıkçılar, Nesrin, Ramazan Sadakası

adlı şiirleri, günlük hayatı yansıtmaktadır.

III. Eşkal-i Zaman, yazarın kendi çocukluk günlerinden

başlayarak İstanbul’un gündelik hayatına ait gerçek

sahnelerin canlılıkla ele alındığı eseridir.

IV. Yapıtlarında süslü bir dil kullanarak Osmanlıcanın

ve aruz kalıplarının şiir sanatını zenginleştirdiğini

savunmuş; Namık Kemal, Mehmet Akif ve Fuzuli ile

ilgili inceleme kitapları yazmıştır.

Aşağıdaki sanatçılardan hangisi, yukarıda numaralanmış olarak verilen açıklamalardan biri ile ilişkilendirilemez?

A) Ahmet Rasim

B) Süleyman Nazif

C) Hüseyin Cahit Yalçın

D) Tevfik Fikret

E) Halit Ziya Uşaklıgil

1. (I) Servetifünun Dönemi’nde Batı edebiyatının etkisi; Batı

edebiyatını tanıma, ondan etkilenme ve bu etkilenim boyutunu aşarak Türk edebiyatına özgün eserler kazandıran bir

süreç olarak karşımıza çıkar. (II) Dönem sanatçıları, dergilerde, farklı adlar altında kaleme aldıkları yazılarda Batılı

yazarlara, eserlerine ve Batılı akımlara dair bilgiler verir.

(III) Roman ve hikâyede realizm ve natüralizm; fikir boyutunda da pozitivizm gibi akımları benimseyen sanatçılar,

gelenekle olan bağlarını ve eski edebiyatla ilişkilerini büyük

oranda keser. (IV) Tanzimat’ta ilk örnekleri verilmeye çalışılan romanın, bu dönemde Batılı tekniğe uygun Avrupai

örnekleri başarıyla sergilenir; Türk edebiyatında romancılığın babası olarak kabul edilen Halit Ziya’nın bu başarıda

büyük bir payı vardır. (V) Topluluğun diğer önemli romancıları da Mehmet Rauf, Hüseyin Rahmi ve Hüseyin Cahit

Yalçın’dır.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

2. Servetifünun Dönemi bağımsız yazarlarındandır. Eserleri

ile halka seslenmeyi amaçlamış ve eserlerinde geleneksel

Türk tiyatrosuna özgü ögelerden yararlanmaya çalışmıştır.

Yazar, toplumun her kesiminden insana ve gerçek hayat

sahnelerine eserlerinde yer vererek okuyucuyu eğlendirmeyi amaçlamıştır.

Aşağıdakilerden hangisi yukarıda bazı özellikleri verilen yazara ait eserlerden biridir?

A) Mürebbiye       B) Kırık Hayatlar

C) Miskinler Tekkesi       D) İstanbul’un İç Yüzü

E) Kan Damlası

3. Halit Ziya’ya gelinceye kadar, Türk romancılığı iki gruba

ayrılmaktadır. Namık Kemal, Samipaşazade Sezai ve Recaizade Ekrem, sanata daha çok önem vererek aydın çevreye seslenmişlerdir. Ahmet Mithat’ın izleyicileri Mehmet

Rauf ve Hüseyin Rahmi Gürpınar ise eserlerinde halkı göz

önünde bulundurmuştur.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I

II III

IV

V

P:175

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

8. Servet-i Fünun dergisi yazarları arasında fikir ayrılıkları yaşanmaya başlanınca Tevfik Fikret derginin yazı işleri müdürlüğünden ayrılır. Derginin başına Hüseyin Cahit Yalçın

geçer. Ancak Hüseyin Cahit’in Fransızcadan çevirdiği ----

başlıklı makale, sakıncalı bulunduğu için, Servet-i Fünun

kapatılır. Dergi, 5 Aralık 1901’de tekrar yayıma başladıysa

da artık eski gücünü koruyamaz. Böylece beş yıllık bir süreden sonra Servetifünun topluluğu dağılır.

Bu parçadaki boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Dekadanlar

B) Şiirimiz

C) Şiirimiz Hakkında Bazı Mülahazalar

D) Edebiyat ve Hukuk

E) Şiir ve İnşa

9. Halit Ziya ile ilgili aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Batılı anlamda ilk romanları yazan sanatçının

eserlerinde romantizm akımı etkisi görülür.

B) İzmir’de Nevruz dergisini ve Hizmet gazetesini çıkardı.

C) Aşk-ı Memnu romanı, teknik başarısı ile ilk büyük Türk

romanı kabul edilmiştir.

D) Dili süslü, sanatlı ve ağırdır; alışılmıştan farklı bir cümle

düzeni vardır.

E) Romanlarında yalnız İstanbul’u anlatan sanatçı,

hikâyelerinde köy hayatına, kasabalardaki yaşayışa

yer vererek İstanbul dışına da çıkmıştır.

10. Yazarın Bir Ölünün Defteri, adlı romanı onun olgunluk dönemine attığı ilk adımdır. Romanda olaylar hatıra defterinden takip edilir. Romanın realist yönünü bu hatıra defteri

motifi pekiştirmektedir. Karamsar bir havanın hâkim olduğu

romanda yine birlikte büyüyen akraba çocuklarının duygusal hayatları ve psikolojileri konu edinilir.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada tanıtılan eserin

yazarına aittir?

A) Güzel Eleni          B) Nadide

C)  Mürebbiye         D) Eylül

E) Kırık Hayatlar

6. Ahmet Hikmet Müftüoğlu Edebiyatıcedide topluluğu içinde

yer almasına rağmen, daha çok Millî Edebiyat anlayışı içerisinde eserler vermiş bir yazardır. Onun Edebiyatıcedide

topluluğuyla özdeşleşen tek eseri ---- adlı hikâye kitabıdır.

Edebiyatıcedide topluluğunun diğer bir ismi ---- ise hikâyelerini II. Meşrutiyet öncesi ve Malta sürgünü sonrası şeklinde iki dönemde yazmıştır. Sanatçı, bu hikâyeleri Hayat- ı

Muhayyel, Hayat-ı Hakikiye Sahneleri, Niçin Aldatırlarmış

adlı üç kitapta toplamıştır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir?

A) İzmir Hikâyeleri – Halit Ziya Uşaklıgil

B) Âşıkâne – Mehmet Rauf

C) Bir Yazın Tarihi – Hüseyin Rahmi Gürpınar

D) Katil Buse – Ahmet Rasim

E) Haristan – Hüseyin Cahit Yalçın

7. Eser, Halit Ziya Uşaklıgil’in yapıtları arasında eleştirmenlerin en çok dikkatini çeken romandır. Tarihsel açıdan ilk

Türk romanı olmamasına rağmen, pek çok kişi bu eseri,

ilk “gerçek Türk romanı” olarak nitelendirmiştir. Fethi Naci’nin bir yazısında yer alan “Bu eser, yaşamasını sürdüren

ilk Türk romanı. Tarih açısından değil, edebiyat açısından

ilk Türk romanı.” şeklindeki sözleri kuşkusuz birçok eleştirmenin görüşünü de yansıtmaktadır. Öte yandan, romanın

neyi anlattığı ve “kimin romanı” olduğu konusunda çeşitli

yorum ayrılıkları doğmuştur. Eserin, tek bir karakterin öyküsü -Bihter- olduğunu ileri sürmek, üzerinde odaklanılan

karakter için haklı saptamaları ortaya koyarken tüm karakterler dikkate alındığında eksik kalacaktır.

Bu parçada hakkında bazı bilgiler verilen roman aşağıdakilerden hangisidir??

A) Kiralık Konak     B) Mai ve Siyah

C) Kırık Hayatlar     D) Nesl-i Ahir

E) Aşk-ı Memnu

P:176

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

3. Batı’da olduğu gibi birden çok yazarın birlikte çalışması sonucu meydana getirilen ortak eserlerin ilk örneklerini bizde

tiyatro alanında o, vermiştir. Fecriati’nin kadın yazarlarından Ruhsan Nevvare ile yazmış oldukları üç perdelik Jön

Türk piyesi dikkat çekmiştir. Ayrıca Şahabettin Süleyman

ile de ortak eserler vermiştir. Bu piyeslerin içinde en önemlisi Kösem Sultan isimli tarihi piyestir.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Tahsin Nahit B) Mehmet Rauf

C) Cenap Şahabettin D) Şehabettin Süleyman

E) Hüseyin Rahmi Gürpınar

4. ---- “Yalan” adlı oyunu sahneye konulmuşsa da basılmamıştır. Oyunda, 31 Mart 1909’da meydana gelen siyasi

olaylar ve ailevî problemler iç içe işlenmiştir. İsyan sırasında

oğlunun bir subayı öldürdüğünü öğrenip rahatsızlanan babayı teselli eden eşi, zaten oğlunun başkasından olduğunu

söyler. Adam; bir süre sonra karısını öldürür ancak kızının

gerçeği anlatması, eşinin kendini teselli etmek için yalan

söylediğini anlatması üzerine delirir. “Yalan”ın, oynandıktan sonra sert eleştirilere uğraması, sanatçının uzun süre

piyes yazmamasına sebep olmuştur.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Halit Ziya Uşaklıgil’in B) Mehmet Rauf’un

C) Cenap Şahabettin’in D) Hüseyin Suat Yalçın’ın

E) Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın

5. I. Fıkra, anı, eleştiri, mensur şiir türlerinde eserler yazmıştır.

II. Eski-yeni tartışmalarında yeni edebiyatın başta gelen

savunucularından olmuştur.

III. Kavgalarım, Edebî Hatıralar önemli eserleri arasındadır.

Numaralanmış olarak hakkında bazı bilgiler verilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ahmet Rasim    B) Hüseyin Rahmi Gürpınar

C) Mehmet Rauf    D) Safveti Ziya

E) Hüseyin Cahit Yalçın

1. Romanda tek taraflı yaşanmış bir “aşk” teması dikkati

çeker. Bu aşk, Ahmet Cemil’in Lâmia’ya karşı duyduğu,

kendi içinde yaşadığı, asla dışa vuramadığı bir aşktır. Lâmia’nın bu aşktan haberi yoktur. Ahmet Cemil, çekingen,

ürkek bir yaradılışa sahiptir, bu yüzden duygularını dışa

vurmakta zorlanır. Lâmia’ya karşı zamanla kalbinde birtakım güzel duygular uyanmaya, yeşermeye başlar. Ancak

Lâmia’ya âşık olduğunu kendine itiraf etmeye bile çekinir.

Lâmia’ya karşı olan duyguları zamanla yoğunlaşır, güçlenir. Hüseyin Nazmi’nin köşkünde şiirlerini okuduktan sonra,

Lâmia’ya açılmaya karar verir. Ancak Hüseyin Nazmi, Lâmia’nın bir subayla evleneceğini söyler. Ahmet Cemil’in bir

anda dünyası kararır.

Bu parçada içeriği ile ilgili bazı bilgiler verilen roman

aşağıdakilerden hangisidir?

A) Halas

B) Mai ve Siyah

C) Kırık Hayatlar

D) Eylül

E) Hayal İçinde

2. ---- romanının bir tip romanı olduğu öne sürülür. Ancak romanda olaylara daha fazla ağırlık verildiği ve tipler üzerinde

detaylı durulmadığı görülür. Roman, Batı hayranı alafranga

Meftun, Pehlevizade ve ailesinin başından geçen komik

olayları işler. Ancak bunlar, ülkemizde Tanzimat ile başlayan Batılılaşma çabasının yanlış yönlerini gösteren komik

ve düşündürücü olaylardır. Eser, yanlış Batılılaşmayı işleyen ilk romanımız değildir. Ondan önce Recaizâde Ekrem’in Araba Sevdası ve Ahmet Midhat Efendi’nin Felatun

Bey ile Rakım Efendi romanları vardır. Meftun tipi de Araba

Sevdası’ndaki Bihruz ve Felatun Bey ile Rakım Efendi’deki

Felatun’un farklı bir yansımasıdır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Şıpsevdi

B) Mürebbiye

C) Şık

D) Ben Deli miyim?

E) Tesadüf

P:177

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

6. 1908- 1914 yılları arasında Tanin, Tasvir-i Efkâr ve Hak

gazetelerinde günlük konular üzerinde yazdığı yazılardan

bir derleme olarak Evrak-ı Eyyam adlı eseri yayımlanmıştır. Yahya Kemal, bu eseri bir “şaheser” olarak nitelendirmiştir.

Aşağıdaki eserlerden hangisi, bu parçada sözü edilen

sanatçıya ait değildir?

A) Afak-ı Irak  B) Hac Yolunda

C) Muharrir Bu ya  D) Avrupa Mektupları

E) Tiryaki Sözleri

7. I. Edebiyat tarihimize daha çok hatıra, makale, sohbet,

gezi yazısı, tarih ve okul kitapları gibi türlerde yazdığı

eserleri ile katkıda bulunmuştur.

II. Hüseyin Rahmi Gürpınar ile birlikte Boşboğaz ile

Güllabi adlı bir mizah dergisi çıkarmışlardır.

III. Falaka” adlı eserinde, çocukluk günlerine ait mahalle

mektebi anılarını anlatmıştır.

Aşağıdaki eserlerden hangisi, numaralanmış olarak

hakkında bazı bilgiler verilen sanatçıya ait değildir?

A) Gülüp Ağladıklarım   B) Şehir Mektupları

C) Cidd ü Mizah   D) Çal Çoban Çal

E) Muharrir Bu ya

8. Servetifünun Dönemi öğretici metinlerle ilgili aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Bu dönemde öğretici metinler edebî tenkit, anı türünde

yoğunlaşır.

B) Eserlerde bireysel ve edebî konular işlenmiştir.

C) Dil, Arapça, Farsça sözcük ve tamlamalarla dolu ağır

bir dildir.

D) Bu dönemde gezi yazısı, mizah, hiciv ve fıkra türünde

de eserler verilmiştir.

E) Hüseyin Cahit Yalçın, Ziya Gökalp, Falih Rıfkı Atay,

Ahmet Şuayp öğretici metin alanında eser veren

sanatçılardır.

9. Aşağıdaki bilgilerden hangisi ayraç içinde verilen sanatçı ile uyuşmamaktadır?

A) Bütün şiirlerini aruz ölçüsüyle kaleme almış, hece ölçüsünü küçümsemiş ve aruzla ilgili görüşlerini “Felsefe-i

Evzan” adlı eserinde bir araya getirmiştir. (Tevfik Fikret)

B) İstanbul’un Müttefiklerce işgal edilmesine karşılık yazdığı; “Kara Bir Gün” yazısı nedeniyle Malta’ya sürgüne

gönderildi. (Süleyman Nazif)

C) I. Dünya Savaşı dolayısı ile yazdığı makalelerden oluşan “Nesr-i Harp” adlı eserinin en meşhur bölümlerini

Türk Neferi, Yarım Şehitler adlı yazıları oluşturmaktadır. (Cenap Şahabettin)

D) Ahmet Mithat Efendi’nin devamı niteliğinde olan sanatçı, daha çok devrinin dil özelliklerini, İstanbul’un örf ve

âdetlerini, kültürel birçok unsuru eğlenceli bir sohbet

üslubuyla kaydeden sohbet ve hatıra yazarı olarak tanınmıştır. (Ahmet Rasim )

E) Türk edebiyatında hatıra türünde en çok eser veren sanatçılardandır. “Bir Acı Hikâye” adlı eserinde oğlu Vedat’ın ölümüyle derinden üzülen bir babanın acısını dile

getirmiştir. (Halit Ziya Uşaklıgil)

10. ---- adlı makale Ahmet Mithat tarafından kaleme alınmış;

makalede, Servetifünun kuşağı ve özellikle de Cenap

Şahabettin hedef alınarak Fransız taklitçisi olmakla eleştirilmiştir. Cenap, bu eleştirilere karşı ---- başlıklı yazısını

kaleme almıştır. Bu yazıda dekadizmin Fransa’daki kökleri

üzerinde durulmuş; Ahmet Mithat, “daha kavramın anlamını bile bilmeden saldıran” bir kalem olarak eleştirilmiştir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir?

A) Dekadizm Nedir – Şiirimiz Hakkında Bazı Mülahazalar

B) Dekadanlar – Dekadizm Nedir

C) Şiir ve İnşa – Şiirimiz

D) Şiir ve İnşa - Dekadanlar

E) Tercüman-ı Ahval Mukaddimesi – Yeni Lisan

P:178

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

MİLLÎ EDEBİYAT DÖNEMİ - I

COŞKU VE HEYECANA BAĞLI METİNLER 23

Ali Canip Yöntem: Tevfik Fikret’in etkisinde yazdığı şiirleriyle Fecriati anlayışına uygun şiirler yazmış; kısa bir süre

sonra Millî Edebiyat anlayışına yönelmiştir.

Millî Edebiyat içinde şair kimliğinden çok eleştirmen olarak

tanınmış, topluluğun dil anlayışına yönelik eleştirilere cevaplar vermiştir.

Sanatçı, Cumhuriyet Dönemi’nde çeşitli düzeydeki okullar

için edebiyat dersi kitapları yazmıştır.

Uyarı: Geçtiğim Yol tek şiir kitabıdır; Millî Edebiyat Meselesi

ve Cenab Bey’le Münakaşalarım, Ömer Seyfettin, Hayatı ve

Eserleri, Türk Edebiyatı Antolojisi diğer önemli eserleridir.

Bilgi

Yeni Lisan makalesinde yer alan bazı düşünceler;

Yabancı dillere ait dil bilgisi kuralları Türkçeye dahil edilmeyecek,

Halkın diline yerleşen yabancı kelimeler atılmayacak ancak

Türkçe’ye uygun şekilde kullanılacak,

Diğer Türk lehçelerinden kelime alınmayacak, konuşma ve

yazı dili olarak İstanbul Türkçesi esas alınacaktır,

şeklinde özetlenebilir.

Uyarı

Mehmet Emin Yurdakul: Halkı içinde bulunduğu karamsar

ruh halinden, gerilikten, bilinçsizlikten kurtarmayı amaçlayan

şiirler yazmış; “Millî Şair, Türk Şairi” unvanları ile anılmıştır.

Şiirleri lirizmden uzaktır; dili, kuru ve suni bir özellik gösterir.

“Ben bir Türküm; dinim, cinsim uludur” dizesi ile başlayan

1896 yılında Servet-i Fünun dergisinde yayımladığı Cenge

Giderken şiiri ile tanınmıştır.

7, 8, 11’li heceler yanında; 12, 14, 15, 16’lı hece kalıplarını

kullanma geleneğini başlatmıştır.

Uyarı: Türkçe Şiirler, Türk Sazı, Ey Türk Uyan, Tan Sesleri, Ordunun Destanı, Turana Doğru, Zafer Yolunda, Dicle

Önünde bazı önemli eserleridir.

Bilgi

Millî Edebiyat Dönemi’nin Özellikleri (1912-1923):

1911’de Ali Canip Yöntem, Ömer Seyfettin ve Ziya Gökalp’in

yayımladıkları Genç Kalemler dergisiyle başlayan edebî anlayış, kısa sürede pek çok sanatçıyı etkilemiştir.

Ömer Seyfettin tarafından yazılan Yeni Lisan makaleleri dönemin başlangıcını belirleyen en önemli olaydır.

Yeni Lisan makalesinde, konuşma dilinin yazı dili olması

savunulmuş, dilin sadeleşmesi adına izlenecek yöntemler

açıklanmıştır.

Dilde savunulan düşüncelere Cenab Şahabettin, Süleyman

Nazif gibi Servetifünun Dönemi sanatçıları karşı çıkmıştır.

Topluluk sanatçıları, Türkçülük düşüncesini benimsemiş;

Ziya Gökalp, topluluğun fikirlerinin belirginleşmesine önderlik etmiştir.

Şiirde halk edebiyatı örnek alınmış; dörtlük dışında 5’li, 6’lı

vb. yeni nazım birimleri ve 7, 8, 11’li hece kalıpları yanında

14, 15, 16 vb. hece kalıpları kullanılmıştır.

Hece ölçüsüyle serbest müstezat biçiminde şiirler yazılmıştır. Ulusal tarihe ve Anadolu’ya büyük ilgi gösterilmiş, millî

duyarlılıkla “memleket edebiyatı” oluşturmak amaçlanmıştır.

Şiir türünde didaktik ve hamasi bir yaklaşım izlendiğinden

eserler şiirsel anlamda başarılı olamamıştır.

Bu dönemde Ahmet Haşim ve Yahya Kemal saf şiir anlayışı ile eserler vermiş; Mehmet Akif de İslamcılık düşüncesini öne çıkaran, realist anlayışla farklı bir şiir anlayışı ortaya

koymuştur.

Uyarı: Ali Canip Yöntem, Ziya Gökalp, Mehmet Emin Yurdakul bu dönemde şiir türünde eserler vermiştir. 1914-15 yıllarında ortaya çıkan Beş Hececiler de Millî Edebiyat anlayışı

ile eserler vermiştir.

Bilgi

Ziya Gökalp: Halka Doğru hareketinin öncülüğünü yapmıştır. İlk sosyoloğumuzdur.

Türkçülük akımının esaslarını belirlemiştir. Manzum masal

örnekleri yazmış, masal derlemeleri yapmıştır.

Lisan ve Ala Geyik şiirleri ünlüdür.

Uyarı: Kızıl Elma, Türkleşmek, İslamlaşmak, Muasırlaşmak,

Türkçülüğün Esasları nesir türünde; Yeni Hayat, Altın Işık

şiir türündeki önemli eserleridir.

Bilgi

P:179

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

Faruk Nafiz Çamlıbel: Topluluğun en önemli ismidir. Hece

ve aruzla başarılı şiirler yazmıştır. Sanat ve Han Duvarları

şiirleri Millî Edebiyat anlayışının benimsenmesinde etkili olmuştur. Şiir türünde; Han Duvarları, Dinle Neyden, Çoban

Çeşmesi, Gönülden Gönüle tiyatro türünde ise Özyurt, Canavar, Akın, Kahraman bazı önemli eserleridir.

Enis Behiç Koryürek, Kurtuluş Savaşı yıllarında milli duyguları ve tarihî kahramanlıkları işleyen, heyecan yüklü epik

şiirler yazmıştır. Miras ve Güneşin Ölümü, Varidat-ı Süleyman Efendi adlı şiir kitapları vardır.

Halit Fahri Ozansoy, Aruza Veda adlı şiiri meşhurdur. Baykuş adlı tiyatrosu önemlidir. Efsaneler, Cenk Duyguları, Hayalet, Rüya, Gülistanlar ve Harabeler bazı şiir kitaplarıdır.

Orhan Seyfi Orhon, bireysel duyguları işleyen, ahenkli ve

zarif şiirlerinde temiz, duru bir Türkçe kullanmıştır. Manzum

masal türü eserleri başarılıdır. Bazı eserleri: Fırtına ve Kar,

Gönülden Sesler, Peri Kızı İle Çoban, O Beyaz Bir Kuştu.

Yusuf Ziya Ortaç, Akbaba adlı mizah dergisini çıkarmıştır.

Şiirlerinde günlük yaşama ait konuları işlemiştir. Akından

Akına, Cenk Ufukları, Aşıklar Yolu şiir türünde önemli eserleridir.

Bilgi:

Mehmet Akif Ersoy: şiirlerinde sosyal-siyasal ve kültürel

hayatı, bu hayatın çürüyen eksik yanlarını, realist bir bakışla

dile getirmiştir.

Bütün şiirlerini aruz ölçüsüyle yazmış, aruzu Türkçeye başarıyla uygulayan sanatçılardan biri olmuştur.

Şiirlerinde özellikle mesnevi nazım biçimini kullanmış, İslamcılık akımını benimsemiş, manzum hikâye türünün Türk edebiyatındaki en başarılı örneklerini yazmıştır.

Uyarı: Şiirlerini 7 bölümden oluşan Safahat adlı eserinde

yayımlamıştır. Seyfi Baba, Küfe, Mahalle Kahvesi, Meyhane, Hasta meşhur manzum öykülerindendir.

Bilgi

Millî Edebiyat Dönemi Bağımsız Sanatçıları: Millî Edebiyat anlayışının egemen olduğu yıllarda saf (öz) şiire özgü

arayışlar da söz konusudur. Ahmet Haşim ve Yahya Kemal

bu yolda şiirler yazmıştır. Bu sanatçılar, hece yerine aruzu

kullanmış; zaman zaman sade dille şiirler yazsalar da sadeleşme akımını bir dava olarak görmemişlerdir.

Bu dönemde halkın yaşama tarzını ve değerlerini yansıtan

manzum hikâyeler de yazılmıştır. Bu konuda Mehmet Akif

Ersoy öncü bir isimdir.

Aynı dönemde, sade dille ancak lirizmden uzak düşen şiirler

için bir çıkış aranmıştır. Rıza Tevfik Bölükbaşı, âşık ve tekke

şiirini örnek alarak yazdığı şiirleriyle dönemin sanatçılarına

yol göstermeye çalışmıştır.

Bilgi

Beş Hececiler: 1914-15 yıllarında tanınan sanatçılar, şiire

aruzla başlamış ancak Milli Edebiyat akımından etkilenmiş

ve şiirlerinde hece ölçüsüne yönelmişlerdir.

Şiirde memleket sevgisi, yurdun güzellikleri, kahramanlık ve

yiğitlik gibi temaları işlemişlerdir. Topluluk sanatçıları, hece

ölçüsü ile serbest müstezat yazmışlardır.

Uyarı: Faruk Nafiz Çamlıbel, Enis Behiç Koryürek, Halit

Fahri Ozansoy, Orhan Seyfi Orhon, Yusuf Ziya Ortaç’tan

oluşan topluluk sanatçılarını FEHOY şeklinde şifreleyebiliriz.

Bilgi

Rıza Tevfik Bölükbaşı: Dönemin bağımsız sanatçılarındandır. Feylosof Rıza unvanıyla anılmıştır.

Sevr Antlaşması’nı imzalayan heyet içinde yer aldığı için

sürgüne gönderilmiş, bu yıllarda yazdığı memleket özlemini

dile getiren Uçun Kuşlar isimli şiiri çok beğenilmiştir.

Asıl şöhretini hece vezni ve sade Türkçe ile koşma ve nefes

tarzındaki şiirleri sağlamış; bu şiirleriyle halk edebiyatının ve

Millî Edebiyat’ın canlanmasına önemli katkı sağlamıştır.

Uyarı: Şiirlerini, Serâb-ı Ömrüm adlı kitabında toplamıştır.

Bilgi

Yahya Kemal Beyatlı: Paris’te kaldığı yıllarda Albert Sorel’in düşüncelerinden etkilenmiş, sanat ve düşünce hayatını

şekillendirmiştir.

Şiir anlayışını; parnasizmin mükemmeliyetçiliği, sembolizmin musikisi, neo-klasisizmin tarihiliği şekillendirmiştir.

Aruzu ustalıkla kullanmış, Ok şiiri dışında hece ile şiir yazmamıştır. Şarkı, gazel, rubaî tarzında modern anlayışla şiirler yazmıştır.

İstanbul Şairi olarak tanınır, Sessiz Gemi, Rintlerin Akşamı,

Bir Tepeden, Mohaç Türküsü gibi şiirleri ünlüdür.

“Mısra benim namusumdur.” ve “Bu dil, ağzımda annemin

ak sütü gibidir.” sözleri ile dikkat çekmiştir.

Yakup Kadri ile birlikte Nev-Yunanilik düşüncesi etkisinde

bazı şiirler yazmışsa da bu dönem çok kısa sürmüştür.

Uyarı: Kendi Gökkubbemiz, Eski Şiirin Rüzgarıyla, Rubailer ve Hayyam Rubailerini Türkçe Söyleyiş şiir türünde; Eğil

Dağlar, Aziz İstanbul makale türünde eserleridir.

Bilgi

P:180

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

4. Edebiyatımızda natüralizmin temsilcisi olan ----, Türk şiirine

gerçek realizmi getirip nazmı nesre yaklaştıran ---- ve Şehir

Mektupları, Gecelerim ve Falaka adlı eserlerin sahibi olan

---- Servetifünun ve Milli Edebiyat Dönemi’nin bağımsız sanatçıları arasında yer alır.

Bu parçadaki boşluklara aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Hüseyin Rahmi - Mehmet Akif - Refik Halit Karay

B) Nabizade Nazım - Tevfik Fikret - Ahmet Rasim

C) Beşir Fuat - Yahya Kemal - Hüseyin Rahmi

D) Hüseyin Rahmi - Mehmet Akif - Ahmet Rasim

E) Nabizade Nazım - Tevfik Fikret - Refik Halit

5. I. Nazmı nesre yaklaştırmıştır.

II. Şiir dışında eser vermemiştir.

III. Aruzu Türkçeye başarıyla uygulamıştır.

IV. Herhangi bir topluluğa bağlı kalmamıştır.

V. Bütün şiirlerini aruzla yazmıştır.

Yukarıdaki özelliklerden hangileri Yahya Kemal ile Mehmet Akif’in ortak özelliklerindendir?

A) I. ve II. B) I. ve III. C) II. ve V.

D) III. ve IV. E) IV. ve V.

6. Lirik şiirleriyle tanınan sanatçı, önceleri divan ve Servetifünun tarzında şiirler yazmasına rağmen daha sonra dilde

sadeleşme fikrini kabul edince aruzun yanında heceyle ve

sade bir dille yazmıştır. Türk dilinin sadeleşmesi konusunda

Ömer Seyfettin ve Ziya Gökalp’le birlikte büyük bir idealle

çalışmıştır. Sanat şiiri ile Millî Edebiyat anlayışının poetikasını ortaya koymuştur.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ali Canip Yöntem       B) Ahmet Haşim

C) Cenap Şahabettin      D) Orhan Veli Kanık

E) Faruk Nafiz Çamlıbel

1. Milli Edebiyat Dönemi şiirlerinin özellikleriyle ilgili olarak aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Eski edebiyat anlayışına ve Batı taklidi bir edebiyata

karşı olarak gelişmiştir.

B) Halk edebiyatı şiir biçimleri kullanılmış, dörtlüklerle şiirler yazılmıştır.

C) Konu seçiminde yerlilik ve halkın yaşama biçimi esas

alınmıştır.

D) Anadolu ve Anadolu insanı eserlerde konu edilmeye

başlanmıştır.

E) Hece ile şiir yazılması gerekliliği dile getirilmiş, Mehmet

Akif Ersoy ile topluluğun ilk şiir örnekleri verilmiştir.

2. Aşağıdaki yargılardan hangisi “Genç Kalemler”in benimsediği ilkelerden biri değildir?

A) Konular yerli hayattan ve ulusal tarihten alınmalıdır.

B) Yazı dilinde İstanbul Türkçesi esas alınmalıdır.

C) Ölçü ve uyağa çok dikkat edilmemeli, söz sanatlarına

ise yer verilmemelidir.

D) Türkçeye Arapça ve Farsçadan geçmiş sözcükler

Türkçe söylenişleriyle yazılmalıdır.

E) Türkçedeki yabancı dil kuralları atılmalıdır.

3. Sanat hayatına Fecriati topluluğunda şiirle başlayan sanatçı, edebiyat alanındaki araştırmalarıyla tanınmıştır. Belgelere dayanarak birçok sanatçıyı bilim dünyasına ilk kez

o tanıtmıştır. “Türk Edebiyatı Tarihi” ve “Türk Saz Şairleri”

yapıtlarından bazılarıdır. Yeni Mecmua’da hece ölçüsüyle

milli konuları işleyen şiirler de yazmıştır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Mehmet Fuat Köprülü

B) Yahya Kemal Beyatlı

C) Ahmet Hamdi Tanpınar

D) Ziya Gökalp

E) Yakup Kadri Karaosmanoğlu

P:181

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

10. “Türk şairi” olarak tanınır. Yalın bir dille oluşturduğu yapıtlarında yurtseverlik düşüncesi ağır basar. Türkçülüğü savunmuştur. Dörtlük geleneğimizin yanında üçer, altışar ve

sekizer dizeden kurulu şiirler yazmıştır. Şiirsel gücü zayıf

olan sanatçımızın düzyazıları da vardır. Ey Türk Uyan, Ordunun Destanı, Zafer Yolunda, Ankara, Tan Sesleri, Cenge

Giderken adlı yapıtları vardır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) M. Akif Ersoy B) M. Emin Yurdakul

C) Ziya Gökalp D) Mehmet Rauf

E) Mehmet Fuat Köprülü

11. Aşağıdaki cümlelerden hangisi Milli Edebiyat’ın özellikleri arasında sayılamaz?

A) Sanat toplum içindir, görüşü benimsenmiştir.

B) Ölçü olarak, hece ölçüsü tercih edilmiştir.

C) Halk edebiyatı nazım biçimlerinden yararlanılmıştır.

D) Sanatçılar, bireysellikten tamamen sıyrılmıştır.

E) Dilde sadeleşme çalışmalarına hız verilmiştir.

12. Millî Edebiyat Dönemi şiirinin egemen olduğu yıllarda saf

(öz) şiire özgü arayışlar da söz konusudur. Özellikle ---- ve

---- bu yolda şiirler yazmıştır. Her iki sanatçı da hece yerine

aruzu kullanmış, zaman zaman sade dille şiirler yazsalar

da sadeleşme akımını bir dava olarak görmemişlerdir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) Rıza Tevfik Bölükbaşı – Faruk Nafiz Çamlıbel

B) Tevfik Fikret – Cenap Şahabettin

C) Ahmet Haşim – Yahya Kemal Beyatlı

D) Rıza Tevfik Bölükbaşı – Mehmet Akif Ersoy

E) Faruk Nafiz Çamlıbel – Yahya Kemal Beyatl

7. (I) Yahya Kemal, şiirlerinde İstanbul’un güzelliklerinin yanı

sıra tarihi ve ulusal konulara da yer vermiştir. (II) Şiirlerinde

parnasizm ve sembolizmin etkisi görülür. (III) Yoğun olarak kullandığı hece ölçüsünün yanında aruz ölçüsüyle de

şiirler yazmıştır. (IV) Aruzu Türkçeye başarıyla uygulamış,

eski şiir biçimleriyle yeni konular işlemiştir. (V) “Eğil Dağlar”,

“Aziz İstanbul” düzyazı türündeki yapıtlarındandır.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

yanlışlık yapılmıştır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

8. 1911’de Genç Kalemler’de yayımladığı “Turan Manzumesi”yle “Türklüğün bütünlüğü” düşüncesini benimsediğini

göstermiştir. İstanbul Üniversitesinde verdiği sosyoloji dersleri ve süreli yazılarıyla milliyetçilik prensiplerini güçlendirmiştir. Daha sonra da “Türkçülüğün Esasları” adlı eserinde

Turancılığın Türk milletinin “uzak ideali” olduğunu söylemiştir.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ziya Gökalp   B) Ömer Seyfettin

C) Ali Canip Yöntem  D) Rıza Tevfik Bölükbaşı

E) M. Emin Yurdakul

9. Milli Edebiyat Dönemi sanatçılarıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) İstanbul Türkçesinin yazı dilinde esas alınmasını ileri

sürmüşlerdir.

B) Milli bir edebiyatın ancak dilin millileştirilmesi yoluyla

oluşturulabileceğini savunmuşlardır.

C) Toplumu etkilemeye ve yönlendirmeye yönelik didaktik

türde şiirler yazmışlardır.

D) Cumhuriyet Dönemi’nde de eser vermeye devam eden

sanatçılar vardır.

E) Eserlerinde romantizm ve klasisizm akımlarının önemli

etkisi vardır.

P:182

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. I. Sade dille ve hece ölçüsüyle millî konuları öne çıkaran,

halka moral aşılayan, Turancılık fikrini destekleyen, didaktik şiirler ve manzum masallar yazmıştır.

II. Heceyi “köylü vezni” şeklinde niteleyerek küçümseyen

sanatçı, şiirlerinde sadeleşme yoluna gitse de halk söyleyişlerini şiire taşıma gibi bir kaygı taşımamıştır.

III. Anadolu insanının duygularını işleyerek Millî edebiyat

akımının yurtçu duyarlılığını zengileştirdi; “Han Duvarları” şiirinde gerçekçi gözlemler sergiledi.

IV. Hece vezni ve kısmen sade Türkçe ile şiirler yazdı; divan, koşma ve nefes tarzındaki şiirleriyle, topluluk dışında yer almasına rağmen Millî Edebiyat şiir anlayışının yaygınlaşmasına yardımcı oldu.

V. 1909’da Fecriati topluluğuna katıldı, Ziya Gökalp çevresine girdikten sonra Millî edebiyat akımını benimsedi.

“Türk Edebiyatı Tarihinde Usul” adlı makalesi ile tanındı.

Numaralanmış olarak yukarıda verilen bilgiler aşağıdaki sanatçılardan hangisi ile ilişkilendirilemez?

A) Rıza Tevfik Bölükbaşı

B) Ahmet Haşim

C) Faruk Nafiz Çamlıbel

D) Mehmet Emin Yurdakul

E) Ziya Gökalp

5. (I) Mehmet Emin Yurdakul; “Türk Şairi”, “Millî Şair” diye

anılmıştır. (II) Ulusçu, halkçı görüşleri savunan şiirler yazmış; Türk Millî Edebiyat akımının öncü şairleri arasında yer

almıştır. (III) Birçok araştırmacı, onun şiirlerini Türkçenin

sıcaklığı, ahengi ve doğallığına uzak bulmuştur. (IV) Şiirlerinde hecenin halk şiirinde sıklıkla kullanılan yedili, sekizli,

on birli kalıplarını değil; çok az veya hiç kullanılmamış on

ikili, on dörtlü, on beşli vb. kalıpları tercih etmiştir. (V) Ordunun Defteri, Serab-ı Ömrüm en tanınmış şiir kitaplarıdır.

Bu parçada numaralanmış olarak verilen bilgilerden

hangisi yanlıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

1. (I) Millî Edebiyat Dönemi şairleri, Edebiyatıcedide ve Fecriati şairlerinin ferdiyetçi sanat anlayışından bütünüyle ayrılamadı. (II) 1917’de Millî Edebiyatın önde gelen şairleri

tarafında kurulan Şairler Derneği’nde sadece “konuşma

dilinin ve hece vezninin kullanılması” konusunda görüş

birliğine varıldı. (III) Bununla birlikte, bu dönemde halk şiiri

biçimlerine yönelinmiş, dörtlüklerle şiirler yazılmış; mani,

koşma gibi nazım biçimleri kullanılmıştır. (IV) Şairler vatan

savunması için halka moral aşılayan kahramanlık ve yurt

sevgisini işleyen coşkun bir lirizm içeren şiirler yazmışlardır. (V) Halkın konuşma dilinin esas alındığı bu şiirlerde

“saf şiir” anlayışına bağlı kalınarak sanatsal yönü güçlü

ürünler ortaya konmuştur.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde

bir bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

2. ---- ve ---- Millî Edebiyat anlayışının içinde yer almasalar ve

dönemin sanatçıları ile, şiirde ölçü kullanımı gibi birtakım

temel konularda fikir ayrılığı yaşasalar da Millî Edebiyat

anlayışının yaygınlaşması ve sağlam bir zemin kazanmasında etkili olmuş isimlerdir. Hatta bu iki ismi, düşünceleri

bakımından dönemin şekillenmesinde öncü saymak gerekir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) Ziya Gökalp – Mehmet Fuat Köprülü

B) Yahya Kemal Beyatlı – Mehmet Akif Ersoy

C) Faruk Nafiz Çamlıbel – Sabahattin Ali

D) Tevfik Fikret – Cenap Şahabettin

E) Rıza Tevfik Bölükbaşı – Ziya Osman Saba

3. Aşağıdakilerden hangisi Millî Edebiyat hareketi içinde

adı öne çıkan şairlerden biri değildir?

A) Mehmet Fuat Köprülü

B) Ali Canip Yöntem

C) Yaşar Nabi Nayır

D) Ziya Gökalp

E) Mehmet Emin Yurdakul

P:183

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

9. I. Türk edebiyatındaki en tanınmış rubai şairlerinden biridir.

II. “Türk denizciliğini şiire sokan şair” unvanı ile anıldı.

III. Mizah/hiciv türündeki yazılarında “Çimdik” takma adını

kullandı.

IV. İkinci büyük destanı Bursa’nın işgali üzerine yazdığı

“Bülbül” adlı şiiridir.

V. Behçet Kemal ile birlikte 10. Yıl Marşı’nı yazdı.

Numaralanmış olarak verilen bilgiler aşağıdaki sanatçılardan hangisi ile ilişkilendirilemez?

A) Yusuf Ziya Ortaç  B) Halit Fahri Ozansoy

C) Yahya Kemal Beyatlı  D) Enis Behiç Koryürek

E) Mehmet Akif Ersoy

10. Hecenin Beş Şairi’nden biridir. Şiire aruz ölçüsüyle başlayan sanatçı, daha sonra Ziya Gökalp’in etkisiyle hece ölçüsünü benimsedi ve Milli Edebiyat akımına katıldı. Ulusal

duyguları ön plana çıkaran ve yiğitlik temalarını uç noktalara götüren şiirler yazdı. Bazı şiirlerinde biçim açısından

hece kalıplarını kırma çabası da gösterdi. 1946’dan sonra

mistik bir şiire yöneldi. Bir mevlevinin ruhuyla bağlantı kurduktan sonra yarattığını öne sürdüğü tasavvufi şiirleri Varidat-ı Süleyman Çelebi adı altında topladı.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Enis Behiç Koryürek

B) Orhan Seyfi Orhon

C) Faruk Nafiz Çamlıbel

D) Yusuf Ziya Ortaç

E) Halit Fahri Ozansoy

11. Ziya Gökalp, Yahya Kemal Beyatlı ve Mehmet Emin Yurdakul’un şiirlerinde Orta Asya merkezli bir tarih bilinci vardır.

Şiirlerinde İslam tarihine yönelik bir bilinç geliştiren Mehmet Akif, siyasi olarak da İslamcılık düşüncesini benimser.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I II III

IV V

6. Türk şiirinde “Hecenin Beş Şairi” diye bilinen şairlerden biridir. Erkek bencilliğini yücelten aşk şiirleri de yazdı. Anayurt adlı dergiyi 8 sayı çıkardı. “Çamdeviren”, “Deli Ozan”

gibi takma isimlerle mizah şiirleri kaleme aldı. Fıkra, manzum oyun, roman türünde eserleri de vardır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Rıza Tevfik Bölükbaşı

B) Mehmet Emin Yurdakul

C) Faruk Nafiz Çamlıbel

D) Halit Fahri Ozansoy

E) Yusuf Ziya Ortaç

7. Yahya Kemal Beyatlı ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) O, şiirimize yeni bir bakış açısı ve yeni bir anlayış getirmeyi amaç edinmiştir.

B) Şiirin “yazılmış ve okunan değil, söylenmiş ve dinlenilen” bir özelliğe sahip olması gerektiğini dile getirmiştir.

C) Şiiri, sadece mecaz oyunlarından doğan bir sanat olarak görmemiş; şiirin mutlaka içinde bir mana taşıması

gerektiğini savunmuştur.

D) Şiir, vezin ve kafiye ile yapılan bir sanat olduğunu savunmuş; bütün şiirlerinde aruz ölçüsünü kullanmıştır.

E) Bir süre Nev-Yunanilik anlayışına bağlı kalmış ve bu

doğrultuda şiirler kaleme almıştır.

8. (I) Millî Edebiyat Dönemi’nde bağımız sanatçılardan olan

Mehmet Akif Ersoy, şiirlerinde güzellikten çok doğruluğa

önem verir; “Sözüm doğru olsun, odun gibi olsun tek.” der.

(II) Küfe, Mahalle Kahvesi, Seyfi Baba, Bülbül, Meyhane

Mehmet Akif’in toplumsal konulu önemli şiirleridir. (III)

Bütün şiirlerini aruzla yazan sanatçı, şiirlerinde genellikle

mesnevi nazım biçimine özgü uyak düzenini kullanmıştır.

(IV) O, Türk şiirine gerçek anlamda realizmi getiren sanatçıdır. (V) Şiirlerini Safahat adlı eserinde toplayan sanatçı,

dilde sadeleşme anlayışından uzak durmuş, Servetifünun

Dönemi’nin dil anlayışına bağlı kalmıştır.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

P:184

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

4. Şiirde realizm arayışlarını gerekli ve bir dereceye kadar

haklı bulan Halit Fahri Ozansoy, iddialarını kanıtlamak için

---- örnek gösterir. Onun Safahat’taki şiirlerinin realizmle

dolu olduğunu, Rübab-ı Şikeste’nin de üçte ikisinin gündelik hayatın herkesçe tanınan neşe ve kederlerinden, özellikle kederlerinden oluştuğunu belirtir. Toplumsal değeri

olan bu şiirlerin doğru oldukları için halk içinde Piyale şairi

---- şiirlerinden daha çok tanındığına dikkati çeker..

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Mehmet Akif Ersoy’u – Ahmet Haşim’in

B) Mehmet Emin Yurdakul’u – Tevfik Fikret’in

C) Ziya Gökalp’i – Ahmet Haşim’in

D) Tevfik Fikret’i – Cenap Şahabettin’in

E) Yahya Kemal Beyatlı’yı – Namık Kemal’in

5. Yaklaştı Yıldız’ın inkirâz günü

Bozuldu yaldızı, çıktı düzgünü

Siyaset mahkûmu, jurnal sürgünü

Germeğe gelecek şanlı düğünü.

Toplanın kardeşler, bayrak açalım

Yıldız’ın üstüne ateş saçalım.

Bir millet efradı hep me’yûs oldu

Ya mahbûs ya menfî ya casus oldu

Padişah millete bir kâbus oldu

Vücûdu vatana çok menhus oldu,

Toplanın kardeşler, bayrak açalım

Yıldız’ın üstüne ateş saçalım.

Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Türkü nazım biçimi ile şekil bakımından benzerlikler

taşımaktadır.

B) Eleştirel bir söylem öne çıkarılmıştır.

C) Söylev dilinin olanaklarından yararlanılmıştır.

D) Millî Edebiyat anlayışına özgü nitelikler taşımaktadır.

E) Ahenk ögeleri göz ardı edilmiştir.

1. Paris yılları sanat ve düşünce hayatının şekillenmesinde

önemli bir yer tutmuştur. Tarih konusundaki birikimini Albert Sorel’e borçlu olduğunu çeşitli vesilelerle dile getirmiştir. Paris yıllarında Servetifünun edebiyatının Fransız taklidi

bir edebiyat olduğunu fark etmiş ve sanat hayatının büyük

bir bölümünde Servetifünun karşıtı bir anlayışa sahip olduğunu dile getirmiştir. Fransız şiirini büyük bir dikkatle

mercek altına almıştır. Fransız şiirine o yıllarda hâkim olan

parnasizmin mükemmeliyetçiliği, sembolizmin müzikalitesi,

neo-klasisizmin tarihîliği onun öz şiir anlayışına yönelmesini sağlamıştır.

Aşağıdaki eserlerden hangisi bu parçada hakkında

bazı bilgiler verilen sanatçıya aittir?

A) Geçtiğim Yol   B) Tarih-i Kadim

C) Eski Şiirin Rüzgârıyla   D) Zafer Yolunda

E) Şarkın Sultanları

2. Beş Hececiler, aruzdan heceye geçerken millî bir dava güderler. Bu, topluluğun oluşmasında önemli bir etkendir. Heceye geçişleri bir zayıflıktan kaynaklanmamaktadır. Aruz

veznindeki şiirleriyle ve bu vezni gayet iyi kullanmalarıyla

daha önce adlarını duyururlar. Fırtına ve Kar, Gönülden

Sesler, Şarkın Sultanları, Suda Halkalar, Gülistan ve Harabeler, Baykuş ve Cenk Ufukları adlı eserler heceye geçmeden önce zaten onların tanınmalarını sağlamıştır.

Aşağıdaki sanatçılardan hangisi bu parçada sözü edilen eserlerden biri ile ilişkilendirilemez?

A) Orhan Seyfi Orhon B) Enis Behiç Koryürek

C) Yusuf Ziya Ortaç D) Halit Fahri Ozansoy

E) Faruk Nafiz Çamlıbel

3. Türk şiirinde Beş Hececiler olarak adlandırılan gruptan

olup Türk Edebiyatı’nın önemli mizah yazarlarındandır.

Türk dergicilik yaşamında önemli yeri olan siyasi-mizah

dergisi Akbaba’yı yayın hayatına kazandırmış, bu dergideki yazılarıyla büyük bir hayran kitlesi edinmiştir.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Faruk Nafiz Çamlıbel

B) Mehmet Emin Yurdakul

C) Halit Fahri Ozansoy

D) Yusuf Ziya Ortaç

E) Ziya Gökalp

P:185

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

6. (I) Beş Hececiler, hece veznine geçtikten sonra en çok

koşma tipinde şiir yazmış; semai, türkü ve mani tipinde başarılı örnekler vermiştir. (II) Halk şiirine yönelmekle yetinmemişler, Türk edebiyatında ilk kez, Batı edebiyatlarından

alınan terza-rima, sone, triyole gibi nazım biçimleri ile de

şiirler yazmışlardır. (III) Dörtlükle yetinmemişler ve üçlü,

dörtlü, beşli, altılı, yedili bentlerle şiirler yazmışlardır. (IV)

Şiirde kafiyeyi gerekli görmüşler, kafiyenin zorla aranmamasını, tabii bir şekilde doğmasını istemişlerdir. (V) Sade

Türkçenin yaygınlaşması için ısrar eden topluluk sanatçıları, konuşulan dilin edebiyat dili olmasına büyük katkıda

bulunmuşlardır.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

7. Bizden evvel buraya inen üç dört arkadaş.

Kurmuştular tutuşan ocağa karşı bağdaş

Çıtırdayan çalılar dört cana can katıyor

Kimi haydut, kimi kurt masalı anlatıyor

Gözlerime çökerken ağır uyku sisleri

Çiçekliyor duvarı ocağın akisleri

Bu akisle duvarda çizgiler beliriyor

Kalbime ateş gibi şu satırlar giriyor.

Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Mesnevi tarzı uyak düzeni kullanılmıştır.

B) Farklı türde uyaklara yer verilmiştir.

C) İçerikten çok söyleyişe önem verilmiştir.

D) Edebî sanatlardan yararlanılmıştır.

E) Öykülemeye başvurulmuştur.

8. (I) Servetifünun Dönemi’nde hece ölçüsüyle şiir yazma

düşüncesi şairlerce benimsenmez. (II) Gerçi bu dönemde

Tevfik Fikret çocuklar için hece ile şiirler yazmış ve bu şiirlerini “Şermin” adlı kitabında toplamıştır ancak bu, dönemin genel havasına bakıldığında cılız bir örnektir. (III) 20.

yüzyılın başında Mehmet Emin Yurdakul ile birlikte hece

ile şiir yazılması yüksek sesle dile getirilmiş ve çok sayıda

örnek ortaya konmuştur. (IV) Yeni Lisancılar ile heceyle şiir

yazma anlayışı kesintiye uğramış ve tekrar aruza dönüş

yaşanmıştır. (V) Fakat kısa bir süre sonra I. Dünya Savaşı

yıllarında ortaya çıkan Beş Hececi şairlerle birlikte hece ile

yazma tam bir akım hâline gelmiştir.

Bu parçada numaralanmış olarak verilen cümlelerin

hangisinde bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

9. Yahya Kemal’i öğrencilerime tanıtmak istiyordum. Uzun

yıllar Paris’te yaşadığını bildiğim için öncelikle, etkisinde

kaldığı edebî akımları inceledim. Bu sırada sanatçının

eserlerini verdiği dönemde bu akımlardan etkilenen başka

Türk şairleri de anımsadım. Bu bana, Yahya Kemal’in “Bir

devri lânetiyle boğan şairin Sis’i” dizesini anımsattı. Ben de

bu vesile ile “Sis” şiirini bir daha okudum. Elbette, Yahya

Kemal’in İstanbul sevgisi, yazdığı gazeller, şarkılar çok etkileyiciydi. Bu şiirlerde Lale Devri şairimizin tadını hemen

alıyordu insan. Demek ki edebiyat gelenekten kopuk olamıyor diye düşündüm. Ve öğrencilerime II. Meşrutiyet Dönemi sonrası süreçte Yahya Kemal ile şiir anlayışı en çok

benzeyen şairi belirlemeleri için görev verdim. Bir öğrencimden de Yahya Kemal’in ölüm temasının “temsili istiare”

sanatı ile anlatıldığı o meşhur şiirini ezberleyerek sınıfta

okumasını istedim.

Bu parçada söz edilen öğretmen hakkında aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Sembolizm ve parnaizm akımları üzerinde çalışmalar

yapmıştır.

B) Şeyh Gâlip’in Yahya Kemal’i etkilediğini düşünmektedir.

C) Tevfik Fikret’in yazdığı bir şiiri yeniden okuma gereği

duymuştur.

D) Öğrencilerinin Ahmet Haşim ile ilgili araştırma yapmasını istemiştir.

E) Sınıfta “Sessiz Gemi” şiirini okumak üzere bir öğrencisini görevlendirmiştir.

P:186

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI-2

Fasikül

Numarası

MİLLÎ EDEBİYAT DÖNEMİ - II

OLAYA BAĞLI VE ÖĞRETİCİ METİNLER 24

Yakup Kadri Karaosmanoğlu: Fecriati’nin kuruluşunda yer

almış, ilk eserlerini bu çizgide vermiştir. Kısa süre sonra Millî

Edebiyat görüşünü benimsemiş, Millî Mücadele’yi destekleyen yazılar kaleme almıştır.

Yahya Kemal’den etkilenmiş, kısa bir dönem nev-Yunanilik

düşüncesi etkisinde kalmıştır.

Tanzimat Dönemi’nden 1950’lere kadar olan toplumsal değişimleri “nehir roman” anlayışı içinde ele almıştır.

Bir Serencam ve Rahmet eserlerindeki öykülerini Edebiyatıcedide anlayışıyla yazmış, Millî Savaş Hikâyeleri’nde yalın

bir dil ve realist bir toplumcu yaklaşımı benimsemiştir.

Romanlarında kendi kişiliğini yansıtan, mücadeleci tiplere

yer verir. Kiralık Konak’ta Hakkı Celis, Nur Baba’da Macit,

Yaban’da Ahmet Celal, Yakup Kadri’den izler taşır.

Sağlam bir üslubu vardır. Mensur şiirler yazmış, bu yazılarını Erenlerin Bağından ve Okun Ucundan’da toplamıştır.

Uyarı: Kiralık Konak, Nur Baba, Hüküm Gecesi, Sodom ve

Gomore, Yaban, Ankara, Bir Sürgün, Panorama I-II, Hep O

Şarkı roman türünde; Bir Serencam, Rahmet, Milli Savaş

Hikâyeleri öykü türünde eserleridir.

Özet

Servetifünun Dönemi hikâye ve roman türü yazarları:

Ömer Seyfettin: “Genç Kalemler” dergisindeki Yeni Lisan

makalesi ile tanınmıştır. Bu dönemde savunulan dil anlayışının en başarılı örneklerini vermiştir.

Öykücülüğü meslek hâline getirmiş, Türk edebiyatında Maupassant tarzı öykünün en önemli temsilcisi olmuştur.

Eserlerini konuları bakımından; tarihî kişi ve olayları ele

alanlar, Türkçülük düşüncesini ele alanlar, çocukluk ve

gençlik anılarından beslenenler, masal ve efsanelerden beslenenler şeklinde sınıflandırmak mümkündür.

Eserlerinde yer yer yergiye, polemiğe, komik durumlara ve

toplumsal yorumlara yer vermiştir.

Öykülerindeki kahramanlara yönelik çok yönlü ve derin psikolojik çözümlemelere yer vermemiştir.

Yunanlar tarafından 10 ay kadar esir alınmıştır, eserlerinde

Balkan Savaşları ve coğrafyası önemli bir yere sahiptir.

Uyarı: Bomba, Ashâb-ı Kehfimiz, Efruz Bey,Yalnız Efe uzun

hikâye-roman; Harem, Yüksek Ökçeler, Gizli Mabet, Beyaz

Lale, İlk Düşen Ak öykü türünde önemli eserleridir.

Bilgi

Halide Edip Adıvar: İzmir’in işgali üzerine Sultanahmet

Meydanı’nda yaptığı mitingde yaptığı konuşma büyük yankı

uyandırmış; Anadolu’ya geçerek, cephe cephe gezerek Kurtuluş Savaşı’na katılmış, kendisine onbaşı ve sonra da üstçavuş rütbesi verilmiştir.

Bazı fikir anlaşmazlıklarından dolayı yurt dışına çıkmış,

uzun süre yurt dışında yaşamıştır.

Eserlerinde, Batılı bir anlayışa sahip, idealize edilmiş, güçlü

kadın tiplemelerini çizmede başarılı olmuştur.

Bazı eserlerinde dil ve anlatım yönünden yer yer aksaklıklar dikkat çeker; toplumsal yapıya ve kültürel yaşama özgü

ayrıntılara yer verdiği bazı eserleri töre romanının başarılı

örneklerindendir.

Uyarı: Raik’in Annesi, Seviye Talip, Handan, Yeni Turan,

Mev’ud Hüküm, Ateşten Gömlek, Vurun Kahpeye, Kalp

Ağrısı, Zeyno’nun Oğlu, Sinekli Bakkal, Yolpalas Cinayeti,

Tatarcık, Akile Hanım Sokağı bazı romanları; İzmir’den Bursa’ya, Harap Mabetler, Dağa Çıkan Kurt öykü türünde eserleridir.

Bilgi

Millî Edebiyat Dönemi Hikâye ve Roman Özellikleri: Bu

dönem, 1911 sonrası yaygınlaşan Türkçülük akımı ve Yeni

Lisan makalesinde dile getirilen sade dil anlayışı etrafında

şekillenmiştir.

“Halka Doğru” hareketi, edebiyatta “ulusal kaynaklara yönelme düşüncesini geliştirmiş, İslamiyet öncesi Türk tarihine

ilgi artmış, bazı eserlerde Turancılık ideali ele alınmıştır.

Anadolu ve Anadolu insanının yaşamı anlatılmaya başlanmış ve “memleket edebiyatı” çığırının başarılı ilk örnekleri

verilmeye başlanmıştır.

Gözleme önem verilerek realizm akımı benimsenmiştir.

Eserler teknik anlamda gelişmiş hattâ birtakım yeni denemelere girişilmiştir.

Uyarı: Ömer Seyfettin, Halide Edib Adıvar, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Refik Halit Karay, Reşat Nuri Güntekin, Aka

Gündüz hikâye ve roman türünde eser veren sanatçılardır.

Bilgi

P:187

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

Millî Edebiyat Dönemi’nde Öğretici Metinler: Bu dönemde

makale türünde; Ömer Seyfettin Yeni Lisan; Ali Canip Yöntem, Lisan Meselesi ve Cenap Bey’le Münakaşalarımız,

Mehmet Fuat Köprülü Usul Makalesi ile önemli eserler vermiştir. Ziya Gökalp bu dönemde birçok makale yazmıştır.

Anı ve gezi türünde; Halide Edip, Türkün Ateşle İmtihanı,

Mor Salkımlı Ev; Yakup Kadri, Zoraki Diplomat, Anamın Kitabı, Vatan Yolunda, Politikada 45 Yıl; Refik Halit Karay, Minelbab İlelmihrab, Bir Ömür Boyunca; Falih Rıfkı Atay, Ateş

ve Güneş, Zeytindağı, Çankaya; Bizim Akdeniz, Taymis

Kıyıları, Tuna Kıyıları; Yusuf Ziya Ortaç, Bizim Yokuş; Halit

Fahri Ozansoy, Edebiyatçılar Geçiyor, Edebiyatçılar Çevremde; Reşat Nuri Güntekin, Anadolu Notları; Ziya Gökalp

Malta Mektupları adlı esrerleri ile tanınmıştır.

Fıkra -sohbet türünde; Refik Halit Karay; Sakın Aldanma

İnanma Kanma, Kirpinin Dedikleri, Agop Paşa’nın Hatıraları,

Guguklu Saat eserleri ile öne çıkmıştır.

Bilgi:

Aka Gündüz: Asıl adı Enis Avni’dir. Birçok eseri sinemaya

uyarlanmıştır. Eserlerinde genellikle romantik bir hava sezilir. Yetmişe yakın eser vermiştir, eserleri teknik anlamda

zayıftır. Şiirlerini Bozgun adlı kitabında toplamıştır.

Uyarı: Dikmen Yıldızı, Bir Şoförün Gizli Defteri, İki Süngü

Arasında, Üvey Ana, Yayla Kızı roman; Türk Kalbi, Türk’ün

Kitabı, Kurbağacık öykü türünde bazı önemli eserleridir.

Bilgi

Reşat Nuri Güntekin: Anı, roman, öykü ve tiyatro türünde

eser vermiş; “Öğretmenler Romancısı” unvanı ile anılmıştır.

Gerek babasının görevleri gerekse kendi görevleri aracılığıyla yakından tanıdığı Anadolu insanının yaşantısını, sorunlarını samimi ve konuşulan Türkçenin tüm canlılığı ile dile

getiren bir yazardır.

Eserlerinde insan sevgisine geniş yer verir, iyimser bir bakış

açısına sahiptir, realizm akımına bağlıdır.

Asıl ününü Çalıkuşu romanıyla kazanmıştır. Çalıkuşu başta

olmak üzere Yaprak Dökümü, Dudaktan Kalbe, Akşam Güneşi gibi eserleri film ve dizilere uyarlanmıştır.

Daha çok aşk, yalnızlık, fedakârlık, dostluk, ihanet gibi temaları işlediği öykülerinde mizaha daha geniş yer verir.

Uyarı: Çalıkuşu, Gizli El, Damga, Dudaktan Kalbe, Akşam

Güneşi, Bir Kadın Düşmanı, Yeşil Gece, Acımak, Yaprak

Dökümü, Kızılcık Dalları, Miskinler Tekkesi, Kavak Yelleri

roman; Eski Ahbap, Tanrı Misafiri, Sönmüş Yıldızlar, Leyla

ile Mecnun, Olağan İşler öykü türünde bazı eserleridir.

Bilgi

Millî Edebiyat Dönemi’nde eser veren Beş Hececilerden;

Orhan Seyfi Orhon, Çocuk Adam romanı; Halit Fahri

Ozansoy, Sulara Giden Köprü ve Âşıklar Yolunun Yolcuları romanları; Yusuf Ziya Ortaç; Kürkçü Dükkanı, Şeker

Osman, Üç Katlı Ev romanları; Faruk Nafiz Çamlıbel, Yıldız

Yağmuru romanı ile roman türüne katkı sağlamıştır.

Uyarı

Refik Halit Karay: Fecriati topluluğu içinde yer aldı, Aydede

dergisini çıkardı, “Kirpi” takma adıyla yazdığı mizah yazıları

ile tanındı.

Çorum çevresinde kaldığı sürgün yıllarında yazdığı Memleket Hikâyeleri ve Suriye’de kaldığı sürgün yıllarında yazdığı

Gurbet Hikâyeleri ile Türk öykücülüğünde çığır açtı.

Ziya Gökalp ve Ömer Seyfettin tarafından “İstanbul Türkçesini en iyi kullanan yazar” olarak ilan edilmiştir.

1940 sonrası romanlarında çok satma ve okunma kaygısıyla

yurt gerçeklerinden uzaklaşıp Avrupa dışı ülkelerde geçen

olayları ele aldı.

Uyarı: İstanbul’un Bir Yüzü, Yezidin Kızı, Çete, Sürgün,

Dişi Örümcek, Bugünün Saraylısı, İki Cisimli kadın, Kadınlar

Tekkesi bazı romanları; Memleket Hikâyeleri, Gurbet Hikâyeleri öykü türünde eserleridir.

Bilgi:

Millî Edebiyat Dönemi’nde Tiyatro; II. Meşruiyet sonrası

çok sayıda tiyatro yazılmış, eserlerde Türkçülük düşüncesi

işlenmiştir. Ancak ekonomik sorunlar, karamsarlık ve savaş

yıllarının puslu havası tiyatro eserlerine yansımıştır.

1914 yılında ilk resmî tiyatro kurumu Darülbedâyi açılmıştır.

Reşat Nuri Güntekin; Hançer, Hülleci, Balıkesir Muhasebecisi, Tanrıdağı Ziyafeti başta olmak üzere çok sayıda tiyatro

eseri yazmıştır. Halide Edip Adıvar’ın Kenan Çobanları,

Maske ve Ruh oyunları ilgi görmüştür. Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Nirvana adlı tiyatro eserini yazmıştır.

Faruk Nafiz Çamlıbel’in, Canavar, Akın, Özyurt oyunları ilgi

görmüştür. Halit Fahri Ozansoy’un yazdığı Baykuş oyunu,

Darülbedayi’nin sahnelediği ilk Türk tiyatro oyunudur. Sanatçı Nedim, İlk Şair gibi oyunlar da yazmıştır. Yusuf Ziya

Ortaç’ın Binnaz oyunu, hece vezniyle yazılmış başarılı

oyunlar arasından sahnelenmiş ilk yapıtlardan biridir.

Musahipzade Celal, Köprülüler, Aynaroz Kadısı, Bir Kavuk

Devrildi gibi oyunları; Refik Ahmet Nuri Sekizinci de Çürük

Merdiven, Sekizinci, Aşk-ı Atik gibi oyunlarıyla bu dönemde

sadece tiyatro türünde eser veren bağımsız sanatçılardır.

Bilgi

P:188

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

4. Bu yapıt, yazarın çocukluk günlerinden başlayarak hayat

hikayesini anlattığı bir anı kitabıdır. Yazar, kendi çocukluğunu, yetişme yıllarını, ilk yazılarını, ilk evlilik ve ayrılığını

anlatırken bir yandan da Milli Mücadele Dönemi’nin yaşantılarını yansıtır.

Bu parçada tanıtılan yapıt ve yazarı aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Mor Salkımlı Ev - Halide Edip Adıvar

B) Ayaşlı ve Kiracıları - Memduh Şevket Esendal

C) Gülüp Ağladıklarım - Ahmet Rasim

D) Panorama - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

E) Kırk Yıl - Halit Ziya Uşaklıgil

5. Genç Kalemler dergisinde yayımladığı Yeni Lisan adlı makalesinde Servetifünun edebiyatının ağdalı ve karışık diline

karşı yalın halk dilini savunmuştur. Arkadaşları ile birlikte

“Milli Edebiyat” davası için çalışmıştır. Arzuladığı ortamı

1917 yılında yirmi dokuz hikayesini yayımladığı Yeni Mecmua isimli dergide bulmuştur.

Bu parçada sözü edilen sanatçı kimdir?

A) Ali Canip Yöntem      B) Ziya Gökalp

C) Ömer Seyfettin       D) Reşat Nuri Güntekin

E) Refik Halit Karay

6. ----, ---- adlı yapıtında Türk ruhunun inceliklerini ve enginliğini, Türk tarih ve medeniyetinin büyüklüğünü, Türklüğün

erdemini anlatır. ---- hikayesi güzel bir masalı andırır. ----

adlı romanında Türk tarih ve medeniyetinin eskiliği, değeri

ve Türkçülük ideali üzerinde durur. Bu eseri romandan çok

tarihi bir belge niteliği taşır. Romanda Orhun Abideleri’yle

ilgili bilgileri aktarmaya çalışır.

Bu parçadaki boşluklara aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Y. Kadri Karaosmanoğlu - Bir Serencam - Rahmet - Bir Sürgün

B) Refik Halit - Memleket Hikayeleri - Gurbet Hikayeleri - Sürgün

C) Mehmet Rauf - Son Emel - Âşıkane - Serap

D) Halit Ziya - Solgun Demet - Onu Beklerken - Deli

E) Ahmet Hikmet Müftüoğlu - Çağlayanlar - Haristan ve Gülistan - Gönül Hanım

1. Aşağıdakilerden hangisi Milli Edebiyat romanının özelliklerinden biri değildir?

A) Kurtuluş Savaşı yılları yansıtılmıştır.

B) Milliyetçilik siyasi bir ideoloji olarak ele alınmıştır.

C) Eserlerde konuşma dili ve üslubu benimsenmiştir.

D) Kimi eserlerde toplumun Tanzimat’tan başlayarak geçirdiği toplumsal aşamalar anlatılmıştır.

E) Batı’ya uygun, teknik bakımdan sağlam romanlar ilk kez

bu dönemde yazılmıştır.

2. İlk dönem romanlarında genellikle aşk ve kadın psikolojisi

üzerinde durmuştur. Milli Mücadele Dönemi’nde milliyetçilik

konularına değinmiştir. Eserlerinde güçlü, karakterli kadınlar vardır. Ateşten Gömlek, Vurun Kahpeye en bilinen romanlarındandır.

Bu parçada sözü edilen yazarımız aşağıdakilerden hangisidir?

A) H. Edip Adıvar     B) Ömer Seyfettin

C) H. Rahmi Gürpınar    D) Y. Kadri Karaosmanoğlu

E) Reşat Nuri Güntekin

3. I. Milli Edebiyat Dönemi’nde hitabet türüne önem vermesiyle ön plana çıkar.

II. “Kirpi” takma adıyla yazdığı hicivleriyle dikkat çeken sanatçının öykü türünde yazdığı Memleket Hikayeleri ve

Gurbet Hikayeleri adlı eserleri önemlidir.

III.Geçtiğim Yol adlı şiir kitabı da olan sanatçı Milli Edebiyata yöneltilen eleştirilere cevap niteliğinde yazılar yazmıştır.

IV.Saz ve tekke şiiri geleneğinden yaralanarak koşma ve

nefes türünde şiirler yazan ve “feylesof” takma adıyla

bilinen sanatçının Serab-ı Ömrüm adlı eseri vardır.

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerde verilen bilgiler

aşağıdaki sanatçılarla eşleştirildiğinde hangisi dışta

kalır?

A) Refik Halit Karayr

B) Mehmet Emin Yurdakul

C) Ali Canip Yöntem

D) Hamdullah Suphi Tanrıöver

E) Rıza Tevfik Bölükbaşı

P:189

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

10. Sosyal romanlar; töre romanları ve tezli romanlar olmak

üzere iki gruba ayrılır. Sözgelimi Halide Edip Adıvar’ın ----

romanı, töre romanıdır. Bu romanda, bir dönem Türk toplumunun gelenek ve görenekleri üzerinde durulmuştur. Tezli

romanlarda yazar bir görüşü savunur ve bunun doğruluğunu

kanıtlamaya çalışır. Hüseyin Rahmi’nin natüralizm akımı

doğrultusunda yazdığı ---- adlı yapıtı bir tezli roman örneği

sayılır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Sinekli Bakkal - Ben Deli miyim

B) Handan - Şıpsevdi

C) Kalp Ağrısı - Gulyabani

D) Harap Mabetler - Nimetşinas

E) Ateşten Gömlek - Tesadüf

11. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi Tanzimat I. Dönemi

ve Milli Edebiyat Dönemleri’nin her ikisi için de doğrudur?

A) Roman, öykü, tiyatro edebiyatımıza girmeye başlar.

B) Şekil olarak divan edebiyatı nazım şekilleri kullanılmıştır.

C) Sanat toplum içindir anlayışıyla yapıt oluşturulmuştur.

D) Fransız sanatçılar örnek alınmıştır.

E) Roman ve öyküde romantizm hakimdir.

12. Sanat hayatına mizahi öykülerle başlayan edebiyatçımız,

yazmış olduğu Memleket Hikayeleri ile ünlenmiştir. Yazmış

olduğu İstanbul’un İç Yüzü en yetkin romanı kabul edilir.

Sıcak, içten bir dili vardır.

Bu parçada tanıtılan sanatçımız aşağıdakilerden hangisidir?

A) Faruk Nafiz Çamlıbel  B) Refik Halit Karay

C) Falih Rıfkı Atay  D) Reşat Nuri Güntekin

E) Halide Edip Adıvar

7. Milli Edebiyat dönemi tiyatrosu ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

A) Musahipzade Celal ve İbnürrefik Ahmet bu dönemde

yalnızca tiyatro ile ilgilenmiştir.

B) Oyunların bir kısmı manzum dram biçimindedir.

C) Dil ve üslupta doğallık yakalanmıştır.

D) Gülünç olayların, sosyal hayatın, âdet ve inanışların işlendiği oyunlar yazılmıştır.

E) Millî Edebiyatçıların dil anlayışı bu dönemde yazılan

oyunlara pek yansımamıştır.

8. Aşağıdakilerden hangisi Milli Edebiyat romanlarının

Servetifünun romanlarından farklı yönlerinden biri değildir?

A) Realizm akımının etkilerinin görülmesi

B) Toplumun her kesiminden insanın eserlerde yer alması

C) Olayların sadece İstanbul’da değil geniş bir coğrafyada

geçmesi

D) Toplum için sanat görüşüne uygun yazılması

E) Konuşma diline uygun, sade bir dil kullanılması

9. Milli Edebiyat Dönemi öyküsüyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

A) Konuşma dili ve üslubu tercih edilmiştir.

B) Ömer Seyfettin bu alana damgasını vurmuş bir sanatçıdır.

C) Günlük hayat, ulusal tarih ve kültür, kahramanlık işlenen

bazı konulardandır.

D) Edebî yapıtlarda ilk kez bu dönemde İstanbul dışına çıkılmıştır.

E) Oldukça sade, açık, anlaşılır bir üslup kullanılmıştır.

P:190

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. I. Kendisine has bir üsluba sahip olan sanatçının eserleri,

bilhassa cümle yapısı bakımından devrinde çok tenkit

edilmiştir.

II. Sanatçı; Yaban romanında, köye ve köylüye kötümser

bir gözle baktığı için sert bir yaklaşımla eleştirilmiştir.

III. Anadolu’yu baştan başa dolaşmasını sağlayan

müfettişlik görevi sayesinde ülkenin gerçeklerini

yakından tanıma imkânı buldu. Bu izlenimlerini Anadolu

Notları eserinde ele aldı.

IV. Ulusal marş için açılan yarışmaya Mehmet Akif’in

katılması için çaba harcadı ve İstiklal Marşı’nı etkili sesi

ile meclis kürsüsünde ilk defa okudu.

V. “Pembe İncili Kaftan” hikâyesinde, Muhsin Çelebi, millî

benliği idealize eden bir kahraman ve gözünü budaktan

sakınmayan cesur ve kararlı bir tip olarak sunulur.

Numaralanmış olarak yukarıda verilen bilgiler aşağıdaki sanatçılardan hangisi ile ilişkilendirilemez?

A) Yakup Kadri Karaosmaoğlu

B) Reşat Nuri Güntekin

C) Halide Edip Adıvar

D) Hamdullah Suphi Tanrıöver

E) Refik Halit Karay

5. (I) Reşat Nuri Güntekin; Anadolu insanının yaşantısını, sorunlarını, kişisel duygularını, inançlarını yapmacıksız, konuşulan Türkçenin tüm yalınlığı ve açıklığıyla dile getiren

bir yazardır. (II) Onu ünlendiren “Kiralık Konak” romanına

gelinceye kadar yazdığı küçük öyküler, tiyatro eleştirileri,

piyesler, gezi izlenimleri de dikkati çeker. (III) Güntekin,

eserlerinde insan sevgisine geniş yer verir, iyimser bir

kişiliğe sahiptir. (IV) Müfettişlikle adım adım gezdiği Anadolu’yu, geleneklerle görenekleri, toplumsal sorunları, pek

derine inmeyen bir gözlemle, etkin bir biçimde anlatır. (V)

İyi bildiği sahne tekniğini, duygulu bir yoğunlukta, bazen

mizahla iç içe işler.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

1. (I) Millî Edebiyat Dönemi hikâye ve romanlarının en önemli

özelliği Yeni Lisan makalelerinde ortaya konan düşünceler doğrultusunda “sade dil” ile yazılmış olmalarıdır. (II)

Bu eserlerde “Halka Doğru” hareketinin bir sonucu olarak

halkın sorunları, yurt güzellikleri anlatılmaya çalışılmış;

her tabakadan kişiler eserlere girmiştir. (III) Eserlerin yazılış amacı doğrultusunda bireyi daha iyi anlatabilmek için

sürrealizm akımı ve yaşanan sorunları anlatma çabasının

yansıması olarak da egzistansiyalizm akımları benimsenmiştir. (IV) Bu dönemde hikâye ve roman yazarı olarak Ömer Seyfettin, Yakup Kadri, Refit Halit, Reşat Nuri,

Halide Edip öne çıkan isimlerdir. (V) Bu dönemde, hikâye

ve romanlarımızda teknik gelişmiş hatta Ömer Seyfettin’in

Efruz Bey, Refik Halit Karay’ın İstanbul’un İç Yüzü eserlerinde birtakım yeni denemelere dahi girişilmiştir.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

2. Aşağıdakilerden hangisi Millî Edebiyat hareketi içinde

adı öne çıkan sanatçılardan biri değildir?

A) Yakup Kadri Karaosmanoğlu

B) Ali Canip Yöntem

C) Mehmet Emin Yurdakul

D) Hüseyin Cahit Yalçın

E) Ömer Seyfettin

3. Halide Edip Adıvar’ın; Tatarcık, Sonsuz Panayır, Akşam

Güneşi, Âkile Hanım Sokağı gibi romanlarını Sinekli Bakkal adlı romanı çevresinde ele alarak töre romanları olarak

adlandırmak mümkündür.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I II III

IV

V

P:191

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

9. Millî Edebiyat Dönemi yazar ve şairleri, -kimi zaman eleştiriyle karışık da olsa- makale türünü daha da olgunlaştırmışlardır. Ziya Gökalp, Mehmet Emin Yurdakul, Fuat

Köprülü, Ömer Seyfettin, Ali Canip Yöntem ve Ahmet

Hamdi Tanpınar gibi pek çok yazar ve şair; dil, edebiyat,

sanat, siyaset, tarih, din gibi sosyal, siyasal, tarihsel, güncel konulardaki makaleleriyle edebiyatımızda bilimsel bir

mantığın da yerleşmesine katkıda bulunmuşlardır.

Bu parçada numaralanmış yerlerin hangisinde bilgi

yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

10. Birinci Dünya Savaşı’na ilişkin yazılarını Ateş ve Güneş kitabında toplamıştır. Atatürk’e olan bağlılığı ve yakınlığı ile

tanınan ----, Cumhuriyet Dönemi Türk edebiyatında gezi

yazısı türünde en çok eser veren sanatçıdır. Cümleleri

kısa, akıcı ve etkilidir. Atatürk’e ilişkin anılarını ---- adlı eserinde bir araya getirmiştir.

. Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Cenap Şahabettin – Tiryaki Sözleri

B) Falih Rıfkı Atay – Çankaya

C) Yahya Kemal Beyatlı – Eğil Dağlar

D) Ziya Gökalp – Türk Töresi

E) Yusuf Ziya Ortaç – Bizim Yokuş

11. Kızıl Elma, Yeni Hayat gibi şiir kitaplarında ve Türk Töresi,

Üç Cereyan gibi düzyazı türü eserlerinde “Türkçülük” düşüncesini sistemleştirdi. Milli edebiyatın kurulması ve gelişmesinde önemli rol oynadı.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ziya Gökalp

B) Mehmet Emin Yurdakul

C) Mehmet Fuat Köprülü

D) Yahya Kemal Beyatlı

E) Mithat Cemal Kuntay

I

II

III IV

V

6. (I) Türk tiyatrosunun gelişmesine katkıda bulunan ilk resmî

kuruluş olan Darülbedayi-i Osmanî 1914’te kurulmuştur.

(II) Millî Edebiyat Dönemi’nde tiyatro türünde İbnürrefik

Ahmet Nuri ve Musahipzade Celâl olmak üzere başlıca iki

önemli tiyatro yazarı ürün vermiştir. (III) Bunların dışında

bazı romancı, hikâyeci ve şairler de piyes yazmıştır. (IV)

Bu dönemde tiyatro edebiyatımız oldukça zengindir. (V)

Dönem sanatçılarından Yusuf Ziya Ortaç, Baykuş adlı

manzum masalında köylü sorunlarını Türkçü düşünce açısından ele almıştır.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

7. Milli Edebiyat Dönemi’nde İbnürrefîk Ahmed Nuri Sekizinci

ve Musahipzade Celâl, tiyatro yazarı olarak tanınan isimlerdir. Dönemin roman ve öykü yazarlarından Aka Gündüz,

Reşat Nuri Güntekin, Halide Edip Adıvar, Yakup Kadri Karaosmanoğlu ve şairlerden Halit Fahri, Yusuf Ziya Ortaç ve

Faruk Nafiz de birçoğu sahnelenen oyunlar yazmışlardır.

Aşağıdaki eserlerden hangisi bu parçada adı geçen sanatçılardan biri ile ilişkilendirilemez?

A) Tanrıdağı Ziyafeti   B) Nedim

C) Zavallı Çocuk   D) Nikâhta Keramet

E) Nirvana

8. Biri yurt içi ve biri de yurt dışı olmak üzere iki kere sürgün

hayatı yaşayan sanatçının farklı türlerdeki yazılarının yanı

sıra siyasi ağırlıklı fıkralarının da yer aldığı,

I. Bir İçim Su

II. Bir Avuç Saçma

III. Gülüp Ağladıklarım

IV. Bize Göre

V. Üç Nesil Üç Hayat

isimli eserleri bulunmaktadır.

Yukarıda numaralanmış olarak verilen eserlerden hangileri sözü edilen sanatçıya ait değildir?

A) I – II B) II – IV C) III – IV

D) III – V E) IV – V

P:192

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

4. I. Kördüğüm ve Name (Eski Mektup) adlı oyunlarıyla tanınmıştır.

II. Sanatçının Ölüm Perileri ve İlk Şair’i Millî Edebiyat

Dönemi’nde yayımlanmıştır.

III. Firar ve Hicranlar adlı oyunlarının yanında Ruhsan

Nevvare ile birlikte Jön Türk oyununu yazmıştır.

IV. Hazan Bülbülü oyunu uzun tiradları nedeniyle

sahnelenmeye uygun olmayan bir eserdir.

V. Tanrıdağı Ziyafeti’nde siyasi sıkıntılar üzerinde duran

sanatçı; bir diktatörün, çevresindekilerin ne olduğunu

yüzlerine vurmak için oynadığı bir oyunu ele alır.

Numaralanmış olarak verilen bilgiler aşağıdaki sanatçılardan hangisiyle ilişkilendirilemez?

A) Tahsin Nahit

B) Halit Fahri Ozansoy

C) Hüseyin Rahmi Gürpınar

D) Yusuf Ziya Ortaç

E) Yakup Kadri Karaosmanoğlu

5. (I) Eserlerinde Tanzimat’tan çok partili döneme kadar yaklaşık yüz yıllık bir döneme odaklanan Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Bir Sürgün romanında Avrupa hayranı Jön

Türklerin Avrupa’daki macerasını Doktor Hikmet eksenli

bir dram şeklinde anlatır. (II) Mütareke yılları İstanbul’unu

anlatan Nur Baba’da, roman kahramanları yalnızca bedensel hazlar için yaşayan, milliyet hissinden uzak kişilikleriyle, düşmanla iş birlikçiliğe dönüşen Batı hayranlığının

mağdurları olarak olumsuzlanırlar. (III) Yaban romanı ise

millet için ölüm-kalım savaşı anlamı taşıyan Milli Mücadele

sürecinde köylüyü şuursuz hatta aleyhtar gösterir ve toplumun her tabakasında köklü bir değişimin kaçınılmaz olduğu mesajını verir. (IV) Ankara romanı, Milli Mücadele’yi

başarmış, yeni bir toplum meydana getirecek olan aydın

kadronun bireysel çıkar ilişkilerinden dolayı içine düştüğü

çelişkileri hikaye eder. (V) Çok partili hayata geçiş sürecinden önceki yılların romanı olan Panorama I - II ise Cumhuriyet yıllarında yapılan inkılapların kökleşemediği teziyle

sosyal ve siyasi hayattaki tezatları işlemektedir.

Yukarıda numaralanmış olarak verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

1. ---- ilk öykü kitabı Bir Serencam’dır. 1913’te basılan kitaptaki öykülerde Servetifünun’un anlayışına uygun bir dil ve

anlatım görülür. Ancak yazar, sonraki baskıda öykülerin dilini yalınlaştırmıştır. Yazarın öteki öykü kitapları Rahmet ve

----.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) Refik Halit Karay’ın – Gurbet Hikâyeleri’dir

B) Halide Edip Adıvar’ın – Harap Mabetler’dir

C) Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun – Millî Savaş

Hikayeleri’dir

D) Ömer Seyfettin’in – Bahar ve Kelebekler’dir

E) Halit Ziya Uşaklıgil’in – Bir Yazın Tarihi’dir

2. Aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Sanatçı yetiştirmek ve halka tiyatroyu sevdirmek olarak tanımlanan Darülbedayi 1914 yılında açılmıştır.

B) Emile Fabre’in üç perdelik tiyatro eserinden 1916’da

Türkçeye uyarlanmış olan Çürük Temel, Darülbedayi’nin sahnelediği ilk oyun olarak tarihe geçmiştir.

C) Darülbedayi’de sahnelenen ilk yerli oyun Halit Fahri

Ozansoy’un Baykuş’udur.

D) Millî Edebiyat Dönemi’nde Hançer, Eski Rüya, Taş Parçası ve Gönül adlı oyunları ile öne çıkan yazarlardan

biri Refik Halit Karay’dır.

E) Millî Edebiyat Dönemi’nde Ömer Seyfettin de Şaka, İhtiyar Olsam da adlarında oyunlar yazmıştır.

3. ----, Baykuş adlı manzum masalında köylü sorunlarını

Türkçü düşünce açısından ele almıştır. Oyunda Anadolu

köylüsünün fakirlik, sağlık sorunları, I. Dünya Savaşı ve sonuçları gibi meseleleri işlenmiştir.

. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Halit Fahri Ozansoy  B) Reşat Nuri Güntekin

C) Yusuf Ziya Ortaç  D) Musahipzade Celâl

E) Faruk Nafiz Çamlıbel

P:193

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Olaya Bağlı ve Öğretici Metinler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

6. ----, Vatan Yolunda adını verdiği hatıralarında Mondros

Mütarekesi’nden İzmir’in kurtuluşuna kadarki zaman diliminde (1918-1922) yaşanan olay ve gelişmeleri anlatır.

İstanbul ve diğer bazı bölgelerin işgal edilmesi, bu duruma

karşılık Millî Mücadele’nin başlaması, Ankara’da toplanış,

Sakarya Savaşı, Büyük Taarruz ve İzmir’in kurtuluşu gibi

dönemin önemli olayları, onun anılarının özünü oluşturur.

Aynı dönemi yaşamış ve birçok olay ve gelişmeye yakından şahit olmuş olan Halide Edip Adıvar da anılarını ----

ismi altında kitaplaştırmıştır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Yahya Kemal Beyatlı – Eşkal-i Zaman

B) Refik Halit Karay – Ateşten Gömlek

C) Faruk Nafiz Çamlıbel – Bizim Yokuş

D) Yakup Kadri Karaosmanoğlu – Türkün Ateşle İmtihanı

E) Ziya Gökalp – Eğil Dağlar

7. I. Farklı gazete ve dergilerde şiir, hikâye, makale ve edebî tenkitleri yayımlanan sanatçının şöhret bulduğu asıl

alan hitabettir. Sanatçı bu türden eserlerini Dağ Yolu

adı altında kitaplaştırmıştır.

II. “Türkleşmek, İslamlaşmak, Muasırlaşmak” diye

özetlediği, düşüncelerinin temelinde, Türk toplumunun

kendine özgü ahlaki ve kültürel değerleriyle, Batı’dan

aldığı bazı değerleri kaynaştırarak bir senteze ulaşma

çabası yatar.

III. Çeşitli gazete ve dergilerde yayımladığı mizahi yazıları

Fiskeler adlı kitabında bir araya getiren sanatçının adı

Çınaraltı dergisi ile özdeşleşmiştir.

IV. Şair Nedim dergisini çıkaran sanatçı anılarını,

Edebiyatçılar Geçiyor, Eski İstanbul Ramazanları gibi

eserlerinde bir araya getirmiştir.

V. İstanbul Üniversitesinde, Türk edebiyatı tarihi dersleri

veren sanatçının Bilgi dergisinde yayımlanan “Türk

Edebiyatı Tarihinde Usul” adlı makalesi büyük ilgi

görmüştür.

Numaralanmış olarak verilen bilgiler aşağıdaki sanatçılardan hangisi ile ilişkilendirilemez?

A) Mehmet Fuat Köprülü    B) Yusuf Ziya Ortaç

C) Orhan Seyfi Orhon    D) Ziya Gökalp

E) Hamdullah Suphi Tanrıöver

8. Aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Ömer Seyfettin, Genç Kalemler dergisinde Türk dilinin

sadeleştirilmesi için makaleler yazmış, bu yazılar “Yeni

Lisan” hareketinin yayılmasında öncü olmuştur.

B) Makale, Millî Edebiyat Dönemi’nde daha da yaygınlık

kazanmış, yazarlar düşüncelerini ortaya koymak için

bu türe ağırlık vermişlerdir.

C) Toplumsal ve siyasi konularda çok sayıda makale yazan Mehmet Fuat Köprülü, “Türkçülük” düşüncesini

sistemleştirmiş; Milli Edebiyat’ın kurulması ve gelişmesinde önemli rol oynamıştır.

D) Süleyman Nazif, Cenap Şahabettin gibi sanatçıların,

Genç Kalemler’de başlayan dil ve edebiyat hareketine

yönelik eleştirilere çoğunlukla Ali Canip Yöntem karşı

koymuştur.

E) Refik Halit Karay, kitaplarına ad olan Guguklu Saat ve

Ago Paşa’nın Hatıratı yazılarında olduğu gibi, bazı yazılarında hicvi-mizahı sembolik nesneler üzerine kurmuştur.

9. Çocukluğumda anlatırlardı. Mesela Ankara’dan iki araba

armut yükleyip Sinop’a indirirlermiş, orada müşteri bulamadılar mı haydi İnebolu’ya yahut Bolu’ya... Ankara neresi,

Sinop neresi, İnebolu neresi? Sonra iki araba armut bunca

yola ve zahmete karşı ne kâr bırakır? Daha o zaman bile

bunlar bana bir masal gibi gelirdi. Fakat aradan bu kadar

yıl geçtikten, şehirler, trenler ve kamyonlar bu kadar biribirine yaklaştıktan sonra Konya Ereğli’sinden Adana’ya bir

eşek sırtında iki sepet kayısı götüren iki köylüyü bugün gözümle görüyordum.

Reşat Nuri Güntekin’e ait olan yukarıdaki metin, aşağıdaki eserlerin hangisinden alınmış olabilir?

A) Anamın Kitabı

B) Mor Salkımlı Ev

C) Şehir Mektupları

D) Hac Yolunda

E) Anadolu Notları

P:194

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası 25

CUMHURIYET DÖNEMİ COŞKU VE HEYECANA

BAĞLI METİNLER-I

(MİLLİ EDEBİYAT ZEVK VE ANLAYIŞINI SÜRDÜRENLER,

SERBEST TOPLUMCU ŞİİR VE GARİP AKIMI)

Kemalettin Kamu: Gurbet şiirindeki “Ben gurbette değilim,

gurbet benim içimde” dizeleri onun “Gurbet Şairi” olarak tanınmasını sağlamıştır. Pastoral şiirin başarılı bir örneği olan

Bingöl Çobanları dışında; Gurbet, Kimsesizlik, İrşad şiirleri

başarılıdır.

Şiirleri “Kemalettin Kamu Hayatı Şahsiyeti ve Şiirleri” adlı kitapta toplanmıştır.

Orhan Şaik Gökyay: Folklor ve halk edebiyatı araştırmaları

yaptı; “Modern Dede Korkut, Dede Korkut’un Torunu” olarak

anıldı. Bu Vatan Kimin şiiri çok ünlüdür.

Şiirlerini, Birkaç Şiir-Poems adıyla yayımladı. Bugünkü Dille

Dede Korkut Masalları, Dedem Korkudun Kitabı, Destursuz

bağa Girenler önemli eserleridir.

Halide Nusret Zorlutuna: Şiir, roman, öykü türlerinde eser

vermiş; Bursa’nın işgali üzerine yazdığı Git Bahar, Gel

Bahar şiirleriyle tanındı.

Geceden Taşan Dertler, Yayla Türküsü, Yurdumun Dört Bucağı şiir türünde; Küller, Sisli Geceler, Gül’ün Babası Kim

roman türünde önemli eserleridir. Benim Küçük Dostlarım

adıyla yayımladığı anıları ilgi görmüştür.

Bilgi

Millî Edebiyat Zevk ve Anlayışını Sürdüren Şiir: Bu anlayışı sürdüren şairler, halk edebiyatını örnek alarak Millî edebiyatçıların açtığı yolda eser vermeye devam etmiştir.

Bu dönemde Batı edebiyatı daha yakından izlenmiş, Kurtuluş Savaşı ve Atatürk ilke ve inkılaplarını yayma düşüncesi

de şiilerde yer almıştır.

Halk şiiri örnek alınmış, hece ölçüsünü kullanılmış ancak

yeni biçim denemeleri de yapılmıştır.

Uyarı: Ahmet Kutsi Tecer, Arif Nihat Asya, Ömer Bedrettin

Uşaklı, Kemalettin Kamu, Orhan Şaik Gökyay, Zeki Ömer

Defne, Necmettin Halil Onan, Halide Nusret Zorlutuna, Şukufe Nihal Başer bu anlayışa bağlı eserler vermiştir.

Bilgi

Cumhuriyet Dönemi Şiiri Genel Özellikleri: Bu dönemde

dilde sadeleşme anlayışı yaygınlaşmış, aruz ölçüsü yok denecek kadar azalmış, serbest ölçü yaygınlaşmıştır.

Başta Anadolu ve Anadolu insanını anlatma çabası ile birlikte, şiirde içerik ve edebî anlayışlar oldukça çeşitlenmiştir.

Bilgi

Ahmet Kutsi Tecer: Folklor üzerine çalışmalar yapmış, Sivas’ta Âşıklar Bayramı düzenlemiş, Âşık Veysel’in tanınmasını sağlamıştır.

Orda Bir Köy Var Uzakta, Haley, Ağaç önemli şiirleridir. Şiirlerini Şiirler adıyla yayımlamıştır; Köşebaşı, Köroğlu, Bir

Pazar Günü, Satılık Ev adlı tiyatroları başarılıdır.

Arif Nihat Asya: Şiirlerinde millî hisler ile dinî duyarlılığı ustalıkla kaynaştırmıştır. “Bayrak Şairi” olarak anılır. Çok sayıda rubai yazmıştır.

Yastığımın Rüyası, Ayetler, Bir Bayrak Rüzgar Bekliyor,

Kubbe-i Hadrâ, Kökler ve Dallar, Dualar ve Aminler, Rubaiyyat-ı Ârif, Kıbrıs Rubaileri önemli şiir kitaplarıdır. Kanatlar ve

Gagalar özdeyişlerden oluşan eseridir.

Ömer Bedrettin Uşaklı: “Anadolu Şairi” unvanıyla anılmıştır, deniz özlemi şiirlerinde önemli bir yer tutar. Bazı şiirleri;

Yıldızların Altında, Eğilmez Başın Gibi, Kapıldım Gidiyorum

adıyla bestelenmiştir.

Deniz Sarhoşları, Deniz Hasreti, Yayla Dumanı, Sarı Kız

Mermerleri önemli eserleridir.

Bilgi

Cumhuriyet Döneminde Coşku ve Heyecanı Dile Getiren

Metinler (Şiir)

Millî Edebiyat Zevk ve Anlayışını Sürdüren Şiir

Serbest-Toplumcu Şiir

Garip Hareketi (I. Yeni)

Öz (Saf) Şiir Anlayışını Sürdüren Şiir

Garip Dışında Yeniliği Sürdüren Şiir

İkinci Yeni Şiiri

İkinci Yeni Sonrası Toplumcu Şiir

1980 Sonrası Şiir

Cumhuriyet Döneminde Halk Şiiri

başlıkları altında incelenir.

Bilgi

P:195

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve heyecana Bağlı Metinler

Garip Hareketi (I: Yeni): 1941 yılında Orhan Veli Kanık,

Oktay Rifat Horozcu, Melih Cevdet Anday Garip adı altında

şiirlerini yayımlayarak bu kitabın ön sözünde şiir anlayışlarını dile getirmiştir.

Edebiyatsız bir edebiyatı savunan Garipçiler; uyak, redif,

edebî sanat gibi ögeleri gereksiz görmüş, serbest şiirin yaygınlaşmasını sağlamış, sıradan insanı ve olayları şiire sokmuştur.

Orhan Veli: Yaprak dergisini çıkarmış, garip hareketine öncülük etmiştir. Vazgeçemediğim, Destan Gibi, Yenisi, Karşı

şiir türünde eserleridir.

Oktay Rifat Horozcu: Halk şiirinin bazı zenginliklerinden

yararlanmıştır. Perçemli Sokak kitabı II. Yeni’yi hazırlayan

eserlerdendir. Yaşayıp Ölmek Aşk ve Avarelik Üstüne Şiirler, Perçemli Sokak, Aşık Merdiveni, Elleri Var Özgürlüğün,

Çobanıl Şiirler şiir türünde; Bir Kadının Penceresinden, Danaburnu roman; Kadınlar Arasında, Yağmur Sıkıntısı tiyatro

türünde önemli eserleridir.

Oktay Rifat Horozcu: Garip sonrası toplumcu şiirler yazmış, şiirlerinde mitolojik unsurlara yer vermiştir. Rahatı

Kaçan Ağaç, Telgrafhane, Kolları Bağlı Odysseus, Göçebe

Denizin Üstünde, Teknenin Ölümü şiir türünde; Aylaklar,

Gizli Emir, İsa’nın Güncesi, Raziye roman; İçerdekiler, Mikadonun Çöpleri tiyatro türünde önemli eserleridir.

Bilgi:

Ercüment Behzat Lav: Gerçeküstücülükten başlayarak

değişik şiir akımlarını deneyen şair, şiirimize alaysılamaya

getiren ilk şair olma özelliğini taşır. S.O.S, Kaos, Açıl Kilidim

Açıl, Mau Mau, Üç Anadolu şiir türünde eserleridir.

Ceyhun Atuf Kansu: Çocuk doktoru olarak gittiği köylerde

insanların, özellikle çocukların yoksulluğunu, acılarını, hastalıklarını tüm samimiyetiyle şiirlerinde dile getirdi.

Bir Çocuk Bahçesinde, Bağbozumu Sofrası, Çocuklar Gemisi, Sakarya Meydan Savaşı şiir türünde bazı eseridir. Köy

Öğretmenine Mektuplar nesir türünde önemli bir eseridir.

Ahmet Arif: Doğunun, efsane, destan, türkü, ağıt gibi folklorik özelliklerini şiirlerinde başarıyla kullanmıştır. Hasretinden

Prangalar Eskittim şiir türünde eseridir.

Necati Cumalı: Şiir, öykü, roman, tiyatro türünde eserler

vermiş; Urla çevresini eserlerinde ele almıştır. Kızılçullu

Yolu, Harbe Gidenin Şarkısı, İmbatla Gelen şiir türünde

önemli eserleridir.

Uyarı: Bu dönemde Arif damar, Şükran Kurdakul, Hasan

İzzettin Dinamo gibi sanatçılar da toplumcu anlayışla şiirler

yazmıştır.

Bilgi

Zeki Ömer Defne: Erzurum, Eğin, Isparta, Bursa, Konya,

İstanbul ve Ilgaz üzerine yazdığı güzellemeleri ile tanındı.

Denizden Çalınmış Ülke, Sessiz Nehir, Kardelenler önemli

eserleridir.

Necmettin Halil Onan: Çanakkale savaşları’nın uyardığı

hislerle yazdığı Bir Yolcu’ya şiiri ilgi gördü. Çakıl Taşları,

Bir Yudum Daha şiir türünde; İşleyen Yara, Kolejli Nereye

roman türünde eserleridir.

Şukûfe Nihal Başer: Yıldızlar ve Gölgeler, Hazan Rüzgârları, Gayya şiir türünde; Renksiz Istırap, Yakut Kayalar, Çöl

Güneşi, Yalnız Dönüyorum, Domaniç Dağlarının Yolcusu

roman türünde önemli eserleridir.

Bilgi

Nazım Hikmet Ran: Gerek biçim gerekse tema bakımından

şiirimize büyük bir genişlik getirmiş, birçok sanatçıyı derinden etkilemiştir.

Seebest şiirin ilk örneklerini vermiş, Kuvayı Milliye Destanı,

Şeyh Bedrettin destanı gibi şiirlerinde güçlü, epik söyleyişler

ortaya koymuştur.

835 Satır, Sesini Kaybeden Şehir, Gece Gelen Telgraf,

Portreler, Taranta Babu’ya Mektuplar, Simavne Kadısının

Oğlu Şeyh Bedrettin Destanı, Kurtuluş Savaşı Destanı şiir

türünde; Kafatası, Ferhad ile Şirin, Yusuf ile Menofis tiyatro;

Kan Konuşmaz, Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim roman

türünde önemli eserleridir.

Rıfat Ilgaz: Şiir, roman, öykü, çocuk kitapları yazdı. Mizaha

dayalı eleştirinin başarılı isimlerindendir. Marko Paşa’yı çıkaran kadro içinde yer aldı. “Stepne” takma adıyla Dolmuş

dergisinde yazılar yazdı.

Üsküdar’da Sabah Oldu, Karakılçık, Yarenlik, Sınıf, Yaşadıkça şiir türünde; Hababam Sınıfı, Bizim Koğuş, Karartma

Geceleri, Yıldız Karayel, Halime Kaptan roman türünde bazı

eserleridir.

Bilgi

Toplumcu Serbest Şiir: Özellikle Nazım Hikmet ve arkadaşlarının öncülüğünde gelişmiş, ideolojik bir edebiyattır.

Köylü, işçi gibi yoksul kesimlerin sözcülüğüne soyunulmuş,

söylev-bildiri dili eserlerde öne çıkmıştır.

Fütürizm etkisi ile yeni biçim denemeleri (merdiven şiir) yapılmıştır.

Uyarı: Nazım Hikmet, Rıfat Ilgaz, Ercüment Behzat Lav,

Ahmet Arif, Necati Cumalı, Ceyhun Atuf Kansu gibi sanatçılar bu anlayışla eserler vermiştir.

Bilgi

P:196

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve heyecana Bağlı Metinler

4. Mahallemizde

Senden başka ağaç olsaydı

Seni bu kadar sevmezdim

Fakat eğer sen

Bizimle beraber

Kaydırak oynamasını bilseydin

Seni daha çok severdim

Bu dizeler Orhan Veli’nin şiirine özgü aşağıdaki niteliklerden hangisine örnek gösterilemez?

A) Ölçü ve uyağa önem vermemesine

B) Sıradan bir olayı kaleme almasına

C) Duygularını şairanelikten uzak bir anlayışla anlatmasına

D) Nükteli bir anlatımı yeğlemesine

E) Şiirlerinin dize kümelenmesinde klasik anlayışa uymamasına

5. (I) Toplumcu gerçekçi şiir, ideolojik içerikli bir şiirdir. (II) Politik bir içerik taşıması, şiirin etkileme ve belirleme gücünü

yükseltmiştir. (III) Ayrıca bu edebiyat akımı, halkçılık, köycülük kavramları ile hümanist bir düşünce etrafında şekillenir.

(IV) Yine bu edebi anlayışta hece ölçüsü ve halk edebiyatı etkisi açıkça görülür. (V) Bu edebi anlayışın ekseninde

“insan, toplum ve üretim ilişkileri” vardır.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

6. Hecenin beş şairine bağlanmayarak sanatını tek başına

kurmuş; içtenlikli ve ince, duygusal yönü ağır basan memleket şiirleriyle tanınmıştır. “Memleket şiiri” kavramını daha

çok “köy atmosferi” ile doldurarak yeni bir çığır başlatmıştır.

Şiirler başlığıyla yayımladığı kitabındaki Nerdesin ve Orda

Bir Köy Var Uzakta adlı şiirleri çok bilinir.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Kemalettin Kamu   B) Orhan Şaik Gökyay

C) Arif Nihat Asya   D) Behçet Kemal Çağlar

E) Ahmet Kutsi Tecer

1. Şairlerin çoğu sade bir dil kullanmış milli duyguları, Anadolu

insanı ve coğrafyasını yoğun olarak işlemişlerdir. Edebiyatsız edebiyat yapma anlayışına sahip olmaları sanatçıların

sanat kaygılarından uzak durmalarına sebep olmuştur. Hikaye ve romanlarda sosyal sorunlar, toplumsal değişimler,

köy kasaba yaşamı, Batılılaşma, bireylerin psikolojik bunalımları konu edilmiştir. Konular realist anlayışla işlenmiştir.

Bu parçada sözü edilen dönem aşağıdakilerden hangisidir?

A) Milli Edebiyat B) Cumhuriyet Edebiyatı

C) Tanzimat Edebiyatı D) Servetifünun Edebiyatı

E) Fecriati Edebiyatı

2. I. Yeni şiirinin temsilcileri olan Orhan Veli, Oktay Rıfat ve

Melih Cevdet, şiir dilini anlaşılmaz olmaktan kurtararak sade

bir şekle sokmuşlardır. Bu özelliği eserlerine de yansıtmışlardır. Bu sanatçılar şiirlerini ortak bir yapıtta toplamışlardır.

Bu parçada sözü edilen yapıt ve türü aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Garip - şiir B) Bizim Akdeniz - gezi yazısı

C) Yenisi - şiir D) Karşı - şiir

E) La Fontaine Masalları - çeviri

3. Yapıyı temelinden değiştirmeliyiz. Senelerden beri zevkimize ve irademize hükmetmiş, onlara şekil vermiş edebiyatların sıkıcı ve bunaltıcı etkisinden kurtulabilmemiz için o

edebiyatların bize öğretmiş olduğu her şeyi atmak mecburiyetindeyiz. Şiiri geleneksel kalıplardan uzaklaştırmalıyız.

Bu sözleri söyleyen sanatçı aşağıdaki topluluklardan

hangisine bağlı olabilir?

A) Fecriaticiler B) Birinci Yeniciler

C) Beş Hececiler D) Yedi Meşaleciler

E) İkinci Yeniciler

P:197

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve heyecana Bağlı Metinler

10. Aşağıdakilerden hangisi toplumcu gerçekçi şairlerin

özelliklerinden biri değildir?

A) Sanatı, her türlü dlnsel ve töresel bağdan kopararak

toplumun emrine vermişlerdir.

B) Marinetti ve Mayakovski’nin öncülüğünü yaptığı fütürizm akımından etkilenmişler, şiirde toplumsal ilerlemeyi ve makineleşmeyi övmüşlerdir.

C) Şiirde işçi ve köylü sınıfının sorunları, emek-sömürü

çatışması, toplumsal sorunlar vb. konuları ele almışlardır.

D) Şiirde içerik kadar biçime de önem vermişler, ölçülü ve

uyaklı şiirler yazmışlardır.

E) Dilin harekete geçiren gücünden, etkisinden yararlanmışlar; geniş kitlelere hitap etmeyi ve onları harekete

geçirmeyi amaçlamışlardır.

11. 1938 Harp Okulu Olayı sırasında tutuklanmış, hapse mahkûm

edilmiştir. Daha sonra Rusya’ya gitmiş, Moskova’da ölmüştür.

Rusya’daki öğrenim yıllarında Mayakovski’nin sanat görüşünü benimsemiştir. Rusya dönüşü öz, biçim ve tema bakımından yeni şiirleriyle serbest ve toplumcu şiirin öncüsü

olmuştur. Yapıtları uzun zaman yasaklanmış, ölümünden

sonra yurt dışında basılanlarla birlikte bütün yapıtları birçok yayınevi tarafından basılmıştır. En önemli eserlerinden

biri olan Memleketimden İnsan Manzaraları’nda II. Meşrutiyet’ten II, Dünya Savaşı’na kadar uzanan geniş bir zaman

diliminin öyküsünü destanlaştırmıştır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerin hangisidir?

A) Nazım Hikmet Ran

B) Rıfat Ilgaz

C) Ercüment Behzat Lav

D) Refik Durbaş

E) Ahmet Arif

7. Aşağıdakilerin hangisi Millî Edebiyat zevk ve anlayışını sürdüren şairlerin özelliklerinden biri değildir?

A) Temel kaynakları; halk edebiyatı, halk kültürü, millî ve

dinî değerlerdir.

B) İlk şiirlerinde, romantik bir duyarlıkla yerli ve millî konulara yönelmiş; zamanla realist bir çizgiye kaymışlardır.

C) Şiirde hece ölçüsünü, halk ve Batı edebiyatı nazım biçimlerini ve dörtlük nazım birimini kullanan bu şairler,

şiirlerini yalın bir dille yazmışlardır.

D) Yabancı sözcükler yerine, bu sözcüklerin Türkçe karşılıklarını kullanmaya özen göstermişlerdir.

E) Şiirlerinde toplumsal yararı gözetmeyen bu şairler, öğretici yanı ağır basan ve söyleve kaçan bir üsluptan

kaçınmışlardır.

8. Coşkun ulusal duyguları işleyen hece ölçüsüyle yazdığı

şiirleriyle tanınmış, bu şiirlerini Bir Yudum Daha adlı kitabında toplamıştır. Dur Yolcu adlı şiiri önemlidir. Son dönem

şiirlerinde ise genellikle Yahya Kemal etkisi görülmektedir.

Dil ve edebiyat alanında çalışmalar da ortaya koymuştur.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerin hangisidir?

A) Arif Nihat Asya       B) Necmettin Halil Onan

C) Behçet Kemal Çağlar    D) Ömer Bedrettin Uşaklı

E) Kemalettin Kamu

9. Edebiyatımızda Bayrak Şairi olarak tanınmıştır. Halk ve

divan şiiri biçimlerinin yanında modern şiir biçimlerini de

kullanmıştır. En çok da rubai yazmıştır. Şiirlerinde aruz ve

hece ölçüsünü başarıyla kullanmanın yanı sıra, serbest

şiirler de yazmıştır. Şiirlerinde genellikle; yurt, millet, bayrak sevgisi, kahramanlık, tarih duygusu, din, aşk, tabiat ve

memleket güzellikleri gibi temaları dile getirmiştir. Düşüncenin ağır bastığı şiirlerinde milliyetçilik konusu büyük bir

yer tutar. Çok renkli ve değişik biçimli şiirler yazmış, son

şiirlerinde biraz da mistisizme yönelmiştir. Şiirinde daima

bir yenileşme çabası içinde olmuş, etkilerden uzak kalarak kendine özgü bir şiir dünyası oluşturmuştur. Bir Bayrak

Rüzgâr Bekliyor, Heykeltıraş, Rubaiyat-ı Ârif gibi şiirleri

vardır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerin hangisidir?

A) Kemalettin Kamu       B) Zeki Ömer Defne

C) Arif Nihat Asya        D) Orhan Şaik Gökyay

E) Ömer Bedrettin Uşaklı

P:198

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve heyecana Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

3. ----, edebiyata aruz ölçüsüyle yazdığı şiirlerle başlamış,

daha sonra Milli Edebiyat akımından etkilenerek heceyle

şiirler yazmıştır. Kurtuluş Savaşı yıllarındaki şiirleriyle dikkat çekmiştir. Ilk şiirlerinde vatan sevgisi, Milli Mücadele

yılları; sonraki şiirlerinde aşk, gurbet, yalnızlık gibi konuları

işlemiştir. Şiirlerinde sağlam bir söyleyiş ve ahenk vardır.

Bingöl Çobanları ve Gurbet en tanınmış şiirleridir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıda verilen sanatçıların hangisi getirilmelidir?

A) Kemalettin Kamu    B) Orhan Şaik Gökyay

C) Zeki Ömer Defne    D) Ahmet Kutsi Tecer

E) Coşkun Ertepınar

4. Anadolu’da görev yaptığı yıllarda tanıdığı yöreler, kişisel

izlenimleri şiirinin kaynağını oluşturmuştur. Doğayı izlenimci bir gözle, ülke gerçeklerini ve bireysel duygulanışları

içli bir duyarlılığın sezgileriyle şiirinde yansıtmıştır. Döneminde Anadolu Şairi olarak ünlenmiştir. Sade bir söyleyişi

vardır. Şiirlerinin önemli bir bölümü bestelenmiştir. Yıldızların Altında, Eğilmez Başın Gibi ve Kapıldım Gidiyorum

bestelenen şiirlerinden bazılarıdır. Deniz Sarhoşları, Deniz

Hasreti gibi şiir kitapları vardır.

Bu parçada sözü edilen şair aşağıdakilerin hangisidir?

A) Orhan Şaik Gökyay    B) Kemalettin Kamu

C) Ömer Bedrettin Uşaklı    D) Ahmet Kutsi Tecer

E) Zeki Ömer Defne

5. trrrrum!

trak tiki tak!

makinalaşmak istiyorum!

beynimden, etimden, iskeletimden geliyor bu!

her dinamoyu altıma almak için çıldırıyorum!

Bu dizeler toplumcu gerçekçi şiir ile ilgili aşağıda verilen özelliklerden hangisine örnek oluşturmaz?

A) Geleneksel şiir biçimlerini reddetme

B) Serbest ölçüyle yazılma

C) İdeolojik terimlere dayanma

D) Fütürizm akımının etkisiyle yazılma

E) Konuşma dilinde yer alan sözcükleri kullanma

1. İlk şiirlerinde romantik âşıkları, ölüm, yalnızlık, hüzün gibi

bireysel temaları işlemiş; daha sonraları, halk kültürünün

zengin kaynaklarıyla tanışmasıyla, biraz da dönemin havasına uygun olarak, ülke ve toplum sorunlarına yönelmiştir.

Şiirlerinde yer yer Anadolu halk motiflerini işlemiş, lirik şiirler ve memleket şiirleriyle tanınmıştır. Hece ölçüsüne yeni

biçimler aramış; Batılı şiir anlayışından âşık tarzı söyleyişe

yönelmiştir. Türk Halk şiirinden yararlanarak şiirler yazmıştır. En çok bilinen Orda Bir Köy Var Uzakta adlı şiirini babasının memleketi olan Apçağa Köyü için yazmıştır. Ayrıca

Âşık Veysel’in edebiyatımızda tanınmasına katkıda bulunmuştur.

Bu parçada sözü edilen şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ahmet Kutsi Tecer    B) Halit Fahri Ozansoy

C) Kemalettin Kamu    D) Zeki Ömer Defne

E) Faruk Nafiz Çamlıbel

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır?

A) Ceyhun Atuf Kansu’nun Şiirlerinin kaynağını hoşgörü,

insanlık sevgisi, ulusal bağımsızlık ve doğa oluşturur;

Bir Çocuk Bahçesinde, Bağbozumu Sofrası, Çocuklar

Gemisi gibi şiir yapıtları vardır.

B) Ahmet Arif; Türkü, ağıt ve masalların hem içli hem gür

sesi ve özüyle beslenmiş, toplumcu şiirlerinden oluşan

tek kitabı Hasretinden Prangalar Eskittim’i yayımlamıştır.

C) Aziz Nesin, 1943’te ilk kitabı Yarenlik’i yayınladı. Şiirleri olağanüstü bir ilgi gördü. Sonrasında Sınıf adlı şiir

kitabı çıktı. Dolmuş dergisinde “Stepne” takma adıyla

yazılar yazdı.

D) Ercüment Behçet Lav, ölçülü uyaklı şiire ilk karşı çıkanlardan biri o olmuştur; toplumsal konuları ve ülke

meselelerini irdeleyen şiirler yazmıştır, S.O.S., Kaos,

Açıl Kilidim Açıl gibi şiir kitapları vardır.

E) Arif Damar, toplumsal içeriği yoğun, dilde ve biçimde

dikkatli, titiz şiirleriyle tanınmıştır; Günden Güne, İstanbul Bulutu, Kedi Aklı, Alıcı Kuş, Seslerin Ayak Sesleri

gibi şiir kitapları vardır.

P:199

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve heyecana Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

9. Kitabına yazdığı ön sözde, “ölçünün ve uyağın şiiri yozlaştırdığını, şiirin insanın beş duyusuna değil, beynine seslenen bir söz sanatı olduğunu, şiirde, egemen sınıfların

beğenilerinin sonucu yerleşen kalıplaşmış ögelerin kaldırılması, şairaneliğe son verilmesi ve şiirin toplumun geneline

seslenmesi gerektiğini” ileri sürmüştür. Kendisinin ve arkadaşlarının Türk edebiyatında Birinci Yeni diye de adlandırılan bu çıkışları, şiirde parıltılı sözcüklerin egemenliğini

yıkmış, sokaktaki insanı ön plana çıkarmıştır. Sanatçının

en bilinen şiirleri arasında Anlatamıyorum, İstanbul’u Dinliyorum sayılabilir.

Bu parçada şiir anlayışı ile ilgili bilgi verilen sanatçı

aşağıdakilerden hangisidir?

A) Orhan Seyfi Orhon

B) Melih Cevdet Anday

C) Orhan Veli Kanık

D) Oktay Rıfat Horozcu

E) Turgut Uyar

10. I. Sanatçının en önemli şiirlerinden olan Çoban Çeşmesi

ve Han Duvarları’nda kendi kaderine bırakılmış Anadolu insanını betimlerken halk şiirinin duygu ve deyişlerinden de yararlanmıştır.

II. En ünlü şiirleri olan Nerdesin, Halay Çeken Kızlar ile

köy edebiyatına yönelişin öncülerinden biri olmuştur.

III. Şiirlerinde, resimden gelen renk cümbüşü, göz alıcı sıfatlar, derin bir halk sevgisi yer alır. Dol Karabakır Dol,

Delifişek eserlerinden bazılarıdır.

IV. Anadolu’yu, özellikle İçel, Artvin, Ardahan bölgelerinin

onu hayran bırakan güzelliklerini, denizi, deniz özlemini

dile getiren şiirleri ile tanınmıştır; Yayla Dumanı, Sarıkız

Mermerleri sanatçının önemli şiir kitaplarıdır.

Aşağıdaki sanatçılardan hangisi yukarıdaki numaralanmış cümlelerden biriyle eşleştirilemez?

A) Kemalettin Kamu

B) Faruk Nafiz Çamlıbel

C) Ahmet Kutsi Tezer

D) Ömer Bedrettin Uşaklı

E) Bedri Rahmi Eyüpoğlu

6. Garip (I. Yeni) şiiri için aşağıdakilerin hangisi söylenemez?

A) Şiirde bütün kurallara ve önceden belirlenmiş kalıplara

karşı çıkılmış, kuralsızlık kural edinilmiştir.

B) Şiirde ölçü, uyak ve dörtlük gibi bütün biçimsel özelliklere karşı çıkılmıştır.

C) Şiirde, halk deyişlerinden yararlanılmış, toplumsal yergiye yer verilmiştir.

D) Şairanelik, mecazlı söyleyişler, söz sanatları şiir için

gerekli görülmüştür.

E) Şiirlerde, genellikle; günlük yaşam, sıradan insanların

problemleri, yaşama sevinci ve yaşamdaki bazı gariplikler ele alınmıştır.

7. Başka sanat bilmeyiz, karşımızda dururken

Yazılmamış bir destan gibi Anadolu’muz

Arkadaş, biz bu yolda türküler tuttururken

Sana uğurlar olsun ... Ayrılıyor yolumuz

Aşağıdaki sanatçılardan hangisi bu dizelerdeki sanat

görüşüne uygun şiir yazmamıştır?

A) Melih Cevdet Anday

B) Ahmet Kutsi Tecer

C) Kemalettin Kamu

D) Zeki Ömer Defne

E) Faruk Nafiz Çamlıbel

8. Özellikle Hababam Sınıfı romanıyla tanınmış, hem yazın

yaşamında hem de kişisel yaşamında toplumcu bir tutum

sergilemiştir. 1940-1950 yıllarında güçlenmiş toplumcu

şiirin önde gelen temsilcilerinden biridir. Yapıtlarında yoksulların yaşamını, mizahi ögelerle yansıtmıştır. Yaşamının

son dönemlerinde, özellikle anı ile çocuk edebiyatı türüne

ağırlık vermiştir.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerin hangisidir?

A) Cahit Zarifoğlu       B) Rıfat Ilgaz

C) Ceyhun Atuf Kansu     D) Şükran Kurdakul

E) Ahmet Arif

P:200

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve heyecana Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

3. ----, kendine özgü şiir anlayışıyla Halk şiiri arasında bir

köprü kurmaya çalışmıştır. Halk şiiri ve halk ağzı söyleyişlerinden etkilenmiş, günlük olaylardan uzak bir dünyanın

güzelliklerini anlatmıştır. Anadolu’yu şiirlerinin ana teması

olarak almış, yurt güzellemeleriyle tanınmıştır. Denizden

Çalınmış Ülke, Sessiz Nehir, Kardelenler gibi şiir kitapları

vardır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıda verilen sanatçıların hangisi getirilmelidir?

A) Orhan Şaik Gökyay    B) Kemalettin Kamu

C) Zeki Ömer Defne    D) Ahmet Kutsi Tecer

E) Ömer Bedrettin Uşaklı

4. Şiirlerinde Atatürk devrimleri, Atatürk sevgisi, ulusal duyguları, yurt ve vatan sevgisi gibi konuları işlemiş, hece

ölçüsünü kullanmıştır. 1935’te Halkevleri Müfettişi olarak

görevlendirilmiş, bu görevi dolayısıyla yurdun her yöresini

dolaşmış, halk şiiri ve halk sanatı ile yakından ilgilenmiş;

bu tarz şiirlerinde Ankaralı Âşık Ömer mahlasını kullanmıştır. İstanbul Radyosunda, uzun yıllar aralıklı olarak

“Edebiyat Dünyamız” ve “Bitmez Tükenmez Anadolu”

programlarını hazırlamış, yönetmiş ve sunmuştur. Faruk

Nafiz Çamlıbel ile birlikte Onuncu Yıl Marşı’nı yazmıştır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Orhan Şaik Gökyay  B) Behçet Kemal Çağlar

C) Kemalettin Kamu  D) Ahmet Kutsi Tecer

E) Ömer Bedrettin Uşaklı

5. ----, ilk şiirlerinde, Beş Hececilerin biçim ve tema özelliklerini benimsemiş; dönemin ortak dil beğenisini simgeleyen

söyleyişlere kapılmıştır. Soyut duyarlılıkları yansıtmaya

çalışırken kendi yaşamından uzak söyleyişlere öykünmüştür. Sonraki şiirlerinde toplumsal bir çizgi izlemiştir.

Düzyazılarında çoğunlukla yoğun bir düşünce ile şiirsel,

esprili, özlü bir dil vardır. Telgrafhane ve Yan Yana kitaplarındaki şiirlerle, toplumsal ve insani değerleri savunan,

kavgacı bir şiire yönelmiştir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Edip Cansever     B) Enis Behiç Koryürek

C) Melih Cevdet Anday D) Oktay Rıfat Horozcu

E) İlhan Berk

1. Tarihin dilinden düşmez bu destan

Nehirler gazidir, dağlar kahraman

Her taşı yakut olan bu vatan

Can verme sırrına erenlerindir

Bu şiir, Millî Edebiyat zevk ve anlayışını sürdüren eserlerin aşağıdaki özelliklerinden hangisine örnek oluşturmaz?

A) Ölçü ve uyaklarla ahenk oluşturma

B) Konuşma dilinin söz değerlerinden yararlanma

C) Hece ölçüsünden yararlanma

D) Klasik Türk şiirine ait mazmunlar kullanma

E) Epik anlatıma başvurma

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır?

A) Necmettin Halil Onan, Divan edebiyatıyla ilgili yetkin

araştırmalar yapmış, bu araştırmalarını İzahlı Divan

Şiiri Antolojisi adlı yapıtında bir araya getirmiş; ortaokullar için dil bilgisi kitapları yazmıştır.

B) Halide Nusret Zorlutuna’yı edebiyat dünyasına asıl tanıtan şiirleri, Kurtuluş Savaşı sırasında milli duygularla

kaleme aldığı “Git Bahar, Ağla Bahar, Gel Bahar, Bahar

Geldi”dir. Bu şiirlerinde “Bahar”ı bir metafor olarak kullanıp Kurtuluş Savaşı sürecini başarıyla anlatmıştır.

C) Şûkûfe Nihal Başar; şiirlerinde kadınların sorunları, yurt

güzellikleri ve aşk gibi konulan işlemiştir. “Feminist kimliği yapıtlarını biçimlendirmiştir, kadın sorunlarını dile

getiren ilk kadın şair ve yazar olarak kabul edilmektedir.

D) Orhan Şahik Gökyay, “Dede Korkut Hikâyeleri”ni sadeleştirerek yayımlaması dolayısıyla “Dede Korkut’un

Torunu” olarak anılmıştır.

E) Şiiri, renk bolluğu, ahenk ve halk aşkı ekseninde gelişmiştir; yalın bir dille, kafiyeli, içten, lirik şiirler yazan

Ahmet Kutsi Tecer’in en çok bilinen şiiri Karadut’tur.

P:201

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve heyecana Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

6. İlk şiiri 1930’da Muhit dergisinde D. Münir imzası ile çıkmış, geleneksel çizgide şiirler yazmıştır. Kendine özgü bir

şiir tarzı oluşturmuş, ölçülü ve uyaklı şiirler kaleme almıştır. Şiirlerinde memleket sevgisi, barış, kardeşlik ve dostluk gibi konulara ağırlık vermiştir. Dönülmez Zaman İçin,

Kaderden Yana, Mevsimlerin Ötesinden gibi şiir kitapları

vardır.

Bu parçada sözü edilen şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Kemalettin Kamu

B) Orhan Şaik Gökyay

C) Bekir Sıtkı Erdoğan

D) Coşkun Ertepınar

E) Ömer Bedrettin Uşaklı

7. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi, ayraç içinde verilen sanatçıyla örtüşmemektedir?

A) Şiirlerinde âşık edebiyatı unsurlarından faydalanmış;

halk şiirinin dil olanaklarını kullanarak yerel sözcüklerle

örülmüş şiirleriyle dönemin önemli şairlerinden biri olmuştur, Eğin Türküleri şiir türündeki eserlerinden biridir.

(Enver Gökçe)

B) Türk edebiyatı üzerinde yaptığı araştırmalarla adından

söz ettirmiş, yazınımızda daha çok araştırmacı kimliğiyle öne çıkmıştır. Şairler ve Yazarlar Sözlüğü, Çağdaş Türk Edebiyatı adlı çalışmaları önemli yapıtlardır.

(Şükran Kurdakul)

C) Asım Bezirci onun için, “Halk şiirinden yararlanan ilk

toplumcu şairdir.” demiştir; şair; karamsarlığa yer vermeyen, geleceğe umutla bakan şiirleriyle adından söz

ettirmiştir; Haykırışlar ve Umut Şiirleri şiir türündeki

eserleridir. (Niyazi Akıncıoğlu)

D) Şeyh Bedrettin Destanı’nda şiirini tam anlamıyla senteze ulaştırmış; divan ve halk şiiri söyleyişlerini, çağdaş bir şiir anlayışı içinde eritmiştir. (Rıfat Ilgaz)

E) İskambil kağıdı biçiminde basılan 24 Saat kitabındaki

şiirleriyle Türk şiirinde işçileri konu edinen ilk şair olmuştur. Cumhuriyet’in 10. yılında yazdığı Mustafa Kemal şiir kitabı, bir destandır. (İlhamı Bekir Tez)

8. Bir şiir ihtilalcisi (devrimcisi) olan şair, şiirin yerleşik değerlerine başkaldırmıştır. Geleneksel şiir anlayışını bir

kenara bırakmış, Türk şiirinin eski şiire olan bütün bağlarını koparmıştır. Sokağı şiire getirmiş; sıradan insanların

basit ve sıradan yaşamlarını, özellikle de İstanbul’u balıkçılar, doğa, deniz gibi özellikleriyle birlikte ele almıştır.

Türk şiirini basmakalıp sözlerden, yıpranmış kalıplardan

kurtarmış; her türlü kelimenin şiirde kullanılabileceğini

savunmuş; “nasır”, “cımbız”, “bomba”gibi en bayağı kelimeleri şiirinde kullanmaktan çekinmemiştir.

Aşağıda verilen eserlerden hangisi bu parçada sözü

edilen sanatçıya ait değildir?

A) Kolları Bağlı Odysseus

B) Karşı

C) Yenisi

D) Destan Gibi

E) Vazgeçemediğim

9. Bu anlayıştaki şairler kendilerinden önceki şiirde görülen

ve şairâne olarak eleştirdikleri sözcük seçimlerinden uzak

durmuşlardır. Dizeyi geleneksel işlevinden koparmışlardır. Bu uygulama ile Türk şiirinde öteden beri bağımsız bir

değer olarak görülen, şiir içinde kendisine özerk bir alan

oluşturmuş bulunan dize önemini kaybetmiş, sözcük veya

hece sayıları değişken dizeler bir dinamizm oluşturduğu

gibi anlamın şiirin bütününe yayılmasını da sağlamıştır.

Yine bu şairlerin en çok dikkati çeken özelliği mizahî dili

başarıyla kullanması olmuştur.

Görüşlerini bu şekilde dile getiren şairlerin, aşağıdaki

şiir anlayışlarından hangisine yakın olduğu savunulabilir?

A) Serbest nazım ve toplumcu şiir

B) Garip şiiri

C) Milli Edebiyat anlayışını sürdüren şiir

D) İkinci Yeni şiiri

E) Cumhuriyet Dönemi halk şiiri

P:202

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

CUMHURIYET DÖNEMI COŞKU VE HEYECANA

BAĞLI METİNLER-II

(SAF ŞİİR, II YENİ ŞİİRİ VE GARİP SONRASI YENİLİĞİ SÜRDÜRENLER) 26

Yedi Meşale Topluluğu; “Bıktık Ayşe, Fatma edebiyatından.” diyerek Beş Hececilere tepki gösterdiler. 1928’de Meşale kitabını ve Yedi Meşale dergisini yayımladılar. “İçtenlik,

samiyet daima yenilik” anlayışını benimseyen, Cumhuriyet

Dönemi’nin bu ilk topluluğu, uzun ömürlü olamadı.

Ziya Osman Saba, topluluğun en önemli ismidir. Şiirlerini;

Sebil ve Güvercinler, Geçen Zaman, Nefes Almak’ta topladı.

Yaşar Nabi Nayır; Varlık dergisini çıkardı. Kahramanlar,

Onar Mısra önemli şiir kitaplarıdır. Vasfi Mahir Kocatürk;

Dağların Derdi, Tunç Sesleri, Ergenekon kitaplarındaki

epik şiirleri ve antoloji çalışmalarıyla tanındı. Sabri Esat

Siyavuşgil, şiirlerini Odalar ve Sofalar adıyla yayımladı.

Cevdet Kudret Solok, Türk Edebiyatında Roman ve Öykü

incelemesini yazdı. Şiirlerini, Birinci Perde adıyla yayımladı.

Kenan Hulusi Koray, topluluğun tek öykücüsüdür. Korku,

gerilim türü öyküler yazdı. Osmanoflar romanı; Bir Otelde

Yedi Kişi, Bahar Hikayeleri hikâye türü eserleridir.

Bilgi

Behçet Necatigil, “Evler Şairi” olarak tanındı. Ev, sokak,

çarşı, yakın çevre şiirlerinde önemli bir yere sahiptir. Cinas

ve tevriye sanatlarını yoğun olarak kullanmış, divan şiirinden

modern bir yaklaşımla faydalanmak istemiştir.

Yıldızlara Bakmak, Gece Aşevi, Üç Turunçlar radyo oyunu;

Kapalı Çarşı, Çevre, Evler, Eski Toprak, Dar Çağ, Yaz Dönemi, Divançe,İki Başına Yürümek önemli şiir kitaplarıdır.

Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın şiirlerini sezgi ve us dönemi şeklinde inceleyabiliriz. Türkçem benim ses bayrağım dizesi dile

verdiği önemi ortaya koydu. Türkçenin yaşayan en büyük

şairi seçilerek ödül aldı. Atmış civarında şiir kitabı yayımlayan sanatçı, yaşamı boyunca sürekli şiirini yeniledi.

“Destan Şairi” unvanıyla anıldı. Şiir kitaplarından bazıları;

Havaya Çizilen Dünya, Çocuk ve Allah, Çakırın Destanı, Üç

Şehitler Destanı, Sivaslı Karınca, Asu, Yedi Memetler’dir.

Bilgi

Necip Fazıl Kısakürek, Ağaç ve Büyük Doğu dergilerini

çıkardı. “Kaldırımlar Şairi” unvanıyla anıldı. Belirli bir dönemden sonra mistisizme ve İslami söylemlere yönelmiştir.

Bireyin ruhsal sıkıntılarını şiirleştirmede çok başarılıdır. Şiir,

tiyatro, roman gibi farklı türlerde eserler vermiştir.

Tohum, Bir Adam Yaratmak, Para, Reis Bey gibi tiyatro

eserleri başarılıdır. Bazı şiir kitapları; Örümcek Ağı, Kaldırımlar, Ben ve Ötesi, Sonsuzluk Kervan, Çile’dir.

Uyarı: Dinî ve metafizik konuları başarıyla işleyen Necip

Fazıl; Ziya Osman Saba, Sezai Karakoç, Cahit Zarifoğlu,

Erdem Bayazıt gibi mistik şairlere öncülük etmiştir.

Bilgi

Saf Şiir Anlayışını Sürdüren Sanatçılar: Sanatın bir form

sorunu olduğuna inanmış iyi ve güzel şiirler yazmayı amaçlamışlardır. Sembolizm etkisinde şiir yazan bu sanatçılar;

toplumcu şiirin ve Millî Edebiyat anlayışının ideolojik tavrına;

Garipçilerin şiiri aşırı basitleştirmesine karşı çıkmıştır.

Uyarı: Ahmet Hamdi Tanpınar, Cahit Sıtkı Tarancı, Ahmet

Muhip Dıranas, Behçet Necatigil, Asaf Halet Çelebi, Necip

Fazıl Kısakürek, Fazıl Hüsnü Dağlarca ve Yedi Meşale topluluğu sanatçıları saf şiir anlayışı ile şiir yazmıştır.

Bilgi

Asaf Halet Çelebi, divan edebiyatından etkilendi, gazeller

ve rubailer yazdı. Mevlana’dan esinlendi; Anadolu’dan Uzak

Doğu’ya uzanan bir coğrafya etkisinde modern anlayışla,

mistisizme bağlı şiirler yazdı.

Şiir kitapları; He, Lâmelif, Om Mani Padme Hum’dur.

Ahmet Muhip Dıranas, epik şiirin başarılı örneklerini ortaya

koydu. Ağrı Dağı, Kar, Olvido, Seranat şiirleri ilgi gördü ve

Fahriye Abla Şairi olarak tanındı. Tevfik Fikret’in Rubab-ı Şikeste’sini sadeleştirerek Kırık Saz adıyla yayımladı.

Şiirlerini Şiirler adıyla yayımladı. O Böyle İstemezdi ve Gölgeler adlı oyunları başarılı oldu.

Bilgi

Ahmet Hamdi Tanpınar; şiir, roman, öykü, deneme, makale, edebiyat tarihi gibi türlerde eser vermiştir. Yahya Kemal’le olan dostluğu sanat anlayışını derinden etkilemiştir.

Şiirlerinde özellikle zaman, bilinçaltı, rüya kavramlarını işlemiş; şiirleri, Bütün Şiirleri adı altında yayımlanmıştır.

Cahit Sıtkı Tarancı, “Ölüm Şairi” olarak anıldı. Garip akımından etkilendi, serbest şiiri denedi; diğer yandan sembolizmden etkilenerek saf şiire ilgi duydu. “Şiir kelimelerle güzel

şekiller kurma sanatıdır.” sözüyle sanat anlayışını vurguladı.

Ziya’ya Mektuplar adıyla kitaplaşan Ziya Osman Saba ile

olan mektuplaşmaları edebiyatımızda özel bir yere sahiptir.

Şiirlerinde yaşama sevinci ile ölüm korkusu iç içe geçmiştir.

Şiir kitapları; Ömrümde Sükût, Otuz Beş Yaş, Düşten Güzel,

Sonrası’dır.

Bilgi

P:203

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

Garip Sonrası Yeniliği Sürdüren Şairler: Modern Karacaoğlan olarak tanınan ve hece ile başarılı şiirler yazan Cahit

Külebi; Adamın Biri, Rüzgâr, Atatürk Kurtuluş Savaşı’nda,

Yeşeren Otlar, Süt, Türk Mavisi adlı eserleri ile;

Ressamlığı ile şairliğini birleştirerek resimleri gibi renkli şiirler yazan Bedri Rahmi Eyüboğlu Dol Karabakır Dol, Karadut, Tuz, Yaradan’a Mektuplar gibi eserleriyle;

İnsan-doğa ilişkisini felsefe düzleminde ele alan Sabahattin

Kudret Aksal; Şarkılı Kahve, Bir Sabah Uyanmak şiir; Evin

Üstündeki Bulut, Tersine Dönen Şemsiye tiyatro, Gazoz

Ağacı öykü türü eserleriyle yer yer saf şiire yaklaşan, başarılı şiirler ortaya koymuşlardır.

Bilgi:

Sezai Karakoç; İkinci Yeni’nin biçim olanaklarından yararlanarak İslami özle, mistisizmle beslenen şiirler yazdı.

Diriliş Yayınları’nı kurdu, Mona Roza şairi olarak tanınır.

Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine şiiri modern bir naat

niteliği taşır. Leyla ile Mecnun mesnevisini modern bir anlayışla yeniden yazmıştır.

Uyarı: Körfez, Şahdamar, Hızırla Kırk Saat, Taha’nın Kitabı,

Gül Muştusu, Zamana Adanmış Sözler bazı eserleridir.

Ece Ayhan; II. Yeni’nin en kapalı, en aykırı şiirlerini yazmış;

II. Yeni için, “Sivil Şiir, Kara Şiir” gibi adlar kullanmıştır. Türkçenin söz dizimini bozan söyleyişlere sıkça yer verir.

Uyarı: Kınar Hanım’ın Denizleri, Bakışsız Bir Kedi Kara, Ortodoksluklar, Devlet ve Tabiat, Yort Savul, Zambaklı Padişah, Sivil Şiirler bazı eserleridir.

İlhan Berk; çok sayıda şiir kitabı yayımlamış, yaşamı boyunca şiir anlayışını sürekli yenilemiştir. Doğu şiirinin klasik

kalıplarını da denemiş, beyit ve türkü biçimlerinden yararlanmıştır.

“Şiir anlam için yazılmaz.” görüşünü savunmuş, soyut şiiri uç

noktalara taşımış, leitrizm akımı etkisinde şiirler yazmıştır.

Uyarı: Güneşi Yakanların Selamı, İstanbul Kitabı, Galata,

Pera, Günaydın Yeryüzü, Türkiye Şarkısı, Köroğlu, Galile

Denizi, Çivi Yazısı, Mısırkalyoniğne, Âşıkane, Şenlikname

bazı eserleridir.

Ülkü Tamer; şiirlerinde halk şiiri geleneğinden yararlanmıştır. Sinema ve tiyatro oyunculuğu yapmıştır.

Üşür Ölüm Bile, Gül Dikeni, Memik Oğlan, Güneş Topla

Benim İçin şarkıları onun şiirlerinden bestelenmiştir.

Uyarı: Soğuk Otların Altında, Gök Onları Yanıltmaz, Ezra ile

Gary, Virgülün Başından Geçenler önemli bazı eserleridir.

Bilgi

II. Yeni Şiiri Özellikleri: İmgeci şiir, kapalı şiir, soyut şiir,

anlamsız şiir gibi nitelemelerle anılan akım, özellikle I. Yenicilerin şiiri basitleştirmesine, sıradan konuları şiirin temel

malzemesi yapmasına tepki olarak ortaya çıkmıştır.

II. Yeni bir edebî hareket olmaktan çok, bazı eleştirmenlerin

adlandırması ile oluşmuştur. (Muzaffer Erdost)

II. Yeniciler; “folklor şiire düşman” sloganını geliştirdiler. Konuşma dilinden uzaklaşarak Türkçenin söz dizimini bozan

imge arayışlarına girdiler (cehennet, üvercinka, gecel vb.).

Büyük şehirleri ve çıkmazda olan modern bireyin şiirini ele

aldılar. Daha çok aydın kesimin zevkine seslendiler. Dadaizm, sürrealizm akımları etkisinde kaldılar.

Uyarı: Edip Cansever, Cemal Süreya, Ece Ayhan, Sezai

Karakoç, Ülkü Tamer, Turgut Uyar, İlhan Berk tanınmış II.

Yeni şairleridir. (ECE SÜT İç)

Uyarı

II. Yeni Şiiri Şairleri:

Edip Cansever; “Yalnızlık” onun şiirlerinin en önemli izleğidir. II. Yeni’nin hüzünlü şairi olarak bilinir.

Ece Ayhan onun “Oteller Şairi” olduğunu söyler.

İkinci Yeni’nin kuyumcu şairidir. Bu kuyumculuğunu şiir sanatındaki dil hassasiyeti bakımından da sürdürür.

Uyarı: İkindi Üstü, Dirlik Düzenlik, Yerçekimli Karanfil,

Umutsuzlar Parkı, Nerde Antigone, Tragedyalar, Çağrılmayan Yakup bazı şiir kitaplarıdır.

Cemal Süreya; İkinci Yeni’nin öncülerindendir; dili, akımın

diğer şairleri kadar kapalı değildir.

Papirüs dergisini çıkardı, Folklor Şiire Düşman makalesi II.

Yeni şairlerinin düşüncelerini belirlemede etkili oldu.

Kendi şiirini “Benim şiirim erotik bir şiirdir.” şeklinde tanımlar.

Uyarı: Üvercinka, Göçebe, Beni Öp Sonra Doğur Beni,

Sevda Sözleri, Sıcak Nal, Güz Bitiği önemli eserleridir.

Turgut Uyar; İkinci Yeni’nin öncü isimlerindendir ancak

İkinci Yeni şairi olarak adlandırılmasına karşı çıkmıştır.

“Şiir çıkmazda çünkü insan çıkmazda sözü.” ile şiire bakışını

ortaya koymuştur. Dizeleri uzundur, şiirle düzyazı arasındaki

ayrımı kaldırmıştır.

Divan adlı eserinde divan şiirinden yararlanmayı denemiştir.

Uyarı: Arz-ı Hal, Türkiye’m, Dünyanın En Güzel Arabistanı,

Tütünler Islak, Divan, Toplandılar, Kayayı Delen İncir, Büyük

Saat önemli eserleridir.

Bilgi

P:204

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

4. I. Yeni ve II. Yeni ile ilgili olarak aşağıdaki karşılaştırmalardan hangisi yanlıştır?

A) İkisi de sürrealizm akımından etkilenmiştir.

B) I. Yeniciler açık anlatımı, II. Yeniciler ise kapalı anlatımı

benimsemiştir.

C) I. Yeniciler halk dilini kullanmış; II. Yeniciler dili zorlamış, yeni anlam açılımları oluşturmaya çalışmıştır.

D) I. Yeniciler söz sanatlarını kullanmaktan çekinmiş, II.

Yeniciler ise böyle bir tavır göstermemiştir.

E) İkisi de günlük hayatı şiirde işlemeye çalışmıştır.

5. Aşağıda verilen bilgilerin hangisinde “Yedi Meşaleciler”le ilgili bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) Yahya Kemal ve Ahmet Haşim’in başlattığı saf şiir anlayışı içinde şiirler kaleme almışlardır.

B) Fransız sembolistlerini örnek alarak içtenliği öne çıkaran bir sanatı savunmuşlardır.

C) Beş Hececilerin sürdürdüğü memleketçi edebiyat anlayışını benimsemekle birlikte sanatta Batılı ilkelerin savunucusu olmuşlardır.

D) 1928’de Yedi Meşale adlı ortak bir kitap yayımlayan biri

öykücü altısı şair, yedi kişinin oluşturduğu bir topluluktur.

E) Yedi Meşaleciler de Fecriaticiler gibi, etkin olamamışlar;

“Meşale” adlı dergiyi, sekiz sayı yayımladıktan sonra dağılmışlardır.

6. Şimdi

Utançtır tanelenen

Sarışın çocukların başaklarında

Ovadan

Gözü bağlı bir leylak kokusu ovadan

Çeviriyor küçücük güneşimizi

Bu şiirin biçim ve içerik özellikleri göz önünde bulundurulduğunda aşağıdaki şairlerden hangisi tarafından

yazıldığı söylenebilir?

A) Orhan Veli Kanık     B) Cemal Süreya

C) Yusuf Ziya Ortaç      D) Mehmet Emin Yurdakul

E) Sabahattin Kudret Aksal

1. (I) Yedi Meşaleciler; Verlaine, Mallarme, Baudelaire gibi

şairleri örnek almışlardır. (II) Hece ölçüsünü kullanmışlar

ancak Türk şiirine biçim bakımından bir yenilik getirememişlerdir. (III) Garipçiler ise konuşma dilinin doğallığından

yararlanmışlardır. (IV) II. Yeniciler; ahlak, erdem, dürüstlük

gibi konuları topluma benimsetebilmek için şiiri bir araç olarak görmüşlerdir. (V) Ayrıca Cumhuriyet Dönemi’nde aruz

temel ölçü birimi olmaktan uzaklaştırılmış, hece ile değişik

biçimler denenmiş ve serbest şiir yaygınlaşmıştır.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisinde

bilgi yanlışlığı vardır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

2. Sanat, sanat içindir anlayışına bağlı kalarak “Edebiyatta

taklitten kaçınılmalı, daima yenilik, içtenlik ve canlılık amaçlanmalıdır.” ilkesini benimsediler. Memleketçi edebiyatçıların edebiyatı kısırlaştırdıklarını söyleyerek memleketçi

edebiyat anlayışına karşı çıktılar. Batılı ilkelerle sanat yapılması, geleneksel temalar yerine yeni temalar bulunması

gerektiğini savundular.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen topluluğa bağlı sanatçılardan biri değildir?

A) Yusuf Ziya Ortaç B) Cevdet Kudret Solok

C) Yaşar Nabi Nayır D) Ziya Osman Saba

E) Kenan Hulusi Koray

3. Şarkıları delindiler sokaklarında

ve çarşambaları ırmakta

boğulup gittiler hep

çamaşırların üstünde uzanan bulutlar

Bu dizelerden hareketle Ece Ayhan’ın şiir anlayışıyla

ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Herkesin bildiği sözleri kullanmıştır.

B) Halk şiiri nazım geleneğini sürdürmüştür.

C) Kapalı bir anlatımı benimsemiştir.

D) Bireysel bir temayı imgesel bir anlatımla aktarmıştır.

E) Ölçü ve uyak gibi bağlayıcı unsurları dikkate almamıştır.

P:205

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

10. Aşağıdakilerden hangisinde bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) II. Yeni şairlerinden olan Edip Cansever, Yerçekimli Karanfil ile kendine özgü bir şiir evreni kurmuş; şiirlerinde

tiyatrodan esinlenen diyaloglar kullanmıştır.

B) Yaşar Nabi, Yedi Meşale şairlerindendir, Varlık Yayınevi’ni kurmuş, edebiyata büyük katkı sağlamıştır.

C) Kenan Hulusi Koray, Yedi Meşalecilerden olup öykü

türünde eser yazmıştır ancak erken yaşta ölümü nedeniyle yetkin ürünler verememiştir.

D) Oktay Rifat Horozcu, Garip akımında yer almış bireyci,

toplumcu, gerçeküstü akımların penceresinden dünyaya bakmış, halk şiiri geleneğini geliştirmeye çalışmıştır.

E) Vasfi Mahir Kocatürk, ilk şiirlerini Fecriati’nin etkisiyle

aruzla yazmış, Aruz’a Veda adlı şiiriyle aruz ölçüsünü

bırakıp heceye geçmiştir.

11. Türk şiirinin yeniliğe açık şairlerindendir. Şiirinde bazı değişiklikler yapmakla birlikte şiirini belli bir çizgide ve eskitmeden 2000’li yıllara getirme başarısını göstermiştir. Günaydın

Yeryüzü, Türkiye Şarkısı, Köroğlu adlı kitaplarında biçim

arayışını sürdürmüştür. Galile Denizi şiir kitaplarından biridir.

Bu parçada verilen özellikler aşağıdaki sanatçılardan

hangisine aittir?

A) Edip Cansever  B) İlhan Berk

C) Asaf Halet Çelebi  D) Cemal Süreya

E) Bedri Rahmi Eyüboğlu

12. Edip Cansever, ilk şiirlerini İkindi Üstü adlı yapıtında toplamıştır. İkinci kitabı olan Dirlik Düzenlik’teki şiirlerinde yeni

arayışlara girmiştir. Çoban Çeşmesi adlı şiirinde suyu kişileştirerek anlatır. Yerçekimli Karanfil’de İkinci Yeni’nin

özgün özellikleri görülür.

Yukarıdaki altı çizili yerlerin hangisinde yanlışlık yapılmıştır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

I II

III

IV

V

7. ---- topluluğuna bağlı sanatçılar ---- eleştirmiş ve onlara

karşı çıkmışlardır. Onların gerçeklikten ve içtenlikten uzak

yurt sevgilerine karşı içtenliği savunmuşlardır. Batı edebiyatını özellikle Fransız edebiyatını kendilerine örnek alıp izleyeceklerini söylemelerine rağmen eleştirdikleri topluluğun

yolundan gitmişlerdir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) II. Yeni - I. Yenicileri

B) Fecriati - Milli edebiyatçıları

C) II. Tanzimat - I. Tanzimatçıları

D) Yedi Meşaleciler - Beş Hececileri

E) Cumhuriyetçiler - Milli edebiyatçıları

8. Yorgundum, uzakta güller vardı

Yeni bir gül oluyordu gülün oynamasından

Bir ay yeni bir ay yapıyordu odaya girdiğini

Biz Bob’u çok seviyoruz, Bob çünkü umutsuzun biri

Ölüler gibi yani, en çabuk akılda kalan

İkinci Yeni şiirine örnek olarak verilen bu şiir aşağıdaki

özelliklerden hangisiyle uyuşmaz?

A) Kapalı bir anlatıma başvurma

B) Söz sanatlarına yer verme

C) Ses ve ritmi önemseme

D) Sözcüklerin çağrışım gücünden yararlanma

E) Anlaşılmaz yabancı kelimelere yer verme

9. Memleketçi şiirimize yeni bir ses getirmiştir. Kaynağını ulusal sanattan alan gerçekçi bir romantizmin peşindedir o.

Duru bir dille, aydın bir saz şairi deyişiyle, Karacaoğlan’daki

içtenlikle kendi türküsünü söyler. Adamın Biri, Rüzgâr, Yeşeren Otlar, Güz Türküleri önemli şiirleridir.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Eflatun Cem Güney  B) Muhsin Ertuğrul

C) Cahit Külebi  D) Behçet Necatigil

E) Kemal Bilbaşar

P:206

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. ----, çağdaş Türk şiirinin mistik şairidir. Düzyazı türünde

yapıtları da olmasına rağmen asıl güçlü yanı şairliğidir.

Halk şiirimizin öz ve biçim yapısından yararlanmış, ona

Batılı, modern bir özellik kazandırmış, sonraları dinsel duyuşlarda karar kılmıştır. Şiirlerinde metafizik konuları, felsefi görüşlerini, etkileyici bir anlatım, temiz ve berrak bir

Türkçeyle dile getirmiştir. Paris dönüşü yayımladığı Örümcek Ağı ve Kaldırımlar adlı şiir kitapları onu çok genç yaşta

çağdaşı şairlerin en önüne çıkarmıştır. Henüz otuz yaşına

basmadan çıkardığı yeni şiir kitabı Ben ve Ötesi de en az

öncekiler kadar beğenilmiştir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Ziya Osman Saba    B) Mehmet Akif Ersoy

C) Necip Fazıl Kısakürek    D) Asaf Halet Çelebi

E) Ahmet Muhip Dıranas

5. İlk şiirleri, temiz dili ve yeni buluşlarıyla edebiyat çevrelerinde ilgi uyandırmıştır. İlk şiir kitabı Ömrümde Sükût

1933’te yayınlanmıştır. Garip akımından etkilenerek serbest şiiri denemiş; bir yandan da Baudelaire, Verlaine gibi

Fransız şairlerinin etkisinde duygusal şiirler yazmıştır.

Ölüm ve yalnızlık karşısında duygulanan bir şair olarak

tanınmıştır. Şiirlerinde ölüm korkusu ile yaşama sevinci iç

içedir. Ölüm gerçeğini başarıyla anlattığı Otuz Beş Yaş şiiri, âdeta şairin adıyla özdeşleşmiştir.

Bu parçada tanıtılan şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Yaşar Nabi Nayır        B) Cahit Sıtkı Tarancı

C) Necip Fazıl Kısakürek    D) Ziya Osman Saba

E) Asaf Halet Çelebi

6. I. Çile

II. Tohum

III. Bir Adam Yaratmak

IV. Reis Bey

V. Ömrümde Sükut

Yukarıdaki eserlerin hangisi farklı bir sanatçıya aittir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

1. Aşağıdakilerden hangisi öz şiir anlayışının özelliklerinden biri değildir?

A) Şiir, soylu bir sanat olarak kabul edilir.

B) Şairlerin amacı, iyi ve güzel şiir yazmaktır.

C) Şiirin duyulmak, hissedilmek için yazılması gerektiğini

savunmuşlardır.

D) Şiirde ritmi, ölçüyle; ahengi ise kafiye, aliterasyon ve

ses tekrarlarıyla sağlamışlardır.

E) İşlenen temalar sıradan okurun anlayayacağı niteliktedir.

2. Yedi Meşaleciler ile ilgili olarak aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Cumhuriyet Dönemi’nde edebi anlayışlarını bir bildirlyle yayımlayan ilk edebiyat topluluğu olarak kabul edilirler.

B) İlkelerini “Canlılık, samimiyet ve daima yenilik” olarak

açıklayan bu sanatçılar; “Sanat sanat içindir.” anlayışını

benimsemiştir.

C) Saf şiir anlayışını benimseyen bu şairler, bir ressam duyarlığıyla hareket etmiştir.

D) Beş Hececileri örnek alıp onların yolundan gitmişlerdir.

E) Varlaine, Mallerme gibi Fransız şairleri örnek almışlardır.

3. • Varlık dergisinde yayımlanan ve Kapalı Çarşı’da topladığı ilk şiirlerinde Garip akımının etkisinde kalan şair,

sonraki şiirlerinde Garipçilerden ayrılarak kendine

özgü bir şiir oluşturmuştur.

• Kendi evinden başlayarak sokağı, çevreyi, giderek dış

dünyayı ve toplumu anlatmış; ev ve yakın çevre temasını sıkça işlediği için “Evler Şairi” olarak tanınmıştır.

• İlk dönem ürünlerinde, halk ve Batı şiirini sentezleme

yoluna gitmiş; son dönem şiirlerinde ise divan şiirinden

ve mitolojiden yararlanarak kapalı, soyut bir anlatıma

yönelmiştir.

Yukarıda özellikleri verilen şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Behçet Necatigil    B) Cahit Külebi

C) Ahmet Muhip Dıranas    D) Asaf Halet Çelebi

E) Fazıl Hüsnü Dağlarca

P:207

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

9. İkinci Yeni şiiriyle ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi

söylenemez?

A) Şiirde öyküleyici anlatım yolu terk edilmelidir, anlatım

kapalı va soyut olmalıdır.

B) Şiir dili, konuşma diline yakın ve özgün olmalı; mantık

dokusundan arındırılmamalıdır.

C) Ahlak, erdem, gerçek gibi değerler şiirin amacı olmamalıdır.

D) Şiirde ahenk, ölçü ve uyakla değil; musiki ve anlatım

zenginliğiyle sağlanmalıdır.

E) Şiirde imgeye, hayal gücüne ve duyguya ağırlık vermişlerdir.

10. Halk edebiyatının masal, şiir, deyiş gibi her türüne karşı

duyduğu hayranlık, şiirlerine yansımıştır. Bu nitelikleriyle şiirleri, resimleriyle büyük bir benzerlik gösterir. Akıcı,

rahat bir dille kaleme aldığı gezi ve deneme yazılarında

ise sürekli gündeminde olan halk kültürü, halk sanatı konularındaki görüşlerini sergilemiştir. Yaradana Mektuplar,

Karadut gibi şiir kitapları vardır.

Bu parçada sözü edilen şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Bedri Rahmi Eyüpoğlu    B) Coşkun Ertepınar

C) Kemalettin Kamu    D) Ahmet Kutsi Tecer

E) Zeki Ömer Defne

11. Burda senin cesaretinden laf açmanın tam da sırası

Kalabalık caddelerde hürlüğün şarkısına katılırkenki

Padişah gibi cesaretti o alımlı değme kadında

yok

Aklıma kadeh tutuşların geliyor

Çiçek Pasajı’nda akşam üstleri

Asıl yoksulluk ondan sonra başlıyor

Bütün kara parçalarında

Afrika hariç değil

İçerik ve biçim özellikleri göz önünde

bulundurulduğunda, yukarıdaki şiirin aşağıdaki

eserlerin hangisinden alındığı söylenebilir?

A) Vazgeçemediğim  B) Üvercinka

C) Çile   D) Sebil ve Güvercinler

E) Sis’te Söyleniş

7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır?

A) Türk edebiyatında ciddi bir araştırmacı olarak tanınan

Cevdet Kudret Solok, aynı zamanda Yedi Meşalecilerin en yaşlı üyesidir ve şiirlerini devrinde geniş yankılar

uyandıran Birinci Perde adlı kitabında toplamıştır.

B) Serbest şiire karşı çıkan, bütün şiirlerinde heceyi kullanmış olan Necip Fazıl, şiirlerini Çile adlı kitapta toplamıştır.

C) Tasavvuf, masallar, eski medeniyetler ve Budizm gibi

değişik kültürlerden etkilenen Ziya Osman Saba’nın

He, Lâmelif, Om Mani Padme Hum adlı şiir kitaplarında bu büyük kültür birikiminin izlerini görmek mümkündür.

D) Ahmet Hamdi Tanpınar’ın eserlerinde zaman, basit

bir süreklilik değil, çok katlı ve karmaşık bir akıştır. Ne

İçindeyim Zamanın, Bursa’da Zaman şiirleri bu olgunun örnekleridir.

E) Cahit Sıtkı Tarancı, Türk edebiyatında “Otuz Beş Yaş

Şairi” olarak tanınmış; bütün şiirlerinde yalnızlık ve

ölüm konularını işlemiştir.

8. Bir kış göğü gibi o saat alçalır ölüm,

Yalnız işitme duyusu kalır ortada.

Asya kentleri yürür dururlar,

Höyükler burnumda hızma.

Uzakta dev bir damla: Pırıl pırıl Pencap!

Tabanlarından kayıp duran sütunlar

Yitmiş bir geleceğin işaret parmakları:

Horasan uykusuna havlayan köpekler, Buhara.

Uzaklara bir bakışın vardı kafeteryada

Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

II. Yeni şiiri anlayışı ile yazılan yukarıdaki dizeler, aşağıdaki özelliklerin hangisine örnek oluşturmaz?

A) Akıl dışına çıkarak mantık sınırlarını zorlama

B) Öz ve biçimde klasik anlatım ve anlayışların dışına çıkma

C) Kapalı yoğun bir dil kullanma

D) Bilinçaltına seslenerek öyküleyici anlatımı terk etme

E) Basitlik, aleladelik ve sıradanlıktan yana olma

P:208

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

4. • Yedi Meşalecilerin şiire en sadık kalan, en başarılı şairidir.

• Şiirlerinde mutluluğa yaptığı vurgudan dolayı

edebiyatımızda “Mutluluk Şairi” olarak anılmıştır.

• Hikayeleri genellikle bir anı karakteri göstermektedir;

Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi ve Değişen İstanbul

gibi hikâye kitapları vardır.

Yukarıda bazı özellikleri verilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Asaf Halet Çelebi  B) Ziya Osman Saba

C) Yaşar Nabi Nayır  D) Sabri Esat Siyavuşgil

E) Kenan Hulusi Koray

5. Dil, biçim ve içerik özellikleri dikkate alındığında aşağıdaki dizelerden hangisi Necip Fazıl Kısakürek’e ait

değildir?

A) Göz kaptırdığım renkten, kulak verdiğim sesten,

Affet senden habersiz aldığım her nefesten...

B) Aşk korkuya peçedir, korku da aşka perde,

Allah’tan nasıl korkmaz, insan onu sever de...

C) Düşünüyorum: O’ndan evvel zaman var mıydı?

Hakikatler, boşluğa bakan aynalar mıydı?

D) Durun, durun, bir dünya iniyor tepemizden,

Çatırtılar geliyor karanlık kubbemizden,

E) Şimdi gemiler geçer uzaklardan

Gönlüm güvertede sereserpedir.

6. Ayva sarı nar kırmızı sonbahar!

Her yıl biraz daha benimsediğim.

Ne dönüp duruyor havada kuşlar?

Nerden çıktı bu cenaze? Ölen kim?

Bu dizelerden hareketle “Cahit Sıtkı Tarancı” ile ilgili

aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Şiirde ahenk unsurlarından yararlanmıştır.

B) Hece ölçüsünü kullanmıştır.

C) İmgeli anlatıma yer vermiştir.

D) Pastoral şiirler yazmıştır.

E) Saf şiir anlayışıyla şiirler yazmıştır.

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır?

A) Kenan Hulusi Koray, Yedi Meşale Topluluğu’nun sadece düzyazı alanında yapıt veren tek isimdir.

B) Şiirlerinde hece ölçüsünü kullanan Vasfi Mahir Kocatürk, söyleyiş itibarıyla bir yandan halk şiirinin, diğer

yandan da Namık Kemal’deki tok ve gür sesin etkisindedir; şairliğinden çok, edebiyat tarihi alanındaki çalışmalarıyla tanınmıştır.

C) Muammer Lütfi Bahşi, Yedi Meşale Topluluğu’nun en

silik ismidir; şiirlerini ve yazılarını bir kitapta toplamamıştır.

D) Tasavvuf, masallar, eski medeniyetler ve Budizm gibi

değişik kültürlerden etkilenen Necip Fazıl’ın He, Lâmelif, Om Mani Padme Hum adlı şiir kitaplarında bu

büyük kültür birikiminin izlerini görmek mümkündür.

E) Fahriye Abla, Olvido, Kar ve Serenat; Ahmet Muhip Dıranas’ın en çok bilinen şiirlerindendir.

2. Aşağıdaki eserlerin hangisi farklı bir sanatçıya aittir?

A) Havaya Çizilen Dünya

B) Ziya’ya Mektuplar

C) Düşten Güzel

D) Ömrümde Sükût

E) Otuz Beş Yaş

3. Şiirde Yahya Kemal’ln etkisinde kalmış; divan şiiri zevkini,

millet ve tarih hakkındaki görüşlerinin temelini ondan almıştır. Resim sanatına ilgi duyan ve bu ilgiyi şiirlerine de

ustalıkla yansıtan sanatçı, şiirlerinde âdeta ressam gibi

manzaralar çizmiştir. Daha çok, sembolist sayılabilecek;

musiki, his ve hayal ağırlıklı şiirler yazmıştır. Şiirlerinde

dış öge olarak “ahenk”, iç öge olarak “zaman” kavramıyla

“bilinçaltı” ağır basar. Onun şiirlerinde zaman, basit bir süreklilik göstermez; çok katmanlı ve karmaşıktır. Bursa’da

Zaman, Ne İçindeyim Zamanın şiirleri bu olgunun güzel

örnekleridir.

Bu parçada tanıtılan sanatçı, aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ahmet Hamdi Tanpınar  B) Cahit Sıtkı Tarancı

C) Faruk Nafiz Çamlıbel  D) Necip Fazıl Kısakürek

E) Ziya Osman Saba

P:209

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

7. (I) Memleket edebiyatı anlayışına bir tepki olarak ve “Ayşe,

Fatma edebiyatından” bıktıklarını belirterek dikkatleri

çeken bu Yedi Meşalecilerin çıkışlarının edebiyatımızda

bir gençlik hevesi olarak kaldığını belirtmek yerinde olur.

(II) Tıpkı Fecriatî toplaşmasından geriye şair olarak bir tek

Ahmet Hâşim’in kalışı gibi Yedi Meşaleden geriye de yalnızca Ziya Osman Saba kalır. (III) Yedi Meşale ortak kitabından başka Odalar ve Sofalar adlı bir kitap yayımlayan

Sabri Esat, çalışmalarını çeviriye ve bilimsel faaliyetlere;

(IV) Cevdet Kudret, Kahramanlar ve Onar Mısra kitaplarından sonra kendi adıyla özdeşleşen ve edebiyatımızın en

uzun ömürlü yayını olan Varlık dergisi ve yayınlarını yönetmeye; (V) Vasfi Mahir, Tunç Sesleri, Geçmişten Geceler, Bizim Türküler, Ergenekon adlı şiir kitaplarından sonra

edebiyat tarihi çalışmalarına yönelmiştir.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bir

bilgi yanlışı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

8. Sanatçı, edebiyatımızda başka hiçbir şairde görülmeyen

bir konu çeşitliliğine sahiptir. Şiirlerinin geneli dikkate alındığında bireyden kozmosa uzanan geniş bir açı çizdiği

görülür. İnsanın evrensel ve soyut duygularından, çocukluk duyarlılığına, tarihsel olayların destanlaştırılmasından

toplumcu gerçekçi konulara, Pir Sultan Abdal’dan Hiroşima’ya, bilgisayara kadar çağın insanını ilgilendiren hemen

her şey şiirlerinde yer bulmuştur. Konu bakımından görülen bu çeşitlilik, biçim ve yapı düzeyinde de görülür. Sanatçı hem lirik hem de epik türde birçok eser vermiştir. Üç

Şehitler Destanı, Çakır’ın Destanı gibi Türk tarihinin destansı dönemlerini, savaşlarını konu alan şiirlerinden dolayı

“Destan Şairi” olarak anılmıştır.

Bu parçada sözü edilen şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Mehmet Akif Ersoy  B) Behçet Necatigil

C) Âsaf Hâlet Çelebi  D) Necip Fazıl Kısakürek

E) Fazıl Hüsnü Dağlarca

9. Aşağıdaki sanatçı-eser eşleştirmelerinin hangisinde

bir yanlışlık yapılmıştır?

A) İlhan Berk - Galile Denizi

B) Sezai Karakoç - Hızırla Kırk Saat

C) Cemal Süreya - Sevda Sözleri

D) Ece Ayhan - Şahdamar

E) Edip Cansever - Yer Çekimli Karanfil

10. Hiçbir şeyden çekmedi dünyada

Nasırdan çektiği kadar

Hatta çirkin yaratıldığından bile

O kadar müteessir değildi;

Kundurası vurmadığı zamanlarda

Anmazdı ama Allah’ın adını,

Günahkar da sayılmazdı.

Yazık oldu Süleyman Efendi’ye

Bu şiirle ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi söylenemez?

A) Günlük yaşama ait sıradan bir konuya yer verilmiştir.

B) Konuşma dilinin söz değerlerinden yararlanılmıştır.

C) Birbirinden uzak çağrışımlı sözcükler bir araya getirilerek yeni söyleyişler oluşturulmuştur.

D) Söz sanatlarından uzak bir anlatım söz konusudur.

E) Uyak ve redif gibi ahenk unsurlarına yer verilmemiştir.

11. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi, ayraç içinde verilen sanatçıyla örtüşmemektedir?

A) Garip anlayışında ironik bir bakışla yazdığı Gelirli Şiir,

Delikli Şiir, Kitabe-i Seng-i Mezar gibi şiirlerinin yanında Garip anlayışının dışında duygusal şiirler de yazmıştır. (Orhan Veli Kanık)

B) Aşağı Yukarı, Karga ile Tilki adlı yapıtlarında ironik

bir anlatımla toplumsal yergiye dayalı şiirler yazmıştır.

(Oktay Rifat Horozcu)

C) Masa da Masaymış Ha ve Ben Ruhi Bey Nasılım, İkinci Yeniciler arasında en fazla şllrle uğraşan ve en çok

şiir yazan kişi olan şairi tanıtan önemli şiirleridir. (Edip

Cansever)

D) Türk şiirini metafizik bir esasa oturtmuştur; işlediği

temalar, inandığı değerler bakımından Yunus Emre,

Mevlana, Fuzuli, Şeyh Galip, Mehmet Akif’in günümüzdeki çizgisinin temsilcilerinden biri kabul edilmiştir.

(Ülkü Tamer)

E) 1959’da basılan ilk kitabı Kınar Hanım’ın Denizleri ile

büyük ilgi uyandırmıştır; Bakışsız Bir Kedi Kara adlı

kitabında, düzyazı şiirin en uç örneklerini bir araya getirmiştir. (Ece Ayhan)

P:210

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

CUMHURIYET DÖNEMI COŞKU VE HEYECANA BAĞLI METİNLER-III

(II.YENİ SONRASI TOPLUMCU ŞİİR, 1980 SONRASI TÜRK ŞİİRİ, HALK ŞİİRİ

GELENEĞİNİ SÜRDÜREN SANATÇILAR)

27

Hilmi Yavuz: İkinci Yeni akımının etkisinde imgeci şiirler

yazdı. Sonraki yıllarda gelenekçilikle çağdaş bir bakışı kaynaştıran, biçim ve özün dengelendiği bir düzey sergiledi.

İslam mistisizminden, özellikle de tasavvuftan yararlanarak

kendine özgü bir sözcük dağarcığı geliştirdi.

Bakış Kuşu, Bedreddin Üzerine Şiirler, Doğu Şiirleri, Hüzün

ki En Çok Yakışandır Bize, Akşam Şiirleri, Hurufi şiirler

önemli bazı şiir kitaplarıdır.

Cahit Zarifoğlu: Mavera ve Edebiyat dergilerinde şiir ve yazıları yayımlandı. II. Yeni’nin imgeci anlayışı ve İslami duyarlılıkla şiirler yazdı. Yer yer aşırı kapalı olmakla suçlandı.

Madde-ruh çatışması, “Batı diktasına karşı Doğu protestosu” temalarını işledi.

Çocuklar için öyküler ve radyo oyunları yazdı.

İşaret Çocukları, Yedi Güzel Adam, Menziller, Korku ve Yakarış şiir türünde; Ağaçkakanlar, Yürekdede ile Padişah,

Küçük Şehzade çocuklar için öykü; Savaş Ritimleri, Ana

roman türünde önemli bazı kitaplarıdır.

Bilgi

II. Yeni Sonrası Toplumcu Şairler:

Ataol Behramoğlu: İsmet Özel ile Halkın Dostları, kardeşi

Nihat Behram ile Militan dergisini çıkardı. Çevirileriyle de

dikkat çekti. Edebiyat ve kültür üzerine yazdıkları, antoloji ve

diğer çalışmalarıyla kuşağının önde gelen yazarları arasına

girdi.

Bir Ermeni General, Bir Gün Mutlaka, Bebeklerin Ulusu Yok,

Yaşadıklarımdan Öğrendiğim Bir Şey Var, Aşk İki Kişiliktir

önemli bazı şiir kitaplarıdır.

İsmet Özel: Ataol Behramoğlu ile Halkın Dostları dergisini

çıkarmış, aralarındaki mektuplaşmaları Genç Bir Şairden

Genç Bir Şaire adıyla yayımlamıştır.

1974’te kaleme aldığı Amentü şiirinden sonra İslami ve mistik söylemlere yönelen şiirler yazmıştır.

Zor Zamanda Konuşmak, Taşları Yemek Yasak, Waldo Sen

Neden Burada Değilsin adlı düzyazı eserleri ilgi görmüştür.

Geceleyin Bir Koşu, Evet İsyan, Cinayetler Kitabı, Celladıma

Gülümserken, Bir Yusuf Masalı önemli bazı şiir kitaplarıdır.

Refik Durbaş: Çarşıların, işçi kızların, pazar yerlerinin,

çay evlerinin dünyasını yansıtan şair olarak tanındı. Anlam

kadar biçime de önem veren şiirler yazdı.

Kuş Tufanı, Hücremde Ayışığı, Çırak Aranıyor, İkinci Baskı,

Çaylar Şirketten önemli bazı şiir kitaplarıdır.

Bilgi

II. Yeni Sonrası Toplumcu Şiir: 1961 Anayasası’nın sağladığı özgürlük ortamı içerisinde, Nâzım Hikmet’in kitaplarının yayımlanması ile toplumcu şiir anlayışı tekrar gündeme

gelmiş; Ataol Behramoğlu, İsmet Özel, Nihat Behram, Refik

Durbaş, Süreyya Berfe, Metin Eloğlu, Özdemir Asaf, Can

Yücel, Gülten Akın, Hasan Hüseyin, Ahmet Oktay, Hilmi

Yavuz, Cahit Zarifoğlu, Metin Altıok gibi şairler bu anlayışla

şiirler yazmıştır.

Uyarı: Geniş halk kitlelerine seslenen, söylev dili kullanan,

serbest ölçüye ağırlık veren bu kuşağın 1930 kuşağı toplumculardan ayrılan en önemli yanı, II. Yeni şiirinin imgeci

tutumundan ciddi bir şekilde etkilenmeleridir.

Bilgi

Süreyya Berfe: Türk şiirinin eski kaynaklarını değerlendiren, halk şiirinin zenginliklerinden yararlanan şiirler yazdı.

Gün Ola, Savrulan, Nabiga, Foklar Söyledi Ben Yazdım

önemli bazı şiir kitaplarıdır.

Can Yücel: Hiciv gücü yüksek, kara mizah öğeleri taşıyan

siyasi ve toplumsal içerikli bazı şiirlerinde tarihsel ve günlük

olayları iç içe işledi. Halk ağzı, türküleri ve deyişlerinden de

yararlandı; dili yer yer argoya varan söyleyişler içermektedir.

Rengahenk kitabı soruşturma geçirdi ve toplatıldı.

Yazma, Sevgi Duvarı, Bağlanmayacaksın, Bir Siyasinin Şiirleri önemli bazı şiir kitaplarıdır.

Gülten Akın: “İncelikler’in Şairi, Şairler Annesi” unvanları

ile anıldı. Vicdanı, sorumluluğu, duyarlığı ve incelikleri kendi

şiir potasında eriten bir şair oldu. Anadolu’da edindiği birikimle halkın sorunlarına yöneldi. Destan, ağıt, türkü, ilahi

gibi geleneksel türleri; şiirinin ulaştığı yenilikçi anlayışla işledi.

Rüzgâr Saati, Kestim Kara Saçlarımı, Sığda, Kırmızı Karanfil, Maraş’ın ve Ökkeş’in Destanı, Ağıtlar ve Türküler, İlahiler

önemli bazı şiir kitaplarıdır.

Bilgi

P:211

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

Halk Şiirini Sürdüren Şairler: Günümüz halk şairleri konu

ve tema bakımından şiiri genişletmişler ve şekil bakımından

halk şiirinin özelliklerini koruyan şiirler yazmışlardır.

Bu dönemde;

Âşık Veysel (Sazımdan Deyişler, Dostlar Beni Hatırlasın),

Aşık Mahzuni Şerif (Çok sayıda kaset çalışması yapmış.),

Âşık Feymani (Adana yöresinde tanındı.), Şeref Taşlıova

(Devlet Sanatçısı unvanı aldı, Gönül Bahçesi’ni yazdı.),

Murat Çobanoğlu (Kars’ta yaşadı, tanındı; Giziroğlu Mustafa Bey türküsünü derledi.), Yaşar Reyhanî (Bursa’da uzun

yıllar yaşadı), Neşet Ertaş (Zahidem, Gönül Dağı türküleri

ile ünlendi; Bozkırının Tezenesi unvanı aldı.), Abdurrahim

Karakoç (Vur Emri, Hasan’a Mektuplar, Doktur Bey vb.),

Cumhuriyet Dönemi halk şiirinin başlıca temsilcileridir.

Bilgi:

Hisarcılar: 1950 yılında çıkmaya başlayan ve edebiyatımızın uzun ömürlü dergilerinden biri olan Hisar dergisi etrafında toplanan Mehmet Çınarlı, İlhan Geçer, Mustafa Necati

Karaer, Bekir Sıtkı Erdoğan, Yavuz Bülent Bâkiler, Munis

Faik Ozansoy, Gültekin Samanoğlu gibi gençlerden oluşmuştur.

“Sanat ideolojinin baskısı altında olmamalı, yeni bir sanat

oluşturmak için mutlaka eskisini reddetmek gerekmez ve şiir

dili öztürkçeci ve tasfiyeci olmamalıdır. Yaşayan dil kullanılmalıdır.” gibi düşünceleri ile Garip şiirine, toplumcu şairlere

ve II. Yeni akımına tepki göstermişlerdir.

Bilgi

Özdemir Asaf; Dünya Kaçtı Gözüme, Sen Sen Sen, Lavinia

- Aşk Şiirleri, Yalnızlık Paylaşılmaz gibi bazı şiir kitaplarında

yer alan kısa ve anlamca yoğun şiirleriyle;

Metin Eloğlu humor, ironi ve toplumsal eleştiriye dayalı

Düdüklü Tencere, Sultan Palamut, Horozdan Korkan Oğlan

gibi bazı kitaplarında topladığı şiirleriyle;

Hasan Hüseyin Korkmazgil işçilerin, köylülerin sorunlarını

savunan, sözünü sakınmaz bir şair olarak Kavel, Temmuz

Bildirisi, Kızılırmak, Acıyı Bal Eyledik, Acılara Tutunmak gibi

bazı kitaplarında topladığı şiirleriyle;

Metin Altıok, kendi kuşağının en duygulu, en romantik şairi

olarak Gezgin, Yerleşik Yabancı, Kendinin Avcısı gibi bazı

şiir kitaplarıyla;

toplumcu şiirin öne çıkan önemli diğer isimleridir.

Uyarı

1980 Sonrası Türk Şiiri: Bu dönem içinden belirli bir topluluk çıkaramamış, çok sesli ve bireysel eğilimlerin öne çıktığı

bir “delta” edebiyatı olarak anılmıştır.

Edebiyatın bütün birikimlerini değerlendirmek, dilin bütün

olanaklarından yararlanmak sanatçılar arasında genel kabul

görmüştür.

Bu dönem şiirinde II. Yeni şiirinin imgeci anlayışı etkisini sürdürmüştür.

Haydar Ergülen; Karşılığını Bulamamış Sorular, Sokak

Prensesi, Sırat Şiirleri, 40 Şiir ve Bir, Nar-Toplu Şiirler,

Üzgün Kediler Gazeli; Hüseyin Atlansoy İntihar İlacı, Balkon Çıkmazında Efendilik Tarihi; Sunay Akın Antik Acılar,

Kaza Süsü, Makiler, Şairler Matinesi; Küçük İskender Gözlerim Sığmıyor Yüzüme, Periler Ölürken Özür Diler eserleriyle Sedat Umran Meş’aleler, Leke, Gittin Taş Atarak

Denizlerime, Kara Işıldak adlı eserleriyle dönemin öne

çıkan şairleridir.

Bilgi

Ahmet Oktay: 1960’lardan sonra toplumsal gerçekçi bir

yaklaşımla İkinci Yeni’ye yöneldi. II. Yeni’nin gizli hazinesi

olarak anıldı.

Zengin sözcük dağarcığını destansı bir söyleyişle ustaca değerlendirdi.

Yol Üstündeki Semender, Ağıtlar ve Övgüler ödüllü şiir kitaplarıdır.

Bilgi

Maviciler: 1952 yılında yayımlanmaya başlayan Mavi derginin etrafında toplanan “Ferit Edgü, Orhan Duru, Ahmet

Oktay gibi sanatçılar; Attilâ İlhan’ın topluluğa katılmasıyla

sosyal realizmi savunan şiirler yazmışlardır.

Uyarı: Maviciler; şiirin basit olamayacağını, zengin benzetmelerle bir derinliğinin olması gerektiğini belirtmişler ve

Garip akımı şairlerini “snopluk” yapmakla suçlamışlardır.

Attila İlhan: Sinema tekniğini şiire başarıyla uygulamış;

renkli, ıslak, ürperiş ve korku dolu imgelerle zengin bir şiir dili

kurmuştur.

1946’da şiir yarışmasında Cebbaroğlu Mehemmed şiiriyle

birincilik ödülü kazanması tanınmasını sağlamıştır.

Bazı epik şiirleri ve divan şiirinden esinlendiği bazı yenilikleri

ile dikkat çekmiştir. İmla kurallarına uymamıştır.

Ali Kaptonoğlu takma adıyla film senaryoları ve nehir roman

türüne örnek olabilecek bazı romanları ile dikkat çekmiştir.

Bazı şiir kitapları; Duvar, Sisler Bulvarı,Yağmur Kaçağı, Ben

Sana Mecburum, Bela Çiçeği, Yasak Sevişmek, Elde Var

Hüzün’dür.

Bilgi

P:212

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

4. I. İroni ve humor özellikleri taşıyan şiirleriyle modern şiirimizi tema ve dil bakımından geliştirmiştir; Hacivat’ın

Karısı, Kikirikname şiir kitaplarından bazılarıdır.

II. 1960’lardan sonra düşünce yönü ağır basan şiirler yazmıştır; Şarkılı Kahve, Gün Işığı, Duru Gök gibi şiir kitapları vardır.

III. Madde- ruh çatışması, Batı diktasına karşı Doğu protestosu temalarını işlemiştir; İşaret Çocukları, Yedi Güzel Adam önemli şiir kitaplarından bazılarıdır.

IV. En az sözcükle çok şeyi anlatmayı amaçlamış, dize sayısını azaltarak duygu ve zeka pırıltılarının kaynaştığı

kısa şiirler yazmıştır; Lavinia adlı şiiri geniş kitlelerce

tanınmıştır.

Aşağıdaki sanatçılardan hangisi yukarıdaki açıklamalardan biriyle eşleştirilemez?

A) Cahit Zarifoğlu   B) Özdemir Asaf

C) Salah Birsel   D) Hilmi Yavuz

E) Sabahattin Kudret Aksal

5. I. Maraş’taki gazetelerde, Diriliş ve Nuri Pakdil’in

çıkardığı Edebiyat dergilerinde yayımlanan şiirleriyle

adını duyurmuştur ve birkaç arkadaşıyla Mavera

dergisini çıkarmıştır.

II. Yaprtlannda İslam dünyasının problemlerini;

Müslümanlara yapılan zulümleri; Afganistan, Filistin

ve Beyrut direnişlerini, baskıya maruz kalan insanların

dramını anlatmıştır.

III. Çocuklar için yazdığı Yürek Dede ile Padişah

hikâyesiyle 1984’te Türkiye Yazarlar Birliği Çocuk

Edebiyatı Ödülü’nü almıştır.

IV. İşaret Çocukları en önemli şiir kitaplarından biridir.

Yukarıda özellikleri verilen sanatçı aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Mehmet Çınarlı

B) Sezai Karakoç

C) Cahit Zarifoğlu

D) Hilmi Yavuz

E) Alaeddin Özdenören

1. Onlar I. Yeni hareketine karşı çıktıkları için bir bakıma

İkinci Yeni’nin öncüleri olarak değerlendirilmiştir. Ancak II.

Yeni’ye de karşı çıkmışlardır. Attila İlhan, İkinci Yeni hareketinin şiirimizi “yozlaşmaya” götürdüğünü söylemiştir.

Bu parçada sözü edilen edebi topluluk aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Maviciler  B) Yedi Meşaleciler

C) Hisarcılar  D) Beş Hececiler

E) Fecriati

2. • Yeniliğe karşı değillerdir ancak yenilik, millî değerlere

ters düşmemelidir.

• Şiirde güzelliği aramışlar, hece ve aruz ölçüsüyle ve

serbest tarzda şiirler yazmışlardır.

• Yaşayan dilin sanat dili olması gerektiğini savunmuşlar, uydurma dile karşı çıkmışlardır.

• Sanat, ideolojiler için bir araç olarak kullanılmamalıdır.

Yukarıda özellikleri verilen edebiyat topluluğu aşağıdakilerden hangisidir?

A) Maviciler

B) Hisarcılar

C) Yedi Meşalecller

D) II. Yeniciler

E) Toplumcu Gerçekçiler

3. Gençlik dönemi şiirlerinde Garipçiler, İkinci Yeniciler ve

Attilâ İlhan’ın etkisinde kalmıştır. Sonraları imgeci şiirden

yalın ve toplumcu şiire geçerek işçi sınıfının, siyasi mücadelede bulunan insanların sosyal sıkıntılarını, duygularını,

umutlarını anlatmıştır. 1960’lı yıllar toplumcu kuşağının

manifestosu niteliğindeki şiirlerden Bir Gün Mutlaka’yı

1965’te yayımlamıştır. 1969’da Ant dergisinde yayımlanan

“Toplumcu Genç Şairler Savaş Açıyor” başlıklı oturumda

yeni toplumcu şiir üstüne görüşlerini açıklamıştır.

Bu parçada sözü edilen şair aşağıdakilerin hangisidir?

A) Ataol Behramoğlu     B) Refik Durbaş

C) Nihat Behram     D) Süreyya Berfe

E) İsmet Özel

P:213

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

8. “Fizik ötesi” anlamına gelen metafizik sözcüğü, dini konuları kapsayan bir kavramdır. Cumhuriyet Dönemi’nde modernleşmenin zorunlu bir dayatması olarak karşımıza çıkan küreselleşme olgusu, birçok şairin metafizik değerlere

yönelmesine zemin hazırlamıştır. Mehmet Akif ve Necip

Fazıl gibi düşünür ve şairlerden etkilenen ---- gibi sanatçılar, Cumhuriyet Dönemi’nde İslamcı-mistik duyarlılıkla şiir

yazmışlardır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilemez?

A) Cahit Zarifoğlu    B) Ebubekir Eroğlu

C) İsmet Özel    D) Hilmi Yavuz

E) Cahit Sıtkı Tarancı

9. Sivas’ın Şarkışla ilçesinin Sivrialan köyünde doğmuş; çocukluğunda geçirdiği çiçek hastalığı yüzünden gözlerini

kaybetmiş, içli bir saz şairidir. Şiirlerinde, insan, yurt ve

doğa sevgisini dile getirmiş; onlara, karanlık dünyasından,

kendine özgü duyuş ve düşünüşler serpiştirmiştir. İlkin

başka ozanların türkülerini çalmaya başlamış, Ahmet Kutsi Tecer’in teşvikleriyle kendi sözlerini yazıp söylemeye

başlamıştır. Şiirlerinde yalın bir Türkçe kullanmıştır. Yaşama sevinciyle hüzün, iyimserlikle umutsuzluk şiirlerinde iç

içedir. Doğa, toplumsal olaylar, din ve siyasete ince eleştiriler yönelttiği şiirleri de vardır.

Bu parçada sözü edilen şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Âşık Veysel Şatıroğlu    B) Âşık Murat Çobanoğlu

C) Âşık Mahzuni Şerif     D) Âşık Şeref Taşlıova

E) Âşık Feymani

10. Kahramanmaraş’ın, Ekinözü ilçesinde dünyaya gelmiştir. Küçük yaşlarda şiire merak sarmış, ilk yazdığı şiirleri

beğenmeyip yakmıştır. 1958 yılından itibaren yazdıklarını

Hasan’a Mektuplar adlı yapıtında bir araya getirir. Mücadeleci şiirlerinin çokluğu yaşadığı dönemin şartlarından

kaynaklanmaktadır. Mihriban en sevilen türküsü olarak ön

plana çıkar.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Âşık Veysel Şatıroğlu     B) Âşık Feymani

C) Âşık Reyhani        D) Abdurrahim Karakoç

E) Âşık Murat Çobanoğlu

6. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır?

A) Behçet Kemal Çağlar’ın en bilinen eseri, Faruk Nafiz

Çamlıbel ile yazdığı ve Cemal Reşit Bey’in bestelediği

Onuncu Yıl Marşı’dır.

B) Arif Nihat Asya, özellikle rubai türünde yazdığı şiirleriyle

Türk edebiyatında “rubai rönesansını” başlatmıştır;

Yahya Kemal’le birlikte “rubai” nazım biçiminin çağdaş

örneklerini vermiştir.

C) Faruk Nafiz Çamlıbel’in Bingöl Çobanları adlı şiiri edebiyatımızda pastoral şiirin en güzel örneklerinden biridir.

D) Zeki Ömer Defne, “yurt güzellemeleri” yazarak “Erzurum, Eğin, Ilgaz, Isparta, Bursa, lstanbul, Konya” gibi

Anadolu’nun pek çok yerini çeşitli yönleriyle tanıtmıştır.

E) Ömer Bedrettin Uşaklı; şiirlerinde lzlenimcl bir gözle

algıladığı doğayı, ülke gerçeklerini ve bireysel duyarlılığını özgün bir yaklaşımla yansıtmıştır; Türk edebiyatının önde gelen “deniz şairleri”ndendir, Deniz Sarhoşları

şiir kitaplarından biridir.

7. 1980 sonrasında çıkan şiir ve edebiyat dergilerinde kendini gösteren birçok yeni şair vardır ve bunların şiir çalışmaları oldukça dağınık bir görünüm sergilemektedir.

Dönem, sosyal ve siyasi olarak büyük değişim içinde olduğundan, belirli ve ortak özelliklere sahip yeni bir edebi

hareket yoktur. Türk şiir birikimini yeniden ve bütün olarak

değerlendirme çabası vardır

1980 sonrası şiirle ilgili,

I. Bireyci, toplumcu, imgeci, anlatımcı, modernist, gelenekçi diyebileceğimiz farklı anlayışlara uygun örnekler

verilmiştir.

II. İdeoloji, şiirlerde öncelikli bir öge olarak görülmüştür.

III. Yapı ve söyleyişe, içerikten çok fazla önem verilmiştir.

IV. Biçim ve ölçü bakımından halk ve divan şiiri geleneklerine dönüş başlamıştır.

yargılarından hangileri söylenemez?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III

D) II ve III E) III ve IV

P:214

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. ----, ilk şiirlerinde İkinci Yeni akımının etkisinde kalarak

soyutlamalara başvurdu. 1966’dan sonra, halk şiiri geleneğinin zengin kaynağından beslenen yeni bir şiir dili

kurmanın olanaklarını aradı. Bu arayışın ürünü olan ilk

şiir kitabı Gün Ola’da, Anadolu’nun bir köyünde kısa bir

süre tanıklık ettiği bir dili ve dille iç içe gelişmiş olayları,

durumları, koşulları yansıtmak istedi. Oldukça tartışılan bu

kitabında Türkmen ve Avşar ağıtlarının, halk ozanlarının,

türkülerin ve Nâzım Hikmet’in etkileri gözlendi. Daha sonraki şiirlerinde, halk şiirinin olanaklarından yararlanarak

gerçekçi temaları, sağlam gözlemlerle, sıcak ve içtenlikli

bir hava içinde vermeyi başardı.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Nihat Behram

B) Süreyya Berfe

C) İsmet Özel

D) Ataol Behramoğlu

E) Refik Durbaş

5. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi, ayraç içinde verilen sanatçıyla örtüşmemektedir?

A) “Ne çok acı var!” cümlesiyle başlayan Yaşamak adlı

günlükleri, edebiyatımızda bu türde yazılmış en orijinal

yapıtlardandır. (Cahit Zarifoğlu)

B) Şiirlerini serbest ölçüyle yazan sanatçının destansı,

kavgacı; basit görünen, akıcı, süssüz ifadelere dayalı;

ancak anlamı yoğun olan bir üslubu vardır; Sebep Ey,

İpek Yolundan Afganistan’a şiir kitaplarından bazılarıdır. (Erdem Bayazıt)

C) Divan şiiri ve tasavvuftan beslenen sanatçı ölçüsüz,

imge ve çağrışım yönünden zengin şiirler yazmış;

bunu yaparken de sözcük seçiminde oldukça titiz davranmıştır; ona asıl ününü ise Bedrettin Üzerine Şiirler

adlı şiir kitabı kazandırmıştır. (Hilmi Yavuz )

D) Şiirlerinde yalnızlık, kaçış, hüzün ve ölüm temaları ağır

basar; Hüzün ki En çok Yakışandır Bize şiiri onun “Hüzün Şairi” olarak anılmasını sağlamıştır. (Yavuz Bülent

Bakiler)

E) Metafizik sorunlar, Anadolu gelenek ve görenekleri,

şehir hayatının doğurduğu bunalımlı sonuçlar, çocukluk yılları eserlerinde en fazla işlenen konular olarak

öne çıkar; Alınyazısı Saati, Ayinler, Gül Muştusu şiir

kitaplarından bazılarıdır. (Sezai Karakoç)

1. Maviciler, 1952- 1956 yılları arasında Ankara’da 36 sayı

yayımlanan Mavi dergisi etrafında toplanan isimlerin meydana getirdiği “toplumcu gerçekçi” bir edebiyat topluluğudur. Mavi topluluğunun, 19. sayıdan itibaren Attila İlhan’ın

dergiye katılması ile oluştuğu söylenebilir. Dergide, Attila

İlhan, ---- gibi yazar ve şairler yazmıştır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıda verilen sanatçıların hangisi getirilemez?

A) Özdemir Asaf          B) Arif Damar

C) Orhan Seyfi Orhon        D) Orhan Duru

E) Ferit Edgü

2. Mavi dergisinde yazdığı Sosyalist Realizm (toplumcu

gerçekçilik) başlıklı yazıları, Türk edebiyatında toplumcu

gerçekçiliğin tanınmasında önemli rol oynamıştır. Serbest

şiirler yazan şair; destansı söyleyişten imgesel söyleylşe

uzanan bir anlayış içerisindedir. Zengin sözcük dağarcığı ile yazdığı şiirlerde öz-biçim dengesini ustaca kurmayı

başarmıştır. Şiir kitaplarından özellikle Yol Üstündeki Semender, 1987’de Behçet Necatigil Şiir Ödülü almasının da

ötesinde içerdiği şiir isimleriyle de önem kazanmıştır. Bu

kitabındaki her şiirinde intihar etmiş bir şairi anlatmış ve o

şairin üslubundan da yararlanarak özgün bir sentez ortaya

koymuştur.

Bu parçada sözü edilen şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Orhan Duru           B) Cemal Süreya

C) Cahit Zarifoğlu         D) Ahmet Oktay

E) Attila İlhan

3. İlk şiirlerini çeşitli gazete ve dergilerde yayımlayan ----,

Hisar dergisinin ve Hisarcılar akımının kurucularındandır.

Yaşadığı dönemde yaygınlaşan anlayışın tersine aruz ve

hece vezniyle şiir yazmaya devam etmiştir. Geleneğin

olanaklarından yararlanmıştır fakat geleneği olduğu gibi

tekrarlamamıştır; günümüz Türkçesiyle yazdığı şiirlerinde

dile ve biçime hâkim olduğu görülür. Güneş Rengi Kadehlerle, Gerçek Hayali Aştı, Bir Yeni Dünya Kurmuşum

önemli şiir kitaplarıdır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Mehmet Çınarlı       B) Yavuz Bülent Bakiler

C) İlhan Geçer        D) Munis Faik Ozansoy

E) Mustafa Necati Karaer

P:215

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

8. Ardahan’ın Çıldır ilçesi Gülyüzü köyünde doğmuştur. Yaklaşık 10 yaşında şiir yazmaya başlamıştır. Kars Radyosu

bünyesinde 10 yıl süreyle âşıklara ilişkin programlar hazırlayıp sunmuştur. 1000’den fazla şiiri bulunan ozan; Azeri,

Fars ve Anadolu kültürüyle yoğrulmuş bilgi birikimiyle

önemli bir kaynak ve değerlerimizden biridir. Şiirlerinin bir

bölümü Gönül Bahçesi adıyla yayımlanmıştır.

Bu parçada sözü edilen şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Âşık Murat Çobanoğlu    B) Âşık Şeref Taşlıova

C) Âşık Mahzuni Şerif      D) Âşık Feymani

E) Abdürrahim Karakoç

9. 1980 sonrası kuşağın, şiir alanında en önemli temsilcilerindendir. Mistik, metafizikçi yönü ağır basan bir şairdir.

Gündelik hayattan yola çıkan, geçmişi, insanlık hallerini,

yaşanmışlıkları içinde taşıyan, yaşamın arka planında ne

varsa şiirlerinde imgelerle anlatmaya çalışan bir tutum

içindedir. Metropol yaşamını ve ilişkilerdeki hızlı değişimi

konuşma dilinin imkânlarından faydalanarak ironik bir şekilde işlemiştir. Şehir Konuşmaları eseriyle 1990 Türkiye

Yazarlar Birliği Şiir Ödülü’nü kazanır.

Bu parçada sözü edilen şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Küçük İskender        B) Sunay Akın

C) Hüseyin Atlansoy       D) Murathan Mungan

E) Haydar Ergülen

10. ----, 1980 sonrası şiirimizin önemli temsilcilerindendir. Şiirlerinde, kendisi “başkasında kendini, kendinde başkasını

arayan birey” biçiminde görür. Aşk, kardeşlik, çocukluk,

yaşanmışlıklar gibi konuları çoğunlukla imgeli bir dille işlemiştir. Klasik ve çağdaş şiirimizin birikimlerini özümsemiş,

kuşağının önde gelen şairlerinden biri olmuştur. Şiirleri

kadar denemeleri ve şiir değerlendirmeleri ile de ilgi uyandırmıştır. Kırk Şiir ve Bir adlı kitabıyla Behçet Necatigil Şiir

Ödülü’nü; 2005 yılında Keder Gibi Ödünç adlı kitabıyla da

Cemal Süreya Şiir Ödülü’nü almıştır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Asaf Halet Çelebi       B) Küçük İskender

C) Hüseyin Atlansoy       D) Haydar Ergülen

E) Nurullah Genç

6. • İlk şiirleri 1980’de Yazı ve Yeni İnsan dergilerinde çıkmıştır.

• Anlatımcı, imgeci şiirin en önemli temsilcilerinden biridir.

• Sanatçı, Ultrazan’da Ultrasan adlı kitabıyla 2007’de 11.

Altın Portakal Şiir Ôdülü’nü kazanmıştır.

• Fransız ressam Colette Deble’nin resimleri üzerine

yazdığı şiirler ise Fransız Enstitüsünden Yağmur Kızı

Böyle Diyor adıyla Fransızca yayımlanmıştır.

Yukarıda özellikleri verilen şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Lale Müldür        B) Haydar Ergülen

C) Enis Batur        D) Sedat Umran

E) Veysel Çolak

7. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi, ayraç içinde verilen sanatçıyla örtüşmemektedir?

A) Şair asıl ününü, tanık olduğu toplumsal ve siyasal yozlaşmayı anlattığı taşlamalarıyla kazanmıştır; Böyle

Bağlar, Kervan, Şu Tepenin Arkasında gibi şiirleri vardır. (Âşık Yaşar Reyhanî)

B) Şiirlerinde sevgi, saygı, kardeşlik, birlik, beraberlik,

hoşgörü, akıl, mantık, bilgi ve bilime saygı gibi kavramları işleyerek Anadolu’yu kucaklayan ozan olmuştur; Hata Benim, Neredesin Sen, Evvelim Sen Oldun,

Yazımı Kışa Çevirdin önemli şiirleri arasında yer alır.

(Neşet Ertaş)

C) İçli ve duygulu şiirleriyle Karacaoğlan’ın, yiğitçe üslubuyla Köroğlu’nun, manevi duyarlılığıyla Yunus Emre’nin, korkusuzca söylediği hicivleriyle Nefi’nin çağımızdaki sesi olmuştur; Suları lslatamadım, Kar Sesi,

Dosta Doğru şiirlerinden bazılarıdır. (Abdürrahim Karakoç )

D) Sanatçının Han Sarhoş Hancı Sarhoş, Fadime’m, Gül

Yüzlüm, Çeşm-i Siyahım gibi şiirleri şarkı olarak bestelenmiştir. (Âşık Mahzuni Şerif)

E) Ala Gözlü Benli Dilber, Uzun İnce Bir Yoldayım, Dostlar

Beni Hatırlasın, Kara Toprak gibi şiirleri bestelenmiş ve

şairin adıyla özdeşleşmiştir. (Âşık Murat Çobanoğlu)

P:216

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

4. su tozları yağıyor üstümüze

özgürlüğümüz yoksa yalnızlığımız mıdır

eflatuna çalar puslu lacivert

bir sis kuşattı ormanı

karanlık çöktü denize

yalnızlık

çakmak taşı gibi sert

elmas gibi keskin

ne yanına dönsen bir yerin kesilir

Aşağıdakilerden hangisi bu dizelerin Attila İlhan’ın şiirinden alındığına ilişkin bir kanıt oluşturmaz?

A) Lirik bir duyarlılık taşıması

B) İmge ve çağrışımlardan yararlanması

C) Ölçü ve uyak gibi biçimsel ögelerin kullanılmaması

D) Zengin benzetmeli, içli ve derin olması

E) Toplumun sorunlarını dile getirme

5. Şiire yeni bir ses düzeni, taşkın, coşkulu bir anlatım ve

kendisine özgü bir duyarlılık getirmiştir. Yapıtlarında toplumsal konulardan bireysel konulara kadar bir dizi konuyu

kültürel doku zenginliği ile ele almıştır. Bağımsızlık, adalet, eşitlik, özgürlük, barış, halkçılık gibi temaları evrensele

yakın bir söylemle işlemiştir. Türkiye’de Batılılaşma uğruna toplumdan kopan kişilerin bocalamalarını Sokaktaki

Adam’da ele almış, Zenciler Birbirine Benzemez’de de Avrupa’da komünist ve anti-komünist mültecilerle karşılaşan,

hayal kırıklığına uğramış bir devrimciyi anlatmıştır. Ben

Sana Mecburum, Pia, Sisler Bulvarı gibi şaşırtıcı şiirleriyle

gönüllerde taht kurmuştur.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Attila İlhan

B) Behçet Necatigil

C) Cahit Zarifoğlu

D) Hilmi Yavuz

E) Fazıl Hüsnü Dağlarca

1. Anadolu, aşk, ölüm, anne ve Türk dünyası gibi konuları

sıklıkla ele alan sanatçı, geleneksel şiirimizin öz ve şekil

özelliklerini kendi şiir potasında eritmiştir. Sade ve rahat

bir dili vardır. Türkçeye çok önem vermiştir. Millî ve manevi

değerlere bağlı kalmıştır. Dolayısıyla şiirlerinde doğal bir

lirizm, millî bir coşku ve mistik bir hava vardır. Şiirlerinde

özellikle Anadolu’ya, Anadolu insanına eğilmiş, onların sorunlarını dile getirmiştir. Anadolu, geçmişteki ihtişamının

yanında günümüzdeki fakirliği ve her yönden geri kalmışlığı ile de ele alınır onun şiirlerinde. Yalnızlık, Duvak, Seninle, Harman gibi şiir kitapları vardır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) İlhan Geçer        B) Mehmet Çınarlı

C) Yavuz Bülent Bakiler    D) Mustafa Necati Karaer

E) Gültekin Samanoğlu

2. ----, şiirlerinde, yalın bir dil ile zaman zaman kötümser,

güvensiz, kendi türküsünü söylemiştir. Yarım uyaklar, iç

sesler, duygu ve düşüncelerine eklediği zarif benzetmelerle özgün bir söyleyişe sahiptir. Yurt köşelerindeki yaşamı,

modern bir biçim ve yeni bir romantizmle yaşatma, anılarla

güçlü, içten bir duyarlık, onun şiirlerinin başlıca özelliğidir.

Atatürk Kurtuluş Savaşı’nda kitabından, Nevit Kodallı bir

Atatürk Oratoryosu meydana getirmiştir. Yeşeren Otlar,

Süt, Güz Türküleri, Yangın şiir kitaplarından bazılarıdır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Kemal Özer           B) Enis Batur

C) Cahit Külebi          D) Özdemir Asaf

E) Gülten Akın

3. Asıl adı Osman Taşkaya’dır. Adana’nın Kadirli ilçesi Azaplı

köyünde doğmuştur. Altmışlı yıllardan itibaren gelişen âşıklar geleneğinde öne çıkmış ve ünlenmiştir. Özelikle Çukurovalı âşıklar arasında büyük saygınlığı bulunmaktadır.

Şiir ve atışmalarda etkili olmuştur. Şiirlerinde tasavvufî deyişlere geniş yer vermiştir. Şiirlerinin birçoğunu Ahu Gözlüm adlı kitapta toplamıştır.

Bu parçada sözü edilen ozan aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Abdürrahim Karakoç     B) Âşık Feymani

C) Âşık Mahzuni Şerif      D) Âşık Şeref Taşlıova

E) Âşık Veysel Şatıroğlu

P:217

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

6. ----, şiirlerinde, kendi öz değerine yabancılaştırılan bir

neslin mücadelesini vermiştir. Tok, kavgacı, destana yatkın bir üslupta söylediği şiirlerinde ayrıca ince duyarlılıklar geliştirmiştir. İslâmî ton bütün şiirlerine yayılmıştır. Şiir

felsefesini şu sözlerle dile getirmiştir: “İlle bir şiir felsefesi

söz konusu olursa bu Sezai Karakoç’un tanımladığı Diriliş

kavramı çerçevesinde aranabilir. Medeniyetler arası muhasebe konusunda Büyük Doğu ve Diriliş mekteplerinin

mütevazı bir işçisi olmaya çalıştım.” Sebeb Ey ve Risaleler

şiir türündeki kitaplarıdır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Hilmi Yavuz

B) Yavuz Bülent Bakiler

C) İsmet Özel

D) Cahit Zarifoğlu

E) Erdem Bayazıt

7. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi, ayraç içinde verilen sanatçıyla örtüşmemektedir?

A) İkinci Yeni doğrultusundaki ilk şiirlerinde özgün duyarlılığı, gözüpek ve yeni bir imge dünyasıyla göze çarpan

şair, Evet İsyan’da topladığı şiirleriyle 1960 sonrası

toplumcu şiirimizin en ilginç ve seçkin adı olarak belirmiştir. (İsmet Özel)

B) Şiir kitaplarından özellikle Yol Üstündeki Semender

Behçet Necatigil Şiir Ödülü almasının da ötesinde

içerdiği şiir isimleriyle de önem kazanmıştır. (Ahmet

Oktay)

C) Çeşitli dergilerde yayınlanan şiirlerini ilk şiir kitabı Yazma’da topladı. Hiciv gücü ve sözcük oyunlarıyla eriştiği

dil ustalığı, geniş kültürüyle beslenen şiirini yeni boyutlara ulaştırdı. (Özdemir Asaf)

D) Şiiri Düzde Kuşatmak adlı eserinde halk kaynağına

inme isteğini açıklar, gözlemlerini insan sevgisini katarak aktardığı bazı şiirleri bestelenmiştir, son şiir kitabı,

Seni Sorarsan ile Metin Altıok Ödülü’nü almıştır. (Gülten Akın)

E) İlk şiirlerinde Garipçilerin ve İkinci Yeni şiirinin etkisinde kalmış, bu şiirlerini ilk kitabı Bir Ermeni General’de

toplamıştır. (Ataol Behramoğlu)

8. İkinci Yeni çizgisinde başladığı şiir yaşamı, zamanla toplumcu yönelim kazanmıştır. Kendine özgü dili ve benzetmeleriyle, baştan beri tavrını ve varlığını kesinleştiren,

anlam kadar biçime de önem veren şiirler yazmıştır. Çarşıların, işçi kızların, pazar yerlerinin, çay evlerinin dünyasını

yansıtan şair olarak tanınmıştır. Şiirinde günlük konuşma

dili içine ustaca serpiştirilmiş eski sözcükler de kullanmıştır. Hücremde Ayışığı, Çaylar Şirketten, Fırtınayla Borayla

Denenmiş Arkadaşlıklar şiir kitaplarından bazılarıdır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerin hangisidir?

A) Nihat Behram         B) İsmet Özel

C) Refik Durbaş          D) Ataol Behramoğlu

E) Süreyya Berfe

9. “Ev-aile-yakın çevre” üçgeninde, gerçek ve hayal yaşantılarını iletmeye, duyurmaya harcamıştır. Zengin bir sözcük

dağarcığı ve özgün bir söyleyişi vardır. Otuza yakın kitap

çevirmiş, radyo oyunları yazmış, edebiyat tarihiyle ilgili çalışmalar ortaya koymuştur. Ilk şiir kitapları Kapalı Çarşı ve

Çevre’nin ardından yayımlanan Evler’de divan ve halk şiirlerini sıcak bir lirizmle bir araya getirdiði şiirleri yer almaktadır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerin

hangisidir?

A) Cahit Zarifoğlu       B) Behçet Necatigil

C) Ahmet Arif         D) Ümit Yaşar Oğuzcan

E) Ceyhun Atuf Kansu

10. Kırşehirli olan şair, Orta Anadolu bozkır türkülerinin, bozlaklarının ve yöresel Türkmen müziğinin yüzyılımızın son

büyük temsilcisidir. Eğitim almamış olmasına rağmen hem

kendisine has üslubu ile hem saza hem de sese olan hakimiyeti sayesinde kısa zamanda tanınarak haklı bir şöhreti

yakalamıştır. “Çağın Karacaoğlan’ı, Türkü Baba, Bozkırın Tezenesi” gibi unvanlarla anılmış; şiirlerinde daha çok

“Garip” mahlasını kullanmıştır. Kendim Ettim Kendim Buldum, Zahide’m önemli şiirleri arasında yerini alır.

Bu parçada sözü edilen şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Âşık Feymani      B) Âşık Murat Çobanoğlu

C) Neşet Ertaş        D) Âşık Yaşar Reyhanî

E) Âşık Mahzuni Şerif

P:218

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

CUMHURIYET DÖNEMI ANLATMAYA

BAĞLI METİNLER-I

(MİLLİ EDEBİYAT ZEVK VE ANLAYIŞINI SÜRDÜRENLER VE TOPLUMCU

GERÇEÇİLER)

28

Sevinç Çokum: Eserlerinde geleneksel değerleri işledi, millî

ve dinî duyarlılıkları yansıtan eserleri ön plana çıktı. Bazı

öykü ve romanlarında özellikle Kırım Türklerinin yaşadığı sıkıntılara dikkat çekmeye çalıştı.

Eğik Ağaçlar, Rozalya Ana, Derin Yara öykü türünde; Karanlığa Direnen Yıldız, Zor, Hilâl Görününce, Bizim Diyar,

Ağustos Başağı (Kurtuluş Savaşı romanı) roman türünde

önemli eserleridir.

Mustafa Necati Sepetçioğlu: Millî ve dinî duyarlılıkları yansıtan bir romancıdır. Nehir roman anlayışı içinde Malazgirt

Zaferi’nden Osmanlı’nın Fetret Devri ve İstanbul’un fethine

kadar Türk tarihini ele aldı. Bazı romanlarında günümüz Türkiye’sinin toplumsal değişimlerini işledi. Kilit, Anahtar, Kapı,

Konak, Çatı, Üçler-Yediler-Kırklar önemli romanlarıdır.

H. Nihal Atsız: Türkçülük akımının önemli temsilcilerindedir.

Romanlarında efsane, mitos, destan geleneğinden yararlanarak tarihî romanlar yazmıştır.

Bozkurtların Ölümü, Bozkurtlar Diriliyor, Ruh Adam, Deli

Kurt önemli romanlarıdır.

Bilgi

Millî Edebiyat Zevk ve Anlayışını Sürdüren Roman ve

Öykü: Bu anlayışı sürdüren roman ve hikâyelerde en çok I.

Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı yıllarında yaşanan olaylar

ile Atatürk ilke ve inkılaplarının Anadolu’ya benimsetilmesi

üzerinde durulmuştur.

Bu anlayışa bağlı sanatçılar realizm akımına bağlı kalmış,

çoğunlukla Maupassant tarzı öyküler yazmıştır.

Bazı eserlerde, halkın ve Anadolu insanının yaşama tarzı

konu edilmiş, yanlış Batılılaşmanın getirdiği ahlak bozuklukları, geri kalmış halk arasındaki hurafeler, halk-aydın ilişkisi

ele alınmıştır.

Uyarı: Bu dönemde Halide Edip Adıvar, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Reşat Nuri Güntekin, Aka Gündüz gibi Millî

Edebiyat Dönemi sanatçıları yanında; Mithat Cemal Kuntay,

Memduh Şevket Esandal, Emine Işınsu, Sevinç Çokum,

Mustafa Necati Sepetçioğlu, H. Nihal Atsız bu anlayışa bağlı

eserler vermiştir.

Bilgi

Cumhuriyet Dönemi Öykü ve Romanının Genel Özellikleri: Bu dönem öykü ve romanlarında yazar, eser ve edebî

anlayışlarında ciddi bir çeşitlilik meydana gelmiştir.

Dilde sadeleşme yaygınlaşmış, Batı edebiyatı daha yakından izlenmeye başlanmıştır.

Tarihî olaylar, toplumsal ve siyasal değişimler, bireyin yaşamında görülen problemler edebî eserlere konu edilmiştir.

Edebî eserlerde teknik anlamda önemli gelişmeler gözlenmiştir.

Bilgi

Mithat Cemal Kuntay: Mehmet Akif ve Yahya Kemal’den

etkilendi. Şiirlerini Türk’ün Şehnamesinden adıyla yayımladı. Mehmet Akif ve Namık Kemal biyografilerini yazdı.

Tek romanı Üç İstanbul’la büyük başarı kazandı. Romanda

Adnan’ın yaşadığı olaylar çevresinde II. Abdülhamit, II. Meşrutiyet ve Mütareke yıllarının İstanbul’unu anlattı.

Memduh Şevket Esandal: Üst düzey politik görevlerde bulundu. Eserlerini M.Ş.E., Mustafa Yalınkat, M.Oğulcuk gibi

takma adlarla yazdı.

Çehov tarzı öykünün ilk örneklerini yazdı. Toplumumuzun

büyük çoğunluğunu oluşturan vefalı, çalışkan; evine, işine,

yurduna bağlı insanları severek anlattı.

Ayaşlı ve Kiracıları, Vassaf Bey, Miras roman türündeki

eserleridir. Hava Parası, İhtiyar Çilingir, Kelepir, Mendil Altında, Otlakçı, Veysel Çavuş bazı önemli öykü kitaplarıdır.

Emine Işınsu: Töre dergisini çıkardı. Milliyetçi-ülkücü bir

görüşle, millî ve dinî duyarlılıkları yansıtan romanlarıyla

tanındı. Batı Trakya Türklerinin uğradığı zulümlere dikkat

çekti. Küçük Dünya, Azap Toprakları, Ak Topraklar, Çiçekler

Büyür, Atlı Karınca önemli bazı romanlarıdır.

Bilgi

Cumhuriyet Dönemi Öykü ve Romanındaki Anlayışlar:

Millî Edebiyat Zevk ve Anlayışını Sürdürenler Sanatçılar

Toplumcu Gerçekçi Sanatçılar

Bireyin İç Dünyasını Esas Alan Sanatçılar

Modernizmi Esas Alan Sanatçılar

Postmodern Roman ve Sanatçıları

Bilgi

P:219

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

Fakir Baykurt: Yılanların Öcü, Irazcanın Dirliği, Onuncu

Köy, Tırpan, Kara Ahmet Destanı gibi romanları ve Çilli, On

Binlerce Kağnı, Can Parası gibi öyküleri önemlidir.

Aziz Nesin: Eserlerinde güçlü bir mizaha yer verdi. İt Kuyruğu, Fil Hamdi, Damda Deli Var, Toros Canavarı öykü;

Erkek Sabahat, Zübük, Tatlı Betüş, Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz roman türünde önemli eserleridir.

Dursun Akçam: Eserlerinde, Kuzeydoğu Anadolu yöresini

işledi. Maral, Köyden İndim Şehire, Kafkas Kızı, Haley öykü

türünde; Kanlıderenin Kurtları, Dağların Sultanı roman türünde önemli eserleridir.

Talip Apaydın: Eskişehir-Polatlı yöresini eserlerinde işledi.

Sarı Traktör, Yarbükü, Emmioğlu, Ortakçılar, Toz Duman

İçinde, Tütün Yorgunu köy sorununu ele aldığı önemli romanlarıdır.

Bilgi:

Orhan Kemal: Öykü ve romana işçi sınıfını sokan sanatçı

olarak anıldı. Eserlerinde özellikle Çukorova’daki köylülerin

yaşadığı zorlukları ve İstanbul’da fabrika işçilerinin sıkıntılarını işledi.

Çok sayıda senaryo yazdı, diyalog yöntemine eserlerinde

ağırlık verdi.

Ekmek Kavgası, Çamaşırcının Kızı, 72. Koğuş, Kardeş Payı,

Önce Ekmek öykü türünde; Baba Evi, Avare Yıllar, Cemile,

Murtaza, Bereketli Topraklar Üzerinde, Hanımın Çiftliği, Eskici ve Oğulları, Gurbet Kuşları roman türünde; İspinozlar

senaryo, Nazım Hikmet’le Üç buçuk Yıl anı türünde yazdığı

bazı eserleridir.

Kemal Tahir: Uzun yıllar Çorum, Çankırı, Malatya hapishanelerinde yattı. Sağırdere, Körduman, Rahmet Yolları Kesti,

Köyün Kamburu, Yedi Çınar Yaylası konusunu köy yaşamından alan romanlardır. Esir Şehrin İnsanları, Esir Şehrin

Mahpusu, Yorgun Savaşçı, Kurt Kanunu, Yol Ayrımı, konusunu siyasi ve toplumsal değişimlerden alan romanlardır.

Bozkırdaki Çekirdek Köy Enstitülerini, Devlet Ana Osmanlı’nın kuruluşunu konu edinir. Göl İnsanları, yazarın tek öykü

kitabıdır.

Yaşar Kemal: Çukurova’yı anlatmış, yörenin folklorünü

eserlerine başarıyla yansıtmıştır. Yanan Ormanlarda Elli

Gün, Çukurova Yana Yana röportaj türü eserleridir. Sarı

Sıcak, tek öykü kitabıdır. İnce Memed, Teneke, Ortadirek,

Yer Demir Gök Bakır, Ölmez Otu, Demirciler Çarşısı Cinayeti, Yusufçuk Yusuf, Kuşlar da Gitti, Deniz Küstü, Ağrıdağı

Efsanesi, Binboğalar Efsanesi önemli romanlarıdır.

Bilgi

Toplumcu Gerçekçi Roman ve Öykü: Toplumcu sanatçılar; köylülerin, işçilerin ezilen kesimlerin problemlerini anlatmayı amaç edinmiştir. Yalın bir dil kullanılmış, yer yer şive

taklitlerine yer vermiştir.

Sanatçılar realizm ve natüralizm akımından etkilenmiştir.

İdeolojik bir yaklaşım ön plandadır ve bu eserler teknik anlamda çok başarılı değildir.

Uyarı: Sabahattin Ali, Sadri Ertem, Samim Kocagöz, Kemal

Bilbaşar, Orhan Kemal, Kemal Tahir, Yaşar Kemal, Fakir

Baykurt, Aziz Nesin, Rıfat Ilgaz toplumcu gerçekçi yazarlardır.

Uyarı

Samim Kocagöz: Dünya Hikâye Yarışması’nda Sam Amca

öyküsüyle birincilik kazandı. Söke yöresini ve bu yöredeki

insanların problemlerini anlattı. Kalpaklılar ve Doludizgin romanlarında Kurtuluş Savaşı’nı ele aldı.

Telli Kavak, Sığınak, Sam Amca, Cihan Şoförü, Ahmet’in

Kuzuları, Yağmurdaki Kız öykü türünde; Bir Şehrin İki Kapısı, On Binlerin Dönüşü, Kalpaklılar, Doludizgin, Bir Karış

Toprak, Bir Çift Öküz roman türünde önemli eserleridir.

Kemal Bilbaşar: “Anadolu Öykücüsü” olarak anıldı. Roman

ve öykülerinde; Söke yöresi insanlarını, Doğu Anadolu’daki

feodal ilişkileri ve Doğu Karadeniz yöresini işledi.

Anadolu’dan Hikâyeler, Cevizli Bahçe, Pembe Kurt, Irgatların Öfkesi öykü türünde; Denizin Çağırışı, Cemo, Memo,

Yeşil Gölge, Başka Olur Ağaların Düğünü, Kölelik Dönemeci

roman türünde bazı eserleridir.

Abbas Sayar: Orta Anadolu insanının hayatını anlatttı. Yorganımı Sıkı Sar öykü; Yılkı Atı, Çelo, Can Şenliği, Dik Bayır

roman türü eserleridir.

Bilgi

Sabahattin Ali: Kasaba gerçeğini romana getirdi. Öykücü

kimliği ön plandadır. Maupassant tarzı öyküler yazdı. Çok

sayıda şiiri bestelenmiştir.

Dağlar ve Rüzgâr şiir türünde; Değirmen, Kağnı, Ses, Yeni

Dünya, Sırça Köşk öykü; serbest biçim denemeleri yapmış,

Kuyucaklı Yusuf, İçimizdeki Şeytan, Kürk Mantolu Madonna

roman türü eserleridir.

Sadri Ertem: Eleştirel gerçekçi roman ve öykünün ilk örneklerini vermiştir. Eserleri teknik anlamda oldukça zayıftır. Çıkrıklar Durunca, Bir Varmış Bir Yokmuş, Düşkünler roman;

Silindir Şapka Giyen Köylü, Bacayı İndir, Bacayı kaldır,

Korku, Bay Virgül öykü türünde önemli eserleridir.

Bilgi

P:220

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

4. Edebiyata şiirle başlamış, sonradan romana yönelmiştir.

Güçlü bir gözlem gücü, sağlam bir dili ve anlatımı vardır.

Şiirsel bir dil kullanmıştır. Yapıtları köy edebiyatı kategorisinde değerlendirilen yazar, romanlarında yakından tanıdığı Anadolu’yu dile getirir. Önemli eserleri arasında Yılkı

Atı, Çelo ve Can Şenliği bulunmaktadır.

Bu parçada tanıtılan yazar aşağıdakilerin hangisidir?

A) Orhan Kemal B) Abbas Sayar

C) Dursun Akçam D) Yaşar Kemal

E) Necati Cumalı

5. Romanları “nehir roman” niteliği taşır. Konularını Çankırı,

Çorum dolaylarından, Kurtuluş Savaşı’ndan, eşkıya menkıbelerinden almıştır. En üretken romancılarımızdan biridir.

Devlet Ana onun düşünce yapısını en iyi yansıtan yapıtlarından biridir.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Yakup Kadri Karaosmanoğlu  B) Yaşar Kemal

C) Kemal Tahir  D) Orhan Kemal

E) Halide Edip Adıvar

6. Geçimini sağlamak, para kazanmak amacıyla durmadan

yazmıştır. Yapıtlarının hemen hepsinde toplumsal yapıdaki

çelişkileri ustaca vurgulamış diyaloglara ağırlık vermesiyle

dikkat çekmiştir. Olgunluk döneminde daha çok Adana yöresindeki toprak ve fabrika işçilerini konu almıştır. Seçtiği

konu ve çizdiği karakterlerle yapıtlarındaki kişiliğiyle 20.

yüzyıl Türkiye’sinin toplumsal durumunu ustalıkla yansıtan

gerçekçi bir yazardır. Hanımın Çiftliği en bilinen yapıtlarından biridir.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Necati Cumalı B) Peyami Safa

C) Kemal Tahir D) Tarık Buğra

E) Orhan Kemal

1. Aşağıdakilerden hangisi Cumhuriyet Dönemi hikâye ve

romanlarının genel özelliklerinden biri değildir?

A) Realizm akımı etkisinde yazılmış eserlerdir.

B) Sade bir dil, açık ve anlaşılır bir anlatım vardır.

C) Roman ve öykü teknik açıdan zayıftır.

D) Sosyal konular, diğer dönemlere göre ağırlık kazanmıştır.

E) İşlenen konularda önemli bir çeşitlilik söz konusudur.

2. Türk edebiyatında Fakir Baykurt’un Kalpaklılar, Kemal

Tahir’in Sağırdere, Kemal Bilbaşar’ın Cemo, Samim Kocagöz’ün Yılanların Öcü, Dursun Akçam’ın Kanlı Derenin

Kurtları adlı yapıtları toplumsal gerçekçi romanlara örnek

gösterilebilir.

Yukarıdaki altı çizili yapıtlardan hangileri yer değiştirirse bilgi yanlışlığı giderilmiş olur?

A) I. ile II. B) I. ile IV. C) II. ile III.

D) III. ile V. E) IV. ile V.

3. Anadolu’yu, Anadolu insanının yaşantısını folklor yüklü bir

hava ile yansıtır. Yapıtlarında Torosları, Çukurova insanının

acı yaşamını, ezilişini, eşkıyaların ve ağaların yaptıklarını,

ırgatları, halkın sömürülüşünü, kan davasını, ağalık ve toprak sorununu çarpıcı bir biçimde ortaya koyar. Üç Anadolu

Efsanesi, Ağrı Dağı Efsanesi, Binboğalar Efsanesi destansı

romanlarıdır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Yaşar Kemal  B) Rıfat Ilgaz

C) Orhan Kemal  D) Kemal Tahir

E) Tarık Buğra

I

II III

IV V

P:221

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

9. Millî Edebiyat zevk ve anlayışını sürdüren eserlerle ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi yanlıştır?

A) Yapıtlarda I. Dünya Savaşı ve Milli Mücadele Dönemi,

Atatürk ilke ve inkılapları, halkın ve Anadolu insanının

yaşama tarzı ele alınmıştır.

B) Toplumsal faydayı esas alan bu dönem roman ve hikâyelerinde Milli Edebiyat’ın etkisiyle sade, anlaşılır bir dil

kullanılmıştır.

C) Realizm akımının etkisinde kalınmış, Batılı tekniğe uygun eserler verilmiştir.

D) Teknik bakımdan önceki dönemlere göre daha sağlam

yapıtlar ortaya konmuştur.

E) Bilinç akışı, iç konuşma ve leitmotif gibi anlatım teknikleri kullanılmıştır.

10. • Romanlarında Türk toplumunun geçirdiği değişimleri,

1980 sonrasının yeni değerlerine uyum sağlamakta

güçlük çeken insanların ruhsal bunalımlarını, yalnızlık

ve yabancılaşma gibi konuları işlemiştir.

• Türk edebiyatında Türklerin dış ve iç göçüne eserlerinde yer veren az sayıdaki yazardan biridir.

• Makine’yle Milli Kültür Vakfı Özel Jüri Armağanı’nı;

Rozalya Ana’yla Türkiye Yazarlar Birliği Hikâye Armağanı’nı; Hilal Görününce’yle Türkiye Yazarlar Birliği Armağanı’nı almıştır.

Yukarıda özellikleri verilen sanatçı aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Halide Edip Adıvar

B) Mithat Cemal Kuntay

C) Refik Halit Karay

D) Sevinç Çokum

E) Aka Gündüz

7. ---- eserlerinde “Türk insanı ve Türkiye özeli” olgusunu ortaya çıkarmaya çalışmıştır. Ona göre Türk romancısı, yapıtlarında Türk toplumunun tarihini, kültürünü, sosyolojik

yapısını incelemelidir. Sağırdere, Körduman, Köyün Kamburu gibi romanlarında köy ve köylü sorunlarına eğilmiştir.

Bu parçadaki boş bırakılan yere aşağıdaki sanatçılardan hangisi getirilmelidir?

A) Kemal Tahir

B) Orhan Kemal

C) Yaşar Kemal

D) Necati Cumalı

E) Sabahattin Ali

8. ----, Çehov tarzı (kesit/durum öyküsü) öykücülüğün

Türk edebiyatındaki önemli temsilcilerinden biridir. “Yerli

Çehov” olarak adlandırılmıştır. Öykülerini klasik olay anlatımından çok, diyaloglar üzerine kurmuş; olağanüstü

olaylara yer vermemiştir. Konularını günlük yaşayışın en

sade, en silik olaylarından seçmiştir. Öykülerindeki kişiler,

günlük hayatta her gün karşılaşılabilecek, üstün özelliklere

sahip olmayan, memur, bürokrat, esnaf ve ev kadını gibi

sıradan insanlardır. Öykümüze getirdiği en önemli yenilik,

tanık olduğu durumları son derece sade bir anlatımla dile

getirmesidir. Otlakçı, Mendil Altında, Ev Ona Yakıştı, Bir

Kucak Çiçek hikâye kitaplarından bazılarıdır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Emine Işınsu

B) Memduh Şevket Esendal

C) Mithat Cemal Kuntay

D) Sevinç Çokum

E) Yakup Kadri Karaosmanoğlu

P:222

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. • Yapıtlarında, Anadolu köy kasaba hayatından aldığı

acıklı konuları gerçekçi bir anlayışla işlemiştir

• Ezilen insanların acılarını, sömürülmelerini dile getirmiş, aydınlar ve kentlilerin Anadolu insanına karşı takındıkları küçümseyici tavrı eleştirmiştir.

• Köy ve kasaba perspektifinde Anadolu insanını, bu insanların düşünüş ve yaşayış tarzlarını anlattığı Kuyucaklı Yusuf romanı, gerçekçi Türk romanının en özgün

örneklerinden biridir.

Yukarıda bazı özellikleri verilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Sabahattin Ali

B) Fakir Baykurt

C) Talip Apaydın

D) Samim Kocagöz

E) Sadri Ertem

5. Annesinden dolayı kültürel olarak zengin bir çevrede yetişmiş; babasının görevlerinden dolayı da Sarıkamış, Urfa,

Karaman gibi yurdun çeşitli yerlerini görme fırsatı elde

etmiştir. Bu da sanatçının edebi yönünü beslemiştir. Romanlarında kadının tutsaklığını, Türkiye’de 70 ve 8O’li yıllarda yaşanan sağ-sol çatışmasını, dünyanın farklı bölgelerindeki Türklerin durumunu ve Türk tasavvufunun önemli

temsilcileri olan Yunus Emre, Niyazi Mısri, Hacı Bayram

Veli ve Hacı Bektaş Veli’nin hayatlarını ele almıştır. Sancı

romanında sağ-sol çatışmaları sırasında ölen sağ görüşlü

Dursun Önkuzu’nun yaşamını anlatmıştır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı, aşağıdakilerden hangisidir?

A) Mustafa Necati Sepetçioğlu

B) Nihal Atsız

C) Emine Işınsu

D) Sevinç Çokum

E) Mithat Cemal Kuntay

1. Aşağıdakilerin hangisi “toplumcu gerçekçilik” akımının

özelliklerinden biri değildir?

A) Yazarlar, toplumcu dünya görüşünü benimsetmek için

yapıtlannı araç olarak kullanmışlardır.

B) Yazarlar özellikle köylerdeki toprak kavgaları, ağa-köylü, zengin-fakir, güçlü-güçsüz, öğretmen- imam çatışması, köyden kente göç ve sonuçları, dar gelirlinin sorunları ve geçim mücadelesi gibi konuları işlemişlerdir.

C) Realizm ve natüralizm akımlarının etkisinde kalan bu

yazarlar yapıtlarını konuşma diliyle yazmışlar.

D) Kahramanlarını bölgesel ağızlarına göre konuşturmuş,

güçlü betimlemeler yapmışlardır.

E) Devletin resmi ideolojisi benimsetilmeye çalışılmıştır.

2. Yapıtlarında hızlı bir olay akışı ve devingenliğin yanı sıra

“diyaloglara” ağırlık vermiştir. Köyden kente göç eden mutsuz, yoksul insanları, ezilen köylüleri, toprak ağalarını, memurları, hapistekileri, Adana ve İstanbul’un kenar mahallelerinde yaşayan halkı gerçekçi bir gözle anlatmıştır. Öykü,

roman ve film senaryoları yazmıştır. 72. Koğuş, Murtaza,

Eskici ve Oğulları, Kardeş Payı adlı yapıtları tiyatroya

uyarlanmıştır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Yaşar Kemal         B) Talip Apaydın

C) Orhan Kemal        D) Kemal Tahirl

E) Fakir Baykurt

3. Türk köylüsünü kendi zihni olgusu içinde şematik olarak

değerlendirmiş ve sosyal gerçeklerin dışına çıkarak olumsuz tiplemelere gitmiştir. Basit, kolay okunur tasvirlerle

Türk insanını karikatürize etmiş, mübalağalı anlatımlara

yer vermiştir. Köy yaşamını anlattığı ve tamamen köylü ağzıyla yazdığı Yılanların Öcü adlı romanından sonra roman

yazmaya yönelmiştir.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Muzaffer İzgü        B) Fakir Baykurt

C) Talip Apaydın        D) Sadri Ertem

E) Samim Kocagöz

P:223

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

9. • Sağırdere romanıyla adını duyurmuş, ardından, insanımızın Cumhuriyet’e geçişini anlattığı Esir Şehrin İnsanları adlı romanını yayımlamıştır.

• İlk romanlarında daha çok, köy ve köylü sorunlarına

eğilmiştir; Daha sonra Türk tarihinin ve özellikle yakın

tarihin olaylarını ele almıştır. Devlet Ana’da, kuruluş

sürecindeki Osmanlı toplumu ve yönetim sistemini anlatmış; Osmanlı toplumunun kölecilik ve feodalizmden

çok farklı; insancıl temel üzerine kurulduğunu savunmuştur.

• Kurt Kanunu’nda Atatürk’e düzenlenmek istenen suikasti; Rahmet Yolları Kesti ve Yedi Çınar Yaylası’nda

ağalık ve eşkıyalık olgusunu dile getirmiştir.

Yukarıda özellikleri verilen eserler aşağıdaki sanatçılardan hangisine aittir?

A) Talip Apaydın

B) Kemal Tahir

C) Dursun Akçam

D) Fakir Baykurt

E) Orhan Kemal

10. “Toplumsal gerçekçi” çizgide sürdürdüğü yazarlık yaşamında, yapıtlarında yalın bir dil kullanmıştır. Sanat yaşamına önce şiir, sonra öykülerle giren sanatçı, yapıtlarının

konularını Çankırı, Çorum dolaylarından, cezaevi yaşantılarından, Kurtuluş Savaşı’ndan, eşkıya menkıbelerinden

almış; yapıtlarında törelere bağlı köy düzeni ve sorunlarını

incelemiş ve eleştirmiştir. Öykü türündeki Göl İnsanları ilk

yapıtıdır.

Aşağıdaki eserlerden hangisi parçada sözü edilen sanatçının roman türündeki bir eseridir?

A) Kürk Mantolu Madonna

B) Irazcanın Dirliği

C) Yorgun Savaşçı

D) Çıkrıklar Durunca

E) Tütün Yorgunu

6. Vatan ve millet sevgisi temalı epik ve lirik şiirleri ile tanınmıştır. Yalın bir dil kullandığı Kemal ve Yirmi Sekiz Kanun-ı

Evvel adlı oyunlarında yurt sevgisi konusunu işlemiştir.

Tek romanı ve en önemli yapıtı Üç Istanbul’da, II. Abdülhamit, II. Meşrutiyet ve Mütareke yıllarının İstanbul’unu anlattı. Bu üç dönemin yaşantısından sunduğu canlı kesitlerle

dikkat çeken bu roman, televizyon dizisi olarak da yayımlanmış ve büyük ilgi toplamıştır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı, aşağıdakilerden hangisidir?

A) Mithat Cemal Kuntay

B) Yakup Kadri Karaosmanoğlu

C) Sevinç Çokum

D) Halide Edip Adıvar

E) Aka Gündüz

7. İbrahim Efendi, çeşitli mesleklerde çalışarak kılıktan kılığa

girmiş biridir. Bir gün Ankara’da dokuz odalı bir apartman

dairesini kiralar. Uygun fiyata kiraladığı evin her bir odasını toplumun değişik kesimlerinden genç, yaşlı, kadın,

erkek herkese kiralar. Olaylar bu apartmanda geçer. Toplumun farklı kesimlerinden insanlar bir arada yaşamanın

tekrar bir düzen oluşturmanın zorluklarını ve kolaylıklarını

yaşarlar.

Aşağıdakilerden hangisi parçada özeti verilen eserin

sanatçısının farklı türdeki bir eseridir?

A) Temiz Sevgiler        B) Hava Parası

C) Kelepir           D) Vassaf Bey

E) Bir Kucak Çiçek

8. ----, edebiyatımızda tek romanı olan Küçük Paşa adlı yapıtıyla tanınmıştır. Bir köylü kadınla oğlunun hayat öyküsü

olan bu romanda, yazarın çocukluğu ve valilikleri sırasında

yakından tanıdığı Anadolu köyü gerçek ve nesnel çizgilerle

tasvir edilmiştir. Roman, Nabizade Nazım’ın Karabibik yapıtından sonra köy romancılığımızın, çok daha geniş ve

önemli, ikinci yapıtıdır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıda verilenlerden

hangisi getirilmelidir?

A) Mithat Cemal Kuntay   B) Ebubekir Hazım Tepeyran

C) Dursun Akçam      D) Fakir Baykurt

E) Orhan Kemal

P:224

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

3. Aşağıdakilerden hangisi ayraç içinde verilen sanatçı

ile ilgili değildir?

A) 1970’Ii yıllardan sonra yazdığı Al Gözüm Seyreyle Salih, Kuşlar da Gitti, Deniz Küstü romanlarında yazar

ilk kez Çukurova dışına çıkarak kenti ve deniz insanını

konu edinmiştir. (Yaşar Kemal)

B) İlk eseri olan Göl İnsanları adlı yapıtındaki öyküleri

“Cemalettin Mahir” takma adıyla Tan gazetesinde yayımlanmış; hikâyeleri beğenilmesine karşın romanda

karar kılmıştır. (Kemal Tahir)

C) Sembolik ve imgesel bir anlatımla kurguladığı Kaplumbağalar ve Tırpan gibi yapıtlarında kendi idealindeki köy düzenini anlatmıştır. (Fakir Baykurt)

D) Genellikle Orta Anadolu’yu işlemiş; Türk köylüsünün

zorluklar içindeki yaşantısını ele almıştır; Çelo, Can

Şenliği, Dik Bayır gibi romanları vardır. (Abbas Sayar)

E) Bir “Ege Üçlemesi” oluşturduğu Tütün Zamanı, Yağmurlar ve Topraklar, Acı Tütün gibi yapıtlarında Egeli

köylülerin, tütün işçilerinin sorunlarını, köylünün tabiatla mücadelesini, kadın-erkek ilişkilerini ele almıştır.

(Talip Apaydın)

4. • Roman ve öykülerinde çoğunlukla Ege Bölgesi’ndeki

kasaba ve kırsal kesim insanlarının sorunlarını işlemiştir.

• Yalın, aydınlık anlatımlı, lirik şiirler yazmış; sevgi, sevinç, özlem gibi bireyin güncel kaygılarıyla birlikte çağın toplumsal sorunlarını da ele almıştır.

• 1955’ten sonra şiirin yanı sıra öykü, roman ve tiyatro

türlerine de yönelmiştir.

• Tütün Zamanı, Acı Tütün ve Yağmurlar ve Topraklar

romanları bu ürünlerin en başarılıları arasındadır.

Yukarıda özellikleri verilen sanatçı aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Samim Kocagöz

B) Talip Apaydın

C) Necati Cumalı

D) Sabahattin Ali

E) Fakir Baykurt

1. Yapıtlarında genellikle Orta Anadolu’yu anlatır. Romanlarında Türk köylüsünün nasıl yaşadığını bilmek, öğrenmek

ve yaşam koşullarını değiştirmek gerektiğini aydınlara ve

politikacılara haykırmıştır. İlk romanı Yılkı Atı’nda yılkıya

bırakılan bir atın doğadaki yaşam savaşını, arka planda

köy halkının yoksulluğunu ve çaresizliğini anlatmıştır. El Eli

Yur El de Yüzü adlı romanında ise politika ile uğraştığı dönemdeki anılarından yola çıkarak köylünün politikacılara

bakışı; politikacılarla köy halkının birbirlerinden beklentilerini bir kara mizah örneği olarak dile getirmiştir.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerin hangisidir?

A) Abbas Sayar

B) Samim Kocagöz

C) Kemal Tahir

D) Dursun Akçam

E) Orhan Kemal

2. “Memleket hikâyeleri” çerçevesinde değerlendirebileceğimiz 150 civarındaki hikâyesinde büyük ölçüde Söke ve

civarındaki insanların hayatlarını anlatır. Toprağa bağlı bir

hayat sürdüren bu insanlar (ortakçılar, ırgatlar, köylüler),

özellikle makinenin (traktör) tarıma girmesinden sonra pek

çok problemle yüz yüze kalırlar. Arada sırada başka çevreler üzerine yazdığı birkaç hikâyesini bir yana bırakırsak

sanatçının, hemen hemen bütün hikâyelerinde, Menderes

vadisinin dağ ve ova köylerindeki yaşayış, ağalar-ortakçılar arasında sürüp giden toprak davalarını, çökmüş bir

düzenden arta kalan yeni bir çağı, eski-yeni çekişmelerinin altında kaynaşan menfaat kavgalarının anlatıldığını

görürüz. Telli Kavak, Sığınak, Sam Amca, Cihan Şoförü,

Ahmet’in Kuzuları, Yolun Üstündeki Kaya, Yağmurdaki Kız

hikâyelerini topladığı bazı kitaplarıdır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Kemal Tahir

B) Fakir Baykurt

C) Talip Apaydın

D) Samim Kocagöz

E) Sadri Ertem

P:225

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

5. Cumhuriyet Dönemi popüler romancılarından biri olan

yazar, ilk eserlerinden itibaren oldukça hassas, romantik, milliyetçi ve idealist blr tavır takınmıştır. Yapıtlarında

Atatürk ile yenileşmeye başlayan modern Türkiye’nin doğuşunu ve toplumsal değişimleri canlı bir anlatımla yansıtmıştır. Dikmen Yıldızı, Bir Şoförün Gizli Defteri, Yıldız,

Zekeriya Sofrası, Yayla Kızı adlı romanlarında Çanakkale

Savaşı’ndan başlayarak I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı’nın insanlar üzerinde bıraktığı etkiyi ele almıştır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Cevat Şakir Kabaağaçlı

B) Mithat Cemal Kuntay

C) Aka Gündüz

D) Sevinç Çokum

E) Pınar Kür

6. Aşağıdakilerden hangisi ayraç içinde verilen sanatçı

ile ilgili değildir?

A) Özellikle de tarihi roman türüyle tanınmış ve bu türün

edebiyatımızdaki en önemli adlarından biri olmuştur;

Geçitteki Ülke ve Darağacı’nda Yıldırım Beyazıt ve Fetret Dönemi’ni ele almıştır. (M. Necati Sepetçioğlu)

B) Ahmet Hamdi Tanpınar’ın, “Sen on Sait Faik edersin.”

sözüyle teşvik ettiği yazar, ağırlıklı olarak hikâye yazmıştır; Bir Çınar Vardı ve Göç Zamanı hikâye kitaplarıdır. (Bahaeddin Özkişi)

C) Kaybedilen topraklarda Türklerin maruz kaldığı zulümler, savaşlarda gösterilen kahramanlıklar, toplumsal

yozlaşma yapıtlarının belli başlı konularını oluşturur;

Türk Kalbi, Türk’ün Kitabı, Kurbağacık hikâye kitaplarından bazılarıdır. (Aka Gündüz)

D) Romanlarında Cumhuriyet’in ilk yıllarında uzun süre

bulunduğu Ankara’dan kesitler sunmuş, Ayaşlı ve Kiracıları adlı romanı ile 1946’da CHP Roman Yarışması’nda ödül almıştır. (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

E) Azap Toprakları, Ak Topraklar, Tutsak, Çiçekler Büyür’de yetmişli yılların başında Batı Trakya Türklerine

yapılan baskıları işlemiştir. (Emine Işınsu)

7. Sivas’ın köylerinden birinde üç çocukluk arkadaşı İflahsızın

Yusuf, Köse Hasan ve Pehlivan Ali, hemşerilerinden birinin

Çukurova’da fabrikası olduğunu bildiklerinden hemşerileri

iş verir umuduyla yola koyulurlar. Şehre indiklerinde gördüklerinden çok etkilenirler. Şaşkınlıkla binaları, otomobilleri, sokaktaki kadınları seyrederler. Daha sonra gördükleri

kişilere sora sora hemşerilerinin fabrikasını bulurlar. Hemşerileri, onlara çırçır fabrikasında iş verir.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada bir bölümü özetlenen eserin yazarına ait değildir?

A) Devlet Ana

B) Ekmek Kavgası

C) Avare Yıllar

D) Hanımın Çiftliği

E) Devlet Kuşu

8. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır?

A) Sabahattin Ali, Orta Anadolu’daki öğretmenlik yıllarına

ait çeşitli izlenim ve gözlemleri ile hapishânede dinlediklerine dayanan Kağnı ve Ses’te anlattığı hikâyelerinde oldukça başarılıdır.

B) Sanat hayatına hikâye ile başlayan Kemal Bilbaşar,

genellikle konularını Kuzey Anadolu ve Batı Anadolu

bölgesi kasaba insanlarının hayatlarından alır; Çevizli

Bahçe, Pembe Kurt, Irgatların Öfkesi hikâye kitaplarından birkaçıdır.

C) Kemal Tahir, Göl İnsanları adı altında kitaplaştırabildiği hikâyelerinde köy merkezli toplumsal meseleleri ele

aldı.

D) Hatıra, gözlem ve izlenimlerinden geniş ölçüde faydalanan Orhan Kemal’in hikâyelerinin mekânı, daha çok

yaşadığı (Adana, hapishane, İstanbul’un kenar semtleri) çevrelerdir; Ekmek Kavgası, Çamaşırcının Kızı,

Kardeş Payı hikâyelerinden bir kısmıdır.

E) Necati Cumalı, hikâyelerinde Batı Anadolu’daki küçük

kent ve kasaba insanlarının ilişkilerini, Tek Parti Dönemi’nin sorunlarını, eşraf, tüccar, memur arasındaki

çatışmaları ele almıştır; Anadolu’dan Hikâyeler, Cevizli

Bahçe, Pazarlık, Irgatların Öfkesi öykülerinden birkaçıdır.

P:226

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

CUMHURIYET DÖNEMI ANLATMAYA

BAĞLI METİNLER-II

(BİREYİN İÇ DÜNYASINI ESAS ALAN SANATÇILAR) 29

Ahmet Hamdi Tanpınar: Şiir, roman, öykü, deneme, inceleme, edebiyat tarihi gibi türlerde eserler vermiş; saf şiir

anlayışı içinde şiirler yazmıştır. Eserlerinde bilinçaltı ve psikolojik ayrıntılar son derece önemlidir.

“Şiirlerimde sustuğum şeyleri roman ve hikâyelerimde anlatırım.” diyerek şiirde söylenemeyecek şeyleri romanlarında

dile getirmiştir.

Huzur, Saatleri Ayarlama Enstitüsü, Sahnenin Dışındakiler,

Mahur Beste, Aynadaki Kadın roman; Abdullah Efendi’nin

Rüyaları, Yaz Yağmuru öykü türündedir; şiirleri Şiirler adıyla

yayımlanmıştır. Beş Şehir, Yaşadığım Gibi Edebiyat Üzerine

Makaleler 19. Asır Türk Edebiyatı diğer eserleridir.

Huzur: Mümtaz ve Suat’ın Nuran’a olan aşkları etrafında

II. Dünya Savaşı öncesi yaşanan huzursuzluğun işlendiği

roman; Tanpınar’ın yaşamındaki bazı olaylarla örtüşür.

Saatleri Ayarlama Enstitüsü: İronik sosyal roman tarzında

yazılan eser; Hayri İrdal ile Halit Ayarcı’nın kurduğu Saatleri

Ayarlama Enstitüsü etrafında Türk modernleşme projesinin

sembolik bir eleştirisidir.

Bilgi

Bireyin İç Dünyasını Esas Alan Sanatçılar Şunlardır:

Peyami Safa, Ahmet Hamdi Tanpınar, Tarık Buğra

Abdulhak Şinasi Hisar, Samiha Ayverdi, Mustafa Kutlu,

Bahattin Özkişi, Selim İleri, Oktay Akbal vb.

Bilgi

Bireyin İç Dünyasını Esas Alan Sanatçıların Genel Özellikleri: Bu sanatçılar; bireyi merkeze almış, onu sosyal

(toplumsal) yönüyle değil psikolojik (ruhsal) yönüyle anlatmışlardır.

Sanatçılar, olay örgüsünü önemsememiş, merak unsurunu

ikinci plana atmışlar ve bireyin içsel çatışmalarını gerçekçi

tasvirlerle ortaya koymaya çalışmışlardır.

Bu eserlerde bunalım, yabancılaşma, yalnızlık konuları öne

çıkmış; iç konuşma, bilinç akışı gibi anlatım teknikleri yoğun

olarak kullanılmıştır.

Bu sanatçılar, şive taklitlerinden uzak durdular; dili şiirsel

niteliklerini ön plana çıkaracak şekilde sanatlı ve yoğun bir

şekilde kullandılar.

Bu sanatçılar, Çehov tarzı öykü anlayışını benimsemiştir.

Sanatçılar daha çok egzistansiyalizm ve sürrealizm akımları

etkisinde eser vermiştir.

Bilgi

Peyami Safa: Roman, öykü, fıkra yazarı olarak tanındı.Kültür Haftası dergisini ve Yirminci Asır gazetesini çıkardı. Türk

edebiyatında psikolojik roman türünün ustalarındandır. Doğu-Batı çatışması eserlerinde önemli bir yer tutar.

Dokuzuncu Hariciye Koğuşu, Türk edebiyatının ilk otobiyografik romanıdır. Geçimini sağlamak için yazdığı eserlerde

“Server Bedii” takma adını kullandı. Bu isimle Cingöz Recai

adı altında polisiye romanlar kaleme aldı.

Dokuzuncu Hariciye Koğuşu, Sözde Kızlar, Fatih – Harbiye,

Yalnızız, Matmazel Noraliya’nın Koltuğu, Bir Tereddüdün

Romanı, Biz İnsanlar, Şimşek, Bir Akşamdı roman; Karanlıklar Kralı, İstanbul Hikâyeleri, Bir Mekteplinin Hatıraları öykü

türünde bazı eserleridir.

Dokuzuncu Hariciye Koğuşu: İsmi verilmeyen 15 yaşındaki kahramanın 7 yaşından beri, dizindeki tam olarak teşhis edilemeyen bir hastalıktan dolayı yaşadıklarını ele alır.

Fatih-Harbiye: Romanda Doğu-Batı çatışması düşüncesi

etrafında; Neriman’ın Batı hayranlığı nedeniyle sevgilisi Şinasi’yi terk edip alafranga bir hayat yaşayan Macit’e âşık

olması ve tekrar Şinasi’ye dönmesi anlatılır.

Bilgi

İç çözümleme: Anlatıcı-yazarın kahramanın duygularını,

düşüncelerini okura aktarmasıdır. III. kişili anlatım vardır;

metin “diye düşündü, aklından geçirdi vb.” ifadelerle bitirilir.

İç konuşma: Anlatılmak istenenler, kahramanın kendi ağzından, zihninden geçen duygu ve düşünceler şeklinde anlatılır. Düşünceler düzenli, mantık bütünlüğü bozulmadan

dile getirilir. I. kişili anlatım kullanılır.

Bilinç akışı: Kahramanların duygu ve düşünceleri, kahramanların kendi ağzından verilir. Düşünceler düzensizdir;

eksiltili cümleler, tekrarlar sıkça görülür. I. kişili anlatım kullanılır.

Bilgi

P:227

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

Bahattin Özkişi: Millî ve dinî duyarlılıkları yansıtan eserler

yazmış, insanı, insan sevgisini ele almıştır.

Ahmet Hamdi Tanpınar’ın evindeki bir sohbette yazdıklarını

dinleyen Tanpınar, “Devam et evladım. Sen on tane Sait

Faik edersin” dediği söylenir.

Köse Kadı, Sokakta, Uçtaki Adam roman; Bir Çınar Vardı,

Göç Zamanı öykü türünde eserleridir.

Sokakta romanında; öldürülen bir kadının cinayetini aydınlatmaya çalışan bir komiserin çalışmaları ve “onlar” adı verilen cin, şeytan türünden varlıklarla oluşturulmuş bir kurgu

işlenir. Eser, Batılılaşmanın Türk toplumunda sebep olduğu

olumsuzlukları ve kendi değerlerine yabancılaşmayı ele alır.

Bilgi:

Mustafa Kutlu: Millî ve dinî duyarlılıkları yansıtan hikayeler

yazdı. Sadece hikâye türünde eser verdi. Anadolu’nun acılarını, cahil ve perişan halkı, asırlarca aydınların söylemleri

ve çeşitli politikalarla geri bırakılmış insanımızın yaşamını

anlatmıştır.

Anadolu ve özellikle Doğu insanının konuşmalarını, şive

taklitlerini başarıyla kullanmıştır. Kuran-ı Kerim’de görülen

“kıssa” anlatma geleneğinden yararlandığını belirtmiş, son

hikâyelerinde, tasavvuf konularına yönelmiştir.

Ortadaki Adam, Yokuşa Akan Sular, Yoksulluk İçimizde, Ya

Tahammül ya Sefer, Bu Böyledir, Arkakapak Yazıları, Hüzün

ve Tesadüf, Sır, Uzun Hikâye, Beyhude Geçti Ömrüm, Mavi

Kuş, Tufandan Önce, Rüzgârlı Pazar, Menekşeli Mektup,

Huzursuz Bacak bazı öykü türü eserleridir.

Bilgi

Tarık Buğra: Roman, öykü, tiyatro, fıkra ve gezi türlerinde

eser vermiştir. Toplumumuzun tarihini, ortak değer yargılarını, sorunlarını işleyen yazar; olaylara bir Anadolu kasabasından bakması ile dikkatleri çekmiştir.

Dili kullanımı çok başarılıdır, iyimserliğini her zaman olaylara

ve kahramanlara yansıtmıştır.

Küçük Ağa, Osmancık, Küçük Ağa Ankara’da, Siyah Kehribar, İbiş’in Rüyası, Firavun İmanı, Dönemeçte, Yağmur

Beklerken, Gençliğim Eyvah roman; Oğlumuz, Yarın Diye

Bir Şey Yoktur, İki Uyku Arasında öykü; Ayakta Durmak İstiyorum, Akümülatörlü Radyo, Sahibini Arayan Madalya, Yüzlerce Çiçek Birden Açtı tiyatro türünde eserleridir.

Küçük Ağa: Akşehir’e hoca olarak gelen ve ateşli vaazları ile halkı etkileyen Mehmet Reşit Efendi’nin (İstanbullu

Hoca), Küçük Ağa’ya dönüşerek Kurtuluş Savaşı’na katılma

süreci ele alınır.

Osmancık: Ele avuca sığmayan bir çocuk, gururlu ve cesur

bir genç olan Osmancık’ın Osman Bey’e (Osman Gazi) dönüşmesi sürecinde Osmanlı Devleti’nin kuruluşu anlatılır.

İbişin Rüyası: Orta oyununun ünlü ismi Naşit Özcan’ın hayatından ilham alınarak yazılan romanda, emekli bir paşanın

oğlu olan Nahit’in tiyatro tutkusu sebebiyle evden kaçması

ve acılarla, iniş çıkışlarla dolu hayatı anlatılmıştır.

Uyarı

Abdulhak Şinasi Hisar: İstanbul’un zengin zümreleri içinde

yaşamış olan sanatçı, “Boğaziçi medeniyeti” ifadesini edebiyatımıza getiren kişi olmuştur.

Eserleri, belgesel nitelikli romanlardır. Anı-roman niteliği taşıyan bu eserler, izlenimci (empresyonist) romanlardır.

Süslü, sanatlı ve uzun cümleleri ile dikkat çekmiştir.

Fahim Bey ve Biz, Çamlıca’daki Eniştemiz, Ali Nizami Beyin

Alafrangalığı ve Şeyhliği roman; Boğaziçi Mehtapları, Boğaziçi Yalıları, Geçmiş Zaman Köşkleri anı türünde eserleridir.

Fahim Bey ve Biz: Romanda Bursa eşrafından bir tüccarın

oğlu olan Fehim Bey’in gerçekleşmeyen hayallerin peşinde

koşması ve anlam verilemeyen işlere imza attığı için de adının deliye çıkması anlatılır.

Selim İleri: Bazı hikâye ve romanlarında aydınların dramını

anlatır, kolay yazan sanatçıda üslup kaygısı yoktur.

Destan Gönüller, Her Gece Bodrum, Saz Caz Düğün Varyete, Gramofon Hala Çalıyor roman türünde; Cumartesi Yalnızlığı, Pastırma Yazı, Bir Denizin Eteklerinde öykü türünde

bazı eserleridir.

Bilgi

Samiha Ayverdi: Millî ve dinî duyarlılıkları yansıtan eserler

yazdı. “İnsan-ı kâmil” olma arayışı düşüncesinin merkeze

alındığı romanlarında tasavvufi mesajlar, şeyh, tekke, tarikat, cami, cemaat gibi dinsel ögeler önemli yer tutar. Bu öğelerin odak noktasını aşk oluşturur.

Romanlarının yapısını “geçmiş-şimdi” çatışması üzerine

kurmuştur.

Belgesel roman niteliği taşıyan İbrahim Efendi Konağı’nda,

kişisel anılarından yararlanarak konak hayatını anlatmıştır.

Mesihpaşa İmamı romanı, her türlü sevgiden yoksun ya da

sahip olduğu değerlerin farkında olmayan, bir din adamının

her alanda kendini ne kadar kolay harcayabileceğini; bağlı

olduğu değerlerin çözülüşünü ve yıkılışını ele alır.

Aşk Bu İmiş, Batmayan Gün, Mabette Bir Gece, Yaşayan

Ölü, İnsan ve Şeytan, Son Menzil diğer bazı eserleridir.

Bilgi

P:228

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

3. Yaşadığı dönemde düşünceleri dolayısıyla bazılarınca

özellikle yalnızlaştırılan Tarık Buğra; ortaya koyduğu Küçük

Ağa, Osmancık, İbiş’in Rüyası ve Yorgun Savaşçı gibi eserleriyleTürk edebiyatının klasikleri arasında kendine yer bulmuştur.

Bu cümledeki altı çizili yerlerin hangisinde bilgi yanlışlığı vardır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V

4. Yaban, Ateşten Gömlek, Küçük Ağa ve Yorgun Savaşçı

Türk edebiyatında Kurtuluş Savaşı’nı konu alan yapıtlar

arasında yer almaktadır.

Bu cümlede aşağıdaki sanatçılardan hangisinin yapıtına yer verilmemiştir?

A) Halide Edip B) Samim Kocagöz C) Kemal Tahir

D) Tarık Buğra E) Yakup Kadri

5. Bireyin iç dünyasını esas alan yazarlar, insan gerçekliğini

farklı yönlerden anlatmışlardır. İnsan ruhunun derinliklerine inmeyi amaçlayan iç konuşma ve bilinç akışı teknikleri

kullanılmıştır. İç sıkıntısı, kozmik alem, ruhsal bunalım, bilinçaltı, yalnızlık, yabancılaşma işlenen bazı konulardır.

Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi bireyin iç

dünyasını esas alan sanatçılardan değildir?

A) Ahmet Hamdi Tanpınar

B) Mustafa Kutlu

C) Bilge Karasu

D) Peyami Safa

E) Selim İleri

I II

III IV V

1. Aşağıdakilerin hangisinde bilgi yanlışı vardır?

A) Köy edebiyatımızın önemli yazarlarından olan Kemal

Tahir, bilimsel bir yöntemle köy sorunlarını anlatarak

diğer romancılardan ayrılmıştır.

B) Yaşar Kemal, İnce Memed romanında ağalık sistemindeki zulümlerden dolayı bu düzene bir başkaldırıyı işlemiştir.

C) Yazmaya şiirle başlayan Sabahattin Ali, sonradan hikaye ve romana geçmiştir. Betimlemeleri güçlü olan

yazarın en önemli eseri Kuyucaklı Yusuf adlı romanıdır.

D) Ahmet Hamdi Tanpınar, Saatleri Ayarlama Enstitüsü ve

Huzur romanları; Bursa’da Zaman şiiri ve Beş Şehir adlı

eseri ile ünlüdür.

E) Abdülhak Şinasi Hisar, Sokakta romanında, bir mahallede işlenen cinayetin perde arkasında insanı sosyal

çöküşü içinde ele almaktadır.

2. Aşağıdakilerden hangisi bireyin iç dünyasını esas

alan sanatçıların özelliklerinden değildir?

A) İnsan gerçekliğini psikolojik yönüyle anlatma gayreti içine girmişlerdir.

B) Yapıtlarda merak unsurunu ikinci plana atarak insanın

iç dünyasını, içsel çatışmalarını ortaya koymaya çalışmışlardır.

C) Modern hayatın insan üzerindeki etkilerini tespit etmek

için psikolojl, psikiyatri ve psikanaliz gibi bilimlerden ve

dolayısıyla Freud’un görüşlerinden faydalanmışlardır.

D) Hikâyede Maupassant tarzı olay hikâyesi tekniğini benimsemişlerdir.

E) Romanda yeni anlatım oıanaklan denemiş, özellikle

iç konuşma, iç çözümleme, bilinç akışı gibi teknikleri

kullanarak bireyin iç dünyasını aydınlatmak istemişlerdir.

P:229

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

8. İlk öykülerinde romantik bir Anadoluculuk göze çarpar.

Daha sonraki öykülerinde ise sanayileşmenin ve modern

yaşamın getirdiği para hırsı, zengin olma arzusu, tüketim

çılgınlığı gibi sorunlara eğilmiştir. Dinî bir yorumla yazdığı

öykülerinde Türk kültürüne ait duyarlıkları yansıtmıştır. Ayrıca kıssa geleneğine dayanan öyküler de kaleme almıştır.

Ortadaki Adam, Gönül İşi, Yokuşa Akan Sular, Yoksulluk

İçimizde, Bu Böyledir, Sır öykü kitaplarından bazılarıdır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Sait Faik Abasıyanık

B) Mustafa Kutlu

C) Samiha Ayverdi

D) Tarık Buğra

E) Abdülhak Şinasi Hisar

9. Ürünlerini 1950’den sonra veren yazarlar arasında romanlarının yapısını “geçmiş-şimdi” kutupluluğu üzerine

kuranlar oldukça fazladır. Bu romancılardan Abdülhak Şinasi Hisar ve Samiha Ayverdi, Ahmet Hamdi Tanpınar gibi

romancılar, Cumhuriyet öncesine kadar uzanan mutlu çocukluk dönemlerini, yıkılan bir uygarlığa ait kaybolan değerlerin özlemi içinde ve sisli bir camın arkasından okura

yansıtırken; Oktay Akbal gibi kimileri gazete yazarlığının

sağladığı imkânlarla ve röportaj yöntemlerinden yararlanarak geçmiş-şimdi, fert-toplum değer yargıları çatışmaları

içinde toplumsal sorunları öncelikli olarak işlerler.

Aşağıdakilerin hangisi parçada adı geçen

sanatçılardan biriyle eşleştirilemez?

A) Matmazel Noralya’nın Koltuğu

B) Suçumuz İnsan Olmak

C) Mahur Beste

D) Mesihpaşa İmamı

E) Çamlıca’daki Eniştemiz

6. Tanzimat Dönemi yazarlarının eserlerinde Çamlıca, çeşitli

yönleriyle yer almıştır. Roman, şiir ve hikâyelerin yanı sıra,

yazarların hatıralarında önemli bir yere sahiptir. Tanzimat

edebiyatının öncü isimlerinden Namık Kemal ilk edebi

roman olarak kabul edilen ---- mekân olarak Çamlıca’yı

seçmiştir. Cumhuriyet Dönemi’nde ---- ise Çamlıca’daki

Eniştemiz romanında çocukluğunun geçtiği Çamlıca’yı,

romanın başkişisi Deli Enişte’nin şahsında, eniştesi Hacı

Vamık Bey ve köşkü üzerinden anlatmaktadır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden

hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) İntibah’ta - Abdülhak Şinasi Hisar’ın

B) Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat’ta – Mithat Cemal Kuntay

C) Araba Sevdası’nda – Halide Edip Adıvar

D) Mai ve Siyah’ta – Yakup Kadri Karaosmanoğlu

E) Sergüzeşt’te – Halit Ziya Uşaklıgil

7. Yazarın çocukluk yıllarında yakalandığı kemik hastalığı ve

sonrasında gelişen olayları anlattığı otobiyografik romanı

---- en tanınmış yapıtıdır. ---- adlı romanında tıp öğrenimi

yaparken bunalıma girerek felsefeye yönelen ve sonuçta

mistik dünya görüşünde karar kılan bir gencin (Doktor

Ferit) öyküsünü anlatmıştır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Dokuzuncu Hariciye Koğuşu - Sözde Kızlar

B) Fatih-Harbiye - Yalnızız

C) Dokuzuncu Hariciye Koğuşu - Matmazel Noraliya’nın

Koltuğu

D) Fatih-Harbiye - Biz İnsanlar

E) Bir Tereddüdün Romanı - Matmazel Noraliya’nın Koltuğu

P:230

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

3. Gerek hikâye dili gerekse gelenekle modern hlkâye tarzı

arasında kurduğu bağla son dönem Türk hikâyeciliğinin en

önemli adlarından biri olmuştur. Akıp giden gündelik hayata halkın içinden biri olarak bakmış, olayları halkın dili

ve bakış açısıyla ortaya koymuştur. Hikâyelerinde “göç”

olgusundan hareket ederek köy-kent ve sosyal çevre-birey üzerinde analizler yapmıştır. Sanatçının, son dönemde

çocukluk, çevre, köy-kasaba hayatı gibi konuları daha çok,

nostaljik bir tarzla işlediği görülür. Uzun Hikâye bu konuları

işlediği başarılı bir yapıtıdır.

Bu parçada özellikleri verilen öykücü aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Samiha Ayverdi

B) Mustafa Kutlu

C) Memduh Şevket Esendal

D) Tarık Buğra

E) Sait Faik Abasıyanık

4. ----, yine anılarına dayalı olarak kaleme aldığı Ali Nizami

Bey’in Alafrangalığı ve Şeyhliği adlı son romanı da dahil,

bütün romanlarında kahramanlarının çoğu tuhaf, içe dönük ve siliktir. Hayali ile avundukları mekân, Cumhuriyetten önceki dönemde varlıklı insanların yaşadığı yalı ve konaklar, kahramanlar ise her gün karşılaşılan kişiler değil,

pek çok özelliği bünyelerinde toplamış sıra dışı kişilerdir.

Yazar, İstanbul’un kibar semtlerinden seçtiği eğlenmekten

ve dedikodu yapmaktan başka bir işleri olmayan varlıklı

insanların hayatlarını verirken geçmişe ait özlemlerini de

dile getirir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Memduh Şevket Esendal

B) Sait Faik Abasıyanık

C) Zeyyat Selimoğlu

D) Peyami Safa

E) Abdülhak Şinasi Hisar

1. • Edebiyat dünyasına küçük hikâyelerle girmiş; Cumhuriyet gazetesinin açtığı bir yarışmada Oğlumuz adlı

hikâyesi ile ikinci olması, onun için bir dönüm noktası

olmuştur.

• Yarın Diye Bir Şey Yoktur, İki Uyku Arasında adlı kitaplarında topladığı hikâyelerini daha çok yakın çevre, aile

hayatı, sevda ilişkileri, küçük kasaba izlenimleri gibi bireysel ve dar çerçeveli konuları işlemiştir.

• İbişin Rüyası ve Yağmuru Beklerken romanlarında çeşitli ödüller almıştır aynı zamanda 1991 yılında da Devlet Sanatçısı olmuştur.

Yukarıda özellikleri verilen sanatçı aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Peyami Safa

B) Mustafa Kutlu

C) Tarık Buğra

D) Samiha Ayverdi

E) Sait Faik Abasıyanık

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır?

A) Tarık Buğra, Kurtuluş Savaşı’na merkezden değil, bir

kasabadan baktığı Küçük Ağa’da yakın tarihe, resmi tarih anlayışının dışına çıkan bir yorum getirmiştir.

B) Abdulhak Şinasi Hisar; Boğaziçi Mehtapları, Boğaziçi

Yalıları, Geçmiş Zaman Köşkleri gibi yapıtlarında Rumelihisarı, Büyükada, Çamlıca gibi çocukluğunu geçirdiği mekanlarda yaşayan; varlıklı, üst tabaka insanların

mutlu yaşamlarını ele almıştır.

C) Peyami Safa, Batılı tarihçilerce “zalim” olarak tanıtılan

Hun hükümdarı Atilla’yı aklamak amacıyla tarihsel roman olan Attila’yı yazmıştır.

D) Memduh Şevket Esendal, Hayri İrdal’ın hayatını konu

aldığı Saatleri Ayarlama Enstitüsü adlı romanında,

geçtiği zaman diliminde tarihin yanlış yorumlanmasından dolayı ortaya çıkan aksaklıkları tatlı bir üslupla

okuyucuya aktarır.

E) Samiha Ayverdi, duygusal bir yaklaşımla Osmanlı’nın

son dönem toplumsal hayatının genel görünümünü

yansıtmıştır; Mesih Paşa İmamı, Son Menzil romanlarından bazılarıdır.

P:231

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

7. Yapıtlarının hiçbirinde bir ideolojinin propagandasını yapma

endişesi taşımamış, bundan dolayı roman kahramanlarını

idealize etmemiştir. Kasaba yaşantısından, orta sınıf insanların ev ve aile ortamlarından kesitler verdiği hikâyelerinde, yoğun, şiirli bir dille aşk, yalnızlık, uyumsuzluk gibi

temaları işlemiştir. Olaydan çok, iç gerçekliğe ağırlık vermiştir. İlk romanı Siyah Kehribar’dan sonra roman alanında

yoğunlaşmıştır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Tarık Buğra

B) Sait Faik Abasıyanık

C) Samiha Ayverdi

D) Peyami Safa

E) Abdülhak Şinasi Hisar

8. Aşağıdakilerden hangisi ayraç içinde verilen sanatçı

ile ilgili değildir?

A) Fatih-Harbiye adlı romanında Batılılaşmanın Türk insanındaki ve toplumundaki etkilerini dile getirmiştir. (Peyami Safa)

B) Vassaf Bey, en güçlü romanlarından biridir; 1930’lu

yılların Ankara’sında gündelik yaşam ilişkilerini eksen

alarak asıl bütünü olağanüstü bir başarıyla yansıtmasının yanı sıra, çağdaş Türkçeyle yetkin bir biçimde ortaya konması bakımından da büyük önem taşımaktadır.

(Memduh Şevket Esendal)

C) Yapıtlarında genellikle Ege, Akdeniz kıyı ve açıklarında gelişen, denize bağlı olayları işlemiştir; Uluç Reis,

Turgut Reis romanlarından bazılarıdır. (Halikarnas Balıkçısı)

D) Osmancık’ta, Osman Bey’in Osman Gazi olarak tarih

sahnesine çıkışını ve Osmanlı Devleti’nin kuruluşunu

anlatmıştır. (Tarık Buğra)

E) Öykülerinde genellikle Karadenizli denizcilerin sorunlarını anlatmış ve yer yer psikolojik çözümlemelere girmiştir; Tek romanı Tutkunun Köşeleri’nde sınıf atlama

ve zenginleşme idealini konu edinmiştir. (Samiha Ayverdi)

5. Yapıtlarında özellikle geçmiş-şimdi çatışması, Batılılaşma

ile birlikte meydana gelen değişimin aileyi olumsuz etkilemesi bireyin iç dünyasından hareketle verilir. ----, insanı

anlatırken özellikle onun yücelerek ilahi aşka yönelmesi

ve insan-ı kâmil olması üzerinde durur. Batmayan Gün ve

İnsan ve Şeytan adlı romanları geçmişi arayışının ürünleridir. Geçmişe duyduğu özlemi en iyi yansıtan romanı İbrahim Efendi Konağı’dır. Rıfailik tarikatının önderi Kenan

Rıfai’nin en önemli öğrencisidir. Tarikatı hümanist bir yaklaşıma taşıması ile tanınır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdaki sanatçıların

hangisi getirilmelidir?

A) Zeyyat Selimoğlu

B) Samiha Ayverdi

C) Peyami Safa

D) Mustafa Kutlu

E) Tarık Buğra

6. Yazın dünyasına, Dergâh dergisinde “Kitaplar ve Muharrirler” başlığıyla yazdığı eleştirilerle adını duyurmuştur. İlk

romanı Fahim Bey ve Biz eleştirmenler tarafından “akıcı

dil ve yetkin bir üslupla kaleme alınmış” diye değerlendirilmiştir. Romanlarında Rumelihisarı, Büyükada, Çamlıca

üçgeninde varlıklı, gününü gün eden, sorunsuz insanların

yaşamlarının yanı sıra mutluluk içinde geçen çocukluk ve

gençlik hatıralarını yansıtmıştır. Bunda çocukluğunu Rumelihisarı, Büyükada ve Çamlıca’daki konaklarda geçirmiş

olması etkili olmuştur.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Peyami Safa

B) Tarık Buğra

C) Abdülhak Şinasi Hisar

D) Samiha Ayverdi

E) Mustafa Kutlu

P:232

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

4. - Yaşamını sadece edebiyata adamış; roman, anı ve monografi türlerindeki yapıtlarıyla tanınmıştır.

- Sanatlı, şiirsel bir üslupla oluşturduğu yapıtlarında ana

tema “geçmiş”tir.

- Güçlü karakteriyle dikkat çeken romanları arasında en

başarılısı Fahim Bey ve Biz’dir.

Yukarıda özellikleri verilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ahmet Hamdi Tanpınar

B) Peyami Safa

C) Tarık Buğra

D) Abdülhak Şinasi Hisar

E) Yusuf Atılgan

5. Alman Lisesini bitirmiş, Münih’te felsefe eğitimi almıştır.

Samiha Ayverdi’yle tanışması düşünce dünyası üzerinde

etkili olmuştur. Milli Mecmua’da kadın sorunlarına ağırlık veren yazılarıyla edebiyat dünyasına girmiş, psikolojik

tahlillerin ağırlıkta olduğu ve otobiyografik özellikler taşıyan Kadıköyü’nün Romanı’yla adını duyurmuştur. Aşk ve

tarihi konuları ele aldığı romanları tıpkı Samiha Ayverdi’nin

romanlarında olduğu gibi tasavvufi mesajlar içermektedir.

Romanlarının çoğu gazete sayfalarında kalmış ancak üç

tanesi kitap olarak yayımlanmıştır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Nezihe Meriç

B) Safiye Erol

C) Pınar Kür

D) Ayşe Kulin

E) Elif Şafak

1. Romanlarında, Doğu-Batı kültürü, madde-ruh-insan psikolojisi, toplumsal değişme sonucu ortaya çıkan bunalımları

işlemiştir. Romanlarının yanı sıra, düşünsel yapıtları, polemikleri, köşe yazarlığı ve gazeteciliği ile de tanınmıştır.

Yazınsal düzeyini beğenmediði yapıtlarında Server Bedii

takma adını kullanmıştır. Bu adla yayımladığı Cumbadan

Rumbaya adlı romanı ve Cingöz Recai isimli polisiye dizi

romanları büyük ilgi görmüştür.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Peyami Safa        B) Abdülhak Şinasi Hisar

C) Ahmet Hamdi Tanpınar   D) Mustafa Kutlu

E) Sait Faik Abasıyanık

2. Sanatçının; Zübük, Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz, Gol Kralı

gibi eserleri sinema ve televizyon filmi olarak da uyarlanmıştır. Toplumsal eleştiriyi mizahla bütünleştiren bir anlatımı vardır. Fil Hamdi, Damda Deli Var, Toros Canavarı

sanatçının diğer yapıtlarındandır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Aziz Nesin B) Sabahattin Ali

C) Füruzan D) Abbas Sayar

E) Sait Faik

3. Roman ve öykülerinin yanı sıra senaryolar, denemeler ve

edebiyatla ilgili incelemeler de yazdı. İlk öykü kitabı Cumartesi Yalnızlığı’nda sınırlı ilişkilerde sıkışan insaların yaşamlarını anlattı. Her Gece Bodrum romanıyla büyük başarı

kazandı. İç konuşma tekniğini kullandığı bu romanda, toplumsal kargaşa içinde bunalıma düşen aydınların arayışlarını ve çıkmazlarını ele aldı.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Samiha Ayverdi

B) Peyami Safa

C) Tarık Buğra

D) Selim İleri

E) Sait Faik Abasıyanık

P:233

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ - ÖDEV TESTİ

6. Türk edebiyatında roman, öykü, fıkra yazarı olarak tanınmıştır. Yapıtlarında olaya değil, psikolojik tahlillere ve

ruh çözümlemelerine ağırlık vermiştir. Türk edebiyatında

psikolojik roman türünün ustalarındandır. Bilinç akımı, iç

konuşma gibi anlatım tekniklerinden yararlanmıştır. Bir

Tereddüdün Romanı, Biz İnsanlar, Canan, Mahşer gibi romanları olan sanatçının eserleri teknik bakımdan oldukça

güçlüdür.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Samiha Ayverdi

B) Peyami Safa

C) Tarık Buğra

D) Mustafa Kutlu

E) Abdülhak Şinasi Hisar

7. Aşağıdakilerden hangisi ayraç içinde verilen sanatçı

ile ilgili değildir?

A) Sanat endişesi taşımadan para kazanmak geçimini

sağlamak için yazdığı eserlerde “Server Bedii” takma

adını kullanmıştır. Bu isimle yayımladığı “Cingöz Recai”

polisiye dizi romanları büyük ilgi görmüştür. (Peyami

Safa)

B) Köse Kadı’nın ilk baskısı 1974’te, bunun devamı olan

Uçdaki Adam 1975’te basıldı. 1975 Peyami Safa Roman Yarışması’na katılan sanatçı, Sokakta adlı romanıyla başarı ödülü aldı. (Bahaeddin Özkişi)

C) Romanlarında çevre olarak seksen yıl önceki İstanbul’u, Adaları, Çamlıca’yı, Boğaziçi’ni, Rumelihisar’ı

seçmiştir. Edebiyatımızda izlenimci (empresyonist) romanın en güçlü örneklerini vermiştir. (Tarık Buğra)

D) Pastırma Yazı ve Bir Denizin Eteklerinde öykü kitaplarında uyarlı gençlerin tutkularını, sıkıntılı ilişkilerini, orta

tabakadan insanların acılarını, yalnızlıklarını, kurtuluş

arayışlarını anlattı. (Selim İleri)

E) Şiir, deneme öykü ve roman türünde eser vermiştir.

Saatleri Ayarlama Enstitüsü adlı romanı ise toplumumuzdaki yanlış tutumları ironik bir bakış açısı ile ele

aldığı tanınmış romanıdır. (Ahmet Hamdi Tanpınar)

8. Mebrure Yunanlıların Batı Anadolu’yu işgali üzerine İstanbul’a gelir. İstanbul’a geliş amacı savaştan kaçıp akrabalarının yanına sığınmak değil Anadolu’da iken kaybettiği

babasından haber almaktır. İstanbul’da uzaktan akrabaları

Nafi Bey’in yanında kalır. Nafi Bey’in ölümüyle birlikte kaldığı konak bir anda sefahat hayatının merkezi konumuna

gelmiştir. Sık sık danslı, içkili eğlencelerin düzenlendiği

konakta kalan Mebrure bu ortamdan uzaklaşmaya çalışmaktadır. Üstelik konağın oğlu Behiç onu kendi tuzağına

düşürmeye de çalışır.

Bu parçada konusu hakında bazı bilgiler verilen eser

aşağıdakilerden hangisidir?

A) Sözde Kızlar

B) Kalpaklılar

C) Sahnenin Dışındakiler

D) Küçük Ağa

E) Çamlıcadaki Eniştemiz

9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır?

A) Huzur, hem bir aşk hem de A. Hamdi Tanpınar’ın İstanbul’a derin sevgisinin romanıdır. Sanatçının en yetkin

roman olan eser, onun estetik anlayışının, kültür birikiminin de bir yansımasıdır.

B) Tarık Buğra, Küçük Ağa romanında Osmanlı Devleti’nin mütarekeyi imzalamasından 1920 ortalarında

Milli Mücadele’nin güçlendiği döneme kadarki olayları

Topçu Yüzbaşı Cemil’in hikâyesi üzerinden anlatır.

C) Mesihpaşa İmamı romanı, Samiha Ayverdi’nin cami

imamı olan Halis Efendi’nin yaşamı etrafında akıl-gönül, medrese-tarikat ve zühdlük-rintlik gibi konuları tartışan bir romandır.

D) Selim İleri’nin kaleme aldığı Her Gece Bodrum romanın kahramanları yalıtılmış bir ortam olarak Bodrum’a

tatil yapmaya gelmiş Cem, Murat, Tarık, Kerem, Emine

gibi bir grup İstanbullu gençtir.

E) Hikâyelerinde ayrıntılara, geleneğe, kuralcılığa çok

önem veren Kemal Tahir, genellikle töreleri ve gurbetçi

köylerin çektiği sıkıntıları anlatmıştır. Dört uzun hikâyesini aldığı Göl İnsanları ilk hikâye kitabıdır

P:234

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

CUMHURIYET DÖNEMI ANLATMAYA

BAĞLI METİNLER-III

(MODERNİZMİ ESAS ALAN SANATÇILAR) 30

Bilge Karasu: Bireyin sorunlarına ağırlık veren, onun günlük hayatındaki açmazlarını derinlemesine işleyen bir çizgide eserler kaleme almıştır.

Pegasus Ödülü alan Gece romanı, kimi eleştirmenlerce “kilitli roman” olarak adlandırlır. Kılavuz ise polisiye ve fantastik

bir romandır.

Troya’da Ölüm Vardı, Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı öykü

türünde; Göçmüş Kediler Bahçesi ise masal formundadır.

Bilgi

Sait Faik Abasıyanık: Burgazada, balıkçılar her yönüyle öyküsüne girdi; Çehov tarzı öykünün başarılı örneklerini yazdı.

Semaver, Sarnıç, Şahmerdan, Lüzumsuz Adam, Mahalle

Kahvesi, Kumpanya, Havuz Başı,Son Kuşlar, Alemdağ’da

Var Bir Yılan öykü; Medar-ı Maişet Motoru, Kayıp Aranıyor

roman; Şimdi Sevişme Vakti şiir türünde eserleridir.

Yusuf Atılgan: Aylak Adam ve Anayurt Oteli’nde psikolojik yabancılaşma ve yalnızlık temasını başarıyla işlemiştir.

Aylak Adam romanı, edebiyatımızda postmodern roman anlayışının ilk adımlarından kabul edilmektedir. Bodur Minareden Öte öykü türündedir.

Füruzan: Düşmüş kadınları, kötü yola sürüklenen küçük

kızları, yurt özlemi çeken göçmenlerin yaşamını insan sevgisiyle dolu bir bakış açısı ile ele alır.

Parasız Yatılı, Kuşatma, Benim Sinemalarım, Sevda Dolu

Bir Yaz öykü; 47’liler, Berlin’in Nar Çiçeği roman türünde

eserleridir.

Bilgi

Modernizmi Esas Alan Sanatçıların Genel Özellikleri:

Modernizmde geleneksel yapıyı ve anlatımı reddederek yeniyi ortaya çıkarma anlayışı vardır.

Sanatçılar, bireyin iç dünyasını esas alan eserlerde olduğu

gibi olay örgüsünü önemsememiş, merak unsurunu ikinci

plana atmışlardır.

Bunalım, yabancılaşma, yalnızlık konuları öne çıkmış; iç konuşma, bilinç akışı gibi anlatım teknikleri yoğun olarak kullanılmıştır. Anlatım yöntemleri oldukça çeşitlenmiş, metinler

arasılık, üst kurmaca, parodi gibi tekniklere yer verilmiştir.

Sanatçılar, sembolik ve kapalı anlatıma önem vermiş, egzistansiyalizm ve ekspresyonizm akımları etkisinde kalmıştır.

Bilgi

Haldun Taner: Öykü ve tiyatrolarıyla adını duyurmuştur. Edebiyatımızın ilk epik tiyatrosu Keşanlı Ali Destanı’nı

yazmıştır. Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu öyküsü, Herald

Tribune gazetes’nin düzenlediği öykü yarışmasında birinci

olmuştur.

Gözlem ve mizaha önem verir; sonradan görme, harp zengini, gösterişçi, fazilet ve maneviyattan yoksun kişileri anlatmıştır.

Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu, On İkiye Bir Var, Sancho’nun Sabah Yürüyüşü, Konçinalar, Tuş, Yaşasın Demokrasi, Ay Işığında Çalışkur öykü; Keşanlı Ali Destanı, Sersem

Kocanın Kurnaz Karısı, Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım, Fazilet Eczanesi, Eşeğin Gölgesi tiyatro türünde bazı

eserleridir.

Vüsat O. Bener: Anlaşılma konusunda okurdan çaba isteyen, kendine özgü bir dili vardır, eserleri genellikle öz yaşam

öyküsü niteliği taşır.

Buzul Çağının Virüsü, Bay Muannit Sahtegi’nin Notları

roman; Dost, Yaşamasız, Kara Tren, Mızıkalı Yürüyüş öykü;

Ihlamur Ağacı, İpin Ucu tiyatro türü bazı eserleridir.

Bilgi

Edebiyatımızda modernizm anlayışına yakın duran

yazarlar şunlardır: Sait Faik Abasıyanık, Haldun Taner,

Halikarnas Balıkçısı, Yusuf Atılgan, Vüsat O. Bener, Bilge

Karasu, Nezihe Meriç, Attila İlhan, Adalet Ağaoğlu, Ferit

Edgü, Rasim Özdenören, Füruzan, Oğuz Atay, Orhan

Pamuk, Adalet Ağaoğlu.

Bilgi

Halikarnas Balıkçısı: Asıl adı Cevat Şakir Kabaağaçlı’dır.

Adı Bodrum’la özdeşleşen, hikâye ve romancılığımızda

“deniz çığırını” açan, deniz insanlarının yaşantılarını anlatmasıyla ün yapan sanatçı; eserlerinde son derece sade bir

dil kullanmış ancak üslup ve tekniğe pek önem vermemiştir.

Aganta Burina Burinata, Uluç Reis, Turgut Reis, Deniz

Gurbetçileri, Ötelerin Çocuğu roman; Ege’nin Dibi, Ege Kıyılarından, Merhaba Akdeniz, Yaşasın Deniz, Gülen Ada,

Çiçeklerin Düğünü öykü; Mavi Sürgün anı türünde bazı

eserleridir.

Bilgi

P:235

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

Ölü Erkek Kuşlar, Yeni Yalan Zamanlar, İçimden Kuşlar Göçüyor gibi romanlarında, kadın-erkek ilişkilerini, sevgiyi, kadının kimliğini, özgürlük sorunlarını ele alan İnci Aral;

Bir Deli Ağaç, Akışı Olmayan Sular öykü ve Yarın Yarın, Asılacak Kadın, Bir Cinayet Romanı romanlarında, toplumsal

sorunları ve kadınların bireysel dertlerini anlatan Pınar Kür;

Ah Bayım Ah, Mösyö Hristo gibi öykü; Pasifik Günleri, Ay

Falcısı, Aşkı Giyinen Adam gibi romanlarında, fantastik-gerçekçi eserleriyle tanınan Nazlı Eray;

Sevgili Arsız Ölüm, Berci Kristin Çöp Masalları, Buzdan Kılıçlar, Muinar gibi romanlarındaki değişik üslubu ve yaklaşımıyla büyülü gerçekçiliğin öncülerinden olan Leyla Erbil;

Sonsuzluğa Nokta, Gölgesizler, Kayıp Hayaller Kitabı, Bin

Hüzünlü Haz gibi romanlarında postmodern bir yaklaşımla,

Anadolu insanının hüzünlü dramatik yanını, yeni bir estetik

üslupla dile getiren Hasan Ali Toptaş;

Puslu Kıtalar Atlası, Kitab-ül Hiyel, Efrâsiyâb’ın Hikâyeleri

gibi romanlarında, tarihsel olandan yeni bir roman çıkaran,

İhsan Oktay Anar;

1960 sonrası edebiyatımızda önemli isimlerdir.

Bilgi:

Oğuz Atay: Postmodernizme kadar uzanan yeni roman anlayışının öncülerindendir. Diyalog, iç konuşma, mektup gibi

anlatı türlerine başvurmuştur. Eserlerinde ironik bir dille

yakın çevresindeki kimliğini bulamamış aydın sınıfı hicvetmiştir.

Tutunamayanlar romanı, postmodern romanın yolunu açmıştır. Bir Bilim Adamının Romanı biyografik bir romandır.

Korkuyu Beklerken hikâye; Tutunamayanlar, Tehlikeli Oyunlar, Bir Bilim Adamının Romanı roman; Oyunlarla Yaşayanlar tiyatro; Günlük günlük türü eserleridir.

Bilgi

Nezihe Meriç: Cumhuriyet’in ilk kadın öykü yazarlarındandır. Evlilik, kadın dünyası, aşk, yalnızlık konularını işlemiştir.

Genç kız ve kadınların yalnızlık psikolojilerini çözümlemeye

yoğunlaşmış, çok sayıda çocuk kitabı yazmıştır.

Bozbulanık, Topal Koşma, Menekşeli Bilinç, Dumanaltı,

Bir Kara Derin Kuyu öykü; Korsan Çıkmazı, Boşlukta Mavi

roman; Alagün Çocukları, Küçük Bir Kız Tanıyorum, Ahmet

Adında Bir Çocuk, Dur Çocukları Bekle önemli eserleridir.

Ferit Edgü: “Niçin” sorusundan çok “nasıl” sorusu ile ilgilenmiştir. “Hakkâri’de Bir Mevsim” filmi, “O” adlı romanından

uyarlanmıştır. Daha çok öykücü-denemeci olarak tanınır.

Küçürek öykünün başarılı örneklerini ortaya koymuştur.

Kaçkınlar, Bir Gemide, Bozgun, Av, Ressamın Öyküsü, Eylül’ün Gölgesinde Bir Yaz öykü; Kimse, O roman türündedir.

Adalet Ağaoğlu: Tiyatro, roman, öykü, anı, deneme türünde eserler vermiştir. Toplumun çalkantılı dönemlerini ve

bu olayların bireyler üzerindeki etkilerini incelemiştir.

Ölmeye Yatmak, Fikrimin İnce Gülü, Bir Düğün Gecesi,

Hayır, Ruh Üşümesi, Romantik Bir Viyana Yazı roman;

Yüksek Gerilim, Sessizliğin İlk Sesi öykü; Yaşamak, Evcilik

Oyunu, Çatıdaki Çatlak, Kendini Yazan Şarkı, Çok UzakFazla Yakın tiyatro-radyo oyunu türlerindeki bazı eserleridir.

Uyarı

Attila İlhan: Şair, romancı, düşünce adamı kimlikleri ile tanınmıştır. Mavi Hareketi içinde yer almıştır. 1908-1960 yılları

arasındaki toplumsal ve siyasi değişimleri nehir roman anlayışı içinde ele aldı.

Yapıtlarında konuşma diline, halk deyimlerine argoya yer

vermiş; günlük dilde çok kullanılmayan eski sözcüklerle

Fransızca ya da Almanca sözcükleri bir arada kullanmıştır.

Sırtlan Payı ve Kurtlar Sofrası Kurtuluş Savaşı romanlarıdır.

Sokaktaki Adam, Zenciler Birbirine Benzemez, Aynanın İçindekiler (Bıçağın Ucu/ Yaraya Tuz Basmak/ O Karanlıktaki

Biz / Sırtlan Payı / Dersaadet’te Sabah Ezanları) Kurtlar Sofrası, Hoca Hanım Vay diğer romanlarıdır.

Rasim Özdenören: Hikâyelerinde Müslüman-modem bir

çizgide, toplumdaki değişme ve çözülmenin sebep ve sonuçlarını ortaya koyan durumları anlatmıştır. Kültür şokuna

karşı kişinin tasavvufa yönelmesini arzular.

Gül Yetiştiren Adam roman; Çözülme, Çok Sesli Bir Ölüm,

Denize Açılan Kapı öykü; Ruhun Malzemeleri, Yaşadığımız

Günler, Yeniden İnanmak, İpin Ucu deneme türü bazı eserleridir.

Bilgi

Orhan Pamuk: Nobel Edebiyat Ödülü’nü alan ilk ve tek Türk

yazardır. (Kar romanı)

Romanları kurgu yönünden oldukça başarılıdır ancak kullandığı dil özensiz ve dağınıktır. Sığ ve basit cümleden kurtulmak için uzun cümleleri çok kullanmıştır.

Kara Kitap romanı, Şeyh Galip’in Hüsn ü Aşk mesnevisi etkisiyle yazılmış, çok ses getirmiş ve tartışılmıştır.

Cevdet Bey ve Oğulları, Sessiz Ev, Beyaz Kale, Kara Kitap,

Benim Adım Kırmızı, Kar, Masumiyet Müzesi roman; İstanbul anı; Öteki Renkler senaryo türünde eserleridir.

Bilgi

P:236

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

4. Aşağıdakilerin hangisinde bir bilgi yanlışlığı vardır?

A) Mustafa Kutlu; hikayelerini iç konuşmalar, canlı diyaloglar ve geleneksel anlatı unsurlarıyla oluşturur. Beyhude

Ömrüm bunun en güzel örneklerindendir.

B) Toplumcu gerçekçilerin etkisiyle hikâyeler yazan Rasim

Özdenören; varoşlara sıkışmış, değerlerinden koparılmış insanın acılarını Çözülme, Kuyu gibi eserlerinde

işlemiştir.

C) Bunalımlı kişilerin düşünce ve eylemlerini anlatma çabası güden, küçürek öykünün başarılı örneklerini veren

Selim İleri, Bir Gemide eseri ile Sait Faik Armağanı’nı

kazanmıştır.

D) Aylak Adam ve Anayurt Oteli romanlarıyla adından söz

ettiren Yusuf Atılgan’ın ilk hikaye kitabı, Bodur Minareden Öte’dir.

E) İlk hikâye denemelerini toplumcu gerçekçi bir tutumla

kaleme alan Sabahattin Kudret Aksal, Gazoz Ağacı adlı

kitabı ile ödül almıştır.

5. Türk romanı üzerinde tamamen biçime yönelik tartışmalar

Orhan Pamuk’un romanlarının yayımlanmaya başlamasıyla kendini gösterir. Postmodernist romanın “üstkurmaca”sı, “metinler arasılık”ı bağlamında Oğuz Atay’a hatta

geleneksel fantastik hikâyemize uzanmak gibi çalışmalar

da bu tarihten sonradır. Bunun böyle olması da doğal bir

gelişmedir. Çünkü örneğin, Orhan Pamuk’un ----, ----; Bilge Karasu’nun ----; Hasan Ali Toptaş’ın ---- adlı eserleri

yayımlanmış ve bu romanların “ne anlatmak” istediği konusunda kafalar karışmıştır.

Bu parçadaki boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden

hangisi getirilemez?

A) Huzur

B) Kara Kitap

C) Beyaz Kale

D) Gece

E) Bir Hüzünlü Haz

1. Modernizmi esas alan eserlerde geleneksel anlatım ve

yapı reddedilmiştir. Alegorik anlatıma önem verilmiş, duygu, düşünce ve davranışlarıyla insanın karmaşık bir varlık olduğu kabul edilmiştir. Bireyin hayatının huzursuzluk

üzerine kurulduğu düşünülmüş, kişinin bunalımlarına ve

toplumla çatışmalarına yer verilmiştir.

Aşağıdaki romanlardan hangisi yukarıda belirtilen tutumla oluşturulmamıştır?

A) Bir Düğün Gecesi        B) Anayurt Oteli

C) Cevdet Bey ve Oğulları      D) Kılavuz

E) İbrahim Efendi Konağı

2. Aşağıdakilerden hangisi modernizmi esas alan yapıtların belirleyici özelliklerinden biri değildir?

A) Yapıtlarda sanatsal boyuta, tekniğe, kurgulama yöntemine, dilin kullanımına, biçime büyük önem verilmiştir.

B) Yapıtlarda bireyin yalnızlığı, geleneklere isyanı, bunalımları, toplumla çatışmaları ve toplumdan kaçışı ele

alınmıştır.

C) Anlatımda şiirsel ögeler kullanılmış, simgesel anlatıma

yer verilmiştir.

D) Kişilerin iç dünyasına ait özelliklere yer verilmiş; toplumsal konular, yerini bireyin bunalımlarına ve huzursuzluğuna bırakmıştır.

E) Okurların merak duygusunun kamçılanması amaçlanmıştır.

3. Aşağıdakilerin hangisinde bir bilgi yanlışlığı vardır?

A) Nazan Bekiroğlu, postmodern anlatım tekniklerini kullanmıştır. Nun Masalları, Nar Ağacı iki yapıtıdır.

B) Yusuf Atılgan, Aylak Adam ve Anayurt Oteli romanlarıyla kendinden söz ettirmiştir, toplum çatışmasının bireye yansımasını işlemiştir.

C) Cumhuriyetin ilk kadın öykü yazarlarından olan Adalet

Ağaoğlu; Topal Koşma, Menekşeli Bilinç, Dumanaltı,

gibi öykülerinde yaşadığı hayatın her anından bir öykü

çıkarmaya çalışmıştır.

D) Haldun Taner, bireyin iç dünyasına kapanışını anlatan

bir hikayecidir. Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu ile ödül

almıştır.

E) Oktay Akbal, Önce Ekmekler Bozuldu adlı kitabında az

da olsa toplumsal gerçekçi denemeler yapmıştır.

P:237

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

8. • Edebiyatımızda fantastik gerçekçiliğin ilk temsilcilerinden biridir.

• İlk romanı Sevgili Arsız Ölüm’de kırsal kesimden büyük kente göç eden bir ailenin zorlu yaşam mücadelesini masalsı bir dille anlatmıştır.

• Son romanları doğa-insan, kent-doğa ve doğa-kadın

eksenlidir. Bunda 1997’de İstanbul’dan ayrılarak Bodrum’un Gümüşlük beldesine yerleşmesinin, büyük

kentten ayrılıp tabiatla iç içe yaşamayı tercih etmesinin etkisi büyüktür. Ormanda Ölüm Yokmuş romanı bu

dönemde yazılmıştır.

Yukarıda özellikleri verilen sanatçı aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Latife Tekin

B) Nezihe Meriç

C) Adalet Ağaoğlu

D) Elif Şafak

E) Nazlı Eray

9. Türk edebiyatında büyülü gerçekçiliğin öncülerinden olan

yazar yapıtlarında masal, düş, rüya ve anılardan yararlanarak hayalî bir atmosfer oluşturmuştur. Çoğunlukla gerçek yaşamından alınmış bölümler ve kişilerle örülmüş

kurgularında, “benim kişilerim” dediği kahramanlar, hayal

ürünü kahramanlarla birlikte farklı maceralarda buluşur.

Masala özgü motifler ve farklı yazınsal türlere ait niteliklerle örgülenen yapıtlarında sağlam bir kurgu ve okuru

yapıta bağlayan bir anlatım vardır. Öykülerinin bir bölümünün yer aldığı Yoldan Geçen Öyküler’deki Karanfil Gece

Kursu ile 1988’de Haldun Taner Hikâye Ödülü’nü; Aşkı Giyinen Adam romanıyla da 2002’de Yunus Nadi Roman

Ödülü’nü kazanmıştır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerin hangisidir?

A) Ayla Kutlu

B) Nazlı Eray

C) Buket Uzuner

D) Elif Şafak

E) Ayşe Kulin

6. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi, ayraç içinde verilen sanatçıyla örtüşmemektedir?

A) Sıcak Külleri Kaldı’da, 1960’lı yıllardaki Türkiye’nin panoramasını çizmiştir. (Oya Baydar)

B) 1960 yılından itibaren öykülerinde yepyeni biçimler denemiş, kısıtlı toplum düzenine başkaldırıcı bir yaklaşım

benimsemiştir; Hallaç, Gecede, Eski Sevgili hikâye kitaplarıdır. (Leyla Erbil)

C) Yazarlığın sorumluluk gerektirdiği anlayışından hareket etmiş, ülke meseleleri üzerinde durmuştur; Ölü

Erkek Kuşlar, İçimden Kuşlar Göçüyor romanlarından

bazılarıdır. (İnci Aral )

D) Düşle gerçeğin, yaşananla tasarlananın iç lçe örüldüğü öykü ve romanları, zengin bir düş gücünün ürünüdür; Ay Falcısı, Ayışığı Sofrası, Sis Kelebekleri romanlarından birkaçıdır. (Nazlı Eray)

E) Olaylara, durumlara, öfkeyle değil; içtenlikle, iyimser

bir bakış açısıyla ve sevgiyle yaklaşmıştır; Sevda Dolu

Bir Yaz, Benim Sinemalarım, Gecenin Öteki Yüzü gibi

hikâye kitapları vardır. (Yusuf Atılgan)

7. I. Yapıtlarında, birden çok anlatıcıya yer veren, yer ve

zaman ögelerini sürekli değiştiren yazar, iç konuşma,

iç gözlem, bilinç akışı, gösterme gibi modern teknikler

kullanmıştır; Ruh Üşümesi, Yaz Sonu, Üç Beş Kişi, Dert

Dinleme Uzmanı romanlarından bazılarıdır.

II. İç yalnızlığından kurtulamayan kadınları anlatmadaki

başarısı ve şiirsel üslubuyla ses getiren hikâyeler yazmıştır; Topal Koşma, Yandırma, Bir Kara Derin Kuyu

gibi hikâye kitapları vardır.

III. Yapıtlarında çoğunlukla yakın dönemde toplum ve bireylerin geçirdiği değişim ve dönüşüm sürecini ele almıştır; Kıran Resimleri adlı yapıtını Maraş olayları üzerine yazmıştır.

IV. Bodrum’a yerleşen yazar, burada Gümüşlük Akademisinin kurulmasında öncü olmuştur; Gece Dersleri,

Unutma Bahçesi gibi romanları vardır.

Aşağıdaki sanatçılardan hangisi yukarıdaki açıklamalardan biriyle eşleştirilemez?

A) Nezihe Meriç    B) İnci Aral

C) Adalet Ağaoğlu    D) Tomris Uyar

E) Latife Tekin

P:238

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. Postmodernizmin tarihe yönelmesini, edebiyatın tarihsiz

yapamazlığına bağlayabiliriz. Modern roman da olgusalın ve ideolojik olanın temeli olan tarihe yönelmiştir. Fakat

postmodernin tarihe yönelme amacı ve tarihi işlemedeki

mantığı oldukça farklıdır. Örneğin, Namık Kemal’in ----,

Kemal Tahir’in ----, Tarık Buğra’nın ---- tarih, Orhan Pamuk’un ---- tarihten oldukça farklıdır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden

hangisi getirilemez?

A) Beyaz Kale’sindeki    B) Cezmi’sindeki

C) Devlet Ana’sındaki    D) Osmancık’ındaki

E) Kalpaklılar’daki

5. Yapıtlarında toplumun çalkantılı dönemlerini ve bu dönemlerin bireyler üzerindeki etkilerini irdelemiştir. İlginç konularının yanı sıra yapıtlarının biçimsel yetkinliğiyle, özellikle

ayrıntıları değerlendirişiyle, geriye dönüşler, iç monologlar

gibi değişik tekniklerden yararlanmadaki başarısıyla dikkat

çekmiştir. İlk romanı Ölmeye Yatmak’tan itibaren tüm eserleri yoğun tartışmalara konu olmuştur. Ölmeye Yatmak,

daha sonra yazdığı Bir Düğün Gecesi ve Hayır adlı romanlarla bir üçleme (Dar Zamanlar) oluşturmuştur.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ferit Edgü            B) Nazlı Eray

C) Oktay Akbal          D) İnci Aral

E) Adalet Ağaoğlu

6. Postmodern romanın Türkiye’deki önemli isimleri arasında

değerlendirilmektedir. Bireyin sorunlarına ağırlık veren,

onun günlük hayatındaki açmazlarını işleyen bir yazardır.

Sevgi, dostluk, yalnızlık, tutku, inanç-inançsızlık, korku ve

ölüm gibi kavramları imgesel bir dille anlatır. İnsanla insanüstüyü, olağanla olağanüstüyü yapaylığa düşmeden,

metnin doğal akışı, hayatın da kurgusal akışı içinde verir.

Gece, Kılavuz önemli romanlarıdır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Vüs’at Orhan Bener      B) Bilge Karasu

C) Rasim Özdenören       D) Orhan Pamuk

E) Tahsin Yücel

1. Türk edebiyatının önemli kadın öykücülerinden birisidir.

1970’li yıllardaki siyasî savrulmaları öyküleştirmiş, kadın

ve çocuk sorunlarına eğilmiştir. Toplu yaşayışlarda bile

kendi iç yalnızlığını sürdüren genç kız ve kadınları anlatmadaki başarısı ve yapıtlarının şiirli havasıyla ön plana

çıkmıştır. Korsan Çıkmazı, Boşlukta Mavi romanlarıdır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Nezihe Meriç      B) Füruzan

C) Adalet Ağaoğlu      D) Pınar Kür

E) Elif Şafak

2. Romancılığı “postmodern roman” kategorisinde değerlendirilmektedir. Romanlarında Doğu-Batı sorunsalını kültürel

ve felsefi içerimleriyle ele almıştır. Özellikle Kara Kitap’ta

bu tema bağlamında önemli, çok katmanlı bir edebi metin

örneği sergilemiştir. İlk romanı Cevdet Bey ve Oğulları ile

Orhan Kemal Roman Armağanı’nı almıştır. 2006 yılında

“Nobel Edebiyat Ödülü”nü kazanarak Nobel ödülü alan ilk

Türk vatandaşı olmuştur. İlk ve son siyasi romanım dediği

Kar’da, Kars’ta, siyasal İslamcılar, askerler, laikler, Kürt ve

Türk milliyetçileri arasındaki şiddeti ve gerilimi işlemiştir.

Bu parçada yapıtlarından söz edilen yazar aşağıdakilerden hangisidir?

A) Orhan Pamuk B) Adalet Ağaoğlu

C) Oğuz Atay D) Elif Şafak

E) Buket Uzuner

3. Gerek anlatım biçimi gerek çizdiği tipler gerekse romana

taşıdığı konular yönünden ele alındığında ---- Kara Kitap

adlı romanıyla, Peyami Safa romanının, özellikle de Dokuzuncu Hariciye Koğuşu ve ---- romanlarının başlattığı,

alışılagelmiş modern roman yazma anlayışının dışına çıkanların başında gelir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Adalet Ağaoğlu – Fatih-Harbiye

B) Tarık Buğra – Huzur

C) Orhan Pamuk – Matmazel Noralya’nın Koltuğu

D) Selim ileri – Kurt Kanunu

E) Bilge Karasu – Sözde Kızlar

P:239

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

9. Sanatçının 47’liler adlı romanında gözleri bağlı olarak evlerinden alınan romanın kadın kahramanının yaşadığı işkence sahneleri sayfalara yayılarak tüm ayrıntılarıyla verilir.

47’liler konusunu 1947 doğumlu Emine Semra Kozlu’nun

hayat hikâyesinden alır. Emine, 12 Mart öncesinde, öğrenci hareketlerine katılmış, tutuklanmış, işkenceler görmüş

ve aşağılanmıştır. Bu durum, onun ailesiyle ve yaşadığı

toplumla uyumunu da olumsuz yönde etkilemiştir. Sanatçı

böylece, kadın olmanın verdiği duyarlıkla Emine’nin kişiliği

üzerinden Türkiye’de kadın olmanın sorunlarını ve bir kadının karşılaşacabileceği tehlikeleri de gözler önüne sermektedir.

Bu parçada sözü edilen roman aşağıdakilerden hangisine aittir?

A) Adalet Ağaoğlu

B) Nezihe Meriç

C) Pınar Kür

D) Füruzan

E) Latife Tekin

10. Edebiyata hikâye ile başlamış; Dost adlı hikâyesiyle ödül

kazanarak dikkatleri çekmiştir. Öykü ve romanlarında

gündelik olaylarla blllnçaltında birikmiş yaşam parçalarını

birleştirmiş; yalnızlık, yabancılaşma ve ölüm gibi konuları

işlemiştir. Yeni anlatım yolları denediği ve soyutlamalara

başvurduğu öykülerinde edebiyatı öncelikle bir dil ve anlatım biçimi olarak ele almıştır. Az sayıda eser vermesine

rağmen modern Türk öykücülüğünün öncülerinden biridir.

Çehov tarzı durum öyküsü tekniğini benimsemiştir. Yaşamasız, Siyah - Beyaz, Mızıkalı Yürüyüş, Kara Tren, Kapan

gibi hikâye kitapları vardır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerin hangisidir?

A) Bilge Karasu

B) Ferit Edgü

C) Vüs’at Orhan Bener

D) Selim İleri

E) Latife Tekin

7. • Edebiyatımızda daha çok, öz yaşam öyküsel nitelik

taşıyan öyküleriyle bilinir. Yapıtlarında gündelik olaylarla bilinçaltında birikmiş yaşam parçalarını birleştirir.

Yapıtlarında ölüm teması önemli bir yer tutar. Ihlamur

Ağacı oyunu ile Türk Dil Kurumu Tiyatro Armağanı’nı,

İpin Ucu oyunuyla Abdi İpekçi Armağanı’nı kazanmıştır.

• Yazılarında edebiyatın konumu, yazarın özgün koşulları

ve nitelikleri üzerine düşünceleriyle dikkat çekmiştir. Romanlarında “niçin” sorusundan çok “nasıl” sorusu üzerinde durmuştur. Çevresiyle uyum sağlayamayan bireyin sorunlarına eğilmiştir. Kimse ve O romanları vardır.

Yukarıda özellikleri verilen sanatçılar sırasıyla aşağıdakilerden hangisidir?

A) Buket Uzuner - Elif Şafak

B) İnci Aral - Latife Tekin

C) Vüs’at Orhan Bener - Ferit Edgü

D) Nazlı Eray - Oktay Akbal

E) Leyla Erbil - Selim İleri

8. Öykücülüğümüzde yeni bir çığır açmıştır. Işitilmemiş,

okunmamış sözler, yadırganan bir üslupla, konu sayılamayacak kadar aykırı karşılanan konuları öykülerine taşımıştır. Burgazada, deniz, doğa, ihtiyarlar, boyacı çocuklar, balıkçı kahveleri... onun öykülerinde sık sık rastlanan

ögelerdir. Öykülerini yapmacıklıktan ve sanat kaygısından

uzak bir dille yazmıştır. Öyküyü olay anlatımından kurtarıp

durum anlatımına dayandırmıştır. Edebiyatımızda, “Çehov

tarzı” denen öykücülüğün temsilcilerindendir.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada özellikleri verilen

sanatçının öykü türündeki bir eseridir?

A) Semaver

B) Yaşasın Demokrasi

C) Hava Parası

D) Yokuşa Akan Sular

E) Troya’da Ölüm Vardı

P:240

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

3. Modern akımların izindeki kadın yazarlar, genellikle dikkatlerini kadının iç dünyasına yöneltmişlerdir. Kadının problemlerini çağrışımlara dayalı olarak aksettirirler. Nezihe

Meriç, Leyla Erbil bu tür yazarlardandır. Bu yazarlarda

kadın kimliği daima ön plandadır. Ayrıca 1980’lerden itibaren roman yazmaya başlayanlar arasında Pınar Kür, Adalet Ağaoğlu, İnci Aral, Lâtife Tekin, Ayşe Kulin, Nazlı Eray,

Buket Uzuner, Elif Şafak toplumsal problemlerin yanında

sanat endişelerini öne çıkarırlar, yeni biçimler denerler. Bu

tarz romanlarda yazarlar, anlatılan konudan çok anlatım

tekniğine ve kullanılan dile önem verirler.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada adı geçen sanatçılardan birine ait değildir?

A) Pinhan

B) Fikrimin İnce Gülü

C) Masumiyet Müzesi

D) Yeni Yalan Zamanlar

E) Korsan Çıkmazı

4. • Lüzumsuz Adam, Mahalle Kahvesi, Havada Bulut gibi

öykülerinde; esnaf, işsizler, aylaklar gibi dertli insanlara, toplumun acı çeken kesimlerine eğilmiştir.

• Kumpanya ile öykülerine giren karakterler artmıştır.

Gezgin tiyatro topluluğu, cambazhane çalışanları,

emekli miralay, Galata, Samatya, Yedikule’deki deri

işçileri, meyhaneler, sabahçı kahveleri, çımacılar, garsonlar...

• Alemdağ’da Var Bir Yılan’la gerçeküstücülüğe yönelmiştir. Öyküdeki konu ve olay akışını iyice ortadan kaldırmış, öykülemeyi ruhsal değişiklikler yoluyla yapmıştır.

Yukarıda özellikleri verilen öyküler aşağıdaki sanatçılardan hangisine aittir?

A) Rasim Özdenören

B) Selim İleri

C) Bilge Karasu

D) Yusuf Atılgan

E) Sait Faik Abasıyanık

1. Sanatçının romanları içerisinde gerek anlatım tekniği gerek ele aldığı konu bakımından ayrı bir yeri olan Bir Düğün Gecesi, 12 Mart döneminin sosyal ve siyasal hayatını

işler. Berna Moran’ın deyimiyle “bağımsız iç konuşma”

metoduyla anlatım gerçekleştirilir. Sanatçı bu dönemde,

toplumun sosyal katmanlarını temsil eden çok farklı gruplardan şahısları bir mekânda ve bir düğünde buluşturur.

Üst düzey askerden bürokrata, iş adamından avukata devrimcisinden gericisine kadar. Bütün bu kişiler Üniversitede

iktisat profesörü olan Ömer’in yansıtıcılığında okuyucu ile

karşı karşıya getirilir.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Nezihe Meriç

B) Ayşe Kulin

C) Elif Şafak

D) Adalet Ağaoğlu

E) Nazlı Eray

2. ----, yapıtlarında aşk, iktidar ilişkileri kişisel-siyasî, kadın ve

cinayet gibi konuları ele almıştır. Kadının toplumsal ve sosyal yönü kadar hayallerini, beklentilerini ve ruh dünyasını

da gözler önüne sermiştir. Zamandan ve bulunduğu ortamdan hoşnut olmayan kadınların iç dünyasındaki karmaşayı

ve birey-toplum uyuşmazlığını dile getirmiştir. Sonuncu

Sonbahar, Cinayet Fakültesi ve Bir Cinayet Romanı gibi

yapıtlarında postmodern anlatı tekniklerinden yararlanarak

polisiye olaylardan söz etmiştir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Latife Tekin

B) Pınar Kür

C) Elif Şafak

D) İnci Aral

E) Ayla Kutlu

P:241

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Anlatmaya Bağlı Metinler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

5. Gücünü gözlem, mizah ve yergiden alan sanatçı; büyük

şehrin düzensiz ve çelişkilerle dolu yapısını, görgüsüzlük

ve bilgisizliğini yansıtan öyküleriyle tanınmıştır. Şişhane’de

bir kazaya sebep olan, belediyeye ait bir atın gözünden,

olay mahallinde bulunan ve kazaya karışan insanlar ve bu

insanların hayatlarını anlattığı öyküsü Şişhane’ye Yağmur

Yağıyordu, ilginç anlatımıyla edebiyatımızda önemli bir

yere sahiptir.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerin hangisidir?

A) Yusuf Atılgan         B) Orhan Pamuk

C) Oğuz Atay          D) Haldun Taner

E) Selim İleri

6. İhsan Oktay Anar’ın ---- adlı romanı, tarihsel bilgi ile efsanenin, modern zihinle mistik zihnin, dinle felsefenin, Nevton fiziği ile kuantum fiziğinin, gerçek ile hayalin, sözün

verili anlamı ile öznel çoğulluğunun iç içe girdiği bir romandır. Roman, belirli bir anlamı sürekli kaybettirerek; herhangi

bir gerçekliği temsil etmek yerine, istenildiği kadar gerçeklik kurulabileceğini göstererek var olan bir “anlatı”dır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Kılavuz         B) Berlin’in Nar Çiçeği

C) Puslu Kıtalar Atlası D) Aylak Adam

E) Tehlikeli Oyunlar

7. • Edebiyatımızın en önemli hikâyecileri arasındadır.

• Kültürel değişme ve yozlaşma karşısında bireylerin

kurtuluşunun tasavvufa sarılmakla olacağını ileri sürmüştür.

• Zaman zaman yeni yöntemler denemiş, bazı yapıtlarında noktalama işaretlerini kullanmamıştır.

• Çözülme ve Çok Sesli Bir Ölüm hikâyeleri televizyona

uyarlanmıştır.

Yukarıda özellikleri verilen sanatçı aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Bahaeddin Özkişi        B) Selim İleri

C) Mustafa Kutlu         D) Rasim Özdenören

E) Oktay Akbal

8. İlk romanlarında düşmüş kadınlar, kötü yola sürüklenen

küçük kızların, çöküş sürecindeki burjuva ailelerin, yeni

yaşama koşullarından bunalan, yurt özlemi çeken göçmenlerin, yoksulluk içinde yaşama savaşı veren, tek silahları

sevgi olan yalnız kalmış kadınların, çocukların dramlarına

sevecen bir bakışla eğilmiştir. Ayrıntılarla beslediği canlı

anlatımı, karaterleri işleyişindeki derinlikle dikkat çekmiştir.

Almanya incelemelerinden sonra da göçmen ve gurbetçi

işçi soranları üzerinde durmuştur. Öykü ve romanlarında

başkahramanlar, genellikle ezilenler, göçmenler, doğru bildikleri için savaşırken engellenenlerdir. Tüm umudu parasız yatılı okumak olan bir kızı ve buna izin vermeyen üvey

bir babayı anlattığı ilk öykü kitabı Parasız Yatılı ile Sait Faik

Hikaye Ödülü’nü kazanmıştır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Elif Şafak

B) Leyla Erbil

C) Füruzan

D) Pınar Kür

E) Adalet Ağaoğlu

9. ---, yapıtlarında bireyin içinde bulunduğu çevre ve toplumsal koşullar tarafından belirlenen ruh hallerini; bunun

sonraki yaşamlara nasıl yansıdığını; kadın-erkek arasındaki uyuşmazlık ve algılama farklılıklarını konu edinen bir

yazardır. Daha çok; sevgiyi, kadın-erkek kimliklerini, insan

ilişkilerindeki iletişimsizliği, bağlılık ve özgürlük sorunlarını

irdelemiştir. Yeşil (İlkin Yeni Yalan Zamanlar adıyla yayımlandı.), Mor ve Safran Sarı adlı romanlarını Yeni Yalan

Zamanlar adlı bir üçleme haline getirmiştir. Yapıtlarında

çoğunlukla modern ve zaman zaman da postmodern anlatım tekniklerini kullanan yazarın en zor ama en başarılı

romanı; donanımlı, katılımcı ve çok uyanık bir okur kitlesi

gerektiren Yeni Yalan Zamanlar’dır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) İnci Aral

B) Nezihe Meriç

C) Nazlı Eray

D) Ayla Kutlu

E) Selim İleri

P:242

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası

CUMHURİYET DÖNEMİ GÖSTERMEYE

BAĞLI METİNLER 31

Haldun Taner; Zeki Alasya ve Metin Akpınar ile Devekuşu

Kabare Tiyatrosunu kurmuş; oyunlarında meddah geleneği

ve tuluat tiyatrosunun özelliklerinden yararlanmıştır. Keşanlı

Ali Destanı Türk Tiyatrosu’ndaki ilk epik tiyatro örneğidir.

Sersem Kocanın Kurnaz Karısı, Gözlerimi Kaparım Vazifemi

Yaparım, Huzur Çıkmazı, Fazilet Eczanesi, Günün Adamı

ve Değirmen Dönerdi, Dışarıdakiler, Lütfen Dokunmayın,

Eşeğin Gölgesi, Ayışığında Şamata oyunlarını yazmıştır.

Bilgi

Cumhuriyet Dönemi’nde ismi tiyatro türü ile özdeşleşmiş yazarlar dışında tiyatro türü eser veren sanatçılar:

Raruk Nafiz Çamlıbel; Türkçü, memleketçi düşünceler etrafında Akın, Özyurt, Kahraman, Canavar, Yayla Kartalı gibi

başarılı oyunlar yazmıştır.

Yaşar Nabi Nayır; Mete, İnkılap Çocukları; Behçet Kemal

Çağlar; Çoban ve Atilla oyunlarını yazmıştır.

Ahmet Kutsi Tecer, geleneksel Türk tiyatrosundan da yararlanarak Köşebaşı, Bir Pazar Günü, Satılık Ev, Köroğlu

oyunlarını yazmıştır.

Ahmet Muhip Dıranas’ın Gölgeler ve O Böyle Istemezdi

oyunları başarılı bulunmuştur.

Oktay Rifat Horozcu; Kadınlar Arasında, Oyun İçinde

Oyun, Çil Horoz, Yağmur Sıkıntısı oyunlarında çeşitli toplumsal problemleri işlemiştir.

Melih Cevdet Anday; İçerdekiler, Mikadonun Çöpleri oyunlarında toplumsal sorunları başarıyla işlemiş; Dikkat Köpek

Var, Ölüler Konuşmak İster, Müfettiş oyunlarını yazmıştır.

Necati Cumalı; Şiir, öykü, roman türünde eserler vermiştir.

Ege Bölgesi özellikle Urla çevresi eserlerinde önemli bir yer

tutar. Boş Beşik, Vur Emri, Ezik Otlar, Derya Gülü, Aşk Duvarı, Mine gibi çok sayıda oyun yazmıştır.

Bilgi

Cumhuriyet Dönemi Tiyatrosunun Genel Özellikleri: Bu

dönemde Batı edebiyatındaki gelişmeler daha dikkatli izlenerek geleneksel tiyatroyla (karagöz, orta oyunu vs.) modern tiyatronun özelliklerinin bir arada görüldüğü eserler

ortaya konmuştur.

Tiyatro, yeni Cumhuriyet’in ilkelerini halka aktarmada bir

araç olarak hızla yaygınlaşmaya başlamış; çocuk tiyatrosu

çalışmaları yapılmış, kadınlar sahnede daha çok yer almaya

başlamış, devlet konservatuarı açılmıştır.

Değişen yaşam tarzının sonucunda yaşanan aile dramları,

değer çatışmaları, köy gerçekliği, köyden kente göçün yarattığı problemler, toplumsal ve ekonomik adaletsizlikler,

Osmanlı tarihindeki önemli olaylar ve kişiler en çok işlenen

konular olmuştur.

Bu dönemde tiyatro anlayışları çeşitlenmiş, epik ve absürt

tiyatro çeşitlerinden yararlanılmıştır.

Bilgi

Necip Fazıl Kısakürek’in; Tohum, Para, Bir Adam Yaratmak, Nam-ı Diğer Parmaksız Salih oyunları ciddi bir ilgi görmüştür.

Aziz Nesin; toplumsal ve siyasi eleştirel mizaha dayalı

Toros Canavarı, Tut Elimden Rovni, Hadi Öldürsene Canikom, Biraz Gelir misiniz, Düdükçülerle Fırçacıların Savaşı,

Çiçu gibi oyunları yazmıştır.

Tarık Buğra; Bireyin özgürlüğünü savunduğu Ayakta Durmak İstiyorum ve Üç Oyun adıyla kitaplaştırdığı tiyatro

eserlerinin hemen hepsi sahnelenmiş, seyirciden büyük ilgi

görmüştür. Ayakta Durmak İstiyorum, Akümülatörlü Radyo,

Yüzlerce Çiçek Birden Açtı tiyatro türü eserleridir.

Sabahattin Kudret Aksal; İnsan-çevre-kâinat ilişkilerini

araştırdığı Evin Üzerindeki Bulut, Bir Odada Üç Ayna, Tersine Dönen Şemsiye, Kahvede Şenlik Var, Kral Üşümesi, Bir

Dalda Üç Ayna gibi oyunlar yazmıştır.

Bilgi

Cumhuriyet Dönemi’nde adı tiyatro türü ile özdeşleşmiş

sanatçılar şunlardır:

Muhsin Ertuğrul; Çağdaş Türk tiyatrosunun kurucusu olan

sanatçı; oyunculuk, yönetmenlik ve yöneticilik yapmıştır.

Muhsin Ertuğrul, tiyatronun önemini “Bir tiyatro açan yüz zindan kapatır” sözüyle belirtmiştir.

Çeşitli dergi ve gazetelerde çıkan yazılarını İnsan ve Toplum

Üzerine Gördüklerim adıyla kitaplaştırdı.

Güngör Dilmen; İsrail ve Yunanistan’da tiyatro çalışmaları

yaptı. Canlı Maymun Lokantası oyunu, absürt tiyatronun

Türk edebiyatında ilk örneğidir. Bağdat Hatun, Deli Dumrul

Midas’ın Kulakları, Midas’ın Altınları, Midas’ın Kör Düğümü,

Akad’ın Yayı, Troya İçinde Vurdular Beni önemli oyunlarıdır

Bilgi

P:243

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Göstermeye Bağlı Metinler

Başar Sabuncu: Devlet Tiyatroları, İstanbul Şehir Tiyatrosu

ve özel tiyatrolarda sahnelenmiş 13 tiyatro oyunu yazmıştır.

Kargalar, Şerefiye, Çark, Lades ya da Aile Ocağı, Zemberek, Kan ve Gül , Mutemet Ali Rıza Beyin Yaşanmış Hayat

Hikayesi bazı önemli oyunlarıdır.

Cahit Atay: Radyo için oyunlar yazdı. Pusuda adlı oyunuyla

tanındı. Yurt Tiyatrosu adlı topluluğunu kurdu.

Pervaneler, Sahildeki Kanepe, Pusuda, Hamdi ve Hamdi ,

Kuma, Karaların Memetleri, Sultan Gelin, Palabıyık önemli

bazı oyunlarıdır.

Bilgi:

Turan Oflazoğlu: Konusunu tarihten alan çok sayıda tiyatro

eseri ve çeviri çalışmaları ile tanınmıştır. Tiyatro oyunları

konularına göre; köyü ele alan, tarihi oyunlar ve sembolik

oyunlar olarak üç grupta toplanabilir.

Kösem Sultan, Cem Sultan, Deli İbrahim, IV. Murat, Genç

Osman, III. Selim, Sinan, Fatih, Bizans Düştü, Keziban, Sokrates Savunuyor, Allah’ın Dediği Olur, Elif Ana, Yine Bir Gülnihal önemli bazı oyunlarıdır.

Recep Bilginer: Gazeteci kimliği ile öne çıkmış çeşitli gazeteler ve dergiler çıkarmıştır. Tiyatrolarda daha çok toplumsal

aksaklıkları, köy konusunu işlemiş; çoğunlukla Güney Anadolu köylerinde yaşananları anlatmıştır.

Yunus Emre, Mevlana, Parkta Bir Sonbahar Günüydü,

Gazeteciden Dost, İsyancılar, Ben Devletim, Sarı Naciye,

Sevdiğim Adam, Karım ve Kızım bazı tiyatro eserleridir. Politikada Bir Sarı Çizmeli eseri, roman türündedir.

Bilgi

Absürt (saçma) tiyatro: II. Dünya Savaşı sonrası doğmuştur. “Amaçsız oyun” anlayışıyla yola çıkılmış; insanların boşuna çabalarını, bekleyişlerini, umutsuzluklarını ele almıştır.

Alışılmış düzene karşı çıkılır, olaylar arasında bağ ve mantık

zinciri kurulmaz. İlk örneği, Samuel Beckett’in Godot’u Beklerken oyunudur. Türk edebiyatında ilk örneği, Güngör Dilmen’in yazdığı Canlı Maymun Lokantası oyunudur.

Epik (eleştirel) tiyatro: Kurucusu Bertolt Brecht’tir. Marksist tiyatro olarak bilinir. Oyun akışı içine şarkı, şiir sokularak

ya da seyirci ile doğrudan ilişki kurularak sahnedekinin bir

oyun olduğu seyirciye hatırlatılmak istenir. Amaç, seyircinin

oyunu yorumlamasıdır. Haldun Taner’in Keşanlı Ali Destanı

ile Vasıf Öngören’in Asiye Nasıl Kurtulur oyunları Türk edebiyatında türün ilk örnekleridir.

Uyarı

Turgut Özakman: Kurtuluş Savaşı’nı anlattığı belgesel nitelikleri ağır basan; Şu Çılgın Türkler ve Çanakkale Savaşı’nı

anlattığı Diriliş – Çanakkale 1915 uzun süre çok satanlar listelerinde ilk sırada kalmış romanlarıdır.

Masum Katiller eserini on altı yaşındayken yazdı, 21 yaşındayken tiyatro yazarı olarak ünlendi. Reşat Nuri Güntekin’in

Değirmen adlı romanını bazı değişiklikler yaparak Sarıpınar

1914 adıyla oyunlaştırmıştır.

Ah Şu Gençler, Töre, Ocak, Sarıpınar 1914, Fehim Paşa Konağı, Resimli Osmanlı Tarihi, Bir Şehnaz Oyun, Karagöz’ün

Dönüşü, Pembe Evin Kaderi, Güneşte On Kişi, Duvarların

Ötesi, Kanaviçe, Paramparça önemli bazı oyunlarıdır.

Bilgi

Cevat Fehmi Başkut: Cumhuriyet’in kuruluşu sonrası ortaya çıkan değişimleri mizah unsurlarını kullanarak anlattığı

oyunları yaygın bir ün kazandırdı. Biçim denemelerine de giriştiği oyunlarında bütün toplum katlarından ve her çevreden

insanı tiplemeye çalıştı. Paydos oyunu yurt dışında (Bulgaristan) sahnelen ilk tiyatro eseridir.

Büyük Şehir, Küçük Şehir, Paydos, Sana Rey Veriyorum,

Harput’ta Bir Amerikalı, Buzlar Çözülmeden önemli oyunlarıdır.

Refik Erduran: Gazetecidir, tiyatro türü eserleri ile tanınmıştır. Atatürk’ün toplumu yeniden yapılandırmada sürat rekorunu anlatan Metamorfoz senaryosu filme çekilmiştir.

Cengiz Han’ın Bisikleti, Büyük Jüstinyen, Karayar Köprüsü,

Uçurtmanın Zinciri, Deli, Bir Kilo Namus, Direkler Arasında,

Turp Suyu, Canavar Cafer bazı önemli oyunlarıdır.

Bilgi

Orhan Asena : 1950 sonrası Türk edebiyatının en önemli

tiyatro yazarlarındandır. 40 civarında oyun yazmıştır; Türk

Tiyatrosunun Shakespeare’i olarak anılır. Eserlerinin konularını tarihten, mitolojiden ve toplumsal yaşamdan almıştır.

“Başkaldırı, insan mücadelesi” sanatçının oyunlarının başta

gelen temasıdır.

Tanrılar ve İnsanlar, (Gılgamış), Hürrem Sultan, Tohum ve

Toprak, Simavnalı Şeyh Bedrettin, Atçalı Kel Mehmet, Karacaoğlan, Fadik Kız, Ya Devlet Başa Ya Kuzgun Leşe, Ölü

Kentin Nabzı, Toroslar’dan Öteye bazı önemli oyunlarıdır.

Bilgi

P:244

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Göstermeye Bağlı Metinler

4. İlk oyunu Masum Katiller, Ankara Halkevinde sahnelendi.

Öyküleri de Ankara’da çıkan Hisar dergisinde yayımlandı.

Pembe Evin Kaderi’yle devlet tiyatrolarında yapıtı sahnelenen en genç oyun yazarı oldu. Bundan sonra bütünüyle

tiyatroya yöneldi. Yapıtlarında bireyin yakın çevresini ve

toplumla çatışmasını anlatmaya önem verdi. Keloğlan Aramızda, Tuzsuz Deli Bekir filmleri ile yirmi bölümlük “Kurtuluş” adlı televizyon dizisinin senaryolarını yazdı.

Yukarıda özellikleri verilen Cumhuriyet Dönemi yazarı

aşağıdakilerden hangisidir?

A) Orhan Asena   B) Refik Erduran

C) Recep Bilginer   D) Turgut Özakman

E) Samim Kocagöz

5. Yapıtlarında konu olarak toplumdaki aksaklıkları seçmiş,

daha çok köylülerin sorunlarını dile getirmiştir. Sarı Naciye,

Utanç Dünyası, Sevdiğim Adam yapıtlarından bazılarıdır.

Yukarıda tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Recep Bilginer B) Refik Erduran

C) Turan Oflazoğlu D) Sadri Ertem

E) Orhan Asena

6. Necip Fazıl’ın, şiirlerini yazarken sanatsal bağlamda gösterdiği titizliğini, tiyatro eserlerinde pek göremeyiz. Bu

edebî ve estetik kaygı, bir dereceye kadar ---- adlı oyunda

gözlenebilir. Estetik bağlamda diğer eserlerinde görebildiğimiz düşüklüğün nedeni, yazarın öncü bir sanatkâr olarak

kendine, kabiliyetine olan güveni; özgün bulduğu fikirlerini,

hayallerini bir an evvel okurlarına, izleyicilerine iletme isteği denebilir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıda verilen oyunlardan hangisi getirilmelidir?

A) Buzlar Çözülmeden

B) Cengiz Han’ın Bisikleti

C) Bir Adam Yaratmak

D) Sarı Naciye

E) Tohum ve Toprak

1. Öykü, tiyatro, fıkra türündeki yapıtlarıyla tanınmış; epik

tiyatronun ve kabare tiyatrosunun gelişmesine öncülük

etmiştir. Olaya bağlı klasik öykü tarzını sürdürmüş; yapı

bakımından Sait Faik tarzından, konu bakımından da toplumcu gerçekçilerden ayrı bir yol izlemiştir. On İkiye Bir Var,

Şişhaneye Yağmur Yağıyordu eserlerinden bazılarıdır.

Bu parçada tanıtılan sanatçımız aşağıdakilerin hangisidir?

A) Tarık Buğra  B) Haldun Taner

C) Turan Oflazoğlu  D) Adalet Ağaoğlu

E) Orhan Asena

2. Çağdaş Türk tiyatrosunun kurucusudur. Bilinçli ve sağlam

temeller üzerinde tiyatronun yaygınlaşmasını sağlamıştır.

Tiyatro adamı, oyuncu, yönetmen ve makale yazarıdır.

Benden Sonra Tufan Olmasın yapıtlarından biridir.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Talip Apaydın B) Orhan Asena

C) Recep Bilginer D) Turan Oflazoğlu

E) Muhsin Ertuğrul

3. Toplumcu gerçekçi anlayışın aydınlar arasında yaygınlaştığı bir dönem olan l960-1980 yıllarında tiyatro yazarları tarafından yoğun olarak ele alınan konulardan biri de büyük

şehrin varoşları, gecekondu semtleri, köy ve kasabalar ile

hapishanelerde cereyan eden dramlardır. Haldun Taner’in

----; Orhan Kemal’in İspinozlar’ı; Başar Sabuncu’nun Şerefiye’si; Cahit Atay’ın Gültepe Oyunları; Sermet Çağan’ın

Ayak Bacak Fabrikası; Dinçer Sümer’in Katip Çıkmazı;

Oktay Rıfat’ın Çil Horoz’u ve Erdoğan Aytekin’in Kırmızı

Sokağın Suzanı bu tip oyunlardandır. Sözü edilen eserlerde sömürüye açık, çaresiz insanların içinde bulundukları

yaşam koşullarından uzaklaşmak için giriştikleri umutsuz

çabalarla düzenin çarpıklığına işaret edilmektedir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu

B) Midas’ın Kulakları

C) Ölü Kentin Nabzı

D) Keşanlı Ali Destanı

E) Canavar Cafer

P:245

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Göstermeye Bağlı Metinler

10. Aşağıdakilerin hangisinde bilgi yanlışlığı vardır?

A) Refik Erduran’ın bireyden çevreye ve topluma doğru genişleyen oyunları arasında en tanınanı “Cengiz Han’ın

Bisikleti”dir.

B) Efsane ya da tarihe dayanarak çağın eleştirisini yapan

Turan Oflazoğlu’nun “Deli İbrahim” ve “IV. Murat” oyunları önemlidir.

C) Orhan Asena, epik tiyatro ve kabarenin Türkiye’deki ilk

kurucusu olarak kabul edilen sanatçısıdır.

D) Geleneksel tiyatronun kurallarını hiçe sayan, bir olayı

canlandırmaktan çok, bir ses ve hareket düzeni olan absürt tiyatronun bizdeki temsilcilerinden biri de Güngör

Dilmen’dir.

E) Tiyatromuz için yeni bir konu olan gazeteciliğin oyuna

yansımasını Recep Bilginer’in “Gazeteciden Dost” adlı

oyununda görüyoruz.

11. Keşanlı Ali Destanı’yla ----, Bir Adam Yaratmak adlı yapıtıyla ----, Cumhuriyet Dönemi tiyatroculuğumuzun önemli

sanatçılarındandır.

Bu parçada boş bırakılan yere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Tarık Buğra - Turan Oflazoğlu

B) Haldun Taner - Necip Fazıl Kısakürek

C) Recep Bilginer - Muhsin Ertuğrul

D) Orhan Asena - Haldun Taner

E) Necip Fazıl Kısakürek - Tarık Buğra

12. Yapıtlarında mitoloji ve tarihten en çok yararlanan yazarlardandır. Midas Üçlemesi’nin ilk oyunu olan Midas’ın Kulakları, Güngör Dilmen’in en tanınmış yapıtıdır. Yazarın diğer

önemli yapıtları Canlı Maymun Lokantası ve Bir Kilo Namus’tur.

Bu parçada numaralanmış bölümlerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V

III

I II

IV

7. Orhan Asena ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi

yanlıştır?

A) Oyunlarının konusunu daha çok tarihsel ve güncel olaylardan almıştır.

B) Edebiyat dünyasındaki asıl ününü oyunlarıyla kazandı.

C) Babil efsanesi Gılgamış’tan esinlenerek yazdığı ilk

oyunu Tanrılar ve İnsanlar’dır.

D) IV. Murat ve Kösem Sultan adlı eserlerinin konusunu

tarihten alır.

E) Hürrem Sultan ve Ya Devlet Başa Ya Kuzgun Leşe’de

Kanuni Sultan Süleyman sonrasındaki iktidar sorununu

ele almıştır.

8. I. Fazilet Eczanesi

II. Deli İbrahim

III. Sarı Naciye

IV. Deli Dumrul

V. Atçalı Kel Mehmet

VI. Cengiz Han’ın Bisikleti

Haldun Taner

Turan Oflazoğlu

Recep Bilginer

Güngör Dilmen

Yukarıdaki yazarlar ve eserler eşleştirildiğinde hangi

eserler eşleştirmenin dışında kalır?

A) I. ve III. B) I. ve IV. C) II. ve VI.

D) III. ve IV. E) V. ve VI.

9. Kırsal kesimde yaşanan sorunların sahneye aktarılması

1960 - 1980 tiyatrosunda da devam eder. Kırsal kesimde

yaşayan kadınların çarpıtılan dinî inançlar ve gelenekler

yüzünden ezilmesi, sağlıklarının ve hayatlarının önemsenmemesi gibi sorunlar pek çok oyunun temasını oluşturur.

Turan Oflazoğlu’nun ---- ; Orhan Asena’nın ----; Necati Cumalı’nın ----; Recep Bilginer’in ---- adlı oyunları bunlardan

birkaçıdır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisinde verilenler sırasıyla getirilmelidir?

A) Yine Bir Gülnihal / Atçalı Kel Mehmet / Mine / Sarı Naciye

B) Yağmur Duası / Sarı Naciye / Tohum ve Toprak / Deli

C) Allah’ın Dediği Olur / Fadik Kız / Nalınlar / Sarı Naciye

D) Domuz / Simavnalı Şeyh Bedrettin / Fadik Kız / Sarı

Naciye

E) Allah’ın Dediği Olur / Keziban / Kösem Sultan / Nalınlar

V

P:246

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Göstermeye Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. Kanuni Sultan Süleyman’dan sonra kim padişah olmalı?

Bu konuda Kanunî’nin eşleri Hürrem Sultan’la Gülbahar

Sultan arasında iktidar kavgası vardır. Hürrem Sultan telaşlıdır çünkü Gülbahar’ın oğlu Şehzade Mustafa yaşı ve

becerileri nedeniyle iktidara yakındır. Hürrem damadı Sadrazam Rüstem Paşa ile ittifak yapıp Şehzade Mustafa’ya

karşı komplo kurar. Padişahı oğlu Mustafa’nın aleyhine

kışkırtır, aralarını açar. Sonunda Kanuni Sultan Süleyman

Şehzade Mustafa’yı öldürtür. Bu ise Valide Sultan adayı

Hürrem’e umduğunun aksine mutluluk değil acılar getirir

Çünkü bu sefer kendi oğulları arasında ölümlere yol açan

taht kavgası başlar. İktidar uğruna can yakanın canı yanar.

Bu parçada sözü edilen oyunun yazarı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Recep Bilginer

B) Orhan Asena

C) Güngör Dilmen

D) Cevat Fehmi Başkut

E) Turan Oflazoğlu

5. Edebiyatımıızda Buzlar Çözülmeden ve Paydos adlı oyunlarıyla tanınmıştır. Konularını insanlar arasındaki çatışmalardan alan, kişileri genellikle ahlak bakımından eleştiren

oyunlarıyla tanınmıştır. Cumhuriyet’ten sonra ortaya çıkan

değişimleri mizah unsurlarını kullanarak anlattığı oyunları ona yaygın bir ün kazandırmıştır. Biçim denemelerine

de giriştiği oyunlarında bütün toplum katlarından ve her

çevreden insanı tiplemeye çalışmıştır. Ayrıca dış ülkelerde

oyunu sahnelenen ilk Türk yazarı unvanını almıştır. En bilinen yapıtı Buzlar Çözülmeden, bugün hâlâ birçok tiyatro

topluluğunca sergilenmekte olup iki kez de sinemaya uyarlanmıştır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı, aşağıdakilerden hangisidir?

A) Güngör Dilmen

B) Turan Oflazoğlu

C) Cevat Fehmi Başkut

D) Recep Bilginer

E) Refik Erduran

1. Cumhuriyet Dönemi tiyatrosuyla ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi söylenemez?

A) Batı’da gelişen epik ve absürt tiyatro gibi akımlara uygun yapıtlar verilmiştir.

B) Oyunlarda sade, açık bir dil kullanılmış; oyunlar nazım-nesir karışık olarak yazılmıştır.

C) Bu dönemde tiyatro, yeni Cumhuriyet’in ilkelerini halka

aktarmada bir araç olarak kullanılmıştır.

D) Komedi ve dram türlerinin ilk örnekleri verilmiştir.

E) Kadınlar bu dönemde sahnede daha çok yer almaya

başlamıştır.

2. I. Bir Adam Yaratmak

II. Utanç Dünyası

III. Turp Suyu

IV. Yine Bir Gülnihal

V. Onikiye Bir Var

Yukarıdaki eserlerin hangisinin türü diğerlerinden farklıdır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

3. Edebiyatımızda absürd tiyatro alanında başarılı yapıtlar

ortaya koymuş ve bu türün en önemli temsilcilerinden biri

kabul edilmiştir. Sağlam tiyatro tekniği, şiirsel dili ve evrensel boyutları bulunan oyunlarından Midas’ın Kulakları’na, Midas’ın Altınları ve Midas’ın Kördüğümü oyunlarını

ekleyerek Midas Üçlemesi oluşturdu. Bu oyunlarda Frigya

Kralı Midas’ın tutkularını, yanılgılarını anlatmıştır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Güngör Dilmen

B) Orhan Asena

C) Cevat Fehmi Başkut

D) Muhsin Ertuğrul

E) Refik Erduran

P:247

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Göstermeye Bağlı Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

8. ----, ilkokulu Bünyan’da bitirdi. Bünyan’da ortaokul olmadığı için bir yıl öğrenime ara vermek zorunda kaldı. O yılı

babasının köyünde geçirdi. Oradaki köy yaşantısı Keziban,

Allah’ın Dediği Olur ve Elif Ana adlı oyunlarına kaynaklık

etti. Oyunlarının konularını genellikle tarihe dayandırmakla

birlikte, tarihi incelemeye yönelik değil, karakterlerin kişilik

ve iç dünyalarını yansıtmaya önem verdi.

Bu parçanın başına aşağıdaki sanatçıların hangisi getirilmelidir?

A) Güngör Dilmen

B) Turan Oflazoğlu

C) Cevat Fehmi Başkut

D) Recep Bilginer

E) Refik Erduran

9. Tiyatro ve senaryo alanındaki başarılı yapıtlarıyla tanınmıştır. Kurtuluş Savaşı’nı romansı bir dille anlatan Şu Çılgın Türkler adlı belgesel-romanı, neredeyse Cumhuriyet

tarihinin en çok satılan kitabı olmuştur. Yazın yaşamı boyunca çeşitli ödüllerin yanı sıra 1999’da, Türk toplumunun

kültür ve sanat hayatına katkı ve hizmetlerinden dolayı

“Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü”ne değer

görüldü.

Aşağıdakilerden hangisi parçada özellikleri verilen

sanatçının oyun türündeki bir eseridir?

A) Paydos

B) Gazeteciden Dost

C) Karayar Köprüsü

D) Pembe Evin Kaderi

E) Kösem Sultan

10. Aşağıdaki eserlerin hangisi farklı bir sanatçıya aittir?

A) Kocaoğlan

B) Fadik Kız

C) Şili’de Av

D) Atçalı Kel Mehmet

E) Yine Bir Gülnihal

6. • Oyunlarında toplumsal bozuklukları başarıyla işlemiş; ahlaki değerlere önemli bir yer ayırmıştır. Çeşitli

dergilerde mizah yazıları yazmış, değişik gazetelerde

fıkralar kaleme almıştır. Canavar Cafer, Deli, Bir Kilo

Namus gibi oyunları vardır.

• Yapıtlarında konu olarak toplumdaki aksaklıkları seçmiş, daha çok, köylülerin sorunlarını dile getirmiştir.

Sarı Naciye adlı oyunu, töreye aykırı biçimde bitişi bakımından önemlidir.

Yukarıda özellikleri verilen sanatçılar sırasıyla aşağıdakilerden hangisidir?

A) Haldun Taner - Güngör Dilmen

B) Muhsin Ertuğrul - Refik Erduran

C) Refik Erduran - Recep Bilginer

D) Cevat Fehmi Başkut - Turan Oflazoğlu

E) Orhan Asena - Turgut Özakman

7. Bir Adam Yaratmak’ı dışarıda tutmak kaydıyla, denebilir

ki onun eserleri içinde, okurun iltifatına en az mazhar olanı, tiyatro kitaplarıdır. Bunun nedeni olarak, yazarın tiyatrolarının zayıflığını değil de edebiyatımızda tiyatro yapıtı

okumanın yaygın bir alışkanlık hâline gelmeyişini düşünmek gerekir. Yazarın tiyatroları içinde başyapıt, şüphesiz

Bir Adam Yaratmak’tır. Eser, tüm özellikleriyle türünün iyi

örnekleri arasında sayılmaktadır. Konusunun özgünlüğü,

kurgusu ve anlatış tekniğiyle, üslubuyla yazarın en dikkate

değer, en çok beğenilen yapıtlarından biridir.

Bu parçada sözü edilen yazar aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Necip Fazıl Kısakürek

B) Sabahattin Kudret Aksal

C) Haldun Taner

D) Muhsin Ertuğrul

E) Mustafa Necati Sepetçioğlu

P:248

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Göstermeye Bağlı Metinler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

3. Kurtuluş Savaşı ve bunu izleyen devrimlerin, bu dönemin

en önemli konusu olması gayet doğaldır. Kurtuluş Savaşı

ve Atatürk üzerine yazılan oyunlarda, yalnız savaştaki Türk

kahramanlığını göstermekle yetinilmemiş, birçok oyunda

İstanbul‘un işbirlikçi, yozlaşmış çevresi ile Anadolu‘nun

ülkücü, yurtsever insanları arasında bir karşıtlık da oluşturulmuştur. Aka Gündüz’ün ----, Halit Fahri Ozansoy’un

----, Yaşar Nabi Nayır’ın ----, Musahipzade Celal’in ---- adlı

oyunu da bu gruba girer.

Bu parçada boş bırakılan yerlerden birine aşağıdakilerden hangisi getirilemez?

A) On Yılın Destanı

B) Beyaz Kahraman

C) Atçalı Kel Mehmet

D) İnkılap Çocukları

E) Selma

4. Çağdaş Türk tiyatrosunun Batılı anlamdaki kurucularındandır. Çağdaş Batı tiyatrosunu ülkemizde kurumsallaştıran kişidir. Tiyatro oyuncusu, eğitmeni, yönetmeni ve

çevirmeni olan çok yönlü bir sanatçıdır. Bunların yanında

makale yazarı ve sinema yönetmeni özellikleriyle de tanınır. Cumhuriyet’in ilk yıllarında ülkemizde sinemayla ilgilenen ve film yapan kişilerin başında gelir. Türk kadınını

kamera karşısına çıkaran kişi olarak bilinir. Benden Sonra

Tufan Olmasın adlı bir oyunu vardır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerin hangisidir?

A) Orhan Asena

B) Recep Bilginer

C) Cevat Fehmi Başkut

D) Turgut Özakman

E) Muhsin Ertuğrul

1. 1931-1932 yıllarında sanatçının Ahmet Rıdvan imzasıyla

yazdığı Kafatası adlı oyununda, sistemin sağlık ve basın

gibi alanlarda halkı sömürmesi ve sosyal hayatı yozlaştırması ele alınır. Aynı yıllarda sahnelenen Bir Ölü Evi ise

geleneksel ve alafranga tiplerin eleştirildiği bir kara mizah

örneğidir. 1934’te sahneye konulan Unutulan Adam adlı

oyunda toplumdaki yozlaşmaya suç ve suçlu açısından

bakılarak suçun bireysel mi, toplumsal mı olduğu konusu

tartışılmaktadır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Nazım Hikmet

B) Vedat Nedim Tör

C) Cevdet Kudret Solok

D) Necip Fazıl Kısakürek

E) Faruk Nafiz Çamlıbel

2. İlk elde, önceki dönemde olduğu gibi toplumsal sorunları

aile içindeki ilişkiler ve çatışmalar çerçevesinde işleyen

oyunlar göze çarpar. Bir kısmı, oyunları daha önce sahnelenmiş olan; bir kısmı da isimlerini yeni duyurmaya başlayan yazarlarımızdan olan; Ahmet Kutsi Tecer’in ----, Çetin

Altan‘ın Beybaba, Sabahattin Kudret Aksal’ın ----, Orhan

Kemal’in ----, Başar Sabuncu’nun Ali Rıza Beyin Yaşanmış

Hayat Hikayesi, Aziz Nesin’in ---- adlı oyunları, genellikle

aileye kadın tarafından taşınan maddi ihtiras olgusu çerçevesinde geçim sıkıntısı ve ekonomik sorunları ele alır.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada boş bırakılan yerlerden birine getirilemez?

A) Toros Canavarı

B) İspinozlar

C) Kahvede Şenlik Var

D) Canlı Maymun Lokantası

E) Satılık Ev

P:249

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Göstermeye Bağlı Metinler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

5. ----, dönemin tipik yazarıdır. Oyunlarında günlük toplum

meselelerini ele almış, değerlerinin iflasını gören toplumun duygularını ve hayal kırıklıklarını işlemiştir. Kırklı, ellili

ve altmışlı yıllarda oyunları sahnelenen sanatçı, günlük

olayların içinden çıkardığı toplumsal sorunları gazetecilik

mesleğinin kazandırdığı basite indirgeyen bir bakış açısıyla ele alır. Yazarın en ünlü oyunu olan ve 1948’de sahnelenen Paydos’tan itibaren geleneksel modern çatışması ve

ahlaki yozlaşma temalarına günün yaygın problemi olan

ekonomik çıkarlar uğruna kıymet hükümlerinin yitirilmesini

de eklediği görülür.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Cevat Fehmi Başkut

B) Necip Fazıl Kısakürek

C) Turan Oflazoğlu

D) Cevdet Kudret Solok

E) Güngör Dilmen

6. 1950’li yıllarda sahnelenen eserleriyle seyirci karşısına

çıkan Haldun Taner, Turgut Özakman, Orhan Asena, Refik

Erduran gibi yeni yazarlar bir yandan kendilerinden öncekiler gibi toplum yaşayışını etkileyen gündelik sorunlara

eğilirken bir yandan da kıymet hükümleri karmaşasının aile

içi ilişkileri nasıl etkilediğini ve nesil çatışmasını anlatmaya

yönelirler. Büyük sermaye karşısındaki küçük esnafın

dramı, ticaret burjuvazisinin yükselmesi, yeni yeni ortaya

çıkan kırsal kökenli zengin zümre, giderek yoksullaşan ve

statü kaybeden bürokratlar, kimlik değiştiren politikacı tipleri, geleneksel değerlerden uzaklaşan aç gözlü ve görgüsüz kadınlar ve benzerleri yeni oyunların konu ve tiplerini

oluşturmaktadır.

Aşağıdakilerden hangisi parçada adı geçen sanatçıların oyun türündeki eserlerinden biri değildir?

A) Fazilet Eczanesi

B) Cengiz Han’ın Bisikleti

C) Pembe Evin Kaderi

D) Kösem Sultan

E) Simavnalı Şeyh Bedrettin

7. Yazın dünyasında tiyatrolarıyla tanınmıştır. Gılgamış efsanesinden esinlenerek yazdığı Tanrılar ve İnsanlar adlı oyunu ilgiyle karşılanmıştır. Yapıtlarında psikolojik ve toplumsal alanları da kapsayan konuları işlemiş; tarihî olaylara da

yer vermiştir. Tragedya özellikleri taşıyan Hürrem Sultan

oyunu bunun başarılı bir örneğidir.

Bu parçada sözü edilen oyun yazarı aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Turan Oflazoğlu B) Recep Bilginer

C) Orhan Asena D) Güngör Dilmen

E) Turgut Özakman

8. Bu dönemde Halkevlerinin tiyatro çalışmaları dolayısıyla,

halk hikâye ve masallarından, milli mitolojik unsurlardan

faydalanılarak yazılan tiyatro eserlerinde büyük bir artış

görülmektedir. Sırasıyla Recep Bilginer’in Sabırtaşı, Ahmet

Kudsi Tecer’in Koçyiğit Köroğlu’su, Nazım Hikmet’in Ferhat ile Şirin’i , Necati Cumalı’nın Boş Beşik’i , Reşat Nuri

Güntekin’in Tanrı Dağı Ziyafeti bu tür eserlerdendir.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bir

bilgi yanlışı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

9. Büyük ölçüde sosyal temaları ele alan oyunların yanı sıra,

bu dönemde bireyin iç dünyasına ve ruhi problemlerine

eğilen oyunlar da yazılmış ve sahnelenmiştir. Gölgeler,

Evin Üstündeki Bulut, Şakacı, Bir Odada Üç Ayna, Mine,

Korku, Karayar Köprüsü adlı oyunlarında insanın kendi

kendisiyle, herhangi bir kavram veya sorunla ve nihayet

toplumla olan çatışmalarını ruh tahlili sınırlarında dolaşan

duyarlı anlatımlarla ele almışlardır.

Aşağıdakilerden hangisi parçada sözü edilen oyunlardan biriyle eşleştirilemez?

A) Refik Erduran       B) Turan Oflazoğlu

C) Orhan Asena      D) Sabahattin Kudret Aksal

E) Ahmet Muhip Dıranas

I

II III

IV V

P:250

1

KONU ÖZETİ

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası CUMHURİYET DÖNEMİ ÖĞRETİCİ METİNLER 32

İsmail Habib Sevük: Gezi türünün edebiyatımızdaki ilk

güzel örneklerini veren sanatçılardan biridir. İlk kez liseler

için ders kitabı olarak hazırladığı Türk Teceddüd Edebiyatı

Tarihi adlı eserle ün yapmıştır.

Tuna’dan Batı’ya, Yurttan yazılar, gezi türü eserleridir. Atatürk’le ilgili anılarını O Zamanlar adlı eserinde toplamıştır.

Oktay Akbal: Anı, düş, özlem, yaşam ve gerçek öykülerinin

vazgeçilmez öğeleridir. Düş ile gerçeğin çatışmasını işler.

Aşksız İnsanlar, Önce Ekmekler Bozuldu öykü; Suçumuz

İnsan Olmak, Garipler Sokağı roman; Şair Dostlarım anı;

Anılarda Görmek, Günlüklerden günlük, Önce Şiir Vardı,

Geçmişin İçinden, Geçmişin İçinden deneme; Hiroşimalar

Olmasın gezi türünde bazı önemli eserleridir.

Bilgi

Ahmet Hamdi Tanpınar: Roman, öykü, deneme, makale,

edebiyat tarihi, şiir türlerinde eserler vermiştir.

Beş Şehir ve Yaşadığım Gibi deneme; Edebiyat Üzerine

Makaleler makale türündedir; 19. Asır Türk Edebiyatı edebiyat tarihi çalışmasıdır.

Suut Kemal Yetkin: Sanat, estetik, resim ve felsefe alanlarında eserler vermiş; deneme ve eleştirileriyle tanınmıştır.

Edebiyat Konuşmaları, Edebiyat Üzerine, Günlerin Götürdüğü, Düşün Payı, Yokuşa Doğru, Şiir Üzerine Düşünceler,

Denemeler önemli eserleridir.

Bilgi

Cumhuriyet Dönemi Öğretici Metinler Genel Özellikleri:

Bu dönemde deneme, makale, gezi yazısı, hatıra, fıkra,

eleştiri gibi öğretici türlerde önemli ilerlemeler kaydedilmiş;

yazar ve eser çeşitliliği artmıştır.

Dilde sadeleşme yaygınlaşmış, ulusal kültüre yönelinmiş,

eserlerde Anadolu ve Anadolu insanı konu edilmiştir.

Tarihî olaylar, toplumsal ve siyasal değişimler, bireyin yaşamında görülen problemler edebî eserlerde ele alınmıştır.

Yazı dilinin konuşma diline yaklaştırılması, açık ve sade bir

dilin kullanılması daha fazla okura ulaşılmasını sağlamıştır.

Bilgi

Cemil Meriç: Doğu ve Batı’yı çok iyi tanımış, Batı medeniyetinin temellerini araştırmış, Türk düşünce hayatının en

önemli isimlerinden biri olarak anılmıştır.

Eserlerini etkileyici bir üslup ve çarpıcı bir dille kaleme almış

olan yazar, birçok araştırmacıya özgün düşünceleri ile kaynaklık etmiştir.

Cemil Meriç’in düşüncelerinden, duygularından, anılarından

oluşan Bu Ülke adlı deneme kitabı oldukça önemlidir.

Bu Ülke, Kırk Ambar, Jurnal 1-2, Ümrandan Uygarlığa, Dünyanın Eşiğinde, Işık Doğudan Gelir, Kültürden İrfana, Hint

Edebiyatı, Mağaradakiler, Bir Facianın Hikâyesi önemli

eserleridir.

Bilgi

Sabahattin Eyüboğlu: Montaigne’in Denemeler’ini Türkçeye çevirmiş; deneme, çeviri, eleştiri ve inceleme alanlarında eserler vermiştir.

Halikarnas Balıkçısı ve Azra Erhat’la birlikte, hümanizme dayalı yeni bir Anadoluculuk görüşü getirmiştir.

Mavi ile Kara deneme; Yunus Emre’ye Selam, Sanat Üzerine Denemeler, Pir Sultan Abdal, Köy Enstitüleri Üzerine

gibi inceleme kitapları kaleme almıştır.

Şevket Rado: Hayat dergisini çıkarmış, fıkra ve sohbet türü

yazılarıyla tanınmıştır. Sanatçının dili oldukça sadedir.

Eşref Saat, Ümit Dünyası, Hayat Böyledir, Aile Sohbetleri,

Saadet Yolu, İnsan Severse Yaşar önemli eserleridir.

Cumhuriyet Dönemi’nde öğretici metin türlerinde eser Bilgi

veren sanatçılar:

Nurullah Ataç: Deneme, eleştiri, inceleme ve çeviri türlerinde çok sayıda eser vermiş, “günde yirmi dört saat edebiyatçı” olduğunu dile getirmiştir. Eleştiri alanında öncülük

etmiş, edebiyatımıza öznel eleştiri anlayışını kazandırmıştır.

Modern anlamda deneme türünün ilk örneklerini vermiş; “denemenin ben’in ülkesi” olduğunu ifade etmiş; öztürkçe söyleyişlerin yaygınlaşması adına çaba göstermiştir.

Üslubunun en özgün taraflarından biri “devrik cümleleri”

yoğun bir şekilde kullanmasıdır.

Karalama Defteri, Okuruma Mektuplar, Günlerin Getirdiği,

Sözden Söze, Diyelim, Söz Arasında, Prospero ile Caliban,

Ararken deneme-eleştiri-söyleşi türündedir; günlük türü yazılarını Günce adıyla yayımlamıştır.

Bilgi

P:251

2

KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ - KONU ÖZETİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler Öğretici Metinler

Cumhuriyet Döneminde ayrıca:

Bedri Rahmi Eyüboğlu; deneme türünde Tezek, Delifişek;

gezi türünde Canım Anadolu,

Haldun Taner; deneme-fıkra türünde Devekuşuna Mektuplar, Önce İnsan, Düşsem Yollara Yollara, Ölürse Ten Ölür

Canlar Ölesi Değil,

Aziz Nesin; gezi türünde Dünya Kazan Ben Kepçe, Duyduk

Duymadık Demeyin; anı türünde Böyle Gelmiş Böyle Gitmez, Bir Sürgünün Hatıraları, Yokuşun Başı,

Cahit Külebi, anı türünde İçi Sevda Dolu Yolculuk,

Cemal Süreya; deneme türünde Şapkam Dolu Çiçekle, Günübirlik, 99 Yüz,

Ruşen Eşref Ünaydın; mülakat türünde Diyorlar ki ve Anafartalar Komutanı Mustafa Kemal’le Mülakat,

gibi eserleri ile öğretici türlerde eser veren önemli sanatçılarımızdır.

Bilgi:

Eflatun Cem Güney: Geleneksel halk hikâyelerini ve masalları derlemiş, “Masalcı Baba” unvanını almıştır.

Nar Tanesi, Gökten Üç Elma Düştü, Az Gittim Uz Gittim,

Evvel Zaman İçinde, Zümrüdüanka, Açıl Sofram Açıl, Akıl

Kutusu bazı önemli eserleridir.

Nermi Uygur: “Filozof, denemeci gibi çalışırsa başarıya

ulaşır.” düşüncesiyle edebiyata yöneldi. Felsefeyi, kültürü

sorgulama serüvenini denemeler şeklinde kitaplaşırdı. “Felsefede, denemeci anlayış”ın öncüsü sayılmaktaydı.

Dilin Gücü, Felsefenin Çağrısı, İnsan Açısından Edebiyat,

Bunalımdan Yaşama Kültürü, Salkımlar, Dipten Gelen, Denemeli Denemesiz bazı eserleridir.

Bilgi

Falih Rıfkı Atay: Atatürk’e en yakın sanatçılardan biridir.

Cumhuriyet sonrası Türk gezi edebiyatının oluşumunda

önemli bir yeri vardır.

Gezi türü eserleri Denizaşırı, Bizim Akdeniz, Tuna Kıyıları,

Yolcu Defteri, Gezerek Gördüklerim; anı türü eserleri ise

Ateş ve Güneş, Zeytindağı, Çankaya’dır. Çocuklar için anı

türünde Babamız Atatürk adlı eserini yazmıştır.

Uyarı

Salah Birsel: Şiir, deneme, eleştiri, günlük, roman, inceleme

alanlarında eserler veren sanatçı, asıl şöhretini 1970’ten itibaren yazdığı denemeleriyle sağlamıştır.

Gerek şiirleri gerekse denemeleriyle özellikle mizah edebiyatımıza çok şey katmış olan yazar; parlak zekâsı, geniş

kültürü ve ironik yaklaşımları ile eserlerinde farklı bir atmosfer oluşturmuştur.

Şiir türünde Hacivat’ın Karısı, Kikirikname, Dünya İşleri,

Ases, Haydar Haydar; deneme türünde Şiirin İlkeleri, Kaybolmuş Cennet Bahçesi, Şiir ve Cinayet, Sen Beni Sev,

Amerikalı Tolstoy, Hal-ley Kimi Kurtarır, Paf ve Puf; anı

türünde Boğaziçi Şıngır Şıngır Mıngır, Kahveler Kitabı, Ah

Beyoğlu Vah Beyoğlu, Sergüzeşt-i Nano Bey ve Elmas

Boğaziçi; günlük türünde Nezleli Karga, Kuşları Örtünmek,

Hacivat Günlüğü, Yaşlılık Günlüğü, Aynalar Günlüğü, Bay

Sessizlik, Papağanname; roman türünde Dört Köşeli Üçgen

bazı eserleridir.

Bilgi

Vedat Günyol: Sabahattin Eyüboğlu, Azra Erhat ve Halikarnas Balıkçısı ile birlikte Türk hümanizmini kurmaya çalışmıştır.

Edebiyatımızın eleştiri, çeviri sorunlarını inceleyen yazıları

ve Cemal Süreya’nın verdiği “Edebiyatımızın Cumhurbaşkanı” unvanıyla tanındı.

Dile Gelseler, Bu Cennet Bu Cehennem, Çalakalem, Yaza

Yaza, Yaşarken, Güne Doğarken, Dünden Bugüne, Giderayak eserlerinden bazılarıdır.

Nihat Sami Banarlı: Liseler için hazırladığı edebiyat ders

kitaplarıyla tanındı. Meydan dergisinde edebiyat söyleşileri

yazdı. Yahya Kemal Enstitüsü kurucularından olan Banarlı,

şairin eserlerini on üç kitapta bir araya getirdi.

Türkçe’nin Sırları en tanınmış deneme kitabıdır. 2 ciltten oluşan Resimli Türk Edebiyatı Tarihi pek çok kesimin beğenisini kazanmıştır.

Bilgi

Mehmet Kaplan: Yeni Türk edebiyatı profesörüdür. Araştırma ve incelemeleriyle tanınmıştır.

Şiirler, hikâyeler ve tipler üstündeki tahlil çalışmaları ile birçok araştırmacıya örnek olan Mehmet Kaplan; metin analizleri yapmasıyla edebiyatımıza bir yenilik getirmiştir.

Kültür ve Dil, Nesilleri Ruhu, Büyük Türkiye Rüyası deneme

türünde; Hikâye Tahlilleri, Şiir Tahlilleri I-II, Tip Tahlilleri,

Türk Edebiyatı Üzerine Araştırmalar, Tanpınar’ın Şiir Dünyası, Tevfik Fikret, Namık Kemal araştırma-inceleme türü

eserleridir.

Bilgi

P:252

3

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Öğretici Metinler

4. Siyaset ve fikir hayatımıza yön veren sanatçılarımızdandır.

Türkçenin bütün inceliklerini kavrayan, duru, canlı ve yalın

bir anlatımı vardır. Anılarında I. Dünya Savaşı’ndan 1970’li

yıllara kadar olan zaman dilimini görürüz. Gezi yazısı türünde en başarılı yazarlarımızdandır. Atatürk’ü yakından

tanıtan anılarıyla ün kazanmıştır. Zeytindağı, Pazar Konuşmaları, Deniz Aşırı önemli yapıtlarındandır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Falih Rıfkı Atay B) Ali Canip Yöntem

C) Suut Kemal Yetkin D) Reşat Nuri Güntekin

E) Ömer Seyfettin

5. Cumhuriyet Dönemi ile ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?

A) Millî edebiyatla başlayan halka inme çabası, bu dönemde de devam etmiştir.

B) Tiyatroda sosyal ve psikolojik konuların yanı sıra köy

yaşamına da ağırlık verildiği görülür.

C) Edebiyat tarihi ile ilgili çalışmalar yerini edebî eleştirilere

bırakmıştır.

D) Bu dönemde birçok edebî anlayış ortaya çıkmıştır.

E) Dil, halkın kolaylıkla anlayabileceği sade bir Türkçedir.

6. Gerçekliğe dayalı edebî türlerdendir. Her gün o günün

önemli olayları, gözlemleri, duygu ve düşünceleri kaleme

alınır. Notların başına o günün tarihi atılır.

Aşağıdaki yapıt-yazar eşleştirmelerinden hangisi yukarıda sözü edilen yazınsal tür ile ilgili değildir?

A) Ömer Seyfettin - Balkan Harbi Ruznamesi

B) Salah Birsel - Kuşları Örtünmek

C) Direktör Ali Bey - Seyahat Jurnali

D) Tomris Uyar - Gündökümü

E) Nurullah Ataç - Günlerin Getirdiği

1. Atatürk devrimlerini ve Batılılaşmayı savunan yazar; fıkra,

makale, gezi yazısı, deneme gibi birçok türde eser verdi.

Düzyazının Cumhuriyet Dönemi’ndeki öncü isimlerinden

oldu. Atatürk’le birlikte olduğu dönemleri anlatan anıları ve

gezi yazılarıyla ünlendi.

Aşağıdaki yapıtlardan hangisi yukarıda bahsedilen yazara ait değildir?

A) Çankaya

B) Ateş ve Güneş

C) Bizim Akdeniz

D) Düşün Payı

E) Deniz Aşırı

2. Cumhuriyet devri yazarlarındandır. Yahya Kemal Enstitüsü

ile Yahya Kemal Müzesi’nin kurucusudur. Hece ve aruz

ile şiirler, tiyatro eserleri, öykü denemeleri yazmıştır. Öğretmenliğinin ilk yıllarında “Altı Ok”, “Orhun”, “Ötüken” ve

“Atsız” dergilerinde makale ve şiirler yayımlamıştır. Liseler

için yazdığı edebiyat kitabı ve Resimli Türk Edebiyatı Tarihi

adlı yapıtları ile tanınır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Fuat Köprülü B) Hilmi Yavuz

C) Salah Birsel D) Nihat Sami Banarlı

E) Berna Moran

3. Edebiyatımızda bazı sanatçılar, öğretici metin türlerinden

olan anı ile ilgili yapıtlar oluşturmuşlardır.

Aşağıdakilerden hangisi anı türünde yazılmış bir yapıt

değildir?

A) İçi Sevda Dolu Yolculuk

B) Bizim Akdeniz

C) Mavi Sürgün

D) Zeytindağı

E) Nazım Hikmet’le Üç Buçuk Yıl

P:253

4

KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ - KAZANIM TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Öğretici Metinler

10. Edebiyatımızda bazı sanatçılar belli yapıtlarıyla öne çıkmıştır. Nitekim, ---- öne çıkan yapıtı ----

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerin hangisinde verilenlerin getirilmesi uygun değildir?

A) Nurullah Ataç’ın - Karalama Defteri’dir.

B) Salah Birsel’in - Dünya Kazan Ben Kepçe’sidir.

C) Falih Rıfkı Atay’ın - Çankaya’sıdır.

D) Cemil Meriç’in - Bu Ülke’sidir.

E) Şevket Rado - Eşref Saat’i’dir.

11. Günlerin Getirdiği’yle ----; Ah Beyoğlu Vah Beyoğlu’yla

---- Cumhuriyet Dönemi deneme, eleştiri ve günlük türünün önemli yazarlarındandır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerin hangisi sırasıyla getirilmelidir?

A) Suut Kemal Yetkin - Sabahattin Eyüboğlu

B) Cemil Meriç - Mehmet Kaplan

C) Nurullah Ataç - Salah Birsel

D) Ruşen Eşref Ünaydın -Falih Rıfkı Atay

E) Oktay Akbal - Şevket Rado

12. 1939 ve 1940 yıllarında Yeni Sabah ve İkdam gazetelerinde çevirileri ve öyküleri yayımlanmıştır. 1944 ve 1946 yılları arasında Vakit gazetesinde eleştiriler ve tanıtma yazıları

yazmıştır. Büyük Doğu dergisinde her hafta Dünya Fikir

Sanat Hareketleri sütununu yazmış, 1951 ve 1956 yılları

arasında Vatan gazetesinde, düzeltmen, sekreter ve yazı

işleri müdürü olarak çalışmıştır. 1956’da köşe yazarlığına

başlamıştır. 1985 yılından itibaren Hürriyet gazetesi için

köşe yazarlığı yapan yazar, daha sonra Milliyet gazetesinde çalışmıştır. Bir de Simit Ağacı Olsaydı, Ölümsüz Oyun,

Dost Kitapları, Konumuz Edebiyat, Odamda Bir Güvercin,

Önce Şiir Vardı... bazı deneme kitaplarıdır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Sabahattin Eyüboğlu

B) Suut Kemal Yetkin

C) Cemil Meriç

D) Ruşen Eşref Ünaydın

E) Oktay Akbal

7. 1940’ların yeni edebiyat hareketi içinde aktif rol üstlenmekle

birlikte zekâya, ince alaya dayanan yergi ağırlıklı şiirleriyle

Garip şiirinden farklı bir yol aramış; sonraki yıllarda ilgisi

giderek şiirden düzyazıya ve daha çok da denemeye kaymıştır. Boğaziçi Şıngır Mıngır, Hacivat Günlüğü eserlerinden

bazılarıdır.

Bu parçada tanıtılan deneme sanatçımız aşağıdakilerden hangisidir?

A) Salah Birsel B) Nurullah Ataç

C) Cemil Meriç D) Sabahattin Eyüboğlu

E) Suut Kemal Yetkin

8. Türk edebiyatında mülakat türünün ilk örneklerinin Evliya

Çelebi tarafından verildiği görüşü yaygındır. İkinci örnek

Ruşen Eşref Ünaydın’ın Diyorlar ki adlı eseridir.

Aşağıdaki eserlerden hangisi yukarıda sözü edilen türün dışındadır?

A) Mustafa Bayder - Edebiyatçılarımız Ne Diyorlar

B) Yaşar Kemal - Çukurova Yana Yana

C) Yaşar Nabi Nayır - Edebiyatçılarımız Konuşuyor

D) Nurullah Berk - Ustalarla Konuşmalar

E) Rıfat Ilgaz - Kırk Yıl Önce Kırk Yıl Sonra

9. • Türk çocuk edebiyatının önemli yazarlarından olan

sanatçı, birçok masalın günümüz Türkçesiyle yeniden

ortaya çıkarılması için büyük çaba göstermiş; İstanbul

Radyosu’nda Bir Varmış Bir Yokmuş adlı programda

anlattığı masallarla da bu türün geniş kitlelere ulaşmasını sağlamıştır.

• Yazılarında İstanbul kahvehanelerlnl, Beyoğlu’nun ve

Boğaziçi’nln sanat çevrelerini, edebiyat sohbetlerini

renkli ve ustalıklı bir dille anlatmıştır; Kahveler Kitabı,

Ah Beyoğlu Vah Beyoğlu, Boğaziçi Şıngır Mıngır gibi

eserleri vardır.

Yukarıda özellikleri verilen sanatçılar sırasıyla aşağıdakilerden hangisidir?

A) Nihat Sami Banarlı - İskender Pala

B) Eflatun Cem Güney - Salah Birsel

C) Şevket Rado - Cemil Meriç

D) Pertev Naili Boratav - Şevket Rado

E) Mehmet Kaplan - Şevket Süreyya Aydemir

P:254

5

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Öğretici Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

4. 1940’lı yıllardan sonra deneme bilinciyle yazılmış yazıların

ve adı deneme olan kitapların sayısının arttığını görmekteyiz. Nurullah Ataç’ın yanı sıra Refik Halit, Falih Rıfkı, Sabahattin Eyüboğlu, Suut Kemal Yetkin, Ahmet Hamdi Tanpınar, Mehmet Kaplan, Nurettin Topçu, Cemil Meriç gibi

isimler edebiyatımızda denemeleriyle tanınmıştır. Fakat bu

yazar çeşitliliği, denemenin sınırlarını kesinleştirme konusunda da sıkıntılar yaratmıştır. Yazarların eleştirel, mizahi,

paylaşımcı, kanıtlayıcı, diyalog, mektup veya fanteziye dayalı farklı anlatım tutumları zaman zaman denemeyi diğer

düzyazı türleriyle iç içe geçirmektedir.

Aşağıdakilerden hangisi parçada sözü edilen sanatçılara ait bir eser değildir?

A) Beş Şehir

B) Mavi ve Kara

C) Bize Göre

D) Bu Ülke

E) Nesillerin Ruhu

5. Edebiyatımızda masal yazarı olarak tanınmıştır. Folklor

alanında araştırmalar yapmış, halk şairlerimiz üzerine

incelemelerde bulunmuştur. Halk hikâyelerini, masal ve

efsaneleri yapılarını bozmadan derlemiştir. Çocuk edebiyatımızın önemli yazarlarından olan sanatçı, birçok masalımızın günümüz Türkçesiyle ortaya çıkarılması için, büyük

çaba göstermiştir. Açıl Sofram Açıl, Dede Korkut Masalları, Dertli Kaval, Halk Türküleri, Nasreddin Hoca Fıkraları

gibi eserleri vardır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Mehmet Kaplan

B) Nurullah Ataç

C) Cemil Meriç

D) Eflatun Cem Güney

E) Falih Rıfkı Atay

1. Cumhuriyet Dönemi öğretici metinleri ile ilgili olarak

aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Bu metinlerde bilgi verme, düşündürme, açıklama

amaçlanmış; metnin yapısı, dil ve anlatım bu amaçlara

göre belirlenmiştir.

B) Yazı dilinin konuşma diline yaklaştırılması daha fazla

okura ulaşılmasını sağlamıştır.

C) Bu dönemde öğretici metinler bakımından büyük ilerlemeler kaydedilmiştir.

D) Arapça ve Farsça sözcüklere fazla yer verilmemiştir.

E) Olay ön planda tutularak okuyucunun merakını artıran

bir anlatım tercih edilmiştir.

2. I. Ateş ve Güneş

II. Düşün Payı

III. Zeytindağı

IV. Taymis Kıyıları

V. Tuna Kıyıları

Yukarıdaki eserlerin hangisi aynı yazara ait değildir?

A) I B) II C) III D) IV E) V

3. Dilimizin gelişmesinde ve özellikle Cumhuriyet’ten sonraki Türk gezi edebiyatının oluşumunda yadsınamaz bir yeri

vardır. Yapıtlarında dış ülkelerde gördüklerini anlatırken,

sırası geldikçe Türkiye ile gezdiği yerler arasında karşılaştırmalar yaparak önemli noktalara değinir. Yapıtlarını kısa

cümlelerle ve sade bir dille oluşturmuştur. Denizaşırı, Yeni

Rusya, Bizim Akdeniz gezi türündeki eserlerinden bazılarıdır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı, aşağıdakilerden hangisidir?

A) Falih Rıfkı Atay

B) Sabahattin Eyüboğlu

C) Ahmet Haşim

D) İsmail Habib Sevük

E) Nurullah Ataç

P:255

6

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Öğretici Metinler

PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ - PERFORMANS TESTİ

9. Daha çok, deneme, eleştiri ve inceleme türünde yapıtlar

vermiştir. Yapıtlarıyla dilimizin gelişmesine ve edebiyatımızın ulusal ve evrensel bir nitelik kazanmasına katkıda

bulunmuştur. Sanat sorunlarımızla toplumsal sorunlarımızı kuvvetli bir kültürle araştıran sanatçıdır. Tarihimiz içinde

Anadolu’nun en bilinçli yorumcularındandır. Türk kültürünü

Anadolu hümanizmi kavramıyla açıklayarak yeni bir kültür

yorumu getirmiştir. Denemelerinin bir bölümünü Mavi ve

Kara adıyla kitaplaştırmıştır. Bu kitaba girmeyen yazıları

ölümünden sonra basılan Sanat Üzerine Denemeler’de bir

araya getirilmiştir.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Eflatun Cem Güney

B) Sabahattin Eyüboğlu

C) Salah Birsel

D) Falih Rıfkı Atay

E) Suut Kemal Yetkin

10. Cumhuriyet Dönemi Türk edebiyatının Nurullah Ataç’la birlikte en önemili deneme ve eleştiri yazarlarından biri kabul

edilir. Eleştirilerinde kişisel görüşler ileri sürmüş, nesnel

eleştirinin mümkün olmadığını ifade etmiştir. Denemelerinde yüzeysellikten kaçınan ve ele aldığı konuları derinlemesine ortaya koyan yazar, okura kalıplaşmış bilgiler

vermek yerine, görüşlerini eleştirel bir bakışla sunmuştur.

Edebiyat Üzerine, Yokuşa Doğru, Günlerin Götürdüğü,

Düş’ün Payı eserleri deneme ve eleştiri türünde yazdığı

eserleridir.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Cemil Meriç

B) Şevket Rado

C) Salah Birsel

D) Suut Kemal Yetkin

E) Sabahattin Eyüboğlu

6. ----, yaşadığı dönemin ileri gelenleriyle yaptığı röportajlarla tanınmıştır. Bu röportajlarını Diyorlar ki adı ile kitap

haline getirmiştir. İlk defa Mustafa Kemal Paşa’yı, uzun bir

röportajla Türk okuyucusuna tanıtmıştır. 1919 yılında Anadolu’ya geçerek Milli Mücadele’ye katılmıştır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Ruşen Eşref Ünaydın

B) Falih Rıfkı Atay

C) Mehmet Kaplan

D) Salah Birsel

E) Suut Kemal Yetkin

7. Edebiyatımızda deneme türünün başarılı bir temsilcisi olmuş ve eleştiri türünün gelişmesine önemli katkılarda bulunmuştur. Türkçenin özleşmesi, arınması için yılmadan

çalışmış, bu uğurda yazdığı yazılarda hiçbir yabancı sözcük kullanmamaya çalışmıştır. Anlatımda devrik cümlenin,

konuşma dilinin gerekliliğini savunmuş ve bunları yapıtlarında uygulamıştır. Bazı genç sanatçıların tanınmasında

öncülük etmiştir.

Bu parçada özellikleri verilen sanatçı aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Necip Fazıl Kısakürek

B) Sabahattin Kudret Aksal

C) Nurullah Ataç

D) Salah Birsel

E) Mustafa Necati Sepetçioğlu

8. Tarih kültüründen beslenen anlatımı ile gezi türünde başarılı yapıtlar yazmıştır. Gözleme dayalı, renkli, kıvrak, edebî

sanatlarla yüklü bir söyleyişi vardır. Tuna’dan Batı’ya, Yurttan Yazılar gezi türünde eserleridir.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Nurullah Ataç  B) Sabahattin Eyüpoğlu

C) Cemil Meriç  D) İsmail Habip Sevük

E) Salah Birsel

P:256

7

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Öğretici Metinler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

4. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi ayraç içinde veri

len sanatçıyla ilgili değildir?

A) Tanzimat sonrası Türk aydınının yaşadığı Doğu-Batı

eksenindeki sıkışmışlık hâline kendine göre öneriler

sunmuş, çözüm yolları aramıştır; Kırk Ambar, Umrandan Uygarlığa, Bir Dünyanın Eşiğinde, Işık Doğudan

Gelir gibi eserleri vardır. (Suut Kemal Yetkin)

B) Gezi yazıları Cumhuriyet Dönemi’nin en renkli ve yetkin ürünleri arasındadır, Brezilya izlenimlerini anlattığı

Deniz Aşırı adlı yapıtıyla bir gezi yazısı çığırı açmıştır.

(Falih Rıfkı Atay)

C) Türk edebiyatı üzerine yaptığı araştırma incelemeleriyle ve özellikle dil-kültür üzerine yazdığı deneme ve

eleştiri yazılarıyla tanınmıştır; Nesillerin Ruhu, Kültür

ve Dil gibi deneme türünde eserleri vardır. (Mehmet

Kaplan)

D) 1986 yılında Yaşlılık Günlüğü adlı güncesi ile Sedat Simavi Edebiyat Ödülü’nü kazanmıştır, bu ödül aynı zamanda Türkiye’de günce türünde bir esere verilen ilk

ödül özelliğini de taşımaktadır. (Salah Birsel)

E) Açıl Sofram Açıl adlı eserinde topladığı masallarıyla

1956 yılında Danimarka’daki Hans Christian Andersen

Medal Kurumu tarafından Andersen Payesi Şeref Diploması ve Dünya Çocuk Edebiyatı Sertifikası verilmiştir. (Eflatun Cem Güney)

5. Cumhuriyet Dönemi’nde günlüklerin yazımında önemli bir

artış gözlenir. Bu alanda en çok tanınan Nurullah Ataç’tır.

Ataç, 1950’den itibaren gazetede yazıları “Günce” üst başlığı altında yayımlar. Dönemin edebiyatına yön vermesiyle

büyük ilgi çeken bu yazılar, daha sonra kitaplaştırılacaktır.

Bir başka önemli günlük yazarı da Salah Birsel’dir. Birsel,

----, ----, ----, ---- ve Yaşlılık Günlüğü gibi kitaplarıyla çağdaş edebiyatımızın önemli günlük yazarlarından biri oldu.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi getirilemez?

A) Kuşları Örtünmek

B) Nezleli Karga

C) Bay Sessizlik

D) Jurnal

E) Aynalar Günlüğü

1. Yapıtlarında, toprağından kopan insanın trajedisi ve kendini bulma çabasının yanı sıra; Türk aydınlarının düştüğü

amansız açmazı bütün çıplaklığıyla gözler önüne sermiştir.

Medeniyet, tarih, sosyoloji, edebiyat, edebiyat tarihi, felsefe konularını kendisine özgü üslubuyla değerlendirmiştir.

Bu Ülke deneme türündeki eserlerinden biridir.

Bu parçada tanıtılan yazar aşağıdakilerden hangisidir?

A) Suut Kemal Yetkin

B) Nurullah Ataç

C) Cemil Meriç

D) Salah Birsel

E) Eflatun Cem Güney

2. Tanzimat’tan sonraki edebiyatımız ile Türk halk edebiyatımızın çok çeşitli konu ve şahısları üzerinde araştırma ve

inceleme yapmış, tahlil ve eleştirileri ile tanınmıştır. Türk

kültürünü oluşturan ana eserler üzerinde durarak manevi

değerlerimizi tesbite çalışmıştır. Şiir Tahlilleri I-II, Nesillerin

Ruhu, Hikâye Tahlilleri gibi eserleri vardır.

Bu parçada söz edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) İsmail Habib Sevük       B) Mehmet Kaplan

C) Falih Rıfkı Atay        D) Salah Birsel

E) Suut Kemal Yetkin

3. Kendisini “edebiyatı, sanatı kendine dert edinmiş, gece

gündüz edebiyat düşünen bir adam” olarak niteleyen

yazar, Türk edebiyatında modern anlamda deneme türünde eser veren ilk yazar ve eleştirmen olarak kabul

edlllr. “Deneme” sözcüğünün fikir babası olan yazar, denemeyi “ben’in ülkesi olarak nitelendirmiş; denemelerinde

kişisel izlenimlerine yer vermiştir.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen sanatçının bir eseridir?

A) Günlerin Götürdüğü

B) Eşref Saat

C) Kuşları Örtünmek

D) Hacivat Günlüğü

E) Günlerin Getirdiği

P:257

8

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Özellikler ve Öğretici Metinler

ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ - ÜNİTE DEĞERLENDİRME TESTİ

6. Atatürk’ün Trablusgarp Harbi’nden Balkan Harbi’ne, Birinci Dünya Harbi’nden Millî Mücadele’ye uzanan savaşlarda gösterdiği büyük kahramanlıklar; çöken ve dağılan

bir imparatorluktan yeni bir devletin (Türkiye Cumhuriyeti)

kurulması; inkılâplar ekseninde devletin ve toplumun yeniden yapılandırılmasında ortaya koyduğu üstün başarılar,

Atatürk’ün hayatı, mücadeleleri ve kişiliği etrafında pek çok

hatıranın oluşmasına zemin hazırlamıştır. Onu yakından

tanıyan kişiler, bu hatıralarını hayatta iken ve vefatından

sonra yazmış ve yayınlamışlardır. Bu yazarlardan biri olan

Falih Rıfkı Atay, ---- isimli eserinde şahit olduğu anıları kaleme almıştır.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada boş bırakılan yere

getirilmelidir?

A) Atatürk’ten Hatıralar

B) Çankaya

C) Kırk Yıl

D) Politikada 45 Yıl

E) Anafartalar Kahramanı Mustafa Kemal ile Mülâkat

7. Cumhuriyet Dönemi’nde neredeyse hemen her şair ve yazarın kültür, sanat ve edebiyat sahasındaki olay, gelişme,

kişi ve eserlere dair gözlem, intiba ve kanaatleri içeren

anılar yazdığını söylemek abartı olmayacaktır. Hatıralarını

yazmada en çok dikkati çeken isimler; Ahmet Rasim, Halit

Ziya Uşaklıgil, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Halide Edib

Adıvar, Yahya Kemal Beyatlı, Halide Nusret Zorlutuna, Abdülhak Şinasi Hisar, Mehmet Çınarlı’dır.

Aşağıdakilerden hangisi parçada adı geçen sanatçıların anı türündeki bir eseri değildir?

A) Anamın Kitabı

B) Kırk Yıl

C) Zeytindağı

D) Geçmiş Zaman Köşkleri

E) Çocukluğum, Gençliğim, Siyasî ve Edebî Hatıralarım

8. Cumhuriyet sonrasında edebiyatımızın gelişmesine paralel olarak biyografi türündeki yazılarda da bir çeşitlilik ve

zenginlik görülmektedir. İstiklâl Şairi Mehmet Âkif, İstanbul

ve Pierre Loti, Yahya Kemal’e Veda, Tek Adam, Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü gibi eserler bu dönemin önemli biyografi örnekleridir.

Aşağıdakilerden hangisi parçadaki eserlerden biriyle

eşleştirilemez?

A) Behçet Necatigil

B) Şevket Süreyya Aydemir

C) Mithat Cemal Kuntay

D) Abdülhak Şinasi Hisar

E) Cemil Meriç

9. Sanatçının bu eseri deneme, hatıra ve benzer türlerle karışık bir şehir monografisi olmakla birlikte, içinde yazarın

yaşayıp gördüğü İstanbul, Ankara, Konya, Bursa ve Erzurum şehirlerine ait intibaların da yer alması dolayısıyla gezi

edebiyatı içinde de düşünülebilir.

Bu parçada sözü edilen sanatçı ve eseri aşağıdakilerden hangisidir?

A) Haldun Taner - Düşsem Yollara Yollara

B) Bedri Rahmi Eyüboğlu - Canım Anadolu

C) Nail Güreli - Yöre Yöre

D) Ahmet Hamdi Tanpınar - Beş Şehir

E) Nadir Paksoy - Sırt Çantamda Coğrafyalar

10. Yazdığı şiirlerini Varlık dergisinde yayımlamış, edebiyatımızda radyo sohbetleriyle tanınmıştır. Hayat dergisinde,

dergi kapanana kadar her hafta sohbet köşesinde yazılarını yazmıştır. 1961 yılında fasiküller halinde yayımlamaya

başladığı Hayat Ansiklopedisi büyük bir ilgi görmüştür. Ayrıca çeşitli eğitici yayınlar, sözlükler, çocuk kitapları ortaya

koymuştur.

Bu parçada sözü edilen yazar aşağıdakilerden hangisidir?

A) Şevket Rado       B) Nurullah Ataç

C) Cemil Meriç        D) Salah Birsel

E) Suut Kemal Yetkin

P:258

1

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül

Numarası GENEL TEKRAR TESTİ Genel Tekrar Testi 1

4. Büyük teknoloji firmalarının ilgilendikleri sektörler arasında

sağlık ilk sıralarda. Çünkü o kadar çok kaynak kullanımı

ve verimsizliği var ki, o kaynakları daha etkili ve verimli

kullanması açısından sağlık sektörünü kendileri için çok

çekici bir alan olarak görüyorlar. Hakikaten başarabilirlerse

hepimizin faydalanabileceği bir şey olur. Fakat, teknoloji

firmaları ne yazık ki sağlık sektörünün karmaşık dinamiklerini pek anlayamıyorlar. Bu o kadar kolay değil. Öncelikle

sağlık değer zincirini çok iyi anlamaları lazım. Herkes hâlâ

öğrenme sürecinde. Teknolojinin sağlık için yapabilecekleri

orta ve uzun vadede umut verici bir beklenti arz ediyor.

Bu parçada aşağıdaki yazı türlerinden hangisine ait

özellikler ağır basmaktadır?

A) Makale B) Fıkra C) Anı

D) Eleştiri E) Otobiyografi

5 Aşağıdaki destanlardan hangisi, birlikte verildiği ulusa

ait değildir?

A) Alp Er Tunga – Türk

B) Nibelungen – Alman

C) Ramayana – İran

D) Kalevela – Fin

E) Beowulf – İngiliz

6. Herhangi bir konu üzerinde zıt düşüncelerin karşılıklı olarak

savunulmasına ---- denir. Bu tartışma yönteminde önemli

olan “savunma”dır çünkü taraftarı az olan bir düşünce bile

iyi savunulduğu zaman çok kişi tarafından takdir edilebilir. Bu tartışmalar için genellikle üçer ya da dörder kişilik

iki grup kurulmalıdır. Gruplardan birisi işlenecek konuyu

olumlu, diğeri ise olumsuz yönden savunmalıdır. Yani, bir

grup “tez”, diğer grup ise “antitez”i almalıdır. Ayrıca, tartışmayı gerçekleştirecek kişileri değerlendirecek bir “jüri” seçilerek tartışma sonunda başarılı olan grup belirlenmelidir.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) sunum B) panel C) konferans

D) münazara E) açık oturum

1. Bu yazın türünde gerçek hayattan alınmış ögeleri, hayal

dünyasında yoğurup yeni bir şekil ve tasarımla zenginleştirerek anlatabiliriz. Bu yazın türü, yaşanan maceraları,

tutkuları, insanlık tarihinin büyük olaylarını işleyebilecek niteliktedir. Karakterlerin derin tahlilleri, hayat aşamalarının

geniş bir biçimde anlatılması en önemli özelliklerindendir.

Bu parçada sözü edilen yazın türü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Roman B) Öykü C) Destan

D) Anı E) Yaşam öyküsü

2. Bir tür küçük öyküdür, yaşamdan alınan küçük kesitler

hayvanlar veya cansız varlıklar aracılığıyla anlatılır. Dünya

edebiyatında türün ilk ve en önemli örneklerini Hintli yazar

Beydeba vermiştir.

Bu parçada sözü edilen edebî tür aşağıdakilerden hangisidir?

A) Trajedi B) Fıkra C) Efsane

D) Dram E) Fabl

3. Aşağıdakilerin hangisinde bir bilgi yanlışlığı söz konusudur?

A) Tragedyada kişiler soylu tabakadan seçilir.

B) Komedide sanat yapma amacı güdüldüğünden kaba

sözlerin yer almadığı seçkin bir dil kullanılır.

C) Dramda kişiler toplumun değişik kesimlerinden seçilebilir.

D) Tragedyanın temsilcileri arasında Aiskhylos, Sophokles

ve Euripides sayılabilir.

E) Fransız sanatçı Moliere, komedinin en ünlü yazarlarındandır.

P:259

2

GENEL TEKRAR TESTİ - GENEL TEKRAR TESTİ - GENEL TEKRAR TESTİ - GENEL TEKRAR TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

10. Varsın yaz biterse bitsin

Sıcak bir kış getir bana

Uykumda sarılmam için

Sonsuz bir düş getir bana

Bu dörtlükle ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?

A) Halk şiiri geleneğinden yararlanılmıştır.

B) Durak kullanılmamıştır.

C) Redife yer verilmiştir.

D) Mani türü uyak düzeni kullanılmıştır.

E) Farklı türde uyaklara yer verilmiştir.

11. Asıl anlamı birinden bir şeyi ödünç isteyip almak olan ----,

bir kelimeye aralarındaki benzerlik sebebiyle temel anlamının dışında yeni bir anlam vermektir; bu sanatın temelinde

teşbih vardır.

Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Mübalağa B) Kinaye C) İstiare

D) İrsalimesel E) Tariz

12. 24 yaşında iken Divan’ını meydana getirdi . Sembolizm

benzeri bir tarzın Türk edebiyatındaki öncüsü olmuş, birçok buluşu ve yarattığı mazmunlarla divan edebiyatının

gelişmesinde büyük bir rol oynamış olmasına rağmen divan şiirinin geleneklerinden de kopmamıştır. Onun eserlerinin en önemli yönlerinden birisi de tasavvufi temellere

sahip olmasıdır. Tasavvufu, sembolizmle birleştiren üslubu

ile Türk edebiyatının modern çağının öncülerinden kabul

edilir. Eserlerinde güçlü semboller kullanan sanatçı, hayal

unsurlarına sıkça yer vermiştir. Onu pek çok edebiyatçı,

klasik Türk edebiyatının son büyük şairi saymaktadır.

Bu parçada tanıtılan divan şairi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Fuzuli B) Nedim C) Neşati

D) Şeyh Gâlip E) Şeyhülislam Yahya

7. “Semai” nazım biçimi ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Genellikle 8’li hece ölçüsüyle söylenir.

B) İçerik ve söyleyiş bakımından didaktik şiire ait özellikler

taşır.

C) Koşma gibi 3-6 dörtlükten oluşur.

D) Uyak düzeni, “abab, cccb, dddb, ...” şeklindedir.

E) Son dörtlükte şairin mahlasına yer verilir.

8. Aşağıdaki dizelerin hangisinde şiirsellik daha sınırlıdır?

A) Benzetmek olmasın sana dünyada bir yeri

Eylül sonunda böyledir İsviçre gölleri

B) İçimde damla damla bir korku birikiyor

Sanıyorum, her sokak başını kesmiş devler

C) Çiziyorum havaya dünyamı bir çiçekle

Ve hayran bakıyorum bu rüya gibi şekle

D) Saklarım gözümde güzelliğini

Her neye bakarsam sen varsın orda

E) Lakin kalacak doğduğumuz toprağa bizden

Şimşek gibi bir hatıra nal seslerimizden

9. Orhun Yazıtları ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Yazıtlarda yer yer gerçekçi bir tarih dili, yer yer de

güçlü bir söylev dili kullanılmıştır.

B) Kültigin ve Bilge Kağan yazıtlarının yazarı, Yollug

Tigin’dir.

C) Anıtlar üzerindeki yazıları ilk kez Danimarkalı bilgin

Thomsen, 1893’te okumuştur.

D) Yazıtlarının varlığından ilk kez, 13. yüzyılda, tarihçisi

Cüveyni “Tarih-i Cihan-Güşa” adlı eserinde söz etmiştir.

E) Milattan sonra 5. yüzyılda ortaya konulan yazıtlar, Türk

sözcüğünün geçtiği ilk yazılı ürünlerdir.

P:260

3

ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

4. ----, ünsüz; ---- ise ünlü harflerin şiirde ahenk oluşturacak

şekilde tekrarlanmasıdır. İç ahenk ögesi olan bu sanatlar,

şiire fiziksel bir boyut ve bakış açısı katarak sessel ve görsel yorumlamalara olanak sağlar.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) Seci – cinas

B) Akrostiş – tekrir

C) Aliterasyon – asonans

D) Tenasüp – nida

E) uyak – redif

5. Yaklaşırken o altın saçlı narin periye

Düşündüm o gördüğüm şeytan olmasın diye

Bu dizelerdeki en belirgin sanat aşağıdakilerden hangisidir?

A) Tezat B) Mübalağa C) Tevriye

D) Kinaye E) Telmih

6. Aşağıdaki dizelerin hangisinde kinaye sanatına yer verilmemiştir?

A) Büyür çınar gibi zahmetle şanlı sevdalar;

Bahara geç kavuşur, sevgilim, büyük dağlar!

B) Yanında anan olsa gene ömrün bahardı

Sana dar günlerinde açık bir kucak vardı

C) Anam bir yaz gecesi doğurmuş beni burda

Bu çamlıkta söylemiş son sözlerini babam

D) Mehtaba çalan sapsarı benziyle ufukta

Binlerce dalın verdiği tek meyva güneştir.

E) Bizim de kalbimizi kıpırdatır yerinden

Toprağa diz vuruşu dağ gibi bir zeybeğin

1. Kendi küçük, mütevazı, dingin dünyasında kalarak şiirlerini bir derviş sükûneti içinde söyleyen, süsten ve büyük

kelimelerden uzak mütevazı bir dil kullanmayı yeğleyen

şairler yok mu edebiyatımızda? Var elbette! Ziya Osman

o şairlerden biriydi. O, şiirini büyük ve gösterişli kelimelerle

kurmaz. Onun şiirlerinin en bariz özelliği daima küçük ve

mesut bir dünya tasvir etmesidir. Bu dünyanın merkezinde

“Gözlerimin önünde hep aynı beyaz ev” dediği üzere bahtiyar bir aile; ev, anne, baba ve çocuk vardır. Dolayısıyla

çoğu şiirinde mutlu bir aile tablosu ve mesut bir dünya göze

çarpar.

Bu parça aşağıdaki yazı türlerinin hangisinden alınmış

olabilir?

A) Eleştiri B) Fıkra C) Biyografi

D) Makale E) Deneme

2. Trajedi türü tiyatro ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden

hangisi yanlıştır?

A) Konusunu seçkin kimselerin hayatından ya da mitolojiden alır.

B) Eski Yunan edebiyatının örnek alındığı romantizm akımı ile birlikte 17. yüzyılda, Fransa’da ortaya çıkmıştır.

C) Üç birlik kuralına uymak zorunludur.

D) İnsanlarda duygusal arınmayı sağlayacak acıma ve

korku duygularına yönelen tiyatro türüdür.

E) Sahnede basit ve sıradan bir üslup kullanılmaz; kaba

saba sözlere yer verilmez.

3. I. Hitabet – dinleyiciyi etkileme, yönlendirme

II. Eleştiri – olumlu ya da olumsuz nitelikleri belirleme

III. Köşe yazısı – açıklama, bilgi verme ile yetinme

IV. Makale – özgün bir yaklaşım içinde olma

V. Masal – kalıplaşmış sözler

Yukarıdaki numaralanmış terimlerden hangisi,

karşısındakiyle ilişkilendirilemez?

A) I B) II C) III D) IV E) V

P:261

4

ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

10. Geleceği ele alırken “Oluşmuş bir gelecek vardır ve biz

ona gider ya da onu tahmin ederiz.’’ şeklindeki yaygın ve

edilgen algıyı değiştirmeyi hedefleyen bir bakış açısına sahiptir. İnsanlık olarak eriştiğimiz bilgi ve teknolojiyi kullanarak çok farklı gelecekler oluşturulabileceğini kabul eder ve

yaşamın tüm boyutları için alternatif senaryolar ile olumlu

gelecek tasarımları yapılabileceğini benimser. Multidisipliner yaklaşımla, uzak görüşlü, yenilikçi, stratejik ve sürdürülebilir öneriler geliştirir.

Bu parçada dile getirilen düşünceler, aşağıdaki edebî

akımlardan hangisi ile ilişkilendirilebilir?

A) Sembolizm B) Dadaizm C) Sürrealizm

D) Fütürizm E) Egzistansiyalizm

11. Osmanlı’nın en güçlü devirlerinden birinde yaşamıştır, bu

da pekâla onun şiirlerine ve şiirlerinde kullandığı temalara yansımıştır. Aşk, yaşamanın zevki ve doğa şiirlerinin

başlıca konularıdır. Tekniği güçlüdür, şiirlerinde yakaladığı

ahenk ve akıcılık farklıdır. Dil kullanımında çok yeteneklidir.

Şiirlerinde İstanbul Türkçesini başarıyla kullanmıştır. Ahenk

ve musikiye önem vermiş, söz seçiminde titiz davranmıştır.

Genellikle din dışı konuları işlemiştir. Şiirlerinin oluşturduğu tını, musiki de şiirlerinin farklı bir özelliğidir. Türk Divan

şiirinin dönemin ünlü akımları ve eserleri seviyesine ulaşmasında çok büyük katkısı olmuştur. Divan’ı dışında nesir

türünde Fazâ’ilü’l-Cihad ve Fazâil’i-Mekke adlı eserleri de

vardır.

Bu parçada tanıtılan divan edebiyatı sanatçısı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Nabî

B) Baki

C) Nedim

D) Ahmet Paşa

E) Fuzuli

7. I. Işık

II. Ağaç

III. Mağara

IV. Yada Taşı

Yukarıdaki mitolojik ögelerden Türk destanlarında yer

alanlar aşağıdakilerin hangisinde birlikte verilmiştir?

A) I ve II B) I ve IV C) II ve III

D) I, II ve IV E) I, II, III ve IV

8. Ne yazık ki bu ünlü hükümdara, İran ordularını titreten bu

kahramana dair elimizde, Kâşgarlı Mahmut’un (XI. yüzyıl)

Divanu Lugati’t-Türk’ündeki ağıttan başka bir malzeme

yoktur. Şehname’deki malzeme de sadece Firdevsi’nin

savaş sahnelerini vasfından ibarettir.

Bu parçada verilen bilgiler aşağıdaki Türk destanlarından hangisine aittir?

A) Göç Destanı B) Ergenekon Destanı

C) Alp Er Tunga Destanı   D) Bozkurt Destanı

E) Oğuz Kağan Destanı

9. I. Atasözü ve deyimlerin kullanılması

II. Halk tabirleri ve mahalli söyleyişlerin şiire girmesi

III. Günlük ve sıradan olayların şiirin konusu haline gelmesi

IV. Özellikle mesnevi konu ve kahramanlarının mahalli

çevreden alınması

V. Yeni, duyulmadık hayallere yer verilmesi

Numaralanmış olarak verilen yukarıdaki bilgilerden

hangisi Türki-î basit akımının bir özelliği değildir?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

P:262

5

ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

4. Aşağıda verilen bilgilerden hangisi doğru değildir?

A) Şiir dili, gündelik dilden farklı, çok anlamlı ve katmanlı

bir yapıya sahiptir.

B) Aruz vezni, divan şiirinin temel, belirleyici özelliklerindendir.

C) Şiirde uyak ve ölçünün ustalıklı kullanılmasıyla elde

edilen ses uyumuna ahenk denir.

D) Ölçü, uyak gibi ahenk ögelerine sahip olan “manzume”ler, içerik ve bazı ögeleri bakımından hikâye türü ile

benzerlikler taşır.

E) Hece ölçüsünün kullanıldığı şiirlerde ölçü gereği imale,

zihaf gibi yöntemlere başvurulabilir.

5. Aşağıdaki beyitlerin hangisi ayraç içinde verilen ifadeyi örneklemez?

A) Tecrübe ehli bunu böyle bilir

Kim ki çok söyleye ol çok yanıla

(bilgili insanlara danışılması gerektiği)

B) Güzel oldur kim ânın hüsnü bigi hulku ola

Yoksa çok sûret asarlar kilisâ divârına

(güzelliğin ahlakla birlikte olması)

C) Düşmen eder mi düşmene hiç ihtimâl yok

Bir âşinâya ettiğini câhil âşinâ

(sıkıntıların çoklukla, yakınlarımızdan gelmesi)

D) Her gece kadir olsa Kadir’in kadri olmazdı şehâ

Her hacer gevher olaydı gevher etmezdi bahâ

(değerli olan şeylerin az olması)

E) Halkın biri birine selâmı kelâmı yok

Her kişi kendi nefsine meşgul olup gider

(sadece kendini düşünme)

1. Divan-ı Lügati’t- Türk, XI. yüzyılda Kaşgarlı Mahmut tarafından, Türkçenin Farçadan üstün olduğunu kanıtlamak

ve Türkçenin zenginliğini göstermek amacıyla yazılmıştır.

Türk dilinin ilk sözlüğü olan bu eserde, İslamiyet öncesi

Türk edebiyatının sözlü ürünleri olan sav, sagu, koşuk,

destan gibi türlerden de örnekler verilmiştir. Hakaniye Türkçesi ile yazılmış olan bu yapıtta 7500 adet Türkçe sözcük

açıklanmıştır.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

2. I. Hayatı acıklı yönleriyle ele alan tiyatro türüne “trajedi”

denir.

II. Edebiyatımızda Batılı anlamda ilk tiyatro, Tanzimat Dönemi’nde yazılmıştır.

III. Geleneksel Türk tiyatrosunun başlangıcı Tanzimatın ilk

yıllarına dayanır.

IV. Ahmet Mithat’ın Moliere’den çevirileri, tiyatromuzun gelişmesinde önemli rol oynamıştır.

V. Tiyatro; deneme ve söyleşiye göre daha yeni bir türdür.

Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangilerinde bilgi

yanlışı yapılmamıştır?

A) I. ve II. B) II. ve III. C) II. ve IV.

D) III. ve IV. E) IV. ve V.

3. “Hatun Dağı’ndaki taşı, kendi yurtlarına bir anda götüremeyeceğini anlayan Çinliler, yaktıkları ateşle kızdırdıkları

kayayı, sirke dökerek parçalarlar. O günden sonra dağ, taş,

kurt, kuş dile gelip acı çığlıklarla ağıt yakar. Sular kurumaya, topraklar yarılmaya başlar. Bügü Kağan’dan sonra gelen kağanlar aniden ölür, devlet başsız kalır.”

Bu parça aşağıdaki Türk destanlarının hangisinden

alınmış olabilir?

A) Göç Destanı  B) Ergenekon Destanı

C) Oğuz Kağan Destanı  D) Türeyiş Destanı

E) Bozkurt Destanı

I II

III

IV

V

P:263

6

ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

9. ----, XVIII. yüzyılda derin izler bırakmıştır. Divan edebiyatının

şairleri âşık edebiyatı ile halk zevkinden etkilenmiştir. Bu

arada âşık tarzında yazanlar da divan şiirinden etkilenmişlerdir. Halk edebiyatının deyim ve söyleyişleri şiire girmiş,

böylece şiir dili bir nebze de olsa sadeleşmiştir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Nazirecilik geleneği   B) Sebk-i Hindî akımı

C) Mahallileşme akımı   D) Türki-i basit akımı

E) Hikemi şiir anlayışı

10. Bu yüzyıl, edebiyat sahasında Türkçenin varlığını güçlendirdiği bir asırdır. Bu dönemde Türk divan şiirinin oluşumu

açısından önemli eserler verilmeye başlanmıştır. Divan şiiri geleneğinin estetik anlayışına uygun Türkçe ilk divanlar

olması sebebiyle Ahmedî’nin ve Kadı Burhaneddin’in “Divan”ları önemlidir.

Bu parçada sözü edilen yüzyıl aşağıdakilerden hangisidir?

A) XII. yüzyıl B) XIII. yüzyıl C) XIV. yüzyıl

D) XV. yüzyıl E) XV. yüzyıl

11. Andre Breton’a göre ----, “ister sözle ister yazıyla ister başka herhangi bir yolla olsun düşüncenin gerçek işleyişini belli etmek için başvurulan bir ruh otomatizmi” olarak tanımlanır. 1960’lı yıllara gelindiğinde bu akıma bağlı sanatçılar;

savaşı, teknokrasiyi ve günümüz medeniyetinin insanı yozlaştıran yanlarını eleştiren belirgin bir tutum sergilemeye

başlar.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Romantizm B) Sürrealizm C) Parnasizm

D) Sembolizm E) Realizm

6. Güzelsin ya ne olursan ol, girdin hikâyeme

Çok değil evi barkı unutup sana uyduğum

Ancak sen tazelikte gül yaraşır pencereme

Uykusuz gecelerimde kokusunu duyduğum

Bu dörtlükle ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?

A) Nazım birimi 4’lüktür.

B) 1. ve 3. dizeler arasında yarım uyak ve redif vardır.

C) 2. ve 4. dizeler arasında tunç uyak kullanılmıştır.

D) Çapraz uyak düzeni vardır.

E) Belirli bir ölçü kullanılmamıştır.

7. I. Üslup özellikleri bakımından epik şiire özgü nitelikler

taşır.

II. Sosyal içerikli şiirlerdir, dörtlük sayısı sınırsızdır.

III. Hece ölçüsünün 11’li kalıbıyla söylenir.

“Varsağı” ile ilgili numaralanmış olarak verilen bilgilerden hangisi doğrudur?

A) Yalnız I. B) Yalnız II. C) I ve II.

D) I. ve III. E) I., II. ve III.

8. Kimi solgun, sarışın; kimi ak, kimi kara

Kiminin berisinden görünüyor Ankara

Aşağıdakilerden hangisinde kullanılan uyak türü yukarıda verilen beyittekiyle aynıdır?

A) Yollarda kalan gözlerimin nurunu yordum,

Kimdir o, nasıldır diye rüzgarlara sordum,

B) Sırmalı kemeri takmış beline

Kendi benzer has bahçenin gülüne

C) Baygın bir ihtizaz ile bi-huş akar dere

Sahillerinde çocuklar uzanmış çemenlere

D) N’oldu sanki yeşil panjur indi

Karanlık akşamlara döndü ikindi

E) Kısmetindir gezdiren yer yer seni

Arşa çıksan âkibet yer yer seni.

P:264

7

RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS -RİTMİK PLUS -RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

3. Pek rengine aldanma felek eski felektir

Zîrâ feleğin meşreb-i nâ-sâzı dönektir

Bu dizelerdeki altı çizili sözcükte yer alan edebî sanat

aşağıdakilerin hangisinde doğru olarak açıklanmıştır?

A) Benzetme amacı güdülerek bir sözcük başka bir sözcük

yerine kullanılmıştır.

B) Bir sözcük mecaz anlamı kastedilerek hem gerçek hem

de mecaz anlamını akla getirecek şekilde kullanılmıştır.

C) Bir sözcük benzetme amacı olmadan, belirli bir ilgi

gözetilerek başka bir sözcük yerine kullanılmıştır.

D) Bir olay ya da durum, gerçek nedeninin dışında hoşa

gidecek hayalî bir nedene bağlanmak istenmiştir.

E) Bir durum, anlatımı etkili kılmak amacıyla olduğundan

çok daha büyük ya da kötü gösterilerek verilmiştir.

4. Ecel tuzağını açamaz mısın?

Açıp da içinden kaçamaz mısın?

Azad eyleseler uçamaz mısın?

Kırık mı kanadın, kolların hani?

Bu dörtlük koşmanın hangi türünden alınmış olabilir?

A) Güzelleme B) Koçaklama

C) Destan D) Taşlama

E) Ağıt

5. I. XII. yüzyılda yazılmıştır.

II. Eserde ahlakın önemi ve yolları üzerinde durulmuştur.

III. Beyit ve dörtlükler bir arada kullanılmıştır.

IV. Yazar eseri, Karahanlı beylerinden Muhammed Dâd

Sipehsalar’a hediye etmiştir.

Numaralanmış olarak bazı özellikleri verilen eser aşağıdakilerden hangisidir?

A) Atabetü’l- Hakayık

B) Divan-ı Lügati’t- Türk

C) Kutadgu Bilig

D) Muhakemetü’l-Lügateyn

E) Divan-ı Hikmet

1. Manzume ve şiir arasındaki farklılıkların verildiği aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Manzumeler genellikle didaktik metinlerdir

B) Şiirde anlatılanları düz yazıyla ifade edemeyiz, manzumede anlatılanları düz yazıyla ifade edebiliriz.

C) Şiirde bireysellik duygu ve çağrışım ön plandadır; manzumede toplumsal konular yaşanmış ya da yaşanabilecek olaylar işlenir.

D) Manzumede olay örgüsü yoktur, şiirde olay örgüsü vardır.

E) Şiirde çok anlamlılık ve imge ağır basarken manzumede sözcükler genellikle gerçek anlamında kullanılır.

2. Aşağıdaki dörtlüklerden hangisinde “durak” kullanılmamıştır?

A) Gidiyorum işte gör

Beni ancak düşte gör

Değerimi bilmedin

Bir kötüye düş de gör

B) Hangi dalı tuttu isem

Kırılıyor eyvah eyvah

Ben o yare ne dediysem

Darılıyor eyvah eyvah

C) Mavi işlik mor yelek

Elendim elek elek

Hiçbir vakit gülmedim

Kör olsun kahpe felek

D) Haldan bilir haldaşım var

Yola gider yoldaşım var

Üç yaşında kardaşım var

Seni ondan sakınırım

E) Aşkın âşıklar öldürür

Aşk denizine daldırır

Tecelli ile doldurur

Bana seni gerek seni

P:265

8

RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS -RİTMİK PLUS -RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

8. I. Grup II. Grup

I. Türki-i Basit Nevizade Atayi

II. Hâkîmane gazel Baki

III. Hamse Aydınlı Visali

IV. Sultanu’ş-Şuara Nabi

V. Mahallileşme

Yukarıda I. grupta verilen terimlerden hangisi, II. grupta verilen şairlerden biriyle ilişkilendirilemez?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

9. Sade nesirde halkın da anlayabildiği bir dil tercih edilmiştir.

Sinan Paşa’nın Tazarruname’si bu türe örnek gösterilebilir.

Orta nesir; özelikle tarih coğrafya, bilim kitaplarında kullanılmıştır.

Katip Çelebi’nin Keşfü’z Zünun’u bu türün güzel bir örneğidir.

Süslü nesirde ise hüner ve marifet göstermek amaçlanmıştır.

Mercimek Ahmet’in Kaabusnamesi bu türde önemli yapıttır.

Bu parçadaki numaralanmış bilgilerden hangileri yer

değiştirirse bilgi yanlışlığı giderilmiş olur?

A) I. ve II. B) II. ve IV. C) II. ve VI.

D) III. ve VI. E) V. ve VI.

10. Victor Hugo’nun Cromwell oyununa yazdığı ön söz ---- akımının; ---- Deneysel Roman adlı eseri natüralizmin; Baudelaire’in İletişimler ve Verlaine’in Şiir Sanatı adlı eserleri de

---- akımının bildirgesi kabul edilir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir?

A) romantizm – Flaubert’in – Dadaizm

B) realizm – Emile Zola’nın – sürrealizm

C) realizm – Balzac’ın – parnasizm

D) romantizm – Emile Zola’nın – sembolizm

E) klasisizm – Stendhal – fütürizm

I

II

III

IV

V

VI

6. Karac’oğlan der ki yorup yormadan

Usandım ben el işine yelmeden

Çok yaşayıp mihnet ile ölmeden

Az yaşayıp bir dem sürmek yeğ imiş

Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Mani uyak düzeni kullanılmıştır.

B) Söyleyişte karşıtlıktan yararlanılmıştır.

C) Yarım uyak ve redife yer verilmiştir.

D) Bir koşmanın son dörtlüğünden alınmıştır.

E) Yaşam deneyimlerinden çıkarılan düşüncelere yer

verilmiştir.

7. I. Manzum ve mensur otuz civarında eseri bulunmaktadır. Molla Camî’nin pek çok eserini Türkçeye çevirdiği

için kendisine “Camî-i Rum” lakabı verilmiştir. Hüsn ü

Dil mesnevisini Yavuz Sultan Selim’e sunmuştur.

II. 15. yüzyılın en büyük şairi kabul edilmiş ve “şairlerin

sultanı” diye anılmıştır. Dinî ve tasavvufî konulara

rağbet göstermemiştir.

III. Kaleme aldığı Mihnet-Keşan, Keşan’a sürgüne

gönderilişini, orada çektiği sıkıntıları ve affedilip

İstanbul’a geri dönüşünü anlattığı sosyal hiciv türünde

bir mesnevidir.

IV. 17. Yüzyılda şahit olduğu yönetim ve toplumdaki

bozukluklar onu didaktik şiir yazmaya itmiştir. Resmî

ve hususî birçok mektubunu içeren Münşeat adlı eseri,

yaşadığı devre ait önemli bilgiler içermektedir.

V. 18. yüzyıl divan edebiyatında, tasavvufun özellikle

Mevlevilik koluna fazla bağlı şairidir. Baştan başa

mecazlar, görülmemiş kapalı ve karanlık hayallerle

örülmüş, sembolik şiirler yazmıştır.

Numaralanmış olarak verilen cümlelerde aşağıdaki sanatçılardan hangisi ile ilgili bilgi verilmemiştir?

A) Şeyh Gâlip B) Nedim C) Ahmet Paşa

D) Lami Çelebi E) Nabi

P:266

GENEL TEKRAR TESTİ

1

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül GENEL TEKRAR TESTİ Genel Tekrar Testi Numarası 22

3. Aşağıdaki dizelerin hangisinde yarım uyak vardır?

A) Gün olur sürüyüp beni derbeder

Bu ses rüzgârlara karışır gider

B) Eski geceler, sevdiklerimle dolu odalar

Yalnız bırakmayın beni hatıralar

C) Ey garip çizgilerle dolu han duvarları

Ey hanların gönlümü sızlatan duvarları

D) Kopuk köklerim bekliyor seni

Geri getirecek misin ellerimi

E) Uyanır gibi birden bir korkulu rüyadan

O içimden sevdiğim, benim olan dünyadan

4. Aşağıdaki dizelerin hangisinde sadece redif kullanılmıştır?

A) Bir sırça saray, toprağı hakkın tapusundan

Besbelli ki bir dost eli geçmiş yapısından

B) Âtiyi karanlık görerek azmi bırakmak...

Alçak bir ölüm varsa, emînim, budur ancak

C) Ye’s öyle bataktır ki düşersen boğulursun

Ümîde sarıl sımsıkı, seyret ne olursun

D) O dudaklar morarıp kavlamış artık derisi

Uzamış saç gibi kirpiklerinin her birisi

E) Âmâlimiz efkârımız ikbâl-i vatandır

Serhaddimize kal’a bizim hâk-i bedendir

1. Bu tür yazılarda sanatçı; olay, olgu, durum ve eşyalarda

sıradan insanların eskilerin ifadesiyle ülfet ve ünsiyet (alışkanlıklar) perdesiyle göremediği, farkına varamadığı ayrıntıları, dikkat etmediği incelikleri, güzellikleri, olağanın

altında yatan olağanüstülükleri görebilen, hissedebilen,

düşüncesiyle ve deneyimleriyle onları okuyucular için ilginç

görülebilecek şekilde yazıya dökebilen insandır. Sıradan

insanın “baktığı” şeyi bu tür yazıları kaleme alacak sanatçı

“görür”. Belki de bu yüzden bu tür yazılar; genellikle şair,

romancı ya da hikâyeci kimliği öne çıkan sanatçılar tarafından ortaya konan ürünlerden oluşmaktadır. Sabahattin

Eyüboğlu, Suut Kemal Yetkin gibi sanatçılar da bü tür de

eserler kaleme almıştır.

Bu parçada sözü edilen yazın türü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Roman B) Öykü C) Deneme

D) Anı E) Biyografi

2. I. Genellikle bilimsel konular ele alınıp izleyicilere bilgi

sunulur.

II. Çoğunlukla izleyiciler, özel davetlilerden oluşur.

III. Amaç, konuları olumlu ve olumsuz yönleriyle ele alarak bir konuya çözüm üretmektir.

IV. Konuşmacıların sunduğu bildiriler ve yapılan tartışmalar sonrası alınan kararlar basılarak kamuoyuna

duyurulur.

Numaralanmış olarak bazı özellikleri verilen sözlü anlatım yöntemi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Sunum B) Panel C) Konferans

D) Forum E) Sempozyum

P:267

2

GENEL TEKRAR TESTİ - GENEL TEKRAR TESTİ - GENEL TEKRAR TESTİ - GENEL TEKRAR TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

8. Dumanlı başları göklere ermiş

Yedi renk üstüne hareli dağlar

Yan yana yaslanmış, el ele vermiş

Ezelden ebede sıralı dağlar

I. 11’li hece ölçüsüyle oluşturulmuştur.

II. Duraklardan yararlanılmıştır.

III. Sarmal uyak düzeni vardır.

IV. Pastoral şiire ait ögeler içermektedir.

V. Zengin uyak kullanılmıştır.

Yukarıdaki dizelerle ilgili olarak verilen numaralanmış

bilgilerden hangileri yanlıştır?

A) I. ve II. B) I. ve III. C) II. ve IV.

D) III. ve V. E) IV. ve V.

9. Aşağıdaki beyitlerden hangisinde “mahallileşme” akımı etkisi daha belirgindir?

A) Hâzır olun belâya ey erbâb-ı berg ü sâz

Çıkdı hadeng-i âhı göge bî-nevâların

B) Altında mı üstünde midir cennet-i a‘lâ

El-hak bu ne hâlet bu ne hoş âb u havâdır

C) Sanman bizi kim şîre-i engûr ile mestüz

Biz ehl-i harâbâtdanuz mest-i elestüz

D) Yakdum tenümi vasl güni şem‘ tek ammâ

Bil kim bu tedârük şeb-i hicrânun içündür

E) Hele kalsun bu şikâyet varak-ı dîgerdir

Hem ider mugnî-i nâ-kerde murâdı îhâm

5. Soluğum bir kuş gibi uçuyor ellerine

Kapılıp gidiyorum saçının sellerine

Bu beyitteki altı çizili sözlerde kullanılan edebî sanatlar aşağıdakilerden hangileridir?

A) Hüsnütalil – Teşbih

B) Tezat – Kinaye

C) Kinaye – Tezat

D) Mübalağa – Tevriye

E) Teşbih – İstiare

6. Seyyah oldum şu âlemi gezerim

Bir dost bulamadım gün akşam oldu

Kendi efkârımca okur yazarım

Bir dost bulamadım gün akşam oldu.

Bu dörtlüğün nazım türü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ağıt B) Koçaklama C) Güzelleme

D) Taşlama E) Nazire

7. Kazan Oğlu Uruz’un esir düştüğü anlatıda, uzun boylu

Burla Hatun hem alp-bilge hem de ideal eş ve anne tipinin

özelliklerini bünyesinde barındırır. En büyük meziyeti “alp

bir anne” oluşudur. Av sonrası Kazan’ın yalnız döndüğünü

gören Burla Hatun, Kazan’a oğlunu sorar:

“İki vardın bir gelirsin yavrum hani

Karanlık gecede bulduğum oğlum hani

Bir beyim görünmez bağrım yanar

Asılan kayalardan Kazan oğlan uçurdun mu

Talı Sazın aslanına yedirdin mi

Yoksa kara dinli kafire uğrattın mı”

Bu parça aşağıdaki eserlerin hangisinden alınmış olabilir?

A) Dede Korkut Hikâyeleri B) Battalname

C) Divan-ı Hikmet D) Mantıku’t-Tayr

E) Kutadgu Bilig

P:268

3

ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

4. Aşağıdaki dizelerin hangisinde farklı bir uyak kullanılmıştır?

A) Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu

Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu

B) Ertesi gün başladı gün doğmadan yolculuk

Soğuk bir mart sabahı buz tutuyor her soluk

C) O günler uzaklaşan yelkenlerin peşi sıra

Akan bulutlar gibi geçmiş, ne iz ne hatıra

D) Gittikçe bembeyaz gezinenler üçer beşer

Bildim ki âhiret denilen yerdedir beşer

E) Bu ıslıkla uzayan, dönen, kıvrılan yollar

Uykuya varmış gibi görünen yılan yollar

5. Aşağıdakilerden hangisinde lirik şiire özgü nitelikler

ağır basmaktadır?

A) Kelebekler üşer üşer

O mavili çiçeklere

Sonra yağmur gibi düşer

O çiçekler bütün yere

B) Kaç güneş kaldırır haydalayarak

Çatal mızraklarıyla Selçuk çobanları

Sırçadan kaç güneş çırılçıplak

Kıvılcım döker demir sakalları

C) Çok yorgunum, beni bekleme kaptan

Seyir defterini başkası yazsın

Çınarlı, kubbeli, mavi bir liman

Beni o limana çıkaramazsın

D) Halim arz edecek hâkim bilinmez

Ahır vakit bu gözyaşım silinmez

Azdı yaralarım hekim bulunmaz

Yara belli değil dert belli değil

E) Düzelmeden memleketinin hali

Düzelmeden dünyanın hali

Gözüne uyku girmez ki

Uyumayacaksın

1. Ölenin ardından ağıt yakma veya onu övme geleneğine sadece eski Türklerde değil, yakın dönemlerde hem Anadolu’da hem de Anadolu dışında yaşayan bazı Türk boylarında da rastlanmıştır. Anadolu’nun muhtelif yerlerinde ölen

kişinin evinde ağlayarak ağıt yakan kadınlar, bu geleneğin

son halkasını teşkil etmektedirler. Onlar da ölen kişilerin iyi

taraflarını öne çıkararak ağıt yakarlar.

Bu parçada sözü edilen törenlerle aşağıdaki terimlerden hangisi ilişkilendirilebilir?

A) toy B) semai C) sığır

D) şölen E) yuğ

2. 12. yüzyılda Ahmet Yesevi tarafından yazılmıştır. Eserde

dinî ve tasavvufi şiirler bir araya getirilmiştir. Sade bir dil

kullanılan eserde şiirler dörtlük biçiminde ve hece ölçüsüyle yazılmıştır. Yapıtta 144 hikmet ve 1 münacaat bulunmaktadır. Hakaniye Türkçesi ile yazılmış olan eserde Allah

inancı, peygamber sevgisi, dervişlik, ahlak ve ahiret inancı

gibi konular işlenmiştir.

Bu parçada hakkında bazı bilgiler verilen eser aşağıdakilerden hangisidir?

A) Vesiletü’n-Necat

B) Atabetü’l-Hakayık

C) Divan-ı Hikmet

D) Divanu Lügati’t-Türk

E) Kutadgu Bilig

3. Cümlelerin ya da bir cümle içinde birden çok sözcüğün

sonlarındaki ses benzerliğine ---- denir. Bu söz sanatı, düzyazıda (nesir) kullanılan uyak olarak da tanımlanabilir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) seci B) asonans C) aliterasyon

D) akrostiş E) cinas

P:269

4

ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

9. Şiirlerinde coşkulu ve şuh söyleyişleriyle, gördüğü her güzele âşık olmasını samimi bir ifadeyle dile getirmesiyle biraz divan şairi Nedim’e benzemektedir. Şiirlerinde dini motiflere çok az yer vermiş olduğu iddia edilse de onun birçok

şiirinde, kendini yetiştiren coğrafyanın kültürünün etkisiyle

bu motifleri görmek mümkündür.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Karacaoğlan

B) Dadaloğlu

C) Seyrani

D) Âşık Reyhani

E) Ercişli Emrah

10. Şiirlerini topladığı bir Divan’ı vardır. Bunun yanında Sahaifü’l-Ahbar ile Aynî Tarihi adlı iki tercüme eseri mevcuttur.

Sanatçı, kendini şu dizeleriyle bir üslup şairi olarak tanımlamıştır: “Ma‘lûmdur benim sühanım mahlas istemez /

Fark eyler anı şehrimizin nüktedânları”. Onun şiir tarzının

esasını; söyleyiş mükemmelliği, yerlilik arzusu ve şuh eda

oluşturmaktadır. Özellikle şarkılarındaki ritim ve ahenk güzelliği, onların fazlaca bestelenmesini sağlamıştır.

Bu parçada tanıtılan divan şairi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Nailî B) Nedim C) Zati

D) Şeyh Gâlip E) Neşati

11. XIV. yüzyılda Gülşehrî’nin Mantıku’t-Tayr mesnevisi, Âşık

Paşa’nın Garibname’si, Hoca Mesut’un Süheyl ü Nevbahar’ı, Hoca Dehhanî’nin Yusuf u Züleyha’sı, Ahmet

Paşa’nın İskendername ve Cemşîd ü Hurşid isimli mesnevileri Anadolu’da Türkçenin bir edebiyat dili olarak yerleşmesinde ve gelişmesinde önemli katkı sağlamışlardır.

Yukarıdaki numaralanmış sözlerin hangisinde bilgi

yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I

II III

IV

V

6. Ruhumda gizli bir emel mi arar

Gözlerime bakıp dalan gözlerin

Yukarıdaki dizelerle,

I. bilmece sorar

II. salan gözlerin

III. beni hülyalara

IV. aklıma gelmedik

sözlerinin tümü kullanılarak çapraz kafiye düzeninde

anlamlı bir dörtlük kurulmak istenirse aşağıdaki kullanımlardan hangisi son iki dizeyi oluşturur?

A) I - II

IV -III

B) III - II

IV -II

C) IV - I

III -II

D) IV - II

III -I

E) III - I

II -IV

7. Aşağıdaki eser – sanatçı eşleştirmelerinden hangisi

yanlıştır?

A) Hüsn ü Aşk – Şeyh Gâlip

B) Lutfiyye – Sümbülzâde Vehbî

C) Gülşen-i Aşk – Keçecizâde İzzet Molla

D) Defter-i Aşk – Nedim

E) Hayriyye – Nabi

8. Küçücüksün güzel etme bu nazı

Ciğerime bastın ateşi közü

Başına sokmuşsun gülü nergisi

Yüzünü yüzüme süresim geldi

Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıda verilen bilgilerden

hangisi yanlıştır?

A) Düz uyak düzeni kullanılmıştır.

B) 6+5 şeklinde durak kullanılmıştır.

C) Divan şiirine özgü mazmunlardan yararlanılmıştır.

D) Güzelleme türü bir şiirden alınmıştır.

E) İstiare sanatına yer verilmiştir.

P:270

5

ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

3. Aşağıdaki dizelerin hangisinde tunç uyak kullanılmıştır?

A) Dünya bir yana, o hayal bir yana

Bir meşaledir pervaneyim ona

B) Akşam, güneş artık deniz ufkunda silindi

Hülya gibi yalnız gezinenler köye indi

C) Ben olmasam da vapur saatinde kalkacak

Kadıköy telaşlı, Üsküdar mahzun kalacak

D) Dönülmez akşamın ufkundayız vakit çok geç

Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç

E) Yaprak nasıl düşerse akıp kaybolan suya

Ruh öyle yollanır uyanılmaz bir uykuya

4. Aşağıdakilerden hangisi diğerlerinden farklı bir şiir türüne özgü nitelikler taşımaktadır?

A) İçimi bir anda

Aydınlatır mimozalar

Bir anda yaşamak yeniden güzel

Yepyeni bir aşk

Pusuda hazır

B) Seni beklemekle geçse de ömrüm

Şu fani dünyada kalmasa günüm

Senden uzakta ölürsem bir gün

Ahirette seni bekleyeceğim

C) N’olur bir sabah vakti

Çağırsa bizi sonsuzluk

Birden demir alsa gemi

Başlasa güzel yolculuk

D) Adım at ileri, geriye bakma

Bir sağlam iş tut da elden bırakma

Saçma sapan sözler hep delip takma

Allah’ın yardımı çalışanlara

E) Erkekler evlere çekildi çoktan

Katran gibi camlara yapıştı perde

Göreyim sıkıntıyı sav başından

Gel de dolaşma caddelerde

1. Halk edebiyatı ile ilgili aşağıdaki bilgilerden hangisi

yanlıştır?

A) Divan edebiyatı, düşünceye önem verdiği için soyut,

halk edebiyatı ise şairlerin gördüğünü, yaşadığı evreni

anlattığı için somut bir edebiyattır.

B) Halk şairleri de divan edebiyatında görülen “inci diş,

elma yanak, badem göz vb.” kalıplaşmış benzetmelerden (mazmun) yararlanmıştır.

C) Şiirlerini hazırlıksız (doğaçlama) söyleyen şairler genellikle zengin ve cinaslı kafiye kullanmıştır.

D) Şiirlerde anlatım içten, canlı ve yalındır; bazı şiirlerde

yöresel söyleyişler görmek mümkündür.

E) Şiirlerde başlık bulunmaz, şiirler nazım biçimine göre

adlandırılır.

2.  I  

Er isen erliğin meydana getir

Kadir Mevlâ’m noksanımı sen yetir

Bana derler gam yükünü sen götür

Benim yük götürür dermanım mı var

II

Şu yalan dünyaya geldim geleli

Tas tas içtim ağuları, sağ iken

Kahbe felek vermez benim muradım

Viran oldum, mor sünbüllü bağ iken

Aşağıdakilerden hangisi numaralanmış bu dörtlüklerin ortak özelliklerinden biri değildir?

A) 11’li hece ölçüsünün kullanılması

B) Benzer temaların işlenmesi

C) Nazım şeklinin koşma olması

D) Ahenk unsuru olarak uyağa yer verilmesi

E) Tezat sanatından yararlanılması

P:271

6

ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

8. Konya’nın Hadim ilçesinin Gezleve köyünde 1651 yılında

doğduğu sanılmaktadır. Düzenli bir medrese tahsili görmediği anlaşılmakla birlikte devrin kültür muhitleri içinde

bulunmak suretiyle kendi kendini yetiştirmiş ve aynı devrin

diğer âşıklarına göre daha seçkin bir yer kazanmıştır. Şiirlerinden İstanbul, Bursa, Varna, Sakız, Sinop ve Bağdat

gibi yerleri dolaştığı anlaşılmaktadır. Başlangıçta divan şairlerini taklide özenerek Adlî mahlasını kullanmıştır ancak

hece vezniyle söylediği şiirlerde daha başarılıdır Onun açmış olduğu divan şiirini taklit cereyanı yüzünden saz şiirinin

eski saflığı ve dili fark edilir şekilde bozulmuştur. Geriye

bırakmış olduğu 2000’den fazla şiirle Türk edebiyatının en

çok yazan şairlerinden biri olmuştur. “Divan”ının en önemli

iki yazmasından biri Konya Mevlâna Müzesi Müzelik Eserler Bölümü’ndedir.

Bu parçada tanıtılan şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Seyrani

B) Erzurumlu Emrah

C) Âşık Reyhani

D) Gevheri

E) Âşık Ömer

9. I. Ârızın yâdıyla nemnâk olsa müjgânım n’ola

Zâyi olmaz gül temennâsıyla vermek hâra su

II. Gam günü etme dil-i bîmardan tîğin dirîg

Hayrdır vermek karanu gecede bîmâra su

III. İste peykânın gönül hecrinde şevkim sâkin et

Susuzum bir kez bu sahrada menimçün ara su

Yukarıda bir bölümü verilen eser aşağıdaki divan şairlerinden hangisine aittir?

A) Nabi B) Ahmet Paşa C) Fuzuli

D) Baki E) Şeyh Gâlip

5. Aşağıdaki dizelerin hangisinde, ayraç içinde verilen

edebî sanat yoktur?

A) Bir güzel şuha dedim iki gözün sürmelidir,

Dedi billahi seni Hind’e kadar sürmelidir (Cinas)

B) Önce upuzun, sonra kesik saçın vardı

Tenin buğdaysı, boyun bir başak kadardı (İstiare)

C) Her yer karanlık pür nûr o mevki

Mağrib mi yoksa makber mi yâ Rab (Tecahüliarif)

D) Geçsin günler, haftalar, aylar, mevsimler, yıllar

Zaman sanki bir rüzgâr ve bir su gibi aksın (Tedric)

E) Seni gelür işidüb bâğa yâsemen cânâ

Çıkup o şevk ile dûvâra reh-güzâra bakar(Hüsnütalil)

6. Aşağıdaki sanatçı – eser eşleştirmelerinden hangisi

yanlıştır?

A) Bayburtlu Zihni – Sergüzeştname

B) Âşık Ömer – Âşıkname

C) Karacaoğlan – Nemçe Destanı

D) Gevheri – Gevhername

E) Âşık Veysel – Sazımdan Sesler

7. Türk edebiyatının tarihi seyri içinde manzum eserler yanında mensur eserler de kaleme alınmıştır. Nesrimizin tarihi

serüveninin İslamiyet öncesi döneme ait ---- ile başladığı

bilinmektedir. İslamiyet öncesi dönem mensur eserleriyle

İslami dönem mensur eserleri arasında köprü vazifesi gören ---- yüzyıl, bir geçiş dönemi gibidir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

A) Uygur Dönemi eserleri – VII

B) Oğuz Kağan Destanı – VIII.

C) Manas Destanı – IX.

D) Göktürk Yazıtları – XI.

E) Satuk Buğra Han Destanı – XII.

P:272

7

RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS -RİTMİK PLUS -RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

3. Aşağıdaki dizelerin hangisinde uyak kullanılmamıştır?

A) Kaş yaparken, göz çıkarır elleri

Çok silahtan tesirlidir dilleri

B) Gayet çoktur değil benim yaram az

Bana yardan gayrı cerrah yaramaz

C) Bir zirvede habire şiştikçe şişene bak

Bir yangın söndürmeye çarıksız koşana bak

D) Önce naz sonra söz ve sonra hile

Sevilen seveni düşürür dile

E) Çatalkaya dağında kartallar dönüyordu

Bir nesil yaşıyor, bir tarih ölüyordu

4. Dolaşsam ben de deniz deniz

Ve bir sabah vakti, kimsesiz

Bir limanda bulsam kendimi

Bir limanda, büyük ve beyaz

Mercan adalarda bir liman

Beyaz bulutların ardından

Gelse altın ışıklı bir yaz

Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Hece ölçüsüyle yazıldığı

B) Pastoral şiire özgü özellikler taşıdığı

C) Yalın bir anlatımının olduğu

D) Ahenk ögelerine önem verilmediği

E) Yinelemelere yer verildiği

1. I. Temelinde yaşanmış, tarihî bir olayın yer aldığı düşünülmektedir.

II. Ulusal niteliklerden arınmış, evrensel temalara yer

verilir.

III. Kişi, yer, zaman gibi ögeler olağanüstü nitelikler

gösterebilir.

IV. Nazım, nesir karışık olarak kaleme alınır.

V. Yapı unsurları günümüz roman ve öyküleri ile benzerlikler gösterir.

Yukarıda numaralı cümlelerden hangi ikisi doğal destanlar için söylenemez?

A)  I. ve II.     B) II ve III      C) II ve IV 

D) III ve V  E) IV ve V 

2. Aşağıdakilerin hangisinde “hüsnütalil” sanatı vardır?

A) Bir ışık bir kelebek biraz ışık biraz kuş

Yeni bir ülke yüzün ellerimde kaybolmuş

B) Ölüm bize ne uzak bize ne yakın ölüm

Ölümsüzlüğü tattık bize ne yapsın ölüm

C) Yeni bir ülkede yem vermek için atlarına

Nice bin atlı kapılmıştı fetih rüzgarına

D) Durur, tekbir alır dağlar

Döner dağlarda kartallar

E) Hüznüm gibiydi bulutlar bu sabah

Denizlerde dalga dalga eyvah eyvah

P:273

8

RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS -RİTMİK PLUS -RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

7. I. Şiirlerinde halk edebiyatına yaklaşmış, İstanbul’u anlatan şiirlerinden dolayı “İstanbul Şairi” olarak tanınmıştır.

(Nef’î)

II. Hayriyye ve Hayrâbâd adlı ünlü mesnevilerin şairidir.

(Nâbî)

III. Ünlenmesini Hüsn ü Aşk adlı mesnevisi sağlamıştır.

(Şeyh Gâlip)

IV. Asıl şöhretini onunla elde ettiği Terkib-i Bend’ini hiciv ve

tenkit türünde kaleme almıştır. (Bağdatlı Ruhî)

V. Güçlü tekniği ve değişik ahengi ile dikkat çeken, divan

edebiyatının en beğenilen kasidelerinin birçoğu onun

eseridir. (Nedim)

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerle birlikte verilen

sanatçı adlarından hangi ikisi yer değiştirirse bilgi yanlışlığı giderilmiş olur?

A) I.ve II. B) I. ve V. C) II. ve III.

D) III ve IV. E) IV. ve V.

8. Ağıdakilerden hangisi âşık şiirinin edebî türlerinden

oluşmaktadır?

A) Varsağı – Koşma – Destan – Semai

B) Nutuk – Varsağı – Nefes – Devriye

C) Nefes – Deme – Mani – Semai

D) Şathiye – Devriye – İlahi – Nefes

E) Taşlama – Destan – Nutuk – Semai

9. XX. yüzyılda büyük yıkımlar, ölümler, açlık, sefalet ve her

türlü parçalanmışlığı yaşaması, bireyleri inançlarından,

Tanrı’dan ve geleneksel değerlerinden uzaklaştırır. Bu

uzaklaşmayla boşluğa ve bunalıma düşen insan, bu kez

kendi varlığını ortaya koyma sıkıntısını hisseder; kendi özgürlüğünü gerçekleştirme çabasına girer. Bu arayışlar edebî eserlerde ---- akımı olarak karşılık bulur.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Fütürizm B) Realizm C) Sürrealizm

D) Natüralizm E) Egzistansiyalizm

5. Tekkelerden tarikata yeni giren dervişlere yol göstermek

ve tarikat adabını öğretmek amacıyla tasavvuf ulularınca

söylenmiş şiirlere ----, tasavvuf düşüncesindeki devir kuramını anlatan şiirlere ----, tekke edebiyatındaki mizahi

şiirlere ise ---- denir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisinde verilenler getirilmelidir?

A) ilahi - şathiye - nutuk

B) nutuk - nefes - devriye

C) şathiye - nutuk - ilahi

D) nutuk - devriye - şathiye

E) şathiye - nutuk - devriye

6. İçerik ve söyleyiş özelliklerine bakılarak aşağıdaki şiirlerden hangisinin Karacaoğlan’a ait olduğu söylenebilir?

A) Beğlerimiz, elvan gülün üstine

Ağlar gelür şahum Abdal Musa’ya

Urum abdalları postun eğnine

Bağlar gelür şahum Abdal Musa’ya

B) Esrârını dil zamân zamân söyler imiş

Hengâme-i gamda dâstân söyler imiş

Aşk ehli olup da mihnet-i hicrâna

Ben sabr iderin diyen yalan söyler imiş

C) El atıp dericek Hatce’nin gülü

Can için sarıcak Ayşe’nin beli

İkisi hampalı biri döndeli

Eminem çok içti kandı pınara

D) Hoştur bana senden gelen

Ya hilat-ü yahut kefen

Ya taze gül yahut diken

Kahrında hoş lutfun da hoş

E) Herkes mâil oldu süse, ziynete,

Erenler çekildi künc-i vahdete,

Bir ehli gelmiyor sadr-ı devlete,

Feyz alacak sâhib-himmet kalmadı

P:274

GENEL TEKRAR TESTİ

1

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül GENEL TEKRAR TESTİ Genel Tekrar Testi Numarası 33

4. Türkçenin ustalarından biri olan sanatçı, ilk yazılarından

itibaren sade Türkçesi, tatlı anlatımıyla dikkatleri çekmiş

biridir. O, hikâyelerinde çevreyi, olayı ve kahramanı sezdirecek bir dikkatle tasvir etmiş, insanı karakter özelliğine

uygun bir anlatımla somutlaştırmıştır. Gazete yazılarını ise

bir sohbet havasında, kendinden bir şeyler katarak ilerleyen, konuşmalarla süslenen, hatıralarla zenginleştirilen anlatımlar olarak kaleme almıştır. Bu yazılarda öne çıkan bir

başka anlatım özelliği, yazarın mizahi yönü ve esprili anlatımıdır. Bu yönü, onun “Kirpi” takma adı ile özdeşleşmiştir. O, tasvirlerinde renk ve ışık unsurlarını belirgin kılarak

sözü daha canlı kıldığı gibi ifadeyi süslemeyi de başarmış;

kimi dostlarınca “İstanbul Türkçesini en iyi kullanan yazar”

olarak ilan edilmiştir.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Refik Halit Karay

B) Ziya Gökalp

C) Halide Edip Adıvar

D) Mehmet Fuat Köprülü

E) Ömer Seyfettin

5. ----, asıl büyük tutkusu olan tiyatro sahasında gerek telif

gerek tercüme gerekse uyarlama olmak üzere birçok eser

vücuda getirmiştir. O; tiyatro eleştirileri, Batı tiyatrosuyla

ilgili görüşleri ve tiyatroyla ilgili sağlam fikirleriyle Türk tiyatrosu için yol gösterici bir isim olmuştur. Ancak tiyatro eserlerinin büyük bir kısmı roman ve hikâyelerinden uyarlanmış

izlenimi uyandırmaktadır. Söz gelimi Boyunduruk adlı uzun

hikâyesinden hareketle Bu Başka Gece adlı oyununu yazmıştır. Öte yandan, ona en büyük başarıyı kazandıran

---- romanı da çok fazla kabul görmeyen İstanbul Kızı adlı

oyunundan ilham alınarak yazılmıştır.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Yusuf Ziya Ortaç – Üç Katlı Ev

B) Aka Gündüz – Bir Şoförün Gizli Defteri

C) Halide Edip Adıvar – Sinekli Bakkal

D) Reşat Nuri Güntekin – Çalıkuşu

E) Mithat Cemal Kuntay – Üç İstanbul

1. Tanzimat edebiyatıyla ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?

A) Makale, fıkra, deneme gibi Batı’dan alınmış yazı türleri

bu dönemde gazeteler aracılığıyla edebiyatımıza girmiştir.

B) Yeni nazım şekilleriyle birlikte divan edebiyatı nazım

şekilleri de kullanılmıştır.

C) Namık Kemal, Ahmet Vefik Paşa bu dönemde tiyatro

türünde eserleri ile öne çıkan sanatçılardandır.

D) Vatan, millet, adalet, hürriyet gibi kavramlar bu dönemde kullanılmaya başlanmıştır.

E) Bu dönemde çıkan ilk özel gazeteler, Takvim-i Vekâyi

ve Ceride-i Havadis’tir.

2. Tanzimat Dönemi’nde “ilk ciddi tiyatro çeviri ve uyarlamaları Moliere’den, ---- ve ----tarafından yapılır. Bu yazarların sayesinde Moliere bir yabancı yazar olmaktan çıkarak

âdeta yerlileşir.

Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir??

A) Şinasi – Namık Kemal

B) Ahmet Vefik Paşa – Direktör Ali Bey

C) Recaizade Mahmut Ekrem – Ziya Paşa

D) Şemsettin Sami – Samipaşazade Sezai

E) Abdülhak Hamit Tarhan – Mizancı Murat

3. Topluluğun yazar ve şairleri, dönemin toplumsal/siyasal

koşullarından dolayı, gerçeklerden kaçıp hayale sığınmaya

eğilimli şahsiyetlerdir. Bu nedenle olsa gerek, eserlerinde

hayal- gerçek çatışmasına ve karamsar duygulara sıkça

rastlanır. “Kırık Hayatlar”, “Rübâb-ı Şikeste”, “Ömr-i Muhayyel”, “Gayyâ-yı Vücûd” gibi eser adları ve şiir başlıklarında da bu karamsarlığı ve hayal-gerçek çatışmasını

görmek mümkündür.

Bu parçada sözü edilen edebî dönem aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Cumhuriyet Dönemi   B) Fecriati Dönemi

C) Servetifünun Dönemi   D) Tanzimat Dönemi

E) Millî Edebiyat Dönemi

P:275

2

GENEL TEKRAR TESTİ - GENEL TEKRAR TESTİ - GENEL TEKRAR TESTİ - GENEL TEKRAR TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

9. I. Yazarların kişiliği gizlenmemiş; okuyucuya, sıkça “Ey

Kaari!” (okuyucu) diye seslenilmiştir.

II. Olayların sonunda, çoğu zaman iyiler ödüllerini, kötüler

ya da suçlular da cezalarını alırlar.

III. Romanlar aracılığı ile bireyi eğitme ve toplumu düzeltme

amacı gözetilmiştir.

Numaralanmış olarak verilen açıklamalardan yola çıkılarak Tanzimat I. Dönem romanlarında aşağıdaki edebi

akımlardan hangisinden etkilenildiği söylenebilir?

A) Klasisizm     B) Romantizm

C) Realizm     D) Natüralizm

E) Sürrealizm

10. Yapıtlarında çoğunlukla Çukurova bölgesini, bu bölgenin

insanlarını ve toplumsal gerçeklerini şiirsel bir dille anlatmıştır. Öykülerinin yer aldığı, ilk yapıtı olan Sarı Sıcak

yazın dünyasında beğeniyle karşılanmış; ancak adını ilk

romanı İnce Memed ile büyük kitlelere duyurmuştur. Kullandığı dil, yerel sözcükler ve deyimler, atasözleri, onun

anlatımını canlı ve etkileyici kılan özelliklerdir. Yapıtlarında

destanlardan, ağıtlardan, halk öykülerinden, masallardan,

türkülerden de yararlanmıştır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerin hangisidir?

A) Orhan Kemal    B) Kemal Bilbaşar

C) Yaşar Kemal    D) Talip Apaydın

E) Kemal Tahir

11. Bir önceki dönemde başlayan ve kırsal kesimde yaşanan

sorunların sahneye aktarılması ile gerçekleştirilen köy teması, 1960-1980 tiyatrosunda da devam eder. Özellikle

l960’lı yıllar, roman ve hikayede olduğu kadar tiyatroda da

köy edebiyatı üzerinde yoğunlaşılan bir dönemdir. Cahit

Atay’ın Pusuda ve Karaların Memetleri adlı oyunları boş

inançlar, köylünün sömürülmesi ve kadınların ezilmişliği temalarını işlemektedir. Yine Turan Oflozoğlu’nun ----;

Orhan Asena’nın ----; Necati Cumalı’nın ----, Susuz Yaz,

Ezik Otlar; Nezihe Araz’ın Bozkır Güzellemesi; Recep Bilginer’in ---- adlı oyunları bunlardan birkaçıdır.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada boş bırakılan

yerlerden birine getirilemez?

A) Buzlar Çözülmeden  B) Sarı Naciye

C) Fadik Kız   D) Allah’ın Dediği Olur

E) Nalınlar

6. ----, Bahar ve Kelebekler öyküsünde, yaşına rağmen bilinci

yerinde, güngörmüş bir kadın tipini kendisine sözcü seçerek yeni değerlerin eleştirisini yapar ve eskiye olan özlemini dile getirir. Aynı çatı altında yaşayan genç kuşak ile

yaşlı kuşağın birbirine yabancılaşması, onların konuşması

ile verilir. Yeni değerleri, on yedi yaşında Batılı değerlerle

yetişmiş bir genç kız; eskiyi ise doksan yedi yaşındaki nine

temsil etmektedir. Nine, geçmişte kalan manevî değerlerden ve yaşam tarzından bahsederek kadınların o günkü

durumunu şimdikiyle kıyaslar.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Reşat Nuri Güntekin

B) Refik Halit Karay

C) Halide Edip Adıvar

D) Ömer Seyfettin

E) Memduh Şevket Esendal

7. Aşağıdaki eserlerden hangisinin türü ötekilerden farklıdır?

A) Taha’nın Kitabı         B) Çil Horoz

C) Destan Gibi           D) Telgrafhane

E) Gül Muştusu

8. İlk şiirlerini Havaya Çizilen Dünya adlı yapıtıyla yayımlayan sanatçı, Çocuk ve Allah adlı yapıtında soyut konulara

yönelmiştir. Bu yapıtında, varlığın gizlerinin araştırılışını,

çocukluk dünyasını, insan yaşamının ince ayrıntılarını, genellikle klasik kıta biçimlerinde ve uyaklı şiirlerle, o güne

kadar şiirimizde örneği bulunmayan imgelerle, kişisel yaşamın en uzak anılarından, çağrışımlarından kaynaklanan

bir lirizmle yansıtmıştır. Şiirlerinde ise güçlü bir Türkçe tutkusu göze çarpmaktadır. Türkçe Katında Yaşamak şiirine

bildiri özelliği kazandırmış, “Türkçem, benim ses bayrağım!” diyerek dile verdiği önemi ortaya koymuştur.

Bu parçada sözü edilen şair aşağıdakilerin hangisidir?

A) Fazıl Hüsnü Dağlarca

B) Behçet Necatigil

C) Cahit Külebi

D) Sabahattin Kudret Aksal

E) Bedri Rahmi Eyüboğlu

P:276

3

ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

3. Tevfik Fikret ve Cenap Şahabettin başta olmak üzere, Ali

Ekrem, Hüseyin Siret, Hüseyin Suat, Celâl Sahir, Faik Ali,

İsmail Safa, Süleyman Nazif gibi şairler Servet-i Fünun

dergisinde şiirleriyle öne çıktı. Özellikle ---- şiirlerinde

kullandığı “sâat-ı semenfâm, ûd-ı mükevkeb, nây-ı zümürrüd” vb. yeni tamlama ve imgeler, büyük tepkiye yol açtı.

Kullandıkları kapalı dil, alışılmadık tamlama ve imgelerden

dolayı onları ----, Dekadanlar başlıklı makalesinde şiddetle

eleştirdi.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden

hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Tevfik Fikret’in – Ali Canip Yöntem

B) Ali Ekrem Bolayır’ın – Muallim Naci

C) Tahin Nahit – Yahya Kemal Beyatlı

D) Süleyman Nazif’in – Ali Ekrem Bolayır

E) Cenap Şahabettin’in – Ahmet Mithat Efendi

4. Kurtuluş Savaşı’nı konu edinen Ateşten Gömlek romanını

Kurtuluş Savaşı yıllarında kaleme alan Halide Edip Adıvar,

çeşitli yazınsal türlerde verdiği yapıtların yanı sıra Tanrıdağı Ziyafeti başlıklı üç perdelik bir opera ve Dağa Çıkan

Kurt adlı I. Dünya Savaşı sonunda işgale uğrayan Anadolu’nun durumunu işlediği bir hikâye kitabı bırakmıştır geriye. Roman, öykü, mensur şiir, anı türünde eserler veren

Yakup Kadri Karaosmanoğlu ise Nirvana, Veda, Sağanak

ve Mağara adlı dört tiyatro oyunu kaleme almıştır.

Bu parçadaki bilgi yanlışlığının nedeni aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Nirvana tiyatro değil, mensur şiirlerden oluşan bir

eserdir.

B) Ateşten Gömlek, Halide Edip Adıvar’ın değil, Reşat

Nuri Güntekin’in eseridir.

C) Veda ve Sağanak tiyatro değil, öykü türünde eserlerdir.

D) Halide Edip Adıvar’ın üç perdelik operasının adı Tanrıdağı Ziyafeti değil, Maske ve Ruh’tur.

E) Yakup Kadri Karaosmanoğlu, mensur şiir türünde eser

vermemiştir.

1. I. İstanbul’da başlayıp Tebriz Sarayı’nda sona eren romanda bir Osmanlı sipahisi olan roman başkişisi, İranlılara esir düşen Adil Giray’ı kurtarmak ister ama başaramaz.

II. Acıklı bir aşk hikâyesini anlatan bu eser, Türk edebiyat

tarihinde yazılmış ilk roman olarak kabul edilmektedir.

III. Tanzimat sonrası dönemde İstanbul’da geçen bir

aile faciasının anlatıldığı romanda kıskançlık konusu

natüralist bir anlayışla ele alınır.

IV. Biri, Batılılaşmayı yüzeysel olarak yorumlamış ve

mirasyedi hayatı süren; diğeri de oldukça çalışkan ve

tutumlu, iki karşıt karakter üzerine kurgulanan roman,

“yanlış Batılılaşma” temasını işlemektedir.

Yukarıda numaralanmış olarak verilen cümlelerde aşağıdaki eserlerden hangisi ile ilgili bilgiler verilmemiştir?

A) Cezmi

B) İntibah

C) Taaşşuk-ı Talât ve Fitnat

D) Zehra

E) Felâtun Bey ile Râkım Efendi

2. Ateşpare ve Şerare eserlerinin sadece söz bakımından

yüce olduklarını; okurda duygusal bir etki bırakmadığını ve

bu yüzden de sönüp gitmeye mahkûm balonlara benzediklerini dile getiren sanatçı; gerçek duyguları ifade etmeyen, ateşten, kıvılcımdan bahseden şiirleri ateş böceğine

benzetir. Ona göre bu tür şiirler, karanlıklarda parlasalar

bile hiçbir kalp üzerinde yakıcı bir etki bırakmazlar.

Bu parçada dile getirilen düşünceler aşağıdaki sanatçılardan hangisine ait olabilir?

A) Ziya Paşa

B) Recaizade Mahmut Ekrem

C) Muallim Naci

D) Namık Kemal

E) Abdülhak Hamit Tarhan

P:277

4

ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

8. ----, başlangıçta toplumcu anlayışla büyük kentin devingen

yaşamını, işçileri, kırsal kesimdeki tarım emekçilerini anlatan; yaşama, dünyaya beslediği sevgi, umut ve coşkuyu,

özgürlüğü ve eşitliği içeren şiirler yazmıştır. İkinci Yeni anlayışının belirmesiyle şiirin işlevi, şiirde anlamı daha farklı

algılamaya başladığını gösteren şiirler ortaya koymuştur.

Dünya şiirinin olanaklarını Türk şiirinde değerlendirmiş,

geleneksel ve Batılı şiir biçimleri üzerinde denemelere girişmiştir. İnsanı, tarihi, doğayı, kutsal kitapları, mitolojiyi,

kentleri şiirinde çağrışım zenginliği içinde kullanmıştır. Güneşi Yakanların Selamı, Günaydın Yeryüzü, Türkiye Şarkısı, Galile Denizi şairin önemli şiir kitaplarıdır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Edip Cansever

B) Ülkü Tamer

C) Ece Ayhan

D) İlhan Berk

E) Abdurrahim Karakoç

9. Sanatçının gerek roman, gerekse hikâyelerinin değişmez

ve temel konusu deniz ve deniz insanlarıdır. Söz konusu

türlerdeki eserlerin bütün unsurları, hep bu çemberin içinden gelir. Deniz, deniz mitolojisi, deniz insanları, bu insanların denize olan tutkuları, hayat mücadeleleri onun

eserlerinin muhtevasını; başta deniz olmak üzere balıkçılar, gemiciler, dalgıçlar, süngerciler kahramanlarını; Bodrum, adalar ve Ege Denizi mekânını oluşturdu. Büyük bir

deniz ve tabiat tutkunu olan yazar, hikâye ve romanlarında

hep bu tutkuyu anlattı. Böylece Türk edebiyatına ciddi manada denizi ve deniz insanlarını kazandırdı. Onun eserlerinde dikkati çeken bir başka husus, Bodrum merkezli Ege

Denizi medeniyetini anlatmış olmasıdır. Onun eserlerinde

mitoloji, folklor ve tarih geniş yer tutar. Ege Kıyılarında,

Merhaba Akdeniz, Ege’nin Dibi, Yaşasın Deniz, Gülen Ada

gibi öykü kitapları vardır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Zeyyat Selimoğlu

B) Cevat Şakir Kabaağaçlı

C) Kemal Bilbaşar

D) Sadri Ertem

E) Sabahattin Ali

5. “Kadın yazarların annesi” olarak anılır. Hece ölçüsünde

hamasi şiirleri ve konuşulan Türkçe ile yazılmış romanları

vardır. Romancı Emine Işınsu’nun annesi ve yazar Pınar

Kür’ün teyzesidir. “Küller” adlı ilk romanını 19 yaşında iken

kaleme almıştı. 1923’te yayımladığı “Hanım Mektupları”

adlı eseri ile edebiyat dünyasında ilgi uyandırmıştır.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen sanatçıya ait eserlerden biri değildir?

A) Sisli Geceler

B) Beyaz Selvi

C) Raik’in Annesi

D) Aşk ve Zafer

E) Aydınlık Kapı

6. Aşağıdaki eserlerin hangisi Yedi Meşalecilerden birine

ait değildir?

A) Osmanoflar

B) Tersine Akan Nehir

C) İnkılâp Çocukları

D) Bir Otelde Yedi Kişi

E) Ömrümde Sükût

7. Şiirlerinde; çocukluk özlemi, anılara düşkünlük, ev-aile

sevgisi, Allah’a kulluk, kadere boyun eğiş, küçük mutluluklarla yetinme, ölüm düşüncesi, öte dünya özlemi gibi

konuları işlemiştir. Üzgün ve yumuşak, açık, duru şiirler

onun genel özelliğidir. Şiirlerini gözlemci ve dışavurumcu

bir tarzla, hece ölçüsüyle, bazen de serbest ölçüyle yazmıştır. Sebil ve Güvercinler, Geçen Zaman, Nefes Almak

gibi şiir kitapları vardır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ziya Osman Saba

B) Yaşar Nabi Nayır

C) Cevdet Kudret Solok

D) Vasfi Mahir Kocatürk

E) Faruk Nafiz Çamlıbel

P:278

5

ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

4. (I) Gerilimli bir toplumsal ve edebî hayatın içinde faaliyetini sürdüren Fecriati toluluğu çok kısa ömürlü olmuş, 1912

yılında dağılmıştır. (II) Topluluk sanatçılarının ortaya çıkış

amaçlarını ortaya koydukları “Beyanname”, Türk edebiyatında türünün ilk örneğidir. (III) “Sanat, şahsi ve muhteremdir.” düşüncesi sanatçılarının savunduğu en önemli

düşüncelerden biridir. (IV) Fecriaticiler tiyatro ile yakından

ilgilenmişlerdir; Şehabettin Süleyman, Tahsin Nahit topluluğun bu türde adı öne çıkan isimleridir. (V) Topluluk sanatçıları, mensur şiir türüne de ilgi göstermiş; toplulukta bu

türün en başarılı örneklerini Ahmet Rasim vermiştir.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

5. Aşağıdakilerden hangisi Fecr-i Âtî Encümen-i Edebîsi

Beyannamesi’nde yer alan amaçlardan biri değildir?

A) Topluluk sanatçılarının eserlerini bir araya getirecek bir

Fecr-i Âtî Kütüphanesi kurmak,

B) Batı’nın önemli eserlerinin Türkçeye tercüme edilmesini

sağlamak

C) Halka açık konferanslarla halkın edebî seviyesinin

yükselmesini sağlamak

D) Edebiyatı halkın sorunlarını ele alacak ve toplumsal

bilinçlenmeyi sağlayacak bir okul hâline getirmek

E) Yayın organı olarak seçilen Servet-i Fünun dergisi

etrafında toplanmak

6. Halide Edib Adıvar, çocukluk günlerinden 1918’e kadarki

hatıralarını ---- başlığıyla kaleme almıştı. 1918’den 1923

sonlarına kadar olan dönemi anlattığı anılarının ikinci bölümünde yazar, Kurtuluş Savaşı sırasında yaşadıklarını,

gözlemlediklerini canlı ve etkileyici bir anlatımla okuyucuya

sunuyor. ----, Kurtuluş Savaşı’nın Halide Onbaşı’sının, o

günleri yaşayan bir aydınının içten anlatımıyla yakın tarihimize ışık tutuyor.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Anamın Kitabı – Ateş ve Güneş

B) Bir Acı Hikâye – Saray ve Ötesi

C) Defter-i Amal – Ateşten Gömlek

D) Şehir Mektupları – Vatan Yolunda

E) Mor Salkımlı Ev – Türk’ün Ateşle İmtihanı

1. (I) Tanzimat Dönemi’nde Fransız romanlarından çevrilen

örneklerin ardından Şinasi, Ziya Paşa, Şemsettin Sami

gibi yazarlar roman yazmaya başlamışlardır. (II) Türkçede

roman niteliğini taşıyan yerli ilk roman Şemsettin Sami’nin

Taaşşuk-u Talat ve Fıtnat adlı eseridir. (III) Batılı anlayışta

yazılan ve çevrilen romanları tanıyana kadar Türk okuyucusu, halk hikâyeleri ve mesneviler ile öyküleyici metinlere olan gereksinimini karşılamaktaydı. (IV) Tanzimat’ın I.

döneminde roman ve öykülerde halkın anlayacağı bir dil

kullanılması amaçlanmıştır, II. dönemde ise bu dilde sadeleşme çabasından uzaklaşılmıştır. (V) Bu dönemde Ahmet

Mithat popüler romanın, Namık Kemal edebî romanın öncüsü olarak ortaya çıkmış; bu iki romancı, Türk romanında

iki ayrı damar oluşturmuşlardır.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

2. Sosyal eleştiri ve hiciv yoluyla politik ve gündelik konulardaki düşüncelerin açıkça ifade edilmesi daha çok halk

şairlerinin yarattığı bir imkândır. Bu açıdan bakıldığında

örneğin Erzurumlu Emrah, hem halk hem de klasik şiir geleneği içinde ve bu gelenekleri birleştirerek devrinin birçok

özelliğini şiirlerinde yansıtır.

Bu parçada dile getirilen düşüncelerle aşağıdaki Tanzimat Dönemi şairlerinden hangisi doğrudan ilişkilendirilebilir?

A) Recaizade Mahmut Ekrem

B) Namık Kemal

C) Ziya Paşa

D) Abdülhak Hamit Tarhan

E) Muallim Naci

3. Türkçülük akımını bir sisteme oturtan, temel ilkelerini ortaya koyan, bunları halka indirmeye çalışan sanatçıdır. Sanatçı; Türkçülüğün dilde, sanatta, bilimde, hukukta, dinde,

ahlakta, siyasette, felsefede ve iktisatta nasıl gerçekleşeceğini yazılarıyla ortaya koymuştur.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Halide Edip Adıvar     B) Mehmet Fuat Köprülü

C) Reşat Nuri Güntekin    D) Ziya Gökalp

E) Mehmet Emin Yurdakul

P:279

6

ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

9. İlk şiirleriyle birlikte eleştirmenlerin ve genel olarak şiir

okurlarının ilgisini çekmiş, İkinci Yeni akımının en çok tartışılan şairlerinden biri olmuştur. Kapalı ama gizli olmayan,

kural dışı ama gelenekseli kapsayan, toplumsal tarihi ve

insanı inanılmaz bir eleştiri cenderesine sokan, dilin uçlarında dolaşan, ortalamaya ve sıradanlığa teslim olmamayı

ilke edinen ve aykırı biçem taşıyan şiirleri, onu Ikinci Yeni

akımı içinde en çok sözü edilen şairlerinden biri yapmıştır.

1960’lı yılların başından itibaren yenilikçi ve genç şair kuşaklarını, özellikle Devlet ve Tabiat adlı kitabıyla, derin bir

biçimde etkilemiştir. En sevilen şiirleri, bu yapıtında geçen

Mor Külhani, Meçhul Öğrenci Anıtı, Yort Savul’dur.

Bu parçada sözü edilen şair aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Cemal Süreya

B) Ece Ayhan

C) Edip Cansever

D) Turgut Uyar

E) Sezai Karakoç

10. Selim lşık’ın intihar ettiğini öğrenen Turgut Özben, ihmal

ettiğini düşündüğü arkadaşının geçmişinin izini sürmeye ve

Selim’in tanıdığı insanlar aracılığıyla onu tanımaya çalışır.

Her insana farklı bir yönünü gösteren Selim’in görüntüsü,

Turgut’un bu insanlarla konuşması sonucu okuyucunun

ve Turgut’un gözünde netlik kazanacaktır. Romanda birçok kişi vardır ama her biri aslında Selim’in hayatındaki kişilerdir ve tüm anlatılanlar Selim lşık’ı aydınlatır. Selim Işık,

düşünen ve sorgulayan insanın simgesidir ve bu yüzden

“tutunamamış”tır.

Aşağıdakilerden hangisi parçada tanıtılan eserin yazarının öykü türündeki bir eseridir?

A) Tehlikeli Oyunlar

B) Havada Bulut

C) Bodur Minareden Öte

D) Korkuyu Beklerken

E) On İkiye Bir Var

7. 20. yüzyıl şiirimizin önde gelen isimlerinden ----, şiirleriyle

olduğu kadar nesirleriyle de kendi döneminde ve sonrasında dikkat çekmiş bir şairimizdir. Uzun yıllar Fransa’da

kalmış olması, Batılı yazar ve şairleri, Batılı edebî türleri

yakından tanımış olması edebiyatımızda da bu alanlarda

orijinal örnekler vermesine yol açmıştır. Şüphesiz ki çok

iyi bildiği Fransız edebiyatı içerisinde güzel deneme örneklerinden de etkilenmiş olması gayet tabiidir. Bir sohbet

havası içerisinde yazdığı nesirlerinin çoğunda deneme türünün inceliklerine de rastlamış olmamız bu etkiye bağlanabilir. ----, Eğil Dağlar ve Çocukluğum, Gençliğim, Siyasî

ve Edebî Hatıralarım adlı eserlerinde kendi zamanının

sosyal ve siyasi meseleleriyle karışık bir hatırat havası ağır

bassa da bunlarda yer yer bir deneme havası da sezilir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Cenap Şahabettin – Avrupa Mektupları

B) Falih Rıfkı Atay – Bizim Akdeniz

C) Halit Fahri Ozansoy – Edebiyat Çevremde

D) Ziya Gökalp – Malta Mektupları

E) Yahya Kemal Beyatlı – Aziz İstanbul

8. Şiirlerinde konu olarak Anadolu’yu, memleket manzaralarını, doğa ve tarih sevgisini, aşkı, ölümü, hatıraları işlemiş,

destanımsı şiirler de yazmıştır. Şiirde yeni bir bütünlük

kurmaya çalışmış, ölçü ve uyağa sıkı sıkıya bağlı kalmış,

sese ve ahenge önem vermiştir. Örneğin Kar şiirinde sesi

ön plana çıkarırken Olvido adlı şiirinde ne sesi anlama ne

de anlamı sese baskın kılmıştır. Hece ölçüsü sınırlarında

kalarak ama durak ve vurgu yerlerini değiştirerek gelenekselde çağdaşlığı yakalayan, çağrışım gücü yüksek, yurdu,

insanı ve doğası ile barışık, alışılmadık deyiş örgüsüyle

unutulmaz şiirler yazmıştır. Adı, Fahriye Abla şiiriyle özdeşleşmiştir.

Bu parçada tanıtılan şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) Cahit Sıtkı Tarancı

B) Ziya Osman Saba

C) Ahmet Muhip Dıranas

D) Fazıl Hüsnü Dağlarca

E) Asaf Halet Çelebi

P:280

7

RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS -RİTMİK PLUS -RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

4. I. 1909’da Fecriati topluluğuna katıldı.

II. 1910’dan sonra İstanbul’un çeşitli okullarında Türkçe

ve edebiyat okuttu, liselerin edebiyat programını

düzenledi.

III. İlk büyük yapıtı Türk Edebiyatı’nda İlk Mutasavvıflar’ı

yayımlandı.

IV. Özellikle, Türk edebiyatı ve Türk halk edebiyatı

araştırmaları ile ünlendi.

Numaralanmış olarak verilen bilgiler aşağıdaki sanatçılardan hangisine aittir?

A) Ali Canip Yöntem

B) Mehmet Fuat Köprülü

C) Ziya Gökalp

D) Halit Fahri Ozansoy

E) Yusuf Ziya Ortaç

5. ----, arkadaşları ile orta oyunları tertip edip bizzat kendisi de

bu oyunlarda zenne rollerine çıktı. Bir süre sonra oyun yazmaya başladı. Tiyatro bilgisini Ahmet Vefik Paşa’nın Moliere çevirilerini inceleyerek arttırdı. Yayımlanan ilk oyunu

olan Türk Kızı’nı bu dönemde yazdı, oyun 1912’de Köprülüler adıyla sahnelendi. Belediye işlerine kadıların baktığı

devri hicveden İstanbul Efendisi adlı ilk müzikal oyununun

ardından; Macun Hokkası, baba parası yiyen mevki sahibi

kimseler ile yaşamlarını alın terleriyle kazanmaya çalışan

emekçilerin arasındaki karşıtlığı anlatan Yedekçi gibi oyunları yazmaya ve sahnelenmeye devam etti. Lale Devri adlı

oyunu, İstanbul’da ilk defa kadınların tiyatroya gelmesini

sağlayan oyun oldu. Aynaroz Kadısı ve Bir Kavuk Devrildi

adlı oyunları daha sonra sinemaya uyarlandı.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Yusuf Ziya Ortaç

B) Reşat Nuri Güntekin

C) Musahipzade Celâl

D) Faruk Nafiz Çamlıbel

E) Muhsin Ertuğrul

1. Tanzimat Dönemi Türk edebiyatında hikâye, roman, tiyatro ve gazete yazılarıyla önemli biri olan ----, İstanbul’da

dünyaya gelmiş, ağabeyinin memuriyeti dolayısıyla Balkanlar’da, Bağdat’ta ve Basra’da bulunmuş, çeşitli işlerde

çalışmış, kendi kendini yetiştirmiş biridir. Halkın bilgi ve

kültür seviyesini yükseltmek düşüncesiyle hareket eden

sanatçı, sanat değeri yüksek eserler yerine halkı eğitecek,

onların kültür seviyelerini yükseltecek, onlara okuma zevki

aşılayacak eserler yazmıştır. Onun Kıssadan Hisse ve Letaif-i Rivayat serisinde yer alan hikâyeleri, romanları bu

amaçla yazılmıştır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Ahmet Mithat Efendi  B) Namık Kemal

C) Şemsettin Sami  D) Nabizade Nazım

E) Recaizade Mahmut Ekrem

2. Halkı eğitmede bir araç olarak görülen Tanzimat Dönemi

tiyatrosunda dil, diğer eserlere göre oldukça sadedir. Bu

dönemde, Şinasi ve Ahmet Vefik Paşa realizmden; Namık

Kemal, Ahmet Mithat Efendi ve Şemsettin Sami ise romantizmden etkilenmişlerdir.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bilgi

yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

3. --- tarafından yazılan Doksanbeşe Doğru ve Tarih-i Kadim

şiirlerinde yer alan dine, savaşa ve Osmanlı tarihine yönelik sert söylemler rahatızlık uyarmış ve ---- sanatçıya .

Tarih-i Kadime Zeyl ve Süleymaniye Kürsüsü adlı manzum

eserlerinde sert karşılıklar vermiştir.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir?

A) Cenap Şahabettin - Ahmet Midhat Efendi

B) Tevfik Fikret – Yahya Kemal Beyatlı

C) Hüseyin Siret Özsever – Süleyman Nazif

D) Cenap Şahabettin – Ali Ekrem Bolayır

E) Tevfik Fikret – Mehmet Akif Ersoy

I II

III IV

V

P:281

8

RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS -RİTMİK PLUS -RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

8. İlk dönem şiirlerinde kendi yaşamının ve çevresinin izdüşümleri üzerinde yoğunlaşmıştır. 1950’li yıllardan başlayarak toplum ve törelerle çatışan bireyin yenilgisine yakılmış

ağıtlar diyebileceğimiz şiirler yazmıştır. 1950 sonrası şiirimizi biçim ve öz bakımından yenileştirmesiyle İkinci Yeni

topluluğunun akla ilk gelen şairlerinden biri olmuştur. Hece

ölçüsüyle yazdığı ve toplumsal konuları işlediği ilk iki kitabı

Arz-ı Hal ve Türkiyem’den sonra bireyin iç dünyasına yönelmiştir.

Bu parçada sözü edilen şair aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Cemal Süreya

B) Edip Cansever

C) Turgut Uyar

D) Ece Ayhan

E) Sezai Karakoç

9. Bu eserdeki simgesel göndermeleri büyük ölçüde bilinen

Galip, Celal, Şehr-i Kalp adlandırmalarına değinerek romanın doğu anlatı geleneği ile olan bağlarını irdeler. Ona

göre Orhan Pamuk’un asıl amacı, bu geleneksel tema ve

yapıdan yararlanarak çağdaş bir roman yazmaktır. Gerçekten de bu romanda Bin Bir Gece Masalları’ndan, Mantık’üt Tayr’a, Mesnevi’ye, Hüsn ü Aşk’a uzanan, biçimsel,

simgesel ve tematik bir etki vardır. Çerçeve öykünün içine

konulan öyküler; simgesel isimler, arayış ve yolculuklar, bu

etkileri gösterir.

Bu parçada sözü edilen roman aşağıdakilerin hangisidir?

A) Kara Kitap

B) Sessiz Ev

C) Benim Adım Kırmızı

D) Masumiyet Müzesi

E) Yeni Hayat

6. Selma Hanım, Naim Efendi’nin ailesinin yaptıklarını hiç

beğenmez ve ağabeyini bu konuda sık sık uyarır. Selma

Hanım’a göre, ağabeyinin torunlarının en büyük eksikliği

utanma duygusundan uzak olmalarıdır. Kendi torunu Hakkı

Celis’in, Seniha ve Cemil’e benzememesi onu gururlandırır. Seniha, Faik Bey’den dinlediklerinin etkisiyle hep aynı

çevrede bulunmaktan sıkılır. Zamanla bu, bir buhrana dönüşür. Doktorlar bu rahatsızlığın evlenip anne olduktan

sonra geçeceğini söylerler. Fakat Seniha eski usullerle evlenmek istemez. Kendisine göre bir evlilik anlayışı vardır.

Bu parçada bir bölümü özetlenen roman aşağıdakilerden hangisidir?

A) Yaprak Dökümü

B) Üç İstanbul

C) Kırık Hayatlar

D) Kiralık Konak

E) Tatarcık

7. Klâsik (divan) edebiyatımızla Fars edebiyatını iyi bilen, bu

edebiyatlarla ilgili inceleme ve çevirileri de olan şair, 18 yaşına kadar gazel ve rubailer yazmış, 1937’den sonra yazdığı serbest nazımlı şiirlerinde kişiliğini bulmuştur. Bütün

şiirlerinin toplandığı Om Mani Padme Hum onun gizemci

şiirini bütünüyle yansıtır. Türk şiirinde modern gelenekçi

anlayışın temsilcisi olmuştur. Doğu-Batı kültürlerini bağdaştırarak, ilhamını Asya tasavvuf ve dinler tarihinin ünlü

kişilerinden, eski Doğu medeniyet ve masallarından alan,

egzotik şiirleriyle tanınmıştır. Hayal ve duygu şairi değil, bir

sezgi şairidir.

Bu parçada tanıtılan sanatçı, aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ziya Osman Saba

B) Asaf Halet Çelebi

C) Necip Fazıl Kısakürek

D) Yaşar Nabi Nayır

E) Ahmet Hamdi Tanpınar

P:282

GENEL TEKRAR TESTİ

1

AYT TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Fasikül GENEL TEKRAR TESTİ Genel Tekrar Testi Numarası 44

3. (I) Tanzimat Dönemi Türk edebiyatı sanatçılarının hemen

hemen hepsi Batılılaşma taraftarıdırlar. (II) Namık Kemal

klasik edebiyatı şiddetle reddederek bir an evvel roman,

tiyatro gibi Avrupai türlerde eserler verilmesi gerektiğini savunmuştur. (III) Ahmet Mithat Efendi o bitmek tükenmek bilmeyen enerjisini onlarca roman yazmaya harcayarak “yazı

makinesi” olarak anılmıştır. (IV) Muallim Naci, Batılılaşma

evresinde kendi özünden vazgeçmeden dönüşebilmenin,

yenilenebilmenin ve en önemlisi modern olabilmenin nasıl

mümkün olduğunu bir hiciv eseri olan Zafername’de ortaya

koymuştur. (V) Recaizade Mahmut Ekrem ise yenilik hareketlerini başlatanlardan olmamakla birlikte, edebiyatımızın,

özellikle şiirimizin yenilik yolunda ilerlemesinde eserlerinden ziyade düşünceleriyle genç şairlere yol göstermiş şahsiyetlerden biridir.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

4. Servetifünun edebiyatıyla ilgili aşağıdaki bilgilerden

hangisi yanlıştır?

A) Ahmet Şuayp ve Hüseyin Cahit Batılı tarzda edebî

eleştiri örnekleri vermiştir.

B) Yazar ve şairler, ortak bir duyuş ve söyleyiş tarzı etrafında, yeni bir edebiyat oluşturmuşlardır.

C) 1896 yılından sonra şiir, roman, hikâye, mensur şiir ve

eleştiri türünde verilen eserler sonucu oluşan bu edebî

hareket “Fecr-i Ati” adı ile de anılmıştır.

D) Topluluk sanatçıları, eserlerinde sanatsallığı öncelemiş ve güzelliği yansıtmayı amaçlamışlardır.

E) Sanatçılar eserlerinde “ki ve evet” gibi sözcükleri, “oh,

of, ey, âh” gibi aşırı duygusallık ifade eden ünlemleri

sıkça kullanmışlardır.

1. Tanzimat Dönemi gazetecilik çalışmaları ile ilgili aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) İlk özel Türk gazetesi olan Tasvir-i Efkâr, 1860’ta Şinasi

ve Agah Efendi tarafından çıkarılmıştır.

B) Devir ve Bedir, 1872 yılında Ahmet Mithat Efendi tarafından çıkarılan gazetelerdir.

C) Muhbir gazetesi 1866’da çıkarılır, kurucusu Ali Suavi’dir.

D) İngiliz Churchill tarafından 1840’ta çıkarılan Ceride-i

Havadis yarı resmî bir gazetedir.

E) Yurt dışında yayımlanan ilk gazete olan Hürriyet‘i Namık Kemal ve Ziya Paşa tarafından çıkarılmıştır.

2. Eserin konusu, yazıldığı dönemdeki (1860’lı yıllar) sıradan

insanların gündelik yaşamlarında karşılaşabilecekleri bir

tarzda kurgulanır. Eserde, fakir ve genç bir şair olan Müştak Bey, Kumru Hanım’la evlenmek ister. Kumru Hanım’ın

Sakine adlı çirkin ve kambur bir ablası vardır. Ziba Dudu

ve Habbe Kadın, Müştak Bey’e bir oyun oynarlar. Müştak

Bey’in karşısına düğün gününde Kumru Hanım’ın yerine

ablası Sakine Hanım gelin kıyafetinde çıkarılır. Mahalle

İmamı ve mahallenin diğer sakinleri de onlara yardım eder

ve Müştak Bey’e tuzak kurarlar. Müştak Bey sıkıntılı bir durumda iken yakın arkadaşı Hikmet Efendi, İmam Ebüllaklaka’ya rüşvet verir ve onu bu sıkıntıdan kurtarır.

Bu parçada içeriği özetlenen eser aşağıdakilerden

hangisidir?

A) Eşber     B) Zavallı Çocuk

C) Macera-yı Aşk     D) Çok Bilen Çok Yanılır

E) Şair Evlenmesi

P:283

2

GENEL TEKRAR TESTİ - GENEL TEKRAR TESTİ - GENEL TEKRAR TESTİ - GENEL TEKRAR TESTİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

8. Hiçbir şeyden çekmedi dünyada

Nasırdan çektiği kadar

Hatta çirkin yaratıldığından bile

O kadar müteessir değildi;

Kundurası vurmadığı zamanlarda

Anmazdı ama Allah’ın adını,

Günahkar da sayılmazdı.

Yazık oldu Süleyman Efendiye

Bu şiirle ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi söylenemez?

A) Günlük yaşama ait sıradan bir konuya yer verilmiştir.

B) Konuşma dilinin söz değerlerinden yararlanılmıştır.

C) Birbirinden uzak çağrışımlı sözcükler bir araya getirilerek yeni söyleyişler oluşturulmuştur.

D) Söz sanatlarından uzak bir anlatım söz konusudur.

E) Uyak ve redif gibi ahenk unsurlarına önem verilmemiştir.

9. Servetifünun dergisinde yayımlanan şiirleriyle edebiyat

dünyasına ilk adımını atmış; daha sonra yazdığı fıkra,

makale, anı, gezi yazısı, sohbet türlerindeki yazılarıyla

tanınmıştır. Meşrutiyet Dönemi’nde Ziya Gökalpçı (Türkçü), Kurtuluş Savaşı yıllarında Anadolucu, savaştan sonra

da Atatürkçü olan ----, fıkralarında, Osmanlı Devleti’nden

Cumhuriyet’e geçişin yarattığı sorunlar, Atatürk ilke ve

inkılaplarının korunup yaygınlaşması, Batılılaşma gibi konular üzerinde durmuştur. Cumhuriyet ve Atatürkçülüğün

karşısında duranlarla sert polemiklere girmiştir. Cumhuriyet Dönemi’nin en etkin gazetecilerinden olan sanatçı,

Osmanlı Devleti’nin son dönemi, I. Dünya Savaşı, Kurtuluş

Savaşı ve Atatürk’le ilgili nitelikli anılar yazmıştır. Çankaya

bunların en önemlisidir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Falih Rıfkı Atay

B) Suut Kemal Yetkin

C) Salah Birsel

D) Asım Bezirci

E) Sabahattin Eyüboğlu

5. Millî Edebiyat hareketi ile ilgili aşağıdaki bilgilerden

hangisi yanlıştır?

A) Amaç, Batı taklitçiliğinden kaçınmak, millî konulara yönelerek modern ve millî bir edebiyat ortaya koymaktır.

B) Bu dönemde Türk kültürü ve tarihi, bir hazine olarak

görülmüş ve bu alanda araştırmalar yapılmaya başlanmıştır.

C) Dilde sadeleşme fikri savunulmuş ve sanatçılar, bu düşünceyi eserlerinde başarıyla uygulamışlardır.

D) “Halka Doğru” hareketi başlatılmış; yerli ve millî konular

öne çıkarılarak Anadolu insanının hayatı edebî eserlere

yansıtılmaya çalışılmıştır.

E) Gerçek şiirimizin halk şiiri, millî veznimizin hece olduğu

savunulmuş ancak divan şiirinin nazım şekilleri ve aruz

kullanılmaya devam edilmiştir.

6. Edebiyatın çok çeşitli alanlarında eserler veren sanatçının

özellikle hikâyeci kimliği diğer vasıflarının önüne geçmiştir.

36 yıllık hayatına 163 hikâye sığdırmıştır. Olay hikâyelerinin bir özelliği olan serim, düğüm ve çözüm bölümleri yazarın hikâyelerinde oldukça belirgin bir şekilde yer almıştır.

Dilde millîleşme fikri yazarın en büyük amaçlarındandır,

bazı hikâyelerinde yerel kullanımlar da görülür. Yalnız Efe,

Külah, Beynamaz gibi hikâyelerinde hem halk söyleyişine

hem de halk yaşamına dair ayrıntılara yer vermiştir.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada hakkında bazı bilgiler verilen sanatçıya ait eserlerden biri değildir?

A) Hava Parası    B) Ashab-ı Kehfimiz

C) Beyaz Lale    D) Gizli Mabet

E) Bomba

7. Cansız nesnelere duyarlılık kazandırır. Eşyanın iç dünyasını esas alır. Bu sebeple “Eşyanın Şairi” olarak tanınır. Bu

yönüyle Türk şiirine büyük bir yenilik getirir. Kimsenin şiir

yazmada aklına getirmediği nesnelere şiirlerinde yer verir.

Şiirlerinin konusunu son derece önemsiz ayrıntılar oluşturur. Leke adlı yapıtı 1979 yılında yayımlanmış, edebiyat

dünyasında “trajik ben”in ızdırabını ve eşyanın iç dünyasını yansıtan bu kitabı ile tanınmıştır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) İbrahim Tenekeci  B) Enis Batur

C) Hüseyin Atlansoy  D) Sedat Umran

E) Lale Müldür

P:284

3

ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

4. Ali Ekrem Bolayır’ın Servetifünun edebiyatına yönelttiği

eleştiriler sonucunda gelişen olaylar Servet-i Fünun dergisinde huzursuzlukları arttırır. Tevfik Fikret yazı işleri

müdürlüğünü yaptığı Servet-i Fünun dergisinden ayrılır.

Derginin başına Hüseyin Cahit geçer. Ancak Hüseyin Cahit’in Fransızcadan çevirdiği “Şiirimiz Hakkında Bazı Mülahazalar” başlıklı makale, sakıncalı bulunduğu için, Servet-i

Fünun dergisi kapatılır. Bu olay üzerine 1901 yılında Servetifünun Dönemi sona ermiş olur.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bir

bilgi yanlışı vardır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

5. Osmanlı Devleti’nin son dönemlerinde belirginleşen Batıcılık, Türkçülük, İslamcılık, Osmanlıcılık gibi eğilimler, zaman

zaman birbirlerini etkileyerek ve birleşerek etki alanlarını

genişleten hareketlerdir.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada dile getirilen düşünce hareketlerinin öncülüğünü yapan sanatçılardan

biri değildir?

A) Ahmet Mithat Efendi   B) Ziya Gökalp

C) Tevfik Fikret   D) Mehmet Akif Ersoy

E) Namık Kemal

6. I. Millî Edebiyat, edebî eserlerde yer yer bireysel konular

işlense de hamaset yüklü bir edebiyattır.

II. Romanda ve öyküde teknik gelişmiş, Maupassant tarzı

öykü anlayışı benimsenmiştir.

III. Millî Edebiyat’ın hikâye ve nesir alanındaki ilk yazarı

Mehmet Emin Yurdakul’dur.

IV. Millî Edebiyat’a, manzumeleri ve düşünceleriyle yön

veren sanatçı Ziya Gökalp’tır.

V. Kısa bir dönem Fecriati topluluğu içinde de yer alan

Fuat Köprülü, Millî Edebiyat içinde tarih ve edebiyat

tarihi alanındaki çalışmalarıyla öne çıkmıştır.

Millî edebiyat ile ilgili yukarıda numaralanmış olarak

verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I

II

III

IV

V

1. I. Gazete dili ile halka seslenme ve yönelme düşüncesiyle, şiirimize düşünce ağırlıklı şiirlerin ilk örneklerini

kazandırır.

II. Epik söyleyişleri ile dikkat çeker, vatan ve hürriyet şairi

olarak tanınır.

III. Mustafa Reşit Paşa için yazdığı kasidelerde divan

edebiyatı nazım şekilleri üzerinde değişiklikler

yapmıştır.

Yukarıda numaralanmış olarak verilen bilgilerden hangisi Şinasi’ye ait özelliklerden biri olamaz?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) I – II

D) I – III E) II – III

2. Aşağıdaki sanatçı – eser eşleştirmelerinden hangisi

yanlıştır?

A) Ebuzziya Tevfik – Ecel-i Kaza

B) Samipaşazade Sezai – Şir

C) Namık Kemal – Gülnihal

D) Ahmet Mithat Paşa – Seydi Yahya

E) Direktör Ali Bey – Kokona Yatıyor

3. I. Gave ve Seydi Yahya oyunları tarihe yönelme görüşü

doğrultusunda yazılmış eserlerdir.

II. Sanatçının ilk oyunu olan Eyvah, iki kadınla evli olan

Meftun Bey’in trajikomik hikâyesidir.

III. Sanatçının tiyatro hakkındaki düşüncelerini kaleme

aldığı en önemli yazısı Celâl Mukâddimesi’dir.

IV. İlk iki tiyatro eserini yabancı kaynaklardan istifade

ederek yazar. Yerli bir eser olan Vuslat ise Namık

Kemal’in Zavallı Çocuk isimli eseri ile pek çok noktada

benzerlik gösterir.

V. Moliere’den adapte ettiği Ayyar Hamza ile tiyatromuza

önemli katkıda bulunmuştur.

. Numaralanmış olarak verilen cümlelerde aşağıdaki sanatçılardan hangisi ile ilgili bilgiler verilmemiştir?

A) Şemsettin Sami  B) Abdülhak Hamit Tarhan

C) Ahmet Mithat Efendi  D) Namık Kemal

E) Recaizade Mahmut Ekrem

P:285

4

ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR - ÖZGÜN SORULAR

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

10. Absürt tiyatronun ilk örneği olan yapıt, Hong Kong’ta bir

lokantada geçenler üzerine kurulmuştur. Bay Jonathan ve

Bayan Jonathan lokantada özel sipariş vererek canlı bir

maymunun beynini yemek ister. Maymun yakalanır ancak

tam kesilecekken kaçar. Lokantada bulunan ellili yaşlardaki Wang adında bir şahıs, ailesinin daha iyi bir hayat yaşaması için Jonothonlaro para korşılığı kendi beynini teklif

eder. Gözünü para hırsı bürümüş lokanta sahibi de bu teklife sıcak bakar.

Bu parçada sözü edilen tiyatro yapıtı aşağıdakilerden

hangisine ait olabilir?

A) Cevat Fehmi Başkut

B) Refik Erduran

C) Güngör Dilmen

D) Turgut Özakman

E) Orhan Asena

11. Edebiyat ve düşüncenin hemen her alanında eser veren

çok yönlü bir düşünce ve sanat adamıdır. Sanatçı coşkunluğu, eserlerine ilham ve hız vermiş; eserlerini etkileyici,

şiirsel bir üslupla yazmasını sağlamıştır. Eserlerinde Batı

medeniyetinin temelini araştırmış; dil meseleleri üzerinde

önemle durmuş dilin bir milletin özü olduğunu savunmuştur. O; tarihten sosyolojiye, felsefeden edebiyata geniş bir

alanı kucaklayan deneme ve incelemeleriyle Türk düşünce

hayatının önemli isimlerinden biri olmuştur. Kültürden İrfana, Mağaradakiler, Jurnal eserlerinden bazılarıdır.

Bu parçada tanıtılan yazar aşağıdakilerden hangisidir?

A) Şevket Rado

B) Mehmet Kaplan

C) Salah Birsel

D) Cemil Meriç

E) İskender Pala

7. İlk şiirlerini aruz ölçüsüyle yazdı. Cenap Şahabettin ve

özellikle Yahya Kemal’in etkisinde kaldı. Millî Edebiyat’ın

oluşabilmesini, geliştirilebilmesini misyon edindi. Sanatçı,

halkın yaşantılarından çıkardığı konuları yine halkın söyleyiş ve nazım biçimleriyle dile getirir, düşüncesini savunmuştur. Yepyeni görüşler getiren ünlü “Sanat” şiiri,

memleketçi şiirin ilk bilinçli bildirisi kabul edilir. Duygu ve

düşünceyi bir arada yürüten, romantik ve realist konuları

ve hayatları işleyen şiirleriyle ün yapmıştır. “Yolcu ile Arabacı” şiirindeki yolcuyu ruha, arabacıyı bedene benzettiği

örneklerdeki gibi başarılı teşbih ve istiareleri ile tanınır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Rıza Tevfik Bölükbaşı  B) Mehmet Emin Yurdakul

C) Yusuf Ziya Ortaç  D) Halit Fahri Ozansoy

E) Faruk Nafiz Çamlıbel

8. Başkaldırı ve polemikçiliğiyle Türk şiirinin en gözü pek şairi

kabul edilir. Kendisini “marjinal” ve “aykırı” bir “metropol

şairi” olarak tanımlamış; şiirdeki her tür kurulu düzene

karşı çıkmış, başkaldırının şiirini yazmıştır. Kişisel yaşamından, çocukluk, aşk ve cinsellik gibi konulardan hareketle yazdığı şiirleri ses getirmiştir. 2000’de Orhan Murat

Arıburnu Ödülleri’nde Bir Çift Siyah Eldiven şiir kitabıyla

birinci olur.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerin

hangisidir?

A) Enis Batur    B) Küçük İskender

C) Sedat Umran    D) Lale Müldür

E) Haydar Ergülen

9. ----, Kars’ın Arpaçay ilçesinin Koçköyü beldesinde dünyaya gelmiştir. Âşıklık geleneğinin bir parçası olan türkülü

hikâyeler anlatma konusunda da başarılı örnekler veren

ozan, kendi türkülerinin yanı sıra yetkin türküleri de genç

kuşaklara aktarmaktadır. Kars’ta açtığı, Çobanoğlu Halk

Ozanları Kahvesi yörenin âşıklar merkezine dönüşmüştür.

“Kiziroğlu” türküsünü bütün Türkiye’ye tanıtmıştır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Âşık Veysel Şatıroğlu  B) Âşık Murat Çobanoğlu

C) Âşık Mahzuni Şerif  D) Âşık Şeref Taşlıova

E) Âşık Feymani

P:286

5

ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

3. Malumat dergisinde Hasan Asaf adlı gencin “Burhan-ı Kudret” adlı şiiri yayımlanırken derginin yazarlarından Mehmet

Tahir’in eklediği eleştirel not, uyakla ilgili geleneksel görüşü değiştirecek bir tartışmayı başlattı. Mehmet Tahir söz

konusu şiirde, “Zerre-i nurundan iken muktebes / Mihr ü

mehe etmek işaret abes” dizelerinin, son sözcükleri Arap

alfabesine göre iki ayrı harfle yazıldığı için, uyaklı sayılamayacağını ileri sürdü. Daha sonra bu tartışmalara kulak

için uyak görüşünü savunan ---- ve göz için uyak görüşünü

savunan ----- de katıldı ve tartışma, “eski ve yeni” edebiyat

kavgasına dönüştü.

Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Namık Kemal – Ziya Paşa

B) Muallim Naci – Recaizade Mahmut Ekrem

C) Recaizade Mahmut Ekrem – Abdülhak Hamit Tarhan

D) Recaizade Mahmut Ekrem – Muallim Naci

E) Abdülhak Hamit Tarhan – Muallim Naci

4. I. Felâtun Bey ile Rakım Efendi romanı yanlış Batılılaşma

konusu üzerine kaleme alınmış en meşhur eserlerdendir.

II. İlk romanı olan Sergüzeşt Türk edebiyatında

romantizmden gerçekçiliğe geçişin başarılı

örneklerinden biri sayılır.

III. Yazarın ölümünden sonra kitaplaştırılan Zehra,

psikolojik özellikleri ağır basan bir romandır.

IV. Türk romanı için çok önemli olan Robenson Cruoze ve

Sefiller çevirileri yanında Orhon Yazıtları ve Kutadgu

Bilig”i Türkiye Türkçesine aktarmıştır.

V. Son hikâye denemesi Şems, anı türünde kaleme

alınmıştır; Muhsin Bey ise romantik bir aşkın hikâyesidir

ve Greziella’nın etkisi ile kaleme alınmıştır.

Numaralanmış olarak verilen cümlelerde aşağıdaki sanatçılardan hangisi ile ilgili bilgi verilmemiştir?

A) Samipaşazade Sezai    B) Ahmet Mithat Efendi

C) Namık Kemal        D) Şemsettin Sami

E) Nabizade Nazım

1. I. Edebiyatımıza birçok yeniliğin yerleşmesini sağlayan

sanatçı, ilklerin yazarıdır.

II. Tiyatroları oldukça ses getirmiş, tiyatroyu bir eğlence

ve halkı bilinçlendirme aracı olarak görmüştür.

III. Biçimce eski içerikçe yeni olmaya gayret göstermiştir;

Terkibibent, Terciibent’i ile meşhurdur.

IV. Halk için roman geleneğini benimsemiş, halkın

anlayacağı bir dilde ve onları ilgilendiren konularda

eserler vermiştir.

V. Eski-yeni kavgasında “eski”yi savunmuştur, dili ağır

ancak başarılıdır.

Numaralanmış olarak verilen cümlelerde aşağıdaki sanatçılardan hangisi ile ilgili bilgiler verilmemiştir?

A) İbrahim Şinasi

B) Abdülhak Hamit Tarhan

C) Ahmet Mithat Efendi

D) Namık Kemal

E) Ziya Paşa

2. Türk tiyatrosunun gelişmesine katkı sunan önemli kişilerden biri, Bursa’da valilik yaptığı sırada bir tiyatro kuran

Ahmet Vefik Paşa’dır. Ziya Paşa da Adana’da valilik yaptığı sırada bir tiyatro yaptırır ve temsiller verilmesine imkân

sağlar. Bu devlet adamlarının dışında, Namık Kemal, Abdülhak Hamit Tarhan, Ahmet Mithat Efendi gibi sanatçılar

da bu türün gelişmesi için çalışırlar. Batı tarzında yazılmış

ve yayımlanmış ilk Türk tiyatro yapıtı olan Şair Evlenmesi’ni Şinasi kaleme alır. Tercüman-ı Ahvâl’de tefrika edilen

eser, aynı zamanda sahnelenen ilk Türk tiyatrosu örneğidir.

Bu parçadaki altı çizili yerlerin hangisinde bir bilgi yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

I II

III

IV

V

P:287

6

ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR - ÖSYM TARZI SORULAR

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır?

A) Melih Cevdet Anday, şiir dışında fıkra, makale, deneme, çeviri, roman, tiyatro türlerinde de eserler yazmıştır; Mikado’nun Çöpleri adlı oyunu, Bremen Radyosunda Almanca seslendirilmiştir.

B) Cemal Süreya; 2000’e Doğru dergisinde yazdığı portreleri 99 Yüz adıyla kitaplaştırmıştır; yapıt, edebiyatımız da öznel biyografinin nitelikli örnekleri arasındadır.

C) Dünyanın En Güzel Arabistan’ı, adlı kitabıyla birlikte

İkinci Yeni anlayışına geçiş yapan İlhan Berk, yepyeni

biçimlerle toplum ve törelerle çatışan bireylerin yenilgisini, kurtuluş çabalarını araştırmıştır.

D) Ülkü Tamer’in Güneş Topla Benim İçin, Memik Oğlan

adlı şiirleri Zülfü Livaneli tarafından bestelenmiştir;

aynı zamanda Harry Potter serisinin bazı kitaplarını

çevirmiştir.

E) Oktay Rifat Horozcu, 1955 yılında yayımladığı Perçemli Sokak adlı kitabı ile Garip akımının etkisinden

yavaş yavaş uzaklaşarak İkinci Yeni anlayışına yönelmiştir.

8. 1950’li yıllarda Oktay Rifat ---- adlı ilk oyununda, büyük

kentlerdeki toplum düzensizliğini, ahlak çöküntüsünü ele

almıştır. Melih Cevdet’in bireyden topluma yönelen iki

başarılı oyunu ---- ile Mikadonun Çöpleri’dir. Orhan Asena’nın ----, Atçalı Kel Mehmet gibi oyunlarında tarihten

yararlandığını görüyoruz. Refik Erduran’ın aynı dönemde

yazdığı bireyden çevreye ve topluma doğru genişleyen

oyunları arasında en tanınanı ---- adlı eseridir.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada boş bırakılan yerlerden birine getirilemez?

A) Buzlar Çözülmeden

B) Kadınlar Arasında

C) Tohum ve Toprak

D) İçerdekiler

E) Cengiz Hanın Bisikleti

5. Aşağıdakilerden hangisi Millî Edebiyat Dönemi şiirine

örnek verilebilir?

A) Bazı ruhum kararır kefenlerden, mezardan,

Yok mu, rabbim ölümün bir güzel şekli derdim.

O kayalıklarda ilk seni gördüğüm zaman

Hayalimde ölüme en güzel şekli verdim

B) Ağlıyor her tarafta hatıranız,

Ölü bir hüzün içinde sanki civar;

Karlı yollarda kaybolan yalnız

Ben varım, çizdiğim geçitler var.

C) Yaşamak güzel şey doğrusu

Üstelik hava da güzelse

Hele gücün kuvvetin yerindeyse

Elin ekmek tutmuşsa bir de

D) Şimdi gemiler geçer uzaklardan

Gönlüm güvertede sereserpedir.

Işıklı geceler, saz sesleri, peynir ekmek

Ne biletim ne param ne dostum var

E) Bir ıssız ev gibi gezdiğin bu yurt,

Yıllarca döktürür sana gözyaşı,

Yavrunun derdiyle ah eder Bayburt,

Turnanın özlemi yakar Maraş’ı.

6. Romanlarında psikolojik yabancılaşma ve yalnızlık temasını başarıyla işlemiş ve modern Türk edebiyatının önde gelen ustaları arasında yer almıştır. İlk romanı Aylak Adam’la

modern Türk edebiyatı içinde çok önemli bir yere sahip

olan ----, özellikle yabancılaşma ve bunun zorunlu sonucu

yalnızlık temasını başarıyla işleyen bir yazar olarak tanınmıştır. Bohem bir hayat yaşayan ve “gerçek sevgiyi arayan” C. adlı gencin anlatıldığı roman, öncelikle, Türk edebiyatında çağdaş bireyi olanca trajedisiyle yansıtabilen bir

ilk roman olarak öne çıkmıştır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Oktay Akbal   B) Pınar Kür

C) Tomris Uyar    D) Yusuf Atılgan

E) Rasim Özdenören

P:288

7

RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS -RİTMİK PLUS -RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

4. Talim-i Edebiyat’ın Türk edebiyatı açısından önemli noktalarından birisi de Abdülhak Hamit Tarhan’ın bu eserde

modern edebiyat kuramcılığının ilk örneğini vermiş olmasıdır. Kitapta Namık Kemal’in 1866 yılında Tasvir-i Efkar’da

yayımlanan “Lisân-ı Osmanî’nin Edebiyatı Hakkında Bazı

Mülâhazatı Şâmildir” makalesindeki görüşlerden esinlenme söz konusudur.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bilgi

yanlışlığı yapılmıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

5. Türk şairi unvanıyla anılan ----, “Biz Nasıl Şiir isteriz?” başlıklı şiirinde,

“Biz o şi’ri isteriz ki çifte giden babalar,

Ekin biçen genç kızlarla odun kesen analar,

Yanık sesin dinler iken gözyaşların silsinler.

Başlarını açık, beyaz sinesine koysunlar;

Yüreğinin özleriçün çarpındığın duysunlar;

Bu çarpıntı, bu ses nedir; neler diyor? Bilsinler.”

dizeleriyle hem Millî Edebiyat şiirinin dil anlayışını hem de

nasıl bir şiir istediğini ortaya koyar.

. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi

getirilmelidir?

A) Ali Canip Yöntem

B) Mehmet Fuat Köprülü

C) Yahya Kemal Beyatlı

D) Mehmet Emin Yurdakul

E) Ziya Gökalp

I

II

III IV

V

1. (I) Millî Edebiyat; 1911’de Ömer Seyfettin ve arkadaşlarının İstanbul’da çıkardıkları Beş Hececiler dergisiyle başlayıp 1923’te Cumhuriyet’in kurulmasına kadar süren edebiyat hareketidir. (II) Ömer Seyfettin ve Ali Canip tarafından

başlatılan dilde sadeleşme hareketi, Millî Edebiyat’ın oluşmasında en büyük katkıyı sağlamıştır. (III) Bu sanatçılar,

yazı diliyle konuşma dili arasındaki farklılıkların ortadan

kaldırılmasını, İstanbul ağzının yazı dili hâline getirilmesini savunmuştur. (IV) Mehmet Fuat Köprülü, Yakup Kadri,

Süleyman Nazif, Cenap Şahabettin gibi Servetifünun ve

Fecriati sanatçıları ilk başta Yeni Lisan hareketine karşı

çıkıp onları kıyasıya eleştirmiştir. (V) Yaklaşık bir yıl süren

tartışmalardan sonra Hamdullah Suphi, Yakup Kadri, Mehmet Fuat Köprülü, Refik Halit gibi sanatçılar Yeni Lisan hareketini benimsediklerini söyleyerek Millî Edebiyat akımına

katılmıştır.

Millî edebiyat ile ilgili yukarıda numaralanmış olarak

verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

2. Tanzimat Dönemi’nde Şinasi’nin açtığı modern tiyatronun

yolunda yürüyen sanatçı Moliere’den yaptığı adaptasyonlarla (uyarlamalarla) Türk tiyatrosuna katkı sağlar. Aynı

zamanda Bursa valiliği sırasında uyarladığı oyunların sahnelenmesi konusundaki çalışmaları da Türk tiyatrosunun

gelişiminde önemlidir.

Aşağıdakilerden hangisi, bu parçada sözü edilen sanatçıya ait eserlerden biri değildir?

A) Kadınlar Mektebi   B) Zoraki Tabip

C) Kokona Yatıyor   D) Zor Nikâhı

E) Adamcıl

3. I. Gönülden Gönüle

II. Suda Halkalar

III. Bir Ömür Böyle Geçti

Numaralanmış olarak verilen eserler aşağıdaki sanatçılardan hangisine aittir?

A) Enis Behiç Koryürek    B) Halit Fahri Ozansoy

C) Şükûfe Nihal Başar    D) Yusuf Ziya Ortaç

E) Faruk Nafiz Çamlıbel

P:289

8

RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS -RİTMİK PLUS -RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS - RİTMİK PLUS

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

Genel Tekrar Testi

9. Sanatçının oyunlarının bir kısmında, görünür biçimde bir

‘baba’ motifi dikkati çeker. Bir Adam Yaratmak, Künye,

Nâm-ı Diğer Parmaksız Salih, Kanlı Sarık, Mukaddes Emanet, Sır oyunlarının birinci derecedeki kişilerinin yaşantılarında, bir şekilde babadan tevarüs edilen kimi özelliklerin

baskın olduğunu görmekteyiz. Kahramanın üzerinde geçmekte olan önemli bir olayın en hassas anında bu ‘baba’

motifinin devreye girdiğine şahit oluruz.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Cevat Fehmi Başkut

B) Refik Erduran

C) Turan Oflazoğlu

D) Güngör Dilmen

E) Necip Fazıl Kısakürek

10. • Edebiyatımızın önemli edebiyat tarihçilerinden biri

olan sanatçı, Türkiye dışına yaptığı seyahatlerine ait

gözlemlerini Tuna’dan Batı’ya kitabında ve yurt içi gezilerine ait intibalarını ise Yurttan Yazılar isimli eserinde bir araya getirmiştir.

• Cumhuriyet Dönemi’nin yine önemli yazarlarından birisi olan yazar, gezi edebiyatına ona yakın sayıdaki

eseriyle katkıda bulunmuştur. Denizaşırı, Yeni Rusya,

Yolcu Defteri, Taymis Kıyıları, Bizim Akdeniz, Tuna Kıyıları ve Hind isimli kitaplarında Brezilya’nın tropik ormanlarından Rusya coğrafyasına kadar geniş bir coğrafyadaki gezilerinde gezip gördüklerini gözler önüne

serer.

Yukarıda özellikleri verilen sanatçılar sırasıyla aşağıdakilerden hangisidir?

A) Sabahattin Eyüboğlu - Cemil Meriç

B) Eflatun Cem Güney - Salah Birsel

C) İsmail Habip Sevük - Falih Rıfkı Atay

D) Asım Bezirci - Şevket Rado

E) Mehmet Kaplan - Nihat Sami Banarlı

6. I. Bir Başka Tepeden, Mohaç Türküsü, Mehlika Sultan,

Süleymaniye’de Bir Bayram Sabahı önemli şiirlerindendir.

II. Şiiri düzyazıya yaklaştırmıştır; manzum hikâyenin en

önemli örneklerini vermiştir.

III. Türk edebiyatında parnasizm akımının en önemli

temsilcilerinden biridir.

IV. Divan şiiriyle Batı şiirini ustalıkla kaynaştırmıştır.

V. Saf (öz) şiir anlayışına bağlı kalmıştır.

Numaralanmış olarak verilen yukarıdaki bilgilerden

hangisi Yahya Kemal Beyatlı ile ilişkilendirilemez?

A) I B) II C) III D) IV E) V

7. Cumhuriyet Dönemi’nde konusunu sanat ve edebiyattan

alan denemelerde resim, müzik, dil, şiir, roman, hikâye ve

benzeri sanat edebiyat ürünleri, teknikleri, yazarları, akımları, kuramları üzerinde yazarın kişisel görüş ve düşünceleri dile getirilir. Zaman zaman bu denemelerin öznel bir

eleştiri özelliği kazandığı da görülür. Aslında bu tür yazılarda bazen sohbet ve fıkra türlerine yaklaşan taraflar da

dikkatimizi çeker.

Aşağıdakilerden hangisi parçada sözü edilen deneme

türüne örnek gösterilemez?

A) Karalama Defteri   B) Şapkam Dolu Çiçekle

C) Ömrümde Sükût   D) Kültür ve Dil

E) Kırk Ambar

8. Sanatçı, çevirdiği eserlerle, yaptığı belgesel filmlerle, resim, heykel gibi sanat dalları ile ilgili eleştirileriyle Türk kültür-sanat dünyasının çok yönlü isimlerinden biridir. Ancak

o, daha çok denemeciliğiyle öne çıkmıştır. Denemelerinde

oldukça geniş bir konu yelpazesl görülür. Anadolu, Atatürk

tutkunluğu, demokrasi, halk sanatı, halk dili, halk eğitimi

üzerinde en çok durduğu konulardır. Halk kültürüne ait unsurları büyük bir sevgiyle sahlplenmlş; denemelerinde de

bu kültüre ait motiflerden yararlanmıştır. Mavi ve Kara adlı

deneme kitabıyla da 1960 Ataç Armağanı’nı kazanmıştır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Nurullah Ataç   B) Salah Birsel

C) Nihat Sami Banarlı   D) Sabahattin Eyüboğlu

E) Eflatun Cem Güney

P:290

1-C 2-B 3-B 4-D 5-E 6-C 7-D 8-D 9-A 10-B 11-E

1-D 2-D 3-A 4-C 5-B 6-A 7-D 8-E 9-C 10-B 11-C 12-E

1-B 2-A 3-E 4-C 5-B 6-D 7-C 8-C 9-B 10-A 11-A 12-D

CEVAP ANAHTARI CEVAP ANAHTARI CEVAP ANAHTARI CEVAP ANAHTARI

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI AYT

Kazanım Testi 1-D 2-A 3-B 4-E 5-C 6-B 7-C 8-E 9-A 10-D 11-B

Kazanım Testi

3. FASİKÜL

1. FASİKÜL Güzel Sanatlar Edebiyat İlişkisi ve İletişim

Şiir Dili ve Söz Sanatları - I

1-C 2-B 3-E 4-C 5-E 6-D 7-B 8-A 9-B 10-A 11-C 12-B

Ödev Testi

Ödev Testi

Ödev Testi

Ödev Testi

Ödev Testi

1-C 2-B 3-A 4-E 5-D 6-A 7-D 8-B 9-E 10-B 11-C Performans

Testi

Performans

Testi

1-C 2-B 3-A 4-D 5-C 6-E 7-A 8-C 9-B 10-E 11-D

1-B 2-E 3-D 4-A 5-C 6-A 7-D 8-E 9-B 10-C 11-A 12-D Performans

Testi

1-E 2-B 3-C 4-E 5-B 6-E 7-C 8-B 9-D

2. FASİKÜL Şiirde Biçim Ögeleri ve Şiir Türleri

Kazanım Testi

1-B 2-A 3-C 4-C 5-A 6-D 7-C 8-E 9-C 10-D 11-A 12-A

1-E 2-D 3-E 4-A 5-B 6-B 7-D 8-E 9-B 10-B 11-C 12-C

1-B 2-C 3-A 4-A 5-B 6-B 7-C 8-D 9-E 10-B 11-E

Kazanım Testi

4. FASİKÜL Şiir Dili ve Söz Sanatları - II

Performans

Testi

1-E 2-A 3-E 4-C 5-D 6-D 7-D 8-B 9-C 10-E 11-D 12-E

1-B 2-C 3-E 4-B 5-C 6-E 7-E 8-E 9-C 10-A 11-D

1-E 2-C 3-D 4-B 5-C 6-E 7-E 8-E 9-C 10-A 11-D

Kazanım Testi

5. FASİKÜL Olay Çevresinde Gelişen Anlatmaya Bağlı Metinler

1-A 2-B 3-A 4-D 5-A 6-E 7-C 8-C 9-B 10-B 11-D 12-C

1-C 2-E 3-A 4-C 5-D 6-B 7-D 8-C 9-D 10-C 11-A 12-E

1-E 2-A 3-C 4-D 5-E 6-B 7-E 8-D 9-C 10-E 11-B 12-A

Kazanım Testi

6. FASİKÜL Olay Çevresinde Gelişen Göstermeye Bağlı Metinler

Performans

Testi

1-E 2-C 3-A 4-D 5-D 6-E 7-E 8-B 9-A 10-B 11-C 12-E

1-D 2-C 3-E 4-E 5-D 6-B 7-E 8-B 9-D 10-C 11-E

1-C 2-A 3-A 4-D 5-B 6-B 7-D 8-E 9-E 10-B 11-C 12-B

Kazanım Testi

7. FASİKÜL Gazete ve Dergi Çevresinde Gelişen Edebî Türler

Performans

Testi

1-B 2-A 3-B 4-E 5-D 6-A 7-A 8-C 9-C 10-D 11-E 12-B

1-C 2-B 3-A 4-E 5-A 6-D 7-B 8-E 9-C 10-A 11-D 12-C

1-D 2-B 3-C 4-E 5-C 6-A 7-D 8-E 9-A 10-B 11-A 12-D

Kazanım Testi

8. FASİKÜL Kişisel Yaşamı Konu Edinen Edebî Türler ve Sözlü Anlatım

Performans

Testi

1-D 2-A 3-E 4-D 5-B 6-A 7-C 8-E 9-C 10-E 11-A 12-B 13-D 14-B 15-C

1-A 2-D 3-B 4-E 5-E 6-D 7-C 8-B 9-E 10-A 11-D

1-E 2-E 3-B 4-C 5-D 6-C 7-E 8-C 9-B 10-D

Kazanım Testi 1-B 2-D 3-C 4-C 5-B 6-E 7-A 8-D 9-B 10-D 11-E 12-B

Kazanım Testi

11. FASİKÜL

9. FASİKÜL İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı ve İlk İslamî Eserler

Âşık Tarzı Halk Edebiyatı

1-A 2-D 3-C 4-E 5-B 6-D 7-A 8-B 9-E 10-C 11-E 12-B

1-E 2-D 3-B 4-D 5-C 6-E 7-C 8-E 9-B 10-D 11-B 12-E Performans

Testi

Performans

Testi

1-B 2-A 3-E 4-C 5-D 6-E 7-E 8-A 9-C 10-D 11-A 12-E 13-B

1-D 2-A 3-C 4-E 5-B 6-E 7-A 8-C 9-B 10-E 11-B 12-D Performans

Testi

1-C 2-A 3-D 4-D 5-E 6-A 7-C 8-E 9-D 10-A 11-D 12-B

10. FASİKÜL Anonim ve Dinî-Tasavvufi Halk Edebiyatı

Kazanım Testi

1-A 2-B 3-B 4-C 5-E 6-D 7-C 8-D 9-C 10-C 11-B 12-A 13-B 14-A 15-D

1-A 2-D 3-B 4-C 5-E 6-C 7-C 8-D 9-D 10-E 11-B 12-C

1-B 2-A 3-C 4-E 5-A 6-C 7-A 8-C 9-E 10-A 11-E 12-B

Kazanım Testi

12. FASİKÜL Divan Edebiyatı Genel Özellikleri ve Nazım Biçimleri

Performans

Testi

1-B 2-E 3-D 4-C 5-C 6-A 7-D 8-A 9-C 10-E 11-D 12-E

1-A 2-E 3-A 4-B 5-C 6-B 7-A 8-E 9-D 10-E 11-C

1-C 2-C 3-D 4-E 5-B 6-A 7-D 8-B 9-B 10-E 11-B 12-D

Kazanım Testi

13. FASİKÜL Divan Edebiyatı Düzyazı Türleri

Performans

Testi

1-E 2-D 3-C 4-D 5-B 6-A 7-E 8-E 9-D 10-B 11-A 12-A 13-D 14-C

1-D 2-E 3-D 4-B 5-A 6-E 7-B 8-B 9-E 10-B 11-A 12-D

1-D 2-A 3-E 4-C 5-C 6-D 7-A 8-C 9-B 10-D

Kazanım Testi

14. FASİKÜL Divan Edebiyatı Sanatçıları

Performans

Testi

1-D 2-C 3-E 4-B 5-A 6-B 7-B 8-E 9-A 10-D 11-B 12-E 13-C

1-B 2-D 3-C 4-B 5-A 6-D 7-B 8-B 9-C 10-D 11-E 12-A

1-C 2-D 3-C 4-E 5-E 6-B 7-B 8-A 9-B 10-A 11-C 12-D

Kazanım Testi

15. FASİKÜL Edebî Akımlar ve Batı Edebiyatı Sanatçıları-1

Ödev Testi

Performans

Testi

1-C 2-B 3-E 4-E 5-A 6-D 7-C 8-A 9-D 10-E 11-A

1-A 2-C 3-D 4-E 5-B 6-E 7-B 8-A 9-D

1-D 2-C 3-A 4-C 5-A 6-E 7-D 8-C 9-C 10-B 11-E

Kazanım Testi

16. FASİKÜL Edebî Akımlar ve Batı Edebiyatı Sanatçıları-2

Performans

Testi

Ünite Değ. Testi

Ünite Değ. Testi

Ünite Değ. Testi

Ünite Değ. Testi

Ünite Değ. Testi

Ünite Değ. Testi

Ünite Değ. Testi

Ünite Değ. Testi

Ünite Değ. Testi

Ünite Değ. Testi

Ünite Değ. Testi

Kazanım Testi 1-A 2-A 3-B 4-D 5-B 6-E 7-C 8-B 9-D 10-A 11-C 12-E

17. FASİKÜL Tanzimat I. Dönem Edebiyatı I

Ödev Testi 1-E 2-A 3-A 4-C 5-B 6-C 7-C 8-A 9-B 10-E 11-D

Ödev Testi

1-B 2-C 3-D 4-A 5-D 6-A 7-D 8-E 9-A 10-E 11-B Performans

Testi

1-B 2-E 3-A 4-D 5-C 6-D 7-B 8-A 9-D 10-C 11-A 12-C

1-E 2-D 3-E 4-C 5-B 6-D 7-C 8-E 9-A 10-E 11-A 12-D Performans

Testi

1-D 2-B 3-E 4-C 5-D 6-E 7-B 8-B 9-D 10-C 11-A

18. FASİKÜL Tanzimat I. Dönem Edebiyatı II

Kazanım Testi

P:291

1-C 2-B 3-E 4-E 5-D 6-B 7-C 8-D 9-A 10-E

1-C 2-E 3-D 4-B 5-D 6-C 7-C 8-B 9-A 10-D

1-D 2-E 3-C 4-B 5-A 6-A 7-D 8-C 9-D 10-E

CEVAP ANAHTARI CEVAP ANAHTARI CEVAP ANAHTARI CEVAP ANAHTARI

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI AYT

Kazanım Testi

19. FASİKÜL Tanzimat II. Dönem Edebiyatı I

Ödev Testi

Performans

Testi

1-C 2-B 3-D 4-B 5-E 6-A 7-A 8-C 9-D 10-D 11-E 12-A

1-B 2-B 3-D 4-C 5-A 6-E 7-C 8-A 9-A 10-D

1-A 2-C 3-B 4-C 5-E 6-D 7-A 8-C 9-B 10-D 11-E

Kazanım Testi

20. FASİKÜL Tanzimat II. Dönem Edebiyatı II

Performans

Testi

1-E 2-D 3-B 4-C 5-B 6-E 7-A 8-C 9-B 10-A 11-D 12-E 13-C

1-B 2-C 3-E 4-C 5-D 6-D 7-E 8-D 9-C 10-A 11-B

1-E 2-B 3-B 4-D 5-C 6-B 7-A 8-C 9-C 10-B 11-E

Kazanım Testi

21. FASİKÜL Servetifünun-Fecriati Dönemi I

Ödev Testi

Performans

Testi

1-E 2-D 3-E 4-E 5-A 6-C 7-E 8-D 9-B 10-C 11-C 12-D 13-A

1-B 2-A 3-A 4-C 5-E 6-C 7-D 8-E 9-A 10-B

1-E 2-A 3-D 4-B 5-C 6-E 7-E 8-D 9-A 10-E

Kazanım Testi

22. FASİKÜL Servetifünun-Fecriati Dönemi II

Performans

Testi

1-E 2-C 3-A 4-D 5-D 6-E 7-C 8-A 9-E 10-B 11-D 12-C

1-C 2-B 3-D 4-A 5-E 6-B 7-C 8-D 9-B

1-E 2-B 3-C 4-D 5-E 6-C 7-D 8-E 9-B 10-A 11-B

Kazanım Testi

23. FASİKÜL Millî Edebiyat Dönemi I

Ödev Testi

Performans

Testi

1-E 2-A 3-B 4-A 5-C 6-E 7-E 8-A 9-D 10-A 11-C 12-B

1-C 2-D 3-A 4-E 5-B 6-D 7-B 8-C 9-E

1-C 2-D 3-C 4-E 5-B 6-E 7-C 8-C 9-E 10-B 11-A

Kazanım Testi

24. FASİKÜL Millî Edebiyat Dönemi II

Performans

Testi

1-A 2-B 3-A 4-D 5-C 6-C 7-B 8-E 9-A 10-D

1-C 2-C 3-B 4-E 5-A 6-E 7-C 8-C 9-B 10-C

1-C 2-D 3-A 4-B 5-D 6-A 7-E 8-B 9-C 10-D

Kazanım Testi 1-A 2-A 3-B 4-C 5-D 6-E 7-E 8-B 9-C 10-D 11-A

Kazanım Testi

27. FASİKÜL

25. FASİKÜL Cumhuriyet Dönemi Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler I

Cumhuriyet Dönemi Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler III

Ödev Testi 1-D 2-E 3-C 4-B 5-C 6-D 7-D 8-A 9-B

1-A 2-C 3-A 4-C 5-C 6-D 7-A 8-B 9-C 10-A Performans

Testi

Performans

Testi

1-D 2-A 3-B 4-E 5-C 6-B 7-D 8-E 9-C 10-E 11-B 12-D

1-E 2-D 3-A 4-C 5-B 6-E 7-C 8-E 9-B 10-A 11-B Performans

Testi

1-D 2-A 3-A 4-B 5-E 6-D 7-D 8-E 9-D 10-C 11-D

26. FASİKÜL Cumhuriyet Dönemi Coşku ve Heyecana Bağlı Metinler II

Kazanım Testi

Ödev Testi

1-C 2-B 3-A 4-B 5-C 6-E 7-A 8-B 9-E 10-D

1-A 2-D 3-E 4-C 5-C 6-D 7-A 8-E

1-E 2-C 3-B 4-A 5-C 6-A 7-D 8-B 9-B 10-C

Kazanım Testi

28. FASİKÜL Cumhuriyet Dönemi Anlatmaya Bağlı Metinler I

Ödev Testi

Performans

Testi

1-E 2-D 3-E 4-B 5-C 6-A 7-C 8-B 9-A

1-A 2-A 3-D 4-D 5-B 6-B 7-C 8-A 9-B

1-C 2-D 3-B 4-E 5-B 6-C 7-A 8-E

Kazanım Testi

29. FASİKÜL Cumhuriyet Dönemi Anlatmaya Bağlı Metinler II

Ödev Testi

Performans

Testi

1-E 2-E 3-C 4-C 5-A 6-E 7-D 8-A 9-B

1-D 2-B 3-C 4-E 5-D 6-C 7-D 8-C 9-A

1-A 2-A 3-C 4-E 5-E 6-B 7-C 8-A 9-D 10-C

Kazanım Testi

30. FASİKÜL Cumhuriyet Dönemi Anlatmaya Bağlı Metinler III

Performans

Testi

1-B 2-E 3-D 4-D 5-A 6-C 7-D 8-E 9-A 10-C 11-B 12-E

1-A 2-D 3-C 4-E 5-A 6-D 7-C 8-A 9-B

1-D 2-E 3-A 4-B 5-C 6-C 7-A 8-B 9-D 10-E

Kazanım Testi

31. FASİKÜL Cumhuriyet Dönemi Göstermeye Bağlı Metinler

Performans

Testi

1-D 2-D 3-B 4-A 5-C 6-E 7-A 8-E 9-B 10-B 11-C 12-E

1-C 2-B 3-E 4-A 5-D 6-B 7-C 8-E 9-D 10-A

1-E 2-B 3-A 4-C 5-D 6-A 7-C 8-D 9-B 10-D

Kazanım Testi

32. FASİKÜL Cumhuriyet Dönemi Öğretici Metinler

Performans

Testi

1-C 2-E 3-B 4-A 5-E 6-D 7-A 8-D 9-B

1-E 2-B 3-C 4-A 5-D 6-D 7-B 8-A 9-B 10-C 11-A

1-E 2-C 3-A 4-D 5-C 6-C 7-D 8-C 9-A 10-B 11-D

1-B 2-B 3-E 4-D 5-C 6-E 7-A 8-D 9-B

1-C 2-E 3-B 4-D 5-B 6-D 7-D 8-E 9-C

1-A 2-C 3-D 4-E 5-D 6-E 7-E 8-C 9-B 10-D

1-C 2-C 3-E 4-D 5-D 6-C 7-B 8-A 9-E

1-A 2-D 3-E 4-B 5-C 6-D 7-B 8-C 9-A

2. FASİKÜL

3. FASİKÜL

1. FASİKÜL Genel Tekrar Testi - 1

Genel Tekrar Testi - 2

Genel Tekrar Testi - 3

Genel Tekrar Testi 1-A 2-E 3-B 4-B 5-C 6-D 7-B 8-A 9-E 10-D 11-C 12-D

Genel Tekrar Testi

Genel Tekrar Testi

Özgün Sorular 1-A 2-B 3-D 4-C 5-A 6-E 7-E 8-C 9-E 10-D 11-B

Özgün Sorular

Özgün Sorular

ÖSYM Tarzı Sorular 1-C 2-A 3-A 4-E 5-A 6-E 7-A 8-D 9-C 10-C 11-B

ÖSYM Tarzı Sorular

ÖSYM Tarzı Sorular

Ritmik Plus 1-D 2-C 3-B 4-E 5-A 6-A 7-B 8-E 9-C 10-D

1-A 2-E 3-D 4-C 5-E 6-A 7-D 8-C 9-A

1-B 2-D 3-B 4-D 5-A 6-C 7-E 8-B 9-B 10-C 11-D

1-B 2-E 3-D 4-C 5-E 6-D 7-C 8-A

1-A 2-C 3-E 4-B 5-D 6-B 7-C 8-D 9-E 10-C

4. FASİKÜL Genel Tekrar Testi - 4

Genel Tekrar Testi

Özgün Sorular

ÖSYM Tarzı Sorular

Ritmik Plus

Ritmik Plus

Ritmik Plus

Ünite Değ. Testi

Ünite Değ. Testi

Ünite Değ. Testi

Ünite Değ. Testi

Ünite Değ. Testi

Ünite Değ. Testi

Ünite Değ. Testi

Create a Flipbook Now
Explore more