Biyoloji

Bakteri Dolu Şişeyi Kafaya Dikmek: Mideden Nobel Ödülüne Giden Yolculuk

İnandığınız fikri hayata geçirmek için ne kadar ileri gidebilirdiniz? Fikrinizi kanıtlamak için sizi hasta edecek ve hatta ölüme bile götürebilecek bakteri dolu bir şişeyi kafaya diker miydiniz? Dr. Barry Marshall işte tam da bunu yaparak fikrini kanıtladı ve bu cesur deneyi onun 2005 yılında Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü‘nü almasını sağladı.

Bir Dönemin Kâbus Hastalıkları: Gastrit ve Ülser

Bu mide hastalıkları hala “en sevilen hastalıklar” listesinin en üst sıralarında değil tabii ki. Fakat, gelişen bilim sayesinde bu hastalıkların tedavisi giderek kolaylaşmakta. 1980’li yıllarda ise gastrit ve ülser sebebiyle hayatı zindan olan ve hayatını kaybeden insanların olmuştur. Hikayemize geçmeden önce gastritin ve ülserin ne olduğuna kısaca bakalım.

Gastrit, mide iç yüzeyindeki iltihaplanmayı ifade eder ve sıklıkla mide duvarındaki koruyucu tabakanın hasar görmesiyle oluşur. Bu koruyucu tabaka, mide asidinin ve sindirim enzimlerinin mide duvarına zarar vermesini önleyerek mideyi korur. Ancak bazı durumlarda bu koruyucu tabaka zarar görür ve gastrit oluşur.

20230509 224331 0000

Ülser ise, mide veya onikiparmak bağırsağı gibi sindirim sistemindeki organlardaki yaraları ifade eder. Ülserler, mide asidinin koruyucu tabakayı aşarak mide duvarında yaralara neden olması sonucu oluşabilir.

Hem ülser hem de gastrit semptomları, mide bulantısı, karın ağrısı, hazımsızlık, şişkinlik ve iştah kaybı gibi benzer belirtiler gösterebilir.

Peki gastritin ve ülserin sebebi nedir?

Çözümünü Bulmamız İçin Sebebini Öğrenmemiz Gerekiyor. Peki, Nasıl?

Dr. Robin Warren ve Dr. Barry Marshall, 1980’lerin başında Avustralya’da Perth’te Royal Perth Hospital’da bir araştırma projesi yürütmekteydiler. Bu araştırmanın amacı, mide ülseri ve gastrit hastalıklarının nedenlerini bulmaktı. Ancak o dönemlerde, peptik ülser ve gastrit hastalıklarının nedeni olarak stres ve yanlış beslenme gibi faktörler kabul ediliyordu.

images 18

Dr. Warren, gastrik biyopsilerdeki bakterilerin üzerinde çalışırken, mideye ait olan bir bakteri türünü tespit etti. Ancak bu bulguların kabul görmesi çok zordu. Çünkü o dönemde bakterilerin mideye yerleşmesi ve hastalıklara neden olması düşünülmüyordu.

Midemizin içerisinde yer alan sıvı oldukça (ortalama pH=1.5) asidiktir. Bu inanılmaz kuvvetli asidin vücudumuza giren tüm bakterileri öldüreceği ve bizi koruyacağı tahmin ediliyordu. Bu yüzden mide hastalıklarının sebebinin bakteriler olma ihtimali düşünülmüyordu bile.

Bakteri Dolu Şişeyi Kafaya Dikmek: Mideden Nobel Ödülüne Giden Yolculuk

Fakat Avustralya’daki araştırmacılar, diğer bilim insanlarının aksine, bakterilerden şüpheleniyorlardı. Bu nedenle, Dr. Warren ve Dr. Marshall, bulgularını kabul ettirebilmek için daha fazla kanıt toplamak zorunda kaldılar. Bunun için Dr. Marshall, kendisine mide bulantısı, kusma ve halsizlik gibi gastrit belirtileri veren bir hastalığı tetikleyecek bir yöntem düşündü.

Dr. Marshall’ın elinde hiçbir denek hayvanı yoktu. Etik kurulundan onay almak için vakit kaybetmek de istemiyordu. Kararını vermişti. Meslektaşlarının onun deli olduğunu düşünmesini sağlayacak o hareketi yaptı.

1984 yazında, bir petri kabından biraz bakteri aldı, onları ılık sığır eti özüyle (laboratuvardaki bakteriler için normal besin solüsyonu) karıştırdı ve bir bardaktan biraz fazlasını bir behere doldurup içti.

20230509 225807 0000

Reklam

Sonra Ne Oldu?

Üç gün sonra Marshall midesinin bulandığını hissetti ve annesi ona nefesinin kötü koktuğunu söyledi. Sonra kusmaya başladı. Ama yine de midesindeki bakterileri öldürmesi gereken antibiyotikleri almak için birkaç gün bekledi.

Dr. Marshall, kusmuğunu incelemek için bir endoskopi yaptırdı ve bakterilerin mideye yerleştiğini ve hastalığa neden olduğunu kanıtladı.

20230509 230109 0000

Bu olay, mide ülseri ve gastrit hastalıklarının nedenlerinin keşfedilmesinde bir dönüm noktası olmuştur. Warren ve Marshall, gastrit hastalığının nedeni olan Helicobacter pylori bakterisini keşfettikleri için 2005 yılında Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü’ne layık görüldüler.

Araştırmalar, Helicobacter pylori bakterisinin, dört mide ülserinden üçünden, tüm mide tümörlerinin üçte ikisinden ve hemen hemen tüm duodenal (ince bağırsağın mideden hemen sonra gelen kısmındaki) tümörlerden sorumlu olduğunu belirtiyor.

Dr. Marshall’ın bakteri içme cesaretinin, mide ülseri ve gastrit hastalıklarının nedeni olan bakterilerin keşfi için çok önemli bir adım olduğunu söyleyebiliriz. İnandığı şeyi kanıtlamak için aldığı risk sayesinde milyonlarca kişinin mide rahatsızlığını çözüme ulaştırmıştır.

Yine de böyle şeyler denemeden önce iyice düşünmekte fayda var 🙂

Kaynakça ve İleri Okuma

Balım, G. (n.d.). Mide Şikayetleri Konusunda Ezberinizi Bozma Zamanı Geldi. Mide şikayetleri Konusunda Ezberinizi Bozma Zamanı geldi – 1.bölüm. Retrieved April 1, 2023, from http://www.goksinbalim.com.tr/makaleler/makaleler/mide-sikayetleri-konusunda-ezberinizi-bozma-zamani-geldi-1-bolum

Charisius, H. (2014, July 5). When scientists experiment on themselves: H. pylori and ulcers. Scientific American Blog Network. Retrieved April 1, 2023, from https://blogs.scientificamerican.com/guest-blog/when-scientists-experiment-on-themselves-h-pylori-and-ulcers/

Marshall, B. (2008, November). Helicobacter pylori–a Nobel pursuit? Canadian journal of gastroenterology = Journal canadien de gastroenterologie. Retrieved April 1, 2023, from https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC2661189/

The nobel prize in physiology or medicine 2005. NobelPrize.org. (n.d.). Retrieved April 1, 2023, from https://www.nobelprize.org/prizes/medicine/2005/press-release/

Bize Destek Olmak İster Misiniz?

  • Dilerseniz Patreon hesabımız üzerinden bize aylık veya tek seferlik bağış yaparak destekte bulunabilirsiniz.

Bağış Yapmak İstiyorum!

Mete Esencan

Herkese merhaba! Ben Mete Esencan. ODTÜ Kimya Bölümü yüksek lisans öğrencisiyim. Temel bilim eğitimi sırasında edindiğim araştırma bilgisini ve üç yıl boyunca yönetiminde bulunduğum ODTÜ Kimya Topluluğu’nda kazandığım yöneticilik tecrübesini birleştirerek bir platform kurmayı planlamaktaydım. Bu amaçla 2021 yılının Şubat ayında ilk adımı atıp bilim, sanat ve felsefe üzerine sohbet edercesine yazılar yazabileceğimiz bir platform olan Doğa Filozofu’nu kurdum. Herkese keyifli okumalar dilerim!

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu