in

Motorları Bataklıklara Süreceğiz

Taktığım beyaz yakalığın boynumun kenarını kesmesinden midir, yoksa bizi en hayalperest yaşlarımızda ufkumuzu açan göklerden koparıp tıktıkları sınıflarda maviye olan özlemimizi önlüklerimizin rengiyle gidermeye çalışmalarından mıdır bilmem, okulla asla iyi bir ilişkim olmadı.

Benim için okul; zemininin yada duvarlarındaki tutunabileceğimiz bir çıkıntısının ne zaman geleceği kestirilemeyen içine düşülen karanlık bir çukurdan ibaret oldu.Bu şahsıma münhasır tanımdaki olumsuz benzetmenin sebebi, bir şeyler öğrenmenin kötü olması değil. Öğrenilmeye çalışılan şeylerin bir başkasının öğrenmem için uygun gördüğü şeyler olması.

Başlangıçta okuma-yazma öğrenmekle her şey çok yolunda görünüyor. Önceden hiçbir anlam ifade etmeyen karalamalar bir anda anlamlı gelmeye başlıyor. Bu bana mucizevi gelmişti. Sonra; hipoterminin getirdiği o tatlı uykuya dalıp soğuktan kurtulma hissinin aslında insanı ölüme taşıdığını anladığı son andaki gibi bende mucizevi görünen okuma yeteneğinin de bana (okulda, başarı diye adlandırılan şeyin aslında kelimelerin beynimde izi çıkana kadar tekrar tekrar üstünden geçerek ezberlemek olduğundan) ezber için öğretilip yaratıcılığımı ölüme taşıdığını fark ettim. Bu açıdan bakıldığında okulda 50 sene geçiren birinin bile oradan tek öğrendiği şeyin ”okumak” olduğunu söyleyebilirim. ”Okul sadece okumayı öğretir gerisini ezberletir” -Jed Mosley

Ve bunu yapamazsan işte o zaman vay haline. Düşüncelerinin yada fikirlerinin hiçbir değeri yoktur! Ezber yeteneğin yok mu? İşe yaramazsın! Bir cümleyi başın ağrıyana kadar tekrar etmene rağmen aklına sokamadın mı? Akılsızsın! Gözlerin aynı cümleye yada formüle saatlerce bakmaktan batmaya başlamadı mı? Hiçbir şeyi başaramazsın! Aaa şu cümledeki şu kelimeyi aklında tutamadın mı? Senden bir halt olmaz!!!

Okul konusunda bu kadar baskıyla yetişmiş kişiler (aslında sonuna kadar dayanabilmeyi başarmış kişiler desem daha doğru olacağını düşünüyorum) ‘artık bitti feraha erdik’ düşüncesiyle hikayenin başındaki koparıldıkları gökyüzüne (üniversite hayatlarında edindikleri borçları bir an önce kapatmaları gerektiğinden) bir bakış bile atacak vakitleri olmadığı için keplerini atıp iş kapılarına koşuyorlar. Tahmin edilmesinin pek de zor olacağını düşünmüyorum. Evet ben bu aşamaya ulaşamadım. O yüzden devamı hakkında söyleyecek bir şeyim yok. Anlatacak bir şeyimin oluşacağı günü de açıkçası iple çekmiyorum.

Yazan Jed Mosley

Çok kitap okumam cümlesini kuracak biri değilim çünkü bu cümlenin yapı itibarı ile yanlış olduğunu , yerine her zaman ; pek kitap okumam demenin daha doğru olduğunu düşünüyorum. Evet pek kitap okumam. Yazma konusunda iddiam da yok sadece 'acaba' diye düşündüm yazmaya çalışsam ne kaybederim ? Bir kumar masasında değilseniz , şansınızı denemenin bir şey kaybettireceğini düşünmediğimden 0 tecrübe ile 2-3 satır yazdım gitti.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ayrılık Acısına Bir Doz Kuantum Fiziği

Balık